Fransızca'ya tercüme edilmiştir. Müellifin, beş duyuyu tıp açısından inceleyen
iki makalesi Ma~aletdn fi'l-J:ıavô.s ile şeker hastalığı hakkındaki eseri Risô.le fi'l-mara:i el-müsemmô. diyabiüs adıyla neşredilmiştir (nşr. Said Abduh, Ku
veyt 1972). Şeker hastalığı konusunda her ne kadar Cinli hekim Li Hsüan VII. yüzyılda ilk araştırınayı yapmışsa da (bk !SIS, LXIV/ 222 ( 1973), s. 232). bu hastalığın karaciğere bağlı bir rahatsızlık olduğunu ilk olarak tesbit eden Abdüllatif ei-Bağdadi'dir.
BİBLİYOGRAFYA :
Abdüllatif eı-Bağdadi. Makaletan fi 'l·havas (nşr . Said Abduhl. Kuveyt i972 ; İbnü'I~Kıfti. inbahü'r·ruvat (nşr. Muhammed Ebü'I-Fazl). Kah i re 1369·93 /1950· 73, ll, 193·196; İbn Ebü Usaybia, 'Uyünü 'l·enba' (nşr. Nizar Rıza). Bey· rut 1965, s. 683·696 ; Zehebi, A' lamü'n·nübe· la', XXII, 320·323; Kütübi, Fevatü 'l·ve{eyat (nşr. İhsan Abbas). Beyrut 1973·74, ll , 385· 388; Sübki. JabaH,:atü 'ş·Şafi'iyye (nşr. Abdülfettah Muhammed el-Hulv- Ma h müd Muhammed et-Tanahi). Kahire 1383·96/1964·76, VIII , 313; Süyüti. Bugyetü 'l·vu'at (nşr. Muhammed Ebü 'l-Fazl). Kahire 1384/1964 - Beyrut 1399/ 1979, ll, 106·107; a.mlf .. Hüsnü'/· muhaçlara ( n şr. Muhammed Ebü'I-Fazl), Kahi· re 1387 j 1967, 1, 541; Keş{ü'?·?Unün, 1, 30, 696; ll , 1169, 1274, 1315, 1361, 1466, 1937, 1996 ; İbnü'I-İmad, Şe?eratü '?·?eheb, Kah i re 1350·51 - Beyrut, ts. (Daru İhya i' t-türasi ' I Arabi). V, 132; S. de S;;ıcy, Relation de I'Egypte par Abd ai-Latf{, Paris 181 O; Brockelmann. GAL, 1, 632·633; Suppl., 1, 880·881; M. Ulmann, Die Medizin im Islam, Leiden 1970, s. 170·172, 278·279 ; a.mlf., Die Na tur· und Ge· heimwissenscha{ten im Islam, Leiden 1972, s. 31 , 81; G. Sarton, lntroduction, New York 1975, 11 / 2, s. 599·600 ; 111 / 2, s. 1650; Sezgin, GAS, lll , 30·31, 33, 411; N , 9·10, 289; VI, 100; VII , 143·144; L. Leclerc. Histoire de la Mede· cine Arabe, New York 1971, ll, 182; HansJürgen Thies, Der Diabetestraktat 'Abd al-LaW AIBagdadf's, Bonn 1971; Angelika Neuwirth, 'Abd ai-La!f{ aiBagdadi's Bearbeitung von Buch Lambda der Aristotelischen Metaphys· ik, Wiesbaden 1976; Nihat Keklik, Felsefenin ilkeleri, İstanbul 1982, s. 84·85; Mahmut Kaya, islam Kaynaklan lşığında Arislote/es ve Felsefesi, İstanbul 1983, s. 300; Ramazan Şeşen , Salahaddin Devrinde Eyyübfler Dev/e· ti, İstanbul 1983, s. 365·368; Sami Hamerneh, "Hans-Jürgen Thies, Der Diabetestraktat 'Abd al-Laj:if al-Bagdiidi's", /SIS, LXII /214 ( 1971 ), s. 542·543 ; Garry J. Tee, "On Sami Hamerneh's Rewiev of der Diabetesraktat 'Abd al-Latif", /SIS, LXIV/ 222 (1973), s. 232; Alıdülkerim Şehade, "Abdüllatif Bağdiidl ",
Proceedings of the First International Sympo· sium {or the History of Arabic Science, Halep 1977, 1, 693·734 ; S. M. Stern, "A Collection of Trealises by 'Abd al-Latif al-Baghdiidi", /S, 1/1 (1962), s. 53·70; a.mlf., "'Abd al-Latif alBaghdiidi", E/2 ( İ ng.), 1,174 ; M. Th. Houtsma. "Abdüllatif", iA, I, 92. li! MAHMUT KAyA
ı ABDÜLIATIF-i BİHİTAI
ı
( .)~~~~) (ö. 1165/ 1752)
Pakistan (Sind) tasavvufl halk edebiyatının önde gelen
L temsilcilerinden, mutasavvıf-şair.
