Sayfa 1 / 55

ENDONEZYA GEZİ REHBERİ

F. Ünal TOKTAŞ

unaltoktas.com (Mart-2018)

1) GENEL BİLGİ : 1-1) BAYRAK : Üstte kırmızı ve altta beyaz birer şeritten

ibaret olup renkleri Türk bayrağı gibidir. 1-2) ENDONEZYA HARİTASI: Aşağıda görüldüğü gibi, en batıdaki en büyük adası olan

Sumatra’ dan, kuzeydeki Borneo adasının 2/3 ‘ den, en doğudaki Papu Yeni Gine adasının batı tarafına kadar 6.000 Km uzunluğu olan 17.000 adalar ve takım adalarından oluşmaktadır.

Sayfa 2 / 55

1-3) SLOGANI : BHİNNEKA TUNGGAL IKA (Eski Cavaca) FARKLILIKLARIN İTTİFAKI ‘ dır. Bu

slogan çok önemlidir. Bu kadar nüfusu ve etnik kökeni çok fazla olan ülkeyi birleştiren faktör bu slogandır.

1-4) NÜFUSU : 2016 yılı sayımına göre 261 milyondur. Dünyada en kalabalık dördüncü

ülke olup, ayrıca dünyada en fazla İslam nüfusuna sahip bir ülkedir. Başkentinin de olduğu Jawa adası, büyüklükte Endonezya’ nın üçüncü adası olup, Dünya’ da en fazla nüfus yoğunluğuna sahip olan adadır. Adanın yüzölçümü 128.297 km² olup nüfusu ise 2012 yılı kayıtlarına göre 141 milyondur. Bu duruma göre nüfus yoğunluğu 1.099 kişi/ km2 ‘ dir. Yani kenarı 1 km olan bir kare alanın içinde 1.099 kişi bulunmaktadır.

1-5) YÜZÖLÇÜMÜ: Toplam yüzölçümü 1,904,569 km2 olup dünyada 15 ‘ inci sıradadır.

Yaklaşık Türkiye’ den 2,5 kat daha fazladır. 1-6) COĞRAFYASI : Endonezya bir adalar topluluğudur. Toplam 17.000’ den fazla adası

mevcuttur. İrili ufaklı sayılamayacak kadar çok olduğundan kesin bir sayı verilememektedir. En büyük 15 adet adanın dökümü aşağıdaki listede belirtilmiştir. Görüldüğü gibi en meşhur adası olan Bali büyüklük bakımından on ikinci sıradadır. En yukarıdaki Sumatra adasının en kuzey ucundan Papua Yeni Gine sınırına kadar olan yaklaşık uzunluğu 6.000 km ‘ ye yakındır. Bu uzaklık, uçakla bile ancak 9 saatte alınabilmektedir.

NO ADI YÜZÖLÇÜMÜ (km2)

1 Sumatra 425.000

2 Celebes 174.600

3 Java 126.700

4 Halmahera 17.780

5 Ceram 17,148

6 Sumbawa 15,448

7 Flores 14.300

8 Yos Sudarso (Dolak 11.600

9 Bangka 11.330 10 Sumba 11.153

11 Buru 9.505

12 Bali 5.561

13 Lombok 5.435

14 Madura 5.290

15 Belitung (Billiton) 4.800

Sayfa 3 / 55

1-7) BAŞKENTİ : Java adasındaki Cakarta’ dır. 2016 kayıtlarına göre 10,5 milyon nüfusu

vardır. Bu şehir ülkenin ekonomik, siyasi ve kültürel başkentidir. Cakarta ismi Sanskritçe bir kelime olan "Cayakarta"'dan gelmekte olup "muzafferiyet" veya "zafer" anlamlarına gelir. Dördüncü yüzyılda kurulduktan sonra şehir Sunda krallığının önemli bir ticaret limanı haline geldi. Hollanda’nın Hindistan kolonisinin de başkentliğini yaptı. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Endonezya'nın bağımsızlığını ilan etmesiyle ülkenin başkenti oldu. Önceki isimleri sırasıyla Sunda Kelapa (397–1527), Jayakarta (1527–1619), Batavia (1619–1942) ve Djakarta (1942–1972) şeklindedir.

1-8) DİL, DİN VE ETNİK YAPISI :

Dil: Ülkede, birbirine çok benzeyen 250’den fazla dil kullanırlar. Bağımsızlıktan sonra yapılan çalışmalarla ülkenin resmî dili olarak, kullanılan farklı lehçelerin ortak kısımlarını ihtiva eden “Bahasia” denilen lisan kabul edilmiştir. Hollandalılar sömürge zamanlarında kendi dillerini okullarda zorunlu tutmuşlardı. Fakat, halk bunu kabul etmemiştir.

Din : Endonezya anayasasına göre, seküler bir anlayış

vardır. Ancak değişik dini inanışların ülkedeki politik, ekonomik ve kültürel yaşayışa etkisi önemli düzeydedir.2010 nüfus sayımına göre halkın % 87,18'i Müslümandır. Kalanı ise Hristiyanlık, Konfüçyanizm, Budizm ve Putperestlik gibi inançlara sahiptirler.

Etnik Yapı : Ülkede 300 farklı etnik grup bulunmakla birlikte, bunların %95'i yerel

Endonezya halklarıdır. Nüfusun büyük bir kısmını meydana getiren Avustronezyalı halklardan başka Papular, Bataklar, Alaslar, Kabauslar, Gojolar, Araplar, Çinliler ve Hindular da etnik grupları teşkil eder.

