View
31
Download
0
Category
Preview:
Citation preview
1. Bu kitapçıkta Temel Bilimler Testi bulunmaktadır. Soru kitapçığınızın kapağındaki ilgili yerlere adınızı, soyadınızı, T.C. Kimlik numaranızı ve sınav salonu-nuzu yazmayı unutmayınız.
2. Bu kitapçıktaki test toplam 120 sorudan oluşmak-tadır.
3. Bu test için verilen toplam cevaplama süresi 150 dakikadır (2,5 saat).
4. Bu kitapçıktaki testte yer alan her sorunun sadece bir doğru cevabı vardır. Bir soru için birden çok ce-vap yeri işaretlenmişse o soru yanlış cevaplanmış sayılacaktır.
5. İşaretlediğiniz bir cevabı değiştirmek istediğinizde, silme işlemini çok iyi yapmanız gerektiğini unut-mayınız.
6. Bu test puanlanırken doğru cevaplarınızın sayısın-dan yanlış cevaplarınızın sayısının dörtte biri dü-şülecek ve kalan sayı ham puanınız olacaktır. Bu nedenle, hakkında hiçbir fikriniz olmayan soruları boş bırakınız. Ancak, soruda verilen seçeneklerden birkaçını eleyebiliyorsanız kalanlar arasında doğru cevabı kestirmeniz yararınıza olabilir.
7. Cevaplamaya istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz. Bir soru ile ilgili cevabınızı, cevap kâğıdında o soru için ayrılmış olan yere işaretlemeyi unutmayınız.
8. Cevap kağıdında T.C. Kimlik numaranızın eksik ol-ması halinde sınavınız değerlendirmeye alınmaya-caktır.
Bu testin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının Tustime’ın ya-zılı izni olmadan kopya edilmesi, fotoğrafının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması, yayımlanması ya da kullanılması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar gerekli cezai sorumluluğu ve testlerin hazırlanmasındaki külfeti peşinen kabullenmiş sayılır.
Bu kitapçık basıldıktan sonra ortaya çıkacak baskı hataları ve düzeltmeleri “www.tustime.com” adresinden takip edebilirsiniz.
ADAYIN
ADI : ....................................................................................................
SOYADI : ....................................................................................................
T.C. KİMLİK NO : ....................................................................................................
SINAV SALONU : ....................................................................................................
AĞUSTOS 2014 TUS’A HAZIRLIK DENEME SINAVI 38TEMEL BİLİMLER TESTİ
GENEL AÇIKLAMA
01. 14. (14 Soru) :
15. 22. (8 Soru) :
23. 32. (10 Soru) :
33. 54. (22 Soru) :
55. 76. (22 Soru) :
77. 98. (22 Soru) :
99. 120. (22 Soru) :
Anatomi
Histoloji, Embriyoloji
Fizyoloji
Biyokimya
Mikrobiyoloji
Patoloji
Farmakoloji
TEMEL BİLİMLER
İSTANBUL–MERKEZMolla Gürani Mah. Oğuzhan Cad. Akkoyunlu Sok.Transal İş Merkezi No:1 Fındıkzade / İSTANBULTel: 0212 521 77 85Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME–PENDİKEsenler Mah. Azizoğlu Cad. Gözde Sk. No:1 PENDİK/İSTANBULTel: 0216 336 24 29Faks: 0216 336 24 82
ANKARAMamak Cad. Dikimevi Posthanesi YanıDikimevi / Mamak / ANKARATel: 0312 417 23 45Faks: 0312 425 14 09
İZMİRCumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)Pasaport / İZMİRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
ISPARTAGazi Kemal Mah. 1317 Sok.Henden Ap. No: 11 D: 9/10Merkez / ISPARTATel: 0246 232 66 00Faks: 0246 232 77 00Gsm: 0507 408 01 51
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSAGsm: 0507 202 61 86
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)Korutürk Mah. Poyraz Sok. 4/A Balçova / İZMİRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
Gsm: 0507 202 61 86
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)Ankara Cad. No:231/C Bornova / İZMİR(Ege Üniv. ana kapı karşısı)Gsm: 0507 202 61 86
TUSTIME–AYDIN (OFFLINE)Meşrutiyet Mah. Gençlik Cad. No:74/AMerkez / AYDINGsm: 0507 202 61 86
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)Yenisehir Mahallesi Fevzi Cakmak CaddesiNo:47/3– KIRIKKALETel: 0318 218 9900
3DENEME SINAVI – 38
1. Aşağıda verilen “kemik yapı – komşu olduğu anatomik yapı” eşleştirmelerinden yanlış olanı işaretleyiniz.
A) Spina iliaca anterior superior – N. cutaneus femoris lateralis
B) Spina ischiadica – N. pudendus
C) Collum chirurgicum – N. axillaris
D) Corpus humeri – A. radialis
E) Foramen transversarium – A. vertebralis
2. Aşağıdakilerden hangisi os temporale’de bulunan yapılardan biridir?
A) Processus pterygoideus
B) Sulcus caroticus
C) Fossa hypophysialis
D) Foramen jugulare
E) Tuberculum articulare
3. Aşağıdaki seçeneklerden hangisindeki eklemler elipsoid tiptedirler?
A) Art. humeroradialis – Art. radiocarpalis
B) Art. sternoclavicularis – Art. atlantooccipitalis
C) Art. atlantoaxialis mediana – Art. radiocarpalis
D) Art. radiocarpalis – Art. atlantooccipitalis
E) Art. atlantoaxialis lateralis – Art. sternoclavicularis
4. M. levator palpebrae superioris’in siniri aşağıdakilerden hangisidir?
A) N. oculomotorius
B) N. trochlearis
C) N. trigeminus
D) N. abducens
E) N. facialis
5. Aşağıdaki damarlardan hangisi vagina musculi recti abdominis içerisinde seyreder?
A) A. epigastrica superficialis
B) A. epigastrica superior
C) A. epigastrica inferior
D) A. umbilicalis
E) A. obturatoria
6. Aşağıdaki kaslardan hangisi n. radialis’in ramus profundus (PİN)’undan uyarılmaz?
A) M. triceps brachii
B) M. extensor digitorum
C) M. extensor carpi ulnaris
D) M. abductor pollicis longus
E) M. extensor digiti minimi
7. Arteria intercostalis posterior’lar aşağıda verilen arterlerden hangisinden çıkarlar?
A) A. musculophrenica
B) Aorta thoracica
C) A. thoracica interna
D) A. subclavia
E) A. axillaris
8. N. laryngeus recurrens sinistra aşağıda verilen yapılardan hangisinin altından dolanarak yükselir?
A) Bronchus principalis sinister
B) A. subclavia sinistra
C) Arcus aortae
D) V. brachiocephalica sinistra
E) A. carotis communis sinistra
2014 AĞUSTOS TUS 38. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları bulunmaktadır.
4 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
9. Aşağıdaki ven çiftlerinden hangisi cava–caval bir anostomozdur?
A) V. epigastrica superficialis – V. epigastrica inferior
B) V. epigastrica superficialis – V. thoracica lateralis
C) V. azygos – V. gastrica sinistra
D) V. rectalis superior – V. rectalis media
E) V. rectalis media – V. rectalis inferior
10. Karaciğeri yukarıda diyaframa tutturan periton uzantısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lig. coronarium hepatis
B) Lig. teres hepatis
C) Lig. falciforme hepatis
D) Omentum minus
E) Area nuda
11. Böbrekler arka yüzde aşağıdaki sinirlerden hangisi ile komşuluk yapar?
A) N. genitofemoralis
B) N. ilioinguinalis
C) N. obturatorius
D) N. cutaneus femoris lateralis
E) N. cutaneus femoris posterior
12. Aşağıdaki sinirlerden hangisi pregangliyonik parasempatik lif içermez?
A) N. oculomotorius
B) N. auriculotemporalis
C) Chorda tympani
D) N. petrosus minor
E) N. petrosus major
13. Aşağıda verilen “pleksus ve onun dalı” eşleştirmelerinden yanlış olanı işaretleyiniz.
A) Plexus cervicalis – N. occipitalis minor
B) Plexus brachialis – N. thoracicus longus
C) Plexus brachialis – N. phrenicus
D) Plexus lumbalis – N. obturatorius
E) Plexus sacralis – N. pudendus
14. Aşağıdakilerden hangisi orta kulağın iç duvarında yer alan oluşumlardan biri değildir?
A) Prominentia canalis facialis
B) Fenestra cochlea
C) Promontorium
D) Fenestra vestibuli
E) Tegmen tympani
15. Aşağıdaki seçeneklerden hangisinde sırasıyla protein yapım ve yıkımını yapan zarla çevrili olmayan organeller verilmiştir?
A) Ribozom – Peroksizom
B) Granüllü endoplazma retikulumu – Golgi
C) Ribozom – Proteozom
D) Granüllü endoplazma retikulumu – Granülsüz endoplazma retikulumu
E) Golgi cismi – Mitokondriyon
16. Hücre döngüsünün hangi aşamasında sitokinez izlenir?
A) İnterfaz
B) Profaz
C) Metafaz
D) Telofaz
E) Anafaz
5DENEME SINAVI – 38
17. Aşağıdaki hücreler arası bağlantı birimlerinden hangisi hücreler arasında cAMP aktarılmasında görev alır?
A) Desmozom
B) Hemidesmozom
C) Sıkı bağlantı
D) Gevşek bağlantı
E) Gap junction
18. Tiroid hormonu sentezinde kandan folikül hücresine, iyot kapanı (iodine trap) ile alınan iyot için hangi tür taşıma yöntemi söz konusudur?
A) Reseptör aracılı endositoz
B) Aktif taşıma
C) Diffüzyon
D) Osmoz
E) Kolaylaştırılmış taşıma
19. Aşağıdaki organların hangisinde elastik tip kıkırdak yapısı izlenir?
A) Gelişmekte olan bir fetüste humerus
B) Trakea
C) İntervertebral disk
D) Epiglottis
E) Simfizis pubis
20. Ağız mukozası incelendiğinde; epitel hücreleri arasında, aşağıdaki hücrelerden hangisi izlenmez?
A) Keratinosit
B) Melanosit
C) Merkel hücresi
D) Langerhans hücresi
E) Paneth hücresi
21. Aşağıdaki yapılardan hangisi embriyonik diskin epiblast tabakasından gelişmez?
A) Trofoblast
B) Amniyoblast
C) Ektoderm
D) Endoderm
E) Notokord
22. Kulakta bulunan Korti organı hangi yapıdan gelişmektedir?
A) Yüzey ektodermi
B) Nöral ektoderm
C) Mezoderm
D) Endoderm
E) Nöral krista
23. Aşağıdakilerden hangisi çizgili kasta sarkoplazmik retikulumdan stoplazmaya kalsiyum geçişini sağlar?
A) Kalsekestrin
B) Fosfolamban
C) Riyanodin reseptörü
D) Dihidropiridin (DHP) reseptörü
E) Sarkoplazmik Endoplazamik Retikulum CaATPaz (SERCA)
24. Fick difüzyon yasasına göre aşağıdakiler hangisi artarsa net difüzyon hızını azalır?
A) Membran alanı
B) Membranın kalınlığı
C) Difüzyon katsayısı
D) İki ortam arasındaki konsantrasyon farkı
E) Maddenin yağdaki çözünürlüğü
6 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
25. Demirin (Fe+2) entrerosit bazolateral yüzeyinden kana transportundan sorumlu protein aşağıdakilerden hangisidir?
A) Transferrin
B) Ferroportin–1
C) Seruloplazmin
D) Hemosiderin
E) Divalan katyon taşıyıcısı–1 (DMT–1)
26. Aşağıdakilerden hangisi ligand kapılı iyonotropik bir reseptör değildir?
A) Glutamat –– NMDA
B) Glutamat –– AMPA
C) Serotonin –– 5–HT3D) GABA –– GABA–A
E) Asetilkolin –– M2
27. Akomodasyonda lensin kırma gücünün artmasını sağlayan faktör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Siliyer kasın kasılması
B) İrisin radial kasının kasılması
C) Pupiller konstriksiyon (Myozis)
D) Asıcı ligamentlerdeki gerimin artması
E) Konverjans (gözlerin içe bakması)
28. Nötrofil lizozomlarındaki hangi enzim hidrojen peroksit (H2O2) ile klorür iyonları arasındaki reaksiyonu katalize ederek güçlü etkili bir bakterisidal olan hipoklorit oluşumunu sağlar?
A) Katalaz
B) Miyeloperoksidaz
C) NADPH oksidaz
D) Süperoksit dismutaz
E) Glukoz 6–fosfat dehidrogenaz
29. Kan basıncının düzenlenmesinde arteryel baroreseptörlerde oluşan sinyallerin artması aşağıdakilerden hangisine neden olur?
A) Venöz dönüşte artışa
B) Vazokonstrüktör stimülasyona
C) Total periferik dirençte artışa
D) Genel sempatik tonusta artmaya
E) Kalbin vagal inervasyonunun stimülasyonuna
30. Alveol yüzeyindeki sürfaktanın, tip II alveolar hücrelere geri alımında görevli sürfaktan proteini (SP) aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tübüler myelin
B) SP– A
C) SP– B
D) SP– C
E) SP– D
31. Furosemid benzeri bir loop diüretik kullanıldığında nefronun hangi bölgesindeki hangi tübüler fonsiyon inhibe edilmiş olur?
A) Proksimal tübül –– Glukoz emilimi
B) Proksimal tübül –– Na+ geri emilimi
C) İnen ince henle –– Su emilimi
D) Çıkan kalın henle –– Na+–K+–2Cl– kotransportu
E) Distal tübül proksimal kısım –– Na+–Cl– kotransportu
32. Yapısal ve fonksiyonel olarak büyüme hormonuna benzerliğinden dolayı “gebeliğin maternal büyüme hormonu” olarak bilinen plasental hormon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Relaksin
B) Östrojen
C) Progesteron
D) İnsan koryonik gonadotropin
E) İnsan koryonik somatomammotropin
7DENEME SINAVI – 38
33. Aşağıdakilerden hangisi pıhtılaşma sürecinde yer almaz?
A) Trombin
B) Fibrinojen
C) Kalsiyum
D) Doku plazminojen aktivatör
E) Trombosit fosfolipitleri
34. Çizgili kasların kasılması sırasında kalsiyum hangisine bağlanır?
A) Sarkoplazmik retikulum
B) Ryanodin kanalları
C) Troponin
D) Kalmodulin
E) Kalbindin
35. Aşağıdakilerden hangisi kollajende çapraz bağların oluşumunda yer alır?
A) Lizil oksidaz
B) Lizil hidroksilaz
C) Dezmolaz
D) Galaktozil transferaz
E) Prolin oksidaz
36. Aşağıdakilerden hangisi hemoglobine bağlanan bir ligand değildir?
A) Karbonmonoksit
B) Proton
C) Glukoz
D) Früktoz 1,6 fosfat
E) Laktat
37. N–asetil galaktoz amin ile bağ oluşumuna katılarak glikoprotein sentezinde yer alan amino asit hangisidir?
A) Aspartat
B) Glutamat
C) Asparagin
D) Tirozin
E) Glisinamid
38. Demirin barsaklardan emilimini düzenleyen protein hangisidir?
A) Transferrin
B) Hepsidin
C) Ferritin
D) Seruloplazmin
E) Ferroportin
39. 500 mL serum fizyolojik hazırlamak için kaç gram sodyum klorür kullanılır?
A) 1.8
B) 0.9
C) 4.5
D) 9
E) 18
40. Aşağıdakilerden hangisi plazmanın fonksiyonel enzimi değildir?
A) Pseudokolin esteraz
B) Plazmin
C) Seruloplazmin
D) Faktör VIIa
E) Protrombin
8 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
41. B1 vitamini eksikliğinden etkilenen enzim hangisidir?
A) Alfa ketoglutarat dehidrogenaz
B) Transaldolaz
C) Glukoz 6 fosfat dehidrogenaz
D) Piruvat kinaz
E) Hekzokinaz
42. İnsulin/glukagon oranı artışına bağlı olarak aşağıdakilerden hangisi gerçekleşir?
A) Lipoliz
B) Glikojenoliz
C) Karaciğere glukoz transportu
D) Kolesterol sentezi
E) Fruktoz 1,6 bifosfataz aktivitesinde artış
43. Aşağıdaki hormonlardan hangisi iki polipeptit zincirinden oluşmaz?
A) İnsulin
B) TSH
C) LH
D) FSH
E) ACTH
44. Aşağıda verilenden hangisi/hangileri tirozinden oluşmaz?
I– Tiramin
II– Nitrik oksit
III– Serotonin
IV– Asetil koA
V– Glukoz
A) I, II ve III
B) II, III ve IV
C) II ve III
D) IV ve IV
E) III ve V
45. 4 aylık kız bebekte yapılan fizik muayenede hipotoni ve nöbetler dikkat çekiyor. Yapılan testlerde hastanın uzun zincirli yağ asitlerini ve fitanik asidi okside etmede defekt olduğu gözleniyor.
Bu hastada hangi organelde patoloji olması beklenir?
A) Mitokondri
B) Peroksizom
C) Sitozol
D) Endoplazik Retikulum
E) Golgi
46. Karbonhidrat metabolizması ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Glikolizin en önemli düzenlenme basamağı fosfofruktokinaz basamağıdır ve bu basamakta enerji harcanır.
B) Heksoz mono fosfat yolunun oksidatif ve non oksidatif evresindeki ortak molekül ribuloz 5 fosfattır.
C) PFK–1 enziminin ürünü fruktoz 1,6 bisfosfattır.
D) Glikojen yıkımında glikojen fosforilazın ürünü glikoz 1–fosfattır.
E) Glikojen sentaz enzimi glikojen yapısındaki a–1,4 bağlarının
yapımından sorumludur ve kofaktör olarak B6 kullanır.
9DENEME SINAVI – 38
47. Altmış bir yaşında ex olan alkolik bir erkeğe yapılan otopsi sonrasında beyin mamiller cisimde hemoraji ve nekroz dikkat çekiyor. Ex olan hastaya tanı koyabilmek için aşağıdaki testlerden hangisi yapılmalıdır?
A) Eritrosit transketolaz aktivitesi
B) Eritrosit glutatyon redüktaz aktivitesi
C) Serum homosistein seviyesi
D) Eritrosit glukoz 6 fosfat dehidrogenaz aktivitesi
E) Eritosit glutatyon peroksidaz aktivitesi
48. Glikojen yıkımında aşağıdaki enzimlerden hangisinin aktivitesi sonrasında serbest glukoz açığa çıkar?
A) Glikojen fosforilaz
B) Glikojen sentaz
C) Amilo 1,6 glukozidaz
D) Alkalen fosfataz
E) Glikozil 1,4–1,6 transferaz
49. Karnitin eksikliği sonrası aşağıdaki substratlardan hangisinin sentezlenemez?
A) Palmitat
B) Laktat
C) Asetat
D) Tirozin
E) Fenilalanin
50. Karbonhidrattan zengin beslenme sonrası sentezi artan lipoprotein aşağıdakilerden hangisidir?
A) Şilomikron
B) VLDL
C) HDL
D) Lipoprotein a
E) Lipoprotein x
51. Kolesterol sentezindeki hız kısıtlayıcı basamak aşağıdakilerden hangisidir?
A) Asetil coA karboksilaz
B) HMG coA liyaz
B) HMG coA sentaz
C) HMG coA redüktaz
E) 7–a hidroksilaz
52. Pürin sentezinde ilk oluşan nükleotid aşağıdakilerden hangisidir?
A) IMP
B) OMP
C) AMP
D) GMP
E) UMP
10 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
53. Yirmi üç yaşında erkek hasta metastatik testis kanseri nedeniyle retroperitoneal yüksek doz radyoterapi almaktadır. Tedaviden birkaç hafta sonra metastaz boyutunda ciddi küçülme gözlenmiştir.
Aşağıdaki mekanizmalardan hangisi radyoterapinin bu etkisini açıklar?
A) DNA çapraz etki
B) Nükleotid yanlış eşleşmesi
C) Çift zincir DNA kırığı
D) Pirimidin dimerleri
E) DNA Demetilasyonu
54. Nitrat maruziyeti sonrası intestinal epitel hücrelerde özellikle sitozin deaminasyonu sonucu DNA hasarı meydana gelmektedir.
Aşağıdaki enzimlerden hangisi bu hasarın düzeltilme sürecinde kullanılmamaktadır?
A) DNA metilaz
B) DNA glikozilaz
C) DNA endonükleaz
D) DNA liyaz
E) DNA ligaz
55. Klorokine dirençli falciparum sıtmasında hangisinin kullanılması uygun değildir?
A) Meflokin
B) Kinin sülfat ve doksisiklin
C) Sulfadoksin +Pirimethamin
E) Artemisinin
E) Süfadiazin
56. Kenelerin ısırması ile sporozoitler insanlara bulaşan, direkt olarak eritrositleri infekte eden, eritrositlerin içinde yonca yaprağı gibi dörtlüler oluşturan parazit aşağıdakilerden hangisidir?
A) Toxoplasma gondıı
B) Babesıa microtii
C) Trypanosoma brucei
D) Balantıdıum colı
E) Cryptosporidium parvum
57. Castleman hastalığından sorumlu tutulan virüs aşağıdakilerden hangisidir?
A) HHV–2
B) HHV–6
C) HHV–8
D) CMV
E) EBV
58. Hangi virüsün immun supresif hastada hemorajik sistit’e
neden olma olasılığı en fazladır?
A) HHV–2
B) JC virüsü
C) BK virüsü
D) HPV
E) Parvo virüs B 19 virüs
11DENEME SINAVI – 38
59. Aşağıdakilerden hangisi Hepatit B tedavisinde kullanılan ilaçlardan biri değildir?
A) Tenofovir
B) İnterferon alfa
C) Telbuvidin
D) Entekavir
E) Gansiklovir
60. Etilen oksid sterilizasyonun biyolojik kontrolünde kullanılan bakteri aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mycobacterium smegmatis
B) Acinetobacter baumanniio
C) Bacillus stearothermophilus
D) Clostridium perfringens
E) Pseudomonas aeruginosa
61. Aşağıda bazı bakteriler ve morfolojik şekilleri eşleştirilmiştir.
Hangisi doğru değildir?
A) Enterokok –Gram pozitif diplokok
B) Haemophilus influenzae–Gram negatif basil
C) Mycobacterium tuberculosis– EZN pozitif basil
D) Pseudomanas aeruginosa– Gram negatif basil
E) Borrelia burgdorferi – Gram negatif kok
62. Otuz dört yaşında kadın; idrar yaparken yanma, sık sık idrar yapma yakınmaları ile baş vuruyor. İdrar kültüründe; gram pozitif, oksidaz negatif, katalaz pozitif, koagülaz negatif, novobiyosine dirençli koklar ürüyor.
Bu hastada mevcut klinik tabloya neden olabilecek etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Streptococcus pneumoniae
B) Escherichia coli
C) Staphylococcus aureus
D) Streptococcus pyogenes
E) Staphylococcus saprophyticus
63. Seksen beş yaşındaki erkek hasta ateş, baş ağrısı ve sol alt burun yüzeyinde siyah renkli lezyon ile acil servise başvuruyor. Sol maksiller sinüs üzerinde ödem ve görülüyor. Hastanın açlık kan şekeri 614 mg/dL ve idrarında da bol miktarda keton varlığı saptanıyor.
Ethmoid sinüsten alınan materyalde 90 derecelik açı ile dallanan septasız hif varsa en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Cryptococcus neoformans
B) Aspergillus fumigatus
C) Histoplasma capsulatum
D) Rhizopus
E) Candida albicans
64. Akut toksoplazmoz geçiren, 32 yaşındaki yedi aylık gebe kadına amniyosentezle alınan amniyon sıvısında toksoplazma PCR testi negatiftir.
Bu hastada en uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) Spiramisin verilir
B) Yalnızca sülfadiazin verilir
C) Primetamin + sülfadiazin + folinik asit verilir
D) Tedavi gerekli değildir
E) Medikal abortus uygulanır
12 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
65. Hangi virüsün yaptığı enfeksiyonda Palivizumab kullanılır?
A) İnfluenza
B) RSV
C) Rhinovirüs
D) Parainfluenza
E) Adenovirüs
66. Aşağıdakilerden hangisinin patogenezinde lizojenik konversiyon önemli rol oynar?
A) Amipli dizanteri
B) Boğmaca
C) Sifiliz
D) Difteri
E) Mikoplazma pnömonisi
67. Vankomisine dirençli enterococcus faecalis (VRE) endokarditi için hangisinin kullanılması uygundur?
A) Linezolid
B) Teikoplanin
C) Seftizoksim
D) İmipenem
E) Metronidazol
68. Hangisinin yaptığı enfeksiyon sırasında bülloz mirinjit gözlenebilir?
A) Difteri
B) Bruselloz
C) Sifiliz
D) Sıtma
E) Mikoplazma pnömonisi
69. Aşağıdakilerin hangisinde Ig A proteaz bulunmaz?
A) Streptococcuş pnemoniae,
B) Haemophilus influenzae tip B
C) Neisseria meningitidis
D) Neisseria Gonorrhoae
E) Branhamella catarhalis
70. Aşağıdaki anti–virallerden hangisi, influenza viruslarına karşı etkilidir?
A) Lamivudin
B) Entekavir
C) Ritonavir
D) Gansiklovir
E) Ribavirin
71. Aşağıdaki etkenlerin hangisinin tanısında PCR faydalı değildir?
A) Listerya monoctogenes
B) Parvovirüs
C) Bovin spongioform ensefalopati etkeni
D) Hepatit c
E) Sifilis
72. Hangisi makrofaj tarafından salınan bir sitokin değildir?
A) IL1
B) IL4
C) IL6
D) IL8
E) IL12
13DENEME SINAVI – 38
73. Aşağıdaki mantarlardan hangisi doğada saprofitken küf, organizmada parazitken tek hücreli maya formunu alır?
A) Candida albicans
B) Aspergillus niger
C) Critprococcus neoformans
D) Histoplasma capsulatum
E) Fusarum
74. Skualen epoksidazı inhibe eden antifungal hangisidir?
A) Nistatin
B) Flukanazol
C) Amfoterisin B
D) Grisefulvin
E) Terbinafin
75. Projenitör B ve T lenfositlere farklılaşmasından sorumlu olan sitokin hangisidir?
A) IL1
B) IL4
C) IL5
D) IL7
E) IL13
76. Otuz beş yaşındaki erkek hastanın yapılan muayenesinde; sağ inguinal bölgeden anüse doğru uzayan ağrısız kolay kanayan ülser ve granülomatöz doku saptanıyor. Yaradan alınan örneğin Giemsa boyası ile boyamasında bol PMN ve bolca kokobasiller görülüyor.
Bu hastadaki tabloya neden olma olasılığı en fazla etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Neisseriae gonorrhoeae
B) Haemophilus ducreyi
C) Klebsiella granulomatis
D) Chlamydia trachomatis
E) Treponema pallidum
77. Reperfüzyon hasarında hücre içi enzimleri aktive ederek geri dönüşsüz yaralanmanın oluşmasında aşağıdakilerden hangisi etkilidir?
A) Sodyum
B) Kalsiyum
C) Magnezyum
D) Potasyum
E) Klor
78. Aşağıdaki moleküllerden hangisinin hücre içi birikimi Mallory cisimlerini oluşturur?
A) Amiloid
B) Dynein
C) Desmin
D) Vimentin
E) Sitokeratin
79. Akut appendisitte, appendiks duvarında izlenen inflamasyon tipi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Seröz inflamasyon
B) Süpüratif inflamasyon
C) Kataral inflamasyon
D) Granulamatöz inflamasyon
E) Fibrinöz inflamasyon
80. Silikozise bağlı akciğerde gelişen granulomatöz inflamasyon odağında aşağıdaki hücrelerden hangisi görülmez?
A) Plazma hücreleri
B) Lenfositler
C) Epiteloid histiositler
D) Fibroblastlar
E) Dev hücreler
14 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
81. Aşağıdaki tümör süpressör genlerden hangisinin bozukluğunda ailesel mide kanseri gelişim riskinde artış saptanmıştır?
A) TGF–β reseptör
B) BRCA–1
C) β–catenin
D) SMAD 2
E) E–cadherin
82. HIV virüsü santral sinir sisteminde hangi hücreyi enfekte ederek AIDS demans kompleks gelişimine neden olur?
A) Astrosit
B) Mikroglia
C) Oligodendrosit
D) Nöron
E) Ependimal hücre
83. Aşağıdakilerden hangisinin akut respiratuvar distres sendromunun etiyolojisinde rolü olduğu gösterilememiştir?
A) Pneumocystis carinii pnömonisi
B) Kafa travması
C) Akut kolesistit
D) Mide içeriğinin aspirasyonu
E) İyonize radyasyon
84. Tüm karsinomlarda prognozu belirleyen en önemli kriter aşağıdakilerden hangisidir?
A) Evre
B) Derece
C) Mitoz sayısı
D) Nekroz varlığı
E) Diferansiasyon
85. Pernisiyöz anemi, hangi tip aşırı duyarlılık reaksiyonu sonucu oluşur?
A) Tip I aşırı duyarlılık reaksiyonu
B) Tip II aşırı duyarlılık reaksiyonu
C) Tip III aşırı duyarlılık reaksiyonu
D) Tip IV aşırı duyarlılık reaksiyonu
E) Tip V aşırı duyarlılık reaksiyonu
86. Karakteristik olarak, media tabakasının iç yarısında granülomatöz bir inflamasyon, internal elastik laminada parçalanma ve internal elastik lamina parçalarını fagosite eden yabancı cisim ya da Langhans tipi dev hücrelerin izlendiği vaskulit aşağıdakilerden hangisidir?
A) Buerger hastalığı
B) Reynauld hastalığı
C) Temporal arterit
D) PAN
E) Kawasaki hastalığı
87. Myastenia gravisli bir hastada, anterior mediastende saptanan tümör en büyük olasılıkla aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hodgkin lenfoma
B) Lenfoblastik lenfoma
C) Timoma
D) Bronkojenik kist
E) Teratom
88. Aşağıdakilerden hangisi karaciğerde mikroveziküler yağlanma yapan nedenler arasında yer almaz?
A) Gebelikte akut karaciğer yetmezliği
B) Valporik asit toksisitesi
C) Etanol
D) Reye sendromu
E) Obezite
15DENEME SINAVI – 38
89. Aşağıdakilerden hangisi sistemik lupus eritematozusun böbrek lezyonları arasında yer almaz?
A) Kresentik glomerülonefrit
B) Fokal proliferatif glomerülonefrit
C) Diffüz proliferatif glomerülonefrit
D) Nodüler glomerüloskleroz
E) Membranöz glomerülonefrit
90. Santral sinir sisteminde amiloid içeren plaklar ile karakterli olup myoklonik kasılmalar, ileri derecede beyin atrofisi ve demansa yol açan öldürücü hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Krabbe hastalığı
B) Multiple skleroz
C) Crautzfelt jacob hastalığı
D) Amyotrofik lateral skleroz
E) Familial amiloidotik nöropati
91. Santral sinir sisteminde nöronofaji yapan hücre aşağıdakilerden hangisidir?
A) Astrosit
B) Oligodendrosit
C) Mikroglia
D) Ependim hücresi
E) Endotel hücresi
92. Aşağıdakilerden hangisi erken mide karsinomunun özelliği değildir?
A) Mukoza invazyonu
B) İnvazyona bağlı meisner pleksusu tahribatı
C) Submukoza invazyonu
D) İnvazyona bağlı myenterik pleksus tahribatı
E) Lenf nodu metastazının varlığı
93. Aşağıdaki malign tümörlerden hangisinde PTEN ve APC gen mutasyonu belirlenebilir?
A) Akciğerin küçük hücreli karsinomu
B) Endometrium karsinomu
C) Meme karsinomu
D) Kolon karsinomu
E) Troid kanseri
94. Mesane kanserinde en önemli prognoz faktörü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tümörün histolojik tipi
B) Tümörün derecesi
C) Kas invazyonu
D) Anaploidi
E) Proliferasyon indeksi
95. Aşağıdakilerden hangisi meme karsinomu riskini artırmaz?
A) Erken menarş
B) Erken menapoz
C) Atipik epitel hiperplazisi
D) Postmenapozal obesite
E) Nulliparite
96. Kemikte en sık görülen malign tümör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Osteosarkom
B) Kondrosarkom
C) Multiple myelom
D) Ewing tümörü
E) Metastatik tümörler
16 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
97. En sık midede görülen Cajal hücrelerinden köken aldığı düşünülen, c–KIT onkogen mutasyonu ile karakterli mezenşimal tümör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Leiomyom
B) Lipom
C) Gastrointestinal stromal tümör
D) Kaposi sarkomu
E) Beniğn periferik sinir kılıfı tümörü
98. Aşağıdakilerden hangisi malign bir neoplazidir?
A) Hemanjiom
B) Pleomorfik adenem
C) Kordoma
D) Osteom
E) Fibroadenom
99. Aşağıdaki sempatomimetik aminlerden hangisinin intravenöz verilmesiyle kalpte bradikardi görülmesi en olasıdır?
A) Noradrenalin
B) Efedrin
C) Metaraminol
D) Hidroksi amfetamin
E) Fenilefrin
100. Aşağıdakilerden hangisi kompetetif antagonistin potensini belirler?
A) ED50
B) PD2
C) PA2
D) LD50
E) EC50
101. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi İzolözin tRNA sentetaz enzimini inhibe ederek etki gösterir?
A) Vankomisin
B) Basitrasin
C) Mupirosin
D) Kloramfenikol
E) Fusidik asit
102. Aşağıdaki lokal anesteziklerden hangisinin gravimetrik etki gücü en yüksektir?
A) Prokain
B) Dibukain
C) Lidokain
D) Bupivakain
E) Ropivakain
103. Nefrojenik diabetes insipidus tedavisinde aşağıdaki ilaçlardan hangisi öncelikle kullanılır?
A) Vazopresin
B) Eplerenon
C) Furosemid
D) Tiazid diüretikler
E) Asetazolamid
104. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi DNA topoizomeraz I inhibitörüdür?
A) Mitoksantron
B) İrinotekan
C) Pentamidin
D) Moksifloksasin
E) Etoposid
17DENEME SINAVI – 38
105. Aşağıdakilerden hangisi deneysel diyabet oluşturur?
A) Oksotremorin
B) Fensiklidin
C) Pikrotoksin
D) Alloksan
E) Kloramfetamin
106. Aşağıdaki kalsiyum kanal blokörlerlerinden hangisinin atrio–ventriküler (A–V) düğümdeki etkisi en güçlüdür?
A) Diltiazem
B) Verapamil
C) Amlodipin
D) Nifedipin
E) Nimodipin
107. Aşağıdaki reseptörlerden hangisinin emezis ile direkt ilişkisi yoktur?
A) Dopamin–2
B) Serotonin 5 HT3
C) Nörokinin–1
D) Histamin –1
E) Asetilkolin M–2
108. Aşağıdaki periferik vazodilatör ilaçlardan hangisi dopamin agonistidir?
A) Silositazol
B) Piribedil
C) Epoprostenol
D) Pentoksifilin
E) Alprostadil
109. Aşağıdakilerden hangisi organik nitratların kontrendikasyonlarından biri değildir?
A) Kan basıncının 90 mm/Hg’nın altında olması
B) Sağ ventrikül myokard infarktüsü
C) Variant angina pektoris
D) Hipertrofik obstrüktif kardiyomiyopati
E) Sildenafille birlikte kullanım
110. Uzun zamandır Lityum tedavisi alan bir hastada aşağıdakilerden hangisi öncelikle istenmelidir?
A) TSH
B) ACTH
C) Aldosteron
D) Prolaktin
E) Büyüme hormonu
111. Aşağıdakilerden hangisi glutamat NMDA blokeri anestezik ilaçtır?
A) Propofol
B) Enfluran
C) Midazolam
D) Ketamin
E) Halotan
112. Etosuksimidin etki mekanizması aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sodyum kanal blokajı
B) T tipi Kalsiyum kanal blokajı
C) Potasyum kanal aktivasyonu
D) GABA transaminaz aktivasyonu
E) Glutamat NMDA blokajı
18 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
113. Amfoterisin B’nin doz sınırlaması gerektiren yan etkisi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Miyelosüpresyon
B) Nefrotoksisite
C) Nöropati
D) Dilate kardiyomiyopati
E) Hepatit
114. Aşağıdaki beta laktam antibiyotiklerden hangisinin penisilin alerjisi olan bir hastada alerjik reaksiyon yapma ihtimali en düşüktür?
A) Aztreonam
B) İmipenem
C) Meropenem
D) Piperasilin
E) Sefazolin
115. Aşağıdaki antiaritmiklerden hangisinin Atriyal Fibrilasyonu sinüs ritmine çevirme olasılığı en yüksektir?
A) Amiodaron
B) Dronedaron
C) Vernekalant
D) İbutilid
E) Propafenon
116. Aşağıdakilerden hangisi serbest tiol grupları sayesinde normal dokuları alkilleyici antineoplastik toksik etkilerinden korur?
A) Deksrazoksan
B) Lökovorin
C) Amifostin
D) Mesna
E) Ürasil
117. Aşağıdaki antiserotonerjik ilaçlardan hangisi antiemetik olarak kullanılır?
A) Metoklopramid
B) Siproheptadin
C) Pizotifen
D) Sisaprid
E) Metiserjid
118. Aşağıdakilerden hangisi kinin peptidlerin etkilerinden biri değildir?
A) Ödem
B) Ağrı oluşumu
C) Permeabilite artışı
D) Düz kaslarda gevşeme
E) Vazodilatasyon
119. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi rekombinan büyüme hormonu antagonistidir?
A) Somatrem
B) Pegvisomant
C) Gonadorelin
D) Oktreotid
E) Sevelamer
120. Vazokonstriktör etkisi en belirgin olan ergot alkaloidi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ergonovin
B) Ergotamin
C) Bromokriptin
D) Dihidroergotoksin
E) Ergotoksin
1. Bu kitapçıkta Klinik Bilimler Testi bulunmaktadır. Soru kitapçığınızın kapağındaki ilgili yerlere adınızı, soyadınızı, T.C. Kimlik numaranızı ve sınav salonu-nuzu yazmayı unutmayınız.
2. Bu kitapçıktaki test toplam 120 sorudan oluşmak-tadır.
3. Bu test için verilen toplam cevaplama süresi 150 dakikadır (2,5 saat).
4. Bu kitapçıktaki testte yer alan her sorunun sadece bir doğru cevabı vardır. Bir soru için birden çok ce-vap yeri işaretlenmişse o soru yanlış cevaplanmış sayılacaktır.
5. İşaretlediğiniz bir cevabı değiştirmek istediğinizde, silme işlemini çok iyi yapmanız gerektiğini unut-mayınız.
6. Bu test puanlanırken doğru cevaplarınızın sayısın-dan yanlış cevaplarınızın sayısının dörtte biri dü-şülecek ve kalan sayı ham puanınız olacaktır. Bu nedenle, hakkında hiçbir fikriniz olmayan soruları boş bırakınız. Ancak, soruda verilen seçeneklerden birkaçını eleyebiliyorsanız kalanlar arasında doğru cevabı kestirmeniz yararınıza olabilir.
7. Cevaplamaya istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz. Bir soru ile ilgili cevabınızı, cevap kâğıdında o soru için ayrılmış olan yere işaretlemeyi unutmayınız.
8. Cevap kağıdında T.C. Kimlik numaranızın eksik ol-ması halinde sınavınız değerlendirmeye alınmaya-caktır.
Bu testin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının Tustime’ın ya-zılı izni olmadan kopya edilmesi, fotoğrafının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması, yayımlanması ya da kullanılması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar gerekli cezai sorumluluğu ve testlerin hazırlanmasındaki külfeti peşinen kabullenmiş sayılır.
Bu kitapçık basıldıktan sonra ortaya çıkacak baskı hataları ve düzeltmeleri “www.tustime.com” adresinden takip edebilirsiniz.
ADAYIN
ADI : ....................................................................................................
SOYADI : ....................................................................................................
T.C. KİMLİK NO : ....................................................................................................
SINAV SALONU : ....................................................................................................
AĞUSTOS 2014 TUS’A HAZIRLIK DENEME SINAVI 38KLİNİK BİLİMLER TESTİ
GENEL AÇIKLAMA
01. 42. (42 Soru) :
43. 72. (30 Soru) :
73. 108. (36 Soru) :
109. 120. (12 Soru) :
Dahiliye Grubu
(Dahili Bilimler + K. Stajlar)
Pediatri
Cerrahi Bilimler
(Genel Cerrahi + K. Stajlar)
Kadın Hastalıkları ve Doğum
KLİNİK BİLİMLER
İSTANBUL–MERKEZMolla Gürani Mah. Oğuzhan Cad. Akkoyunlu Sok.Transal İş Merkezi No:1 Fındıkzade / İSTANBULTel: 0212 521 77 85Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME–PENDİKEsenler Mah. Azizoğlu Cad. Gözde Sk. No:1 PENDİK/İSTANBULTel: 0216 336 24 29Faks: 0216 336 24 82
ANKARAMamak Cad. Dikimevi Posthanesi YanıDikimevi / Mamak / ANKARATel: 0312 417 23 45Faks: 0312 425 14 09
İZMİRCumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)Pasaport / İZMİRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
ISPARTAGazi Kemal Mah. 1317 Sok.Henden Ap. No: 11 D: 9/10Merkez / ISPARTATel: 0246 232 66 00Faks: 0246 232 77 00Gsm: 0507 408 01 51
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSAGsm: 0507 202 61 86
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)Korutürk Mah. Poyraz Sok. 4/A Balçova / İZMİRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
Gsm: 0507 202 61 86
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)Ankara Cad. No:231/C Bornova / İZMİR(Ege Üniv. ana kapı karşısı)Gsm: 0507 202 61 86
TUSTIME–AYDIN (OFFLINE)Meşrutiyet Mah. Gençlik Cad. No:74/AMerkez / AYDINGsm: 0507 202 61 86
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)Yenisehir Mahallesi Fevzi Cakmak CaddesiNo:47/3– KIRIKKALETel: 0318 218 99 00
21DENEME SINAVI – 38
1. Aşağıdaki elektrokardiyogram bulgularından hangisi hipokalemide görülür?
A) Geniş QRS
B) P dalgası amplitudü azalması
C) PR uzaması
D) Sivri T dalgaları
E) U dalgası belirginleşmesi
2. Kırk dört yaşında erkek hasta akut inferior myokard infarktüsü nedeniyle koroner yoğun bakım ünitesine yatırılıyor. Hastanın takibinde yapılan fizik muayenesinde boyun venöz dolgunluğu izleniyor.Hastanın akciğerlerinde ral duyulmuyor.Hastada ölçülen tansiyon değeri 80/50 mmHg ve nabız 51 atım /dk saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Serbest duvar rüptürü
B) Papiler adale rüptürü
C) Sağ ventrikül myokard infarktüsü
D) Atriyoventriküler tam blok
E) İnterventriküler septum rüptürü
3. Yukarıdaki (2. soruda) verilen hastada bir sonraki aşamada ne yapılmalıdır?
A) İntravenöz atropin
B) İntravenöz hidrasyon (izotonik)
C) Geçici kalp pili takılması
D) İntravenöz diürerik
E) Acil cerrahi
4. Kırk sekiz yaşında tekrarlayan senkop atakları olan hastanın yapılan fizik muayenesinde sağ ikinci interkostal aralıkta 3/6 sistolik üfürüm duyuluyor. Hastanın çekilen elektrokardiyografisinde sol ventrikül hipertrofisi voltaj kriterleri saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Aort yetersizliği
B) Mitral stenoz
C) Mitral yetersizlik
D) Aort stenozu
E) Triküpit darlık
5. Aşağıdakilerden hangisi kronik obstriktif akciğer hastalığının (KOAH) bir komplikasyonu değildir?
A) Sekonder polistemi
B) Triküspit yetmezliği
C) Sekonder pnömotoraks
D) Mitral yetmezlik
E) Santral siyanoz
6. Aşağıdaki bulgulardan hangisi pulmoner emboli için beklenen bir bulgudur?
A) Akut sol kalp yetmezliği gelişebilir
B) Hastalarda posteroanterior akciğer grafisi normal olabilir
C) Ekokardiyografi kesin tanı yöntemidir
D) Ventilasyon perfüzyon sintigrafisinde ventilasyon bozuk, perfüzyon normaldir
E) En sık kaynak yeri pelvik venlerdir
2014 AĞUSTOS TUS 38. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğumsoruları bulunmaktadır.
22 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
7. Aşağıdaki hastalıkların hangisinin postero– anterior akciğer grafisinde diffüz alveolar infiltrasyon beklenen bir bulgu değildir?