_j
11 01'de ( 1689), Sühreverdi şeyhlerinin yetiştiği Haydarabad'ın Hala bölgesindeki Halevi köyünde doğdu. Babasının adı Şah Abdülkerim'dir. Gençlik yıllarını yogi topluluklarıyla ülkeyi dolaşarak geçirdi. Daha sonra memleketine yakın bir yerde bulunan Bihit'e yerleşti ve burada vefat etti. Sind Emiri Gulam Şah onun için muhteŞem bir türbe yaptırdı.
Abdüllatif-i Bihitai'nin tasawufi ve edebi şahsiyeti, Şah jo Risalo (şahın
rİsalesİ) adı altında toplanan ve Alman müsteşriki Ernest Trumpp tarafından yayımlanan (Leipzig 1867) şiirlerinden
öğrenilmektedir. Risale. her biri "sur" adı verilen otuz lirik şiirden meydana gelir. Mevlana Celaleddin'in tesirinde kaldığını bizzat ifade eden Şah Abdüllatif'in şiirlerinde mahalli inançlarla tasawufi görüşler birbirine karışıp kaynaşmıştır. "Sur" ları müsiki makamlarına göre adlandırmış, eski makamlara ek olarak yeni makamlar bulmuştur. Türbesinin çevresinde yaşayan dervişierin bu müsikiyi perşembe geceleri icra ettikleri nakledilmektedir. Abdüllatif-i Bihitai hakkında çeşitli araştırmalar yapılmıştır (bk bibliyografya)
Abdüllatif camii planı
ve giriş cephesi
Mardin (19871
ABDÜLlATiF CAMii
BİBLİYOGRAFYA :
Abdülhay ei-Haseni, Nüzhetü 'l·tJavatzr, VI, 161·162; H. T. Sorley, Shah Abdul Lati{ of Bhit : His Poetry, Life and Times, Oxford 1940 ; a.mlf .. "Bhitii ' i" , E/2 (İng .), I, 1194·1195 ; a.mlf., "Bihta '1", U DM i, V, 329; ı. ı. Qazi. Shah, Abdui-Latif·an Introduction on his Art, Kara· chi 1961 ; T. Hotchand. Shah Abdui-Lati{-an Introduction to his Seven Singing Stories, Haydarabad 1962; M. Jotwani. Shah Abdul Lati{, his Life and Work, New Delhi 1975 ; A. Schimmel, Pain and Grace. A Study of Two Mystical Writers of Eighteenth·Century Mus· lim lndia, Leiden 1976, s. 151 ·262; a.mlf .. fs· lam in the lndian Subcontinent, Leiden 1980, s. 140, 143, 146 ; a.mlf .. Tasavvu{un Boyutları (tre E nder Gürol). İstanbul 1981 , s. 331; M. Mujeeb. The lndian Muslims, New Delhi 1985, s. 323·324; Abd u! Karim Leghari. "Qualites of Human Character Underlined in Shah Abdul Latif's poetry" , Sind University Research Journal, VII, Hyderabad 1969, s. 27·68; N. A. Baloch, "Maulana Jalaluddin Rumi and Shah Ab dul Latif, the s aint po et of Sin d ( Pakistan)", a.e., XI-XII, Hyderabad 1972·73, s. 62· 79; S. Qudratullah Fatimi. "New Lig ht on the Mystic Thought of Shah Abdul Latif Bhitai", Sindhological Studies, Karachi 1980, s. 49· 77; K. Raisinghani, "Shah Abdul Latif Bhitai", Si nd Quarterly, XV j 2, Karachi 1987, s. 44·46; M. Baqır. "'Abd-al-Latif Bhetiii Shah", Elr., ı , 125·126. Iii SüLEYMAN ULUDAG
L
ABDÜLIATİF CAMii Mardin'de şehrin orta kesiminde,
avlusunda medresesi bulunan Artuklu camii.
