38
İçindekiler 1. AMAÇ ve KAPSAM............................................ 2 2. İNCELEME ALANININ TANITILMASI VE ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ.......2 2.1. Mekansal Bilgiler – Coğrafik Konum.....................2 2.2. İklim ve Bitki Örtüsü..................................5 2.3. Sosyo - Ekonomik Bilgiler..............................6 2.4. Jeomorfoloji........................................... 8 2.5. Jeoloji................................................9 2.5.1. Genel Jeoloji...................................... 9 2.5.2. Yapısal Jeoloji...................................11 3. JEOLOJİK-JEOTEKNİK ETÜT RAPORU SONUÇLARI.................16 4. MEVCUT PLAN KARARLARI.................................... 20 4.1. Mevcut Durum Bilgileri................................22 4.1.1. Halihazır Durumu..................................22 4.1.2. Mülkiyet Durumu...................................23 4.1.3. Arazi Fotoları.................................... 25 5. PLAN KARARLARI........................................... 26 1

webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

  • Upload
    others

  • View
    6

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

İçindekiler1. AMAÇ ve KAPSAM..........................................................................................................22. İNCELEME ALANININ TANITILMASI VE ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ.....................2

2.1. Mekansal Bilgiler – Coğrafik Konum..........................................................................22.2. İklim ve Bitki Örtüsü....................................................................................................52.3. Sosyo - Ekonomik Bilgiler...........................................................................................62.4. Jeomorfoloji.................................................................................................................82.5. Jeoloji...............................................................................................................................9

2.5.1. Genel Jeoloji.............................................................................................................92.5.2. Yapısal Jeoloji.........................................................................................................11

3. JEOLOJİK-JEOTEKNİK ETÜT RAPORU SONUÇLARI.............................................164. MEVCUT PLAN KARARLARI......................................................................................20

4.1. Mevcut Durum Bilgileri.................................................................................................224.1.1. Halihazır Durumu...................................................................................................224.1.2. Mülkiyet Durumu....................................................................................................234.1.3. Arazi Fotoları..........................................................................................................25

5. PLAN KARARLARI........................................................................................................26

1

Page 2: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

1. AMAÇ ve KAPSAMBu çalışma; Adana ili, Feke ilçesi, Tenkerli Mahallesi, 103 Ada 78-79 No’lu parselleri

kapsayan yaklaşık 1.17 hektar alanda imar planı hazırlanması işidir.

İnceleme alanı içerisine Özel Çelik Konstrüksiyon üzerine yerleştirilecek olan

Fotovoltaik Güneş Enerji Panelleri ile 999 KWe Güneş Enerji Santrali (GES) kurulacaktır.

2. İNCELEME ALANININ TANITILMASI VE ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

2.1. Mekansal Bilgiler – Coğrafik Konumİnceleme alanı; Adana ili, Feke ilçesi, Tenkerli mahallesi, 103 Ada 78-79 no’lu

parseli kapsamaktadır. İnceleme alanı sınır koordinatları Tablo-1’de, yer bulduru haritası ise

Şekil-1’de verilmiştir.

Feke İlçesi: 36-37 kuzey enlemleri ile 34-35 doğu boylamları arasında Akdeniz

Bölgesinin kuzey doğusunda yer almaktadır. Ortalama rakım 620 m.dir. Adana'nın en eski ve

turizme açık ilçelerinden biridir. İlçenin kurulduğu yer; Toros dağlarının eteklerindedir.

Doğusu Saimbeyli ve Sumbas ilçeleri, batısı Yahyalı ilçesi, kuzeyi Develli ve Saimbeyli,

güneyi Kozan ilçesi ile çevrili olup, yüzölçümü 1335 Km² dir. Adana' ya uzaklığı ise 122 Km.

dir. Kayseri'ye 230 Km, Kozan' a 48 Km. dir. Feke; Kozan, Tufanbeyli, Kayseri kara yolu

üzerinde Feke(Asmaca) çayının iki yakasına kurulmuş yedi mahalleden oluşmaktadır. Şekil

2’de İnceleme alanın içinde bulunduğu uydu görüntüsü (Google Earth) verilmiştir.

2

Page 3: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-1 Planlama alanı yer bulduru haritası

3

PLANLAMA ALANI

Page 4: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Tablo-1 Planlama alanına ait sınır koordinatları (ITRF96-3°)

4

Page 5: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-2. Planlama alanı uydu görüntüsü (Google Earth)

2.2. İklim ve Bitki ÖrtüsüFeke Akdeniz Bölgesinde bulunmasına rağmen, dağların denize paralel olarak

uzanması nedeni ile tipik Akdeniz ikliminden uzaktadır. Kısmi karasal iklim görülmektedir.

Feke' de kışlar yağışlı (kar ve yağmur), yazları yarı kurak ve serin geçer. Kışın 0-10 derece,

yazları ise ilçe merkezinde 30 - 40 derece, yaylalık ve köy yerlerinde ise 15 - 20 derece olup,

son derece yayla turizmine elverişli bir konuma sahiptir.Yağışlar genel olarak kışları ilçe

merkezine 10 - 15 cm., yüksek kesimlere ise 1 - 1,5 m.ye varan kar yağışı almaktadır.

