50
1 Belediyeler 3 yılda ‘marka’ hedefine ne kadar yaklaşabildi?

YALIN HABER SAYI:3

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Yalın Haber

Citation preview

Page 1: YALIN HABER SAYI:3

1

Belediyeler 3 yılda ‘marka’ hedefine ne kadar yaklaşabildi?

Page 2: YALIN HABER SAYI:3

2

Page 3: YALIN HABER SAYI:3

3

Merkez belediyeler bu ay icraatlarını an-latmak için yarıştaydı. Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin’in sunumunda kent-sel dönüşüm vardı. Yani 3 yılda yaptıklarını anlatmak yerine yapacaklarını anlatan Keskin’in projeleri kendi deyimiyle “çılgın”

İlçenin en büyük sorunu kaçak yapılar. Nedeni en çok göç alan bölge olması. Ke-skin, Ankara Yolu’nun altında 7 mahallede 40 bin konutun yıkılarak planlı bir böl-geye taşınmasını planladıklarını anlattı. Bu dönüşüm yapılabilirse ne ala. Ankara yolundaki yapılaşma kirliliği Bursa’nın en kötü görüntülerini oluşturuyor. Mevlana, Ulus, Yavuzselim, Arabayatağı, Çınarönü, Hacivat ve Şirinevler mahalleleri ovadan kökten kaldırılarak, Okan Üniversitesi’nin hazırladığı proje çerçevesinde başka bir alana nakledilecek. Cümle içinde kullanıldığında kulağa çok hoş geliyor ancak uygulaması çok sancılı olacağa benziyor. Keskin’in iktidarı bu projeyi tamamlamaya yeter mi bilinmez ama hay-ata geçmesi durumunda kazanan kentimiz olacaktır. Keskin, Yıldırım’ın büyük ölçekli ilk kentsel dönüşümüne imza atmak isti-yor. Ancak Bursalılar Doğanbey’den son-ra kentsel dönüşüm fikrine doğal olarak bir hayli mesafeli ve tepkili. Bu örnek Bursa’nın her yerinden tüm ululuğu ile gözümüzün önündeyken, Keskin’in bun-dan pay çıkarması gerekli. Başkan Ke-skin, konuyla ilgili pek çok girişimde bulunmuş, toplantılar yapmış. Şimdi 1 yıl süreyle konuyu tartışmaya açmak istiyor. Kaçak yapılardan kurtulmak Yıldırım için yapılacak en büyük güzelliktir elbet. Ancak kent dinamiklerini bu projeye katmadan doğru sonuca ulaşılmayacağı Doğanbey’de net bir şekilde görüldü.

Gülümseyen ilçe Nilüfer’in Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in 3. Dönem 3 yıllık icraatlarını anlattığı toplantının ekseni kültür sanat faaliyetleriydi. Gelir

düzeyi yüksek kesimin yaşamayı tercih ettiği şehrin batı bölgesi inanılmaz bir hızla büyüyor. Nilüfer Beledeyisi’nin kül-tür evleri, kütüphanleri, yerinde festival-leri, kentliler için büyük anlam taşıyor. Nazım Hikmet Kültür evi ve Tiyatro fes-tivali büyük alkışı hak ediyor. Sanatın bu derece unutulduğu ve sıradanlaştırıldığı kentimizde Nilüfer Belediyesi’nin bu çalışmalarını çok önemsiyorum. Bunun dışında ilçenin sorunları yok mu elbette var. Özellikle Özlüce’de yollar ve arıtma sıkıntısı en kısa sürede çözüm bekleyen sorunlar.

Büyükşehir Belediyesi’ nin 3 yıllık icraat toplantısı ise tam bir hayal kırıklığı idi. Bozbey’in sloganını Büyükşehir’e uygu-layan Altepe; “Gülümse Bursa hizmetler-imizle yanındayız” dedi. 3 yıla damga vura-cak bir icraat söylemeyen Altepe vaatlerle yetindi. Başkan Altepe’nin seçim vaatler-inden yeni stadyum Altepe’nin dönemine yetişmeyecek. Yine Başkan Altepe’nin Türkiye’ye örnek olarak gösterdiği Bilim Teknoloji Merkezi’nin temeli ise henüz atılmadı. Yeni teleferik projesi de rafta bekliyor. Sonuç olarak 3 yılını Başkan Altepe spor salonları ve tarihi eser restorasyonlarıyla kapatıyor.

Osmangazi Belediyesi 3 yılda ne yapmış derseniz; Otopark ve Pazar yeri. Geçen dönemi Sukay park ve hayvan Barınağı ile tamamlayan Mustafa Dündar, bu dönem bu icraatlarının da altında kaldı. Osmangazi’nin otopark sorunun çözülüp çözülmediğinin arabası olan her Bursalı farkındadır. Bu konudan bahsetmeye ger-ek yok. Doğanbey kentsel dönüşüm faciası ardından Dündar’ın toplantıda sarf ettiği cümle ise önemli; “Kentsel dönüşüme kurduğumuz şehircilik akademesi ile katkı koyacağız”

Geçen üç yılın muhasebesi

editör ’den

yalın haber

Page 4: YALIN HABER SAYI:3

4

i ç i n d ek i l e r M ay ı s / 2 0 1 2 S ay ı : 3

S 34

S 43

S 30

Başbakan dış politikayla ilgili net mesajlar verdi

Engelsiz sanat

Fetih Şenlikleri 6,5 asır önce yaşanan coşkuyu so-kaklara taşıdı. 7’den 70’e herkes bu coşkuya ortak olurken, tarihi kent ko-şusu, fetih yürüyüşü, köy düğünü ve rahvan atlar koşusu gibi gelenekler de yaşatılarak günümüze taşındı.

Engelli gençlerin de engelli olmayan pro-fesyonel oyuncular gibi ve onlarla birlikte sahnede, amatörlükten uzak bir tiyatro eserini ortaya koydukları “Buluşma Ham-let”, işaret dili çevirisiyle de desteklendi.

Page 5: YALIN HABER SAYI:3

5

S 24

S 20

S 21

S 22

S 33

S 40

S 44

S 16 S 45

S 18

S 12

S 6S 8 Doğanbey’e Başbakan çözümü

Suriye gerçeğiBursa’da konuşuldu

Belediyeler‘marka’ hedefinene kadar yaklaştı

Uludağ’daki endemik bitki türleri yoğun yapı-laşmanın kurbanı oluyor

Yaptıklarını değil yapacaklarını anlattı

Otopark ve pazaryerleriyle sınırlı kaldı

Kültür sanatın önüne geçemedi

Adımlar tarihe saygı için atıldı

Bursa Alman modeli ulaşıma hazır mı?

45 tesise yetecek sıcak su var

Page 6: YALIN HABER SAYI:3

6

Bursa Büyükşehir Beledi-yesi, Osmangazi Belediye-si ve TOKİ arasında 2006 yılında imzalanan sözleş-mede yer alan metrekare

birim fiyatlarının 2011 yılında TOKİ tarafından artırılmasının ardından hak sahiplerine yansıtılan ilave borçların yeniden düzenlenmesine ilişkin çalışmalarda sona gelindi. Büyükşehir Belediyesi ve Osmangazi Belediyesi tarafından yapılan giri-şimlerle, sonradan eklenen şerefiye bedelleri kaldırılmış, her iki beledi-ye de projenin uygulandığı alandaki

Doğanbey’de ek maliyet çıkmazı Başbakan’ın imzasıyla aşılacakBursa Büyük-

şehir Belediye Baş-kanı Recep Altepe, Do-

ğanbey Kentsel Dönüşüm Projesi’nde bir dizi sübvansi-yonu içeren düzenlemelerin

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından im-

zalandığını söyledi.

Page 7: YALIN HABER SAYI:3

7

arazilerinden doğan hakkı olan dairelerden de vazgeçmişti. Bunun yanında Osmangazi Bele-diyesi TOKİ tarafından karşılanması gereken yıkım bedelini kendi bütçesinden karşılarken, hak sahiplerinin mağduriyetini önlemek için de kira yardımlarını üstlenmişti. Ayrıca TOKİ, alandaki yeraltı katlı otoparkını da Büyükşehir Belediyesi’ne satarak önemli bir gelir sağlamıştı.Başbakan imzaladıDoğanbey Kentsel Dönüşüm Projesi’nde yaşa-nan maliyet artışlarıyla ilgili sorunun çözümü için yerelde tüm bu çalışmalar yapılırken, Os-mangazi Belediyesi’nin ‘TOKİ Kentsel Dönüşüm Yasası’nda yer alan ‘TOKİ projenin uygulandığı

ilin veya bölgenin ekonomik durumuna göre in-dirim yapabilir’ maddesinden yararlanmak için yaptığı başvuru da olumlu sonuçlandı. Çeşitli temaslarda bulunmak için Ankara’ya giden ve konuyu yakından takip eden Büyükşehir Beledi-ye Başkanı Recep Altepe, fiyatlarda indirimi de içeren bir dizi sübvansiyonu kapsayan düzenle-menin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafın-dan imzalandığını söyledi.Başbakan Erdoğan tarafından imzalanan yeni düzenlemeye göre metrekareler üzerinden indirim oranları belirlenecek ve hesaplar revize edilecek. Hak sahiplerinin revize edilen fiyatlar üzerinden banka ile yapacakları sözleşmenin ar-dından da konutlar teslim edilmeye başlayacak.

Doğanbey’de ek maliyet çıkmazı Başbakan’ın imzasıyla aşılacak

Page 8: YALIN HABER SAYI:3

8

Sadece Uludağ’a özgü endemik bitki türleri yoğun

yapılaşmaya kurban edili-

yor.

Page 9: YALIN HABER SAYI:3

9

Keşişlerin ilham kaynağı tehdit altında

Roma İmparatorluğu’nda resmi dinin Hıristiyan-lık olmasıyla 3. yüzyıl-dan sonra keşişlerin yaşadığı manastırlara

ev sahipliği yapan Uludağ, bugün plansız ve kontrolsüz yapılaşma-nın tehtidi altında.Olympos’tan Uludağ’aAntik çağın ilk tarihçilerinden Herodot’un yazdığı Herodot Tarihi isimli kitapta Uludağ, “Olympos” olarak geçer ve Olympos’ta Lydia kralı Kroisos’un oğlu Atys’in yaşadığı trajediyi anlatır. Roma İmparatorluğu’nda resmi dinin Hı-ristiyanlık olmasıyla Uludağ’da 3. yüzyıldan sonra keşişlerin yaşadı-ğı ilk manastırlar kurulmaya baş-lanmış ve manastırlar 8. yüzyılda sayıca en üst seviyeye çıkmıştır. Orhan Gazi Bursa’yı teslim aldık-tan sonra dağdaki keşişlerin yaşa-dığı manastırların bir kısmı terk edilirken, bazılarının yerlerine Doğulu Baba, Geyikli Baba, Abdal

Murat gibi Müslüman dervişlerin inziva yerleri olmuştur. Bursa’nın fethinden sonra Türkler dağa “Keşiş Dağı” ismini vermişlerdir. “Olympos Mysios” veya “Keşiş dağı”, 1925 yılında Bursa Vilayeti Coğrafya Cemiyeti’nin girişimleri ve Osman Şevki Bey’in önerisi ile “Uludağ” adını almıştır.Ekonomik değişimTarih boyunca keşişlerin ilham kaynağı olan Uludağ, Cumhiyet dönemi sonrası yeniden şekillenen Türk ekonomisindeki gelişmelere paralel olarak, farklı bir misyon üstledi. Birbirini ardına yapılan turistik otelleri, kamu kurumla-rının misafirhaneleri takip etti. Yeşilçam’ın film platosu haline gelen Uludağ, hemen hemen her Türk filminin kış sahneleri için film seti olarak kullanıldı. Gölleri, şelaleri ve manastırlarıyla önem-li bi odak noktası olan Uludağ, birbiri ardına yapılan yatırımlarla Türkiye’nin en önemli kış turizm

merkezi olarak literatürdeki yerini de almış oldu.Tahribat başladıDeğişen fonksiyonla birlikte kış aylarında binlerce tatilciyi ağırla-yan Uludağ’da yaşanan hoyratça tüketim beraberinde tahribatı getirdi. Bölgede altyapı hizmeti bulunmaması nedeniyle konakla-ma tesislerinin atıksu ve kanali-zasyonaları doğaya bırakılırken, yeraltı su kaynaklarında kirlilik de hat safhaya ulaştı. Birbiri ardına açılan kayak tesisleri ise sadece Uludağ’da yetişen endemik bitki türlerinin bir bir ortadan kaybol-masına yol açmaya başladı.Bilimsel mücadeleSadece Uludağ’a has endemik bitki türlerinin korunmasına yönelik olarak yıllardır bilimsel bir müca-dele sergileyen Uludağ Üniversite-si Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, konuyu her platformda gündeme getirirek, çözüm yol-ları arıyor. Uludağ Üniversitesi

