74

i indekiler - DiyarDHO · BasÝm yeri Tor Ofset Ümam eßme Cad. 26/2 AyazaÛa Þißli, Üstanbul ¥ BasÝm tarihi 30 MayÝs 2007 ¥ Editoryal retim ve yapÝm Nisan Ületißim [email protected]

  • Upload
    others

  • View
    4

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

  • • Sahibi TDB Yönetim Kurulu Ad›na Genel Baflkan Celal Korkut Y›ld›r›m • Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü Genel Sekreter Murat Ersoy • TDBYay›n Kurulu Sorumlusu Tatyos Bebek • TDBD Yay›n Kurulu: Tatyos Bebek, Esim Yergin Bozda¤, Nefle ‹nceo¤lu Dursun, ‹smet Nalbant •TDBD Bilimsel Dan›flma Kurulu TDB E¤itim Komisyonu’dur • Yay›n Türü: Yayg›n süreli yay›n • Editör Hakan Sürmen • Tasar›m KayhanErkan • Görsel Yönetmen fieref Kartal • Reklam için baflvuru Tel: (212) 327 84 41 (pbx) / Fax: (212) 327 84 43 • Ofset Haz›rl›k Repronet •Bas›m yeri Tor Ofset ‹mam Çeflme Cad. 26/2 Ayaza¤a fiiflli, ‹stanbul • Bas›m tarihi 30 May›s 2007 • Editoryal üretim ve yap›m Nisan‹letiflim [email protected] Tel: 0212. 327 84 41 Cihannüma Mah. Salih Efendi Sok. Mistafl ‹flhan› 4/9 Befliktafl ‹stanbul •Yönetim Yeri ve Yaz›flma Adresi Ziya Gökalp Cad. No: 37/11 Yeniflehir-ANKARA Tel: (312) 435 93 94 Fax: (312) 430 29 59 www.tdb.org.tre-mail: [email protected] • ISSN: 1303-9784

    BAfiYAZI

    TDB GÜNDEM‹

    14- YILMAZ MAN‹SALI’YI KAYBETT‹K TDB Kurucu ve Onur üyesi,Prof.Dr. Y›lmaz Manisal›’y› 23 Nisan 2007 günü kaybettik. Dostlar›ve çal›flma arkadafllar› Y›lmaz Hoca’y› anlatt›lar.

    20- ÇÖZÜM; TEMS‹LDE ADALET VE DEMOKRAS‹D‹R!Cumhurbaflkanl›¤› seçim süreci ve Genelkurmay’›n 27 Nisanaç›klamas›yla ülkemizde yaflanan geliflmeler üzerine TürkDiflhekimleri Birli¤i bir bas›n aç›klamas› yapt›.

    22- MESLEKTAfiIMIZIN KAT‹L‹NE MÜEBBET HAP‹S A¤ustos 2006’da‹zmir’deki muayenehanesinde ölü bulunan meslektafl›m›z ZekiyeGökflin’in katili a¤›rlaflt›r›lm›fl müebbet hapse mahkum oldu.

    24- 2008 ERO TOPLANTISI ‹STANBUL’DA 20-21 Nisan 2007 tarih-leri aras›nda Moskova’da gerçeklefltirilen ERO Toplant›s›’nda 2008ERO toplant›s›n›n ‹stanbul’da yap›lmas› kararlaflt›r›ld›.

    ODALARDAN HABERLER26- BAfiBAKAN, D‹fi BÖLÜMÜ RUHSAT ALMAYAN HASTANEN‹NAÇILIfiINI YAPTI! Bursa Diflhekimleri Odas›, bir özel hastanenin diflbölümünün ruhsat› olmad›¤› halde Baflbakan taraf›ndanaç›ld›¤›n› aç›klad›.

    28- MERS‹N’DE SAHTE D‹fiHEK‹MLER‹NE OPERASYON MersinDiflhekimleri Odas› sahte diflhekimlerine karfl› hukuki mücadeleyiyo¤unlaflt›r›rken bu konuda toplumu bilinçlendirmeye yönelikçeflitli çal›flmalara da imza att›.

    30- DAYANIfiMA ÖLMEM‹fi! Kayseri’de meslektafl›m›z ErgünDemiralp’in ölümü üzerine diflhekimi arkadafllar› internetüzerinden bir dayan›flma a¤› oluflturarak ailesine destek oldu.

    30- KOCAEL‹’NDE YAZA MERHABA Kocaeli Diflhekimleri Odas›“Yaza Merhaba Sempozyumu” Sapanca Gölevi’nde 12-13 May›sgünlerinde gerçeklefltirildi.

    KONGRELER

    36- BULUfiMA NOKTASI ‹STANBUL TDB 14. Uluslararas› Diflhekim-li¤i Kongresi geldi çatt›. Kongre Genel Sekreteri Tar›k ‹flmen veMSS Sorumlusu Rifat Yüzbafl›o¤lu’dan son geliflmeleri ö¤rendik.

    56- 1. ULUSAL Ö⁄RENC‹ KONGRES‹ TDB Ö¤renci Kolu’nun organ-ize etti¤i TDB 1.Ulusal Ö¤renci Kongresi 21-22 Nisan 2007 tarih-lerinde ‹stanbul’da gerçeklefltirildi.

    içindekilerTDBD 100

    HAZ‹RAN - TEMMUZ 2007 SAYI: 100

    1413

    26

    36

  • 100 SAYIDIR B‹RL‹KTEY‹Z

    44- TDBD NASIL VAR ED‹LD‹? TDBD elinizde tuttu¤unuz say›yla‘dalya’ diyor. Derginin ilk ç›k›fl döneminde büyük emekleri geçenmeslektafllar›m›z›n aktar›mlar›ndan oluflan küçük bir dosyahaz›rlad›k. ‹lk olarak Dergiyi ilk ç›karan ekipte yer alan NumanKuzanl› ve Süha Alpay’a teybimizi uzatt›k.

    52- ‘DERG‹ BEN‹M ÇOCU⁄UM G‹B‹’ TDBD’nin son 11 y›l›nda GenelYay›n Yönetmenli¤ini üstlenen ve 100 say›n›n yetmifle yak›n›naimza atan Tatyos Bebek, Yay›n Kurulu üyemiz Nefle Dursun‹nceo¤lu’na bu 11 y›l›n öyküsünü ve dergiyle ilgili hislerini anlatt›.

    B‹L‹MSEL

    68- KAS ‹SKELET S‹STEM‹ BOZUKLUKLARI VE D‹fiHEK‹ML‹⁄‹ Prof.Dr.Nermin Yamal›k’›n FDI-Dental Practice Komitesi projesi olarakhaz›rlad›¤› makale dizisinin ikinci bölümünü sunuyoruz.

    82- DOWN SENDROMUNDA PER‹ODONTAL HASTALIKLAR Prof.Dr.Belgin Bal, Diflhekimi ‹lkim Demirel

    88- SA⁄LIK TUR‹ZM‹ VE MUAYENEHANE AKRED‹TASYONU Prof.Dr.‹nci Oktay

    PARAMED‹KAL

    62- ‘ÇATIfiMACI S‹YASETI REDDETMELIYIZ’ Radikal Gazetesi yazar›Erol Kat›rc›o¤lu bugün yaflanan tart›flman›n, kökenleri Cumhuriyetöncesine giden iki modernleflme projesinin çat›flmas› oldu¤unuifade ediyor.

    92- KÜRESEL ‹KL‹M DE⁄‹fi‹KL‹⁄‹ Küresel ›s›nma, ya da uzmanlar›nifadesiyle küresel iklim de¤iflikli¤i son y›llar›n en popüler tart›flmakonusu. Doç.Dr. Do¤an Yaflar’›n yaz›s› ve Prof.Dr. MikdatKad›o¤lu’yla yapt›¤›m›z röportajda iki farkl› görüflü bulacaks›n›z.

    ÇEfi‹TL‹

    102- DÜNYA FIRÇASI 4500 çal›flan, on ülke, üç k›ta, befl zamandilimi; elektrikli difl f›rças› “Sonicare Elite 7000” in üretimi küreselkapitalizmin kesinli¤ine ve gücüne bir örnektir.

    118- YED‹GÖLLER: GÖLE SU ‹ÇMEYE ‹NEN IfiIK Ifl›k Yedigöller'e suiçmeye iner. Göllerin yüzeyinde gezinir, yans›r ve içinize dolar.Yaflam sevincidir bunun sizdeki karfl›l›¤›. Akgün Akova yazd›.

    AKADEMİK DENTAL ....................................... 12AKTİF DIŞ TİCARET ........................................ 80COREGA .............................................................125DENTANET ........................................................ 81DENTA-TEK ....................................................... 49DENTLAZER ..................................................76-77DENTORAL ........................................................ 95DENTOSAN ........................................................ 19ESTİ ..................................................................... 87

    FORTİS EMEKLİLİK ..................... Arka Kapak İçiGÜLSA ................................................................ 23GÜNEY DENTAL .......................................... 83-85GÜNEY DİŞ ..................... Ön Kapak İçi-09-31-73HSBC ................................................................... 39İDEADENT ......................................................... 59İPANA ................................................................. 07IVOCLAR-VIVADENT .............................. 67-107KAVO .................................................................. 43KURARAY DENTAL ......................................... 08

    LİDER DİŞ .............................................. 17-79-101MEDDENT ......................................................... 65MEDİFARM ........................................................ 55METCO .................................. 33-34-35-90-91-115ONUR DİŞ DEPOSU ......................................... 97ORAL B .............................................................. 06ÖNCÜ DENTAL ................................................111PARADONTAX .................................................. 71RF SYSTEM ........................................................ 51SENSODYNE ...................................................... 29

    SİGNAL ................................................ Arka kapakSÖNMEZ MEDİKAL D. .......................... 03-04-05SUNRAY .............................................................105TEKMİL .............................................................. 93TOROS DENTAL ............................................... 27TRİADENT ......................................................... 613M ............................................................ 46-47-121UNİMED ............................................................ 128VOCO ................................................................. 38W&H ...................................................................113

    TDBD Haziran-Temmuz 2007. 100. say› 18.500 adet bas›lm›flt›r. TDB üyelerine ücretsizdir. ‹ki ayda bir, y›lda 6 say› yay›mlan›r.

    REKLAM ‹NDEKS‹ (Alfabetik)

  • TDB Genel Baflkan› Celal K. Y›ld›r›m

    TDBD merhaba

    De¤ifltirme yetene¤imizegüvenmeliyiz

    azmak zor bir ifl. Mesle¤iniz yazarl›k de¤ilse yada bu alanda genel ya da özel bir e¤itiminizyoksa ve de onlarca önemli sorundan hangi-

    sini öne ç›karmak gerekir diye karars›zl›k yafl›yorsan›zifliniz daha da zorlafl›yor. Sosyal Güvenlik Sistemi ile il-gili giderayak yap›lan yeni düzenlemelerden mi bah-setmeli, Cumhurbaflkanl›¤› seçim sürecinde yaflanan-lardan m› bahsetmeli, yoksa cumhuriyet tarihimizdeilk kez milyonlarca insan›n taleplerini, tepkilerini alan-larda göstermesinden mi bahsetmeli?

    Bu dergi elinize geçti¤inde 2007 y›l›n›n ilk yar›s›n›n sonay›na girmifl olaca¤›z. Alt› ayl›k dönem içerisinde ya-flad›klar›m›z›n muhasebesini yapt›¤›m›zda ülkemiz vehalk›m›z aç›s›ndan kay›p aylar oldu¤unu söylemekyanl›fl ya da abart›l› say›lmaz.

    Küreselleflme olgusuyla birlikte ekonomik, sosyal ve si-yasal yaflamda ortaya ç›kan alt üst olufllar ve bu sü-reçte yaflanan ayr›flmalar gelecekle ilgili endifleleri ar-t›ran bir tablo oluflturuyor. Bu tablonun Türkiye görün-tüsü hiç de umut vaat etmiyor.

    TBMM’deki partilerin ve özellikle iktidar partisinin yafla-n›lan sürecin geliflimi ve bu sürecin ‘e-muht›rayla’ fark-l› boyutlara tafl›nmas›ndaki pay›, yönetim basireti ek-sikli¤inin somut göstergesi olarak haf›zalara kaz›nd›.Laikli¤in ve cumhuriyet de¤erlerinin tehlikede oldu¤udüflüncesiyle alanlara dökülen milyonlarca insan›n ta-leplerine kulak t›kama ve demokrasiyi parmak say›s›-na indirgeme e¤ilimlerinin krizin bu boyuta ulaflmas›-na katk› yapt›¤› ortadad›r.

    Laikli¤in ve cumhuriyet de¤erlerini korumak için de-mokrasi d›fl› yöntemlere baflvurulmas›n›n ne cumhuri-yet de¤erlerini ne de demokrasiyi korumad›¤›, aksinedaha da geriye götürdü¤ü yaflan›lan tecrübelerle sa-bittir. Yaflan›lanlar›n siyasi analizini yapt›¤›m›zda bude¤erlerin ‘tehlikeye’ düflmesinin as›l müsebbibinin de-

    mokrasinin kesintiye u¤rad›¤› dönemler oldu¤u görü-lecektir.

    fiimdi Türkiye’nin siyasi yaflam›n› yeni bafltan kurgula-mak mümkün mü? Varolan siyasi anlay›fl ve siyasetyapma biçimi, seçim yasas› ve siyasi partiler yasas› buflekliyle korundu¤u sürece siyasi yaflam›m›z›n demok-ratik bir flekilde kurgulanmas› mümkün görünmüyor.

    Seçim sonras› ülkemizi ve bizleri daha zor günler bekli-yor. Varolan siyaset yapma tarz›n›n k›sa sürede de¤ifl-meyece¤ini kestirebilmek için siyaset dehas› olmayagerek yok; seçim yasas›nda temsilde adaletin göz ard›edilmesi, demokrasinin bir araç olarak tan›mlanmas›ya da demokrasi d›fl› yöntemlerin çare olarak görülme-si yak›n gelecekte de çat›flmac› ortamdan kurtulaca¤›-m›za dair bir umut vermiyor.