Yağmur ise metre kareye 20 - 30 kg. düşmektedir.

Bitki Örtüsü: İlçemiz bitki örtüsü yönünden, Akdeniz Bölgesi de dahil olmak üzere,

Türkiye'de önemli bir konuma sahiptir. Konum itibariyle İskenderun Körfezi'nin tam

karşısında yer alması deniz üzerinden gelen nemli ve ılık havanın ilçe sınırları içine kadar

sokulmasına imkan sağlar. Bu nedenle hem yağış hem de sıcaklık üzerinde olumlu etki

sağlayarak zengin ve gür bitki örtüsüne sahip olması sonucunu doğurur. Bölgede bitki

örtüsünden yoksun olan yeri görmek hemen hemen imkansızdır İklim ve yükseltinin sağladığı

konum itibariyle 700 m.den başlayarak, Karaçam, Ardıç, Göknar, Sedir, Kızılçam gibi iğne

yapraklı ağaç türlerinin yoğun olması sonucunu doğurur. İğne yapraklı ağaç türlerinin yanı

sıra, yüksekliği az olan yerlerde yaygın olarak, Meşe, Gürgen, Karaca, Çınar gibi geniş

yapraklı ağaç türleri sıkça yer alır. İğne yapraklı ve geniş yapraklı ağaç topluluklarını iç içe

5

Page 6: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

görmek mümkündür. Ayrıca yöremizde Akdeniz'in tipik bir bitki örtüsü olan Maki bitki

topluluğuna Yabani Zeytin, Tesbi, Zakkum, Fındık, Melengiç, Karaçalı, Alıç, Akasya, Kızıl

Kiraz, Yabani Armut, Hartlap, Pıynar, Kesme, Şimşir da rastlanmaktadır. Bunların yanında

insan eliyle yetiştirilen; Ceviz, Erik, Hurma, Nar, Kiraz, Dut, Kavak, Maya (İncir), Şeftali,

Armut, Ayva, Zeytin, Nar, Elma, Kayısı, Fındık, Antep Fıstığı, ve Asma çeşitleri

yetiştirilmektedir. Bu tür orman altı otsu bitkiler, ilçe ekonomisine büyük kazanç

sağlamaktadır.

DAĞLARI: Feke engebeli araziler üzerine kurulmuştur. Sarp dağlar çoğunlukta olup,

çok geniş bir orman alanına sahiptir. Seyhan nehrini oluşturan kolları tarafından yarılmış

derin vadilere sahiptir. Dağlık alanlar vadilerin sona erdiği 700 m.den başlayarak düzenli bir

şekilde yükselir. En yüksek dağı Tahtafırlatan (Bakırdağı)' dır. Denizden yüksekliği

2495m.'dir. Feke Dağı 1838 m., Çidemdağı 1804 m., Tekeç (Tanrı) Tepesi 1622 m.,

Çağılsaklar dağı 1588 m., Aslantepe 1319 m., Kabaktepe 1505 m. dir. Birbiri ardınca

sıralanmış irili ufaklı tepeler tek ve sıra dağları oluşturmaktadır. Bu tepelerin ve dağların

üzerleri kayalık olan yerleri hariç sık ormanlarla kaplıdır. Bu dağlar genellikle genç ve

volkanik oluşumlardır. Kızılçam, karaçam, sedir, ardıç, meşe, gibi ağaçların oluşturduğu bitki

örtüsü hakimdir.

AKARSULAR: Feke ilçesi akarsu bakımından oldukça zengin bir konuma sahiptir.

Bu akarsuların bir kısmı ana kaynak olup, bir kısmı da bu kaynakları besleyen dereciklerden

oluşmaktadır. Başlıca akarsular şunlardır:

GÖKSU: Seyhan'ın en gür kollarından biridir. Kaynağını, Tufanbeyli dolaylarında

Tahtalı dağlarından alır. Sarız Çayı ile birleşerek, Saimbeyli sınırından ilçemiz sınırlarına

giren Seyhan nehrinin kolu olan Göksu Irmağı Feke'de en uzun seyreden akarsudur. Her

mevsim bol sulu ve debisi fazladır. İlçeyi dar ve derin vadilerle geçerek, Karsantı (Aladağ)

ilçesi yakınlarında Zamantı Suyu ile birleşerek Seyhan Nehrini oluşturur.

2.3. Sosyo - Ekonomik Bilgilerİlçenin coğrafi yapısı dağlık ve ormanlık bir araziden oluşmuştur. Dolayısı ile yolları

da ulaşım olarak kötü durumdadır. Bu coğrafi zorlukların bu derecede ağır etkilediği ilçe

mizde ekonomik durumda buna paralel olarak halkın refah düzeyi de düşük olarak

seyretmiştir.

 Kilimcilik ilçede eskiden beri yapıla gelen ve son yıllarda ekonomik olarak da aile

bütçesine katkı sağlayan kilimcilik ilçemizde birçok köyümüzde dokunmaktadır. Halk

arasında 'Namazla'diye bilinen Bahçecik, Hıdıruşağı, Çandırlar, Belenköy, Gürümze,

6

Page 7: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Tenkerli, Paşalı, Kırıkuşağı, Kovukçınar gibi köylerimizde dokunulmaya devam etmektedir.