Page 10: YALIN HABER SAYI:3

10

Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü tarafından düzenlenen “Uludağ’ın Biyolojik Çeşitliliği ve Önemi” konulu panelde, Tür-kiye’deki biyolojik çeşitliliğin Avrupa toplamından daha çok ol-duğuna dikkat çekilerek bunların korunması için “milli bir enstitü kurulması gerektiği” bildirildi. Tür olarak dünyada ve Türkiye’de sadece Uludağ’da bulunan bazı bitkilerin ise oteller bölgesinde yeni kayak pistleri açmak uğruna yok olmaya yüz tuttuğu belirti-lerek, Bursalı yetkililerin bir an önce önlem alması istendi.Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü tara-fından düzenlenen “Uludağ’ın Biyolojik Çeşitliliği ve Önemi” konulu panel, Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde yapıldı. Uludağ’ın biyolojik çeşitliliğini gösteren dondurulmuş hayvan türleri-nin de yer aldığı bir serginin de izlenime açıldığı panelin sabah oturumunda konuşan ve daha çok yılanlarla ilgili araştırmalarıyla bilinen Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Biyoloji Eğitimi AD. Emekli öğretim üyesi Prof. Dr. İbrahim Baran, flora ve faunanın zenginliği yüzünden Türkiye’de pek çok ülkeyi kıskan-dıran biyolojik çeşitliliğin oluştu-ğunu söyledi.Doğru planlama şartTürkiye’deki biyolojik çeşitlili-ğin, Avrupa kıtasındaki biyolojik çeşitlilikten daha fazla olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. İbrahim Baran, “Bir tek sürüngenler yö-nünden belki eksiğiz, o da adalar-dan kaynaklanan bir özellik” diye

konuştu. Bursa ve Uludağ’da bitki ve hayvan türlerinde çeşitliliğin çok olduğunu, bu nedenle Uludağ Üniversitesi’ne büyük görevler düştüğünü ifade eden Prof. Dr. Baran, turizm uğruna her şeyin feda edilmesiyle, turizme yasak konulması arasındaki ince çizgi-nin iyi belirlenmesi gerektiğini, yasak konacaksa akıllıca konması gerektiğini savundu ve “Planla-mayı doğru yaptıktan sonra otel de yapılır turizm de” dedi. Türki-ye’deki biyolojik çeşitliliğin “milli bir enstitü” ile kayıt ve koruma al-tına alınması gerektiğini belirten Prof. Dr. Baran, burada biyolojik çeşitliliğin devamını sağlayacak gençlerin yetiştirilmesinin şart olduğunu söyledi.Endemikler tehlike altındaUludağ’daki bitki çeşitliliğiyle il-gili araştırmaları bulunan Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fa-

kültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gönül Kaynak da, Türkiye’nin bitki çeşitliliğinin Av-rupa kıtası toplamından daha faz-la olduğunu belirterek, Türkiye’de 12 bin Avrupa kıtasında ise 11 bin tür olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Kaynak, Uludağ’da 1320 türün bugüne kadar kayıt altına alına-bildiğini, yapılacak araştırmalarla sayının 1500’lere çıkacağını tah-min ettiklerini söyledi. Uludağ’da-ki 138 türün sadece Türkiye’de, 33 türün de sadece Uludağ’da bulunduğuna işaret eden Kaynak, “Ne yazık ki, Uludağ’daki ende-miklerin çoğu birinci ve ikinci oteller bölgesi arasında bulunu-yor ve bu türler, yapılan inşaatlar nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Safran, kantaron ve orkideler de tehdit altındaki tür-lerden. Uludağ son buzul çağında şekillendiği için çok önemli kayaç

Page 11: YALIN HABER SAYI:3

11

ve göllere, fosil alanlara sahiptir. Ancak endemiklerin yaygın olduğu yerlerde ne yazık ki artık beş bin ya-taklı oteller yükselmektedir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir dağda beton makinesi göremezsiniz ama bizde var. Kayak pistleri yapılırken kayaçlar traşlanı-yor ve habitat zarar görüyor. Uludağ’da, kar eridikten

sonra nereye giderseniz gidin çöpler karşılıyor sizi. Kışın kar tüm çirkinlikleri örtüyor ama yazın bunlar ortaya çıkıyor. Umarım Bursa, Uludağ’ın otellerden ibaret olmadığını, biyolojik çeşitliliğiyle bir bütün olarak yaşatılması gerektiğini en kısa zamanda anlar” diye konuştu.

Page 12: YALIN HABER SAYI:3

12

Suriye’nin ‘kanlı baharı’Bursa’da masaya yatırıldıSuriye’de meydana gelen olayların tanıkları, ülkelerinin geleceğini Bursa’da düzenlenen ‘Sıradan insanların sıradışı öyküleri’ konulu sempozyumda değer-lendirdi.

Bursa’da 14-15 Nisan tarihleri arasında düzenlenen ‘sıradan insanların sıradışı öyküleri’ konulu sempozyumda Suriye’deki müca-dele tartışıldı. Suriyeli muhaliflerin

konuşmacı olarak katıldığı programda, Suriyeliler ülke-lerinin geleceklerini sağlam-laştırılması için mevcut Başer Esad yönetiminin ortadan kalkması gerektiğini söyledi-ler. ‘Çoğulcu ve çok kültürlü Suriye’ konulu panelde söz alan Suriyeli Aktivist Midia Daghıstani, Suriye’de daha demokratik çözümün en kısa zamanda geleceğini belirterek, “Kesinlikle bütün taraflardan destek almaktayız. Devrim gerçekleştirdikten sonra hiçbir ayrım olma-

yacak. Kimseden hesap sorulmayacak. Esad rejimi son yıllardır halka tuzaklar kurmaya çalıştı. Suriyeliler eminim ki bu tuzakları boşa çıkaracaktır” diye konuştu. “Esad’ın yalanlarını reddediyoruz”

Suriye’de halkın özgürlük için sloganlar attığını, sadece hedef-lerinin daha demokratik bir Suriye’nin ortaya çıkartılması olduğunu dile getiren Daghis-tani, “Sadece Suriyeliler rejimin oyunlarını bozabilir. Rejimin yaptığı bu yanlış hareketleri kınıyoruz. Büyük halkımızın devrimi yardımıyla görüyoruz ki iftihar etmek bizim hakkı-

mızdır. Suriyelilerin kurduğu devlet, demok-ratik ve medeni devlet olacak. Sivil modern bir anayasaya sahip olacağız. Rejimin söyledi-

Page 13: YALIN HABER SAYI:3

13

ği yalanları reddediyoruz” şeklin-de konuştu. “Babamın azmini kırama-dılar” Kürt Geleceği Partisi üyelerinden Marcel Temo ise, Suriye’nin dik-tatör yapının 40 yıldan beri halkı baskı altında tuttuğunu ifade ede-rek, “Binlerce kişiyi hapse mah-kum etti. Rejim, Arapları, Kürtleri ve diğer tarafları birbirine düşü-rerek kendi yerine güçlendirmek istedi. Babam Michel Temo bu düşüncenin hakim olması için çalıştı. 3,5 yıl hüküm giydi fakat azmini kıramadılar. Açlık grevine gitti. Devrimin barışçıl olmasını istedi. Babam Suriye Milli mecli-sini kurmak için çalıştı. Ama bir Cuma protestosunda öldürüldü. Davasını diğer gençler aldı devam etti. Suriye bütün Suriyelilerindir” ifadelerini kullandı. Programda Suriye Kürt Gençlik Hareketi üyelerinden Jamshid Husseın ve İnsan Hakları Aktivisti Usame Edvard Musa da Suriye’de-ki olayları eleştirerek, olayların bir an önce bitmesini istediklerini söyledi.

Programın ikinci gününde ‘Türk kamuoyu ve Suriye Devrimi’ konulu panelde Suriye’de yaşanan olaylar tartışıldı. Panelin mode-ratörlüğünü Abdurrahim Boy-nukalın yaptı. Panele konuşmacı olarak katılan İhlas Yayın Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Gazeteci Yazar Mustafa Selçuk, Suriye’deki olaylarda benzer

süreçlerin silahlı olmasa da 28 Şubat sürecinde de Türkiye’de yaşandığını söyledi. Suriye’deki resmi haber ajansı ve televizyon-ların halkın Başer Esad’a destek verdiğini gösteren yayınları ka-muoyuna duyurduğunu söyleyen Selçuk, “Rejimin ve kendi halkı üzerinde ne tür yöntemlerle baskı kurduğunu çok iyi anlamalıyız.

Page 14: YALIN HABER SAYI:3

14

28 Şubat döneminde de silahlı olmasa da Türkiye’de de baskı ortamı oluşmuştu. Benim yaşım 44. 28 Şubatı herkes hatırlarlar. O dönemde Türk medyası üzerinde de benzer bir baskı vardı. Odönemlerde yaşananların nasıl benzerlik arz ettiğini görebiliriz” şeklinde konuştu.“Türkiye artık batının ayak izlerine basmıyor”Türkiye’nin Arap aleminde ve kendi bölgesinde daha ön almaya, daha insiyatif kullanmaya çalışan bir devlet olarak görüldüğünü kaydeden Selçuk, “Artık batı diplomasisinin ayak izine basa-rak değil, kendi yönünü kendi iradesiyle karar veriyor. Bu da sınırdaş olmanın ötesinde kendi coğrafyamızda olan biten hadise-lere çok yakından ilgilenmemizi gösteriyor. Türkiye daha önceden Suriye noktasında Esad rejimiyle bir anlamda demokratik ‘düzene çekme’ adına, mihmandarlık yap-ma konusunda politika izledi. Bu kadar insiyatif alınmış bir durum-da Suriye’nin demokratik dönüşü-münü hiçbir şekilde öne çıkartma-yacak olması Türkiye’yi aldatılmış duygusuyla konunun ortasında bıraktı” ifadelerini kullandı.Türkiye’nin 2003 yılında teskere krizi yaşadığını kaydeden Selçuk, “Teskere krizi sürpriz bir şekil-de reddedildi. Hayırlı bir netice

oldu. Türkiye Irak bataklığına o an saplanmamış oldu. Türkiye, bunun faydalarını daha sonra gördü. ABD’nin işgaline taşıyıcılık yapmamış olmamanın faydaları görüldü. Bölgede Türkiye’nin ağırlığı arttı. Türkiye’de algılar hiçbir zaman tek olmaz. Birçok farklı yanlış kanaatler oluşturacak kamuoyu oluşabiliyor. Türkiye’nin

bu konuda hassas bir yapısı oldu-ğunu düşünüyorum”dedi.“Emperyalizmin oyunudur anlayışına son vermeliyiz” Türkiye kamuoyunda Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde başlayan ‘Arap baharı’ hareketini ‘ABD’nin ve emperyalizmin’ oyunu olarak yaklaşımda bulunmaması gerek-tiğini dile getiren Selçuk, şöyle devam etti:“Arap baharı bu emperyalizmin oyunudur’ dediler. Bu düşünceden kurtulmalıyız. Orada bir şeyler dö-nüyor, bakmayın, etmeyin, demek

bana akli olarak doğru gelmiyor. Bu kadar stebil bir yaklaşım doğru değil. Özünde hükümetin bu konuda insiyatif alması dikka-te alınması gereken bir durum. İnsan hayatları birer birer söner-ken, insan olan ve vicdan taşıyan herkesin insan duygusuyla ayağa kalkması gerek. Bu durumun arkasında birilerini aramak sağ-lıklı bir düşünce gelmiyor bana” şeklinde konuştu.“Gaza gelmiyoruz, vicdanı-mız ayağa kalkıyor”Türkiye’nin gaza getirildiğine yönelik söylemlerin yanlışlığını eleştiren Selçuk, “Siz evinizde oturup görüntüleri izlediğinizde, kayıp gazetecileri gördüğünüz zaman onların korkularını his-settiğini düşündüğünüzde gaza gelmek olmaz. Bu insanın içinde olan vicdanın ayağa kalkmasıdır. Benim birey olarak verebilece-ğim duygusal tepkileri Türkiye diplomasi olarak veremez. Ama neticede bunu gaza gelmek gibi okumak vicdanımı rahatsız ediyor. Türkiye’nin gaza geldiği yok. 2-3 sene önce Suriye ile birlikte olan Türkiye’nin ‘sen de demokratik dönüşümünü yap’ tavsiyesinde bulunmuştu. Bu yönde tavır aldı. Türkiye’ye sözler verilmişti. Deği-şen Suriye’nin talepleri oldu. Bun-da ‘gaza gelme’ aramak sağlıklı bir düşünce değil” dedi.

Page 15: YALIN HABER SAYI:3

15

Page 16: YALIN HABER SAYI:3

16

Gözde bahar alerjisine dikkatBahar mevsiminde uçuşan polenler alerjik hastalıkları tetikliyor. Bu durumda en fazla etkilenen organımız ise gözlerimiz oluyor. Genellikle kalıtsal olan göz alerjileri, diğer alerjik rahatsızlıklara bağlı olarak gelişiyor.

Alerjik reaksiyon geliştiğinde, gözlerin aslında oldukça masum zararsız olan ama yabancı olarak algılanan mad-de ya da maddelere karşı aşırı tepki gösterebileceğini belirten Acıbadem

Bursa Hastanesi Göz Hastalıkları Katarakt ve Refraksiyon Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Murat Moray, bu tür maddelerin (Ev tozu , polen tüy, halı benzeri sentetik ma-teryaller, küfler ve bazı ilaçlar vs) alerjik olan bünyelerde aşırı tepki gösterilmesine ve gözlerde çok fazla gözyaşı ve yapışkan salgı (yaşarma –sulanma-ça-paklanma) üretilmesine sebep olabileceğinin altını çiziyor. Aler-jilerin konjonktivit (göz yangısı) ve astım gibi başka sorunları da tetikleyebileceğini vurgulayan Op. Dr. Murat Moray “Burun ve göz alerjilerinin birleşimi rinokonjunktivit denilen hastalığın oluşmasına

neden oluyor. Gözlerimiz ve solunum yollarımız ile temas eden alerjenler (vücut tarafından yabancı algılanan maddeler) çoğunlukla havada bulunuyor. Polenler, küfler, toz, tüy gibi materyaller havadan gelen alerjenler olarak sayılabiliyor. Böylelikle vü-

cudumuza hava yolu ile kolaylıkla giriş yapabiliyor, aslında zararlı olmayan bu maddeler yabancı olarak algılanarak bir tepki ile karşılaşırlar böylelikle alerjik reaksiyon dediğimiz tablo ile karşı karşıya kalınıyor. Alerjik re-aksiyon hiçte masum olmayan ve kontrol altına alınamazsa ölüm-cül tablolarla sonuçlanabilen bir rahatsızlıktır. Bazı yiyecekler ya da böcek sokmaları ve ısırmaları

gibi diğer alerji nedenleri havadan gelen alerjenler gibi gözleri doğrudan etkilemiyor. Bazı kozmetik-ler ve antibiyotikli olan göz damlaları gibi ilaçlara karşı da göz alerjileri ortaya çıkabiliyor.” uyarısında bulunuyor.

