Embed Size (px)
DESCRIPTION
Araştır,Soruştur,Konuş:SUSMA
Citation preview
10 ŞUBAT 2016 HAFTALIK YEREL GAZETE YIL: 19 SAYI: 687 Ederi: 1.00 TL
SUSMA
GÖNÜLLÜ
OKURLARIN
DESTEĞİYLE
ÇIKIYOR
ABONE OL
ABONE BUL
Zonguldak'tan "13 Renk 13 Mekan"Karma Fotoðraf sergisi geçtiFotoğraf Sanatçısı Nadir Özsoy, Zonguldak'ta Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Sergi salonunda, "13 Renk 13 Mekan" temalı Karma segisi-ni açtı.Susma Gazetesi İmtiyaz Sahibi Sevim Arı, Özsoy ile sergi konusunda düşüncelerini aldı. Özsoy, “Ben dünyanın en pahalı 3 ülke-sine çok cüzi bir bütçeyle gezdim 2009 yılında. Norveç, Danimarka ve İsveç'te kaldım. O 3 ülkeye bütün maliyet hepsini 1500 TL ye hal-letmiştim. Biz gittiğimiz ülkelerde ev kiralıyoruz, biz Küba'da da hiç otel kullanmadık”
Röportaj Sayfa 7’de.
Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) 20 Kuruluş yıldönümü etkinlikleri çerçevesindeKahvaltı düzenledi.ÖDP adına kahvaltıda kısa bir konuşma yapan Uğur Şafak Şener,ÖDP'nin Kuruluş felsefesinden, bugünün güncel siyaset olan Anayasa tartışmaları konusun-da kısa değerlendirme yaptı.
ÖDP'den çaðrý “Anayasa Komisyonundan çekilin”Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şube Başkanı Erdoğan
Kaymakçı, Pusula TV, Pusula Gazetesi ve Pusula internet sitesindehakkında çıkan yorum ve haberlerle ilgili kişisel bir açıkla-ma yaptı
Kaymakçý: “Vicdaným kimseye ipotekli deðildir!”
Sayfa 6’daSayfa 5’ de
LavuarAlanýnaCemevi yapýlsýn
2009 Yılında Dönemim Belediye Başkanı İsmail Eşref’inöncülüğünde yapılan kentin önemli nefes alma noktası olacak
Proje bugün delik deşik edilmek isteniyor.
TTK’da özelleştirme ve daraltma poli-tikasının son kalelerinden olan Merkez Lavurı2006 yılında yıkımı gerçekleşti.2009 yılındakentin sahipleri, başta belediye olmak üzere,devlet kurumlarından meslek odalarına kadargeniş katılımlı konsorsiyumla Merkez LavuarAlanı Projesi gerçekleşti.O gün bugün o projehayata geçmesin diye yapılmadık iş, planlan-madık kurnazlık kalmadı.Şimdi bugünlerdeMerkez Lavuar alanı yeni bir proje tartışmasınıngöbeğinde.AKP Milletvekili Faruk Çoturoğlu,projeden bir haber toplumun en hassas yönündengirdi tartışmaya. “Lavuar Alanı’na Camiyapılsın”dedi.Allahtan korkun.Zonguldakmerkezde araları 500 metreyi geçmeyen dörtBüyük Cami var.Ulucami Lavuar Alanına 200Metre, Yeni Cami 500 Metre,Acılık Cami 500
metre.Soğuksu Cami 50 metreSayın siyasiler madem siz toplumun hassas
duygularına hitap etmek istiyorsunuz.Projeyideğiştirecekseniz gelin her seçim zamanı Alevi-Bektaşilere verdiğiniz sözlerden birini yerinegetirin ve “Merkez Lavuar Alanı’na Cemeviyapılsın” deyin.Bu kentte yüzyılı aşkın süredirikamet eden bu kente canını,terini,her şeyiniveren Alevi-Bektaşilerin İnanç ve İbadetleriniözgürce yapmalarını, cenazelerini Cemevlerindenkaldırmalarını sağlayın.Alevi Bektaşiler sizlerdençok şey istemiyor.Zonguldak Merkezde yüzlerceCami var Alevi Bektaşiler ise sadece bir Cemeviistiyor.
Ne dersiniz Sayın Çoturoğlu?Ne dersiniz il başkanları?
“TTK'da görev yapanüyelerimizin çokciddi sýkýntýlarý var”
Tosun, “Projeleri çizipbýraktýlar”
Adalet ve Kalkınma Partisi(AKP)Zonguldak İl Başkanı Zeki Tosun, ZonguldakMilletvekili Faruk Çaturoğlu'nun kamuoyundabüyük tepki toplayan 'Lavuar Alanı'na camiyapılabilir' açıklamasına destek çıktı.
Türk-İş'e bağlı Belediye-İş Zonguldak ŞubeBaşkanı Tahsin Atayan, son günlerde AKP ikti-darının çalışma yaşamına yönelik yatığı düzen-lemeler nedeniyle ortaya çıkan KıdemTazminatının dokunulmaması konusunda basınaçıklaması yaptı.Türk-İş'in 21. ve 22. GenelKurul'da aldığı karar açıktır: Kıdem tazminatınınfona devredilmesi veya süresinin azaltılması gibihiç bir geriletici düzenleme asla kabul edile-mez”dedi
Haberi Sayfa 5 de
Ýthalat Çözüm Deðil, Et Fiyatý 5 Yýlda Yüzde 116 ArttýZiraat Mühendisleri Odası hükümetin et fiyat-
larını kontrol için et ithalatı yapmasına tepki göster-erek ithalatın fiyatları düşürmek yerine yükselttiğini
söyledi.ilk kez 2010 yılında yapılan et ithalatındangünümüze et fiyatında yüzde 116 artış olduğunu
belirtti. İthalatın başladığı dönemde 18,50 TL olankıymanın fiyatı 40 TL'ye ulaştı.
Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul ŞubeBaşkanı Ahmet Atalık, “Türkiye'de kişi başına
tüketilen et miktarının pek çok ülkenin oldukçagerisinde
Haberi Sayfa 5’de
Haberi Sayfa 4’ de
Altun: “Halkýnkullanýmýna açýlsýn”
TTK'dan emekli aynı zamanda geçmişteLavuar Müdürlüğü de yapmış olan CHP İlBaşkanı Ahmet Altun Lavuar Alanı'ile ilgiliolarak, "Bu alanın her şeyden evvel ne maksat-la kullanılacağı önemli. Halkın kullanımınaaçacağınıza göre bu projeye halkın destek ver-mesi lazım"dedi
Haberi Sayfa 6 da
Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Enerji-SenGenel Başkanı Mehmet Özer, Zonguldak’ta birdizi ziyaret gerçekleştirdi.Türkiye Kamu-SenZonguldak Temsilciliği'ni ziyaret etti.
Haberi Sayfa 4 de
Belediye-Ýþ:“Kýdem tazminatý, çocuklarýmýzýngelecek hayalidir”
SUSMA -YORUM Sayfa 210 Şubat 2016/687
11 Şubat1961 - Adalet Partisi kuruldu.1925 - Seyh Said isyanı. 1990 - Nelson Mandela serbest bırakıldı
12 Şubat1809 - Darvin'in doğumu. 1906 - Sabahattin Ali doğdu. 1976 - Şili'de 3.000'den fazla siyasal tutuklu öldürüldü
13 Şubat1961 - TİP Kuruldu. 1967 - DİSK Kuruldu. 1975 - Kıbrıs Türk Federe Devleti kuruldu
22 Şubat:1920 - Yunanlılar Menemen'i işgal etti. 1962 - Albay Talat Aydemir darbe girişiminde bulundu.
23 Şubat1918 - Kızıl Ordu Kuruldu.
24 Şubat1848 - Komünist manifesto yayınlandı. 1918 - Trabzon'un kurtuluşu. 1945 - Aleksey Tolstoy öldü. 1975 - Kanlı Erzincan olayları ve CHP İl Merkezi'nin
saldırıya uğradı.
KURUCU Bahaddın Arı Sahibi: Çark
Yayıncılık,ReklamcılıkAdına:Sevim ARI
Sorumlu Yazıişleri Müdürü:Bahaddin ARI
Webmaster :S.Üstüngel ARI
Yönetim Yeri ve Adresi:Mithatpaşa Mah.B. Ecevit Cad.
Kızılay Kanmerkezi Karşısı Kat:5 No: 52 ZONGULDAKTel/Faks 0372 252 42 99
Web: https://susmagazetesi.word-press.com/
e-posta:[email protected]
Dizgi-Düzenleme: SUSMA
Baskı: MATBAA 69 Tel:251 40 44
TemsilciliklerKozlu; ; Bilal KaraBartın : Ahmet GüneşAmasya : Mehmet MENEKŞEBerlin : Mehmet Ballıkaya
Kongre İlanı;50. TLTüzük İlanı:150 TLYitik İlanı: 30 TL
Gazete Satış Fiyatı: 1. 00 TLYıllık Yayınlı Kurumsal Abone:
1000.TL Yıllık bireysel abonelik 120.TL
Banka Hesap No: Ziraat Bankası Zonguldak Şb.00569815
Posta Çeki Hesabı: Bahaddin Arı0148 52 40
Susma; Hak ve SorumlulukBildirgesi İlkelerine Uyar. Cevap
ve düzeltme hakkına saygıgösterir.
Gazetede yayınlanan yazılarınsorumluluğu yazara aittir
Susma Kururluş 28 Nisan 1997
Bu haftanın yerel gündemde ençok tartışılan konusu, daha doğrusuhalk dilinde çok kullandığımız “Birdeli kuyuya taş attı kırk akıllıçıkaramıyor” misali, AKPZonguldak Milletvekili FarukÇoturoğlu, birşey söylenmeli amakonu kendisinide tartıştırmalı danyola çıkarak, “Merkez LavuarAlanı’na Cami yapılsın” dedi.Çek-ildi kenara.
Hayda tartış bakalım. “Camiolsun mu olmasın mı?” Camikonusu toplumda hassas bir konuolduğu için kendine “laik”,”demokrat” diyenler çekingedenfazla bir şey diyemiyor, “Amanadımız çıkmış, Allahsız,kitapsızabu konuya fazla girmeyelim”türünden.“Cami yapılmasın”diyeni basın maşet yaparak “Bakadamlar camiye karşı” algısıyaratıyor.
Diğer yandan kimileride içindeCHP İl başkanı da dahil “Halkasorulsun”diyor.Maden öylemi ozaman gelin Lavuar Alanı’naCemevi yapalım.Nedersiniz?
Laik Demokratik Hukuk
devletinde en temel kural devletinbütün inançlara eşit uzaklıktaolması;İnançlar arasında ayrımcılıkyapılmamasıdır.Ancak ülkemizdetüm vatandaşlarımızdan toplanankamu kaynakları,ayrımcılıkyapılarak sadece belirli birmezhebe mensup vatandaşlarımıziçin kullanılmakta,diğerleri AHİMkararlarına rağmen, yok sayılmak-tadır.