1-9) EĞİTİM : Okuma yazma oranı toplam nüfusa göre % 75’tir. Bu oran bağımsızlıktan

önce % 50’nin altındaydı. Günümüzde 8-14 yaş arası öğretim zorunlu ve parasızdır. On dört adedi bağımsızlıktan sonra kurulmuş olmak üzere toplam 17 adet üniversite vardır.

1-10) YÖNETİM ŞEKLİ : Anayasasına göre Cumhuriyet rejimine sahip üniter bir devlet

olarak tanımlanan Endonezya’da “Pançasila” (5 ilke) devletin anayasal temel ilkesi olarak kabul edilmiştir. Buna göre Endonezya Cumhuriyeti, tek ilah, adil ve medeni insanlık, Endonezya’nın birliği, temsilciler arasında istişarelerin erdemine dayalı demokrasi ve tüm Endonezya halkı için sosyal adalet prensiplerine dayanmaktadır

Sayfa 4 / 55

Ülkede Devlet Başkanlığı seçimleri ilk defa 2004 yılında doğrudan halk oylamasıyla

yapılmıştır. Başkan ve Başkan Yardımcısı 5 yıllık bir dönem için halk oylamasıyla seçilmektedir.

İki kamaralı Halkın Danışma Meclisi (MPR), 560 üyeli Temsilciler Meclisi (DPR) ve 136

üyeli Bölgesel Temsilciler Konseyinden (DPD) müteşekkildir. MPR, en az 5 yılda bir toplanmakta olup, Anayasa değişikliği, Devlet Başkanı ve Yardımcısını göreve atama ve Anayasa hükümlerine dayanarak görevden azletme yetkilerine sahiptir. Üyeleri genel seçimle belirlenen DPR, asıl yasama organıdır. Bir kanun tasarısının yasalaşması DPR üyeleri ile Devlet Başkanının ortak onayını gerektirmektedir. Endonezya’nın 34 ili (provinsi) genelinde yapılan yerel seçimlerle belirlenen DPD ise, bölgesel özerkliği ilgilendiren merkez-yerel yönetim ilişkileri, illerin oluşumu, doğal kaynakların yönetimi alanlarında DPR’ye yasa teklifi sunabilmektedir.

Son Parlamento ve Devlet Başkanlığı Seçimleri 2014 yılı içerisinde sırasıyla Nisan ve

Temmuz aylarında gerçekleştirilmiştir. Bir sonraki seçimlerin (2019) ilk defa eşzamanlı gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.

9 Nisan 2014 Temsilciler Meclisi seçimleri tarihinde gerçekleştirilmiş, seçimlere ulusal

düzeyde 12 siyasi parti katılmış, %3,5 seçim barajını geçen 10 parti DPR’a girebilmiştir. Seçimlerde, parti başkanlığını Endonezya’nın 5. Devlet Başkanı Megawati Sukarnoputri’nin yaptığı Endonezya Demokratik Mücadele Partisi (PDI-P) %19 oy oranıyla ilk sırada, Endonezya’nın en eski partisi Endonezya Hizmet Partisi (Golkar) ise %15 oy oranıyla ikinci sırada gelmiştir.

9 Temmuz 2014 tarihinde gerçekleştirilen Başkanlık seçimlerini eski Jakarta Belediye

Başkanı Joko Widodo kazanmıştır. Başkan Yardımcılığına Yusuf Kalla seçilmiştir. Güneydoğu Asya Uluslar Birliği’nin (ASEAN) kurucu üyelerinden olan Endonezya, G-20

üyesi tek ASEAN ülkesi ve Hindistan ile ABD’nin ardından dünyanın en büyük üçüncü demokrasisidir. Dünyanın 16. büyük ekonomisine ve en geniş Müslüman nüfusuna sahip Endonezya Hint ve Pasifik Okyanusları arasında stratejik bir konumdadır.

1-11) PARA BİRİMİ VE EKONOMİSİ : Para birimi Rupiah olup, 1 TL yaklaşık 3.000 Rupiah’

tır. GSYİH (milyar ABD$) : 868 Enflasyon Oranı (%) : 5,5 Reel GSYİH Büyüme Oranı (%) : 6

Sayfa 5 / 55

İşsizlik Oranı (%) : 6 Nüfus (milyon) : 253 İhracat (fob-milyar ABD$) : 161 Nüfus artış hızı (%) : 1,4 İthalat (fob-milyar ABD$) : 163 Kişi Başına GSYİH (ABD$ SAGP) : 5672 Endonezya’daki Türk sermayeli firma sayısı : 3 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Dünya Bankası, Ekonomi Bakanlığı (2014) Başlıca Ticaret Ortakları: Çin, Japonya, Singapur, ABD, Güney Kore Başlıca İhracat Kalemleri: Mineral yakıtlar, yağlar, damıtma ürünleri; maden filizi,

volkanik kül ve cüruf; yenilebilir yağlar; kauçuk ve mamulleri Başlıca İthalat Kalemleri: Mineral yakıtlar, yağlar, damıtma ü.; makine ekipmanları,

nükleer reaktörler; elektrikli ekipmanlar; demir ve çelik. Türkiye ile ekonomik ilişkiler : Başlıca İhraç Ürünlerimiz: Tütün ve mamulleri; organik kimyasal ürünler; tekstil elyafı ve

mamulleri; hububat ve mamulleri Başlıca İthal Ürünlerimiz : Hayvansal ve bitkisel yağlar; el yapımı tekstil elyafı; el yapımı

flamalar; tekstil lifleri, kauçuk ve ürünleri. G-20 üyesi olan Endonezya, 2014 Aralık ayı itibarıyla 253 milyonluk nüfusu ve 868 milyar

ABD Dolarlık milli gelirle Güneydoğu Asya’nın 1.; dünyanın ise en büyük 16. ekonomisi olmuştur.