    Ne yapaca¤›z? Ne yapmal›y›z? Sorular›n cevab› basit:Öncelikle bizi bu sürece tafl›yan fleyleri yapmayaca¤›z.

    Siyasetin etnik, dini, kültürel kimlikler ve laiklik, cum-huriyet gibi kavramlar aras›nda ve birbirini yok edil-mesi gereken güçler gibi görerek yap›lmas› anlay›fl›n-dan vazgeçmeliyiz. Halk›n gerçek gündemi olan yok-sulluk ve yolsuzlu¤un giderilmesi; eflitlik, adalet ve öz-gürlü¤ün hayat›n her alan›nda hakim k›l›nmas›, eme-¤in haklar›n›n korunmas› ve geniflletilmesini siyasetintemel mücadele ekseni haline getirmeliyiz.

    Bu kavramlar gözard› ederek rejim sorununu tart›flmakyoksullu¤un, yoksunlu¤un, yolsuzlu¤un sürmesine gözyummak anlam›na gelecektir.

    ‹ki yolumuz var; biri, yaflananlara raz› olmak ya dakurtar›c›lar aramak. Di¤eri raz› olmamak, kendi irade-mize, demokratik gücümüze güvenmek ve de¤ifltir-mek. De¤ifltirmek için de yaflama müdahil olmak.

    Karar bizim, gelecek bizim. Ya gelece¤imize sahip ç›-kaca¤›z ya da...

    Y

  • rof.Dr. Y›lmaz Manisal›1930 y›l›nda Adana'dado¤du. ‹lk ve orta ö¤reni-

    mini orada tamamlad›.1948 y›l›nda Adana Erkek Lise-si'nden mezun oldu ve yüksekö¤renimini ‹stanbul ÜniversitesiDiflhekimli¤i Fakültesi Yüksekoku-lu'nda tamamlayarak 1953 y›l›n-da mezun oldu. 1953-1955 y›llar›aras›nda yedeksubay olarakaskerlik görevini tamamlad›.1956 y›l›nda ‹stanbul Diflhekimli-¤i Okulu tedavi kürsüsüne asis-tan oldu. 1956 y›l›nda mesle¤in-de doktora s›nav›n› kazanarakdoktor unvan› ald›. 1960-1963 y›l-lar› aras›nda Londra Eastman Dental Enstitüsü'nde ih-tisas yapt›. 1966 y›l›nda doçent, 1972 y›l›nda profesörolan Y›lmaz Manisal›, 1976-1982 y›llar› aras›nda üç

    dönem üst üste ‹stanbul Üniver-sitesi Diflhekimli¤i Fakültesi’nindekanl›k görevini yürüttü. 1982y›l›nda YÖK Yasas›'n› benimse-medi¤i için kendi iste¤iyle emek-li olarak görevinden ayr›ld›.Prof. Dr. Y›lmaz Manisal› 1984-1986 y›llar› aras›nda Türk Difl Ta-bipleri Cemiyeti Baflkanl›¤›, 1986-1988 y›llar› aras› ‹stanbulDiflhekimleri Odas› Baflkanl›¤› gö-revini yürüttü.Prof. Dr. Manisal› meslektafl› Dr.Selçuk Manisal› ile evlidir. O¤luYük. Müh. Ali Manisal›, MelekManisal› ile evli olup, “Deniz” isim-li k›z›, “Y›lmaz” isimli o¤lu vard›r.

    Prof.Dr. Manisal›'n›n di¤er o¤lu Bafl ve Boyun Cerrah›Dr. Mehmet Manisal›, Ceylan Manisal› ile evliolup,”Yasemin” isimli bir k›z› vard›r.

    Günlerdir Tatyos ve Hakan ben-den Yılmaz ağabey için dergiyeyazı yazmamı bekledi. Yazama-

    dım, çünkü bu tip yazıları yazmaktan hoş-lanmadığımı anladım.

    Metin Alatlı, Altan Gülhan, MehmetBeyli, Yılmaz Bilgin, Necip Enver Demi-rer, Oğuz Üçok ve Yılmaz ağabey...

    Dilerim benim için bu son olur. Hepsihakkında yazı yazmak benim için gerçek-ten çok zor oldu.

    Bence insanlar hakkında söyleneceksözler ve yazılacak yazılar onların sağlıkla-rında riyadan uzak, samimi bir üsluplasöylenmeli ve yazılmalı.

    Neden dostlarımız, tanıdıklarımız veyabirlikte çalıştığımız insanlar hakkındakidüşüncelerimizi açıklamayız, yaşarkenonları mutlu etmekten çekiniriz?

    Kendisinin olduğu veya olmadığı birçok

    ortamda, mesleğe, meslek kurumuna vebenim akademik yaşamımdaki çalışmala-rıma yaptığı olumlu katkıları söyleme fır-satı bulduğum için mutluyum...

    1960 yılında asistanımız olarak tanıdığı-mız Yılmaz Bey, fakültedeki çalışma yılla-rımda Yılmaz ağabey oldu.

    Akademik yıllarımın çok kritik ve zorlu

    yıllarında O’nun ve müşterek dostlarımı-zın desteklerini ve anıları unutmammümkün değil, yazmam ise sayfalar tutar.

    Meslek örgütünde bizimle çalışması içinMetin Alatlı ile birlikte fakültedeki odası-na gidişimizi ve konuşmalarımızı unut-mam mümkün mü?

    Üzerimde emeği olan birçok dostlarımgibi, şimdi ikisi de yok etrafımda.

    Benim için her birinin yokluğu yeterikadar hüzünlü. Hayat böyle bir şey olsagerek...

    Yaşamımdan eksilenlerin yerlerini anı-ları ve yaptıkları iyilikleri dolduruyor.

    Bir taraftan kaybettiklerimi anılarıylayaşatıyor, diğer taraftan geride kalan dost-larımın desteğiyle yaşama gücü buluyo-rum.

    Yıllar fazlalaştıkça hayat daha zorlaşıyorYılmaz ağabey.

    Y›lmaz Hoca’m›z› kaybettik

    ‘Kaybettiklerimi an›lar›yla yaflat›yorum’Prof.Dr. Gülümser Koçak:

    TDBD14 Y›lmaz Hoca’n›n ard›ndan

    TDB Kurucu ve Onur üyesi, ‹stanbul Diflhekimleri Odas› Kurucu Baflkan›, ‹stanbul ÜniversitesiDiflhekimli¤i Fakültesi eski Dekan› Prof.Dr. Y›lmaz Manisal›’y› 23 Nisan 2007 günü kaybettik. Dost-lar› ve çal›flma arkadafllar› Y›lmaz Hoca’y› anlatt›lar.

    POnur dolu bir öykü

  • Prof.Dr. Yılmaz Manisalı, aşağıdaanlatacağım şekilde benim hayatı-mın yönünü bir çok defa değiştir-

    miştir. İstanbul Üniversitesinde dört yıldişhekimliği okuyarak 1967 yılında mezunolduğumda, Anadolu’daki ilçelerimizinbüyük bir çoğunluğunda dişhekimi yoktu.Ben de muayenehane açmak istiyordum.Prof. Manisalı, ısrarla Millî Eğitim Bakan-lığı yurtdışı doktora bursu sınavlarına gir-memi istedi. Zürich Üniversitesinde orto-donti doktorasını bitirdikten sonra İstan-bul Üniversitesi beni kabul etmedi. Prof.Manisalı buna çok üzüldü. Ankara Üni-versitesinden Prof. Nurettin Günay’a tele-fon ederek, bu çocuğun her şeyine kefilim,onu al dediğini, Prof. Günay’dan öğren-dim. Böylece Ankara Üniversitesinde sekizyıl çalıştım.

    12 Eylül 1980 ihtilali olmuş ve yeni ku-rulan YÖK’ün ilk düzenlemesine göre; birdoçent kendi üniversitesinde profesör ola-mıyor, mutlaka başka bir üniversiteye git-mesi gerekiyordu. Prof. Manisalı bana ne

    yapacağımı sordu. Mecburi hizmetiminbitmesine iki yıl kaldığını, sonra üniversi-teden ayrılarak Bursa’da muayenehaneaçacağımı söyledim. Profesör olmadan ay-rılmama karşı çıktı. Diyarbakır Dicle Üni-versitesi’ne gittim, fakültede benden başka

    profesör olmadığı için, direnmeme rağ-men beni dekan yaptılar. Prof. Manisalıdekan olarak tek başıma karar almamamı,fakülte kurulu, fakülte yönetim kurulu ve-ya komisyon kararı almamı öğütledi. Dic-le Üniversitesi’nde iki yıl çalıştıktan sonra,Prof. Manisalı Bursa’ya gitmeme karşı çı-karak, İstanbul’da muayenehane açmamaneden oldu. Eşi Dr. Selçuk Manisalı orto-donti uzmanı olmasına rağmen bana orto-donti hastası gönderdi.

    Bir süre sonra, fakültemizin o zamankidekanı Prof.Dr. Peker Sandallı’nın teklifive Prof. Dr. Türköz Uğur’un kabulü üzeri-ne İstanbul Üniversitesi’nde altı yıl çalış-tım. Daha sonra iki yıl da Yeditepe Üniver-sitesinde çalıştım. Bu süreçte iki kitabımıhazırladım. Eğer Prof. Dr. Yılmaz Manisa-lı olmasaydı ne bu kitaplar yazılacak, ne deyukarıda belirttiğim üniversitelerde hiz-met edebilecektim.

    Türk dişhekimliği en büyük, en cana ya-kın, en iyi hocasını kaybetti. Allah rahmeteylesin ve nur içinde yatırsın.

    ‘Hayat›m›n yönünü de¤ifltirmiflti’Prof.Dr. Mustafa Ülgen:

    Duygularımı ifade etmek için ongündür uğraş veriyorum ama ba-şaramıyorum. Hiçbir kelime,

    hiçbir ifade Yılmaz Abinin aramızdan ay-rılığının bende bıraktığı duyguyu anlatma-ma yetmiyor, eksik kalıyor, kısır kalıyor,cüce kalıyor, ama birşeyler de yazmak isti-yorum.

    Yılmaz Abi ile aramızda geçen ve banahayatımda yol gösterici olan iki anımı siz-lerle paylaşacağım. Yalnız bu iki anı bileYılmaz Abiye olan saygı ve sevgimin ne-denlerini sadece bu ikisinin bile onun ek-sikliğinin bende bıraktığı duyguyu belkibir nebze yansıtabilecektir. Çoğunuz bilirmisiniz bilmem; Yılmaz Abi bilim adamlı-ğının verdiği titizlikle iyi bir nümismat idi.Ara sıra eline toptan eski para geçtiği za-man beni arar ‘Kazmir! Gel bakalım yenibir şeyler var, beraber inceleyelim' derdi.Yine böyle bir gün bir çıkın eski Roma, Bi-zans parasına sahte mi sahici mi diye bakı-yoruz. Bu paraları belli bir yüksekliktencam bir levhanın üzerine atarak çıkardığı

    tınıdan sahte mi hakiki mi anlamaya çalı-şıyoruz. Yılmaz Abi sohbet sırasında bun-ları cama atmadan da sahte mi sahici midiye ayırt edebilir misin dedi. Ben de ede-rim ama yanılma payım %50 olabilir de-dim. Bunun üzerine Yılmaz abi “insanla-rın da sahicisiyle sahtesini ayırt edebilmekmaharet ister. İnsanlar da belli bir seviye-den düştüklerinde çıkardıkları tınıyla nasılbir insan olduklarını ele verirler” dedi.“Hakikisinin tınısı değişmez”. Yılmaz Abi-

    nin burada bana verdiği dersi unutamam.Belirli seviyelere ulaşan insanlar aniden bumevkilerini kaybedince kişiliklerini dekaybederler demek istiyordu. Bu tür in-sanların normal zamanlarda nasıl oldukla-rını anlama yeteneği Yılmaz Abi’de vardı.

    Bir yaz günü Yönetim Kurulu toplantısısonrası gecenin bir vakti Yılmaz Abi ara-basıyla Bayramoğlu’na giderken beni deTuzla’ya bırakacak. Yine zor günler geçiri-yoruz, Yönetim Kurulu karar vermektezorlanıyor. Yılmaz Abi ile konuları tartışı-yoruz. Yılmaz Abi 'Kazmir bak, kimin kar-şısında olursan ol, doğru bildiğin ilkeler-den ne olursa olsun ödün verme. Kısa va-dede kaybedermişsin gibi gözükür amauzun vadede hep kazanırsın. Yeter ki sa-vunduğun ilke sağlam olsun ve sen onainanmış ol'. Hâlâ zor bir kararda, en çokda yanlız kaldığım zamanlarda, Yılmaz Abiaklıma gelir ve gerekeni yaparım. Kişiliği-min oluşmasında büyük katkısı olan Yıl-maz Abi NUR İÇİNDE YAT.

    ‘Do¤ru bildi¤in ilkelerinden ödün verme’ derdiKazmir Pamir:

    Dostlar›n›n Y›lmaz Hoca’y› anmak içindüzenledikleri gecede Prof.Dr. MustafaÜlgen de bir konuflma yapt›.

