347

Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

  • Upload
    others

  • View
    39

  • Download
    1

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin
Page 2: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DoğanYurdakul1946’da Aydın Bozdoğan’da doğdu. İlkokulu baba memleketi olan Sivas’ta, ÇifteMinareli Numune İlkokulu’nda

okudu. Orta ve lise öğrenimini Ankara Bahçelievler Deneme Lisesi’nde tamamladı. Ankara Üniversitesi HukukFakültesi’ndenmezunolduktansonraParisSorbonneveVincennesÜniversitelerindedoktoraçalışmasıyaptı.CenevreÜniversitesi’ndeFransızDiliveUygarlığıeğitimigördü.

Gazeteciliğe 1963 yılındaYenigüngazetesinde başladı;Ulusgazetesi,Kim dergisi, Yön veDevrim dergileriyledevametti.12MartdönemindeMamakAskeriCezaevi’ndeikiyılayakıntutuklukaldı.1974yılındaaflaçıktıktansonra

Vatangazetesindeçalıştı,AydınlıkgazetesindeköşeyazarlığıveAnkara temsilciliğiyaptı.12EylülaskeridarbesindeAydınlıkkapatılıncaYankıdergisineyazıişlerimüdürüoldu.Yazdığıyazılarnedeniylehakkındagıyabitutuklamakararıçıkınca yurtdışına çıktı; Brüksel, Paris ve Cenevre’de çeşitli işlerde çalıştı. Türk Ceza Kanunu’nun komünizmpropagandasınıcezalandıran142.maddesikaldırılıncahakkındaverilmiş220yıllıkhapiscezasıdüştüve1991’deyurda

döndü. Evrensel gazetesi Ankara temsilciliği, Siyah Beyaz gazetesi genel yayın yönetmenliği,Günaydın gazetesiAnkara haber müdürlüğü yaptı. 1997 yılında “32. Gün” programı Ankara temsilcisiyken kitap yazmak üzere kendiisteğiyleemeklioldu.2008yılındanberiyaptığıOdatvyayınkoordinatörlüğüsırasında6Mart2011tarihindetutuklandı.BiryılayakınSilivriCezaevi’ndetutuklukaldıktansonra23Şubat2012detahliyeedilenDoğanYurdakulduldurvebirkızıvardır.

Yayımlanmış diğer kitapları arasındaReis (SonerYalçın ile birlikte),BayPipo (SonerYalçın ile birlikte),Çetele(CengizErdinçilebirlikte),SırlarınKavşağındaveFransızca-TürkçeBüyükSözlüksayılabilir.AyrıcaFransızcadanTürkçeyeçevirdiği6kitapbulunmaktadır.

Page 3: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

KırmızıKediYayınevi:126

İnceleme:24

Abi

Kabadayılar,MafyaveDerinDevlet

DoğanYurdakul

©DoğanYurdakul,2001

©KırmızıKediYayınevi,2012

YayınYönetmeni:İlknurÖzdemir

Editör:İ.UtkuKavasoğlu

KapakTasarımıveGrafik:YeşimErcanAydın

Tanıtımiçinyapılacakkısaalıntılardışında,yayıncınınyazılıiznialınmaksızın,hiçbirşekildekopyalanamaz,elektronikveyamekanikyollaçoğaltılamaz,yayımlanamazvedağıtılamaz.

Bukitabınilkbaskısı2001yılındayapılmıştır.

OnBeşinciBasım:Nisan2012(KırmızıKedi’deilkbasım)

ISBN:978-605-5340-31-5

KırmızıKediSertifikaNo:13252

Baskı:PasifikOfset

CihangirMah.GüvercinCad.BahaİşMerkeziBBlok

Haramidere-AvcılarİSTANBULT:02124121777

PasifikOfsetSertifikaNo:12027

KırmızıKediYayınevi

[email protected]/www.kirmizikedikitap.com

ÖmerAvniM.EmektarS.No:18Gümüşsuyu34427İSTANBUL

T:02122448982F:02122440948

Page 4: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DoğanYurdakul

ABİ

KABADAYILAR,MAFYAVEDERİNDEVLET

İNCELEME

Page 5: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ÖNSÖZAPERİTİF

DündarKılıç ile ilgili bir kitap yazma düşüncesiReis kitabının1 çıktığı 1997’nin sonaylarından beri aklımdaydı. O günlerden birinde, yıllar öncesinden ailece tanıştığımızDoktorTurhanTemuçinAğabey’inevindeakşamyemeğinedavetliydik.

Yemek sırasındaTurhanAğabeybizim içinbalıkçılar çarşısındanarayıp seçtiği, kendielleriyle ayıklayıp pişirdiği balıkların hangi denizlerde yaşadığını, türünü, yakınakrabalarını,hangiçeşitoltaylavehangiyemkullanılarakyakalanabileceğinianlatmayakoyulmuşkenbensözüdeğiştiripikiyılönceyazdığıbirkitaba2getirdim.“Ağabey, senin balıklarla olan yakın arkadaşlığını iyi biliyoruz da, şu kabadayılarla

tanışıklığınıpekbilmiyoruz.Bumerakınneredengeliyor?”diyesordum.

“Ohoo,dedi,benonlarınenbüyüğünütanırım,DündarKılıççokyakınarkadaşımdır.”

DoktorluğuveyazarlığıylaünyapmışTurhanTemuçin’inyeraltıdünyasınaduyduğuilgikonusunda kafamı kurcalayan sorular işte ancak o zaman berraklığa kavuştu. TurhanTemuçin’in çocukluğu ve ilk gençlik yılları üç büyük kentin en belalı mahallelerindegeçmişti: SamsunOdun Pazarı, İstanbulÜsküdar veAnkaraHacettepe. Sürmeneli olanTurhan Temuçin, Sürmeneli olan Dündar Kılıç’ı 17-18 yaşlarındayken, Ankara’nın oyıllarında“delikanlılarıyla”ünlüHamamönümahallesindetanımıştı.

SözDündarKılıç’tan açılınca TurhanAğabey üşenmedi, kalkıp arşivini karıştırdı, birdergi bulup getirdi. DündarKılıç ile 1990 yazında bir röportaj yapmıştı ve bu röportajPlayboydergisinde yayımlanmıştı. O röportajın bir yerinde şöyle deniyordu: “…Ve buaradaDündarKılıç yaşamının tümünü Turhan Temuçin’e anlatmayı ve bunun bir kitaphalindeyazılmasınıkabuletti.”3

Amabuprojegerçekleşememişti.ÇünküDündarKılıç,dergideyeralanbaşlığıgörünceçoksinirlenmişti.Dergininbaşlığındaonunağzındanşuifadeleryeralıyordu:“İşkenceler,bitmezsorgulamalaraltındabenitutukladılar.58kezduruşmayaçıktım.Onlaradedimki;sizisokakortasındaağaçdallarındasallandıracaklar…”

Dündar Kılıç bu sözleri kendisine işkence yapanlara karşı söylemişti, oysa dergideyazılan şekliyle sanki yargıçlara karşı söylenmiş gibi bir anlam çıktığı kanısındaydı.Askeriyargıçlarahakaretetmektendavaaçılabileceğiendişesinekapılmıştı.Dr.Temuçinbuyanlışanlamayıdüzeltmekiçinelindengeleniyaptı,amaonuiknaedemedi.Kılıçonaküsmüştü ve bu olay neredeyse yarım asır süren Temuçin-Kılıç dostluğuna da sektevurmuştu.

O gece, benimde babalarla ilgili bir kitap yazma düşüncemolduğunu, işe deDündarKılıç’tanbaşlamakistediğimiaçmamüzerine,TurhanAğabey,“Birboşgünündeteybinide al gel, onunla ilgili anılarımı sana uzun uzun anlatayım,” dedi. Bunu aklımın birkenarınanotetmiştim.

Aradanzamangeçti,benbuişebaşlayanakadarsırayaikikitapvedörtçeviriçalışması

Page 6: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

girdi. Ağustos 1999’da Bay Pipo kitabının4 İstanbul’da son düzeltmelerini yaparkentelevizyonunakşamhaberlerindeünlübabalardanDündarKılıç’ınöldüğühaberiverildi.Hem ölümüne, hem de yüz yüze görüşme olanağımızın ortadan kalkmasına çoküzülmüştüm.

Ankara’ya döner dönmez büyük bir susuzlukla Turhan Ağabey’e koştum. Sanki o,DündarKılıçhakkındabütünbildiklerinibirçırpıdaanlatacaktıvebendebunlarısugibiiçecektim.Elbettekiöyleolmadı.Onunöyleilginçvehatırlanmasıöylesinezamanalacakanılarıvardıki,görüşmelerimizbukitabınsonnoktasıkonuncayakadaruzunaralıklarlasürdü.

Turhan Temuçin’e bu kitap için yaptığımız görüşmelerden birinde dayanamayıpsormuştum:

“Ağabey, Dündar Kılıç kitabını yazmaktan vazgeçmeseydin, işe neresinden başlamakisterdin?”

“Hamamönü’nden,”demişti,“çünküonunlailktanışmamızoradaolmuştur!”

Uzun süren araştırma ve görüşmelerimi hemen hemen bitirip kitabın planını yapmaaşamasınageldiğimdebukonuüstüneçokdüşündüm.“Neresindenbaşlamalı?”sorusunayanıtararkenmidemesancılargirdiğibileoldu.

Odünyanıngizemdoludehlizlerindedolaşırkenşunufarketmiştim:İnsanınaletleolanilişkisindenasıltaşdevri,yontmataşdevri,cilalıtaşdevrivs.vardıysa,kabadayıların–vesonradanmafyanın–aletleolanilişkisindede,bıçakdönemi,tabancadönemi,ceptelefonudönemi,yeşilpasaportdönemivs.diyegidendönemlerolduğusöylenebilirdi.Demekkisöze bıçak döneminden, bıçaklarıyla ünlü Sürmene’nin Baştımar köyünden, DündarKılıç’ındoğumyerindenbaşlamalıydım.

Ama Dündar Kılıç’ın yaşamıyla ilgili araştırmalarım bana başka bir şey dahagöstermişti: Kılıç’ın yaşamının en önemli dönüm noktaları iki askeri müdahaleye denkdüşüyordu; 12 Mart döneminde askeri cezaevindeki tutukluğu sırasında birçok solcuaydınlatanışmış,fikirvedavranışlarınıgözdengeçirmeolanağıbulmuştu.

12 Eylül dönemindeki tutuklanması ise yaşamında çok daha derin izler bırakmıştı.MİT’egötürüldüğü1984tarihi,onunefsaneviünününbiranlamdadurduğuvegerilemeyebaşladığıtariholmuştu.SıkıyönetimMahkemeleri’ndeidamtalebiyleyargılanmış,Mamakve Diyarbakır Askeri Cezaevleri’nde dört buçuk yıl tutuklu kaldıktan sonra da beraatetmişti!

Evet, söze bıçaktan başlamalıydım, ama Dündar Kılıç’ın hayatındaki bu iki önemlidönüm noktasından ipuçları vermeyi de ihmal etmemeliydim. Bu yüzden, ana yemeğegeçmeden önce okuyucunun iştahını açmak üzere bu iki önemli bölümden de şimdilikatıştıracakbirşeylersunmayakararverdim.

AraSoğukİlhanSelçukAğabeyiletanıştığımdahukukfakültesineyenibaşlamışbiröğrenciydim.

Page 7: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

EniştemDoğanAvcıoğluosıralardaİstanbulDragos’taTürkiye’ninDüzeni’niyazıyorduvebendeonayardımcıolmayaçalışıyordum.ŞevketSüreyyaAydemir,YaşarKemal,CanYücel,ÇetinAltan,İlhamiSoysal,İlhanSelçukgibiünlüyazarlarsıksıkeniştemiziyaretegelip akşam yemeklerine de kaldıklarından, o genç yaşta onları tanımış ve rakısohbetlerinidinlemişolmanınmutluluğunutaşıyorum.

Aradanyıllargeçmiş,İlhanAğabey’leçoksıkgörüşememiştik,birkaçküçükkarşılaşmadışındauzunboylubirkonuşmamızolmamıştı.

İlhan Selçuk’unDündarKılıç’la askeri hapishanede dostluk ve arkadaşlık kurduğunu,onunla ilgili anıları olduğunu biliyordum, bu konuda yazdıklarının hepsini okumuştum.Dündar Kılıç ile ilgili anılarını anlatmasını rica etmek üzere kapısını çaldığımda da,doğrusu nasıl karşılanacağımı bilememenin endişeleri içindeydim. Ama, “Ooo, Doğan,nerelerdesin, kitaplarını okuyorum” gibi sımsıcak bir ilgiyle karşılandığımda duyduğumsevinçsınırsızdı.

İlhanAğabey anlattı, ben kaydettim.Oldukça uzun süren bu görüşmenin notlarına bukitabın akışı içinde zaman zaman rastlayacaksınız. Ama konuştuklarımızın MaltepeAskeriCezaevi’ndegeçenbirbölümüvarki,DündarKılıç’ınyaşamındaçokönemlibiryertuttuğunudüşündüğümdenonuburadaaynenaktarmakistiyorum:

“BizDündar Kılıç ile başka başka koğuşlardaydık. O en büyük koğuştaydı, devrimciöğrencilerin bulunduğu koğuşta. Kendisini haksızlığa başkaldıran bir Robin Hood gibigördüğü ve zaten Yılmaz Güney’le de ilişkileri bu racon üzerine gittiği için, koğuştaçocuklarla gayet iyi ilişkiler içine girmiş, çok iyi uyum sağlamıştı. Çocuklar da tabiiDündar’ın bu kabadayı tavırlarından hoşlanmış, onu aralarına kabul etmişlerdi. Koğuşkapılarıaçılıpherkesbirarayagelebildiğizamanlardaveözellikleakşamüstleriçokzevklisohbetleryapardık…

…Şimdi bir gün oturuyoruz. O zaman 35-36 yaşındaydı, ama yaşından daha büyükgörünüyordu.Benona‘Dündarsennasılateşedersinbakayım?’diyesordum.Çünkübutekbaşınaorayaburayagiripdeortalığıdağıtanfalanbiradam.Bugözüpekliğindentabii.Şöyle elini yumrukhalinegetirip işaretparmağını vebaşparmağını kullanarak tabancayabenzetti ve ‘Abi ben böyle ateş ederim’ diye belki de tabancayla atış kurallarınauymayacakyadabenimanlamadığımbirşeygösterdi.Bendeona‘İyiamayani,’dedim,‘baksenartıkkaçyaşınageldin,artıksenattığınıvurabilecekbirnoktadadeğilsin.Üstelikdezamangeçiyor,sengençdeğilsinkiöneçıkacaksın,gideceksin,kendiniharcayacaksın.Senkendineişkur,işadamıol,’dedim.‘Dünyadadaböyleolur.Seningibibaşlanır,amasonradanişadamıolunur.’

Bubunuunutmamış.Hapistençıktıktansonrabirgüntelefonettibana,‘Ağabey,seninnasihatınıtuttum’dedi.CemReklam’ıaçmış,benidavetetti,Şişli’de,tramvaydurağınınkarşısındaydıCemReklam…”

AraSıcakDündar Kılıç, 12 Eylül döneminde yine tutuklanmış, ama bu kez Mamak Askeri

Cezaevi’ninbirhücresindetekbaşınaveağırbaskıkoşullarıaltındaydı.

Page 8: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

1984yazınınbunaltıcıgecelerindenbiriydi,tutuklanalıhenüzbirkaçayolmuştu.OgeceyineuykututmamıştıDündarKılıç’ı.Nekıpırdadıkçaaltındagıcırdayanranzayaylarına,nedetepesindeyananışıktauyumayaalışabilmişti.Yatağındasağadönüyorolmuyor,soladönüyorolmuyor,birtürlüuyuyamıyordu.

Kulağınıduvartarafınaveripyanındakihücrelerinduvarlarındangelentıkırtılarıdinledi.İkinumaradakiİbrahimileüçnumaradakiSelçukyineduvaravuraraksatrançoynamayabaşlamışlardı.Dikkatlicekulakverdi, üçnumaraüçkezvurmuştuduvara.Onadabirazanlatmışlardıya,tamolaraköğrenememişti.Taşlararakamlarveriponagörevuruyorlardıduvara,amaüçvuruşatmıydı,filmi?

Dikkatkesilipdinledi.Duvarabeşkezvuruldu,birazaraverilipdörtkezdahavuruldu.Satranç tahtasının çift renkli karelerini getirdi gözünün önüne. Üç numaradaki tutuklu,atınıveyafilinibirkareyesürmüştü,amahangisine?

Böyleoynanıyorduduvaravuraraksatranç.Gecelerihücredenhücreyekonuşmakyadaseslenmekyasaktı.Birşeyisteyecekolanlar“komutanım”diyereknöbetçieriniçağırmakve başka bir hücreden bir istedikleri varsa, esas duruşa geçip tekmil verir gibi onasöylemekzorundaydılar.

Hapishaneyesatrançsokulmadığından,tutuklularkendiimalettiklerisatrançtahtalarıvetaşlarıyla oynuyorlardı. Hücrelerde kalanlar ise duvara vurarak şifreli satranç oynamayöntemini geliştirmişlerdi.Geceleri el ayak çekildikten sonra duvara vurarak oynamayabaşlarlardı.Bununneanlamageldiğinibilennöbetçierlerde,eğercanlarıbirinidövmekistemiyorsa,duvarlardangelentıkırtılarapekfazlaaldırmazlardı.

DündarKılıç,hücresindetekbaşınakalıyordu,yanındabirarkadaşbileyoktu.“Yanımdabiriolsahiçdeğilsebahsegirerdik şu duvardan duvara satranç üstüne,” dedi kendi kendine. Sivil hapishanelerdeyatarken voleybol, futbolmaçları üstüne bahis oynamazlarmıydı? Bu da onun gibi birşeydi. Kendisi olsa kimin üstüne oynardı acaba? Üç numara çok düşünüyor, duvaravurması epey zaman alıyordu. İki numara duvara çabucak vurup hamlesini hemenyapıyordu.Kumaroynasaherhaldeikinumaranınüstüneoynardı.

“Buradançıkıncabizimmekânlardanbirininortasınaküçükbirduvarçektirsem,”diyedüşündü,“ikiyanınadabuçocuklardanikisinioturtsam,ücretinivererektabii.Koysalarönlerine satranç tahtalarını,dizseler taşlarını,başlasalarduvaravurmaya, tıkırda tıkır…Kimsenin görmediği, duymadığı bir iş, sihirbazlık gibi bir şey. Bunun üstüne bahisoynatsamnesükseyaparımama!Basındaçokilgigösterirdiherhalde,buişbirdemeşhurolunca…Patentidebendeya!İstanbul’un,hattaTürkiye’ninheryerindeoynatırdım!”

Birazdahadüşününcevazgeçmeyebaşladıbuhayalinden.“Çokuzunsürüyoryahubumeret,” dedi kendi kendine. “Bir partisi bazen bir saat, bazen iki saat. Bazen debitiremeyip ertesi geceye bırakıyorlar. Bize gelenler alışmışlar pokere, konkene. Böyleuzunsüren,zahmetlibirkumarıneyapsınlar,niyeparayatırıpsaatlercebeklesinler?Hemoynayanlar tutupda hile yapsalar nasıl anlarım, nasıl kontrol ederim.Öyle ya, hepsi dekültürlü,şeytangibiadamlar.”

Page 9: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Pekiyatersiniyapsaydı?Yanipokeriböyleduvaravurarakoynatsaydıolmazmıydı?Tıktıkikivuruşdöper.Kesintisizdörtkezvuruşkare…

Durdu.“SaçmalıyorsunDündar,yalnızlıktankafayıüşütmeyebaşladıngaliba.Böylebirşeysöylemeyekalksanmilletsenitefekoyupçalar,”dedi.

Satrançtan para kazanma düşlerinden ayrılıp tekrar dışarıyı dinlediğinde tıkırtılarınkesilmiş olduğunu fark etti. Ne kadar zaman düşünceye dalmışsa partinin bittiğini bileanlamamıştı.Bukezbirmerakkapladıiçini,acabaoyunukimkazandıdiye.

Yataktankalkıphücresininparmaklıklarınayaklaştı.Öylesinedalmıştıki,yasaklarıbileunutmuştu:

“Heyarkadaşlar,partiyikimkazandı?”diyeokalınsesiylesözümonafısıldadıdışarıya.

Aynıandadanöbetçierininoturduğuyerdenkalkıpgürlediğiduyuldu:

“Kimulanodırlananbusaatte?Birnumarasenmisin?”

Marazaçıkarmanınâlemiyoktu,hemenyatağınagiripbattaniyeyikafasınaçekti,uyumapozunageçti.

DündarKılıç’ınhücresininparmaklıklarınakadargelmişolannöbetçi,copunudemirleresürtüpiçeriseslendi:

“Bir daha sesini duyarsam, sana abi mabi dediklerine bakmam, ellerini çıkarttırıpcoplarımonagöre!”

Doğruydu. Bazen zevk için bile adam döverlerdi. Hücrelerde kalanların adlarısöylenmezdi,hepsinumaraylaçağrılırlardı;birincihücredekalanDündarKılıç’ınadıda“bir numara” idi. Hücrenin önüne gelip “Bir Numara!” diye bağırması yeterdi erlerin.Hemen esas duruşa geçip tekmil vermeliydi. Nöbetçi tekmili beğenmeyip “eller dışarı”komutunu verince de, ellerini parmaklıklardan dışarı çıkarıp, avuç içleri yukarı gelecekşekilde uzatmalıydı. Er de copunu çıkartıp istediği kadar, bazen yoruluncaya kadarvururdu.

DündarKılıçbattaniyesininaltındabirazdahabüzüldü.Nöbetçibunumarayıyutmamıştıamaşanseseriogecekimseyedayakatmakniyetindedeğildi, söylenerekyerinedöndü.Gece vakti avuçlarının şişirilmesinden ucuz kurtulan Dündar Kılıç ise hayallerindenayrılıpkorkuludüşünceleredaldı.

KoskocaDündarKılıçnehalleredüşmüştü?Birneferparçasından tehdit alıyor, sesinibile çıkaramıyordu. Onların dünyasında değil bir erden emir alanın, polisten bir fiskeyiyeninbileitibarısıfırainerdi.

İstanbul’daki bir arkadaşının evinden götürülmeden önce “Biraz ortadan kaybol, seniimhaetmekisteyenlervar,”diyehaberleralmış,amabunlaraaldırışetmemişti.

Yoksa“imhaetmek”bumudemekti?

Aldığıistihbaratlarbirbirçıkıyorduişte.Onabilgiverenlerkulağıdelikkişilerdi.İçerialınacağını nasıl biliyorlarsa, “imha” edileceğini de o kadar iyi biliyor olmalıydılar.Ne

Page 10: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

demekti “imha etmek”? Gerçekten idam mı etmek istiyorlardı, yoksa niyetleri namınıortadan kaldırmak, efsanesini kazımak mıydı? Kimdi bu adamlar? Ne kadaryüksekteydiler?İyiama,nekadaryüksekteolurlarsaolsunlar,buâlemindüzeninikuranlarolmadanişleriniyürütemezlerdiki…Belkideyerineyenibirinigeçireceklerdi.Yoksaşubıyıkları aşağı doğru sarkık, “devlete yardım ediyoruz,” diyen yeniyetme kabadayıbozuntularındanbirinimi?

Farkına varmadan sırtını duvara vermiş, yüzünü parmaklıklara dönmüştü, kötüdüşünceleriaklındanuzaklaştırıpuyumayaçalıştı…

Hikâyeyiyeterincemerakettirebildiysemartıkanlatmayabaşlayabilirim.

Page 11: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“EFSANE”(1935-1984)

Page 12: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

BirinciBölüm

GÖÇ“Adınız?”

“Dündar.”

“Soyadınız?”

“AliKılıç.”

“Doğumyeriniz?”

“Trabzon,SürmeneilçesininBaştımarköyü.”

“Doğumtarihiniz?”

“1935.”

Dündar Kılıç, TBMM Susurluk Komisyonu’nun 19 Şubat 1997 Çarşamba günküoturumunun açılışında Başkan Mehmet Elkatmış’ın sorularını böyle yanıtlıyordu.1 Busözleriresmibirheyetkarşısındaenaz39’uncukezyineliyordu.Çünkü,64yıllıkyaşamıboyunca 38 kez tutuklanmış, ömrünün 21 yılı, yani neredeyse üçte biri çeşitlihapishanelerdegeçmişti.

DildendileaktarıldıkçayarıefsanehalinegelmişolanbuyaşamınöyküsünüanlatmayaSürmene’ninBaştımarköyündenbaşlıyorum.

Karadeniz,GöçveKabadayılıkDündarKılıçTrabzonluydu,ama“yedigöbek”Trabzonludeğildi.Aileağacınınkökleri

Erzurum’akadaruzanıyordu.Kendianlatımlarınagörededelerinindedeleribirkandavasıyüzünden Erzurum’dan göçüp gelmişlerdi Sürmene’ye. Cumhuriyet’ten Deniz Som’layaptığıyayımlanmamışbirsöyleşisinde,“DedelerimizinanlattıklarınagöreErzurum’danbirkandavasınedeniyle1850’lerdeTrabzon’agelmişler,göçşeklinde,”diyordu.1Ancakgeçenyüzyıldacereyanetmişbuolaylarhakkındakendisininde fazlabirbilgisiyoktu:“Unutulmuşgitmiş.130-140seneevvel olan olaylar…” Ve Ali Kılıç soyadını almalarının da, Erzurum’dan gelen buatalarınaveyaİbrahimdedesininaskerolmasınabağlıolabileceğinitahminediyordu.1CumhuriyetgazetesindenDenizSom,DündarKılıçile28Aralık1993’tebaşlayanvegünlersürenbirsöyleşiyaptı.Kılıç’ınNişantaşı’ndaki evinde gerçekleşen veDeniz Som’un köşe yazılarından birinde de sözünü ettiği bu söyleşidaha sonra yayımlanamadı.Bu kitabı yazmakta olduğumuöğrenince o röportajın teyp kasetlerini yararlanmam içinbanaverenve2010yılındakaybettiğimizDenizSom’ateşekkürlerimibirkezdahayinelemekistiyorum.

Dündar Kılıç’ın kendisine anlatılan söylentiye dayalı bazı duyumlar dışında konununayrıntılarına fazla inmediği anlaşılıyor. Ailenin öteki bireyleri de bu konuyu pek fazlamerak edip araştırmamışlar. Ama anlaşılan oydu ki, kan davası ve göç, kendisiylebaşlayan bir şey değil, ona atalarından kalan bir mirastı. Hikâyemizin ilerleyen

Page 13: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bölümlerinde ailenin daha sonra biri savaş, diğeri de yine kan davası nedeniyle iki kezdahagöçettiğinigöreceğiz.

Karadeniz’den büyük şehirlere ve özellikle İstanbul’a göç o kadar eskidir ki, EvliyaÇelebi’nin Seyahatname’sinde bile İstanbul’daki Laz mahallelerinden söz edildiğinerastlarız: Evliya Çelebi fetihten sonra İstanbul’a gelip yerleşen çeşitli bölge halklarınısayarken, “Trabzonlu Lazların Bayezid Camii semtine yerleştirildiğini” söyler ve“Yeniköy nam kasabanın… halkı cümle Trabzonlu Lecüc kavmidir” der. Zaten SultanBayeziddeTrabzon’dadoğmuştur.EvliyaÇelebiGürcistan’akadaryaptığıbirKaradenizgezisindeiseSürmene’yedeuğramışveSürmeneKalesi’nianlatmıştır.2

Kan davasından kaçma ve göç ise, önce kendini koruma gerekçesiyle silahlanmaya,sonradahayatınıkazanmakiçinkabadayılığabaşlamayakadarvarabiliyordu.

ÖnünüzebirharitaaçıpKaradenizbölgesine,Trabzon’unhemendoğusunadoğrubirazbakarsanız,oradakapıkomşusukadaryakıniriliufaklıyerleşimbölgelerigörürsünüz.İşteTürkiye’ninbirçokünlükabadayısıoküçükcoğrafyaparçasındançıkmıştır:Çaykara’danOfluHasanveCevahirler2,Of’tanOfluİsmailveHacısüleymanoğlular,AvniÇakıroğlu,SürmeneBaştımar’danDündarKılıç,Arsın’danAlaattinÇakıcı,Yomra’daneskiAnkarakabadayılarındanRahmiŞencan(LazRahmi)…2Cevahirler(OfluHasan,OfluOsman,OfluHüseyin)bulakaplaanıldıklarından,yanlışolarakOfludiyebilinirler,oysaÇaykaralıdırlar. Oldukça yaygın olarak yapılan bu yanlışın nedeni, Çaykara’nın eskiden Of’a bağlı olması, eskikütüklerdevenüfuskâğıtlarındaOfolarakgeçmesidir.AnkarakabadayılarındanCevatYazıcıoğlu(LazCevatveyaAyıCevat) da Çaykaralı olduğu halde Oflu Cevat diye bilinir. Susurluk olaylarında da adı geçen eski emniyetmüdürlerindenveOrdueskiValisiKemalYazıcıoğlu’nunamcasınınoğludur.

Karadeniz’denbenimbildiğimhamsiçıkar,müteahhitçıkar,futbolcuçıkar,Temelfıkrasıçıkarvs. amanasıl olupbirçokünlükabadayınındaoradançıktığınıbukitabıyazmayabaşlayanakadardoğrusupekfazladüşünmemiştim.

Bu soruyu sorduğum kişilerden çoğu, ekonomik nedenlerden ve göçten söz ettiler.Örneğin eski kabadayılardan Yomralı Rahmi Şencan, “Bireysel olarak hep kaçmışızoradan,”diyebaşladıvedevametti: “Karadeniz’in toprakları kıt.Yanigeçimolanaklarıçok sıkı. Herkesin olsa olsa en fazla otuz dönüm toprağı ya vardır, ya yoktur. Neylegeçinsin? Evlenmiş yapmış altı-yedi tane çocuk. Geçim olmadığı için hepsi gurbetegelmiş.Gurbetegelinceekmeğiniaramış.Birisiekmeğinemaniolmakistediğizamandamutlakakabadayıolmuş,yaniolaybu.”

Bir zamanların 68 kuşağı gençlik liderlerinden Avukat Bozkurt Nuhoğlu da Oflu. İyitanıdığı yakın hemşehrisi Dündar Kılıç için “Kabadayı olmasaydı devrimci olurdu”diyordu ve bunu değişik nedenlere bağlıyordu: “Karadenizliler çok ilginç insanlardır.DündarSürmenelidirveSürmenedeTrabzon’unenilginçbölgelerindenbirisidir.Örneğinen ciddi komünistler de oradan çıkmıştır.”3 İşte Dündar da bir kabadayı olarak oradançıkmış.3TürkiyeKomünistPartisi’nin(TKP)liderlerindenZekiBaştımar(kodadı:YakupDemir)DündarKılıç’ınköylüsüdür.Aynı partinin Baştımar’dan sonra gelen genel sekreteri İsmail Bilen (kod adı: Laz İsmail) de Rizelidir. ZekiBaştımar’ınakrabalarındanDündarBaştımariseİlericiGençlikBirliğiüyesiydive1946tevkifatındatutuklananlardanbiriydi.Aynıköydenikiünlü“Dündar”çıkmasıbizebuadabölgedesıkrastlandığınıdagösteriyor.3

Page 14: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“BizimSürmene’ninBıçaklarıİyiOlur”Karadeniz kıyı şeridini izleyerek Trabzon’un doğusuna yönelince, Araklı’yı geçtikten

sonra Sürmene’ye varırız. 10 kilometre daha gidince de Dündar Kılıç’ın köyü olanKaradenizsahilineyakındağköylerindenBaştımar’aulaşırız.

Tariharaştırmalarınabakınca,herikiyerleşimyerinindeçokeskiolduklarıanlaşılıyor.SürmeneKalesi’nindemirçağınaaitolduğusaptanmıştır.4BirbuçukyüzyılöncebölgedeincelemeleryapanbirAlmangezgininizlenimlerinegöreilçeninadı,4.yüzyıldanberi“Sufurmene”adınıtaşıyanderedengelmektedir.5Ancak,ilçenindeköyündeadlarıyüzyıllardanberideğişmemiş,hattaEnverPaşa’nın6Kasım1915tarihliyeradlarıylailgiliemirnamesindedeSürmeneveBaşTımaradlarıaynenkalmıştır.6

Karadeniz’e ve özellikle Trabzon’un doğusuna özgü coğrafi ve ekonomik koşullar ilegeleneklerSürmeneiçindefazlasıylageçerlidir.

Yöreyeözgügelenekselelsanatlarındanenönemlileribıçakvetabancayapımcılığıdır.Hele dillere destan olan bıçakları, Sürmene’nin adını sınırlarının dışına taşıracak kadarünlüdür.

Öyleki,DündarKılıç’ın ilksuçuda,dahasonragöçtükleriAnkara’daSürmenebıçağıileyakalanmakolacaktır.Bunu,kendisiyle1969’dayapılan,dahasonradakitaplaşanbirröportajda şöyle anlatır: “İlk sabıkam bıçak taşımak. On dört yaşındaydım. BizimSürmene’ninbıçaklarıiyiolur…Sürmenebıçağıydıtaşıdığım…Palagibibirbıçaktı…Ogün yanıma alıp öyle çıkmıştım sokağa… Onunla yakaladılar… Bir şey olmadı amaanamlababamçokkızdılar…Sonraalıştıktaşıdıkişte…”7

Bense, bütün bu öyküler nedeniyle çok merak ettiğim Sürmene bıçağıyla DündarKılıç’ın kardeşi İbrahim Kılıç’ın bürosunda tanıştım. Bu kitabın yazılması sırasındagörüştüğümİbrahimKılıç, sırfbumerakyüzündenSürmene’yekadargitmek istediğimiöğrenince “Sizi orada misafir etmek isterdik, ama bu mevsimde gidilmez, çok yağmuryağar,pekbiryerigöremezsiniz,”dediveertesigünkübuluşmamızabirSürmenebıçağıgetirtti.Sedefsaplı, inceamaçokuzunolmayan,sivriuçluvetektarafıkeskin(ikiyanıkeskin olanları da varmış) bir bıçaktı bu. İlk bakışta kahvaltılarda kullanılan masumbıçaklara da benzetebilirdiniz. Ama ne gibi “vukuatlarda” kullanılmış olabileceğinidüşününce de dehşet verici bir hançer gibi gözükebiliyordu insanın gözüne. Herhalde“hatırası” olduğundan, koleksiyondan çıkarılmış gibi özen gösteriliyordu bıçağa. Kimbilir, belki de Dündar Kılıç’ın delikanlılık dönemlerinde kullandığı bıçaktı bu. Bunusoramadımamabıçağınyinedebirfotoğrafınıçektim.

Bununlabirlikte,hançereveyakamayabenzeyenbubıçak,DündarKılıç’ınanlatımınabakarakgözümdecanlandırdığımo“palagibibıçak” imajınapekuygundüşmediği içinbelirlibirdüşkırıklığınauğradığımıdasaklayamam.DündarKılıçefsanesiboyuncabutürabartılı anlatımlarla sık sık karşılaşacağınız için şaşırmamanızı şimdiden öğütlerim.Efsane ile gerçeğin birbirine karıştığı yerlerde elimden geldiği kadar sizlere yardımcıolmaya, abartmaların içinden gerçekleri süzmeye çalışacağım. Ama siz siz olun,

Page 15: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

söylenenlerdebirmiktarabartmapayıolduğunuyinedehesabakatın!

BizdeSürmenebıçağınışimdilikoradabırakıptekrargöçolayınadönelim.

Dündar Kılıç’ın köyü olan Baştımar, Karadeniz sahiline yakın dağ köylerinden biri.Sürmene’ninekonomikolanaklarıdarolanbuköyüdeaynıkoşullaryüzündenhembüyükkentlere, hem İstanbul gibi metropollere, hem de başta Almanya olmak üzere Avrupaülkelerinegöçvermiş.AmaKılıç’ların ikincigöçününasılnedenibuekonomikkoşullardeğil,ogünlerdeyaklaşansavaştehlikesiymiş.Nasılmı?Anlatayım.

Sürmene bölgesi tarih boyunca sürekli işgaller yaşamış. Pontus Krallığı’ndan sonraRoma’yabağlananyöre,BizansdönemindebirsüreGürcülerinelindekalmış,13.yüzyılbaşlarında da Trabzon İmparatorluğu’nun egemenliğine girmiş. 1461’de bütün TrabzonbölgesiylebirlikteFatihSultanMehmettarafındanOsmanlıtopraklarınakatılanSürmene,Trabzon vilayetinin merkez sancağına bağlı bir kaza olarak yönetilmiş. Ama yine denüfusunun önemli bir bölümünü Rumlar, Museviler ve Ermeniler oluşturmuş.Egemenlikleri altına aldıkları yerlerdeki dinlere karşı hoşgörüleriyle tanınanOsmanlılar,gerek Selçukluların Anadolu’ya girişlerinde, gerekse Osmanlıların Katolik Kilisesi’ylemücadelesinde Türklere destek vermiş olan yöre halkının ticari yaşamına ve ticareterbabınamüdahale etmediği8gibi, ibadetlerinde de özgür bırakmışlar. Zaten ilçede yeralan başlıca tarihsel yapı olanDirlik köyündeki Panagia TzitaKilisesi de 19. yüzyılda,yani bölge Osmanlı egemenliği altındayken yapılmış. Bununla birlikte, aynı yüzyılınsonlarında yapılan nüfus saptamalarına göre Sürmene’nin 17.537 olan nüfusunun 86’sıErmeni,1807’siRum,15.644’üMüslüman.9

20. yüzyıla gelindiğinde bölge bir kez daha işgal yaşamış ve Birinci Dünya Savaşısırasında,1916’dan1918’ekadarRusişgalialtındakalmış.

İşte,DündarKılıç’ınsubayolanİbrahimdedesidebuişgalindörtyılöncesindeRuslaraesirdüşmüş.

SavaşsonrasındaBatum’unTürkhâkimiyetinegirmesiylebirlikteorayaticaretyapmayagiden Sürmeneliler, Batum’un Sovyet Rusya egemenliğine geçmesinden sonraSürmene’yegeridönmüşler.10Esirlerin iadesiyledeDündarKılıç’ındedesiköyünegerigelmiş.

KuştüyüYatakvePorselenFincanlarAileninbilineneneskiüyesi,DündarKılıç’ın“çokmühimbiradamdı”diyesözettiği

İbrahim Dede. Eğitimini İstanbul’da görmüş, Rusça biliyormuş ve Harbiye’de dersverirkenRusçaöğretmenliğideyapmış.

Gerisini Dündar Kılıç’tan dinleyelim: “Orada, Rusya’da çok Türk varmış,Müslümanvarmış. Ve dedem yaralıymış bunların eline geçtiği zaman, yaralarını tedavi ediyorlar.1920 senesinde memlekete dönüyor, yedi-sekiz sene sonra. Demek ki 13’lerde esirdüşüyor ellerine. İnönü’yü çok severdi. Fevzi Çakmak’la İnönü’nün âşığıydı. Nedendibilmiyorum.Dinadamıydıaynızamanda.Müftülükyaptısonyıllarda.Çokmuazzambirinsandı o. Rusya’dan fincanlar getirmişti. Porselen. 65 senesine kadar o fincanların bir

Page 16: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

tanesiniyanımda taşıdım.Çokgetirmiştionlardan,kırılakırılabir tanekalmıştı; onudabentaşıdım.Birdekuştüyüyatakgetirmiştibana.Yatakbanaçocukluğumdaverilmişti.”

Demek ki çocukluğu pek bolluk içinde geçmese de dedesinin Rusya’dan getirdiğikuştüyü yatakta yatmıştı Dündar Kılıç. Bu yatağı da porselen fincan gibi hep yanındataşımış,cezaevinebilegötürmüştü:“64senesindebirmahkûmaverdimyatağı.Vevalidembana dedi ki ‘Yirmi tane yatak götürelim de o yatağı git al’. Bu hakiki kuştüyüymüş,hakiki. Rusya’da hediye ettiklerinde iki kişilikmiş. Küçüle küçüle bir kişilik olmuş.Güneşekoyduğunzamanşişerdi,böylebalongibişişerdi,hakikikuştüyü.Benimbildiğimüçtanedörttanekılıfıvardı.”11

Dündar Kılıç’ın dedesine ait bazı bilgi kırıntılarını da bir sorgulama sırasındakiifadesinden öğrenebiliyoruz: “Dedem İbrahim Ali Kılıç Bey, Atatürk dönemindeİnönü’nüniyiarkadaşıydı.BiraraTrabzonmüftülüğüyaptı.ÇanakkaleSavaşı’nıncereyanettiği yıllarda Ruslara esir düşüp 12 yılını Rusya’da esarette geçirmiş. Esirmübadelesindensonramemleketedöndü.”12

1940’laragelinipİkinciDünyaSavaşıkapıyadayanınca,İbrahimDedeesarettegeçirdiğigünlerihatırladı,çocuklarıvetorunlarıiçinderinbirendişeyekapıldı.

Kılıç’ın Susurluk Komisyonu’na da anlattığına göre Rus uçaklarının bölgedegezecekleriniduyuncabüyükbabanınkorkusuiyicearttıveonlarıAnkara’yagöndermeyekararverdi.

Askerlikten müftülüğe geçen İbrahim Dede ile eşi Nuriye Nine ölünceye kadarSürmene’de kaldılar.Baba İshak ise, karısı Fatma ve oğulları 10 yaşındakiYahya ile 7yaşındakiDündar’ıdayanınaalıpAnkara’nınyolunututtu…

EkmekKarneyleAnkara’yageldiklerindeyıl1942idi.

İkinci Dünya Savaşı olanca şiddetiyle sürüyordu. Hitler ordularının Fransa’yı işgaletmesinin üzerinden altı-yedi ay geçmişti. Pearl Harbour limanında gemileri baskınauğratılanABD’ninJaponya’yasavaşilanetmesininüzerindenisebirkaçay.

Türkiye yansızlığını korumaya çalışıyordu ama savaş kapıdaydı. KomşulardanYunanistan Almanların, İran ise Sovyetlerin ve İngilizlerin işgali altındaydı. ÇankayaKöşkü’nde İsmet İnönü vardı. Başbakan Dr. Refik Saydam’ın o yılın 7 Temmuz’undaölmesiüzerineDışişleriBakanıŞükrüSaraçoğluBaşbakanlığagetirilmişti.

Ülke ekonomisi yokluklar içindeydi. Ekmek 1941’in son günlerinde İstanbul’da,1942’ninilkgünlerindeiseAnkara’davesikayabağlanmıştıveresmifiyatı18kuruşolanekmek,karaborsadabeşlirayafırlamıştı!..

Türkiye’nin başkenti Ankara küçük ve yeni yeni inşa edilen bir yerleşim yerigörünümündeydi.AtatürkiçinyapılacakolanAnıtkabir’inprojeyarışmasıoyılbitmişti,projeningerçekleştirileceğiveilerideAnıttepeadınıalacakolansemtinbulunduğuyeriseçıplakbirtepecikti.

Page 17: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bugünkü Ankara’nın Gaziosmanpaşa, Kavaklıdere gibi varlıklı semtlerinin olduğuyerlerbomboşbirerarazi,Çankayaneredeysedağbaşıgibiydi.Bahçelievler’inkurulmayabaşlamasınadahasekiz-onyılvardı.

O günlerinAnkara’sınınmerkezi konumundakiUlus’taki heykel civarında oturan eskiAnkara’nın zenginleri ve İstanbul’dan gelmiş varlıklı aileler ile memurlar, yeni yenikurulmaktaolanYenişehir’e,yaniBakanlıklarçevresi,KızılayveSıhhiyeileMaltepe’yekadarolanbölgeyetaşınmaktaydılar.ŞehirmerkeziUlus’tanKızılay’akayıyordu.CebeciileUlusarasındakibölgeisebugünküanlamdavaroşdiyebileceğimizdargelirliveyoksulhalkın yaşadığı semtler halindeydi. Anadolu’nun çeşitli yerlerinden göçüp gelenler yahemşehrileri buralarda oturduğu için kendiliklerinden ya da kalacak yerleri veya yeterlimaddidurumlarıolmadığından“mecburiiskan”nedeniylebusemtlereyerleşiyorlardı.

İshakKılıçveailesi1942yılındaişteböylebirAnkara’yagelip,başkentinülkeçapındaün yapmış en belalı semtlerinden Hacettepe’nin4 Hamamönü mahallesine yerleşti.Mahalle,Samanpazarı’ndanDikimevi’ne inen cadde (şimdiki adıylaTalatPaşaBulvarı)üzerindebulunanbeşyüzyıllıktarihiKaracabeyHamamısayesindebuadıalmıştı.4 Bugün Hacettepe Hastanesi’nin bulunduğu tepede eskiden bir yatır olduğu ve halkın buraya dilekte bulunmaya,“hacet” dilemeye geldiği için buraya Hacet Tepesi dendiği, sonradan Hacettepe’ye dönüştüğü söylenir. Başka birgörüşe göre ise semtin adı Hacı Tepesi iken değişerek Hacettepe olmuştur. (Dr. Rıfat Özdemir’den aktaran OrhanKaraveli,BirAnkaraAilesininÖyküsü,Pergamon,İstanbul,1999,s.81.)

BabaİshakKılıçSürmene’dengetirdiğibirikimleriveeşdostunyardımlarıylamahalleyebir fırın açtı: Demirlibahçe Halk Fırını. Ve ekmek çıkarmaya başladı. Babacanlığı,dürüstlüğü ve yoksulları koruyup yardım etmesi nedeniyle kısa zamanda mahallenin“Fırıncı İshak Amca”sı oldu, herkes tarafından sevilip sayılmaya başlandı. Ekmeğinkarneyle satıldığı ve karaborsadan vurgunların vurulduğu yıllarda namusuna gölgedüşürmediğigibi,parasıolmayanyoksullaradabedavaekmekdağıttı.YahyaileDündar,anneleri Fatma Hanım’ın gaz tenekeleri içinde gazete kâğıtlarının altına sakladığıekmeklerikuytuyerleregötürüp,gizlicefakirleredağıtırlardı.

Bu dağıtım işinin nasıl yapıldığını ve bu yüzden başına ne gibi olaylar geldiğini “azsonra”DündarKılıç’ınağzındandinleyeceksiniz.Benimburadadikkatçekmekistediğimnoktaise,dahaçocukyaştaannevebabasındangördüğü“fakirleredağıtma”özelliğinin,ilerleyen yıllardakiDündarKılıç efsanesinin en önemli unsurlarından birini oluşturacakolmasıydı.

Yeni adıyla “Fırıncı İshak” kısa zamanda başarılı oldu. Başlangıçta fırınının hempatronu,hemocakçısı,hemkürekçisiydi.Amazaman içindebüyüdü, fırınsayısını ikiyeçıkardı,ekmekişçilericemiyetininyöneticiliğinekadaryükseldi.

Ailenin nüfusu da büyüdü. Dokuz yıl içinde dört kişiden sekize çıktılar. Yahya veDündar’a üçü kız biri erkek dört kardeş daha eklendi: 1944’te Asiye, 1946’da Celile,1948’deKısmetve1951’deİbrahimdoğdu.55Kılıçailesindeyenidoğançocuklaraailebüyüklerininadlarınınverilmesigeleneğivardır. İshakAliKılıç,enküçükoğlunababasıİbrahim’inadınıkoymuştur.DündarKılıç, ilkeşindenolanikincikızıUğur’a(1995’teöldürülenünlüUğurKılıç)ilkadıolarakbüyükninesininadıolanNuriye’yi,ikincieşindenolankızınadaannesininadıolanFatma’yıvermiştir.KızkardeşiAsiye (Kılıç)Kamış’ınüçüncüçocuğununadıdaFatma’dır. İbrahimKılıç ilkoğlunaağabeyiDündar’ın,enküçükkızınadaannesiFatma’nınadınıvermiştir.DündarKılıç’ınaltıncıvesonçocuğuolanDünayise

Page 18: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

adınınilkhecesinibabasıDündar’dan,ikincihecesiniannesiAyten’denalmıştır.DündarKılıç’ıntorunlarındanbirideonunadınıtaşımaktadır.İkincieşindenolanErgun,oğlunababasınınadıolanDündar’ıvermiştir.

Ankara’ya geldiğinde 7 yaşında olan küçük Dündar, ilköğrenimine evlerine oldukçayakınsayılanDumlupınarİlkokulu’ndabaşladı,amaortaokuldanileriyegidemedi.Zatenkulakları ve aklı, okuldaki derslerden çok mahallesindeki çocukların bire bin katarakanlattığı kabadayı öyküleriyle doluyordu. Üstelik çok özendiği bu kişileri pek uzaktaaramasına da gerek yoktu. Evle okul arasında gidip gelirken, sokakta oynarken ya daannesinin gizleyerek verdiği ekmekleri yoksullara dağıtırken her an bunlardan birinerastlayabiliyordu;birinebirkahveninönüneoturmuşnargilesini içiptespihsallarken,birötekineceketiniomzunaatmış,yumurtatopukluayakkabılarıyla“varmıbanayanbakan”dergibisalınarakyürürken.Onlaraimreniyorduimrenmesineama,alıcıgözleinceleyincehiçdeanlatıldıklarıkadarbüyükolmadıklarınıdüşünüyor,belkidebirgünhepsindendahabüyükolacağınındüşlerinikuruyordu.

Dündar Kılıç’ın yaşamının henüz başındayken etkilendiği ve özendiği bu az bilinendünyayı ve raconunu, yani kurallarını kısaca görmenin ileride olup bitecekleri daha iyianlayabilmekaçısındanyararlıolacağıkanısındayım.

İkinciBölümRACON

Argo sözlüğü yazarlarının İtalyanca “ragione”den geldiğinde anlaştıkları raconsözcüğününanlamı,“âdet,usul,yol,yordam”1ve“yöntem,kural”dır.2

Raconkesmek ise, en eski kabadayılar döneminde, herkesin inanıp güvendiği kıdemlikabadayıların, başka iki kabadayı arasında çıkan bir anlaşmazlığı çözüp, onlarıbarıştırmasıydı.Aynenbir ağır cezamahkemesi heyeti gibi üçkişidenoluşanbukurula“hakemheyeti”denirdi.Buheyetbirçeşitmahkemekurarakikitarafıdadinler,gerekirsetanıklara başvurur ve “racona” uygun, yani kabadayılığın geleneksel kurallarına, örf veâdetine göre bir karar verirdi.Verilen karar kesindi ve taraflar kesilen bu raconu kabulederlerseonauymakzorundaydılar.Kararıikisidekabuletmezlerse,sorunukabakuvvetleçözerlerdi.Amabiri kabul eder öteki kabul etmezse, kabul etmeyen tarafa uygulanacakyaptırım çok ağırdı: Karara uymayan kişi, kabadayılar âleminden dışlanırdı. O kişininsözünün artık hiçbir yerde geçmemesi anlamına gelen bu dışlanma bir kabadayı içinölümdenbeterolduğundan,kimseraconauymamayakolaykolaycesaretedemezdi.

RaconKesmeninKuşaklarBoyuEvrimiEskikabadayılarla ilgilienönemliyapıtlardanbirininyazarıolanRef’iCevadUlunay,

İstanbul’un ünlü racon kesme olaylarından birini anlatır. Arap Abdullah ile MirasyediNecip, Samatyalı bir tornacının kızı olan Hayganuş yüzünden birbirlerine girdiklerinderacon Zehir Ali’nin Tophane’deki kahvesinde kesilir. Racon kesen heyette Zehir Ali,ÜsküdarlıNâfizHocaveYenibahçeliHalimEfendivardır.Taraflarkesilenraconukabuletmeyincearalarındakikavgasürüpgider.3

O en eski kabadayılar kuşağındaki anlaşmazlıklar genellikle kadın meselelerinden

Page 19: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

çıkardı. Aradan yarım yüzyıl geçip 1950’li, 60’lı yıllara gelindiğinde, yeni kuşakkabadayılar arasındaki anlaşmazlıklar kadın paylaşma olmaktan çıkıp haraç paylaşmayadönüştü.

Racon kesmek kabadayılara özgü bir kavram olduğuna göre, dilerseniz kavramıntanımlamasınıdabuyenikuşaktanbirineyaptıralım.ÜnlükabadayılardanKürtİdris(İdrisÖzbir)şöylediyor:

“Kördüğümolmuşbirmeseleyibüyüklerhalleder.Buradakiraconkesmedavasıdabunabenzer.İkisidemahkemeyegidemez,poliseveremez.Eniyisineyapalım?Sözügeçenbirinsanabunuanlatalım,onederseoolsun.Şimdiartıkyok,amagelirlerdivebizdekararverirdik.Eskidenyapardıkyani,birbirleriniöldürmesinlerfalandiye.Aynenbirmahkemegibidir. Sözü geçen yaşlı bir kişi karar verir. İşte birkaç yaşlı falan da çağırırız. Bizimdelikanlılıkâlemindeyaşlılaraçokdeğerverilir…”4

Kitabınilerleyenbölümlerindedegöreceğizamaraconkesmeninbuyenibiçiminedeikiörnekvereyim:

Hüseyin Heybetli (Kürt Hüso, Hasan Heybetli’nin babası) Burhanettin Atay (ÇilliBurhan) ile Eminönü merkez halinin haracı yüzünden anlaşmazlığa düştüler. HüseyinHeybetli’ninÇilliBurhan’ıpusuyadüşürüpöldürmesiüzerineanlaşmazlıkkandavasınadönüştü,ikitaraftanölenlerveyararlananlaroldu.Ozamanlar“babalarınbabası”denilenOfluHasanarayagiripraconkesinceikitarafbarışmakzorundakaldı.5

Dahasonrakiyıllarda,UrfalıikikabadayıolanMehmetNabiİnciler(İnciBaba)ileAliYasak (Drej Ali) kapıştıklarında araya Ankaralı kabadayılardan Yusuf Koç’un girdiğisöylenir.YineDrejAli ileMilliyetçiHareketPartisi’ninUrfa İlBaşkanlarındanFeridunÖncelanlaşmazlığındaiseonlarıbarıştıran17.DönemAnavatanPartisiUrfaMilletvekiliBülentÖncelilehemşehrisiOsmanDoğanolmuştu.

Raconkesmeişi,zamaniçindesadecekabadayılararasıanlaşmazlıklaraözgüolmaktançıktıvehalktankişilerdebazısorunlarınınçözümüiçinkabadayılardanyardımistemeyebaşladılar. Dündar Kılıç’ın racon kesmesi esas olarak bu biçimde oluyordu. Genelliklearazi anlaşmazlığına düşen bazı kimseler veya bir mirası paylaşamayan akrabalar onagelirler,odaavukatlarınınveyadanışmanlarınınyardımıylabusorunlarıçözer,dargınlarıbarıştırırdı.

Racon kesme alanının bu şekilde genişlemesi ise kabadayılık kurallarının giderekbozulmasınayolaçtı.Sonundaarazianlaşmazlıklarınınzoryoluylaçözümüne,ödenmeyenborçların, çek ve senetlerin zor kullanarak tahsilatına, kısacası bugünkü mafyagruplaşmalarınakadarvardı.

