İKTİSAT FELSEFESŞ

Embed Size (px)

Citation preview

iKTiSAT DNCESiNDE FElSEfi YAKlaMN NEMi

Prof. Dr. A. Din Alada1 '

istanbul niversitesi Siyasal Bilgiler Faktesi

zet20. yzylda Bilimler iin Kesinliklerin Sonu ilan edilirken, asr ncesinden olduu felsefi tutumunu kazanan iktisat bilimi bugn paradoksal bir ekilde kesinlie gelenein etkisi altndadr. gelecein ak ulama amal

1946 sonrasnda Neo klasik iktisadn formel yaklamna kar, iktisadi dnce tarihinin erken kazanmlarna sahip kmak gerekmektedir. Bu izgiyi 20. Yzyl iktisat dncesinde temsil edenlerden hareketle kesinlie ulama projesini eletirrnek iin ncelikle, denge, belirsizlik, aklclk, karar alma hadiselerini, kesinlik sorunsal yerine doruyu arama sorunsal iinde deerlendirme anlayna dnlmelidir. 'Ak evren', a priori-a posteriori aynlmazl, tmdengelim-lmevanm dengesi gibi felsefi-yntemsel tutuma sahip karak, iktisadm dier sosyal bilimleri 'smrgeletimesi'ne kar sosyal bilimlerin bulumasna katkda bulunmak gerekmektedir. Anahtar kesinlik. Kelimeler: ktisadi dnce tarihi, iktisat ve felsefe, bilim felsefesi, indeterminizm,

The Role of Phosophical Approach in Economic ThoughtAbstractAs it was declared that the 201h century is The End of Cetainty' For Sciences, the political economy which, three centuries ago had adopted the philosophical attitude that the future is open, is taday paradoxically under the influence of the tradition of reaching certainty. It is necessary to elaim the early gains of the history of economic thought against the formal approach of neoelassical economics af ter 1946. In order to criticise the project of reaching certainty starting from the represetatives of this approach in the 201h century, it is first of all necessary to return to the understanding of evaIuating the questions of equilibrium, uncertainty, rationality and decision-making within the problematic of searching for the. truth, rather than within the problematic of certainty. lt is necessary to make a contribution to the gathering together of social sciences against the 'calanisation' of social sciences by economics, by elaiming philosophical-methodological attitudes such as 'open universe', the inseperalility of a priori-a posteriari, the balance of deduction-induction. Keywords: History indeterminism, cetainty. of economic thought, philosophy and economics, philosophy of science,

2

e Ankara niversitesi SBF Dergisi e 59.2

ktisat Dncesinde Felsefi Yaklamn nemi

1. Giri ktisat dncesinde 1946'dan gnmze hakim neoklasik iktisadn ana felsefi tutumu kesinlie ulama hedefi ekseninde belirlenmektedir. Ampirik bilgi araylar ile formelletirme abas arasndaki dengenin ikinci lehine bozulduu bir yaklam, bu iktisat okulunun bakna hakim olmutur. Dier iktisat okul ve yaklamlarnda ise, 1960'l ve 70'li yllar darda braklrsa, bu krlma ok fazla belirgin hale gelmemitir. Sadece gemi iktisat dncesinin aktarm olmayan ve iktisat biliminin bir alt uzmanlk dal eklinde tanmlanamayacak olan 'iktisadi dnce tarihi', ampirik ve biimsel sorularla karlanamayan karar alma, denge, belirsizlik, aklclk gibi temel kavramlarn tartlabildii, felsefe ile ban kurulabildii zemindir. Felsefe ve bilim, kesinliin ne kt, form el veya biimsel kaygnn ampirik araya baskn olduu durumlarda kapanmakta, buna karlk, doruyu arama sorunsalnn ne kt, dn ile yarn arasnda bir simetrinin olmad (indeterminizm) anlay benimsendiinde ise almaktadr. ktisat biliminin indeterminizme fizik ve dier fen biliminden daha erken kavutuu ileri srlebilir. 18. Yzylda Cantillon, Condillac, Boisguilbert ve Smith'in bu gelenein ilk temsilcileri olduu kabul edilebilir. 19. Yzylda ise Ricardo ve takipileri, kesinlie ulamaya nem veren, gemi bilgilerden hareketle gelecee dnk yasa ve eilimlerin belirlenebileceini kabul eden soyut tmdengelirnci yntemi benimsiyorlard. 19. Yzyln ikinci yarsnda Marx, J.S.Mill, Jevons,Menger, yzyln sonlarnda Edgeworth ve Marshall'n eserlerinde formelletirme kaygs yer yer ne ksa da iktisadi hadiselerin tahlilinde ampirik bak benimsediler. Ancak, formelletirme abalar iinde yer bulan gemi bilgi ve tecrbelerden hareketle gelecein kontrol edilebilir hata paylar ile ngrlebilecei anlaynn, iktisat dncesinde olduu gibi Kant ve onu izleyen felsefi dncede de yaygn oluu, fizikte Newton kuramnn olaanst n grme kabiliyetinin ekim kuvveti ile aklanabilir.

A. Din Alada e iktisat Dncesinde Felsefi Yaklamn nemi e

3

20. Yzylda, Einstein'n, Heisenberg'in katklar sayesinde fizik biliminde Newton kuramnn almas, felsefede Viyana evresi'nin getirdii yenilikler, Karl Popper'in Kant dn geleneinden yararlanarak pozitivizme ynelttii eletiriler, 'Ak Evren' yaklamnn felsefe ve bilim alanlarnda hayat bulmasna katkda bulundu. 1996'da 1. Prigogine'in kitabna verdii isimle, bilimler iin Kesnliklern Sonu ilan edilirken, asr ncesinden gelecein ak olduu felsefi anlayn kazanan iktisat bilimi bugn paradoksal bir ekilde kesinlie ulama amal gelenein etkisi altndadr. ktisat biliminde hakim konumda olan neoklasik iktisat 1980'li yllardan gnmze, uluslar aras ilikilerde ABD'nin kazand gl konuma paralel biimde, arlkl olarak Amerikanizm'in iktisat dncesinde hakimiyetini yerletirme gayreti ile dier sosyal bilimlerin kavramlarna, kuramlarna el atarak, daralan kapsama alann ama arayna, 'toplumsaln iktisadiletirilmesi 'ne yneldi. Yeni Kurumcu ktisat, ktisat ve Hukuk, Anayasal ktisat gibi yeni iktisat dallar bu araylar sonucu dodu. Bu yaklama kar alternatif tartmalar ise, iktisad uygulamal matematiin bir alt dalna dntren, kesinlie ynelme ana eksenini terk etmeyen formel iktisat geleneinin hakimiyetine kar felsefi-yntemsel bir duru yerine 'iktisadn toplumsallatrlmas' projesini gelitirmeyi denedi. 1946 sonrasnda kemikleen neoklasik iktisadn formel yaklamna kar, ncelikle tmdengelim-tmevarm dengesini benimseyen, gelecein tahmin edilebilir ancak nceden bilinemez karakterini ne kararak, iktisadi dnce tarihinin erken kazanmlarna sahip kmak gerekmektedir. Bu izgiyi 20. Yzyl iktisat dncesinde temsil eden Coase, Blaug, Hutchison, Keynes ve Knight'tan hareketle kesinlie ynelme projesini eletirmek iin iktisat biliminin kara delikleri olarak ifade edilebilecek olan denge, belirsizlik, aklclk, karar alma srelerini, kesinlik sorunsal yerine doruyu arama sorunsal iinde deerlendirme anlayna dnlmelidir. 'Ak Evren', a prioria posteriori rekabeti yerine felsefi btnl, tmdengelim-tmevarm dengesi gibi felsefi-yntemsel tutuma sahip karak, iktisadn dier sosyal bilimlerin bulumasna ya da diyaloguna katkda bulunmak gerekmektedir.