  • 16 TDBD Y›lmaz Hoca’n›n ard›ndan

    Hocam Prof.Dr. Yılmaz Manisalı’yıbundan 40 yıl önce İstanbul Üni-versitesi’nde üçüncü sınıfın ilk

    dersine girdiği gün tanıdım. Bembeyaz ön-lüğü ve aydınlık yüzüyle ışık saçan bu iricüsseli, genç ve dinamik doçent, o zamanakadar yalnızca tıp temel bilim derslerindeTıp Fakültesi öğretim üyelerinden dinledi-ğimiz derslere benzer bir ders verdi o gün.İlk kez kendi fakültemizde biyolojik süreç-lerin ağırlıklı olarak anlatıldığı bir “meslek”dersi izledik. Hücre grupları arasındaki in-duksiyonların altını çizerek diş gelişiminiadeta büyük bir coşkuyla anlattı. Hoca öğ-renciyi önemsiyor, bilgiyi dikte etmiyor,onunla paylaşıyordu. Daha sonraları kli-nikte çalışmalarımızı denetlerken onunkimliğini daha yakından tanımaya başla-dık. Klinik disiplininden hiç taviz verme-yen, hastayı ve hatta tek bir dişi çok ciddiyealan bir genç hocayla karşılaşmıştık. Bizler-le otoriter, fakat aynı zamanda kendisinesoru sormaya cesaretlendirici bir tarzda ile-tişim kuruyordu. En çarpıcı, hatta eleştirelsözlerini çoğu kez şakacı ve sevecen bir üs-lup içinde söylüyor, karşısındaki genç insa-nın öz güvenini kaybetmemesi, sıfırlama-ması için büyük özen gösteriyordu. Kendi-sinin bu yakın davranışlarından cesaretle-nerek, bir vakanın klinik özellikleri ve rad-yografisi üzerinde anlaşamadığımız bir günhocanın hakemliğine başvurmak için oda-sını arayıp bulduk. Yıllar, fakültemizi Beya-zıt’ta Eczacılık Fakültesi’nin arkasındaapartmanımsı ufak bir binada tüm teknikve altyapı yetersizlikleri içinde eğitim verdi-ği yıllar. Hocanın odası, girince fark ettik kioda değil, koridordan bozma dar ve upu-zun bir mekan ancak bu koridorun bir du-varı boydan boya beyaz fayanstan, üzerindemikroskopların ve preparatların bulundu-ğu bir banko. Burada diş histolojisine vepatolojisine ilişkin preparatlar hazırlanı-yordu. Hocanın sekreteri yoktu, ama labo-rantı vardı. Dişhekimliği fakültesinde de tıpfakültesinde olduğu gibi araştırma yapıldı-ğını, dişhekimliğinin aynı zamanda bir bi-lim alanı olduğunu anlamaya başladık. Da-ha sonraları, hocadan yüz bulduğumuz içinkafamızı karıştıran her konuyu ona danış-ma amacıyla bu ziyareti artırdık. Bu görüş-meler sırasında, Hocamız Doç.Dr. YılmazManisalı’nın karizmatik kimliğini iyice farkeder olmuştuk. Doç.Dr. Yılmaz Manisalı

    çok akıllı ve zeki, dünyayı ve zamanı genişbir perspektiften algılayan, iyi ve iyilik se-ver, samimi fakat aynı zamanda çok nazikve üstüne üstlük çok da espritüel bir kişiy-di. Bu niteliklerin hepsini kimliğinde örtüş-türebilen insanlarla yaşamda pek sık karşı-laşılmadığından onun öğrencileri olarakbüyük bir şans yakaladığımızın bilinceydik.

    Mezuniyet sonrası onun tavsiyesi üzeri-ne kendi kürsüsünde akademik kariyerdekaldım ve hocayı daha iyi tanıma fırsatınıbuldum. Hocam Prof.Dr. Yılmaz Manisa-lı’nın batının rasyonel düşünce tarzıyla ül-kemizin kültürel birikimini kişiliğinde nekadar başarılı şekilde sentez ettiğini, snob-luğa taviz vermeksizin bir modern kimliksergilediğini, özetle laik cumhuriyet ilkele-rini ne denli içselleştirdiğini, insan ilişkileriaçısından da ailesini ne kadar önemsediği-ni ve sevdiğini ve bu sevginin korumacılıkkadar yaşamı paylaşma niteliği de taşıdığı-nı, kadın erkek eşitliğine ne kadar yürekteninandığını, herkese, kendinden hem yaşhem de akademik kıdem açısından isterçok yukarıda ister çok aşağıda olsun herke-se aynı ilgi ve nezaketi gösterdiğini, diğerdeyişle insanlar arasında kesinlikle ayırım-cılık yapmadığını, personelin sorunları ol-duğunda onlara nasıl kol kanat gerdiğiniyakından gördüm. Hocam Prof.Dr. YılmazManisalı’nın hümanist ve aydın kimliği gi-bi, akademik şahsiyeti de bende hayranlıkuyandırmıştır. Bugün, birçok öğretim üye-sinin büyük bir yenilikten söz eder gibi te-laffuz ettiği “Misyon” ve “Vizyon” kavram-ları, daha 70lerin başında Hocam Prof.Dr.Yılmaz Manisalı tarafından çoktan hayatageçirilmişti. O “Misyon”u statüyü koru-maktan ziyade “Vizyonu gerçekleştirmesüreci” olarak algılıyordu. Prof.Dr. YılmazManisalı’nın misyon ve vizyonunda “Ulus-

    lararası Bilim Platformu”nda yer almamızda büyük önem taşıyordu. Kendisi üç yılsüreyle Londra’da Eastman Dental Institu-te’da araştırma yapmıştı ve uluslararası bi-limsel toplantılara katılırdı. Uluslararasıünlü bilim adamlarıyla yakın dostluklarıvardı. Bu hususta bizleri de hep yüreklen-dirir, yurtdışına açılmamız, önemli araştır-ma merkezlerinde ünlü bilim adamlarınınyanında çalışma yapmamız için teşvik eder,bizzat olanakları araştırır, hatta yaratırdı.Bu konuda bir çoğumuz ona çok şey borç-luyuz.

    Hocam Prof.Dr. Yılmaz Manisalı iki kezüst üste seçildiği fakülte dekanlığı sırasındakürsüdeki performansını fakülte platfor-muna taşıdı; ta ki 12 Eylül Müdahalesi veYÖK yasası gelinceye kadar. YÖK öncesifakülte kuralları tüm öğretim üyelerininkatılımıyla oluşur ve kurulda öğretim üye-siyle yönetici arasında birebir iletişim ku-rulurdu. Dekan, fakültenin idari ve akade-mik faaliyetine ilişkin her konuya haftadabir kez toplanan bu kurulun gündeminegetirir ve tartışmaya açardı. Fakülte, bu ku-rulun aldığı kararlar doğrultusunda dekantarafından yönetilirdi. Böylece bir sistemdeiki dönem üst üste seçilerek dekanlık yap-mış, demokrat bir kişiye 12 Eylül rejiminindiktacı YÖK’ü dayanılmaz gelmişti. Siste-me ilişkin endişelerini ve eleştirilerini ayanbeyan dile getirdi ve sonrada emekliliğiniisteyip, İstanbul Üniversitesi’nden ayrıldı.Üzüntüyle, fakat aynı zamanda saygıylakarşıladığım bu kararın Hocam Prof.Dr.Yılmaz Manisalı’nın yaşamından ne götü-rüp ne getirdiğini bilmem, ama fakültemiz-den çok şey götürdüğü bir geçektir. Onunyokluğu hep hissedildi.

    Hocam Prof.Dr. Yılmaz Manisalı olağa-nüstü bir şahsiyetti. Onun zekasından, se-lim aklından ve enerjisinden bu ülke, hattaüniversite ve hatta Türk dişhekimliği acabayeterince yararlanabildi mi? Kuşkuluyum.Ancak onun ışığı tek tek hepimizi aydınlat-tı, onun coşkusu tek tek hepimizi akademikatılımlarımızda yüreklendirdi, onun insansevgisi hepimizin içini ısıttı. Onun için kay-bımız gerçekten çok, çok büyük.

    Sevgili Hocam Prof.Dr. Yılmaz Manisa-lı’nın aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyor,Allah’dan kendisine rahmet ve başta sevgiliailesi olmak üzere tüm dost ve sevenlerinesabır diliyorum.

    ‘Onun ›fl›¤› hepimizi ayd›nlatt›’Prof.Dr. Fatma Koray:

  • 18 TDBD Y›lmaz Hoca’n›n ard›ndan

    Şu an geriye dönüp baktığımda aka-demik yaşantıma Prof.Dr. YılmazManisalı’nın kürsüsünde ve onun

    hemen yakınında başlamayı, kariyeriminen büyük şansı olarak görüyorum. O’ndançok şey öğrendim. Tez danışmanım oldu-ğu için yalnızca bilimsel ve idareci kimlik-leriyle değil, aynı zaman da insani boyu-tuyla da Yılmaz Manisalı’yı çok yakındantanıma fırsatım oldu.

    Öncelikle ifade edeyim ki, Hoca’mızındişhekimliğine çok büyük sevgi ve saygısıvardı ve bunun yaşantısındaki en önemligöstergesi de kuşkusuz, o yıllarda verdiğibüyük mücadeleler sonucunda Temel TıpBilimleri’nin fakültemizde kurulması ol-muştur.

    Dişhekimliği mesleğini hem topluma,hem de akademisyenlere tanıtmak için,bugün Dünya Dişhekimleri Birliği’nin devizyonu haline gelen ‘dişhekimliği, geneltıbbın ayrılmaz bir parçasıdır’ ana fikriniesas alarak kabul eden Manisalı Hocamızo yıllarda bu fikrin yılmaz savunuculuğu-nu da üstlenmiştir.

    Yılmaz Manisalı Hocam Türkiye’nin enzor yılları olan ve özellikle üniversite genç-liği arasında çok ciddi çatışmaların yaşan-dığı 80 öncesi dönemde İ.Ü. Dişhekimliği

    Fakültesi’nin Dekanlığını iki dönem, çokbüyük bir basiretle ve başarıyla yürütmüş-tür. Bu da O’nun ne denli iyi bir idareci ol-duğunun önemli bir kanıtı olsa gerek.Türkiye’nin o tozu dumana karışan hava-sında Yılmaz Manisalı Hocam’ın kararlı,otoriter, sevgi ve özgüven dolu yaklaşım-ları kendisini dişhekimliği mesleğinin tar-tışılmaz saygın lideri yapmıştır. Liderlerinen önemli özelliklerinin başında gelen so-rumluluk alarak karar verme yetisi de Ma-nisalı Hoca’nın önemli karakter özellikle-rin başında gelmekteydi.

    Dünyada önemi ancak 2000’li yıllardansonra anlaşılan ve üzerinde konuşulmaya

    başlanan akademisyenlikle meslek örgüt-leri arasındaki olması gereken ilişki,Prof.Dr. Yılmaz Manisalı’ nın 1980’ li yıl-lardaki davranış ve uygulamalarıyla da or-taya konmuştur. Meslek örgütü ve üniver-site arasındaki ilişkiyi çok önemli boyutla-ra taşıyan lider kişi Prof.Dr. Manisalı ol-muş ve bilimsel çalışmaların meslek örgü-tünün ayrılmaz bir parçası olması gerekti-ği konusunda yalnızca kararlı olmakla kal-mamış, uygulamalarıyla da bunu göster-miştir. Aynı zamanda İstanbul Dişhekim-leri Odası ve Türk Dişhekimleri Birliği’ninpolitikalarına uzlaşma karakterlerini ka-zandıran Manisalı Hocamız kendisindensonra gelen bütün idarecilere de gerek uz-laşmacı yaklaşımı, gerekse üniversite-mes-lek örgütü arasında olmazsa olmaz desteğimiras bırakmış ve O’ndan sonra göreviüstlenen tüm idareciler de tüm politikala-rını bu iki temel fikir üzerinde yürütmüş-lerdir.

    Çok sevgili Hocam, dişhekimliği mesle-ğinin saygın çınarı, yaşarken tohumlarınıbıraktığın güzellikler; dişhekimliği mesle-ğinin gelişmesine her zaman ışık tutacak-tır.

    Nur içinde yat, seni özleyeceğim…

    ‘Hocam sizi özleyece¤im’Prof.Dr.Taner Yücel:

    Şehirlerin, sokakların bölündüğü,üniversitelerin eğitime ara verdiğişiddetin ve ölümün kol gezdiği

    günler. Geleceğini ülkesine ve insanlarınaadayan ve bu uğurda her şeyi yapmaya ha-zır bir gençlik.İşte böylesi bir ortamda tanıdım “hoca-

    mı, dekanımı, ağabeyimi, amcamı”. De-mirci ustasının demire şekil vermesindekihünerini ve sabrını göstererek o zor koşul-larda fakültedeki eğitimimizin aksamadansürmesini sağlayan koca çınar şimdi ara-mızda yok.

    Yıl 1976; 20 yaşlarında bir genç olarakkapısını çalıyorum. Öğrenci temsilcisi ola-rak sorunlarımızı konuşmak istediğimisöylüyorum. Kocaman bir oda, masasındabütün haşmetiyle oturan bir dekan ve ko-nuşurken elleri titreyen genç bir insan.Onu sabırla dinleyen ve adam yerine ko-yan onunla genç olabilen bir bilge kişi.

    Yıl 1983. Türk Diş Tabipleri Cemiyeti.Dekanının listesinden cemiyetin yöneti-mine giren, insanları kırmadan, üzmedenyöneticilik yapma meziyetini dekanındanöğrenmeye çalışan genç bir dişhekimi.

    Yıl 1986. 12 Eylül’ün sert rüzgarlarınınesmeye devam ettiği bir dönemde İstan-bul Dişhekimleri Odası’nın 1. Olağan Ge-

    nel Kurulu. Dişhekimliği mesleğini; poli-tikası ve etik değerleriyle geleceğe taşıya-cak bir başkan ve onun çalışma arkadaşı.

    Böyle tanıdım ve böyle yaşadım “ho-camla, dekanımla, ağabeyimle, amcamla.”

    Ve bir gün yaşamı dolu dolu yaşayan,hayatın tüm pencerelerinden aynı andabakmayı bilen, onlarca işi bir arada yap-maktan haz duyan ve zamanın değeriniemeğin “kutsallığı” ile örtüştüren Yılmazağabeyimiz yaşadığı gibi aramızdan ayrıl-dı.