Kabadayıların adının mafya babasına dönmesinden sonra gelen son kuşakta ise eskiraconun da, racon kesmenin de yerinde yeller esiyordu. “Yeni tipte racon kesme”, birmafya babasının kaba kuvvete başvurarak arabuluculuk etmesi haline gelmişti. Yüzyılbaşındaki Zehir Ali’nin kahvesinin yerini pahalı döşenmiş yazıhaneler almış,anlaşmazlıklaryaceptelefonuylatehditetmeyada“mafyainfazları”ileçözülürolmuştu.

Page 20: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Racon kesme ve evrimi böyle özetlenebilirdi, ama racon kavramının kapsamı bundançok daha genişti. Racon, kabadayıların sadece dış görünüşleri, tavır ve davranışları dadeğildi.Racon,birçeşityazılıolmayanbiryasaydı;eskikabadayılarındavranışlarınayönveren, uymak zorunda oldukları, dışına çıkamayacakları kuralların bütünüydü. İtalyanmafyasınınnasıl“omertà”adıverilenbir“anayasası”varsa,bizimkabadayılarınanayasasıdaracondu.6Öyle ki, ünlü yazar İlhanSelçuk bileDündarKılıç’ın ölümünün ardındanonunhakkında“hayatınınanayasasıracondu,”diyeyazmıştı.6

6 İki “anayasa” arasındaki en önemli benzerlik, aralarındaki anlaşmazlıkların polise asla yansıtılmadan yine kendiaralarındavekendiyöntemleriyleçözülmesiydi.

MarioPuzo’nunbuyasanın adını taşıyankitabı dageçtiğimizyıllardapiyasaya çıktı.Omertà,SuskunlukYasası, çev.NejatEbcioğlu,İnkılapKitabevi,İstanbul,2001.

Külhanbeyi,Kabadayı,MafyaBabasıİlhan Ağabey’le yaptığımız görüşmede Dündar Kılıç hakkında bu söylediklerinin

anlamını sordum. Verdiği yanıt konuyu iyi bilmeyenler için sanki yeni bir bilmeceydi:“Dündarkülhanbeyideğildi,kabadayıydı,mafyababasıdeğildi,kabadayıydı!”

Busözleryaklaşıkyüzyılalmışbirevrimsürecininözetigibiydi.

AmaDündarKılıç’ınyaşamöyküsündeşuandabulunduğumuzgençlikyıllarındandahaileriye uygun adım gidebilmemiz için sizlere yabancı gelebilecek bu kavramları vearalarındanefarklarolduğunuaçmamgerekiyor.

Bununiçinöncekülhanbeyiilekabadayıarasındakifarklarıgörelim.

Külhanbeylik ve kabadayılık, toplum dışı, marjinal görünümlü bazı kimseleredavranışlarındandolayıyakıştırılanvesadecesözlüklerdebulunanbirerdeyimden ibaretdeğillerdi.Bunlar tarih süreci içindekendilerinden sözettirmiş toplumsalbirer “kurum”olmuşlardı. Aralarındaki farkı anlatmak için, en eksik kalmış tanımıyla, geçiminisokaklarda şiddet kullanarak sağlayan birtakım insanlardan, evi barkı olmayanlarınakülhanbeyi,geceleriyatacakbiryeriolanlaradakabadayıderlerdiyelim.

Külhan,eskihamamlardasuyunvediğerbölümlerinısıtılmasıiçinateşyakılankısımdıvegenelliklebirçokkişiyibarındıracakkadargenişolurdu.Dışarıdanayrıbirgirişivardı.Eskidensabahçıkahvelerininbileolmadığızamanlardageceyigeçirecekyeriolmayanlarburalardabarınırlardı.Buradayatanlarınbirazisimyapmışlarınada“külhanbeyi”denirdi.Bu hamamların en tanınmış olanları İstanbul’daGedik PaşaHamamı,Ankara’da ise azönce sözünü ettiğim Karacabey Hamamı’ydı. Bunların ikisi de beşer yüzyıllıkhamamlardı. Zamanla başka hamamların külhanları da boşta gezenlere sığınak olunca,külhanbeylikbirkurumhalinedönüştü.Girmesiçıkmasıveoradakalınmasıbazıkurallarabağlı,birçeşitAhilikgibiçıraklıkvekalfalıkevreleriolanbirkurumoldu.

Profesör Server Tanilli, bu konuyla ilgili en esaslı, hatta bütün sözlüklere veansiklopedilere kaynaklık etmiş yapıt olan Ebüzziya Tevfik’in Yeni OsmanlılarTarihi’ndenşualıntıyıyapar:“DeğişikkülhanlarınkülhanbeyleriarasındaçatışmayadakavgaçıktığızamananlaşmazlığıgidermeküzerebudurumamüdahaleedenGedikPaşakülhanının başı (destebaşı) olurdu. Karar kesin addedilirdi ve bu karara itiraz hakkı

Page 21: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yoktu.”7

Külhana dilenci olarak girenler zamanla oradan birer zorba olarak çıkmaya başladılar.Giderekesnafınmalınıyağmalayıpharaçalan,halkıtacizedeninsanlarhalinedönüştüler.Zaman içinde gerek polis baskısı ve kabadayıların onlara “nüfuz alanı” bırakmaması,gereksetoplumsaldesteklerinikaybetmelerinedenleriyledetarihsahnesindensilindiler.

Kabadayılarınisegeceleriyatacakbiryerlerivardı!Aralarındaevlibarklı,ailebabasıolanlarbulunduğugibi,birçoğunundagenelliklegenelevdeçalışanbirdostuvardıvegeceyionunyanındageçirirdi.Zatenbirsuçişleyippolistarafındanarandıklarındadaçoğunlukladostlarınınevineyapılanbaskınlarınsonucundayakalanırlardı.Yadaaranankabadayısevgilisinibulunduğuyereçağırır,polisdeonutakipederekfirariyiyakalardı.Buyakalanmaolaylarıileilgilimaniler,destanlaryazılmıştı.8Bugünebakınca,aradanbirasırgeçmişolmasınakarşındurumdafazlabirdeğişiklikolmadığınıgörüyoruz.Günümüzünmafyababalarıdaeşleriveyasevgilileriizlenerek,sevgilileriyleyaptıklarıceptelefonukonuşmalarıdinlenerekyakalanmıyorlarmı?

Kabadayılarkülhanbeyisıfatınıkabuletmezlerdi,hakaretsayıpküçümserler,kendilerinikülhanbeylerinegörebirüstsınıfsayarlardı.

Amakabadayılar ilekülhanbeylerarasındakifarkbukadarbasitvebiçimselnedenlereindirgenemezdi.Asıl ayrılık, kabadayılığın sosyal, kültürel ve ekonomik temelleri olan,külhanbeyliğe oranla çok daha köklü bir kurumolması, eylemlerini sınırlayan kuralları,yani bir raconu bulunmasıydı. Külhan-beyleriyle çatışmalarının nedeni onları “kendifaaliyet alanlarına” sokmama ve “hizaya getirme” çabasıydı. Ama bu çatışma, mahallehalkının “canını, malını, ırzını koruma”, hatta “güvenlik güçlerine yardımcı olma”biçimindesunulurdu.1980’liyıllardanitibarenMİT,polisvekimisiyasetçilertarafındanhimaye ve teşvik gören bazı mafya babalarının siyasetle de iç içe girerek kendilerini“devleteyardımcı”ilanetmelerininkökleriburalardaaranamazmı?

“KabadayılarHalkınBağrındanKopmuştur”DündarKılıç’ınkendisidekabadayıdeyiminibenimsiyordu.CezaevindenoğluCenk’e

gönderdiğidefterde“Düzenkahpe,bizkabadayıyız.Gangsterbaşka,mafyababasıbaşka,kabadayıbaşka.Kabadayısever,sayar,hümanisttir.İnsansevgisindenbaşkaşeytanımaz,”diyeyazıyordu.9

Bu deyimi kendisine yakıştırmasının başka bir örneği de en küçük kızı Fatma ilearasında geçti. Fatma ilkokul dördüncü sınıftayken bir gün Türkçe dersinde öğretmenibütünöğrencilereevödeviolarakanlamınıyeniöğrendiklerisözcükleribirercümleiçindekullanmalarınıvermişti.Bunlarınarasında“kabadayı”sözcüğüdevardı.Fatmaevödeviiçin babasından yardım istedi. Dündar Kılıç kızına kabadayı sözcüğünün sorulmasıkarşısında hayrete düştü ve “Bu ödevi sana benim kızım olduğun için özellikle miverdiler?” diye sordu. Sınıftaki bütün çocuklara sorulduğunu öğrenince de “Gerçek birkabadayı,insanlariçiniyişeyleryapar,”diyebircümlekurdu!

Dündar Kılıç, 10 Ocak 1992 tarihinde Engin Ardıç ile Meriç Köyatası’nın yönettiği

Page 22: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“Kırmızı Koltuk” programına konuk olarak katıldı. Kabadayılık kavramına yüklediğianlamıda,şiddetlereddettiğimafyababasıdeyimiylekabadayıdeyimiarasındakifarkıdabuprogramıizleyenkitlelerinönündeaçıkladı:

“EnginArdıç-Sizkamuoyundatabircaizsemafyababasıolaraktanınıyorsunuz.Birçokkişiböyletanıyoryadaböyletanıtıldınız.Şimdibensizeşunusormakistiyorumöncelikleizinverirseniz,mafyanedir,mafyababasıkimederler,sizgerçektenbabamısınız,bunubizeaçıklarmısınız,kısaca.

DündarKılıç-Şimdiefendim,bütündünyaülkelerinde,bilhassademokrasiülkelerindemafyateşkilatlarıvardır.Türkiye’dedevardır,amamafyakimdir,iştebutartışılır.Mafyabirteşkilatolayıdır.Mafyanınmeclistemilletvekilleriolur,bakanlarıolur,polismüdürleriolur, her kesimi, hatta fahişeleri bile olur. Bu teşkilatlara sahip olan insanlardır mafya.Ama kabadayılar halkın bağrından kopmuştur. Bu kelime yıllardır rahatsız ettiği haldeyinedehalkahizmetveemekverdiğimiziçinmutluyum.Hangikabadayınerededevletinkasalarınaeliniuzatmışveyahutkötübirfaaliyetgöstererekbirkimseninparakarşılığındacanını yakmış veya bir yerde kiralık katil olmuş? Mafya işte anlattığım gibi bir örgütolayıdır.Mafyavardırtabii,devletbankalarınısoyanlar,bufakirhalkınparasınısoyanlar,hileyedayalı teşkilatlarkurupbuparalarıalanlarmafyadır tabii.Amakabadayılara iftiraediliyor. Birtakım insanları gizlemek için işte göstermelik suçlu lazım olduğu zaman,bilhassa olağanüstü dönemlerde, bu ara rejimlerde işte kabadayıları zincir yaparlar,birbirine bağlarlar, kamuoyu önünde işte suçluları yakaladık derler. Aslında mafyateşkilatları daha evvelden uyarılırlar ve kaçması gerekenler kaçar, kalması gerekenlerkalır.

EnginArdıç-Yaniefendimsizkendinizikabadayıolarakmıtanımlıyorsunuz?

DündarKılıç-Şimdiefendim,buhalkınbiryakıştırmasıdır.Türkiye’debenimbildiğimyüze yakın kabadayı denilen insan var, bunlar kumarhaneciliğin dışında hiçbir kötüfaaliyetgöstermediler.Bengörmedim,duymadım,poliskaynaklarıdaistihbaratkurumlarıda bunu bilirler. Ülkemizde kim ne yaparsa bu bilinir. Saklansa bile bu ne kadarsaklanabilir,neticedeherkesneyaptığınıbilir.

MeriçKöyatası-Efendim,kimdirbuinsanlar,yanisizinTürkiye’dedemafyaolduğunusöylediğiniz, sizin halkın bağrından çıktığını söylediğiniz kabadayılarımafya diye lanseeden ve kendi işlerini gizleyen, mecliste de olduğunu söylediğiniz bu mafya kimdirTürkiye’de?

DündarKılıç -Şimdi, açık açıkortada.Devlet bankaları soyuluyor.Kimler tarafındansoyuluyor? Kabadayılar tarafından mı soyuluyor? Hayır. Mafya tarafından. Mafya birörgüt olayıdır, işte bu örgütler, bu konular, demin anlattığımmeseleler oluştuğu zamanmafya oluşuyor. Silah çekerekten bir adam öldürmek, yahut da bir kuyumcuyu soymakolayı değildir mafya olayı. Fakir halkın parasına kim elini sürmüşse mafya onlardır,hesabınıversinlervevereceklerdirdeenindesonunda.”

Böylece, İlhan Selçuk’un “Külhanbeyi değil kabadayı, mafya babası değil kabadayı”sözleriyle tanımladığı Dündar Kılıç’ı, kendi açıklamalarıyla az çok yerine oturtmuşoluyoruz. Mafya deyiminin kullanılmaya başlaması için 1970’lerin sonlarına gelmemiz

Page 23: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

gerektiğinegöreşimdilikbukadarıylayetinelim.

NeZengindenNedeFakireKabadayılarhalküzerindekorkuylakarışıkbirsaygıyaratmışlardı,kabadayılıköyküleri

vebüyükkavgaların ayrıntıları bire binkatılarak anlatılırdı.Buyüzdendeünkazanmışbirçokkabadayı,halktarafındanbirerkahraman,“zengindenalıpfakireverenbirerRobinHood”7 gibi görülürdü. Sıradan insanların kabadayılara olan bu hayranlığı, Fransızedebiyatçı ve devlet adamı AndréMalraux’nun bir sözünü hatırlatıyordu: “İçlerin-dekivahşetduygularınıyitirmemişmilletlereşkıyalarınavehaydutlarınahayranlıkbeslerler.”Bu deyişteki “vahşet”, “eşkıya”, “haydut” gibi sözcükleri çıkarıp cümleyi birazyumuşatırsak, “Kendileri düzene başkaldıramayanlar, haksızlıklara isyan edenlerikahramanlaştırırlar”dadiyebilirdik.7 Robin Hood: 14. yüzyıl İngiliz halk şiirlerinde ortaya çıkmış, gerçekten yaşayıp yaşamadığı bilinmeyen efsanekahramanı. Toprak sahibi zengin din adamlarıyla çatışması ve yoksullara yardım etmesiyle edebiyat eserlerine vefilmlerekonuolmuştur.

Amadestansıkahramanlıköykülerinden sıyrılıpgerçeklerebaktığımızdadurumunpekde öyle olmadığı görülüyordu. Hayranlıkla anlatılan kavgaların “mahallede asayişisağlama” dışında kalan çoğu, hatta en kanlı ve şiddet dolu olanları kabadayıların kendiaralarındaki kişisel rekabetten, rant ve bölge paylaşımından doğan çatışmalardı.“Zengindenalıpfakireverme”motifiise,kabadayılıkdüzenininsürmesiiçinzorunluolanhalkdesteğinisağlıyordu,amagerçekiçeriğisanılandanoldukçafarklıydı.

Şöyleki;

“Zenginden alındığı” söylenen şey, başlangıçta kabadayılara göre gayrimeşru sayılanfuhuş, kumar, içkili eğlence yerleri, tefecilik vs. gibi alanların kazançlarından alınanpaydı. Başka bir deyişle vergilendirilmemiş alanların, devletin vergi alamadığı“sektörlerin” vergisini onlar alıyordu. Kabadayılıktan mafya babalığına geçiş sürecindebunlara yeni alanlar eklendi: İthali ve ihracı, alım-satımı yasak veya devletin tekelindeolanbazımalve“hizmetlerin”ticareti,yanikaçakçılık.

“Fakire verildiği” söylenen ise bu rantın paylaşılmasıydı. Bu paylaşım, yapılan “işin”olmazsa olmaz koşuluydu; gayrimeşru kazancın bir kısmının paylaşılması gerekirdi.Önceleri sıradan polislere ve küçük memurlara; rant pastasının giderek büyüdüğümafyalaşma sürecinde ise mevkii ve makamları daha yükseklerde olan bürokratlara vesiyasetçilerepayverilmeliydi.

Başlangıçta tek başına kavga eden kabadayıların zaman içinde adamları, şoförleri,fedaileri,korumaları,tetikçilerioldu.Entehlikeliişlerdegörevlendirilenbuadamlaraöyleazbuzbirbahşişdeğil,cömertçebirpayverilmeliydi.Çünkübukişilerin“rakipfirmalar”tarafındandahafazlaparaylaayartılıpnamluyukendipatronlarınaçevirmelerigörülmemişolaylardandeğildi.Öncelerikabadayıların,sonradamafyanınpaylaşımalanlarınekadargenişlerse,çalıştırılanadamsayısıdaokadarartacak,onlarınsayısıarttıkçadadağıtılanmiktarçoğalacaktı.

1970’lerin sonları ve 80’lerin başında sağ ve sol terör örgütlerine kabadayılardankimilerigönüllüyardımyapmaya,kimileridezorlaharaçvermeyebaşladılar.

Page 24: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dağıtım bu kadarla da kalmıyordu. Bundan sonraki sırayı akrabalar ve yakın dostlar,hemşehriler alıyordu. Kabadayılar, akrabalarından yaşça büyük olanlarını ya yanlarındaçalıştırırlar ya da “işyerlerinden” birinin başına oturturlardı. Kendileri fazla eğitimgörememişolduklarından,çocuklarınınveyaşçaküçükolanyeğenlerinineniyiokullardaokumasınıisterlerdi.

Kişisel masraflarına gelince; eski kabadayılar çok şık giyinirler ve elbiselerini pahalıterzilerediktirirlerdi,amaçoklüksbiryaşamsürdürmezlerdi.Gösterişmerakı,Mercedes,BMWmarka otomobiller, havuzlu villalar vs. daha sonraki mafya kuşaklarında ortayaçıktı. Bununla birlikte 1950 kuşağı eski kabadayılar da sokağa çıktıklarında veya birlokantaya, bir eğlence yerine gittiklerinde en pahalı içki ve yemekleri ısmarlar, başkamasalarda tanıdıkları varsa onlara şampanya, havyar vs. gönderirler ve çok bol bahşişdağıtırlardı.

Sonuçolarakkabadayılık,neresindenbakarsanızbakınçokmasraflıbirişti!

Bütün bu dağıtılanlardan geriye bir şey kalırsa, işte o zaman “fakire verme” faslıbaşlardı.Dağıtımdaki sonsırayıgerçekten ihtiyacıolanlarakarşılıksızyapılanyardımlaralırdı.

“Zenginden alıp fakire verme” olayının özeti buydu. Kabadayıların kazancındanböylesine geniş bir kitle yararlanınca da, gayrimeşru yollardan topladıklarını halkadağıtıyorlarmışgibibirgörüntüortayaçıkıyordu.

Bunları şimdiden anlatıyorum ki, ayrıntılarına girdiğimizde daha önce uyarmamıştındemeyesiniz.Hikâyeninakışıiçindedışgörüntüyekendimizikaptırıpyanılgıyadüşersek,dahasonradüzeltmesizorolurdiyedüşündüm.

Ancak,DündarKılıç’ınbugenelkurallaraistisnateşkiledenözelbirkişiliğiolduğunuda hemen belirtmeliyim. “Benim kabadayım iyidir,” demek için söylemiyorum, ama“yiğidi öldür hakkını yeme” diye de bir söz vardır. Dündar Kılıç’ın yaşamöyküsünüizlerken, tanısın veya tanımasın yardım istemek için kapısını çalan hiç kimseyi geriçevirmeyen biri olduğunu göreceğiz. Bu tavrı tarihsel gelişmeye pek de uygundüşmüyordu,hattayakınlarıtarafındançokdaeleştiriliyordu,amaadınınetrafındaefsaneoluşturulan ender kabadayılardan biri olmasını da herhalde bu karakter özelliğineborçluydu.

Tulumbacılar,Seymenler,KabadayılarDündar Kılıç’ın yaşamöyküsü Ankara kabadayıları arasında başlayıp, İstanbul

kabadayıları arasındadevamedeceği için bu iki büyükkentin kabadayılık geleneklerinekısa bir göz atmakta fayda olabilir. Aslında iki şehrin kabadayılık raconları arasındahemen hemen hiçbir fark yoktu. Aralarındaki tek ayrım her iki kentin “yerli”kabadayılarınınkökenlerininfarklıolmasıydı.“Yerli”dememinnedeni, ikibüyükkentinde zaman içinde büyük göçler alması, dışarıdan gelenlerin genellikle kenarmahallelereyerleşmeleriveyoksullukyüzündenkabadayıâleminegirmeyeçalışmalarıydı.Hikâyemizboyunca tanıyacağınız kabadayılardan birçoğunun Laz, Kürt, Arnavut, Arap, Oflu,Bayburtluvs.gibilakaplarlaanılmasınınnedenidebuydu.

Page 25: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

İstanbul’un “yerli” kabadayılarının kökeni yeniçerilere ve tulumbacılara dayanırdı.Bunlararasındanençokünyapmışolanları“SayılıFırtınalar”veya“Onikiler”adlarıylaanılırdı. Bizim bu kitapta İstanbul kabadayılarıyla ilk karşılaşmamız 1960’lı yıllarınbaşlarında olacağı için bu en eski kabadayılar konumuzun dışında kalmaktadır. Amamerakedenler için söyleyeyim, eski İstanbulkabadayıları ile ilgili en temel iki kitaptanbiriRef’iCevadUlunaytarafındanyazılanSayılıFırtınalar,birideSermetMuhtarAlustarafından yazılanOnikiler’dir. Ayrıca Ergun Hiçyılmaz da bu konuda yapıtlar vermiş,AhmetRasim’inveSalahBirsel’inbazıeserlerindedeeskikabadayılaranlatılmıştır.

Ankara’nın kabadayılık geleneği ise konunun uzmanlarına göre bölgenin kırsalkesimindeki eşkıyalardan ve seymenlerden gelmektedir. İstanbul kabadayılarının aksineAnkara kabadayıları ile ilgili yazılmış eser yok denecek kadar azdır. En temel kaynak,HalilSoyuer’inAnkaraKabadayılarıadlıkitabıdır.8GazeteciHalil İbrahimUçakdabukonuüzerinearaştırmaçalışmalarıyapmaktadır.8ŞairvegazeteciHalilSoyuer’inAnkaraKabadayıları(1995)kitabı,onuaşkıneserindenbiridir.Başkentinpolis-adliyegazeteciliğininduayenlerindensayılanSoyuer’in“SormaHiç”gibibirçokşiirideunutulmayanşarkı sözlerinekonuolmuştur.

Dündar Kılıç’ın gençlik yıllarındaki Ankara’da, ansiklopedilere bile geçmiş üç ünlükabadayı vardı: Karagöz Kemal, Kabadayı Mehmet ve Sarı Veli. Genellikle birliktegezdikleri için “üç silahşörler” de denilen bu kabadayılardan Karagöz Kemal, Karagözustası Hayali Küçük Ali’nin oğluydu, futbol oynar, boks yapardı. Sarı Veli boksördü,KabadayıMehmetisematbaadizgicisiydi.Altındağ’ınünlülerindenKürtCemalideyineaynıçevrelerdeefsanegibianlatılankabadayılardandı.Dördüdehikâyemizinakışıiçindeyer alacak olan bu kabadayılardan üçü öldürülecek, tek sağ kalanı Karagöz Kemal deköşesineçekilecekti.

ZatenAnkarakabadayılarınınyatağındaeceliyleölenleriparmaklasayılacakkadarazdı.Halil Soyuer’in kitabından tek tek sayıp sizin için bir istatistik çıkardım: Kitapta kısayaşamöykülerisıralananbellibaşlı32kabadayıdan15’iöldürülmüş,birikendiniyakmış,ikisialkolkomasınagirerek,birikazakurşunuylaölmüş,biriakılhastanesindekaybolmuşve sadece 12’si eceliyle ölmüştü. Onlar da birkaç kez ağır yaralanmış, ölümdendönmüşlerdi.99Ankarakabadayılarıileilgiliaraştırmalarımsırasındaelimdebukitabınsatırlarınıaşacakderecedefazlabilgibirikti.Kendileriylegörüşmeleryaptığımkişilerdenyerveremediğimiçinözürdiliyor,amabubilgilerinbaşkabirçalışmadamuhakkakdeğerlendirileceğinibilmeleriniistiyorum.

Dündar Kılıç da bunlardan biriydi. Yanında “staj” gördüğü “ustalarından” bazıları dayanıbaşındaöldürülmüştü.

BentderesiAnkara’nınönemlibirözelliği,genelevlerinbulunduğuBentderesisemtininkabadayılar

tarafından paylaşılamamasıydı. Hacettepe, Atıfbey ve Yenidoğan kabadayıları arasındaçıkançatışmalarınçoğubugenelevlerinrantındankaynaklanmaktaydı.

HalilSoyuer’inyazdığınagöre“BusemttengeçenHatipÇayı’nıntaşkınlığınıönlemekiçinbelediye,vaktiyleüzerinebirbentyaptırır.Genelevlerinbusemttebulunmasıaynen

Page 26: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

şehirçöplüklerindekimartıvekargalarınüşüştüğügibi,birçokAnkarakabadayısınınbusemttetoplanmalarınısağlamıştır.Özellikle1940ile1950yıllarıarasındaBentderesisemtibirçok Ankara kabadayısının adeta savaş alanı haline gelmiştir. Genelevlerin buradaolması kabadayıların bu evlerden dost edinmeleri ve ev patronlarından haraç almaheveslerinekapılmaları,Bentderesisemtiniböylecaziphalegetirmişti.”10

Öyle ki, Ankara’da Bentderesi deyince bir semtin adı değil, içindeki genelevleranlaşılmaktaydı.Bentderesi’ninAnkaralılar tarafındannasıl tanındığınıanlatabilmekiçinsessanatçısıSevimTuna’nınbaşındangeçenbirolayıaktarmaksanırımyeterliolacaktır:

“SevimTunaİzmir’denAnkara’yagelmiş,çokdagenç.Birgazinodasahneyeçıkıyor.Matinelerdekibayanseyircileronaadresleriniveriyorlar,evlerineçayiçmeyeçağırıyorlar.Bunlardanbirgrubukıramıyor,gitmeyekararveriyorvebakınbaşınaneişlergeliyor:

‘Çıktımyola,aaa!..Adresialmayıunutmuşum.Sadece17numaralıapartmanolduğunubiliyorum.Birde‘dere’lafıaklımdakalmış…DedimyahayatımdaAnkara’yailkgelişim.Nasılolsaşoförbiliyordurdiyeatladımbirtaksiye…

‘Şeyegidicem,’dedim,‘haniderelifalanbirsemtvarya…’

Şoför,babacanbiradam…Şöylebirbaktıaynadan,gülümsedi.

‘Bentderesi’nemi?’

Herhaldeorasıolacak,nebileyim…

‘Evetoraya,’dedim.‘17numarayagidicem.’

Şoföryineaynadanbakarakkonuştu.

‘Yenimigeldinsen?’

Bendegazinoyukastediyordiyecevapladım.

‘Evet,birayoldubaşlayalı.’

‘Dahaöncenerdeydin?’

‘Dahaönceİzmir’deçalışıyordum.’

Birazdahagittik,şoföryinesordu.

‘Müşterinasıl,kalabalıkoluyormu?’

Gazinodakiprogramçoktuttuğuiçinbendehevesliheveslianlattım.

‘Oooh,müşterikumgibikaynıyor…Herkesçokmemnun…’

‘Memnunha?’

‘Etabii,bütünkadromüşteriyimemnunetmekiçinuğraşıyoruz.’

‘Benepeydirgitmedim,fiyatlarnasıl?..’

‘Ucuzucuz…Okadarhizmetegörebayağıucuz.’

Page 27: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

‘Sençokkalıyormusun?’

‘Ben,yirmidakikakalıpiniyorum.’

‘Yirmidakikaha…Epeyce…Barigeleyimbuakşam…’

‘Aaa,gelbuakşam,beklerim…’

Şoförşaşkın,bengeveze,anlataanlatageldik…Aaa,birdebaktımkiacaipbiryerdeyiz.

‘Neresiburası,’dedimşoföre.

‘Bentderesi,’dedi…

İşte o zaman anladım ki, ben aslında Bülbülderesi’ne gidecekmişim. İçinde ‘dere’kelimesivardiyeacemiliktenkarıştırıp,Bentderesi’negelmişim.BentderesidemaalesefAnkara’nıngenelevlerininbulunduğusemtmiş…Ozamanşoförlekonuştuklarımkafamadanketti’…”11

ÜçüncüBölüm“STAJYER”KABADAYI

Kabadayılığın raconunu anlatmak için hikâyemize ara verdiğimizde, sekiz yaşındakiDündarKılıç’ıAnkara’nınHamamönümahallesindebırakmıştık.

Ekmeğinkarneylesatıldığıyıllardıvebabasıfırıncıydı.Annesigaztenekelerininaltınakoyduğu ekmeklerin üstüne gazete serip üzerini fırından aldığı odun kömürleriylekapatarak gizliyor, o da bunları yine gizlice götürüp karnesi olmayanlara dağıtıyordu.Parasıolanlara18kuruşa,olmayanyoksullaraparasız.

Budağıtımsırasında18kuruşlukekmeğinkaraborsada5lirayasatıldığınıgörüyor,belkide hayatının ilk ekonomi derslerini uygulamalı olarak alıyordu!Ekmek beş lira olunca,kadınların evde yaptıkları bazlamalar da köşe başlarında karaborsa 150 kuruştansatılıyordu. Sokak aralarında fakirlere ekmek dağıtan Dündar Kılıç, sık sık dramatikolaylarladakarşılaşıyordu.BunlardanbirinigazeteciDenizSom’aşöyleanlatmıştı:

“Birgünsokaktabazlamasatıyorlardı.150kuruşasatılıyordubazlama,yanibeşliralıkekmeğin dörtte birine. Bir çocuk annesinin çarşafına sarılmış ‘ekmek’ diyordu. Kadınbazlamacıyla pazarlık yaptı, anlaşamayınca çocuğa ‘Evde ekmek var,’ derken, çocuk‘Evdeneredeekmekvar,yalansöylüyorsun,’diyordu.Kadınbaktı,şöylekesegibibirşeyçıkardı,parasıyetmediherhaldebazlamayıalmaya,çocukonuçekiyor,oçocuğuçekiyor.Bununüzerineben‘Teyzebirdakikadururmusun,’dedim.Kömürlerieşeledim,gazeteyikaldırdım,tuttumçocuğabirekmekverdim.Oaradabirisidemendiliaçmışdileniyordu.Dilenci ‘Bana da ekmek ver,’ dedi, yarım ekmek de öyle elimle kopardım dilenciyeverdim…”

Bir yanda fukaralık, bir yanda karaborsadan vurgun vuranlar, bir yanda yol kesipgüpegündüzgaspyapanlar.DündarKılıç’ındahailkokulyıllarındakendiniiçindebulduğuortambuydu…

Page 28: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

YediYılSaklananİntikamAnnesi, ekmekdağıtmayaher çıkışındanöncedikkatli olmasını tembihliyordu.Çünkü

orasıHamamönü’ydü,sokaklarındahertürlübelanınkolgezdiğibirmahalle.VebubelabirgüngelipküçükDündar’ıdabuldu:

“Onyaşındaydım.Beştaneekmekbirtenekede,beştaneekmekbirtenekede,üzerinedebir gazete kâğıdı serilmiş, gazete kâğıdının üzerine kömür konmuş vaziyette hazırdı.Validem bana, ‘Merdivenlerden inme, oralar dar sokak, sen Samanpazarı’ndan geçerekgidip gel,’ derdi. Caminin oraya geldim, iki kişi yolumu kesti. Sapsarı bir adam‘Tenekeleri ver’ dedi.Sarı amanasıl sarı, kaşları bile sarı.Çekişmeyebaşladık, o çekerben çekerim. Derken beni göğsümden bir itti, teneke yere yuvarlandı. O arada ben‘Yakalayın,tutun,cankurtaranyokmu?’diyebağırıyordum,işteufacıkçocuktum.Oradanbir taş aldı kulak tozuma doğru vurdu, ben yere düştüm kaldım. Hemen alıp NumuneHastanesi’ne götürmüşler beni, dördüncü gün kendime geldim. Haber vermişler,büyükbabamdaTrabzon’dangelmiş.Büyükbabam‘Onlarıberaberarayacağız,’dedi.Bizüç-dörtgünaradık.Yalnızbabambana‘Adamlarıgörsendesakınbüyükbabanagösterme,sadece bana göstereceksin,’ demişti. Biz büyükbabayı bir hafta falan oyaladık. Sonrabüyükbabamgitti.Aradıkaradık,adamlarıbulamadık.”

Dündar Kılıç kafasını yarıp ekmeklerini alan iki adamı bulamamıştı ama siluetlerinibeyninekazımış,intikamateşinidearadanyedisenegeçtiktensonratekrarçıkarmaküzereyüreğinesaklamıştı.

Bu olaydan sonra, on yaşındayken evden gizlice aldığı Sürmene bıçağını taşımayabaşladı.Azöncededeğindiğimizgibi,14yaşınageldiğindebubıçağıpoliseyakalattıveilksabıkakaydınıaldı.

Annesiylebabasıonaçokkızdılarvebıçaktaşımasınıyasakladılar.

Yasakladılar yasaklamasına amabuyasakDündarKılıç’ınkabadayılığaolan eğiliminigiderek artırmaktan başka bir işe yaramadı. Artık delikanlılık çağına girmekteydi. Birşeyler yapmak, kendini göstermek hevesi içindeydi. Ve on yedi yaşındayken adınıduyurduğuilkvukuatlardanbiri,DeliMehmet’inmeyhanesindeKarabitCemal’idövmesioldu. Kimsenin şikâyetçi olmaması nedeniyle polis kayıtlarına geçmemiş ve çok fazladuyulmamışolanbuolayıbengörgütanıklarındandinledim.

Hamamönü’nün arka sokaklarında kabadayıların ve bıçkınların takıldığı meyhaneler,şaraphaneler vardı. Bunlardan en ünlüsü de Deli Mehmet’in meyhanesi diye anılırdı.AkşamoluncabumeyhaneHacettepeligençlerledoluptaşmayabaşlardı.

Karadenizli olan Deli Mehmet, Dündar Kılıç’ın babası Fırıncı İshak’ın çok iyiarkadaşıydı.Ogünlerdenbirinde,kendisindenharaçisteyenbirisinibıçaklayıpöldürmüşvehapsedüşmüştü.Geridegeçimsıkıntısınadüşenkarısıyladörtçocuğunubırakmıştı.Busemtlerin sakinlerinin arasında ve kabadayıların dünyasında kural hapse düşene yardımetmekti. Dostları ve hemşehrileri meyhaneyi işletmeye devam ederek hem hapistekiMehmet’e, hem de çoluk çocuğuna baktılar. Dündar Kılıç da kendi kendine babasınınarkadaşıMehmetAmca’nınmeyhanesininkorumalığınıüstlenmişti.Tamişleryolunagirer

Page 29: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

gibi olmuşken, bir akşam mahallenin bıçkınlarından Karabit Cemal gelip meyhanedenharaçistemeyekalktı.DündarKılıç,şimdikiKurtuluşLisesi,amaozamankiadıylaİnönüOrtaokulu’nun tuvaletlerinden söküp getirdiği kurşun bir boruyu böyle zamanlar içinsaklamıştı.KarabitCemal’ibukurşunboruyladöverekbirkaçkaburgasınıkırdı.

PaçacınınKemikSıyırmaBıçağıBunakarşın,1952yılındacereyaneden“BoksörErci”olayıDündarKılıçadınıngeçtiği

her yerde anılan olaylardan biriydi. Çünkü bu olay kayıtlara geçmiş, tutuklanıphapishaneyleilkkeztanışmasına,ilkmahkûmiyetinialmasınayolaçmıştı.

Olayınözeti,DündarKılıç’ınbirgünCebeciçayırında10topoynarkenbıçaklabirkişiyiyaralamasıydı.Amabuyaralama,benimaraştırdığımkadarıylaenazikideğişikbiçimdeanlatılmaktaydı.Birincianlatımbiçimiyleaktarıldığıher seferindeolay,DündarKılıç’ıntop oynayan çocuklara yapılan bir haksızlığa isyan etmesi olarak sunuluyordu. Buversiyon,DündarKılıç’ınkendianlatımıylaHalitÇapın’ınkitabınaşöylegeçmişti:10BugünküCebeciStadyumu’nunolduğuyer.

“BoksörErciderlerbirkopukvardısemtte…İriyarı,güçlükuvvetli…Saykiboyuvedeenibizimikimislimiz…Çalımındanhiçyanınavarılamayanbirisi…Çokkızdığım…Amakorktuğumda…Birgünikiarkadaştopoynarkengeldi…Oyunakarışmakistedi…Gitbizkendimizceoynuyoruzdedik…Gitmedi.Topualdı.Arkadaşımdiklenecekoldu.Ağzını burnunu kırdı çocuğun.Köşede bir işkembeci vardı.Hani hemkelle satan, hemişkembe… Tezgâhtan elime geçen bıçağı kaptım… Hani bıçak da bıçak… Aynı hızladöndüm…OboksörErci’ninneresinegelirseorasına…

18yaşındaymışozamanlar.İlkcezaevinegirişböyle.6ay20günhapisle…”1

İlerleyenyıllardagazetelerdehertekrarlanışındaolayayeniunsurlarekleniyordu:

“1952 - İlkmahkûmiyet, ilk hapis:BoksörErci’yi bıçakla yaralamaktan6 ay20gün.BoksörErcifutboloynayançocuklarıntopunaelkoyuyor.Topunugeriisteyençocuğudahastanelikediyor.Kahveninönündeoturmaktaolan18’likdelikanlıDündarKılıçyandakiişkembecinin bıçağını kaptığı gibi Boksör Erci’yi ‘gravyer peynirine’ çeviriyor, delikdeşikediyor.”2

OysaDündarKılıç,aradançokzamangeçtiktensonra,1993’teDenizSom’aolayıbaşkaama belki de gerçek şekliyle ya da daha doğrusu ilk versiyonda eksik bıraktıklarınıtamamlayarakanlatacaktı:Aslındaonyaşındaykenuğradığısaldırınınintikamınıalmıştı!

Zaman ve mekânda fark yoktu. Ama eylemin gerekçesi farklıydı ve bıçakladığı kişisayısıbirdeğilikiydi.Şöyleki;

1952 yılında Cebeci çayırında top oynarlarken kenardan oyunu seyretmekte olan ikikişiyitanırgibiolmuştu.Hafızasınızorlayıncahatırladı:Bunlaryediyılöncekafasınıtaşlayarıp elindeki ekmek tenekelerini alan kişilerdi. İyisimi, bundan sonrasını kendisindendinleyelim:

“Yediyılöncebaşımıyaranlarınkimolduklarınızamaniçindeöğrenmiştim.Birininismi

Page 30: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Kirpi’ydi.Esas ismininMustafa olduğunu sonradanöğrendim.Birinin ismideErci’ydi.BoksörErci.Yedi yıl sonra bunları tanıdım. İşte onları vurmakmecburiyetinde kaldım.Ankara’daoçayırdatopoynuyordumben.Böyleakasyaağacınabirmotosikletdayanmış.YanınabaktımoKirpi’yigördüm,sarı…Sarıamanasılsarı.Böyleonbinkişininiçindenseçilecekbiradam.İkikişilerdibunlar,yalnızbanataşıvuranKirpi’ydi.SonradanismininMustafa olduğunu öğrendiğim Kirpi benim baktığımı gördü, ‘Kaçalım’ dedi. Öteki deAnkaraşampiyonuBoksörErci.

“Şimdi karşıda da bir kasap dükkânı, kelle paça dükkânı var. Girdim, oradan kasapbıçağınıaldım,aldığımbıçakdakemiksıyıran,yanişuenkeskinkasapbıçağı,hanikemiksıyırıyorlar onunla. Bıçağı saklayıp yanına gittim, bu hâlâ motoruyla uğraşıyor. Ercikaçmış.Dedimki,‘KirpiAbisenmisin?’Birsağınasolunabaktı,birandarengiattı,suçluadambellioluyor.‘Benim,’dedi.‘Benitanıdınmı?’dedim.‘Yok,’dedi.‘Hatırlıyormusun,yedi-sekiz sene evvel ufak bir çocuğun başına bir taş vurdun, ekmeklerini de aldın,hatırlıyormusun?’dedim.‘Çekgitişineulanhadi,’dedi,‘Sensindeğilmi?’dedim.Şöylebirsağınasolunabaktı,hemenfaçaverditabii.1111Façavermek:Suçunuveyabirşeygizlediğinibellietmek.

Benbununişinibitirdim,amaölümkastıylavurdum.Öylehissediyordumki,sırtındançıktıherhaldediyordumkemiksıyıran.

Sonra da işte o Boksör Erci’nin peşine düştüm. Soruyorum, nerededir? İşte falanmeyhanelerde.Aradan on gün geçti, onu da birmeyhanede buldum, onun da işini öylebitirdim.İkisideölmediama.Dahasonrabanahiçbirşeyyapamadılar,ödlerikoptuzaten.Yanibunlarhırsız,hırsızmışikiside…”

Olayın iki değişik versiyonu olmasının nedeni, Dündar Kılıç’ın iki değişik biçimdeanlatmışolmasıydı.Aslındabirincianlatım,poliseverilenifadenintekrarıydı.Çünkü,yediyılöncekibirolayın intikamını aldığını söylese, tasarlayarakcinayet işlemeyekalkıştığıiçin cezası daha ağır olacaktı. O anda ani bir tepkiyle yaptığını söyleyerek hafifleticinedenlerden yararlanmış ve altı buçuk ay hapisle kurtulmuştu. Zaten 1993’tekianlatımında bunu kendisi de belirtmekteydi: “Ben tabii bu olayı anlatırken, işte topoynarken geldi bize sataştı mataştı falan diye anlatıyorum. Ekmek olayınıanlatmıyorum…”

Peki ama aynı olayı neden 1969’da Halit Çapın’a başka, 1993’te Deniz Som’a dahabaşkabirbiçimdeanlatmıştı?

Bu sorunun tam yanıtını bulabilmek için kitabın ilerleyen bölümlerini beklemeniz veDündarKılıç’ın kuşağından kabadayıların iç dünyasını biraz daha tanımanız gerekecek.Şimdilikşukadarınısöyleyeyimki,onlarındünyasındapekövünmekyoktur,buna“vitrinyapmak”derlerveayıplarlar.Çok iyisırsaklarlarvegeçmiştekibirolayınnezamannekadarınıvenebiçimdeanlatacaklarına,ogününkoşullarındadoğruolupolmadığınagörekararverirler.Heranölümtehlikesiyleburunburunayaşayanbu insanlar için,birisiyle,özellikle de bir gazeteciyle konuşurken önemli olan bir hikâyenin tüm çıplaklığıylaanlatılması değil, o güne özgü koşullarda kimlere hangi mesajların nasıl gideceğidir.DündarKılıç’ın1969’dakarşıkarşıyaolduğutehlikelerbaşka,1993’tebambaşkaydı.İşte

Page 31: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

buyüzdende1969’dakiröportajdabaşka,1993’tekiröportajdaisebambaşkabirDündarKılıçkonuşmaktaydı.

“OlaylarınAkışı”Hazırhikâyemizinhenüzbaşındaykenbirazdurupsizlerletartışmakistediğimbirkonu

var. Daha ileride, olaylar peş peşe gelmeye başlayınca bunu yapma fırsatınıbulamayabiliriz.

DündarKılıç’ınkendisiyleaynıkoşullaraltındabulunanyaşıtlarındandahadeğişik,sıradışıbir“yaşamtarzını”,ölümtehlikesinigözealmayıgerektirenbir“mesleği”seçmesineyolaçanetkenlernelerdi?

Kendisinesoracakolursanız,onunbusoruyayanıtısonderecekısavenetti:

“Enbüyükemelimöğretmenolmaktı. İlkveortaokulubitirdim, liseye isegidemedim.Olayların akışı buna izin vermedi. 10 yaşımdan itibaren silah kullanmak zorundakaldım.”3

Yanibuyolukendisiseçmemiş,dışetkenlerinzorlamasıylagirmişti.

Bu dış etkenlerin neler olabileceğini dilerseniz bazı şıklar sayıp onların arasındanbulmayaçalışalım.

Bunda dedelerinden kalma kan davası geleneğinin, Karadenizliliğin verdiği ateşlilik,silaha düşkünlük ve atılganlığın rolü var mıydı? Öyleyse neden büyük şehirlere göçenonca Karadenizliden hepsi kabadayı olmuyordu da aralarından sadece birkaçısivrilebiliyordu?

Olayların akışının değişmesinde köylerinden kalkıp göçmüş olmaları ve Ankara’yageldiklerindekendiniiçindebulduğuortammıroloynamıştı?Hamamönügibiyoksulbirmahalleyegelmekyerine,Ankara’nındahavarlıklısemtlerindenbirinegelselerdi,okuyupöğretmenolmaamacınaulaşabilecekmiydi?Öyleysenedenaynıkoşullardakibirçokgençdeğil de sadece o kabadayılık yolunu tutmuştu? Kaldı ki bunun yoksullukla fazla birilgisinin olmadığı da anlaşılıyor, çünkü kendi anlatımına göre babasının durumu hiç defena sayılmazdı: “İki tane fırınımızvardı.Babamhempatrondu, hemde8-10binüyelifırınişçileriderneğininbaşkanıydı…”Diyelimkiokuyamadı,babasınınyanındafırıncılıköğrenipbabamesleğinisürdüremezmiydi?

Çevresinde olanlara ve kendi başına gelenlere bakıp adalete güveninimi kaybetmişti?Acaba Kirpi Mustafa ile Boksör Erci onun kafasını yardıktan sonra polis tarafındanyakalanıp adalete teslim edilseler gelişmeler daha değişik olabilirmiydi?Yoksa, babası“aman tanısan bile dedene gösterme” diye uyardığına göre, dedesi de yakalasa onlarıncezasınıkendisimiverecekti?

Neden örneğin kardeşleri değil de o “on yaşından itibaren silah kullanmak” zorundakalmıştı?Güpegündüzgasplarınyapıldığı, işyerlerindenharaç istendiğibirortamiçinde,suçluların cezasını kabadayıların vermesine özenmiş, “kendi hakkını kendisi alma”duygusunamı kapılmıştı?Daha öncemeyhanede haraç isteyenKarabit Cemal’i kurşunboruyladövmesidurumunböyleolduğunugöstermiyormuydu?

Page 32: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dündar Kılıç’ın kabadayı olmasında bu şıkların “hepsinin” az çok rolü vardı dersek,bunusadece“olaylarınakışı”gibikadercibirçözümebağlayamazdık.

Ama yine de bu şıklardan “hiçbiri” dedirtecek kadar önemli bir noktayı da eksikbırakmayalım:DündarKılıç’ınkabadayıolmayönündeçokgüçlübireğilimiolduğunu.

Yedi yıl biriktirdiği bir intikam duygusunu zamanı gelince ortaya çıkarıp, iki kişiyigözünü kırpmadan bıçaklayabilmek için herhalde öyle herkeste olmayan bazı karakterözelliklerine sahip olmak gerekirdi. Kabadayılığa duyulan eğilimin yanında, belki dedoğuştangelenbirsabır,cesaretvekıyıcılık.DündarKılıç,builkyaralamaolayınıaradanyıllargeçtiktensonrabileöylesinecoşkulubirüsluplaanlatıyorduki,kabadayılığahiçde“olaylarınakışınınzorlamasıyla”girmediğihemenanlaşılıyordu:“Ölümkastıylavurdum.Öylehissediyordumki,sırtındançıktıherhaldediyordum,kemiksıyıran…”

Şu da var ki, tutmak istediği yol, ona hemo bela dolu ortamda sözünü geçirebilmek,hem de kısa yoldan hayatını kazanmak şansını sunuyordu. “Kuruluş sermayesi” olarakbirazzekâ,önseziveenönemlisidecesaretgerektirenböylebir işegirişmek için,gençDündarKılıç’ıneksiğinindeğil,fazlasınınolduğuanlaşılıyordu.

Sonuçolarak, sosyolojik, ekonomik,psikolojik,hattagenetiketkenlerneolursaolsun,DündarKılıçokuyupöğretmenolmaamacınıterketmişvekabadayılıkâleminindönüşüolmayan yoluna adımını atmıştı. Bundan sonraki okulu hapishaneler, eğitimi bu âleminraconunuöğrenmek,işidebunlarıuygulamak,uygulanmasınısağlamakolacaktı.

PratikCezaHukukuDersleriDündarKılıçbuilkvukuatındansonraEskişehir’e,amcasınınyanınakaçtı,oradabirkaç

aykaldıktansonradaAnkara’yadönüpteslimoldu.6ay20günhapsemahkûmedildi.

Görünenoyduki,çıraklıkdönemineiyibaşlamış,girdiğiyoldaşartolangözüpekliğivecesaretigöstermişti.Üstelik“kabadayılıkstajının”henüzdahabaşındaykenkazandığıbudeneyim,kişiselbazıyeteneklerineyenibilgilereklemeolanağınıdavermişti!

Kişisel yetenekler derken, tek başına ve çok hızlı davranabilmesini, aklına gelen ilksilahı derhal alıp rakibine fırsat tanımadan “işini bitirmesi” gibi niteliklerinikastetmiyorum. Öncelikle görsel hafızasını ve önsezilerini kastediyorum. Boksör Erciolayından anladığımıza göre, Dündar Kılıç’ın düşmanlarının bazı fiziksel özelliklerinibelleğinekazımakgibibiryeteneğivardı.Kafasını taşlayarankişininkirpiklerinekadarsarı olma özelliğini belleğine yerleştirmiş ve onu yedi sene sonra tanımıştı. Bu nitelik,daha sonra göreceğimiz gibi onu birkaç kez ölümden kurtaracaktı. Yine çok sonraları,MİT’tegözleribağlı sorgulanırken,kendisini sorgulayankişininelleriniveparmaklarınıgözündeki bandın altından görüp hafızasına yerleştirecek ve gözleri açıldıktan sonra okişiyiellerindenvesesindentanıyacaktı.

Edindiğiyenibilgileregelince;hementeslimolmamış,amcasınınyanındasaklanmışveanlaşıldığı kadarıyla deneyimli bazı “bilge” kişilerden akıl almıştı.Kazanılan bu zamaniçinde durum değerlendirilmiş, yaralanan kişilerin zaten sabıkalı hırsızlar olduklarıöğrenilmişti. Dündar Kılıç “Bana hiçbir şey yapamadılar, ödleri koptu” dediğine göre,belki şikâyet etmemeleri bile sağlanmış olabilirdi. Ortalık sakinleşince de gidip teslim

Page 33: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

oldu,ki,budahafifleticibirnedendi.İlkanlatımbiçimieğerpolisteverdiğiifadeyse,olaybasitbirmahallekavgasıgibigörülmüşolmalıydı.Heleçocuklardanbirkaçıda“topumuzuçaldılar,bizidövdüler”diyetanıklıkettilersedurumhaksıztahrikebilegirmişolabilirdi.

Gördüğü bu ilk “pratik ceza hukuku kursunda” edindiği bilgiler ömrü boyunca işineyarayacaktı.

Azbircezaylakurtulduğubuolaydansağladığıbaşkabir“kazanım”ise, ilkhapishanedeneyindenbilebirçokdersçıkarabilmişolmasıydı.

OkuluCezaevleriydiDündarKılıç liseyegidememiştiama17yaşındahapishaneyle tanışmıştı:1952yılında

bıçaklayaralamasuçundan6ay20güncezaaldı,AnkaraUlucanlar’dakiMerkezKapalıCezaevi’ndedörtbuçukayyattı.

Bu ilk hapishane deneyiminden çıkardığı dersleri şöyle özetliyordu: “Hapishaneyi hiçbilmiyordum o zamana kadar… Ne bileyim işte çok üzüldüm başlangıçta… Haniyıkıldım. Ardından baktım ki üzülmekle olmayacak, bir şeyler öğrenmeye çalıştım.Hapishaneayrıbirâlemdir.İyibilmeklazımdırorasını…Yoksaadamıkötületirlerki,birdahadüzelmemecesine…”4

Yakınlarındanbirideonunhapishanelerdençokşeyöğrendiğinisöylüyordu:“Çokfazlabir eğitimi yoktu, okulları cezaevleriydi, hatta tek okulu cezaeviydi. En sevdiğikitaplardanbiridecezaevineilkgirişindeokuduğuSinekliBakkal’dı.”Yaşı küçük olduğu için hapishanenin “sübyan koğuşu” denilen koğuşuna konmuştu.

Bugünolduğugibiotarihlerdedehapishanelerindurumubirfelaketti.Koğuşlardaanarşivardı,engaddar,alikıranbaşkesen tiplerkoğuşağasıoluyor,herkesieziyordu.DündarKılıç’ın da dediği gibi “hapishanede insanı kötületiyorlardı” ama küçük tutuklularındurumuhepten yürekler acısıydı.Cezaevinin her türlü angaryası, temizliği, odun-kömürtaşınmasıvs.onlarayaptırılır,budayetmezmişgibihergündayakyer,dövülürlerdi.Aç,sefil,perişandurumdaydılar:Gündebirekmek,sabahsadesuyabirçorba,diğeröğünlerdeyemekadıaltındabirkaravanadanbirkaçtaneçıkannohut,mercimekveyakurufasulyeverilirdi. Ama gördükleri eziyetin en ağırı gardiyanlar tarafından koğuş ağalarınasatılmalarıydı.1212YılmazGüney’inSoba,PencereveİkiEkmekİstiyoruz(İstanbul,1980)romanındave“Duvar”filmindedebukonuişlenir.

DündarKılıç,ilkhapishaneyegirişindegördüğübuvahşetdüzeninisübyankoğuşundanbaşlayarakdeğiştirmeyiaklınakoydu.Dahasonrakiyıllardabunubaşarabilmişolduğunuherfırsattadilegetirecek,onunbulunduğucezaevlerindesübyanlarınrahatettiğini,dayakyemediklerini, angarya yüklenemediğini ve koğuş ağalarının zevki içinkullanılamadıklarınısöyleyecekti.Çocuklaracinseltacizdebulunanbirininkafasınıkırmışolduğunuanlatacaktı.

BututumunuKaradenizliolmasınabağlayanlarolsada,aynımücadeleyiyürütenDoğulukabadayılar da vardı. Kürt İdris (İdris Özbir) de o yıllarda İstanbul Sultanahmet

Page 34: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Cezaevi’nde ve Bursa Cezaevi’nde benzer koşullarda yatmıştı. O da 17 yaşında hapsedüşmüştüveonundaiçinden“zorbalık”dediğibuhapishanedüzenineisyangelmekteydi:

“…Bursa Cezaevi’nde bir-iki hadise yaptık. Orada da affedersiniz bu gibi durumlarvardı.Bugibihadiselerekarşıkoydukveikiadamöldürdüm.Geneoğlancılarıöldürdümaffedersiniz. Onlar hak etmişti. Onlar Bursa hapishanesinde 18 sübyanın ırzınageçmişlerdi.OhadiseyibütünBursabilir.Onlarhakettiler…”5

Hapishanelerde “sübyancı” denilen tutuklular, yani çocuk tecavüzcüleri ve katilleri,diğer mahkûmlar tarafından yalnız bırakılırlar ve korku içinde yaşarlar. Ötekimahkûmların en nefret ettikleri suçlular bunlardır.Bunda büyükolasılıklaDündarKılıçkuşağıkabadayılarınhapishaneleregetirdikleriyenikurallarınetkisidevardı.