İpi Koyun yününden, renkleri doğal bitkilerden elde edilen kilimlerimizin tek sorunu

pazarlama olayıdır. Yöremize gelen tüccarlar kilimlerimizin değerini vermemektedir. Ağaç

Oymacılığı: İlçemizde El Sanatlarından Ağaç Oymacılığı da son yıllarda ilerleme göstermiş

ve ekonomik olarak aile bütçelerine katkı sağlamaya başlamıştır. Uğurlubağ, Paşalı,

Kırıkuşağı ve Ormancık köylerinde tornalarda Ağaç Oymacılığı yapılmaktadır. Ürün olarak

Sehpa, Ranza, Şekerlik, Bardak, Havan, İsimlik ve insanın ihtiyaç duyacağı ahşap

malzemenin tümü yapılmaktadır. Metal İşleri(Demircilik) İlçemizde El Sanatlarından

Demircilikte bir geçim kaynağı olarak ekonomik yerini almaktadır.

Küçükbaş hayvancılık son yıllarda bir miktar canlandırılmaya çalışılmaktadır. Ata

dede usulü Karakeçi besiciliği eskiye oranla önemli ölçüde azalmıştır, fakat halen

köylerimizde bazı ailelerin geçim kaynağı olmaya devam etmektedir. Keçilerin kıllarından

'Çul'dediğimiz sergi,'Örme'denilen ip ve Heybe,Kolan gibi malzemeler dokunur.Ayrıca

boynozundan bıçak sapı yapılır,etinden ve sütünden faydalanılır. İlçede Koyun üretimi keçiye

oranla az olmakla birlikte Tapan, Gedikli, Mansurlu, Şahmuratlı gibi köylerimizde halkımızın

geçim kaynağını teşkil etmektedir. İlçe Tarım Müdürlüğü bu konuda damızlık koyun getirerek

ilçemiz halkına yardımcı olmaktadır. Büyükbaş İlçemizde büyükbaş hayvancılık ve besi

çiftlikleri son yıllarda rağbet görmektedir. Halk kendi imkanları ile büyükbaş sığır aldıkları

gibi hükümet destekli krediler ile de büyük çaplı büyükbaş hayvan alınmaktadır.

7

Page 8: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

2.4. Jeomorfolojiİnceleme alanı morfolojik olarak düşük eğimli arazi yapısı sunmaktadır. Eğimler % 0-

%5 arasında değişmektedir. Bu nedenle Eğim haritası hazırlanmasına gerek duyulmamıştır.

İnceleme alanı ve çevresini kapsayan Adana ilinin morfoloji haritası Şekil-3’te verilmiştir.

Şekil-3 İnceleme alanının morfolojik yapısı

8

Page 9: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-4 Planlama Alanının Eğim Durumunu Gösterir Uydu Görüntüsü

2.5. Jeoloji

2.5.1. Genel Jeolojiİnceleme alanının jeolojisine bakıldığında Paleozoyik-Mesozoik yaşlı mermerler

üzerinde, çok sınırlı alanda Jura-Kreatese devrine ait Köroğlu Formasyonu bulunmaktadır.

Çalışma alanındaki Tersiyer yaşlı araziler ise Paleojen ve Eosen yaşlı denizel tortullardan

meydana gelmektedir. Yine sahamızda Alt ve Orta Miyosen yaşlı killi, killikireçtaşlı dedritik

tortullarda bulunmaktadır. Asıl polyenin genel karakterini veren birim Üst Miyosen yaşlı

formasyondur. Bu formasyon (Metin, vd. 1990: 13 Aktarımıyla) Ayhan vd. (1986) tarafından

Sümbüldağ Formasyonu olarak adlandırılırken, Yılmaz ve Gürer (1994: 47), tarafından Azgıt

Formasyonu olarak adlandırılmıştır. Paşalı Dağı ve Yakın Çevresinde Kuvaterner devrine ait

genç birimler tabanda, Paşalı Dağı’nın etek kısımlarındaki birikinti koni ve yelpazeleri ve de

Savrun Çayı vadi tabanını meydana getiren birimlerdir. Sümbüldağı Formasyonu olarak

Ayhan vd. (1986) tarafından adlandırılmış olan formasyon bütünüyle konglomeradan oluşur.

Konglomeralar kalın tabakalanmalı ve iri çakıllıdır. Bu seri konglomeratik üyelerden

meydana gelmiştir. Sadece ostrea kabuklarına rastlanan birimin yaşıyla ilgili kesin bir bulgu

yoktur. Ayhan vd. (1986) (Metin, vd. 1990) çalışmalarında bu formasyonun yaşını Miyosen

olarak kabul etmişlerdir.