Dünya nüfusunun yüzde 20-35’ini etkileyen aler-jik hastalıklar, Türkiye’de yüzde 20’ye ulaşan sıklık-ta görülüyor. Ve bu alerjik belirtilerin yüzde 70’i gözlerde ortaya çıkıyor.

Page 17: YALIN HABER SAYI:3

17

Alerjiye Neden Olan Maddelerden Kaçınmak GerekiyorPrensip olarak en yaygın tedavi; alerjinin kesin ve kalıcı bir teda-visi olmadığından alerjiye neden olan maddelerden kaçınmaktır. Örneğin; yaşam alanlarımızda aşırı toz oluşumunu engellemek; tüylü hayvan, halı, oyuncak gibi materyalleri çevremizden uzak-laştırmak; polen mevsiminde

daha çok kapalı mekanlarda kalmak ve mümkünse filtreli sis-temlerle hava temizleyici cihazlar kullanmak; gözleri saran güneş gözlükleri takmak; araç kullanır-ken camları kapalı tutarak; filtreli klima sistemlerini çalıştırmak gibi basit yöntemler arasında sayıla-biliyor.Eğer gözlerdeki alerjiye neyin neden olduğunu bilmiyorsak ya

da onlardan uzak durma şansımız yok ise ilaç tedavisine başvurmak gerekiyor; bunun için ise öncelikle mutlaka bir göz hastalıkları uz-manına başvurmalı ve tavsiyelere göre hareket etmek gerekiyor. Bu-nunla ilgili olarak doktorunuzun tavsiye edeceği göz damlaları ve çeşitli diğer ilaçlar rahatlamanızı sağlıyor.Genel alerji tedavileri de (aşı vs.) faydalı olabiliyor. Bu tedavide alerji uzmanı olan doktorunuz size küçük miktarlarda alerjen en-jekte ederek bağışıklık sisteminizi kademeli olarak güçlendirmeyi amaçlıyor.Günlük Lensler Tercih EdiliyorKontakt lens kullanıyorsanız, alerji mevsiminde lenslerinizin gözlerinize rahatsızlık verebiliyor. Havadan gelen alerjen maddeler doğrudan kontakt lenslerinize

yapışarak sizi rahatsız edebili-yor. Alerjenler doğal gözyaşı ve yapışkan göz salgısı üretiminizi de arttırabiliyor, böylece yapışkan göz salgısı kontakt lenslerinizin üzerinde birikerek rahatsızlık verebiliyor. Belirtilerinizi hafifletebilecek ve kontak lenslerinizin temiz kalmasını sağlayacak göz dam-lalarını kullanmanız tabi ki yine doktorunuzun tavsiyesi ile uygun olacaktır; zira bazı damlalar lens-lerin rengine ya da yapısına zarar verebiliyor. Bir diğer seçenek de günlük kullan-at tabir edilen lensler. Çün-kü bu lenslerde, alerji ile ilişkili rahatsızlıklara sebep olan ve za-manla meydana gelen rahatsızlık verici birikintiler oluşmuyor.

Kendinizi Test Edin Eğer sizde göz alerjisi olabile-ceğini düşünüyorsanız bu testi uygulayın. • Aile bireylerinizde aler-ji var mı?• Gözlerinizde özellikle de polen mevsimi olan ilkba-harda sık kaşıntı oluyor mu?• Daha önce konjonktivit teşhisi aldınız mı?• Tüylü hayvanlara karşı alerjiniz var mı?• Hapşırma, öksürme ya da burun tıkanıklığınızı kontrol altına almak için sık sık ilaç almaya ihtiyaç duyuyor musu-nuz?• Polen mevsiminde gözlerinizde kızarıklık ya da kaşıntı oluyor mu?• Çeşitli kozmetiklerin kullanımında gözleriniz kaşını-yor ya da sulanıyor mu?

Eğer sorulara birden çok evet cevabı veriyorsanız, göz aler-jiniz olabilir. Danışmak için göz doktorunuzdan mutlaka randevu alın.

Page 18: YALIN HABER SAYI:3

18

Yerel yönetimlerin 3 yılı icraat yerine yine vaatlerle geçtiBüyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, gülümsedi ve “gülümse Bursa hiz-metlerle yanındayız” dedi ancak geride kalan 3 yıla damga vuracak tamamlanan bir hizmeti örnek gösteremedi. Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin, yaptık-larından çok yapmayı düşündüğü kentsel dönüşüm projesiyle vaat verdi. Nilüfer Belediyesi kültürel ekinlikliklerin ötesine geçemedi, Osmangazi Belediyesi oto-park ve pazar yerleriyle 3 yılını anlattı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Atatürk Kongre Kültür Merkezi Hüdavendigar Salonu’nda düzenlendi-

ği basın toplantısında son 3 yılda hayata geçirilen çalışmalar hak-kında kamuoyuna bilgilendirdi. AK Parti İl Başkanı Sedat Yalçın, merkez ilçe belediye başkanları ve Büyükşehir Belediyesi bürokratla-rının katıldığı toplantıda kürsüye çıkan Başkan Altepe, konuşması-na geçmiş dönemlerde Bursa’ya hizmet üreten tüm Büyükşehir Belediye Başkanlarına teşekkür ederek başladı.Büyükşehir’den 1069 hizmet projesiİlçe belediyeleri başta olmak üzere tüm kamu kurumları koordinas-

yon içinde çalıştıklarını ve her konuda çözüm üretme hedefinde olduklarını dile getiren Başkan Altepe, son 3 yıl içinde ürettikleri proje sayısının 1069’u bulduğunu söyledi. Böyle kısa bir dönemde bu kadar projeye hazırlayan başka bir belediye olmadığını dile getiren Başkan Altepe, “5 yıllık bir yerel yönetimde iş üretmek için ilk gün-den proje çalışmalarına başlamak gerekiyor. Biz de zaman kaybetme-dik ve hemen projelerimizi baş-lattık. Hazırladığımız projelerden 469’u hizmete açıldı. Bu yoğun temponun semeresini önümüzde-ki günlerde görmeye başlayacağız. Önümüzdeki günlerde hizmetleri-mizi bir bir halkımızın kullanımı-na açacağız” dedi.

Ürettiğini Bursa’ya yatıran bir sistem oluşturuyoruzBursa’da yapılacak çok iş olduğu-nu ancak buna karşılık kaynakla-rın sınırlı olduğunu dile getiren Başkan Altepe, kaynak konusu sorun etmeden farklı yöntemleri devreye alarak hizmet üretme-ye devam ettiklerini kaydetti. Kocaeli’de 650 TL olan kişi başı belediye gelirlerinin Bursa’da 350 TL olduğunu hatırlatan Başkan Altepe, “Özellikle Bursa olarak kişi başı gelirde oldukça sıkıntı-lıyız. Kocaeli, İstanbul, Ankara, İzmir Mersin belediye gelirlerinde Bursa’nın çok ilerisinde. Bunun yanında bu illerde raylı sistemleri bakanlık yaparken, Bursa tramva-yını kendi yapıyor, tarihi eserlerini kendisi koruyor. Biz ürettiğini Bursa’ya yatıran bir sistem oluş-

Page 19: YALIN HABER SAYI:3

19

Yerel yönetimlerin 3 yılı icraat yerine yine vaatlerle geçti

turmaya çalışıyoruz. Bunun için de tüm kent dinamiklerini, iş adamlarımızı projelerimize ortak ediyoruz. Eğer imardan bir rant sağlanacaksa Bursa bundan payı-nı olmalı, Uludağ’ın suları pazarla-nacaksa, akarsularımızdan enerji elde edilecekse Bursa bundan payını almalı. Bunun için geçmiş-te belediye ile mahkemelik olan tüm kişi ve kurumlarla uzlaşma içine girdik. Geçmişte para ile ala-madıklarımızı şimdi para verme-den alabiliyoruz. Bunun en güzel örneklerinden biri paşa çiftliği. Stadyumu yapacağımız alanda paşa çiftliğine ait bir yer vardı. Aynı yerde bulunan belediyeye ait bir araziyi metrekaresi bin 400 TL’den satmış olmamıza rağmen, aynı yerdeki araziyi metrekaresi 380 TL’den paşa çiftliğinden aldık. Çünkü biz hizmet üretmek için işadamlarımıza gidiyoruz. Ortak nokta Bursa olunca tüm sorunlar bir bir çözülüyor” diye konuştu.Kamulaştırma dönüşümüBursa gibi yapılaşmanın yoğun olduğu bir kentte hizmet üretmek için en önemli yöntemlerden biri-nin kamulaştırma olduğunu dile

getiren Başkan Altepe, kamulaş-tırma ile aynı zamanda önemli bir kentsel dönüşümün sağ-landığını söyledi. Şükraniye’de iş yerlerinin kamulaştırılarak yıkıldığını ve buraya yeni bir spor tesisi kazandırıldığını hatırlatan Başkan Altepe, “En güzel dönüşüm kamulaştırma

ve yıkım. Her yıkılan bina yeni açılan yol, yeni bir tesis anlamına geliyor. Kamulaştırma belediye başkanlarının başvurduğu en son yöntem. Geçen 15 yılda yapılan toplam kamulaştırma ise 154 milyon TL. Biz 3 yılda kamulaş-

tırmaya 150 milyon TL harcadık. Belediyelerin en önemli başarı notu kamulaştırmadır. Bu konuda Büyükşehir Belediyemiz yüksek bir performans sergiliyor” dedi.Projeler tam gazUlaşımdan spora, tarihi kültürel mirastan turizme kadar her alan-da yatırımlarının hızla sürdüğünü ve önümüzdeki günlerde biten tesislerin bir bir hizmete açıla-cağını hatırlatan Başkan Altepe, stadyum ve belediye binası gibi anıtsal eserlerin bu dönemde Bursa’ya kazandırıldığını hatır-

lattı. Raylı sistemde Bursaray Kestel hattı inşaatını yılbaşına kadar bitirmeyi amaçladıkları-nı dile getiren Başkan Altepe, şehir içi tramvay hatlarının ilki olan Heykel Garaj hattının DLH ve bakanlık onayının çıktığını, 2 ay içinde Buruluş tarafından

inşaatı başlanacağını ve 10 ayda da hattı bitirmeyi planladıklarını söyledi. Yine spor kenti kimliği hedefi doğrultusunda başladıkla-rı 98 spor projesi ile Türkiye’de en fazla tesis yaptıran belediye olduklarını kaydeden Başkan Altepe, tarihi ve kültürel miras projelerinin ise 260’ı bulduğunu hatırlattı.Dev projeler beklemedeBaşkan Altepe’nin en önemli seçim vaatleri arasındaki yeni stadyumun inşaatı hızla sürü-yor ancak bu döneme yetişmesi mümkün görünmüyor. Yine Baş-kan Altepe’nin Türkiye’ye örnek

olarak gösterdiği Bilim Teknoloji Merkezi’nin temeli henüz atılmaz-ken, yeni teleferik projesinde de bir arpa boyu bile yol alınamadı. Bunun yanında ul aşım sorununa çözüm olarak gösterilen ve Baş-kan Altepe’nin daha önce yaptığı açıklamalara göre geçtiğimiz yaz açılacak olan Soğanlı 30 metrelik yol projesi de henüz tamamla-namadı. Başkan Altepe’nin 3 yılı spor salonları ve bir iki tarihi eser restorasyonu ile sınırlı kaldı.

Page 20: YALIN HABER SAYI:3

20

Yaptıklarını değil yapacağını anlattı

Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin, görevde-ki 9.yılını Kaplıkaya Ca-zibe Merkezi’ndeki ba-sın toplantısıyla anlattı.

