25
25 Makale ÖZET Türkiye iklimlendirme ve tesisat sektörü ülkemiz açısından yüksek öneme, teknik alt yapı ve bilgi birikimine, örgütlülüğe, nitelikli insan kaynağına, her yıl artan ulusal ve uluslararası pazar payına sahip olmasına rağmen, araştırma, ürün geliştirme ve yenilik (inovasyon) faaliyetlerinde olması gereken düzeyin altında olduğu görülmektedir. İklimlendirme ve tesisat sektörü içerisinde kendi markası ile ürün imal eden; araştırma, ürün geliştirme ve yenilik faaliyetlerine ayırdıkla- rı kaynakları göreceli olarak kısıtlı olan KOBİ niteliğindeki işletmelerin Ar-Ge bölümlerinde, verimli ve çok yönlü faaliyet yürütülebilmesi için, bu bölümlerin yönetim süreçlerine ve çalışma kapsamına yönelik önerileri içeren bu makalede ele alınan konular, farklı sektörel kurumlarca oluşturulmuş istatistikleri ve rapor- ları, sektör derneklerinin bir bölümü ile yapılmış Ar-Ge anketini, işletme uygu- lamalarını ve ürün geliştirme faaliyetleri içerisinde kazanılmış deneyimleri kap- samakta olup, ilgili literatür çalışmaları ile desteklenerek meslektaşlarımız ile paylaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Araştırma Geliştirme (Ar-Ge), Ürün Geliştirme, Yenilik (inovasyon) Yönetimi. 1. GİRİŞ Kısaca “İklimlendirme ve Tesisat” veya “Isıtma, Soğutma, Klima (ISK)” olarak isimlendirilen sektör, oldukça fazla sayıda farklı ürün ve hizmet çeşidine sahip alt gruplardan oluşmaktadır. Sektörde kul- lanılan cihaz, makina ve aksamların üretici firmalarını, tesisat proje tasarım ve uygulayıcı taahhüt firmalarını, ithalatçı ve servis firmala- rını kapsamaktadır. Sektörün en geniş aralıkta içerdiği ürün ve hiz- metler, endüstriyel ve ticari ısıtma, soğutma, derin dondurma, iklim- lendirme, klima cihazları ve aksamları imalat ve ithalatı; havalandır- ma, gaz (LPG, LNG, CNG, Doğal Gaz), yangın, hijyen, sıhhi, buhar, arıtma, proses, ısıtma-soğutma mekanik tesisat projelendirme, uygu- lama ve servisi; boru, pompa, vana, baca, filtre vb. tesisat ekipman- ları imalat ve ithalatı; soğuk odalar, yalıtım, güneş enerjisi, test, oto- masyon vb. sistemlerdir. İklimlendirme ve tesisat sektörü, ülkemizde ve Dünya genelinde hız kesmeksizin yükselen ciddi bir teknolojik ve ticari gelişim-değişim Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki İşletmelerde Ar-Ge ve Yenilik Faaliyetlerinin Yönetimi Üzerine Öneriler Abstract: This paper intended give suggestions on management of r&d and innova- tion activities to Turkish hvac industry companies. Hasan ACÜL Key Words: r&d management, innovatıon Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 25

Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

  • Upload
    others

  • View
    11

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

25

Makale

ÖZETTürkiye iklimlendirme ve tesisat sektörü ülkemiz açısından yüksek öneme, teknikalt yapı ve bilgi birikimine, örgütlülüğe, nitelikli insan kaynağına, her yıl artanulusal ve uluslararası pazar payına sahip olmasına rağmen, araştırma, ürüngeliştirme ve yenilik (inovasyon) faaliyetlerinde olması gereken düzeyin altındaolduğu görülmektedir. İklimlendirme ve tesisat sektörü içerisinde kendi markasıile ürün imal eden; araştırma, ürün geliştirme ve yenilik faaliyetlerine ayırdıkla-rı kaynakları göreceli olarak kısıtlı olan KOBİ niteliğindeki işletmelerin Ar-Gebölümlerinde, verimli ve çok yönlü faaliyet yürütülebilmesi için, bu bölümlerinyönetim süreçlerine ve çalışma kapsamına yönelik önerileri içeren bu makaledeele alınan konular, farklı sektörel kurumlarca oluşturulmuş istatistikleri ve rapor-ları, sektör derneklerinin bir bölümü ile yapılmış Ar-Ge anketini, işletme uygu-lamalarını ve ürün geliştirme faaliyetleri içerisinde kazanılmış deneyimleri kap-samakta olup, ilgili literatür çalışmaları ile desteklenerek meslektaşlarımız ilepaylaşılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Araştırma Geliştirme (Ar-Ge), Ürün Geliştirme, Yenilik(inovasyon) Yönetimi.

1. GİRİŞKısaca “İklimlendirme ve Tesisat” veya “Isıtma, Soğutma, Klima(ISK)” olarak isimlendirilen sektör, oldukça fazla sayıda farklı ürünve hizmet çeşidine sahip alt gruplardan oluşmaktadır. Sektörde kul-lanılan cihaz, makina ve aksamların üretici firmalarını, tesisat projetasarım ve uygulayıcı taahhüt firmalarını, ithalatçı ve servis firmala-rını kapsamaktadır. Sektörün en geniş aralıkta içerdiği ürün ve hiz-metler, endüstriyel ve ticari ısıtma, soğutma, derin dondurma, iklim-lendirme, klima cihazları ve aksamları imalat ve ithalatı; havalandır-ma, gaz (LPG, LNG, CNG, Doğal Gaz), yangın, hijyen, sıhhi, buhar,arıtma, proses, ısıtma-soğutma mekanik tesisat projelendirme, uygu-lama ve servisi; boru, pompa, vana, baca, filtre vb. tesisat ekipman-ları imalat ve ithalatı; soğuk odalar, yalıtım, güneş enerjisi, test, oto-masyon vb. sistemlerdir.

İklimlendirme ve tesisat sektörü, ülkemizde ve Dünya genelinde hızkesmeksizin yükselen ciddi bir teknolojik ve ticari gelişim-değişim

Türkiye İklimlendirme ve TesisatSektöründeki İşletmelerdeAr-Ge ve Yenilik FaaliyetlerininYönetimi Üzerine Öneriler

Abs tract:

This paper intended give suggestions

on management of r&d and innova-

tion activities to Turkish hvac industry

companies.

Hasan ACÜL

Key Words:

r&d management, innovatıon

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 25

Page 2: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

26

Makale

içerisindedir. Sektörün kapsadığı ürün ve hizmetçeşidi zengin, örgütlülüğü geniş ve etkin, endüstriyelstandartları, teknik ve teorik bilgi birikimi yüksek biryapıdadır. Bu özellikleri itibari ile Dünya genelindeönde gelen sayılı sektörlerden bir tanesidir. Küreselısınmanın olumsuz etkileri ve enerji kaynaklarınıngiderek tükenmekte oluşu, ISK sektörü içerisindevar olan tüm bileşenleri daha gelişmiş, daha çevrecive daha verimli ürünlere yönlendirmektedir. Busüreç, kuşkusuz, sürdürülebilir ve sistematik araştır-ma ve geliştirme faaliyetlerinin yürütülmesini zorun-lu kılmaktadır.

Araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin “neden”yapılması gerekliliği üzerinde çokça durulmasınakarşın; firmaların teknolojik üretim düzeyi, ürünkatma değer niteliği, çalışan sayısı, finanssal büyük-lükleri, kurumsal yapıları vs. ile ilişkili olarak geliş-tirme faaliyetlerin “nasıl” yapılması gerektiği konu-suna yönelik yapılan nitelikli araştırma ve çalışmagöreceli olarak azdır ve eksikliği hissedilmektedir[1]. Sektörümüzdeki işletmelerde Ar-Ge ve yenilikfaaliyetlerinin yönetim süreçleri ve çalışma kapsamıüzerine öneriler içeren bu çalışma temel üç bölüm-den oluşmaktadır. Birinci bölümde, Türkiye iklim-lendirme ve tesisat sektörünün genel değerlendiril-mesi yapılmakta; ikinci bölümde sektörel endüstri-nin Ar-Ge alt yapısı incelenmekte; üçüncü ve sonbölümde, sektörde faaliyet gösteren işletmelerde Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerinin yönetimi üzerine öneri-ler tartışılmaktadır.

1. TÜRKİYE İKLİMLENDİRME VE TESİSATSEKTÖRÜNÜN GENEL DEĞERLENDİRİL-MESİSektördeki işletmelerde Ar-Ge ve yenilik faaliyetle-rinin yönetimi üzerine öneriler konusuna girmedenönce, bütünü görebilmek, sektörü ve bileşenlerinigenel hatlarıyla değerlendirebilmek amacıyla birincibölümde,

1. Türkiye ISK sektörünün dünyadaki durumuna ge-nel bakış,

2. Sektörel firmaların durumuna genel bakış,3. Sektörel örgütlerin durumuna genel bakış,

4. Sektörel basın ve yayıncılığın durumuna genelbakış,

5. Sektörel kongre ve sempozyumların durumunagenel bakış,

6. Sektörel çalışan niteliğine genel bakış konuları elealınacaktır.

1.1 Türkiye ISK Sektörünün Dünyadaki Durumuna Genel Bakış

1950’lerde endüstriyel ve ticari alanda hayat bulma-ya başlayan Türkiye klima ve soğutma sektörü geli-şimini 1980’lerin sonunda hızlandırmıştır [2]. Bugüniçin, bulunduğu coğrafya içerisinde -hem teknolojikhem de pazar payı perspektifinden bakıldığında- bir-çok ülkeden ileri bir düzeydedir ve bu özelliği ilehem yurtiçi pazara hâkimdir hem de yurt dışı pazar-lara yaygın olarak kaliteli, standardı yüksek, reka-betçi ürün ve hizmet ihraç edebilmektedir. İhracatıGeliştirme Merkezi (İGEME) tarafından 2008 yılın-da yayınlanan ISK raporunda 2007 yılında sektörü-müz tarafından yaklaşık 162 ülkeye mal ve hizmetihraç edildiği belirtilmektedir. Bu ülkeler içerisinde,Avrupa Birliği ülkeleri (27) % 63 ihracat oranı ile ilksırada yer almaktadır [3]. Sektörel olarak pazardakibu gelişim, Türkiye’nin ISK sektöründe Avrupa’nınen önemli üretim merkezlerinden bir tanesi olduğuşeklinde değerlendirilebilir.

Türkiye ISK sektörünün 2003-2007 yılları arasında-ki ihracat değerleri Grafik 1’de verilmektedir.Büyümenin beş yıl içerisinde dört katına çıkmışolması sektörel gelişimin hızını göstermesi açısındanönemlidir [3].

Orta Anadolu İhracatçılar Birliği’nin (OAİB) Ar-Ge

Grafik 1. Türkiye ISK Sektörü İhracatı (x1000)4$

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 26

Page 3: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

27

Makale

Şube Müdürlüğü tarafından -yalnızca OAİB iştigalalanına giren GTİP’leri içeren- Haziran 2007 tarihli“Makine Sektör Raporu’nda [4]”, ISK sektörü dahi-linde yer alan bazı ürünlere ilişkin verilen istatistik-lerden Türkiye’nin sektörel olarak dünyadaki yerideğerlendirilebilir. Örnekleme açısından burada,sadece “Endüstriyel Klima ve Soğutma Makinelerive Aksamları (GTİP 8415 (8415.10 ve 8415.20hariç); 8418 (8418.21; 8418.29; 8418.91 hariç)”ürün grubuna ait veriler aktarılacaktır.

OAİB raporuna göre, Birleşmiş Milletler (BM) ista-tistik bölümü verilerine göre, endüstriyel klima vesoğutma makineleri grubunda 2005 yılında dünyada35 milyar $’ın üzerinde ihracat gerçekleştirilmiştir.Bu sektörde önde gelen ihracatçı ülkelerin başındaABD gelirken, onu İtalya ve Çin Halk Cumhuriyetitakip etmektedir. Diğer önemli ihracatçılar iseAlmanya, Güney Kore, Japonya, Fransa veMeksika’dır. Türkiye ise söz konusu dönemde sektörihracatı ile dünya ihracatından %0,96 pay almışolup, toplam 118 ihracatçı arasında 26. sırada yeralmıştır. İhracatın yanı sıra, 2005 yılında dünyaendüstriyel klima ve soğutma makineleri ithalatındailk sıraları ABD, Almanya ve İspanya alırken onlarıFransa, İngiltere, Kanada, İtalya, Japonya ve ÇinHalk Cumhuriyeti takip etmiştir. Türkiye ise bu sek-törde ihracat yapan 131 ülke arasında 27. ülke konu-munda yer almıştır[4].

Türkiye’nin toplam ihracatından %7,1 oranında payalan “Makine ve Aksamları” ihracatında önde gelenmal gruplarını (takım tezgâhları, motor ve aksamlarıile yıkama, kurutma ve ütüleme makineleri ile birlik-te) klima-soğutma makineleri ve aksamları oluştur-maktadır. Orta Anadolu İhracatçılar Birliği iştigalalanı itibariyle 2006 fiili ihracat rakamlarına göre, enfazla ihracat yapılan alt mal grupları sırasıyla inşaatve madencilik makineleri, endüstriyel klima vesoğutma makineleri ve takım tezgahları olmuştur.Endüstriyel klima ve soğutma makineleri mal grubu,%10,4 pay ile OAİB iştigal alanı itibarıyla makine veaksamları ihracatında 2006 yılında ikinci sırada yeralmıştır. Özellikle 2001 yılından itibaren ihracat artı-şında büyük bir ivme yakalayan sektör ihracatı sonbeş yılda yaklaşık dört kat artırmıştır [4].

Grafik 1’den görüleceği üzere, 2006 yılındaTürkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve SoğutmaMakineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve2007 yılında ise % 28,5 oranında artış göstermiştir.2006 yılını kapsayan dönemde Türkiye’nin en fazlaendüstriyel klima ve soğutma makineleri ihracatıyaptığı ülkeler arasında ilk 10 sırada İngiltere,Fransa, Ukrayna, Almanya, Rusya Federasyonu,Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Irak veKazakistan yer almaktadır. Söz konusu ülkeler ara-sında en fazla ihracat artışının gerçekleştiği ülke%113 ve 63,2 milyon $ ile İngiltere olmuştur.Türkiye’nin ülkelere göre endüstriyel klima vesoğutma makineleri ihracatı grafiğine bakıldığındaİngiltere’nin %15, Fransa ve Ukrayna’nın %6,Almanya ve Rusya Federasyonu’nun %5’lik bir payasahip olduğu görülmektedir [4]. İGEME ve OAİBSektör Raporlarından da anlaşılabileceği üzere ISKsektörünün Türkiye’nin ihracatına oldukça ciddikatkı yaptığı ortadadır.

Söz konusu durum ihracat noktasına geldiğinde, sek-törümüzün bölgesindeki ticari büyüklüğünün, hare-ketliliğinin ve etkinliğinin düzeyini göstermesi bakı-mından ulusal ve uluslararası seviyede düzenlenençeşitli sektörel sergi ve fuarlardan kısaca bahsetmekyerinde olacaktır. Fuarların ihracata önemli katkılarsağlaması da bu değerlendirmeyi yapmanın isabetliolacağını göstermektedir.

Sektörümüzün Avrupa’daki en büyük fuarlarındanbir tanesi Almanya’da düzenlenen Chilventa (eskihali ile IKK) fuarıdır. Grafik 2’de AlmanyaChillventa (IKK) fuarlarına katılan Türk firmalarınınyıllara göre sayıları görülmektedir [5]. Türk firmala-rının ihracat olanaklarını artırmaya çalıştıklarınınaçık göstergesidir.