Dündar Kılıç’ın hapishaneye bu ilk girişinden sonra bir ayağı sürekli hapishanedeolacak,ömrününüçtebirini cezaevlerindegeçirecekti:Kendihesabınagöre tamı tamına21yıl4ay.

Hangicezaevlerindeyattığı sorulduğundaanımsayabildikleri şunlardı:AnkaraMerkez,Ayaş, İzmit, Toptaşı, Paşakapısı, Sultanahmet, Davutpaşa, Alemdağ, Kartal MaltepeAskeri Cezaevi, Sağmalcılar, Selimiye Askeri Cezaevi, Kabakoz, Tekirdağ, AnkaraMamakAskeriCezaevi,DiyarbakırAskeriCezaevi…

Hangihapishanelerdevenekadaryattığı konusunda sohbet ederlerkengazeteciDenizSomilearalarındailginçbirdiyaloggeçmekteydi:

“Deniz Som - Cezaevinde geçirdiğiniz günleri hesaptan düşsek siz şimdi 29 yaşındasayılırsınız!

DündarKılıç-Evet!Geceleridesaymazsakyirmiyaşındafalanmıoluyorumozaman?Ozamancumartesipazarlarıdaçıkalım.

DenizSom-Onlarhaftatatili.

DündarKılıç-Haftatatili.

DenizSom-Ama21senebirinsanhayatıiçingerçektençokfazladeğilmi?

DündarKılıç-Şartlarneolursaolsuninsanlığaolansevgimizi,insanlaraolansevgimiziyokedemediler.Edemezlerde.Benikibinseneyaşamışkadarmutluyumaslında…”

Bu şakalaşmayı şimdilik unutmamanız için aktarıyorum. İçinde inanılmaz bazıgerçekleridebarındırmasıbakımındanileridetekrarhatırlatacağım.

21yıl4aylık“mahpushanecilik”yıllarıboyuncaçoğusolcuaydınlarolanpekçokünlükişiylede tanışanDündarKılıç’ınuzunhapislikyıllarında tanıdığıkişilerin listesi,sankiaydınlarımızınTürkiye’ninyakıntarihindeçektiğizulmüdebelgelergibiydi:ŞadiAlkılıç,İlhanSelçuk,CemalMadanoğlu,SabahattinEyüboğlu,AliSirmen,OsmanArolat,AydınEngin,BozkurtNuhoğlu,TanjuCılızoğlu ilezamanıngençlik liderleriDenizGezmiş ileMahirÇayan.

Yerigelmişkenbelirtmeliyimki,DündarKılıç’ınyattığıcezaevlerindenbirçoğubukitap

Page 35: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

boyunca zaman zaman dekorumuz olacak, tanıdığı ünlü kişilerden bazıları da gelip budekoriçindeonunlailgilianılarınıanlatacaklardır.

Ama şunu da belirtmeyi unutmayalım: Dündar Kılıç’ın ömrünün üçte birinihapishanelerde geçireceği sanki o zamandan içine doğmuş gibi, daha ilk deneyimindekafasına bir hedef koymuştu. Bu bozuk düzenin değişmesi, hapishanelerin daha güveniçinde yaşanılır yerler haline gelmesi gerekmekteydi. Bundan sonra uğrak yeri halinegelecekolanhapishanelerdehepbununiçinuğraşacaktı.

Bizşimdiyine50’liyıllaradönelim.

DündarKılıç’ınbuilk“mahpushaneciliği”sırasındaAnkara’nınünlülerindenKabadayıMehmet de aynı cezaevindeydi. Başçavuş Mustafa lakaplı Mustafa Altın’ı tabancayla,NiğdeliMustafa’yıdabıçaklayaralamaksuçlarındanyatmaktaydı.YaraladığıbukişilerinikisideBentderesi’ndekigenelevlerdenharaçalmayakalkışmışlarveozamanlarburantıpaylaşmakta olan diğer kabadayıların teşvikiyle Kabadayı Mehmet tarafından “tasfiyeedilmişlerdi.”HalilSoyuer’inyazdığınagöregenelevpatronlarıkendilerinibuikibeladankurtaranKabadayıMehmet’icezaevindeihyaetmişlerdi:“Adınaparalaryatırılır,küfelerdolusumeyveler,yiyecekmaddeleri,tencerelerdolusuevyemekleri,tepsitepsibaklavalarhiçbirgüneksikolmaz…”6

BitirimhaneKabadayıMehmet, kimine göre yakın arkadaşı SarıVeli’nin iki bin lira nakdi kefalet

yatırmasıyla, kimine göre ise Demokrat Parti’nin iktidara gelmesinden sonra çıkardığı1950 affından yararlanarak tahliye oldu. Ne şekilde çıkmış olursa olsun, serbest kalırkalmazkumarhaneciliğegeridöndü.

Otarihlerdekumar,HacettepebölgesindeKabadayıMehmet,SarıVeli,KaragözKemal;Altındağ,Atıfbey veYenidoğan taraflarında ise baştaKürt Cemali ve akrabaları olmaküzere Bayburtluların elindeydi. Kürt Cemali lakabıyla anılan Cemali Coşan, kendisemtindeAnkara’nınraconkesenveçoksevilen“delikanlılarından”biriydi.

Yasadışıheralandaolduğugibikumardankazançsağlamakiçindegücünügöstermek,kavga ve çatışmalarda cesaretini kanıtlamak gerekiyordu. Çeşitli kavgalara gire çıkahapishaneyi uğrak yeri haline getirmeye başlamış olan Dündar Kılıç da, bu sayedeKabadayıMehmet,KürtCemaligibiünlükabadayılarlatanışmış,hapistençıkıncaonlarınkumarhanelerine “takılmaya” başlamıştı. Bir yandan da, yine hapishanelerden tanıdığıArnavutHaşim,PiçHüseyin(HüseyinTuran)gibikendiçapındakikabadayı“adayları”ilebirlikteküçükkumarhanelerdenvebitirimhanelerden“kanyota”toplamaktaydı.1313Kanyota: Fransızca “cagnotte” sözcüğünden gelir ve argoda kumar oynatana veya kumarhaneyi koruması altındatutankabadayıyakalanpayadenir.Kullanılakullanılabozularak“ganyeto”şeklinialmıştır.“Mano”sözcüğüdeaynıanlamagelirvedahayaygındır.

Kimilerinin“barbutkahvesi”dedediğibitirimhanekavramı,HalilSoyuer’inkitabındaşöyle açıklanır: “Bitirimhane fakir insanların fakir yerlerde açtıkları kumar yerleridir.Lüksü yoktur, buraya devam edenler poker, bakara gibi ‘sosyete’ oyunlarını bilmezler.Buralarda barbut (zar) atılır, kâğıtla kılıç çekilir. Böyle bitirimhaneler Ankara’nın daha

Page 36: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ziyadeAltındağ taraflarında,Cebecisemtlerinde,Yenidoğan’daİsmetPaşamahallesindebulunur.Aksigibipolisdegelirgelirburalarıbasar.Busemtlerdekikumaradüşkünseyyarsatıcılar, pazarcılar, küçük esnaf takımı, lokanta garsonları, şoförler genellikle böylebitirimhaneleregiderler.”7

DoktorTurhanTemuçin,DündarKılıç’la işte o dönemlerde tanıştı.Bu tanışmasını daşöyle anlattı: “Hamamönü’nden başlayalım. Ben daha önce Bursa Ziraat Lisesi’ndeokuyordum,oradakieniyiarkadaşımdaSaitGökçer’di.SonraMİT’tenemeklioldu,amaozamanlarMİT’lefalanalakasıyoktu.BenBursaZiraatLisesi’ndenkovuluncaİstanbul’agidip liseyi orada bitirdim. Daha sonra yedek subay olarak Ankara’ya geldim. Buradayedek subay tarihinde pek görülmemiş bir şey yaptım, yedek subay olarak silah altınaalınmışken, askeri tıbbiyeye geçtim.O zamanlar futbol da oynuyordum.Bir gün yolumCebeciçayırınadüştü,baktımfutboloynuyorlarsahada.Hadibizdegirelimdedik,herkespostallamostallaoynuyor.Oyunagirincegördümkioyunculararasındabir teğmendahavar.BirdebaktımkibenimBursaZiraatLisesi’ndencanciğerarkadaşımSaitdeğilmi?Vay Sait falan diye sarıldık öpüştük. Zaten çok güzel futbol oynayan bir arkadaştı.Gençlerbirliği’nde oynamaya başlayınca, askerliği sırasında Ankara’da yedek subayokulundakalmış.Böylecetekrarbuluşmuşolduk.

“Sait’in eviHamamönü’nde,KaleSokak’taydı.OnunlayenidenbuluşmamızlaberaberHamamönü’ne gidip gelmeye başladım. Beni şimdi o zamanlardan hayatta kalan kimesorarsan sor ‘Hacettepeli Sarı Turan’ diye bilir. Halen de Hacettepelilerle ilişkimizbitmemiştir, birölüm falanolduğuzamanhep telefonlaşırız, berabergideriz.Neyse,bizoldukHamamönülü.ZatenokuldaCebeci’de,yakın,orayagidiyoruzvebeniDündar’lailktanıştırandaSaitoldu.

Maraşlı Zeynel Ağa’nın kahvesi vardı. O kahve şimdi halen vardır, amaMaraşlı’nındeğil.Hamamönü’ndenSaman-pazarı’nagelmedenöncehemensağdakikahvedir.ZeynelAğakabadayıdeğildi,amababayiğitadamdı.YanılmıyorsamCemaliilebirlikteokahveyibastılar.

Dündar ondan sonra ufak tefek işler yapmaya başladı işte. Tek başına kabadayılıkyapıyor, kahve işletiyor. Daha doğrusu bitirimhane, daha alt seviyede bir iş, zar maratarlar,öyleorganizebirşeydeğil.Gözüsonderecekara,Dündarkadargözükarainsanbenhiçgörmedimhayatımda.Vetaozamanlarderdikibana,abibenenbüyükolacağım.”

Şunu eklemeyi de unutmuyor Turhan Temuçin: “Dündar bütün servetini kumardanyapmıştır,”vedevamediyor:

“Hamamönü’ndeiştebirkıraathaneaçtı.Sonrageldilerorayıbastılar.Basanlarınüçünüdebıçakladı.HalitÇapınkitabındagayetgüzelanlatıronu.”

Bizdeonudinleyip,olayıbirdeHalitÇapın’danokuyoruz:

“Zaman geçiyor aradan… Dündar Kılıç’ın Ankara’da bir kahvehanesi oluyor geçenzamanla birlikte… Ya da gelin çocuğun adını doğru söyleyelim, kahvehane değilbitirimhane…

Birgecebirgrupbasıyorburasını…Çavdaroğludenilenbirisi.DiyarbakırlıKemalve

Page 37: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yanlarındabaşkaları…Poliskayıtlarınabubaskınınsonuüçyaralıilegeçiyor…Üçağırcayaralıvebunlarıyaralayanbirisi:DündarKılıç…

Denilebilir ki Dündar Kılıç poliste ve kabadayılık muhabbetinde bundan sonra isimoluyor…

Bundansonradertüstünedert,belaüstünebela…”8

SarıVeli’ninÖlümüO sırada Ankaralıları çok şaşırtan bir gelişme oldu: 11 Ekim 1953 günü Kabadayı

MehmetkendisikadarünlüveyakınarkadaşıolanSarıVeli’yiöldürdü.

Herkesin “üç silahşörler” kadar yakın bildiği üç kabadayıdan ikisi ne olmuştu daçatışmışlardıvebiriötekiniöldürmüştü?

Bunu anlamak için olayın hayatta kalan tanıklarını aradım. Hacettepeliler ikisini desevdikleri için anlaşmazlığın nedenleri hakkında anlatılanlar hangisinin tarafınıtuttuklarınagöredeğişiyor,pekbirbirineuymuyordu.

Anlatılanları özetleyecek olursam;KabadayıMehmet hapse düştüğünde Sarı Veli onaçok yardımcı olmuş, hatta günde üç öğün de yemek göndermişti.Ama bu arada kumarâleminde doğan boşluktan da yararlanmış ve Bentderesi’nde Hilmi Baba’nınşaraphanesininüstkatındabirkumarhaneaçmıştı.KabadayıMehmet’inhapistebulunmasıve Sarı Veli’nin “polisle arasının iyi olması” nedenleriyle buna pek ses çıkarılmamıştı.Sarı Veli kumarhane için gereken parayı denkleştirebilmek için Kabadayı Mehmet’inhapsegirerkenkendisineemanetbıraktığıtabancayıdasatmıştı.

Aralarındaki anlaşmazlık da, kimine göre işte bu tabanca olayından, kimine göre birkadınmeselesinden, kimine göre deKabadayıMehmet’in tahliye olunca kendisini SarıVeli’nin kumarhanesinin ortağı sayarak her gece gelip toplanan paraları almakistemesinden çıkmıştı. “Üç silahşörlerin” üçüncüsü olan Karagöz Kemal onlarıbarıştırmakiçinçokçabaharcamışamabunubaşaramamıştı.

Hacettepe’de dinlediğim kişiler, bir de Sarı Mehmet’e (Mehmet Kuyumcu) gitmemisöylediler.

AzsonraanlatacağımKürtCemaliolayınındatanıklarındanolduğuiçinHacettepeliSarıMehmet’i aradım. Kışları Ankara’da, yazları Mersin’de geçirdiğini öğrendim. Ve onuMersin’inMezitlikıyılarındabalıkavlarkenbuldum.Tamonubulduğumasevinirkenhiçbeklemediğimsevindiricibirsürprizledahakarşılaştım:MehmetKuyumcu’nuneşiLemanHanım,DündarKılıç’ıneşiAytenHanım’ınhalasıydı!LemanHanım’ınyeğenivedamadıhakkındaanlattıklarınıyerigeldikçeaktaracağım.

MehmetKuyumcu’nun hayatı da kabadayılıkla veHacettepe kabadayılarının arasındageçmişti. Altın Eldiven kulübünde boks yapmıştı. Askerliğini yaparken bile durmadanolayçıkarıphapsedüştüğüiçinnormalsüresindebitirememişti.

Sarı Veli’nin öldürülmesinin üzerinden 48 yıl geçmesine rağmen ayrıntılarıylahatırlayabiliyordu.Olayı,öncesiylebirlikteşöyleanlattı:

Page 38: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“Kabadayı Mehmet’in hayatının çok kısmı zaten hapishanelerde geçti. 1950 affındançıktıktanbirzamansonraPalabıyıkKâzımAğa’nınHacettepe’niniçindekikahvesinisatınalıp kendi kıraathanesini açtı. Bu kahveyi çalıştırırken Veli ile araları açıldı. Kadındavasıylahiçilgisiyok.KabadayıbukahveyiaçtıktansonraVelikendisinegeldidediki,‘Tabii kahveyi açtın, işini gücünü buldun, bizleri hiç düşünmüyorsun,’ gibicesine laflaryaptı. Kabadayı da, ‘Peki sana da bir şey yapalım,’ dedi. Veli, ‘Yok, senden bir silahistiyorum,’dedi.Topraklık’taLazTopalAhmetvardı,‘BenAhmetileişyapacağım,’dedi.Kabadayı da ‘Bu silahı al, ama bu silah hatıra, sonra bunu alacağım, yerine başkasınıvereceğim,şimdilikveriyorum,’dedi.Velidesilahısatmışmıişteneyapmışsabuyüzdenaralarıaçıldı.

Aralarının açılmasından üç dört ay sonra Samanpazarı’nın eski şoförlerinden Nusret,Cihat,Osmanvardı,bunlar,aralarındabendevardım,KabadayıMehmetileSarıVeli’yialdık,AtatürkOrmanÇiftliği’nde bir lokanta vardı, bira fabrikasının üstünde, sahibi deMersinliArapServet’ti,oradaonlarıbarıştırdık.

Aradan yedi-sekiz ay geçti, Dörtyol’da Hacer Buluş’un yazlık Buluş Sineması vardı,KabadayıMehmetHacettepeliHidayetadındabirarkadaşı ileorayagidiyor.Sinemadançıktıktan sonra Fehmi Yağcı’nın kahvesine geliyorlar, eski Çiçek Sineması’nın karşısı.BaşçavuşFasihismindebirarkadaşvardı,SarıVeli’denonusoruyorlar.SarıVelideterscevap veriyor, barıştıkları halde ‘Ben Başçavuş Fasih’in çobanı mıyım’ falan diye.Mehmet’e bir yumruk atıyor ve geri geri çekilip elini arkasına atıyor. Mehmet de çokhuylanan bir insandı. Veli bir şey çektiği zaman vurucu bir oğlandı.Mehmet de bıçakçekecekdiyekuşkulanıyor, tabancaylabir el sıkıyor.Mehmet’in arkasını verdiği akasyaağacıhâlâoradakahveninönündedurur.”

MehmetKuyumcu, KabadayıMehmet’in öldürmek kastıyla ateş etmediği savındaydı:“Bacağına sıkıyor. Tabii tüfek gibi tabanca sıkılmaz, kararlamaya atıyor bacağına, amaidrarkesesinedenkgeliyor,kanidrarakarışaraköldüVeli,hastaneyegötürürlerkenöldü.”

SarıVeli’yitutanlariseKabadayıMehmet’inSarıVeli’ninhayalarınabilerekateşettiğiniönesürüyorlardı.Hatta,KabadayıMehmet’insürekliparanoyaiçinde,öldürülmekuşkusuylayaşayanbiriolduğunu,buyüzdentabancasınıotururkenmasanınaltındakucağında,ayaktaykenceketinincebindeateşlemeyehazırtuttuğunu,hasımlarındançoğunudabeldenaşağısınaateşederekvurduğunusöyleyenlervardı.

KimilerinegörekahvedeotururlarkenSarıVelimendilçıkarmakiçinelinicebineatmış,Kabadayıdaonunsilahçıkarttığınısanarakmasanınaltındanvurmuştu.

GazeteciHalilSoyuer’inyazdıklarıdabuikincilereyakındı:

“YağcıoğluFehmiAğa’nınkahvesininyanıbaşındakiberberdükkânınınönünegiderler.KabadayıMehmethiddetlidir:

‘Sanacezaevinegirmedenöncebirtabancavermiştim.Sahibişimdiotabancayıistiyor,onubulvebanagetir.’Velideaynıhiddetiçinde:

‘Ben o tabancayı sattım, parasını da yedim, kime sattığımı da bilmiyorum. Kulüptenşimdiyekadaraldığınmanoparalarıotabancayıçoktanödedi,’diyecevapverir.

Page 39: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

BuesnadaKabadayıMehmetkenditaktiğiiçindeSarıVeli’denbirsigaraister.SarıVelisigarapaketini çıkarmaküzereelini cebineatıncaKabadayıMehmetceketinincebindenikielateşeder.SarıVelikanlariçindeberberdükkânınınönüneyığılır…”9

Hangi anlatım doğru olursa olsun, Kabadayı Mehmet Sarı Veli’yi öldürmekten suçlubulundu.Vebusuçtan12yılolmaküzere,dahaönceteciledilensuçlarındankalanüçyıllabirliktetoplam15yılağırhapiscezasınamahkûmedildi.

GemilerdeÇaycılıkDündar Kılıç, genellikle yaralama ve silah yakalatma suçlarından sık sık hapse

düşmekteydi.Sürekliolaraksilahtaşımasınınkendinegörenedenlerivardıvebunuyıllarsonra Sağmalcılar’da birlikte kaldığı siyasi tutuklulardan Feyyaz Kurşuncu’ya şöyleaçıklamıştı: “Her polis aramasında benimüstümde silah çıkmak zorundadır, silah çıkar,ben onun cezası neyse gider yatarım. Eğer silah çıkmazsa ben o gün tehlikedeyimdemektir.”

Oyıllarda“dışarıdaki”hayatıdafazlayerleşikdeğildi.Zamanzamanbaşkaşehirlere,ençok da İstanbul’a gidip gelmekteydi. Bu gidiş gelişleri sırasında İstanbul’un kumarâlemiyle temas ettiğinden,OfluHasan,Kürt İdris, ArapNasri gibi zamanın ünlüleriyletanışıparkadaşolmaimkânınıdabulmuştu.

İstanbul’a gidişlerinden birinde önüne çıkan bir iş fırsatını değerlendirip orada kaldı.Bazıgemilerinçayocağınıçalıştıracaktı.“Suhulet”ve“Sahilden”adlarındakiozamanınyandançarklıikiarabavapurununbüfeleriniiseArapNasriçalıştırmaktaydı.BugemilerinçayocaklarınınişletmeciliğiDündarKılıç’averilmişti.

BugününHacettepelilerDerneğiBaşkanıLütfüYanarozamanlarfutbolmeraklısı,hastaHacettepe taraftarı bir gençti. Bir maç için İstanbul’a gittiğinde, Ankara’dan tanıdığıDündarKılıç’ıbulmasınışöyleanlatıyor:

“1954’te Fenerbahçe-Hacettepe maçı için İstanbul’a gitmiştim. İlk devreyi FenerLefter’in bir ve Nedim’in iki golüyle 3-0 önde kapamıştı. İkinci devre Hacettepe Dr.AlaattinYolaçveAtila’nın(penaltıdan)ayağındanikigolbuluncamaç3-2bitti.

Gençtim ve parasızdım. Ankara’ya dönmek istemedim. O zamanlar Dündar yandançarklı araba vapurlarında çay ocağı işletiyordu, gidip onu buldum, beni de yanına aldı.Dündar’ın bir grubu vardı,BahriyeliKenan da bu gruptaydı.Vapur akşamları bağlanır,orada yatardık. Sabah olunca Dündar ve arkadaşları giderlerdi. Nerede ne iş yapardıbilmiyorum. Bir gün şiddetli bir lodosta büfenin camekânı sarsıntıdan kırıldı. Gemininmiçosu beni şikâyet etti. Dündar da, ‘Benim Hacettepelim yalan söylemez,’ diyerekmiçoyu dövdü. Başka bir gün ise çarkçıbaşı çay servisi yapan genç Rum garsondanşikâyetçioldu,iştenatılmasınıistedi.BendegidipDündar’asöyledim.MeğerDündar’ınoğlanın annesi ile ilişkisi varmış. Onu da işten çıkarmadı. Ben iki-üç ay İstanbul’dakaldıktansonraAnkara’yadöndüm.”

Rumlarla ilişkiden söz etmişken, Dündar Kılıç’ın 6-7 Eylül Olayları sırasında daİstanbul’da olduğunu belirtmeliyim.14 Bunu da, Dündar Kılıç’ın bir yakını başından

Page 40: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

geçenilginçbirrastlantıyıanlatırkenöğrenmişoldum.BirtatildeYunanadalarınagitmiş.BirkahvedesohbetederkenbozukbirşiveyleTürkçekonuşanbazıYunanlılarınarasındabirDündarKılıçlafınıngeçtiğikulağınaçalınmış.Meraklasoruncabukişilerin6-7EylülOlayları’ndankaçan İstanbullugayrimüslimlerolduğuanlaşılmış.Beyoğlu’ndakiolaylarsırasındabazılarınıazgınkalabalığınlinçetmesindenveyatecavüzündenkurtaranDündarKılıç’ı bir efsane gibi anlatıyorlarmış. Dönünce karşılaştığı Dündar Kılıç da buanlatılanlarıdoğrulamış:“Birkızıağacabağlamışlardı,benkurtardım,”demiş.145Eylül 1955’teAtatürk’ünSelanik’teki evine bomba atılması üzerine İstanbul’da yapılan gösteriler, 6 ve 7Eylülgünleri Rum, Ermeni ve Musevi vatandaşların ev ve işyerlerini yağmaya dönüştü. 3 ölü 30 yaralıyla sonuçlananolaylarınayrıntılarıiçinbkz.SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,s.48-52.

Dündar Kılıç, ertesi yıl çıkan bir anlaşmazlık sonucunda Oflu Avni’yi (Çakıroğlu)bıçaklayaraladı.GörüşmemizsırasındabuolayısorduğumKürtİdris(Özbir)şukadarınıhatırlıyordu:“OsıralardaTarlabaşıKımızSokak’takulübümvardı.Dündarilehenüzortakdeğildik,amagidipgeliyordu.Nedeninihatırlamıyorum,amaOfluAvniilekardeşiSamionu dövmek istediler.Dündar da, köşede bir kasap vardı, oradan aldığı bıçaklaAvni’yiyaraladı.Sonrageldibenibuldu,yardımettim,Ankara’yagitti.”

Dündar Kılıç böylece 1956’da, deyim yerindeyse “stajının” İstanbul bölümünütamamladıktan sonra Ankara’ya dönmek zorunda kaldı. Hasımlarına jilet atmasıylatanınan Bahriyeli Kenan da onunla gelmişti. Eski arkadaşlarını buldu ve bütün hızıylayenidenkumarâleminedaldı.

Kendisininhâlâdüzenlibirhayatıyoktu,amahemmahallesiningençkızlarını,hemdekızkardeşlerinikorumayısürdürüyordu.

HacettepelilerDerneğiBaşkanıLütfüYanar’ınbununlailgiliilginçbiranısıvardı:

“1956 yılında bir gün taksiyle mahalleye gidiyoruz, Dündar taksiyi durdurdu. Kızkardeşi Asiye kaldırımda yürüyor, birisi de peşinden gidiyor. Taksiden indik, Dündargörünmemek için arkasını döndü, bana ‘Git bir bak, bizim kız yüz veriyor mu, yoksaoğlan mı asılıyor?’ dedi. Gittim biraz izledim, Asiye hızlı hızlı yürüyor ve hiç yüzvermiyor, peşindeki ise asılıp duruyor. Dönüp durumu anlatınca Dündar koşup oğlanınyolunu kesti, ‘Görmüyormusun, kız sana yüz vermiyor, daha ne peşinden gidiyorsun?’dedi.Oğlan‘Sanane?’gibilerindendiklenecekgibioluncaceketininmendilcebindenbirşeyçekti,usturamıbıçakmıhatırlamıyorumvebirvuruştaoğlanınkulağınıkesipelineverdi.”

BenDündarKılıç’ınyeğenleriylegörüşürken,buolayıacabaduymuşmudur,doğrularmıdüşüncesiylebirdeAsiyeHanım’ınoğluAyhanKamış’asordum.Hemenhatırladıve“Kulakkesmeolayımı?”dedi.Buhikâyeaileiçindedekonuşulmuş,anlatılmıştı,oradanbiliyordu. Ve buna dayısının karakteriyle ilgili bir yorumunu da ekliyordu: “Dayımıntavrındaki ilginçliğebakın,yanlışbir şeyyapmamak içinönceadamınkötüniyetli olupolmadığınıaraştırıyor,ondansonrahareketegeçiyor!”

KulakkesmeolayınıDündarKılıç’ınenküçükkızıFatmadaduymuştu,amaoolayıncereyan şeklini başka bir biçimde dinlemişti.Onun duyduğuna göre halasını takip edenadamdayağıyediktensonraşikâyetçiolmuştu.Gittiklerikarakoldakomiserinodasındada

Page 41: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ilerigerisözlersarfedincebabasıkızıpsobanınyanındaduranmaşayıkafasınaindirmiş,kulakdaoşekildekesilmişti.

“KulüpİşiKolektifBirOlaydır”Ankara’nın dış semtlerinde bitirimhane, kıraathane denilen kumarhanelerin şehir

merkezinedoğrugeldikçeadlarıdeğişir,kulüp,dernekvs.olurdu.Amakumaroynatılansemt neresi olursa olsun, kural değişmezdi: Lüks semtlerde işletilen kulüplerin “dıştehlikelere” karşı korunması da kaba kuvveti gerektirirdi. O yıllarda Yenişehir, Sıhhiyetaraflarınınünlü“kulüpçülerinden”biride“LazRahmi”lakaplıRahmiŞencan’dı.

Kabadayılıkraconunagörebirisikumarhaneaçtığızaman,açılışgecesidavetiyapılırdı.Çeşitli yerlerin kabadayıları ve kumarcıları bu davete gider, sabahlara kadar kumaroynanır,gecebitinceherkeskazandığınıoradabırakırveaçılışsahibinedeyüklübirparakalırdı.Buaçılışlaröylebirkereyemahsusdayapılmazdı,herkumarsezonununbaşındayenidenaçılışlar,davetleryapılırdı.Benbudavetleri ilkkezLazRahmi’ninkendisindendinledim: “Oflular benim arkadaşım, kulüp ekolünden. Ben İstanbul’a bir kulübegidiyorum, onlar açılış yapıyor. Ben açılış yapıyorum, onları çağırıyorum. Biz kulübüaltıncı aydakapatırdık, çünküAnkaraboşalıyor, onuncuaydaaçardık.Açtığımız zamaniştesevdiğimizarkadaşlarımızıdadavetederdik,gelirlerdi.Onlarbizidavetedincedebizgiderdik. Karşılıklı böyle olurdu. Kolektif bir olaydır bu kulüp işi, yani tek bir adamkulübüçalıştıramaz.”

Laz Rahmi, hemşehrisi ve yakın köylüsü Dündar Kılıç ile de işte bu kumarhaneaçılışlarındanbirinde tanışmıştıveozamankurulanbudostluğun ilerideDündarKılıç’aoldukçayararıdokunacaktı.

LazRahmi’ninkendihayatıdaepeyrenkliydi.Kendisininanlattığınagörebirçokilklerigerçekleştiren biriydi. Gençlik Parkı’nın havuzuna gezinti sandallarını yaptırmıştı, ilkyazlık kahveyi açan oydu, Şadırvan Lokantası’nın sahibiydi. 1957’den 1975’e kadar“kulüpçülükle” uğraşmış, “işini koruyabilmek” için silahlı çatışmalara girmiş, hapisleredüşmüştü.Amaonun “muhiti”Dündar’ınkinden farklıydı, görece daha varlıklı bir semtolanYenişehir’de,Adakale Sokak’ta, İzmirCaddesi’nde kulüp çalıştırmaktaydı.Üstelikaktifsiyasetleuğraşanilkkabadayılardandabiriydi.1950’lerinsonlarındaDemokratPartiÇankaya İlçesi Başkan Vekili’ydi, bu bakımdan kulüplerine siyasiler de gelmekteydi.ŞimdiisefaalbirCumhuriyetHalkPartiliolanRahmiŞencan,görüşmemizdekendisideanılarını yazmak istediğini söyledi.Bana anlattıklarının hikâyemizle kesişen noktalarınazamanzamandeğineceğim.

Dündar Kılıç’ın ustalarından Kabadayı Mehmet, Sarı Veli olayından içerdeydi,hapishanede çay ocağı işletmekteydi, ama bir yandan da dışarıdaki kumar işleriniyürütmekteydi. Bizler bugün duyunca şaşırıyoruz ama, içeri düşen kabadayılarındışarıdaki işlerinihapishanedenyürütmeleridahaozamanlardankalmabirolaydı.Zatenbugün hapishanelerde neler olup bittiğiyle ilgili duyup da şaştığımız olayların çoğununkökleriogünlerekadargider.

Örneğin“önemli”birtutuklununbirhapishanedenbirhapishaneyenakledilmesi,dahaozamanlardan cezaevi idaresinin başını ağrıtan bir işlemdi. Bir tutuklunun cezası

Page 42: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kesinleştikten sonra geçici olarak bulunduğu cezaevinden başka bir cezaevineaktarılmasına “nakil” veya “dağıtım” denirdi. Ünlü ve cezaevinde ağalık kurmuş birtutuklunun nakledilmesi, onun hem oradaki kumar oynatma, esrar satışı vs. gibi kuruludüzenini, hem de dışarıda yürütmekte olduğu işlerini sarsardı. Ayrıca götürüleceğicezaevinde onu öldürmek isteyen düşmanları da bulunabilirdi. Bu nedenle başkacezaevlerine nakiller isyana kadar varacak direnişlerle karşılaşabilmekteydi. Bundançekinen cezaevi idareleri de bu işi mümkün olduğu kadar sessiz ve gizlice halletmeyeçalışırlardı.

Aradanelliküsuryılgeçmişolmasınakarşın,bugündedirenişlerin,açlıkgrevlerininvecezaevlerinde işlenen cinayetlerin birçoğu tutukluların yerlerinin değiştirilmekistenmesindençıkmıyormu?

Kabadayı Mehmet’in nakli de öyle olmuştu. Sarı Veli cinayetinden aldığı cezanınkesinleşmesinden sonra bir gün Kabadayı Mehmet ile arkadaşı Hacettepeli Arif (ArifDemiray) “Bir bey sizi görmek istiyor,” bahanesiyle idareye çağrılmışlar ve oradan daapartoparİzmitCezaevi’nenakledilmişlerdi.

Bu arada, aynı yıl askerliği gelen Dündar Kılıç, Gülhane Hastanesi’nden tüberkülozraporu verilmesi üzerine askerliğini erteletmişti.15 O zamana kadar kendi işleriniyürütmekteyken, Kabadayı Mehmet’in İzmit’e naklinden sonra onun işleriyle deilgilenmeye başladı. OnunHacettepe’deki kumarhanesinemüşteri toplamakta, gerekirsezorlagötürmekteydi.Buzorlamalarındanbirinde,kumarhaneyegitmemekiçindirenmesinedeniyleAhmetGürcanadlıbirkumarcıyıEsenPark’ınaltındabıçakladı.Amaaslındaolayınardındabaşkabirnedendahavardı:KabadayıMehmetekibindenolanOrleİhsan(İhsan Argun) ile Ahmet Gürcan birlikte Kalaycı Hüseyin adında birini öldürmüşlerdi.OrleİhsanduruşmalarsırasındacinayetiAhmetGürcan’ınişlediğiniiddiaetmişsedebunukanıtlayamamıştı.SonuçolarakOrleİhsan12yılamahkûmolmuş,hatırlıtanıdıklarıolanAhmet Gürcan ise serbest bırakılmıştı. Kabadayı Mehmet ekibinin Gürcan’a kızgınlığıburadangelmekteydi.AynıekiptenolanDündarKılıç,AhmetGürcan’abaşkabirbahaneilegerekli“cezayıkesip”bıçaklayıncatekrariçeridüştü.15AskerliğinisağlıknedenleriylesüreklierteleyenDündarKılıç,1983’teKasımpaşaAskeriHastanesi’ndenbiryıldahatecilaldı.1984’tegirdiğiaskerihapishanedendörtbuçukyılsonraçıktığındaiseyinehastaneyegötürülmüştüveartıkaskerlikyapacakdurumdadeğildi.

CezasıkesinleşincedeAnkaraMerkezCezaevi’ndenAyaş’anakledildi.

Hapishanelerdeki düzeni düzeltmeyi kafasına koymuştu demiştim ya; buna ilk kezAyaş’takalkıştıveneredeysecanındanoluyordu.

AyaşCezaevi’ndebirliktekaldıklarıArnavutAloş(AliMisir)anlatıyor:“MerkezCezaevi’ndenAyaş’aDündar’labirliktegittik.Beşayberaberkaldık.Oradakiağalıkdüzeniağırınagidiyordu,zorluklazaptedebiliyordum.Birgün,‘NekadarAyaşlıvarsahepsininanasınıavradını…’diyebağırdı.Oanda‘işteşimdiyandık’diyedüşündüm.Oradabıçakserbest,şöylekocamaneğribıçaklardanvarbütünAyaşlılarda.Adamınsaçındantutupboğazınıkesiveriyorlarkoyunkesergibi.Allahbizikoruduki,koğuşunanahtarınıkapınınüstündeunutmuşlar,hemenkilitledim.Beniçağırıpsorguyaçektiler,‘Ayaşlıbirgardiyanvar,onasövdü,’dedim.‘Kuran’aelbasarmısın?’dediler,Allahgünah

Page 43: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yazmasın‘Basarım,’dedimkendimizikurtarmakiçin,öylekurtulduk.”

Dündar Kılıç’ın “staj” döneminde edinmeye başladığı “hapishaneciliği” ve“paylaşmacılığı”dadahaozamandanövgüalmaktaydı.Beşaygibi“kısa”sayılacakbirsüre birlikte kalmalarına karşın Arnavut Aloş o günlerdeki Dündar Kılıç’ı bugün hâlâövgüyle anmaktaydı: “Kapısında 30 tane adamı olsa bile kendi işini kendi hallederdi.Misafirperver ve merhametliydi. Cezaevine haftada yirmi lira harçlık gelirdi ve o,harçlığınıhemenbaşkalarınadağıtırdı.”

Kabadayı Mehmet’e gelince; götürüldüğü İzmit Cezaevi’nde kalırken, daha sonra1964’te Kürt İdris tarafından öldürülecek olan İstanbul’un ünlü kumarhanecilerindenNurettinOnay’ıtanıdı.OradanSinop,dahasonradaNevşehirCezaevi’negötürüldü.1960affı ile cezası hafiflediğinden Ankara Yarı Açık Cezaevi’ne getirildi. Esas mesleğidizgicilikolduğuiçin,tahliyeolanakadarcezaevininmatbaabölümündeçalıştı.

DördüncüBölümKÜRTCEMALİCİNAYETİ

DündarKılıç,27Mayıs1960askerimüdahalesindensonra,18Kasım’daçıkarılanaflatahliye oldu. Bundan sonraki iki askeri müdahalede de içeri alınacak olan Kılıç, budarbededışarıçıkıyordu.

Nasıl12Eylül’densonraikikez“babalaroperasyonu”yapıldıysa,27Mayıs’tadaonbeşkadarkabadayıtutuklandı,bazılarısürgünegönderildi.Amatarihtekibuilk“kabadayılaroperasyonunun”nedenisiyasiydi.18Eylül’dekabadayıâleminden içerialınanlarsadeceDemokratPartisaflarındasiyasetleuğraşmışolanlardı.AralarındakulüpçüLazRahmi,oyıllarda“GazinocularKralı”diyeünyapmışolanKamanlıGaziAfşardavardı.“Ankaraolayları”adıdaverilenbuoperasyondaiçerialınanlardanRahmiŞencan,DemokratPartiileri gelenlerinin bulunduğu Balmumcu ve Yassıada’da 8 ay kaldı. 27Mayıs’tan sonraİstanbul kabadayılarından bazıları da sürgüne gönderilmişti. Örneğin Kürt İdrissıkıyönetim yasaklarına aykırı davranıştan İskenderun’a sürülmüştü. Orada duramayıpİstanbul’akaçıncadatutuklanıpBalmumcu’yakonmuştu.

“YereDüşmekleCevherSakıtOlmazKadrüKıymetten”BalmumcuAskeriCezaevi’ndeçok ilginçkişilerbirarayagelmişlerdi:RahmiŞencan,

Kürtİdris,TophaneliKarabaşMehmet,NikoPanayotidis,İlhanBardakçı,AzizNesin,AliFuat Başgil ve avukat Burhan Apaydın. Kürt İdris’in üç yıl sonra öldürdüğü NurettinOnaydabiraraBalmumcu’yaalınmış,amaİdris’learasıolmadığıiçinoradanalınıpbaşkayeregötürülmüştü.

Aradanyıllargeçip1986’daDündarKılıç’ınavukatlığınıalacakolanBurhanApaydın’ınkabadayılarla ilk tanışması da, işte Balmumcu’daki o üç aylık tutukluluğu sırasındaolmuştu.

Konumuzdan biraz ayrılacak olsak da, önce Apaydın’ın oraya neden girdiğinigörmeliyiz.Çünküodönemintarihinebaşkayerdeolmayanbirkayıtdüşeceğiz.

Page 44: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

27 Mayıs 1960 askeri müdahalesiyle iktidardan uzaklaştırılan Demokrat Partihükümetinin yöneticileri tutuklanarak Marmara’daki Yassıada’ya götürülmüşlerdi.Haklarında başta anayasayı ihlal etmek olmak üzere birçok dava açılmıştı ve yineYassıada’dakurulanYüceDivan’dayargılanıyorlardı.

İstanbulBarosu“hiçbiravukatbukişilerisavunmayacaktır”yolundakararalmıştı.AmaBurhanveOrhanApaydınkardeşler baronunbukararını dinlememişler veMenderes’inricasıüzerinebütünsanıklarınavukatlığınıüstlenmişlerdi.

Yassıada’dagörülendavalardanbiri,eskiBaşbakanAdnanMenderesileZeynepKâmilHastanesi’ninBaşhekimiFahriAtabeyaleyhindeaçılanvehalkarasında“BebekDavası”denilendavaydı.AdnanMenderes,SuzanSözenadındabirkadınıhamilebırakmak,FahriAtabeydekürtajyaparakbubebeğialmaksuçlarındanyargılanıyorlardı.

Olayın çıkacağıduruşmayaBaşsavcıAltayÖmerEgeselkatılmamış,yardımcılarındanbirigirmişti.BebekDavası’nındelilleriarasındaBaşbakanlıkkasasındançıktığıveSuzanSözen’e ait olduğu iddia edilen bir de kadın külotu vardı. Savcı yardımcısı delillerinisunarken“İşteBaşbakanlıkkasasındançıkandon”diyerekbukülotugösterdi.

Yaşı çok genç olanlar için söylüyorum, o zamanlar televizyon yoktu. Savcı bu külotugösterirken,duruşmalarıkaydedentekkameraolanOrduFotoFilmMerkezi’ninkamerasıçalışıyor,fotoğrafmakinelerininflaşlarıartardapatlıyordu.Salondagörevlibirastsubaybu külotu savcı yardımcısından alıp Yüce Divan’ın Başkanı Salim Başol’un kürsüsünekoydu.Başkan,“AdnanMenderes”dedi.Eskibaşbakanısanıksandalyesineçağırıyordu.

BundansonrasınıBurhanApaydın’ınkendisindendinleyelim:

“Menderes ile bu dava hakkında daha önce konuşmuştuk, ‘Böyle bir şey olmadığını,bununbirtertipolduğunu’söylemişti.İddialarıhukukençürütmeyehazırlıklıydım,amabukadarınıbeklemiyordum.SalimBaşolönündekidonugöstererek‘AdnanMenderes’dediğianda ne yapılmak istendiğini fark ettim. Askeri kameranın çektiği filmler yabancıajanslara da veriliyordu.MahkemeBaşkanı bu donuAdnanMenderes’in eline verecek,delilhakkındanediyeceğinisoracak,kameranıntespitedeceğibu‘tarihiolay’ertesigünbütündünyayayayılacaktı.

Menderes’e baktım, yüzü kireç gibiydi, sandalyede sağa doğru yatmış, utancındanneredeyse düşüp bayılmak üzereydi. Avukatlık sadece hukukçuluk değildir, orada,müvekkilimin hem kişiliğini, hem şerefini, hem de hayatını kurtarmam gerekiyordu.Saniyebilekaybetmedenhareket edipbu senaryoyuönlemeliydim.Derhal ayağakalkıpsöz istedim. Reis ‘Söz yok,’ dedi. ‘Usül hakkında görüşeceğim,’ dedim. ‘Şu işlemiyapalım ondan sonra,’ dedi. ‘Ben de o işlemin yapılıp yapılmaması hakkındakonuşacağım,’dedim.‘Sözvermiyorum,’dedi.

Rahmetlibabam,‘Birkabacesaretvardır,insanıntabiatındankaynaklanır,insanadeliceişler yaptırır. Bir de medeni cesaret vardır, bilgiden kaynaklanır,’ derdi. Duruşmalartomsonlu askerlerin, tabancalı subayların nezaretindeyapılıyor, o dönemdeMenderes’inadını ağzına alanı içeri atıyorlardı. Benimki kaba cesaret olamazdı, hayvanlarda bilekendini koruma güdüsü vardır. Ama bir konuda görev ve sorumluluk duygusuna

Page 45: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

sahipseniz işte o zaman delilik sınırlarını da aşıyorsunuz, cesaret hudutlarını daaşıyorsunuz.

Mikrofona nasıl uzandımsa, ‘Siz burada tek başınıza duruşma yapmıyorsunuz. 3numaralı kanunla ayrı bir kanun yapılmamış, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunuhükümleriuygulanacaktırdenmiştir.Bendeokanunagörekonuşuyorum.Şimdimahkemebaşkanındansözistiyorum,vermezseniz,ısrarettiğimtakdirdesiztekbaşınızadeğil,heyetolarak karar vermek zorundasınız,’ dedim. Salondaki herkes dondu kaldı, çıt çıkmıyor.Biraz bekledim, sessizlik bozulmayınca devam ettim: ‘Savcı benimmüvekkilimi elindedonla tarihe geçirtmek istedi. Fakat esasında elinde donla arkasında Türk bayrağı veAtatürk’ünbüstü,buşekildefotoğrafverdi.Asıltarihegeçecekçirkinmanzarabudur.Onyıl Başbakanlık yapmış bir insana böyle yapmakla bundan sonraki başbakanların dadışarıdakiitibarısarsılmışolur.Amayeredüşmeklecevhersakıtolmazkadrükıymetten,’dedim.1616“Kıymetlitaşyeredüşüncedeğerindenbirşeykaybetmez.”

Oandabusözleraklımaneredengeldi,nasılsöyledim,bendebilmiyorum.Seyircilerdenöncebüyükbir‘ooo’sesiçıktı,arkasındanda‘yuh’sesleribaşladı.Yuhtankırılıyorortalık.Ben yerime oturdum. Bir-iki dakika geçti, korktuğum gibi bir şey olmadı. Heyetduruşmayadevamedemedi,müzakereyeçekildi.Duruşmayenidenbaşladığındabanabirihtarverdikleriniaçıkladılar.”

OsıralardaradyovegazetelerdeDPyöneticilerindensözedilirken“sabıkvesakıt”,yani“eski vedüşük”deniyordu.Apaydın’ınkullandığı cümlede “sakıt” sözcüğününgeçmesibiranlamdabututumaverilmişbircevapdaoluyordu.

Burhan Apaydın ertesi gün Karaköy iskelesinde gözaltına alındı. Önce Sirkeci’dekiEmniyet Müdürlüğü’ne, oradan da Harbiye’deki Merkez Komutanlığı’na götürüldü.Burada 15 gün kaldıktan sonra “halkı isyana teşvik” suçundan tutuklanarak BalmumcuAskeriCezaevi’nekondu.

OrhanApaydındaMenderes’inavukatıydı,amabirgünöncekiolaylıgeçenduruşmayakatılmadığı için kurtulmuştu. Şimdi de ağabeyinin avukatlığını yapıyordu ve neyedayanılarak içeride tutulduğunu henüz öğrenememişti. Bunu ancak bir rastlantı sonucuöğrenebilecekti:EskiMeclisBaşkanıRefikKoraltantutuklanıpYassıada’yagötürüldüktensonra, aşçısı olan Arap bir kadın işsiz kalmış, Apaydınlar da onu yanlarına almışlardı.OkumayazmasıolmayankadınMİT’teyedisayfalıkifadevermişveBurhanApaydın’ınevindeihtilaltoplantılarıyapıldığınıanlatmıştı!Aşçınınayakkabıtamircisibirdostuvardıve aşçı kadın yaptıklarını sevgilisine itiraf etmişti. Demokrat Parti sempatizanı olanayakkabıcıdabuduyduklarınıgidipOrhanApaydın’aanlatmıştı.

AleyhindebaşkacabirdelilbulunmayanBurhanApaydın,üçayyattıktansonraserbestbırakıldı.Balmumcu’dakaldığı süre içindeKürt İdris ilenasılyakınarkadaşolduklarınışöyle anlatıyor: “Merdiven altı denilen koğuşta sabahlara kadar ülke meselelerinikonuşurduk.Banahaftadabirgünyemekgelirdi,iki-üçgünidareederdim.İdrisayarlamışonahergünyemekgelirdivebanayemeğiniikramederdi.Buhapishanedostluğunuhiçbirzamanunutmadım.”

Page 46: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DündarKılıçBabaOluyorRahmi Şencan tahliye olduktan sonra yine yönetimi suçlayan konuşmalar yapmaya

devam ettiği için tekrar hapse düştü. Dündar Kılıç ile Kabadayı Mehmet az sonraanlatacağım Kürt Cemali olayından tutuklandıklarında, Laz Rahmi de siyasi suçtanMerkezKapalıCezaevi’ndeydi.

DündarKılıç’agelince,16Ocak1961’debabaoldu:İlkçocuğuHülyaFerhanbutarihtedoğdu.17 Hülya’nın annesi Ayşe Söylemezoğlu Samsunlu bir tüccarın kızıydı, DündarKılıçiletanıştığındaçokgençbirkolejöğrencisiydi.17HülyaSarı (Kılıç) ilebukitap içinçokyararlı ikiuzungörüşmeyaptım.HülyaHanım“babasıyla ilgilibirkitabınbeğendiğibiryazartarafındanyazılmasınamemnunolduğunu,anlattıklarınıkaynakbelirtmedenyazabileceğimi,fakatçoközelnedenlerlekendisinebukitaptayerverilmemesini”ricaetti.Onunbuisteğinesaygıgösteriyorum.Bununlabirlikte ben yine de hikâyemizin akışı içindeDündarKılıç’ın bazı niteliklerini anlatırken, bunlardan bazılarının enbüyük kızının değerlendirmeleri olduğunu isim vermeden hissettirmeye çalıştım. Bunları sezgilerinizle farkedebileceğinizegüveniyor,bueksikliknedeniyleözürdiliyorum.

Aynı yıl Türkiye siyasetinde olağanüstü dönem yavaş yavaş sona eriyor, yeniden çokpartiliyaşamadönülüyordu:9Temmuz1961’deyeniAnayasahalkoylamasınasunuldu,yüzde 65 “evet” oyu alarak kabul edildi. Kurucu Meclis seçimlerin ekim ayındayapılmasına karar vererek kendini feshetti. Bununla birlikte yine olağan dönemlerdeolmayacak bir şey olmuş, 16 Eylül’de eski Maliye Bakanı Hasan Polatkan ile eskiDışişleriBakanıFatinRüştüZorlu,17Eylül’dedeeskiBaşbakanAdnanMenderesidamedilmişlerdi.

15Ekim1961’deyapılan seçimlerdeDemokratParti’ninyerinekurulanAdaletPartisiMeclis’te CHP’ye yakın, Senato’da ise onun iki misli sandalye kazandı. 25 Ekim’deTBMM yeni binasında Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in açılış konuşmasıyla yenidenaçıldı.CumhuriyettarihininilkkoalisyonuCHPileAParasındakuruldu.

Bir buçuk yıl içinde parlamenter demokrasiye geri dönülmüştü. Dönülmüştüdönülmesineamaülkegündemiçelişkilerledoluydu.

Başbakan İsmet İnönü “Hürriyet içinde kalkınmak için sosyal adalet şart” yolundademeçler veriyordu. O güne kadar yasaklanmış olan sosyalist fikirler, 27 MayısAnayasası’nın getirdiği özgürlük ortamında boy göstermeye başlıyordu. İktidar ortağıCHP’ninyayınorganıUlusgazetesindesosyalistYöndergisinin ilanlarıçıkıyordu.Aynıgazetenin“MemleketMeseleleri” sütununda sosyalizmvedevrimüzerinemakaleleryeralıyordu. Ama yine aynı günlerde, yönetmen Metin Erksan’ın Fakir Baykurt’unromanındanuyarladığı“YılanlarınÖcü”filmideyasaklanarakgösterimdenkaldırılıyordu.

Taşlaryerineoturmamıştı.Meclisinaçılmasınınüzerindendörtaygeçmeden,22Şubat1962’deAlbayTalatAydemir’inaskeridarbegirişimi İnönü’nünçabasıylabastırıldı.10Mayıs1962’dedeAydemiraffedildi.

MahalleninNamusuAskeri dönemde hız kesmiş olan kabadayılar âleminde de her şey eski haline

dönmekteydi.

Page 47: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Yeraltıdünyasınınrantpaylaşımındakialanlaryenideniştahkabartmayabaşlamıştı.

Ankara’nıneğlencedünyasıeskihızınakavuşmuştu:BaşkentinünlügazinolarındanGarGazinosu’nda Behiye Aksoy, Majestik’te Müzeyyen Senar, Astorya’da MedihaDemirkıranveNigarUluererşarkısöylüyordu.GarGazinosu’nunspotlarındaTheStarlesBalesiileNesrinSipahi’ninadlarıyanyanayazılıydı.

Kumar âlemi de hız kazanıyor ve yeni dengeler kurulmaya başlıyordu ki, KabadayıMehmet, kalan cezasını da bitirerek hapisten çıktı. Çıkmasıyla da çelişkilerinkeskinleşmesibiroldu.DündarKılıçisehemeneskiustasınınyanındasaftutmuştu.

Kabadayı Mehmet önce kabadayılık raconunun temel kurallarından olan mahalleninnamusunukorumaişiniyenidenüstlendi.

OsıralardaHacettepesemtindebüyükbirhareketlilikvardı.TepeninsırtlarındakigenişalanaHacettepeÜniversitesi’nintemeliatılmış,inşaatfaaliyetinebaşlanmıştı.KampüsünilkünitesiolarakHemşireYurduaçılmıştı.

Yurtta kalacak kızların namusu da elbetteHacettepe’nin kabadayılarından sorulacaktı!Kabadayı Mehmet genç kabadayı adaylarını örgütleyerek hemşire yurdunun önündenöbeteyazdı.

BunöbetolayınıDündarKılıçilebirlikteüstlenenlerdenHaymanalıöğretmenMustafaGünerşöyleanlattı:

“HacettepeHemşireYurduyapıldıktansonraburadakikızlarmahallemizinnamususayıldığındanKabadayıMehmetdağılmasaatlerindeonlarıgelipgeçenlerinasılmasındankorumakiçinorayanöbetgörevikoydu.BirakşamDündarileikimiznöbetteyiz.Şarapşişesininsonundaikiparmakbirşeykalmıştı.Bunuhangimiziçeceğizdiyemünakaşaediyordukki,eliniarkacebineattı.Dündarçokhızlıbıçakçekerdi.Bıçakçekiyorsandım,oelinicebindençıkaramadanbenonabirkafaattım.Meyillibiryerdeydikvebenüsttaraftaydım.Dündaryereyuvarlandı.MeğerKabadayıMehmetdeçaktırmadanbizigözetlermiş.Tamoandaçalılarınarkasındançıktı,‘Nedövüşüyorsunuzbakayım,’diyebiziayırdı.Birşişeşarapparasıdahaverdi,‘Haydigörevinizinbaşına,’dedi.

Dündarİstanbul’agittiktensonrauzunzamangörüşemedik.1981yılıbaşındaİstanbul’agittiğimde Dündar’ı aradım. Beni Hilton’a davet etti. Gittiğimde Arap Nasri, NecdetUlucan,emekliAlbayTahsinBardakçıoturuyorlardı.Dündarbenigörünce,aradan20yılgeçtiğihaldeoolayıhatırladı,‘Sendenbirkafaalacağımvar,’dedi.Bende‘Öyleyseatbiryumruk da ödeşelim,’ dedim, gülüştük. ‘HaydiHaymanalı bir yere gidelim de zwanzigoynayalım,’ dedi, yani atmış altı. Atmış altı oyununda yirmi yapınca Lazlar zwanzigderler,Kürtler ise bis. BiziHilton’un kral dairesindemisafir etti. Onu son görüşüm buoldu,unutamayacağımbirmisafirlikgeçirdim.”