2000 yılında 262 milyon ABD Doları olan ticaret hacmi, son 15 yılda yaklaşık 10 kat

artarak 2014 yılında 2.271 milyon dolara ulaşmıştır.

2) ENDONEZYA’ NIN POZİTİF YÖNLERİ 2-1) İNSANLIK VE TURİSTE YAKLAŞIM: Çok iyi olup, özellikle Türkler Müslüman olduğu

Sayfa 6 / 55

için, Türk’ lere yaklaşımları mükemmeldir. Selamın Aleyküm dediğiniz anda size bütün gönül kapıları açılabilir.

2-2) ÇEVRE VE TABİAT : Adalar yemyeşil , kilometrelerce gitseniz bile kara toprak parçası

göremezsiniz. Fotoğrafçılık adına çok güzel manzaralar vardır. Özellikle rengarenk tarlalar ve eğimli arazide toprak kazanmak için yapılmış teraslardaki pirinç tarlalarının görünüşü muhteşemdir.

2-3) FOTOGRAFÇILIK : Değişik ve enteresan fotoğrafların çekilebileceği bir ülkedir.:

Özellikle halkı fotoğraf çektirmeyi çok istiyor ve seviyor. İzin alırsanız size hatta çok güzel pozlar da verebiliyor. Bir fotografçı olarak bu özellik benim çok hoşuma gitti şahsen.

Örneğin bu konuda Meksika ve Orta Amerika’ da ve tutucu olmaları sebebiyle de Katar ve Bahreyn’ de çok zorlanmıştım

2-4) GÜVENLİK: Müslüman bir ülke olması sebebiyle ülke genel olarak güvenlidir. Ancak

gene, genel güvenlik kurallarına uymanız gerekir. Turistlerin yoğun olduğu Bali adasında başşehir olan Denpasar ve bu şehrin Kuta gibi turistik yerlerinde biraz daha fazla dikkatli olmanız gereklidir. Dövizi kesinlikte sokakta ve uyduruk yerlerde bozdurmayınız. Bankalarda veya ciddi döviz bürolarında bozdurunuz.

3) ENDONEZYA’NIN NEGATİF YÖNLERİ ; 3-1) TRAFİK: Trafik kötü değil ve fakat çok kötü ve hatta korkunç. 3-1-1) Trafik sol taraftan olduğu için, bu trafikte kesinlikle araba kiralamayınız 3-1-2) Dünyanın en yoğun nüfusunun olduğu Java ve Bali Adasında köyler, kasabalar ve

şehirler sanki birbirlerine bitişik ve bu sebeple sürekli bir yerden bir yere giderken şehir içi trafiğinde imiş gibi gidiyorsunuz. Yani şehirler arası tenha yollar yok. Bu sebeple ortalama trafik hızı, saatte en fazla 20-25 km kadar. Yani 100 km yolu ancak 4 veya 5 saatte alabiliyorsunuz.

3-1-3) Yollar gidiş ve gelişli , yani bırakın otoyolu, duble yol bile yok, sadece Denpasar

havaalanı civarında ve biraz da güneyinde viyadük ve otoyol var. 3-1-4) İşin cabası trafik kurallarına uyan da yok, 3-1-5) Bir de bu kadar hengamenin içinde bol miktarda motosiklet, bisiklet ve yaya da

var. 3-1-6) Sürücülerin yayalara ve öteki sürücüler karşı toleransı yok,

Sayfa 7 / 55

3-1-7) Yollarda kesinlikle trafik polisleri yok, tehlikeli sokak veya otopark çıkışlarında bahşiş karşılığı bu işi yapan gönüllü olarak yapan gariban kişiler var.

3-2) İKLİM : Yıl boyunca sıcaklık ortalama 25-35 santigrat derecesinde, ancak rutubet

oranı % 90 ‘ lara yaklaştığı için hissedilen sıcaklık daha yüksektir . Bu nedenle şehir içinde çok yürüyen insan görmek zor. Bu sebeple herkes motosikleti ile trafiğe çıkıyor. Yaklaşık nüfus kadar ülkede motosiklet var.

Endonezyada genelde, kuru ve yaş mevsim olmak üzere iki adet mevsim vardır. Nisan-Ekim arası kuru mevsim, tabii bu dönem de sıcaklık da artacaktır. Kasım-Mart ayları ise yağışlı mevsim. Kuru mevsim olsa bile yanınıza mutlaka bir şemsiye veya benim gibi bol foto çeken birisi iseniz, geniş ve bol bir yağmurluğu yanınıza almanız gerekir. Sırt çantası veya foto ekipmanı bu yağmurluk içine sığabilecek genişlikte bir yağmurluk olmalıdır. Yoksa kilotunuza kadar ıslanabilirsiniz. Yağmurun ne zaman yağacağı ve dineceği belli değildir. Aşırı yağmurdan sonra gökyüzü açılabilir. Örneğin sabah aşırı yağmur yağdıysa, öğleden sonra günlük güneşlik olabilir. Bu duruma göre özellikle fotoğraf programınız yaparsanız iyi olur.

