Kapak TARIM VE KÖYİŞLERİ
BAKANLIĞI
ANTALYA TARIM İL
MÜDÜRLÜĞÜ
İL TARIM KIRSAL KALKINMA
MASTER PLANLARININ HAZIRLANMASINA
DESTEK PROJESİ
ANTALYA
TARIM MASTER PLANI
ARALIK 2002
2
T. C.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı
Antalya Tarım İl Müdürlüğü
Alâaddin Yüksel
Vali
Bekir Sıtkı Hanlıoğlu
Vali Yardımcısı
Bedrullah Erçin
İl Müdürü
Sefer Aydın
İl Müdür Yardımcısı
Antalya Tarım Master Plan Hazırlama Ekibi
Süleyman Kelten
Baki Karaçay
Sevcan Ünal (Sebzecilik-Süs Bitkileri)
Emine Yazgan (Meyvecilik)
Zerrin Kumlu (Hayvancılık)
Demet Yapıcı (Tarla Bitkileri)
Mehmet Sezer (Su Ürünleri, Haritalar)
Özlem Bahar Çelik (İlin Özellikleri)
Gülay Öğüt (İstatistik)
Alt Çalışma Grupları
Tülin Küçük (Sebzecilik-Süs Bitkileri)
Fazilet Sarı (Meyvecilik)
Musa Toros (Hayvancılık)
Haki Ergül (Meyvecilik)
Muharrem Karadağ (T. Destekleme)
Ahmet Bakartepe (Özel İdare Projeleri)
_________________________________
e-Mail:
Antalya Tarım İl Müdürlüğü Web Sitesi:
www.antalya-tarim.gov.tr
3
TEŞEKKÜR
2. Paydaş toplantımızı onurlandıran Antalya İli Vali Yardımcısı
Sayın Alev Akcura’ya ve
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Aziz Özmerzi’ye
Bu projenin başlangıcından itibaren Paydaş Toplantılarımızda ve Ekip çalışmalarımızda
verdikleri destekden dolayı,
Dönemin Tarım İl Müdürü
Nurettin Demirkol’a ve
Proje İstatistik Şube Müdürü
Hatice Ulukaya’ya
Antalya İl Tarım Master Planının hazırlanmasında Ekibimizle çalışmayı kabul eden ve
görüşlerini bizimle paylaşarak katkılarını esirgemeyen Akdeniz Üniversitesi öğretim
görevlilerinden,
Bu işbirliğinin kurulmasına önderlik eden
Ziraat Fakültesi Dekan Yardımcısı
Prof. Dr. İbrahim Akıncılar ile
“Tarımsal Üretim Trendleri” bölümünü hazırlayan
Yrd. Doç. Dr. Orhan Özçatalbaş’a (Tarım Ekonomisi Bölümü);
Akademik Danışmanlar
Prof. Dr. Lami Kaynak’a (Bahçe Bölümü)
Prof. Dr. İbrahim Baktır’a (Bahçe Bölümü)
Prof. Dr. Kenan Turgut’a (Tarla Bitkileri Bölümü)
Doç. Dr. Osman Karagüzel’e (Peyzaj Mimarlığı Bölümü)
Doç. Dr. Fehmi Gürel’e (Zootekni Bölümü);
Kitabımızın son kısmında isim listesi bulunan,
1. ve 2. Paydaş Toplantılarımıza iştirak ederek, gerek verilerin derlenmesi, gerek
projelerin tamamlanması konularında eleştiri ve öneriliyle çalışmalarımıza destekte
bulunan, Bakanlığımız bünyesindeki Kuruluşlar yanısıra İldeki Kamu Kuruluşları ile Özel
Kurum ve Kuruluşların yöneticileri ve bunların atadıkları Destek Temas Personeline, 2.
Paydaş Toplantımızdaki sunumlarımızı, hazırladığı slaytlarla renklendiren
Mustafa Özkan’a,
Ekibimizle görüş alış-verişinde bulunan, çalışmalarımızda bizimle işbirliğini esirgemeyen,
dökümanımızın gerek tamamlanmasında bilgi akışı sağlayan ve gerekse metin yazımında
ve tashihinde yardımcı olan İl Müdürlüğümüzde görevli tüm mesai arkadaşlarımıza,
Ve ismini burada sayamadığımız, gerek yayınladıkları Kaynak Kitapları ve gerekse Web
Sayfalarıyla bilgi akışını kolaylaştıran;
İlimize, Ülkemize ve insanlığa, tarımsal üretimimizin ve tarımsal kalkınmamızın
gerçekleşmesi yolunda hizmet veren meslektaşlarımıza ve tüm çalışan bireylere,
TEŞEKKÜR EDERİZ.
5
İÇİNDEKİLER
İÇİNDEKİLER .............................................................................................. 5
KISALTMALAR ............................................................................................11
TABLOLAR .................................................................................................13
GRAFİKLER ................................................................................................17
SUNUŞ ......................................................................................................19
ÖNSÖZ ......................................................................................................21
BÖLÜM 1. GİRİŞ .........................................................................................23
1.1. İl Tarım Master Planı Nedir .................................................................23
1.2. Master Planının Hazırlanma Nedeni ......................................................23
1.3. Master Planın Amacı ..........................................................................23
1.4. Master Planın Özellikleri .....................................................................24
1.5. Planlamanın Kapsamı .........................................................................24
1.6. Master Planın İçeriği ..........................................................................25
1.7. Master Plan Hazırlama Programı ..........................................................26
BÖLÜM 2. PLANLI KALKINMA VE TARIM .........................................................29
2.1. TARIMSAL KALKINMANIN GEREKLİLİKLERİ ...........................................29
2.1.1. Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği ....................................................29
2.1.2. Türkiye İçin Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği ...................................29
2.1.3. Antalya İlinde Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği ................................30
2.2. TARIMSAL PLANLAMA SÜRECİ .............................................................31
2.2.1. Tarımın Türkiye Ekonomisindeki Yeri ..............................................31
2.2.2. Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planında Tarım ....................................32
2.2.2.1. Mevcut Durum .......................................................................32
2.2.2.2. Amaçlar, İlkeler ve Politikalar...................................................32
2.2.2.3. Hukuki ve Kurumsal Düzenlemeler ...........................................34
2.3. TARIM POLİTİKALARI VE UYGULAMALAR ..............................................34
2.3.1. Uygulanan Tarım Politikaları ve Tarıma Olan Etkileri .........................34
2.3.2. Dünyadaki Tarım Politikaları ..........................................................35
2.3.2.1. Aşırı Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler ..................35
2.3.2.2. Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler .........................36
2.3.2.3. Asgari Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler ................36
2.3.3. Uluslararası Tarım Politikasının Ulusal Tarım Politikamıza Etkileri ........36
2.3.3.1. Dünya Ticaret Örgütü Tarım Anlaşması İle İlgili Yükümlülükler .....36
2.3.3.2. Türk Tarımının Avrupa Birliği Ortak Tarım Politikasına Uyumu ......37
2.3.3.3. IMF Niyet Mektubu .................................................................38
2.3.4. Türkiye’de Tarım Politikaları ..........................................................39
6
2.3.5. Türkiye’de Uygulanmakta Olan Destekleme Politika Araçları ..............41
2.3.5.1. Destekleme Alımları Yoluyla Yapılan Pazar Fiyat Desteği ..............41
2.3.5.2. Doğrudan Ödemeler (Prim Ödemesi, Doğal Afet Ödemesi) ...........41
2.3.5.3. Girdi Desteği ..........................................................................41
2.3.5.4. Diğer Teşvik ve Destekler ........................................................43
2.3.5.5. Genel Hizmetler .....................................................................44
2.3.6. Türkiye’de Tarım Politikalarında Reform ..........................................44
2.3.6.1. Doğrudan Gelir Desteği Uygulaması ..........................................45
2.3.6.2. Hububat – Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO)...................................45
2.3.6.3. Şekerpancarı – Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi (TŞFAŞ) .45
2.3.6.4. Tütün – TEKEL .......................................................................45
2.3.6.5. Yaş Çay Yaprağı (ÇAYKUR) ......................................................45
2.3.6.6. Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerine Özerklik Verilmesi ..............46
2.3.6.7. Girdi Sübvansiyonlarının Kademeli Olarak Kaldırılması .................46
2.3.6.8. Prim Uygulaması (Kütlü Pamuk, Soya, Yağlık Ayçiçeği, Kanola) ....46
2.3.6.9. Tarımsal amaçlı KİT’lerin özelleştirilmesi....................................46
2.3.7. Tarım Politikaları Doğrultusunda Uygulanan Projeler .........................47
2.3.7.1. Nadas Alanlarının Daraltılması Araştırma ve Yayım Projesi ...........47
2.3.7.2. İkinci Ürün Araştırma ve Yayım Projesi ......................................47
2.3.7.3. Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi .................47
2.3.7.4. Alternatif Ürün Projesi .............................................................47
2.4. İLDE UYGULANAN TARIMSAL PLAN VE PROGRAMLAR .............................48
2.4.1. Bitkisel Üretimi Geliştirme Projesi ..................................................48
2.4.2. Doğu Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon Projesi ..............................48
2.4.3. Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi .......................49
2.4.4. Çayır Mera Yem Bitkilerini Geliştirme Projesi....................................49
2.4.5. Sığır Cinsi Hayvanların Tanımlanması, Tescili ve İzlenmesi Projesi ......49
2.4.6. Hayvan Hastalık ve Zararlıları İle Mücadele Projesi ...........................49
2.4.7. Önsoykütüğü ve Soykütüğü Sistemini Geliştirme Projesi ...................50
2.4.8. Su Ürünleri Üretimini Geliştirme Projesi ..........................................50
2.4.9. Bitki Hastalık ve Zararlıları İle Mücadele Projesi ...............................51
2.4.10. Gıda Denetim Hizmetlerini Geliştirme Projesi .................................51
2.4.11. Su Ürünleri Kirlenme ve Koruma Kontrol Hizmetleri Projesi ..............52
2.4.12. Kooperatif Survey Projesi ............................................................52
2.4.13. 4342 Sayılı Mera Kanunu Kapsamında Yapılan Çalışmalar ................52
2.4.14. İl Özel İdare Destekli Yürütülen Projeler ........................................52
BÖLÜM 3. İLİN ÖZELLİKLERİ ........................................................................53
3.1. BİYO-FİZİKSEL ÖZELLİKLER ...............................................................53
7
3.1.1. İlin Coğrafik Yerleşimi ve Özellikleri ................................................53
3.1.2. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler .............................................................54
3.1.3. İlin Topografyası ..........................................................................55
3.1.3.1. Dağlar ..................................................................................55
3.1.3.2. Ovalar ..................................................................................56
3.1.3.3. Yaylalar.................................................................................58
3.1.3.4. Göller ...................................................................................58
3.1.3.5. Akarsular ..............................................................................59
3.1.3.6. Yeraltı Su Kaynakları ..............................................................60
3.1.4. İlin İklimi ....................................................................................60
3.1.4.1. Kıyı Kesimi (I - II ve III. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler) İklimi ...........61
3.1.4.2. İç Batı Kesimi (IV. Agro-Ekolojik Alt Bölge) İklimi .......................62
3.1.4.3. İç Doğu Kesimi (V. Agro-Ekolojik Alt Bölge) İklimi ......................63
3.1.5. Bitki Örtüsü .................................................................................66
3.1.5.1. Ormanlar ..............................................................................66
3.1.5.2. Çayır ve Meralar .....................................................................66
3.1.6. Antalya İli Arazi Dağılımı ...............................................................67
3.2. SOSYO-EKONOMİK YAPI .....................................................................69
3.2.1. Nüfus .........................................................................................69
3.2.2. Sağlık .........................................................................................74
3.2.3. Ulaşım ........................................................................................74
3.2.4. Eğitim ........................................................................................75
3.2.5. Ekonomi .....................................................................................75
3.2.5.1. Gelir ve Büyüme ....................................................................76
3.2.5.2. Kişi Başına Gelir .....................................................................76
3.2.6. Altyapı ........................................................................................77
3.2.7. Ticaret ........................................................................................78
3.2.8. Turizm ........................................................................................80
3.2.9. Mevcut Altyapı Yatırımları .............................................................80
3.2.10. İlde Tarımla İlgili Uluslararası, Ulusal ve Mahalli Faaliyetler..............82
3.3. TARIMSAL ÜRETİM SİSTEMİ ...............................................................82
3.3.1. Tarımsal İşletme Faaliyetleri ..........................................................82
3.3.2. Tarımsal Arazinin Kullanımı ...........................................................83
3.3.2.1. Tarımsal İşletme Büyüklükleri ..................................................83
3.3.2.2. Tarımsal İşletmelerde Arazinin Faaliyetlere Dağılımı ....................84
3.3.2.3. İldeki Tarım Alanlarının Dağılımı ...............................................85
3.3.2.4. Alt Bölgelerde Tarım Alanlarının Kullanım Şekli ...........................87
3.3.2.5. Tarımsal İşletmelerde Arazi Tasarruf Şekilleri .............................92
8
3.3.3. Tarımsal Girdiler ..........................................................................92
3.3.3.1. Tarımsal Mekanizasyon ...........................................................92
3.3.3.2. Gübre Kullanımı .....................................................................94
3.3.3.3. Zirai İlaç Kullanımı .................................................................96
3.3.3.4. Tarım Sigortaları ve Tabii Afet Desteklemeleri ............................97
3.3.3.5. Diğer Tarımsal Girdiler ............................................................98
3.3.4. Gıda Endüstrisi ............................................................................99
3.3.5. Tarımsal Piyasalar ...................................................................... 101
3.4. Tarımsal Pazarlama Sistemi .............................................................. 105
3.4.1.1. Sebze Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme ........................... 105
3.4.1.2. Meyvecilik Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme ..................... 108
3.4.1.3. Tarla Bitkileri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme ................. 111
3.4.1.4. Süs Bitkileri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme ................... 114
3.4.1.5. Hayvancılık Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme .................... 117
3.4.1.6. Su Ürünleri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme .................... 119
3.4.2. Tarımsal Hizmetler ..................................................................... 119
3.4.2.1. İlde Tarıma Hizmet Sağlayan Kuruluşlar .................................. 119
BÖLÜM 4. DOĞAL KAYNAK ENVANTERİ ........................................................ 129
4.1. YENİLENEBİLİR KAYNAKLAR ............................................................. 129
4.2. YENİLENEMEYEN KAYNAKLAR ........................................................... 131
4.3. TARIM ALANLARININ ALT BÖLGELERE DAĞILIMI ................................. 132
4.4. TOPRAK YAPISI ............................................................................... 132
4.4.1. İl Arazilerinin Kullanma Yetenek Sınıfları ....................................... 132
4.4.2. İldeki Toprak Gruplarının Dağılımı ................................................ 135
4.5. SU POTANSİYELİ ............................................................................. 137
4.5.1. Tarım Alanlarının Sulanma Durumu .............................................. 137
4.5.2. İldeki Su Kaynakları ................................................................... 139
BÖLÜM 5. TARIMIN PERFORMANSI .............................................................. 142
5.1. TARIM SEKTÖRÜNÜN GSYİH’YA KATKISI ............................................ 142
5.1.1. Tarımın İl Ekonomisindeki Yeri ..................................................... 142
5.1.1.1. Tarımın GSYİH İçindeki Payı .................................................. 142
5.1.1.2. Tarımda Büyüme Hızı ............................................................ 144
5.1.1.3. Tarımın İstihdamdaki Yeri ...................................................... 145
5.1.1.4. Tarımsal Dış Ticaret .............................................................. 146
5.1.1.5. Tarımsal Verimlilik Göstergeleri .............................................. 147
5.2. TARIMSAL ÜRETİM .......................................................................... 149
5.2.1. Bitkisel Üretim ........................................................................... 149
5.2.1.1. Sebze Üretimi ...................................................................... 149
9
5.2.1.2. Kültür Mantarcılığı ................................................................ 168
5.2.1.3. Meyve Üretimi ..................................................................... 170
5.2.1.4. Tarla Bitkileri Üretimi ............................................................ 186
5.2.1.5. Süs Bitkileri Üretimi .............................................................. 194
5.2.1.6. Doku Kültürü Çalışmaları ....................................................... 202
5.2.1.7. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler ...................................................... 202
5.2.1.8. Organik Tarım ...................................................................... 204
5.2.2. Hayvansal Üretim ...................................................................... 207
5.2.2.1. İlin Mevcut Hayvan Varlığı ..................................................... 207
5.2.2.2. Hayvansal Ürünler ................................................................ 213
5.2.3. Su Ürünleri İstihsal ve Üretimi ..................................................... 216
5.3. TARIMDA VERİMLİLİK ...................................................................... 222
5.3.1. Bitkisel Üretimde Verimlilik ......................................................... 222
5.3.2. Hayvansal Üretimde Verimlilik ..................................................... 224
5.4. ÜRETİM TRENDLERİ ......................................................................... 225
5.5. SEBZECİLİK .................................................................................... 225
5.5.1. Tarla Sebzeciliği ......................................................................... 225
5.5.1.1. Açıkta Domates Üretimi ......................................................... 225
5.5.1.2. Açıkta Hıyar Üretimi .............................................................. 226
5.5.2. Örtü-Altı Sebzecilik .................................................................... 227
5.5.2.1. Örtü-Altı Domates Üretimi ..................................................... 227
5.5.2.2. Örtü-Altı Biber Üretimi .......................................................... 228
5.5.2.3. Örtü-Altı Hıyar Üretimi .......................................................... 228
5.6. MEYVECİLİK ................................................................................... 229
5.6.1. Portakal .................................................................................... 229
5.6.2. Muz .......................................................................................... 229
5.6.3. Ceviz ........................................................................................ 230
5.6.4. Badem ..................................................................................... 230
5.6.5. Nar .......................................................................................... 231
5.6.6. Elma ........................................................................................ 232
5.6.7. Çilek ........................................................................................ 233
5.7. TARLA BİTKİLERİ ............................................................................ 233
5.7.1. Buğday ..................................................................................... 233
5.7.2. Pamuk ...................................................................................... 234
5.7.2.1. Pamuk Alış Fiyatlarındaki Gelişmeler ....................................... 235
5.8. SÜS BİTKİLERİ ................................................................................ 236
5.8.1. Karanfil ve Gerbera .................................................................... 236
5.9. HAYVANSAL ÜRETİM ........................................................................ 237
10
5.9.1. Sığır ......................................................................................... 237
5.9.2. Koyun ve Keçi ........................................................................... 237
5.9.3. Arıcılık ve Bal Üretimi ................................................................. 238
5.10. İLDE VE ALT BÖLGELER BAZINDA ÜRETİM DEĞERLERİ ....................... 239
5.10.1. Antalya İl Geneli Toplam Üretim Değerleri ................................... 239
5.10.2. Birinci Alt Bölge Üretim Değerleri ............................................... 244
5.10.3. İkinci Alt Bölge Üretim Değerleri ................................................ 247
5.10.4. Üçüncü Alt Bölge Üretim Değerleri .............................................. 250
5.10.5. Dördüncü Alt Bölge Üretim Değerleri .......................................... 253
5.10.6. Beşinci Alt Bölge Üretim Değerleri .............................................. 256
5.11. Su Ürünleri İstihsal Değerleri .......................................................... 259
5.12. ÖNEMLİ ÜRÜNLERİN ÜRETİM DEĞERLERİ SIRALAMASI ....................... 261
BÖLÜM 6. PROBLEMLER POTANSİYELLER VE KISITLAR .................................. 263
6.1. PROBLEMLER .................................................................................. 263
6.1.1. Sosyo-Ekonomik Problemler ........................................................ 263
6.1.2. Doğal Kaynak Problemleri ........................................................... 263
6.1.3. Çevresel Problemler ................................................................... 264
6.1.4. Sektör ve Belirgin Alt Sektörlerin Problemleri ................................ 264
6.1.5. Pazarlama Problemleri ................................................................ 267
6.2. POTANSİYELLER VE KISITLAR ........................................................... 268
BÖLÜM 7. AMAÇ VE STRATEJİLERİN OLUŞTURULMASI ................................... 272
7.1. AMAÇLARIN BELİRLENMESİ .............................................................. 272
BÖLÜM 8. PROJE VE PROGRAMLARIN BELİRLENMESİ .................................... 277
8.1. İLDE YEREL İDARELER TARAFINDAN UYGULANAN PROJELER ................ 277
8.2. İLDE UYGULANAN T.K.B. KAYNAKLI ÜLKESEL PROJELER....................... 279
8.3. İLDE UYGULANAN SULAMA PROJELERİ ............................................... 281
8.3.1. Mevcut Sulama Suyu Yatırımları .................................................. 281
8.4. STRATEJİLER DOĞRULTUSUNDA PROJE ÖNERİLERİ ............................. 283
8.4.1. Birleştirilmiş Proje Önerileri Sıralaması ......................................... 283
8.4.1.1. Tarımsal Üretim Projeleri ....................................................... 283
8.4.1.2. Tarımsal Sanayi Projeleri ....................................................... 284
8.4.1.3. Tarımsal Organizasyon ve Örgütlenme Projeleri........................ 284
8.4.1.4. Tarımsal Destek Projeleri ....................................................... 285
8.4.2. Tarımsal Üretim Projeleri ............................................................ 286
8.4.3. Tarımsal Sanayi Projeleri ........................................................... 296
8.4.4. Tarımsal Organizasyon Ve Örgütlenme Projeleri ............................. 299
8.4.5. Tarımsal Destek Projeleri ............................................................ 300
11
KISALTMALAR
da: Dekar (1.000 m2)
ha: Hektar (10.000 m2)
FAO: Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü
DTÖ: Dünya Ticaret Örgütü
IMF: Uluslararası Para Fonu (International Monetary Fund)
AB: Avrupa Birliği
GSYİH: Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
BYKP: Beş Yıllık Ulusal Kalkınma Planı
DPT: Devlet Planlama Teşkilatı
EFTA: (İsviçre, Norveç, İzlanda, Liechenstein)
OTP: Ortak Tarım Politikası
GATT: Tarifelendirme ve Ticaret Anlaşması (Agreement on Tariffs and Trade)
FIVIMS (Gıda Güvencesizliği ve Hassasiyeti Bilgi ve Haritalama Sistemi),
TŞFAŞ: Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi
TSKB: Tarım Satış Kooperatifleri Birliği
FIVIMS: Gıda Güvencesizliği ve Hassasiyeti Bilgi ve Haritalama Sistemi
KGTM: Köy Grup Tarım Merkezi
IFOAM: Uluslararası Organik Tarım hareketleri Federasyonu
IUCN: Uluslararası Doğa Koruma Birliği
13
TABLOLAR
Tablo 1. Türkiye’de Uygulanan Hayvancılık Politikalarından Örnekler .......................39 Tablo 2. Antalya İlinin Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri ve İlçeleri ...................................54 Tablo 3. Antalya’daki Önemli Ovalar ve Özellikleri ................................................57 Tablo 4. Antalya İli Aylık Meteorolojik Ölçüm Ortalama Sonuçları (1998) .................61 Tablo 5. Antalya İli Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri Bazı İklim Özellikleri ........................63 Tablo 6. Antalya İli Sahil ve Yayla Kesimi Bazı Meteorolojik Ölçüm Sonuçları ............66 Tablo 7. Alt Bölgeler ve İlçelere Göre Antalya İli Genel Arazi Dağılımı (da) ...............67 Tablo 8. Antalya'da Yıllık Nüfus Artış Hızları (1935-2000) ......................................70 Tablo 9. Türkiye'de Yıllık Nüfus Artış Hızları .........................................................71 Tablo 10. Antalya İl Nüfus Tahminleri ...................................................................71 Tablo 11. Antalya İli Alt Bölgelerine Göre Nüfus ve Yoğunluk Dağılımı (2000) ............72 Tablo 12. Antalya İli Belde ve Köy Dağılımı ile Çiftçi Aile Sayısı (2000) ......................73 Tablo 13. Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme (2000) ..............76 Tablo 14. Antalya İli GSYİH Sıralaması..................................................................76 Tablo 15. Türkiye-Antalya GSYİH Gelişme Hızı (%-Sabit Fiyatlarla) ..........................77 Tablo 16. Yıllar İtibariyle Antalya İli Dış Ticaret Verileri ...........................................78 Tablo 17. Antalya Serbest Bölgesi Ticaret Hacminin Sektörlere Dağılımı (2001-US$) ..79 Tablo 18. Antalya Organize Sanayi Bölgesindeki Tesislerin Sektörel Dağılımı .............80 Tablo 19. Antalya İlinde Geleneksel Olarak Kutlanan Tarım Günleri ..........................82 Tablo 20. Antalya İlinde Tarımsal İşletmelerin Büyüklüklerine Göre Dağılımı ..............83 Tablo 21. Antalya İlindeki Tarımsal İşletmelerin Arazi Miktarlarına Göre Dağılımı ........83 Tablo 22. Antalya İli ve Türkiye Geneli Tarım Alanları Dağılımı Karşılaştırması (2000) .86 Tablo 23. Alt Bölgeler Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı (2000) ..........88 Tablo 24. Antalya İlinde Tarımda İşletme Büyüklüğü ve Arazi Edinim Biçimi ..............92 Tablo 25. Türkiye ve Antalya’da Tarımsal Mekanizasyon Dereceleri (1999) ................93 Tablo 26. Antalya İlinde Tarım Alet ve Makine Varlığı ..............................................93 Tablo 27. Antalya İli Alt Bölgelerinde Traktör Verileri (2001) ...................................94 Tablo 28. Antalya İlinde Gübre Kullanımı ...............................................................94 Tablo 29. Antalya ili ve Türkiye Gübre Tüketimi (2000) ...........................................95 Tablo 30. Antalya İlinde Zirai İlaç Tüketimi (kg) .....................................................96 Tablo 31. Antalya İlinde Alt Bölgelere Göre Zirai İlaç Kullanım Yüzdeleri ...................96 Tablo 32. Yıllar İtibariyle Antalya İlinde Tabii Afetlerden Görülen Zararlar ..................97 Tablo 33. Gıda İşletmelerinin Sayısal Dağılımı (2001) ........................................... 100 Tablo 34. Soğuk Hava Depolama ve Paketleme Tesisleri (2001) ............................. 100 Tablo 35. Antalya B. Şehir Belediyesi Toptancı Hali Sebze ve Meyve Satışı (ton) ...... 101 Tablo 36. Toptancı Hali Aylık Sebze Satışları (1999) ............................................. 101 Tablo 37. Toptancı Hali Aylık Meyve Satışları (1999) ............................................. 102 Tablo 38. B. Belediyesi Toptancı Hal Kompleksi İşlem Miktar ve Tutarları (2001) ...... 102 Tablo 39. Antalya İli Sebze Üretimi ve Pazarlaması (SWOT Analizi) ........................ 106 Tablo 40. Portakal Üretim ve Pazarlaması SWOT Analizi ........................................ 109 Tablo 41. Muz Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi ............................................. 110 Tablo 42. Nar Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi .............................................. 111 Tablo 43. Pamuk Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi ......................................... 112 Tablo 44. Antalya İli Kesme Çiçek Üretim ve Pazarlaması (SWOT Analizi) ................ 116 Tablo 45. Tarımsal Organizasyonların Fonksiyonları ve Sorumlulukları .................... 119 Tablo 46. Yenilenebilir Kaynaklar ....................................................................... 129 Tablo 47. Yenilenemeyen Kaynaklar ................................................................... 131 Tablo 48. Antalya İli Arazilerinin Arazi Kullanma Yetenek Sınıfları ........................... 133 Tablo 49. Antalya İli Arazilerinin Profil Derinliğine Göre Arazi Dağılımı ..................... 133 Tablo 50. Antalya İlinde Tarım Arazilerinin Sulanma Durumu (2000) ...................... 138 Tablo 51. Antalya İlinde Su Kaynakları ................................................................ 140 Tablo 52. Antalya İli Su Yüzeyleri ....................................................................... 140 Tablo 53. İnşaatı Tamamlanmış Göletler ............................................................. 140 Tablo 54. İnşaatı Devam Eden Göletler ............................................................... 141
14
Tablo 55. Barajlar ............................................................................................ 141 Tablo 56. Tarımın GSYİH’daki Payı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla) .......................... 142 Tablo 57. Tarımda Büyüme Hızı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla) .............................. 144 Tablo 58. Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri .............................................. 145 Tablo 59. Tarımsal Dış Ticaret - Antalya/Türkiye Karşılaştırması (Milyon Dolar) ........ 147 Tablo 60. GSYİH İçinde Sektörlerin Payları –(1987 Fiyatlarıyla -%) ........................ 147 Tablo 61. Sivil İstihdam İçinde Sektörlerin Payları 1992-2001 ................................ 147 Tablo 62. Ana Sektörler İtibariyle İstihdam İndeksi 1992-2001 .............................. 148 Tablo 63. Ana Sektörler İtibariyle İşgücü Verimliliği İndeksi (1992=100) ................ 148 Tablo 64. Ana Sektörler İtibariyle Göreli Verimlilik Düzeyleri .................................. 148 Tablo 65. Dünya Sebze Üretimi (2001) ............................................................... 150 Tablo 66. Alt Bölgelerde Toplam Sebze Üretim Alanlarının Dağılımı (2000) .............. 150 Tablo 67. Antalya İli Alt Bölgelerinde Toplam Sebze Üretim Miktarları (ton) (2000) .. 151 Tablo 68. Yıllar İtibariyle Örtü-altı Alanların Antalya ve Türkiye Genelinde Dağılımı ... 153 Tablo 69. Alt Bölgelerde Örtü-altı Sebze Ekiliş Alanlarının Dağılımı (2000) ............... 155 Tablo 70. İlçeler Bazında Örtü-altı Sebze Ekiliş Alanları ve Üretimleri (2000) ........... 156 Tablo 71. Alt Bölgeler Açık Tarla Sebze Ekiliş Alanlarının Dağılımı (ha) (2000) ......... 158 Tablo 72. Açık Tarlada Yetiştirilen Sebze Üretim Miktarları (ton) (2000) .................. 158 Tablo 73. Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları (2000) ............................................... 158 Tablo 74. Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları-I (2000) ...... 160 Tablo 75. Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları-II (2000) ..... 161 Tablo 76. Antalya’da Yıllar İtibariyle Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları ve Alanları ..... 162 Tablo 77. Yıllar İtibariyle Türkiye Yaş Sebze İhracat Miktarları ............................... 165 Tablo 78. Ürünler itibariyle Ülkemiz Yaş Sebze İhracatı ......................................... 165 Tablo 79. Ürün Bazında İhracat Miktarları ve Değerleri.......................................... 166 Tablo 80. İşlenmiş Sebzelerin İhracat Miktarları ve Değerleri ................................. 166 Tablo 81. Türkiye Sebze İhracatı Miktarları ve Değerleri (2001) ............................. 166 Tablo 82. Alt Bölgelerde Mantar Üretim Alanları ve Üretim Miktarları ...................... 169 Tablo 83. Yıllar İtibariyle Doğal Mantar İhracat Miktarı ve Değeri ........................... 170 Tablo 84. Antalya İlinden Yapılan Mantar İhracatı (01.01.2002-12.12.2002) ............ 170 Tablo 85. Dünya Meyve Üretimi (2001) ............................................................... 171 Tablo 86. Antalya-Türkiye ve Dünyada Meyve Üretimi (2000) (ton) ........................ 173 Tablo 87. Antalya Meyve Üretiminin Alt Bölgelere Dağılımı (2000) .......................... 175 Tablo 88. Meyve Gruplarına Göre Ağaç Sayıları ve Üretim Miktarları (2000) ............. 176 Tablo 89. Antalya Alt Bölgelerinin Türkiye Meyve Üretimindeki Payları (2000) (ton) .. 179 Tablo 90. Antalya İli ve Türkiye’de Narenciye Çeşitleri Üretimi (2000) .................... 180 Tablo 91. Antalya İlinin Meyve İhracatı ve FOB Değerleri (2000) ............................ 185 Tablo 92. Narenciye İhracat Değerleri ................................................................. 186 Tablo 93. Türkiye’de, AB’nde ve Dünyada Tarla Bitkileri Ekilişi (2000) .................... 187 Tablo 94. Türkiye, AB ve Dünya Tarla Bitkileri Üretim Değerleri (2000) ................... 187 Tablo 95. Türkiye ve Antalya İli Tarla Bitkileri Ekilişi (2000) .................................. 187 Tablo 96. Tarla Bitkileri Alanlarının Oransal Dağılımı (2000) .................................. 188 Tablo 97. Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarla Bitkileri Ekilişleri (2000) ........................ 188 Tablo 98. Türkiye ve Antalya’da Tarla Bitkileri Üretim Değerleri (ton) ..................... 189 Tablo 99. Alt Bölgelerde Bazı Tarla Bitkileri Üretim Miktarları (2000) (ton) .............. 191 Tablo 100. Türkiye ve Antalya İli Pamuk Üretim ve Ekiliş alanları Değerleri (2000) ..... 192 Tablo 101. Antalya İlinde Pamuk Üretiminin Gelişimi (1990-2000) ........................... 194 Tablo 102. Türkiye ve Antalya’da Süs bitkileri Üretim Alanları (da) ........................... 194 Tablo 103. Antalya‘nın Yıllar İtibariyle Süs Bitkileri Üretim Alanları (da) .................... 195 Tablo 104. Antalya İli Alt Bölgelerine Göre Süs Bitkileri Üretim Alanları (2001) .......... 196 Tablo 105. Antalya İlinde En fazla Üretimi Yapılan Kesme Çiçek Türleri ..................... 197 Tablo 106. Türkiye’den İhraç Edilen Süs Bitkileri Miktarları ve Değerleri .................... 199 Tablo 107. Ülkeler Bazında Antalya İlinden Yapılan Kesme Çiçek İhracatı .................. 200 Tablo 108. Türkiye İç ve Dış Mekan Süs Bitkileri Üretim Alanı (2001) ....................... 201 Tablo 109. AB ve Türkiye Organik Ürün Üretim Alanı ve İşletme Sayısı (2000) .......... 205 Tablo 110. Antalya İli Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvan Varlığı (2001) ........................ 207 Tablo 111. Antalya İlinde Büyükbaş Hayvan Varlığı (2001) ...................................... 208
15
Tablo 112. Antalya İlinde Küçükbaş Hayvan Varlığı (2001) ...................................... 210 Tablo 113. Antalya İli Kanatlı Hayvan Varlığı (2001) ............................................... 212 Tablo 114. Yıllar İtibariyle Antalya ve Alt Bölgeleri Kovan Varlığı (2001) ................... 213 Tablo 115. Alt Bölgelerde Hayvansal Ürünlerin Üretim Miktarları (2001).................... 213 Tablo 116. Antalya İli Alt Bölgelerinde Yıllar İtibariyle Süt Üretimi (kg) ..................... 213 Tablo 117. Alt Bölgeler ve Yıllara Göre Yumurta Üretimi .......................................... 215 Tablo 118. Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Bal Üretimi .............................................. 215 Tablo 119. Antalya İlinde Üretilen Diğer Hayvansal Ürünler (2001) .......................... 216 Tablo 120. Antalya İli Alt Bölgeler Bazında Balıkçı ve Tekne Dağılımı ........................ 216 Tablo 121. Boylarına Göre Antalya ili Tekne Dağılımı .............................................. 217 Tablo 122. Alt Bölgeler Bazında Antalya İli Kültür Balıkçılığı Proje Kapasite Dağılımı ... 218 Tablo 123. Antalya İli Orkinos (Ton Balığı) ve Çipura-Levrek Üretimi SWOT Analizi..... 220 Tablo 124. Bazı Ürünlerde Antalya, Türkiye, AB ve Dünya da Verimlilik (2000) .......... 223 Tablo 125. Antalya Domates Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .............................. 225 Tablo 126. Antalya Hıyar Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ................................... 226 Tablo 127. Antalya’da Örtü-Altı Domates Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ............. 227 Tablo 128. Antalya’da Örtü-Altı Biber Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .................. 228 Tablo 129. Antalya’da Örtü-Altı Hıyar Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .................. 228 Tablo 130. Portakal Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu ......................................... 229 Tablo 131. Muz Dikim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ............................................... 230 Tablo 132. Ceviz Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu ............................................. 230 Tablo 133. Badem Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu ........................................... 230 Tablo 134. Nar Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu ................................................ 231 Tablo 135. Elma Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu .............................................. 232 Tablo 136. Çilek Dikim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .............................................. 233 Tablo 137. Buğday Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ............................................ 234 Tablo 138. Pamuk Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ............................................. 234 Tablo 139. Antbirlik Pamuk Alış Fiyatları (2000) ..................................................... 235 Tablo 140. Antalya İlinde Bazı Süs Bitkileri Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .......... 236 Tablo 141. Antalya İlinde Sığır Varlığı Projeksiyonu ................................................ 237 Tablo 142. Antalya İlinde Koyun ve Keçi Varlığı Projeksiyonu .................................. 238 Tablo 143. Antalya İlinde Arı Kovanı Varlığı ve Bal Üretimi Projeksiyonu ................... 238 Tablo 144. Antalya İl Geneli Tarımsal Üretim Değerleri (2000) ................................ 239 Tablo 145. Antalya İli I. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000) ...................................... 244 Tablo 146. Antalya İli II. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000) ..................................... 247 Tablo 147. Antalya İli III. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000) ................................... 250 Tablo 148. Antalya İli IV. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri (2000) ....................... 253 Tablo 149. Antalya İli V. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri (2000) ........................ 256 Tablo 150. Antalya İli Su Ürünleri İstihsal Değerleri (2001) ..................................... 259 Tablo 151. Kültür Balıkçılığı Üretimi ve Değerleri (2001) ......................................... 261 Tablo 152. Bazı Tarımsal Ürünlerin Üretiminin Alt Bölgeler Bazında Karşılaştırılması ... 272 Tablo 153. Master Plan Stratejilerinin SWOT Analizi ............................................... 273 Tablo 154. Suni Tohumlama Desteklemeleri .......................................................... 279 Tablo 155. Çayır Mera Yem Bitkileri Desteklemeleri ................................................ 280 Tablo 156. Besi Hayvanı Desteklemeleri ............................................................... 280 Tablo 157. Damızlık Hayvan Desteklemeleri .......................................................... 280 Tablo 158. Süt Teşvik Desteklemeleri ................................................................... 280 Tablo 159. Pamuk Destekleme Prim Uygulamaları .................................................. 281 Tablo 160. ÇKS ve Doğrudan Gelir Desteği Gerçekleşme Değerleri ........................... 281 Tablo 161. Büyük Su İşleri .................................................................................. 281 Tablo 162. Küçük Su İşleri .................................................................................. 282 Tablo 163. Yeraltı Sulamaları............................................................................... 282
17
GRAFİKLER
Grafik 1. Antalya İlinde Aylara Göre Sıcaklık Değerleri ...........................................62 Grafik 2. Aylara Göre Ortalama Yağış Miktarları ....................................................64 Grafik 3. Ortalama Günlük Güneşlenme Süreleri ...................................................65 Grafik 4. Ortalama Yağışlı Gün Sayısı ...................................................................65 Grafik 5. Genel Arazi Dağılımı .............................................................................68 Grafik 6. Arazi Dağılım Oranları Antalya ve Türkiye Karşılaştırması ..........................68 Grafik 7. Alt Bölgelerin Toplam Alanları ile Tarım Alanları .......................................69 Grafik 8. Alt Bölgelerde Tarım Alanlarının Payları ...................................................69 Grafik 9. Nüfus Artışının Yıllara Göre Seyri............................................................71 Grafik 10. İlin Nüfusunun Alt Bölgelere Dağılımı (2000) ...........................................72 Grafik 11. Alt Bölgelere Göre Köy Sayısı Dağılımı ....................................................74 Grafik 12. Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme ........................76 Grafik 13. Antalya İli – Türkiye Karşılaştırmalı GSYİH Gelişme Hızları ........................77 Grafik 14. Faaliyet Alanlarına Göre Tarımsal İşletmeler ............................................83 Grafik 15. Tarımsal Faaliyetlerin Arazi Miktarlarına Göre Dağılımı ..............................85 Grafik 16. Antalya İli Tarım Alanlarının Türkiye Geneli İçerisindeki Payı......................85 Grafik 17. Türkiye Genelinde Tarım Alanlarının Dağılımı ...........................................86 Grafik 18. Antalya İlinde Tarım Alanlarının Dağılımı .................................................87 Grafik 19. Alt Bölgeler Tarım Alanlarının Kullanımı Açısından Karşılaştırması ...............87 Grafik 20. Antalya İli I. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı ..................................88 Grafik 21. Antalya İli II. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı .................................89 Grafik 22. Antalya İli III. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı ................................89 Grafik 23. Antalya İli IV. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı ................................90 Grafik 24. Antalya İli V. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı .................................90 Grafik 25. Örtü-altı Alanların Miktar Karşılaştırması (2001-2002) ..............................91 Grafik 26. Örtü-altı Alanların Sera Yapılarına Göre Dağılımı (2001-2002) ...................91 Grafik 27. Yıllar İtibariyle Gübre Tüketim Miktarları .................................................95 Grafik 28. Pamuk Alım Fiyatlarının Yıllara Göre Seyri ............................................. 112 Grafik 29. Tarım Alanlarının Alt Bölgelere Dağılımı ................................................ 132 Grafik 30. İlin Arazilerinin Kullanım Yetenek Sınıflarına Göre Dağılımı ...................... 133 Grafik 31. İlin Arazilerinin Toprak Profil Derinliğine Göre Dağılımı ............................ 134 Grafik 32. Sulanan Alanların Alt Bölgelere Dağılımı ................................................ 138 Grafik 33. Alt Bölgelerde Sulanan Alanlar ............................................................. 139 Grafik 34. Alt Bölgelerde Sulama Şekilleri ............................................................ 139 Grafik 35. Antalya İli ve Türkiye’de Tarımın GSYİH'daki Payı .................................. 143 Grafik 36. Antalya İlinde Sektörlerin GSYİH Payları (%) ......................................... 143 Grafik 37. Ana Sektörlerin GSYİH Paylarının Gelişimi (% - Cari Fiyatlarla) ................ 144 Grafik 38. Antalya İlinde Tarımda Büyüme Hızı (%)............................................... 145 Grafik 39. Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri .............................................. 146 Grafik 40. Antalya İlinde Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri .......................... 146 Grafik 41. Sebze Üretim Alanlarının Oransal Dağılımı (2000) .................................. 151 Grafik 42. Antalya’da Üretilen Sebze Gruplarının Türkiye Üretiminde Payları (2000) .. 152 Grafik 43. Meyvesi Yenen Sebzelerin Alt Bölgelere Göre Oransal Dağılımı (2000) ...... 152 Grafik 44. Yıllar İtibariyle Üretim Yapılan Örtü-Altı Alanların Gelişimi ....................... 154 Grafik 45. Yapısına Göre İlin Örtü-altı Alanları (2000-2001) ................................... 155 Grafik 46. Alt Bölgelerde Örtü-altı Ekiliş ve Üretim Oranları (2000) ......................... 157 Grafik 47. Alt Bölgeler Örtü-altı Sebze Üretimi ...................................................... 157 Grafik 48. Bazı Sebze Türlerinin Üretim Miktarları ................................................. 159 Grafik 49. Bazı Sebzelerin Alt Bölgeler Bazında Üretim Miktarları (2000) .................. 160 Grafik 50. Bazı Sebzelerin Yıllar İtibariyle Üretim Miktarları .................................... 163 Grafik 51. Türkiye’de Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı (2000) ................... 172 Grafik 52. Alt Bölgelerde Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı (2000) .............. 172 Grafik 53. Antalya İlinde Üretilen ve Türkiye Üretiminde Önemli Payı Olan Meyveler .. 174 Grafik 54. Alt Bölgelerde Üretilen Meyve Gruplarının Dağılımı (2000) ....................... 176
18
Grafik 55. Meyve Veren Ağaçların Oransal Dağılımı (2000) ..................................... 177 Grafik 56. İlde Mevcut Meyve Ağacı Varlığı (2000) ................................................ 178 Grafik 57. Alt Bölgeler Bazında Meyve Veren Ağaçların Oransal Dağılımı (2001) ........ 179 Grafik 58. Antalya ve Türkiye’de Narenciye Üretimi ............................................... 181 Grafik 59. Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler ............. 184 Grafik 60. Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler ............. 185 Grafik 61. Tarla Bitkileri Ekiliş Oranları (2000) ...................................................... 189 Grafik 62. Tarla Bitkileri Üretiminin Dağılımı ......................................................... 190 Grafik 63. Buğday, Pamuk ve Mısır Üretim Değerleri (2000) ................................... 190 Grafik 64. Susam, Nohut ve Yonca Üretim Değerleri (2000) ................................... 191 Grafik 65. Tarla Bitkileri Üretiminin Oransal Dağılımı (2000) ................................... 192 Grafik 66. Antalya İli Pamuk Üretiminin Türkiye’deki Payı (2000) ............................ 193 Grafik 67. Yıllar İtibariyle Süs Bitkileri Üretim Alanları ........................................... 196 Grafik 68. Antalya İlinde Üretilen Kesme Çiçek Türlerinin Alan Dağılımı (2002) ......... 198 Grafik 69. İlin Toplam Ruminant Hayvan Varlığı (2001) ......................................... 208 Grafik 70. Alt Bölgelerde Büyükbaş Hayvan Varlığı ................................................ 209 Grafik 71. Yıllar İtibariyle İldeki Sığır Sayısı .......................................................... 210 Grafik 72. Yıllar İtibariyle İldeki Keçi Sayısı .......................................................... 211 Grafik 73. Yıllar İtibariyle İldeki Koyun Sayısı ....................................................... 212 Grafik 74. Yıllar İtibariyle Süt Üretimi .................................................................. 214 Grafik 75. Yıllara Göre Et Üretimi ........................................................................ 215 Grafik 76. Alt Bölgeler Balıkçı ve Tekne Sayıları .................................................... 217 Grafik 77. Su Ürünleri Kültür Üretimi Kapasite Dağılımı (2001) ............................... 219 Grafik 78. Su Ürünleri Mevcut Proje Kapasiteleri ................................................... 219 Grafik 79. Bazı Tarla Ürünleri Verimlilik Karşılaştırmaları (2000) ............................. 224 Grafik 80. Bazı Sebze ve Meyvelerde Verimlilik Karşılaştırmaları (2000) ................... 224 Grafik 81. Domates Ekim Alanının Yıllara Göre Artış Projeksiyonu ........................... 226 Grafik 82. Domates Üretiminin Yıllara Göre Artış Projeksiyonu ................................ 226 Grafik 83. I. ve II. Alt Bölgelerde Örtü-Altında Domates Üretim Projeksiyonu ........... 227 Grafik 84. I. ve II. Alt Bölgelerde Örtü-Altı Biber Üretimi Projeksiyonu ..................... 228 Grafik 85. Meyve Veren Nar Ağacı Sayısı Projeksiyonu ........................................... 232 Grafik 86. Yıllara Göre Elma Ağaç Sayısındaki Azalış .............................................. 233 Grafik 87. Antalya İli Pamuk Ekim Alanlarındaki Dramatik Azalış ............................. 235 Grafik 88. Antalya İlinde Pamuk Alım Fiyatlarının Yıllara Göre Seyri ......................... 236 Grafik 89. Süs Bitkileri Ekim Alanlarının Gelişimi ................................................... 237 Grafik 90. Antalya İlinde Yıllara Göre Hayvan Varlığında Azalma Projeksiyonu .......... 238 Grafik 91. Antalya İli Üretim Değerleri Payları ....................................................... 243 Grafik 92. İlin Üretim Değerleri Toplamının Alt Bölgelere Dağılımı ........................... 243 Grafik 93. I. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları ..................................................... 246 Grafik 94. II. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları .................................................... 250 Grafik 95. III. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları ................................................... 253 Grafik 96. IV. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları ................................................... 256 Grafik 97. V. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları .................................................... 259 Grafik 98. İlde Önemli Ürünlerin Üretim Değerleri Karşılaştırması ............................ 262
19
SUNUŞ
Coğrafi konumu, doğal kaynakları ve ekolojisi ile tarımsal üretim açısından
Dünya’da önemli bir yere sahip olan Ülkemiz, iç tüketimi karşılayabilecek ve uluslararası
pazara yönelik olarak üretim yapabilecek bir potansiyele sahiptir.
İl Tarım Master Planları hazırlanmasının amacı; tarımsal kaynakların belirlenmesi
(toprak, su, ekoloji, iş gücü ve teknik bilgi düzeyi vb.), kısıtların ortaya konulması (üretim
tekniği, örgütlenme, yatırım gereksinimi, işgücü ve pazarlama problemleri gibi), tarımsal
kaynak ve potansiyelin değerlendirilerek tarımda verimliliğin ve çiftçi gelirlerinin
artırılması, ürün arzında sürekliliğin sağlanması yanında, tarımın çevre, sanayi, turizm
gibi diğer sektörlerle ilişkilerinin belirlenmesi, doğal kaynakların ve çevrenin
korunmasıdır.
Tarımsal kalkınma, planların hazırlanması ve bu planların bir disiplin içinde
uygulanması ile mümkündür. Master Planların hazırlanmasında, kamu kurum kuruluşları
ile üniversite, sivil toplum örgütleri ve özel sektör temsilcilerinin katılımları sağlanmıştır.
Bu bağlamda, planların yerel olarak hazırlanması anlamına da gelen “İl Tarım Master
Planları” ile, tarımsal ve kırsal kesimi sadece talep eden değil, aynı zamanda planlayan ve
yetki kullanan konuma getirmek hedeflenmiştir.
Yapılacak planlarla; bir yandan sınırlı kaynakların daha etkin ve verimli
kullanılması sağlanırken, diğer yandan da yöre insanının gerçek sorunlarına yönelik
çözümler daha kısa sürede üretilebilecektir.
Bölge halkının refah düzeyini artırmaya yönelik olarak hazırlanan ve bölgenin
gerçek ihtiyaçları ile bunların çözüm yollarının ortaya konulmaya çalışıldığı bu değerli
dökümanın, kamu ve özel sektör girişimcilerine yol gösterici ve faydalı olmasını temenni
ediyorum.
Prof. Dr. Sami GÜÇLÜ
Tarım ve Köyişleri Bakanı
21
ÖNSÖZ
Son yirmi yılda yayınlanmış gazeteleri taradığımızda, Türkiye nüfusunun yarısının
yaşamakta olduğu tarım kesimi ile ve özellikle bu kesimin geçim kaynağını teşkil eden
tarım sektörü ile ilgili bilgi ve haber bulmamız güçtür. Tarımla ilgili rastladığımız
haberlerin ise, daha çok büyük şehirlerde yaşayan tüketicinin günlük yaşamını etkileyici
olabildiği sürece gazete sayfalarında veya diğer medyada yeralabildiğini görmekteyiz.
Bu çarpıcı gösterge, bir anlamda, tarım kesiminin kendisini yeterince ifade
edememesinin; bununla birlikte, tarım alanında etkin planlamanın, hedeflemelerin ve de
bilginin yoğun kullanımına odaklı çalışmanın olmayışının sonucudur.
Öte yandan, ülke gündemini ne kadar farklı konular işgal ederse etsin, aynı
ekonomik ve sosyal koşulları paylaştığımız her kademedeki insanımız, Memleketimizin
sahip olduğu doğal kaynakların zenginliğinin ve güçlü tarımsal potansiyelin varlığından
haberdardır. Bu sebeple, tarımın mühendisleri ve tarımla ilgili meslek sahiplerinden,
tarımsal kalkınmamız konusunda, bugün, her zamankinden daha fazla, planlama,
program, bilgi ve hizmet beklenmektedir.
Tarımsal kaynaklarımızın zenginliği ve bunun yanısıra gelir düzeyi düşük, tarımda
istihdam edilen kalabalık nüfusumuz gözetildiğinde, ekonomik olarak güçlenmemizde,
tarımsal kalkınmamızın gözardı edilemeyeceği açıkça görülmektedir. Kalkınmış
toplumlarla entegrasyonumuzun tamamlanabilmesinin temel koşulu da, mevcut
kaynaklarımızı, sürdürülebilirliğini muhafaza ederek doğru ve etkin bir şekilde
değerlendirmeyi başarmamızdır.
Sadece üretmek ve toplamaktan, “bilgi odaklı çalışmaya” ve “planlı üretime”
geçiş, modern insanın eriştiği bir evrim ve bilinçlenme sürecidir. Planlamasız üretimle,
sadece kaynaklar tüketilerek hayatta kalma başarısı elde edilir, ancak günümüz dünya
standartlarında rekabet şansı elde edilemez ve reel anlamda kalkınma asla gerçekleşmez.
Bilgiye, bilgi üretene, bilgiyi yoğun ve etkin kullanana, bilgi merkezli üretim faaliyetine
önem ve değer veren bir süreç içerisine girmiş bulunuyoruz. Kalkınabilmemiz için,
tarımsal üretimi, bilgi ve teknoloji merkezli konuma; ayrıca, istatistik, plan, proje ve
organizasyona dayalı bir faaliyet durumuna getirmek zorundayız.
Bu bilinçle, İl Müdürlüğümüz bünyesinde oluşturulan Master Plan Hazırlama
Ekibimiz, 2002 yılı içerisinde çalışmalarını sürdürmüş ve elinizdeki bu dökümanı
hazırlamıştır. Hazırladığımız Master Plan, bu anlamda, “tarımda yerel düzeyde bilginin
yoğun kullanımına” bir ilk adımdır. Bunlar yanısıra, ortaya konan hedeflerle, Antalya
ilinde yerel düzeyde tarımsal planlamanın önemli bir kilometre taşını oluşturmaktadır.
Master Plan hazırlamada tek bir yöntem ve format sözkonusu olmadığı için, bu
çalışmamız hazırlanırken, Antalya ilinin kendine has koşulları ve özellikleri göz önünde
bulundurularak, mevcut tarımsal profilini yansıtacak ve bu koşullar üzerine geliştirilecek
tarımsal kalkınmada rehber niteliği taşıyabilecek bir veri tabanı oluşturulmasına
çalışılmıştır. Bu dökümanda, İlin tarımsal kaynakları, kısıtları ve İlde tarımın performansı
ortaya konarak, “İlin tarımsal kalkınma koşulları” belirlenmekte ve ardından, bu
kalkınma koşulları ışığında geliştirilen strateji ve amaçlar doğrultusunda öngörülen
hedeflemeler ve projeksiyonlar yeralmaktadır.
Yaptığımız çalışmanın, Antalya ili tarımının 2010 yılında oluşacak resmine katkıda
bulunmasını temenni ediyoruz.
23
BÖLÜM 1. GİRİŞ
Planlama, kalkınmanın ilk basamağıdır. Hedefe ulaşmak için planlama şarttır.
Türkiye’de 1963 yılında ulusal düzeyde planlı dönemin başlamasıyla birlikte, Beş
Yıllık Kalkınma Planları içerisinde tarımsal planlama da yer almaya başlamıştır ve böylece
tarımsal planlamada merkezi planlamanın yönlendirmesi etkinlik kazanmıştır.
Ancak, VII. Beş Yıllık Kalkınma Planında ulusal düzeyin altındaki düzeylerde
yerinden planlamaya yönelik bir strateji değişikliğinin işaretleri görülmektedir. Bu
değişiklik, il özel idarelerinin etkin hale getirilmesi ve yerel kurumların güçlendirilmesini
içine alan kapsamlı yapısal reform için genel bir altyapı oluşturmaktadır.
1.1. İL TARIM MASTER PLANI NEDİR
Tarımla ilgili mevcut durum ve yürütülen çalışmaların tespitinin yanısıra; ilin
özelliklerinin, ildeki potansiyellerin ve kısıtların analiz edilmesi suretiyle gelecek 10 yıllık
süre için hedeflemelerin ortaya konmasıdır.
1.2. MASTER PLANININ HAZIRLANMA NEDENİ
1995 yılında Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Tarım Anlaşmasının imzalanması ve
Avrupa Gümrük Birliği Anlaşması, Türk tarımının geniş ölçüde iyileştirilmesi ihtiyacını
ortaya çıkarmıştır. Tüketicilerin tarımsal ürünlere daha kolayca erişebilmeleri ve tarıma
verilen iç desteklerdeki zorunlu azalmalar karşısında Türk çiftçilerinin uluslararası
pazarlarda başarılı olabilmeleri için bu iyileştirme gereklidir.
1996-2000 yıllarını kapsayan VII. Beş Yıllık Ulusal Kalkınma Planı, kalkınma
stratejisini merkezi planlama yerine, yerinden planlama sürecine kaydırmaktadır.
Bu sürecin önemli bir özelliği yerel kurumların güçlendirilmesi ve il idaresinin
kolaylaştırılması; bir diğer özelliği ise hükümetin 81 ilin her birinde, on yıllık dilim
içerisinde 2010 yılına kadar tarımsal master planlarının hazırlanma kararıdır.
2001 – 2005 yıllarını kapsayan VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı, kırsal kalkınma
projelerinin yerel tarım üreticileri tarafından belirlenmesi ve hazırlanmasında daha fazla
sorumluluklar verilmesi de dahil olmak üzere bölgesel kalkınma girişimlerine daha fazla
önem vermiştir.
İl seviyesinde entegre kalkınma planlaması Devlet Planlama Teşkilatı (DPT)
tarafından halen iki ilde pilot olarak uygulanmaktadır (Düzce ve Mersin). Bu uygulama
bütün önemli ekonomik sektörleri (tarım, sanayi, madencilik, enerji ve hizmet sektörleri)
kapsamaktadır. Aynı zamanda sosyal, ekonomik ve ölçümsel boyutları ilin genel kalkınma
planı içerisinde entegre etmeyi öngörmektedir.
İl tarım master planları, bu entegre yerinden planlama sürecinin önemli bir
tamamlayıcısı durumundadır.
1.3. MASTER PLANIN AMACI
İl Tarım Master Planının amacı; kaynakların belirlenmesi (toprak, su, ekoloji,
işgücü ve teknik bilgi düzeyi), kısıtların ortaya konulması (üretim tekniği, örgütlenme,
yatırım gereksinimi, işgücü, pazarlama problemleri vb.), tarımsal kaynak ve potansiyelin
değerlendirilerek tarımda verimliliğin ve çiftçi gelirlerinin artırılması, ürün arzında
sürekliliğin sağlanması; tarımın çevre, sanayi, hizmet, turizm gibi diğer sektörlerle
ilişkilerinin belirlenmesi, doğal kaynakların ve çevrenin korunması olarak ifade edilebilir.
24
Tarımsal Master Planın İlimizde hazırlanması; tarımsal planlamanın
yöreselleştirilmesi anlamına gelmektedir. Tarımsal ve kırsal kesimi sadece talep eden
değil, aynı zamanda planlayan ve yetki kullanan konumuna getirmektedir. İlin kendi yöre
halkının kalkınma vizyonlarını, isteklerini, amaçlarını ve stratejilerini, ulusal planlara
yansıtmaları için önemli bir fırsat yaratmaktadır.
Ayrıca, hazırlanan Master Plan, yoğunlukla gündeme gelen e-tarım, e-devlet
projelerinde yerini almak üzere Antalya ilinin tarımsal potansiyeli ve durumu ile ilgili geniş
bir veritabanı sağlaması yönüyle önemli bir kaynak teşkil etmektedir.
1.4. MASTER PLANIN ÖZELLİKLERİ
İl Tarım Master Planı, tutarlı ve uygulanabilir içeriği olan, teknik anlatımları az ve
dolayısıyla farklı gruplar tarafından kolayca okunup anlaşılabilen, il ile ilgili doğru,
geçekçi ve anlaşılabilir bilgilere dayanan bir dökümandır.
İl Tarım Master Planı, kalkınma amaçlarını ve bu amaçlara ulaşma araçlarını;
bunun yanısıra, kalkınma amaçlarına bağlı olarak, projeler, programlar ve politikaları
gerçekleştirebilecek planları ortaya koyacak ve bu amaçların elde edilmesi için belirli bir
süre rehberlik edecek şekilde hazırlanmıştır.
Eldeki imkânların ve kısıtların, bunla birlikte kalkınma potansiyellerinin ve
sorunlarının anlaşılması için, İlin biyo-fiziksel ve sosyo-ekonomik koşullarının sistematik
analizine yer verilmiştir. Bunun için, master planın hazırlanması, yalnızca teknokrat-
bürokrat uygulaması olarak değil, resmi, özel sektör ve gönüllü kuruluşlar arasında ortak
bir öğrenme ve değerlendirmeye dayalı bir uygulama olarak ele alınmıştır.
İlde bulunan halkın ortak isteklerini ve geleceğe yönelik vizyonlarını göstermesi
amacıyla, çalışmalara muhtelif resmi kurumlar, özel sektör ve yerel tarım üreticilerinin
aktif katılımı sağlanmaya çalışılmıştır.
Master Plan çalışmamızda takip edilen uygulamalar şu hususları içermektedir:
Katılımcıların ve yöre halkının uyumunun sağlanması;
Kamu ve özel sektör arasında etkin bir işbirliğinin geliştirilmesi;
Diğer sektörlerle kurulacak iletişim sayesinde bir sistemler perspektifinin
belirlenmesi;
Tarım ve kırsal kalkınmada sürdürülebilirliğe önem verilmesi;
Planlamanın ilgili kalkınma faaliyetlerinin bir süreci olarak ele alınması;
Yönetim kurallarına bağlı kalınması.
gibi hususlara dikkat edilerek, açık ve net, sosyal adaleti ve kanun hakimiyetini
gözetir biçimde hazırlanmıştır.
1.5. PLANLAMANIN KAPSAMI
Planlamanın kapsamı tarım sektörü ile sınırlı olması nedeniyle, yönetim
sorumluluğu Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndadır. Bununla beraber, İlde hizmetleriyle
tarım sektörünü doğrudan veya dolaylı şekilde etkileyen diğer kuruluşlarla işbirliğine önem verilmiştir.
Master plan 2001-2010 yıllarını kapsayan on yıllık dönem için hazırlanmış olup;
kalkınma amaçları, bu amaçlara ulaşmada stratejiler ve bu stratejilerin desteğinde
muhtemel program ve projeleri içermektedir.
Master Plan hazırlık çalışmalarının başında ildeki kamu kurumları, özel sektör ve
25
sivil toplum örgütü temsilcileri ve çiftçi temsilcilerinin katılımı ile Haziran ayının son
haftasında il düzeyinde paydaşlar (stakeholder) toplantısı yapılmıştır.
Antalya ili biyo-fiziksel ve sosyo-ekonomik koşullar bakımından tekdüze bir yapıya
sahip olmayıp, farklılıklar göstermektedir. Bu durum göz önüne alınarak, il beş agro-
ekolojik alt bölgeye ayrılmıştır. Her alt bölgede yer alan ilçelerin, tarım ilçe müdürlerinin
katıldığı toplantılarda alt bölgenin problemleri, potansiyelleri, fırsatları ve kısıtları
tartışılmış ve ayrıca, ilçe müdürlükleri kendi ilçelerinde faaliyet gösteren tarımla ilgili
kurum ve kuruluşlarla birer toplantı yaparak sonuçlarını bir rapor halinde sunmuşlardır.
Master Planın ilk beş bölümünün hazırlanmasının ardından ilk yapılan paydaş toplantısına
iştirak eden kişilere ilaveten, daha geniş katılımlı İkinci Paydaş Toplantısı yapılmış ve bu
toplantıda ekibimizin yaptığı çalışmalarda tespit edilen problem, potansiyel ve bunlara
yönelik olarak önerilen muhtemel program ve alt programlar üzerinde mutabakata
varılmıştır.
1.6. MASTER PLANIN İÇERİĞİ
Master Planın hazırlanmasının tek bir doğru yolu ve hazırlanacak Master
Planın tek bir şekli bulunmamaktadır.
Master plan, kendi çerçevesi içerisinde, il ile ilgili özellikleri ve irdelenen konuları,
ilçeler bazında değil, agro-ekolojik koşulların ve idari yapının şekillendirdiği alt bölgeler
bazında ele alan bir dökümandır.
Hazırladığımız master plan şu ana hususları içermektedir.
Mevcut durum ve ilin ihtiyaçları; (kalkınma politikaları, planlar)
İmkânlar ve kısıtlar, plan oluşumundaki analitik süreçler;
Planlama dönemi için amaçlar ve kalkınma teklifleri.
Bu ana hususlara ilaveten aşağıdaki konular da Master Planın içeriğinde yer
almaktadır:
İlin kalkınma koşullarının gözden geçirilmesi;
Biyo-fiziki ve sosyo ekonomik olarak ilin ana özelliklerinin tanımlanması;
Tarımsal üretimin ve pazarlamanın gerçekleştiği koşulların tanımlanması;
Alt-bölgeler arasındaki farklılıkların ortaya konması;
Zaman içerisindeki trendlerin analiz edilmesi;
İlin yenilenebilen ve yenilenemeyen tarımsal ve diğer ana kaynaklarına önem
verilerek doğal kaynak envanterinin çıkarılması;
Alt-sektörler ve ürün gruplarına göre ilin tarım sektörü performansının
gözden geçirilmesi;
Tarımsal kalkınmada Antalya iline özgü problemler ve potansiyeller ile
imkanlar ve engellerin analiz edilmesi;
Tarımsal master plan için kalkınma hedeflerinin ve amaçlarının ortaya
konması ve bunların elde edilmesine yönelik alternatif stratejilerin
değerlendirilmesi;
Her program alanı için hazırlanan uzun ve kısa proje listeleri ile beraber
stratejik program alanlarının belirlenmesi;
Planın koordinasyonu, izlenmesi ve değerlendirilmesine yönelik
düzenlemelerinin ve yöntemlerinin değerlendirilmesi.
Master planın bölüm ve konu başlıkları da mümkün olduğu ölçüde yukarıda
bahsedilen içeriğe uygun şekilde hazırlanmıştır.
26
Antalya ili tarım master planı sekiz bölümden oluşmaktadır. Master Planın
hazırlanma nedeni, amacı, kapsamı ve yönetimi birinci bölümde; tarımsal kalkınmanın
gerekliliği, tarımsal planlama süreci ve politikalar ise ikinci bölümde sunulmaktadır.
Üçüncü bölümde; ilin biyo-fiziksel, sosyo-ekonomik özellikleri, üretim sistemleri,
pazarlama sistemleri ve tarım hizmetlerini içine alan il yapısına yer verilmiştir. Dördüncü
bölümde; ilin doğal, fiziksel, insan ve kurumsal kaynak boyutunu içine alan tarımsal
kaynak envanteri tanımlanmıştır. Beşinci bölümde; tarımın performansı (yerel
ekonomiye katkısı, üretim ve verimlilik, bölgesel ve ulusal ekonomi ile bağlantılar) ele
alınmıştır. Altıncı bölümde ise; ilin kalkınmasıyla ilgili problemleri, potansiyelleri ve
sınırlılıkları incelenmiştir. Yedinci bölümde; kalkınma amaçları ve stratejiler formüle
edilmiştir. Sekizinci bölümde; program ve projeler tanımlanmış olup program ve
projeleri içeren birleştirilmiş kalkınma önerileri belirlenmiştir.
Bunlara ilaveten ayrıntılı analizler ve bulgular (tablolar ve grafikler dahil),
planlama verilerine ait dökümanlar (ve diğerleri) ile idari yapıyı bozmadan belirlenmiş
agro-ekolojik haritası, ulaşım, fiziki coğrafya (arazi yapıları, nehirler ve göller), toprak ve
toprak yapısı, bitki örtüsü ve ürün desenleri konulu haritalar ek olarak yeralmıştır.
1.7. MASTER PLAN HAZIRLAMA PROGRAMI
Uygulama Hazırlıkları: Master planın etkin biçimde uygulanabilmesi ve süratle
sonuç alınabilmesi için iyi bir planlama ve organizasyon gereklidir. Bu itibarla ilk aşamada
İl Müdürlüğümüz Proje ve İstatistik Şubesi bünyesinde yetkin ve konusunda birikim sahibi
elemanlarımızın katılımıyla Master Plan Hazırlama Ekibi teşkil edilmiştir. Ekibin
teşekkülünü müteakiben Master Plan hazırlık çalışmaları için gerekli faaliyet çizelgesi
hazırlanarak Haziran-Aralık 2002 takvimi üzerinden bir yol haritası belirlenmiştir.
Zamanlamanın bu şekilde tespit edilmesinin ardından iş bölümü ve planlama yapılmıştır.
Birinci Paydaş Toplantısı: Bu toplantıya, Bakanlık İl Müdürü başkanlığında, tüm
Şube Müdürleri, Tarım İlçe Müdürleri yanısıra, tarımla doğrudan veya dolaylı etkileşim
içinde bulunan İldeki kuruluşların tamamına yakını ile sivil toplum örgütlerinin katılımları
sağlanmıştır.
Toplantıda, İl Tarım Master Planının tanımı, önemi, içeriği ve hazırlanması
hakkında bilgi verilmiş, katılımcıların önerileri ve düşünceleri dinlenerek izlenmesi
gereken yol konusunda fikir alışverişinde bulunulmuş, ayrıca ilgili kuruluşlardan bilgi
almak için Master Plan Hazırlama Ekibine destek verecek personel belirlenmiştir.
Verilerin Toplanması: Paydaş toplantısında destek grupları belirlendikten sonra
verilerin toplanma çalışmalarına başlanmıştır. Bu çalışmalarımız sırasında ilgili kurum
yetkilileri bizzat ziyaret edilerek kaynak temin edilmiştir. Bunun yanısıra, özellikle resmi
kurumların ve paydaşların internet üzerinden sundukları web sitelerindeki kaynaklardan
azami derecede istifade edilmiştir.
Alt Bölgelerin Tespiti: Verilerin toplanması çalışmalarında, ilk adım olarak
özellikle klimatolojik veriler, topografik bilgiler, arazi yapısı ve toprak yapısı ile ilgili
veriler incelenerek, idari yapı bölünmeden, Antalya ili için beş agro-ekolojik alt bölge
tespit edilmiş ve İlçe Müdürlerinin iştiraki ile yapılan toplantıda Master Plan hazırlama
çalışmalarımızda bu bölgelerin esas alınması konusunda mutabakata varılmıştır.
Alt bölgelerin belirlenmesinden sonra İlçe Müdürlüklerimizce örnekleme usulüyle
belirlenen köylerde incelemeler ve anket çalışmaları yapılmış ve yine İlçe Müdürlüklerimiz
bünyesinde, kendi mahallerindeki tarımla ilgili kurum, kuruluş ve çiftçi temsilcilerinin
katılımıyla birer toplantı düzenlenmiştir. Bu toplantılar sonucunda İlçe bazında tespit
edilen, potansiyeller, kısıtlar, problemler ve çözüm önerileri rapor edilmiştir.
Analiz ve Değerlendirme: Tali ve asli verilerin toplanmasını müteakiben verileri
analiz ve yorumlama çalışmaları başlatılmıştır. Bu aşamada, yine İl Müdürlüğümüz
bünyesinde oluşturulan alt çalışma gruplarınca verilerin derlenmesi, değerlendirilmesi ve
taraflarla istişare çalışmalarına hız verilmiştir.
27
Tarımın performansıyla ilgili olarak, Meyvecilik, Sebzecilik, Süs bitkileri,
Hayvancılık, Su ürünleri ve Tarla bitkileri konularında geçici raporların ve ürün değerlerini
gösterir tabloların hazırlanması sonrasında; üretim trendlerinin, gelecek 10 yıllık dönemi
kapsayan arz ve talep projeksiyonlarının şekillenebilmesi ve ayrıca amaç ve stratejiler ile
hedeflemelerin belirlenebilmesi gayesiyle Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesinden
çalışmalarımıza katılan Akademik Danışman Heyeti ile toplantılar ve istişareler yapılmıştır.
Geçici Raporların Hazırlanması: Nihai rapor taslağının hazırlanması öncesinde,
ekip üyeleri, kendi sahalarında sonuçlandırdıkları çalışmalarını rapor etmişlerdir.
İkinci Paydaş Toplantısı: Hazırlanan dökümanlar üzerinden, konular bazında
yapılan çalışmalar ve tespitlerle ilgili paydaşlara bir sunum yapılmış, elde edilen veriler
dahilinde tespit edilen potansiyeller, engeller, sorunlar ve çözüm önerileri, amaçlar,
stratejiler ve hedeflemeler katılımcılara anlatılmış ve görüşleri alınarak hazırlanan Master
Planın içeriği üzerinde ilgili kişi ve kuruluşlar ile mutabakata varılmıştır.
Nihai Raporun Hazırlanması: Pilot il olan Sivas ve İzmir Master Planları örnek
alınarak Antalya ili Tarım Master Planının hazırlama çalışmalarının dokümantasyonu
sonuçlandırılmıştır.
Antalya ili Tarım Master Planının hazırlanması çalışmalarına 2001 yılı bitiminde
başlandığı için genellikle elde bulunan veya diğer kurumlardan edinilen 2001 yıl sonu
verileri kullanılmış, ancak tüm üretim alanlarıyla ilgili verilerin bir arada değerlendirildiği
kısımlarda entegrasyon ve üniformitenin sağlanabilmesi için çoğunlukla 2000 yıl sonu
verileri esas alınmıştır. Güncel verilerin her zaman ilk tercih olmasının gözardı edilemez
bir husus teşkil etmesi ile birlikte, master planın, güncel bir rapor olma niteliği
taşımaktan çok, planlamanın yapılabilmesi için ilin kalkınma koşullarını ve ilin
potansiyelleri yanısıra kısıtları ile mevcut profilini ortaya koyması bakımından
bir gösterge teşkil etmesi hususları gözetildiğinde, uyguladığımız bu yöntem bir sorun
teşkil etmemiştir.
29
BÖLÜM 2. PLANLI KALKINMA VE TARIM
Tarımda kalkınmanın gerekliliğinin yanısıra, tarımsal kalkınma planları ve
politikaları ile yürütülen çalışmalar aşağıda sıralanmıştır.
2.1. TARIMSAL KALKINMANIN GEREKLİLİKLERİ
Tarımsal kalkınmanın gerekliliği, “genel anlamda,” “ülkemizde” ve “Antalya ilinde”
olmak üzere 3 ana başlık altında incelenmektedir.
2.1.1. Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği
Tarımdaki yoğunlaşmaya karşılık, günümüzde dünyanın hemen her yöresinde açlık
ve beslenme bozukluğu sorunu devam etmektedir. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım
Örgütü’nün (FAO) 10 Haziran 2002 tarihli açıklamasına göre, dünyada, halen 300
milyonu çocuk olmak üzere açlık sorunu yaşayan 800 milyon insan vardır ve her gün 24
bin kişi açlıktan ölmektedir. Bu sayı her saat başında 1000 insanın açlık sebebiyle
yaşamını yitirmesi demektir. Dolayısıyla, dünya nüfusunun sekizde biri halen ciddi açlık
tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktadır. Bu nedenle gıda sektörü 21. yüzyılın stratejik
sektörü durumundadır. Tarım ürünlerinin, temel ihtiyaç maddeleri oluşu, bu ürünlerin
stratejik önemlerini sürdürmelerini sağlar. Bu itibarla, tarım sektörü, ekonomik, sosyal,
politik ve teknik yönleriyle diğer sektörlerden farklı özellikleri olan ve vazgeçilmez öneme
sahip bir sektördür.
Dünya nüfusunun artışına paralel olarak artan gıda ve tekstil ihtiyacının
karşılanabilmesi ve bununla birlikte yaşam standartlarının iyileştirilebilmesi, tamamen
üretim yeterliliğine ve bu da tarımsal kalkınmada başarıya bağlıdır. Gerek bol ürün elde
etmek ve gerekse gelişmiş toplumlarda hedeflenen kalite ve ürün standartlarına
ulaşabilmek, tarımsal kalkınmanın sağlanmasıyla mümkündür.
Tarımsal kalkınma en basit anlamda üretim yetersizliğinin giderilmesi olarak
algılanabileceği gibi, gelişmişlik sürecine bağlı olarak verimin ve ürün kalitesinin
iyileştirilmesi, ürün dağıtımı ve güvencesinin temini, doğal kaynakların muhafazası gibi
konuları da içerir.
İnsan ihtiyaçları karşılanırken, temel doğal kaynaklar olan toprak, su ve havanın
ekolojisinin bozulmadan korunmasının temini de yine tarımsal kalkınma düzeyinde
mümkün olabilir.
2.1.2. Türkiye İçin Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği
Bir ülkenin kalkınmasını tamamlayabilmesinin ve toplumun yaşam standardını
yükseltebilmesinin temel koşulu, öncelikle kendi doğal kaynaklarını etkin biçimde
değerlendirebilmeyi başarabilmesidir. Bu doğal kaynaklar, kimi coğrafya için petrol veya
diğer yeraltı zenginlikleri olabildiği gibi, kimisi için yerüstü zenginlikleri, ormanları, su
kaynakları veya turizm merkezleri, doğası, kimi için ise kalabalık nüfusu ve işgücü gibi
insan kaynakları olabilir. Önemli olan, isabetli bir stratejinin yanısıra, tutarlı bir
organizasyon ve planlama ile doğru hedeflemeler yaparak bu kaynakları etkin olarak ve
muhafazasını sağlayarak rantabl yöntemlerle değerlendirebilmeyi başarabilmektir.
Zengin toprak ve su kaynakları ile değişik ekolojik özelliklere sahip olan Ülkemizin
tarımsal potansiyeli oldukça yüksektir. Bunun bir göstergesi olarak, Türkiye, dünya
tarımında kültüre alınmış birçok bitkinin gen merkezi, birçok tarımsal ürünün de dünyada
önde gelen üreticisi konumundadır. Ancak bugün itibariyle tarımsal geliri aynı paralelliği
göstermemektedir.
Ekonomimizin sanayi toplumlarıyla yarışacak düzeyde olmaması, mevcut
30
durumda doğal kaynaklarımızı en iyi şeklide değerlendirebilmemizi daha fazla
gerekli kılmaktadır. Diğer taraftan, nüfusumuzun kalkınmış ülkelerle
karşılaştırıldığında tarımsal alanlarda yoğun olmasının, o ülkelere nispetle
tarımsal kaynaklarımızın zenginliğinin doğal sonucu olduğu hususu da göz ardı
edilmemelidir. Zira, kalkınmış bir toplum olabilmek için, tarım toplumundan
sanayi toplumuna geçişi hızlandırmak ile ülkenin tarımsal kaynaklarına duyarsız
kalmak ve hatta yanlış stratejilerle bu kaynakları kaybetmek arasındaki eşiğin
doğru tespit edilebilmesi son derece önemlidir.
Türkiye’de tarım sektörü 1999 yılı itibariyle GSYİH içindeki payı %15 olmasına
karşılık, tarımsal sivil istihdam içindeki payı %45,1’dir. Görülmektedir ki nüfusun önemli
kısmı halen geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır. Bununla birlikte, tarım sektöründe
istihdam edilenlerin gelirleri diğer sektörlere göre daha düşüktür. Bunun sonucu ortaya
çıkan kır-kent farklılığı, köyden kente yoğun göçe sebep olmuştur. Göç ile başlayan
sosyal sorunların çözümlenebilmesi de ancak tarımsal kalkınma ile mümkündür.
Türkiye’nin 1963 yılında Avrupa Topluluğu’na üyelik başvurusuyla birlikte,
günümüze kadar hızlı sanayileşmeye dayalı büyüme ve gelişme stratejileri uygulamaya
konulmuştur. Bu stratejilerde tarım iki önemli rol üstlenmiştir: Sanayileşmeye destek
olacak hammadde yaratma ve gıda üretimi.
Ancak geride kalan 40 yıla rağmen, Türkiye, tarımsal kalkınmasında önemli
sayılabilecek bir gelişme sağlayabilmiş değildir. Türkiye’nin tarımsal nüfusu, toplam
nüfusu 6 misli fazla olan Avrupa Birliği’nin tarımsal nüfusundan daha fazladır. 370 milyon
nüfuslu birliğin 15,6 milyonu, yani %5’inden daha az bir kesimi tarımda istihdam
edilirken, Türkiye‘de 68 milyon nüfusun %35’i tarım sektöründe istihdam edilmektedir.
Bu itibarla, üyelik aşamasında diğer sektörlerdeki gelişim kadar tarım sektöründe de
kalkınmanın gerçekleşebilmesi gözardı edilemez bir faktördür.
Tarım, potansiyel olarak ulusal büyüme ve gelişmeye dört tip katkıda bulunabilir:
ürün katkısı, pazar katkısı, kaynak katkısı ve döviz katkısı. Tarım sektörü, üretimindeki
girdi kullanımına bağlı olarak yan sanayi sektörlerine de hareketlilik kazandıracaktır.
Gelişen iletişim imkanlarının hızlandırdığı dünya pazarında söz sahibi
olabilmek ve bu pazarda dünya standardında ürünlerle pay alabilmek; modern
tekniklerin paralelinde üretim tekniklerinin geliştirilebilmesi ve yan sektörler ile
yeni istihdam alanlarına imkan açılması; kırsal yaşam şartlarında iyileşmenin
sağlanması; nüfus artışı ve kentlere göç gibi sosyolojik oluşumların
düzenlenebilmesi ve de sonuçta entegre bir kalkınmanın temini için tarımsal
kalkınma Ülkemiz için vazgeçilmez bir amaçtır.
2.1.3. Antalya İlinde Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği
Kıyı bandında Turizm sektörünün baskısını yaşamakta olan İlin sosyo-ekonomik
yapısı incelendiğinde, yoğun göç alması nedeniyle tarımsal ürünlere talebin her geçen
gün artmakta olduğu görülmektedir. Bu talep artışının getirdiği zorunluluğun yanısıra,
ekolojik koşullarının uygunluğu, üretim ve verim potansiyeli ile gıda talebinin zenginliği
gibi hususlar dikkate alındığında, ildeki kaynakların tutarlı ve rantabl bir şekilde
değerlendirilebilmesi halinde, Antalya ili kalkınmasında tarımın yerinin önde geldiği
görülecektir.
Antalya’nın toplam tarım alanı varlığı Hollanda’nın toplam tarım alanının 1/5’i
kadardır. Ancak, Hollanda’nın tarım ürünleri ihracatının 47,2 milyar Dolar olduğu dikkate
alındığında, doğal koşulları tarımsal üretim için daha uygun olan Antalya ilinin tarımsal
ihracat potansiyeli ve Antalya’nın “tarımsal üretim bakımından bir ihracat üssü”
olmasının gerekliliği ortaya çıkmaktadır. İlde üretilen kaliteli tarım ürünlerinin ANTALYA
markasıyla sunulacak şekilde yapılandırılması için ihtiyaç duyulan çalışmaların yerine
getirilmesi ve bu yönde politikalar üretilmesi gereklidir. Bu girişim, turizm sektörüyle
tanınan Antalya’nın tarımsal potansiyelinin kullanılmasına ve en az turizm kadar il ve ülke
ekonomisine sosyal ve ekonomik katkıda bulunmasına ortam hazırlayacaktır. Dolayısıyla
31
Antalya’nın tarımsal potansiyelini olumsuz etkileyecek girişimlerin önüne geçmek (turizm,
konut vb. yapılaşma, işletme yapısı düzenlemeleri vb.) ve bir devlet politikası şeklinde
tarım potansiyelinin bir an önce değerlendirilmesi üzerinde çalışılmalıdır.
Antalya’nın agro-ekolojik koşulları, tropik ve sub-tropik iklim yapısı, ürün arzında
zenginlik ve çeşitlilik sağlamaktadır. Antalya hal kompleksinde dört mevsim boyunca 182
çeşit tarımsal ürün işlem görmektedir.
İlin alt bölgeleri düzeyinde, ürünler bazında hazırlanmış olan Tarım
Master Planı sayesinde en uygun ve karlı ürünlerin üretiminde ürün
desenlemesine gidilerek sektörde karlılığın artırılması sağlanacaktır.
Her yerde her ürünü üretmek yerine her bir bölgede belirli ve
desteklenebilir ürün desenlerinin yerleştirilmesi, yetiştirici organizasyonlarının daha
kolay kurulmasına yardımcı olacaktır. Girdi temininden, pazarlamaya kadar ürünler
bazında oluşturulacak organizasyonlar, kırsal kesimde yaşayan insanların yerinde
ikametini ve kalkınmalarını sağlayacaktır.
2.2. TARIMSAL PLANLAMA SÜRECİ
1963 yılında planlı dönemin başlamasıyla birlikte, ulusal düzeydeki tarımsal
planlama, Beş Yıllık Kalkınma Planları içinde yer almaya başlamıştır. Böylece tarımsal
planlamada merkezi planlamanın yönlendirmesi artmıştır. Bununla birlikte, VII. Beş Yıllık
Kalkınma Planı’nda ulusal düzeyin altındaki düzeylerde yerinden planlamaya yönelik bir
strateji değişikliğinin işaretleri görülmektedir. Bu değişiklik, il özel idarelerinin etkin hale
getirilmesi ve yerel kurumların güçlendirilmesini içine alan kapsamlı yapısal reform için
genel bir altyapı oluşturmaktadır.
VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda ise “İl planlama ve koordinasyon birimleri
güçlendirilecektir” ve “Tarım sektörü ile ilgili her türlü konuda, her aşamada ve
düzeyde katılımcı proje planlaması ve yönetim esas alınacaktır” ibarelerine yer
verilmiştir.
2.2.1. Tarımın Türkiye Ekonomisindeki Yeri
Tarım, Türkiye ekonomide her zaman önemli bir sektör olmuştur. Tarım, sektör
olarak 2000 yılı itibarı ile GSYİH’nın %14,3’ünü oluştururken, nüfusun %37,6’sı kırsal
alanda yaşamakta olup, çalışan nüfusun %45’i tarımda istihdam edilmektedir. Gelişmiş
ülkelerde tarımda istihdam edilen nüfusun oranı, bu ülkelerin tarımsal kaynaklarının
kısıtlılığına da bağlı olarak %5, tarımın GSYİH içerisindeki payı ise %2-4 tür.
Ülkemizin fındık, kuru incir, çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı, tütün, zeytinyağı,
turunçgil gibi tarımsal ürünlerde dünya pazarında önemli bir yeri vardır.
Son yıllarda tarım ürünlerinin dış ticareti, giderek işlenmiş ürünlere doğru
kaymaktadır. Örneğin, 1960’lı yıllarda tarımın toplam ihracat içindeki payı %80’lerde iken
sanayileşme ile işlenmiş tarım ürünleri ticareti önem kazanmaya başlamış, bu oran
giderek düşmüştür. Bugün için tarımın toplam ihracatımızdaki payı %11’e kadar düşerek
azalmış ve tarım ürünlerinin ithalat oranı artmıştır. Son yıllarda tarım ürünleri ithalatının
toplam ithalat içindeki payı %6’ya kadar çıkmıştır. Türkiye bazı tarım ürünlerinde,
özellikle yağlı tohumlar, yem bitkileri, pirinç, buğdayda ithalatçı ülke durumuna
düşmüş, son yıllarda özellikle yağlı tohumlar ithalatı, parasal değer bakımından
akaryakıt ithalatından sonra 2. sırada yer almaya başlamıştır.
VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planının uzun dönem stratejilerinde, tarımsal nüfusun
%10’a düşürülmesi fakat göreceli olarak da tarımsal gelirin artırılması hedeflenmiştir.
Tarımın GSYİH içerisindeki payı 1960’lı yıllarda %38 iken, bu pay gittikçe düşerek
2000 yılında %14.3 olarak gerçekleşmiştir. Tarım sektöründeki büyüme hızı ise yıllar
itibariyle dalgalanmalar göstermektedir.
32
2.2.2. Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planında Tarım
Tarım konusu, VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planında mevcut durumu, amaç ilke ve
politikaları, hukuki ve kurumsal düzenlemeleri ile yer almıştır.
2.2.2.1. Mevcut Durum
Geçmişte uygulanan destekleme politikaları ile üretici gelirlerinde istikrar
sağlanamamış, dünya fiyatları üzerindeki destekleme alım fiyatları bazı ürünlerin ekim
alanlarının aşırı genişlemesine, üretim fazlası oluşmasına ve devletin fazla alım yaparak
yüksek stok maliyetine katlanmasına sebep olmuştur.
Bu olumsuzlukları kısmen gidermek üzere, yeni bir tarımsal destekleme aracı
olarak; 2000 yılında Çiftçilere Yönelik “Doğrudan Gelir Desteği” uygulaması yönünde pilot
proje uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, bu proje 2001 yılından başlamak üzere 5
yıllık süre ile ülke genelinde uygulanmaya başlanmıştır.
Dünya Ticaret Örgütü Tarım Anlaşmasının ilgili hükümleri çerçevesinde Ülkemiz
yükümlülüklerini yerine getirmeye devam etmektedir.
VII. Kalkınma Planı döneminde, 4342 sayılı Mera Kanunu çıkarılmıştır. Tarımda
Yeniden Yapılandırma ve Destekleme Kurulu oluşturulmuştur. 4487 sayılı Kanun ile Ürün
Borsalarında vadeli işlemler yapılabilmesi imkanı sağlanmıştır. Ayrıca, 552 sayılı Yaş
Sebze ve Meyve Ticaretinin Düzenlenmesi ve Toptancı Halleri Hakkında Kanun Hükmünde
Kararname (KHK) çıkarılmış, 4367 sayılı Kanunla söz konusu KHK’nin bazı maddeleri
değiştirilmiş ve ilgili mevzuatta düzenlemeler yapılmıştır. 4572 sayılı Tarım Satış
Kooperatifleri ve Birlikleri Hakkında Kanun 1 Haziran 2000 tarihinde TBMM Genel
Kurulunda kabul edilmiştir.
Ancak, VII. Beş Yıllık Kalkınma Planı döneminde, Tarımsal Politikalar ile ilgili
Yapısal Değişim Projesi çerçevesinde öngörülen Tütün Tarımının Yeniden Düzenlenmesi,
Ürün Sigortası, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Tarım ve Köyişleri Bakanlığının Yeniden
Organizasyonu Kanunları çıkarılamamıştır.
2.2.2.2. Amaçlar, İlkeler ve Politikalar
Türkiye, kendi tarım politikası ihtiyaçları, dünya tarımındaki gelişmeler ve Türk
tarımının Ortak Tarım Politikasına uyumu zorunluluğunu göz önünde bulundurarak VIII.
Beş Yıllık kalınma Planında aşağıdaki amaç, ilke ve politikaları belirlemiştir:
Kaynakların etkin kullanımı ilkesi çerçevesinde ekonomik, sosyal, çevresel ve
uluslararası gelişmeler boyutunu bütün olarak ele alan örgütlü, rekabet gücü
yüksek, sürdürülebilir bir tarım sektörünün oluşturulması temel amaçtır. Gıda
güvenliği ilkesi çerçevesinde artan nüfusun dengeli ve yeterli beslenmesi esas
alınacaktır.
Piyasa fiyat oluşumu üzerinde olumsuz etkileri olan ürün fiyatlarına devlet
müdahaleleri yerine, üretimin piyasa koşullarında talebe uygun olarak
yönlendirilmesini sağlayacak politika araçları devreye sokularak, üretici
gelirlerinin artırılması ve istikrarlı bir yapıya kavuşturulması esas alınacaktır.
Üretim maliyetlerini azaltıcı ve teknolojik gelişimi hızlandırıcı tedbirler
uygulamaya konulacaktır.
Tarım Politikalarının Esasları, DTÖ Tarım Anlaşmasının öngördüğü
yükümlülükler ile AB'ne tam üyelik sürecine girerken AB Ortak Tarım
Politikasında ve uluslararası ticaretteki gelişmeler çerçevesinde belirlenecektir.
İnsan kaynakları başta olmak üzere, üretim faktörlerinin daha etkin
kullanılması, verimliliğin artırılması, tarımla ilgili kuruluşlarda kurumsal
kapasitenin güçlendirilmesi, kurumsal hizmet akışında gözlenen sorunların
giderilmesi, sektör içi kaynak dağılımında etkinlik ve rasyonel kullanımın
sağlanması, üretici örgütlerinin güçlendirilmesi, tarımsal işletmelerin rekabet
33
güçlerinin artırılması ve pazarlama ağlarının geliştirilmesine ağırlık
verilecektir.
Çiftçi Kayıt Sistemi, Tapu-Kadastro Sistemi, Coğrafi Bilgi Sistemi ve Çiftlik
Muhasebe Veri Ağının geliştirilmesi sağlanacaktır. Tarımsal veri tabanını
kullanan Tarım Bilgi Sistemi kurulacaktır.
Üretici ve üretim düzeyini risklere karşı korumak amacıyla risk yönetimi
araçları geliştirilecektir. Bu çerçevede; tarım ürünlerine yönelik sigorta
sistemi, vadeli işlemler borsası, sözleşmeli tarım ve stok yönetimi araçlarının
geliştirilmesi, yaygınlaştırılması ve etkin şekilde uygulamaya konulması
sağlanacaktır.
Tarımsal gelişmede bölgesel nitelikli programların önemi nedeniyle Tarımda
Sorunlu ve Öncelikli Üretim Alanlarının Tespit Çalışmaları çerçevesinde
bölgesel özel programlar geliştirilecektir.
Tarım sektörü ile ilgili her türlü konuda, her aşamada ve düzeyde katılımcı
proje planlaması ve yönetimi esas alınacaktır.
Üreticilerin katılımını ve sorumluluğunu esas alan ve doğrudan üreticilere
finansman sağlayan kırsal kalkınma projelerine ilişkin çalışmalar
sürdürülecektir. Bu çerçevede, gerçekleştirilmekte olan ve kırsal kesimdeki
gelir seviyesini artırmayı amaçlayan Doğu Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon
Projesi halen 11 ilde uygulanmaktadır.
Kırsal alanda tarım-dışı sektörlere destek verilmesi ve kırsal sanayinin
yaygınlaştırılması sağlanacaktır. Tarımdan çekilecek nüfusa yeni istihdam
imkanları yaratacak projeler geliştirilecektir.
Tarımsal araştırma kurumları etkili bir yapıya kavuşturulacak, çeşitli kurum,
kuruluş ve üniversiteler tarafından yapılan araştırma faaliyetlerinde
koordinasyon sağlanacaktır.
Tarımsal araştırma önceliklerinin belirlenmesinde üretici talepleri dikkate
alınacak ve uygulamaya yönelik araştırma projelerinin geliştirilmesi ve
uygulanmasında üreticilerin katılımı ve katkısı esas alınacaktır.
Tarım-sanayi entegrasyonunun geliştirilmesi, tarımsal ürünleri işleme
sanayiinin rekabet edebilirliğini artırıcı nitelikte uygun ve kaliteli
hammaddenin temini ile tarımsal sanayiye dönük sözleşmeli üretimin
yaygınlaştırılması sağlanacaktır.
Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin kooperatifçilik ilkeleri doğrultusunda
özerkleştirilmesi sağlanırken, söz konusu kurumların yeniden yapılandırılması
durumunda sürdürülebilirliği sağlayıcı gerekli önlem ve politikalar uygulamaya
konulacaktır.
Kamu tarafından yapılmakta olan bir kısım görevler üretici organizasyonlarına
devredilecektir.
Doğal kaynak kullanımında havza bazında katılımcı proje planlaması ve
yönetimi benimsenecektir. Doğal kaynakların sürdürülebilir biçimde
kullanılması, gen kaynakların korunması ve saklanması sisteminin kurulması
sağlanacaktır.
Tarımsal politikalar doğrultusunda dengeli ve çevreyle uyumlu tarımsal
kalkınmanın sağlanmasına yönelik olarak tarımsal altyapı yatırımlarının her
aşamasında yatırımdan faydalananların her türlü katılımı sağlanacak, mevcut
altyapının etkin kullanımı ve yeni yatırımların gerçekleştirilmesinde
kaynakların rasyonel kullanımı temin edilecektir.
Detaylı toprak etütlerinin ve toprak haritalarının yapılması ile toprakların
kullanım ve korunmasına ilişkin bir Kanunun çıkarılması, kadastro
34
çalışmalarının tamamlanması ve toprak veri tabanının oluşturulması
sağlanarak Arazi Kullanım Planı hazırlanacaktır.
Bölünemeyecek en küçük parsel anlamında optimum işletme büyüklükleri
bölgelere göre tespit edilecek, belirlenecek ekonomik işletme büyüklüklerine
bağlı özendirici tedbirler geliştirilecektir.
Hayvansal ürünler üretimi geliştirilecek, toplumun hayvansal protein
bakımından dengeli ve yeterli beslenebilmesini sağlamak amacıyla hayvan
ıslahı, hayvan hastalık ve zararlılarıyla mücadele ile kaliteli kesif yem ve yem
bitkileri üretiminin artırılmasına, meraların ıslahına ve yayım hizmetlerine
ağırlık verilecektir.
Su ürünlerinde sürdürülebilir üretimin artırılması amacıyla; doğal kaynakların
rasyonel kullanımı sağlanacak, yetiştiricilik ve açık deniz balıkçılığı
geliştirilecek, araştırma ve geliştirme faaliyetlerine önem verilecek ve kamuda
etkin kurumsal bir yapının oluşturulması için gerekli düzenlemeler
yapılacaktır.
Ormanlar, toplumun ormancılık sektörü ürün ve hizmetlerine olan
gereksinimlerini, sürdürülebilir ormancılık, biyolojik çeşitlilik ile yaban hayatını
koruma ve çok yönlü yararlanma ilkeleri doğrultusunda ekonomik, sosyal,
çevresel ve ergonomik kriterler çerçevesinde yönetilecek, işletilecek ve
korunacaktır.
Türkiye’de ormansızlaşma, çölleşme, toprak erozyonu, sel, heyelan ve çığ gibi
afetleri önlemek amacıyla; ağaçlandırma, erozyon kontrolü, mera ıslahı ve
sosyal ormancılık faaliyetleri geliştirilecek, gerçek ve tüzel kişilerin orman
yetiştirme etkinlikleri desteklenecektir.
2.2.2.3. Hukuki ve Kurumsal Düzenlemeler
Tarım sektörü ile ilgili konuları bir bütünlük içinde ele alan Çerçeve Tarım
Kanunu çıkarılacaktır. Ziraat Odalarının etkin olarak faaliyetlerini sürdürmeleri
ve geliştirilmeleri yönünde düzenlemeler yapılacaktır.
Kamudan bağımsız bir yapıda üreticilere üretimden pazarlamaya kadar olan
safhalarda hizmet vermek üzere kar amacı gütmeyen organizasyonlar
oluşturmaya yönelik Üretici Birliklerine ilişkin bir kanun tasarısı hazırlanmış
olup, Başbakanlığa sunulmuştur. Örgütlü çiftçi kesiminin desteklenmesi ve bu
yönde teşvik önlemlerinin uygulamaya geçirilmesi sağlanacaktır. Söz konusu
örgütlerde denetimin özerkleştirilmesi yönünde düzenlemeler yapılacaktır.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile tarımsal nitelikli Kamu İktisadi Teşebbüsleri
yeniden yapılandırılacaktır.
Tarımsal Ürün Sigortaları Kanununun ve buna ilişkin eylem planının
hazırlanmasına ilişkin çalışmalar tamamlanacaktır.
2.3. TARIM POLİTİKALARI VE UYGULAMALAR
2.3.1. Uygulanan Tarım Politikaları ve Tarıma Olan Etkileri
Tarım, tarihin ilk çağlarından itibaren insan topluluklarının yaşamlarını
sürdürebilmeleri için zorunlu bir faaliyet olmuştur. Günümüzde tarımsal ürünlerin
üretiminde kendi ihtiyacını karşılayamayan ülkeler yoksul ve geri kalmış ülkeler olup,
artan dünya nüfusunun dengeli ve yeterli beslenmesi için tarım büyük önem
taşımaktadır.
Tarımsal faaliyet, insanların besin ihtiyacını karşıladığı gibi ekonomide yarattığı
istihdam, milli gelire olan katkısı ve diğer sektörlerin hammadde ihtiyacını karşılaması ve
35
onlardan da girdi talebinde bulunması nedeniyle de ülke ekonomisi içinde büyük bir
öneme sahiptir.
Ekim 1996 tarihinde FAO tarafından Roma’da yapılan ülkelerin devlet
başkanlarının katıldığı Dünya Gıda Zirvesi sonucunda gelişmiş ve gelişmekte olan tüm
ülkelerde beslenme konusunun önemli olduğu dünyanın bazı bölgelerinde ise açlık
probleminin ciddi boyutlara ulaştığı, ilk kez bu düzeyde tespit edilmiştir. Zirvenin
ardından tüm dünya ülkelerini kapsayan dünyadaki açlığın azaltılması yönünde bir eylem
planı yapılması kararlaştırılmıştır.
Türkiye nüfusu kronik açlık tehlikesi ile karşı karşıya olmayan dünyanın az
sayıdaki, şanslı ülkelerinden biri olmasına rağmen, ülkemizde tarımsal üretimde
verimliliğin yükseltilmesi, kalitede standardizasyonun ve ürün çeşitliliğinin artırılması,
üretim planlaması yapılması, ıslah çalışmalarının yeterli seviyeye ulaştırılması konularında
karşılaşılan problemlerin çözülmesi büyük önem taşımaktadır.
Sürdürülebilir tarım, çevre ve tarımsal faaliyet ilişkisi özellikle çevrenin korunması
açısından önemli olmaktadır. Tarımsal girdi kullanımındaki fazlalık, sanayi ve evsel atıklar
ve kontrol altına alınamayan doğal olaylar (erozyon, sel, aşırı sulama nedeniyle tuzluluk)
neticesinde tarım alanlarının giderek azalması, çevre ve dünyadaki ekolojik dengelerin
korunmasını güçleştirmektedir. Tarım alanlarının tarım dışı amaçlarla kullanımı dünyadaki
ekolojik dengeyi tehdit etmektedir.
2.3.2. Dünyadaki Tarım Politikaları
Yukarıda belirtilen önemi dolayısıyla, tarım sektörü; gelişmiş ve gelişmekte olan
tüm ülkeler tarafından desteklenmektedir. Özellikle gelişmiş ülkeler tarafından (AB, ABD
gibi) tarım sektörünün uzun yıllar sürekli olarak desteklenmesi, pek çok tarım ürününde
üretim fazlası stoklarının oluşmasına neden olmuş, bu durum ekonomiye yük getirmeye
başlamıştır. Gelişmiş ülkelerde tarımda istihdam edilen nüfus oranı düşüktür ve tarımsal
işletmelerin arazi yapısı parçalı olmayıp, alanları büyüktür. Ayrıca, üreticiler güçlü bir
şekilde örgütlenmişlerdir ve tarım sanayi entegrasyonu gerçekleşmiştir.
Gelişmekte olan ülkeler için ise, tarımda istenilen verimlik artışı sağlanamamış,
girdi ve mekanizasyon uygulamaları istenilen seviyeye ulaşamamıştır. Tarımda istihdam
edilen nüfus fazla ve örgütsüz olup, tarım işletmeleri küçük ve parçalı yapıdadır. Tarım
sanayi entegrasyonu gerçekleşmemiştir.
Dünyada uygulanan tarım politikalarını 3 grup altında incelemek mümkündür.
2.3.2.1. Aşırı Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler
Bu politikanın uygulanmasına örnek olarak AB, EFTA (İsviçre, Norveç, İzlanda,
Liechtenstein), Japonya gibi ülkeler verilebilir. AB’nde uygulanan Ortak Tarım Politikası,
aşırı müdahaleci bir tarım politikasıdır.
Bu politikanın uygulanışı ülkeden ülkeye değişmekle beraber genel özellikleri
şunlardır:
Yüksek gümrük vergileriyle dışarıdan düşük fiyata tarım ürünü girişi
engellenir;
Üretimin talebi aşması durumunda üretici fiyatlarının düşmesini önlemek
amacıyla müdahale kuruluşları devreye girerek piyasadan alım yaparlar;
İhracat sübvansiyonlarla desteklenir;
Ayrıca bazı ürünlerde doğrudan gelir desteği verilerek telafi edici ödemelerle
üretici sürekli desteklenir ve korunur.
AB’nde bütçenin 1985 yılına kadar %70’i tarıma ayrılmaktaydı. Dünya Ticaret
Örgütü yaptırımları ile bu oran 1998 yılında %55’e (yaklaşık 45.5 milyar ECU) düşmüştür.
Ancak AB bütçesinin büyüklüğü düşünüldüğünde bu rakam gene de oldukça yüksektir.
36
Bugün AB, tarım sektörünün bütçeye yapmış olduğu yükü azaltmak ve DTÖ
taahhütlerine uymak amacıyla, Ajanda 2000 ile birlikte tarım sektöründe reforma
gitmiştir. Ajanda 2000 doğrultusunda AB’de 2006 yılına kadar tarımda uygulanan
desteklerde azalma söz konusu olup, desteklemenin tahıllar, sığır eti ve 2005-2006’dan
itibaren süt için doğrudan ödemeler şeklinde olması öngörülmüştür.
Hububat gibi bazı ürünlerde müdahale fiyatları düşerken, telafi edici ödemeler
artırılmıştır. Proteinli bitkiler ve yağlı tohumlarda ise telafi edici ödemeler azaltılmıştır.
Zorunlu olarak uygulanan set-aside programı için yapılan ödemelerde ise azaltmaya
gidilmiştir. Ayrıca, süt gibi bazı ürünlerde kota uygulamasına başlanılmıştır.
2.3.2.2. Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler
ABD, Kanada gibi ülkelerde uygulanmaktadır. Bu ülkelerden ABD, her beş yılda bir
yürürlüğe konulan Tarım Kanunları ile tarım politikalarını yönlendirilmekte olup, telafi
edici ödemeler ve müdahale fiyatlarıyla tarımsal ürünleri desteklemektedir. Türkiye de bu
grup ülkeler içinde değerlendirilebilir.
2.3.2.3. Asgari Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler
Cairns grubunu oluşturan 17 tarımsal ürün ihraç eden ülkede (Arjantin,
Avustralya, Bolivya, Brezilya, Kanada, şili, Kolombiya, Kosta Rika, Guatemala,
Endonezya, Malezya, Yeni Zelanda, Paraguay, Filipinler, Güney Afrika, Tayland ve
Uruguay) uygulanmaktadır. Bu ülkeler arasında Avustralya örnek olarak alınacak olursa,
bütçeden tarıma kaynak transferi olmayıp, tarımsal üretimi geliştirmek amacıyla yapılan
araştırmalar desteklenmektedir. Üreticilerin doğrudan desteği özel durumlarda söz
konusu olmaktadır.
2.3.3. Uluslararası Tarım Politikasının Ulusal Tarım Politikamıza Etkileri
Türkiye’de 1990’lı yılların ikinci yarısında başlatılan tarım politikalarının yeniden
şekillendirilmesine ilişkin yoğun arayışta, uluslararası kuralların yönlendirmesinin etkisi
büyüktür.
Son yıllarda ülkemiz tarım politikaları, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Tarım
Anlaşması, AB ile imzalanan 1/95 sayılı Ortaklık Konsey Kararı ile kabul edilen
Gümrük Birliği Anlaşması ve IMF ile imzalanan Stand-by Anlaşması sonucunda
yeniden gözden geçirilerek tarım sektöründeki devlet müdahalelerinin azaltılması ve
destekleme sisteminde buna yönelik değişiklikler yapılması gündeme gelmiştir.
Bu çerçevede ülkemizin üstlendiği yükümlülükler şu başlıklar altında sıralanabilir:
2.3.3.1. Dünya Ticaret Örgütü Tarım Anlaşması İle İlgili Yükümlülükler
Dünya tarım ürünleri ticaretinin serbestleşmesini hedefleyen DTÖ Tarım
Anlaşması, üzerinde yoğunlaştığı alanlar açısından üçlü bir yapıya sahiptir:
2.3.3.1.1. Tarifelendirme ve Tarife İndirimi (Pazara Giriş)
Tarifelendirme gereği Türkiye, tarife dışı engellerin tamamını tarifeli hale
getirmiştir. Hayvansal ürünleri de kapsayan koruma oranları en üst düzeye çekilmiştir.
Genelde damızlık hayvan, yumurta ve diğerleri için işlenmiş ürünlere göre daha düşük
oranlı tarifeler öngörülmüştür. Tarife indirimi yapılması, hayvancılık için önemli bir sorun
oluşturmamıştır. Hayvansal ürünler için dışalım gereksinimi nedeniyle taahhüt edilenden
daha aşağı gümrük tarifeleri uygulanmaktadır. İç tüketimin %4’ü kadar dışalım
yapılmasının zorunlu kılınması Türkiye için bir problem yaratmamıştır.
Türkiye, ekonomik liberalizasyon süreci içerisinde birçok üründe koruma yöntemi
olarak gümrük vergilerini kullandığı için, tarifelendirme konusunda fazla sorun
yaşamamıştır. Anlaşma çerçevesinde Türkiye’nin, 2004 yılına kadar gümrük tarifelerinde
ortalama %24, her bir üründe ise %10 oranında indirim gerçekleştirmesi gerekmektedir.
37
2.3.3.1.2. İhracat Sübvansiyonları
Türkiye, 1986-1990 yılları arasında verilen sübvansiyonları tavan olarak bildirmiş,
gelecekte ihracat sübvansiyonu verilmesi gerekir ise, on yıl içinde eşit taksitler halinde
kaynak tahsisinde %24, sübvansiyonlu mal miktarlarında %16 indirim yapacağını taahhüt
etmiştir. Son yıllarda bu kapsamda tarım ürünleri ihracatının da desteklenmesi
azaltılmıştır. Bu nedenle, Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatına uygulanan sübvansiyonlarla
ilgili yükümlülükleri, bu alanda ciddi politika değişikliğinin ortaya çıkmasına neden
olmayacaktır.
2.3.3.1.3. İç Destekler
Ülkelerin ulusal tarım politikaları çerçevesinde sağladıkları iç destekler de dünya
ticaretini dolaylı yoldan olumsuz etkilemektedir. Bu çerçevede, iç destekler ticaret
üzerinde yarattıkları olumsuz etkiye göre kırmızı kutu, mavi kutu ve yeşil kutu
uygulamaları olmak üzere üç kategoriye ayrılmıştır. Kategorilerin belirlenmesinde ilgili
sübvansiyonun üretimi hangi ölçüde teşvik ettiği esas alınmıştır. 1995-2004 yılları
arasında destekler, 1986-1988 yılları baz alınarak, değer olarak %24, miktar olarak ise
%14 oranında azaltılacaktır. Ancak yeşil kutu kriterleri olarak belirtilen araştırma, yayım,
kontrol, alt yapı, pazarlama sistemlerinin iyileştirilmesi, gıda güvenliği stokları, ürün
sigortaları, doğal afet yardımları, yurtiçi gıda yardımları, gelir desteği, yapısal uyum,
çevre programları, üretimden bağımsız gelir desteği uygulamaları alanlarında indirim
taahhüdünde bulunulmayacaktır.
İç desteklerin indirimi konusundaki diğer bir istisna da “de minimis”
uygulamasıdır.
Türkiye gelişmekte olan ülkeler için uygulanan asgari destek (de minimis) kuralı
uyarınca, destekleme düzeyi, üretim değerinin %10’unun altında olduğundan, iç
desteklerle ilgili herhangi bir taahhütte bulunmamıştır. Bu çerçevede, DTÖ nezdinde 2004
yılına kadar iç desteklerin indirimi ile ilgili bir taahhüdümüz bulunmamakla birlikte, bu
taahhütle gelecekte de hiç bir ürün için %10’luk desteğin üzerinde bir destek verilmemesi
taahhütü altına girilmiştir.
DTÖ Tarım Antlaşmasıyla Türkiye’nin üstlendiği yükümlülükler Türk tarım
politikalarında belli düzenlemeleri gerektirdiği gibi, bunun doğal sonucu olarak Antalya ili
tarımında da belirli etkiler yaratacaktır.
2.3.3.2. Türk Tarımının Avrupa Birliği Ortak Tarım Politikasına Uyumu
Genel olarak, Türkiye’nin Ortak Tarım Politikasına uyumu, Tarım sektöründe fiyat
ve pazar mekanizmalarının yakınlaştırılması, yapısal politikaların uyumlaştırılması ve
mevzuatın yakınlaştırılması olmak üzere üç ana başlık altında değerlendirilebilir.
AB’nde fiyat desteği ağırlığının giderek azaldığı, Türkiye’de ise halen tarımsal
destekleme politikasının esas unsuru olarak fiyat desteğinin kullanıldığı görülmektedir.
Ancak, Türkiye 2000 yılı içerisinde doğrudan gelir desteği için pilot uygulamalar başlatmış
olup ve bu uygulamayı 2001 yılından itibaren 5 yıllık süreye yaygınlaştırarak uygulamaya
girilmiştir.
Türkiye’nin uyguladığı ikinci önemli destek olan girdi desteği OTP çerçevesinde hiç
kullanılmamaktadır. Türkiye’de 2000-2001 yıllarında uygulanan gübre desteği sabit
tutulup, 2002 yılında kaldırılmıştır.
Türkiye’nin yapısal uyum açısından da önemli eksikleri bulunmaktadır. AB kırsal
kalkınma adı altında bütünleştirilmiş bir yaklaşım belirleyerek, kırsal alanlarda tarım
faaliyetlerinin turizm, küçük ölçekli sanayi, el sanatları ve benzeri ekonomik faaliyetlerle
desteklenmesi için çaba göstermektedir.
Avrupa Birliği Ortak Tarım Politikasına uyum amacıyla 1/95 sayılı Ortaklık Konsey
Kararının 8. Maddesi ile Türk mevzuatında ticaretin önündeki teknik engellerin 5 yıl içinde
kaldırılması öngörülmüştür. 8 Kasım 2000 yılı içinde AB ile imzalanan Katılım Ortaklığı
38
Belgesini (KOB) takiben 24 Mart 2001 yılında yürürlüğe giren Ulusal Programda Türkiye
tarımında kısa ve uzun vadede yapılması gerekenler belirlenmiştir.
Kısa vadede çiftçi kayıt sistemi, hayvan kimlik sistemleri ve bitki sertifikası
oluşturulması, pazar piyasa sistemlerinin düzenlenmesi, çevresel, yapısal ve kırsal
kalkınma önlemlerinin uygulanması konularını kapsamaktadır.