Metin vd. (1986) bu Miyosen formasyonlar hakkında açıklamalarda bulunmuş; “Altta

konglomera, ortada kireçtaşı, üstte kumtaşı-marn ve çamurtaşından oluşur. En üstte ise kalın

9

Page 10: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

bir iri çakıllı konglomera istifi tüm birimleri örten durumdadır. Palezoyik ve Mesozoyik yaşlı

birimlerin kum ve çakıllarını kapsayan Miyosen tortulları hızlı bir sedimantasyon örneği

gösterir. Genellikle topoğrafik çukurlukları doldurmuş alttaki konglomera, kiraçtaşı ve marnlı

kum taşı istifi bol miktarda mercan ve lamelli kapsar. Bu istif Alt – Orta Miyosen yaşlıdır

(Metin vd. 1986). Bunların üzerine gelen ve yer yer kalınlığı 1000 metreyi aşan konglomera

ise Üst Miyosen yaşlıdır.

Ayrılmamış Kuvaterner ( Qal)

Kırıntılılar ve karbonatlılar (Sümbüldağ Formasyonu) Miyosen

Faylar

Şekil-5 İnceleme alanı ve yakın civarının genel jeoloji haritası (MTA)

10

İnceleme Alanı

Page 11: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

2.5.2. Yapısal JeolojiAdana ve yakın civarındaki depremleri ana veya büyük levhalar olarak tanımlanan

Avrasya – Afrika – Arap levhaları arasındaki hareketler belirlemektedir. Arap ve Afrika

levhalarının Anadolu levhası ile olan sınırı, Doğu Anadolu’daki Bitlis Bindirme kuşağı, diğeri

ise İskenderun Körfezi’nin güneyinden Kıbrıs’a doğru bir yay çizerek Antalya körfezine

ulaşan Kıbrıs Dalma-Batma kuşağıdır. Bu iki farklı sismotektonik kuşağı ayıran ve sol yanlı

hareket eden Ölü Deniz Fayı kuzey güney doğrultusunda ilerleyerek İskenderun körfezinin

kuzeydoğusunda Kıbrıs yayına ulaşır. Doğu Toroslar bölgesinde Maraş civarında Ölü Deniz

Fayı, Doğu Anadolu fayı ve Kıbrıs Yayı’nın kuzeydoğu uzantısında kesişerek “ Maraş Üçlü

Birleşmesi” olarak bilinen bir üçlü eklem oluşturmaktadırlar. Arap ve Afrika levhalarının

Anadolu levhasına doğru olan hareketleri bu fay kuşakları üzerindeki neotektonik

deformasyonları oluşturmakta ve bölge aktif bir depremsellik karakteri kazanmaktadır.

27 Haziran 1998 depreminin oluşturduğu fay zonu Karataş ve Yumurtalık ilçeleri

arasında başlayıp KD-GB doğrultusunda Maraş’a kadar uzanmaktadır. Bu zon değişik

araştırmacılar tarafından farklı isimlendirilmiştir. Daha çok Karataş – Yumurtalık fay zonu

olarak bilinen bu tektonik hat, Şaroğlu ve diğ. (1992) tarafından hazırlanan “Türkiye Diri Fay

Haritası”’nda Karataş-Osmaniye Fay Zonu olarak gösterilmiştir. Kozlu (1996) ‘da bu

bölgedeki tektonik hatları ayrı ayrı haritalayarak Aslantaş fay zonu, yumurtalık fayı

(bindirme) Sarıkeçili- Karatepe fayı (bindirme), Karataş ve Zeytinbeli fayları olarak

tanımlayarak haritalamıştır.

- Aslantaş Fay Zonu:

Bu fay, Kozlu’nun (1987), Misis-Andırın yöresinde yaptığı çalışmalarda Aslantaş-

Karataş fayı olarak tanıtılmıştır. Daha sonra, Karig ve Kozlu (1990) tarafından bu fay,

bölgede yaptıkları çalışmada sadece Aslantaş Fay Zonu olarak tarif edilmiştir. Bu çalışmada,

Aslantaş Fay Zonu ile ilişkili geliştiği saptanan Yumurtalık fayı, Sarıkeçili-Karatepe

bindirmesi, Aslantaş tektonik hattının bileşenleri olarak tanımlanmıştır.

Bu tektonik hat, inceleme alanında yaklaşan ve sıkışan levha hareketlerine bağlı olarak

Anadolu-Afrika kıtaları kenarı boyunca gelişmiş sol yönlü doğrultu atımlı fay zonudur. Bu

tektonik hat, Misis-Andırın havzası içinde ve geniş bir fay zonu şeklinde geliştiği için söz

konusu havza istifleri aşırı makaslamaya uğratmıştır (Kozlu, 1987). Aslantaş fayının sol yanal

atım etkisiyle Sarıkeçili-Karatepe, Bostanlı-Çuhadarlı, Yenicekale bindirmesi ve Yumurtalık

fayı oluşmuştur. Aslantaş fayı, söz konusu bu bindirme bileşenleri ile birlikte tipik bir Pozitif

Lale Yapısı (Positive Flower Structure) göstermektedir (Kozlu, 1987).

11

Page 12: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Fayın, başlangıç yaşı muhtemelen Oligosen-Erken Miyosen’dir. Ancak bu tektonik

hat, aktif kıta kenarında geliştiği için Neojen döneminde sürekli aktif olmuştur. Aslantaş fayı,

geç Miyosen sonu kıvrım-bindirme şekline dönüşmüştür.