2. Bilim (Iktisat) ve Felsefe Herkese Ak m?Bilim ve felsefe veya iktisat ve felsefe ilikisine iki farkl bak asnn bulunduu ileri srlebilir. lki, bu ilikinin ancak uzmanlar ya da 'bilenler' tarafndan aa karlabiJeceine inananlar, dieri ise bilimlere, felsefeye ve ayn zamanda bu iki alann ilikilerinin dnen herkese ak olduu fikrini savunanlar. Uskala Maki,

4

it

Ankara niversitesi SBF Dergisi e 59.2

"ktisat ve felsefeyi bir arada dnmek ne kadar zor. Hem iktisat hem de felsefeye dair derin bir bilgiye sahip olmadka her ikisini birden, yaratc ve kesin bir dil ile ele almak mmkn deil" (zikreden HUTCHISON,2000:45-46n.3)1.

derken 20.Yzyln

en nemli dnrlerinden

Karl Popper ise,

"felsefeci olmayan, saduyularna alk okuyucular holanrm)" (POPPER, 1982a: 120)

(ben en ok bylelerinden

diyerek ne karmaktadr;

bir baka yerde ise,

"btn insanlar birer filozoftur. Felsefi problemlerle uratklarnn farkna varmasalar da, hepsinin en azndan felsefi nyarglar vardr. Bu nyarglarn ou, doal diye kabul ettikleri kuramlardr. Bunlar dnsel evrelerden ya da geleneklerden gelen kuramlardr. .. Bu kuramlar, tm bilimlerin ve felsefelerin hareket noktasdr. Bunlar, gvenilir olmayan k noktalardr. Zaten felsefenin k noktas, eletirelolmayan saduyunun, gvenilirlikten yoksun ve genelde bozulabilir kanlandr. Hedef, aydnlatlm ve eletirel saduyuya ulamak, doruya daha yakn olan ve insan yaamna daha az zarar veren bir gre varmak" (POPPER,200 1: 193)

diye dnmektedir. tutumdan ikincisi nyargs mutlaka

Bilim ve felsefeye bir ilk yaklam olarak bu iki farkl benimsenerek, ulalamazlk veya uzmanna brakmak almaldr.

3. Kesinlie Ulamak m? Doruyu Aramak m?Bilim ve felsefe doruyu ya da hakikati arar. Doruyu aramann yolu hadiselerle, olaylarla ba kurmay gerekli klar. Dncemizle gerek dnyay kavramak zere alar dokuruz, ya da kuram ar gelitiririz. Ama alar ne kadar sk dokursak dokuyalm, kuramlarmz ne kadar rafine hale getirirsek getirelim gerei tam olarak yakalayamayz (POPPER,1982b:42). Doruyu arama, doruya sayg duyma Kant dnce geleneinin zn oluturur

1 Bu fikri nemseyen Hutchison ngiltere'de bir veya iki rencinin "iktisat ve felsefenin snr blgesi zerine cesaretle eildiklerini iitmek son derece tevik edicidir" (2000:46n.3) diye yazarken her iki alanda birden almann ayr bir uznanl gerektirdiini ima etmekteydi.

A. Din Alada e iktisat Dncesinde Felsefi Yaklamn nemi e

5

(KANT,t.y.:226)2. Doruyu aramann yolu eletirel akl devreye sokmaktr. nce kendi dnce ve yazlarmz, sonra hadiselerle uyum gstermeyen fikir, kavram ve kuramlar eletirmek gerekmektedir. Kesinlie ulamak, tam bilgiye varmak bilim ve felsefenin amac deildir. nclleri daha eski olmakla birlikte3 II. Dnya Sava sonrasnda, zellikle ABD' de, bugn de iktisat yaznna hakim olan neoklasik iktisat4 doruya deil, kesinlie ulamay bir hedef olarak belirledi. Rekabet, kar ve fayda, denge kavramlar hep kesinlie grece tanmland. Rekabetin tam olduu koullarda aktrlerin gelir ya da maliyet kstlar altnda kar ve fayda azamiletirmesi llebilir olsun ya da olmasn matematiksel kesinlie referansla ele alnan n kabullerdir. Tketici dengesi, firma dengesi ya da genel denge matematiksel kesinlie ulamak zere formle edilen kavramlardr. 'Yeni' neoklasik araylar iinde (un-certainty) 'belirsizlik' olarak ifade edilen ya da kesinliin olmad durum da kesinlie varma sorunsalnn dna tamamaktadr. Hesaplanlabilir hata payna indirgenen veya nesnel ya da znelolaslklarla ifade edilen 'belirsizlik altnda karar alma' kavramsallatrmas, belirli hata paylar (stokastik) ile olsa da, kesinlie ulama hedefi erevesinde anlamldr. ktisat biliminde sz edilen kavramlarn adn deitirerek deil, kavramlarn dayandklar "kesinlik" sorunsalnn doruya yaklama sorunsalna dntrlmesi ile hadiselerle ba kuran tartlabilir bir gelenek yaratlabilir veya iktisadi dnce tarihinin daha dikkatli bir takibi ile tarihsel, kurumsal, psikolojik, sosyal, siyasal boyut/arn ekonomik sre ile ilikilendirildii (HUTCHISON, 1978:320) bu geleneklere geri dnlebilir.

2 Ayrca bkz.,(POPPER,1968:327n.30). 3 Jevons ve Walras formel iktisadn bugnk ekilleniinde ksmen pay sahibiydiler. Ancak, zeikle Jevons'n felsefe ve mantk ile ilgili eserlerinde 'felsefi yanlabilirlik' fikrini ne kararak, ayrca ikisat politikalarna yaklamnda 'ampirik seicilii' kullan ile bu yaklamdan byk lde ayr dt kabul edilebilir. M.Blaug'a gre ise "ayet Jevons ve Walras bugn hayatta olsalard matematiin iktisatnn gnlk dilindeki yerini tam olarak alamadn, ancak gerekte [formel devrimin] tm iktisad uygulamal matematiin bir koluna dntrdn hayretle kefederlerdi" (BLAUG, 1999:276). 4 Metnin btnnde kuanlan neoklasik iktisat nitelemesi i 946 sonras hakim iktisad: i

tanmlamak

zere

yaplmtr.

946

ncesinde

rnein

Marshall,

Pigou

gibi

iktisatlar,

'neoklasik' olmalarna karn ekonomiye, ekonomik ilikilere ve iktisat poliikalarna baklar 1946 sonrasndaki neoklasik iktisatlardan ok farklyd. Bu farkllk iin bkz., (BLAUG, 2001); (HUTCHISON, 1981).