    Ölüm ona hiç “yakışmadı”. O zaten in-sana yakışmayan hiç bir şeyi asla kabul et-mememizi söylerdi. O; anılarıyla, değerle-riyle, bilgeliğiyle, bilim insanlığıyla yani“adam gibi adamlığı” ile dişhekimliğininher adımında ve özellikle 22 Kasım Dişhe-kimliği Günü’nde Taksim Anıtı önündekisaygı duruşunda bizimle olmaya devamedecek.

    ‘Ölüm ona hiç yak›flmad›’Celal Y›ld›r›m:

  • 20 TDBD haberler

    T ürkiye’de Bilimsel Dişhekimliği’ninkuruluşunun yüzüncü yılı nede-niyle 2008 yılı boyunca yapılması düşü-nülen etkinlikler için TDB’nin çalışma-ları sürüyor. Geçtiğimiz günlerde TDBMerkez Yönetim Kurulu DİŞSİAD An-kara Şubesi yöneticileriyle biraraya ge-lerek hem sektörün genel sorunlarını

    hem de 2008’e yönelik birlikte yapılabi-lecek faaliyetleri değerlendirdiler. DİŞ-SİAD Ankara Şubesi Başkanı Kemal Es-ti, DİŞSİAD Ankara Şubesi I. BaşkanYardımcısı Müşfik Benlioğlu ve DİŞSİ-AD Ankara Şubesi Saymanı Selami Ya-man’ın katıldığı görüşme olumlu bir ha-vada geçti.

    Yüzüncü y›l içinçal›flmalarsürüyor

    Türkiye Cumhuriyeti; demokratik, la-ik ve sosyal bir hukuk devletidir. De-mokrasiyi ve hukuku üstün kılan,

    yönetimlere erki veren; halkın egemenliğidir.Halkın egemenliğinin tecelli ettiği yer ise; TB-MM'dir.

    Hükümetin 4,5 yıllık icraatı süresinde dev-letin her biriminde kadrolaşmaya gitmesi vedaima gündemde kalan ve Cumhurbaşkanlı-ğı seçim süreci ile daha da alevlenen "laiklik"tartışmaları, cumhurbaşkanı adayını toplum-sal uzlaşı ile değil, kendi siyasi yandaşları ilebelirleme girişimi ve bunun sonucunda yapı-lan “açıklama”; nedenleri ve sonuçları itiba-rıyla oldukça düşündürücüdür.

    Devlet kurumlarının var olan sorunlarıkarşılıklı uzlaşı ve diyalog yoluyla çözmesi,demokrasinin bir gereğidir. Aksi bir tutum,siyasal gerginliklere ve kutuplaşmalara nedenolmaktadır. Kurumların siyasal çekişmele-

    rinden en çok yara alacak olan ise, yine de-mokrasinin kendisidir.

    Genelkurmay Başkanlığı tarafından 27 Ni-san'da yapılan “açıklama”; siyasal, sosyal veekonomik yönden önemli sonuçlar doğura-cak niteliktedir.

    Yaşadığı askeri müdahalelerle demokrasi-mizin kesintiye uğratılmasının ülkemize her-hangi bir yararı dokunmamıştır. Türkiye, bumüdahaleler yüzünden on yıllar kaybetmiş,demokrasi kültürü yara almış, siyasette hiçistenmeyen kutuplaşmalar yaşanmıştır.

    Siyasi tarihimiz; “kriz” yönetme becerisi yada niyeti olmayan, “cumhuriyetin değerleri”için; “önyargılarımı aştım” sözüne karşın, ön-yargılı ve tartışmalı uygulamalarını sürdür-meye devam eden AKP, gerginlikten medetuman muhalefet partileri ve GenelkurmayBaşkanlığı’nın açıklaması ile parlamenter de-mokrasimiz ağır bir yara daha almıştır.

    Siyaseti, gerginlik üzerinden yürüten mu-halefet partileri ile gerginliğin azaltılması yö-nünde adımlar atmayan, halkın tepkisini“bindirilmiş kıtalar” olarak küçümseyen vedemokrasiyi parmak çoğunluğu olarak anla-yan Hükümet; ülkemizi kaosa taşıyan bu sü-reçten çıkış yolunu, halkın sesine kulak vere-rek birlikte bulmak zorundadırlar.

    Cumhurbaşkanlığı seçim süreciyle artansiyasi krizin, bir siyasi kaosa dönüşme riskibulunmaktadır. Bu olumsuzluğu durdurma-nın yolu, çaresi; demokrasi dışı çözümler de-ğildir. Var olan sorunların yine sistemin ken-disi tarafından çözülmesi gerekmektedir.BUNUN YOLU ERKEN SEÇİMDİR, BU-NUN YOLU TEMSİLDE ADALETİ SAĞLA-YACAK SEÇİM VE SİYASİ PARTİLER YA-SASINI DEĞİŞTİREREK SEÇİMEGİTMEKTİR…

    Bunun yolu kesinlikle demokrasidir!

    Çözüm; temsilde adalet veDEMOKRAS‹’dir!

    TÜRK D‹fiHEK‹MLER‹ B‹RL‹⁄‹:

    Cumhurbaflkanl›¤› seçim süreci ve Genelkurmay’›n 27 Nisan aç›klamas›yla ülkemizde yaflanangeliflmeler üzerine Türk Diflhekimleri Birli¤i bir bas›n aç›klamas› yapt›. TDB Genel Baflkan› CelalKorkut Y›ld›r›m imzas›yla yay›nlanan Bas›n aç›klamas›nda tek çözümün demokrasi oldu¤uifade edildi:

    100YIL

    Hepatit B afl›s› oldunuz mu?

  • Dişhekimliği cihazlarında garantikonusu ve garanti süreleri zamanzaman tartışma konusu olabiliyor.

    Geçtiğimiz günlerde bir diş deposu, garantive garanti belgesi düzenleme mevzuatıyla il-gili Türk Dişhekimleri Birliği'ne gönderdiğiyazıda; dişhekimliği ve diş teknisyenliği sek-törünün ihtiyaçlarına cevap verirken, son za-manlarda garanti konusunda sorunyaşandığını, 4077 sayılı Tüketicinin Korun-ması Hakkında Kanun'un 13. maddesinde"Garanti Belgesi" başlıklı düzenlemenin,dişhekimleri veya diş teknisyenlerinintüketici olmaması nedeniyle, kendileri iledişhekimleri ve diş teknisyenleri arasındakiticari ilişkide hüküm ifade etmeyeceğini, builişkide Ticaret Kanunu hükümlerinin uygu-lanacağını belirtmişti.

    Türk Dişhekimleri Birliği'nin yaptığı in-celeme sonucunda, 4077 sayılı "TüketicininKorunması Hakkında Kanun"da yalnızcatüketicilerle ilgili hükümlere yer verilmişolmadığı, tüketicilerle birlikte; imalatçı-üretici, ithalatçı, satıcı, banka ve özel finanskurumlarına ilişkin düzenlemelerin de yeraldığı, İmalatçı-üretici, ithalatçı, satıcılarayükümlülük getiren söz konusu düzen-lemelerin mutlaka nihai tüketici ileilişkilendirilmesi de gerekmediği görüldü.

    Zira, Kanunun 13. maddesi "İmalatçı veyaithalatçılar ithal ettikleri veya ürettiklerisanayi malları için Bakanlıkça onaylı garantibelgesi düzenlemek zorundadır. Mala ilişkinfaturanın tarih ve sayısını içeren garanti bel-gesinin tekemmül ettirilerek tüketiciye ver-ilmesi sorumluluğu satıcı, bayi veya acent-eye aittir." hükmüne yer vermektedir. Buhüküm ile imalatçı ve ithalatçılara, imal veyaithal ettikleri sanayi malları için Bakanlıkonaylı garanti belgesi düzenlenmesi zorun-luluğu getirilmiştir. Bu hükümde, doğrudannihai tüketiciye sağlanan mal veya hizmetingaranti belgesine bağlanması değil, sanayimallarının garanti belgesine bağlanmasıhususu düzenlenmiştir. Dolayısıyla budüzenlemeden, sanayi malları üreticileri veyaithalatçılarının, söz konusu malların nihaitüketici konumunda olmayan kişi ve ku-

    ruluşlara sağladığı ürünlerle ilgili garanti bel-gesi düzenleme yükümlülüğünün olmadığısonucu çıkarılamaz.

    Söz konusu düzenlemeye göre çıkarılan14.06.2003 tarih ve 25138 sayılı ResmiGazete'de yayınlanan "Garanti Belgesi Uygu-lama Esaslarına Dair Yönetmelik" ise hangimalların garanti belgesi ile satılmak zorundaolduğunu, bunların azami tamir sürelerinive garanti belgesinin onaylanmasına ve uygu-lanmasına ilişkin usul ve esasları düzenley-erek uygulamaya açıklık getirmiştir. Bunagöre, imalatçı-üretici veya ithalatçı fir-malar, Sanayi ve Ticaret Bakanlığıtarafından yayınlanan listede bulunanmallarla ilgili olarak mutlak suretlegaranti belgesi düzenlemek zorundadır.

    Söz konusu Diş Deposu’nunu durumuSanayi ve Ticaret Bakanlığından sorması üz-erine adı geçen Bakanlıktan verilen 23.3.2007tarihli yanıtta da her ne kadar tüzel kişilertarafından gerçekleştirilen ticari faaliyetlerin,tüketici tanımı içinde yer alamamaları sebe-biyle, 4077 sayılı Kanun kapsamındaolmadığı belirtilmiş ise de Garanti BelgesiUygulama Esaslarına Dair Yönetmelikekinde yer alan ürünleri imal yahut ithaledenlerin Sanayi ve Ticaret Bakanlığındangaranti belgesi kullanma izni almalarınınzorunlu olduğu; ticari amaçlı satışlardagaranti şartlarının karşılıklı olarak belir-lenebileceği değerlendirmesi yapılmıştır.

    Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından

    yayınlanan söz konusu listeye bakıldığındabirinci sırada sağlık sektörüne ait ürünlerinyer aldığı ve burada belirtilen ürünleringaranti belgesi ile satılmasının zorunluolduğu görülmektedir. Anestezi, solunum vereanimasyon cihaz ve ekipmanları; tıbbi lab-oratuar cihazları; röntgen, EMC tomograf,ultrason, radyografi ve diğer teşhis cihazlarınıda kapsayan söz konusu listede dişhekimliği cihazlarının da iki yıl süre ilegarantili ve garanti belgeli satılmasızorunlu tutulmuştur.

    Diğer sektörlere ait ürünlerin de yer aldığılisteye bakıldığında, bu ürünlerin doğrudanticari ve mesleki olmayan amaçlarla edinentüketiciye hitap etmediği, tüketiciye mal vehizmet sunan satıcı veya hizmet sağlayıcısıtarafından edinildiği açıkça görülmektedir.Dolayısıyla imalatçı-üretici veya ithalatçınıngaranti belgesi düzenleme zorunluluğu,doğrudan nihai tüketicinin alacağı mal vehizmete yönelik bir zorunluluk değildir. Zirahiçbir tüketici anestezi, solunum ve reani-masyon cihazını veya dişhekimliği cihazlarınınihai tüketim amacıyla almaz.

    Garanti süresi, 4077 sayılı Kanunda“Garanti süresi malın teslim tarihindenitibaren başlar ve asgari iki yıldır” şeklindeemredici olarak düzenlenmiş ancak özelliğiolan kimi mallar için Sanayi ve TicaretBakanlığı tarafından süre dışında bir ölçübirimi belirlenebileceği de açıklanmıştır. Budüzenleme karşısında garanti süresinin as-gari iki yıl olarak belirlenmiş olduğunun vebu sürenin altında bir anlaşmanın mümkünolmadığının kabul edilmesi gereklidir.

    Sonuç olarak, 4077 sayılı Kanun ile sanayimalı üreticisi veya ithalatçısına garanti bel-gesi düzenleme zorunluluğu getiren 13.mad-desinin, somut olayda, Diş Deposu'nun dişsağlığı hizmeti ile ilgili diş üniti ve ekipman-ları açısından geçerli olmadığı iddiası yerindedeğildir. Diş deposu ile dişhekimi arasındakimesleki kullanıma yönelik cihaz satımlarındatarafların Kanunda öngörülen garanti şartve sürelerine ilişkin olarak emredici ku-rallara aykırı olmayan anlaşma yapmalarıda mümkündür.

    Garanti belgesi zorunluDifl üniti ve ekipmanlar için

    Garanti belgesi ve süresi konusu zaman zaman tart›flma konusu olabiliyor. Ancak, GarantiBelgesi Uygulama Esaslar›na Dair Yönetmelik’e göre üretici veya ithalatç› firmalar difl üniti veekipmanlar› için garanti belgesi düzenlenmek zorunda.

  • TDBve Dentsply’ın bir-likte organize ettik-leri Öğrenci Proje Geliştir-me Yarışması’nınödül töreni bu yılda TDB Kongre-si’nde yapılacak vedereceye giren öğ-renciler çeşitliödüller kazanacak.Jüri üyelikleriniProf.Dr. Gökhan Alpaslan,Prof.Dr. Serhat Çınarcık,Prof.Dr. Nairn Wilson veProf.Dr. Taner Yücel’in yaptığıyarışmada birinciliği kazanan öğrenci tümmasrafları Dentsply International'dan kar-

    şılanmak üzere 27-30 Eylül 2007 tarihleriarasında San Fransisco'da yapılacak Ame-

    rikan Dişhekimleri BirliğiADA'nın 148. Bilimsel Kongre-sinde, yarışma içerikli olmayanbir ortamda projesini sunmayahak kazanacak.Kazanan öğrencinin fakülte da-nışmanına 250 Euro'luk birödül ve fakültesine de bir Cavit-ron Plus scaler cihazı hediyeedilecek.İkinciliği kazanacak öğrenci300, üçüncülüğü kazanan da200 Avro ile ödüllendirilecek.Kazanan öğrenciler 14 Hazirangünü yapılacak değerlendirme-

    nin ardından aynı akşam yapılacak Kon-gre Açılış Seremonisi’nde açıklanacak.