-Yumurtalık Fay Zonu:

Yaklaşık KD-GB doğrultusunda uzanan bu bindirmenin yaşı, Üst Miyosen sonu-Üst

Pliyosen öncesidir. Bu tektonik hat, Kozlu (1982, 1987) tarafından Yumurtalık ilçesinden

alınarak adlandırılmıştır.

Yumurtalık yöresinde bindirme karakterli olan bu tektonik hat, İskenderun Neojen

havzası istifiyle, Misis-Andırın havzasının Kızıldere-Karataş formasyonları arasında ve iki

havzanın sınırını oluşturacak şekilde gelişmiştir (Kozlu, 1987).

Yumurtalık fayının geçtiği tektonik kuşak, Geç Pliyosen döneminde genleşme

rejiminin etkisine girerek, yeniden hareket kazanmıştır. Bu olay, Aslantaş fayının yanal

hareketine bağlı olarak Yumurtalık Tektonik Hattı’nın genleşmeli (trasntensional) konuma

geçmesi ile ilgilidir (Kozlu, 1987). Yumurtalık fayı, kuzeye ait allokton ve neo-otokton

birlikler ile güney tarafta yer alan Arap otoktonu ve üzerindeki neo-otokton birimler arasında,

sütür zonu bölgesinde Aslantaş fayının bindirme bileşenlerinden biri olarak kabul edilebilir.

Sarıkeçili – Karatepe bindirmesi, Karataş ilçesinin kuzey tarafından Karataş fayı

civarında yüksek eğimli fay olarak başlamaktadır. Yakapınar (Misis) yöresinde Doruk

nahiyesinden sonra bindirme karakterine dönüşerek kuzeydoğuda Sarıkeçili köyü civarından

geçmekte ve Aslantaş yöresinde Karatepe’ye kadar devam etmektedir (Kozlu,1996). Bu

tektonik hat KD-GB doğrultusunda olup, yaklaşık olarak Yumurtalık bindirmesine paralel

uzanmaktadır.

Sarıkeçili – Karatepe bindirmesinin güneybatı devamında Karataş fayı yer

almaktadır. Karataş fayı, Karataş ilçesinin kuzeyinden geçerek denize ulaşmaktadır.

Zeytinbeli fayı ise Sarıkeçili – Karatepe bindirmesinin kuzeydoğu devamında yer almakta ve

Aslantaş Barajı (Karatepe) civarından geçerek kuzeydoğuya devam ederek alüvyon tarafından

örtülmektedir. KD – GB doğrultulu bu faylar Orta Miyosen sonu gelişmiş Misis yükselimi

sonrası dönem ile ilişkilidir. Bu faylar, olasılı Üst Pliyosen ve sonrasında bölgenin genleşmeli

tektonik rejiminin etkisi altına girmesi ile gelişmiş normal faylardır (Kozlu,1996).

Kozan fayı, Kozan ilçesinin güneyinden başlamakta ve İmamoğlu’nun kuzeyinden

geçerek DKD – BGB doğrultusunda Mersin’e doğru devam etmektedir. Bu fay Adana Neojen

havzasının açılmasında etkin rolü olan önemli tektonik hatlardan biridir. Fayın başlangıç yaşı

12

Page 13: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Alt Miyosen veya Üst Eosen – Oligosen olup, Langiyen’de ve daha da sonra aktif olmuştur.

Kozan fayı, Adana Miyosen havzasının açılışından önce geliştiği için, Neojen istifi ile

örtülüdür. Bu nedenle fay hakkında ayrıntılı bilgi mevcut olmayıp, TPAO tarafından fayın izi

sismik ve kuyu verilerinden takip edilmiştir (Kozlu,1996).

Çukurova baseni oturma tektoniğine bağlı küçük graben faylanmaları dışında önemli

bir hareket gözlenmemektedir. Ancak havzanın doğu ve batı kenarlarında mevcut tektonik

hatlar, özellikle halen aktif olan Karataş-Yumurtalık, Misis-Andırın ve Karsantı-Karaisalı

fay kuşakları deprem üretme potansiyeli olan diri faylar olarak yörede deprem potansiyeli

oluşturmaktadır.

Adana ve yakın civarının tektonik gelişiminde önemli rol oynayan ve çoğu günümüzde

aktif olan faylar Şekil-6’ da görülmektedir.

K

Şekil-6 Planlama alanı ve yakın çevresinin içinde bulunduğu aktif fay haritası (TMMOB,

Jeoloji Mühendisleri Odası)

13

Page 14: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-7 Planlama Alanının Adana Deprem Bölgeleri haritasındaki yeri

14

İnceleme alanı

Page 15: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-8 Planlama alanı ve yakın civarında yer alan aktif faylar (Şaroğlu ve diğ., 1992)

15

İnceleme alanı

Page 16: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-9 Çalışma sahasının 100 km yarıçapında meydana gelmiş depremler

(Udim,2017) (M≥4.5 bütün depremler harita üzerinde gösterilmiştir.)

