11
‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER OSMANLI 553 I. Bölüm Osmanl›’n›n Denizle Flörtü lkemizde denize girme al›kanl›¤›n›n 19. yüzy›l›n balar›nda yayg›lat›¤› varsay›l›r. Ama bu dönemden önce, seyrek de olsa de- nizle insan›n yüzme-serinleme eylemini ortaya koyan ki- mi belgelere de rastlanm›t›r. Gündelik yaama ilikin belge-bilgilerin çok az oldu¤u, hatta önemsenmedi¤i bir toplumda bu tür al›kanl›klara ve ilklere ilikin arat›r- ma-incelemeler hep bilinmezliklerle kuat›ld›¤›ndan “san›l›r” sözcü¤ü ile ifade edilir. Her bir olaya tarih dü- en vakanüvistlerimiz, ne yaz›k ki gündelik yaam›n ki- mi olaylar›na yabanc› kalm›lar, saraya dönük yüzleriyle halk›n yaam biçimine ilikin al›kanl›klar›n› hep ›ska- lam›lard›r. Her konuda oldu¤u gibi, bu konuda da kendine öz- gü o tatl› uslubuyla Evliya Çelebi imdad›m›za yetiir. Salacak sahiliyle Ka¤›thane Deresi boyunu anlat›rken “… cümle dilberan mahi temmuzda deryada çimerler… mukaflfler badam (kabu¤u soyulmam›badem) gül pem- be misal vücudi nazeninlerin nilgün (k›rm›z›) ibriim futalara (petemallara) sarub mahiler gibi gavvasl›k ider- ler…” der. Evliya Çelebi’nin bu betimlemesinden daha 17. yüzy›lda denize girildi¤ini, mayolar›n atas›n›n da t›pk› çar› hamamlar›ndaki gibi petammallerin oldu¤u- nu anlar›z. 17. yüzy›la ait bir türküde de; Edirne Tunca suyunda Bursa’n›n kaplucas›nda ‹stanbul Kumkapusu’nda Deniz melekleri oynar… denilerek 17. yüzy›lda Kumka- p›’da denize girildi¤inin alt› çi- zilir. Osmanl› Arivi’ndeki 1781 tarihli bir belgede ise (Babakan- l›k Osmanl› Arivi, Cevdet Bele- diye, Nr. 6337; Malümat, 29 M 1312, Nr. 89782, s. 181) ‹stanbul’da Davud Paa ‹skelesi yak›nlar›nda deniz hamam› çemesinin varl›¤›ndan söz edilir. Bu belgeye dayanarak deniz hamamlar›n›n 18. yüzy›l›n sonlar›nda olumaya balad›¤›n› anlar›z. 19. yüzy›la ilikin görsel kaynaklar›n ba›nda min- yatür, gravür, resim, illüstrasyon, foto¤raf ve kartpostal- lar gelir. Bu görsel kaynaklar sistematik bir ekilde ta- rand›¤›nda bir kaç örnek d››nda insanla denizin örtü- tü¤ü, ya da insanlar›n denize girdi¤i görüntülere rastla- mak neredeyse olanaks›zd›r. Bu olanaks›zl›k, minyatür- cü, gravür ustalar›, ressamlar, foto¤rafç›lar ya da kartpos- tal editörlerinin zaaf› de¤il, aksine denize girme eylemi- nin yayg›n olmay››ndan kaynaklanmaktad›r. ‹stanbul’a ilikin binlerce gravür içersinde yaln›zca üç tanesinde denize giren insana rastlanm›t›r. Miss Par- deo’nun Beauties of the Bosphorus kitab›nda William H. Bartlett’in çizdi¤i bir gravürde Üsküdar ile Salacak aras›nda denizde at›n› serinleten bir kiiye, Allom’un çizdi¤i bir di¤er kitapta da yine ayn› yöreye ait iki gra- vürde denizde yüzenlere yer verilmitir. Bu gravürlerin tan›kl›¤›ndan yola ç›karak ‹stanbul’da 19. yüzy›l›n ilk yar›s›nda Salacak ve Üsküdar’da denize girme al›kanl›- ¤›n›n yayg›n oldu¤u anla›l›r. Ayr›ca sanatç›s› bilinme- yen 20. yüzy›l›n balar›na ait bir foto¤rafta da Üsküdar ‹skelesi’nde mandalarla birlikte denize giren bir erkek çocuk görülmektedir. 19. yüzy›l›n sonu ile 20. yüzy›l›n balar›nda say›lar› bin- lerle ifade edilen kartpostallar ve foto¤raflarda ise denizle insan›n ilikisini yüzme ya da serinleme eklinde ortaya koyan tek bir ör- ne¤e rastlanmam›t›r. Buna kar- ›l›k bir çok kartpostalda, özel- likle Galata Köprüsü, Büyükde- re, Bak›rköy, Tarabya, Yeilköy, Moda bata olmak üzere bir çok semtte deniz hamamlar›n›n gö- rünümleri yer alm›, ancak bu BURÇAK EVREN Gazeteci-Yazar / Türkiye Ü Üsküdar Salacak'ta bir deniz hamam›

‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

  • Upload
    others

  • View
    25

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

‹stanbul’un Deniz Hamamlar›

TÜRKLER OSMANLI553

I. Bölüm

Osmanl›’n›n Denizle Flörtü

lkemizde denize girme al›flkanl›¤›n›n 19.yüzy›l›n bafllar›nda yayg›laflt›¤› varsay›l›r.Ama bu dönemden önce, seyrek de olsa de-

nizle insan›n yüzme-serinleme eylemini ortaya koyan ki-mi belgelere de rastlanm›flt›r. Gündelik yaflama iliflkinbelge-bilgilerin çok az oldu¤u, hatta önemsenmedi¤i birtoplumda bu tür al›flkanl›klara ve ilklere iliflkin araflt›r-ma-incelemeler hep bilinmezliklerle kuflat›ld›¤›ndan“san›l›r” sözcü¤ü ile ifade edilir. Her bir olaya tarih dü-flen vakanüvistlerimiz, ne yaz›k ki gündelik yaflam›n ki-mi olaylar›na yabanc› kalm›fllar, saraya dönük yüzleriylehalk›n yaflam biçimine iliflkin al›flkanl›klar›n› hep ›ska-lam›fllard›r.

Her konuda oldu¤u gibi, bu konuda da kendine öz-gü o tatl› uslubuyla Evliya Çelebi imdad›m›za yetiflir.Salacak sahiliyle Ka¤›thane Deresi boyunu anlat›rken“… cümle dilberan mahi temmuzda deryada çimerler…mukaflfler badam (kabu¤u soyulmam›fl badem) gül pem-be misal vücudi nazeninlerin nilgün (k›rm›z›) ibriflimfutalara (pefltemallara) sarub mahiler gibi gavvasl›k ider-ler…” der. Evliya Çelebi’nin bu betimlemesinden daha17. yüzy›lda denize girildi¤ini, mayolar›n atas›n›n dat›pk› çarfl› hamamlar›ndaki gibi pefltammallerin oldu¤u-nu anlar›z.

17. yüzy›la ait bir türküdede;

Edirne Tunca suyundaBursa’n›n kaplucas›nda‹stanbul Kumkapusu’ndaDeniz melekleri oynar…

denilerek 17. yüzy›lda Kumka-p›’da denize girildi¤inin alt› çi-zilir.

Osmanl› Arflivi’ndeki 1781tarihli bir belgede ise (Baflbakan-l›k Osmanl› Arflivi, Cevdet Bele-

diye, Nr. 6337; Malümat, 29 M 1312, Nr. 89782, s.181) ‹stanbul’da Davud Pafla ‹skelesi yak›nlar›nda denizhamam› çeflmesinin varl›¤›ndan söz edilir. Bu belgeyedayanarak deniz hamamlar›n›n 18. yüzy›l›n sonlar›ndaoluflmaya bafllad›¤›n› anlar›z.

19. yüzy›la iliflkin görsel kaynaklar›n bafl›nda min-yatür, gravür, resim, illüstrasyon, foto¤raf ve kartpostal-lar gelir. Bu görsel kaynaklar sistematik bir flekilde ta-rand›¤›nda bir kaç örnek d›fl›nda insanla denizin örtüfl-tü¤ü, ya da insanlar›n denize girdi¤i görüntülere rastla-mak neredeyse olanaks›zd›r. Bu olanaks›zl›k, minyatür-cü, gravür ustalar›, ressamlar, foto¤rafç›lar ya da kartpos-tal editörlerinin zaaf› de¤il, aksine denize girme eylemi-nin yayg›n olmay›fl›ndan kaynaklanmaktad›r.

‹stanbul’a iliflkin binlerce gravür içersinde yaln›zcaüç tanesinde denize giren insana rastlanm›flt›r. Miss Par-deo’nun Beauties of the Bosphorus kitab›nda WilliamH. Bartlett’in çizdi¤i bir gravürde Üsküdar ile Salacakaras›nda denizde at›n› serinleten bir kifliye, Allom’unçizdi¤i bir di¤er kitapta da yine ayn› yöreye ait iki gra-vürde denizde yüzenlere yer verilmifltir. Bu gravürlerintan›kl›¤›ndan yola ç›karak ‹stanbul’da 19. yüzy›l›n ilkyar›s›nda Salacak ve Üsküdar’da denize girme al›flkanl›-¤›n›n yayg›n oldu¤u anlafl›l›r. Ayr›ca sanatç›s› bilinme-yen 20. yüzy›l›n bafllar›na ait bir foto¤rafta da Üsküdar‹skelesi’nde mandalarla birlikte denize giren bir erkek

çocuk görülmektedir.19. yüzy›l›n sonu ile 20.

yüzy›l›n bafllar›nda say›lar› bin-lerle ifade edilen kartpostallar vefoto¤raflarda ise denizle insan›niliflkisini yüzme ya da serinlemefleklinde ortaya koyan tek bir ör-ne¤e rastlanmam›flt›r. Buna kar-fl›l›k bir çok kartpostalda, özel-likle Galata Köprüsü, Büyükde-re, Bak›rköy, Tarabya, Yeflilköy,Moda baflta olmak üzere bir çoksemtte deniz hamamlar›n›n gö-rünümleri yer alm›fl, ancak bu

BURÇAK EVRENGazeteci-Yazar / Türkiye

Ü

Üsküdar Salacak'ta bir deniz hamam›

Page 2: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI554

hamamlar›n çevresinde denize giren bir insana rastlan-mam›flt›r.