3-3) ŞEHİRCİLİK :

3-3-1) Şehircilik anlayışı iyi değil. Şehir içi yollar ve kaldırımlar yetersiz. Hatta çok yerde

kaldırım bile yok. 3-3-2) Şehirlerin aydınlatması iyi değil, caddeler ve sokaklar karanlık. Bu sebeple geceleri

gezmek pek uygun değil. Düşüp bir tarafınızı incitebilir veya kırabilirsiniz.

3-4) ENGELLİLERE UYGUN OLMAMASI : Bu ülkede, medeni Avrupa ve Amerika ülkelerinde olduğu gibi, engelli ve sakatlara göre

düzenleme kesinlikle bulunmamaktadır. Her yerde merdivenler vardır. Az eğimli rampalar bile yoktur. Binalarda genelde asansör ve engelli asansörü bulunmamaktadır. Kaldırımları düz olmayıp üzerinde insanı düşürecek bir sürü engel vardır. Ayrıca en büyük handikap, Müslüman bir ülke olması sebebiyle, oteller dışında kesinlik alafranga tuvalet bulunmamaktadır. Her yerde alaturka tuvaletler vardır. Bu tuvaletler ayrıca bir basamak yukarıdadır. Ayrıca şap şap su ile taharetlendikleri için tuvaletler hijyenik değildir. Yerler kirli sulu ile doludur. İçinde bir su deposu ve bu depoya daldırılmış pis bir maşrapa vardır. Yani bu tuvaletleri kullananların mikrop kapması çok kolaydır. Bazılarının lavabolarında el yıkamak için sabun da yoktur. Elinizdeki kolonyalı mendille kapıyı açıp kapamanız ve içeride hiçbir yere dokunmamanız gerekir. Eve döndükten sonra da ayakkabılarınızın altlarını dezenfekte etmeniz gerekir.

3-5) OTELLER HARİCİNDE ALAFRANGA TUVALET BULUNMAMASI:

Sayfa 8 / 55

Kalınan belli standartlardaki oteller ve lokantalar dışında, özellikle gezilen turistik yerlerde alafranga tuvalet bulunmamaktadır. Hep alaturka tuvaletler vardır ve de bunların hijyen şartları kötüdür. Tuvaletin bulunduğu yer, genelde bir basamak yukarıdadır. Kendileri küçük insanlar olduğu için iri yarı insanların buraya tünemesi zordur. Yan tarafta bir açık su deposu ve içinde de suyu alıp kullanmak için pis bir maşrapa vardır. Tabii suyla taretlendikleri içinde her taraf pis suyla bulaşmış vaziyettedir. İçeride iken hiç bir yeri ellememeniz ve de ayakkabılarınız altlarını otele dönünce dezenfekte etmeniz gerekir. Ayrıca yanınızda sürekli olarak kolonyalı mendil bulundurmanız gerekecektir. Engellilerin ve çömelmesi zor olan insanların bu tuvaletleri kullanması oldukça zordur.

4) KISA ENDONEZYA TARİHİ : 4-1) Endonezya’nın tarihi hakkında bilinen en eski bilgiler, 4-5 bin yıl kadar önce,

Malezya’ dan halkın gelip yerleştikleri hakkındadır. Eski çağlardan beri ülkenin üzerinde bulunduğu adaların deniz ticaretinde ehemmiyeti çok büyük olmuştur. Bu sebepten, halk genellikle denizci veya tüccardı. Tarih çağlarında ülke, Çin, Hindistan, İran ve Bizans İmparatorluğunun deniz ticaret yolu idi. Halen bu özelliğini muhafaza etmektedir.

4-2) Bu devirlerde ülkede aşiret idareleri krallık haline geldi. Öyle ki her ada ayrı bir

krallıktı. Yedinci ve on üçüncü asırlara kadar bölgenin en güçlü krallıkları, Sumatra ve Java krallıkları idi. Güçlü olmalarının bir neticesi olarak da bölge ticaretine hakimdiler.

4-3) On ikinci ve on beşinci asırlarda Hindistan ve Malezya ’dan ticaret için buraya gelen

Müslüman tacirler hak din olan İslamiyet’in yayılmasına vesile olmuşlardı. Halk İslamiyet’i hiçbir zorlama olmaksızın kabul edip benimsemişti. Bundan dolayı da İslamiyet, Endonezya’da süratle yayıldı.

4-4) Avrupa’nın sömürgecilik zihniyeti, Endonezya’yı 1511 senesinde yakaladı. Bu sene

Portekiz Malakka adasını işgal etti. Bundan sonra İspanya, Hollanda ve İngilizler ülkeyi istila ettiler. Bu devletler Endonezya’yı sömürmenin yanısıra Hindistan’ı da sömürgelerine katmak için üs olarak kullanmakta idiler. On altıncı asrın sonlarında Hollandalılar, Doğu Hindistan, Java ve Moluk’da kurdukları şirketlerle bölge ticaretini ele geçirdiler. Bunun sonunda Cakarta’ya üs kurmalarıyla Hollanda’nın bölgedeki nüfusu arttı.

