Upload
vanthien
View
223
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
İÇERİK
• BÖLÜM I: GİRİŞ
– evrimin gerçek dünyanın problemleriyle ilişkisi
– Evrim gerçeği
– Doğal seçilimin gözlenebilirliği
– Evrim ağacı oluşturmak
• BÖLÜM II: Evrimsel değişimin mekanizmaları
– Mutasyon, seçilim, göç (gen akışı), genetik sürüklenme
– Popülasyon genetiği
• BÖLÜM III: Adaptasyon
– Eşeysel seçilim, akraba seçilimi, moleküler evrim
• BÖLÜM IV: Yaşamın tarihi
HIV Gerçekleri
• 2017 - tüm dünyada 36.9 milyon [31.1 milyon–43.9 milyon]
insan HIV ile yaşamakta.
• 21.7 milyon [19.1 milyon–22.6 milyon] insan antiretrovirüs
tedavisi görmekte.
• 2017’de 1.8 milyon [1.4 milyon–2.4 milyon] insan ilk defa
HIV ile enfekte oldu.
• 2017’de 940 000 insan AIDS-ile ilişkili hastalıklardan öldü.
• Salgının başlangıcından itibaren toplam 77.3 milyon insan
HIV’e yakalandı.
• Salgının başlangıcından itibaren 35.4 milyon insan AIDS-ile
ilişkili hastalıklardan öldü.
7
• 1996’daki yükselişinden sonra yeni HIV enfeksiyonları
%47 azaldı.
• 1996’da 3.4 milyon yeni enfeksiyon varken, 2017’de 1.8
milyon yeni enfeksiyon görüldü.
• 2010’dan bu yana yetişkinlerde yeni HIV enfeksiyonu
görülme sıklığı %16 azaldı.
• 2010’dan bu yana çocuklarda yeni HIV enfeksiyonu
görülme sıklığı %35 azaldı.
HIV Gerçekleri – iyi haberler ☺
1990-2015 AIDS sebepli ölüm, yeni HIV enfeksiyonu, HIV ile yaşayan insanlar
Yeni HIV enfeksiyonları
Soldaki y-ekseni HIV ile yaşayan insan sayısı
Sağdaki y-ekseni
AIDS’le ilişkili ölümler
Soldaki y-ekseni
HIV salgını:
• HIV, 1980 ve 1990’larda başlayan birbiriyle ilişkili fakat
iki ayrı salgın ile yayılmıştır
1. Sahra altı Afrika ile güney ve güneydoğu Asya’da
heteroseksüel erkek ve kadınlar arasında
2. ABD ve Avrupa’da homoseksüel erkekler ve damar yolu
ile uyuşturucu kullanıcıları arasında.
• Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde hastalığın
yayılım hızı daha yüksektir
Sorular:• Gelecek vadeden azidotimidin (AZT) gibi AIDS ilaçları
neden uzun vadede etkisiz olmuştur?
• HIV insanları neden öldürür?
• Neden bazı insanlar HIV enfeksiyonuna karşı dirençlidir
veya enfekte olsalar da hastalık geliştirmezler?
• HIV nereden gelmiştir?
• Bunlar evrim biyolojisiyle alakalı görünmeyebilir fakat
evrim iki noktanın anlaşılmasına adanmış bir bilimdir:
1. Değişen çevre koşullarında popülasyonlar nasıl değişir?
2. Yeni türler nasıl ortaya çıkar?
1.1.1 HIV nedir?
Ters
transkriptaz
HIV virüsüRNA genomu (2 kopya)
Gp120 (yüzey proteini)
Gp41 (gp120 için tutunma
proteini) İntegraz
Proteaz
• Zorunlu hücre içi paraziti
• Bağışıklık sisteminin makrofaj ve T hücrelerini enfekte
eder
• Çoğalmak için bu hücrelerin enzimlerini ve enrjisini
kullanır ve konak hücre süreç sonunda ölür
HIV’in yaşam döngüsüTers
transkriptaz
İntegraz
Proteaz
RNA genomu (2 kopya)
Gp120 (yüzey proteini)
Gp41 (gp 120 için tutunma
proteini)
HIV hücre dışı formu=
virion
HIV’in gp120 proteini konak
hücrenin CD4 ve onun
yardımcı reseptörüne bağlanır
HIV’in RNA genomu, ters
transkriptaz, integraz ve
proteazı konak hücreye girer
Ters transkriptaz HIV’in RNA
şablonundan HIV DNA’sı
sentezler
İntegraz HIV DNA’sını konak genomu
içine yerleştirir. HIV mRNA’sı konak
RNA polimerazı tarafından HIV DNA’sı
kullanılarak sentezlenir
Konak hücrenin ribozomları HIV
mRNA’sından HIV ön
proteinlerini sentezler. Proteaz
bunları keserek olgun virüs
proteinlerini oluşturur
Yeni viriüsler konak hücrenin
içinde oluşur
Yeni virüsler konak hücre
zarından dışarı çıkarMakrofaj veya T hücresi
(konak hücre)
Koreseptör
CD4
Konak DNA
Konak çekirdeği
https://www.hiv.uw.edu/go/antiretroviral-therapy/general-information/core-concept/all
YAŞAM DÖNGÜSÜ
• HIV konak hücrenin kendi enzim
mekanizmasını kullanır.