Diğer bir ihracat etkinliği 2008 yılında Türk fuaryapımcıları tarafından –birbiri ardınca- organize edi-len Ukrayna, Rusya ve Kazakistan fuarlarıdır [6].Sektörel firmalarımızın yanı sıra sektörel fuarcılığı-mızın da ihracat atılımı yapmakta olduğu görülmek-tedir.

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 27

Page 4: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

28

Makale

Ülkemizde de ISK sektörüne yönelik ulusal ve ulus-lar arası fuarlar oldukça geniş katılım ile düzenlen-mektedir. Türkiye’de büyük şehirlerimizin tümünde(İstanbul, İzmir, Bursa, Antalya, Isparta, Trabzon,vs.) bu alana yönelik fuar organizasyonları mevcut-tur ve ilgi yüksek olmaktadır. Farklı şehirlerimizdeyapılan fuarlar hemen hemen iki yıl arayla organizeedilmektedir. Ancak bu ayarlamalar genellikle heryıl bir başka şehirde fuar etkinliği olması biçimindetertiplenmektedir. Bunun yanı sıra, sergi ve fuaretkinliği ile birlikte sektörel bir kongre veya sem-pozyum tarzı teknik bir toplantının örgütlenmesi deoldukça iyi sonuçlar vermektedir [7] [8].

Sektörün Türkiye’deki en önemli fuarı iki yıl arayladüzenlenmekte olan ISK Sodex İstanbul fuarıdır.ISK Sodex İstanbul Fuarı aynı zamanda ülkenin veAvrupa’nın da en büyük fuarlarındandır. Grafik 2 A,B ve C’de ISK Sodex fuarlarının son on yıllık gelişi-mi verilmiştir [6]. Chillventa 2008 Fuarı’nın verileriile karşılaştırıldığında ülkemizde düzenlenen böylebir fuarın Türk ISK sektörünün hangi boyutta oldu-

ğunu göstermesi açısından önemlidir. (Chillventa2008 katılımcı firma sayısı: 804, ziyaretçi sayısı:29.490, net stand alanı: 30.000 m2 [5])

1.2 Türkiye’deki Sektörel Firmaların Durumuna Genel Bakış

Ocak 2008 tarihinde yayınlanan Teskon 2007Kongre Bülteni’nde ülkemizdeki ISK sektöründefaaliyet gösteren firmaların %94'ünün KOBİ niteli-ğinde olduğu; bu firmaları toplam ciro içinden % 92pay aldıkları; yarattıkları katma değerin sektördekitoplam katma değerin %74'ü; toplam istihdamın ise%96'sı olduğu ifade edilmektedir [9]. Bu bilgininyanı sıra, genel olarak tüm sektörel firmaları kapsa-yacak düzeyde birleştirilmiş bir çalışmaya ulaşıla-mamıştır. Ancak, etkin düzeyde faaliyet gösteren birkaç sektörel derneğin kendi uzmanlık alanlarınayönelik olarak yürüttükleri az sayıda çalışma mev-cuttur. Örneğin, POMSAD tarafından yapılan çalış-mada, kurumsallaşmış, teknik ve finansman yapısıoturmuş, öz kaynak/yabancı kaynak dengesini sağla-mış firma sayısının %9-10 dolaylarında olduğu ifade

Grafik 2. Almanya IKK ve Chillventa Fuarlarına KatılanTürk Firmalarının Yıllara Göre Sayıları

Grafik 3b. Net Stand Alanı (m2)

Grafik 3c. Katılımcı Firma Sayısı

Grafik 3a. ISK SOdex İstanbul Fuarı 1997-2008Ziyaretçi Sayısı

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 28

Page 5: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

29

Makale

edilmekte; sektörde firma yapılanmasının KOBİniteliği ağır basan yapılardan oluştuğu ortaya kon-maktadır [10].

Sektörde KOBİ niteliğinde firma yapısı ağırlıklıolmakla birlikte, tanınmış büyük nitelikli işletmelerde oldukça etkin faaliyetler yürütmektedir. İstanbulSanayi Odası’nın (İSO) Ağustos ve Eylül 2008 tarih-lerinde yayınladığı Türkiye’nin ilk ve ikinci 500büyük sanayi kuruluşu 2007 raporlarında sektörü-müzden de firmalar yer almaktadır. Arçelik A.Ş. (7),Vestel Beyaz Eşya San. ve Tic. A.Ş. (30), TürkDemir Döküm Fabrikaları A.Ş. (95), Arçelik-LgKlima San. ve Tic. A.Ş. (98), Baymak Makina San.ve Tic. A.Ş. (297) ve Alarko Carrıer San. ve Tic. A.Ş.(335) İSO’nun ilk 500 firma sıralaması içinde; EgeSoğutmacılık Klima Soğuk Hava Tesis.İhr. İth. San.ve Tic. A.Ş. (448) İSO’nun ikinci 500 firma sırala-ması içinde bulunan (İSKİD üyesi) firmalardır [11].

Diğer taraftan Türkiye, ISK sektöründe uluslararasıbüyük imalatçıların üretim noktalarından bir tanesi-dir. Avrupa, Eski Doğu Bloğu ülkeleri, Orta Doğu,Kafkasya ve Akdeniz ülkelerine yakınlık, kolay ile-tişim ve ulaşım imkânları, ortak (benzer) AB tali-matları, standartlar ve direktiflerinin kullanılıyorolması, iyi eğitimli ve kalifiyeli teknik personel, ben-zer sosyal hayat tarzı, gelişmiş demokratik tecrübe,düşük enflasyon oranı, Avrupa ile karşılaştırıldığındadaha düşük işgücü maliyetleri vb. unsurlar uluslar-arası firmaların tercihlerinde önemli rol oynamakta-dır.

Koreli LG, Amerikalı Carrier ve Johnson Controls,İtalyan Ferroli, Alman Viessmann, Spheros veBurgmann, İngiliz Baxi Group gibi önemli uluslar-arası firmalar Türkiye’de, ortaklı veya tamamenyabancı sermayeli girişimlerinde üretim yapmakta-dır [12]. Üretimin yanı sıra, ithalatın da oldukça yay-gın olması sebebi ile ülkemiz yerli ve yabancı markabirçok ürünün kullanıldığı çeşitliliğe sahiptir.

1.3 Türkiye’deki Sektörel Örgütlerin Durumuna Genel Bakış

Ülkemizde, ISK sektörü içerisinde farklı kuruluş

amaçları taşıyan birçok dernek ve vakıf etkin birbiçimde faaliyet yürütmektedir [12]. Bu kurumlarınamacı genelde üyelerinin çıkarlarını korumak, üyele-ri arasında işbirliği sağlamak, üyelerinin üniversite-ler ve diğer kurumlarla işbirliğini sağlamak, üyeleri-nin sorunlarını çözmek için gerekli çalışmaları yap-mak, üyelerinin haklarını ulusal ve uluslararasıdüzeyde korumak ve konusunda ülkenin çeşitli ihti-yaçlarının karşılanması için çevre korumasına veülke ekonomisine katkı sağlayabilecek çalışmalarıyapmaktır.

İklimlendirme Soğutma Klima İmalatçıları Derneği(İSKİD), Isıtma Soğutma Klima Araştırma ve EğitimVakfı (ISKAV), Türk Pompa ve Vana SanayicileriDerneği (POMSAD) ,Ege Soğutma Sanayici ve İşAdamları Derneği (ESSİAD), Isı Su Ses ve YangınYalıtımcıları Derneği (İZODER), Doğal GazCihazları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (DOSİ-DER), Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Birliği(KBKSB), İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği(İMSAD), Beyaz Eşya Yan Sanayicileri Derneği(BEYSAD), Soğutma Sanayi İşadamları Derneği(SOSİAD), Türk Tesisat Mühendisleri Derneği(TTMD), Mekanik Tesisat Müteahhitleri Derneği(MTMD), İklimlendirme ve Soğutma TeknikerleriDerneği (İKSODER), İklimlendirme-SoğutmaEğitim, Danışma ve Araştırma Derneği (İSEDA),sektörel kurumlardır. Vakıf ve derneklerin yanı sıra,TMMOB Makina Mühendisleri Odası, TOBB, İSOvb. örgütlerin iklimlendirme meclisleri ve uzmantesisat komisyonları mevcuttur.

Yukarıda belirtilen derneklerin birçoğu, sektördefaaliyet gösteren firma ve çalışanların büyük çoğun-luğunu temsil etmektedir. Örneğin, 2008 sonu itibarıile Türkiye iklimlendirme ve soğutma sektörünün 74firması İSKİD üyesidir. Özellikle iklimlendirme veklima alanlarında, İSKİD üyeleri Türkiye pazarının%80 ile %90’ını temsil etmektedir[13]. ESSİADtarafından yapılan değerlendirmeye istinaden, ESSI-AD üyesi asil 82 firma bulunmaktadır. Sektörde faa-liyet gösteren özellikle batı bölgelerinde yaklaşık150 firma bulunduğu ifade edilmekte dolayısıyla daESSİAD’ın temsil ettiği oran firma sayılarına istina-

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 29

Page 6: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

30

Makale

den %54’e karşılık gelmektedir. Ancak, ticari aktivi-te ve pazar payına göre hesap yapıldığında temsili-yetin çok daha yüksek bir oranda olduğu görülmek-tedir [14]. POMSAD bir diğer etkili sektör derneği-dir. POMSAD üyesi olan yaklaşık 40 firmanın sek-törün en büyük temsilcileri konumunda oldukları veihracat rakamlarına bakıldığında Türkiye’ninpompa-vana sektöründe %80 civarı ihracatı üyeleritarafından yapıldığı belirtilmektedir [10]. DOSİDERsektörün önde gelen 23 yerli ve yabancı firmasınınüyesi olduğunu ve bu firmaların doğalgaz sektörü-nün yaklaşık % 95’ini teşkil etmekte olduğunu ifadeetmektedir [15].

Sektörel dernekler, yürüttükleri eğitim faaliyetleri,düzenledikleri sempozyumlar, üniversite sanayiişbirliği alanındaki organizasyon çalışmaları, üyebilgilendirme faaliyetleri, ulusal ve uluslar arası fuarve sergi organizasyonlarına destekleri ile ülke düze-yinde ciddi bir görev üstlenmişlerdir. Sektörel der-nekleri birbirleri ile iletişim halindedirler. Buradabahsedilebilecek eksikliklerden en önemlisi, kurum-sal olarak oluşturulmuş bir üst eşgüdüm organizas-yonunun olmamasıdır. Eğitim, istatistik, envanter,işgücü vb. konularında bütünleşmiş bir şemsiyekurumu stratejik bir yapılanma sağlanmasındaoldukça önemli bir rol üstlenebilir.

1.4 Türkiye’deki Sektörel Basın ve Yayınların Durumuna Genel Bakış

Ülkemizde ISK sektörünün genişliği ve etkinliği iledoğrudan ilişkili olarak, teknik düzeyde kitap,hakemli dergi, kılavuz, çeviri vb. tarzı meslekiyayınlar ile periyodik olarak yayınlanan magazinniteliğinde birçok çalışma mevcuttur. Mesleki yayın-lar genellikle odalar, sektör dernekleri, vakıflar vefirmalar tarafından hazırlanmaktadır. MakinaMühendisleri Odası tarafından yayınlanan SoğutmaTesisatı, hijyen kitapları; Türk Tesisat MühendisleriDerneği tarafından çevirisi yapılarak yayınlananASHRAE, REHVA kitapları, sözlükler, teknik kitap-lar; ISKAV tarafından yayınlanan Klima Santrali,Endüstriyel Kazanlar, vb. kitapları; sektör firmala-rından Alarko, Isısan, Friterm A.Ş vd. tarafındanyayınlanan kitaplar, kılavuzlar, broşürler sektörekazandırılmış faydalı eserlerden bazı örneklerdir.

Ticari ve teknik içeriğe sahip süreli magazin yayın-ları ağırlıklı olarak özel sektörel yayın firmaları tara-fından yönetilmektedir. Derneklerinde kendi dergile-ri ve bültenleri belirli aralıklarla yayınlanmaktadır.Makina Mühendisleri Odası tarafından iki aylık peri-yotlarla çıkartılan “Tesisat Mühendisliği” Dergisi veEge Soğutma Sanayici ve İş Adamları Derneği(ESSİAD) tarafından üçer aylık periyotlarla çıkartı-lan “Soğutma Dünyası” Dergisi hakemli sektör der-gileridir. Türk Tesisat Mühendisleri Derneği tarafın-dan çıkartılan “TTMD” Dergisi bir diğer teknik içe-rikli dergidir. Özel sektörel yayın firmaları tarafın-dan çıkartılan teknik ve ticari içeriğe sahip magazindergilerinden başlıcaları şunlardır: Tesisat (TeknikYayıncılık), DTK (Doğal GAZ Tesisat Klima) (FomAjans), Termodinamik, Tesisat Market, ISK (DoğaYayıncılık), RVC IST (Dünya Fuar Yapım)[16].

1.5 Türkiye’deki Sektörel Kongre ve Sempozyumların Durumuna Genel Bakış

Ülkemizde ulusal ve uluslararası seviyede sektörelkongre, konferans ve sempozyumlar düzenlenmekte-dir. Bilimsel çalışmaların ve son teknolojik yenilik-lerin sektörde yer alan üniversiteler, firmalar, çalı-şanlar arasında paylaşılması oldukça önemli birdurum, sektörün tüm paydaşları için ciddi bir fırsat-tır. Geniş katılım ile düzenlenen sektörel bilimseltoplantılarımızın başlıcaları şunlardır: 1993 yılındanbugüne her iki yılda bir İzmir Makina MühendisleriOdası tarafından düzenlenen, “Ulusal TesisatMühendisliği Kongresi- TESKON” [7]; 1994 yılın-dan bugüne her iki yılda bir Türk Tesisat MühendisleriDerneği tarafından düzenlenen “Uluslararası YapıdaTesisat Teknolojisi Sempozyumu” [17]; 2005 yılın-dan itibaren her iki yılda bir Antalya MakinaMühendisleri Odası tarafından düzenlenen “Ulusalİklimlendirme Kongresi” [18].

Ulusal örgütlerin düzenlediği bilimsel toplantılarınyanı sıra, 2010 yılında ülkemizde Dünya çapındaönemli bir sektörel kongre düzenlenecektir. AvrupaIsıtma ve İklimlendirme Dernekleri Federasyonu(REHVA) tarafından organize edilen "Clima 2010 -10. Dünya Klima Kongresi" 2010 yılının Mayısayında Antalya'da yapılacaktır. 1980'lerden bu yanadüzenli olarak yapılan Dünya Klima Kongresi'nin

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 30

Page 7: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

31

Makale

tüm organizasyon sorumluluğu REHVA tarafından2010 yılı için Türk Tesisat Mühendisleri Derneği'neverilmiştir [17].

1.6 Türkiye’deki Nitelikli Sektörel Çalışan Durumuna Genel Bakış

Her geçen yıl bir önceki yıla oranla hızla büyüyenISK sektöründe, diğer endüstri ve sektörlerimizde degörüldüğü üzere nitelikli çalışan eksikliği hissedil-mektedir. ISK sektörünün yaklaşık on sekiz bin kişi-ye istihdam sağladığı ve on bin kişilik daha nitelikliinsan kaynağına ihtiyaç duyduğu ifade edilmektedir.Özellikle, split klima kullanımının son yıllarda yay-gınlaşması ile birlikte klimaların bakım ve servishizmetlerinde görev alacak kişilere ihtiyaç artmış-tır[19].