Bugün Avrupa İnsan HaklarıMahkemesinin 2 Aralık 2014 tarih-li kararı ile tescillenen“Belediyelerin Cemevleri için arsatahsis etmesi,yapım,bakım veonarımını üstlenmesi ve bedelsizveya düşük bedelle içme ve kullan-ma suyu vermelerinde hukuksalherhangi bir engel yoktur.AyrıcaMeclis kararıyla, 5393 SayılıBelediye Kanunun 14/b ve 15’nciMaddesinin 5.Fıkrasının son cüm-lesi uyarınca Cemevlerinin ibadetyeri sayılması ve diğer ibadet yer-lerine tanınan haklardan ayrımcılıkyapılmadan yararlandırılmalıdır.hükmü vardır..
Eğer Lavuar Projesi delik deşik
edilecekse işte ozaman başta CHPİl Başkanı ve CHP’li BelediyeBaşkanı Muharrem Akdemir’e tümlaik demokratlara düşen görev ken-timizde yaşayan Alevi Bektaşilerininanç ibadet yeri olan Cemeviyapılması için önayak olmaktır.
Korkunun ecele faydası yok.
Israr etmek, süreklilik sağla-mak ve halka dayanmak. Bunlarşuanda Zonguldakspor başkanıSüleyman Caner’in yaptığı şeyler.
Süleyman Caner’in çalış-malarını düşünürken,1970’lerdeFilistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ)Lideri Yaser Arafat aklıma geldi.Arafat İsrail saldırısına, katliamınatoplu, tüfekli, gazlı saldırılarınakarşı ısrarla taşla, sapanlamücadele etti.Amacı meşruluk,haklılık kazanmaktı. Dünya’yagüven vermekti.Öylede oldu.Çokkırımlar,yok edilmeler oldu, amasonunda Filistin halkı Dünya’dahalk olarak meşruiyetini kabulettirdi, Birleşmiş Miletler nezdinde
Devlet olma hakkını kazandı.Şimdi Süleyman Caner’de uzun
süredir, kimilerine basit gelebilirama ısrarla,inatla tek tek, birtakvim de alsalar herkesin ayağınagiderek aldığı sorumluluk gereğikonuyu halklaştırarak,güven duy-gusu yaratarak hem maddi katkısağlıyor, hemde Zonguldakspor’unhalkta karşılık bulmasına hizmetediyor.Tebrik ediyorum, başarılardiliyorum.Tüm Zonguldak’lılarınsahip çıkması gerektiğine inanıyo-rum.Tıpkı Kamu-Sen’in, yaptığıgibi.Buradan DemokrasiPlatformuna, Memur-Sen’e,Eğitim-İş’e, Aktif’Sen’e çağrıyapıyorum.Üyelerinize hep bankapromosyonları için değil bu kezdeZonguldakspor takvim alımı içinbir adım atın ve tüm üyelerinizeZonguldakspor takvimi aldırın.
Bu kent hepimizinse takımıdahepimizin olmalı.Sizlerin Ereğli’deötgütlü bulunan Türk MetalSendikasından neyiniz eksik.Yeterki niyetimiz olsun.Caner bu konu-da iyi niyetli çaba sarfediyor gelindestek verelim.
Lavuar Alanýna Cemevi Yapýlsýn
BahaddinArı
Halkçý Baþkan Caner
33 yaşında bir kadın NesrinBerdoş, 4 ay önce savaşta kocasınıyitirmiş, 5 çocuk anası bir mülteci.
Esad'ın zulmünden kaçıp,yürüyerek beş çocuğuyla birlikteHatay'a, oradan Adana'ya kadargelebilmiş ancak.
Açlığa, soğuğa, tüm zorluklaraaldırmadan çocuklarını savaşınacılarından korumak için İstanbul'agitmeyi düşünmüş.
Gideceği yerde başına nelergeleceğini düşünmeden; acılarını,yalnızlığını yüreğine hapsedipdüşmüş yollara.
5 çocuğun en küçüğü henüz 1yaşındaki Garam bebe kucağında,İstanbul biletlerini almış, üşümesindiye tek battaniyesiyle onu sarıpsarmalamış, otogarın soğuk salo-nunda bir iskemlenin üzerinde bek-leşirken fark etmiş bebeğininhareket etmediğini.
Nasıl dayansın Garam Bebeaçlığa,
Nasıl dayansın Şubat ayınındondurucu soğuğuna.
Isıtır mı, incecik bir battaniyeonun cılız bedenini?
Sanki Garam Bebek değil,dünyanın gözü önünde, Adana'nınorta yerinde, insanlık ölüyor.
Her zaman olduğu gibi, osözüm ona gelişmiş batı ülkelerininçağdaş, demokrat, kibirli yönetici-leri ve çoook! duyarlı yurttaşları,timsah gözyaşları döküyorlar.
Ama bizim ne gözümüzde yaş,ne de yüreğimizde acıya yerkalmadı.
Siz ey! Nato müttefikleri, Siz ey! AB ortakları, Siz ey! Dünyaya hükmetmek,
zenginlik kaynaklarını paylaşmak
için dünyanın her bir köşesindesavaşlar, iç çatışmalar tezgahlayan,bu uğurda milyonlarca insanınevsiz-yurtsuz kalmasına, açlıktan,soğuktan, yokluktan ve de yeniürettiğiniz silahlarınız, bom-balarınızla ölmesine göz yum-duğunuz savaş tacirleri……………
Siz ey! Bütün bu olan bitenlereseyirci kalan aydınlar, siyasetçiler,parti liderleri,
Yetmedi mi, döktüğünüz kan,Yetmedi mi, aldığınız can,Daha kaç bebek ölsün,Kaç kadın dul, kaç çocuk yetim
kalsın.Hangi vicdan kabul eder,
ülkemizde ve bölgemizdesürdürülen bu çatışmalarda yokolup giden hayatları?
Hangi yürek dayanır, bir göç-men mezarlığına dönen Ege'dedenizde boğulup giden çaresizinsanların acısına?
Aylan bebenin, Garam bebeninhesabını kim verecek?
Kimdir bu kadar ölümün,yüreklerimizi parçalayan acıların,bombalarla ölmemek için balıklarayem olan canların sorumlusu?
Her salı günü meclis gruptoplantılarında birbirlerine hakaretetmekten, kin ve nefret diliyletoplumu zehirlemekten gayrı hiçbirçözüm üretmeyen liderler mi?
Bir başkanlık sevdasıylatoplumda var olan gerilimi daha daartıran, elindeki çoğunluk oylarınıyaptığı her yanlış uygulamaya maz-eret gösteren iktidar mı?
İktidarın yaptığı her uygula-maya toptancı bir yaklaşımla karşıçıkmayı alışkanlık haline getirmiş,ülkeyi yönetmek adına iktidar
olmak yerine, parti içi iktidarhesapları yapan muhalefet mi?
İçinde bulunduğumuz çağdabile hala açlıktan, soğuktanbebelerin öldüğü bir dünyada,Cizre'deki bodrum katında yaralılarolsa ne yazar, teröristler olsa neyazar!
Meclisteki odasından kimAtatürk posterini indirmiş ne önemivar!
Almanya Başbakanı 4 ay içinde7.nci kez Davutoğlu'yla bir arayagelmiş, kimin umurunda!
3 milyona yakın çaresiz insanSuriye den yurdumuza dağılmış,Halep den kaçan 600 bin mültecidaha yolda, birçoğu şimdidensınırımıza dayanmış.
AB, 3 değil de 5 milyar euroyardım yapsa ne değişir!
Aylan Bebenin babasının,Garam Bebenin anasının yüreğin-deki ateş sönecek mi?
Küresel dünya devletleri buçağda hala milyonlarca insanınvatanlarından göç etmek zorundakalması, bebelerin açlıktan vesoğuktan donarak ölmesi ayıbındankurtulabilecek mi?
Siz hala kısır politik çekişmel-erle, bel altı siyaset oyunlarıylauğraşa durun,
Yalnızca bebekler, çocuklar,kadınlar, sivil, masum insanlarıöldürmüyor bu kirli savaş,yüreğimizdeki tüm sevgiyi de, vic-danlarımızdaki son kırıntıları daöldürüyor.
İnsanlık ölüyor beyler,dünyanın gözü önünde insanlıkölüyor.
Ve bizim yüreğimizde acıya yerkalmadı.
Yüreğimizde acıya yer kalmadıAyhan Ongun
Kayýp Ýlaný
67 ET 074 PlakalýFort Kamonet Kapalý
Kasa aracýmýnRuhsatýný Kaybettim.
Hükümsüzdür
Elif Eliyazýcý DEMÝR
Genel-İş Sendikası ile Kozlu Belediyesiarasında 1 Mart 2016 tarihinden geçerli olacak
toplu sözleşme görüşmeleri başladı. Genel İşSendikası Şube Başkanı Enis Dizdaroğlu sözleşmetaslağını, Belediye Başkan vekili Fikret Korkmaz'a
sundu.Dizdaroğlu, "Dizdaroğlu yaptığı konuşma-da, "Kozlu Belediyesi'ndeki toplu sözleşmelerimiz
bizim toplu sözleşmeden öte arkadaşlarımızburaya nasıl daha iyi hizmet edebiliriz, nasıl katkı
sağlarız, nasıl üretime faydamız olurla başlıyor.Yani, bizim bir belediyedeki toplu sözleşmemizsadece paraya endeksli değil, paranın dışında da
sıcak ilişkiler,samimiyetlerini artırma derecesiylekonuşarak, ailevi bir ortamda geçiyor.”
Kozlu Belediyesi Genel-Ýþ ile Masada
SUSMA -YORUM Sayfa 310 Şubat 2016/687
Türkiye sol hareketi yüzyılı aşkıntecrübeye rağmen 12 Eylül'ün yarattığıideolojik travmayı aşarak kendini topar-layamadı. Bunca sol parti, kitlelere vesınıfa ulaşmakta sıkıntı çekiyor. Dahası,Başkanlık Sistemi uğruna, Kürt sorunuüzerinden yürütülmekte olan savaşta, Türkve Kürt emekçilerinin emeği Kürt halkınınüzerine bomba olarak yağarken, savaşındurdurulmasına müdahil olamıyorlar.
Giden canların durdurulması ile birlik-te sermayenin faşist saldırılarına karşıortak bir kavga vermek için emekçilerinsınıf partileri öncülüğünde savaşa acilendur demesi gerekiyor. Yoksa onlarca,yüzlerce, binlerce yoksul Türk ve Kürtailesinin daha ocağı söndürülecek. Buanlamda işçi sınıfı, kendi tecrübelerininsonucu sınıf düşmanlarına karşı savaşmakiçin siyasi önderlik gerektiğine inanmakta,ancak önderlikte ikilik olmasının emekçi-lerin ortak kavgasını geliştirmeyeceği vegüçlenmesine engel olacağıinancındadır.
İşçi sınıfı için parti,sınıfın ne istediğinin, dünyaüzerindeki geniş kitleleringerçekten anlayabilmesinisağlamaktır. Politikaları vetaktikleri, değişen duruma,dünya işçi hareketinde mey-dana gelen değişikliklere göreyeniden düzenlemek, kitlelerintecrübelerinden ders alarakgerçek devrimci partilerolmaktır. Irk, din, dil ve etnikolarak ayırımsız bütün işçisınıfının partisi olarak ortayaçıkmak ve öyle davranmak,ülke yaşamında politik unsurolmak, kendini propaganda veeleştiri ile sınırlamadan, her zaman birkitle politikası izlemek, sınıfın iktidarı içinmücadele etmektir. Kitleler partinin önce-den hazırlanmış kalıplara göre değil,somut durumu ele alıp buna göre davran-masını ister. Parti, sınıfın düşmanlarıylasavaşırken sınıfın diğer emekçilerle vemilitan işçiler arasındaki uzaklığı kapat-mak ve işçi sınıfının doğal müttefik-lerinden kopmasını önlemek için ortak birdil bulmak ve kullanmak zorundadır.