A) Kardiyojenik pulmoner ödem
B) Akut respiratuvar disstres sendrom
C) Wegener hastalığı
D) Pnömocystis carini pnömonisi
E) Sarkoidoz
8. Aşağıdaki akciğer tümörü çiftlerinden hangisi Vena Cava Sendromu (VCSS)’na diğerlerinden daha sık yol açar?
A) Adenokarsinoma - Büyük hücreli karsinoma
B) Adenokarsinoma - Sukuamoz hücreli karsinoma
C) Sukuamoz hücreli karsinoma - Büyük hücreli karsinoma
D) Küçük hücreli akciğer kanseri - Sukuamoz hücreli karsinoma
E) Küçük hücreli akciğer kanseri - Büyük hücreli karsinoma
9. Aşağıdakilerden hangisi kronik lenfositer lösemi’nin diğerlerinden daha erken evrede olduğunu gösterir?
A) Lenfositoz
B) Trombositopeni
C) Splenomegali
D) Lenfadenopati
E) Anemi
10. Yirmi altı yaşında sekiz haftalık gebe bayan hasta halsizlik ve yorgunluk yakınması ile başvuruyor. Hastanın yapılan fizik muayenesinde mukozalarda solukluk, skleraler subikterik izleniyor. Ayrıca ekstremitelerde morarmalar izleniyor. Hastanın yapılan jinekolojik ultrasonografisinde intrauterin ölü fetus izleniyor. PTZ:33 sn, aPTT:62 sn olarak bulunuyor. Yapılan kan tetkiklerinde D–Dimer yüksek bulunuyor.
Bu hasta için aşağıda verilen ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Periferik yaymada şiştositler görülebilir
B) Trombositopeni görülebilir
C) Fibrinojen azalmıştır
D) Billirübin azalmıştır
E) Fibrin yıkım ürünlerinde artma olabilir
11. Aşağıdaki bulgulardan hangisi megaloblastik anemilerde görülmez?
A) İnefektif eritropoez
B) Kemik iliğinde eritroid hiperplazi
C) Retikülositopeni
D) Nükleositoplazmik dissosiasyon
E) Haptoglobulin artışı
12. Kırk sekiz yaşında erkek hasta halsizlik ve çabuk yorulma şikayeti ile başvuruyor. Fizik muayenesinde cilt ve mukozalar hafif soluk bulunuyor. Yapılan laboratuar testlerinde hemoglobin 10,3 gr/dl, eritrosit sayısı 6 milyon mm3, ortalama eritrosit hacmi 63 fl, eritrosit dağılım genişliği, lökosit sayısı, trombosit ,retikülosit sayısı normal tespit ediliyor. Periferik yaymada hipokrom, mikrositoz, anizositoz, poikilositoz saptanıyor. Serum demiri ve demir bağlama kapasitesi normal olarak bulunuyor.
Bu hastaya bundan sonraki aşamada tanı için aşağıdaki testlerden hangisinin yapılması en uygundur?
A) Hemoglobin elektroforezi
B) Kemik iliği incelemesi
C) Asit –Ham testi
D) Sitogenetik inceleme
E) Ozmotik frajilite testi
23DENEME SINAVI – 38
13. Genel kontrol amacıyla kliniğe gelen 40 yaşındaki kadın hastanın laboratuvar incelemelerinde serum ALP düzeyiyüksek saptanıyor. Öyküsünde ve fizik muayenesinde herhangi bir anormallik tespit edilmeyen bu hastanın Total / Direkt bilirübin, Total protein / Albümin, ALT, AST ve GGT değerleri normal olarak ölçülüyor. Antimitokondriyal antikor (AMA) negatif saptanıyor.
Hepatik ultrasonografisi normal olan bu hasta için bundan sonraki aşamada en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kolonoskopi
B) ERCP
C) Karaciğer biyopsisi
D) 3 ay sonra ALP tekrarı
E) Abdominal bilgisayarlı tomografi
14. Elli altı yaşında HCV’ye bağlı dekompanse siroz nedeniyle izlenmekte olan hasta uykuya eğilim ve bilinç bulanıklığı nedeniyle başvuruyor.
Bu hastada aşağıdaki klinik tablolardan hangisinin görülme olasılığı en azdır?
A) Varis kanaması
B) Peritonit
C) Metabolik alkaloz
D) Hiperkalemi
E) Kabızlık
15. Özefagus kanserlerinin en sık prezentasyonu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anemi
B) Hemoptizi
C) Abdominal ağrı
D) Odinofaji
E) Hematüri
16. Kronik hepatit B tedavisinde aşağıdaki ilaçlardan hangisi kullanılmaz?
A) İnterferon alfa
C) Adefovir
B) Lamivudin
D) Ribavirin
E) Entekavir
17. Aşağıdaki kolonoskopik bulgulardan hangisi ülseratif koliti düşündürür?
A) Lineer ülserler
B) Kolona serpilmiş aftöz ülserler
C) Kolonda hastalıklı ve normal segmentlerin bulunması
D) Submukozal ödeme bağlı kaldırım taşı görünüm
E) Rektumdan itibaren diffüz, kript abseleri
18. Çarpıntı, 1 ayda 4 kilo kaybı, uykuda azalma ve kıllarda dökülme şikayetiyle polikliniğe başvuran tıp öğrencisinde ilk olarak tanıya yönelik hangi tetkikleri istersiniz?
A) ALT/AST/GGT
B) KREATİNİN/BUN
C) TSH/sT4/sT3
D) TİROGLOBULİN/TPO
E) TİT/24 Saatlik Albumin
24 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
19. Aşağıdakilerden hangisi akromegali tanısı olan bir hastada gözlenmez?
A) Visseromegali
B) Konjestif kalp yetmezliği
C) Terlemede azalma
D) Artropati
E) Karpal tünel sendromu
20.Tekrarlayan alt ektremite venöz trombüs öyküsü olan otuz sekiz yaşında erkek hastada yapılan bütün hematolojik testler normal izlenmiştir.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Behçet hastalığı
B) Takayasu arteriti
C) Wegener granülomatozu
D) Poliarteritis nodoza
E) Temporal arterit
21. Bu hastada aşağıdakilerden hangisinin pozitif olması beklenir?
A) HLA–B 51
B) HLA–B 27
C) c–ANKA
D) p– ANKA
E) SS–A
22. Erken başlangıçlı otozomal dominant herediter Alzheimer hastalığında en sık aşağıdakilerin hangisinde mutasyon gözlenir?
A) Presenilin–2
B) Presenilin–1
C) Tau–protein
D) Apolipoprotein E
E) Beta–amiloid prekürsör protein
23. Gut hastalığı profilaksisi için allopürinol kullanan bir hastada ateş, cilt döküntüsü, bulantı, kusma, iştahsızlık ve idrarda kırmızılık ile başvuruyor. İdrar mikroskobisinde 15–20 eritrosit ve eozinofil saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut interstisiyel nefrit
B) Akut tubuler nekroz
C) Kronik böbrek yetmezliği
D) Kriyoglobulinemi
E) Ürat nefropatisi
24. Aşağıdakilerden hangisi RCC sinonimi değildir?
A) Onkositom
B) Hipernefrom
C) Malign nefroma
D) Renal adenokarsinom
E) Berrak hücreli karsinom
25. Aşağıdakilerden hangisinde hipertansiyon ve hipokaleminin birlikteliği görülme olasılığı en düşüktür?
A) Primer hiperaldesteronism
B) Cushing sendromu
C) Bartter sendromu
D) Renovasküler hipertansiyon
E) Liddle sendromu
26. İki yıldır tip 2 diyabet tanısıyla 2x1 g/gün metformin kullanmakta olan 40 yaşındaki obez kadın hastanın HbA1C değeri % 7,8 olarak ölçülüyor.
Tedaviden dolayı kilo almaktan endişe eden bu hasta için en uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) Günde tek doz insülin glargin
B) Günde 2 doz NPH insülin
C) Gliklazid
D) Eksenatid
E) Glimepirid
25DENEME SINAVI – 38
27. Aşağıdaki tümörlerden hangisine bağlı hipoglisemi görülme olasılığı en azdır?
A) Renal hücreli kanser
B) Hepatoma
C) Retroperitoneal fibrosarkom
D) İnsülinoma
E) Küçük hücreli akciğer kanseri
28. Hodgkin lenfoma tanısı ile kemoterapi ve radyoterapi alan hastalarda en sık gelişen sekonder malignite aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akciğer kanseri
B) Mide kanseri
C) Lösemi
D) Malign melanom
E) Pankreas kanseri
29. Turistik amaçlı on gün önce Türkiye’ye gelen 45 yaşındaki erkek Amerikalı bir hasta karın ağrısı, günde 8–10 kez sulu defekasyon yakınmaları olması üzerine acil servise başvuruyor. Yapılan muayenesinde vital bulguları normal sınırlarda bulunuyor. Çok sulu, kansız ve mukussuz olan dışkının mikroskopisinde fekal lökosit ve eritrosit belirlenmiyor.
Bu hastada en olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Shigella flexneri
B) Vibrio cholerae
C) Enterotoksijenik Escherichia coli (ETEC)
D) Enteroaderen Escherichia coli (EAEC)
E) Salmonella enteritidis
30. On dokuz yaşında erkek hasta, CP tanısıyla 4/5 motor kuvvet ile izlenirken aniden ayaklardan başlayan kuvvet kaybı, yürüyeme ardından idrar tutamama ve sonrasında öksürük şikayetiyle acile başvuruyor.
Hastanın en olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Geçici iskemik atak
B) Myastenia Gravis
C) Gullian Barre Sendromu
D) CP alevlenmesi
E) Viral Pnomoni
31. Aşağıdakilerden hangisi serebellar lezyon bulgusu değildir?
A) Dismetri
B) Dissinerji
C) İntensiyonel tremor
D) Spastisite
E) Ataksi
32. Lomber ponksiyonun (LP) en sık görülen koplikasyonu hangisidir?
A) Baş ağrısı
B) Unkal herniasyon
C) Epidural hematom
D) Tonsiller herniasyon
E) Medulla spinalis yaralanması
33. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi demiyelinizan hasara yol açmaz?
A) Multiple skleroz
B) Primer lateral skleroz
C) Devic hastalığı
D) Guillain barre sendromu
E) Akut dissemine ensefalomyelit
26 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
34. Bilateral Medial Longitidunal Fasikülüs (MLF) lezyonu saptanan 25 yaşında kadın hastada en olası hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Locked–in sendromu
B) Fisherin birbuçuk sendromu
C) Miller–fisher sendromu
D) Multiple skleroz
E) Perinaud sendromu
35. Elektrokonvulzif tedavinin (EKT) en sık görülen major yan etkisi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kas ağrısı
B) Kırık
C) Aritmi
D) Amnezi
E) Kanama
36. Aşağıdakilerden hangisi şizofrenide kötü prognozu göstermez?
A) İleri (geç) yaşta başlangıç
B) Bekar
C) Negatif semptomlar
D) Ailede şizofren olması
E) Sinsi ve yavaş başlangıç
37. Bel ağrısı şikayeti ile doktora başvuran hastada aşağıdaki hastalıklardan hangisinde acil cerrahi operasyon endikasyonu vardır?
A) Grade 1 spondilolistezis
B) Kauda equina sendromu
C) L5–S1 disk herniasyonu
D) Lumbar spondiloartroz
E) Spina bifida okülta
38. Aşağıdakilerden hangisi vaka–kontrol çalışmalarının özelliği değildir?
A) Retrospektiftir
B) Ucuz ve kolay çalışmalardır
C) Toplumda seyrek görülen hastalıklar için uygundur
D) Latent dönemi uzun hastalıklar için uygundur
E) Rölatif riski verir
39. Aşağıda 11 çocuğun boyları verilmiştir.
2 çocuk 66 cm
3 çocuk 68 cm
4 çocuk 70 cm
1 çocuk 72 cm
1 çocuk 74 cm
Yukarıdaki verilere göre çocuk boylarının tepe değeri aşağıdakilerden hangisidir?
A) 74
B) 72
C) 70
D) 68
E) 66
40. Aşağıdaki formüllerden hangisi bir toplumda kanser insidansı hesaplamak için kullanılır?
A) Yeni ve eski kanser vakaları / risk altındaki toplum
B) Kanserden ölenlerin sayısı / tüm kanser vakaları
C) Eski kanser vakaları / tüm kanser vakaları
D) Yeni kanser vakaları / risk altındaki toplum
E) Yeni kanser vakaları / tüm kanser vakaları
27DENEME SINAVI – 38
41. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi kalıcı kelliğe neden olur?
A) Tinea capitis superficialis
B) Pelat
C) Favus
D) 2. devre sifiliz
E) Folikül kisti
42. Mikozis fungoidesi en iyi aşağıdakilerden hangisi tanımlar?
A) Epidermisin mantar enfeksiyonu
B) Kutaneöz lenfoma
C) Benign deri lezyonları
D) Egzemanin bir formu
E) Dermatitis
43. Anne sütü ile kolostrum karşılaştırıldığında, aşağıdakilerden hangisi kolostrumda anne sütüne oranla daha fazla bulunur?
A) Yağ
B) Karbonhidrat
C) Protein
D) Suda eriyen vitaminler
E) Laktoz
44. İki aylık bebeğini emziren bir anneye aşağıdaki ilaçlardan hangisi verilebilir?
A) Amoksisilin
B) Siklosporin
C) Dietilstilbestrol
D) Bromokriptin
E) Metronidazol
45. Aşağıdaki vitaminlerden hangisinin hem eksikliği hem de toksisitesi psödotümör serebri yapar?
A) A vitamini
B) B1 vitamini
C) B2 vitamini
D) B12 vitamini
E) C vitamini
46. Aşağıdakilerden hangisi trivalan oral polio virüs (TOPV) aşısı yerine inaktive polio virüs aşısı uygulanması gereken durumlardan birisi değildir?
A) Primer immün yetmezlikli çocuklar
B) İmmunsupresif tedavi alan çocuklar
C) Uzun süre steroid tedavisi alan çocuklar
D) Primer aşılaması olmayan erişkinler
E) İzole büyüme hormonu eksikliği olan çocuklar
47. Sağlıklı büyüyen bir çocuk daire, kare ve üçgen gibi şekilleri ortalama ne zaman (kaç yaşında) çizmesi beklenir?
Daire Kare Üçgen
A) 1 2 2
B) 4 3 2
C) 3 4 5
D) 3 3 3
E) 3 4 7
48. CHARGE asosiasyonunda aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Kolobom
B) Anal atrezi
C) Büyüme geriliği
D) Genital anomali
E) Kulak anomalisi
28 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
49. Kızamık hastalığı için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Kızamıkta kuluçka süresi 9–12 gündür.
B) Tek bir serotipi vardır ve ömür boyunca bir kez geçirilir
C) Virüsün en bulaştırıcı olduğu dönem prodromal dönem ve döküntünün ilk 2–3 günüdür
D) Döküntüyle beraber ateş ortaya çıkar ve döküntü arttıkça ateşte artar.
E) En geç ortaya çıkan komplikasyonu subakut sklerozan panensefalittir.
50. Kronik hemolitik anemilerde aplastik krizlerden en sık sorumlu tutulan virus aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hepatit B virusu
B) Hepatit C virusu
C) Parvovirus B19
D) HIV virusu
E) Kızamık virusu
51. İnvaziv streptokok enfeksiyonları için kolaylaştırıcı rol oynayan döküntülü hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kızamık
B) Kızamıkçık
C) Suçiçeği
D) 5. hastalık
E) 6. hastalık
52. EBV (Ebstein–Barr virüs) enfesiyonu tanısında en değerli laboratuar yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?
A) EBV–VCA IgM
B) EBV–VCA IgG
C) EBNA
D) Early antijeni
E) Monospot testi
53. Periferik yayma bulguları bazı hematolojik hastalıkların tanısını koymada yardımcı olur. Aşağıdaki periferik yayma bulgusu ile ilişkilendirilmiş hastalıklardan hangisi yanlış verilmiştir?
A) Şistosit–Dissemine intravasküler koagülasyon
B) Sferositoz–Otoimmun hemolitik anemi
C) Kodosit (Target hücresi)– Talasemi
D) Heinz cisimciği–Megaloblastik anemi
E) Akantosit–Abetalipoproteinemi
54. Demir eksikliği anemisi için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Çocukluk çağının en sık görülen nutrisyonel anemisidir.
B) En sık 9–24 ay arasında görülür.
C) Premature ve düşük doğum ağırlıklı bebek doğumu ile güçlü bir ilişkisi mevcuttur.
D) Serum demiri düşük, total demir bağlama kapasitesi artmış, serum ferritin düzeyi azalmıştır ve serbest eritrosit protoporfirin düzeyi artmıştır.
E) Ağır demir eksikliği anemisi olan çocuklarda hepatosplenomegali saptanabilir.
55. Aşağıdaki ekstraintestinal klinik tablolarından hangisi ülseratif kolitte Chron hastalığına göre daha az görülür?
A) Sklerozan kolanjit
B) Pyoderma gangrenosum
C) Kronik aktif hepatit
D) Ankilozan spondilit
E) Eritema nodozum
56. Çocuklarda akut gastroenteritin en sık etkeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Rotavirus
B) Adenovirus
C) Salmonella
D) Shigella
E) Giardia lambia
29DENEME SINAVI – 38
57. Çocukluk çağında 5 yıllık sağkalım oranı en iyi olan malignite aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut lenfoblastik lösemi
B) Non Hodgin lenfoma
C) Nöroblastom
D) Hepatoblastom
E) Retinoblastom
58. Aşağıdakilerden metabolik hastalıklardan hangisi otozomal resesif kalıtımlıdır?
A) Sistinozis
B) Fabry hastalığı
C) Hunter hastalığı
D) Hawkinsüri
E) Ornitin transkarbamilaz eksikliği
59. Beş günlük erkek bebek gittikçe kötüleşen siyanoz, taşikardi ve dispne nedeniyle değerlendiriliyor. Muayenede belirgin bir üfürümü olmayan hastanın EKG’de sağ ventriküler hipertrofisi saptanıyor.
Telede akciğer kanlanmasında artış bulguları olan bu hasta için tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Büyük arterlerin –D– transpozisyonu
B) Fallot tetralojisi
C) Triküspit atrezisi
D) Hipoplastik sol kalp sendromu
E) Total anormal pulmoner dönüş anomalisi
60. Parsiyel anormal venöz dönüş anomalisinin olduğu hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Down sendromu
B) Turner sendromu
C) Scimitar sendromu
D) Di–george sendromu
E) Kartagener sendromu
61. Aşağıdakilerden hangisi primer konjenital hipotiroidi nedenlerinden biri değildir?
A) Tiroid hipoplazisi
B) TSH yanıtsızlığı
C) Tiroid oksidaz mutasyonu
D) İyot eksikliği
E) TRH yanıtsızlığı
62. Psödohipoparatiroidi Tip 1 (Albright’ın herediter osteodistrofi sendromu) için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Yüksek PTH düzeyi
B) ALP yüksekliği
C) Başlangıç yaşı 7–8 yıl
D) İdrar cAMP artışı
E) Hiperfosfatemi
63. Glomerülonefrit nedenlerinden hangisinde kompleman düşüklüğü görülmez?
A) Akut poststreptokokal nefrit
B) Good pasture sendromu
C) Lupus nefriti
D) Şant nefriti
E) Membranoproliferatif glomerülonefrit Tip–1
64. Aşağıdakilerden hangisinde artmış anyon gap yoktur?
A) Kronik böbrek yetmezliği
B) Propiyonik asidemi
C) Aspirin intoksikasyonu
D) Diyabetik ketoasidozis
E) Renal tubuler asidoz
30 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
65. Aşağıdakilerden hangisi Kawasaki hastalığının tanısal kriterlerinden biridir?
A) Boğaz kültüründe AGBHS üremesi
B) Generalize lenfadenopati
C) Çilek dili
D) Veziküler döküntü
E) Pürülan tek gözde konjuktivit
66. Aşağıdakilerden hangisi çocuklarda astım atağında kullanılmaz?
A) Terbutalin
B) Montelukast
C) İpratropium bromür
D) Metil prednizolon
E) Magnezyum sülfat
67. İmmün yetmezlik–görülen bulgu eşleştirmelerinden hangisi uygun değildir?
A) Di–Georde Sendromu – Hipokalsemi
B) Lökosit adezyon defekti – Lökositoz
C) Wiskott–Aldrich sendromu – Kanlı ishal
D) Sık değişken immün yetmezlik – Otoimmünite
E) Kronik mukokütanöz kandidiyazis – Sistemik kandida enfeksiyonu
68. Aşağıdakilerden hangisi tekrarlayan akciğer enfeksiyonuna neden olan hastalıklarından değildir?
A) Kistik fibrozis
B) Fallot tetralojisi
C) Bruton hastalığı
D) Yabancı cisim aspirasyonu
E) Gastro–özefagial reflü
69. 32 haftalık 1400 gr olarak doğan bebeğin 5. dakikadaki değerlendirmesi şöyledir: Aktif hareketli, düzenli ağlıyor, kalp tepe atımı: 95/dk, ektremiteler mor– gövdesi pembedir. N–G ile aspirasyonda yüzünü buruşturuyor.
Bu bebeğin APGAR skoru kaç puandır?
A) 6
B) 7
C) 8
D) 9
E) 10
70. Aşağıdakilerden hangisi respiratuar distress sendromu riskini artıran faktörlerden biri değildir?
A) Sezaryan ile doğum
B) Prematürite
C) Diabetik anne
D) Erken membran rüptür zamanı
E) Koryoamniyonit
71. Aşağıdakilerden hangisi mikrosefali nedenlerinden biri değildir?
A) Trizomi 21
B) Diabetik anne bebeği
C) Kraniosinostoz
D) Canavan hastalığı
E) Konjenital hipertiroidizm
31DENEME SINAVI – 38
72. Yenidoğan bebeklerin doğum salonu resüsitasyonunda aşağıdaki durumlardan hangisinde iv epinefrin kullanılması gerekir?
A) İlk 30. saniyede spontan solunumu olmayan KTA: 65/dk olan bebek
B) İlk 60. saniyede spontan solunum olmayan KTA atımı alınamayan bebek
C) 30 saniye boyunca maskeyle PPV yapılmış KTA: 75/dk olan bebek
D) 30 saniye boyunca endotrakeal tüpden PPV yapılmış KTA: 50/dk olan bebek
E) 30 saniye boyunca endotrakeal tüpden PPV ve kardiyak
kompresyon yapılmış KTA: 35/dk olan bebek
73. Aşağıdakierden hangisi endojen cushing sendromunun en sık nedenidir?
A) Ektopik CRH salgılayan tümoral lezyon
B) ACTH salgılayan hipofizer adenom
C) Ektopik ACTH salgılayan tümoral lezyon
D) Adrenokortikal adenom
E) Kortikal hiperplazi
74. Aşağıdakilerden hangisinde hiponatremi ile birlikte hiperkalemik metabolik asidoz görülür?
A) Hipotiroidi
B) Adrenal yetmezlik
C) Uygunsuz ADH salınımı sendromu
D) Akut Böbrek Yetmezliği
E) Diffüz Toksik Guatr
75. Aşağıdakilerden hangisi primer hiperparatiroidizmde görülmez?
A) Serum fosfat düzeyinin düşmesi
B) Hiperkloremik metabolik asidoz
C) Serum klor/fosfat oranının artması
D) Serum kalsiyum/kreatin klirens oranında azalma
E) PTH düzeyinde yükselme
76. Differansiye Tiroid kanserlerinin prognoz tayininde aşağıdakilerden hangisi iyi prognoza işaret eder?
A) Tümorün 4cmden büyük olması
B) Hastanın erkek olması
C) Tümorün tiroid dışına çıkmış olması
D) Kapsül invazyonunun olması
E) Hastanın 40 yaşından genç olması
77. Prognozu en iyi olan tiroid medüller karsinomu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sporadik Medüller Tiroid Karsinomu
B) MEN ile birlikte görülmeyen Ailesel Medüller Tiroid Karsinomu
C) Feokromasitoma,amiloidozis ve hiperparatiroidizm ile birlikte görülen medüller tiroid karsinomu
D) Feokromasitoma ve ganglionörünom ile birlikte görülen medüller tiroid karsinomu
E) Hirchspung Hastalığı,Feokromasitoma ve hiperparatiroidizm ile birlikte görülen medüller tiroid karsinomu
78. Aşağıdakilerden hangisi papiller tiroid karsinomunda prognoz için en önemli kriterdir?
A) İntratiroidal primer papiller karsinomu lenf nodu metastazının bulunması
B) AGES skorunun <5 olması
C) Multisentrik tiroid papiller karsinomu
D) Tiroid kapsülünü aşan primer papiller tiroid karsinomu
E) Histopatolojik olarak papiller karsinomun foliküler varyantının olası
32 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
79. Respiratuvar alkalozda gelişen mekanizmalar için hangisi yanlıştır?
A) Potasyum hücre içine girerken Hidrojen hücre dışına çıkar
B) Karbondioksik atılımın artması ile gerçekleşen bir bozukluktur
C) Kompansasyon amacıyla böbrek tübüllerinden bikarbonat atılımı artar
D) Kompansasyon amacıyla böbrek tübüllerinden hidrojen emilimi artar
E) İnflamatuvar olayların başlangıç aşamasında en sık görülen asit–baz metabolizması bozukluğudur
80. Basit intestinal obstrüksiyonda en sık ölüm nedeni hangisidir?
A) Kanama
B) Perforasyon
C) Sıvı–elektrolit kaydı
D) Toksikasyon
E) hiçbiri
81. Keloidlerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Spontan gerileme göstermez
B) Normalden çok daha fazla kollejen lifi içerir.
C) Orjinal yara sınırını aşarlar.
D) Eksizyon ve primer dikilerek tedavi edilmelidir.
E) Deltoid ve parasternal bölgelerde daha sık görülür.
82. Aşağıdaki kasık fıtığı tiplerinden hangisinde obstrüksiyon olmadan strongülasyon olabilir?
A) İnkarsere direkt herni
B) İnkarsere indirekt herni
C) İnkarsere femoral herni
D) Richter fıtığı
E) Sliding Herni
83. %30 ikinci derece yanık nedeniyle yatırılan ve sıvı resüsitasyonu yapılan hastada santral venöz basınç 12 cm su,böbrek fonksiyonları normal, plazma Na 125 mEq/lt, plazma osmolaritesi 266 mOsm olarak bulunmuştur.
Hastada tedavi yaklaşımı ne olmalıdır?
A) Daha fazla kristaloid solüsyon verilmelidir.
B) Sıvı kısıtlaması yapılmalıdır.
C) Kollaid çözeltiler ile resüsitasyon yapılmalıdır.
D) Lityum verilmelidir.
E) Hastanın kalori ihtiyacı uygun şekilde karşılanmalıdır.
84. 45 yaşındaki bayan hasta son 5 gündür artan kusma ve kilo kaybı şikayetleri ile hastaneye başvuruyor. Fizik incelemede dehidratasyon bulguları ve epigastriumda klepotaj saptanıyor.Tetkiklerinde Na:145mEq/lt, K:2.4 mEq/lt,Cl:82mEq/lt, pH:7.54,HCO3 43mEq/lt,PCO2:48 mmHg olarak bulunuyor.
Hastada hangi asit baz metabolizma bozukluğu söz konusudur?
A) Kompanse respiratuvar metabolik alkaloz
B) Kompanse respiratuvar asidoz
C) Kompanse metabolik alkaloz
D) Aşırı kompanse metabolik asidoz
E) Kombine metabolik ve respiratuvar alkaloz
85. Primer hepatoselüler karsinoma en sık neden olan hastalık hangidir?
A) Alkolik siroz
B) Post nekrotik siroz
C) Hemakromatozis
D) Hepatik adenom
E) Wilson hastalığı
86. Kolanjit ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) En sık neden olan mikroorganizma E.Colidir
B) Kolanjit gelişiminde temel faktör safra yolu tıkanıklığıdır
C) Ateş, ağrı, sarılık tipik bulgularını oluşturur
D) Akut kolesistitin en sık komplikasyonudur
E) En uygun tedavi yöntemi drenajdır
33DENEME SINAVI – 38
87. Travma nedeniyle batın içi abse gelişen hastada abse drenajı yapılıyor. Postoperatif 2.gün 39 derece ateş ve takipne gelişiyor. KB:70/40 mmhg, nabız: 125/dk,ekstremiteler sıcak ve kuru.
Bu hastada hemodinamik izlemde hangisi saptanmaz?
A) Kalp debisinde artış
B) Periferik dirençte azalma
C) Serum laktat düzeyinde artış
D) Arteriyovenözvenöz oksijen farklı artış
E) Ejeksiyon fraksiyonunda azalma
88. Aşağıdaki malignitelerden hangisinin karaciğer metastazı yapmadan izole akciğer metastazı yapma olasılığı yüksektir?
A) Çekum Tm
B) Sol kolon Tm
C) Rektum Tm
D) İnce barsak Tm
E) Pankreas tm
89. Yirmi beş yaşındaki kadın hasta araç içi trafik kazası nedeni ile acil serviste gözlem altına alınıyor. PA AC grafisinde Sol 9. Ve 10. Kot kırığı olan hastanın vital bulguları ve hemoglobin takipleri stabil seyrediyor ve hasta 24 saat sonra taburcu ediliyor. 3 hafta sonra acil servise ani gelişen senkop nedeni ile getirilen hastanın KB:60/40 mmhg N:128/dk.
En olası tanı nedir?
A) tansiyon pnömotoraks
B) gözden kaçırılmış karaciğer laserasyonu
C) travmatik aort rüptürü
D) geçikmiş dalak rüptürü
E) abdominal aorta yaralanması
90. Kolorektal karsinomlu bir hastada serum CEA düzeyleri aşağıdakilerden hangisini belirlemede yararlı değildir?
A) Prognoz
B) Tedaviye Cevap
C) Nükslerin saptanması
D) İkinci bakı için operasyon
E) Erken tanı
91. Hangisi splenektomiden sonra gözlenen değişikliklerden değildir?
A) Properdin düzeyinde azalma
B) Tuftsin düzeyinde azalma
C) IgM düzeyinde azalma
D) Granülositopeni
E) Opsonizasyonda bozulma
92. Altmış yaş bayan hasta son 3 ayda hızlı büyüyen meme kitlesi nedeniyle başvuruyor. Fizik muayenede sağ meme saat 9 hizasında 6 cm çaplı düzgün sınırlı kitle mevcuttur.
Aksiller lenfadenopatinin tespit edilmediği hastada en olası tanı hangisidir?
A) Fibroadenom
B) Filloides tümor
C) Yag nekrozu
D) Meme absesi
E) Meme kanseri
34 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
93. Prognozu en iyi olan ve en kötü olan meme tümoru aşağıdaki sıklardan hangisinde doğru olarak sıralanmıştır?
A) İnfiltratif duktal karsinom–lobüler karsinom
B) Lobüler karsınom–inflamatuvar karsinom
C) Medüller karsinom–inflamatuvar karsinom
D) Papiller karsinom–tübüler karsinom
E) İnflamatuvar karsinom–tübüler karsinom
94. Kırk dokuz yaşında bayan hasta sağ memesinde kızarıklık şikayetiyle başvuruyor. Fizik muayenede her iki memede ele gelen kitle tespit edilmiyor, ancak sağ meme derisi normalden daha kalın ve sert olarak tespit ediliyor. Yapılan tam kat cilt–ciltaltı biyopsi sonucu inflamatuvar meme ca olarak değerlendiriliyor. Ayrıca hastanın sol aksillasında 2 adet LAP palpe ediliyor. Taramalarda uzak metastaz tespit edilmiyor.
Bu hastanın tedavisinde öncelikli olarak yapılması gereken hangisidir?
A) Radikal mastektomi
B) Modifiye radikal mastektomi
C) Neoadjuvan kemoterapi
D) Meme koruyucu cerrahi
E) Meme koruyucu cerrahi ve aksiller diseksiyon
95. Şok için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Permeabilite artışı ve proteinden zengin sıvının alveollere doluşu hızlanır
B) Karaciğerden albumin sentezi azalır.
C) Karaciğer akut faz protein sentezi artar.
D) Mide kan akımı ve HCl sekresyonu artar.
E) Böbrek kan akımı düştüğü zaman kortikal kan akımı düşer, medüller kan akımı artar.
96. Travmalı bir hastanın tedavisi için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Kolloid solusyonlar kristaloidlere göre intravasküler alanda daha uzun süre kalırlar.
B) Mannitolün osmotık dıurez yanında hem serbest oksijen radikal temizleyicisi hem de mikrosirkülasyon arttırıcı etkisi vardır.
C) Travmalı hastalar Trendelenburg pozisyonuna alınmalıdır.
D) Hipovolemik sokta gelişen asidozun tedavisi sıvı resüsitasyonu ile yapılır.
E) Kronik karaciğer yetmezliği olan hastalarda sıvı replasmanı amacıyla ringerlaktat kullanılmamalıdır.
97. Servikal vertebralarına akut hiperekstansiyon travması geçiren bir hastada üst ekstremitedeki kuvvet kaybının alt ekstremiteye oranla daha fazla olması durumunda aşağıdakilerden hangisi düşünülmelidir?
A) Santral kord sendromu
B) Ön kord sendromu
C) Arka kord sendromu
D) Brown–Sequard sendromu
E) Komplet transvers miyelopati
98. Yenidoğanın oftalmoskopik muayenesinde pupillada beyaz refle (lökokori) alınması durumunda en olası hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Retinit
B) Papillödem
C) Konjenital katarakt
D) Konjonktivit
E) Episklerit
35DENEME SINAVI – 38
99. Benign paroksismal pozisyonel vertigo ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Sadece belirli baş pozisyonlarında vertigo olur.
B) Tanıda Dix–Hallpike manevrası yardımcıdır.
C) Vertikal nistagmus tipiktir.
D) Nistagmusun latent periodu mevcuttur.
E) Tedavisinde Epley manevrası uygulanır.
100. Bilateral fasial paralizi gelişen hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bell’s paralizi
B) Tolaso–hunt sendromu
C) Gullian–barre sendromu
D) Merkelson rosental sendromu
E) Herpes simplex virus
101. Akut hematojen osteomyelitte 2. günde görülen bulgu hangisidir?
A) Yumuşak doku şişliği
B) Periost kalınlaşması
C) Eklem aralığında daralma
D) Sintigrafide üç fazda artmış aktivite
E) Cortexte destrüksiyon
102. Monteggia kırıklarında en sık hangi sinir lezyonu olur?
A) Radial
B) Median
C) Ulnar
D) Posterior interosseöz
E) Muskulokutaneöz
103. Aşağpdakilerden hangisi ektopik böbrek en sık yerleştiği bölgedir?
A) Retroperitoneal
B) Umbilikal
C) Subaortik
D) Vazo abdominal
E) Pelvik
104. Böbrekte görülen enfeksiyonlar hakkında aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Renal abse asendan yolla gelen mikroorganizmalarla olur.
B) Akut pyelonefritte parenteral tedavi şarttır.
C) Nongonokokal üretritte en sık etken E. colidir.
D) Akut sistitin en sık etkeni E. colidir.
E) Kronik pyelonefritte böbrek skarlara bağlı olarak
küçülmüştür.
105. Hirschrung hastalığı hakkında aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Chagas hastalığı aganglionozise neden olabilir.
B) Hirschsprung olan bebeklerin çoğu prematüre ve düşük doğum ağırlıklıdır.
C) Hirschsprung hastalığı bir nöral krest gelişim anomalisidir.
D) Aganglionozis en sık rektosigmoid bölgede görülür.
E) En ciddi komplikasyonu nekrotizan enterokolittir.
106. Aşağıdaki lokal anesteziklerden hangisi methemoglobinemiye neden olur?
A) Prilokain
B) Bupivakain
C) Prokain
D) Lidokain
E) Etidokain
36 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
107. Divertikülit nedeniyle acil ameliyata alınan bir hastada pelviste pürülan peritonit saptanıyor. Hinchey sınıflamasına göre bu hastanın evresi aşağıdakilerden hangisidir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
108. Radyolojik olarak kemik içinde kemik görünümü, yaygın dansite artışı, metafiz bozukluğu, foramenlerde daralma, kemik medullasının kaybolması gibi özellikler hangi hastalığın özellikleridir?
A) Piknodisostozis
B) Osteopetrozis
C) Vit D intoksikasyonu
D) Osteogenezis imperfekta
E) Hipoparatiroidizm
109. Aşağıdaki müllerian anomalilerden hangisinin spontan abort yapma olasılığı en fazlıdır?
A) Uterus bikornus
B) Uterus didelfis
C) Uterus septus
D) Uterus unikolis
E) Uterus arkuatus
110. Aşağıdaki tanısal testlerden hangisi hem uterin kavite, hem de tubal lümenin değerlendirilmesi amacıyla kullanılabilir?
A) Laparoskopi
B) Histeroskopi
C) Ultrason
D) Sonohisterografi
E) Histerosalpingografi (HSG)
111. Normal gebelikle kıyaslandığında ektopik gebelikte aşağıdakilerden hangisinin düzeyi artar?
A) C–reaktif protein
B) Alfa fetoprotein
C) Renin
D) Progesteron
E) Estrojen
112. Aşağıdaki ultrasonografik bulgulardan hangisi Down sendromu ile en yakından ilişkilidir?
A) Kardiyak ventrikülde genişleme
B) Fetal tonusta artış
C) Ense kalınlık artışı
D) Koroid pleksus kisti
E) Hiperekojen bağırsak
113. Gestasyonel diyabet için tarama hangi gebelik haftaları arasındadır?
A) 8–12. hafta arası
B) 12–18. hafta arası
C) 20–22. hafta arası
D) 24–28. hafta arası
E) 30–34. hafta arası
114. Aşağıdaki konjenital anomalilerden hangisine oligohidroamniosun eşlik etmesi daha düşük olasılıklıdır?
A) Özofageal atrezi
B) Amniyotik bant sendromu
C) Fallot tetralojisi
D) Mikrosefali
E) Trizomi 18
37DENEME SINAVI – 38
115. Reprodüktif dönemde midsiklusta ovulasyon, ve endometriumda sekretuar fazdan sorumlu olan hormon aşağıdakilerden hangisidir?
A) FSH
B) LH
C) Estradiol
D) Aktivin
E) İnhibin A
116. Sekonder amenore ile gelen hastada gebelik ekarte edilmiş olup, tetkiklerinde TSH ve PRL normal bulunmuştur. Progesteron ile çekilme kanaması olan hastada aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Testiküler feminizasyon
B) Müllerian agenezi
C) Asherman sendromu
D) Turner sendromu, 45,XO
E) Polikistik over sendromu
117. Aşağıdakilerden hangisi gerçek puberte prekoksun en sık karşılaşılan nedenidir?
A) Fonksiyonel over tümörü
B) McCune Albright sendromu
C) Hipofiz tümörü
D) İdiopatik
E) Hipotiroidizm
118. Serviks kanseri alt tiplerinden hangisi peutz– jeghers sendromuna neden olabilir?
A) Büyük hücreli non keratinize
B) Müsinöz tip
C) Adenoma malignum
D) Villoglandüler tip
E) Berrak hücreli
119. Reinke kristalleri aşağıdaki over tümörlerinden hangisinde gözlenir?
A) Seröz kistadenokarsinom
B) Brenner tümörü
C) Granüloza hücreli over tümörleri
D) Sertoli–leydig hücreli over tümörleri
E) Disgerminom
120. Aşağıdakilerden hangisi koriokarsinomun kötü prognozlu olduğunu gösterir?
A) Akciğer metastazı (4 aydan önce)
B) Karaciğer metastazı (4 aydan önce)
C) Vajina metastazı
D) Kan hCG seviyesinin 40.000 altında olması
E) Sedimentasyonda değişiklikler
01. 14. (14 Soru) : Anatomi15. 22. (8 Soru) : Histoloji, Embriyoloji23. 32. (10 Soru) : Fizyoloji33. 54. (22 Soru) : Biyokimya55. 76. (22 Soru) : Mikrobiyoloji77. 98. (22 Soru) : Patoloji99. 120. (22 Soru) : Farmakoloji
01. 42. (42 Soru) : Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar)43. 72. (30 Soru) : Pediatri73. 108. (36 Soru) : Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar)109. 120. (12 Soru) : Kadın Hastalıkları ve Doğum
TEMEL BİLİMLER
KLİNİK BİLİMLER
TEMEL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– D 31– D 61– E 91– C
2– E 32– E 62– E 92– D
3– D 33– D 63– D 93– D
4– A 34– C 64– A 94– C
5– C 35– A 65– B 95– B
6– A 36– E 66– D 96– E
7– B 37– C 67– A 97– C
8– C 38– B 68– E 98– C
9– B 39– C 69– E 99– E
10– A 40– E 70– E 100– C
11– B 41– A 71– C 101– C
12– B 42– D 72– B 102– B
13– C 43– E 73– D 103– D
14– E 44– C 74– E 104– B
15– C 45– B 75– D 105– D
16– D 46– E 76– C 106– B
17– E 47– A 77– B 107– E
18– B 48– C 78– E 108– B
19– D 49– C 79– B 109– C
20– E 50– B 80– A 110– A
21– A 51– D 81– E 111– D
22– A 52– A 82– B 112– B
23– C 53– C 83– C 113– B
24– B 54– A 84– A 114– A
25– B 55– E 85– B 115– C
26– E 56– B 86– C 116– C
27– A 57– C 87– C 117– A
28– B 58– C 88– E 118– D
29– E 59– E 89– D 119– B
30– B 60– C 90– C 120– B
KLİNİK BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– E 31– D 61– E 91– D
2– C 32– A 62– D 92– B
3– B 33– B 63– B 93– C
4– D 34– D 64– E 94– C
5– D 35– D 65– C 95– D
6– B 36– A 66– B 96– C
7– C 37– B 67– E 97– A
8– B 38– E 68– B 98– C
9– A 39– C 69– B 99– C
10– D 40– D 70– D 100– C
11– E 41– C 71– D 101– D
12– A 42– B 72– E 102– D
13– D 43– C 73– B 103– E
14– D 44– A 74– B 104– A
15– D 45– A 75– D 105– B
16– D 46– E 76– E 106– A
17– E 47– C 77– B 107– C
18– C 48– B 78– D 108– B
19– C 49– D 79– C 109– C
20– A 50– C 80– C 110– E
21– A 51– C 81– D 111– B
22– B 52– A 82– D 112– C
23– A 53– D 83– B 113– D
24– A 54– C 84– C 114– A
25– C 55– E 85– B 115– B
26– D 56– A 86– D 116– E
27– E 57– E 87– D 117– D
28– C 58– A 88– C 118– C
29– C 59– A 89– D 119– D
30– C 60– C 90– E 120– B
İSTANBUL–MERKEZ Molla Gürani Mah. Oğuzhan Cad. Akkoyunlu Sok. Transal İş Merkezi No:1 FINDIKZADE / İSTANBULTel: 0212 521 77 85Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME–PENDİKEsenler Mah. Azizoğlu Cad. Gözde Sk. No:1 PENDİK/İSTANBULTel: 0216 336 24 29Faks: 0216 336 24 82
ANKARAMamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Diki-mevi-MAMAK/ANKARATel: 0312 417 23 45Faks: 0312 425 14 09
İZMİRCumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2 M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)Pasaport / İZMİRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
ISPARTAGazi Kemal Mah. 1317 Sok.Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTATel: 0246 232 66 00Faks: 0246 232 77 00Gsm: 0507 408 01 51
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)Poyraz Sok.No: 4/A BALÇOVA – İZMİR
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)Ankara Cad. No:231/C BORNOVA – İZMİR (Ege Üniv. ana kapı karşısı)
TUSTIME–AYDIN (OFFLINE)Meşrutiyet Mah. Gençlik Cad. No:74/A Merkez – AYDIN
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)Yenişehir Mahallesi Fevzi Çakmak CaddesiNo:47/3– KIRIKKALETel: 0318 218 99 00
TUSTIME YAYINCILIK LTD. ŞTİ.www.tustime.com
41DENEME SINAVI – 38
1. Aşağıda verilen “kemik yapı – komşu olduğu anatomik yapı” eşleştirmelerinden yanlış olanı işaretleyiniz.
A) Spina iliaca anterior superior – N. cutaneus femoris lateralis
B) Spina ischiadica – N. pudendus
C) Collum chirurgicum – N. axillaris
D) Corpus humeri – A. radialis
E) Foramen transversarium – A. vertebralis
Cevap D
Corpus humeri ile yakın komşuluğu bulunan iki anatomik yapı n. radialis ve a. profunda brachii’dir. A. radialis ve a. ulnaris a. brachialis’in fossa cubitalis’de collum radii hizasında verdiği iki daldır. Seçeneklerde verilen diğer komşuluklar doğrudur.