POMSAD tarafından yayınlanan sektör raporunda,kendi iş kolu dahilinde çalışan sayılarına yönelikdetaylı bilgi verilmektedir: “Pompa üretim sektörün-de yer alan firmalarda, satış, dağıtım ve pazarlamahizmetleri de dahil (bayilikler, dağıtım hizmeti veservis veren yan sektörler hariç) 6.500 civarında kişiçalışmaktadır. Bu firmalarda Ar-Ge hizmetleri ileilgili (projelendirme dahil) toplam 240 kişi (%3,7)kadar çalışmaktadır. İstihdam edilen mühendis sayısıise 450 (% 6,9) dolayındadır. Vana imalat sektöründe5-10 işçi çalıştıran mikro firmalar %20 oranındadır.Tüm sektörde 5.500 kişi çalışmakta olup; Ar-Ge’deçalışan eleman sayısı 135 (% 2,45), mühendis sayısıise 350 (% 6,3) civarındadır [10].” (Pomsad verileriile yukarıdaki ilk bilgi karşılaştırıldığında sektörünistihdam miktarının çok daha yüksek olduğu düşünü-lebilir. Sektörün işgücü durumunu bir bütün halindeortaya koyan bir çalışmanın temin edilebileceği birmerkez olmaması nedeni ile bu çalışma dahilindeulaşılabilen bilgiler sınırlı kalmıştır).

İSKİD tarafından, geçtiğimiz yıllarda kendi üyeleriiçerisinden 26 firma (% 35,13) ile yapılmış bir anketçalışmasına istinaden, bu firmalarda % 35’i beyazyaka ve %65’i mavi yaka olmak üzere toplam 1909kişi çalıştığı tespit edilmiştir. Yüksek lisans ve dok-tora seviyesindeki çalışan sayısının % 2,51 olduğu;Ar-Ge bölümlerinde çalışan toplam personel sayısı-nın genel içerisindeki oranının % 6,76 olduğu elde

edilen verilerdendir. Lisans düzeyindeki çalışansayısı %25,93’tür[13].

Üniversitelerde ve meslek liselerinde iklimlendirmeve soğutma alanına yönelik bölümlerin sayısı hergeçen yıl artmaktadır. Liselerdeki sektörel meslekieğitime yönelik edinilen bilgilere istinaden sondurum şu biçimdedir: 2006 yılından daha önce MilliEğitim Bakanlığına bağlı lise bölümleri “Soğutma veİklimlendirme” bölümleri olarak açılmaktaydı. 2007yılında yapılan bir proje ile (MEGEP) sıhhi tesisat,ısıtma ve doğal gaz bölümleri ile soğutma bölümleribirleştirilmiştir. Modüler eğitime geçiş ve liselerin 4yıla çıkarılmasıyla alt uzmanlık alanları şeklinde tümmekanik tesisat dalları birleştirilmiş ve "TesisatTeknolojisi ve İklimlendirme" adı verilmiştir. Bundandolayı liselerdeki bölüm sayılar hızlı bir artış göster-miştir. Bugün için Milli Eğitim Bakanlığına bağlı tek-nik liselerde 162 adet “Tesisat Teknolojisi veİklimlendirme” bölümü mevcuttur [20].

“Üniversitelerin meslek yüksekokulları bünyesindeyer alan “İklimlendirme Soğutma Programları”, sek-törün ihtiyaç duyduğu nitelikli eleman ihtiyacını kar-şılayan en önemli eğitim kurumlarıdır. Ancak, buprogram mezunlarının sahip oldukları niteliklerinin,sektör beklentilerini karşılamada yeterli olduğunusöylemek çok zordur. Bunun sebepleri arasında, üni-versite öncesi eğitim ve öğretimden gelen eksikler,meslek yüksekokullarına öğrenci seçim sistemi vesınavsız geçiş uygulaması, meslek yüksekokulların-daki teknik eğitim alanındaki mevcut yanlış yakla-şım ve uygulamalar gibi benzeri birçok etmene bağ-lıdır [21].” Ülkemizde bugün, 35 meslek yüksek-okulu eğitim faaliyeti yürütmektedir [20].

Sektörün bir diğer nitelikli işgücü makina mühen-disleridir. Makina mühendisliği bölümlerinin “IsıProses” ana bilim dalları ISK sektörüne mühendisyetiştirmektedir. ISK sektörü içerisinde çalışacakolan makine mühendislerinin termodinamik, akış-kanlar mekaniği, ısı transferi, ısıtma-soğutma-iklim-lendirme alanlarında bilgili olmaları istenir. ISK sek-törünün şantiye, imalat, ithalat, satış, servis, proje,Ar-Ge vs. her alanında makina mühendisi istihdamı-nın yüksek olduğunu görmek mümkündür. Makina

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 31

Page 8: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

32

Makale

mühendisliğinin imalat bölümleri ve endüstrimühendisliği bölümleri de sektörümüze mühendisyetiştiren kurumlardandır.

Bu bölümde yeri gelmişken mühendislerin son yıl-lardaki gelir seviyelerinin durumuna göz atmak veortaya çıkan önemli bir gerçeğin altını çizmektefayda vardır. Makina Mühendisleri Odası İstanbulŞubesi tarafından 2008 Nisan ayı içerisinde yayınla-nan 97. Şube Bülteninde mühendislerin yaşam stan-dartları hakkında güncel bilgiler aktarılmaktadır. Buçalışmaya göre, “Mühendislerin sanayi katma değeriiçindeki ücretlerinin toplam içindeki payı %35,2 ora-nında azalmıştır. Mühendislik ücretleri, geçim stan-dartları endeksine göre son on yıl içinde %56,8 ora-nında düşmüştür. Mühendislerin yüzde 55’i, 800-1200 TL, yüzde 32’si 1300-2900 TL aylık maaşlaçalışmaktadır [22].” Türk-İş tarafından Aralık 2008tarihinde yapılan çalışmada, “dört kişilik bir aile içinaçlık sınırı yaklaşık 740 TL, yoksulluk sınırı 2 bin409 TL olarak hesaplanmıştır.” Bu durumdamühendislerin %75’i gibi büyük bir kısmının yok-sulluk sınırının altında yaşamakta olduğu ifade edi-lebilir. ISK Sektörü genelinde çalışanların gelir veyaşam durumlarının tespit edildiği özel bir çalışma-ya bu makale kapsamında ulaşılamamakla beraber,ülkemizdeki bu genel durumun sektörümüzde yansı-malarını gözlemlemek mümkündür.

Sektörümüzde yönetici ve uzman rolü oynayan enönemli meslek grubu olan mühendislerin genel yaşamseviyelerindeki bu durum makalemizin konusu olanAr-Ge çalışmaları ile de ilişkilenmektedir. MMO IV.Makina Tasarım ve İmalat Teknolojileri KongresiSonuç Bildirgesinde bu durumun Ar-Ge alt yapısınınoluşturulup geliştirilmesi ve küresel rekabete girilme-si önünde ciddi bir zorluk olarak tanımlanmaktadır vesanayinin bütününde mühendis istihdamının artırıl-ması gerekliliği vurgulanmaktadır [23].

2. İKLİMLENDİRME VE TESİSAT ENDÜSTRİSİNİN AR-GE ALT YAPISININDEĞERLENDİRİLMESİ

Birinci bölümde aktarılan bilgiler ve verilerden anla-şıldığı üzere, iklimlendirme ve tesisat endüstrisi,ülkemiz açısından bu denli yüksek sektörel seviyeye,

öneme, teknik alt yapı ve bilgi birikimine, örgütlülü-ğe, nitelikli insan kaynağına ve pazar payına sahipolmasına rağmen araştırma, ürün geliştirme ve yeni-lik (inovasyon) faaliyetlerinde maalesef yolun başın-dadır [9]. Bu nedenledir ki, sektörel araştırma vegeliştirme faaliyetlerine verilmesi gereken önemrakip diğer ülkelerin uygulamalarından çok dahafazla olmalıdır.

Bu bölümde ulusal ISK iklimlendirme ve tesisatendüstrisinin Ar-Ge alt yapısının değerlendirilmeyeçalışılacaktır. Değerlendirme üç bölümde yapılacak-tır:

1. Anket ve sektörel örgütlerin verilerinden Ar-Ge altyapısının tespit edilmeye çalışılması,

2. Eurovent sertifikası verileri ve pazar payı oranla-rının Ar-Ge alt yapısı ile ilişkisinin belirlenmesi,

3. Tübitak desteklerinden yararlanan sektörel firmasayısı verilerinden Ar-Ge alt yapısının durumunundeğerlendirilmesi çalışılması.

2.1 Anket ve Sektörel Örgütlerin VerilerindenAr-Ge Alt Yapısının Tespit Edilmeye Çalışılması

Sektörel dernekler, vakıflar ve meslek odaları tara-fından firmalarda Ar-Ge faaliyetleri bilinci oluştur-mak için çeşitli çalışmalar yürütülmektedir. Bu amaçdoğrultusunda her türlü platform etkin biçimdedeğerlendirilmeye çalışılmaktadır. Son yıllarda yürü-tülen çalışmalardan birkaç örnek vermek gerekirse,Ekim 2007 tarihinde düzenlenen VIII. Ulusal TesisatMühendisliği Kongresi-TESKON 2007 kapsamında“Tesisat Sektöründe Yapılan Ar-Ge Çalışmaları” baş-lığıyla bir panel düzenlenerek, ulusal düzeyde etkin-liği ve etkisi yüksek böylesi bir kongrede, konu ilgi-li tüm paydaşların tartışmasına açılmıştır. 0cak 2008tarihinde yayınlanan TESKON 2007 KongreBülteni’nde sektörün Ar-Ge alt yapısına yönelik şutespitlerde bulunulmuştur: “Sektörde Ar-Ge altyapı-sı gelişmemiştir. Ciro üzerinden Ar-Ge ve inovasyo-na ayrılan harcamalar toplamın %0,6'sı oranındadır.TÜBİTAK ve TTGV desteklerinden (hibe ve kredi)yararlanan tesisat sektörü firma sayısı çok az olup,desteklenen firma toplamından ancak %2 pay almak-tadır. Tesisat sektörünün aldığı toplam “hibe/kredi”miktarı ise değer olarak toplamın %1,6'sıdır [9].”

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 32

Page 9: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

33

Makale

Nisan 2008 tarihinde, İklimlendirme Soğutma Klimaİmalatçıları Derneği (İSKİD) Üniversite Sanayiİşbirliği ve Burs (ÜSİB) Komisyonu tarafından sek-törümüzde Ar-Ge çalışmalarının gelişmesi amacı ile“İSKİD ÜSİB Ar-Ge Paneli” düzenlenmiştir. Panelesektörde imalat yapan firma temsilcileri, Ar-Ge faa-liyeti yürüten firmalardan mühendis ve yöneticiler,üniversitelerden akademisyenler ve destek-teşvikveren kurumların temsilcileri vs., davet edilerekkonunun daha kapsamlı tartışılması ve gündemdetutulması sağlanmıştır[11].

Sektörde yürütülen Ar-Ge faaliyetlerinin gündemdetutulmasının amaçlarından bir tanesi olan bu makalekapsamında sektörün Ar-Ge alt yapısının bütün birresmini görmek amacıyla kısa bir anket çalışmasıyapılmıştır. Sektörümüzde faaliyet gösteren imalatçıderneklerinin cevaplanması istenilen bu kısa anketİSKİD, ESSİAD, POMSAD, DOSİDER, İZODER,Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Birliği(KBKSB) ve İMSAD’a gönderilmiştir. AnketeİSKİD, ESSİAD ve POMSAD, DOSİDER cevapgöndererek katkıda bulunmuşlardır. Ankete verilencevaplar doğrudan sorulara yönelik olduğu gibi,daha önce hazırlanmış olan bir çalışma raporunugöndermek suretiyle de olmuştur. Sektörde oldukçaetkin ve nitelikli çalışma yapan bu derneklerin gön-derdikleri cevapların derlenmiş hali ve edinilen izle-nimler detaya girmeden aşağıda aktarılmıştır:

1. Sahip olduğunuz üye sayısına veya etkinliğinizegöre sektörünüzün yüzde kaçını temsil ediyorsu-nuz? Cevap veren derneklerin bu soruya yanıtlarıdaha önceki “1.3 Türkiye’deki Sektörel Örgütle-rin Durumuna Genel Bir Bakış” bölümünde yeralmıştır. Her dernek sektörde oldukça yüksek veetkin bir biçimde temsil oranına sahip olduğunubelirtmiştir.

2. Üyelerinizin Ar-Ge faaliyetlerinin durumunuöğrenmek için istatiksel bir çalışma yapıldı mı,yapılıyor mu? (Cevabınız evet ise aşağıdaki soru-lara devam ediniz, Hayır ise burada bırakınız.)Ağırlıklı olarak POMSAD ve İSKİD tarafındanbu tip bir istatistik ve veri toplama faaliyeti yürü-tüldüğü anlaşılmaktadır. Özellikle POMSAD tara-fından hazırlanan sektör raporunun bu faaliyetin

çok profesyonelce yapıldığını ortaya koymaktadır[10]. Bunun yanı sıra Ar-Ge ile ilgili anketlerdüzenleyen üniversitelerin, çeşitli araştırma kuru-luşlarının vb. kurumların talepleri olursa anketle-rini cevaplamaları üzerine üyelerine yönlendirdik-leri belirtilmiştir.

3. Ar-Ge yapan üye sayınız temsil ettiğiniz sektörünyüzde kaçıdır? Bu soruya verilen cevaplar genelolarak sektörün tümü ile karşılaştırmalı olmamış-tır. Temsil edilen üyelerin içerisinde Ar-Ge yapan-ların sayıları verilerek oranların hesaplanmasısağlanmıştır. Cevap veren derneklerin Ar-Geyapan üyelerinin toplam üyeleri içerisindeki oranıyaklaşık % 28’dir.

4. Üyelerinizin Ar-Ge faaliyetlerine ayırdıkları orta-lama Ar-Ge bütçesi oranı yüzde kaçtır? Bu soru-ya farklı cevaplar verilmekle birlikte oranlar%0,5’lerden %5’lere kadar değişiklik göstermek-tedir. Bu alanda, makine imalat sanayinin tümsektörleri için yapılan D.İ.E. Ar-Ge envanteri veMMO MİS Araştırmasına dayanan POMSADcevabı oldukça güvenilir veriler içermektedir. “Bualanda, yapılan anketler pompa ve vana alt sektör-lerinde ciroya göre Ar-Ge harcamalarını saptamış-tır. Buna göre 1996 yılında Ar-Ge harcamalarıpayı %0,3 iken, 2004 yılında %0,5’e çıkmıştır.Araştırmalar, Ar-Ge projeleri yürütmekte olanpompa ve imalatçıları için bu oranın, 2005-2007döneminde, %2,5-5 aralığında seyretmekte oldu-ğunu göstermektedir. Yüksekçe görünen bu oranesasen yıllık 250 ile 500 bin USD’lık harcamalaratekabül etmektedir [10].”

5. Üyelerinizin Ar-Ge faaliyetlerine ayırdıkları orta-lama insan kaynağı oranı yüzde kaçtır? POM-SAD tarafından yapılan araştırma kapsamında,pompa alt sektöründe yaklaşık % 3,7 Ar-Ge çalı-şanı ve %7 mühendis istihdamı; vana alt sektö-ründe yaklaşık % 2,4 Ar-Ge çalışanı ve % 6,4’lükmühendis istihdamı görülmektedir. İSKİD verile-rine göre, Ar-Ge bölümlerinde çalışan toplam per-sonel sayısının genel içerisindeki oranı %6,76’dır.Bu oranların tüm alt gruplar bazında değerlendi-rilmesi gerekmektedir.