Balık havuzu içindeki balık adam-lar, suyun içinde pankart açıp, “Basın toplantısına hoş geldiniz” diyerek gazetecilere sürpriz yaptı. Başkan Keskin, basın toplantısında 7 mahallenin yıkılacağı 5 milyon metrekarelik alandaki Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşüm projesi-ni anlattı.“Ova kaçaktan kurtulacak”Keskin; Mevlana, Ulus, Arabayatağı, Yavuzselim, Çınarönü, Hacıvat ve Şirinevler Mahallelerini komple yı-kıp yeniden inşa edeceklerini belir-terek, “50 bin konutluk Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşüm pro-jesini hayata geçirmek istiyoruz. Yıldırım’ın makus talihini yenmek istiyoruz. Sinandede Mahallesi’nde yapığımız “ver gecekondunu al daireni” projesini burada büyütü-yoruz. Burada vatandaşlarımız 37 bin liralık gecekondusuna karşılık 150 bin liralık daire aldılar. İnşaat süresince kiraları müteahhit tara-fından ödendi. Şimdi çöküntü alanı olan ovada kaçak binaların bir depremde felakete dönüşmemesi için adımı atıyoruz. Ova deprem-

de batacak. Özeleştiri yapıyorum, Son 40 yılda bu binalar inşa edildi, belki bizim de sorumluluğumuz var. Ama biz bugüne kadar asla göz yummadık. Hiç bir belediye baş-kanımız oy rantı beklemedi. Ama vatandaşlarımız yasal boşluklar-dan istifade ettiler. Bursa’nın erken sanayileşmesi ve çabuk büyümesi bu kaçak yapılara sebep oldu. Çözüm kentsel dönüşümdür. Bu ova bize gelecekte lazımdır. 2 yıldır akademisyenlerle yürüttüğümüz projeyi açıkladık. Bir yıl boyunca da vatandaşlar, siyasi partiler, aka-demisyenler, sivil toplum örgütleri ile tartışacağız. Kademeli olarak da ova kurtulacak, yeşil alana dönüşe-cek” diye konuştu.“Bir yıl tartışılacak”İlçede her geçen gün artan kaçak kaqılaşmanın önüne bugüne kadar

geçemeyen Yıldırım Belediyesi, bu proje ise kaçak yapılaşmaya son vermeyi amaçlarken, proje için verilen tarih ise akıllara ‘seçim yatırımı mı?” sorusunu getiriyor. Projenin 1 yıl boyunca toplumun tüm kesimlerince tartışmaya açıla-cağını ve 2013 Nisan ayında kazma vurmayı hedeflediklerini belirten Keskin, “50 yatırımcı kazma vurur-sa, bin daire yaparak en geç 5 yıl

içinde 50 bin konutun inşaatını tamamlarız. Yaptığımız toplantıya 110 yatırımcı firma katıldı, bunla-rın konsorsiyumları var. Onlar da projeye olumlu yaklaşıyor. Çünkü hesaplara göre 12 milyar liralık projede 3,2 milyar lira hak sahip-lerine, 4,4 milyar lira maliyete, 3,4 milyar lira kar olarak yatırımcılara, 0,9 milyar lira ise ovada binaları yıkılanlara verilecek. Binalar mak-simum 8-10 katlı olacak. Yoğunluk artırılmayacak. Mevcut binaların değerleri bağımsız ve SPK’nın tayin ettiği bilirkişiler tarafından belirlenip karşılığında o kişilere yeni bölgede konut verilecek. Proje süresince daire sahiplerine kira ödemesi müteahhit tarafından yapılacak” dedi. 5 yılda tamam-lanması planlanan proje ile Baş-kan Keskin’in önümüzdeki 5 yılı da garantiye alma çabası olarak yorumlanıyor.

Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin, 3 yıllık icraatlarınıdeğerlendirdiği toplantıda 50 bin konutluk kentsel dönüşümvaat etti.

Page 21: YALIN HABER SAYI:3

21

Otopark ve pazaryeri ön plandaGeçen dönem yapılan Sukaypark ve Hayvan Barınağı gibi yatırımların gölgesinde kalan Osmangazi Belediyesi, bu dönem yatırımlarında otopark ve pazar yerlerine öncelik verdi.

Görevdeki 3.yılını Çar-şamba Pazarı’ndaki modern pazar yeri ve katlı otopark inşaatın-da basın mensuplarına

anlatan Mustafa Dündar, söz değil hizmet ürettiklerini, geçmiş dö-nemde Bursa’ya kazandırılan 3 bin kapasiteli otoparkın üzerine 3 yıl-da bin 200 araç kapasiteli 5 büyük otopark kazandırdıklarını bildir-di. Oteller Bölgesi dışında kalan Sarıalan, Kirazlı ve Hüseyinalan’da planları hazırladıklarını bu yaz bazı imalatların yapılmaya başla-nacağını anlatan Dündar, Uludağ’ın doğal yapısı bozulmadan dünyayahitap edecek yayla turizm merkezi olacağını açıkladı.Selimiye, Uluyol, Fatih, Çiftehavuz-lar ve Çarşamba’da 1200 araçlık otoparklar ve pazar alanları ile yeni yaşam alanlarının oluşturul-duğunu, 3 yılda 103 tarihi eserin onarımı ve restorasyonunun ger-çekleştiğini anlatan Başkan Dün-

dar, “Osmangazi Belediyesi olarak her gün halkımızla beraber oluyo-ruz. Günlük sıkıntıları ve talepleri anında belirleyip çözüm üreti-yoruz. Osmangazi’nin her köşesi şantiye haline geldi. Sabah akşam aynı projeyi söyleyip çığırtkanlık yapmıyoruz. Biz iş üretiyoruz. Bursa’ya farklı bir anlayış getiriyo-

ruz. Günün en üst düzey teknoloji ve mimarisini biraraya getiriyo-ruz” dedi.Çarşamba, Çiftehavuzlar, Akpınar, Soğanlı modern pazar yerlerine 2 yılda yenilerini ekleyip bu sayı-yı 8’e çıkaracaklarını ifade eden Dündar, “Teknik adamların, mi-mar ve mühendislerin sınırlarını

zorlayacak projelere imza atıyo-ruz. Çarşamba’daki bu modern tesis 4 katlı yerin altında 350 araç kapasiteli olacak. 250 pazar yeri bulunacak. Bugüne kadar ekibim-le 94 mahalleyi gezip meselelere yerinde çözümler ürettik. Vatan-daş taleplerini bize anında iletiyor ve belediyenin görev alanındaki konulara anında katkıkoyuyoruz. Alışveriş merkezlerine karşı esnafımızı destekliyor ve koruyoruz. Nilüfer Köylü Pazarı, Ertaş Kapalı Çarşısı bunlara güzel örnekler. 60 çıkmaz sokağı açtık, 103 tarihi eseri onardık. Bugüne kadar kamulaştırmaya 55 milyon lira harcadık. 24 spor tesisine yenileri ekleniyor. Elmasbahçeler Kültür merkezini yıkıp yenileye-ceğiz. Hisar içinde arkeopark inşa edeceğiz. Panoramik müze ise geçmişten günümüze insanları-mızı üç boyutlu olarak gerçekleri yaşatacak. Kentsel dönüşüme ise kurduğumuz şehircilikakademesi ile katkı koyacağız” diye konuştu.

Page 22: YALIN HABER SAYI:3

22

Kültür-sanatın ötesine geçemediGörevdeki 3. döne-

minin 3 yılını geride bırakan Nilüfer Bele-diye Başkanı Mustafa

Bozbey de kültür-sanat etkinliklerinin ötesi-

ne geçemedi. Üç yıllık icraatların değerlendi-

rildiği toplantıda Be-lediye Binası’na ilişkin ‘rant’ iddialarına açık-

lık getirildi.

Nilüfer Belediye Baş-kanı Mustafa Boz-bey, Nazım Hikmet Kültürevi’nde düzen-lendiği basın toplan-

tısında beledinin icraatlarını an-lattı. İcraat filminin izlenmesinin ardından kürsüye çıkarak soruları yanıtlayan Nilüfer Belediye Baş-kanı Mustafa Bozbey, “Türkiye’de eğitime bu kadar destek veren, bu kadar da bütçe ayıran bir kurum olduğunu düşünmüyo-rum. Eğitime destek geleceğe, çocuklarımıza, gençlerimize olan sorumluluğumuzdur” diye konuştu. Başkan Bozbey Barış İlköğretim Okulu’nun tamamlan-mak üzere olduğunu anlatırken, Nedim Öztan İlköğretim Okulu’na da 12 derslikli ek bina yapılmakta olduğunu anımsattı.Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Nilüfer Belediye Başkanı, İhsaniye’deki Beledi-ye binasıyla ilgili rant iddiasına yönelik soruyu “Bizim amacımız başlangıçtan bu yana para verme-den belediye binasını yapmaktı. Müteahhitle olan anlaşmamız şöyleydi: Yaklaşık 18-20 bin metrekare civarında bir inşaat yapılacaktı. Bunun karşılığında da yine 22 bin metrekare civarında inşaat yapılabilecek bir yeri veri-

yoruz. İşin Türkçesi kat karşılığı yaptırıyoruz. Biz o binayı kendi imkanlarımızla yapmış olsak 12-15 milyon civarında tutardı. 2 bin 600 metrekare yeri o paraya satmış gibi görünüyoruz aslında. Yani biz kârlıyız. Binayla ilgili ken-di projemizin aynısı uygulanıyor” sözleriyle yanıtladı.Başkan Bozbey, Beşevler Kent Meydanı’nın da ihale aşamasına geldiği bilgisini verirken, proje-deki ticari alanda yap-işlet-devret yöntemini uygulayacaklarını an-lattı. “Tahmin ediyorum orası da bu yıl başlayacak ve Nilüfer’in her iki tarafında da insanların sosyal ve kültürel pek çok gereksinimi-ni karşılayabileceği meydanlar olacak” diyen Bozbey, basında da gündeme gelen, Orhaneli Yo-lu’ndaki bir işletmeyle ilgili soru-ya da “Yıllardır büyük yeşil alan-larımızın bakımının yapılması ve halk tarafından kullanılması gibi amaçlarla kafeterya ya da çeşitli işletmeler kurulması anlamında ihale ediyoruz. Söz konusu işlet-menin bulunduğu alan çevresinde dikkat ederseniz hiçbir konut yok, tamamen ticari alan. Buna benzer örnekler aslında o kadar çok ki. Örneğin Kültürpark aynı konum-da. Yıldırım’da Cazibe Merkezi de aynı konumda buralarda da imar

problemleri var…” açıklamasını yaptı.Vatandaşların mahallelerindeki parklarla ilgili kafeterya kurulma-sı gibi taleplerinin sıklıkla oldu-ğunu anlatan Bozbey, “Böylelikle o parkın korunup kollanmasının yanında akşamları da oturup çay içmek, bir sohbet ortamının oluş-masını istediklerini iletiyorlar. Bu yolla bu parklarda aydınlatma parası sulama gibi bedeller de ödemiyoruz. Giderleri ilgili tesis-ler karşılıyor” dedi.Yine bir soru üzerine TBMM’den geçmesi beklenen kentsel dö-nüşüm yasa tasarısına değinen Bozbey, kent yöneticisi olarak vatandaşların uzun vadeli kredi alarak evlerini güçlendirmesi ve yenilenmesinin bir bankayla anla-şarak sağlanması, bu çalışmalara dahil olan binalara vergi muafiye-ti getirilmesi ve mal alımlarında KDV’nin kaldırılmasını önerdi. Başkan Bozbey, “Bu koşullar sağ-lanabilirse vatandaşlarımız kendi binalarını güçleri çok az olmasına rağmen yenileyebilirler ve sağ-lıklı bir binanın içerisinde yaşam sürerler. 99 öncesindeki yapıların çok büyük oranının günümüz şartlarına göre güçlendirilmesi gerekiyor” dedi.

Page 23: YALIN HABER SAYI:3

23

Matlı AŞ’nin 470 ba-yisini bir araya ge-tirdiği Antalya’daki “Ortak Güç Sürekli Gelişim” ana temalı

toplantıda konuşan Bursa Millet-vekili ve TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Önder Matlı, “Dünyada ve ülkemizde tarımın stratejik önemi giderek artıyor. Bunun bilincinde olan Hükümeti-miz uyguladığı doğru politikalar sonucu 2002 yılında 32 milyar TL olan tarım sektörünün GSMH içindeki payı 2011 sonu itibariyle 81 milyar TL’ye çıkmıştır” dedi.Türkiye’nin tarımsal ürün ih-racatının geride kalan 10 yılda 3,6 milyar dolardan 14,2 milyar dolara yükseldiğini söyleyen Bursa Milletvekili ve TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Önder Matlı, “2023 yılında tarım-sal ürün ihracatımız 40 milyar

dolar düzeyine ulaşacaktır. Ayrıca burada unutulmaması gereken bir husus daha var ki o da tarım sektörü hem istihdam yaratan hem de dış ticaret fazlası veren bir

yapıdadır. Bu açıdan cari açığın kapatılmasında tarımın çok büyük katkısı olacaktır” diye konuştu.Son 10 yılda kişi başına süt üreti-mi ve tüketiminden büyükbaş hay-van varlığına kadar tarım alanında önemli ilerlemeler kaydedildiğini, bunda en büyük etkinin destekle-meler olduğunu ifade eden Matlı, “2002 yılında 1,9 milyar TL olan toplam destekleme tutarı 2011 sonu itibariyle 7,1 milyar TL’ye çıktı. Bu sürede tarıma verilen desteklemenin toplamı 45,3 mil-yar TL’yi bulmuştur. Hayvancılık desteklerinin toplam destekler içindeki payı 2002 yılında yüzde 4 iken bu oran 2011 sonunda yüzde 25’e yükselmiştir” dedi.

Tarımsal verimliliği artırmak için arazilerin bölünmesine son verilmesi gerektiğine ve arazi top-lulaştırma çalışmalarının yoğunla-şacağına dikkat çeken Bursa Mil-letvekili ve TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Önder Matlı, tarımsal alanda da işletme kaydı, izlenebilirlik, sorumluluk ve şeffaflığın gündemde olduğunu belirtirken, Mera Kanunu ile 2B Kanunu’nun yasalaşması ile Türk tarımı ve hayvancılığının daha da ileriye gideceğini söyledi.Matlı AŞ Bayi toplantısına ko-nuşmacı olarak katılan Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Zootekni ve Hayvan Besleme Bö-lüm Başkanı Prof. Dr. İsmet Türk-men geleceğe ilişkin öngörülerini açıklarken, Dr. Ala Elcircevi de ‘İyi ki Varsın’ konulu motivasyon ve satış eğitiminde bilgi paylaşımın-da bulundu.

Tarımsal ihracatta hedef 40 milyar $Türkiye’nin tarımsal ürün ihracatının geride kalan 10 yılda 3,6 milyar dolardan 14,2 milyar dolara yükseldiğini belirten AKP Bursa Milletvekili Önder Matlı, “2023 yılında tarımsal ürün ihracatımız 40 milyar dolar düzeyine ulaşacaktır” dedi.