2. Aşağıdakilerden hangisi os temporale’de bulunan yapılardan biridir?
A) Processus pterygoideus
B) Sulcus caroticus
C) Fossa hypophysialis
D) Foramen jugulare
E) Tuberculum articulare
Cevap E
Processus pterygoideus, sulcus caroticus, fossa hypophysialis sfenoid kemikte bulunan oluşumlardır. Foramen jugulare ise oksipital ve temporal kemikte bulunan incisura jugularis’lerin kafa iskeletinin bütününde birleşerek oluşturdukları bir deliktir.
Tuberculum articulare temporal kemikte çene ekleminin yapısına katılan fossa mandibularis hemen önündeki tümsektir.
3. Aşağıdaki seçeneklerden hangisindeki eklemler elipsoid tiptedirler?
A) Art. humeroradialis – Art. radiocarpalis
B) Art. sternoclavicularis – Art. atlantooccipitalis
C) Art. atlantoaxialis mediana – Art. radiocarpalis
D) Art. radiocarpalis – Art. atlantooccipitalis
E) Art. atlantoaxialis lateralis – Art. sternoclavicularis
Cevap D
Radius ile scaphoideum–lunatum arasında kurulu olan art. radiocarpalis ve atlas’ın massa lateralis’lerinin üst yüzü ile oksipital kemiğin kondilleri arasında kurulu art. atlantooccipitalis elipsoid türü eklemlerdir.
Seçeneklerde verilen art. humeroradialis sferoid, art.
2014 AĞUSTOS TUS 38. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
42 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
sternoclavicularis sellar, art. atlantoaxialis mediana, art. atlantoaxialis lateralis ise plana grubu hareketli eklemlerdir.
4. M. levator palpebrae superioris’in siniri aşağıdakilerden hangisidir?
A) N. oculomotorius
B) N. trochlearis
C) N. trigeminus
D) N. abducens
E) N. facialis
Cevap A
Ekstraoküler kaslardan biri olan m. levator palpebrae superioris n. oculomotorius tarafından uyarılan bir kastır. Üst göz kapağını yukarı kaldıran bu kasın tendonu gl. lacrimalis’in içerisinden geçer. N. oculomotorius felcinde bu kasın çalışmamasına bağlı pitozis görülür.
5. Aşağıdaki damarlardan hangisi vagina musculi recti abdominis içerisinde seyreder?
A) A. epigastrica superficialis
B) A. epigastrica superior
C) A. epigastrica inferior
D) A. umbilicalis
E) A. obturatoria
Cevap C
Vagina musculi recti abdominis, m. rectus abdominus’u saran kılıftır. Bu kılıfın içerisinde seyreden arter a. iliaca externa’nın dalı olan a. epigastrica inferior ve a. thoracica interna’nın iki uç dalından biri olan a. epigastrica superior’dur.
43DENEME SINAVI – 38
6. Aşağıdaki kaslardan hangisi n. radialis’in ramus profundus (PİN)’undan uyarılmaz?
A) M. triceps brachii
B) M. extensor digitorum
C) M. extensor carpi ulnaris
D) M. abductor pollicis longus
E) M. extensor digiti minimi
Cevap A
N. radialis, plexus brachialis’in fasciculus posterior’undan çıkan 4 daldan biridir. Bu sinir fossa cubitalis’e yaklaşınca humerus distalinde ramus superficialis ve ramus profundus (n. interosseus posterior, =PİN) şeklinde iki dala ayrılır. Ramus superficialis bir duyu dalı iken, ramus profundus ayrıldığı seviyenin altında kalan önkol ekstensor kas grubundaki kasları inerve eder.
M. triceps brachii ise daha proksimalde olduğu için direk n. radialis’den inerve olur. Bu kas dışında yine m. brachioradialis, m. anconeus ve m. extensor carpi radialis longus da yine direk olarak n. radialis’den inerve olur.
7. Arteria intercostalis posterior’lar aşağıda verilen arterlerden hangisinden çıkarlar?
A) A. musculophrenica
B) Aorta thoracica
C) A. thoracica interna
D) A. subclavia
E) A. axillaris
Cevap B
İlk 2 aralığın interkostal arteri olan a. intercostalis I ve II, a. subclavia’nın truncus costocervicalis’inin a. intercostalis suprema’sından çıkarken, a. intercostalis III–XI ise seçeneklerde verilen aorta thoracica’nın dalıdır.
8. N. laryngeus recurrens sinistra aşağıda verilen yapılardan hangisinin altından dolanarak yükselir?
A) Bronchus principalis sinister
B) A. subclavia sinistra
C) Arcus aortae
D) V. brachiocephalica sinistra
E) A. carotis communis sinistra
Cevap C
N. laryngeus recurrens’ler sağda ve solda n. vagus’un dallarıdırlar.
N. laryngeus recurrens dexter n. vagus’dan boyunda, üst mediyastene girmeden hemen once a. subclavia dextra hizasında ayrılır ve bu damarın altından geriye döner.
N. laryngeus recurrens sinistra ise daha aşağıya inerek üst mediyastende, arcus aortae hizasında ayrılır ve budamarın altından geriye döner.
44 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
9. Aşağıdaki ven çiftlerinden hangisi cava–caval bir anostomozdur?
A) V. epigastrica superficialis – V. epigastrica inferior
B) V. epigastrica superficialis – V. thoracica lateralis
C) V. azygos – V. gastrica sinistra
D) V. rectalis superior – V. rectalis media
E) V. rectalis media – V. rectalis inferior
Cevap B
V. cava superior ya da v. cava inferior’a açılan venlerin, v. portae hepatis’e açılan venlerle olan anostomoza porto–caval anatomoz;
V. cava superior’a açılan venler ile v. cava inferior’a açılan venler arasındaki anastomoza ise cava–caval anastomoz denir.
B seçeneğinde verilen v. epigastrica superficialis karın duvarının yan tarafında yüzeyel fasyanın iki tabakası arasında aşağı doğru seyreder ve v. saphena magna’ya –v. femoralis’e açılış yerine yakın olacak şekilde–açılır. V. femoralis v. iliaca externa’ya dönüşür. Bu ven de v. iliaca interna ile birleşerek v. iliaca communis’i yapar. V. iliaca communis’ler de birleşerek v. cava inferior’u L5 hizasında oluştururlar. V. thoracica lateralis ise aynı şekilde toraks yan duvarında yukarı yükselerek toraks yan duvarının venini toplar ve yukarıda v. axillaris’e açılır. V. axillaris v. subclavia’ya dönüşür. V. subclavia da boyundan gelen v. jugularis interna ile birleşerek v. brachiocephalica’yı, sağlı sollu v. brachiocephalicalar da v. cava superior’u yaparlar.
Sonuç olarak; karın yan duvarındaki v. epigastrica superficialis ile toraks yan duvarındaki v. thoracica lateralis’in anastomozu bir cava–caval anatomozdur. Bazı kaynaklar
bu iki venin anastomozunu v. thoracoepigastrica şeklinde adlandırmışlardır.
10. Karaciğeri yukarıda diyaframa tutturan periton uzantısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lig. coronarium hepatis
B) Lig. teres hepatis
C) Lig. falciforme hepatis
D) Omentum minus
E) Area nuda
Cevap A
Karaciğer 6 özel bölge dışında intra–peritoneal bir organdır. Karaciğeri saran periton karaciğerin üst yüzüne ulaştığında buradan yukarıya diyaframın iç yüzüne atlar. Bu periton uzantısına lig. coronarium hepatis adı verilir. Bu ligamentin sınırladığı karaciğer üst yüzündeki peritonsuz alana da area nuda denir.
Lig. teres hepatis embriyonel hayattaki v. umbilicalis’in kalıntısı, lig. falciforme hepatis de karaciğerden karın ön duvarına atlayan periton uzantısıdır. Omentum minus ise karaciğerden mide ve duodenum’a atlayan peritonun oluşturduğu lig. hepatogastricum ve lig. hepatoduodenale’nin ikisine beraber verilen isimdir.
45DENEME SINAVI – 38
11. Böbrekler arka yüzde aşağıdaki sinirlerden hangisi ile komşuluk yapar?
A) N. genitofemoralis
B) N. ilioinguinalis
C) N. obturatorius
D) N. cutaneus femoris lateralis
E) N. cutaneus femoris posterior
Cevap B
Böbrekler arka yüzde 12. n. intercostalis (n. subcostalis) (sol böbrek ayrıca 11. n. intercostalis ile),
n. ilioinguinalis ve n. iliohypogastricus ile komşuluk yapar.
12. Aşağıdaki sinirlerden hangisi pregangliyonik parasempatik lif içermez?
A) N. oculomotorius
B) N. auriculotemporalis
C) Chorda tympani
D) N. petrosus minor
E) N. petrosus major
Cevap B
N. auriculotemporalis içerisinde gang. oticum’da bulunan ve gl. parotidea’ya gidecek olan post–gangliyonik parasempatik nöronların aksonu seyreder.
N. oculomotorius içerisinde, gang. ciliare’ye gidecek,
Chorda tympani içerisinde, gang. submandibulare’ye gidecek,
N. petrosus minor içerisinde, gang. oticum’a gidecek,
N. petrosus major içerisinde ise gang. pterygopalatinum’a gidecek olan pre–gangliyonik parasempatik aksonlar seyreder.
46 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
13. Aşağıda verilen “pleksus ve onun dalı” eşleştirmelerinden yanlış olanı işaretleyiniz.
A) Plexus cervicalis – N. occipitalis minor
B) Plexus brachialis – N. thoracicus longus
C) Plexus brachialis – N. phrenicus
D) Plexus lumbalis – N. obturatorius
E) Plexus sacralis – N. pudendus
Cevap C
N. phrenicus, plexus brachialis’in değil plexus cervicalis’in bir motor dalıdır. Diyaframı inerve eder. Boyunda m. scalenus anterior’un ön yüzünde seyreder. Plevra, perikard ve periton’un paryetal yapraklarında da duyu taşıyan sinirdir.
14. Aşağıdakilerden hangisi orta kulağın iç duvarında yer alan oluşumlardan biri değildir?
A) Prominentia canalis facialis
B) Fenestra cochlea
C) Promontorium
D) Fenestra vestibuli
E) Tegmen tympani
Cevap E
Tegmen tympani orta kulak boşluğunun tavanını, üst duvarını yapan ince kemik yapısıdır. Seçeneklerdeki diğer oluşumlar ise iç duvarda bulunurlar.
47DENEME SINAVI – 38
15. Aşağıdaki seçeneklerden hangisinde sırasıyla protein yapım ve yıkımını yapan zarla çevrili olmayan organeller verilmiştir?
A) Ribozom – Peroksizom
B) Granüllü endoplazma retikulumu – Golgi
C) Ribozom – Proteozom
D) Granüllü endoplazma retikulumu – Granülsüz endoplazma retikulumu
E) Golgi cismi – Mitokondriyon
Cevap C
Hücrede protein sentezi yapan temel organellerler ribozomlardır. Granüllü endoplazma retikulumu üzerinde ribozomlar bulunan protein sentezleyen organeller olup zarla çevrelenmiştir. Golgi granüllü endoplazma retikulumunda sentezlenen proteinlerin post translasyonel modifikasyonunun yapıldığı organeldir. Yine mitokondriyon bulundurduğu ribozomlar nedeniyle kendi proteinlerini sentezleme yeteneğine sahiptir.
Proteozomlar hücrede hatalı üretilmiş ya da görevini tamamlamış proteinleri yıkan organellerdir. Bu yıkımda proteinlerin ubikutinlenmesi önemlidir.
Hem ribozom hem de proteozom hücre zarına sahip değildir.
Dolayısıyla proteini yapan ribozom ve yıkan proteozom sorunun yanıtlarıdır.
16. Hücre döngüsünün hangi aşamasında sitokinez izlenir?
A) İnterfaz
B) Profaz
C) Metafaz
D) Telofaz
E) Anafaz
Cevap D
Sitokinez, hücre döngüsünde sitoplazmanın da bölünerek iki yavru hücre oluşmasıdır. Hücre döngüsü interfaz ve mitozdan oluşur. Mitoz kendi içinde birbirini izleyen 4 aşamada izlenir.
Profazda; çekirdek zarı erir, çekirdekçikler kaybolur. Çekirdekte kromatin iplikçiklerinin yoğunlaşmasıyla (condensin görev alan proteindir) kromozomlar belirir ve sentromer (kinetokor) bölgelerinden birbirlerine tutunur. Ayrıca sentrozomlar hücrenin karşı kutuplarına göç eder.
Metafazda; kromozomlar ekvator bölgesinde dizilirler. Mitoz mekiğinde metafaz plağı oluşur.
Anafazda; kromatidler kinetokor bölgelerinden karşı kutuplara çekilirler.
Telofazda; hücrenin ekvatoryal bölgesinde boğumlanma gelişerek (kontraktil ring=kasılma halkası, aktin–miyozin sayesinde) sitoplazma bölünmesi (sitokinez) gerçekleşir. Kromozomlar dağılır, kromatine dönüşür ve çekirdekçik yeniden belirir.
17. Aşağıdaki hücreler arası bağlantı birimlerinden hangisi hücreler arasında cAMP aktarılmasında görev alır?
A) Desmozom
B) Hemidesmozom
C) Sıkı bağlantı
D) Gevşek bağlantı
E) Gap junction
Cevap E
Hücrelerin birbirleriyle ya da çevre dokuyla ilişkisinde görev alan üç tane simetrik, bir tane asimetrik bağlantı türü vardır. Simetrik hücreler arası bağlantılar tıkayıcı = sıkı (occluding, tight), tutundurucu (anchoring) ve iletişim kurucu (gap=communicating) iken asimetrik olan hemidesmozomdur.
Sıkı bağlantı okludin ve claudin proteinlerinin oluşturduğu
48 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
hücrelerin birbirlerine sıkıca bağlandığı bağlantı birimleridir. Tutundurucu tip bağlantılar desmozom olarak ta adlandırılır, hemidesmozom ise hücreyi bazal membrana tutundurur. Gap junction ya da neksuz ise connexin proteinlerinin (6 tane) oluşturduğu connexonlardan meydana gelir. Ca, cAMP gibi 1–2 nm’ye kadar olan moleküllerin geçişini sağlar.
18. Tiroid hormonu sentezinde kandan folikül hücresine, iyot kapanı (iodine trap) ile alınan iyot için hangi tür taşıma yöntemi söz konusudur?
A) Reseptör aracılı endositoz
B) Aktif taşıma
C) Diffüzyon
D) Osmoz
E) Kolaylaştırılmış taşıma
Cevap B
Tiroid hormonu sentezinin ekzokrin ve endokrin olmak üzere iki aşaması vardır.
Ekzokrin fazda;
TSH etkisinin uyardığı iyot pompası (iyot kapanı, iodide trap) kandan Na ile beraber iodid’i (negatif yüklüdür) hücre içine aktif emilimle alır. İyot pompası düşük iyot düzeyleriyle uyarılırken yüksek iyot düzeyleri pompayı baskılar (Wolf Chaikoff etkisi). Tek değerlikli bazı anyonlar (perklorat, perteknetat, tiyosiyanat gibi) burada iyot alımını inhibe edebilir.
Tiroid hormon sentezinde hız kısıtlayıcı basamak iyot alım basamağıdır. Hücre içine alınan iodid follikül lümenine verilerek burada depolanır (kandaki düzeyinden 30–250 kat fazla miktarlara çıkar). Burada pendrin (sodium–independent chloride/iodide transporter) adlı taşıyıcı protein görev alır.
Tiroid follikülüne verilen iyot, tiroperoksidaz ile okside edilip (I– iken I0 olur, iodine, aktif iyot haline dönüştürülür) aktive edilir. Bu reaksiyon için hidrojen peroksit (H2O2) ve NADPH2 kullanılır.
Öte yandan follikül hücresi GER ve Golgi kompleksinde tirozin aminoasitinden
tiroglobulin (TG) sentez edilir (yaklaşık 70 tirozin molekülü içerir) ve veziküller aracılığıyla lümene verilir.
TGdeki tirozin moleküllerine iyodin bağlanır (organifikasyon). Bağlanan iyodin sayısına göre monoiyodotirozin (MIT) ve diiyodotirozin (DIT) oluşur. Bir sonraki aşamada eşleme (coupling) reaksiyonu yani MIT + DIT = T3 (3, 5, 3’ Triiodothyronine) ve DIT + DIT = T4 (tiroksin) meydana gelir. Oluşan MIT, DIT, T3 ve T4, TG molekülüne tutunmuş olarak depo edilir. Her bir TG yaklaşık 30 T4, birkaç T3 içerir.
Endokrin fazda;
Hücre apikal yüzünden vezikül içine psödopodlar uzatarak TG–MIT–DIT–T3–T4 kompleksini bir vezikülle içeri alır. Burada megalin adlı (Low density lipoprotein–related protein 2) bir protein TG için reseptör görevi görür. Alınan veziküller lizozom ile kaynaşır. Lizozomal proteazların enzimatik etkisiyle T3 ve T4’ü diğerlerinden ayırır. T3 ve T4 kana verilirken geri kalan yapı hücre içinde kalır (iyotlanmış tirozinin %75’i tiroid hormonlarına dönüşemeden hücre içinde kalır). Bu yapıdaki iyot ve tirozin, deiyodinaz enzimiyle birbirinden ayrılır ve daha sonra kullanılmak üzere sentez yolağına geri döner.
Kana verilen T4 ve T3 plazmada tiroksin bağlayan prealbumin (transtretin) ve tiroid bağlayan globülinle taşınır.
19. Aşağıdaki organların hangisinde elastik tip kıkırdak yapısı izlenir?
A) Gelişmekte olan bir fetüste humerus
B) Trakea
C) İntervertebral disk
D) Epiglottis
E) Simfizis pubis
Cevap D
3 tür kıkırdak söz konusudur. Bunlar ve bulundukları yerler şöyle sıralanabilir;
1. Hiyalin kıkırdak: Tip II kollajenden yoğundur. Embriyo
49DENEME SINAVI – 38
iskeleti, eklemler arası kıkırdaklar, trakea ve bronşlardaki kıkırdaklar bu tür kıkırdağa sahiptir.
2. Elastik kıkırdak: Tip II kollajen ve elastik liflerden zengindir. Kulak kepçesi, dış kulak yolunda, östaki borusunda, epiglotta, kuneiform, aritenoid kıkırdaklarda izlenebilir. Kalsifiye olmaz.
3. Fibroz kıkırdak: Perikondriyumu yoktur (diğer ikisinin vardır). Tip I kollajen içerir. Diskus intervertebralis, diz eklem diski, mandibula, sternoklavikular eklem ve simfizis pubisde görülür.
20. Ağız mukozası incelendiğinde; epitel hücreleri arasında, aşağıdaki hücrelerden hangisi izlenmez?
A) Keratinosit
B) Melanosit
C) Merkel hücresi
D) Langerhans hücresi
E) Paneth hücresi
Cevap E
Ağız boşluğunu çevreleyen yapılar genel olarak yüzey ektoderminden köken alır.
Ağız boşluğunu saran ve dilin alt yüzünü döşeyen doku çok katlı yassı epitel olup ağız mukozası olarak adlandırılır.
Dilin üst yüzü ve dudaklar çok katlı yassı epitelle döşelidir. Ağız epitelinde keratinositler, melanositler, Merkel hücreleri ve Langerhans hücreleri izlenebilir.
Paneth hücreleriyse barsak epitel hücreleri arasında yer alan ve lizozim, defensin gibi antimikrobiyaller salgılayan hücrelerdir.
21. Aşağıdaki yapılardan hangisi embriyonik diskin epiblast tabakasından gelişmez?
A) Trofoblast
B) Amniyoblast
C) Ektoderm
D) Endoderm
E) Notokord
Cevap A
Embriyon gelişiminin 5–6. günlerinde hücrelerin (blastomer) içte kalan kısmı iç hücre kitlesini dışta kalan kısmıysa trofoblast tabakasını yapar. Bunlardan iç hücre kitlesi daha sonra bilaminar embriyonik germ diskini yapar ki; bu da daha sonra epiblast ve hipoblast tabakalarını oluşturur. Bunlardan hipoblast hücreleri blastosist boşluğunun iç yüzeyi boyunca ilerleyerek ekstraçölomik kaviteyi (primitif yolk kesesi) yapar. Çevreleyen hücreler Heuser membranını yapmış olur. Öte yandan epiblast hücreleri içinde sıvı birikimi ve buna bağlı bir kavite olur ki amniyon boşluğu adı
verilir. Bunu epiblast hücreleri (amniyoblastlar) çevirir. Daha sonra epiblast hücreleri 3 germ yaprağını yaparak ektoderm, mezoderm ve endoderm tabakaları meydana gelir. 3 germ yaprağı oluştuktan sonra endoderm hücreleri mezodermin içinde notokordu yapar.
Dolayısıyla soruda geçen trofoblast seçeneği epiblast tabakası daha gelişmeden önce oluşmakta ve diğer seçeneklerse epiblastların ileri gelişmiyle meydana gelmektedir.
22. Kulakta bulunan Korti organı hangi yapıdan gelişmektedir?
A) Yüzey ektodermi
B) Nöral ektoderm
C) Mezoderm
D) Endoderm
E) Nöral krista
Cevap A
Dış kulak yolu 1. farinks yarığından, östaki borusu ve orta kulak 1. Farinks kesesi endoderminden, malleus ve inkus 1., stapes 2. farinks arkından gelişir.
İç kulağın membranöz labirinti rhombensefalonun iki yanındaki yüzey ektoderminden kaynaklanan otik plakodların altındaki mezenşim içine girmesi sonucu otik vezikül oluşturması ile meydana gelir. Dolayısıyla iç kulağın duyma ve dengeyle ilgili kısımları yüzey ektodermi kökenlidir.
Kulak zarı 3 germ yaprağını da içerir.
50 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
23. Aşağıdakilerden hangisi çizgili kasta sarkoplazmik retikulumdan stoplazmaya kalsiyum geçişini sağlar?
A) Kalsekestrin
B) Fosfolamban
C) Riyanodin reseptörü
D) Dihidropiridin (DHP) reseptörü
E) Sarkoplazmik Endoplazamik Retikulum CaATPaz (SERCA)
Cevap C
İskelet kasında uyarılma– kasılma bağıntısı
Na+ iyonu çizgili kasta depolarizasyonu başlatır ve oluşan depolorizasyon T tübülleri aracılığı ile hücrenin içine kadar yayılır. Depolarizasyon T Tübüllerinde bulunan dihidropiridin (DHP) reseptörü tarafından algılanır. DHP reseptörü sarkoplazmik retikulumdaki (SR) kalsiyum kanalını (ryanodin) açarak stoplazmaya kalsiyum geçişini başlatır. Kalp kasında ise aynı işlevi Fosfolamban yapar. Kalsekestrin; SR’de kalsiyum bağlayarak depolanmasını sağlar.
24. Fick difüzyon yasasına göre aşağıdakiler hangisi artarsa net difüzyon hızını azalır?
A) Membran alanı
B) Membranın kalınlığı
C) Difüzyon katsayısı
D) İki ortam arasındaki konsantrasyon farkı
E) Maddenin yağdaki çözünürlüğü
Cevap B
BASİT DİFÜZYON: Gaz ve sıvı molekülleri sürekli olarak hareket halindedir ve bu moleküllerin çok yoğun (konsantre) oldukları ortamdan daha az yoğun oldukları ortama doğru hareketlerine difüzyon denir. Basit difüzyon taşıyıcı proteinden ve enerjiden bağımsızdır. Sadece gradiente (yoğunluk farkına) bağlı olarak geçiş olmaktadır.
Difüzyon hızını etkileyen faktörler:
* Konsantrasyon farkı fazlaysa,
* Membran yüzey alanı genişse,
* Maddenin çözünebilme yeteneği fazlaysa (Lipofilik
maddeler membranda daha kolay çözüldükleri için daha hızlı geçiş gösterirler. Gliserol, üre, yağ asitleri, NO, CO, CO2, O2 gibi küçük ve lipofilik maddeler membranları difüzyonla geçer.) Membran geçiş hızı CO2 > O2 > Su > lipofilik maddeler
* Membranın kalınlığı az ise
* Molekül ağırlığı ne kadar az ise difüzyon hızı o kadar artar.
* Belli bir dereceye kadar ortam sıcaklığının artışı da difüzyon hızını artırır.
25. Demirin (Fe+2) entrerosit bazolateral yüzeyinden kana transportundan sorumlu protein aşağıdakilerden hangisidir?
A) Transferrin
B) Ferroportin–1
C) Seruloplazmin
D) Hemosiderin
E) Divalan katyon taşıyıcısı–1 (DMT–1)
Cevap B
Demir duodenum ve jejenum’un proksimalinden emilir. Serbest demir Ferröz (+2) yada Ferrik (+3) olabilir. Ancak emilen demir Fe+2‘dir.
Redüktaz enzimi Ferrik demiri Ferröz forma dönüştürür ve askorbik asit ve mide asiti (HCl) bu etkiyi güçlendirir. Demir emilimi kolaylaştırılmış transport ile olmaktadır.
Divalan katyon taşıyıcı–1 (DMT–1): Enterosit fırçamsı kenarında transporttan sorumlu protein
Ferroportin–1: Demirin (Fe+2) entrerosit bazolateral yüzeyinden kana transportundan sorumlu protein
Hephaestin: Ferroportin ile ilişkili bir protein
Emilen Fe+2 ferroksidaz veya seruloplazmin’in etkisiyle Fe+2
çevrilir ve kanda transferin aracılığı ile taşınır. Transferin demiri başta karaciğer olmak üzere depo organlara götürür. Lizozomal zarlarda, ferritin %50 oranında kümelenme gösterir bu yapıya hemosiderin denir.
51DENEME SINAVI – 38
26. Aşağıdakilerden hangisi ligand kapılı iyonotropik bir reseptör değildir?
A) Glutamat –– NMDA
B) Glutamat –– AMPA
C) Serotonin –– 5–HT3D) GABA –– GABA–A
E) Asetilkolin –– M2Cevap E
27. Akomodasyonda lensin kırma gücünün artmasını sağlayan faktör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Siliyer kasın kasılması
B) İrisin radial kasının kasılması
C) Pupiller konstriksiyon (Myozis)
D) Asıcı ligamentlerdeki gerimin artması
E) Konverjans (gözlerin içe bakması)
Cevap A
AKOMODASYON:
Gözün akomodasyonsuz kırma gücü +59 dioptridir. Buna statik kırılma denir. Merceğin kırma gücü +12 Dioptridir. Lensin kırma kuvveti korneanın tersine ayarlanabilir ve bu işleme akomodasyon denir.
Akomodasyonun 3 bileşeni vardır:
• Lensin kırma gücünün artması (Siliyer kasın kasılması)
• Pupilla konstriksiyonu (Myozis)
• Konverjans (gözlerin içe bakması)
Lens, asıcı bağlarla asılmıştır ve bunlar merceği gergin tutar. M. Siliarisin kasılması bu bağların gerginliğini azaltır ve lensin kalınlaşmasına (dış bükey) neden olur. Bu da lensin kırma gücünü artırır. Akomodosyondan sorumludur. Hipermetroplarda daha fazla akomodasyon olduğundan siliar kas bu kimselerde daha fazla gelişmiştir.
28. Nötrofil lizozomlarındaki hangi enzim hidrojen peroksit (H2O2) ile klorür iyonları arasındaki reaksiyonu katalize ederek güçlü etkili bir bakterisidal olan hipoklorit oluşumunu sağlar?
A) Katalaz
B) Miyeloperoksidaz
C) NADPH oksidaz
D) Süperoksit dismutaz
E) Glukoz 6–fosfat dehidrogenaz
Cevap B
Nötrofillerin bakterileri öldürücü etkileri oluşturulan süperoksit radikallerine bağlıdır. Bunlardan en güçlü bakterisidal etkili olanı hipoklorit( OCl–)’dir. Hipoklorit oluşumunu katalizleyen enzim ise Miyeloperoksidaz’dır.
52 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
29. Kan basıncının düzenlenmesinde arteryel baroreseptörlerde oluşan sinyallerin artması aşağıdakilerden hangisine neden olur?
A) Venöz dönüşte artışa
B) Vazokonstrüktör stimülasyona
C) Total periferik dirençte artışa
D) Genel sempatik tonusta artmaya
E) Kalbin vagal inervasyonunun stimülasyonuna
Cevap E
BARORESEPTÖR REFLEKS:
Kan basıncı arttığında baroreseptörler uyarılır. Bu uyarılma 9 ve 10. kafa çiftleri tarafından kardiyovasküler merkeze iletilir. Sonuç olarak damarlar üzerindeki sempatik tonus azalır. Böylece periferik damarlarda vazodilatasyon oluşur. Ayrıca, vagus aracılığı ile kalp hızı yavaşlatılır. Böylelikle kan basıncı düşürülmüş olur.
Şekil: Baroreseptör refleks.
30. Alveol yüzeyindeki sürfaktanın, tip II alveolar hücrelere geri alımında görevli sürfaktan proteini (SP) aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tübüler myelin
B) SP– A
C) SP– B
D) SP– C
E) SP– D
Cevap B
SÜRFAKTAN:
Surfaktan yapısını oluşturan bileşikler: Dipalmitoil fosfatidil Kolin (Lesitin) (%62), Fosfatidil Gliserol, Surfaktan Proteinleri (SP–A, SP–B, SP–C, SP–D).
SP– A: Sürfaktanın alveol yüzeyinden, tip II alveolar hücrelere geri alımında görevli.
SP–B ve SP–C: Alveol yüzeyinde sürfaktanın ince film tabakası oluşumundan görevliler.
Sürfaktan üretimi gebeliğin 8. ayından itibaren başlar. Erken doğumlarda sentez yetersizliği, Solunum Distres Sendromu (Hyalin membran hastalığı)’na yol açar.
İnsülin, SP–A sentezini azaltır. Böylece sürfaktanın etkinliği azalır. Bu nedenle diyabetik anne bebeklerinde solunum distres sendromu riski artar.
Tiroid hormonları ve kortizol sürfaktan sentezini artırır.
Şekil . Sürfaktan yapımı. TM: Tübüler myelin. LB: Lameller cisim
53DENEME SINAVI – 38
31. Furosemid benzeri bir loop diüretik kullanıldığında nefronun hangi bölgesindeki hangi tübüler fonsiyon inhibe edilmiş olur?
A) Proksimal tübül –– Glukoz emilimi
B) Proksimal tübül –– Na+ geri emilimi
C) İnen ince henle –– Su emilimi
D) Çıkan kalın henle –– Na+–K+–2Cl– kotransportu
E) Distal tübül proksimal kısım –– Na+–Cl– kotransportu
Cevap D
HENLE KULPU ÇIKAN KALIN KISMI
Çıkan henle kulpunda Na– K– 2Cl pompası bulunmaktadır.
Tubülün bu kısmında yanlızca iyon emilimi olmakta, su emilimi olmamaktadır. Bu nedenle henle kulpunun çıkan kısmından yukarı çıkıldıkça filtrat osmolaritesi azalmaktadır. Na–K–2Cl pompası tubulün bu kısmındadır. Furosemid benzeri Loop diüretikler bu pompayı inhibe ederler..
Henle kulpunun çıkan kalın kulpunun diğer önemli görevi magnezyum emilimidir (%60). Bu nedenle Loop diüretikleri magnezyum ve kalsiyumun henle çıkan kalın kısmından geri emilimini önlerler. Bu nedenle hipomagnezemi–hipokalsemi oluştururlar.
Şekil 8.18. Henle kulpunun çıkan kalın kolundaki iyon emilimi.
Tamm Horsfall proteini de tubülün bu kısmında sentezlenir. Görevi idrarda antibakteriyel etki sağlamaktadır.
Ayrıca idrarda gördüğümüz hyalen silendirlerin oluşumunda görevlidir. Günlük idrarda atılan proteinlerin %60’ı Tamm Horsfall proteinidir.
32. Yapısal ve fonksiyonel olarak büyüme hormonuna benzerliğinden dolayı “gebeliğin maternal büyüme hormonu” olarak bilinen plasental hormon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Relaksin
B) Östrojen
C) Progesteron
D) İnsan koryonik gonadotropin
E) İnsan koryonik somatomammotropin
Cevap E
Plasentanın Endokrin Görevleri
İnsan Koryonik Gonadotropini (hCG):
hCG’nin etkisi LH’ninkine benzer. Yani korpus luteumun devamını ve sürekli olarak progesteron salgılanmasını sağlar.
İnsan Plasenta Laktogeni (İnsan koryonik somatomammotropin): Yapısal ve fonksiyonel olarak büyüme hormonuna benzerliğinden dolayı “gebeliğin maternal büyüme hormonu” olarak bilinen plasental hormondur. Ayrıca, annede insülin direnci oluşturarak maternal kan şekerini yüksek tutar. Böylece fetusun glikozu kullanımını kolaylaştırır. Meme bezlerinin süt üretecek özelliği kazanmalarına da yardım eder.
Relaksin: Gebelikte plasentadan ve korpus luteumdan salgılanan peptit yapılı bir hormondur. Relaksin, pubis (kalça) kemiklerinin birleşme bölgesindeki esnekliği artırarak doğumda pelvisi genişletir ve doğumu kolaylaştırır.
Progesteron ve Östrojen: Gebeliğin ilk üç ayından sonra plasenta, endometriumu korumaya ve gebeliği devam ettirmeye yetecek kadar progesteron üretir. İlk üç ayın sonuna doğru, plasentadan üretilen östrojen miktarı artar. Artan östrojen doğumda uyarıcı rol oynar.
Şekil. Gebelikte hormon düzeylerindeki değişim.
54 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
33. Aşağıdakilerden hangisi pıhtılaşma sürecinde yer almaz?
A) Trombin
B) Fibrinojen
C) Kalsiyum
D) Doku plazminojen aktivatör
E) Trombosit fosfolipitleri
Cevap D
Pıhtılaşma süresinde koagulasyon faktörleri, kalsiyum, trombosit fosfolipitleri yer alır. Doku plazminojen aktivatörü plazminojeni plazmine çevirir. Plazmin ise fibrini yıkan sistemde yer alan ana proteazdır.
34. Çizgili kasların kasılması sırasında kalsiyum hangisine bağlanır?
A) Sarkoplazmik retikulum
B) Ryanodin kanalları
C) Troponin
D) Kalmodulin
E) Kalbindin
Cevap C
Sarkoplazmik retikulum kalsiyumun hücre içi depo alanıdır. Sarkoplazmik retikulumdan kalsiyum ryanodin kanalları ile serbestleşir. Kalbindin, D vitamini aracılı barsaklardan kalsiyum emilimini arttıran bir proteindir. Troponin çizgili kas kontraksiyonları sırasında, kalmodulin ise düz kas kontraksiyonları sırasında kalsiyum bağlar.
35. Aşağıdakilerden hangisi kollajende çapraz bağların oluşumunda yer alır?
A) Lizil oksidaz
B) Lizil hidroksilaz
C) Dezmolaz
D) Galaktozil transferaz
E) Prolin oksidaz
Cevap A
Kollajen sentezi; Fibroblast endoplazmik retikulumunda yer alan ribozomlarda sentezi başlar ve 3 adet pro–a zincir oluşur. Sinyal peptidi içerir ve endoplazmik retikuluma yönlenir. Endoplazmik retikulumda ilk gerçekleşen olaylardan biri sinyal peptidaz ile sinyal peptit dizisinin uzaklaştırılmasıdır. Daha sonra post–translasyonel modifikasyon ile prolinin hidroksi proline ve lizinin hidroksi lizine hidroksilasyonu prolin hidroksilaz ve lizin hidroksilaz ile oluşur. Bu reaksiyon Fe+2, a–ketoglutarik asit, moleküler O2 ve C vitamini gerektirir. Hidroksilasyon sonrasında moleküle golgide karbohidrat kalıntılar aktarılır. Bu
reaksiyonlarda hidroksilizine galaktozil transferaz ve glikozil transferaz şekerler aktarılır. Ayrıca N–bağlı glikozilasyon (nonfibriler kısımdaki asparagin rezidülerinde) ve C –terminal uçta zincir içi ve zincir arası disülfit bağlarının oluşumu disülfit izomeraz etkisi ile gerçekleşir. Golgide sekrevar granüllerde prokollajen depolanarak ekzositoz ile ekstrasellüler ortama salınır.Prokollajen fibrillerinin C ne N terminal uzantıları prokollajen proteinaz (peptidaz) ile uzaklaştırılır ve tropokollajen yapısı oluşur. Tropokollajen oluşumunu lizil oksidaz ile çapraz bağlanmalar izler. Enzim bakırı kofaktör olarak kullanır. Lizin ve hidroksilizin rezidüleri oksidatif olarak deamine olur. Allizin ve hidroksiallizin yapıları oluşur. Bu yapıların, komşu hidroksilizin ve lizin rezidüleri ile birleşmesi sonucu (aldol kondansasyonu) çapraz bağlanmalar meydana gelir. Allizin yapıları redükte olarak lizinonorlösin yapılarını oluşturur.
36. Aşağıdakilerden hangisi hemoglobine bağlanan bir ligand değildir?
A) Karbonmonoksit
B) Proton
C) Glukoz
D) Früktoz 1,6 fosfat
E) Laktat
Cevap E
Hemoglobin karbonbonoksit ve proton transferinde yer alır. Şekerlerin bağlanması ile glike hemoglobinler ve alt gruplar oluşur.
Hemoglobin A’nın alt grupları
HbA ( HBA0) Yetişkin Hb (%97)
HbA1a1 HbA, β zinciri N terminaline Fruktoz 1,6 difosfat bağlı
HbA1a2 HbA, β zinciri N terminaline Glukoz 6 fosfat bağlı
HbA1a HbA1a1 + HbA1a2
HbA1b HbA’nın β zinciri terminal amino asidi valine piruvik asit bağlı
HbA1c HbA’nın β zinciri N terminal amino asidi valine non enzimatik olarak glukoz asit bağlı
HbA1 HbA1a + HbA1b + HbA1c
Glikozillenmiş Hb HbA1c ve diğer karbohidrat bağlı olan Hb
55DENEME SINAVI – 38
37. N–asetil galaktoz amin ile bağ oluşumuna katılarak glikoprotein sentezinde yer alan amino asit hangisidir?
A) Aspartat
B) Glutamat
C) Asparagin
D) Tirozin
E) Glisinamid
Cevap C
N–asetil galaktoz amin/glukoz amin ile N–glikozit bağı yapılır. Bu bağın oluşumunda asparagin yer alır.
38. Demirin barsaklardan emilimini düzenleyen protein hangisidir?
A) Transferrin
B) Hepsidin
C) Ferritin
D) Seruloplazmin
E) Ferroportin
Cevap B
Demir duedonumdan enterositler aracılığıyla emilir. Demirin farklı formları farklı yollarla emilir. Hem şeklindeki demir, HCP1 proteini tarafından direkt emilir. Ferro (+2) formdaki demir ise DMT1 (divalent metal transporter 1) ile emilir. Ferri (+3) formdaki demirin emilebilmesi için, enterositin lümene bakan yüzeyindeki ferri redüktaz enzimi tarafından ferro (+2) forma çevrilmesi gerekir. Ferri (+3) demiri, ferro (+2) forma çeviren C vitamini demir emilimini arttırır. Hem, emildikten sonra hem oksijenaz tarafından yapısındaki ferro (+2) demir açığa çıkarılır. Demir ferro (+2) formda emildikten sonra ya ferritin (+3 formda) şeklinde depo edilir, ya da kanda taşınmak üzere transferrin’e verilir. Ferro (+2) formdaki demir ferropontin proteini aracılığıyla kana verilir. Demirin, transferrin’in yapısına girebilmesi için ferri (+3) forma çevrilmesi gerekir. Bunun için hephaestin (seruloplazmin gibi ferro oksidaz aktivitesi vardır) ferro (+2) demiri, ferri (+3) forma çevirir. Ferri (+3) formdaki demir transferrin’e bağlanır ve taşınır. Hepsidin demir metabolizmasını kontrol eden en önemli proteindir. Hepsidin demirin barsaktan emiliminini sağlayan ferropontini bağlayarak azaltır (down regülasyon). Plazma demir seviyesi yükseldiğ inde, hepsidin’in sentezi artar, plazma demir seviyesi azaldığ ında ise sentezi azalır. Hepsidin gen ekspresyonunun düzenlenmesinde hemojuvelin isimli bir protein görevlidir.
39. 500 mL serum fizyolojik hazırlamak için kaç gram sodyum klorür kullanılır?
A) 1.8
B) 0.9
C) 4.5
D) 9
E) 18
Cevap C
Serum fizyolojik 1000 mL’de 9 g sodyum klorür içerir. 500 mL hazırlamak için 4.5 g sodyum klorür gereklidir.