6. Üyeleriniz arasında Ar-Ge faaliyetlerinin artırıl-ması amacı ile yaptığınız ve gelecek yıllarda yap-mayı planladığınız çalışmalar var mıdır?

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 33

Page 10: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

34

Makale

Nelerdir? Bu konuda dernekler etkin çalışmalaryapmak için çabalamaktadırlar. Üniversite sanayiişbirliği komisyonları dahilinde üyelerinin üniver-siteler ile lisans bitirme ödevleri, yüksek lisans vedoktora tezleri şeklinde ortak araştırma projeleriyapmalarını sağlamak; yurt dışındaki sektörelyenilikleri takip edip üyelerini bilgilendirmek vebu amaçla sektörel izleme komiteleri kurmak; Ar-Ge kılavuz çalışmaları yapmak; Ar-Ge etkinlikle-ri düzenlemek; sektör raporları hazırlamak; yarar-lanabilecekleri devlet desteklerini tanıtıcı faaliyet-ler düzenlemek ve bu amaçla yayınlar yapmak;Ar-Ge faaliyetlerinin önemini vurgulayan çalış-malar yapmak, üyelerini ve sektörü sürekli bilgi-lendirmek ve özendirmek yürütülen çalışmalar-dandır.

Bu makale kapsamında yapılan ve derlenerek aktarı-lan bu anket elbetteki yeterli bir anket değildir.Ancak bu kısa anket bir eksikliği ortaya koymuştur.Sektörümüzde ciddi etkinliğe sahip derneklerin birya da iki tanesi bu konuda tatmin edici çalışmalarasahiptir. Etkin derneklerimizin birçoğunun üyelerineAr-Ge konusunda bir istatistik çalışması yapmamışoluşu bu çalışmayla ortaya çıkmıştır. TUİK verileri-nin ele alındığı sektörel yayınlar da az sayıdadır. Bukonunun sektördeki tüm derneklerce çok ciddi elealınması ve gerçekçi rakamların ortaya çıkartılıpbuna göre stratejiler belirlenmesi gereklidir.

Sektörün Ar-Ge alt yapısı ile ilgili olarak, POMSADraporunda belirtilen bazı noktaların, sektörün geneli-ni de kapsadığı düşünülerek, burada aktarılmasıoldukça faydalı olacaktır. Raporda aktarılan tespit vedeğerlendirmeler şunlardır [10]:

• “Ar-Ge ve Ür-Ge alt yapısı eksik, özgün tasarımadayalı ürünler geliştirilmekte sıkıntı vardır.Makine imalatında mühendislik en önemli kat-manlardan biridir. Bunlarda vasıflı eleman sirkü-lasyonu yüksektir ve tesislere alınan mühendislerher bölümde görev yapmaktadır. İnovasyon (yeniürün geliştirme, yeni tasarımlar yapma) katsayısıoldukça düşüktür. Üniversite ile işbirliğinin arttı-rılması, tasarımcı mühendislerin sayısının artırıl-

ması, her bir ürün veya ürün grubu üzerinde çalı-şılması markalaşmaya giden yolu açacaktır.

• Makine imalat sanayinin tüm sektörleri için yapı-lan D.İ.E. Ar-Ge envanteri ve MMO MİSAraştırması, pompa ve vana alt sektörlerinde ciro-ya göre Ar-Ge harcamalarını saptamıştır. Bunagöre 1996 yılında Ar-Ge harcamaları payı %0,3iken, 2004 yılında %0,5’e çıkmıştır. Araştırmalar,Ar-Ge projeleri yürütmekte olan pompa ve imalat-çıları için bu oranın, 2005-2007 döneminde, %2,5-5 aralığında seyretmekte olduğunu göstermektedir.Yüksekçe görünen bu oran esasen yıllık 250 ila500 bin USD’lık harcamalara tekabül etmektedir.

• Diğer alt sektörler ile mukayese edildiğinde,pompa-vana sektöründe Ar-Ge harcamaları payı“gıda, içki, tütün makinaları”, “kağıt, karton vebaskı makinaları”, “tekstil, konfeksiyon ve derimakinaları” ile “diğer özel amaçlı makinalar” altsektörlerinden küçük, diğer alt sektörlerdenbüyüktür. Ancak genelde bu değerin %1.5–2’yeulaşması halinde önemli bir rekabet yeteneği kaza-nacağı düşünülürse, sektörlerin tamamı henüzyetersiz bir alt yapı oluşturmaktadır.”

2.2 Eurovent Sertifikası Verileri ve Pazar Payı Oranlarının Ar-Ge Faaliyetleri ileİlişkisinin Belirlenmesi

Eurovent sertifikası, iklimlendirme, soğutma, klimaalanında kullanılan belli başlı ürün gamlarına yönelikisteğe bağlı alınan, uluslararası “ispat” belgesidir.Ürünlerin kapasite ve performans değerlerinin, Avrupave diğer uluslararası standartlara göre bağımsız testlaboratuarlarında doğrulandığını ispat eden; merkeziParis’te bulunan Eurovent Sertifikasyon Firması tara-fından verilen ürün sertifikasıdır [24]. Geçerlilik gör-düğü temel pazar Avrupa’dır. Eurovent Sertifikası birkalite veya güvenlik sertifikasyonu olmayıp, yalnızcaimalatçıların yazılımlarında ve teknik ürün katalogla-rında yayınladıkları/belirttikleri ürün performans vekapasite değerlerinin doğruluğunu sertifikalamaktadır.Eurovent Sertifikasyon firmasının kurucusu ve sahibiBrüksel merkezli Eurovent (isim değişikliği öncesiEurovent-Cecomaf) Derneği’dir.

Sayısı ondokuz olan Eurovent Sertifikasyon prog-

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 34

Page 11: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

35

Makale

ramları, konfor klimaları, hassas klimalar, fancoilüniteleri, kanallı fancoil üniteleri, soğutma grupları,oda soğutucu evaporatörler, hava soğutmalı konden-serler, kuru soğutucular, soğutma kuleleri, klimasantralleri, soğutuculu teşhir dolapları, kanatlı boru-lu tip ısıtma ve soğutma eşanjörleri, plakalı ve dönertip hava-hava eşanjörleri, hava filtreleri, soğuk tavanüniteleri ve çatı tipi klima üniteleri ürün gruplarınıkapsamaktadır. Katılımcı firmalar birden fazla serti-fikasyon programına dahil olabilmektedir. EuroventSertifikasyon Programlarına ürün grubu bazındakatılımcı sayıları Tablo 1’de verilmiştir. Klima sant-ralleri, soğutma grupları ve fancoil ürün gruplarınınsırasıyla en fazla sayıda katılımcıya sahip program-lar oldukları görülmektedir [24].

Ürünler için sertifikayı bir kez almak yeterli olma-maktadır. Her program için farklı periyotlarda tekrartestleri yapılması zorunludur. Sertifika alma süresi,programın yapısına bağlı olarak değişmekle birlikte- Eurovent’teki bürokratik süreçlerin ve test merke-zinin yoğunluğunun da etkisiyle- yaklaşık 1,5 – 2

yılı bulabilmektedir. Sertifika bedeli programdauygulanacak testlerin sayısına bağlı olarak değiş-mektedir. Bunun yanı sıra, Eurovent tarafından yıllıküyelik bedeli alınmaktadır.

Eurovent Sertifikasyon programlarına farklı kıtalar-dan olmak üzere toplam 32 ülkeden 178 adet katı-lımcı firma mevcuttur. Ülkelere göre sertifikalı firmasayılarının gösterildiği Tablo 2’de, katılımcı sayısınagöre ilk üçte İtalya (35), Fransa (34) ve Almanya’nın(21) yer aldığı görülmekte; Türkiye’nin 13 katılımcıile ilk üç ülkeden hemen sonra gelen 4. en fazla serti-fikaya sahip ülke olduğu göze çarpmaktadır [24].

Ülkemizde, İstanbul’da (Gebze de dahil) 6 adet,İzmir’de 5 adet ve Ankara’da 2 adet olmak üzere,Eurovent sertifikası olan toplam 13 firma vardır.Firmalarımız, klima santralleri (10 katılımcı), kanat-lı borulu tip ısıtma ve soğutma eşanjörleri (3 katı-lımcı), fancoil üniteleri (1 katılımcı) ve çatı tipi kli-malar (1 katılımcı) olmak üzere 4 farklı programkapsamında sertifikalanmıştır [24] (klima santrali

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 35

Page 12: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

36

Makale

programında şu an için üç katılımcı firmanın sertifi-kaları tekrar testi onayı beklemektedir. Bir firmanınsertifika süreci yeni sonuçlandığı için Eurovent websayfasındaki listede henüz yer almamaktadır).Eurovent sertifikası olan işletme sayımızın önümüz-deki yıllarda artacağı tahmin edilmektedir. Buradadikkat çeken önemli bir nokta vardır. Klima santral-leri programında Türk firmalarının oranı (%24) dik-kate değer seviyede yüksektir. Bunun yanı sıra, ısıt-ma ve soğutma eşanjörü programının katılımcıları-nın tümü Türk firmalarıdır.

Eurovent’ten derlenen bu veri-ler İSKİD 2007 yıllık istatistik-leri ile birlikte değerlendirildi-ğinde ortaya oldukça önemlisonuçlar çıkmaktadır. Türk fir-malarının Eurovent Sertifikasısahip oldukları ve olmadıklarıbirkaç örnek ürün grubununimalat, ihracat ve ithalat duru-mu incelendiğinde, Euroventsertifikasına sahip olduğumuzürün gruplarında ithalatın ihra-cata oranla çok daha gerideolduğu görülmektedir. Grafik 4ve Grafik 5’ten görüldüğüüzere Eurovent sertifikasınasahip olduğumuz ürünlerin

imalat, ihracat ve iç satış miktarı ithal ürünlerin çokdaha üzerindedir.

Grafik 6’da ise soğuk su üretici gruplar ürün gru-bunda ithalat ağırlıklı bir durum olduğu açıktır.Eurovent’in Soğutma Grupları (LCP) programı ince-lendiğinde bu programda ülkemizden hiçbir firmanınyer almadığı görülmektedir [24]. Bu durum da ima-lat-ithalat-ihracat-iç satış dengesini etkileyen enönemli faktörlerden bir tanesi olarak yorumlanabilir.

Grafik 4. Klima Santrali Hücreleri İmalat-İthalat-İhracat-İç Satış verileri (adet)[25]

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 36

Page 13: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

37

Makale

Eurovent sertifikası alımı sürecinin Ar-Ge çalışmasıgerektirdiği düşünülürse, Ar-Ge faaliyeti yürüten vebunu ürünlerine aldığı performans sertifikası ile orta-ya koyan sektör firmalarımızın pazar paylarını nasılartıracağı çok açık bir biçimde ortaya çıkmaktadır.Bu durum Ar-Ge çalışmalarının firmaların pazarpayının artırılmasında önemli bir gösterge olarakortaya çıktığının da bir ispatıdır.

2.3 TÜBİTAK-TEYDEB Desteklerinden Yararlanan Sektörel Firma SayısıVerilerinden Ar-Ge Alt YapısıDurumunun Değerlendirmesi Çalışılması

Araştırma ve ürün geliştirme faaliyetlerine yatırım

yaparak daha ileri düzeye ulaş-mak isteyen işletmeler, Ar-Geçalışmaları kapsamında yapa-cakları harcamalarda farklıfinansman kaynakları kullana-bilirler. Bunlar işletmenin özkaynakları, halka açık sermayeartırımı, banka kredileri, giri-şim (risk) sermayesi, uluslar-arası fonlar ve son yıllardaülkemizde oldukça ciddi mik-tarlarda ve yaygın bir biçimdeverilen kamu destek ve teşvik-leri olabilir.

Ülkemizin uluslararası düzeyderekabet gücünü artırmak; sür-dürülebilir teknolojik, sosyal veekonomik gelişimi sağlayarakrefahı yükseltmek en önemliulusal amaçlardan bir tanesidir[26]. Bu amaç doğrultusundakamu ya da kamu ile ilişkilikurumlar (TÜBİTAK-TEY-DEB, TTGV, KOSGEB veSanayi ve Ticaret Bakanlığı)tarafından Ar-Ge faaliyetleridesteklenmekte ve teşvik edil-mekte; bu amaçla kaynaklar hergeçen yıl arttırılmaktadır (bkz.Grafik 7) [27].

Ülkemizde araştırma kurumlarına, üniversitelere,araştırmacı ve girişimcilere, kamu kurumlarına veözel işletmelere yaygın olarak Ar-Ge desteği sağla-yan ve Ar-Ge faaliyetleri için ulusal düzeyde yön-lendirici olan en önemli kurum TÜBİTAK’tır[28],[29]. TÜBİTAK Ar-Ge destek programları veplanlanan faaliyetler TÜBİTAK-TEYDEB (Tekno-loji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı) tara-fından yürütülmektedir.

İklimlendirme ve tesisat sektörümüz içerisindeTÜBİTAK-TEYDEB desteklerinden yararlananfirma sayısı verilerinden Ar-Ge alt yapısının durumdeğerlendirmesi çalışması bir diğer yaklaşımdır

Grafik 5. Isı Değiştirici Bataryalar İmalat-İthalat-İhracat-İç Satış verileri (adet-m2)[25]

Grafik 6. Soğuk Su Üretici Grup İmalat-İthalat-İhracat-İç Satış Verileri (Adet)[25]

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 37

Page 14: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

38

Makale

(TÜBİTAK’ın yukarıda belirtilen misyonu ve öncü-lüğü nedeni ile bu kısımda TÜBİTAK-TEYDEBverilerinin incelenmesinin yeterli olduğunu düşün-mekteyim). TEYDEB bünyesinde yürütülen destekprogramlarına ilişkin istatistikler yıl içerisinde ocakve temmuz aylarında güncellenmektedir. Ağustos2008 tarihinde yapılan son güncellemeye istinadenTEYDEB tarafından desteklenen kuruluş sayısı2086’dır [30]. Ağustos 2008 tarihinde yayınlanmışolan, desteklenen kuruluş listesi içerisinde sektörü-müzden firmaların sayısı tespit edilmeye çalışılmış-tır.

2086 adet desteklenen kuruluşu içeren listeden sek-törümüzün anahtar kelimeleri ile arama yapılmıştır.Anahtar kelimeler olarak “ısıtma, soğutma, iklimlen-dirme, klima, havalandırma, gaz, termik, ısı, tesisat,arıtma, boru, pompa, vana, yalıtım, güneş enerjisi vebuhar” seçilmiştir. Belirtilen arama kelimelerine isti-naden -ikilemeler olmaksızın yapılan sayımda- 55adet sektörel firma tespit edilmiştir. Bu rakam oran-sal olarak genel toplam içerisinde %2,63’e karşılıkgelmektedir.

Daha önceki bölümlerde de belirtildiği üzere, bukonuya yönelik olarak Teskon 2007 KongreBülteni’nde şu tespitlerde bulunulmuştur:“TÜBİTAK ve TTGV desteklerinden (hibe ve kredi)yararlanan tesisat sektörü firma sayısı çok az olup,desteklenen firma toplamından ancak %2 pay almak-tadır. Tesisat sektörünün aldığı toplam “hibe/kredi”miktarı ise değer olarak toplamın %1,6'sıdır [9].”

Görüldüğü üzere rakamlar birbiriyle uyumludur.Sektörün devlet desteklerinden yararlanma oranıyaklaşık %2 mertebelerindedir. Bu hali ile de Ar-Gealt yapısının gelişmiş olduğunu iddia etmek güçtür.