HergeleMeydanı’ndaCinayetDündar Kılıç tarafından bıçaklanan Ahmet Gürcan o olayın üstüne sünger çekmiş ve

tekrar Kabadayı Mehmet’e yanaşmıştı. Önce onun Hamamönü’nde, Doğumevi’ninkarşısındakisokaktabulunandairesilüksbirşekildedöşenerekkumarhanehalinegetirildi.

Page 48: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Eskigelenekdeunutulmadıvebiraçılışgecesiyapıldı.

Halil Soyuer’den öğrendiğimize göre, “Bu geceye Ankara’nın bütün kumarcıları veİstanbul’dan da Arap Nasri adamlarıyla birlikte gelip katıldı. Bütün hasılat KabadayıMehmet’ebırakıldı.”

“Dündar Kılıç artık her akşam Kabadayı’nın kulübündedir… Artık Hamamönü’ndegörevliDündarKılıç,PepeFikret(FikretYurttabir),MehmetÖtü,PolisMuzafferhergünburadadır.Bunlara o günlerin isimli kabadayılarındanYalçınÖktem de katılır.Öyle birekip olurlar ki, İtfaiye’deki kumarhanenin üzerinden kuş uçurtmazlar. İşler de çokiyidir…”1

Bu kumarhaneyi Doktor Turhan Temuçin de hatırlıyor: “Kabadayı hapisten çıktıktansonra Dündar onun yanına girdi. Kabadayı şimdiki Cebeci Ortaokulu’nun hemenarkasındaki yerde bir kumarhane açtı. Tabii kumarhanenin geliri gelen müşterininçokluğuna bağlı. Kumarcılar daMehmet’ten çekindikleri için orayı doldurdular. Kahvegibi bir yerdi. Ayakkabı boyacısına kadar her şey vardı. Biz de gider ayakkabılarımızıorada boyatırdık.Dündar da kumarhaneyemüşterileri topluyordu.Başka kumarhaneleregidiyor, bakın diyor, Mehmet Abi açtı, artık başka yerde oynamayın falan, böyle birilişkileridevardı.”

Budurumrakipgruplararasındakigerginliğidegiderekartırıyordu.

Kumarhaneninmüşterisi iyice artınca bu küçükdaire artık ihtiyacı karşılamaz olmayabaşladı. O arada Kabadayı Mehmet’in İstanbul’dan gelmiş olan akrabası Pepe Fikret,HergeleMeydanı’ndakibirotelinaltındaçokgenişvekumaraçokelverişlibiryergörüpeniştesine orasını tutmayı teklif etti.Ankara’daki dengeleri pek dikkate almayan bu yerseçimi çelişkileri artırma riskini taşıyordu. Çünkü Hergele Meydanı iki semtin desınırında,kimseninkontrolündeolmayan,birnevitamponbirbölgeydi.Karşıekiplerdenhiçbiri o güne kadar orada kumarhane açmamıştı. Ama her şeye rağmen, arka tarafınahatırlı ve önemli müşteriler için ayrı bir bölüm yapılacak kadar geniş olan bu yer çokbeğenildi.KabadayıMehmetekibininyenikumarhanesiburasıoldu.

Veneolduysa1Nisan’ı2Nisan’abağlayangeceoldu.

Sıvas’ta askerliğini yapmaktayken izinli olarak dönmüş olan Kürt Cemali (Coşan) ogece Kabadayı Mehmet’in Hergele Meydanı’ndaki kumarhanesine geldi ve oradaöldürüldü.

SarıVeli cinayetinden dokuz yıl sonraAnkara’nın ünlü kabadayıları arasında yeni bircinayetdahaişlenmiştivebukezyankılarıdaçokbüyükolmuştu.

Önceolayıngazetevekitaplaranasılgeçtiğinebirbakalım.

CHP’ninyayınorganıUlusgazetesinde3Nisan1962’deçıkanhaber:“Doğanbey’de,İstanbulGarajıyakınındakikahvelerdenbirindeöncekiakşam,Mehmet

Kabadayı ve Dündar Kılıç adındaki iki şahıs, çevresinde Kürt adıyla tanınan CemalCoşan’ı tabanca ve demirle vurarak öldürmüşlerdir. Öteden beri araları açık olan buşahıslaröncekigecesaat21.00’dekahvedekarşılaşmışvekavgayabaşlamışlardır.Cemal

Page 49: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Coşan tabancasını çekerek ateş etmiş, fakat bir süre sonra tabancası tutukluk yapmıştır.BununüzerineDündarKılıç ileMehmetKabadayı,CemalCoşan’ınelinden tabancasınıalmışlardır.Bununla yetinmeyenkabadayılardanbirisiCemal’in başınademirle vurmuş,diğeri tabancasını çekerek dört el ateş etmiştir. Koma halinde Numune Hastanesi’nekaldırılanCemalCoşanölmüştür.”

HalilSoyuer:“İtfaiyeMeydanı’ndakikumarhane1Nisan1962gecesiyinedolar.Hatırlıveisimlikişileriçindiptaraftayarıbirbölmevardır.BuradaAnkara’nınünlüKabadayısıKürtCemalidebulunmaktadır.Geceyarısınadoğrumasalardanbirisindekumaryüzündenmünakaşa çıkar. Münakaşa daha sonra kavgaya dönüşür. Aksilik bu ya, tam bu sıradaelektriklersönervekahvedeherkesbirbirinegirer.İştebukargaşasırasındaünlükabadayıKürt Cemali’nin bıçaklandığı ve ağır yaralandığı anlaşılır. Cemali hemen NumuneHastanesi’negötürülür,amakankaybındanyoldaölür.”2

HalitÇapın:“VegünlerdenbirgünAnkara’nınennamlılarındanKürtCemaliiletakıştıDündar Kılıç… Sebep kumardı… Sebep, kumar oynatılan bölgelerin paylaşılamamasıidi…Sebephorozlarveçöplenecekçöplükmeselesiydibirbaşkadeyişle…

Takışmaların ardı arkası gelmedi.Kâhbir taraf diğerininyerini basıpdarmadağın etti,kâh öbür taraf… Ve bir an geldi ki, ölüm mukadder… İki taraftan birinin mutlak mımutlak,ölüpgitmesigerekli…

İştebubaskınlarınbirinde,KürtCemaliöldürüldü.”3

MehmetKemal: “Kürt Cemali’yi bir geceHergeleMeydanı’ndaki bir kulübe kumaraçağırıyorlar. Kumar oynanırken birden elektrikler kesiliyor, ışıklar yandığında, KürtCemali tabancadan edilen ateşle birkaç yerinden vuruluyor, olduğu yerde ölüyor. Kimvurdudenilirken,cinayetKabadayıMehmetileBoyacıArif’inüstündekalıyor.”4

Mehmet Kemal’in sözünü ettiği Boyacı Arif’in kim olduğunu araştırdım. Ayakkabıboyacılığından kabadayılığa geçtiği için lakabı böyle kalmıştı. Bir polisi öldürdüktensonradaünlenmişti.Bununlabirlikte,Cemali’ninöldürülmesiolayıylailgiliolarakbaşkahiçbir kaynakta adı geçmemekteydi. Dinlediğim tanıkların hepsine sormama rağmen,onlar da olayla ilgili olarak böyle birini hatırlayamadılar.Hatırlanan tekArif,KabadayıMehmet’in hapishane arkadaşı olduğunu bildiğimiz Hacettepeli Arif Demiray’dı, amaonundaCemaliolayıylailgisiyoktu.

TanıklarAnlatıyorArdındançokkonuşulanveüzerindenuzunzamangeçenbütünolaylargibiKürtCemali

cinayeti de anlatıla anlatıla değişik biçimlere bürünmüştü. Bu yüzden ben yine aynıyöntemikullanacağımvedinledikleriminhepsinialtaltasıralayacağım.

SarıMehmet(Kuyumcu)anlatımı:

“Kürt Cemali kahveye geliyor. Kahvenin arkasında bir oda vardı, orada kumaroynuyorlar, kılıç çekiyorlar. Kürt Cemali bunların hepsini yutmuş, yani parasını almış.Kafasıdadolu,sarhoşmuş,içkili.Aslındagelmemesilazımkahveye,çünküonunmuhiti

Page 50: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Yenidoğan, ötekilerinin muhiti Hacettepe, eskiler hani birbirlerine gelip gitmezlerdi.‘Dahaparanızyokmu?’falandiyor.OradaYalçın(Öktem)ismindebirçocukvarmış,oda‘Yahu Cemali, yuttun işte bizi, daha niye konuşuyorsun’ falan deyince ‘vay sen banahakaret mi ediyorsun’ diye Cemali silahını çekiyor, elini havaya kaldırıp ateş ederken,namlunun ucu lambaya geliyor, ışık sönüyor. Bir-iki el havaya ateş ediyor, derkenKabadayı o anda kahvede yokmuş. Dündar falan varmış, Cemali’yi kahvenin kapısınınyanınaalıyorlar,tamosıradaKabadayıiçerigiriyorvebirtanesıkıyorCemali’ye.Yalçındenençocukdaozatenfiraretti,bulunmadı,mahkemeyedeçıkmadı,kapınınarkasındahanikapıkapatmakiçindemirlerolurya,odemirleCemali’ninkafasınavuruyor.OradanCemali’yi Numune Hastanesi’ne kaldırıyorlar, orada ölüyor. Ölünce Dündar’laKabadayı’yıaldılar,AnkaraMerkezCezaevi’ne.Sonraavukatlarıkurşunyarasındandeğil,kafasınaaldığıdemirdarbesindenöldüğünü iddiaedince,Cemali’nincesedinimezardançıkardılar,otopsiyaptılar,otopsidebeyinkanamasındanöldüğüanlaşıldı.”

LazRahmi(Şencan)anlatımı:

“DündarKılıç,MehmetKabadayıEsenPark’taeğlenmeyegitmişler,onlaroradaykenCemali’ninadamlarıgeliyor,kulübükırıyorlar.Aradanbirhaftageçiyor,CemaliAtatürkOrmanÇiftliği’ndeyemekyiyor,misafirleriyle.MisafirlerinibırakırkenbarıştırmaamacıylabunuKabadayı’nınkulübünegetiriyorlar,yanihataetmişarkadaşları.Dündar,KabadayıveYalçıniseosıradaEsenPark’ta,bunlarınyerihepEsenPark.Yalçındaonlarınarkadaşı.Yaniyanlarındaçalışanadamları,onadayüzdeonveriyorlar.GalibaHırçınYalçınderlerdiona.ŞimdiCemaliorayagelirgelmezDündar’ın,Kabadayı’nınkulüptekiadamlarıkorkuyorlar,hemenEsenPark’atelefonaçıyorlar,Cemaligeldidiyorlar.Dündar,KabadayıveYalçınEsenPark’tanarabayabiniyorlardoğruİtfaiyeMeydanı’na,kulübe.Onlarınyerigirişteöncedüzdü,sonraaşağıdoğruikibasamakinipçıkılıyordu.Cemalibakıyorkigeliyorlar,laganttabancayıçekipbunlaraçakıyor.Yakmıyortabanca.Tabancaşöyleyakmıyor.Çiftliktengelirkenikitaneatmış.HemenKabadayıpatdiyetutuyorelini,Dündaryeresilahsıkıyor‘AmanöldürmeyinCemali’yi’diyor,Yalçınbıçaklavuruyor,ikibıçak,kanzayiindenöldüCemali.YaniDündarvurmadıCemali’yi,Mehmetdevurmadı.”

TurhanTemuçinanlatımı:

“Kabadayı Hergele Meydanı’nda kumarhane açınca çok iş yapmaya başladı. KürtCemali’nin de kumarhanesi var. Fakat kimse Kürt Cemali’ye gelmiyor. Kürt Cemali,panikyaratabilmek,tehditedebilmekiçinbirgecekumarhaneyegitti,kumarhaneyibastı.Ve orada Kürt Cemali bıçaklandı, kurşun yarası yedi, bilekleri kırıldı, öldü. CemaliöldürüldüğüzamanNumuneHastanesi’nekaldırıldı.DündarileKabadayı’nınarkadaşlarıbana,gitdesebebinediröğrenfalandediler,Numune’yegittim,tabiiöğrenemedim.FailiolarakKabadayıMehmetyakalandı.Dündarbirsüresaklandı.Birçocukdahavardı,esasyapanoydu.Mehmet’inyanınagelmiş,yelekfalangiyenbıçkınbirçocuktu.”

Olayı hepDündarKılıç veKabadayıMehmet’i tutanlar tarafından dinlemiştim.Karşıtarafıdadinlemeliydim.AradankırkyılgeçmişolmasınarağmenbelkiKürtCemali’ninyakınlarından hayatta kalmış olanlar, olayı hatırlayanlar vardır diye araştırmalarımısürdürüyordumki,şansımyineyavergitti.Tamumutlarımtükenmeküzereykenilginçbir

Page 51: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

rastlantı sonucu Kürt Cemali’nin yeğenlerinden birini buldum. Hem de Cemali’ninölümündensonraKabadayıMehmet’iöldürüpintikamınıalmışolanyeğenini!

Burastlantınınnasılolduğunusizemuhakkakanlatmalıyım.

Hacettepe’deki bazı kişilerle görüşmek üzere arkadaşım Halil İbrahim Uçak ileKızılay’danbir taksiyebindik,bukonuüzerinekonuşmayı sürdürerekgidiyoruz.Birangenç taksi şoförünün aynadan bizi süzmekte olduğunu fark ettim. Tam göz gözegeldiğimizandasordu:“Ağabey, sizKürtCemali’yi tanırmıydınız?”Şaşırarak,“Hayır”dedim,“amaiçindeonundageçtiğibirkitapyazıyorum.”Bununüzerineaçıldı,“BenimbabamCemali’ninyakınarkadaşıymış,buyüzdenbenimadımıdaCemalkoymuş.”

27 yaşındaki Cemal Demir, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmetler bölümündenayrılmaydı, şimdi bir yandan ailesiyle birlikte galericilik, bir yandan da taksi şoförlüğüyapıyordu.Butürkonularaçokmeraklıydı,ilgiyleokuduğunusöylediğiReisveBayPipokitabınınyazarlarındanbiriylekarşılaşmakdaonuniçinsürprizolmuştu.

Bizigideceğimizyerebıraktıktansonrabenimfahriasistanlığımıüstlenmiş,Yenidoğanmahallesine gidip araştırma yapmış. Ertesi gün aradı, Kürt Cemali’nin yeğeni NuriCoşan’ıbulmuşvebenimlegörüşmeyerazıetmişti.

HemengidipoturduğukahvedebulduğumNuriCoşan,KürtCemali’ninağabeyiNiyaziCoşan’ın oğluydu. Amcası öldürüldüğünde 13 yaşındaymış. Kırk yıl önceki cinayetikendisininhatırladığıveailefertlerindenduyduğukadarıyla,amayenibirkaçboyutdahagetirerekanlattı:

“Amcam erkek güzeliydi. Beşi erkek, ikisi kız, yedi kardeşin en küçüğüydü. Sıvas’taaskerliğiniyapıyordu.OradatanıdığıaskerlikarkadaşıYadigârdaSıvas’tavuruldu,onadabirtürküyaktılar:‘Yadigârımdedim,yinevurdular’.

Amcam askerden izinli gelmişti, o zamanlar bizim de kahvehanelerimiz vardı. OlayKabadayı’nın İtfaiyeMeydanı’ndaki kahvesinde oldu.Amcam kumara otururken SmithWesson tabancasını ocakçıya teslim etmişti. Ocakçı tabancanınmermilerini boşaltmıştı.Olaykomploolaraköncedenhazırlanmıştı,KabadayıMehmetDündarKılıç’a‘Sendeateşedeceksin,etmezsensenidevururum,’demişti.Aralarındakianlaşmaöyleydi.Dündardamecburensilahınıçekti, amahavayaateşetti.Onunvurmadığınıbiliyoruz,buyüzdenohedefimiz değildi.Olsaydı o da fazla yaşamazdı.O zamanki cinayetmasası şefi Lazdı,Dündar’ın hemşehrisi olduğu için ona ‘Buradan kaç, seni yaşatmazlar,’ demişti.Kabadayı’yıamcamevlendirmişti.Olaydansonrakarısıbabamagelip‘Benineyaparsanızyapın,’dedi,babamda‘Hadikızımevine,’deyiponugönderdi.”

“KanaKanİsteriz”Kürt Cemali’nin öldürülmesinin ardından Ankara’da büyük gösteriler oldu. Altındağ,

Yenidoğan, Atıfbey mahallelerinden beş bine yakın kişi önce İtfaiye Meydanı’ndakikahvenin önünde intikam sloganları attılar. Oradan Kabadayı Mehmet’in bulunduğunuöğrendikleri Adliye’ye yürüdüler. Gözaltındaki Kabadayı Mehmet Adliye’nin arkakapısındankaçırılıpdoğruMerkezKapalıCezaevi’negötürüldü.

Page 52: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Veintikamsloganlarıgazetesütunlarınageçti…

3Nisan1962Salıgünü,başkentinsoleğilimliyerelgazetesiÖncü’dehaber şöyleyeralıyordu:

“KürtCemali’yiVurdular

Cemali’ninakrabalarıvefedaileribağırdılar:‘Kanakanisteriz.’

Cinayetparayüzündenişlendi,katilbulundu.

Altındağ, Yenidoğan, Bentderesi semtlerinin yakından tanıdığı ‘Kürt Cemali’ adıylamarufCemaliCoşandünöldürülmüştür.SabıkalılardanvetanınmışkülhanbeylerdenolanMehmet Kabadayı ile arkadaşları tarafından öldürüldüğü iddia edilen ‘Kürt Cemali’ninfedaileri ‘Biz Kabadayı ve adamlarını temizlemezsek bu Ankara bize haram olsun,’demişlerdir.

İtfaiye Meydanı’ndaki bir kıraathanede kumar oynamakta olan ‘Kürt Cemali’ ileMehmetKabadayı bir ara para yüzündenmünakaşaya başlamışlardır. ‘KürtCemali’ beşbinlirakazanmış,KabadayıilearkadaşıDündarKılıç,buparayıgeriistemişlerdir.Bunasinirlenen ‘Kürt Cemali’ silahını çekmiş, fakat tabanca ateş almamıştır. ‘Kürt Cemali’tabancasını ateşlemeye çalışırken Yalçın adındaki bir genç eline geçirdiği bir keski ileCemali’ninbaşınavurmuştur.BaşındankanlarakanCemalibudefatabancasınıikincidefaateşlemişvetabancadançıkankurşunyereisabetetmiştir.MehmetKabadayı,Cemali’ninateş etmesi üzerine tabancayı elinden almış ve bu sıradaDündarKılıç adındaki şahıslabirlikteateşetmeyebaşlamıştır.

DündarKılıç veMehmetKabadayı’nın tabancalarından çıkan kurşunlarla ağır şekildeyaralanan ‘Kürt Cemali’ koma halinde Numune Hastanesi’ne kaldırılmışsa da bir süresonraölmüştür.

OlaydansonraortadankaybolanMehmetKabadayısaat24.00sularındapolistarafındanbulunmuştur. Polise kendisinin teslim olduğunu iddia eden Kabadayı, Cemali’nintabancasını da polislere vermiştir. ‘Ben bu suçu işlemedim, Cemali’yi Dündar vurdu,’diyenMehmetKabadayıilksorgusundansonratevkifedilmiştir.

Cinayeti işledikten sonra kaçan Dündar Kılıç ile Yalçın henüz bulunamamıştır. Morgraporu tamamlanamadığındanCemali’nin hangi tabancadan çıkan kurşunlarla vurulduğuanlaşılamamıştır.

‘KürtCemali’ninyakınlarıvefedaileriisedünNumuneHastanesi’ninönünetoplanarak‘Eğer biz Kabadayı ve ona yakın olanları yaşatırsak bize de yazık olsun!.. Kana kanisteriz.Cemali’ninöcünüalacağız,’demişlerdir.Cemali’ninyakınlarıvefedailerisaatlercehastaneönündeağlamışlardır.

Polis maktulün ve katil zanlısının çeşitli suçlardan sabıkaları bulunduğunu,Kabadayı’nın4ayöncecezaevindençıktığınıbildirmişlerdir.”

Ankara’nınakşamlarıçıkanbulvargazetesiResimliPosta ise10Nisan1962’deolayınyankılarınıyazmayıhâlâsürdürüyordu:

Page 53: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“Cemali’ninkarısıdünkonuştu:‘Hükümetbabadankanakanistiyoruz.’Cemaliailesiniziyaretettik.

Gözçukurlarınıniçindekaybolacakmışgibiduran,siyah,simsiyahgözlerinigetirip,gözbebeklerimin taaa içineoturttu, belli belirsiz, anlamsız titrekbir sesle ‘komadılar,’ dedi.‘KomadılarAllahsızlarbizeonu…’

Kürt Cemali’nin evindeydik. 1 Nisan gecesi saat 21.30’da İstanbul Garajı yanındakikahvehanede,nisan sürpriziyapılırcasınaöldürülenKürtCemali’ninevinde…KarşımdaanasıKezbanvardı.Solyanımdayetmişyıllıkömrünüdaimasağelindetuttuğubastonunadayanan babası Ahmet. Onun ötesinde ağabeyi İsmail. Ayaklarımın arasında çocuklarıCoşkunveAysel,Gülseren,Hüsnü,Eyüpvardı.

İsmail hemen yanında ise, konuşmak, bağırıp çağırmak, isyan etmek isteyen ‘olmaz,olmamalıydı,vurmamalıydılar,kanımakanisterim,hükümetbabadankanımakanisterimanladınız mı’ diye bağıran karısı Raziye hamileydi, gözlerinden sicim sicim akan yaş,alacakaranlığın içerisinde yanaklarından aşağı süzülüyor, sanki Cemali’ye ulaşmakistercesinekıraçtoprağınüzerineakıpgidiyordu.

Cemali’nin bir oyuna kurban gittiğinde hemfikirdiler. İsmail ‘Oyun bu,’ diyor. ‘Budüpedüz kalleşçe işlenmiş bir oyun. Adam tabancasını çıkarmadan ceketinin cebindenkasıklarınadoğruateşetmiş.Sonrabirigelmişensesindenşişbatırmış.Yufolsunbe.Yufolsunhepsine.Ogecekumaroynamışlar.Cemalionlarınonsekizbinliraparası iledörtReşat ve bir beşibiryerde altınlarını almış. Kumarı kaybedenlerden biri, ben eve gidiptapuyugetireceğim,sizozamanakadarbekleyedurundemiş.Neolmuşsaişteondansonraolmuş.KarambolegetiripCemali’yivurmuşlar.Cemaliiridir,cüsselidir,sağlamyapılıdır.Öyle ensesine batırılan şişle falan ölmez. Kasığına yediği kurşunla öldü o. Kalleşçe,imansızcaateşlenmişkurşunla.Sonradatutupkapıyakadarsürüklemişler.Kankaybetsindeölsündemişler.Birhabersalıptaksibileçağırmamışlar.Yufolsunbe,yufolsun.

Doktorlarınverdiğirapordakasığınayediğikurşundandolayıkaybettiğikandanöldüğüyazılıymış. Kurşunu sıkan Kabadayı, biliyorum ben Kabadayı’yı. On sene önce SarıVeli’yi,dahasonraÜrgüplüMustafa’yıdaaynıyerdenvurmuştu.BaşçavuşMustafa’yıdaorasındanvuracakmışya isabetettirememiş.HemDündar’ınCemali’yivurması içinhiçsebep yok ortada. Altı aydan beri Cemali bakar ona. Nankörlük yapmaz o. Hadisedensonra ona da bir oyun edip suçu üzerine atmak istemişler. Sen yat içerde biz bakarızdemişler.Yalçın’agelincehiçbirimiz tanımıyoruzonu.Niyeşişbatırdığınıdabilemeyiz.AmaşişleölmediCemali,kasığınayediğikurşunlaöldü.Yufolsunbe.Nasılvururlaronu.DahaikiayönceKabadayı’yayardımetmişti’…”

Gazeteninbirincisayfasındayeralandiğerhaberlerşöyleydi:

“Oscar’ıkazananSophiaLorensevinçtengöbekattı.”

“Genelev açmak isteyen kaymakam protesto edildi: Batman kazasında son günlerdecinsisapıklığınartmasıüzerineKaymakamErgunNalbantoğlukazadabirgenelevaçmayakarar vermiştir.Bu durumuprotesto eden kaza halkı da İçişleriBakanlığına 250 telgrafgöndermişlervebirsessizyürüyüşyapmışlardır.”

Page 54: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“Yunanistan’dadepremoldu.”

“TheTimes’agöreMenderes’inhayatıyabancıbirşirketesigortalıymış.”

“27Mayıs’tasiyasibirafbekleniyor.”

KeşanlıAliDestanıKürt Cemali’nin öldürülmesi ve arkasından yapılan gösteriler müzisyenlerin ve

yazarlarındailgisiniçekti.

KürtCemali’yiönceNuriSesigüzeltürküyaptı:

“Kaderimböyleymişağlamaanam

Cemalinboyandıalkızılkana…”

ArdındandaPiçAhmetadındabirtürkücü:“Dörtkurşunyedimalkanımaktı…”

EskiAltındağlılarHaldunTaner’inünlü“KeşanlıAliDestanı”oyunununKürtCemaliolayı üzerine yazıldığını, oradaki Sineklidağ gecekondu mahallesinin de Altındağolduğunusöylüyorlardı.

Ben bunu pek anımsayamamıştım; oyununu ve filmini izlediğimKeşanlıAliDestanı,Kürt Cemali olayına pek benzemiyordu. Ama Mehmet Kemal’in kitabında yazılanlarıokuyuncaanladımkisöylenenlerdoğruymuş:

“Kürt Cemali, Altındağ ve Atıfbey’de çok sevildiğinden yaslar tutuluyor, ağıtlaryakılıyor. O günlerin akşam gazeteleri Cemali’nin öldürülüşünü ballandıra ballandırayazıyorlar. Öyle ki, Haldun Taner’in dikkatini çekiyor. Bir gün Haldun Taner banaçıkageldi. ‘Şu Kürt Cemali olayı nerelerde geçti, aslı ne öğrenmek istiyorum,’ dedi.Haldun’u Altındağ ve Atıfbey’in çocuğu Avukat Şefik Günder ve Atıfbeyli Tahsin(Yaman) ile tanıştırdık. Öğrendi, inceledi, bu olaydan ‘Keşanlı Ali Destanı’ doğdu.“Keşanlı Ali Destanı” bir sanat yapıtıdır. Kürt Cemali’nin özel serüveni buradan pekçıkmaz.AmaHaldunTanergerçekbirolaydanesinlenmiştir.”5

Oyununkitabınayenidenbirgözatınca,HaldunTaner’inbunuoyununayazdığıönsözdesöylediğini gördüm: “Altındağ’la ahbaplığım o tarihte başladı. Çoğu akşamlarım vegecelerim orada geçti. Gecekondu dünyasında geçecek bir oyun tasarlamaya da işte, otarihtebaşladım…”6

Keşanlı Ali Destanı 1964’te ilk sahnelenişinden sonra Türkiye’de 130, dünyasahnelerinde342kezoynandı.1975’te isesinemayauyarlandı.AtıfYılmaz’ınyönettiği,başrollerini Fikret Hakan ile Fatma Girik’in paylaştığı film, aynı yıl Antalya AltınPortakalFilmFestivali’ndeeniyiikincifilmseçildi.

“BiziÖldüreniAnkara’yaValiYaparlardı…”Peki,yacinayetlesuçlananDündarKılıçolayhakkındanediyordu?

Kürt Cemali’nin ölümünden sonra yaratılan havadan bayağı ürkmüştü. Halit Çapın’agöre,“Allahımıinkâredeyim,biziöldüreniozamanlarrahatAnkara’yavaliyaparlardı…

Page 55: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Hem de alkış tutaraktan…” diyordu. Ama “namusuna, kitabına ve erkekliğine yeminetmekteydiki,kendisiöldürmemiştiKürtCemali’yi.”7

Suçlu olsun veya olmasın, bu olay Dündar Kılıç’ın yakasını hiç bırakmadı. “KürtCemali’yisenmiöldürdün?”sorusuyaşamıboyuncasıksıkkarşısınaçıktı.

Yaptıklarını saklamayan, birçoğunuda ayrıntılarıyla anlatanDündarKılıç, bu sorununsorulduğuheryerde,konununaçıldığıherseferindeaynıtutumunusürdürdü.

ÇocuklarınaveyeğenlerinedeKürtCemali’ninçoksaygıduyduğubirkişiolduğunusıksıkdilegetirdi.

Hatta, Cemali’nin yeğeni Nuri Coşan Kabadayı Mehmet’i öldürmekten BursaCezaevi’ndeyatarken,ona“Benimbuolaydabirsuçumyok,”diyehaberbilegönderdi.

1972’deİstanbulSağmalcılar’dabirliktekaldığısiyasi tutuklulardanFeyyazKurşuncu,kendisideAltındağlıolduğuveçocukluğundahepKürtCemalihikâyeleriduyduğu içinDündarKılıç’aözellikleKürtCemali’yiöldürüpöldürmediğinisordu,“Kesinliklebenimbir alakam yok, ben yapmadım, benim üstüme yıkmaya çalıştılar ama ben yapmadım,”yanıtınıaldı.

Haziran 1990’da Playboy dergisinin yaptığı röportajda, “Ben o olayda silahkullanmadım. Cemali’yi vurmadım. Yapsam, yaptıklarımı söylediğim gibi bunu dasöylerim. Ama kesinlikle o arkadaşın ölümünde benim rolüm yok. Bir kargaşa içindeöldürüldü.Zatenbudavadandamahkûmolmadım,”dedi.

Ve son olarak 1997’de Susurluk Komisyonu’na verdiği ifadesinde de şöyle söyledi:“Ankara’da bir Kürt Cemali olayı vardı. Bu benim bir arkadaşımdı. O olaydaMehmetKabadayı öldürdüğü halde, Mehmet Kabadayı’nın abisi Cinayet Masası şefi idi ozamanlar, tuttular o zaman cinayeti benim üzerime yıkmak istediler. Siz şimdiişlemediğinizbircinayetiüstlenirmisiniz?AtilaAytek,Cemali’ninkahvesindegarsonlukyapıyordugeneleviniçinde,bunuaskerimahkemelerdeanlattım.”8

Dündar Kılıç, gerek 1984’ten sonra askeri cezaevinde tutukluyken, gerekse çıktıktansonrabuiddiasını,yaniAtilaAytek’inKürtCemali’ninakrabasıolduğuveyaaynıgruptanHüseyin Turan (Piç Hüseyin) ile birlikte büyüdüğü, bu yüzden kendisine düşmanlıkbeslediğiiddiasınıhepsürdürdü.

Yeri gelmişken, bukonuyu ilgili kişilere de sorduğumubelirtmeliyim.AtilaAytek’tenaldığım yanıt şöyle oldu: “Dündar’ın bana düşmanlığının eski kabadayılarla ilgisi yok.HüseyinTuran’ıda,ötekikabadayılarınçoğunudatanırım,içerialmışlığımdaolmuştur,ahbaplığımda.Bununlailgisiyok.”

Cemali’ninyeğeniNuriCoşaniseşunlarısöyledi:“DündarMamak’taykenAtilaAytekKürtCemali’ninakrabasıdırdedi,amabununaslıyok,birakrabalığımızyok.OÇerkez,bizBayburtluyuz.Aytekozamanlarbusemtegelipgidengençbirpolisti,amcamıdaçokseverdi.”

Dündar Kılıç’ın mahkemelerde dile getirdiği bir iddia da, Atila Aytek’in bir gün

Page 56: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bentderesi’nde alınan tabancasını emniyet müdürlüğüne teslim ettiği için ona kinbeslemesiydi. Oysa Atila Aytek olayın böyle olmadığını, Bentderesi’nden Dışkapı’yadönüştekibirbüfedensigaraalırlarken,büfeninyanındakikahveyibasanlarınonlarıfedaisanarak başlarına silah dayayıp tabancasını aldıklarını, saldırganları takip ediptutukladıklarınıvetabancasınıdagerialdıklarınısöylüyordu(Nokta,3.12.1984).

“CezaevindeHasmıOlanBaşkacaHasımEdinmekİstemez”KürtCemali’ninakrabalarının intikamındankorkanKabadayıMehmetertesigüngidip

teslimoldu.YalçınÖktemisebütünaramalararağmenbulunamadı.1818BiriddiayagöreDündarKılıçİstanbul’agiderkenYalçınÖktem’ideberabergötürmüştü.BunuKürtİdris’esordum,Dündar Kılıç’ın Ankara’dan yanında şimdi isimlerini hatırlayamadığı 3-4 kişi getirmiş olduğunu söyledi. DündarKılıç’ınyakınlarındanemeklipolisLütfüÇolakda“DündarAbiyanındaçalışanlarıdaimahimayeederdi.Ankara’dangelirkenoradayaşamahakkıverilmeyenbirkaçkişiyideberaberindegetirmiş.BunlarınarasındaKadir,Atilla,NevzatveYalçınadındaolanlarıhatırlıyorum,”dedi.

Dündar Kılıç ise artık iyi bildiği taktiği kullandı, teslim olmadan önce bir-iki günsaklanıp havayı kokladı. Bu süre içinde ona yardımcı olan Doktor Turhan Temuçinanlatıyor:

“Olaydan sonra Dündar yanımıza geldi. Bizim Özhan adında Almanya’dan gelen birarkadaşımızınİçCebeci’degarsoniyergibibirevivardı,zeminkatında.Dündar’ıikigünoradasakladık.BütünAltındağayaklanmış,hepsisilahlanmış,bıçaklanmış,bütünKürtlerAnkara’ya dolmuş, harıl harılKabadayı’yı arıyorlar.Kabadayı akıllı, hemengitti teslimoldu.Tutuklanıphapsegirdi.İkigünsonradaDündar’ıenyakınarkadaşlarındanşoförSafAhmet’inChevroletarabasıylagötürüpteslimettik.Sıhhiye’deheykelinyanındabirkitapçarşısıvarya,onunüstüeskidenparktı,dondurmafalansatarlardı,onunönünde tanıdıkbirbaşkomisereteslimettik,aldıgötürdü.”

Hapishanede Kabadayı Mehmet ile Dündar Kılıç ayrı bölümlerde ayrı koğuşlaradüşmüşlerdi.UlucanlarCezaevi’ninbirözelliğiikibölümeayrılmışolmasıydı.İkibölümarasında birbirine geçiş olmadığından aralarında düşmanlık olanlar ayrı bölümlereyerleştirilirdi. O sırada hapiste olan eski kabadayılardan Sarı İlhami (İlhami Canpolat)banaKabadayıMehmet’in ikinci bölümdeki 10. koğuşta kaldığı halde,DündarKılıç’ınbirinci bölümdeki 3. koğuşa verildiğini anlattı.YaniKabadayıMehmet düşmanlarındankorunmuştu,amaDündarKılıçhasımlarınınbulunduğubölümedüşmüştü.Düşmesiylede,başta Niyazi Coşan (Cemali’nin ağabeyi ve Nuri Coşan’ın babası) olmak üzeredüşmanlarının saldırısına uğraması bir oldu. Cezaevi idaresi tarafından oradan alınıphücreyekondu.Hücreyekonuncada,AntepCanavarıyadaAbdullahDayıadıylatanınanAbdullahPalazimdadınayetişti.

Toplam43kişiyiöldürmüş,48yılhapisyatmışolanAbdullahPalaz’ınyaşamöyküsününTurhan Temuçin tarafından kitap haline getirildiğini daha önce söylemiştim. İşte oAbdullah Dayı’nın yolu, hikâyemizin bu noktasında Dündar Kılıç ile kesişti. AbdullahDayı o sırada aynı cezaevinin revirinde yatmaktaydı ve bu rastlaşma kitapta şöyleanlatılıyordu:

“Ankara’ya geldiğimde, Ankara’nın kabadayıları arasında kumarhane paylaşımıyüzündenbircinayetişlenmişti.KabadayıMehmet’inkumarhanesinibasanKürtCemali,

Page 57: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Mehmet ve adamları tarafındanHergeleMeydanı’ndaki kumarhanede öldürülmüştü.Bucinayetle ilgili olarak Kabadayı Mehmet ve Dündar Kılıç cezaevinde bulunuyorlardı.Dündar’ı tanımazdım. Ama Kabadayı Mehmet’le daha önce Ankara Cezaevi’ndenkaçtığımzamantanışmıştık.

Şimdibunlarikisidecezaevindeler,amaMehmetayrıbirkoğuştayatıyor,Dündarayrıbirkoğuşta.KürtCemali’ninadamlarıvar.Aşiretivar.Bununadamlarıufaksuçlarişleyipcezaevine girmişler. Amaçları Mehmet’i de, Dündar’ı da öldürmek. Kabadayı Mehmettecrübelihapishaneci.Onaulaşmakbirazzor.AmaDündardahaçokgenç,gözüpekamatecrübesizveçelimsizbirgenç, silahıdayok. İştebunlar,buKürtCemali’ninadamları,Dündar’ısıkıştırdılarvefenahaldedövdüler.Dündarhastanelikoldu,amaidaretutuponuhücreye koydu.Hücreye girecek olan öbürkülerdi halbuki. Bu durumu hazmedemedim.Müdüreçıktım.Dedim:

‘BeyimburadaezilenDündar,onuhücreyekoyuyorsunuz.Onunhücrededeğil,revirdeolmasıgerekmezmi?’

Müdürbeni tanıyorvebenimlebir sorunçıksın istemiyor.Zatenbeni sevketmek içinbekliyorlar.Onuniçinbanaterslenmedi.

‘Revire koyacaktım ama orada Cemali’nin adamları bir kötülük yaparlar diyekorkuyorum.Yanirevirdeonukoruyamam.’

‘Benrevirdeyatıyorumzaten.Sizgetirinonurevirebenkorurum.’

Dündar’ı hemen revire aldılar.Ogece, ben revire çıkan idaremerdivenininbaşınabirsandalyeatıpoturdum.ŞimdibuCemali’ninadamlarımerdiveninbaşınakadargelipgeridönüyorlar. Yukarı çıkamıyorlar. Cezaevinde hasmı olanlar, başkaca hasım edinmekistemezler.Cemali’ninadamlarıbanadadalsalar,benihasımedeceklerkendilerine.Onuniçinüzerimegelmediler.

Ben orada olduğum sürece, Dündar’a kimse dokunamadı. Ama Dündar da benim budostluğumu hiç unutmadı, zaman zaman sıkıştığımda bana dostluklar yaptı. ÇünküDündarvefalıbirinsandı.”9

GerisinideTurhanTemuçintamamlıyor:“Dündarbunuhiçunutmuyor.Nezamanhapsegirdiyse bir yardım yapıyor ona. Çok vefakâr insandı diyor Abdullah Dayı. PaşakapısıCezaevi’negiriyor,oradahemenkolkanatgeriyorDündarona.”

“ÖldürmektenBeterEttim”Dündar Kılıç bir süre sonra ikinci bölümdeki 6. koğuşa, Cemali’nin akrabalarının

olmadığı bölüme verilmişti. Ama hapishanede adam öldürmek isteyenlerin başvuracağıbaşkayollardavardı:BukezonunlaaynıkoğuştakalanYozgatlıŞahinadındababasınıöldürmektenmüebbethapsemahkûmbirinikiralıkkatilolaraktuttular.

Dündar Kılıç, bu ölümcül tezgâhtan da artık iyi bildiğimiz önsezisine eklediği yeniyetenekleriilekurtulmasınıbildi.OlayıHalitÇapın’anasılanlattığınıdikkatleokursanız,buanlatımdanbazısonuçlarçıkarabilirsiniz:

Page 58: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“MübarekRamazan’dı.Allahkabuletsin,oruçluyduk.Üçcinayetiolanbirhocateravihnamazını kıldıracaktı. Abdest alıyordukmusluk başında…Meydancı19 gelip uyandırdıbiziAllahrazıolsun…Dedikivaziyetböyleböylededi…YozgatlıŞahinpazarlığıkesti,seniöldürecekdedi…Bizdeiyidedik,helebiröldürsündegörsündedik.Herkesabdestalmakta ya, musluk başında, bu baba katili yok… Seğirttim içeriye koğuşa… Kendidolabınınbaşındabirşeyleryapıyordu…Anladımkibıçağınıarıyor…Ayaklarımınucunabasa basa yaklaştım. Hiç ses etmeden. Sonra dolanıverdim boynuna, soluğunukesercesine…Bıçakelindeydi,beraberceyuvarlandıkyere…Üstüneçıktım…Bağırtısınayetiştiler…Ayırmayaçalıştılarönce,ammaardındanbıçağıgörünceçekildileryana…19Meydancı, cezaevindeki yoksul mahkûmlardan getir-götür ve temizlik işlerini yapan, ayrıca “ağalara” da hizmetgörenkişidir.İdarevekoğuşlararasındaserbestçedolaşabildiğindenhertürlühaberialabilir,oradanorayataşıyabilir.

Aldım bıçağı elinden… Altımda öyle kıvranıyor… Gırtlağına soksam hemen canınıalacamalmasınada,içimdengelmediişte…Suratınavurdumsadece…Parçaparçaettim,bıçaklasuratını,burnunu,ağzınıfilan…Öldürmektenbeterettimyanidiyeceğim…”10

Kan ve şiddet dolu bir anlatıma yazarın ustalığı da eklenince ortaya çıkan tabloyuabartılıbulmuşolabilirsiniz.AmabenyinedebuanlatımıniçindenDündarKılıç’ıDündarKılıçyapanbazıniteliklerisüzmeyeçalışmakistiyorum.

Şöyleki;

İstihbaratağıvar;haberimeydancıdanalıyor.

Haberialdıktansonraönsezileriyletehlikeyikokluyor;herkesabdestalırkenoçevresinikontrolediyorvekatilinoradaolmadığınıseziyor.

Hızlı davranması sayesinde kavganın inisiyatifini eline geçiriyor; düşmanını dolabınbaşında bıçağını ararken sessizce kıstırıyor ve hareket imkânı vermeden boynunasarılıyor…

İşinkıyıcılıkvegözünükırpmadanşiddetkullanabilmekısmınıhiçsaymıyorum,bunlarzatenünlübirkabadayıolmasınınolmazsaolmazkoşullarıdır.

Böylecebubölümünenbaşındasorduğumuz“nedenbaşkalarıdeğildeDündarKılıç?”sorusunun yanıtı da biraz daha aydınlanmış oluyordu. 28 yaşındaydı ve girdiği yolunbaşlarındaolmasınakarşınhızlıadımlarla ilerlemekteydi.Amaonubaşkalarındanayıranenönemliözelliğikendisineçizdiğiuzunvadelibirprojesiolmasıydı:“Enbüyükolmak!”

“BenEnBüyükOlacağım”DündarKılıç,meşrumüdafaahalindesayıldığıiçinKürtCemalicinayetindenberaatetti,

YozgatlıŞahin’iyaralamasuçundan ise3yılmahkûmiyetaldı.HemKabadayıMehmet,hemdeDündarKılıç1963affındanyararlanıptahliyeoldular.

Oldular olmasına ama, Kürt Cemali olayı unutulmamıştı. Kürt Cemali’ye yakılantürkülerhâlâheryerdeçalıyordu.

O zamanları hatırlayanlar bilirler; şimdiki kasetçalarların, CD çalarların yerine otarihlerdetaksivedolmuşlarda45’likplakçalarlarvardı.

Page 59: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dündar Kılıç taksiye binse Nuri Sesigüzel’in “Kaderim böyleymiş ağlama anam,Cemalin boyandı al kızıl kana” türküsünü duyuyor, kahveye, meyhaneye gitse PiçAhmet’in“Dörtkurşunyedimalkanımaktı”türküsünüişitiyordu.

O günlerde üzerinde yoğun bir baskı hissettiği, beş yıl sonra Halit Çapın’aanlattıklarındandabelliolmaktaydı:

“Halit Abi, Allah inandırsın Ankara’da bu plakları dinleyip, rakıyı şarabı içen,silahlanıp,bıçaklanıpbiziöldürmeyeçıkmakta…

Baktımkidayanılacakgibideğil…GittimNuriSesigüzel’ibuldum…Dedimki,‘NedenyaniNuriBey?Sizinsanlarıneşeyeboğmayıdüşüneceğinizeböylebirplakyapmaktasınızki,bizimcanımızıaldırmakistercesine.DimiyaniNuriBey,’dedim.Hakverdi…‘Senitanımışolsaydım.Sana zararlı olacağını bilseydim.Yapmazdımbuplağı,’ dedi.Bizedediyecekbirlafkalmadı.”11

Katil zanlılarının salıverilmesi Altındağlıların ve Cemali’nin yakınlarının adaletegüvenlerinisarsmış,kişiselintikamduygularınıdahadakamçılamıştı.

Dündar Kılıç buna rağmen gözü karalığını yine gösterdi; aleyhindeki koşulları vetehditleribilebileyeniden,amabukezkendisemtiolanSamanpazarı’ndabirkumarhaneaçtı.Yinegösterişlibiraçılışyapıpünlükabadayılarıdavetetti.

KabadayıMehmet’in ise gözü korkmuştu, tahliyesinden sonra bir süre evinden dışarıçıkmadı. Daha sonra Nevşehir Cezaevi’nden tanıdığı bir arkadaşının nakliye şirketineortakolupyazıhanesindeoturmayabaşladı.

Ama bu işlerden elini eteğini çekmiş olması can güvenliğini sağlamaya yetmemişti.“Kanlıları” onu öldürmeye kararlıydı. Bir gün Posta Caddesi’nde yürürken KürtCemali’nin yakınlarından Asker Ahmet veya Tahtabacak Ahmet lakaplı biri tarafındankurşunyağmurunatutuldu.Kaldırıldığıhastanedeameliyatedilerekkurtarıldı.

Aslında mesele artık sadece Kürt Cemali’nin intikamını almaktan çıkmıştı. Cemalicinayetinden sonra leyhlerine esen olumlu rüzgârları arkalarına alan Altındağ’ın bıçkındelikanlılarıyeraltıâlemininbütünkazancınagözdikmişlerdi.Bentderesigenelevlerinielegeçirmişler,bar-pavyonrantınaortakolmuşlar,geriyekumarın tamamınaegemenolmakkalmıştı. Hacettepe bölgesinde hâlâ sözü geçen “eskileri” yıldırıp, buraları terk etmeyezorlamalarıgerekiyordu.

Yakın dostları, örneğin Turhan Temuçin Dündar Kılıç’a Ankara’yı terk etmesiniöğütlemekteydi: “İstanbul’a gitmesini ben önerdim. Boğaziçi gemilerinde çaycılıkyapmıştı daha önce, onun için İstanbul’a bir yakınlığı vardı. ‘Burada kalma,’ dedim,‘İstanbul’a git. Burada seni harcarlar.’ Çünkü Dündar tek başınaydı, istediği zaman onkişininiçinedalandelininbiriydi.”

DündarKılıç’ın daha bu önerileri düşünmesine fırsat kalmadan kumarhanesi saldırıyauğradı.“Bentderesi’ninçocukları”adıdaverilenyeniyetmedelikanlılar,başlarındaJaponYaşaradındabiriolmaküzerekumarhaneyibastılar.DündarKılıç’ınyanındaİbrahimKanadında bir arkadaşı daha vardı, tanıkların anlattığına göre, ikisi birlikte yirmiden fazla

Page 60: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

mermi sıkarak bu saldırıyı püskürttüler. Olaydan sonra İbrahim Kan Bursa’ya kaçtı,DündarKılıçdahemşehrisiLazRahmi’yesığındı.

Bundan sonrasını Rahmi Şencan’dan dinleyelim: “Dündar kaçıp geldi benim eve. OzamanlarYenişehir’deoturuyordum,İzmirCaddesi’nde.Dündarevegeldi,‘Ağabeyolayböyle böyle oldu, polis, mahkeme beni arıyor,’ diye anlattı. Ben aldım Dündar’ı tekbaşıma, adliyede yüz tane Kürt birikmişken götürdüm teslim ettim savcıya. Savcı onumahkemeye gönderdi, mahkeme tevkif etmedi. Aldım geri getirdim eve. ‘Ağabey benİstanbul’agideceğim,’dedi.Tabiiburadaartıkişyapmasıkolaydeğildi.‘İyiolur,’dedim,tuttum ben ona güzel birmektup yazdım,Oflu’ya. Dedim çok önemli bir arkadaşımız,hemşehrimiz, oraya geliyor, yardımcı ol. Oflu da hemşehrilerine çok önem verirdi,rahmetli Oflu Hasan. Osman’ın, Hüseyin’in ağabeyleri Hasan. İstanbul’da temeli atanOfluHasanCevahir’dir.İşteböylecegittiDündar…”

Dündar Kılıç, İstanbul’a gitmeden önce Hacettepe’de “Havuzlu Meydan” kahvesiniçalıştıranRizeliMustafaSayın’danda(SedinaMustafa)birmiktaryardımaldı.

Evet,DündarKılıç,dostlarınınöğütlerinidinleyerekseçiminiİstanbul’agitmektenyanayapmıştı.Amabunun tek nedeni beladan kaçmakdeğildi.Hatırlayacak olursanız, yakındostu Turhan Temuçin’e çok önceleri açılmış ve “Ben en büyük olacağım” demişti.Önceleribirheves,birslogangibigörünenbuarzusuartıkbirihtirashalinegeliyorduvebu ihtiras onun yazgısını da belirleyecekti. Dündar Kılıç orta ve uzun vadeli planlaryapabilenbiriydivebuyüzdensıradanbirkabadayıdeğildi.Gözükaraolmasıdasanıldığıgibi düşüncesizce hareket etmesinden doğmuyordu. Temkinli davranıyor, tehlikeleritartıyor,ancakkararınıverdiktensonrahareketegeçincegözükaragidiyordu.

En büyük olmanın yolunun Ankara’dan değil, İstanbul’dan geçmekte olduğudüşüncesineaklıyataryatmazşansınıoradaaramayakararverdi.Nedeolsa“İstanbul’untaşıtoprağıaltın”denmiyormuydu?

Ankara defterini kapatıp Dündar Kılıç’ı İstanbul’a götürmeden önce son bir noktayıdaha belirtmeliyim: Dündar Kılıç Hacettepe ile ilgisini hiçbir zaman kesmedi. “Enbüyüklerden biri” olduğu zamanlarda bile Ankara’dan gelen eski dostlarını ve mahallearkadaşlarınıHiltonOteli’ndeağırladığınıyerigeldikçegöreceğiz.

Hacettepe’debıraktığıensağlamdostlarındanbiri“TütünsüzAli”denilenAliAslan’dı.Önceleri filmci olan, Çiçek Sineması’nda çalışıp, sinemalara film getirip götüren AliAslan, daha sonra MİT’e alındığı için “MİT’çi Ali” adıyla tanınmaya başladı. DündarKılıç onunla ilişkisini her zaman canlı tuttu. İstanbul’a gittikten sonra, Hacettepe’dekiyoksullaradağıtılması için sürekli yardımgönderiyorduvebuyardımköprüsünüdeAliAslanüzerindenkurmuştu.MİTİstanbulBölgeBaşkanıNuriGündeş’indeakrabasıolanAliAslan’ın,DündarKılıç’azamaniçindeçokbüyükiyilikleridokundu.BirbakımaonunMİT’tekigözükulağıydı.

MehmetKabadayı’nınÖlümüKabadayıMehmet’egelince…

Onun dramatik sonu, Dündar Kılıç’ın İstanbul’a gitmekle ne kadar öngörülü

Page 61: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

davrandığını da gösterecekti; çünküKabadayıMehmet 47 yaşındayken sokak ortasındakurşunlanaraköldürülecekti.

6Nisan1965günücereyanedenolayertesigünkügazetelereşöyleyansıdı:

“İtfaiyeMeydanı’ndabirsabıkalıöldürüldü-İkiyılönceİtfaiyeMeydanı’ndaçıkanbirkavgasırasındatabancaileöldürülenCemaliCoşan’ınkatiliolduğuiddiasıylayargılananve bir süre sonra serbest bırakılan tanınmış sabıkalıMehmetKabadayı, dün saat 13.00sıralarında İtfaiyeMeydanı’nda, sokak ortasında, Cemali Coşan’ın yeğeni 16 yaşındakiNuriCoşan tarafından tabanca ileöldürülmüştür.NuriCoşan,dünsaat13.00sıralarındaİtfaiyeMeydanı’ndaki bir kahveden çıkarakUlusMeydanı’na giderken, eskiDoğanbeykarakolunun önünde karşıdan gelen Mehmet Kabadayı ve onun bir arkadaşı ilekarşılaşmıştır. Daha önceden Mehmet Kabadayı’yı vurmayı aklına koymuş olan NuriCoşanbu fırsatıkaçırmamışveMehmetKabadayıyanındangeçtikten sonrahemengeridönerek iki adım gerisinde bulunan Mehmet Kabadayı’ya arkasından ateş etmiştir.Mehmet Kabadayı ciğerlerine saplanan kurşunun etkisiyle yere yuvarlanmıştır. NuriCoşanbuaradasilahını ikincidefaateşlemiştir. İkincikurşunMehmetKabadayı’nın solyanağına saplanmış ve kafatasını parçalamıştır. İkinci şube müdürünün odasındagazetecilerlegörüştürülenNuriCoşan‘Birsüreönceöldürülenamcamınintikamınıaldım.Eğer Kabadayı öldü ise sevineceğim, ölmedi ise ikinci sefere,’ demiştir. ÖlenMehmetKabadayıise,dahaöncebiradamöldürmüş,ayrıcaCemaliCoşan’ıöldürdüğüiddiasıylayargılanmış, ancak yeter delil bulunamadığı için bir süre sonra serbest bırakılmıştı.Ankara’nınharaçalmaksuretiylegeçinensabıkalılarındandı.”12

BencinayetiNuriCoşan’ınkendisindendedinledim.

OlaygünütakipettiğiMehmetKabadayı’nınarkadaşıArifDemiray ilebirlikteyemekyediği İtfaiyeMeydanı’ndaki lokantanın önünde pusuya yatmıştı. Lokantadan kürdanladişlerinikarıştırarakçıkanKabadayı,oradasaklanmışolan16yaşındakiNuriCoşan’ıfarketmedi, etse de tanımazdı. Nuri Coşan saklandığı yerden çıkarak KabadayıMehmet’inüzerine bir şarjör mermi boşalttı. Arif Demiray kaçıp kurtuldu, ama zaten hedef dealınmamıştı.

Cemaliöldürüldüğünde“Hükümetbabadankanakan istiyoruz”diyenaile,aradan tamüçyılgeçipde“Hükümetbabakanlarınıalmayınca”kendikanınıengençüyelerindenbirivasıtasıylakendisialmıştı.

Nuri Coşan idamla yargılandı, ama cezası yaş küçüklüğünden hafifletildi. İdamamahkûm iki koğuş arkadaşından birinin At Pazarı’nda, diğerinin cezaevinde asılmayagötürülüşünü izledi. Dokuz yıl süren hapisliğinde 12 cezaevi dolaştı ve 1974 affıylatahliyeoldu…

BeşinciBölüm“İSTANBUL’UNTAŞITOPRAĞIALTIN”

Anadolu’danİstanbul’agöçüngiderekhızlandığıyıllardaydık. İstanbulsokaklarıkırsalkesimlerden gelen ve genellikle inşaatlarda “amele” olarak iş bulabilen insan

Page 62: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

manzaralarıyladolmaktaydı.Öyleki,oyıllardaYeşilçam’dayapılanbelkideüçfilmdenbiri,sırtındayorganıylaHaydarpaşatrenistasyonununmerdivenlerindeninenbirtaşralınıngörüntüsüyle başlamaktaydı. Bu görüntü, zamanla köyden kente göçün simgesi halinegelecekti.