– RNA polimeraz, ribozomlar, tRNA’lar
• Bu sebeple viral hastalıkların tedavisi çok
güçtür.
– Virüsün yaşam döngüsünü bozacak herhangi
bir ilaç, hücrenin de yaşamını engeller ve yan
etkileri fazla olur!!!
1.1.2 HIV nasıl AIDS’e yol açar?
• HIV, makrofaj ve yardımcı T hücrelerini enfekte eder (CD4+
hücreleri).
• Bu hücreler öldüğünde bağışıklık sistemi çöker. Kişi bakteri ve
mantar enfeksiyonlarına kolaylıkla yakalanır.
• AIDS denilen evre kişinin farklı enfeksiyonlara yakalanmasıdır
• Ölüm genellikle 2 yıl içinde gerçekleşir
Haftalar Yıllar
Enfeksiyondan itibaren geçen zaman
CD
4 T
-hü
cre
si sa
yıs
ı
(hü
cre
/mm
3 k
an
)V
iral y
ük
1 m
l pla
zm
ad
aki H
IV R
NA
ko
pya
sı)
Akut KronikEvre
AZT ters transkriptazı durdurur• AZT yapısı timidine çok benzer.
• AZT’deki timidinde, normalindeki hidroksil grubu (-OH)
yerine azid grubu (-N3) bulunur.
• Ters transkriptaz yeni sentezlediği zincire daha fazla
nükleotit ekleyemez.
https://www.youtube.com/
watch?v=1so7D5twHSE
HIV ters transkriptazı
İnsan hücresi nükleotitleriHata oranı: Her 5000-7000 nükleotidde 1
yanlış baz yerleştirir
AZT’nin etkinliği
• Bazı yan etkilere rağmen ilk denemelerde AZT işe yaradı.– Ters transkriptaz insanlarda bulunur mu? Ne işe
yarar?
– Neden yan etki?
• Birkaç yıl kullanımdan sonra hastalar tedaviye cevap vermemeye başladı ve CD4 hücre sayıları tekrar düştü.
• Neden?– ters transkriptaz mutasyon geçirip artık AZT’den
etkilenmeyebilir mi?
AZT’ye duyarlı ve dirençli ters transkriptazlar
arasındaki fark
Duyarlı Dirençli
Ters
transkriptaz
Ters
transkriptaz
Hipotezi test etmek için bir deney
tasarlayalım
• HIV’in nükleotit dizilerini değiştirmek için
mutasyona yol açan bir kimyasal veya
radyasyon kullanalım.
• Sonra bu HIV suşlarını (tiplerini) AZT varlığında
büyütelim.
• AZT timidin ve normal timidini ayırabilen tipleri
daha fazla üreyecek
• AZT varlığında çoğalamayan tiplerin sayıları
azalacaktırTers transkriptaz bunu bilerek yapmıyor. Meydana gelen mutasyon AZT’nin bu enzim
tarafından kullanılmasını engelliyor.
Yani AZT ile enzimin yapısı artık uyuşmuyor.
Dirençli hastalardan edinilen gerçek
sonuçlar
• Tedavi boyunca aynı hastadan örnek alındı ve ters transkriptaz gen dizilemesi yapıldı.
• Dirençli örneklerde gen dizisinde daha önce olmayan değişiklikler meydana geldiği görüldü.
• Mutasyonlar ters transkriptazın aktif bölgesindeki amino asitlerin değişmesine sebep olmuştu
• Farklı hastalarda çoğunlukla hep aynı amino asitin değiştiği görüldü!!!
HIV Popülasyonları Evrimleşir
Brendan Larder
Direnç
Aylar Aylar
1. hasta 2. hasta
AZT konsantrasyonu
İki hastada HIV direncinin zaman içinde takibi
Ters transkriptazda mutasyonlar
nasıl meydana gelir?
• Ters transkriptazın RNA’dan DNA sentezlerken hata payı vardır.