4-5) Diğer sömürgeci devletlerin anlaşmaları neticesinde 18. asrın sonlarında Hollanda

ülkeyi tam manasıyla tek başına ve insafsızca kendi menfaatine kullanmaya başladı. 4-6) 1900’lü senelerin başlarından itibaren gün geçtikçe antiemperyalist fikirlerin

kuvvetlenmesi sonucu Hollanda sömürgeciliğine karşı, milliyetçilik ve bağımsızlık mücadelesi fiilen başladı. Bu mücadelenin önde gelen liderlerinden Ahmed Sukarno 1927’de kurulan Milliyetçi Partinin başkanı oldu. Endonezya halkının başlattıkları ve her geçen gün kuvvet kazanan bağımsızlık mücadelesi karşısında Hollanda endişeye düştü. Halk

Sayfa 9 / 55

tamamen Hollandalı sömürgecilerin menfaatleri doğrultusunda yönetilmekteydi. Milliyetçilik ve bağımsızlık hareketlerini yatıştırmak ve sömürgeciliğini devam ettirmek için Hollanda siyasi bir oyun olarak yerli halka idarede kısmen iştirak hakkı tanıdı. Bu oyuna kanmayıp tam bir bağımsızlık isteyen halkın mücadelesi çok kanlı bir şekilde bastırılmaya çalışıldı. Mücadelenin liderlerinden Ahmed Sukarno ve arkadaşları yakalanarak sürgüne gönderildi.

4-7) İkinci Dünya Savaşında Japonya, Endonezya’yı işgal etti. Siyasi olarak Japonlar ülke

halkının Hollandalılara karşı yaptıkları bağımsızlık mücadelesini desteklediler. Japonlar, milliyetçilerin hükümet kurmalarına müsaade etti.

4-8) 17 Ağustos 1945’te Japonların teslim olmalarıyla Endonezya’da Ahmed Sukarno

başkanlığında bir hükümet kurularak bağımsızlıklarını ilan ettiler. Hollanda, Endonezya’nın bağımsızlığını tanımadı. Endonezya ve Hollanda arasında bu sebepten başlayan mücadele, Endonezya’nın zaferiyle neticelendi. Hollanda, “Endonezya, Birleşik Devletleri” ni resmen tanımak zorunda kaldı.

4-9) 1950 senesinde devletin adı “Endonezya Cumhuriyeti” olarak değiştirildi. Ülkenin

kurulu olduğu adalardan Yeni Gine Hollandalıların elinde kaldı. Endonezya ancak 1962 senesinde adanın batı kısmını Hollandalılardan kurtardı. Çin ve Rusya bütün antikomünist ülkelerde yaptıkları gibi, genç Endonezya Cumhuriyetini de yıkıcı ve bölücü faaliyetlerle kendi sömürgeleri, peykleri haline getirmeye çalıştılar. Ülke idaresini ellerine geçirmek için hükümet darbesi girişiminde bulundular.

4-10) 1965 senesinde vuku bulan bu ayaklanma kanlı bir iç savaşa sebep oldu. 1.000.000

civarında insanın öldüğü iç savaşta komünistler, milliyetçiler ve ordu tarafından bertaraf edildi. Devletin kuruluşundan itibaren meydana gelen hadiselerde oldukça yıpranan Ahmed Sukarno iktidarı, 1967’de General Suharto tarafından yapılan hükümet darbesi ile son buldu. Darbe sonunda başa geçen General Suharto daha sonra yapılan seçimleri de kazandı. 1982’de Sebker seçimleri kazandı. 1983’te Suharto dördüncü defa 10 Mart 1988’de beşinci defa başkan seçildi.

4-11) Bu tarihten sonraki siyasi durumu, yukarıda (1-8) maddesinde belirtilen “ Yönetim

Şekli” ‘ nde izah edilmiştir.

Sayfa 10 / 55

Cakarta’nın eski kent merkezi Kota Tua Meydanında rengarenk kiralık bisikletler

Sayfa 11 / 55

Aynı meydanda küre taşların üzerinde oyun oynayan çocuklar

Okul çocukları

Sayfa 12 / 55

Cakarta Ulusal Anıt ( National Monument) (Monas)

Bahçesindeki duvar heykelleri

Sayfa 13 / 55

Cakarta İstiklal Camii : Cami 22 Şubat 1978 tarihinde açılmış olup Güneydoğu Asya'nın

en büyük camisidir ve Merdeka Meydanı ve Cakarta Katedrali'nin yakınlarında yer almaktadır. İnşaatı 1961 yılında başlamış ve 17 yıl sürmüştür. Kapasitesi yaklaşık 200.000 kişidir. Yapısı bizim camiler gibi estetik değildir. Diktörtgen büyük bir blok üzerinde geniş bir kubbesi vardır. Dışarıdan sanki yüksek katlı apartman gibi görünür.

Sayfa 14 / 55

Cakarta Ketadrali

Karakteristik Endonezya turizm otobüsleri

Sayfa 15 / 55

Perahu Volkanı (Tangkuban Perahu ), Bandung : Bir stratovolkan olup, Bandung şehrinin

30 km kuzeyindedir. 1829 ‘ dan beri 16 defa patlamıştır. En son patlaması 2013 yılında olmuştur.

Tankuban dağının Kraliçe Krateri ( Kawah Ratu) olarak adlandırılan en büyük krateri

Sayfa 16 / 55

Sayfa 17 / 55

Sari Ater Sıcak Su Kaplıcası : Endonezya’da Bandung bölgesindeki en önemli sıcak su

kaplıcalarından birisidir. Burada el ve ayak masajı yapan yerel insanlar vardır.

Ayak masajı yapan bir Endonezya’lı

Sayfa 18 / 55

Sayfa 19 / 55

Yüzen Market (Floating Market Lembang) : Güzel bir park alanıdır. İçinde iskeleye bağlanmış olan teknelerde çeşitli lokal Endonezya yemekleri yapılmaktadır.