Evet,“İstanbul’untaşı toprağıaltın”deniyordu,amabusöz,elbetteherkesiçingeçerlideğildi.Yinedegüvenilecekbir şeyler olmalıydı; ufakdaolsabir birikim,yatacakyer,çalışacakişbulmayayardımedecekakrabalar,hemşehrilerveyaeşdost.

GeçiminikabadayılıkyaparaksağlamayagelenDündarKılıçiseherşeyerağmenbaşkagurbetçilerden, sırtına yorganını vurup gelenlerden daha iyi bir konumda sayılırdı.CebindebirmiktarparaveOfluHasan’ayazılmışbirmektup,Hasköy’debarınacakbiryer bulmaya yarayacak akrabaları ve kabadayı âleminde daha önce kurmuş olduğudostluklarıvardı.

VeDündarKılıçİstanbul’agelişinişuüçcümleyleözetliyordu:

“İstanbul’a geldiğimde yanımda 25-30 bin lira kadar para vardı. Hasköy’de bir evkiraladım ve cezaevlerinden gıyaben tanıdığım İdris Özbir ile birlikte Beyoğlu’nda birkumarhane açtım. Büyükparmakkapı Şöhretler Kulübü’nü kumarhane olarak birlikteçalıştırmayabaşladık.”1

Yanındaki para, kimilerine göre babasının fırınlarından birini satmasıyla elde edilmiş,kimilerinegöreiseAnkara’dakikabadayılıkdöneminin“birikimlerinden”kalmıştı.

Hasköy’de ev kiralaması ise, kardeşi İbrahimKılıç’tan öğrendiğime göre, oraya dahaöncegelipyerleşenakrabalarısayesindeolmuştu.Gerçiİstanbul’dakiraladığıbirevvardı,ama daha birkaç yıl yerleşik bir hayatı olmayacaktı. Dündar Kılıç’ın İstanbul’daki ilkyıllarıazsonradagöreceğimizgibisürekliölümkorkusualtındageçti.Onedenlesıksıkyer değiştiriyordu. Annesini, babasını ve kardeşlerini, Ayşe Hanım’ı ve kızı Hülya’yıAnkara’dabırakmıştı,buyüzdenbirsüredahaAnkara’yagidipgelmeyisürdürecekti.

CV’siSağlamdı!İstanbul’a gelir gelmez “iş” bulduğunu, yani bir kumarhaneye ortak olduğunu

söylemesindeşaşılacakbirşeyyoktu.Geçenbölümlerdenanımsayacağınızüzere,DündarKılıç’ınCV’si,yaniİstanbul’dakendinebiryeredinebilmesi içingereklikısaözgeçmişivereferanslarıbayağısağlamdı!

Birkabadayınınişlediğicinayetlerinsayısıözgeçmişindeönemlibiryertutardı.Onlarındilinde öldürülenlere “leş” denirdi ve kabadayılar için “kaç leşi var?” sorusu kaç kişiöldürdüğü anlamına gelirdi. DündarKılıç’ın henüz “leşi” yoktu, amaKürt Cemali gibiünüAnkaradışınataşmışbirkabadayınınölümündensorumlututuluyordu.Ayrıcabirçokyaralama olayı vardı. Hapishanede hayatına kasteden bir kişiyi öldürme fırsatınıyakalamışkencanınıbağışlamıştı.Raconagörebudaolumlubirpuansayılırdı.Cesaretiveataklığısayesindekendiçapındabellibirünyapmıştı.

“Racon eğitimi” görmüştü, çıraklık döneminde tanınmış “ustaların” yanında bulunuponlardandersalmıştıvekurallaraaykırıbirdavranışınarastlanmamıştı.7-8yılönceAvni

Page 63: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Çakıroğlu’nu yaralaması vardı ama o zaman kendini savunmuştu ve olay daha sonratatlıyabağlanmıştı.

Otuz yaşındaydı, bu yaşa göre küçümsenmeyecek bir hapishane deneyimi edinmişti,hapishanelerdekurulmaktaolanyenidüzenintemsilcilerindendi.

Ortamı ve o âlemin insanlarını tanıyordu. Kumarhane açılışları sayesinde birçokkumarhaneyi ve sahibini tanımıştı. Bunu kendisi de belirtiyordu: “Rahmetlik HasanAğabey,yaniOfluHasanveKürtİdrisbenimilkarkadaşlarımdı.SonraHasanAğabey’inkardeşiOsmanvardı…”2

“Referansları” iyiydi. Karadenizliydi, Karadenizli kabadayıların tavsiyesiyleİstanbul’daki Karadenizlilerin yanına geliyordu. Karadenizliler için akrabalık vehemşehrilikdayanışmasıherşeydenöncegelirdi.VeDündarKılıç’ınyakınköylüsüolanOfluların İstanbul’unyeraltı dünyasında önemli bir ağırlıkları vardı. “Âlemegirmesine”veucundanbucağındankumarlauğraşmasınaiştebütünbunlarsayesindegözyumuldu.

VeDündarKılıçİstanbul’dakiyaşantısınaünlüKürtİdris’ledostlukveortaklıkkurarakbaşladı.

İdris Özbir de bulunduğu yere Dündar Kılıç’a benzer aşamalardan geçerek ulaşmıştı.Kars’ınSusuzilçesininKızılçakçakköyündedoğmuş,ekmeğinikazanmakiçinİstanbul’agelmişti.Öncebir lokantadaişbuldu,ama17yaşındaykenişlediğibircinayetten4,5yılceza alıp hapse düştü. Hapisteyken iki kişiyi daha öldürdü, meşru müdafaa halindesayıldığından 17 ay ceza aldı. İki suçtan toplam 4 yıl yattıktan sonra tahliye oldu. Birhanın çay ocağını işletmeye başladı. Daha sonra Tarlabaşı’nda bir kumarhane açtı. Obölgeyi haraca kesen ünlü kabadayı Nurettin Onay bu rekabeti kaldıramadı.Kumarhanesini bastığı İdris’in kardeşini yaraladı ama silahına sarılan İdris de NurettinOnay’ı öldürdü.O sıralardamilletvekili olarak parlamentoda bulunanBurhan veOrhanApaydınkardeşleravukatlığaaraveripyazıhanelerinikapatmışlardı.AmaeskidostununbaşınındertteolduğunuduyanBurhanApaydın“Hapishanearkadaşlığıunutulmaz,”dedivekardeşiOrhanilebirlikteİdris’invekâletinialıpduruşmalarınagirdi.İdrisÖzbir11ayyattıktansonraberaatedip1964’tetahliyeoldu.

KabadayıÂlemindeKürt-LazDayanışmasıKaderin cilvesine bakın ki, Dündar Kılıç Ankara’da Kürt lakaplı bir kabadayıyı

öldürmek iddiasıyla yargılanmış, Kürtlerden kaçıp gelmiş ama İstanbul’da Kürt lakaplıbaşkabirkabadayıyladost,hattaortakolmuştu.Kürtİdrisiledostlukları,arayabazıkısadönemli dargınlıklar girmiş olsa da Dündar Kılıç’ın ölümüne kadar sürdü. Her ikisininbirbirlerini ölümden kurtardıkları bile oldu, hatta bir keresinde Dündar KılıçhemşehrileriylebaşınıderdesokmapahasınaKürtİdris’ikurtaracaktı.

AslındaDündarKılıç’ıtanıdıkçabundaşaşılacakfazlabirşeyolmadığınıgöreceksiniz,çünkü Karadenizli olmasına karşın bölgeci bir anlayışı yoktu, davranışlarına bölgecilikyönvermezdi.Kürtİdrisdebuâlemdebölgeciliğinbiryararsağlamayacağınıyaşayaraköğrenenlerdendi.Kürtİdris,DündarKılıçilebukonudaçokiyianlaştıklarınıbanaşöyleanlattı: “Bölgeciliği ortadan kaldırmak için Dündar’la ben bir araya geldik, ötekiler de

Page 64: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bizden feyz aldılar. Bakıyorlardı ki, biz ikimiz de kendimize göre saygın insanlardık.Herkesmecburoldu.Azbirzamanhapishanededeberaberkaldık,oradadauğraştık,hertarafa yansıdı bu şekilde bizim arkadaşlık yapmamız. Sonra Türkiye’nin her yerindeKürtleLazortaklıklarkurdu.Arkadaş-lığımızınenönemliyönlerindenbiridebuydu.”

Zaten kabadayıların tarihinde sanıldığı gibi bir Kürt-Laz çatışması da yoktu. Tamtersine, her iki gurbetçi grubun da başlangıçta İstanbul’da tutunabilme, varlıklarınısürdürebilme gibi ortak bir mücadeleleri vardı. Bu kaygı onları her zaman birbirlerineyakınlaştırdı,birbirlerininalanlarınasaygıgöstermeye,ortaklıklarkurmayazorladı.Bununistisnaları,zamanzamanbölgeciliğinkışkırtıldığıdönemleroldu,amahiçbirzamangenelbir çizgi haline gelmedi. Aksine, Karadenizlilerin kendi aralarında, Güneydoğulularınkendi aralarında anlaşmazlığa düşmelerine rastlandı. Oflu İsmail-Rizeli Gacero Yılmazkapışması,SürmeneliDündarKılıçileyakınköylüsüArsinliAlaattinÇakıcıanlaşmazlığıbununörneklerindendi.MehmetNabiİnciler(İnciBaba)ileAliYasak(DrejAli)çatışmasıda Urfalılar arası anlaşmazlığa örnek verilebilirdi. Kabadayılar arasında da, daha sonramafyalaşan gruplar arasında da ortaya çıkan anlaşmazlıkların esas nedeni, rekabet veyaalanpaylaşımıydı.

DündarKılıç İstanbul’a geldiğinde İdris Özbir de hapisten daha yeni, amaKürt İdrisnamıyla ünlü biri olarak çıkmış, Tarlabaşı’ndaki kumarhanesinin başına dönmüştü. Bubölge aslında fuhuşla kumarın birlikte yürüdüğü bir bölgeydi. Ama Kürt İdris de“muhabbet tellallığı” dediği fuhuşa karşıydı ve Dündar Kılıç ile iyi anlaşmalarınınnedenlerindenbiridebuydu.VekumarhanesineyeniarkadaşıDündarKılıç’ıdaortaketti.Kürt İdris’in Tarlabaşı Kımız Sokak’taki kumarhanesinde ortaklık kurmuşlardı. Buortaklık daha sonra açılan Şöhretler Kulübü’nde devam etti. Ben bu ortaklıkların nasılbaşladığınıdaKürtİdris’tendinledim:

“DündarAnkara’yagittiktensonrahapsedüşmüş.Cezayıbitiripçıktıktansonraburayageldi.Kapımıçaldı,‘Benitanımadınmı?’dedi.‘Yokvallahitanımadım,’dedim.Kendinitanıtınca sarıldık, öpüştük, sonra arkadaş olduk, o konuşmaları falan çok hoşuma gittibenim.Çokcezbedicikonuşmalaryapar,fıkralaranlatır.Bubaşladıhergüngelipgitmeye.Baktımbirişigücüdeyok,üç-dörttanedeetrafındaadamlarıvar.Kumaroynuyorlar,adamgetiriyorlar,kumarbazgetiriyorlar,gelöyleyse dedim, Allah ne verdiyse ortak olup paylaşalım. Biz aşağı yukarı birkaç seneçalıştık beraber. İlk yerimiz Kımız Sokak’taydı, çok meşhur bir sokaktı orası. BenDündar’ınkonuşmalarınıdaseviyordum,çokkonuşkanbirarkadaştı.Herkonuşmasındagülmeye mecbur kalırdın, her ne konuşursa. Mesela bir gün büyük miktarda parakazanmış,şakayapayapadünyayıayağakaldırdı,parayıyerekoyuyortekmeliyor,amaoanın havasına göre yapıyor, herkes gülmekten kırılıyor. Bir bakarsın o parayı çantayakoymuşherkesebeşerbin,onarbindağıtır.Ertesigünyinekazansayinedağıtır.İkiyakasıbirarayagelmiyordu.OndansonraŞöhretler’egeçtik.ŞöhretlerParmakkapı’daydı.Oradada güzel kumarlar yaptık.RahmetliAdanalı SüleymanSırrı vardı, o da ortağımız oldu.İstanbul’da birçokları bizim yanımızdan geldi geçti yani, ama biz Dündar’la hiçdeğişmemeksuretiyleçalıştık…”

İstanbulParselParsel

Page 65: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DündarKılıç İstanbul’un yeraltı dünyasına bir kenarından da olsa girmişti girmesine,ama önü çok açık değildi. Her bölgesi başka bir kabadayının ya da “ailenin”egemenliğindeolanİstanbul’dakendinebiryerbulmasıpekkolaygörünmüyordu.

Bilirsinizveyarastlamışolmalısınız,günümüzdegazetelerdezamanzamanİstanbul’unmafyaharitasıyayımlanır.Buharitalardaİstanbulparselparselbölgelereayrılırvehangimafyanın hangi bölgeye egemen olduğu gösterilir. Örneğin, Fatih, Kurtuluş, Beyoğlu:kumarvefuhuş;Eyüp,Kadıköy:çek-senet;Laleli:pasaport,vize;Eminönü:döviz,jeton,bilet; İstinye, Sarıyer: çay bahçeleri; Beşiktaş: otopark; Levent: tahsilat; Etiler:uyuşturucu;Ümraniye,Kartal,Pendik:arazi,vs…

Aslında bu durum bugün ortaya çıkmış değil. 60’lı yılların başlarındaki İstanbul da,şimdiki kadar olmasa bile bazı egemenlik bölgelerine ayrılmış durumdaydı. Tabii ozamanlarrantsağlayanyasadışıalanlarbugünkükadarçeşitli,paylaşımdabugünkükadarorganizedeğildi.Odöneminfaaliyetalanlarıkısıtlıydı.“Korumaücreti”adıaltındaharaçalınan kişiler de gazino ve eğlence yeri sahipleri, randevuevi ve genelev çalıştıranlar,tefecilervekumarhaneişletenlerdi.

Ogünlerdeİstanbul’unparsellenmesidahaçokhangibölgedekiminraconunungeçtiğinibelirlerdi ve kimse başkasının bölgesinde racon kesmeye kalkışmazdı. Racon kesenkabadayının bir kulübü veya basit bir kahvesi olurdu, genellikle orada oturur, arandığızamanoradabulunurdu.

İlginç bir örnekle canlandırmamgerekirse, kendisini “üç kuşakmafya avukatı” olarakadlandıranMuhittinYüzüak’ınodönemleilgilibiranısınıaktarayım:

“Tophane’debiradamındavasınabakmıştım.Budavadandolayıbanaonliraborçluydu.O yıllarda on lira iyi paraydı. Ben bu parayı alamamıştım. Tarlabaşı’nda kahve işleten,Beyoğlu’nda sözü geçen Oflu Avni vardı, Avni Çakıroğlu. Allah rahmet eylesin, çokdeğerli bir insandı, öğrenciliğimde sık sık yanına gittiğim için tanırdım.AvniAğabey’egittimdedimki,böyleböyle,‘BenTophane’deKumbaracıYokuşu’ndaoturanbiradamıcezaevinden çıkardım, bana on lira borcu var ödemiyor. Bir adam gönder de şu parayıalalım,’ dedim. ‘Vallahi yeğenim ben oradan sorumlu değilim, orası Arap Nasri’densorulur’ dedi. ‘Nasri Ağabey’e söyleyelim de o halletsin,’ dedi. Nitekim Nasri Bey’esöylemişler, o da adam göndermiş, benim on lirayı almışlar, bana Tokatlıyan Han’dakiyazıhaneme getirdiler. Yani birbirlerinin bölgelerine öylesine saygılılardı ki, Oflu Avniorayabiradamgönderipoparayıistetmeyidüşünmedi,ArapNasri’ninkulağınagiderdeayıpolurdiye.”

ArapNasri (Mete) Siirtliydi,Heybetlilerin de akrabasıydı, bu anlatılana göreTophanetarafındansorumluydu.YinebuanlatılanagöreTarlabaşıveBeyoğlu’nunbirbölümüOfluAvni’densoruluyordu.BirbölümündeiseNurettinOnay’ı“tasfiyeetmiş”olanKürtİdrisvardıveDündarKılıçdaİstanbulyaşamınaoradanbaşlamıştı.

BeyoğluveSıraselvilerbölgesiOfluHasan’ın(Cevahir)egemenliğindeydi.

Oflu Hasan, köyünden geldiği İstanbul’da ilk iş olarak Tophane’de hamallık buldu.Hamallardan haraç isteyen birini Sürmene bıçağı ile yaralayınca adı büyümeye başladı,

Page 66: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Tophane’ninharacınıkendisialmayabaşladı.“Tophane’deAraplardenenbirgrubakarşıGalatalı Lazlar grubunun başında yürüttüğü çete savaşı dillere destan olmuştu. Busavaşlarda iki taraf da çok ölü ve yaralı vermiş, sonunda aralarında racon kesmişlerdi.OfluHasanprensipolaraksulhçubiriydi.OfluHasansözükanungibidinlenenadamdı.HaniAmerikanmafyasındabir deyimvar ‘Il capodei tutti i capi’, yani ‘bütünbaşlarınbaşı’ diye, kabadayılar arasında böyle bir yeri vardı.”3Yıldızı parlayınca Tophane’denBeyoğlu’nasıçradı.Kumaroynatmayavekumardanharaçalmaya,anlaşmazlıklardaraconkesmeyebaşladı.Ozamanlar“baba”sözühenüzbugünküanlamındakullanılmamaktaydı,ama belki de İstanbul’un en büyüğü olduğu için Oflu Hasan’a “babaların babası”denmekteydi.

OfluHasan’ınbazıözelliklerinidehemşehrisiAvukatBozkurtNuhoğlu’ndandinledim:“Oflu Hasan’ı iyi tanırdım, çok değişik bir kimliği olan, olağanüstü bir adamdı bence.Kulübüne çok uğrardım, 20 küsur yaşlarında falandım. Yediğimiz sofrada politiktartışmalar olurdu. Tıpkı Puzo’nun babası gibi hiç tartışmaya falan katılmazdı, dinlerdisadece.Öğütdevermezdi,yanimüthişalçakgönüllüydü.HasanAbigerçektenbabalarınbabasıydıbence.OlağanüstübirKarade-nizliydi.OzamantekşefHasanAbi’ydi,nekadarKaradenizli delikanlı varsa onun çevresindeydi.” Uzun sözün kısası, Oflu Hasan ozamanınyeraltıdünyasınınbirnumarasıydı.

1969’da Dündar Kılıç’ın kız kardeşi Kısmet ile evlenip eniştesi olan Oflu İsmail(Hacısüleymanoğlu)Kurtuluş’tan sorumluydu, amaYeniköy’dekiBoğaziçiGazinosu daonundu.Dahasonrakumarhanelerdenverandevuevlerindenharaçalmayabaşladı.MadamKaty’nin randevuevini basıp iki kişiyi öldürmesiyle ünü büyüdü. Yeğeni HızırHacısüleymanoğlu Sarıyer’e egemendi. Çok sonraları Dündar Kılıç’ın damadı olanAlaattinÇakıcı’nınbabasıAliÇakıcı’nınGültepe’dekahvesivardı.AmcalarındanNihatÇakıcıiseoyıllardaKadıköytarafındaydı.

EminönüveFatih’tesözügeçenHüseyinHeybetli’ye(HasanHeybetli’ninbabası)SiirtliolduğuiçinKürtHüsodadenirdi.EminönüMerkezHali’ndekihamalkavgalarıylaadınıduyuruphalinharacınıyemeyebaşladı.FatihtarafındakikumarhanelerdenharaçalanÇilliBurhan’ıpusuyadüşürüpöldürünceyeraltıdünyasınınünlükişilerindenbirioldu.

Malatyalı Hüseyin lakaplı Hüseyin Gencer’in sözü Kâğıthane tarafında geçerdi,Aksaray’da da kulübü vardı. Sonraki yıllarda kabadayılar âleminden uzaklaşıp kendikabuğunaçekildi.

Başka bir Malatyalı Hüseyin ise Hüseyin Uğurlu’ydu. Malatya Pötürge’den gelipgümrükhamalıolarakçalışmayabaşladı.Gümrüklerdeçalışıncaneöğrenilir?Kaçakçılıkdeğilmi?Odaöyleyaptı,Öncekakao,sonrasigaraveviski,sonundadasilahkaçakçılığıile uğraştı.HemUğurlu ailesinin, hem de kaçakçılığın babası olarak ün yaptı.OğullarıMustafaveAbuzerdedahasonrakiyıllardaTürkiye’ninünlükaçakçılarıarasınagirdiler.

İlkkaçakçılardansözedinceGaziantepliBekirÇelenk’ianmadangeçmekolmaz.Amaodaha 1962’de kaçıp İsviçre’ye yerleşti ve sonra da “işlerini” yurtdışından yönetti. Bubakımdan, biz şu anda 1960’ların başındaki İstanbul’u paylaşan aileler arasındagezinirken,BekirÇelenkkonumuzunbirazdışındakalıyor.

Page 67: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dündar Kılıç böyle bir İstanbul’a gelmişti. Nice “zorluklardan” geçerek İstanbul’unharacını paylaşmakta olan bu devlerin arasında, bırakın kafasındaki “en büyük olma”hayalini,neredeyseçıraklığageridönmüşgibiydi.Kendisinigöstermesi,belkideyenibir“yeterliliksınavından”geçmesigerekiyordu.

Bu sınav, işte tamo sıradauğradığı, onuöldürmeyeyönelik saldırılar olarakkarşısınaçıktı.Vekabadayılarâlemindeünününyürümesifırsatınadönüştü.

KanlıTakipDündarKılıç1964-67arasındabireryılaralıklarlaüçkezsilahlısaldırıyauğradı.Silaha

silahlakarşılıkverdiğibuçatışmalardabirkişiyiöldürdü,üçkişiyiyaraladı.Kendisiiseilksaldırıdaağırbiryaraaldı,diğerikisiniyaralanmadanatlattı.Buçatışmalarınayrıntılarınıhikâyemizin akışı içinde yeri geldikçe anlatacağım.Sırası geldiğine göre,Eylül 1964’tecereyanedenilkindenbaşlayalım.

Ankara’nın Atıfbey mahallesinde planlanıp İstanbul Beyoğlu’nda uygulanan ilksaldırının görünürdeki amacı Kürt Cemali’nin intikamını almaktı. Görünürde diyorum,çünküDündarKılıç,KürtCemaliolayındanberaatetmiş,ayrıcahervesileylebuolaydabir suçu olmadığını belirtip üzüntüsünü ifade etmişti.Kabadayılık raconunda da geçerliolanbirTürkatasözü“özürdileyenekılıçkalkmaz,”derdi,amaDündarKılıç’ıöldürmekisteyenlerinatasözüfalandinlemeyeniyetleriyoktu.Dahaöncedebelirttiğimgibimeseleintikamboyutlarınıaşmış,onuöldürüpünyapmakhalinedönüşmüştü.

Kürt Cemali’den boşalan yeri doldurma çabasında olan “dere çocukları”, yaniBentderesi’nin delikanlıları onun intikamını almak adı altında büyümek istiyorlardı.Bunlardan biri ve Dündar Kılıç’ın gençlik arkadaşlarından olan Piç Hüseyin lakaplıHüseyinTuran,şimdionunaleyhinedönmüştü.Erzincanlıydı,Cemali’ninakrabasıdeğildiamaonunyanındayetişmişti.

Piç Hüseyin, Kirli Horoz da denilen Cumhur Şahin adında birini de yanına alarakarabayla İstanbul’a geldi. Planları, Dündar Kılıç’ı uğradığı yerlerden birinde pusuyadüşürüp öldürmekti. Arabayı Beyoğlu’nda Kürt İdris’in kahvesinin önüne park edipbeklemeyebaşladılar.

Olayınözetişuydu:DüşmanlarınınkurduğupususonucusırtındanvurulanDündarKılıç,silahınıçekipCumhurŞahin’iorada,HüseyinTuran’ıdaarabasınıniçindevurdu.CumhurŞahin olay yerinde öldü, diz kapağından vurulan Hüseyin Turan tutuklandı. DündarKılıç’ın akciğerine saplanan kurşun ömrünün sonuna kadar orada kaldı. Bir sürehastanede, bir süre de cezaevinde kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliyeedildi.

Bugörünümüyleolay,birölüikiyaralıylasonuçlanmışsıradanbirsokakçatışması,polisveadliyekayıtlarındaunutulupgidecekbirolaydı.

Amamesele o kadar basit değildi.Hikâyemiz açısındanbuolayın asıl önemi,DündarKılıç’ın yaşamında işgal ettiği yerdi. Haberin radyodan verilmesi, gazetelerin birincisayfalarında yer alması, dilden dile anlatılarak destansı bir biçime bürünmesiyle buçatışma,DündarKılıçefsanesinioluşturankilometretaşlarındanbirihalinegelmişti.

Page 68: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Olayın tanıklarından dinlediğim ayrıntıları hakkında yine değişik anlatımlar vardı.KimilerinegörekiralıkkatilCumhurŞahin“papiklenmişti”,yanicesaretinitoplamakiçinhapalmıştı,“biröküzübilevurabilecekdurumdadeğildi.”Kimilerinegöreiseolaysokakortasındadüellogibicereyanetmişti.DündarKılıç’ınilkkurşunusırtındanyemişolmasıbu anlatımların gerçeğe pek uymadığını gösteriyordu. Ayrıca düello gibi karşılıklıvuruşmalardakabadayılaryayereyatarak,yayandönerekateşederler,birşekildehedefküçültmeyeçalışırlardı.

Bir efsanenin parçalarını oluşturan olayların zaman içinde değişik biçimlerdeanlatılmasını artık doğal karşılamaya başladığınızı sanırım. Ben bunların arasındangerçeğeenyakıngibigörünenRahmiŞencan(LazRahmi)anlatımınıaktarmakistiyorum:

“1964’te, dokuzuncu aydaAnkara’dakiKaradeniz Lokantası’nda yemek yiyordum ki,ajanstanDündarKılıç’ınvurulduğunuduydum.Hemenogeceatladım,İstanbul’a,doğruilkyardıma gittim. Dündar ameliyattan çıkmış, Oflu Hasan’ın kardeşi Osman onakompostoiçiriyordu.Neysegeçmişolsundedik,oradançıkanakadaryanındakaldık.

Olayın nasıl olduğunu anlattılar. Piç Hüseyin dere uşağıydı, yani Bentderesi’nin.Cemali’nin vurulmasından sonra Piç Hüseyin evvela Kabadayı’yı vurdurdu, Kabadayıyaralandı,ölmedi.SonraPiçHüseyinbirkiralıkkatilalıyor İstanbul’agidiyor.Dündar’ıvuracakolanadamadaKirlideniyordu.BunlargelipKürtİdris’inkahvesindeoturuyorlardışarıda. Tarlabaşı’ndan geçerken Kürt İdris’in kahvesi dışardan görülebiliyor. Dündargelirkenbunlarıgörüyor, silahıdayok,birbakıyorkigelmişleronuvuracaklar.Dündarçokcesurbiradamdı,yolunudeğiştirmedengidiyordoğruoraya,‘İdrisAğayokmu?’diyesoruyor.‘Uyuyor,’diyorlar.‘Kalkarmı?’diyor,‘Yok,’diyorlar.Ankara’dangelenlereğeristeseleroradaDündar’ıöldürebilirlerdi.Amacesaretedemiyorlar,Dündarsankidolugibigidiyor,yanibelindesilahvargibi.DündaroradandönüpAvniÇakıroğlu’nunkahvesinegeliyor,OfluAvni’ninkahvesine.‘Avni,’diyor,‘beniöldürmeyegelmişler,tabancamyok,banatabanca.’AvniÇakıroğluçıkartıyorSmithWesson’uveriyorDündar’a.KürtAbbas,Parlak Nevzat, Dündar geliyorlar, Zonguldaklı Hikmet’in kahvede oturuyorlar. PiçHüseyin ile Kirli de arabayla dönüp oraya geliyorlar. Piç Hüseyin arabadan inmiyor,Dündar’ı vuran Kirli arabadan iniyor, geliyor arkadan Dündar’a bir kurşun sıkıyor.Dündar arkasına dönene kadar Parlak Nevzat, Kirli’nin kafasına sandalyeyi vuruyor.Dündardadönüpateşediyor,onuvuruyor,onuyerdebırakıp,yürüyorgidiyordoğruPiçHüseyin’idearabanıniçindevuruyor.Rahmetlibana‘Ağabeyöldüremedim,piçkafasınıtorpido gözünün altına soktu, son kurşunu sıkamadım’ demişti. Dündar daha sonra tekadamolduİstanbul’da.”

“YaşadığınHerGünüFazladanSay”Bu anlatımaKürt İdris’ten dinlediklerimi de ekleyince resim biraz daha tamamlanmış

oluyor:

“Günün birinde kulağıma laflar geliyordu bunu öldürecekler diye. Ben de eviminkapısındaöldürülmesindiyedikkatediyordum.Benimevimkulübünüçüncükatındaydı.Girişkapısıkapanıncaardiyelikgibibirşeyvar,zulatabirederler,orayaKızılderilibaltasıgibibirbalta,birdesilahkoydum.Hanımadatembihettim,DündarAğabey’inkapıyıaç

Page 69: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

derse aç dedim. Silahın da yerini gösterdim Dündar’a. Durmadan arkadan konuşulanşeyler geliyordu kulağımıza, ama ne zaman olacağı belli değil. Bir gün penceredenbakıyorum, baktım ki Piç Hüseyin benim arkadaşlarla oturuyor kahvede, ben hemenkalktım silahı da koydum belime. İndim aşağı çağırdım, ‘Bak,’ dedim, ‘Dündar benimburaya gelip gidiyor, eğer Dündar’a bir şey düşünüyorsan sakın,’ dedim. ‘Abi ayıpediyorsun,’falandedi.Beniçerigirdim,bendahayukarıçıkmadansilahlarpatladı.Ondansonra bir koştuk ki, Dündar vurulmuş, Piç Hüseyin vurulmuş, bir adam ölmüş. PiçHüseyiniçeriatıldı,Dündarkurtuldu,çünkügüzelşahitlerbulundu.Bir-ikikeredahaiçeridüştüamabizyineonunhakkınanedüşüyorsagötürüyorduk.”

Ayrıntılarınıazçoköğrendiktensonragelelimolayıntahliline.DündarKılıçbusaldırıyıbeklemiyor muydu? Böyle bir planın hazırlandığını Ankara’dan, örneğin istihbaratçıarkadaşıAliAslan’danhaberalmamışmıydı?EnazındanKabadayıMehmet’inAnkara’dauğradığı saldırıları duymamış mıydı? Gafil avlanmasından ve silahsız gezmesindenanlaşıldığına göre düşmanlarının İstanbul’a kadar gelebileceklerini sanmıyordu. Demekki,buolaydaölümdenkurtulmasınısağlayanetkenistihbaratdeğil,olayanındakiönsezisivehızlıhareketetmeyetisiydi.

Zatenkendisinindebuolaydan çıkardığı önemli derslerdenbiri, kiralıkkatillerekarşıartık her zaman tetikte olması gerektiğiydi. Gerçi bu onun kiralık bir katille ilkkarşılaşması değildi, daha önce de hapishanede bir kiralık katilin elinden kurtulmuştu.Ama orası dört duvar arasıydı.Dışarıda ise tehlikenin ne zaman nereden geleceği bellideğildi.DündarKılıç,bukorkuyuHalitÇapın’aşöyleanlatıyordu:

“Tanrı kimsenin peşine ‘kiralık katil’ denilen belayı takmasın. Öyle bir dert sahibikılmasınkimseyi.

Eloğlu var düşman sahibi. Bilir düşmanını, tedbiri ona göre. Eloğlu vardır düşmanlarçok.Bilirdüşmanlarını,tedbirionlaragöre.

Kiralık katil ise bambaşka şey. Hiç tanımadığın, hiç bilmediğin, aranızda hiçbiranlaşmazlık olmayan, hayatta bir kez bile görmediğin biri. Yüzünü tanımadığın, sesiniişitmediğin.Yakınındamı,ırağındamı,önündenmi,arkandanmı?Farkınavarmayaimkânolmayan.Nezamangeleceği,nezamanöldüreceğibelirsizkişi.

Parasını almış, pazarlığını kesmiş, görevi seni yok etmek. Onun istediği yerde. Onunistediği zaman. Tabanca, bıçak ya da başka bir şey. Ve çoğu zaman da arkadan. Yiğitkısmınakurşundeğmez,süngüişlemezlafıisebayağıbildiğinmasal.

Bir de seni öldürecek kişi seni öldürdüğü için nam salacaksa tutma gitsin gerisini…Yaşadığınhergünüfazladansay.Yaşadığınherfazlagünükârsay…”4

DündarKılıç kendisini öldürmek isteyenlerin “nam salacak” olduklarını düşündüğünegöre,demekkiartıkünlüolduğunuda,katillerinhedefiolduğunudabilmekteydi.

Bunu, olaydan tam otuz yıl sonra TBMM Susurluk Komisyonu’na anlatacak kadarbelleğinekazımışolduğuanlaşılmaktaydı:“AtilaAytekCemali’ninkahvesindegarsonlukyapıyordu,bunuaskerimahkemelerdeanlattım.Komiseroldu,müdüroldu,omertebeye

Page 70: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

geldi.GeldiktensonraPiçHüseyin’inintikamınınalınmasıgerekiyordu.”5

Atila Aytek’in bu iddiaları reddettiğini daha önce söylemiştim. Ama Dündar Kılıçİstanbul’da uğradığı saldırılarda ucu Atila Aytek’e kadar varan bir komplodankuşkulandığını çıkarıldığı mahkemeler dahil her yerde söylüyordu. Bunu bir “yerden”habermi almıştı, ömrüboyunca sürecekolanbir saplantı o zamanmıbaşlamıştı, yoksaAtilaAytekadınıbuolaylarasonradanmımonteetmişti,bilinmez.

Bilinenşuki,buolaydansonraartıkçoktedbirlidavranmayaveçifttabancaylagezmeyebaşlamıştı.Kendisinekarşıdahasonrakurulacakolanpusularıdabubirincidençıkardığıderslersayesindeatlatacaktı.

“AdamıBizVururuz”Tarlabaşı çatışmasında Dündar Kılıç’a isabet eden kurşun kalbinin altından geçip

akciğerinesaplandığıiçinameliyathayatitehlikearzediyordu,alınamadı.

Tedavisibittiktensonrabirsüredahatutuklukaldı,beraatettivetahliyeoldu.

Ölümdendönmüştüamabuşanssızlıkşansadönmüş,ününeünkatmıştı.Artıkonundabir “leşi” vardı!Özgeçmişine kanlı bir çatışma; bir kişiyi öldürüp birini de yaralayarakpusudan kurtulma eylemi eklenmişti. Ciğerinde kalan kurşun ise zaman içinde anlatılaanlatılaefsaneyitamamlayanunsurlardanbirihalinegeldi.

Hani İstanbul’daki hedefine doğru ilerleyebilmesi için belki de bir “yeterliliksınavından”geçmesigerekiyordudemiştimya,kendi isteğiyleolmasada,düşmanlarınınsaldırısısayesindeböylebirsınavıgeçmişgibiydi.

DiplomasınıdaOfluHasanverdi!

Çok fazla konuşmaması, olaylar hakkında fazla yorum yapmamasıyla tanınan OfluHasan, bu olayla ilgili olarak konuşmuş ve tanıklardan dinlediğime göre şu sözlerisarfetmişti:“Onlaradamvurmayınebilir,bizvururuzadamı.Ahabukadarvururlar,ahaDündar’abirşeyolmadı,Dündaröldürdüonları.”

BusözlerDündarKılıç’ın“ustakabadayılık”diplomasıalmasıgibibirşeydi.BabalarınbabasılakaplıOfluHasan’ınağzındandökülenbusözlerin,yeraltıdünyasındadalgadalganasılyayıldığınıtahminedebilirsiniz.Artıkİstanbul’unneredeyseherkahvehanesinde,herköşesindeDündarKılıçkonuşuluyordu.

ŞairveyazarCemalSüreya,KürtİdrisveDündarKılıç’ıkonualdığıbiryazısındaşöyleder:“Kabadayıolmakiçinbaştamutlakadelikanlılıkgösterecek,birikiadamöldürecek,namkazanacaksın.Büyükbir rekabetvardıryeraltıdünyasında.Kanlışiddetolayları iseher zaman rekabetten doğar.Namkazanmış kişi diyelim hapisten çıktı:Bir bitirimhaneaçmasınaönayakolunur.Açılışgünühemenbütünkabadayılaryada temsilcilerioradaoyunaotururlar.Yenidelikanlınınyolunubulmasıiçinilkgündendestekverirler.”6

DündarKılıçiçindeöyleoldu.

Nam kazanınca Beyoğlu’nun PiremeciMehmet Sokağı’nda kendi hesabına küçük bir

Page 71: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kahvehane,yanibitirimhaneaçtı.

Bu sokak şimdilerde pek tanınmasa da o tarihlerde oldukça ünlüydü. Öyle ki, SaitFaik’in “Lüzumsuz Adam” öyküsünde geçen sokaklardan biri de Piremeci MehmetSokağı idi.7Ünlü öykücünün adını vermeden anlattığı bu sokağın sakinleri genellikleLevantenlerveYahudilerdi.Öykününgeçtiği1948’deosokaktabirkahvevardı.Yahudibirkadınınişlettiğibuküçükkahveninbirköşesindebezik,kaptıkaçtı,satrançoynanırdı.DündarKılıç’ınbuöykününyazılmasındanonyediyılsonraaçtığıbitirimhanedeaynıyermiydi,orasınıtabiibenbilemem.Zatenbununçokfazlabirönemideyok.ÇünküDündarKılıç’ın iki yıl kadar işlettiği bu kahveyi kardeşi İbrahimKılıç bile anımsamıyor.Kılıçailesi o sıralarda henüz Ankara’da olduğu için anımsamaması da çok doğal. Aileİstanbul’ageldiğindeiseDündarKılıçbukahveyikapatmış,azsonraanlatacakolduğumBaloSokak’takibüyüklokalegeçmişbulunuyordu.

OfluHasan’ın“Onlaradamvurmayınebilir,bizvururuzadamı”dediğinisöylemiştim.Yeraltı âleminin en büyüğü sayılan birinin Dündar Kılıç’tan söz ederken “biz” demesiönemli bir gelişmeydi: Âleme kabul edilmiş olduğunun tescili anlamına geliyordu.Kabadayı deyimiyle kendisine “yol verilmişti”, yani pastadan pay almasına sesçıkarılmayacaktı.

İstanbul’un kurtlar sofrasında önü açılmış gibiydi, ama acele etmedi. Oflu Hasan’ınyanındaöğreneceğidahaçokşeyvardı.Üsteliksürekliölümtehdidialtındaydı, temkinlidavranmakzorundaydı.Küçükdeolsakendiyeriniaçmışolmasınakarşın,Kürtİdris ileortaklıktandaayrılmamıştı.Hapsedüştüğüzamanlardabileoradakihissesiayrılıyordu.

EsrarengizMüşteriDündarKılıç’ınKürtİdrisileortakolduğuŞöhretlerKulübü’neadıüstündebirçokünlü

kişidevamediyordu.Buitibarlıveünlükişilerarkataraftakiözelbölmeyealınırlardı.

Oaralarbubölmeyeİdris’inkimolduğunubilmediğiesrarengizbirmüşteriherakşamgelmeyebaşlamıştı.Kürtİdrisçokmerakediyor,amaadamakimolduğunusoramıyordu.Kendiağzındandinleyelim:

“Benim kulübün kapısında Siirtli bir İbrahim vardı Kürt oğlu. Kulübün yan tarafındabekâr odası vardı, tertemiz tutardı. Kulüpte oturmak istemediğim zaman onun odasınagiderotururdum.Bazenbakıyordumkibekârodasındabaşındafesgibikülahgibibirşey,ayağında spor ayakkabı, zayıf uzun boylu esmer bir adam olurdu. Bu adam elinde birşişeylebirtorbanıniçindebirazdaçerezkulübegelipkumaroynuyordu.Birgün,ikigün,beşgün,benbununkimolduğunumerakediyorum,amasoramıyorum.Aradanonbeşgüngeçti,birgeceevegittimyatacağım,birdenbireaklımageldi.Ulandedimonbeşgündürgelen adam bu olmasın, giyindim hemen kulübe. Kürt oğluna dedim ki ‘Burada mı oarkadaş?’,‘Burada’dedi,‘Çağır’dedim,çağırdı.‘SenYılmazdeğilmisin?’dedim,‘Evet’dedi, bir kucaklaması var onun böyle kollarını iyice açıp, bir kucakladı beni, ‘Hatırınageldimi”dedibana,dedimki ‘Hatırımagelmedi, tahminettim’.Kürtoğluna ‘Bensanademedim mi kendisi gelecek diye’ dedi, meğer ‘İdris Ağa’na söyleme, nasıl olsatanıyacak’ diye tembihlemiş.YılmazGüney ile tanışmamızböyle oldu, dostluğumuzda

Page 72: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

oradabaşladı.8

Sonra Dündar’la tanıştırdım ben onu. Yılmaz öyle güzel mevzular konuşuyor ki,fevkalademevzular.

Mesela Erzurum’a gitmiş, Erzurum anılarını anlatır, orada tanıdığı arkadaşları anlatır.Sıvas’a gitmiş orayı anlatıyor. Benim de o zaman Tarabya’da büyük bir çiftliğim vardıgüzelbiryer.BirkısmıDündar’laortaktı,180dönümdebenimkendimalımvardı,tapulu.Bensonradanbununhepsinifakirleredağıttım,Özbirmahallesidenenyerorasıdır.Neyse,biz hep oraya giderdik, Dündar’la Yılmaz da orayı çok severdi. Yılmaz bana telefonederdi,benorayagidiyorumderdi,Dündar’ıdaararoradabuluşurduk.Birdutağacıvardı,onun altında otururduk.Biz orada her gün iki yüz tanemermi yakıyorduk. Silah talimiyapıyordukhergün,amaozamanlarorasıdağbaşıydı,etraftaneinsanvardı,neevvardı.Dündar’laYılmazzamaniçindeiyicekaynaştılar.”

Oradabaşlayanarkadaşlıkgiderekpekişti,çokyakınbirdostluğadönüştüveGüney’inölümünekadarsürdü.

Yani Yılmaz Güney’in her iki ünlü kabadayı ile tanışması da, sanatçının o yıllardakikumar tutkusu vesilesiyle olmuştu. Ama yakınlıkları kumardan ibaret değildi. YılmazGüney’in silaha düşkünlüğü vardı, kabadayılara da sempati duyuyordu.Kabadayılar iseonahayranlıklarınıher fırsattadilegetirirlerdi.Kürt İdris,“Yılmaz’ın ruhukabadayıydı.Eğerkabadayılıkgüzellikseoydu,”derken,Ankara’nınünlükabadayılarındanYusufKoçda şöyle diyordu: “Yılmaz Güney sinemacı olmasaydı, dünyanın en büyük kabadayısıolurdu.Kimseönündeduramazdı.Mert,yardımsever,dürüst,sözününeriydi.”9

YılmazGüney’inherkestarafındanbilinenvegizlisisaklısıolmayanbuilişkileri,2000yılınınOcakayında,yaniölümünden16yılsonraonunkişiliğiüzerinebirtartışmayayolaçtı. Tam da Güney’in hayatının ünlü yönetmen Costa Gavras tarafından filmeçekileceğinin açıklandığı, Türkiye’de yasaklı olan filmlerinin gösterime hazırlandığı birsırada.10

Ünü Türkiye sınırlarının dışına taşmış bir sanatçının kişiliğiyle ilgili bu tartışmalarınkonumuzladoğrudanbirilgisiyok.

Biz burada bir zamanlar efsaneleştirilmiş olan iki kişiliğin,YılmazGüney ileDündarKılıç’ın yıllar süren dostluğu ve bu dostluktan karşılıklı olarak nasıl etkilendikleri ileilgileniyoruz.

KarşılıklıEtkileşimYılmazGüney1939’daAdana’nınYeniceköyündedoğdu.İstanbulİktisatFakültesi’ne

gidenekadardergiçıkarıyor,öyküleryazıyordu.İstanbul’ageçince1958’deilkfilmiolanAtıf Yılmaz’ın “Bu Vatanın Çocukları” filminde başrol oynadı ve senaryoya katkıdabulundu. İki filmde daha başrol oynadıktan sonra 1961’de yazdığı bir öykü nedeniyletutuklanıpPaşakapısı veNevşehirCezaevleri’ndebir buçukyıl hapisyattı.HapisteykenyazdığıBoynuBükükÖldülerromanıylaOrhanKemalÖdülü’nükazandı.Çıktıktansonrasinemayahızverdi.Artıkbaşroloyunculuğununyanındasenaryoyazarlığıveyönetmen

Page 73: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yardımcılığıdayapıyordu;1963’ten1965’ekadaronbirfilmçevirdi.Çeşitlitürlerdeolanbufilmlerinkonularıarasındakabadayılık,şiddetvehapishanedevardı.11

Ama film sayısının arttığı ve konularında kabadayılık motifinin ağırlık kazandığı yıl1965’ti. Yani İstanbul’un ünlü kabadayılarıyla tanışıp arkadaş olduğu yıl. Yani “ÇirkinKral”dönemindenbiröncekiyıl.

Güney’in sanatında bu yılın taşıdığı önemi sinema yazarı Giovanni Scognamillo davurgular: “1965’teTürk sinemasının popüler yıldız oyuncusu olarak 21 filmde görünür.Bu 21 filmde, oluşmakta olan mitosunun oyuncu karakterinin kişisel tutkularınınipuçlarını vermiş, öykülerininde temelindeyatan, büyükyapımevlerinindışındagelişen(bazenöylegörünen)birsinemaanlayışınınörneklerinisıralamıştır.”12

SenaryoyazarıveyönetmenyardımcısıolarakYılmazGüney,herzamanolduğugibi,oyıllardadasüreklideğişiklikarayan,yenikonularbulmayaçalışanbirsanatçıydı.Bunlararasında ileride daha da geliştireceği kırsal alanda ağalık düzeninin eleştirisi, eşkıyalık,köyden şehre göç ve gecekondu yıkımı gibi konular vardı. Başrol oyuncusu olarak iseYeşilçam’ın çok rağbet ettiği zengin kız-fakir delikanlı aşkını konu alan ya da yabancıfilmlerden“uyarlanan”filmlerdedeoynadı.

Ama 1965’te yapılan bu 21 filmin konuları arasında ağırlığı kabadayılık, haraç almamücadelesi, bar fedailiği, hapishane, intikam, kan davası taşıyordu. Bunlardan “SayılıKabadayılar” adlı film ise eneskikabadayıları konualıyordu.Osmanlıdönemi İstanbulkabadayılarının en ünlülerine “Sayılı Fırtınalar” dendiğini geçen bölümlerdenhatırlayacaksınız.

O yıl yaptığı filmlerden üçünde uyuşturucu çeteleriyle, ikisinde de beyaz kadınticaretiylemücadeleediyor,birindegençkızlarıfuhuştankurtarıyordu.Yineanımsatmakisterimki,buikialan,yanifuhuşveuyuşturucu,DündarKılıçveKürtİdrisgibiYılmazGüney’inyenitanımaktaolduğukabadayılarındaşiddetlekarşıolduklarıalanlardı.

Azöncekarşılıklıetkilenmedensözetmiştimya,bununiçine“mesleki”etkilenmeyidekatıyorum.

Kabadayılar âlemi, Yılmaz Güney açısından aynı zamanda bereketli bir malzemekaynağıydı. 1966’da başlayıp birkaç yıl Yılmaz Güney adıyla neredeyse özdeşleşen“Çirkin Kral” dizisinin konusu büyük ölçüde bu çevreden çıkacaktı. Ama aynı YılmazGüney,yine1966’daÖmerLütfüAkad’ınyönettiğiveTürksinemasınınbaşyapıtlarındansayılan “Hudutların Kanunu”nda hem başrolü oynayacak, hem de senaryosuna katkıdabulunacaktı.

Bu “mesleki” etkilenmenin kabadayılar tarafına gelince; onlar da Yılmaz Güney’inkahramanlarının yarattığı yeni kabadayı tiplemesinden etkilendiler. Dış görünümünden,giyim kuşamından, tavırlarından ve en önemlisi de “zenginden alıp fakire verme”anlayışından. YılmazGüney’in filmlerinde yaratılan tiplerin Robin Hood’a benzer bazıerdemlerinin olması, gerçek hayattaki kabadayıların da kendilerini onlara benzetmeyeçalışmalarına ya da hiç değilse “yaptıkları işlere” toplumsal gerekçeler aramalarına yolaçıyordu.

Page 74: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

O yıllarda sol fikirler öncelikle aydınlar ve gençler arasında hızla yayılıyordu. 27Mayıs’tan sonra referandumla kabul edilen anayasa yeni hak ve özgürlükler getirmişti.Özellikle düşünce özgürlüğü üzerindeki baskılar 1960 öncesine göre büyük ölçüdeazalmaktaydı.Sosyalistyayınorganlarıhatırısayılırtirajlaraulaşıyor,yasakolanMarksistkitaplar Türkçeye çevriliyor ve geniş bir okuyucu kitlesi buluyordu. Ünlü şair NâzımHikmet’ineserleriüzerindekiyasaklarkalkmış,kitaplarıyoksatmayabaşlamıştı.Sosyalistbir parti olan Türkiye İşçi Partisi kurulmuştu ve 1965 seçimlerinde 15 milletvekilliğikazanmıştı.

YılmazGüneydesosyalistti.Benimde1975’tekısabirsürecezaeviarkadaşlığıyapmışolduğumYılmazGüney,sıksık“Beninsanlarıeğitirim,enazındanbunudenerim,”derdi.Demekle kalmayıp uyguladığı da diğermahkûmlar üzerindeki etkisinden anlaşılırdı.Bubakımdan, Yılmaz Güney’in ikna kabiliyetiyle Dündar Kılıç’ı da etkilememiş olmasıdüşünülemez.Küçükbirörnekvermemiisterseniz,YılmazGüneyilebirgecekulübündeeğlenirken çektirdikleri fotoğrafın içineDündarKılıç kendi el yazısıyla “YılmazGüneykardeşim,bütünmücadelemizzavallılariçinolacaktır,”diyeyazmıştı.

YaşamındanKesitlerBeyazPerdedeDahasonrayenidendöneceğimizbukonuyaaravermedenönce,YılmazGüney-Dündar

Kılıçdostluğununbubaşlangıçdönemiyleilgiliolarakönemligördüğümbirnoktayadahadeğinmekistiyorum:Güney’inbazıfilmlerindeDündarKılıç’ınyaşadıklarındanesintilerolmasına.

Yılmaz Güney’in 1965’te yaptığı 21 filmden dördünün konusu kan davasıydı. GerçiYılmazGüneykandavasına çokuzakbir kişi değildi.Daha çocukyaştaykenAdana’dabütün amcaları kan davasından öldürülmüş, babası yaralanmıştı ve silah tutkusu da oyıllardabaşlamıştı.

AmabufilmlerdenbazılarındaDündarKılıç’ınKürtCemaliolayınavesonrasındakandavasındandoğançarpışmalarınaşaşılacakderecedebenzeyenbölümlervardı.

Özetleyeyim:

BaşrolünüNurlanSan ilepaylaştığı “KanlıBuğday”:Dörtkardeşbabalarınıvuranbirkatilinpeşinedüşerler,katilüçünüvurur,dördüncüsünüiseaffeder.

BaşrolünüPervinParilepaylaştığı“ÜçünüzüdeMıhlarım”:Kandavasıyüzündenhapsegirenbiradamözgürlüğünekavuştuğundavurduğukişininüçoğlunukarşısındabulurveyenidensilahasarılmakzorundakalır.

Başrolünü Gülsün Kamu ile paylaştığı “Krallar Kralı”: Katıldığı soygun nedeniyletutuklananbiradamhapistençıktıktansonraintikamınıalır.

BaşrolünüSelmaGüneri ilepaylaştığı“BenÖldükçeYaşarım”:Kandavasındankaçanbir delikanlı İstanbul’daki bir pavyonda zorla çalıştırılan dansöz kıza âşık olur. Aşköyküsüölümlesonuçlanır.

Bubenzerliklerbirerrastlantımıydı?Peksanmıyorum.

Page 75: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DündarKılıç’ınünügittikçebüyümekteydiamabiryandandapeşindekikandavasınıngerginliğiveölümkorkusuiçindeydi.6Nisan1965’teAnkara’dan,KabadayıMehmet’inKürt Cemali’nin yeğeni tarafından öldürüldüğünün haberi gelmişti. Yeni arkadaşısinemacı Yılmaz Güney’le çok sık bir araya geldiklerine göre, ona başından geçenlerinedençifttabancayladolaştığınakadareninceayrıntılarıylaanlatmışvesenaryokonularıilham etmiş olmalıydı. Çünkü Dündar Kılıç öyle uluorta övünmeyi seven biri değildi.Kendinden en fazla bahsettiği zamanlar ya bir ölüm tehdidi altında olduğu ya da birkomploylakarşıkarşıyaolduğunusandığızamanlardı.İleridebununbaşkaörneklerinederastlayacağız.

“Umutsuzlar” filminin de Dündar Kılıç’ın yaşamından bir kesit olduğu söyleniyordu.Yıllaröncegördüğümbufilminkonusubendedebirçağrışımyapıyorduamaozamanakadarpekaklımagelmemişti.Kitaplarıkarıştırıp filminkonusuna tekrarbaktım.Tıpatıpolmasadabenziyordu.YılmazGüney’insenaryosunuyazıpyönettiği,başrolleriniYılmazGüneyileFilizAkın’ınpaylaştığıfilmdeünlübirgangsterilebaleyapankolejöğrencisisevgilisininöyküsüanlatılıyordu.SinemaeleştirmeniAtillaDorsay’ındeğerlendirmesinegöre“YılmazGüneyTürktoplumununikiuçnoktasıolarakdüşündüğüçevrelerdengeleniki kahramanı bir araya getirerek tasarlamıştı filmi. Ne var ki kahramanların ikisi de,yabancı filmden esinlenmiş oldukça şablon tiplerdi. Tipik bir mafya babası olan vekendisine yapılan şikâyetleri aynen ‘Baba’ filmindeki yöntemlerle karara bağlayanFıratda, bir ‘balerin’ olan ve dershaneyle gece kulübü arası bir yerde ‘modern bale’ yapanzengin kızı Çiğdem de, ayakları pek yere basmayan ve inandırıcı olmayan tiplerdi.”13Film1971’deçevrildiğiiçinosıralardaçokkonuşulanMarioPuzo’nunBabaromanındanveyaromandanuyarlananfilmdenetkilenmeolasılığıyüksekti.AmaaynıyıllardaDündarKılıç’ın da kendisine yapılan şikâyetleri karara bağlamakta olduğunu unutmamakgerekirdi.Ayrıca, filmdesürekliölüm tehlikesialtındayaşayankabadayıgangster silahamecbur olması ile, onun öldürülmesinden endişe eden sevgilisinin silahı bırakmasınıistemesi arasında derin bir çelişki yaşıyordu. Bu motif de yabancı olmaktan çok yerlirenklere daha uygun düşüyordu. Son olarak şunu da belirteyim, Yılmaz Güney’infilmlerindeki kabadayı kahramanların çoğu bu tehlikeli hayatı bırakmak, çoluk çocuğakarışıp sakinbiryaşamsürdürmeninözlemini çekerlerdi.Ama“koşullar”bunabir türlüizinvermezdi.Buçelişki,DündarKılıç’ınyaşamındadasıksıkortayaçıkacaktı.