Türkiye'de sınıf partilerinin yaşadığıideolojik savrulma, dolayısıyla dağınıklık,sınıf ve kitle sendikacılığını darmadağındağıtmış, burjuvazinin kuyruğuna tak-mıştır. Burjuvazi bu durumu fırsata çevir-erek sendika yöneticilerini ve yöneticilerüzerinden sınıfı kendisine karşı aşırı şek-ilde sekterleştirmiştir. Hak arama ve hak-larını korumada sendika yöneticileri işv-eren ile birlikte işçi sınıfının birlikteyanyana yürümesini engellemektedirler.Tabi ki sekterliği ideolojik temeledayandırınca bunu önlemek çok daha zoroluyor.
İşçi sınıfının siyasi birliğini sağlamak
için burjuvaziden tamamen ayrılmak vesosyal demokratların burjuvaziyle birlikteyaratacağı bloğu kırmak gerekmektedir.Almanya'da 15 yıllık sınıf işbirliğinin veburjuvaziye bel bağlama politikasınınemekçileri yenilgiye, faşizmi zafere
götürdüğü önemli örneklerdenbiridir. Anayasanıngörüşüldüğü bugünlerde işçisınıfı için tek çıkar yol, CHPve HDP'yi anayasa bloğundanuzaklaştırmasıdır.Anayasacılar ülkede birtaraftan savaş yaparken diğertaraftan emekçilere baskıyapıyor ve sömürüyü art-tırıyorlar. Emekçilerse herzaman olduğu gibi bugün depolitik birlik istiyorlar.Politik birlik bütün sağ vesol demagoglara karşıkorkmadan savaşabilmek-tir. Eylem birliği emekçi-lerin politik birliğini kur-manın en gerçek yoludur.
Bıçağın kemiğe dayandığı bugün, sınıfpartisi ve sendika yöneticilerine düşengörev artık burjuvazinin kuyruğundanayrılmak, kendi sınıfına dönmektir. Sınıfmücadelesinin başlangıç ve temel nok-tasının, kitlelerin hayati çıkarları veihtiyaçları ile onların tecrübeleri olduğubilinciyle partilerimizi ve sendikalarımızıher bakımdan güçlendirmek, karşılaşılankarmaşık politik güçlükleri çözecek duru-ma getirmek için teorik seviyeyi yükselt-mektir. Sınıf ruhuna göre kendini vekitleleri eğitmektir. Sendika ve partisaflarından, yalnız kendini tatmin için varolan sekterizmden kaçınmaktır. Sekterizm,kitlelere ulaşmamıza izin vermemekte,gerçek sınıf ve kitle politikası uygula-mamızı engellemektedir.
Sınıf der ki; herkes kıyıda kalıpkabaran dalgaları gözleyeceğine, birkenarda havanın durulmasını bekleye-ceğine, sınıf kavgasının dalgalı sularındanasıl yelken açılabileceğini hızla öğrenip,kendi tecrübelerinden ve sınıfın devrimciöncülüğünden dersler çıkarsın ve uygu-lasın. O zaman ne sekterlik kalır, ne debirliğe engel, iş insana her şeyi öğretiyor.
Bilal Kara
“Sınıf der ki;herkes kıyıda kalıpkabaran dalgalarıgözleyeceğine, birkenarda havanın
durulmasını bekleye-ceğine, sınıf kav-
gasının dalgalısularında nasıl yelkenaçılabileceğini hızlaöğrenip, kendi tecrü-belerinden ve sınıfındevrimci öncülüğün-den dersler çıkarsın
ve uygulasın”
Kitle örgütlerinde sekterlik
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS)Genel Başkan Ahmet Demirci başkanlığındagenel merkez yönetim kurulu, GMİSteknik danış-manları ile Bülent Ecevit Üniversitesi İktisadi veİdari Bilimler Fakültesi Çalışma Ekonomisi veEndüstri İlişkileri Bölümü Öğretim görevlileri,üniversite Konuk Evinde biraya geldiler.
GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu,Genel Sekreter Hakkı Arslan, Genel MaliSekreter Adnan Tıska, Genel Teşkilatlandırma veEğitim Sekreteri Satılmış Uludağ, GMİS GenelBaşkan Danışmanı Turhan Oral'ın katıldığıtoplantıya, BEÜ Çalışma Ekonomisi ve Endüstriİlişkileri Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. FerdiKesik Oğlu, önceki dönem bölüm başkanı Yrd.Doç Dr. Gökhan Ofluoğlu ve aynı bölümde görevyapan öğretim görevlileri katıldı.
Ülkemiz çalışma hayatının ve ekonomininsorunları hakkında da görüş alışverişinde
bulunulan toplantıda Zonguldak'ın ekonomik,sosyal ve çalışma yaşamı konularında ağırlıklıolarak görüş alışverişinde bulundu.Toplantısonunda Sendika ve Üniversite arasında daha sıkbir araya gelme konusunda görüş birliğinevarıldı.
Eðitim-Ýþ 100 Bin ÝmzayýMeclise teslim etti
Dilekçelerin teslim edildiğitoplantıya: Birleşik Kamu-İşKonfederasyonu Genel BaşkanıHasan Kütük ve YönetimKurulu üyeleri, Eğitim-İşSendikası Genel Başkanı VeliDemir ve Yönetim Kuruluüyeleri, Kültür Sanat-İş GenelBaşkanı Hamza Candanoğlu,Tüm Yerel-Sen Genel BaşkanıDoğan Koç ile Eğitim-İşSendikası Şube ve İlTemsilcilik YönetimKurulları'ndan oluşan heyetkatıldı. Dilekçeler TBMMBaşkanvekili AkifHamzaçebi'ye teslim edilirken,CHP Genel Başkan Yardımcısıve Malatya Milletvekili VeliAğbaba, CHP ZonguldakMilletvekili Ünal Demirtaş veCHP Ankara Milletvekili MuratEmir de törene katıldı.
Eğitim-İş Genel BaşkanıVeli Demir: "Öğretmenlerintoplumsal statüleri, ekonomik,sosyal ve özlük hakları,Cumhuriyet dönemindenbugüne geçtiğimiz yıllar içindesürekli gerilemiştir. ÖzellikleAKP iktidarı döneminde eğitimsisteminde yaşanan köklüdeğişiklikler öğretmenlerinyaşadığı sorunları daha daderinleştirmiştir" dedi. AkifHamzaçebi de: "Türkiye bureformu yapmadan, eğitimdeciddi dönüşümleri gerçek-leştirmeden gelişmiş ülkelerlearasındaki mesafeyi asla kap-atamaz" diyerek, konunun öne-mine dikkat çekti. Hamzaçebi,öğretmenlerin ek göstergelerini3.600'e çıkaracak bir yasaldüzenlemeyi TBMMBaşkanlığı olarak destekleye-ceklerini belirterek, hükümeteve bütün siyasi partilere çağrı-da bulundu.
Bir dönem Eğitim-İşSendikası'nın hukuk müşavir-liğini yapan CHP ZonguldakMilletvekili Ünal Demirtaşise:"öğretmenlerin fedakar birmesleği yürüttüğünü,öğretmen-lerin yaşam kalitelerinin art-tırılmasının eğitime çok olumluyansıyacağını vebu durumdadaha iyi nesiller yetiştirecek-
lerini, kadrolu öğretmenlerinderecelerinin 3.600 ek gösterg-eye yükseltilmesinin en doğalhakları olduğunu, bu amaçlaTBMM'ye Eğitim-İş tarafındanteslim edilen 100 bin imzanınson derece önemli olduğunu vehükümetin derhal 3.600 ek
gösterge ile ilgili kanunu çıkar-ması gerektiğini, ayrıca atana-mayan ve köle gibi çalıştırılan400 bin öğretmenin atamasınınbir an önce yapılması gerektiği-ni" ifade etti.
Tosun, “2006 yýlýndan beri lauvar alaný boþ duruyor” Adalet ve Kalkınma
Partisi(AKP) Zonguldak İlBaşkanı Zeki Tosun,Zonguldak Milletvekili FarukÇaturoğlu'nun kamuoyundabüyük tepki toplayan 'LavuarAlanı'na cami yapılabilir' açık-lamasına destek çıktı.
Tosun, alana cami deyapılabileceğini, park ve bahçede yapılabileceğini söyledi.Lavuar Alanı'nın boş dur-duğunu ve sorun olduğunubelirten Tosun, gerekirse birplatform kurulabileceğinisöyledi. Bir şeyleri hayatageçirmek için sadece AK Partimilletvekillerini beklemenindoğru olmadığını ifade edenTosun "2006 yılından beri birşey yapmadılar, projeleri çizipbıraktılar" dedi.
Tosun, şu görüşlere yerverdi: "Sayın vekilimiz FarukÇaturoğlu arazilerin bir çoğu-nun TTK'ya ait olmasındandolayı TTK olmadan bir şey-lerin yapılamayacağını söyledi.Akıllı projeler çerçevesindebunları çözmemiz gerekir.
Yakın zamanda inşallah çöze-ceğiz. Lauvar Alanı'na cami,park bahçe de yapılabilir.Bunlar halka sorulur. Elbettecamiye de ihtiyacımız var,
ihtiyacımız olduğu müddetçeher yere yapılabilir. Sonuçtaoraya cami yapılır, ihtiyaçvarsa istenilen yere camiyapılabilir. Biz Müslüman birülkeyiz cami yapılabilir. 2006yılından beri lauvar alanı boşduruyor, sorun var. Gerekirseortak bir şekilde platform kuru-larak yapılması gerekenleryapılır. Sadece bizim vekiller-imiz ile olacak bir şey değil.Burada bir belediye de var. Oortamı yakalamak lazım, neyazık ki yakalayamadık.Onlarda o günden beri birşeyler yapmadılar. Projeleriçizip bıraktılar."
Tosun: "Sayın vekilimiz Faruk Çaturoğluarazilerin bir çoğunun TTK'ya ait olmasın-
dan dolayı TTK olmadan bir şeylerin yapıla-mayacağını söyledi. Akıllı projeler
çerçevesinde bunları çözmemiz gerekir.Yakın zamanda inşallah çözeceğiz. GMÝS-Üniversite birarada
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu'na bağlıEğitim-İş Sendikası, Ek Gösterge
Cetvelinin "Eğitim ve Öğretim HizmetleriSınıfı" bölümünün incelenip yeniden düzen-
lenmesi ve eğitim çalışanlarının ekgöstergelerinin 3.600'e yükseltilmesi
istemiyle TBMM Başkanlığı'na gönderilmeküzere topladığı 100 bin imzalı dilekçeyi
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşlerKomisyonu üyesi CHP Zonguldak
Milletvekili Ünal Demirtaş'ın da katıldığıtörenleTBMM Başkanvekili Akif
Hamzaçebi'ye verdi.
SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 410 Şubat 2016/687
28 Ocak 2016 tarihliPusula Gazetesi'nde bir haberokudum "Zonguldak'ta 21 kişiöldürüldü" başlıklı. Haberşöyle sürüyordu: Türkiye'de2015 yılında yaşanan 2 bin 175silahlı olayda bin 951 kişi hay-atını kaybederken, bir kısmıağır olmak üzere 282 kişi yara-landı. 225 ölümlü olayınyaşandığı İstanbul, şiddetin enfazla yaşandığı il olarak kayıt-lara geçti. Zonguldak'ta ise,253 şiddet olayı yaşanırken,silahla 21 kişi öldürüldü.
"En çok cinayet işlenen 10il ise şöyle: İstanbul 225,Adana 118, İzmir 111, Samsun106, Bursa 97, Antalya 96,Kocaeli 89, Gaziantep 87,Konya 67, Ankara 66".Nüfuslarına göre silahlı cinayetoranlarını da şöyle hesapladım:On milyonda bir hesabıylaolmak üzere: İstanbul 156,Adana 545, Ankara 128, Bursa348, Antalya 432, İzmir 270,Konya 320, Kocaeli 517,Samsun 835, Gaziantep 458.Zonguldak'ın oranı ise 351.Genel olarak değer-lendirildiğinde ise 0,6620 orta-lamasına göre 32. Sırada hesa-planmış.
32. sırada olmak, Türkiyeortalamasına yakın ve sorunluiller arasında olmak demektir.Genel ortalamalardaTürkiye'nin en pozitif 7. İliolan Zonguldak'ın 25 yıldanereden nereye geldiğini tamolarak ispatlamaktadır. Geçmişyıllardaki milletvekillerimize,hükümetlere, kendilerini liderkabul eden tüm kurum vekişilere ithaf olunur.
X XXXXXXX
Ülkedeki gıda ürünlerindesağlık açısından büyük sorun-lar olduğu herkes tarafındanbilinmektedir. Çözüme gelinceise; görmedim, duymadım vekonuşmadım yöntemi kullanıl-maktadır. "Sanki körler ve
sağırlar birbirlerini ağırlıyor-lar". Neden böyle bir vurdum-duymazlık var? Çünkü siyaseti,parası olanlarla, siyasettençıkar sağlamak isteyenler veçıkar sağlayanlar yapıyorlar.Cahil sermayedarlar ve cahilüreticiler çok vahşiler. Devletinmemurları ise çarmıha gerilmişinsanlara benziyorlar.Tüketiciler ise bireysel olarakkendilerini kurtarmaya çalışıy-orlar eğer bilinç sahibi iseler.Yoksa kalanlar gıda zehirlen-melerine uğruyorlar her zaman,her tükettiklerinde.
Kalitesizliğin nedeni, baştacahillik sonra da yoksulluktur.Türkiye hükümetleri güdümlüvatandaşlar yaratmaya çalıştık-ları için, özgürlük, barışistemedikleri için bu değerlerbirbirlerini tamamlıyorlar.
Kalitesizlik, istenirsehemen biter. Devlet, siyasilerve sermaye kaliteyi yaşamınher alanında olmak üzere istiy-or mu, istemiyor mu? İstemiy-orlar! Çünkü işlerine gelmiyor.Eğer başarılırsa sömürü olmaz,sağlıksızlık, cehalet, hukuksu-zluk en aza iner.
Tüm ürünleri kaliteli vesağlıklı üretmek mümkündür.Türkiye Standartlar Enstitüsükurumunun tüm şubelerini tümillere ve büyük ilçelere açarsakve TSE Garantisi dışında satışolmazsa, başta gıda olmaküzere her tüketilen kaliteli hâlegelir.
Kaliteli ürünlerin insansağlığına faydası olduğu gibidoğaya da faydası vardır,çünkü ürünler daha uzun ömür-lü olurlar, ömürler arttıkçatüketilen hammadde azalır.Hammadde azaldıkça daha azenerji, daha az emek harcanır;doğa daha az kirlenir.
Sonuç olarak barış, özgür-lük, eşitlik ve bilimsellik artar.Savaş olmaz, katliam olmaz.Öteki dünyadan istediğimiz"cennet" dünyaya gelir.
İstiyor muyuz?
Nereye gidiyoruz?
HüsamattinAyvacı
“TTK'da görev yapan üyelerimizinçok ciddi sýkýntýlarý var”
Türkiye Kamu-Sen'e bağlıTürk Enerji-Sen Genel BaşkanıMehmet Özer, Türkiye Kamu-SenZonguldak Temsilciliği'ni ziyaretetti. Ziyarete; Türkiye Kamu-SenZonguldak İl Temsilcisi KadirBacıoğlu, Türk Enerji-SenZonguldak Temsilcisi SelamiYoğurtçu, Türkiye Kamu-Sen'ebağlı konfederasyonlarınZonguldak temsilcileri, sendikaüyeleri ve davetliler katıldı.
Mehmet Özer, "İş kolumuzda-ki işyerlerini ziyaret etmek içinZonguldak'a geldik. Aynı zamandaTürkiye Kamu-Sen'e bağlı diğersendikalarımızın hizmet alanındabulunan arkadaşlarımızla kamugörevlilerin sorunlarını tartma vearkadaşlarımızı bilgilendirmekamacıyla burada bulunuyoruz.Zonguldak biz emek örgütleri içinçok önemli bir ilimizdir.Zonguldak yoğun emek gerektirenTTK'nın olması nedeniyle emeğin,emekçinin haklarının en çoktartışıldığı bir ilimizdir. ÖncelikleTTK Müessese Müdürünü vekurumdaki arkadaşlarımızı ziyaretettik. TTK'da görev yapan üyeler-imiz çok ciddi sıkıntılı bir ortamdaçalışıyorlardı. Daha önce 2 taneçalıştay düzenlendi. Bu çalıştay-larda TTK'da çalışan 399 sayılıkanun hükmünde kararnameyetabi olarak arkadaşlarımızın özlükhakları ile ilgili bir çalışmayapıldı. Şuanda buarkadaşlarımızın mali hakları ileilgili bir kararname hazırlandı.Kararname şu anda YüksekPlanlama Kurulu'nda bekliyor.Eğer bu kararname YüksekPlanlama Kurulu yetkilileritarafından imzalanırsa önümüzde-ki günlerde arkadaşlarımızınücretlerinde önemli sayılabilecekbir artış olacaktır. Biz TürkiyeKamu-Sen olarak MaliyeBakanımızı ziyaret ettik. Tümhizmet kolunda çalışanarkadaşlarımızın mali haklarıylailgili ve toplu sözleşme döne-minde Memur-Sen tarafındanimza altına alınan ancak tarafımız-dan uygulanabilirliği olumlugörülmeyen bütün konuları tespitettik ve bunlarla ilgili bir dosyahazırladık" açıklamasında bulun-du.
"MTA tasfiye edilmekisteniyor"
MTA'nın enstitüyedönüştürülmesi çabalarınınolduğuna değinen Genel BaşkanÖzer "Zonguldak'ta Maden TetkikArama (MTA) Bölge Müdürlüğüvar. MTA Genel Müdürlüğü'nünenstitüye dönüştürülmesi adı altın-da MTA Genel Müdürlüğü tasfiyeedilmek istenmektedir. MTA'daşuan çalışan arkadaşlarımız özelhizmet sözleşmesi ile çalıştırıl-maları yönünde zorlandırılmak-tadır. Biz MTA GenelMüdürlüğü'nün hazırlamış olduğukanun tasarısı ile ilgili görüşlerim-izi, tasarıya katılmadığımızı MTAGenel Müdürlüğü'ne bildirdik.Çünkü bu tasarı şuan görev yapanmemur arkadaşlarımızı tavsiyeediyor ve bölge müdürlüklerininkapanmasına sebebiyet veriyor.Bu nedenle biz tasarıya karşı olanendişelerimizi belirttik.Önümüzdeki süreçte bu kanuntasarısının yasalaşma süresindekonun takipçisi olacağız"ifadelerini kullandı.
"TTK'nın özelleştir-ilmesine karşı direnenbir sendikayız"
TTK'nın özelleştirilmesi ileilgili görüşlerini de ifade edenMehmet Özer, konuşmasına şöyledevam etti:
"Zonguldak maden kömürünüen çok çıkartmış ve geçmişten buyana Türkiye'nin en büyük kömürhavzasına sahip olan ildir. TTK,Kamu İktisadi Teşekkülüdür,Kamu İktisadi Teşekküllülerininbüyük bir çoğunluğu günümüzşartlarında zarar etmektedir.TTK'da bu hükümet ve bundanönceki hükümetler döneminde herzaman zarar ettiği için maden
yasasını gerekçe göstertilerekbuna benzer başka gerekçeler ileözelleştirme tehlikesi ile karşıkarşıya kalmıştır. TTK,cumhuriyetin kuruluşundan kısabir süre sonra kurulmuş ve Türkekonomisine önemli katkılardabulunmuş bir kurumdur. Gerek bukurumda çalışan personelin malive sosyal haklarını düzeltmek vegerekse bulunduğu çevre köy vekasabalardaki halkada eğitimkültür ve diğer birçok hizmetlerigetirmiş bir kurumdur. BizTTK'nın özelleştirilmesine karşıdirenen bir sendikayız. Çünkü bizözelleştirme konusunda hiçbirzaman tartışmaya girmeyecekkadar çok netiz. Biz bu kurum-ların siyasetin etkisindençıkartılarak bu kurumların reha-bilite edilerek bu kurumlarayeniden teknolojik yatırımlarınyapılarak bu kurumların rantablhale getirilmesinin taraftarıyız.Onun için gerek maden kanunugerek iş sağlığı ve iş kanunugerekçe gösterilerek sürekli TTKüzerinde demokrasi krizi gibi bazıspekülasyonlar yapılmaktadır.Maden yasası her yıl durmadanyenileniyordur. Şuanda da Madenİşleri Genel Müdürlüğü tarafındanbir çalışma vardır ama kamuoyunadeklare edilmiş bir tasarı yok."
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) GenelMüdürlüğü'nü ve işletmeleri ziyaret eden
Mehmet Özer, maden ocaklarında çalışanişçilerle ilgili açıklamalarda bulundu. TTK'daçalışan üyelerin sıkıntılı şatlarda çalıştığına
dikkat çekti
Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Enerji-Sen Genel Başkanı MehmetÖzer, Zonguldak’ta bir dizi ziyaret gerçekleştirdi.
Atayan: "Kýdem tazminatý, çocuklarýmýzýn gelecek hayalidir"Türk-İş'e bağlı Belediye-İş
Zonguldak Şube Başkanı TahsinAtayan, son günlerde AKP iktidarınınçalışma yaşamına yönelik yatığı düzen-lemeler nedeniyle ortaya çıkan KıdemTazminatının dokunulmaması konusun-da basın açıklaması yaptı.Atayan açık-lamasında şu görüşleri dile getirdi,"Son günlerde bazı bakanların açıkla-malarından "Kıdem tazminatı siste-minde yaşanan sorunların çözümü" adıaltında kıdem tazminatlarının fonadevri ve kölelik düzenlemesi olan özelistihdam bürolarına "geçici iş ilişkisi"kurabilme hakkı tanınacağına ilişkinçalışmalar yapıldığı anlaşılmaktadır.