Orta vadede ise tarımsal ve kırsal kalkınma politikalarında AB müktesebatına
uyumun tamamlanması, gıda işleme tesislerinin AB normlarında modernize edilmesi,
balıkçılıkta toplam kalite ve güvenirliliğin geliştirilmesi hedeflenmiştir.
AB tarım politikalarının, Gündem 2000 doğrultusunda tahıllar, sığır eti ve
2005/2006 dan itibaren süt için doğrudan ödemeler şeklinde olması öngörülmüştür.
Kısa vadede yapılan uygulamalar çerçevesinde; Türkiye’de 2000 yılı içinde
tarımsal destekleme aracı olarak üretimden ve girdi kullanımından bağımsız şekilde,
Doğrudan Gelir Desteği pilot uygulamasına 4 il (Ankara, Antalya, Adıyaman ve
Trabzon) 7 ilçede başlanılmış ve dekar başına 5 ABD Doları verilmiştir. Ancak 2001
yılındaki uygulamada 200 dekardan büyük araziye sahip çiftçiler sadece 200 dekar için
ödemeden yararlanmıştır. 2002 yılı uygulamasında bu sınır 500 dekara çıkartılmıştır. Her
yıl dekar başına yapılan destek ödemesi hükümet programı çerçevesinde
güncelleştirilmektedir.
Üretim fazlası olan ürünlerde ise Alternatif Ürün Projesi gündeme gelmiştir. Proje
ile üretim fazlası olan ve destekleme alımları nedeniyle bütçeye büyük yük getiren fındık,
tütün ve şeker pancarı gibi ürünlerde üretim alanlarının azaltılması yoluyla kazanılan
tarım alanlarında, üretim açığı olan ürünlerin (yağlı tohumlu bitkiler ve yem bitkileri)
ekilişinin yaygınlaştırılması amaçlanmaktadır.
Hayvancılık
AB‘de belirtilen düzenlemelere dönük finansa destek Tarımsal Garanti ve Yön
Verme Fonu’ndan (FEOGA) karşılanmaktadır. AB bütçesinin yaklaşık %50’si FEOGA’na
ayrılmakta ve bunun da %90’ı garanti bölümü için kullanılmaktadır. Hayvansal ürünlere
yönelik finansmanın toplam FEOGA içerisindeki payı %22,5 toplam garanti
harcamalarındaki payı ise %25’tir.
Türkiye’de AB deki gibi et ve süt ürünlerine yönelik piyasa düzenlemesi yoktur.
Desteklemeler genelde girdi ağırlıklı olup, doğrudan ödeme ve yardım yöntemi ise
oldukça yenidir. Finanssal kaynaklar çeşitli olup, aktarılan kaynaklar konusunda sağlıklı
veri bulunmamaktadır. İşletmelerde kayıt sistemi yetersiz ve ihtisaslaşma zayıftır.
Önlemler genelde kısa vadeli acil çözüm amaçlıdır. Yapısal sorunların çözümü
devam etmektedir. AB’nde üretim fazlalığı sorununu; Türkiye’de ise üretim yetersizliği
sorununu çözmeye yönelik politikalar hakimdir.
2.3.3.3. IMF Niyet Mektubu
Türkiye’nin IMF ile imzalamış olduğu Stand-by anlaşması (anti-enflasyon
programı) çerçevesinde verilmiş olan ülke taahhütleri aşağıda verilmektedir:
2.3.3.3.1. Doğrudan Gelir Desteği Uygulanması
Mevcut destekleme politikalarının kademeli olarak kaldırılması yerine yoksul
çiftçiye yönelik DGD uygulanması gerçekleştirilmiş ve bu konudaki uygulama yukarıda
açıklanmıştır. Bundan sonra da ürün bazında desteklemeye geçiş öngörülmektedir.
2.3.3.3.2. Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerine Özerklik Verilmesi
Konuyla ilgili olarak 16 Haziran 2000 tarih ve 24081 sayılı Resmi Gazetede
yayınlanan kanun ile TSKB özerk ve mali yönden bağımsız bir yapıya kavuşturulması
hedeflenerek Yeniden Yapılandırma Kurulu oluşturulmuştur.
39
2.3.3.3.3. Girdi Sübvansiyonlarının Kademeli Olarak Kaldırması
Bu konuda 2000-2001 yıllarında gübre desteği sabit tutulup, 2002 yılında tüm
girdi destekleri kaldırılmıştır. Tarımsal amaçlı kredilerde de faiz oranlarının düşürülmesi
öngörülmüştür.
2.3.3.3.4. Tarımsal Amaçlı KİT’lerin Özelleştirilmesi
Tarımsal amaçlı KİT’lerin bu doğrultuda yeniden yapılandırılması çalışmaları devam
etmektedir. TEKEL, TŞFAŞ, ÇAYKUR için özelleştirme gündemde olup, TMO’nin 2001
yılında küçülerek, stratejik ve olağanüstü hal stoku bulundurması ve 2002 yılında borsada
oluşan fiyat ile alım yapması planlanmıştır.
Türkiye’de tarım ürünleri pazarlama sistemi kamu, özel ve kooperatifler olmak
üzere üç kurumsal yapıda yer almaktadır. Pazarlama sistemi içinde kamu kurumları;
hububat (TMO), şeker pancarı (TŞFAŞ), çay (ÇAYKUR) ile tütün, tuz ve alkol (TEKEL)
ürünlerinin pazarlanmasında aktif olarak yer almakta ve fiyat oluşumunda satın aldıkları
ürün miktarının üretim miktarına oranı kadar etkili olmaktadırlar. Türkiye Hükümeti ile
IMF arasında imzalanan Stand-by anlaşmasında yer alan tarım reformu kapsamında bu
kurumların bazılarının özelleştirilmesi öngörülmektedir.
2.3.4. Türkiye’de Tarım Politikaları
Ülke ekonomisindeki önemi nedeniyle, tarım sektörü Cumhuriyetin ilk yıllarından
itibaren devlet tarafından desteklenmiştir.
Türkiye’de 1920’li yıllardan itibaren kendi kendine yeterlilik ve dış satıma dayalı
sanayileşme modeli benimsenmiştir.
1923-1950 yılları arasında Kamu İktisadi Teşekkülleri kurulmuş, 1960’lı yıllarda
liberal ekonomi benimsenerek planlı döneme geçilmiş ve tarıma yapılan destek devam
etmiştir.
1960-1970 yıllarında tarımsal girdi kullanımının teşviki ve sulama alanlarındaki
büyük yatırımlar ile tarımda verim artışı sağlanmıştır.
1980’li yıllara gelindiğinde dışa açılma politikası uygulama alanı bulmuş, ihracat
teşvik edilmiş, fiyat desteği yapılan tarım ürünü sayısı 24’e çıkarak destekleme en yüksek
seviyeye ulaşmıştır. Ancak değişmeyen ulusal politika her alanda olduğu gibi tarımda da
“kendi kendine yeterlilik” temeli üzerine oturtulmuştur.
2000’li yıllara gelindiğinde desteklenen tarım ürün sayısı dokuza indirilerek
(buğday, arpa, mısır, çavdar, yulaf, çeltik, haşhaş, tütün ve şekerpancarı) fiyat desteği
uygulaması devam etmiştir. Günümüze kadar tarımın desteklenmesi bazı ürünlerde
fiyatlara, ya doğrudan müdahale yoluyla, ya da girdi ve kredi desteği yoluyla devam
etmiştir.
Hayvancılık Politikaları
İşgücü istihdamı, doğal kaynakları değerlendirme ve özellikle insan beslenmesinde
son derece değerli besin maddelerinin üretmedeki rolü nedeniyle her ülkede olduğu gibi
Türkiye’de de hayvancılığın geliştirilmesine çalışılmıştır. Kuruluşunun ilk yıllarında özel
sektörün çok güçsüz olması nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti hayvancılık alanında
yalnızca plânlama, yönlendirme gibi faaliyetleri değil, girdi üretimi ve sağlama, üretme,
ürün işleme ve pazarlama alanlarında da yoğun çaba harcamıştır. Diğer bir anlatımla
Türkiye’de devlet, gelişmekte olan ülkelerin çoğunda olduğu gibi, hayvancılık sektörüne
yoğun bir şekilde müdahalede bulunmuştur.
Tablo 1. Türkiye’de Uygulanan Hayvancılık Politikalarından Örnekler
Tarih Politikalar
40
Tarih Politikalar
1926 Islahı Hayvanat Kanunu’nun yürürlüğe girmesi
1931 Tarım Bakanlığı’nın (Ziraat Vekaleti) kurulması
1933 Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü’nün kurulması
1943 Türkiye Zirai Donatım Kurumu’nun (TZDK) kurulması
1950 Devlet Üretme Çiftlikleri Genel Müdürlüğü’nün kurulması
1952 Et ve Balık Kurumu’nun (EBK) kurulması
1956 Yem Sanayi Türk Anonim Şirketi’nin kurulması
1963 Türkiye Süt Endüstrisi Kurumu’nun (TSEK) kurulması
1970 Yetiştirici inisiyatifinin geliştirilmesi (HAYGEL Projeleri’nin uygulanması)
1985 Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nda (TKB) yeniden yapılanma ve Özelleştirmenin başlaması / Özel sermayenin teşvik edilmesi
1987 Dışa açılım (ithalat rejimi)
1995 Kamu kuruluşlarının özelleştirilmesi; TKB hizmetlerinin bedelli olması ve ıslah amaçlı yetiştirici birliklerinin kurulması
1996 İthalatın yasaklanması
1998 Mera Kanunu’nun uygulanmasına başlanması
1999 Ulusal Islah Programı’nın uygulamaya konulması
2000 Ön Soy Kütüğü Projesi’nin uygulanması; Tohumlama ve damızlık satış desteklemeleri
Kaynak:Hayvancılık Örgütleri kitabı, Prof. Dr. S. Kumlu, Ankara, 2000
Tarihsel süreç içinde sıralanmış olan örneklerden anlaşılacağı üzere, Cumhuriyet’in
kuruluşundan kısa bir süre sonra hayvan varlığının ıslah edilmesine yönelik 904 sayılı
Islahı Hayvanat Kanunu (Hayvan Islahı Yasası) adı altında bir yasa yürürlüğe
konulmuştur. Hayvancılık politikalarını geliştirme ve uygulamadan da sorumlu olan ve
Ziraat Vekaleti (bugünkü adıyla Tarım ve Köyişleri Bakanlığı) 1931 yılında ayrı bir
bakanlık olarak kurulmuştur.
Küçük ölçekli ve güçsüz işletmelere girdi sağlamak amacıyla 1943 yılında Türkiye
Zirai Donatım Kurumu (TZDK) ve 1956 yılında Yem Sanayi Türk Anonim Şirketi
kurulmuştur. Her iki kurum, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na bağlı birer genel müdürlük
olarak hizmete girmişlerdir.
Üretilen et ve sütün alımı, işlenmesi ve pazarlanmasını düzenlemek amacıyla
1952’de Et ve Balık Kurumu ile 1963 yılında Türkiye Süt Endüstrisi Kurumu ayrı birer
genel müdürlük şeklinde TKB içinde örgütlendirilmiştir.
Modern işletme örneği oluşturmak ve damızlık gereksinimini karşılamaya yardımcı
olmak amacıyla Devlet Tarım İşletmeleri kurulmuş ve bu işletmeler 1950 yılında Devlet
Üretme Çiftlikleri Genel Müdürlüğü adı altında TKB’na bağlı işletmeler haline
dönüştürülmüştür.
Türkiye’de uygulanan tarım politikalarında amaç;
Artan nüfusun beslenme ihtiyacının karşılanması,
Üretim düzeyinin ve verimliliğin artırılması,
Tarımsal gelirin artırılması,
Tarım ürünleri ihracatının artırılması,
Kırsal kalkınma,
41
Doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir tarım, olarak özetlenebilir.
Bugün; uygulanmış olan tarım politikaları sonucunda üretim artışı sağlanırken bazı
ürünlerde üretim fazlası olmuştur. Örneğin Dünya fiyatları üzerinde yapılan destekleme
alımları bazı ürünlerde (fındık, tütün, şeker pancarı) üretim fazlasına yol açarken bazı
ürünlerde de (yağlı tohumlar ve yem bitkileri) üretim eksikliğine yol açmıştır. Özellikle
tarımsal ithalatımız içerisinde yağlı tohumların tuttuğu yer önemli bir seviyeye ulaşmıştır.
2.3.5. Türkiye’de Uygulanmakta Olan Destekleme Politika Araçları
2.3.5.1. Destekleme Alımları Yoluyla Yapılan Pazar Fiyat Desteği
Pazar fiyat desteğinin uygulandığı ürünler, stratejik öneme sahip, fazla sayıda
üreticiyi ilgilendiren, yaygın olarak üretimi yapılan ve depolanma özelliği olan ürünlerdir.
Ürün fiyatı, Bakanlar Kurulu aracılığı ile belirlenerek ürünü almakla sorumlu kuruluş
(tarımsal amaçlı KİT'ler, ÇAYKUR, TEKEL, TİGEM, TŞFAŞ, TMO gibi) görevlendirilir. Zarar
meydana gelmesi durumunda Hazine zararı karşılar.
Söz konusu desteğin tahıllar ve haşhaşta uygulanması durumunda Toprak
Mahsulleri Ofisi (TMO), şeker pancarı için TŞFAŞ, tütün ve tuz için TEKEL, çay için
ÇAYKUR alım yapan kuruluş olarak görevlendirilmiştir.
Pamuk, kuru incir, kuru üzüm, zeytin, zeytinyağı, soya, ayçiçeği,fındık, antep
fıstığı alımlarında ise Sanayi ve Ticaret Bakanlığına bağlı olarak görev yapan Tarım Satış
Kooperatifleri Birliği (TSKB) görevlendirilmiştir. TSKB kuruluş kanununa göre üreticiler ait
özel kuruluşlardır. Ürün fiyatlarına müdahale ettikleri gibi hemen hepsinde ürün işleme
tesisleri vardır. TARİŞ, FİSKOBİRLİK, ÇUKOBİRLİK, TRAKYABİRLİK ve Antalya’da bulunan
ANTBİRLİK başta olmak üzere toplam 16 adet TSKB bulunmaktadır. Bunlar kendilerine
bağlı kooperatiflerle faaliyette bulunurlar. Örneğin, FİSKOBİRLİK, 65 kooperatifle en fazla
kooperatifin üye olduğu birliktir.
Süt üretiminde müdahale edici kuruluş olarak görev yapan SEK 1994 yılında
özelleştirilmiş olup, aynı yıl özelleştirilmesine başlanan Et ve Balık Kurumuna (EBK) ait
bazı kombinalar özelleştirilmiş, kalanların ise önümüzdeki yıllarda özelleştirilmesi
öngörülmüştür.
2.3.5.2. Doğrudan Ödemeler (Prim Ödemesi, Doğal Afet Ödemesi)
Prim uygulaması ilk olarak 1993 yılında pamukta başlamış olup, 1998 yılında kütlü
pamuk, zeytinyağı ve yaş ipek kozasında uygulanmıştır. 1999 yılında ise pamuk, ayçiçeği
ve soyada devam etmiştir. 2000 yılında prim ödemesi adı altında çiftçiye pamuk, soya ve
ayçiçeği için fark ödemesi yapılmıştır.
2001 yılında ise çiftçilerimize, kilogram başına kütlü pamuk için 0.09 ABD Doları (9
cent), soya fasulyesi ve kanola için 8 cent, zeytinyağı için 28 cent ve yağlık ayçiçeği için 6
cent doğrudan ödeme yapılmıştır.
2.3.5.3. Girdi Desteği
Tarımda uygulanan girdi destekleri aşağıda sıralanmıştır:
Gübre Desteği
Türkiye’de ürün özelliklerine göre değişmekle birlikte ürün maliyeti içinde gübre
bedeli %10-20 arasında değişen oranda pay almaktadır. Kimyevi gübrede 1961 yılından
itibaren başlayan destek, TZDK aracılığı ile yapılmıştır.
1986 tarihinden sonra TZDK görevine son verilmiş, gübre desteği çeşitlerine göre
destekleme üretici firmalara yapılmıştır. 1994 yılında bir değişikliğe gidilerek gübre
desteği fatura bedelinin belli yüzdesi alınarak doğrudan üreticiye yapılmış, ancak 1997
yılından sonra değiştirilerek üretim yapan fabrikalara, ithalatçı ve dağıtıcı kuruluşlara
42
yapılmaya başlanmıştır. 2002 yılından itibaren gübrede destekleme kaldırılmıştır.
Tohum ve Fidan Desteği
Sertifikalı tohum ve fidan desteği şeklindeki destek uygulaması 1985 yılında
başlamış ve 2001 yılına dek devam etmiştir. Bu uygulamayla, çeltik, hibrit ayçiçeği, soya,
delinte edilmiş pamuk, patates, yem bitkileri tohumları yanısıra aşılı meyve fidanları,
çelikten meyve fidanı, klon anaçlı meyve fidanları da desteklenmiştir.
İlaç Desteği
Tarımsal ilaç desteği 1987 yılından beri fatura bedelinin %20’si olarak üreticiye
yapılmaktadır. 1999 tarihinden itibaren ise ilaç desteği, içerdikleri zehirli madde çeşit ve
oranına göre fatura bedelinin %0-30 olarak üreticiye yapılmaktadır.
Sulama Yardımları
Sulama yatırımları devlet tarafından yapılmakta olup, sulanan alanlarda üretim
yapan üreticiler, bakım ve işletme masrafları dışında sulama suyu için herhangi bir ödeme
yapmamaktadırlar.
Elektrik Enerjisi Desteği
Tarımsal sulama için kullanılan elektrik fiyatı daha ucuz olup, 1997 tarihinden
itibaren kültür balıkçılığı ve kümes hayvanları yetiştiriciliğinde kullanılan elektrik
enerjisinde indirim uygulanmaktadır.
Halen, kooperatif mülkiyetindeki soğuk hava depolarının elektrik enerji masrafları
%40 indirimli tarifeden tahsil edilmektedir.
Kredi Desteği
Tarıma yönelik kredi mekanizmasında çok sayıda banka ve finans kurumu yer
almakla birlikte, kredilendirme ağırlıklı olarak T.C. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi
Kooperatifleri aracılığı ile yapılmaktadır. Şekerbank gibi finans kuruluşları da tarıma
finansman sağlamaktadırlar. Kredi kullanımında görülen en önemli olumsuzluk,
kullandırılan toplam kredi hacminde orta ve uzun vadeli yatırım kredilerinin payının düşük
olmasıdır. Bu tip krediler tarım işletmelerinin gelişimi ve teknolojik tarım işletmelerinin
oluşturulmasına yönelik olmaları nedeniyle sektör için önem taşımaktadır.
Tarımsal faaliyetlerde bulunan üreticiye T.C. Ziraat Bankası tarafından değişik
kalemlerde ve değişik faiz oranlarında kredi verilmektedir. Normal ticari faiz oranları
%90-100 seviyesindeyken üreticiye %50-70 gibi düşük faiz oranıyla kredi
kullandırılmıştır.
Ayrıca Tarım Satış Kooperatiflerine ürünü alabilmesi için Hazine tarafından %50
basit faizli kredi kullandırılmaktadır. TSK’leri müdahale alımlarında bulunabilmek için
devletten düşük faizle kredi almaktadırlar. Tarım Satış Kooperatiflerinin toplam kredi
kullandırmadaki payı %15 tir.
Karma Yem Desteği
1985 yılından itibaren karma yem kullanan üreticilere fatura bedelinin %20’si
olarak uygulanan destek, 1989 yılında uygulamadan kaldırılmıştır.
İthal Damızlık ve Kültür Irkı Süt İneği Desteği
Damızlık ve kültür süt ineği ithalatında teşvik uygulaması, 1987 yılında başlamış
olup, 1994 yılında ithal edilen süt sığırının CIF fiyatının %25’i oranında destekleme
yapılmıştır. Bu uygulamaya 1996 yılında son verilmiştir. Türk-Anafi projesi kapsamında
yetiştirilen saf ırk sertifikalı damızlık düveler ve daha önce ithal edilmiş olan kültür ırklara
ait yavruların alımında Bakanlıkça belirlenen CIF bedelinin %35’i oranında destekleme
43
yapılmıştır. Bu uygulama da 1999 yılında son bulmuştur.
Çayır Mera Yem Bitkileri ve Hayvancılığı Geliştirme Projesi
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından hali hazırda hayvancılık konusunda,
2000/467 sayılı Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Bakanlar Kurulu Kararı
gündemde olup, bu kanun ile hayvancılığa verilmiş olan teşvikler aşağıda belirtilmektedir:
Yem Bitkileri Desteği
o Tek yıllık yem bitkileri için gerekli olan girdi, tarımsal alet ve
ekipmanların masrafların %20’si kadar,
o Çok yıllık yem bitkileri için gerekli olan girdi, tarımsal alet ve
ekipmanların masrafının %30’u kadar destekleme ödemesi
yapılmaktadır.
Suni Tohumlama Desteği
Suni tohumlama bedelinin kalkınmada öncelikli illerde soy kütüğüne kayıtlı
işletmelerde %50’si, diğer iller ve işletmelerde ise %25’i suni tohumlama primi olarak
ödenecektir. Bu destekleme 5 yıl sürecek olup, bu süre içinde suni tohumlamadan
yararlanan inek sayısı en fazla 10 milyon Baş olacaktır.
Damızlık Teşviki
Yurt içinde çiftçi veya TİGEM tarafından yetiştirilen veya Bakanlıkça yada Bakanlık
tarafından yetki verilmiş kuruluşlarca damızlık sertifikası veya sertifika verilmiş damızlık
gebe düveleri alanlara, damızlık belgesi veya pedigriye sahip süt sığırları için her yıl ırk
bazında hayvan fiyatının %30’u, saf ırk sertifikasına sahip kültür ırkı için bu fiyatın %15’i
ödenir.
2.3.5.4. Diğer Teşvik ve Destekler
Tarım Ürünleri İhracat Desteği ve İthalattaki Korumalar
Özellikle gelişmiş ülkeler tarafından ihracatı artırmak amacıyla uygulanmakta olan
önemli bir politika aracıdır. Ülkemizin de taraf olduğu Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ)
Anlaşması çerçevesinde 44 adet tarım ürünü ihracatına belli miktarda ihracat desteği
verilmektedir.
İthalatta ise gümrük vergileri ile yurtiçi üretim korunmaktadır. Ancak burada da
koruma oranları ülkemizin DTÖ Anlaşması hükümlerince belirlenmiştir.
Et Teşvik Primi Uygulaması
Et teşviki EBK kombinaları ve 2687 sayılı Kanuna göre kurulmuş özel sektör
kombinalarında kesilen hayvanlar için 1990-1994 yılları arasında uygulanmıştır.
Süt Teşvik Primi Uygulaması
Çift cidarlı kazan, pastörizatör veya UHT sistemine sahip olan işletmelere süt satan
işletmelere litre başına 5.000 TL süt teşviki verilmektedir.
Süt teşvikine ilaveten soy kütüğüne kayıtlı veya birliklere üye işletmelere ilave
olarak litre başına 5.000 TL verilmektedir.
Çayda Budama ve Tütünde Kota Tazminatı
Çay ve tütün için 1993 yılında uygulamaya konulan söz konusu tazminat
ödemeleri ile üreticinin zararı telafi edilmeye çalışılmıştır. Çayda budama tazminatı ile 5
yıl boyunca çay bahçelerinin 1/5’i budanmaktadır. Tütünde ise yeni yasa ile kota
uygulamaları devam etmekte ve Tekel’in özelleştirilmesi gündeme gelmektedir.
44
Suni Tohumlama Desteği
Hali hazırda 2000/467 sayılı yasada belirtilen hükümler doğrultusunda uygulanan
suni tohumlama desteği 1987 yılında başlamış olup, 1990 yılından sora ise özel ve tüzel
kişiler tarafından yapılan suni tohumlama da destekleme kapsamına alınmıştır.
Yatırımı Destekleyici Yardımlar
Tarım yatırımlarında uygulanan teşvikler, gümrük vergi indirimleri, tercihli krediler
ve 1995 yılında uygulamasına son verilen Kaynak Kullanımı Destekleme Fonundan
yapılan yardım ve destekler bu kapsamda yer almaktadır.
2.3.5.5. Genel Hizmetler
Yukarıda belirtilen tarım politikası araçlarından ayrı olarak genel hizmetler çiftçi
desteklenmesinde önemli bir araç olmaktadır. Bu amaçla tarım sektöründe uygulanmakta
olan hizmetler aşağıda verilmektedir:
Araştırma, eğitim ve yayım hizmetleri,
Denetim ve kontrol hizmetleri,
Hastalık ve zararlılara karşı koruma hizmetleri,
Altyapı ve yapısal iyileştirme hizmetleri.
2.3.6. Türkiye’de Tarım Politikalarında Reform
Tarım politikalarında birinci amaç toplumun dengeli ve yeterli beslenmesinin
sağlanmasıdır. Halihazırda ülkemizde yeterli ve dengeli beslenme konusunda düşük gelir
gruplarında ve kırsal alanda sıkıntılar söz konusudur. Ancak FAO rakamlarına göre
ülkemizde gıda güvencesi konusunda, gelişmiş ülkeler düzeyinde olup, açlık
tehlikesindeki nüfus, toplam nüfusun %2.5’u düzeyindedir.
FAO tarafından yapılan FIVIMS (Gıda Güvencesizliği ve Hassasiyeti Bilgi ve
Haritalama Sistemi), Türkiye’de hassas grupların belirlenmesi ve gıda güvencesi
konusundaki hassasiyet oluşturulması konularında KKGM ile ortak bilgilendirme
workshopları düzenlemiştir.
Buna rağmen ülkemizde gıda maddeleri talebi sürekli olarak artış göstermektedir.
Ülke nüfusunun artışı (yıllık ortalama %1,5 dolaylarında) gıdaya olan talebi artırmaktadır.
Ayrıca kentleşme, nüfus yaş piramidindeki değişme, ülkemize gelen turist sayısındaki
artış gibi faktörler de gıdaya olan talebi etkilemektedir. Önümüzdeki yıllarda tarımsal
üretimde artış sağlanamadığında yukarıda belirtilen nedenlerle oluşan talep artışının
ithalat yoluyla sağlanması gündeme gelecektir.
Ülke nüfusunun sağlıklı-dengeli beslenmesi ve gelecek nesillerin de sağlıklı olması,
çevre ve biyolojik çeşitliliğin korunarak sürdürülebilir bir ekonomik kalkınmanın
sağlanması, iç ve dış piyasada rekabet gücü yüksek ürünlerin üretilmesi ile çiftçilerin
gelirinin artırılması, çevreye zarar vermeden veya en az zararla kaynakların rantabl
kullanılması ve tarımsal alt yapının iyileştirilmesi için gerekli olan politika araçlarının
belirlenerek uygulanması giderek daha fazla önem taşımaktadır.
Ayrıca Türkiye’de son yıllarda sektörel veya bölgesel düzeyde kalkınmayı
önemseyen yaklaşımlar önem kazanmaktadır. VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planında (2001-
2005) öngörülen doğrultuda, Devlet Planlama Teşkilatı da, Düzce ve Mersin pilot illerinde
olduğu gibi, taşrada faaliyet gösterecek birimler şeklinde yeniden bir yapılanmaya
gitmektedir.
Daha önceki bölümlerde belirtilen ülke taahhütlerinin yerine getirilmesi için
aşağıda belirtilen konularda reform paketi hazırlanmıştır.
45
2.3.6.1. Doğrudan Gelir Desteği Uygulaması
Doğrudan Gelir Desteği uygulamasının başlangıcı ile ilgili bilgi Türk tarımının
Avrupa ortak tarım politikasına uyumu konu başlığı ile verilen kısımda verilmiştir.
Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği ödemeleri ve ülke çapında
uygulama başlatılmasına ilişkin 21 Haziran 2001 tarihinde çıkan uygulama tebliği
doğrultusunda çiftçiye işlediği tarım arazisi dikkate alınarak, 200 dekara kadar olan tarım
arazisi için dekar başına 10 Milyon TL ödenmesi, 5 dekarın altındaki tarım işletmeleri için
toplam 50 Milyon TL ödenmesi karara bağlanmıştır. 2002 yılı uygulamasında ise, bir
dekardan 500 dekara kadar olan tarımsal işletmeler için dekar başına 13.500.000 TL
destekleme ödemesi yapılmıştır.
2003 yılından itibaren tüm çiftçilerin kayıt altına alınması ve diğer desteklerin en
aza indirilmesi hedeflenmiştir.
2.3.6.2. Hububat – Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO)
Hububat fiyatları dünya fiyatlarına endekslenecek olup, hükümet tarafından
açıklanan hububat destekleme fiyatı ile dünya fiyatı arasındaki fark 2000 yılında en fazla
%35 olacak daha sonraki yıllarda ise bu fark azaltılacaktır.
Navlun miktarı 15-18 ABD Doları/ton olması;
2001 yılında hububat fiyatları CIF fiyatının en fazla %35’i olması;
2002 yılında destekleme fiyatı açıklanmaması;
TMO’nin 2001 yılında küçülerek sadece olağanüstü hal stoku ve stratejik stok
tutması;
TMO’nun 2002 yılında borsada oluşan fiyatlardan alım yapması,
kararlaştırılmıştır.
2.3.6.3. Şekerpancarı – Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi (TŞFAŞ)
2000 yılında şekerpancarı destekleme fiyatının enflasyon oranına göre
belirlenmesi, 2000 yılı içinde TŞFAŞ’nin görev zararı 42 trilyonu aşmaması
hedeflenmiştir.
04/04/2001 tarihinde Şeker Kanunu çıkarılmıştır.
2000 yılında şeker fabrikaları envanterinin çıkarılarak 2001 yılından itibaren
özelleştirilme çalışmalarına başlanmıştır.
2.3.6.4. Tütün – TEKEL
2000 yılında açıklanacak tütün fiyatının enflasyon oranına göre artırılması;
2001 yılında 2000 yılı tütününün açık artırma ile satılması;
TEKEL fabrikalarının 2001 yılından itibaren özelleştirilmesi;
Tütün ekim alanlarında alternatif ürün projesi uygulanması, hedeflenmiştir.
2.3.6.5. Yaş Çay Yaprağı (ÇAYKUR)
2000 yılında alımın budanmış çaylıklardan yapılması ve alım miktarının
600.000 tonun üzerine çıkmaması;
2000 yılında açıklanacak çay fiyatının enflasyon oranına göre artırılması;
Gümrük ve sınır kontrolleri yoluyla ucuz çay girişinin önlenmesi ve özel
sektörün çay alımına girmesinin sağlanması;
Çay budama tazminatlarının T.C. Ziraat Bankası tarafından değil, bütçeye
konulacak ödenekle yapılmasının sağlanması;
46
2001 yılında özelleştirme çalışmalarına başlanıp, 2002 yılında tamamlanması;
2001 yılı çay budama tazminatı ödemelerinin azaltılması, hedeflenmiştir.
2.3.6.6. Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerine Özerklik Verilmesi
Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerinin özerkleştirilmesinin sağlanması
gayesiyle, 16 Haziran 2000 tarih ve 24081 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan
kanun ile TSKB’nin özerk ve mali yönden bağımsız bir yapıya kavuşturulması
hedeflenerek Yeniden Yapılandırma Kurulu oluşturulmuştur.
Birliklerin alım yapmış oldukları arz fazlası olan ürünler için alternatif ürün
projesi uygulamasının sağlanması hedeflenmiştir.
2.3.6.7. Girdi Sübvansiyonlarının Kademeli Olarak Kaldırılması
Bu konuda 2000-2001 yıllarında gübre desteği sabit tutulup, 2002 yılında
kaldırılmıştır. Tarımsal amaçlı kredilerde de faiz oranlarının düşürülmesi hedeflenmiştir.
2.3.6.8. Prim Uygulaması (Kütlü Pamuk, Soya, Yağlık Ayçiçeği, Kanola)
2001 yılında prim miktarının düşürülmesinin sağlanması;
Prim ödemesi yerine, orta vadede doğrudan gelir desteğine geçilmesi;
2002 yılında prim sisteminin kaldırılarak, DGD ödemelerine geçilmesi,
hedeflenmiştir.
2.3.6.9. Tarımsal amaçlı KİT’lerin özelleştirilmesi
Tarımsal amaçlı KİT’lerin bu doğrultuda yeniden yapılandırılması çalışmaları devam
etmektedir. TEKEL, TŞFAŞ, ÇAYKUR için özelleştirme gündemde olup, TMO’nun 2001
yılında küçülerek, stratejik ve olağanüstü hal stoku bulundurması ve 2002 yılında borsada
oluşan fiyat ile alım yapması hedeflenmiştir.
Türkiye’de yukarıda belirtilen tarım politikalarında değişikliğe gidilirken
yapılan yasal düzenlemeler ise şunlardır:
4342 Sayılı Mera Kanunu 1998 yılında yürürlüğe girmiştir.
Tarımda Yeniden Yapılanma ve Destekleme Kurulu oluşturulmuştur.
552 Sayılı Yaş Meyve ve Sebze Ticaretinin Düzenlenmesi ve Toptancı Halleri
hakkında Kanun Hükmünde Kararname çıkarılmıştır (4367 sayılı Kanunla söz
konusu KHK’de değişiklikler yapılmıştır).
4572 Sayılı Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin Özerkleştirilmesiyle ilgili
Kanun yürürlüğe girmiştir.
Şeker ve tütün üretiminde devlet müdahalelerinin kaldırılmasını amaçlayan
Şeker ve Tütün Kanunları hazırlanmış olup, Şeker Kanunu 4 Nisan 2001
tarihinde yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Tütün kanunu ise 20 Haziran 2001
tarihinde çıkmıştır.
Tarımda yukarıda belirtilen yasalara ilave olarak tarım politikalarında
değişikliklerinin yapılabilmesi Ulusal Programda da yer alan aşağıda belirtilen
düzenlemelerin yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Bunlar;
Üretici Birlikleri Yasası,
Tarım Sigorta Yasası,
Toprak Koruma Kanunu,
Tarım Çerçeve Kanunu,
Tarım Hizmetlerinin Düzenlenmesi,
47
Tarımda Yeniden Yapılanma ve Destekleme Kurulunun İşlevinin Artırılması,
Toprak Sulama ve Tarım Reform Kanunu,
Tarım Bilgi Sistemi Kurulması ile ilgili düzenlemeler.
Ayrıca, tarım politikaları belirlenirken çevresel ve doğal kaynakların korunması,
sürdürülebilir tarımın önemi dikkate alınmaktadır. Bu çerçevede ülkesel biyo-güvenlik
sisteminin kurulması gündemdedir. Transgenik kültür bitkilerinin alan denemeleri,
transgenik kültür bitkilerinin tescili ve üretilmesi, pazara sürülmesi kapsamında
çalışmalar yapılmakta olup, transgenik kültür bitkilerinin alan denemeleri konusunda
Mayıs 1998 tarihinde yönetmelik çıkmış ve mevzuat çalışmaları devam etmektedir.
2.3.7. Tarım Politikaları Doğrultusunda Uygulanan Projeler
Ülke çapında tarım politikaları doğrultusunda uygulanmış ve uygulanması
düşünülen projeler irdelendiğinde, tarımda üretim artışına yönelik olarak 1980’li yıllarda
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından ülke çapında uygulanan tarla ürünleri arzını
etkileyen projeden bahsetmek mümkündür. Bunun dışında, Çiftçi Kayıt Sistemi ve
Doğrudan Gelir Desteği ile Alternatif Ürün Projeleri önem taşımaktadır.
2.3.7.1. Nadas Alanlarının Daraltılması Araştırma ve Yayım Projesi
1982 yılında Güneydoğu Anadolu Bölgesinde 33 ilde ve geçit bölgelerinde
uygulamaya konulmuş ve 8 milyon hektar civarında olan nadas alanları 1994 yılı itibari ile
5,2 milyon hektara indirilmiştir. 1994 yılında biten proje 1995 yılında revize edilerek İç
Anadolu Bölgesindeki yeni illere kaydırılmıştır. Burada nadas alanlarının yemeklik ve
yemlik baklagil ekimi ile değerlendirilmesi amaçlanmış ve proje ile mercimek, korunga,
fiğ ve nohutta büyük üretim artışları sağlanmıştır.
2.3.7.2. İkinci Ürün Araştırma ve Yayım Projesi
Bu proje ile ekolojisi uygun olan ve sulanabilir tarım alanlarında aynı tarladan
ikinci ürün alınması hedeflenmiştir. Proje ilk olarak 18 ilde uygulanmıştır. Ege, Akdeniz,
Çukurova ve GAP Bölgesinde yazlık olarak mısır, soya, ayçiçeği, yer fıstığı, susam, çeltik,
kuru fasulye ekimi ve kışlık olarak ise macar fiği, taze patates, taze bakla üretimi
önerilmiştir.
Uygulama sonucunda özellikle soya ve hibrit mısır üretiminde artış sağlanmıştır.
1994 yılında proje revize edilerek 15 ilde daha uygulamaya konulmuştur. 1999 yılı
rakamlarına göre, Türkiye çapında 140.000-145.000 hektar arazide ikinci ürün ekimi
yapılmaktadır.
2.3.7.3. Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi
Daha önce bahsi geçen Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği
Projesi 2001 yılından itibaren ülke çapında uygulamaya konmuştur.
2.3.7.4. Alternatif Ürün Projesi
Üretim fazlası olan ürünlerde ise Dünya Bankası desteğinde Alternatif Ürün
Projesi gündeme gelmiştir. Proje ile üretim fazlası olan ve destekleme alımları nedeniyle
bütçeye büyük yük getiren fındık, tütün yerine alternatif ürün olarak yem bitkisi ve yağlı
tohumlar üretilmesi, şeker pancarında kota uygulamasıyla üretim alanlarının azaltılması
yoluyla kazanılan tarım alanlarında üretim açığı olan yağlı tohumlu bitkiler ve yem
bitkiler ekilişinin yaygınlaştırılması amaçlanmaktadır.
Tütünde kota uygulaması ile tütün ekili alanlara alternatif ürün önerilmesini
gündeme getirmektedir. Hali hazırda tütün yetiştiriciliği yapılan araziler kıraç veya taban
arazi olup, burada yetiştirilecek ürün çeşidinin belirlenmesini zorlaştırmaktadır. Ayrıca
alternatif ürün için pazarlama çalışması alt yapısı da araştırılmalıdır. Tütün kotası
48
uygulanan alanlarda çiftçinin ancak %17’sinin alternatif ürün yetiştiriciliği yapması bu
konudaki çalışmaların önemini artırmaktadır.
2.4. İLDE UYGULANAN TARIMSAL PLAN VE PROGRAMLAR
Antalya ilinde halen uygulanan ve 2001 yılına kadar yıllık yatırım programlarında
yeralan projeler aşağıda sıralanmıştır.
2.4.1. Bitkisel Üretimi Geliştirme Projesi
Bitkisel üretimi geliştirme projeleri kapsamında; hububat, mısır, yağlı tohum, bağ
bahçe, süs bitkileri, virüsten ari fidan ve çöğür üretimi yanısıra yabani ağaç aşılama,
zeytin alanlarının haritalandırılması, Bombus arı kolonisi alımı, tohum temizleme gibi
çalışmalar yürütülmektedir.
2.4.2. Doğu Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon Projesi
Doğu Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon Projesi kırsal fakirlik ve doğal
kaynakların bozulması (aşınması) sorunlarını ele almıştır. Proje, toprak aşınmasını
azaltma, toprak verimliliğini ve kırsal geliri artırma yoluyla, mikro havzalarda mera ve
ormancılık faaliyetleri ile tarımsal faaliyetleri iyileştirmeyi, sürdürebilir hale getirmeyi
amaçlamaktadır.
Dünya Bankası ile Orman Bakanlığı, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Tarım ve
Köyişleri Bakanlığının birlikte yürüttüğü bir projedir.
Projenin amacı;
Doğal kaynakların doğru biçimde kullanımı sağlamak, bu kaynakların
üzerindeki baskıyı azaltmak,
Birinci amacı gerçekleştirmek için köylülere alternatif geçim kaynakları
sunmak,
Orman, mera ve tarım alanlarında bitki örtüsünü muhafaza ederek erozyonu
önlemek,
Genç nüfusu köyde tutarak göçü önlemek ve istihdam yaratmak,
Kırsal kesimin gelirini artırmak,
Havzadaki su kaynaklarını değerlendirerek, sulu tarım ve meyveciliği
geliştirmek,
Kurslar düzenlemek suretiyle kovan dağıtılarak arıcılığı alternatif gelir kaynağı
olarak köylülere benimsetmek.
Proje 1977 yılında Doğu illerinde başlamış olup, 1998 yılında Antalya, Isparta,
İçel, Gaziantep ve Şanlıurfa illerinin katılımıyla mikro havza projesindeki il sayısı 11’e
çıkmıştır.
Proje, Antalya’nın Korkuteli ve Akseki ilçelerine bağlı 3 mikro havzada seçilen 10
köyde uygulanmıştır.
Toplam rehabilite edilecek alan 24.551 hektar olarak düşünülmüş olup, bu alanda
yaklaşık çiftçi aile sayısı 8.144 olarak tespit edilmiştir.
Yapılan çalışmalar aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
Tarla Bitkileri Çalışma ve Uygulamaları: Korkuteli-Kızılcadağ ve Akseki-
Değirmendere mikro havzasında buğday, arpa, nohut, yeşil mercimek tohumları
çiftçilerimize dağıtılarak ekim yaptırılmıştır.
Bağ Bahçe Çalışmaları: Kızılcadağ ve Değirmendere mikro havzalarında bağ,
49
badem, ceviz, kiraz, vişne, yarı bodur elma, erik, şeftali, kayısı tesisleri kurulmuş, ayrıca
tarla sınırı ağaçlandırması ile de kavak dikimi yapılmıştır.
Yem Bitkileri Tohum Dağıtımı: Kızılcadağ ve Değirmendere mikro havzalarında
korunga, yonca, silajlık mısır ve sudanotu tohumu dağıtımı yapılmıştır.
Hayvancılık Uygulamaları: Değirmendere, Aygırdere ve Kızılcadağ mikro
havzalarında toplam 50 çiftçiye 1000 adet arılı kovan dağıtımı yapılmıştır.
Projede yeralan suni tohumlama ise Antalya’da özel sektörün bu konuda ihtiyacı
karşılaması sebebiyle uygulanmamıştır.
Bu projenin 30 Eylül 2001 tarihinde bitmesi planlanmış, ancak bir kısım
çalışmaların tamamlanamaması sebebiyle süre uzatılmış olup uygulama kısmen devam
etmektedir.
2.4.3. Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi
Tarımsal Destekleme Politikaları kapsamında "Çiftçi Kayıt Sistemi Oluşturulması ve
Doğrudan Gelir Desteği Projesi" uygulamasında, Antalya’da gerçekleştirilen 2001 yılı
uygulamaları kapsamında 0-200 dekar arasındaki tarımsal alanlara dekar başına
10.000.000 TL üzerinden ödeme yapılmış, toplam 40.629 kişiye 13.088.938.790.000.TL
ödenmiştir. 2002 yılı uygulamalarıyla ise 0-500 dekar arasındaki tarımsal alanlara dekar
başına 13.500.000 TL üzerinden toplam 42.272 kişiye 22.167.536.206.500 TL ödeme
yapılmıştır.
2.4.4. Çayır Mera Yem Bitkilerini Geliştirme Projesi
Bu proje kapsamında, yonca, korunga, fiğ, sorgun sudan otu, macar fiği, silajlık
mısır, yem pancarı üretimini geliştirme alt projeleri ile çayır mera ıslahı ve silaj yapımı
çalışmaları yürütülmektedir.
Ayrıca, 2000/467 Sayılı Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkındaki Bakanlar Kurulu
Kararnamesi kapsamında, çok yıllık ve tek yıllık yem bitkileri üretimine ve yapay mera
tesisine yönelik öz sermayeye dayalı projeli yatırımlar devlet desteklemesinden
yararlandırılmıştır. 2002 yılı içerisinde Çayır Mera ve Yem Bitkileri Projesi
Desteklemesinden yararlanmak için Antalya ilinde toplam 133 çiftçinin projesi
hazırlanarak onaylanmış, 165.713.018.805 TL hak ediş hazırlanmıştır.
2.4.5. Sığır Cinsi Hayvanların Tanımlanması, Tescili ve İzlenmesi Projesi
2001 yılında başlamış olan bu proje, Avrupa Birliğine uyum çalışmaları
çerçevesinde yürütülmekte olup, 2002 yılı içerisinde il genelinde 27.561 işletmede
101.312 adet Büyükbaş (BB) hayvan kayıt altına alınmıştır.
2.4.6. Hayvan Hastalık ve Zararlıları İle Mücadele Projesi
Bu proje içerisinde İl genelinde Büyükbaş şap aşılaması, Brucella, Melitensis,
Kuduz ve New Castle gibi yapılan aşılamalar aşağıda sıralanmaktadır.
Şap: İlde 2001 yılında 1 mihrakta (Gazipaşa-Yeşilyurt) şap hastalığı çıkmış olup O
Tipi olduğu tespit edilmiştir. Hastalık genellikle gebelikleri nedeniyle aşılanmamış
hayvanlarda görülmüştür. Mihrakta toplam 200 adet Büyükbaş, 1200 adet Küçükbaş (KB)
hayvan sirayete maruz kalmıştır. Zamanında yapılan müdahalelerle ölümler nedeniyle bir
ekonomik kayba sebebiyet verilmeden hastalık mihraklarında söndürülmüştür. Çıkan şap
hastalığı çok sınırlı seyretmiş olup alınan fenni ve idari tedbirler sonucu yayılması
önlenerek hastalık tamamen söndürülmüştür.
Brucella Melitensis: İlde 10 mihrakta (Merkez-Çığlık, Serik-Çakallık, Elmalı-
Geçit, Elmalı-Tavullar, Korkuteli-Kızılcadağ, Korkuteli-Mamatlar, Manavgat-Çeltikçi,
50
Manavgat-Gündoğdu, Manavgat-Yeniköy, Manavgat-Doğançam) Brucella Melitensis
hastalığı çıkmış olup, 10 mihrakta hastalık tamamen söndürülmüştür.
Kuduz Hastalığı: İlde 17.08.2000 tarihinde Merkez-Ahatlı mahallesinde çıkan
kuduz hastalığı alınan idari ve fenni tedbirler sonucu 26.02.2001 tarihinde tamamen
söndürülmüştür.
Mavidil Hastalığı: İlde Çalkaya ve Yurtpınar Beldelerinde aşılanmamış ve
dışardan gelen koyunlarda hastalık 2000 yılında ortaya çıkmıştır. Hastalık iki beldede de
04.01.2001 tarihinde söndürülmüştür.
Ruam Hastalığı: İlde 2000 yılı içinde ek olarak program başlatılmış olup
mücadeleye 2001 yılında da devam edilmiştir. Toplam 8382 tek tırnaklı taramadan
geçirilmiş, hastalık tespit edilen 5 mihrakta (Merkez-Akkoç, Varsak Beldesi, Yurtpınar
Beldesi, Alanya-Kestel ve Serik-Haskızılören) 6 adet tek tırnaklı hayvan tazminatlı olarak
itlaf edilerek 1.762.500.000 TL tazminat olarak ödenmiştir.
Hayvan Hareketleri ve Karantina Çalışmaları
Pazar Denetimleri: İlde hayvan pazarı bulunmadığından pazar denetimleri
yapılmamaktadır. Başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere diğer belediyelerle hayvan
pazarı kurulması konusunda gerekli girişimlerde bulunulmuş, geçici olarak ANET
bünyesinde hayvan pazarı kurulması konusunda çalışma yapılmaktadır.
Yol Kontrolleri: Hayvan sağlık zabıtası komisyon kararı alınarak İl Jandarma
Komutanlığına ve Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılarak kontrollerin yapılması istenmiştir.
23 Şubat 2001 tarihinde Bakanlığımız emirleri doğrultusunda özel uygulama yapılmıştır.
2.4.7. Önsoykütüğü ve Soykütüğü Sistemini Geliştirme Projesi
İlde “Antalya İli Holstein Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği” 18 Ekim 1995
tarihinde kuruluşunu tamamlayarak faaliyetine başlamış ve Merkez Birliğinin de
kurucuları arasında yer almıştır.
Önsoykütüğü Sistemi, İlde, İl Müdürlüğümüz, İlçe Müdürlüklerimiz, Antalya
Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği ile Özel Suni Tohumlama yapan Veteriner hekimlerin
ortak çalışmalarıyla yürütülmektedir.
Soykütüğü ve Önsoykütüğü faaliyetleri Birliğin kendi elemanı olan bir Zooteknist
Ziraat Mühendisi ve Tarım İl Müdürlüğünün görevlendirdiği üç Zooteknist Ziraat
Mühendisi, üç Veteriner Sağlık Teknisyeni tarafından, gene aynı Müdürlüğün bu hizmetler
için tahsis etmiş olduğu iki binek otomobil ile İl Müdürlüğü kampüsü içerisinde ki binada
yürütülmektedir.
Birliğe 5 tanesi kooperatif tüzel kişiliği olmak üzere toplam 55 işletme üyedir. Bu
İşletmelerde mevcut olan 1952 Baş dişi, 741 Baş erkek hayvan Soykütüğü sistemine
kayıtlıdır.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve Merkez Birliği tarafından uygulamaya konulan
Önsoykütüğü Projesi kapsamında Antalya ili Holstein Irkı Damızlık Sığır Yetiştiricileri
Birliği ile Tarım İl Müdürlüğü arasında imzalanan protokol gereğince İl Bilgi İşlem Merkezi
(İLBİM) kurularak çalışmalara başlanmıştır. Bu proje ile Antalya ‘da 25.000 işletmede
125.000 Baş hayvanın kayıt altına alınması plânlanmıştır. Bu güne kadar 18.006 işletme
ve 13.644 Baş dişi, 3.460 Baş erkek olmak üzere 17.104 Baş hayvan Önsoykütüğü
sistemine kaydedilmiştir.
Bu proje dışında, İlde Akseki, Gündoğmuş, İbradı ilçeleri ve Merkez Üçoluk
Vadisinde Büyükbaş Islah Projesi uygulanmaktadır.
2.4.8. Su Ürünleri Üretimini Geliştirme Projesi
Bu proje çerçevesinde 1982 yılından buyana İlde su ürünleri üretimini artırmak
51
amacıyla müracaat eden üreticilerin gerekli izinleri alınmakta; iç su ve denizde kültür
balıkçılığı projeleri hazırlanıp yürütülmektedir.
Hali hazırda kurulu proje kapasitesi 765 ton/yıl olan iç su ürünleri yatırım ve
işletme projeleri ile 2350 ton/yıl olan deniz su ürünleri yatırım ve işletme projeleri
faaliyettedir. Ayrıca, gayri faal durumda 240 ton/yıl kapasiteli karides yetiştiriciliği
işletmesi mevcuttur.
2.4.9. Bitki Hastalık ve Zararlıları İle Mücadele Projesi
2002 yılı içerisinde 4 adet entegre mücadele ve 9 adet sürvey çalışmalarının
yanısıra 96 adet çeşitli hastalık ve zararlılarla yönetimli çiftçi mücadelesi, süne zaralısına
karşı devlet mücadelesi, yerli çekirgelere karşı devlet yardımı mücadelesi olmak üzere
toplam 111 konuda çalışma yapılmıştır.
Devlet Mücadelesi: Süne mücadelesi ile ilgili olarak Merkeze bağlı 3 köy ile
Korkuteli İlçesine bağlı 26 köyde toplam 269.800 dekar alanda kıymetlendirme ve
takiben parazitoit ve nimf sürveyleri yapılmış; parazitlenme oranı yüksek, nimf oranı
düşük olduğundan kimyasal mücadele yapılmamıştır.
Devlet Yardımlı Çekirge Mücadelesi: 2002 yılında yerli çekirgelere mücadelesi
yoğun olarak İbradı İlçesi Eynif Ovası ve Görenci mevkiinde toplam 2.500 dekar alanda
kimyasal mücadele, kalan kısımlarda Özel İdare bütçesinden temin edilen 5.000 adet
hindi ile biyolojik mücadele şeklinde sürdürülmüş ve 30 gün devam etmiştir. Ayrıca
Merkez - Akseki- Alanya- Gazipaşa- Gündoğmuş ve Manavgat İlçelerinde de kimyasal
mücadele yapılmıştır.
Yönetimli Çiftçi Mücadelesi: Birinci altı aylık değerlendirme 23 konuda
tamamlanan çalışmaların uygulama raporları Bakanlık Makamı ile ilgili Enstitüye
gönderilmiş olup, bu dönemde kullanılan pestisitler ve uygulama alanları aşağıda
verilmiştir. 31 Aralık 1999 tarihi itibariyle mücadelesi tamamlanan hastalık ve zararlılara
karşı ilaçlanan saha, ağaç miktarı ile kullanılan ilaç miktarları bitki guruplarına göre
aşağıdaki şekilde gerçekleşmiştir.
Elmada Karalekesi ve Elma İç Kurduna Karşı Tahmin Uyarı Projesi:
Korkuteli ilçesinde 4, Elmalı ilçesinde 5, Kaş ilçesinde 2 adet olmak üzere toplam 11 adet
bilgisayarlı Tahmin-Uyarı İstasyonu ile sürdürülmektedir.
İç Karantina Çalışmaları: 2002 Yılı içerisinde 33 adet fidan üreticisi ile 17 adet
fide üreticisine bitki yetiştirme ruhsatı verilmiş olup başlangıçtan bugüne ruhsatlandırılan
fidelik ve fidanlık sayısı 264'e ulaşmıştır. Ayrıca 2002 yılı içerisinde yapılan kontrollerde İç
Karantina Mevzuatına aykırı bulunan 9.250 adet fidan imha edilmiştir.
Zirai İlaç-Alet ve Bayi Çalışmaları: İl genelinde 2002 yılı Kasım ayı itibari ile
503 adet perakende, 52 adet toptancı Zirai İlaç Bayii, 2 adet Zirai Mücadele Aletleri
İmalathanesi ve 24 adet Zirai Mücadele Aletleri Bayii bulunmaktadır. Bunların periyodik
kontrolleri sürdürülmekte olup ilgili yönetmelik hükümlerine aykırı davranan bayilerden
2002 yılı içerisinde 32 adedine birer ay süreyle kapatma cezası uygulanmıştır.
2.4.10. Gıda Denetim Hizmetlerini Geliştirme Projesi
Gıda Denetim Hizmetleri: 560 sayılı KHK ve buna dayalı olarak çıkartılan
yönetmelikler çerçevesinde gıda ve gıda ambalajı üreten işyerlerinin denetimleri
yapılmaktadır.
Gıdaların kalite ve hijyenle ilgili özelliklerini katkı maddelerini, aroma maddelerini,
pestisit ve veteriner ilaç kalıntılarını, ambalaj ve işaretleme, depolama ve taşıma
kurallarını, numune alma, analiz metotlarını kapsayan Türk Gıda Kodeksi 16 Kasım 1997
tarihinde yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmeliğin amacı üretici ve tüketici
menfaatleri ile halk sağlığını korumak, gıda maddelerini tekniğine uygun ve hijyenik
üretime hazırlama, işleme, muhafaza, depolama, taşıma ve pazarlanmasını sağlamak
52
üzere gıda maddelerinin özelliklerini belirlemektir.
Ayrıca tüketiciye güvenilir gıdanın arzı, tüketicinin daha iyi bilgilendirilmesi, gıda
endüstrisinin geliştirilmesi ve ticaretinin iyileştirilmesi ile ilgili hizmetler yürütülmektedir.
Bu kapsamda İlde faaliyet gösteren gıda ve gıda ambalajı üreten işyerleri
denetlenerek Gıda Siciline kaydolarak, imal ettikleri ürünlerin bileşiminde bulunan
maddeleri tescil ettirerek üretim izni almaları sağlanmaktadır.
Et ve et ürünleri Gayri Sıhhi Müesseselerdir. Bu işletmelerin denetim ve
ruhsatlandırma işlemleri 560 Sayılı KHK’nin 18. maddesine dayalı olarak çıkarılan 23
Haziran 1996 tarih ve 22675 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Kanatlı Hayvan Eti ve Et
Üretim Tesislerinin Kuruluş, Açılış, Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına Dair
Yönetmelik” gereği denetimler ve Ruhsatlandırma İşlemleri Tarım ve Köy işleri Bakanlığı
ve Taşra teşkilatınca yapılmaktadır.
Bu kapsamda İlde çalışma ve üretim izni almaları hususunda denetim, eğitim ve
diğer hizmetler yapılmaktadır.
Yem ve Tohum Denetim Hizmetleri: 1734 Sayılı Yem Kanunu ve buna bağlı
yönetmelikler çerçevesinde hayvansal ve bitkisel kökenli yem hammaddesi üreten
kuruluşların ve yem satışı yapan yem bayilerinin kontrolleri yapılmaktadır.
308 Sayılı Tohumlukların tescil ve sertifikasyonu hakkında kanun ve bu kanuna
bağlı yönetmelikler tohum üreticisi ve dağıtıcı ve tohum satışı yapan bayilerin denetimi
yapılmakta, tohum yetiştiriciliği yapan kuruluşlara yetiştiricilik belgesi verilmektedir.
2.4.11. Su Ürünleri Kirlenme ve Koruma Kontrol Hizmetleri Projesi
Bu proje kapsamında Antalya yöresinde, su ürünlerini ve ekolojik dengeyi
korumaya yönelik olarak, denizler, iç sular ve sanayi kuruluşlarının arıtma tesisleri ile
kum-çakıl olacaklarında, düzenli olarak denetimler yapılmaktadır. Ayrıca, su ürünleri
sağlığı ile ilgili olarak kültür balıkçılığı tesislerinde rutin olarak su ürünleri sağlık
denetimleri yürütülmektedir.
2.4.12. Kooperatif Survey Projesi
Bu proje kapsamında 2002 yılı sonu itibariyle 270 adet Tarımsal kalkınma
Kooperatifinin idari, mali, hukuki yönden denetimi, projeleri genel kurulları, eğitimi,
gerekli görülenler için fesh işlemleri yapılmıştır.
2.4.13. 4342 Sayılı Mera Kanunu Kapsamında Yapılan Çalışmalar
4342 Sayılı Mera Kanunu gereğince 2002 yılı sonu itibariyle 102.660 dekar alanda
tahdit ve 12.335 dekar alanda tespit çalışmaları tamamlanmıştır.
2.4.14. İl Özel İdare Destekli Yürütülen Projeler
Bu projeler 8. Bölümde İlde Yerel İdareler tarafından uygulanan projeler başlığı
altında incelenmiştir.
53
BÖLÜM 3. İLİN ÖZELLİKLERİ
Mevcut kaynaklar tanınmadan doğru yönlendirme yapılması imkansızdır.
Dolayısıyla, bu bölümde Antalya ilinin coğrafik yapısı, topografik yapısı, doğal alanları, su
kaynakları ve iklimi gibi fiziksel özelliklerine genişçe yer verilmeye çalışılmıştır.
İlin biyo-fiziksel ve sosyo-ekonomik özelliklerinin tanınması, kalkınma
koşullarının doğru tespit edilebilmesi için gereklidir. Bu tespitler Master Planda
mevcut durumun ve ileriye yönelik hedeflerin ortaya konabilmesine alt yapı
oluşturur.
3.1. BİYO-FİZİKSEL ÖZELLİKLER
İlin biyofiziksel özellikleri içerisinde coğrafik, topografik, klimatolojik özellikleri
yanısıra, su kaynakları incelenmektedir.
3.1.1. İlin Coğrafik Yerleşimi ve Özellikleri
Antalya ili, Anadolu'nun güneybatısında Türkiye’nin Akdeniz kıyısında 29° 20' - 32°
35' doğu boylamları ile 36° 07' - 37° 2' kuzey enlemleri arasında yer alır. Yüzölçümü
2051 km2 olup, Türkiye yüzölçümünün %2.6'sını kaplar.
İl, Antalya Körfezini 20.815 km2’lik bir alanla çevreler. İlin büyük bir bölümü
(%76’sı) Toros Dağları ile kaplıdır. İlin kara sınırlarını Kuzeyde Toros Dağları
çevrelemektedir. İlin güneyinde Akdeniz, doğusunda İçel, Konya ve Karaman, kuzeyinde
Isparta ve Burdur, batısında ise Muğla illeri yer alır. İlin kıyılarının uzunluğu; girinti,
çıkıntı dahil 640 km, düz hat olarak 500 km'dir.
İl arazisinin ortalama olarak %77,8'i dağlık, %10,2'si ova, %12'si ise engebeli bir
yapıya sahiptir. İl alanının 3/4'ünü kaplayan Torosların yaklaşık 10 tepesi deniz
seviyesine göre 2500 m ve daha fazla, iki tepesi de 3000 m ve daha yüksektir.
Batıdaki Teke yöresinde geniş platolar ve havzalar yer alır. Çoğunlukla
kireçtaşlarından oluşmuş bu dağlar ve platolarda, kireçtaşlarının erimesiyle oluşmuş
mağaralar, düdenler, su çıkaranlar, dolinler, uvalalar ve daha geniş çukurluklar olan
polyeler, büyüklü-küçüklü karst şekilleri çok yaygındır.
İlin topografik yönden gösterdiği değişkenlik gerek iklim, gerek tarımsal ve
gerekse demografi ve yerleşme yönünden farklı ortamlar yaratmaktadır. Ayrı özellik
gösteren bu alanlar, sahil ve yayla bölgesi olarak tanımlanır.
Sahil kesimi ilçeleri; I, II ve III. Alt Bölgeleri teşkil eden Merkez, Gazipaşa, Alanya,
Manavgat, Serik, Kemer, Kumluca, Finike, Kale ve Kaş'tır. Bu ilçe merkezlerinin denizden
yüksekliği 5-44 m arasındadır. IV ve V. Alt Bölgeleri oluşturan yayla kesimi ilçeleri ise;
Korkuteli, Elmalı, Gündoğmuş, Akseki ve İbradı'dır. Bu ilçelerin denizden yüksekliği 900-
1000 m arasındadır.
Arazinin yaklaşık %60’ı çam ormanları ve Akdeniz bitkileri ile kaplıdır.
İlde dağlardan denize ulaşan birçok bağımsız ırmak vardır.
Ovalar alüvyonlu topraklar ile verimli tarım arazisi karakteri taşımaktadır.
640 km’lik sahil bandının 290 km’si doğal kumsallardan oluşmaktadır.
İlin güney sınırları boydan boya Akdeniz kıyı şeridini oluşturmaktadır.
İlin Doğu kesiminde dağların denize paralel uzanması, dağlarla deniz arasında
Antalya'dan başlayıp Gazipaşa yakınlarına kadar uzanan geniş bir sahil ovası oluşumunu
sağlamıştır.
54
3.1.2. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler
Agro-ekolojik bölgelendirme; arazinin çevresel özellikleri, potansiyel verim ve
topografik uygunluğu, yerleşim bölgelerinin sosyo-kültürel ve ekonomik yapıları dikkate
alınmak suretiyle, bölgenin benzer özellikler arz eden alt alanlara bölünmesini ifade eder.
Bir agro-ekolojik alt bölge, idari bütünlük içinde, iklim, arazi formu, toprak yapısı
ve/veya bitki örtüsüne göre belirlenir. Bu kapsamda Antalya ili 5 agro-ekolojik alt bölgeye
ayrılmış ve haritalandırılmıştır. Antalya ilinde alt bölgeleri oluşturan ilçeler aşağıdaki
tabloda belirtilmektedir.
Tablo 2. Antalya İlinin Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri ve İlçeleri
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
Finike Merkez Alanya Elmalı Akseki
Kale Kemer Gazipaşa Korkuteli Gündoğmuş
Kaş Serik İbradı
Kumluca Manavgat
I. Alt Bölge (Kaş-Kale-Finike-Kumluca Alt Bölgesi)
Arazi yapısı deniz seviyesinden başlayarak iç kesimlerde 1000 m’ye kadar yükselir.
Bu alt bölgedeki ilçe merkezleri sahil kuşağında yeralır. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise
ılık ve yağışlı tipik Akdeniz iklimi hüküm sürer. Yıllık yağış toplamı 1500 kg/m2’nin
üzerindedir. Ekstrem maksimum sıcaklık yaz aylarında 40 oC’ye kadar çıkarken, yıllık
ortalama sıcaklık 20 oC civarındadır.
Sahil kesiminde narenciye bahçeleri ve seralar, yayla kesiminde ise elma bahçeleri
ve zeytinlikler, yer yer kamelya tipi bağcılık görülmektedir.
Bu bölgenin dağ köylerinde hayvancılık ve hububat tarımı yapılır. Kıyı turizminin
yaygın olduğu bir bölgedir.
II. Alt Bölge (Kemer-Merkez-Serik-Manavgat Alt Bölgesi)
Arazi, deniz seviyesinden başlayarak iç kesimlerde 800 metreye kadar yükselir.
İlçelerin tamamının idari yapılanması sahil kuşağındadır. Tipik Akdeniz ikliminin hüküm
sürdüğü II. Alt Bölgede ekstrem maksimum sıcaklık yaz aylarında 44 oC’ye kadar çıkar.
Yıllık ortalama sıcaklık ise 19 oC civarındadır.
Bu bölge, geniş ve sulanabilir ovalara sahiptir. Teknolojik tarım yaygındır. Açık
tarla ve örtü-altı sebze yetiştiriciliği yanında süs bitkileri yetiştiriciliğinin de yoğun olarak
yapıldığı bir bölgedir. İkinci ürün olarak susam ve mısır yetiştiriciliği yaygındır.
Tarımsal ürünler için pazar imkanının en iyi olduğu alt bölgedir. Yurtdışı bağlantı
noktaları (liman ve havaalanı) II. Alt Bölgede olduğu için, özellikle ihracata dönük
tarımsal üretim için avantajlı bir konumdadır. Bunun yanısıra, İlde nüfusun en yoğun
olduğu ve İlin en fazla göç alan bölgesidir. Bölgenin sahil bandı turizme tahsis edilmiştir.
Merkez ilçe ve Manavgat’ta son yıllarda tıbbi ve ıtri bitki yetiştiriciliği de önem
kazanmaktadır.
III. Alt Bölge (Alanya-Gazipaşa Alt Bölgesi)
Arazi, deniz seviyesinden başlayarak iç kesimlere doğru yükselir. Yerleşim bölgesi
yoğunlukla sahil kuşağındadır. Tipik Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğü bu alt bölgede
ekstrem maksimum sıcaklık yaz aylarında 40 oC, yıllık ortalama sıcaklık ise 20 oC
civarındadır.
55
Kıyıda, tropik iklim meyvesi olan muz yetiştiriciliğinin yanısıra örtü-altı sebze
yetiştiriciliği de önem arz etmektedir. Yamaç platoda ise nar ve badem yetiştirilir. Yayla
kesimlerinde yabani çiçek soğan üretimi yapılmaktadır.
Bu alt bölgenin sahil bandında turizmin baskısı hissedilmeye başlanmıştır.
IV. Alt Bölge (Elmalı-Korkuteli Alt Bölgesi)
Topografik olarak 1000 metrenin üzerinde yükseklikte Batı Toroslarda yeralan, su
kaynaklarının zengin olduğu plato özelliği taşıyan bir bölgedir. Bu alt bölgedeki yerleşim
yerleri yayla kuşağındadır ve denize sahili yoktur.
İklimsel özellikler bakımından sahilde yer alan diğer alt bölgelerden farklı olarak
daha çok karasal bir iklim hüküm sürer. Bu bölgede yıllık ortalama sıcaklık 13-14 oC
civarında olup, kış aylarında sıcaklık –17 oC civarına kadar düşebilmektedir. Bununla
birlikte, yılda 55 gün dona rastlanabilmektedir. Bu bölgede yağış, kıyı kesimine göre
oldukça azalmakta ve 500 kg/m2 civarında kalmaktadır. Yağış, genellikle kış aylarında
yağmur ve zaman zaman kar şeklinde olmakta ve ortalama olarak 30-35 gün süreyle
yerde kar örtüsü kalabilmektedir. Ancak sahil kesiminde yer alan I, II ve III. Alt
Bölgelerde görülen şiddetli yağış ve fırtınalar bu bölgede görülmez.
Toplam arazi yüzeyi içinde tarım alanı miktarı diğer alt bölgelere nispetle en
yüksek olan bölgedir. Hububat ve meyve yetiştiriciliği yaygındır. Son yıllarda yaylada
kesme çiçek yetiştiriciliği de yaygılaşmaya başlamıştır. Ayrıca, mantar ve kompost
üretiminde özellikle Korkuteli İlçesi Türkiye pazarında merkezi bir konuma gelmiştir. Çok
az miktarda olmakla birlikte, bu bölgede anason ve şekerpancarı yetiştiriciliği de
yapılmaktadır. Açık tarla sebze yetiştiriciliğinde ekolojik tarım uygulamalarına bu bölgede
başlanmıştır. İlde hayvancılığın en yoğun olarak yapıldığı bölgedir. Hayvancılığa bağlı
olarak, yem bitkileri ekiliş sahası bakımından da diğer alt bölgelerden öndedir.
V. Alt Bölge (İbradı-Akseki-Gündoğmuş Alt Bölgesi)
Torosların yüksek platosunu oluşturan ve dağlık arazi yapısına sahip bu bölge,
tarım arazisi bakımından kısıtlıdır ve ormanlık alanlarla kaplıdır. Yerleşim yerleri yayla
kuşağındadır ve denize sahili yoktur. Denizden yüksekliği 800 metreden başlayıp 1300
metreye kadar çıkar.
İklim bakımından sahilde yer alan diğer alt bölgelerden, yağışlar yönünden ise iç
ve batı bölgelerden ayrıcalıklar gösterir. Daha karasal bir iklim hüküm sürer. Bu bölgede
yaz aylarında 36-37 oC civarına çıkan sıcaklık, kış aylarında –17 oC’ye kadar düşebilmekte
ve zaman zaman bölgede şiddetli don olayları görülebilmektedir. Yıllık ortalama sıcaklık
18 oC civarında seyretmektedir. Bu bölgede yağış, kıyı kesimine göre önemli bir farklılık
göstermemekte ve 1350 kg/m2 civarında gerçekleşmektedir. Kış aylarında en fazla 15
gün süreyle yerde kar örtüsü kalabilmektedir. Şiddetli yağış ve fırtınalara rastlanmaz.
Teknik tarımın minimum düzeyde yapıldığı, sosyo-ekonomik yapı itibarı ile
değerlerin ilin ortalamalarının altında kaldığı ve tarımsal gelirin en düşük olduğu alt
bölgedir. Bununla birlikte, organik tarıma elverişli topraklara sahiptir. Bölge, tamamen
Toros dağlarının üst platosunda yerleşiktir. Bu bölgede hayvancılık ve kerestecilik yapılır.
Doğal florasında çiçek soğanları ve tıbbi bitkiler yoğun olarak bulunmaktadır.
3.1.3. İlin Topografyası
3.1.3.1. Dağlar
Antalya doğudan batıya yüksek dağlarla çevrilidir. Önemli dağları, Akdağ, Susuz
Dağları, Alacadağ, Bey Dağları, Tahtalı Dağı ve Geyik Dağlarıdır. En yüksek zirveler,
Kızlar Sivrisi (3086 metre) ve Akdağ’dır (3024 metre).
Akdağ: Elmalı Ovasının güneybatısında yeralan Akdağ, Muğla il sınırına kadar
uzanır. Yüksek ve toplu bir dağ kabarığıdır. Düzensiz bir kubbe şeklinde uzanan sivri ve
56
keskin sırtlı tepeler üzerinde verimli çayırlar, karstik ya da buzul çukurlar vardır. At
Kuyruk Sallamaz Tepesi (Uyluk) denen doruğun yüksekliği yaklaşık 3024 m'dir. Eteklerine
doğru düzgün şekilde alçalan Akdağ'ın bu kesimleri orman örtüsü ile kaplıdır.
Susuz Dağlar: İç Batı kesimde, Kıbrık Deresi'nin doğusundan başlayarak doğuda
Avlan Gölü'ne kadar uzanan bu dağlar toplu ve geniş bir dağ kütlesidir. Sivri olmayan
tepelerin arası çanak biçimindedir. Bunların birçoğunda ilkbaharda su birikir ve belirli bir
süre sonra çekilir. Bu nedenle dağın üst kısımları kuru ve susuzdur. Bitki örtüsü seyrek
otlardan oluşur. Kuzeybatı ve Güney yüzlerinin etekleri ise geniş ormanlık alanlarla
kaplıdır. Güneyinde Kohu Dağı (240 m) bulunmaktadır.
Alaca Dağ: Kohu Dağı'ndan başlayarak güneye doğru uzanıp Finike ile Kaş'ı
birbirinden ayıran dağdır. En yüksek tepesi 2336 m ile Toylak Karlığı Tepesi'dir. Alaca
Dağ'ın tüm etekleri ormanlarla kaplıdır.
Bey Dağları: Tam anlamıyla düzgün bir sıra dağ olan Bey Dağları güney -kuzey
doğrultusunda uzanmaktadır. İl Merkezinin Kuzeybatısında, Batı Toroslar serisinde Tekeli
Yaylasının doğusunda yer alır. Kıyı sıradağları ve asıl Bey Dağları adını alan birbirinden
farklı ve paralel sıra dağlardan oluşmuştur. Asıl Bey Dağları kalker oluşumludur. Düzenli
bir vadi görmek olanaksızdır. Kıyı sıradağları, Alakır Çayı ile Antalya Körfezi arasında
uzanır. Deniz kıyısından birden bire yükselen dik görünüme sahiptir. Dünyada nadir
bulunan sedir ormanları bu dağlarda yer almaktadır.
Tahtalı Dağı: Bir çadır biçiminde yükselen Tahtalı dağları kıyı sıradağlarının en
yüksek olanıdır ve Güneyde yeralır. Göynük çayının kuzeyinde yer alan Sarıçınar Dağı'nın
yüksekliği 1811 m'yi bulur. Denize dik yamaçlar halinde iner ve büyük ölçüde çam
ormanlarıyla kaplıdır.
Geyik Dağları: Antalya ilinin doğusunda Taşeli Platosu üzerinde kuzeybatı -
güneydoğu doğrultusunda uzanırlar. Kuzeye bakan kısımlarda yaz aylarında bile kar
bulunur. Bu dağlar dizi halinde Konya, Karaman ile Antalya arasında sınır çizerler.
Akdenize bakan kısımları, kar sınırının altından itibaren ovaya kadar ormanla kaplıdır.
3.1.3.2. Ovalar
Antalya ili ovalarında Akdeniz iklimine uygun Turunçgiller ve Sera tarımı yapılır.
Kıyıda Kumluca, Finike, Tekirova, Manavgat, Alanya, Gazipaşa ovaları, iç kesimlerde ise
Tekeli ve Taşeli Platoları, Elmalı, Müğren, Kızılcadağ, Korkuteli ovaları yer alır. Antalya
topraklarının %12'sini ovalar kaplamaktadır. Bunların içinde en önemli olanları Antalya
Ovası, Finike Ovası, Alanya Ovası, Kasaba Ovası, Demre Ovası ile Tekirova'dır.
Antalya Ovası: Batı Toros dağlan ile Alanya arasında kıyı boyunca uzanır ve
üçgen biçimindedir. Yapı bakımından farklı iki bölümden oluşur. Batıda Bey Dağları
dibinden Aksu'ya ve kuzeyine doğru olan bölümleri yatay kalker türden oluşmuştur.
Kıyıda 25-30 m yükseklikteki dik yarlarla başlayıp, basamak basamak üç taraça
halindedir. Kıyıdan itibaren hafif eğimli düzlükler oluşturan bu taraçalar, Toroslar'dan
kireç taşlarını eriterek gelen yeraltı sularının ve Düden Çayı'nın çökeltileri travertenlerden
oluşur. Antalya ovasının doğu bölümü ise Aksu, Köprüçay, Manavgat Irmağı gibi
akarsuların kıyıda yığdığı yer yer bataklık, alüvyal düzlükler ve bunlar arasında alçak
tepelikler halindedir. Ovanın bir bölümü İlin tarım bakımından en verimli kısmını
oluşturmaktadır.
Finike Ovası: Finike Körfezinden başlar. Büyük bir düzlük görünümündedir.
Birkaç akarsuyun kollarını birleştirerek oluşan ova, alüvyonlu, içinde taş olmayan oldukça
verimli, siyah topraklardır.
Kasaba Ovası: Yaklaşık 15 km uzunluğunda ve 4-5 km genişliğinde olan ovanın
üç tarafı dağlarla çevrilidir. Deniz iklimi egemendir. Kış ve yaz ayları genellikle sisli
geçmektedir. Su bakımından zengin değildir, ancak kış aylarında su bulunmaktadır.
Alanya Ovası: Ova 30-40 km2'lik bir alanı kapsamaktadır. Dim Çayı ve Oba Çayı
teknesi olmak üzere iki bölümden oluşmuştur. Alanya ovasının iklimi Antalya ovasına
57
oranla daha yumuşaktır.
Demre Ovası: Demre Çayının getirdiği alüvyonlarla oluşmuştur. 20 km2'lik bir
alanı kapsamaktadır. Toprak oldukça verimlidir. Demre Ovası da su bakımından pek
zengin değildir.
Tekirova: 10 km2'lik bir alanı kapsar. Tahtalı Dağlarından inen suların ve Bağırsak
deresinin getirdiği alüvyonlardan oluşmuştur.
Alara Ovası: Toprağı orta verimlilikte, Alanya-Manavgat arasında yeralan bir
ovadır. Alara Çayı ile sulanır.
Tablo 3. Antalya’daki Önemli Ovalar ve Özellikleri
OVANIN ADI Bulunduğu
Yer (İlçe)
Yüzölçümü
(km2)
İl Yüzöl-
çümüne
Oranı
(%)
Denizden Yükseklik
(m)
Özellikleri (Yetiştiricilik ve Sulama)
Boğaçayı Merkez 24,10 0,12 30 Sera-Sebze-Narenciye (Halk
Sulaması)
Döşemealtı Merkez 440,32 2,14 250 Sebze-Pamuk-Buğday-Meyve (Halk Sulaması)
Kurşunlu Merkez 61,01 0,30 100 Sebze-Pamuk-Buğday- (Halk Sulaması)
Varsak Merkez 133,21 0,65 150 Sebze- Meyve -Pamuk- (DSİ ve Halk Sulaması)
Aksu Merkez-Serik 300,71 1,46 30-120 Sera-Sebze-Tarla -Pamuk- (DSİ ve Halk Sulaması)
Sedre Alanya 107,60 0,52 30 Sera-Sebze-Narenciye -Muz-(DSİ ve Halk Sulaması)
Alara Alanya-Manavgat
61,14 0,30 60 Sera-Sebze-Meyve-Tarla -Pamuk- (DSİ ve Halk Sulaması)
Elmalı Elmalı 264,22 1,28 1.050 Hububat-Meyve-Bağ-Şeker pancarı (DSİ ve Halk Sulaması)
Finike-Kumluca
Finike-Kumluca
119,46 0,58 20 Sera-Sebze-Narenciye -(DSİ ve Halk Sulaması)
Gazipaşa Gazipaşa 39,76 0,19 30 Sera-Sebze-Meyve –Muz-Yer fıstığı (Halk Sulaması)
Eynif İbradı 20,39 0,10 1.100 Hububat
Demre Kale 18,05 0,09 20 Sera-Sebze-Narenciye -(DSİ ve Halk Sulaması)
Kasaba Kaş 36,55 0,18 250 Hububat
Kumluova Kaş 11,84 0,06 50 Sebze- Tarla -Pamuk- (DSİ Sulaması)
Ovagölü Kaş 35,77 0,17 30 Sebze- Tarla -Pamuk- (DSİ Sulaması)
Korkuteli Korkuteli 47,35 0,23 850 Meyve-Hububat –Şeker Pancarı-Patates (DSİ ve Halk Sulaması)
Beşkonak-
Belhasan-Karabük
Manavgat 13,99 0,07 400 Sebze- Tarla (Halk Sulaması)
Manavgat Manavgat 162,24 0,79 10-40 Sera-Sebze-Hububat –Pamuk (DSİ ve Halk Sulaması)
Serik Serik-Manavgat
405,07 1,97 30-100 Sera-Sebze-Hububat –Pamuk (DSİ ve Halk Sulaması)
58
OVANIN ADI Bulunduğu
Yer (İlçe)
Yüzölçümü
(km2)
İl Yüzöl-çümüne
Oranı
(%)
Denizden
Yükseklik
(m)
Özellikleri (Yetiştiricilik ve Sulama)
Bucak-Aktaş-
Karataş Serik 17,29 0,08 300
Sebze-Hububat –Pamuk (Halk
Sulaması)
Kaynak: Çevre İl Müdürlüğü, Antalya İli Çevre Durum Raporu 2000
3.1.3.3. Yaylalar
Antalya ilinde iki büyük yayla vardır. Bunlar, Batıda Tekeli, Doğuda Taşeli
yaylalarıdır. Yerel olarak isimlendirilmiş Batı’daki küçük ölçekli yaylalar Ördübek, Uçarsu,
Gömbe, Gödene, Yeşilyayla, Taşkesik adlarıyla; Doğudaki küçük ölçekli yaylalar ise
Akçaalan, Kesikbel, Avason, Gücer, İkiz, Dumanlı, Derme, Alıç, Topalceviz, Beloluk,
Güğlenpınarı, Geriş, Güzelsu, Meşat, Sülek, Dereköy, Mahmutseydi, Pınarbaşı, Gedevet
adlarıyla tanınırlar.
Tekeli Yaylası: İl topraklarının batı sınırlarıyla Antalya Körfezi ve Antalya Ovası
arasında kalan bölgedir. Yaylada güney batı - kuzey doğu doğrultusunda sıra dağlar ve
bunların arasında çukurluklar bulunmaktadır. Tekeli yaylası birdenbire yükselen, ortası
geniş, kapalı tekneleri içerir. Yayla birbirinden çok az farklı küçük coğrafik birimlere
ayrılmıştır, bu yayla Girdev Yaylasının, Korkuteli Düzlüğünü, Aksu ve Köprüçay ile
Manavgat Çayının teknelerini de içine almaktadır. Ördübek, Uçarsu, Gömbe, Gödene,
Yeşilyayla, Taşkesik yaylaları batıda yer almaktadır.
Taşeli Yaylası: Antalya Körfeziyle Mersin ili sınırı arasındaki bölgeye yayılmıştır.
Burada Akseki'nin doğusundan Mersin ili sınırlarına doğru geniş bir kıyı şeridi
bulunmaktadır. Üzerinde Yedikaza Yaylaları yayılmıştır. Bu yaylalar arasında Sülek ve
Merdiven Yaylaları ile Gevni Yaylası sayılabilir. Güney doğuda ise Gazipaşa Yaylası
bulunmaktadır. Akçaalan, Kesikbel, Avason, Gücer, İkiz, Dumanlı, Derme, Alıç,
Topalceviz, Beloluk, Güğlenpınarı, Geriş, Güzelsu, Meşat, Dereköy, Mahmutseydi,
Pınarbaşı, Gedevet doğuda yer alan diğer yaylalardır.
Saklı Yaylası: Antalya kent merkezine 50 km uzaklıkta olup rakımı 2547
metredir. Kışın kayak merkezi, yazın da yayla olarak hizmet vermektedir. Ocak, Şubat ve
Mart aylarında sürekli, Aralık ve Mayıs aylarında genellikle parçalı şekilde karla kaplıdır.
50-100 cm arası değişen kar kalınlığı yukarı kesimlerde artmaktadır.
Kemer Yaylaları: Kemer halkı yaz aylarında genellikle Gödene Yaylası gibi
yüksek kesimlere çıkmaktadır. Yeşil Yayla ve Söğütcuması Torosların (Beydağları)
üzerinde kurulmuş olup yaz aylarında sahilde ikamet eden insanların rağbet ettiği yazlık
konaklama yerleridir.
Kaş Yaylaları: Kaş ve civarı ormanlarla kaplıdır. Yüksek dağlar ve etekleri, çam,
sedir, selvi ve diğer Akdeniz bitki örtüleri ile kaplıdır. Gömbe ve Sütleğen yaylaları
bunların en bilinenleridir. Akdağ eteklerinde kurulmuş bulunan ve yaz aylarında çok
soğuk olan bu yaylaların soğuk suları ve pınarları dikkati çeker. Uçarsu ve Yeşil Göl,
soğuk su kaynaklarıdır. Buralarda birçok meyve ağaçları vardır.
Manavgat Yaylaları: Köprüçay Vadisinin ikiye ayrıldığı Torosların üzerinde birçok
yayla bulunmaktadır. En önemlileri Gülenpınar ve Beloluk Yaylaları, Dumanlı Yaylası,
Topalceviz, Alıç ve Demre Yaylaları, Dumanlı Yaylası ile Bezburun dağı eteklerindeki İkiz
Yaylasıdır. Manavgat'ın dağlık bir arazi yapısına sahip olması ve bu nedenle tarım
arazilerinin azlığı, dağ köylerinde yaşayan halkın hayvancılığa yönelmesinie sebep olmuş
ve sürüler halinde kıl keçisi yetiştiriciliği önemli geçim kaynağı durumuna gelmiştir. Bu
sebeple, köy halkının %90'ı yaz aylarında hayvanları ile birlikte yaylalara göçerler.
3.1.3.4. Göller
Antalya'da göller genellikle ilin batı bölümünde yer almaktadır. Bunlar alan olarak
küçüktür ve çoğunlukla yaz aylarında kururlar. Karagöl senenin 8-10 ayında; Avlan Gölü
59
ise senenin 6-7 ayında su dolarak göl halini alırlar. İldeki başlıca göller, Söğüt Gölü,
Karagöl Sazlığı ve Avlan Gölü'dür.
Söğüt Gölü: Söğüt Gölü İlin Kuzey batısında yeralan ve kuru olduğu dönemlerde
göl zemininde tarım yapılan geniş bir ova görünümündedir.
Karagöl: Devamlı su altında bulunup, göl durumunu koruyan saha 24,5 km2’dir.
Avlan Gölü: Göl durumunu koruyan saha 8,5 km2’dir. Bu gölün çevresi taşkın
arttığı zaman bataklık halini alır. Ancak suları çekildiği zaman tarıma elverişli hale gelir.
Kırkgöz Kaynakları Gölü: Bu alanda devamlı anlamda göl yoktur. Ancak Kırkgöz
kaynaklarının yayıldığı ve kaynak debisine bağlı olarak yayılım gösteren bataklık alanı
vardır. Göl alanının büyük kısmı sazlık ve kamışlıktır. Ekonomik değere sahip balık
yetiştiriciliğine elverişli değildir.
3.1.3.5. Akarsular
İlin akarsuları, daha çok dere ve çaydan oluşur. İlin önemli akarsuları arasında
Manavgat Irmağı, Köprü, Aksu, Düden, Dim, Kargı, Alara, Karpuz, Başgöz, Karaman ve
Korkuteli Çayları yer alır.
Yazları sıcak ve kurak geçtiği için bu akarsuların debisi çok azalır, birçoğu kurur.
Dere ve çayların sonbahar yağmurları ile su seviyesi yükselir. İlkbaharda Toros
Dağlarındaki karların erimesiyle en yüksek seviyeye ulaşır.
Dere ve çayların kaynakları Toros dağlarıdır. Bunlar denize inerken arazinin fazla
eğimli olması nedeniyle hızlı akarlar ve toprak erozyonuna neden olurlar.
Boğa Çayı: Karaman, Doyran ve Çandar isimli üç çaydan oluşmaktadır. Yaklaşık
boyu 48 km’dir. Boğa Çayı’nın suyu tuzluluk bakımından ikinci, alkalilik bakımından birinci
sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Arapsuyu Çayları: Büyük Arapsu ve Küçük Arapsu olarak Boğa Çayı’nın birkaç
kilometre doğusundaki düzlükten çıkarlar. Kuvvetli karstik kaynaklar tarafından
beslenirler.
Düden Çayı: Kırkgöz mevkiindeki kaynaklardan çıkıp, birkaç kilometre sonra
Bıyıklı Düden’inde kaybolur. Antalya’nın kuzeyinde tekrar yüzeye çıkarak 300 m
uzunluğunda dar ve dik yamaçlı oyuk içerisinde aktıktan sonra Düden Batığı’nda tekrar
kaybolur. Antalya’nın 8 km kuzeyinde Düden Başı’nda Düden Çayı adı altında tekrar
yüzeye çıkar. Düden Çayı’nın suyu tuzluluk bakımından üçüncü, alkalilik bakımından
birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Aksu Çayı: Antalya havzasının büyük çaylarından biridir. Yaklaşık 117 km
uzunluğundadır. Suyu tuzluluk bakımından ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama
suyu niteliğindedir.
Köprüçayı Irmağı: Eğridir Gölü’nün Güneydoğusundaki Anamas Dağları’ndan
çıkar. Bir çok pınarla birlikte yaklaşık boyu 156 km'ye ulaşır. Köprüçay Irmağının suyu
tuzluluk bakımından ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Manavgat Irmağı: Cevizli bucağının batısındaki pınarlarla kuzeyden gelen Şahap
Deresinin birleşmesi ile teşekkül eder. Pek çok dereyi ve kaynağı içine alır. En önemli kolu
Aygır Deresi’dir. Manavgat ilçesinin 6-7 km güneyinde Çayağzı mevkiinde denize dökülür.
Yaklaşık 82 km uzunluğundadır. Irmağın suyu tuzluluk ve alkalilik bakımından birinci sınıf
sulama suyu niteliğindedir. Çağlayanı ile bilinen Manavgat Irmağının derinliği ilçe
yakınlarında 2-7 metreyi bulur. Bu ırmak üzerinde Oymapınar Barajı kurulmuştur ve
belirli yerlerde kültür balıkçılığı (Alabalık) yetiştiriciliği yapılmaktadır.
Karpuz Çayı: Yaklaşık 50 km uzunluğundadır. Çayın suyu tuzluluk bakımından
ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Alara Çayı: Yaklaşık 80 km uzunluğundadır. Çayın suyu tuzluluk bakımından
ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
60
Kargı Çayı (Deliçay): Yaklaşık 43 km uzunluğundadır. Çayın suyu tuzluluk
bakımından ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Oba Çayı: Alakilise ve Merdiven Dereleri’nin birleşmesinden meydana gelir.
Alanya ovasında yaralan Oba köyünün Güneyinde denize dökülür. Yaklaşık boyu 14 km
uzunluğundadır.
Dim Çayı: Akdağ eteklerinden doğar, Bucak yakınlarında Uçurmak Deresi ile
birleşir. Alanya ilçesinin 5 km doğusunda denize dökülür. Yaklaşık uzunluğu 30 km’dir. Bu
çayın suyu tuzluluk ve alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Ayrıca Sapa, Bıçkıcı, Delice, Alakır, Akçay, Derme, Eşen Çayları bölgenin önemli
yer üstü sularıdır. Bölgenin sulak alanlarından biri de, akarsu boylarında yer alan ve yılın
büyük kısmında su altında kalan ince şeritlerdir. Bu alanlar 7.513 hektar
büyüklüğündedir.
Yine sulak alanlardan alüvyal sahil bataklıkları, deniz kıyısında yer alan, deniz ve
yüzey akışların etkisi ile devamlı veya yılın büyük bir bölümünde yaş yada bataklık
durumunda olan topraklardır. Tuzlu ve sodikliğin her tür ve derecesinde olabilirler. Bu
arazinin tarımsal değeri yoktur. 519 hektar alan kaplamaktadır.
3.1.3.6. Yeraltı Su Kaynakları
Antalya, yeraltı suyu yönünden oldukça zengin bir ilimizdir. İlin su ihtiyacının
karşılanmasında ve sulamada bu yeraltı su kaynaklarından yararlanılmaktadır.
Antalya'daki yeraltı su kaynakları;
Kırkgöz Kaynakları: Toros dağlarından çıkan bir kaynaktır.
Gürkavak Kaynağı: Şehrin su temin ettiği en eski kaynaklardan biri olan
"Gürkavak Kaynağı" Antalya'nın kuzeybatısında Düzlerçamı Milli Parkı içerisinde
bulunmaktadır.
Mağara Kaynağı: Konyaaltı Plajının karşısındaki falezlerden çıkan bu kaynak,
şehre en yakın kaynak olup, şehrin içme suyu buradan karşılanmaktadır.
Duraliler Kaynağı: Duraliler Köyü'nün yerleşim ve tarım alanları içerisinde
bulunan bu kaynaktan sulamada yararlanılmaktadır.
İskele kaynağı (Mescid Alanı): Yat limanındaki mescit alanından çıkan bu
kaynaktan mahalli içme suyu ihtiyacı karşılanmaktadır.
Hurma Pınarları: Antalya'nın batısında Hurma Köyü içerisinde bulunan ve çok
kaliteli suya sahip olan bu kaynak, yakın zamana kadar şehrin içme suyu ihtiyacının
karşılanmasında kullanılmıştır. Ancak son yıllarda yaşanan kuraklığın tesiri ile şimdi
bakımsız ve terk edilmiş durumdadır.
Arapsuyu Kaynakları: Antalya'nın batısında bulunan Arapsuyu l ve II kaynakları
2 km kadar yüzeyde aktıktan sonra denize ulaşırlar.
Boğaçayı Keson Kuyuları: Boğaçayı havzasındaki alüvyonlarda bulunmakta,
içme ve kullanma suyu ihtiyacının karşılanmasında kullanılmaktadır.
Düden Şelalesi Kaynağı: Düden Şelalesinin altından çıkmaktadır.
Duraliler Kuyusu: Duraliler Köyü'nün kuzeyinde, yerleşim ve tarım alanlarının
dışında bulunan bu kuyular sulamada kullanılmaktadır.
Meydan Kuyuları: Antalya'nın Meydan semtinde bulunan bu kuyular, yerleşim
alanlarının ortasında kalmıştır. Şehir içme suyunun bir kısmı buradan sağlanmaktadır.
3.1.4. İlin İklimi
Antalya’nın sahil ve yayla kesimi arasında iklim ve dolayısıyla bitki örtüsü
bakımından önemli bir farklılık göze çarpar. Sahil kesimi Muz ve Narenciye gibi tropik ve
61
sub-tropik iklim bitkilerinin yetiştirilmesine ve sera tarımı yapılmasına uygundur. Yayla
kesimi ise soğuğa dayanıklı elma, armut, ayva gibi mutedil iklim meyve türlerinin
yetişebilmesi için elverişlidir.
Antalya ili iklimi, genelde yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı olarak ifade
edilen Akdeniz iklimi içerisinde mütalaa edilmekte ise de, ilde meteorolojik eleman
değerleri yönünden oldukça farklılık gösteren üç iklim tipi görmekteyiz.
Tablo 4. Antalya İli Aylık Meteorolojik Ölçüm Ortalama Sonuçları (1998)
Aylar Ortalama Sıcaklık
(oC)
En Yüksek Sıcaklık
(oC)
En Düşük
Sıcaklık (oC)
Ortalama Oransal
Nem (%)
Günlük en çok yağış
miktarı (mm)
Ortalama yağış
miktarı (mm)
Güneşlenme
süresi (saat ve
dakika/gün)
Ort. yağışlı
gün sayısı
Ort. donlu gün
sayısı
Ocak 9,9 23,9 -4,3 68 331,5 247,5 5,09 12,9 1
Şubat 10,5 25,9 -4,6 68 232,8 170,9 6 11,1 0,5
Mart 12,6 27,7 -1,6 66 139,2 94,1 6,55 8,9 0,1
Nisan 16,2 32,8 3,3 67 124,4 43,3 8,11 6,4
Mayıs 20,4 38,7 5 68 120,4 28,5 10,04 5,2
Haziran 25 41,5 11,1 61 64,1 9,7 11,42 2,5
Temmuz 28,1 44,7 14,8 58 41,8 2,4 12,16 0,5
Ağustos 27,9 44,6 13,6 59 49,6 2,1 11,48 0,5
Eylül 24,7 42,5 10,3 58 98,7 11,5 10,18 1,6
Ekim 19,9 39,6 2,9 62 195,1 62,6 8,12 5,7
Kasım 15,1 33 0 66 220,2 123,7 6,34 7,6
Aralık 11,5 23,6 -1,9 67 290,7 256 4,58 12,5 0,2
Yıllık 18,5 44,7 -4,6 64 331,5 1052,3 8,34 75,4 1,8
Ortalama karla örtülü gün sayısı sıfırdır.
Kaynak: Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü
3.1.4.1. Kıyı Kesimi (I - II ve III. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler) İklimi
Sahil kesiminde görülen ve Akdeniz ikliminin tanımına uyan, yazları sıcak ve
kurak, kışları ise ılık ve yağışlı iklimdir. Bu iklimin hüküm sürdüğü kıyı kesimi olan I, II ve
III. Agro-Ekolojik Alt Bölgelerin yüksek olmayan kesimleridir.
Ortalama Sıcaklık: Yıllık olarak 17.6 oC ile 20 oC, kış aylarında 8.5 oC ile 14.1 oC ve
yaz aylarında 24.2 oC ile 28.3 oC arasında seyretmektedir.
Ortalama Yüksek Sıcaklık: Yıllık olarak 22.4 oC ile 24.6 oC, kış aylarında 14.2 oC ile
18.3 oC ve yaz aylarında 28.2 oC ile 34.4 oC arasında bulunmaktadır.
Ortalama Düşük Sıcaklık: Yıllık olarak 11.4 oC ile 16.6 oC, kış aylarında 3.8 oC ile
11.5 oC ve yaz aylarında 17.1 oC ile 24.7 oC arasında rasat edilmektedir.
En Yüksek Sıcaklık: En yüksek sıcaklık değerleri 39.0 oC ile 44.7 oC arasında
değişmektedir.Kış aylarında bile bu kesimde 27.8 oC ulaşan sıcaklıklar görülmektedir.
En Düşük Sıcaklık: Bu kesimde şimdiye kadar rasat edilmiş en düşük sıcaklık
değerleri 0.3 oC ile –4.7 oC arasında görülmektedir. Kaş ilçesinde sıcaklık 0.0 oC’nin altına
hiç düşmemekte, diğer yörelerde ise sıcaklık ortalama olarak yılda ancak birkaç gün 0.0
oC’nin altında seyretmekte ve bu sıcaklık süresi oldukça kısa olmaktadır.
Nisbi Nem: 70 yıllık nisai nem ortalaması yörelere göre %51 ile %70 arasında
değişmekle beraber ortalama olarak %64’ tür.
Yağış: Yıllık ortalama yağış bu kesimde 792.1 mm ile 1277 mm arasında
değişmektedir. Bu alt bölgedeki ilçelerin en az yağış alan yeri Gazipaşa, en fazla yağış
alan yeri ise Kemer ve civarıdır. Bu kesimde yıllık yağışın %60-70’ i kış aylarında vuku
62
bulmakta olup, yağışlar çok şiddetli şekildedir. Antalya’da bir günde 331.5 mm ve
Kemer‘de ise 469.9 mm yağış rasat edilmiştir. Bu kesimde kar yağışlarına nadir olarak
rastlanır ve yerde uzun süreli bir kar örtüsü görülmez.
Güneşlenme Müddeti: Antalya ili kıyı kesimi Türkiye’ de güneşlenme müddetinin
en yüksek olduğu yerlerden biridir. Yıllık ortalama güneşlenme müddeti, Antalya’da 8
saat 39 dakika, Alanya ilçesinde ise 8 saat 28 dakikadır. Yaz aylarında bu süre Antalya’da
12 saat 41 dakikaya, Alanya’da ise 12 saat 28 dakikaya çıkmaktadır.
Deniz Suyu Sıcaklığı: Antalya ilinin kıyı kesimi deniz suyu sıcaklıkları yönünden
Türkiye’nin en yüksek deniz suyu sıcaklığına sahiptir. Kıyılarda ortalama deniz suyu
sıcaklığı 21.0 oC ile 21.7 oC arasında değişmekte, yaz aylarında ortalama 27 oC ile 28 oC
arasında bulunmakta, zaman zaman da 30 oC ile 31 oC’ye ulaşmaktadır.
Rüzgar: Hakim rüzgarlar kıyı kesimin batı bölümünde kuzey yönlerden, doğu
bölümünde ise güney yönlerden esmektedir. Kuvvetli rüzgarların ise bütün kesiminde ki
hakim yönü güney olmaktadır. Kuvvetli rüzgarların çok etkili olduğu bu kesimde rüzgar
hızı bilhassa kış aylarında yüksek değerlere ulaşmakta ve bu kesimde hızı 140 km/saat’ e
ulaşan rüzgarlara rastlanmaktadır.
Grafik 1. Antalya İlinde Aylara Göre Sıcaklık Değerleri
3.1.4.2. İç Batı Kesimi (IV. Agro-Ekolojik Alt Bölge) İklimi
İlin iç batı kesiminde görülen iklim tipinde, kıyı kesiminde olduğu gibi çok sıcak ve
kurak olmadığı gibi kış aylarında da ılık olmayıp oldukça soğuk geçmekte ve gene bu
kesimde çok şiddetli yağışlar görülmektedir.
Ortalama Sıcaklık: Yıllık olarak 12.2 oC ile 12.9 oC, kış aylarında 2.1 oC ile 4.4 oC ve
yaz aylarında ise 19.6 oC ile 24.1 oC arasında seyretmektedir.
Ortalama Yüksek Sıcaklık: Yıllık olarak 19.1 oC ile 19.9 oC, kış aylarında 7.1 oC ile
10.6 oC ve yaz aylarında 27.1 oC ile 31.5 oC arasında bulunmaktadır.
Ortalama Düşük Sıcaklık: Yıllık olarak 5.5 oC ile 6.3 oC, kış aylarında –2.3 oC ile 0.3 oC ve yaz aylarında ise 10.5 oC ile 15.4 oC arasında değişmektedir.
En Yüksek Sıcaklık: Bu bölgelerde şimdiye kadar yapılmış rasatlar neticesinde elde
edilmiş en yüksek sıcaklıklar yörelere göre 37.4 oC ile 40.0 oC arasında değişmektedir.
63
En Düşük Sıcaklık: Değerleri bölgelere göre –16.0 oC ile –18.6 oC arasında
görülmekte, yılda ortalama olarak 60 gün sıcaklık 0.0 oC altında seyredebilmekte ve
şiddetli don olabilmektedir. Ayrıca bu bölgelerde Mayıs ayında bile sıcaklığın 0.7 oC ‘ye
kadar düştüğü tespit edilmiştir.
Nisbi Nem: Yıllık nisai nem ortalaması %56 ile %63 arasında değişmektedir.
Yağış: Bu bölgelerde yağış, kıyı kesimine göre oldukça az olup, 392.6 mm ile
626.6 mm arasında değişmektedir. Bu kesimin en fazla yağış alan yerleri ise bölgenin kıyı
bölgelerine komşu olan yöreleri olmaktadır. Haziran aylarında olmak üzere az miktarda
da olsa yaz aylarında yağış görülmektedir. Ancak ne kış ne de yaz aylarında kısa süre de
çok yağış bırakabilen şiddetli yağışlara burada rastlanmaz. Şimdiye kadar ölçülmüş
günlük en çok yağış miktarı 80.4 mm olmuştur. Bu bölgede yılda ortalama olarak 10-12
gün kar yağışlı olarak geçer. Ortalama olarak 30-35 gün yerde kar örtüsü bulunur.
Rüzgar: Hakim rüzgarlar topografik duruma göre yer yer değişmekle beraber
genellikle kuzey veya güney yönlerden esmektedir.
3.1.4.3. İç Doğu Kesimi (V. Agro-Ekolojik Alt Bölge) İklimi
V. Agro-Ekolojik Alt Bölgenin yer aldığı İlin iç doğu kesiminin iklimi ise bütün
meteorolojik eleman değerleri bakımından kıyı kesiminden, yağışlar yönünden ise iç batı
bölgelerden ayrıcalıklar gösterir. Bu kesimde:
Ortalama Sıcaklık: Yıllık olarak 11.7 oC ile 13.2 oC, kış aylarında 1.3 oC ile 5 oC ve
yaz aylarında ise 19.3 oC ile 24.1 oC arasında seyretmektedir.
Ortalama Yüksek Sıcaklık: Yıllık olarak 18.4 oC ile 18.6 oC; kış aylarında 7.0 oC ile
9.4 oC ve yaz aylarında 26.3 oC ile 30.3 oC arasında olmaktadır.
Ortalama Düşük Sıcaklık: Yıllık olarak 5.7 oC ile 9.0 oC; kışa aylarında –2.7 oC ile
2.2 oC ve yaz aylarında ise 11.5 oC ile 19.0 oC arasında seyreder.
En Yüksek Sıcaklık: Bu bölgede şimdiye kadar rasat edilmiş en yüksek sıcaklıklar
yörelere göre 36.7oC ile 37.2 oC arasında değişmektedir.
En Düşük Sıcaklık: Şimdiye kadar yapılmış rasat sonucunda bu bölgeden elde
edilmiş en düşük sıcaklık değerleri -14.0 oC ile -17.5 oC arasında görülmektedir. İç batı
bölgede olduğu gibi bu bölgede de şiddetli don olayları olmakta ve sıcaklık Mayıs ayında
bile 0.7 oC’e kadar düşebilmektedir.
Nisbi Nem: Bu bölgenin yıllık nisai nem ortalaması %60’tır.
Yağış: Bu bölgede yağışlar, gerek şiddet, gerek miktar ve gerekse yağışlı gün
sayısı bakımından kıyı kesim ve iç batı kesimle büyük farklılık göstermektedir. Bu bölgede
yıllık ortalama yağış 1318.8 mm ile 2018.7 mm arasındadır. Bu bölgenin en fazla yağış
alan yöreleri Aydınkent ve Güzelsu çevreleri olup, bu yörelerde yıllık yağış miktarı 2000
mm’nin üzerindedir. Yaz yağışlarına az da olsa bu bölgede de rastlanır. Yağışların yoğun
olduğu aylar diğer bölgelerde olduğu gibi kış aylarıdır. Yıllık ortalama yağışlı gün sayısı
bazı yörelerde 100 günün üzerindedir.Bu bölgede de kar yağışları mevcuttur ve yağan kar
yılda ortalama olarak 10-15 gün yerde örtü bırakır.
Rüzgar: İç batı bölgede olduğu gibi bu bölgede de hakim rüzgar yönü, yörenin
topografik durumuna göre yer yer değişmekle beraber, genellikle kuzey ve güney
yönündedir.
Tablo 5. Antalya İli Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri Bazı İklim Özellikleri
İLÇELER Ortalama Sıcaklık En Yüksek Sıcaklık En Düşük Sıcaklık
Uzun Yıllar 2001 Yılı Uzun Yıllar 2001 Yılı Uzun Yıllar 2001 Yılı
I. Alt Bölge 19 20 40 40 -2 3
Finike 18,4 19,8 42,0 41,6 -2,1 4,0
64
İLÇELER Ortalama Sıcaklık En Yüksek Sıcaklık En Düşük Sıcaklık
Uzun Yıllar 2001 Yılı Uzun Yıllar 2001 Yılı Uzun Yıllar 2001 Yılı
Kale 17,8 19,0 38,0 40,0 -4,0 0,7
Kaş 19,8 19,8 40,5 38,4 0,3 3,0
Kumluca
II. Alt Bölge 18 19 44 41 -4 1
Merkez 18,3 18,9 44,7 43,3 -4,4 1,4
Kemer
Manavgat 18,5 19,5 43,6 37,9 -2,0 1,0
Serik 16,9 43,5 -4,8
III. Alt Bölge 19 20 40 35 -3 1
Alanya 20,1 20,5 41,9 34,3 -3,0 2,4
Gazipaşa 17,6 18,9 39,0 35,8 -3,2 0,0
IV. Alt Bölge 13 14 39 37 -17 -8
Elmalı 12,9 14,0 40,0 37,4 -18,4 -8,5
Korkuteli 12,3 13,6 37,4 37,5 -16,2 -7,5
V. Alt Bölge 11 17 37 39 -12 -5
Akseki 11,2 17,2 37,0 38,6 -12,0 -5,3
Gündoğmuş
İbradı
İl Ortalaması 16 18 41 38 -7 -2 Gri kapalı alanlar istasyon olmadığını veya çalışmadığını ifade eder.
Kaynak: Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü
Grafik 2. Aylara Göre Ortalama Yağış Miktarları
Antalya İlinde Aylara Göre Yağış Miktarları
0
50
100
150
200
250
300
350
Oca
k
Şubat
Mar
t
Nis
an
May
ıs
Haz
iran
Temm
uz
Ağust
os
Eylül
Ekim
Kas
ım
Ara
lık
(mm
)
Günlük en çok
yağış miktarı( m m )
Ortalama yağışm i k t a r ı
( m m )
Antalya ilinde Aralık ve Ocak aylarında aylık ortalama yağış miktarı 250 mm
civarındadır. Yaz aylarında ise bu miktar 50 mm’nin altına düşmektedir.
65
Grafik 3. Ortalama Günlük Güneşlenme Süreleri
Antalya İlinde Aylara Göre Ortalama Günlük Güneşlenme Süresi
0
2
4
6
8
10
12
Oca
k
Şubat
Mar
t
Nis
an
May
ıs
Haz
iran
Temm
uz
Ağust
os
Eylül
Ekim
Kas
ım
Ara
lık
(saat)
Güneşlenme süresi
(saat ve dakika/gün)
Grafik 4. Ortalama Yağışlı Gün Sayısı
Antalya ili en fazla yağışı “Aralık, Ocak ve Şubat” aylarını kapsayan kış
mevsiminde almaktadır ve çok sık olmamakla birlikte bu aylarda sel ve taşkınlar
meydana gelebilmektedir. Türkiye’de ölçülmüş en şiddetli yağışlardan bir çoğu Antalya
ilinde gerçekleşmiştir. Örneğin, 4 Kasım 1995 tarihinde 12 saatte 428 mm yağış
gerçekleşmiştir. 1998 yılından sonraki süreçteki yağışlar incelendiğinde, Merkez İlçe
Duraliler, Yeniköy, Lara-Güzeloba Beldelerinde, Kale ilçesi Beymelek beldesinde, Kumluca
ilçesi Mavikent-Beykonak Kasabaları ile Manavgat Çayı ile Eşen Çayında taşmalar olmuş,
tarım alanlarında zararlara sebebiyet vermiştir.
İl, en fazla güneş ışığını ise “Haziran, Temmuz, Ağustos” aylarını kapsayan yaz
aylarında almaktadır. Ocak ayında yağışlı gün sayısı 12’yi bulurken, Temmuz ayında
günlük güneşlenme süresi 12 saate ulaşmaktadır.
66
Tablo 6. Antalya İli Sahil ve Yayla Kesimi Bazı Meteorolojik Ölçüm Sonuçları
Ölçümler
Sahil Kesimi
(I – II ve III. Alt
Bölgeler)
Yayla Kesimi
(IV. ve V. Alt
Bölgeler)
Alanya Finike Elmalı Korkuteli
Ortalama Sıcaklık (°C) 20,5 19,8 14,0 13,6
Max. Ortalama Sıcaklık (°C) 24,2 25,4 20,8 20,9
Min. Ortalama Sıcaklık (°C) 17,2 14,7 7,6 7,2
Extrem Max. Sıcaklık (°C) 34,3 41,6 37,4 37,5
Extrem Min. Sıcaklık (°C) 2,4 4,0 -8,5 -7,5
Donlu Gün Sayısı (Gün) 0,0 0,0 54,0 57,0
Nisbi Nem Ortalaması (%) 57,2 70,2 46,6 55,9
Yıllık Yağış Toplamı (kg/m²) 1558,4 1553,0 400,3 588,8
Yağışlı Gün Sayısı (gün) 103,0 79,0 55,0 81,0
Ortalama Rüzgar Hızı (m/sn) 0,9 1,6 1,6 0,8
Kaynak: Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü
3.1.5. Bitki Örtüsü
Antalya ilinin bitki örtüsü ormanlar ve çayır meralar diye 2 alt başlık halinde
incelenmiştir.
3.1.5.1. Ormanlar
Antalya ilinde toplam ormanlık alan 1.135.060 hektardır. Ormanların niteliklerine
göre de yaklaşık 512.000 hektar normal koru alanı, 339.000 hektar bozuk koru alanı,
297.000 hektar bataklık orman alanı bulunmaktadır.
Antalya ilindeki ormanlık alanların dağılımında, Manavgat ilçesi yaklaşık 155.000
hektar ile ilk sırada Kaş ilçesi 140.000 hektar İle 2 sırada, merkez ilçe 139.000 hektar
alanla 3. sırada yer alır. Bu ilçeleri sırasıyla, Akseki, Alanya ve Korkuteli takip eder.
İbreli ağaç türlerine göre, Kızılçam, Karaçam, Sedir, Ardıç, Fıstık çamı ormanları;
yapraklı ağaç türlerine göre meşe, defne, okaliptüs ormanları yaygındır.
3.1.5.2. Çayır ve Meralar
Antalya ilinin toplam yüzölçümünün yaklaşık %5’ini, 102.465 hektarını çayır-
meralar oluşturmaktadır.
Geçit bölgelerindeki mera arazileri genelde kıraç arazilerdir ve bunlar 4 ve 5. sınıf
tarım arazileridir. Sahile yakın kesimlerdeki mera arazileri ise 2. ve 3. sınıf tarım
arazileridir. Taban arazilerdeki meralar üzerinde genelde polikültür tarım yapılmaktadır
veya yapılaşma suretiyle işgal edilmişlerdir.
Bölgedeki çayır ve mera arazilerinde önemli sayılabilecek alkalilik, tuzluluk veya
erozyon problemine rastlanmamaktadır.
Fiilen mera olarak kullanılan arazilerde aşırı ve düzensiz otlatma, uzun süren
kuraklık vb. nedenlerle bitki örtüsü bozulmaya başlamış ve meraların değerli bitki türleri
zamanla yok olarak yerlerini daha düşük kaliteli bitki türlerine bırakmaya başlamışlardır.
Yüksek kaliteli bitki türlerinin azalmasıyla mevcut meraların durumları iyiden, orta ve
zayıfa doğru değişmiştir.