Hazırçolukçocuktansözetmişken,osıralardaDündarKılıç’ınailehayatındayeniliklerolduğunudabelirteyim.Ankara’danhepkötühaberveyakiralıkkatilgelecekdeğildiya,12Ekim1965’tedemüjdelibirhabergeldi:DündarKılıç ikincikezbabaolmuş, ikincikızıNuriyeUğurdoğmuştu.

Dündar Kılıç’ın sürekli ölüm tehdidi altında bulunmasından endişelenen AyşeSöylemezoğlu,kızıUğur’undoğumundanbirsüresonraİstanbul’agitti,UğurAnkara’dadedesivebabaannesiilekaldı.

AdliyedeÇatışma1966 yılının ilk yarısı af tartışmaları ile geçti. Af tasarısı Meclis’e geldiğinde

hapishanelerde dalgalanmalar başladı. Ve yasa kapsamına alınmayacakları söylenen

Page 76: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

AnkaraCezaevi’ndekihükümlülerayaklandı.Sonuç:Üçölü,18yaralıydı.

Olaylarvetartışmalarağustostaaffınçıkmasınakadarsürdü.

Bu tartışmalarDündarKılıç’ıdaetkiliyordu.TutuksuzyargılandığıTarlabaşıçatışmasıdavasınınsonunagelinmişti.Beraatedeceğiniumuyordu,amaetmezsedeyakındaçıkacakolanaftanyararlanacağınıumuyordu.

Yargılamakararaşamasınagelmiştivekarargünüdegelipçatmıştı.14Nisan1966günüİstanbulAdliyesi’nde hâkimkarşısına çıkacaktı.BeşinciAğırCezaMahkemesi kararınıaçıklayacaktı.

Duruşmada onuOfluHasan’ın avukatı savunacaktı.Müvekkilinin birdenbire parlayankişiliğinibilenavukatınonubirazsakinleştirmekgibibirişidevardı.ÇünküPiçHüseyinde duruşmaya tutuklu sanık olarak getirilecekti. İyi tanıyanların onun için “ağzınınfermuarı yok” dedikleri Dündar Kılıç’ın mahkemede düşmanını karşısında görünce neyapacağı belli olmaz, aniden tepesi atabilirdi. Avukatın öğütlediği gibi tek cümleylesuçsuzluğunu belirtip beraatini isteyeceği yerde, “bu karı pezevenkleri bana komplokurdular…”diyebaşlayanbirnutukçekebilir,herşeyiberbatedebilirdi.

OysaDündarKılıç’ınaklıbaşkayerdeydi.Tarlabaşı’ndayaralanarakatlattığıçatışmadanberi hayatının tehlikede olduğunu biliyor, artık her zaman her yerde temkinlidavranıyordu. Ankara’da düşmanlarının sağda solda tehditler savurarak dolaştıklarınınhaberlerinialıyordu.

Böyledüşünmektehaklıolduğugörülecekti.Çünkükandavasıkatlanmıştı,düşmanlarıbu kez hem Cemali’nin ölümünün, hem de Piç Hüseyin’in vurulup hapse düşmesininintikamınıalmakistiyorlardı.Yenisaldırılarınıbukezadliyedeyapmayıplanlamışlardı.Ozamanlar adliye girişinde üst araması yapılmazdı, bu sayede binaya rahatlıkla silahlıolarakgirebildiler.

PlanagörePiçHüseyinduruşmasırasındarenkvermeyecek,böylecedüşmanrahatlayıpgevşeyecekti. Düşmanlarının da silahlı olması ihtimaline karşı, işlerini duruşmadansonrakirahatlamasırasındabitirecekler,kargaşalıktanyararlanıpkaçacaklardı.

Avukat, ikinci kattaki duruşma salonunun kapısında iki jandarma arasında ellerikelepçelibekleyenHüseyinTuran’ıgördüklerindebayağıendişelendi,amamüvekkilininsakin olduğunu fark edince rahatladı. Dündar Kılıç sakindi, çünkü dikkatle çevreyikolaçanetmesigerekiyordu.Oansinirlenmezamanıdeğil,tehlikeyikoklamazamanıydı.Göz göze gelmemeye çalışarak Piç Hüseyin’in etrafındakileri süzdü. Aralarından bir-ikisini tanıyıncaeliniceketininüzerindenhafifçebelininüstündegezdirdi.Evet,DündarKılıç da silahlıydı ve bu jeste kabadayı dilinde “dolu olduğunu göstermek” denirdi.Gereken tehdit mesajını verdiğinden emin olduğu sırada mübaşir sanıkların isimlerinibağırdı.Hepbirlikteiçerigirdiler.

Duruşma sırasında her şey normal geçti, Dündar Kılıç kendisine öğütlendiği gibikonuştu.HüseyinTuranisekendisindenbeklenmeyenbir“delikanlılık”yaptıve“DündarKılıç olay sırasında isteseydi beni öldürebilirdi ama bunu yapmadı,” dedi. Kararaçıklandığında Dündar Kılıç savcının da talebiyle meşru müdafaa gerekçesiyle beraat

Page 77: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

etmiş,HüseyinTurancinayeteazmettirmekten21yılcezaalmıştı.

Dündar Kılıç avukatıyla tebrikleşerek duruşma salonundan çıkarken çevreye gözattığında Piç Hüseyin’in adamlarından birinin tabancasına davrandığını fark etti.Çevredekilere “Çekilin, yere yatın,” diye bağırırken kendisini yere attı ve belindençıkardığıtabancasınıateşledi.

Olayın görgü tanıklarından biri Avukat Burhan Apaydın’ın yardımcılarından KâmilBirgül’dü. O gün tesadüfen bir evrak takibi için adliyenin ikinci katında bulunuyordu.Şunları görmüştü: “BeşinciAğırCeza’nın önünde birdenbire silahlar patladı, herkes çilyavrusu gibi kaçışınca koridor boşalmıştı. Adının Dündar Kılıç olduğunu sonradanöğrendiğimkişikendiniyereatmış,yerdefırıldakgibidönerekateşediyordu.Diğerkişilermerdivenleredoğrukoşuncakalkıpateşederekdışarıyakadarpeşlerindenkovaladı.Onlarkaçarlarken, o da aşağıdaki PTT’ye girdi, PTT’nin arka penceresinden atlayıp kaçmış.Olaydan sonra birikenlerin konuşmalarını dinledim, ‘Ankara’dan Tahtabacak’ın20adamlarıgelmiş,’diyorlardı.”20PiçHüseyin’eböylediyenlerdevardı.

ÇatışmaDündarKılıç’ınateşettiğikişininyaralanması,kendisinindeertesigünügidipteslimolmasıylasonaerdi.

DörtyılsonrakonuşacağıHalitÇapın’aolayışöyleanlatacaktı:

“BenşükürAllah’aisabetalmamıştım.Benimsıktıklarımbacaklarınıparçalamış.Birdekarnındanyemiş.Öylekıvrılıpdüştüyere.Silah filan fırladıgittielinden. İstesemoradacanınıalacağım.Amabaşkacaateşetmedim.SonradanöğrendimkiKayaIşıkmeşikdiyebiriimiş.Bizimiçintutulmuşmuş.”

Çıkardığı sonuç ise çok şanslıolduğuydu: “Herhalbizikoruyanbir şeyvarki,kurşundeymemekte.Sensaykitütsülüyüz.”14

Dündar Kılıç ertesi gün gazetelerin birinci sayfasındaydı. Ama bir olaydan beraatettiğinehenüzsevinemedenbaşkabirolayakarışmış,tekrariçeridüşmüştü.

PiçHüseyin’egelince.

Sekizyılyattıktansonra1974affıylahapistençıktıveBentderesi’ndekieskiyaşantısınadöndü.Busemtte1974-1975yıllarıarasındameydanagelenkavgalarakarıştı.Konuherzamankigibikumarvefuhuştanalınanharaçtıve1975’tebuyüzdenzincirlemecinayetlerişlendi. Piç Hüseyin de bu kavgalardan birinde bir gün Gençlik Parkı’ndaki YıldızGazinosu’nungirişindetabancaylakurşunyağmurunatutularaköldürüldü.HalilSoyuer’inyazdığınagöre,cesedindeikiayrıtabancadançıkan18kurşunyarasıtespitedilmişti.

ÇekirgeKuralınaİstisnaTBMM’nin3Ağustos1966’daçıkardığıafyasasındanyararlanaraktahliyeolanDündar

Kılıç, adliyedeki çatışmadan sonra artık iyice kuşku içinde ve her türlü saldırıya karşıhazırlıklı dolaşmaya başlamıştı. Bu kuşkularında haksız olmadığı da 1967’nin ilkgünlerinde ortaya çıktı. Dündar Kılıç sinemaya çok meraklıydı, bu merakı düşmanları

Page 78: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

tarafından da biliniyor olmalıydı ki, onu bu kez 17 Ocak 1967 günü Ayşe Hanım’labirlikteLaleSineması’ndabiryerlifilmseyretmeyegittiğindekıstırdılar.

Sinemada çıkan çatışmanınyazılı olduğu ancak iki kaynağa rastlayabildim.BunlardanbiriozamanlarpolisadliyemuhabiriolangazeteciAhmetVardar’ınbiryazısıydı.Vardar,Sabahgazetesindekiköşesinde11Ağustos1999’da,DündarKılıç’ınölümününardındanyazdığıyazıdaogünlerianımsıyorveşöylediyordu:

“Hatta hatırlıyorum bir keresinde Beyoğlu’nda sinema seyrederken karanlıktakıstırmışlar, ama o yine önsezileri ile bunu fark etmiş ve silahını ateşleyerek ellerindenkurtulmuştu.Tabiibendebirgazeteci,polismuhabiriolarakbütünbuolaylarıtakipeden,kovalayanbiriidim.Emniyettegözaltınaalınır,yanınabizgiderkonuşurduk.Dündarherseferinde,‘Görüyorsunuzonlarbeniöldürmeyekalktıamabaşaramadılar,’derdi.”

Anlaşılan Dündar Kılıç artık emniyette de ayrıcalıklı bir kişi haline gelmiş,gözaltındaykenbilegazetecilerlegörüştürülürolmuştu.Bununlabirlikte,AhmetVardarileDündar Kılıç arasındaki bu dostluğun iki yıl sonra meydana gelen talihsiz bir olaylagölgeleneceğinidegöreceğiz.

Sinemaolayına rastladığım ikinci kaynak ise gazeteciHalitÇapın’ınDündarKılıç ileröportajıydı.OnunkitabındaolaybizzatDündarKılıç’ınanlatımıylaaktarılıyordu:

“Beyoğlu’ndakiLaleSineması’nda…Seanslardan6.45…

Ara verildi Halit Abi, dışarı çıktık… Salonda sigara içiyoruz. Duymuşuz ki biziaramaktalar…Aramaktalarya,hatırsormakiçindeğil…

Sigara içilen salon dolu. Her cins, her kılıktan insanlar… Tut ki Ayhan Işık’ı, tut kiTürkanŞoray’ıgörmeyegelmişler.Filmseyretmeyegelmişler,gönüllerirahat…Birazdandağılıpevlerinegidecekçoğu.Diğerbirkısmıbirmeyhanedeikitekatıpsazdinlemeye…Hemsırtınıduvaradayamayalüzumgörmeden…Korkusuz,huzuriçinde…Birazdanyanifilmin tamamını bitirdikten sonra… İnsanca yaşamlarını sürdürmeye gidecekler kendiölçülerindeçoğubirazdan…Ölümühiçdüşünmeden…

AslındafilmidedoğrudürüstseyrettiğimyokHalitAbi.Öylebirtakımhayaller…Filmperdededeğil,sankikafamdaoynamakta…Sigaraiçerkendeöyle…Kendimibirduvaradoğruvermişim.‘Buseferbiziöldürmeyegelenkim?’diyesormaktayımkendikendime,herzamankigibi.

Oinsanlarınkümekümeolupsigaraiçtiklerisalonda…Obirazdanboşalıpfilminikinciyarısınıseyretmeyegireceklerintoplandıklarısalonda…Amaşimdiölümüakıllarınabilegetirmeyeninsanlarladolusalondabirarabütünmırıltılarıbastıranboğukamayüksekbirsesişitildi:

‘Dündar…İşteDündarorada!’diyebağıran…

İki tabanca vardıHalit Abi yanımda. Sesi işittiğim anda SmithWesson’u çekip sesingeldiği tarafa ateşledim.Orada kümelenmişlerin üzerine doğru.Birisi düştü yere. Sonraherkesdağıldı.Kimsekalmadı.Kimse.Çıktımdışarıya.Tabancalarınikisiniderastladığımilk trafik polisine teslim ettim. Götür beni buradan dedim. O zamanlar daha ölüm

Page 79: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

korkusunu atamamıştım üstümden. Haa aklımdayken söyleyeyim Halit Abi. SmithWesson iyi silahtır. Kuvvetlidir, çabuktur, hedefini bulur. Hem de teklemez, yani boşuyoktur.”15

DündarKılıç’ınadliyedekisaldırıyıatlattığında“sensaykitütsülüyüm”diyerekşansınaşükrettiğiniaktarmıştım.Tütsükonusubenimalanımagirmiyorama,anlattıklarınadikkatedersekişinihiçdeşansabırakmadığıgörülüyordu:

Demekkiöldürülmeküzerearandığınınhaberiniyineöncedenalmıştı.

Kalabalık yerlerde sırtını duvara dayıyordu ve bir tehlike var mı diye sürekli olarakçevreyigözdengeçiriyordu.

Silahına güveniyor, tutukluk yapmayan iyi marka tabanca taşıyordu. Hem de biriyedekteolmaküzereikitane.ZatenDündarKılıç’ınyakınlarınasıksıksöylediğibirsözvardı:“Çürüksilahlasavaşagirilmez!”Bunuhayatınınyasalarındanbirihalinegetirmiştive bu kuralından gözünün kesmediği, gücünün yetmeyeceği işlere girmeme anlamındasıkçayararlanırdı.

Hayatını koruma konusunda edindiği deneyim ve aldığı önlemler sayesinde üçüncüsaldırıyı da atlatmıştı. Yani, “bir sıçrarsın çekirge…” şeklinde başlayan deyime istisnagetirmiş,yarabilealmadankurtulmuştu.

ÜnlüHilton’u“Basma”OlayıAyşe Hanım İstanbul’a gelmişti gelmesine ama, kabadayılığı kadar çapkınlığı da

konuşulanbirDündarKılıçbulmuştu.

Dündar Kılıç her gece değişik eğlence yerlerinde başka başka ama belli bir düzeyinüstündekihanımlarlagörülüyordu.Buyönününbasındapekfazlayeralmamasınınnedeni,özel hayatı veya birlikte çıktığı hanımlar konusunda çok hassas davranmasıydı. Bugörüntülerbugünkümagazinbasınınınyadatelevolelerinelinegeçseönemlibirmalzemeolabilirdi. Ama o zamanlar bunu yapabilmek bayağı bir cesaret isterdi. Daha sonra bucesaretigösterebilenlerinbaşlarınanelergeldiğininörneklerinidegöreceğiz.

Dündar Kılıç’ın iki kızının annesi olan Ayşe Hanım ile ilişkisi sürüyordu, ama dahasonraki üç çocuğunun annesi olacak Ümit Alpçer ile ilişkisi de o sıralarda başlamıştı.Ümit Hanım’ın babası emekli albay, annesi emeklimemur, kendisi dememurdu. Dahaönce kısa süreli mutsuz bir evlilik yapıp ayrılmıştı. Dündar Kılıç ile bir gece kulübüortamındatanışmışlardı.

VebirgeceyarısıyinebireğlenceyerindençıktıklarındaHiltonOteli’negittiler.Hiltonozamanlarzenginve itibarlıkişilerleyabancılarınkaldığıTürkiye’ninbelkidesayılı lüksotellerindenbiriydi.Amaburayakadar tanımışolduğunuzDündarKılıç’ınböyle şeyleripek umursamadığını artık biliyor olmalısınız. Hatta o gece şansını zorlamayı dahaöncedenaklınakoymuşdaolabilirdi,çünküpekâdetiolmadığıhaldekravatbiletakmıştı.

Otelin resepsiyongörevlisi geceyarısı gelip bir oda isteyenbukabadayı tavırlı adamıyadırgamıştı, evlenme cüzdanını istedi. Olmadığını görünce “biraz bekleyin” deyipyandakimüdüriyetodasınageçti.

Page 80: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

GerisiniDündarKılıç’ınanlatımıyla,HalitÇapın’ınkitabındanokuyoruz:

“Yanında hanım olduğu halde denileni yapmış. Çekilmiş geriye doğru ve beklemeyekoyulmuş: ‘Allah seni inandırsın abi on beş dakikadan fazla öyle bekledik. Yani çokbekledik.’ O bekleme süresi resepsiyondan bir görevlinin yanlarına gelmesiyle sonbulmuş. Gelen demiş ki: ‘Valla kardeşim siz fazla beklemeyin. Çünkü burasıAmerikalıların.Onun için biz size oda veremeyiz,’ demiş.Der a…Dündar da o zamandemişki:‘Ağzınıtoplavekabalıketme.BurasıAmerikalılarınfalandeğil.Burasıbizim.Bumemleket,bu topraklarbizimdeğilmiyani?’demiş…Vebelkidehayatında ilkkezağzından çıkan bir lafla tamamlamış konuşmasını: ‘Şikâyet ederim…’ Muhatabı tekkelimeyle cevaplamış Dündar’ı: ‘Küstah!’ diyerekten. Kıyamet bu küstah kelimesiylebaşlamış. ‘Küstah senin babandır ulan’ ile karışık olarak. ‘Baktım ki adam etrafabağırmakta. Çevrem birden hamallar, orda çalışan garsonlar falanlar filanlarla doldu.Hırpalanacağız sesimizi çıkartmazsak.’ Üstelik yanımızda bir de hanım var.’ Dündar’ın‘sesimizi çıkartmazsak’ dediği şey değişik aslında, bağırmak çağırmak değil sesiniçıkartmak. Sesini çıkartmak eşittir tabancasını çıkartmak.O da öyle yapmış işte. Sesiniçıkarmışyani.Tabancasınıçıkartmışyani.Ondansonraelindemakinegelenisırayadizmişkapınınönündevepekuzunsayılmazsadahiçkısaolmayanbirnutukçekmişhepsine.Butopraklarüstüne,AmerikaveAmerikalılarüstüne.Ardındanbir arabaçağırttırmış.Yineönde hanım o arkada binmiş arabaya uzaklaşıp gitmiş.Öğleden sonra da polise teslim.Dündar’ın Hilton’u basma hikâyesi bu. Eğer buna basmak denirse, Dündar Hilton’ubasmışişte…”16

Dahasonranemioldu?BunudaAvukatBozkurtNuhoğlu’ndanöğreniyoruz.

DündarKılıçHilton’danbindiği taksiyleBoğaz’da,Tarabya’da tanıdığıbirotelegidipgeceyigeçirmiş,ertesigündegenellikleyaptığıgibipoliseteslimolmuşveolayıkendinceanlatmış. Ancak otelin o gece görevli olan personeli biraz da abartarak “çekti silahı,herkese sövdü, bizi yere yatırdı, ölümle tehdit etti” şeklinde ifadeler verince tutuklandı.BozkurtNuhoğluozamanlarhukukfakültesiöğrencisivegençlikhareketiliderlerindendi.Rastlantıbuya,Hiltonolayınıntanıklarındanbirkısmıdaaynıfakülteninöğrencileriydi,hemçalışıphemokuyorlardı.15-20günsonrailkduruşmayaçıktıklarındaşikâyetettiklerikişinin Dündar Kılıç olduğunu öğrenince koşup fakülteden tanıdıkları BozkurtNuhoğlu’na gittiler. Dündar Kılıç’ın hemşehrisi ve tanıdığı olduğunu bildikleri için,“Aman abi biz bir yanlışlık yaptık, Dündar Abi’ye söyle biz ifademizi değiştireceğiz.Nasıl yapalım, nasıl değiştirelim?” dediler. Nuhoğlu da onlara akıl verdi: “Siz eliniarkasına attı diyorsunuz ya, silah falan görmedik, aslında hava çok sıcaktı, mendiliniçıkarttı, yoksa silah çıkartmadı, ama polis ifadelere o şekilde geçti, bize de okutmadıdersiniz,”dedi.ÖyleifadeverdilerveDündarKılıçilkcelsedetahliyeoldu.

Olaysonradançokabartılarakanlatıldı.DündarKılıç’ınneantiemperyalistliğikaldı,neHilton’u silahla basıpAmerikalıları sıraya dizdiği, ne de orada söylemiş olduğu sözleriDeniz Gezmiş’ten öğrendiği. Oysa yanında bir hanım varken reddedilmekten onuruincinmiş, artık iyi bildiğimiz anlık tepkilerinden birini gösterip silahına davranmış veağzına geleni söylemişti. Olayla ilgili olarak kendisi bile “Biz Hilton’u falan basmışdeğiliz, sadece gidip paramızla ve kravatımızla bir oda istemişiz… Herkes üstümüze

Page 81: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yürüyüncesilahımızaelatmışız…”diyecekti.21DenizGezmiş’i tanıması isebundanbirsüre sonra, o da bir günlüğüne olacaktı. Deniz Gezmiş, Bozkurt Nuhoğlu ve bazıöğrenciler zamanın Ulaştırma Bakanı Seyfi Öztürk’ü protesto etmekten tutuklanıpSultanahmet Cezaevi’ne götürülmüşlerdi. Dündar Kılıç da silah yakalatma suçundanoradaydıveertesigüntahliyeolacaktı.DenizGezmişileogüntanışıpsohbetettilervebirdahadakarşılaşmadılar.21HalitÇapın’ınkitabınaalmadığıbusözler,gazetedeyazıdizisiolanröportajdayeralıyordu,Milliyet,2Şubat1970.

Kapısını zorlayarak da olsa açmış olduğu Hilton ile bu ilk tanışması ise kalıcı oldu.Kendisizamanzamanoradakaldı,misafirlerinioradaağırladıvegüngeldikumarhanesinebileortakoldu.

BitirimhanedenKumarhaneyeÜnü artık iyice yayılmış olan Dündar Kılıç Piremeci Mehmet Sokağı’ndaki

bitirimhaneyi kapattı ve Beyoğlu Balo Sokak’ta, daha sonra Cem Kıraathanesi adınıalacakolanyenibirkumarhaneaçtı.

Ama oraya geçmeden önce bu kumarhanenin açılmasıyla ilgili olan bir olayadeğinmeliyim.Aktaracağımbuolay,aynızamandaDündarKılıç’ınHürriyetgazetesininozamanlardakisahibiErolSimaviiletanışmasınındahikâyesiydivehikâyeyidezatenErolSimavi’nin bizzat kendisi anlatmaktaydı: “…Taşlık Gazinosu’nun kapalı kısmındaoturuyordum;garsonbanabirkartgetirdi.ÜzerindeDündarKılıçyazıyordu.Arkasındadanefis diyebileceğim bir kaligrafi ile yazılmış, ‘Muhterem Beyefendi, zat-ı âlinizlegörüşmek istiyorum’ yazısı. Garsona, ‘Yanımda eşim var, uzun sürebilir, ne konuşacakbilmiyorum; yarın akşamüzeri, saat 18.00 gibi Divan’ın barında buluşalım,’ dedim.Dediğimsaattegeldi.Zatengazetelerdeki fotoğraflarından tanınıyordu.Çokadıgeçerdi.Yokgangsterdi,yokkabadayıydı;yokşunuasmış,kesmiş.Bana‘Ağabey,benimbirkereadım çıkmış, ama yardıma ihtiyacım var. Yine kötü yola düşmek istemiyorum,’ dedi.Kartın arkasındaki kaligrafiyi sordum, ‘Benim yazım,’ dedi. O sıralarda klasikleryayımlayanVarlıkYayınları’nın kitaplarınımuntazaman okurmuş. Baktım adam bayağımünevver bir kabadayı, ‘Ne istiyorsun?’ diye sordum. ‘Müsaade et, ufak tefek oyun daoynatabileceğim bir kahve açayım,’ dedi. ‘Böyle bir şey benim emrimle olsa tamamama…’

Türk Yükseltme Cemiyeti’nden bir tanıdığım vardı: İstanbul PolisMüdürü,MuzafferÇağlar. Ben aslında Türk Yükseltme Cemiyeti İstanbul Başkanı olduğum için, bundancesaret alarak kendisine telefon ettim. ‘Üstadım,’ dedim, ‘Gelin, böyle cemiyete zararıdokunma ihtimali olan bir insanı kurtaralım. İyi bir adama benziyor, çalışarak yaşasın.’Dündar’adaikişartkoştum:‘Silahtaşımayacaksın;bugünsilahtaşımakenayiliktir.Devireski devir değil; artık insanları arkadan vuruyorlar.’ ‘Tamam,’ dedi. ‘İkincisi oradan,buradanharaçalıyormuşsun,bundandavazgeçeceksin.’‘Sözveriyorum,’dedi,‘Nesilahtaşıyacağım, ne de haraç alacağım’. Muzaffer Çağlar da ancak kumar sayılmayacakoyunlaroynatmasışartıyla,kahveaçmasınamüsaadeetti.”17

Buşartlargerçektenkoşulmuşmuydu?KoşulduysaDündarKılıç’ınbunlarauyacağınagerçekten inanılmış mıydı, yoksa laf olsun diye mi söylenmişti? Bilmiyorum ama ne

Page 82: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Simavi’nin,nedeÇağlar’ınbukadariyimserdüşünebileceklerinisanmıyorum.Neyse,bizoşartlarıoradabırakıp,artıkşukahveyiaçalım.

Burası kahveden çok, kulüp veya sosyal dayanışma derneği görünümünde bir yerdi.Açılışınzamanlamasıdaiyiydi,çünkükumaroynanankulüplerin“açılışdaveti”yaptıklarımevsime,yaniyazaylarınınbitişinedenkgelmişti.YenikumarhanekısazamandatanındıveDündarKılıç’ınKürt İdris ileortaklığını sürdürdüğüŞöhretlerKulübügibiburasıdaitibarlımüşterilere“hizmetveren”biryerhalinegeldi.

Bir zaman sonra Dündar Kılıç’ın yandaki altı katlı binayı almasıyla o binanın girişkatınataşınanveCemKıraathanesiadınıalanbulokal25yıldırhâlâduruyor.Sonyıllardabalıkçı lokantalarıyla ünlenen Nevizade Sokağı’nın Balo Sokak’la kesiştiği yerde.Camekânında bir şey yazmıyor ama “CemKıraathanesi” diye kime sorsanız “RahmetliDündarKılıç’ınyerideğilmi?”deyipgösteriyor.

KardeşiİbrahimKılıç’ınanımsadığıilklokaldeburası.Aileİstanbul’ataşındığındabirtek burası varmış, “Balo Sokak’ta altı katlı kâgir bir bina. Alt katı kıraathane olarakişletiliyordu. Hâlâ var, yani bizim yetişmemiz, büyümemiz, delikanlı olmamız BaloSokak’tan başlamıştır. Aşağı yukarı yirmi senedir ben işletiyordum, şimdi oradan dagariplergeçiniyor,”diyor.

Dündar Kılıç’ın yeğenlerinden Taneri Seymen, Ayhan Kamış ve Dündar Kılıç ileyaptığımız sohbet sırasında da bu konu açıldı. Yeğen Dündar Kılıç “Beyoğlu’nunneresinde sorsanız Cem Kıraathanesi veya Dündar Kılıç’ın kahvesi diye tarif ederler.Orayışimdibirinciderecedeolmasadayinedeakrabalarımızişletiyor,babamgelirlerinionlarabıraktı.Bizebirşeygeldiğiyok,yaklaşık20-30aileekmeğinikazanıyor.Üstkatlarıda ofis falan, kiraya veriyorlar.Birçoğu boş olarak duruyor.Mülkiyeti bize, aileye ait,”dedi. Ben “Eşkıya” filminin de orada çevrildiğini veya çatısının film seti olarakkullanıldığını duymuştum. Ama yeğenler bunu doğrulamadılar, “Filmin o civardaçevrildiğidoğruamabizimmekânlarkullanılmadı,”dediler.

Biz konumuza dönecek olursak, 60’lı yılların sonlarına doğru Dündar Kılıç’ın yeni“işyeri”,yaniarandığızamanbulunabileceğiyerCemKıraathanesi’ydi.

Öyleki,Ankarapolisitarafındanbilebiliniyordu.

Bununlailgilibirolayıaktarmadangeçemeyeceğim.

DoktorFarukSükan,Kasım1965’tekurulanilkSüleymanDemirelhükümetininİçişleriBakanıydı.BirgeceyarısıMeclis’ibasıpCHPgrubunuaratmasıüzerine,CHPlideriİsmetİnönü’nün “Eşkıyanın bu gece ne yapacağı belli olmaz” şeklindeki ünlü sözünüsöylemesineyolaçmasıyladatarihegeçenbirpolitikacıydı.

Günlerden bir gün, Faruk Sükan’ınmakam şoförüUlus’taki sebze halinin önünde biryankesici tarafından soyuldu. Yüklü miktarda bir parası gitmişti. Cüzdanı çalınan kişibakanın şoförü olduğundanAnkara polisi seferber oldu ve yankesici yakalandı. Çaldığıparayla kumaroynayıpkaybettiğini söyledi.Yankesicinin tarif ettiği yer İtfaiyeliAlişan(Satarkan) denilen kumarhanecinin Dışkapı’daki bitirimhanesiydi. Polisler oraya birbaskınveripparayıAlişan’dangerialmakistediler.Alişanbunureddedip“Buradahergün

Page 83: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bir sürü insan gelip oynuyor, ben bu kumarcıyı burada hiç görmedim” demesiylekomiserden tokadı yemesi bir oldu. Kulüpte oturanlar polisleri yatıştırmak için arayagirinceçıkankargaşalığıfırsatbilenyankesicikaçıpkayboldu.BirsüresonrayankesicininDündarKılıç’ın İstanbul’daki kumarhanesinde görüldüğünü haber alan polislerAlişan’ıtekrar aldılar ve “Masraflar senden olmak üzere iki memurumuzla birlikte İstanbul’agideceksin.SenDündar’ıtanırsın,bulsunbizeteslimetsinbuherifi,”dediler.Alişan,ikimemurla birlikte İstanbul’a, Dündar Kılıç’ın Beyoğlu’ndaki kumarhanesine gitti vegerçekten de yankesicinin orada oynadığını gördü. Ama artık kabadayılığın raconundaispiyonculuğa yer olmadığından mı, yoksa Dündar Kılıç’ın kumarhanesine polissokmaktan korktuğundan mı nedir, yankesicinin orada olduğunu polislere söylemedi.Ankara’yaeliboşdöndüler.

Aradan ikiaygeçtiktensonrayankesiciUlus’takiRenkPavyonu’ndayakayıeleverdi.SorgususırasındaAlişan’ınkendisiniDündarKılıç’ınkulübündegördüğünüitirafedincebaşkomiser küplere bindi. Memurlarına “Alişan’ı yakalarsanız söyleyin de gelirkenayağınabüyükayakkabıgiysin!”dedi.Korkudan ikihafta“işyerine”gidemeyenAlişan,gazeteciHalilSoyuer’inpolislerdenricacıolmasısayesindefalakadankurtuldu.18

AileninYeniGöçüDündar Kılıç’ın ekmeğini İstanbul’da aramaya gelmesinden dört yıl sonra da ailesi

Ankara’dan İstanbul’a taşındı.Baba İshakKılıç fırınını tasfiye etti, eşini, kızlarıAsiye,CelileveKısmet’i,oğluİbrahim’iveüçyaşındakitorunuUğur’ualıpHasköy’egeldiveyenibirfırınaçarakorayayerleşti.EnbüyükoğluYahyaiseçalışmaküzereAlmanya’yagitmişti.

Hasköy’eyerleşmeleriniİbrahimKılıçşöyleanlattı:“Abimcezaevindençıktıktansonraburada yalnız kalmasın diye de biz geliyoruz. Rahmetli peder çoluk çocuğu topluyor,geliyor. Ben o zaman 16-17 yaşlarındaydım. Hasköy’e geldik. Orada akrabalar vardı.Amcamın sülalesi vardı, yengem vardı, çocukları vardı. Hasköy’ü o zaman kendilerineyerleşim yeri yapmışlardı, köyden gelen bizim ailenin bir kısmıHasköy’ü tercih etmiş.Yani yabancı bir kente geliyorsun, muhakkak bir eş, dost, tanıdığın olduğu muhiteyerleşmeaçısındanherhalderahmetlibabamHasköy’üuygunbulmuş,orayayerleşmişiz.”

BusongöçünnedenininartardagelensaldırılarvetehditlerkarşısındaDündarKılıç’ıngüvenliğinisağlamakolduğusöyleniyordu.Aileninbirarayatoplanmasındabirgüvenlikçemberioluşturupbirbirlerinikorumadüşüncesietkenolmuşolabilirdi.Bunukendisininmi,yoksaailesininmi istediğikonusupekbilinmiyordu,amabu fikrinoğlunukorumakisteyen annesinden çıktığı sanılıyordu. Dündar Kılıç’ın o dönemde yaşadığı olaylar vesürekli ölüm tehdidi altında olması yüzünden akrabalarının dışındaki kişilere çok fazlagüvenemediği bilinmekteydi. Örneğin amcasının oğlu Şefik Kılıç genellikle yakınındagörülüyordu. Gerek gittikçe büyüme eğilimi gösteren işleri, gerekse kafasının içindekigeleceğeyöneliktasarılarınıuygulamakiçinyanındagüveneceğiinsanlargörmekistediğianlaşılıyordu.

Ünü iyice yayılmıştı. Adı sık sık gazetelerde görülüyordu. İşleri de düzelmeyebaşlamıştı. Balo Sokak’taki kulüp iyi çalışıyordu. Ama kendisinin de söylediği gibi o

Page 84: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

dönemler “ölüm korkusunu henüz üzerinden atamadığı” dönemlerdi. Bu korkuyuüzerinden atabilmesi için artık sürekli savunma halinde kalmayı bırakıp, ortalıktagörünmesigerekecekti.

Ünüartıncayavaşyavaşçevredekiküçükkumarhanelerin,bitirimhaneleringelirlerindende pay almaya başlamıştı. Kimileri racon böyle olduğundan, kimileri de korkudan“süpürgeparası”denilenharacınıgünügününeyolluyorlardı.Böyleoluncakendisinekarşıaçıktanolmasadagizlicedüşmanlıkbesleyenlerinsayısınınarttığınıhissediyordu.

Başka kabadayılar giderek organize olma sürecine girmişler, kendileri ortalıkta fazlagörünmeden tehlikeli işlerini adamlarına gördürmeye başlamışlardı. Dündar Kılıç’ınçevresindedeadamlarıoluşmayabaşlamıştı.Amaobaşkalarındanfarklıbirkabadayıydı.Efsanesinioluşturanunsurlardanbiridebuydu;sürekliolaraksilahtaşıyor,oncaadamınarağmen“işbitirilmesi”gerektiğizamankendiişinikendisigörüyordu.Gözdağıverilmesigereken yerlere tek başına dalıyordu. Suç sicilinin ötekilere göre çok daha kabarıkolmasınınnedenidebuydu.

Bunda kişiliğindeki gözü kara cesaret kadar, başkalarına olan güvensizliğinin de rolüvardı.Öyleya,birzamanlarcanciğerarkadaşolduğukişilerşimdionatuzaküstünetuzakkurmuyorlarmıydı?

DündarKılıç’ınentehlikeliişleretekbaşınagirme,düşmanlarınınhiçbeklemedikleribirandakarşılarınaçıkmaşeklindeki“çalışmatarzı”1970’liyıllarınbaşlarınakadarsürdüveefsaneninbüyümesindeönemlietkisioldu.

YavaşyavaşharaçalanınıgenişletmeyebaşlamışolanDündarKılıç,dahayolunbaşındasayılırdı.Birçokyerde tanınmıyor, tanındığı yerlerinbir kısmındadahenüz çok ciddiyealınmıyordu.

AltıncıBölüm

EFSANEBÜYÜYOR1968 yılının ilkbaharında bütün dünyada “68 kuşağı” fırtınası esmeye başladı.Mayıs

68’de Avrupa’da baş gösteren gençlik hareketleri haziranda Türkiye’ye sıçradı.Üniversitelerdebaşlayıpbirbiriniizleyenboykotveişgaleylemleriülkeyiderindensarstı.Önceleri çağdışı sınav ve not sisteminin değiştirilmesi, öğrencilerin yönetime katılmasıistekleriylebaşlayanhareket,gidereksiyasileştive“bağımsızvedemokratikbirTürkiye”taleplerinideiçermeyebaşladı.Öğrencigösterileriülkenindörtbiryanınısardı.

Bu gençlik hareketleri yeraltı âleminin üzerindeki polis baskısının da bir ölçüdegevşemesineyolaçtı.Emniyet,enerjisininvepersonelininbüyükbirkısmını“öğrencilerikovalamaya”,MİTde“solcuları izlemevefişlemeye”ayırınca,kabadayılarbirsüre içinrahatlamışoldular.

BiriArıyor,BiriKoruyor

İstanbul Teknik Üniversitesi’ndeki öğrencileri gözlemekle görevlendirilen polislerdenbiri de Lütfü Çolak’tı. Polisliğe 1968 yılında başlamıştı ve Dündar Kılıç’ı da aynı yıl

Page 85: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

tanımıştı.Butanışmanınilkyıllarınışöyleanlatıyordu:

“DündarKılıç’la68senesindetanıştım.Talebeolaylarıyenibaşlamıştı,BirinciŞubeDalGrubununTeknikÜniversiteönündegörevyapanbölümündeydim.Oradaüçarkadaştık.Ozamanlarüniversiteniniçinegirmekmümkündeğildi,bizdebütüngünkapınındışındadolaşmaktansa,giderBeyoğlu’ndakikahveleretakılırdık.DündarKılıç’laçoksamimiolanHamdiKolayadındabirpolisarkadaşımvasıtasıylatanıştık,dostluğumuzarkadaşlığımızölenekadardevametti.PiremeciMehmetSokağı’ndakikahvekapanmış,BaloSokak’takikulüp yeni açılmıştı. Dündar Abi’nin bir masası vardı, gelen gidenle orada konuşurdu.Polisigelirdi,bekçisigelirdi,garibanlarıgelirdi.

OzamanlarekipleramiriolanEnginGirayonatakmıştı.BirdeAlpaslanadındakumarmasasınabakangaddarbirkomiserivardı.

Bir gün EnginGirayAlpaslan’a emir vermiş, fellik fellikDündarKılıç’ı arıyorlar. Ozaman zaten üç tane ekip var. Nevzat adında polis bir arkadaşım daha vardı, BaloSokak’taki kahveye ‘Dündar Kılıç’ı arıyorlar,’ diye haber getirdi. Dündar Abi deİbrahim’e ‘Ben öyleyse kayboluyorum, sen burada duruma hâkim olursun,’ dedi. O da‘Yanınakimialacaksın?’diye soruncabende ‘Bizgelirizberaber,’dedim.Ben,DündarKılıç, Nevzat, şoför Ekip Neco atladık arabaya İstanbul’da geziyoruz. İstanbul polisiDündar Kılıç’ı arıyor, biz onunla beraberiz. O zaman Taksim Belediye Gazinosu yeniaçılmıştı,orayagittik.DündarAbiçoktitizbiradamdı,öyleolurolmazyerdeolurolmazşeyleryemezdi.Oakşambirşehriyeçorbasıistedi.Arasıradaİbrahim’edetelefonedip,gelişmelerdenhaberalıyordu.Sabahakadargezdikbiz.Taşlık’ageldik,çayları içiyoruz.DündarAbiçaycıyaelliliraverdi,ozamanınparasıylaçokbüyükparaydı.‘Abiniyebukadar para veriyorsun, beş liraya bütün kahveye çay ısmarlarsın,’ dedik, ‘Ben DündarKılıç’ım, ben bu parayı vermezsem sonra adam arkamdan konuşur,’ dedi. İbrahim’i birdahaaradı,‘Habergeldiartıkevegidebiliriz,’dedi,götürüpevinebıraktık.

HerkeskumaroynatıyorduamabunlarDündarKılıç’atakmışlardı.BiliyorumkiDündarKılıç’ı alacaklar,Alpaslanhakaret edecek,dövmeyekalkacak.Bunun içinonukoruduk.Bir de o zamanlar tabii genciz, toy polisiz daha, kabadayı ile geziyorsun, onun da birhavasıvarhani.Odavar,birazdabizimiçimizdedemaceradüşkünlüğüvardıherhalde.

BirkeredeİdrisÖzbir’inşoförüylebenzerbirdurumoldu.YinearkadaşımHamdi ileberaberdik.İdrisÖzbir’inŞöhretlerKulübüvar,DündarAbiileortak,YılmazGüneydeorayagelipgiderdi. İdris’inkatilOsman lakaplıbir şoförüvar,enmutemetadamı. ‘Abiben bir yere gideceğim de silah lazım,’ dedi, ben de yeni polis olmuşum, ‘Ne olacakbenimkini al’ dedim verdim. Aldı gitti bu silahı. Cahillik işte, bir olayda kullansayanmıştım,neysesonragerigetirdiverdi.Bunlarçoktemizinsanlardı,onlarınbiryanlışyapmayacağınagüveniyorduk.”

PolisleİlişkilerBu gibi istisnai bazı kişisel dostluk ilişkilerini bir yana bırakacak olursak, yeraltı

dünyasının polisle ilişkileri başlı başına incelenmeye değer bir konuydu; kendi içindeçelişkili görünse de genellikle “iyi işleyen bir çarkın” dişlileri gibiydi. Kabadayılıkraconunda ispiyonculuk,yanibirbirlerinipolise ihbaretmekenbüyüksuçtu.Amakendi

Page 86: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

alanları dışında kalan cinayetler ve büyük hırsızlıklar hakkında polise bilgi verirler,böylecekarakoldafalakayayatırılmaktandakurtulurlardı.Çünkübirkabadayınınpolistenkötü muamele görmesi itibarını son derece sarsan bir etki yaratırdı. Öte yandan,kabadayıların egemen oldukları semtlerde hırsızlara, serserilere, halkı rahatsız edenkişilere aman vermeyen bir çeşit “asayiş” kurmuş olmaları da polisin onlara gözyummasını sağlardı. Bu göz yummanın onları kontrol altında tutmak, ne yaptıklarınıbilmekgibibirfaydasıdavardı.

Kabadayılar bir yandan polislere rüşvet ve haraç, hatta maaş verirler, ama en düşükrütbeli bir güvenlik görevlisine, örneğin bir bekçiye bile saygı gösterirlerdi. Bu saygı,aslında o dönem kabadayılarının devlet karşısında kendilerini ne kadar güçsüzhissettiklerinin de bir ifadesiydi. O dönemlerde bir ekipler amiri İstiklal Caddesi’ndenyürüyerekgeçtiğizamanbütünkabadayılarınonaselamdurduklarısöylenirdi.

BunuDündarKılıç’ın kendisi de çok sık dile getirirdi.Örneğin Şubat 1989’daPaneldergisineşöylediyordu:“Bendevletimimilletimiseven,kanunlarasaygılıbirkimseyim,kanunsuzolaraktanınmamarağmen,herzamandevletadamlarınavepolisebüyüksaygıgösterdim,enufakbirpolismemurununkarşısındabileceketimiiliklemedenkonuşmam.Polis camiasında beni polis dostu olarak bilirler, hatta çeşitli nedenlerle hapishaneleredüşen polisleri bile hapishanelerde korudum. Benim bilindiği gibi Türkiye’nin birçokcezaevinde etkinliğim vardı, gardiyanlar bile beni severler ve sayarlardı. Ayrıca polisebirçok faili meçhul işlerde yardımım olmuştur. Aranan birçok sanığın teslim olmasınısağladım.”

Avukat Muhittin Yüzüak ise kuşaklar arası mafya ayrımını yaparken eskilerin budavranış biçimini aralarındaki farkın ölçülerinden biri sayıyordu: “Mesela eskidenrahmetliDündar’ın bir lafı vardı, ‘Bir polismüdürü –o emniyetmüdürü demezdi, polismüdürü derdi– alo dediği zaman biz ceketimizi düğmeler Sansaryan Han’a, Sirkeci’yeemrine giderdik,’ derdi. Bunlardan rahmetli Dündar, rahmetli İnci Baba emniyetmensubuna,polise,bekçiyeçoksaygıgöstereninsanlardı.Birbekçigeldiğizamankalkar,‘Hoş geldiniz, buyurun, oturun’ derlerdi. Şimdikiler ise çok daha pervasız. MeselaSusurlukolayındasizinkitabınıyazdığınızkişiler.Biremniyetçi,mafyadanbir isim,birpolitikacıbirarayagelebiliyor.”

İster bahşiş deyin, ister rüşvet, ister gönül rızasıyla olsun, ister zorla, “polisi görmek”yeraltı âleminde işlerin yürüyebilmesinin temel koşullarından biriydi. Bunun dabilinmeyenbirtarafıyoktu.“İşgüvenliği”açısındanönceliklehuzurlarını,kötümuamelegörmemeyi satın almak zorundaydılar. Eski kabadayılardan Arnavut Aloş görüşmemizsırasında,“maaşıüçyüzliraolankomisereaydaüçbinliraverirdim,karakolagirdiğimdebana iyi davranırdı,” demişti. Örneğin karakola bir yazı gelir, mahkemeden celp gelir,karakolpolisi“Abibiryazınvarbirzahmetgelipalıver,”der.Kabadayıgidipyazıyıalır,çıkarkendebirşeylerbırakmayıihmaletmezdi.

Yaptıkları iş gereği her an polisle burun buruna gelirlerdi: Ruhsatsız silah taşırkenyakalanma veya yaralama, silahlı kavga gibi olayların “hafif” olanları daha karakolagitmeden, olay yerinde zabıt tutulurken halledilirdi. Gazeteci Engin Bilginer bu işlerigenellikle “köşe başı ekipleri” adı verilen polislerin hallettiğini yazar: “…Amanedense

Page 87: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

hiçbiriyakalanmazburuhsatsızsilahlarla.Hergecebar,pavyondolaşırlar.Bazılarıcoşuptavana silah sıkar. Ama yakalanmazlar. Kimi polis ekipleri bu barların, gazinolarıncivarında bir köşede pusuya yatarlar.Kabadayı tam çıkmış evine dönerken karşısına buköşe başı ekiplerinden biri çıkar. Çoğu zaman birbirlerini de tanırlar. İsimle hitap eder,selamlaşırlar.Hemenkabadayınınarabasındanbirtomarsayılmamışparauzatılırdışarıya.Racon gereği saymayacaksın. Ayıptır…”1 Tabii biz buraya kadar hep düşük maaşlaçalışan sıradan polismemurlarından söz ettik.Aslında onlar yıllardır süren bir sisteminküçükdişlileri,tepesindedahaüstdüzeygörevlilerinbulunduğubirpiramidintabanındakikişilerdi.

Mario Puzo’nunBaba romanında bu sistemin açılımı da vardır.Mafyadan haraç alanpolislerdenbirihaddiniaşıpçetelersavaşındatarafolmayakalkışıncaöldürülür.Buolayüzerine haraç düzenindeki dengeler bozulacak gibi olur.Ama bu polisin kurallara karşıgeldiği içinöldürüldüğüöğrenilincediğerpolislerin intikamalmak içinduydukları istekyavaşyavaşbiter.Düzenyenidenkurulur:“Üstelikhepsinindeödemekzorundaolduklarıipotekborçları,arabalarınıntaksitleri,öğrenimyapançocuklarıvardı.Sonundaparaüstüngeldi. Haracı çoğalttılar, gangsterlerin çalışmalarına izin verdiler. Bir kez daha haraçtarifesi hazırlandı, herkesin aydan aya ne alacağı kararlaştırıldı. Toplum düzeni birdereceyekadaryenidenkuruldu…”2

Orası Amerika diyebilirsiniz, ama Türkiye de o sıralarda küçük Amerika olmakistemiyormuydu?

ÜstelikAmerika’dasuç işleyenpolislerisoruşturupadalete teslimetmeklegörevliayrıbir polis örgütü vardı. Bizde ise yapanın yaptığı yanına kâr kalıyordu. Daha ilerideİstanbul’un giderek artan yeraltı rantının nasıl iştah kabarttığını, bu rantın piramidintepesindenekavgalarayolaçtığınıdagöreceğiz.

“Kabadayı”PolislerElbette bu duruma karşı olan vemücadele etmeye çalışan polis şefleri de gelip geçti

İstanbul’dan.Amameselekişisel ahlakvedürüstlükmeselesi değil, sistemmeselesiydi.Halktarafındansevilselerde,yeraltıâlemininkorkulurüyasıolsalardagüçleriodüzenlemücadeleye yetmedi, tek başlarına oldukları için yel değirmenlerine saldıran birer DonKişotolmaktanilerigidemediler.Buyüzdenonlaradeyimyerindeyse“kabadayıpolisler”dediyebiliriz.Düzeneayakuyduranlar,hattapastadanpayalanlarkorunur,terfiederken,bunların ayakları kaydırıldı, sürüldüler, emekli edildiler, sistem onları tasfiye etti. Bukitapta sadece hikâyemizle doğrudan ilgisi olan, kumarhane ve randevuevi basmışbirkaçının adı geçeceği için sayılarının az olduğu sanılmasın, adı anılmayanlar daunutulduklarınıdüşünüpalınmasın,nasılolsaherkeskendinibilir.

GündüzAktuğ İstanbul’da ekipler amiri olarak çok başarılıydı. Sonra Emniyet GenelMüdürlüğü Asayiş Dairesi Başkanı olmuştu. Artık İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nübekliyordu,sonundatayiniİstanbul’açıktı,amaKöprülerMüdürlüğüne!Yineİstanbul’unbaşarılıpolismüdürlerindenNihatKaner ikincikezİstanbul’ubeklerkenönceBursa’ya,oradandaemekliyegönderildi!

Page 88: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Muzaffer Çağlar İstanbul Emniyet Müdürü iken, Müdür Yardımcısı olan İbrahimUral’ın,ArapNasri’ninkumarhanesinibasmasıvardıki,dilleredestanolmuştu.OnudaEnginBilginer’inkitabındanokuyoruz:“Yıl1968.ArapNasri’ninMaltepe’debüyükbirkumarhanesi vardı. Bahçeli bir köşk. Ama, etrafı erkete22 ile dolduğundan bir türlübasılamıyor.Polis hangi yöndengelse erketeler içeriye haber veriyor.Kumar aletleri ileparalarortadankayboluyor.OdevrinEmniyetMüdürMuaviniİbrahimUral,buişekafayıiyice takmıştı. İllada suçüstübasacak.GittiDevletDemiryolları ile anlaştı.Bir banliyötreninepolisleridoldurdu.TrenMaltepe’deNasri’ninkumarhanesiönündeistimbırakarakyavaşladı. Erketeler trenlerin geçişine alışıktı. Oradan baskın beklemezlerdi. Bütünpolislertrendenbirdenfırladılarvekumarhaneyibastılar.”3

22Erkete:Gözcü.

İbrahim Ural’ın İstanbul’dan Ankara’ya gidişi de olaylı oldu: “Görevinizdengidiyorsunuzdiyetelefonedildi.Hattaozamanbirmilyonparatoplanmış,benimtayinimiyapacak kişiye verilmek üzere. O zaman bir milyon büyük paraydı 1970’te. O dönem1610liramaaşalıyordum.Bulaflarçıktıktanbiraysonradagörevdenalındım.”4

İbrahimUral daha sonraAnkara EmniyetMüdürü olduğunda da bazıAP’li bakan vemilletvekillerinin kumar oynadığı Işık Kulübü basıp kapattığı ve Ankara’nın ünlürandevucuları ile mücadele ettiği için görevden alındı. Ural Danıştay’dan yürütmenindurdurulması kararı aldıysa da bu karar İçişleri Bakanlığı tarafından uzun bir süreuygulanmadı.5 Yani sistem, kumarhaneler ve randevuevleri ile mücadele eden birmüdürünücezalandırıyordu!Ural,dahasonraKocaeliValiliğiyaptığısıradadabaskılarlakarşılaşmıştı: “Kocaeli Valiliğim sırasında, tastamam 22 demir kaçakçılığı olayına elkoymuştum!Yinebana telefonedildive‘ŞuanBulvarPalas’ta toplantıhalindeolanbirgrup sizin gitmeniz için 5 milyon lira para topladı,’ denildi. Artık işin ciddi olduğunuanlamayabaşlamıştımki,saatsekizdegörevdenalındığımıbildiren‘teleks’geldi.”6

1983yılındapolitikaya atılanveKocaeli’denHalkçıPartimilletvekili seçilen İbrahimUral’ınyoluhikâyemizinakışıiçindeDündarKılıçilebirkaçkezkesişecektir.

Engin Giray, Ali Erdem ve Ünal Arıkan gençlik arkadaşıydılar. Hukuk fakültesinibirliktebitirdiklerigünmezuniyetkutlamasındaüçüdeEmniyet’egirmeyekararverdiler.Anlatmaktaolduğumyıllardaüçüdeİstanbul’dagörevliydiler.ŞimdiavukatlıkyapmaktaolanEnginGiray,İbrahimUral’ınEmniyetMüdürYardımcısıolduğusıradakabadayılarıtitreten bir ekipler amiriydi. Esas ününü ise Oflu Hasan’ın kumarhanesi olan EmekKulübü’nübasmaklayaptı.BubaskınlailgiliolarakanlatılanlaragöreGiray,OfluHasan’ıkulübününortasındadövdürdü.Vurdukçabiryandanda“Söylebakalım,devletmibüyük,Oflu Hasan mı?” diye soruyordu. Kabadayının dövülmesi, kumarhanesinin basılmasıancakonunitibarınısarsmak,hizayagetirmekiçinbaşvurulanbiryoldu.OfluHasan’ınbuolaydansonraadamlarına“Engin’inkılınadokunmayacaksınız,”dediğisöylenir.Aynıyılkalp krizi geçirmesi de bu olay yüzünden itibarının sarsılmasından duyduğu üzüntüyebağlanır.

Oflu Hasan zaten astım hastasıydı, kalp krizi geçirdikten sonra işlerinin idaresini ve

Page 89: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

EmekKulübü’nün işletilmesini kardeşiOsman’a bırakıp kenara çekildi. Bu tercihin birnedenideOfluOsman’ınçokfazlasabıkasıolmaması,pekönplandagörünmemesiamaiyibir“işadamı”olmasıydı.