19. yüzy›l›n ikinci yar›s›na ait illüstrasyonlar da du-rum, gravür, kartpostal ve foto¤raflarda oldu¤u gibidir.Bir gravüre ya da kartpostala bak›larak yap›lan, ama ço-¤unlukla bir resim gibi döneminde asl›na uygun olarakçizilen bu illüstrasyonlarda denizle insan iliflkisininyüzme ya da serinleme biçimindeki iliflkisi yer alma-m›flt›r.

Sistematik bir flekilde taranan binlerce görsel örnekiçinde denizde yüzme eyleminin, bir kaç örnek d›fl›ndayer almamas› biraz gariptir. Çünkü kimi yaz›l› kaynak-lardan bu eylemin 17. yüzy›l›n sonlar›ndan itibaren ‹s-tanbul’un k›y›lar›nda bafllad›¤›n› biliyoruz. Zaten denizhamamlar›n›n varl›¤› da bunu kan›tlamaktad›r. Denizhamamlar›n›n içinden ya da yak›n›ndan, o dönemin k›-s›tlay›c› koflullar› göz önüne al›nd›¤›nda bir görüntününçizim ya da foto¤raf yoluyla elde edilmesinin zorlu¤uhatta onun da ötesinde olanaks›zl›¤› bir mant›k çerçeve-sine oturtuldu¤u halde, k›y›lardaki serbest denize girifl-lerin hiç kimse taraf›ndan görüntülenmemesi biraz ga-ripsenmektedir. Herhalde, her yenilikte oldu¤u gibi bu-rada da ay›p, yasak ve günah üç-lüsünün etkili oldu¤u düflünüle-bilir.

Denize girme al›flkanl›¤›nailiflkin yaz›l› belgeler de görselbelgeler kadar azd›r. Ço¤u dahasonraki y›llarda bir tespit olarakde¤il de nostaljik an›msamalar,an›lar biçiminde yaz›lm›flt›r.

Refik Halid, Abdülaziz dö-nemindeki Cad› Bostan›’n›(Caddebostan) anlat›rken “La-kin, mevsim yaza da rastlasa de-nize girmek kimsenin akl›na gelmez” der. O dönemler-de denize girmek yaln›zca bal›kç›, kay›kç›, tulumbac›makulesiyle bir de gemi tayfalar› ve bahriyelilerin iflidir.Sonra da yazar, biraz flaflk›nl›k biraz da ironi ile sanki gü-nümüzdeki durumu kastederek:

Nas›l da hastalanmazlar? fiafl›lacak fley! der.Fikret Adil, deniz hamamlar›n› konu alan bir yaz›-

s›nda “Vücudunu günefle verip yakmak ay›pt›. Böyleyanm›fl bir kimsenin çingene, Kürt veya Dellak telakkiedilmek ihtimali muhakkakt›” der.

Çünkü o dönemde denize girmek, sa¤l›kl› olman›nötesinde, hastalanman›n, pek revaçta olmayan esmerlefl-menin, k›sacas› avaml›¤›n, s›radanl›¤›n ay›p say›lan bireylemiydi.

Yaz›n, bordürleri dantelelarla bezenmifl gösteriflliflemsiyeler alt›nda tatl› sular›n civar›nda ya da kay›klar-da sefa sürüp, göz süzmek ya da her bir rengi ve iflleme-si bir sevda yan›kl›¤›n›n tercümesi olan dantel mendilidurgun sular›n üzerine iflaretleflmek için b›rakmak du-rurken, bostanlar›n kuflatt›¤›, i¤de, hünnap ve incira¤açlar›n›n yetiflti¤i deniz kenar›nda günefllenip tuzlu

sularda kay›kç› ya da tulumbac› taifesi gibi serinlemekolur mu hiç?

‹lk dönemlerde deniz yaln›zca çocuklar için bir fleyifade ediyordu. O da girmek için de¤il, ancak; k›y›s›ndadad›, bac› ve lalalar refakatinde ara s›ra ayaklar›n› dahi›slatmadan k›y› boyu, kumlar, kayalar aras›nda fleytanminarisi, ve renkli tafllar toplamak içindi.

19. yüzy›l›n ortalar›na do¤ru deniz biraz geç de olsakeflfedilmeye bafllad›.

“Yays›z muhacir arabalar›nda, ayaklar›n› sark›tarak,yeldirmeli, baflörtülü kad›nlar, bozuk yollarda sars›la sar-s›la, çalkana, toz bulutlar›ndan afla yuvarlana, ikindi üs-tü Caddebostan› ile Bostanc›’daki salafl hamamlara git-meye bafllarlar. Ama bu gidifl, denize yaln›zca bir giriflç›k›fltan ibarettir. O da hekimin izniyle, dakikalar say›-larak…”

Denize Giren ‹lk Padiflah

Osmanl› ile denizin yabanc›laflmas›ndaki tek nedenyaln›zca dinsel-sosyal k›s›tlamalar de¤ildi. O döneminyayg›n olan inanc›na göre deniz suyunun insan bedenin-

deki olumsuz etkilerinden kay-naklanan sa¤l›k nedenleri devard›. Halk için deniz suyu sa¤-l›ks›zl›k kayna¤› olurken, saray-l›lar için bu pek geçerli de¤ildi.Öyleki, oniki yafl›nda bir kazageçiren Abdülhamid’in iyilefl-mesi için deniz banyosu yapma-s› gerekiyordu.

Ayfle Osmano¤lu’nun “Ba-bam Abdülhamid” ad›n› tafl›yanan›lar›nda bu tedavi Abdülha-mid’in a¤z›ndan flöyle anlat›l›r:

“O zaman sarayda doktor Masiro ad›nda bir ‹talyanhekimi vard›. Hemen onu getirip tedaviye bafllatt›lar vebunu babamdan saklad›lar. Üç ay kadar hasta yatt›m.Doktor bana deniz banyosu tavsiye etti. Beylerbeyi Sara-y›’na gittim. Doktor da benimle birlikte Beylerbeyi Sa-ray›’nda kald›. Her sabah denize birlikte girdik. Beni de-nize al›flt›rd›¤› gibi banyo usulünü de doktordan ö¤ren-dim. fiimdi bir itiyat haline geldi. ‹flte o gün, bugün su-suz yaflayamaz oldum.”

Abdülhamid on yafl›nda edindi¤i denize girme al›fl-kanl›¤›n› uzun bir süre sürdürmüfltü. Bu olaydan y›llarsonra, padiflah olmas›na bir y›l kala çok sevdi¤i k›z› Ül-viye Sultan’›n 1875’te beklenmedik trajik ölüm günün-de ise yine denizde yüzmekteydi. Çünkü Ayfle Osmano¤-lu, Naciye Sultan’›n öldü¤ü günü; “O zamanlar babamher sabah Tarabya’da denize girermifl. Murad Efendi der-hal bir kay›k gönderip (Birader gelsin) diye haber yolla-m›fl” diye söz eder. Abdülhamid flehzadeli¤i s›ras›nda k›-z›n›n ölümünü Tarabya’da denizde yüzerken ö¤renmiflti.

Padiflah olduktan sonra bu al›flk›nl›¤›n› devam etti-rip ettirmedi¤ini bilmiyoruz ama, yine çeflitli an›larda,

Üsküdar, Salacak sahilinden bir görünüm

Page 3: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI555

denizle olmasa bile suyla aras›n› bozmay›p, her sabahmutlaka banyo yapma al›flk›nl›¤›n› sürdürdü¤ünü ö¤re-niyoruz.

Denize girme al›flkanl›¤›n›n az da olsa yayg›nlaflma-s›yla bir dizi tart›flmalar da gündeme gelmeye bafllad›.Bu tart›flmalardan biri de Andriyadis Efendi’nin 1889y›l›n›n Temmuz ay›nda Mürüvvet gazetesinde yay›mla-nan bir yaz›s› idi.

Bu yaz› denize girmenin yararl› m›, yoksa yaras›z m›olaca¤›na iliflkin bir dizi tart›flmay› da bafllatt›. Yaz›lan-lara itiraz› olan Rüsümat Emaneti Kay›t Odas› Ketebe-sinden ‹smail Bey, ayn› gazetede yan›t hakk›n› kullana-rak ünlü doktor Andriyadis’a bir karfl›l›k verdi:

“Hasb el-mevsim deniz hamamlar›na müdavemet(devam etme) hakk›nda tabib-i flehir (ünlü doktor) And-riyadis Efendi’nin Mürüvvet Gazetesi’nde bir makalelerimütalaa olundu. Et›bba-i kiram taraf›ndan ilm-i h›fz›s-s›hhate müteallik neflr edilen bu makale istifade-i umu-miyyeyi mucip olaca¤›ndan her veçhile flayan-› flükür vemahmidettir (övgüye de¤erdir). Acizleri sevk ve tavsiye-i et›bba ile denize müdavemet mecburiyetinde bulundu-¤um münasebetle ikametgah›m›n baidiyyetini (uzakl›-¤›n›) nazar›-› dikkat ve itinayaalmayarak sabah ve akflam azi-met etmekteyim. Fakat tabib-imumaileyhin makaleleri mukad-demesinde görülen bir ihtar zanve k›yas-› acizanem veçhile iseyevmiye azimet ve avdet için za-yi edilen vakit kazan›lm›fl olaca-¤›ndan istifade tezayüd edecekdemektir. Mezkur makalede flöy-lece buyruluyor: Denize girildi¤izaman vücudun hararet-i tabiiy-yesi def’aten bir bürudete (so¤u-ga) tesadüf edece¤i münasebetle cilt büzülüp mesamatkapanm›fl olaca¤›ndan deniz suyu dahil-i bedene nüfuzetmez. Bu takdirde so¤uk bir suya girilmesinde ister de-niz olsun, ister dere veyahut herkes hanesinde dökünsünmadem ki cildin dahiline nüfuz etmeyecek deniz suyuile aher (di¤er, baflka) sular›n tesiratça bir fark› kalm›yor.