    22 TDBD haberler

    TDB-Dentsply Ö¤renci ÖdülüKongre’de aç›klan›yor

    Geçtiğimiz yıl 25 Ağustos’taİzmir'de meslektaşımız Ze-kiye Gökşin'i tecavüz ettik-

    ten sonra öldürdükleri iddias›ylahaklar›nda ağ›rlaşt›r›lm›ş müebbethapis istemiyle dava aç›lan san›klar-dan Alparslan Efe'ye ağ›rlaşt›r›lm›şmüebbet ve 27 y›l hapis cezas› veril-di. Diğer iki san›k beraat etti.

    İzmir 11. Ağ›r Ceza Mahkeme-sindeki duruşmaya, meslektaşımı-zın babas› Yaşar Gökşin, tutuklusan›klar Alparslan Efe, Taner Kurt,tutuksuz yarg›lanan öğretmen M.T.ile avukatlar kat›ld›.

    Mahkeme heyeti yarg›lama sonundasan›k Alparslan Efe'ye ''bir suçu gizlemekmaksad›yla kasten adam öldürmek'' suçun-dan ağ›rlaşt›rm›ş müebbet hapis, işlediği gaspsuçundan 15 y›l, cinsel sald›r› suçundan ise12 y›l hapis cezas› verdi.

    Yarg›lama sonunda Taner Kurt ve

    M.T'nin suça iştirak etmedikleri kanaatinevaran mahkeme, bu san›klar›n beraatlarinikararlaşt›rd›.

    Zekiye Gökşin, 25 Ağustos akşam›, İz-mir'in Eşrefpaşa semtindeki muayenehane-sinde elleri bağlanm›ş ve boğularak öldürül-müş halde bulunmuştu. İzmir Adli T›p

    Kurumunda yap›lan otopside,Gökşin'in bağ›rmamas› için ağz›nabez t›kand›ğ›, boğaz› s›k›larak öldü-rüldüğü ve tecavüze uğrad›ğ› belir-lenmişti.

    Cinayet büro amirliği ekipleri,Gökşin'in kredi kartlar›yla Konakilçesindeki Basmane semtindeATM'lerden para çekilmeyeçal›ş›ld›ğ›n› belirlemiş, güvenlik ka-meras› görüntülerini inceleyerekzanl›n›n eşgalini tespit etmiş ve Al-parslan Efe'yi gözalt›na alm›şt›.Operasyon kapsam›nda, TanerKurt ve M.T. de gözalt›na al›n›p tu-

    tuklanm›şt›. Daha sonra M.T, tutuksuzyarg›lanmak üzere serbest b›rak›lm›şt›.

    Efe'nin, avukat A.A.A'n›n yaralanmas› vegasp olay›yla da ilgisi olduğu belirlenmişti.Manisa Ruh ve Sinir Hastal›klar› Hastanesi-ne sevk edilen Alparslan Efe'ye cezai ehliye-tinin tam olduğu yönünde rapor verilmişti.

    Meslektafl›m›z›n katiline müebbet hapis

    A¤ustos 2006’da ‹zmir Eflrefpafla’daki muayenehanesinde ölü bulunan meslektafl›m›z ZekiyeGökflin’in katili a¤›rlaflt›r›lm›fl müebbet hapse mahkum oldu.

  • Dünya Dişhekimliği Birliği FDI’ınAvrupa Bölgesel Organizasyonuolan ERO’nun 2007 yılı toplan-

    tısı 20-21 Nisan tarihleri arasında Mos-kova’da gerçekleştirildi. Toplantıya TürkDişhekileri Birliği’ni temsilen Prof.Dr.Murat Akkaya, Dişhekimi Kazmir Pamir,Prof.Dr. Taner Yücel ve Prof.Dr. NerminYamalık katıldı.

    Toplantı, Başkan Dr. Font-Buxo’nunkonuşmasıyla açıldı. Başkan, özellikleERO’na yeni katılımların (Kazakistan,Tacikistan, Moldovya, Beyaz Rusya, Öz-bekistan, Kırgızistan, Ukrayna) altını çiz-di. Daha sonra söz alan ev sahibi RusyaDişhekimleri Birliği Başkanı katılan dele-gelere bir hoşgeldiniz konuşması yaptı.Kürsüye toplantıda hazır bulunan FDIBaşkanı Dr. Michelle Aerden çıktı ve baş-kanlık dönemindeki önemli hususlarailişkin bilgilendirme yaptı. FDI Başkanıkonuşmasına şeffaflık, etkililik ve pozitifbütçe açısından FDI’ın büyük gelişmegösterdiğini belirtti. Kendi öncelikleri

    olan, mükemmellik, etikve dişhekimliğinin dahamedikal pozisyonlanmasıkonularında kaydedilenaşamaları vurguladı. Enönemli gelişme olarakoral sağlığın 26 yıl sonrailk kez Dünya Sağlık Ör-gütü (WHO) genel kuru-lunda toplantı gündeminealınmasını belirtti. Bu açı-dan katılımcı ülkelerden14 Mayıs’taki genel kurul-da oral sağlık deklarasyo-nuna destek vermeleriniistedi. Ekim ayında Duba-i’de yapılacak FDI Kon-gresi’nde tanıtılacak olanFDI-Dental Etik El Kitabı’na özel birönem verdiklerini belirtti. FDI’ın engelli-lere yönelik çabalarının da arttığını vur-guladı. Daha sonra söz alan Prof.Dr.Mann, 1. PanEuropean DişhekimliğiKongresi’nin önemini ve başarısını (yak-laşık 1350 katılım) anlattı. ERO web site-sinin tanıtımına ilişkin bir sunum gerçek-leştirildi.

    Serbest Diflhekimli¤i Çal›flma GrubuSerbest Dişhekimliği Çalışma Grubu Diş-hekimliğine meslek dışı ticari yatırımailişkin taslak bir doküman sundu. Avru-pa’da bazı ülkelerde (örn. Avusturya) bü-yük şirketlerin dişhekimliği alanına yatı-rım yapmak istedikleri, meslek kuruluşla-rının ise bu hususu yargıya taşımak iste-dikleri ve bu nedenle hazırlanacak bu tür-den bir dökümanın mesleki kuruluşlarıgüçlü kılacağı hususları vurgulandı. Dö-küman üzerindeki tartışmalardan sonrabu dokümanın Dubai’deki toplantıda ni-hai şeklini almasına karar verildi. Bir öne-ri olarak tüm ERO ülkelerinde bir gün

    tespit edilmesi ve o günün oral sağlığa ay-rılması gündeme getirildi.

    Kalite Çalışma Grubu Başkanı tüm Av-rupa’da ortak bir kalite kontrol sistemiyaratılmasının imkansızlığından, kalite-nin klinik alanlarda tespit ve kontrolü-nün teknik alanlardan daha zor bir konuolduğundan bahsetti ve yine de bazı reh-ber noktaların belirlenerek ortak kabulgörebileceğini aktardı. Eğitim çalışmagrubu ise sürekli dişhekimliği eğitimi ko-nusunda bir makale hazırlanacağını du-yurdu.

    Kadın Dişhekimleri Çalışma Grubu isegerçekleştirilen anketin sonuçlarına yö-nelik bir sunum yaparak Avrupa’da kadındişhekimlerinin sayısal özelliklerini ve ça-lışma koşuları ve karar sürecindeki katı-lım profillerini anlattı. Bu profile göreAvrupa’daki dişhekimlerinin % 69’u ka-dın, öğrencilerde bu oran daha da yükse-liyor, ancak uzman oranı sadece % 8.Meslek kuruluşlarında karar süreçlerindeise fazla kadın dişhekimi yer almıyor.

    Toplantıda yeni bir çalışma grubu dahaoluşturuldu (Dental Tam Çalışma Gru-

    2008 ERO Toplant›s›‹stanbul’da

    20-21 Nisan 2007 tarihleri aras›nda Moskova’da gerçeklefltirilen ERO Toplant›s›’ndayap›lan oylama sonucu ‹stanbul, 2008 ERO toplant›s›n› ve 2. Pan European Diflhekimli¤iKongresi’ni yapmaya hak kazanan flehir oldu.

    TDBD24 ERO toplant›s›

    17 milyon nüfuslu Moskova son y›llardadünyan›n en pahal› flehirleri aras›na girdi.

    Toplant›ya kat›lan TDB delegasyonu: (soldan sa¤a)Prof.Dr. Murat Akkaya, Prof.Dr. Taner Yücel, Prof.Dr.Nermin Yamal›k ve Diflhekimi Kazmir Pamir.

  • bu). 2008 ERO toplantısının ana temasıda Risk Yönetimi olarak belirlendi.

    Daha sonra seçimlere geçildi. İtal-ya’dan Dr. Seeberger Başkanlığa, İsviç-re’den Dr. Rusca Genel Sekreterliğe,Rusya’dan Dr. Sadovski ve İtalya’danDr. Griffa ise Yönetim Kurulu üyelikle-rine seçildiler. Seçimleri takiben FDIDubai Kongresi sırasında gerçekleştirile-cek olan seçimlerde aday olacak delege-ler adaylıklarını açıkladılar. Bu kapsam-da Prof.Dr. Nermin Yamalık da söz ala-rak Eğitim Komitesi’ne ilişkin adaylığınıaçıkladı.

    Ve 2008 Toplant›s› ‹stanbul’da2008 ERO toplantısının yapılacağı şeh-rin belirlenmesine geçildiğinde adayolarak üç şehir vardı; Erivan (Ermenis-tan), İstanbul (Türkiye) ve Roma (İtal-ya). Ancak bu aşamada İtalya delegesiTürkiye’de 2008 yılının dişhekimliğinin100. yılı olması nedeniyle Türkiye lehi-ne çekildiklerini açıkladı. Erivan ve İs-tanbul adına sunumlar gerçekleştirildi.Kapalı oyla gerçekleştirilen seçimde Eri-van 8 oy alırken, İstanbul 49 oy alarakbüyük bir çoğunlukla 2008 ERO toplan-tısını ve 2. Pan European DişhekimliğiKongresi’ni yapmaya hak kazanan şehiroldu.

    Bu başarının altında TDB’nin yıllar-dır dış ilişkilere yaptığı olumlu yatırım-lar yatıyor. Delegasyonun tüm ülkelerleiyi ilişkilerde bulunması ve komisyon-larda görev alan meslektaşlarımızın bukurumlara yaptığı katkılar TDB’ninyükselen bir değer olmasını sağladı. Ay-rıca, yıllardır Balkan ülkeleriyle sürdü-rülen ilişkiler, hatta Moskova toplantı-sından üç gün önce BaSS toplantısındaİstanbul’da birlikte olmamız; üç yıl ön-ce tohumları atılan Orta Asya ülkeleriy-le işbirliğimiz ve bu ülkelerin süreç içe-risinde FDI ve ERO üyesi olmalarıTDB’ye ciddi destek sağladı.

    Moskova yaklaşık 17 milyon nüfu-suyla büyük bir metropol. Geniş caddeve meydanlarına, istasyonlarının her bi-ri bir sanat eseri olan mükemmel metroağına, çağdaş şehirleşme planına rağ-men şehirde günün, hatta gecenin hersaatinde ciddi bir trafik problemi yaşa-nıyor. Yaşanan rejim değişikliği hayatınher noktasında kendini gösteriyor. Sonderece pahalı bir şehir, biraz da hava so-ğuk.

    Dergimizin bask›ya girece¤i günlerde, 22 Temmuz’da yap›lacakolan genel seçimlerde çeflitli partilerden milletvekili aday aday›olan çok say›da diflhekimi oldu¤unu ö¤rendik. Meslektafllar›m›z›nmilletvekili seçilerek Meclise girmeleri, ülke sorunlar› yan› s›ramesle¤imizin sorunlar›n›n çözümüne de katk› sa¤lamalar› sevin-dirici bir geliflmedir. Meslektafllar›m›za baflar›lar diliyoruz.Çeflitli Oda bölgelerinden milletvekili aday aday› olan meslektafl-lar›m›zdan isimlerini ö¤renebildiklerimizi afla¤›da aktar›yoruz.

    22 TEMMUZ SEÇ‹MLER‹

    Diflhekimleri de Meclis yolunda

    Adana Metanet Çulhaoğlu MHPKemal Konukçu AKPHasan Yaman MHPAnkara Erdal Ergünol MHPRemziye Öztoprak AKPAli Arif Özzeybek DPAntalya Mustafa Güner CHPOya Şenbark GPMustafa Vural CHPİzzet Yılmaz AKPAyd›nMelike Elitaş DPZafer Galip Keçelioğlu DPBalikesirAli Çakmak MHPİdris Gündoğdu GPZekai Kapuoğlu AKPSabri Ovacık İPBursaUğur Özen AKPŞükrü Öztürk AKPEdirneTuna Soykan CHPErzurumMuzaffer Gülyurt AKPMahmut Yılmaz AKPGaziantepLütfi Demir CHPHatayHüseyin Akgöl MHPIspartaBayram Özçelik AKP‹stanbulAydın Çetiner DPİlhan Dabakoğlu CHPKadir Gökmen Öğüt CHP‹zmirNesrin Beykoz CHPKahramanmaraflSıtkı Güvenç AKP

    KayseriErdal Deniz MHPTülay Tacettinoğlu AKPKocaeliArif Aşık DPMüzeyyen Tan CHPKonyaMehmet Kılıç AKPMalatyaCumali Demirel MHPGüzide Gök CHPİhsan Pektaş AKPManisaÖzay Erdoğan CHPMersinFevzi Karaca DPMustafa Kurt MHPYakup Nurdoğdu CHPFatma Tansel Ersöz AKPMu¤laAbdülkadir Saruhan AKPSeyfi Terzibaşıoğlu AKPSakaryaElif Bölükbaşı AKPSüleyman Gündüz AKPSamsunNecile Çokay CHPFeraye Keleşoğlu Kefeli DPAhmet Okuyucu AKPKöksal Piyade DPFadime Sarı AKPSivasGökalp Coşkun AKPTekirdagFikri Emin CHPTrabzonAdnan Günnar AKPÇetin Işık MHPUflakHalime Işık AKPFatma Özkumur CHP

  • Hukuku kim koruyacak?