_j
Tamamen kesme taştan yapılmış
olan caminin cümle kapısındaki kitabeye göre 772 ( 1371) yılında , iki Artuklu sultanına hizmet etmiş olan Abdüllatif b. Abdullah tarafından inşa ettirilmiş
tir. içerde. mihrap duvarındaki pencere
255
ABDÜLLATiF CAMii
üstlerini de dolaşan çok uzun bir vakfiye kitabesi vardır. Bugünkü minaresi, 1262'de ( 1846) Musul Valisi Gürcü Mehmed Paşa tarafından yaptırıl
mıştır.
Enine gelişen ana mekanının ortasında tromplu mihrap önü kubbesi, iki yana doğru, sivri beşik tonozlarla ikişer
nef halinde açılır. Avludan ana mekana, yan yana üç giriş kapısı bulunur. Avlunun doğusundaki giriş cümle kapısı
olup Mardin'de en iyi korunmuş olanlardandır. Batı girişi basittir. Avlunun kuzeyinde selsebilli bir eyvan eski geleneği yaşatır. Avlunun kuzey kanadı kesme taş payelere oturtutmuş sivri kemerlerle açılan çapraz tonozlarla örtülüdür. Doğu ve batı kanatlarında iki kat halinde medrese bölümü yer alır. 1968 yılında avluda önemli değişiklikler yapılmış, kuzey kanadı da duvarla örülerek odalar haline getirilmiştir. Geç döneme ait minberi ağaç işçiliği ve dilimli köşk kubbesiyle dikkati çeker.
BİBLİYOGRAFYA:
Katip Ferdi, Mardin Artuklulan Tarihi, İs· tanbul 1939, s. 47; Albert Gabriel, Voyages Archeologiques dans la Turquie Orientale, Paris 1940, s. 26; Ara Altun, Mardin 'de Türk Devri Mimarisi, istanbul 1971, s. 46; a .mlf., Anadolu'da Artuklu Devri Türk Mimarisinin Gelişmesi, istanbul 1978, s. 100.
Iii ARA ALTUN
1 .. . - ı ABDULIATIF EFENDI, Sütçüzade
(ö 1099/1688)
L Musikişinas, mutasawıf-şair.
_j
Meşhur müsikişinas Sütçüzade Isa Efendi'nin (ö . ı 0371 ı 627) oğiudur. Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. Safayi, Tezkire'sinde onu Ali ismiyle anmaktadır. Hayatının büyük bir kısmını istanbul'da geçirdi. Gençlik yıllarında Halvetiyye şeyhlerinden Ümmisinanzade Hasan Efendi'ye intisap etti ve onun hizmetinde bulundu. Bu sebepten Ümmisinan Hafızı diye tanınmıştır. Bütün bunlardan, hayatını tekke ve zaviyelerde geçirdiği anlaşılmaktadır. 1688'de çıktığı hac yolculuğunda, bu vazifeyi ifa ederneden Kahire'de vefat etti ve orada defnedildi.
Abdüllatif Efendi'nin tasawutT şiirleri, onun sanat kudretini ortaya koymaktadır. Şiirlerinde Hafız mahlasını
kullanmıştır. Ayvansarayi, Vefeyiit'ında
onun bir divanı olduğunu söylüyorsa da nüshasına bugüne kadar rastlanma-
256
mıştır. Ayrıca o. zamanın önemli müsikişinasları arasında yer almış, özellikle kendi şiirlerine yaptığı bestelerle ün kazanmıştır. Müsikideki ilk hocasının babası olduğu söylenmektedir. Çeşitli el yazması güfte mecmualarında ÜmmTsinan Hafızı adına kayıtlı pek çok eserine rastlanıyorsa da bunlardan hiçbirinin notası günümüze ulaş
mamıştır.