E¤er bu sözlerden muhassal-› zan ve k›yas-› aciza-nem mukarin-i hakikat (gerçe¤e yaklaflm›fl) de¤il isemezkür ifadelerindeki maksad›n daha aç›k ve bizim gibihekim olmayanlar›n anlayabilece¤i surette flerh ve izaha-m› rica ve iltimas eyleriz.”

Hekimlerin tavsiyesiyle denizin kimi rahats›zl›klar›iyilefltirici bir sa¤l›k kayna¤› oldu¤u keflfedilip de zo-runlu denize girme eylemi bafllay›nca böylesine bir ge-reksinme sonucu deniz hamamlar› da aç›lmaya, giderekço¤almaya bafllad›.

Deniz hamamlar›yla birlikte yüzme mevsimi halk›ndeyimiyle “karpuz suya düfltü¤ü zaman” olarak belirle-nirdi. “Yani karpuz ç›k›p da harc›alem olup çürükleridenize at›ld›¤› zaman so¤uk al›p üflümek, sam yelindenvücudun lekelenme tehlikesi” ortadan kalkt›ktan son-

ra… Deniz mevsimi ise üzüm küfelerinin ortaya ç›kma-s› yani üzüm satan sat›c›lar›n sokaklarda gezinmesiyleson bulurdu.

Deniz hamamlar›, Osmanl›’n›n denize küskünlü¤ü-ne son veren, bir bak›ma insanla tuzlu suyu, kumu, gü-nefli buluflturmaya ortam haz›rlayan, Cumhuriyet döne-minin plajlar›n›n öncüsü, yaln›zca ve yaln›zca Osmanl›toplumuna özgü simgesel birer yap› oldular.

II. Bölüm

Deniz Hamamlar›

‹lk Deniz Hamamlar›

19. yüzy›l›n ilk yar›s›nda Allom ve Bartlet taraf›n-dan yap›lan kimi gravürlerinde Evliya Çelebi’nin sözünüetti¤i pefltemall› deniz meleklerinden bir kaç tanesinigörürüz. Ama burada melekler düfllendi¤i gibi difli de-¤il, erkektir.

Difli meleklerin denize girmesi ise ancak deniz ha-mamlar›n›n ortaya ç›kmas›yla bafllam›flt›r.

Deniz hamamlar›n›n ilk kezhangi tarihte nerede kuruldu¤u-na iliflkin rivayetler muhteliftir.1781 tarihli belgede ‹stanbul’daDavud Pafla iskelesi yak›nlar›n-daki bir deniz hamam› çeflmesin-den söz edilmektedir. Bu belge-den de anlafl›ld›¤› gibi ‹stan-bul’daki deniz hamamlar›n›nkurulufl tarihi kimilerince iddiaedildi¤i gibi 19. yüzy›l›n bafllar›de¤il, 18. yüzy›l›n ikinci yar›s›nakadar inmektedir. Ayr›ca yine

bir baflka belgede 1829’da ‹zmir’de deniz hamamlar›n›nvarl›¤›ndan söz edilmektedir. Bu tarihte Mütesellim Ta-hir Pafla’n›n izniyle ‹zmir’de birden fazla deniz hamam›yapt›r›lm›flt›r. Bu deniz hamamlar›n tümü ‹zmir’dekibir hastaneye gelir sa¤lamak için Hariciye eski katibiEmin Efendi taraf›ndan iflletilmifltir. Fakat bu hamamlark›sa bir süre sonra redif miralay› Hac› Reflit Bey’in em-riyle yasad›fl› olarak y›kt›r›lm›flt›r. Daha sonra bu y›kt›-r›lma eylemi üzerine dava aç›lm›fl ve Hac› Reflid Bey,yapt›¤› iflin yanl›fl oldu¤unu kabul ederek, davac›danözür dilemifltir. Ama bu özür dileme hamamlar› geri ge-tirmemifl, onun yerine onikibin kurufl harcanarak bir is-kele yap›lm›flt›r. Bu olaydan anlafl›ld›¤› üzere ‹zmir’de1829 ile 1853 aras›nda deniz hamamlar›n›n iflletildi¤ibilinmektedir.

12 Mart 1847 tarihli bir fiura-i Bahri karar›nda Ha-liç k›y›s›ndaki Tersane-i Amire’de iki deniz hamam›n›nbulundu¤u, bir di¤er deniz hamam›n›n ise gayri müs-lüm bir vatandafl taraf›ndan Galata Köprüsü’nün Kara-köy aya¤›nda aç›lmak istendi¤i yazmaktad›r. Ama bu va-tandafla; kurulmas› istenilen deniz hamam›n›n deniz tra-fi¤ini engelleyece¤i için bir baflka yerde yap›lmas› kay-

Büyükdere'de bugün hala var olan deniz hamam›

Page 4: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI556

d›yla izin verildi¤i belirtilmifltir. O y›llarda deniz ha-mamlar› belediye de¤il, Tersane-i Amire’ye ba¤l›yd› veyeni deniz hamam› kurmak isteyenler de bu kurumdanizin almak zorundayd›.

Kalender adl› bir halk flairinin Çardak ‹skelesi Kah-vehanesi flan›nda yaz›lm›fl yirmi k›tal›k destan›nda, ‹s-tanbul’daki bir deniz hamam›ndan söz edilir:

Kurulu kurbinde deniz hamam›‹stanbul’u tutmufl flöhreti nam›Görürsün uryan nice gül endam›Her biri bir semtin bir mahparesiKimi kebuterdir atar taklay›Kiminde gör b›çk›n meflreb eday›Belde al futayla yüz mehlikaay›‹stanbul’un kumrii avaresiBu destan›n yaz›l›fl tarihinden yola ç›karak ‹stan-

bul’da Çardak ‹skelesi yak›n›nda 1826 ile 1850 tarihleriaras›nda deniz hamam›n›n bulundu¤unu ve burada deni-ze girme al›flkanl›¤›n›n kazan›ld›¤›n› anlar›z.

Çardak Deniz Hamam›’ndan az sonra bir ikinci de-niz hamam› da 1875-76 tarihlerinde yap›m› Abdülaziztaraf›ndan bafllat›lan Galata Köprüsü’nün Haliç’e bakantaraf›nda faaliyete geçmiflti. 1869 y›l›nda Kabatafl’ta Ri-kab› Hümayun Bölükleriyle sair saray bendegah› içinözel bir deniz hamam› da yap›l-m›flt›. Bu deniz hamam›n› ise Sa-l›pazar›’ndakiyle Kumkap› sahi-linde yap›lanlar takip etmifltir.

1867 y›l›nda ‹stanbul k›y›la-r›nda 62 deniz hamam› bulunu-yordu. Bu hamamlar›n büyük birk›sm› erkeklere mahsus deniz ha-mamlar›yd›. Erkek ve kad›n de-niz hamamlar›n›n birlikte oldu-¤u yerlerde ise hamamlar› aras›n-daki uzakl›k seslerin duyulama-yaca¤› bir mesafe olarak ayarlan›yordu. Ayr›ca iki ha-mam aras›nda görevliler gün boyu dolaflt›r›l›yordu.

Deniz hamamlar› hakk›nda bilgi veren tarihçilerdenbiri Haluk fiehsuvaro¤lu’dur:

“Deniz hamamlar› büyüklükleri ve inflalar› itibariy-le üç s›n›fa ayr›lm›flt›. Bunlar›n baç›lar› zir’a boyunda veyirmi dört zir’a eninde olur, di¤erleri de muayyen ölçü-lerde yap›l›rd›.

Deniz hamamlar› ak›nt›l› sularda kaz›klar üstündeahflap olarak, suya dayan›r, çürümez keresteler kurulur-du.

Hamamlar›n derinlikleri ekseriyetle iki arfl›n olur-du. Bilhassa erkek hamamlar›nda bir kahve oca¤› bulu-nur, kahve, çay, gazoz, limonata sat›l›rd›.

Sarhofl ve bi edeb olarak gelenler hamama kabuledilmezlerdi. Her hamamda fiehremeneti taraf›ndan ta-yin edilmifl birer çavufl oturur ve bunlar nizamlara, umu-mi edebe ayk›r› harekette bulunulmamas›na dikkat

ederlerdi. Çavufllar›n ayl›klar› hamamlar›n has›lat›ndanödenirdi.

Hamamlar›n içinde soyunma yerleri umumi ve hu-susi localar olarak iki s›n›f idi; umumi peykelerde soyu-nanlar 1 kurufl, locada soyunanlar 2 kurufl hamam para-s› öderlerdi.”

Deniz hamamlar›nda ayr›ca yüzme bilmeyenlereyüzme ö¤retmek, ya da gerekti¤inde ilk yard›m görevi-ni üstlenen bir kaç usta yüzücü de bulundurmak zorun-lu idi.