"At izi it izine karıştı"
Ülkemiz at izinin it izine karıştığıbir dönemi yaşıyor. O nedenle gerçek-lerin altını bir kez daha çizmek zorunluhale gelmektedir.Ülkemizde bırakınkıdem tazminatı alacaklarını, tüm işçi-
lik alacaklarında yeterli güvence yok-tur.Hükümet Kıdem Tazminatındayaşanan sorunları çözmek istiyorsabunun çözümü basittir:
İşçi işe girdiği andan itibarenkıdem tazminatı hakkına kavuşabilme-lidir.
Hükümet, işçinin hak ettiği kıdem
tazminatının sosyal devlet anlayışınauygun olarak ödenmesini sağlamalı,ödemeyenler hakkında da gereğini yap-malıdır.
Daha düne kadar "kıdemde fonudestekliyoruz" diyen bazı konfederasy-onlar, bugün "biz hak kaybı olmadanfonu desteklemiştik" diye boş konuş-
makta, mugalata yapmaktadırlar. Sorunsadece bugün çalışan işçilerinkazanılmış haklarının ortadan kaldırıl-ması değildir. Sorun yarınlarımız olanevlatlarımızın haklarının ortadankaldırılmasıdır.
Konfederasyonumuz Türk-İş'in 21.ve 22. Genel Kurul'da aldığı karar açık-tır: Kıdem tazminatının fonadevredilmesi veya süresinin azaltılmasıgibi hiç bir geriletici düzenleme aslakabul edilemez.
Bütün konfederasyonların da buanlayışla birlikte mücadele etmesi tar-ihsel bir zorunluluktur.
Ülkemizin iç ve dış ilişkilerindesıkıntıların hat safhaya ulaştığı birdönemde; emekçileri yoksullaştıran,hak kayıplarına yol açacak; kıdemtazminatının fona devri ve işçi simsar-lığı gibi düzenlemeler toplumu ayrıştır-maktan, germekten, iş barışını ve ülkebarışını bozmaktan başka bir anlamifade etmez”dedi
SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 510 Şubat 2016/687
Özgün Ýletiþim Adres:Merkez Balýk ÇarþýsýHayati Emlak Yaný
Akyol:”Eðitim enkazý en kýsa sürede kaldýrýlmalýdýr”
TÜİK'in yaptığı araştırmaya göre, eğitimde en iyi iller arasında Zonguldak 60'ıncı sırada yer aldı.
TÜİK'in yaptığı araştırmayagöre, eğitimde en iyi iller arasın-da Zonguldak 60'ıncı sırada yeraldı. KESK'e Bağlı Eğitim-SenZonguldak Şube Sekreteri İsmetAkyol, Zonguldak'taki 'başarısı-zlık' tüm ülkenin üzerine çökenmevcut eğitim enkazındanbağımsız değildir. ÖzeldeZonguldak genelde tüm illerdegörülen 'başarısızlığın' nedenleri-ni açıklayan basın açıklamasıyaptı.Akyol açıklamasında şugörüşlere yer verdi, "Bugüneğitimin yapısal sorunlarınayönelik somut ve çözüme dayalıpolitikalar geliştirildiğini söyle-mek mümkün değildir.Türkiye'de eğitime ve diğer pekçok alanda yaşanan değişimeyön veren örgütsel ihtiyaçlardançok, son olarak eğitimde 4+4+4dayatmasında olduğu gibi,siyasal-ideolojik tercihler olmuş-tur. Bugün eğitim politikalarınıbelirleyen AKP zihniyeti veonun liberal-muhafazakâr ide-olojisi, yaşanan dönüşüm süreci-ni ileriye değil, geriye doğruişletmekte ısrar etmekte, eğitimsistemindeki merkezi, otoriter vestatükocu yapıyı daha dagüçlendirmeyi hedeflemektedir.
Eğitim sistemindekiçürümeyi hızlandıran 4+4+4dayatmasından derhalvazgeçilmeli, ataması yapıl-mayan öğretmenlerin atanmasıyapılmalı, AKP döneminde hak-sız olarak yapılan tüm atama vegörevlendirmeler iptal edilmeli,eğitim sistemini alt üst eden tümuygulamalar derhal durdurul-malıdır. Eğitimin hiçbir aşa-masında öğrenci ve öğretmen-lere dayatmada bulunulmamalı,öğretmen, öğrenci ve velilerineğitim sistemine yönelikkaygılarını giderici düzenlemeleryapılarak, tüm ülkenin üzerineçöken mevcut eğitim enkazı enkısa sürede kaldırılmalıdır.
Akyol Zonguldak'taki'başarısızlık' tüm ülkenin üzerineçöken mevcut eğitim enkazındanbağımsız değildir. ÖzeldeZonguldak genelde tüm illerdegörülen 'başarısızlığın' nedenleri-
ni şöyle sıralayabiliriz:* Eğitim politikalarının
sürekli değişmesi ve eğitim poli-tikalarının tutarsızlığı,
*4+4+4'ün yarattığı tahribat(Okula başlama yaşınındüşürülmesi, 5'inci sınıfa geçenöğrencilerde görülen uyumsorunu, lise öğrencilerinin özel-likle de kız öğrencilerin örgüneğitim dışına itilmesi, okuldönüşümleri vb.)
* Ders kitaplarının içeriği,* Ezbere dayalı ve sınav
merkezli bir eğitim sistemi veeğitimin içeriğinin öğrencilereuygun olmaması,
* Eğitimin bilimsel olma-ması, eğitim müfredatının dinisöylem ve kurallara göredeğiştirilmesi,
* Özel okullara ve dinieğitim veren kurumlara destek,
* Eğitimde özeleştirmeuygulamaları, özel okullara veözel okullara giden öğrencilereverilen teşviklerin eğitimde varolan fırsat eşitsizliğini daha daartırması,
*Okul öncesi eğitiminzorunlu olmamasından kaynaklıilkokula başlayan çocuklarınönemli bir kısmının özelliklekırsalda okul öncesi eğitimden
yararlanamaması (Bugün isehükümetin de desteğiyle okulöncesi eğitim yerine Diyanetebağlı 4-6 yaş "sıbyan mektep-leri" alternatif hale getirilmekisteniyor),
* Nitelikli öğretmenyetiştirme politikalarının terkedilmesi, nitelikli bir eğitimingerçekleştirilebilmesi için öğret-menlerin yetiştirilme ve atan-maları sürecinin planlı şekildeişlememesi,
* Öğretmen yetiştirme poli-tikaları ve öğretmen açıklarınınkapatılması konusunda hiçbirsomut planlamanın olmaması,
* Öğretmenlik mesleğinitibarsızlaştırılması, meslekisaygınlığın zedelenmesi,
*Eğitimde kutuplaşma,güven ve huzur ortamınıngiderek azalması,
* Öğretmen açıkları veücretli öğretmen uygulaması,
* Öğretmenlere yönelikangarya çalışma uygulamalarınınartması,
* Siyasi kadrolaşma, adalet-siz yönetici atamaları, artanbaskılar, ayrımcılık ve mobbing,
* Çalışma koşullarınıngiderek esnek, kuralsız vegüvencesiz hale getirilmesi ve
son olarak iş güvencesine gözdikilmesinin, öğretmenleribüyük bir tedirginlik ve karam-sarlık içine itmesi,
* Öğretmenlerin bugünküçalışma koşulları ve maaşlarıylakendilerini mesleki olarakyetiştirmeleri vegeliştirmelerinin mümkün olma-ması,
* Zonguldak'taki okullarınbüyük bir kısmının zorunluhizmet bölgesi kapsamındaolmaması nedeniyle öğretmensirkülasyonunun fazla olması,
* Okullarda fiziki donanımeksiklikleri, kalabalık sınıflar,ikili eğitim, taşımalı eğitim,okulların altyapı eksiklikleri vebütçe yetersizliği…”
Okul öncesi eğitimden başlayarak eğitim yatırımlarına, ders kita-plarının hazırlanmasından eğitim yöneticilerinin belirlenmesine; sınıf
mevcutlarından eğitimin kamusal, bilimsel, demokratik, laik ve herbireyin kendi anadilinde yapılması ilkesine uygun adımlar atılmalı,
eğitimde yaşanan ticarileştirme ve eğitimi dinselleştirme adımlarınaderhal son verilmelidir.
ÖDP'den CHP ve HDP'ye çaðrý“Anayasa Komisyonundan çekilin”
Özgürlük ve DayanışmaPartisi (ÖDP) 20 Kuruluşyıldönümü etkinlikleriçerçevesinde Kahvaltı düzen-ledi.TMMOB MadenMühendisleri OdasıLokalinde Pazar günügerçekleşen Kahvaltıya, ÖDPİl Başkanı Ali Deliak'ınİstanbul'da olması nedeniylekatılmazken, yönetim kuruluüyeleri, ÖDP Merkez İlçeBaşkanı Elçin Bayrak, BESŞube Başkanı Zuhal Engiz,Alevi Kültür DerneğiBaşkanı Mehmet Kaplan,Haziran Hareketi temsilcilerimisafirler ve partililerkatıldı.ÖDP adına kahvaltıdakısa bir konuşma yapan UğurŞafak Şener, ÖDP'ninKuruluş felsefesini oluşturanMahirler'den Deniz'lerdenve bugünün güncel konusuolan Anayasa tartışmalarıkonusunda klısa değer-lendirmelerde bulundu mesajverdi. Uğur Şafak Şener,yaptığı konuşmada şudüşüncelere yer verdi,"Partimiz, İl ve İlçe kon-grelerini başarıyla tamam-lamış, bu arada da 20 yıl şen-likleri bütün hava muhalave-tine rağmen başarılı birkonser gerçekleştirmiş vebütün bunların sonucunda dadostlarımızla birlikte kah-valtıda buluşarak bunuperçinleştirmek istemiştir.ÖDP biliyorsunuz 1996yılında kurulmuş bir partiolup Mahir'lerin, Deniz'lerin,İbo'ların, Fikri Sönmez'lerindevrimci yolundan yürüyenve bu günlere kadar gelmişolan bir partidir. Yine biliy-orsunuz son dönemlerdeolağan üstü koşullardaolağan üstü dönemlerdengeçmekteyiz. Zamların,zulümlerin ve işkencenin,yolsuzlukların devam ettiğive bunları alışkanlık halinegelen bir ülkede yaşamakzorunda kalıyoruz. Basınemekçilerinin üzerindekibaskılar inanılmaz derecedeboyutlara ulaştı. Emekçilergözaltında, hapishanelerdeçürümeye terk edilmişdurumdadır. BiliyorsunuzGüneydoğu'da 7 Hazirandansonra gerçekleştirilen veAKP'nin savaş konseptinin
bir devamı olanGüneydoğu'da devam birsavaş buna karşılık busavaşın batıdaki yansımalarıolan ekonomik bir dar boğazyoksulluk ve yolsuzluklarınartması ve baskılarla birliktedevam eden bir dönemdengeçiyoruz. Bütün bunlarakarşılık Gezi ruhundandevam eden bir anlayışladirenen insanları görüyoruz.En sonda Anayasa tartış-malarıyla ilgili bir dönemdengeçiyoruz.