6

e Ankara niversitesi SBF Dergisi e 59-2

4. 'Ders Kitab Iktisad', 'Iktisat (Politik Iktisat)' ve 'Iktisadi Dnce Tarihi', Felsefeye Alm Hangisi ile Mmkn?Gnmzde 'ders kitab iktisad' olarak nitelendirilebilecek olan 'economics' ile iktisadi dnce tarihi alanlar arasndaki en nemli farkns, ilkinin kesinlie ynelen t:tumuna karn, ikincisinin doruyu kefetmeye ynelik gr ufku ile felsefeye alabilmesidir. ilk admda, kesinlik araynn deil, doru (hakikat) araynn iktisadi dnce tarihini, iktisattan (economics) farkl bir alana yerletirdi i aktr. Mark Blaug'un ifadesi ile "iktisadi dnce tarihi, iktisadn iinde yer alan bir uzmanlk alan deildir" (BLAUG, 2001: 157). Felsefenin, iktisat ya da politik iktisat ile ilikilendirilmesi, iktisadi dnce tarihi ve iktisat yntemi kanallar yardmyla olmaktadr. Ancak asl soruya henz daha yaklaamadk, niye felsefe iktisat iin gereklidir? Ya da iktisadn (politik iktisadn) felsefeye bavurmas hangi durumlarda ortaya kmaktadr? Bu sorularn da balangc felsefi sorularn nerede baladnn tartlmas iledir. Felsefi sorular; saduyu veya daha karmak durumlarda gzlem, deney veya varsaymlarn test edilmesi ile zme ulaabilen ampirik (grgl) sorularn ve matematik, mantk ile ilgili, ksaca grgl sorularla ilgisi olmayan biimsel sorular tasnifinin dnda yer almaktadr (MAGEE, 1979a: 15). Rahatsz edici bir sorunun aka kantlanamad noktada felsefe balar (MAGEE, 1979a: 18)6. "Grg! ve biimsel disiplinler veya teknikler

s

Politik iktisat Ye A yustu-ya ktisadndan

ya da Marxist iktisadn bugn tanmlad Keynesci ya da Kurumcu iktisada uzanan farkl iktisat okullarn iine alan genel ifadesi ile iktisat, kesinlik hedefine ynelmemitir. Belirli dnemlerde, zellikle formel iktisadn ykselie getii 1960'l yllarda gerek Marxist iktisat, gerekse de Keynesci iktisat ierisinden baz yaklamlarn bu tutuma yakn dtkleri grlmtr. rnek olarak, M. Morishima'nn "Marx'n ktisad" ile J.R.Hicks'in Keynes'i IS-LM erileri iinde deerlendirme araylarnn sz edilen yllarda byk bir ilgi ile karlanmas gsterilebilir. Politik ktisat Ye okullar iinde barndran iktisat yntem sorunlarnn tartld alanlarda Ye karlalan buhran, hadiseler aklama Ye gelecee dnk tahminler ortaya koyma kaygs , okullar aras rekabetin yaratt ilgi ile iktisadi

Bu iki ayrm

yannda

daha ok Radikal

dnce tarihi Ye felsefeye6 Emin

ynelmektedirler. Eriirgil'e gre de "felsefi dnce 'Hayret' ile balar. Bu 'ama' alemde aydnlatlmadka rahat edilemeyen bir takm 'sr'lar grmekten doar" (ERRGL,1935:4). N. Chomsky'e gre ise "bilimin imdiye kadar ulaamad, belki de ilkece ulaamayaca bir alan ... isteme, karar yerme, gereke ya da eylemi seme sorular karsna kt m, insanolunun bilimi byk lde aresiz

A. Din Alada e iktisat Dncesinde Felsefi Yaklamn nemi e

7

iinde ele alnmayan sorunlara genel yantlar arayan kii, bilerek ya da bilmeyerek, felsefeyle urayor demektir"(MAGEE, 1979a:33). Matematiksel kalplar yardmyla veya tecrbe ile deneyle yeterince zmlenemeyen belirsizlik, denge, aklclk, karar alma gibi konularn aydnlatlmasnda, iktisadi dnce, felsefeye alma zorunluluunu hissetmektedir. Felsefeye almak ise, ou zaman hangi felsefe ya da hangi filozoflara ynelmek gerektii sorusunu iinde tamaktadr. lk elde karlalacak sorun 'pozitif' ya da herkes tarafndan kabul grebilecek bir alan olmayan felsefenin, nesnellik iddiasndaki bilimle ya da zelde, iktisat ile nasl badaacadr. Ortak payda, doruluun (hakikatin) 'greli' olmad, doruya ynelmenin eletiriye aklk ile gerekleebilecei, nesnelliin; bilim insannn tarafszlna deil, bilimin konusunun ya da bilimin ynteminin toplumsal ve kamusal niteliine bal oluudur.

5. Gemi Olaylardan Hareketle Gelecek Tahmin Edilebilir Ama Bilinemez: Indeterminizmktisat bilimi, 'gelecein ak' olduu, ya da bir baka ifade ile gelecek olaylarn, gemi ve bugnk bilgilerimize dayanarak tam olarak karsanamayaca (indeterminizm) fikrine, 17. yzyln sonunda ve 18. yzyln banda Boisguilbert ile, 18. yzyln ortalarnda Cantillon7, A. Smith8,kalyor. ..bilimin bu konularda syleyebilecei 328). pek bir ey yok" (MAGEE,1979b:

7 Richard Cantillon (l6?? - 1734), doum tarihi tam olarak bilinmeyen, lm tarihi konusunda da eitli rivayetler olmakla birlikte, i734 olarak kabul edilen, unutulmu bir iktisatdnrdr. ah eseri 1755'de lmnden II sene sonra baslm; ancak eser yayland dnemde ok byk ilgi grmemi; iktisat bilim canias Cantillon'u W.S.Jevons sayesinde bir asr sonra yeniden kefetmitir(HUTCHISON,1990: i63). 8 Smith'in 1750'li yllarda yazd ve lUmnden sonra yaynlanan ksaca History (Jf Astronomy olarak da anlan The Principles wlicl Lead and Direct Plilosophical Enquiries: 1llmtrated by the History (Jf AstrmlOmy (SMITH, 1982:31- 105) eserinde Newton'un Principia'sndan etkilendii aklkla tesbit edilebilmektedir. Smith'in bu etkilenmeyi The Theory of Moral Sentiments ve The Wealtl of Nations gibi eserlerine tad da muhakkaktr. Ancak, Smith'in modeloluturma, kuram ina etme gayreti ile yneldii Newton'un yntemi yanda, oluturulan kuramlarn, hadiseler ve belirsizliklerle ortaya kan atmalar "ortadan kaldrmayan aksine bu atmay muhafaza eden" (KATOUZIAN, 1980:22) bir dncenin de peindeydi. Bu ynyle Smith'in Newton mekaniini 'gerein kendisi' olarak deerlendirmekten kand sylenebilir(BLAUG.l982:51). A. Bura'n hem iktisatlar ve insanlar adl eserinde (BUGRA, 200 i :45) hem de "ktisat Siyasete Kar" makalesinde (BUGRA, 2002/2003: 30) bu noktaya hi deinmemektedir. Smith'in iktisad Newton'un izinde giderek formelletirme gayreti yannda hi de majinal saylmayacak [aksi gr iin bkz. (BUGRA,2002/2003:40)] bir dzeyde 'ucu ak' bir sistemin de rneklerini veriyordu. A. Bura'nn, makalesinde, Smith'in arma, sorgulama, hayranlk l duygu-tepkisinden