Deniz Hamamlar›n›n Denetimi veBu Konuyla ‹lgili Nizamnameler

Deniz hamamlar› ilk önceleri Tersane-i Amire’yeba¤l›yd›. Bu kurum ayr›ca denize girilecek aç›k yerlerindüzenlenmesinden ve deniz kazalar›yla bo¤ulmalardanda sorumluydu. Yerel idarelerin oluflmas›yla bu görevinfiehremanetine verilmesi düflünüldü. 6 Ekim 1868 tarih-li Dersaadet idare-i Belediye Nizamnamesi’nin 4 madde-siyle “münasib mevkilerde deniz hamamlar› tertip ve tefl-kiline” belediye yetkili k›l›nd›. Ama bu biraz gecikerekgerçekleflme olana¤›n› buldu. 10 May›s 1870’te fiura-iDevlet dairesi deniz hamamlar›yla ilgili dört maddeliknizamiye layihas› haz›rlayarak umumi deniz hamamlar›-

n›n belediye taraf›ndan verilecekprojeler üzerine infla olunmas›n›istedi. Bu nizamnameye göre; ha-mamlar, tafll›k, uçurum yerler,dört kadem derinlikten fazla ol-mayacak, havuzlar› ›zgaras›z vehücreler korunakl› olacak, ak›nt›-l› yerlerde hususi ve umumi ha-mamlar yap›lmayacak, yal›laramahsus özel hamamlar›n derinli-¤i ikibuçuk kademeden fazla olanyerde ise alt› ›zgaral› olacakt›.Ayr›ca ayn› nizamnamede ‹stan-

bul ve çevresi sahillerde hamam yap›lacak mahaller, hersene inflaas›ndan iki ay evvel özel evrak ve gazetelerle be-lediye taraf›ndan ilan edilecekti. Hamamlar d›fl›nda sa-hillerde denize girenler cezaland›r›lacak, deniz hamamla-r›n›n idare ve imali belediye taraf›ndan yap›lacakt›.

Ama o dönemlerdeki deniz hamamlar›n›n durumupek iyi de¤ildi. Her nekadar nizamnamelerde koflullaraç›kça belirtiliyorsa da buna uyulmuyor, derme-çatma,can güvenli¤ini hiçe sayan deniz hamamlar› yap›l›yordu.Üstelik var olan deniz hamamlar›n›n say›s› da, artan nü-fusun deniz banyosu gereksinimlerini karfl›lamaktan dabir hayli uzakt›.

fiehremaneti bu ihtiyac› karfl›lamak için 28 Eylül1870’te ‹stanbul, Kad›köy, Adalar ve Bo¤aziçi’nde 21adet erkek, 5 adet de kad›nlara mahsus 26 hamam›n ya-p›lmas›n› kararlaflt›rd›. Kad›köy, Salacak, Büyükada,Çatlad›kap›, Yenikap›’da kad›n ve erkeklere ayr›lm›fl iki-fler, Heybeliada, Üsküdar, Mumhane ‹skelesi’nde, Bey-lerbeyi’nde Havuzbafl› ‹skelesi’nde, Paflabahçe, Büyük-

Salacak sahillerinde denize girenler

Page 5: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI557

dere, Tarabya, Bebek, Kuruçeflme, Ortaköy, Befliktafl,Kabatafl, Sal›pazar›, Köprü, Eski Köprü, Makriköy, Aya-sofya’da birer adet erkek deniz hamam› aç›lacakt›.

fiehremaneti hamamlarla ilgili tüm sorunlar› içerenprojeyi Dahiliye Nezareti’ne sundu. Bahariye Nezaretiise deniz hamamlar›ndan elde etti¤i gelirin hazinedenkarfl›lanmas› iste¤i ile fiehremanetinin sundu¤u projeyiprensipte kabul edece¤ini aç›klad›. Çünkü Bahriye Ne-zareti 1870 y›l›nda ruhsat bedeli olarak deniz hamamla-r›ndan 96.650 kurufl gelir sa¤l›yordu.

11 Haziran 1871 tarihinde deniz hamamlar›n›n tü-müyle flehremanetine devredilmesi için konu fiura-iDevlet’e havale edildi. Ve 28 A¤ustos 1872’de deniz ha-mamlar› fiehremanetinin sorumlulu¤una verildi.

Umumi deniz hamamlar›n›n kuruluflu, denetimi,özellikleri ile ilgili nizamname 16 Sefer 1292/1875 tari-hinde yay›mland›.

Umumi Deniz Hamamlar› Hakk›nda

Nizamname

16 sefer 1292/1875Birinci Madde: Deniz hamamlar›n›n nizam›na tevfi-

kan infla ve idareleri birer ve nihayet ikifler seneye mah-sus olmak üzere fiehremanetitaraf›ndan bi’l-müzayede ihaleve iltizam olunacakt›r.

‹kinci Madde: Hususi olandeniz hamamlar› dahi nizam-›mahsus ve resmine tevfikanfiehremaneti taraf›ndan verile-cek ruhsat üzerine tasviye veinfla olunacakt›r.

Üçüncü Madde: Mezkurhamamlar üç k›sma munkas›molup icab› halinde tezyid edil-mek üzere flimdilik altm›fl ikiadetten ibaret olacak ve kad›nlar›n denize girmek ihti-mali olan yerlerde hamamlar çifte olarak yapt›r›lacak vebunlar›n beyni ses iflitilmeyecek derecede biri birindenba’id bulunacakt›r.

Dördüncü Madde: Zikrolunan aksam-› selaseden bi-rincisinin boyu k›rk ve eni yirmi dört ve umum için bu-lunacak havuzun boyu otuz ve eni on dört zira alaca¤› gi-bi hususi olmak üzere on iki kiflilik baflkaca bir havuzdahi bulunacakt›r.

Beflinci Madde: ‹flbu hamamlardan fevkalade olmakumum için yap›lacak hamam›n otuz adet locas› ve büyüksuffe yani havuzun etraf›nda ve localar›n önünde gezintimahalli ve bir kahvehane ile havuza hiç bir suretle fena-l›k tecavüz edilip kar›flmamak üzere iki helas› olacak vebu da cisr-i ceddidde ve mücerred sükura mahsus bulu-nacakt›r.

Alt›nc› Madde: ‹flbu hamamlar ak›nt›l› mahalle ya-p›lmas›yla beraber bir taraf›n›n derinli¤i iki arfl›n vedi¤er canibinin umku alt› parmak oldu¤u halde zemi-

ni tahta puflideli ve kenarlar› parmakl›k olarak iki arfl›numkunda bulunacak taraf› ‹stanbul’a ve alt› parmakolacak ciheti dahi Bo¤aziçi’ne do¤ru naz›r bulunacak-t›r.

Yedinci Madde: ‹flbu hamamlar suya dayan›r suretteçürümez keresteden yap›lacak ve bu da numaral› birbiri-ne rapt olunur ve mevsimi hulülünde bozulup saklan›rsurette tesviye edilecektir.

Sekizinci Madde: Akbam-› mezkureden ikincisininbinas› boyu otuz iki ve eni yirmi iki ve havuzunun boyuyirmi iki arfl›n bulundu¤u halde hususi olarak yirmi adetlocas› ve bir suffe ve kahvehane ile flerait-i meflrutayatevfikan helas› bulunacak ve bu k›sm›n biri zükura vedi¤eri inasa mahsus olmak üzere Kad›köy ve Büyükadaile Büyükdere ve Befliktafl’ta ikifler bab olarak yap›lacak-t›r.

Dokuzuncu Madde: Aksam-› mezkureden üçüncü-sünün ebniyesi boyu yirmi sekiz ve eni yirmi ve havuzunboyu on sekiz ve eni on arfl›n bulunup on befler loca ilebir suffe ve kahvehane ve flart-› muayyen vechile helas›oldu¤u halde Salacak ve Bebek ve Ortaköy ve Kabatafl,Üsküdar ve Çengelköy ve Tarabya ve Yeniköy ve Sal›pa-zar› ve Eskiköprü ve Davutpafla ve Çatlad›kap› ve Yeni-kap› ve Ah›rkap› ve Üsküdar’da Ayazma ‹skelesi ve Hey-

beli ve Kuleli ve Beykoz ve Ye-nimahelle ve ‹stinye ve Kuru-çeflme ve Kumkap› ve Samatyave Makriköyü ve Ayastafa-nos’da biri erkeklere ve biri ka-d›nlara mahsus olarak ikifler veModaburnu ve Beylerbeyi veEski Köprü ve Paflabahçe veHamam ‹skelesi’nde yaln›z er-kekler için birer adet olarak ya-p›lacakt›r.

Onuncu Madde: Deniz ha-mallar›n›n haricinde olarak de-

niz k›y›lar›nda ve aç›klar›nda denize girenler oldu¤u hal-de zab›ta ve liman idaresi taraf›ndan kemakan men olu-nacakt›r.

Hamamlar›n ‹dare-i DahiliyesiOnbirinci Madde: ‹flbu deniz hamamlar›nda müski-

rata dair asla birfley sat›lmay›p yaln›z limonata ve bu gi-bi sair meflrubat-› adiye furuht olunacak ve me’kulatamüteallik matbuh ve gayr-i matbuh it’ama bulunduru-lacakt›r. Ve sarhofl ve bi-edeb eflhas olarak gelenler hama-ma kabul olunmayacak ve herbir hamama maafl› hamam-lar has›lat›ndan te’diye olunmak üzere fiehremaneti cani-binden birer çavufl konulup bunlar hilaf-› nizam ve mu-¤ayir-i adab-› umumiye bir güna hal ve hareket vuku’agetirilmemesine dikkat edecektir.

Onikinci Madde: Hamamlarda müflteriler taraf›n-dan isti’mal olunmak üzere verilecek numuneye tatbi-kan k›sa donlar ve lüzumu kadar havlu ve ç›kmalar vepefltemallar bulundurulaca¤› gibi yüzme bilmeyenlere

Moda Plaj›nda deniz hamam›

Page 6: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI558

istenildi¤i halde ö¤retmek üzere bir muallim mevcudolacakt›r.

Onücüncü Madde: ‹flbu hamamlardaki hususi loca-larda denize girecekler ister tak›m› hamamdan als›n is-terse almas›n nühas akça olarak üçer ve umuma mahsusolan havuza tak›m› hamamlar›ndan al›p girenlerden iki-fler ve kendi tak›m›yla y›kananlardan birer kurufl al›na-cak ve fakat zabitan-› askeriyye ve zaptiyyeden mülaz›mve yüzbafl›lar ile küçük çocuklardan mezkür ücretlerinn›sf› ve çavufla kadar neferat-› askeriyyeden onar para al›-nacakt›r.