• Bu hatalar diğer genlerle birlikte ters transkriptaz geninde de değişime yol açar.
HIV popülasyonları nasıl
evrimleşir?1. Ters transkriptazın DNA sentezlerken yaptığı hatalar
kendi gen dizisinde mutasyonlar oluşturur. Bazı
mutasyonlar AZT direnci sağlar.
1. Bir insan içinde enfeksiyon boyunca binlerce virüs nesli oluşur.
2. Bu da yüzlerce farklı ters transkriptaz üretimi demektir
3. Bunlardan bir veya birkaçı AZT’yi artık timidin olarak
kullanamayabilir ve AZT’ye direnç kazanmış olur.
2. AZT varlığında dirençli mutant suşlar diğerlerine göre
daha iyi ürer.
3. Bu mutasyona sahip olan virüsler genlerini bir sonraki
nesile aktarır. Diğerleri üreyemez.
AZT’ye duyarlı virüs
AZT’ye kısmen dirençli virüs
AZT’ye yüksek dirençli virüs
Ters transkriptaz
hataları değişken bir
popülasyon oluşturur.
Bazı tipler AZT
direncinde fark
gösterir.
Direnç
sonraki
nesillere
aktarılır
AZT tedavisi
süresince çoğu
virüs
çoğalamaz
Sağ kalan tipler AZT
varlığında
çoğalabilenlerdir
zaman
• İŞTE BU DOĞAL SEÇİLİM YOLU İLE
EVRİMDİR!!!
• Bu sürecin bilinçli olmadığı, tamamen
tesadüfi olduğu her zaman akılda
tutulmalıdır.
• AZT tedavisi gören her hastada aynı tip
mutasyonlar görülmüştür.
• Bu mutasyonlara sahip virüs tipleri, AZT
ortamında üreyebildiği ve diğerleri
üreyemediği için sayıları giderek artmıştır
= DOĞAL SEÇİLİM
Direncin nasıl evrimleştiğini anlamak daha
iyi tedaviler geliştirilmesine yardım eder
• Her ilaç için birkaç mutasyon virüsü dirençli hale getirebilir.
• Eğer bir yerine birkaç ilaç bir arada kullanılırsa virüsün direnç kazanması için daha fazla mutasyon gerekir.
• Bu da virüsü yok etmek için zaman kazandırır.
• Bu çoklu ilaç tedavilerine Yüksek Aktiviteli Anti-Retroviral Tedavi (HAART) adı verilir.– Günümüzde bu şekilde sürdürülmektedir
Kullanımda veya geliştirilmekte
olan ilaçlar
• Ters transkriptaz inhibitörleri (engelleyici)
– AZT
– 3TC
• Proteaz inhibitörleri
– Indinavir
• Kaynaşma inhibitörleri
• Integraz inhibitörleri
Dirençli tipler
• AZT varlığında üremede en başarılı olanlar mutasyona uğramış yeni HIV tiplerdir.
• Peki bu dirençli tipler, AZT tedavisi kesildiğinde de aynı yüksek verimlilikte çoğalabilir mi?
• HAYIR. Tedavi durdurulduğunda virüs popülasyonundaki AZT-dirençli virüslerin oranı tedavi öncesindeki seviyelere düşmektedir.
Mutasyonlar ve çevre• Mutasyonlar rastgele oluşur - fakat
• Hayatta kalan ve üreyebilen genetik değişime
sahip tipi seçen ÇEVREdir.
• Yani, belirli bir çevresel koşulda hayatta kalma
ve üremeyi sağlayan karakterler popülasyonda
yayılır
– Ölüme sebep olan karakterler ise kaybolur.
– AZT varlığında doğal seçilim mutant virüsleri, AZT
yokluğunda ise doğal seçilim mutant olmayan virüsleri
destekledi
• Evrim biyologlarının öğrendiği ilk düşünme şekli ilgilenilen
organizmanın yerine kendini koymaktır.
• HIV popülasyonunun konak içerisindeki ani evrimi, o kişinin
bağışıklık sistemi çöküşünü hızlandırır.
– Bu aslında öngürülü bir süreç değildir çünkü konağın ölümü HIV
popülasyonunun da ölümü demektir
– Virüsler hücre dışında yaşayamaz
• O zaman neden konağa daha az zarar vererek kendi
çoğalma süresini uzatmıyor?
– Neden konağı hızlı bir şekilde öldürmek avantajlı?
Bağışıklık sisteminin tepkisi
• Bağışıklık sistemi antikorlar ve T-hücrelerini içeren bir tepki verir.
• Bunlar virüs üzerinde veya konak hücreler üzerinde bulunan moleküllere bağlanır.