67
3.1.6. Antalya İli Arazi Dağılımı
Antalya ilinin toplam yüzölçümü 20.591.010 dekardır. Bu alanın ancak %20,16'lik
bölümü olan 4.150.160 dekarını Tarım Alanları, %4,98 ile 1.024.650 dekarını çayır-mera,
%55,12 ile 11.350.600 dekarını Orman ve Fundalıklar, %0,25 ile 52.080 dekarını Su
Yüzeyi ve %19,49'luk oran ile 4.013.520 dekarını da Tarım Dışı Alanlar ve Yerleşim
Alanları oluşturmaktadır.
Tablo 7. Alt Bölgeler ve İlçelere Göre Antalya İli Genel Arazi Dağılımı (da)
İLÇELER Tarım Alanı
Çayır-Mera Alanı
Orman ve Fundalık
Su Yüzeyi
Tarım Dışı Alan
Toplam Yüzey
I. Alt Bölge 519.870 108.280 2.488.200 8.550 1.014.100 4.139.000
Finike 71.010 10.520 506.380 1.720 65.370 655.000
Kale 53.500 500 320.420 1.200 97.600 473.220
Kaş 225.360 19.500 1.088.500 490 423.930 1.757.780
Kumluca 170.000 77.760 572.900 5.140 427.200 1.253.000
II. Alt Bölge 1.355.340 146.690 3.308.700 28.490 1.211.780 6.051.000
Merkez 448.940 30.440 683.480 3.370 796.360 1.962.590
Kemer 29.680 0 309.100 0 113.630 452.410
Manavgat 423.360 106.950 1.658.480 20.370 73.840 2.283.000
Serik 453.360 9.300 657.640 4.750 227.950 1.353.000
III. Alt Bölge 409.370 213.360 1.627.680 6.570 250.450 2.507.430
Alanya 244.220 98.600 1.036.390 5.090 192.130 1.576.430
Gazipaşa 165.150 114.760 591.290 1.480 58.320 931.000
IV. Alt Bölge 1.608.000 298.000 1.648.860 3.470 506.670 4.065.000
Elmalı 593.350 240.000 645.490 350 114.810 1.594.000
Korkuteli 1.014.650 58.000 1.003.370 3.120 391.860 2.471.000
V. Alt Bölge 257.581 258.320 2.277.160 5.000 1.030.520 3.828.581
Akseki 114.060 176.500 1.309.020 5.000 478.420 2.083.000
Gündoğmuş 129.890 64.620 661.440 0 435.630 1.291.580
İbradı 13.630 17.200 306.700 0 116.470 454.000
İl Toplamı 4.150.160 1.024.650 11.350.600 52.080 4.013.520 20.591.010
Kaynak: TKB Antalya İl Müdürlüğü İstatistikleri
68
Grafik 5. Genel Arazi Dağılımı
Antalya İli Genel Arazi Dağılımı
Çayır-Mera Alanı5 %
Orman ve Fundalık5 6 %
Tarım Dışı A l a n
1 9 % Su Yüzeyi
0,3%
Tarım A l a n ı
2 0 %
Antalya ili genel arazi dağılımında %56’lık oranla Orman ve Fundalık alanlar birinci
sırada, %20’lik oranlar Tarım Alanları 2. sırada, %19’luk oranla Tarım Dışı Alanlar 3.
sırada ve %5’lik oranla Çayır ve Mera alanları 4. sırada yer almaktadır. Su Yüzeyi ise
%0.3’lük bir orana sahiptir.
Grafik 6. Arazi Dağılım Oranları Antalya ve Türkiye Karşılaştırması
Tüm Türkiye ve Antalya İli Genel Arazi Dağılım Oranları
Karşılaştırması
0%
10%
20%
30%
40%
50%
60%
Tarım
Alanı
Çayır-Mera Alanı Orman ve
Fundalık
Su Yüzeyi Tarım Dışı
Alan
Antalya
TÜRKİYE
İlin arazi dağılım oranları Türkiye genelindeki oranlarla karşılaştırıldığında, Antalya
ilinde Orman ve Fundalık alanlar ile Tarım Dışı Alanların Türkiye ortalamasının önemli
düzeyde üzerinde, bunun yanısıra ildeki Tarım Alanlarının ve Çayır Mera alanlarının ise
Türkiye ortalamasının altında olduğu görülmektedir.
69
Grafik 7. Alt Bölgelerin Toplam Alanları ile Tarım Alanları
Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarım Alanları ve Toplam Yüzeyler
Karşılaştırmalı Miktarları
0
1.000.000
2.000.000
3.000.000
4.000.000
5.000.000
6.000.000
7.000.000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
(da)
Tarım
Alanı
Toplam
Yüzey
Alt bölgeler bazında tarım alanı miktarları sıralandığında, IV. Alt Bölge 1. sırada
yer almaktadır. Bunu sırasıyla, II, I, III ve en son V. Alt Bölge takip etmektedir.
Grafik 8. Alt Bölgelerde Tarım Alanlarının Payları
Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarım Alanlarının Alt Bölge
Toplam Yüzeyine Oranları (%)
39,56%
6,73%
12,56%
22,40%
16,33%
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Alt bölgeler bazında tarım alanlarının, alt bölge toplam yüzeylerine oranları dikkate
alındığında, IV. Alt Bölge 1. sırada yer almakta, bu bölgeyi sırasıyla, II, III, I ve en son V.
Alt Bölge takip etmektedir.
3.2. SOSYO-EKONOMİK YAPI
İlin sosyo-ekonomik yapısı konusu içerisinde; Nüfus, Sağlık, Ulaşım, Eğitim, İlin
Genel Ekonomisi, Altyapı, Ticaret, İlde Yürütülen Yatırımlar gibi konular incelenmiştir.
3.2.1. Nüfus
2000 yılı nüfus sayımı sonuçlarına göre Antalya ilinin toplam nüfusunun (bulunulan
yere göre) 1.719.751 olduğu tespit edilmiştir. Nüfusun 936.330'u şehirlerde, 783.421'i
70
köylerde yaşamaktadır.
Antalya ilinde, Merkez ilçe dahil 15 ilçe, 103 belde, 545 köy mevcuttur. Antalya'da
son yıllarda nüfus artışı hızlanmış yıllık artış oranı %41,79 olmuştur. Bu oran şehir
nüfusunda %44,13, köy nüfusunda ise %39,07 olarak gerçekleşmiştir.
Toplam nüfusun %54,44'u şehirlerde, %45,55'i köylerde yaşamaktadır ve ilde km²
başına 83 kişi düşmektedir.
Yıllık Nüfus Artış Hızları
Antalya’da İl ve ilçeler bazında nüfusla ilgi veriler aşağıdaki tablolarda
görülmektedir.
Tablo 8. Antalya'da Yıllık Nüfus Artış Hızları (1935-2000)
Yıllar Nüfus
Yıllık Nüfus
Artış Hızı
Dönemi
Yıllık
Nüfus
Artış Hızı
(%0)
Yıllık Şehir
Nüfus Artış
Hızı
(%0)
Yıllık Köy
Nüfus Artış
Hızı
(%0)
1935 242.609 1927-1935 20,28
1945 278.178 1940-1945 16,33
1960 416.130 1955-1960 30,33
1970 577.334 1965-1970 34,07
1980 748.706 1975-1980 22,41
1985 891.149 1980-1985 34,83
1990 1.132.211 1985-1990 47,88
1997 1.509.616 1990-1997 40,46
2000 1.719.751 1990-2000 41,79 44,13 39,07
Kaynak: DİE, 2001
En yüksek yıllık nüfus artışı %47,88’lik düzey ile 1985-1990 yılları arsında
gerçekleşmiş, takip eden yıllarda ise bu oranda düşüş görülmesine rağmen, yine de
%40’ın üzerinde seyretmeye devam etmiştir.
Türkiye’de yıllık nüfus artışı 2000 yılı nüfus sayımına göre binde 18,28
iken Antalya’da bu oran binde 41,79 düzeyinde gerçekleşerek Türkiye
ortalamasının 2 katından fazla bir değere ulaşmıştır.
71
Grafik 9. Nüfus Artışının Yıllara Göre Seyri
Antalya İli Yıllık Nüfus Artışları
0
200.000
400.000
600.000
800.000
1.000.000
1.200.000
1.400.000
1.600.000
1.800.000
2.000.000
1935 1940 1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 2000
(kiş
i sayıs
ı)
Antalya’da 1985 yılından sonra nüfus artışında belirgin düzeyde hızlanma
meydana gelmiştir. Bu artışın önde gelen sebepleri arasında, turizm yatırımlarının 80’li
yıllarda bölgede artmasıyla birlikte sektörde çalışanların bu bölgeye göçü, ilin elverişli
iklimi nedeniyle emekliler tarafından yerleşim bölgesi olarak tercih edilmesi ve
Anadolu’nun çeşitli yerlerinden ve özellikle Doğu ve Güneydoğu illerinden göç alması
sayılabilir. Bunların dışında, son yıllarda ÖSYM sınav sonuçlarına göre Türkiye
sıralamasında il olarak 1. sıraya yerleşmiş olan Antalya, çocuklarının daha iyi eğitim
almasını amaçlayan ailelerin göçüne maruz kalmıştır.
Tablo 9. Türkiye'de Yıllık Nüfus Artış Hızları
Yıllar Nüfus
Yıllık Nüfus
Artış Hızı
(%0)
Yıllık Şehir
Nüfus Artış
Hızı
(%0)
Yıllık Köy
Nüfus Artış
Hızı
(%0)
1990 56.473.035 21.71
2000 67.803.927 18,28 26,81 4,21
Antalya İl Nüfusundaki Gelişmeler
Antalya ili en fazla göç alan illerin başında yer almaktadır.
Özellikle 1990 sonrasında göçün etkisi belirgin olarak yıllık nüfus artış hızına
yansımıştır.
1935-2000 döneminde Antalya ili nüfusu 7,6 kat artmıştır.
Antalya ilinin 2000 yılı nüfusu esas alındığında 2005 yılında 2 milyon 704 bine
ulaşması beklenmektedir.
Tablo 10. Antalya İl Nüfus Tahminleri
Yıllar 1997 2000 2005 2010
Nüfus (kişi) 1.509.616 1.884.939 2.704.815 3.881.306
P = Po (1 + r)e (Po = Başlangıç yılı; r = Yıllık nüfus artış hızı (%); n = Yıl sayısı)
72
Aynı nüfus artış hızı devam ettiği takdirde 2010 yılında nüfusun 3 milyon 881 bine
ulaşması tahmin edilmektedir.
Nüfusun Alt Bölgeler İle Köy ve Şehirlere Dağılımı
Grafik 10. İlin Nüfusunun Alt Bölgelere Dağılımı (2000)
Antalya İli ve Alt Bölgeleri Köy ve Şehir Nüfus Dağılımı
0
200.000
400.000
600.000
800.000
1.000.000
1.200.000
1.400.000
1.600.000
1.800.000
2.000.000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge İl Toplamı
(kiş
i)
Şehir Nüfusu
Köy Nüfusu
Toplam
Grafikten görüldüğü üzere, nüfus, daha çok sahil kesimine yeralan I, II ve III. Alt
Bölgelerde yoğunlaşmış olup, bu bölgeler, diğer illerden ve IV ve V. Alt Bölgelerden göç
alan bir durum arzetmektedir.
Tablo 11. Antalya İli Alt Bölgelerine Göre Nüfus ve Yoğunluk Dağılımı (2000)
Alt Bölgeler Şehir
Nüfusu Köy
Nüfusu Toplam Nüfus
Yüzölçümü (km2)
Şehir Nüfus
Yoğunluğu (kişi/km2)
Köy Nüfus Yoğunluğu
(kişi/km2)
I. Alt Bölge 55.088 118.058 173.146 4.114 13 29
Finike 9.746 32.341 42.087 653 15 50
Kale 13.900 8.270 22.170 374 37 22
Kaş 6.361 41.158 47.519 1.867 3 22
Kumluca 25.081 36.289 61.370 1.220 21 30
II. Alt Bölge 722.703 355.263 1.077.966 6.059 120 58
Merkez 603.190 110.939 714.129 2.020 300 54
Kemer 17.255 37.837 55.092 468 37 81
Manavgat 71.679 127.706 199.385 2.237 32 56
Serik 30.579 78.781 109.360 1.334 23 59
III. Alt Bölge 104.882 197.330 302.212 2.519 42 78
Alanya 88.346 169.325 257.671 1.598 55 106
Gazipaşa 16.536 28.005 44.541 921 18 30
IV. Alt Bölge 31.082 60.539 91.621 4.161 7 15
Elmalı 14.561 25.480 40.041 1.630 9 16
73
Alt Bölgeler Şehir Nüfusu
Köy Nüfusu
Toplam Nüfus
Yüzölçümü (km2)
Şehir Nüfus
Yoğunluğu (kişi/km2)
Köy Nüfus Yoğunluğu
(kişi/km2) Korkuteli 16.521 35.059 51.580 2.531 7 14
V. Alt Bölge 22.575 52.231 74.806 3.870 6 13
Akseki 10.563 31.904 42.467 1.285 8 25
Gündoğmuş 5.021 16.492 21.513 1.343 4 12
İbradı 6.991 3.835 10.826 1.242 6 3
İl Toplamı 936.330 783.421 1.719.751 20.723 45 38
Kaynak: DİE, 2000 Genel Nüfus Sayımı
Türkiye’de km2 başına 88 kişi düşmekte iken Antalya ilinde nüfus yoğunluğu km2
başına 83 kişi (şehirde km2 başına 45, köyde 38 kişi) olarak tespit edilmiştir.
Türkiye’de 67.803.927 olan toplam nüfusun 44.006.274’ü (%64,9) şehir,
23.797.653’ü (%35,1) köy nüfusudur. Antalya’da ise 1.719.751 olan toplam nüfusunun
936.330’u (%54,4) şehirde (ilçe merkezlerinde), 783.421’i (%45,6) köylerde
yaşamaktadır. Antalya’daki köy nüfusunun toplam nüfusa oranı, Türkiye ortalamasın %1
oranında üzerindedir.
Tablo 12. Antalya İli Belde ve Köy Dağılımı ile Çiftçi Aile Sayısı (2000)
Alt Bölgeler Belde Sayısı Köy Sayısı Çiftçi Aile
Sayısı
I. Alt Bölge 17 94 31.208
Finike 5 14 5.250
Kale 2 9 5.500
Kaş 6 47 7.958
Kumluca 4 24 12.500
II. Alt Bölge 44 180 39.648
Merkez 19 47 14.000
Kemer 5 4 1.610
Manavgat 10 77 12.848
Serik 10 52 11.190
III. Alt Bölge 19 110 18.546
Alanya 17 69 12.346
Gazipaşa 2 41 6.200
IV. Alt Bölge 10 94 11.273
Elmalı 3 49 6.500
Korkuteli 7 45 4.773
V. Alt Bölge 13 67 6.859
Akseki 7 41 2.374
Gündoğmuş 4 23 3.700
İbradı 2 3 785
İl Toplamı 103 545 107.534
Kaynak: DİE
Antalya ilinde toplam 103 belde, 545 köy yerleşim birimi mevcuttur ve buralarda
107.534 çiftçi ailesi ikamet etmektedir.
74
Grafik 11. Alt Bölgelere Göre Köy Sayısı Dağılımı
Antalya İli Alt Bölgelerinde Köy Sayısı Dağılımı (2000)
I. Alt Bölge
17%
II. Alt Bölge
34%
III. Alt Bölge
20%
IV. Alt Bölge
17%
V. Alt Bölge
12%
Köylerin büyük bölümü %34’lük oranla II. Alt Bölgede yeralmakta, onu III. Alt
Bölge takip etmektedir. I. ve IV. Alt Bölgelerde çiftçi sayısı yaklaşık, V. Alt Bölgede ise en
azdır.
3.2.2. Sağlık
İlde sağlık hizmetleri Sağlık Bakanlığına bağlı 24 Hastane, 3 Sağlık Merkezi, 146
Sağlık Ocağı, 730 Sağlık Evi, 8 Dispanseri ile yürütülmektedir. İl genelinde yataklı tedavi
kurumlarındaki toplam yatak sayısı 2.513 iken yatak başına düşen kişi sayısı 505’tir. İlde
toplam hekim sayısı 1.754 ve hekim başına düşen hasta sayısı 1.114’dür. İl genelinde
1.461 hemşire, 1.251 ebe ve 537 eczane bulunmaktadır. İl Merkezinde ikinci bir Devlet
Hastanesine, Çocuk Hastalıkları Hastanesine, Doğumevi Hastanesine ve Sağlık Müdürlüğü
Hizmet Binasına ihtiyaç vardır.
3.2.3. Ulaşım
Antalya’da ulaşım karayolları yanısıra deniz taşımacılığı ve hava yolları tarafından
sağlanır.
Karayolları
Antalya’nın diğer illeriyle bağlantısı hava, kara ve deniz yolları ile sağlanmaktadır.
Burdur-Afyon-Ankara karayolu (E-24) kenti ülkeye bağlayan en önemli karayoludur.
Önem bakımından ikinci sırada Isparta yolu gelmektedir. Bunlar yanısıra, ilin Doğu ve
Batı ile bağlantısını sağlayan Antalya-Mersin ve Antalya-Kaş-Muğla karayolları
bulunmaktadır. İl merkezini yakın çevreye bağlayan Varsak, Çakırlar ve Lara karayolları
da işlek yollar arasında yeralmaktadır.
Şehirlerarası otobüs terminali Ankara karayolunun Dumlupınar ve Sakarya Bulvarı
ile kesiştiği kavşağın batı tarafında yer almaktadır. Bu alanda, bazı kent içi minibüs ve
otobüs hatları da terminal yapmaktadır.
75
Demiryolları
Antalya’da tren istasyonu yoktur. Raylı sistem olarak sadece 1999 yılında hizmete
giren ve 5 km uzunluğunda şehiriçi tek hatta çalışmakta olan tramvay mevcuttur.
İlin çevreyle demiryolu bağlantısının olmayışı, yatırımlar ve ucuz taşımacılık
açısından en büyük eksiğidir.
Deniz Taşımacılığı
Antalya’da deniz taşımacılığı konusunda hizmet veren Alanya, Antalya ve Finike’de
üç liman mevcuttur. Bunlar dışında marina türü turizm amaçlı kullanılan küçük çaplı
birkaç liman bulunmaktadır.
Antalya Limanı 2974 gemi/yıl gemi kabul ve toplam 3.001.600 ton/yıl elleçleme
kapasitelidir (üç vardiya çalışma varsayımına göre). Ayrıca 46.666 ton/yıl kapalı, 7.777
ton/yıl yanıcı, 4.666.666 ton/yıl açık, 10.000.000 ton/yıl soğuk hava deposu depolama
kapasitesine sahiptir.
Manavgat ırmağı, yatak olarak düz akışlı olduğundan denizle ilçe merkezi arasında
mavna türü teknelerle taşımacılık yapmaya müsaittir.
Havayolları
Kentin doğusunda Antalya-Alanya karayolu üzerinde Antalya hava limanı yeralır.
Antalya hava limanı 1960 yılında hava trafiğine, 1985 yılında da uluslararası trafiğe
açılmış I. sınıf bir hava limanıdır. Yılda üç milyon yolcu kapasiteli iç ve dış hatlar, terminal
binası, 3.400 m uzunluğunda bir pist, 450-225 boyutlarında takriben 101.000 m2 alanlı
bir apron bulunmaktadır. Bu alanın yetersiz kalması nedeniyle 400 hektara yakın bir alan
daha ilave edilmiştir. 01.04.1998 yılında yeni dış hatlar terminali hizmete açılmıştır.
Böylece havalimanı yaklaşık olarak iç hatlar için 3 milyon yolcu/yıl, dış hatlar için 5
milyon yolcu/yıl kapasiteye ulaşmıştır.
3.2.4. Eğitim
2000-2001 öğretim yılında Antalya ili sınırları içinde ana sınıfından her türlü
liselere kadar özel okullar dahil toplam okul sayısı 1.387'dir. Bu okullardaki derslik sayısı
8.924, okuyan öğrenci sayısı 275.177 ve öğretmen sayısı da şehirlerde 8.754 ve köylerde
3.302 olmak üzere toplam 12.056 dır. 20 okul, öğrenci azlığı nedeniyle kapalıdır. İlde
ilköğretim kurumlarında derslik başına düşen öğrenci sayısı 34, genel liselerde 32 ve
meslek-teknik liselerde 26’dır. Taşımalı öğretim nedeniyle 2000-2001 yılı öğretim
döneminde taşımalı kapalı okul sayısı 346, derslik sayısı 1.219 dur.
3.2.5. Ekonomi
Tarımsal potansiyelinin zenginliği ve ekolojik koşulların uygunluğu sebebiyle tarım
Antalya ekonomisinin temel sektörü olma niteliğini taşımaktadır. Özellikle son yirmi yılda
yaşanan hızlı gelişmelere paralel olarak tarımda kendi yapısında önemli değişimlere ve
gelişimlere sahne olmuştur. Antalya turizm sektöründeki gelişme ve hızlı kentleşme
sonucu özellikle son yıllarda tarımsal ürün talebinde önemli artışlar gerçekleşmiştir. Gerek
Antalya ilindeki gayri safi hasıla payı, gerek aktif nüfus içersinde tarımda istihdam edilen
nüfusun yeri ve gerekse Antalya ili dış ticaretindeki ağırlığı nedenleriyle, tarım, Antalya’da
önemli bir sektör olarak yerini korumaktadır. Bu gelişmeler tarım sektöründe gerek
üretim biçimleri ve gerekse kültür paternleri üzerinde önemli değişimlere sebep olmuştur.
Bunun sonucu olarak tarımsal üretimde entansif yöntemlerin kullanımı hızlanmış ve talep
yapısındaki gelişmelere bağlı olarak ürün desenlerinde çeşitlilik artmıştır.
İlin ekonomik yapısı hakkında büyüme ile kişi başına gelir miktarları açısından
veriler aşağıda incelenmiştir.
76
3.2.5.1. Gelir ve Büyüme
Antalya’da 1999 yılında cari fiyatlarla Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 2 katrilyon TL ve
gelişme hızı %41,7; sabit fiyatlarla (1987 yılı) Gayri Safi Yurtiçi Hasılası 2,8 katrilyon TL
ve gelişme hızı %-6,7 olarak tespit edilmiştir.
Tablo 13. Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme (2000)
Cari fiyatlarla (1999) Sabit Fiyatlarla (1987)
GSYİH (katrilyon TL) Gelişme Hızı %
GSYİH (katrilyon TL) Gelişme Hızı %
TÜRKİYE 124,6 118,7 7,4
Antalya 3,1 2,9 4,4
Kaynak: Temel Ekonomik Göstergeler, DİE
Aynı yılda Türkiye’de Gayri Safi Yurtiçi Hasıla cari fiyatlarla 77,4 katrilyon TL, cari
fiyatlarla gelişme hızı %48,2, sabit fiyatlarla (1987 yılı) Türkiye Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
110,6 katrilyon TL, sabit fiyatlarla gelişme hızı %-4,7 olmuştur.
Grafik 12. Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme
Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme (1987 Üretici
ve 1999 Cari Fiyatlarıyla)
0,0
20,0
40,0
60,0
80,0
100,0
120,0
GSYİH (katrilyon TL) Gelişme Hızı % GSYİH (katrilyon TL) Gelişme Hızı %
TÜRKİYE
ANTALYA
3.2.5.2. Kişi Başına Gelir
Türkiye genelinde 1999 yılı Cari Fiyatlarla Kişi Başına Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
2.847 Dolar ve gelişme hızı %46,2 olarak gerçekleşmiştir.
Antalya’da cari fiyatlarla Kişi Başına Gayri Safi Yurt İçi Hasıla 1999 yılında 2.972
Dolar ve gelişme hızı %36,7 olarak gerçekleşmiştir.
Antalya %4 oranındaki artışla Türkiye ortalamasının (2.847 ABD Doları) üzerindeki
düzeyini korumuştur. Ancak Türkiye sıralamasında 22. sıraya düşmüştür.
Tablo 14. Antalya İli GSYİH Sıralaması
1997 1998 1999 2000 Kişi
Başına GSYİH ($)
Türkiye Sıralaması
Kişi Başına
GSYİH ($)
Türkiye Sıralaması
Kişi Başına
GSYİH ($)
Türkiye Sıralaması
Kişi Başına
GSYİH ($)
Türkiye Sıralaması
3.422 17 3.547 19 2.972 22 2.911 22
77
Kaynak: ATSO, 2001 Ekonomik Rapor
1995 yılından itibaren, Antalya'nın Türkiye sıralamasındaki yerinde düşüş
gözlenmiştir. Sıralamada Marmara illeri ilk sıralara yerleşirken, Kocaeli'nin 6.236 Dolarla
başta olduğu sıralamada Antalya; İstanbul, Yalova, İzmir, Muğla ve Ankara gibi illerin
gerisinde kalmıştır.
Tablo 15. Türkiye-Antalya GSYİH Gelişme Hızı (%-Sabit Fiyatlarla)
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Antalya 3,6 0,5 9,4 5,9 6,6 8,2 7,1 8,1 2,4 -6,7 4,4
Türkiye 9,3 0,9 6 8 -5,5 7,2 7 7,5 3,1 -5 7,4
Akdeniz 8,8 -3 6,3 9,5 -4,4 7 4,6 9 2,3 -3,9 3,8
Kaynak: DİE
Antalya GSYİH gelişme hızının, 1994 yılı ekonomik krizi sırasında da seviyesini
koruyabildiği, ancak 1999 yılında yaşanan ekonomik kriz sırasında Türkiye ortalamasının
altına düştüğü gözlenmektedir.
Grafik 13. Antalya İli – Türkiye Karşılaştırmalı GSYİH Gelişme Hızları
Antalya-Türkiye GSYİH Gelişme Hızı
-8
-6
-4
-2
0
24
6
8
10
12
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
(%)
Antalya
Türkiye
Kaynak: ATSO 2001 Ekonomik Rapor
3.2.6. Altyapı
Karayoları
30.06.2001 tarihi itibarıyla İl sınırları içindeki 868 km’si devlet ve 821 km’si il yolu
olmak üzere toplam karayolu ağı 1.689 km’dir. İl yolunun 744 km’si asfalt, 35 km’si
stabilize, 34 km’si toprak ve 8 km’si de geçit vermez niteliktedir. Devlet yollarının tamamı
asfalttır.
Köy Yolları
2001 yılı itibarıyla İl sınırları içindeki toplam köy yolu ağı 8.245 km olup 3.281
km’si asfalt (%39,8), 3.268 km’si tesviye aşamasında (%39,6), 1.402 km’si stabilize
78
(%17) ve 294 km’si de ham yol (%3,6) niteliğindedir.
Köy İçme suyu
İlde 2001 yılı itibarıyla suyu olmayan 38 köy bulunmaktadır. Buralarda su kaynağı
veya yer altı suyu bulunmamaktadır. Bu köylere su temini çalışmaları sürdürülmektedir.
Elektrik
İlde, 1987 yılı sonu itibariyle elektriksiz köy kalmamıştır. Ancak köy yerleşim
yerlerinden uzakta bulunan mahalle ve küçük yerleşim yerlerinin elektrifikasyon
çalışmaları imkanlar ölçüsünde devam etmektedir.
Haberleşme - İletişim
Antalya ilinde telefonsuz köy bulunmamakla beraber 545 köyden 5 adedi otomatik
telefondan yararlanamamaktadır. 355 adet santralın çalışan abone sayısı 537.745’dir.
Telefon yoğunluğu otomatikleşme oranı ise %98’dir. 2001 yılında 70.000 kablo TV
kapasitesinin 31.528 abonesi bulunmaktadır.
3.2.7. Ticaret
Ticaret kesiminde en önemli sektör turizmdir. Ulaştırma sektöründe çalışanların
payı genelde ilin temel ekonomik faaliyetlerinden olan meyvecilik, çiçekçilik ve
sebzeciliğin yarattığı canlılığın yanısıra, yine turizme bağlı taşımacılığın sağladığı iş
olanaklarından etkilenmektedir.
Antalya'da sanayi mamulleri ile tarım ürünlerinin ve küçük el sanatları ürünlerinin
pazarlaması her geçen gün gelişmektedir. İlin çok zengin bir tarım potansiyeline ve
hareketli bir ticari boyuta sahip olması kentin diğer illerle ticari münasebetlerinin
gelişmesine neden olmuştur. Kent bölge ölçeğinde idari ve teknik hizmetler, sağlık ve
eğitim, toptan ve perakende ticaret hizmetleri gibi işlevleri yüklenmiştir. Serbest Bölge ve
Organize Sanayi Bölgesinin faaliyete geçmesi ile kentte ticari faaliyetler önemli ölçüde
artmıştır.
İhracat - İthalat
Antalya gümrüklerinden 2000 yılında 273.663.700 Dolar ihracat ve 380.581.135
Dolar ithalat gerçekleştirilmiştir. Dış ticaret hacmi 654.244.835 Dolar olup, dış ticaret
dengesi 106.917.435 Dolar ithalat lehine gelişmiştir.
İldeki gümrük kapılarından yapılan ihracat ve ithalatın Türkiye karşılaştırması
aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Tablo 16. Yıllar İtibariyle Antalya İli Dış Ticaret Verileri
Yıllar İhracat
(bin $)
İthalat
(bin $)
Dış
Ticaret
Hacmi
(bin $)
Dış Ticaret Dengesi
(bin $)
1997 121.032 138.700 259.732 - 17.668
1998 119.587 190.399 309.986 - 70.812
1999 137.273 205.930 343.203 - 68.657
2000 273.664 380.581 654.245 - 106.917
Kaynak: ATSO, Rakamlarla Antalya Ekonomisi, 2000
79
Antalya Serbest Bölgesi
3218 Sayılı Serbest Bölgeler Kanunu ile kurulmuş olan Antalya Serbest Bölgesi,
535.512 m2 alana sahip olup, 14 Kasım 1987 tarihinde resmen açılmış ve alt yapı
çalışmaları tamamlanarak kullanıcı firmaların hizmetine sunulmuştur.
Net olarak 371.025 m2'lik kiralanabilir alana sahip Antalya Serbest Bölgesi'nin
%65'i kiralanmış, %35'i kiraya verilebilir durumdadır.
Bölgede 30.06.2001 tarihi itibarıyla kiraya verilen alanda faaliyet gösteren firma
sayısı 112'dir. Bu firmaların 87'si yerli 13'ü yabancı ve 12'si de yabancı ortaklı firmalardır.
Bu firmaların 28'i üretim, 48'i alım satım, 18'i kiralama, 5'i de bankacılık - sigortacılık ve
13'ü de diğer (depolama, montaj-demontaj, bakım - onarım, makine parkı vb.) konularla
ilgilidir. 2001 yılı Ocak - Haziran dönemi ticaret hacmi 90,4 milyon Dolardır.
Antalya Serbest Bölgesi Ocak-Haziran 2001 Yılı Ticaret Hacminin Sektörlere Göre
Dağılımı (ABD Doları) aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Tablo 17. Antalya Serbest Bölgesi Ticaret Hacminin Sektörlere Dağılımı (2001-
US$)
Sektörler Yurt içinden
Bölgeye Bölgeden Yurtiçine
Yurt Dışından
Bölgeye
Bölgeden Yurt Dışına
Toplam
TARIM 27.566 4.001.626 4.750.329 237.352 9.016.873
Maden ve Taşocakçılığı
4.211.297 1.404 1.295 4.730.724 8.944.720
Sanayi 12.613.701 23.252.075 25.760.091 10.798.743 72.424.610
Toplam 16.852.564 27.255.105 30.511.715 15.766.819 90.386.203
Kaynak: ATSO, Rakamlarla Antalya Ekonomisi, 2000
Organize Sanayi Bölgesi (OSB)
1976 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile 370 hektar alanda kurulmasına karar
verilen Antalya Organize Sanayi Bölgesi, 1998 yılında 3.837.002 m2 alana çıkarılmıştır.
OSB, kurulacak sanayi yapılarına alt yapısı hazır sanayi arsaları oluşturmak,
sanayinin cinsinin, yerinin, işletmesinin kontrollü olarak gelişmesini sağlamak, birbirini
tamamlayan organize sanayi topluluğu oluşturmak, imalat maliyetini düşürmek ve
çevreyi korumak gibi amaçları taşımaktadır. Antalya’da 1975 yılında ATSO'nun
önderliğinde başlanan OSB 1. kısımda 1997 yılından itibaren %85'i tahsis edilmiştir. 129
adet sanayi arsası 81 adet işletmeye tahsis edilmiştir. Bunlardan 57 adet tesis yapılıp
üretime geçmiş, inşaatı devam eden 17 adet tesis ve 7 adet tesis de proje
aşamasındadır.
DİE Genel İşyeri Sayımlarına göre, Antalya imalat sanayiine ilişkin olarak DİE
1992 ve 1994 verileri dışında ATSO kapasite raporlarından edinilen bilgiler özellikle küçük
işletmeler için son derece sınırlı ve güncelleştirmeye muhtaç kalmaktadır. 1-9 işçi
çalıştıran işyerlerine ilişkin DİE 1992 sayısı Antalya genelindeki yaklaşık 3 bin işyerinin
temel olarak metal eşya, makine-teçhizat, mobilya, tekstil ve gıda sektörlerine dağıldığını
göstermektedir. 1990 yılı verilerine göre istihdamın %6.3'ünü temsil eden imalat sanayi,
Antalya GSYİH içerisinde 1995 yılı itibariyle %4.3 gibi düşük bir paya sahiptir.
İmalat sanayiinde (10+işçi) ölçeğindeki firma sayısı DİE 1994 verilerine göre
61'dir. OSB’de sektörlerin dağılımı aşağıdaki tabloda verilmiştir.
80
Tablo 18. Antalya Organize Sanayi Bölgesindeki Tesislerin Sektörel Dağılımı
Sektörü Adet
ET 3
Tekstil 9
GIDA 10
Ahşap 6
Plastik 4
Kimya 12
Metal 8
Mermer ve Diğer 12
Tablo, firmaların gıda ve taş, toprağa dayalı sanayinde yoğunlaştığını, ancak
katma değerin yaklaşık %60'ını az sayıdaki tekstil firmasının ürettiğini ortaya
koymaktadır. Ayrıca, DİE verilerine göre Antalya imalat sanayi işyeri sayısı bakımından 1-
9 işçi ölçeğinde Türkiye toplamının %1.5'ini, oysa 10+işçi ölçeğinde %0.6'sını
oluşturmaktadır. Türkiye toplamındaki istihdam payı her iki ölçekte sırasıyla %1.2 ve
%0.6 oranlarındadır.
Bankalar
2000 yılı sonu itibarıyla Türkiye genelinde 68,4 katrilyon TL olan mevduatın 1
katrilyon TL kısmı (%1.6) Antalya ilindeki bankalarda bulunmaktadır.
Ayrıca 31.12.2000 tarihi itibarıyla Türkiye genelinde 34,2 katrilyon TL bankalarca
çeşitli krediler şeklinde kullandırılmış ve bunun 470,1 trilyon TL (%1.4) İldeki
bankalardan kullanılmıştır. Antalya’da 2000 yılında faaliyet gösteren 200 adet banka
şubesi mevcuttur.
3.2.8. Turizm
Güneşlenme süresinin uzunluğu ve diğer doğa koşullarının elverişliliği, Antalya
ilinin kıyılarını yıl boyunca turizm açısından önemli bir merkez haline getirmiştir. Turizm
sektörü çalışanı ve misafiriyle birlikte düşünüldüğünde, tüketici potansiyeli olarak tarım
sektörüne artı değer kazandırmak gibi bir etkiye sahiptir. Bunun yanında, tarımda atıl
kalan iş gücünün değerlendirilmesi açısından da önem arzeder.
Ancak, turizm tesislerinin ilde yaygınlaşmasıyla gelişen bu sektöre işgücü talebi,
zaman zaman tarım sektöründe işgücü temini noktasında zorluklarla karşılaşılmasına da
sebep olmaktadır.
Başka bir açıdan bakıldığında, kırsaldan turizme geçen işgücünün nitelikli işgücü
olmaması durumu, sosyal yapıda bazı problemlerin oluşmasına neden olmaktadır.
3.2.9. Mevcut Altyapı Yatırımları
2001 yılı yatırım programında yer alan önemli yatırımlar aşağıda verilmiştir:
Aşağı Aksu II. Merhale Projesi:
Toplam 12.411 hektar sulama sahası bulunan projenin 11.504 hektarlık bölümü
tamamlanarak işin %87’si hizmete açılmıştır. Proje bedeli 82,8 trilyon TL olan yatırımın
2001 yılı ödeneği 1,8 trilyon TL'dir.
Projenin başlangıcından 2000 yılı sonuna kadar 66,8 trilyon TL ve 30.06.2001
tarihi itibarıyla 616,1 trilyon TL harcama yapılmıştır.
81
Çayboğazı Projesi:
Bu proje ile 55 hm3 su depolayarak, 13,593 hektar arazinin sulanması
öngörülmektedir. Proje iki üniteden oluşmaktadır.
Çayboğazı Barajı
9.325.000 m3 dolgusu olan baraj 1985 yılında ihale edilmiş ve keşif artışı ile ihale
bedeli 25,5 milyar TL olarak belirlenmiştir. 2001 yılı içerisinde baraj dolgusu
tamamlanmış olup, barajda su tutulmaya başlanmıştır.
Elmalı Ovası Sulaması
13,593 hektar arazinin mansap kontrollü sistemle sulanması amacıyla 1997 yılında
2.041 trilyon TL’na ihale edilmiştir. İşin %8’i gerçekleştirilmiştir. 2001 yılı ödeneği
1,122 trilyon TL dır.
Projede genel olarak 2000 yılı sonuna kadar 54,4 trilyon TL ve 2001 Haziran ayı
sonu itibarıyla projede toplam 1,7 trilyon TL harcama yapılmıştır.
Alanya II. Merhale Projesi ve Dim Barajı ve HES
Proje ile 123 GWh/yıl enerji üretilmesi, 5.312 hektar sahanın sulanması ve Alanya
İlçesine yılda 47,5 hm3/yıl içme suyu sağlanması ve Dim Çayı taşkınlarının önlenmesi
öngörülmektedir.
2000 yılı sonu itibarıyla derivasyon tüneli, ulaşım tüneli, memba batardosu ve
ulaşım yolları işleri tamamlanmış olup ve gövde sıyırma kazısı, enerji tüneli ve dolu savak
çalışmaları devam etmektedir. 2000 yılı sonu itibariyle genel fiziksel gerçekleşme oranı
%29 seviyesindedir. 2001 yılı ödeneği 14,8 trilyon TL dir.
Projenin başlangıcından 2000 yılı sonuna kadar 20,4 trilyon TL ve 30.06.2001
tarihi itibarıyla 5,1 trilyon TL harcama yapılmıştır.
Antalya-Alanya Karayolu
1993 yılında programa giren proje, Alanya Çevre Yolu (Alanya Geçişi) dahil
yaklaşık 142 km olup proje tutarı 188,8 Trilyon liradır. Projenin başlangıcından 2000 yılı
sonuna kadar 57,5 trilyon TL harcanmıştır.
2001 yılı için dış kredi dahil olmak üzere 19,7 trilyon TL ödenek öngörülmüş olup,
30.06.2001 tarihi itibariyle yıl içinde 5,1 trilyon TL ve 6,5 milyon Dolar harcanmıştır.
Manavgat Irmak Ağzı Düzenlemesi ve Yat Limanı İnşaatı
1994 yılında yapımına başlanan ve 3,4 trilyon TL proje bedeli olan yatırımın, 2001
yıl sonuna kadar bitirilmesi planlanmıştır. 2001 yılı için 200 milyar TL ödenek
öngörülmüştür.
Köy Yolları Yapım Çalışmaları
2001 yılı yatırım programında katma bütçeden 1.085 km ve İl Özel İdaresince de
511 km olmak üzere toplam 1.596 km tesviye, onarım, stabilize ve asfalt yapımı
programlanmış ve 30 Haziran 2001 tarihi itibarıyla köy yolları için Katma bütçeden 896,5
milyar TL ve Özel İdare bütçesinden 495,4 milyar TL harcanmış olup, 403 km uygulama
yapılmıştır.
Köy İçme Suyu Temin Çalışmaları
Köy Hizmetleri 2001 yılı yatırım programında 50 ünite içme suyu, 14 adet terfi
makinası, 49 adet sondaj hizmeti için, İl özel İdaresinden 2 trilyon 25 milyar TL, Katma
Bütçeden 474 milyar TL olmak üzere, toplam 2 trilyon 499 milyar TL ödeneğin 606,7
milyar TL’lik kısmı İl Özel İdaresinden, 302 milyar TL’sı da Katma Bütçeden olmak üzere
82
toplam 908,7 milyar TL harcama yapılmıştır.
3.2.10. İlde Tarımla İlgili Uluslararası, Ulusal ve Mahalli Faaliyetler
Antalya ilinde geleneksel olarak yapılan tarımla ilgili toplantı, konuşma, sergi,
gösteri, yarışma gibi mahalli faaliyetlerinin düzenlendiği belirli yöresel kutlama günleri
aşağıda sıralanmıştır. Bunların yanısıra, geleneksel olmayan fuar ve kongre aktiviteleri de
yapılmaktadır.
Tablo 19. Antalya İlinde Geleneksel Olarak Kutlanan Tarım Günleri
Mahalli Kutlama Adı Kutlamanın Yapıldığı
Yer Başladığı
Tarih Kutlama Tarihi Süre
Uluslararası Sera Tarım Ekipmanları ve Çiçek Fuarı
Antalya Merkez Fuar Alanı
1988 Mart – Nisan aylarında 1 hafta
Altın Kiraz Yağlı Güreşleri Korkuteli 1983 Eylül ilk Haftası 2 gün
Elmalı Yeşilyayla Güreşleri Elmalı 13. yy. 4, 5, 6 Eylül 3 gün
Ibradı Üzüm Bayramı İbradı 1987 Eylül Sonu (Bağbozumu) 3 gün
Altın Nar Kemer Festivali Kemer 1994 30 Haziran - 5 Temmuz 6 gün
Finike Tarım Festivali Finike 1989 29 Haziran - 1 Temmuz 3 gün
Hasyurt Tarım Festivali Finike- Hasyurt Nisan Ayında 1 gün
Cevizli Ayran Festivali Akseki 1974 Ağustos ilk Haftası 2 gün
Döşemealtı Halı Festivali Yeniköy 1998 Mayıs'ın 3. Hafta Sonu 2 gün
Söbüce Yayla Şenlikleri Söbüce Yaylası 1994 Temmuz ayında 2 gün
Akpınar Yayla Şenlikleri Akpınar-Taşkesiği Köyü 1995 Temmuz ayında 2 gün
Karpuz Festivali Manavgat– Belenobası 2001 5 Haziran 1 gün
Buzağı ve Altın Sebze Yarışması
Serik 2002 14 Mayıs 1 gün
Kekik Festivali Manavgat- Beşkonak 2002 Ekim ayında 1 gün
3.3. TARIMSAL ÜRETİM SİSTEMİ
Tarımsal üretim sistemleri konusu içerisinde, tarımsal işletmeler, faaliyet
alanlarına göre, arazi kullanım durumlarına göre, işletme büyüklüklerine göre ve arazi
tasarruf şekillerine göre irdelenmiştir.
3.3.1. Tarımsal İşletme Faaliyetleri
Antalya ilinde tarım işletmelerinin büyük bir kısmı bitkisel ve hayvansal üretimi
birlikte yapan işletmelerdir.
İlde, işletmelerin %72.7'si bitkisel ve hayvansal üretimi birlikte yapmakta iken,
yalnız bitkisel üretim yapan işletmelerin oranı %26.4 ve yalnız hayvansal üretim yapan
işletmelerin oranı da %0.9'dur.
83
Grafik 14. Faaliyet Alanlarına Göre Tarımsal İşletmeler
77.529
28.147
911
0
20.000
40.000
60.000
80.000
Bitkisel ve
Hayvansal
Üretim
Yalnız Bitkisel
Üretim
Yalnız
Hayvansal
Üretim
Antalya İlinde Faaliyet Alanlarına Göre Tarımsal İşletmelerin
Sayısal Dağılımı
3.3.2. Tarımsal Arazinin Kullanımı
Tarımsal işletmelerin arazi büyüklükleri gün geçtikçe azalmaktadır. Halen mevcut
tarımsal işletmelerin %39’u 50 dekardan küçük, %69’u ise 100 dekardan küçük
işletmelerdir.
Tablo 20. Antalya İlinde Tarımsal İşletmelerin Büyüklüklerine Göre Dağılımı
İşletme Büyüklüğü
(da)
İşletme Sayısı
Sayısal Oranı (%)
İşletmelerin Toplam Arazi
Miktarı (da)
Toplam Araziye Oranı (%)
Ortalama İşletme
Büyüklüğü (da)
1-50 da 80.938 76,6 1.448.059 38,6 17,9
50-100 da 16.666 15,8 1.139.588 30,3 68,4
100-200 da 6.944 6,6 899.539 24,0 129,5
200-500 da 1.127 1,1 262.679 7 233,1
500+ da 1 0 6.035 0,2 6.035,0
Toplam 106.587 100 3.755.900 100 35,5
Kaynak: TOBB-BAGEV Antalya-Burdur-Isparta Bölgesel Gelişim Projesi, 2001
3.3.2.1. Tarımsal İşletme Büyüklükleri
1991 tarım sayımı sonuçlarına göre Antalya ilinde toplam işletme sayısı 106.587
adet, bu işletmelerde işlenen arazi miktarı ise 3.755.900 dekardır. İşletmelerin üretim
faaliyetlerine göre dağılımı ile arazi büyüklükleri arasındaki ilişki aşağıdaki tablodan
irdelenebilir.
Tablo 21. Antalya İlindeki Tarımsal İşletmelerin Arazi Miktarlarına Göre Dağılımı
Arazi Büyüklüğü
Toplam
Bitkisel ve
Hayvansal Üretim Yapan
Yalnız Bitkisel Üretim Yapan
Yalnız
Hayvansal Üretim Yapan
İşletme Sayısı
Arazi
Miktarı (da)
İşletme Sayısı
Arazi
Miktarı (da)
İşletme Sayısı
Arazi
Miktarı (da)
İşletme Sayısı
Arazi (da)
84
Arazi
Büyüklüğü
Toplam Bitkisel ve
Hayvansal Üretim
Yapan
Yalnız Bitkisel
Üretim Yapan
Yalnız Hayvansal
Üretim Yapan
İşletme Sayısı
Arazi Miktarı
(da)
İşletme Sayısı
Arazi Miktarı
(da)
İşletme Sayısı
Arazi Miktarı
(da)
İşletme Sayısı
Arazi (da)
Arazisi Olmayan 911 0 0 0 0 0 911 0
< 5 da 13.526 36.473 5.687 18.691 7.839 17.782 0 0
5 - 9 14.614 103.959 11.157 81.042 3.457 22.917 0 0
10 - 19 19.219 265.418 14.632 206.427 4.587 58.991 0 0
20 - 49 33.579 1.042.209 24.814 783.755 8.765 258.454 0 0
50 - 99 16.666 1.139.588 14.315 987.226 2.351 152.362 0 0
100 - 199 6.944 899.539 6.013 780.370 931 119.169 0 0
200 - 499 1.127 262.679 910 202.419 217 60.260 0 0
500 - 999 0 0 0 0 0 0 0 0
1000 - 2499 0 0 0 0 0 0 0 0
2500 – 4999 0 0 0 0 0 0 0 0
> 5000 1 6.035 1 6.035 0 0 0 0
Toplam 106.587 3.755.900 77.529 3.065.965 28.147 689.935 911 0
Kaynak: TOBB-BAGEV Antalya-Burdur-Isparta Bölgesel Gelişim Projesi, 2001
İşletme sayıları ve bunların işledikleri alan karşılaştırıldığında, işletmeler
büyüdükçe işletme sayılarının mutlak ve oransal olarak azaldığı görülmektedir.
Nitekim, ilde 5-9 dekar genişliğindeki işletmeler sayısal olarak toplam işletmelerin
%12.7'sini oluşturdukları halde, toplam işlenen alanın ancak %2,8'ini işlemekte, buna
karşılık 200-499 dekar genişliğindeki işletmelerin sayısal oranı sadece %11 iken, bu
gruptaki işletmeler toplam işlenen alanın %7'sini işlemektedir.
3.3.2.2. Tarımsal İşletmelerde Arazinin Faaliyetlere Dağılımı
Antalya ili, Türkiye'de işlenen arazi varlığının %1,6'sına sahiptir. İlde kendi
arazisini işleten işletmelerin 3.755.900 dekar olan toplam arazi varlığının %95,7'si
işlenebilmektedir.
85
Grafik 15. Tarımsal Faaliyetlerin Arazi Miktarlarına Göre Dağılımı
Antalya İlinde Tarımsal Faaliyetlerin Arazi Miktarlarına Göre
Dağılımı
Yalnız Bitkisel Üretim
18,37%
Yalnız Hayvansal
Üretim
0,00%
Bitkisel ve
Hayvansal Üretim
81,63%
İlde hayvansal üretim yapan işletmelerin aynı zamanda bitkisel üretim de
yapmaları sebebiyle, tek başına hayvansal üretim yapan işletmelerin oranının sıfır
düzeyinde olduğu görülmektedir.
3.3.2.3. İldeki Tarım Alanlarının Dağılımı
Antalya ilindeki tarım alanları Türkiye geneli içerisinde önemli bir yer tutmaktadır.
Özellikle %4,30’luk yer tutan sebzelik alanlar ile %3’lük yer tutan meyve alanları, ilin
tarımsal potansiyelinin belirleyici bir göstergesi olarak kabul edilmektedir.
Grafik 16. Antalya İli Tarım Alanlarının Türkiye Geneli İçerisindeki Payı
1,13%
4,30%
0,42%
3,00%
1,44% 1,49%
0,00%
0,50%
1,00%
1,50%
2,00%
2,50%
3,00%
3,50%
4,00%
4,50%
Nadas Sebzelik
Alan
Bağlar Meyvelik Zeytinlik Tarla
Antalya İli Tarım Alanlarının Türkiye Geneli İçerisindeki Payı
Türkiye geneli yanında Antalya ilindeki tarım alanlarının kullanım şekline göre
karşılaştırılabilmesi ve farklılıkların gözlenebilmesi için, mevcut durum, tablo ve
grafiklerden izlenebilmektedir.
86
Tablo 22. Antalya İli ve Türkiye Geneli Tarım Alanları Dağılımı Karşılaştırması
(2000)
Tarım Alanlarının Kullanım Şekli Antalya
(ha) TÜRKİYE
(ha)
Antalya İlinin Türkiye
İçerisindeki Payı
(%)
Tarla Bitkileri Alanı 265.679 17.837.600 1,49
Sebze-Süs Bitkileri Alanı 46.486 793.000 5,86
Bağ Alanı 2.226 535.000 0,42
Meyve-Narenciye Alanı 34.626 1.418.000 2,44
Zeytinlik Alanı 8.621 600.000 1,44
Diğer (Kavaklık-Nadas-Nadas-Boş) Alan 54.364 4.826.000 1,13
Toplam Tarım Alanı 4.151.160 26.009.600 15,96
Grafik 17. Türkiye Genelinde Tarım Alanlarının Dağılımı
Türkiye Geneli Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
69%
3%
2%
5%
2%
19%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
Türkiye geneli ile Antalya ilindeki durum karşılaştırıldığında, oransal olarak
Antalya’da tarla bitkilerine tahsis edilmiş alanların azlığı, bunun yanısıra meyve,
sebze ve süs bitkileri yetiştirilen alanların fazlalığı göze çarpmaktadır. Türkiye
geneli ile Antalya ili karşılaştırıldığında, en önemli farklılığın, sebze ve süs bitkileri
alanlarındaki %8’lik fark olduğu görülmektedir.
87
Grafik 18. Antalya İlinde Tarım Alanlarının Dağılımı
Antalya İli Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
65%11%
1%
8%
2%
13%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
3.3.2.4. Alt Bölgelerde Tarım Alanlarının Kullanım Şekli
Antalya ili agro-ekolojik alt bölgeleri arasındaki tarım alanlarının kullanımı
bakımından bir karşılaştırma yapılabilmesi, bölgelerin farklı kalkınma koşullarının tespiti
için gereklidir.
İldeki tarım alanlarının alt bölgelere dağılımı ve bunun yanısıra her bir bölgedeki
tarım alanının ne şekilde kullanıldığı aşağıdaki grafikten incelenebilir.
İldeki tarım alanları içerisinde en fazla yeri tarla bitkileri, en az yeri ise bağ ve
zeytinlik alanların tuttuğu gözlenmektedir. Zeytinlik alanların hemen tamamı I. ve II. Alt
Bölgede yeralmaktadır.
Grafik 19. Alt Bölgeler Tarım Alanlarının Kullanımı Açısından Karşılaştırması
Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarım Alanlarının Dağılımı
0
20.000
40.000
60.000
80.000
100.000
120.000
140.000
160.000
180.000
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
V. Alt
Bölge
(hekta
r)
Diğer (Kavaklık-Nadas-Boş) Alan
Zeytinlik Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Bağ Alanı
Sebze-Süs BitkileriAlanı
Tarla Bitkileri Alanı
Tarım alanlarının kullanımı bakımından İlin alt bölgeleri karşılaştırıldığında, tarla
88
bitkileri alanlarının, en fazla tarım alanına sahip olan IV. ve II. Alt Bölgelerde önemli yer
tuttuğu, bunun yanısıra I. ve III. Alt Bölgelerde hem alan olarak ve hem de oransal
olarak daha az yer tuttuğu görülmektedir.
II. Alt Bölge sebze ve süs bitkileri alanının, IV. Alt Bölge meyvelik alanların en
geniş yer tuttuğu bölgelerdir. I. ve III. Alt Bölgeler ise oransal olarak en fazla meyve ve
sebze alanlarının bulunduğu bölgelerdir.
Tablo 23. Alt Bölgeler Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı (2000)
Tarım Alanlarının Kullanım Şekli
Alt Bölgeler (ha) Antalya İl
Toplamı (ha)
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Tarla Bitkileri 23.217 87.573 22.280 120.853 11.756 265.679
Sebze-Süs Bitkileri 9.012 25.797 7.596 3.635 446 46.486
Bağ 565 233 97 668 663 2.226
Meyve-Narenciye 8.874 5.861 5.262 14.285 344 34.626
Zeytinlik Alanı 3.627 4.294 636 30 34 8.621
Diğer (Nadas-Boş) 4.502 12.245 5.581 21.333 10.703 54.364 Toplam Tarım Alanı 519.870 1.355.340 409.370 1.608.000 257.581 4.151.160
Grafik 20. Antalya İli I. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
I. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
47%
18%
1%
18%
7%
9%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
Diğer alt bölgelerle karşılaştırıldığında I. Alt Bölgenin özellikle sebze ve süs bitkileri
ile meyve ve narenciye alanları bakımından oransal olarak daha zengin olduğu
gözlenmektedir. Bu oranların Türkiye geneli ile karşılaştırıldığında, sebze ve süs
bitkilerinde 5, meyve ve narenciye alanlarında 3 misli yüksek olması, bu bölgenin
tarımsal potansiyelinin bu yönden zenginliğine dikkat çekmektedir.
I. Alt Bölge oransal olarak tarla alanlarının en düşük olduğu ilçeleri içine
almaktadır.
89
Grafik 21. Antalya İli II. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
II. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
65%
19%
0%4%
3%
9%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
II. Alt Bölge sebze ve süs bitkileri alanlarında oransal olarak diğer sahil
bölgeleriyle paralellik arzetmekte ise de, meyve alanları bakımından oransal olarak sahil
bölgelerinin gerisindedir.
Grafik 22. Antalya İli III. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
III. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
54%
18%
0%
13%
2%
13%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
Sahil kesiminde yeralan I, II ve III. Alt Bölgelerde sebze ve süs bitkileri alanlarının
oransal dağılımı birbirlerine paralellik gösterirken, bu alanların oransal dağılımı iç ve
dağlık kesimleri kapsayan IV. ve V. Alt Bölgelerde önemli düzeyde düşmektedir.
90
Grafik 23. Antalya İli IV. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
IV. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
76%
9%
0%
13%
2%
0%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
Tarla alanlarının genişliğiyle dikkat çeken IV. Alt Bölge, aynı zamanda yumuşak
çekirdekli meyve yetiştiriciliğini en yoğun olduğu Korkuteli ve Elmalı ilçelerini içine
almaktadır.
Grafik 24. Antalya İli V. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
V. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
49%
1%
45%
3% 2%
0%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
Tarım alanlarının son derece sınırlı olduğu V. Alt Bölgede, bu alanların çok önemli
bir kısmını nadas alanları, diğer önemli kısmını ise tarla alanları teşkil etmektedir. Mevcut
durumda bunların dışındaki alanlar il geneli içerisinde kayda değer bir yer tutmamaktadır.
Örtü-Altı Alanları
Antalya’da işlenen araziler içerisinde örtü-altı alanlar önemli bir yer kaplamakta ve
bu alanlar her geçen gün daha da artmaktadır. Örtülü alanların %27'lik bölümünde, yılda
iki defa ekiliş yapılmaktadır.
Örtü-altı alanların önemine binaen bu bölümde ayrıca irdelenmiştir.
Antalya ili, Türkiye’de örtü-altı yetiştiriciliğinin hem miktar olarak ve hem
de oransal olarak en fazla yapıldığı ildir. 2001-2002 üretim sezonu itibariyle Antalya
91
ilindeki 154.980 dekar olan örtü-altı alanların miktarı, Türkiye’deki toplam
466.815 dekar olan örtü-altı alanlarının %33’ünü teşkil etmektedir.
Antalya ili, aynı zamanda Türkiye’de en fazla plastik ve cam seranın
bulunduğu ildir. Türkiye’deki cam sera alanının %83,54‘ü, plastik sera alanının
%35,90’ı Antalya’da bulunmaktadır. Antalya’da Örtü-altı alanların %49’unu
Plastik Seralar oluştururken, bu oranı %34 ile Cam Seralar takip etmektedir.
Grafik 25. Örtü-altı Alanların Miktar Karşılaştırması (2001-2002)
Türkiye ve Antalya İli Örtü Altı Alanları Miktar Karşılaştırması (2001-2002)
210.094
159.971
53.058
15.38011.122
75.420
33.236
63.513
0
50.000
100.000
150.000
200.000
250.000
Cam Sera Alanı Plastik Sera
Alanı
Yüksek Plastik
Tünel Alanı
Alçak Plastik
Tünel Alanı
(da) Antalya
TÜRKİYE
Grafik 26. Örtü-altı Alanların Sera Yapılarına Göre Dağılımı (2001-2002)
Antalya İlinde Örtü Altı Alanları Dağılımı (2001-2002)
Yüksek Plastik
Tünel Alanı (da)
7%
Alçak Plastik
Tünel Alanı (da)
10%
Plastik Sera
Alanı
49%
Cam Sera Alanı
34%
92
3.3.2.5. Tarımsal İşletmelerde Arazi Tasarruf Şekilleri
Türkiye genelinde olduğu gibi Antalya ilinde de işletmelerin büyük bir çoğunluğu
kendi mülk arazilerini işlemektedirler. Buna karşılık kira ve ortakçılıkla arazi işleyen
işletmelerin sayısı oldukça düşüktür. Son tarım sayımı sonuçlarına göre, Antalya'da
bulunan 105.676 adet tarım işletmesinin 588.2'si kendi mülk arazisini işlemektedir. Mülk
araziler ise toplam arazinin %84,6'sını oluşturmaktadır.
Tablo 24. Antalya İlinde Tarımda İşletme Büyüklüğü ve Arazi Edinim Biçimi
İşletme Büyüklüğü
Toplam
İşletme Sayısı
Toplam
Arazi (da)
Yalnız Kendi Arazisini İşletenler
Başkasından Arazi Tutup Başkasına
Arazi Vermeyenler
Yalnız Kira ile Arazi İşletenler
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
< 5da 13.526 36.473 12.755 33.719 0 0 911 0
5 -9 14.614 103.959 12.352 86.675 1.337 10.945 827 5.457
10 -19 19.219 265.418 17.574 243.236 1.462 18.705 183 3.477
20 - 49 33.579 1.042.209 29.772 908.268 2.862 101.930 542 17.187
50 - 99 16.666 1.139.588 14.326 974.393 2.174 156.895 166 8.300
100 - 199 6.944 899.539 5.530 725.496 1.414 174.043 0 0
200 - 499 1.127 262.679 860 199.419 267 63.260 0 0
500 - 999 0 0 0 0 0 0 0 0
1000-2499 0 0 0 0 0 0 0 0
2500-4999 0 0 0 0 0 0 0 0
>5000 1 6.035 1 6.035 0 0 0 0
Toplam 106.587* 3.755.900 93.170 3.177.241 9.516 525.778 2,629 34.421
* 911 işletme kendi toprağına sahip değildir, ancak toplam işletme sayılarına dahil edilmiştir.
Kaynak: DİE
Antalya ilinde toplam 106.587 adet tarımsal işletmenin 93.170 adedi sadece kendi
arazisini, 9.516 adeti kendi arazisi yanında ek olarak kiralama yoluyla başkasının arazisini
ve 2.629 adedi de yalnızca kiraladığı araziyi kullanarak tarımsal faaliyetini yürütmektedir.
Bunlardan başka (Tabloda yer almadığı halde), 14.824 dekar arazi üzerinde 403
işletme ortakçılık ile işletmecilik yapmakta ve bunların tamamının işletme büyüklükleri 20
ilâ 50 dekar arasında kalmaktadır. 5 dekar altında büyüklüğe sahip 771 işletme ise
toplam 2.754 dekar arazi üzerinde, 5-10 dekar işletme büyüklüğü aralığında 98 işletme
toplam 882 dekar arazi üzerinde diğer şekillerde arazi edinim biçimiyle işletmecilik
yapmaktadırlar.
3.3.3. Tarımsal Girdiler
Tarımsal girdilerin yoğunluğu, tarımsal üretim performansını belirleyen temel
etkenlerdendir. Antalya tarımında girdi kullanımındaki hızlı gelişmeler, üretim biçimlerinin
ve tarımsal üretimin yapısının değişimini sağlayarak üretimi sürekli artırıcı bir rol
oynamıştır. Kullanılan temel girdiler bakımından Antalya ilinin Türkiye geneli içerisinde
özel bir konumu vardır.
3.3.3.1. Tarımsal Mekanizasyon
Tarımda mekanizasyona geçilmesiyle birlikte tarımsal nüfusun toplam nüfustaki
93
payı giderek azalmakta, bununla birlikte, iş gücünden sağlanan tasarrufla üretim
maliyetleri azalmaktadır. Makineleşme düzeyleri tespit edilirken, sahip olunan traktör
parkları belirleyici olmaktadır. Özellikle son otuz yıl içerisinde tarımda makine
kullanımının artması teknolojik tarıma geçişi hızlandırırken, traktör bunda temel rol
oynamıştır.
İlde kültür desenlerindeki değişim ve çeşitlenmeler sonucunda 1999 yılında,
yağmurlama tesislerinde %12,4; derin kuyu pompalarında ise %10 artış gerçekleşmiştir.
Kimyevi gübre dağıtıcılarında %2,3’lük bir artış olmuştur. Bunların yanısıra pancar
sökme, mısır silaj makineleri. Mibzer,tırmık, toprak frezesi, balya makinesi ve zirai
mücadele aletlerinde hızlı bir artış gözlenmiştir.
Bir bölgenin mekanizasyon düzeyini belirlemede üç gösterge kullanılmaktadır.
Bunlar, hektara düşen Motor Beygir Gücü, bin hektara düşen traktör sayısı ve traktör
başına düşen işlenen alan miktarıdır. Bu kriterlerden hareketle Antalya ilinde tarımsal
mekanizasyon düzeyinin Türkiye ortalamasının %54 oranında üzerinde bulunduğu ve
tarımsal üretimin son derece mekanize olduğu söylenebilir.
Tablo 25. Türkiye ve Antalya’da Tarımsal Mekanizasyon Dereceleri (1999)
Traktör/1000 ha ha/Traktör BG/ha
DÜNYA 19 5,2 0,86
TÜRKİYE 40 25,0 1,78
Antalya 67 15,0 2,75
Not: Traktör parkı güç ortalaması Türkiye ve dünya için 45 BG, Antalya için 42 BG olarak alınmıştır.
Kaynak: DİE
Antalya’daki tarımsal işletmelerde kullanılan alet ve makine mevcudu aşağıdaki
tabloda çıkarılmıştır.
Tablo 26. Antalya İlinde Tarım Alet ve Makine Varlığı
Alet ve Makine Cinsi Miktarı
1999 2000 2001
Karasaban 6.574 6.114 5.864
Hayvan pulluğu 11.223 10.982 11.498
Traktör pulluğu 27.524 29.345 29.658
Kültivatör 5.567 5.717 5.778
Ot yolucu 0 0
Tırmık 1.079 13.260 13.409
Toprak frezesi 1.126 1.437 1.477
Merdane (yuvar) 882 1.142 1.155
Sürgü 0 0
Çapa makinesi 8.800 9.704 9.617
Ekim makinesi 7.212 7.536 7.644
Gübre dağıtıcısı 7.971 8.070 8.155
Pulvarizatör 44.817 45.174 47.511
Tozlayıcı 1.478 1.498 1.623
Atamizör 8.914 8.836 8.886
Zirai mücadele helikopteri 0 0
Zirai mücadele uçağı 7 7 7
Motopomp 17.874 18.425 18.988
Yağmurlayıcı 4.028 3.991 4.006
Orak makinesi 1.278 1.307 1.314
Biçerbağlar 9 9 9
Döven 227 244 211
Harman makinesi 1.928 1.967 1.995
94
Alet ve Makine Cinsi Miktarı
1999 2000 2001
Sap döver 996 944 944
Çim biçme makinesi 0 0
Balya makinesi 30 30 42
Selektör 38 35 33
Tarım arabası (römork) 24.602 24.726 24.866
Traktör 26.607 28.476 28.508
Kaynak: DİE
Tablodan görüleceği üzere, yıllar itibariyle Antalya’da teknik tarım uygulamalarının
yoğunlaşmasına bağlı olarak, tarım alet ve makine parkı büyümektedir.
Aşağıdaki Tablo’da Antalya ili Alt Bölgelerinde mevcut traktör sayıları ile traktör
başına düzen tarım alanı miktarları verilmektedir.
Tablo 27. Antalya İli Alt Bölgelerinde Traktör Verileri (2001)
Alt Bölgeler Traktör Sayısı
ha Başına Düşen Traktör Sayısı
Traktör Başına Düşen Ortalama
Tarım Alanı (ha)
Tarım
Alanı (ha)
Tarım Alanı
Dağılımı (%)
I. Alt Bölge 6746 0,130 7,7 51.987 13
II. Alt Bölge 15.235 0,112 8,9 135534 33
III. Alt Bölge 726 0,018 56,4 40937 10
IV. Alt Bölge 5665 0,035 28,4 160800 39
V. Alt Bölge 136 0,005 189,4 25758 6
İl Toplamı 28.508 0,300 14,6 415.016 100
Kaynak: TKB İl Müdürlüğü
Alt bölgeler bazında traktör varlığı incelendiğinde, sayısal olarak Merkez İlçenin
yeraldığı II. Alt Bölgenin birinci sırada olduğu; traktör başına düşen ortalama tarım alanı
dikkate alındığında ise I. Alt Bölgenin en yoğun traktör kullanılan bölge olduğu
anlaşılmaktadır. V. Alt Bölge tarımsal mekanizasyonun en az seviyede kaldığı
anlaşılmaktadır.
3.3.3.2. Gübre Kullanımı
Gübre, bitki-toprak-su unsurlarının bileşke potansiyelinin tetikleyici elementidir.
Konvansiyonel tarım uygulamalarının çok daha etkin ve yaygın olmasına rağmen Antalya
gübre tüketimi Türkiye gübre tüketiminden önemli ölçüde farklı değildir.
Tablo 28. Antalya İlinde Gübre Kullanımı
Kullanılan
Gübre
Kullanılan Gübrelerin Fiziki Toplamı (kg/yıl) 1998-2001
Yılları
Arasındaki Fark (%)
1998 1999 2000 2001
Kimyasal Gübreler 155.998.175 122.025.600 118.957.225 89.658.515 -43,17
Çiftlik Gübreleri 535.456.000 640.715.000 649.839.200 628.274.000 +17,83
95
Kullanılan
Gübre
Kullanılan Gübrelerin Fiziki Toplamı (kg/yıl) 1998-2001 Yılları
Arasındaki Fark (%)
1998 1999 2000 2001
Ekili -Dikili Arazi
(da) 3.509.887 3.445.317 3.457.813 3.457.813 -1,48
Tarım Arazisi (da) 4.150.160 4.150.160 4.150.160 4.150.160 -
Ekili-Dikili Alanın Tarım Arazisine Oranı (%)
84,57 83,02 83,88 80,96 -
2000 yılı verilerine göre fiziki toplamda gübre tüketimi Antalya için 34.4 kg/da
iken Türkiye için 28.75 kg/da etkili madde (NPK) bazında gübre tüketimi Antalya için
13.75 kg/da Türkiye için 11.35 kg/da olarak gerçekleşmiştir.
Tablo 29. Antalya ili ve Türkiye Gübre Tüketimi (2000)
Tüketilen Gübre Miktarı Fiziki Toplam NPK (kg)
Tüketilen Gübre Miktarı Toplam Saf Madde
(kg/NPK)
Birim Alana Tüketilen Gübre
Miktarı (kg/da.Fiziki )
Birim Alana Tüketilen Gübre
Miktarı (kg/da.NPK)
Antalya Türkiye Antalya Türkiye Antalya Türkiye Antalya Türkiye
118.957.805 5.294.202.000 47.540.805 2.089.468.000 34.40 28.75 13.75 11.35
2001 yılı Tarım Sayımı sonuçlarına göre Türkiye Ekili-Dikili alan Toplamı
184.096.153 da, Antalya İl Müdürlüğü verilerine göre 2000 yılı Antalya ili Ekili-Dikili alan
Toplamı 3.457.813 dekardır.
Antalya ilinin yıllara göre ekili-dikili alanları ve gübre tüketimindeki değişmeler
Tabloda verilmiştir. 1998’de 155.998.175 kg olan Antalya gübre tüketimi 3 yıl içinde
%43,17 oranında azalarak 2001 yılında 89.658.515 kg olmuştur. Gübre tüketimindeki
düşüş etkili madde ölçeğinde de devam etmiştir. Bu azalmanın nedeni, gübredeki
desteklemenin giderek azalması ve 2001 yılı 9. ayında tamamen kalkması, bununla
birlikte gübre fiyatlarında hızlı artış olmasıdır.
Antalya ilinde özellikle sera alanlarında damlama ve yaprak gübresi
tüketilmektedir. 2001 yılında 5.000.000 kg civarında katı, 140.000 litre civarında sıvı
gübre, damlama ve yaprak gübresi olarak kullanılmıştır.
Grafik 27. Yıllar İtibariyle Gübre Tüketim Miktarları
1998-2001 Yılları Arasında Antalya İli Gübre Tüketimi
0
5.000
10.000
15.000
20.000
25.000
30.000
35.000
40.000
45.000
1998 1999 2000 2001
(to
n)
N
P2O5
K20
96
Gübre tüketimindeki bu düşüşün, verimliliğe, üretime ve kaliteye yansıması
kaçınılmazdır. Gerek yurtiçi gerekse yurtdışı piyasaların taleplerinin karşılanması,
verimliliğin artırılarak yurtdışı piyasalarda rekabetin sürdürülmesi ve uluslararası
rekabetin önemli kriterleri olan gıda kalitesi, gıda sağlığı tercihlerinin karşılanabilmesi için
toprak ve yaprak analizlerine dayalı bitki istemlerine göre yeterli ve zamanında
gübrelemenin yapılması önem arz etmektedir. Bu bağlamda Antalya gübre tüketiminin
artırılmasına ihtiyaç vardır.
3.3.3.3. Zirai İlaç Kullanımı
Tarımsal üretimde zararlılarla mücadeleye yönelik ilaç kullanımı ülkemizde olduğu
gibi Antalya’da da gerekli düzeye ulaşamamıştır. 1999 yılında Türkiye’de 43.324 ton olan
zirai ilaç tüketimi hektar başına sadece 2,3 kg’dır. Aynı yıl Türkiye toplam tüketiminin
%5,6’sını oluşturan Antalya tarımında ise hektar başına kullanılan tarımsal ilaç miktarı 7
kg kadar olmuş ve tüketim bir önceki yıla göre %15 azalmıştır.
İlde 2001 yılı sonu itibariyle 469 adet zirai ilaç bayii, 47 adet Zirai Mücadele
İlaçları Toptancısı 21 adet Zirai Mücadele Alet Bayisi ve 2 adet Zirai Mücadele Alet-Makine
İmalathanesi vardır.
2001 yılında 14 Zirai İlaç Bayisi Yönetmeliğimizin değişik hükümlerine
muhalefetten 1 ay süre ile geçici olarak kapatılmıştır. Ruhsatsız imalat yapan işletmeden
6 adet Zirai Mücadele aleti müsadere edilmiştir. Bayilerimizde ruhsatsız satılan bazı
pestisitler müsadere edilerek imha edilmiştir.
2001 yılında Methyl-Bromide’in (MeBr) tarımda kullanımının azaltılması
çalışmalarına önem verilmiş, 184 adet MeBr Satış Belgesi ve 60 adet MeBr Uygulama
Belgesi hak sahiplerine verilmiştir. Firma Toptancı ve Bayii denetimleri sıkı bir şekilde
yapılmış, MeBr kullanımı bir önceki yıla oranla % 65-70 oranında azalmıştır. Belgesiz
MeBr satışı ve uygulaması yaptırılmamıştır.
Yaş Sebze ve Meyvelerde rezidü ile ilgili teknik ve yayım çalışmaları devam
etmektedir.
Tablo 30. Antalya İlinde Zirai İlaç Tüketimi (kg)
İlaçlar 1998 1999 2000 2001
İnsektisitler 270.350 476.674 674.184 329.344
Fungusitler 684.048 640.376 958.906 522.201
Akarisitler 132.753 68.270 106.311 73.528
Nematosit ve Fugimantlar 1.083.913 722.372 1.415.240 523.165
Rodendist ve Molisidler 101 9.000 11.580 4.910
Herbisitler 75.850 130.391 206.098 103.332
Kışlık ve Yazlık Yağlar 359.400 335.800 592.610 401.900
Bitki Gelişim
Düzenleyicileri 37.620 31.196 93.059 40.129
Diğerler 8.721 22.331 28.836
TOPLAM 2.652.756 2.436.410 4.086.824 1.998.509
Kaynak: TKB İl Müdürlüğü Bitki Koruma Şubesi
Tablo 31. Antalya İlinde Alt Bölgelere Göre Zirai İlaç Kullanım Yüzdeleri
Alt Bölgeler % Alt Bölgeler %
I. Alt Bölge 37,5 III. Alt Bölge 20
Finike 10 Alanya 10
97
Kale 10 Gazipaşa 10
Kaş 2,5 IV. Alt Bölge 5
Kumluca 15 Elmalı 2,5
II. Alt Bölge 37,5 Korkuteli 2,5
Merkez 15 V. Alt Bölge 0
Kemer 2,5 Akseki 0
Manavgat 5 Gündoğmuş 0
Serik 15 İbradı 0
Zirai ilaç kullanım yüzdesinin I. ve II. Alt Bölgelerde yoğunlaştığı, V. Alt Bölgede
kullanım miktarının ise istatistiksel olarak önemsiz olduğu görülmektedir.
3.3.3.4. Tarım Sigortaları ve Tabii Afet Desteklemeleri
Antalya ili afet riski yüksek bir bölge olduğu için ve sigorta primlerinin yüksek
olması nedeniyle tarımsal sigorta düzeyi son derece düşüktür.
Tabii Afetler
Antalya ili tarım alanları, yılın her döneminde iklimsel faktörlerden kaynaklanan
dolu, don, kar, aşırı yağış, fırtına, hortum, taşkın, sel, kuraklık, yangın gibi afetlerden
önemli ölçüde zarar görmektedir.
İlde 1998-2002 yılları arasında meydana gelen tabii afetler 03.07.2001 tarihine
kadar 5254 ve 2090 sayılı Kanun, bu tarihten sonrada sadece 2090 sayılı Kanun
kapsamında değerlendirilerek 1998-2002 tarihleri arasında tarımsal varlıklardaki zararın
boyutları Tabloda verilmiştir.
Tablo 32. Yıllar İtibariyle Antalya İlinde Tabii Afetlerden Görülen Zararlar
Zarar Gören 1998 1999 2000 2001 2002
Aile Sayısı 2.3940 5.386 1.917 4.292 2.707
Tarım Alanı (da) 13.677 82.081 67.528 49.877 15.273
Bitkisel Ürünün Parasal Değeri (Milyon TL)
6.467.063 5.958.183 6.615.346 30.062.091 9.965.623
Canlı Hayvanın Parasal Değeri
(Milyon TL)
110.034 43.741 17.960 333.215 26.068
Tarımsal Tesisin Parasal Değeri (Milyon TL)
634.423 1.048.593 451.700 2.324.905 4.149.296
Diğerlerinin Parasal
Değeri (Milyon TL) 15.973 0 801 16.242 746
Varlıkların Toplam Parasal Değeri (Milyon TL)
7.227.494 7.132.600 7.085.808 32.736.455 14.141.733
Örtü-altı Zararının Toplam Zarara Oranı (% Parasal Değer)
82.06 53.58 42.53 86.80 64.38
Toplam Zararın Parasal Değeri ($)
31.628.422 20.209.445 12.365.380 35.952.989 10.503.110
5 yıl içinde en düşük zarar 2002 yılında gerçekleşmesine rağmen bunun ekonomik
kaybı 10.503.100.00 Dolardır. Afetten dolayı en yüksek zarar 2001 yılında meydana
98
gelmiş ve bunun ekonomik kaybı 35.952.989 Dolar olmuştur.
Beş yıl içindeki ekonomik kayıplar büyük oranda örtü-altı üretimde meydana
gelmiş, örtü-altı üretimindeki zararın toplam zarara oranı en düşük 2000 yılında %42,53
ve en yüksek 1998 yılında %86,80 olarak gerçekleşmiştir.
Antalya’da her yıl ortalama 3.500.000 dekar alanda aktif tarım yapılmakta ve
2002 yılı verilerine göre bu alan içindeki örtü-altı alanın miktarı 157.982 dekardır.
Bu verilerle ilde her yıl aktif tarım yapılan alanların yaklaşık %4,5’inde örtü-altı
tarımı yapılmasına rağmen tabii afetlerdeki parasal zararlarda tam tersi bir durum
yaşanmakta ve bu oran bazı yıllarda %86,80 olarak gerçekleşmektedir.
Tabii afetler nedeniyle meydana gelen zararın büyük oranda örtü altı üretime ait
olması, örtü-altı üretimin afet etkilerine çok daha açık olduğu anlamına gelmektedir.
Elbette tabii afetler tarımsal üretimin tamamı için risk oluşturmaktadır. Ancak, Antalya
ilinde mevcut örtü-altı alanlarının çoğunluğunun teknik özelliklerinin ve alt yapılarının
yetersiz oluşu bu alanlardaki afet riskini daha da artırmaktadır.
Antalya ilinde aşağıda belirtilen beşeri hata ve yetersizlikler tabii afet çarpanlarının
etkisini artırarak afet zararının daha fazla olmasına yol açmaktadır.
1. Tarım alanlarının amaç dışı kullanımının yaygınlaşması ve imara açılması
nedeniyle özellikle örtü altı alanları ile yerleşim yerlerinin iç içe girmesi.
2. Doğal drenlerin kapatılması, sulama kanallarının ve derelerin bakımının
zamanında yapılmaması.
3. Örtü altı alanlarının yapımından önce etüd çalışmasının yapılmaması.
4. Örtü altı alanların teknolojik özelliklerinin yetersiz oluşu.
- Sera ve yüksek tünellerin çatı yüksekliğinin, havalandırma elamanlarının yetersiz
olması,
- Sera camlarının ince (2 mm), darbeye dayanımı düşük olması,
- Örtü olarak kullanılan plastik malzemenin direncinin düşük olması ve uzun süre
kullanılması,
- Seralarda ısıtma işleminin sera atmosferine yönelik ve yetersiz yapılması hatta
bazı seralarda ısıtmanın yapılmayışı,
- Sera zemininde kod farkının olmaması,
- Yüksek tünellerin çoğunda çevre betonunun olmaması.
İlde tarımsal üretimi güvence altına almak, afet nedeniyle çiftçinin refah kaybına
uğramasını engellemek, piyasada fiyat istikrarını sağlayarak hem üreticinin hem de
tüketicinin mağdur olmasını önlemek için öncelikle örtü-altı üretiminde yeterli teknik
özellikleri sahip seralarda devlet destekli “Ürün Sigortası” uygulamasına ihtiyaç vardır.
Teknik kriterlere uygun seraların sigorta priminin bir kısmının devletçe
karşılanması halinde yukarıda belirtilen sorunların çözümü ile beraber verimliliği artırıcı
önlemler kendiliğinden sağlanmış olacaktır.
Sigorta hizmetleri özel sektör tarafından Hayvan Sağlık Teknisyeni, Ziraat
Teknisyeni, Veteriner, Ziraat Mühendisleri aracılığıyla yürütmeli, Tarım ve Köyişleri
Bakanlığı (Devletçe yapılan katkının karşılığında) bu hizmetlerin denetimini
yapabilmelidir.
3.3.3.5. Diğer Tarımsal Girdiler
Tohum, yem, ilaç, kredi, işgücü, diğer tarımsal girdileri içerisinde mütalaa
edilmiştir.
99
Tohum ve Fidan
İl genelinde faaliyet gösteren 298 adet ruhsatlı tohum bayisi ve 13 adet özel
sektör araştırma kuruluşu, 9 adet tohumluk yetiştirici belgesi sahibi kuruluş
bulunmaktadır.
Özel sektör araştırma kuruluşları, sebze tohumluğu konusunda ıslah çalışmaları
yapmakta ve bölgeye adapte olan yüksek verimli çeşitler geliştirmektedirler. Tamamı
İthalat ve ihracat yetkisine sahiptirler. İlin sebze tohumluğu ihtiyacı bu kuruluşlar
tarafından karşılanmaktadır.
Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve Boztepe TİM tarafından ilin buğday,
pamuk, mısır, susam, soya vb. tarla bitkileri tohumluk ihtiyacı sertifikalı kademede
üretilerek karşılanmaktadır.
Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü ve Boztepe TİM ve Alanya Meyvecilik
Üretme Birimi tarafından virüsten ari narenciye fidanı üretilmektedir.
Ayrıca, Tarım İl Müdürlüğü Döner Sermaye işletmesi, Özel İdare bütçesi katkılı ve
direkt ücretli satış noktasında çiftçilerin tohumluk ve fidan taleplerini karşılamaktadır.
Konsantre Yem
İlde tek vardiye 5 ton/saat kapasiteli Organize Sanayi Bölgesinde Selçuklu Yem
Fabrikası, 10 ton/saat kapasiteli Korkuteli Yem Fabrikası ile 8 ton/saat kapasiteli Elmalı
Yem Fabrikaları olmak üzere 3 adet faal yem fabrikası mevcuttur. Bunların dışında
kuruluş aşamasında olan Merkez ilçe sınırları içerisinde bir yem fabrikası bulunmaktadır.
Ayrıca, bir adet bitkisel kökenli yem hammaddesi (küspe) üreten Antbirlik yağ Kombinası,
kuruluş aşamasında olan Organize Sanayi Bölgesi içerisinde Aylin Yağ Fabrikası ve
hayvansal kökenli yem hammaddesi (kan unu ve et-kemik unu) üreten ANET (Antalya
Entegre Et Sanayi) bulunmaktadır.
İlde toplam ruhsatlı 327 adet yem bayisi bulunmaktadır. Yem ihtiyacı ilde bulunan
yem fabrikalarından ve civar illerden temin edilmektedir.
Ayrıca T.K.B. İl Müdürlüğünce çiftçiye silaj makinesi temin edilmekte, bu suretle
mısır silajı üretimi teşvik edilmektedir.
Kredi
İlde bulanan tarımsal kredi kuruluşları T.C. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi
Kooperatifleridir. Ayrıca Antbirlik de kendi üyelerine değişik kalemlerde kredi
kullandırmaktadır.
2001 yılı itibariyle Ziraat Bankasının kullandırdığı tarımsal kredi miktarı
17.988.479.000.000 lira olarak gerçekleşmiştir. Tarım Kredi Kooperatiflerince
kullandırılan kredi miktarı ise 53.522.945.000.000 liradır. Antbirlik tarafından kendi
üyelerine değişik kalemlerde kullandırılan kredi miktarının toplamı ise 7.782.541.000.000
liradır.
İşgücü
Antalya’da turizmin gelişmiş olması, buradaki işgücü talebi tarımı olumsuz yönde
etkilemektedir. Tarımsal faaliyetler sırasında belli dönemlerde artan işgücü talebi çevre
illerden karşılanmaktadır.
Özellikle sera işletmelerinde işgücü kullanımı İç Anadolu illerinden gelen ailelerin
istihdamıyla karşılanmaktadır. Pamuk toplama döneminde Güneydoğu Anadolu illerinden
getirilen işgücü kullanılmaktadır.
3.3.4. Gıda Endüstrisi
Antalya ili, sahip olduğu tarımsal potansiyeli ve üretimine rağmen, gıda
100
endüstrisini istenen düzeye geliştirememiştir. Oysa bu bölge güçlü bir gıda endüstrisinin
oluşması için gerekli tüm koşullara sahiptir. İlde tarımsal üretimin yoğunlaşmış olduğu
alanların gün geçtikçe belirgin hale gelmesi ve bunun yanında kültür paternlerinin
zamanla istikrarlı bir profil çizmesi, gıda endüstrisinin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Örneğin, ilin domates üretimi anlamlı bir örnek oluşturmaktadır.
İlde mevcut gıda endüstrisi tesisleri aşağıdaki tabloda görülmektedir.
Tablo 33. Gıda İşletmelerinin Sayısal Dağılımı (2001)
İşletmeler
İlçeler
Merkez
Akseki
Ala
nya
Elm
alı
Fin
ike
Gazip
aşa
Gü
nd
oğ
mu
ş
İb
rad
ı
Kale
Kaş
Kem
er
Ko
rku
teli
Ku
mlu
ca
Man
avg
at
Serik
To
pla
m
Un ve Unlu
Mamüller 136 0 0 1 1 0 0 0 0 0 0 2 0 0 0 140
Ekmek Fabrikası 97 4 35 11 11 6 3 2 8 1 6 7 7 16 19 233
Bitkisel Yağ ve Margarin
2 0 0 0 0 1 0 0 0 5 0 0 0 4 1 13
Süt ve Süt Ürünleri Fabrikası
20 0 8 10 0 0 0 0 0 0 2 11 0 9 5 65
Et ve Et Ürünleri 29 1 5 1 1 1 0 0 0 2 2 1 1 4 1 49
Sebze ve Meyve İşleme
21 0 0 2 0 0 0 0 0 0 0 4 0 0 1 28
Şekerli Mamüller 35 0 0 7 1 0 0 0 0 0 1 3 0 6 2 55
Alkolsüz İçecekler 2 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 2
Gıda Ambalajı Üretimi
1 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 1 0 0 0 2
Tasnif Dışı Gıda
İşletmeleri* 15 0 3 7 0 1 0 0 0 0 0 1 0 0 0 27
Toplam 358 5 51 39 14 9 3 2 8 8 11 30 8 39 29 614
*Sebze ve Meyve işleme (zeytin salamurahaneleri, konserve, turşu, meyve suyu konsantresi, konsantreli içecek, yemek fabrikaları)
*Şekerli Mamüller (tahin, tahin helva, lokum, meyve özlü toz içecek, küp şeker)
*Süt ve süt ürünleri (beyaz, eritme, kaşar, tulum, dil peynirleri, yoğurt, tereyağı, krema, lor, ayran, süt toplama merkezleri)
*Un ve unlu mamüller (un fabrikaları, pastaneler, yufka)
*Tasnif dışı gıda işletmeleri (sirke, sirke ruhu, salata sosu, bitkisel çay, bakliyat paketleyicileri, baharat, kuruyemiş)
İlde bulunan gıda muhafaza tesisleri aşağıdaki tabloda çıkarılmıştır.
Tablo 34. Soğuk Hava Depolama ve Paketleme Tesisleri (2001)
İlçeler
Soğuk Hava Depoları Paketleme Tesisi
Meyve Et ve Et Ürünleri Peynir- Mandıra Miktar (adet)
Kapasite (ton/yıl)
Miktar (adet)
Kapasite (ton/yıl)
Miktar (adet)
Kapasite (ton/yıl)
Miktar (adet)
Kapasite (ton/gün)
Merkez 2 8.000 18 1.253 8 200
Alanya 1 191
101
İlçeler
Soğuk Hava Depoları Paketleme Tesisi
Meyve Et ve Et Ürünleri Peynir- Mandıra Miktar (adet)
Kapasite (ton/yıl)
Miktar (adet)
Kapasite (ton/yıl)
Miktar (adet)
Kapasite (ton/yıl)
Miktar (adet)
Kapasite (ton/gün)
Elmalı 46 27.535 14 700
Finike 12 2.400 33 58
Kaş 20 6.690
Kemer 3 400 1 375 1 120
Korkuteli 26 57.455
Kumluca 2 400 4 400
Manavgat 1 500 1 250
Serik 1 15
İl Toplamı 112 103.380 21 2.069 14 700 47 793
Gazipaşa İlçesinde 1 adet Muz Sarartma ve Soğuk Hava Deposu olarak kullanılan
bir ünite mevcut olup, 5.000 dal/yıl kapasiteye sahiptir.
Antalya’da özellikle bitkisel ürünlerin korunması ve pazarlanmasında önemli rol
oynayan soğuk zincir ve paketleme tesisleri hızla artmaktadır. Soğuk hava depolarının
%50’den fazlası Elmalı ve Korkuteli ilçelerinde yer alırken, paketleme tesislerinin %70’i
Finike’de bulunmaktadır.
3.3.5. Tarımsal Piyasalar
Antalya’da devletçe desteklenen ve belirli kurumlarca alım satımı yapılan birkaç
ürün dışında özellikle sebze ve meyve pazarlamasında temel kuruluş Antalya Büyükşehir
Belediyesi Toptancı Halidir. 1996 yılında hizmete açılan Antalya Toptancı Hal Kompleksi
49 hektar arazi üzerine kurulmuş bir tüketici halidir. Bu kompleks içerisinde değişik
ölçeklerde 319 tüccar ardiyesi, 144 komisyoncu yazıhanesi ve 98 adet tarımsal ilaç bayi
bulunmaktadır. Toplam işyeri sayısı 682’yi bulan Büyük Şehir Belediyesi Toptancı Hali
Türkiye’nin en büyük üretici hallerinden birisidir.
Tablo 35. Antalya B. Şehir Belediyesi Toptancı Hali Sebze ve Meyve Satışı (ton)
Yıllar Sebze Meyve Toplam Tutar (Bin TL) 1997 324.748 60.449 385.197 20.867.948.747 1998 369.272 71.316 440.588 35.803.286.830 1999 431.254 85.910 517.164 49.013.722.030 2000 2001
FARK (1998-1999) 61.982 14.594 76.576 13.210.435.200 % (1998-1999) 16,8 20,5 17,4 36,9
Kaynak: Antalya B. Şehir Belediyesi Toptancı Hal Müdürlüğü Web Sitesi ( http://www.antalya-bld.gov.tr/)
Toptancı Halinin 1999 yılına ait ürün satış miktarının %83‘ünü sebzeler, %17‘sini
ise meyveler oluşturmaktadır. Sebze ve meyve satışları bir önceki yıla göre sırasıyla %17
ve %20’ye yakın oranlarda artmış, toplam satışlardaki artış ise %17,5’e yükselmiştir.
Satış cirosu toplamında ise %40’lık bir artış kaydedilmiştir.
Tablo 36. Toptancı Hali Aylık Sebze Satışları (1999)
Aylar Satış Miktarı (ton) Satış Değeri (Bin TL)
1998 1999 % 1998 1999 % Ocak 12.184 24.026 97,6 1.759.034.501 2.726.813.967 55,0
102
Aylar Satış Miktarı (ton) Satış Değeri (Bin TL)
1998 1999 % 1998 1999 % Şubat 12.977 27.686 113,3 1.624.261.702 2.348.758.214 44,6 Mart 20.474 35.157 71,7 2.782.614.591 3.786.213.992 36,0 Nisan 34.969 39.107 11,8 4.631.932.842 5.502.191.299 18,8 Mayıs 56.952 68.595 20,4 4.904.475 5.516.450.905 12,5 Haziran 100.469 98.272 -2,2 3.672.656.968 4.829.034.077 31,5 Temmuz 35.218 28.263 -19,7 1.323.441.558 1.903.538.355 43,8 Ağustos 7.890 8.926 13,1 421.752.219 606.801.257 43,9 Eylül 7.879 9.109 15,6 424.182.138 746.180.267 75,9 Ekim 14.942 20.687 38,4 1.333.960.181 2.270.551.114 70,3 Kasım 32.868 39.133 19,0 3.777.922.116 4.471.580.708 18,4 Aralık 32.443 32.290 -0,5 3.811.066.660 5.555.195.881 45,6 TOPLAM 369.272 431.254 16,8 30.467.301.156 40.263.310.041 32,2
Halde tüm sebze satışlarının %68’ini tek başına domates sağlamakta, onu sırasıyla
hıyar (%8,8), patlıcan (%6,4), Biber (%3,9) ve maydanoz (%2) izlemektedir. Satışın,
daha çok Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında yoğunlaştığı ve 180’in üzerinde sebze
çeşidinin işlem gördüğü tespit edilmiştir. Bu sebzelerden önem sırasına göre ilk 5’i toplam
satışların %90’ını, ilk 10’u ise %95’ini teşkil etmiştir.
1999 yılında halde 83 meyve çeşidi işlem görmüş ve satışlar Haziran, Temmuz ve
Ağustos aylarında yoğunlaşmıştır. En çok işlem gören ilk 10 meyve, satışların %83’ünü
teşkil etmiştir.
Tablo 37. Toptancı Hali Aylık Meyve Satışları (1999)
Aylar Satış Miktarı (ton) Satış Değeri (Bin TL)
1998 1999 % 1998 1999 % Ocak 3.119 4.303 38,0 198.933.292 368.142.768 85,0 Şubat 2.656 3.790 42,7 209.662.673 384.083.858 83,7 Mart 2.600 3.588 38,0 242.929.531 473.757.414 95,0 Nisan 2.640 3.510 32,9 268.676.029 609.940.257 127,0 Mayıs 4.005 5.558 38,8 417.902.962 926.965.661 122,0 Haziran 7.151 14.297 100,0 563.651.928 1.172.892.432 108,2 Temmuz 17.483 16.890 -3,4 817.100.013 977.569.794 19,6 Ağustos 11.805 8.185 -30,7 619.210.253 874.511.837 41,2 Eylül 5.719 6.151 7,5 544.066.540 722.361.357 32,7 Ekim 4.630 6.186 33,6 512.129.158 750.177.551 46,5 Kasım 4.114 5.731 39,3 446.209.469 694.192.186 55,6 Aralık 5.388 7.720 43,3 495.513.825 795.816.866 60,6 TOPLAM 71.316 85.910 20,5 5.335.985.679 8.750.411.988 64,0
Toptancı Hal Kompleksinde 2001 yılında sebze ve meyvede toplam işlem hacmi bir
önceki yıla göre %62 düzeyinde artış göstermiştir.
Tablo 38. B. Belediyesi Toptancı Hal Kompleksi İşlem Miktar ve Tutarları (2001)
Aylar
Miktar
(Sebze) (kg)
Miktar
(Meyve) (kg)
Tutar
(Sebze) (Milyon TL)
Tutar
(Meyve) (Milyon TL)
Ocak 34.074.698 5.225.758 5.230.937 1.197.034
Şubat 29.572.447 4.737.867 5.900.389 1.219.041
Mart 47.606.170 4.589.912 9.552.193 1.382.809
103
Aylar
Miktar
(Sebze) (kg)
Miktar
(Meyve) (kg)
Tutar
(Sebze) (Milyon TL)
Tutar
(Meyve) (Milyon TL)
Nisan 53.688.584 4.240.128 15.688.869 1.409.901
Mayıs 90.774.533 9.078.529 18.441.426 3.155.235
Haziran 83.275.580 12.241.453 15.899.097 3.661.676
Temmuz 31.282.738 20.072.597 4.840.918 3.585.594
Ağustos 11.917.119 12.696.531 1.920.815 2.573.494
Eylül 11.010.592 7.281.763 2.045.999 2.122.536
Ekim 22.444.246 7.351.699 5.828.379 2.073.725
Kasım 37.170.667 5.768.223 13.167.544 1.464.999
Aralık 25.383.755 6.392.946 13.060.848 1.526.154
Toplam 478.201.129 99.678.406 111.575.420 25.372.204
Kaynak: http://www.antalya-bld.gov.tr/
105
3.4. TARIMSAL PAZARLAMA SİSTEMİ
Günümüz Türkiye’sinde serbest pazar ekonomisi gün geçtikçe daha fazla
yaygınlaşmakta ve önemini hissettirmektedir. Bu nedenle pazarlama ülkenin önemli asli
sektörlerinden birini oluşturmaktadır. Çünkü üreticinin arazi, emek, sermaye ve
girişimcilik gibi üretim faktörlerini kullanarak ürettiği ürün ancak iyi bir pazarlama
sistemiyle tüketiciye ulaştığında gerçek ekonomik değerini bulabilmektedir. Böylece hem
üreticisine ve hem de tüketicisine yarar sağlamaktadır.
Antalya ilindeki tarımsal pazarlama sistemleri, bazı ürünlerde alt başlıklar halinde
incelenmiştir.
3.4.1.1. Sebze Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
İlde sebze üretimi örtü-altı ve açık alanlarda yapılmaktadır. Örtü-altında üretim
genellikle 3-5 dekar olan seralarda aile işletmeciliği şeklindedir.
Üretilen sebzenin %95’i yurtiçinde tüketilirken %5’i yurtdışına pazarlanmaktadır.
Üreticiler yeni hal yasası ile ürettikleri ürünlerin büyük bir bölümünü belediye
sınırları ve mücavir alanlar içindeki toptancı hallerine getirmektedirler. Ürünler hallerdeki
komisyonculara verilirken üreticiden ortalama %15 kesinti yapılmaktadır. Küçük üretici
bu kesintiden olumsuz etkilenmektedir. Komisyoncular ürünleri yurtiçi perakendecilere ve
ihracatçılara vermektedirler.
Ayrıca İlde sebze üretiminde hem üretici hem ihracatçı olan firma sayısı gün
geçtikçe artmaktadır. Bu firmalar ürünlerini kendi tesislerinde paketleyip tasnifleyerek
ihraç etmektedirler. İhraç edilen ürünün büyük bir bölümü yurtdışındaki toptancılara
verilmektedir. Çok az bir bölümü de direk süper marketlere gönderilmektedir.
Üreticiler ürettikleri ürünün bir bölümünü de il dışından gelip peşin ödeme yapan
tüccarlara vermektedirler.
İlde sebze üreticilerine teknik ve ekonomik yönden rehberlik edebilecek, ucuz girdi
teminini sağlayacak, ürünlerini daha iyi fiyattan pazarlayabilecek ve tarım politikalarının
oluşturulmasına önderlik edebilecek tabandan gelen üretici birlikleri halen kurulmamıştır.
İhracatçılar Birliği bünyesinde Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği ve Akdeniz Yaş
Meyve Sebze İşletmecileri Derneği faaliyet göstermektedir.
106
Antalya’da Sebze Pazarlama Zinciri
Tablo 39. Antalya İli Sebze Üretimi ve Pazarlaması (SWOT Analizi)
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler
İhracatçı Üretici Üretici
Toptancı Hal (Komisyoncu)
Toptancı Tüccar
Tüketici
Yurtdışı Toptancı
Perakendeci Süper Market
Toptancı Haldeki İhracatçı
Yurtiçi Perakendeci
107
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler S
EB
ZE
Ü
RE
Tİ
M V
E P
AZ
AR
LA
MA
SI
- Sebze üretimi
örtü-altı ve açık
tarlada yapılmaktadır.
- Örtü-altı üretimi
tek ürün ve çift
ürün yetiştiriciliği
şeklindedir.
- Sebze üretimi
ortalama 3-5
dekarda aile
işletmeciliği
şeklinde yapılmaktadır,
- Son yıllarda
ihracatçı firmalar
sebze üretimi
yapmaktadırlar.
- İlde Yaş Meyve
Sebze İhracatçıları
Birliği ve Akdeniz
Yaş Meyve Sebze
İşletmecileri
Derneği faaliyet
göstermektedir.
- Üreticilerin eğitim
düzeyinin düşük
olması,
- Üretici birliklerinin bulunmaması,
- Miras hukukundan
dolayı tarım
arazileri
parçalanmakta
olup, küçük
arazilerde üretim
yapılarak maliyet
artışına neden olması,
- Sebze üretiminde
kullanılan F1 hibrit
tohumlarının ithal
edilmesi,
- Üretim alanlarında
paketleme ve soğuk
hava tesislerinin
olmaması,
- Rezidü
laboratuarlarının
yetersiz olması
dolayısıyla kalıntı
analizlerinin
standartlara uygun yapılamaması,
- Üretim planlaması
olmaması
dolayısıyla pazarda
standart ve
süreklilik sağlanamaması,
- Geleneksel üretim
yapılması ile ürün
çeşitliliğine
girilmemekte,
bunun da pazar
taleplerini karşılamaması,
- Bilinçsiz olarak
pestisit ve gübre
kullanımı.
- Ekolojik koşulların
her türlü sebze
üretimine çok uygun olması,
- Örtü altı tarımın
iklim koşullarının
uygun olmasından
dolayı gelişmesi,
- Narenciye ve
Seracılık Araştırma
Kuruluşunun ve
Akdeniz
Üniversitesinin bulunması.
- Tarım alanlarının
imara açılarak
yapılaşmanın artması,
- Sebze üretim
alanlarında yoğun
olarak kullanılan
pestisit, insan ve
çevre sağlığına
zarar verirken
ihracatı da
etkilemektedir.
– Yoğun gübre
kullanımı toprak
kirliliğine neden
olmaktadır.
- Sözleşmeli üretim
modelinin
uygulanmaması
pazarlamada sıkıntı
yaratmaktadır.
108
3.4.1.2. Meyvecilik Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
Bahçe bitkilerinin üretiminden çok pazarlanması sorundur. Sorunu çözmek için
ürün kalitesinin artırılması, üründe standardizasyona gidilmesi, uygun ambalaj
materyallerinin kullanılması, hasat öncesi ve sonrası ürün kayıplarını azaltacak önlemlerin
alınması, uygun taşıma sistemlerinin kullanılması, pazarlamada aracıların ortadan
kaldırılarak üretici birlikleri ve ürün borsalarının yaygınlaştırılması yoluna gidilmelidir.
Üretim dış pazara yönlendirilmeli, değişen pazar istekleri doğrultusunda standartlara
uygun kalite geliştirilmelidir. AB’ye girilmesi durumunda bazı meyve türlerinin üretiminde
sınırlamaya gidileceği düşünülerek, bu pazarlarda ümit vadeden tür ve çeşitlere
yönelinmesi gerekmektedir.
Antalya’da Portakal Pazarlama Zinciri
Ülkemizde meyve ve sebzelerin derim sonrasında genel olarak oluşan ve %30-
40’lara varan kayıplar “soğuk zincirin” çeşitli evrelerindeki (derim öncesi-derim-depolama
öncesi işlemler-depolama-taşıma-ambalajlama-pazara sunma) kayıpların tümünü
kapsamaktadır. Bu açıdan yaklaşıldığında 2.5 milyon ton olan elma üretiminde bu
kayıplar nedeniyle 750 bin ton elmanın sofralarımıza gelmediği düşünülebilir. Bu
kayıpların en aza indirilmesi amacıyla alınması gereken önlemlere bahçede üretim
aşamasına başlanmalıdır. Ayrıca derimde çeşide ve yöreye özgü en uygun hasat
zamanının saptanmasında elma üreticisine başta araştırma kuruluşları ile Bakanlığımızın
ilgili örgütlerince yardımcı olunmalı ve böylece maksimum depolama süresinden
faydalanılmalıdır.
Ülkemizde üretilen elmanın bir kısmı hasattan hemen sonra pazara arz edilirken,
bir kısmı da depolanarak değişik dönemlerde piyasaya sürülmektedir. Her iki durumda da
Üretici
Narenciye Birlik Özel Alıcı Yaş Sebze–Meyve
Hali
Semt Pazarı
Antalya İhracatçı
Birliği
Reçel-Meyve
Suyu Fabrikası
Tüketici
İhracatçı
Dış Pazar Market
109
pazarlama aşamasında değişik kanallar devreye girmekte ve üreticiden tüketici sofrasına
gelinceye kadar pazarlama marjları nedeniyle fiyatlar artmaktadır.
Tablo 40. Portakal Üretim ve Pazarlaması SWOT Analizi
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler
PO
RT
AK
AL
Ü
RE
Tİ
M V
E P
AZ
AR
LA
MA
SI
- Pazarlama
problemleri yaşanmaktadır.
- İhracat potansiyeli
yüksek.
- Antbirlik
bünyesinde
Narenciye Birliği
sayesinde üretici
ihracatçı bağlantısı
sağlanmaktadır.
- Marka tescili
olmadığı için İlde
üretilen yerli
çeşitlerin pazarda
hak ettiği değeri bulmaması,
- Mevcut depolama
kapasitesinin
yetersizliği
nedeniyle derim
mevsiminde pazara
ihtiyaçtan fazla ürün çıkması,
- İhracatta zaman
zaman kalite
problemi
yaşanması,
- Bazı yıllarda
rastlanan dolu
yağışının portakal
kalitesinde düşüşe
sebep olması.
- Portakal
ticaretinde önemli
rakiplerimiz olan
ülkelerde (İspanya,
İtalya ve
Yunanistan) üretim
limitlerine
varılmıştır.
Ülkemizde ise iyi bir
planlama yapılması
halinde hala önemli
bir potansiyel mevcuttur.
- Marka yaratılarak
dünyaya Antalya
Portakalı tanıtılabilir.
- İşlenmiş ürün
olarak portakal
suyu üretilerek
tüketimini artırıcı
yayım
kampanyalarıyla
yurt çapına yaygınlaştırılabilir.
- Turizm
yatırımlarının
artarak devam
etmesi ve arazi
rantının yüksek olması
- Organizasyon ve
örgütlenme eksikliği
sebebiyle, üreticinin
eline geçen fiyatın
düşmesi ve
üretimden vazgeçmesi
- İhracat sırasında
uygulanan
bürokratik işlemler
gereğinden fazla
uzayarak zaman
zaman meyvenin
bozulmasına neden
olmaktadır.
Turunçgil meyveleri genel olarak ağaç üzerinde tüccara yada ihracatçıya
satılmaktadır. Hasat edilen meyveler tüketiciye ulaşıncaya kadar değişik pazarlama
kanallarından geçmektedir. Türkiye’de üretim genel olarak Ekim-Ocak ayları arasında
sıkışmış durumdadır. Üretimi zamana yaymada gerekli olan erkenci ve geççi çeşitler
henüz devreye tam olarak sokulamamıştır. Bunun sonucu olarak da depolama sorunu
ortaya çıkmaktadır. Bu konu ile ilgili bir çok araştırma yapılmış olmakla birlikte ürünün
bol olduğu dönemde depolanıp daha sonra piyasaya sürülmesi durumu özellikle Turunçgil
yetiştiricileri arasında yaygınlaşmamıştır. Bu sorun üreticinin ürününü bir an önce elinden
çıkarmak zorunda kalması ve depolamanın yararına inanmamasıdır.
Nar, muz ve avokado pazarlaması büyük ölçüde üretici–toptancı hali kanalıyla
yapılmaktadır. Ancak narda son yıllarda ihracatçı doğrudan bahçede meyveyi satın
almakta depolayarak birkaç ay içerisinde dış satımı gerçekleşmektedir. Muzlar derim
olumunda yeşil olarak pazarlanmakta, büyük toptancı hallerinde yada bazı toptancıların
tesislerinde olgunlaştırılarak perakende satışa sunulmaktadır.
110
Tablo 41. Muz Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler
MU
Z
ÜR
ET
İM
V
E
PA
ZA
RL
AM
AS
I
- Mevcut üretim, iç
piyasa talebini dahi karşılamamaktadır.
- Muz sahalarında
mülkiyet sorunu,
- Bu alanların
çoğunluğu orman
veya hazine ile davalı olması,
- İhracatın üretime
oranı çok düşük olması,
- Muz üretim
alanlarının
bulunduğu yerlerde
sulama
olanaklarının sınırlı
olması.
- Örtü-altı
yetiştiriciliğinin
yaygınlaştırılması
buna bağlı olarak
üretim ve kalitenin
artırılması,
- Üreticilerimiz İlde
bulunan doku
kültürü
laboratuarlarından
muz fidesi sağlanabilmesi,
- Ayrıca
Üniversitenin
bünyesinde de bir
doku kültürü
laboratuarının bulunması,
- Üretim artışıyla
ithalatın azaltılabilmesi,
- Üretimde dikilen
fidanların aynı yıl meyveye yatması.
- Yetişme koşulları
sebebiyle, uygun
üretim alanlarının çok sınırlı olması,
- Üretim alanlarının
turizm ile iç içe
olması nedeniyle giderek azalması,
- Örtü altı
yetiştiriciliğinin
tekniğine
uyulmadan sebze
üretimi yapılan
seralardan bozulan
yerlerde yapılmaya
çalışılması.
111
Tablo 42. Nar Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler
NA
R Ü
RE
TİM
VE
PA
ZA
RL
AM
AS
I
- Nar üretim alanları
ve miktarları yakın
geçmişte artış göstermiştir.
- İhracat potansiyeli
mevcuttur.
- İşleme sanayi
merkezinin
Antalya’da kurulmamış olması,
- Dış pazarın
istediği çeşitlerin
üretiminin henüz
İlde
yaygınlaşmamış
olması.
- Meyve tüketiminin
gelişmiş olmasına
rağmen Kuzey
Yarım Kürede
subtropik iklim
meyvelerinin yetişmemesi,
- Sub-tropik
meyvelerin, hem
arz eksikliği hem de
egzotik görünümleri
sonucu yüksek talep görmesi,
- Nar suyu ve
konsantresi
sanayilerinde
önemli gelişmelerin görülmesi,
- Üretime paralel
olarak tüketim, dış
ticaret ve sanayi
gibi alanlarda
ekonomiye daha
fazla katkı sağlanabilir.
- Nar suyu
tüketimini artırıcı
yayım kampanyaları
yaratılabilir.
- Arz şoku ve
fiyatların düşmesi
- Dış pazarda
tıkanma
3.4.1.3. Tarla Bitkileri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
Antalya’da üretilen tarla ürünlerinden pamuk, tek alıcısı olan Antbirlik’e, hububat
ise Toprak Mahsülleri Ofisi’ne, anason Tekel’e, şeker pancarı ise Türkiye Şeker Fabrikaları
Anonim Şirketi’ne pazarlanmaktadır.
Yağ sanayi sektörünün yeterince gelişmemesi yağlı tohumlu bitkilerin
pazarlamasında sıkıntılar yaşanmasına neden olmaktadır. Yağlı tohumlu bitkilerin ekimi
de yaşanan pazarlama sorunu nedeniyle istenen düzeye gelememiştir.
Bunlar dışındaki diğer tarla bitkileri üretimi genelde aile içi tüketime yönelik olup,
çok azı da tüccarlar aracılığıyla iç piyasaya sunulmaktadır.
Tarla bitkileri üretiminde pazar istekleri doğrultusunda standartlara uygun kalite
geliştirilmesi ve pazarlamada aracıların ortadan kaldırılarak Üretici Birlikleri ve Ürün
Borsalarının yaygınlaştırılması yoluna gidilmesi pazarlama imkanlarının iyileşmesini
sağlayacaktır.
112
3.4.1.3.1. Pamuk Fiyatları ve Pazarlaması
Pamuk üreticisi olan her ülkenin farklı pamuk fiyatı oluşturmasına rağmen,
Liverpool (CIF) A- Endeks pamuk fiyatı dünya pamuk fiyatı olarak kabul edilir. Bu endeks,
uluslararası fiyatların rekabet seviyesini belirten bir gösterge olarak kullanılır.
İlde pamuk üreticilerinin büyük bir kısmı pamuklarını ortağı oldukları Antbirlik’e
satmaktadırlar. Antbirlik 2000/2001 sezonunda bölge rekoltesi olan 37.000 ton pamuk
üretiminin 35.743 tonunu alarak %96,60 oran ile tek alıcı olduğunu göstermektedir.
Grafik 28. Pamuk Alım Fiyatlarının Yıllara Göre Seyri
1982-2001 Yılları arasında Pamuk Alım Fiyatlarındaki Değişim
0
100.000
200.000
300.000
400.000
500.000
600.000
700.000
800.000
1982
/83
1984
/85
1986
/87
1988
/89
1990
/91
1992
/93
1994
/95
1996
/97
1998
/99
2000
/01
TL
/kg
Reel fiyatlar
Antalya ilinde Antbirlik, 6 adet pamuk satış kooperatifi, 5 adet rollergin, 1 adet
sawgin olmak üzere toplam 6 adet çırçır işletmesi, 1 adet yağ kombinası, 1 adet iplik
fabrikası (100.044 iğlik), 1 adet toprak ve bitki analiz laboratuarı ve 1 adet tohum
hazırlama ünitesi ile faaliyetini sürdürmektedir.
Antalya Ticaret Borsası pamuk işlemlerinde istenilen düzeye henüz gelememiştir.
Antbirlik pamuk alım fiyatlarını belirlerken İzmir Ticaret Borsasının fiyatlarını baz
almaktadır.