Hususi Hamamlar ‹çinOndördüncü Madde: Bo¤aziçi ve mahalli-i sairede

bulunan yal›lar piflgah›nda yap›lacak hususi hamamlar›herkes istedi¤i keresteden ve talep eyledi¤i flekilde yapa-bilecek ve fakat altlar› mutlaka tahta döflenmifl ve ceva-nib-i erba’as› parmakl›kl› bulundu¤u halde bir buçukarfl›ndan ziyade derinli¤i olmayaca¤› gibi taht›nda heyetve vaz’› mutlaka yedinci maddeye mevaf›k olmak laz›mgelece¤inden bu babda olan ta’rifat infla edecek kalfan›nahzedece¤i ruhsat tezkiresinde bend-i mezbur ayn›ylayaz›lacakt›r.

Onbeflinci Madde: Herkes hamamlar›n› hin-i infladafiehremenatine bildirerek nizam›na muvaf›k infla olun-mufl idü¤üne ruhsat tezkiresi bulunmad›kça yapmayacakve yapan olur ise fiehremaneti taraf›ndan men’edilecek-tir.

Onalt›nc› Madde: Bu nizama karfl› bir dülger ha-mam infla edecek olur ise kendisinden ceza-y› nakdi is-tihsaliyle beraber muhtelif-i nizam hareket etmifl bulu-naca¤› cihetle hakk›nda mücazat-› kanunuyye ifa edile-cektir.

Üç k›sma münkas›m dokuzuncu bendde muharrerfleraite tevfikan mevkiin kalabal›kl›¤›na göre yap›lacakdeniz hamamlar›n›n miktar ve mahalleriyle enva’›n› mü-beyyindir.

Aksam-› selaseden birincisi fevkalade cis-i cediddi

K›t’a1

K›sm-› saniKad› Karyesi’nde1 zükura mahsus1 inasa mahsusBüyükada’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusBüyüdere’de1 zükura mahsus1 inasa mahsusBefliktafl’ta1 zükura mahsus1 inasa mahsusK›sm-› salisSalacak’ta1 zükura mahsus1 inasa mahsusBebek’te1 zükura mahsus1 inaasa mahsusKabatafl’ta1 zükura mahsus1 inasa mahsusModa Burnu’nda1 zükura mahsusÜsküdar’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusBeylerbeyi’nde1 zükura mahsusÇengelköy1 zükura mahsus1 inasa mahsusTarabya’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusYeniköy’de1 zükura mahsus1 inasa mahsusEskiköprü’de1 zükura mahsusÇatlad›kap›’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusYenikapu’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusAhurkapu’da1 zükura mahsus1 inasa mahsus

Üsküdar’da Ayazma ‹skele-si’nde1 zükura mahsus1 inasa mahsusHeybeliada’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusKuleli’de1 zükura mahsus1 inasa mahsusBeykoz’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusYenimahalle’de1 zükura mahsus1 inasa mahsus‹stinye’de1 zükera mahsus1 inasa mahsusKuruçeflme’de1 zükera mahsus1 inansa mahsusKumkapu’da1 zükera mahsus1 inasa mahsusSamatya’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusHamam ‹skelesi’nde1 zükura mahsusMakri Karyesi’nde1 zükura mahsus1 insa mahsusAyestefanos’da1 zükura mahsus1 inasa mahsusOrtaköy’de1 zükura mahsus1 inasa mahsusSal›pazar›’nda1 zükura mahsusPaflaba¤çesi’nde1 zükura mahsusDavudpafla’da1 zükura mahsus1 inasa mahsus.Bo¤aziçinde bir kay›kç› iskelesi

Page 7: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI559

Deniz Hamamlar›n›n Türleri

Deniz hamamlar› hususi (özel) ve umumi (genel)olarak ikiye ayr›l›rd›. Genel hamamlar da kad›nlara veerkeklere ait olmak üzere iki çeflitti. Baz› semtlerde, Sa-l›pazar› ve Kumkap›’da oldu¤u gibi erkek hamamlar›tek olarak yap›l›r, kimi semtlerde ise Fenerbahçe, Bos-tanc›, Moda gibi kad›n ve erkek hamamlar› birbirlerininseslerini duymayacak uzakl›kta yan yana olurdu. Bu ha-mamlara ailecek gidilir, herkes kendi hamam›nda y›ka-n›rd›.

Özel hamamlar ise büyük yal›lar›n önünde yap›l›rd›.E¤er yal› denizle bitiflikse hemen yan›nda, e¤er denizlearas›nda bir r›ht›m varsa r›ht›m›n bir köflesine yap›l›rd›.Bo¤az içindeki tüm yabanc› elçiliklerin önünde kendile-rine ait birer özel deniz hamamlar› bulunurdu. Bu özelhamamlar, genel hamamlar gibi her yaz bafl›nda yenidenyap›lmaz, bir kere yap›l›p, her mevsim bak›m gördüktensonra kullan›ma sokulurdu.

Reflat Ekrem Koçu bu özel hamamlar› flöyle anlat›r:“… deniz üstünde süslü, zarif ahflap odac›klar idi;

denize çak›lm›fl kaz›klar üstünekurulur, içerden ortas› havuz ha-linde, yandan deniz yüzünden üs-tü tahta perde ile kapat›lm›fl, d›-flardan içi görülmez, içinde yüzeny›kananlar da d›flar›s›n› göremez-di; erkekler, o¤lan çocuklar›, da-ha yerinde tabir ile beylerle kü-çük beyler, denize hamamdan gi-rerler, tahta perde alt›ndan d›flar›ç›karlard›. Fakat han›mlar, küçükhan›mlar, lütfen denize girmele-rine izin verilmifl halay›klar, pekmükemmel yüzme de bilseler,tahta perde d›fl›na asla ç›kamazlard›. Hususi deniz ha-mamlar›n›n bina flekli, büyüklü¤ü, d›fl›n›n süsü, içininkonforu, yal› sahibinin kudretine, zevkine ba¤l› kalm›fl-t›r.”

Sermet Muhtar Alus’a göre ise bir ikisi d›fl›nda özeldeniz hamamlar› genellikle “kümes kadar” fleylerdi.“Hani flimdiki apartmanlar yap›l›rken dört ç›ta dikip et-raf›n› tahta kuflatarak duvarc›lara, ameleye memfla yap-t›rm›yorlar m›” t›pk› onlar gibiydi.

‹ffet Evin “Yaflad›¤›m Bo¤aziçi” adl› an›lardan der-lenmifl kitab›nda Kandilli’deki Adile Sultan’›n özel de-niz hamam›n›n son dönemlerini flöyle anlat›r:

“Kandilli Burnu tepesindeki Adile Sultan Saray›’n›n(Kandilli K›z Lisesi’nin 1986 bahar›nda yanan binas›)eski Vaniköy k›y›s›nda kapal› deniz hamam› vard›. Yük-sek dam› ile, her taraf› bindirme tahtadan kaplanm›fl, içimermer döfleli bu penceresiz bina, kendi haline terkedil-mifl bir yerdi. Buralar› bir zamanlar Vaniköy’ün ›ss›z,tenha bir köflesi oldu¤u için, kara taraf›ndan kimse bu-raya gelmez, gelse de, kilidi, zinciri pas tutmufl, kulla-n›lmaz hale gelmifl kap›s›ndan içeri girmezdi.

Bir sandal dolusu irili ufakl› akraba çocuklar› bura-ya gelirdik. Denize aç›lan kap›s›n›n paslanm›fl zinciriaralan›r, sandal içeriye al›n›r ve sanki baflka yerde denizegirmek imkan› yokmufl gibi burada denize girilirdi.Dipteki mermerlerin ço¤u sazlar, kum birikintilerininalt›nda kalm›fl, basamaklar›n dibinde, en s›¤ yerinde isebembeyaz karaler tertemiz duruyorlard›. Bir an önce obasamaklardan inip dipteki o mermerlere basmak içinkendimizi kaybedercesine bir telaflla sandaldan yüksekr›ht›ma ç›kar, her yan› mermer döfleli o lofl yerlerde ba-samaklardan iner, sulara dal›p ç›kmaktan sonsuz zevkduyard›k. Kaç göç oldu¤u için han›mlar, kapal› kay›kha-nelerden sandallara binip inerlermifl, diye bir rivayet ak-l›mda kalm›fl. Buras› da, her halde sultanlar›n, sarayl›han›mlar›n sadece denize girmeleri için de¤il, o geniflmermer basamaklardan kay›¤a binmeleri için de kullan›-l›rm›fl.

Denize aç›lan iki kanatl› büyük kap›s›n›n içerdenkapay›nca yeflilimt›rak lofllu¤u ve çepe çevre mermerle-riyle bu deniz hamam›n›n ve arkas›ndaki saray müfltemi-lat›ndan bir bina harebesinin yerinde flimdi bir kaç da-ireli modern binalar bulunmaktad›r.”

Hususi deniz hamamlar›n›nyap›m› da fiehremaneti taraf›n-dan bir kurala ba¤lanm›flt›. Buhamamlarda isteyen diledi¤i tah-tay› kullanabilirdi ama yaln›zcadeniz hamam›n›n derinli¤inikendisi tespit etmezdi. fiehema-neti taraf›ndan daha önceden tes-pit edilmifl bir derinli¤e göre ya-p›lmas› flartt›. Ayr›ca hususi de-niz hamamlar›n›n taban›nda tah-ta ›zgara bulunmas› mecburidi.Hususi deniz hamam› yapt›racak

kifli fiehremanetine müracaat edip izin almas› da gereki-yordu. ‹zin al›nmadan kaçak olarak yap›lanlarla nizam-namenin flartlar›na uymayan deniz hamamlar› y›kt›r›l›-yor, bunu yapan usta ise cezaland›r›l›yordu.

Deniz Hamamlar›n›n Yap›s›

Deniz hamamlar› Reflat Ekrem Koçu’nun tan›mla-mas›yla “kaz›klar üstüne konmufl gayet muntazam birambalaj sand›¤›”na benzetilir.