BİBLİYOGRAFYA:
Safayi, ·Tezkire, Süleymaniye Ktp ., Halet Efendi , nr. 112, vr. 59b·60' ; Salim, Tezkire, istanbul 1315, s . 214·215; Ayvansarayi, Ve{e· yat·t Selatfn, Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 1375, vr. 20'; Mehmed Şükri, Si/silename, Hacı Selim Ağa K tp ., Hüdayf, nr. 1098, vr. 24'; Sicill·i Osman[, lll , 360; S. Nüzhet Ergun. An· toloji, istanbul 1942, 1, 43·44; ist.A, 1, 124.
L
L
liJ NuRi ÖzcAN
ABDÜLIATİF HARPÜTİ ( ..}>y. . ._;.> ~1 -~.f- )
(bk.HARPÜTİ, Abdüllatif).
ABDÜLIATİF KARAMANt
Türk ahlakçısı.
_j
_j
Fakih Karaman!, Kara Abdüllatif ve Siyahser lakaplarıyla da bilinmektedir. Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. Aile ahlakına dair esasları anlatan meşhur Türkçe eseri Adabü'1-meniizil'in ketebe kayıtlarına dayanarak (Süleymaniye Ktp., Hüseyin Paşa, nr. 290 nüshasının
ketebesi 985 1 I 5771 tarihlidir), onun XVI. yüzyılda yaşamış olduğunu söylemek mümkündür. Kendisine hayırlı bir eş ve salih evlat nasip etmesi için Allah'a yaptığı duanın kabul edilmiş olduğunu Adabü'1-meniizil'in mukaddimesinde belirten müellif. ulema ailesine mensup eşinin zaman zaman evine gelen misafir hanımları gücü nisbetinde irşada
çalıştığını. ancak onun özellikle kadınlara hitap eden ve hayatın her safhasında kendileri için gerekli bilgileri ihtiva eden müstakil bir eserin bulunmayışından şikayet ettiğini kaydeder. Abdüllatif bu yakınmayı haklı bulduğunu ve bu konudaki boşluğu doldurmak amacıyla pek çok kaynaktan faydalanarak Adabü '1 -meniizil'i .kaleme aldığını söyler. Bu eserde seçkin bir ev kadınının vasıfları. eşler arasındaki karşılıklı hak ve vazifeler. aile fertlerinin rahatlıkla barınabilmeleri, ayrıca ailede ahlak ve edep kurallarının yaşatılabilmesi için bir ev-
Abdüllatif Ka ram ani'nin Adabü'f.menazil ad l ı eserinin ilk sayfası (Nuruosmaniye K tp., nr. 2269 , vr. 1 ıı )
de bulunması gerekli maddi şartlar ile ebeveyn-evlat münasebetleri ve hocalara saygı gibi pedagojik konular işlen
mektedir. Eserin bulunabilen yazma nüshaları, istanbul Üniversitesi (TY, nr. 199, 2717, 7161, 7181, 7201), Süleymaniye (Hacı Mahmud Efendi, nr. I 564: Pertevniyal, nr. 449) ve Nuruosmaniye (nr 2269) kütüphanelerindediL
Abdü llatif'in kaynaklarda adı geçen ve bir nüshası Süleymaniye Kütüphanesi'nde (Esad Efendi , nr. ı 7221 bulunan diğer bir eseri de Mi'rdcü '1-müştiikin ve minhiicü'1-müttakin adını taşır. Müellif bu eserinde. seyrü sülük esnasında aşılması gereken manevi menzil ve makamları. klasik tasawuf kaynaklarında yer alan usul-i aşere· tasnifi içinde incelemektedir.
BİBLİYOGRAFYA:
Keş{ü 'z-zunün, ll, 1738 ; Hediyyetü '/- 'ari{fn, 1, 618; Osmanlt Müel/if/eri.l, ı30; M. Ali Ayni, Türk Ahlakçtlan, istanbul 1939, s. 1 75·204; A.
Sırrı Levend, "Ümmet Çağında Ahlak Kitaplarımız", TDA Y Beliete n, Ankara 1964, s. 101 .
liJ HüsAMEDDiN ERDEM