Tablo 43. Pamuk Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler
113
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler P
AM
UK
Ü
RE
Tİ
M
VE
P
AZ
AR
LA
MA
SI
- Pamuk Üretimi düşük.
- Pamuk ekimi İlde
istihdam yaratıyor.
- Üretimde
verimlilik yüksek.
- Pamuk elle
toplandığı için maliyeti artırıyor.
- Tarım arazileri parçalı.
- Pamuk primi
üreticilere geç
ödeniyor.
- Pamuk
üreticilerine yönelik
hükümet
politikalarının
olumsuzluğu,
fiyatların
istikrarsızlığı,
- Pamukta girdi
fiyatlarının artması,
buna karşılık son
yıllarda narenciye,
seracılık ve mısır
gibi pamuğa rakip
ürünlerin getirisinin
artması,
- GAP’ın doğal
sonucu Güney Doğu
Anadolu pamuk
üretim alanlarının
artmasına bağlı olarak işçi sıkıntısı,
- Pamuğa dayalı
sektörlerde yaşanan
sıkıntılar.
- Pamuk veriminin
dünya ülkelerine
göre yüksek olması,
- Ekolojinin pamuk
tarımına uygun olması,
- Makineli hasada
geçilerek, işçi
probleminin
azaltılabilecek olması,
- Tekstil sanayinin
krizi aşarak
güçlenmesi.
- Dünya fiyatlarının
çok büyük
dalgalanma göstermesi,
- Dünya ekonomisi
ve Tekstil
sektöründe
yaşanacak krizlerin
iç pazarda fiyatları
düşürmesi.
114
Antalya’da Pamuk Pazarlama Kanalları
3.4.1.4. Süs Bitkileri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
Kesme çiçek üretiminin %95’i ihraç edilmekte, %5’i iç piyasada
değerlendirilmektedir. Çiçekler iç piyasada kooperatiflerin bünyesinde olan mezatlarda
satılmaktadır. İhracatı hem üretici hem de ihracatçı konumunda olan firmalar
yapmaktadırlar. Ayrıca ilde bulunan çiçek kooperatifleri de ihracat yapmaya
başlamışlardır. Küçük üreticiler firmalara sözleşmeli olarak bağlıdır, üretimin başından
itibaren firma denetiminde çiçeklerini yetiştirirler. Hasat zamanı olan Ekim ile Mayıs ayları
arasında üreticilerin bağlı oldukları firmalar ihracatı gerçekleştirir.
İç ve dış mekan bitkilerinde üretim iç piyasa içindir, ihracat yapılmamaktadır. Son
Üretici
Kooperatif
(Antbirlik) Tüccar
Çırçırlama
(Lif Pamuk)
Kumaş
İplik Fabrikası
İhracat
Çiğit Yağ
Fabrikası
Özel Sektör
Çırçır Fabrikaları
Borsa
(Lif Pamuk) İplik
Konfeksiyon
Tüketici
115
yıllarda dış mekan bitkilerinde ihracat yapılmaya başlanmıştır. Turizm sektörünün de
gelişmesiyle bu bitkilere olan talep gün geçtikçe artmaktadır.
Antalya’da Kesme Çiçek Pazarlama Kanalları
Ülkemizde Doğal çiçek soğanları ile ilgilenen 4 firma bulunmaktadır. İlde ise 2
firma kotaya bağlı kalmak kaydıyla doğadan ve üretim tarlalarından sökülen soğanları
ihraç etmektedirler. Firmalar bölge sökücülerine; bölge sökücüleri köylülere ücret
karşılığında soğanları söktürür. Sökülen soğanlar ön depoda işlem gördükten sonra ana
depodan ihraç edilir.
İç ve dış mekan süs bitkileri pazarlaması, genelde üreticiden toptancıya ve oradan
Yurtiçi perakendeciye (çiçekçi dükkanları ile pazar ve sokak satıcıları), bazen de direkt
Yurtiçi perakendeciye yapılmaktadır.
Küçük Üretici İhracatçı Üretici
Kooperatif Mezatı Yurtdışı Toptancısı
Yurtdışı Mezat Bölge Toptancısı Yurtdışı Acenta
Çiçekçi Perakendeci Süper Marketler Zinciri
Tüketici
116
Antalya’da Çiçek Soğanları Pazarlama Zinciri
Kesme Çiçek Üretim ve Pazarlaması (SWOT Analizi)
Tablo 44. Antalya İli Kesme Çiçek Üretim ve Pazarlaması (SWOT Analizi)
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler
Üretici (Doğadan söküm)
Üretici
(Büyütme ve Üretim
Tarlalarından Söküm)
Bölge Sökücüleri
İhracatçı
Yurtdışı Toptancı
Perakendeci
Tüketici
117
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Tehditler K
ES
ME
Ç
İÇ
EK
Ü
RE
Tİ
M V
E P
AZ
AR
LA
MA
SI
- Kesme çiçek
üretiminin %70’i
karanfildir.
Yetiştirilen
karanfilin % 95’i ihraç edilmektedir.
- Üretici–ihracatçı-
tüketici bağlantısını
kuran 2 adet özel
pazarlama kuruluşu bulunmaktadır.
- Ayrıca Antalya
Kesme Çiçek
İhracatçıları
Derneği ve Kesme
Çiçek İhracatçıları Birliği kurulmuştur.
- Merkezleri
İstanbul’da olan
S.S.Çiçek Üretim ve
Satış Kooperatifi ve
S.S. Flora Çiçekçilik
Üretim ve
Pazarlama
Kooperatifi
mevcuttur.
- Üretim
materyalinde dışa
bağımlı olunması,
- İhracatta zaman
zaman kalite
problemi yaşanması,
- Yoğun olarak
İngiltere pazarına
ihracat yapılması
nedeniyle tek türe bağımlı kalınması,
- Uluslararası bir
mezatın kurulu olmaması,
- İhracatın tam
olarak kayıt altına alınamaması,
- Uçak ile nakliye
bedelinin yüksek ve yetersiz oluşu,
- Tır taşımacılığına
yönelimin zorunlu
olarak artması ve
bunun kalite
kaybına neden
olarak ihracatı
olumsuz etkilemesi.
- Ekolojik koşulların uygun olması,
- Üretici
İhracatçıların iyi örgütlenmiş olması,
- İşçilik
maliyetlerinin ucuz olması,
- İhracatçı
firmaların üretimle iç içe olmaları,
- İsrail ve
İspanya’da
maliyetlerin yüksek
olmasından dolayı
Türk çiçeğine talebin artması,
- Rusya ve
Romanya gibi
ülkelerinin bavul
ticareti şeklindeki
ithalat taleplerinin
çiçek çeşitliliğine
katkıda bulunması,
-Devletin sektörü
teşvik amaçlı
desteklemesi,
- Üretim
materyalindeki dışa
bağımlılık ve bunun
kalitesiz fide ile
üretime neden olması,
- Üretici ve ihracatçı
firmaların birbirleri
ile olumsuz rekabeti
sonucunda Türk
çiçeği imajının
zedelenmesi,
- Taşımacılıkta
yaşanan
problemlerin
ihracatı düşürme riskini doğurması,
- Diğer ülkeler ile
rekabet şansını
artırıcı tedbirlerin
alınmaması,
- Uluslararası
mezatın bulunmaması.
3.4.1.5. Hayvancılık Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
Hayvan ve hayvansal ürünlerin çağın değişen koşullarına uygun bir biçimde üretim
ve kalitesinin artırılması, İlin ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Bunun
başarılabilmesi ise, büyük ölçüde pazarlama organizasyon ve fonksiyonlarının etkin bir
biçimde yerine getirilmesine bağlıdır.
Hayvansal üretimin yapıldığı işletmelerde; örneğin yetiştirme ve besi
faaliyetlerinde başarıya ulaşılsa dahi, pazarlamada ortaya çıkan problemler çözülmedikçe,
üretim ve kaliteyi yükseltmek çoğu zaman güç ve bazen de imkansızdır. Hayvansal
ürünlerin pazarlanması, ürünlerin ham maddeden mamul halini alıp, tüketim aşamasına
geçme anına kadar devam eder. Bu bakımdan pazarlama, hayvansal ürünlerin imalat
safhalarını da kapsamaktadır.
3.4.1.5.1. Et ve et ürünleri Pazarlaması
Antalya ilindeki et pazarlama kanalı aşağıdaki şemadan incelenebilir.
Antalya’da Et ve Et Ürünleri Pazarlama Kanalları
118
3.4.1.5.2. Süt ve Süt Ürünleri Pazarlaması
Antalya ilindeki süt ve süt ürünleri pazarlama kanalları aşağı şemadan
incelenebilir.
Antalya’da Süt ve Süt Ürünleri Pazarlama Kanalları
Üretici
Hayvan Tüccarı Hayvan Pazarı
Tüketici
Mezbahane
Öz tüketim
İmalathane
Market
Kasap
Üretici
Toplayıcı Tüccar Yerel Pazar
(süt ürünleri)
Süt Fabrikası
Tüketici
Süt Toplama Merkezleri
Öz tüketim
Perakende Satış Noktası
119
3.4.1.6. Su Ürünleri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
İlde, kültür balıkçılığı üretim miktarının hemen hemen tamamının yine İl içindeki
otel, lokanta, piknik, vb. iç tüketim ile eritildiği, 2002 yılında faaliyete geçmiş bulunan
Orkinos işletmelerinin ise ihracata yönelik üretim yaptığından tamamen dış satım
gerçekleştirdiği görülmektedir.
Deniz ürünlerinde pazarlama kanalları incelendiğinde ülke geneli ile paralellik
göstermekte olup balık satışının %90’a yakını komisyoncular (kabzımal, tüccar)
tarafından yapılmaktadır. Kalan %10’luk kısmı ise kooperatif ve birliklere, konserve
fabrikalarına, direk tüketiciye ulaşmaktadır.
3.4.2. Tarımsal Hizmetler
Tarımsal üretimi destekleme hizmetleri (tarımsal teknoloji, hayvan sağlığı, tohum
ve damızlık gibi girdi dağıtımı ve pazarlaması) büyük ölçüde devlet kuruluşları,
kooperatifler, sivil toplum örgütleri ve özel sektör kuruluşları tarafından sağlanmaktadır.
Antalya’da tarıma destek veren kuruluşlar ve sağladığı hizmetler tabloda
gösterilmiştir.
Tablo 45. Tarımsal Organizasyonların Fonksiyonları ve Sorumlulukları
Verilen Hizmetler İlgili Kurum
Yayım – Eğitim Tarım İl Müdürlüğü
Araştırma
Köy Hizmetleri, Narenciye ve Seracılık Araştırma
Enstitüsü, Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve T. K. B.
Araştırma Enstitüleri (Ankara)
Sulama DSİ (Büyük ölçekli), Köy Hizmetleri (Küçük ölçekli)
Orman Köylerini Kalkındırma Orman Bakanlığı
Veteriner Hizmetleri Tarım İl Müdürlüğü ve Özel Veteriner Hekimler,
Yetiştirici Birliği
Suni Tohumlama Tarım İlçe Müdürlüğü Veterineri, Özel Veterinerler,
Yetiştirici Birliği
Damızlık Tarım İlçe Müdürlüğü Veterinerleri, Yetiştirici Birliği ve
diğer çiftçiler
Tarımsal Girdiler (tohum, gübre,
zirai mücadele ilaçları) Özel Şirketler, Tarım İlçe Müdürlükleri, diğer çiftçiler
Tarımsal Kredi T.C. Ziraat Bankası
Ürün Pazarı TMO, Tüccarlar
Canlı Hayvan Pazarı Canlı hayvan pazarları
Süt Toplama ve Pazarlama Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri, Özel Sektör
Et İşleme Özel firmalar
Para Kaynakları T. K. B. Genel Bütçesi, İl Özel İdaresi, Sosyal
Yardımlaşma Dayanışma Vakfı, Orman Bakanlığı Orköy
3.4.2.1. İlde Tarıma Hizmet Sağlayan Kuruluşlar
Antalya ilinde tarıma hizmet sağlayan, doğrudan ve dolaylı olarak tarımla etkileşim
içerisinde olan kurum ve kuruluşlar aşağıya sıralanmıştır.
RESMİ KURULUŞLAR
T. K. B. İl ve İlçe Müdürlükleri
Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca hazırlanan plan ve projelerin il ve ilçeler düzeyinde
yürütülmesi ve takibi, yeni teknolojilerin hayata geçirilmesi için eğitim, yayım,
120
demonstrasyon gibi çalışmaların yapılması, alternatif ürünlerin bölgeye adaptasyonu ile
ilgili yeni projelerin hazırlanarak uygulamaya geçirilmesi, ilin arazi envanterinin tutulması,
ilin bitkisel ve hayvansal üretimlerinin kontrol edilmesi, hastalıklarla mücadele
hizmetlerinin yürütülmesi, pazarlama ve gümrük hizmetlerinin denetlenmesi, çayır mera
ve hayvancılığı geliştirme projelerinin uygulanması, tarımsal kooperatifleşmenin
yaygınlaştırılması, sivil toplum örgütlerinin desteklenmesi (Damızlık Sığır Yetiştiricileri
Birliği, Arı Yetiştiricileri Birliği) gıda sanayi, yem sanayi, mezbaha gibi tesislerin denetimi,
izin ve ruhsatların verilmesi gibi işlevleri yerine getirir.
Zirai Karantina Müdürlüğü
Ülkemizin tarımsal kaynaklarının korunması için tarımsal ürünlerle (fide, fidan, aşı
gözü, tohum ve gıda gibi) ilgili Antalya gümrüklerinden gerçekleşen ithalat ve ihracatın
bitki sağlığı açısından denetlenmesi görevini yerine getirir.
Kepez Su Ürünleri Üretme İstasyonu
Türkiye akarsuları ve tatlı su rezervuarlarının balıklandırılması projesi
çerçevesinde, üretim ünitelerinde yetiştirdiği balık yavrularının balıklandırma amacıyla
anılan rezervuarlara nakli, özel sektör taleplerine karşı yavru satışı, ayrıca iç sularda
zaman zaman limnolojik etüd uygulamalarını gerçekleştirir.
Beymelek Su Ürünleri Üretme ve Geliştirme Merkezi Müdürlüğü
Denizde kültür balıkçılığı uygulamalarına ait araştırma geliştirme çalışmaları yapar.
Mevcut kuluçkahanesinde çipura, levrek yavruları üretimi yaparak denizde kültür
balıkçılığı yapan işletmelere satar.
İl Kontrol Laboratuar Müdürlüğü
Tarım ürünlerinin yasalarda belirlenen kalite ve standarda uygun olarak üretimini,
işlenmesini, muhafaza edilmesini, pazarlanmasını ve değerlendirilmesini sağlamak
amacıyla gerekli kontrolleri; su kirliliği ve su ürünlerinin muayenelerini; gıda maddelerinin
muayene ve analizlerini; tohumluk numunelerin analizlerini; ithalat ve ihracatta gıda
maddeleri, yem ve bunlarda bulunan katkı maddeleri ile zirai ilaç kalıntılarının analizlerini
yapar ve hayvanların salgın, bulaşıcı ve paraziter hastalıklarını teşhis eder.
Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü
Modern çağın getirdiği tarımsal gelişmeleri takip etmek, gerekli bilimsel
araştırmalar yapmak ve bu bilgileri yerinde uygulayarak, araştırma sonuçlarını ilgili tüm
kesime sunmak için kurulmuştur. Enstitü, bilimsel toplantılar, kongre, sempozyum, panel,
konferans gibi etkinliklerde bulunmaktadır. Ayrıca, benzer konularda çalışan bilim
kuruluşları ile bilgi alışverişinde bulunmaktadır. Enstitü, bugüne kadar bir çok kurs,
seminer, staj gibi eğitim programlarını periyodik dönemlerde düzenlemiş ve halen
düzenlemektedir. Yapılan faaliyetler ve araştırma sonuçlarından elde edilen bilgi ve
bulguların, tarla günleri, kitap, dergi, bülten, radyo, televizyon gibi yayım araçlarıyla
kullanıcılara aktarılması sağlanmaktadır. Narenciye Seracılık Araştırma Enstitüsü Bahçe
Bitkileri genel başlığı altında toplanabilecek meyveler, sebzeler ve süs bitkileri alanlarında
araştırma, eğitim, yayım ve üretim faaliyetlerinde bulunmaktadır. Kuruluş bu üç bitki
grubunun şu anabilim dallarında araştırma faaliyetlerinde bulunmaktadır.
Bitki Islahı (seleksiyon, kombinasyon, introdüksiyon, yapay mutasyon); Yetiştirme
Tekniği (sulama, budama, örtü-altı yetiştiriciliği, topraksız kültür, çoğaltma, çeşitli
fizyolojik olayların takibi ve kontrolü, doku kültürü vb.); Bitki Koruma (fitopatoloji,
entomoloji, yabancı otlar, biyolojik mücadele, entegre mücadele); Bitki Besleme (toprak,
beslenme fizyolojisi, gübreleme); Tarım Ekonomisi (işletme analizi, pazarlama, yayım,
istatistik); Gıda Teknolojisi (meyve suyu, konsantre, reçel, marmelat, esans, dondurma,
kurutma, meyve tozu); Derim Sonu Fizyolojisi (soğukta ve farklı paketleme tipleriyle
depolama koşulları); Moleküler Biyoloji (Moleküler marker oluşturma, hastalıkların
121
teşhisi).
Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü
Tarım ve Köyişleri Bakanlığının teşkilat ve görevleri hakkındaki 3161 sayılı yasa
çerçevesinde 9 Nisan 1987 günlü yazısı ile yeniden düzenlenmesi sonucunda kurulmuş
olan bir havza araştırma enstitüsüdür. Enstitünün amacı, bitki yetiştiriciliği, tarla bitkileri
ve tohum geliştirme ARGE faaliyet alanlarında, bölgenin belli ekonomik özellikleri olan
ürün veya ürün gruplarında üretimi sınırlayan problemleri belirleyerek bunlara çözüm
getirecek araştırmaları yapmak, gelecekte bölgenin bitkisel üretim desenine girebilecek
ürünler üzerinde araştırma yapmak, üzerinde çalışılan ürünlerde yeni çeşitler ve üretim
teknikleri belirlemek, yapılan tüm çalışmalarda ve yeniliklerin çiftçiye intikalinde
üniversiteler, diğer araştırma kuruluşları ve yayım teşkilatı ile işbirliği yaparak bölge
çiftçisine ve ülkeye etkili bir fayda sağlamak, geliştirilen tohumlukların elit ve orijinal
kademede çoğaltılması ve üretici kuruluşlara ulaştırılmasını sağlamak ve araştırma
sonuçlarını yayınlamaktır. Bunun dışında, tohumluk üretimi (bölgeye uyumlu ve yüksek
verimli buğday, pamuk ve mısır tohumu) ve üreticiye pazarlaması ile teknik eleman ve
çiftçi eğitimi, pamuk çırçırlama hizmeti yerine getirir.
Devlet İstatistik Enstitüsü Antalya Bölge Müdürlüğü
Tarımla ilgili sayımların yapılmasını ve istatistiki verilerin teminini sağlar.
Devlet Planlama Teşkilatı Antalya Bölge Müdürlüğü
Kalkınma planlarını hazırlar ve bu planlarla ilgili komisyon raporlarını inceler,
uygulamaları takip eder.
Meteoroloji Bölge Müdürlüğü
Tarımsal üretimi direkt etkileyen iklim koşullarının takibi ve tahmini noktasında
sıcaklık, yağış, vejetasyon süresi, don tarihleri ve gün sayıları, yağış türüne göre yağışlı
günlerin sayıları, açık gün sayıları gibi klimatolojik verileri temin eder.
Devlet Su İşleri 13. Bölge Müdürlüğü
6200 sayılı kanunla, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı kuruluş olarak
1953 yılında kurulmuş olan Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ), Ülkemizde tüm su
kaynaklarının planlanması, yönetimi, geliştirilmesi ve işletilmesinden sorumlu, katma
bütçeli ve tüzel kişiliği haiz en yetkili kuruluştur.
DSİ, İlde barajların, hidroelektrik santrallerin, içme-kullanma suyu temini ve
sulama şebekelerinin planlanması, projelendirilmesi, inşa edilmesi ve işletilmesinden
sorumludur. İldeki toprak ve su kaynaklarını geliştirme yönündeki amacı kapsamında
tarım için sulama suyu temini, hidroelektrik enerji üretimi, büyük şehirler için içme ve
endüstri suyu sağlama, su kalitesini iyileştirme, taşkın kontrolü, arazi ıslahı, nehir
düzenleme ve kontrolü, rekreasyon, su ile ilgili yapıların dizaynı ve yapı malzemeleri
üzerine araştırmalar yapmak gibi görevleri yerine getirir. Su kaynaklarının geliştirilmesi
için proje, master plan ve fizibilite raporları hazırlar; yapılan havza etüdleriyle, akım ve
meteoroloji, toprak sınıflaması, tarımsal ekonomi, erozyon, haritalama, jeolojik koşullar
gibi çeşitli konularda gerekli ana verileri toplar.
Köy Hizmetleri 15. Bölge Müdürlüğü ve Antalya İl Müdürlüğü
Devlet ve il yolları ağı dışında kalan köyler ve bağlı yerleşim birimlerinin köy yolu
ağını tespit etmek, bu yollarla köy içi yollarını ve bu yollar üzerindeki sanat yapılarını
yapmak, mevcutlarını geliştirmek; kalkınma plan ve programlarında yer alan ilke ve
politikalara uygun bir şekilde, toprak ve su kaynaklarının verimli kullanılması, korunması
ve geliştirilmesini sağlamak; baraj, havaalanı, fabrika ve savunma ile ilgili tesislerin
yapımı, tarih ve tabiat kıymetlerinin korunması gibi amaçlarla yapılacak kamulaştırmalar
nedeniyle, geçim imkanlarını kısmen veya tamamen kaybedecek nüfus ile göçmen ve
122
göçebeleri, bulunduğu yerde geliştirilmesi mümkün olmayan orman içi köyleri, mahalle,
kom, mezra gibi dağınık yerleşme yerlerini yeni bir yerleşme yerinde toplamak, tarım içi
ve tarım dışı sahalarda iskan etmek; köy ve bağlı yerleşim birimlerinin yol, su ve
kanalizasyon tesisleri ile askeri garnizonların içme ve kullanma suyu tesislerini yapmak;
tarım alanlarının gayesine uygun kullanımını sağlamak, devlet sulama şebekelerinde arazi
tesviyesi, tarla başı kanalları, tarla grup yolları ve tarla içi drenaj tesislerini yapmak;
kasaba ve köylerin imar planlarını hazırlamak, kendi evini yapana tip proje ve gerekli
kredileri vermek ve Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki arazinin tespit, tayin ve hazine
adına tescil işlemlerini yapmakla görevlidir.
Orman İşletmesi Müdürlüğü
Ülkemizdeki ormancılık hizmetlerinin yerine getirilmesi görevi 31.10.1985 tarih ve
3234 sayılı yasa ile Orman Genel Müdürlüğü’ne verilmiştir. Katma Bütçeli Tüzel Kişiliği
haiz bir kuruluş olup 07.08.1991 tarihinden beri Orman Bakanlığı’na bağlı olarak görev
yapmaktadır.
Ormanların geliştirilmesini, usulsüz ve kanunsuz müdahalelere, tabii afetlere,
yangınlara, muhtelif zararlılara karşı korunmasını ve gerekli kontrolleri sağlamak;
ormanları, devamlılığını sağlayacak şekilde, teknik ve ekonomik icaplara göre idare etmek
ve işletmek, asli ve tali orman ürünlerinin üretim, taşıma, depolama, iş ve işlemlerini
yapmak ve yaptırmak, bu ürünleri yurtiçinde ve dışında pazarlamak, ormancılık hizmetleri
ile ilgili gerekli araç ve gereçleri temin ve tedarik etmek; ormanları imar ve ıslah etmek;
orman kadastrosu ve mülkiyetiyle ilgili işlerle, ormanlardaki izin, intifa ve irtifak
işlemlerini özel mevzuatına göre yürütmek; hizmetleri ile ilgili her türlü araştırma,
envanter, basım, yayım ve tanıtma işleri ile projeleri yapmak, yaptırmak ve tasvip
edilenleri uygulamak; üretim, ağaçlandırma yolları ve yangın şeritleri ile ilgili orman ve
orman yolları ağını tespit etmek ve etüd proje çalışmalarını yapmak; Bakanlık
Makamı'nca tespit edilecek usul ve esaslar dahilinde üretim, ağaçlandırma ve yangın
sahalarıyla ilgili ve bu sahalara ulaşılmasını sağlayan işleri yaptırmak görevlerini yerine
getirir.
Orman ve Köyişleri Genel Müdürlüğü (ORKÖY)
Ormanların korunması, geliştirilmesi ve genişletilmesi hedeflerine ulaşılmasını
sağlamak amacıyla; 1970 yılında Orman Bakanlığı'na bağlı olarak kurulmuştur. Ormanlar
içinde ve bitişiğinde yaşayan köy halkının; ekonomik, sosyal ve kültürel yönden
kalkınmalarına katkı sağlayarak ormanlar üzerindeki olumsuz baskılarını en aza indirmek,
birinci derecedeki ilgilerini başka gelişim sektörlerine yöneltmek amaçlarıyla, orman
köylüsünün, sosyo-ekonomik ve kültürel kalkınmalarına yardımcı olmak, kalkınma
havzalarında, etüt ve araştırmaya dayalı kırsal kalkınma plan ve projelerini hazırlamak,
her türlü kredi ve yardımları orman köylüsüne yönlendirmek, 2924 ve 4706 sayılı yasalar
ile ilgili iş ve işlemleri yürütmek, Bakanlıkça verilecek diğer görevleri yapmak görevlerini
yerine getirir.
Batı Akdeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü
1958 yılında kurulmuş olan Batı Akdeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü’nün
görevleri, ormancılığın çalışma alanına giren çalışmaların yürütülmesinde karşılaşılan
sorunların çözülmesi, daha verimli ve ekonomik ormancılık için yörelere uygun ağaç tür
ve orijinlerinin bulunması, en verimli ormancılık tekniklerinin saptanması amacıyla
bilimsel yöntemlerle araştırmalar yapmak, elde edilen bilgileri uygulayıcının ve bilimin
hizmetine sunmaktır. Kuruluşun çalışma alanı, Antalya ve Isparta Orman Bölge
Müdürlüklerini kapsamaktadır. Yöredeki göller dahil toplam yüzölçümü 38.466 km2 olan
bu alan içinde Antalya, Burdur ve Isparta illerinin tamamı ile Afyon’un Dinar, Dazkırı,
Evciler ve Başmakçı ilçeleri bulunmaktadır. 1993 yılından itibaren doğrudan Orman
Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş olarak görev yapmaktadır.
123
Ziraat Bankası
Çiftçilere tarımsal yatırım ve işletme kredileri kullandırır.
Üniversiteler
İlin tarımsal ve sosyo–ekonomik yapısıyla ilgili çalışmaları, Master Plan konusunda
yapılmış hazırlık ve çalışmalar.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hal Daire Başkanlığı
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Toptancı Hal Kompleksinde faaliyeti yürüten
Toptancı Hal Daire Başkanlığı; 552 sayılı Yaş Sebze ve Meyve Ticaretinin Düzenlenmesi
ve Toptancı Halleri Hakkındaki yasal hükümler çerçevesinde, belediye sınırları ve mücavir
alanlar içerisinde yaş sebze ve meyvenin toptan alım ve satımlarının münhasıran Toptancı
Hallerde yapılmasını sağlamak amacıyla her türlü önlemi almakla görevli, yükümlü ve
yetkilidir.
Toptancı Halleri; Büyükşehir Belediyesi, Büyükşehir Belediye teşkilatı bulunmayan
şehirlerde Belediyeler ve/veya gerçek ve tüzel kişiler tarafından müzayede, depolama,
tasnifleme, ambalajlama, standart ve kalite denetim laboratuarı bölümlerini içeren tip
projeler çerçevesinde, İçişleri Bakanlığının görüşü üzerine, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının
izni ile kurulur.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Toptancı Hallerin kurulmasına izin verirken; fiyatların
serbest rekabet şartlarına göre oluşması, tüketicinin ve üreticinin korunması, toptancı hal
sayısı, tüketici piyasasının büyüklüğü, ulaşım imkanları ve o yerin coğrafi konumları gibi
hususları göz önünde bulundurur.
30 Temmuz 1996 günü yeni yerinde hizmete açılan Antalya Toptancı Hal
Kompleksi yaklaşık 480 dönüm arazi üzerine kurulmuş olup 24 saat açık
bulundurulmaktadır.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hal Kompleksi işlem hacmi itibarı ile
Türkiye'nin yaş sebze ve meyve ticaretinin %60'ını karşılayan bir üretici halidir.
Antalya Çevre İl Müdürlüğü
2872 Sayılı Çevre Kanunu'nun "çevrenin korunması, iyileştirilmesi, kırsal ve
kentsel arazinin ve doğal kaynakların en uygun şekilde kullanılması ve korunması, su,
toprak, hava ve gürültü kirliliğinin önlenmesi, ülkenin bitki ve hayvan varlığı, doğal ve
tarihsel zenginliklerinin korunarak bugün ve gelecek kuşaklara sağlıklı ve dengeli bir
çevre bırakmaya özen gösterilerek, ekonomik ve sosyal kalkınma hedeflerinin bu ilkelere
göre hukuki esaslarla düzenlenmesini sağlamak" amacına istinaden Çevre Bakanlığı’na
bağlı olarak kurulmuştur. Yönetmelikler ve Genelgeler (Su Kirliliği Kontrolü, Hava
Kalitesinin Korunması, Çevresel Etki Değerlendirmesi, Tehlikeli Atıkların Kontrolü, Katı
Atıkların Kontrolü, Tıbbi Atıkların Kontrolü, Gürültü Kontrol) doğrultusunda, İl dahilinde
turistik tesisler, sanayi tesisleri ve işletmelerden kaynaklanan, karasal kökenli kirlenmeye
maruz kalan dere, göl, baraj ve denize kirlilik veren etkenlerin denetlenerek çevreye
zarar verici etkilerinin önüne geçmeye çalışmak yanısıra, korunması gereken doğal
zenginliklerimizin ormanlar, çeşitli hayvan-bitki toplulukları (endemik ve koruma altında
olan) ve sulak alanların korunmasına yönelik çalışmaları da yürütmektedir.
Çevre İl Müdürlüğü, çevre kirliliği ile ilgili olarak mahallinde ölçüm ve tespit
yapmak, kurulacak tesisler için Bakanlık ve Valilik makamınca istendiğinde alıcı ortam
özelliklerine göre çevre kirliliği yönünden görüş vermek, izlemek ve gerektiğinde
müdahale etmek, atıklar ve kimyasallarla ilgili olarak belirlenen esaslara göre verilen
görevleri yapmak, kara kökenli kirleticilerin neden olduğu kirliliği önlemek ve azaltmak
için alınan önlemleri uygulamak, deniz ve diğer su kaynaklarının ekolojisini bozacak,
kirlenmeye neden olacak her türlü faaliyetin kuruluş aşamasından itibaren denetimini
yapmak, kuruluşlarca yapılan ve yerel yönetimler tarafından izin verilen tesisler ile yerel
yönetimlerce yapılan atık toplama ve deşarj sistemlerinin kontrolünü yapmak, çevreye
124
olumsuz etkileri olan her türlü faaliyeti izlemek, denetlemek ve tehlikeli hallerde ya da
gerekli durumlarda faaliyetleri durdurmak için gerekli işlemleri başlatmak, Ulusal mevzuat
ve uluslararası sözleşmeler ile koruma altına alınan canlı türleri ve alanların korunması
için alınan tedbirler doğrultusunda çalışmalar yapmak, İlin doğal zenginliklerinin
korunması gerekli görülen alan ve kaynakları tespit etmek görevlerini yürütür.
Nüfus İl Müdürlüğü
İlin nüfusu, kırsal alanda ve şehirlerde oturan nüfus, tarımda çalışan erkek, kadın,
çocuk nüfus oranları, iç ve dış göç durumları hakkında bilgi (15 yıllık).
Milli Eğitim İl Müdürlüğü
Toprak Mahsülleri Ofisi Antalya Bölge Müdürlüğü
Yurtta hububat fiyatlarının üreticiler yönünden normalin altına düşmesini ve
tüketici halk aleyhine anormal derecede yükselmesini önlemek, bu ürünlerin piyasasını
düzenleyici tedbirler almak ve gerektiğinde Bakanlar Kurulu Kararı ile hububat dışında
bakliyat ve yağlı tohumlarla ilgili verilecek görevi yürütmek, afyon ve uyuşturucu
maddelere konulan Devlet tekelini işletmek, bu ürünlerin alım-satımını yapmak, gerekli
stokların tesisini ve muhafazasını sağlamak amacıyla kurulmuş olup; kuruluş amacının
gerçekleşmesi için;
Faaliyet alanına giren ürünlerin, her yıl cins, nevi ve mahallerine göre tespit
olunacak fiyatlarla, alım ve satışını yapmak, gerekli stok tesisini ve muhafazasını
sağlamak suretiyle, bu ürünlerin piyasalarında istikrar sağlamak, gerek görülen
durumlarda faaliyet konularına giren ürünleri ve bu ürünlerin mamullerini dış
piyasalardan satın almak, Yurt içinden satın aldığı ürünlerin ve bunların mamullerinin dış
piyasalarda sürümünü sağlamak için her türlü işlemleri yapmak ve gerekirse bunları
yurtdışına satmak, buğdayı Bakanlar Kurulu tarafından verilen görev çerçevesinde,
önceden belirlenmiş olan kalite gruplarına göre ilan edilecek fiyatlarla satın almak,
faaliyet konusuna giren ürünlerin muhafaza, kurutma, temizleme, ilaçlama ve kalibrasyon
işlerini yapmak, silo veya diğer depolama tesislerini işletmek, faaliyet konuları ile ilgili
yatırım, etüd, araştırma, fizibilite ve projeler ile gerektiğinde mühendislik ve müşavirlik
hizmetlerini yapmak ve/veya yaptırmak, depolama tesisleri kurmak, bakım ve onarımı
yürütmek, faaliyet konuları ile ilgili olmak üzere, yurtiçinde ve yurtdışında her türlü alım,
satım, nakliyat, imalat, depolama ve muhafaza işleri için şirket ve kooperatifler kurmak
veya bu amaçla kurulan ortaklıklara katılmak, dünya hububat üretimi hareketlerini ve
fiyatlarını izlemek, değerlendirmek, faaliyet konuları ile ilgili her türlü yayınları yapmak,
yurtiçinde ve yurtdışında teşkilat ve tesisler kurmak, işletmek, satın almak, satmak,
kiraya vermek veya kiralamak, her yıl Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan yerlerde, haşhaş
ekimi yapacak olanlara izin belgesi vermek, haşhaş ekimi, afyon ve kapsül üretimini
kontrol etmek ve Bakanlar Kurulu’nun tespit edeceği fiyattan bu ürünleri satın almak,
haşhaş kapsülü, afyon ve tıbbi bitkilerden alkaloidler ve uyuşturucu maddeler ile
türevlerini imal edecek fabrikalar ve bunlarla ilgili entegre tesisler kurmak ve kurulmuş
olan fabrikaları işletmek, uyuşturucu maddelerin yurtiçi ve yurtdışı pazarlamasını
yapmak, bilimsel ve tıbbi amaçlı uyuşturucuları ithal etmek, şeklinde sıralanabilecek
görevleri yürütür.
İl Özel İdaresi
İl Özel İdareleri; İl halkının mahalli ve müşterek mahiyetteki ihtiyaçlarını
karşılamakla görevli Kamu Tüzel Kişileridir.
İlin eğitim, kültür, sağlık, tarım, yol, içme suyu gibi ortak genel ihtiyaçlarını
karşılamak üzere kurulan
İlde sosyo ekonomik konularda çalışmalar yapar, tarıma sağladığı projeler bazında
kaynaklar, köylere hizmet götürme birliklerinin çalışmaları ile ilgili bilgiler
125
İller Bankası
Banka Kuruluş Kanununun 1.maddesinde de belirtildiği üzere özel hukuk
hükümlerine tabi olarak, ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere kurulmuş, tüzel
kişiliği haiz özel bütçeli bir kuruluştur.
Ortak idarelerin kredi Kanunları gereğince yapmaya yetkili bulundukları mahalli
kamu hizmetleriyle ilgili tesisler alt ve üst yapılar ve diğer işlerin yapılmasını
kolaylaştırmak, şehir, kasaba ve köylerin kuruluş ve imarı yolundaki plan ve programların
gerçekleştirilmesini desteklemek amacıyla bu idarelere, Bankanın yönetmeliğinde yazılı
esas ve usullere göre kredi sağlamak,bu konularda kurulmuş ve kurulacak olan fonlardan
tahsis yapmak, ortak idarelerin istemleri halinde harita, proje, keşif ve etüdleri yapmak
veya yaptırmak, bu idarelerin vücuda getirecekleri tesis ve yapılardan mahallince
yaptırılmasına imkan olmayan veya Banka tarafından toplu olarak yaptırılmasında fayda
bulunan içme suyu, kanalizasyon, kalkınma planları esas alınarak hazırlanan Banka yıllık
yatırım programlarına girenleri yapmak veya yaptırmak, ortak idarelerin ve diğer kamu
kurum kuruluşlarının program dışı işlerini istemleri halinde ve finansmanı bu idarelerce
karşılanmak üzere yapmak veya yaptırmak, Bankadan alınacak kredilerle yapılacak
işlerden yapım ve denetlemeleri Bakanlığa verilmiş olanlar dışında kalanların, isteme ve
imkana göre teknik kontrol ve denetlemesini üzerine almak, ortak idareler için gerekli
olan her türlü makine araç, gereç malzeme ve eşyadan temin edebileceklerini bu
idarelere istemleri halinde satmak veya kiralamak, ortak idarelerin Banka aracılığıyla
sigorta ettirmek isteyecekleri her türlü araç, gereç ve diğer menkuller ile gayrimenkul
mallarını sigorta ettirmek, gerekli tesisleri doğrudan doğruya kurmak veya kurulmuş
kurulacak olan ortaklıklara gerekirse iştirak etmek, ortak idarelerin ve diğer kurum ve
kuruluşların istemleri halinde bunların ve ayrıca kanunlarla kurulmuş fonlardan Bankaya
aktarılacak olanların veznedarlık hizmetlerini yapmak, görevlerini yerine getirir.
Ziraat Odası
1969 yılında kurulmuş kamu kurumu niteliğinde tüzel kişiliğe sahip bir meslek
kuruluşudur. Kuruluşun amacı tarımın geliştirilmesi ve çiftçi refahının artırılabilmesi için
üyelerinin menfaatini savunarak baskı gurubu işlevi yapmak ve bu amaçla gerekli
faaliyetlerde bulunmaktır. 2000 yılına kadar Antalya ilindeki çiftçilerin % 13’ü odaya üye
iken 2001 yılında başlatılan Doğrudan Gelir Desteği ve Çiftçi Kayıt Sistemi uygulamasına
dahil edilmesiyle 2002 yılı sonunda üye sayısı yaklaşık 50.000’e ulaşmıştır.
TARIMSAL KOOPERATİFLER VE BİRLİKLER
Tarım Kredi Kooperatifleri Birliği Antalya Bölge Müdürlüğü
Bilindiği üzere kooperatifçilik; ortak ekonomik zorluklan yenebilmek için işbirliği
yapılması, karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma ilkesine dayanır. Tarım Kredi
Kooperatifleri de bu ilke üzerine kurulmuştur. Nitekim, 1581 sayılı Tarım Kredi
Kooperatifleri ve Birlikleri Kanununun, Kuruluş ve Kapsam başlığını taşıyan 1.
maddesinde de "Bu konuda yazılı hükümlerden faydalanılmak suretiyle üreticiler,
aralarında ekonomik menfaatlerini korumak ve özellikle meslek ve geçimleriyle ilgili
ihtiyaçlarını sağlamak amacıyla karşılıklı yardım ilkesine dayanan ve tüzel kişiliği olan ve
değişir ortaklı, değişir sermayeli Tarım Kredi Kooperatifleri kurabilirler” denilmektedir.
Memleketimizde bu amaçla kurulan kooperatiflerin çalışma alanları, genellikle köy ve
kalkınmasını tamamlamamış ilçeleri kapsamakta olup bu bölgelerin ortak özelliği tarıma
dayalı ekonomik faaliyetlerdir. Tarıma dayalı ekonomik faaliyetlere yardımcı olmak üzere;
Üreticiler, 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu ile bu Kanunun bazı
maddelerini tadil eden 3223 sayılı Kanun esasları dahilinde, kendi aralarında birleşerek
Tarım Kredi Kooperatiflerini, Tarım Kredi Kooperatifleri de birleşerek Bölge Birliklerini;
Bölge Birlikleri de en üst kuruluş olan Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğini
kurmak suretiyle teşkilatlanarak amaçlarının tahakkuku için bir kredi kuruluşu meydana
getirmişlerdir.
Üreticilerin bu şekilde teşkilatlanmaları ile ortaklar, ihtiyacı olan krediyi, herhangi
126
bir kredi kuruluşuna müracaat etmeden kendi kuruluşlarından alma imkanına
kavuşmuşlardır. Ortaklar kendilerine tespit edilen kredinin %10'u oranında sermaye
taahhüdünde bulunarak bunun ¼ ünü peşin, geri kalanını da 3 eşit taksitte kooperatife
ödemektedirler. Kooperatifler, ortaklardan tahsil ettikleri sermayenin ¼’ünü, Bölge
Birliklerine; Bölge Birlikleri de,Kooperatiflerinden tahsil ettikleri sermayenin ¼’ünü
Merkez Birliğine sermaye payı olarak ödemektedirler. Teşkilatın yıl sonlarında da gelir-
gider müspet farkından ana sözleşme uyarınca muayyen oranlarda yedek akçe ve fonlara
aktarma yapılmaktadır. Teşkilat; sermaye, yedek akçe ve fonlarda bu şekilde teraküm
eden paralarla, tarıma finansman kaynağı temin etmiş olmaktadır. Bu yolla, tarımda
kullanılan modern teknoloji vasıtaları olan tarımsal mekanizasyon araçları, zirai mücadele
ilaçlan, suni gübre, tohumluk, damızlık, suni hayvan yemi, yedek parça, sera örtüsü gibi
tarımsal girdiler dahilden ve hariçten uygun şartlarla, teknik ve fiziki evsafının kontrolü ve
analizi yapılmak suretiyle kaliteli ve vasıflı olarak tedarik edilerek ortaklara ve
gerektiğinde diğer üreticilere zamanında ulaştırılmaktadır.
Modern teknolojinin gerektirdiği biçimde tarım yapmalarını temin maksadıyla,
ortak çiftçilerin mesleki ve teknik yönden bilgi ve görgülerinin arttırılması yolunda önemli
çalışmalar yapılmaktadır.
Antalya ilinde 6. Bölge Birliğine bağlı 49 adet T.K.K. bulunmaktadır. Ziraat
Bankasına aracı olarak üyesi olan çiftçilere değişik kalemlerde işletme kredisi kullandırır.
Antbirlik
1952 yılında kurulmuş olan Antalya Pamuk ve Narenciye Tarım Satış Kooperatifleri
Birliğine bağlı Antalya, Manavgat, Serik, Yeniköy, Kınık ve Alanya pamuk ve narenciye
tarım satış kooperatifi olmak üzere 6 kooperatif ile faaliyetini sürdüren ve bir üst örgüt
olan Antbirliğe bağlı toplam 30.000 pamuk ve narenciye üreticisi ortağı bulunmaktadır.
Birliğin çalışma alanı pamuk ve narenciyede limon üzerine yoğunlaşmıştır. Birliğin
Aksu’da 15.000 ton/yıl kapasiteli bir iplik fabrikası, 5.600 ton/yıl kapasiteli ham pamuk
yağı üretebilen bir pamuk yağı kombinası, toplam kapasiteleri 75.000 ton olan 4 adet
çırçır ve prese fabrikası, 75 ton/gün kapasiteli narenciye sınıflama-paketleme, sarartma
tesisi ve 8 adet zirai ilaçlama uçağı bulunan bir zirai mücadele işletmesi bulunmaktadır.
Antbirlik işletmeler fabrikalarından elde ettiği ürünleri iç ve dış piyasalara
pazarlamaktadır.
SS Yeşil Antalya Su Ürünleri Kooperatifi
Denizde avcılık yoluyla su ürünleri istihsal eden üyelerinin girdilerini temin ederek
ürünlerini pazarlamalarını organize eder.
MESLEK ÖRGÜTLERİ
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO)
Misyonu, 5590 sayılı kanunun 1. maddesi uyarınca üyelerinin müşterek
ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetleri kolaylaştırmak ve mesleğin genel
menfaatlerine uygun olarak gelişmesini sağlamak, mensuplarımızın birbiriyle ve halk ile
olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini, ahlak ve
tesanütünü korumak ve Kanunda yazılı hizmetleri yerine getirmek olan Antalya Ticaret ve
Sanayi Odası'nın amacı, bireysel girişimciliğin ve pazar ekonomisinin gelişmesine katkı
yapmak, kentimizin ticari ve ekonomik hayatını yönlendirmek, kamu yararını ön planda
tutarak üyelerinin menfaatlerini korumaktır.
Bu bağlamda, ilin tarımsal sanayi tesisleri, kapasiteleri, ekonomik ve sosyal
göstergelerle ilgili bilgiler ve ilgili çalışmalarıyla tarıma enformasyon sağlar.
ÜRETİCİ BİRLİKLERİ
Üretici Birlikleri yasası henüz mecliste yasa tasarısı şeklindedir. Her ürün için
üreticiden tüketim ve pazarlamaya kadar çiftçilerin bir araya gelerek güçlenmesi
127
hedeflenmiştir.
Antalya İli Holstein Damızlık Süt Sığırı Yetiştiricileri Birliği
İlde “Antalya İli Holstein Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği” 18 Ekim 1995 tarihinde
kuruluşunu tamamlayarak faaliyetine başlamış ve Merkez Birliğinin de kurucuları arasında
yer almıştır.
Soykütüğü ve Önsoykütüğü faaliyetleri Birliğin kendi elemanı olan bir Zooteknist-
Ziraat Mühendisi ve Tarım İl Müdürlüğünün görevlendirdiği üç Zooteknist-Ziraat
Mühendisi, üç Veteriner Sağlık Teknisyeni tarafından, gene aynı Müdürlüğün bu hizmetler
için tahsis etmiş olduğu iki binek otomobil ile İl Müdürlüğü kampüsü içerisinde ki binada
yürütülmektedir.
Birliğe 5 tanesi kooperatif tüzel kişiliği olmak üzere toplam 55 işletme üyedir. Bu
İşletmelerde mevcut olan 1952 Baş dişi, 741 Baş erkek hayvan Soykütüğü sistemine
kayıtlıdır.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve Merkez Birliği tarafından uygulamaya konulan
Önsoykütüğü Projesi kapsamında Antalya İli Holstein Irkı Damızlık Sığır Yetiştiricileri
Birliği ile Tarım İl Müdürlüğü arasında imzalanan protokol gereğince İl Bilgi İşlem Merkezi
(İLBİM) kurularak çalışmalara başlanmıştır. Bu proje ile Antalya ‘da 25.000 işletmede
125.000 Baş hayvanın kayıt altına alınması plânlanmıştır. Bu güne kadar 18.006 işletme
ve 13.644 Baş dişi, 3.460 Baş erkek olmak üzere 17.104 Baş hayvan Önsoykütüğü
sistemine kaydedilmiştir.
Antalya İhracatçılar Birliği
Narenciye Birliği
Arı Yetiştiricileri Birliği
Özel İdare, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu, Köylere Hizmet
Götürme Birlikleri
Tarımın geliştirilmesi yönünde bitkisel ve hayvansal projelere önemli derecede
maddi kaynak sağlayarak destekleme hizmeti vermektedirler.
Kesme Çiçek İhracatçıları Derneği
SS Çiçek Kooperatifi Başkanlığı
SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası
Ziraat Mühendislerinin örgütü olup, ülke tarımın gelişimi için politikalar üretir.
Veteriner Hekimler Odası
Veteriner Hekimlerin örgütü olup, hayvan sağlığının iyileştirilmesi için politikalar
üretir.
Türk Ziraat Mühendisler Birliği
Ziraat Mühendislerinin örgütü olup, ülke tarımın gelişimi için politikalar üretir.
Türkiye Ziraatçılar Derneği
Tarım Tekniker ve Teknisyenlerinin örgütü olup ülke tarımın gelişimi için politikalar
üretir.
129
BÖLÜM 4. DOĞAL KAYNAK ENVANTERİ
İlin doğal kaynaklarının bilinmesi tarımsal ve kırsal kalkınma potansiyellerinin ve
kısıtlarının tanımlanması bakımından önemlidir. Doğal kaynaklar yenilenebilir ve
yenilenemez kaynaklardan oluşmaktadır. Her ikisi de sürdürülebilir biçimde kullanılmalı,
tarım ve tarım dışı kullanımlara uygunluğu ve kayıplarıyla ilgili tehlikeler açısından
dikkatli olunmalıdır. Bu bölümde Antalya’da bulunan ana doğal kaynakların kısa
tanımlamaları, mevcut durumları ve kullanımlarıyla ilişkili potansiyel tehlikeler
verilmektedir.
4.1. YENİLENEBİLİR KAYNAKLAR
Güneş ve rüzgar enerjisi gibi enerji kaynakları sürekli ve koşulsuz olarak
kullanılabilen yenilenebilir kaynaklardır. Tarım ekolojisinde bulunan toprak, bitki
örtüsü/ormanlar, flora ve fauna/yaban hayatı ve su eko-sistemleri gibi diğer kaynaklar
uygun kullanım koşullarında yenilenebilen, uygun olmayan kullanımlarla tüketilebilirler.
Bu önemli kaynakların oluşumları ve büyüklükleri ile ilgili niceliksel ve niteliksel
tanımlamalar aşağıda verilmiştir:
Tablo 46. Yenilenebilir Kaynaklar
Kaynak Tanımlama
a) Güneş Yağış ve Rüzgar: Mevcut verilere göre Antalya merkezde yılda 300 gün
güneşli geçmektedir. Güneş enerjisinden sera ve su
ısıtılmasında faydalanılmaktadır. Yıllık tüketilen güneş
enerjisi hakkında her hangi bir çalışma mevcut değildir.
Ortalama güneşlenme süresi 8.35 sn/dekardır.
İlde en yüksek ortalama sıcaklıklar 18-20 C ile I. ve II. Alt
Bölgelerde görülmesine karşın, IV. ve V. Alt Bölgelerde
sıcaklıklar (12-13 C) daha düşük seviyelerdedir. Antalya
meteorolojik verilere göre ortalama rüzgar hızı 3,1
m/sn’dir. Antalya’da genel olarak rüzgarlar çoğunlukla
Kuzey ve Güney yönlerden esmektedir. Hakim rüzgar ve
yönü Kuzey Batı Karayel, en şiddetli rüzgar ve yönü ise
Güney Doğu Keşişleme’dir.
Yıllık ortalama yağış İl toplamında 1064.8 mm/y iken, IV.
Alt Bölgede bu rakam Korkuteli’nde 437 mm/yıl’a
düşmektedir. Uzun yıllar ölçümlerinde (1929/1991)
Maksimum yağış 1914.3 (1969), minimum yağış 611.2
(1990) olarak gerçekleşmiştir.
Ortalama nisbi nem %64 civarındadır.
İlde pek sık olmamakla beraber Kasım – Aralık aylarında
yer yer sel olayları ile karşılaşılmaktadır.
b) Tarım Toprakları ve
Ekilebilir Arazi
Tarımsal Topraklar: Antalya havzasında en geniş sahayı
574.332 hektarlık alan ile kırmızı Akdeniz toprakları kaplar.
İkinci sırada 326.246 hektar ile kahverengi orman
toprakları mevcuttur. 294.291 hektarlık alanda kırmızı-
kahverengi Akdeniz toprakları görülmektedir.Bu toprakların
büyük kısmı orman, geri kalan kısmı fundalık olarak ve
kuru ve sulu tarım mera bağ bahçe olarak kullanılmaktadır.
130
Kaynak Tanımlama
Antalya’da bulunan arazilerin; 89.900 hektar ile il
yüzeyinin %4,3’ünü 1. sınıf, 121.766 hektar ile il yüzeyinin
%5,9’unu 2. sınıf, 76.982 hektar İle il yüzeyinin %3,7’sini
3. sınıf tarım arazileri meydana getirmektedir. Antalya’da
toplam 415.016 hektar alanda tarım yapılmaktadır.
c) Su Kaynakları ve Sulama Antalya havzası sulak alanlar bakımından Ülkemizin en
zengin bölgelerinden biridir.
Bölgenin önemli akarsuları Boğaçayı (48 km), Düden Çayı
(14 km), Aksu Çayı (117 km), Köprü Çayı (156 km),
Manavgat Irmağı (82 km), Alara Çayı (80 km), Kargı Çayı
(43km), Dim Çayı (30 km), Karpuz Çayı (50 km)’dir. Bu
akarsuların hepsi, tuzluluk ve alkalilik bakımından 1ç. ve 2.
sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Gölet yüzeyleri ise toplam 126.9 hektar olup, bu göletler
Ekşili, Dikenli, Kozağacı, Baranda, Yelten göletleridir.
Bunların yanında pek çok yer altı su kaynağı ile içme suyu
kaynakları mevcuttur.
2002 yılı için sulanabilir toplam alan
212522hektardır.Bunun 73.579 hektarı halk sulaması,
124.370 hektarı DSİ,14.573 hektarı KHGM sulamalarıdır.
Hidrolik enerji den yararlanmak amacıyla Oymapınar,
Kepez-1, Kepez-2, Manavgat, Karacaören–2 santralleri
kurulmuştur.
c) Su ve Balıkçılık
Kaynakları
İlde yüksek debili Manavgat ve Aksu çayları
bulunmaktadır. Aksu çayının düzensiz debisi ve su ısısı
nedeniyle ancak çevresindeki arazilerde Aynalı Sazan
yetiştiriciliğine uygundur. Merkez İlçe Karaöz Beldesinde
biri kurulu, biri proje aşamasında toplam 40 ton/yıl
kapasiteli 2 alabalık tesisi mevcuttur.
Manavgat Çayında ise 6 adet ağ kafeste alabalık
yetiştiricilik tesisimiz verimli olarak çalışmaktadır.
İlde bir kurutulmuş doğal gölde (Avlan) yeniden su tutma
çalışmaları devam etmektedir.
Sulama ve enerji amaçlı 2 baraj gölü ve göletlerde her yıl
düzenli balıklandırma yapılmakta ve su ürünleri sirküleri
çerçevesinde amatör balık avcılığına açılmaktadır.
İl, 640 km kıyı şeridine sahip olmasına rağmen deniz
balıkçılığı çoğu 5-15 m boyunda olan teknelerle “kıyı
balıkçılığı” şeklinde devam etmektedir. Toplam 5.208
hektar su yüzeyine sahip İldeki tatlı su kaynaklarının büyük
bölümü kültür balıkçılığı işletmelerince değerlendirilmiştir.
d) Ormanlar ve Muhafaza Antalya ilinde toplam orman alanı 1.135.060 hektardır.
Ormanlarda ibreli ağaç türlerine göre; kızılçam, karaçam
sedir, ardıç, fıstık çamı, yapraklı ağaç türlerine göre; meşe,
defne, okaliptüs yaygındır.
131
Kaynak Tanımlama
Antalya ilindeki ormanlık alanların dağılımında Manavgat
İlçesi yaklaşık 155 bin hektar ile ilk sırada, Kaş İlçesi 140
bin hektar ile 2. sırada, Merkez İlçe 139 bin hektar alanla
3. sırada yeralır. Bu ilçeleri sırasıyla, Akseki, Alanya ve
Korkuteli izlemektedir.
Orman içi ve civarındaki köyler orman köyleri olarak kabul
edilmiş, buralara muhafaza amaçlı özel yardımlar
sağlanmıştır. Ancak sık çıkan yangınlar nedeniyle ormanlar
tehlike altındadır.
e) Diğer Flora ve Fauna Gerek orman arazileri gerekse açık otlaklar ve meralar
flora ve fauna bakımından zengindir. Adaçayı, kapari,
biberiye, oğulotu, fesleğen, defne, kekik yörede bulunan
aromatik bitkilerdir. Yayla balı bu yerel floradan elde edilir.
Demre Sivrisi (biber), Alanya Dilimlisi (portakal), Finike
Portakalı, Gazipaşa Muzu, Bey Narı yöreye has çeşitlerdir.
Doğal çiçek soğanlarından Galanthus elwesii (kardelen),
Anemone blanda (yoğurt çiçeği), Eranthis hyemalis (sarı
kar çiçeği), Cyclamen cilium bulunmaktadır.
Antalya ve çevresinde yaşayan ve halen geleneklerini
sürdürmekte olan pek çok Yörük kolu bulunmaktadır. Bu
Yörük kollarından birisi olan Honamlı Yörükleri ellerinde
mevcut olan keçi ırkını ıslah ederek Honamlı keçisi olarak
bulundurmaktadır.
4.2. YENİLENEMEYEN KAYNAKLAR
Yenilenemeyen kaynaklar arasında madenler, fosil yakıtlar (gaz/petrol) ve yerel
turistik, tarihi ve kültürel yerler bulunmaktadır. Yenilenemeyen kaynaklar tarımda
doğrudan kullanılmamalarına rağmen kırsal ekonomi üzerinde bir bütün olarak olumlu ve
olumsuz etkileri olmaktadır. Bu kaynaklarla bağlantılı ekonomik faaliyetler tarım
gelirlerinin arttırılmasına yardımcı olur ve gerek tarım gerekse tarım dışı kırsal kesimin
yararlanabileceği yerel altyapı ve sosyal yapı yatırımlarına katkıda bulunurlar. Ancak bu
çalışmalar arazi, su ve tarım işgücü unsurlarıyla rekabet ederek tarım fiyatlarının
yükselmesine ve işgücünün tarımdan uzaklaşmasına neden olabilir. Antalya’daki
yenilenemeyen kaynaklar (madenler, tarihi/turistik mekânlar) aşağıda belirtildiği gibi
muhtelif yerel alanlarda bulunurlar:
Tablo 47. Yenilenemeyen Kaynaklar
Kaynak Tanımlama
Madenler Alanya ve Gazipaşa’da Barit, Alanya ve Kaş civarında
alüminyum, Gazipaşa’da kurşun-çinko, Merkez, Alanya,
Korkuteli, Kumluca, Serik ve Gazipaşa’da Manganez,
Gazipaşa’da gümüş, Manavgat’ta çimento, Aksu-Serik ve
Manavgat’ta kum çakıl yatakları bulunmaktadır.
Tarihi ve turistik yerler Antalya tarihi ve turistik mekanlar bakımından yurdumuzun
zengin yerlerindendir.
Aspendos, Üçağız, Batıkşehir, Simena, Kalkan, Patara,
Faselis, Olimpus (Çıralı yanartaş), Side, Seleukia, Etenna,
Perge gibibölge tarihine ışık tutan antik kentler, Alanya
132
Kaynak Tanımlama
kalesi, Kızıl kule, Yivli Minare, Saat Kulesi, Hadrianus
Kapısı, Gilevşan Harabaleri, Aziz Nikola Kilisesi, Alara Han
ve Kalesi gişbi tarihi yerler ile Düden, Kurşunlu, Manavgat
şelaleleri, Köprülü kanyon, Termessos Milli Parkları,
Damalataç ve Karain Mağaraları ve Saklıkent kayak merkezi
gibi turistik yerler Bölgemiz için önemlidir.
4.3. TARIM ALANLARININ ALT BÖLGELERE DAĞILIMI
Antalya ili tarım arazilerinin alt bölgelere dağılımı incelendiğinde, tarım alanlarının
%38’lik kısmı Korkuteli ve Elmalı İlçelerini içeren IV. Alt Bölgede, %33’lük kısmı ise
Merkez İlçe ile, Manavgat ve Serik ilçelerini içine alan II. Alt Bölgede bulunmaktadır.
Dolayısıyla, bu iki alt bölge tarım arazilerinin yoğunluğu bakımından en önde gelen
coğrafyayı içine almaktadır. %13’lük payla I. Alt Bölge ve %10’luk payla III. Alt Bölge
bunları takibetmektedir. V. Alt Bölgede ise İlin tarım arazilerinin %6’lık çok küçük bir
kısmı bulunmaktadır.
Grafik 29. Tarım Alanlarının Alt Bölgelere Dağılımı
Antalya İli Tarım Alanlarının Alt Bölgelere Dağılımı
I. Alt Bölge
13%
II. Alt Bölge
33%
III. Alt Bölge
10%
IV. Alt Bölge
38%
V. Alt Bölge
6%
4.4. TOPRAK YAPISI
4.4.1. İl Arazilerinin Kullanma Yetenek Sınıfları
Antalya ili oldukça dağlık bir coğrafyada yer alması nedeniyle toplam arazinin
ancak %20,8’inde tarım yapılabilmektedir. Bu engebeli topografya içinde etkin ve
sürdürülebilir tarımsal üretimin gerçekleştirilmesi, verimliliğin artırılması, mevcut tarım
arazilerinin Arazi Kullanma Yetenek Sınıfları’na (AKYS) göre değerlendirilmesi ile mümkün
olabilecektir.
Topraklarımız tarımsal üretimin temel aracı olduğundan kullanım yeteneklerine
göre işlenmesi ve bu toprakların özürlerine uygun bitkisel üretim yapılması bizim için
olduğu kadar gelecek kuşaklarımız için de önemlidir.
133
Tablo 48. Antalya İli Arazilerinin Arazi Kullanma Yetenek Sınıfları
Arazi Yetenek Ordoları
Arazi
Yetenek Sınıfları
Toplam Alan (da)
Tarım Alanı (da)
Tarımda Kullanma Yüzdesi
(%)
İşlemeli Tarıma Elverişli
I 933.312 920.000 98,6
II 1.094.870 1.055.000 96,4
III 760.880 671.000 88,2
IV 545.200 379.000 69,2
İşlemeli Tarıma Elverişli Arazi Toplamı
3.334.262 3.025.000 90,7
İşlemeli Tarıma Elverişli Olmayan
V 309.580 62.160 20,1
VI 1.663.250 953.000 57,3
VII 11.468.800 110.000 1,0
Tarım Dışı Arazi VIII 3.789.700 - -
İşlemeli Tarıma Elverişli
Olmayan Arazi Toplamı 17.231.330 1.125.160 6,5
Toplam (İlde) 20.557.592 4.150.160 20,2
Grafik 30. İlin Arazilerinin Kullanım Yetenek Sınıflarına Göre Dağılımı
Antalya İli Arazisinin Arazi Kullanma Yetenek Sınıflarına Göre Dağılımı
VIII. Sınıf
18,43%
VI. Sınıf
8,09%
V. Sınıf
1,51%I. Sınıf
4,54%II. Sınıf
5,32%III. Sınıf
3,70%
IV. Sınıf
2,65%
VII. Sınıf
55,77%
İlin tarım yapılan arazisi 4.150.160 dekar olmasına rağmen, işlemeli tarıma uygun
arazi toplamı 3.025.000 dekardır. İşlemeli tarıma uygun olmayan toplam 1.125.160
dekar arazide işlemeli tarım yapılmaktadır.
Özürleri giderilebildiği takdirde büyük çoğunluğu I. ve II. sınıf arazi niteliği
kazanabilecek 247.420 dekar V. sınıf arazi, halen tarım dışıdır.
Tablo 49. Antalya İli Arazilerinin Profil Derinliğine Göre Arazi Dağılımı
Derinlik Sınıfı Derinlik (cm) Alanı (da)
Çok Sığ 0-20 12.180.740
Sığ 20-50 1.897.710
134
Derinlik Sınıfı Derinlik (cm) Alanı (da)
Orta Derin 50-90 724.890
Derin >90 1.154.870
Diğer Arazi Çeşitleri 3.802.190
Su Yüzeyi 30.270
Toplam 20.590.670
İlde, Profil Derinliği (PD) bağlamında sıkıntı yaratmayacak arazi miktarı 1.954.870
dekardır. Tarım yapılan arazinin 2.195.290 dekarında yetersiz PD nedeni ile ciddi
sıkıntıların yaşanması muhtemeldir.
Tarımda kullanılan arazilerin AKYS ve toprakların profil derinliğine baktığımızda
Antalya tarımını uzun vadede tehdit edecek en önemli tehdit unsurlarından birinin
erozyon olduğunu söylemek mümkündür.
Grafik 31. İlin Arazilerinin Toprak Profil Derinliğine Göre Dağılımı
Antalya İli Arazisinin Toprak Profil Derinliğine Göre Dağılımı (%)
Orta Derin (50-90
cm)
4,54%
Çok Sığ (0-20 cm)
76,33%
Sığ (20-50 cm)
11,89%Derin (>90 cm)
7,24%
İlin tarım arazilerinin her yıl yaklaşık %14,45-19,74’ü nadasa bırakılmaktadır.
Nadasa bırakılan bu alanlar muhtemelen yetersiz profil derinliğine sahip arazilerdir.
Yetersiz profil derinliğine sahip tarım arazileri kendilerinden beklenen yağışları yeterince
depolama potansiyeline sahip olmadıkları gibi nadasa bırakıldıklarında su ve rüzgar
erozyonuna karşı daha da açık hale gelmektedirler.
AKYS ve PD değerlerine göre yapılan değerlendirmeler ışığında Antalya’da tarım
yapılan arazinin yarıdan fazlası, başta hızlandırılmış erozyon olmak üzere, su baskını, sel,
yetersiz drenaj, hatalı toprak işleme vs. gibi etkenlerin tehdidi altındadır. Gerekli önlemler
alınmadığı takdirde, bu tehditlerin şiddeti daha da artacak ve hedeflenen tarımsal
verimlilik gerçekleşmediği gibi tarım alanlarının tarım dışı kalma süreci hızlanarak devam
edecektir
İklim, topografya, ana madde, bitki örtüsü ve zamanın etkisiyle Antalya ilinde
çeşitli büyük toprak grupları oluşmuştur. Büyük toprak gruplarının yanısıra toprak
örtüsünden ve profil gelişmesinden yoksun bazı arazi tipleri de görülmektedir.
135
4.4.2. İldeki Toprak Gruplarının Dağılımı
Antalya ilindeki toprak grupları ve dağılımı şöyledir:
Kırmızı Akdeniz Toprakları
Antalya havzasında en geniş sahayı 574.332 hektarlık alan ile kırmızı Akdeniz
toprakları kaplar. Havzanın bilhassa Güney ve ortalarında yaygın olup, Kuzeyde Eğirdir
gölünün güneyine kadar uzanır.Özellikle orta havzada geniş yayılım gösteren kırmızı-
kahverengi Akdeniz toprakları ile birlik teşkil eder. Bu topraklar yer yer alüviyal ve
kolüviyallerle kesilir.
Kırmızı Akdeniz topraklarının bulunduğu yerlerde yıllık ortalama yağış 800-1250
mm’dir. Bu sebeple profilde bir yıkanma mevcuttur.
Bu toprakların ekseriyeti orman ve fundalık, çok az kısmı ise kuru ve sulu tarım,
mera veya bağ-bahçe olarak kullanılmaktadır.
Kırmızı-Kahverengi Akdeniz Toprakları
Antalya ilinde 294.291 hektarlık alanı kaplayan bu topraklar özellikle orta havzada
Eğirdir gölüne kadar toplu bir görünüm arzeder. Başta kahverengi orman toprakları
olmak üzere birçok alüviyal ve koliviyallerle kesildiği gibi, kırmızı Akdeniz toprakları ile
birlik teşkil eder. Bu toprakların bulunduğu yerlerde yıllık ortalama yağış 750-900 mm
olup, kırmızı Akdeniz topraklarına nazaran biraz daha düşüktür. Buna rağmen, profilde
yıkanmayı sağlayacak derecededir.
Kırmızı kahverengi Akdeniz topraklarının büyük kısmı orman, geri kalan az bir
kısmı da fundalık olarak ve kuru tarımda kullanılmaktadır.
Kahverengi Orman Toprakları
Antalya havzasında ikinci olarak en büyük sahayı kapsarlar. Kapladığı 326.246
hektar alan ile büyük toprak grubudur. Havzanın Güney doğusunda Alanya’dan
başlayarak Kuzey Bat’ya doğru Akdeniz toprakları ile rendzinalar arasında yeralmaktadır.
Bu toprakların bulunduğu yerlerde ortalama yağış bazen 1000 mm’ye erişmekte ise de
esas olarak 600 mm civarındadır.
BU toprakların tabii bitki örtüsü orman ağaç ve ağaççıklarıdır. Büyük çoğunluğu iyi
kapalılıkta olan orman ve fundalık, geri kalan kısmı kuru tarım ve mera alanlarını teşkil
eder.
Kestane Rengi Topraklar
Antalya havzasının önemli topraklarından biri olup 71.883 hektar alanı
kaplamaktadır. Havzanın Batısındaki Korkuteli ile Kuzeyindeki Isparta ve Yalvaç civarında
bulunan ondüleli ve hafif dalgalı coğrafyada geniş yayılım gösterir. Daha ziyade kolüviyal
topraklarla birlikte bulunur. BU toprakların tabii bitki örtüsü esas olarak yıllık çeşitli otlar,
ot-çalı karışığı, seyrek fundalıklar ve kısmen seyrek orman alanlarıdır.
Rendzina Toprakları
Antalya havzası sahil kuşağının önemli topraklarındandır. İlde 51.458 hektarlık
alanı kaplamaktadır. Antalya-Manavgat arasında ovanın yüksek meyilli araziye birleştiği
yerlerdeki dalgalı ve ondüleli topografyada bilhassa kahverengi orman topraklarıyla
birlikte bulunur. Tabii bitki örtüsü maki otsu ve kültürleridir. Çoğunlukla fundalık olan u
topraklar kısmen kuru tarımda az olarak diğer şekillerde kullanılır.
Regosal Topraklar
Bu topraklar havzada pek az saha kaplayan topraklardır. 7.071 hektarlık bir alanı
kaplarlar. Tabii bitki örtüsü yıllık ot türleri şeklindedir.
136
Yüksek Dağ – Çayır Toprakları
Antalya ilinde 957 hektarlık alanı kaplamaktadır. Havzanın bilhassa Güney-
Doğusunda uzanan Akdağ silsilesinin 2.000 metreden daha yüksek olan bölgelerinde
yeralır. Bu toprakların bulunduğu yerler orman hududunun daha yukarıları olduğundan
tabii bitki örtüsü orman ve funda, sık çayır otları ve yer yer sazlıklardır.
Tuzlu – Alkali Topraklar
Antalya havzasında çok az bir yer kaplayan bu grup 876 hektarlık bir alanı
kaplamakta, Antalya ovasında Serik ilçesinin denize yakın kısımlarında bulunmaktadır.
Tuzluluk ve alkalilik kültür bitkisi yetiştirilmesine elvermeyecek derecede yüksektir. Bu
sebeple saha yer yer koyu renkli çıplak alanlar arzeder. Bu topraklar üzerindeki meralar
çok zayıf ve kalitesizdir.
Alüviyal Topraklar
Antalya havzasında büyük bir saha kaplamamakla beraber havza tarımında çok
önemli yeri olan topraklar grubudur. 119.558 hektarlık alanı kaplamaktadır. Havzada
esas olarak akarsular, kısmen de göllerin oluşturduğu bu topraklar zonaliteye sahip
olmadığından havzanın her tarafında bulunur. Özel bir iklime ve tabii bitki örtüsüne sahip
değildirler. Akarsuların oluşturduğu alüviyal topraklara havzanın ana drenaj ağını teşkil
eden Aksu, Manavagat, Köprüçayı, Doyran, Alara, Korkuteli deresi, Onaç çayı, Kocaçay,
Yalvaç çayı, Hoyran çayı ve Senirkent çayı ile bunların yan kolları boyunca uzanan ince
uzun şeritler veya geniş ovalar halinde rastlanır. Bunlar havzayı esas olarak Kuzey-
Güney, kısmen de Batı-Doğu yönünde katederler. Göllerin oluşturduğu alüviyaller ise
havzanın Kuzeyindeki Eğirdir, Hoyran, Kovada ile Batısındaki Ketsel Gölünün eski
yatakları halinde bulunur.
Antalya havzası alüvyonlarının büyük bir kısmı tuzsuzdur. Fazla olmamakla
beraber tuzluluk ve alkalilik arzeden topraklara da rastlanır. Tuzluluk ve alkalilik
genellikle bozuk drenaj arzeden sahalarda görülür.
Havzanın esas olarak sahil bölgesi ve yukarı kısımdaki ovalık ünitesinde yeralan
alüviyal topraklarda topografya düz veya düze yakındır.
Bu toprakların hemen hemen yarısında sulu tarım, diğer yarısında kuru tarım
yapılmaktadır. Bu arada çok az da olsa funda, mera, çayır, bağ-bahçe gibi kullanma
şekilleri de mevcuttur.
Hidromorfik – Alüviyal Topraklar
Antalya havzasında kötü drenaj şartlarının olduğu bölgelerde oluşan bu topraklar
1336 hektarlık alanı kaplamaktadır. Akarsular veya göller tarafından oluşturulmuşlardır.
Bu toprakların en önemli karakteri, isminden de anlaşılacağı gibi her zaman yaş
olmalarıdır. Bu nedenle, genel olarak sürüm yoluyla tarıma elverişli değillerdir. Ancak
dikkatli ve entansif tedbirlerle toprak yer yer işlenebilir. Taban suyu yüksektir ve yılın
büyük kısmında toprak yüzeyinde göllenme hakimdir. Antalya havzasındaki bu toprakların
üçte biri tuzluluk arzeder. Tabii meylin yetersizliği, iç bükey topografya, tuzlu taban
sularının yükselmesi, taşkınlar veya buharlaşma sebebiyle ortaya çıkmaktadır.
Kolüviyal Topraklar
Antalya havzasında çok büyük saha kaplamamasına rağmen, havza tarımında
önemli yeri olan diğer toprak grubudur. İlde 51.339 hektarlık alanı kaplamaktadır. Bu
toprakların ekseriyetinde sürülerek tarım yapılmaktadır. Kuru tarım, sulu tarım ve bağ-
bahçe şeklinde kullanılmaktadırlar. Az miktarda çayır-mera, orman ve funda gibi diğer
kullanma şekilleri de bulunur.
Kireçsiz Kahverengi Orman Toprakları
Üzerinde zayıf orman ve çalı örtüsü bulunan bu topraklar ileri derecede
137
katmanlaşmış topraklardır. Antalya ilinde 220.078 hektarlık alanı kaplamaktadırlar.
Organik Topraklar
Organik topraklar Antalya 3078 hektarlık alanı kaplamaktadırlar. Rengi koyu gri,
mavi veya yeşil olup, yaştır. Hava ile temas ettiğinde kahverengiye dönüşür.
Sahil Kumulu
Kıyı kumulları sahil şeridinde bulunur. Üzerinde çok az sayıda çalı ve ağaç
barındırır. Antalya ili 4.491 hektarlık sahil kumuluna sahiptir.
Irmak Yatakları
Akarsu boylarında yeralan, yılın büyük kısmında su altında kalan taşlı-çakıllı ince
şeritler olup 7.513 hektarlık bir alanı kaplamaktadır.
Alüviyal Sahil Bataklıkları
Deniz kıyısında yeralırlar. Deniz ve yüzey taşkınlarının etkisiyle devamlı yaş ya da
bataklık durumunda olan topraklardır. Tarımsal değeri olmayan bu araziler Antalya ilinde
519 hektarlık bir alanı kaplamaktadır.
Çıplak Kaya ve Molozlar
Çıplak kayalıklarda toprak örtüsü bulunmaz. Antalya ilinde 338.843 hektarlık
oldukça büyük bir alanı kaplamaktadır.
4.5. SU POTANSİYELİ
Antalya havzası sulak alanlar bakımından memleketimizin en zengin bölgelerinden
biridir. Bölgenin mevcut sulak alanlarının toplamı 175.000 hektar kadardır.
İlin su kaynakları ve kullanımı açısından bölgesindeki diğer illere oranla zengin
olduğu görülür. Antalya ilinde bulunan akarsular, rejimleri düzensiz dere ve çaylardan
meydana gelmiştir.Akarsuların debileri mevsimlere bağlı olarak büyük değişiklikler
gösterir.
Manavgat Irmağı, Köprüçay, Düden Çayı, Eşen ve Dim Çayları önemli akarsulardır.
Ayrıca Oymapınar, Manavgat, Karacaören, Alakır ve Korkuteli Barajları, Korkuteli-
Kozağacı Göleti, Korkuteli-Yelten Göleti, Akseki-Cevizli Göleti, Elmalı-Baranda Göleti,
Karacaören II Barajı önemli su kaynaklarıdır.
4.5.1. Tarım Alanlarının Sulanma Durumu
DSİ tarafından etüd edilmiş alanlar içinde 201,162 hektar ekonomik sulanabilir
alan tespit edilmiş olup, bunun %62’si olan 123,614 hektarlık bölümü fiilen sulamaya
açılmıştır.
415.016 hektarlık tarım alanının 14.757 hektarı (%3,5) Köy Hizmetleri, 123.334
hektarı (%29,7) DSİ tarafından sulanmakta olup 73.930 hektar (%17,8) alan ise çiftçiler
tarafından kendi olanakları ile olmak üzere toplam 212.021 hektar sulanmaktadır.
İlde sebze ve çiçek yetiştiriciliğine tahsis edilmiş alanların tamamına yakınının
sulanabilen alanlar olduğu, bunun yanısıra tarla ürünleri yetiştiriciliği yapılan arazilerde
sulanma oranın 1/5 düzeyinde kaldığı görülmektedir.
138
Tablo 50. Antalya İlinde Tarım Arazilerinin Sulanma Durumu (2000)
Bölgeler
Toplam Tarım Alanı
(ha)
KHGM Sulaması
(ha)
DSİ Sulaması
(ha)
DSİ ve KHGM
Sulaması Toplamı
(ha)
Halk Sulaması
(ha)
Toplam Sulanan
Alan
(ha)
Toplam Tarım Alanı
İçinde
Sulanan Alan (%)
I. Alt Bölge 51.987 2.663 14.030 16.693 16.710 33.403 67,44
Finike 7.101 892 4.794 5.686 1.000 6.686 94
Kale 5.350 110 1.860 1.970 810 2.780 52
Kaş 22.536 1.145 1.247 2.392 9.500 11.892 53
Kumluca 17.000 516 6.129 6.645 5.400 12.045 71
II. Alt Bölge 135.534 5.402 90.955 96.357 16.690 113.047 83,62
Merkez 44.894 2.989 34.143 37.132 3.500 40.632 91
Kemer 2.968 820 1.432 2.252 290 2.542 86
Manavgat 45.336 690 33.880 34.570 8.400 42.970 95
Serik 42.336 903 21.500 22.403 4.500 26.903 64
III. Alt Böl. 40.937 2.901 6.035 8.936 14.850 23.786 57,53
Alanya 24.422 1.530 3.950 5.480 9.300 14.780 61
Gazipaşa 16.515 1.371 2.085 3.456 5.550 9.006 55
IV. Alt Böl. 160.800 3.224 12.314 15.538 24.650 40.188 26,21
Elmalı 59.335 1.590 3.380 4.970 13.350 18.320 31
Korkuteli 101.465 1.634 8.934 10.568 11.300 21.868 22
V. Alt Bölge 25.758 567 0 567 1.030 1.597 12,11
Akseki 11.406 166 0 166 400 566 5
Gündoğmuş 12.989 294 0 294 380 674 5
İbradı 1.363 107 0 107 250 357 26
İl Toplamı 415.016 14.757 123.334 138.091 73.930 212.021 49,38
Sulama şekilleri dikkate alındığında, Antalya ilindeki 415.016 hektar olan toplam
tarım alanının %49’38’i (212.021 ha) sulanabilir olduğu, bu alanların %66’sının devlet
tarafından %34’ünün ise halk tarafından sulanan alanlar olduğu görülmektedir.
Grafik 32. Sulanan Alanların Alt Bölgelere Dağılımı
Antalya İlinde Sulanan Alanların Alt Bölgelere Dağılımı
I. Alt Bölge
16%
II. Alt Bölge
53%
III. Alt Bölge
11%
IV. Alt Bölge
19%
V. Alt Bölge
1%
Antalya ilinde mevcut sulanan 212.021 hektar tarım alanının yarıdan fazlası (%53)
II. Alt Bölgede yeralmaktadır. Bununla birlikte, V. Alt Bölgede ise İldeki sulanan arazilerin
yalnızca %1’lik kısmı yeralmaktadır.
139
Grafik 33. Alt Bölgelerde Sulanan Alanlar
Antalya İli Alt Bölgeleri Tarım Alanları İçerisinde Sulanan Alanlar
0
20.000
40.000
60.000
80.000
100.000
120.000
140.000
160.000
180.000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
(ha)
Toplam Tarım Alanı(ha)
Toplam Sulanan Alan(ha)
Alt bölgelerin kendi içinde sulanan alanları irdelendiğinde, %83,62’lik oranla II. Alt
Bölgenin ilk sırada yeraldığı ve bunu sırasıyla %67,44 oranıyla I. Alt Bölgenin ve %57,53
oranıyla da III. Alt Bölgenin takip ettiği görülmektedir.
II. Alt Bölgede sulanan alanların büyük bir kısmı devlet tarafından sulanan
alanlardır. Bu bölgede devlet sulamalarının miktarı, halk sulamalarının yaklaşık 5 katı
büyüklüğündedir. Diğer bölgelerde ise devlet sulamalarının miktarı, halk sulamalarının
altında kalmaktadır.
Grafik 34. Alt Bölgelerde Sulama Şekilleri
Antalya İli Alt Bölgelerinde Devlet ve Halk Sulamaları
Karşılaştırması
0
10.000
20.000
30.000
40.000
50.000
60.000
70.000
80.000
90.000
100.000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
Su
lan
an
Ala
n (
ha)
DSİ ve KHGMS u l a m a l a r ı T o p l a m ı
( h a )
Halk Sulamaları( h a )
4.5.2. İldeki Su Kaynakları
Antalya ili, 365 milyon m³'ü yer altı suyu olmak üzere toplam 16,2 milyar
m³/yıl’lık su potansiyeli ile Türkiye su potansiyelinin %9'unu teşkil etmektedir.
140
Halen inşaatı devam eden ve yatırım programında bulunan saha 26.253 hektar,
planlaması tamamlanıp kesin proje aşamasına gelen saha 29.175 hektar ve etüdleri
devam eden ve etüd edilecek saha ise toplam 22.120 hektardır.
Tablo 51. Antalya İlinde Su Kaynakları
Sıra No Yerüstü Su Kaynakları (hm3/yıl)
1 Eşen-Karaçay 631
2 Demre Deresi 207
3 Finike-Karasu 203
4 Finike-Başgöz Çayı 171
5 Finike-Tekke Pınarı 213
6 Finike-Alakır Çayı 317
7 Finike-Salur Pınarı 110
8 Kırkgözler Çayı 634
9 Düden Çayı 651
10 Aksu Çayı 1.299
11 Köprüçay 3.090
12 Manavgat Çayı 4.748
13 Karpuz Çayı 171
14 Alara Çayı 990
15 Kargı Çayı 246
16 Dim Çayı 509
17 Sedre Çayı 135
18 Bıçkıcı Çayı 171
19 Diğerleri 1.350
Toplam 15.846
Yeraltı su kaynakları 365
Genel Toplam 16.211
Tablo 52. Antalya İli Su Yüzeyleri
Sıra No Su Yüzeyleri (ha)
1 Baraj Göl Alanı Su Yüzeyleri Toplamı 2.054
2 Gölet Göl Alanı Su Yüzeyleri Toplamı 126,9
3 Akarsu Su Yüzeyleri Toplamı 3.027
Toplam Su Yüzeyleri 5.207,9
Göller, Göletler ve Rezervuarlar
Elmalı, Akçay ve Derme Ovaları: Genellikle senenin 8-10 ayında göl halini alan
Karagöl ile gene senenin 6-7 ayında göl halini alan Avlan Gölü vardır. Bu göllerin çevresi
taşkın arttığı zaman bataklık halini alır. Ancak suları çekildiği zaman da ziraata müsaade
eder.
Tablo 53. İnşaatı Tamamlanmış Göletler
Gölet Adı Yeri Sulama Alanı (ha)
Cevizli Akseki
Kozağacı Korkuteli 555
Dikenli Korkuteli 300
Ekşili Merkez(Ekşili) 127
Yelten Korkuteli 160
141
Gölet Adı Yeri Sulama Alanı (ha)
Baranda Elmalı 500
Tablo 54. İnşaatı Devam Eden Göletler
Gölet Adı Yeri Sulama Alanı (ha)
Hatipler Merkez 148
Osmankalfalar Korkuteli 842
Yeşilyayla Korkuteli 505
Doyran Merkez 170
Hacıbekar Korkuteli 202
Tablo 55. Barajlar
Baraj Adı Yeri Sulama Alanı (ha)
Alakır Barajı Kumluca 3.900
Korkuteli Barajı Korkuteli 5.986
Oymapınar Barajı Manavgat
Çayboğazı Barajı Elmalı 13.593
Dim Barajı Alanya 5.312
Hali hazırda DSİ sulamaları olarak işletmeye açılmış sulama projelerinin, toplam
123.614 hektara hizmet verdiği görülmektedir.
İnşaatı devam eden ve etüd – planlama çalışmaları devam eden sulama projeleri
8. Bölümde verilmiştir.
142
BÖLÜM 5. TARIMIN PERFORMANSI
Bu bölümde Tarım Sektörünün GSYİH’ya katkısı, Tarımsal Üretim ve Verimlilik,
Antalya ili Tarımsal Üretim Değerleri ve Üretim Trendleri incelenmiştir.
5.1. TARIM SEKTÖRÜNÜN GSYİH’YA KATKISI
Antalya ilinde tarım Sektörünün il ekonomisi içerisindeki yeri, payı, istihdamdaki
payı, diğer sektörlerle mukayesesi ve tarımsal verimlilik konuları irdelenmiştir.
5.1.1. Tarımın İl Ekonomisindeki Yeri
Antalya ili ekolojik şartların uygunluğu nedeniyle Türkiye'nin önde gelen tarım
merkezleri arasında yer almaktadır.
Tarımsal potansiyelinin zenginliği ve ekolojik koşulların uygunluğu sebebiyle tarım,
Antalya ekonomisinin temel sektörü olma niteliğini taşımaktadır. Özellikle son yirmi yılda
yaşanan hızlı gelişmelere paralel olarak, tarımda kendi yapısında önemli değişimlere ve
gelişimlere sahne olmuştur. Turizm sektöründeki gelişme ve hızlı kentleşme sonucu
özellikle son yıllarda İlde tarımsal ürün talebinde önemli artışlar oluşmuştur. Gayri safi
hasıla payı, gerek tarımda istihdam edilen nüfusun yeri ve gerekse Antalya ili dış
ticaretindeki ağırlığı nedenleriyle tarım Antalya’da önemli sektör olarak yerini
korumaktadır. Bu gelişmeler tarım sektöründe üretim biçimleri ve kültür paternleri
üzerinde önemli değişimlere sebep olmuştur. Bunun sonucu olarak tarımsal üretimde
entansif yöntemlerin kullanımı hızlanmış ve talep yapısındaki gelişmelere bağlı olarak
ürün desenlerinde çeşitlilik artmıştır.
İlin, Türkiye'deki toplu ekilebilir-dikilebilir alanların %1,6'sına sahip olmasıyla
birlikte, tarımsal üretim değeri bakımından ülkeye yaptığı katkı %4,3’tür.
Kentin son 15 yıl içindeki hızlı gelişmesine paralel bir süreç yaşayan tarım sektörü
kendi yapısında da derin değişimlere uğramıştır. 1997 yılı değerleriyle ilin GSYİH'sına
ticaretin katkısı %33,2, tarımın %19, sanayi sektörünün %5,6'dır. Entansif tarımın
uygulandığı yörede, üretim gelirinin yanında istihdam yaratılması da çok önemlidir. İlin
tarımsal üretim yapısı; üretimdeki çeşitlilik ve pazara yönelik üretim açısından dikkat
çekicidir.
Dış piyasaya yönelik kesme çiçek üretiminden aldığı %90 payla Antalya ili merkez
durumundadır.
Antalya yöresi tarımsal üretim deseninde yıllardır buğday ve pamuk ürünleri ağırlık
taşımıştır. Ancak son yıllarda özellikle pamuk üretim alanında önemli azalışlar
yaşanmaktadır. İlde geçmiş yıllarda 40.000 hektar civarında alana sahip olan pamuk
ekilişi, 1998'de 15.000 hektara kadar düşmüştür. Bu durumun büyük ölçüde pamuktan
elde edilen net karın geçmiş yıllara göre azalması ile örtü-altı tarımı ve turunçgil
üretiminin pamuğa göre çok daha karlı olmasından kaynaklanmaktadır.
5.1.1.1. Tarımın GSYİH İçindeki Payı
Tarımın GSYİH içindeki payı 1987 yılı üretici fiyatları baz alındığında; Türkiye
genelinde 1990 yılında %16,3’lük olan payı, 2000 yılında %13,9’a gerilemiştir.
Tablo 56. Tarımın GSYİH’daki Payı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla)
Yıllar 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
TÜRKİYE 16,3 16,1 15,8 14,5 15,3 14,4 14,0 13,3 13,5 13,9 13,9
ANTALYA 21,3 22,1 22,6 22,7 23,1 21,8 21,2 18,6 19,1 20,7 19,1
143
Kaynak: Temel Ekonomik Göstergeler, DPT
Grafik 35. Antalya İli ve Türkiye’de Tarımın GSYİH'daki Payı
Tarımın GSYİH' daki Payı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla)
0,0
5,0
10,0
15,0
20,0
25,0
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
TÜRKİYE
ANTALYA
Aynı değerlendirme Tablo ve Grafikten görüleceği üzere, Antalya il ekonomisi
içerisinde yapıldığında, 1990 yılında %21,3’lük katkı sağlayan Tarım Sektörü, Türkiye
genelinde görülen gerilemeye oranla daha az bir kayıpla 2000 yılında %19,1’lik pay ile
Antalya il ekonomisine (GSH) katkıya devam etmektedir.
Antalya’da cari fiyatlarla ana sektörlerin GSYİH paylarının gelişimi incelendiğinde,
Tarım Sektörü yaklaşık %20’lik oranlarda seyrederken 1999 yılı sonunda yaşanan
ekonomik krizle beraber 2000 yılında sanayi ve inşaat sektörlerinde de görüldüğü gibi
GSYİH payları gerilemiştir.
Grafik 36. Antalya İlinde Sektörlerin GSYİH Payları (%)
Antalya İlinde Sektörlerin GSYİH Payları (%)
0,0
5,0
10,0
15,0
20,0
25,0
30,0
35,0
40,0
Tarım
Sanay
i
İnşa
at
Ticar
et
Topta
n
Ote
l-Res
t. Hizm
etleri
Ulaştırm
a - H
aber
leşm
e
Mali K
uruluş
lar
Konut
Sah
ipliğ
i
Dev
let H
izm
etleri
Cari Fiyatlarla
Sabit Fiyatlarla
Antalya’da turizmin gelişmesine paralel olarak ticaret ve ulaştırma sektörlerinin
1999 yılındaki ekonomik krizden daha az etkilenerek paylarını muhafaza ettikleri ve hatta
bir miktar artırdıkları gözlenmektedir.
144
Grafik 37. Ana Sektörlerin GSYİH Paylarının Gelişimi (% - Cari Fiyatlarla)
Antalya İlinde Ana Sektörlerin GSYİH Paylarının Yıllara Göre Gelişimi ( % - C a r i F i y a t l a r l a )
0,0
5,0
10,0
15,0
20,0
25,0
30,0
35,0
40,0
1995 1996 1997 1998 1999 2000
Tarım
Sanayi
Ticaret
İnşaat
Ulaştırma
5.1.1.2. Tarımda Büyüme Hızı
Tarımda büyüme hızı 1987 yılı baz alınarak üretici fiyatlarıyla değerlendirildiğinde
Türkiye’de Tarım Sektörünün 1990-2000 yılları arasında zaman zaman %7 ilâ %-6,1
arasında değişim yaşadığı görülmektedir.
Tablo 57. Tarımda Büyüme Hızı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla)
Yıllar 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
TÜRKİYE 7,0 -0,9 4,3 -2,2 -0,7 2 4,4 -2,3 7,6 -5 -6,1
ANTALYA -10,6 4,4 11,9 6,2 8,5 1,9 3,9 -4,9 4,9 1,1 -3,7
Kaynak: DPT, Temel Ekonomik Göstergeler, Mayıs 1992, Nisan 1997, Haziran 1999
Antalya ili için aynı değerlendirme yapıldığında 1991-1997 yılları arasında tarımda
büyüme (+) değerler almışken, 1997-2000 yıları arasında ise (+) ve (-) değerler arasında
değişim yaşamakta olduğu görülmektedir.
145
Grafik 38. Antalya İlinde Tarımda Büyüme Hızı (%)
Grafik X. Tarımda Büyüme Hızı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla)
-15
-10
-5
0
5
10
15
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
ANTALYA
TÜRKİYE
Kaynak: DPT, Temel Ekonomik Göstergeler, Mayıs 1992, Nisan 1997, Haziran 1999
5.1.1.3. Tarımın İstihdamdaki Yeri
Antalya ilinde 1980-2000 döneminde toplam istihdam içinde en yüksek paya sahip
olan Tarım Sektöründe istihdam edilenlerin payı sürekli olarak azalmaktadır.
1998 yılında, tarım tek başına Antalya ili istihdamının %57'sini oluşturmaktadır.
Bu oran 1970'den bu yana hızlı bir düşüş eğilimi izlemişse de halen Türkiye ortalamasının
(%42,5) çok üzerindedir. Üstelik tarımsal aktif nüfus göreceli olarak düşmesine karşın
mutlak olarak artmaktadır.
Tarım sektöründen sonra toplam istihdam içinde en yüksek paya sahip olan
hizmet sektörünün payı 1980-2000 döneminde sürekli bir artış göstermiştir. Sanayi
sektöründe artış ve azalış olurken inşaat sektöründe istihdam edilenlerin oranında son 10
yılda azalma gözlenmiştir. 1980-2000 döneminde hizmet, inşaat, sanayi ve tarım
sektörlerinde istihdam edilen nüfus sırasıyla %355,3, %175,3, %103,1, %51,7 oranında
artmıştır.
Tablo 58. Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
Yıllar
ANTALYA TÜRKİYE
Genel
Toplam Tarım (%)
Genel
Toplam Tarım (%)
1970 273.646 217.347 79,4 14.051.209 9.285.224 66,1
1980 351.596 248.913 70,8 17.219.571 9.972.361 57,9
1990 555.859 316.658 57,0 18.047.000 8.845.000 49,0
1999 792.892 451.833 57,0 21.860.000 9.184.000 42,0
2000 760.514 377.654 49.7
Kaynak: DİE
146
Grafik 39. Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
Antalya İlinde ve Türkiye'de Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri ( % )
0,0
10,0
20,0
30,0
40,0
50,0
60,0
70,0
80,0
90,0
1970 1980 1990 1999
ANTALYA
TÜRKİYE
Yıllar itibariyle tarımın istihdamdaki yeri irdelendiğinde, 1970-2000 yılları arasında
Türkiye genelinde %66’dan başlayan oranın gittikçe düştüğü ve %42 düzeyine indiği
görülmektedir.
Antalya ilinde 1970 yılında çalışan nüfusun %80’e yakını tarımda istihdam
edilmekteydi. Bu oran 1990 yılına kadar Türkiye geneline paralel şekilde bir düşüş
göstererek %57 düzeyine inmiş ve 1990-2000 yılları arasında sabit bir düzeyde kalmıştır.
Dolayısıyla Antalya ilinde son 10 yılda çalışan nüfus artarken, tarımda istihdam edilenlerin
oranında düşüş olmamıştır.
Grafik 40. Antalya İlinde Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
Antalya İlinde Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
0
100.000
200.000
300.000
400.000
500.000
600.000
700.000
800.000
900.000
1970 1980 1990 1999
(Çalışan
Sayıs
ı)
Genel Toplam
Tarım
5.1.1.4. Tarımsal Dış Ticaret
Tarım yanısıra diğer sektörler itibariyle Antalya ili ihracat ve ithalat verileri Türkiye
değerleri ile karşılaştırmalı olarak aşağıdaki Tablo’da irdelenmiştir.
147
Tablo 59. Tarımsal Dış Ticaret - Antalya/Türkiye Karşılaştırması (Milyon Dolar)
SEKTÖRLER
2000 2001
İhracat İthalat İhracat İthalat
Miktar % Miktar % Miktar % Miktar %
Tarım 39,7 14,5 12,9 3,4 60,8 36,6 15,2 11,8
Sanayi 226,4 82,7 358,3 94,1 92,8 56 111,1 86,2
Madencilik 7,6 2,8 9,4 2,5 12,3 7,4 2,6 2
Toplam 273,7 100 380,6 100 165,9 100 128,9 100
Türkiye (Tarım) 1 965,4 2 123,6 2 264,0 1 413,2
Antalya/Türkiye 0,02 0,006 2,7 0,8
Kaynak: DPT, Temel Ekonomik Göstergeler, DİE
5.1.1.5. Tarımsal Verimlilik Göstergeleri
1992-2001 döneminde tarım sektörünün GSYİH içindeki payı %16,4’ten %13,6’ya
düşüş gösterirken, sanayi ve hizmet sektörlerinin payları artmıştır.
Sektörel Verimlilik Göstergeleri
Tablo 60. GSYİH İçinde Sektörlerin Payları –(1987 Fiyatlarıyla -%)
Sektörler 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Tarım 16,4 15,0 15,7 15,0 14,6 13,2 13,9 13,9 13,4 13,6
Sanayi 27,1 27,2 27,1 28,3 28,4 29,2 28,9 28,8 28,4 28,4
Hizmetler 56,5 57,8 57,2 56,7 57,0 57,6 57,2 57,3 58,2 58,0
Toplam 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0
Kaynak: DİE
Sivil istihdamın sektörel dağılımı açısından da benzer bir gelişmenin yaşandığı; son
on yıllık dönemde, tarımın istihdamdaki payının azalırken, diğer iki sektörün paylarının
arttığı görülmüştür.
Tablo 61. Sivil İstihdam İçinde Sektörlerin Payları 1992-2001
1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Tarım 44,4 45,4 45,7 43,4 42,8 40,8 40,6 41,4 34,9 36,1
Sanayi 16,8 15,7 16,3 16,2 16,7 17,8 17,4 16,7 18,2 18,1
Hizmetler 38,8 38,9 38,0 40,4 40,5 41,7 42,0 41,9 46,9 45,8
Toplam 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0
Kaynak: DİE
1992 yılı baz alınarak oluşturulan indeksler, son on yılda tarım sektöründe
yaratılan katma değerde kayda değer artışlar görülmediğine dikkati çekmektedir. Dönem
sonu (2001) itibariye tarımsal katma değerde, dönem başına (1992) oranla, yalnızca
%2,3’lük bir artış sağlanabilmiştir. Sanayi ve hizmet sektörlerinde bu artış, sırayla %28,5
ve %26,4 olarak gerçekleşmiştir.
Aynı dönemde, tarım sektöründe çalışanların %15,6 oranında azaldığı, sanayi ve
hizmet kısmında çalışanların ise sırasıyla %11,4 ve %22,4 oranlarında arttığı
görülmüştür. Sonuçta, on yıllık dönem boyunca ülkede sağlanan toplam istihdam artışı
148
%3,7 düzeyinde kalmıştır.
Tablo 62. Ana Sektörler İtibariyle İstihdam İndeksi 1992-2001
1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Tarım 100,0 102,6 106,10 98,4 99,6 94,6 96,5 101,1 81,8 84,4
Sanayi 100,0 93,6 99,5 96,8 102,2 109,0 109,4 107,6 112,2 111,4
Hizmetler 100,0 100,3 100,9 104,9 107,6 110,0 114,4 116,8 125,8 122,4
Toplam 100,0 100,2 103,0 100,6 103,1 103,0 105,6 108,3 104,0 103,7
Kaynak: DİE
Tarım Sektöründe Verimlilik Gelişmeleri
1992-2001 döneminde dönem sonu itibariyle baz yılına göre, işgücü verimliliğinin
tarım sektöründe %21,3, sanayi sektöründe %15,4 ve hizmetler sektöründe %3,3
oranında arttığı hesaplanmıştır. İşgücü verimliliğindeki artış, ekonominin genelinde,
%18,7 olarak gerçekleşmiştir.
Tablo 63. Ana Sektörler İtibariyle İşgücü Verimliliği İndeksi (1992=100)
Sektörler 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Tarım 100,0 96,2 92,4 101,6 104,8 107,7 114,5 103,7 133,2 121,3
Sanayi 100,0 115,7 102,6 118,3 119,9 124,2 123,7 121,8 123,9 115,4
Hizmetler 100,0 110,3 102,5 104,8 110,0 116,8 115,1 107,6 108,8 103,3
Genel Ekonomi
100,0 107,8 99,2 108,8 113,6 122,3 123,0 114,2 127,8 118,7
Kaynak: DİE
Tarım kesiminde, önemli bir üretim artışı gerçekleşmediği halde, çalışan
sayısındaki büyük azalma nedeniyle, özellikle son iki yılda işgücü verimliliğinin arttığı
anlaşılmaktadır.
Tarım sektöründe çalışan kişi başına yaratılan katma değer Türkiye’de 3000 Dolar
civarında seyrederken, bu rakamın bazı AB ülkelerinde 30-40.000 Dolar düzeyinde olduğu
görülmektedir. 1998 yılı itibariyle tarım sektöründe işgücü verimliliğinin, Türkiye’ye
oranla, Avusturya ve Portekiz’de 2, Yunanistan’da 3, İtalya’da 7, Hollanda’da 10 kat fazla
olduğu hesaplanabilmektedir.
Sektörler Arası Verimlilik Karşılaştırmaları
Tablo 64. Ana Sektörler İtibariyle Göreli Verimlilik Düzeyleri
Sektörler 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Tarım 1,00 1,00 1,00 1,00 1,00 1,00 1,00 1,00 1,00 1,00
Sanayi 4,37 5,25 4,85 5,09 5,00 5,04 4,81 5,13 4,07 4,16
Hizmetler 3,94 4,52 4,37 4,07 4,14 4,27 3,96 4,09 3,22 3,36
Genel
Ekonomi 2,71 3,03 2,91 2,90 2,94 3,07 2,91 2,98 2,60 2,65
Kaynak: DİE (Tarımsal İşgücü Verimliliği=100)
Tarım sektörü verimlilik düzeyleri 1,00 kabul edilerek yapılan hesaplama,
geçtiğimiz son on yılın özellikle son iki yılında, göreli verimlik düzeylerinde tarım sektörü
lehine bir iyileştirme olduğunu ortaya koymaktadır. Ancak yine de, tarım sektöründe
149
işgücü verimliliği diğer sektörlerin çok gerisinde bulunmaktadır. Dönem boyunca işgücü
verimliliği, tarıma oranla; sanayide 5 katı, hizmetlerde 4 katı, ulusal düzeylerde ise 3 katı
civarında seyretmiştir. Dönem sonu itibariyle işgücü verimliliği tarıma oranla sanayide 4
katı, hizmetlerde 3,5 katı, ekonominin genelinde 2,5 katı düzeylerine yaklaşmıştır. Bugün
için, çalışan kişi başına yaratılan katma değer, tarım sektöründekinin, sanayide 4,2,
hizmetler sektöründe ise 3,4 katı düzeyindedir. Ayrıca sanayi ve hizmet sektörlerinin
verimlilik düzeyleri arasında da, sanayi sektörü lehine 1,2 katlık bir fark bulunmaktadır.
Tarım sektörü ile diğer sektörler arasındaki işgücü verimliliği düzeylerinin çok
farklı olması, genelde az gelişmiş ekonomilerin bir özelliği olarak bilinmektedir. Bunun
başlıca nedeni de, tarım sektöründe istihdam edilen, daha doğrusu, barınan nüfusun
fazlalığıdır. Gelişmiş ülkelerde aktif nüfusun %5 kadarı tarımda istihdam edilirken,
Türkiye’de bu oran %36’dır. Ama aslında bu oranın yüksekliği, üretime yeterince
katılamayan büyük bir kitlenin (gizli işsizler) tarım kesiminde barınmasının bir sonucudur.
Çünkü araştırmalar, ülkedeki tarımsal üretim etkinliklerinin, mevcut işgücünün %57’siyle
aksamadan sürdürülebileceğini ortaya koymuştur. Dolayısıyla, tarımdaki nüfus fazlalığının
ve düşük işgücü verimliliğinin asıl nedeni, tarım dışı kesimlerde yeterince istihdam
olanağı yaratılmamasıdır. Bu nedenle tarım sektöründe verimliliği arttırıcı teşvikler özel
bir önem taşımaktadır.
Hizmet sektöründe ise yeni katılan işgücünün ancak kayıt dışı alanlarda çalışma
olanağı bulabilmesi nedeniyle, son yıllarda işgücü verimliliği düşme eğilimine girmiş
durumdadır.
Ülkelerin gelişmişlik düzeyi yükseldikçe, sektörler arasındaki verimlilik farkları
azalmaktadır. Nitekim AB ülkelerinde, sanayi ve hizmet sektörlerinde işgücü verimliliğinin
hemen hemen aynı düzeyde olduğu; hatta bazı ülkelerde (örneğin, Lüksemburg ve
İrlanda) hizmetler sektörünün verimlilik açısından sanayinin önüne geçtiği görülmektedir.
Tarım sektöründeki verimlilik düzeyi ise ortalama olarak, diğer iki sektörün %50’si
düzeyindedir. Türkiye’de ise tarım ile sanayi arasındaki verimlilik farklı AB’ye göre çok
fazladır.
5.2. TARIMSAL ÜRETİM
Antalya ili tarımsal üretimi Bitkisel ve Hayvansal Üretim başlıkları altında
irdelenmeye alınmıştır.
5.2.1. Bitkisel Üretim
Kendi içerisinde sebze, meyve, tarla bitkileri, süs bitkileri üretimleri irdelenmiştir.
5.2.1.1. Sebze Üretimi
Beslenme ve sağlık üzerinde önemli yeri olan sebzelerin her geçen gün artan
dünya nüfusuna paralel olarak ihtiyacı karşılayacak miktar ve kalitede üretilmesi
gerekmektedir.
Bir taraftan insanların mükemmel besin maddelerinden bütün yıl yararlanmaları
için gerekli kültürel tedbirler alınırken, diğer taraftan da üstün nitelikli çeşitli
tohumlukların geliştirilmeleri çalışmaları sürdürülmektedir.
Tarım sektörü toplam nüfusun %35’ni, ulusal gelirimizin yaklaşık %15’ini
istihdamın ise %45’ni oluşturmaktadır. Sektör ülke nüfusunun zorunlu gıda maddeleri
ihtiyacını karşılaması, sanayi sektörüne ham madde sağlaması, sanayi ürünlerine talep
yaratması, ulusal gelir ve ihracata katkıları ile büyük öneme sahiptir.
Dünya sebze üretimi 680 milyon ton civarında olup; ülkemizin dünya sebze
üretimi içindeki payı %3,3’dür. Çin’in ise dünya sebze üretiminde en büyük paya sahip
olduğu görülmektedir. Dünya sebze ihracatı 12 milyar Dolar civarında olup, ülkemiz
sebze ihracatı dünya sebze ihracatının %1,2’sini oluşturmaktadır.
150
Tablo 65. Dünya Sebze Üretimi (2001)
Ülkeler Miktar (ton) Pay (%)
Çin 286.770.875 42,3
Hindistan 61.021.500 9,0
A.B.D. 37.697.800 5,6
Türkiye 22.099.012 3,3
İtalya 15.299.071 2,3
Mısır 14.118.529 2,1
Japonya 12.662.989 1,9
Rusya 12.533.800 1,8
Kore 12.156.206 1,8
İspanya 11.998.514 1,8
Diğerleri 191.698.196 28,3
Toplam üretim 678.056.492 100,0
Kaynak:FAO
Ekolojik yapısının uygunluğu nedeniyle önemli bir tarımsal potansiyele sahip olan
ülkemizde 27,7 milyon hektarlık tarım alanının %6,3‘ünde meyvecilik, zeytincilik ve
bağcılık yapılırken, %1,2’sinde sebzecilik faaliyeti sürdürülmekte olup; yılda yaklaşık 35
milyon ton yaş meyve ve sebze üretilmektedir.
Sebze üretimi Türkiye’nin hemen her bölgesine yayılmakla birlikte, her bölgenin
ekolojik yapısına ve büyüklüğüne bağlı olarak toplam üretim içindeki oranı değişmektedir.
Ege, Akdeniz ve Marmara Bölgeleri üretimin en fazla yapıldığı, tür ve çeşit yönünden en
zengin bölgeleri oluşturmaktadır. Akdeniz Bölgesi Örtü-altı Sebze Yetiştiriciliği yönünden;
Ege ve Marmara bölgeleri ise açıkta sebze yetiştiriciliği açısından önemlidir.
5.2.1.1.1. İlin Mevcut Durumu
Antalya‘da sebze ekilişi 2000 yılı verilerine göre; 24.093 hektar açık tarlada,
19.429 hektar örtü-altında olmak üzere toplam 43.522,2 hektar alanda yapılmaktadır.
Antalya ve Antalya alt bölgelerinde sebze gruplarına göre toplam sebze (örtü-altı
+ açık tarla) üretim alanlarının dağılımı tablo ve grafikte gösterilmektedir.
Tablo 66. Alt Bölgelerde Toplam Sebze Üretim Alanlarının Dağılımı (2000)
Sebze Grupları I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
İl Toplamı
Meyvesi Yenen Sebzeler
8573,5 19725,7 5788,5 2935 201,6 37224
Baklagil Sebzeler
387 1802,4 1630 475 177 4471,4
Yaprağı Yenen Sebzeler
23 1051,5 95 160 10 1339,5
Soğansı, Yumru ve Kök Sebzeler
1 290 0 60 34 385
Diğer Sebzeler 2 95 0 5 0 102
TOPLAM 8986,5 22965 7513,5 3635 422,6 43522
Antalya genelinde sebze ekiliş alanının %52,7’si II. Alt Bölgede, %20,6’sı I. Alt
Bölgede, %17,2’si III. Alt Bölgede ve %8,3’ü IV. ve %0,97’si V. Alt Bölgede
bulunmaktadır. Antalya ili sebze ekilişinin %85,5’ini meyvesi yenen sebzeler grubu
oluşturmaktadır.
151
Grafik 41. Sebze Üretim Alanlarının Oransal Dağılımı (2000)
Antalya İli Sebze Grupları Ekiliş Alanlarının Dağılımı
Soğansı, Yumru
ve Kök Sebzeler
0,9%Baklagil
Sebzeler
10,3%
Yaprağı Yenen
Sebzeler
3,1%
Diğer Sebzeler
0,2%
Meyvesi Yenen
Sebzeler
85,5%
Antalya genelinde sebzeler içerisinde meyvesi yenen sebzeler grubunun (domates,
hıyar, biber, patlıcan, kavun, karpuz vb.) ekiliş alanının %85,5’i baklagil sebzelerinin
(taze fasulye, bezelye, bakla vb.) %10,3 yaprağı yenen sebzelerin (lahana, ıspanak,
marul, pırasa vb.) %3,1 soğansı yumru ve kök sebzelerin (sarımsak, soğan, turp vb.)
%0,9 ve diğer sebzelerin (karnabahar) %0,23 oranında olduğu görülmektedir.
Tablo 67. Antalya İli Alt Bölgelerinde Toplam Sebze Üretim Miktarları (ton)
(2000)
Sebze Üretimi
Alt Bölgeler
Antalya Türkiye I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Meyvesi Yenen Sebzeler
710.739 1.157.895 471.782 113.280 6.541 2.460.237 19.283.500
Baklagil Sebzeler
3.151 17.590 18.750 7.625 1.165 48.281 660.000
Yaprağı Yenen Sebzeler
335 19.180 1.635 3.615 27 24.792 1.670.650
Soğansı, Yumru ve Kök Sebzeler
30 5.158 0 1.800 98 7.086 653.450
Diğer Sebzeler 60 1.095 0 200 0 1.355 90.012
TOPLAM 714.315 1.200.918 492.167 126.520 7.831 2.541.751 22.357.612
İl toplam sebze üretiminin %47,2’si II. Alt Bölgede; %28,!’i I. Alt Bölgede;
%19,3’ü III. Alt Bölgede; %4,9’u IV. Alt Bölgede; %0,3’ü V. Alt Bölgede üretilmektedir.
Üretimde 1. sırada olan II. Alt Bölgede üretilen sebzenin %96,4’ünü meyvesi yenen
sebzeler grubu oluşturmaktadır.
152
Grafik 42. Antalya’da Üretilen Sebze Gruplarının Türkiye Üretiminde Payları
(2000)
Antalya'da Üretilen Sebzelerin Türkiye Üretimindeki Payı
7,3%
1,5%1,1%
1,5%
11,3 %12,8%
Meyvesi Yenen
Sebzeler
Baklagil
Sebzeler
Yaprağı Yenen
Sebzeler
Soğansı,
Yumru ve Kök
Sebzeler
Diğer Sebzeler TOPLAM
Türkiye toplam sebze üretiminin %11,36’sı Antalya ilinde üretilmektedir.
Türkiye’deki sebze gruplarıyla karşılaştırıldığında meyvesi yenen sebzelerin %12,8'i,
baklagil sebzelerinin %7,3’ü, yaprağı yenen sebzelerin %1,5’i, soğansı yumru ve kök
sebzelerinin %1,08’i, diğer sebzelerin ise (karnabahar) %1,5’i Antalya'da üretilmektedir.