Genel hamamlar›n yap›s›, özel hamamlardan birazfarkl› idi. Boyut olarak büyüklü¤ü bir yana, daha sade veözensiz bir görünüfle sahipti. Bir aç›dan mevsimlik oldu-¤u için, alel acele, gelifli-güzel yap›l›rd›.

Hamamlar deniz üzerine çak›lan kaz›klar üzerinesuya dayan›kl› kerestelerden suyun belirli bir derinli-¤inde yap›l›rd›. Hamamlara kadar kurulan küçük biriskeleyle girilirdi. Su seviyesinin oldukça düflük yerle-rinde ise hamamlar k›y›dan oldukça uzak mesafede, ge-rekli su derinli¤inin oldu¤u yerde yap›l›r sahille ba¤-lant›s› ise kaz›klar üzerine çak›l› dar ama uzun bir köp-rü ile sa¤lan›rd›.

‹stanbul Sahillerinde bir dönem çok yayg›n olan denizhamamlar›ndan biri

Page 8: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI560

Kad›nlar hamam› ile erkeklerinki aras›nda plan far-k› bulunurdu. “Kad›nlar hamam›n içi f›rdolay› soyunmave peyke ve odalard›r. Bunlar›n önünde, korkuluk darbir yol vard›r, buradan denize sal›nm›fl bir veya bir kaçmerdivenle, hamam›n ortas›nda etraf› tahta perde ile ka-panm›fl ve bir çeflit havuzla bezenmifl denize inilirdi.”

Erkekler hamam›n›n içi de afla¤› yukar› bu plan›nbenzeriydi. Fazlas› ise, hamam›n›n çevresini dolananikinci bir balkonun ya da güneflleme-dinlenme yolununbulunmas›yd›. Ço¤u zaman bu balkon-yolda küçük pey-keler bulunur, denize girenlerin dinlenmesi sa¤lan›rd›.

Geçmiflin de¤erlerine sayg› duyan her yazar, nostal-jinin duygu yüklü sular›nda gezinirken deniz hamamla-r›na da u¤ramadan edememifllerdi. Bu yazarlardan biride Fikret Adil’di. Yazd›klar› belki di¤er yazarlardan pekfarkl› de¤ildi ama, o da deniz hamamlar›na bir tarih düfl-müfltü:

“… Deniz hamamlar› salafltan yap›lm›fl kapal› yer-lerdi. ‹çlerinde kenarlar›nda soyunma yerleri vard›. Sahi-le iskelelerle ba¤l› olan bu dört köfletahta havuzlar›n altlar›nda birer ›ska-ra bulunurdu. Suyun en derin yeri ek-seriya adam boyu geçmezdi. Bo¤ul-mak tehlikesi yoktu. Buna mukabilçivilerden, ›skara tahtalar›n›n sökül-mesinden yaralananlar olur, etraftan(tuzlu suda bir fley olmaz) tesellisin-den gayr› tedavi imkan› bulunmazd›.

Hamamlarda d›flar› ç›kmak ka-d›nlar için kattiyen yasakt›. Zatenyüzme bilen kad›n yok gibi bir fleydi,bilenler kurba¤alama veya yan yüzer,havuz içinde dört dönerlerdi. Erkek-lerden de d›flar› aç›lanlar nadirdi. Ha-vuzun kaz›klar› aralar›ndan süzülerekveya denizin sath›na kadar inen tahtaperde alt›ndan dalarak geçerlerdi. Fa-kat tan›nmam›fl kifliler olmalar› flartt›. Yoksa etraftanba¤r›flmalar olur, deniz hamamc›ya polis ceza yazard›.

En makbul yüzme çift kulaç, en makbul atlamaçömlek k›rma idi.

… Deniz hamamlar›n›n yanlar›nda birer gazino vegazinonun gedikli müflterileri vard›. Bunlar katiyen de-nize girmezler, sadece, kendilerine hamama gelenleri gö-rebilecek yer seçerler, nargilelerini fokurdatarak, tesbih-lerini çekerek birer halete duçar olurlard›. Bu sebepten,deniz hamamc›lar›, yanlar›nda akrabalar›ndan ve pala b›-y›kl› kimseler olmad›kça gençleri içeri almaz, soyundur-mazlard›, yahut gençler mahalle mahalle toplan›p gele-bilirler, beraber denize girer, beraber ç›kar giderlerdi.

… Gazinolarda iflaret yasakt›. Polis asayiflin muhafa-zas› nam›na buna müsaade etmezdi.”

Hamamlar›n iç k›sm›nda belirli yükseklikteki yerle-re pefltemal as›l›p kurutmak için özel kancalar bulunur-du. Islanan pefltemallar buraya as›l›r, uzaktan hamam›nüstü bayraklarla donat›lm›fl gibi bir görüntü verirdi.

Pefltemallar›n as›ld›¤› yerler, rüzgarl› havalarda yerlerin-den sökülüp hamam›n içine düflerdi.

Genel hamamlar her mevsim yeniden yap›l›r vemevsimin sonunda çürümesini önlenmek için sökülüpdeniz k›y›s›nda üstü kapal› bir yere konurdu. Yaln›zcadenize çak›lm›fl, suya dayanakl› ahflap direkler yerindekal›rd›. Deniz hamamlar› tarihe kar›flt›¤› y›llarda bu ka-l›c› direkler uzun bir süre plajlar›n yan›nda ya da içindegeçmifli an›msatan birer sade abide olarak kalmaya de-vam etti. Deniz hamamlar›n› bilmeyen yeni nesil ise,plajlar›n ortas›nda öylece b›rak›l›veren bu direklere biranlam veremediler.

Deniz Hamam›na Gidifl

Osmanl› kad›n› için beyaz tenli olmak güzelli¤in vetercih edilmenin neredeyse olmazsa olmaz bafl kofluluy-du. fiemsiyeler ya¤murlu havalardan çok güneflli hava-larda kullan›l›rd›. Kibar bir han›m›n b›rak›n deniz ha-mam›nda denize girmesi, ayaklar›n› bile suya de¤dirme-

si söz konusu de¤ildi. Kibar han›mlarserinlemek için de¤il, e¤lenmek içindeniz hamamlar›na giderlerdi. Tabiiellerinde flemsiyeleri hiç bir zamaneksik olmazd›. Ziya Osman Saba isedeniz hamamlar›na; denize girmekiçin de¤il de, adeta orada y›kanmakiçin gidilirdi der.

Denize girmek, güneflle örtüflmekise s›radan kad›nlar›n ifliydi. Onlart›pk› çarfl› hamam›na gider gibi denizhamam›na da bohçalarla giderlerdi.Bohçalar›n içinde gün boyu hamamdagiyecekleri pefltemallarla küçük ço-cuklar›n uçkurlu donlar› bulunurdu.Kad›nlar gö¤üslerinden dizleri alt›nadek pefltemala bürünürler, böylece de-nizin tad›n› ç›karmaya çal›fl›rlard›.

Daha genç olanlar ya da içlerindeki atefli denizde söndür-meye u¤raflan s›k›nt›l› tazeler ise pefltemal yerine gecelikbenzeri ince iç çamafl›rlar›n› tercih ederlerdi. Islanm›fl in-ce çamafl›rlar›n bedenlerine yap›flmas›ndan oluflan görün-tüler ise yaln›zca kad›nlar hamam›ndaki hemcinslerinede¤il, onun da ötesinde eskimifl ve kimi yerlerine delik-ler aç›lm›fl tahta paravanlar›n›n arkas›ndaki erkekler içinde dayan›lmaz ve karfl› konulmaz bir göz ziyafetine nedenolurdu. Gün boyu kad›nlar hamam›n çevresinde f›rdönengörevli ise ço¤u zaman denize girme yerine günaha gir-meyi tercih edenlerin kaçamak ama ›srarl› bak›fllar› karfl›-s›nda ço¤u zaman çaresiz kal›rlard›.

Onca s›k› denetime karfl›l›k, bu tahta paravan›n ar-kas›na ç›kmayanlar da yok de¤ildi. Malik Aksel “‹stan-bul’un Ortas›” kitab›nda buna k›saca de¤inir:

“‹ç çamafl›rlar›yla k›y›da denize giren yetiflkin k›zlarfark›nda olsalar da ald›rm›yorlar. Kayalar arkas›nda deli-kanl›lar pusuda, onlar› gözetliyorlar, bunlar k›zlar içinola¤an fleyler. ‹stedikleri kadar gözetlesinler, hatta (seyribedava) desinler. Bu bal›kç› k›zlar› konak k›zlar› gibi de-

Deniz Hamam›

Page 9: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI561

nizi pencereden gören ürkek k›zlar de¤il. ‹sterlerse k›lla-r›n› k›p›rdatmadan karfl›l›k da verirler.

‹nsan vücutlar› bal›klar gibi denizde yakamozlafl›r,parlak görünür. Dalyandaki bekçi, gece oldu¤u halde ba-l›klar› görebiliyor. Ama gözü onlarda de¤il ki.

Deniz hamamc›s› ne kadar tedbir alsa denizde dahiateflle barut yan yana gelebiliyor. Buna kim kar›flabiliyor,polis yasa¤› var, bunu bal›kç› k›zlar› dinler mi?”

Ama yine de kad›nlar hamam›n›n etraf›nda kay›kl›bir görevli ile polis devaml› bulundurulurdu. Bunlar nekad›nlar hamam›ndan d›flar›ya ç›kacak bir kad›na, ne ded›flardan kad›nlara hamam›n yak›n›na gelecek bir erke¤ekesinlikle müsaade etmezlerdi. Yasak bölgenin s›n›r›naaflanlara önce düdükle ihtar edilir, duymay›nca (dahado¤rusu ifli dalg›nl›¤a verip duymak istemeyince de)apar topar sandalla al›n›p yar› üryan bir flekilde en yak›nkarakola götürülüp denizde oldu¤undan daha fazla se-rinletilirdi.