8

e Ankara niversitesi SBF Dergisi e 59-2

18. yzyln nc eyreinde ise Condillac ile kavuuyordu. rnein Cantillon, ok nceleri yazm olmasna ramen 1755 ylnda baslan eseri Essai sur la Nature du Commerce en General' de tccann gnlk piyasada iftiden "belirli bir fiyat zerinden [mallar] satn alp, belirsiz bir fiyattan" (CANTILLON, 1952:29) ehirde satabileceini, tccar bu giriime ynlendiren unsurun bu faaliyet sonucunda elde etmeyi umduu kar olduunu, ancak tccarn karnn "tketim mallar fiyatlarnn ehirdeki dalgalanmalarnn nceden belli olmamas nedeniyle belirsiz" (CANTILLON, 1952:29) oluu zerinde durmaktadr. Cantillon'un ada Newton'un9 yer ekimi kuram ile fizikte 20. Yzyla kadar sren hakimiyeti yannda zellikle felsefe zerinde derin bir tesir yaratmtr. Newton'un Kant zerindeki etkisi de byktr. Newton'un kuram sayesinde, rnein Urans gezegeninin konumundaki sapmalar hesaplanabilmi, henz kefedilmemi bir gezegenin tesbiti olanakl hale gelmi, gk cisimlerinin hareketi yannda dnyasal mekanii n hareketi de aklanabilmitir. Kant'a gre, doadan deil, Newton'un aklndan km olan bu yasalar bilgi kuramna da klar salyor, gvenilir ve temellendirilmi bilgiye ulalyordu. Kant biraz daha ileriye giderek bu bilgi kuramnn doru olduunu (POPPER, 2001: 51), hatta doaya hkmetmeye olanak tanyan bu kurarnn apriori geerli olduunu veya "ilk elde 'deterministik' bir kuram olduunu kabul etti (POPPER, 1982b:48). Bugnden bakldnda bu yargnn doru olmad, Newton'un yer ekimi kuramnn deterministik olmad kabul edilse de (POPPER, 1990: 24-25) Kant'n felsefesinde, grntler dnyas ya da Doa - Newtoncu yasalar ile hkmedilen dnya (phenomena) - ile hi bilinemeyecek olan kendinde eylerin (noumena) gerek dnyas birbirlerinden ayrlyordu. Kant'a gre zaman ve mekan iindeki dnya ya da Doa nedensel yasalara tabidir; zaman ve mekan iindeki eylemlerimiz tamamen nceden belirlenmitir (determinizm); gne veya ay tutulmasnn nceden hesap edilebilmesi gibi nceden bilinir (POPPER, 1982b: 48). Fizikte Newton kuramnn olaanst ngrme kabiliyetinin ekim kuvvetinden etkilenen iktisat dncesi de 19. yzylla birlikte James Mill, Ricardo, Senior izgisinde soyut-hipotetik tmdengelirnci yntemi benimsemitir. Yatrmcnn gelecee dnk kararlarnda tam bilgiye sahipsadece hayranla vurgu yaparak dier iki boyutu darda brakmas kabul edilemez. Smith'de belirsizlik fikrinin daha ayrntl bir incelemesi iin bkz. (ALADA, 2000: 15-33). 9 Cantion'un uygulamada bir para sorunu ile ilgili olarak Newton (1642-1727) ile yapt grmeden yararland iin ona mteekkir kald biJinmekle birlikte, bu grmenin ne zaman ve nerede yapld mehuldr (HUTCHISON, i990: 397n.8).

A. Din Alada e iktisat Dncesinde Felsefi Yaklamn nemi e

9

olduu postlas ile Ricardo ve dnce gelenei, iktisad tamamen kendi i dnyasnda, politik, ahlaki, sosyal boyutlarndan soyutlayarak, "yer ekimi ilkesi gibi kesin"(RICARDO, 1952: 204) sonular olan bir bilime dntrmeye gayret etmiti. Ricardo- James Mill- Senior geleneinin iktisatta kesinlik sorunsalna arlk vererek, gemi bilgi ve n kabullere dayanarak gelecee dnk yasa ve eilimlerin belirlenebileceine inanan anlay ngiliz iktisat dn geleneinde J. S. Mill ile eletiriye tabi tutulacak, bu yolla Cairnes, Jevons ve Marshall iktisadna farkl bir yaklam kazandrlacaktr. Bir yanda kesinlie ynelme, dier yanda doruyu arama ncelii, ksaca ikili bir felsefi tutum. ngiliz iktisat dnrlerini daha ok Franszca'dan okuyan, Almanca yazan K. Marx ise bu gelenein dnda politik iktisada eletirel bir yaklam benimsemesine ramen benzer felsefi ikilem iindedir. Deer kuram sorunsaln temel ald yazlarnda, bu yaklamn kanlmazl ierisinde kesinlie ulama arayna ynelmi, te yandan, toplumsal, kurumsal, tarihsel, ksaca ampirik bak as ile sermayenin servenini inceledii her admda doruyu kefetme felsefi yaklamna yakn dUl"mutur. J. S. Mill, iktisat kuram yazlarnda tmdengelimcilie ar vurgusunu korurken, Ricardo'nun tekei iktisat politikas yaklamna (byme ya da durgunluk) kar oklu iktisat politikas seeneklerine at kap ile; Jevons'n, mantk ve yntem zerine yazlarnda felsefi yanlabilirlik fikrini ne kararak, iktisat politikalarna baknda 'ampirik seicilii' kullan ile iktisadn kuramdan pratie yneliinde gereklemesi kanlmaz, nnde durulamaz yasa ve eilimlere tabi klnan anlay deiiyordu. Byk lde, Kuantum fiziinin geliimi, Einstein ve Heisenberg'in katklar, felsefede Viyana evresi'nin getirdii yenilikler ve Popper'in Viyana evresi' ne ynelttii eletirilerle 20. yzylda indeterminizme ynelmi olan fiziin ve felsefenin aksine iktisat gelecek bilgisinin gemi ve bugnn bilgisinden karsanamayaca ya da dn ile gelecek arasnda bir asimetri olduu fikrine 18. yzyln ilk yarsnda oktan sahipti. Gnmz fen bilimlerinde, belki de 1. Prigogine'in kitabna koyduu balkla La Fin des Certitudes (Kesinliklerin Sonu)o ilan edilirken sosyal bilimlerin bir dal olan iktisat; zellikle 2. Dnya Sava sonrasnda, neoklasik iktisadn, Cantillon Condillac - Boisguilbert - Smith'in felsefi temelleri zerine deil, hatta J. S. Mill, Jevons, Marshall, Pigou ngiliz ampirik iktisat geleneinden de uzak, Ricardo'nun soyut - tmdengelirnci - hipotetik ve dn ile yarn arasnda simetriyi kabul eden determinist yaklamn benimsemitir. ktisat bilimininLO Franszca ilk basks 1996'da Paris'de (Odile Jacob) yaplan eserin ngilizce evirisi 1997'de The End ()fCerfaillty balyla yaynlanmtr (New York: Free Press).