“Anayasa tartış-malarıyla ilgili birdönemdengeçiyoruz”
Biliyorsunuz Anayasatartışmaları sivil bir Anayasaülkemizde ancak ülkemizdeancak bir diktatörlükAnayasası da olabilir, birHitler rejiminin ifadesi ola-bilir. Fakat burada dikkatedilmesi gereken bir konuyuönemle arz etmekte faydavar, böyle bir Anayasayamevcut siyasi partilerin onayvermesi komisyonda üyebulundurmasını şiddetleeleştiriyoruz. Önemli olan buAnayasa Komisyonuna üyevermek değil, bu komisyon-dan derhal mevcut partilerinüyelerini çekerek bu sivildiktatörlük Anayasası olangörüşmelere katılmamalarıve AKP rejimini buAnayasayla birlikte meşrubir zeminden çıkartmamızgerekmektedir. Daha dünekadar diktatör bozuntusuveya Franko rejimiyleözdeşleşen ifadeler kullananparti ve sözcülerin bir anönce bu komisyondan çek-ilmelerini istiyoruz. Bizleredüşen gören Güneydoğu'daki baskılara yıldırmalara kitlekatliamlarına karşı çıkmak,batıda da bir an önceHaziranlaşarak bütün dost-larımızla birlikte yolumuzadevam etmekten geçer.”dedi.
Kahvaltı sonrasında, şiir-ler ve türküler hep bir ağız-dan söylendi.
Et Fiyatý 5Yýlda Yüzde116 Arttý
Ziraat MühendisleriOdası İstanbul Şube BaşkanıAhmet Atalık, hükümetin etfiyatlarını kontrol için et itha-latı yapmasına tepki göster-erek ithalatın fiyatlarıdüşürmek yerine yükselttiği-ni söyledi.
Atalık, ilk kez 2010yılında yapılan et ithalatındangünümüze et fiyatında yüzde116 artış olduğunu belirtti.İthalatın başladığı dönemde18,50 TL olan kıymanın fiy-atı 40 TL'ye ulaştı.
Atalık, Türkiye'de kişibaşına tüketilen et miktarınınpek çok ülkenin oldukçagerisinde iken et fiyatlarınınson derece yüksek olmasınınen önemli nedenlerindenbirinin kaba yem açığı vebunu telafi edecek yeterligayretin gösterilmemesiolduğunu belirtti.
Küçük/orta ölçekli hay-vancılık teşvik edilmeli
Et fiyatlarınındüşürülmesi için Atalık şuönerilerde bulundu:
* Küçük ve orta ölçeklihayvancılık işletmeleri ileküçükbaş ve süt hayvancılığıteşvik edilmeli,
* Üretici örgütlülüğügüçlendirilmeli,
* Meralar korunmalı veıslah edilmeli, yem bitkileriekim alanları genişletilmeli.
Türkiye'de kişi başınakırmızı et tüketimi 14 kgcivarında olup bu miktar ABve Rusya'da 18 kg, ABD`de38 kg, Brezilyada 42 kg.Piliçeti dahil kişi başına toplam ettüketimi 35 kg civarındaseyrederken, bu miktarRusya`da 63 kg, AB`de 77kg, Brezilya`da 100 kg,ABD'de 108 kg.
SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 610 Şubat 2016/687
CHP Zonguldak il yönetimi,GMÝS'i ziyaret etti
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)Zonguldak İl Başkanı Ahmet Altun ile İlYönetim Kurulu Üyeleri, 3 Şubat 2016 tari-hinde Genel Maden İşçileri Sendikası'na(GMİS) iade-i ziyarette bulunarak GenelBaşkan Ahmet Demirci ile görüştü.
Ziyarette GMİS Genel BaşkanYardımcısı İsa Mutlu ile Genel MaliSekreteri Adnan Tıska hazır bulundu.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifadeeden GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci,"Hoşgeldiniz. Tekrar hayırlı olsun diyorum.İnşallah Zonguldak'a ve bölgemize, birliktehayırlı hizmetlerde bulunuruz" dedi.
CHP İl Başkanı Ahmet Altun ise şöylekonuştu; "Genel Maden İşçileri
Sendikası'na iade-i ziyaret amacıyla geldik.GMİS Genel Başkanımız, Zonguldak'ınistihdam sorunlarını yakinen biliyor ve busorunun çözümü için çaba sarf ediyor. Bizde ilk günden, kendisine bu konuda çokbüyük destek vereceğimizi ifade ettik. Eğerberaberce biz bu işi başaramazsakZonguldak balıkçı barınağı olmak duru-munda kalacak. Biz Türkiye TaşkömürüKurumu'na (TTK) işçi alımını sağlamayı,Filyos Projesi'ni hayata geçirmeyi, göçveren Zonguldak'ın göç alır hale gelmesiiçin çaba sarfetmeyi taahhüt etmiştik.
Bu konularda görüş alışverişinde bulu-nacağız. Bizleri kabul ettikleri için teşekkürediyoruz".
TMMOB Maden MühendisleriOdası Zonguldak Şube Başkanı veZonguldak Demokrasi PlatformuSözcüsü Erdoğan Kaymakçı,Pusula TV, Pusula Gazetesi vePusula internet sitesinde hakkındaçıkan yorum ve haberlerle ilgilikişisel bir açıklama yaptı.
Kaymakçı'nın basın açıkla-masını tam metin olarak veriyoruz:
Zonguldak'ta yayın yapan birgazete ve televizyon, kaç gündür,Diyarbakır'ın Sur ilçesinde şehitolan Uzman Çavuş Göksal Cinüzerinden hakkımızda yayımlaryapıyor. Öncelikle acımızın sonsuzolduğunu belirtmek istiyorum.Şehidimize bir kez daha Tanrı'danrahmet dilerken, kederli ailesine debaşsağlığı ve sabır diliyorum.Hiçbir şeyin onların yüreğindekievlat acısını söndüremeyeceğini,hiçbir sözün teselli olmaya-cağınıbir baba olarak çok iyi biliy-orum. Genç yaşta teröre kurbanverdiğimiz bu insanlarımızınannelerinin, babalarının, kardeş-lerinin, ailelerinin durumunudüşününce söylenecek söz bul-makta zorlanıyorum. Ocaklarsöndürüp, hayaller tüketen buölümler keşke hiç olmasa, keşkebu fidanlar kurumasa. Bu acıylanasıl yaşanır bilmiyorum.
Bu vesileyle bir hususu dahaifade etmek istiyorum. Yaşamımboyunca şiddetin toplumsalyaşamın bütününden dışlandığı birülkenin mücadelesini verdim. Bunedenle aile içindeki şiddettenkadına yönelik şiddete; siyasalcinayetlerden toplu öldürüşlerekadar, şiddetin her türüne karşıçıktım. Gerek TMMOB MadenMühendisleri Odası ZonguldakŞube Başkanı, gerekse ZonguldakDemokrasi Platformu Sözcüsüolarak yaptığım birçok açıklamadabu duygularımı hem kendi adımahem de mensubu olduğumuzörgütlerimiz adına en açık sözlerledile getirdim. Bunun yanında,hiçbir haklı ve meşru tarafıolmayan, toplumdaki gerginliğiartırıp şiddet eğilimini ve kutu-
plaşmayı tırmandıran, gencecikfidanları sevdiklerinden koparanPKK terör eylemlerini açıkçakınadığım bir dolu açıklama yap-tım.
Uzman Çavuş GöksalCin'inşehit olduğu haberinialdığım anda, arkadaşlarımdanköyünün yolunun nereden geçtiği-ni öğrenmek için harekete geçtim.Defalarca katıldığım diğer şehitcenazelerinde olduğu gibi Göksalkardeşimizin de sonsuzluğauğurlanması törenine katılmak içinertesi günü planladım vearkadaşlarımla birlikte hazin tören-deki yerimi aldım. Söz konusugazetenin iddia ettiği gibi birçağrıya uyarak oraya katılmışdeğilim. Çünkü Göksal Cin yalnız-ca toplumun bir kesiminin değil,hepimizin şehidiydi, yapılanyayınlardan da zaten tören sırasın-da haberim oldu.
Dolayısıyla o gazetenin iddiaettiği gibi kimi çağrılara uyarakhareket etmiş değilim. Bilinmesiniisterim ki vicdanım kimseyeipotekli değildir ve bir kamu göre-vi olan gazeteciliği nasıl kul-landıkları tüm Zonguldak'çamalum şahısların telkinleriylehareket etmeyecek bir iradeye desahibim. Başkalarının acısıüzerinden birilerinden intikamalmaya çalışan kişilerin şehitlerim-iz üzerinden yaptığı saygısızlığıdakamuoyunun takdirine bırakıyo-rum.
Bu vesileyle bir kez daha ifadeetmek isterim ki, yurt ve halksevgisi kimsenin ipoteğindedeğildir. Bu ülkeyi hakkımda kindolu yayımlar yapan o şahıslardançok daha fazla sevdiğimi, çok dahafazla sorumlu hissettiğimi, hiçbirkarşılık beklemeden çok dahafazla emek verdiğimi rahatlıklasöyleyebilirim. Kimsenin elindebenim vatanseverliğimi tartacakbir terazi olmadığı gibi haddi dedeğildir. Yasal haklarım saklıkalmak kaydıyla hem vicdani hemde toplumsal hesaplaşmanın tarihönünde yapılacağının bilinmesiniisterim.
Malum gazete ve şürekasını-nacımasız, tek yanlı ve nefret doluiftiraları karşısında, yaşadığımızbu acı dolu günlerde bu zorunluaçıklamayı yapmak durumundakaldığım için üzgünüm.Bu neden-le, başta Göksal Cin'in ailesiolmak üzere tüm kamuoyundanözür diliyorum. Bu büyük acı biz-lerin her fırsatta yaptığı "SilahlarSussun, Barış Olsun" çağrısının nekadar haklı ve doğru olduğunu birkez daha göstermiştir. Bu çirkinsaldırıların bizi barış hedefimizdenbir adım bile geriye düşürmesi sözkonusu olamaz. Bu nedenle tümdemokratik kamuoyuna sağduyuçağrısı yapıyor, saygılarımı sunuy-orum.”
“Vicdanýmkimseyeipotekli
deðildir!”
Bülent Ecevit Üniver-sitesi Sağlık UygulamaAraştırma MerkezibünyesindeKan TransfüzyonMerkezi niteliğinde hizmetveren Kan Merkezi SağlıkBakanlığı Sağlık HizmetleriGenel Müdürlüğünün onayıile Süreli Bölge KanMerkezi statüsünegeçti.Merkezin bünyesindefaaliyete başlayan kansertanı ve tedavi binası içindeyenilenen fiziki alaniçerisinde hizmet portföyünüve olanaklarını artırarakçalışmalarına devam edenKan Merkezi, yatarak tedavigören hastalara ve özelliklesıklıkla ihtiyaç duyan yoğunbakım ve onkoloji hastagrubuna gerekli olan kanürünlerini hazırlamakkonusunda 7 gün / 24 saatsürekli hizmet üretecektir.