Grafik 43. Meyvesi Yenen Sebzelerin Alt Bölgelere Göre Oransal Dağılımı (2000)
Üretim Miktarına Göre Meyvesi Yenen Sebzelerin Antalya İli Alt
Bölgelerine Dağılımı
I. Alt Bölge
28,9%
II. Alt Bölge
47,1%
III. Alt Bölge
19,2%
IV. Alt Bölge
4,6% V. Alt Bölge
0,3%
İlde yoğun olarak üretimi yapılan meyvesi yenen sebzeler grubu irdelendiğinde
ise; %47’sinin II. Alt Bölgede, %29’unun I. Alt Bölgede, %19’unun III. Alt Bölgede,
%4,6’sının IV. ve %0,26’sının V. Alt Bölgelerde üretildiği görülmektedir.
153
5.2.1.1.2. Örtü-altı Sebze Üretimi
Antalya’da seracılık ilk kez 1940 yılından sonra Merkez İlçenin doğu mahallelerinde
kent halkının sebze ihtiyacını karşılamak amacıyla cam seraların kurulması ile başlamıştır.
1950 yılından sonra Merkez ilçeye bağlı yakın köylerde, Serik ve Alanya ilçelerine bağlı
köylerde seracılık yaygınlaşmıştır.
Demir konstrüksiyonlu cam örtülü seralar pahalı olması nedeni ile sınırlı sayıda
artarken, ahşap konstrüksiyonlu plastik örtülü seralar hızla çoğalmıştır. 1980’li yıllara
kadar tekli, küçük ebatlı cam seralar yapılırken; sonraki yıllarda bir dekarın üzerinde
büyük hacimli blok, poliblok cam seralar yapılmıştır.
Tarım Bakanlığınca 1984-1986 yıllarında uygulanan II. Meyve Sebze İhracatını
Geliştirme Projesi, 1989-1995 yılları arasında uygulanan Kaynak Kullanımı Destekleme
Fonu Projesi ve T.C. Ziraat Bankası’nca uygun faiz oranlarında kullandırılan Sera Yatırım
ve İşletme kredileri seracılığın gelişmesinde olumlu etki yapan Devlet destekleridir.
Bugün İlde cam seralar tekli veya bloklar halinde yapılmaktadır. Cam seralarda
iskelet demir, örtü malzemesi camdır. Plastik seralarda ise iskelet boru veya profil demir,
örtü malzemesi plastiktir. Yöremizde UV, UV+IR, UV+IR+Antifok+Antibak. katkılı
plastiklerin kullanımı da yaygınlaşmıştır.
İlde tohum ve fide üretimi yapan firmaların bir kısmı ithal seralar ile işletmelerini
kurmuşlardır. Seraların iskelet malzemesi galvanizli boru, örtü malzemesi ise
policarbondur. İthal edilen seralar Hollanda, Fransa, İspanya ve İsrail orjinlidir. Örtü-altı
yetiştiriciliğin yoğun olarak yapıldığı İlde ithal sera benzeri sera imal eden atölyelerin
kurulması dövizimizin yurtiçinde kalmasını sağlayacaktır. Tarteks, İnser, Camser gibi
büyük firmalar ithal sera benzeri imalat yapmaktadırlar.
İlde örtü-altı yetiştiriciliği tek ürün ve çift ürün olmak üzere iki şekilde
yapılmaktadır. Çift ürün yetiştiriciliği ilkbahar ve sonbahar yetiştiriciliği şeklindedir.
Örtü-altı sebze üretimi genel olarak küçük aile işletmeleri tarafından
yapılmaktadır. Bu işletmeler bu güne kadar mevcut ekolojik koşullardan yararlanarak
minimum masraf ile üretim yapmaktadırlar. Seralarda ısıtma maliyetlerinin yüksek oluşu
nedeni ile çift ürün yetiştirme sistemi bir noktada zorunlu olarak ortaya çıkmıştır. Bu
sistemde yetiştiricilik büyük oranda dış koşullara bağlı kalmakta ve bitkiler oldukça
değişken bir ortamda gelişme göstermektedirler. Ayrıca ürün fiyatlarının yüksek olduğu
dönemlerde pazar boş kalmakta ve karlılık azalmaktadır.
Tablo 68. Yıllar İtibariyle Örtü-altı Alanların Antalya ve Türkiye Genelinde
Dağılımı
Yıllar
Toplam Kapalı Alan
Cam Sera Alanı
Plastik Sera Alanı
Yüksek Plastik
Tünel Alanı
Alçak Plastik
Tünel Alanı
(da) % (da) % (da) % (da) % (da) %
1988-1989 Antalya 64.556 25 13.176 83 39.201 56 12.179 6
Türkiye 259.995 15.859 69.523 210.613
1989-1990 Antalya 65.773 19 14.348 83 39.483 65 11.942 6
Türkiye 343.946 17.223 60.998 270.990
1990-1991 Antalya 74.167 21 17.714 86 43.989 69 12.464 5
Türkiye 341.408 30.601 63.916 256.891
1991-1992 Antalya 82.593 23 19.695 83 50.305 59 12.593 5
Türkiye 355.664 23.649 84.793 247.222
1992-1993 Antalya 88.683 30 21.965 82 54.328 58 12.390 7
Türkiye 300.253 29.919 94.250 176.084
1993-1994 Antalya 94.657 31 23.759 76 55.518 76 15.380 9
154
Yıllar
Toplam
Kapalı
Alan
Cam Sera
Alanı
Plastik Sera
Alanı
Yüksek
Plastik
Tünel Alanı
Alçak
Plastik
Tünel Alanı
(da) % (da) % (da) % (da) % (da) %
Türkiye 301.876 31.215 99.549 171.112
1994-1995 Antalya 100.427 29 25.733 80 56.599 52 18.095 9
Türkiye 347.965 32.085 113.119 202.761
1995-1996 Antalya 104.468 28 28.822 80 54.350 50 5.536 15.760 7
Türkiye 368.839 35.972 118.624 214.243
1996-1997 Antalya 107.953 30 31.657 80 54.941 42 5.645 15.710
Türkiye 364.511 39.512 131.676 193.322
1997-1998 Antalya 119.503 28 37.873 80 58.280 48 8.010 19 15.340 7
Türkiye 427.386 47.102 121.129 41.783 217.372
1998-1999 Antalya 133.566 33 43.064 81 66.766 47 8.219 20 15.517 9
Türkiye 410.616 52.989 140.561 41.553 175.514
1999-2000 Antalya 141.763 34 47.068 83 70.104 47 9.485 21 15.106 9
Türkiye 421.973 56.814 148.089 44.380 172.690
2000-2001 Antalya 147.457 34 50.563 83 72.685 47 8.679 16 15.530 9
Türkiye 434.472 60.876 153.610 52.899 167.088
2001-2002 Antalya 155.001 33 53.058 84 75.440 36 11.122 7 15.380 46
Türkiye 466.815 63.513 210.094 159.971 33.236
İlde 1988-1989 üretim döneminden 2001-2002 dönemine kadar toplam
örtü-altı alanlarda %140 oranında bir artış gerçekleşmiştir.
Grafik 44. Yıllar İtibariyle Üretim Yapılan Örtü-Altı Alanların Gelişimi
Örtü Altı Alanların Antalya ve Türkiye Genelinde Yıllar İtibariyle Artışı
0
50.000
100.000
150.000
200.000
250.000
300.000
350.000
400.000
450.000
500.000
1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Türkiye
Antalya
Türkiye örtü-altı alanlarında 1988-1991 yılları arasında yükselme görülürken,
1991-1992 üretim döneminde alçak tünel alanlarının azalması dolayısıyla toplam alanda
ani bir düşüş görülmektedir. 2000 yılından itibaren alanlardaki artış belirli bir seyir
izlemektedir. Son yıllarda Türkiye’deki alçak plastik tünel alanları, yüksek plastik tünel ve
plastik sera alanlarına kaymıştır. Antalya ilinde ise 1988 yılından itibaren örtü-altı
155
alanlarında belirli bir artış görülmektedir.
Grafik 45. Yapısına Göre İlin Örtü-altı Alanları (2000-2001)
Türkiye ve Antalya Örtü Altı Alanların Karşılaştırması
0
50.000
100.000
150.000
200.000
250.000
Cam Sera Plastik Sera Yüksek Plastik Alçak Plastik
(da
)
Antalya
Türkiye
İlde 1999-2000 yılı itibariyle örtü-altı alanı 141.763 dekar iken 2001-
2002 döneminde 155.001 dekara yükselmiştir. 2001-2002 yılında Türkiye cam
sera alanlarının %84’ü, plastik sera alanlarının %36’sı, yüksek plastik tünelin
%7’si, alçak plastik tünelin ise %46’sıyla birlikte; toplam Türkiye örtü-altı
alanlarının %33’ü Antalya’da bulunmaktadır.
İlde 2001-2002 üretim döneminde toplam 155.001 dekar örtü-altı
alanının %95,85 sebze, % 2,23 meyve, % 1,92 inde süs bitkisi
yetiştirilmektedir.
Tablo 69. Alt Bölgelerde Örtü-altı Sebze Ekiliş Alanlarının Dağılımı (2000)
Alt Bölgeler Ekiliş (da)
Meyvesi
Yenen Sebzeler
Baklagil Sebzeleri
Yaprağı
Yenen Sebzeler
Soğansı, Yumru ve Kök
Sebzeler
Diğer Sebzeler
Toplam
I. Alt Bölge
Cam Sera 15.714 0 0 0 0 15.714
Plastik Sera 59.666 535 0 0 0 60.201
Plastik Tünel 3.645 25 0 0 0 3.670
Toplam 79.025 560 0 0 0 79.585
II. Alt Bölge
Cam Sera 32.490 235 12 0 0 32.737
Plastik Sera 21.585 105 3 0 0 21.693
Plastik Tünel 4.332 14 0 0 0 4.346
Toplam 58.407 354 15 0 0 58.776
III. Alt Bölge
Cam Sera 15.596 1.300 0 0 0 16.896
Plastik Sera 20.614 1.100 0 0 0 21.714
Plastik Tünel 15.935 1.050 0 0 0 16.985
Toplam 52.145 3.450 0 0 0 55.595
V. Alt Bölge
Cam Sera 20 0 0 0 0 20
Plastik Sera 316 0 0 0 0 316
Plastik Tünel 0 0 0 0 0 0
Toplam 336 0 0 0 0 336
İl Toplamı
Cam Sera 63.820 1.535 12 0 0 65.367
Plastik Sera 102.181 1.740 3 0 0 103.924
Plastik Tünel 23.912 1.089 0 0 0 25.001
156
Alt Bölgeler Ekiliş (da)
Meyvesi
Yenen Sebzeler
Baklagil
Sebzeleri
Yaprağı
Yenen Sebzeler
Soğansı, Yumru
ve Kök Sebzeler
Diğer
Sebzeler Toplam
Toplam 189.913 4.364 15 0 0 194.292
İlin I., II., III. Alt Bölgelerinde yoğun olarak, V. Alt Bölgede de çok az miktarda
örtü-altında sebze yetiştiriciliği yapılmaktadır. IV. Alt Bölgede (Elmalı, Korkuteli
ilçelerinde) seracılık ısıtma probleminden dolayı yaygınlaşmamıştır. Bu bölgemizde 2002
yılında bazı büyük firmalar yaz üretimi için örtü altında kesme çiçek yetiştiriciliğine
başlamışlardır.
I. Alt Bölgede en fazla üretim alanı plastik serada, II. Alt Bölgede cam serada, III.
Alt Bölgede ise yine plastik seradadır.
Örtü-altında toplam alanın %97,7’sini meyvesi yenen sebzeler grubu
oluşturmaktadır. Meyvesi yenen sebzeler grubundan özellikle domates, biber, patlıcan,
hıyar ve sakız kabağı İlde en fazla yetiştirilen sebzelerdir. Soğansı yumru ve kök sebzeler
ile diğer sebzeler grubu örtü-altında yetiştirilmemektedir.
I. Alt Bölgede plastik sera alanlarının oranı %75,6 iken, cam sera alanının oranı
%19,7 dır. II. Alt Bölgede cam sera alanını oranı %55,6 iken plastik sera alanının oranı %
36,9; III. Alt Bölgede ise plastik sera alanlarının oranı % 39, cam sera alanını oranı %30
dur. İldeki örtü-altı ekiliş alanlarının %41, I. Alt Bölgede, %30, II. Alt Bölgede, % 28,6
III. Alt Bölgede ve % 0,17 si V. Alt Bölgede bulunmaktadır.
Tablo 70. İlçeler Bazında Örtü-altı Sebze Ekiliş Alanları ve Üretimleri (2000)
İlçeler
Meyvesi Yenen Sebzeler
Yaprağı Yenen
Sebzeler
Baklagil Sebzeleri
İl Toplamı
Ekiliş Alan (da)
Üretim (ton)
Ekiliş Alan (da)
Üretim (ton)
Ekiliş Alan (da)
Üretim (ton)
Ekiliş Alan (da)
Üretim (ton)
I. Alt Bölge 79.025 686.071 0 0 560 908 79.585 686.979
Finike 10.110 135.285 0 0 40 120 10.150 135.405
Kale 8.840 84.588 0 0 20 38 8.860 84.626
Kaş 10.450 101.400 0 0 0 0 10.450 101.400
Kumluca 49.625 364.798 0 0 500 750 50.125 365.548
II. Alt Bölge 58.407 612.230 15 1.870 354 1.160 58.776 615.260
Merkez 42.146 441.258 15 1.870 350 1.156 42.511 444.284
Kemer 201 1.326 0 0 4 4 205 1.330
Manavgat 6.610 52.560 0 0 0 0 6.610 52.560
Serik 9.450 117.086 0 0 0 0 9.450 117.086
III. Alt Bölge 52.145 454.537 0 0 3.450 8.150 55.595 462.687
Alanya 36.800 289.325 0 0 1.600 4.050 38.400 293.375
Gazipaşa 15.345 165.212 0 0 1.850 4.100 17.195 169.312
V. Alt Bölge 336 2.938 0 0 0 0 336 2.938
Gündoğmuş 334 2.923 0 0 0 0 334 2.923
İbradı 2 15 0 0 0 0 2 15
Toplam 189.913 1.755.776 15 1.870 4.364 10.218 194.292 1.767.864
İlde en fazla örtü-altında sebze yetiştiriciliği I. Alt Bölgede yapılmaktadır. Bu bölge
içerisinde Kumluca birinci sıradadır. I. Alt Bölgeyi II. ve III. Alt Bölgeler izlemektedir. II.
Alt Bölgede Merkez ilçe, III. Alt Bölgede ise Alanya birinci sıradadır.
157
Grafik 46. Alt Bölgelerde Örtü-altı Ekiliş ve Üretim Oranları (2000)
Antalya İli Alt Bölgelerinde Örtü Altı Sebze Ekiliş Ve Üretim Oranları
0
0,05
0,1
0,15
0,2
0,25
0,3
0,35
0,4
0,45
I. A
lt B
ölg
e
Fin
ike
Kale
Kaş
Ku
mlu
ca
II. A
lt B
ölg
e
Merk
ez
Kem
er
Man
avg
at
Seri
k
III. A
lt B
ölg
e
Ala
nya
Gazip
aşa
Ekiliş %
Üretim %
Örtü-altı ekiliş ve üretim miktarına ait grafiği incelediğimizde I. Alt Bölgedeki
toplam ekiliş alanının %63 ve üretim miktarının da %53’ü Kumluca ilçesinin, II. Alt
Bölgedeki ekiliş alanının ve üretim miktarının %72 Merkez ilçenin, III. Alt Bölgedeki ekiliş
alanının %69 ve üretim miktarının %63’ü Alanya ilçesine ait olduğu görülmektedir.
Grafik 47. Alt Bölgeler Örtü-altı Sebze Üretimi
Antalya İli Alt Bölgelerinde Sebze Üretim Miktarları
0
200.000
400.000
600.000
800.000
1.000.000
1.200.000
1.400.000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
(to
n)
Meyvesi Yenen Sebzeler
Baklagil Sebzeler
Yaprağı Yenen Sebzeler
Soğansı, Yumru ve Kök Sebzeler
Diğer Sebzeler
TOPLAM
Grafik incelendiğinde örtü-altı üretiminin genellikle meyvesi yenen sebzeler
grubundan oluştuğu görülmektedir.
5.2.1.1.3. Açık Tarla Sebze Üretimi
Antalya ilinde 2000 yılı verilerine göre toplam 24.093 hektar açık alanda sebze
ekilişi yapılmıştır. Bu alan içerisinde en fazla II. Alt Bölgede üretim yapılmaktadır.
Özellikle domates, biber, kavun, karpuz, taze fasulye ve patlıcan yoğun olarak
yetiştirilmektedir. II. Alt Bölgeyi IV. Alt Bölge izlemektedir. Bu bölgede de en fazla
158
domates, karpuz, taze fasulye, kavun, sakız kabağı yetiştirilmektedir. Açık tarlada sebze
üretimi yapılan üçüncü yoğun bölgemiz III. Alt Bölgedir. Burada da taze fasulye,
domates, bezelye, bakla ve hıyar üretimi yoğunluktadır.
Yaz sebzeleri yanında; beyaz lahana, ıspanak, marul, pırasa, kırmızı lahana, soğan
en fazla yetiştirilen kış sebzeleridir.
Açık tarla sebze yetiştiriciliğinde üretimde standart tohum kullanımı yanında hibrit
tohum kullanımı da gün geçtikçe artmaktadır. Ayrıca açık tarla üretiminde örtü-altı
tarımıyla devreye giren sulama sistemleri yaygınlaşmıştır.
Tablo 71. Alt Bölgeler Açık Tarla Sebze Ekiliş Alanlarının Dağılımı (ha) (2000)
Sebze üretimi I. Alt
Bölge II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
İl Toplamı
Meyvesi yenen sebzeler 671 13.885 574 2.935 168 18.233
Baklagil sebzeleri 331 1.767 1.285 475 177 4.035
Yaprağı yenen sebzeler 23 1.050 95 160 10 1.338
Soğansı yumru ve kök sebzeler
1 290 0 60 34 385
Diğer sebzeler 2 95 0 5 0 102
Toplam 1.028 17.087 1.954 3.635 389 24.093
Açık tarlada yetiştirilen toplam sebze ekilişlerinin %70,92'i II. Alt Bölgemizdedir.
Bunu %15'lik oranla IV. Alt Bölge izlemektedir. Toplam ekilen alan içerisinde meyvesi
yenen sebzelerin oranı % 75,6, baklagil sebzelerinin oranı %16,7, yaprağı yenen
sebzelerin oranı %5,5, soğansı yumru ve kök sebzelerinin oranı %1,59, diğer sebzelerin
(karnabahar) oranı ise %0,4'tür.
Tablo 72. Açık Tarlada Yetiştirilen Sebze Üretim Miktarları (ton) (2000)
Sebze üretimi I. Alt
Bölge II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge İl Toplamı
Meyvesi yenen sebzeler 24.668 545.665 17.245 113.280 3.603 704.461
Baklagil sebzeleri 2.243 16.430 10.600 7.625 1.165 38.063
Yaprağı yenen sebzeler 335 17.310 1.635 3.615 27 22.922
Soğansı yumru ve kök sebzeler 30 5.158 0 1.800 98 7.086
Diğer sebzeler 60 1.095 0 200 0 1.355
Toplam 27.336 585.658 29.480 126.520 4.893 773.887
Açık tarlada yetiştirilen toplam sebze üretim miktarına bakıldığında %75,7 oranla
II. Alt Bölgenin birinci sırada olduğu görülmektedir. Bunu %16,34’lük oranla IV. Alt Bölge
izlemektedir.
Meyvesi yenen sebzeler grubu, Antalya’da üretimi yapılan açık tarla sebze
üretim miktarının % 91’ini oluşturmaktadır. Bunu %5 ile Baklagil sebzeleri, %3 ile
yaprağı yenen sebzeler izlemektedir.
5.2.1.1.4. İlde En Fazla Üretimi Yapılan Bazı Sebzelerin İrdelenmesi
İlde üretilen bazı sebzelerin üretim miktarları ve alt bölgeler göre dağılımı
aşağıdaki tablodan incelenebilir.
Tablo 73. Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları (2000)
Sebzeler Alt Bölgeler Antalya TÜRKİYE
159
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Domates 339.643 844.189 149.280 66.250 4.015 1.403.377 8.890.000
Patlıcan 83.330 50.991 14.652 500 341 149.814 924.000
Hıyar 81.250 103.528 303.900 3.300 1.784 493.762 1.825.000
Biber 141.931 55.961 1.925 5.125 313 205.255 1.480.000
Kavun 26.600 42.048 50 5.900 0 74.598 5.805.000
Karpuz 12.010 48.350 0 28.000 0 88.360
Kabak (sakız) 25.930 12.308 1.975 3.750 64 44.027 260.000
Fasulye (taze) 2.331 12.810 15.690 7.250 791 38.872 514.000
Bezelye 190 60 1.200 0 25 1.475 48.000
Marul 0 5.465 800 75 10 6.350 333.000
Bakla (taze) 630 4.600 1.860 0 348 7.438 45.000
Lahana (beyaz) 15 6.650 0 2.500 0 9.165 622.000
Pırasa 240 3.840 625 350 5 5.060 308.000
Ispanak 80 2.100 160 60 11 2.411 205.000
Soğan 0 4.450 0 0 96 4.546 228.000
Havuç 0 0 0 1.800 0 1.800 235.000
Karnabahar 60 1.095 0 200 0 1.355 90.000
Türkiye domates üretiminin %15,7’si, hıyar üretiminin %27’si, sakız
kabağı üretiminin %16,9’u, bakla üretiminin %16,5’u, patlıcan üretiminin
%16,sı, biber üretiminin %13,8’i, taze fasulye üretiminin %7,5’u, bezelye
üretiminin %3’ü, kavun-karpuz üretiminin %2,8’i,marul üretiminin %1,9’u, lahana
üretiminin %1,5’i Antalya ilinde yapılmaktadır.
Grafik 48. Bazı Sebze Türlerinin Üretim Miktarları
Bazı Sebzelerin Antalya ve Türkiye Üretim Miktarları (2000)
0
1.000.000
2.000.000
3.000.000
4.000.000
5.000.000
6.000.000
7.000.000
8.000.000
9.000.000
10.000.000
DOMATES PATLICAN HIYAR BİBER
(to
n)
Antalya
Türkiye
Türkiye sebze üretiminde önemli bire yere sahip olan Antalya’daki domates
üretiminin ¾’ü I. ve II. Alt Bölgelerde yapılmaktadır.
160
Grafik 49. Bazı Sebzelerin Alt Bölgeler Bazında Üretim Miktarları (2000)
Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları
0
100.000
200.000
300.000
400.000
500.000
600.000
700.000
800.000
900.000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
ALT BÖLGELER
(to
n)
Domates
Patlıcan
Hıyar
Biber
Toplam il üretimi içinde I. Alt Bölge %69’luk payla biber üretiminde, II. Alt Bölge
%60’lık payla domates üretiminde, III. Alt Bölge %61,5’u payla hıyar üretiminde birinci
sırayı almaktadır. Ancak I. Alt Bölge kendi içinde irdelendiğinde ise domates birinci sırayı
almaktadır.
Tablo 74. Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları-I (2000)
İLÇELER
Domates Biber Hıyar
Ekilen Alan (ha)
Üretim (ton)
Verim (kg/ha)
Ekilen Alan (ha)
Üretim (ton)
Verim (kg/ha)
Ekilen Alan (ha)
Üretim (ton)
Verim (kg/ha)
I. Alt Bölge 3.593 339.643 94.540 1.862 141.931 76.209 781 81.250 104.033
Kumluca 1.755 104.350 59.459 1.088 106.448 97.883 525 38.850 74.000
Finike 695 106.280 152.921 42 1.595 38.434 107 17.350 162.150
Kaş 884 94.000 106.335 267 11.000 41.199 4 400 100.000
Kale 259 35.013 135.394 466 22.888 49.074 145 24.650 170.000
II. Alt Bölge 10.516 844.189 80.277 2.613 55.961 21.420 775 103.528 133.550
Kemer 9 733 82.360 3 149 43.824 1 47 58.750
Merkez 4.272 413.536 96.799 514 18.187 35.370 378 50.021 132.191
Serik 3.010 227.420 75.555 1.845 29.125 15.786 200 29.850 149.250
Manavgat 3.225 202.500 62.791 250 8.500 34.000 196 23.610 120.459
III. Alt Bölge 2.249 149.280 66.388 124 1.925 15.524 3.107 303.900 97.827
Alanya 1.747 112.440 64.362 97 1.770 18.247 2.045 174.200 85.183
Gazipaşa 502 36.840 73.445 27 155 5.741 1.062 129.700 122.186
IV. Alt Bölge 1.500 66.250 44.167 215 5.125 23.837 130 3.300 25.385
Elmalı 1.250 56.250 45.000 160 3.600 22.500 80 1.800 22.500
Korkuteli 250 10.000 40.000 55 1.525 27.727 50 1.500 30.000
V. Alt Bölge 118 4.015 34.141 31 313 10.229 21 1.784 83.364
Akseki 5 75 15.000 3 12 4.000 1 5 5.000
Gündoğmuş 107 3.920 36.499 27 299 11.241 20 1.779 87.206
İbradı 5 20 3.846 1 2 2.000 0 0 0
İL TOPLAMI 17.975 1.403.377 78.075 4.845 205.255 42.368 4.814 493.762 102.566
I. Alt Bölge kendi içinde irdelendiğinde, örtü-altı alanlarının en yoğun olduğu
161
Kumluca ilçesinde domates ekiliş alanı fazla olmasına rağmen, hektara verim Finike, Kaş,
Kale ilçelerine kıyasla düşüktür. Biberde ise Kumluca ilçesi ön plana çıkmaktadır. Bunun
nedenlerinden birisi, yetiştiricilik dönemlerinin farklı olmasıdır. Hıyarda, Kale ve Finike
ilçelerinde Kumluca’ya göre hektara verim oldukça yüksektir.
II. Alt Bölgede Merkez ilçede domates üretim alanı 1. sırayı almaktadır. Ancak açık
tarla sebze üretimi yoğun olduğu için hektara verimler düşük olmaktadır. III. Alt Bölgede
ise hektara verim açısından domates ve biber üretiminde Alanya, hıyar üretiminde ise
Gazipaşa’daki yetiştiriciliğin daha verimli olduğu görülmektedir. IV. ve V. Alt
Bölgelerimizde özellikle açık tarla sebzeciliği yapılmaktadır.
Tablo 75. Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları-II
(2000)
İLÇELER
Patlıcan Karpuz
Ekilen Alan (ha)
Üretim (ton)
Verim (kg/ha)
Ekilen Alan (ha)
Üretim (ton)
Verim (kg/ha)
I. Alt Bölge 1.071 83.330 77.806 301 12.010 39.900
Kumluca 940 74.400 79.149 0 0 0
Finike 91 6.430 70.659 0 0 0
Kaş 30 1.200 40.000 300 12.000 40.000
Kale 10 1.300 130.000 1 10 10.000
II. Alt Bölge 1.349 50.991 37.805 1.810 48.350 26.713
Kemer 1 38 47.500 0 0 0
Merkez 576 32.440 56.368 620 18.600 30.000
Serik 553 11.513 20.838 560 17.000 30.357
Manavgat 220 7.000 31.818 630 12.750 20.238
III. Alt Bölge 1.953 14.652 7.501 0 0 0
Alanya 1.900 13.650 7.184 0 0 0
Gazipaşa 53 1.002 18.764 0 0 0
IV. Alt Bölge 20 500 25.000 700 28.000 40.000
Elmalı 10 150 15.000 550 22.000 40.000
Korkuteli 10 350 35.000 150 6.000 40.000
V. Alt Bölge 20 341 17.050 0 0 0
Akseki 4 40 10.000 0 0 0
Gündoğmuş 15 300 20.000 0 0 0
İbradı 1 1 1.000 0 0 0
İL TOPLAMI 4.413 149.814 33.947 2.811 88.360 31.434
Toplam sebze ekiliş alanı olarak; I. Alt Bölgede bulunan Kumluca‘da meyvesi
yenen sebzeler grubundan domates ilk sırayı almakta; bunu biber (Sivri ve Çarliston),
patlıcan ve hıyar izlemektedir. II. Alt Bölgede bulunan Merkez ilçe de ise domates,
karpuz, patlıcan, biber ve hıyar yetiştirilmektedir. Ayrıca Merkez ilçe örtü-altında kesme
çiçek yetiştiriciliği konusunda birinci sıradadır. III. Alt Bölgede yer alan Alanya ilçesinde
en fazla yetiştirilen sebzeler arasında hıyar, patlıcan, biber ve domates yer almaktadır.
Patlıcan ekiliş alanı olarak Alanya 1. sırada olmasına rağmen hektara verim
oldukça düşüktür. Verim açısından Kale 1. sırayı alırken bunu Kumluca, Finike ve Merkez
ilçe izlemektedir.
Karpuz üretiminde ise Manavgat, Merkez ilçe, Serik ve Elmalı ekim alanında
sıralamaya girerken hektara verim açısından Elmalı, Korkuteli ve Kaş ön plana
çıkmaktadır.
162
Tablo 76. Antalya’da Yıllar İtibariyle Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları ve
Alanları Y
ılla
r
Üretim Şekli
Domates Biber Hıyar
Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton)
19
90
Tarla 6.519,0 337.757 2.526,0 62.686 407,0 8.096
Örtü-altı 2.939,0 201.179 1.178,7 45.843 1.635,1 172.163
Toplam 9.458,0 538.936 3.704,7 108.529 2.042,1 180.259
19
91
Tarla 6.593,0 341.735 1.858,0 43.168 309,0 4.970
Örtü-altı 3.529,1 299.347 1.197,9 47.936 1.972,5 236.438
Toplam 10.122,1 641.082 3.055,9 91.104 2.281,5 241.408
19
92
Tarla 7.641,0 378.575 2.041,0 48.536 305,0 5.315
Örtü-altı 4.171,8 305.420 1.382,5 54.315 1.991,4 238.143
Toplam 11.812,8 683.995 3.423,5 102.851 2.296,4 243.458
19
93
Tarla 7.243,0 359.375 2.255,0 50.018 311,0 5.215
Örtü-altı 4.818,9 410.233 1.258,5 53.379 2.089,2 252.025
Toplam 12.061,9 769.608 3.513,5 103.397 2.400,2 257.240
19
94
Tarla 7.225,0 358.206 2.309,0 51.605 268,0 4.315
Örtü-altı 4.998,5 425.373 1.220,4 55.621 2.654,4 324.273
Toplam 12.223,5 783.579 3.529,4 107.226 2.922,4 328.588
19
95
Tarla 8.151,0 397.465 2.146,0 49.555 259,0 3.775
Örtü-altı 5.569,5 515.020 1.178,1 59.976 2.784,6 340.974
Toplam 13.720,5 912.485 3.324,1 109.531 3.043,6 344.749
19
96
Tarla 7.380,0 360.745 2.235,0 52.647 289,0 4.225
Örtü-altı 6.013,1 567.988 1.246,6 54.932 2.832,1 335.688
Toplam 13.393,1 928.733 3.481,6 107.579 3.121,1 339.913
19
97
Tarla 8.307,0 477.958 2.343,0 55.959 276,0 4.180
Örtü-altı 6.758,9 647.772 1.325,2 67.276 2.676,7 318.400
Toplam 15.065,9 1.125.730 3.668,2 123.235 2.952,7 322.580
19
98
Tarla 8.087,0 463.574 2.182,0 50.690 271,0 3.730
Örtü-altı 8.214,2 827.957 1.721,3 82.602 3.654,1 377.801
Toplam 16.301,2 1.291.531 3.903,3 133.292 3.925,1 381.531
19
99
Tarla 8.406,0 480.024 2.445,0 57.422 350,0 5.650
Örtü-altı 9.253,9 895.412 1.683,4 129.876 4.188,9 446.598
Toplam 17.659,9 1.375.436 4.128,4 185.703 4.538,9 452.248
20
00
Tarla 8.392,0 465.835 2.826,0 56.437 276,0 2.980
Örtü-altı 9.582,8 937.542 2.018,6 148.818 4.538,1 487.482
Toplam 17.974,8 1.403.377 4.844,6 205.255 4.814,1 490.462
1990-2000 yılları arasında önemli ürünlerde yapılan inceleme sonucu en fazla
artışın örtü-altı domates üretim alanlarında 226 kat olduğu görülmüştür. Bunu örtü-
altında hıyar 177,5 kat ve örtü-altında biber %71,2 oranla izlemektedir. Açık tarlada
domates üretim alanlarında %28,7, biber üretim alanlarında %11,8 artışın, hıyar üretim
alanında ise %32,1 oranında düşüşün olduğu görülmektedir.
163
Grafik 50. Bazı Sebzelerin Yıllar İtibariyle Üretim Miktarları
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Bazı Sebzelerin Üretim
Miktarlarındaki Değişimler
0
200.000
400.000
600.000
800.000
1.000.000
1.200.000
1.400.000
1.600.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
(to
n)
Domates
Biber
Hıyar
1990-2000 yılları arasında domates, biber ve hıyar üretim miktarları üzerindeki
değerlendirmede domates üretim miktarının %160, biber üretim miktarının %89 oranında
arttığı görülmüştür. Açık tarladaki hıyar ekim alanlarının %32,1 oranında azalmasına
karşılık örtü-altı ekim alanlarının artışıyla birlikte hıyar üretim miktarında da %172’lik
artış olduğu görülmektedir.
5.2.1.1.5. Sebze Tohumluk Çalışmaları
Bir bitkinin ortaya koyduğu verim veya ürün kalitesi o bitkiyi yetiştirmede
kullanılan tohumun taşıdığı potansiyel ile yakından ilgilidir. Gübreleme, çapalama,
sulama, ilaçlama vb. gibi bitki yetiştirme uygulamalarından hiç birisi üretimi artırmada
tohum tarafından belirlenen genetik limitin ötesinde bir katkıda bulunmaz.
1980’li yılların başına kadar Türkiye’de uygulanan tohumluk politikaları çoğunlukla
kamu ağırlıklı ve ülke tohumluk ihtiyacının yurtiçi üretimlerle karşılanması yönünde
olmuştur. 1980’li yıllardan sonra uygulanmaya başlanılan serbest piyasa ekonomisi, 1983
yılında tohumluk fiyatlarının ve 1984’de de tohumluk ithalatının serbest bırakılması
suretiyle tohumculuk sektörü üzerinde etkisini hissettirmiş ve izleyen yıllarda özel sektör
tohumculuğu hızlı bir gelişme imkanı bulmuştur.
İlde de sebze üretimde kullanılan tohumluk çalışmalarına 1984 yılında hız
verilmiştir. Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü’ nün tohumluk çalışmalarının
yanında özel sektör kuruluşları da modern bilgisayar donanımlı araştırma seraları
kurmuş, ıslah ve adaptasyon çalışmalarına başlamışlardır.
Sebze üretiminde ağırlıklı olarak hibrit tohum kullanılmakta olup; açık tarla
üretiminde ise bir miktar standart tohum da kullanılmaktadır. Kullanılan hibrit sebze
tohumluklarının çok önemli bir kısmı ithal yoluyla karşılanmaktadır. Bu sektörde çeşit
yenileme veya çeşit değiştirme sürelerinin son derece kısa, yatırım masraflarının çok
yüksek olması ve ıslah çalışmalarının uzun yıllar sürmesi özel sektör kuruluşlarının yurtiçi
üretimini kısıtlamaktadır. Ayrıca ülkemizde ıslahçı haklarını garanti altına alan Çeşit
Koruma Kanunu’nun olmayışı, çeşit sahibi yurtdışı kuruluşlarının özellikle hibrit çeşitlerde
üretim lisansı verme yerine daha çok her yıl F1 hibrit tohum satmayı tercih etmelerine
fırsat vermektedir.
İlde sebze tohumluk üretimi, ithalatı ve ihracatı ile uğraşan 21 özel kuruluş
mevcuttur. Bu kuruluşlar 284 dekar örtü-altı ve 523 dekar açık tarlada ıslah ve deneme
çalışmaları yaparak tohumluk üretimini gerçekleştirmektedirler. Bunun ikisi Hollanda’nın
büyük tohum kuruluşlarıdır. Serik İlçesinde modern seralar kurarak, ıslah çalışmalarına
164
başlamışlardır.
2000 yılından itibaren İlde sebze tohumu üretim çalışmaları yapan firmalar
ürettikleri tohumluklardan ihracatta yapmaktadırlar.
5.2.1.1.6. Hazır Fide Yetiştiriciliği
Antalya’da hazır fide yetiştiriciliğinin geçmişi eski değildir. İlk çalışmalar 1994-
1995 yıllarına dayanmaktadır. Başlangıçta bir adet olan firma sayısı 2002-2003 yılı
itibariyle 16 ya yükselmiştir. Çiftçilerimiz; otomatik, modern makinelerle uzman personel
nezaretinde sağlıklı, kalite kontrollü olarak yetiştirilen hazır fideyi tercih etmeye
başlamışlardır.
İlde bu sektörde faaliyet gösteren firmalar 2002 yılı toplam yıllık kapasiteleri
558.000.000 adet fidedir. Firmalar aynı yıl % 66’lık kapasite ile çalışarak 368.000.000
adet fide üretmişlerdir. Üretilen fidelerin büyük çoğunluğu il içinde tüketilmekle birlikte
bir kısmı ise Ege, Marmara Bölgesi ve çevre illerdeki talepleri karşılamıştır.
İlde 1999 yılından beri aşılı fide çalışmaları da başlamıştır. Kök sistemi güçlü,
toprak kaynaklı hastalıklara ve nematoda dayanıklı anaçlar üzerine üreticinin yetiştirmeyi
arzu ettiği çeşidin mekanik olarak aşılanması ile elde edilen aşılı fide üretimde önemli
avantajlar sağlamaktadır.
5.2.1.1.7. Topraksız Kültürde Üretim
Dünya nüfusunun hızla arttığı ve tarım alanlarının da aynı hızla azaldığı
günümüzde üreticiler yeni üretim teknikleri arayışı içerisine girmişlerdir.
Topraksız tarım; su kültürü, perlit, torf, rock vool (kaya yünü), volkanik tüf vs.
gibi organik yada inorganik materyallerin ayrı ayrı ya da belirli oranlarda karıştırılması ile
elde edilen ortamlarda kontrollu bir şekilde yapılan yetiştiriciliktir.
Topraksız tarımda üretimin bilinçli ve kontrollü yapılması her ne kadar üretim
aşamasında birim alana harcanan maliyetin yüksekliğini beraberinde getiriyorsa da;
verimden elde edilen artış bu yetiştiriciliği karlı kılmaktadır.
Özellikle polikültür tarımın yoğun olduğu İlde topraksız tarım üzerine ilk çalışmalar
Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü’nde başlamıştır. Ayrıca İlde 5 adet özel sektör
kuruluşu toplam 220 dekar örtü-altında topraksız ortamda sebze ve kesme çiçek
üretimini yapmaktadırlar. Materyal olarak en fazla torf + perlit karışımı, rock vool (kaya
yünü), ponza taşı ve volkanik tüf tercih edilmiştir. Topraksız tarımda yetiştiricilik sebze
türlerinden salkım domatesi ve renkli dolmalık biber (California wonder) ile başlamıştır.
Daha sonra da diğer sebze türleri ve süs bitkilerinden gül, karanfil, gerbera ve
anthurinum yetiştiriciliğinde uygulanmıştır.
5.2.1.1.8. Seralarda Bombus Arısı Kullanımı
Antalya ilinde geçmiş yıllarda polinasyon amacıyla yoğun olarak hormon kullanımı
söz konusuydu. Son yıllarda üreticilerin bilinç düzeyinin yükselmesi ile Bombus arılarının
kullanımı hızla artmıştır. Bombus arısı ekonomik olarak bal yapmayan, vücudunda sarı
halkalar bulunan iri, tüylü bir yabani koleptel çeşididir, ancak arı diye isimlendirilmesi
yerleşmiştir. Seralarda kullanılan bu koleptel türün adı Bombus terrestris’tir.
Örtü-altında en çok yetiştirilen ve erselik çiçek yapısına sahip olan domates, biber
ve patlıcan gibi sebzeler büyük oranda kendine tozlanırlar. Ancak sera içindeki yüksek
oransal hava nemi ve sirkülasyonun yetersiz oluşu tozlamada sorun yaratmaktadır.
Kabak, kavun gibi monoik çiçekli olan ve arı, böcek gibi tozlayıcılara gereksinim duyan
sebze türlerinde ise sera içinde böcek faaliyetinin olmaması yine tozlanma yetersizliğine
neden olmaktadır. Bu nedenle yeterli polinasyonu sağlamak, meyve verim ve kalitesini
artırmak için hormon yerine Bombus arısı kullanılmaya başlanmıştır. Özellikle tek mahsul
ve sonbahar yetiştiriciliğinde tercih edilmektedir.
165
İlde seracılığın yoğun olarak yapıldığı I., II., III. Alt Bölgelerde Bombus arısı
kullanımı gittikçe artmaktadır. Merkez İlçede 2 adet firma Bombus arısı üretimi, ithalatı
ve ihracatı ile ilgilenmektedir. Firmalardan biri sadece ana arı ithalatını yapmakta, koloni
üretimini İlde gerçekleştirmektedir. Ayrıca bu firma koloni ihracatına da başlamıştır.
5.2.1.1.9. Sebze İhracatı
Tabloda 1997-2001 yılları arasında ülkemizden ihraç edilen yaş sebze miktarları ve
elde edilen gelir görülmektedir.
Tablo 77. Yıllar İtibariyle Türkiye Yaş Sebze İhracat Miktarları
Yıllar
Yaş Sebze
Miktar
(ton)
Değer
(1000
Dolar)
1997 564.733 179.934
1998 416.451 139.646
1999 369.373 93.046
2000 422.520 112.020
2001 575.577 121.700
Kaynak:DTM
2001 yılı toplam sebze ihracatımız 575.577 ton olarak gerçekleşmiş; değeri ise
yaklaşık 122 milyon Dolar olmuştur. 2001 yılı toplam sebze ihracatımız 2000 yılı verileri
ile karşılaştırıldığında sebze ihracatımızda miktarda %26,5’luk bir artış görülürken, değer
olarak da %8’lik bir artış olmuştur.
Tablo 78. Ürünler itibariyle Ülkemiz Yaş Sebze İhracatı
Ürün Çeşidi 2000 yılı 2001 Yılı
Miktar (ton) Değer FOB ($) Miktar (ton) Değer FOB ($)
Domates 119.899 37.502 190.762 48.911
Soğan 85.712 11.666 161.147 16.399
Biber 32.093 20314 40.201 19.652
Havuç 17.852 3.184 30.321 4.162
Hıyar-Kornişon 8.072 3.597 19.966 7.046
Pırasa 5.502 1.239 11.774 2.869
Mantar 337 3.817 373 3.245
Diğer sebzeler 153.053 30.701 121.033 19.416
Toplam 422.520 112.020 575.577 121.700
Kaynak: DTM
2001 yılında yaş sebze ihracatında en önemli ihraç ürünlerimiz sırasıyla domates,
soğan, biber, havuç, hıyar-kornişon olmuştur.
2001 yılı yaş sebze üretim miktarımız 22 milyon ton olmasına rağmen, ihraç edilen
yaş sebze miktarı 575.577 ton olarak gerçekleşmiştir. Bu da toplam üretim miktarının
sadece %2,6 sının ihraç edildiğini göstermektedir.
Antalya yaş meyve sebze ihracatçıları birliklerinden alınan yıllık ihracat raporlarına
göre; ihracat verileri aşağıdaki tabloya çıkarılmıştır.
166
Tablo 79. Ürün Bazında İhracat Miktarları ve Değerleri
Ürün Çeşidi 2000 yılı 2001 Yılı
Miktar (kg) Değer FOB ($) Miktar (kg) Değer FOB ($)
Domates 27.623.251 12.943.422 57.008.834 19.149.555
Biber 12.366.545 10.160.996 19.938.085 12.490.400
Hıyar-Kornişon 2.020.673 1.026.387 5.194.191 2.203.860
Patlıcan 1.608.427 1.059.345 3.720.409 1.861.941
Diğer sebzeler 5.535.516 2.283.856 7.789.337 2.787.251
Toplam 49.154.412 27.474.006 93.650.856 38.493.007
Kaynak:Antalya İhracatçı Birlikleri
İlden 2001 yılında 93.650 ton yaş sebze ihracatı yapılmıştır. Bu miktar, toplam
ihracat içinde %16,3’lük bir pay oluşturmaktadır.
Tablo 80. İşlenmiş Sebzelerin İhracat Miktarları ve Değerleri
İşlenmiş Sebzeler
2000 yılı 2001 yılı
Miktar (kg)
Değer FOB ($)
Miktar (kg)
Değer FOB ($)
Dondurulmuş Sebzeler
0 0 9.791 15.342
Geçici konserve Edilmiş sebze
0 0 187.775 53.805
Domates Salçası
683.670 419.196 175.417 87.971
Kurutulmuş
Sebzeler 255.817 805.358 53.766 221.595
Toplam 939.487 1.224.554 426.749 1.098.713
Kaynak: Antalya İhracatçı Birlikleri
İlde tarımsal sanayi kuruluşlarının yetersiz oluşundan dolayı işlenmiş sebzeihracat
değerleri düşük kalmıştır. Oysaki Avrupa ve Doğu Bloğu ülkelerinin işlenmiş ürünlere olan
talebi her geçen gün artmaktadır.
Antalya İhracatçı Birliklerinden alınan verilere göre 2001 yılı itibariyle yaş sebze
ihracatı yaptığımız ülkeler aşağıya çıkarılmıştır.
Tablo 81. Türkiye Sebze İhracatı Miktarları ve Değerleri (2001)
Ülkeler Miktar (kg) FOB ($)
Rusya 20.316.136,000 6.427.224,0700
Almanya 19.538.808,500 12.269.828,6719
Romanya 16.391.217,000 4.546.316,7600
Yunanistan 8.073.173,000 3.950.805,4839
Sırbistan 5.808.024,000 1.583.985,0830
Hollanda 3.563.402,500 2.273.798,7106
Makedonya 2.913.707,000 868.179,7700
Avusturya 2.493.012,000 1.227.866,4147
Bosna hersek 2.433.125,000 473.550,1400
Fransa 2.158.993,000 1.530.867,4130
Diğerleri 9.961.257,500 3.340.584,9383
Toplam 93.650.855,500 38.493.007,4554
167
Kaynak: Antalya İhracatçılar Birliği
Yaş sebze ürünlerinin belli başlı pazarları Avrupa Birliği ve Ortadoğu ülkeleridir. Bu
ülkelerden Rusya Federasyonu, Almanya, Romanya, Yunanistan, Sırbistan,
Hollanda, Makedonya ve Avusturya en fazla yaş sebze ihracatı yaptığımız
ülkelerdir.
İldeki üretimde çoğunlukla geleneksel çeşitlere bağlı kalınmaktadır. Bu nedenle
üretilen domates çeşitleri sadece Rusya ve Romanya’nın talebini karşılamaktadır. Oysa
dünya pazar talepleri sık sık değişmektedir. Son yıllarda Avrupa ülkelerinden gelen
taleplere göre domates, biber, patlıcan, hıyar çeşitleri farklılaşmıştır. Domateste salkım
(kokteyl ve çeri) çeşitleri, biberde macar biberi, yeşil ve kırmızı kapya biberi, california
wonder çeşitleri, patlıcanda oval çeşitler, hıyarda kornişon çeşitlerini tercih etmektedirler.
Bu çeşitlerin yanında İlde üretimi çok az olan açık tarlada Aysberg Marul, Brokoli, Brüksel
Lahanası, Kuşkonmaz ve Enginar gibi sebzelere talep gün geçtikçe artmaktadır.
Antalya İhracatçı Birliklerinden alınan bilgilere göre 2001 ve 2002 yıllarında en
fazla domates ihracatı Rusya ve Romanya’ya, en fazla biber ihracatı Almanya ve
Hollanda’ya, en fazla hıyar-kornişon ihracatı Almanya ve Rusya’ya, en fazla patlıcan
ihracatının ise Almanya ve Yunanistan’a yapıldığı görülmektedir.
Eurepgap Protokolü
Ülkemiz, son yıllarda bahçe ürünleri ihracatında özellikle tarımsal ilaç kalıntıları
bakımından önemli sorunlar ile karşılaşmaktadır. AB ülkelerindeki büyük perakendeci
kuruluşlar (süper ve hiper marketler) kendi toplumlarının sağlıklı tarımsal ürünler
tüketimini temin için bu ülkelerde yetiştirilen ve dışarıdan ithal edilen tarımsal ürünlerde
aranan minimum standartları yeni bir düzenleme yaparak belirlemişlerdir. Eurepgap adı
verilen bu protokol Avrupa Gıda Perakendecileri tarafından 1999 yılında hazırlanmıştır. Bu
protokol bugün belli-başlı süper ve hiper market zincirleri tarafından kabul edilmekte ve
istenmekte olup, yakın gelecekte özellikle AB ülkelerine ithal edilecek tüm bahçe
ürünlerinde uyulması gerekli bir ön koşul haline getirilecektir. Bu protokolün hızlı bir
şekilde üreticilerimiz ve ihracatçılarımız tarafından benimsenerek gerekli önlemlerin acilen
alınması gerekmektedir. Bütün yetiştiriciler ulusal ve uluslararası yasalara uyduklarını
kanıtlayabilmelidirler.
Ülkemizde yaş meyve sebze ihracatında büyük paya sahip olan bölgemiz üretici ve
ihracatçısının önemli sorunlarına çözüm olabilecek ve bölgemizin Avrupa ülkelerine daha
fazla ürün satabilmesine olanak verecek bu protokolün üretici ve ihracatçı tarafından
benimsenmesi için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.
Eurepgap kuralları risk önlenmesi, risk analizi, zararlılarla entegre savaş (IPM) ve
entegre ürün yetiştiriciliği (ICM) sayesinde tarımsal üretimin sürdürülmesi ve üretim
sistemlerinin geliştirilmesi için mevcut teknolojiyi kullanma esaslarına dayanmaktadır.
Eurepgap Protokolü Esaslarına Dayanan Sözleşmeli Üretim Modeli
168
5.2.1.2. Kültür Mantarcılığı
Doğadaki bazı mantarların besin maddesi olarak değerlendirilmesi çok eski yıllara
dayanmaktadır. Doğadaki mantarların bir çoğu zehirsiz olup, yöre halkı tarafından
tanınan türler toplanarak beslenmede kullanılmakta, taze, kurutulmuş, dondurulmuş veya
konserve vb. gibi işlemlere tabi tutularak yurtdışına ihraç edilmektedir.
Yemeklik mantarların kültür bitkisi olarak yetiştiriciliği ise oldukça yenidir.
Mantarlar klorofil içermedikleri için özümleme yapamazlar. Kendisi için gerekli olan tüm
besinleri bulunduğu ortamdan hazır olarak alır. Uygun koşullar sağlandığı takdirde yıl
boyu kapalı ortamlarda mantar üretimi yapmak mümkündür.
Ülkemizde ilk yetiştiricilik çalışmaları 1960 yılında İstanbul’da bir doktor,
Ankara’da da bir ziraat mühendisi tarafından gerçekleştirilmiştir. Bilimsel yönden mantar
üretim çalışmaları da aynı yıllarda başlamıştır.
Arz talebe bağlı olarak ülkemizde en çok yetiştirilen mantar Agaricus bisporus ve
Pleurotus ostreatus türleridir. Kapalı alanlarda ve kontrollü koşullarda yapıldığı takdirde
bütün yıl boyu mantar üretimi mümkündür. Üretim döneminin kısa olması nedeniyle yılda
4-6 kez ürün alınmaktadır. Üretim odalarında 4-5 katlı ranzalarda üretim yapıldığı için
birim alandan en iyi şekilde yararlanılmakta olup, yoğun iş gücü gerektirdiği için istihdam
yaratmaktadır.
İlde, 1990 yılında 1700 ton olan üretim 2001 yılı itibarı ile 17.000 tona çıkmıştır.
1990 yılında kişi başına tüketimimiz 30 gr civarında iken, bugün kişi başına 250 gr
tüketilmektedir. Mantarcılık sektörü son 10 yılda 10 kat büyümüştür. Avrupa ve gelişmiş
Dünya Ülkelerinin kişi başına tüketimleri 2,5 kg/yıl seviyesindedir. Yani Ülkemizde
mantarcılık sektörü 8–10 kat daha büyüyebilir.
İlde 1989 yılında Korkuteli’nde başlayan üretim çalışmaları artarak devam
Ürün Bazında Üretici Birlikleri
5 dekardan küçük olan üreticiler
5-10 da arası olan üreticiler
10-100 da arası olan üreticiler
100 ve üzeri da olan üreticiler
Danışma Büroları
Uzman Ziraat
Mühendisleri
Sertifikalandırılmış Üretim
Markalandırılırmış Ürün
Rezidü Analiz Laboratuarı
Toptancı Hali (Soğuk Hava Deposu, Paketleme Tesisi, Komisyoncu, İhracatçı)
Yabancı Alıcı Yurtiçi Tüketim
169
etmektedir. 1998 yılından itibaren istatistiki veriler toplanmaya başlanmıştır. Aşağıdaki
tabloda İlin yıllar itibariyle mantar üretim alanları görülmektedir.
Tablo 82. Alt Bölgelerde Mantar Üretim Alanları ve Üretim Miktarları
Yıl
lar
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge Antalya İl Toplamı
Ala
n
(m
2)
Üreti
m
(to
n)
Ala
n
(m
2)
Üreti
m
(to
n)
Ala
n
(m
2)
Üreti
m
(to
n)
Ala
n
(m
2)
Üreti
m
(to
n)
Ala
n
(m
2)
Üreti
m
(to
n)
Ala
n
(m
2)
Üreti
m
(to
n)
1998 210 20 3.481 140 360 12 120.500 5.415 980 75 125.531 5.662
1999 150 16 6.691 268 360 10 120.500 5.415 980 100 128.681 5.809
2000 2.800 8 8.920 530 360 20 130.400 7.036 2.210 216 144.690 7.810
2001 2.750 32 10.260 362 360 22 136.590 7.326 1.820 109 151.780 7.851
1998 yılında 125.531 m2 olan toplam alan, 2001 yılında 151.780 m2 ye çıkmıştır.
2001 yılı itibariyle mantar alanın %90’nı IV. Alt Bölgede (Korkuteli ilçesinde), %6,75’i II.
Alt Bölgede, %1,81’i I. Alt Bölgede, %1,19’u V. Alt Bölgede ve %0,23’ü III. Alt Bölgede
bulunmaktadır.
Tablo üretim miktarı açısından incelendiğinde toplam üretimin %93’ü IV. Alt
Bölgede, %7’sinin de diğer bölgelerde olduğu görülmektedir. IV. Alt Bölgede 1998–2001
yılları arasındaki üretim alanı %13,4 artarken, üretim miktarı ise %35,2 oranında artış
göstermiştir. Bunun nedeni ise bu bölgede yalıtım ve iklimlendirme sistemlerinin daha
yaygın olarak kullanılmasıdır.
Kültür mantarı üretiminde kullanılan kompostlar Korkuteli’nde 9, Akseki’de 1
olmak üzere toplam 10 işletmede üretilmektedir. Bu firmalar Ülke genelinde üretilen
73.000 ton kompostun 41.000 tonunu üretmektedir. Üretilen 41.000 ton kompostun
6.000 tonu diğer İllere pazarlanmakta, kalan ise İl genelindeki 151.780 m2lik üretim
odalarında kullanılmaktadır.
2000 yılı rakamlarına göre 7.810 ton olan taze üretim 900.000 TL/kg bedelle
satılarak Gayri Safi Milli Hasılaya 7.029.000.000.000 TL ve üretilen kompost 70.000
TL/kg dan satılarak 2.870.000.000.000 TL kazandırılmıştır. Kültür mantarı üretiminin
toplam İl bitkisel üretimine 9.899.000.000.000 TL katkısı bulunmaktadır.
Üretilen mantarın %95‘i taze olarak tüketilmekte kalan %5‘lik kısmı konserve
yapılmaktadır. İlde konserve yapan 3, inşaat halinde de 1 firma vardır. Bu firmaların ülke
pazarındaki payı %10 civarındadır. Taze üretiminin %45’lik bölümünü gerçekleştiren
Antalya ili bu pazardan daha fazla pay almalıdır.
Ülkemizdeki büyük konserve firmaları ihtiyacı olan konserve mantarı fiyatı düşük
olduğu için yurtdışından ithal etmektedir. Yerli ürünün maliyetinin yarısına ithal edilen bu
ürünlerle yerli üretimin rekabet etmesi mümkün değildir. Gelen bu konserve mantarın
menşei Çin’dir. Çin’de 500.000 insan ayda 10 Dolar ücret ile çalışmaktadır. Ayrıca mantar
üretiminde kullanılan tarımsal atıklar (çeltik sapı, domuz gübresi, tavuk gübresi, at
gübresi) bol miktarda bulun-maktadır. Çin’in iklimi de mantar üretimine son derece
uygundur. Isıtma, soğutma yatırımları dahi yapılmadan barakalarda üretim
yapılabilmektedir.
Ayrıca Çin’den ithal edilen konserve mantarların kalibrasyonu iyi, tatları kötüdür.
İthalat için istenen laboratuar tahlil sonuçlarının çok iyi gözden geçirilmesi gerekmektedir.
İthalata belli sınırlamaların getirilmesi ile yerli üretimin artması ve daha çok
istihdam sağlanması mümkündür. Sadece Antalya ilinde mantar üretiminde 3000 kişilik
istihdam yaratılmıştır. Bu rakama konserve, kompost, pazarlama, toprak, nakliye, sap,
tavuk gübresi, at gübresi teminin de çalışanların yevmiyeleri dahildir. Bu rakamların 8-10
kat büyümesi mümkündür.
170
Mantar üretiminin ham maddesi tavuk gübresi, at gübresi, buğday sapı gibi
tarımsal atıklarımızdır. Bunlardan hazırlanan komposttan %18 KDV değeri
yaratılmaktadır. (1 kg buğday sapından 2 kg kompost elde edilmekte, bundan da 30.000
TL’lik KDV geliri sağlanmaktadır.)
5.2.1.2.1. Mantar İhracatı
Yıllar itibarıyla mantar ihracatı ve değerleri aşağıdaki tabloda görülmektedir.
Tablo 83. Yıllar İtibariyle Doğal Mantar İhracat Miktarı ve Değeri
1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002
Miktar (kg) 68.978 77.725 44.797 13.135 10.098 0 10.665
FOB Değer ($) 524.260 2.017.942 1.541.757 78.852 29.220 0 22.322
Tablo 84. Antalya İlinden Yapılan Mantar İhracatı (01.01.2002-12.12.2002)
Ülkeler Miktar (kg) Değer - FOB
($)
K.K.T.C. 3.677 2.646
İSVİÇRE 2.660 7.420
FRANSA 1.950 5.304
A.B.D. 1.524 4.692
ALMANYA 504 1.325
İNGİLTERE 350 935
TOPLAM 10.665 22.322
Kaynak:Antalya Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği
Tabloda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine ihraç edilen mantar kültür mantarı, diğer
ülkelere ihraç edilenler ise doğal mantarlardır.
Yurtdışına ihraç edilen doğa mantarlarımızın, doğadaki populasyonlarının
belirlenmesi ve toplamaların doğa populasyonlarına zarar vermemesi için gerekli
önlemlerin alınması, gerekirse ihracat miktarına sınırlamalar getirilmesi gerekmektedir
Ülkemizde kültür mantarının daha iyi tanıtılması, üretiminin yaygınlaştırılması ve
gıda değerinin daha iyi anlaşılmasından sonra gıda sanayinde mantar konservesi ve hazır
mantar çorbası için kurutulmuş mantara olan talep her geçen gün artmaktadır. Gıda
sanayi kendilerine gerekli olan taze ve kurutulmuş mantarı ihtiyaçları olduğu zaman
periyodu içerisinde yeterli miktarda yurtiçinden karşılayamadıkları zaman yurtdışından
ithal ederek sağlamaktadırlar. Bu nedenle Korkuteli İlçesinde mantar üretim tesislerinin
yanında mantar işleme tesislerinin de kurulması gerekmektedir.
Türkiye’de aile tipi işletmeler şeklindeki yapılar nedeniyle üretici birlikleri veya
sektörde hizmet veren kişi veya kuruluşlar arasında ortak amaçlar veya hedeflere yönelik
örgütlenmeler henüz oluşmamıştır. Mantarcılık sektörünün de diğer tarım sektörlerine
yapılan desteklerden yararlandırılması sağlanmalıdır.
Sektörün en büyük problemlerinden biri de yetişmiş eleman yetersizliğidir. Sayı
olarak mantarcılık yüksek okulundan mezun olmuş çok fazla gencimiz olmasına rağmen
kendini yetiştirmiş ve bu sektörde çalışanların sayısı çok azdır.
Her dört yılda bir yapılan yemeklik mantar kongresi 2004 yılında Antalya’da
yapılacaktır.
5.2.1.3. Meyve Üretimi
Türkiye birçok meyve türünün ana vatanı ve meyvecilik kültürünün beşiğidir.
171
Bugün meyvecilikte önem kazanmış birçok tür (elma, armut, ayva, erik, kiraz, vişne,
fındık, antep fıstığı, badem, ceviz, kestane, zeytin, incir, nar, üzüm vb.) hep bu
topraklarda ortaya çıkmış ve evrimini burada tamamlamıştır.
Ayrıca, Yurdumuzun gerek göç yollarının üzerinde bulunması, gerek tarih boyunca
bir çok medeniyetin yaşadığı bir ülke olması ve gerekse sahip olduğu iklim koşulları
nedeniyle bugün dünyadaki bahçe bitkileri üreticisi ülkeler içerisinde önemli bir konuma
sahiptir. Söz konusu bu husus, ülkemizde yetişen 66 farklı meyve türünün varlığı ile de
doğrulanmaktadır.
Dünya meyve üretimi yaklaşık 460 milyon ton olup, ilk on ülke toplam
üretimin yarıdan fazlasını gerçekleştirmektedir. Ülkemiz söz konusu üretimin
%2,3’ünü karşılamakta olup, 9. sırada bulunmaktadır. En fazla üretilen meyveleri
üzüm, narenciye, elma, armut, şeftali ve erik olarak sıralamak mümkündür.
Tablo 85. Dünya Meyve Üretimi (2001)
Ülkeler Ton Pay
Çin 67.823.373 14,7
Hindistan 44.298.300 9,6
Brezilya 31.260.991 6,8
ABD 30.301.644 6,6
İtalya 18.496.666 4,0
İspanya 15.082.400 3,3
Meksika 13.733.195 3,0
Fransa 11.169.250 2,4
Türkiye 10.609.845 2,3
İran 10.467.100 2,3
Diğer 208.211.984 45,1
TOPLAM 461.454.748 100,0
Kaynak: FAO
Ülkemizin uluslararası meyve üretimindeki önemli konumuna rağmen üretilen pek
çok meyve ve sebzenin ne yazık ki sadece az bir bölümü (%1-2) dış ticaret gelirlerimize
katkıda bulunmaktadır. Cumhuriyet Döneminden başlayıp 1970 yılına kadar olan süre
içerisinde ülkemizden Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerine çeşitli sebze ve meyve
ihracatı yapılmıştır. Ancak söz konusu bu ihracat sınırlı türlerde ve çok az miktarlarda
gerçekleşebilmiştir. Meyve-sebze ihracatındaki ciddi anlamdaki artışlar ise 1980 yılından
sonra olmuştur. 1999 yılındaki verilere göre ihracı yapılan bahçe ürünleri içerisinde ilk
sırayı üzümün almakta olduğu bunu limon, portakal ve fındık dışsatımının izlediği
anlaşılmaktadır. Dış satıma sunulan ürünlerden elde edilen gelire bakıldığında ise
443.904.000 Dolarlık gelirle fındık ilk sırayı almakta bunu 228.268.000 Dolarla üzüm,
103.784.000 Dolarla limon, 76.635.000 Dolarla incir ve 57.715.000 Dolarla da portakal
izlemektedir.
Uluslararası ticari veriler incelendiğinde, tarımsal üretim potansiyeli son derece
yüksek olan ülkemizin ihracatta hala arzu edilen düzeylere ulaşamadığı gerçeği ortaya
çıkmaktadır. Söz konusu bu olumsuz sonuçların alınmasında pek çok faktör etken olup
bunların arasında ülkemizde üretilen ürünlerin ithalatçı ülkelerin isteklerine uygun kalite
ve miktarda üretilememesi ve üretimde belli standartların yakalanamamış olması ilk
sıraları almaktadır. Son yıllarda ambalajlama konusunda önemli gelişmeler olmasına
rağmen hala özellikle standardizasyonda olması gereken düzeylere ve sürekliliğe
ulaşılamadığı açık bir gerçektir. Diğer taraftan ulaşım olanaklarındaki çeşitli sıkıntıların
varlığı ve ayrıca fiyatların ve taleplerin üst düzeyde olduğu dönemlerde uluslararası
pazarlara girmekte gecikilmesi gibi sebeplerden dolayı da ihracat miktarlarında ve
172
gelirlerinde beklenilen düzeylere ulaşılamamaktadır. Halbuki yukarıda da ifade edildiği
gibi ülkemizin meyve üretimi yönünden büyük potansiyellere sahip olduğu bilinen bir
gerçektir. Nitekim ülkemiz özellikle kuru fındık, kuru üzüm, kuru incir, kuru kaysı ve
antep fıstığı gibi bahçe ürünlerinde ciddi ihracat değerlerine ulaşabilecek ender ülkeler
arasında yer almaktadır.
Grafik 51. Türkiye’de Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı (2000)
Türkiye Geneli Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı
535.000
1.418.000
600.000
0
200.000
400.000
600.000
800.000
1.000.000
1.200.000
1.400.000
1.600.000
Bağ Alanı Meyve-Narenciye Alanı Zeytinlik Alanı
(ha)
Yukarıda yapılan açıklamalar ve yeralan tablolardaki veriler toplu olarak
değerlendirildiğinde, ülkemizin cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadarki süreç
içerisinde bahçe bitkileri yetiştiriciliği yönünden önemli atılımlar yaptığı sonucu ortaya
çıkmakta ancak pek çok ülkede bulunmayan ekolojik koşullara sahip olmamıza rağmen
bu avantajdan yeteri kadar yararlanamadığımız da anlaşılmaktadır.
Grafik 52. Alt Bölgelerde Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı (2000)
Antalya İli Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Alt Bölgelere Dağılımı
0
5.000
10.000
15.000
20.000
25.000
30.000
35.000
40.000
Bağ Alanı Meyve-Narenciye
Alanı
Zeytinlik Alanı
(ha)
V. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
III. Alt Bölge
II. Alt Bölge
I. Alt Bölge
İlde, zeytin ile kaplı alanların yoğun olmasına rağmen, zeytin üretimi buna paralel
bir seviyede değildir. Bunun sebeplerinden en önemlisi, üreticilerin, daha küçük bir
alanda sebze üretimiyle daha yüksek gelir elde etmesi ve bu sebeple zeytin
173
yetiştiriciliğine öncelik vermemesidir.
Tablo 86. Antalya-Türkiye ve Dünyada Meyve Üretimi (2000) (ton)
Ürün Antalya Türkiye Dünya Antalya
/Türkiye
Türkiye
/Dünya
Elma 130.351 2.400.000 59.963.060 0,05 0,04
Armut 32.092 380.000 16.626.473 0,08 0,02
Ayva 4.978 105.000 377.132 0,05 0,28
Kayısı 3.508 530.000 2.742.100 0,01 0,19
Kiraz 2.554 230.000 1.769.197 0,01 0,13
Erik 4.996 195.000 8.222.955 0,03 0,02
Şeftali 10.726 430.000 13.456.924 0,02 0,03
Badem 4.535 47.000 1.452.465 0,10 0,03
Fındık 45 470.000 788.604 0,00 0,60
Antep Fıstığı 9 75.000 411.662 0,00 0,18
Ceviz 3.219 116.000 1.182.113 0,03 0,10
Muz 26.900 64.000 58.687.215 0,42 0,00
İncir 4.290 240.000 1.143.890 0,02 0,21
Üzüm 22.648 3.600.000 62.312.769 0,01 0,06
Çilek 5.000 130.000 3.110.186 0,04 0,04
Zeytin 29.175 1.800.000 13.741.161 0,02 0,13
Portakal 274.133 1.070.000 66.054.079 0,26 0,02
Mandarin 19.786 560.000 18.636.610 0,04 0,03
Limon 37.047 460.000 9.972.298 0,08 0,05
Greyfurt 3.540 130.000 5.088.454 0,03 0,03
Muşmula 8 4.600 0,00
Yeni dünya 7.340 11.500 0,64
İğde 35 5.300 0,01
Kızılcık 168 12.000 0,01
Vişne 1.254 106.000 0,01
Zerdali 20 49.000 0,00
Avokado 154 300 0,51
Turunç 125 2.200 0,06
Kestane 49 50.000 0,00
Dut 654 60.000 0,01
Keçiboynuzu 5.165 14.000 0,37
Nar 7.632 59.000 0,13
T.Hurması 67 12.000 0,01
Tabloda görüldüğü üzere, Dünya’da üretilen tüm meyvelerin Antalya ilinde
yetiştiriciliği yapılmaktadır.
174
Grafik 53. Antalya İlinde Üretilen ve Türkiye Üretiminde Önemli Payı Olan
Meyveler
Antalya İlinde Üretilen Önemli Meyve Türlerinin Türkiye Üretimindeki
Payları
Nar
Portakal
Keçiboynuzu
Muz
Avokado
Yenidünya
Bad
em
Man
darin
Çile
kAyv
aElm
a
Turunç
Limon
Arm
ut
0,00
0,10
0,20
0,30
0,40
0,50
0,60
0,70
1.1.1.1.1. Antalya İlinde Meyvecilik
Antalya ili, jeolojik ve jeomorfolojik yapı birimleri ve bu birimlerin üzerinde
gelişmiş topraklarının özellikleri ile birlikte su kaynaklarının kalite ve kantitesi yanısıra
iklimsel özelliklerindeki çeşitliliği nedeniyle çok sayıda meyvenin kaliteli olarak
yetişmesine olanak sağlayacak son derece uygun farklı ekosistemlere sahip bir konumda
bulunmaktadır. Bu nedenle subtropik ve hatta bazı tropik ve soğuklanma ihtiyacı düşük
olan ılıman iklim meyveleri dahil pek çok meyvenin büyük bir rahatlıkla ve kaliteli bir
şekilde yetiştirildiği İlin, meyvecilik açısından sayılamayacak kadar fazla avantajları
bulunmaktadır. Söz konusu avantajlar şu şekilde özetlenebilir;
Dağların denize yakın olduğu yörelerdeki Finike ve Demre gibi kısmen küçük
ovalarda kış aylarında en düşük sıcaklık 0oC’nin altına düşmediğinden, meyve
ağaçlarının kış ve ilkbahar geç donlarından zarar görmeleri sözkonusu değildir.
Genelde Toros Dağları Akdeniz’e paralel bir şekilde uzanması, bölgeye iç
kısımlardan gelebilecek soğuk hava akımlarına karşı bir duvar görevi yaparak
özel iklim adacıklarının ve mikro klimaların oluşmasına neden olmaktadır.
Bölgedeki kimi küçük ovalarda muz gibi tropik karakterli meyveler kolayca
yetiştirilebilmektedir.
Toroslardan inen büyüklü küçüklü çeşitli akarsular, meyvecilik açısından önemli
bir değere sahip olan Aksu, Manavgat ve Köprüçayı gibi isimlerle anılan aluviyal
arazileri oluşturmuştur. Diğer taraftan yayla kesiminde geçmiş jeolojik devirlerde
yaşanmış olan tektonik-karstik olaylar neticesinde yine meyvecilik açısından son
derece önemli Elmalı, Korkuteli platoları oluşmuştur.
Aynı akarsular ve bu akarsuların bazıları üzerinde kurulan ve kurulmakta olan
barajlar, ilin arazilerinin büyük bir bölümünde sulu tarım yapma olanağı
sağlamakta, havanın oransal nemini artırmakta ve gece-gündüz arasındaki
sıcaklık farklarını azaltmaktadır.
Akdeniz bölgesi İspanya, Fransa ve İtalya gibi Akdeniz Ülkelerine göre biraz
daha güneyde kaldığından sıcaklık ve güneşlenme gibi iklimsel faktörlerden daha
fazla yararlanabilmektedir. Bu durum ise bir yandan fazla miktarda toplam
sıcaklık gereksinimi bulunan tropik ve subtropik karakterli meyvelerin bu
175
bölgede yetişebilmelerini sağlamakta ve diğer yandan da hemen hemen tüm
meyvelerde pazar açısından son derece önemli olan erkenciliğe neden
olmaktadır.
Toros dağlarının güney yamaçları ve etekleri ise badem gibi soğuklama ihtiyacı
kısmen düşük olan ve çok erken çiçek açtığı için ilkbahar geç donlarından büyük ölçüde
zarar gören meyveler rahatlıkla yetişebilmektedir.
5.2.1.3.1. Antalya İli Alt Bölgeler Bazında Meyvecilik
Hemen her grup meyve üretiminin gerçekleştirildiği Antalya ilinin meyvecilik ile
ilgili halihazır durumu altı meyve grubu ve beş alt bölge esas alınarak incelenmiş ve 2000
yılı verilerine göre meyve ağaç sayıları ve meyve üretim miktarları, Türkiye toplam
üretim değerleri de dikkate alınarak karşılaştırmalı olarak aşağıdaki tablo ve grafiklerde
verilmiştir.
Tablo 87. Antalya Meyve Üretiminin Alt Bölgelere Dağılımı (2000)
İLÇELER
Yu
mu
şak
Çekir
dekli
ler
Taş
Çekir
dekli
ler
Üzü
msü
Meyvele
r
Sert
Kab
uklu
lar
Tu
ru
nçg
ille
r
Tro
pik
-
Su
btr
op
ik
Meyvele
r
To
pla
m
(to
n)
I. Alt Bölge 9.851 6.146 6.757 388 199.952 971 224.065
Finike 560 586 478 30 91.920 220 93.794
Kale 48 1.360 393 40 13.1190 680 15.711
Kaş 5.811 3.755 5.145 189 269 71 15.310
Kumluca 3.362 445 741 129 94.573 0 99.250
II. Alt Bölge 6.081 25.038 13.070 2.814 97.239 467 144.709
Merkez 4.007 9.859 8.984 2.035 48.830 31 73.746
Kemer 427 612 436 25 23.768 73 25.341
Manavgat 1.497 10.231 2.146 694 10.436 113 25.117
Serik 150 4.336 1.504 60 14.205 250 20.505
III. Alt Bölge 8.475 5.947 5.359 3.469 37.375 31.405 92.030
Alanya 6.990 3.461 665 850 34.940 18.505 65.411
Gazipaşa 1.485 2.486 4.694 2.619 2.435 12.900 26.619
IV. Alt Bölge 149.475 14.108 10.139 660 0 0 174.382
Elmalı 75.985 2.046 3.550 330 0 0 81.911
Korkuteli 73.490 12.062 6.589 330 0 0 92.471
V. Alt Bölge 954 1.077 5.941 526 65 36 8.599
Akseki 371 619 1.983 136 2 0 3.111
Gündoğmuş 441 373 2.684 224 63 36 3.821
İbradı 142 85 1.274 166 0 0 1.667
İL TOPLAMI 174.836 52.316 41.266 7.857 334.631 32.879 643.785
Antalya ilinde en fazla üretilen meyve grubu turunçgiller olup, bunu sırasıyla
yumuşak çekirdekliler, taş çekirdekliler ve üzümsü meyveler takip etmektedir.
Turunçgiller içerisinde en fazla payı portakal, yumuşak çekirdekliler içerisinde
elma, taş çekirdeklilerde zeytin, üzümsü meyvelerde ise üzüm almaktadır.
176
Grafik 54. Alt Bölgelerde Üretilen Meyve Gruplarının Dağılımı (2000)
Antalya Meyve Üretiminin Meyve Gruplarına Göre Alt Bölgelere Dağılımı
0
50.000
100.000
150.000
200.000
250.000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
(ton)
Tropik-SubtropikMeyveler
Turunçgiller
Sert Kabuklular
Üzümsü Meyveler
Taş Çekirdekliler
YumuşakÇekirdekliler
2000 yılı verileri esas alınarak Antalya ili alt bölgelerine göre meyve ağaç sayıları
ve meyve üretim miktarları, Türkiye toplam üretimi karşılaştırmalı olarak aşağıdaki
tabloda verilmiştir.
Tablo 88. Meyve Gruplarına Göre Ağaç Sayıları ve Üretim Miktarları (2000)
Meyve Grupları
Alt Bölgeler
Antalya TÜRKİYE I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Yu
mu
şak
çekir
dekli
meyvele
r
Meyve Veren Yaşta Ağaç Sayısı
254.500 76.175 173.000 2.335.500 35.625 2.874.800 47.239.000
Meyve Vermeyen Yaşta Ağaç Sayısı
6.730 15.170 29.600 276.805 21.895 350.200 8.814.000
Üretim (ton) 9.851 6.014 8.475 149.475 954 174.769 2.913.100
Taş ç
ekir
dekli
meyvele
r
Meyve Veren Yaşta Ağaç Sayısı
925.165 936.893 230.312 433.300 61.070 2.586.740 134.606.000
Meyve Vermeyen Yaşta Ağaç Sayısı
19.340 51.858 37.738 197.825 36.362 343.123 19.693.000
Üretim (ton) 6.146 25.152 5.947 14.108 1.077 52.430 3.357.300
Üzü
msü
meyvele
r Meyve Veren Yaşta Ağaç Sayısı
59.700 219.070 47.750 1.350 78.850 406.720 13.933
Meyve Vermeyen Yaşta Ağaç Sayısı
16.650 123.015 2.850 1.100 16.074 159.689 2.216
Üretim Alanı (ha) 565 28.512 294 669 663 30.703 544.465
Üretim (ton) 6.757 13.070 5.359 10.139 5.961 41.286 4.090.400
Sert
kab
uklu
meyvele
r
Meyve Veren Yaşta Ağaç Sayısı
61.120 51.785 123.800 25.000 39.900 301.605 317.330
Meyve Vermeyen Yaşta Ağaç Sayısı
15.750 2.675 14.000 4.650 13.250 50.325 29.326
Üretim (ton) 388 2.814 3.469 660 526 7.857 758.000
Tu
ru
nçg
il
Meyve Veren Yaşta Ağaç Sayısı
2.019.510 924.975 517.075 - 1.050 3.462.610 26.333.000
177
Meyve Grupları
Alt Bölgeler
Antalya TÜRKİYE I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Meyve Vermeyen Yaşta Ağaç Sayısı
79.060 186.010 44.925 - 695 310.690 2.306.000
Üretim (ton) 199.952 97.239 37.375 - 65 334.631 2.222.200
Tro
pik
Su
ptr
op
ik
Meyvele
r
Meyve Veren Yaşta Ağaç Sayısı
30.410 8.733 63.800 - 500 103.443 315.043
Meyve Vermeyen Yaşta Ağaç Sayısı
2.200 700 16.800 - 850 20.550 53.050
Üretim Alanı (ha) - - 1.063 - - 1.063 1.725
Üretim (ton) 971 467 31.405 - 36 32.879 74.264
Not: Üzümsü meyveler grubunda çilek ve üzüm üretim alanları hektar olarak hesaplanarak ayrı bir satırda gösterilmiştir. Yine aynı şekilde tropik-subtropik meyveler grubunda muz üretim alanı da hektar olarak farklı bir satıra işlenmiştir.
Not: Bu tabloda yumuşak çekirdekli meyveler grubunda, armut, elma, Trabzon hurması, muşmula ve yenidünya; taş çekirdekli meyveler grubunda, erik, iğde, kayısı, zerdali, kiraz, kızılcık, şeftali, vişne ve zeytin; üzümsü meyveler grubunda, dut, incir, nar, kivi, üzüm ve çilek; sert kabuklu meyveler grubunda badem, ceviz, kestane, antep fıstığı ve fındık; turunçgiller grubunda limon, portakal, mandarin ve turunç; tropik-subtropik meyveler grubunda keçiboynuzu, avokado ve muz yer almaktadır.
Grafik 55. Meyve Veren Ağaçların Oransal Dağılımı (2000)
Türkiye ve Antalya'da Meyve Veren Yaştaki Ağaçların Oransal
Dağılımı
0
0,1
0,2
0,3
0,4
0,5
0,6
Yumuşak
çekirdekli
meyveler
Taş
çekirdekli
meyveler
Üzümsü
meyveler
Sert
kabuklu
meyveler
Turunçgil Tropik
suptropik
meyveler
Antalya
Türkiye
Antalya ve Türkiye’deki toplam meyve ağacı sayıları ile meyve veren ağaç
sayılarının kıyaslaması yapıldığında; hali hazırda meyve veren yumuşak çekirdekli meyve
ağaçlarının oranının Türkiye’de %18 iken, Antalya’da %30; taş çekirdekli meyve
ağaçlarının oranının Türkiye’de %53 iken Antalya’da %27; üzümsü meyve ağaçlarının
oranının Türkiye’de %5 iken Antalya’da %4; sert kabuklu meyve ağaçlarının oranının
Türkiye’de %12 iken Antalya’da %3; turunçgil ağaçlarının oranının Türkiye’de %10 iken
Antalya’da %35 ve tropik-subtropik meyve ağaçlarının oranının Türkiye’de %0.01 iken
Antalya’da %1 olduğu görülmektedir. Bu haliyle Antalya ilinin, özellikle yumuşak
çekirdekli meyveler, turunçgiller ve tropik-subtropik meyveler açısından ülke ekonomisi
içerisinde özel bir yere sahip olduğu ve yine İlin bu üretim modelleri yönünden
vazgeçilemez bir önceliğinin olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, Antalya ilindeki
turunçgiller ve tropik-subtropik meyveler dışındaki diğer bütün meyve gruplarının ağaç
sayılarının, ülke geneli ile kıyaslaması yapıldığında, İlin uygun ekolojik özelliklerine
178
rağmen meyve ağacı sayısı yönünden son derece düşük değerlere sahip olduğu
görülmektedir. Dolayısıyla Antalya ilindeki söz konusu bu meyve gruplarından özellikle
taş çekirdekli ve sert kabuklu meyvelerin, ülkemizin yakın gelecekteki üretimine önemli
bir katkısının olamayacağı da açıktır.
Grafik 56. İlde Mevcut Meyve Ağacı Varlığı (2000)
Antalya İlinde Türlerine Göre Meyve Veren ve Vermeyen Ağaç Sayıları
0
500.000
1.000.000
1.500.000
2.000.000
2.500.000
3.000.000
3.500.000
4.000.000
Meyve
Vere
n
Yaşta
Meyve
Verm
eyen
Yaşta
Meyve
Vere
n
Yaşta
Meyve
Verm
eyen
Yaşta
Meyve
Vere
n
Yaşta
Meyve
Verm
eyen
Yaşta
Meyve
Vere
n
Yaşta
Meyve
Verm
eyen
Yaşta
Meyve
Vere
n
Yaşta
Meyve
Verm
eyen
Yaşta
Meyve
Vere
n
Yaşta
Meyve
Verm
eyen
Yaşta
YUMUŞAK
ÇEKİRDEKLİ
MEYVELER
TAŞ
ÇEKİRDEKLİ
MEYVELER
ÜZÜMSÜ
MEYVELER
SERT
KABUKLU
MEYVELER
TURUNÇGİL TROPİK
SUPTROPİK
MEYVELER
Yine yukarıda verilen ve Antalya ilindeki meyve türlerinin meyve verenleri ile
vermeyenleri arasında bir değerlendirme yapıldığında; hemen hemen bütün meyve
türlerinin meyve vermeyecek yaşta olan ağaç sayıları, meyve verenlere oranla son derece
az olduğu ve bu haliyle de söz konusu meyve gruplarının yakın bir gelecekte gerek bölge
ve gerekse ülke üretimine ve dolayısıyla ülke ekonomisine katkılarının olamayacağı
anlaşılacaktır. Nitekim meyve vermeye başladıklarında bölge ve ülke ekonomisine katkı
sağlaması beklenen meyve vermeyen ağaçların il düzeyindeki oranı yumuşak çekirdekli
meyvelerde %11, taş çekirdekli meyvelerde %12, üzümsü meyvelerde %28, sert kabuklu
meyvelerde %14, turunçgillerde %8 ve tropik-subtropik meyvelerde de %16’dır. Grafikte
görüleceği üzere, özellikle ildeki turunçgil üretiminin yakın bir gelecekte anlamlı bir artış
sağlayamayacağı açıktır. Bu husus diğer meyve türlerinde de benzer bir durum
arzetmektedir.
179
Grafik 57. Alt Bölgeler Bazında Meyve Veren Ağaçların Oransal Dağılımı (2001)
Antalya İlinde Meyve Veren Yaştaki Ağaç Sayılarının Alt Bölgelere
Oransal Dağılımı
0,00
0,10
0,20
0,30
0,40
0,50
0,60
0,70
0,80
0,90
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
Yumuşak Çekirdekli meyveler
Taş çekirdekli meyveler
Üzümsü meyveler
Sert kabuklu meyveler
Turunçgil
Tropik suptropik meyveler
İldeki meyveciliğin alt bölgeler bazında meyve veren yaştaki ağaçlar yönünden
incelenmesi neticesinde ise; Finike, Kale, Kaş ve Kumluca ilçelerinden oluşan I. Alt
Bölgede hakim üretim modelinin başta turunçgiller olmak üzere taş çekirdekli meyveler
ile tropik-subtropik meyveler yönünde ağırlık kazandığı dikkati çekmektedir. Antalya
merkez, Kemer, Manavgat ve Serik ilçelerinden oluşan II. Alt Bölgedeki bu sıralama
üzümsü meyveler başta olmak üzere taş çekirdekli meyveler ve turunçgiller şeklinde,
Alanya ve Gazipaşa ilçelerinden oluşan III. Alt Bölgede tropik-subtropik meyveler başta
olmak üzere sert kabuklu meyveler ve turunçgiller şeklinde, Elmalı ve Korkuteli
ilçelerinden oluşan IV. Alt Bölgede yumuşak çekirdekli meyveler ve sert kabuklu meyveler
şeklinde ve Akseki, Gündoğmuş ve İbradı ilçelerinden oluşan V. Alt Bölgede ise üzümsü
meyveler ve sert kabuklu meyveler şeklinde bir dağılım göstermektedir.
Tablo 89. Antalya Alt Bölgelerinin Türkiye Meyve Üretimindeki Payları (2000)
(ton)
Meyveler I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
ANTALYA TÜRKİYE Ant./TR
Oranı
Elma 8.846 4.576 1.700 114.520 709 130.351 2.400.000 0,05
Armut 323 634 475 30.495 165 32.092 380.000 0,08
Ayva 104 148 186 4.460 80 4.978 105.000 0,05
Tr. Hurması - 67 - - - 67 12.000 0,01
İğde - - - 35 - 35 5.300 0,01
Kayısı 181 182 41 3.102 2 3.508 530.000 0,01
Kiraz 98 60 308 1.895 193 2.554 230.000 0,01
Yenidünya 578 648 6.114 - - 7.340 11.500 0,64
Erik 438 464 969 2.771 354 4.996 195.000 0,03
Şeftali 152 4.336 1.155 4.980 103 10.726 430.000 0,02
Zeytin 5.257 20.103 3.463 43 309 29.175 1.800.000 0,02
Nar 1.197 5.519 754 - 162 7.632 59.000 0,13
İncir 172 2.287 224 - 1.607 4.290 240.000 0,02
Dut 5 582 15 14 38 654 60.000 0,01
Çilek - 2.472 3.565 25 - 6.062 130.000 0,05
Üzüm 5.383 2.210 801 10.100 4.154 22.648 3.600.000 0,01
180
Meyveler I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
ANTALYA TÜRKİYE Ant./TR
Oranı
Ceviz 220 1.761 459 483 296 3.219 116.000 0,03
Badem 162 1.053 3.010 177 133 4.535 47.000 0,10
Portakal 184.847 69.376 19.860 - 50 274.133 1.070.000 0,26
Limon 6.379 14.262 16.391 - 15 37.047 460.000 0,08
Mandarin 5.806 12.966 1.014 - - 19.786 560.000 0,04
Altıntop 2.820 610 110 - - 3.540 130.000 0,03
Turunç 100 25 - - - 125 2.200 0,06
Avokado 20 39 95 - - 154 264 0,58
Keçiboynuzu 951 428 3.750 - 36 5.165 14.000 0,37
Muz - - 27.560 - - 27.560 64.000 0,43
Yukarıda verilen tablodan yararlanılarak Türkiye, Antalya ve Antalya alt
bölgelerinde bazı meyvelerin üretim miktarları incelendiğinde;
Türkiye’de üretilen portakalın %26’sı, muzun %43’ü, avokadonun %58’i,
narın %12’si, elmanın %5’i, keçi boynuzunun %37’si ve yeni dünyanın da
%63’ünün Antalya ilinde üretilmekte olduğu görülecektir.
Alt bölgelere göre, I. ve II. Alt Bölgelerde portakal üretiminin, III. Alt Bölgede muz
üretiminin, IV. Alt Bölgede elma üretiminin ve V. Alt Bölgede de üzüm üretiminin yaygın
olduğu görülmektedir.
5.2.1.3.2. Antalya’da En Fazla Üretimi Yapılan Meyvelerin İncelenmesi
Antalya ilinin, Türkiye’de narenciye üretimi yönünden önemli bir ayrıcalığının ve
vazgeçilemezliğinin olduğu bilinmektedir. Bu nedenle ildeki narenciye üretiminin biraz
daha detaylı olarak incelenmesine gereksinim bulunmaktadır.
Turunçgiller
Türkiye’de Turunçgil yetiştiriciliği 16 ilde yapılmaktadır. Yapılan üretimin yaklaşık
%87’si Adana, İçel, Antalya ve Hatay illerinin içinde bulunduğu Akdeniz Bölgesinden
karşılanmaktadır. Antalya ilinin bölge içerisindeki oranı %16,5’dur. İl içerisinde I. Alt
Bölgede Kumluca ve Finike’de üretim miktarı açısından ilk sırada yer almaktadır.
Sıralamada daha sonra Merkez ve Alanya gelmektedir. Turunçgiller içerisinde portakal
üretimi 1. sırada yer almaktadır. Finike yerlisi, Alanya dilimlisi gibi yöresel portakal
çeşitlerimizi zaman içerisinde korunması gerekmektedir.
Turunçgillerde taze tüketim yanında meyve suyu tüketiminin artırılması
gerekmektedir.
Turunçgillerle ilgili uluslararası kuruluşlardan en önemlisi Akdeniz Ülkeleri
Narenciye İşbirliği Komitesi (Commite de Liaison en Agrumicultere Mediterranean) dır.
Ülkemizinde üye olduğu bu kuruluşun faaliyetleri, Akdeniz havzasında konu ile ilgili
kuruluşlar arasında her konuda koordinasyon oluşturmak, pazarda haksız rekabeti
önlemek amacıyla araştırma yapmak ve önerilerde bulunmak, araştırmaları teşvik etmek,
desteklemek, koordine etmek, turunçgil tüketimini artırıcı çabalar harcamak gibi
amaçlara yönelik çalışmalardır.
Antalya ili Türkiye toplam narenciye üretiminin %16,5’ini karşılamaktadır. Yine
Türkiye toplam portakal üretiminin yaklaşık %26’sını ise 274.133 tonluk bir üretim
miktarı ile tek başına Antalya ili karşılamaktadır. Bu haliyle portakalın gerek iç ve gerekse
dış pazarlar açısından ne denli büyük bir öneme sahip olduğu açıktır.
Tablo 90. Antalya İli ve Türkiye’de Narenciye Çeşitleri Üretimi (2000)
Narenciye I. Alt Bölge
II.Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Antalya Türkiye Ant./TR
Oranı
Portakal 184.847 69.376 19.860 - 50 274.133 1.070.000 0,256
181
Narenciye I. Alt Bölge
II.Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Antalya Türkiye Ant./TR
Oranı
Limon 6.379 14.262 16.391 - 15 37.047 460.000 0,081
Mandarin 5.806 12.966 1.014 - - 19.786 560.000 0,035
Altıntop 2.820 610 110 - - 3.540 130.000 0,027
Turunç 100 25 - - - 125 2.200 0,057
İldeki portakal üretiminin ülke genelinde sağladığı avantajı, diğer narenciye
türlerinden olan limon, mandarin, altıntop ve turunç üretiminde görmek mümkün
değildir. Antalya ili, Türkiye toplam limon üretiminin sadece %0.81’ini, mandarin
üretiminin %0.35’ini, altıntop üretiminin %0.27’sini ve turunç üretiminin de %0.57’sini
ancak gerçekleştirebilmektedir.
Grafik 58. Antalya ve Türkiye’de Narenciye Üretimi
Antalya İlinde Üretilen Narenciyenin Türkiye Üretimiyle
Karşılaştırması
0
200.000
400.000
600.000
800.000
1.000.000
1.200.000
Portakal Limon Mandarin Altıntop Turunç
(kg
)
Antalya
Türkiye
İlde çok önemli bir potansiyel olan Turunçgil tarımını, özellikle de portakal
üretimini geliştirmek zorunludur.
Avokado
Avokado üretiminde Meksika, ABD, Brezilya, Dominik Cumhuriyeti gibi Amerika
kıtasındaki ülkeler ilk sıralarda yer almaktadır. Bazı Asya ülkeleri, Güney ve kısmen
Kuzey Afrika ülkeleri ile Avustralya ve Akdeniz’e kıyısı bulunan İsrail ile son yıllarda
üretiminde artış görülen İspanya önemli üretici ülkeler arasında bulunmaktadır. Avokado
ithal eden ülkelerin başında Batı Avrupa ülkeleri gelmektedir. Diğer ithalatçı ülkeler
arasında Japonya, ABD ve Suudi Arabistan bulunmaktadır. Avokado ihraç eden ülkeler,
başta İsrail olmak üzere Güney Afrika Cumhuriyeti, İspanya, ABD, Meksika ile bazı Afrika
ve Güney Amerika ülkeleridir.
Son yılların en fazla prim yapan meyvesi olan Avokado üretiminin %58’inin
Antalya ilinde yapılmakta olduğu görülmektedir. İlde en fazla Avokado üretimi III. Alt
Bölgede Alanya’da yapılmaktadır.
Muz
Dünyadaki muz üretimi en fazla Asya kıtası ülkelerinde yapılmakta, bu kıtayı
sırasıyla Güney Amerika, Orta Kuzey Amerika, Afrika, Okyanusya ve Avrupa ülkeleri
izlemektedir. Ülkemizde Anamur, Bozyazı, Alanya, Gazipaşa ve çevresinde, Toros
dağlarının koruduğu mikro klimalarla, çok sınırlı olarak yetiştirilmektedir. Bu nedenle
üretim miktarı azdır. Yıllık muz tüketimimiz 400.000 ton olup, üretim 80.000 ton
civarındadır. Bu eksiklik ithalatla giderilmektedir. Üretim örtü-altı yetiştiricilikle
arttırılabilir.
182
Yine Türkiye muz üretiminin %43’ü gibi büyük bir oranı Antalya’dan
karşılanmakta olduğu görülmektedir. Muz üretimi son zamanlarda örtü-altı yetiştiriciliği
şekline de dönüşmeye başlamış olup söz konusu bu uygulama hızla yaygınlaşmaktadır.
Böylece hem üretimde kalite ve kantite artırılmakta ve hem de bitkinin olumsuz çevre
koşullarından zarar görmeleri engellenmiş olmaktadır.
Keçiboynuzu
Akdeniz Bölgesi’nin doğal bitkisi olan keçiboynuzu son yıllarda bir hayli talep
görmeye başlamıştır. Özellikle meyvelerinin çocuk maması ve çikolata yapımında kakao
yerine kullanılması, bu meyvenin ihracatını artırmıştır. Toplam 14.000 ton olan Türkiye
üretiminin 5.165 tonu Antalya ilinden karşılanmaktadır. En fazla III. Alt Bölgede Alanya
İlçesinde üretilmektedir. Diğer taraftan keçiboynuzu, hemen hemen her türlü olumsuz
çevre koşullarına oldukça dayanıklı bir meyve ağacıdır.
Nar
Dünyada en fazla nar üreten ülke Türkiye’dir. İran, Afganistan, Türk
Cumhuriyetleri, Irak, Suriye, Mısır, İsrail gibi yakın doğu ülkeleri ve Pakistan, Hindistan,
Çin gibi Asya ülkeleri diğer nar üretici ülkeleridir. Daha az miktarlarda Uzakdoğu, Kuzey
Afrika, Güney Avrupa ve bazı Amerika ülkelerinde nar üretilmektedir. Türkiye ile birlikte
İran, Afganistan, Azerbaycan, İsrail ve Mısır, nar ihraç eden ülkelerdir. En önemli
ithalatçılar Arap ülkeleri Orta ve Kuzey Avrupa ülkeleri ve sonra yıllarda Japonya ve bazı
Uzakdoğu ülkeleridir. Nar uzun yıllar üretici ülkelerde tüketilirken son 15-20 yılda ve
giderek artan ölçüde uluslararası pazara girmiştir. Antalya Antalya ilinde en fazla nar
üretimi II. Alt Bölge Merkez ilçede yapılmaktadır. Ayrıca Gazipaşa İlçesinde yöreye özgü
çekirdeksiz tatlı nar üretimi yapılmaktadır. Son yıllarda yapılan yayım çalışmalarıyla nar
üretimi hızlı bir ivme kazanmıştır. Bu konuda yapılacak çalışmalarla üretim artışı
sağlanacaktır. Özellikle nar suyu ve konsantresi ihracatında önemli gelişmeler
görülmektedir.
Yenidünya
Özellikle yenidünyanın sıcaklık isteğinin fazla olması nedeniyle bu üretim modelinin
daha ziyade Alanya’da ağırlık kazandığı anlaşılmakta ve ayrıca erkenciliği nedeniyle de
pazarda iyi fiyatlar bulabilmektedir.
Elma
Elmalı ve Korkuteli ilçelerinin son derece uygun ekolojik özellikleri gereğince elma
ve armut üretimi bu ilçelerde yoğunlaşmış durumdadır. Dünya üzerinde çok geniş yayılma
alanı gösteren ve değişik ekolojilerde üretimi yapılabilen bir türdür.Bu nedenle Dünya
elma üretimi yaklaşık 57 milyon ton civarında gerçekleşmektedir.En fazla üretim 19.5
milyon ton ile Çin’de gerçekleştirilmekte, A.B.D 5.1 milyon ton ile ikinci sırada, Türkiye
2.5 milyon ton elma üretimi ile Dünyada üçüncü sırada yer almaktadır.Ülkemizde Isparta
ili elma üretiminde ilk sırada olup, Antalya ili 4. sırada yer almaktadır. IV. Alt Bölgede yer
alan Elmalı ve Korkuteli ilçelerinde toplam 114.520 ton elma üretimi yapılmış olup, bu
değer il toplamının % 87’sini oluşturmaktadır.
Dünya elma ihracatında Fransa ilk sırayı alırken, bu ülkeyi ABD, Şili ve İtalya
İzlemektedir.Ülkemiz üretim bakımından üçüncü sırada olmakla birlikte ihracatta dünya
ülkeleri arasında 21. sırada yer almaktadır.
Elma üretimini artırmak ve özellikle dünya elma ticaretinde söz sahibi olabilmek
için, birim alandan bol ve kaliteli ürün almak gerekmektedir.Bunun için, son yıllarda
olumlu sonuçlar veren ve pratiğe de yansıyan bodur-yarı bodur klon anaçları ile kurulan
sık dikim bahçelerinin daha da yaygınlaştırılması gerekmektedir. Dolayısıyla önümüzdeki
plan döneminde modern meyvecilik gereklerine tam uygunluk gösteren erken yaşta fazla
ve kaliteli ürün veren, dekara maliyeti önemli derecede azaltan kültürel uygulamaları
daha kolay ve ucuz olduğu, hastalık ve zararlıların daha etkili kontrol edildiği
183
pazarlanabilir yüksek kaliteli meyve oranında artma görüldüğü, dekara 6-8 ton elma
alınan sık dikim uygulamalarının hızla yaygınlaştırılması ve klasik elma üretim
sistemlerinin tamamen terk edilmesi gerekmektedir. İlde elma üretiminin yoğun olduğu
IV. Alt Bölge ve I. Alt Bölge içerisinde Kaş ilçesinde elma yetiştiriciliği önemli bir
potansiyele sahiptir.
Üzüm
Özellikle V. Alt Bölgede baskın bir üretim modeli haline gelmeye başlamış olan
üzüm yetiştiriciliğinde önemli gelişmelerin sağlanmış olduğu ve özellikle ilin hemen her alt
bölgesinde erkenci üzüm yetiştiriciliği için de büyük atılımlar yapılmaya başlanmış
durumdadır.
Sonuç olarak Antalya ilindeki meyve üretimi genel bir değerlendirmeye tabi
tutulduğunda; yenidünya, nar, portakal, avakado, keçiboynuzu, muz ve kısmen de
badem üretimi yönünden ilin ülke çapında büyük bir öneme sahip olduğu görülecektir.
Ancak yukarıda verilen söz konusu bu meyvelerin dışındaki meyvelerde ise ilin ciddi bir
üretim eksiğine sahip olduğu görülecektir. Bu hususlar yukarıdaki tablonun ve aşağıdaki
grafiğin incelenmesi neticesinde de açıkça görülecektir.
Badem
Badem yeşil kabuklu çağla devresinden itibaren tüketilen bir meyve türüdür. Bu
haliyle Şubat sonu- Mart başında piyasaya çıkan erken yazlık meyve türü olan badem,
daha sonra içinin tam gelişmiş ve sertleşmiş olduğu devredeki tüketimi ile de önem
kazanır. Kendisi ve yan ürünlerinin gıda, şekerleme, sanayi ve kozmetik sektöründe
kullanılması önemini artıran ve sorunlarına çözüm getirilmesini zorunlu kılan özelliği
olmaktadır.
İlde badem ağaç sayısı fazla olmasına rağmen üretim düşüktür ve çiftçimiz için
önemli bir gelir kaynağı değildir. En fazla badem üretimi III. Alt Bölgede Gazipaşa
ilçesinde yapılmaktadır. İl genelinde badem üretiminin artırılması amacıyla, iç randımanı
yüksek, bölgemiz ekolojisine uygun kaliteli standart çeşitlerle yeni bahçelerin
oluşturulmasına önem verilmelidir.Ayrıca mevcut bahçelerdeki ağaçların verimlerini
artırmak için İl Müdürlüğümüzce yapılan çeşit değiştirme aşıları devam ettirilmelidir.
Bademde ihraç potansiyelimizi artırmak için dış pazara yönelik çalışmalara önem
verilmelidir.
Çilek
Diğer bir çok meyve türünün henüz pazara sürülmediği aylarda pazarda
bulunabilmesi, albenisi ve C vitamini içeriğinin oldukça yüksek oluşu bu meyvenin
dünyada çok tutulmasına ve yüksek fiyatlarla satılmasına neden olmuştur.Lezzetli,
vitamin ve mineral maddece zengin, taze tüketimi yanında işlenerek ya da dondurularak
kullanılan ve gün geçtikçe aranılan bir meyve olması nedeniyle son yıllarda geniş bir
tüketiciye hitap eder olmuştur.Ara ziraat olarak yetiştirildiği gibi, diğer ürünlerin sınırlı
yetiştiği yamaç ve dağ köylerindeki arazide de yetiştirilebilmektedir.Değişik iklim ve
toprak karakterleri yönünden ülkemiz çilek yetiştiriciliğinde önemli bir potansiyele
sahiptir.Çilek ülkemiz için son yıllarda iyi bir ihraç ürünü haline gelmiştir.
Antalya’da çilek üretimi açık tarla ve örtü-altında yapılmakta olup, en fazla çilek
üretilen ilçe Gazipaşa’dır. İlin ekolojik yapısı çilek yetiştiriciliğinde önemli bir erkencilik
sağlamaktadır. Bu potansiyelin değerlendirilmesi ve tekniğine uygun yetiştiriciliğin hızla
yayılması gerekmektedir.
5.2.1.3.3. Antalya’daki Meyveciliğin Son On Yıllık Gelişimi ve Değişimi
Çok çeşitli meyve türlerinin yetiştirilmesinde büyük ekolojik avantajlara sahip olan
Antalya ili aynı zamanda gelişen pazarlama, ulaşım, depolama ve ambalajlama sektörleri
ile de diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi meyvecilik sektöründe de ticari anlamda büyük
184
atılımlar gerçekleştirmiştir. Ancak yukarıda sözü edilen ticari konularda 1990-2000 yılları
arasındaki zaman diliminde sağlanan başarılar, ne yazık ki doğrudan meyve üretiminde
sağlanamamıştır. Nitekim bu husus aşağıda verilen ve Antalya ilindeki bazı meyvelerin
1990-2000 yılları arasındaki üretim miktarı değişimlerini içeren grafiklerden de açıkça
görülmektedir. Aşağıdaki grafiğe göre portakal üretimi, on yıllık süreçte üretimdeki küçük
sapmalar dikkate alınmaz ise sabit kalmıştır. Elma üretimi 1990-1995 yılları arasında hızlı
bir artış göstermiş olmasına rağmen 1995-1999 yılları arasında bu üretim küçük sapmalar
dışında sabitlenmiş ve grafik verilerine göre de 1999-2000 yılları arasındaki elma
üretiminde ciddi bir azalma yaşanarak 1992 yılındaki seviyelere kadar gerilemiştir. Yine
aşağıdaki grafik değerlerine göre muz, üzüm ve zeytin üretim miktarlarında da 1990 ile
2000 yılları arasında herhangi bir artış yaşanmamıştır.
Grafik 59. Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler
Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler
0
50.000
100.000
150.000
200.000
250.000
300.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
(to
n)
Portakal
Elma
Muz
Üzüm
Zeytin
Antalya ilinde üretimi yapılan çilek, nar, ceviz ve badem ile ilgili üretim
miktarlarına ilişkin olarak yukarıda yapılan değerlendirmelere benzer şekilde bir
değerlendirme yapıldığında; çilek üretiminin 1990 yılından itibaren 1997 yılına kadar az
da olsa belli üretim artışlarının gerçekleştiği ancak 1997-1998 yılları arasında hızlı bir
üretim düşüşü, 1998-1999 yılları arasında söz konusu bu düşük üretim miktarlarının
devam ettiği ve nihayet 1999-2000 yılları arasında ise ortalamaların üzerinde bir üretim
artışı sağlandığı görülmektedir. Nar üretiminde ise 1997 yılına kadar küçük artışlar
olmaklar birlikte hemen hemen sabit bir değerde süregiden üretim miktarı 1997 yılından
sonra sürekli artan bir üretim miktarına dönüşmüştür. Nar üretimine benzer şekilde ceviz
üretim miktarı da 1997 yılından sonra ciddi bir artış yaşamış ancak üretim miktarı 1998
yılından itibaren nar üretim miktarından farklı olarak stabil hale gelmiştir. İldeki badem
üretimi ise 1999-2000 yılları arasında küçük üretim miktarı sapmaları yaşamış olmakla
birlikte ne ciddi bir artış ve ne de ciddi bir azalış göstermemiştir.
185
Grafik 60. Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler
Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler
0
1.000
2.000
3.000
4.000
5.000
6.000
7.000
8.000
9.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
(to
n)
Çilek
Nar
Ceviz
Badem
5.2.1.3.4. Meyve İhracatı
Ülkemiz yaş meyve üretimi 4 ana grup altında incelenmektedir. 2000 yılı itibariyle
yaklaşık 11 milyon ton meyve üretimi içinde üzümsü meyveler %38 ile en önemli paya
sahiptir. Sofralık üzüm bu grubun ticari önemi en fazla olan meyvesidir. İncir bu grubun
gerek üretim gerekse ihracat açısından ikinci önemli ürünüdür.Yumuşak çekirdekli
meyveler yaş meyve üretimimizin %27’sini oluştururken elma bu grubun en önemli
meyvesidir. Turunçgil meyveleri, yaş meyve üretiminden %20 pay almaktadır. Taş
çekirdekli meyve grubunun meyve üretimi içindeki payı %14 olup kayısı, kiraz,erik ve
şeftali bu grubu temsil eden meyveler olarak dikkat çekmektedir.
Tablo 91. Antalya İlinin Meyve İhracatı ve FOB Değerleri (2000)
Mal grubu
1999 yılı 2000 yılı
Miktar
(kg)
Değer
FOB/ USA $
Miktar
(kg)
Değer
FOB/ USA $
Hurma 0 0 0 0
İncir 2.690 3.634 47.228 58.300
Üzüm 1.497.470 693.339 3.485.883 1.602.984
Karpuz 825.682 144.154 893.417 146.931
Kavun 657.730 264.308 794.814 307.393
Elma 233.300 92.636 1.280 410
Armut 125.995 122.113 202.178 137.763
Ayva 988.700 637.487 1.253.838 775.510
Kayısı 35.494 37.321 94.860 67.911
Kiraz-vişne 4.198.806 5.525.727 2.081.365 3.690.961
Şeftali 6.350 7.275 73.369 38.482
Erik 392.088 659.688 435.251 534.719
Kestane 413.973 438.482 207.805 276.338
Diğer taze meyveler 1.365.389 950.756 1.174.613 743.372
Yaş meyve toplamı 10.741.667 9.576.920 10.745.901 8.381.074
Portakal 1.790.805 862.752 1.098.319 381.724
Mandarin 3.789.131 1.626.814 4.704.201 1.608.213
Limon 10.511.680 4.250.881 5.937.564 2.257.764
Greyfurt 1.239.556 451.729 722.102 209.710
Turunçgil toplamı 17.331.172 7.192.176 12.512.186 4.457.411
186
Antalya İhracatçılar Birliği
Avrupa Birliği ülkelerinin, taze meyve ithalatının %90-95’ini tropik-suptropik
meyveler teşkil etmektedir.
Türkiye’de turunçgil meyveleri üretici ve ihracatçı geliri yönünden oldukça
önemlidir. Yaş meyve üretiminde üzüm ve elmadan sonra 3.’cü sırada yer alan
turunçgiller ortalama %20 ihracat üretim oranı ile yıllardır 1.’ci sırada yer almaktadır.
Turunçgil ticaretinde önemli rakiplerimizden olan İspanya, İtalya ve Yunanistan’da
üretimin marjinal sınırlarına varılmıştır. Ülkemiz ise dış pazarın talep ettiği çeşitlerle
Turunçgil tarımına uygun alanlar yönünden önemli bir potansiyele sahiptir.
Türkiye yaş meyve ihracatının üretime oranı en iyimser yaklaşımla %5
civarındadır. Oysa Turunçgil meyvelerinin ihracat üretim oranı son yılların ortalaması
üzerinden yaklaşık %20’dir. Bu durum Turunçgil meyvelerinin önemini ortaya
koymaktadır. Bu meyveler önemli oranda taze olarak ihraç edilmektedir. Turunçgil
ihracatında düzenli bir artış görülmemektedir. Düzenli bir pazarlama organizasyonunun
olmayışı pazarın istediği çeşitlerin istenilen kalite ve miktarda temin edilmeyişi gibi bir
çok faktörün yanısıra iklimsel değişiklikler sonucu üretim miktarında görülen
dalgalanmalardan da olumsuz yönde etkilenmektedir.
Türkiye’de taze Turunçgil ihracatı yanında azda olsa işlenmiş Turunçgil meyveleri
ihracatı yapılmaktadır. İhracatta standardizasyona kesinlikle uyulmalı, boylama,
ambalajlama ve paketleme işlemleri ile numune alma, muayene değerlendirme ve
muayene raporunun hazırlanması gibi hususlara uygun hareket edilmelidir.
Türkiye stratejik konumu nedeniyle Turunçgil meyveleri ihracatını artırma
açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Bir yönden yüksek gelir seviyesine sahip Batı
Avrupa ülkeleri, Arap ülkeleri,diğer yanda komşu ülkeler, Türk Cumhuriyetleri potansiyel
pazarlardır. AB ülkelerinde yaşayan insanlar belirli bir miktarda meyve yeme yada meyve
suyu içme alışkanlığına sahiptir. Dolayısıyla sürekli bir aktif talepten söz etmek
mümkündür.
2000 yılı verilerine göre Antalya’nın toplam Narenciye ihracatı 12.512 ton olup,
bunun karşılığı olarak 4.457.411 ABD Doları gelir elde edilmiştir.
Tablo 92. Narenciye İhracat Değerleri
Ülke 1999 Miktar(kg) 1999 FOB ($) 2000 Miktar
(kg) 2000 FOB ($)
Fransa 55.128,000 19.436,2900
Belçika 18.599,000 11.344,7400 78.674,000 27.465,7100
Norveç 64.830,000 30.201,5900 32.452,000 12.642,6500
Hollanda 495.454,000 192.210,2700 422.202,000 146.096,8100
İsveç 10.100,000 5.800,0800 34.880,000 16.093,5000
Avusturya 4.035.538,000 1.720.521,5300 1.553.826,000 522.561,4700
Almanya 3.035.701,000 1.366.971,7022 3.215.309,400 1.184.755,1194
İtalya 39.000,000 16.020,1000
İngiltere 91.889,600 51.371,4000 39.602,000 18.115,8200
Polonya 511.081,000 189.946,9662 541.411,000 187.322,9300
Kaynak: Antalya İhracatçılar Birliği
5.2.1.4. Tarla Bitkileri Üretimi
İnsanların gereksinim duyduğu gıda maddeleri ile hayvan yemleri ve endüstri
hammadde ve ihracat mallarını geniş ölçüde tarla bitkileri tarımı sağlamaktadır. Tarla
bitkileri tarımı ülkemiz tarımının belkemiği, tarım işletmelerinin çekirdeği ve
zenginliğimizin kaynağıdır.
187
Ülkemizde tarla bitkileri tarımı oldukça geniş değişik bir biyolojik yapıya sahiptir.