10

e Ankara niversitesi SBF Dergisi e 59-2

kendi iinde, farkl okullar yoluyla ve okullardan bamsz baz iktisatlarn katklaryla (Shackle, Hutchison, Blaug gibi) Soerates'in bamsz dnrllk ruhu yaatlmakla beraber, bu seslerli iktisadi dnce evreninde hakim konumda deildir. Paradoksalolan, bir sosyal bilim olarak iktisadn, fen bilimlerine nazaran indeterminist dnce geleneini asr ncesinden sahiplenmesine karn bugn gelinen noktada form el iktisadn gelecee dnk tahmini bilgiyi, kesin - benzeri bilgiye dntrm olmasdr. Gelecein, dnn ve bugnn bilgileri yardmyla bilinebilecei fikrinin iktisat dncesine hakim olmas, doruyu arama ve gerek olaylarla iliki kurma endiesini gereksiz hale getirmekte, adeta bir ie kapanma ve bu anlamda ideolojiye dnme eilimine girmektedir. Oysa, tm bilimlerde, zelolarak da iktisat biliminde determinizm yerine indeterminizm tercih edilmelidir. Bylelikle; a. b. Doruyu arama projesi bilim insannn ncelikli hedefi haline gelecektir; Gelecein ak olduu n kabul sayesinde, gemi tecrbe ve birikimler ile bilinmeyen gelecei tahmin ve gelecei ekillendirme abalarnn n alabilmekte, kehanetlerin ise n kapanmaktadr; Dnce evreninin ak, bilginin tahmini 12 olduunun kabul hem gzlenenin, insanlarn karar ve eylemlerindeki sorumluluunu, yaratcln devreye sokmakta, hem de gerei anlamak zere alarn sklatran gzleyegin (bilim insannn) sorumluluk ve yaratcln ortaya koymasna ufuk amaktadr; ktisadi dnce tarihi, iktisat kuramlar, eletirileri, insan dncesinin rnleridir. Doruya, geree ulama abasnn zaman gibi yapay kst ve

c.

d.

i i 20. Yzyl iktisat dncesinde, Shackle, Knight. Hutchison, Keynes. Hayek, Davidson gibi yazarlar bilgisizlik ve belirsizliin iktisadi srelerdeki rol ve nemini irdeleyerek (ALADA.2000) indeterminist yaklam fizik biliminin de ilerisine tamlar, daha rafine

2

hale getirmilerdir. Gelenekselleme, okullama, felsefi tavr alma ve bu tavr koruma eiliminin zayf olduu dnce dnyamzdan sese kulak verelim: Emin Eriirgil'e gre "ne kadar ok olursa olsun imdiye kadar mahedelerimiz de byle olmutur hkmn verdirebiiiI'; fakat her zaman ve her mekanda byledir, byle olacaktr hkmn vermemize kifayet etmez" (ERiRGL. 1935: 6). dris Kkmer'e gre ise, " evren zerine bilmediklerimiz, halen varolduklar halde bizim ancak zamanla lme aralarmz gelimesiyle bulacamz kurallar deildir" (KKMER. 1972: vii nA). Hilmi Ziya lken, Nicolas de Cusa'n De Docte Iglol'Ullta adl eserine atta "yalmz bildiklerimize deiL, bilmediklerimize, bilginin etraf saran 'bilgisizlik' karanla bakmak ii daha ok aydlatr" (LKEN, 1983 : I) demektedir.

A. Din Alada e iktisat Dncesinde Felsefi Yaklamn nemi e

11

kategorilere bal kalmayan hareketi, iktisat dnce alannn "yaayan bir dnya"(POPPER, 982c: 186) haline getirmektedir. Oysa, kesinlie varma endiesini ne karan determinist gelenee gre dnce tarihine gerek olmad gibi, byle bir alan nemsiz ve hatta yoktur.

6. Felsefi Tutumlarn Belirginlemesi Tartmalanndan nce Gelmelidir

Yntem

Bilim felsefesi, felsefenin, bilimlerin geliimine katkda bulunabilecei nemli kanallardan birisidir. Ancak, felsefi tutumun belirginlemedii, ya da bu tutumun kesinlie ulama projesi ile rtt durumlarda, yntem tartmalar, Popper, Khun, Lakatos, Feyerabend'in ynteminden hangisinin tercih edilecei ikincil bir sorun haline gelmektedir."Herhangi amac olmayan bir konunun 'yntemsel' sorunlar olmayabilir. Ama yoksa, doalolarak her ey mubah olabilir" (HUTCHISON, 2000: 72 nA)13.

13 A. Bura, iktisat/ar ve insanlar adl kitabnn ikinci basksna nszde yaayan varlk olan iktisat dncesinin ve ynteminin, felsefi tutum ya da tavr belirlemeden yoluna devam edemeyeceini u zl anlatmla okuyucusuna aktaryor: "Kuram deerlendirmelerinde ampirik gerekliin yeri ...Popper'in yanllamacl iinde nemli bir yer tutar, Lakatos'un yaklamnda 'ampirik ierik' kavram yoluyla rol alrken, Feyerabend'in anarizmin nasl bir nitelik tayaca hi belli deiL. Sonu eitliliin gler yzle korunduu bir demokrasi ortam m olur, yoksa saysal gcn veya dorudan doruya kaba kuvvetin hakim olduu, sadece sesi en yksek kann sesini duyurabildii, dier seslerin ise bastrld dayanlmaz bir bask ortam m bilemiyoruz. Ben kendi Iesabma ...polemik ustas arlatanlarn, karsndakini dinleyerek ve kendi sylediklerini tartarak konuanlarn sesini bastracana inanan ktmserlerdenim. Bu yzden Hutchison'un, Knight'n eletirilerine verdii cevapta dile getirdii kayglar ok iyi anlyor ve pozitivistlerin bilimsel tartmann deerlerden arndrlabileceine ve arndrlmas gerektiine inanmyorum. Ama ... bu deerlerin aka ortaya konulmasn izleyen tartmann kurallar olmas gerektiine, bu kuraarn korunabilmesinin de nesnel gereklikle balarn kopmamasna bal olduunu dnyorum" (BUGRA, 200 i: 32-33). S. Divitiolu ve krssnn stanbul niversitesi ktisat Fakltesi 'nde i970' li yarda Sraffa iktisadna, Marx' n dnm sorununu aydnlatmaya ynelilerinin bir amac vard: Gelir blm sorununa kuramsal bir ereve hazrlayabilmek. 1980'in banda bugn S. Divitiolu'nun da kabul ettii gibi bu yaklamlarn temelsiz, "kmaz sokak" (AKAT, 2001: 54-55) olduunun anlalmasna ramen belirli bir amala ve formel bir ereve ile irdelenmeye allmas hi de anlamsz deildi. Bugnden bakldnda bu aratrma programnn, yntemsel snamalara ak olmay, ar tmdengelirnci vurgusu ile ykl denemesi, hata ile sonuland, ama yeni denemelere nemli klar sald, iz brakt. te yandan, Trkiye'de son dnemde iktisat yntemi ya da iktisat felsefesi zerine yazlm temel eserleri Trke'ye kazandrmak ya da bu eserler zerine telif makaleler retmek yerine, ders kitab yazma anlay iinde, herhangi

12

Ankara niversitesi SBF Dergisi e 59-2

Gnmz iktisat dncesi, 20. Yzyl bilim felsefesindeki almlar, iktisat yntemi balamnda tartmakta belirgin bir yol almtr. Schlick, Ca'nap, Wittgenstein gibi Viyana evresi dnrlerinin fen bilimlerindeki gelimelerden etkilenerek mantksal pozitivizm ad altnda 1920'li yllarda bilim ile bilim olmayan (metafizik) ayrmna yardmc olabilecek kstaslarla, bilim felsefesine getirdikleri yenilikler nemliydi. Mantksal pozitivistlere gre, "mantk ve bilim l ya da hastalkl bulduklar dnsel dokular kestikleri iki neterdi"(MAGEE, 1979c: 172-173)14. K. R: Popper ise Kant'n felsefi perspektifi ile (HACOHEN, 2000: 6;59) Viyana evresi dnrlerine eletiriler yneltti. Popper'in bilim felsefesine getirdii; kuramlarn yanllanabilir, snanabilir olmas gerei, kuramlarn snanabilirliini, yanllanabilirliini azaltan, eletirilebilirliini yok eden yntemsel kural ve formlasyonlarn reddedilmesi gerei gibi kstaslar, Wittgenstein'in kuramlarn deerlendirilmesinde totolojik ve totolojik olmayan nermeler arasndaki ayrma getirdii netlik (WITTGENSTEIN,1983) 1930'lu ve 1950'li yllarda iktisat dnrleri zerinde de etkili olmutur.IS T. W. Hutchison 1938 ylnda yazd The Significance and Basic Postu/ates of Economic Theory adl eserinde hem Popper'in yanllanabilirlik kriterini hem de Wittgenstein'n totolojiye bakn! iktisat modellerinin deerlendirilmesinde kullanmtr. Hayek, zellikle Popper'in tesiriyle Mises'in a priorist geleneini 1937 sonrasnda terk etmi (HUTCHISON, 1981: 217), Friedman, pozitif iktisadn