Rektör Özer: "Özelliklikan ve kan ürünleri bundanböyle hastanemizbünyesinde kısa süredehazırlanıp temin edilebile-cektir"
Süreli Bölge KanMerkezi ruhsatı konusundabir açıklama yapan BEÜRektörü Prof. Dr. MahmutÖzer,"Sağlık UygulamaAraştırma Merkezimizdehizmet ve tedavi verilenonkoloji ve hematolojivakalarının artması, özellikliyapılan ameliyatların yoğun-luğu gibi nedenlerleZonguldak'ta bir SüreliBölge Kan Merkezi ihtiyaçduyulmaktaydı. Bilindiğigibi Zonguldak İlMerkezinde Kızılay'a aitBölge Kan Merkezi yokturve en yakın Kızılay BölgeKan Merkezi ilimize 117 kmmesafede bulunan Düzceilimizde bulunmaktadır.Kızılay ve Sağlık Bakanlığıile yaptığımız görüşmelersonucundaSüreli Bölge KanMerkezi ruhsatı almış ve bustatüyü de ilimize kazandır-mış olduk. Özellikli kan vekan ürünleri bundan böylesüreli bölge kan merkezimizbünyesinde kısa süredehazırlanıp temin edilebile-
cektir. Böylece SağlıkUygulama ve AraştırmaMerkezimizin yanı sıra ilim-iz diğer yataklı tedavikurumlarının da teminindegüçlük çekilen kan ve kanürünleri ihtiyaçları dakarşılanabilecektir.Bu vesileile Türk Kızılay'ının kantedarikinde kurumsal sorum-luluğumuzun bilincindedüzenlediğimiz etkinlikleryoluyla katkı vermeyiönceleyen bir üniversitecamiası olarak;Süreli BölgeKan Merkezi'nin SağlıkUygulama AraştırmaMerkezimizde çalışmalarınabaşlaması konusundaduyarlılık gösteripdestekleyen SağlıkBakanlığı Tedavi HizmetleriGenel Müdürü Prof. Dr.Doğan Ünal'a, Kızılay KanHizmetleri Genel MüdürüNurettin Hafızoğlu'na veTürk Kızılay'ı GenelBaşkanı Ahmet Lütfi Akar'aşükranlarımı sunuyorum."dedi.
Üniversite Hastanesi kan merkezi ruhsatý aldý
CHP Ýl Baþkaný Altun:”LavuarAlaný Halkýn kullanýmýna açýlsýn”
TTK'dan emekli aynı zaman-da geçmişte Lavuar Müdürlüğü deyapmış olan CHP İl BaşkanıAhmet Altun Lavuar Alanı'ileilgili olarak, "Bu alanın her şey-den evvel ne maksatla kullanıla-cağı önemli. Halkın kullanımınaaçacağınıza göre bu projeyehalkın destek vermesi lazım"dedi
Altun şu değerlendirmelerdebulundu, "2006 yılında eskiLavuar yıkılmaya başlandı. 2007yılında da Lavuar alanı tamamenboşaltıldı. Kozlu-Zonguldak yolu-nun deniz tarafındaki kısmılimana gümrüklü alan olarakkatıldı. Zonguldak-Kozlu yolununSoğuksu tarafı da atıl durumda2007 yılından 2016'ya kadar boşolarak bekletilmekte. 10 yıldanberi şehirde büyük bir alan boşbekletiliyorsa, hiç üzerine bir imar
yapılmadan herhalde üzerindedüşünülmesi gereken konu bu. Bualanın değerlendirilmesi lazım.Bunu değerlendirilmesi için de,Zonguldak'ta şehir plancılarının,Belediye'nin, vilayetin bu konudamutabakat sağlaması lazım. Buyer Türkiye TaşkömürleriKurumu'nun, TürkiyeTaşkömürleri Kurumumülkiyetindeki bir yeri nasıl tahsiseder bunun memur kurallarınagöre kuralları vardır. Yani, devletmalını kamu kesimindeki bir insanveremez diye düşünüyorum. Onuniçin kurumla ilgili birimler bu yerüzerinde mutabakat sağlayankanun çerçevesinde yerel yöne-timler de bu alan üzerinde projelergeliştirip, halkın kullanımınaaçması gerekir diye düşünüyo-rum" dedi.
Altun, "Bu alanın her şeydenevvel ne maksatla kullanılacağıönemli. Halkın kullanımına aça-cağınıza göre bu projeye halkındestek vermesi lazım. Halkınönüne çeşitli seçenekler konarak,gerekiyorsa referandum yapılsın,halk neye karar veriyorsa o alanıhalkın arzu ettiği imalat ve inşaatne ise yapılması gerekiyor.Banasorarsanız ben, istihdam alanıolarak 'fabrika açılsın' derseniz,hemen okey derim. Benim içinZonguldak'ın istihdam sorunu var.İşsizlik sorunu var, Zonguldak göçveren bir şehir. Para mı, istihdamalanı mı derseniz, istihdam alanıderim" şeklinde değerlendirdi.
Libya AkademikAteþesi Latif,Rektör Özer'iziyaret etti
Libya Büyükelçiliği AkademikAteşesi Dr. Abdullatif M. Latif,Uluslararası öğrencilerkonusundatemaslarda bulunmaküzereZonguldak'a gelerek BülentEcevit Üniversitesi (BEÜ) RektörüProf. Dr. MahmutÖzer'I ziyaretetti.RektörYardımcısı Prof Dr. K. VarımNumanlıoğlu ve Dış İlişkiler GenelKoordinatörü Prof. Dr. Şenol HakanKutoğluda katıldı.LibyaBüyükelçiliği Akademik Ateşesi Dr.Abdulatif M. Latif, BEÜ RektörüProf. Dr. Mahmut Özer'in göstermişolduğu ilgi ve alakadan dolayıteşekkür ederek, şimdi ve gelecekteyapılacak olanakademik ve sosyalişbirliklerinin özellikle Libyalıöğrencileri için çok faydalı olacağınıbelirtti.
Görüşme sonrasında Prof. Dr.Mahmut Özer'in Libya AkademikAteşesi Dr. Abdulatif M. Latif'ehediye sunması ile sonaerdi.
Sayfa 710 Şubat 2016/687 SUSMA -HABER- YORUM
Sevim Arı: Sergi hakkında bilgialabilirmiyiz?
Nadir Özsoy: Öncelikle sergiaçmaya karar verdiğimdeZonguldak'ta bir konulu sergi açayımdedim. İnsan mekan ilişkilerininolduğu daha çok 6 tane örneğinigördüğünüz grafiker fotoğraflar insanmekan olduğu, sonra düşündüm küyaklaşık 9 yıldır Zonguldak'ta kişiselfotoğraf sergisi açmamışım. Bunu birborç gibi düşündüğüm içinZonguldak'a bir genelleme yapalımkarma olsun dedim, ondan sonragrafik, geometrik insan mekan ilişki-lerini daha sonra açarım diyedüşündüm. Daha fazla baskıyısergileyebilmek için bu salonu seçtim.48 tane baskı yaptık, 40 tanesinisergiliyoruz. Serginin ismindeanlaşılacağı gibi yaklaşık 13 renk 13mekan 13 ülkeyi anlatıyor. Bunlarıniçerisinden de bir tanesi Türkiye,başka ülkelerden koymadıkfotoğrafları. Biraz da değişiklik olsundiye, fotoğraf ne kadar büyürse görselgücü daha güzel görünüyor diye belkiilk defa 1 metreye 70 santimfotoğraflar yaptık. Birde yine ilk defaolarak bez baskı yaptık. Bunun artılarıeksileri oldu tabii netleme açısından.Bazı fotoğraflarda netlikden baya birkayıp oldu, yoksa gerçekte fotoğraflarbaskılardan en az 2-3 kat daha net.Çok fotoğraf vardı, seçmek için çokuğraştık. Yaklaşık 250 bin fotoğraf vararşivde, onlar arasından seçtikfotoğrafları. Aralık ayında açacaktıksergimizi ama yetişemedik birdebaskılarda hatalı baskılar geldi onlartekrar gönderildi 1o tane fotoğraf içinbekledik.
Sevim Arı: Sergide hangi ülkel-erden fotoğraflar bulunuyor?
Nadir Özsoy: Sergimizde,Hindistan, Lavos, Taylant, Kamboçya,Nepal, Suriye, Yunanistan, kuzeyülkelerinden Norveç, Finlandiya,İzlanda, Türkiye, Küba'danfotoğraflarımız var. Küba'yı özelliklebekliyorum oraya daha uzun bir seya-hat yapmak için.
Gittiğiniz ülkelerden fotoğrafçıolarak en çok hangi ülkeden etk-ilendiniz?
Öncelikle geçmişte en büyükukdelerden biri lise yıllarında Küba'yagitmiş olmak ve orada o havayı solu-muş olmak lise yıllarında bizim içinbir ütopyaydı. Küba, Nepal'den etk-ilendiğimi söyleyebilirim. Birde şöylebir var, fotoğrafçılarda gezginlikvardır. Bende de fotoğrafçılıktan öncegezginlik vardır. Hangisi birbirindenbaskın halen açıklayamıyorum amagezginlerin söylediği şeye yüzde yüzinanıyorum ben biz ruhu olan kentleriseviyoruz. Mesela Katmandu, hippi-lerini o dönemini anlatıyor, oranınegzotik havası her daim sizi daveteder. Ben 3 sefer gittim gene gide-ceğim. Ortadoğu'da her kez başkaşehirler söyleyebilir ama benim içinHalep'tir kendine orijinal kent. Benkendine has ruhu olan şehirleri seviy-orum. Birde ben Küba, Nepal, Laosçalıştım. Bu ülkelerde çok rahatçalıştım. Bu ülkelerde insanlar çoksıcak sizi evlerine davet edebiliyorlar.
Her fotoğrafın bir hikayesivardır mutlaka bu sergide hangifotoğrafın hikayesi daha etkili?
Evet hepsinin bir öyküsü var.Özellikle ceset yakma fotoğrafları var.Çok açıklayıcı şekilde anlattım fakatfotoğraflarda gösteremiyorum dahavahşi olanları da var. Onlardan dahasonra size bahsederim. Hindistan'daceset yiyen bir kavim de var. Onlarayaklaşmanız mümkün değil tabi. Bengitmeden yaklaşık 1 ay önce gide-ceğim ülke hakkında iyi bir ders
çalışırım. Çok iyi bir arşivim var onusöylemeliyim. Birde incelerim, kimneyi çekmiş ben ne yapabilirim diye.Birde son zamanlarda bende oluşanbir şey var, ekip döndükten sonra ben1 hafta daha kalmak istiyorum iznimayarında, o 1 hafta o ülkeyi tanımışoluyorum birde zamana karşıyarışmıyorsunuz. Nepal'deki o insan-ları yakma yerleri, insanların evlerininiçine girme gibi. O son bir haftainanılmaz verimli oluyor. Nokta atışıyapabiliyorsunuz, o çöpçü kadınlarıçekebilmek için turist kafilesiyle gels-eniz onların hiçbirine ulaşamazsınız.Tahmin ediyorum ilk çekenlerdenbiriyim ben Türkiye için söylüyorum.Çünkü otelde kalmadık pansiyonlardahalkın içinde kaldım o fotoğraflarıçekebilmek için. Gece saat 3 dekatlınm o insanları çekebilmek için.Onlarla 3 gece çalıştım. Nepal'deyaşamda gece saat 3'de başlıyor.İbadet 3 de başlıyor o insanlar mey-danlara tapınaklara o çiçekleri sunmakiçin gece 3 de gelmeye başlıyorlar. Oyüzden onu yaşamak için oraları birazaraştırmak ve içlerinde kalmak lazım.Mesela erkeklerin kutsama günü diyebir şey bilmiyordum. Tüm bunlaroralarda o insanlarla iç içe yaşayaraköğreniliyor. İyi fotoğraf çekebilmekiçin onlardan biri olmak zorundasınız.En önemlisi de onların kültürünesaygı göstermek zorundasınız,değiştirmek gibi değil. Nepal'de ayıpkarşılanan bir şey bizde olağankarşılanabilir, onlarda olağan olanbizde ayıp karşılanabilir. Bütünkültürlerin birbirlerinden farkları var.Onlara saygı duyup onlarla iç içeyaşamanız lazım bence iyi fotoğraflarancak o zaman çıkıyor.