Her ülkede bu kadar geniş çeşitlilik gösteren tarla kültürünü bulabilmek mümkün değildir.
Tablo 93. Türkiye’de, AB’nde ve Dünyada Tarla Bitkileri Ekilişi (2000)
Tarla Bitkileri Ekilişleri TÜRKİYE
(ha) AB Dünya
Tahıllar 13.884.600 36.380.320 419.979.917
Baklagiller 1.700.400 4.694.587 166.590.028
Endüstri bitkileri 1.304.000 323.912 43.847.402
Yumrulu bitkiler 316.350 1.495.695 23.647.907
Toplam 17.205.350 42.894.514 654.065.254
Kaynak: DİE
Tablo 94. Türkiye, AB ve Dünya Tarla Bitkileri Üretim Değerleri (2000)
Üretim Değerleri (ton) Türkiye AB Dünya
Tahıllar 31.874.000 206.816.422 1.348.232.685
Endüstri Bitkileri 21.942.339 121.027.242 518.691.733
Baklagiller 1.168.000 482.577 33.983.209
Yumrulu Bitkiler 7.651.000 54.132.501 384.647.224
Tarla Bitkileri 62.635.339 382.458.742 2.285.554.851
Kaynak: DİE, Antalya Tarım İl Müdürlüğü
5.2.1.4.1. Türkiye ve Antalya İli Tarla Bitkileri Üretimi
Tarımın önemli bir kolu olan tarla bitkileri üretimi; ekolojik, sosyal ve ekonomik
faktörlerden ileri gelen bazı sorunlardan dolayı arzulanan düzeye ulaşamamıştır. Bitkisel
üretim yapan işletmelerin büyük bir kısmı küçük işletmeler olup, işletmeler dağınık ve
parçalanmış durumdadır.
Tarım işletmelerinin giderek küçülmesi sonucu; tarımda makine alet ve ekipman
kullanılmadığı gibi, modern teknolojilerin ve tarımsal girdilerin uygulaması da
zorlaşmaktadır. Küçük işletmelerde sermeye yok denilecek kadar az olup, bu işletmelerde
ekonomik bir üretim gerçekleştirilememektedir. Tarımda iş gücünün pahalı ve zamanında
bulunamaması, mekanizasyonun ve teknolojik gelişmelerin yaygınlaştırılamaması sonucu
tarla bitkileri üretiminde verim düşmekte birim alan maliyeti yükselmektedir.
Ortakçılık ve kiralama yoluyla işletilen tarım topraklarında toprak işleme ve
yetiştirme tekniklerine önem verilmemekte, toprak verimliliği korunamamaktadır.
Uygulanan fiyat politikaları, arazi konumu ve ekolojik faktörler sonucu tarla bitkileri
Üretiminde çeşitlilik azalmakta, ekim nöbeti uygulamaları ihmal edilmektedir.
Tüm bunların yanısıra; özellikle son yıllarda bölgemizde narenciye ve seracılık gibi
rakip ürünlerin getirisinin artması da tarla bitkileri üretiminin düşme trendine girmesine
neden olmuştur.
Tablo 95. Türkiye ve Antalya İli Tarla Bitkileri Ekilişi (2000)
Tarla Bitkileri Ekilişleri ANTALYA (ha) TÜRKİYE (ha)
Tahıllar 200.602 13.887.600
Baklagiller 30.380 1.307.000
Endüstri bitkileri 27.973 1.736.400
Yumrulu bitkiler 3.672 316.350
188
Tarla Bitkileri Ekilişleri ANTALYA (ha) TÜRKİYE (ha)
Yem bitkileri 3.052 590.250
Toplam 265.679 17.837.600
Kaynak: DİE, Antalya Tarım İl Müdürlüğü
Tahıl alanları, hem Türkiye’de hem de Antalya’da en yüksek paya sahiptir.
Tablo 96. Tarla Bitkileri Alanlarının Oransal Dağılımı (2000)
Türkiye ve Antalya' da Tarla Bitkisi Alanlarının
Oransal Dağılımı (%)
0,0
10,0
20,0
30,0
40,0
50,0
60,0
70,0
80,0
90,0
TAHILLAR BAKLAGİLLER ENDÜSTRİ
BİTKİLERİ
YUMRULU
BİTKİLER
YEM BİTKİLERİ
Türkiye
Antalya
Türkiye'de tarla bitkileri alanları içerisinde tahıl alanlarının oranı %77,9 iken,
Antalya'da bu oran %75,5’dir. Türkiye'de endüstri bitkileri %9,7 oranla ikinci sırada yer
almakta iken Antalya’da % 10,5 oranla üçüncü sırada yer almaktadır.
Buna karşın baklagillerin Antalya’da oranı %11,4 iken Türkiye'de %7,3’dir.
Antalya’da tarla bitkileri içerisinde yumrulu bitkiler ve yem bitkileri alanlarının oranının
Türkiye geneline göre düşük olduğu görülmektedir.
5.2.1.4.2. Antalya İli ve Alt Bölgelerinde Tarla Bitkileri Üretimi
Tablo 97. Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarla Bitkileri Ekilişleri (2000)
Tarla Bitkileri Alt Bölgeler
Antalya Türkiye I.
Alt Bölge
II.
Alt Böl.
III.
Alt Bölge
IV.
Alt Böl.
V.
Alt Bölge
Tahıllar 17.895 67.562 21.000 83.100 11.045 200.602 13.887.600
Baklagiller 1.350 425 150 28.070 385 30.380 1.307.000
Endüstri bitkileri 2.355 18.055 425 7.028 110 27.973 1.736.400
Yumrulu bitkiler 195 1.200 705 1.475 97 3.672 316.350
Yem bitkileri 1.422 331 0 1.180 119 3.052 590.250
Toplam 23.217 87.573 22.280 120.853 11.756 265.679 17.837.600
Antalya ilinde toplam tarla bitkisi alanlarının en fazla olduğu bölge (%45,49) IV.
Alt Bölgedir.
189
Bunu sırasıyla II, I, III ve V. Alt Bölgeler izlemektedir. Tahıl (%75,5), baklagil
(%11,4) ve endüstri bitkisi (%10,5) alanla diğer alanlara göre daha fazla orandadır.
Tahıl ve baklagiller IV. Alt Bölgede, endüstri bitkisi ise diğer alt bölgelere göre II.
Alt Bölgede daha yüksek orandadır.
Grafik 61. Tarla Bitkileri Ekiliş Oranları (2000)
Antalya Alt Bölgelerinde Tarla Bitkilerinin
Ekiliş Oranları (%)
0,00
5,00
10,00
15,00
20,00
25,00
30,00
35,00
40,00
45,00
50,00
TAHILLAR BAKLAGİLLER ENDÜSTRİ
BİTKİLERİ
YUMRULU
BİTKİLER
YEM BİTKİLERİ TOPLAM
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
5.2.1.4.3. Türkiye ve Antalya’da Bazı Tarla Bitkileri Üretim Değerleri
Tablo 98. Türkiye ve Antalya’da Tarla Bitkileri Üretim Değerleri (ton)
Ürünler 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Buğday
Antalya 388.161 384.040 411.509 442.674 382.334 408.299
Türkiye 18.000.000 18.500.000 18.650.000 21.000.000 18.000.000 21.000.000
Pamuk
Antalya 99.388 86.805 61.845 44.560 58.030 40.445
Türkiye 2.139.014 2.003.626 2.024.958 2.216.932 1.948.881 2.175.006
Mısır (Hasıl)
Antalya 21.600 34.620 54.240 45.200 75.375 118.660
Türkiye 551.000 565.000 576.000 680.000 640.000 700.000
Nohut
Antalya 23.125 15.447 23.262 21.122 20.908 17.638
Türkiye 730.000 732.000 720.000 625.000 560.000 548.000
Susam
Antalya 5.180 6.190 6.140 5.724 6.132 6.009
Türkiye 30.000 30.000 28.000 34.000 28.000 23.800
Yonca (Kuru ot)
Antalya 4.284 2.760 4.660 4.200 2.925 2.910
Türkiye 1.399.341 1.444.466 1.364.200 1.550.000 1.641.000 1.540.000
Kaynak: DİE ve Antalya Tarım İl Müdürlüğü
Tabloda yer alan ürünler ekiliş alanlarına göre Antalya’da üst sıralarda bulunmakta
olup, her biri kendi ürün guruplarını temsil etmektedirler. Bu nedenle değerlendirmeye
alınmışlardır.
Tablo incelendiğinde tarla bitkileri ürünlerinin Türkiye üretiminde büyük bir yer
kaplamadığı görülmektedir.
190
Grafik 62. Tarla Bitkileri Üretiminin Dağılımı
Antalya İlinde Bazı Tarla Bitkileri Üretimlerinin Dağılımı
Buğday
0,69
Susam
0,01
Nohut
0,03 Kuru Yonca
0,00
Hasıl Mısır
0,20
Pamuk
0,07
Antalya ili pamuk üretiminde yıllar itibariyle düşüş olmuş, Türkiye genelinde ise,
GAP bölgesinin devreye girmesiyle üretimde artış sağlanmıştır.
Buğday üretimi Türkiye’ de ve Antalya’da yıllar itibariyle iklim koşullarına bağlı
olarak dalgalanmalar göstermektedir. Tahıllar içerisinde en büyük payı buğday almaktadır
Hasıl mısır değerleri incelendiğinde, hem Türkiye hem Antalya’da doğrusal bir artış
gözlenmektedir. Mısır üretim artışında en büyük pay, pamuk ekim alanlarının
daralmasının mısıra kaymasından kaynaklanmaktadır.
Pamuk üretiminde bariz düşüş olmasına rağmen buğday ve mısır (hasıl)
üretiminde artış söz konusudur.
Grafik 63. Buğday, Pamuk ve Mısır Üretim Değerleri (2000)
Antalya' da Yıllar İtibarıyla Buğday, Pamuk ve Mısır (Hasıl) Üretim
Değerleri
0
50.000
100.000
150.000
200.000
250.000
300.000
350.000
400.000
450.000
500.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Buğday
Pamuk
Mısır(Hasıl)
Hayvancılığın, İlde üreticiler tarafından ikinci geçim kaynağı olarak görülmesi
nedeniyle yem bitkileri ekilişlerinin yok denecek kadar az olduğu görülmektedir. Son
191
yıllarda hayvancılığın geliştirilmesi kapsamında uygulanan projelerle yem bitkileri ekilişleri
desteklenerek arttırılmaya çalışılmaktadır.
İlde nohut üretimi, aile işgücüne dayalı olarak, üreticiler tarafından kendi
ihtiyaçlarını karşılamak ve sulanmayan alanları değerlendirilmek amacıyla yapılmaktadır.
Bu nedenle nohut üretimi dalgalanmalarla birlikte değişen olumsuz koşullardan
etkilenmemektedir.
Nohut, susam ve yonca (kuru ot) ürünlerinin yıllara göre üretim değerleri fazla bir
değişiklik göstermemiştir. Nohuttaki dalgalanmalar ekolojik şartlara bağlı olarak
gerçekleşmiştir.
Susam fiyatlarında meydana gelen dalgalanmalar Türkiye susam ekiliş alanlarının,
dolayısıyla üretiminin de düşüş trendine girmesine neden olmuştur. Antalya ilinde ise
pamuk ekimlerinin riske girdiği durumlarda, alternatif bitki olarak kullanılmaktadır. Yıllar
itibariyle üretimi dalgalanmalar göstermekle birlikte, yerini korumuştur.
Grafik 64. Susam, Nohut ve Yonca Üretim Değerleri (2000)
Antalya' da Yıllar İtibarıyla Susam, Nohut ve Yonca Üretim Değerleri
0
5.000
10.000
15.000
20.000
25.000
30.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Nohut
Susam
Yonca(Kuru ot)
Tabloda, Türkiye, Antalya ve Antalya alt bölgelerinde bazı tarla bitkilerinin üretim
miktarları verilmiş olup, bu ürünler stratejik önemleri ve diğer tarla bitkilerine göre
Antalya’da daha fazla üretilmesi nedeniyle seçilmişlerdir.
Türkiye' de üretilen susamın %25’i, hasıl mısırın %17’si, pamuğun %2’si,
buğdayın %2’si, nohutun %3’ü ve kuru yoncanın %0,2’si Antalya’da üretilmektedir.
Tablo 99. Alt Bölgelerde Bazı Tarla Bitkileri Üretim Miktarları (2000) (ton)
Bölgeler Buğday Hasıl
Mısır Pamuk Susam Nohut
Kuru
Yonca
I. Alt Bölge 34.115 4.900 540 1.723 1.050 0
II. Alt Bölge 239.928 93.420 39.900 4.153 345 350
III. Alt Bölge 45.050 1.250 0 53 0 0
IV. Alt Bölge 76.200 19.000 0 0 15.800 2.500
V. Alt Bölge 13.006 90 5 80 443 60
Antalya İl Toplamı
408.299 118.660 40.445 6.009 17.638 2.910
TÜRKİYE 21.000.000 700.000 2.175.006 23.800 548.000 1.540.000
Kaynak: DİE. - Antalya Tarım İl Müdürlüğü
192
Grafik 65. Tarla Bitkileri Üretiminin Oransal Dağılımı (2000)
Antalya Alt Bölgelerinde Üretilen Bazı Tarla Bitkileri Üretimlerinin
Oransal Dağılımı (%)
0,00
20,00
40,00
60,00
80,00
100,00
120,00
Buğday Hasıl Mısır Pamuk Susam Nohut Kuru Yonca
I. Bölge
II. Bölge
III. Bölge
IV. Bölge
V. Bölge
Pamuk, hasıl mısır, susam, buğday üretimi II. Alt Bölgede daha fazladır. Özellikle
pamuğun %99’u, hasıl mısırın %79’u, susamın %69'u ve buğdayın %59'u II. Alt Bölgede
üretilmektedir. Yayla kesiminde bulunan IV. Alt Bölgede, nohutun %90'ı ve kuru
yoncanın%86'sı üretilmektedir.
5.2.1.4.4. Antalya İlinde Pamuk Üretimi
Dünyada en önemli lif bitkilerinden olan pamuk, lifiyle tekstil sanayinin, tohumuyla
yağ sanayinin ve küspesiyle de yem sanayinin önemli ham maddesini oluşturmaktadır.
Dünyada yaklaşık 32.3 milyon hektar alanda ekilişi yapılmakta ve 18.9 milyon ton lif
pamuk üretimi elde edilmektedir. Türkiye’de ise 719.294 hektar alanda ekim yapılmakta
ve 791.298 ton lif pamuk üretilmektedir. Lif verimi yönünde ise Türkiye önemli pamuk
üreticisi ülkeler arasında yer almaktadır (Daimi Pamuk Çalışma Gurubu Toplantıları
Raporları 1999 – 2000 sezonu verilerine göre).
Tablo 100. Türkiye ve Antalya İli Pamuk Üretim ve Ekiliş alanları Değerleri
(2000)
Yıllar
Antalya Türkiye
Ekim Alanı (ha)
Üretim (kütlü ton)
Ekim Alanı (ha)
Üretim (kütlü ton)
1990 32.004 97.461 641.253 129.465
1991 27.596 73.192 598.620 100.788
1992 29.036 77.536 637.478 106.572
1993 26.010 69.888 567.852 95.898
1994 16.000 50.529 581.491 66.529
1995 30.000 99.388 756.694 129.388
1996 28.005 86.805 743.775 114.810
1997 19.788 61.845 721.723 81.633
1998 14.935 44.560 756.566 59.495
1999 18.310 58.030 719.294 76.340
2000 12.685 40.445 654.177 53.130
Kaynak: DİE, Antalya Tarım İl Müdürlüğü İstatistikleri
193
Antalya Bölgesinde pamuk tarımının ne zaman başladığı bilinmemekle beraber,
bölge çiftçisinin çok eskiden beri kendi ihtiyaçlarının karşılamak amacıyla yerli pamuk
yetiştirdikleri bilinmektedir. Antalya’da pamuğun ekonomik önem taşıyan bir ürün haline
gelmesinin başlangıcı 1940 yılına rastlar. Bu yıllarda bölge çiftçilerine parasız tohum
dağıtılması ve yeni çeşitlerin bölgeye getirilmesiyle pamuk ekimine büyük önem
verilmeye başlanmış, hatta pamuk en önemli ürün olmuştur.
Antalya Bölgesi pamuk üretimi açısından Türkiye toplam üretimi içinde küçük bir
paya sahip olmakla beraber, rakip ürünlerin fazlalığına rağmen ekim alanı ve üretim
olarak uzun yıllar Türkiye toplumunun %4’ünü oluşturmuştur.
Grafik 66. Antalya İli Pamuk Üretiminin Türkiye’deki Payı (2000)
Türkiye Pamuk Üretiminde Antalya İlinin Payı (%)
0,00
1,00
2,00
3,00
4,00
5,00
6,00
7,00
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Üretim maliyetinin yüksek olması, GAP’ın doğal sonucu Güneydoğu Anadolu
pamuk üretim alanlarının hızla artmasına bağlı olarak, işçi sıkıntısı gündeme gelmiş, bu
nedenle de pamuk üretim alanları, işgücü yerine makine gücü, çok işgücü yerine az
işgücüyle yapılabilecek daha karlı ürünlere kaymasına yol açmıştır.
Son yıllarda bölgemizde fiyatların istikrarsızlığı, çiftçilere yönelik hükümet
politikalarının olumsuzluğu ve narenciye, mısır ve seracılık gibi rakip ürünlerin getirisinin
artmasıyla düşme trendine girmiştir. Grafikten de izlenildiği gibi Antalya ilinin pamuk
üretimindeki payı yıllara göre değişiklik göstermiş olup, 2000 yılında üretim 1990 yılına
göre %41 düzeyinde azalmıştır.
194
Tablo 101. Antalya İlinde Pamuk Üretiminin Gelişimi (1990-2000)
Pamuk Üretimindeki Gelişme Eğilimi
0
20.000
40.000
60.000
80.000
100.000
120.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
(to
n)
5.2.1.5. Süs Bitkileri Üretimi
Dünyanın bazı ülkelerinde ve Türkiye’de bitkisel üretimler arasında süs bitkileri
önemli bir yer almaktadır. Pek çok ülkede ekonomiye katkı sağlayan etkili bir sektör
olarak kabul edilmektedir.
Dünyada 145 ülkede 218.105 hektar alanda süs bitkileri üretimi yapılmaktadır.
Dünyadaki süs bitkileri ticaretinin değeri yaklaşik 50 milyar Dolardır. Bunun içerisinde
kesme çiçek 25 milyar Dolar, iç mekan bitkileri 14,3 milyar Dolar, dış mekan süs bitkileri
10 milyar Dolar ve doğal çiçek soğanları 1 milyar Dolar ticaret hacmine sahiptir.
Ülkemiz iklim ve toprak özellikleri bakımından süs bitkileri yetiştiriciliğine uygun,
aynı zamanda bir çok süs bitkisinin gen kaynağıdır.
Kırsal alanlardan kentlere olan göçler sonucu betonlaşmanın artması, eğitim
seviyesinin yükselmesi ve çevre bilincinin artmasına paralel olarak süs bitkilerine olan
talep artış göstermiştir. Gittikçe artan talep, birim alandan fazla ürün alınarak gelir
seviyesinin yükselmesi ve ihracat olanaklarının doğması bir çok ülkede olduğu gibi
ülkemizde de bu sektörün hızla gelişmesine neden olmuştur.
Süs bitkileri; genel anlamda kesme çiçek, iç ve dış mekan süs bitkileri, yabani
soğanlı, yumrulu, rizomlu bitkiler olarak gruplandırılabilir. Süs bitkileri içinde en önemli
yere sahip olan kesme çiçekler buket, sepet, çelenk yapımında kullanılmak üzere kesilmiş
taze çiçekler olarak tanımlanabilir .
5.2.1.5.1. Türkiye’de ve Antalya’da Mevcut Durum
Yapmış olduğu istatistiki çalışmada, 2001 yılı itibariyle en fazla süs bitkileri üretimi
yapılan 26 il içerisinde sırasıyla İzmir, Yalova, Antalya, İstanbul, Eskişehir ve Bursa yer
almakta olduu görülmüştür. Bu iller toplam üretim alanı içerisinde %83 paya sahiptir. Söz
konusu illerin dağılımında ise; %25 İzmir, %20 Yalova, %17 Antalya, %11 İstanbul, %5
Eskişehir ve %4,8 ile Bursa yer almaktadır.
Türkiye ve Antalya ilinin 1999, 2000 ve 2001 yılı toplam süs bitkileri üretim
alanları tabloda verilmektedir.
Tablo 102. Türkiye ve Antalya’da Süs bitkileri Üretim Alanları (da)
Süs Bitkisi 1999 2000 2001
195
Türkiye Antalya Türkiye Antalya Türkiye Antalya
Kesme Çiçek 8.544 2.804 7.587 2.515 10.364 2.643
İç ve Dış Mekan Bitkiler 6.456 330 6.223 367 8.027 387
Yabani Soğanlı Yumrulu, Rizomlu Bitkiler
129 57 118 81 193 94
Toplam 15.131 3.192 13.929 2.963 18.584 3.124
Antalya ilinin, Türkiye toplam süs bitkileri alanları içerisindeki payı 1999 yılında
%21, 2000 yılında %21,3 ve 2001 yılında ise %16’dır. Ancak ihracat amaçlı üretilen
kesme çiçek yetiştiriciliğinde 1999 yılında %28, 2000 yılında %33 ve 2001 yılında ise
%25,5 paya sahip olduğu görülmekle birlikte kesme çiçek ihracatında Antalya birinci
sıradadır.
Tablo 103. Antalya‘nın Yıllar İtibariyle Süs Bitkileri Üretim Alanları (da)
Üretim Dönemi
Kesme Çiçek İç ve Dış
Mekan Süs Bitkileri
Soğanlı,
Yumrulu Rizomlu Bitkiler
TOPLAM
1985-1986 70 - - 70
1986-1987 394 11 236 641
1987-1988 638 16 281 935
1988-1989 1256 56 151 1463
1989-1990 1218 89 232 1539
1990-1991 1200 164 154 1518
1991-1992 1469 152 34 1655
1992-1993 1527 152 22 1701
1993-1994 1590 160 34 1784
1994-1995 1650 236 48 1934
1995-1996 1915 249 49 2213
1996-1997 2148 302 49 2499
1997-1998 2172 373 52 2597
1998-1999 2804 330 58 3192
1999-2000 2515 367 81 2963
2000-2001 2643 387 94 3124
2001-2002 2858 667 108 3634
2002-2003 3.369 814 140 4.323
Antalya ilinde ihracaat amaçlı kesme çiçek üretimine 1985 yılında 70 dekar örtü-
altında başlanmış olup; 2002-2003 üretim döneminde bu alan 3.369 dekara yükselmiştir.
Toplam süs bitkileri ekiliş alanı da 70 dekardan 4323 dekara çıkmıştır. Bu da gün geçtikçe
İlde süs bitkilerinin önemli bir üretim kolu haline geldiğinin göstergesidir.
196
Grafik 67. Yıllar İtibariyle Süs Bitkileri Üretim Alanları
Yıllar İtibariyle Antalya İlinde Süs Bitkileri Üretim Alanlarının Gelişimi
0
500
1000
1500
2000
2500
3000
3500
4000
4500
5000
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
2001
2002
(da)
Kesme Çiçek
İç ve Dış Mekan Süs Bitkileri
Yabani Soğanlı-Yumrulu-Rizomlu Bitkiler
Toplam
Kesme çiçek üretiminde 1998-1999 yıllarında üretim alanlarındaki artış ile beraber
satış fiyatlarının düşmesi bir sonraki yılın üretim alanlarının düşmesine, 2000’li yıllardan
sonra ise bilinçli üretim ve pazarlama ağının gelişmesiyle elde edilen net karın yüksekliği
üretim alanlarını artırmıştır. İç ve dış mekan süs bitkileri üretim alanlarında 1994 yılından
itibaren yavaş bir gelişme, 2000 yılından sonra daha hızlı bir gelişme görülmektedir.
Doğal çiçek soğanlarının büyük bir bölümü doğadan sökülmektedir. Sadece üretim ve
büyütme tarlaları ekim alanı olarak kayıt altına alınabilmektedir. Bu da doğal çiçek
soğanları ekim alanlarının toplam süs bitkileri üretim alanları içerisinde küçük bir paya
(%3) sahip olmasına nedendir.
Tablo 104. Antalya İli Alt Bölgelerine Göre Süs Bitkileri Üretim Alanları (2001)
Süs Bitkileri
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge V. Alt Bölge İl Toplamı
Cam
Sera
Pla
sti
k
Sera
Açık
Tarla
Cam
Sera
Pla
sti
k
Sera
Açık
Tarla
Cam
Sera
Pla
sti
k
Sera
Açık
Tarla
Cam
Sera
Pla
sti
k
Sera
Açık
Tarla
Cam
Sera
Pla
sti
k
Sera
Açık
Tarla
Gen
el
To
pla
m
Kesme Çiçekler
25 206 2.370 37 4 1 210 2.396 37 2.643
İç ve dış Mekan Bitkileri
5 12 30 76 238 3 14 9 33 95 259 387
Yabani Soğanlı, Yum. Riz. Bitkiler
23 56 15 0 0 94 94
Genel Toplam
30 12 236 2.446 298 7 15 65 15 243 2.491 390 3.124
Antalya ili alt bölgelerine göre süs bitkileri üretim alanları tabloya çıkarılmıştır.
Toplam süs bitkileri üretiminin %84’nü kesme çiçek oluşturmaktadır. Özellikle kesme
çiçek üretimi plastik serada yapılmaktadır. Bunu %12 ile iç ve dış mekan süs bitkileri, %3
197
ile doğal çiçek soğanları oluşturmaktadır. Toplam üretimin %95’i II. Alt Bölgede yer
almaktadır. 2001-2002 üretim döneminde IV. Alt Bölgede bulunan Korkuteli İlçesinde
yaklaşık 80 dekar alanda yaz yetiştiriciliği başlamış olup; tüm yıl boyunca ihracatta
süreklilik sağlanması amaçlanmıştır.
5.2.1.5.2. Kesme Çiçek Üretimi
Kesme çiçek yetiştiriciliği süs bitkileri sektörü içinde yer alan ve bu sektör
içerisinde tüm Dünyada hem üretim hacmi hem de ekonomik değer olarak en geniş paya
sahip olan faaliyet alanıdır. Kesme çiçek kavramı bu amaçla yetiştirilen bitkilerin çiçek
veya goncalarının taze, kurutulmuş, boyanmış, ağartılmış, dolgu maddeleri ile
desteklenmiş veya başka bir biçimde kullanıma sunulmuş durumlarını ifade etmektedir.
Dünyada kesme çiçek üretimi en fazla Hollanda’da yapılmaktadır. Hollanda
üretiminin yanısıra reexport yaptığından Dünya sıralamasında ihracatta da lider ülke
konumunda bulunmaktadır. Hollanda ekolojik dezavantajlarına karşın geliştirdiği yüksek
teknolojiler ile büyük ilerleme kaydetmiştir. Kolombiya’da örtü-altında dünyanın en
kaliteli karanfilleri yetişmekte ve yılın on ayında rahatlıkla karanfil hasat edilmektedir.
Kenya’da büyük arazilerde açıkta kesme çiçek yetiştiriciliği yapılmaktadır. İşçilik
ücretlerinin ve sabit tesis yatırımlarının düşük olması nedeniyle pazarda oldukça avantajlı
durumdadır. İsrail’de ise son yıllarda işçilik maliyetlerinin yükselmesi, su ve nakliye
problemlerinin artması kesme çiçek üretiminin azalmasına; bunun yerine yoğun teknoloji
kullanımına uygun üretim kollarına geçişe neden olmuştur. Dünya kesme çiçek pazarında
önemli konumda bulunan diğer ülkeler ise İspanya, Ekvador, İtalya, Japonya, Almanya ve
Tayland’dır.
İklim özellikleri açısından büyük avantajlara sahip olan ülkemizde ticari anlamda
kesme çiçek üretimi 1940’lı yıllarda İstanbul ve Yalova çevresinde başlamış daha sonra
Ege ve Akdeniz Bölgelerine yayılmıştır. Kesme çiçek üretim alanı bakımından İstanbul ve
İzmir uzun yıllar önde gelmiş olup, sektörün ihracata yönelik olarak hızla gelişmesi ile
Antalya ili en önemli üretim merkezi haline gelmiştir. Ülkemiz bugün kesme çiçek
üretiminde miktar ve kalite açısından yukarıda saydığımız ülkeler ile rekabet edebilecek
düzeye gelmiştir.
Tablo 105. Antalya İlinde En fazla Üretimi Yapılan Kesme Çiçek Türleri
KESME ÇİÇEKLER
2000 2001 2002
Üretim Alanı (da) Üretim Alanı (da) Üretim Alanı (da)
Karanfil 1845,7 1835,7 2006,5 Gerbera 357,2 435,2 476,5 Solidago 72,45 82,4 91,4 Gypsophilla 65,05 49 76 Gül 56 71 67 Gladiol 34,3 34,3 10,2 Krizantem 14 31,5 19 Diğerleri 70,3 103,9 111,9 TOPLAM 2515 2643 2858,5
İlde kesme çiçek türlerinden en fazla Sprey ve Standart Karanfil, Gerbera,
Solidago, Gypsophilla, Gül, Krizantem ve Gladiol üretilmektedir. Ayrıca son yıllarda
Lisianthus, Frezia, Lilium, Statice, Şebboy gibi türler yanında arajmanlarda kullanılmak
üzere Okaliptus, Hypericum, Casuarina gibi türler de yetiştirilmeye başlanmıştır.
198
Grafik 68. Antalya İlinde Üretilen Kesme Çiçek Türlerinin Alan Dağılımı (2002)
Önemli Kesme Çiçek Türlerinin Üretim Alanları
Karanfil
70,2%
Gül
2,3%
Gerbera
16,7%
Solidago
3,2%
Gypsophilla
2,7%
Gladiol
0,4%
Krizantem
0,7%
Diğerleri
3,9%
İlde 2002 yılı kesme çiçek üretim alanında %70’2’lik bir payla karanfil 1. sırayı
almakta ve üretilen karanfilin %95'i ihraç edilmektedir. Bunu %16,7 ile Gerbera, %3,2 ile
Solidago,%2,7 ile Gypsophilla, %2,3 ile Gül, %0,7 ile Krizantem, %0,4 ile Gladiol gibi
türler takip etmektedir.
İlde 2000 yılından itibaren büyük firmalar topraksız tarım uygulamalarına geçerek;
Gerbera, Gül, Anthirinum, Karanfil ve Gypsophilla gibi kesme çiçek türlerini volkanik tüf,
kaya yünü gibi topraksız ortamlarda yetiştirmeye başlamışlardır. Bu üretim şeklinde
modern tekniklerle daha kaliteli ürünler elde edilmekte bu da ihracat olanaklarını
arttırmaktadır.
Üretim Sistemi
Antalya ilinde 2002-2003 üretim döneminde kesme çiçek üretimi, ithalatı ve
ihracatı ile uğraşan 43 firma mevcuttur. 1985’li yıllarda üretim sözleşmeli üretici modeli
ile başlamış, daha sonra ortakçılık sistemi gelişmiş, 1998-2000 yılları arasında ise
sektördeki karlılığın ve verimliliğin düşmesinden dolayı daha verimli bir model olan dal
başı sistemine geçilmiştir. Dal başı sistemine göre ihracatçı firmalar tüm girdileri
karşılamakta ve işçi ailesi kaliteli ürettiği dal başına ücret almaktadır. Bu sistem ile kalite
ve verimlilik artarak birim alandan ihracata giden dal sayısı yükselmiştir.
Ekonomik Önemi
Kesme çiçek sektörünün İl için ekonomik önemi büyüktür. Burada örtü-altı ve açık
tarlada dekara yıl boyunca 1,5 işçi istihdam edilmektedir. Sektörde yan sanayi kollarıyla
beraber ortalama 10.000 işçi çalışmakta olup; en son üretim teknikleri kullanılmaktadır.
Sektörün geçmişi 15 yıl olmasına rağmen; özellikle damlama, yağmurlama ve sisleme
teknikleri, yaprak ve sıvı gübre uygulamaları, toprak ilaçlamaları, toprak ve yaprak
tahlilleri ve son yıllardaki topraksız tarım uygulamaları gibi modern tarım tekniklerine
öncülük etmiş, bu tekniklerin diğer tarım kollarına da yayılmasına yardımcı olmuştur.
İlde kesme çiçek genellikle örtü-altında plastik seralarda yetiştirilmektedir. Bundan
dolayı sera yapımında kullanılan demir, boya, plastik malzemelere talep her geçen gün
artmaktadır. Bunun sonucunda da imalat ve montaj sanayi kolları gelişmiştir. Ayrıca
elektrik, makina yan sanayi (hidrofor, dalgıç pompa, soğutucular, jeneratör, sulama,
ilaçlama, gübreleme, iklim sistemleri otomasyon aletleri, bilgisayar v.s) ambalajlama,
199
paketleme ve nakliye sektörünün de gelişmesine neden olmuştur. Bu sektörlerin
gelişmesi ile de iş hacmi artmış ve işçi istihdamı çoğalmıştır.
Kesme Çiçek İhracatı
Antalya ilinde 1985 yılında 6,5 milyon dal ile başlayan kesme çiçek ihracatı 2001
yılı itibariyle 117 milyon adedi bulmuştur. Kesme çiçek ihracatı 1990’lı yıllara kadar gerek
miktar gerekse değer açısından önemli artışlar göstermiştir. Ancak daha sonraki yıllarda
miktar ve değer artışları mutlak olarak artmaya devam etmişse de değer artış oranlarında
düşme olmuş ve son yıllarda daha fazla ürüne karşılık daha az ihracat geliri elde edilmeye
başlanmıştır. Bu durum 1990-2000 yılları arasında üretim ve pazarlama sorunlarının
ortaya çıktığının göstergesidir. Bunun birçok nedeni olmakla birlikte en önemlilerinden
birisi ihracatın tek türe bağımlı olması ve ürün çeşitlendirmenin bugüne kadar
yapılamamasıdır. En fazla ihraç edilen kesme çiçek türleri Sprey ve Standart Karanfil,
Gerbera, Gül, Gypsophilla, Solidago, Krizantem ve Gladiol’dür.
Tablo 106. Türkiye’den İhraç Edilen Süs Bitkileri Miktarları ve Değerleri
Süs Bitkileri
2000 2001
Miktar (dal - adet)
Değer FOB (USD)
Miktar (dal - adet)
Değer FOB (USD)
Doğal çiçek soğanları 25.418.097 2.010.338 24.505.762 1.248.599
Diğer çiçek, yumru, kök vb. sürgün başı, rizomlar
2.968.130 219.044 9.498.117 583.978
Çiçek Soğanları Toplamı
28.386.227 2.229.382 34.003.879 1.832.577
Karanfil 106.151.094 6.631.694 128.435.978 7.525.271
Gül 255.750 14.622 1.417.738 146.803
Krizantem 46.533 6.625 51.823 5.442
Orkide 0 0 220 421
Gladiol 35.705 5.851 77.010 5.178
Lilium 93.944 6.323 173.303 9.769
Begonvil 6.050 711 3.025 175
Gerbera 1.579.286 221.739 1.387.031 204.063
Anthurium 310.897 35.889 39.513 3.887
Viola 35.020 7.003 10 3
Gypsophilla 104.393 17.734 419.119 69.324
Statice 6.020 213 14.227 919
Solidago 348.264 34.399 263.782 25.498
Diğer taze çiçekler 286.094 34.603 128.614 14.606
Diğer taze olmayan - Kurutulmuş vb. çiçekler
257.339 261.636 588.455 136.815
Kesme Çiçek Toplamı 109.516.389 7.279.042 132.999.848 8.148.174
Çelik ve Fideler 8.839.128 2.123.808 11.856.453 2.044.575
Yosun ve Ağaç Dalları 4.065.482 1.328.323 2.989.860 2.861.607
Türkiye Genel Toplamı 150.807.226 12.960.555 181.850.040 14.886.933
Antalya Kesme Çiçek İhracatı
104.875.628 6.667.003 117.359.803 7.256.089
Kaynak: Antalya Kesme Çiçek İhracatçıları Birliği
200
2001 yılı Türkiye kesme çiçek ihracatı 132.999.848 dal olup, karanfil 1. sıradadır.
İhraç edilen karanfil 128.435.928 dal ile %96,5 paya sahiptir. Bunu %1,065 ile gül,
%1,042’lik payla gerbera izlemektedir. 2001 yılı kesme çiçek ihracatında 117.359.803 dal
ile Antalya (%88,3 ) 1. sıradadır.
Aşağıdaki tabloda ülkeler bazında yapılan kesme çiçek ihracat miktarları, elde
edilen gelir ve ülkelerin payı verilmektedir.
Tablo 107. Ülkeler Bazında Antalya İlinden Yapılan Kesme Çiçek İhracatı
Ülkeler 2000 2001 Pay
(%) Miktar (Dal) Değer (US $) Miktar (Dal) Değer (US $)
İngiltere 73.996.399 4.151.768 85.363.162 4.788.229 64,1
Hollanda 16.032.337 963.797 18.999.584 1.004.588 14,2
Romanya 325.500 35.962 8.130.300 501.934 6,1
Rusya 7.970.100 587.593 6.628.070 591.535 4,9
Yunanistan 745.960 59.160 4.825.230 134.905 3,6
Japonya 5.832.256 864.303 3.934.970 650.200 2,9
Almanya 419.125 203.823 1.140.094 119.393 0,85
Bulgaristan 35.000 3.874 923.848 56.590 0,69
İsveç 733.800 54.500 823.840 51.788 0,6
Diğerleri 3.425.912 354.262 2.230.750 249.013 2,06
Toplam 109.516.389 7.279.042 132.999.848 8.148.175 100
Kaynak: Antalya Kesme Çiçek İhracatçıları Birliği
Kesme çiçek ihracatında en önemli pazarlarımız sırasıyla İngiltere, Hollanda,
Romanya, Rusya, Yunanistan ve Japonya’dır. Ayrıca İlden bavul ticareti şeklinde yapılan
ihracat ile özellikle Standart Karanfil ve Gerbera türleri Rusya, Romanya ve Ukrayna
pazarlarına gönderilmektedir. Bavul ticareti kayıt altına alınamadığı için kesme çiçek
ihracatından elde edilen gelir de düşük görülmektedir.
Antalya ilinde üretilen kesme çiçek türlerinden özellikle karanfilin ek ısıtma ve
aydınlatma istemeden yetiştirilebilmesi, tüketiminin İngiltere’de yoğun olması ve
pazarlama ağının bu hat üzerinde daha düzenli olmasından dolayı ihracatımızın büyük bir
bölümü İngiltere’ye yapılmaktadır.
İlde ihracatçı firmaların birbiriyle rekabetini önlemek ve Türk çiçeği imajının
kuvvetlendirilmesi, nakliye ve girdi masraflarının azaltılması, üreticilerin ve ihracatçı
firmaların örgütlenmesi amacıyla iki şirket kurulmuş olup; SDŞ (Sektorel Dış Ticaret A.Ş)
ve UFE (Uluslararası Çiçek İhracatçıları Birliği) çalışmalarına devam etmektedirler.
İlde ayrıca, merkezleri İstanbul’da olan 2 adet çiçek kooperatifi bulunmakta olup,
özellikle iç piyasa taleplerini karşılamaktadırlar. Son yıllarda her iki kooperatif de ihracat
yapmaya başlamıştır.
Bölgemizin ekonomik hayatında üretim, tüketim, iç piyasa ve ihracatta büyük
önem taşıyan ve alternatif üretim niteliğinde olan süs bitkileri alım satımlarının organize
ve disipline edilmesi, üreticilerin ihracata yönelik ürünlerini rahatlıkla satabilmesi, iyi ve
kaliteli ürüne yüksek fiyatın ödenmesi, alıcıların firma firma dolaşarak ürün temin etme
yerine, ürünlerin bir merkezde kalite kontrollerinden geçerek ve alıcı rekabeti sağlanarak
satılmasına imkan veren bir ortam olan MEZAT ile mümkündür. Bu nedenle Antalya ilinde
uluslararası mezat kurulması için çalışmalar devam etmektedir.
5.2.1.5.3. İç ve Dış Mekân Süs Bitkileri
Antalya ilinde üretilen iç ve dış mekan süs bitkileri 1986-1987 yıllarında 11 dekar
201
alan ile başlamış 2002-2003 üretim döneminde ise 162 dekarı örtü-altında, 652 dekarı
açık alanda olmak üzere toplam 814 dekara çıkmıştır.
Tablo 108. Türkiye İç ve Dış Mekan Süs Bitkileri Üretim Alanı (2001)
İller Alan (da)
Yalova 1.650
İzmir 1.625
Eskişehir 953
Sakarya 752
İstanbul 654
Ankara 481
Antalya 387
Kocaeli 369
Bursa 352
Diğer iller 801
Toplam 8.027
İç ve dış mekan süs bitkileri üretim alanlarında Yalova birinci sırayı alırken Antalya
yedinci sırada yer almaktadır. Ancak 2002-2003 üretim döneminde turizm sektörünün iç
ve dış mekan bitkilerine olan talebi dolayısıyla firmaların bu sektöre yatırım yapmalarını
sağlamış bu nedenlede üretim alanı artmıştır.
İç ve dış mekan süs bitkilerinde istatistiksel çalışmalar yeterince
yapılamamaktadır. Ancak iç mekan süs bitkileri üretimi yapan özel kuruluşlardan alınan
bilgilere göre; üretimin %80’i yaprağı güzel saksı bitkileri, %15’i çiçekli saksı bitkileri,
%5’nin de kaktüs ve etli yapraklı bitkilerin oluşturduğunu belirtmişlerdir. İlde yaprağı
güzel saksı bitkilerinden en fazla Ficus, Dieffenbahia, Codiaeum(kroton), Schefflera ve
Yucca çeşitleri yetiştirilmektedir.
Dış mekan süs bitkilerinde ise; üretimin %40’ı yer örtücüler ve mevsimlik
çiçekler, %40’ı çalılar ve ağaççıklar, %20’sini de büyük ağaçlar oluşturmaktadır. İlde en
fazla pazar payı olan mevsimlik çiçekler, çalı formunda olan çiçekli bitkiler (begonvil,
yasemin, zakkum ) ve iğne yapraklı ağaçcıklardır.
5.2.1.5.4. Doğal Çiçek Soğanları
Ülkemiz sahip olduğu iklim ve toprak özellikleri nedeniyle, çok zengin bitki
örtüsüne sahiptir. Bu bitki örtüsü içinde doğal çiçek soğanlarının özel bir yeri vardır.
Soğanlı bitkiler; deniz seviyesinden oldukça yüksek yaylalar, yamaçlar, kayalıklar,
kaya çatlakları, orman altları ve yarı nemli çayırlıklarda yetişebilmektedir.
Manavgat, Alanya, Gazipaşa, Akseki, Gündoğmuş ve İbradı İlçelerinin dağ
köylerinde, yaylalarında doğal olarak yetişen ve ekonomik önemi olan birçok soğanlı,
rizomlu, yumrulu bitki çeşidi mevcuttur. Bu bitkilerden ekolojimizde yoğun olarak
bulunan özellikle Galanthus elwesii (kardelen), Eranthis hyemalis (sarı karçiçeği),
Anemone blanda (yoğurt çiçeği), Cyclamen cilicium ihracatta en büyük paya sahiptir.
Antalya İhracatçı Birlikleri'nden alınan ihracat kayıtlarına göre; Ülkemizden 2001
yılında 24.505.762 adet doğal çiçek soğanı ihraç edilmiş ve 1.248.599 Dolar gelir elde
edilmiştir. Diğer çiçek soğanı, kök, sürgün başı ve rizomlarında ihraç edilmesiyle birlikte
toplam çiçek soğanı 34.003.879 adet ve elde edilen gelir de 1.832.577 Dolardır.
Doğal çiçek soğanları ile ilgili olarak; Ülkemiz florasının korunması amacıyla,
doğada bulunan soğanlı çiçek neslinin tahrip edilmeden ve tüketilmeden, tohum, soğan
ve diğer aksamlarının üretilmesi, büyütülmesi ve depolanması ile ihracatına ait esasları
düzenlemek için yayınlanan yönetmelik çerçevesinde işlemler yürütülmektedir.
Yönetmelik gereği; Tarım Bakanlığının çağrısı üzerine Danışma Kurulu ve Teknik Komite
202
toplantıları yapılarak, çiçek soğanlarının cins, tür, miktar, doğa, büyütme ve üretim
kontenjanları, söküm takvimi belirlenmekte ve hazırlanan Doğal Çiçek Soğanı İhracat
Listesi her yıl Ekim-Kasım aylarında Resmi Gazetede tebliğ edilmektedir. Bu listenin
dışında Teknik Komitenin izni olmadan doğadan ticari amaçlarla çiçek soğanı toplayıp
ihraç etmek yasaktır.
Doğal çiçek Soğanları Yönetmeliğinde belirtildiği gibi; doğa, büyütme ve üretim
tarlalarındaki soğan populasyonunun durumunu tespit etmek amacıyla alt komiteler
oluşturulmuştur. Alt Komite temsilcileri soğanların ekim, dikim, büyüme ve hasat
zamanlarında teknik geziler düzenleyerek, soğan populasyonları hakkında ilgili makama
inceleme ve tespit raporlarını sunmaktadırlar.
Serik ilçesi Kayaburnu Mevkii'nde Doğal Çiçek Soğancıları Derneği tarafından
yaptırılan bir ön depo mevcuttur. Firmalar kontenjanları oranında doğadan ve üretim
tarlalarından söküm yaptırmaktadırlar. Firmalara bağlı olan bölge sökücüleri ve bölge
sökücülerine bağlı köylüler, tespit edilen söküm zamanında hasada başlamaktadırlar.
Doğa, büyütme ve üretim tarlalarından söktükleri soğanların cins, tür, miktar, menşei ve
çevre ölçüleri gibi kayıtları tutularak; ayıklama, yıkama, eleklerde ve tahta kasalarda
kurutma işlemlerinden geçirilmektedir. Antalya ilinde ana depo bulunmadığından
soğanlar; doğadan alınan ürünler için Orman Bölge Müdürlüklerinden Menşei Belgesi,
büyütme ve üretim sahalarından alınan ürünler için İl Müdürlüklerinden alınan Hasat
Belgesi ile beraber ihracatın yapılacağı ildeki ana depolara sevk edilir. Doğal çiçek
soğanlarına ihraç izni verme yetkisi Tarım Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel
Müdürlüğü'ne aittir.
Doğal çiçek soğanlarının sökümü ne kadar kontrollü yapılırsa yapılsın, ihraç
büyüklüğü altında kalan bir miktar elek altı materyalin sökülmesi kaçınılmazdır. Ancak
söküm aşamasında bilinçli kişilerin söküm yapmasıyla bu oran düşürülebilir. İhraç artığı
soğanlar (elek altı soğanlar) tekrar ekolojilerine götürülerek, büyütme tarlalarına
ekilmekte, materyalin ihraç boyuna gelmesi sağlanmaktadır.
5.2.1.6. Doku Kültürü Çalışmaları
Doku kültürü steril ve kontrollü şartlar altında yapılan doku ve organ
çalışmalarıdır. Doku kültürü dalları içerisinde pratikte en yaygın olarak kullanılan teknik
Meristem kültürü ve sürgün ucu tekniğidir. Meristem kültürü tekniği ile uzun yıllardan beri
virüsten ari bitki elde edilmeye başlanmıştır..
Ülkemizde Özel Firmalar, Araştırma Enstitüleri ve Fakülteler bünyesinde faaliyet
gösteren bir çok doku kültürü laboratuarı mevcuttur.
Antalya ili Serbest Bölgesinde 1998 yılında yaklaşık 2,5 dekar alanda, kapasitesi
20.000.000 adet/yıl olan Hollanda ortaklı bir doku kültürü laboratuarı kurulmuş olup, hem
yurtiçi hem yurtdışına fide göndermektedir. Başta Gerbera, Hosta, Syngonium,
Tradescantia, Hemerocallis, Pulmonaria, Geranium, Kivi, Muz, Krizantem, Enginar gibi
olmak üzere yaklaşık 800 türde doku kültürü çalışmaları devam etmektedir.
İlde süs bitkileri fide ithalatının yoğun olarak yapılması üretim maliyetini
artırmaktadır. Doku kültürü laboratuarlarının desteklenmesi ve kapasitelerinin artırılması
ile ithalat azaltılacak ve fide ihracatı yapılabilecektir.
5.2.1.7. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler
Dünya nüfusunun hızla artması, endüstrileşme, her ne kadar, sentetik ilaçların
kullanımını ön plana çıkarmaktaysa da, bugün bütün gelişmiş toplumlarda tekrar doğaya
dönüş başlamıştır.
Doğaya dönüşümün bir slogan haline geldiği günümüz dünyasında tıbbi ve
aromatik bitkiler Türkiye’de de önemli bir yere gelmiştir. Türkiye pek çok bitkinin gen
merkezi olmasının yanında, bazı endemik türlerin de bulunduğu coğrafik bölgeleri
içermektedir.
203
Türkiye florasında bulunan bitki sayısı yaklaşık olarak 10 bin civarında olup, bunun
en az 1.000 kadarı, tıbbi özellik taşımaktadır. Avrupa florasında 11 bin, Türkiye’nin
yaklaşık 12 katı bir yüzölçüme sahip ABD’de 15.344 türün bulunduğu dikkate alınırsa bu
sayının önemi çok daha iyi anlaşılır.
Dünyada yaşam standardı yükseldikçe tüketim de artmaktadır. Bu artış, tıbbi ve
aromatik bitkiler için de geçerlidir. Bu bitkilerin tüketim alanı çok geniştir.
Tıbbi bitkilerin tüketim alanları çok olduğu gibi tüketim şekilleri de farklıdır. Bazı
tüketim alanlarında doğrudan kullanılırken, bazılarında etken maddesi kullanılmaktadır.
Tıbbi bitkiler terapide, gıdada, kozmetik ve parfümeride, çay - meşrubat ve boya maddesi
olarak kullanılmaktadır.
Tıbbi bitkilerin drog denilen kurutulmuş, belirli ölçüde hazırlanmış bitki
kısımlarından (kök, kök-sap, yumru, gövde veya odunsu yapı, kabuk, yaprak, çiçek,
meyve, tohum ve herba) yararlanılmaktadır.
Aromatik bitkiler, daha çok sıcak iklimli bölgelerde yetişmektedir. Tropik ve
subtropik bölgelerle, ılıman iklim kuşağının sıcak bölgelerinde de aromatik bitkiler
bulunmaktadır. Akdeniz bölgesi, kokulu bitkiler açısından çok zengin bir bölgedir.
Aromatik bitkiler, uçucu yağ (eterik yağ) taşıyan bitkilerdir. Doğada yetişen 300 ‘e
yakın bitki familyasından yaklaşık 1/3 uçucu yağ içermektedir. Uçucu yağ taşıyan bitkiler
( Nane, kekik, lavanta, anason vb.) koku kaynağı olup, daha çok sıcak bölgelerde
yetişmektedirler. Eczacılık ve sanayide kullanılan uçucu yağların çoğu Akdeniz bölgesi
bitkilerinden elde edilmektedir.
Tıbbi ve aromatik bitkiler toplama yanında yerleşim yerlerinin genişlemesi, aşırı
otlatma, tarla açma, sulak alanların kurutulması, herbisit kullanımının artması, orman
yangınları, orman amenajmanı, yeni karayollarının açılması, sanayileşme, baraj ve gölet
inşaatları, maden ve taş ocaklarının faaliyetleri doğal bitkilerimizi tehdit etmekte, bir
kısmının yok olmasına neden olmaktadır. Tüm dünyada doğal yöntemlerle tedaviye ilgi
giderek artmaktadır. Artan bu ilgiye paralel olarak doğal tedavide kullanılan bitkilere talep
de yükselmekte hammadde sıkıntısı ile karşılaşılmaktadır. Ayrıca doğadan toplanarak
ihraç edilen tıbbi ve aromatik bitkilerin standardizasyonunun sağlanamaması ihracatı
olumsuz etkilemektedir. Bu nedenlerden dolayı tıbbi ve aromatik bitkilerin kültüre
alınması zorunlu hale gelmiştir.
Kültüre alınan tıbbi ve aromatik bitkiler içerisinde kekik başta gelmektedir. Çok
değişik kekik türleri bulunmakla birlikte kültüre alınabilen ve en fazla ihracatı yapılan
kekik türü halk arasında İzmir kekiği olarak bilinen Origanum Unites (Beyaz çiçekli
kekik)’tir. Dünyada en çok kekik ihracatı yapan ülke Türkiye’dir. 2001 yılı itibari ile
ortalama 8000 ton kekik ihraç edilmiş ve yaklaşık 15 milyon Dolar döviz girdisi
sağlanmıştır. Kekik ihracatında Türkiye’den sonra Meksika, Yunanistan, İsrail ve Fas
gelmektedir.
Giderek artan kekik ihracatı yurtiçi üretimini de teşvik etmesi dolayısıyla; İlde Özel
İdare Fonundan, 2001 yılında 1250 dekar ve 2002 yılında ise 1300 dekar alanda kekik
yetiştiriciliği uygulaması başlatılmıştır. Ekim alanındaki artışlar İlde bu dalda sanayi
kuruluşlarının (kekik yağı fabrikası) gelişmesine neden olmuştur.
Tıbbi ve aromatik bitkiler grubunda kültüre alınan kekikten sonra kapari (Capparis
Spp.) yetiştiriciliği konusunda da İlde çalışmalar başlamıştır. İlin ekolojik yapısında kapari
bitkisinin iki çeşidi de yoğundur. Boylu kapari (Capparis spinosa) 2,5 m kadar boylanan,
çalı formunda, daha çok deniz seviyesinde ve 200-300 m rakıma kadar olan
yüksekliklerde yetişmektedir. Bodur kapari ise (Capparis ovata) fazla boylanmayan, yatay
olarak kümeler halinde gelişmektedir. Sürgünleri bazen 20-30 cm kadar
boylanabilmektedir. Bölgemizin iç kesimlerinde 300 – 1600 m yüksekliklerde
yetişebilmektedir.
Kapari bitkisinin dal uçları, çiçek tomurcukları, meyveleri gıda sanayinde;
yaprakları, sertleşmiş dalları ve kökleri ilaç, boya ve kozmetik sanayinde kullanılmaktadır.
204
Gerek salamura gerekse konserve olarak işlenen tomurcuklar ihraç edilmektedir.
Özellikle kapari bitkisinin kurağa dayanıklı olması, çok derinlere kök salması,
toprak yüzeyini kaplayan aksamı ile kurak ve eğimli yerlerde ağaçlandırma ve erozyon
kontrolü çalışmalarında kullanılmasından dolayı 1996 yılından itibaren İlde Orman
Fidanlığında fidan üretimine geçilmiştir.
İhracat olanakları açık olan kapari bitkisinin standartlara uygun ve taleplere
zamanında ve yeterli miktarda cevap verebilmesi için kültüre alınması gerekliliği
doğmuştur. Bu nedenle İlde üretim çalışmaları başlamıştır.
Doğal olarak yetişen kaparinin ihracatı Ülkemizden 1990 yılından itibaren
yapılmaktadır. 2002 yılında ihraç edilen kapari tomurcuklarının kilogramı 3-4 Amerikan
Dolarıdır. Yılda 3-6 bin ton ihracat yapılmakta bu da Ülkemize her yıl ortalama 10-12
milyon Dolarlık döviz girdisi sağlamaktadır. Antalya İhracatçı Birliklerinden alınan verilere
göre 1997 yılında 140 kg konserve kapari, 1998 yılında 4282 kg geçici konserve kapari
ihraç edilmiştir. 1999 yılından itibaren ise kapari ihracatının diğer İllerdeki gümrüklerden
yapıldığı belirtilmiştir.
Kaparinin dünya dış ticaret hacmi 10 bin ton kadar tahmin edilmektedir. Geçmiş
yıllarda kapari pazarına İspanya, İtalya ve Yunanistan hakim iken bu ülkelerde işgücü
maliyetinin artması sonucu kapari pazarında Türkiye söz sahibi olmuş, ancak son yıllarda
Fas devreye girmiştir.
Ülkemizde şu anda kullanılan tıbbi ve aromatik bitkilerden koruma–kullanma
dengesi içerisinde yararlanmaya özen gösterilmeli, doğadan yapılan toplamalarda
sürdürülebilir ilkesine dikkat edilmelidir.
Tıbbi ve aromatik bitkilerden üretim yapacak üreticilerin pazar problemi
yaşamamaları için alıcı firmalar ile görüşerek sözleşmeli üretim modeli çerçevesinde
üretimlerini gerçekleştirmeleri gerekmektedir.
Tıbbi ve aromatik bitkilerden elde edilen döviz, doğal çiçek soğanlarından
elde edilenden yaklaşık 20 kat daha fazla olmasına rağmen bu bitkilerin toplanması,
üretilmesi ve ihracatı konusunda doğal çiçek soğanlarında olduğu gibi yasal bir
yönetmenlik mevcut değildir.
5.2.1.8. Organik Tarım
Organik tarım, ekolojik sistemde hatalı uygulamalar sonucu kaybolan doğal
dengeyi yeniden kurmaya yönelik, insana ve çevreye dost üretim sistemlerini içermekte
olup, esas itibariyle sentetik ilaçlar ve gübrelerin kullanımının yasaklanmasının yanında
organik ve yeşil gübreleme, münavebe, toprağın muhafazası, bitkinin direncini artırma,
parazit ve predatörlerden yararlanmayı tavsiye eden, bütün bu olanakların kapsamlı bir
sistemde oluşturulmasını talep eden, üretimde miktar artışını değil ürünün kalitesinin
yükselmesini amaçlayan bir üretim şeklidir.
Organik ürün pazarı tüm dünyada hızla artarak önemli bir sektör durumuna
gelmiştir. Yıllık %20-30’luk büyüme hızı ile önümüzdeki 10 yıl içinde dünya ticaret
hacminin 11 milyardan 100 milyar Dolara yükseleceği tahmin edilmektedir. Halen Avrupa
Birliği ülkeleri, ABD. ve Japonya ana pazarlar konumundadır. Günümüzde birçok önemli
uluslararası kuruluş organik ürün pazarına girmiş durumundadır.
Uluslararası Organik Tarım hareketleri Federasyonu (IFOAM) tüm dünyada organik
tarım faaliyetlerinin liderliğini yürütmektedir. Ayrıca Birleşmiş Milletler Gıda- Tarım örgütü
(FAO), Dünya Ticaret Organizasyonu (WTO), Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) gibi
uluslararası kuruluşlarla da ekolojik üretimle ilgili sıkı bir işbirliği yapmaktadır.
Avrupa’da organik tarım 1900’lü yılların başlarında başlamıştır. Bir çok işletme
organik tarım faaliyetine 1960’larda başlamış ve bu faaliyet devlet yardımları ile
desteklenmiştir. Avrupa, Kuzey Amerika ve Japonya’da Organik ürün talebinin artması
nedeniyle Türkiye gibi bir çok ülke bu gelişmelerden etkilenmiştir. Organik tarım tüm
Avrupa ülkelerinde 1990’lardan itibaren çok hızlı bir gelişme göstermiştir.
205
Aşağıdaki tabloda AB Ülkelerinin ve Türkiye’nin organik ürün üretim alanları ve
işletme sayısı verilmektedir.
Tablo 109. AB ve Türkiye Organik Ürün Üretim Alanı ve İşletme Sayısı (2000)
Ülke Adı
Üretim Alanı İşletme Alanı
Miktar
(ha) Oran (%) Adet
Oran
(%)
İtalya 1.230.000 27,7 56.440 39,97
İngiltere 679.631 15,31 5.270 3,73
Almanya 632.165 14,24 14.703 10,41
İspanya 485.079 10,93 15.607 11,05
Fransa 420.000 9,46 10.400 7,36
Avusturya 285.500 6,43 18.292 12,95
İsveç 193.611 4,36 3.589 2,54
Danimarka 174.600 3,93 3.525 2,50
Finlandiya 150.000 3,38 5.225 3,7
Portekiz 70.857 1,60 917 0,65
Hollanda 38.000 0,86 1.510 1,07
İrlanda 32.355 0,73 1.014 0,72
Yunanistan 24.800 0,56 3.981 2,82
Belçika 22.410 0,50 694 0,49
Lüksemburg 1.030 0,02 51 0,04
Toplam AB-15 4.440.038 100 141.218 100
Türkiye 59.649 1,32 18.385 13,02
Kaynak: AB ve Türkiye’de Ekolojik Tarım Danışmanlık Hiz., Orhan ÖZÇATALBAŞ Akdeniz Üniv. Ziraat Fak.
AB Ülkeleri içinde en fazla organik ürün ekiliş alanına sahip ülkeler İtalya,
İngiltere, Almanya, İspanya ve Fransa olup, bu 5 ülke AB ülkelerindeki toplam ekiliş
alanının %77,6’sına sahiptir.
Türkiye’de organik ürün üretimi Avrupa ülkelerinin tersine üretici ve tüketici
talepleri doğrultusunda tabandan değil, özellikle yabancı firmaların isteği doğrultusunda
yukarıdan aşağıya doğru gelişmiştir. Buna göre yerli ve yabancı firmalar gelen talebe
bağlı olarak üreticilerle sözleşmeli üretim yapmaktadırlar. 1992 yılında Organik Tarım
Organizasyon Derneğinin kurulmasıyla ilk resmi organik tarım hareketi başlamıştır. Daha
sonra Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği içinde ‘Bitkisel ve
Hayvansal Ürünlerin Organik Metotlarla Üretilmesine İlişkin Yönetmeliği’ hazırlamış ve
ilgili yönetmelik 24 Aralık 1994 tarihinde 22145 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanarak
yürürlüğe girmiştir. Adı geçen yönetmeliğin bazı maddelerinde uygulamada rastlanılan
aksaklıkları gidermek amacıyla değişiklik yapılmıştır. Düzeltme metni 29 Haziran 1995
gün 22328 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Avrupa Birliğine
uyum çerçevesi de dikkate alınarak hazırlanan “Organik Tarımın Esasları ve
Uygulamasına İlişkin Yeni Yönetmelik” 11 Temmuz 2002 tarih ve 24812 sayılı Resmi
Gazete’ de yayımlanmıştır.
Türkiye’de TKB –APK Kurul Başkanlığının başkanlığında ve Bakanlığın Ana Hizmet
birimleri ile Dış İlişkiler ve Avrupa Topluluğu Koordinasyon Dairesi Başkanlığı
temsilcilerinden oluşan Organik Tarım Komitesi (ETK) tarafından tarım faaliyetlerinin
kontrol ve denetimleri yapılmaktadır. Yine Avrupa Birliğindeki yapılanmaya uygun olarak
çeşitli kurum ve kuruluş temsilcilerinin yer aldığı Ulusal Yönlendirme Komitesi teşkil
edilmiştir. Bu komite Ulusal ve Uluslararası Organik Tarım stratejilerimizi belirlemekte ve
aldığı kararları ETK ne iletmektedir. Ayrıca Organik Tarım Ulusal Ticaret Komitesi; organik
ürünün yurtiçi ve yurtdışında pazarlanması, organik tarıma girdi temini, uygulamalardaki
aksaklık ve kolaylıkların tespiti ve ticaretin geliştirilmesi ile ilgili stratejileri belirler.
Organik Tarım Proje ve Araştırmaları Ulusal Komitesi ise; organik tarım konusunda proje
206
teklifleri hazırlar ve yapılacak araştırmaları organize ederek sonuçlarını Komiteye ulaştırır.
Organik tarım faaliyetlerinin kontrol ve sertifikasyon işlemleri Bakanlığımızdan
yetki almış özel sektör kuruluşları tarafından yapılmaktadır. Bakanlığımızda bu kuruluşları
denetlemektedir. Bugüne kadar Bakanlığımız adına Türkiye’de organik tarımı kontrol
etme ve sertifikalandırma yetkisi yedisi İzmir’de, biri Mersin’de olmak üzere toplam 8
firmaya verilmiştir.
Organik tarım faaliyetlerinin Ülkemizde ilk olarak Ege Bölgesinde İzmir’de başlamış
olması, ürün işleme tesislerinin büyük kısmının İzmir’de bulunması ve üretilen ürünlerin
büyük kısmının İzmir Limanından ihraç edilmesi nedenleri ile organizasyon kuruluşları,
kontrol ve sertifikasyon kuruluşları gibi organik tarım sektörünün hemen tüm
kuruluşlarının merkez büroları İzmir’de yer almaktadır.
Ülkemiz iklim, toprak, su kaynakları, ürün çeşitliliği ve iş gücü bakımından organik
tarım için elverişli koşullara sahiptir. Ancak Ülkemizdeki mevcut potansiyelin çok az bir
bölümü kullanılmaktadır.
1990 yılında toplam 313 çiftçi tarafından 8 üründe 1.037 hektar alanda üretim
yapılmakta iken; 2001 yılında 18.385 çiftçi 95 üründe,59.649 hektar alanda, 237.210 ton
üretim gerçekleştirilmiştir. Organik tarım konusunda son 10 yıl içerisinde çok önemli ve
hızlı gelişmeler olmuş, kuru meyvelerle başlayan üretim bitkisel ürünler, işlenmiş gıda
ürünleri ve diğer tarım ve gıda ürünleri olarak sınıflandırabileceğimiz sektörel yelpazeye
ulaşmıştır.
1999 yılı itibarıyla Türkiye’nin organik ürün üretimine bakıldığında; %61’i kuru-
kurutulmuş meyveler, %21’i tarla bitkileri, %5’i üzümsü meyveler, %2’si sebze, %2’si
yaş meyve,%2’si tıbbi bitki, %7’si diğer ürünlerdir.
Organik tarım ürünleri ihracatının yapıldığı ülke sayısı 20 civarında olduğu ayrıca
AB Ülkelerinin de bu ihracatta en önemli pazarlarımızı oluşturduğu görülmektedir.1996
yılında 3.678 ton ürün ihraç edilerek 8.032.358 Dolar gelir elde edilmiştir. 2000 yılında
ise 12.047 ton ürün ihraç edilerek 20.837.244 Dolar gelir sağlanmıştır. Bu rakamlara
göre ekolojik tarım ürünleri ihracatındaki artış hem tutar hem de miktar olarak %150
olmuştur. Bu da organik ürün ihracatının hızla geliştiğini göstermektedir.
Antalya’da Organik Tarım
Konvansiyonel tarımın yoğun olarak yapıldığı İlde son yıllarda organik tarım
felsefesi hızla yayılmaya başlamıştır. İlde girdi kullanımının yoğunlaşması insan ve çevre
sağlığını tehdit eder duruma gelmiştir. Başta örtü-altı yetiştiriciliği olmak üzere tüm
bitkisel üretimde yoğun girdinin kontrol altına alınabilmesi önem taşımaktadır. Organik
tarımsal üretimin talep ettiği çevre dostu girdilerin belli yörelere girmesi konvansiyonel
tarım sistemini sürdüren üreticilerinde o girdileri kullanmasına katkı yapacak, böylece
sürdürülebilirlik sağlanmış olacaktır. Organik tarımın yaygınlaştırılması amacıyla Antalya
ilinde 2000-2002 yıllarında çeşitli panel ve sempozyumlar düzenlenmiştir.
Alanya İlçesinde özel bir firma üreticilerine sözleşmeli üretim sistemi ile organik
üretim yaptırmakta, Özellikle de kekik yağı, Gül yağı, Gül suyu v.s. İhracatı yapmaktadır.
DEFNE ESSENCIA markası ile muhtelif şifalı uçucu yağlar pazarlamaktadır.
Bir başka özel firma, maydanoz, fesleğen, nane, kimyon, anason vb. ürünleri
sözleşmeli olarak üreticilere ürettirmekte ve bu ürünleri kurutarak ihraç etmektedir.
Narenciye ve Seracılık Araştırması bünyesinde 40 dekar alanda starruby çeşidi
altıntop ve 20 dekar alanda Washington Navel portakal yetiştiriciliğinde “Ekolojik Tarımın
Temel Parametrelerinin Saptanması Projesi” ile üretim yapılmış ve ürünler pazarlanmıştır.
Antalya ilinde ekolojik ürünler satan bir Gıda Şirketi bu konudaki talepleri
karşılamaktadır. Bu amaçla doğal ortamlardan (yaklaşık 500 dekar alandan) bitki çayları
ve şifalı bitkiler toplatmakta, kurutarak pazarlamaktadır. Ayrıca markette kurutulmuş
domates, kereviz, biber gibi ürünler sertifikasız olarak satılmaktadır.
207
Korkuteli ve Elmalı İlçelerinde özellikle açık tarla sebze yetiştiriciliği ve elma
üretimi organik yetiştiricilik için bir potansiyel oluşturmaktadır.
Kemer İlçesi Ulupınar Köyü Çıralı Mahallesinde 30 üretici bir araya gelerek
Ulupınar Çevre Koruma, Geliştirme ve İşletme Kooperatifi kurulmuş ve bu kooperatifin 12
üyesi organik tarımsal üretim gerçekleştirmektedir. 15 dekar örtü-altında kabak, biber,
hıyar, domates, marul, patlıcan, maydanoz, nane gibi sebzelerin yetiştiriliciliği yanında
doğal ortamdan da kekik toplanmaktadır. 22 dekar alanda ise organik portakal, nar,
avokado, limon, mandarin yetiştiriciliği yapılmaktadır. 2002 yılında ürünler BCS firması
tarafından sertifikalandırılmıştır. Elde edilen ürünlerin pazarlanmasında bir çeşit “adrese
teslim” pazarlama kanalı kullanılmaktadır. Değişik çeşitlerden ürünler belirli miktarlarda
bir kutuya konularak İstanbul’da ki toptancıya gönderilmekte oradan da tüketiciye
dağıtılmaktadır. Bu bölgedeki organik tarımın bir bölümü de eko-turizme hizmet etmeyi
amaçlamaktadır.
Organik ürünlerin ticari olarak önem kazanmalarından dolayı çiftçi gelirlerinin
arttırılması amacıyla Korkuteli ve Gündoğmuş ilçelerinde organik meyveciliğin
geliştirilmesi teşvik edilmelidir. Bu maksatla seçilecek köylerde organik nar, kayısı ve
vişne yetiştiriciliği yaygınlaştırılmalıdır.
5.2.2. Hayvansal Üretim
5.2.2.1. İlin Mevcut Hayvan Varlığı
Antalya ilinde yerli sığır cinsi olarak Yerli Kara ve kültür ırkı olarak Holstein
yaygındır. Koyunculukta Batı geçit Bölgesinde Dağlıç ve Merinos melezleri, keçi cinsi
olarak ta Kıl Keçisi en yaygın ırktır.
Tablo 110. Antalya İli Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvan Varlığı (2001)
Alt Bölgeler
Sığır Koyun Keçi
Kültür Melez Yerli Toplam Merinos Yerli Toplam Kıl
keçisi Tiftik keçisi
Toplam
I. Alt Böl. 1.250 7.993 2.020 11.263 0 19.975 19.975 112.480 0 112.480
Finike 92 1.438 470 2.000 3.000 3.000 35.000 35.000
Kale 18 755 50 823 2.000 2.000 25.700 25.700
Kaş 800 3.100 1.100 5.000 12.500 12.500 32.000 32.000
Kumluca 340 2.700 400 3.440 2.475 2.475 19.780 19.780
II. Alt Böl. 5.079 68.631 5.266 78.976 163 71.320 71.483 178.705 15 178.720
Merkez 5 650 255 910 25 810 835 2.100 15 2.115
Kemer 2.670 11.786 2.086 16.542 33.810 33.810 82.000 82.000
Manavgat 2.254 41.045 2.725 46.024 138 23.800 23.938 70.205 70.205
Serik 150 15.150 200 15.500 12.900 12.900 24.400 24.400
III. Alt Böl 2.000 17.750 5.562 25.312 0 17.655 17.655 41.540 0 41.540
Alanya 2.000 10.750 2.337 15.087 8.155 8.155 27.640 27.640
Gazipaşa 0 7.000 3.225 10.225 9.500 9.500 13.900 13.900
IV. Alt Böl 18.250 3.690 1.000 22.940 0 114.750 114.750 180.650 0 180.650
Elmalı 5.000 2.130 220 7.350 29.500 29.500 68.000 68.000
Korkuteli 13.250 1.560 780 15.590 85.250 85.250 112.650 112.650
V. Alt Böl. 671 2.890 2.607 6.168 0 7.967 7.967 72.501 0 72.501
Akseki 450 665 1.410 2.525 655 655 44.025 44.025
208
Alt Bölgeler
Sığır Koyun Keçi
Kültür Melez Yerli Toplam Merinos Yerli Toplam Kıl
keçisi Tiftik keçisi
Toplam
Gündoğmuş 0 1.500 450 1.950 1.100 1.100 19.000 19.000
İbradı 221 725 747 1.693 6.212 6.212 9.476 9.476
İl Toplamı 27.250 100.954 16.455 144.659 163 231.667 231.830 585.876 15 585.891
İlde rakımı yüksek bölgelerde Büyükbaş ve Küçükbaş hayvan yetiştiriciliği ağırlık
kazanmaktadır. Sahil kesimlerine doğru inildikçe ve rakım düştükçe hayvan yetiştiriciliği
azalmakta bitkisel üretim ağırlık kazanmaktadır. İklimsel çevrenin etkisiyle yüksek
yerlerdeki hayvan yetiştiriciliğinde başarı ve karlılık atmaktadır.
Grafik 69. İlin Toplam Ruminant Hayvan Varlığı (2001)
Antala İlinde Alt Bölgelere Göre Toplam Ruminant Hayvan Varlığı
0
20.000
40.000
60.000
80.000
100.000
120.000
140.000
160.000
180.000
200.000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
Sığır
Koyun
Keçi
İlde en fazla sayıda kıl keçisi yetiştiriciliği yaygındır ve kıl keçisi populasyonu
özellikle nüfus yoğunluğu nispeten yüksek olan II. ve IV. Alt Bölgelerde yoğunlaşmıştır.
5.2.2.1.1. Büyükbaş Hayvan Varlığı
Tüm alt bölgelerde sığır yetiştiriciliği yapılmasına rağmen, Kültür ırkı veya melezi
şeklindeki yetiştiricilik alt bölgeler içerisinde farklılıklar göstermektedir.
Tablo 111. Antalya İlinde Büyükbaş Hayvan Varlığı (2001)
Kültür Irkı Melez Yerli Toplam
I. Alt Bölge 1.250 7.993 2.020 11.263
Finike 92 1.438 470 2.000
Kale 18 755 50 823
Kaş 800 3.100 1.100 5.000
Kumluca 340 2.700 400 3.440
II. Alt Bölge 5.079 68.631 5.266 78.976
Merkez 2.254 41.045 2.725 46.024
209
Kültür Irkı Melez Yerli Toplam
Kemer 5 650 255 910
Manavgat 2.670 11.786 2.086 16.542
Serik 150 15.150 200 15.500
III. Alt Bölge 2.000 17.750 5.562 25.312
Alanya 2.000 10.750 2.337 15.087
Gazipaşa 0 7.000 3.225 10.225
IV. Alt Bölge 18.250 3.690 1.000 22.940
Elmalı 5.000 2.130 220 7.350
Korkuteli 13.250 1.560 780 15.590
V. Alt Bölge 671 2.890 2.607 6.168
Akseki 450 665 1.410 2.525
Gündoğmuş 0 1.500 450 1.950
İbradı 221 725 747 1.693
İl Toplamı 27.250 100.954 16.455 144.659
İldeki toplam Büyükbaş hayvan varlığının %19’unu kültür ırkı, %70’ini melez,
%11’ini de yerli ırklar teşkil etmektedir.
Grafik 70. Alt Bölgelerde Büyükbaş Hayvan Varlığı
Antalya İlinde Alt Bölgeler Bazında Büyükbaş
Hayvan Varlığı (2001)
4.Alt Bölge
16%
5.Alt Bölge
4%
3.Alt Bölge
17% 2.Alt Bölge
55%
1.Alt Bölge
8%
İlde Büyükbaş hayvan varlığının yarından fazlası Merkez ilçeyi içine alan II. Alt
Bölgededir. İlin Batı kesimini içine alan ve sahildeki I. Alt Bölge ile İç Doğu kesimindeki
İbradı, Akseki ve Gündoğmuş ilçelerini içine alan V. Alt Bölgede sığır sayısı nüfusa oranla
daha azdır ve bu yörelerde hayvancılık, aile işletmeciliği şeklinde yapılmaktadır.
II. ve III. Alt Bölgelerde, kültür ırkı ve melezi Büyükbaş sayısının diğer bölgelere
nispeten daha fazla olmasının nedeni, bu bölgelerdeki pazarlama olanaklarının daha geniş
olmasıdır. Nüfus yoğunluğu yanısıra, bu bölgelerde sanayi ve turistik tesislerinin
210
bulunması, özellikle de yaz aylarındaki talep artışı, üretimi olumlu yönde etkilemektedir.
Grafik 71. Yıllar İtibariyle İldeki Sığır Sayısı
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Sığır Varlığı
0
20.000
40.000
60.000
80.000
100.000
120.000
140.000
160.000
180.000
200.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Yıllar itibariyle Antalya ilindeki sığır sayısı incelendiğinde, özellikle 1996 yılından
sonra belirgin bir düşüş gözlenmektedir. Bunun başlıca nedeni, girdi fiyatlarının
yükselmesine karşın, ürün fiyatlarında çok az bir yükselme olmasıdır. Gerek et ve gerek
süt üretiminde maliyetler satış fiyatının üstüne çıktığından bu duruma dayanamayan
üreticiler ellerindeki hayvanları kasaba göndermişlerdir.
İlde 1989 yılında başlayan ithal damızlık gebe düve girişi 1996 yılında
sonlandırılmıştır.
5.2.2.1.2. Küçükbaş Hayvan Varlığı
İlde kıl keçisi populasyonu diğer illerimize nispetle oldukça yüksektir.
Tablo 112. Antalya İlinde Küçükbaş Hayvan Varlığı (2001)
Alt Bölgeler
Koyun Keçi
Merinos Yerli Toplam Kıl Keçisi Tiftik Keçisi
Toplam
I. Alt Böl. 0 19.975 19.975 112.480 0 112.480
Finike 3.000 3.000 35.000 35.000
Kale 2.000 2.000 25.700 25.700
Kaş 12.500 12.500 32.000 32.000
Kumluca 2.475 2.475 19.780 19.780
II. Alt Böl. 163 71.320 71.483 178.705 15 178.720
Merkez 25 810 835 2.100 15 2.115
Kemer 33.810 33.810 82.000 82.000
Manavgat 138 23.800 23.938 70.205 70.205
Serik 12.900 12.900 24.400 24.400
III. Alt Böl 0 17.655 17.655 41.540 0 41.540
Alanya 8.155 8.155 27.640 27.640
Gazipaşa 9.500 9.500 13.900 13.900
211
Alt Bölgeler
Koyun Keçi
Merinos Yerli Toplam Kıl Keçisi Tiftik Keçisi
Toplam
IV. Alt Böl 0 114.750 114.750 180.650 0 180.650
Elmalı 29.500 29.500 68.000 68.000
Korkuteli 85.250 85.250 112.650 112.650
V. Alt Böl. 0 7.967 7.967 72.501 0 72.501
Akseki 655 655 44.025 44.025
Gündoğmuş 1.100 1.100 19.000 19.000
İbradı 6.212 6.212 9.476 9.476
İl Toplamı 163 231.667 231.830 585.876 15 585.891
Ancak, yine aynı şekilde benzer bir düşüş kıl keçisi varlığında da gözlenmektedir
ve bu düşüşün de aynı ekonomik sebeplerden dolayı 1996 yılından sonra hızlandığı
gözlenmektedir.
Grafik 72. Yıllar İtibariyle İldeki Keçi Sayısı
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Keçi varlığı
0
100.000
200.000
300.000
400.000
500.000
600.000
700.000
800.000
900.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
1990 yılında 800.000 civarında olan İlin keçi sayısının, 2001 yılı rakamlarına
bakıldığında 585 bine düştüğü görülmektedir.
212
Grafik 73. Yıllar İtibariyle İldeki Koyun Sayısı
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Koyun Varlığı
0
50.000
100.000
150.000
200.000
250.000
300.000
350.000
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Koyun varlığı da yine aynı ekonomik sebeplerden dolayı düşme eğilimi
göstermektedir. 1990’lı yıllarda 300.000 civarında olan koyun varlığı, 2001 yılı itibariyle
230.000 civarına inmiştir.
5.2.2.1.3. Kanatlı Varlığı
Antalya ilinde kanatlı hayvan varlığı, tamamen aile içi üretim ve genellikle de aile
içi tüketim şeklindedir.
Tablo 113. Antalya İli Kanatlı Hayvan Varlığı (2001)
İLÇELER Tavuk
Toplam tavuk (adet)
Hindi (adet)
Ördek (adet) Kaz (adet) Toplam kanatlı (adet) Broiler (adet) Yumurtacı (adet)
Finike 10.000 20.000 30.000 30.000
Kale 13.000 13.000 300 200 180 13.680
Kaş 40.000 40.000 200 100 50 40.350
Kumluca 26.000 26.000 1.000 1.200 300 28.500
I. Alt Bölge 10.000 99.000 109.000 1.500 1.500 530 112.530
Kemer 1.500 2.500 4.000 400 200 100 4.700
Manavgat 29.500 10.500 40.000 500 40.500
Merkez 2.000 185.170 187.170 8.000 11.500 500 207.170
Serik 115.000 115.000 170 400 115.570
II. Alt Böl. 33.000 313.170 346.170 8.570 12.100 1.100 367.940
Alanya 31.700 31.700 31.700
Gazipaşa 60.000 60.000 60.000
III. Alt Böl. 0 91.700 91.700 0 0 0 91.700
Elmalı 3.000 22.000 25.000 12.000 250 350 37.600
Korkuteli 21.584 34.080 55.664 1.136 56.800
IV. Alt Böl. 24.584 56.080 80.664 13.136 250 350 94.400
Akseki 40.750 40.750 850 350 41.950
Gündoğmuş 2.700 2.700 2.700
İbradı 2.100 2.100 2.100
V. Alt Böl. 0 45.550 45.550 850 350 0 46.750
İl Toplamı 67.584 605.500 673.084 24.056 14.200 1.980 713.320
213
İlde tüketilen beyaz et ve yumurta Türkiye’deki tanınmış firmalardan
karşılanmaktadır.
5.2.2.1.4. Arı ve Kovan Varlığı
Arı yetiştiriciliği tüm bölgelerimizde iklim koşulları ve bitki örtüsünün uygunluğu
nedeniyle yayla ve sahil kesimi arasında gezginci arıcılık yapılmaktadır.
Tablo 114. Yıllar İtibariyle Antalya ve Alt Bölgeleri Kovan Varlığı (2001)
Yılar I. Alt Bölge II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge İl Toplamı
1997 41.903 28.551 13.850 27.600 19.261 131.165
1998 39.933 22.771 14.940 23.388 19.311 120.343
1999 40.943 25.445 1.600 23.718 19.731 124.437
2000 41550 26.243 15.100 26.310 19.931 129.134
2001 41.490 28.810 16.760 25.305 11.918 124.283
1997 ile 2001 yılları arasında ilin kovan varlığının 125.000 civarında oldğu
gözlenmektedir.
5.2.2.2. Hayvansal Ürünler
III. Alt Bölgede üretilen yaş koza dışındaki tüm ürünler İlin bütün bölgelerinde
üretilebilmektedir.
Tablo 115. Alt Bölgelerde Hayvansal Ürünlerin Üretim Miktarları (2001)
Ürün
Üretim (kg)
I.Alt Bölge II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
TOPLAM
Kırmızı Et 511.786 7.498.137 733.115 77.025 113.628 8.973.691
Beyaz Et 113.688 370.846 91.700 98.908 46.440 721.592
Süt 16.234.247 96.174.038 27.245.033 38.251.423 8.065.677 185.970.418
Yaş Koza 0 0 18,5 0 0 18,5
Yapağı 29.963 107.223 26.483 172.121 11.951 347.745
Keçi Kılı 89.984 142.976 33.232 144.520 58.001 468.713
Bal 528.050 553.900 255.052 503.900 231.160 2.072.062
Balmumu 31.064 26.758 12.097 30.114 37.837 137.870
Yumurta (ad) 12.912.000 43.582.000 11.165.000 7.863.000 7.260.000 82.782.000
Kırmızı et, beyaz et, süt ve yumurta üretimi II. Alt Bölgede, yapağı üretimi IV. Alt
Bölgede, keçi kılı üretimi II ve IV. Alt Bölgelerde, bal ve balmumu üretimi I, II ve IV. Alt
Bölgelerde en çok yapılmaktadır.
5.2.2.2.1. Süt Üretimi
Hayvan varlığındaki azalmaya paralel olarak süt üretiminde de düşüş meydana
gelmiştir.
Tablo 116. Antalya İli Alt Bölgelerinde Yıllar İtibariyle Süt Üretimi (kg)
Yıllar I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge İL TOPLAMI
214
Yıllar I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge İL TOPLAMI
1997 32.268.000 140.367.000 45.900.000 92.908.000 12.176.000 323.619.000
1998 20.681.000 119.841.000 39.259.000 58.569.000 12.124.000 250.474.000
1999 23.785.402 143.577.777 39.251.005 57.650.936 17.244.419 281.509.539
2000 22.769.000 151.504.519 38.239.580 65.707.913 12.316.963 290.537.975
2001 16.234.247 96.174.038 27.245.033 38.251.423 8.065.677 185.970.418
Girdi fiyatlarının yüksekliği, yem bitkisi ekim alanlarının sınırlığı, işletme
büyüklüklerinin yeterli olmaması, sütünü etkin kanallardan pazarlanamaması, süt alımı
yapan firmaların ilde azlığı, iklim koşullarının ve süt toplama yönteminin kaliteli süt elde
edilmesini zorlaştırması gibi nedenlerden dolayı süt üretiminde azalma görülmektedir.
Grafik 74. Yıllar İtibariyle Süt Üretimi
Antalya İli ve Alt Bölgelerinde Yıllar İtibariyle Süt Üretimi (kg)
0
50.000.000
100.000.000
150.000.000
200.000.000
250.000.000
300.000.000
350.000.000
1.alt bölge 2. Alt bölge 3. Alt bölge 4. Alt bölge 5. Alt bölge İL TOPLAMI
1997
1998
1999
2000
2001
Grafik bölgelere göre süt üretiminin 1997-2001 yılları arasındaki seyrini
göstermektedir.
5.2.2.2.2. Et Üretimi
Girdi maliyetinin yüksek olması et üretimini de olumsuz yönde etkilemiştir.
215
Grafik 75. Yıllara Göre Et Üretimi
Yıllar İtibariyle Antalya İlinde BB ve KB Et Üretimi Seyri
0
1.000.000
2.000.000
3.000.000
4.000.000
5.000.000
6.000.000
7.000.000
1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
(kg
)B.BAŞ
K.BAŞ
1999 yılına kadar süren düşüşün ardından, Büyükbaş besiciliğin ülke genelinde
desteklenmesiyle birlikte bir artış trendine geçilmiştir.
5.2.2.2.3. Yumurta Üretimi
Aile işletmesi içinde yapılan üretim yine aile içinde tüketilmektedir ve pazara arzı
yok denecek kadar azdır.
Tablo 117. Alt Bölgeler ve Yıllara Göre Yumurta Üretimi
Yıllar I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge İl Toplamı
1997 13.436.000 24.456.000 10.267.000 11.540.000 2.935.000 62.634.000
1998 12.664.000 42.320.000 9.312.000 4.328.640 3.350.000 71.974.640
1999 12.340.000 42.392.000 10.501.000 11.650.000 3.290.000 80.173.000
2000 12.912.000 41.867.000 11.320.000 8.568.000 8.075.000 82.742.000
2001 12.912.000 43.582.000 11.165.000 7.863.000 7.260.000 82.782.000
5.2.2.2.4. Bal Üretimi
Bölgenin coğrafi yapısın ve bitki florasının uygunluğu nedeniyle bölge
ekonomisinde önemli bir gelir kaynağıdır.
Tablo 118. Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Bal Üretimi
Yıllar I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge İl Toplamı
1997 735.060 385.650 167.000 518.500 369.180 2.175.390
1998 790.360 382.550 201.300 520.360 366.620 2.261.190
1999 827.860 437.700 195.000 530.360 391.620 2.382.540
2000 417.850 454.960 202.000 523.200 391.750 1.989.760
2001 528.050 553.900 255.052 503.900 231.160 2.072.062
216
5.2.2.2.5. Diğer Hayvansal Ürünler
Diğer hayvansal ürünler içerisinde yaş koza, yapağı, keçi kılı ve balmumu
üretimiyle ilgili veriler aşağıdaki Tabloda görülmektedir.
Tablo 119. Antalya İlinde Üretilen Diğer Hayvansal Ürünler (2001)
Ürün
Üretim (ton)
I. Alt Bölge II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
İl Toplamı
Yaş Koza 0 0 18,5 0 0 18,5
Yapağı 29.963 107.223 26.483 172.121 11.951 347.745
Keçi Kılı 89.984 142.976 33.232 144.520 58.001 468.713
Balmumu 31.064 26.758 12.097 30.114 37.837 137.870
Pazara arz edilebilen yapağı, keçi kılı ve balmumu bölge ekonomisine katkıda
bulunmaktadır.
5.2.3. Su Ürünleri İstihsal ve Üretimi
Antalya ili, balık yetiştiriciliğinde ülkemize kazandırdığı katma değer açısından
önemli bir yere sahiptir.Gelecekte bu önemin daha da artması beklenmektedir.
1999 yılı itibariyle Türkiye’de toplam su ürünleri üretimi 636.824 ton olup, bunun
%80’i (510.000) deniz balıklarından, %2’si (13.634) diğer deniz ürünleri (Yumuşakça ve
kabuklular), %8’i (50.190) iç su ürünlerinden %10’u da (63.000) yetiştiricilik yoluyla elde
edilen ürünlerden oluşmaktadır.
Akdeniz’de üretilen deniz balıklarının Türkiye toplamı içindeki payı 17.001 ton ile
%3’tür.
Antalya’da 1999 yılında üretilen su ürünleri üretimi içerisinde; avcılık yoluyla deniz
balıklarının üretimi oranı %84, kültür balıklarının oranı % 16 dır. Üretim değerlerinin
toplam değer içindeki payına bakılacak olursa; %80’i avcılık üretiminden, %20 si kültür
balıkçılığından gelmektedir.
İlde bulunan Tarım ve Köyişleri Bakanlığına bağlı iki kuruluş olan Beymelek Su
Ürünleri Araştırma ve Geliştirme Müdürlüğü ve Kepez Su Ürünleri Üretme İstasyonu
Müdürlükleri su ürünleri stoklarının korunmasına ve su ürünleri üretiminde üreticiye
kılavuz olmaya yönelik faaliyetlerini sürdürmektedir. 1995 yılında üretime başlayan
Beymelek Su Ürünleri Araştırma ve Geliştirme Merkez Müdürlüğü 2002 yılında 1,5 milyon
Çipura-Levrek yavrusu üreterek yetiştiricilerimize satmış bulunmaktadır. Kepez Su
Ürünleri Üretme İstasyonu Müdürlüğü ise 2002 yılında ürettiği 6.053.332 adet Aynalı
Sazan yavrusu ile ülke genelindeki iç sularda balıklandırma faaliyetinde bulunmuş,
343.750 adet Alabalık yavrusunu yetiştiricilerimize satmıştır.
İlde ağırlıklı olarak, iç sularda kültür üretimi yapılmakta olup, işletme kapasiteleri
3 ile 40 ton arasında değişmektedir. Denizde kültür balıkçılığına yönelik 6 işletme ruhsatlı
olarak faaliyetini sürdürmektedir.
Tablo 120. Antalya İli Alt Bölgeler Bazında Balıkçı ve Tekne Dağılımı
İLÇELER Balıkçı Sayısı Tekne Sayısı
I. Alt Bölge 327 199
Finike 90 50
Kale 92 58
Kaş 116 69
217
İLÇELER Balıkçı Sayısı Tekne Sayısı
Kumluca 29 22
II. Alt Bölge 558 117
Merkez 402 209
Kemer 25 19
Manavgat 69 61
Serik 62 48
III. Alt Bölge 184 149
Alanya 132 117
Gazipaşa 52 32
İl Toplamı 1069 685
Tablo 121. Boylarına Göre Antalya ili Tekne Dağılımı
Tekne Boyu Adedi
0-5 m 4
5-15 m 676
15- < 5
Grafik 76. Alt Bölgeler Balıkçı ve Tekne Sayıları
0
100
200
300
400
500
600
Balıkçı Sayısı Tekne Sayısı
Antalya İli Alt Bölgelere Göre Balıkçı ve Tekne Sayıları
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
Antalya ili batıda Eşen Çayı ile Doğuda Kaladran hudutları arasında 640
kilometrelik bir sahil uzunluğuna sahiptir. İl, bu uzunlukta deniz kıyısına sahip olmakla
birlikte, balıkçı teknelerinin kapasitelerinin açık deniz balıkçılığına uygun olmaması (685
adet teknenin 676 adedi 5-15 m uzunluktadır), Akdeniz’de yaşayan balık türlerinin
çeşitliliğine rağmen populasyonun az, ancak ekonomik değeri yüksek balıklardan
oluşması istihsal payının beklenenin altında kalmasına neden olmaktadır. Antalya ili için,
Çevre Yerleşim Düzeni Haritalarının yapılamamış olması, denizde kültür balıkçılığını son
derece kısıtlamakta, sektörler arası yaşanan çatışmalar bürokratik engelleri aşılamaz
kılmaktadır. Antalya ilinde karada faaliyet gösteren kültür balıkçılığı işletmeleri, Orman
teşkilatınca yapılan arazi kiralamaları ile Maliye teşkilatınca uygulanan yüksek su kira
miktarları nedeniyle karlılıklarını yitirmekte, kapanma tehlikesi ile karşı karşıya
kalabilmektedirler. Deniz Kültür Balıkçılığı işletmelerinde, Turizm Bakanlığı’nın izin
218
konusundaki engellemeleri nedeniyle kiralama yapamayarak faaliyete geçememekte; faal
olan işletmeler ise, gerek yüksek su kiraları, gerekse ormandan yapılan karada arazi
kiralama taleplerinin karşılanamaması nedeniyle büyük zorluklar içinde faaliyetlerini
sürdürmektedirler. Karada arazi kiralamasında ayrı bir engel de Kültür Tabiat Varlıklarını
Koruma Kurulu’ndan izin alamamalarından da kaynaklanmaktadır. Yine kamuoyu
tarafından konunun tam olarak bilinmemesi, tesislere çevre kirletici gözüyle bakılmasına,
turizm sektörüyle birlikte tesislerin kaldırılması yönünde baskı unsuru oluşmasına neden
olmaktadır. Halbuki, tesisler çevre kirliliği yaratmış olsalardı, en önce oldukça hassas olan
balıkların ölümüne sebep olmaları gerekirdi. Kültür balıkçılığı faaliyetleri incelendiğinde
ekolojinin korunmasına olumlu etkileri olduğu rahatça görülebilir.
Tablo 122. Alt Bölgeler Bazında Antalya İli Kültür Balıkçılığı Proje Kapasite
Dağılımı
İLÇELER Alabalık Orkinos Çipura-Levrek Karides
I. Alt Bölge 86.000 0 305.000 0
Finike 33.000 0 125.000 0
Kale 0 0 0 0
Kaş 39.000 0 30.000 0
Kumluca 14.000 0 150.000 0
II. Alt Bölge 384.500 1.000.000 190.000 240.000
Merkez 123.900 0 100.000
Kemer 80.500 1.000.000 90.000 0
Manavgat 130.000 0 0 240.000
Serik 50.100 0 0 0
III. Alt Bölge 75.300 840.000 0 0
Alanya 75.300 0 0 0
Gazipaşa 0 840.000 0 0
IV. Alt Bölge 52.450 0 0 0
Elmalı 15.000 0 0 0
Korkuteli 37.450 0 0 0
V. Alt Bölge 156.400 0 0 0
Akseki 57.000 0 0 0
Gündoğmuş 57.400 0 0 0
İbradı 42.000 0 0 0
İl Toplamı 754.650 1.840.000 495.000 240.000
Yukarıda belirtilen, su ürünler üretimini olumsuz etkileyen faktörler çözüldüğü
takdirde, kültür balıkçılığı üretiminde, Antalya ili için 2010 yılında 1.500 ton/yıl alabalık,
10.000 ton/yıl orkinos (ton), 7.500 ton/yıl çipura-levrek, 1.000 ton/yıl karides üretimi
hedeflenebilir.
219
Grafik 77. Su Ürünleri Kültür Üretimi Kapasite Dağılımı (2001)
Antalya İli Su Ürünleri Kültür Üretimi Kapasite Dağılımı
22,6%
0,3%
14,8%
55,1%
7,2%
Alabalık
A.Sazan
Çip.Lev.
Orkinos
Karides
İlde 1995 yılında kurulmuş bulunan 240 ton/yıl kapasiteli bir adet karides
yetiştiricilik tesisi faaliyetini durdurmuştur. Denize yakın bataklık ve tarıma elverişsiz
arazilerin (koruma alanı içinde olsalar dahi) karides üretim tesisleri için değerlendirilmesi
dış satım değeri yüksek olan bu ürünün yetiştirilmesinin yanında, bu bölgelerde sivrisinek
mücadelesine de büyük katkıda bulunulacaktır. (Örneğin, Serik-Manavgat arası sahil
şeridindeki bataklık araziler).
Grafik 78. Su Ürünleri Mevcut Proje Kapasiteleri
Antalya İlinde Su Ürünleri Mevcut Proje Kapasitelerinin Alt Bölgelere
Dağılımı
0
200
400
600
800
1000
1200
1400
1600
1800
2000
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge Antalya İl
Toplamı
(to
n)
Alabalık
Çipura-Levrek
Orkinos
Karides
Antalya ilinde halen 2 adet off-shore (açık denizde) orkinos yetiştiricilik tesisi
bulunmaktadır.
Kemer ilçesi, Beldibi sınırları içerisinde, Akyarlar Tüneli açıklarında 1000 ton/yıl
kapasiteli bir tesis 2002 yılında faaliyete geçmiş; Gazipaşa İlçesi sınırları içerisinde,
Domuz Burnu – Kömürlük Burnu açıklarında 840 ton/yıl kapasiteli bir tesis 2002 yılında
faaliyete geçmiş bulunmaktadır. Alanya İlçesi, Uğrak Köyü sınırlarında, Aydap Mevkii
açıklarında 500 ton/yıl kapasiteli bir tesis kurulmak üzere müracaatı yapılmış olup, ICCAD
tarafından konulan kota nedeniyle projesi Bakanlıkça henüz onaylanamamıştır.
İlde, 79 adet su ürünleri kültür yetiştiriciliği işletmesi projesi olup, bunların 60
adedi karada alabalık, 3 adedi alabalık yavru, 6 adedi ağ kafeslerde alabalık, 2 adedi
220
aynalı sazan, 5 Adedi denizde ağ kafeslerde çipura-levrek, 2 adedi denizde off-shore
orkinos, 1 adedi karada karides yetiştiricilik işletmesidir. Alabalık işletmelerinin bir kısmı
inşaat halinde olmasına rağmen, faal tesislerin verimli çalışıyor olmaları nedeniyle İlin
yıllık proje kapasitesi şimdiden aşılmıştır.
Denizde ağ kafeslerde çipura-levrek işletmelerinden 4 adedi faal ve yarı faal olup,
özellikle turizm baskısı ve kiralama problemleri nedeniyle istenen kapasiteye
ulaşılamamaktadır. 2 adet orkinos tesisi ise 2002 yılı içerisinde faaliyete başlamış olup, yıl
sonu itibariyle, ihracat kotası nedeniyle ancak kapasiteleri dahilinde yetiştirdikleri balıkları
Japonya’ya ihraç etmişlerdir.
Tablo 123. Antalya İli Orkinos (Ton Balığı) ve Çipura-Levrek Üretimi SWOT
Analizi
Tür
2010 Yılında
Hedeflenen Üretim Miktarı (ton)
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Kısıtlar
Orkinos 10.000 İlde halen 2 adet off-shore Orkinos yetiştiricilik tesisi bulunmaktadır.
- Kemer ilçesi, Beldibi sınırları içerisinde, Akyarlar Tüneli açıklarında 1000 ton/yıl kapasiteli bir tesis 2002 yılında faaliyete geçmiş;
- Gazipaşa İlçesi sınırları içerisinde, Domuz Burnu – Kömürlük Burnu
açıklarında 840 ton/yıl kapasiteli bir tesis 2002 yılında faaliyete geçmiş bulunmaktadır.
- Ülkemizde, deniz kültür balıkçılığı konusunda kamuoyu yeterince bilgiye sahip değildir. Bu konuda ilk faaliyete geçen tesislerin, ilk başta
yaptıkları hatalı uygulamalar nedeniyle, tesislerin çevreye zarar verecekleri yönünde yanlış bir kanı hasıl olmuştur.
- Kurulan her deniz kültür balıkçılığı işletmesi için, özellikle turizm sektörünce adeta düşmanca tavır takınılarak, bu tesislerin kaldırılması için
faaliyette bulunulmakta ve kamuoyu yanlış yönlendirilmektedir.
- Kültür balıkçılığı tesisleri için, daha kuruluş aşamasında bir çok kurum ve kuruluştan izin alınmakta, bu izinler bazen bir yılı aşkın sürede tamamlanmaktadır.Bu bürokrasinin tek elden çözülmesi gerekmektedir.
- Orkinos (Ton), özellikle Japonya başta olmak üzere ihraç değeri yüksek bir balıktır.
Açık denizden avlanarak kafeslere 50-100 kg ağırlıkta konulan balıklar, taze dondurulmuş balık ile yapılan
besleme sonucu %20-25 canlı ağırlık artışı ve dış pazarın istediği et kalitesine ulaştırılarak ihraç edilmektedir.
- Antalya ilinde, yetiştiriciliğe uygun alanların bulunmasının yanısıra, Antalya Limanı ve Antalya Atatürk Havaalanı, ihracatı kolaylaştıracak faktörlerdir.
- İhracat fazlası ürünleri değerlendirebilece
k, konserve fabrikaları, ayrı bir avantaj konumunda olup, ülke protein açığının kapanmasında katkı
- Uluslararası Orkinos Koruma Komisyonu (ICCAT) dünyadaki Orkinos stoklarını korumak amacıyla kota koymakta ve bunu yetiştiricilik yapan
ülkelere paylaştırmaktadır. Ülkemize 2002 yılı için 2291 ton/yıl kota verilmiş bulunmaktadır. Bu kota İlin 2010 yılı hedefinin 1/5’idir.
- Antalya ilinde, Kültür Tabiat Varlıklarını Koruma Kurullarınca ilan edilen koruma alanları tesis kurulmasında değerlendirilecek
alanları kısıtlamaktadır. İlgili kurullarca bu alanların yeniden gözden geçirilmesi faydalı olacaktır.
- Çevre yerleşim düzeni haritalarının henüz yapılamamış olması, uygun alanların değerlendirilmesine engel olmaktadır.
221
Tür
2010 Yılında
Hedeflenen Üretim Miktarı (ton)
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Kısıtlar
- Faaliyete geçen tesisler için, Maliye teşkilatınca talep edilen deniz yüzeyi kira miktarı karlılığı çok etkileyecek kadar yüksektir. Orkinos Yetiştiriciliğindeki
ülkemizin rakipleri durumunda olan Yunanistan ve İspanya’da bürokrasi, kiralama kolaylıkları yanında, devlet teşviki uygulanmaktadır.
sağlayacaktır.
- Ülkemizde özellikle kış aylarında çok avlanan balıklar, Orkinos yetiştiricilik tesislerinde yem olarak değerlendirilerek israfın önlenmesinin yanısıra, sektöre
daha ucuz yerli yem sağlanmış olacaktır.
Çipura-Levrek
7.500 İlde 5 adet onaylı Çipura-Levrek yetiştiricilik tesisi projesi bulunmaktadır.
- İşletmelerin proje kapasiteleri toplamı 495 ton/yıldır.
- İşletmelerden 3 adedi tam faal, 1 adedi yarı faal, 1
adedi kiralama yapamadığından gayri faaldir.
- Faal 3 işletmenin
proje kapasiteleri toplamı 220 ton/yıl 2001 yılı üretimleri 30.550 kg Çipura + 86.102 kg Levrek = 116.652 kg’dır.
- 2002 yılı üretimlerinin proje kapasiteleri toplamını aşması beklenmektedir.
- Ülkemizde, deniz kültür balıkçılığı konusunda kamuoyu yeterince
bilgiye sahip değildir. Bu konuda ilk faaliyete geçen tesislerin, diğer illerde ilk başta yaptıkları hatalı uygulamalar nedeniyle, tesislerin çevreye zarar verecekleri yönünde yanlış bir kanı hasıl olmuştur.
- Kurulan her deniz kültür balıkçılığı işletmesi için,
özellikle turizm sektörünce adeta düşmanca tavır takınılarak, bu tesislerin kaldırılması için faaliyette bulunulmakta ve kamuoyu yanlış yönlendirilmektedir.
- Kültür balıkçılığı tesisleri için, daha kuruluş aşamasında bir çok kurum ve kuruluştan izin alınmakta, bu izinler
bazen bir yılı aşkın sürede tamamlanmaktadır.Bu bürokrasinin tek elden çözülmesi
- Çipura-Levrek, lezzet ve porsiyonlama kolaylığı nedeniyle
özellikle lokantalar ve turizm sektörünce yoğun talep edilen türlerdir.
- Turizm faaliyeti, başta sahil ilçeleri olmak üzere, tüm ile yayılmış bulunmaktadır. Bu nedenle 2010 yılı için hedeflenen 7.500 kg/yıl kapasite il içerisinde faaliyet
gösteren lokanta ve turizm tesislerinde rahatça pazarlanabilecek bir miktardır.
- Antalya ilinde, yetiştiriciliğe uygun alanların bulunmasının yanısıra, Antalya Limanı ve Antalya Atatürk Havaalanı, ihracatı kolaylaştıracak faktörlerdir.
- Antalya ilinde, Kültür Tabiat Varlıklarını Koruma Kurullarınca ilan
edilen koruma alanları tesis kurulmasında değerlendirilecek alanları kısıtlamaktadır. İlgili kurullarca bu alanların yeniden gözden geçirilmesi faydalı olacaktır.
- Çevre yerleşim düzeni haritalarının henüz yapılamamış olması, uygun alanların
değerlendirilmesine engel olmaktadır.
222
Tür
2010 Yılında
Hedeflenen Üretim Miktarı (ton)
Mevcut Durum Problemler Fırsatlar Kısıtlar
gerekmektedir.
- Faaliyete geçen tesisler için, Maliye teşkilatınca talep edilen deniz yüzeyi kira miktarı karlılığı çok etkileyecek kadar yüksektir.
- Bu problemler nedeniyle son 6-7 yıl içerisinde, bazı projeler, faaliyete geçemeden iptal edilmişlerdir.
5.3. TARIMSAL VERİMLİLİK
5.3.1. Bitkisel Üretimde Verimlilik
İlin ekonomisinde önemli yer tutan başlıca tarımsal ürünlerde ilk sırayı örtü-altı
sebze yetiştiriciliği, ikinci sırayı narenciye ve daha sonra da tarla bitkileri almaktadır.
Örtü-altı sebze yetiştiriciliğinde önde gelen ürünler domates, hıyar, biber ve
patlıcandır. Bu ürünlerle ilgili 1995-2000 yılları arasındaki dönemi kapsayan verilere
göre, seraların 1995’te 108.724 da olan toplam alanı 2000 yılında %64 artışla 178.557
dekara, üretim miktarı 927.743 tondan yaklaşık %72’lik artışla 1.594.028 tona çıkmıştır.
Ekilen alan ürün bazında ele alındığında, en büyük artış %72 ile domateste gerçekleşmiş
ve bunu %71 oranla biber, %62 ile hıyar, %28’le patlıcan izlemiştir.
Ürün miktarında ise biber 2,5 kat artışla başta olup, onu %82 ile domates, %71’lik
artışla patlıcan ve %43’lük oranla hıyar takip etmektedir.
Akdeniz Üniversitesinde yapılan bir çalışmaya göre, 2000 yılı fiyatları üzerinden
dekar başına net gelir, domateste 1.246.400.000 TL, hıyarda 488.900.000 TL, patlıcanda
449.300.000 TL, biberde 296.400.000 TL olarak gerçekleşmiştir. Bu değerler domatesin
diğer örtü-altı ürünlerden çok daha kazançlı olduğunu göstermektedir. Bunu yaratan da
hem birim alandan daha fazla ürün elde edilmesi hem de talebin yüksek olmasıdır.
Tarımın diğer önemli bir kolu olan narenciye üretiminde 1995-2000 yılları
arasındaki verilere göre ürün miktarında %4-7 düzeyinde bir artış olmakla beraber, ağaç
sayılarında çok ciddi (portakalda %10, limonda %14, mandarinde %6) azalma olduğunu
ortaya koymaktadır. Narenciye alanlarındaki daralmanın, bahçelerin sökülerek seralar
kurulmasından, kıyı kuşağındaki aşırı ve çarpık yapılaşma ile düzensiz kentleşmeden
kaynaklandığı söylenebilir.
Ekonomik değerleri bakımından karşılaştırıldığında, narenciye ürünleri içerisinde
en yüksek geliri dekar başına 251.200.000 lirayla portakalın sağladığı ve onu 52.300.000
TL ile mandarinin, 42.400.000 lirayla da limonun izlediği görülmektedir.
Tarla bitkilerinden Antalya için önem taşıyan buğday ekim alanlarında %5,
pamukta %58’lik küçülme görülmektedir. Bunda temel etken yeterince karlı olmayışıdır.
Nitekim 2000 yılında dekar başına net gelir buğdayda 5.536.173 TL, pamukta 2.929.925
TL olarak gerçekleşmiş olup, bunlar çiftçilerin kendi emek ve işgüçlerini karşılayabilecek
223
düzeydedir.
Buraya kadar sunulan veriler Antalya’da en karlı üretim kolunun örtü-altı
yetiştiriciliği olduğunu, bunu narenciye ürünlerinin izlediğini göstermektedir. Ayrıca, bu
veriler, sera alanları artarken, pamuk ekim alanlarının hızla azaldığını ortaya
koymaktadır.
Son ekonomik krizlerin tarım sektörü üzerinde gerçekten büyük tahribat yaptığı
görülmektedir. Ekonomik kriz ve bununla gelişen döviz fiyatlarındaki artışlar, gübre ve
ilaç fiyatlarını arttırmış ve bunların kullanımını düşürmüş olup, bu da maliyetleri yükseltip
üretimi olumsuz yönde etkilemiştir. Bu durumda satış fiyatlarının artması beklenirken,
ekonomik krizin tüketicilerin alım gücünü kırması sonucu, fiyatlar da düşük kalmıştır.
Bunlara dayanarak 2001 yılında üreticilerin gelirlerini önemli şekilde azaldığını söylemek
doğrudur.
Antalya’da tarımın, özellikle son yıllardaki durumunun iç açıcı olmadığı, aksine
ciddi sorunlar bulunduğu söylenebilir.
Gelecek 10 yıl için, önemli bazı ürünler bazında Antalya ilindeki üretim trendleri,
bir sonraki bölümde genişçe incelenmiştir.
Bitkisel verim değerleri incelendiğinde, Antalya ili değerlerinin genelde Türkiye
ortalamasının üzerinde olduğu görülmektedir. İlde yetiştirilen tarla ürünlerinden nohutun
verimi, Dünya, AB ve Türkiye ortalamasının altındadır.
Aşağıdaki tabloda bazı seçilmiş bitkisel ürünlerde 2000 yılı içinde Antalya, Türkiye,
AB ve Dünya verimlerinin karşılaştırılması yer almaktadır.
Tablo 124. Bazı Ürünlerde Antalya, Türkiye, AB ve Dünya’da Verim Değerleri
(2000)
Ürünler Verim (kg/ha)
Antalya Türkiye AB Dünya
Buğday 2.981 2.234 5.753 2.733
Pamuk (çiğit) 1.977 1.980 2.877 1.581
Mısır 6.098 4.144 8.897 4.255
Nohut 602 862 725 796
Susam 845 468 695 392
Soya 2.500 2.967 3.270 2.176
Portakal 20.000 27.510 19.271 17.406
Limon 18.000 25.869 18.208 14.862
Muz 26.000 37.101 41.893 16.253
Elma 15.000 23.020 30.695 10.885
Üzüm 12.500 6.729 7.782 8.591
Domates 60.000 39.511 59.558 27.226
Zeytin 4.000 3.030 2.255 1.946
Yenidünya 10.000 8.000
Nar 25.000 16.600
Avokado 5.600 8.400
Kaynak: DİE, FAO, Antalya Tarım İl Müdürlüğü İstatistikleri
Antalya ili mısır, buğday, soya ve pamuk, verim yönünden Dünya ortalamasının
üzerinde, AB ortalamasının altındadır. Susamda ise Dünya, Türkiye ve AB ortalamasının
üzerindedir.
224
Grafik 79. Bazı Tarla Ürünleri Verimlilik Karşılaştırmaları (2000)
Antalya İlinde Bazı Tarla Ürünlerde Verimlilik (kg/ha)
0
1.000
2.000
3.000
4.000
5.000
6.000
7.000
8.000
9.000
10.000
Buğday Pamuk (çiğit) Mısır Nohut Susam Soya
Antalya
Türkiye
AB
Dünya
Grafik 80. Bazı Sebze ve Meyvelerde Verimlilik Karşılaştırmaları (2000)
Antalya İlinde Bazı Sebze ve Meyvelerde Verimlilik (kg/ha)
0
10.000
20.000
30.000
40.000
50.000
60.000
70.000
Portakal Limon Muz Elma Üzüm Domates Zeytin
Antalya
Türkiye
AB
Dünya
İlde yetiştirilen meyvelerin birçoğunda verim değerleri Dünya ortalamasının
üzerinde olmasına rağmen, AB ülkeleri ile Türkiye ortalamasının altındadır.