3. JEOLOJİK-JEOTEKNİK ETÜT RAPORU SONUÇLARI

Adana ili, Feke ilçesi, Tenkerli Mahallesi, 103 Ada 78-79 No’lu parselleri kapsayan

yaklaşık 1.17 hektar alanın İmar Planına Esas Jeolojik-Jeoteknik Etüt Raporu Adana Çevre ve

Şehircilik İl Müdürlüğünce 10.08.2017 tarih ve 7431 sayılı kararla onaylanmıştır.  Onaylanan

jeolojik-jeoteknik etüt raporu sonuçları aşağıda yer almaktadır.

1. Bu çalışmada; arazi çalışmaları, zeminin tetkiki, sondaj çalışmaları, laboratuar

çalışmaları, jeolojik-jeoteknik değerlendirmeyi içermektedir. Ayrıca, 1 / 1000

ölçekli halihazır haritalar üzerinde Jeoloji ve Sondaj Lokasyon Haritası ve

Yerleşime Uygunluk Haritalarının hazırlanması ve rapor yazım aşamalarını

kapsamaktadır.

2. İnceleme alanı; Tenkerli mahallesi, 103 Ada 78-79 No’lu parselller içerisinde

kalmaktadır.

3. Etüt alanı içerisinde açılan 3 adet, derinlikleri 9.00 metre, 10.50 metre ve 12.00

metre olan zemin sondajlarında Kuvaterner yaşlı alüvyon birimler ve Miyosen

yaşlı Sümbüldağ Formasyonuna ait kumtaşı-konglomera birimleri gözlenmiştir.

4. Arazi çalışmalarında SPT deneyi yapılmıştır. SPTN30 değeri: 24-R arasındadır.

5. Sondaj çalışmalarından alınan SPT, UD ve Karot numuneleri Çevre ve Şehircilik

Bakanlığı onaylı zemin ve kaya laboratuarında deneylere tabi tutulmuştur.

6. Adana ili, Feke ilçesi, Tenkerli Mahallesi, 103 Ada 78-79 No’lu parselleri

kapsayan 1/1000 ölçekli Adana M35-b-25-d-3-c, no’lu paftada yer alan yaklaşık

1.17 hektar arazi Yerleşime Uygunluk açısından; Önlemli Alanlar 5.1 Önlem

Alınabilecek Nitelikte Şişme, Oturma, Taşıma Gücü vb. Açısından Sorunlu

Alanlar olarak değerlendirilmiş ve EK-4’te verilen 1/1000 ölçekli Yerleşime

Uygunluk Haritalarında Ö.A.5.1 simgesi ile gösterilmiştir.

MÜHENDİSLİK PROBLEMLERİ AÇISINDAN ÖNLEMLİ ALANLAR-5.1

(ÖA-5.1) (Önlem Alınabilecek Nitelikte Şişme, Oturma, Taşıma Gücü vb.

Açısından Sorunlu Alanlar)

1/1000 Ölçekli Adana M35-b-25-d-3-c paftasında yer alan yaklaşık 1.17 hektar

alanda yapılan sondaj çalışmaları sonucunda, inceleme alanında, Kuvaterner yaşlı,

alüvyon birimler, daha derinlerde Miyosen yaşlı kumtaşı-konglomera (Sümbüldağ

16

Page 17: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Formasyonu) birimleri gözlenmiştir. Bu alanlarda eğimler % 0 - % 5 arasında

değişmektedir.

Tüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler

gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma gücü, oturma, şişme v.b.)

olabileceği göz önüne alınarak bu alanlar Önlemli Alanlar 5.1 Önlem

Alınabilecek Nitelikte Şişme, Oturma, Taşıma Gücü vb. Açısından Sorunlu

Alanlar olarak değerlendirilmiş ve EK-6’da verilen 1/1000 ölçekli Yerleşime

Uygunluk Haritalarında Ö.A.5.1 simgesi ile gösterilmiştir.

Yapılan arazi çalışmaları sonucunda arazide zemin olarak tanımlanan birimlerden

alınan örselenmemiş numuneler üzerinde laboratuvar deneyleri sonucuna göre

emniyetli taşıma gücü değerleri hesaplanmıştır. Hesaplamalar yapılırken,

yapılacak olan yapının durumu, bozuşmuş ve parçalanmış, ayrışmış, gevşek, her

çeşit plastik killi zemin şartları dikkate alınmış olup, betonarme hesaplarında

minimum donatı şartının sağlanması amacıyla, Türkiye Deprem Bölgeleri

Yönetmeliği ve riskleri de dikkate alınarak, deprem anında duraylılığın

sağlanabilmesi ve temel boyutlarının düşük çıkmaması için güvenli tarafta kalmak

amacıyla,

Emniyetli taşıma gücü değerlerinin: Killi birimler için; qem=1.60 kgf/cm2

konglomera-kumtaşı birimleri için ise qem= 2.30 kgf/cm 2 olarak alınması

önerilir.

Tüm bu çalışmalar doğrultusunda bu alanda yapılaşmaya gidilirken aşağıda

belirtilen önlemlerin alınması gerekmektedir;

- Parsel / bina bazında yapılacak zemin etütlerinde temel tipi ve temel derinliği

belirlenmeli, temelin oturacağı birimin mühendislik parametreleri (şişme, oturma,

taşıma gücü vb.) ayrıntılı olarak yapılmalı, değerlendirmeler sonucunda ortaya

çıkacak problemlere göre gerekli önlemler alınmalıdır.