Birçok ülkeye gidiyorsunuz,maddi olarak da çok külfetli olmuy-ormu?
Ben dünyanın en pahalı 3 ülke-sine çok cüzi bir bütçeyle gezdim2009 yılında. Norveç, Danimarka veİsveç'te kaldım. O 3 ülkeye bütünmaliyet hepsini 1500 TL ye halletmiş-tim. Biz gittiğimiz ülkelerde evkiralıyoruz, biz Küba'da da hiç otelkullanmadık. Ev kiraladığımız içinmaliyeti bize çok düşük oluyor. Buülkelerde arabayı da biz kullanıyoruz.Havaalanında hemen aramızı alıyoruz,o ülkelerde dışarıda yemek yemek çokpahalı, birde kuzeye giderken birdeyemek listesi çıkarıyoruz kendimize,herkes üstüne düşeni alıyor. Kuzeyülkelerine gittiğimizde böyle bir şeyyapıyoruz ama Güneydoğu Asya' damecbur otel kullanıyoruz, Ortadoğu'dada otel kullanmak zorundasınız.Oralarda ev pansiyonculuğu yayıl-mamış birde Hindistan'da hijyenikanlamda da sıkıntı oluyor o nedenlemecburen otel kullanıyorsunuz. Ucuzagetirebilmek için birde uçak biletler-imizi çok erken alıyoruz. Bazen 9-10ay önceden aldığımız uçak biletlerim-iz oluyor. Mesela ben aynısını bu yıliçin düşünüyorum, şimdiden aldığımbilet var. Kısaca her konuda ekonomikgitmeye çalışıyoruz, başka türlü bunukarşılamak mümkün değil. Birdeemekli olup gezen gruplar var.Türkiye'de artık gezme çok gelişti.Alp Dağlarına gidip de lise mezunubir genç kıza rastlayabilirsiniz.Dünyanın her yerinde de Türklererastlayabiliyorsunuz. Gezme konusun-da artık çok seçeneğiniz var. Uçaklarıaraştırabiliyorsunuz, önceden otelkiralayabiliyorsunuz, herhalde şunudiyebilirim ki Küba'da Türkiye'dengidip de otelde kalmayan ender gru-plardan bir tanesiyiz biz. Birde şunusöylemeliyim. Böyle bir şeye
niyetleniyorsa insanlar ilk amaçlarıne ise onunla gezmeleri lazım. Benimilk gezim Güneydoğu Asya'ya gezgin-lerle oldu. Fotoğrafçı 2 kişiydik 16kişi arasında. Fotoğraf için neredeyseçok az mola veriliyordu, her gün
başka bir şehir başka bir ülke geziyor-sunuz, öyle olunca sizin zamanınızdanayırmanız gerekiyor. Yani fotoğrafiçin gidecekseniz fotoğrafçılarlagezmek için gidecekseniz gezginciler-le gitmeniz gerekiyor.
Kültür gezilerini hiç yapmadık,kültür gezileri bize uymuyor kültürolarak biz genelde kültür gezilerinde 5tane müze varsa dördüne götürürler,camiye, tapınağa götürebilirler, bizinsan olan yerleri istiyoruz. Her gez-imizde muhakkak bir tane köy vardırbizim. Mesela Hindistan'da köyyaşamı çok etkiledi beni. Yani ilkamaç ne ise onunla gezmeli. Fizikiyorgunluk bizlerde gezginlerde çokfazladır, biz hiçbir ülkede öğlenyemeği yemedik, çünkü öğlen yemeğidemek gün ışığını kaybetmek demek.Mesela Küba'da da aynısıydı, yemekservisi çok yavaştı 8-10 kişiye soğukmakarnanın gelmesi 2 saatti, biz o 2saati kaybedemeyiz çünkü sınırlıgelmişiz dolayısıyla kuruyemiş gibişeylerle geçiştiriyorduk. Tüm bunlarıgöze alıp gezmek lazım.
Zonguldak'tan "13 Renk 13 Mekan"Karma Fotoðraf sergisi geçtiFotoğraf Sanatçısı Nadir Özsoy, Zonguldak'ta Atatürk Kültür Merkezi (AKM)
Sergi salonunda, "13 Renk 13 Mekan" temalı Karma segisini açtı.SusmaGazetesi İmtiyaz Sahibi Sevim Arı, Özsoy ile sergi konusunda
düşüncelerini aldı.
Devrek standýEMÝTT'te büyükilgi gördü
Devrek Belediyesi, dünyanınen büyük beş turizm fuarından biriolan EMİTT Fuarı'nda açtığı stant-la ilçenin tanıtımını yaptı.
Devrek Belediyesi 28-31Ocak 2016 tarihlerinde İstanbulTÜYAP Fuar ve KongreMerkezi'nde düzenlenen DoğuAkdeniz Uluslararası Turizm veSeyahat Fuarı (EMİTT)'na katıldı.Bu yıl 20.si düzenlenen fuara heryıl katılan Devrek Belediyesiilçenin simgesi olan DevrekBastonu ve yöresel ürünlerlefuardaki yerini aldı.
EMİTT Fuarı'yla ilgili değer-lendirmede bulunan DevrekBelediye Başkanı MustafaSemerci, " Dünyanın en önemlifuarlarının başında gelen EMİTTFuarı bu yıl kapılarını 20.kez açtı.Devrek Belediyesi olarak fuarailçemizin simgesi dünyaca ünlüDevrek Bastonu ve yöresel tat-larımız olan beyaz baklava, cevizlikömeç, cevizli beyaz helva, unhelvası, köy ekmeği gibi yöreselürünlerimizle katıldık. Standımızfuara ayrı bir renk katarkenziyaretçilerden büyük ilgi gördü.Ayrıca Belediyemiz tarafındanbastırılan şehir rehberlerimizleilçemizin tanıtımına katkısağladık. İlçemizin daha çoktanıtılması için fuara destek verenbaşta Devrek TSO Başkanı ErtanCivak ve Devrek MeslekYüksekokulu olmak üzere katkısağlayan herkese teşekkür ediyo-rum" dedi.
Sayfa 810 Şubat 2016/687
Ümit Arýcý
Arýcý Petrol Yolda býrakmaz
Spor Toto 3. Lig'in 24.Haftası nefes kesen bir maçasahne oldu. Ligde üst sıralaraoynayan Zonguldakspor ileErzurumspor mücadelesinde 2-1 sonuçla kazanan Zonguldakekibi oldu.
Pazar günü KaraelmasKemal Köksal Stadı'nın evsahipliği yaptığı maçaZonguldaksporlu taraftarlarınyanı sıra kilometrelerce yoldangelen Erzurumspor taraftargrubu 'Dadaşlar' takımlarınadestek verdi.
Zonguldaksporanlamlı pankartlasahaya cıktı
Zonguldakspor "4 ŞubatDünya Kanser Günü"ndefarkındalık oluşmak amacıylasahaya 'Kanserden değil, geçkalmaktan kork' pankartıylasahaya çıktı.
Zonguldak Halk SağlığıMüdürü Dr. Yusuf Kaya,farkındalık bilincini taraftaraulaştıran Zonguldakspor
Kulübüne teşekkür etti. Son saniyesine kadar
nefeslerin tutulduğu maçta evsahibi Zonguldakspor, uzatmadakikasında bulduğu golletaraftarlarına büyük sevinçyaşattı. 3 golün atıldığı, 1 kır-mızı kartın çıktığı büyük rande-vudan galip gelenZonguldakspor, Play-Off veŞampiyonluk yolunda önemliavantaj kazandı.Haftayı gali-biyetle kapatan Zonguldakspor,33 puanla 5. basamağa yüksel-di. Bir maçı eksik olan
Zonguldakspor, önümüzdekihafta Düzyurtspor'un konuğuolacak.
STAD: Karaelmas KemalKöksal
HAKEMLER: ErkanDoğan(**), Fettah Yiğit(**),Alper Uslu(**)
ZONGULDAKSPOR:Ferdi(***), Hasan Can(***),Berkan(***), Okan(****),Hüseyin**(dk. 76 Furkan*),
Onur**(dk. 87 Kaan**),Uğurcan(***), Burak(***),Batuhan(***), Selçuk**(dk. 81Suat*), Mert(***)
ERZURUMSPOR:Ahmet(***), Serhat(**),Hüseyin(**), Doğa(**),Mehmet(**), Fahri(**),Savaş*(dk. 61 Halil*),Serdar**(dk. 87 Ertan?),İbrahim(**), Ferit(**),Erhan**(dk. 74 Mehmet*)
GOLLER: DK. 39 BurakEt, DK. 90+1 Kaan(ZONGULDAKSPOR), DK.71 Serdar (ERZURUMSPOR)
KIRMIZI KART: DK. 59İbrahim (ERZURUMSPOR)
Hakan Albayrak'ıonurlandırdı
Zonguldakspor KulübüBaşkanı Süleyman Caner, busezon Kulübe maddi manevibüyük destekte bulunanYalova'da yaşayan Zonguldaklı
İşadamı Hakan Albayrak'ı onur-landırdı. Erzurumspor maçıöncesi Başkan Caner, hazır-ladıkları plaketi Albayrak'atakdim etti.
Kulüp Başkanı SüleymanCaner ayrıca yeni yıl takvimprojesine destek olanErzurumspor Kulübü yönetici-lerine teşekkür etti.
Zonguldakspor ile Erzurumspor mücadelesinde 2-1
Kültür Kafe'den takvimdesteði!
Zonguldakspor'a ekonomikdestek sağlamak amacıylabastırılan Zonguldaksportakvimlerinin satışına devamediliyor.
Zonguldakspor KulübüBaşkanı Süleyman Caner'intakvim almak isteyenlere bizzatgiderek satışını gerçekleştirdiğitakvimlerden bu defa BelediyeKültür Merkezinde faaliyetgöstermekte olan Kültür Kafesahibi Cahit Zülfikar 5 adettakvim alarak destek verdi.
Cahit Zülfikar,
"Zonguldakspor bizim her şey-imiz. İlimizin takımının başarılıolması için elinden gelen tümgayreti gösteren Süleymanbaşkanımıza minnettarız, buanlamda bizim de az da olsakatkımız olduysa ne mutlu,inşallah sezon sonunda bugayretlerin sonu şampiyonluklabiter" dedi.Başkan Caner deKültür Kafe sahibi CahitZülfikar'a katkılarından dolayıteşekkür etti.