Domates veriminde ise Antalya ili değerleri, Dünya, AB ve Türkiye ortalamasının
üzerindedir.
5.3.2. Hayvansal Üretimde Verimlilik
Türkiye genelinde kültür ırkı sığırlarda ortalama süt verimi 4.080 kg/baş,
melezlerde 2.448 kg/baş ve yerli sığırlarda 816 kg/baş’tır.
225
Antalya’da ise süt üretimi ortalama olarak 2.9 ton/yıl düzeyindedir. Bu oran
toplamda 2 ton/yıl olan Türkiye geneli ortalamasının üzerindedir, ancak 5.2 ton/yıl olan
AB ülkeleri ortalamasının önemli düzeyde altındadır.
Karkas ağırlığı Antalya ilinde 200 kg olup, 175 kg olan Türkiye ortalamasının
üzerinde, ancak 312 kg olan AB ülkeleri ortalamasının oldukça altındadır.
5.4. ÜRETİM TRENDLERİ
Bu bölümde Antalya ilinde ve Türkiye’de seçilmiş bazı ürünlerde ekim alanı ve
üretim tahminleri (projeksiyonları) irdelenmiştir.
5.5. SEBZECİLİK
5.5.1. Tarla Sebzeciliği
Antalya ili sebze yetiştiriciliği tarla sebzeciliği (açıkta) ve örtü-altı üretim olmak
üzere incelenmiştir. Ekim alanı ve üretim projeksiyonu 1990-2000 dönemi verileri
kullanılarak yapılmış ve sonuçlar aşağıda verilmiştir.
5.5.1.1. Açıkta Domates Üretimi
Antalya ili açıkta domates ekim alanı ve üretimi incelenmiştir. Yapılan regresyon
analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem düzeyinde anlamlı olduğu
ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 125. Antalya Domates Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl Antalya Tarla Domates (1)
Alan (ha) Üretim (ton)
2002 1.646 79.927
2003 1.739 84.473
2004 1.833 89.019
2005 1.926 93.565
2006 2.020 98.111
2007 2.114 102.658
2008 2.207 107.204
2009 2.301 111.750
2010 2.394 116.296
2011 2.488 120.842
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,844 F= 55,148
226
Grafik 81. Domates Ekim Alanının Yıllara Göre Artış Projeksiyonu
Antalya İlinde Domates Ekim Alanı Projeksiyonu
0
500
1.000
1.500
2.000
2.500
3.000
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
(ha)
Grafik 82. Domates Üretiminin Yıllara Göre Artış Projeksiyonu
Antalya İlinde Domates Üretimi Projeksiyonu
0
20.000
40.000
60.000
80.000
100.000
120.000
140.000
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
(to
n)
5.5.1.2. Açıkta Hıyar Üretimi
Antalya ili açıkta hıyar ekim alanı ve üretimi incelenmiştir. Yapılan regresyon
analizinde doğrusal model kullanılmıştır Modelin %95 önem düzeyinde anlamlı olduğu
ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 126. Antalya Hıyar Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl Antalya Tarla (1)
Alan (ha) Üretim (ton)
2002 273 6 223
2003 279 6 341
2004 284 6 460
2005 289 6 578
2006 294 6 697
2007 299 6 815
2008 305 6 933
227
Yıl Antalya Tarla (1)
Alan (ha) Üretim (ton)
2009 310 7 052
2010 315 7 170
2011 320 7 289
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,942 F= 81,690
5.5.2. Örtü-Altı Sebzecilik
Antalya ilinde örtü-altı sebzeciliği domates, biber ve hıyar ekim alanı ve üretimi
bakımından incelenmiştir. Projeksiyon 1990-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve
sonuçlar aşağıda verilmiştir.
5.5.2.1. Örtü-Altı Domates Üretimi
Antalya ili örtü-altı domates ekim alanı ve üretimi I. ve II. Alt Bölge itibariyle
incelenmiştir. Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 127. Antalya’da Örtü-Altı Domates Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl I. Alt Bölge (1) II. Alt Bölge (2)
Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton)
2002 3.901 367.692 4.475 504.716
2003 4.149 391.048 4.721 532.472
2004 4.396 414.404 4.967 560.227
2005 4.644 437.759 5.214 587.982
2006 4.892 461.115 5.460 615.737
2007 5.140 484.471 5.706 643.492
2008 5.388 507.827 5.952 671.247
2009 5.635 531.182 6.198 699.003
2010 5.883 554.538 6.444 726.758
2011 6.131 577.894 6.690 754.513
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,929 F=66,314 (2) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,885 F=39,47
Grafik 83. I. ve II. Alt Bölgelerde Örtü-Altında Domates Üretim Projeksiyonu
Antalya İli Alt Bölgelerinde Örtü-Altı Domates Üretimi Projeksiyonu
0
100.000
200.000
300.000
400.000
500.000
600.000
700.000
800.000
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
(to
n)
1. Alt Bölge
2. Alt Bölge
228
5.5.2.2. Örtü-Altı Biber Üretimi
Antalya ili örtü-altı biber ekim alanı ve üretimi I. ve II. Alt Bölge itibarıyla
incelenmiştir. Yapılan regresyon analizinde kuadratik model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 128. Antalya’da Örtü-Altı Biber Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl I. Alt Bölge (1) II. Alt Bölge (2)
Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton)
2002 2.167 132.204 693 25.475
2003 2.410 147.017 770 28.328
2004 2.678 163.371 852 31.340
2005 2.971 181.267 938 34.511
2006 3.290 200.703 1.029 37.842
2007 3.634 221.681 1.124 41.333
2008 4.003 244.200 1.223 44.983
2009 4.397 268.260 1.327 48.793
2010 4.817 293.861 1.435 52.763
2011 5.261 321.003 1.547 56.892
(1) Y = bo + b1 t + b2 t2 Ř2 = 0,802 F= 21,265 (2) Y = bo + b1 t + b2 t2 Ř2 = 0,746 F= 15,706
Grafik 84. I. ve II. Alt Bölgelerde Örtü-Altı Biber Üretimi Projeksiyonu
Antalya İli Alt Bölgelerinde Örtü-Altında Biber Üretimi Projeksiyonu
0
50.000
100.000
150.000
200.000
250.000
300.000
350.000
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
(to
n)
1. Alt Bölge
2. Alt Bölge
5.5.2.3. Örtü-Altı Hıyar Üretimi
Antalya ili örtü-altı hıyar ekim alanı ve üretimi III. Alt Bölge itibarıyla incelenmiştir
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem düzeyinde
anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 129. Antalya’da Örtü-Altı Hıyar Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl III. Alt Bölge (1)
Alan (ha) Üretim (ton)
2002 3 347 358 103
229
Yıl III. Alt Bölge (1)
Alan (ha) Üretim (ton)
2003 3 532 377 931
2004 3 717 397 760
2005 3 903 417 588
2006 4 088 437 416
2007 4 273 457 244
2008 4 459 477 072
2009 4 644 496 901
2010 4 829 516 729
2011 5 015 536 557
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,878 F=37,093
5.6. MEYVECİLİK
Antalya ili meyve üretiminde önemli yeri olan cinsler üzerinden üretim
projeksiyonları irdelenmiştir.
5.6.1. Portakal
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için portakal ağaç sayısı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tabloda
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal logaritmik ve doğrusal (linear) model esas
alınmıştır. Modelin %95 önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 130. Portakal Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Yıllar
Antalya (1) Türkiye (2)
Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton) Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton)
2002 2 607 440 232 558 11 375 318 950 180
2003 2 613 069 233 060 11 533 669 963 407
2004 2 618 469 233 541 11 692 020 976 634
2005 2 623 657 234 004 11 850 371 989 861
2006 2 628 649 234 449 12 008 722 1 003 089
2007 2 633 460 234 878 12 167 073 1 016 316
2008 2 638 102 235 292 12 325 424 1 029 543
2009 2 642 586 235 692 12 483 775 1 042 770
2010 2 646 924 236 079 12 642 126 1 055 997
2011 2 651 123 236 454 12 800 477 1 069 224
(1) Y = bo + b1 ln (t) Ř2 =0,516 F= 22,32 (2) Y = bo + b1 t Ř
2 =0,963 F=263,511
5.6.2. Muz
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için muz ekim alanı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo 2’de
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal logaritmik model kullanılmıştır. Modelin
%95 önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada, ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
230
Tablo 131. Muz Dikim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıllar Antalya (1) Türkiye (2)
Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton)
2002 1 090 26 366 1 464 41 902
2003 1 088 26 327 1 461 41 825
2004 1 086 26 289 1 458 41 752
2005 1 085 26 252 1 456 41 681
2006 1 083 26 217 1 453 41 613
2007 1 082 26 183 1 451 41 547
2008 1 081 26 150 1 449 41 484
2009 1 079 26 119 1 447 41 423
2010 1 078 26 088 1 445 41 364
2011 1 077 26 059 1 443 41 307
(1) Y = bo + b1 ln (t) Ř2 =0,538 F=24,32 (2) Y = bo + b1 ln (t) Ř2 =0,422 F=13,88
5.6.3. Ceviz
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için ceviz ağacı sayısı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal (linear) model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 132. Ceviz Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
Antalya (1) Türkiye (2)
Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton) Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton)
2002 68.379 3.315.677 3 560 030 119 510
2003 69.302 3.360.466 3 578 608 120 134
2004 70.226 3.405.254 3 597 186 120 758
2005 71.150 3.450.042 3 615 764 121 381
2006 72.073 3.494.830 3 634 341 122 005
2007 72.997 3.539.619 3 652 919 122 629
2008 73.921 3.584.407 3 671 497 123 252
2009 74.844 3.629.195 3 690 075 123 876
2010 75.768 3.673.984 3 708 653 124 499
2011 76.692 3.718.772 3 727 231 125 123
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,585 F=15,071 (2) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,915 F= 216,501
5.6.4. Badem
Gelecek 10 yıl için badem ağaç sayısı ve üretim projeksiyonu Antalya ve Türkiye
geneli için 1987-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde kuadratik ve doğrusal model kullanılmıştır. Modelin
%95 önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 133. Badem Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl Antalya (1) Türkiye (2)
231
Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton) Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton)
2002 201.973 3.795 3.592.769 39.916
2003 202.147 3.798 3.552.736 39.471
2004 202.661 3.808 3.512.703 39.026
2005 203.515 3.824 3.472.670 38.581
2006 204.709 3.846 3.432.637 38.137
2007 206.243 3.875 3.392.604 37.692
2008 208.117 3.911 3.352.571 37.247
2009 210.331 3.952 3.312.538 36.802
2010 212.885 4.000 3.272.505 36.358
2011 215.779 4.054 3.232.472 35.913
(1) Y = bo + b1 t + b2 t2 Ř2 =0,616 F=10,644 (2) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,930 F= 159,659
5.6.5. Nar
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için nar ağaç sayısı ve üretim
projeksiyonu 1987-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar aşağıdaki
Tablo’da verilmiştir.
Tablo 134. Nar Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
Antalya (1) Türkiye (2)
Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton) Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton)
2002 303.883 8.490 2.514.962 59.605
2003 326.260 9.116 2.552.121 60.485
2004 348.638 9.741 2.589.280 61.366
2005 371.015 10.366 2.626.440 62.247
2006 393.393 10.991 2.663.599 63.127
2007 415.770 11.617 2.700.758 64.008
2008 438.148 12.242 2.737.918 64.889
2009 460.525 12.867 2.775.077 65.769
2010 482.903 13.492 2.812.236 66.650
2011 505.280 14.118 2.849.396 67.531
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,873 F= 35,524
(2) Y = bo + b1 t Ř 2 = 0,924 F= 148,169
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
232
Grafik 85. Meyve Veren Nar Ağacı Sayısı Projeksiyonu
Antalya İlinde Meyve Veren Nar Ağaç Sayısı Projeksiyonu
0
100.000
200.000
300.000
400.000
500.000
600.000
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
Çalışmada ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
5.6.6. Elma
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için elma ağaç sayısı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde kuadratik ve linear model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 135. Elma Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
Antalya (1) Türkiye (2)
Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton) Meyve Veren Ağaç Sayısı
Üretim (ton)
2002 2.429.458 236.216 33.450.334 2.520.148
2003 2.393.463 232.716 33.666.973 2.536.470
2004 2.350.459 228.535 33.883.612 2.552.791
2005 2.300.447 223.673 34.100.251 2.569.113
2006 2.243.427 218.128 34.316.890 2.585.434
2007 2.179.399 211.903 34.533.529 2.601.756
2008 2.108.363 204.996 34.750.168 2.618.078
2009 2.030.318 197.408 34.966.807 2.634.399
2010 1.945.265 189.138 35.183.446 2.650.721
2011 1.853.204 180.187 35.400.085 2.667.042
(1) Y = bo + b1 t + b2 t2 Ř2 =0,800 F=41,034 (2) Y = bo + b1 t Ř2 =0,839 F=105,401
233
Grafik 86. Yıllara Göre Elma Ağaç Sayısındaki Azalış
Antalya İlinde Meyve Veren Elma Ağaç Sayısı Projeksiyonu
0
500.000
1.000.000
1.500.000
2.000.000
2.500.000
3.000.000
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
5.6.7. Çilek
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için çilek ekim alanı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal (linear) model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 136. Çilek Dikim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl Antalya (1) Türkiye (2)
Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton)
2002 157 4 018 9 428 122 845
2003 163 4 163 9 693 126 296
2004 169 4 308 9 957 129 746
2005 174 4 453 10 222 133 196
2006 180 4 598 10 487 136 647
2007 186 4 743 10 752 140 097
2008 191 4 888 11 017 143 547
2009 197 5 033 11 281 146 998
2010 203 5 179 11 546 150 448
2011 209 5 324 11 811 153 899
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,735 F=56,456
(2) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,803 F=82,470
5.7. TARLA BİTKİLERİ
5.7.1. Buğday
Buğday, ekiliş alanı itibariyle Antalya’da tüm ürünler içerisinde birinci sırada yer
almaktadır. Üretici için hep sigorta olarak görülmektedir. Tarla bitkileri içerisinde en
önemli ürünlerden birisi olması nedeniyle bu üretim projeksiyonu hazırlanmıştır.
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için buğday ekim alanı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
234
Yapılan regresyon analizinde kuadratik model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin edildikten
sonra, son 5 yıllık verim ortalaması (Antalya 2428,4 kg/ha, Türkiye 2098,4 kg/ha)
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 137. Buğday Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl Antalya (1) Türkiye (2)
Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton)
2003 141.892 421.534 9.053.011 18.996.838
2004 141.277 419.706 8.973.903 18.830.838
2005 140.516 417.443 8.887.732 18.650.017
2006 139.607 414.745 8.794.497 18.454.373
2007 138.552 411.611 8.694.200 18.243.908
2008 137.351 408.048 8.586.838 18.018.621
2009 136.003 404.037 8.472.414 17.778.512
2010 134.508 399.596 8.350.925 17.523.582
2011 132.867 394.720 8.222.374 17.253.829
(1) Y = bo + b1 t + b2 t2 Ř2 = 0,546 F= 13,028
(2) Y = bo + b1 t + b2 t2 Ř2 = 0,510 F= 11,413
Ekiliş alanıyla Antalya’da tüm ürünler içerisinde birinci sırada yeralan buğday,
gelecek on yıllık dönem içerisinde de dalgalanmalar göstererek yerini koruyacaktır.
5.7.2. Pamuk
Tarla bitkileri içerisinde pamuk, uzun yıllar Antalya’da ilk sıralarda yer almış, İlde
büyük ölçüde istihdam sağlamış ve ekonomik getirisi yüksek olmuştur. Son yıllarda dünya
tekstil sanayinde yaşanan sıkıntılar ve ülke ekonomisinde yaşanan olumsuzluklar, pamuk
üretim maliyetini yükseltmiş; bu da Antalya’nın Türkiye pamuk üretimindeki payını
küçültmüştür. Bu nedenlerden dolayı pamuk üretim projeksiyonuna gerek duyulmuştur.
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için pamuk ekim alanı ve üretim
projeksiyonu Antalya için 1980-2002 ve Türkiye için 1980-2000 dönemi verileri
kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da verilmiştir. Yapılan regresyon analizinde
doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya
konulmuştur.
Çalışmada ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 138. Pamuk Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl Antalya (1) Türkiye (2)
Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton)
2003 7.604 22.511 767.664 2.348.822
2004 6.231 18.444 769.487 2.354.399
2005 4.857 14.377 771.310 2.359.977
2006 3.483 10.310 773.133 2.365.554
2007 2.109 6.244 774.955 2.371.131
2008 735 2.177 776.778 2.376.708
2009 - - 778.601 2.382.285
2010 - - 780.424 2.387.863
2011 - - 782.247 2.393.440
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,749 F= 33,823 (2) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,613 F= 16,812
235
Grafik 87. Antalya İli Pamuk Ekim Alanlarındaki Dramatik Azalış
Antalya İlinde Pamuk Ekim Alanları Projeksiyonu
0
1.000
2.000
3.000
4.000
5.000
6.000
7.000
8.000
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
(ha)
Antalya pamuk ekim alanı ve üretim projeksiyonu incelendiğinde gelecek on yıllık
dönem içerisinde pamuk ekim alanlarının daralarak 2009 yılından sonra ekonomik olarak
ekilemeyeceği, üretiminin de olmayacağı görülmektedir.
5.7.2.1. Pamuk Alış Fiyatlarındaki Gelişmeler
Antbirlik pamuk satın alış fiyatları TEFE deflatörü kullanılarak reel fiyatlara
dönüştürülmüştür. Buna göre reel fiyatlar serisindeki ilk (533.778,5 TL) ve son üç yılın
ortalaması (484.013,3 TL.) esas alındığında 30 yıl öncesine göre pamuk alım fiyatının
%9.3 oranında gerilediği görülmektedir. Kısaca reel olarak Antbirlik, dönem başına göre
pamuk için % 9.3 daha az fiyat vermektedir.
Tablo 139. Antbirlik Pamuk Alış Fiyatları (2000)
Yıllar Cari Fiyatlar Reel fiyatlar
Önceki Yılın Alım
Fiyatına Göre Fark (%)
Son Üç Yılın Alım
Fiyatı Ortalamasına
Göre Fark (%)
1972 4,02 381.383,6 101.7 -21.2
1973 9,77 769.388,4 -41.4 59.0
1974 7,43 450.563,4 -3.6 -6.9
1975 7,88 434.132,4 16.6 -10.3
1976 10,62 506.308,3 -19.0 4.6
1977 10,67 409.972,1 -5.3 -15.3
1978 15,41 388.080,3 -3.2 -19.8
1979 24,44 375.484,7 -2,1 -22.4
1981 67,82 367.599,2 -3.5 -24.1
1982 83,09 354.618,9 31.4 -26.7
1983 142,43 465.903,3 -3.4 -3.7
1984 206,89 450.176,2 -13.2 -7.0
1985 257,09 390.550,4 -10.5 -19.3
1986 298,28 349.717,2 59.3 -27.7
1987 627,53 557.233,0 -14.8 15.1
1988 911,97 474.961,6 14.9 -1.9
1989 1.718,08 545.838,1 -9.6 12.8
1990 2.366,83 493.702,9 2.8 2.0
1991 3.779,23 507.389,4 3.7 4.8
1992 6.353,00 526.243,0 -6.9 8.7
1993 9.372,43 490.136,2 50.1 1.3
1994 31.033,33 735.458,9 -23.9 52.0
1995 43..950,00 559.984,4 -4.3 15.7
236
Yıllar Cari Fiyatlar Reel fiyatlar
Önceki Yılın Alım
Fiyatına Göre
Fark (%)
Son Üç Yılın Alım Fiyatı
Ortalamasına Göre Fark (%)
1996 74.018,00 535.946,4 3.2 10.7
1997 138.910,15 553.282,6 -4.3 14.3
1998 228.507,00 529.674,0 -7.4 9.4
1999 323.800,00 490.365,9 -11.9 1.3
2000 432.000,00 432.000,0 - -10.7
Grafik 88. Antalya İlinde Pamuk Alım Fiyatlarının Yıllara Göre Seyri
Antbirlik Reel Pamuk Alım Fiyatlarının İzlenmesi
0
100.000
200.000
300.000
400.000
500.000
600.000
700.000
800.000
900.000
1972
1974
1976
1978
1981
1983
1985
1987
1989
1991
1993
1995
1997
1999
(TL
)
5.8. SÜS BİTKİLERİ
5.8.1. Karanfil ve Gerbera
Antalya ili karanfil ve Gerbera ekim alanı ve üretimi incelenmiştir. Ekim alanı ve
üretim projeksiyonu 1989-2001 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tabloda
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten
sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 140. Antalya İlinde Bazı Süs Bitkileri Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl Karanfil (1) Gerbera (2)
Alan (da) Üretim (dal) Alan (da) Üretim (dal)
2002 2.412 289.437.600 530 74.152.400
2003 2.513 301.574.400 579 81.048.800
2004 2.614 313.711.200 628 87.945.200
2005 2.715 325.848.000 677 94.841.600
2006 2.817 337.984.800 727 101.738.000
2007 2.918 350.121.600 776 108.634.400
2008 3.019 362.258.400 825 115.530.800
2009 3.120 374.395.200 874 122.427.200
2010 3.221 386.532.000 924 129.323.600
2011 3.322 398.668.800 973 136.220.000
237
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,810 F= 52,174
(2) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,841 F= 64,452
Grafik 89. Süs Bitkileri Ekim Alanlarının Gelişimi
Antalya İlinde Süs Bitkileri Ekim Alanları Projeksiyonu
0
500
1.000
1.500
2.000
2.500
3.000
3.500
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
(da)
Karanfil
Gerbera
5.9. HAYVANSAL ÜRETİM
Hayvansal üretim trendleri 3 alt başlık halinde irdelenmiştir.
5.9.1. Sığır
Gelecek 10 yıl için Antalya ili sığır varlığı projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri
kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Tablo 141. Antalya İlinde Sığır Varlığı Projeksiyonu
Yıllar Yerli Sığır
(BB) (1)
Kültür Irkı
(BB) (2) Toplam (3)
2002 13.015 37.709 123.446
2003 8.852 41.406 119.191
2004 4.690 45.102 114.935
2005 528 48.798 110.679
2006 - 52.495 106.424
2007 - 56.191 102.168
2008 - 59.888 97.913
2009 - 63.584 93.657
2010 - 67.280 89.401
2011 - 70.977 85.146
(1) Y = bo + b1 t Ř2 =0,864 F=32,755 (2) Y = bo + b1 t Ř2 =0,872 F= 35,177 (3) Y = bo + b1 t Ř2 =0,527 F= 6,565
5.9.2. Koyun ve Keçi
Gelecek 10 yıl için Antalya ili koyun ve keçi varlığı projeksiyonu 1980-2000
dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tabloda verilmiştir.
238
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Tablo 142. Antalya İlinde Koyun ve Keçi Varlığı Projeksiyonu
Yıllar Koyun KB (1) Keçi KB (2)
2002 622.594 240.635
2003 606.994 235.037
2004 591.394 229.440
2005 575.794 223.843
2006 560.193 218.246
2007 544.593 212.649
2008 528.993 207.052
2009 513.393 201.455
2010 497.793 195.858
2011 482.192 190.261
(1) Y = bo + b1 t Ř2 =0,510 F=11,417
(2) Y = bo + b1 t Ř2 =0,595 F= 15,731
Grafik 90. Antalya İlinde Yıllara Göre Hayvan Varlığında Azalma Projeksiyonu
Antalya İlinde Hayvan Sayıları Projeksiyonu
0
100.000
200.000
300.000
400.000
500.000
600.000
700.000
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
Koyun Keçi Yerli Sığır Kültür Irkı Sığır
5.9.3. Arıcılık ve Bal Üretimi
Gelecek 10 yıl için Antalya ili için kovan sayısı ve bal üretim projeksiyonu 1980-
2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo 18’de verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada, kovan sayısı tahmin edildikten
sonra, son 5 yıllık bal verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 143. Antalya İlinde Arı Kovanı Varlığı ve Bal Üretimi Projeksiyonu
Yıllar Kovan Sayısı (1) Bal Üretimi (kg)
2002 131.855 2.256.037
2003 133.369 2.281.935
2004 134.882 2.307.833
2005 136.396 2.333.730
239
Yıllar Kovan Sayısı (1) Bal Üretimi (kg)
2006 137.909 2.359.628
2007 139.423 2.385.526
2008 140.937 2.411.424
2009 142.450 2.437.321
2010 143.964 2.463.219
2011 145.477 2.489.117
(1) Y = bo + b1 t Ř2 =0,518 F=11,766
5.10. İLDE VE ALT BÖLGELER BAZINDA ÜRETİM DEĞERLERİ
5.10.1. Antalya İl Geneli Toplam Üretim Değerleri
Tablo 144. Antalya İl Geneli Tarımsal Üretim Değerleri (2000)
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki
Payı
Üretim Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki
Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki Payı
MEYVELER 148.760.265.000 100,00% 15,97%
Yumuşak Çekirdekliler 37.060.060.000 100,00% 24,91% 3,98%
Armut 8.023.000.000 21,65% 5,39% 0,86%
Ayva 896.040.000 2,42% 0,60% 0,10%
Elma 26.070.200.000 70,35% 17,52% 2,80%
Trabzon Hurması 14.740.000 0,04% 0,01% 0,00%
Muşmula 880.000 0,00% 0,00% 0,00%
Yeni Dünya 2.055.200.000 5,55% 1,38% 0,22%
Taş Çekirdekliler 14.481.930.000 100,00% 9,74% 1,55%
Erik 1.149.080.000 7,93% 0,77% 0,12%
iğde 7.000.000 0,05% 0,00% 0,00%
Kayısı 964.700.000 6,66% 0,65% 0,10%
Zerdali 2.500.000 0,02% 0,00% 0,00%
Kiraz 1.660.100.000 11,46% 1,12% 0,18%
Kızılcık 33.600.000 0,23% 0,02% 0,00%
Şeftali 2.681.500.000 18,52% 1,80% 0,29%
Vişne 689.700.000 4,76% 0,46% 0,07%
Zeytin 7.293.750.000 50,36% 4,90% 0,78%
Üzümsü Meyveler 11.233.020.000 100,00% 7,55% 1,21%
Dut 117.720.000 1,05% 0,08% 0,01%
İncir 1.501.500.000 13,37% 1,01% 0,16%
Nar 1.373.760.000 12,23% 0,92% 0,15%
Üzüm (ha) 5.209.040.000 46,37% 3,50% 0,56%
Çilek (ha) 3.031.000.000 26,98% 2,04% 0,33%
Sert Kabuklular 6.821.600.000 100,00% 4,59% 0,73%
Badem 2.721.000.000 39,89% 1,83% 0,29%
Ceviz 4.023.750.000 58,99% 2,70% 0,43%
Antep Fıstığı 22.500.000 0,33% 0,02% 0,00%
Fındık 22.500.000 0,33% 0,02% 0,00%
Kestane 31.850.000 0,47% 0,02% 0,00%
240
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Turunçgiller 63.335.155.000 100,00% 42,58% 6,80%
Limon 7.409.400.000 11,70% 4,98% 0,80%
Portakal 45.231.945.000 71,42% 30,41% 4,86%
Mandarin 3.561.480.000 5,62% 2,39% 0,38%
Altıntop 318.600.000 0,50% 0,21% 0,03%
Turunç 6.813.730.000 10,76% 4,58% 0,73%
Tropik-Suptropik Mey. 15.828.500.000 100,00% 10,64% 1,70%
Avokado 154.000.000 0,97% 0,10% 0,02%
Keçiboynuzu 516.500.000 3,26% 0,35% 0,06%
Muz (ha) 15.158.000.000 95,76% 10,19% 1,63%
SEBZELER 552.010.780.000 100,00% 59,25%
Meyvesi Yenen Sebzeler 522.789.695.000 100,00% 94,71% 56,12%
Domates 280.675.400.000 53,69% 50,85% 30,13%
Patlıcan 41.947.920.000 8,02% 7,60% 4,50%
Hıyar 98.752.400.000 18,89% 17,89% 10,60%
Sakız kabağı 5.723.510.000 1,09% 1,04% 0,61%
Biber (dolma) 10.425.450.000 1,99% 1,89% 1,12%
Biber (sivri-çarli) 56.807.725.000 10,87% 10,29% 6,10%
Biber (salçalık) 101.250.000 0,02% 0,02% 0,01%
Kavun 20.887.440.000 4,00% 3,78% 2,24%
Karpuz 7.068.800.000 1,35% 1,28% 0,76%
Balkabağı 87.500.000 0,02% 0,02% 0,01%
Bamya 312.300.000 0,06% 0,06% 0,03%
Yaprağı Yenen Sebzeler 2.746.285.000 100,00% 0,50% 0,29%
Lahana (beyaz) 824.850.000 30,04% 0,15% 0,09%
Lahana (kırmızı) 142.425.000 5,19% 0,03% 0,02%
Enginar 1.740.000 0,06% 0,00% 0,00%
Kereviz 69.700.000 2,54% 0,01% 0,01%
Marul(göbekli) 682.500.000 24,85% 0,12% 0,07%
Marul (kıvırcık) 162.250.000 5,91% 0,03% 0,02%
Ispanak 337.540.000 12,29% 0,06% 0,04%
Pırasa 506.000.000 18,42% 0,09% 0,05%
Tere 1.600.000 0,06% 0,00% 0,00%
Nane 13.520.000 0,49% 0,00% 0,00%
Maydanoz 3.480.000 0,13% 0,00% 0,00%
Roka 480.000 0,02% 0,00% 0,00%
Dereotu 200.000 0,01% 0,00% 0,00%
Baklagil Sebzeleri 15.283.080.000 100,00% 2,77% 1,64%
Taze fasülye 13.605.200.000 89,02% 2,46% 1,46%
Taze bakla 1.115.700.000 7,30% 0,20% 0,12%
Taze bezelye 351.750.000 2,30% 0,06% 0,04%
Barbunyafasülye 187.000.000 1,22% 0,03% 0,02%
Börülce 23.430.000 0,15% 0,00% 0,00%
Soğansı seb. 1.075.920.000 100,00% 0,19% 0,12%
Sarımsak(taze) 33.880.000 3,15% 0,01% 0,00%
Soğan(taze) 818.280.000 76,05% 0,15% 0,09%
241
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Havuç 180.000.000 16,73% 0,03% 0,02%
Turp (bayır) 19.600.000 1,82% 0,00% 0,00%
Turp (kırmızı) 24.160.000 2,25% 0,00% 0,00%
Diğer seb. 216.800.000 100,00% 0,04% 0,02%
Karnabahar 216.800.000 100,00% 0,04% 0,02%
Mantar+Kompost 9.899.000.000 100,00% 1,79% 1,06%
SÜS BİTKİLERİ 25.395.950.000 100,00% 2,73%
Kesme Çiçek 25.395.950.000 100,00% 100,00% 2,73%
Karanfil 17.550.000.000 69,11% 69,11% 1,88%
Gül 980.000.000 3,86% 3,86% 0,11%
Gladiöl 58.500.000 0,23% 0,23% 0,01%
Gypsophilla 502.500.000 1,98% 1,98% 0,05%
Gerbera 3.178.000.000 12,51% 12,51% 0,34%
Krizantem 225.600.000 0,89% 0,89% 0,02%
Solidago 2.187.000.000 8,61% 8,61% 0,23%
Nergiz 300.000.000 1,18% 1,18% 0,03%
Frezia 105.000.000 0,41% 0,41% 0,01%
Statice 24.000.000 0,09% 0,09% 0,00%
Lilium 24.750.000 0,10% 0,10% 0,00%
Şebboy 12.600.000 0,05% 0,05% 0,00%
Aster 45.000.000 0,18% 0,18% 0,00%
Diğer kesme çiçekler 203.000.000 0,80% 0,80% 0,02%
TARLA BİTKİLERİ 126.553.415.000 100,00% 13,58%
Tahıllar 76.123.440.000 100,00% 60,15% 8,17%
Buğday 48.995.880.000 64,36% 38,72% 5,26%
Arpa 10.516.800.000 13,82% 8,31% 1,13%
Yulaf 1.134.000.000 1,49% 0,90% 0,12%
Çavdar 19.360.000 0,03% 0,02% 0,00%
Mısır (Dane) 3.585.500.000 4,71% 2,83% 0,38%
Mısır (Hasıl) 11.866.000.000 15,59% 9,38% 1,27%
Darı 5.900.000 0,01% 0,00% 0,00%
Endüstri Bitkileri 28.300.700.000 100,00% 22,36% 3,04%
Pamuk 16.178.000.000 57,16% 12,78% 1,74%
Anason 2.210.000.000 7,81% 1,75% 0,24%
Susam 4.206.300.000 14,86% 3,32% 0,45%
Yerfıstığı 1.385.000.000 4,89% 1,09% 0,15%
Ayçiçeği 17.550.000 0,06% 0,01% 0,00%
Şekerpancarı 4.296.250.000 15,18% 3,39% 0,46%
Soya 7.600.000 0,03% 0,01% 0,00%
Baklagiller 8.480.200.000 100,00% 6,70% 0,91%
Bakla (Kuru) 175.000.000 2,06% 0,14% 0,02%
Börülce (Kuru) 19.800.000 0,23% 0,02% 0,00%
Nohut (Kuru) 7.496.150.000 88,40% 5,92% 0,80%
Fasülye (Kuru) 786.750.000 9,28% 0,62% 0,08%
Mercimek(Kır.) 1.000.000 0,01% 0,00% 0,00%
Mercimek(Yeş.) 1.500.000 0,02% 0,00% 0,00%
242
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Yumrulu Bitkiler 9.575.800.000 100,00% 7,57% 1,03%
Patates 4.257.425.000 44,46% 3,36% 0,46%
Soğan (Kuru) 3.553.475.000 37,11% 2,81% 0,38%
Sarımsak (Kuru) 1.764.900.000 18,43% 1,39% 0,19%
Yem Bitkileri 4.073.275.000 100,00% 3,22% 0,44%
Fiğ (Yeşil Ot) 786.000.000 19,30% 0,62% 0,08%
Fiğ (Kuru Ot) 335.000.000 8,22% 0,26% 0,04%
Fiğ (Dane) 199.600.000 4,90% 0,16% 0,02%
Yonca (Yeşil Ot) 1.225.500.000 30,09% 0,97% 0,13%
Yonca (Kuru Ot) 602.000.000 14,78% 0,48% 0,06%
Korunga(Kuru Ot) 7.000.000 0,17% 0,01% 0,00%
Korunga (Yeşil Ot) 135.000.000 3,31% 0,11% 0,01%
Sudan Otu 620.000.000 15,22% 0,49% 0,07%
Burçak 147.175.000 3,61% 0,12% 0,02%
Hayvan Pancarı 16.000.000 0,39% 0,01% 0,00%
SU ÜRÜNLÜERİ 9.788.891.000 100,00% 1,05%
Deniz Balıkları 6.451.187.500 100,00% 65,90% 0,69%
Diğer Deniz Ürünleri 771.577.500 100,00% 7,88% 0,08%
Tatlısu Balıkları 142.227.000 100,00% 1,45% 0,02%
Kültür Balıkları 2.423.899.000 100,00% 24,76% 0,26%
Alabalık 2.053.329.000 84,71% 20,98% 0,22%
Çipura-Levrek 370.570.000 15,29% 3,79% 0,04%
HAYVANCILIK 69.130.161.221 100,00% 7,42%
BB ve KB Hayvan 59.551.019.606 100,00% 86,14% 6,39%
Kırmızı Et 17.336.134.186 29,11% 25,08% 1,86%
Süt 40.971.582.972 68,80% 59,27% 4,40%
Deri 532.065.938 0,89% 0,77% 0,06%
Yapağı 295.306.275 0,50% 0,43% 0,03%
Keçi Kılı 397.584.000 0,67% 0,58% 0,04%
Gübre 18.346.235 0,03% 0,03% 0,00%
Kanatlı 3.032.674.983 100,00% 4,39% 0,33%
Beyaz et 581.155.483 19,16% 0,84% 0,06%
Yumurta 2.587.477.500 85,32% 3,74% 0,28%
Arıcılık 4.209.078.632 100,00% 6,09% 0,45%
Bal 6.106.744.833 145,09% 8,83% 0,66%
Balmumu 258.088.799 6,13% 0,37% 0,03%
Yaş Koza 45.675.000 1,09% 0,07% 0,00%
İL TOPLAMI 931.639.462.221 100,00%
243
Grafik 91. Antalya İli Üretim Değerleri Payları
Antalya İli Tarımsal Üretim Değerleri Oranları
SEBZELER
59,25%
TARLA BİTKİLERİ
13,58%
SÜS BİTKİLERİ
2,73%
HAYVANCILIK
7,42%SU ÜRÜNLERİ
1% MEYVELER
15,97%
Grafik 92. İlin Üretim Değerleri Toplamının Alt Bölgelere Dağılımı
0
50.000.000
100.000.000
150.000.000
200.000.000
250.000.000
300.000.000
350.000.000
400.000.000
450.000.000
(Milyo
n T
L)
I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
Antalya İli Tarımsal Üretim Değerlerinin Alt Bölgelere Dağılımı
244
5.10.2. Birinci Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 145. Antalya İli I. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000)
I. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI Ürün Grupları
Ürünler
Üretim Değeri
(1000 TL)
Üretim Değerinin
Kendi
Grubu İçindeki
Payı
Üretim Değerinin
Kendi
Üretim Dalı İçindeki
Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki Payı
MEYVELER 38.697.860.000 100,00% 17,46%
Yumuşak Çekirdekliler 2.030.510.000 100,00% 5,25% 0,92%
Armut 80.750.000 3,98% 0,21% 0,04%
Ayva 18.720.000 0,92% 0,05% 0,01%
Elma 1.769.200.000 87,13% 4,57% 0,80%
Yeni Dünya 161.840.000 7,97% 0,42% 0,07%
Taş Çekirdekliler 1.568.965.000 100,00% 4,05% 0,71%
Erik 100.740.000 6,42% 0,26% 0,05%
Kayısı 49.775.000 3,17% 0,13% 0,02%
Zerdali 2.500.000 0,16% 0,01% 0,00%
Kiraz 63.700.000 4,06% 0,16% 0,03%
Şeftali 38.000.000 2,42% 0,10% 0,02%
Zeytin 1.314.250.000 83,77% 3,40% 0,59%
Üzümsü Meyveler 1.514.650.000 100,00% 3,91% 0,68%
Dut 900.000 0,06% 0,00% 0,00%
İncir 60.200.000 3,97% 0,16% 0,03%
Nar 215.460.000 14,23% 0,56% 0,10%
Üzüm (ha) 1.238.090.000 81,74% 3,20% 0,56%
Sert Kabuklular 387.200.000 100,00% 1,00% 0,17%
Badem 97.200.000 25,10% 0,25% 0,04%
Ceviz 275.000.000 71,02% 0,71% 0,12%
Antep Fıstığı 15.000.000 3,87% 0,04% 0,01%
Turunçgiller 33.081.435.000 100,00% 85,49% 14,92%
Limon 1.275.800.000 3,86% 3,30% 0,58%
Portakal 30.499.755.000 92,20% 78,82% 13,76%
Mandarin 1.045.080.000 3,16% 2,70% 0,47%
Altıntop 253.800.000 0,77% 0,66% 0,11%
Turunç 7.000.000 0,02% 0,02% 0,00%
Tropik-Suptropik Mey. 115.100.000 100,00% 0,30% 0,05%
Avokado 20.000.000 17,38% 0,05% 0,01%
Keçiboynuzu 95.100.000 82,62% 0,25% 0,04%
SEBZELER 166.826.525.000 100,00% 75,26%
Meyvesi Yenen Sebzeler 165.822.025.000 100,00% 99,40% 74,80%
Domates 67.928.600.000 40,96% 40,72% 30,64%
Patlıcan 23.332.400.000 14,07% 13,99% 10,53%
Hıyar 16.250.000.000 9,80% 9,74% 7,33%
Sakız kabağı 3.370.900.000 2,03% 2,02% 1,52%
Biber (dolma) 5.453.000.000 3,29% 3,27% 2,46%
Biber (sivri-çarli) 41.064.075.000 24,76% 24,61% 18,52%
Kavun 7.448.000.000 4,49% 4,46% 3,36%
Karpuz 960.800.000 0,58% 0,58% 0,43%
Balkabağı 7.500.000 0,00% 0,00% 0,00%
245
I. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Bamya 6.750.000 0,00% 0,00% 0,00%
Yaprağı Yenen Sebzeler 36.550.000 100,00% 0,02% 0,02%
Lahana (beyaz) 1.350.000 3,69% 0,00% 0,00%
Ispanak 11.200.000 30,64% 0,01% 0,01%
Pırasa 24.000.000 65,66% 0,01% 0,01%
Baklagil Sebzeleri 955.950.000 100,00% 0,57% 0,43%
Taze fasülye 815.850.000 85,34% 0,49% 0,37%
Taze bakla 94.500.000 9,89% 0,06% 0,04%
Taze bezelye 45.600.000 4,77% 0,03% 0,02%
Soğansı seb. 2.400.000 100,00% 0,00% 0,00%
Turp (kırmızı) 2.400.000 100,00% 0,00% 0,00%
Diğer seb. 9.600.000 100,00% 0,01% 0,00%
Karnabahar 9.600.000 100,00% 0,01% 0,00%
TARLA BİTKİLERİ 8.351.700.000 100,00% 3,77%
Tahıllar 5.346.300.000 100,00% 64,01% 2,41%
Buğday 4.093.800.000 76,57% 49,02% 1,85%
Arpa 598.500.000 11,19% 7,17% 0,27%
Mısır (Dane) 164.000.000 3,07% 1,96% 0,07%
Mısır (Hasıl) 490.000.000 9,17% 5,87% 0,22%
Endüstri Bitkileri 1.422.100.000 100,00% 17,03% 0,64%
Pamuk 216.000.000 15,19% 2,59% 0,10%
Susam 1.206.100.000 84,81% 14,44% 0,54%
Baklagiller 671.250.000 100,00% 8,04% 0,30%
Bakla (Kuru) 37.500.000 5,59% 0,45% 0,02%
Nohut (Kuru) 446.250.000 66,48% 5,34% 0,20%
Fasülye (Kuru) 187.500.000 27,93% 2,25% 0,08%
Yumrulu Bitkiler 217.550.000 100,00% 2,60% 0,10%
Patates 66.500.000 30,57% 0,80% 0,03%
Soğan (Kuru) 151.050.000 69,43% 1,81% 0,07%
Yem Bitkileri 694.500.000 100,00% 8,32% 0,31%
Fiğ (Yeşil Ot) 106.000.000 15,26% 1,27% 0,05%
Fiğ (Kuru Ot) 200.000.000 28,80% 2,39% 0,09%
Fiğ (Dane) 180.000.000 25,92% 2,16% 0,08%
Yonca (Yeşil Ot) 1.500.000 0,22% 0,02% 0,00%
Korunga(Kuru Ot) 7.000.000 1,01% 0,08% 0,00%
Sudan Otu 60.000.000 8,64% 0,72% 0,03%
Burçak 140.000.000 20,16% 1,68% 0,06%
SU ÜRÜNLÜERİ 441.685.500 100,00% 0,20%
Deniz Balıkları 180.519.500 100,00% 40,87% 0,08%
Diğer Deniz Ürünleri 6.457.000 100,00% 1,46% 0,00%
Kültür Balıkları 254.709.000 100,00% 57,67% 0,11%
Alabalık 167.209.000 65,65% 37,86% 0,08%
Çipura-Levrek 87.500.000 34,35% 19,81% 0,04%
HAYVANCILIK 7.358.058.529 100,00% 3,32%
BB ve KB Hayvan 5.545.236.696 100,00% 75,36% 2,50%
Kırmızı et 1.076.528.800 19,41% 14,63% 0,49%
246
I. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Süt 4.326.110.000 78,01% 58,79% 1,95%
Deri 46.584.000 0,84% 0,63% 0,02%
Yapağı 32.400.000 0,58% 0,44% 0,01%
Keçi Kılı 61.204.000 1,10% 0,83% 0,03%
Gübre 2.409.896 0,04% 0,03% 0,00%
Kanatlı 590.299.333 100,00% 8,02% 0,27%
Beyaz et 106.099.333 17,97% 1,44% 0,05%
Yumurta 484.200.000 82,03% 6,58% 0,22%
Arıcılık 1.222.522.500 100,00% 16,61% 0,55%
Bal 1.149.087.500 93,99% 15,62% 0,52%
Balmumu 73.435.000 6,01% 1,00% 0,03%
ALT BÖLGE TOPLAMI 221.675.829.029 100,00%
Grafik 93. I. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya I. At Bölge Tarımsal Üretim Değerleri Payları
SEBZELER
75,3%
TARLA BİTKİLERİ
3,8%
SÜS BİTKİLERİ
0,0%
HAYVANCILIK
3,3%
SU ÜRÜNLÜERİ
0,2%
MEYVELER
17,5%
247
5.10.3. İkinci Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 146. Antalya İli II. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000)
II. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI Ürün Grupları
Ürünler
Üretim Değeri
(1000 TL)
Üretim Değerinin
Kendi
Grubu İçindeki
Payı
Üretim Değerinin
Kendi
Üretim Dalı İçindeki
Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki Payı
MEYVELER 37.660.700.000 100,00% 8,83%
Yumuşak Çekirdekliler 1.297.400.000 100,00% 3,44% 0,30%
Armut 158.500.000 12,22% 0,42% 0,04%
Ayva 26.640.000 2,05% 0,07% 0,01%
Elma 915.200.000 70,54% 2,43% 0,21%
Trabzon Hurması 14.740.000 1,14% 0,04% 0,00%
Muşmula 880.000 0,07% 0,00% 0,00%
Yeni Dünya 181.440.000 13,98% 0,48% 0,04%
Taş Çekirdekliler 6.310.570.000 100,00% 16,76% 1,48%
Erik 106.720.000 1,69% 0,28% 0,03%
Kayısı 50.050.000 0,79% 0,13% 0,01%
Kiraz 39.000.000 0,62% 0,10% 0,01%
Kızılcık 1.200.000 0,02% 0,00% 0,00%
Şeftali 1.084.000.000 17,18% 2,88% 0,25%
Vişne 3.850.000 0,06% 0,01% 0,00%
Zeytin 5.025.750.000 79,64% 13,34% 1,18%
Üzümsü Meyveler 3.642.930.000 100,00% 9,67% 0,85%
Dut 104.760.000 2,88% 0,28% 0,02%
İncir 800.450.000 21,97% 2,13% 0,19%
Nar 993.420.000 27,27% 2,64% 0,23%
Üzüm (ha) 508.300.000 13,95% 1,35% 0,12%
Çilek (ha) 1.236.000.000 33,93% 3,28% 0,29%
Sert Kabuklular 2.833.050.000 100,00% 7,52% 0,66%
Badem 631.800.000 22,30% 1,68% 0,15%
Ceviz 2.201.250.000 77,70% 5,84% 0,52%
Turunçgiller 23.494.950.000 100,00% 62,39% 5,51%
Limon 2.852.400.000 12,14% 7,57% 0,67%
Portakal 11.447.040.000 48,72% 30,40% 2,69%
Mandarin 2.333.880.000 9,93% 6,20% 0,55%
Altıntop 54.900.000 0,23% 0,15% 0,01%
Turunç 6.806.730.000 28,97% 18,07% 1,60%
Tropik-Suptropik Mey. 81.800.000 100,00% 0,22% 0,02%
Avokado 39.000.000 47,68% 0,10% 0,01%
Keçiboynuzu 42.800.000 52,32% 0,11% 0,01%
SEBZELER 248.081.960.000 100,00% 58,20%
Meyvesi Yenen Sebzeler 239.659.135.000 100,00% 96,60% 56,22%
Domates 168.837.800.000 70,45% 68,06% 39,61%
Patlıcan 14.277.480.000 5,96% 5,76% 3,35%
Hıyar 20.705.600.000 8,64% 8,35% 4,86%
Sakız kabağı 1.600.040.000 0,67% 0,64% 0,38%
Biber (dolma) 4.110.050.000 1,71% 1,66% 0,96%
Biber (sivri-çarli) 14.151.475.000 5,90% 5,70% 3,32%
248
II. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Biber (salçalık) 101.250.000 0,04% 0,04% 0,02%
Kavun 11.773.440.000 4,91% 4,75% 2,76%
Karpuz 3.868.000.000 1,61% 1,56% 0,91%
Bamya 234.000.000 0,10% 0,09% 0,05%
Yaprağı Yenen Sebzeler 2.138.665.000 100,00% 0,86% 0,50%
Lahana (beyaz) 598.500.000 27,98% 0,24% 0,14%
Lahana (kırmızı) 77.625.000 3,63% 0,03% 0,02%
Enginar 1.740.000 0,08% 0,00% 0,00%
Kereviz 44.200.000 2,07% 0,02% 0,01%
Marul(göbekli) 558.600.000 26,12% 0,23% 0,13%
Marul (kıvırcık) 162.250.000 7,59% 0,07% 0,04%
Ispanak 294.000.000 13,75% 0,12% 0,07%
Pırasa 384.000.000 17,96% 0,15% 0,09%
Tere 1.600.000 0,07% 0,00% 0,00%
Nane 13.520.000 0,63% 0,01% 0,00%
Maydanoz 1.950.000 0,09% 0,00% 0,00%
Roka 480.000 0,02% 0,00% 0,00%
Dereotu 200.000 0,01% 0,00% 0,00%
Baklagil Sebzeleri 5.233.000.000 100,00% 2,11% 1,23%
Taze fasülye 4.483.500.000 85,68% 1,81% 1,05%
Taze bakla 690.000.000 13,19% 0,28% 0,16%
Taze bezelye 14.400.000 0,28% 0,01% 0,00%
Barbunyafasülye 22.000.000 0,42% 0,01% 0,01%
Börülce 23.100.000 0,44% 0,01% 0,01%
Soğansı seb. 875.960.000 100,00% 0,35% 0,21%
Sarımsak(taze) 33.600.000 3,84% 0,01% 0,01%
Soğan(taze) 801.000.000 91,44% 0,32% 0,19%
Turp (bayır) 19.600.000 2,24% 0,01% 0,00%
Turp (kırmızı) 21.760.000 2,48% 0,01% 0,01%
Diğer seb. 175.200.000 100,00% 0,07% 0,04%
Karnabahar 175.200.000 100,00% 0,07% 0,04%
SÜS BİTKİLERİ 25.395.950.000 100,00% 5,96%
Kesme Çiçek 25.395.950.000 100,00% 100,00% 5,96%
Karanfil 17.550.000.000 69,11% 69,11% 4,12%
Gül 980.000.000 3,86% 3,86% 0,23%
Gladiöl 58.500.000 0,23% 0,23% 0,01%
Gypsophilla 502.500.000 1,98% 1,98% 0,12%
Gerbera 3.178.000.000 12,51% 12,51% 0,75%
Krizantem 225.600.000 0,89% 0,89% 0,05%
Solidago 2.187.000.000 8,61% 8,61% 0,51%
Nergiz 300.000.000 1,18% 1,18% 0,07%
Frezia 105.000.000 0,41% 0,41% 0,02%
Statice 24.000.000 0,09% 0,09% 0,01%
Lilium 24.750.000 0,10% 0,10% 0,01%
Şebboy 12.600.000 0,05% 0,05% 0,00%
Aster 45.000.000 0,18% 0,18% 0,01%
249
II. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Diğer kesme çiçekler 203.000.000 0,80% 0,80% 0,05%
TARLA BİTKİLERİ 68.764.835.000 100,00% 16,13%
Tahıllar 44.825.760.000 100,00% 65,19% 10,52%
Buğday 28.791.360.000 64,23% 41,87% 6,75%
Arpa 2.472.540.000 5,52% 3,60% 0,58%
Yulaf 981.000.000 2,19% 1,43% 0,23%
Çavdar 7.360.000 0,02% 0,01% 0,00%
Mısır (Dane) 3.231.500.000 7,21% 4,70% 0,76%
Mısır (Hasıl) 9.342.000.000 20,84% 13,59% 2,19%
Endüstri Bitkileri 20.009.700.000 100,00% 29,10% 4,69%
Pamuk 15.960.000.000 79,76% 23,21% 3,74%
Susam 2.907.100.000 14,53% 4,23% 0,68%
Yerfıstığı 1.135.000.000 5,67% 1,65% 0,27%
Soya 7.600.000 0,04% 0,01% 0,00%
Baklagiller 205.875.000 100,00% 0,30% 0,05%
Bakla (Kuru) 10.500.000 5,10% 0,02% 0,00%
Nohut (Kuru) 146.625.000 71,22% 0,21% 0,03%
Fasülye (Kuru) 48.750.000 23,68% 0,07% 0,01%
Yumrulu Bitkiler 2.578.500.000 100,00% 3,75% 0,60%
Patates 399.000.000 15,47% 0,58% 0,09%
Soğan (Kuru) 1.909.500.000 74,05% 2,78% 0,45%
Sarımsak (Kuru) 270.000.000 10,47% 0,39% 0,06%
Yem Bitkileri 1.145.000.000 100,00% 1,67% 0,27%
Fiğ (Yeşil Ot) 360.000.000 31,44% 0,52% 0,08%
Fiğ (Kuru Ot) 135.000.000 11,79% 0,20% 0,03%
Yonca (Kuru Ot) 90.000.000 7,86% 0,13% 0,02%
Sudan Otu 560.000.000 48,91% 0,81% 0,13%
SU ÜRÜNLÜERİ 5.434.773.000 100,00% 1,27%
Deniz Balıkları 3.636.785.000 100,00% 66,92% 0,85%
Diğer Deniz Ürünleri 758.058.500 100,00% 13,95% 0,18%
Tatlısu Balıkları 122.202.000 100,00% 2,25% 0,03%
Kültür Balıkları 917.727.500 100,00% 16,89% 0,22%
Alabalık 634.657.500 69,16% 11,68% 0,15%
Çipura-Levrek 283.070.000 30,84% 5,21% 0,07%
HAYVANCILIK 40.934.414.828 100,00% 9,60%
BB ve KB Hayvan 38.087.638.512 100,00% 93,05% 8,94%
Kırmızı Et 13.682.222.700 35,92% 33,42% 3,21%
Süt 23.735.707.976 62,32% 57,98% 5,57%
Deri 437.095.900 1,15% 1,07% 0,10%
Yapağı 80.597.775 0,21% 0,20% 0,02%
Keçi Kılı 140.484.000 0,37% 0,34% 0,03%
Gübre 11.530.161 0,03% 0,03% 0,00%
Kanatlı 1.557.242.350 100,00% 3,80% 0,37%
Beyaz et - Broiler 301.232.350 19,34% 0,74% 0,07%
Yumurta 1.256.010.000 80,66% 3,07% 0,29%
Arıcılık 1.289.533.966 100,00% 3,15% 0,30%
250
II. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Bal 1.243.557.333 96,43% 3,04% 0,29%
Balmumu 45.976.633 3,57% 0,11% 0,01%
ALT BÖLGE TOPLAMI 426.272.632.828 100,00%
Grafik 94. II. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya II. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri Payları
MEYVELER
8,8%
SEBZELER
58,2%
SU ÜRÜNLÜERİ
1,3%HAYVANCILIK
9,6%
SÜS BİTKİLERİ
6,0%
TARLA BİTKİLERİ
16,1%
5.10.4. Üçüncü Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 147. Antalya İli III. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000)
III. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI Ürün Grupları
Ürünler
Üretim Değeri
(1000 TL)
Üretim Değerinin
Kendi
Grubu İçindeki
Payı
Üretim Değerinin
Kendi
Üretim Dalı İçindeki
Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki Payı
MEYVELER 30.737.865.000 100,00% 20,39%
Yumuşak Çekirdekliler 2.204.150.000 100,00% 7,17% 1,46%
Armut 118.750.000 5,39% 0,39% 0,08%
Ayva 33.480.000 1,52% 0,11% 0,02%
Elma 340.000.000 15,43% 1,11% 0,23%
Yeni Dünya 1.711.920.000 77,67% 5,57% 1,14%
Taş Çekirdekliler 1.594.895.000 100,00% 5,19% 1,06%
Erik 222.870.000 13,97% 0,73% 0,15%
251
III. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Kayısı 11.275.000 0,71% 0,04% 0,01%
Kiraz 200.200.000 12,55% 0,65% 0,13%
Şeftali 288.750.000 18,10% 0,94% 0,19%
Vişne 6.050.000 0,38% 0,02% 0,00%
Zeytin 865.750.000 54,28% 2,82% 0,57%
Üzümsü Meyveler 2.183.550.000 100,00% 7,10% 1,45%
Dut 2.700.000 0,12% 0,01% 0,00%
İncir 78.400.000 3,59% 0,26% 0,05%
Nar 135.720.000 6,22% 0,44% 0,09%
Üzüm (ha) 184.230.000 8,44% 0,60% 0,12%
Çilek (ha) 1.782.500.000 81,63% 5,80% 1,18%
Sert Kabuklular 2.379.750.000 100,00% 7,74% 1,58%
Badem 1.806.000.000 75,89% 5,88% 1,20%
Ceviz 573.750.000 24,11% 1,87% 0,38%
Turunçgiller 6.747.520.000 100,00% 21,95% 4,48%
Limon 3.278.200.000 48,58% 10,67% 2,17%
Portakal 3.276.900.000 48,56% 10,66% 2,17%
Mandarin 182.520.000 2,70% 0,59% 0,12%
Altıntop 9.900.000 0,15% 0,03% 0,01%
Tropik-Suptropik Mey. 15.628.000.000 100,00% 50,84% 10,37%
Avokado 95.000.000 0,61% 0,31% 0,06%
Keçiboynuzu 375.000.000 2,40% 1,22% 0,25%
Muz (ha) 15.158.000.000 96,99% 49,31% 10,05%
SEBZELER 101.892.710.000 100,00% 67,59%
Meyvesi Yenen Sebzeler 95.635.810.000 100,00% 93,86% 63,44%
Domates 29.856.000.000 31,22% 29,30% 19,80%
Patlıcan 4.102.560.000 4,29% 4,03% 2,72%
Hıyar 60.780.000.000 63,55% 59,65% 40,32%
Sakız kabağı 256.750.000 0,27% 0,25% 0,17%
Biber (dolma) 12.250.000 0,01% 0,01% 0,01%
Biber (sivri-çarli) 614.250.000 0,64% 0,60% 0,41%
Kavun 14.000.000 0,01% 0,01% 0,01%
Yaprağı Yenen Sebzeler 198.400.000 100,00% 0,19% 0,13%
Marul(göbekli) 112.000.000 56,45% 0,11% 0,07%
Ispanak 22.400.000 11,29% 0,02% 0,01%
Pırasa 62.500.000 31,50% 0,06% 0,04%
Maydanoz 1.500.000 0,76% 0,00% 0,00%
Baklagil Sebzeleri 6.058.500.000 100,00% 5,95% 4,02%
Taze fasülye 5.491.500.000 90,64% 5,39% 3,64%
Taze bakla 279.000.000 4,61% 0,27% 0,19%
Taze bezelye 288.000.000 4,75% 0,28% 0,19%
TARLA BİTKİLERİ 7.858.400.000 100,00% 5,21%
Tahıllar 6.224.300.000 100,00% 79,21% 4,13%
Buğday 5.406.000.000 86,85% 68,79% 3,59%
Arpa 573.300.000 9,21% 7,30% 0,38%
Mısır (Dane) 120.000.000 1,93% 1,53% 0,08%
252
III. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Mısır (Hasıl) 125.000.000 2,01% 1,59% 0,08%
Endüstri Bitkileri 287.100.000 100,00% 3,65% 0,19%
Susam 37.100.000 12,92% 0,47% 0,02%
Yerfıstığı 250.000.000 87,08% 3,18% 0,17%
Baklagiller 112.500.000 100,00% 1,43% 0,07%
Bakla (Kuru) 112.500.000 100,00% 1,43% 0,07%
Yumrulu Bitkiler 1.234.500.000 100,00% 15,71% 0,82%
Patates 142.500.000 11,54% 1,81% 0,09%
Soğan (Kuru) 1.083.000.000 87,73% 13,78% 0,72%
Sarımsak (Kuru) 9.000.000 0,73% 0,11% 0,01%
SU ÜRÜNLÜERİ 3.558.672.500 100,00% 2,36%
Deniz Balıkları 2.633.883.000 100,00% 74,01% 1,75%
Diğer Deniz Ürünleri 7.062.000 100,00% 0,20% 0,00%
Kültür Balıkları 917.727.500 100,00% 25,79% 0,61%
Alabalık 917.727.500 100,00% 25,79% 0,61%
HAYVANCILIK 6.703.406.185 100,00% 4,45%
BB ve KB Hayvan 5.555.881.185 100,00% 82,88% 3,69%
Kırmızı Et 1.481.963.525 26,67% 22,11% 0,98%
Süt 4.015.155.900 72,27% 59,90% 2,66%
Deri 14.394.800 0,26% 0,21% 0,01%
Yapağı 18.112.500 0,33% 0,27% 0,01%
Keçi Kılı 23.960.000 0,43% 0,36% 0,02%
Gübre 2.294.460 0,04% 0,03% 0,00%
Kanatlı 372.050.000 100,00% 5,55% 0,25%
Beyaz et 60.750.000 16,33% 0,91% 0,04%
Yumurta 311.300.000 83,67% 4,64% 0,21%
Arıcılık 775.475.000 100,00% 11,57% 0,51%
Bal 707.000.000 91,17% 10,55% 0,47%
Balmumu 22.800.000 2,94% 0,34% 0,02%
Yaş Koza 45.675.000 5,89% 0,68% 0,03%
ALT BÖLGE TOPLAMI 150.751.053.685 100,00%
253
Grafik 95. III. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya III. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri Payları
MEYVELER
20,4%
SEBZELER
67,6%
SU ÜRÜNLÜERİ
2,4%HAYVANCILIK
4,4%
SÜS BİTKİLERİ
0,0%
TARLA BİTKİLERİ
5,2%
5.10.5. Dördüncü Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 148. Antalya İli IV. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri (2000)
IV. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI Ürün Grupları
Ürünler
Üretim Değeri
(1000 TL)
Üretim Değerinin
Kendi
Grubu İçindeki
Payı
Üretim Değerinin
Kendi
Üretim Dalı İçindeki
Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam
Üretim Değeri
İçindeki
Payı
MEYVELER 39.051.700.000 100,00% 31,93%
Yumuşak Çekirdekliler 31.330.550.000 100,00% 80,23% 25,62%
Armut 7.623.750.000 24,33% 19,52% 6,23%
Ayva 802.800.000 2,56% 2,06% 0,66%
Elma 22.904.000.000 73,10% 58,65% 18,73%
Taş Çekirdekliler 4.673.180.000 100,00% 11,97% 3,82%
Erik 637.330.000 13,64% 1,63% 0,52%
iğde 7.000.000 0,15% 0,02% 0,01%
Kayısı 853.050.000 18,25% 2,18% 0,70%
Kiraz 1.231.750.000 26,36% 3,15% 1,01%
Kızılcık 9.600.000 0,21% 0,02% 0,01%
Şeftali 1.245.000.000 26,64% 3,19% 1,02%
Vişne 678.700.000 14,52% 1,74% 0,55%
Zeytin 10.750.000 0,23% 0,03% 0,01%
Üzümsü Meyveler 2.338.020.000 100,00% 5,99% 1,91%
Dut 2.520.000 0,11% 0,01% 0,00%
Üzüm (ha) 2.323.000.000 99,36% 5,95% 1,90%
Çilek (ha) 12.500.000 0,53% 0,03% 0,01%
Sert Kabuklular 709.950.000 100,00% 1,82% 0,58%
254
IV. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Badem 106.200.000 14,96% 0,27% 0,09%
Ceviz 603.750.000 85,04% 1,55% 0,49%
SEBZELER 33.483.200.000 100,00% 27,38%
Meyvesi Yenen Sebzeler 20.300.500.000 100,00% 60,63% 16,60%
Domates 13.250.000.000 65,27% 39,57% 10,83%
Patlıcan 140.000.000 0,69% 0,42% 0,11%
Hıyar 660.000.000 3,25% 1,97% 0,54%
Sakız kabağı 487.500.000 2,40% 1,46% 0,40%
Biber (dolma) 848.750.000 4,18% 2,53% 0,69%
Biber (sivri-çarli) 877.500.000 4,32% 2,62% 0,72%
Kavun 1.652.000.000 8,14% 4,93% 1,35%
Karpuz 2.240.000.000 11,03% 6,69% 1,83%
Balkabağı 75.000.000 0,37% 0,22% 0,06%
Bamya 69.750.000 0,34% 0,21% 0,06%
Yaprağı Yenen Sebzeler 369.200.000 100,00% 1,10% 0,30%
Lahana (beyaz) 225.000.000 60,94% 0,67% 0,18%
Lahana (kırmızı) 64.800.000 17,55% 0,19% 0,05%
Kereviz 25.500.000 6,91% 0,08% 0,02%
Marul(göbekli) 10.500.000 2,84% 0,03% 0,01%
Ispanak 8.400.000 2,28% 0,03% 0,01%
Pırasa 35.000.000 9,48% 0,10% 0,03%
Baklagil Sebzeleri 2.702.500.000 100,00% 8,07% 2,21%
Taze fasülye 2.537.500.000 93,89% 7,58% 2,07%
Barbunyafasülye 165.000.000 6,11% 0,49% 0,13%
Soğansı seb. 180.000.000 100,00% 0,54% 0,15%
Havuç 180.000.000 100,00% 0,54% 0,15%
Diğer seb. 32.000.000 100,00% 0,10% 0,03%
Karnabahar 32.000.000 100,00% 0,10% 0,03%
Mantar+Kompost 9.899.000.000 100,00% 29,56% 8,09%
TARLA BİTKİLERİ 39.450.525.000 100,00% 32,26%
Tahıllar 18.025.250.000 100,00% 45,69% 14,74%
Buğday 9.144.000.000 50,73% 23,18% 7,48%
Arpa 6.746.250.000 37,43% 17,10% 5,52%
Yulaf 153.000.000 0,85% 0,39% 0,13%
Çavdar 12.000.000 0,07% 0,03% 0,01%
Mısır (Dane) 70.000.000 0,39% 0,18% 0,06%
Mısır (Hasıl) 1.900.000.000 10,54% 4,82% 1,55%
Endüstri Bitkileri 6.522.675.000 100,00% 16,53% 5,33%
Anason 2.210.000.000 33,88% 5,60% 1,81%
Ayçiçeği 16.425.000 0,25% 0,04% 0,01%
Şekerpancarı 4.296.250.000 65,87% 10,89% 3,51%
Baklagiller 7.255.000.000 100,00% 18,39% 5,93%
Nohut (Kuru) 6.715.000.000 92,56% 17,02% 5,49%
Fasülye (Kuru) 540.000.000 7,44% 1,37% 0,44%
Yumrulu Bitkiler 5.475.000.000 100,00% 13,88% 4,48%
Patates 3.610.000.000 65,94% 9,15% 2,95%
255
IV. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Soğan (Kuru) 380.000.000 6,94% 0,96% 0,31%
Sarımsak (Kuru) 1.485.000.000 27,12% 3,76% 1,21%
Yem Bitkileri 2.172.600.000 100,00% 5,51% 1,78%
Fiğ (Yeşil Ot) 320.000.000 14,73% 0,81% 0,26%
Fiğ (Dane) 1.600.000 0,07% 0,00% 0,00%
Yonca (Yeşil Ot) 1.200.000.000 55,23% 3,04% 0,98%
Yonca (Kuru Ot) 500.000.000 23,01% 1,27% 0,41%
Korunga (Yeşil Ot) 135.000.000 6,21% 0,34% 0,11%
Hayvan Pancarı 16.000.000 0,74% 0,04% 0,01%
SU ÜRÜNLÜERİ 127.875.000 100,00% 0,10%
Tatlısu Balıkları 20.025.000 100,00% 15,66% 0,02%
Kültür Balıkları 107.850.000 100,00% 84,34% 0,09%
Alabalık 107.850.000 100,00% 84,34% 0,09%
HAYVANCILIK 10.179.038.382 100,00% 8,32%
BB ve KB Hayvan 7.646.312.382 100,00% 75,12% 6,25%
Kırmızı Et 709.664.311 9,28% 6,97% 0,58%
Süt 6.636.499.213 86,79% 65,20% 5,43%
Deri 15.293.600 0,20% 0,15% 0,01%
Yapağı 157.200.000 2,06% 1,54% 0,13%
Keçi Kılı 126.080.000 1,65% 1,24% 0,10%
Gübre 1.575.258 0,02% 0,02% 0,00%
Kanatlı 262.038.000
Beyaz et 69.258.000 26,43% 0,68% 0,06%
Yumurta 192.780.000 73,57% 1,89% 0,16%
Arıcılık 2.270.688.000 100,00% 22,31% 1,86%
Bal 2.223.600.000 97,93% 21,84% 1,82%
Balmumu 47.088.000 2,07% 0,46% 0,04%
ALT BÖLGE TOPLAMI 122.292.338.382 100,00%
256
Grafik 96. IV. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya IV. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri Payları
MEYVELER
31,9%
SEBZELER
27,4%
SU ÜRÜNLÜERİ
0,1%
HAYVANCILIK
8,3%
SÜS BİTKİLERİ
0,0%
TARLA BİTKİLERİ
32,3%
5.10.6. Beşinci Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 149. Antalya İli V. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri (2000)
V. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki Payı
MEYVELER 2.612.140.000 100,00% 24,53%
Yumuşak Çekirdekliler 197.450.000 100,00% 7,56% 1,85%
Armut 41.250.000 20,89% 1,58% 0,39%
Ayva 14.400.000 7,29% 0,55% 0,14%
Elma 141.800.000 71,82% 5,43% 1,33%
Taş Çekirdekliler 334.320.000 100,00% 12,80% 3,14%
Erik 81.420.000 24,35% 3,12% 0,76%
Kayısı 550.000 0,16% 0,02% 0,01%
Kiraz 125.450.000 37,52% 4,80% 1,18%
Kızılcık 22.800.000 6,82% 0,87% 0,21%
Şeftali 25.750.000 7,70% 0,99% 0,24%
Vişne 1.100.000 0,33% 0,04% 0,01%
Zeytin 77.250.000 23,11% 2,96% 0,73%
Üzümsü Meyveler 1.553.870.000 100,00% 59,49% 14,59%
Dut 6.840.000 0,44% 0,26% 0,06%
İncir 562.450.000 36,20% 21,53% 5,28%
Nar 29.160.000 1,88% 1,12% 0,27%
Üzüm (ha) 955.420.000 61,49% 36,58% 8,97%
257
V. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Sert Kabuklular 511.650.000 100,00% 19,59% 4,81%
Badem 79.800.000 15,60% 3,05% 0,75%
Ceviz 370.000.000 72,32% 14,16% 3,47%
Antep Fıstığı 7.500.000 1,47% 0,29% 0,07%
Fındık 22.500.000 4,40% 0,86% 0,21%
Kestane 31.850.000 6,22% 1,22% 0,30%
Turunçgiller 11.250.000 100,00% 0,43% 0,11%
Limon 3.000.000 26,67% 0,11% 0,03%
Portakal 8.250.000 73,33% 0,32% 0,08%
Tropik-Suptropik Mey. 3.600.000 100,00% 0,14% 0,03%
Keçiboynuzu 3.600.000 100,00% 0,14% 0,03%
SEBZELER 1.726.385.000 100,00% 16,21%
Meyvesi Yenen Sebzeler 1.372.225.000 100,00% 79,49% 12,89%
Domates 803.000.000 58,52% 46,51% 7,54%
Patlıcan 95.480.000 6,96% 5,53% 0,90%
Hıyar 356.800.000 26,00% 20,67% 3,35%
Sakız kabağı 8.320.000 0,61% 0,48% 0,08%
Biber (dolma) 1.400.000 0,10% 0,08% 0,01%
Biber (sivri-çarli) 100.425.000 7,32% 5,82% 0,94%
Balkabağı 5.000.000 0,36% 0,29% 0,05%
Bamya 1.800.000 0,13% 0,10% 0,02%
Yaprağı Yenen Sebzeler 3.470.000 100,00% 0,20% 0,03%
Marul(göbekli) 1.400.000 40,35% 0,08% 0,01%
Ispanak 1.540.000 44,38% 0,09% 0,01%
Pırasa 500.000 14,41% 0,03% 0,00%
Maydanoz 30.000 0,86% 0,00% 0,00%
Baklagil Sebzeleri 333.130.000 100,00% 19,30% 3,13%
Taze fasülye 276.850.000 83,11% 16,04% 2,60%
Taze bakla 52.200.000 15,67% 3,02% 0,49%
Taze bezelye 3.750.000 1,13% 0,22% 0,04%
Börülce 330.000 0,10% 0,02% 0,00%
Soğansı seb. 17.560.000 100,00% 1,02% 0,16%
Sarımsak(taze) 280.000 1,59% 0,02% 0,00%
Soğan(taze) 17.280.000 98,41% 1,00% 0,16%
TARLA BİTKİLERİ 2.127.955.000 100,00% 19,99%
Tahıllar 1.701.830.000 100,00% 79,97% 15,98%
Buğday 1.560.720.000 91,71% 73,34% 14,66%
Arpa 126.210.000 7,42% 5,93% 1,19%
Mısır (Hasıl) 9.000.000 0,53% 0,42% 0,08%
Darı 5.900.000 0,35% 0,28% 0,06%
Endüstri Bitkileri 59.125.000 100,00% 2,78% 0,56%
Pamuk 2.000.000 3,38% 0,09% 0,02%
Susam 56.000.000 94,71% 2,63% 0,53%
Ayçiçeği 1.125.000 1,90% 0,05% 0,01%
Baklagiller 235.575.000 100,00% 11,07% 2,21%
Bakla (Kuru) 14.500.000 6,16% 0,68% 0,14%
258
V. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri (1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi Grubu
İçindeki Payı
Üretim
Değerinin
Kendi Üretim Dalı
İçindeki Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim Değeri
İçindeki
Payı
Börülce (Kuru) 19.800.000 8,40% 0,93% 0,19%
Nohut (Kuru) 188.275.000 79,92% 8,85% 1,77%
Fasülye (Kuru) 10.500.000 4,46% 0,49% 0,10%
Mercimek(Kır.) 1.000.000 0,42% 0,05% 0,01%
Mercimek(Yeş.) 1.500.000 0,64% 0,07% 0,01%
Yumrulu Bitkiler 70.250.000 100,00% 3,30% 0,66%
Patates 39.425.000 56,12% 1,85% 0,37%
Soğan (Kuru) 29.925.000 42,60% 1,41% 0,28%
Sarımsak (Kuru) 900.000 1,28% 0,04% 0,01%
Yem Bitkileri 61.175.000 100,00% 2,87% 0,57%
Fiğ (Dane) 18.000.000 29,42% 0,85% 0,17%
Yonca (Yeşil Ot) 24.000.000 39,23% 1,13% 0,23%
Yonca (Kuru Ot) 12.000.000 19,62% 0,56% 0,11%
Burçak 7.175.000 11,73% 0,34% 0,07%
SU ÜRÜNLÜERİ 225.885.000 100,00% 2,12%
Kültür Balıkları 225.885.000 100,00% 100,00% 2,12%
Alabalık 225.885.000 100,00% 100,00% 2,12%
HAYVANCILIK 3.955.243.297 100,00% 37,15%
BB ve KB Hayvan 2.715.950.831 100,00% 68,67% 25,51%
Kırmızı Et 385.754.850 14,20% 9,75% 3,62%
Süt 2.258.109.883 83,14% 57,09% 21,21%
Deri 18.697.638 0,69% 0,47% 0,18%
Yapağı 6.996.000 0,26% 0,18% 0,07%
Keçi Kılı 45.856.000 1,69% 1,16% 0,43%
Gübre 536.460 0,02% 0,01% 0,01%
Kanatlı 387.003.300 100,00% 9,78% 3,63%
Beyaz et 43.815.800 11,32% 1,11% 0,41%
Yumurta 343.187.500 88,68% 8,68% 3,22%
Arıcılık 852.289.166 100,00% 21,55% 8,00%
Bal 783.500.000 91,93% 19,81% 7,36%
Balmumu 68.789.166 8,07% 1,74% 0,65%
ALT BÖLGE TOPLAMI 10.647.608.297 100,00%
259
Grafik 97. V. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya V. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri Payları
SU ÜRÜNLÜERİ
2,1%
HAYVANCILIK
37,1%
SÜS BİTKİLERİ
0,0%
TARLA BİTKİLERİ
20,0%
SEBZELER
16,2%
MEYVELER
24,5%
5.11. SU ÜRÜNLERİ İSTİHSAL DEĞERLERİ
Tablo 150. Antalya İli Su Ürünleri İstihsal Değerleri (2001)
Deniz balıkları İstihsal
(kg)
Ortalama Satış
Fiyatı (Bin TL/kg)
İstihsal Değeri
(Bin TL)
Akya 119.690 3.749 448.752.200
Avcı 12.200 2.415 29.460.000
Bakalorya 45.070 2.853 128.580.000
Barbunya 117.080 3.782 442.751.300
Berlam 800 4.000 3.200.000
Çipura 15.519 5.102 79.177.500
Dil-pisi 8.700 5.385 46.850.000
Dülger 7.200 2.333 16.800.000
Fangri 20.370 8.641 176.013.700
Gümüş 2.400 1.313 3.150.000
Hani 9.800 1.184 11.600.000
İskarmoz 109.610 1.789 196.090.000
İskorpit 9.066 2.014 18.259.000
İsparoz 17.070 1.884 32.155.000
İstavrit-kr 89.810 1.770 158.949.300
İstavrit-ka 81.450 1.670 136.004.800
İşkine 6.040 2.929 17.690.000
İzmarit 172.310 883 152.205.000
Karagöz 8.575 3.668 31.455.600
Kayabalığı 13.100 4.671 61.195.000
Kefal 79.870 2.822 225.398.500
Keler 4.900 1.806 8.850.000
Kılıç 94.270 5.242 494.191.800
Kırlangıç 28.350 1.814 51.415.000
Kolyoz 307.065 1.387 425.931.100
260
Deniz balıkları İstihsal
(kg) Ortalama Satış
Fiyatı (Bin TL/kg) İstihsal Değeri
(Bin TL)
Köpek 33.200 1.282 42.550.000
Kupez 275.200 1.279 351.975.000
Levrek 17.990 11.659 209.750.000
Lipsöz 5.250 1.243 6.525.000
Lüfer 2.400 4.417 10.600.000
Melanurya 12.490 3.202 39.988.400
Mercan 107.600 5.461 587.575.000
Mezgit 8.850 2.989 26.450.000
Mırmır 115.735 3.472 401.889.300
Minekop 10.110 3.916 39.590.000
Orfoz 17.020 8.564 145.759.800
Orkinoz 129.600 1.995 258.500.000
Palamut 95.460 1.800 171.789.200
Sardalya 318.580 1.065 339.330.000
Sarıağız 3.840 2.854 10.957.500
Sarıgöz 23.900 5.011 119.752.100
Sarpa 14.490 2.471 35.810.000
Sinagrit 18.920 9.049 171.211.300
Tekir 49.360 5.866 289.550.000
Tirsi 249.900 910 227.300.000
Trança 8.545 8.472 72.395.000
Torik 26.350 1.719 45.300.000
Turna 70.680 3.792 268.043.900
Vatoz 6.450 372 2.400.000
Zargana 5.710 4.019 22.950.000
Zurna 150 2.000 300.000
Diğerleri 111.080 1.849 205.390.000
Toplam 3.119.175 7.501.256.300
Diğer deniz
Ürünleri
İstihsal
(kg)
Ortalama satış
Fiyatı (bin TL/kg)
İstihsal değeri
(Bin TL)
Ahtapot 30.814 1.567 48.290.000
Böcek 3.200 8.125 26.000.000
İstakoz 2.200 12.045 26.500.000
Kalamerye 26.569 2.501 66.453.000
Karides 94.054 5.713 537.364.000
Mürekkep bal. 52.022 1.309 68.105.000
Pavurya 2.260 987 2.230.000
Yengeç 4.500 0 0
Diğerleri 900 500 450.000
Toplam 216.519 775.392.000
İçsu balıkları İstihsal
(kg) Ortalama satış
Fiyatı (bin TL/kg) İstihsal değeri
(Bin TL)
Akbalık 100 2.500 250.000
Alabalık 1.400 2.839 3.975.000
Karabalık 8.750 934 8.175.000
T.su kefali 24.300 2.938 71.400.000
T.s.levreği 17.700 5.366 94.980.000
Sazan 42.500 2.125 90.325.000
Siraz 5.100 1.000 5.100.000
Yılan 7.900 2.994 23.650.000
Toplam 107.750 297.855.000
261
Tablo 151. Kültür Balıkçılığı Üretimi ve Değerleri (2001)
Kültür balıkları Üretim (kg)
Ortalama satış Fiyatı (bin TL/kg)
İstihsal değeri (Bin TL)
Sazan 11.200 1.518 17.000.000
Alabalık 778.111 2.563 1.993.971.500
Çipura 30.550 3.274 100.010.000
Levrek 86.102 3.752 323.035.500
Toplam 905.963 2.434.017.000
Genel toplam 4.349.407 11.008.520.300
5.12. ÖNEMLİ ÜRÜNLERİN ÜRETİM DEĞERLERİ SIRALAMASI
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları Ürünler
Üretim Değeri
(1000 TL)
Üretim Değerinin
Kendi Ürün
Grubu İçindeki
Payı
Üretim Değerinin
Kendi
Üretim Dalı İçindeki
Payı
Üretim Değerinin İl
Toplam Üretim
Değeri İçindeki
Payı
Domates 280.675.400.000 53,69% 50,85% 30,13%
Hıyar 98.752.400.000 18,89% 17,89% 10,60%
Biber (sivri-çarli) 56.807.725.000 10,87% 10,29% 6,10%
Buğday 48.995.880.000 64,36% 38,72% 5,26%
Portakal 45.231.945.000 71,42% 30,41% 4,86%
Patlıcan 41.947.920.000 8,02% 7,60% 4,50%
Süt 40.971.582.972 68,80% 59,27% 4,40%
Elma 26.070.200.000 70,35% 17,52% 2,80%
Kavun 20.887.440.000 4,00% 3,78% 2,24%
Karanfil 17.550.000.000 69,11% 69,11% 1,88%
Kırmızı Et 17.336.134.186 29,11% 25,08% 1,86%
Pamuk 16.178.000.000 57,16% 12,78% 1,74%
Muz (ha) 15.158.000.000 95,76% 10,19% 1,63%
Taze fasülye 13.605.200.000 89,02% 2,46% 1,46%
Mısır (Hasıl) 11.866.000.000 15,59% 9,38% 1,27%
Arpa 10.516.800.000 13,82% 8,31% 1,13%
Biber (dolma) 10.425.450.000 1,99% 1,89% 1,12%
Mantar+Kompost 9.899.000.000 100,00% 1,79% 1,06%
Armut 8.023.000.000 21,65% 5,39% 0,86%
Nohut (Kuru) 7.496.150.000 88,40% 5,92% 0,80%
Limon 7.409.400.000 11,70% 4,98% 0,80%
Zeytin 7.293.750.000 50,36% 4,90% 0,78%
262
Grafik 98. İlde Önemli Ürünlerin Üretim Değerleri Karşılaştırması
Antalya İlinde Üretim Değerlerine Göre Ürün Karşılaştırması
0
50.000.000.000
100.000.000.000
150.000.000.000
200.000.000.000
250.000.000.000
300.000.000.000
Dom
ates
Hıy
ar
Bib
er (s
ivri-
çarli)
Buğ
day
Por
taka
l
Pat
lıcan S
üt
Elm
a
Kav
un
Kar
anfil
Kırm
ızı E
t
Pam
uk
Muz
(ha)
Taze
fasü
lye
Mıs
ır (H
asıl)
Arp
a
Bib
er (d
olm
a)
Man
tar+
Kom
post
Arm
ut
Noh
ut (K
uru)
Lim
on
Zeytin
(Bin
TL
)
263
BÖLÜM 6. PROBLEMLER POTANSİYELLER VE KISITLAR
6.1. PROBLEMLER
Antalya ilinin problemleri aşağıdaki belirtilen başlıklar altında özetlenmektedir.
6.1.1. Sosyo-Ekonomik Problemler
Antalya’da hızlı gelişen turizm ve sanayileşme nedeniyle arazi rantı yüksektir.
Tarım arazilerinin önemli bir kısmı tarım alanı olarak görünmesine rağmen, turizm
sektörüne iyi fiyattan satıldığından tarım alanları bu şekilde el değiştirmektedir.
Antalya ili 1950’lere kadar göç veren bir il iken 1960’lardan sonra göç almaya
başlamıştır.
DPT tarafından yapılan araştırmalarda göç edenlerde ücretli oranının yüksek
olduğu tarım sektöründe istihdam edildiği, bunu hizmetler sektörünün izlediğini
göstermektedir.
İlde turizmin gelişmiş olması göç eden nüfus için bu alanda tarım kesimine eşit bir
istihdam olanağı sağlamaktadır.
İl nüfusundaki artışın, doğal nüfus artışından çok ülke içi göç hareketinden
kaynaklandığı ve Antalya’nın, Türkiye’nin en çok göç alan illerinden biri olduğu
bilinmektedir. Diğer yandan da Antalya giderek dış göç alan bir kent olma özelliği
kazanmaktadır.İldeki nüfus artışına paralel olarak yoğun konut talebi yüzünden ilde
sağlıksız bir yapılaşma ortaya çıkmakta, yeşil alanlar ve tarım alanları azalmaktadır.
Antalya’da temel tarımsal faaliyetlerin hasat aşamasında sürat ve yoğun emek
gereksinimleri mevsimlik işçi talebini yükseltmektedir. Bu talebi dağ köylerinin nüfusu
kısmen karşılamakta, talep fazlası ise çevre illerden karşılanmaktadır.
Türkiye’de olduğu gibi Antalya’da da veraset yolu ile araziler parçalanmaktadır.
Tarım arazilerinin küçük ve parçalı olması üretimde verim düşüklüğüne ve maliyetlerin
yükselmesine neden olmaktadır. Mevcut işletmelerin miras hukuku yolu ile
parçalanmasına engel olunmalıdır.
Özellikle V. Alt Bölgede bulunan Akseki, Gündoğmuş ve İbradı ilçelerinde istihdam
problemi vardır. Bu nedenle bu ilçelerden II. ve III. Alt Bölgelere veya diğer kentlere göç
söz konusudur.
Genç nüfusun göç etmesiyle köylerde işgücü açığı meydana gelmektedir. Bu da
tarımsal faaliyetleri olumsuz etkilemektedir.
İl bazında turizm ve tarım her ne kadar yoğun olarak yapılıyorsa da hala dağ
köylerine sağlık, eğitim vb. hizmetlerin yeterince götürülemediği görülmektedir.
Hayvancılık işletmeleri, ülkemizde genel olarak çok küçük işletmelerdir. Ülkenin
genel ekonomik yapısı göz önüne alındığında, yapı, üretim, pazarlama, destekleme,
işletme kredileri ve tüketim alanlarında problemler yaşanmaktadır.
Bölgemiz de ise; tarımsal üretimin yoğunluğunu bitkisel üretim oluşturmaktadır.
Dolayısıyla hayvancılık işletmeleri getirisinden çok tüketimi karşılamaya yönelik olarak
faaliyet göstermektedir.
6.1.2. Doğal Kaynak Problemleri
İlde son yıllardaki aşırı yağışlar alt yapı yetersizliği ve derelerin ıslah edilmemiş
olması nedeniyle sel felaketlerine yol açmaktadır. Tarım alanları sel felaketleri nedeniyle
çok büyük zararlar görmektedir. Ayrıca yoğun rüzgar ve şiddetli fırtınalar sera gibi
264
tarımsal yapılara zarar vermektedir.
V. Alt Bölge engebeli arazi yapısına sahiptir. Sulu tarımın yapılamadığı gibi, kuru
tarımın da toprak verimsizliği ve toprak işleme zorlukları nedeniyle arazilerinin büyük bir
kısmı yeteri kadar değerlendirilememektedir.
Finike’de hayvancılık küçükbaş ağırlıklı yapı arz etmekte, çayır ve mera varlığının
çok kıt oluşundan dolayı, hayvancılığın en önemli girdisi olan kaba yem ihtiyacı yeterince
karşılanamadığı için gelişme potansiyeli çok sınırlıdır.
Mera ve yaylaların azalması, hayvan ve yem kredi faizlerinin artması ile diğer
etkenler sonucunda besicilik giderek azalmakta, hayvancılık da giderek yok olmaktadır.
Hayvansal ürünlerin daha verimli değerlendirilmesi için, mamül haline getirilerek
pazarlanması gerekmektedir.
İldeki orman alanlarının mülkiyetinin devlete ait olması nedeniyle orman köylüleri
bu kaynaklardan yeterince yararlanamamaktadır. Orman yangınları ve kaçak orman
kesimleri bu kaynakların günden güne azalmasına neden olmaktadır.
Zeytin alanlarının bir kısmının hiç değerlendirilmiyor olması, bir kısmının etkin
kullanılmaması nedeniyle önümüzdeki yıllarda tahrip olmasına sebep olacaktır.
6.1.3. Çevresel Problemler
Tarım sektöründe yapılan bazı yanlış uygulamalar ile tarım alanları ve yer altı
sularına verilen zararlar sonucu, son yıllarda önemli bir çevre sorunu gündeme gelmiştir.
Özellikle örtü altı yetiştiriciliğinde, gerektiği şekilde toprak ve yaprak analizleri
yapılmadan bilinçsizce ve aşırı miktarda uygulanan kimyasal gübrelerin yüzey ve yer altı
sularına karışması, tüm canlıların sağlığını tehdit etmektedir.
Toprak fümigasyonu amacıyla kullanılan Metil Bromid bir çok ülkede yasaklanmış
olmasına rağmen halen ülkemizde kullanılmaktadır. Tarımsal mücadele amacıyla
kullanılan kimyasal maddeler ve artıkları da benzer biçimde çevre kirliliğine, dolayısıyla
insan sağlığı ve doğal dengenin bozulmasına neden olmaktadır. Bundan dolayı
sürdürülebilir tarım tekniklerinin artan oranda sektöre kazandırılması yanında, önemli
oranda kimyasal ilaç tasarrufu da sağlanabilecek ve daha verimli, kaliteli üretim mümkün
olabilecektir.
Genellikle her yıl değiştirilmek zorunda kalınan örtü materyali ve fide kapları
olarak kullanılan plastiğin gerçek anlamda geri dönüşümsüz oluşu da önemli bir çevre
sorunu doğurmaktadır.
Bugüne kadar seralarda üretilen ürünün, don zararından korunması ve bir miktar
ısıtma için odunun yakıt olarak kullanılması, birçok bölgede orman alanlarının aşırı
derecede tahribine neden olmuştur. Bu konu özellikle basit yapıların yaygınlaştırıldığı yeni
bölgeler için tehlike oluşturmaktadır.
Antalya merkezde bulunan Boğaçayı Havzasında, mevcut kum-çakıl ve taş ocakları
nedeni ile şiddetli yağışlarda denize kadar toprak ve malzeme taşınımı olmakta bu da
deniz kirliliğine yol açmaktadır. Ayrıca bazı ocak işletmelerinin gerekli duyarlılığı
göstermemeleri nedeniyle dere kenarında bulunun narenciye bahçeleri kamyonların
malzeme taşıması sırasında zarar görmektedir. Aynı problemler kum çakıl ocaklarının
çoğalmaya başladığı Aksu İlçesinde bulunan ve gelecekte Antalya’nın içme suyunun temin
edileceği Aksu Çayı içinde geçerlidir.
Alanya İlçesinde bulunan Alara Çayı ve Dim Çayı kenarında kurulmuş olan tesisler
nedeniyle çevre sorunları yaşanmaktadır. Bu tesislerin bir kısmı gerek atık suları gerekse
de katı atıkları ile çevreyi kirletmektedir.
6.1.4. Sektör ve Belirgin Alt Sektörlerin Problemleri
Bitkisel Üretim: Arazilerin miras yoluyla bölünmesi üretim alanlarını küçültmekte
265
bu da verimliliği olumsuz etkilemektedir. Sebze ve meyve üretiminin küçük ve dağınık
birimlerde gerçekleşmesi nedeniyle finansman sıkıntısı içerisinde olan üreticiler yeni
teknolojilerden yararlanamamaktadır.
Sera ürünlerinin tüm girdileri yurt dışından dövizle ithal edildiğinden dövize paralel
olarak girdi fiyatları artmaktadır. Üreticiler girdilerin yüksekliği ve ürün fiyatlarının
düşüklüğü nedeniyle kaliteli ve standartlara uygun üretime yönelememekte ve biyolojik
üretim metotlarını kullanamamaktadır. Bu sebeple ihracatçılar dış talepler doğrultusunda
standartlara uygun, istenilen çeşit ve miktarda ürün temin edememektedir.
Üreticilerin bilinçli olmamasından dolayı üretici birlikleri kurulamamıştır. Ürün
bazında üretici birliklerinin bir an önce kurularak üretimden pazarlamaya kadar olan
organik bağın kesintisiz akışı sağlanmalıdır. Birliklerin kurulması devlet politikası ile
desteklenmelidir.
Sebze üretiminde ağırlıklı olarak hibrit tohum kullanılmaktadır. Kullanılan hibrit
tohumluklarının büyük bir bölümü ithal yoluyla karşılanmaktadır. Ülkemizde ıslahçı
haklarını garanti altına alan Çeşit Koruma Kanunu’nun olmayışı çeşit sahibi yurt dışı
kuruluşlarının özellikle hibrit çeşitlerde üretim lisansı verme yerine her yıl F1 hibrit tohum
satmayı tercih etmelerine neden olmaktadır. Bu nedenle yerli F1 üretimimizi arttıracak
ıslah çalışmaları teşvik edilmelidir.
Örtü altı yetiştiriciliğinde verim ve kaliteyi etkileyen önemli faktörlerden biri
ısıtmadır. Isıtma maliyetlerinin çok yüksek olması pazardaki sürekliliği azaltmaktadır. Bu
nedenle ucuz enerjinin seralara götürülmesi, doğal gaz ile ısıtma sisteminin bir an önce
devreye girmesi gerekmektedir.
Tarım sigorta sisteminin yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Verimliliğin ve kalitenin arttırılması, planlı üretim ve pazarlamada sürekliliğin
sağlanması için sözleşmeli üretim modeli hem üreticiler hem de ihracatçılar tarafından
benimsenmelidir. Bu model ile ürünün üretim aşamasından tüketiciye ulaşıncaya kadar ki
zincirinin kontrol altında tutulması mümkün olmalıdır.
Üretimde gübre ve zirai ilaçların bilinçsiz kullanımı ihracatımızı olumsuz
etkilemektedir. İl de kurulmuş olan rezidü laboratuarının kapasitesi artırılarak, daha fazla
ürünün analiz edilmesi sağlanmalıdır. Seracılığın yaygın olduğu bölgelerde yeni
laboratuarlar kurulmalıdır.
Avrupa Gıda Perakendecileri tarafından 1999 yılında EUREPGAP Protokolü
hazırlanmış olup, bugün belli başlı süper ve hiper market zincirleri tarafından kabul
edilmekte ve istenmektedir. Avrupa Birliği ülkelerine ihraç edeceğimiz tüm ürünlerde
uyulması gerekli bir ön koşul haline getirilerek önlemlerin alınması gerekmektedir. Aksi
takdirde bu protokole uyum gösteremeyen üreticilerimiz ve ihracatçılarımız ihraç
ürünlerinin ihracatında zorluklarla karşılaşılacak ve ihracat payı büyük oranda azalacaktır.
Uluslar arası standartlara ve tüketici tercihlerine uygun üretim
yapılmaması,rekabette zorlanmaya neden olmaktadır.
Tüketicinin yaş meyve ve sebzeye ödediği ürün bedelinin ancak 1/3’ü üreticinin
eline geçmektedir.
Meyvecilikle ilgili tarımsal sanayi işletmeleri ilde yetersizdir.
Fidan üretimi yapan büyük kapasiteli özel sektör ya da kamu kuruluşunun
olmaması, Şekerpancarı üretim kotalarının daraltılmasıyla IV. Alt Bölgedeki üreticilerimiz
mağdur olmaktadır. Üreticilerimizin mağduriyetinin telafi edilmesi ve kotaların
daraltılmasıyla açılan alanlarda Ülkemizin açığı bulunan ürünlerin (mısır, soya fasulyesi,
ayçiçeği, yem bitkisi) ekilişine yöneltmek amacıyla telafi edici önlemlere hız verilmesi
gerekmektedir.
İlde pamuk üretimi 1995 yılında 99.388 ton iken 2000 yılında 40.445 tona
gerilemiştir. Özellikle pamuğa yapılan desteklerin yetersiz olması, prim fiyatlarının geç
açıklanması, girdi fiyatlarının (mazot-gübre-ilaç-işçilik) yükselmesi ve işçi temininde
266
yaşanan güçlükler pamuk ekiliş alanlarını daraltmıştır.
Kesme çiçek sektöründe ana üretim materyali olan fide ithal yolu ile temin
edilmektedir. Bu da ürün programlama, maliyet ve kayıplarla ilgili bir çok problemleri de
beraberinde getirmektedir. Üretim materyalinde dışa bağımlılığı azaltmak için bu konuda
çalışacak kuruluşlar (anaçlık ve köklendirme tesisi, doku kültürü laboratuvarı vb.)
desteklenmelidir.
Yıllardır sprey karanfil dışında yeterli miktarda ürün çeşitleri yetiştirilmemiş ve
bunun sonucunda da çoğunlukla İngiltere pazarına ürün gönderilmiştir. Araştırma
geliştirme projeleri oluşturularak geleneksel ürün çeşitlerinin yanında, yurt dışı pazarlarda
talep gören yeni çeşitlerin ülkemizde denenmesi ve araştırılması sağlanmalıdır.
İlde kesme çiçek ihracatı 8 ay ile sınırlı kalmakta, bu da yıl boyu olan talepleri
karşılayamamaktadır. Ancak son yıllarda İldeki firmalar ihracatın kesintisiz olabilmesi için
Korkuteli ilçemizde ve komşu illerde yayla çiçekçiliğine başlamışlardır.
Ülkemizde ekolojik koşulların oldukça elverişli olmasına karşın dış mekan
bitkilerinde ithalat oldukça yoğun yapılmaktadır. İlde büyük otellerin peyzaj
çalışmalarında ithalat yoluyla temin ettikleri ve ekolojimizde de yetişebilen palmiye,
hurma gibi tropik bitkilerin üretim alanları arttırılmalıdır.
Ayrıca mevsimlik çiçek tohumları ve çim tohumları da ıslah çalışmalarının yeterli
olmaması nedeniyle ithal yoluyla karşılanmaktadır. Araştırma Geliştirme fonları
oluşturularak ekolojimize uygun çeşitler üretilmeli, ıslah çalışmalarına ağırlık verilmelidir.
Ayrıca çim alanları oluşturulmasında büyük kolaylık sağlamak amacıyla çim parçalarıyla,
çim kalıplarıyla ve çim rulolarıyla dikim yöntemleri geliştirilmelidir.
İç mekan süs bitkilerinin üretiminde modern teknolojiye ihtiyaç duyulması
nedeniyle büyük yatırımlar gerekmekte bu da sektörün gelişmesini sınırlandırmaktadır. İç
mekan bitkilerinde kaliteli üretim için mutlaka teknolojiden yararlanmak gerekmektedir.
Ancak; ısıtma maliyeti toplam maliyet içerisinde yüksek değer taşıdığı için örtü altındaki
üretim için ucuz enerjinin sağlanması gerekmektedir.
İç ve dış mekan süs bitkilerin üretimininde ekolojiye uygun çeşitlerin seçilmesinin
yanında, ürün bazında ihtisaslaşmaya özen gösterilmelidir. Ayrıca, iç ve dış mekan süs
bitkileri üreticilerinin örgütlenmesi gerekmektedir.
Doğal ekolojimizde bulunan çiçek soğanları dışında ticari değeri yüksek olan çiçek
soğanlarından lale, sümbül, nergiz, lilium, gladiöl, zambak, galla, canna gibi çeşitlerin
üretimine önem verilmelidir. Avrupa ülkelerinin soğanlı bitkilere olan talebi gün geçtikçe
artmaktadır.
İlde örtü-altı sebze ve süs bitkileri yetiştiriciliği yaygın olmasına rağmen sera
sabit yatırım malzemelerinin bir standardizasyonunun olmaması, teknoloji gerektiren
yatırımların ithal edilmesine neden olmaktadır. Üretim yerlerinde sera konstrüksiyon
atölyelerin kurulması gerekmektedir.
Hayvansal Üretim: Hayvancılık işletmeleri, ülkemizde genel olarak çok küçük
işletmelerdir. Ülkenin genel ekonomik yapısı göz önüne alındığında, yapı, üretim,
pazarlama, destekleme işletme kredileri ve tüketim alanlarında problemler
yaşanmaktadır.
Bölgemizde ise; tarımsal üretimin yoğunluğunu bitkisel üretim oluşturmaktadır.
Dolayısıyla hayvancılık işletmeleri getirisinden çok tüketimi karşılamaya yönelik olarak
faaliyet göstermektedir.
Tarımsal işletmelerde hayvan sayısı azdır. Yem Bitkileri üretim alanları bitkisel
üretimde kullanılmaktadır. Hayvansal ürünlerin pazarlanmasında sorunlarla
karşılaşılmaktadır. Ürünlerin pazarlanmasında karşılaşılan sorunların aşılmasında gerekli
örgütlenmeler zayıftır ve ürün pazarlama koşulları yeterince desteklenmemektedir.
İşletme kredileri çok pahalıdır. Yem ve yem bitkileri konusunda destekleme yetersizdir.
Üretim ve sanayi entegrasyonunun sağlanmasında problemler vardır. Pazarlamadaki aracı
267
sayısının azaltılması ve üretici-tüketici dengesinin korunması gerekmektedir.
Su Ürünleri:
Kültür Balıkçılığı: Kültür balıkçılığı tesislerinin kullandıkları balık yemleri, hayvan
yemi imal eden fabrikalarca üretilmekte ve bu üretimde kalite standardına
ulaşılamamaktadır. Özellikle yem muhteviyatı içinde yer alan balık unu vb. hammaddeler
ithal edildiğinden ya fiyat istikrarı oluşamamakta ya da fiyat rekabeti oluşturmak için yem
kalitesinden ödün verilmektedir.Ülkemizde belli dönemlerde yaşanan ekonomik krizlerde,
yem fiyatlarının yükselmesi karşısında balık fiyatları düşük kalmakta, bu da karlılığı çok
düşürmekte , hatta yok etmektedir.
Avcılık: İlin 640 km. kıyı uzunluğuna rağmen, avlanan balık miktarının yeterli
olmadığı rahatça görülebilir. Her ne kadar Akdeniz balık populasyonu yönünden en fakir
denizimiz olmasına rağmen, faaliyet gösteren balıkçı teknelerinin büyük bölümü 5-10
m.lik, kıyı balıkçılığına uygun küçük teknelerden oluşması istihsali düşürmektedir.
Yakınımızdaki Yunanistan, İtalya gibi ülkelerin balıkçı tekneleri açık denize dayanıklı
teknelerden oluşmakta ve açık denizdeki pelajik balıkları rahatça avlamaktadırlar. Bu
istihsalden yeterli payı alabilmemiz için, avcılık sektörümüz teşvik ve uygun faizli
kredilerle desteklenerek, açık denize uygun tekne sayısı artırılmalıdır
6.1.5. Pazarlama Problemleri
Yaş meyve ve sebzenin çabuk bozulabilir ürünler olması ihracatında bazı zorluları
da beraberinde getirmektedir. Ürünlerin ihracatında alt yapı eksiklikleri mevcuttur.
Özellikle hasat sonrası ürünlerin muhafazası, paketleme tesislerinin ve soğuk hava
depolarının yetersizliği üründe kayıplara yol açmaktadır. Üretim yerlerinde ön paketleme
ve soğuk hava tesisleri yapılarak kalite kayıpları önlenmelidir. Paketleme tesislerinde
standardizasyonu sağlamak için modern makinaların (ayıklama, tasnifleme, ambalajlama
ve vb.) bulundurulması gerekmektedir. Bu tesislerin yapımı teşvik edilmelidir.
Ürünlerin pazarlanmasında örgütlenme çok zayıf. Ürün değerlendirilmesi
yönünden, özellikle örtü altı bortlarının devreye sokulması için yeni yasalara gereksinim
duyulmaktadır. Üretici birlikleri vasıtasıyla kurulacak ve fiyatın üreticinin gözünün önünde
oluşacağı MEZAT sisteminin işlerlik kazanması sağlanmalıdır.
Yaş meyve ve sebzenin çabuk bozulabilir olması, tüketici taleplerinin işlenmiş
ürünlere kayması ve bu ürünlerin katma değerinin yüksek olması dolayısıyla tarımsal
sanayinin hızla gelişmesi gerekmektedir.
İhracat iadeleri sezonluk kısa vade sorunlarını çözmekte ancak yeni türlerin
geliştirilmesi yönünde uzun vadeli planların uygulamaya konulmasını engellemektedir. Bu
çerçevede değişik ürünlerin üretilmesi yönünde çalışmaların yapılması zorunludur. Diğer
taraftan, alınan ürünlerde başlıca pazarlarımızda tüketici tercihinde yaşanan değişimlere
paralel olarak üretim planlaması, sektörün geleceği açısından önem arz etmektedir.
Nakliyede soğutma tertibatlı ve hızlı hareket eden (RO-RO) tipi taşımacılık
yapacak gemilere ihtiyaç vardır. İhracatın daha ucuza mal olacak şekilde deniz yoluyla
yapılması gerekmektedir. Ayrıca ürünlerin kısa zamanda yurt dışındaki pazarlara sevk
edilmesi için ucuz tarifeli kargo uçaklarının devreye girmesi çok önemlidir.
İlde merkezleri İstanbul’da olan iki kooperatifin sahip olduğu mezatların yetersiz
oluşu, büyük oranda iç piyasa taleplerini karşılaması, ihracat açısından büyük bir mezatın
bulunmayışı diğer ülkelerle olan rekabeti azaltmaktadır. Üretilen üründen daha yüksek
kazanç elde edilmesi, fiyat istikrarının sağlanması, alım satımların organize edilmesi ve
kalite kontrollerinin yapılması için büyük bir organizasyona ihtiyaç vardır. Bu nedenle ilde
bu sektör ile uğraşan kurumlar uluslararası mezat organizasyonu için çalışmalara
başlamışlardır. Bu çalışmaların desteklenmesi gerekmektedir.
Hava yolu ile yapılan taşımacılıkta nakliye bedelinin çok yüksek oluşu, üreticileri tır
taşımacılığına yöneltmiştir. Ancak kara yolu taşımacılığının süresinin uzun olması ve
268
tırlarda teknolojinin yetersiz oluşu kalite ve zaman kaybına neden olmaktadır. İhracatta
büyüme hızının sürdürülmesi özellikle hava yolu taşımacılığında sağlanacak teşvik ve
katkılarla olacaktır. Sektöre kargo uçaklarının tahsisi veya nakliye bedelinin düşürülmesi
sağlanmalıdır.
Pazardaki talepleri karşılayacak standardizasyona ve ambalajlama sistemlerinin
geliştirilmesi gerekmektedir.
İhracat yapan şirketlerimiz ürettikleri veya dahili/harici işleme rejimi kapsamında
ürünlerde KDV muafiyeti sağlanmalıdır.
Türkiye örtü-altı tarımının %33’ü İlde yapılmasına rağmen Organize Tarım
Bölgesi oluşmamıştır. Antalya Tarım İşletmesi Müdürlüğünün 500 dekar veya daha fazla
hazine arazisini yatırımcıya açarak organize tarım bölgesi oluşturulması, ilin tarımsal
potansiyelinin değerlendirilmesine önemli bir katkı sağlayacaktır. Kendi içinde üretim
planlaması ve mezatın oluşturulacağı alanda amaç, üretimin tamamının ihracata yönelik
olması ve Ülkemize iş istihdamını sağlamasıdır.
İlde yağ bitkileri üretimi geçmişte yaşanan pazarlama sorunları ile istenilen düzeye
gelememiştir (soya ve kanola).
Yağ bitkilerini işleyen sanayi en kısa sürede kurulmalıdır. Özellikle şeker
pancarında uygulanan kota nedeniyle açılan alanlarda üretilecek yağ bitkilerinin
değerlendirilmesine yönelik çalışmalara hız verilmelidir.
Mısır üretimi yıllara göre artış göstermektedir. İlerde meydana gelebilecek
pazarlama problemlerini aşmak için mısır kurutma tesislerinin arttırılması, mevcutların
rantabl çalıştırılmasına yönelik çalışmalar yapılmalıdır.
6.2. POTANSİYELLER VE KISITLAR
Örtü-Altı Üretim Alanları
İlde örtü-altı yetiştiriciliği tek ürün ve çift ürün olmak üzere iki şekilde
yapılmaktadır.
İlde 1999-2000 yılı itibariyle örtü-altı alanı 141.763 dekar iken 2001-2002
döneminde 155.001 dekara yükselmiştir. 2001-2002 yılında Türkiye cam sera alanlarının
%84’ü, plastik sera alanlarının %36’sı, yüksek plastik tünelin %7’si, alçak plastik tünelin
ise %46’sıyla birlikte; toplam Türkiye örtü-altı alanlarının %33’ü Antalya’da
bulunmaktadır.
İlde 2001-2002 üretim döneminde toplam 155.001 dekar örtü-altı alanının
%95,85 sebze, % 2,23 meyve, % 1,92 inde süs bitkisi yetiştirilmektedir.
İlde en fazla örtü-altında sebze yetiştiriciliği I. Alt Bölgede yapılmaktadır. Bu bölge
içerisinde Kumluca birinci sıradadır. I. Alt Bölgeyi II. ve III. Alt Bölgeler izlemektedir. II.
Alt Bölgede Merkez ilçe, III. Alt Bölgede ise Alanya birinci sıradadır.
Sebze Üretimi
Türkiye domates üretiminin %15,7’si, hıyar üretiminin %27’si, sakız kabağı
üretiminin %16,9’u, bakla üretiminin %16,5’u, patlıcan üretiminin %16,sı, biber
üretiminin %13,8’i, taze fasulye üretiminin %7,5’u, bezelye üretiminin %3’ü, kavun-
karpuz üretiminin %2,8’i,marul üretiminin %1,9’u, lahana üretiminin %1,5’i Antalya
ilinde yapılmaktadır.
Antalya’daki domates üretiminin ¾’ü I. ve II. Alt Bölgelerde yapılmaktadır.
İlin toplam sebze üretimi içinde I. Alt Bölge %69’luk payla biber üretiminde, II. Alt
Bölge %60’lık payla domates üretiminde, III. Alt Bölge %61,5’u payla hıyar üretiminde
birinci sırayı almaktadır. Ancak I. Alt Bölge kendi içinde irdelendiğinde ise domates birinci
269
sırayı almaktadır.
1990-2000 yılları arasında önemli ürünlerde yapılan inceleme sonucu en fazla
artışın örtü-altı domates üretim alanlarında 226 kat olduğu görülmüştür. Bunu örtü-
altında hıyar 177,5 kat ve örtü-altında biber %71,2 oranla izlemektedir.
Meyve Üretimi
Dünya meyve üretimi yaklaşık 460 milyon ton olup, ilk on ülke toplam üretimin
yarıdan fazlasını gerçekleştirmektedir. Ülkemiz söz konusu üretimin %2,3’ünü
karşılamakta olup, 9. sırada bulunmaktadır. En fazla üretilen meyveleri üzüm, narenciye,
elma, armut, şeftali ve erik olarak sıralamak mümkündür.
Antalya ili özellikle tropik ve sub-tropik meyvelerin üretiminin yapıldığı nadir
illerimizden birisidir. Narenciye yanısıra muz ve avokado üretiminde önemli bir yere
sahiptir.
Türkiye’de üretilen portakalın %26’sı, muzun %43’ü, avokadonun %58’i, narın
%12’si, elmanın %5’i, keçi boynuzunun %37’si ve yeni dünyanın da %63’ünün Antalya
ilinde üretilmektedir.
Mantar Üretimi
İlde, 1990 yılında 1700 ton olan üretim 2001 yılı itibarı ile 17.000 tona çıkmıştır.
1990 yılında kişi başına tüketimimiz 30 gr civarında iken, bugün kişi başına 250 gr
tüketilmektedir. Mantarcılık sektörü son 10 yılda 10 kat büyümüştür. Avrupa ve gelişmiş
Dünya Ülkelerinin kişi başına tüketimleri 2,5 kg/yıl seviyesindedir. Yani Ülkemizde
mantarcılık sektörü 8–10 kat daha büyüyebilir.
İlde 1989 yılında Korkuteli’nde başlayan üretim çalışmaları artarak devam
etmektedir. 1998 yılından itibaren istatistiki veriler toplanmaya başlanmıştır. Aşağıdaki
tabloda İlin yıllar itibariyle mantar üretim alanları görülmektedir.
Kültür mantarı üretiminde kullanılan kompostlar Korkuteli’nde 9, Akseki’de 1
olmak üzere toplam 10 işletmede üretilmektedir. Bu firmalar Ülke genelinde üretilen
73.000 ton kompostun 41.000 tonunu üretmektedir. Üretilen 41.000 ton kompostun
6.000 tonu diğer İllere pazarlanmakta, kalan ise İl genelindeki 151.780 m2lik üretim
odalarında kullanılmaktadır.
Süs Bitkileri Üretimi
İlde ihracaat amaçlı kesme çiçek üretimine 1985 yılında 70 dekar örtü-altında
başlanmış olup; 2002-2003 üretim döneminde bu alan 3.369 dekara yükselmiştir. Toplam
süs bitkileri ekiliş alanı da 70 dekardan 4323 dekara çıkmıştır.