Page 24: YALIN HABER SAYI:3

24

Ralli heyecanı hız kesmiyor

2012 TÜRKİYE RALLİ

ŞAMPİYONASI’NA VOLKAN IŞIK VE

LUCA ROSSETTİ’NİN KIYASIYA

REKABETİ DAM GA VURUYOR

Page 25: YALIN HABER SAYI:3

25

Ralli heyecanı hız kesmiyor

Page 26: YALIN HABER SAYI:3

26

Ege Otomobil Sporları Kulübü EOSK tarafın-dan 2012 sezonunun ilk rallisi 7-8 Nisan tarihleri arasında

İzmir’de düzenlendi. Büyük he-yecana sahne olan Türkiye Ralli Şampiyonası’nın ilk yarışı 7 Nisan Cumartesi günü 14:30’da Forum Bornova’dan start aldı. Start esna-sında pilot Mithat Diker co-Pilot Cengiz Alpsoy’un bulunduğu araç start esnasında başlangıç platfor-munu devirdi. Kazadan başlama startını veren federasyon gözet-menleri Birsen Levent Akdil çifti yaralandı. Talihsiz kazayla başlayan yarış kıyasıya rekabete sahne oldu. Team 47 Motorsport adına Skoda Fabia S2000 ile mücadele eden Volkan Işık-Vedat Bostancı ekibi 1:31:14.0 toplam zamanı ile ilk

sırada tamamladı. Yarışın son özel etabına kadar liderlik için büyük bir mücadele sergileyen Pegasus Racing ekibi Luca Rosetti-Matteo Chiarcossi Skoda Fabia S2000 ile 5,6 saniye farkla podyumun ikinci basamağında yer aldı. Yine Pegasus Racing adına Fiat Abarth Punto S2000 ile Fatih Kara-Bilge Ayan ikilisi de takım arkadaşları-nın 1 dakika 41 saniye arkasından genel klasman üçüncülüğünün sahibi oldu.Pegasus Racing’ten Burak Çuku-rova-Ünal Tezel araçlarında mey-dana gelen benzin sızıntısı nedeni ile zehirlenerek 7.özel etapta yarışı bırakmak zorunda kalır-ken, Castrol Ford Team Türkiye ekibinden Murat Bostancı-Onur Vatansever de ilk gün yoldan çı-karak yarışı tamamlayamayan bir diğer iddialı ekip oldu. Yine aynı

takımdan son 3 yılın Türkiye Ralli Şampiyonu Yağız Avcı-Bahadır Gücenmez 8. özel etapta mey-dana gelen direksiyon arızası ile oldukça zaman kaybederek genel klasmanda 14.lüğe kadar geriledi.Sınıflarda da büyük mücadele-lerin yaşandığı Ege Rallisi’nde Sınıf 3 Birincisi Nebil Erbil-Onur Ahıskalı olurken, Sınıf 5 birincisi Pegasus Racing’den Ünal Şenbahar-Emir Şahin Sınıf 6 Birincisi Castrol Ford Team Türkiye’den Emre Yurdakul-Bu-rak Erdener, Sınıf 8 Birincisi Neo Motorspor’dan Tezcan Dalfidan-Eda Özer, Sınıf 9 Birincisi de Team 47 Motorsport’tan Yiğit Alparlan Timur- Efe Ersoy ikilisi oldu. 30 yaş üzeri ralli otomobil-lerine açık historic klasmanını ise 1976 model Ford Escort MK2 ile Kemal Gamgam-Birol Otağ ikilisi

Page 27: YALIN HABER SAYI:3

27

kazandı. Bayan Pilotlar Birincisi Pegasus Racing’den Simin Bıçak-çıoğlu olurken, Bayan Co-Pilotlar Birinciliği’ni de Bonus Parkur Racing’den Emire Cantürk elde etti. Yarışın 2 Çeker Klasmanında birincilik de Pegasus Racing’den Ünal Şenbahar-Emir Şahin ikilisi-nin oldu.İzmir Rallisi’nde birinciliği Volkan Işık’a kaptıran Rossetti Eskişehir Rallisi’nde rakibini geçti2012 Türkiye Ralli Şampiyonası’nın ikinci ayağı olan 3.KYK Eskişehir Rallisi, 28 Nisan Cumartesi günü Espark AVM önünden verilen sembolik start ile başladı. 47 ulusal, 6 historic ve 8 de mahalli olmak üzere toplam 61 ekibin katılımı ile start alan organizasyonda, 10 ayrı takım mücadele etti. KYK ana sponsorluğunda, Ford Otosan, Banaz Otomotiv, ESPARK, Oscar Party Club, Motto Magazin, Tepebaşı Belediyesi, Dedepark Hotel ve Mantotherm katkıları ile organize edilen3. KYK Eskişehir Rallisi 239 km.uzunluğundaki asfalt zeminli parkurda koşuldu.

İki gün boyunca 9 özel etapta devam eden mücadele sonunda Pegasus Racing takımından Luca Rossettı/Mateo Charcossı ilk sı-rada yer alırken, 36 saniye farkla Team 47 Motorsports takımından Volkan Işık/Vedat Bostancı ikinci ve 56 saniye farkla da Pegasus Racing takımından Fatih Kara/Bilge Ayan üçüncü olarak finişe ulaştılar.İki Çeker klasmanı ve Sınıf 6’te Castrol Ford Türkiye takımından Orhan Avcıoğlu/Burçin Korkmaz birinciliğin sahibi olurken; sınıf 3‘de TOK Sport’tan Aldulaziz Al-Kuwari/Killian Duffy, sınıf 5’de Pegasus Racing’den Berkay Hakkı Şavkay/Can Hergüner, Sınıf 8’de PM Sport’tanSelahattin Yılmaz/Emrah Eryılmaz, Sınıf 9’da Team 47 Motorsports’dan Yiğit Timur/Efe Ersoy, Bayan Pilotlar klasma-nında Simin Bıçakçıoğlu, Bayan Co-Pilotlar klasmanında Emire Cantürk, Genç pilotlar klasma-nında Murat Bostancı, Genç Co-Pilotlar klasmanındaSinan Koç, birincilikleri paylaştılar.30 yaş üzeri ralli otomobillerine

Page 28: YALIN HABER SAYI:3

28

açık historic rally klasmanında Ford Escort MKII ile Engin Kap/Özden Yılmaz, birinciliği elde ederken aynı zamanda kategori 3 birinciliğini de kazandılar. Kate-gori 2 birinciliğini de Ford Escort MK1 ile Erdal Tokcan/Özlem Akgüç elde ettiler.Mahalli klasmanda birinci İlhan Mutluay/Tolga Tezeken olurken, Murat Güray/Hürol Menderes ikinci Bora Çantepe/Soner Çevik üçüncü oldular.İzmir yarışında 2 Çeker Klasma-nında birincilik elde eden Bursalı pilot Ünal Şenbahar, 6. özel etapta yoldan çıkıp yarışa veda etti.

Page 29: YALIN HABER SAYI:3

29

ESKİŞEHİR RALLİSİ GENEL KLAS-MANI1. Pegasus Racing ... Luca ROS-SETTI/Mateo CHAROSSI ... Skoda Fabia S2000 ... 1:05.20.82. Team 47 Motorsport ... Volkan IŞIK/Vedat BOSTANCI ... Skoda Fabia S2000 ... 1:05.57.13. Pegasus Racing ... Fatih KARA/Bilge AYAN ... Fiat Grande Punto S2000 ... 1:06.53.14. Castrol Ford Team Türkiye ... Yağız AVCI/Bahadır GÜCENMEZ ... Ford Fiesta S2000 ... 1:07.07.35. Bonus Parkur Racing ... Ercan KAZAZ / Emire CANTÜRK ... Skoda

Fabia S2000 ... 1:07.36.7SINIF 2 BİRİNCİSİ : Luca ROSSET-TI/Mateo CHAROSSI (Pegasus Racing)SINIF 3 BİRİNCİSİ : Abdulaziz AL-KUWARI/ Killian DUFFY (Tok Sport)SINIF 5 BİRİNCİSİ : Berkay Hakkı ŞAVKAY/Can HERGÜNER (Pega-sus Racing)SINIF 6 BİRİNCİSİ : Orhan AVCI-OĞLU/Burçin KORKMAZ (Castrol Ford Team Türkiye)SINIF 8 BİRİNCİSİ : Selahattin YILMAZ/ Emrah ERYILMAZ (PM Sport)

SINIF 9 BİRİNCİSİ : Yiğit TİMUR/Efe ERSOY (Team 47 Motorsport)EN İYİ BAYAN PİLOT : Simin BI-ÇAKÇIOĞLU (Pegasus Racing)EN İYİ BAYAN CO-PİLOT : Emire CANTÜRK (Bonus Parkur Racing)EN İYİ GENÇ PİLOT : Murat BOS-TANCI (Castrol Ford Team Türki-ye)EN İYİ GENÇ CO-PİLOT : Sinan KOÇ (Tok Sport)HISTORIC KLASMANI ve KATEGO-Rİ 3 BİRİNCİSİ : Engin KAP/Özden YILMAZKATEGORİ 2 BİRİNCİSİ : Erdal TOKCAN/Özlem AKGÜÇ

Page 30: YALIN HABER SAYI:3
Page 31: YALIN HABER SAYI:3

‘Fetih 1326’coşkusu

Osmanlı İmparatorluğu’na 130 yıl başkentlik yapan ve ilk 6 Osmanlı padişahını bağrında barındıran Bursa’nın fethinin üzerinden tam 686 yıl geçti. Osmangazi Belediyesi öncülüğünde başlatılan Fetih Şenlikleri 6,5 asır önceyaşanan coşkuyu sokaklara taşıdı. 7’den 70’e herkes bu coşkuya ortak olurken, tarihi kent koşusu, fetih yürüyüşü, köy düğünü ve rahvan atlar koşusu gibi gelenekler de yaşatılarak günümüze taşındı.

Page 32: YALIN HABER SAYI:3

32

Bursa’nın Osmanlı Dev-leti tarafından fethedil-mesinin 686. yıldönü-mü şehirde coşkulu bir şekilde kutlandı.

Fetih kapısında başlayan coşku, Tophane’de düzenlenen renkli gösterilerle doruğa ulaştı. Bursa protokolü ve rahvan atlar, mehter eşliğiyle Bursa sokaklarında fetih coşkusunu yaşadı. Bursa’nın fethi coşkulu bir şekil-de kutlandı. Bursa’nın fethinin 686. yıldönümü Heykel’deki kamu kurum ve kuruluşlarının Atatürk anıtına çelenk sunma-sıyla başladı. Ardından Bursa protokolü ve vatandaşlar Fetih kapısındaki kutlama programına katıldı. Vali Şahabettin Harput, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ümit Yılmaz, Büyükşehir Beledi-ye Başkanı Recep Altepe’nin de katıldığı kutlama programı renkli görüntülere sahne oldu. Yavru vatan KKTC’den gelen halk oyun-ları ekibi kutlamalara renk kattı. Dünyanın en eski gösteri grupla-rından mehter takımı göğüsleri kabarttı. 7’den 70’e çok sayıda

vatandaşın katıldığı törende meh-ter takımının mini konseri fetih coşkusunu günümüze yansıttı.Şenlikte rahvan at yarışları da düzenlendi. Şaha kalkan rahvan atı vatandaşları etkiledi. Kılıç kalkan ekibinin gösterisi de ilgi gördü. Gösteriler sırasında bir vatandaşın kılıç kalkan oyuncula-rının gösterilerini gerçek sanarak ayırmaya çalışması dikkat çekti. Görevliler yaşlı vatandaşı tören alanından uzaklaştırdı. Program-da bir grup temsili yeniçeri Fetih kapısındaki surlara çıktı. Surlarda fetih salası okundu. Günün anlam ve önemini belirten konuşma-ların ardından bir öğrencinin Bursa’nın fethi için yazdığı şiir ise dinleyenleri etkiledi.Fetih kapıdaki programın ardın-dan Bursa protokolü rahvan atlar ve mehter eşliğinde Bursa sokak-larındaki fetih yürüyüşüne katıl-dı. Balkondan alkışlarla kutlama-lara destek veren vatandaşlara protokol mensupları selamlaya-rak karşılık verdi. Güneşli havada gerçekleştirilen fetih kutlamaları Tophane’deki gösterilerle devam

etti.Vali Şahabettin Harput, Tuğge-neral Yılmaz ve Başkan Altepe, Orhan Gazi ve Orhan Gazi tür-belerini ziyaret ettikten sonra programa iştirak etti. Osmangazi Belediyesi tarafından Tophane’de düzenlenen programla fetih coşkusu devam etti. Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dün-dar, Bursa’nın fethini coşkulu bir şekilde kutlamanın mutluluğunu yaşadıklarını belirterek, “Fetih ruhu tekrar günümüze taşınıyor. Bu değerlerimize sahip çıkmalı-yız. Bu düşünceyle toplumun tüm kesimlerini kucaklayan ve hitap eden bu fetih coşkusunu 1 ay boyunca coşku içinde kutlayaca-ğız” dedi.Tarihe saygıBursa’nın bir vakıf şehri olduğu-nu söyleyen Dündar, bu coşkulu kutlamaları her sene düzenleye-ceklerini kaydetti.Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, bu şehrin yöneticileri olarak tarihi değerle-ri korumakla görevli olduklarını söyleyerek, “Onların izlerini aya-

Page 33: YALIN HABER SAYI:3

33

ğa kaldırıyoruz. Ecdadımızın bu güzelliklerini dünyaya tanıtıyoruz. Bu anma törenleri bir iki saate sığmaz. Onları her alanda dünyaya tanıtmalıyız. Yapılan sempozyum ve törenlerle şahsiyetlerin tecrü-beleri anlatılıyor. Gerçekleştirilen fetih yürüyüşü ile Bursa bunu

bağrında yaşıyor” diye konuştu.Milletleri ekonomi ve sanayileri-nin değil, kültür ve tarihlerinin ya-şattığını söyleyen Harput, “Sağlam kültür ve tarihler milletleri yaşa-tır. Kendi kimliğine sahip çıkan ve kendi tarihine sahip çıkan millet-ler sonsuza kadar yaşayacak. Bir

milletin ne kadar köklü bir geçmi-şi varsa o kadar güçle bir geleceği var demektir. Büyük fethin bütün heyecanını yaşıyoruz. Osmanlı kendi değerlerini ve adaleti, kar-deşliği, hoşgörüyü 3 kıtada yaydı. Biz bugün onun emanetini dünya-ya yaymalıyız” dedi.