3. TÜRKİYE İKLİMLENDİRME VE TESİSATSEKTÖRÜNDEKİ İŞLETMELERDEAR-GE VE YENİLİK FAALİYETLERİNİN YÖNETİMİ ÜZERİNE ÖNERİLER

Temel üç bölümden oluşan bu makalenin birincibölümünde, sektörü ve bileşenlerini genel hatlarıylagörebilmek amacıyla değerlendirmeler yapılmıştır.Makalenin ikinci bölümünde, sektörel endüstrininAr-Ge alt yapısı üzerinde durulmuştur. Takip edenüçüncü ve son bölümde ise sektörde faaliyet göste-ren işletmelerde Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerininyönetimi üzerine öneriler tartışılacaktır.

3.1 Araştırma, Geliştirme ve Yenilik Üzerine Temel Tanımlar ve Tanımların Önemi

Ortak bir algılama ve anlayış yaratmak için, araştır-ma, ürün geliştirme ve yenilik üzerine ulusal ve ulus-lararası literatürde kullanılan temel kavramlarıntanımlarını bilmek, gerek işletmelerde gerekse diğeraraştırma kurumlarında yürütülen faaliyetler içinterimleri doğru kullanmak oldukça önemlidir.Araştırma ve ürün geliştirme literatüründeki terimle-rin birer reklam sloganına dönüştüğü günümüzdetemel terim tanımlarının açık bir biçimde anlaşılma-sının ve terimler üzerinde ortak algının yaratılması-nın önemi kendisini ciddi biçimde hissettirmektedir.

Araştırma ve ürün geliştirme faaliyetleri içerisindevar olan araştırmacı ve kurum yöneticileri de dahilolmak üzere birçok profesyonelin bu alanda kabuledilmiş temel kavramların tanımlarını bilmediklerive faaliyet tanımlamalarında doğru kullanmadıklarısıklıkla gözlemlenmektedir. Tanımlar kişiye ve kuru-ma özel anlamlar yüklenerek kullanılmakta böylelik-le de fark edilmeden önemli bir hata yapılmaktadır.Kurum içi iyileştirme faaliyetleri yenilik faaliyetleriile; ürün albenisinin artırılması amaçlı tasarım faali-yetleri ürün geliştirme faaliyetleri ile; maliyet düşü-rücü veya standart yükseltici ürün geliştirme faali-yetleri araştırma ve geliştirme faaliyetleri ile karıştı-rılmaktadır.

Grafik 7. 2000-2008 Yılları Arasında Araştırma TeknolojiGeliştirme ve Yenilik Destek Programları Kapsamında

Sağlanan Destek Tutarının Yıllara Göre Dağılımı(Açıklama: 313 Milyon TL 2008 yıl sonu öngörüsü olup,

31 Ekim 2008 itibariyle ödenen tutar 217 Milyon TL’dir)[27].

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 38

Page 15: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

39

Makale

Üniversiteler, enstitüler, araştırma kurumları ve sis-temli Ar-Ge çalışmaları yürüten büyük işletmelerde,araştırma ve ürün geliştirme faaliyetlerine yönelikçalışmalar çoğunlukla temel tanımlarda ifade edilençerçevede olmaktadır. Buna karşın, küçük ve ortabüyüklükteki işletmelerde yürütülen araştırma ve ürüngeliştirme faaliyetleri işletmenin kısıtlı kaynaklarınedeni ile daha farklı yapılanabilmektedir. Bu durumkendisini “Ar-Ge ve kalite kontrol şefi”, “üretim veAr-Ge sorumlusu”, “pazar / Ar-Ge sorumlusu”, “satınalma ve Ar-Ge sorumlusu” vb. tarzında “birleştiril-miş” görevlendirmeler ile belli etmektedir [31].Belirtilen tarzdaki görevlendirmelerin tek bir uzmanaverilmesi veya tek bir bölüm çatısı altında yürütülme-ye çalışılması işletme olanakları ile doğrudan bağlan-tılıdır. Ancak bu çeşit birleştirilmiş görev tanımlarının,Ar-Ge çalışmalarının doğası gereği, “satış ve pazarla-ma”, “üretim ve planlama”, “finansman ve muhasebe”vb. birleştirilmiş görevlendirmelere benzemeyeceği;bu durumda geliştirme faaliyetlerine genişçe ayrılma-sı gereken araştırma, düşünme, tasarlama, detayainme, test etme vs. zamanlarının olması gereken düze-yin çok altında olabileceği; diğer görevlendirmeningeliştirme faaliyetleri için zaman ve konsantrasyonkaybı yaratıp böylelikle de araştırma ve ürün geliştir-me çalışmalarından beklenen iş ve verimin alınama-yabileceği riski hesaba katılmalıdır. İşletmelerde bubiçimde organize edilen yapıların, Ar-Ge faaliyetle-rinde sistemli çalışma yapısının oluşmasını ve uzman-laşma süresini geciktirebileceğinden dolayı işletmele-rin araştırma, geliştirme ve yenilik kültürünü kazan-masında negatif etkide bulunabileceği ihtimali de göz-den kaçırılmamalıdır.

Yukarıda da belirtildiği üzere farklı yorumların oluş-maması ve ortak algının yaratılması amacı ile ulusalve uluslar arası düzeyde kılavuzlar, dokümanlarhazırlanmıştır. Aşağıda araştırma, ürün geliştirme veyenilik üzerine çeşitli kaynaklardan derlenmiş temeltanımlar mevcuttur. Makalemizin içerisinde kullanı-lan kavramlar için de ilgili tanımlar referans alınmış-tır.

OECD üyesi ülkelerdeki ulusal Ar-Ge verilerini top-layan, yayımlayan ve OECD Ar-Ge taramalarınacevaplar veren ulusal uzmanlar tarafından Ar-Ge

verilerinin derlenmesi ve yorumlanması ile ilgiliöneriler ve ilkelerin yer aldığı, referans çalışmasıolarak tasarlanmış teknik bir belge olan FrascatiKılavuzu [32]; OECD üyesi ülkelerdeki yenilik tara-maları ve yenilik verilerinin toplanması ile yorum-lanması için ilkelerin belirlendiği Oslo Kılavuzu[33]; bilim ve teknolojiye ayrılmış insan kaynakları-nın sınıflandırılması ve ölçümü hakkında CanberraKılavuzu [34], araştırma ve ürün geliştirme üzerineulusal ve uluslararası literatürde kullanılan temelkavram tanımlarının temel alındığı kılavuzlardır.Oslo Kılavuzu’na benzer bir çalışma olan, LatinAmerika ve Karayip ülkelerindeki teknolojik yenilikgöstergelerinin standardize edilmesine yönelikBogota Kılavuzu [35] 2000 yılında yayınlanmış birdiğer kaynaktır.

Frascati Kılavuzu’na göre “Araştırma ve deneyselgeliştirme (Ar-Ge), insan, kültür ve toplumun bilgi-sinden oluşan bilgi dağarcığının artırılması ve budağarcığın yeni uygulamalar tasarlamak üzere kulla-nılması için sistematik bir temelde yürütülen yaratı-cı çalışmalardır. Ar-Ge terimi üç faaliyeti kapsamak-tadır: Temel araştırma, uygulamalı araştırma vedeneysel geliştirme.

Temel araştırma, görünürde herhangi bir özel uygula-ması veya kullanımı bulunmayan ve öncelikle olgu vegözlemlenebilir gerçeklerin temellerine ait yeni bilgi-ler edinmek için yürütülen deneysel veya teorik çalış-madır. Uygulamalı Araştırma da yeni bilgi edinmeamacıyla yürütülen özgün araştırmadır. Bununla bir-likte uygulamalı araştırma, öncelikle belirli bir pratikamaç veya hedefe yöneliktir. Deneysel geliştirme,araştırma ve/veya pratik deneyimden elde edilen mev-cut bilgiden yararlanarak yeni malzemeler, yeni ürün-ler ya da cihazlar üretmeye; yeni süreçler, sistemler vehizmetler tesis etmeye ya da halen üretilmiş veyakurulmuş olanları önemli ölçüde geliştirmeye yönel-miş sistemli çalışmadır. Ar-Ge kavramı hem Ar-Gebirimlerindeki düzenli Ar-Ge'yi, hem de diğer birim-lerdeki düzenli bir şekilde olmayan ya da ara sırayapılan Ar-Ge faaliyetlerini kapsamaktadır [32]”.

Oslo Kılavuzu yenilik tanımlamalarının temel kabulgördüğü yayındır. Oslo Kılavuzunda “Yenilik, işlet-

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 39

Page 16: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

40

Makale

me içi uygulamalarda, işyeri organizasyonunda veyadış ilişkilerde yeni veya önemli derecede iyileştiril-miş bir ürün (mal veya hizmet) veya süreç, yeni birpazarlama yöntemi ya da yeni bir organizasyonelyöntemin gerçekleştirilmesidir.

Bir yenilik için asgari koşul, ürün, süreç, pazarlamayöntemi veya organizasyonel yöntemin firma içinyeni (veya önemli derecede iyileştirilmiş) olmasıdır.Bu, firmaların ilk defa geliştirdikleri ve diğer firmaveya organizasyonlardan uyarlamış oldukları ürün-ler, süreçler ve yöntemleri kapsar. Yenilik faaliyetle-ri, yeniliklerin uygulanmasına yol açan veya yolaçması öngörülen tüm bilimsel, teknolojik, organi-zasyonel, finansal ve ticari adımlardır. Bazı yenilikfaaliyetleri kendi başlarına yenilikçi iken, diğerleriyeni faaliyetler olmamakla birlikte yeniliklerin ger-çekleştirilmesi için gereklidir. Yenilik faaliyetleriaynı zamanda, özel bir yeniliğin geliştirilmesi iledoğrudan ilişkili olmayan Ar-Ge’yi de içermektedir.

Dört tür yenilik tanımı yapılmaktadır: Ürün yenilik-leri, süreç yenilikleri, pazarlama yenilikleri ve orga-nizasyonel yenilikler: Ürün yeniliği, mevcut özellik-leri veya öngörülen kullanımlarına göre yeni ya daönemli derecede iyileştirilmiş bir mal veya hizmetinortaya konulmasıdır. Bu; teknik özelliklerde, bile-şenler ve malzemelerde, birleştirilmiş yazılımda,kullanıcıya kolaylığında ve diğer işlevsel özellikle-rinde önemli derecede iyileştirmeleri içermektedir.Süreç yeniliği, yeni ya da önemli derecede iyileştiril-miş bir üretim veya dağıtım yönteminin gerçekleşti-rilmesidir. Bu yenilik; teknikler, teçhizat veya yazı-lımlarda önemli değişiklikler içerir. Organizasyonyeniliği, girişimin bilgi kullanımını, mal ve hizmetkalitesini ya da iş akış verimliliğini artırmak amacıy-la firma yapısında ya da yönetim biçiminde yenilikya da belirgin değişiklik yapılmasıdır. Pazarlamayeniliği, mal ve hizmetlere olan ilgiyi artırmak ya dayeni pazar yaratmak amacıyla ürün tasarımı, amba-lajlaması, tanıtımı veya fiyatlandırmasında önemlideğişiklikleri kapsayan yeni pazarlama yöntemleri-nin uygulanmasıdır [33].”

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (2005/7) Kararıuyarınca “Frascati, Oslo ve Canberra Kılavuzları’nın

tüm kamu kurum ve kuruluşlarında Ar-Ge istatistikle-rinin toplanması, Ar-Ge ve Ar-Ge desteği kapsamınagiren konuların belirlenmesi ve ilgili diğer hususlardareferans olarak kullanılmasına ve kılavuzların toplu-mun ilgili kesimleri tarafından benimsenmesi içinyaygınlaştırma çalışmaları yapmak üzere TÜBİTAK’ıngörevlendirilmesine karar verilmiştir[36]”.

3.2 Ar-Ge Faaliyetlerinin Sistematik veÖlçülebilir Yönetiminin Önemi

Önceki bölümlerde verilen çeşitli bilgilerden deanlaşıldığı üzere, Türkiye iklimlendirme ve tesisatsektöründe faaliyet gösteren firmaların birçoğuKOBİ niteliğindedir. Bu nedenle çalışma KOBİ nite-liğindeki işletmelerin genel karakteri üzerine yoğun-laşmaktadır. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerde Ar-Ge faaliyetlerinin bilimsel bir yaklaşım ile ele alın-ması, araştırma ve ürün geliştirme bölümlerinde sis-tematik ve ölçülebilir çalışma yapısının oluşturulma-sı, işletmenin karakterine göre yapılandırılmış iyi biraraştırma ve geliştirme yönetimi modelinin kurulma-sı ve işletilmesi ile mümkündür [37].

Ölçek olarak büyük kabul edilen ve kurumsal işleyi-şini yapılandırmış işletmelerin oturmuş ve sistemati-ze edilmiş yönetim anlayışları araştırma, ürün geliş-tirme, yenilik ve iyileştirme faaliyetlerinin yapısınıda olumlu yönde etkilemektedir. Büyük ölçekli işlet-melerde şirketin uzun vadeye yönelik stratejik hedef-lerinin varlığı ile geliştirme ve iyileştirme faaliyetle-rinin bağımsız bütçeli bölümler tarafından yürütülü-yor olması bu faaliyetlerin bilimsel temelli, sistema-tik ve ölçülebilir yapıda örgütlenmesini zorunlu kıl-maktadır. Kısaca KOBİ olarak adlandırılan Küçükve Orta Ölçekli İşletmelerde ise yürütülen geliştirmeve iyileştirme çalışmalarının yapısı ve düzeyi orga-nizasyonun kurumsal yapısının gelişmişliği ile doğ-rudan ilişkili olup birçok yönü ile büyük ölçekliişletmelerden farklı bir karakterdedir. Küçük ve OrtaÖlçekli İşletmelerde yapısal ve yönetsel sorunlara ekolarak, geliştirme ve iyileştirme faaliyetlerinin ölçe-ği daha büyük işletmelerin yapabileceği yüksekmaliyetli çalışmalar olduğu düşüncesi, araştırma,geliştirme ve yenilik faaliyetlerinin yürütülmesi vefirma kültürüne dönüştürülmesi önündeki en önemliengellerden bir tanesidir.

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 40

Page 17: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

41

Makale

Araştırma ve ürün geliştirme çalışmalarının işletme-nin yetenek, olanak, ihtiyaç ve hedeflerine uygunyapılandırılması, kaynakların en verimli biçimdekullanılabileceği modelin oluşturulması ve yönetil-mesi sayesinde Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerehakim olan “geliştirme çalışmalarının yüksek mali-yetli” çalışmalar olduğu düşüncesinin ortadan kalka-bileceği iddia edilebilir [Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) tarafından 2004-2006 yıllarını kapsayacakşekilde yapılan “Yenilik Araştırması” sonuçlarınagöre, girişimlerin % 69.2’si yenilik faaliyetlerinietkiyen en önemli faktör olarak maliyetlerin çokyüksek olmasını göstermiştir. Bunu % 65.7 ile nite-likli personel yetersizliği ve % 65.3 ile girişim veyagirişim grubunun parasal kaynak yetersizliği takipetmektedir [38] ]. Araştırma ve ürün geliştirme faali-yetlerinde iyi uygulama örneklerinin çoğalması vebu alana yönelik devlet destek ve teşviklerinin deartması ile birlikte geliştirme faaliyetlerinin tabanayayılması ivme kazanacaktır [39].