bir felsefi tutum ve ama olmakszn iktisat dnce ve yntem tarihiliine soyunulmaSilin bilgilendirme dnda brakabilecei herhangi bir iz bulunmamaktadr. 14 H. Z. lken mantksal pozitivizmin bu yaklamn yle eletiriyor: "bir yana srf forme! ve gerekle ilgisiz logico - mathematique hakikati koyuyor, ki kesindir. fakat muhtevaszdr. te yandan, muhteval (geree ait) hakikati koyuyor ki kesin deildir. Bu iki hakikati st ste yerletirnesi ...eclectism'i [semecilik] dourmadan baka ne ie yaryor?" (LKEN,1983 : 8 ve 59). 15 Bertrand Russel'n ve G.E. Moore'un Cambridge'de J. M. Keynes'in felsefeye bak zerinde belirleyici olduu doru olmakla birlikte Keynes'in felsefeye baknn Locke, Hume, J. S. Mill, Jevons gibi ngiliz ampirisizm geleneinin bir devam olduu kabul edilmelidir [karlatrn (KEYNES, i973a: n sz) , dlen tarih i Mays 1920]. A. Bura " J. Maynard Keynes yntem konularyla hi ilgilenmedi" (BUGRA,2002/2003 : 39) derken kanaatimizce BUGRA,2001 : 256-259 ile bir lde eliiyor. Keynes'in A Treatise OLL Probability' nin dnda 1921 - i939 arasnda yntemsel almasnn olmad fikri tamamen doru deildir. rnein, Tinbergen ile yntem zerine sren mUnakaalar (KEYNES. i 973b: 299-320). The General Theory'de belirsizlik fikrine epistemolojik bir destek aray ile yeniden 1921 tarihli almasna atf yapmas (KEYNES, 1973c: 148 n.l) Keynes'in yntem konularna kaplarn kapamadn gsteriyor.

A. Din Alada _ iktisat Dncesinde Felsefi Yaklamn nemi _

13

yntemini bu kriterlerden yararlanarak gelitirmitirI6.1960'l ve 1970'li yllarda ise bilim felsefesinde Khun, Lakatos ve Feyerabend'in etkileri parlak olmutur. Ancak, tm bu bilime ve zelolarak iktisat kuramlarnn olaylarla snanabilirliine kap aralamaya alan kriterler, bata neoklasik iktisat ve dier okullar zerinde yeniliki bir etki yaratamamakla birlikte, yeni bir daln domasna neden oldu: ktisat Yntemi. ktisat dncesinde ortaya kan sorunlarn zm iin felsefeye alm ok snrl kald. ktisat dncesinde, felsefeye alm alanlar olabilecek, belirsizlik, denge ve rasyonellik (aklclk) ders kitab iktisadnda, daha ziyade matematik ve fizik bilimlerinden esinlenmeler ve analojilerle zmlendirilmeye alld. Belirsizlik, neoklasik iktisat geleneinde belirli ihtimal dalm iinde ortaya kmas muhtemel hata paylarna indirgenerek, aktrlerin gznde ngrlebilir hale getirildi; aklclk ise piyasa aktrlerinin iinde bulunduklar koullara en uygun biimde uyum salama davran ile zdeletiriIdi; denge ise, aktrlerin gelecee dair bilgiye sahip olduklar n kabul ile kesinlik sorunsal iinde tanmland.

7. 'Hakim' Iktisadn Dier Sosyal Bilimleri 'smrgeletinnesi'ne Kar Sosyal Bilimlerin BulumasndaFelsefi Yaklamn nemiFelsefeye baknda, kesinlik aray ar basan neoklasik iktisadn 'ders kitab iktisad' versiyonu, evrensellik iddiasyla, zaman ve mekan d, siyaset tesi, toplumsal boyut tesi ve deerlerden bamsz kurgusuyla daraltt alann, somutta karlalan olaylar, buhranlar, sorunlar kavrayp, zme ulatrma problematiini gelitiremedii ve kendi iine kapal kald belirli hale gelince 70'lerin sonunda balayan 80'lerle hzlananyeni bir alm denedi. Bilginin, gerek gzlenen aktrler iin, gerekse de gzleyen, akl yrten bilim insan iin tam olduu n kabul ya da bakndan hareketle neoklasik iktisat, referans felsefi tercihini terk etmeden [kesinlie ulama] dier sosyal bilimlere doru 'emperyalistik' 17 bir yaylma, kapsama alann. geniletme, siyaseti izledi. Bu sre iinde kurumlardan kopuk yapsnn getirdii eksiklii sosyoloji (YILMAZ, 2002/2003 :61-84) kuramlarndan

16 Friedman ve Hutchison'n benzer yntem kriterlerinden yararlanm olsalar da, ynteme baklar arasnda nemli farkllklar vardr (HUTCHISON, i 965 : xii-xiv). i 7 Her bir sosyal bilimin 'toplumsal' ya da insan top yekun kavrama amacyla dier sosyal bilim dallarna yaymac ya da emperyalist tutIliTIla yaklamasn ilk tartmaya aanJardan biri F. Braudel'dir: "Sosyal bilimlerin her biri emperyalisttiL..e1de ettii sonular insan toptan deerlendiren bir bak ile sergileme eilimindedir" (BRAUDEL, 969: 86).

14

e Ankaraniversitesi Dergisi 59-2 SBF e

ald destekler yannda 'eski kurumeu iktisat' ile yapt evlilikten 'yeni kurumeu iktisat' dodu. Ayn paralellikte neoklasik iktisadn hukuk (doan yeni okul : hukuk ve iktisat okulu) ve siyaset bilimi (YILMAZ, 2001/2002: LO 1) zerindeki etkilerinden sz edilebilir. Ortodoks iktisadn, dier sosyal bilimlere, yntem ve felsefeye bakn deitirmeden yneliine veya toplumsaln iktisadiletirilmesine tepki de bulunan yaklamlar, alternatifi bu kez tersini deneyerek, ekonominin toplumsallatrlmasn nermektedirler (MADRA vd., 2002/2003: 135)18. Hakim ortodoks iktisat, bir bakma, uygulamal matematiin bir alt dalna dnmesi, tam bilgi varsaymna srekli tutunmas, aklcl 19, dengeyi,