Dündar Kılıç tarafından sürekli itham edileceği için hikâyemiz boyunca adına sıkrastlayacakolduğumuzAtilaAytekiseünyapmışbirnarkotikçiidi.Kendisiyleyaptığımgörüşmede bana şöyle demişti: “Diyarbakır Narkotik Şube’de iken zaman zamanhapishaneye gidip tutuklularla yemek yer, sohbet ederdik. Onlarla birlikte çekilmişfotoğraflarımız bile var. Bu sohbetlerde edindiğimiz bilgiler daha sonrakideğerlendirmelerimizde çok işimize yaradı.Daha sonra hapishanede isyan çıktığında daisyanımahkûmlarlakurduğumuziyiilişkilersayesindebastırdık,SavcıEyüp’üellerindenbenaldım,bütünDiyarbakırbuolayıbilir.”

Ancakbu ilişkilerve fotoğraflaryıllar sonrabaşını ağrıtacaktı. 1986’daDiyarbakır’dauyuşturucu kaçakçılığı nedeniyle sorgulanan Nurettin Günal adlı bir sanık, Atila Aytektarafından korunduğunu öne sürerek, bu fotoğrafları Askeri Savcılığa ibraz edecekti(Kaynak: Diyarbakır Sıkıyönetim Askeri Savcısı Vedat Erkan’ın 24.12.1986 tarihli,NurettinGünalileilgiliifadetespittutanağı).

İkinciAdresDündarKılıç’ınÜmitAlpçer’denolanoğluCenk,18Ocak1969’dadünyayageldi.Ama

o yine hapisteydi ve çok istediği ve nihayet sahip olduğu bu ilk erkek çocuğunu demirkapılarınarkasındakucaklayabildi.

Dündar Kılıç o kadar sık hapse girip çıkıyordu ki, onun yaşamını incelerken kesintarihleribilinenlerdışındanezamanhapisteolduğunusaptamaktabayağıgüçlükçektim.Suç siciline bakınca en yoğun hapishane döneminin 1969-71 arası olduğu görülüyordu.Bir buçuk yılda tam dokuz kez hapse düşmüştü, yani iki ayda bir! Cezaevi neredeyseikinciadresiolmuştu.

Bu yüzden ne zaman içeride, ne zaman dışarıda olduğunu çocuklarının doğumtarihlerindengeriyegiderekhesaplamayaçalıştığımbileoldu!

Örneğin,ikincikızıUğur12Ekim1965’tedoğduğunagöre,normalbirdoğumolduğunudüşünecekolursak,dokuzayongüngerigittiğimizde1965yılıbaşındahapisteolmamasıgerekirdi. Ya da Cenk’in 1969 Ocak ayında doğmuş olmasından Dündar Kılıç’ın 1968başlarında dışarıda olduğu sonucuna varabiliyordum. Dündar Kılıç’ın avukatlarındanbiriylegörüştüğümsıradadabuhesaplarıyapmayaçalışıyordumki,avukatbeniuyarmakgereğiniduydu:“DoğanBey,sizsizolunyinedebuhesabaçokfazlagüvenmeyin.ÇünküAbihapisteykenarasırageceleriçıkar,sabahakarşıdönerdi.Bugirişçıkışlarındadabazı‘temelleratmış’olabilir!”dedi.

Evet, ister inanın ister inanmayın, Dündar Kılıç tutuklu veya mahkûm olduğucezaevlerindeykengeceleriçıkıpsabahleyingeridönebiliyordu!

Daha önceki bölümlerden birinde, Dündar Kılıç’ın gazeteci Deniz Som ile yaptığısöyleşisırasındatoplamkaçyılyattığıkonusundakibirşakalaşmayıhafızanızdatutmanızısöylemiştim. İşte şimdi oraya dönme zamanı geldi. Konuşmanın sadece o kısmını

Page 90: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

hatırlayalım:

“Deniz Som - Cezaevinde geçirdiğiniz günleri hesaptan düşsek siz şimdi 29yaşındasınız.

DündarKılıç-Evet.Geceleridesaymazsakyirmiyaşındafalanmıoluyorumozaman?”

Her şakada biraz gerçek payı vardır derler. Dündar Kılıç’ın “geceleri saymazsak”esprisindede“geceleriçokfazlayatmamışolduğu”gerçeğisaklıolamazmıydı?Açıkaçık“bakmayın21,5yılyattığıma,benaslındageceleriçıkargezerdim”diyecekdeğildiya!

GazeteciEnginBilginer’egöre“geceleri izinli çıkma”mekanizması şöyleçalışıyordu:“Haftanın bazı günlerinde dışarıya çıkma imkânları da vardır. Mahkûm gece 23.00sıralarında dışarı çıkar, bütün gecesini dışarıda geçirir. Onu dışarı bırakan sorumlu, birfirar kâğıdı doldurur, saat beşe kadar dönerse, ne âlâ, dönmezse işleme koyar, dönersezaptıyırtaratar.”7

AmaDündarKılıç’ınsadecegecelerideğil,bazenbirkaçgün“izinliymiş”gibiçıkıpbirsüre sonra döndüğü de oluyordu.Bir keresinde cezaevinden çıkıp İzmir’e gidip geldiğibileolmuştu.

İkinci adresiydi dedim ya, kim bilir belki de bazı geceler çıktıktan sonra, sabah uykusersemihapishaneyedöneceğiniunutupbaşkabiryeregitmişolabilirdi!

Belkimüdürlerinvegardiyanlarındabukadarçokhapsedüşenbirine“buradamı,değilmi”diyebakmayıunuttuklarıdaolmuştur!

Şaka bir yana, Dündar Kılıç’ın bir keresinde hapisten gizlice çıkıp kendine meydanokuyanbiriylehesaplaştıktansonrageridöndüğübilesöyleniyordu!

Bunu da yazar İlhan Selçuk anlattı: “Dündar hakkında başka bir olayı da birisindenduydum.Beyoğlu’nda aleyhinde tutumalarak iş yapanbirisineDündar’ınhapishanedençıkıp, jandarma elbisesi giyerek baskın yaptığını anlattılar. Günahı vebali anlatanınboynuna, gece kulübüne gidip adamın tepesine silahla dikilmiş, ‘Ulan ben zindandançıktım geldim, arkamdan ne konuşuyorsun, şimdi seni tepelerim,’ demiş. Tabii bunlarböylebiliyorsunbirazdestangibianlatılır.Efsanegibi.Birebindekatılabilir.Amagerçekdeolabilir.Anlatandaöylepekşişirecekbirideğildi.FakatiştebuDündarefsanesiböylebüyüdü.Yanidildendiledolaşmayabaşladı.”

Daha ileride, Dündar Kılıç’ın tercih ettiği cezaevleri olduğunu ve tutuklandığındaburalara gönderilmesini sağladığını, kendisine özel koğuş açtırabildiğini, müdürlerinodasında oturup ziyaretçilerini orada kabul ettiğini bile göreceğiz. Bunları size yerigeldiğindebirdenbiresöylerseminanmazsınız,abarttığımısanırsınızdiyeşimdidenhaberveriyorum.

Böyle bir hoşgörüyü ya da rahatlığı diyelim, nasıl ifade edeceğimi bilemediğim buserbestiyineşekildesağlamıştı?

Birçok neden sayabilirsiniz; şöhretin sağladığı nüfuz veya korku, gardiyanlara bol bol“bahşiş”dağıtma,dışarıdadaha iyibir işbulmavaadi,yerinegöre tehditvegözdağıvs.

Page 91: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bunların cezaevlerinde ayrıcalık sağlamak için her zaman geçerli yöntemler olduğunuherkesbilir.Amabunlarancakbirsüreiçinhapistekalan“itibarlı”ve“paralı”bazıkişileregeçicibirayrıcalıksağlayabilir.Benimsözünüettiğimisekalıcıbirayrıcalıktır.Ömrünücezaevlerindegeçirenbirkişininheriçeridüşüşünde,hergittiğihapishanedegördüğübirayrıcalık.Elbettesadecesivilcezaevlerindensözediyorum.

Dündar Kılıç ve onun kuşağından kabadayılar cezaevlerinde kendilerine ayrıcalıksağlayanböylebirdüzenikurmakiçineski“ağalarla”çokuzunyıllarsürenbirmücadeleyürüttüler. Hem de bayağı kanlı bir mücadele. Hapishanelerde üstünlük sağlamakavgalarındakaçkişiöldüğünündökümünüçıkarmakayrıbirincelemekonusuolur,ama,sadece bu kitapta gördüğünüz iki örnek kişiden Dündar Kılıç bizim bildiğimiz iki kezölümdendönmüş,birkişiyiyaralamış,Kürtİdrisiseikikişiyiöldürmüştü.

Peki ama eski düzene niçin karşı çıkıyorlardı ve onu yıkıp yerine neyi getirmekistiyorlardı?

Busorununyanıtınıdahapishanelerdekidüzenindeğişmesindeençok“emeği”geçenikikişinin,Kürt İdris ileDündarKılıç’ınçeşitlivesilelerleanlattıklarındanalıntılaryaparakvereyim.

Kürt İdris’in Emin Çölaşan’a anlattıklarından: “Kendimi birdenbire Sultanahmettevkifhanesindebuldum.Ozamanorasıparsellenmiş.Herbölümüağalaryönetirdi.Gerikalanlar da ‘Adembabalar’ tabir ettiğimiz gariplerle zavallılardı. Uyuşturucu almışyürümüştü. Bu adembabaların paralarını alırlar falan. Yani affedersin buna hapishaneağzıyla zorbalıkderler.Yani yeni gelen adamınhayatı hep tehlikede.Enkötü işleri onayaptırırlar, üzerinde ne varsa alırlar. Bunlar esrar, eroin ve kumar işlerini almışlardı. Ozavallı adembabalara içirirlerdi. İçmeyenlere de kumar oynatırlardı. O zaman cezaeviaffedersinizaynenbirkerhanegibiydi.Herkesinkoynundadostu.Yanierkekerkeğe.”8

Dündar Kılıç’ın TBMM Susurluk Komisyonu’na anlattıklarından: “Ben Karadenizçocuğuyum.Bütünyaşamımdoğuluçocuklarlageçti.Ankara’dadaöyle, İstanbul’dadaöyle. Hiçbir zaman yaşamım boyunca bölgecilik yaptırmadım. Bilhassa cezaevlerindeinanın şu son 30-40 yılda belki binlerce insanın hayatı kurtuldu. Yani ben kurtardım.Telkinederek,izahederekbölgeciliğinveırkçılığınhiçbirşeygetirmeyeceğiniizahederekbutertipkafatasçılığıyokettim.”9

Dündar Kılıç’ın Playboy dergisine anlattıklarından: “Şimdi siz kırk kişiKaradenizlisiniz,bizdeotuzkişidoğuluyuz,başkalarıdaotuzkişiArnavut,bunlardaotuzkişi şehir çocukları. Hiç kimse, hiç kimsenin koğuşunun önünden geçmiyor, herkesbirbirinedüşman.Bizbunukaldırdık işte.Yirmibeş seneöncekoyduğumkurallar,hâlâcezaevlerindegeçerlidir. İnsan insandır ve insanı seveceğiz.Bunu iyice kanıtlayabilmekiçim tuttumDamAğaları seçtim. İki kardeş, bir amca çocuğu üçÇingeneyi, cinayettenyatıyorlar,ikincikısmınağasıyaptım.İlkönceKürtlergeldi,sonraLazlargeldi,‘Ağabeysenneyaptın,Çingenelereağalıkverdin,’diye.Oğlum,dedimonlarabenburadacezaevitoplumunun huzurunu sağlamak zorundayım. Burada bir burun kanadığı zaman benkahrolurum.İkincikısımdaoişiancakonlaryapar;bunlarÇingenediye,Çingeneninkalbiyokmu?Ciğerleriyokmu?Yani sizbunlarıgecelerikoynunuzamıalıpyatacaksınızki

Page 92: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Çingene diye küçümsüyorsunuz? İnsan insanı tefrik edemez, insan insandır bunu böylebilin. Güzel insanları seveceğiz, koruyacağız, çirkin insanları da hep birlikte yokedeceğiz… İşte koyduğum bu kurallar hâlâ devam etmektedir.”10Kürt İdris’in EminÇölaşan’a anlattıklarından: “Bu ağalık hikâyesinekarşı içimdenufakufak isyan etmeyebaşladım.Birkaçiyiarkadaşbuldum,onlaradedimki‘Bizbunlarınsaltanatınıyıkacağız.’SonuçtaAllah’ınizniylebizbunlarıdevirdik.Yaniefendimbenimkişiliğimibulmambucezaevlerinde fakirleri, gariplerikollamaktangeçiyor…Benegemenoldumamabenbuişleriyapmadım.Kürtİdrislakabınıoradakazandım.”11

“YeniDüzeniKurdum”Özetleyecek olursak, Dündar Kılıç kuşağı kabadayıların eski cezaevi düzeninde karşı

oldukları şeyler, “adaletsiz” diye niteledikleri eski koğuş ağalığı sistemi, bölgecilikyüzündençıkançatışmalar,“garibanların”ezilmesi,sübyancılıkveeşcinsellik,kumarveesrar, düşmanı olanlar için can güvenliğinin bulunmamasıydı. Cezaevlerinde disiplincezalarının yanı sıra falaka ve dayak da vardı ve kabadayılar da bundan nasiplerinialıyorlardı.Birkabadayınıngardiyanlartarafındanfalakayayatırılmasıiseonun“dahaaltsınıf”saydığıötekimahkûmlargözündekiitibarınıveotoritesinisarsıyordu.

Çünkükabadayılarındakendilerinegörebir suçve suçlu sınıflaması vardı.Kürt İdriskendini“sabıkalı”saymazkenbunuçokaçıkbirbiçimdeifadeediyordu:“Sabıkadediğinzaman yüz kızartıcı şeyler olur yani. Affedersin yankesici olursun, dolandırıcı olursun,uyuşturucumaddeyleyakalanırsın,ırzdüşmanıolursun.Sabıkabencebunlardıryani.Bumemlekette herkes şeytana uyup veya haklı olarak adam öldürebilir.”12 Zaten eskihapishane düzeninden şikâyetçi oldukları önemli konulardan biri de buydu,mahkûmlararasındasuçunağırlığınagörebirhiyerarşiyoktu,karışıklıkhükümsürüyordu.

Onlaragörehapishanelereartıkkabadayılaregemenolmalıydı.

Öyle de oldu; 1960’lı yılların ortalarına gelindiğinde cezaevlerinde tutuklu vemahkûmlar arasındaki ilişkiler artık kabadayılar tarafından yönetiliyordu. Dündar KılıçhapishaneninyeniraconunugazeteciyazarİlhanSelçuk’aşöyleanlatmıştı:“Hapishaneyeel koydum, artık içerde namussuzluk, ahlaksızlık yok, zulüm yok, bütün pislikleritemizledim, yeni düzeni kurdum, sübyanlar rahat, gariban bayram ediyor, kimseezilmiyor…”13

Buyenidurumcezaeviyönetimlerinindeişinegeliyordu.Cezaevimüdürleridenihayetbirer devlet memuruydu. Eskiden her gün can sıkıcı bir olay meydana gelir, terfileritehlikeye düşer, hatta kötü yerlere sürülmeleri söz konusu olurken, şimdi hapishanelere“asayiş”gelmişti.Ufak tefek isteklerinegözyumulankabadayıkoğuş ağaları yönetimleişbirliği içinde mahkûmları idare ediyorlardı. Öyle ki, Kürt İdris’ten bunu bizzat idareistemişti: “BaşsavcıHicabiDinçer bir gün benimüdürün odasına çağırdı. Bana dedi ki‘OğlumsenhakikibirTürkevladısın.Sanabirgörevvereceğim.Buradaahlaksızlıkalmışyürümüş.Senbununönünegeçeceksin.Senibirincikısmabaşmeydancıyapacağım’.Bende bu vazifeyi severek kabul ettim.”14Dündar Kılıç ise yönetimlerle kurulan bu iyi

Page 93: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ilişkilerdencezaevleriarasındatercihyapacakkadaryararlanabiliyordu.Playboydergisinesöylediğinegöreençok İzmit,ToptaşıvePaşakapısıCezaevleri’ni tercihediyordu:“Bucezaevlerinde beni çok severlerdi. Savcısı da, müdürü de, gardiyanı da. Ama ben decezaevlerindedisiplinsağlardım.Benimyattığımcezaevindeyanlışişlerolmazdı.”15

Yeni kurulan bu düzenin, cezaevlerinin ağır mahkûmlar tarafından yönetilmesinin enilginçörneklerindenbiriniyineavukatMuhittinYüzüak’tandinledim:

“Meselayeniavukatolduğumsıralardacezaevindeavukatlarınizamasokan,avukatlarımüvekkilleri ilegörüştürenler ağır suçlumahkûmlardı.MeselakarısınıöldürmüşRahmiDayıvardı,RahmiDoğan,avukatlarıngörüşünütanzimederdi.110kilofalanbiradamdı,tutuklularıgetiriravukatlarıylagörüştürür,el işaretiyledegerigönderirdi.Adamkendiside hükümlüydü orada. Ve biz dışarıdan baklava paketini elimize alırdık, gelir orayakoyardık,paketiaçardı,içerdekiadamdaçiftesigaralıkalırgelirdi,otururlarçiftyapraklaesrarı sararlardı, baklavayı da yerler, görüşürdük, öpüşürdük kalkar geri giderlerdiiçeriye.”

Kabadayıların “pislik”, “yanlış işler” vs. gözüyle baktıkları konular Dündar Kılıç’ındolaştığıhapishanelerdebelkionungayretiyletemizlenmişolabilirdi,amaheryerdeböyleolduğunusöylemekmümkündeğildi.Çünkübenbununböyleolmadığını1975’tebeşaykaldığım AnkaraMerkez Kapalı Cezaevi’nde yaşayarak gördüm. Bir basın davasındantutuklanmıştımve“yamyamlarkoğuşu”adıylaünlübeşincikoğuşaverilmiştim.Oradaneiçeriesrarsokulmasında,nekumaroynatılmasında,ne“garibanların”nede“sübyanların”durumundaanlatıldığıgibibirdeğişiklikvardı.

Cezaevlerine yeni kuşak kabadayıların raconunun gelmesi onlara kendi açılarındanbirçok güvence sağlamıştı. Yönetimlerle kurdukları iyi ilişkiler sayesinde üzerlerindekibaskılarhafiflemişti.İçeridesağladıklarısükûnetkarşılığındakoğuşlarınbaşınaistediklerikişileri getirmelerinekarışılmıyordu.Kendilerinigeri planda tutankabadayılarkoğuşlarıbu kişiler vasıtasıyla yönetiyorlardı. Kumar, esrar ve çay ocağı gibi gelir getirenkaynaklarıbukişilervasıtasıylayürütüyorlardı.

Düşmanıolankabadayılariçinistihbaratçokönemliydivebusayedekoğuşlararasındatıkırtıkırişeyenbiristihbaratağıoluşturdular.Herhangibirkoğuştaçıtçıkacakolsabunuherkesten önce kabadayılar haber alıyordu.Hangi koğuşta kimde kesici alet, bıçak, şiş,falçataolduğunu idarebilmiyor, amaonlarbiliyorlardı.Ateşli silahlar iseonlarınbilgisidışında zaten içeri giremezdi. Böylece eskiden olduğu kadar ölüm korkusu duymadanyaşamayabaşladılar.

Şimdiki gibi iletişim araçları, cep telefonları vs. olmasa da dışarıyla irtibatlarını günügününe sağlayabiliyorlar, dışarıdaki işlerini yürütebiliyorlardı. Dışarıda oldukları zamanda bunun tersi geçerliydi. Kabadayı dışarıdayken içerideki adamlarını kolluyor, onlarıbesliyordu. Bu kurulu düzen sayesinde içerdeki yeri her zaman hazırdı, hapse düştüğüzaman evinegelmiş gibi oluyordu. İçeride adamları yoksadışarıdakilerdenbirkaçı hafifsuçlarişleyipkorumaolarakyanınageliyorlardı.

“Gariban”denilendışarıdakimsesi,içerideparasıolmayanmahkûmlarisebereketlibir

Page 94: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“kadro kaynağı” gibiydi.Bunlardan “yetenekli” olanlar kabadayının himayesine giriyor,karınları doyurulup üst başları düzeltildikten sonra kabadayının içerdeki adamlarıoluyorlardı.Dışarıçıkıncadaelbetteağanınyanında“işe”alınıyorlardı.

Tabii o noktaya öyle bir günde gelinmiş değildi. 1960’ların ortalarından 1970’lerinortalarınakadaruzayanbirsürecinsonundagelinmişti.Amabenbirazaceleettim,kendi1975’teki hapishane deneyimlerim söz konusu olunca, henüz sırası gelmediği haldedeğiniverdim.

Şimdilik şu kadarını bilelim ki, “yeni düzen” denilen şey, ağır mahkûmların itibar,kabadayılarındaazöncesaydığımayrıcalıklarıkazanmasındanbaşkabirşeydeğildi.Eski“baldırı çıplak” koğuş ağalarının yerini, takım elbiseli ama kravatsız, gömleğinin genişyakaları ceketin üstüne çıkarılmış, gömlek düğmeleri göğüs kıllarını gösterecek şekildeaçık, ayakkabıları pırıl pırıl cilalı, sakalları sinek kaydı tıraşlı yeni kabadayılar almıştı.Hapishaneleronlariçindeyimyerindeyse“dikensizgülbahçesi”olmayabaşlıyordu…

EfteileKöfteHapishanedeyincefarelerdenbahsetmedenolmaz.

Onlar hapishanelerin ev sahipleridirler. Tutuklular, mah-kûmlar, gardiyanlar, cezaeviyöneticilerinekadaruzunkalsalardagelirgiderler,amafarelerheporadakalırlar.Dilleriolsadaanlatsalarkimbilirnecezaeviöyküleri,romanlarıçıkardı.

Onlaranlatamasadainsanlarzamanzamancezaevlerindekifarelerdensözetmişlerdir.2323Fransızargosundahapishaneanlamındakullanılansözcüklerdenbiride“ratière”,yani“farekapanı”dır.

BizimhapishanelerdeolduğukadarAmerikanhapishanelerindede farebolluğuolmalıki,StephenKing’inYeşilYolromanınınkahramanlarındanbiri,MisterJinglesadındabirfaredir. Roman filme de alındığı ve Türkiye’de de uzun süre gösterimde kaldığı içinseyredenlerçokiyi“rolkesen”bufareyisanırımanımsıyorlardır. İdammahkûmlarındanDelacroix elektrikli sandalyeye gitmeyi beklediği hücresinde bu fareyi besleyip, eğitir.Hain bir gardiyan onu öldürmeye, diğerleri de korumaya çalıştığı için fare ile okuyucuarasında da duygusal bir bağ kurulur. Sahibi idam edildikten sonra ortadan kaybolanMisterJingles,romanınsonundasürprizbirşekildeyenidenmeydanaçıkar.

Bildiğim kadarıyla hapishane farelerinin yazgısı dadandıkları yere, yani kalabalık birkoğuşamı,yoksatekkişilikbirhücreyemigirdiklerinegöredeğişir.

100-150 kişinin balık istifi yattığı bir koğuşa giren bir farenin yiyecek bulmakbakımından şansı yüksektir, dolaplar yiyecek doludur, ama ölüm tehlikesini de gözealması gerekir.Çünkügörüldüğü andamahkûmların “linç etme” dürtülerini tahrik eder;süpürgeyi, faraşı kapan farenin peşine düşer. Fare, hapishane hayatının monotonluğunahareket getiren uzun ama “eğlenceli” bir kovalamaca sonunda yorgun düşmezse kaçıpkurtulabilir.

Tek kişilik bir hücreye giren farelerin ise yiyecek bulma bakımından şansları zayıftırama“cangüvenliği”açısındanbirazdaharahattırlar.Hücresindeduvarlarlakonuşmaktandelirmeküzereolanmahkûmonlarıgörünceahbaplıkedeceğibircanlıyadaenazından

Page 95: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

seyrederek vakit geçirebileceği bir yaratık bulduğuna sevinir. Hatta onlara ekmeğindenküçükbirparçabileatabilir.

DündarKılıç’ındahücrelerdearkadaşlıkkurduğufareleroldu.

Bazı sohbet anlarında hanımına, kardeşlerine, yeğenlerine, yakınlarına bu “kara gündostu”farelerianlatırdı.

Dündar Kılıç ilk faresini 1965’te Toptaşı Cezaevi’nde tanıdı. Cezaevi yöneticileriylearası iyiydidemiştik,amagenellikledemek istemiştik.Osıradanasılolduysahapishaneidaresiyle bir anlaşmazlığı olmuş, hücreye atılmıştı. Rastlantıya bakın ki, Karadenizlimüteahhit bir hemşehrisinin hapisteyken idareye yaranmak için yaptırttığı hücrelerdenbiriydibu.İştehapishanefareleriyleilkdostluğuohücredebaşladı.

AvukatCengizKayıtmazermüvekkiliDündarKılıç’tandinlediklerinibanaaktarırkenbufareolayınıonungözlemciğinindebirgöstergesisayıyordu:

“Onungeçmişdönemiyleilgilibiranısınıanlatayımbensize,hapishanevezindanlarlailgili.Çokdikkatli ve ince eleyip sıkdokuyanbir gözlemciliği vardı.Bugözlemciliğinibanabiranısınıanlatırkenfarketmiş,beynimenakşetmiştim.

Toptaşı Cezaevi’nde idareyle bir ihtilafı oluyor, Dündar Kılıç’ı hücreye atıyorlar.Atıldığıhücreninyüksekliğibirbuçukmetre, insanboyundanalçakyani.Herhaldeikiyeüçebadında.Oradankanalizasyongeçiyorvefareleringiripçıkabildikleribiryer.DündarKılıç orada bir ay geçirmiş ve o arada da bir fare ve ailesiyle tanışmış, fare ailesiyle.‘Delikanlı bir oğulları vardı,’ dedi. ‘Nereden biliyorsun abi, oğulları olduğunu,’ diyesordum,‘Çokataktıdaondan,’dedi.‘Önceoğlançıkardı,birfırıldakgibidöner,arkadanannesi çıkardı, yaramazlık yapma evladım der gibisinden,’ demişti, ama bunları espriyapargibideğil,ciddiciddianlatmıştı.

Bunlarkanalizasyonfaresiymiş,ikitaneirifare,anababa,birtanedeçocuk,oğulları,odaişteortaboy.DündarKılıçekmeğinionlarlapaylaşırmış.Dördebölermiş.Oğlangelironunpayınıkoyar,annegelirseonunpayını,babagelirseonunpayınıkoyar,sonundadakendipayınıgösterir, ‘Artıkbudabenimpayımder,’yermiş. ‘Onlardünyanınmaniküreendüşkünhayvanlarıdır,’derdi, ‘O tırnaklarınıbütüngün ısırırlar,yalarlarvebütüngünmanikür yaparlar.’ Tabii insan kapalı bir yerde oyalanacak bir şeyler arar, ayaktakalabilmek,direnebilmek,aklınıkorumakiçin,amabukadarinceteferruatadikkatetmekiyi bir gözlemcilik ister. ‘Tırnaklarını dişleriyle düzeltirdi, bütün gün böyle pırıl pırılparlatırvesivriltirdi,’diyeanlatmıştı.Müthişbirgözlemciydi.”

Ayten Kılıç da eşinden epey fare hikâyesi dinlemişti. “Farelerin gözleri ne kadargüzeldir, bilirmisin?” diye sorardı diyor. “Eskiden tiksinirdim ama cezaevindemecburiarkadaşlık yapınca bunu fark ettim,” diye anlatmış. Bir keresinde deMamak’ta farelerikandırdığını anlatmış. Gardiyanlar hücreye yemek getirdikleri zaman alması içindemirlere vururlarmış. Fareler de bu sesi öğrenmişler, demire vurulunca deliklerindençıkıyorlarmış. Dündar Kılıç yalnızlıktan sıkılıp arkadaş aradığı zamanlar demirlerevururmuş.Farelerdeyemekgeldizannedipçıkarlarmış.

DündarKılıç’ınMamakAskeriCezaevi’ndehücredekalırkendeikitanefaresiolmuş.

Page 96: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Yeşil Yol romanındaki idam mahkûmu hücresinde beslediği faresine isim koyar da,idamlayargılananDündarKılıçMamak’takihücresindebeslediğifarelerineisimkoymazmı?Koyar.YeğeniTaneriSeymen’insöylediğinegöredayısınınbuhücrearkadaşlarındanbirinin adı Efte, ötekinin Köfte imiş: “Keşke dayımla karşı karşıya gelseydiniz deanlatsaydı. Onun ekmek vermesine alışmışlar, ekmek gelince haklarını ister gibibeklerlermiş,verilenekmekparçasınıdaikiellerininarasınaalır,zaferkazanmışedasıylayerlermiş. Efte ve Köfte ile ilgili şimdi toparlayamıyorum ama çok hikâyeleri, çokmaceralarıvardı,”dedi.

Bentambu“hapishanehücresindefarelerledostluk”öyküleriyleilgilendiğimbirsıradagazetelerde küçük bir haber çıktı. Başlığı, “Odasındaki fareyi sohbet arkadaşım diyeöldürtmedi”16 şeklindeydi. Habere konu olan kişi o sırada Kartal Özel Tip KapalıCezaevi’ndebulunaneskiülkücüMehmetAliAğcaidi.GazeteciAbdiİpekçi’yiöldürmekvePapa’yasuikastdüzenlemeksuçlarındanmahkûmolmuştu,amacezaevigörevlilerininodasındakifareyiöldürmelerineizinvermemişti;“Benonunkarnınıdoyuruyorum,sohbetediyorum,”demişti.Ağca’nınbir süredirkendikendinekonuştuğunu sanıpdurumundanendişeedengörevlilerde“demekkonuştuğufareymiş”deyiprahatlamışlardı!

Nedenir,farebu,ahbaplıkedeceğikişiyiseçerkenMesihmidir,katilmidirdiyeayıracakdeğilya!

SilahlarZulaya1969yılıDündarKılıçiçinolduğukadarTürkiyeiçindehareketlibaşladı.

O yılın başında ABD karşıtı gençlik eylemleri Türkiye gündeminin neredeyse birincisırasınaoturmuştu.11Şubat’taİstanbul’ademirleyenAmerikan6.Filosu’nuprotestoedengençlerAmerikalıdenizcilerdenbazılarınıdenizeattılar.16Şubat’tatarihe“KanlıPazar”adıyla geçen olay meydana geldi; Taksim’de yapılan 6. Filo’yu protesto mitingine“MüslümanTürkiye”sloganıylasaldıranlargöstericilerdenikisiniöldürdü.

Gençlik hareketinin İstanbul’daki liderlerinden hukuk fakültesi öğrencisi HikmetBozçalı,DündarKılıç’ı o sıralarda tanıdı. Bozçalı o zamanlar en büyük gençlik örgütüolan Dev-Genç’in yönetimindeydi ve Diyarbakırlı olduğu için DDKO (Devrimci DoğuKültürOcakları) İstanbul ŞubesiBaşkanlığına seçilmişti.Devrimci çevre içindeYılmazGüneyilearkadaşolmuştuvezamanzamanbirarayagelip,görüşüyorlardı.DündarKılıçile de Yılmaz Güney’le gittiği Kürt İdris’in kumarhanesinde tanıştı. Nasıl olduğunukendisindendinleyelim:

“Yılmaz Güney beni bir gün İdris Özbir’in Beyoğlu’nda ara sokaklardan birindekikumarhanesinegötürdü.OradaDündarBey’lekarşılaştık.BizrahmetliYılmazGüney’inkumaroynamasınakarşıydık,oynamadedik.Oarada400binliraparakaybetmişti,‘Onunbirkısmınıçıkarayım,birdahaoynamayacağım,’dedi.RahmetliYılmazdadürüst,mertbir insandı. Biz karşıydık ama bazı şeylere de bilerek göz yumuyorduk. Onlar içerigeçtiler,bizgirişteoturduk.Şimdi şöyle tarif edeyim.Aşağıdoğru iniyordunuz,koridorgibi bir giriş yeri var, orada tabii yöneticiler falan var, oturuluyordu.Yılmaz’laDündarBey,birkaçkişidahaiçerideoynuyorlardı.İçeridebarbut,yanizaratıyorlar,sonrapoker

Page 97: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

oynuyorlarmış.

Ben, İdris Bey, Malatyalı Örfi Akkoyunlu oturuyorduk. Tam o sırada o zamanlarİstanbulSiyasiŞubeMüdürüolanIlgızAykutlu’nungeldiğinihaberverdiler.Tabiihemeniçeriyehabersaldılar.Silahlarfalanzulalara,çekmecelerekondu,meselaİdrisBeysilahınıçekmeceyekoydu.Benbaskınvar,aramayapılacaksandım.AmaIlgızAykutluiçerigirdi,gelip yanımıza oturdu. Arama falan yapılmadı, bir çay içti, biraz sohbet edildi. Ben ozamanlar öğrenciydim, 19 yaşlarındaydım ama hemDev-Genç’te, hemDDKO’daydım,hemDiyarbakırTalebeDerneğiBaşkanlığı,hemDiyarbakırÖğrenciYurduMüdürlüğünüyaptım, yani aktif bir kişiydim. Ilgız Aykutlu beni tanıyordu, ‘Hikmet’in ne işi varburada?’dedi.Birazdahasohbetettik,sonragitti.Yaniadamonlarladosttu,arkadaştı.Ogünöylebiruğramış.Benimoradaolmamadaşaştı.

SonraiçerideoynayanlardanCelalKarahanadındaSiverekliöğrencibirarkadaşımızbiziyemeğe davet etti. Yılmaz Güney, Dündar Kılıç, üç tane de İranlı artist vardı, birlikteBoğazayemeğegittik,Denizatıdiyebiryervardı,oradayemekyedik.Oradapolitikbirtartışmaoldu.Bizidavetedenlerlebizimaramızdasolculukyönündenbirçelişkiçıktı.Ozamanlarİran’daŞahlıkdönemiydi,İranŞahı’nakarşıbir-ikikonuşmaoldu.Ben,YılmazGüney,DündarBeybizdahaçoksolcufikirlerisavunuyorduk.

Oradamünakaşa olunca biz ayrıldık. Yılmaz Güney’i evine bıraktık. Sonra Taksim’egeldik.DündarBey‘SiziParizyen’egötüreyim,bireriçkiısmarlayayım,’dedi.Oradailkdefa beyaz viski içtik. Sabah 4-5 civarına kadar orada kaldık. Çünkü biz Aksaray’agidecektik. Köprü açılmıştı, onun kapanmasını bekledik.24 Yani Dündar Kılıç ile ilktanışmamız böyle oldu. İstanbul’daki öğrenciliğim süresinde sık olmasa da ara sıragörüşürolduk.”24OyıllardaTaksim’denAksaray’agitmekiçinGalataveyaUnkapanıKöprüsü’ndengeçmekgerekirdi.GecebellibirsaattensonrabuköprülerHaliç’eyüksektekneleringirebilmesiiçinaçılırdı.Haliç’inbirkıyısındanbirkıyısınagidecekolanlarköprülerinkapanmasınıbeklerlerdi.

Dündar Kılıç’la bir dahaki karşılaşmalarına kadar Hikmet Bozçalı’nın hayatı damacerayla dolu geçti. DDKO kapatıldığı ve yöneticileri arandığı için hukuk fakültesinibitiremedenkaçakdurumadüştü. Irak’a geçti amabukezBarzani kuvvetleri tarafındantutuklanıp kurşuna dizilme tehlikesi atlattı. Oradan kurtulup Türkiye’ye döndüğündearandığı için Diyarbakır’ın bir köyünde iki sene çobanlık yaptı. İhbar üzerine çobankıyafetindeyakalandı.İkisenetutuklukaldıktansonra1974affıylatahliyeoldu.İstanbul’agidip hukuk fakültesini bitirdi, Diyarbakır’a dönüp avukatlığa başladı. Dündar Kılıç1987’deDiyarbakırAskeriCezaevi’negötürüldüğündeikieskidost18yılsonrayenidenkarşılaşacaklardı…

ÇarşambayıSelAldıHazırkabadayılarıngecehayatınagirmişken,gözümüzdedahaiyicanlandırabilmekiçin

konununenyakıntanıklarındanbirinebaşvuralım.

Yer:Beyoğlu’ndakiOlimpiyaTuristikGeceKulübü(NightClub).

Gecekulübünündevamlımüşterileri:DündarKılıç,OfluHasan,Ofluİsmail,Kürtİdris,ArapNasri.

Page 98: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“Gazinokapatmanın”neanlamageldiğinianlatan:OyıllardabugecekulübündeçalışanmüzisyenlerdenGüngörİleri.

“Bazıgeceler saat04’tensonrakulüpmüşterilerigidince,öndenbeş-altı adam,ogecehangi baba kulübü kapatacaksa onun body guardları, yani adamları gelirdi. O adamlarhangibabanınadamlarıysagazinosahibiveçalışanlarıbunubilirlervemutfakda,içkilerde, orkestra da o babanın beğenilerine göre hazırlanırdı. İçeriye başkamüşteri alınmaz,kapılaronlariçinkapatılırdı.Gazinokapatmadeyimiburadangelirdi.

Gelecek olan babanın adamları yarım saat önce gelirler ve birbirlerine silah gösterisiyaparlar,oturduklarımasanınarkaduvarınıkendilerinehedefalıpdurmadanateşederler,hangimizintabancasıdahagüzel,kiminkurşunudahaderinesaplanıyordiyebirbirleriyleşakalaşırlardı.

DündarKılıçgeldiğindedebütünmüzisyenlervepersonelçoksevinirdi,çünkübahşişiçok boldu. Dündar Kılıç yanında birkaç kişiyle, misafirleriyle gelir, en kaliteli içkilermasayadizilir, yer içer eğlenirlerdi.Müzisyenlere devamlı istekte bulunurlar, elli-altmışkezaynıparçayıçalmalarınıisterler,herçalışlarındadateşekkürolarak50-100lirabahşişatarlardı.DündarKılıç’ınençokistediğiparçalar‘Çarşambayıselaldı,biryarsevdimelaldı’ve‘Köprüdengeçtigelin’idi.Müzisyenlerbuisteklerisevesevekarşılarlardı,çünkünormalde gecede 130 lira alan bir kişi, babalar geldiğinde cebinde altı-yedi bin lira ileevine dönerdi. Sabah en geç 4’te kapanması gereken kulüp, 7-8’de kapanırdı. Babalarsabahleyin sanki hiçbir şey içmemiş gibi dimdik ayakta, sallanmadan çıkarlardı.Hiçbirininkörkütüksarhoşolarakçıktığınıgörmedik.

Ertesiakşamkulübedöndüğümüzdesarırenkliduvarlardakideliklerinalçıylakapatılıpboyanmış,eskihalinegetirilmişolduğunugörürdük.

Aynı gece iki baba gelmişse, hiçbir zaman aynı masaya oturmazlar, ayrı masalardaoturupeğlenirlerdi,birbirlerinekarışmazlar,lafatmazlardı.

OyıllardasolistolarakKartalKaan(asıladıİbrahimAynacı)çalışırdı.DansözlerÖzcanTekgülveLeylaSayar’dı,onunengüzelolduğuyıllardı.ÖzcanTekgül’ünyaşıilerlemişolmasınarağmenbabalaronuisterlerdi,çünküateşdansıyapardıveDündarKılıçbudansıçokbeğenirdi.

KulübünsahibiTamaraMehmetdahaöncebirRuspavyonsahibiolanKualaTamaraileyıllarcaçalıştığındanbulakaplaçağırılırdı.

Ben rastlamadımama,aynıkulübedahaönceYılmazGüneydegelirmiş.O tarihlerdeorada tuvaletçilik yapan yaşlı kadının anlattığına göre, Yılmaz Güney bir gün yanındaparasıolmadığındankadınayüzüğünübırakmış,kadınbuyüzüğüevinegötürüpyıllarcasaklamış.”

Görüldüğü gibi o yıllardaki kabadayılığın raconu eğlence yerlerinde “saygın”davranmayı gerektiriyordu. Fedailerin boş salonda silah talimi yapmalarının damutlakabiranlamıvardı,bunu“ağalarından”izinsizyapmalarıdüşünülemezdi,amaonubiryanabırakacakolursak,kabadayılarıncoşupdahavayaateşetmeleri,uluortasilahgösterisindebulunmaları ayıp sayılırdı. Zaten sabaha karşı, herkes gittikten sonra gelip gazino

Page 99: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kapatmaları, misafirleriyle birlikte kendi başlarına eğlenmeleri de, öteki müşterilerirahatsız etmekten çekindiklerini gösteriyordu.Aslında bu da son derece doğaldı, çünküeğlence yerlerinden haraç alıyorlardı.Bir anlamda ekmek kapıları sayılabilecek olan buyerlerinmüşterikaybetmeleriniherhaldeistemezlerdi!

Gazinolarda taşkınlık yapmama raconunun bozulması da on yıl sonra yine kendikuşaklarının kabadayılarının birinden gelecek, Oflu İsmail 1979 yılında Şişli’dekiSemiramisGazinosu’ndagazinonunpatronuileşefgarsonununölümüylesonuçlananbirolaya yol açacaktı. Racon bir kere bozulduktan sonra, yeni kuşak mafyanın eğlenceyerlerindeyarattığırezaletlerayyukaçıkacaktı.

TabancaTeşhiriİleTehditDündar Kılıç’ın 1969-71 yılları arasında dokuz kez tutuklandığını daha önce

söylemiştim,amayerigelmediğiiçinbirnoktayıbelirtmeyiburayabırakmıştım:Suçsicilikayıtlarına göre bu tutuklanma veya gözaltına alınmaların sekizi “tabanca teşhiri iletehdit” suçundandı. Bunlardan beşi 1969 yılına aitti. Yani bir yılda beş kez bu suçtantutuklanmış,hapsegirmişti.

Kız kardeşi Kısmet ile Oflu İsmail (Hacısüleymanoğlu) evlendiğinde de İzmitCezaevi’ndeydi. Oflu İsmail ise Madam Katy olayı nedeniyle yattığı hapisten yeniçıkmıştı.BuevlilikiçinelbettehapistekiDündarKılıç’ındaonayıalınmıştı,amaKısmetHanım ileOflu İsmail’in evlenmelerini sağlayan, SavcıKemalŞimşek (MarlonKemal)olmuştu.KabadayılardünyasınınyakındantanıdığıbiriolanMarlonKemal,hikâyemizinilerleyenbölümlerindebirkezdahakarşımızaçıkacaktır.Şimdilikşukadarınısöyleyeyimki, gece kulüplerinde birlikte eğlenirlerken bir polis baskını olsa, bir savcının üzeriaranamayacağı için Dündar Kılıç’ın veya Oflu İsmail’in tabancasını saklayacak kadaryakındostlarıdır.

Dündar Kılıç’ın hareket alanı, hemOflu İsmail ile akrabalık kurmuş olması, hem deOflu Hasan’ın kalp krizi geçirdikten sonra kenara çekilmesi sayesinde daha dagenişlemişti.

Zaten1969yılındasuçsicilindegörülenbuhareketlenmede,hem“kariyerinde”,hemdeefsanesininbüyümesindeyenibirdöneminbaşladığınıgösteriyordu.

Buyenigelişmehakkındabazısaptamalaryapmakgerekirse:

İşlediği suçlar artıkmeşrumüdafaaolmaktan çıkmış, onunbaşkalarınakarşı eyleminedönüşmüştü;eskipasifkonumunubırakıpdahaaktifbirkonumageçmişti.Demekkiartıkölümkorkusunuüzerindenatmış,kendisibaşkalarınakorkusalmayabaşlamıştı.

Ama riskli işlere adamlarını göndermek yerine hâlâ yalnız başına gidiyor,“hesaplaşacağı”kişilerinkarşısınatabancasıylaçıkıpkendiişinikendibitiriyordu.

Tabancagöstererektehditetmeolaylarınınarasında,alacaklılarınaborçlarınızamanındaödemelerini “hatırlatma”, kendisinemeydan okuyanların dersini verme, hakkında yalanhaber yayanları cezalandırma, gereken saygıyı göstermeyenlere haddini bildirme gibigerekçeleri kabadayılık raconuna pek aykırı düşmeyen eylemler vardı. Hem “ekmeğini

Page 100: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kazanacak”,hemde“enbüyükolma”yolundayürüyeceksebunlarıyapmakzorundaydı.Her biri ününü daha da yaygınlaştıran bu olaylardan bazılarını az sonra ayrıntılarıylaokuyacaksınız.

Amaşurasınıdaunutmayalımki,bunlar sadecepoliseveyabasınayansıyabilmişolanolaylardı.HattabunlardanbazılarındaDündarKılıç’ınbizzatgidipsilahınıvererekteslimolduğunudabiliyoruz.

Pekiyabilinmeyenler?

Tehdit dediğiniz eylem eğer herkesin ortasında alenen yapılmadıysa, zaten iki kişiarasında geçerdi. Bu durumda suçüstü söz konusu olamayacağına göre, tehdit edilenkişininkabadayılığıylaünlübiriniihbaretmesivealeyhindetanıklıkyapmasıgerekirdiki,bu da doğrusu biraz cesaret isterdi. Ayrıca polisin şu veya bu nedenle bazı suçlarıgörmezden geldiği, örtbas ettiği de hesaba katılırsa, duyulan veya duyulmayan tehditolaylarından ne kadarının haraç almak için olduğunu bilmemiz olanaksızdı. Amabildiğimiz şuydu ki, Dündar Kılıç, özellikle 1969’dan itibaren “gayrimeşru” saydığıalanlardan“hakkınıalmaya”hızvermiştivebualanlarıgenişletmeyebaşlamıştı.

Haraç sözcüğü bizlere doğal olarak çok sevimsiz geliyor ve hemen şiddet çağrışımıyapıyor.Amaşuandayeraltıdünyasınındehlizlerindeveodünyanınkurallarınıngeçerliolduğuyerlerdegezindiğimiziunutmayalım.Kaldıki,bizenahoşgelenbusözcük,onlaradasevimsizgelirdivekullanılmazdı.Oâlemdebununadıkorunmayamuhtaçbirparadanalınan koruma payı ya da vergisi ödenmeyen kazançlardan alınan bir çeşit vergiydi.Deyimyerindeyse,alandarazı,verenderazıydı:

“Resmi kurumların güvenliği sağlayamadığı koşullarda yatırımcılar güvenliği başkabirilerinin sağlamasından pek de rahatsız olmazlar. Kriminolojide bu suç çeşitleriprotectionracket(korumaşantajı)olarakadlandırılır.”17Çeşitlitanımlamalaragöre,“çokmiktardanakitparanınkorumasızolarakbulunduğu”,“gayrimeşru”veya“avantadanparakazanılan”,“kayıtdışı,yanivergisiödenmeyen”bufaaliyetalanlarınelerdi?

O yıllara göre esas olarak kumarhaneler, gazino ve gece kulübü gibi eğlence yerleri,randevuevleri ve genelevler ile tefecilikti. Kaçakçılık o tarihlere kadar daha çok ithaliyasakolanviski, sigara,kahve,oyunkâğıdıgibibazımallar içinyapılırken,daha sonraelektronikmadde,demir, sacvedöviz ilebüyümüş, silahkaçakçılığınageçişbaşlamıştı.AnapayınGüneydoğu’daalındığıuyuşturucumaddetrafiğindeiseİstanbulhenüzsadecetransitgeçişyoluüstündeolduğu içinküçükbirpayasahipti.Güneydoğu’dauyuşturucualanındaenhızlı“sivrilenler”ilerideDDKD(DevrimciDoğuKültürDernekleri)vePKKgibiörgütlerledeilişkiyegeçecekolanCantürkveBaybaşinaileleriydi.

DündarKılıç’ınfaaliyetalanlarınagelince;kazancınıesasolarakkumardansağladığınıdahaöncesöylemiştim.Bunukendisideaçıkçaifadeetmekteydi:“35yılkumarhanecilikyaptım, bunun da yüzde 5’ini bir tarafa ayırmış olsaydım, hazineler denecek kadarservetimolurdu.”18Amabukazancınsadecebirkısmınısahipolduğukumarhanelerdensağlıyordu.Asılkazanç isebaşkalarının işlettiğikumarhanelerden“korumapayı”olarakgeliyordu. Bunu da şöyle açıklamaktaydı: “Kumarhanelerden her gün hakkıma 100 bin

Page 101: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

liradan500bin lirayakadarparadüşerdi.BuparayadaLevent’te iki tanevilla alınırdı.Bunlarındabir lirasınadokunmadım,halkadağıttım,yardımettim…”19Rakamdabirazabartma payı olsa da kumarhanelerden çok kazandığı doğruydu. Çünkü 1971 yılındayapılan bir sayıma göre İstanbul’un sadeceBeyoğlu semtinde tam1259 kahve vardı.20Bununyarısındakumaroynandığınıdüşünsenizbileödenen“korumapayı”bayağıyüklübirmeblağtutardı.

Haraç aldığı öteki alanlara gelince; Dündar Kılıç 1980’li yıllarda çıkarıldığı askerimahkemelerde kendinden söz ederken “Ben mafyadan, kumarhanelerden aldım,”diyordu.21 Kumarhaneleri anladık ama bu mafya sözü de neyin nesi oluyordu? Ozamanlarmafyadiyebirdeyimhenüzyoktu.Amaçeşitlikonuşmalarınıinceleyinceonunmafyadankastının tefeciler, gecekulübüvegazino işletenler ile fuhuş“sektörü”olduğuanlaşılıyordu.

Beyaz kadın ticaretine her zaman karşı olmuştu, “aç kaldığı, işsiz güçsüz olduğuzamanlardabilebuişiyapmamıştı”,LüksNermin’inveMadamManukyan’ın“korunma”tekliflerinigeriçevirmişti,bunlarıdaçeşitlikişilere,dergivegazeteleresöylemişti.Amaonunki sadece karşı olmak değildi, “karı pezevengi” dediği herkese karşı, önce enyakınındakiTarlabaşı’ndanbaşlayarakadetasavaşaçmıştı.

AvukatMuhittinYüzüak o dönemleri iyi hatırlıyor: “Oraların korumalığını üstlenerekharacabağlamışkişilervardı.Şimdiki(döneminyay.n.)İçişleriBakanı25SadettinTantanbu Tarlabaşı’ndaki fuhuş yuvalarını ekipler amiri olarak basıp da kapamaya başladığızamanonaçokbüyükparalarteklifettiler.Hepsinireddetti.25BenimMuhittinYüzüak ile konuştuğum tarihteSadettinTantanhenüz İçişleriBakanlığı’ndanveANAP’tan istifaetmemişti.

Amaböylesinegüçlüveçokyukarılardandestekalanbir‘kuruma’karşıonundagücüyetmedi.Ha,sonraneoldu,Tarlabaşı’ndakirandevuevlerikapatıldı,işŞirinevler’esıçradı.Şirinevler’i kapatınca Levent’teki sosyetik villalara sıçradı. Oralar lüks yerlerdi, polisnüfuzedemiyordu.ŞimdiEtiler’dekiyerlerdeoralarınkapatılmasıylaoluşanyerlerdir.”

DündarKılıç’ınentakdirettiğiemniyetçilerdenbirininSadettinTantanolmasındaonunfuhuşlamücadelesininetkisiolmuşolabilir.Dünyanıneneskimesleğidenilenvesistemiçindeneredeysekurumlaşmış,polisinbilegücününyetmediğibirorganizesuçsektörüneelbette Dündar Kılıç’ın da gücü yetmeyecekti. Zaten onun toplumsal bir sorununtemellerineinmekgibibirmeselesideyoktu,onunmeselesinefretettiğibazı“muhabbettellalları”ilekişiselmücadeleyegirişip,buticaretekarşıolduğunugöstermekti.Amabunuyaparken aynı zamanda fuhuşa karşı olanların da sempatisini topluyor, efsaneye yeniunsurlarkatılmasınısağlıyordu.

BasındaBayraktarOlayı:“AttanBüyükDeveVar”DündarKılıç’ınkadınsatıcılığıilesuçladığıve“karıpezevengi”dediğikişilerdenbiride

otel sahibi Enver Bayraktar’dı. Bu kişiyle aralarında başlayan anlaşmazlık, zamanladüşmanlığavekarşılıklı tehditleşmeleredönüştü.SonundaBayraktar’ınyanındapolislerdevarkenDündarKılıç’a telefonedip“erkeksengelirsin”demesibardağı taşırandamla

Page 102: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

olmuşveDündarKılıçbutehditüzerineEnverBayraktar’ınbulunduğuBeyoğluKuloğluSokak’takiReşit’inkahvesinegidipsilahınıçekmişti.

Ama olayın polise ve basına yansıması gerçeği tam olarak vermiyordu. DündarKılıçpolis ifadesinde de, basına anlattıklarında da artık iyice alıştığımız yöntemi kullanmış,olayı meşru müdafaa kapsamına girecek ve kendisini mağdur gösterecek biçimdeaktarmıştı.Anlaşmazlığın çıkış nedenini de, o gece neler olduğunu da yanlış değil ama“kendinegöre”veeksikanlatmıştı.BununböyleolduğunuDündarKılıç’ındahasonrakiifadelerindenveyakınlarınaanlatıştarzındananlıyoruz.

Onageçmedenönceolayın22Mayıs1969tarihligazetelerenasılyansıdığınıgörelim:

“BeyoğluKaymakamıveEmniyetAmiri’neönceki gün teslimolanDündarKılıç dün‘Attanbüyükdevevar.Benigünlerceasacağız,keseceğizdiyetehditettiler,’demiştir.Birotel sahibinin, eski Cinayet Masası Şefi ve bazı polislerle gazetecilerin bulunduğuBeyoğlu’ndakibirkahveyibasıpherkesisilahlatehdittensanıkDündarKılıç:45günönceEnver Bayraktar’ın otelinde bir kadın meselesinden hadise çıkmıştı. Bunu benimyaptığımı sanarak bana cephe aldılar. Tehdit ettiler. Bir telefon konuşmasında EnverBayraktar‘gerekirse200binliraverirsenibacaklarındanastırırım,’dedi.

‘Geçen gün gene telefon edip kahveye çağırdılar. Gidince Enver ceketinin düğmesiniçözdü. Belinde beyaz kabzalı tabancası vardı. Ben içeri girerken hepsi ayağa fırladı.Bununbirtertipolduğunuanladım.Dahaöncedavranıptabancamıçekerekdurumahâkimoldum.’

Sanık Dündar Kılıç, Emniyet Müdürlüğü’ne gönderilmemiş, doğrudan doğruyaAdliye’yesevkedilerektevkifedilmiştir.”22

Dilersenizgelinşugazetehaberinibirlikteanalizedelim:

Haberinyazılış biçimi tamamenDündarKılıç’ın lehineydi.Dikkat edersenizhaberbirgiriş ve bir sonuç cümlesinin dışında onun anlattıklarıyla başlayıp, onun anlattıklarıylabitiyordu.Gittiği kahvede “eski CinayetMasası Şefi ile bazı polislerin ve gazetecilerinbulunduğunu” Dündar Kılıç söylemiyor, gazete yazıyordu. Böylece “bunun bir tertipolduğunu bile bile niye gittin?” sorusuna bile yer kalmıyordu.Yalnız başına bir kişinin“bir kahveyi basıp herkesi silahla tehdit etmekten sanık” olduğunun söylenmesi isekahramanlıkdestanınayenibirsayfaeklemektenbaşkabirşeydeğildi.Yani,DündarKılıçhaberimuhabiredikteettirmekistesebundaniyisiniyapamazdı.