Sayfa 20 / 55

Sayfa 21 / 55

Sukatani Köyünde teras pirinç tarlaları

Sayfa 22 / 55

Naga Köyü (Kampung Naga) : Sunda adalar topluluğundan gelen Austronezyalı etnik bir

grubun kurmuş olduğu geleneksel yaşamın olduğu bir köydür. Bu grup Endonezya’ da en büyük nüfuslu ikinci etnik bir gruptur. Evleri ve yaşam tarzları kendilerine özel bir tarzdadır.

Sayfa 23 / 55

Bir anne ve kucağında çocuğu

Büyük bir ağaç yaprağından yaptığı şapka ile yağmurda yürüyen bir köy sakini

Sayfa 24 / 55

Arjuna Temple, Dieng Platosu : Yedinci ve sekizinci yüzyılda inşa edilen bir grup Hindu

tapınağından oluşmaktadır. Java adasında kurulmuş en eski tapınaklardandır. Hindu mimarisi şeklinde inşa edilmişlerdir. Bu tapınakların adları, tarihleri ve hangi krallara ait olduğu henüz belli değildir. Yanındaki Kailasa müzesi, bu tapınaklardan çıkartılmış olan birçok heykeli barındırmaktadır.

Sayfa 25 / 55

Endonezya’nın Ramayana Destanı artistleri

Sayfa 26 / 55

Sikidang ( Kawah Sikidang) Yanardağı Krateri

Yanardağ alanındaki küçük sıcak su göllerinde yumurta pişirip satan Endonezyalı

Sayfa 27 / 55

Goril Heykeli

Dieng Volkan Kompleksi Krater Gölü ( Yeşil Krater Gölü) (Telaga Warna, Dieng)

Sayfa 28 / 55

Baturaden şehri gece çarşısında dans edenler

Baturaden şehrinde sokak lokantaları

Sayfa 29 / 55

Borobudur Tapınağı : Endonezya'nın Yogyakarta şehrinde bulunan Dünya Mirası bir

yapıdır. Dünyanın tek parça halinde ve en büyük Budist tapınağıdır. Yogyakarta şehrinde yer

alan tapınak Unesco tarafından 1991 yılında Dünya Miras Listesine kabul edilmiştir.

Tapınağın hangi tarihte yapıldığına dair resmi kayıt olmamakla beraber tahminlere göre

Sailendra Hanedanlığı dönemine denk gelen MS 750 yılları olduğu düşünülmektedir. Yapımını

75 yıl süren Borobudur uzun yıllar kaderine terk edilmiştir. Ardından volkan patlaması

sonucu volkanik küllerin tapınağa yayılması ile bu dünya mirası küller altında gizli kalmıştır.

Yapı Sir Stamford Raffles tarafından 1814 yılında keşfedilerek ilk restore işini Hollandalılar

üstlenmiş ardından Unesco'nun 25 milyon dolar desteği ile bu restorasyon 11 yıl daha devam

etmiş ve sonunda 1991 yılında dünyaya kazandırılmıştır. Dünya’nın en büyük ve tek parça

halindeki olan tapınağıdır. Yapımı 75 yıl sürmüştür. Yapımında her biri 40 kilo ağırlığında olan

iki milyon blok taş kullanılmıştır.504 buda heykeline, 2.760 rölyefe ve 72 tane stupa'ya

sahiptir. Kuşbakışı bakıldığından mandala ( merkez ve onu çevreleyen daire) şekli görülür.

Sayfa 30 / 55

Sayfa 31 / 55

Tapınağın arka tarafı

Tapınak duvarlarındaki rölyefler

Sayfa 32 / 55

Bir Zenne ( erkek dansöz)

Prambanan Tapınağı : Candi

Prambanan veya Candi Rara

Jonggrang, Yaratıcı (Brahma),

Koruyucu (Vishnu) ve Yok Edici

(Shiva) olarak belirtilen Tiurti'ye

adanmış, Endonezya'nın Orta Cava

ilinde, 9. yüzyıldan kalma bir Hindu

tapınağı kompleksidir. Tapınak

kompleksi, Orta Cava ve

Yogyakarta illeri arasındaki sınırda,

Yogyakarta kentinin yaklaşık 17

kilometre kuzeydoğusunda yer

almaktadır. Bir UNESCO Dünya Mirası alanı olan tapınak kompleksi, Endonezya'daki en büyük

Hindu tapınağı ve Güneydoğu Asya'daki en büyük Hindu tapınaklarından birisidir. Hint

mimarisinin tipik uzun boylu ve sivri mimarisi ve büyük tapınak kompleksi içindeki 47 metre

yüksekliğindeki (154 ft) merkez binası ile dikkat çekmektedir. Prambanan, turistler için bir

cazibe merkezi halindedir.

Sayfa 33 / 55

Panoramalar

Sayfa 34 / 55

Brahma tapınağı merdiveni

Tapınak ve Rahip

Sayfa 35 / 55

Ramayana Destanı : Ramayana, (Sanskritçe, is., रामायण, rāmāyaṇa, Türkçe „Rama'nın

Gelişimi“) "Mahabbarata" ile birlikte Hint yarımadasında en çok bilinen iki destandan biridir.