40. Aşağıdakilerden hangisi plazmanın fonksiyonel enzimi değildir?
A) Pseudokolin esteraz
B) Plazmin
C) Seruloplazmin
D) Faktör VIIa
E) Protrombin
Cevap E
Protrombin bir enzimin zimojen formu olup inaktif bir proteindir. Protrombinden zimojen aktivasyon ile oluşan trombin ise fonksiyonel plazma enzimidir.
41. B1 vitamini eksikliğinden etkilenen enzim hangisidir?
A) Alfa ketoglutarat dehidrogenaz
B) Transaldolaz
C) Glukoz 6 fosfat dehidrogenaz
D) Piruvat kinaz
E) Hekzokinaz
Cevap A
B1 vitamini tiamin pirofosfat olarak oksidatif dekarboksilasyon reaksiyonlarında ve aldehit birimlerinin transferinde yer alır. Oksidatif dekarboksilasyon reaksiyonları; piruvat dehidrogenez, alfa ketoglutarat dehidrogenaz, alfa keto asit dehidrogenazdır. Pentoz fosfat yolunun enzimi olan transketolaz reaksiyonunda ise tiamin aldehid birimlerinin transferi için gereklidir.
56 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
42. İnsulin/glukagon oranı artışına bağlı olarak aşağıdakilerden hangisi gerçekleşir?
A) Lipoliz
B) Glikojenoliz
C) Karaciğere glukoz transportu
D) Kolesterol sentezi
E) Fruktoz 1,6 bifosfataz aktivitesinde artış
Cevap D
İnsulin glikolizi, trigliserit, kolesterol ve glikojen sentezini arttırır. Yağ ve kas dokusuna glukoz girişi insülin bağımlıdır. İnsulin ; Glukoneogenezi (Fruktoz 1,6 bifosfataz glukoneogenez de yer alır) yağ yıkılımını ve glikojen yıkılımını inhibe eder.
43. Aşağıdaki hormonlardan hangisi iki polipeptit zincirinden oluşmaz?
A) İnsulin
B) TSH
C) LH
D) FSH
E) ACTH
Cevap E
ACTH tek polipeptit zincirinden oluşur. 2 polipeptit zincirinden oluşan ve glikoprotein yapılı olan hormonlar TSH, HCG, LH ve FSH’dır. İnsulinde iki polipeptit zincirinden oluşur ancak peptit yapılıdır.
44. Aşağıda verilenden hangisi/hangileri tirozinden oluşmaz?
I– Tiramin
II– Nitrik oksit
III– Serotonin
IV– Asetil koA
V– Glukoz
A) I, II ve III
B) II, III ve IV
C) II ve III
D) IV ve IV
E) III ve V
Cevap C
Tirozinin dekarboksilasyonu ile tiramin oluşur. Tirozin hem glukojenik hemde ketojenik bir amino asit olup glukoz ve asetil KoA meydana gelir. Nitrik oksit argininden, serotonin triptofandan sentezlenir.
45. 4 aylık kız bebekte yapılan fizik muayenede hipotoni ve nöbetler dikkat çekiyor. Yapılan testlerde hastanın uzun zincirli yağ asitlerini ve fitanik asidi okside etmede defekt olduğu gözleniyor.
Bu hastada hangi organelde patoloji olması beklenir?
A) Mitokondri
B) Peroksizom
C) Sitozol
D) Endoplazik Retikulum
E) Golgi
Cevap B
Uzun zincirli yağ asitleri ve fitanik asit peroksizomlarda metabolize edilir. Tarif edilen klinik tablo peroksizomal bozukluğu desteklemektedir.
Fitanik asit peroksizomlarda alfa oksidasyon ile yıkılır. Eğer yıkımda defekt olursa, fitanik asit birikimi sonucu zeka geriliği ile kliniğe yansıyan Refsum hastalığı meydana gelir.
46. Karbonhidrat metabolizması ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Glikolizin en önemli düzenlenme basamağı fosfofruktokinaz basamağıdır ve bu basamakta enerji harcanır.
B) Heksoz mono fosfat yolunun oksidatif ve non oksidatif evresindeki ortak molekül ribuloz 5 fosfattır.
C) PFK–1 enziminin ürünü fruktoz 1,6 bisfosfattır.
D) Glikojen yıkımında glikojen fosforilazın ürünü glikoz 1–fosfattır.
E) Glikojen sentaz enzimi glikojen yapısındaki a–1,4 bağlarının
yapımından sorumludur ve kofaktör olarak B6 kullanır.
Cevap E
Glikolizin hız kısıtlayıcı basamakları; Glukokinaz/Hekzokinaz, PFK–1, Piruvat kinaz. Bu basamaklardan ilk ikisinde enerji harcanırken üçüncüsünde ATP sentezlenir. PFK–1 glikolizin en önemli düzenlenme basamağıdır ve ürünü fruktoz 1,6 bisfosfattır. Bu basamak, PFK–2 enzimi tarafından oluşturulan fruktoz 2,6 bisfosfat tarafından aktive edilirken, sitrat tarafından inhibe edilir.
HMY oksidatif ve non oksidatif evrenin ortak molekülü ribuloz 5 fosfattır. Riboz 5 fosfat ise nükleotid sentezinde substrat olarak kullanılan HMY ürünüdür.
Glikojen sentezine giren glukoz 6 fosfat, yıkımdan açığa çıkan glikoz 1 fosfat, dalların yıkımından açığa çıkan ise serbest glukozdur.
Glikojen sentaz a 1,4 bağlarını yapar fakat kofaktör olarak B6 kullanmaz. B6 kofaktör olarak glikojen fosforilaz tarafından kullanılır.
57DENEME SINAVI – 38
47. Altmış bir yaşında ex olan alkolik bir erkeğe yapılan otopsi sonrasında beyin mamiller cisimde hemoraji ve nekroz dikkat çekiyor. Ex olan hastaya tanı koyabilmek için aşağıdaki testlerden hangisi yapılmalıdır?
A) Eritrosit transketolaz aktivitesi
B) Eritrosit glutatyon redüktaz aktivitesi
C) Serum homosistein seviyesi
D) Eritrosit glukoz 6 fosfat dehidrogenaz aktivitesi
E) Eritosit glutatyon peroksidaz aktivitesi
Cevap A
Wernicke sendromu, oftalmopleji, ataksi ve konfüzyon triadı ile karakterizedir. Hastaların %10–20’si lethal seyreder. Hastalık özellikle alkoliklerde gözlenmektedir ve ex olan vakalarda mamiller cisimde hemoraji dikkat çekmektedir.
Wernicke sendromu kronik alkol tüketimine sekonder tiamin eksikliği sonucu meydana gelmektedir. Tiamin (B1); transketolaz, piruvat dehirogenaz ve a–ketoglutarat dehidrogenaz reaksiyonlarında kullanılmaktadır.
48. Glikojen yıkımında aşağıdaki enzimlerden hangisinin aktivitesi sonrasında serbest glukoz açığa çıkar?
A) Glikojen fosforilaz
B) Glikojen sentaz
C) Amilo 1,6 glukozidaz
D) Alkalen fosfataz
E) Glikozil 1,4–1,6 transferaz
Cevap C
Glikojen yıkımında, glikojen fosforilaz indirgenmemiş uçtaki a–1,4 glikozid bağlarını yıkarak ayırır ve açığa glikoz 1–P çıkar. Glikojen fosforilaz tarafından açığa çıkarılan glukoz 1–P, fosfoglukomutaz tarafından glukoz 6–P’a çevrilir. Glikojen fosforilaz bu işlemi 4 glukoz kalıntısı (limit dekstrin) kalıncaya kadar devam eder. Glikojen fosforilaz limit (sınır) dekstrin denilen bu yapıyı yıkamaz.
Kalan 4 glikozid kalıntısından 3 tanesi, oligo (a–1,4da–1,4) glukantransferaz enzimi tarafından başka bir indirgenmemiş uca taşınır (transfer edilir). Kalan son glikoz rezidüsünün a–1,6 bağı, amilo a–1,6 glikozidaz (dal koparıcı enzim) enzimiyle yıkılır ve açığa serbest glukoz açığa çıkar. Oligo (a–1,4da–1,4) glukantransferaz ve amilo a–1,6 glikozidaz’ın ikisine birlikte, “debranching enzim” denir.
49. Karnitin eksikliği sonrası aşağıdaki substratlardan hangisinin sentezlenemez?
A) Palmitat
B) Laktat
C) Asetat
D) Tirozin
E) Fenilalanin
Cevap C
Yağ asitleri enerji amaçlı mitokondri matriksinde b oksidasyona uğrarlar. Yağ asitlerinin yıkım için sitoplazmadan mitokondriye taşınmasında karnitin aracılı taşıma sistemi kullanılır.
Mitokondriye taşınan yağ asitleri glukoneogenez için enerji temini ve keton cisim sentezi için kullanılabilir. Karnitin eksikliğinde yağ asitlerinin mitokondriye girişi kısıtlanır. Dolayısıyla keton cisimleri (asetat, b–hidroksibütirat, aseton) sentezlenemez.
50. Karbonhidrattan zengin beslenme sonrası sentezi artan lipoprotein aşağıdakilerden hangisidir?
A) Şilomikron
B) VLDL
C) HDL
D) Lipoprotein a
E) Lipoprotein x
Cevap B
Yemek sonrası barsaklardan emilen ekzojen diet lipidleri şilomikron şeklinde taşınırken, karbonhidrat fazlasından sentezlenen endojen lipidler VLDL şeklinde taşınır.
51. Kolesterol sentezindeki hız kısıtlayıcı basamak aşağıdakilerden hangisidir?
A) Asetil coA karboksilaz
B) HMG coA liyaz
B) HMG coA sentaz
C) HMG coA redüktaz
E) 7–a hidroksilaz
Cevap D
Kolesterol, bir seri reaksiyonla asetil coA’dan sentezlenir. Asetil coA’nın en büyük kaynağı karbonhidrat fazlasından sentezlenip sitoplazmaya çıkan sitrattır.
Kolesterol sentezinde HMG–KoA redüktaz enzimi, HMG coA’dan mevalonat sentezler. Reaksiyon düz endoplazmik retikulumda gerçekleşir. HMG–coA redüktaz enzimi kolesterol
58 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
sentezinin hız kısıtlayıcı enzimidir ve kofaktör olarak NADPH kullanır. Hiperlipidemi tedavisinde kullanılan statinlerin grubu ilaçlar HMG–coA redüktaz inhibitörüdürler. HMG–coA redüktaz, mevalonat ve kolesterol tarafından feed back inhibe edilir.
Kolesterol sentezinde HMG–coA oluşumuna kadar olan reaksiyonlar keton cisimlerinin sentezi ile aynıdır. Fakat, kolesterol sentezinde reaksiyonlar sitoplazmada olurken, keton sentezinde mitokondride gerçekleşir. Dolayısıyla eğer, HMG coA sitoplazmada oluşuyorsa, kolesterol sentezleneceği, mitokondride oluşuyorsa keton cismi sentezleneceği söylenebilir.
52. Pürin sentezinde ilk oluşan nükleotid aşağıdakilerden hangisidir?
A) IMP
B) OMP
C) AMP
D) GMP
E) UMP
Cevap A
Pürin sentezi için, pentoz fosfat yolundan gelen riboz 5 fosfat, ATP’nin kullanıldığı bir reaksiyonla PRPP’ye dönüşür. Reaksiyon PRPP sentaz tarafından katalizlenir. PRPP sentaz, son ürün (AMP,GMP) ile inhibe olurken, Riboz 5–P ve inorganik fosfat ile aktive olur.
Sonra glutaminden gelen bir amino grubu PRPP’nin 1.C’nuna bağlanır ve glutamin PRPP amino transferaz enzimi ile 5–fosforibozilamin oluşturulur. Bu enzim pürin nükleotidlerinin sentezindeki hız kısıtlayıcı basamaktır. Son ürün (AMP,GMP) inhibisyonuna duyarlıdır. Glutamin analoğu olan azaserin bu basamağı inhibe ederek pürin nükleotid sentezini engeller.
Daha sonra bir dizi reaksiyonla ilk pürin nükleotidi olan inozin monofosfat (IMP) üretilir. İlk oluşan pürin nükleotidi İNOZİN nükleotididir. Aynı zamanda bu nükleotid bütün pürin nükleotidlerinin kaynağı olarak kabul edilir.
53. Yirmi üç yaşında erkek hasta metastatik testis kanseri nedeniyle retroperitoneal yüksek doz radyoterapi almaktadır. Tedaviden birkaç hafta sonra metastaz boyutunda ciddi küçülme gözlenmiştir.
Aşağıdaki mekanizmalardan hangisi radyoterapinin bu etkisini açıklar?
A) DNA çapraz etki
B) Nükleotid yanlış eşleşmesi
C) Çift zincir DNA kırığı
D) Pirimidin dimerleri
E) DNA Demetilasyonu
Cevap C
Terapötik radyoterapi pek çok kanser türünde kullanılmaktadır. Radyasyonun tümör üzerindeki hasar etkisi iki şekilde açıklanabilir; 1– DNA çift zincir kırıkları 2– Serbest radikal oluşumu.
54. Nitrat maruziyeti sonrası intestinal epitel hücrelerde özellikle sitozin deaminasyonu sonucu DNA hasarı meydana gelmektedir.
Aşağıdaki enzimlerden hangisi bu hasarın düzeltilme sürecinde kullanılmamaktadır?
A) DNA metilaz
B) DNA glikozilaz
C) DNA endonükleaz
D) DNA liyaz
E) DNA ligaz
Cevap A
Özellikle nitrat maruziyeti sonrası hücrede çok yaygın DNA hasarı (sitozin ve adenin deaminasyonu) meydana gelmektedir. Bu hasar DNA glikozilazlar olarak adlandırılan bir grup enzim tarafından tanınır ve düzeltilir. Bu enzimler N glikozit bağı koparmak suretiyle yanlış bazları uzaklaştırırlar. Bu durum DNA üzerinde baz içermeyen apürinik veya apirimidinik bir yer oluşturur. Daha sonra bu bölge DNA polimeraz tarafından doldurulur ve DNA ligaz tarafından birleştirilir. Bu olaya baz kesim tamiri denir. Baz kesim tamirinde DNA metilaz görev almaz.
55. Klorokine dirençli falciparum sıtmasında hangisinin kullanılması uygun değildir?
A) Meflokin
B) Kinin sülfat ve doksisiklin
C) Sulfadoksin +Pirimethamin
E) Artemisinin
E) Süfadiazin
Cevap E
Plasmodium türlerinden P. vivax, P. ovale, P. malariae ve P. falciparum insanda hastalık oluşturmaktadır. Plasmodium falciparum ile oluşan infeksiyon, en ağır sıtma şekli olarak kabul edilmekte, özellikle tropikal ve subtropikal bölgelerde rastlanmaktadır. Plasmodium falciparum gametositleri muz şeklindedir ve bunlara primakin etkilidir. Diğer parazitlerin gametositlerine klorokin etkilidir.
Klorokine dirençli P. falciparum tedavisinde Meflokin (kuvvetli ve uzun etkili kan şizontosidi), Kinin veya kinidin, (Sulfadoksin +Pirimethamin =Fansidar) veya doksisiklin kullanılır.
Sülfadiazin sülfanamid grubu bir antibiyotik olup gümüşlü
59DENEME SINAVI – 38
formu yanık enfeksiyonlarında kullanılır. Yine primetaminli kombinasyonu Toxoplasma gondii enfeksiyonlarında kullanılmaktadır.
56. Kenelerin ısırması ile sporozoitler insanlara bulaşan, direkt olarak eritrositleri infekte eden, eritrositlerin içinde yonca yaprağı gibi dörtlüler oluşturan parazit aşağıdakilerden hangisidir?
A) Toxoplasma gondıı
B) Babesıa microtii
C) Trypanosoma brucei
D) Balantıdıum colı
E) Cryptosporidium parvum
Cevap B
Babesıa microtii: Kenelerin (Ixoides cinsi ) ısırması ile sporozoitler insanlara bulaşır, direkt olarak eritrositleri infekte eder. Babesiosis zoonoz özellikte bir hastalıktır. Klinikte rastlana bulgular ateş, hemoglobinüri ve anemidir. Ancak vakların neredeyse yarısı asemptomatik olabilir. Kesin teşhis için ise yüzeyel kandan alınan yaymada Giemsa ile boyanarak teşhis edilir. Eritrositlerin içinde yonca yaprağı gibi dörtlüler oluştururlar. Dalağı olmayanlarda ve yaşlılarda ciddi seyreder. Tedavide Klindamisin ve kinin veya atovaquone ve azitromisin ile tedavi edilir.
57. Castleman hastalığından sorumlu tutulan virüs aşağıdakilerden hangisidir?
A) HHV–2
B) HHV–6
C) HHV–8
D) CMV
E) EBV
Cevap C
Castleman hastalığı (CH) lenfoid dokularda plazma hücreleri ve B lenfositlerin anormal proliferasyonu sonucu görülen angiofolliküler lenf nodu hiperplazisidir. Etiyolojide HHV–8 suçlanmaktadır HHV 8 zarflı DNA virüsüdür. Kaposi sarkomu, primer effüzyon lenfoması, Castleman hastalığından sorumlu tutulmaktadır. CH geçirenler kaposi sarkomu açısından izlenmelidir.
58. Hangi virüsün immun supresif hastada hemorajik sistit’e neden olma olasılığı en fazladır?
A) HHV–2
B) JC virüsü
C) BK virüsü
D) HPV
E) Parvo virüs B 19 virüs
Cevap C
Papova virüsler içinde polymma virüs ailesinde iki adet küçük virüs bulunmaktadır. Papova virüsler, zarfsız, çift sarmal DNA virüsüdür. Bu ailede 3 subgrup mevcuttur. BK doğal konak: insandır. Bu ailedeki diğer iki virüs JC ve SV40 virüsüdür. BK virüsü İnsanlarda seroprevalans yüksek, ancak klinik hastalığa immün yetmezlikli hastalarda neden olurlar. BK virüsü böbrek nakli yapılanlarda nefropati gelişimine neden olur. BK virüsü İmmünsüpressiflerde hemorajik sistit yaparken, JC virüsü (JCV) à Progressif multifokal lökoensefalopati (oligodendrogliaları tutar ve demiyelinizasyon’a neden olur.
59. Aşağıdakilerden hangisi Hepatit B tedavisinde kullanılan ilaçlardan biri değildir?
A) Tenofovir
B) İnterferon alfa
C) Telbuvidin
D) Entekavir
E) Gansiklovir
Cevap E
HBV tedavisinde kullanılan ilaçlar tenofovir, interferon alfa, Telbuvudin, Entekavir ve adefovir’dir. Gansiklovir ise CMV tedavisinde kullanılan bir ilaçtır.
60. Etilen oksid sterilizasyonun biyolojik kontrolünde kullanılan bakteri aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mycobacterium smegmatis
B) Acinetobacter baumanniio
C) Bacillus stearothermophilus
D) Clostridium perfringens
E) Pseudomonas aeruginosa
Cevap C
Otoklavlamaya en dirençli yapılardan birisi de bakteri sporlarıdır. Bu amaçla sporlu bir bakteri olan Bacillus spp kullanılmaktadır. Etilen oksit kontrolünde Bacillus subtilis ve otoklav kontrolünde B stearothermophilus sporları kullanılır.
60 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
61. Aşağıda bazı bakteriler ve morfolojik şekilleri eşleştirilmiştir.
Hangisi doğru değildir?
A) Enterokok –Gram pozitif diplokok
B) Haemophilus influenzae–Gram negatif basil
C) Mycobacterium tuberculosis– EZN pozitif basil
D) Pseudomanas aeruginosa– Gram negatif basil
E) Borrelia burgdorferi – Gram negatif kok
Cevap E
Borrelia burgdorferi, spiroket sınıfındadır. Lyme hastalığı (Borreliosis) olarak da bilinen hastalığa neden olur. Kene ısırması ile insana geçer. Bakterilerin büyük çoğunluğunu DNA’ ları halkasal olmasına karşın bu bakteride doğrusal yapılı DNA bulunmaktadır.
62. Otuz dört yaşında kadın; idrar yaparken yanma, sık sık idrar yapma yakınmaları ile baş vuruyor. İdrar kültüründe; gram pozitif, oksidaz negatif, katalaz pozitif, koagülaz negatif, novobiyosine dirençli koklar ürüyor.
Bu hastada mevcut klinik tabloya neden olabilecek etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Streptococcus pneumoniae
B) Escherichia coli
C) Staphylococcus aureus
D) Streptococcus pyogenes
E) Staphylococcus saprophyticus
Cevap E
Staphylococcus saprophyticus; anaerobik ürer ve novobiyosine dirençlidir. Genç kadınların komplike olmayan üriner sistem enfeksiyonlarında ikinci en sık saptanan etkendir (%5–15). Cinsel temasla perineden üretraya bulaşır. Normalde perine florasında bulunabilir.
63. Seksen beş yaşındaki erkek hasta ateş, baş ağrısı ve sol alt burun yüzeyinde siyah renkli lezyon ile acil servise başvuruyor. Sol maksiller sinüs üzerinde ödem ve görülüyor. Hastanın açlık kan şekeri 614 mg/dL ve idrarında da bol miktarda keton varlığı saptanıyor.
Ethmoid sinüsten alınan materyalde 90 derecelik açı ile dallanan septasız hif varsa en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Cryptococcus neoformans
B) Aspergillus fumigatus
C) Histoplasma capsulatum
D) Rhizopus
E) Candida albicans
Cevap D
Mukormikoz etkenleri; Rhizopus, Absidia, Mucor ve Rhizomucor türleridir. Fırsatçı mantar enfeksiyonlarıdır. Sabouraud dekstroz agarda pamuk şekeri görünümünde koloniler yaparlar. Aseksüel ve seksüel üreme dönemleri var. Diyabetik ketoasidoz koması geçirenlerde oluşan mantar sinüzitlerinde mukor akla gelmelidir. Hifaları 90 derece açı ile dallanır ve septasızdır.
64. Akut toksoplazmoz geçiren, 32 yaşındaki yedi aylık gebe kadına amniyosentezle alınan amniyon sıvısında toksoplazma PCR testi negatiftir.
Bu hastada en uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) Spiramisin verilir
B) Yalnızca sülfadiazin verilir
C) Primetamin + sülfadiazin + folinik asit verilir
D) Tedavi gerekli değildir
E) Medikal abortus uygulanır
Cevap A
Spiramisin, toksoplazma etkenin fetusa bulaşımını engellemede kullanılır. Makrolid’dir. Legionellae, mycoplasma, chlamydiae, Toxoplasma gondii ve Cryptosporidium sp tedavisinde kullanılır.
65. Hangi virüsün yaptığı enfeksiyonda Palivizumab kullanılır?
A) İnfluenza
B) RSV
C) Rhinovirüs
D) Parainfluenza
E) Adenovirüs
Cevap B
RSV, bir yaşın altında bronşiyolitin en sık nedenidir. Tedavisinde ribavirin inhalasyonu, RSV IVIG, Palivizumab kullanılmaktadır. Palivizumab (Synagis) is RSV F proteinine karşı monoklonal antikordur ve respiratory syncytial virus (RSV)enfekksiyonu tredavisinde kullanılır. Yüksek riskli infantlarda hayatın ilk ayında İM kullanılır.
66. Aşağıdakilerden hangisinin patogenezinde lizojenik konversiyon önemli rol oynar?
A) Amipli dizanteri
B) Boğmaca
C) Sifiliz
D) Difteri
E) Mikoplazma pnömonisi
Cevap D
61DENEME SINAVI – 38
Faj konversiyonu (Lizojenik konversiyonu): Bir bakteride bazı genetik özelliklerin bakteriyofajlardaki genlerle sağlanmasıdır. Bakteriyofajlar pek çok virulans faktörü taşıyabilir. Nontoksik suşların ekzotoksin salgılayan suşlara dönüşümünü sağlayabilir.
C.diphteria için difteri toksini sentezleme özelliği, C.botulinum için C ve D toksini sentezleme özelliği, E.coli için Shiga–like toksini sentezleme özelliği ve S.pyogenes için Eritrojenik toksin sentezleme özelliği (Kızıl toksini) V.cholera için toksin sentezleme özelliği bu yolla aktarılmaktadır. Difteri etkeni Corynebacterium diphteria’ nın toksin üretimi için lizojenik konversiyon gerekir.
67. Vankomisine dirençli enterococcus faecalis (VRE) endokarditi için hangisinin kullanılması uygundur?
A) Linezolid
B) Teikoplanin
C) Seftizoksim
D) İmipenem
E) Metronidazol
Cevap A
VRE enfeksiyonları sıklığı giderek artmaktadır. Vankomisine dirençli enterokok enfeksiyonlarında linezolid, daptomisin, quinipristin dalfopristin gibi ilaçlar kullanılmaktadır. Oysa E. gallinarum and E. Casseliflavus doğal olarak vankomisine dirençlidir. Bu bakterilerde saptanan vankomisin direnci E:faecalis ve E.faciumdaki dirençten farklıdır. Bugüne kadar 6 farklı vankomisin direnci bildirilmiştir (Van–A, Van–B, Van–C, Van–D, Van–E and Van–F). Normalde bakteri hücre duvarındaki peptidin son halkasındaki D–ala–Dala zinciri dirençle beraber D–
ala–D lactat haline döner.
68. Hangisinin yaptığı enfeksiyon sırasında bülloz mirinjit gözlenebilir?
A) Difteri
B) Bruselloz
C) Sifiliz
D) Sıtma
E) Mikoplazma pnömonisi
Cevap E
Büllöz mirinjit. Influenza grubu virüs enfeksiyonlarında ya da mikoplazma enfeksiyonlarında oluşur. Dış kulak yolu ve zarda hemorajik mor renkli büllerle karakterizedir. Mikoplazmalar, doğada serbest yaşayabilen, hücre duvarsız en küçük mikroorganizmalardır. Üç katlı sitoplazmik membranlarında sterol vardır. Üremek için ortamda sterol bulunmasını isterler. Mikoplazmalar atipik pnömoninin en sık sebebidir. Yaptıkları enfeksiyon sırasında soğuk aglütininlerde pozitiflik ve büllöz mirenjit görülebilir.
69. Aşağıdakilerin hangisinde Ig A proteaz bulunmaz?
A) Streptococcuş pnemoniae,
B) Haemophilus influenzae tip B
C) Neisseria meningitidis
D) Neisseria Gonorrhoae
E) Branhamella catarhalis
Cevap E
Ig A proteaz mukozal savunmayı zayıflatarak enfeksiyon yapmak için çok gereklidir, 4 bakteri Ig–A proteazı ile öne çıkar. Bunlar Streptococcuş pnemoniae, Haemophilus influenzae tip B Neisseria meningitidis ve Neisseria Gonorrhoae’dir. Moraxella catarrhalis kok veya küçük basiller biçiminde bulunan sporsuz, hareketsiz, gram negatif, zorunlu aerop, oksidaz pozitif bakterilerdir. Kapsülsüz, aerop veya fakültatif anaerop, katalazpozitif, oksidaz pozitif, karbonhidratlara etki etmezler. Nazofarinks florasında bulunurlar. Ancak franjit ve orta kulak enfeksiyonları, sünüzit ve pnömoniye neden olur. Bakteri kökenlerinde %95 oranında beta laktamaz vardır.
70. Aşağıdaki anti–virallerden hangisi, influenza viruslarına karşı etkilidir?
A) Lamivudin
B) Entekavir
C) Ritonavir
D) Gansiklovir
E) Ribavirin
Cevap E
Hem ribavirin hem de zanamavir influenza virüslerine karşı etkilidir. Ribavirin guanosine analoğudur. Viral RNA sentezini durdurur. Şiddettli RSV enfeksiyonlarında, hepatit C tedavisinde kullanılır. Ribavirin sentetik bir nükleozit analoğudur. Gebe ve emzikli kadınlarda, ciddi kardiyak hastalık geçmişi olanlarda ve kronik böbrek yetmezliği olanlarda kullanılmaz. Hemolitik anemiye neden olur. Genetik materyal üzerine olan etkisinden dolayı, potansiyel karsinojeniktir.
71. Aşağıdaki etkenlerin hangisinin tanısında PCR faydalı değildir?
A) Listerya monoctogenes
B) Parvovirüs
C) Bovin spongioform ensefalopati etkeni
D) Hepatit c
E) Sifilis
Cevap C
62 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Prionlar, normal selüler form (PrPc) ve anormal infektiöz form (PrPSc) olmak üzere iki izoform halinde bulunurlar. Hastalığa sebep olan bozukluk da proteinin normal formdan anormal forma dönüşmesi ile olur. Prionlar sadece bir protein molekülü olup santral sinir sistemini tutan enfeksiyonlara neden olurlar. Prionlar transmissible spongiform encephalopati, bovine spongiform encephalopati, Creutzfeldt–Jakob Disease (CJD), Gerstmann–Sträussler–Scheinker hastalığı, Fatal Familial insomnia ve kuru hastalığına neden olur. BSE=Deli dana hastalığı, ölümcül, nörodejeneratif bir sığır hastalığıdır. BSE geçirenlerin beyinde otopside korteksde çok sayıda küçük delikler görünür ki beyin bir süngeri andırır.
72. Hangisi makrofaj tarafından salınan bir sitokin değildir?
A) IL1
B) IL4
C) IL6
D) IL8
E) IL12
Cevap B
Makrofaj tarafından salınan sitokinler IL1,6,8,12,TNF alfa ve NO’dir.
IL–4, TH2 lenfositlerden salgılanır. B lenfositinleri antijene özgü çoğaltır. Parazitler ve diğer ekstrasellüler patojenler IL4 saldırır. IL–4 IgE yaptıran sitokindir.
73. Aşağıdaki mantarlardan hangisi doğada saprofitken küf, organizmada parazitken tek hücreli maya formunu alır?
A) Candida albicans
B) Aspergillus niger
C) Critprococcus neoformans
D) Histoplasma capsulatum
E) Fusarum
Cevap D
H.capsulatum dimorfik mayadır, doğada saprofitken küf, hastalık yaptığında tek hücreli maya formunu alır. Histoplasmoz: Nemli ortamlarda, mağara, eski bina yıkıntılarında, kazılarda bulunur. Doğada dallanmış septalı hifler halinde iken İnsan dokularında maya formuna (blastosporlara) dönüşür ve intrasellüler olarak yaşarlar. Bulaş yolu kontamine aerosollerdir.
74. Skualen epoksidazı inhibe eden antifungal hangisidir?
A) Nistatin
B) Flukanazol
C) Amfoterisin B
D) Grisefulvin
E) Terbinafin
Cevap E
Terbinafin: skualen epoksidazı inhibe eder. Mantar hücre membranında bulunan ve sterol sentezi için gerekli olan skualen epoksidaz enzimini inhibe ederek gösterir. Bu inhibisyon sonucu meydana gelen ergesterol eksikliği sterol birikimine ve mantar hücresinin ölümüne neden olur. Onikomikoz tedavisinde kullanılır.
75. Projenitör B ve T lenfositlere farklılaşmasından sorumlu olan sitokin hangisidir?
A) IL1
B) IL4
C) IL5
D) IL7
E) IL13
Cevap D
IL7 Projenitör B ve T lenfositlere farklılaşmasından sorumludur. Ana hedefi ise Stem cell’dir.
76. Otuz beş yaşındaki erkek hastanın yapılan muayenesinde; sağ inguinal bölgeden anüse doğru uzayan ağrısız kolay kanayan ülser ve granülomatöz doku saptanıyor. Yaradan alınan örneğin Giemsa boyası ile boyamasında bol PMN ve bolca kokobasiller görülüyor.
Bu hastadaki tabloya neden olma olasılığı en fazla etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Neisseriae gonorrhoeae
B) Haemophilus ducreyi
C) Klebsiella granulomatis
D) Chlamydia trachomatis
E) Treponema pallidum
Cevap C
Klebsiella granulomatis: Cinsel temas ile bulaşan granüloma inguinale (donovanyoz) hastalığının etkenidir. Kapsüllü, hareketsiz, gram negatif küçük basillerdir. Genital bölgede tekrarlayan ülserler, ağrısızdır. Bölgesel LAP yoktur, ya da nadirdir. Bakterilerin iki ucundaki şişliğe benzer bu görünümlere “Donovan cisimcikleri” adı verilir. Tedavide 3 hafta erythromycin, streptomycin, veya tetrasiklin kullanılır.
63DENEME SINAVI – 38
77. Reperfüzyon hasarında hücre içi enzimleri aktive ederek geri dönüşsüz yaralanmanın oluşmasında aşağıdakilerden hangisi etkilidir?
A) Sodyum
B) Kalsiyum
C) Magnezyum
D) Potasyum
E) Klor
Cevap B
Reperfüzyon hasarı iskemik alanda, kan akımının tekrar düzelmesi sonucu gelişen süreci tanımlar. Kan akımının tekrar sağlanması yüksek konsantrasyonda kalsiyumun olay yerine gelişine neden olur. Bu durum, zaten bozuk olan hücre permeabilitesi nedeni ile hasarlı hücre sitoplazmasında Ca++ artışına yol açar. Ca ++ artışı hücre içi enzimleri aktive ederek geri dönüşsüz yaralanmaya neden olur.
78. Aşağıdaki moleküllerden hangisinin hücre içi birikimi Mallory cisimlerini oluşturur?
A) Amiloid
B) Dynein
C) Desmin
D) Vimentin
E) Sitokeratin
Cevap E
Hücre içinde intermediate filamant olarak fibriler materyal birikimine, alkolik hepatit geliştiğinde karaciğer hücreleri içinde görülen mallory cisimleri örnek verilebilir. Mallory cismi epitelyal hücrelerde bulunan bir intermediate filamant olan sitokeratinin at nalı şeklinde aşırı hücre içi birikimi ile oluştuğu bilinmektedir.
79. Akut appendisitte, appendiks duvarında izlenen inflamasyon tipi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Seröz inflamasyon
B) Süpüratif inflamasyon
C) Kataral inflamasyon
D) Granulamatöz inflamasyon
E) Fibrinöz inflamasyon
Cevap B
Süpüratif veya pürülan iltihap, iltihabın bakterinin zaferi ile sonuçlandığı, püy oluşumu ile giden tabloyu tanımlar.
Nötrofiller (bu tip inflamasyonlarda nötrofi ller baskın hücre tipidir), nekrotik hücreler ve sıvıdan oluşur. Süpüratif iltihabın, apse ve flegmonöz iltihap olmak üzere iki tipi vardır.
Apse; likefaksiyon nekrozu ve eşlik eden kaviter boşluk oluşmasına denir. Apse odağının ortası nekrotik, çevresi nötrofillerden yoğundur. En dışta dilate damarlar ve fibroblastik proliferasyondan oluşan (granülasyon dokusu yapısı) bir demarkasyon zonu vardır.
Flegmonöz iltihap; sıklıkla akut appendisitte izlenen kaviter boşluk oluşturmadan dokuyu yıkarak ilerleyen süpüratif iltihaptır. Dokuyu yıkan nötrofil ve bakterilere rağmen apse oluşumu izlenmeyen bir iltihaptır. Doku yıkımı ile gittiği için perforasyonlara zemin hazırlar.
80. Silikozise bağlı akciğerde gelişen granulomatöz inflamasyon odağında aşağıdaki hücrelerden hangisi görülmez?
A) Plazma hücreleri
B) Lenfositler
C) Epiteloid histiositler
D) Fibroblastlar
E) Dev hücreler
Cevap A
Silikozis en sık görülen kronik meslek hastalığıdır. Neden genellikle quartz partikülleridir. Kum işçileri, taş kırıcılar, seramikçiler ve madencilerde görülür. Akciğerin üst zonlarını tutar.
Akut silikozis (akut interstisyel pnömoni), toksikasyon tablosudur. Alveollerde surfaktandan zengin proteinli sıvı bulunur.
Kronik silikozis progressif masif fibrozisle karakterli Kaplan sendromunun görülebildiği tablodur. Lenf nodlarında da fibrozis, yuvarlak nodüller ve yumurta kabuğu şeklinde kalsifikasyon izlenir. Hastalarda tüberküloza yatkınlık artar.
Silikozis nadir de olsa akciğerde granulomatöz inflamasyona neden olur. Granulomatöz inflamasyon odağında plazma hücreleri izlenmez.
64 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
81. Aşağıdaki tümör süpressör genlerden hangisinin bozukluğunda ailesel mide kanseri gelişim riskinde artış saptanmıştır?
A) TGF–β reseptör
B) BRCA–1
C) β–catenin
D) SMAD 2
E) E–cadherin
Cevap E
E–cadherin molekülü intersellüler dezmozomlarda bulunur. Bu molekülü kodlayan genin mutasyonu invaziv gastrik karsinoma yol açar. E–cadherin azlığı intersellüler adezyonun azalmasına dolayısıyla mide kanserinin invazyon ve metastaz yapmasına neden olur.
82. HIV virüsü santral sinir sisteminde hangi hücreyi enfekte ederek AIDS demans kompleks gelişimine neden olur?
A) Astrosit
B) Mikroglia
C) Oligodendrosit
D) Nöron
E) Ependimal hücre
Cevap B
AIDS demans kompleks, (en sık nörolojik bulgu) mikroglialarda yaygın HIV virüs varlığıdır.
83. Aşağıdakilerden hangisinin akut respiratuvar distres sendromunun etiyolojisinde rolü olduğu gösterilememiştir?
A) Pneumocystis carinii pnömonisi
B) Kafa travması
C) Akut kolesistit
D) Mide içeriğinin aspirasyonu
E) İyonize radyasyon
Cevap C
Aşağıdaki tabloyu inceleyiniz!
Akut Respiratuvar Distres (ARDS) NedenleriEnfeksiyonlar Fiziksel zedelenme Kimyasal zedelenme Hematolojik Diğer– Sepsis
– Pulmoner enf
– Gastrik aspirasyon
– Mekanik travma
– Isıya bağlı hasar
– Boğulma
– Yağ embolisi
– Yanıklar
– İyonize radyasyon
– Yüksek doz eroin
– Asetil salisilik asit
– Barbituratlar
– İrritanların solunması
– Duman
– İrritan gazlar
– Oksijen toksisitesi
Multiple transfüzyon
DIC
Pankreatit
Üremi
Kardiyopulmoner cerrahi
Hipersensisitivite
65DENEME SINAVI – 38
84. Tüm karsinomlarda prognozu belirleyen en önemli kriter aşağıdakilerden hangisidir?
A) Evre
B) Derece
C) Mitoz sayısı
D) Nekroz varlığı
E) Diferansiasyon
Cevap A
Bir kanserin derecesi (grade) tümör hücrelerinin diferansiyasyonunun derecesi ve tümördeki mitoz sayısını tanımlar. Neoplazinin agresifliği ile doğru orantılıdır .
Bir kanserin evresi (stage) ise primer lezyonun boyutunu, lokal invazyonunu, bölgesel lenf nodlarına metastazının olup olmamasını ve uzak metastazın bulunup bulunmayışını tanımlar.
Malign tümörlerde evrenin belirtilmesinde en sık kullanılan sistem TNM’dir. Burada kullanılan kriterler; tümörün çapı, lenf nodu metastazı ve uzak metastazdır.
Genel olarak tüm karsinomlarda en önemli prognostik gösterge tümörün evresidir.
85. Pernisiyöz anemi, hangi tip aşırı duyarlılık reaksiyonu sonucu oluşur?
A) Tip I aşırı duyarlılık reaksiyonu
B) Tip II aşırı duyarlılık reaksiyonu
C) Tip III aşırı duyarlılık reaksiyonu
D) Tip IV aşırı duyarlılık reaksiyonu
E) Tip V aşırı duyarlılık reaksiyonu
Cevap B
Aşağıdaki tabloyu inceleyiniz!
Aşırı Duyalılık Reaksiyonları ( Özet )
Tip Hastalık İmmunolojik mekanizma
Tip I Allerjik astımSaman nezlesiÜrtikerEkzemaNazal poliplerGıda alerjileriAnjionörotik ödem v.b
• Ig E antikoru yapımı.• Mast hücresinden vazoaktif aminlerin salınımı.• Eozinofil ve nötrofillerle hasar.
Tip II Eritroblastozis fetalisHatalı kan transfüzyonuOtoimmun hemolitik anemi Otoimmun trombositopeniPemfigus vulgarisM. GravisBasedow–Graves (Tip V)Good–PastureBüllöz pemfigoidPernisiyöz anemiANCA + vaskülitlerSLE–antifosfolipid antikorlar v.b
• Hedef hücre yüzeyinde in–situ immun–kompleks oluşumu.• Kompleman aktivasyonu ile opsonizasyon ve fagositoz veya lizis.• Antikor bağımlı hücresel sitotoksisite• Antikor bağımlı hücresel disfonksiyon
Tip III Serum hastalığıArthus reaksiyonuSLESklerodermaGlomerulonefritlerBazı vaskulitler
• Eksojen / endojen antijene karşı oluşan antikor ve serbest olarak dolaşan İK gelişimi, kompleman aktivasyonu.• Nötrofilik lizozomal enzimler ve serbest oksijen radikalleriyle vaskulit ve doku hasrı.
Tip IV Gecikmiş tip• Tbc, mantar, protozoa, parazit, sarkoidoz v.b
CD8+ T lenfosit aracılı• Tüberkülin testi• Kontakt dermatit• Viral hepatit• Transplant reddi• Tip I diabet v.b
• Granülom oluşumu (gecikmiş aşırı duyarlılık)• CD8+ T lenfositlerce geliştirilen sitotoksisite
86. Karakteristik olarak, media tabakasının iç yarısında granülomatöz bir inflamasyon, internal elastik laminada parçalanma ve internal elastik lamina parçalarını fagosite eden yabancı cisim ya da Langhans tipi dev hücrelerin izlendiği vaskulit aşağıdakilerden hangisidir?
A) Buerger hastalığı
B) Reynauld hastalığı
C) Temporal arterit
D) PAN
E) Kawasaki hastalığı
Cevap C
Temporal (dev hücreli; kranial) Arterit, en sık kronik vaskülittir. Sıklıkla baştaki büyük arterleri, özellikle karotisten çıkan arter dallarını tutan, karakteristik olarak segmental (atlamalı) tutulum gösteren, akut ya da kronik seyirli, granülomatöz bir vaskülittir.
En sık tuttuğu lokalizasyonlar, temporal arter, vertebral ve oftalmik arterin terminal dallarıdır. Oftalmik arter tutulumu körlük nedeni olabilir. Hemen hiçbir zaman akciğerleri ve kalbi tutmaz.
Temporal arterit sıklıkla yaşlıların hastalığıdır (50 yaş üstü). K/E oranı 3/1’dir. Olguların yaklaşık yarısında polimyalji romatika tablosu bulunur. Bu, yaşlılarda izlenen bulanık bir tablodur; kalça ve omuz kuşağı, özellikle proksimal kaslarda (özellikle boyun ve çenede) ağrı ve tutulma ile seyreder. Polimyalji romatika temporal arteritlerin en az yarısında ilk klinik bulgudur.
Bazı olgularda ise başlangıç klinik bulguları ateş, güçsüzlük, sedimantasyonda anlamlı ölçüde yükseklik (100’ün üstünde) ve kilo kaybı gibi nonspesifiktir; fakat zaman içinde yüz, çene ve baş ağrısı gibi lokal bulgular ön plana geçer. Bu dönemde sıklıkla bir taraf temporal arterin ağır olarak etkilendiği görülür. Bu damar
66 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
palpasyon ile nodüler ve ağrılı olabilir. Tabloya zaman içinde oküler bulgular sıklıkla eklenir. Olguların yaklaşık yarısında diplopi, geçici ya da tam görme kaybı gelişir.