- İnşaa aşamasında oluşacak şevler açıkta bırakılmamalı, tekniğine uygun istinat

yapıları ile desteklenmelidir.

- Sondaj çalışmalarında Yeraltı suyu seviyesi ile karşılaşılmamıştır. Mevsimsel

yağışlara bağlı olarak oluşabilecek risklere karşı uygun drenaj tedbirlerinin

alınması zorunludur.

- Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik Hükümlerine

uyulması gerekmektedir.

17

Page 18: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

- Yağışlarla (kar, yağmur v.b.) oluşabilecek çevre ve yüzey suları uygun drenaj

sistemleriyle ortamdan uzaklaştırılmalı, inşaat temelleri mümkün olduğu kadar ana

kayaya veya sağlam zemine oturtulmalıdır.

- Temeller aynı (homojen) birimler üzerine oturtulmalıdır.

- Bölgede meydana gelebilecek su basmalarına karşı su basman seviyesinin, inşaat

tekniklerine uygun olarak yükseltilmesi ve inşaii tedbirlerin alınması önerilir.

- Bu rapor kapsamında verilen bilgiler zeminin genel yapısı hakkında bilgilendirme

amaçlı olup, Proje aşamasında projeye esas jeolojik-jeoteknik zemin etüt

çalışmalarının yapılması gerekmektedir.

7. 23.12.1972 tarihinden yürürlüğe giren Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasına göre

inceleme alanı 4. derece deprem bölgesinde yer almaktadır.

8. Deprem Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmeliğin Yayın tarihi:

06.03.2007, Resmi Gazete sayısı; 26454, Değişiklik tarihi 03.05.2007, Resmi Gazete

sayısı 26511’dır. Bu yönetmeliğe göre; proje çalışmalarında ve hesaplamalarda etkin

yer ivmesinin 0.10 g a max < 0,20 g olduğu dikkate alınmalıdır.

9. Zemin sınıfına göre spektrum karakteristik periyotları;

kahverenkli plastik kilden oluşan alüvyon birim için;

TA = 0,15 sn TB = 0,40 sn

Sümbüldağ formasyonuna ait kumtaşı-konglomera ardalanmasından oluşan birim

için;

TA = 0,15 sn TB = 0,40 sn

10. Çalışma alanı topoğrafik bakımdan eğimli bir yapıya sahip değildir.

11. Çalışma alanı imar planı sınırları içerisinde olup, yapılan detaylı arazi ve zemin

çalışmaları sonucunda, rapora konu olan sahada 7269 sayılı yasa kapsamına

girebilecek herhangi bir heyelan, kaya düşmesi, su baskını, çığ vb. olaya

rastlanmamıştır.

12. İnceleme alanında gözlenen Sümbüldağ Formasyonunun konglomera-kumtaşı

biriminin Yerel Zemin Grubu B, Zemin sınıfı ise Z2 olarak, Kuvaterner yaşlı

alüvyon birimlerin ise Yerel Zemin Grubu C, Zemin sınıfı ise Z2 olarak

belirlenmiştir. Parsel bazında yapılacak zemin etüt raporlarında yapı-zemin ilişkisi

belirlenerek gerekli görülecek önlemler bu etütler sonucuna göre alınmalıdır.

13. İnceleme alanında yapılan derinlikleri 9.00 metre, 10.50 metre ve 12.00 metre olan

sondaj çalışmalarında yeraltı suyu ile karşılaşılmamıştır. Mevsimsel şartlara göre yer

18

Page 19: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

altı suyu seviyesindeki değişimler de dikkate alındığında, temel sistemini olumsuz

etkileyebilecek yer altı suyu seviyesi için uygun drenaj tedbirlerinin alınması

gerekmektedir.

14. Laboratuar sonuçlarına göre elde edilen nokta yük deneyine ait sonuçlar amprik

katsayı ile çarpıldığında elde edilen tek eksenli basınç değerine göre değerlendirilmiş

olup, inceleme alanında yüzeyleyen kayaçlar Düşük-çok düşük Dayanımlı olarak

tanımlanmıştır.

15. Yeni yapılacak yapılar Deprem Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki

Yönetmeliğinde belirtilen kriterlere uygun olarak projelendirilmelidir.

16. Hazırlanan bu rapor, 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama

İmar Planı çalışmalarına altlık olarak kullanılacaktır.

17. Rapor içerisinde bulunan tüm hesaplama ve değerlendirmeler arazinin genel

karakteristik özeliklerini belirlemeye yönelik olup, parsel - bina bazında yapılacak

zemin etütlerinde tüm değerlendirmelerin ve hesaplamaların ayrıntılı olarak yapılması

gerekmektedir.

18. Bu rapor imar planına esas jeolojik-jeoteknik etüt raporu olarak hazırlanmış olup,

zemin-temel etüt raporu olarak kullanılamaz.