Mahabbarata ile arasındaki fark; Mahabbarata "nesir" şeklinde, Ramayana ise "nazım"

şeklinde yazıya geçirilmiştir. Bilinen en eski nüsha, Valmiki tarafından yazıya geçirilmiştir. Her

ne kadar yazıya geçirildiği tarih belirsizliğini koruyorsa da, MÖ 4. ve 2. yüzyıllar arasında

gerçekleştiği tahmin edilmektedir. Ramayana destanının bugün elimizdeki 7 bölümden

oluşan şeklini milattan önce 2. yüzyıl içinde aldığı tahmin ediliyor. Bu destanın konusu

şöyledir; Kral olan babası, kızı Sita'yı Tanrı Şiva’nın yayını çekebilecek savaşçıyla

evlendirmeye söz vermiştir. Rama, bu yayı çekerek kırar. Ancak Kralın ikinci karısı, kralın

verdiği sözü bozarak, Rama'yı, nişanlısı Sita'yı ve Rama'nın kardeşi Lakşman'ı sürgüne

gönderir. Rama ile Sita'nın aşkı, birçok zorluklarla mücadelenin ve 14 yıllık sürgünün

ardından, evlilikle sonuçlanır. Bu büyük hikâye; karanlıkla aydınlığın mücadelesinde aydınlığın

zaferi olarak betimlenmektedir. Ramayana Destanı, Kosala krallığının prensi Rama’nın

hikâyesini anlatır. Babası Dasharatha tarafından ormana sürgün edilir ve sonra orada Lanka

kralı Ravana’yı öldürür.

Bu destanın şovu, en iyi Yogyakarta şehrindeki açık hava tiyatrosu olan Purawisata

Tiyatrosunda izlenebilir. Bu tiyatroda çekmiş olduğum fotolar aşağıdadır;

Sayfa 36 / 55

Sayfa 37 / 55

Tengger Milli Parkı : Endonezya’ da mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında

gelmektedir. Bu bölge , şu anda en çok gündemde olan Bromo Yanardağı ile anılmaktadır. Şu anda bu yanardağdan az miktarda da olsa gaz çıkışı devam etmektedir. Ancak bu bölgede birçok önemli başka yanardağlar da bulunmaktadır. Esasında burası yaklaşık 9 X 7 km çapında ( yani 63 km2) ‘ lik bir alanı kapsamaktadır. Eski zamanlarda burada oluşan ve şu anda Kum Denizi ismi ile adlandırılan ve ismi Tengger olan çok büyük , yani mega bir volkanın kalderasıdır. Burada sonradan birçok yanardağı konisi oluşmuş ve çökünce de bu tali kalderalar oluşmuştur. Bu sebeple burada kurulmuş olan parkın adı da Tengger Milli Park’ ıdır. Bu kum denizinin yüksekliği yaklaşık 2100 m olup, bu bölgenin en yüksek noktası ise bu bölgenin güney tarafında bulunan 3676 m yüksekliğindeki Semeru yanardağıdır. Bromo yanardağının en yüksek noktası yaklaşık 2329 m ve gezi tepesi ise 2250 m’ dir. Hemen yanındaki sönmüş bir yanardağı olan Batok yanardağının yüksekliği ise 2470 m’ dir. Bu bölgede ismi olmayan öteki bazı kalderalar da vardır.

Bu bölgenin en uygun görülme ve fotoğraflama zamanı şafak vakti olup, en iyi görülecek yer ise Penenjakan dağının zirvesidir. Bu dağ kum denizi çukurunun hemen kuzey tarafında bulunan yaklaşık 2800 m yüksekliğindedir. Buraya sabah 04’ kalkarak önce dört çeker ciplerle ve son 250 metresi de yürüyerek çıkabildik. Not edeyim ki, bu yükseklik, yüksek irtifa hastalığına aday olanlar için riskli olabilir.

Sayfa 38 / 55

Penenjakan tepesinden önce güneşin doğacağı taraftan gün doğumunu çekmek gereklidir. Burada aşağıdaki gibi bir foto yakalayabilirsiniz.

Sonra bu tepenin güney tarafına doğru geçip yanardağları çekebilirsiniz Önde Batok, solda Bromo ve en arkada tüten Semeru yanardağları

Sayfa 39 / 55

Aktif haldeki Semeru volkanı

Sönmüş Batok yanardağı

Sayfa 40 / 55

Bromo dağının eteğine kadar insanları taşıyan ve yorgun düşen ve dinlenen atlar

Bromo yanardağı kraterinin panoraması (Kratere çıkan merdivenin bittiği yerdeki platformdan çekim)

Sayfa 41 / 55

Kum denizindeki ciplerin park ettiği yerden Bromo yanardağına mesafe yaklaşık 2 km

‘dir. Bu mesafe yürüyerek veya at üzerinde çıkılabilir. Bu yolun son 500 metresi hafif yokuş olup zemin engebelidir. At üzerinde çıkmanızı öneririm. Ancak benim gibi ata binmeye alışkın değilseniz, her an için attan düşme riski vardır. Sağ elim adamın omuzunda, adamın sol eli düşmemeyim diye sağ bacağımda, adamın sağ eli ise atın dizgininde dualar okuyarak çıktım.

Atların çıktığı yerden itibaren yaklaşık 200 metrelik bir yürüyüş mesafesi daha vardır. Bu

yolun sonunda ise Bromo yanardağı krater yanına kadar çıkılan 253 basamaktan oluşan bir merdiven daha vardır. Bu merdivenin belli yerlerinde yorulan insanların dinlenmesi için dinlenme yerleri mevcuttur.

Merdivenin girişinin hemen sol tarafında ise küçük dua edilen bir kutsal yer vardır.