    TDBD26 oda haber

    Bursa Diflhekimleri Odas›, Bursa’da 21 Nisan’da Baflbakan taraf›ndan aç›l›fl› yap›lanMedikal Park Hastanesi içinde yer alan difl bölümünün ruhsat› olmad›¤› haldeBaflbakan taraf›ndan aç›ld›¤›n› aç›klad›.

    Bursa Dişhekimleri Odası, söz konu-su hastanenin açılışından bir günönce bir basın açıklaması yaparak

    konuya dikkat çekti. Basın açıklamasında,Bursa’da açılan Medikal Park Hastanesi için-de yer alan diş kliniğinin Şubat 2007’de has-ta kabul etmeye başladığı, ilk denetlemeninİl Sağlık Müdürlüğü ve Oda temsilcisinin deiçinde bulunduğu denetim ekibince Martayında yapıldığı, bu denetimde muayeneodalarının yüzölçümlerinin, Ağız ve Diş Sağ-lığı Hizmeti Sunulan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik’in 13. maddesin-de belirlenen 12 m2’nin altında olduğununtespit edildiği, bu durumun uygun hale ge-tirilmesi için hastane sorumlularına bir ay-lık süre tanındığı, 19 Nisan 2007 tarihindeise Odanın yaptığı denetlemede, verilen sü-re içinde gerekli düzenlemelerin yapılmadı-ğının bir tutanakla tespit edildiği belirtildi.

    Hukuku kendilerine uyarl›yorlarBaşbakan’ın açılışını yapacağı Medikal ParkHastanesi içerisinde yer alan diş kliniğinin,çalışma ruhsatı bulunmadığı halde, ağız dişsağlığı hizmeti verdiği ifade edilen basınaçıklamasında, Bursa’ya, büyük bir yatırım-la hastane kuran, yüksek standartta ve çokkaliteli hizmet verdikleri iddiasında olanla-rın, bir muayenehanenin sağladığı fiziki me-kân koşullarını yerine getirmekten bile acizolduklarına dikkat çekildi. Ayrıca, ruhsat alı-mıyla ilgili herhangi bir sorunu, gerekli dü-zenlemeleri yaparak hukuka uygun hale ge-tirmek yerine, hukuki düzenlemeleri mevcutdurumlarına uygun hale getirerek çözmeyeçalışan bu sağlık kuruluşlarının sahipleri veiktidarın, diş kliniği ile ilgili fiziki sorunu da,ilgili yönetmelikte değişiklik yaparak mu-ayene odası alanını 12 m2 den 8 m2 ye düşü-rerek çözmeye çalışacakları yönündeki kay-gı da basın açıklamasında dile getirildi.

    Bursa Dişhekimleri Odası basın açıklama-sında, AKP iktidarıyla tekrar gündeme ge-len ve Meclis’teki çoğunluğuna dayanarak,tüm sağlık meslek örgütleri ve toplumsal

    muhalefete rağmen büyük bölümüyle haya-ta geçirilen “Sağlıkta Dönüşüm”ün; sosyaldevlet gereği bir hak olan sağlığın piyasa ko-şullarına terk edilmesine, alınıp satılan, iha-leye çıkarılan, reklâmı yapılan bir metayadönüştürülmesine neden olduğu görüşüneyer verilerek, iktidarlara yakın, iktidarlarlailişkili sermaye gruplarının 80’li yıllardan iti-baren kârlı bir alan olarak gördükleri sağlıkalanına yapmaya başladıkları yatırımların,özellikle son yıllarda sağlıkta yapılan yasaldüzenlemelerle birlikte tam bir kamu kay-naklarının talan edilmesi girişimine dönüş-tüğü ve sağlığa ayrılan kamu kaynakların-daki artışın büyük bölümünün yıllar içindeözel sağlık kuruluşlarından hizmet alınma-sı yöntemiyle özel hastanelere, merkezlereaktarıldığı ifade edildi.

    Yine basın açıklamasında, birer ticari işlet-me mantığıyla hareket eden özel hastane sa-hiplerinin kârlılıklarını artırmak için özel biralan olan sağlıkta hiçbir deontolojik ve etikkural tanımadığına, yerel-ulusal basına vetelevizyon kanallarında, cadde ve sokaklar-da, her türlü elektronik ortamda yer alanilanlarda ve cep telefonu mesajlarında bu-nun görüldüğüne dikkat çekilerek, sağlığınartık insani bir hak olarak görülmediği, birtüketim ürününe dönüştürülmek istendiğive sağlık hizmetlerine ilişkin kampanyalarındüzenlendiği, reklâmlarla hastaların yanıl-tıldığı, endikasyondan başlayarak gereksizcerrahi girişimlere kadar uzanan bir dizimalpraktis yapıldığı görüşüne yer verildi.

    Sermaye sa¤l›¤› tehdit ediyorBursa Dişhekimleri Odası, Medical Park DişKliniğiyle ilgili gelişmeler hakkında TürkDişhekimleri Birliği’ne de bir yazı yazarakmeslektaşlarımızın bilgilendirilmesini talepetti. Özel sağlık hizmetleri alanına yatırımyapan ve iktidar tarafından kayrılan serma-yenin kural tanımaz tutumunun toplumsağlığını tehdit edici boyutlara ulaştığı belir-tilen yazıda, Medikal Park Diş Kliniğiyle il-gili gelişmelere yer verilerek, söz konusu has-

    taneye düzeltme için verilen süre bittiği hal-de Medical Park Hastanesine ikinci dene-tim yapılması gerekirken ve Oda tarafındansözlü uyarılar yapılmasına rağmen, adı ge-çen hastanenin denetiminin İl Sağlık Mü-dürlüğünce denetim programına alınmadı-ğı belirtildi. Hastane açılışının, 21 Nisan2007 günü Başbakan tarafından yapılacağı-nın haber alınması üzerine, Oda YönetimKurulu üyeleri tarafından 19 Nisan 2007 gü-nü Medical Park diş biriminde yapılan ince-lemede, muayene odalarında gerekli düzelt-melerin yapılmadığının belirlenerek,durumun tutanakla imza altına alındığı be-lirtilen yazıda, bu durum üzerine 20 Nisan2007 günü, bir basın toplantısıyla durumunkamuoyuna duyurulduğu ancak MedicalPark Hastanesinin ruhsatsız diş birimi 21Nisan 2007 günü başbakan tarafından açıl-dığı ifade edildi. Daha sonra yaptıkları araş-tırmada, 6 aydır hasta kabul eden hastane-nin yapı kullanma izninin 20 Nisan 2007günü alındığının anlaşıldığı ve yapı kullan-ma izni olmadan, faaliyet izninin Sağlık Ba-kanlığı tarafından nasıl verildiği yolundakiaraştırmalarının sürdüğü belirtildi.

    Bu gelişmeler üzerine TDB durumu biryazıyla Başbakanlığa iletti.

    Baflbakan, difl bölümü ruhsatalmayan hastanenin aç›l›fl›n› yapt›!

    Ald›¤›n›z ürünlerdeTürkçe kullanma k›lavuzu oldu¤unu kontrol ediyor musunuz?

    dikkat

  • TDBD28 oda haber

    Göreve geldiği günlerden itibarenmeslektaşlarını muayenehanele-rinde düzenli olarak ziyaret ede-

    rek sorunlarını dinleyen Mersin Dişhekim-leri Odası Yönetim Kurulumeslektaşlarımızın neredeyse tamamınınmesleki sorunlar listesinde birinci sırayı sah-te dişhekimleri konusuna vermeleri üzerinebu konudaki çabalarını yoğunlaştırdı. Mer-sin İl Sağlık Müdürlüğü’nün sahte dişhe-kimleriyle mücadele, muayenehane uygun-luk belgesi ve diş teknisyeni eğitimprogramlarıyla ilgili olarak Mersin Dişhe-kimleri Odası’ndan katılımcı istemesi üze-rine bu grupların herbiri için bir ya da ikidişhekimi görevlendirildi. Oda YönetimKurulu, Tarsus’tan gelen bir şikayet üze-rine 5 Şubat günü Mersin CumhuriyetSavcılığı ve İl Sağlık Müdürlüğü’ne di-lekçe vererek, toplum sağlığını tehditeden bu insanlarla ilgili olarak yetkilile-ri 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sa-natlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunve 5181 Sayılı Kanun gereğince göre-ve çağırdı. Bu başvurular üzerineSavcılık ve İl Sağlık Müdürlüğü hız-la gereğini yerine getirerek adı ge-çen sahte dişhekimlerine aynı gün

    içerisinde eşzamanlı baskınlar düzenledi vebeş kişi tutuklandı. İki Oda görevlisi de bu baskınlardaki ekip-lerde görev aldı. Tarsus Belediyesi ve SağlıkGrup Başkanlığı ekipleri, ilçe merkezindedaha önceden tespit edilen 12 işyerine polis-le birlikte operasyon düzenledi. Operasyon-da, sahte dişhekimliği ve sahte diş teknis-yenliği yaptıkları saptanan H.B., H.Ç., M.F.,B.F. ve K.G. yakalandı. Zanlılar, sorgulama-larının ardından sevk edildikleri adliyede çı-karıldıkları mahkemece tutuklandı, kullan-

    dıkları tıbbi malzemelere de el

    konuldu.Tutuklu sanıkların ilk duruşmalarındamahkeme takipsizlik kararı verdi, fakatMersin Dişhekimleri Odası Yönetim kuru-lu son dönemde özellikle Isparta Dişhekim-leri Odası’nın girişimleri sonucunda bazısahtecilerin tutuklanmalarını da göz önünealarak, Oda avukatları aracılığıyla takipsiz-lik kararına itiraz etti. Oda yönetimi takip-sizlik kararının verilmesinde en önemli et-kenin bilirkişi raporlarındaki yetersizlikolduğu düşüncesiyle, davalardan gerekensonucun alınacağını düşünüyor, ve benzerdavalara emsal oluşturacağı düşüncesiyle bu

    yöndeki çabalarını sürdürüyor. Nisan ayıiçerisinde Mut ilçesinden gelenihbarlar da aynı yöntemle ilgilimakamlara iletilmiş durumda.Mersin Dişhekimleri Odası, sahtedişhekimleriyle mücadelenin diğerbir ayağı olan halkı bilinçlendirmekonusunda da, Eğitim ve ToplumAğız ve Diş Sağlığı Komisyonları ara-cılığıyla yoğun bir çalışma sürdürüyor.Yerel Sun TV ve TRT Çukurova Rad-yosu’nda gerçekleştirilen programlarınyanısıra ilköğretim okullarında da sahaçalışmaları aralıksız sürdürülüyor.

    Mersin’de sahte diflhekimlerine operasyon

    Mersin Diflhekimleri Odas› üyelerden gelen flikayetlerin yo¤unlaflmas› üzerine sahtediflhekimlerine karfl› hukuki mücadeleyi yo¤unlaflt›r›rken bu konu da toplumu bilinçlendirmeye yönelik çeflitli çal›flmalara da imza att›.

    Isparta Dişhekimleri Odası’nın sahtedişhekimleriyle mücadelesi sonucundaüç sahte dişhekimi hapis cezası ile ce-

    zalandırıldı. Şarkikaraağaç Asliye CezaMahkemesi’nin 13 Şubat 2007 tarihli kara-rında Mahmut Çadır, Nebi Tokmak, ŞihoKorkmaz 3 yıl hapis ve 1000 YTL adli paracezası ile cezalandırıldı ve suçta kullandık-ları dişhekimliği mesleğini icra etmekte kul-lanılan araç ve gereçler ile bunların dışındakalan suçta kullanılan eşyaları müsadereedildi.

    Söz konusu şahıslar, suç tarihinde Şarkika-raağaç ilçe merkezinde bir vatandaşın dişle-rini yapma konusunda 100 YTL’ye anlaş-mışlar, aletlerle ölçü alarak diş proteziyapmak için hazırlığa başlamışlar, bu sıradapolislerin olay yerine gelmeleri üzerine ya-kalanmışlar. Şarkikaraağaç Asliye CezaMahkemesi, Nebi Tokmak, Mahmut Çadırve Şiho Korkmaz’ın asli maddi iştirak irade-leri ile dişhekimliği veya teknisyenliği ko-nusunda ruhsat ve diplomalarının olmadı-ğı halde gezici olarak ruhsatsız diş tamiri ve

    protezi yaptıklarını sabit bularak, eylemle-rine uyan TCK.nun 37/1 maddesi delale-tiyle 5181 sayılı Kanunun 1. maddesi ile de-ğişik 1219 sayılı Kanunun 41. maddesiuyarınca suçun işlenmesindeki şekil ve özel-likler, suçun işlendiği yer, suçun konusu-nun önem ve değeri ve meydana gelen za-rar ve fiilin diğer özellikleri nazara alaraksanıkların takdiren ayrı ayrı 3 yıl hapis ve1000 YTL. adli para cezası ile cezalandırıl-masına ve suçta kullanılan araç ve gereçle-rin müsaderesine karar verdi.