İlgili literatür incelendiğinde, araştırma ve geliştir-me, ürün geliştirme, yenilik, yeni üretim tekniklerive proses geliştirme faaliyetlerinin makro perspektif-ten bakıldığında ülkelere, mikro perspektiften işlet-melere sağladığı faydalar üzerine gerçekleştirilmişbir çok istatistik çalışması ve örnek olay incelemesiolduğu görülmektedir[40]. Çalışmaların hemen tümübize şunu göstermektedir ki, yenilik ve ürün geliştir-me faaliyetleri tüm organizasyonların büyüme vevarlıklarını devam ettirebilmeleri açısından oldukçaönemlidir [41]. Mevcut çalışmalar kapsamında geliş-tirme faaliyetlerinin “neden” yapılması gerekliliğiüzerinde çokça durulmasına karşın, firmaların tekno-lojik üretim düzeyi, ürün katma değer niteliği, çalı-şan sayısı, finanssal büyüklükleri, kurumsal yapılarıvs. ile ilişkili olarak geliştirme faaliyetlerin “nasıl”yapılması gerektiği konusuna yönelik yapılan nite-likli araştırma ve çalışma göreceli olarak azdır veeksikliği hissedilmektedir [42].

3.3 Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki İşletmelerde Ar-Ge ve Yenilik Faaliyetlerinin Yönetimi Üzerine Öneriler

Devam eden bölümde, Ar-Ge faaliyetleri için kısıtlıimkanlara sahip işletmelerde, Ar-Ge bölümlerinin

verimli ve çok yönlü yapılandırılması için beş adetiyönetim ve yedi adedi çalışmaların kapsamına yöne-lik olmak üzere toplam on iki temel konu üzerindedurulmaktadır.

3.3.1 Yönetim Süreçlerine Yönelik Yaklaşımlar

1. Stratejik Yönetim ile Araştırma ve Ürün Geliştirme Yönetimi İlişkisi

Genellikle askeri ve devlet yönetimi ile ilgili bir kav-ram olarak kullanılan strateji, “önceden belirlenmişbir amaca ulaşmak için izlenen yol, izlem” [43] ola-rak tanımlanmaktadır. İş dünyası literatürü ile de iliş-kilenen strateji kavramı, “işletme ile çevresi arasın-daki ilişkileri analiz ederek işletmenin istikametininve amaçlarının belirlenmesi, bunları gerçekleştirecekfaaliyetlerin tespiti ve örgütün yeniden düzenlenerekgerekli kaynakların tahsis edilmesi” [44] olarak datanımlanmaktadır.

“Stratejik bakış özellikle, ülke, bölge veya işletmedüzeyinde yenilik, Ar-Ge, teknoloji ve yeni ürün(mal/hizmet) geliştirme faaliyetleri yürüten veyapolitika ve strateji geliştiren kuruluşlarda faaliyetleriyönlendiren önemli unsurların başında gelmektedir”[45]. Geleceğin yönlendirilmesi ve yönetilmesi süre-cinin yarının değil bugünün işi olduğunu ortayakoyan stratejik yönetim yaklaşımı kendisini1980’lerden sonra hissettirir olmuştur [46]. Stratejikyönetim anlayışı, imkânları oldukça kısıtlı KOBİniteliğindeki işletmelerin kaynaklarını verimli kul-lanmalarının en önemli adımlarından bir tanesi ola-rak kabul edilebilir. Ürün geliştirme faaliyetlerininstratejik yönetim anlayışı içerisinde ele alınması vekaynak planlamasının hedeflere uygun yapılıp uygu-lamaya geçirilmesi ile birlikte orta ve uzun vadederekabet avantajı kazanabilmek işletmeler için olası-dır [47].

Stratejik yönetim kavramının işletmelerin süreçleri-ne nasıl girebileceği konusunu sektörümüzden birkonu ile örneklersek; günümüzde küresel iklim deği-şikliği ve buna karşı alınacak önlemler konusu tümDünyada devletler düzeyinde tartışılan ciddi birkonudur. Avrupa Birliği de bu konuda üzerine düşe-ni yapmaya çalışmakta ve küresel iklim değişikliğini

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 41

Page 18: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

42

Makale

oluşturan faktörleri kendi coğrafyasında kısıtlamayave yok etmeye çalışmaktadır. Avrupa BirliğiParlamentosu tarafından, araç klimalarına yönelikolarak Mayıs 2006 tarihinde “2006/40/EC AraçKlimaları Direktifi” [48] yayınlanmıştır. İlgiliDirektife göre 2011 yılından itibaren üretilen tümyeni araçların ve 2017 yılından itibaren de var olantüm araçların klima sistemleri içinde kullanılansoğutucu gazların “Küresel Isınma Potansiyeli” 150değerinin altında olmalıdır. Bunun anlamı teknikolarak şudur: araçlara daha önce uygulanan klimasistemlerinin tasarımı değişmelidir; yeni akışkanlarve bunlara uygun yeni ekipmanlar gerekmektedir.Bu durum, araç klimaları sektörü içerisinde faaliyetgösteren işletmeleri etkilemektedir ve her biri için,işletmenin içinde bulunduğu çevre analizi noktasın-da, stratejik yönetime konu olabilecek niteliğe sahip-tir. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde yasal gerekliliğeuygun teknoloji ve ürün değişimini gerçekleştirme-yen firmalar (pazarda ürün satamayacakları için) hiçşüphesiz silineceklerdir. Buna karşın, firmalar pazar-dan silinmemek için yeni duruma uygun ürünlerinibir an önce geliştirerek pazara girmek; alt yapı, üre-tim, zaman, insan vb. kaynaklarını iyi planlamak;pazarda eğitim, satış sonrası hizmetler vb. organizas-yonlarını kurmak zorundadırlar.

2. Kurumsal Yapı ile Araştırma ve Ürün Geliştirme Yönetimi İlişkisi

Kurumsallaşma, en genel hali ile “örgütlü durumagelme, süreklilik kazanma”[43]; “işletmeleri işlerinyürütülmesinde ve sorumlulukların belirlenmesindebireylerden uzaklaşmış örgütlere dönüştürmeyeyönelik yönetsel çabalar”[49] olarak tanımlanmakta-dır. Ürün geliştirme süreci de işletmenin yönetselhedef ve çabalarından bağımsız tekil bir süreç değil-dir. İşletme aktiviteleri, ürün geliştirme sürecininöncesinden başlayarak, yönetim, finans, üretim,kontrol, pazarlama, satış sonrası hizmetler vs. birdizi birlikte süreci kapsar. Ürün geliştirme şirket içisüreçler için kurumsal gelişimi tamamlamada gerek-li çerçeveyi oluşturur[50].

Araştırma ve ürün geliştirme faaliyetlerinin disiplin-li ve sistemli bir yapıda yürütülüyor olması işletme-

nin birçok bölümünün çalışma yapısını kurumsallaş-ma yönünde olumlu olarak etkileyebilir. Bu görüşüntam aksine, işletme bünyesinde kurumsal yapınıngeliştirilmemesinin olumsuz etkilerini en ağır biçimiile işletmenin araştırma ve ürün geliştirme faaliyetle-rinin görmesi olasıdır. Ar-Ge faaliyetlerin kurumsalolmayan işletmelerde yürütülmemesinin veya azsayıda olanların da varlıklarını kısa zaman içerisindekaybetmelerinin temel nedenlerinden bir tanesikurumsallaşamama olarak düşünülebilir. Bu nedenlefirmada oturmuş bir kalite güvence sisteminin olma-sı oldukça önemlidir.

Günümüzde birçok işletme tasarım, üretim, satış vepazarlama, finans, satış sonrası hizmetler vs. tümbölümlerinde yapılan etkinliklerini kapsayan vesürekli gelişmeyi hedefleyen kalite yönetim sistemi-ni uygulamaktadırlar. ISO 9000 serisi standartlarınamacı etkili bir yönetim sisteminin nasıl kurulabile-ceği ve sürdürülebileceği konusunda yol göstermek,firmalar arasında güven ortamı yaratmak, proseslerinyönetilmesiyle ürün/hizmet kalitesini sürekli olaraksağlamak, süreç içerisindeki sistemleri iyileştirmek,müşteriye ürün ve hizmet tutarlılığının güvenini ver-mektir [54].

İşletmelerin ürün geliştirme faaliyetlerin tümünde–İşletmenin Toplam Kalite Yönetim sistemi uygula-yıp uygulamamasından bağımsız olarak- ISO 9001:2000 standardının “Tasarım ve Geliştirme” maddele-rine uygun hareket edilmesi ve “DokümantasyonŞartlarının”, “Dokümanların Kontrolü” ile“Kayıtların Kontrolü” maddelerinde belirtilen kayıt-ların tutulması ve izlenmesi konularına özel önemgöstermelidir. İşletmenin ürün geliştirme faaliyetle-rini, süreçlerini, akışlarını ve sorumluluklarınıtanımlayan prosedür, talimat, kitapçık vb. detaylıdokümanı olmalıdır. Örneğin, TÜBİTAK-TEYDEBsanayi Ar-Ge projelerini destekleme programı kapsa-mında önerilen Ar-Ge projeleri değerlendirilirkenkurumun kalite güvence sistematiği olup olmadığısorgulanmaktadır. Gerçekleştirilen çalışmalara iliş-kin “kurumsal hafıza” (sistematik ve sürekli dokü-mantasyon gibi) varlığı ve bunun yönetilme becerisiüzerinde durulan diğer önemli noktadır [52].

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 42

Page 19: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

43

Makale

3. Proje Yönetimi ile Araştırma ve Ürün Geliştirme Yönetimi İlişkisi

İşletmeler için rekabette öne geçmenin önemli yolla-rından biri de kaynakların etkin ve verimli kullanı-mıdır. Bu amaçla yapılan çalışmalar temelde zama-nın, maliyetin ve (insan ve maddi) kaynaklarınverimli kullanımına yöneliktir. Proje olarak adlandı-rılan kontrollü ve organize edilmiş çalışmalar içinde,“kapsam, zaman, maliyet, kaynaklar ve risk” [53]perspektifinden kurum kaynaklarının verimli kulla-nımı gerçekleştirilebilir, tüm süreçler denetlenebilirve ölçülebilir.

Kuruluşun, Ar-Ge faaliyetlerini başarıyla yürütüle-bilmesi ve sonuçlandırılabilmesi için kaynaklarınıetkin ve verimli bir biçimde kullanılmasına yönelikplana, proje organizasyona ve yönetimine sahipolması oldukça önemlidir [51]. İşletmelerde yürütü-len her bir araştırma ve ürün geliştirme faaliyeti,ölçeğine bakılmaksızın proje olarak ele alınmalı veproje yönetimi sistematiği içinde “kapsam, zaman,maliyet, kaynaklar ve risk” boyutları ile değerlendi-rilmeli, denetlenmeli ve ölçülmelidir. TÜBİTAK-TEYDEB sanayi Ar-Ge projelerini destekleme prog-ramı kapsamında önerilen Ar-Ge projeleri değerlen-dirilirken kaynakların etkin ve verimli bir biçimdekullanılmasına yönelik olarak iş paketleri ve çıktıtanımları, zaman ve maliyet planlaması, proje orga-nizasyonu ve proje yönetimini oldukça önemsemek-tedir[52].

Proje planlama sürecinde ana aşamaların ve aktivite-lerin tanımlanması, sürelerinin tahmin edilmesi,gerekli kaynakların belirlenmesi, bütçe ve maliyetlerile proje riskinin tanımlanması gibi faaliyetler yeralır. Proje değerlendirmede ise Projenin Para Akışı,Net Bugünkü Değer, Yıllık Fayda-Yıllık MasrafOranı, Toplam Fayda-Toplam Masraf Oranı ve İçKarlılık Oranı gibi değerlere başvurulur. Proje yöne-timinde kullanılan temel araçlar, İş Ayrım Çizelgesi,Gannt Diyagramı, CPM ve PERT’dir. Günümüzde,proje yönetimi için geliştirilmiş birçok yazılım yay-gın olarak kullanılmaktadır.

Proje yönetiminin belirli başlı yararları şunlardır:Sermaye ve işgücü daha verimli kullanılır; projeler

bazında şirket karlılığı artar; izlenebilirlik ve ölçüle-bilirlik sağlanır; oluşan bilgi birikimi ile sonrakiçalışmalarda daha doğru kararlar alınabilir; olası riskve krizlere karşı daha hazırlıklı olunur; benzeri işlertekrar tekrar yapılmaz; yatırımcılar attıkları adımla-rın ekonomik sonuçlarını değerlendirebilir; pazarkaybı ve müşteri memnuniyetsizliği en aza indirilir;ekip üyelerinin sonuç alıcılık, proje geliştirme;uygulama ve tahmin yeteneklerinin gelişmesi sağla-nır[53],[54].

4. Sistematik Teknoloji İzleme Süreci ile Ar-Ge Yönetimi İlişkisi

Rekabetin oldukça yoğun yaşandığı günümüzde Ar-Ge faaliyetlerinin en önemli unsurlarından bir taneside teknoloji izleme sürecidir. Teknoloji izleme süre-ci, stratejik yönetim yaklaşımında iç ve dış çevreanalizi içerisinde düşünülebilir. Bu süreç aynızamanda teknoloji yönetiminin alt başlıklarından birtanesidir. Teknoloji izleme süreci ve öngörü yetene-ği işletmelerin faaliyet gösterdikleri sektördeki deği-şimler ile gelişmeleri izleme ve değerlendirmeyikapsamaktadır [55].

Teknoloji izleme süreci, yeni geliştirilen üretim veürün geliştirme teknolojilerinin, yazılımların, tedarikmalzemelerindeki teknolojilerin, hızlı prototiplemeteknolojilerinin, rakiplerdeki yeni geliştirilen tekno-lojilerin vb. değişimlerin tümünün izlenmesi, değer-lendirilmesi ve gerekirse adapte edilmesi süreçleriniiçerir diye düşünülebilir. Ar-Ge yapısını kuvvetlen-dirmek isteyen her işletmede sistematik olarak işle-yen teknoloji izleme sistemi kurulmalı; buna uygunortam ve araçlar sağlanmalıdır.

5. Araştırma ve Ürün Geliştirme Faaliyetlerini Oluşturan Kaynaklarının Yönetimi

İşletmenin sahip olduğu rekabet avantajlarını uzunvadede sürdürebilmesi için bilgiyi ve onu üretenaraştırma ve ürün geliştirme organizasyonunun kay-naklarını etkin ve etkili yönetmesi gereklidir [56].Kurumların araştırma ve ürün geliştirme organizas-yonları üç temel kaynağa sahiptir[56],[57],[47].

1. Uzman insan kaynağı,2. Ar-Ge yapılabilmesi için gerekli alt yapı kaynağı

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 43

Page 20: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

44

Makale

(yerleşim yeri, laboratuarlar, teknoloji merkezlerivb.),

3. Donanım kaynağı (test üniteleri, ölçüm cihazları,bilgisayar ve yazılımlar vb.).

Geleneksel işletme ve insan kaynakları yönetimininötesinde farklı yönetim yaklaşımları izlenmesinigerektiren Ar-Ge yönetimi anlayışı, yukarıda işaretedilen üç temel kaynağın verimli ve etkin kullanımı-nı içermektedir. Özellikle Ar-Ge bölümlerinde uygu-lanacak insan kaynakları politikasının satış-pazarla-ma, üretim, finansman vb. bölümler için uygulananpolitikalardan mutlaka farklı olması gerekmektedir[56].

3.3.2 Çalışmaların Kapsamına Yönelik Yaklaşımlar

1. Yeni Ürün Geliştirme ÇalışmalarıÜrün geliştirme gibi içerisinde birçok karmaşık akışve süreci barındıran faaliyetler bütününün yönetimi-ne yönelik izlenebilecek yaklaşımı sevilen bir oyunile örnekleyerek aktarmak verilmek istenen düşünce-yi daha anlaşılır kılabilir. Şöyle ki, firmalar kendisektörleri ve pazarları (ligleri diyelim) içerisindebelirli kuralları olan, bir nevi futbol oyunu oyna-maktadırlar. Her birinin amacı galip gelmek vesonuçta şampiyon, yani en çok kazanan olmaktır.Futbol oyununda kazanmak için amaç oyun içerisin-de topu rakip kaleye sokmaktır. Buna karşın kendikalenizde de gol görmemeniz gereklidir. Kalenizirakip takıma karşı korumak, gol yememek “var olanürünlerinizi sürekli geliştirmek, yeni nesil ürünlerüretmek”; gol atıp galip gelmek ise “daha önce ürünçeşitliliğiniz içerisinde yer almayan yeni ürünlerüretmek” olarak benzeştirilebilir.