18 Hem formel iktisatta hem de alternatif araylarda felsefi ve yntemsel sorunlarn zlmesi yerine bu sorunlarn uygulama iine tanmas, toplumsal ve siyasal uygulamalar iinde kaybolmasna neden olmutur (MAGEE. 1979a: 39). A. insel de "iktisat ideolojisinin tahakkmnden kmak iin iktisat simgeselinin yerini alabilecek yeni bir simgesel retmek gerekiyor" (iNSEL, 2000: 33) derken iktisadi dnce tarihi birikimini azmsad intibmn veriyor. Bir baka yerde ise, "kendi kendine yeterli ve evrensel bir bilim olarak deil de,. zgl bir toplumsal - tarihsel tahayyln tasarm olarak ele alnmas gereken iktisat kuram da iktisadi kalknma zmlerinin ihtiya duyduu antropoloji, tarih ve sosyoloji kkenli kavramlarla zenginleebilir, kendini yenileyebilir" (iNSEL, 2000: 171- i72) derken eer iktisat bilimini dier sosyal bilimlerle ortak bir hedef dorultusunda buluma gereini ifade ediyorsa bu tutum desteklenmelidir, ancak "kavramlarla zenginleme"nin, bu yoa ngrme olanaklarnn geniletilmesinin bugn bir anlamda eletirilen hakim neoklasik iktisadn yntemi olduu unutulmamaldr. Ayrca, insel'in "yeni bir tahayyle ynelirken, iktisat kuramnn temel varsaym olan insan davranlarnn kalplam aklcl varsaymn amak gerekiyor" (iNSEL, 2000: 172 n.); bir baka almasnda "terk edilmesi gereken ikinci kavram, denge kavramdr" (iNSEL, 1997: 58) tesbitiyle bir anlamda felsefi zmszle yneliyor: "20. Yzyln sonunda, toplumun devrimci dnmn dnmek iin siyasal iktisadn eletirisini deil siyasal iktisadn bitiini dnmesi gerekir" (iNSEL, 2000: 7 I). Bu vurguda da aa kt gibi, iktisadi dnce tarihi birikiminin yetersiz olduu 1k fikri kabul edilemez. 19 Neoklasik iktisadn 'kesinlie ulama' projesine kar k; aklclk, denge ve belirsizlik (eksik bilgi) gibi temel kavramlarn darda braklmadan veya terk edilmeden, felsefenin katksyla, zerinde yeniden dnlmesini, ilenmesini gerektirir. Aklcla kar k akldlk, denge fikri yerine srekli dengesizlik. belirsizliin nihilist yorumlar zellikle i 960'1 yllarda formel iktisadn ykseliine tepki olarak ortaya kt. Ancak, bu abalarn tm. iktisadi dnce tarihinde uzun soluklu olamadlar. Akllclll1. dncl olduu kadar deneyimcilii de iine alacak bir anlama tanmas; denge kavramnn ise bilgi reticisine ve karar birimlerine ulaan mesajlarn, tadklar kuram, izledikleri politikalarda deimeyi zorlamad durum olarak anlalmas; belirsizliin ise gzleyen ve gzlenen in yanlmas sonucu faaliyetini askya almas, ancak bu durum karsnda yeniden eyleme geme kabiliyetini harekete geirmesi ya da kararszlk sarmalna yuvarlanmas hali olarak dnlmesi ile sadece iktisat iin deil tm sosyal bilimlerin zerinde uzlaabilecei ortak bir felsefi alm zerinden alternatif projeler konuulabilir. Bu felsefi yaklamn temelinde neoklasik 'monadik' insan modelinin olamayaca aktr [bkz .. (TEKEL, 2001: 24-27)J. . Tekeli'nin belirttii gibi, sosyal bilimlerin her disiplininin "insan eksik olarak temsil eden

.1

A. Din Alada e iktisat Dncesinde Felsefi Yaklamn nemi e

15

belirsizlii kesinlik sorunsal iinde tanmlamasnn getirdii ie kapanmay, sosyal bilimlerin dier dallarn kendine tabi klarak amaya almaktadr. ktisat yaznna hakim olmasna ramen iktisadi dnce dnyasnda sayca az olmakla beraber heteredoks olarak tanmlanabilecek dier iktisat okul ve yaklamlar tarafndan srekli eletirildiinden hkmran deildir. Sorunun, felsefi - yntemsel boyutu darda braklarak ve hakim ortodoks iktisadn yaklamn ters yz ederek zme ulalabilecei dncesinin Hegelci olduu kabul edilebilir. Hegel'in "akla uygun olan gerek olmaldr" (POPPER, 982a: 9) n kabul ile felsefi tutumlar ters yz ederek, doruluun greli olduu fikrine zemin hazrlayan anlay reddedilmelidir. Zt olana ynelme, ters yz etme gibi felsefi cambazlklar yerine doru (hakikat) araynn sosyal bilimleri ama, buluturma, birlikte hareketine n ayak olabilecektir. Felsefeye getirilen aklk, dil sorununa kilitlenmenin almas, bilim - metafizik ayrtrmas iin sahip olunan kriterler, tmdengelim - tmevarm ztl yerine her iki yntemin ayrlmaz btn ve dengesinin yeniden ne kmas, apriori - a posteriori felsefi rekabeti yerine, felsefi btnlnn ortaya karlmasl20, indeterminizmin tm bilimler asndan nnn almas 20. Yzyln kazanmlardr. Bu kazanmlar kesinlik aray yerine doru arayna katkda bulunabilecek gelimelerdir. ktisat dncesinin bugn ulat kvam, hakim ancak hkmran olmayan ortodoks iktisadn kulland yntemin reddedilmesi, temel varsaymlarn terk edilmesi, gelecein gemie ve bugnk bilgiye dayanlarak belirlenebilecei fikrinin dlanmas, indeterminizmin yani 'gelecein ak' olduu anlayna sahip kacak g ve bilintedir.

bir model kuanacaktr. Sorun temsilin eksik olmasnda deil, bu eksik temsilin nasl kuanldndadr" (TEKEL, 2001: 30). G. Irzk ve A. Bura ise insan ihtiyalar ve potansiyeeri itibariyle tanmlayan bir varsaym temel almaktadriar: "Tam bir insan olmaya yaklamak" (lRZIKI BUGRA, 2001: 38). Yazarlar sz konusu ihtiyalarn ve potansiyeerin "ucunun ak" (IRZIKI BUGRA, 2001: 40) olduunu vurgulayarak, dikkatleri indeterminist bir forma ekerken son derece yerinde bir tesbitte bulunmaktadrlar. Ancak, "tam bir insan olmaya yaklamak" iktisat dncesinde daha dorusu sosyal bilimlerde temel alnabilecek gereki bir postla olarak grnmemektedir. Bu 'ahlaki - ideal' hareket noktas yerine, 'zor karsnda hayatta kalma abas iindeki insan', ihtiyalarn ve potansiyellerini belirsizlikler karsnda idame ettirmeye veya dntrmeye alan insan, eksikliine ramen daha gereki bir balang modelolabilir. Byle bir hareket noktas felsefeye ihtiyac ve ona bir yn vermeyi de ortaya koymaktadr: "Yaamla baa kma kaygsyla bunalm'a ynelen felsefe ...bunalm zerinde merak gideren,eylem ynergeleyen,duygu dengeleyen bir takm yaama bilgileri derlerneye nemle sarlr" (UYGUR, 1989: 285). 20 "A posteriori olan her ey, kendimizin apriori olarak icat ettiklerimizden yaplan semelerdir" (POPPER, 1999: 46, vurgu orijinal).