Karakteristik olarak, bir ya da birkaç arteri, kısa segmentler halinde tutan, arter lümenlerinde trombüs oluşturan ya da lümenin daralmasıyla karakterize nodüler kalınlaşmalar oluşturan bir hastalıktır. Tipik görünüm medianın iç yarısında granülomatöz bir inflamasyon, internal elastik laminada parçalanma ve internal elastik lamina parçalarını fagosite eden yabancı cisim ya da Langhans tipi dev hücreler ve mononükleer hücre infiltrasyonudur. Hastalığın geç döneminde, damar duvarında yalnızca kollajenöz kalınlaşma ve lümendeki trombüsün organizasyonu sonucu, damarda bir ip görünümü ortaya çıkar.
Temporal arterit granülomatöz, dev hücreli bir arterittir. Bilinen iki adet dev hücreli arterit; temporal arterit ve Takayasu arteritidir. Tanı için biyopsi gereklidir, fakat negatif biyopsi tanıdan vazgeçirmez. Atlamalı tutulum yapan vaskulitlerde pozitif biyopsi değerli, negatif biyopsi anlamsızdır.
87. Myastenia gravisli bir hastada, anterior mediastende saptanan tümör en büyük olasılıkla aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hodgkin lenfoma
B) Lenfoblastik lenfoma
C) Timoma
D) Bronkojenik kist
E) Teratom
Cevap C
Myastenia gravisi bulunun kişilerde timusta yüksek oranda timik hiperplazi (2/3 olguda) daha az oranda (1/3 olguda) timoma saptanır. Myastenia gravise eşlik eden en sık tümör timoma iken, myastenia gravise eşlik eden en sık timus patolojisi timik hiperplazidir.
88. Aşağıdakilerden hangisi karaciğerde mikroveziküler yağlanma yapan nedenler arasında yer almaz?
A) Gebelikte akut karaciğer yetmezliği
B) Valporik asit toksisitesi
C) Etanol
D) Reye sendromu
E) Obezite
Cevap E
Mikroveziküler yağlanma yapan nedenler:
Etanol, salisilat ve tetrasiklin zehirlenmesi, valporik asit toksisitesi, Reye sendromu ve hamilelerde akut karaciğer yetmezliğidir.
Makroveziküler yağlanma yapan nedenler:
İleri dönem etanol kullanımı, obesite, DM, metotreksat ve amiodarondur.
89. Aşağıdakilerden hangisi sistemik lupus eritematozusun böbrek lezyonları arasında yer almaz?
A) Kresentik glomerülonefrit
B) Fokal proliferatif glomerülonefrit
C) Diffüz proliferatif glomerülonefrit
D) Nodüler glomerüloskleroz
E) Membranöz glomerülonefrit
Cevap D
Nodüler glomerüloskleroz (Kimmelsteil–VVilson lezyonu) Diabetes mellitusun karakteristik lezyonudur. SLE’ de en Önemli prognoz faktörü ve en sık ölüm nedeni böbrek tutulumudur.
90. Santral sinir sisteminde amiloid içeren plaklar ile karakterli olup myoklonik kasılmalar, ileri derecede beyin atrofisi ve demansa yol açan öldürücü hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Krabbe hastalığı
B) Multiple skleroz
C) Crautzfelt jacob hastalığı
D) Amyotrofik lateral skleroz
E) Familial amiloidotik nöropati
Cevap C
Spongioform ensefalopatilerde, PrP yapısında amiloid içeren kuru plakları vardır. Beyinde ağır atrofi, demans, myoklonik kasılmalara yol açan öldürücü bir hastalıktır.
91. Santral sinir sisteminde nöronofaji yapan hücre aşağıdakilerden hangisidir?
A) Astrosit
B) Oligodendrosit
C) Mikroglia
D) Ependim hücresi
E) Endotel hücresi
Cevap C
Mikroglialar: SSS de bulunan kemik iliği orijinli makrofajlardır. Fagositoz yaparlar. Hasarlanmış nöronları nöronofaji ile ortadan kaldırırlar.
Beyin yıkımı olursa değişime uğrarlar, çekirdekleri uzar, çubuksu hücrelere (rod cells) dönüşürler. Eğer uyarı çok uzun sürerse köpüksü sitoplazmalı histiositlere (Gitter hücreleri) dönüşebilirler.
HIV beyinde mikrogliaları enfekte ederek bu hücreleri rezervuar olarak kullanır.
67DENEME SINAVI – 38
92. Aşağıdakilerden hangisi erken mide karsinomunun özelliği değildir?
A) Mukoza invazyonu
B) İnvazyona bağlı meisner pleksusu tahribatı
C) Submukoza invazyonu
D) İnvazyona bağlı myenterik pleksus tahribatı
E) Lenf nodu metastazının varlığı
Cevap D
Erken mide karsinomu, lenf nodları göz önüne alınmaksızın, tümörün mukoza ve submukozada sınırlı olmasıdır.
Erken gastrik karsinom muskularis mukozayı infiltre ederek submukozaya geçebilir.
Muskularis propriayı infiltre ederse, ilerlemiş karsinom denir.Myenterik pleksus musküler tabakada bulunur.
93. Aşağıdaki malign tümörlerden hangisinde PTEN ve APC gen mutasyonu belirlenebilir?
A) Akciğerin küçük hücreli karsinomu
B) Endometrium karsinomu
C) Meme karsinomu
D) Kolon karsinomu
E) Troid kanseri
Cevap D
APC (adenomatozis polipozis koli) tümör süpresör gen mutasyonu, kolon karsinomlannda mevcuttur. Ailesel olgular (FAP sendromu) ve sporadik tümörlerde ilk mutasyona uğrayan gendir. Bu genin mutasyonu ile epitelial proliferasyon başlar.
PTEN gen mutasyonu kolon ve endometrium kanserinde görülebilir.
94. Mesane kanserinde en önemli prognoz faktörü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tümörün histolojik tipi
B) Tümörün derecesi
C) Kas invazyonu
D) Anaploidi
E) Proliferasyon indeksi
Cevap C
En önemli prognoz faktörü invazyon derinliğidir (evre).
Kas tabakası invazyonu yoksa transüretral rezeksiyon; varsa radikal sistektomi yapılır.
Skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom nadir görülen, tanı anında daha derine invaze olan, daha kötü prognozlu tümörlerdir.
95. Aşağıdakilerden hangisi meme karsinomu riskini artırmaz?
A) Erken menarş
B) Erken menapoz
C) Atipik epitel hiperplazisi
D) Postmenapozal obesite
E) Nulliparite
Cevap B
Erken menarş, geç menapoz, postmenapozal obesite, egzojen hormon kullanımı, atipik epitel hiperplazisi, karşı memede yada endometriumda kanser varlığı riski arttırır. Nulliparlarda ve 30 yaş üzeri ilk doğumunu yapanlarda, multiparlardan daha sık görülür.
96. Kemikte en sık görülen malign tümör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Osteosarkom
B) Kondrosarkom
C) Multiple myelom
D) Ewing tümörü
E) Metastatik tümörler
Cevap E
Kemikte en sık görülen malign tümör, metastatik tümörlerdir. Kemikte en sık görülen metastatik tümör prostat karsinomudur. Kadında ise meme karsinomudur. Her ikisinde de osteoblastik aktivite sıktır.
Multiple myelom dışarıda bırakıldığında; kemiğin en sık görülen primer malign tümörü osteosarkom; ikinci kondrosarkom; üçüncü ise Ewing tümörüdür.
Çocuklarda ise osteosarkomdan sonra; ikinci sırada Ewing tümörü görülür.
Kemiğin en sık görülen primer benign tümörü ise osteokondromdur.
97. En sık midede görülen Cajal hücrelerinden köken aldığı düşünülen, c–KIT onkogen mutasyonu ile karakterli mezenşimal tümör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Leiomyom
B) Lipom
C) Gastrointestinal stromal tümör
D) Kaposi sarkomu
E) Beniğn periferik sinir kılıfı tümörü
Cevap C
Gastrointestinal stromal tümör (GIST), intersisyel Cajal hücrelerinden köken alır. c–KIT onkogen mutasyonu (CD 117 +) içerir.
68 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Eskiden leiomyom yada leiomyosarkom tanısı alan tümörlerin çoğunun, günümüzde GİST olduğu kabul edilmektedir. Düşük riskli (benign), yüksek riskli (malign) olabilir. Maliğnite tanısı için mitoz, tümör çapı ve nekroz varlığı değerlendirilir.
Tedavide imatinib kullanılır.
Tam iyileşme sağlamamakla birlikte, yaşam süresini uzattığı bildirilmektedir.
98. Aşağıdakilerden hangisi malign bir neoplazidir?
A) Hemanjiom
B) Pleomorfik adenem
C) Kordoma
D) Osteom
E) Fibroadenom
Cevap C
Tümörlerin adlandırılmaları ilgili basit bir soru. ”–oma” eki genel olarak benign tümörleri tanımlamada kullanılır. Hemangioma, fibroma, adenoma, nöroma gibi.
Ancak unutulmamalıdır ki bu adlandırmanın istisnaları vardır; örneğin, “–oma” eki ile sonlanan ama malign olan tümörler: Seminoma, lenfoma, kordoma, mezotelyoma, disgerminoma. Kordoma, intervertebral diskin nükleus pulpozusunda bulunan notokord artıklarının lokal agresif malign tümörüdür.
99. Aşağıdaki sempatomimetik aminlerden hangisinin intravenöz verilmesiyle kalpte bradikardi görülmesi en olasıdır?
A) Noradrenalin
B) Efedrin
C) Metaraminol
D) Hidroksi amfetamin
E) Fenilefrin
Cevap E
Soru köküne dikkat edilmelidir. Bradikardiye neden olan sempatomimetik amin sorgulanmakta.. Katekolamin değil...
Fenilefrin: Direkt etkilidir. Sadece alfa–1 reseptörleri etkiledikleri için etki kalıbı olarak noradrenaline benzer ve kalpte periferik vazokonstriksiyona bağlı bradikardi oluşturur (Bezold –jarish etkisi). Efedrinden farklı olarak santral sinir sistemine iyi geçmez.
Efedrin: Mikst etkili bir sempatomimetik amindir alfa ve beta reseptörlere afinitesi eşit olduğu için etki kalıbı adrenaline benzer.Santral sinir sistemine iyi geçer ve belirgin psikostimülan etkisi vardır.
Metaraminol: Mikst etkilidir. İntravenöz kullanımından sonra nöbet oluşturduğu için FMF tanısında kullanılır.
Hidroksi amfetamin: SSS’ye geçmeyen bir amfetamin
türevidir. Periferik etkilidir, ggl stellatum tutulumuna bağlı gelişen Horner sendromunda kullanılır.
Mitodrin: Bir ön ilaçtır ve alfa–1 agonisttir.
100. Aşağıdakilerden hangisi kompetetif antagonistin potensini belirler?
A) ED50
B) PD2
C) PA2
D) LD50
E) EC50
Cevap C
Genel farmakolojide terminoloji son derece önemlidir..
PA2: Kompetetif Antagonistin potensinin ölçüsüdür. Non kompetetif antagonistin ise potens ölçüsü yoktur.
PD2: Agonistin potensinin ölçüsüdür
ED50: Kuvantal doz Cevap ilişkisinde kişilerin %50’sinde ilacın verilmesini takiben klinik etki oluşturan ilaç konsantrasyonudur
EC50: Kademeli doz Cevap ilişkisinde maksimum etkinin yarısını oluşturan agonist konsantrasyonudur.
LD50: Bireylerin %50’sinde ölüm oluşturan minimum ilaç dozudur.
TD50: Bireylerin %50’sinde toksik etki gösteren minimum ilaç dozudur.
Terapötik indeks: LD50 / ED50 veya TD50 / ED50 ile hesaplanır. Bir güvenilirlik ölçü birimidir.
101. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi İzolözin tRNA sentetaz enzimini inhibe ederek etki gösterir?
A) Vankomisin
B) Basitrasin
C) Mupirosin
D) Kloramfenikol
E) Fusidik asit Cevap C
Etki mekanizmaları son TUS farmakoloji sınavlarında sıklıkla sorulmaktadır..
Mupirosin: İzolözin tRNA sentetaz enzimini inhibe eder. Böylece İzolösinin peptid zincire katılmasını önleyerek protein sentezini bozar. Sadece topikal kullanılır.Metisiline duyarlı veya dirençli S aureus ve streptokok infeksiyonlarında (ekzema, impetigo) özellikle MRSA nazal portörlerinde topikal kullanılır
69DENEME SINAVI – 38
102. Aşağıdaki lokal anesteziklerden hangisinin gravimetrik etki gücü en yüksektir?
A) Prokain
B) Dibukain
C) Lidokain
D) Bupivakain
E) Ropivakain
Cevap B
Gravimetrik etki gücü= Potens
Prokain; en zayıf (Gücü 1 birim), en kısa etkili ve en allerjen lokal anesteziktir.
Dibukain ise en potent lokal anesteziktir (Gücü 17 birim).
103. Nefrojenik diabetes insipidus tedavisinde aşağıdaki ilaçlardan hangisi öncelikle kullanılır?
A) Vazopresin
B) Eplerenon
C) Furosemid
D) Tiazid diüretikler
E) Asetazolamid
Cevap D
Tiazid grubu diüretiklerin en önemli endikasyonu; esansiyel hipertansiyon, idipopatik hiperkalsüri ve nefrojenik diyabetes insipidus tedavisidir. Fakat nefrojenik diabetes insipidus lityuma bağlı ise tiyazid diüretikler plazma lityum düzeyini artırabileceği için öncelikle potasyum tutucu diüretiklerden amilorid verilir.
Bu arada Tiyazid diüretiklerin hipokalsemi değilde hiperkalsemiye yol açan diüretik olduğu unutulmamalıdır. Bu yüzden osteoporozu ve hipertansiyonu olan hastalarda öncelikle tercih edilmelidir.
Tiyazid diüretiklerle ilgili bir diğer önemli nokta GFR 30 ml/dk altına indiğinde etkili olmadıkları bilinmelidir. Fakat bir Tiyazid türevi olan Metazalon istisnadır. Yani Metazalon GFR 30 ml/dk altına indiğinde etki gösterebilen Tiyazid türevidir.
104. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi DNA topoizomeraz I inhibitörüdür?
A) Mitoksantron
B) İrinotekan
C) Pentamidin
D) Moksifloksasin
E) Etoposid Cevap B
Kamptotesinler yani irinotekan ve topotekan DNA topoizomeraz I inhibitörüdür. Diğer seçenekler ise DNA topoizomeraz II inhibitörüdür.
DNA topoizomeraz II inhibitörü Önemli ilaçlar;
• Florkinolonlar
• Daunorubisin, Doxorubisin, Mitoksantron
• Pentamidin
• Etoposid, tenoposid
• Amsakrin
105. Aşağıdakilerden hangisi deneysel diyabet oluşturur?
A) Oksotremorin
B) Fensiklidin
C) Pikrotoksin
D) Alloksan
E) Kloramfetamin
Cevap D
Fensiklidin: Melek tozu olarak’ta bilinen bu madde deneysel şizofreni oluşturur. Aynı zamanda Glutamat NMDA reseptör blokeridir.
Oksotremorin: Striatiumdaki muskarinik reseptörlerin parsiyel agonistidir. Deneysel parkinsonizm yapar.
Pikrotoksin/pentilentetrazol: GABA –A reseptörlerinin klor kanalını kapatır. Deneysel epilepsi oluşturur
Streptozosin/ Alloksan: Direkt pankreasa toksik olan bu madde deneysel diyabet oluşturmak için kullanılır.
Kloramfetamin: Beyinde seratonerjik nöronları boşaltır. Deneysel seratonin eksikliği yaparlar.
106. Aşağıdaki kalsiyum kanal blokörlerlerinden hangisinin atrio–ventriküler (A–V) düğümdeki etkisi en güçlüdür?
A) Diltiazem
B) Verapamil
C) Amlodipin
D) Nifedipin
E) Nimodipin
Cevap B
Verapamil soru değeri taşıyan, özel bir kalsiyum kanal blokörüdür.
Verapamil; Kalp üzerindeki etkisi en belirgin olan yani en negatif inotrop, kronotrop ve dromotrop kalsiyum kanal blokörüdür.
En sık görülen yan etkisi konstipasyondur.
Önemli bir p–glikoproteini inhibitörüdür.Plazma digoksin düzeyini artırır.
Bradikardi ve A–V blok riskinden dolayı beta blokörlerle kombine edilmez.
Verapamil ayrıca migren profilaksisinde kullanılır.
70 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
107. Aşağıdaki reseptörlerden hangisinin emezis ile direkt ilişkisi yoktur?
A) Dopamin–2
B) Serotonin 5 HT3
C) Nörokinin–1
D) Histamin –1
E) Asetilkolin M–2
Cevap E
Emetik reseptörler antiemetik ilaçların etki mekanizmalarının anlaşılması açısından önemlidir.
Bulantı Kusmayı Uyaran Önemli Reseptörler
• Dopamin–2
• Serotonin 5 HT3
• Nörokinin–1
• Histamin –1
• Asetilkolin M–1
• Opiyat
Asetilk kolin Muskarinik 2 reseptörleri ise kalpte bulunurlar ve emezisle direkt ilişkisi yoktur.
108. Aşağıdaki periferik vazodilatör ilaçlardan hangisi dopamin agonistidir?
A) Silositazol
B) Piribedil
C) Epoprostenol
D) Pentoksifilin
E) Alprostadil
Cevap B
Piribedil, dopamin D1 reseptör agonistidir. Bu nedenle mezenterik, renal, koroner, dalak, karaciğer, femoral ve serebral damar yataklarındaki vazodilatasyon yapar.
Ayrıca SSS’indeki dopaminerjik reseptörlere olan etkisi nedeniyle Parkinson hastalığının tedavisinde de kullanılır.
109. Aşağıdakilerden hangisi organik nitratların kontrendikasyonlarından biri değildir?
A) Kan basıncının 90 mm/Hg’nın altında olması
B) Sağ ventrikül myokard infarktüsü
C) Variant angina pektoris
D) Hipertrofik obstrüktif kardiyomiyopati
E) Sildenafille birlikte kullanım
Cevap C
Organik Nitratlar Potansiyel Soru Değeri Taşır
Organik nitratlar, her tür angina (kronik stabil, unstabil ve variant) ve akut miyokard infaktüsü (hem profilaksi, hem tedavi) kullanılabilirken, Hipotansiyon, sağ ventrikül
infarktüsü, kor pulmonale, sildenafille birikte kullanım ve idiyopatik hipertrofik subaortik stenoz (IHSS) gibi durumlarda kontrendikedir.
Nitratların mortaliteye katkısı yoktur ve etkilerine süratle tolerans gelişir.
110. Uzun zamandır Lityum tedavisi alan bir hastada aşağıdakilerden hangisi öncelikle istenmelidir?
A) TSH
B) ACTH
C) Aldosteron
D) Prolaktin
E) Büyüme hormonu
Cevap A
Lityumun yan etkileri her zaman potansiyel soru değeri taşır.
En sık görülen yan etkisi Tremor.
Koreoatetoz, ataksi, dizartri, motor hiperaktivite, konvülziyon
Guatr, genellikle hipotiroidi yapar.
Nefrojen Dİ (tedavide amilorid verilebilir)
Ödem, kilo alımı
Ebstein anomalisi
Floppy baby sendromu, Lityum süte geçer, emzirmede kontrendikedir
Lökositoz
Tükrük bezlerinde şişme
Akne, folikülit
EKG’de T düzleşmesi ve tersleşmesi. Hasta sinüs sendromunda kontrendikedir.
Zehirlenmede aktif kömür faydalı değildir, hemodiyaliz yapılır.
111. Aşağıdakilerden hangisi glutamat NMDA blokeri anestezik ilaçtır?
A) Propofol
B) Enfluran
C) Midazolam
D) Ketamin
E) Halotan
Cevap D
Glutamat NMDA blokeri
Dissosiyatif anestezi (katalepsiye benzer çevreden kopma hali)
Güçlü analjeziktir.
Sempatomimetik etkisi ile Kardiyovasküler stimülan etkisi vardır. Bu yüzden şoklu hastaların cerrahisinde öncelikle tercih edilir.
Solunumu pek deprese etmez.
Serebral kan akımını ve İKB artırır.
Nistagmusa yol açan genel anesteziktir.
Dış salgı bezlerinin salgılarını artırır
Halusinasyon, korkulu ve cinsel rüyalar, psikoza neden olur.
71DENEME SINAVI – 38
112. Etosuksimidin etki mekanizması aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sodyum kanal blokajı
B) T tipi Kalsiyum kanal blokajı
C) Potasyum kanal aktivasyonu
D) GABA transaminaz aktivasyonu
E) Glutamat NMDA blokajı
Cevap B
Absans nöbette ilk tercih; Etosüksimid
Terapötik dozlarında talamik T–tipi kalsiyum kanal blokajı, yüksek dozda Na+–K+ ATPaz inhibisyonu ve
GABA transaminaz blokajı yapar.
Tonik klonik konvülziyonlarda kullanılmaz.
Karaciğer p450 enzimleri üzerine önemli bir etkisi yoktur.
113. Amfoterisin B’nin doz sınırlaması gerektiren yan etkisi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Miyelosüpresyon
B) Nefrotoksisite
C) Nöropati
D) Dilate kardiyomiyopati
E) Hepatit
Cevap B
Antifungal ilaçların önemli yan etkileri;
Amfoterisin B: En nefrotoksik antifungaldir ve doz kısıtlaması gerektirir. Renal tübüler asidoz, hipopotasemi, hipomagnezemi, azotemi, eritropoietin azalmasına bağlı anemi.
Flusitozin: Myelosupresyon
Ketokonazol:Mikrozomal enzim inhibisyonu, Bulantı, kusma, jinekomasti, menstrüel düzensizlik. Hepatotoksisite.
Griseofulvin: P–450 sistem indüksiyonu, disulfiram benzeri etki, porfiri agrevasyonu.
Terbinafin: Hepatotoksisite
Vorikonazol: Görmede bozukluk
114. Aşağıdaki beta laktam antibiyotiklerden hangisinin penisilin alerjisi olan bir hastada alerjik reaksiyon yapma ihtimali en düşüktür?
A) Aztreonam
B) İmipenem
C) Meropenem
D) Piperasilin
E) Sefazolin
Cevap A
Monobaktam yapıda olan farklı bir beta laktam antibyotik; Aztreonam
• Beta laktamazlara ileri derecede dayanıklıdır.
• Sadece PBP–3’e sıkı bir şekilde bağlanarak onu inhibe eder.
• Beta laktamlar içinde en dar spektrumlu antibiyotiktir.
• Gram pozitif bakterilere ve anaeroblara etkisizdir. Gram negatif ve aerop bakterilere (H. influenza, Enterobactericeae, Neisseria, P. aeruginosa) etkilidir.
• Diğer beta laktamlarla çapraz allerji potansiyeli azdır. Bu yüzden penisilin allerjisi olan hastalarda kullanılabilir.
115. Aşağıdaki antiaritmiklerden hangisinin Atriyal Fibrilasyonu sinüs ritmine çevirme olasılığı en yüksektir?
A) Amiodaron
B) Dronedaron
C) Vernekalant
D) İbutilid
E) Propafenon
Cevap C
Vernekalant; Atriyum dokusunda bulunan çoklu iyon kanallarını inhibe ederek, Atriyal hücrelerde refrakter peryodu uzatan yeni bir grup 3 antiaritmiktir. İntravenöz kullanılan vernakalant Atriyal Fibrilasyonu % 70 oranında sinüs ritmine çevirir. Günümüzde AF tedavisinde medikal kardiyoversiyonu en başarılı gerçekleştiren antiaritmiktir.
116. Aşağıdakilerden hangisi serbest tiol grupları sayesinde normal dokuları alkilleyici antineoplastik toksik etkilerinden korur?
A) Deksrazoksan
B) Lökovorin
C) Amifostin
D) Mesna
E) Ürasil
Cevap C
Antineoplastik ilaçların antidotlarından süpriz soru gelebilir..
Amifostin
Normal hücrelere girdikten sonra membrana bağlı alkali fosfataz enzimi yardımıyla serbest tiol olan aktif metabolitlerine çevrilir. Bu serbest tioller antineoplastik ilaçlara (özellikle alkilleyicilere, siplatine ve antrasiklinlere) bağlanarak normal dokuları korurlar.
Siklofosfamid ve sisplatinin nötropenik etkisini, sisplatinin nefrotoksisitesini azaltmak için kullanılır.
Önemli Antineoplastik İlaç Antidotları
Siklofosfamide (akrolein) bağlı sistit: Mesna
Metotreksata bağlı miyelosüpresyon: Lökovorin –Folinik asit
Antrasikline bağlı kardiyomiyopati: Deksrazoksan, alfa tokoferol
Alkilleyicilere bağlı toksisite: Amifostin
72 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
117. Aşağıdaki antiserotonerjik ilaçlardan hangisi antiemetik olarak kullanılır?
A) Metoklopramid
B) Siproheptadin
C) Pizotifen
D) Sisaprid
E) Metiserjid
Cevap A
Metoklopramid soru değeri taşıyan özel bir ilaçtır.
Metoklopramid; Serotonin 5HT4 agonisti, 5HT3 reseptörünün ise blokörüdür Aynı zamanda dopamin D–2 reseptörlerini de bloke etmesi antiemetik etkisine katkıda bulunur.
GİS’de özellikle mide ve duodenumda 5HT4 reseptörlerini uyararak prokinetik etki yapar.
Antiemetik ve prokinetik olarak kullanılır.
Ayrıca belirgin antidopaminerjik etkisi vardır.
118. Aşağıdakilerden hangisi kinin peptidlerin etkilerinden biri değildir?
A) Ödem
B) Ağrı oluşumu
C) Permeabilite artışı
D) Düz kaslarda gevşeme
E) Vazodilatasyon
Cevap D
Ödem ve Ağrı Kinin Peptidlerin en önemli özellikleridir.
Kinin Peptidlerin Önemli Özellikleri
Kininler, arteriollerde genişleme yapar ve kan basıncını düşürürler.
Asetilkolin gibi Kininlerin Vazodilatasyon özelliği endotel bağımlıdır (NO ve PG–İ2 salınımını sağlarlar).
Damar permeabilitesini post kapiller venül seviyesinde artırırlar.
Damar dışı düz kaslarda ise kasılmaya neden olurlar (bronkokonstriksiyon vb)
Dokulardaki ağrı reseptörlerini uyarır ve ağrıya neden olurlar. 7
Prostaglandin sentezini artırırlar. GİS’de tonusu artırırlar.
Lökositlerin migrason ve fagositoz yeteneğini artırırlar, interiökin ve diğer sitokinlerin salınımını artırırlar.
Proinflamatuar otakoidlerdendir.
119. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi rekombinan büyüme hormonu antagonistidir?
A) Somatrem
B) Pegvisomant
C) Gonadorelin
D) Oktreotid
E) Sevelamer
Cevap B
Endokrin sistem farmakolojisi ile ilgili soru değeri taşıyan bazı önemli ilaçlar.
Somatrem: Büyüme hormon analoğudur GH eksikliğine bağlı cücelik tedavisinde kullanılır.
Pegvisomant: Rekombinan human büyüme hormonu antagonistidir özellikle somatostatin analoglarına yanıt alınamayan akromegali hastalarında gold standart tedavi olarak kullanılır.
Gonadorelin: GnRH analoğudur.
Oktreotid: Sentetik somatostatin analoğudur.
Sevelamer: Kronik böbrek yetmezliğinde kullanılan polimerik fosfat bağlayıcıdır.
120. Vazokonstriktör etkisi en belirgin olan ergot alkaloidi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ergonovin
B) Ergotamin
C) Bromokriptin
D) Dihidroergotoksin
E) Ergotoksin Cevap B
Farmakolojideki en güzel parsiyel agonist örnekleri, ergot deriveleri.
3 tane önemli ergot alkaloidi vardır:
Ergotoksin: Vazodilatatör etkisi belirgindir. Dihidroergotoksin, serebral vazodilatatör olarak kullanılır.
Ergotamin: Vazokonstrüktör etkisi en belir gin olandır ve migren krizlerinin tedavisin de kullanılır. Dihidroergotaminin ise, venler üzerinde büzücü etkisi çok belirgindir. Bu nedenle derin ven trombozunun profilaksisi ve tedavisinde kullanılır.
Ergonovin: Uterus kasıcı etkisi belirgindir ve uterusu kasmak için kullanılır. Özellikle post partum hemorajilerin tedavisinde kullanılır.
73DENEME SINAVI – 38
1. Aşağıdaki elektrokardiyogram bulgularından hangisi hipokalemide görülür?
A) Geniş QRS
B) P dalgası amplitudü azalması
C) PR uzaması
D) Sivri T dalgaları
E) U dalgası belirginleşmesi
Cevap E
Hiperkalemi
• T dalgasının amplitüdü artar ve sivrileşir (hiperkaleminin en erken belirtisidir)
• P dalgasının yüksekliği azalır ve sonunda silinir,
• R dalgasının amplitüdü azalırken S dalgası derinliği artar, ST segmenti çöker,
• QRS genişler, T dalgası ile QRS kompleksi birleşir,
• Son dönemde ventriküler taşikardi, ventriküler fl atter ve fi brilasyon gelişir.
Hipokalemi
• T dalgası amplitüdü azalır, negatifl eşir,
• U dalgası belirginleşir (özgün bulgu),
• ST segmenti çöker,
• QT aralığı normaldir ya da hafi f uzar,
• P dalgası amplitüdü artar,
• Değişik karakterde aritmiler gelişir.
2. Kırk dört yaşında erkek hasta akut inferior myokard infarktüsü nedeniyle koroner yoğun bakım ünitesine yatırılıyor. Hastanın takibinde yapılan fizik muayenesinde boyun venöz dolgunluğu izleniyor.Hastanın akciğerlerinde ral duyulmuyor.Hastada ölçülen tansiyon değeri 80/50 mmHg ve nabız 51 atım /dk saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Serbest duvar rüptürü
B) Papiler adale rüptürü
C) Sağ ventrikül myokard infarktüsü
D) Atriyoventriküler tam blok
E) İnterventriküler septum rüptürü
Cevap C
3. Yukarıdaki (2. soruda) verilen hastada bir sonraki aşamada ne yapılmalıdır?
A) İntravenöz atropin
B) İntravenöz hidrasyon (izotonik)
C) Geçici kalp pili takılması
D) İntravenöz diürerik
E) Acil cerrahi
Cevap B
Hasta inferior MI, yani muhtemel sağ koroner arteri tıkalı. Sağ koroner aynı zamanda sağ ventrikül ve posterior kalbide beslediği için eşlik eden sağ ve/veya posterior MI olabilir.Soruda hipotansiyon, bradikardi ve boyun venöz dolgunluğu (sağ yetmezlik bulgusu) bize sağ MI‘ı işaret ediyor. Peki sağ MI ilk ne yapılır. Tabi ki hidrasyon eğer tansiyon toparlamazsa pozitif inotorp tedaviye geçilir. Zaten akciğerlerin normal olması papiler adale rüptürünü ekarte ettirir. Serbes duvar rüptürü de tamponada bağlı sağ yetmezlik yapabilir, lakin daha hızlı seyreder. A–V blok için hiçbir EKG verisi yok. Septum rüptürü ise mezokardiyakta pansistolik üfürüm ilr karakterize olur.
4. Kırk sekiz yaşında tekrarlayan senkop atakları olan hastanın yapılan fizik muayenesinde sağ ikinci interkostal aralıkta 3/6 sistolik üfürüm duyuluyor. Hastanın çekilen elektrokardiyografisinde sol ventrikül hipertrofisi voltaj kriterleri saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Aort yetersizliği
B) Mitral stenoz
C) Mitral yetersizlik
D) Aort stenozu
E) Triküpit darlık
Cevap D
Senkop ve kardiyoloji deyince aklımıza;
Aort darlığı
IHSS
Aritmiler gelmelidir.
Aort darlığı için 2. ICA ve sistolik üfürümü bilmek yeterli olur. Aort yetersizliğinde erken diastolik üfürüm ,mitral kapak hastalıkları ise apekste net duyulacağı için sorudan elenir. Triküspit darlık dünyada en az semptom veren kapak hastalığıdır. Triküspit odak ksifoid çevresidir.
Aort darlığında afterload artışına bağlı sol ventrikül hipertrofi bulguları EKG ‘de görülebilir.
2014 AĞUSTOS TUS 38. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARIBu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum
soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
74 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Bütün kapak hastalıkları için kesin tanı EKOKARDİYOGRAFİDİR.
5. Aşağıdakilerden hangisi kronik obstriktif akciğer hastalığının (KOAH) bir komplikasyonu değildir?
A) Sekonder polistemi
B) Triküspit yetmezliği
C) Sekonder pnömotoraks
D) Mitral yetmezlik
E) Santral siyanoz
Cevap D
KOAH sorusuna başka açıdan bakış.
KOAH bir şey yaparsa en sık yapar. Komplikasyonları;
Sekonder polistemi
Sekonder pnömotoraks (Son sınavın sorusu)
Sekonder pulmoner hipertansiyon(Buna bağlı pulmoner yetmezlik)
İzole sağ kalp yetmezliği (buna bağlı triküspit yetmezliği)
Santral siyanoz
Mitral yetmezlik, sol kalp yetmezliğinin bir bulgusu olabilir, sağ tarafla ilişkilendirilmesi zordur.
6. Aşağıdaki bulgulardan hangisi pulmoner emboli için beklenen bir bulgudur?
A) Akut sol kalp yetmezliği gelişebilir
B) Hastalarda posteroanterior akciğer grafisi normal olabilir
C) Ekokardiyografi kesin tanı yöntemidir
D) Ventilasyon perfüzyon sintigrafisinde ventilasyon bozuk, perfüzyon normaldir
E) En sık kaynak yeri pelvik venlerdir
Cevap B
Pulmoner emboli unutulmuş önemli göğüs hastalıkları acillerinden birisidir. Pulmoner emboli de ensık kaynak derin ven trombusleridir (%75).
Hastalarda akut dispne ve göğüs ağrısı olabileceği gibi toraksı ilgilendiren bütün semptomlar görülebilir. Hastalarda akut sağ kalp yetmezliğine bağlı şok tablosu gelişebilir.
Hastalarda %20 tanı anında posteroanterior grafi normaldir. Kesin tanı için pulmoner angiografi yapmak gerekir.
Non invaziv olarak toraks angio BT ve/veya ventilasyon perfüzyon sintigrafisi çekilebilir. Ventilasyonu normal, perfüzyonu bozuk hastada düşünülmelidir.
7. Aşağıdaki hastalıkların hangisinin postero– anterior akciğer grafisinde diffüz alveolar infiltrasyon beklenen bir bulgu değildir?
A) Kardiyojenik pulmoner ödem
B) Akut respiratuvar disstres sendrom
C) Wegener hastalığı
D) Pnömocystis carini pnömonisi
E) Sarkoidoz
Cevap C
Göğüs hastalıklarının semiyoloji sorusunu PA AC grafisinden soralım istedik . Wegener PA AC grafisinde genelde noduler bazende kaviter tarzda ilerleyen lezyonlar yapar.
8. Aşağıdaki akciğer tümörü çiftlerinden hangisi Vena Cava Sendromu (VCSS)’na diğerlerinden daha sık yol açar?
A) Adenokarsinoma - Büyük hücreli karsinoma
B) Adenokarsinoma - Sukuamoz hücreli karsinoma
C) Sukuamoz hücreli karsinoma - Büyük hücreli karsinoma
D) Küçük hücreli akciğer kanseri - Sukuamoz hücreli karsinoma
E) Küçük hücreli akciğer kanseri - Büyük hücreli karsinoma
Cevap B
Akciğer kanserlerinden en sık küçük hücreli akciğer kanseri VCS sendromuna neden olur. 2. Sık olan ise squamoz hücreli karsinomdur. Spot bilgidir, lazım olur.
9. Aşağıdakilerden hangisi kronik lenfositer lösemi’nin diğerlerinden daha erken evrede olduğunu gösterir?
A) Lenfositoz
B) Trombositopeni
C) Splenomegali
D) Lenfadenopati
E) Anemi
Cevap A
KLL’de RAİ evrelemesi kullanılır.
Evre Klinik Survival (yıl)
E0 Asemptomatik, lenfositoz >10
E1 +lenfadenopati 9
E2 +splenomegali ± hepatomegali 7
E3 +anemi 1-2
E4 +trombositopeni 1-2
75DENEME SINAVI – 38
10. Yirmi altı yaşında sekiz haftalık gebe bayan hasta halsizlik ve yorgunluk yakınması ile başvuruyor. Hastanın yapılan fizik muayenesinde mukozalarda solukluk, skleraler subikterik izleniyor. Ayrıca ekstremitelerde morarmalar izleniyor. Hastanın yapılan jinekolojik ultrasonografisinde intrauterin ölü fetus izleniyor. PTZ:33 sn, aPTT:62 sn olarak bulunuyor. Yapılan kan tetkiklerinde D–Dimer yüksek bulunuyor.
Bu hasta için aşağıda verilen ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Periferik yaymada şiştositler görülebilir
B) Trombositopeni görülebilir
C) Fibrinojen azalmıştır
D) Billirübin azalmıştır
E) Fibrin yıkım ürünlerinde artma olabilir
Cevap D
Hastada DIK tablosu tariflenmiştir. Soru aşağıdakilerden hangisi Dik’te görülmez sorusu.. Dik’te mikroanjiopatik hemolitik anemi komponenti beklenmektedir. Hastalarda periferik yaymada fragmante eritrositler (şiştosit), trombositopeni, fibrinojen düzeyinde azalma görülebilir. Fibrin yıkım ürünleri artmıştır. (D–dimer en bilineni) Hastalarda billirübin düzeyleri artmış olarak
beklenir, azalmış değil. Dikkatli okumayla bile yapılabilir.
11. Aşağıdaki bulgulardan hangisi megaloblastik anemilerde görülmez?
A) İnefektif eritropoez
B) Kemik iliğinde eritroid hiperplazi
C) Retikülositopeni
D) Nükleositoplazmik dissosiasyon
E) Haptoglobulin artışı
Cevap E
MEGALOBLASTİK ANEMİLERDE PATOFİZYOLOJİ:
Hücrelerde sitoplazma gelişimi normaldir, ancak hücre bölünmesi yavaşlamıştır. Bu hücre çapının artmasına yol açar ve RNA/DNA oranı artar, nükleositoplazmik disosiasyon gelişir. Kemik iliğindeki tüm öncül hücrelerde yani blastlarda büyüme görülür ve kemik iliği megaloblastik bir özellik kazanır. En değerli bulgudur. Defektif nükleer sentezi olan bu hücreler kemik iliğinde yıkılma eğilimindedirler. Dolayısıyla kemik iliğinde selulerite artmıştır yani yapım, ancak matür eritrosit sentezi azalmıştır. Sonuçta elde bir şey kalmıyor. Buna inefektif eritropoez denir. Aynı zamanda inefektif trombopoez ve myelopoez.
Perifere çıkan hücre sayısı azaldığı (KI’de yıkıldığından) için retikülositopeni görülür. Kemik iliğinde eritroid aktivite artışına rağmen retikulositopeni görülen tek anemidir.
Kemik iliğindeki yıkımdan dolayı serumda hemoliz
bulguları saptanabilir. Haptoglobulin düşer Fe artar, howel jolly (parçalanmış DNA) cisimcikleri oluşur
Kemik iliğinde eritroid seri ile birlikte myeloid seri sentezinde de benzer bozukluklar görülebilir ve hastalık pansitopeni ile seyreder.
Myeloblastlar içindeki kromatin kötü kaliteli ve gevşek olduğundan çabuk lobüle olur: nötrofil hipersegmentasyonu.
12. Kırk sekiz yaşında erkek hasta halsizlik ve çabuk yorulma şikayeti ile başvuruyor.Fizik muayenesinde cilt ve mukozalar hafif soluk bulunuyor. Yapılan laboratuar testlerinde hemoglobin 10,3 gr/dl, eritrosit sayısı 6 milyon mm3, ortalama eritrosit hacmi 63 fl, eritrosit dağılım genişliği, lökosit sayısı, trombosit ,retikülosit sayısı normal tespit ediliyor. Periferik yaymada hipokrom, mikrositoz, anizositoz, poikilositoz saptanıyor. Serum demiri ve demir bağlama kapasitesi normal olarak bulunuyor.
Bu hastaya bundan sonraki aşamada tanı için aşağıdaki testlerden hangisinin yapılması en uygundur?
A) Hemoglobin elektroforezi
B) Kemik iliği incelemesi
C) Asit –Ham testi
D) Sitogenetik inceleme
E) Ozmotik frajilite testi
Cevap A
Basit olduğunu düşündüğümüz bir vaka sorusu. Hasta anemiyle orantısız MCV düşüklüğü nedeniyle başvuruyor. Demir parametreleri normal. MCV ‘si düşük anemilerden talasemi minör için ideal bulgu. Yani soru kısalırsa talasemi tanısı için ne yaparsın şeklinde olabilir.Hb elektroforezi talasemi için tanı yöntemidir.
Asit –Ham testi PNH için ,sitogenetik inceleme myeloproliferatif hastalıklar için, osmotik frajilite herediter sferositoz için yapılan testlerdir.
76 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
13. Genel kontrol amacıyla kliniğe gelen 40 yaşındaki kadın hastanın laboratuvar incelemelerinde serum ALP düzeyiyüksek saptanıyor. Öyküsünde ve fizik muayenesinde herhangi bir anormallik tespit edilmeyen bu hastanın Total / Direkt bilirübin, Total protein / Albümin, ALT, AST ve GGT değerleri normal olarak ölçülüyor. Antimitokondriyal antikor (AMA) negatif saptanıyor.
Hepatik ultrasonografisi normal olan bu hasta için bundan sonraki aşamada en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kolonoskopi
B) ERCP
C) Karaciğer biyopsisi
D) 3 ay sonra ALP tekrarı
E) Abdominal bilgisayarlı tomografi
Cevap D
Tus’ta sorulmuş sorulardan biri...
Genel kontrol için gelen hastadan gereksiz tetkik istenirse bazen başa bela olabilir. Diğer Kc fonksiyon parametreleri normal, usg normal, ve otoimmün hepatit için bakılan AMA’sı da normal olunca tetkiki tekrar etmek en doğrusudur.
14. Elli altı yaşında HCV’ye bağlı dekompanse siroz nedeniyle izlenmekte olan hasta uykuya eğilim ve bilinç bulanıklığı nedeniyle başvuruyor.
Bu hastada aşağıdaki klinik tablolardan hangisinin görülme olasılığı en azdır?
A) Varis kanaması
B) Peritonit
C) Metabolik alkaloz
D) Hiperkalemi
E) Kabızlık
Cevap D
Soru için siroz hastası kötüleştiği zaman nörolojik semptomlarla beraber akla ensefaloapati gelmelidir. Yani soru hangisi ensefalopati gelişmesini artırmaz şeklinde kısalabilir. Hiperkalemi değil hipokalemi ensefalopatiyi tetikler zira kabızlık yaparak barsak bakterilerinin çoğalmasına yol açar. Amonyak oluşumu ve emilimi tabloyu oluşturur.
15. Özefagus kanserlerinin en sık prezentasyonu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anemi
B) Hemoptizi
C) Abdominal ağrı
D) Odinofaji
E) Hematüri
Cevap D
Disfaji ve odinofaji birbirine yakın kavramlardır. Disfaji yeme güçlüğü, odinofaji yutkunma güçlüğü demektir. Özefagus kanserlerinde en sık semptom ilerleyici yutma güçlüğüdür.