Adımlar tarihe saygı için atıldı

Tarihi kent konuşu7’den 70’e çok sayıdavatandaşın yoğun katılımı ile gerçekleştirildi

Osmangazi Belediyesi’nin tertip-lediği halk ve maraton koşusuna çok sayıda yabancı sporcunun

da bulunduğu 2 bin kişi katıldı. Saltanat Kapı surlarında start alan yarışlarda profesyonellerde par-kur uzunluğu 15 bin metre, halk koşusunda ise 4 bin metre olarak belirlendi. Halk koşusuna katı-lan engelli vatandaşlar

dikkat çekti. Azim-le- riyle herkese taş

çıkartan engelli vatandaşlar

herkes tarafından

alkış-landı.

Be-bek

arabası ile yarışa katılan bir çift ise dikkat çekti. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve Osmangazi Belediye Başkanı Mus-tafa Dündar’ın da katıldığı koşuda, Karagöz ve Hacivat’ın gösterileri ilgi odağı oldu. Start çizgisine gelen sporcular, yarışmanın baş-lamasıyla koşuya başladı. Saltanat Kapı’dan başlayan koşu, Muradiye Külliyesi, Atatürk Köşkü, Çekir-ge Meydanı, Kükürtlü Caddesi, Kaplıca Caddesi, İpekiş Fabrikası, Altıparmak, Fomara, Haşimişcan Caddesi, Ördekli Hamamı, Gök-dere Bulvarı, Irgandı Köprüsü, Kayhan Caddesi, Hanlar ve Hisar bölgesi güzergahından ilerleyerek Fetih Kapısı’nda son buldu. Mara-ton koşusunda Elazığ’dan Ali Hay-dar Tokgöz 44 dakika 30 saniyelik derecesiyle birinci, Kenyalı Elphas Kimaru Ruto ikinci, Semihy Tum ise üçüncü oldu. Bayanlarda ise Ümmü Kiraz birinci, Bahar Doğan ikinci, Nilay Esen üçüncü oldu.

Page 34: YALIN HABER SAYI:3

3434

Yüzümüzü batıya dönerkensırtımızı kimseye dönmüyoruz

Başbakan Erdoğan: “Türkiye her ne kadar yönünü batıya çevirmiş olsa, böyle tanıtılıyor olsa da, sırtını asla ve asla güneye, kuzeye, do-ğuya dönmeyecek-tir”

Page 35: YALIN HABER SAYI:3

35

Bursa Valiliği tarafın-dan Merinos Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘’1. Türk-Arap Turizm Buluşması

ATCEX 2012’’ başladı. Zirvede ko-nuşan Erdoğan, Bursa’nın her yıl binlerce Arap turizmi ağırladığını belirterek, “Bursa’yı gezdiğinizde hiç yabancı olmadığını hissede-ceksiniz. Bursa, eski ile yeninin kaynaştığı, Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu’dan renkler, koku-lar ihtiva eden bir şehir. Zaman mehfumunun yeni bir anlama büründüğü bir şehir. Türbeleriyle, camileriyle, bahçeleriyle, şadır-vanlarıyla Bursa bir yandan size büyük bir devletin hikayesini an-latacak, bir yandan da su sesinin, onlara karışmış Kur’an-ı kerim sesinin ahengini iletecektir” dedi. Bursa’nın üç kıtada adaletle hük-meden bir imparatorluğun sadece ilk başkenti değil, adeta tasarım atölyesi olduğuna işaret eden Erdoğan, “Merhum Osman Gazi, sağlığında Bursa’ya sadece uzak-tan görmüştür, Bursa’nın fethe-dilmesini ve kabrinin de Bursa’ya taşınmasını isteyerek, oğlu Orhan Gazi’ye son derece anlamlı bir miras olarak şunları söylemiştir: ‘Zulümden, bidatten kaçın. Ben-den ibret al ki, bu diyarlara zayıf

bir bey olarak gelip bunca inayet-i ilahiyeye nail oldum. Allah’ın hak-kını ve kulların hukukunu gözet. Senden sonrakilere böyle nasihat etmekten geri durma. Adalet ve insafa ve zulmü kaldırmaya devam ile her bir işte Allah’ın yardımına güven. Yaradan’dan kormayan yaratılandan hiç korkmaz’. Bu nasihat 600 yıl boyunca bu top-raklarda yankılanmıştır. Bugün de bizim ufkumuzu aydınlatıyor” diye konuştu. “Bariyerleri kaldıralım”Türkiye ile Ordoğu arasına ko-nulan “sanal bariyerler”i kaldıra-caklarını anlatan Erdoğan şunları söyledi: “Bugün de biz Arap halklarını

kardeşimiz, yol arkadaşımız, iyi ve kötü günde dostumuz, komşumuz olarak görüyoruz. Türkiye her ne kadar yönünü batıya çevirmiş olsa, böyle tanıtılıyor olsa da, sırtını asla ve asla güneye, kuzeye, doğuya dönmeyecektir. Aramıza konulan mesafelerin, aramızdaki engel ve bariyerlerin sanal oldu-ğuna inanıyoruz, bin yıllar boyun-ca birbirine dost, komşu, akraba hatta kardeş olmuş milletlerin bu-gün yapay engellerle birbirinden uzak kalmasına, uzak tutulmasına bizim gönlümüz razı gelmiyor. İşte bu anlayıştan hareketle, son 9,5 yılda hükümet olarak kadim dostlarımız, kardeşlerimizle çok farklı iletişim ve işbirliğini tesis

Page 36: YALIN HABER SAYI:3

36

ettik. Türkiye bir yandan AB ile katılım müzakerelerini başlattı ve bunu kararlılıkla yürütüyor. Ama aynı zamanda Türkiye bölgedeki dost ve kardeş ülkelerle, özellikle Ortadoğu’daki kardeş ülkelerle örnek dayanışmayı inşa ediyor. Bölgemizdeki meselelerin ta-mamına sadece insan ve gönül gözüyle ile bakıyor, barış refah ve kardeşlikten başka hiç bir gaye gütmüyoruz. Filistin meselesine, Irak’taki istikrarsızlığa, son dö-nemde Suriye’nin yaşadığı acılara biz sadece kalp gözüyle bakıyoruz. Ortadoğu ve Afrika’daki mesele-leri kardeşlerimizin meseleleri olarak görüyor, kardeşlik hukuku çerçevesinde yoğun çaba sarfedi-yoruz” Türkiye evinizdirUluslararası ilişkilerdeki dayanış-maya paralel olarak ekonomik ve sosyal dayanışmayı da destekle-diklerini ifade eden Erdoğan, “Biz, bölgedeki herhangi bir ülkenin geri kalmışlığının diğer ülkeler üzerinde sorumluluk olduğuna

inanıyoruz. O ülkenin hep birlik-te kalkınması, refah ve huzura ulaşması için mücadele veriyoruz. Şunu bütün kalbim ve samimi-yetimle ifade etmek istiyorum ki, Türkler sizin kardeşinizdir. Türkiye sizin evinizdir. Türkiye’nin

her neresine giderseniz gidin, orada engin bir misafirperverlik-le karşılaşacaksınız. Türkiye’nin hiçbir yerinde yabancı muamelesi görmeyecek, her yerde kardeş gibi ağırlanacaksınız. Türkiye’nin eşssiz güzelliklerini doyasıya yaşamanızı isteriz. Yayla görmek istiyorsanız, kış, karıyla, kayak turizmiyle görmek istiyorsanız

bizde. Deniz görmek, orman görmek istiyorsanız bizde. Güneş bizde. Allah her şeyi vermiş. Dört mevsim bizde. Öyle ise biz sizi bu eve davet ediyoruz. Kültür, inanç turizmi bizde, davet ediyoruz. Türkiye’de tarihi eserleren kültü-re, dini eserlerden sağlığa, tabiat güzelleklerinden spora kadar her alanda imkanlarla karşılaşacaksı-nız. Kış mevsiminin Erzumur’da, Kars’ta, Kocaeli’nde, özellikle de Bursa’da güzelliklerini yaşamak mümkündür. Baharda Karadeniz, Marmara, Ege bölgesi sizleri eşsiz güzellikleriyle memnun edecektir. Yaz aylarında Akdeniz, Ege bölge-miz size hizmet verecektir. Ortak medeniyetimiz eşsiz eserleriyle ne muhteşem ortak bir medeniyete sahip olduğumuzu daha iyi anlaya-caksınız” diyerek, Türkiye’ye daha çok Arap turistbeklediklerini söyledi. “Buluşmayı sıklaştırmalıyız”Türkiye’de son yıllarda ekonomi-deki istikrarlı büyüme ve refah artışının vatandaşların daha çok

Page 37: YALIN HABER SAYI:3

37

seyahat yapmasını sağladığını, hac ve umreye gidenlerin sayısının arttığını hatırlatan Erdoğan sözle-rini şöyle sürdürdü: “2002 yılında Türkiye’nin toplam turizm geliri çok gerilerdeydi. Şimdi 23 milyar dolara çıkmış vaziyetteyiz. Turist sayısı 31 buçuk milyona ulaştı. Artık otel sıkıntısı var. Yeni yeni oteller yapılmasını istiyoruz. Tu-rizm imkanlarının bunun çok daha üzerinde olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’nin ziyadesiyle turisti hak ettiğini göreceksiniz. Biz turizmi sadece ekonomik faaliyet olarak görmüyoruz. Biz turizmi, özellikle Arap ülkelerinden gelen turisti kaynaşmamızın, kucaklaşmamızın, hasbihal etmenin, dertleşmenin bir vesilesi olarak görüyoruz. Ül-kelerimiz arasındaki engelleri bu-nun için kaldırıyor, vizeleri engel olmaktan çıkarıyoruz. Dün akşam Katar’daydım, ondan önce Suudi Arabistan’daydım. Niye? Kucaklaş-manın bir gereği olarak. Turizmle birlikte halklar bir birini daha iyi tanır. Kardeşler uzun süren bir ay-rılığın ardından hasret gideriyor. Bu buluşmaları, kucaklaşmaları sıklaştırmamız gerekiyor. Bursa bütün misafirperverliğiyle sizlerin hizmetinde olacaktır”.

“Mavi ve yeşilin yok olma-sına izin vermeyeceğiz” Zirvede konuşan Kültür ve Tu-rizm Bakanı Ertuğrul Günay da, turizm için Türkiye’nin kıyılarının betonlaşmasına, mavinin yeşilin kirletilip yok olmasına kesinlikle izin vermeyeceklerini belirterek, 2023 yılında 50 milyon turistle 50 milyar dolarlık turizm hedefine ulaşacaklarını söyledi. Türkiye’nin

turizmde büyümesinin uluslara-rası işbirliği, barış ortamı içinde gerçekleşeceğine inandığını kay-deden Bakan Ertuğrul Günay, “Bu çerçevede 2012 yılında dünyayı gezeceğini varsaydığımız 1 mil-yar turistin yaşatacağı ekonomik dönüşümün akılcı planlama ve ka-liteden ödün verilmeden sürdürül-mesi amacındayız. Türkiye, Arap turizm örgütü söz konusu oldu-ğunda gerçek dost ve müttefiktir. Türkiye’ye ait turizm rakamları hükümetimiz tarafından yapılan çalışmaların meyvelerini göster-mektedir. 2002 yılında ülkemize gelen yabancı ziyaretçi 13 milyon 2011 yılı sonunda 31.4 milyona ulaşmıştır. 2002 yılında 12 milyar gelir elde ederken, geçen yıl 23 milyar doların üzerine ulaşmıştır. Türkiye, 2023 hedefi 50 milyon turist 50 milyar dolar olarak koymuştur. İkili ve çok uluslu ölçekte ilişkiler kurmak, tarihi ve tabiatı korumak, kaliteden ödün vermemek temel prensibimizdir. Turizm, kıyılarımızın betonlaşma-sına mavinin yeşilin kirlenmesine yok olmasına kesinlikle yol aç-mamalıdır. İstikrarlı siyasal yapı, doğru yapısal reformların karar-lılıkla uygulanması, hükümetimiz tarafından küresel vizyon oluştu-rulmasının turizmdeki bu artışta büyük payı vardır. Bu yeni vizyon bütün dünyada ülkemizin itibarını yükseltirken, Arap ülkeleriyle yenivizyonun habercisidir. Arap dün-

yası ile iç ilişkiler oluşturma niyet ve kararlılığındayız. Misafirleri-mize 7 bin yıllara kadar uzanan emsalsiz tarihi mekanları, Uludağ’ı ziyaret etmelerini, iskender kebap ve kestane yemelerini, ziyaretle-rinin sonunda ipek alıp ülkelerine armağan olarak götürmelerini istiyorum” dedi.