Antalya ilinin, Türkiye toplam süs bitkileri alanları içerisindeki payı 1999 yılında
%21, 2000 yılında %21,3 ve 2001 yılında ise %16’dır. Ancak ihracat amaçlı üretilen
kesme çiçek yetiştiriciliğinde 1999 yılında %28, 2000 yılında %33 ve 2001 yılında ise
%25,5 paya sahip olduğu görülmekle birlikte kesme çiçek ihracatında Antalya birinci
sıradadır.
Kesme çiçek üretiminde 1998-1999 yıllarında üretim alanlarındaki artış ile beraber
satış fiyatlarının düşmesi bir sonraki yılın üretim alanlarının düşmesine, 2000’li yıllardan
sonra ise bilinçli üretim ve pazarlama ağının gelişmesiyle elde edilen net karın yüksekliği
üretim alanlarını artırmıştır. İç ve dış mekan süs bitkileri üretim alanlarında 1994 yılından
itibaren yavaş bir gelişme, 2000 yılından sonra daha hızlı bir gelişme görülmektedir.
Doğal çiçek soğanlarının büyük bir bölümü doğadan sökülmektedir. Sadece üretim ve
büyütme tarlaları ekim alanı olarak kayıt altına alınabilmektedir. Bu da doğal çiçek
soğanları ekim alanlarının toplam süs bitkileri üretim alanları içerisinde küçük bir paya
(%3) sahip olmasına nedendir.
İlde 2002 yılı kesme çiçek üretim alanında %70’2’lik bir payla karanfil 1. sırayı
almakta ve üretilen karanfilin %95'i ihraç edilmektedir. Bunu %16,7 ile Gerbera, %3,2 ile
270
Solidago,%2,7 ile Gypsophilla, %2,3 ile Gül, %0,7 ile Krizantem, %0,4 ile Gladiol gibi
türler takip etmektedir.
İlde 2002-2003 üretim döneminde kesme çiçek üretimi, ithalatı ve ihracatı ile
uğraşan 43 firma mevcuttur.
Uygun İklim Koşulları
Dağların denize yakın olduğu yörelerdeki Finike ve Demre gibi kısmen küçük
ovalarda kış aylarında en düşük sıcaklık 0oC’nin altına düşmediğinden, meyve ağaçlarının
kış ve ilkbahar geç donlarından zarar görmeleri sözkonusu değildir.
Genelde Toros Dağları Akdeniz’e paralel bir şekilde uzanması, bölgeye iç
kısımlardan gelebilecek soğuk hava akımlarına karşı bir duvar görevi yaparak özel iklim
adacıklarının ve mikro klimaların oluşmasına neden olmaktadır.
Bölgedeki kimi küçük ovalarda muz gibi tropik karakterli meyveler kolayca
yetiştirilebilmektedir.
Toroslardan inen büyüklü küçüklü çeşitli akarsular, meyvecilik açısından önemli bir
değere sahip olan Aksu, Manavgat ve Köprüçayı gibi isimlerle anılan aluviyal arazileri
oluşturmuştur. Diğer taraftan yayla kesiminde geçmiş jeolojik devirlerde yaşanmış olan
tektonik-karstik olaylar neticesinde yine meyvecilik açısından son derece önemli Elmalı,
Korkuteli platoları oluşmuştur.
Aynı akarsular ve bu akarsuların bazıları üzerinde kurulan ve kurulmakta olan
barajlar, ilin arazilerinin büyük bir bölümünde sulu tarım yapma olanağı sağlamakta,
havanın oransal nemini artırmakta ve gece-gündüz arasındaki sıcaklık farklarını
azaltmaktadır.
Akdeniz bölgesi İspanya, Fransa ve İtalya gibi Akdeniz Ülkelerine göre biraz daha
güneyde kaldığından sıcaklık ve güneşlenme gibi iklimsel faktörlerden daha fazla
yararlanabilmektedir. Bu durum ise bir yandan fazla miktarda toplam sıcaklık gereksinimi
bulunan tropik ve subtropik karakterli meyvelerin bu bölgede yetişebilmelerini
sağlamakta ve diğer yandan da hemen hemen tüm meyvelerde pazar açısından son
derece önemli olan erkenciliğe neden olmaktadır.
Toros dağlarının güney yamaçları ve etekleri ise badem gibi soğuklama ihtiyacı
kısmen düşük olan ve çok erken çiçek açtığı için ilkbahar geç donlarından büyük ölçüde
zarar gören meyveler rahatlıkla yetişebilmektedir.
Su Kaynakları
Su ürünleri yetiştiriciliği için kıyıları ve iç sularıyla ilde zengin bir kaynak
mevcuttur.
Hazır Fide Yetiştiriciliği
Antalya’da hazır fide yetiştiriciliğinin geçmişi eski değildir. İlk çalışmalar 1994-
1995 yıllarına dayanmaktadır. Başlangıçta bir adet olan firma sayısı 2002-2003 yılı
itibariyle 16 ya yükselmiştir. Çiftçilerimiz; otomatik, modern makinelerle uzman personel
nezaretinde sağlıklı, kalite kontrollü olarak yetiştirilen hazır fideyi tercih etmeye
başlamışlardır.
İlde bu sektörde faaliyet gösteren firmalar 2002 yılı toplam yıllık kapasiteleri
558.000.000 adet fidedir. Firmalar aynı yıl % 66’lık kapasite ile çalışarak 368.000.000
adet fide üretmişlerdir. Üretilen fidelerin büyük çoğunluğu il içinde tüketilmekle birlikte
bir kısmı ise Ege, Marmara Bölgesi ve çevre illerdeki talepleri karşılamıştır.
İlde 1999 yılından beri aşılı fide çalışmaları da başlamıştır.
Doğal Çiçek Soğanları
Manavgat, Alanya, Gazipaşa, Akseki, Gündoğmuş ve İbradı İlçelerinin dağ
271
köylerinde, yaylalarında doğal olarak yetişen ve ekonomik önemi olan birçok soğanlı,
rizomlu, yumrulu bitki çeşidi mevcuttur. Bu bitkilerden ekolojimizde yoğun olarak
bulunan özellikle Galanthus elwesii (kardelen), Eranthis hyemalis (sarı karçiçeği),
Anemone blanda (yoğurt çiçeği), Cyclamen cilicium ihracatta en büyük paya sahiptir.
Antalya İhracatçı Birlikleri'nden alınan ihracat kayıtlarına göre; Ülkemizden 2001
yılında 24.505.762 adet doğal çiçek soğanı ihraç edilmiş ve 1.248.599 Dolar gelir elde
edilmiştir. Diğer çiçek soğanı, kök, sürgün başı ve rizomlarında ihraç edilmesiyle birlikte
toplam çiçek soğanı 34.003.879 adet ve elde edilen gelir de 1.832.577 Dolardır.
Doku Kültürü Çalışmaları
Doku kültürü steril ve kontrollü şartlar altında yapılan doku ve organ
çalışmalarıdır. Doku kültürü dalları içerisinde pratikte en yaygın olarak kullanılan teknik
Meristem kültürü ve sürgün ucu tekniğidir. Meristem kültürü tekniği ile uzun yıllardan beri
virüsten ari bitki elde edilmeye başlanmıştır..
Ülkemizde özel firmalar, araştırma enstitüleri ve fakülteler bünyesinde faaliyet
gösteren bir çok doku kültürü laboratuvarı mevcuttur. İlde Serbest Bölgede 1998 yılında
yaklaşık 2,5 dekar alanda, kapasitesi 20.000.000 adet/yıl olan Hollanda ortaklı bir doku
kültürü laboratuvarı kurulmuş olup hem yurt içi hem yurt dışına fide göndermektedir.
Başta Gerbera, Hosta, Syngonium, Tradescantia, Hemerocallis, Pulmonaria, Geranium,
Kivi, Muz, Krizantem, Enginar gibi olmak üzere yaklaşık 800 türde doku kültürü
çalışmaları devam etmektedir.
İlde süs bitkileri fide ithalatının yoğun olarak yapılması üretim maliyetini
artırmaktadır. Doku kültürü laboratuarlarının desteklenmesi ve kapasitelerinin artırılması
ile ithalat azaltılacak ve fide ihracatı yapılabilecektir.
Tablo 152. Tarımsal Kaynaklar, Kurumsal Yapı ve Nüfus
Tanımlama Mevcut Durum Gelişme Potansiyeli
Tablo 153. Tarımsal Ürünler, Tarımsal Yapı ve Pazarlama
Tanımlama Mevcut Durum Fark
272
BÖLÜM 7. AMAÇ VE STRATEJİLERİN OLUŞTURULMASI
7.1. AMAÇLARIN BELİRLENMESİ
Antalya ili, tarımsal üretimde üretim değeri ve verimlilik ortalaması ülke
ortalamasının üzerinde olan illerimizden biridir. Ekolojik koşulların uygunluğu sebebiyle
ürün çeşitliliği fazla olup, ilde yetiştirilen ürünlerin pazarlama şansı gerek yurtiçi gerekse
yurtdışında yüksektir. Örtü-altı sebze ve subtropik meyveler gibi katma değeri yüksek
olan ürün üretiminin fazla olması nedeniyle, tarımsal gelir ve tarımın GSYİH içerisindeki
payı da ülke ortalamasına nispetle yüksektir. İlde tarımsal pazarlama sistemleri ve
örgütlenme yeterli olmasa bile, diğer birçok ile göre daha iyi durumdadır. İlde, Antbirlik,
pamuk ve narenciye alımı yapmakta ve aldığı ürünün önemli bir kısmını kendi tesislerinde
işlemektedir.
İlde tarımın yanında turizm sektörü özellikle son yıllarda önemli gelişme
göstermiştir. Bu durum, tarımsal ürünler için bir talep ve pazarlama şansı oluştururken,
aynı zamanda tarım ile turizm sektörü arasında özellikle tarım alanlarının kaybı yönünde
bir rekabete yol açmaktadır. Ayrıca son yıllarda ilin aldığı göç de önemli boyutlara
ulaşmıştır.
İlin Alt Bölgeler bazında bazı tarım ürünleri miktarı dikkate alınarak tarımsal
potansiyelin değerlendirilmesi sonucunda aşağıda verilen matris hazırlanmıştır. Matris'te:
1=en yüksek üretim miktarı, olmak üzere sırasıyla 2,3,4,5
- : ihmal edilebilir, değerleri ifade etmektedir.
Tablo 154. Bazı Tarımsal Ürünlerin Üretiminin Alt Bölgeler Bazında
Karşılaştırılması
Ürünler I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge
Domates 2 1 3 4 5 Hıyar 3 2 1 4 5 Biber 1 2 4 3 5 Buğday 3 1 4 2 5 Portakal 1 2 3 - - Patlıcan 1 2 3 4 5 Süt 3 1 4 2 5 Elma 2 3 4 1 5 Kavun 2 1 4 3 5 Karanfil - 1 - 2 - Kırmızı Et 3 1 4 2 5 Pamuk - 2 1 - - Muz (ha) - 2 1 - - Taze Fasülye 4 2 1 3 5 Mısır (Hasıl) 3 1 4 2 - Arpa 3 1 4 2 5 Mantar+Kompost 4 2 5 1 3 Armut 4 2 3 1 5 Nohut (Kuru) 2 4 3 1 - Limon 3 2 1 - - Zeytin 2 1 3 - 4
273
Tablo 155. Master Plan Stratejilerinin SWOT Analizi
Amaçlar Strateji Mevcut Durum Ve
Güçlü Yönü Zayıf Yönü Fırsatlar
Tehlikeler (Tehditler)
Verimlilik ve Gelir Artışı
Katma değeri yüksek ürünlere öncelik verilmesi
- İhracata dönük üretim yapılan örtü-altı alanlarda yılın her dönemi ürün elde edilmesi mümkündür. - Dış pazarın istediği çeşitler konusunda üretim yapılabilecek iklim şartları mevcuttur. - Türkiye’de çok sınırlı alanlarda
yetiştirilebilen ürünler için uygun agro-ekolojik koşullar mevcuttur.
- Zirai ilaç ve bitki gelişimini düzenleyici-lerin bilinçsiz kullanılması.
- Çiftçi eğitimi yapabilecek ve çiftçiyi bilgilendirebilecek özel ve resmi tarımsal kuruluşlar bulunması.
- Belirli ürünlerde sınırlı üretim sahalarının giderek tarım dışı kullanıma kayması
Üretimde verimlilik ve kalitenin arttırılması
- İlin iklim koşulları ve toprak yapısı 2. ve hatta 3. ürünün yetiştiriciliği için uygundur. Örtü-altında çift mahsül ürün yetiştiriciliği yapılabilmektedir. - İlde verimlilik değerleri Türkiye ortalaması üzerindedir. Belirli ürünlerde kalite standardizasyonuna erişilmiştir. - Konvansiyonel üretimde hibrit, kaliteli, hastalıklara dayanıklı ve sertifikalı tohumlar önemli ölçüde kullanılmaktadır. - Gen kaynağı Bölgemiz olan ürünler mevcuttur (Finike portakalı, Alanya dilimlisi, Gazipaşa Muzu, Honamlı Keçisi, Toroslarda tıbbi ve aromatik bitkiler,
doğal çiçek soğanları-galantus vb.). - İlin topografik yapısı daha çok küçük baş hayvan (keçi) yetiştiriciliğine uygundur. - Toroslarda göçer küçükbaş hayvancılık yaygın olarak yapılmaktadır. - İlde sebze tohumluk ıslahı, üretimi yapan kuruluşlar bulunmaktadır. - Hazır fide yetiştiriciliği yapan kuruluşlar çiftçilerin hizmetindedir.
- Yayım ve eğitim faaliyetlerinin yeterli olmaması - Özellikle Üreticide verimliliği artırıcı gayret eksikliği - Hayvancılığın ikincil üretim sektörü olarak görülmesi - Çiftçilerin alışkanlıklarından ve geleneksel yöntemlerinden kolay vazgeçmemeleri - Hayvancılık işletmelerinin küçük ölçekli ve dağınık olması sebebiyle hizmetin götürülmesinde güçlüklerle karşılaşılması - Kaliteli kaba yem üretiminin yetersizliği ve kesif yem
fiyatlarının yüksekliği - Hayvansal ürünlerde pazarlama ağının zayıflığı - Mera alanlarının yetersizliği - Damızlık üreten işletmelerin yetersizliği - Süt- yem fiyat paritesinin düzensizliği -Özel sektörde hayvancılık konusunda yeterli girişimcinin olmaması - Su ürünleri üretiminde
- İlde mevcut özel sektör tarım firmaları sayesinde verimli çeşitlerin tohum ve fide temininin kolay olması - Her tür teknoloji transferinin kullanılmaya hazır olması - İlde Ziraat Fakültesi ve Zirai Araştırma Enstitülerinin bulunması - Hayvancılıkta yatırımlar desteklenerek işletme modernizasyonunun sağlanabilmesi - Halen İlde Siyah-Alaca Süt Sığırı Yetiştiriciliği Birliğinin mevcut olması - Etkin örgütlenme ve pazarlama ağının kurulması
sayesinde üreticinin istikrarsızlıklardan zarar görmemesi. - Örtü-altında polinasyon amacıyla Bombus arısı kullanımının her geçen gün artması - Bodur anaçların kullanımıyla birim alana daha fazla bitki dikilmesinin mümkün olması ve kültürel işlemlerin kolaylaşması
Konvansiyonel üretimin yoğunlaşması sebebiyle, ürünlerde kimyasal kalıntı düzeyinin artması - Kimyasal kalıntılara bağlı olarak toprak kirliliğinin oluşması - Yem bitkileri ekilişinin azlığı sebebiyle, hayvancılık sektörünün gerilemesi - Örtü-altında ısıtma bedelinin yüksekliği ve ısıtmanın, sadece dondan korunmak
amacıyla yapılması - Pazar taleplerine uygun çeşitlerinin sınırlı düzeyde yetiştirilmesi - Eurepgap Protokolünün uygulanması için gerekli mevzuatın çıkarılmamış olması. - Sözleşmeli Üretim Modeli Mevzuatının uygulanabilir halde olmaması.
274
Amaçlar Strateji Mevcut Durum Ve
Güçlü Yönü Zayıf Yönü Fırsatlar
Tehlikeler (Tehditler)
Mevzuatın yoğunluğu ve girdi fiyatlarının yüksekliği - Sera ısıtmalarında daha ucuz maliyetle kullanılmak üzere doğalgazın İle getirilmemiş olması - Örtü-altında girdi maliyetlerinin yüksekliği - Sebze üretiminde kullanılan hibrit tohumların ithal edilmesi
Tarım-sanayi alt yapısının iyileştirilmesi ve entegrasyonunun sağlanması
-Tarımsal sanayiye hammadde temini noktasında İlde yeterli üretim vardır.
- İlde modern teknolojiyi kullanan sanayi tesislerinin azlığı
- Tarımsal sanayinde kullanılacak hammaddeler için çeşit zenginliğinin olması. - İlin turizm potansiyelinin yüksekliği sebebiyle pazarlama imkanının genişliği.
- Üretici Birliklerinin yeterli olmaması.
Pazarlama şartların iyileştirilmesi
- İlde üretilen ürünlerin büyük çoğunluğu İlçelerde mevcut hal komplekslerinde değerlendirilmektedir. - İlde yaş meyve sebze, süs bitkileri İhracatçı Birlikleri faaldir. - Sektörel dış ticaret ve uluslar arası çiçek ihracatçıları birliği kurulmuştur. - İlde üretim ve
ihracat yapan kuruluşlar bulunmaktadır. - İlde rezidü Laboratuarı bulunmaktadır.
- Pazarlama organizasyonları yetersiz. - İhracat şansı yüksek çeşitlerin (özellikle elmada) çiftçi tarafından kolay kabul görmemesi - Üretici örgütlenmesinin yeterli olmaması - Daha ucuz olan demiryolu taşımacılığı
imkanının İlde olmayışı - Markalaşmaya gidilmemiş olması - Ürün bazında Mezatların bulunmayışı
- Kurulacak olan Üretici ve Pazarlama Birlikleri ile tüm ürünlerde pazarlama ağının iyileştirilmesi. - Belirli sebze ve meyve türlerinde ihracat şansımızın yüksek olması - Hava ve denizyolu taşımacılığına işlerlik kazandırılması. - İhracatçı
firmaların yurtdışında bürolarının olması - Yeni Rezidü Laboratuarlarının kurulabilmesi
- Kesme çiçekçilikte olduğu gibi, yurtdışı pazarlarını belirli kişilerin tekeline geçmesi - Ürünlerin süper marketlere gidememesi
Yeni teknolojilerin kullanılması
- İşletme büyüklüklerinin optimal olmaması nedeniyle modern teknolojinin kullanılmasında sıkıntılar vardır.
- Modern teknoloji maliyetinin yüksek olması
- İlde Rezidü ve doku kültürü laboratuarlarının bulunması. - İlde topraksız tarım uygulamalarının yapılması. -Buharlı toprak sterilizasyonunun fideliklerde yapılabilir olması. - Aşılı fide üretiminin devreye
275
Amaçlar Strateji Mevcut Durum Ve
Güçlü Yönü Zayıf Yönü Fırsatlar
Tehlikeler (Tehditler)
girmesi ile nematoda dayalı anaçlar üzerinde üretim yapılabilmesi.
Sürdürülebilir tarım uygulamaları
Organik tarımın yaygınlaştırılması
-İlde organik tarım üretimi yapan bir ekoköy ve 11 ortaklı kooperatif mevcuttur. - Konvansiyonel tarımın yaygınlaşmadığı Alt Bölgeler mevcuttur
(IV ve V. Alt Bölgeler) - İl dışındaki Kontrol ve sertifikasyon kuruluşları ile üretici arasında güçlü iletişim kurulmamıştır.
- Pazar imkanının hali hazırda kısıtlı olması - Ürünlerin satış fiyatının pahalı olması - ülkemizde Organik ürün
tüketici alışkanlığın yeterli düzeyde olmaması - Örtü-altı yetiştiriciliğinin yaygın olduğu sahil bandındaki bölgelerde kirlenme sebebiyle organik üretim imkanının kısıtlılığı. - İlde Organik tarımla ilgili eğitim ve yayım yetersizdir. -İlde kontrol ve sertifikasyonunun bulunmaması, sertifikasyon bedelinin yüksekliği
- A.B. Ülkelerinde organik tarım ürünlerine talebin fazla olması - Meraya dayalı yapılan keçi yetiştiriciliğinin Toroslarda yaygın
oluşu - Konvansiyonel tarımın girmediği alt bölgelerin tarımsal potansiyelinin değerlendirilmesi. - Hali hazırda organik olarak üretimi yapılan ürünlerin bu etiketle pazara sunulma imkanı elde etmesi ve değer kazanması.
- Ürün miktarının düşmesi -Ürünlerin Pazar bulamama riskinin olması.
- Organik ürün tüketim alışkanlığının yerleşik olması.
Hayvan sağlığının korunması
- İlde mevcut hayvan hareketleri iyi takip edilmektedir. - Havyan aşılama programları etkin şekilde yapılmaktadır. - Soykütüğü ve kayıt sistemleri başarılı bir şekilde yürütülmektedir.
- İhbarlı hastalıklar hızlı müdahale ile söndürülmektedir.
Bitki-toprak-çevre kirliliğinin önlenmesi
- İhraç edilen ürünlerde kalıntı miktarının yüksekliği, kontrollü üretimin önemini artırmıştır.
- Pestisit atık depolama tesislerinin bulunmayışı. - Konvansiyonel tarımda yoğun ilaç ve gübre kullanımı.
Doğal kaynakların etkin kullanılması
- Araziler. kabiliyet ve sınıfları dikkate alınarak kullanılmaya çalışılmaktadır. - Yıllık güneşli gün sayısın fazlalığı günlük güneşlenme süresinin uzunluğuna bağlı olarak örtü-altı üretimi gelişmiştir. - 1. ve 2. derecede
- Kadastro işlemlerinin tamamlanmaması nedeniyle mera yönetiminin zayıf olması - Modern tarım tekniklerinin kullanılmayışına bağlı olarak ürüne uygun
- Yatırımcı resmi kuruluşların sulama projeleriyle tarıma sürekli destek vermesi - İlde yüksek debili dere ve akarsuların bulunması - Su ürünleri yetiştiriciliği için uygun deniz
- Arazi rantının yüksek olması nedeniyle tarım arazilerinin tarım dışı kullanıma kayması - Doğal kaynakların,
276
Amaçlar Strateji Mevcut Durum Ve
Güçlü Yönü Zayıf Yönü Fırsatlar
Tehlikeler (Tehditler)
kaliteli sulama suyu kaynakları mevcuttur ve sulama sularında alkalilik- tuzluluk problemi yoktur. - İl sulak alanlar bakımından zengindir
sulama sistemleri seçiminin yapılamaması - Miras Hukukundan kaynaklanan biçimde tarım topraklarının sürekli parçalanması
sahalarının bulunması
rantından dolayı tarım yerine turizm sektörüne tahsis edilmesi
İlin ekolojik yapısıyla ilişkisi
- İle özgü subtropik ürünler yetişmektedir. - Örtü-altı ve açık
alanlar, sebze ve süs bitkisi yetiştiriciliğine uygundur.
- Üretiminin artırılması ve sanayisinin geliştirilmesi
mümkün ürün çeşidinin bol olması
Kırsal kalkınma
Kırsal göçün ve kırsal işsizliğin önlenmesi
- Örtü-altı tarımın yoğun yapıldığı yöreler, ucuz işgücü temini için diğer illerden göç almaktadır. - Tarım sektöründe çalışan işçilerin kalifiye olmaması nedeniyle kalitede düşme meydana gelmektedir.
- Turizmin yaygınlaştığı kıyı bandına turizm sezonu boyunca işgücü kaçışı olması
- Yetiştirici organizasyonları ve sözleşmeli üretim modelinin uygulanması ile kırsal istihdam sağlanması. - Tarımsal gelirin artışıyla kırsal göçün önlenmesi.
Kırsal turizmin geliştirilmesi
- İlde kırsal turizm alanları bulunmaktadır.
- Turizm Bakanlığının bu konuya ilgi göstermemesi ve yeterince yatırım yapmaması
- Eko köylerin oluşturulması
Tarım topraklarının muhafazası
- Tarım arazilerinin tarım dışına kaymasının önlenmesi için tarımsal etüd çalışmaları yapılmaktadır.
- Arazi Kullanımı ve Toprak Koruma Kanunun bulunmaması - Miras hukuku ile tarım arazilerinin parçalanması - Tarım arazilerinin imara açılması - Tarım alanlarının turizm sahaları içerisinde kalması sebebiyle arazi değerlerinin çok yükselmesi - Rantın yüksek olması sebebiyle tarımsal faaliyetten vazgeçilmesi
- Tarımda verimliliğin artırılması. - Katma değeri yüksek tarımsal ürünlerin yetiştirilmesi. - Yasal değişikliklerle işletmelerin ekonomik büyüklüğünün tesbit edilmesi ve toplulaştırma çalışmalarının yürütülmesi.
- Turizm sektörünün baskısı
277
BÖLÜM 8. PROJE VE PROGRAMLARIN BELİRLENMESİ
8.1. İLDE YEREL İDARELER TARAFINDAN UYGULANAN PROJELER
İl Özel İdaresi desteği ile Antalya Tarım İl Müdürlüğünce İlde yürütülen projeler
aşağıda sıralanmıştır.
Eğitim ve Yayımı Güçlendirme Projesi
Müdürlüğümüzce; Araştırma kuruluşları ve Fakülteler aracılığıyla tarımdaki
teknolojik gelişmeleri ilçeye ilçeden KGTM’ ne ve KGTM’ lerince de köylerindeki çiftçilere
anında aktarabilmek amacıyla görsel ve yazılı bilgi ve belgelerin hazırlanabilmesi için bu
malzemelerin alımına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu proje kapsamında 1992-2002 yılları
arasında 22 adet Bilgisayar ve donanımı, 6 adet slayt makinası,18 adet PH ve Ec Metre,
12 adetToprak Tahlil Seti, 12 adet Higrometre ve Termometre ve 1 adet Baskı Makinası
alımı yapılarak Bölge üreticilerinin tarımsal alandaki gelişmelerden bilgilendirilmesi
sağlanmıştır.
Hayvancılığı Geliştirme Projesi
İlin özellikle yayla ilçelerinin dağ köylerinde ikamet eden arazi varlığı kısıtlı ve
ekonomik durumu iyi olmayan çiftçilerin ekonomik durumlarını iyileştirmek amacıyla
Müdürlüğümüzce açılan fenni arıcılık kursunu başarı ile bitiren çiftçilere 1995-2001 yılları
arasında toplam 5930 adet arılı kovan verilerek bölgemizde teknik arıcılığın gelişmesi
sağlanmıştır.1999-2001 yıllarında toplam 1810 adet kafkas ırkı ana arı dağıtılarak mevcut
arı ırkının ıslahına yönelik çalışma yapılmıştır.
2002 yılında İbradı İlçesinin Başlar Köyü Eynis Ovasındaki tarım arazilerinde
büyük tahribat yapan Çekirgeye karşı yapılan kimyasal mücadeleye ek olarak, Biyolojik
mücadele ile de Çekirge zararını Hindi Palazı dağıtımı ile asgariye indirmek amaçlanmış
ve 5000 adet Hindi Palazı, 6000 kg büyütme ve geliştirme yemi verilmiştir.
2002 yılında Merkez İlçe Üçoluk Vadisi, Akseki, ibradı ve Gündoğmuş İlçelerinde,
hayvancılığı geliştirme projesi kapsamında mevcut Holstein Irkı Süt sığırlarının
tohumlanması ile ilgili olarak yapılan projede kullanılmak üzere 3000 doz dondurulmuş
boğa sperması, 4.000 adet tohumlama eldiveni- Pistole kılıfı ve 2.400 litre sıvı azot gazı
alınarak ıslah çalışmalarında kullanılmaktadır. Bu Proje devam etmektedir.
2002 yılında Kuzu Semirtme Projesi kapsamında Merkez İlçeye bağlı Ahırtaş ve
Üçoluk Köylerindeki üreticilere 3000 kg koyun yemi, 500 kg kuzu başlangıç ve 1000 kg
kuzu büyütme yemi ve 9000 kg kuru yonca temin edilerek bölgedeki erken kuzu
kesiminin önlenmesi ve döl veriminin artışı sağlanmıştır.
1991-1992 tarihlerinde 69 adet damızlık teke dağıtılarak, 2001 yılında 100 adet
damızlık koç dağıtımı sağlanarak yöredeki mevcut sürü ırkının ıslahına yönelik çalışmalar
yapılmış olup bu çalışmalara devam edilmektedir.
Yabani Ağaç Aşılama Projesi
2001-2002 yıllarında Merkez, Kale, Kaş ve Serik ilçelerinin Köyleri hudutları
dahilinde mevcut bulunan zeytin ağaçlarına 165.000 adet zeytin, 2000-2002 yılları
arasında 68.750 adet antep fıstığı ekonomik değeri ve pazar değeri yüksek olan
çeşitlerden temin edilen aşı gözü ile aşılanarak üretime kazandırılmıştır. Böylece yöre
çiftçisinin ekonomik durumlarının iyileştirilmesi amacıyla, aşı ustası çalıştırılması, aşı gözü
ve aşı malzemelerinin alımı programlanıp gerçekleşmiştir.
Hayvan Hastalık ve Zararlıları ile Mücadele Projesi
Merkez ve diğer ilçelerde mevcut olan 128.790 Büyükbaş hayvan ile 858.790 adet
278
Küçükbaş hayvanlarda sıkça görülen bulaşıcı hastalıkları kontrol altına almak amacıyla
yapılması gereken aşılamalarda kullanılmak üzere hijyenik malzeme, dezenfektan
maddesi Antiparaziter ilaç ve aşı alımı programlanmıştır. Ayrıca acil durumlarda ilk
müdahale ve tedaviye yönelik de hayvan hastanesi kurulması programlanmıştır.Bu proje
kapsamında hayvan sağlığında kullanılacak malzeme alınmıştır.
Yüksek Sistem Bağ Tesis Projesi
İlde 1990 yılından itibaren uygulamaya konulan bu projeli çalışma ile her yıl artan
oranda yüksek telli terbiye sistemli kapama bağ tesisleri yapılmıştır. 2002 yılı sonuna
kadar 1654 dekar yüksek sistem telli bağ tesisi kurularak bu sistemin İlde gelişimi
sağlanmıştır.
Meyve Üretimini Geliştirme Projesi
Bu başlık altında 15 ilçe, 238 köyde 8.322 da. alanda kapama bahçe tesisi için aşılı
meyve fidanı alınarak yöre üreticilerine dağıtımı yapılmıştır. Bu çalışmalarla Antalya İlçe
ve köylerinde meyveciliği teşvik ve geliştirmek amacıyla ilin meyve üretiminin artırılarak
ekonomiye önemli ölçüde katkı sağlanması amacıyla bu proje gerçekleştirilmiştir. Meyve
bahçesi tesisi projeleri yeni dönem programında da yer almaktadır.
1996-1999 yılları arasında Virüssüz portakal fidanı (Washington, Valencia,
Karalimon ve İnterdonat çeşitleri) dağıtımı yapılarak toplam 1917 da. sahada narenciye
bahçesi tesisi kurulmuştur.
Üzümsü Bitkileri Geliştirme Projesi
2001 yılında Akseki, Gündoğmuş, Gazipaşa ve Korkuteli ilçelerinde 10’ar dekar
Ahududu ve Böğürtlen bahçe tesisi kurularak küçük aile işletmelerinde fazla yatırıma
gerek kalmadan aile işgücüyle iyi bir kazanç sağlanması amaçlanmıştır.
Tıbbi ve Itri Bitkiler (Demonstrasyon) Projesi
Günümüzde sentetik ilaçların yan etkilerinin insan sağlığını olumsuz yönde
etkilemesi tıbbi ve ıtri bitkilerinden Kekik ve Kaparinin önemi günden güne arttırmaktadır.
Dünya nüfusunun hızla artması Endüstrileşme her ne kadar sentetik ilaçların kullanımını
ön plana çıkarmakta ise de, bu gün bütün gelişmiş toplumlarda doğaya dönüş
başlamıştır. Kekik ve Kapari aynı zamanda çok yıllık maki formunda olup, iyi bir örtü
bitkisi ve kazık kök sistemine sahip oldukları için de toprak Erozyonunu önlemede
kullanılan en önemli bitki türleridir. Bu bitkilerde kaparinin tomurcukları gıda sanayisinde
salamura,gerekse konserve olarak işlenerek ihraç edilmektedir.Kekik ise ilaç, boya
sanayisinde ve değişik aksamlarının ihracat materyali olarak kullanılması sonucu her yıl
doğadan bilinçsizce sökülmektedir. Bu da materyalin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya
kalmasına neden olmaktadır.
Sonuç olarak; Bölgemizde yoğun bir şekilde bulunan bu bitkilerin doğadan
kaybolmasını önlemek amacıyla kültüre alınarak üretimlerinin yapılmasının uygun olacağı
düşüncesiyle 2001-2002 yıllarında 1.300 dekar kekik ve 2002 yılında 15 dekar alanda
kapari tesisi edilerek demonstrasyon çalışması yapılmıştır.
Kültür Mantarı Üretimini Geliştirme Projesi
Gündoğmuş ilçesinin köylerinde 8 Adet Mantar İşletmesi, 2001 yılında yaşanan
ekonomik krizden dolayı bankalardan işletme kredisi temin edemediklerinden, küçük
çaptaki bu aile işletmelerinin desteklenmesi için bir defaya mahsus olmak üzere Kompost
- Torf alımı yapılarak üreticiye verilmiştir.
Yem Bitkileri Üretimini Geliştirme Projesi
İlde mevcut olan Büyükbaş ve Küçükbaş hayvanların kaba yem ihtiyaçları
çiftçilerimiz tarafından üretildiği zaman daha ekonomik olacağından, ekonomik durumu iyi
279
olmayan çiftçilerimize, hayvanlarının kaba yem ihtiyaçlarını karşılamak için, bedelsiz
yonca, korunga, adi fiğ, macar fiğ, sudan otu ve silajlık mısır tohumlarının dağıtımı
yapılarak 11.762 dekar tesis kurulmuştur.
Köy Halıcılık Projesi
Merkez, Gazipaşa ve Gündoğmuş İlçelerinin kırsal kesiminde yaşayan çiftçi
ailelerinin ekonomik durumlarını iyileştirmek amacıyla 50 adet halı tezgahı ve ipi
verilmiştir.
Bitki Koruma Hizmetleri
Elmalı, Korkuteli ve Kaş İlçelerindeki meyve ağaçlarının Karaleke hastalığı ve iç
kurdu zararlısına karşı mücadelede, 15 adet Bilgisayarlı Erken Uyarı İstasyonu
kurulmuştur. Ayrıca, bitki koruma hizmetlerinde kullanılmak üzere, 2000 yılında 25 adet
Motorlu Sırt Atomizeri ve 10 adet Sırt Pülverizatörü (mekanik) ve 8 adet Binoküler
alınmıştır.
Biyolojik Mücadele Projesi
Narenciye bahçelerinde sıkça görülen Narenciye Unlu Bitine karşı, Narenciye ve
Seracılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde faydalı böcek (Parazitod ve Predatörler)
üretiminde kullanılmak üzere 2000-2002 yıllarında 47 ton patates (İlano, Granula ve
Molfano) alımı sağlanmıştır.
Tarımsal Amaçlı Destekleme ve Teşvik Müsabakaları
Merkez ve ilçelerin köylerinde projelerin yürütülmesini kolaylaştırmak ve
özendirmek için yapılan demonstrasyon çalışmalarının tanıtımı için; üzüm, bal, buzağı,
kekik, erken kuzu kesimi konularında tarla günü, sergi, fuar ve festival gibi etkinliklerde
düzenlenen müsabakalarda dereceye giren üreticilere ödül olarak çeşitli malzeme yardımı
yapılmıştır.
Makine ve Techizat Alımı
1996 yılında 1 mısır kurutma makinası, 1991-2000 yılları arasında 8 adet tohum
temizlemek için Selektör, 2000 yılında 1 kamyon, 1992-2000 yılları arasında 11 adet Silaj
Makinası, 2000 yılında 1 adet Sap Parçalama Makinası ve 3 adet Toprak Burgusu ve 2002
yılında 1 adet Rotovatör alınarak tarımsal mekanizasyon çalışmalarında kullanılmaktadır.
Sonuç olarak; 1991 yılından 2002 yılı sonuna kadar, İl Özel İdaresi kaynağından
1.676.479.000.000 TL harcama gerçekleşmiştir.
8.2. İLDE UYGULANAN T.K.B. KAYNAKLI ÜLKESEL PROJELER
Çayır Mera Yem Bitkileri ve Hayvancılığı Geliştirme Projesi
2006 yılına kadar uygulanması planlanan bu proje 1991 yılında 18 ilde başlamış ve
tüm illerde uygulanır hale getirilmiştir. Projenin amacı yem bitkileri ekilişlerinin
arttırılarak kaliteli kaba yem açığının giderilmesi ve meralar üzerindeki baskıyı azaltmak
için silaj yapımını teşvik etmektir. Ayrıca ıslah programları ile kültür ırkı hayvancılığın
teşvik edilmesi planlanmıştır.
Uygulama safhasında silaj makinası alımı, boğa barınağı yapımı, damızlık boğa
alımı, suni tohumlama uygulamaları ve yem bitkileri tohumu desteği yapılmaktadır.
Tablo 156. Suni Tohumlama Desteklemeleri
Yıllar Üretici Sayısı Hayvan Sayısı Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
280
Yıllar Üretici Sayısı Hayvan Sayısı Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
2001 821 1.245 4.074
2002 67 129 736
Hayvancılığın Desteklenmesi İle İlgili Bakanlar Kurulu Kararı
Gereğince Uygulanan Projeler
Bu kararnamenin amacı; Türkiye hayvancılığının geliştirilmesi ve hayvansal
üretimin artırılması maksadı ile kaliteli kaba yem açığının giderilmesi ve yem bitkileri
üretiminin teşvik edilmesi, ayrıca genetik ıslahın yaygın hale getirilmesi, soy kütüğü
kayıtlarının tutulması ve belgeli damızlık kullanımının teşvik edilmesidir.
İlde yapılan destekler aşağıdaki Tablolardan incelenebilir.
Tablo 157. Çayır Mera Yem Bitkileri Desteklemeleri
Yıllar Onaylanan Proje
Sayısı Üretim Alan (da)
Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
2000 5 348 2.166
2001 55 3.382 51.640
2002 132 7.328 176.443
Tablo 158. Besi Hayvanı Desteklemeleri
Yıllar Üretici Sayısı Hayvan Sayısı Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
2000 546 5.819 120.453
2001 270 4.568 91.360
Tablo 159. Damızlık Hayvan Desteklemeleri
Yıllar Üretici Sayısı Hayvan Sayısı Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
2001 12 108 23.880
2002 55 217 26.460
Ön Soy Kütüğü Projesi
Bu proje ile tüm sığırların kayıt altına alınması ve suni tohumlama yapılan hayvanların
tümünü kayıt altına alması amaçlanmaktadır. Eylül 2000’ den itibaren suni tohumlama
işleri Holstein Damızlık Sığır Yetiştiricileri birliğine devredilmiştir Özel sektör tarafından
yapılmakta olan suni tohumlama faaliyetleri bu proje ile denetlenmektedir. 2002 yıl sonu itibariyle Antalya ilinde 18.791 işletmede 31.396 baş hayvan kayıt altına alınmıştır.
Tablo 160. Süt Teşvik Desteklemeleri
Yıllar İşletme Sayısı Süt Miktarı (lt) Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
2000 37 63.792.000 637.920
2001 37 65.100.000 651.000
2002 37 88.356.000 1.767.120
Mera Islahı ve Amenajmanı Projeleri
Bu projelerle İllerde Mera Kanunu gereğince tespit ve tahdit işlemleri
tamamlanmış olan meraların ıslah edilmesi amaçlanmıştır. Bu projelerin bedelinin tamamı
281
Mera Fonu tarafından karşılanmakta olup Antalya İlinde 102.660 da tahdit ve 12.335 da
alanda tesbit çalışmaları tamamlanmıştır.
Pamuk Destekleme Prim Uygulamaları
Bu proje ile ilgili değerler aşağıdaki Tablodan irdelenebilir.
Tablo 161. Pamuk Destekleme Prim Uygulamaları
Yıllar Üretici Sayısı
Ekim Alanı (da)
Üretim (ton)
Prim/kg Ödenen Prim Tutarı
2000 9.019
171.532 50.342.384 12 cent 6.041.086 $
2001 7.304
118.829
35.866.621 9 cent 3.227.995 $
2002 4.358 60.071 25.152.521 70.000 TL 1.698.958.017.000 TL
ÇKS ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi
2000 yılında Çiftçilere Yönelik “Doğrudan Gelir Desteği” uygulaması yönünde pilot
proje uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, bu proje 2001 yılından başlamak üzere 5
yıllık süre ile ülke genelinde uygulanmaya başlanmıştır ve 200 dekardan büyük araziye
sahip çiftçiler sadece 200 dekar için ödemeden yararlandırılmıştır. 2002 yılı
uygulamasında bu sınır 500 dekara çıkartılmıştır. Her yıl dekar başına yapılan destek
ödemesi hükümet programı çerçevesinde güncelleştirilmektedir.
Tablo 162. ÇKS ve Doğrudan Gelir Desteği Gerçekleşme Değerleri
Yıllar Çiftçi Sayısı Alan Toplamı
(da)
Desteğe Tabi Alan Toplamı
(da)
Destekleme Tutarı (Milyon TL)
2001 26.390 1.012.391,925 1.011.423,398 13.654.215
2002 42.272 1.644.959,674 1.642.039,719 22.167.536
8.3. İLDE UYGULANAN SULAMA PROJELERİ
8.3.1. Mevcut Sulama Suyu Yatırımları
DSİ tarafından yapılmış olan ve halen işletmede bulunan sulama suyu projeleri
aşağıya listelenmiştir.
Tablo 163. Büyük Su İşleri
Sıra no Proje Alan (ha)
1 Varsak Projesi 3.472
2 Düden Projesi 6.533
3 Korkuteli Projesi 5.986
4 Aşağı Aksu I. Merhale Projesi 15.323
5 Aşağı Aksu II. Merhale Projesi 11 904 / 12.400
6 Aşağı Köprüçay Projesi 24.420
7 Manavgat-Ulualan Projesi 1.635
8 Manavgat-Sağ Sahil Projesi 8.966
9 Alara-Sağ Sahil Projesi 1.545
10 Alara-Sol Sahil Projesi 2.600
11 Alanya-Dim Projesi 1.350
12 Finike Projesi 10.923
282
Sıra no Proje Alan (ha)
13 Köprüçay Şebeke İçi Sahası Projesi 859
14 Gazipaşa Projesi 2.085
Toplam 97.601
Tablo 164. Küçük Su İşleri
Sıra no Proje Alan (ha)
1 Manavgat Taşağıl Çardak Sulaması 300
2 Merkez-Yeniköy Sulaması 2 500
3 Elmalı Pompaj Sulaması 650
4 Manavgat-Beşkonak-Değirmenözü Sul. 115
5 Beşkonak-Karabük Sulaması 140
6 Kemer-Ağva Sulaması 1 150
7 Kemer-Tekirova Sulaması 282
8 Elmalı-Mursal Pompaj Sulaması 1 620
9 Manavgat.-Taşağıl,Sağırin Ov. Pom.Sul. 750
10 (*)Kale (Demre) Ovası Sulaması 650
11 Elmalı-Kışla Köyü. Pompaj Sulaması 300
12 Elmalı-İslamlar,Baranda Göleti ve Sulaması 500
13 Korkuteli Kozağacı Göleti ve Sulaması 555
14 Korkuteli-K.köy Dikenli Göleti ve Sulaması 300
15 Merkez-Boğaçay Sulaması 3 261
16 Kaş Palamut Köyü Pompaj Sulaması 376
17 Merkez-Ekşili Göleti ve Sulaması 127
18 Korkuteli-Yeşilyayla Köyü Sulaması 133
19 Serik-Bucak,Karataş,Akbaş Pompaj Sulaması 1 350
20 Korkuteli-Yelten Göleti Sulaması 160
21 Manavgat-Beşkonak Sulaması 339
22 Mrk. Kömürcüler, Çıplaklı, Başköy, Odabaşı, Kirişçiler Köyü Sulaması
1 465
23 Mekez.Kızıllı Köyü Pompaj Sulaması 846
24 Kaş-Cavdır Pompaj Sulaması 743
25 Kaş-Üzümlü Pompaj Sulaması 200/371
26 Manavgat-Değirmenözü Çaltepe Sulaması 200/730
Toplam 19.012
Tablo 165. Yeraltı Sulamaları
Sıra no Proje Alan (ha)
1 Merkez-Kovanlık Sulaması 1.191
2 Merkez-Karataş Sulaması 600
3 Merkez-Ilıca Sulaması 590
4 Merkez-Çakırlar Sulaması 420
5 Merkez-Çığlık Sulaması 200
6 Elmalı-Çobanisa Sulaması 110
7 Elmalı-Çukurelma Sulaması 100
8 Elmalı-Geçit Sulaması 100
9 Elmalı-Kuzköy Sulaması 100
10 Kale-Alakent Sulaması 760
11 Kale-Köşkerler Sulaması 450
12 Korkuteli-Bozova Sulaması 500
13 Korkuteli-Çomaklı Sulaması 490
14 Korkuteli Belen Sulaması 190
15 Korkuteli Garipçe Sulaması 220
16 Korkuteli Yelten Sulaması 100
17 Korkuteli Gümüşlü Sulaması 200
283
Sıra no Proje Alan (ha)
18 Korkuteli Kızılcadağ Sulaması 100
19 Manavgat-Karacalar Sulaması 510
20 Manavgat-Hacıobası Sulaması 70
Toplam 7.001
Kaynak://www.dsi.gov.tr
8.4. STRATEJİLER DOĞRULTUSUNDA PROJE ÖNERİLERİ
Öncelikli Kalkınma Amaçları (Stratejiler)
1. Verimlilik ve Gelir Artışı a) Katma değeri yüksek ürünlere öncelik verilmesi
b) Üretimde verimlilik ve kalitenin artırılması
c) Tarım-Sanayi entegrasyonunun sağlanması
d) Tarım-Sanayi altyapısının iyileştirilmesi
e) Pazarlama şartlarının iyileştirilmesi
f) Yeni teknolojilerin kullanılması
2. Sürdürülebilir Tarım Uygulamaları a) Ekolojik tarımın yaygınlaştırılması
b) Hayvan sağlığının korunması
c) Bitki-Toprak-Çevre kirliliğinin önlenmesi
d) Doğal kaynakların etkin kullanılması
e) İlin ekolojik yapısı ile ilişkisi
3. Kırsal Kalkınma a) Kırsal göçün önlenmesi
b) Kırsal işsizliğin önlenmesi
c) Kırsal turizmin geliştirilmesi
d) Tarım topraklarının muhafazası
Proje-Program – Strateji İlişkisi
0 – İlişkisiz
1 – Çok az ilişkili
2 – Az ilişkili
3 – Orta derecede ilişkili
4 – İyi derecede ilişkili
5 – Çok iyi derecede ilişkili
8.4.1. Birleştirilmiş Proje Önerileri Sıralaması
8.4.1.1. Tarımsal Üretim Projeleri
Ekonomik Ömrünü Tamamlamış Narenciye Bahçelerinin Sökülerek Virüsten Ari
284
Fidanlarla Yeni Tesislerin Kurulması Projesi
Tohumculuğu (Sebze) Geliştirme Projesi
Örtü Altında Muz Üretimi Projesi
Entegre Süt Sığırcılığı Projesi
Yem Bitkileri Üretimini Geliştirme Projesi
Bombus Arısı Yetiştiriciliği Projesi
Bodur Elma Üretimi Projesi
Off-shore Orkinos Yetiştiriciliği Projesi
Ağ Kafeste Çipura-Levrek Yetiştiriciliği Projesi
Kültür Mantarı Üretimini Geliştirme ve Yaygınlaştırma Projesi
Bodur Kiraz Üretimi Projesi
Dış Mekan Süs Bitkileri Fidan Üretim Projesi
Bal Arısı Yetiştiriciliği Projesi
Mısır Üretimini Geliştirme Projesi
Makarnalık Buğday Üretimini Artırma Projesi
Ekmeklik Buğday Üretimini Artırma Projesi
Avokado Üretimi Projesi
Alabalık Yetiştiricilik Projesi
İncir Yetiştiriciliğinin Yaygınlaştırılması Projesi
Tıbbi ve Aromatik Bitkilerin Üretimi Projesi
Organik Tarımın Yaygınlaştırılması Projesi
Organik Keçi Ürünleri Elde Etme Projesi
Ceviz Üretimini Geliştirme Projesi
Doğal Çiçek Soğanları Üretim Projesi
Yayla Çiçekçiliğini Geliştirme Projesi
Doğal Meraların Islahı Projesi
Tatlı Patates Üretimini Geliştirme Projesi
Ahududu, Böğürtlen Üretimini Geliştirme Projesi
Kestane Üretimini Geliştirme Projesi
Yemlik Ve Maltlık Arpa Üretimini Artırma Projesi
İpek Böceği Yetiştiriciliği Projesi Karides Üretim Projesi
8.4.1.2. Tarımsal Sanayi Projeleri
Sebze İşleme Sanayinin Kurulması Projesi
Narenciye ve Nar Suyu İşleme Tesisi Projesi
Tasnif, Paketleme Ve Soğuk Hava Tesislerinin Kurulması Projesi
Zeytin Ve Zeytinyağı İşleme Tesisi Projesi
Elmada Tasnifleme Ünitesi Tesisi Projesi
Cevizli – Bademli Tatlı Sucuk İşleme Tesisi
Kültür Mantarı İşleme Tesisi Projesi
Muz Sarartma Ve Ambalajlama Tesisi
Soğuk Hava Depolarının Modernizasyonu Projesi
Tıbbi Ve Aromatik Bitkilerin İşlenmesi Projesi Şaraplık Üzüm Üretiminin Ve Sanayisinin Geliştirme Projesi
8.4.1.3. Tarımsal Organizasyon ve Örgütlenme Projeleri
Üretici Birliklerinin Kurulmasına Destek Projesi
285
Sözleşmeli Üretim Modelinin Yaygınlaştırılması Projesi Uluslararası Süs Bitkileri Mezat Projesi
8.4.1.4. Tarımsal Destek Projeleri
EUREPGAP Protokolünün Benimsenmesi Projesi (Bakanlıkça Yönetmeliklerin
Çıkarılması ve Taşra Yapılanmasının Sağlanması) Sözleşmeli Üretimde Eğitim Ve Yayım Projesi
Rezidü Laboratuarının Geliştirilmesi Projesi
Sera Yapım Tekniklerinin Geliştirilmesi Projesi
Örtü Altında Bombus Arısı Kullanımının Yaygınlaştırılması Projesi
Ürün Ve Ekolojiye Uygun İlaçlama Tekniğinin Geliştirilmesi Projesi
Yağlı Tohumlu Bitkilerin Üretimini Teşvik Etmek Üzere Uygulanan Prim
Sisteminin Devam Etmesi Projesi
Yağlı Tohumlu Bitkilerin Üretimine Yönelik Çiftçi Eğitim Projesi
Organik Tarıma Yönelik Çiftçi Eğitimi
Büyükbaş Hayvancılık İşletmelerinin Modernizasyonu (Açıkta Besi Sığırcılığı)
Keçi Islahı Projesi
Büyükbaş Hayvan Islahı Projesi
Koyun Islahı Projesi
Örtü-Altı Kesme Çiçek Anaçlık Ve Köklendirme Tesisi Projesi
Yağlı Tohumlu Bitkilerde Araştırma Ve Çeşit Geliştirme Çalışmalarının
Desteklenmesi Projesi
Doku Kültürü Laboratuarının Kurulması Projesi
İl Balık Hali Ve Pazarı Tesisi
Süs Bitkileri Araştırma Geliştirme Projesi
Bölgemizin Ekolojisine Uygun Yüksek Verimli Pamuk Çeşitlerinin Geliştirilmesi
Projesi
Pestisit Atık Ve Ambalajlarını Depolama Projesi
Balıkçı Barınağı Yapılması
Hava Yolu Taşımacılığının Desteklenmesi Projesi
Renkli Pamuk Geliştirme İmkanlarının Araştırılması Projesi
Buharla Toprak Sterilizasyonunun Teşvik Edilmesi Projesi
Topraksız Tarım Uygulamalarının Geliştirilmesi Projesi
286
8.4.2. Tarımsal Üretim Projeleri
Ekonomik Ömrünü Tamamlamış Narenciye Bahçelerinin Sökülerek Virüsten Ari
Fidanlarla Yeni Tesislerin Kurulması Projesi
Amaç: Üretimden düşmüş yaşlı bahçelerin gençleştirilerek yeniden üretime kazandırılmasını
sağlamak.
Uygulama: Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü ile işbirliği yaparak yeni tesis
edilecek turunçgil bahçelerinde birim alana verimde önemli artışlar sağlayan yarı sık dikim ve
sık dikim teknikleri uygulamaya konulacaktır. İl Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı
alınarak fidan dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler.
Açıklama: Dünya turunçgil ticaretinde önemli rakiplerimiz olan İspanya, İtalya ve
Yunanistan’da Üretimin marjinal sınırlarına varılmıştır. Ülkemiz ise dış pazarın talep ettiği
çeşitlere yönelik yeni plantasyonlar oluşturmada hâla önemli bir potansiyele sahiptir. Bu
projeyle, İlde önemli potansiyeli olan turunçgil tarımının, özellikle portakal üretiminin
geliştirilmesi ve verimin artırılması sağlanacaktır.
Kaynak: İl Özel İdaresi, Özel sektör.
Tohumculuğu (Sebze) Geliştirme Projesi
Amaç: Sebze üretiminde ağırlıklı olarak hibrit tohum kullanılması, kullanılan bu tohumların
ithal edilmesi ve üretimin alt yapısı olması nedeniyle tohumculuk sektörünün desteklenmesi
sağlanacaktır.
Uygulama: Çıkarılacak Çeşit Koruma Kanunu kapsamında, İldeki firmalar, patent hakkını
ödeyerek, hibrit tohum ithali yerine, sadece ana-baba hatlarının ithalini yapacak ve bu
suretle tohumluk üretimi yurtiçinde gerçekleştirilecektir.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Tohum ıslah çalışmalarının uzun süreli ve yatırım masraflarının hali hazırda çok
yüksek olması, kuruluşların yurtiçi tohum üretimini kısıtlamaktadır. Ülkemizde ıslahçı
haklarını garanti altına alan Çeşit Koruma Kanunu’nun henüz çıkmayışı, çeşit sahibi yurt dışı
kuruluşların özellikle hibrit çeşitlerde üretim lisansı verme yerine daha çok her yıl hibrit
tohum satmayı yeğlemelerine neden olmaktadır. Çeşit Koruma Kanunu’nun çıkartılması ve
patent hakkının korunması için gerekli yasal düzenlemelere hız verilmesi gerekmektedir.
Kaynak: T.K.B., Özel Sektör
Örtü Altında Muz Üretimi Projesi
Amaç: Yurt içi ve yurt dışı talebi karşılayacak verimi yüksek kaliteli muz üretiminin
yapılması.
Uygulama: III. Alt Bölgede Alanya ve Gazipaşa ile II. Alt Bölgede ekolojisi uygun olan Serik
ve Manavgat bölgelerinde teknik şartlara uygun olarak tesis edilecek muz seralarında
yapılacak üretimle verim artışı sağlanacaktır.
287
Uygulama Alanı: II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Açıkta muz yetiştiriciliği Ülkemizde, İlimizin de içinde bulunduğu yalnızca 200
km2’lik alanda yapılabilmektedir. Mevcut üretim ihtiyacı karşılayamamaktadır ve muz
üretiminin yaygın olduğu bölgemizde açıkta muz yetiştiriciliği alanlarının artırılma imkanı
kalmamıştır. Alanya ve Gazipaşa’nın yanısıra örtü-altında muz üretimi için Serik ve Manavgat
önemli bir potansiyel saha olarak değerlendirilebilir. Muz fideleri elimizde mevcut doku
kültürü laboratuarında üretilmektedir. 2002 yılı içerisinde bir üretici firma Serik ilçesinde 80
da örtü-altında dekara 15 ton verim ile muz üretimini başarılı bir şekilde devam
ettirmektedir.
Kaynak: Özel Sektör
Entegre Süt Sığırcılığı Projesi
Amaç: Bölgede hedeflenen yem bitkileri üretimiyle elde edilen kaba yem, silaj ve dane
yemler değerlendirilerek, kurulacak büyük işletmeler aracılığıyla hayvansal üretimin
artırılması.
Uygulama: Bölgede mevcut süt ve süt ürünleri açığının kapatılması amacıyla IV. Alt Bölgede
Elmalı ve Korkuteli köylerinde, II. Alt Bölgede Varsak, Döşemealtı, Gebiz ve Manavgat
köylerinde minimum 100 baş kapasiteli entegre işletmelerin kurulması sağlanacaktır.
Açıklama: Yörede yaygın olarak aile işletmeciliği şeklinde yapılan hayvancılıktan daha büyük
kapasiteli entegre süt sığırcılığı işletmelerinin yapılanmasına geçilerek, bu sayede bölgenin
hayvansal ürün ihtiyacının karşılanmasına katkı sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II ve IV. Alt Bölgeler
Kaynak: Özel Sektör
Yem Bitkileri Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Hayvancılığı geliştirmek için yem bitkileri üretimini artırmak.
Uygulama: Çok yıllık yem bitkilerinde 1. yıl yatırım giderleri ve uygun görülen işletme
giderlerinin işletme alanlarıyla uyumlu alet ve ekipman dahil %30, tek yıllık yem bitkilerinin
ise %’20’si doğrudan üreticiye destek olarak verilecektir. Çok yıllık yem bitkilerinde en az 10,
en çok 500 dekar, tek yıllık yem bitkilerinde en az 25, en çok 1000 da arazi desteklemeden
yararlandırılacaktır.
Uygulama Alanı: I, II, III ve IV. Alt Bölgeler
Açıklama: Sözkonusu bölgelerde yapılan hayvancık kaba yem teminine bağlı olarak gelişme
gösterdiğinden, bu projeyle elde edilecek kaba yem hayvansal ürüne dönüştürülecek ve
hayvancılığın gelişmesine katkı sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Bombus Arısı Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: Bitkisel üretimde kalitenin artırılması amacıyla Bombus arısı koloni üretimini
sağlamak.
Uygulama: Kraliçe arı ithal edilerek tesis edilecek işletmelerde koloni üretimi yapılacaktır.
288
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Koloni üretimi ile halen yapılmakta olan koloni ithalatının azaltılması ve
seracılığın yoğun yapıldığı bu bölgede seralarda Bombus arısının kullanımı artırılacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
Bodur Elma Üretimi Projesi
Amaç: Yapılacak faaliyetle birim alandan daha fazla verim ve gelir elde etmek, artan ve
değişen pazar ihtiyacını karşılayarak modern meyveciliği geliştirmek.
Uygulama: Eğirdir Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünde geliştirilen ihracat şansı yüksek
M9 anacı üzerine aşılı yeni çeşitlerle minimum 5 dekarlık bahçeler tesis edilecektir. İl Özel
İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı alınarak fidan dağıtımı yapılacaktır. Tesiste
kullanılacak terbiye sistemi üretici tarafından karşılanacak olup teknik destek TKB tarafından
sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölgede Kaş ilçesi Gömbe Yaylasında, IV. Alt Bölgede Elmalı
İlçesi Karagöl ve Avlan gölü havzasındaki Çukurelma, Çalpınar, Yapraklı, Eskihisar, İslamlar
ve Yuva köyleri ile Korkuteli İlçesi Büyükköy, Küçükköy, Bozova, Garipçe, Çaykenarı, Yazır,
Yayla, Manay köyleri.
Açıklama: Dış pazarda Avrupa ve Amerika’da tüketilen elma çeşitleri ülkemizde üretildiği
zaman ihracat şansı yükselecektir.
Kaynak: Özel Sektör, İl Özel İdaresi
Off-shore Orkinos Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: ICCAD tarafından kota verildiği takdirde çok karlı olan Orkinos yetiştiricilik
kapasitesinin ilde 10.000ton/yıl’a çıkarılması.
Uygulama: Yapılan müracaatlar Tarım İl Müdürlüğü tarafından değerlendirilerek, yeni
projelerin yapılandırılmasına teknik destek sağlanacaktır.
Açıklama: II. Alt Bölgede yetiştiricilik kapasitesi 6.000 ton/yıla, III. Alt Bölgede 4.000
ton/yıla çıkarılacaktır.
Uygulama Alanı: II ve III. Alt Bölgeler
Kaynak: Özel Sektör
Ağ Kafeste Çipura-Levrek Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: Yetiştiricilik kapasitesinin 7.500 ton/yıl’a çıkarılması.
Uygulama: I. Alt Bölgede yetiştiricilik kapasitesi 3.000 ton/yıl’a, II. Alt Bölgede 4.000
ton/yıl’a çıkarılacaktır.
Uygulama Alanı:1 ve II. Alt Bölgelerdeki deniz kıyı şeridi
Açıklama: Yazın denizde av yasağının olduğu dönemlerde turizm sektöründe balık eti
tüketiminin, ağ kafeslerde kültür üretimi yapılan Çipura – Levrek eti ile karşılanması
mümkün olmaktadır. Ayrıca, sağlıklı beslenme için balık etine olan talep giderek artmaktadır.
Bu proje, bölgemiz için tüketici taleplerini karşılamaya katkıda bulunacaktır.
289
Kaynak: Özel Sektör
Kültür Mantarı Üretimini Geliştirme ve Yaygınlaştırma Projesi
Amaç: Kültür mantarcılığının geliştirilmesi amacıyla mantar üretim alanlarını artırmak ve
bitkisel üretimin sınırlı yapıldığı yörelerde üreticilere ekonomik katkı ve işletme
modernizasyonu için teknik destek sağlamak.
Uygulama: IV. Alt Bölgede halen mantar üretiminin yaygın yapıldığı Korkuteli ilçesinde ve
V. Alt Bölgede yeni kurulacak mantar tesislerinin geliştirilmesi ve modernizasyonu için teknik
destek sağlanacak ve çiftçi eğitim-yayım çalışmaları yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: Pazar talebine cevap veren kaliteli ürün elde edilmesi sağlanacaktır. Görsel ve
yazılı medya vasıtasıyla yapılacak yayım faaliyetleriyle tüketicinin tüketim alışkanlığı
artırılacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
Bodur Kiraz Üretimi Projesi
Amaç: Uluslararası pazarda rekabet edebilmemiz için dış pazarın talepleri doğrultusunda ve
standartlarında modern fidan, materyal ve çeşitler kullanılarak Europgap prensipleri
doğrultusunda üretim uygulamaları gerçekleştirmek.
Uygulama: 0900 Ziraat (Napolyon) çeşidi kiraz fidanları uygun tozlayıcılarıyla birlikte
dağıtılacaktır. İl Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı alınarak fidan dağıtımı
yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölgede Kaş İlçesi Gömbe Yaylası, Finike İlçesi Yazır, Arif ve Yalnız
Köyleri ile Kumluca İlçesi yayla kesimi, IV. Alt Bölgede Elmalı İlçesi Özdemir Köyü ile
Korkuteli İlçesi Yeşilyayla, Manay, Çobanhisar, Salur, Yalnızdam ve Kışla Köyleri.
Açıklama: Kiraz, ılıman iklim meyve türleri içerisinde, meyvesini en erken olgunlaştıran
türlerden birisidir. Bu bakımdan pazarda rakibi yoktur. İç tüketim ve ihracat açısından önü
açıktır. Avrupa ülkelerinde Türk kirazına olan talep giderek artmaktadır. Kiraz hasadı,
işlenmesi, ambalajlanması ve ihracata hazırlanması çok fazla işçi emeği gerektirmektedir.
Dış ülkeler ile kıyaslandığında işçi yevmiyesinin ülkemizde düşük olması uluslararası rekabet
gücümüzü artırmaktadır.
Kaynak: İl Özel İdaresi, Özel sektör
Dış Mekan Süs Bitkileri Fidan Üretim Projesi
Amaç: İldeki dış mekan süs bitkileri üretiminin sınırlı olması dolayısıyla fidan ithalatının
azaltılarak değişik türlerde üretimin artırılması.
Uygulama: Turizm sektörünün peyzaj çalışmalarında kullanılmak üzere hazır bitki talebi
karşılanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Ekolojik koşulların oldukça elverişli olmasına karşın dış mekan süs bitkilerinde
fidan üretimi çeşit ve miktarca yetersizdir. İlde mevcut Orman Fidanlık Müdürlüğü, Turizm
290
sektörünün ihtiyacını karşılayamamaktadır. Bu da Turizm sektörünün peyzaj çalışmalarında
kullanmak üzere belirli boy ve çapta bitki (palmiye, hurma vb.) taleplerini ithalat yoluyla
karşılamasını gerektirmektedir. Bu nedenle yeni oluşturulacak dış mekan süs bitkisi fidanı
üretim tesislerine ihtiyaç vardır.
Kaynak: Orman Bakanlığı, T.K.B., Özel Sektör
Bal Arısı Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: Arı ürünleri üretimi ve bitkisel üretimde kalitenin artırılmasını sağlamak.
Uygulama: Üreticiye %30 çiftçi katkılı olarak arılı kovan ve ana arı temin edilerek, kışları
sahil bandında yazları ise yayla kesiminde gezginci arıcılık şeklinde üretim yapılması
sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: bölge ekolojisi içinde doğal floradan yararlanılacak, hayvansal ürün elde
edilecektir.
Kaynak: İl Özel İdaresi
Mısır Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Dane mısır yetiştiriciliğinde üretim alanlarının genişletilerek üretim artışı sağlanması.
Uygulama: TKB tarafından günün koşullarına göre çıkarılacak maliyet analizleri sonucunda
belirlenecek oranlarda dane mısır yetiştiren üreticinin ürününe destek verilecektir.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: İlin ekolojisine ve bölgede kullanılan yüksek teknolojiye bağlı olarak 2. ürün
olarak mısır üretiminin yaygınlaşması sağlanacaktır. Birim alandan verimi artıran teknolojinin
ve hibrit tohumluk kullanılması, en önemli sorun olan mısır kurduna dayanıklı çeşitlerin
yaygınlaştırılması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Makarnalık Buğday Üretimini Artırma Projesi
Amaç: Kaliteli makarnalık buğday üretimini artırmak.
Uygulama: TKB tarafından %50 çiftçi katkılı istenen nitelikte makarnalık buğday tohumu
dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: Batı geçit yayla bölgesinde kaliteli makarnalık buğday üretiminin artırılması
sağlanacaktır.Daha yüksek gelir getiren ürünlerin yetiştirilebilmesine tahsis edilmesi
gayesiyle arpa ekim alanlarının sahil bölgelerinden bu alt bölgeye kaydırılması sağlanacaktır.
Üretim artışı, verim artışıyla sağlanacak ve kaliteli ürün elde edilecektir.
Kaynak: T.K.B.
Ekmeklik Buğday Üretimini Artırma Projesi
291
Amaç: Kaliteli ekmeklik buğday üretimini artırmak.
Uygulama: TKB tarafından %50 çiftçi katkısı alınarak tohum dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Bu projeyle, ekmeklik buğday daha çok sahil kesiminde yaygınlaştırılacak,
dolayısıyla buğday ekim alanlarının daraltılması sağlanacaktır. Buğdayın çekildiği marjinal
alanlara alternatif olarak, korunga, bağ tesisi vb. kurularak üreticilerin gelirlerinin artırılması
ve bu sayede toprak erozyonunun önlenmesi hedeflenmiştir.Buğday ekim alanı, marjinal
alanlardan gerçek ekim alanlarına çekilecektir. Buğday üretimi, verim artışıyla artırılacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Avokado Üretimi Projesi
Amaç: İlin ekolojik avantajlarını değerlendirerek dünyada ve ülkemizde sınırlı ve çok özel
şartlarda yetiştirilebilen bu subtropik meyvenin üretim alanlarını artırarak dünya pazarında
söz sahibi olmak.
Uygulama: Avokado yetiştiriciliğine uygun olduğu tesbit edilen yerlerde İl Özel İdaresi
kaynağından, üretimin yaygınlaştırılması gayesiyle %30 çiftçi katkısı alınarak fidan dağıtımı
yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölgede Finike İlçe Merkezi, II. Alt Bölgede Kemer İlçesi merkezi ve
Merkez ilçede ile III. Alt Bölge.
Açıklama: Avokado bir çok Batı Avrupa ülkesinde iyi tanınmakta ve giderek tüketimi
artmaktadır. İstenilen kalite ve miktarda üretimi yapıldığı taktirde Türkiye’nin, Batı Avrupa
ülkelerine yakınlığı ihracat için bir avantaj sağlayacaktır.
Kaynak: Özel sektör ve İl Özel İdaresi
Alabalık Yetiştiricilik Projesi
Amaç: Yetiştiricilik kapasitesinin 1.500 ton/yıl’a çıkarılması.
Uygulama: Alt Bölgede atıl kaynaklar değerlendirilecektir.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölge (Finike İlçesi Akçay Deresi) ve V. Alt Bölge (Gündoğmuş
İlçesinde, kıyısında tarıma elverişsiz arazilerin bulunduğu yerlerde Alara Çayı).
Açıklama: Turizm sektöründe yazın denizde av yasağının olduğu dönemlerde balık eti
tüketiminin alabalık eti ile karşılanması mümkün olmaktadır. Ayrıca, sağlıklı beslenme için
balık etine olan talep giderek artmaktadır. Bu proje, bölgemiz için tüketici taleplerini
karşılamaya katkıda bulunacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
İncir Yetiştiriciliğinin Yaygınlaştırılması Projesi
Amaç: İlin ekolojik avantajını kullanarak turfanda incir ile pazarda şans yaratmak.
Uygulama: Pazar şansı yüksek erkenci çeşitlerden İl Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi
katkısı alınarak fidan dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölge (Kaş) ve II. Alt Bölge (Manavgat)
292
Açıklama: Kaş ve Manavgat bölgelerinin ekolojik yapısı turfanda incirde önemli bir erkencilik
sağlamaktır. Bu nedenle ihracat potansiyelinin ve standardın korunması gerekmektedir..
Kaynak: İl Özel İdaresi
Tıbbi ve Aromatik Bitkilerin Üretimi Projesi
Amaç: Doğal dengeyi bozmadan üretimi teşvik etmek, ilin ekolojisinde mevcut olan tıbbi ve
aromatik bitkilerin kültür formlarının üretimini artırmak, bununla birlikte, tarım alanlarının
dar olduğu taşlık, kayalık yamaçlarda ve meyve bahçelerinde ara ürün olarak
yetiştirilmesiyle, gelir seviyesi düşük olan üreticilerimize ekonomik katkı sağlamak.
Uygulama: İl Özel İdaresi kaynağından %25 çiftçi katkısı alınarak Kekik tohumu, %50 çiftçi
katkısı alınarak Kapari fidesi dağıtımı yapılacaktır. Bunlar yanında Antalya İhracatçı Birlikleri
ile işbirliği yapılıp güncel yurtdışı talepleri göz önüne alınarak halen pazar şansının yüksek
olduğu çeşitler tesbit edilecek ve bunların üretimi teşvik edilecektir.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Kekik, Kapari Adaçayı, Defne, Lavanta gibi Bölge ekolojisine uygun Tıbbi ve
Aromatik Bitki çeşitlerinin üretimlerinin artırılarak iç piyasa tüketimlerinin yanında ihracatının
da yapılması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Organik Tarımın Yaygınlaştırılması Projesi
Amaç: Ekolojik sistemde hatalı uygulama sonucu kaybolan doğal dengeyi yeniden kurmaya
yönelik insana ve çevreye dost üretim sistemlerinin yaygınlaştırılmasının sağlanması ve
organik bitkisel üretiminde Antalya markasını oluşturarak iç ve dış pazarda büyük şans
yakalamak. Organik ürünlerin ticari olarak değer kazanmalarından dolayı çiftçi gelirlerinin
artırılması amaçlanmıştır. Konvansiyonel tarımın yoğun yapılmadığı alanlarda örtü-altında ve
açık tarlada organik sebze ve meyve (muz, nar, kayısı, vişne) ve tarla (buğday, pamuk,
patates) üretimini artırmak.
Uygulama: Organik ürün üretimi yapan üreticilere, işletmelerin sürdürülebilirliğinin
sağlanması amacıyla, girdilerin ve uygulamada kullanacakları alet ekipmanın temininde
destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: Bölge içerisinde oluşturulacak eko-köyler.
Meyvecilik: II. Alt Bölge Kemer İlçesi Ulupınar Köyü; III, IV ve V. Alt Bölgelerde uygun
sahalar
Örtü-Altı Sebzecilik: II. Alt Bölge Kemer İlçesi Ulupınar Köyü;
Açık Tarla Sebzecilik: IV. Alt Bölge
Tarla: II ve IV. Alt Bölge
Açıklama: Özellikle büyük kentlerimizde ve Avrupa ülkelerinde son yıllarda organik tarım
ürünlerini talep eden kararlı bir tüketici kitlesi oluşmakta ve dolayısıyla bu ürünler
marketlerde daha yüksek fiyatla özel bir yer edinmektedir. Kemer ilçesinin Ulupınar köyü
Çıralı mahallesinde kurulmuş olan Ulupınar Çevre Koruma, Geliştirme ve İşletme
Kooperatifine üye 11 işletme halen organik üretim yapmakta ve pazarlamaktadırlar. Özellikle
örtü-altı sebze, narenciye, nar, avokado ve kekik gibi çeşitli ürünlerin yetiştiriciliğini yapan
üreticilerin teşvik edilmesi ile, İlin doğal kaynaklarının ve ekolojik avantajlarının farklı şekilde
293
değerlendirilmesi mümkün olacak ve bu üretim şeklinin diğer bölgelere de yaygınlaşması
sağlanacak, konvansiyonel tarımın fazla yaygınlaşmadığı yörelerde bu üretim şeklinin
yaygınlaştırılmasıyla ihracat talepleri Bölgemizden karşılanabilecektir.
Kaynak: T.K.B. ve Özel Sektör
Organik Keçi Ürünleri Elde Etme Projesi
Amaç: Getirisi daha yüksek olan organik tarım ürünlerinin elde edilmesiyle yöre çiftçisinin
gelirinin artırılması.
Uygulama: Bölge ekolojisi kirli olmadığından mevcut doğal şartlarda organik ürün elde etme
şansı yüksektir.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge köyleri
Açıklama: Yöre halkının elde edeceği organik keçi ürünleri uzun vadede ve ihracat
taleplerine dönük olarak yaygınlaştırılacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Ceviz Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Verimli ve kaliteli standart çeşitleri yaygınlaştırarak ceviz üretimini artırmak.
Uygulama: Kaliteli standart çeşitlerle İl Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı alınarak
fidan dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölgede Korkuteli İlçesi Yazır, Küçükköy, Kozağacı, Çomaklı,
Bayındır, Ahatlı, Avşar, Yakaçiftlik Köyleri ve V. Alt Bölge
Açıklama: Ülkemizin ve ilimizin ceviz üretimi ve pazarlama politikasında köklü değişim
oluştuğu taktirde gerek tarım ve gerekse tarıma dayalı sanayi ürünü olarak ceviz, önemli bir
ihracat ürünü olacak ve döviz girdisinde artış sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Doğal Çiçek Soğanları Üretim Projesi
Amaç: Doğal floranın korunması ve ihracatı yapılan belirli türlerin kültüre alınarak
üretimlerinin yapılaması.
Uygulama: İhracat talebini, üretim ve büyütme tarlalarında yetiştirilen doğal çiçek
soğanlarının pazarlanması sağlanacak ve bölgenin orijinal florası korunacaktır.
Uygulama Alanı: III ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: İlde doğal ortamlarda bulunan endemik türlerin bilinçsizce yapılan sökümlerinin
doğurduğu dezavantajlar önlenecek ve doğadan söküm yerine kültür formlarının büyütme ve
üretim tarlalarında yetiştirilerek hasat edilmesi ve ihracatının bu alanlardan karşılanması
sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel Sektör
Yayla Çiçekçiliğini Geliştirme Projesi
294
Amaç: 2.Alt Bölgede 8 ayla sınırlı olan kesme çiçek üretiminin tüm yıla yayılarak ihracatın
devamlılığının sağlanması.
Uygulama: Bu bölgede yaz dönemi boyunca çiçek hasatı yapılabilmesi için bölge
üreticilerine çiftçi eğitim yayım çalışmaları yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölgede Korkuteli ilçesinin köyleri
Açıklama: Yıl boyu kesintisiz kesme çiçek ihracatı için yaz aylarında üretimin devam etmesi
sağlanacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
Doğal Meraların Islahı Projesi
Amaç: Küçükbaş hayvancılığın geçim kaynağını teşkil ettiği bu yörede hayvansal üretime
katkı sağlayacak doğal kaynakların değerlendirilmesi ve sürdürülebilirliğinin sağlanması ve
bu sayede yöre çiftçisinin sosyo-ekomik yapısının iyileştirilmesinin temini.
Uygulama: Köylerde Mera Yönetim Birlikleri marifetiyle otlama sisteminin düzenlenmesi ve
mera amenajmanı ile yöredeki mevcut meraların ıslahı sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge
Açıklama: İlin diğer bölgelerine nazaran geniş tarım arazilerinin bulunmadığı bu bölgede
meraya dayalı küçükbaş hayvancılık yoğun olarak yapıldığından, bu proje ile hayvansal
ürünlerin elde edilmesi daha ekonomik hale gelecektir.
Kaynak: T.K.B.
Tatlı Patates Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: İhracata yönelik tatlı patates üretimini artırmak.
Uygulama: %50 çiftçi katkılı tohum dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: III, IV ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: İhracatçı ile üretici arasında koordinasyonun temini ile uygun çeşitleri kullanarak
istenilen özelliklerde üretim yapılması sağlanacak, bunun yanısıra üretim teknolojisinin ve
çeşitlerin geliştirilmesi sağlanacak, patates üretimine getirilen alternatif ile gelir artışı elde
edilecektir.
Kaynak: T.K.B.
Ahududu, Böğürtlen Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Ekolojik yetiştiriciliğe uygun olan bu meyvenin yaygınlaştırılması ile birlikte aile
işgücünün değerlendirilmesi.
Uygulama: Bu konuda çiftçi eğitim ve yayım çalışmaları yapıldıktan sonra istekli çiftçilere İl
Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı alınarak fidan dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge (böğürtlen), IV. Alt Bölge (ahududu, böğürtlen) ve V. Alt
Bölgede sulama imkânı olan yerler.
Açıklama: Kolay çoğalmaları, kısa sürede meyveye yatmaları gibi önemli avantajları
295
sebebiyle bu üzümsü meyvelerin yetiştiriciliği, özellikle gelir düzeyi düşük olan küçük aile
işletmelerine önemli ekonomik katkı sağlayabilir. Ayrıca, reçel, marmelat, dondurulmuş
meyve sanayi için tercih edilen bir hammaddedir. İç ve dış pazarda sürekli talep gören
üzümsü meyvelerin İlde üretimini artırmak gerekmektedir.
Kaynak: Özel Sektör, İl Özel İdaresi
Kestane Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Kestane ağacını orman ağacı niteliğinden çıkarıp kapama bahçelerin standart ve
hastalığa dayanıklı çeşitlerle tesis edilmesi ve kalite yanısıra verim düzeyinin artırılması.
Uygulama: Yöreye uygun kestane çeşitlerinin korunarak yaygınlaştırılması amacıyla aşılama
çalışmalarına Tarım İl Müdürlüğünce başlanarak, konuyla ilgili çiftçi eğitim ve yayım
faaliyetleri artırılacaktır.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge (İbradı)
Açıklama: Yöreye uygun çeşidin geliştirilmesi.ile bu alt bölgede alternatif ürün olarak
kestanenin yaygınlaştırılması ve bu sayede ekonomik gücü düşük olan yöre çiftçisinin
gelirinin artırılması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Üretici
Yemlik Ve Maltlık Arpa Üretimini Artırma Projesi
Amaç: Kaliteli yemlik ve maltlık arpa üretimini artırmak.
Uygulama: TKB tarafından %50 çiftçi katkılı istenen nitelikte arpa tohumu dağıtımı
yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV. ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: Daha yüksek gelir getiren ürünlerin yetiştirilebilmesine tahsis edilmesi gayesiyle
arpa ekim alanlarının sahil bölgelerinden bu alt bölgeye kaydırılması sağlanacaktır. Üretim
artışı, verim artışıyla sağlanacak ve kaliteli ürün elde edilecektir.
Kaynak: T.K.B.
İpek Böceği Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: Mevcut ipek hammaddesi üretiminin artırılması
Uygulama: Özel İdare kaynaklı ücretsiz olarak çiftçiye ipek böceği tohumu ve dut fidanı
dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: III. Alt Bölgede Alanya ve Gazipaşa’nın halen ipek böceği yetiştiriciliğini
yapıldığı belirli köyler
Açıklama: Yetiştiricilikte kullanılan dut ağacı plantasyonunun artırılarak mevcut üretim
potansiyelinin artırılması ve ipek hammaddesi temini ile atıl olan aile işgücünün
değerlendirilmesi sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
296
Karides Üretim Projesi
Amaç: Yetiştiricilik kapasitesinin 1.000 ton/yıl’a çıkarılarak bataklık arazilerin
değerlendirilmesi.
Uygulama: Bölgede kıyı bandında atıl su kaynakları ve bataklık arazilerin üretimde
kullanılması amacıyla geliştirilecek Karides üretim projelerine Tarım ll Müdürlüğü tarafından
teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge (Serik ve Manavgat İlçeleri arasındaki bataklık araziler).
Açıklama: Serik-Manavgat arasındaki atıl durumdaki bataklık araziler ihraca dönük üretimde
değerlendirilecek ve sivri sinek mücadelesine katkı sağlanacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
8.4.3. Tarımsal Sanayi Projeleri
Sebze İşleme Sanayinin Kurulması Projesi
Amaç: İşlenmiş ürünlere olan talebin artması dolayısıyla, katma değeri yüksek olan ve İlde
üretim fazlası olan ürünlerin değerlendirilmesi.
Uygulama: Üretim fazlası ürünlerin bu yönde değerlendirilmesi amacıyla Organize Sanayi
Bölgesinde sebze işleme tesislerinin kurulması ile tarımsal sanayiye katkıda bulunulacaktır.
Bu projenin uygulanmasıyla, dondurulmuş, konserve edilmiş, kurutulmuş sebzeler ve
domates salçası gibi talepler karşılanacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölge ve II. Alt Bölge (Kurulması halinde Organize Tarım
Bölgesinde)
Açıklama: Yaş sebzenin çabuk bozulabilir olması, tüketici taleplerinin dondurulmuş,
konserve edilmiş ve kurutulmuş ürünlere kayması ve bu ürünlerin katma değerinin yüksek
olması, bu alt bölgelerde tarımsal sanayinin hızla gelişmesini gerekli kılmaktadır.
Kaynak: Özel Sektör
Narenciye ve Nar Suyu İşleme Tesisi Projesi
Amaç: İlde potansiyeli yüksek olan narenciyenin ve özellikle fazlaca üretilen narın, üretim
artışıyla birlikte pazar imkanının artmaması durumunda, bu ürünlerin işlenerek
değerlendirilmesi, bununla birlikte iç ve dış pazarda aranacak Antalya markası yaratılması.
Uygulama: Özel sektör tarafından kurulacak olan işletmelere teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I. ve II. Alt Bölgeler
Açıklama: Narenciyenin ve narın aynı tesiste farklı sezonlarda işleme imkanı mevcut
olduğundan, bu amaçla kurulacak tesisler yıl boyu faal olabilecektir. Dünya nar üretiminde
birinci sırayı alan Ülkemizde nar suyu ve konsantresi tüketim alışkanlığının kazandırılması
amacıyla yapılacak eğitim ve yayım faaliyetleri, yetiştiriciliğin gelişmesini sağlayacak ve bu
sektörün güçlenmesiyle birlikte oluşturulacak standart sayesinde dünya pazarlarına ihracat
imkanı doğacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
297
Tasnif, Paketleme Ve Soğuk Hava Tesislerinin Kurulması Projesi
Amaç: Standartlara uygun tasnifleme, paketleme, ambalajlama ve tüketiciye ulaşıncaya
kadar soğuk zincirin sağlanması ve bölgede üretilen sebzelerin Antalya markasıyla yurtiçi ve
yurtdışı pazarına sunulması sağlanacaktır.
Uygulama: Üretim bölgelerindeki haller bünyesinde kurulacak olan Tasnif, Paketleme Ve
Soğuk Hava Tesislerinin makine ve teçhizat donanımı, teknik ve finansman yönünden
desteklenecektir.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Bu projeyle, üretim bölgelerinde pazarlama ile ilgili alt yapı (soğuk hava depoları,
tasnif ve paketleme evleri) tesislerinin standartlara uygun şekilde yapımı teşvik edilecektir.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare, Özel Sektör
Zeytin Ve Zeytinyağı İşleme Tesisi Projesi
Amaç: Bölgede diğer kültür bitkilerinin rekabeti ve turizmin baskısı altında bulunan zeytin
alanlarının, kurulacak olan teknik donanımlı zeytin işleme tesisleri sayesinde katma değer
kazanmasını ve bu sayede, bölgenin karakteristik yapısına uygun meyvesi olan zeytine,
üreticisinin sahip çıkmasını sağlamak.
Uygulama: Son yıllarda Özel İdare destekli kapama zeytin bahçeleri tesis edilmekte ve
ayrıca yabani ağaç aşılama projeleri ile zeytinciliğe önem verilmektedir. Bölgede, geçmişi de
oldukça eski olan zeytin potansiyelinin değerlendirilerek zeytinin işlenmesiyle Antalya
markasının oluşması sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge (Merkez) ve III. Alt Bölge (Alanya).
Açıklama: 10 yıldan beri her yıl Özel İdare Projeli, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
ve çiftçi katkısıyla dikilen zeytin fidanlarının sayısı 15.000’i bulmaktadır. Gelecek 5 yıl
içerisinde Alanya’da zeytin rekoltesinin 5.000 ton olması hedeflenmiştir.
Kaynak: Özel Sektör
Elmada Tasnifleme Ünitesi Tesisi Projesi
Amaç: Tasnif ve ambalajlama ile pazar şansını yükseltmek.
Uygulama: Bölgede bu proje ile ilgili yapılacak girişimlere Tarım İL Müdürlüğünce teknik
destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölge
Açıklama: Türk malı imajını korumak gayesiyle belirli standartlara sahip paketleme
evlerinde üretilen elmanın ambalajlanması sağlanacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
Cevizli – Bademli Tatlı Sucuk İşleme Tesisi
Amaç: Yörede üretilen üzümün değerlendirilmesi ve marka yaratılması suretiyle çiftçi
gelirinin artırılması.
298
Uygulama: İbradı bölgesinde üretimi evlerde aile içi işletmecilik şeklinde yapılan cevizli-
bademli tatlı sucukların üretim tekniğinin geliştirilmesi ve standardizasyonun oluşturulması
için çiftçilere teknik destek sağlanacak ve bu ürünün iç piyasaya sunulması konusunda özel
sektör girişimcileri teşvik edilecektir.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge
Açıklama: İlin toplam tarımsal üretim değeri içerisinde payı oldukça düşük olan bu bölgede
yaygın bitkisel üretim faaliyeti olarak üzüm, ceviz ve badem yetiştiriciliği yapılmaktadır. Bu
projelyle, sözkonusu ürünün pazarda talep bulacak kalite ve standartta üretiminin
gerçekleştirilmesi, yöre halkının sosyo-ekonomik bakımdan kalkınmasına yardımcı olacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
Kültür Mantarı İşleme Tesisi Projesi
Amaç: Pazar taleplerine uygun olarak konserve ve kurutma gibi işlenmiş mantar ürünlerinin
pazarlanması.
Uygulama: Kurulacak işletmelere teknik destek sağlanarak üretim fazlası ürünün
değerlendirilerek ve işlenmiş mantar ithalatının azaltılması mümkün olacaktır.
Uygulama Alanı: IV ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: Gıda sanayinde mantar konservesi ve hazır mantar çorbası için kurutulmuş
mantara talep her geçen gün artmaktadır. Bu nedenle de, konserve ve kurutulmuş mantar
talepleri halen ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Taze mantar üretiminin yanında pazar
isteklerine uygun olarak konserve, kurutma vb. şekilde ürünlerin pazarlanabilmesi için
gerekli alt yapıların oluşturulması ve yeni tesislerin kurulmasıyla tüketici taleplerinin
karşılanması sağlanacaktır.
Kaynak: İl Özel İdaresi, Özel Sektör
Muz Sarartma Ve Ambalajlama Tesisi
Amaç: Yerli üretimi sürekli pazara sunabilmek için gerekli altyapıyı oluşturmak, kaliteli,
standart Marka yaratmak.
Uygulama: Özel sektör tarafından kurulacak olan işletmelere teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: III. Alt Bölgeler
Açıklama: Yaratılacak marka sayesinde Alanya ve Gazipaşa muzunun pazara arzında
sürekliliğin sağlanması.
Kaynak: Özel Sektör
Soğuk Hava Depolarının Modernizasyonu Projesi
Amaç: Mevcut depoların teknolojisinin yenilenmesi, kapasitelerinin artırılması.
Uygulama: Özel sektör tarafından kurulacak olan işletmelere teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölge
Açıklama: Depolanmış ürünlerin depo çıkışında kalitesinin korunması sağlanacak ve daha
yüksek fiyata pazarlama şansı artırılacaktır.
299
Kaynak: Özel Sektör
Tıbbi Ve Aromatik Bitkilerin İşlenmesi Projesi
Amaç: Tıbbi ve aromatik ürünlerin ham veya işlenmiş olarak pazarlanmasını sağlamak.
Uygulama: Kekik yağı, kekik suyu, kapari turşu ve salamura yapım tesislerinin inşası
sağlanacak ve desteklenecektir.
Uygulama Alanı: I ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: II. ve III. Alt Bölgelerde Kekik Yağı işleme tesisleri mevcut olduğundan, I. ve V.
Alt Bölgelerde yeni tesislerin yapılmasıyla katma değeri yüksek olan ürünlerin pazarlanması
sağlanacak ve gerek yurtiçi ve gerekse yurtdışı pazarda işlenmiş ürünlere karşı her geçen
gün artan talebin karşılanması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel sektör
Şaraplık Üzüm Üretiminin Ve Sanayisinin Geliştirme Projesi
Amaç: Çiftçinin mevcut şartlarını değerlendirerek yeni iş sahası açılması.
Uygulama: Özel sektör girişimciler tarafından yörenin bu potansiyelini değerlendirmeleri
teşvik edilecektir, bu konu eğitim ve.yayım çalışmalarına dahil edilecektir.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge
Açıklama: Önemli bir potansiyel olarak Gündoğmuş Senir köyünde bulunan ekonomik
ömrünü tamamlamış eski bağlar sökülerek yerine aşılı, köklü yeni tesislerin kurulması
sağlanacaktır. Bölgede pekmezlik üzüm dışında şaraplık üzüm çeşitlerinin yetiştirilerek
değerlendirilmesiyle katma değer artışı sağlanacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
8.4.4. Tarımsal Organizasyon Ve Örgütlenme Projeleri
Üretici Birliklerinin Kurulmasına Destek Projesi
Amaç: Ürün bazında üretici birliklerinin kurulması, yaygınlaştırılması, güçlendirilmesi ve
organizasyonun sağlanması.
Uygulama: Birlikler Yasasının çıkarılması sağlanarak, I. Alt Bölgede Yaş Sebze ve Turunçgil
Üretici Birliklerinin, II. Alt Bölgede Yaş Sebze, Turunçgil ve Zeytin Üretici Birliklerinin, III. Alt
Bölgede Yaş Sebze ve Muz Üretici Birliklerinin, IV. Alt Bölgede Elma Üretici Birliklerinin
kurulmasına destek verilecek, üreticilerinin Birlik etrafında örgütlenmeleri sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I, II, III ve IV. Alt Bölgeler
Açıklama: Bölgedeki önemli sebze ve meyve üretim alanlarının yoğunluğu dolayısıyla ve de
bölgede üretim organizasyonunun olmaması, ürün pazarlamasında sıkıntılara neden
olmaktadır. Bu sorunun giderilmesi için, ürün bazında belirli sebze ve meyve üretici
birliklerinin kurulması önemli bir çözüm teşkil edecektir.
Kaynak: T.K.B.
300
Sözleşmeli Üretim Modelinin Yaygınlaştırılması Projesi
Amaç: Üreticinin, alıcının ve ihracatçının haklarının korunması sağlanacaktır.
Uygulama: Yönetmeliğin revize edilerek, denetim ve kontrolün resmi makamlarca yapılması
ve böylece üretimde organizasyon sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Üretimde verimliliğin ve kalitenin artırılması, standartlara uygun ürün elde
edilmesi, planlı üretim yapılması, üreticilere üretim teknikleri konusunda bilgi aktarılması ve
pazarda süreklilik sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Uluslararası Süs Bitkileri Mezat Projesi
Amaç: Üretilen üründen daha yüksek kazanç elde edilmesi, fiyat istikrarının sağlanması ve
alım satımlarının organize edilmesi, ürünlerin kalite kontrollerin yapılarak pazarlanması.
Uygulama: İl Müdürlüğümüz, Antalya Ticaret Borsası ve Antalya İhracatçı Birliklerinin
ortaklaşa hazırlayacakları proje kapsamında İlde kurulması düşünülen Organize Tarım
Bölgesi içerisinde olabilecek Uluslararası Mezat aracılığı ile, ürünün, kalite kontrollerinden
geçerek ve alıcı rekabeti sağlanarak iyi fiyatla satılması gerçekleştirilecektir.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Ürün çeşitliliğinin sağlanması, üretilen kaliteli ürüne daha yüksek kazanç elde
edilmesi, üretici ihracatçı bağımlılığının sona ermesi, fiyat istikrarının sağlanması, alım
satımların organize ve disipline edilmesi, ürünlerin bir merkezde kalite kontrollerinden
geçerek ve alıcı rekabeti sağlanarak satılması sağlanacaktır. Ayrıca, Organize tarım
Bölgesinde yabancı yatırımcılara yer verilmesi suretiyle yeni teknolojilerin İle transferi
sözkonusu olacaktır.
Kaynak: T.K.B., İl Özel İdaresi, Özel Sektör, Ticaret Borsası, İhracatçı Birlikleri
8.4.5. Tarımsal Destek Projeleri
EUREPGAP Protokolünün Benimsenmesi Projesi (Bakanlıkça Yönetmeliklerin
Çıkarılması ve Taşra Yapılanmasının Sağlanması)
Amaç: Avrupa Gıda Perakendecilerinin tarımsal ürünlerde aradıkları minimum standartların
belirtildiği Eurepgap Protokolü esaslarına dayanan üretim sistemini benimsenmesini ve bu
suretle ihracatımızda karşılaşılacak sıkıntıların giderilmesi ve pazar kaybının önlenmesini
sağlamak.
Uygulama: 1 Ocak 2004 tarihinden sonra Avrupa Birliği ülkelerine ihraç edeceğimiz tüm
ürünlerde aranacak ve ön koşul haline gelecek olan bu protokolün belirttiği esaslara uyum
için üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın acilen gerekli önlemleri alması sağlanacaktır. Bunun
için Bakanlıkça gerekli mevzuatın vakit geçirilmeden çıkarılması ve taşra teşkilatının bu
yönde bilgilendirilerek gerekli yapılanmayı gerçekleştirmesi gerekmektedir.
301
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Ülkemiz son yıllarda sebze ihracatında özellikle tarımsal ilaç kalıntıları
bakımından önemli sorunlar ile karşılaşmaktadır. Avrupa Birliği ülkelerindeki büyük
perakendeci kuruluşlar (süper ve hiper marketler) kendi toplumlarının sağlıklı tarımsal
ürünler tüketimini temin etmek için bu ülkelerde yetiştirilen ve dışardan ithal edilen tarımsal
ürünlerde aranan minimum standartları yeni bir düzenleme yaparak belirlemişlerdir.
EUREPGAP adı verilen bu protokol Avrupa Gıda Perakendecileri tarafından 1999 yılında
hazırlanmıştır. İyi Tarım Uygulamaları adı verilen bu sistemde Zararlılarla Entegre Savaş
(IPM), Entegre Ürün Yetiştiriciliği’nin (ICM) esasları benimsenmiştir. Entegre ürün yönetimi
ile, sertifikalı tohum, dayanıklı çeşit kullanımı, sulama, gübreleme, budama, toprak işleme
gibi kültürel önlemler alınarak bitki veya ürünlerin hastalık, zararlı ve yabancı otlardan
korunması sağlanacak, oluşacak zararların kontrol altında tutulması mümkün olacaktır.Bu
protokol bugün belli başlı süper ve hiper market zincirleri tarafından kabul edilmekte ve
istenmektedir. 1 OCAK 2004 tarihine kadar süre tanınmış olup, protokol hızlı bir şekilde
hayata geçirilmelidir. Aksi takdirde bölgemizin ihraç ürünlerinin ihracatında zorluklarla
karşılaşılacak ve ihracat payı büyük oranda azalacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Sözleşmeli Üretimde Eğitim Ve Yayım Projesi
Amaç: Verimliliğin ve kalitenin artırılması, planlı üretim ve pazarlamada sürekliliğin
sağlanması için sözleşmeli çiftçiliği yaygınlaştırmak.
Uygulama: Sözleşmeli üretimin çiftçi tarafından benimsenmesi ve yaygınlaştırılması
amacıyla çiftçi eğitim çalışmaları yürütülecektir.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Yöre çiftçileri sözleşmeli üretimin maliyeti ve bu uygulama ile çiftçinin ürününe
satış garantisi elde edildiği konusunda bilgilendirilecektir. Bu projeyle, şekerpancarında
devam eden, patateste ülke genelinde olmasına rağmen İlde olmayan bu uygulamanın
yaygınlaşması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Rezidü Laboratuarının Geliştirilmesi Projesi
Amaç: Pazara gönderilecek olan ürünlerin kalıntı probleminden kaynaklanan güvesizliğin
giderilmesi için uluslar arası standartlara uygun laboratuar analizlerinin yapılması
sağlanacaktır.
Uygulama: I. Alt Bölgede hizmete girecek olan laboratuarın işlerlik kazanması konularında
destek verilecektir. II. Alt Bölgede mevcut Rezidü laboratuarının uluslararası standartlara
uygunluğu, III. Alt Bölgede ise uluslararası standartlara uygun yeni bir Rezidü laboratuarının
kurulması için gerekli destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Son yıllarda sebze ihracatında tarımsal ilaç kalıntıları bakımından karşılaşılan
önemli sorunların yaratığı izlenimin ve pazardaki dezavantajın ortadan kaldırılabilmesi için
ürünlerin kalıntı analizlerinin yapılması gerekmektedir.
Kaynak: T.K.B., İl Özel İdaresi, Özel Sektör
302
Sera Yapım Tekniklerinin Geliştirilmesi Projesi
Amaç: İthal sera benzeri imalat yapan atölyelerin anahtar teslimi güvencesiyle, sera sabit
yatırım tesislerinde standardizasyon sağlanması.
Uygulama: Geliştirilecek olan KKDF benzeri projelerle sera yapım tekniklerinin iyileştirilmesi
sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama : Sözkonusu projelerin bu bölgelerde uygulanmasıyla, seralarda modernizasyona
gidilerek, bölgenin klimatolojik koşullarını dikkate alan sera yapım tekniklerinin yerleşmesi
sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel Sektör
Örtü Altında Bombus Arısı Kullanımının Yaygınlaştırılması Projesi
Amaç: Polinasyon amacıyla büyüme düzenleyicilerin kullanılması yerine Bombus arısı
kullanımı konusunda eğitim ve yayım çalışmaları yapılarak üreticilerin bilinçlendirilmesi
sağlanacaktır.
Uygulama: Yapılacak eğitim çalışmaları yanısıra, Bombus arı desteğinin tekrar devreye
girmesiyle üreticilerin hormon kullanımı yerine arıyı tercih etmeleri sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Örtü altı sebze yetiştiriciliğinde yeterli polinasyonu sağlayarak, verim ve kaliteyi
arttırmak amacıyla büyüme düzenleyicilerin kullanılması yerine Bombus arısı kullanımının
yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Ürün Ve Ekolojiye Uygun İlaçlama Tekniğinin Geliştirilmesi Projesi
Amaç: Yetiştirilen tarım ürünlerinin rezidü sorunu olmayan sağlıklı bir gıda olabilmesi için
kimyasal mücadelede optimum mekanizasyon tekniklerinin kullanılması
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Uygulama: Doğru pestisit seçimi ve doğru kalibrasyon yapılmış aletlerin kullanılması ile bitki
koruma ve üretimi artırma mümkün olacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Yağlı Tohumlu Bitkilerin Üretimini Teşvik Etmek Üzere Uygulanan Prim Sisteminin
Devam Etmesi Projesi
Amaç: Ülkenin yağ açığının kapatılması.
Uygulama: TKB tarafından günün koşullarına göre çıkarılacak maliyet analizleri sonucunda
belirlenecek oranlarda ayçiçeği yetiştiren üreticinin ürününe destek verilecektir. Özel İdare
tarafından %50 çiftçi katkılı tohum desteği yapılacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge (dane mısır, soya, kolza), 4 ve 5 Alt Bölgeler (ayçiçeği)
Açıklama: Bu alt bölgede ayçiçeği yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılması sağlanacaktır.
303
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Yağlı Tohumlu Bitkilerin Üretimine Yönelik Çiftçi Eğitim Projesi
Amaç: Yağlı tohumlu bitkilerin üretimini artırmak.
Uygulama: . Düzenlenecek toplantılar, dağıtılacak ilan ve broşürlerle çiftçi bilgilendirilecek,
seçilen önder çiftçilere girdi ve teknik destek sağlanarak yetiştirilen ürünün her aşaması
(pazarlama dahil) diğer çiftçilere tarla günleriyle gösterilecektir.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama : Üreticiler arasında daha önceki yıllarda 2. ürün soya üretiminde yaşanmış olan
olumsuzluklardan kalan izlenimlerin ortadan kaldırılması ve çiftçinin yeniden yağlı tohum
üretimine girmesi sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Organik Tarıma Yönelik Çiftçi Eğitimi
Amaç: Organik tarımdaki gelişmeler kontrol ve sertifikasyon, toprak işleme, bitki
korumanın genel ilkeleri, ekim nöbeti, biyolojik savaş, ekolojik ürünlerin ihracatı ve
pazarlanması konularında üreticilerin bilgilendirilmesi.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Uygulama: İlde bulunan Narenciye ve Seracılık Araştırma bünyesinde çeşitli ürünlerde
organik yetiştiricilik deneme çalışmaları devam etmektedir. Bu projelerin sonuçları ve
uygulanabilirliği üreticimize aktarılacaktır.
Açıklama:
Kaynak: T.K.B.
Büyükbaş Hayvancılık İşletmelerinin Modernizasyonu (Açıkta Besi Sığırcılığı)
Amaç: İşletme büyüklüklerinin artırılarak üretimde uzmanlaşmaya gidilmesi.
Uygulama:
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Yeni teknoloji ile yapılan barınaklar sayesinde hayvansal üretimde artış
sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Keçi Islahı Projesi
Amaç: Genetik seviyenin yükseltilmesi.
Uygulama: Özel İdare kaynağından her 25 keçisi olan üreticiye 1 damızlık erkek hayvan
ücretsiz olarak temin edilecektir.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
304
Açıklama: Genetik seviyenin yükseltilmesi ile hayvansal üretimde artış sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Büyükbaş Hayvan Islahı Projesi
Amaç: Genetik seviyenin yükseltilmesi.
Uygulama: Kaliteli sperma temini ve hangi tohumun nerede kullanılacağı konusunda
uygulamalar organize edilerek özel veteriner hekimler aracılığıyla ıslah çalışmalarının
yapılması sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Bölgede yaygın olan Siyah Alaca ve Yerli Kara ırkı sığırlarda verim artışı
sağlanmasına yönelik bir projedir.
Kaynak: Özel Sektör, Üreticiler
Koyun Islahı Projesi
Amaç: Genetik seviyenin yükseltilmesi.
Uygulama: Özel İdare kaynağından her 25 koyunu olan üreticiye, yöre daha evvel
denenmiş olan Acıpayam ırkı bir damızlık koç ücretsiz olarak temin edilecektir.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölge
Açıklama: Genetik seviyenin yükseltilmesi ile hayvansal üretimde artış sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Örtü-Altı Kesme Çiçek Anaçlık Ve Köklendirme Tesisi Projesi
Amaç: Değişik türlerde anaçlıkların ve köklendirme tesislerinin oluşturulması.
Uygulama: Kurulması planlanan Organize Tarım Bölgesi bünyesinde değişik türlerde anaçlık
ve köklendirme tesislerinin kurulmasına teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Hali hazırda kesme çiçek yetiştiriciliğinde kullanılan üretim materyali (fide) ithal
edilmektedir. Toplam üretim maliyetinin %30’nu oluşturan fide maliyetinin yüksek oluşu
kesme çiçek üreticilerinin fidelerini üretim sahalarından temin etmeye yöneltmiş bu da
kalitesiz üretimi ortaya çıkarmıştır. Bu projeyle, kesme çiçek üretiminin yaygın olarak
yapıldığı bu bölgede değişik türlerde anaçlıklar oluşturularak fide maliyetinin düşürülmesi
hedeflenmektedir.
Kaynak: TKB, Özel Sektör
Yağlı Tohumlu Bitkilerde Araştırma Ve Çeşit Geliştirme Çalışmalarının
Desteklenmesi Projesi
Amaç: Yüksek verimli, bölge ekolojisine uygun çeşitlerin elde edilmesi.
Uygulama: Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ile koordineli olarak
305
çalışılacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Verimi az yöresel çeşitler yerine yüksek verimli yeni çeşitlerin bölgeye girmesi
sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Doku Kültürü Laboratuarının Kurulması Projesi
Amaç: Steril ve kontrollü şartlar altında yapılan organ ve doku kültürü çalışmalarının
yapılabileceği laboratuarların kurularak yurtiçi ve yurtdışı fide ihtiyacının karşılanmasını
sağlamak.
Uygulama: Antalya Serbest Bölgesinde kurulu tesisin kapasitesinin artırılması ve yeni
tesislerin kurulması için teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: İlde süs bitkileri fide ithalatının yoğun olarak yapılması üretim maliyetini
artırmaktadır. Doku kültürü laboratuarlarının desteklenmesi ve kapasitelerinin artırılması ile
ithalat azaltılacak ve fide ihracatı yapılabilecektir. Hali hazırda İlde mevcut olan 20.000.000
adet/yıl kapasiteli Hollanda ortaklı doku kültürü laboratuvarı yurtiçine ve yurtdışına fide
göndermektedir. Başta Gerbera, Hosta, Syngonium, Tradescantia, Hemerocallis, Pulmonaria,
Geranium, Kivi, Muz, Krizantem, Enginar vb. olmak üzere yaklaşık 800 türde doku kültürü
çalışmaları devam etmektedir. Bu projeyle, İlde en fazla üretimi yapılan karanfilin ve diğer
türlerin fide ihtiyacı da karşılanabilecektir.
Kaynak: TKB, Özel Sektör
İl Balık Hali Ve Pazarı Tesisi
Amaç: Avlanan balıkların pazarlanması ve halk sağlığının korunması.
Uygulama: Antalya Büyük Şehir Belediyesince bu tesisin kurulması için teknik destek
verilecektir.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Antalya limanı ve Yat Limanında sabahları kurulan mezat düzenli olmayıp, İlde
istihsal edilen deniz ürünleri İl dışından gelen balıklarla beraber pazara düzensiz olarak
sunulmaktadır. Balık hali düzenli ve sağlıklı balık pazarlama zinciri için ilk ve en önemli halka
olacaktır. Bu projeyle, balıkçılar ve tüketicilerin çıkarları dengelenecek, halk sağlığı
korunacaktır.
Kaynak: Antalya Büyük Şehir Belediyesi
Süs Bitkileri Araştırma Geliştirme Projesi
Amaç: Ürün çeşitliliğini artırmak ve pazarda talep gören çeşitlerin yetiştirilmesini sağlamak.
Uygulama: Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü ile işbirliği yapılarak ticari değeri
yüksek olan kesme çiçek, soğanlı bitkiler, ekolojiye uygun dış mekan süs bitkileri, çim
tohumları ve mevsimlik çiçeklerin yeni çeşitlerinin araştırılması, denenmesi ve üreticinin
yönlendirilmesi sağlanacaktır.
306
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Yıllardır sprey karanfil dışında yeterli miktarda yeni ürün çeşitlerine girilmemiş;
bunun sonucunda da çoğunlukla İngiltere pazarına ürün gönderilmiştir. Araştırma Geliştirme
Fonu oluşturularak geleneksel ürün çeşitlerinin yanında, yurt dışı pazarlarda talep gören
çeşitlerin yetiştirilmesi sağlanmalıdır. Ayrıca ticari değeri yüksek olan tüm süs bitkilerinin
yeni çeşitlerinin araştırılarak, denenmesi ve adaptasyon çalışmaları sonucunda üreticinin
yönlendirilmesi gerekmektedir.
Kaynak: T.K.B., Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü
Bölgemizin Ekolojisine Uygun Yüksek Verimli Pamuk Çeşitlerinin Geliştirilmesi
Projesi
Amaç: Pamuk üretimini artırmak.
Uygulama: Özellikle Antalya pamuğunun iplik olmada yaşadığı problemlerinin giderilerek
dokuma sanayinin istediği özelliklerde yüksek verimli çeşitler Akdeniz Tarımsal Araştırma
Enstitüsü Müdürlüğü ile koordineli olarak çalışılarak çiftçilere sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Daralan alanlarda pamuk üretimi yüksek verimli çeşitlerle sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Pestisit Atık Ve Ambalajlarını Depolama Projesi
Amaç: Zirai mücadelede kullanılan pestisit atık ve ambalajlarının oluşturduğu çevre
kirliliğinin önlenmesi.
Uygulama: İlde zehirli atık depolama ve imha tesisi bulunmamaktadır. Bu atıkların imhası
için ivedilikle bu tesislerin kurulması zorunludur.
Uygulama Alanı: I, II, III ve IV. Alt Bölgeler
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Balıkçı Barınağı Yapılması
Amaç: Balıkçı teknelerinin barınması ve balıkçıların teşkilatlanması.
Uygulama: Merkez İlçede 500-750 tekne kapasiteli Balıkçı Barınağı D.L. H. ile koordinasyon
kurularak tesis edilecektir.
Açıklama: Balıkçı teknelerini düzenli barınması ve balıkçıların örgütlenmesi sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Kaynak: D.L.H.
Hava Yolu Taşımacılığının Desteklenmesi Projesi
Amaç: Ürünün tüketiciye kısa sürede ve kaliteli olarak ulaşması ve karayolu taşımacılığından
307
dolayı doğabilecek kalite kayıplarının önlenmesi ve bu suretle dış pazarda Türk çiçeği
imajının korunmasının sağlanması.
Uygulama: Kargo uçakları tahsisi veya nakliye bedelinin düşürülmesi konularında ihtiyaca
göre gerekli çalışmalar yapılacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: II. Alt Bölgede yoğun olarak üretilen kesme çiçeğin %95’i ihraç edilmektedir.
Hava yoluyla nakliye bedelinin yüksek olmasından dolayı son yıllarda TIR taşımacılığı
gündeme gelmiştir. Bu sistemde ulaşım süresinin uzunluğu ve Gümrüklerde yaşanan
problemlerden dolayı taşınan çiçeğin kalite kaybı olmaktadır. Bu proje ile nakliyenin
hızlandırılması ve maliyetin azalması sağlanarak diğer ülkelerle pazarda rekabet şansımızın
yüksek tutulması gerçekleştirilecektir.
Kaynak: T.K.B., Özel Sektör
Renkli Pamuk Geliştirme İmkanlarının Araştırılması Projesi
Amaç: Alternatif çeşitlerin bulunması ve buna bağlı olarak çiftçi gelirinin artırılması.
Uygulama: Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünün tespitleriyle üreticiye
rehberlik edilecektir.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Gelişen teknolojiye uyum sağlanması ve üreticinin ürününü daha yüksek fiyatla
pazarlaması mümkün olacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Buharla Toprak Sterilizasyonunun Teşvik Edilmesi Projesi
Amaç: Örtü-altı üretimde belirli sahalarda, toprak fümigasyonunda kullanılan Metil Bromid’e
alternatif olabilecek buharla sterilizasyon tekniğinin teşvik edilmesi
Uygulama: Buharla toprak sterilizasyonu yapacak olan firmalar, üreticilerin talepleri
doğrultusunda fideliklerde, anaçlıklarda ve belirli üretim sahalarında bu tekniği
uygulayabileceklerdir.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Örtü-altı üretimde yeni teknolojilerin kullanılması sağlanacaktır. Metil Bromid
uygulamasının 2008 yılında yasaklanacak olması ve Eurepgap Protokolünde buharla
sterilizasyon, solarizasyon (güneş enerjisinden yararlanma) esaslarının getirilmesi ile torak
sterilizasyonunda kimyasal ilaç kullanımının sona ermesi sağlanacaktır. Maliyeti yüksek olan
bu projenin uygulanabilmesi için, girdi (LPG) fiyatlarının düşürülmesi gerekmektedir.
Kaynak: Özel Sektör
Topraksız Tarım Uygulamalarının Geliştirilmesi Projesi
Amaç: Toprağın sınırlı ve tuzluluğun arttığı bölgelerde üretim alanları kazanmak.
Uygulama: Bu tarım tekniğini uygulamak isteyen üreticilerin teknik yönden bilgilendirilmesi
sağlanacaktır.