16. Kronik hepatit B tedavisinde aşağıdaki ilaçlardan hangisi kullanılmaz?
A) İnterferon alfa
C) Adefovir
B) Lamivudin
D) Ribavirin
E) Entekavir
Cevap D
Ribavirin tedavisi Hepatit C için kullanılır.
HEPATİT B TEDAVİSİNDE KULLANILAN İLAÇLAR
• İnterferon–alfa 2b/2a
• Lamivudin
• Tenofovir
• Adefovir
• Entecavir
HEPATİT C TEDAVİSİNDE KULLANILAN İLAÇLAR
• İnterferon–alfa 2b/2a
• Ribavirin
17. Aşağıdaki kolonoskopik bulgulardan hangisi ülseratif koliti düşündürür?
A) Lineer ülserler
B) Kolona serpilmiş aftöz ülserler
C) Kolonda hastalıklı ve normal segmentlerin bulunması
D) Submukozal ödeme bağlı kaldırım taşı görünüm
E) Rektumdan itibaren diffüz, kript abseleri
Cevap E
Bu soruda hangisi ÜK düşündürür diye soruyorsa, Crohn Hastalığının özelliği olmayan diye de düşünülebilir. Genelde yanlış şıklar Crohn’un özelliği olur.
77DENEME SINAVI – 38
ÜLSERATIF KOLIT
Kolonun her bölgesini tutabilen kronik inflamatuvar bir hastalıktır. En önemli özellikleri;
i. İnflamasyon yüzeyseldir, lamina propriayı nadiren geçer.
ii. Barsak tutulumu diffüzdür, arada sağlam bölge bulunmaz.
iii. İnce barsak (terminal ileum hariç) tutulmaz. (Backwash ileitis)
iv. 10–30 yaş arasında sık görülür,
v. En sık tutulum bölgesi, rektum’dur
vi. Patolojik olarak tutulan bölgelerde kript apseleri (inflamasyonun akut döneminde kript lümeninde biriken PMN hücreler) izlenir.
vii. Postinflamatuar psödopolipler gelişebilir. İyileşme sırasında epitelial goblet hücre kaybı olur.
viii. Kronik dönemde kurşun boru manzarası oluşabilir.
18. Çarpıntı, 1 ayda 4 kilo kaybı, uykuda azalma ve kıllarda dökülme şikayetiyle polikliniğe başvuran tıp öğrencisinde ilk olarak tanıya yönelik hangi tetkikleri istersiniz?
A) ALT/AST/GGT
B) KREATİNİN/BUN
C) TSH/sT4/sT3
D) TİROGLOBULİN/TPO
E) TİT/24 Saatlik Albumin
Cevap C
Her sınavda bir soru bizden:)
Tanıya yönelik diyerek biraz kafanızı karıştırmış olsam da ilk tiroid hormonlarını istemelisiniz. Unutmayın ki TUS’u hazırlayanlar sizin iyi bir pratisyen hekim olmanızı da amaçlarlar, yani Tus onlar için bir eğitim aracıdır. Bu nedenle böyle sorularda kafanızı karıştırmayın, basit düşünün...
19. Aşağıdakilerden hangisi akromegali tanısı olan bir hastada gözlenmez?
A) Visseromegali
B) Konjestif kalp yetmezliği
C) Terlemede azalma
D) Artropati
E) Karpal tünel sendromu
Cevap C
Akromegali ve jigantizm:
Büyüme hormonunun hipersekresyonu ve buna bağlı somatomedin C’nin aşırı üretiminden meydana gelen kronik, organ ve dokuların büyümesine neden olan bir hastalıktır. Her iki cinste eşit oranda görülür. Sebebi hemen daima büyüme
hormonu salgılayan hipofiz adenomudur. Puberta öncesi başlarsa, henüz seks steroidlerinin salınımı fazla olmadığı için epifiz hatları kapanmadığından uzun boylulukla karakterize bir klinik ön plandadır.
Klinik: Erişkindeki bulgular şöyle sıralanabilir: Ayakkabı–eldiven–yüzük numarasında büyüme, yüz hatlarında zaman içinde kabalaşma ve prognatizm, büyük burun, kalın dudaklar ve frontal kıvrımların belirginleşmesi, visseromegali, dilde büyüme ve diş izlerinin oluşması, eklem deformiteleri ve artropati, kısmen hiper– tansiyon, kardiyomegali ve konjestif kalp yetersizliği, karpal tünel sendromu, empotans, yağlı kaba cilt, aşırı terleme, başağrısı, eklem ağrıları.
Tanı: Hiperfosfatemi, hiperfosfatüri ve hiperkalsiüri, büyüme hormonu ve somatomedin–C’de artış, glukoz süpresyon testinde büyüme hormonu düzeyinin baskılanmaması ile tanı konur. MRI ile sella değerlendirilir.
20.Tekrarlayan alt ektremite venöz trombüs öyküsü olan otuz sekiz yaşında erkek hastada yapılan bütün hematolojik testler normal izlenmiştir.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Behçet hastalığı
B) Takayasu arteriti
C) Wegener granülomatozu
D) Poliarteritis nodoza
E) Temporal arterit Cevap A
Genç erkek ve büyük damarlarda trombus Behçet önemli bir antite. Özellikle ilk bulgu olarak karşımıza çıkabileceği unutulmamalıdır. Behçet H. hakkında bilgi verelim.
Majör bulgu: Tekrarlayan oral ülserler (en sık görülen bulgudur), genital ülser, göz tutulumu (üveit, vb), cilt tutulumu (eritema nodosum, akne, vb), tromboflebit. Minör bulgular: Büyük damar vasküliti, artrit, flebit, meningoensefalit, GİS tutulumu. Ayrıca paterji pozitifliği de patognomoniktir. Klinik: Mukoza: Oral ülserler ağrılı, yuvarlak, oval ve birden çoktur. Genital ülserler olabilir ancak şart değildir. Deri: Eritema nodozum, travmaya püstüler reaksiyon (paterji), fotosensitivite olabilir. Göz: Üveite ek olarak, sekonder glokom, katarakt, vitreus kanaması, retinal ven trombozu olabilir. Vasküler: Hastaların % 25’inde flebit ve arterit olur. Anevrizmalar olabilir (pulmoner arter anevrizmasına yol açan tk vaskülittir). Pulmoner vaskülit ve buna bağlı hemoptizi olabilir. SSS: Tutulum en sık aseptik menenjit olarak kendini gösterir. Ensefalit, konvülziyonlar, transvers myelit, ataksi, psödotümör serebri olabilir. Tedavi: Etkin bir tedavisi yoktur. Çeşitli ilaçlar kullanılmaktadır (steroid, colchicine, siklosporin, azotioprin, interferon alfa gibi).
Wegener: Üst solunum yolu akciğer –böbrek tutulumu ve c–ANCA pozitifliği.
78 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Takayasu: Genç bayanlarda aort ve büyük dal tutulumu. (En sık subklavian arter)
Temporal arterit: (Dev hücreli) Yaşlılarda aort ve büyük damar tutulumu–oftalmik arter tutulumu ve körlük önemli.
PAN: HbsAg pozitifliği, böbrek, GIS ve kardiyak tutulum önemli.
21. Bu hastada aşağıdakilerden hangisinin pozitif olması beklenir?
A) HLA–B 51
B) HLA–B 27
C) c–ANKA
D) p– ANKA
E) SS–A
Cevap A
Behçet ve HLA–B51 arasında ilişki gösterilmiştir, ancak ilişki çok kuvvetli değildir, olmaması tanıyı dışlatmaz, olması tanıyı kesinleştirmez, kuvvetlendirir.
22. Erken başlangıçlı otozomal dominant herediter Alzheimer hastalığında en sık aşağıdakilerin hangisinde mutasyon gözlenir?
A) Presenilin–2
B) Presenilin–1
C) Tau–protein
D) Apolipoprotein E
E) Beta–amiloid prekürsör protein
Cevap B
Sts’de sorulmuş bir soru. Hatırlatmak istedim.
Presenilin 1 OD erken başlangıçlı Alzheimer’da görülürken
Presenilin 2 de OD erken başlangıçlı Alzheimer’da görülüyor. Peki bu soru nasıl yapılmalı. Gen tanımlamaları yapılırken önce sık görülenlerin geni bulunuyor, ve 1 ismi veriliyor, daha sonra 2,3 diye gidiyor. Eğer soruda sıklık soruluyorsa senilin de alzheimer da görüldüğü tahmin edilerek 1 işaretlenmelidir. Tabi biraz araştırma yaptığımda presenilin 1’in 20–30 lu yanı çok erken başlangıçlı; presenilin 2’nin 40’lı yaşlarda daha sık görüldüğü bildirilmiş. Tus için zor soru, STS’de sorulmuş neden sorulmasın??
Tau protein ise fronto temporal ve pick hastalıklarından sorumlu protein...
23. Gut hastalığı profilaksisi için allopürinol kullanan bir hastada ateş, cilt döküntüsü, bulantı, kusma, iştahsızlık ve idrarda kırmızılık ile başvuruyor. İdrar mikroskobisinde 15–20 eritrosit ve eozinofil saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut interstisiyel nefrit
B) Akut tubuler nekroz
C) Kronik böbrek yetmezliği
D) Kriyoglobulinemi
E) Ürat nefropatisi
Cevap A
Aslında hematüri ve idrarda eozinofil interstisyel nefritler için tipiktir. En sık neden ilaçlar özellikle de METİSİLİN ‘dir. Bu soruda hem interstisyel nefriti hatırlamak hem de allopurinolun de aynı tabloya yol açabileceğini sorgulama istedik.
Akut interstisyel nefrit özellikleri;
• En sık bulgusu hematüridir (%95).
• Ateş (%80),
• Döküntü %25–50,
• Artralji,
• Eozinofili %80 görülür.
• Proteinüri olabilir.
24. Aşağıdakilerden hangisi RCC sinonimi değildir?
A) Onkositom
B) Hipernefrom
C) Malign nefroma
D) Renal adenokarsinom
E) Berrak hücreli karsinom
Cevap A
Renal onkositoma RCC değil ayrı bir türdür. Tus öncesi atipik sorulara hazırlıklı olalım.
25. Aşağıdakilerden hangisinde hipertansiyon ve hipokaleminin birlikteliği görülme olasılığı en düşüktür?
A) Primer hiperaldesteronism
B) Cushing sendromu
C) Bartter sendromu
D) Renovasküler hipertansiyon
E) Liddle sendromu
Cevap C
Bartter ve Liddle sendromları metabolik alkalozla beraber hipokalemi yapan sebeplerdir.
79DENEME SINAVI – 38
Bartter sendromu (Henle çıkan kol disfonksiyonu): İdrarda NaCI kaybı ve sekonder hiperreninemik hiperaldosteronizmle karekterize bir sendromdur ve jukstaglomerüler hücreler de hiperplazi vardır. Hipokalemi, hipokalse mi, hipomagnezemi ve metabolik alkalozla seyreder. Hipertansiyon ve ödem görülmez. Genellikle otozomal resesif geçişlidir. Diüretik (furosemid) ve laksatif aşırı kullanımı da benzer tabloya yol açar.
Liddle sendromu (distal nefron hiperfonksiyonu): Hipokalemi, metabolik alkaloz ve hipertansiyonla karakterize tübüler bir hastalıktır, aldosteron düzeyi düşüktür. Tedavide triamteren yararlı olabilir.
26. İki yıldır tip 2 diyabet tanısıyla 2x1 g/gün metformin kullanmakta olan 40 yaşındaki obez kadın hastanın HbA1C değeri % 7,8 olarak ölçülüyor.
Tedaviden dolayı kilo almaktan endişe eden bu hasta için en uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) Günde tek doz insülin glargin
B) Günde 2 doz NPH insülin
C) Gliklazid
D) Eksenatid
E) Glimepirid
Cevap D
1. İnsülin sekresyonunu uyaranlar (Oral hipoglisemik ilaçlar)
a. Sulfonilüreler ( gliburide, glipizid, glimepirid, gliklazid, glibornurid ve glibenklamid)
b. Meglitinid analogları (repaglinid, nateglinid)
c. İnkretinler
• GLP–1 analoğu (exenatide, liraglutid):
• DPP–4 inhibitörü (sitagliptin, vildagliptin, saxagliptin)
2. İnsülin duyarlılığını arttıranlar
a. Biguanidler (metformin)
b. Tiazolidindionlar (pioglitazon)
3. Glukoz absorbsiyonunu azaltanlar
a. Alfa glukozidaz inhibitörleri (acarbose, miglitol)
Oral antidiyabetiklerin soru olma ihtimali her zaman çok yüksektir. Kısaca hatırladıktan sonra insülin ve türevlerinin katabolik etki yaptığını biliyoruz, kilo aldırıyorlar ancak insülin salgısını arttıran inkretinlerin çok önemli bir özelliği var o da kilo alımını azaltıyor. Metforminden yarar görmediği belli olan hasta tiazolidinlerden de yarar görmeyeceği ön görülerek inkretinlere yönelinmeli...
Zor ancak güzel soru...
Inkretinler: Pankreastan glukoza duyarlı olarak insülin salgısı yaptıklarından tek başlarına kullanıldıklarında hipoglisemi riski yok denecek kadar azdır. İki gruptur. GLP–1 analogları (Exenatid ve liraglutid): Kilo kaybı yapmaları gibi büyük bir avantajı vardır
ancak subkutan kullanılır. DPP–4 inhibitörleri (sitagliptin, vildag– liptin, saxagliptin): Avantajı oral kullanılır ancak kilo üzerinde nötr etki gösterirler.
27. Aşağıdaki tümörlerden hangisine bağlı hipoglisemi görülme olasılığı en azdır?
A) Renal hücreli kanser
B) Hepatoma
C) Retroperitoneal fibrosarkom
D) İnsülinoma
E) Küçük hücreli akciğer kanseri
Cevap E
Sendrom Mediatör Neden olan tümörler
Hiperkalsemi PTHrP Epidermoid ve diğer AC kanserleri, meme, 6ÜS, GİS
Cushing sendromu ACTH Küçük hücreli akciğer, karsinoid tümör
Uygunsuz ADH ADH Küçük hücreli akciğer, pankreas, duadenum
Akromegali Growth hormon, GHRH
Küçük hücreli akciğer, pankreas, adacık hücre tümörü
Ünekolastı HCG Testis, akciğer, karsinoid
Hipoglisemi IGF-2 Mezankimal tümörler, sarkomlar, hepatoma, adrenal böbrek
Hipertiroidi TSH Mol hidatiform, embriyonal tümörler, struma ovari
28. Hodgkin lenfoma tanısı ile kemoterapi ve radyoterapi alan hastalarda en sık gelişen sekonder malignite aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akciğer kanseri
B) Mide kanseri
C) Lösemi
D) Malign melanom
E) Pankreas kanseri
Cevap C
80 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Bu soruda onkolojinin basit sorularından aslında hodgkin yine hikaye, hasta KT ve /veya RT alıyorsa sekonder malignite gelişirse lösemi düşünülmelidir. Özellikle alkilleyiciler bu ilaç grubunda ilk sıraya yerleşir.
29. Turistik amaçlı on gün önce Türkiye’ye gelen 45 yaşındaki erkek Amerikalı bir hasta karın ağrısı, günde 8–10 kez sulu defekasyon yakınmaları olması üzerine acil servise başvuruyor. Yapılan muayenesinde vital bulguları normal sınırlarda bulunuyor. Çok sulu, kansız ve mukussuz olan dışkının mikroskopisinde fekal lökosit ve eritrosit belirlenmiyor.
Bu hastada en olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Shigella flexneri
B) Vibrio cholerae
C) Enterotoksijenik Escherichia coli (ETEC)
D) Enteroaderen Escherichia coli (EAEC)
E) Salmonella enteritidis
Cevap C
Bu sınavda da ishal ve enfeksiyon hastalıkları sorusu olmalı diye düşündük. Gündelik hayatta çok karşılaştığımız durumları iyi bilmek gerekir.
Salmonella enteritidis, mayonez gibi infekte çiğ yumurtadan hazırlanan besinler yenince insanlara bulaşır. Yüksek ateş, üşüme, bulantı, kusma, baş ve karın ağrısı ve kanlı–cerahatli ishal görülür.
Vibrio cholerae’nin neden olduğu gastroenteritlerde; karın ağrısı ve tenezm olmaksızın pirinç suyu gibi ishal; durdurulamayan, bulantısız ve öğürtüsüz kusma ile sıvı ve elektrolit kaybına ait belirti ve bulgular görülür.
Enteroagregatif (Enteroaderent) Escherichia coli (EAEC); enterotoksin salgılayarak sulu ishal gelişimine neden olur. Turist ishallerinin nadir bir etkeni dir.
Enterotoksijenik Escherichia coli (ETEC); plazmid kontrolünde iki tür enterotoksin üretir. Isıya duyarlı toksini, barsak epitel hücrelerinde adenilat siklaz aktivasyonu ile cAMP artışına yol açar. Sonuçta, aşırı sıvı–elektrolit salınımı gerçekleşir. ETEC, turist ishallerinin en sık etkenidir (>%50).
Shigella flexneri; yüksek ateş, toksik tablo, kanlı, mukuslu ve cerahatli dışkılama ile tipik bir kolite neden olur.
30. On dokuz yaşında erkek hasta, CP tanısıyla 4/5 motor kuvvet ile izlenirken aniden ayaklardan başlayan kuvvet kaybı, yürüyeme ardından idrar tutamama ve sonrasında öksürük şikayetiyle acile başvuruyor.
Hastanın en olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Geçici iskemik atak
B) Myastenia Gravis
C) Gullian Barre Sendromu
D) CP alevlenmesi
E) Viral Pnomoni
Cevap C
Dahiliye, nöroloji, pediyatri ortak sorusu. Gerçek hayatta nadiren de başa gelebilecek bir olgu. Soruda anahtar kelimeler aniden, yukarı doğru çıkan öncelikle motor yolları tutan paralizi... Cevap Gullian Barre Sendromu
Hastanın CP olması olması kafanızı karıştırmasın. Geçici iskemik atak da aniden olur ancak kısa sürelidir, CP alevlenmesi diye birşey yok:) CP tanım gereği alevlenmeyen bir durumdur. Bu şıkla onu da hatırlatmak istedim.
31. Aşağıdakilerden hangisi serebellar lezyon bulgusu değildir?
A) Dismetri
B) Dissinerji
C) İntensiyonel tremor
D) Spastisite
E) Ataksi
Cevap D
Serebellar lezyonların klinik belirtileri:
Dissinerji veya asinerji: Parmak burun deneyinde ön kola fleksiyon yaptırılırken zamanında gevşemezse, önkol hedef (buruna) yaklaşırken duraklar, kişi kendini zorlayıp tekrar harekete başlar, böylece on kol hedefe duzenli bir şekilde varacağına kesik kesik yaklaşmaya başlar. Bu senkronizasyon bozukluğuna “dissinerji” denir.
Dismetri: Mesafenin, hızın veya hareketin gücünün saptanması yeteneğinin yitirilmesidir.
Disdiyadokokinezi veya adiyadokokinezi: Birbiri ardınca gelen birbirine zıt hareketleri yapmakta güçlük çekmeğe veya yapamama durumuna denir.
Tremor: Serebellar lezyonlarda gorulen tremor daha cok kinetik ozelliktedir (intensiyonel tremor). İstirahat sırasında gorulmez, istemli hareket sırasında ortaya cıkar ve hareket hedefe yaklaştıkca bu aktif tremorun amplitudu de artar.
Yürüme ve postür bozuklukları (Ataksi): Hasta bacaklarını acarak geniş yüzeye dayanarak, düzensiz adımlarla ve iki yana sendeliyerek yurur. Serebellar lezyonu olan hasta düz çizgi uzerinde parmak–topuk şeklinde yürüyemez.
Spastisite üst motor nöron hasarının bulgusudur.
81DENEME SINAVI – 38
32. Lomber ponksiyonun (LP) en sık görülen koplikasyonu hangisidir?
A) Baş ağrısı
B) Unkal herniasyon
C) Epidural hematom
D) Tonsiller herniasyon
E) Medulla spinalis yaralanması
Cevap A
LUMBAL PONKSİYON:
L3/L4 aralığı iliak cıkıntı hizasındadır. BOS coğunlukla bu seviyeden alınır. Ancak medulla spinalis L1 de bittiği icin L2/L3 den L5/S1’ e kadar tum aralıklardan LP yapılabilir.
Endikasyonları:
• BOS basıncı ölçülmesi
• Hücre, kimyasal ve bakteriyolojik incelemeler (subaraknoid kanamalar, menenjit, ensefalit)
• Myelografi, sisternografi icin radyoopak madde verilmesi
• Tedavi amacıyla: Kemoterapi
• Tedavi takibi amacıyla: Menenjit, psodotumor serebri
Kontrendikasyonları:
• İntrakranial kitle şuphesi
• LP yerinde lokal enfeksiyon (işlem mutlaka steril yapılmalıdır)
• Trombositopeni ve PT–PTT uzaması
Menenjit, subaraknoid kanama, Benign intrakranial hipertansiyonda, BT ile tümor ekarte edildikten sonra LP yapılmalıdır.
Komplikasyonları
• En sık komplikasyonu başağrısı ve radikuler ağrıdır
• Tonsiller herniasyon
• Epidural kanama
LP Sonuçları
• Basınç: 180 – 200 mm H2O
• Görünüm: Berrak
• Hücre: Yok (5 mononükleer lenfosit/ml, 0 eritrosit/ml)
• Protein: 15 – 40 mg/dl
• Glukoz: Değerlendirirken eş zamanlı olarak kan şekeri alınmalıdır. Kan değerinin 2/3‘ünden daha azsa patolojiktir.
33. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi demiyelinizan hasara yol açmaz?
A) Multiple skleroz
B) Primer lateral skleroz
C) Devic hastalığı
D) Guillain barre sendromu
E) Akut dissemine ensefalomyelit
Cevap B
DEMYELİNİZAN HASTALIKLAR
Myelin ve oligodendrogliayı etkileyen, aksonların korunduğu hastalıktır.
Demyelinizan hastalıklarda; myelin oluşumu normaldir. Fakat sonra herhangi bir nedenle yıkıma uğrar.
Multiple skleroz, Nöromyelitis optika (Devic hastalığı), ADEM (Akut dissemine ensefalomyelit), Akut hemorajik lökoensefalit, Progresif multifokal lökoensefalopati, Santral pontin myelinozis, Transvers Myelit, Guillain barre sendromu demyelinizan hasara yol açar.
Primer lateral skleroz ise saf üst motor nöron kaybı ile giden motor nöron hastalığıdır…
34. Bilateral Medial Longitidunal Fasikülüs (MLF) lezyonu saptanan 25 yaşında kadın hastada en olası hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Locked–in sendromu
B) Fisherin birbuçuk sendromu
C) Miller–fisher sendromu
D) Multiple skleroz
E) Perinaud sendromu
Cevap D
Tonik Okuler Deviasyon
• Frontal lob 8.alan lezyonlarında
• Gozler lezyon tarafına deviye olur
• Kontrlateral hemiparezi
Bakış felci––Pons (PPRF) lezyonlarında
• Lezyon tarafına bakamaz.Lezyonun karşı tarafına deviasyon
• Kontrlateral hemiparezi
İnternükleer Oftalmopleji (INO)
• Lezyon tarafında adduksiyon kısıtlılığı+abduksiyonda nistagmus
• MLF lezyonudur.
• Etiyoloji: Genclerde multiple skleroz, yaşlılarda serebrovaskuler olay
82 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Bilateral İnternükleer Oftalmopleji (BİNO)
• İnternukleer oftalmopleji bilateraldir
• Cift taraflı MLF lezyonu
• Etiyoloji: Multiple skleroz için patognomonik
Fisher’in Bir Buçuk Sendromu
• MLF +Pons (PPRF) birlikte tutulur.
• Bakış felci ve internukleer oftalmopleji (lezyon tarafındaki goz ortada sabit karşı taraftaki goz ice bakamıyor)
Kilitlenme (Locked in)
• Ventral Ponsta Bilateral PPRF +piramidal yollar etkilenir.
• Bilateral horizontal bakış felci +quadriparezi
• Bilinç açıktır, vertikal göz hareketleri korunmuştur.
• Etiyoloji: Serebrovaskuler olay
Parinaud Sendromu
• Akuaduktus silvi ve tektal bölge lezyonlarında gorulur.(mesensefalon)
• Vertikal bakış parezisi
• Etiyoloji: Aquaduktus stenozu, pinealom
BİNO (bilateral internukleer oftalmopleji) multip skleroz icin patognomonik bulgudur…
35. Elektrokonvulzif tedavinin (EKT) en sık görülen major yan etkisi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kas ağrısı
B) Kırık
C) Aritmi
D) Amnezi
E) Kanama
Cevap D
Elektrokonvulzif Tedavi:
Endikasyonları
• Major depresyon (ağır, suisid riski yüksek, ilaç alamayan hastalarda)
• Katatonik şizofreni
• Mani (ağır, saldırgan, zaptedilemeyen hastalarda)
• İlaclara Cevapsızlık.
• İlacların kontrendike olduğu durumlar, gebe depresyon
• Ağır anoreksia nervoza
EKT kontraendikasyonları
• Genel anestezi kontrendikasyonları
• Beyin kanaması
• KİBAS
• Aort anevrizması, yeni miyokard enfarktusu
• Şiddetli osteoporoz ( kemik kırıklarına yol acabilir.)
• Ateş, aritmi ve şiddetli hipertansiyon
EKT’nin yan etkileri
• Bellek bozukluğu (en sık görülen yan etkidir). Anterograd ve retrograd amnezi görülür.
• Kırık ve cıkıklar
• Uzamış apne
• Başağrısı, kas ağrısı
• Aritmi
36. Aşağıdakilerden hangisi şizofrenide kötü prognozu göstermez?
A) İleri (geç) yaşta başlangıç
B) Bekar
C) Negatif semptomlar
D) Ailede şizofren olması
E) Sinsi ve yavaş başlangıç
Cevap A
Şizofrenide Prognoz göstergeleri;
Olumlu seyir göstergeleri
• Ani (akut), pozitif (+) belirtiler ve geç yaşta başlangıç
• Temelde–öyküde ağır çevresel stresin varlığı
• Premorbid dönemde toplum, iş ve aile yaşamında iyi uyumun olması
• Tedaviye erken başlayan, ve uyum sağlayan hastalar
• Duygudurum bozukluğu belirtilerinin olması
• Ailede duygu durum bozukluğu öyküsünün olması
Olumsuz seyir göstergeleri
• Sinsi ve yavaş başlangıç, negatif belirtiler, erken yaşta başlangıç
• Ailede şizofreni öyküsünün bulunması
• Bekar, boşanmış ya da dul olma
• Nörolojik belirtiler
37. Bel ağrısı şikayeti ile doktora başvuran hastada aşağıdaki hastalıklardan hangisinde acil cerrahi operasyon endikasyonu vardır?
A) Grade 1 spondilolistezis
B) Kauda equina sendromu
C) L5–S1 disk herniasyonu
D) Lumbar spondiloartroz
E) Spina bifida okülta
Cevap B
83DENEME SINAVI – 38
Disk herniasyonlarında Cerrahi tedavi endikasyonları
1– Kauda equina sendromu (acil cerrahi endikasyon):
Masif rupture olmuş diskin basısına bağlı olabilir. Genellikle orta hatta, cok sıklıkla L4– 5’te, çoğunlukla önceden var olan bir durum (spinal stenoz, tethered kord vs) ile üstüste biner.
Olası Bulgular:
Sfinkter Bozukluğu: Üriner retansiyon, üriner ve/veya fekal inkontinans,
Eyer Şeklinde Anestezi: Kalça üstünde, posterior–superior uyluklarda ve perineal bölgede görülür.
Önemli Motor Kuvvetsizlik: Genellikle birden fazla sinir kokunu tutar. (Çoğunlukla lezyon seviyesinin altındaki noktaları) çoğunlukla bilateraldir.
Bel ve/veya bacak ağrısı
Achille veya patella reflexinin bilateral kaybı olabilir.
Sexuel disfonksiyon
2– İlerleyici kuvvet kaybı veya akut belirgin kuvvet kaybı
3– Medikal tedavide yetersizlik
4– Rekürren disk herniasyonları
38. Aşağıdakilerden hangisi vaka–kontrol çalışmalarının özelliği değildir?
A) Retrospektiftir
B) Ucuz ve kolay çalışmalardır
C) Toplumda seyrek görülen hastalıklar için uygundur
D) Latent dönemi uzun hastalıklar için uygundur
E) Rölatif riski verir
Cevap E
Vaka–kontrol çalışmaları (sonuç => neden) Retrospektif
Belirli bir hastalığı olanlar (vaka grubu) ile bu hastalık olmayanlarda (kontrol grubu) hastalığa neden olduğu şüphe edilen faktörün ne derece onemli olduğunun araştırılmasıdır.
Araştırma yönü sonuçtan nedene doğru–Retrospektif dir. Tahmini Rolatif risk= odds ratio hesaplanır,
Avantajları:
• Basit, cabuk sonuclanabilen ve ucuzdur
• İzleme yoktur, dolayısıyla araştırmayı terk yoktur
• Seyrek görülen veya latent donemi uzun hastalıkların etyolojik araştırılması için uygundur.
Dezavantajları:
• Hafıza faktoru
• Gecmiş kayıtlara dayalı oluşu
• Calışılan gurup evreni temsil etmez, sonuclar evrene genellenemez. Rolatif ve atfedilen risk gibi önemli ölçütleri vermez, sadece tahmini rolatif risk (odd’s ratio)‘i verir.
Rölatif riski kohort çalışması verir.
39. Aşağıda 11 çocuğun boyları verilmiştir.
2 çocuk 66 cm
3 çocuk 68 cm
4 çocuk 70 cm
1 çocuk 72 cm
1 çocuk 74 cm
Yukarıdaki verilere göre çocuk boylarının tepe değeri aşağıdakilerden hangisidir?
A) 74
B) 72
C) 70
D) 68
E) 66
Cevap C
TANIMLAYICI İSTATİSTİKLER
Elde edilen verilerin sınıflandırarak (Frekans dağılımları, ortalama standart sapma gibi) sunulması dır.
Tanımlayıcı ölçütler;
1– Yer gösteren ölçüler
a) Merkezi ölçütler
b) Çeyrek ve yüzdelikler
2– Yaygınlık ölçüleri
a) Standart sapma
b) Varyans
c) Varyasyon katsayısı
d) Standart hata
1– MERKEZİ ÖLÇÜTLER
Aritmetik ortalama (mean): Deneklerin aldıkları değerlerin (verilerin) toplamının denek sayısına bolunmesidir. Simetrik sayısal dağılımlarda tercih edilir. Aşırı uç değerlerden etkileneceğinden aşırı uc değerler varsa tercih edilmez.
tüm verilerin toplamı formülü ile bulunur.
veri sayısı
Ortanca (median): Dağılımın orta noktasındaki değerdir. Dağılımdaki değerlerin %50’si ortancaya eşit ve/veya daha küçük, %50’si ortancaya eşit ve/veya daha buyuktur. Aşırı uç değerlerden etkilenmeyeceğinden, aşırı uç değerler varsa ya da simetrik olmayan dağılımlarda tercih edilir. Sıra ile dizilen verilerin sayısı tek ise, en ortasındaki, Çift ise en ortasındaki iki değerin ortalamasıdır.
Tepe değeri (mod): Dağılımda en sık bulunan (tekrarlayan) veridir. (soruda 4 çocuk 70 cm)
Geometrik ortalama: Nüfus artışı, mikroorganizmaların çoğalması gibi geometrik artış gösteren verilerde ortalama gösteren ölçüttür. Verilerin birbirleri ile çarpımlarının veri sayısı köküdür.
84 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
40. Aşağıdaki formüllerden hangisi bir toplumda kanser insidansı hesaplamak için kullanılır?
A) Yeni ve eski kanser vakaları / risk altındaki toplum
B) Kanserden ölenlerin sayısı / tüm kanser vakaları
C) Eski kanser vakaları / tüm kanser vakaları
D) Yeni kanser vakaları / risk altındaki toplum
E) Yeni kanser vakaları / tüm kanser vakaları
Cevap D
MORBİDİTE (hastalık) DÜZEYİNİ BELİRLEYEN ÖLÇÜTLER
1– İnsidans: Sağlam kişilerin belirli bir hastalığa belli bir sure icinde (hafta, ay, yıl) yakalanma ihtimalidir. O halde insidans hesabında bir surec (zaman dilimi) belirtilmelidir (1 yıllık insidans, 6 aylık insidans gibi).
Belli bir zaman diliminde yeni vaka sayısı
Duyarlı (sağlam–risk altındaki) toplum nüfusu
2– Prevalans: toplumda bir hastalığın o anki görülme sıklığıdır. Hastalığın başlangıç tarihi bilinmez, yani bir süreç yoktur.
Belli bir zaman kesitinde eski ve yeni tüm vaka sayısı
toplum nüfusu
3– Mortalite (nedene özel) hızı:
Belirli bir hastalıktan ölüm sayısı
Yıl ortası nufus
4– Fatalite hızı:
Belirli bir hastalıktan olum sayısı
‘O’ hastalığa yakalananların sayısı
5– Bulaşıcı hastalıklar için atak hızından bahsedilir.
Atak hızı (AH):
Belirli bir süre içindeki bulaşıcı hastalıklı vaka sayısı
Duyarlı (sağlam) kişi sayısı
Formülü ile hesaplanır
41. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi kalıcı kelliğe neden olur?
A) Tinea capitis superficialis
B) Pelat
C) Favus
D) 2. devre sifiliz
E) Folikül kisti
Cevap C
Favus (Kalıcı Kellik)
Etken T. Schoenleinil (% 90)
Kırsal kesim hastalığıdır. Çocukluk yaşında başlar hayat boyu devam eder. Erişkin yaşda başlamaz. İnsandan insana yayılır.
Karakteristik Triad;
1. Ortasında kırık saç olan fincan biçimli Scutula ya da godet denen yeşil sarı krut.
2. Atrofik skatris
3. Cılız, gri–beyaz, normal uzunlukta saç.
Tedavi; Lokal ve oral antifungaller, ile tedavi edilir.
42. Mikozis fungoidesi en iyi aşağıdakilerden hangisi tanımlar?
A) Epidermisin mantar enfeksiyonu
B) Kutaneöz lenfoma
C) Benign deri lezyonları
D) Egzemanin bir formu
E) Dermatitis
Cevap B
Mycosis Fungoides (MF, Kutanoz T Hücreli Lenfoma):
CD4+ T lenfositlerle oluşan primer deri lenfomasıdır.
Klinikte; deride infiltre plakların ardından tümörlerin geliştiği bir hastalıktır.
Eritemli skuamli plaklar, çok kaşıntılıdır. Ağrısız, sert ve mobil LAP bulunur.
Nadiren viseral tutulum vardır.
Patoloji;
Intiltratif plak döneminde dermisde karekteristik iri koyu boyanan, çentikli nükleuslu “MF hücreleri” vardır bunlar timus kökenli T hücrelerdir.
Bu dönemde epidermise göçenler yuvarlak boşluklar içinde toplanır ve Pautrier mikroabselerini oluşturur.
Kutanöz T hücreli lenfomaların tümör hucrelerinin kana gectiği lösemik fazına da Sezary
Sendromu denir.
Tedavide PUVA ve steroid verilir.
43. Anne sütü ile kolostrum karşılaştırıldığında, aşağıdakilerden hangisi kolostrumda anne sütüne oranla daha fazla bulunur?
A) Yağ
B) Karbonhidrat
C) Protein
D) Suda eriyen vitaminler
E) Laktoz
Cevap C
Anne sütü ile kolostrum karşılaştırılması tipik sorulardandır.
• KOLOSTRUM: Gebeliğin son 3 aylık döneminden itibaren alveolleri dolduran ve doğumdan birkaç gün sonraya kadar salgılanmaya devam eden sıvıdır.
85DENEME SINAVI – 38
• Kolostrumda;
• Laktoz, yağ, karbonhidrat ve suda eriyen vitaminler AZ;
• Protein, yağda eriyen vitaminler, immünglobulinler (sIgA) ve bazı mineraller (Na, çinko, Cu, Fe) ZENGİNDİR
44. İki aylık bebeğini emziren bir anneye aşağıdaki ilaçlardan hangisi verilebilir?
A) Amoksisilin
B) Siklosporin
C) Dietilstilbestrol
D) Bromokriptin
E) Metronidazol
Cevap A
Anne Sütüne Geçen ve KONTRENDİKE OLAN İLAÇLAR
İmmunosupresifler Kemoterapötikler Radyoaktif maddeler İzoretionin Amiodaron
Amfetamin Kloramfenikol Klozapin Altın Diazepam
Bromokriptin Metronidazol Klonidin İyot Kokain
Ergotamin ve ergot türevleri Tetrasiklin Klorpropamid Lityum Eroin, morfin bağımlılığı
Amantadin Diazoksid Dietilstilbesterol Metimazol
Fensiklidin (PCP)
Anne Sütü İle Beslenirken Kullanılabilecek İlaçlar;
• Analjezikler, antipiretikler (parasetamol, ibuprofen, asetil salisilik asit…)
• Antibiyotikler (ampisilin, amoksisilin vb penisilinler, sefalosporinler, eritromisin…)
• Antitroidlerin kullanılması gerekiyorsa propiltiourasil (PTU) tercih edilmelidir.
• L–tiroksin
• Bronkodilatatörler
• Kortikosteroidler
• Antiasidler
• Propranolol
• Furosemid
• Digoksin
• Kodein***
• Vitaminler, mineraller
***Emzirme sırasında anneye verilecek ilaçlar bebeğe de rahatlıkla verilebilecek ilaçlar olmalıdır.
45. Aşağıdaki vitaminlerden hangisinin hem eksikliği hem de toksisitesi psödotümör serebri yapar?
A) A vitamini
B) B1 vitamini
C) B2 vitamini
D) B12 vitamini
E) C vitamini
Cevap A
86 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Psödotümör serebri nedenleri TUS sınavı için mutlaka bilinmesi gereken konulardandır.
A vitamininin hem eksikliği ve hem de toksisitesi psödotümör serebri yapar.
46. Aşağıdakilerden hangisi trivalan oral polio virüs (TOPV) aşısı yerine inaktive polio virüs aşısı uygulanması gereken durumlardan birisi değildir?
A) Primer immün yetmezlikli çocuklar
B) İmmunsupresif tedavi alan çocuklar
C) Uzun süre steroid tedavisi alan çocuklar
D) Primer aşılaması olmayan erişkinler
E) İzole büyüme hormonu eksikliği olan çocuklar
Cevap E
Son zamanlarda poliovirus enfeksiyonlarına ve aşılarına ilgi arttığından önümüzdeki TUS sınavına girecek adayların mutlaka bunu göz önünde bulundurulması gerekir. TOPV aşısı canlı bir aşıdır. Bu nedenle canlı aşı yapılamayan durumlarda bu aşıda yapılamaz. Burda özellikle akılda bulundurulması gereken erişkinlere TOPV aşılaması yerine IPV aşılamasının yapılıyor olmasıdır. Çünkü TOPV aşısı yapılan erişkinlerde aşıya bağlı polio sıklığı artmaktadır.
İzole büyüme hormonu eksikliği olan bir çocuğun aşılamasında bir özellik yoktur.
TOPV YERİNE IPV UGULANMASI GEREKEN NEDENLER
• Primer immün yetmezlik hastalıkları
• Malign hastalıklar
• İmmünsupresif tedavi alanlar
• Kortikosteroid kullananlar (>3 ay)
• Sitotoksik ilaç veya radyoterapi alanlar
• İmmün yetmezliği olan çocukların kardeşleri
• Primer aşılanması olmayan erişkinler
47. Sağlıklı büyüyen bir çocuk daire, kare ve üçgen gibi şekilleri ortalama ne zaman (kaç yaşında) çizmesi beklenir?
Daire Kare Üçgen
A) 1 2 2
B) 4 3 2
C) 3 4 5
D) 3 3 3
E) 3 4 7
Cevap C
Soru zor gibi görünse de şıklarda bir kolaylık var, çocuk sırayla daire kare üçgen çizer.
Çocuk gelişiminde geometrik şekillerin ortalama çizim zamanları;
Daire: 2–3 yaş
Kare: 4 yaş
Üçgen: 5 yaş
48. CHARGE asosiasyonunda aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Kolobom
B) Anal atrezi
C) Büyüme geriliği
D) Genital anomali
E) Kulak anomalisi
Cevap B
CHARGE asosiasyonu(artık sendrom oldu: Geni CHD7)
C = coloboma,
H = heart disease,
A = atresia of the choanae,
R = retarded growth,
G = genital anomali,
E = ear anomali, sağırlık dahil
Burda “A” harfi ile karıştırılan ve CHARGE asosiasyonunda olan koanal atrezi iken anal atrezi değildir. Anal atrezi VATER/VACTREL asosiasyonunda vardır.
49. Kızamık hastalığı için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Kızamıkta kuluçka süresi 9–12 gündür.
B) Tek bir serotipi vardır ve ömür boyunca bir kez geçirilir
C) Virüsün en bulaştırıcı olduğu dönem prodromal dönem ve döküntünün ilk 2–3 günüdür
D) Döküntüyle beraber ateş ortaya çıkar ve döküntü arttıkça ateşte artar.
E) En geç ortaya çıkan komplikasyonu subakut sklerozan panensefalittir.
Cevap D
KIZAMIK
• Etken: Paramiksoviridae ailesinden, Morbilivirüs genusundan RNA’lı bir virüs.
• Tek serotipi var. O nedenle geçirilince hayat boyu bağışıklık bırakır.
• Epidemiyoloji: Sadece insanda hastalık yapabilen, en kolay bulaşan enfeksiyon hastalıklarının başında gelir.
87DENEME SINAVI – 38
• Bulaşma; Damlacıkla olur. Damlacıklar 1 saat havada asılı kalır, yüz yüze temas olmadan da bulaşma olur. Anneden geçen antikorlar infantı 4–6 ay pasif immünite ile koruyor. Konjuktivadan da bulaşabilir.
– Virüsün en bulaştırıcı olduğu dönem prodrom dönemi ve döküntünün ilk 2–3 günüdür,
– Döküntüden 3 gün önce ve döküntüden 4– 6 gün sonraya kadar bulaştırıcıdır.
• Virüs solunum ve lenforetiküler sistemi tutar.
• Warthin –Finkeldey Dev hücreleri
• İmmunosupresif bir virüstür.
Hastalığın dört dönemi vardır:
• 1. Kuluçka dönemi 9–12 gündür,
• 2. Prodromal dönem (kataral dönem): 3–5 gün
– Sekonder viremi ile başlar.
– Lenf nodlarında Warthin –Finkeldey Dev hücreleri görülür.
• 3. Döküntü dönemi
• 4. İyileşme dönemi;
– En uzun süre devam eden semptom öksürüktür.
• Prodromal dönem:
– Nezle, konjunktivit ve fotofobi, belirgin öksürük, ateş Koriza
– Döküntüden 1– 4 gün önce mukozalarda en sık premolar diş hizasında enantem= Koplik lekeleri patognomoniktir.