• Antikorlar ve T-hücrelerinin belirli bir moleküle karşı aktifleşmesi 1 hafta gibi bir süre gerektirir.
• Bir HIV popülasyonu her gün 100 milyon yeni virüs oluşturabilir
HIV’in mutasyon kabiliyeti
• Araştırmacılar bir hastadan düzenli aralıklarla örnek alıp, virüslerin gp120 gen dizisini kontrol ettiler.
• İlk 7 yıl: ilk tipe göre %8 genetik fark oluştu
• 8. yıldan sonra mutasyon hızı yavaşladı. Neden?
İlk HIV popülasyonundan farklılıklar
Ge
ne
tik d
eğiş
im
Hastaya HIV bulaştığından beri geçen yıl
T-hücre sayısı
• Bağışıklık sistemi çöktüğü anda HIV tiplerinin farklılaşması duruyor.
• HIV’in evrimleşmesine sebep olan seçici güç ortadan kalkmış oluyor.
• Hızlı çoğalabilen tipler buna devam ediyor. Yavaş çoğalanların oranı azalıyor.
T hücre sayıları
T h
ücre
sa
yıla
rıHastaya HIV bulaştığından beri geçen yıl
• Doğal seçilim yoluyla evrim geleceğe
bakmaz. Bu, sadece otomatik olarak
gerçekleşen doğal bir süreçtir.
• Sonuç olarak bir konaktaki HIV
popülasyonu ortaya çıktığı andan itibaren
evrimleşir.
Ölümcüllük ve bulaşma arasında
bir ilişki
• HIV’in konağı öldürmeyen nadir tipleri de
vardır.
– Nef proteinini sentezleyemeyen tip.
• HIV’in konağa girişine yardımcı protein.
– HIV-2
• Viral yük daha düşüktür.
• Daha az zararlı tipler neden nadir görülür?
• Evrimsel bakış açısı.
– Konağın yaşam süresinden sonra da var olabilmek için, başarılı bir virüs tipinin başka bir konağa geçiş yapması gerekir.
– Dolayısı ile virüslerin seçilime uğradığı iki aşama vardır:
• Bir konakta sağ kalabilme.
• Yeni konağa geçiş yapabilme.
– İkinci aşama birinciden daha önemlidir.• Viral yük fazla = bulaşma fazla
• Viral yük aşırı olursa bulaşmadan önce konak ölür
• Az viral yük = bulaşma az = nadir görülür
Ölümcüllük ve bulaşma arasında bir ilişki
1.4 Neden bazı insanlar HIV
enfeksiyonuna karşı dirençlidir?
• HIV’e tekrar tekrar maruz kalan bazı insanlarda enfeksiyon gelişmez?
• Bu bireylerin bazılarında CCR5 (T hücresi üzerindeki HIV’in bağlandığı koreseptör) mutasyona uğramıştır ve HIV bağlanamaz.
– CCR5-D32
1.5 HIV’e karşı aşı üretilebilir mi?
• Bağışıklık sisteminin bir patojeni tanıması
için T-hücrelerinin o patojene ait bir
molekülü yabancı olarak algılaması gerkir:
epitop
• Aşı: öldürülmüş veya tam olmayan
virüslerden moleküller içerir
– Genelde HIV için gp120 proteini molekülleri
kullanılır
– Bu moleküllerin virüsün içerdiği çeşitliliğin
hepsini barındırması gerekir = HIV çeşitliliği
çok fazla
• Nükleotit dizileri kullanılarak filogenetik
ağaçlar oluşturulabilir.
– Filogeni: popülasyonlar veya türler arasındaki
tarihsel ilişki
• İki nükleik asit dizisinin birbirine benzerliği,
dizinin alındığı organizmaların birbirine
yakınlığını gösterir.
HIV kökeni
• İki ana HIV tipi: HIV-2
ve HIV-1, iki farklı
kaynaktan gelmiştir.
• HIV-2 isli mangabey
maymunundan,
• HIV-1 şempanzelerden
gelmiştir.
• Araştırmacılar HIV çeşitliliğini anlamak için
filogenetik ağaçlar oluşturmuştur.
• HIV-1’in şempanzelerde görülen bir SIV
(simian immunodeficiency virüs) türünden
insanlara geçtiği ve evrimleşerek HIV-1
formunu aldığı görülmüştür.
– Bu geçiş tarih boyunca bir defadan fazla
olmuş ve farklı HIV-1 çeşitleri oluşmasını
sağlamıştır.
– Bu çeşitlilik ve HIV’in hızlı evrimleşme
kapasitesi aşı üretimini zorlaştırmaktadır.