    Isparta’da üç sahte diflhekimine hapis

  • Geçtiğimiz Mart ayında soba ze-hirlenmesi sonucu yitirdiğimizmeslektaşımız Ergün Demiralp’in

    ardından dişhekimi arkadaşları örnek birdayanışma ağı oluşturdular. www.e-dishekimi.com forumuna bir meslek-taşımızın getirdiği öneri üzerine öncelikleailesini arayıp taziyelerini sunanmeslektaşlarımız kısa zaman içinde birdayanışma fonu oluşturdular. Ailesininihtiyacı olacağı düşüncesiyle oluşturulan bufona yüze yakın meslektaşımız katkıda bu-lundu ve kısa zamanda 6800 YTL tutarında

    bir para toplanmış oldu. Organizasyonaönayak olan üç meslektaş›m›z Demiralp'inAd›yaman Gölbaş›’ndaki evine giderek hemmezar›n› ziyaret ettiler hem de yard›m› aile-sine teslim ettiler.Meslektaşlarımız Tanyu Karamustafal›oğlu,Halil Coşkun ve Mehmet Ağaoğlu ziyaretsırasında yitirdiğimiz meslektaşımızın babasıSefer Demiralp’in gösterdiği metanet vevakardan çok etkilendiklerini belirttiler.Bu dayanışma faaliyetine yetişemeyenmeslektaşlarımız için Kayseri DişhekimleriOdası da bir yard›m kampanyas› düzenledi.

    TDBD30 oda haber

    Kayseri Diflhekimleri Odas› üyesi meslektafl›m›z Ergün Demiralp’in ölümü üzerine diflhekimiarkadafllar› internet üzerinden bir dayan›flma a¤› oluflturarak ailesine destek oldu.

    Dayan›flma ölmemifl!

    Meslektafllar›m›z Ergün Demiralp’in babas›Sefer Demiralp’e tan›yan-tan›mayan tümarkadafllar› ad›na baflsa¤l›¤› dilediler.

    Sempozyum, KocaeliDişhekimleri Odası’nın1990 yılındaki TDB

    bölge toplantısından sonra, 2gün süren ve çok sayıda diş-hekiminin katıldığı ilk büyükorganizasyonu oldu.Bilimsel programda, dişhe-kimliğinde en son tedavi uy-gulamaları konu edildi. Sem-pozyuma konuşmacı olarakkatılan; Doç.Dr.Ata Anıl, diş-hekiminin mesleğine ve has-tasına doğru yaklaşımının nasıl olması gerek-tiğini ve başarı kriterlerini, Dr.Sinan Horasanradyolojik tanının ve hastanın istenen görün-tüleme sisteminin ayrıntıları ve okunması ileüç boyutlu sistemleri, Prof.Dr.Selim Pamukile Prof.Dr.Aslan Gökbuket lazer çeşitleri vemesleğimizdeki uygulamaları konusu anlattı-lar. Konuşmacılardan Dişhekimi İlay Maden,Dişhekimi Zafer Kazak ve Dişhekimi EdipKaraoğlan ise lazer ve implant vaka uygula-malarını video sunumları ile anlattılar.

    Aynı gün akşam Sapanca Gölü kenarında ya-pılan gala gecesinde, tüm katılımcı dişhekim-leri ve firma temsilcileri eğlenceli saatler geçir-diler. Gala gecesine TDB Genel Başkanı CelalKorkut Yıldırım ve eşi Dişhekimi Ayten Yıl-dırım konuk olarak katıldı. Gala gecesindeyapılan çekilişte, Datça Türkevi’ nde hafta so-nu tatili kazanan bir dişhekimi, bu tatili sem-pozyum için Sakarya Dişhekimleri Odası’nagönüllü olarak yardım eden dişhekimliği fa-kültesi öğrencilerine armağan etti.

    Sempozyumun 2.günündekonuşmacılardan Doç.Dr.To-sun Tosun ve Dr.HaşmetGökdeniz, implant konusunudetaylı olarak, Dr.Arzu De-mircioğlu da immediyat yük-lemeler ve hasta takibi konu-sunu vakalarla birlikteanlattılar. Prof.Dr.Sedat Kü-çükay ise döner alet sistemle-riyle ilgili konuşmasının ar-dından, Protaper kursuvererek döner aletlerin uygu-

    lama tekniklerini öğretti. Sempozyuma sponsor olan Sanovel, SağlıkDiş Deposu, İdealdent, Teknogem, HSCB İz-mit ve katılımcı firmalar tarafından 2 günboyunca tanıtımlar ve satışlar yapıldı. Katı-lımcılar hem mesleki açıdan değerli bilgileredindikleri hem de güzel bir ortamda dinlen-me imkanı buldukları için “Yaza MerhabaSempozyumu”ndan mutlu ayrıldılar ve buetkinliğin gelenekselleşmesi talebinde bulun-dular.

    Kocaeli Diflhekimleri Odas› “Yaza Merhaba Sempozyumu” Sapanca Gölevi’nde 12-13 May›sgünlerinde gerçeklefltirildi.

    Kocaeli Diflhekimleri Odas›yaza merhaba dedi

  • ‹DO - Türk Kalp Vakf› ‹flbirli¤iİstanbul Dişhekimleri Odası ile Türk KalpVakfı, Türk Kalp Haftası’nda işbirliği yapa-rak ilköğretim okulu öğrencilerine yönelikağız ve diş sağlığı eğitim çalışmaları organizeetti.İki kurumun planladığı bu ortak çalışmadaİstanbul Dişhekimleri Odası Toplum AğızDiş Sağlığı Komisyonu, 9 Nisan’da başlayanhafta süresince ilköğretim okulu öğrencileri-ne ağız ve diş sağlığı eğitimleri verdi. Üç okulda toplam 2800 öğrenciye ve öğret-menlere verilen ağız ve diş sağlığı eğitimlerin-de vakfın temin ettiği diş fırçası, diş macunuve İDO’nun hazırladığı broşürler dağıtıldı.Eğitimlerin sonunda Sarıyer ve Beykoz Bele-diye Başkanları ile gönüllüler öğle yemeğin-de bir araya geldi. Yemekte Belediye Başkan-ları ilçelerinde düzenlenen etkinliklerdenduydukları memnuniyeti dile getirdi.Daha sonra Türk Kalp Vakfı Başkan ve mü-tevelli heyetinden oluşan bir grup Odayı zi-yaret ederek kalp haftası boyunca ‘Sağlığı-mız vücudumuzun incisi dişlerimizebakmakla başlar’ temalı eğitimlere katkıla-rından dolayı İstanbul Dişhekimleri Oda-sı’na teşekkür ederek bir plaket verdiler.

    Bolu, Göynük’de hem e¤itim çal›flma-s› hem de geziİstanbul Dişhekimleri Odası Toplum Ağızve Diş Sağlığı Komisyonu, 11-12-13 Mayıs2007 tarihlerinde Bolu/Göynük’e ağız ve dişsağlığı eğitimi gezisi düzenledi. İstanbul Diş-hekimleri Odası Yönetim Kurulu üyeleriTurgay Akgün ve Hediye Sözer’in de arala-rında bulunduğu 31 gönüllü meslektaşımızGöynük’de bando ile karşılandı ve 7 okuldaağız ve diş sağlığı eğitim seminerlerini başa-rıyla tamamladı. Göynük merkez ve köyle-rinde bulunan okullarda toplam 1800 öğ-renciye ağız diş sağlığı eğitimi verilerek dişfırçası ve diş macunu dağıtıldı. Bir okulunkitaplığına da kitap yardımı yapıldı.

    Bilimsel Konferans:: A¤›zda görülenlezyonlarİstanbul Dişhekimleri Odası’nın SDE prog-

    ramı çerçevesinde düzenlediği 2007 yılı eği-tim programının sonuncusu 13 Nisan 2007tarihinde, Bostancı Green Park Otel’de ger-çekleştirildi. Prof.Dr. Gülsüm Ak ve Prof.Dr.Meral Ünür’ ün konuşmacı olduğu “Ağızdagörülen lezyonlar” konulu konferansa 102meslektaşımız katıldı..

    ‹DO: Ne fieriat Ne Darbeİstanbul Dişhekimleri Odası üyeleri 29 Ni-san 2007 tarihinde Çağlayan’da organize edi-len Cumhuriyet Mitingi’ne katıldı. Mitingöncesinde İstanbul Dişhekimleri Odası’nında içerisinde yer aldığı Sağlık Meslek Odala-rı Koordinasyonu yaptığı basın açıklamasın-da “Ne şeriat ne darbe, laik, demokratik ba-ğımsız Türkiye için 29 Nisan’daÇağlayan’dayız” diyerek üyelerini mitingekatılmaya çağırdılar. DİSK, KESK ve Sağlık Meslek Odaları’nın dabulunduğu 500’e yakın sivil toplum kurulu-şu tarafından da desteklenen ve coşkulu ge-çen mitingde “şeriata, darbeye karşı laik, de-mokratik, sosyal hukuk devleti” savunuldu.

    Diflhekimi Sevinç Özgüner ölümü-nün 27. y›l›nda an›ld›Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi üye-siyken 23 Mayıs 1980 tarihinde katledilenDişhekimi Sevinç Özgüner ölümünün 27.yılında, kabri başında yapılan törenle anıldı.Törende Sevinç Özgüner’in yakınları ve İs-tanbul Dişhekimleri Odası ile İstanbul Ta-bip Odası Yönetim Kurulu üyeleri hazır bu-lundu. Törende bir konuşma yapan İDOBaşkanı Mustafa Düğencioğlu, “Onun dü-şünceleri hepimize önder olsun” dedi.

    Sevinç Özgüner Bar›fl Demokrasi ve‹nsan Haklar› Ödülü Rakel Dink’e ve-rildiRakel Dink, 19 Ocak 2007 tarihinde öldürü-len eşi, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetme-ni Hrant Dink’in cenaze töreninde yaptığıkonuşmada toplumsal barışa ve kardeşliğeyaptığı vurgu nedeniyle ödüle layık görüldü.Rakel Dink’e ödülünü Sevinç Özgüner’inkızları Işıl ve Alev Özgüner verdi.

    32 TDBD oda haber

    ‹DO’dan yeni faaliyet ata¤›

    ‹DO Toplum A¤›z Difl Sa¤l›¤› Komisyonuilkö¤retim okulu ö¤rencilerine a¤›z vedifl sa¤l›¤› e¤itimleri verdi(üstte). 23 Ma-y›s 1980 tarihinde katledilen Türk Ta-bipler Birli¤i Merkez Konseyi üyesi Difl-hekimi Sevinç Özgüner ölümünün 27.y›l›nda törenle an›ld›(yanda).

    ‹stanbul Diflhekimleri Odas› Türk Kalp Vakf›’yla yapt›¤› iflbirli¤iyle ilkö¤retim okullar›ndakibinlerce ö¤renciye a¤›z difl sa¤l›¤› e¤itimi verdi. Odan›n toplumsal sorunlarla ilgili faaliyetleri de geçti¤imiz günlerde yo¤undu.

  • TDBD36 kongre

    Kongre’yle ilgili son geliflmeleri ö¤-renebilir miyiz? Kongre program›n-da herhangi bir de¤ifliklik var m›?Kongre’nin bundan önceki dergide yayın-lanan sosyal programında ufak bir deği-şiklik oldu. 14 Haziran gecesi yapmayıplanladığımız gala yemeği ve Mazhar FuatÖzkan konseri bizim dışımızda gelişen veBeşiktaş Belediyesi’nin yer tahsisi ile ilgilisorunundan dolayı 15’ine alındı. 15’indekiözel eğlence gecesini de 14’ü akşamına al-dık. Bunun dışında fazla değişen bir şeyyok. Kongremizde bugün itibariyle kayıt sayı-mız 1860’ı geçti. Üçüncü duyurumuzunmeslektaşlarımızın eline ulaşmasındansonra yeniden yoğun bir kongre kaydı ge-leceğini düşünüyoruz. Arkadaşlarımız ge-ce gündüz çalışıyorlar. Kongrenin kayıtla-rının düzgün bir şekilde listelenmesi vekayıtlı dişhekimlerine geri dönüşlerin biran önce yapılması için çabalıyorlar. Kongremizde bir firmamızın özel çekilişlekongre katılımcılarına ve kapanış salo-nunda olanlara vermeyi planladığı hediye-leri var. Hediyelerin otomobil ve çeşitlimuayenehane enstrümanları olduğunuüçüncü duyurumuzda belirttik. Hediyeler,Kapanış Töreni sırasında Anadolu Oditor-yumu’nda olanlar arasında yapılacak çeki-lişte kimliğini ve kongre kayıt belgesini,yaka kartını ibraz edenlere verilecek. Çeki-liş yapıldıktan sonra kişi salonda değilsebir dakika içinde çekiliş tekrarlanacak. Kı-sacası hediyeler tören sırasında sahiplerinibulacak. Açıkladığımız bilimsel programımızda birdeğişiklik olmadı. Bilimsel programımızçok zengin. Biz programı açıkladıktansonra bununla ilgili değişik kanallardanbilimsel programımıza katkıda bulunmakisteyen çok değerli hocalarımızdan talep-

    ler oldu. Ancak programın yerleştirmesibittiği için bu değerlendirmelere teşekküretmek zorunda kaldık ve kapattık. Kongrenin aksaksız yürümesi için organi-zasyon komitesi olarak çarşamba günlerirutin, diğer günler de komiteler bazındatoplantılarımız devam ediyor. Ama sanı-yorum Kongreye doğru bu toplantı günle-ri biraz daha artacak. İstanbul dışından gelen kongre katılımcı-larının konaklama sorunu var tabii. Bizimön anlaşma yaptığımız otellerde yerlerdolmak üzere. İstanbul dışından kongreyekatılacak meslektaşlarımızın bu konudadaha hızlı hareket etmelerini istiyoruz.