• Döküntü dönemi:
– Döküntü makülopapülerdir ve alın saç çizgisinden ve kulakların önünden başlar, aşağı doğru yayılır, 3. gün el ve ayaklara ulaşır. Aynı sıra ile aşağıya doğru ince bir soyulma ile gerilerler.
– Hastalığın ağırlığı döküntü miktarı ile ilgilidir.
– Döküntü yüzde ve gövdenin üst kısmında daha yoğundur ve birleşme eğilimi gösterir. Kaşıntısızdır.
– Döküntü başlangıcında çocuğun ateşi vardır. Ancak döküntü artarken ateş düşer. Döküntü 5–6 gün kalır. Yerinde kahverengi bir pigmentasyon bırakarak düzelir.
NOT: Döküntü esnasında ateş çoğunlukla yoktur.. Ateş özellikle prodromal dönemin özelliğidir.
• Laboratuvar bulguları:
– Lökopeni, lenfopeni, nötropeni
– Komplike olmadıkça CRP artmaz.
– Serum retinol bağlayıcı protein düzeyinde azalma olur.
• Tanı:
– Tanı klinik bulgular ile konur. Fakat aşılamadan sonra tipik klinik görülmez.
– Atipik vakalar arttığından olgularda döküntüden 2–3 gün sonra Kızamık Ig M antikorunun bakılmalıdır. Eliminasyon programı yürütüldüğü için kızamık düşünülen her vakada kızamık IgM bakılmalıdır.
• Ayırıcı tanı:
– Rubella, 6. Hastalık, 5. Hastalık, adenoviruslar, EBV enfeksiyonu, ilaç reaksiyonları, Kawasaki hastalığı***, mycoplazma ve kızıl yer alır.
• Tedavi:
– Spesifik bir tedavisi yoktur. Destek tedavileri yapılır.
– Antipiretikler, sıvı dengesinin sağlanması önemlidir.
– Özellikle malnutrisyonu olan, <2 yaş çocuklarda A vitamini desteği verilir. A vitamini kızamıkta komplikasyonların gelişmesini engeller, immun direnci güçlendirir.
• Komplikasyonlar:
• En sıkà AOM ( S pneumoniae)
• Mortaliteye en sık neden olan iseà Bronkopnömoniler (S penumoniae, S aureus)
• Viral meningoensefalit
• Diğerleri,
• En geç SSPE
88 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
50. Kronik hemolitik anemilerde aplastik krizlerden en sık sorumlu tutulan virus aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hepatit B virusu
B) Hepatit C virusu
C) Parvovirus B19
D) HIV virusu
E) Kızamık virusu
Cevap C
Orak hücreli anemi, talasemiler, herediter sferositoz ve piruvat kinaz eksikliği gibi kronik hemolitik anemisi olan olanlarda aplastik tablolarda en sık sorumlu tutulan mikroorganizma parvovirus B19 dur. Aplastik krizler de retikülositopeni öemli bir laboratuar bulgusudur.
51. İnvaziv streptokok enfeksiyonları için kolaylaştırıcı rol oynayan döküntülü hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kızamık
B) Kızamıkçık
C) Suçiçeği
D) 5. hastalık
E) 6. hastalık
Cevap C
Suçiçeği emfeksiyonu invaziv streptokok enfeksiyonları kolaylaştırıcı rol oynayan bir döküntülü hastalıktır. Suçiçeği enfeksiyonunun döküntüsü polimorfik ve kaşıntılıdır.
52. EBV (Ebstein–Barr virüs) enfesiyonu tanısında en değerli laboratuar yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?
A) EBV–VCA IgM
B) EBV–VCA IgG
C) EBNA
D) Early antijeni
E) Monospot testi
Cevap A
EBV (Ebstein–Barr virüs) enfesiyonu tanısında en değerli laboratuar tanı yöntemi EBV–VCA IgM’dir.
EBV Tanısı : Klinik+Periferik yayma ile düşünülür, seroloji ile konfirme edilir.
– Heterofil antikor testi (Paul–Bunnel testi),
– Monotest,
– Viral seroloji ve
– atipik lenfositlerle konulur.
– Monotest en çok kullanılandır. Dört yaş altında
pozitifliği düşüktür. Test negatif çıksa bile klinik EBV düşündürüyor ise seroloji yapılmasını gerektirir.
• Spesifik viral serolojik testler;
– EBNA, EA (D ve R komponent), VCA
• Tanıda en değerli olan VCA IgM***pozitifliğidir.
• İmmun yetersizlikteà EA
• Lenf nodu biyopsisindeà EBNA
53. Periferik yayma bulguları bazı hematolojik hastalıkların tanısını koymada yardımcı olur. Aşağıdaki periferik yayma bulgusu ile ilişkilendirilmiş hastalıklardan hangisi yanlış verilmiştir?
A) Şistosit–Dissemine intravasküler koagülasyon
B) Sferositoz–Otoimmun hemolitik anemi
C) Kodosit (Target hücresi)– Talasemi
D) Heinz cisimciği–Megaloblastik anemi
E) Akantosit–Abetalipoproteinemi
Cevap D
Heinz cisimciği G6PD eksikliğinde önemli bir periferik yayma bulgusudur.
89DENEME SINAVI – 38
PERİFERİK YAYMADA HÜCRELERŞİSTOSİTLER
– DİC
– Mikroanjiopatik hemolitik anemi
– Hemolitik üremik sendrom
– Prostetik kalp kapağı, anormal kalp kapağı
– Aort koarktasyonu
– Kollagen doku hastalığı
– Kasabach–Merrit sendromu
– Purpura fulminans
– Renal ven trombozu
– Yanıklar
– Trombotik trombositopenik purpura
- Malign hipertansiyon
- Glomerulonefrit
Howell–Jolly cisimleri
– Postsplenektomi
– Yenidoğan
– Megaloblastik anemi
– Diseritropoetik anemi
Gözyaşı hücresi
–Lökoeritroblastik reaksiyon
– Myeloproliferatif sendrom
–Talasemi
–Demir eksikliği
Target hücreleri
- Talasemi
- Hemoglobulinopati
Hemoglobin C
Orak hücreli anem
– Karaciğer hastalığı
– Postsplenektomi
– Abetalipoproteinemi
SFEROSİTLER
– Herediter sferositoz
– ABO uyuşmazlığı
– Otoimmün hemolitik anemi
– Hipersplenizm
– Posttransfüzyon
– Pirüvat kinaz eksikliği
- Yanıklar
Bazofilik stipling
- Hemolitik anemi
- Demir eksikliği anemisi
- Kurşun zehirlenmesi
- Primidin 5’ nükleotidaz eks.
Çekirdekli eritrositler
– Yenidoğan (ilk 3–4 gün)
– Kemil iliği stimülasyonu
Hipoksi
Akut kanama
Ağır hemolitik anemi
– Konjenital enfeksiyonlar
– Postsplenektomi
– Lökoeritroblastik reaksiyon
– Megaloblastik anemi
- Diseritropoetik anemiler
Heinz Cisimcikleri
– G6PD Eksikliği
– Hb H hastalığı
Akantositler
– Karaciğer hastalığı
– Vitamin E eksikliği
– Abetalipoproteinemi
- Malabsorbsiyon
Ekinosit
– Piruvat kinaz eksikliği
– Böbrek yetmezliği
– Barbiturat ve salisilat kullanımı
–Beklemiş kanla transfüzyon
Blister hücreleri
– G6PD eksikliği
– Pulmoner emboli
54. Demir eksikliği anemisi için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Çocukluk çağının en sık görülen nutrisyonel anemisidir.
B) En sık 9–24 ay arasında görülür.
C) Premature ve düşük doğum ağırlıklı bebek doğumu ile güçlü bir ilişkisi mevcuttur.
D) Serum demiri düşük, total demir bağlama kapasitesi artmış, serum ferritin düzeyi azalmıştır ve serbest eritrosit protoporfirin düzeyi artmıştır.
E) Ağır demir eksikliği anemisi olan çocuklarda hepatosplenomegali saptanabilir.
Cevap C
Demir eksikliği anemisi pediatirk hematolojinin temel konularındandır. Çocukluk çağının en sık görülen nutrisyonel anemisi olduğu için mutlaka bilinmelidir.
DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ:
•• Çocukluk çağının en sık görülen nütrisyonel eksikliği ve anemisidir. En çok 9–24 ayda olur
•• Demirin % 65’i hemoglobinde bulunur. Vücutta demir depo şekilleri ferritin ve hemosiderindir
•• Emilim yeri en çok duodenum ve proksimal jejunumdur.
•• Emilimini inhibe edenler: Fitat, antasit, tetrasiklin tannat ve fosfat
•• Emilimi arttırıranlar: Aminoasitler, sitrat, süksinat ve askorbik asit (C vitamini)
•• Demir eksikliğ anemisi özellikle;
90 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
•• Ağır anemi => çocuk mortalitesi
•• Ağır anemi => maternal mortalite
•• Demir eksikliği anemisi => çocuk gelişimi İLİŞKİLİ
•• Düşük doğum ağırlığı ve prematürite doğum ile İlişki YOK veya AZ
•• Etiyoloji
•• En sık neden yetersiz alımdır
•• İnek sütü kullanımı
•• Kan kaybı
•• Siyanotik konjenital kalp hastalıkları
•• Parazitozlar (Necator americanus ve Ankilostoma duodonale)
•• GİS kayıpları ( Meckel, inek sütü allerjisi, İBH…)
•• Pulmoner hemosideroz (AC kanması) ve Heiner sendromu
•• Klinik
•• Halsizlik (en sık semptom), solukluk (en sık bulgu)
•• Spesifik olarak PİKA, kaşık tırnak ve mavi sklera görülür
•• Kronik olgularda anguler stomatit, dil papillalarında atrofi, glossit, gastrik atrofi ve özefagial striktür gelişebilir
•• Hepatomegali, immünitede azalma ve enfeksiyon eğiliminde artış ile splenomegali görülebilir
•• Nörolojik bulgular ve entelektüel sorunlar (Dikkat süresinde azalma ve öğrenme sorunları (dil, hafıza) , uyanıklıkta azalma vb )
•• Laboratuvar
•• KC ve kemik iliğindeki demir depoları azalır (ilk)
•• Serum ferritini azalır, serum transferrin reseptör (sTfR) düzeyi artar
•• Serum demir düşer, TDBK artar ve transferrin satürasyonu düşer
•• Serum serbest eritrosit protoporfirin düzeyi artar
•• Anemi, progresif mikrositoz ve hipokromi ile beraber RDW artar
•• Demir içeren intraselüler enzim aktiviteleri azalır (EN SON).
•• Diğer
•• Retikülosit spesifik değildir. Yüksek görünsede düzeltilmişi düşüktür.
•• Trombositoz (daha sık) veya trombositopeni görülebilir
•• Lökosit sayısı normal
•• Kemik iliğinde sideroblastlar azalmıştır
•• Kemik iliğinde demir depoların prusya mavisi ile azalmış
•• Tedavi
•• Oral Fe tercih edilemili,+2– +3 formları vardır. Oral demir
tedavisinin en sık yan etki konstipasyon, ve diare. Süt çocuğunda ise kusma.
•• Parenteral demir tedavisi tercih edilmez.
•• Tedaviye Cevap (sırası ile)
•• İlk 12–24 saat: demir içeren enzimlerin replasmanı ile irritabilite ve iştahsızlıkta düzelme
•• 36–48 saat: kemik iliği yanıtı ve eritroid hiperplazi
•• 48–72 saat: retikülositoz başlar ve 5–7. günde pik yapar
•• 4–30 gün: hemoglobin düzeyi yükselir
•• 1–3 ay: demir depoları dolar
•• Ferritin en son düzelen parametredir.
55. Aşağıdaki ekstraintestinal klinik tablolarından hangisi ülseratif kolitte Chron hastalığına göre daha az görülür?
A) Sklerozan kolanjit
B) Pyoderma gangrenosum
C) Kronik aktif hepatit
D) Ankilozan spondilit
E) Eritema nodozum
Cevap E
Perianal hastalık, eritema nodozum chron hastalığında ülseratif kolite göre daha sık görülür. Oysaki Sklerozan kolanjit, pyoderma gangrenosum, kronik aktif hepatit, ankilozan spondilit ülseratif kolitte daha sık görülür.
56. Çocuklarda akut gastroenteritin en sık etkeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Rotavirus
B) Adenovirus
C) Salmonella
D) Shigella
E) Giardia lambia
Cevap A
Çocuklarda akut gastroenterit (AGE) in en sık etkeni viruslerdi. Viruslerden de en sık etken rotavirustur. AGE tedavisinde rutin olarak antibiyotik verilmez. Günümüzde rutin AGE tedavisinde; Sıvı tedavisi, çinko desteği ve probiyotik/prebiyotik desteğidir.
91DENEME SINAVI – 38
57. Çocukluk çağında 5 yıllık sağkalım oranı en iyi olan malignite aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut lenfoblastik lösemi
B) Non Hodgin lenfoma
C) Nöroblastom
D) Hepatoblastom
E) Retinoblastom
Cevap E
Çocukluk çağında 5 yıllık sağkalım oranı ve prognozu en iyi olan malignite Retinoblastom dur.
RETİNOBLASTOM;
•• Embriyonik retinal hücrelerden köken alır, %90’ı 5 yaş altında
•• Hastalarda 13. kromozomda delesyon vardır
•• Bilateral Rbl=> En sık görülen malignite osteosarkom
•• Trilateral RB: bilateral RB + pineal bölgede tümör
•• Metastaz yapma olasılığı azdır
Klinik:
•• Lökokori klasik bulgu
•• Strabismus, propitozis, glokom, ağrılı kırmızı göz,
•• Kalsifikasyon ve vitröz mayi sızıntısı görülür
NOT: Strabismus ilk 3 ay fizyolojiktir. Onun dışında patolojiktir.
Tanı:
•• Tipik oftalmolojik bulguları ve USG, MR ile konur
•• Retinoblastom tanısında direk biyopsi kontrendikedir
58. Aşağıdakilerden metabolik hastalıklardan hangisi otozomal resesif kalıtımlıdır?
A) Sistinozis
B) Fabry hastalığı
C) Hunter hastalığı
D) Hawkinsüri
E) Ornitin transkarbamilaz eksikliği
Cevap A
Metabolik hastalıkların çoğu otozomal resesif geçer. Farklı geçişi olan hastalıklar:
Fabry hastalığı (X’e bağlı)
Hunter hastalığı (X’e bağlı)
Lech–Nyhan sendromu (X’e bağlı)
Ornitin transkarbomilaz eksikliği (X’e bağlı parsiyel dominant)
Hawkinsinüri (OD)
X’e bağlı adrenolökodistrofi
Familyal hiperkolesterolemi (OD)
59. Beş günlük erkek bebek gittikçe kötüleşen siyanoz, taşikardi ve dispne nedeniyle değerlendiriliyor. Muayenede belirgin bir üfürümü olmayan hastanın EKG’de sağ ventriküler hipertrofisi saptanıyor.
Telede akciğer kanlanmasında artış bulguları olan bu hasta için tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Büyük arterlerin –D– transpozisyonu
B) Fallot tetralojisi
C) Triküspit atrezisi
D) Hipoplastik sol kalp sendromu
E) Total anormal pulmoner dönüş anomalisi
Cevap A
Büyük Arterlerin Transpozisyonu
Kalbin embriyolojik gelişmesinde, kalpten çıkan ve trunkus adı verilen damar yukarıdan aşağıya doğru spiral şeklinde bölünür ve pulmoner arter ve aortayı oluşturur.
Böylece yukarıda önde yer alan aorta aşağıda arkada yer alır ve arkada bulunan sol ventriküle bağlanır. Transpozisyonda bu spiral bölünme yerine düz bir bölünme olur.
Böylece yukarıda önde bulunan aorta aşağıda önde bulunan sağ ventriküle bağlanır,Yukarıda arkada bulunan pulmoner arter aşağıda arkada bulunan sol ventriküle bağlanır. Atrium ve ventrikül bağlantısı normaldir. D BAT denir.
D dextropozisyonda olduğunu gösterir. Aortanın pozisyonuna göre d veya l olarak adladırılır.
––Vücuttan gelen kirli kanàsağ atriyumàsağ ventrikülà aortaà Vücut
––Akciğerden gelen temiz kanàsol atriyumà sol ventrikülà pulmoner arterà akciğer
Bu parelel dolaşımın karışmasını sağlayan ASD, VSD, PDA olmalıdır. Yoksa yaşamla bağdaşmaz.
Diabetik anne çocuklarında ve erkeklerde sıktır.
Diğer konjenital kardiyak defektler; PS, sağ aortik ark, anormal koroner arterler ile birlikte olabilir.
CATCH 22 (DiGeorge sendromu) [kardiyak defektler, anormal yüz, timik aplazi, kleft palate, hipoplazi],. Tedavisiz 1 yılda %90 ölür.
VSD’siz BATàYaşamın ilk saatlerinde taşipne ve siyanoz görülür. Şiddetli hipoksi ve asidoz vardır. Tedavisiz olgular yenidoğan döneminde kaybedilir. Hipoksi şiddetlidir, kalp yetersizliği daha nadirdir. Spesifik üfürüm duyulmaz, S2 zaman zaman çift olmakla birlikte, genellikle tek ve gürültülüdür.
VSD’li BATà Kalp yetersizliği daha erken ortaya çıkar, siyanoz hafiftir ve daha geç görülür. Siyanoz genellikle 1. Ayda görülür. VSD üfürümü duyulur.
92 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Röntgen; üst mediasten dar, kalp gölgesi hafif geniştir.
Diyafragma üzerinde yatık yumurta görünümündedir.
Cerrahi girişimine kadar prostoglandin E1 infüzyone verilir. Hipotermiden korunur. Asidoz ve hipoglisemi düzeltilir. Prostoglandin infüzyonuna rağmen hipoksi ve asidozu devam eden bebeklere Rashkind atrial septostomisi yapılır. Düzeltme ameliyatı arteryel switch (Jatene) operasyonu yapılır.
60. Parsiyel anormal venöz dönüş anomalisinin olduğu hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Down sendromu
B) Turner sendromu
C) Scimitar sendromu
D) Di–george sendromu
E) Kartagener sendromu
Cevap C
PARSİYEL ANORMAL PULMONER VENÖZ DÖNÜŞ ANOMALİSİ
Bir veya birkaç pulmoner ven anormal olarak superior vena kava, inferior vena kava, sağ atriyum veya koroner sinuse dökülebilir ve oksijenize kanlı bir sol sağ şant oluşur.
PAPVD genellikle sağ olmak üzere bir akciğere ait venlerin bazısını veya hepsini içerir.
Birlikte bir ASD olabilir. Genellikle sinus venozus tipi ASD’dir.
Pulmoner kan akımı artmıştır.
Klinik: Öykü, fizik muayene, EKG ve röntgen bulguları sekundum ASD’ye benzer. ASD birlikteliği varsa S2 çifttir, yoksa S2 normaldır.
Scimitar sendromu: Göğüs grafisinde inferior vena kavaya drene olan anormal bir venin kalp gölgesinin sağ kenarında hilal şeklinde vasküler dansite oluşturması.
Eşlik sağ akciğer alt lobunda sekestrasyon bulunabilir.
Prognoz: Erişkin yaşta pulmoner hipertansiyon gelişebilir. Akciğer kanlanması arttığı için sık akciğer enfeksiyonu geçirir.
Tedavi: Büyük soldan sağa şant olduğunda cerrahi yapılır.
Total pulmoner venöz dönüş anomalisinin tersine asiyanotik konjenital kalp hastalıkları arasında sınıflanır.
61. Aşağıdakilerden hangisi primer konjenital hipotiroidi nedenlerinden biri değildir?
A) Tiroid hipoplazisi
B) TSH yanıtsızlığı
C) Tiroid oksidaz mutasyonu
D) İyot eksikliği
E) TRH yanıtsızlığı
Cevap E
Primer konjenital hipotiroidi nedenleri
• Tiroid gelişim kusuru (aplazi, hipoplazi, ektopi) en sık sebep.
• Tiroid hormon sentez kusurları (guatrla birlikte):
• İyot transport defekti
• Tiroid peroxidaz defekti (en sık dishormonogenez)(Pendrend send)
• Tiroid oxidaz mutasyonu (DUOXA2, DUOX2 mutasyonu).
• Tiroglobulin sentez defekti
• Deiodinasyon kusuru
• TSH Cevapsızlığı
• Gsa mutasyonu tip IA psödohipoparatiroidizm
• TSH reseptör mutasyonu • Tiroid hormon transport kusurları (MCT8 gen
mutasyonu)
• İyot eksikliği (endemik guatr)
• Maternal antikorlar; Tirotropin reseptor–bloke edici antikorlar (TRBAb, tirotropin–binding inhibitor immunoglobulin olarak da bilinirler)
• Maternal ilaçlar; Radyoaktif iyot, iodid, propiltiourasil, metimazol, amiodaron.
Santral konjenital hipotiroidi nedenleri
• PIT–1 mutasyonu; TSH, GH, prolaktin eksikliği
• PROP–1 mutasyonu; tüm hipofiz hormonları defektif
• TSH eksikliği: TSH β subunit gen mutasyonu (Primer hipotiroidi gibi TSH yüksekliği olur)
• Multipl hipofiz eksiklikleri (kraniofarengioma..gibi)
• TRH eksikliği (İzole veya multipl hipotalamik eksiklik (septo–optik displazi gibi)
• TRH Cevapsızlığı
• TRH reseptör mutasyonu
93DENEME SINAVI – 38
62. Psödohipoparatiroidi Tip 1 (Albright’ın herediter osteodistrofi sendromu) için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Yüksek PTH düzeyi
B) ALP yüksekliği
C) Başlangıç yaşı 7–8 yıl
D) İdrar cAMP artışı
E) Hiperfosfatemi
Cevap D
Psödohipoparatiroidi:
Hipoparatiroidinin tersine, paratiroid bezi normal veya hiperplaziktir. Serum PTH seviyesi artmış olmasına rağmen hastalar hipokalsemik ve hiperfosfatemiktir. Doku düzeyinde etkisi yoktur. ALP düzeyleri artmıştır.
Tip I (Albright’ın herediter osteodistrofi sendromu): PTH verilince, plazma ve idrar cAMP düzeyi artmaz. İdrar P atılımı artmaz. Bu hastalarda adenil siklaz sistemi ile çalışan TSH, LH, FSH ve glukagon gibi hormonlara da direnç gelişebilir.
– Başlangıç yaşı 7–8
– En erken bulgu hipokalsemidir.
– Mental retardasyon
– Kısa boy, yuvarlak yüz
– Brakidaktili (4. ve 5. metakarpal kemiklerde kısalık)
– Lentiküler katarakt
Tip II: Bozukluk cAMP’dedir. Adenilat siklaz hücrede PTH etkisi ile biyokimyasal değişiklikleri başlatamaz. Tip I deki somatik değişiklikler yoktur. PTH verildikten sonra idrar cAMP’ı artar, idrar fosforu artmaz.
63. Glomerülonefrit nedenlerinden hangisinde kompleman düşüklüğü görülmez?
A) Akut poststreptokokal nefrit
B) Good pasture sendromu
C) Lupus nefriti
D) Şant nefriti
E) Membranoproliferatif glomerülonefrit Tip–1
Cevap B
64. Aşağıdakilerden hangisinde artmış anyon gap yoktur?
A) Kronik böbrek yetmezliği
B) Propiyonik asidemi
C) Aspirin intoksikasyonu
D) Diyabetik ketoasidozis
E) Renal tubuler asidoz
Cevap E
METABOLİK ASİDOZ
Normal Anyon Açıklı Artmış Anyon Açıklıı
RTADiyareÜreterosigmodostomi
DiyabetBöbrek yetersizliğiAspirin intoksikasyonuEtilen glikol intoksikasyonuMetanol intoksikasyonu
94 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
65. Aşağıdakilerden hangisi Kawasaki hastalığının tanısal kriterlerinden biridir?
A) Boğaz kültüründe AGBHS üremesi
B) Generalize lenfadenopati
C) Çilek dili
D) Veziküler döküntü
E) Pürülan tek gözde konjuktivit
Cevap C
KAWASAKİ SENDROMU
Mukokutanöz lenf nodu sendromu küçük çocuklarda sık görülür. Uzun süren ateş, mukozal inflamasyon, cilt bulguları, LAP ile karakterizedir. Ateş ilk bulgudur. HSP’den sonra çocukluk çağının en sık görülen 2.vaskülitidir. Sıklıkla 5 yaş altında karşımıza çıkar. 3 ayında altında nadirdir.
Tanı kriterleri:
A. En az 5 gün süren ateş. Antibiyotiklere ve ateş düşürücülere CevapsızdırB. Aşağıdaki durumlardan en az 4’ü:1. Bilateral nonpürülan, eksüdasız konjonktival konjesyon2. Orofarinks mukozasında değişiklikler: Orofarinkste
kızarıklık, dudaklarda kırmızılık, kurumuş ve çatlamış dudaklar, çilek dili. Ülser olmaz.
3. Periferik ekstremite değişiklikleri; akut dönemde el ve ayaklarda ödem ve/veya eritem, subakut dönemde periungual başlayan desquamasyon
4. Genellikle gövdede polimorfik, veziküler olmayan döküntü5. Çapı 1,5 cm’den büyük, tek taraflı servikal LAPC. Diğer hastalık tablolarının dışlanması
66. Aşağıdakilerden hangisi çocuklarda astım atağında kullanılmaz?
A) Terbutalin
B) Montelukast
C) İpratropium bromür
D) Metil prednizolon
E) Magnezyum sülfat
Cevap B
Astım atak tedavisinde kullanılan ilaçlar:
1. Oksijen
2. İnhale β2 agonistler
3. Sistemik steroid
4. Antikolinejik
5. Adrenalin (sc/im) / terbutalin iv infüzyonu
6. Magnezyum sülfat
7. Aminofilin
8. Helyum oksijen karışımı
Atakta kullanılmayanlar:
Uzun etkili β2 agonistler, mast hücre stabilizatörleri, mukolitikler, ekspektoranlar, fizyoterapi, antihistaminik, yavaş salınımlı teofilin, lokotrien antagonistleri.
67. İmmün yetmezlik–görülen bulgu eşleştirmelerinden hangisi uygun değildir?
A) Di–Georde Sendromu – Hipokalsemi
B) Lökosit adezyon defekti – Lökositoz
C) Wiskott–Aldrich sendromu – Kanlı ishal
D) Sık değişken immün yetmezlik – Otoimmünite
E) Kronik mukokütanöz kandidiyazis – Sistemik kandida enfeksiyonu
Cevap E
Yaşlara göre immün yetersizlikler ve göürlen bulgular0 –6 ay’daHipokalsemi, kalp hastalığı, anormal yüz
DiGeorge
Göbek düşmesinde gecikme, lökositoz, tekrarlayan enfeksiyon
Lökosit adezyon defekti
Diare, pnömoni, kandia, büyüme geriliği
SCID
Makulopapular döküntü, alopesi, lenfadenopati
SCID+GVHD
Kanlı diare, ekzema Wiskott–Aldrich sendromuAğızda ülser, nötropeni, XL–Hiper IgM sendromu6 ay– 5 yaşAğrı progresif infeksiyöz mononükleoz
X–linked lenfoproliferatif sendrom
Tekrarlayan deri– sistemik stafilokokkal abseler, kaba yüz
Hyper–IgE sendromu
Persistan monilyaz, tırnak distrofisi, endokrinopati
Kronik mukokutanöz kandidiaz
Kısa boy, ince saç, ağır varisella Kıkırdak– saç hipoplazisi– kısa ekstremiteli cücelik
Okulokutanöz albinizm, Chédiak–Higashi sendromuLenfadenopati, dermatit, pnömoni, osteomyelit
Kronik granulomatöz hastalık
Beş yaştan sonraProgresif dermatomyozit ve kronik enterovirus ensefaliti
X–linked agamaglobulinemi
Sinopulmoner infeksiyon, nörolojik bozulma, telanjiektazi
Ataxia–telangiektazi
Tekrarlayan neisserial meninjit C6, C7, C8 eksikliğiSinopulmoner enfeksiyon, malabsorpsiyon, splenomegali, otoimmünite
Common variable immunodeficiency CVİD
95DENEME SINAVI – 38
68. Aşağıdakilerden hangisi tekrarlayan akciğer enfeksiyonuna neden olan hastalıklarından değildir?
A) Kistik fibrozis
B) Fallot tetralojisi
C) Bruton hastalığı
D) Yabancı cisim aspirasyonu
E) Gastro–özefagial reflü
Cevap B
Rekürren Pnömoni
Arada radyolojik düzelme olmak şartı ile yılda 2 kez veya toplamda 3 kez geçirilmesidir. Başlıca Nedenleri (ayırıcı tanı yapılması gereken hastalıklar):
• Kistik fibroz
• Orak hücreli anemi
• İmmun yetersizlikler
• Silyer diskinezi
• Anatomik bozukluklar (sekestrasyon, lober amfizem, fistül)
• Reflü
• Yabancı cisim
• Bronşektazi
69. 32 haftalık 1400 gr olarak doğan bebeğin 5. dakikadaki değerlendirmesi şöyledir: Aktif hareketli, düzenli ağlıyor, kalp tepe atımı: 95/dk, ektremiteler mor– gövdesi pembedir. N–G ile aspirasyonda yüzünü buruşturuyor.
Bu bebeğin APGAR skoru kaç puandır?
A) 6
B) 7
C) 8
D) 9
E) 10
Cevap B
Aktif hareketli (2 puan), düzenli ağlıyor (2 puan), kalp tepe atımı: 95/dk (1 puan), ektremiteler mor– gövdesi (1 puan) pembedir. N–G ile aspirasyonda yüzünü buruşturuyor (1 puan)… Toplam 7 PUAN
APGAR skorunda kullanılan parametreler:
• Cilt rengi (Appearence)
• Kalp hızı (Pulse)
• Refleks yanıt (Grimace)
• Tonus (Activity)
• Solunum (Respiration)
Apgar skoru 7–10: normal bebek. Apgar skoru 4–6: riskli bebek. Apgar skoru: < 4 şiddetli asfiksi.
APGAR değerlendirilmesiParametreKalp hızıSolunum Kas tonusuNG katetere CevapRenk
0YokYokHipotoniYokMavi– Soluk
1< 100Düzensiz–yavaşEkstremitelerde fleksiyonYüz buruşturmaEkstremiteler mavi, vucüt pembe
2>100Düzenli, ağlıyorAktif hareketliÖksürük hapşırıkTamamen pembe
Birinci ve 5. dakikada APGAR değerlendirilir. Birinci dakika Apgar skoru resüsitasyon gereksimini değerlendirmede kullanılmaz.
Resüsitasyon ihtiyacını değerlendirmede kalp hızı ve solunum kullanılır. Serebral palsy (CP) olasılığını öngörmez. CP’lerin çoğunda APGAR normaldir. Ancak CP APGAR düşük olanlarda normallerden daha fazla gelişir. Umblikal arter pH’sı ile birlikte neonatal ölümü öngörmede kullanılır. 5. Dakika APGAR 0–3 ise mortalite için pH 7.0’dan daha iyi prediktördür.
70. Aşağıdakilerden hangisi respiratuar distress sendromu riskini artıran faktörlerden biri değildir?
A) Sezaryan ile doğum
B) Prematürite
C) Diabetik anne
D) Erken membran rüptür zamanı
E) Koryoamniyonit
Cevap D
RESPİRATUAR DİSTRES SENDROMU (RDS)
Sürfaktan eksikliği sonucu ortaya çıkar. Yaygın atelektaziler oluşur. Prematüre bebeklerin hastalığıdır. Akciğer koyu morumsu kırmızı görünür, karaciğer kıvamındadır. Alveoller plazma sızmasına bağlı asidofilik (hyalen mebran) membranlarla kaplıdır.
Surfaktan tip 2 pnömositlerde yapılır ve lameller cisimciklerde depolanır. Lesitin (dipalmitoil fosfotidil kolin) en çok bulunan lipittir.
RDS için en önemli risk prematüritedir.
Artmış Risk Azalmış Risk• Prematürite (en önemlisi)• Erkek cinsiyet• Sezaryen• Aile öyküsü• Asfiksi/soğuk stres• Annede diyabet• Çoğul gebelik (2. Bebek)• Koryoamniyonit• Hidrops fetalis
• Kronik İU stres• Kız cinsiyet• NSD• Uzamış membran rüptür
zamanı• Annede hipertansiyon• Kokain/sigara kullanımı• İUBG/SGA• Steroid, troid hormonları,
teofilin, tokolitikler
96 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Surfaktan yapımını azaltan hormonlar: Testosteron ve insülin
Surfaktan yapımını arttıran hormonlar: Östrojen, kortizol, tiroid hormonları beta adrenarjikler. İnsülin glukokortikoidlerin etkisini antagonize ederek sürfaktan yapımını geciktirir.
71. Aşağıdakilerden hangisi mikrosefali nedenlerinden biri değildir?
A) Trizomi 21
B) Diabetik anne bebeği
C) Kraniosinostoz
D) Canavan hastalığı
E) Konjenital hipertiroidizm
Cevap D
Mikrosefali Nedenleri
Primer Sekonder nedenlerAilevi;OR: ağırdır, nöbetler kontrol edilemez, belirgin burun, dismorfik özellikler belirgindir.
OD; daha hafiftir
Down send., Edward send. Cri–du–chat send.
Cornelli de Lange send. sinofrisis, büyüme geriliği, aşağı dönük dudak
Rubistein–Taybi send.; baş parmak belirgin, gaga burun
Smith–Lemli–Opitz send; kolsetreol düşük, burun delikleri dışa dönük, beslenme sorunları
Radyasyon
TORCH enfeksiyonu
Fetal alkol
Fetal hidantoin
Menenjit/Ensefalit
Malnutrisyon
Metabolik (Hiperfenilalaninemi, diyabet)
Hipertermi
Hipoksik iskemik ensefalopati
72. Yenidoğan bebeklerin doğum salonu resüsitasyonunda aşağıdaki durumlardan hangisinde iv epinefrin kullanılması gerekir?
A) İlk 30. saniyede spontan solunumu olmayan KTA: 65/dk olan bebek
B) İlk 60. saniyede spontan solunum olmayan KTA atımı alınamayan bebek
C) 30 saniye boyunca maskeyle PPV yapılmış KTA: 75/dk olan bebek
D) 30 saniye boyunca endotrakeal tüpden PPV yapılmış KTA: 50/dk olan bebek
E) 30 saniye boyunca endotrakeal tüpden PPV ve kardiyak
kompresyon yapılmış KTA: 35/dk olan bebek
Cevap E
73. Aşağıdakierden hangisi endojen cushing sendromunun en sık nedenidir?
A) Ektopik CRH salgılayan tümoral lezyon
B) ACTH salgılayan hipofizer adenom
C) Ektopik ACTH salgılayan tümoral lezyon
D) Adrenokortikal adenom
E) Kortikal hiperplazi
Cevap B
Cushing sendromunun en sık sebebi inflamatuvar hastalıklar nedeniyle eksojen steroid kullanımıdır. Endojen Cushing Sendromunun en sık sebebi asırı ACTH salgılayan hipofiz adenomu sebepli Cushing Hastalığıdır.
97DENEME SINAVI – 38
74. Aşağıdakilerden hangisinde hiponatremi ile birlikte hiperkalemik metabolik asidoz görülür?
A) Hipotiroidi
B) Adrenal yetmezlik
C) Uygunsuz ADH salınımı sendromu
D) Akut Böbrek Yetmezliği
E) Diffüz Toksik Guatr
Cevap B
Adrenal Yetmezliğin metabolik tablosunda hiponatremi, hiperkalemi, metabolik asidoz mevcuttur. Na/K oranı 20’nin altındadır. Adrenal Yetmezlik tablosunda hipovolemi söz konusudur ve kan üresi yükselmiş olarak bulunur. Periferik yaymada eozinofiller artmıştır. Kan glukoz düzeyi düşmüstür. Akut adrenal yetmezlikte idrarla Na fazla kaybedilir. Buna bağlı olarak su kaybı artar ve hasta hipovolemi ve hipotansiyon semptomları ile gelir. Hipotalamustan salınan CRH hipofizden ACTH; ACTH ise adrenal korteksten kortizol sentez ve salınımını uyarır. Aldosteron sentez ve salınımı ACTH’ya bağlı değildir.
75. Aşağıdakilerden hangisi primer hiperparatiroidizmde görülmez?
A) Serum fosfat düzeyinin düşmesi
B) Hiperkloremik metabolik asidoz
C) Serum klor/fosfat oranının artması
D) Serum kalsiyum/kreatin klirens oranında azalma
E) PTH düzeyinde yükselme
Cevap D
Primer hiperparatiroidi hiperkalseminin en sık sebebidir.Hastanede yatan hastalarda Hiperkalseminin en sık sebebi malignensilerin kemik metastazıdır. Primer hiperparatiroidi tanısı artmış kalsiyum ve artmış PTH düzeyleri ile konulur.Primer hiperparatiroidili hastaların çoğunda serum fosfat düzeyleri düşüktür ve hastalarda hiperkloremik metabolik asidoz mevcuttur. Klor/fosfat oranının 33’ten büyük olması patogonomiktir. Primer Hiperparatiroidili hastalarda ALP düzeyi artar. Primer hiperparatiroidi genellikle 50 yaş üstü kadınlarda görülür. Primer Hiperparatiroidi ile Familyal Hipokalsiürik Hiperkalseminin ayrımı kalsiyum klirensi/kreatin klirensi oranına bakılarak konulur. Primer hiperparatiroide bu oran artmış (0.02den büyüktür.)
76. Differansiye Tiroid kanserlerinin prognoz tayininde aşağıdakilerden hangisi iyi prognoza işaret eder?
A) Tümorün 4cmden büyük olması
B) Hastanın erkek olması
C) Tümorün tiroid dışına çıkmış olması
D) Kapsül invazyonunun olması
E) Hastanın 40 yaşından genç olması
Cevap E
Sistemlerine göre:
AMES:–YAŞ: >50 Kadın AGES:YAŞ:>50 Kadın
>40 Ekek >40 erkek
METASTAZ:Uzak metastazı olanlar
GRADE:Diferansiyasyon kötü,uzun hücreli ve
YAYILIM:Major kapsül invazyonu Kolumnar hücreli varyant Veya damar invazyonu olanlar ve tiroid dışına Yayılımı olan
YAYILIM: Komşu dokuya invazyon ve uzak metastazı olan
BOYUT:tümor çapı >5 cm BOYUT:tümor çapı>4 cm
Yukarıda ifade edilen kriterler AMES ve AGES sistemine göre yüksek riskli ve mortalitesi yüksek hasta gruplarını ifade etmektedir.
77. Prognozu en iyi olan tiroid medüller karsinomu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sporadik Medüller Tiroid Karsinomu
B) MEN ile birlikte görülmeyen Ailesel Medüller Tiroid Karsinomu
C) Feokromasitoma,amiloidozis ve hiperparatiroidizm ile birlikte görülen medüller tiroid karsinomu
D) Feokromasitoma ve ganglionörünom ile birlikte görülen medüller tiroid karsinomu
E) Hirchspung Hastalığı,Feokromasitoma ve hiperparatiroidizm ile birlikte görülen medüller tiroid karsinomu
Cevap B
Medüller tiroid karsinomunda prognoz sıralaması iyiden kötüye şu şekildedir:
Familyal nonMEN>>>MEN2A>>>Sporadik Medüller Tiroid Karsinomu>>>MEN 2B
98 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
78. Aşağıdakilerden hangisi papiller tiroid karsinomunda prognoz için en önemli kriterdir?
A) İntratiroidal primer papiller karsinomu lenf nodu metastazının bulunması
B) AGES skorunun <5 olması
C) Multisentrik tiroid papiller karsinomu
D) Tiroid kapsülünü aşan primer papiller tiroid karsinomu
E) Histopatolojik olarak papiller karsinomun foliküler varyantının olası
Cevap D
Pailler Tiroid Karsinomu için en önemli prognostik faktör karsinomun kapsülü invaze edip kapsül dışına yayılmasıdır.
79. Respiratuvar alkalozda gelişen mekanizmalar için hangisi yanlıştır?
A) Potasyum hücre içine girerken Hidrojen hücre dışına çıkar
B) Karbondioksik atılımın artması ile gerçekleşen bir bozukluktur
C) Kompansasyon amacıyla böbrek tübüllerinden bikarbonat atılımı artar
D) Kompansasyon amacıyla böbrek tübüllerinden hidrojen emilimi artar
E) İnflamatuvar olayların başlangıç aşamasında en sık görülen asit–baz metabolizması bozukluğudur
Cevap C
Respiratuvar alkalozda böbrek tübüllerinden bikarbonat kaybı olmaz. Kompansasyon Potasyum hücre içine girerken Hidrojen hücre dışına çıkışı ve Kompansasyon amacıyla böbrek tübüllerinden hidrojen emilimi artışı ile sağlanır. Tüm inflamatuvar olaylarda takipne nedeniyle respiratuvar alkaloz en sık görülen asit baz metabolizması bozukluğudur.
80. Basit intestinal obstrüksiyonda en sık ölüm nedeni hangisidir?
A) Kanama
B) Perforasyon
C) Sıvı–elektrolit kaydı
D) Toksikasyon
E) hiçbiri
Cevap C
Mekanik intestinal obstrüksiyon varlığındatemel fizyolojik bozukluk tıkanıklığın proksimalinde gaz ve sıvı birikimidir.Normal koşullarda tükürük, üst GİS, safra ve pankreas sekresyonları günde toplam 9000 ml civarındadır. Bu miktarın çoğunluğu distal
ince bağırsaktan emilir ve 500ml’si kolona geçer,bunun da 200–300 ml’si dışkı ile kaybedilir.Distansiyon ilerledikçe önce barsak duvarındaki venöz dolaşım bozulur ve duvar ödemi gelişir
81. Keloidlerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Spontan gerileme göstermez
B) Normalden çok daha fazla kollejen lifi içerir.
C) Orjinal yara sınırını aşarlar.
D) Eksizyon ve primer dikilerek tedavi edilmelidir.
E) Deltoid ve parasternal bölgelerde daha sık görülür.
Cevap D
Kelloidin tedavisinde eksizyonun yeri yoktur. Çünkü lezyon cerrahiden sonra yüksek oranda tekrarlama olasılığına sahiptir. Hipertrofik skarlar ise cerrahi olarak tedavi edilebilirler.
82. Aşağıdaki kasık fıtığı tiplerinden hangisinde obstrüksiyon olmadan strongülasyon olabilir?
A) İnkarsere direkt herni
B) İnkarsere indirekt herni
C) İnkarsere femoral herni
D) Richter fıtığı
E) Sliding Herni
Cevap D
Richter fıtığı fıtık kesesi içerisinde barsak duvarının bir kısmının olması ile gelişen fıtık tipidir. Bir diğer deyişle barsak lümeninin tamamı fıtık kesesi içerisine girmemiştir. Bu durumda fıtık kesesi içerisindeki barsak duvarının dolaşımı bozulup strongülasyon gelişebilir. Ancak lümenin tümü fıtık kesesi içerisinde olmadığından obstrüksiyon gerçekleşmez.
83. %30 ikinci derece yanık nedeniyle yatırılan ve sıvı resüsitasyonu yapılan hastada santral venöz basınç 12 cm su,böbrek fonksiyonları normal, plazma Na 125 mEq/lt, plazma osmolaritesi 266 mOsm olarak bulunmuştur.
Hastada tedavi yaklaşımı ne olmalıdır?
A) Daha fazla kristaloid solüsyon verilmelidir.