KKTC için de önemli zirveKKTC Başbakanı İrsen Küçük de, zirvenin KKTC için olumlu geliş-meler yaşatacağını kaydederek, “Torunları olmaktan gurur duydu-ğumuz Osmanlının kuruluş mer-kezi Bursa’nın her köşesi cennet olan Türkiyemizin turizm alanında parlayan değeri olacağına inancım tamdır. Türkiye’nin her alanda yükselişini gördükçe gururumuz umudumuz yarınlara olan umu-dumuz yücelmektedir. Türkiye’nin her türlü yabancı yatırımcılar için bir çekim merkezi olarak görülme-sini sağlayan çalışmaları alkışla-mak her Türk’ün boynununborcudur. Bu buluşmanın ada turizmine de katkısı olacağını

Page 38: YALIN HABER SAYI:3

38

düşünüyoruz. Turizm ve eğitim alanında son yıllarda elde edilen olumlu gelişmeler ileriye güvenle bakmamızı sağlamaktadır. 300 bin nüfuslu KKTC’de 7 üni-versitede, 2011-2012 yılında 47 bin öğrencinin öğrenim görmesi, Arap ülkelerinden binlerce gence kapılarını açması, 600 bin turist ile 20 bin geceleme gerçekleşmesi sağlanmış, 2012 yılında 50 bin öğrenci, bir milyon turist olarak hedef belirlenmiştir” diye konuş-tu.

“İşbirliğini geliştirmeliyiz” Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Muhamedde Sahibi, yaptığı konuşmada, “Arap ale-minde hızlı gelişmeler meydana geliyor. Ortak tarih sahibiyiz. Medeniyetimiz de geleceğimiz de ortaktır. Türkiye ve Arap dünyası turizmden gerek payları alacak-tır. İslam alemi olarak iş birliğini geliştirmemiz gerekiyor. Turizm halkların kaynaşmasını sağlıyor. Sanayiin, kültürün gelişmesini sağlıyor” dedi. Arap Turizm Teşkilatı Başkanı Bandar Fahad El-Fehaid ise, ilki yapılan turizm zirvesinin öne-mine dikkat çekti. İş birliğinin ve sektörlerin gelişmesi için ellerinden geleni yapacaklarını kaydeden Fehaid, Arap turizminin 2011’de yüzde 80 arttığını, yılda 35 milyon turist ağırladıklarını söyledi.

‘’1. Türk-Arap Turizm Buluşması ATCEX 2012 toplantısına, Baş-bakan Yardımcısı Bülent Arınç, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğ-rul Günay, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Suud Kralı’nın kardeşi El-Velid bin Talal bin Abdulaziz El-Suud ile Dünya Turizm Örgütü Başkan Yardımcısı, İslam Kalkın-ma Bankası ve değişik ülkelerin bakan, müsteşar ve yetkilileri ile çok sayıda turizmci katıldı. 2 gün sürecek buluşmada 25’i Bursa’dan 47 firma, 8 medya kuruluşu, 5 acente, 1 hava yolu şirketi, otel, inşaat ve emlak fir-maları, 5 hastane, finans kurumu, mobilya, 4 kalkınma ajansı temsil-cileri katılıyor. Ayrıca aralarında Mısır, Tunus, Filistin’in de bulun-duğu 10 ülke stant açtı.

Page 39: YALIN HABER SAYI:3

39

Yaklaşık 206 bin metre-karelik alana kurulan ve içinde 8 göletin bulun-duğu Bursa Büyükşehir Belediyesi Hayvanat

Bahçesi’nin 26 bin metrekarelik bölümünde oluşturulan Afrika Savanası’nın en önemli konukları olacak zürafalar için 2002 yılın-da Dünya Hayvanat Bahçeleri Birliği’nden (EAZA) müjdeli haber geldi. EAZA, Belçika ve Hollan-da’daki hayvanat bahçelerinden 2 zürafa, 4 zebra ve 5 antilobu ücretsiz olarak Bursa Hayvanat Bahçesi’ne hediye etme kararı aldı. İtalya’ya kadar özel TIR’larda getirilecek olan hayvanların, bura-dan İzmir’e deniz yoluyla aktarıl-ması kararına varıldı. Bu gelişme üzerine Bursa Hayvanat Bahçesi yetkilileri, hayvanların Türkiye’ye girişine izin verilmesi için Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na baş-vurdu. Ancak Bakanlık Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü, ‘’deli

dana’’ hastalığı nedeniyle, Av-rupa ülkelerinden canlı hayvan ve et ürünlerinin getirilmesinin yasaklandığını belirterek, başvu-ruya olumsuz yanıt verdi. Bunun üzerine dönemin Tarım ve Köyiş-leri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp’ten özel izin isteyen Bursa Hay-vanat Bahçesi’nin bu başvurusu da sonuç vermedi. Bursa’nın zürafa hayali de bürokrasi engeline takılarak, başka bir bahara ertelenmişti.Müjde Danimarka’dan geldiNeredeyse kapıya kadar gelen zürafaları ‘deli daha’ hastalığına kaptıran Bursa Büyükşehir Belediyesi Hayva-nat Bahçesi, bir taraftan Avrupa Hayvanat Bahçeleri ve Akvar-yumlar Birliği’ne (EAZA) tam

üyeliğini ilan ederken, diğer taraftan da zürafa, kangu-ru, mongos ve zebra arayışla-rını sürdürdü. EAZA’dan me-rakla beklenen cevap bu kez Danimarka’dan geldi. Danimar-ka 4 zürafanın yanında mon-gos, kanguru ve zebraları Bursa

Hayvanat Bahçesi’ne bağışladı. Danimarka’dan yola çıkan ve me-rakla beklenen hayvanlar Bursa’ya ulaşırken, uyum süreçleri geçire-cekleri özel bölüme alındı.Hayvanat Bahçesi’nin yeni ko-nuklarını ilk ziyaret eden kişi olan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, “Ziyaret-çilerimizin yıllardır özlemi olan, hayvanat bahçesi kurulduğu gün yerleri hazırlanan zürafalar niha-yet geldi. Avrupa Hayvanat Bah-çeleri Birliği’nin organizasyonu sayesinde, yaşları 1’er ve 2.5’er

olan 4 zürafayı Danimarka’dan temin ettik. Birkaç günlük

alışma devresinden sonra, hayvanat bahçesi içerisin-

de rahatlıkla dolaşabile-cekler. Çocuklarımız ve

insanlarımız bundan böyle Bursa Zoo

Park’ta zürafa-ları görebi-

lecekler” dedi.

‘Deli dana’ engeline takılan zürafalar 10 yıl sonra Bursa’daBelçika’dan 2002 yılında bağışlanan zürafaları ‘deli dana’ hastalığı yüzünden Türkiye’ye sokamayan Bursa Büyükşehir Belediyesi Hayvanat Bahçesi 10 yıl sonra zürafalara kavuştu.

Page 40: YALIN HABER SAYI:3

40

Bursa ‘Alman modeli’ulaşıma hazır mı?

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Alman Brenner firmasına yaptırdığı Ulaşım Ana Planı büyük ölçüde tamamlandı. Hazırlanan rapor, sivil toplum örgütleri akademik ve meslek odaları ile vatandaşların görüşüne açıldı. Bisikletme ulaşım da dahil olmak üzere, ilave karayoluna karşı çıkan rapor, tamamen toplu ulaşıma endekslendi. Atatürk Caddesi’nin trafiğe katılmasını öngören rapora göre kent merkezinde ulaşım sorununu raylı sistemlerle çözecek.

Page 41: YALIN HABER SAYI:3

41

Bursa Büyükşehir Bele-diyesi tarafından Alman Dr. Brenner firmasına yaptırılan Ulaşım Ana Planı sonuç raporuna

göre ulaşımın 2030 projeksiyonu toplu taşıma üzerine şekillendi. Planı hazırlayan Dr. Brenner firma-sının sahibi Dr. Manfred Brenner, eğer önlem alınmazsa kent mer-kezinin tarihi kimliğinin yakında kaybolacağını vurguladı.Bursa’nın ulaşım sorununa kök-lü ve bilimsel çözümler üretmek amacıyla Büyükşehir Belediyesi tarafından Alman Dr. Brenner firmasına yaptırılan ve 2030 yılını hedef alan Ulaşım Ana Planı ta-mamlandı. Vatandaşlar ve şoförler başta olmak üzere toplumun tüm kesimleriyle yüz yüze yapılan anket ve farklı noktalardaki araç sayımlarını doğrultusunda hazır-lanan rapor, Atatürk Kongre Kültür Merkezi Başkanlık Salonu’nda İl Genel Meclisi, Büyükşehir Belediye Meclisi ve UKOME Kurul üyeleri-ne anlatıldı. Proje danışmanlığını üstlenen İTÜ Öğretim Üyeleri Prof.Dr. Haluk Gerçek ve Prof.Dr. Ergün Gedizlioğlu’nun da katıldığı toplantıda raporun sonuçlarını Dr. Brenner firmasının sahibi Dr. Manfred Brenner bizzat aktardı.

Ulaşıma kalıcı çözümToplantının açılışında konuşan Bü-yükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, ulaşıma günlük çözümler üretmek yerine 2030 yılını hedef alan köklü bir çözüm bulunması için yaklaşık 1,5 yıldır Dr. Brenner firması ile çalıştıklarını söyledi. Dr.Brenner firmasının dünyada 30’un üzerinde başkentin ulaşım planlamasını yaptığını hatırlatan Başkan Altepe, “Son 50 yılda 20 kat büyüyen kentimizde sorun-ların başında ulaşım geliyor. Bu doğrultuda bizde yatırımlarımızın yüzde 70’inden fazlasını ulaşıma ayırıyoruz. Gerek raylı sistem yatırımları, gerek tramvay, kavşak düzenleme ve yol genişletme çalış-malarıyla ulaşımı sorun olmaktan çıkarmayı hedefliyoruz. Sadece Ankara yoluna paralel olarak projelendirdiğimiz 30 metrelik

yolda bugüne kadar 200 bina ka-mulaştırdık. Yakında bu yolumuz da tamamlanacak. Bunun yanında ulaşıma kalıcı ve bilimsel çözüm-ler üretmek amacıyla hazırlanan Ulaşım Ana Planı, tüm paydaşların katılımıyla gerçekleştirildi. Büyük-şehir sınırlarındaki 7 ilçede 234 mahallede 13 bin 448 hanede 48 bin 600 kişiyle yüz yüze anketler yapıldı. 5 noktada 2 bin 223 şoför-le anket yapıldı. 68 kavşakta video kaydı alındı ve ana caddelerde 7 gün 24 saat araç ölçümleri yapıldı” diye konuştu.Toplu taşıma şartYaklaşık 1,5 yıl süren çalışmaların ardından Ulaşım Ana Planı’nı ha-zırlayan Dr. Brenner firmasının sa-hibi Manfred Brenner ise mevcut araç sayımları ve alınması gereken önlemler hakkında bilgiler verdi. Şuanda Bursa’da özel araçlarla yapılan günlük yolculum sayısının 2 milyon 476 bin 293 olduğunu belirten Dr. Brenner, bu sayının 2020’de 3,3 milyona ve 2030’da da 4 milyon 300 bine çıkacağını belirtti. Buna göre 2030 yılında özel araçlarla yolculuk sayısının bugüne göre yüzde 70 artacağına dikkat çeken Dr. Brenner, “Yüksek kentsel kaliteyi, sağlamak, insanla-

Page 42: YALIN HABER SAYI:3

42

rın rahat yaşayıp, çalışabilecekleri, hızlı yolculuk imkanı olan, çevre dostu ve çevreyi ileriye dönük sağlıklı tutma hedefi doğrultu-sunda bir planlama yaptık. Bütün bunların sağlanması ancak toplu ulaşımın yaygınlaştırılması ile sağlanacaktır. Bizim planlarımıza göre ulaşımın ana omurgasını yine Bursaray oluşturacak. Bunun yanında 3 ana ve 1 ringten oluşan 4 tramvay hattı, 8 adet birincil otobüs hattı ve 75 adet ikincil oto-büs hattı öngörüyoruz” dedi.Atatürk Caddesi yayalaşmalıDünyanın birçok kentini gezme imkanı bulduğunu ifade eden Dr. Brenner, “Ancak Osmangazi kent merkezi gibi bir kentin tarihi kimliğini ortaya koyan bir merkez daha görmedim. Bu kadar önemli bir merkez trafik olarak doğru kullanılmıyor. Mevcut gidişat de-vam eder ve herhangi bir düzen-leme yapılmazsa, Bursa’yı Bursa yapan bu tarihi kimliği kaybede-

bilirsiniz. Osmangazi’de kaybedi-len alanları kamusal alan olarak hızlı bir şekilde geri kazanmak zorundayız. Bu konuda Büyük-şehir Belediyesi’nin Cumhuriyet Caddesi’ni yayalaştırmasını önem-siyoruz. Ancak bu yeterli değil, Atatürk Caddesi’nin de mutlaka yayalaştırılması gerekiyor. Bura-dan geçecek bir tramvay hattı ile ulaşım tamamen toplu taşıma ile sağlanmalı” diye konuştu.Dr. Brenner, oluşturulacak bisiklet yolları ve yaya yollarının yanı sıra Altıparmak Caddesi’nin yayalaştı-rılması, Terminal ile Kent Meydanı bağlantısının tramvay hattı ile sağlanması ve otopark düzenle-melerine kadar ayrıntılı bir rapo-ru katılımcılarla paylaştı.Otomobilleri kente uydurmalıyızHazırlanan Ulaşım Ana Planı’nın Bursa’nın bugünkü verileriyle geleceğine ışık tutacak önemli bir çalışma olduğunu vurgulayan İTÜ Öğretim Üyesi Prof.Dr. Haluk

Gerçek ise arazi kullanım deği-şikliklerinden, yapılacak kamu yatırımlarına her konunun bu veriler ışığında daha sağlıklı şe-killenebileceğini vurguladı. Toplu ulaşımın önemine vurgu yapan Prof.Dr. Gerçek, “Biz bugüne kadar kentleri otomobillere uydurmaya çalıştık. Aslında otomobilleri ken-te uydurmak gerekir. Bu nedenle ihtiyaçlar doğrultusunda belirli bölgeler tamamen yayalara terk edilmeli. Özel araçlar ise belirle-necek noktalardaki park yerlerine bırakılmalı” diye konuştu.Toplantının sonunda söz alan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Altın ise, hazırlanan Ulaşım Ana Planı-nın, yaklaşık 2 ay boyunca akade-mik odalar, meslek odaları, sivil toplum örgütlerine anlatılacağını, toplumun tüm kesimlerinin görüş ve önerilerinin alınacağını on-dan sonra raporun Büyükşehir Belediyesi’ne sunulacağını söyle-di.