Deniz hamamlar›nda serinleyen kad›nlar›n kendile-ri görünmezdi ama flamatalar› ve 盤l›klar› çok uzaklarakadar ulafl›rd›. Kimi gün görmüfl, bu günleri yaflam›fl ya-zarlara göre ise “kad›nlar hamam› gibi” tabirinin bura-dan türedi¤i rivayet edilir. Gerçiçarfl› hamamlar›n›n da deniz ha-mamlar›ndan pek fark› yokturama, nedense eski üstatlar, bu fla-matan›n kayna¤›n› çarfl›n›n s›cakve kubbeli hamamlar›ndan çok,deniz hamamlar›n›n serinli¤ineba¤lamay› uygun görmüfllerdir.

Deniz hamamlar›na, çarfl› ha-mam›na gider gibi her zamanbohçalarla gidilmezdi tabii. Özel-likle di¤erlerine oranla biraz dahasosyetik olan Moda Deniz Hamam›’na ‹stanbul’un karfl›yakas›ndan da ak›n edenler olurdu. Refik Halid’in (AgoPaflan›n Hat›rat›) bu gidifli “… ben ne durgun, ne hissizbir erke¤im ki flöyle kendimi toplay›p da henüz bir Flor-ya sahiline ayak basamad›m, bir Ada hamamlar›na kadaruzanamad›m” diyerek hay›flanarak anlat›r:

“…Feneryolu’na giderken önüme tesadüfen bir va-pur ç›kt›, Moda ve Kalam›fl’a gidiyormufl, tam yolumunüzerinde idi, atlad›m. Atlad›m ama flafl›ra kald›m, amanyarabbi o ne kalabal›kt›! Fakat beni flafl›rtan bu kalabal›kde¤ildi, kalabal›¤› teflkil edenlerdeki fevkaladelikti; benömrümde bu vapur güvertesi üzerinde bu kadar çok, bukadar genç ve hatta bu kadar güzel kad›n kafilesine rastgelmemifltim! ‹çlerinde ihtiyar› hemen hemen hiç yok-tu, çirkini de pek azd› ve hepsi de mümkün oldu¤u ka-dar hafif giyinmiflti.

Dört taraf›m deniz ve kad›nla çevrilmiflti… Hem dedenize girme¤e giden kad›nlarla.

Ço¤unun genç olufluna sebep yafll›lar›n denize ta-hammül edememesidir; çirkinlerin azl›¤› da ç›plakl›kla-r›n› göstermekten korkmalar›d›r.

Hava s›ms›cakt›, biz de s›ms›k› idik. Günefl d›fl›m›-z› yak›yordu, biz içimizden kavruluyorduk. Mamafihbuna ra¤men, o ne nefle, ne fletaret, ne hayatt›! Marma-ra’n›n kuca¤›nda bir y›¤›n kad›n ve bir miktar erkek birmüddet sonra serin deniz suyunun vücutlara verece¤izevki tahayyül ederek aheste aheste gidiyorduk…

‹skeleye ç›kt›k; onlar y›kanacak olan kad›nlar, flap-kalar›n›n rengarenk ›fl›klar› üzerinde dalgalanarak kum-sala indiler. Deniz, upuzun serilmifl, sessiz, fakat içiniçin memnun bekliyordu. Onda ne bayg›n, ne hofl biraflk intizar› seziliyordu. Biraz sonra iskarpinler içinde bus›cakta mahpus kalan yüzlerce çapk›n ayak, hamam›nmerdiveninde serinli¤e kavuflacak, toz ve ter içinde yor-gun düflmüfl vücutlar› su kavray›p saracak, deniz istedi-¤i kadar çok ve istedi¤i kadar güzel ve taze yüzlerce ka-d›nla hembezm olacak.

Öyle zannediyorum ki s›caktan atefl gibi yanan buateflli vücutlar serin denize girer girmez, suya temas edenyanar bir kor parças› gibi h›fl›ldayacak ve tedricen sönecek.

Hamamlara do¤ru bin bir tahayyüle bir anda dala-rak uzun bir bak›flla flöyle bir bakt›m… Fakat, sonra, ba-fl›m› yere e¤dim ve toz, günefl, rüzgar içinde, çile ç›karan

bir dervifl gibi perhizkar ve ürkek,dik, sert ad›mlarla kanaatin yolu-nu tuttum.”

Hani oldukça klasik bir sözvard›r ya; “han›m oldu olacak ba-bas›n› da getirseydin” denilinceyekadar ben de annemle birlikteBostanc› ve Moda deniz hamamla-r›n›n zorunlu müdavimleri aras›n-dayd›m. O günleri hayal-meyal deolsa an›ms›yorum. Katana benzeriiri kad›nlar›n her denize giriflinde

gülüflmelerin ard›ndan “deniz taflt›” dokundurmalar›,bir gün öncesinden annemin yapt›¤› zeytinya¤l› dolma-lar›, ayaklar›m›n doland›¤› ›slak çamafl›rlar›, beni kucak-lay›p sözüm ona yüzme dersleri veren iç çamafl›rl› kom-flu k›zlar›n› ve hâlâ gözümün önünden gitmeyen (acabaneden?) o Fellini’nin filmlerindekine tafl ç›kartan devasagö¤üslü yabanc› hatunlar› bir türlü unutam›yorum.

Ama; o, büyümenin karfl› konulmaz ilk belirtileri varya, beni böylesine yitip giden, tarih olaca¤› akl›m›n ucun-dan bile geçmeyen bu mekanlardan mahrum k›ld›. Art›kannemle de¤il de, babamla onun biraz ötesindeki erkekle-re mahsus deniz hamam›na gitmeye bafllad›k. ‹flte o za-man kad›nlara mahsus deniz hamamlar›n›n çevresindeyaln›zca polislerin ve bekçilerin niye doland›¤›n›, tahtala-ra özenle aç›lm›fl deliklerin ne ifle yarad›¤›n› biraz geç deolsa, o zamanlar çözmeye bafllad›m. Ama, ifl iflten çoktangeçmiflti. Küçükken fark›na var›p, de¤erini bilmedi¤imbu güzelliklerin bir kez daha yinelenip gerçek olmas› içinasri plajlar›n aç›lmas›n› beklemem gerekiyordu.

fiimdilerde denizin ortas›nda de¤il de, bir park›niçinde olan Süreyya Plaj›’n›n simgesi Bakireler Mabedi-nin içinde geçmifl günleri an›msarken, art›k iyiden iyiye

Kad›n ve Erkeklerin birlikte denize girmeye bafllad›klar›dönemden görünüm

Page 10: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI562

nesli tükenmifl deniz hamamlar›ndaki günlerim bir birgözümün önünden film fleridi gibi ak›p gitti…

Tahta paravanalar, ›slak çamafl›rlar, iri gö¤üsler, kom-flu k›zlar ve art›k; denizden ç›karken elimi hiç bir zamantutmayacak denli uzaklarda olan annem ve babam…

Biliyorum… Özlemin eski tad›n› yinelemek olanak-s›z.

Keflke, keflke; hiç olmazsa bir kere, yaflam›n da film-lerdeki gibi geri dönüflleri olsayd›…

Deniz Hamamlar›na Girifl Ücreti

Deniz hamamlar›na girifl ücretifiehremaneti taraf›ndan belirleniyordu.Bu ücretle ilgili ilk belge 1875’tekiUmumu Deniz Hamamlar› Hakk›n-daki Nizamname’de belirtilmiflti. Ni-zamnamenin onüçüncü maddesindebu hamamlar›n hususi localar›nda de-nize gireceklerin ücretleri ise flöylesaptanm›flt›:

“‹flbu hamamlardaki hususi loca-larda denize girecekler ister tak›m› hamamdan als›n is-terse almas›n nühas akça olarak üçer ve umuma mahsusolan havuza tak›m› hamamlardan al›p girenlerden ikiflerve kendi tak›m›yla y›kananlardan birer kurufl al›nacak”.

Subay, zaptiye ve çocuklara tenzilat yap›l›p girifl üc-retinin yar›s›, çavufl rütbesine kadar olan er ve erbafltanise on para al›n›yordu.

20. yüzy›l›n bafllar›nda ise bu ücret tarifesi de¤iflmiflkad›nlar hamam›na girifl 60 para olurken, localar için üc-retler 100 paraya ç›kar›lm›flt›. Lüks localardaki serinle-menin bedeli ise 5 kurufl olmufltu.

Deniz Hamamlar›n›n Vergisi

21 Aral›k 1907’de yay›nlanan Temettü Vergisi Ni-zamnamesi’nde deniz hamamlar› belediye ait oldu¤u

halde vergisinin mültezimlerden al›-naca¤›n› içeriyordu.

Bu nizamnameye göre deniz ha-mamlar›n›n birinci s›n›f›ndan 200,ikinci s›n›f›ndan 100, üçüncü s›n›f›n-dan 50 kurufl temettü vergisi al›naca¤›aç›kland›.

Ama deniz hamamlar› çeflitli ne-denlerle her y›l› kârla kapatm›yorlar,kimi y›llar tümüyle zarar edip vergile-rini ödeyemez duruma düflüyorlard›.Üç sene süreyle deniz hamamlar›n› ifl-leten mültezim Hüseyin Avni Efendi,1984 y›l›ndaki kolera salg›n›, havala-r›n iyi gitmemesi ve ertesi sene de

depremden dolay› hamamlara ra¤betin azald›¤›n› iddiaederek zarar etti¤ini beyan etmifl, zarar›n›n ihale bede-linden karfl›lanmas›n› istemiflti. Yap›lan araflt›rmadamültezimin gelir gider defterleri incelenerek 1893 sene-sinde 55.107, 1894 senesinde 75. 418 kurufl 30 para za-rar etti¤i saptanm›flt›. Müteahhit 1892’den itibaren üçsenelik ihale bedeli olarak 355.953 kurufl ödemiflti.