Sayfa 42 / 55

Kratere çıkan merdivenin genel görünüşü Poten Tapınağı (Pura Luhur Poten): Bromo dağı Burada yaşayan Hindular için çok kutsal

bir yerdir. “Bromo” ismi “ God Lord Brahma” lafından gelmektedir. Bu bakımdan Bromo dağının eteklerinde Poten isimli bir Hindu tapınağı vardır. Bu tapınak Bromo dağının patlaması sonucu çıkan siyah taşlardan yapılmıştır. Bali ve Tengger Hinduları bu tapınağa gelip dua ederler ve adaklar sunarlar. Özellikle, Yadnya Kasada festivalleri döneminde Bromo kraterine çıkıp buradan aşağıya adak olarak meyveler, sebzeler, para ve çiftlik hayvanlarını atarlar. Bu sırada lokal insanlar krater içine girip bunlar bağış olarak kabul edip alırlar.

Sayfa 43 / 55

Bir el işleri atölyesi ve sergi salonunun girişindeki karakteristik süslemeler

Sayfa 44 / 55

The Monkey Forest ( Maymun Ormanı) “Çabuk geç, yoksa seni HAM YAPARIM”

Sayfa 45 / 55

Ubud, Bali Adası, Teraslı Pirinç Tarlaları

Sayfa 46 / 55

Ubud, Bali Adası, Teraslı Pirinç Tarlaları

Sayfa 47 / 55

Rengârenk tarlalar, Tosari, Jawa

Sayfa 48 / 55

Bali Adası, Bratan Gölü- Pura Bratan Hindu Tapınağı: Pura Ulun Danu Beratan veya Pura Bratan, Endonezya’da Bratan gölü yanında ve bedegul dağının eteklerinde kurulu Şivaya ait su tapınaklarından birisidir. 1633 yılında inşa edilmiş olup, baliye ait su, göl ve nehir tanrısı olan Dewi Danu’ ya adaklar sunmak için yapılmıştır. Bratan gölü, deniz seviyesinden 1200 m yukarıda olup, bu bölgenin doğurganlığını temsil eden kutsal dağ gölü olarak bilinir. Sıcak olan Bali adası iklimine göre daha soğuk bir yayla iklimine sahiptir.

Sayfa 49 / 55

Sayfa 50 / 55

Bali Adası, Deniz Tapınağı ( Sea Temple) (Pura Tanah Lot) ; Tanah Lot ‘ un Balinezce’ de anlamı denizdeki yer’ dir. Bali adasında deniz kenarındaki tabii bir kaya oluşumu olup, Hindu tapınağıdır. Denpasar’ ın 20 km batısında Tabanan kasabasındadır. Okyanus dalgalarının sürekli şekillendirdiği bir kaya tabakası üzerinde kuruludur. Bu tapınak Bali mitolojisinde önemli bir yer işgal eder. Bali sahillerindeki toplam yedi adet deniz tapınağından birisidir. Bütün bu tapınaklar. Bali adasının güney batı sahilinde belli aralıklarla bir zincir oluşturur. Bu tapınak on altıncı yüzyılda, seyyah ve Şiva dini sembolü olan Dang Hyang Nirartha tarafından yapılan istek üzerine buradaki balıkçılar tarafından yapılmıştır.

Sayfa 51 / 55

Sayfa 52 / 55

Bali Adası, Uluwatu Tapınağı : (Pura (Luhur) Uluwatu) , Bali adasının güney ucunda Uluwatu kasabasında kurulu olan bir Hindu tapınağıdır. Deniz yanındaki 70 metrelik bir falezin yanında kuruludur. Bu tapınak daha önce var olan küçük bir tapınağın üzerine kurulmuştur. Javalı yönetici Empu Kuturan tarafından on birinci yüzyılda yaptırılmıştır. Bu alan aynı zamanda makak maymunlarının yaşadığı bir yer olup, el çantalarının maymunlar tarafından kaçırılması bahis konusudur. Burada kurulu bulunan anfitiyatroda her gün “ Kecak Dans” gösterisi grup zamanı sunulmaktadır. Bu şov, Bali’ de 1930 yıllarında geliştirilen balinez dansı eşliğinde müzikli bir drama şovudur. Başlarda sadece erkekler tarafından yapılan bu şova, 2006 yılından itibaren bayan dansçılar da katılmıştır. Bu şovda Hindulara ait Ramayana destanı esas olarak alınmaktadır.

Destanın kısa özeti şöyledir; “Kral , kızı Sita’ yı Tanrı Şiva’ nın yayını çekebilecek bir savaşçıyla evlendirmeye söz vermiştir. Rama ( Ram), bu yayı çekerek yayı kırar. Ancak kralın ikinci karısı, kralın verdiği sözü bozarak, Rama’ yı ve kardeşi olan Lakşman’ ı , Sita ile birlikte sürgüne gönderir. Rama ile Sita’nın aşkı, birçok zorlu mücadelenin ve 14 yıllık sürgünün ardından evlilikle sonuçlanır. Bu büyük hikâye, karanlıkla aydınlığın mücadelesinde aydınlığın zaferi olarak betimlenmektedir. Birçok çetin tecrübelerden geçilir ve sonunda kurtuluşa, aydınlanmaya, bilgeliğe, aşka yani amaca ulaşılır.”

Sayfa 53 / 55

Uluwatu’ daki falezler

Sayfa 54 / 55

Kecak Dansı

Sayfa 55 / 55

Bali, Kuta sahilinde uçurtma uçuran bir adam

Bali sahilinde balık avlayan bir balıkçı