B) Sıvı kısıtlaması yapılmalıdır.
C) Kollaid çözeltiler ile resüsitasyon yapılmalıdır.
D) Lityum verilmelidir.
E) Hastanın kalori ihtiyacı uygun şekilde karşılanmalıdır.
Cevap B
CVP çlçümü 12cm su olması hastanın övolemik bir durumda olduğunu göstermektedir. Hiponatremi ve hipoosmolarite uygunsuz ADHsendromu ile uyumludur ve su kısıtlaması yapılmalıdır. Kronik vakalarda Lityum kullanılabiir.
99DENEME SINAVI – 38
84. 45 yaşındaki bayan hasta son 5 gündür artan kusma ve kilo kaybı şikayetleri ile hastaneye başvuruyor. Fizik incelemede dehidratasyon bulguları ve epigastriumda klepotaj saptanıyor.Tetkiklerinde Na:145mEq/lt, K:2.4 mEq/lt,Cl:82mEq/lt,pH:7.54,HCO3 43mEq/lt,PCO2:48 mmHg olarak bulunuyor.
Hastada hangi asit baz metabolizma bozukluğu söz konusudur?
A) Kompanse respiratuvar metabolik alkaloz
B) Kompanse respiratuvar asidoz
C) Kompanse metabolik alkaloz
D) Aşırı kompanse metabolik asidoz
E) Kombine metabolik ve respiratuvar alkaloz
Cevap C
Hastada klepotaj ve kusma olması pilor obstrüksiyonu oldugunu göstermektedir. Laboratuvar bulguları hipokalemik,hipokloremik metabolik alkalozu işaret etmektedir.Karbondioksitin yüksek olması respiratuvar kompansasyonu göstermektedir.
85. Primer hepatoselüler karsinoma en sık neden olan hastalık hangidir?
A) Alkolik siroz
B) Post nekrotik siroz
C) Hemakromatozis
D) Hepatik adenom
E) Wilson hastalığı
Cevap B
En sık neden hepatite bağlı post nekrotik sirozdur.
86. Kolanjit ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) En sık neden olan mikroorganizma E.Colidir
B) Kolanjit gelişiminde temel faktör safra yolu tıkanıklığıdır
C) Ateş, ağrı, sarılık tipik bulgularını oluşturur
D) Akut kolesistitin en sık komplikasyonudur
E) En uygun tedavi yöntemi drenajdır
Cevap D
Kolanjit etiyolojisinde en sık suclanan mekanızma safra yollarında tıkanıklıktır. Bu tıkanıklık en sık koledokolitiyazise sekonder gelişir. Malign tıkanıklıklar, safra yollarına açılan kist hidatik, geçirilmiş operasyonlara bağlı darlıklar ve koledok kistleri de kolanjite neden olabilir. Kolanjit tedavisinde en önemli faktör sıvı replasmanı ve safra drenajının yeniden sağlanmasıdır.Drenaj için ilk tercih edilecek yöntem ERCP’dir. Akut kolesistitin en sık komplikasyonu ampiyemli kolesistittir yani abse gelişmesidir.
87. Travma nedeniyle batın içi abse gelişen hastada abse drenajı yapılıyor. Postoperatif 2.gün 39 derece ateş ve takipne gelişiyor. KB:70/40 mmhg, nabız: 125/dk,ekstremiteler sıcak ve kuru.
Bu hastada hemodinamik izlemde hangisi saptanmaz?
A) Kalp debisinde artış
B) Periferik dirençte azalma
C) Serum laktat düzeyinde artış
D) Arteriyovenözvenöz oksijen farklı artış
E) Ejeksiyon fraksiyonunda azalma
Cevap D
Septik şokun hiperdinamik evresinde ilk hemodinamik değişiklik vazodilatasyon nedeniyle periferik vasküler direncin azalmasıdır. Ejeksiyon fraksiyonu düşer fakat kalp debisi yükselir. Dolaşım bozukluğu nedeniyle serum laktat düzeyi artabilir. Arterovenöz santların açılması ve periferik dokularda oksijen kullanımının azalması nedeniyle A–V oksijen farkı azalacak, mikst venöz oksijen satürasyonu artacaktır.
88. Aşağıdaki malignitelerden hangisinin karaciğer metastazı yapmadan izole akciğer metastazı yapma olasılığı yüksektir?
A) Çekum Tm
B) Sol kolon Tm
C) Rektum Tm
D) İnce barsak Tm
E) Pankreas tm
Cevap C
Tüm kolon ve üst rektum malignitelerinde en sık portal ven yoluyla karaciğere uzak metastaz olmaktadır. Rektumun distal 1/3lük kısmında ise venöz akım internal pudental ven ve internal ileak ven yoluyla kaval sisteme doğrudur. Rektuma yerleşem kanserler portal sistemle yayılmadan önce kaval sisteme geçerek akciğere uzak metastaz yapabilirler.
89. Yirmi beş yaşındaki kadın hasta araç içi trafik kazası nedeni ile acil serviste gözlem altına alınıyor. PA AC grafisinde Sol 9. Ve 10. Kot kırığı olan hastanın vital bulguları ve hemoglobin takipleri stabil seyrediyor ve hasta 24 saat sonra taburcu ediliyor. 3 hafta sonra acil servise ani gelişen senkop nedeni ile getirilen hastanın KB:60/40 mmhg N:128/dk.
En olası tanı nedir?
A) tansiyon pnömotoraks
B) gözden kaçırılmış karaciğer laserasyonu
C) travmatik aort rüptürü
D) geçikmiş dalak rüptürü
E) abdominal aorta yaralanması
Cevap D
100 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Geçikmiş rüptür (Baudet’in latent periyodu) künt dalak travmalarından sonra görülebilen bir tablodur. En sık 3–4. Haftalarda meydana gelir. İlk başvuruda gözden kaçan bir subkapsüler hematomun osmotik etki ile şişerek rüptüre olması nedeniyle oluşur.
90. Kolorektal karsinomlu bir hastada serum CEA düzeyleri aşağıdakilerden hangisini belirlemede yararlı değildir?
A) Prognoz
B) Tedaviye Cevap
C) Nükslerin saptanması
D) İkinci bakı için operasyon
E) Erken tanı
Cevap E
CEA Embriyonik ve fotal dokularde bulanan ancak norma erişkinlerin kolonik mukozalarında bulunmayan glikoproteindir.Barsak duvarını invaze etmeyen erken evre kolon tümorlerınde CEA düzeyleri normaldir. Bu yüzden CEA erken tanıda ve tarama testi olarak kullanılamaz.
91. Hangisi splenektomiden sonra gözlenen değişikliklerden değildir?
A) Properdin düzeyinde azalma
B) Tuftsin düzeyinde azalma
C) IgM düzeyinde azalma
D) Granülositopeni
E) Opsonizasyonda bozulma
Cevap D
Splenektomi sonrası kandan dalağın filtre ettiği bazı maddelerde artma gözlenirken dalaktan sentezlenen maddelerde ise azalma gözlenir. Kanın sekilli elemanlarında genel artış beklenen bulgudur. Bu artıştan en az etkilenen hücre eritrositlerdir.
92. Altmış yaş bayan hasta son 3 ayda hızlı büyüyen meme kitlesi nedeniyle başvuruyor. Fizik muayenede sağ meme saat 9 hizasında 6 cm çaplı düzgün sınırlı kitle mevcuttur.
Aksiller lenfadenopatinin tespit edilmediği hastada en olası tanı hangisidir?
A) Fibroadenom
B) Filloides tümor
C) Yag nekrozu
D) Meme absesi
E) Meme kanseri
Cevap B
Memede çok hızlı büyüyen kitle akla filloides tümoru getirmelidir.Kesin tanı biyopsi ile konulur.Kitlenin eksizyonu meme bütünlüğün bozulmasına ve asimetriye yol açıyorsa eksizyonel biyopsi yerine insizyonel biyopsi tercih edilmelidir.
93. Prognozu en iyi olan ve en kötü olan meme tümoru aşağıdaki sıklardan hangisinde doğru olarak sıralanmıştır?
A) İnfiltratif duktal karsinom–lobüler karsinom
B) Lobüler karsınom–inflamatuvar karsinom
C) Medüller karsinom–inflamatuvar karsinom
D) Papiller karsinom–tübüler karsinom
E) İnflamatuvar karsinom–tübüler karsinom
Cevap C
En iyi prognozlu meme tümoru tübüler daha sonra da papiller meme karsinomudur. En kötü prognozlu meme karsinomu İnflamatuvar meme karsinomu daha invaziv duktal karsinomdur.
94. Kırk dokuz yaşında bayan hasta sağ memesinde kızarıklık şikayetiyle başvuruyor. Fizik muayenede her iki memede ele gelen kitle tespit edilmiyor, ancak sağ meme derisi normalden daha kalın ve sert olarak tespit ediliyor. Yapılan tam kat cilt–ciltaltı biyopsi sonucu inflamatuvar meme ca olarak değerlendiriliyor. Ayrıca hastanın sol aksillasında 2 adet LAP palpe ediliyor. Taramalarda uzak metastaz tespit edilmiyor.
Bu hastanın tedavisinde öncelikli olarak yapılması gereken hangisidir?
A) Radikal mastektomi
B) Modifiye radikal mastektomi
C) Neoadjuvan kemoterapi
D) Meme koruyucu cerrahi
E) Meme koruyucu cerrahi ve aksiller diseksiyon
Cevap C
Yukarıda tanımlanan hasta evre 3 B meme kanserine sahiptir.Yani lokal ileri evre meme CA dır. Su halıyle hemen cerrahi uygulanamaz. Kemoterapi uygulanır. Alınan yanıta bağlı olarak cerrahi uygulanır ve kemoterapi tamamlanır.
101DENEME SINAVI – 38
95. Şok için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Permeabilite artışı ve proteinden zengin sıvının alveollere doluşu hızlanır
B) Karaciğerden albumin sentezi azalır.
C) Karaciğer akut faz protein sentezi artar.
D) Mide kan akımı ve HCl sekresyonu artar.
E) Böbrek kan akımı düştüğü zaman kortikal kan akımı düşer, medüller kan akımı artar.
Cevap D
Şokta mezenterik yatakta artan ADH, AT2 ve Katekolaminlerin etkisi ile vazokonstrüksiyon gelişir. Dolayısıyla mide kan akımı ve asit sekresyonu azalır.
96. Travmalı bir hastanın tedavisi için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Kolloid solusyonlar kristaloidlere göre intravasküler alanda daha uzun süre kalırlar.
B) Mannitolün osmotık dıurez yanında hem serbest oksijen radikal temizleyicisi hem de mikrosirkülasyon arttırıcı etkisi vardır.
C) Travmalı hastalar Trendelenburg pozisyonuna alınmalıdır.
D) Hipovolemik sokta gelişen asidozun tedavisi sıvı resüsitasyonu ile yapılır.
E) Kronik karaciğer yetmezliği olan hastalarda sıvı replasmanı amacıyla ringerlaktat kullanılmamalıdır.
Cevap C
Trendelenburg pozisyonunda baş sağ atrium seviyesinin daha altına indirildiği için baroreseptör cevabı bozulur.bu sebeple baş gövde ile aynı seviyede kalmalı bacaklar yukarı kaldırılmalıdır.
97. Servikal vertebralarına akut hiperekstansiyon travması geçiren bir hastada üst ekstremitedeki kuvvet kaybının alt ekstremiteye oranla daha fazla olması durumunda aşağıdakilerden hangisi düşünülmelidir?
A) Santral kord sendromu
B) Ön kord sendromu
C) Arka kord sendromu
D) Brown–Sequard sendromu
E) Komplet transvers miyelopati
Cevap A
SPİNAL KORD LEZYONLARI
Brown Sequard Sendromu (spinal kord yarı kesisi):
Arka kolon kesisine bağlı, ipsilateral diskriminatif dokunma, eklem pozisyon ve vibrasyon duyularında kayıp.
Kortikospinal yolun kesisine bağlı, ipsilateral spastik paralizi
Lateral spinotalamik yol kesisine bağlı, kontralateralde ağrı ve ısı duyuları kaybolur.
Lezyon seviyesinde ipsilateral hipoestetik bant saptanır.
Anterior Kord Sendromu: Anterior spinal arter kaynaklı transvers lezyondur. Total trasvers lezyondan farklı olarak, kordun 1/3 arka kısmı ve dolayısıyla arka kordonlar korunmuş olacağı icin derin duyunun kaybolmadığı gorulur.
Posterior Kord Sendromu: İzole olarak arka kordon tutulumudur.
Ekilenen ekstremitede proprioseptif kayba bağlı denge bozukluğunu da beraberinde getirir (orn; MS, B12 eksikliği, Stiliz, DM)
Santral kord sendromu
Sıklıkla daha önce hastada bulunan kemik hipertrofisi ve kanal stenozu ile hiperekstansiyon injurisini takip eder.
Alt ektremitelerde motor zayıflama ile üst ekstremitelerde fonksiyon kaybı görülür…
98. Yenidoğanın oftalmoskopik muayenesinde pupillada beyaz refle (lökokori) alınması durumunda en olası hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Retinit
B) Papillödem
C) Konjenital katarakt
D) Konjonktivit
E) Episklerit
Cevap C
KATARAKT
Lensin saydamlığını kaybedip kesifleşmesine katarakt adı verilir.
Konjenital katarakt
Çocukluk dönemi körluğun en sık nedenidir. Pupil beyaz görülür buna lökokori denir. Çocuklarda lökokorinin en sık sebebi konjenital kataraktlardır. Tedavi edilmezse ambliyopi gelişir.
Diğer şıklardaki hastalıklar lökokori yapmaz..
99. Benign paroksismal pozisyonel vertigo ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Sadece belirli baş pozisyonlarında vertigo olur.
B) Tanıda Dix–Hallpike manevrası yardımcıdır.
C) Vertikal nistagmus tipiktir.
D) Nistagmusun latent periodu mevcuttur.
E) Tedavisinde Epley manevrası uygulanır.
Cevap C
102 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Labirent (vestibular, iç kulak) kökenli vertigolar;
Ortak ozellik olarak;
• Ani başlangıclı, şiddetli, kısa sureli ve tekrarlayıcıdır.
• Vertigoya genelde bulantı–kusma eşlik eder.
• Tedavilerinde; dimenhidrinate, cinnarizin, prokloperazin ve meklizin gibi
antihistaminic ilaclar kullanılır.
1. Benign pozisyonel paroksismal vertigo
2. Vestibuler norit
3. Meniere (endolenfatik hidrops)
4. Vestibuler ototoksisite
5. Otoskleroz
6. Cogan sendromu
BENİNG POZİSYONEL PAROKSİSMAL VERTİGO (BPPV)
Bircok vakada etyolojisi bilinmez. Patofizyolojisinde:
Kanalolitiazis: Utrikulden kopan otokonyalar semisurkuler kanal içinde toplanır.
Baş hareketleri ile ortaya cıkan 10–20 sn’de sonlanan baş donmeleri vardır. En sık
posterior semisirkuler kanal BPPV görülür. Tanı Dix–Hallpike manevrası (modifiye barany testi) ile konulur.
Dix–hallpike manevrasında;
Vertigo
Latent periyodu (2–3sn) olan nistagmus
Horizontal rotatuar nistagmus..
1 dakikadan az suren (yorulan) nistagmus
Test tekrarladıkca nistagmus azalır.
Tedavide epley manevrası uygulanır.
Vertikal nistagmus görülmez…
100. Bilateral fasial paralizi gelişen hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bell’s paralizi
B) Tolaso–hunt sendromu
C) Gullian–barre sendromu
D) Merkelson rosental sendromu
E) Herpes simplex virus
Cevap C
FASİYAL SİNİR VE FASİAL PARALİZİ
Fasiyal sinir; motor, duyusal, parasempatik liflerden oluşur. N. facialis; temporal kemik icinde follopian kanalı denilen canalis nervi facialis icinde seyreder. Bu kanal icinde proksimalden distale doğru N. petrosuz major, N. stapedius, R. communican
plexus timpani, N. chorda timpani dallarını verir. Facial sinir foramen stylomastoideum’dan kafa tabanına cıkar.
1. N. petrozus major (superticial petrozal sinir): Diğerlerinden farklı olarak fasial sinirin temporal kemik icindeki ganglionu olan gang. geniculi’den ayrılır. Sırasıyla ganglion pteryfopalatinum ve n. maxillaris icinden giderek glandula lacrimalis’e ulaşır.
2. N. stapedius: M. stapediusu innerve eder. Stapez kası işlev gormediğinde hiperakuzi oluşur.
3. R. comm. plexus timpani
4. N. chorda timpani: Sublingual ve submandıbuler bezlerin parasempatik lifleri ve dilin 2/3 on taraf tad duyusunu taşır.
Facial sinir temporal kemiği terk ettikten sonra parotis icinde mimik kaslara giden beş ayrı dala ayrılır.
1. Temporal dal
2. Zigomatik dal
3. Bukkal dal
4. Mandibular dal
5. Servikal dal
Fasiyal paralizili hastada ilk yapılması gereken santral ve periferik paraliziyi ayırmaktır.
Hasta alnını kırıştırabiliyor ve kaşını kaldırabiliyor ise santral paralizi, tum yuz yarımı etkilenmişse periferik fasiyal paralizidir.
Periferik fasiyal paralizilerin % 50 den fazlası idiopatiktir (bell’s paralazi).
Diğer etkenler arasında enfeksiyonlar ozellikle HSV ve VZV öne cıkar. Tümör rekurren fasiyal paralizide akla gelmelidir.
Merkelson rosenthal sendromu: ust dudakta belirgin olmak üzere yüzde ödem, fissurlu dil, migren benzeri baş ağrıları, herediter ozellik, aynı tarafta tekrarlayan fasiyal paralizi birlikteğinin olduğu bir sendromdur.
Bilateral fasiyal paralizide ilk akla gelecek tanı guillan–barre sendromudur. (toplumda bilateral fasial paralizinin en sık sebebi guillian–barre sendromudur)
Tedavide etyoloji biliniyorsa nedene yoneliktir. İdiopatik paralizide ilk tercih steroid tedavisidir. Asiklovir tedavisi eklenebilir.
Fasial paraliziye neden olan diğer önemli bir neden ise temporal kemik kırklarıdır.
103DENEME SINAVI – 38
101. Akut hematojen osteomyelitte 2. günde görülen bulgu hangisidir?
A) Yumuşak doku şişliği
B) Periost kalınlaşması
C) Eklem aralığında daralma
D) Sintigrafide üç fazda artmış aktivite
E) Cortexte destrüksiyon
Cevap D
Osteomyelit ile ilgili daha önce TUS sınavında sorulan soruda radyolojik olarak ilk bulguyu sormuşlardı ve Cevap yumuşak doku şişliği idi. Yumuşak doku şişliği 3–5. Günlerde ortaya çıkmaktadır. Daha erken dönemde tanı koymak için sintigrafi kullanılmaktadır.
Akut Osteomyelit:
Hastanın direnci düşer, Etkenin virulansı yüksek ise oluşur.
Klinik olarak sepsis, yükselen ateş, lokalize ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı vardır.
Tanı: 3–5 günde radyolojik bulgu vermez, Radyolojik olarak ilk bulgu yumuşak doku şişliğidir (TUS).
Daha erken dönemde (1–3 gün) tanı SİNTİGRAFİ ile konur.
Tedavi: Yatak istirahati, immobilizasyon. I. V. AB., Cerrahi drenaj.
102. Monteggia kırıklarında en sık hangi sinir lezyonu olur?
A) Radial
B) Median
C) Ulnar
D) Posterior interosseöz
E) Muskulokutaneöz
Cevap D
Monteggıa kırığı TUS’ta ister anatomi ister ortopedi yönü ile bakacak olursak, şuana kadar gelen sorular hep kırığın hangi tip olduğu idi. Bizde oluşan kırık sonrası oluşabilecek olası sinir lezyonunu sorduk.
MONTEGGIA KIRIKLI CIKIĞI
• Ulna kırığı + radius başı cıkığıdır (TUS).
• Çocuklarda kapalı redüksiyon tercih edilir. Ancak, yetişkinlerde açık redüksiyon ve internal fiksasyon yapılır.
• En sık post. interosseoz sinir lezyonu olur.
103. Aşağpdakilerden hangisi ektopik böbrek en sık yerleştiği bölgedir?
A) Retroperitoneal
B) Umbilikal
C) Subaortik
D) Vazo abdominal
E) Pelvik
Cevap E
Daha öncede sorulmuş bir TUS sorusu. Normal böbrek retroperitoneal yerleşimli iken ektopik böbrek en sık pelvik bölgede yerleşir.
104. Böbrekte görülen enfeksiyonlar hakkında aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Renal abse asendan yolla gelen mikroorganizmalarla olur.
B) Akut pyelonefritte parenteral tedavi şarttır.
C) Nongonokokal üretritte en sık etken E. colidir.
D) Akut sistitin en sık etkeni E. colidir.
E) Kronik pyelonefritte böbrek skarlara bağlı olarak
küçülmüştür. Cevap A
Üriner sistem enfeksiyonlarında en sık etmen E.coli olup genellikle asendan yolla ilgili bölgeye yerleşir ve klinik oluşturur.
Ancak renal abselerde en sık etmen Staf. Aures olup genellikle hematojen yol ile yerleşmektedir.
Diğer şıklardaki bilgiler doğrudur.
105. Hirschrung hastalığı hakkında aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Chagas hastalığı aganglionozise neden olabilir.
B) Hirschsprung olan bebeklerin çoğu prematüre ve düşük doğum ağırlıklıdır.
C) Hirschsprung hastalığı bir nöral krest gelişim anomalisidir.
D) Aganglionozis en sık rektosigmoid bölgede görülür.
E) En ciddi komplikasyonu nekrotizan enterokolittir. Cevap B
Hirschsprung Hastalığı (Konjenital Aganglionik Megacolon)
• Hirschprung hastalığında, barsak bir segmentinde ganglion hücresi yoktur.
• Nörol krest gelişim anomalisidir.
• En çok tutulan segment rektosigmoid bölgedir.
• Erkek çocuklarda ve down sendromlu çocuklarda sıktır.
• Bu çocuklar normal zamanda doğmuştur ve normal
104 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
kilodadırlar.
• Tutulan segmentin proksimalinde megekolon görülür.
• En önemli bulgulardan biri normalde 48 saat içinde atılması gereken mekonyumun
• günlerce atılamamasıdır.
• Mekonyumun aganglionik segment proksimalinde toplanması sonucu barsak tıkanıklığı belirtileri ortaya çıkar.
• Rektal tuşede dar, boş bir rektum ve parmak çekildikten sonra gazla karışık bir şekilde
• mekonyum ve dışkının patlar şekilde dışarı çıkması oldukça spesifiktir.
• En kesin tanısı biopsidir.
• En ciddi komplikasyonu nekrozitan enterokolittir.
• Tedavisi cerrahidir.
106. Aşağıdaki lokal anesteziklerden hangisi methemoglobinemiye neden olur?
A) Prilokain
B) Bupivakain
C) Prokain
D) Lidokain
E) Etidokain Cevap A
Prilokain: Vücutta oluşan toluidin metaboliti Methemoglabinemi oluşturur (TUS).
Obstetride, KOAH da ve siyanotik kalp hastalarında kullanılmaz.
Bupivakain: Özellikle epidural anestezide (etidokain ile birlikte vazokonstrüktan maddeye ihtiyaç duymadıkları için) tercih edilirler (TUS). Topikal anestezide kullanılmazlar (TUS). Sistemik kullanılanlar içerisinde en güçlüsüdür ve en uzun etkilisidir (TUS). Duyusal sinir lifl erine seçiciliği çok yüksektir. Motor sinir iletimini en az bozar.
Prokain: Etki gücü zayıf bir lokal anestezik maddedir (Kokain gibi). En kısa süreli lokal anestezik maddedir (TUS).
En sık alerjik reaksiyonlara yol açan lokal anestezik maddedir (TUS). Sadece infiltrasyon anestezisinde kullanılır.
Lidokain: Her tip lokal anestezide kullanılabilir (TUS). İv. olarak (adrenalinsiz) antiaritmik olarak kullanılabilir (TUS). Karaciğerde yıkılır, oluşan metabolitler SSS üzerine toksik etki gösterirler (en erken bulgu Nistagmustur) (TUS).
Etidokain: Lokal anestezikler içerisinde en lipofilik olanıdır (TUS). İyi bir motor blok sağlar, çok belirgin kas gevşemesi yapar. Topikal anestezide de kullanılır.
107. Divertikülit nedeniyle acil ameliyata alınan bir hastada pelviste pürülan peritonit saptanıyor. Hinchey sınıflamasına göre bu hastanın evresi aşağıdakilerden hangisidir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Cevap C
HINCHEY SINIFLAMASI
Hinchey 1: Perikolik veya mesenterik apse
Hinchey 2: Uzak apseler ; pelvik veya retroperitoneal apseler
Hinchey 3: Yaygın pürülan peritonit ( barsak lumeni ile ilişkili olmayan peritonit)
Hinchey 4 : Yaygın fekal peritonit ( barsak lumeni ile ilişkili peritonit)
Divertikülitlerin BT bulgularına göre evrelenmesi
Evre 0: Duvar kalınlaşması ve seroza içinde lokalize divertiküler inflamasyon
Evre 1: Mesenter içinde 3 cm den küçük apse veya flegmon
Evre 2: Pelvik organlarca sınırlandırılmış apse
Evre 3: Apse pelvis dışına uzanıyor
Evre 4: Divertikülle ilişkili geniş perforasyon
108. Radyolojik olarak kemik içinde kemik görünümü, yaygın dansite artışı, metafiz bozukluğu, foramenlerde daralma, kemik medullasının kaybolması gibi özellikler hangi hastalığın özellikleridir?
A) Piknodisostozis
B) Osteopetrozis
C) Vit D intoksikasyonu
D) Osteogenezis imperfekta
E) Hipoparatiroidizm
Cevap B
OSTEOPETROZIS (MERMER KEMIK HASTALIĞI)
• Hastalık kalsifiye kartilajın persistansına ve kemik rezorpsiyonundaki yavaşlamaya bağlıdır.
• İki tipi var
• Otozomal dominant – Adelosanda görülür
• Otozomal resesif – Doğumdan hemen sonra semptom verir.
• İlerleyici anemi, kanama diatezi ve enfeksiyon vardır.
Radyoloji:
105DENEME SINAVI – 38
109. Aşağıdaki müllerian anomalilerden hangisinin spontan abort yapma olasılığı en fazlıdır?
A) Uterus bikornus
B) Uterus didelfis
C) Uterus septus
D) Uterus unikolis
E) Uterus arkuatus
Cevap C
• Unikornual, bikornual uterus, uterus didelfis veya uterus septus gibi konjenital defektlerde düşük riski %25–50’dir.
• Uterusun konjenital anomalileri içinde en sık uterin septum izlenir. Ayrıca uterin septum, tekrarlayan gebelik kaybı olgularında en sık rastlanan uterin anomalidir.
• İntrauterin DES’e maruz kalan kız çocuklarında uterus (T şeklinde uterus kavitesi), vajen ve servikse ait anomaliler oldukça sıktır ve bunlarda abort riski yüksektir.
• Endometrial polip veya submuköz myom gibi sonradan gelişen patolojiler de spontan abortus nedeni olabilir.
• Asherman sendromu, servikal yetmezlik, kavitede RIA gibi uygun olmayan intrauterin ortam varlığında spontan abortus riski artar. Asherman sendromu olgularında uterin yapışıklıklar histeroskopik olarak açılır ve takiben rekürrensin engellenmesi için kavite içine RIA yerleştirilir ve yüksek doz siklik östrojen + progesteron (2–3 ay) verilir.
110. Aşağıdaki tanısal testlerden hangisi hem uterin kavite, hem de tubal lümenin değerlendirilmesi amacıyla kullanılabilir?
A) Laparoskopi
B) Histeroskopi
C) Ultrason
D) Sonohisterografi
E) Histerosalpingografi (HSG)
Cevap E
• Histerosalpingografi (HSG)
• Kontrast madde serviks yolu ile uterus kavitesi ve tuba uterinalara verilir. Amaç, tubal açıklığın ve kavite içinde yer alan lezyonların değerlendirilmesidir.
• Dezavantajları pelvik infeksiyon, pelvik adezyonların saptanamaması, tubal oklüzyon açısından yanlış pozitif sonuçtur.
• Akut pelvik infeksiyon varlığında ve gebelikte histerosalpingografi (HSG) çekilmesi kontrendikedir.
• HSG, infertilite araştırmasında temel tanısal testler arasındadır.
111. Normal gebelikle kıyaslandığında ektopik gebelikte aşağıdakilerden hangisinin düzeyi artar?
A) C–reaktif protein
B) Alfa fetoprotein
C) Renin
D) Progesteron
E) Estrojen
Cevap B
• Ektopik gebelikte estradiol ve progesteron seviyeleri normal gebelikten daha azdır.
• Maternal serum kreatin kinaz seviyeleri tubal gebeliği olanlarda , missed abortus ve ya normal intrauterin gebeliği olan hastalara göre anlamlı derecede yüksektir.
• Relaxin sadece gebelik korpus luteumu tarafından üretilen bir protein hormondur. Relaxin seviyeleri ektopik gebelik ve spontan abortuslarda normal intrauterin gebeliklere oranla anlamlı olarak düşüktür.
• Prorenin ve aktif renin seviyeleri viable intrauterin gebeliklerde ektopik gebelikler ve spontan abortuslara göre anlamlı olarak yüksektir.
• Ektopik gebeliklerde CA–125 seviyeleri normal gebelikten daha yüksektir.
• Maternal serum fetoprotein (AFP) seviyeleri ektopik gebeliklerde yükselmiştir.
112. Aşağıdaki ultrasonografik bulgulardan hangisi Down sendromu ile en yakından ilişkilidir?
A) Kardiyak ventrikülde genişleme
B) Fetal tonusta artış
C) Ense kalınlık artışı
D) Koroid pleksus kisti
E) Hiperekojen bağırsak
Cevap C
Ultrasonografik bulgulardan Down sendromu olasılığı ile en yakın ilişkili olanı ense kalınlık artışıdır. Bunun dışında Down sendromu sonomarkerı olarak :
• Kısa femur,
• Ekojenik barsak,
• Pyelektazi,
• Klinodaktili, sandal gap,
• Artmış iliak kanat açısı gibi bulgular tanımlanmıştır.
106 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
113. Gestasyonel diyabet için tarama hangi gebelik haftaları arasındadır?
A) 8–12. hafta arası
B) 12–18. hafta arası
C) 20–22. hafta arası
D) 24–28. hafta arası
E) 30–34. hafta arası
Cevap D
• Risk faktörü olan gebelere (ciddi obezite, GDM öyküsü, glukozüri, aile öyküsü) mümkün olan en erken dönemde glukoz tolerans testi (GTT) uygulanmalıdır. Testin normal olduğu olgularda GTT 24–28. haftalar arasında tekrarlanmalıdır.
• Test iki aşamalıdır. Önce 1 saatlik 50 g GCT uygulanır. 140 mg/dL sınır değer olarak alındığında GDM olgularının %80’i saptanabilmektedir.
• Eğer test sonucu >190 mg/dL ise, ertesi gün AKŞ bakılır. AKŞ ≥95 mg/dL ise GDM tanısı konur.
• 141–190 mg/dL arasında ki değerler için 100 g OGTT (3 saatlik) uygulanır. Bu test sonucu:
•• AKŞ: 95 mg/dL
•• 1. saat: 180 mg/dL
•• 2. saat: 155 mg/dL
•• 3. saat: 140 mg/dL sınır değerleri alınır. GDM tanısı GTT’de iki veya fazla değerin yüksek olması ile konmaktadır.
114. Aşağıdaki konjenital anomalilerden hangisine oligohidroamniosun eşlik etmesi daha düşük olasılıklıdır?
A) Özofageal atrezi
B) Amniyotik bant sendromu
C) Fallot tetralojisi
D) Mikrosefali
E) Trizomi 18
Cevap A
Oligohidramnios
• Amnion sıvısı 500 mL altında ise oligohidramnios olarak tanımlanır.
Risk faktörleri:
ü•Erken membran rüptürü (en sık)
ü•Genitoüriner sistem obstrüksiyonu (şiddetli oligohidramnios sıklıkla renal agenezi veya aşağı üriner yolların obstrüksiyonu ile birliktedir. Yüz anomalileri, ekstremite pozisyon defektleri, pulmoner hipoplazi, IUGR ve bilateral renal agenezi birlikte bulunursa Potter
sendromu denir)
ü•IUGR
ü•Günaşımı
ü•Konjenital anomaliler
ü•Fetal ölüm
ü•ikiz–ikiz transfüzyon sendromu
ü•Plasental yetmezlik, dekolman plasenta
ü•Preeklampsi
ü•Diabetes mellitus (damarlar üzerine etkisi nedeniyle)
ü•ilaçlar (prostaglandin sentez inhibitörleri, ACEI)
ü•idiopatik (nadir)
Oligohidroamniosa eşlik eden konjenital anomaliler:
ü•Amniyotik bant sendromu
ü•Kardiyak anomaliler: Fallot tetralojisi, septal defektler
ü•Merkezi sinir sistemi anomalileri: holoprozensefali, meningosel, ensefalosel,mikrosefali
ü•Kromozom anomalileri: trizomi 18, turner sendromu
ü•Kloaka anomalisi
ü•Kistik higroma
ü•Diyafragma hernisi
ü•Genitoüriner anomaliler: renal agenezi, renal displazi, üretra darlığı, mesane ekstrofisi, Meckel–Gruber Sendromu, uteropelvik bileşke darlığı, Prune–Belly Sendromu
ü•Hipotiroidi
ü•İskelet sistemi anomalileri: sirenomeli, sakrum agenezi, radius yokluğu, fasial yarık
ü•TRAP (Twin reverse arterial perfusion) sekansı
ü•İkizden ikize transfüzyon
ü•VACTERL (vertebral, anal, kardiyak, trakeaözefageal, renal, ekstremite)
• Oligohidramnios kord basısına (değişken deselerasyonlar), fetal (club foot, fetusa amnion yapışması) ve pulmoner deformiteye, hipoplaziye yol açar.
• Oligohidramnios tedavisi sınırlıdır. Maternal hidrasyon, amniofüzyon tedavisi yapılır.
107DENEME SINAVI – 38
115. Reprodüktif dönemde midsiklusta ovulasyon, ve endometriumda sekretuar fazdan sorumlu olan hormon aşağıdakilerden hangisidir?
A) FSH
B) LH
C) Estradiol
D) Aktivin
E) İnhibin A
Cevap B
LH
• Teka hücrelerinde androjen sentezini arttırır.
• Granüloza hücrelerinde yeterli LH reseptörü oluşunca lüteinizasyona ve progesteron üretimine yol açar.
• Ovulasyonu tetikler, oosit maturasyonunu sağlayan mekanizmaları aktive eder.
• IGF–1 (insülin Benzeri Büyüme Faktörü–1) granüloza hücre proliferasyonunu, aromataz aktivitesini ve progesteron, oksitosin, inhibin ve proteoglikan sentezini stimüle eder. Gonadotropinler IGF yapımını stimüle eder. İnsan follikülünde en yoğun bulunan IGF–2’dir.
• FSH, IGF–BP (IGF–Bağlayıcı Protein) sentezini inhibe ederek serbest IGF’in maksimal etki yapmalarına olanak sağlar.
EGF (Epidermal Büyüme Faktörü), FSH’yı inhibe edici en önemli intraovaryan büyüme faktördür.
116. Sekonder amenore ile gelen hastada gebelik ekarte edilmiş olup, tetkiklerinde TSH ve PRL normal bulunmuştur. Progesteron ile çekilme kanaması olan hastada aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Testiküler feminizasyon
B) Müllerian agenezi
C) Asherman sendromu
D) Turner sendromu, 45,XO
E) Polikistik over sendromu
Cevap E
Amenore değerlendirme algoritması
1. basamak:
• Gebeliğin ekarte edilmesi ile başlanır.
• TSH, prolaktin bakılır ve progesteron çekilme kanaması için olgu değerlendirilir.
2. basamak:
• Progesteron çekilme kanaması negatif ise östrojen+progesteron çekilme kanaması bakılır.
• Yine kanama yoksa hedef organ defekti düşünülür.
• Östrojen+progesteron çekilme kanaması pozitif ise endojen östrojen eksiliği söz konusudur.
3. basamak:
• Gonadotropin ve folliküler aktivite değerlendirilir. Bu basamakta östrojen eksikliğinin folliküldeki bir problemden mi, yoksa MSS–hipofizer akstan mı kaynaklandığı değerlendirilir.
• Progesteron çekilme testi sonrası hastada kanamanın gerçekleşmesi bizde anovulasyonu düşündürmelidir. Anovulasyonun en sık sebebi ise polikistik over sendromudur.
117. Aşağıdakilerden hangisi gerçek puberte prekoksun en sık karşılaşılan nedenidir?
A) Fonksiyonel over tümörü
B) McCune Albright sendromu
C) Hipofiz tümörü
D) İdiopatik
E) Hipotiroidizm
Cevap D
Gerçek Puberte Prekoks
• Hipotalamus–hipofiz–over aksının erken aktivasyonuna bağlıdır.
• İleri evrede reprodüktif fonksiyonları etkilemez, prematür menopoza neden olmaz.
• Artmış büyüme, IGF1 düzeyleri ile ilişkilidir.
• GnRH sekresyonunun inhibisyonu ile pubertal gelişim durdurulabilir.
• 4 formu tanımlanmıştır:
a. İdiopatik gerçek puberte prekoks
•• En sık gerçek puberte prekoks sebebidir.
•• İdiopatik prekoksiste ailesel geçiş göstermez ve daha çok erken çoçukluk döneminde bulgu verir.
•• Puberte evrelerinin gelişim sırası genellikle değişmiştir.
•• Seksüel prekoksisite olgularında normal reprodüktif yaşam izlenir ve erken menopozla ilişkili değildir.
b. Ailevi konstitusyonel gerçek puberte prekoks
•• Nadir gelişir.
•• Seks kromozomuna bağlı dominant geçişlidir ve sekiz yaş civarında görülür. Konstitusyonel seksüel prekoks bulguları hipotalamo–hipofiz–over aksının erken
108 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
matürasyonu sonucu artan gonadotropin ve seks steroidleri ile ortaya çıkar. Bu olgularda büyüme hızlanır ve IGF–1 pubertal seviyelerdedir.
c. Travma, infeksiyon veya tümör nedenli gerçek puberte prekoks
•• Kafa travması, ensefalit, menejit, hidrosefali, tümörler (hamartoma, glioma, von Recklinghausen hastalığı, epandimoma, kraniofaringioma), septooptik displazi, beyin cerrahisi puberte prekoks nedeni olabilir.
•• Ektopik hCG üretimi: Koryoepiteliyoma, disgerminoma, karaciğerde hepatoblastoma
d. Sistemik hastalığa bağlı gerçek puberte prekoks:
•• Tubero–sklerosis ve von Recklinghausen hastalığı: Her iki patoloji de otozomal dominant geçişlidir.
•• Silver sendromu: Karakteristik yüz görünümü, klinodaktili ve hemihipertrofi vardır.
•• Hipotiroidi: Nadiren sebeptir. Meme gelişimi vardır ancak pubik ve aksiller kıllanma zayıftır. Menstruasyon olur, galaktore gelişebilir. Sella tursika genişlemesi sık izlenir. Lineer gelişme yavaşlamıştır (kemik yaşı kronolojik yaşın gerisindedir).
118. Serviks kanseri alt tiplerinden hangisi peutz– jeghers sendromuna neden olabilir?
A) Büyük hücreli non keratinize
B) Müsinöz tip
C) Adenoma malignum
D) Villoglandüler tip
E) Berrak hücreli
Cevap C
SERVİKS KANSERİ TİPLERİ
• Skuamöz serviks kanseri (%70–75):
– Büyük hücreli nonkeratinize: En sık, en iyi prognoz
– Küçük hücreli: en kötü prognoz
• Adenokanserler (%20–25):
– Prognoz skuamöz serviks kanserlerine göre daha kötüdür.
– Erken metastaz
– Müsinöz kanser (en sık)
– Berrak hücreli kanser clear cell: DES öyküsü, endometriozis, hiperkalsemi, hiperpreksi
– Seröz ve villoglanduler–papiller: daha genç hastalarda ve özellikle OKS kullananlarda sık görülür.
• Adenoma Malignum (%1):
– Peutz–Jeghers sendromuna neden olabilir. (kanser + buccal melanozis + intestinal polipozis)
• Metastatik Kanserler: Servikse en sık metastaz endometriumdan olur.
• Servikste en sık rastlanılan sarkom rabdomyosarkomdur.
119. Reinke kristalleri aşağıdaki over tümörlerinden hangisinde gözlenir?
A) Seröz kistadenokarsinom
B) Brenner tümörü
C) Granüloza hücreli over tümörleri
D) Sertoli– leydig hücreli over tümörleri
E) Disgerminom
Cevap D
• Psammoma cisimleri à seröz over tümörlerinde
• Walthard adacıkları, coffee–bean manzarası à brenner tümörlerinde
• Schiller–Duval cisimcikleri à endodermal sinüs tümörlerinde
• Call– exner cisimleri à granüloza hücreli tümörlerde
• Reinke kristalleri à sertoli– leydig hücreli tümörlerde görülür.
120. Aşağıdakilerden hangisi koriokarsinomun kötü prognozlu olduğunu gösterir?
A) Akciğer metastazı (4 aydan önce)
B) Karaciğer metastazı (4 aydan önce)
C) Vajina metastazı
D) Kan hCG seviyesinin 40.000 altında olması
E) Sedimentasyonda değişiklikler
Cevap B
MALİGN GESTASYONEL TROFOBLASTİK HASTALIK (KORYOKARSİNOM)
• %50’si molar gebelik, %25’i normal gebelik, %25’i abortus veya ektopik gebelik sonrası oluşur.
• Sinsityotrofoblast ve sitotrofoblastlardan oluşan saf epitelyal tümördür.
• Koryonik villüs görülmez.
• En sık görülen semptom vajinal kanamadır.
• Klinik olarak 2 grup altında incelenir:
A. Nonmetastatik hastalık (daha sık)
•• Uterus dışında hastalık bulgusu yoktur.
B. Metastatik hastalık:
•• Metastatik GTH sıklıkla non–molar gebelik sonrası gelişir.
•• Uterus dışında hastalık mevcuttur.
109DENEME SINAVI – 38
•• En sık metastaz akciğerlere olur (%80).
•• Daha sonra vajen (%30), pelvis (%20), beyin (%10), karaciğer (%10) gelir.
•• Karaciğer ve beyin metastazı kötü prognozu işaret eder.
PROGNOSTİK FAKTÖRLER
1. Klinik sınıflama:
A. iyi prognozlu metastatik hastalık
1. Son gebelik oluşalı 4 aydan kısa süre geçmiş olması
2. Tedavi öncesi düşük hCG (hCG <40.000mIU/mL) değerlerinin saptanması
3. Beyin ve karaciğer metastazı bulunmaması
4. Daha önce KT almamış olmak
B.Kötü prognozlu metastatik hastalık
1. Son gebelik oluşalı 4 aydan uzun süre geçmişse, term gebelik sonrası hastalık gelişmişse
2. Tedavi öncesi yüksek hCG (hCG >40.000 mIU/mL)
3. Beyin ve karaciğerde metastaz (+)
4. Daha önce başarısız KT
Recommended