Page 43: YALIN HABER SAYI:3

43

Dünyanın en ünlü ti-yatro yazarı William Shakespeare’in ünlü eseri Hamlet, bam-başka bir yorumla

ve çok özel bir sahnelemeyle Nilüfer Tiyatro Festivali’ndeydi. Sanatla Toplumu Geliştirme Derneği’nin (SATGE) engellileri sanat aracılığıyla toplumda var olan ayrımcılıktan arındırmayı amaçlayan projesi çerçevesin-de sahnelenmekte olan oyun, Tiyatro Festivali kapsamında geldiği Bursa’da, Nilüferli sanat-severlerin de beğenisini topladı. Engelli gençlerin de engelli

olmayan profesyonel oyuncular gibi ve onlarla birlikte sahnede, amatörlükten uzak bir tiyat-ro eserini ortaya koydukları “Buluşma Hamlet”, işaret dili çevirisiyle de desteklendi.3. Nilüfer Tiyatro Festivali kap-samında, Konak Kültürevi’nde izleyiciyle buluşan oyunu izle-yenler arasında Engelsiz Uludağ Birimi de yer aldı. Birim Koor-dinatörü Sıdıka Parlak, ilk kez engellilerin de dikkate alındığı bu projeyi gerçekleştirenlere minnettar olduklarını ifade etti. Sahnelemeye hazırlık süreci 8 ay süren, bu süreçte engeli olan

gençlere hiçbir ayrıcalık gözetil-meksizin profesyonel bir ortam-da tiyatro eğitimi verilen “Bu-luşma Hamlet”, Shakespeare’in ünlü eserinin sadeleşen ve derinleşen yepyeni bir yoru-mu olarak tiyatro izleyicisiyle selamlaştı. Kadir Kandemir’in yönettiği, Kutay Sandıkçı, Ali Aydın, Elif Yıldız, Gamze Dirlik, Orhan Kanalp, Remzi Özcan ve Tevfik Alakazlı’nın rol aldığı “Buluşma Hamlet”, yalnız ve hüzünlü bir gencin hikayesini tiyatro severlere yansıttı.

Engelsiz buluşma

Page 44: YALIN HABER SAYI:3

44

Bursa Valisi Şahabettin Harput, Reşat Oyal Kültür Parkı içinde devam eden jeotermal çalışmalarını yerinde

inceledi. İl Özel İdaresi Genel Sek-reteri Bilal Çelik ve Jeotermal A.Ş Genel Müdürü Hasan Aydın’dan çalışmalar hakkında bilgi alan Vali Harput, İller Bankası’ndan gelen heyetle durum tespiti yaptıklarını söyledi. Son dönemde açılan dört kuyunun birbirini etkileme duru-mu, bu kuyuların bölgede sıcak suyla faaliyet gösteren tesisleri etkileme oranının incelendiğini kaydeden Vali Harput, “Bütün bunların ötesinde Bursa’mızda her zaman 24 saat süreyle kul-lanabileceğimiz suyun nihaiyi miktarının tespiti bakımından bu güne kadar yaptığımız çalışmala-

rın en önemli aşamasına gelmiş bulunuyoruz. Çünkü biz Bursa olarak herhangi bir semte, her-hangi bir tesise sıcak su verme değil, Bursa’yı bütün yönleriyle bir termal şehir yapmak istiyoruz” diye konuştu.İller Bankası’ndan gelen ve on gündür çalışan ekibin yaptığı ölçümlerin umduklarından daha olumlu bir sonuca çıkardığını kay-

deden Harput, “Bursa’mızda dü-şündüğümüz, planladığımız gerek tüm eski kaplıca ve termal tesisle-rin gerekse yeni yapılmakta olan bizden sıcak su talebinde bulunan ve yılsonuna kadar 26’sı eski 19’u yeni olmak üzere toplam 45 adet tesise yetecek kadar fazlasıyla su rezervimizin olduğunu memnuni-yetle gördük” dedi.Dağyenice’ye teşvikVali Harput, Dağyenice bölge-mizdeki Termal Turizm Merkezi ile ilgili son Bakanlar Kurulu’nca yayımlanan teşvik paketinde Dağyenice’nin özel olarak ele alındığını ve bölgeye yapılacak ya-tırımlar için çok cazip teşvik im-kanlarının Bakanlar Kurulu’ndan geçirildiğini sözlerine ekledi.

Sıcak su 45 tesise yeterKültürpark’taki jeotermal çalış-

malarını yerinde inceleyen Vali

Şahabettin Harput, “Bizden sıcak su

talebinde bulunan ve yılsonuna kadar 26’sı eski 19’u yeni

olmak üzere top-lam 45 adet tesise

yetecek kadar su rezervimiz var”

dedi.

Page 45: YALIN HABER SAYI:3

45

Bursa Valisi Şahabettin Harput, Orhangazi Kaymakamlığı tarafın-dan mevcut Keramet Ilıca tesislerinin bu-

lunduğu alanda yapılması istenen rehabilitasyon çalışması ve bir kaplıca tesisi ile ilgili proje üzeri-ne bölgede incelemelerde bulun-du. AK Parti Bursa Milletvekili İsmail Aydın ile birlikte Keramet Ilıca tesislerini ziyaret eden Bursa Valisi Şahabettin Harput’a, Orhan-gazi Kaymakamı Mustafa Selman Yurdaer ve AK Parti Orhangazi İlçe Başkanı Neşet Çağlayan da eşlik etti. Keramet Muhtarı Ergün Yenilmez’in ev sahipliği yapılan incelemenin ardından açıklama yapan Vali Harput, Orhangazi Kaymakamlığı’nın Valiliğe yaptığı başvuru doğrultusunda Keramet

Ilıca tesislerine modern bir tesis yapılması yolundaki çalışmaları başlattıklarını söyledi.Keramet Ilıca tesisleri için bir projenin önlerinde olduğunu hatırlatan Harput, “Amacımız hem mevcut Keramet Ilıca tesisleri-nin iyileştirilmesi, hem de yeni bir tesisin hayata geçirilmesi. Bu anlamda şimdilik bölgedeki arazi mevcutlarını inceleyeceğiz. Hangi

arazi hangi kuruma ait buna bakacağız. Bunu yaparken de Orhangazi Kaymakamı Mustafa Selman Yurdaer tarafından bize sunulan projenin de çalışmasına başlayacağız” dedi. AK Parti Bur-sa Milletvekili İsmail Aydın ise gerekli girişimleri Ankara düze-yinde de yapacaklarını belirterek, hızlı bir şekilde sonuca gitmek istediklerini kaydetti.

Ilıca kaplıcası için devredeBursa’nın termal kaynaklarının vitrine çıkarılması amacıyla yoğun bir çalışma sürdü-ren Bursa Valiliği, Orhangazi’deki Keramet Ilıca Te-sislerinin moder-nize edilmesi ve bölgeye yeni bir tesis kazandırılma-sı için çalışmaları başladı.

Page 46: YALIN HABER SAYI:3

46

Siyah beyaz yılların umut ışığı 58 yıl önce söndüTürkiye’nin her yanında ilkokullara öğretmen yetiştirmek amacıyla ‘iş için iş içinde eğitim’ ilkesiyle 1940 yılında kurulan ve siyah -beyaz yıllarda aydınlan-ma sürecinin önünü açan Köy Enstitüleri’nin kapatılmasının üzerinden 58 yıl geçti. Günümüzde her geçen yıl değişikliğe uğrayan eğitim sistemi, köy enstitü-lerine duyulan ihtiyacı her seferinde gözler önüne seriyor.

Köy Enstitüleri İlkokul-lara öğretmen yetiş-tirmek üzere 17 Nisan 1940 tarihli ve 3803 sayılı Kanun ile açılmış

okullardır. 1940 yılından başlaya-rak, tarım işlerine elverişli geniş arazisi bulunan köylerde veya onların hemen yakınlarında Köy

Enstitüleri açıldı. Türkiye’nin her yanında ilkokullara öğretmen ye-tiştirmek üzere açılmış okullardır. 1946 yılında hükümetin yaklaşan seçimleri yitirme kaygısıyla CHP içinden muhalif milletvekillerinin başını çektiği örgütlü muhalefetin kampanyasıyla, müfredatında ve yapılanmasında kuruluş amaç-

larından uzaklaşan değişiklikler yapıldı. İlerleyen yıllarda da, daha önceleri sıkı sıkıya bağlı olduğu “iş için iş içinde eğitim” ilkesin-den uzaklaştırıldı. Komünizmin aşılandığı görüşü yaygınlaştı.Önceleri yaratıcılığın ön plana çıktığı eğitim anlayışının yerine giderek geleneksel, ezberci eği-

Page 47: YALIN HABER SAYI:3

47

Siyah beyaz yılların umut ışığı 58 yıl önce söndütimin yerleştiği öğretmen okul-larına dönüştürülerek 1954’te kapatıldılar.Neredeyse tüm Anadolu’nun okul-suz ve öğretmensiz olduğu gerçeği göz önüne alınarak, dönemin baş-bakanı İsmet İnönü’nün himaye-sinde, Millî Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel tarafından İsmail Hakkı Tonguç’un çabalarıyla köylerden ilkokul mezunu zeki çocukların bu okullarda yetiştirildikten sonra yeniden köylere giderek öğret-men olarak çalışmaları düşüncesiyle kuruldular. Köy Enstitüleri’nin kurulması ve yaygınlaşma-sı konusun-da pedagoji uzmanı Halil Fikret Kanad’ın çalışmaları da unutulmama-lıdır. Kanad, “köye göre öğ-retmen” fikrini savunmuştur. Fakir Baykurt, Talip Apaydın, Mahmut Ma-kal, Mehmet Başaran ve Dursun Akçam gibi önde gelen yazarlar ve

düşünürler bu okullarda yetişmiş-lerdir.Misi Meydanı anfi tiyatroda düzenlenen 72. yıl buluşmasına, Nilüfer Belediye Başkanı Musta-fa Bozbey ve kendisi de bir köy enstitüsü mezunu olan İçişleri Eski Bakanı Hasan Fehmi Güneş, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Eski Başkanı Nail Güreli, Yeni Kuşak Köy Enstitüler Derneği üyeleri ve çok sayıda Nilüferli katıldı. Enstitüler kapatıldı, çağdaşlaşma

yolu son bulduEtkinliklerin açılışında konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Anadolu aydınlanmasına büyük katkıda bulunan ve Cum-huriyet tarihinin en önemli eğitim projesi olarak gösterilen Köy Enstitüleri’nin önemine değine-rek, “Köy Enstitüleri aydınlanma felsefesinin başlangıcıydı. Eğitim öğretimin yapboz tahtasına dön-düğü bugünlerde önemi daha iyi anlaşılan bir devrim ışığıydı” dedi.

1950’li yıllardan sonra Türkiye’nin eğitim alanında adım adım geriye gittiğini kayde-den Bozbey, köy enstitülerinin kapatılması ile Türkiye’nin çağ-daşlaşma hede-findeki anlamlı yolunun son bul-duğunu söyledi.Liseler imam hatip liselerine dönüştürüle-cekEski İçişleri Ba-kanı Hasan Fehmi Güneş de Köy Enstitüleri’nin önemine dikkat çekerek, “Yüzde yüz Türk icadı olan Köy Enstitü-

Page 48: YALIN HABER SAYI:3

48

leri egemenliğin dogmalarla, bilim ve akılla; halkla gerçekleştiğini kanıtlayan, devrimin Anadolu’ya yayılan ışığıydı” derken “Bugün sadece köy çocuğu alıp parasız yatılı okutan, onu yetiştiren, ülke hizmetine sokan bir okul var mı?” diye sordu. Köy enstitülerinin kapatılmasını karşı devrim eylemi olarak değerlendiren Güneş,

geçtiğimiz günlerde yasalaşarak TBMM Genel Kurulu’ndan geçen “4+4+4“eğitim sisteminde bir sonraki adımın “bütün liselerin imam hatip liselerine dönüştü-rülmesi” olacağını söyledi. Bu-gün yaşanan sıkıntılara bakarak yılgınlığa kapılmamak gerektiğini vurgulayan Nail Güreli ise, “Bu sıkıntılı günler sona erecektir.

Düşünün Kurtuluş Savaşı’nı, yedi düvele karşı Atatürk sizlere, bizle-re hepimize güvenerek yola çıktı. Mustafa Kemal Atatürk Kurtuluş Savaşı’ndan sonra hedef olarak çağdaşlaşmayı gösterdi. Çağdaş-laşmanın öncelikli kurumu olarak da eğitimi gördü. Köy Enstitüleri işte böyle bir aydınlanma devri-minin kuruluşudur” dedi.

Page 49: YALIN HABER SAYI:3

49

Page 50: YALIN HABER SAYI:3

Haberinen

sadehali