16

e Ankara niversitesi SBF Dergisi e 59-2

ktisat biliminde bu felsefi tutumun yaamas n mcadele edilmesi, bilim insannn hayatta kalmak iin deneme - yanlma sreci iinde fikir retme, aratrma abasn younlatrmas, ayn felsefi tavrn dier sosyal bilimlerde de ortaya kmas ile mmkn olacaktr. Bilim dallarnn kesinlie ulama ve belirlenirnci tavrlar ile birbirlerini smrgeletirme araylar yerine, ortak felsefi - yntemsel tavr ile sosyal bilimlerin btnlemesi, bulumas yaplabilir grnmektedir (BRAUDEL, 1969: 87). Sosyal bilimlerin bulumas ve diyaloga kavumasnn anahtar sosyal. bilimlerin olaylar, buhranlar, zor ve sorunlarla ilikisini hi kopartmayan ve srekli zm arayan anlayn hakim khnmasdr. Gulbenkian Komisyonunun sosyal bilimlerin yeniden yaplanmas iin hazrlad Sosyal Bilimleri An (WALLERSTEIN vd.,1996) vurgusuyla simgeleen rapor tam da bu anlayn pekitirilmesine ynelik bir admdr.

KaynakaAKAT, A. S. (2001), "Sencer Divitiolu: 'Benim Derdim Bilinmeyen akann Sras Deil, 26 (Bahar). ALADA, A. D. (2000), Iktisat Felsefesi ve Belirsizlik BLAUG, M. (1982), La Methodologie (istanbul: eyleri zmek'," Cogito : Balam Yaynlar).

Economique (Paris: Economiea) (ev.:A ve C. Aleouffe).

BLAUG, M. (1999), "The Formalist Revolution or What Happened to Orthodox Eeonomies af ter World War II?," BACKHOUSE, R.E. / CREEDY, J. (der.), Essays in Honour of D.P. O'Brien(Cheltenham - Northampton, MA: Edward Elgar). BlAUG, M. (2001), "No History of Ideas, Please, We're Economists," Journalaf Economic Perspectives,15/1 BUGRA, A. (2001), Iktisatlar BUGRA, A. (2002/2003), CANTIllON, (K). ve Insanlar (istanbul: iletiim Yaynlar, 3.Bask).

BRAUDEl, F. (1969), Ecrits Economiques (Paris: Champs Flammarion).

"iktisat

Siyasete Kar," Toplum ve Bilim, 95 (K).

R. (1952), Essai sur la Nature du Commerce en General (Paris). Paralar (istanbul: MEV Yaynlar).

ERiiRGi, E. (1935), Kant'tan

HACOHEN, M. H. (2000), Karl Popper: The Formative Years 1902 - 1945, Politics and Philosophy in Interwar Vienna (Cambridge - New York: Cambridge University Press). HUTCHISON, T. W. (1965), The Significance and Basic Postulates of Economic Theory (New York,. 2.Bask). HUTCHISON, T. W. (1978), University On Revolution and Progress in Economics (Cambridge: Cambridge

Press). The Emergence af Political Economy,1662-1776 Revalutian

HUTCHISON,T. W. (1981), The Politics and Philosophy of Economics (Oxford: Basil Blackwell). HUTCHISON,T. W. (1990), Before Adam Smith: (Oxford: Basil Blackwell).

HUTCHISON, T. W. (2000), On the Methodology of Economics and the Formalist (CheItenham - Northampton, MA: Edward Elgar).

IRZIK, G. / BUGRA, A. (2001), "insan Doas, insan ihtiyalar ve iktisat," Sosyal Bilimleri Yeniden Dnmek, Sempozyum Bildirileri, Defter ve Toplum ve Bilim Ortak alma Grubu, (istanbul: Metis Yaynlar, 2. Bask). iktisat ve Modern Toplum," Toplum ve Bilim, 72 (Bahar). iNSEl, A. (1997), "Neoklasik

A. Din Alada e iktisat Dncesinde

Felsefi Yaklamn nemi e

11

iNSEL, A. (2000), Iktisat Ideolojisinin KANT,

Eletirisi

(istanbul:

Birikim Yaynlar,

3. Bask).

. (t.y.),

Critique

de la Raison Pure, C1 (Paris:Joseph Gibert) (ev.: J. Barni). Method in Economics (London: Macmillan). (London: Macmillan). (Der.: D. Moggridge). and Money (London:

KATDUZIAN, H. (1980), Ideologyand

KEYNES, J. M. (1973a), A Treatise on Probability KEYNES, J. M. (1973b), KEYNES, J. M. (1973c), Macmillan).

The General Theory and Af ter (London: Macmillan) The General Theory of Employment, Interest

KKMER, i. (1972), Iktisat /Ikelerine

Yeniden Bak (istanbul:

Sermet Arkada). Toplum ve

MADRA, Y. M.! ZSELUK, C.I EREL, K. (200212003), Bilim, 95 (K). MAGEE, B. (1979a),

"Bir Tabu Olarak 'Ekonomi'," (istanbul:

".

Berlin

ile Konuma,"

Yeni Dn Adamlan

MEB Yaynlar). MEB Yaynlar). Yaynlar).

MAGEE, B. (1979b), "N. Chomsky ile Konuma," MAGEE, B. (1979c), "A.J.Ayer ile Konuma,"

Yeni Dn Adamlan

(istanbul:

Yeni Dn Adamlan

(istanbul:MEB

POPPER, K. R. (1968), Ak Toplum ve Dmanlan: Dernei Yaynlar) (ev.: H. Rzatepe).

Hegel ve Marx (Ankara: Trk Siyasi ilimler Bilim Felsefesi ve Siyaset Indeterminism (London -

POPPER, K. R. (1982a), "Diyalektik Nedir?," B. Magee, Karl Popper'in Kuram (istanbul: Remzi Kitabevi) (ev.: M. Tunay). POPPER, K. R. (1982b), The Open Universe: An Argument Melbourne: Hutchinson) (Der.: W.W. Bartley). POPPER, K. R. (1982c), Unended CoHins, 6. Bask). Quest: An Intellectual for

Autobiography

(Glasgow:

Fontana

POPPER, K. R. (1990), A World of Propensities POPPER, K. R. (1999), All Ufe Camiller). is Problem

( Bristol: Thoemmes). SolYing (London - New York: Routledge) (ev.:

.

POPPER, K.R. (2001), Daha Iyi Bir Dnya Aray (istanbul: i. Aka). RICARDO, D. (1952), The Works and Correspondence Cambridge University Press) (Der.: P. Sraffa). SMITH, A. (1982), Essays on Philosophical Wightman - J. C Bryce). TEKEli,

Yap ve Kredi Bankas Yaynlar) of David Ricardo, CVI

(ev.:

(Cambridge:

Subjects (Indianapolis:

Liberty

Press) (Der.: W. P. D.

i. (2001), "Toplum Bilimlerinin nn Amaya insan Modellerini Tartarak Balamak," Sosyal Bilimleri Yeniden Dnmek, Sempozyum Bildirileri, Defter ve Toplum ve Bilim Ortak alma Grubu (istanbul: Metis Yaynlar, 2. Bask). Yaama Kltr (istanbul: An, Ara Yaynlar). 2. Bask). Komisyonu Routledge (istanbul: Metis Gulbenkian (London:

UYGUR, N. (1989), Bunalmdan

LKEN, H. Z. (1983), Bilim Felsefesi (istanbul:

lken Yaynlar,

WALLERSTEIN, . vd., (1996), Sosyal Bilimleri Yaynlar) (ev.: . Tekeli). WITTGENSTEIN, L. (1983), Tractatus (ev.: CK.Ogden). YILMAZ, F. (2001-2002), "iktisatta

Logico-Philosophicus

ve Kegan Paul)

'Politik'in ve Sosyoloji:

Doas," Dou ve Bat, 17 (Kasm-Aralk-Ocak). Rakip Kardelerin Hakimiyet Kavgas," Toplum ve

YILMAZ, F. (2002-2003), "iktisat Bilim, 95 (K).