Denize girin çocuklar

Kitaplar

ADANALI Ahmed fiükrü, Deniz Hamamlar›, Envai, Menafi-DenizeKimle Girebilir?, ‹stanbul 1322.

Alus, Sermet Muhtar, Masal Olanlar, ‹letiflim Yay›nlar›, ‹stanbul 1997.ABASIYANIK, Sait Faik, Bütün Eserleri 1: Semaver, Sarn›ç, Bilgi Ya-

y›nevi, Ankara 1973.AKÇURA, Gökhan, Iv›r Z›v›r Tarihi, Cep Kitaplar› A. fi. ‹stanbul 1990.AKSEL, Malik, ‹stanbul’un Ortas›, Kültür Bakanl›¤› Yay›nlar›, Ankara,

1977.AfiKIN, Samim, Halk Plaj›, Ça¤layan Yay›nevi, ‹stanbul 1954.ARAL, Tekin, Salacak Öyküleri, Parantez, ‹stanbul 1998.BARAZ, Mehmed Rebil Hatemi, Teflrifat Merakl›s› Beyzade Tak›m›-

n›n Oturdu¤u Bir Kibar Semt: Beylerbeyi, ‹stanbul BüyükflehirBelediyesi Kültür ‹flleri Daire Baflkanl›¤› Yay›nlar›, ‹stanbul 1994.

BAYDAR, Oya (Haz›rlayan), 75 Y›lda De¤iflen Yaflam De¤iflen ‹nsan:Cumhuriyet Modalar›, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vak-f›, ‹stanbul 1999.

DELEON, Jak, Beyo¤lu’nda Beyaz Ruslar, ‹stanbul Kütüphanesi, ‹stan-bul 1990.

EKDAL, Müfid, Bizans Metropolünde ‹lk Türk Köyü Kad›köy, Kad›-köy Belediye Baflkanl›¤› Yay›nlar›, ‹stanbul, 1996.

EKDAL, Müfid, Bir Fenerbahçe Vard›, Türkiye Turing ve OtomobilKurumu, ‹stanbul, 1987.

ERG‹N, Osman Nuri, Mecelle-i Umur-› Belediye, ‹stanbul BüyükflehirBelediyesi Kültür ‹flleri Daire Baflkanl›¤› Yay›nlar›, Cilt 1-9, ‹stanbul1995.

EV‹N, ‹ffet, Yaflad›¤›m Bo¤aziçi, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu,‹stanbul, 1987.

EVREN, Burçak, Galata Köprüleri Tarihi, Milliyet Yay›nlar›, ‹stanbul,1994.

FÜRUZAN, Benim Sinemalar›m, Bilgi Yay›nevi, Ankara, 1973.IfiIN, Ekrem, ‹stanbul’da Gündelik Hayat, Yap› Kredi Yay›nlar›, ‹stan-

bul 1999.‹LMEN, Süreyya, Teflebbüslerim, Reisliklerim, Hilmi Kitapevi, ‹stan-

bul, 1949.KARAY, Refik (Halid), Tan›d›klar›m, Semih Lütfi Kitapevi, ‹stanbul,

tarihsiz.KARAY, Refik (Halid), Ago Pafla’n›n Hat›rat›, Semih Lütfi Kitapevi, ‹s-

tanbul, 1939.KARAY, Refik (Halid), ‹lk Ad›m, Semih Lütfi Kitapevi, ‹stanbul, tarih-

siz.KARAY, Refik (Halid), Üç Nesil, Üç Hayat, Semih Lütfi Kitapevi, ‹s-

tanbul, tarihsiz.KARLIkl›, fiaziye-TOZAN, Defne, Cumhuriyet K›yafetleri, GSD Hol-

ding, ‹stanbul 1998.OSMANO⁄LU, Ayfle, Babam Abdülhamid, Güven Yay›nevi, ‹stanbul,

tarihsiz.ORTAÇ, Yusuf Ziya, Beflik, ‹stanbul, 1948.ÖNCE, Gökhan, Kendine Özgü Bir Semt Moda, Kad›köy Belediye Bafl-

kanl›¤› Kültür Yay›nlar›, ‹stanbul, 1998.ÖNDER Mehmet, Atatürk Evleri, Atatürk Müzeleri, Türk Tarih Ku-

rumu Bas›mevi, Ankara 1970.

Kaynaklar

Page 11: ‹stanbul’un Deniz Hamamlar›docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Ansiklopedi/TÜRKLER...‹stanbul’un Deniz Hamamlar› TÜRKLER 553 OSMANLI I. Bölüm Osmanl›’n›n

TÜRKLER OSMANLI563

PARDOE, Julia, The Beauties of the Bosphorus, London, 1838.RAS‹M, Ahmet, Muharrir Bu Ya, Milli E¤itim Bakanl›¤› Yay›nlar›, An-

kara, 1997.SABA, Ziya Osman, De¤iflen ‹stanbul, Varl›k Yay›nlar›, ‹stanbul, 1959.SEDAT, Feliha, Genç K›zlara Muafleret Usulleri, ‹stanbul, 1932.SPERCO, Willy, Yüzy›l›n Bafl›nda ‹stanbul, ‹stanbul Kütüphanesi, ‹s-

tanbul 1989.fiEHSUVARO⁄LU, Haluk, ‹stanbul Köprüleri, Cumhuriyet Yay›n›, ‹s-

tanbul 1953.TEMEL Mehmet, ‹flgal Y›llar›nda ‹stanbul’un Sosyal Durumu, Kültür

Bakanl›¤› Kültür Eserleri Ankara, 1998.TUTEL, Eser, Gemiler…Suvariler…‹skeleler…, ‹letiflim Yay›nlar›, ‹s-

tanbul 1998.TUTEL, Eser, fiirket-i Hayriye, ‹letiflim Yay›nlar›, ‹stanbul 1994.TU⁄LACI, Pars, Tarih Boyunca ‹stanbul Adalar›, Cem Yay›nevi, ‹stan-

bul 1989.

Makaleler

AD‹L, Fikret, “Deniz Hamam›ndan Plaja”, Tan, 9 A¤ustos 1941.AKÇURA, Gökhan, “Cumhuriyet Dönemi ‹çin Özel Tarih 1933-1942”,

Aktüel özel dizi 2.AKÇURA, Gökhan, “‹stanbul’un Plajlar Tarihinden Bir Sayfa; Florya”,

Skylife, Temmiz 1999.ALUS, Sermet Muhtar, “Eski Deniz Hamamlar›”, ‹stanbul ‹çin fiehren-

giz, Yap› Kredi Yay›nlar›, ‹stanbul 1991.BEYO⁄LU, Süleyman, “Osmanl› Deniz Hamam›ndan Plaja”, Tombak

Dergisi, s. 30, s. 6-11, fiubat 2000.DERLEME, “‹stanbul Plajlar›”, Albüm, Haziran 1998, s. 5, s. 10-21.DERLEME, “Yeni Plaj ve Kamplar› ile ‹stanbul”, Hayat Dergisi, 25

Temmuz 1966.ERSÖZ, Cezmi, “Karaya Vuran Plajlar”, Cumhuriyet Dergi, s. 18-20, 26

Temmuz 1987.

ES, Hikmet Feridun, “Yaflad›¤›m›z ‹lk’ler”, Y›llarboyu Tarih, Temmuz1979 s. 7, s. 30-33.

ES, Hikmet Feridun, “Eski Deniz Hamalar›”, Hürriyet, 2 A¤ustos 1987.EVREN, Burçak, “‹stanbul Denizle ‹liflkisi: Tan›flma, Buluflma, Ayr›l›k”,

Cumhuriyet Dergi, s. 326, s. 14-16, 21 Haziran 1992.EVREN, Burçak, “Paketi Kim Açt›?”, Cumhuriyet Dergi, s. 326, s. 16-

17, 21 Haziran 1992.EVREN, Burçak, “‹stanbul Plajlar›”, Dünden Bugüne ‹stanbul Anski-

lopedisi.EVREN Burçak, “Florya Plaj›”, Dünden Bugüne ‹stanbul Ansiklope-

disi, cilt 3, s. 326, ‹stanbul 1994.EVREN, Burçak, “Bakireler Mabedi”, Cumhuriyet 2.EY‹CE, Semavi, Eski Galata Köprüsü Sempozyumu, s. 50, ‹stanbul

1990.Fikret Adil, “Deniz Hamamlar›ndan Plaja”, Tan Gazetesi, 9 A¤ustos

1941.GÖVSA, ‹. Alaettin, “Yan›klar”, Yedigün, s. 285, 23 Temmuz 1940.Güngör, Selahattin, “Haremde Selaml›k”, Yedigün, 18 Temmuz, s. 332,

s. 6-7.KOÇU, Reflat Ekrem, “Büyükada Yörükali Plaj›”, ‹stanbul Ansiklope-

disi, cilt 6, s. 3212, ‹stanbul 1963.KOÇU, Reflat Ekrem, “Büyükada De¤irmen Plaj›”, ‹stanbul Ansiklope-

disi, cilt 6, s. 3204 ‹stanbul 1963.KOÇU, Reflat Ekrem, “Beyazpark Gazinosu ve Deniz Banyosu”, ‹stanbul

Ansiklopedisi, cilt 5, s. 2623, ‹stanbul 1961.ORTAÇ, Yusuf Ziya, “Acaba o Günler mi Geldi? ” Aydabir, Ocak 1953.SAKAO⁄LU, Necdet “Adile Sultan”, Dünden Bugüne ‹stanbul Ansik-

lopedisi, cilt 1, kültür Bakanl›¤› ve tarih Vakf›’n›n Ortak Yay›n›, ‹s-tanbul, 1993.

TARCAN, Selim S›rr›, “Günefl Banyosu Nas›l Yap›l›r?”, Muhit, Temmuz1932.

TUTEl, Eser, “Buyrun Plaj Sefas›na... ve de 100 Y›l Öncesinin Deniz Ha-mam›na”, Y›llarboyu Tarih, Haziran 1979 s. 6, s. 28-33.