19

Page 20: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-10 Planlama alanı yerleşime uygunluk haritası

4. MEVCUT PLAN KARARLARI

Mersin-Adana Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı, 16.09.2013

tarihinde Bakanlık Makamının 14398 sayılı Olur’u ile onaylanmıştır. Planlama alanı 100.000

ölçekli çevre düzeni planında tarım alanı olarak görülmektedir.

20

Page 21: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-11 Planlama alanının 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planındaki Durumu

21

Page 22: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

4.1. Mevcut Durum Bilgileri

4.1.1. Halihazır Durumu

Şekil-12 Planlama alanı halihazır durumu

22

Page 23: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

4.1.2. Mülkiyet Durumu

Şekil-13 Planlama alanı aplikasyon krokisi

23

Page 24: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-14 Planlama alanı tapu bilgiler

24

Page 25: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

4.1.3. Arazi Fotoları

Şekil-15 Planlama alanı fotoğrafları

Şekil-16 Planlama alanı fotoğrafları

25

Page 26: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

5. PLAN KARARLARI

Adana ili, Feke ilçesi, Tenkerli Mahallesi 103 ada 78 ve 79 parseller için hazırlanan

1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı teklifinde planlama alanının 3194 sayılı İmar Kanunu ve

Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği hükümlerine uygun şekilde mülkiyet durumu

dikkate alınarak düzenlenmesi amaçlanmıştır.

1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı teklifinde söz konusu parsellerin Yenilenebilir

Enerji Kaynaklarına Dayalı Üretim Tesisi Alanı (Güneş Enerjisi Santrali) olarak

düzenlenmesi amaçlanmıştır. Bu alanda 999 kWW’lık güneş enerji santrali yapılması

planlanmaktadır.

Avrupa Birliği yayınladığı enerji politikası ile 2020 yılında tüm enerji ihtiyacının

%20’sini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılamayı, enerji etkinliğini %20 arttırmayı

ve CO2 salınımını %20 düşürmeyi hedeflemektedir. Dünya Doğal Yaşamı Koruma Vakfı

(World Wide Fund for Nature, WWF) 2011 tarihli enerji raporunda bu konudaki

vizyonunu, 2040 yılına kadar fosil yakıtlara bağımlılığı %70 azaltmak ve 2050 yılında ise

ihtiyaç duyulan tüm enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan sağlamak olarak açıklamıştır.

Türkiye’nin enerji ihtiyacının yüzde 70' inden fazlasını ithal ettiği göz önünde

bulundurulduğunda, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerjinin, ülkemiz açısından taşıdığı

büyük önem dikkat çekmektedir. Enerjinin verimli kullanılması, refah seviyemiz

üzerindeki olumlu etkisinin yanı sıra, çevrenin korunması ve gelecek kuşaklara

aktarılabilmesi açısından da çok önemlidir.

Bu durum ülkemizde çok yüksek potansiyele sahip güneş, rüzgar, hidroelektrik,

jeotermal ve biyolojik enerji gibi kendini yenileyebilen çevre dostu Yenilenebilir Enerji

Kaynaklarının öneminin son yıllarda giderek artmasını sağlamıştır. Ülkemizde her türlü

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarına dayalı elektrik üretimi, ilgili mevzuatlar dahilinde devlet

tarafından da desteklenmektedir.

Güneş enerjisi santralleri, güneş ışığından gelen enerji parçacıklarını elektrik

enerjisine çeviren santrallerdir. Birim düzleme gelen güneş ışınımının az olmasından

dolayı büyük yüzeylere ihtiyaç duyulmaktadır. Güneş ışınımından faydalanan sistemin

güneş ışığını sürekli alabilmesi için çevresinin açık olması zorunluluğu vardır.

Güneş enerjisi sistemleri çevreye zararlı gazlar vermeyen, tükenmeyen, sonsuz bir

enerji türüdür. Çevreye zarar vermediği, tükenmeyen ve çok ucuz bir enerji kaynağı olduğu

için güneş panelleri her gün artan bir yaygınlıkta kullanılmaktadır. Güneş pil ya da

panelleri elektrik şebekesinden uzak bölgelerde, ücretsiz olarak elektrik sağlamaktadır.

26

Page 27: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Bununla beraber çevreye zarar vermeden enerji kullanmak isteyen birçok kişi güneş

panellerini tercih etmektedir. Güneşlenme süresi uzun olan Türkiye, güneş enerjisinden

elektrik üretimi açısından oldukça avantajlı bir konumdadır. Yenilenebilir Enerji Genel

Müdürlüğü tarafından hazırlanan Güneş Enerjisi Potansiyel Atlası’na göre proje yeri olan

Adana ili Feke ilçesi de, yıllık ortalama 1600-1650 kWh/m2 güneş radyasyonu ile güneş

santrali kurmak için en elverişli bölgelerimizin başında gelmektedir.

27

Page 28: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-17: Türkiye’nin Güneş Enerjisi Potansiyeli Haritası(Kaynak: GEPA (www.eie.gov.tr) )

28

Page 29: webdosya.csb.gov.tr · Web viewTüm bu veriler ışığında bu alanda gözlenen birimler, her noktada farklı özellikler gösterebileceği, mühendislik problemlerinin (taşıma

Şekil-18 Planlama alanı 1/5000 ölçekli nazım imar planı teklifi

29