Yeni ürünler üreterek işletmenin sürdürülebilir karlı-lık, büyüme ve etkin rekabetini sağlamak amacı ileyeni ürün geliştirme süreci sistematik, ölçülebilir vedenetlenebilir bir yapıda organize edilmelidir. Yeniürün geliştirme süreci fizibilite, karar, Ar-Ge, tesisve makine yatırımı vb. gerektirdiği için doğası gere-ği uzun sürelidir. Firmanın pazara sunacağı yeni ürü-nün ne olacağına şirketin uzun vadeli hedeflerine vestratejisine uygun olarak karar verilmelidir.İşletmenin uzun vadeli stratejisi içerisinde periyotla-

rı ve aralıkları planlanmış yeni ürün geliştirme çalış-maları ile ürün çeşitliliği sürekli genişletilmelidir.Proje yönetimi ve takım çalışması anlayışı yeni ürüngeliştirmede ciddi biçimde önemsenmelidir.

Enerji verimliliğinin ulusal ve uluslararası düzeydegiderek ön plana çıkması sektörümüzde kullanılanbirçok yeni ürünün tasarımını da etkilemektedir.Küresel ısınma potansiyeli yüksek ve ozon tabakası-na negatif etkisi olan akışkanların soğutma sistemle-rinde kullanımını kısa vadede kısıtlayan, uzun vade-de yasaklayan yasal düzenlemeler de yeni tasarımlarüzerinde etkili olmaktadır. Bu anlamda, sektörümüziçin yeni ürün geliştirme faaliyetlerinde özellikleenerji verimliliği ve çevre dostu ürünlere yönlenmekönemli adımlardan bir tanesi olacaktır.

2. Yeni Nesil Ürün Geliştirme ÇalışmalarıYeni nesil ürün geliştirme faaliyetleri için izlenmesigereken yöntem ise Oslo Kılavuzunda belirtilen yak-laşıma uygun olarak “yeni nesil – geliştirilmiş: biröncekinden daha üstün ürün” mantığı olmalıdır. Varolan ürünlerin geliştirilmesi faaliyetlerinde işletmeiçi dinamik proje gruplarının organize edilmesioldukça faydalı olabilir. Proje gruplarında ilgi dere-celerine bağlı olarak, Ar-Ge, imalat, satın alma, plan-lama, pazarlama ve yönetim bölümlerinden temsilci-ler olmalı, tüm çalışmalar –kapsamın ölçeğindenbağımsız olarak- proje yönetimi sistematiği içerisin-de ele alınarak yürütülmelidir. Ürün geliştirme faali-yetleri için teknoloji, tedarikçi ve rakip firmaları sis-tematik olarak izlemek de önemle takip edilmesigereken diğer önemli konulardır. Yukarıda da belir-tildiği üzere, işletmenin var olan ürünlerini geliştir-mesi noktasında enerji verimliliği oldukça önemli birtemel olabilir.

3. Üniversite Sanayi İşbirliği ÇalışmalarıAraştırma ve ürün geliştirme çalışmalarının müm-künse üniversiteler ile işbirliği dahilinde yürütülme-si Ar-Ge faaliyetlerinin etkisinin artırılması yolundaiyi bir adım olacaktır. Üniversitelerimizde yaratılanteorik temelli tecrübe ve bilgi birikimini uygulama-ya ve ürüne dönüştürmenin en etkin yöntemlerindenbiri üniversitelerimiz ile sanayi firmalarımız arasın-da kurulan işbirliği çalışmalarıdır. Bu işbirliği yoluy-

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 44

Page 21: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

45

Makale

la sanayinin ihtiyacı olan teknolojik bilgi üniversite-lerden ihtiyacı olan firmalara aktarılmaktadır. Üni-versite-sanayi işbirliği (ÜSİB), sanayinin teknolojiihtiyacına cevap verirken, sanayi de üniversitelerepratik uygulama imkanı sağlamaktadır. Kıt kaynak-ların rasyonel kullanılması açısından bu kuruluşlarınişbirliğine ihtiyaçları vardır. Bu karşılıklı işbirliğiülkelerin ekonomik gelişmesini de hızlandırmaktadır[58].

Üniversite-Sanayi işbirliği içinde yürütülecek çalış-malar için günümüzde bir çok yol vardır: San-Tezprojeleri, doktora, yüksek lisans ve lisans bitirmetezleri, danışmanlık, eğitim hizmet alımı, laboratuar,test, deney çalışmaları, staj faaliyetleri işbirliği çalış-malarındandır. Örneğin son dönemde, SanayiBakanlığı tarafından üniversite-sanayi-kamu işbirli-ğinin kurumsallaştırılması ve KOBİ'lerin teknolojive Ar-Ge kültürü edinmelerine destek olmak amaçlıyürütülen sanayi tezleri destekleme programı kapsa-mında, 2,5 yıl içerisinde (2006 yılında 17, 2007yılında 68, 2008 yılının birinci döneminde 26 olmaküzere) toplam 111 proje desteklenmiştir [59].

Sektörümüzde de üniversite sanayi işbirliği yapıl-maktadır. Ancak düzeyi istenilen yerde değildir. Bukonuda sektörümüzde aktif olarak çalışan derneklermevcuttur. İSKİD tarafından bu sürecin daha verim-li yürütülmesi için ÜSİB komisyonu kurulmuştur[11]. TTMD içerisinde üniversite sanayi işbirliğineyönelik bir yapılanma mevcuttur. TTMD’ninCLIMA 2010 Kongresi için yapmış olduğu Ar-Geprojeleri duyurusuna sanayiden toplam 57 proje öne-risi gelmiştir. Bu öneriler üniversitelerce dikkatedeğer bulunmuş ve işbirlikleri oluşmuştur [17].İSEDA, mesleki ÜSİB alanında oldukça aktif der-neklerimizdendir. Son dönemde gerçekleştirmekteolduğu AB destekli sektörel sürekli öğrenme prog-ramları ile sektörümüze bu alanda çok önemli hiz-metleri olmaktadır [60].

4. Yazılım Geliştirme Çalışmalarıİşletmeler için yeni ürünlerin geliştirilmesi ya da varolan ürünlere yeni fonksiyonlar kazandırılmasıgünümüzün rekabetçi dünyasında rakiplerden biradım daha öne geçmek için tek başına yeterli olma-

maktadır. Müşterilerine ürün ile birlikte –daha iyi -destek ve hizmet sunan firmalar rekabette kendileri-ni diğerlerinden ayırmaktadırlar. Yazılım faaliyetle-rinin önemi de kendini bu noktada göstermektedir.Firmanın ürünlerine ve müşterilerine özel olarakgeliştirilen çeşitli amaçlara uygun sektörel yazılımlarişletmeyi bir adım daha rekabette öne taşımaktadır.

Örneğin, bazı kargo firmalarının, gönderilerin inter-netten ya da cep telefonlarından takip edilebilmesiiçin yaptıkları yazılımlar onları müşterileriningözünde diğer kargo firmalarından farklılaştırmış vebu firmalar için ciddi bir kazanç olmuştur (TNT,DHL, Yurtiçi Kargo vd.). Sektörümüzden örnek ver-mek gerekirse çeşitli iklimlendirme cihazları üretenbir firmanın, ürünün kullanılacağı yerin kapasitesineve diğer teknik ihtiyaçlarına uygun olarak hem fiyathem de kapasite açısından optimum ekipmanı seçenyazılımı geliştirmeleri firmalara rekabette çok önem-li avantajlar sağlamaktadır (Örn.: Friterm A.Ş, HSK,Trane Co., Danfoss, Sporlan vd. ürün programları).

5. Bilgi Paylaşımı Çalışmalarıİşletmelerde “Ar-Ge ve yenilik kültürünün” yerleşipkök salması kısa vadede oluşan; sadece araştırma veürün geliştirme yeteneklerinin gelişmişliği ile düşü-nülebilecek bir süreç değildir. Ar-Ge kültürünün şir-ket içerisinde yerleşmesi ve kök salması orta ve uzunvadede hissedilmeye başlar ve şirketin diğer kısımla-rında oluşturulan kurumsal yapı ile doğrudan bağ-lantılıdır. Ar-Ge ve yenilik kültürünün en belirginözelliklerinden bir tanesi de şirket içi ve dışı bilgipaylaşımı platformlarının etkin biçimde kullanılabil-me yeteneğidir. İşletmenin yürüttüğü araştırma veürün geliştirme çalışmaları sonucu ortaya çıkartılanbilgilerin ve sonuçların -işletmenin gizlilik ve know-how içeriğine konu olacak bilgileri, veri ve değer-lendirmeleri hariç şirket içi bağlantılı bölümler, araş-tırma kurumları, üniversiteler, ister istemez rakipişletmeler, sektörel dernek ve vakıflar ve en önemli-si müşteriler ile paylaşılması şirkete ciddi bir saygınkimlik katar.

Bilgi paylaşımı için en yaygın kullanılan platformlar,kongreler, konferanslar, sempozyumlar, seminerler,teknik söyleşiler, bilimsel toplantılar, kitaplar, kitap-

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 45

Page 22: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

46

Makale

çıklar ve makale vb. yayınlardır. Teknik birçokkonunun uzmanları tarafından ele alındığı ve konu-ların farklı yönleriyle tartışıldığı platformlardakatımcı olarak yer almak işletmeyi hem iç yapısındahem dış ilişkilerinde rakiplerinden bir üst noktayataşıyacaktır.

6. Ürün Standardizasyonu ve Sertifikasyonu Çalışmaları

Ürünün tasarım aşamasından başlayarak, müşterininkullanımına ve ürün ömrünün sonlanmasına kadarolan süreçte ürünü takip eden bir başka süreç dahamevcuttur: Ürün ve hizmet standartlarına uygunlukve sertifikasyonlar. Son yıllarda müşterinin ürünütercihinde ön plana çıkan standartlara uygunluk vesertifikasyon konusu ürün geliştirme çalışmalarınınen önemli kriterlerinden bir tanesidir ve üzerindeciddi bir biçimde durmayı gerektirmektedir. Yasalaçıdan uyulması zorunlu olan standartlar mevcutolmakla birlikte yasal zorunluluk olmamasına rağ-men rekabet nedeni ile yaygın olarak uyulan standart(ve bunlar için alınan sertifika) sayısı da oldukçayüksektir. Her sektörde, sektörel bazlı ürünlerin vehizmetlerin ilgili ulusal ve uluslararası standartlarauygun bir süreçte yürütülüp yürütülmediğinin takip-çisi, denetçisi ve yönlendiricisi olan birçok profes-yonel resmi, yarı resmi veya özel nitelikli sertifikas-yon kurumu vardır. Bu kurumların ilgili standartlarınşartlarını sağlayan işletmelere verdiği sertifika bel-geleri işletmenin müşterilerinin gözünde belirli birsaygınlığa ulaşmasını ve tercih edilebilirliğini artır-maktadır.

Sektörümüzde bu konuya ilişkin en önemli sertifikaEurovent Sertifikasıdır. İkinci bölümde açıklamasıyapılan sertifikanın işletmeye çok yönlü katkısıolmaktadır. Eurovent Sertifikası, iklimlendirme vetesisat sektöründe üretim yapan firmalarda Ar-Gebölümünün kurulması veya var olan Ar-Ge faaliyet-lerinin kurumsallaştırılması için de etkin bir araç ola-rak düşünülmelidir. Sertifika alınması sonucundaürün karlılığı, satış miktarı ve firma prestiji gözlegörülür bir biçimde artacağı için, firma üst yönetimi-nin Ar-Ge faaliyetlerine ilgisi ve desteği daha daartacaktır.

Eurovent Sertifikasyon Süreci ve Ar-Ge organizas-yonuna etkileri Eurovent Sertifikası almak için kararveren bir firmanın ilk yapması gereken işlerden birtanesi, zamanının büyük çoğunu bu konuya ayıracakve süreçlerin tümünü takipten sorumlu olacak –baş-vurulan programın yoğunluğa bağlı olarak en az- birmakina mühendisi kadrosunu bu işle görevlendir-mek olmalıdır. Atanan kadroları işletmede bir Ar-Gebölümü yapılandırarak, burada istihdam etmek endoğru harekettir. Hali hazırda firma bünyesinde Ar-Ge yapılanması olan işletmeler için de önemli birsüreç olan Eurovent Sertifikasyonu, Ar-Ge faaliyet-leri için yeni hedefler oluşmasını sağlayacak, faali-yetlerinde seviyenin yükselmesine yardımcı bir rolüstlenecektir. Sertifika sürekliliği ile Ar-Ge organi-zasyonunun kendisini disiplinli, sürekli güncel vekurumsal tutmasını sağlayacaktır.

Eurovent, sertifika için katılımcı firmanın yazılımla-rında ve teknik ürün kataloglarında yayınladıkları /belirttikleri ürün performans ve kapasite değerlerinindoğruluğunu test ettirerek sertifikalamaktadır. Buanlamda firmada bir yazılım sürecinin başlatılmasıgerekecektir. Yazılım süreçlerinin Ar-Ge yeteneğiningelişimine olumlu etkileri düşünüldüğünde firmanınrekabette ön plana çıkabileceği bir faaliyeti dahabünyesine katmış olacaktır. Eurovent Sertifikasısüreci sürekli bir faaliyet olduğu için, kurumsallaş-mayı, oturmuş bir kalite güvence sisteminin varlığı-nı gerekli kılmakta; katılımcı firmalardan düzenliaralıklarla kalite güvence belgelerini talep edilmek-tedir. Sertifikanın kurumsallaşmanın sürdürülebilirli-ği adına da oldukça etkinliği olduğu görülmektedir.

Firma sertifika süreci ile birlikte, ürünlere yöneliktestleri daha yoğun uygulamaya başlayacaktır. Testsüreci ile birlikte son dönemde yaygınlaşmaya başla-yan bilgisayar destekli simülasyon yazılımlarınınkullanımı da gündeme gelecek; katılımcı firma, test,laboratuar, simülasyon süreçlerine yönelik yetenek-ler kazanmaya başlayacaktır. Sertifika almak içinçalışmalara başlayan firma, üniversiteler ile işbirliğifaaliyetlerini gündemine alabilir. Bu da firmanın üni-versiteler ve diğer araştırma kurumları ile işbirliğifaaliyetlerine adım atmasını ve Ar-Ge faaliyetlerininetkisinin artırılması yolunda iyi bir adım olabilir.

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 46

Page 23: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

47

Makale

Eurovent Sertifikasının küçük ve orta büyüklüktekifirmalara maliyeti, bu maliyeti en düşük seviyeyeçekebilecek satış ve pazarlama faaliyetleri ile birleş-tirilebilirse, kısa sürede geri ödenebilecektir. Buradasertifikasyonun ürün geliştirme sürecinde önemli biradım olduğu, Ar-Ge çalışmalarında sürükleyici biretki yarattığı ve pazar payını önemli ölçüde büyüttü-ğü (Bkz. Bölüm 2.2) unutulmamalıdır.