    Kongre kat›l›m ücretlerinin dövizeendeksli olmas›n›n nedenleri neler-dir? Kongre’de kifli bafl› maliyetyaklafl›k olarak ne kadar?Kongre ücretlerinin dövize endeksli olma-

    sıyla ilgili zaman zaman eleştiri alıyoruz.Türkiye’de yaşıyoruz, Türk Lirası kazanı-yoruz bunun karşılığında da dövize en-deksli bir kongre ücretinden sözediyoruz.Ne yazık ki bu kongreyi belirli mekanlardayapmak zorundayız ve belirli hizmetlerialmak zorundayız. Bu aldığımız hizmetle-rin de hepsini Avro karşılığı alıyoruz. Lüt-fi Kırdar Kongre Merkezi’ne, Lütfi Kır-dar’da yiyeceğimiz yemeklere, katılımcıla-ra vereceğimiz çantaya, basılı materyaledahi ne yazık ki Avro ödüyoruz. Gönül is-ter ki Türk Lirası olarak bir fiyat belirleye-lim; bu fiyatı meslektaşlarımıza bildirelim.Ancak anlaşmalarımızı Avro olarak yap-mak zorunda kaldığımız için Avro olarakda tahsil etmek durumundayız. TDB’nin yaptığı kongreler gerçek anlamdakatılımcı dişhekimine çok ucuza mal ol-makta. Kongrenin bir katılımcısının şu an-da çıplak maliyet dediğimiz maliyeti 310Avro. Ve biz bunu katılımcı dişhekimineilk devrede 150 Avro’ya, ikinci devrede 180Avro’ya veriyoruz. Yani TDB, her kongrekatılımcısını, yaklaşık olarak 130 ila 160Avro arasında sübvanse ediyor. Bu desteğide kongre mekanında yarattığımız fuaralanından elde ettiğimiz gelirden ve spon-sorlarımızın desteğiyle ancak karşılayabili-yoruz.

    Kongre yap›labilen mekanlar aç›-s›ndan ‹stanbul di¤er illere göredaha avantajl› gibi gözüküyor. Siz-ce kongre merkezi olarak kullan›-lan Lütfi K›rdar, Askeri Müze bu ifliçin yeterli uygunlukta m›?Dişhekimliği kongresi açısından baktığı-mızda yeterli gibi görünüyor. Zaten söz et-tiğimiz mekanlar İstanbul’da Kongre Va-disi olarak anılan yerin can damarları. An-cak kongre merkezi yapısının dışında ger-

    ‘Kongreyi di¤er kaynaklarladestekliyoruz’

    Kongre Genel Sekreteri Tar›k ‹flmen:

    TDB 14. Uluslararas› Diflhekimli¤i Kongresi için art›k say›l› günler kald›. Kongre Genel SekreteriTar›k ‹flmen’le hem Kongre’yle ilgili son geliflmeleri hem de meslektafllar›m›zdan gelen baz›soru ve elefltirileri paylaflt›k.

  • çek anlamda fuar alanlarına ihtiyacımızvar. Şu anda fuar alanı olarak kullandığı-mız Rumeli Salonları gerçek fuar alanı de-ğil. Bir alanın fuar alanı olarak kullanılabil-mesi için altyapısının farklı olması gerekli.Örneğin atık su, genel su, elektrik sistemigibi. Orada sergilenecek enstrümanların vediğer aparatların kullanılacağı destekleryok. Orası düz bir alan olarak planlanmış.Ve sadece orada bir sergi yapabilirsiniz. Birfuar yapma şansınız yok. Sergileyebiliyor-sunuz sadece. Fuar dediğiniz zaman orada

    sergilediğiniz ürünün işlevlerini de göster-mek zorundasınız. Yani bir koltuğun, birünitin, bir aspiratörün, cerrahi sistemlerinnasıl çalıştığını gösterecek olanaklarınızınbulunması lazım. Ama mekan sınırlı. İstan-bul bu anlamda diğer illere baktığınız za-man avantajlı. Çünkü en azından böyle birmekanı, böyle bir kompleksi metrekareolarak yakın mekanlarda ya da bir arada

    bulabiliyorsunuz. İstanbul’un bir diğeravantajı da bulunduğumuz yerin İstan-bul’un kalbi olan Taksim’e yakınlığı ve bu-rada konaklama, otel, yeme içme mekanla-rının olması. Ve İstanbul’un çeşitli sosyalaktivitelerinin de olması bunun için biravantaj.

    ‹stanbul’daki yöneticilerin uluslara-ras› bir diflhekimli¤i kongresine ba-k›fllar› nas›l? Yetkililerden bir fley is-tedi¤inizde yaklafl›mlar› ne oluyor?

    İstanbul’da herhangi bir meslek grubunaait kongre yapılacağı zaman İstanbul’u yö-netenler konuya her zaman ki gibi popülistbir bakış açısıyla yaklaşıyor, kendilerinepolitik olarak ne getirip ne götüreceğinebakıyorlar. Dünya Mimarlar Kongresi ya-pıldı. Bu Kongre’de yolları kapattılar. Mi-marlara daha doğrusu Dünya MimarlarKongresi’ni düzenleyenlere bir takım des-

    tekler verildi. Dişhekimliği Kongresi dedi-ğiniz zaman sizin arkanızdaki güç önemli.Sizin arkanızdaki güç sadece meslektaşları-nız. Sponsor firmalarınız bile zaman za-man tereddütle yaklaşıyor. Bu işin sırrı pa-rada, güçte. Bu gücü sağlamalıyız. Biz ulus-lararası boyutta bir kongre diye yola çıkıyo-ruz. Uluslararası boyutta kongreyi sağlaya-cak şartları burada sağlıyoruz. Ama bizimbir eksikliğimiz bu kongrelerin tanıtımınıbelki de çok iyi yapamıyoruz.

    ‘Kongre ücretlerinin dövize endeksli olmas›yla ilgili zaman zaman elefltirial›yoruz. Ancak anlaflmalar›m›z› Avro olarak yapmak zorunda kald›¤›m›z

    için Avro olarak da tahsil etmek durumunday›z.’

    ‹stanbul’da son olarak 2005 y›l›nda gerçeklefltirilen Kongreyeyaklafl›k 2400 meslektafl›m›z kat›lm›flt›. Dönemlere göre kay›tsay›s›na bak›ld›¤›nda bu y›l rekor düzeyde bir kat›l›m olaca¤›n›niflaretleri görülüyor.

  • Bilimsel kongreler öncesinde yap›-lan Meslek Sorunlar› Sempozyumla-r›nda ne amaçlan›yor?Tüm mesleklerin olduğu gibi dişhekimliği-nin de, doğrudan uygulamalar dışında,belki her zaman doğrudan görünmeyenama mesleğin uygulanma koşullarını ve ge-lişmesini doğrudan etkileyen; yasal, hu-kuksal, etik, eğitim vs. gibi birçok sosyal bi-limle kesiştiği alanlar bulunmaktadır. As-lında her meslek aynı zamanda farklı disip-linlerin de toplamı olan bir organizma gi-bidir. Diğer yandan, üretim ve ithalat sek-törü, depolar, yardımcı personel ve dişprotez teknisyenliği de mesleğimizin ayrıl-maz bileşenleridir. Bilimin ve hayatın fark-lı alanlarının dişhekimliğiyle etkileşimdeolduğu her alan bizim de ilgi alanımız için-de. Yalnızca çok iyi dolgu, çekim, protezyaparak mesleğimizi toplum veya meslek-taşlarımız için en iyi duruma getiremeyiz.Toplumun bu hizmetlere erişimini, yanisağlık politikalarını, hasta-hekim ilişkileri-ni, günümüz dişhekimliği bilimine, uygu-lamalarına yanıt vermeyen artık çok eski-miş olan yasalarımızı sorgulamadan “iyi”dişhekimliği yapamayız. İşte MSS’leri kısa-cası bu amaçlar için düzenliyoruz. Mesleği-mizle ilgili her alanda meslek politikalarınıoluşturmak ve geliştirmek gibi bir görevi-miz olduğunu düşünüyoruz.

    Bu seneki MSS konular› nelerdir, bukonular› seçerken hedefleriniz ne-lerdi, etkinliklerde ne tür bir yöntemizliyorsunuz?Meslek Sorunlar Sempozyumu’muzdadört çalışma grubu, iki sunum, bir konfe-rans, oda yöneticileri ve TDB Merkez Yö-netim Kurulu ortak toplantısı, TDB Mer-kez Yönetim Kurulu -Dişhekimliği Fakül-tesi Dekanları ortak toplantısı bulunuyor.Bunların son ikisi, yani oda yöneticileri vedekanlar toplantıları her MSS de aynı isim-le toplanmasına karşın, önümüze gelen çokfarklı sorunlar ve gündemler işlenir.

    Çalışma grupları ;> Sağlık Turizmi ve Dişhekimliği Hizmetlerine Etkileri> Sağlık Bakanlığına Bağlı Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Dişhekimlerinin Sorunları> Diş Teknisyenliği Eğitimi> Diş Teknisyenlerinin Mevzuat ve Mesleki Yapılanması;

    başlıklarıyla çalışmalarını sürdürecekler.Çalışma gruplarının dışında “Meslek

    Kuruluşları – Sivil Toplum Örgütleri Ne-dir? Kurumlararası İlişkiler Nasıl Olmalı-dır?” konulu iki sunumumuz ve “Yöne-timde Yetkinleşme ve İnsan İlişkileri” ko-nulu, tüm gün süren eğitsel konferans bu-lunuyor.

    Sağlık Turizmi, başlangıçta, binlerceyıllık geçmişe sahip olan kaplıca, banyolarvs gibi rehabilitasyon amaçlı gezileri içer-mesine karşın, küreselleşmeyle birliktefarklı bir anlam kazandı. Küreselleşme so-nucunda mal ve hizmetlerin sınırsız ser-best dolaşıma girmesi sağlık alanında dayansımasını bu tanımla bulmaktadır. Butanım, dünyanın her yerinden hastaların,turizm şirketleri aracılığıyla, özellikle geliş-memiş veya gelişmekte olan ülkelerdekiucuz sağlık hizmetlerine ulaştırılmasınıanlatmaktadır. Tüm bu gelişmeler sağlıkhizmetlerinin niteliğiyle ne kadar uygun-dur? İşte biz bu çalışma grubunda “Sağlıkturizminin, ‘sağlık’ tanımı içindeki yerini”,“Sağlık turizminin, sağlık hizmetlerinin‘insanlığı daha iyi sağlık koşullarına ulaş-tırma’ hedefi içindeki yerini”, dünyada veülkemizdeki sağlık turizmi uygulamaların-da hekim ve hastaların karşılaştıkları veyakarşılaşabilecekleri sorunları, bu sorunla-rın hukuki ve etik boyutlarını, ulusal veuluslararası meslek örgütlerinin rollerinitartışacağız.

    Sağlık Bakanlığı’na Bağlı Kurum veKuruluşlarda Çalışan Dişhekimlerinin So-runları çalışma grubunda meslektaşlarımı-zın, çalışma koşullarından, özlük hakları-

    “Varolan› sorgulamadan ‘iyi’ diflhekimli¤i yapamay›z”

    TDB Meslek Sorunlar› Sempozyumu (MSS) Sorumlusu Rifat Yüzbafl›o¤lu:

    TDBD40 kongre

    “Yaln›zca çok iyi dolgu,çekim, protez yaparak

    mesle¤imizi toplum veyameslektafllar›m›z için eniyi duruma getiremeyiz. Toplumun bu hizmetlere

    eriflimini; yani sa¤l›k politikalar›n›, hasta-

    hekim iliflkilerini,günümüz diflhekimli¤i

    bilimine,uygulamalar›na yan›t

    vermeyen art›k çok eskimifl olan yasalar›m›z›

    sorgulamadan ‘iyi’diflhekimli¤i yapamay›z”

  • na, örgütlenmelerine kadar bir dizi soruntartışılacak. Diş teknisyenleri ile ilgili ikiçalışma grubu ise ilk kez Diş Protez Tek-nisyenleri Odası ile ortaklaşa yapılıyor.

    Bilindiği gibi dişhekimliği hizmetleri-nin kalitesini belirleyen en önemli etmen-lerden birisi de diş teknisyenlerinin eğiti-midir. Diş teknisyenliği eğitiminde ABstandartları düzeyine ulaşmada bu çalışmagruplarının önemli katkıları olacağını dü-şünüyoruz.

    Meslek kuruluşları ve sivil toplum ör-gütleri, birbirine çok karıştırılan kavram-lar... Bu karışıklık, örgütlerden farklı bek-lentilere yol açıyor. Meslek örgütleri ne ka-dar sivil, ne kadar resmi? Sivil ya da resmikurumlarla ilişkileri, kendimize ayna tuta-cağımız iki sunum olacak.

    “Yönetimde Yetkinleşme ve İnsan İliş-kileri” ise oda yöneticilerimiz için yöneti-cilik eğitimini içeriyor. Meslek örgütlerin-de gönüllü olarak çalışan bizler için bu eği-timlerin çok önemli olduğunu düşünüyo-ruz. Muayenehanelerimizde hastalarımızlauğraşırken bir gün yüzlerce, binlerce diş-hekiminin sorumluluğunu almak çok cid-di bir iş ve mutlaka eğitimle geliştirilmesi,desteklenmesi gerekiyor.

    Her çalışma grubu, odaların önerile-riyle, önceden TDB MYK’sı tarafındanatanan komisyonlarca ön hazırlıkları yapı-

    lıp, yine odaların önerileriyle, TDB MYKtarafından atanan çalışma grubu katılım-cılarına gönderilen sorular-sorunlar etra-fında ön çalışmalarını yapmış olarak top-lantılara katılırlar. Her çalışma grubu birgün boyunca tartışarak, konunun farklıyönlerinin ortaya çıkmasını sağlar. Başkanve raportör gün boyu tartışılan sorunlarırapor haline getirip katılı