7. Destek Kurumları ile ÇalışmalarAraştırma ve ürün geliştirme faaliyetlerine yatırımyaparak daha ileri düzeye ulaşmak isteyen işletme-ler, Ar-Ge çalışmalarında yapacakları harcamalarıkendi öz kaynaklarından sağlamalarının yanı sıra,ülke düzeyinde gelişmişliğin artması ve küreselrekabette avantaj sağlanması amacı ile çeşitli ulusalve uluslar arası resmi, yarı resmi veya özel kurum vekuruluş tarafından Ar-Ge, teknoloji, yatırım, eğitim,danışmanlık, sektörel araştırma vb. olmak üzere pekçok açıdan desteklenmektedirler. Özellikle çevreciteknolojilerin ve ürünlerin geliştirilmesine ön ayakolan uluslararası destek fonları da destekler arasın-dadır. Destek kurum ve kuruluşlarının desteklerin-den faydalanmak öncelikle işletmede kurumsal vesistematik işleyen bir Ar-Ge ve Ür-Ge organizasyo-nunun olması ile mümkündür. Araştırma ve ürüngeliştirme yeteneği tam olarak oluşmamış işletmele-rin destek süreçlerinin olumlu ve verimli bir biçimdesonuçlanması ihtimali çok güçtür. TÜBİTAK-TEY-DEB sanayi Ar-Ge projelerini destekleme programıkapsamında önerilen Ar-Ge projeleri değerlendirilir-ken, kuruluşun Ar-Ge alt yapısı kapsamlı olarakdeğerlendirilmektedir [52].

4. SONUÇ VE TARTIŞMATemel üç bölümden oluşan bu çalışmada, araştırmave ürün geliştirme faaliyetlerine ayırdıkları kaynak-ları göreceli olarak kısıtlı KOBİ niteliğindeki sektö-rel işletmelerimizde, Ar-Ge bölümlerinin verimli veçok yönlü yapılandırılması üzerinde durulmakta;kaynakların etkin nasıl kullanılabileceği hususundabir yönetim yaklaşımı -modeli tartışılmaktadır. Öne-rilen modelde, beş âdeti yönetim ve yedi adeti çalış-maların kapsamına yönelik, toplam on iki temelkonu mevcuttur. Yönetim süreçlerine yönelik yakla-şım kapsamında, stratejik yönetim, kurumsallaşma,

proje yönetimi, tasarım ve geliştirme yönetimi vekaynaklarının yönetimi ele alınmış; bu süreçlerinaraştırma ve ürün geliştirme yönetimi ile ilişkisiortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışmaların kapsa-mına yönelik yaklaşım içerisinde, yeni ürün geliştir-me, yeni nesil ürün geliştirme, üniversite sanayiişbirliği, yazılım geliştirme, bilgi paylaşımı, ürünstandardizasyonu ve sertifikasyonu ve destek kurum-ları ile çalışmalar öne çıkarılmıştır.

Bu çalışma esnasında sektörel düzeyde bir takımeksiklikler gözlemlenmiştir. Sektör firmalarımızınAr-Ge düzeyinin, Dünya pazarındaki durumumuzagöre, beklentinin altında bir durumda olduğu göz-lemlenen önemli noktalardandır.

Sektörü oluşturan alt grupların temsilci dernekleritarafından ayrı ayrı yapılmış araştırmalar olsa yapı-lan araştırmaların ve bir arada toparlandığı bir eşgü-düm kurumun olmaması birçok verinin dağınık mer-kezlerde olmasına yol açmış durumdadır. Bu durumbir takım uyumsuzlukları da beraberinde getirmekte-dir.

Bu çalışma kapsamında önerilebilecek konulardanbir tanesi, devlet destekli olarak Eurovent Sertifikasıalımının teşvik edilmesi gerekliliği hususudur.Eurovent Sertifikasını alan ulusal firmalarımızınsayısının artışı ile ihracatımızın artması ve ithalatı-mızın azalması konusunda bir ilişkinin mevcut oldu-ğu ikinci bölümde gözlemlenmiştir. Bu konuda sek-tör dernekleri Eurovent Sertifikasının alınması içinbir kampanya ile firmalara destek vermelidir.

Sektörel düzeyde aktif olarak araştırma ve geliştirmefaaliyetlerinin önemine vurgu yapan, üniversitesanayi işbirliği çalışmalarının verimliliği ve sayısınıartırmaya çalışan ve bu alana yönelik faaliyetlerintabana yayılması için raporlar hazırlayan, çalışmatoplantıları, paneller vb. çeşitli etkinlikler düzenle-yen dernekler ve kuruluşlar mevcut olsa da ulusalISK sektörümüzün kendisini oluşturan tüm bileşen-leri kapsayacak uzun dönemli stratejiden ve hedef-lerden yoksun olduğu; strateji oluşturma amaçlı ana-liz ve alt çalışmaların yetersiz olduğu da gözlemle-nen diğer noktalardır. Seksenli yılların sonundan iti-

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 47

Page 24: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

48

Makale

baren teknolojik alt yapısını ciddi biçimde geliştir-meye başlayan ulusal iklimlendirme, soğutma, klimasektörümüzün uzun vadede, sağlıklı ve sağlam yapı-lanmasını ilgilendiren bu eksiklik, özelde firmaları-mızın araştırma, ürün geliştirme ve yenilik faaliyet-lerinin etkinliğini, üniversite ve sanayi işbirliği çalış-malarının verimliliğini, nitelikli sektörel işgücününmeydana getirilmesini vb. ciddi biçimde etkilemek-tedir. Ulusal sektör stratejisinin oluşturulması görevisektörümüzün önde gelen örgütleri, kurumları, üni-versiteleri ve firmalarının önünde büyük bir proje vegörev olarak durmaktadır.

5. TEŞEKKÜRAraştırma ve ürün geliştirme yönetimi üzerine oluş-turduğum birikim ve deneyimlerimi farklı bir çerçe-vede meslektaşlarım ile paylaşma olanağı tanıyandeğerli Teskon Kongre Yürütme Kurulu Üyelerine;çalışmam esnasında görüş ve önerilerini esirgeme-yen, yönlendiriciliği ile önemli katkıda bulunandeğerli büyüğümüz Makina Yüksek MühendisiSayın Yavuz Bayülken ağabeyimize; sundukları des-tek ve bilgi paylaşımları için Sayın Doç. Dr. HüseyinBulgurcu Hocamıza, İSKİD, ESSİAD, DOSİDER,POMSAD ve TMMOB MMO kurumlarına sonsuzteşekkür ederim.

6. KAYNAKLAR[1] DAVILA T., EPSTEİN M.J., MATUSİK S.F,

“Innovatıon Strategy And The Use Of PerformanceMeasures”, Advances in Management Accounting”,Volume 13, 2004, Pages 27-58

[2] Duruk M., “Turkish HVAC Market”, EuroventCecomaf Review , No. 92, December 2006

[3] Sezgin T., “HVAC-R INDUSTRY”, İGEME, 2008.[4] Orta Anadolu İhracatçılar Birliğinin (OAİB) Ar-Ge

Şube Müdürlüğü,“Makine Sektör Raporu”,Haziran 2007

[5] Chillventa Fuarı web sayfası (www.chillventa.de) veIKK Fuarı web sayfası (www.ikktradefair. com)

[6] Hannover-Messe Sodeks Fuarcılık A.Ş. web sayfa-sı (www.hmsf.com)

[7] TESKON Ulusal Tesisat Mühendisliği Kongresi veSergisi (www.teskon.mmo.org.tr)

[8] I. Soğutma Teknolojileri Sempozyumu, Sodexİzmir 2008.

[9] VIII. TESKON 2007 Kongre Bülteni, TMMOB

MMO, Ocak 2008[10] POMSAD, “Pompa ve Vana Sektör Raporu”,

Kasım 2007[11] İSKİD web sayfası (www.iskid.org.tr)[12] Sektörel Dernek, Vakıf ve Kurumların web sayfa-

ları (Bağlantılar için www.iskid.org.tr)[13] İSKİD Makale anketi yanıtı ve İSKİD üye anketi

ilgili bölümü[14] ESSİAD Makale anketi yanıtı[15] DOSİDER Dernek Genel Tanıtım Yazısı[16] Sektörel Yayın Kurumları web sayfaları[17] TTMD web sayfası (www.ttmd.org.tr)[18] TMMOB MMO Antalya Şubesi

(http://antalya.mmo.org.tr)[19] Insankaynaklari.com, “Klima sektörü büyürken

nitelikli işgücü sıkıntısı artıyor”, 11.08.2008(http://www.insankaynaklari.com/ikdotnet/IcerikDetay.aspx?BLM=haberler&KayitNo=10083)

[20] BULGURCU H.(Doç. Dr.), “Meb – Yök MeslekYüksekokulları Program Geliştirme Projesi”İklimlendirme Soğutma İhtisas KomisyonuÇalışması, Mayıs 2002 (İlgili Bilgi Güncelleme:2008).

[21] KUVVET K.(Yrd. Doç. Dr.), “İklimlendirmeSoğutmanın Mesleki ve Sektörel Konumu”,Karadeniz Teknik Üniversitesi, Beşikdüzü MeslekYüksekokulu web sayfası, Köşe Yazıları bölümü(http://www.besikduzu.ktu.edu.tr/modules/articles/),Yayınlanma 08 Mayıs 2007.

[22] TMMOB MMO İstanbul Şubesi Bülteni SayıNo:97, 16 Haziran 2008.

[23] TMMOB MMO Konya Şubesi, “IV. MakinaTasarım ve İmalat Teknolojileri Kongresi SonuçBildirgesi”, 24-25 Kasım 2007.

[24] Eurovent web sayfası(www.eurovent-certification.com).

[25] İSKİD 2003-2007 İstatistikleri (www.iskid.org.tr)[26] TÜBİTAK-TEYDEB Amaçları (www.tubitak.gov.tr)[27] Türkiye Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu

18.Toplantısı, 24 Aralık 2008[28] TÜBİTAK Mevzuatı, Kanun ve Yönetmelikleri[29] Türkiye Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu

11.Toplantısı Kararları, 10 Mart 2005[30] TÜBİTAK-TEYDEB İstatistikleri

(www.tubitak.gov.tr)[31] Kariyer.net, Secretcv, insankaynaklari.com web

sayfaları (kariyer.net, www.secretcv.com, insan-kaynaklari.com) ve diğer insan kaynakları şirket-lerinin web sayfaları

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 48

Page 25: Türkiye İklimlendirme ve Tesisat Sektöründeki …...Türkiye’nin toplam Endüstriyel Klima ve So[utma Makineleri ihracatı bir önceki yıla göre % 25,8 ve 2007 yılında ise

49

Makale

[32] Araştırma ve Deneysel Geliştirme Taramaları içinÖnerilen Standart Uygulama - Frascati Klavuzu,Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı(OECD),2002

[33] Teknolojik Yenilik Verilerinin Toplanması veYorumlanması için Önerilen İlkeler - OsloKılavuzu Ekonomik İşbirliği ve KalkınmaTeşkilatı (OECD), 2005

[34] Bilim ve Teknolojiye Ayrılmış İnsan Kaynakları-nın Ölçümü - Canberra Kılavuzu, Ekonomikİşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD), 1995

[35] Bogota Manual - Standardisation of Indicators ofTechnologica Innovation in Latin American andCaribbean Countries, RICYT/OAS/CYTED,2000.

[36] Türkiye Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu Kararı(2005/7)

[37] BOLY V., MOREL L., RENAUD J., “Towards aconstructivist approach of technological innovati-on management” Shavinnia L.V. (Eds), TheInternational Handbook of Innovation, pp.790-801, 2003

[38] Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Yenilik araştır-ması 2004–2006,TÜİK Haber Bülteni, Sayı:23,14.02.2008 (http://www.tuik.gov.tr)

[39] FANG-MİNG HSU, DER-JUİNN HORNG,CHAO CHİH HSUEH, “The effect of govern-mentsponsored r&d programmes on additionalityin recipient firms in Taiwan”, Technovation, InPress, 24 June 2008

[40] JERALD H., MARİUS M., EDQUİST C.,“Innovation, Science, and Institutional Change: AResearch Handbook”, , Oxford University Press,2006

[41] DRUCKER, P., “Innovation and entrepreneurship:Practice and Principles”, London, Heinemann.,1985

[42] DAVILA T., EPSTEIN M.J., MATUSİK S.F,“Innovatıon Strategy And The Use OfPerformance Measures”, Advances inManagement Accounting”, Volume 13, 2004,Pages 27-58

[43] TÜRK DİL KURUMU (TDK) Güncel TürkçeSözlük ve Türkçe’de Batı Kökenli KelimelerSözlüğü, Erişim tarihi 15.09.2008

[44] DİNÇER, Ö. (1998). Stratejik Yönetim Ve İşletmePolitikası. İstanbul: Timaş Matbaası

[45] ZAİM M., “Yenilikçilik, Teknoloji Ve Yeni ÜrünGeliştirme Perspektifinden Stratejik Yönetim”,KALDER, Ekim 2006

[46] GÜÇLÜ N.,“ Stratejik Yönetim”, G.Ü. GaziEğitim Fakültesi Dergisi Cilt 23, Sayı 2 (2003)61-85

[47] MATHESON D., MATHESON J., “Akıllı Örgüt:Stratejik Ar-Ge ile Değer Yaratma”, BoynerHolding Yayınları, İstanbul , 1999

[48] Avrupa Birliği Parlamentosu tarafından, araç kli-malarına yönelik olarak Mayıs 2006 tarihinde“2006/40/EC Araç Klimaları Direktifi

[49] Ulukan, C. (2005) “Girişimcilerin ve ProfesyonelYöneticilerin Kurumsallaşma Perspektifi”Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 5(2), 29–41 (2005)

[50] FİLİZ A., “Ürün Geliştirme”, http://www.kalite-kontrol.org/urun-gelistirme.html, Erişim tarihi15.09.2008

[51] DOĞAN M., “ISO 9000 Kalite Yönetimi ve Kalite Gü-vencesi Standartları”, http://www.ikademi.com/top-lam-kalite-yonetimi/381-iso-9000-kalite-yoneti-mi-ve-kalite-guvencesistandartlari.html

[52] TÜBİTAK TEYDEB, Sanayi Ar-Ge ProjeleriniDestekleme Programı, Ar-Ge Projeleri Değerlen-dirme AGY 200-1 Formu). (http://www.tubitak.gov.tr)

[53] PROJECT MANAGEMENT INSTİTUTE (PMI),“Project Management Body of Knowledge(PMBOK)” 3rd Edition, 2004 PA, USA

[54] Sayisalyontemler.com, Proje Yönetiminin faydala-rı (www. sayisalyontemler.com), Erişim Ocak2009

[55] AKYOS M., “Sürekli Yenilikçilik (İnovasyon) İçinTeknolojik Yetenek Değerlendirmesi (Techno-logy Audit)” TMMOB MMO Endüstri Mühen-disliği Dergisi, Sayı: 2006-2 Nisan-Mayıs-Haziran 2006

[56] MILLER B. D., “Managing Professionals inResearch And Development”, Jossey-Bass Wiley,San Francisco,1986

[57] ÖNER M.A, “ArGe Yönetimi”, Boğaziçi Üniver-sitesi Yayınları, 4. Basım, İstanbul, 2006

[58] YÜCEL İ.H., “Bilim-teknoloji politikaları ve 21.yüzyılın toplumu-Üniversite Sanayi İşbirliği”,http://ekutup.dpt.gov.tr/bilim/, Devlet PlanlamaTeşkilatı Sosyal Sektörler ve Koordinasyon GenelMüdürlüğü. Araştırma Dairesi Başkanlığı,Temmuz 1997, Ankara,

[59] T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı (www.sanayi.gov.tr)

[60] İSEDA web sayfası (www.iseda.org.tr)

Hasan:Sablon 19.11.2009 13:39 Page 49