Haberde onun ağzından aktarılanlara gelince, kitabın başından beri onun basınla veyabasınıetkileyecekkişilerlekonuşmaüslubunuvetarzınıartıktanımayabaşladıysanız,buhaberde yazılanların tipik bir Dündar Kılıç tavrı olduğunu fark etmişsinizdir: Başındangeçenolayları anlatırkenher zaman savunmadakalıyor,öncelikleyasalarakarşıkendinigüvencealtınaalıyordu.

Buradakidurumdaaynıydı.

Yaptığı eylem meskene tecavüz veya silahla tehdit sayılabileceği için, boşu boşunaövünmek yerine lehine olan delilleri anlatıp suçlu konumundan mağdur konumuna

Page 103: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

geçiyordu. Daha önce tehdit edilmesi ve meydan okunması olayda tahrik, hatta birkabadayı için ağır tahrik olduğunu gösteriyordu. Hasmının ceketinin düğmeleriniçözdüğüne,onagösterdiğitabancanınkabzasınınbeyazolduğunakadarayrıntıvermesidemeşrumüdafaahalindeolduğunukanıtlamakiçindi.

On cümlelik bir anlatım içerisinde, hem kendisini hukuken sağlama alıyor, hem dekabadayılığısevenkitlelerinhoşlanacağı“durumahâkimoldum”veya“attanbüyükdevevar”gibisözleringazetesütunlarınageçmesinibaşarıyordu.

Böyle durumlarda genellikle yaptığı gibi ertesi gün teslim olmuştu. Bu sayede hemhavanınlehtemialeyhtemiolduğunukoklamış,hemdepolistekötümuamelegörmedensavcılığagötürülmeyigarantiyealmıştı.

MİTİfadesindeBayraktarOlayı:“DesturDeyipFırladık”Oysaolayınbaşlangıçnedenidefarklıydı,cereyan tarzıda.Oraya tekbaşınadeğil,üç

kişiylegitmişti.İçeriyedeotelinvitrininikırarakgirmişti.

Dündar Kılıç, 1984 yılında MİT’teki sorgulanmasında26 bu olayı 15 yıl önce eksikbıraktıklarını tamamlayarak anlatacaktı.MİT ifadesinin kumar komisyoncuları, tefecilervemuhabbettellallarıileilgilibölümünde,buişlerleuğraşanadamlarakesinlikleyardımetmediğini,hattaonlarlaçatıştığınıkanıtlamakiçinBayraktarolayınıörnekgösteriyordu:26MİT’inyasasındasorgulamayetkisiolmadığıhaldebirçoksanığıyasadışıolaraksorguladığınınsayısızörnekleriniSonerYalçınveDoğanYurdakul’unBayPipokitabındabulabilirsiniz.

“Ozaman İstanbul’daEnverBayraktar adında şehrin dört yanınanam salmış biri var.217 tane ev işletiyordu. Benim yanımda çalışan Atila27 adında Ankaralı yakışıklı mıyakışıklı bir genç var. Enver Bayraktar’ın yanında çalışan kızlardan biri Atila’ya abayıyakmış. Birlikte yaşıyorlar. Enver çıldırıyor tabii. O zaman cinayet Masası Şefi MacitEsmer diye biri var. Enver’in adamı. Enver durumu ona açıyor, bize baskı yapmasınıistiyor.MacitBey bana telefon açtı ‘Dündar buAtila’yı İstanbul’dan kov.Kır bacağınıgitsin,’ dedi. ‘Abi, siz bu kadın yüzünden çocuğun İstanbul’dan gitmesini istiyorsunuzama,okadınbirtekAtilailedüşüpkalkmıyorki,altınayatmadığışoförkalmadı.ŞimdiböyleçirkefbirkadıniçinbizAtila’yıniyeezelim?Yakışıkalırmı?’dedim.EnverbaktıAtila’yabir şeyolduğuyok,buseferdekendiaradıbeni. ‘OAtila’nın işinibitirmezsensenin de sonun olur Dündar’ diye tehdit etmez mi? Tepemin tası attı. ‘Ulan hempezevenklik yapacaksın, hem polisi pezevenkliğine alet edeceksin. Artık sonun geldi.Söyle ulan neredesin?’ dedim. ‘Ben Mavi Tuna Oteli’ndeyim, buyur gel! Gel de seniayağındankapıyaastırayım!’demesinmi?‘Destur’deyipfırladık.Kardeşimİbrahim,ben,Şefik28,AnkaralıNevzat.29 Atladık arabaya, ver elini Mavi Tuna Oteli. Daldık içeri.‘Nerede ulan bu pezevenk?’ dedik. Otel müdürü ‘Kuloğlu Sokağı’na gitti’ dedi, çenesizangırdaya, zangırdaya. Kuloğlu Sokak polislerin kaynadığı bir yer. Ama ok yaydançıkmış bir kere. Yeni Melek Sineması’nın sokağından girdik. Çocukları şöyle birtoparladım. ‘İçeri giriyorum, silahlar patladıktan iki dakika sonra dışarı çıkmazsam sizicabınıyaparsınız,’dedim.Böyledurumlardakapıdangirmekolmaz.İçerdekilerkapıdangelecekbirtehlikeyekarşıalırlartertibatlarını.Bunubildiğimdenyerdenkaptımbirparketaşını,otelinvitrinine indirdim, şangır!Açılandeliktencumburlop içeri.CinayetMasası

Page 104: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ŞefiMacitEsmercinayetmahallindebitamamhazır.PezevenkEnver‘ruhsatlı’tabancasınısıyırdıbelinden.Amanefayda?Bendahacamıkırmadansilahımıforaetmişim.27DündarKılıç’ınAnkara’danyanındagetirdiğikişilerdenolanveozamanakadarkilakabıyla“YenidoğanlıAtila”,buolaydansonraaşkındanneyaptığınıbilmezhalegelince“DeliAtila”diyeçağrılıroldu.

28DündarKılıç’ınamcasınınoğluŞefikKılıç.

29DündarKılıç’ınAnkara’dangetirdiğiveTarlabaşıolayındadaadıgeçenParlakNevzat.

Pezevenkyineyaptıpezevenkliğini, zıpladıMacitBey’inarkasına siperlendi.Öylebirdurup, karşılıklı birkaç soluklandıktan sonra, zihnimi toparlayıp dedim kiMacit Bey’e‘Sen bir polis şefi olarak bu pezevengi buraya çağırıyor ve bana telefon ettiriyorsan,yazıklarolsunsana!Feriştahıkorusabenbudümbüğüburadanalıpgideceğim!’dememlehamleettim.MacitBeydehareketedecekolduamayetişemedi.Silahımınnamlusunuikisefer pezevengin alın şakına vurdum!Oluk gibi kan fışkırdı; hemCinayetMasası ŞefiMacitBey’in,hemdebenimüstüme…”

Dündar Kılıç ifadesindeki bu sözlerin ardından zamanın İstanbul Emniyet Müdürüİbrahim Ural’ı övmeyi ve polisle iyi ilişkileri olduğunu eklemeyi de ihmal etmiyordu:“Bereket bu memlekette hamiyetperver, haklıyla haksızı ayırt eden insanlar var hâlâ.İbrahimUralgibi.Allahböylelerinibaşımızdaneksiketmesin.İbrahimUralbizebütünbuişleri açan pezevenk Enver’i kapıp, Polis Okulu’na getiriyor. Hesap soruyor bu herife,‘Ulan, koskoca bir devletin valisi, sana nasıl silah ruhsatı verir?’ diyerek. Sonra bununayaklarınıkırıyor…Yanibirpolisdışında, tefeciye,pezevengeangajeolmuşbirpolisindışında, yüzlerce polis korudu beni. İnandı bana. Şimdi efendim benim polise büyükgüvenimvardır.Eğerbenipoliskorumasaydı,külümbilekalmazdı!”

Dündar Kılıç’ın olayın üstünden 15 yıl geçtikten sonra, hem deMİT “sorgucularına”anlattığı şekli de işte böyleydi. Bu anlatımda verilen ayrıntıların gerçeğe daha uygunolduğunudüşünmekgerekir.Çünküüstündenuzunzamangeçmişvedosyasıkapanmışbirolayı fuhuşa karşı mücadelesine örnek olarak anlattığına göre artık saklayacak bir şeyikalmamıştır,tersinenekadardetayverseokadaryararınaolacaktır.

Kaldıki,DündarKılıçbuolayıailesohbetlerindedebusonşekliyleanlatmışolmalıydı.Çünkü olayın Dündar Kılıç’ın yeğeni Taneri Seymen’den dinlediğim biçimi de bunabenziyordu: “Bir kadın satıcısı dayımameydan okuyor veya polise yakalatacak gibi birolay.Dayımoradapolisinveokadınsatıcısınınadamlarınıntertibataldığını,birteşkilatıniçerisine gireceğini tahmin ediyor.Dayımın da bir özelliği böyle bir yere gittiği zamantemkinliolmasıydı,yanındaŞefikAmcamvar.Uzaktanbakıyorlarkiotelinkapısı falantutulmuş.Yerdenbirparketaşıalıyorvitrincamınavurupkırıyor, içeriyeatlıyor.İkisini,kadınsatıcısıilepolisşefiniotelinlobisindebulupkıstırıyor.Polismüdürünüdetanıyor,‘Abisanayakışıyormuböylebiradamınyanındaolmak,’diyor.Polisde‘Dündarelleme,üstüneçokgelmişsinizadamın,’diyor,böyleayaküstübirtartışmaolurken‘Benbuadamıalacağım,’ diyor, alırsın alamazsın derken nasıl oluyorsa, o sırada dayıma hakaret miediyorpolisşefi,dayımdadayanamıyorkadınsatıcısınavuracağınapolisşefininkafasınavuruyor.Sonradaoradançıkıpgidiyor.Amabentabiiduyumlarımıanlatıyorum.”

Doktor Turhan Temuçin de olayı Dündar Kılıç’tan dinlemişti: “Kendisi anlattı bunu

Page 105: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bana.Hasımlarıbirkahveden telefonediyorlar ‘şuradayızerkeksengel,’diyorlar.Kahvede akşamları bütün emniyetçilerin gidip oyun oynadıkları bir kahve. Dündar databancalarını alıp gidiyor. ‘Abi,’ dedi, ‘tabancaları çekip içeri daldım, bir de baktım kihepsipolis.’BöyledeliceişleryapardıDündar,hiçgidilirmioraya?”

KulakKesmektenAyakKurşunlamayaEn eski kabadayılarda kulak kesme, suçunun cezası ölüm kadar ağır olmayan birini

uyarmak (!) için başvurulan vahşi bir yoldu ve Dündar Kılıç kuşağı kabadayılara daonlardan miras kalmıştı. Dündar Kılıç’ın da bu uyarı cezasını henüz Hacettepe’deyeniyetme bir kabadayı iken kız kardeşine sarkıntılık eden birine karşı uyguladığınıgörmüştük.

Bıçak döneminden tabanca dönemine geçildikten sonra kulak kesmenin yerini ondandaha“modern”amadahaazvahşiolmayanayakkurşunlamayöntemialdı.Kabadayılarbirisineyaptığıişinyanlışlığınıihtaretmekistediklerizaman,ölümtehlikesiyaratmayacakolan en garantili bölgeye, dizinden aşağısına ateş etmeye başladılar. Günümüze kadargelen bu âdete bugünün yeraltı dünyasında “kafa koparmak” deniyor ve uyarı “cezası”olmasınınyanında,birini bir şeye zorlamak içinkorkutmak,örneğinborcunuödemesiniveyaharaçvermesinihatırlatmaküzeredeuygulanıyor.

Bununla birlikte kulak kesme uyarısı da birdenbire tarihe karışmadı ve bir süre dahauygulanmaya devam etti. Bu şiddet yöntemini kabadayılar icat etmişti, ama bazenkendilerine karşı uygulandığı da oluyordu. Örneğin Gacero Yılmaz adındaki Rizeli birkabadayı,1972yılındakibirdavadaaleyhindetanıklıkyapanOfluİsmail’inşoförünebu“cezayı”verecekvekulağınıusturaylakestiripelineverdirecekti.Amabununbedelinidedahasonracanıylaödeyecekti.23Yinedahasonrakiyıllardanbirindebazıkabadayıolmasevdalıları sırf ün yapmak için Dündar Kılıç’ın kömür deposunun bekçisinin kulağınıkestiklerindedebaşlarınaaynışeygelecekti.

Ayakkurşunlamayöntemininicadındansonrayeraltıdünyasındabundanençoknasibinialanlardanbiri“GazinocularKralı”adıylatanınanFahrettinAslan’dı.Biri1970’te,biride2000’deolmaküzereotuzyılaraylaikikezbacağındankurşunlandı.

7Ocak1970’te,OfluParmaksızMustafalakaplıvetetikçiolduğuönesürülenMustafaGür, sahibi olduğuMaksimGazinosu’ndan çıkmaktaolanFahrettinAslan’adört el ateşetmişti. Kurşunlardan biri Fahrettin Aslan’ı sağ bacağından yaralamış, diğerleri degazinodançıkmaktaolanbazımüşterilereisabetetmişti.

GerektetikçininKaradenizliolması,gerekseFahrettinAslanileosıralardaaralarınıniyiolmaması nedenleriyle bu olay önceleri Dündar Kılıç’a yakıştırıldı. Ama Dündar Kılıçyaptıklarını açık açık söyleyen biri olarak biliniyordu ve bu eylemi üstlenmemişti.FahrettinAslan ile aralarının iyiolmadığıdadoğrudeğildi;DündarKılıç’ınkorumasınıüstlendiği gazinoların arasında Maksim de vardı. Fahrettin Aslan daha ileriki yıllardagazino ilanlarını da Dündar Kılıç’ın 1975’te kuracağı Cem Reklam ajansına verecekti.Aralarının açılması 80’li yılların bir gelişmesiydi, onu oralara geldiğimizde göreceğiz.Ayrıca,DündarKılıç’ınavukatlarındanbirininbanasöylediğinegöre,“yıllarcaarkadaşlık

Page 106: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ve ortak iş yapmışlardı, ama Fahrettin Aslan’ın konuşma tarzı Dündar Kılıç’ı çoksinirlendirirdi. Bazen o kadar asabı bozulurdu ki, tetikçi kullanmasına gerek kalmadankendisibileçekipvurabilirdi!”

Zatenişinkokusudaçokgeçmedençıktı.FahrettinAslan’ıkurşunlatanyeraltıâlemindeDedeSultanlakabıylatanınanveosıralardaKasımpaşafutbolkulübününbaşkanlığınıdayapanSultanDemircan’dı.

Fahrettin Aslan’ın otuz yıl sonra yineMaksimGazinosu’nda ve yine sağ bacağındankurşunlanması, 19 Kasım 2000 tarihli Hürriyet gazetesinde “Aynı bacak, aynı yer”başlığıyla verildi. Habere göre tetiği çekenin Müslüm Bakırcihan, azmettirenin deFahrettinAslan’ınbirsüreönceiştençıkardığıbirkişiolduğusaptanmıştı.

GazeteciyeYapılan“Yanlışlık”Kabadayıların kendi dünyalarının dışına taşan ayak kurşunlama olaylarından bilinen

ilkininkurbanıisegazeteciAhmetVardar’dı.

AhmetVardar,ikiyılöncepolismuhabiriikentanıştığıveizlediğiDündarKılıç’ıartıkmuhabirlerine izlettiriyordu. Çünkü mesleğinde ilerleme kaydetmiş ve Günaydıngazetesine istihbarat şefi olmuştu. Aradan geçen iki yıl içinde Dündar Kılıç da“mesleğinde” ilerleme kaydetmiş, çok ünlü bir kişi haline gelmişti. Artık magazinbasınınındailgiodağıveözelhayatımerakedilenbirkişiolmuştu.

1969 yılı Ekim ayının ilk günü Ahmet Vardar’ın masasının üstüne magazin olarakatlanamayacak değerde bir haber geldi: Dündar Kılıç’ın dansöz sevgilisi Liberya’yagiderken gazetenin havaalanı muhabirine yakalanmıştı! Böyle nefis bir haberi başkagazetelere kaptırmamaheyecanındanmınedir bilinmez, gazeteciliğinbir ilkesi göz ardıedilip, karşı tarafın görüşlerine yer verilmeden haber gazetenin birinci sayfasındayayımlandı.

İşteneolduysabununüzerineoldu.Çünkühabertepedentırnağayanlıştı.

DündarKılıç o sırada İzmitCezaevi’ndeydi.Dansöz sevgili diye lanse edilen kişi iseHülya veUğur’un anneleri olanAyşe Söylemezoğlu idi.Yurtdışına çıkarkenmuhabirin“Dışarıdaneyapacaksınız?” sorusuylakarşılaşmış, “İngilizcemvar, baledersleri aldım”gibilerindenbiryanıtvermişti.Bu“baledersi”sözüdönüpdolaşıpdansözşeklinialmıştı.

Dündar Kılıç hapiste olmasına hapisteydi ama, gazetenin sabahın köründe getirilipyatağının üstüne konduğunu tahmin etmek de çok zor olmasa gerekti. O kadar insanıniçindeveliderkonumundaolduğubiryerde,hemdeonungibiözelhayatıkonusundasonderecemuhafazakâr birinin ne hale geldiğini gözümüzün önüne getirmemiz de çok zordeğildi.

EnyakınındaolanlardanöğrendiğimegöreDündarKılıççoksıkıntılıveyasinirliolduğuzamanlardaayağakalkar,ikielinibelininarkatarafınakoyupgezinerekdüşünürmüş.Amafırtına kopmadan önceki davranışı, ellerinin parmaklarını uç uca getirip birbirinedokundurmakmış. Sanırım “dansöz sevgili” haberini gördüğü anda da bu hareketlerdenikincisiniyapmışolmalıydı,çünküfırtınaazsonrakopacaktı.

Page 107: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Belki içinde bulunduğu ortam da uğradığı şokun etkisini bir kat daha ağırlaştırmış vegösterdiği tepkiogünekadarbasınakarşı aldığı tutumunçokdışındaolmuştu.Dışarıyauçurulankomut,buhaberiyapanındersininverilmesiyolundaydı.

Bu tepkinin haberi de ertesi günkü gazetelerin birinci sayfasında çıktı: “KabadayıDündar’ınadamıgazeteyibasıpyaylımateşiaçtı.”24

Dündar Kılıç’ın kuzeni Şefik Kılıç ile şoförü Ekip Neco (Necmi Güler) Günaydıngazetesine gidip istihbarat şefi Ahmet Vardar’ı bulmuş ve haberin düzeltilmesiniistemişlerdi.Vardar, “BenDündar’ı ararım, düzeltiriz” diyerek İzmitCezaevi’ne telefonetmeye çalışmıştı. Ama o zamanlar henüz şehirlerarası otomatik telefon görüşmesiyapılamadığındanDündarKılıç’aulaşamamıştı.OnlardanayrılıpgenelyönetmenRahmiTuran’ın odasına yönelmiş olanVardar’ın, arkasından beş el ateş edildiğini duymasıylayereyıkılmasıdabirolmuştu.AhmetVardarbacağındanikikurşunyemiş,kurşunlardanbirideyazıişlerimüdürüAkgünTekin’inbacağınaisabetetmişti.

AhmetVardar,bundantamotuzyılsonra,DündarKılıç’ınölümününardındanyazdığıköşeyazısındabuolayıanımsatacaktı:“Günaydıngazetesindeistihbaratşefiikenyanımaçıkan bir genç önce ‘Dündar Ağabeyimiz bu habere çok kızdı,’ dedi ve ben bu aradahaberleri vermek için yazıişleri müdürü odasına girerken arkamdan beş kurşun sıkarakyere yıktı.Daha sonra hastanelik olduk, ayağım 2 ay alçıda kaldı. İşteDündarKılıç’ınşöhretibundansonradahadaarttı.Beniarayarak,banayapılanolayınbiryanlışlıkeseriolduğunusöylediveözürdiledi.”25

Anlaşılan olay tatlıya bağlanmıştı.ÇünküAhmetVardar kendisini vurdurduktan sonraDündar Kılıç’ın şöhretinin daha da arttığını söyleyebiliyordu! Dündar Kılıç da AhmetVardar’ı arayıp “yanlışlık oldu” diyerek özür dilemişti, ama yanlışlık acaba işinneresindeydi?Kendisininverdiğiemirdemi,dışarıdakilerinbunuuygulamatarzındamı?Soğukkanlılığı ve ölçülü hareket etmesiyle tanınan Dündar Kılıç, “vur” emrini içindebulunduğuhapishaneortamındaanlıkbiröfkeyekapılıpmıvermişti?Yoksaböylebiremirvermemişti de dışarıdakiler işin dozunu mu kaçırmışlardı? Hapishanede olmayıp daAhmetVardarilekendisigörüşsesonuçbaşkatürlümüolurdu?

Bu soruların yanıtlarını bilemiyoruz.Yalnız,Kılıç’ın beş ay sonra kendisiyle uzun birröportajyapangazeteciHalitÇapın’abuolaydantekkelimeylebilebahsetmemişolmasıdadikkatçekiciydi.Herhaldeortayaçıkansonuçtanpişmanlıkduymuştuveolayınsözünüetmekistemiyordu.

Amaneolursaolsun,sonpişmanlıkfaydaetmezdi.DündarKılıç,kendisininde“yanlış”olduğunu itiraf ettiği çok hatalı bir adım atmıştı.Hukuki yollara gitmek varken şiddetebaşvurmakla hem basın özgürlüğüne karşı keyfi bir müdahalede bulunmuş, hem dekendinden sonrakilere kötü örnek olmuştu. Kabadayılığın “başkalarına zarar vermeme”şeklindekiraconlarındanbiri,buolayı istismaredenyenikuşakmafya tarafındanzamaniçinde ortadan kaldırılacak ve bunun acısını da başka bazı gazeteci meslektaşlarımızçekecekti.

MüdürOdasındaKarşılananZiyaretçiler

Page 108: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dündar Kılıç, İzmit’ten yine “tercihli” cezaevlerinden olan Toptaşı’na nakledilmişti.Ziyaretçilerini cezaevi müdürünün odasında kabul ediyor, onlarla dilediği gibigörüşebiliyordu.Buziyaretçilerindenenünlüleriise,YılmazGüneyvehenüzevlenmemişolduğukızarkadaşıFatoş,AvukatBurhanveOrhanApaydınkardeşlervegazeteciHalitÇapın’dı.

YılmazGüney,ilkeşisinemaoyuncusuNebahatÇehre’den1968’deayrılmıştı.Muş’taaskerliğiniyaparken,ikiayraporalıpİstanbul’agelmişvebuikiaydaaltıfilmçevirmişti.İstanbul’unsayılızenginlerindenGaniSüleymangil’inİtalyanKızLisesi’ndeokuyankızıFatoş, Yılmaz Güney’in asistanlarından birinin eşiyle iyi arkadaştı. Bir filmin nasılçevrildiğini çokmerak ettiği için bir gün bu arkadaşıyla beraber gittiği “AzrailBenim”filmininsetindeYılmazGüney ile tanıştı.ÇıkmayabaşladıklarındadaYılmazGüney’ingençkızarkadaşını“gezmeyegötürdüğü”ilkyerlerdenbiricezaeviziyaretiolmuştu!

DündarKılıç,“Ziyaretçinizvar”dendiğigünlerdenbirinde,karşısındaYılmazGüneyileohapishanedekorunahiçdeuyduğusöylenemeyecekkızarkadaşınıgördüğündeoldukçaşaşırdı.Elbette,Fatoşdaonugörünceşaşırmıştı.Benbu tuhaf tanıştırılmaolayınıFatoşGüney’dendinledim:“Odönemleriçokiyihatırlamıyorum,amaaklımdakalanbirikianıvar. 70’li yılların başları, Yılmaz’la daha yeni çıkmaya başlamıştık. Beni ToptaşıCezaevi’negötürdü.‘Buradayatanbirarkadaşımvar,onuziyaretedeceğiz,’dedi.Henüzçok genç bir kızdım.Cezaevinde hep birlikte oturup konuştuk. Ben onunDündarKılıçolduğunu sonradan öğrendim. Aradan bir süre geçti. Bir gün Abdurrahman Keskinerupuzunbiraltınzincirkolyegetirdi.‘Nedirbu?’dedim,‘DündarKılıç’ınhediyesi,’dedi.Onunnasılbirinsanolduğunuilkozamanfarkettim.”

YılmazGüneyaskerdendöndüktensonra,Fatoş’la27Haziran1970’teevlendi.SinemadünyasınınbütününlüleriningeldiğiLalezar’dakidüğünkokteylindehapistenyeniçıkmışolan Dündar Kılıç da vardı. Fatoş Güney’in bununla da ilgili bir anısı var: “Yılmaz’ladüğünümüzde de vardıDündar.O gün bana ‘Bak yenge,Yılmaz’ı ilk defa seninle çokmutlu görüyorum, ona bir kötülük yaparsan seni yaşatmam,’ demişti.O gece düğündenayrılırken Yılmaz kabadayılara ‘Hadi eyvallah ağalar, ben evlendim ve çok değiştim,’dedi.”

AvukatBurhanApaydın’ın,DündarKılıçadını ilkduyması1965’teolmuştu,ortakbirdostları onu telefonla aramış ve “Ankara’dan yeni gelmiş bir arkadaşım var, tabancayakalatmış, yardımcı olmanı rica ediyorum,” demişti.BurhanApaydın,DündarKılıç’ınyüzünübilegörmedenserbestbırakılmasınısağlamıştı.1969’akadardaonugörmemişvetanışmamıştı,amadahasonrakiyıllardayayılanününügazetelerdenokumuş,Adliye’dekiçatışmaolayındaDündarKılıç’ınyerdetopaçgibiyuvarlanarakateşetmesiniyardımcısıKâmilBirgül’dendinleyiphayretedüşmüştü.

Yüzyüzeilkgörüşmelerivetanışmalarıise1969’unsongünlerindeToptaşıCezaevi’ndeoldu.BurhanveOrhanApaydınKürt İdris’inbir silahyakalatmadavasınabakıyorlardı.Bu dava beraatla sonuçlandığında onlara teşekküre giden Kürt İdris, arkadaşı DündarKılıç’ındavasıyladailgilenmeleriniricaetti.İkikardeşavukatkalkıpToptaşı’nagittiler.Başkamüvekkilleriyle ziyaret hücresinde görüşürlerken, DündarKılıç’ın onları cezaevimüdürününodasındamisafiretmesineçokşaşırdılar.Sıradanbirkabadayıilegörüşmeye

Page 109: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

hazırlanmışken,karşılarındahoşsohbet,nedediğinibilenbirinibuluncahayretleridahadaarttı.BurhanApaydınogörüşmeyişöyleanımsıyor:“DündarKılıç,üçsaatsürengörüşmeboyuncaekonomik,sosyal,siyasiolaylarhakkındakigörüşlerinikendineözgüüslubuylaanlattı. Paranın felsefi tarifini bile yaptı. Görüşme bittiğinde her konu hakkındakonuştuğumuzuamaDündar’ındavasınıkonuşmayıunuttuğumuzufarkettik.Ayrılırken,‘Bizimkileresöylermisiniz,benimgaribanlarıunutmasınlar,’dedi.”

MilliyetgazetesiyazarıHalitÇapındaonuziyaretegidenbirarkadaşıvasıtasıylaToptaşıCezaevi’ndetanıştı.OnlarmüdürodasınagirdiklerindeDündarKılıçodadabulunanlaravedahaçokmüdürehitapederekyüksekseslebirşeyleranlatıyordu:

“Sayın müdür beyimiz bizden daha iyi bilirler ki, bu hapishane denilen meşum dörtduvararasındayatanlariçinde,ekmekçalangaribanlar,canıturfandahıyarçekmişgençlervardır. Bu memlekette ilim irfan ölmüş müdür? Bu memlekette apartman çalanlarnerededir? Apartman çalanları neden cezaevine komazlar? Bize gelince, sayın müdürbeyim,başınıağrıttımamakusurabakma.Bizcezaevinderahatederiz.Bizimkaderimizbu.Böyleyazılmışalınyazımız.Dışardaykenrahatbiryeregidemeyiz.Yapolismanidirya da hasımlarımız. Biz dışarıdayken icabında işkembe çorbasını yüz liraya içeriz. Ki,işkembeiçtiğimizyerdekilerbiziherhangibirşeyiçinşikâyetetmesinler,müşküldurumadüşürmesinlerdiye.Çünkübilirizki,bizimolduğumuzyerdebirhadiseçıkarsaobizdenbilinecektir. Halbuki bizim olduğumuz yerde hırsızlık olmaz. Bizim olduğumuz yerdesarkıntılık olmaz. Bizim olduğumuz yerde asayişsizlik olmaz. Biz icabında polise enbüyükyardımcıyızdır.Bizpolisevekanunaenbüyüksaygılıyızdır.Söylediklerimyalansa,yalandesayınmüdürbeyim.”26

HalitÇapın,DündarKılıç’ıyazmayıbukarşılaşmadansonraaklınakoydu.Amaonurazıedemedi. Cezaevinden çıkınca gidip bulduğu Dündar Kılıç “Biz artist değiliz, bizeyakışmaz,ayıpolur.Sonraherkesbaşkatürlüdüşünür.Dündarkendinireklamediyorder.Bize uymaz” diyor, bu fikre bir türlü yanaşmıyordu. Birçok buluşmanın sonunda HalitÇapın, “Sen anlatsan da anlatmasan da ben yazacağım” deyince razı olup anlatmakzorundakaldı.

EfsaneYazıDizisiOluyorDündar Kılıç’ın Halit Çapın’a anlattıkları 1970’te yedi günlük bir yazı dizisi olarak

yayımlandı.27Yirmi beş yıl sonra da kitap haline getirildi.Dizinin 1995’te yeniden elealınıp kitap haline gelmesi elbette ki durup dururken olmamıştı. Kitabın yayımlandığısıralarda Dündar Kılıç, Emlak Bankası soygunu nedeniyle patlak veren “Civangate”skandalı ve kızının öldürülmesi olayları ile ilgili olarak yine gazetelerin birincisayfalarındaydı.HalitÇapınbunukitabınıngirişindedebelirtiyordu:DündarKılıçaradangeçen25yılboyuncasıksıkTürkiye’ningündeminegelmiştiveogünlerdede“süregelenkarmaşıkbirolayınbaşroloyuncularındanbiri”ydi.

Biz bunları o olayların geçeceği yıllara bırakalım ve dizinin yayımlandığı 1970’lerianlatmayısürdürelim.

“Bir Kabadayının Anatomisi” başlığıyla yayımlanan dizide ağırlıklı olarak Dündar

Page 110: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Kılıç’ın o güne kadar girdiği çatışmalar, yattığı hapishaneler ve çektiği acılar hakkındaanlattıkları Halit Çapın’ın usta kaleminden kâğıda dökülmüştü. Ama, Dündar Kılıççatışmaların cereyan tarzlarını en ayrıntılı biçimde anlatmasına karşın, çıkış nedenlerikonusunda her zamanki “üstü kapalı geçiştirme” tutumunu sürdürüyordu. Sanki olaylarsırasında verilen polis ve mahkeme ifadelerini tekrarlıyor gibiydi; sadece ya kendinisavunmak ya da ağır bir tahrikle karşılaştığı zaman silahına sarılmak zorunda kaldığınıanlatıyordu. Uğradığı haksızlıklar karşısında acımasız bir biçimde şiddete başvurmaktatereddütgöstermiyorduvebununörneklerideefsaneyibüyütecektarzdaanlatılıyordu.

Kişiliği ile ilgili çelişkili saptamalar vardı: Temiz giyimliydi ama lüksü sevmiyordu,utangaçtıamaespriyapmayadameraklıydı,tedirgin,kararsızamakorkunçdaşüpheciydi.

Sosyaladalettenyanaydı,onagöregayrimeşruişyapanherkestennefretediyor,bunlarınkimler olduğunu da “apartman çalanlar” veya “karı pezevenkleri” gibi deyimlerletanımlıyordu.“Zengindenalıp fakireveriyordu”,hattabir seferinde İzmitCezaevi’ndekibütüngaribanlarıgiydirmişti.

Ne kadar ünlü olduğunun farkındaydı, “Bizim Karadeniz’in çok köylerinde kahveduvarlarında resimlerimiz asılıdır” demekten çekinmiyordu. Bir yıl önce çıkmış olanMarioPuzo’nunBabaromanını okumamıştı.AmaHenriCharriere’inKelebek romanınıhapishanede okumuştu ve kitabın tek bir noktasına takılmıştı: “Muharriri fena değil,heyecanlı anlatmış hadiseleri.Ancakdedikleri bize pekuymaz.Yani sözmisali oradakiromanınkahramanıparasınıtüpegizleyipalttarafınasokmaktakibubizdehiçolmaz.Bizböyleşeyinegörmüş,nedeişitmişiz,”diyordu.

Sonuçolarak“Kabadayınınanatomisi”,dizinindahailkcümlesindeki“Ağalıkvermekle,yiğitlikvurmakla”sözüyleözetleniyordu.

DündarKılıçherzamanyaptığıgibibuyazıdizisindededevletekarşınekadarsaygılıolduğunu, polise ne kadar yardımcı olduğunu ısrarla vurgulamıştı, ama efsane halinegetirilmesikimilerininhoşunagitmemiş,“başınıbelayasokmuştu.”

Nitekim, tam yazı dizisi yayımlanmaya başladığı sırada içeri alındı ve Halit Çapın’ahaber yolladı: “Halit Abi, yazıyı kes başım belaya giriyor!” Anlaşılan, dizide yaratılanefsanekişilikhayattakigerçeklereuymamıştı.Habergazeteyeulaştığında iseyazıdizisineredeysesonaermişbulunuyordu.

Aslında,DündarKılıçiledostluğuilerledikçeHalitÇapın’ındazamanzamanbaşıderdegirecekti. Bunlardan biri bir kulüpte başına geldi: “Dündar’la Kulüp-12’de içiyorduk.Omzuma bir el dokundu: ‘Halit Bey, ben ekipler amiri Engin Giray. İzninizle DündarKılıç’ıalmayageldik’.Dündar’ıyanımdanalıpdışarıçıkardılar.Azsonradatekrarkulübesokupçiğnemeyebaşladılar.Yapmayın,etmeyin,birsuçuvarsaalıpgötüründedik.Aldılargötürdüler. Ben de peşinden gittim. Sabaha kadar sorgusu sürdü. Neyle suçluyorlaranlamıyordum. Sabah adliyeye sevk edildi, ben de şahidim. Mahkeme serbest bıraktı.Ertesi gün Abdi Bey’e30 gittim, olayı anlattım. ‘Hikâyeyi yaz,’ dedi. Ben de yazdım.Ertesigün İstanbulEmniyetMüdürlüğügazeteye tekzipdöşendi.BeniDündar’ınadamıolmakla suçluyorlardı. Dündar iş sahibi olduktan sonra o polislerin çoğu yanında

Page 111: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

çalışmayabaşladılar.”28

30MilliyetgazetesininodönemkiGenelYayınYönetmeniAbdiİpekçi.

AbiBusözlerdoğruydu,DündarKılıçilerideişyerleriaçmayabaşladığındabazıemekliMİT

veemniyetmensuplarını,bazıemeklisubaylarıyöneticigörevleregetirecekti.Amabizimoraya gelmemize henüz biraz daha zaman var. Hikâyemizde şu anda bulunduğumuzyerdeki Dündar Kılıç, hayatının bir dönemini kapatıp yeni bir dönemini açma çabasıiçindeydivebugeçişdönemidahaüç-dörtyılkadarsürecekti.

Böylebirdönemeçteolduğunun ipuçları “BirKabadayınınAnatomisi”yazıdizisindende sezilebiliyordu. Örneğin, diziye göre Dündar Kılıç, bir sene öncesine kadaröldürülmekten büyük bir korku duyuyordu. Şimdi ise öldürülmek lafı geçince “Hikâyeyanide,masalbirhayatyaşamışsınneçıkar,”diyordu.Demekkibiryılöncesinekadarsüren olayları artık bir “masal” gibi hatırlamak, o günleri kafasından uzaklaştırmakistiyordu.“Masal”dediğikapanmışbirdöneminsankibiranlamdamuhasebesiniyapıyorgibiydi.BuyazıdizisindeanlattığıolaylarınelbetteDündarKılıç efsanesinibüyütenbiretkisivardıvekendisininefsaneyaratmakgibibiramacıolmasabile,yaratılanbuefsane,işlerinin yürümesinde çok yarar sağlıyordu. Ama sürekli bu masal dünyasının içindeyaşayamazdı, “enbüyükolma” arzusu, onubir vizyona sahip olmaya, geleceğeyönelikbazıplanveprogramlaryapmayazorluyordu.

1970’lerinbaşındanitibarenDündarKılıçiçinbirdönemartıkyavaşyavaşkapanıyordu.Gerçisilahyakalatmasuçundansıksıkiçeridüşmeyedevamedecekti,ama“desturdeyipiçeridalma”,“tabanca teşhiri ile tehdit”,“silahınıerkençekipdurumahâkimolma”gibiolaylarartıkçokseyrekgörülecekti.

Özelhayatındakidüzensizliksürüyordu,ikinciçocuğunahamileolanÜmitHanım’labiryaşındaki oğlu Cenk için Pangaltı’da bir apartman dairesi tutmuş ve onları orayayerleştirmişti.Amakendisibazenorada,bazenbeşyaşındakikızıUğur’undabulunduğuHasköy’deki baba evinde, kimi zaman da başka yerlerde kalıyordu. Bunlardan biri debirkaçyılönceçıkardığıolaydansonrakapılarıkendisineaçılmışolanHiltonOteli’ydi.

İşleri isegittikçebüyümekteydi.Kumardançokbüyükparalarkazanıyordu.Kazancınınekadarpaylaşsa,nekadardağıtsadaartıkyatırımyapmayıdüşünecekkadarbirbirikimioluşmayabaşlamıştı.

OzamanlarTürkekonomisinininşaatsektöründe“yap-satçılık”denilenolayınpatlamasıyaşanıyordu. Çoğu Karadenizli olduğu için “Laz müteahhit” denilen birçok inşaatçı,özellikle büyük kentlerde kat karşılığı arsa alıp büyük apartmanlar dikiyorlar, inşaatbitincede arsa sahibineveya sahiplerinebirkaçdaireveripgerisini satıyorlardı.DündarKılıçdahemşehrileriveyakabadayılarâlemindenbazıarkadaşlarıvasıtasıylayap-satvearaziişleriyapmaktaydı.

Eski bir kulüpçünün “kulüp işi kolektif bir olaydır” dediğini daha önce söylemiştim.Hemkendikumarhanesininbüyümesi,hemdebaşkayerlerdengelenpaylarıntoplanmasıDündar Kılıç’ın da giderek organize olmasını, çevresinde güvenilir adamlar

Page 112: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bulundurmasınıgerektiriyordu.

İşte şimdi kitabımızın adının nereden çıktığına geliyoruz: Çoğu yakın akrabalarından,hemşehrilerindenveya “eski dava arkadaşlarından”oluşanbukişilerin hepsi, amahepsiDündar Kılıç’a “Abi” diyorlardı. Ben bunu ilk kez Doktor Turhan Temuçin’denduymuştum.DündarKılıç’ınbirlakabıolupolmadığınısorduğumda,“Yoktu,amaherkes,yanında çalışanlar bile ona ‘Abi’ derlerdi” demişti. Araştırmalarım sırasında bununDündar Kılıç’ı başka kabadayılardan ayırt eden bir özellik olduğunu gördükçe kitabınadını “Abi” koyma düşüncem de kesinleşti. Bazı kabadayılar kendilerine “ağa” veya“baba” denmesinden hoşlanıyorlardı, ama Dündar Kılıç bundan nefret ediyordu, “Abi”denmesine ise ses çıkarmıyordu.Bu söz giderek onun adı gibi olmuştu, “Abi geldi, abigitti”dendikçeherkeskimdenbahsedildiğinihemenanlıyordu.KardeşiİbrahimKılıç ilegörüşmemsırasındaonundaağabeyindensözederkenbazen“abim”diyecekyerde“Abi”dediğini fark ettim. Öyle ki, 1992’de göz ameliyatı için gittiği Frankfurt’taki Almanprofesörbilerefakatçilerininkullandığıbusözüonunadısanmışveodaona“Abi”diyehitap etmişti! Ve sonunda cenaze namazını kıldıran hoca da duasını bitirirken “DündarAbi’ninruhunafatiha”diyecekti.

BaşkaYerdeŞubesiYok!Dündar Kılıç o zamana kadar her eyleme tek başına gitmesinin ve özellikle 1969-70

yıllarındayoğunlaşan“tabanca teşhiriyle tehdit”olaylarınagirmesininbirbaşkazararınıdahagördü;odaesnaftantehditleharaçalan“sahteDündarKılıç’lar”türemesiydi.

Kabadayının da sahtesi olurmuymuş demeyin, birçok kabadayının “kardeşiyim” veya“yeğeniyim”diyereksağdansoldanharaçalmayakalkışansahtecilerinbolluğuçokbilinenolaylardandır.AmaDündarKılıç’ın o tarihlerde başına gelen iş, kendisinin sahtelerininortalıktadolaşmasıydı.Sayılarınınnekadarolduğunusaptamakmümkündeğildi,amabukonuylailgilisadecebenimdinlediğimenazikiilginçolayvardı.

BunlardanbiriniDündarKılıç’ınkızkardeşiCelileSeymen’dendinledim.CelileHanımbirgünbirkonfeksiyoncuyaalışverişegitmişti.Beğendiğibazımallarınfiyatlarınıbaşkayerlere göre pahalı buldu. Bunun nedenini sorunca, konfeksiyoncu bayan “Ne yapayımhanımefendi,mağazamaDündarKılıçadındabirkabadayıdadandı,tehditleharaçalıyor.Bendeonaverdiğimimecburenfiyatlaraekliyorum,”dedi.“Benimağabeyimaslaböylebir şey yapmaz” diyen Celile Hanım oradan ağabeyine telefon edip durumu anlattı.Dündar Kılıç da ona “Siz polis çağırın, ben de hemen oraya geliyorum,” dedi. CelileHanım, olayın bundan sonrasını anlatırken hâlâ o günü yaşıyormuş gibi kahkahalarınıtutamıyordu:“Öncepolisgeldi,haraç isteyenkişiyi tarifettirdi, tariftekikişiağabeyimehiçbenzemiyordu.Oaradadaağabeyimdükkândaniçerigirdi.Kadınağabeyimigörünce‘HiçböyleDündarKılıçmıoluryahu?’dedi,‘Ouzunboylu,posbıyıklı,çamyarmasıgibibir adam, her ay haraç verdiğim adamı tanımaz mıyım?’ Yani kadın ağabeyimibeğenmemiş,kabadayılığıonayakıştıramamıştı!”

İkinciolayı isegazeteciHalitÇapın,gazeteci İrfanTaştemur’a anlatmıştı: “Bir tarihteMete Akyol Dünya gazetesinde genel yayın yönetmeni. Ben de onun yardımcısıyım.Odamagirdi:‘Halit,Dündarbizisoydu,’dedi.Neyse,araştırdık,baktıkki,İstanbul’dabir

Page 113: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bitirimDündarKılıç’ın adınıkullanarak sağdan soldanavanta alıyor.Dündardaduydu.Arayıpadamıbulduvepoliseteslimetti.Polisteadamıdövmeyebaşladılar.DündarKılıçşikâyetçi olmadı. Sadece sordu: ‘Neden yaptın?’ diye. Adam, ‘Yolsuzdum abi, ondanyaptım,’deyinceDündarcebindekibütünparayıadamaverdi.”29

Bu olaylar 1970’li yılların başlarında oluyordu.Anlaşılan aradan geçen otuz yıl sahtekabadayıları meslekten caydırmamış olacak ki, geçenlerde Hürriyet gazetesinde tamyarımsayfalıkbirilançıktı.İlanınüstündeçokbüyükpuntolarla“Duyuru”yazıyorduvealtında da yine aynı büyük puntolarla Sedat Peker imzası vardı. İlanın içeriği aynenşöyleydi:

“1-Bazıartniyetlikişilerinismimikullanarak,akrabamveyayakınarkadaşımolduğunusöyleyipbirçokkişilerevekuruluşlaramusallatolupkorkutmakveacıçektirmeksuretiylemenfaat teminetmeyeçalıştıklarınıüzüntü ileöğrenmişbulunuyorum.Soyadıbenzerliğiolsadahibutipolaylarakarışankişilerleuzaktanveyakındanhiçbirbirlikteliğimyoktur.Bu duruma maruz kalan kişi ve kuruluşların en yakın Cumhuriyet Savcılıkları’na veEmniyetbirimlerinebaşvurarakşikâyettebulunmalarınıricaederim.

2-Bazıartniyetlikişilervekuruluşlarborçluolduklarıkişilerevekuruluşlaraborcunuödemeyerek‘BizSedatPekertarafındankorunuyoruzveyahutgizliortağız’gibiasılsızbirşekildeismimikullanarakborçluolduğukişilerebaskıyaptıklarınıüzüntüileöğrenmişbulunuyorum.

‘Ergenekon Emlak Danışmanlığı ve Dış Tic.Ltd.Şti. ile Cel Reklam TurizmLtd.Şti.’ndenbaşkaherhangibirşirketteresmiveyagayriresmibirortaklığımsözkonusudeğildir.Kişilerivekuruluşlarıkanunlarındabelirttiğigibidevletinkollukgüçlerikorur.Bu tür haksızlığa uğrayanların da en yakın Cumhuriyet Savcılıkları ve Emniyetbirimlerineşikâyettebulunmalarınıricaederim.

3-Hayatımınhiçbirdönemindehaketmediğimhaldeismiminyanınayakıştırılançeşitlisıfatlar nedeniyle ismimin baskı ve korku aracı olarak kullanılmasından dolayımağduriyeteuğramışkişivekuruluşlardanözürdilerim.”30

YedinciBölüm

ABİASKERİHAPİSHANEDE1970’liyıllarınbaşlarındanitibarenhergün“geliyorum”diyeyaklaşanaskerimüdahale,

12 Mart 1971 günü geldi. Ordu komuta kademesindeki generaller hükümeti bazıreformların yapılmasına zorlayan bir muhtıra verdiler. Askeri darbe niteliğindeki bumuhtıraüzerineBaşbakanSüleymanDemirelvehükümetistifaetti.YerineCHPKocaeliMilletvekili Nihat Erim’in Başbakanlığı’nda, teknokratlardan oluşan “reformcu” birhükümetkuruldu.

Hükümet kurulmasına kurulmuştu ama devletin tepesinde iki ayrı askeri cunta vardı:CumhurbaşkanıCevdetSunay,GenelkurmayBaşkanıMemduhTağmaçveMİTMüsteşarıKorgeneral Fuat Doğu bir cunta, Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler, Hava

Page 114: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Kuvvetleri KomutanıMuhsin Batur veDenizKuvvetleri Komutanı Celal Eyiceoğlu daayrı bir cunta görünümündeydi. Bu ikinci gruba yakın olan bazı generaller ile daha altrütbelisubayların9Mart’tagiriştikleri“soldarbe”hareketietkisizbırakılmıştı.Buyüzden“9Martçılar” adı da verilen “sol cuntaya” mensup subaylar 16Mart’ta emekliye sevkedilereksafdışıbırakıldılar.3131Buikicuntaarasındakimücadeleninbütünayrıntılarıiçinbkz.SonerYalçın-DoğanYurdakul,BayPipo,s.159-241.

“9 Martçı” olarak bilinen ama ikili oynadığı sonradan anlaşılan Korgeneral AtıfErçıkan’ın evine 26 Nisan’da bomba atılması üzerine, 11 ilde sıkıyönetim ilan edildi.İstanbul Sıkıyönetim Komutanı olan Orgeneral Faik Türün de Sunay-Tağmaçcuntasındandı ve sıkıyönetimin ilanıyla birlikte geniş bir “aydınlar avına” girişti: İlhanSelçuk ve Sabahattin Eyüboğlu gibi bazı yazarlar ile Türkiye İşçi Partisi ve Dev-GençyöneticileritutuklanarakKartal-MaltepeAskeriCezaevi’nekondular.

Mayıs ayında İsrail’in İstanbul Başkonsolosu Efraim Elrom THKP-C (Türkiye HalkKurtuluş Partisi-Cephesi) tarafından kaçırıldı ve öldürüldü. Bu olay üzerine büyük birtutuklama dalgası daha geldi. Yeni tutuklananlar da Selimiye veKartal-MaltepeAskeriCezaevi’negötürüldüler.

Türkiye’debütünbuolaylarınyaşandığıgünlerdeDündarKılıçdadördüncükezbabaoluyordu: Ümit Hanım’dan olan ikinci oğlu Ergun 6 Mayıs 1971’de doğdu. Ama busevincideçokuzunsürmedi,ogünleringözdeeğlenceyerlerindenKulüp-12’deçıkanbirolay sırasında yapılan baskında silah yakalattığı için tutuklandı. Ruhsatsız silah taşımasuçu sıkıyönetim yasaklarını ihlal sayıldığından o daKartal-MaltepeAskeriCezaevi’negötürüldü.

Maltepe’de“Balayı”DönemiOlağan dönemlerde sadece asker tutukluların bulunduğu askeri cezaevleri, olağanüstü

dönemlerde,yaniheraskeridarbedesiyasi tutuklularıkonukederdi.12Martdönemindede kural değişmemişti: İstanbul’da Kartal-Maltepe ve Selimiye, Ankara’da Mamak,İzmir’deŞirinyerAskeriCezaevlerisiyasitutuklularladolmuştu.

Askeri rejimin ilk günlerindeMaltepe Cezaevi’nde çok fazla baskı yoktu, hatta İlhanSelçuk’un deyimiyle “balayı” dönemi yaşanıyordu. Bunun en önemli nedeni, darbedensonra iktidarahangicuntanınhâkimolacağıkonusundakibelirsizliğin sürmesivebununcezaevi yönetimini de etkilemesiydi. Cezaevinin yönetiminde “9 Martçılara” yakınsubaylar bulunuyordu. Üstelik ülke yönetiminde henüz yarı-askeri bir görünüm vardı;“reformcu”birhükümetişbaşındaydı,parlamentokapatılmamıştı.Bütünbuçelişkilerikitarafı da birbirlerine karşı temkinli davranmaya sevk ediyordu: Kamuoyu tepkisindençekinen cezaevi yöneticileri siyasi tutuklulara oldukça “gevşek” davranıyor, dışarıdakidurumunneolacağınımeraklabekleyentutuklulardaidareylearayıbozmamaya,kurallarauymayaçalışıyorlardı.

Azsonratanıklarınadayanarakanlatacağımhikâyeler,işte12Mart’ınoilkaylarındakibalayıdönemininhikâyeleridir.Okuyacaklarınızıntatilkampınabenzeyenbiratmosferdegeçtiğinebakıpdahemen“bunasılaskericezaevi?”diyeyadırgamayın.Bubaharhavasıçok uzun sürmeyecek, Mahir Çayan ve arkadaşlarının kasım ayında bu cezaevinden

Page 115: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kaçışlarındansonraağırbirbaskıdönemigelecektir.

Ama biz şimdi 1971 yılı mayıs ayında ve cezaevi yöneticilerinin göreceli olarak“insancıl”davrandıklarıgünlerdeyiz.

Önceortamıvekişileritanıyalım.

Tutuklular,cezaevininüçkoğuşunayerleştirilmişlerdi.Enküçükkoğuşta İlhanSelçuk,VedatGünyol,ŞiarYalçıngibiyazarlarvardı.Diğerikikoğuşadağıtımyapılırkenbellibirayrımgözetilmemişti, amaorta büyüklükteki ikinci koğuşta genellikle işçiler ileTİPveTKPyöneticileri vardı.OsmanArolat, TanjuCılızoğlu,MetinEşrefoğlu, SalmanKaya,Bozkurt Nuhoğlu bu koğuştaydılar. Üçüncü ve en büyük koğuşta ise esas olarak Dev-Genç’liler bulunuyordu. THKP-C’nin lider kadrosundan Ulaş Bardakçı, Ziya Yılmaz,Necmi Demir, Basri Dede ve THKO’nun (Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu) İstanbulkadrosundan Cihan Alptekin, Tayfun Cinemre, Osman Bahadır, Ömer Ayna bunlararasındaydı. Profesör Sabahattin Eyüboğlu, Aydın Engin, Harun Karadeniz, MasisKürkçügil, Sina Çıladır da bu koğuşun sakinlerindendi. THKP-C lideri Mahir Çayan,kasımayındabukoğuşagetirilecekti.

“Balayıdönemi”dediğimizo ilkaylarda,gündüzlerikoğuşkapılarıaçılıyor, tutuklularbirbirlerininkoğuşlarınagidebiliyorveyahavalandırmayabirlikteçıkabiliyorlardı.

KomünCezaevi sınırları içinde herkes yönetimin askeri kurallarına tabiydi, ama koğuşların

içindebuotorite, yerini siyasi tutuklularınkendi aralarındakurdukları kolektif otoriteyebırakıyordu.Çoksayıdakişininbirkoğuştahepbirlikteyaşamakoşullarınıbelirleyenvekatılanherkesinkurallarınauymak zorundaolduğubudüzene “komün” adı veriliyordu.Komününneolduğunukısacadaolsabilmemizgerekiyor,çünküDündarKılıçMaltepe’yegetirildiğinde alışık olduğu hapishane raconu ile değil, siyasilerin komün düzenininkurallarıylakarşıkarşıyakalacaktı.

Komünler, cezaevleri arasındaki değişik koşullara veya örgütüne göre ufak tefekdeğişikliklergöstersede,hepsindeaynıolangenelkurallarvardı.Bendeaynı tarihlerdeAnkara’daMamakAskeriCezaevi’ndekaldığımiçinbugenelkurallarınnelerolduğunuözetlemeyeçalışayım.

Birkomündeparasıolsunveyaolmasın,zenginveyayoksulherkeseşithaklarasahiptivekimseyeimtiyaztanınmazdı.Zatenkomünlerinkurulmasınınanaamaçlarındanbiride,öncelikle dışarıdan parası gelmeyen, yiyecek ve giyecek getirtemeyenlerin korunmaları,komündeki diğer kişilerin yediklerinden ve giydiklerinden yararlanabilmeleriydi. Bunedenle,görüşgünlerinde tutukluyakınlarınıngetirdiklerigıdamaddesi, sigara,giyecekvs. gibi tüm malzemeler önce bir araya toplanır, sonra da herkese eşit bir şekildedağıtılırdı.Paraiçindeaynıkurallargeçerliydi.Ziyaretçilergörüşgünlerindeyakınlarınahapishane idaresininbelirlediğimiktardahaftalıkbirharçlıkbırakabiliyorlardı.Gelenbuparalar da komünün ortak kasasında toplanır ve daha sonra topluluğun ortak ihtiyaçlarıiçin kullanılırdı. Bu ihtiyaçların başında cezaevi kantininden alınacak yiyecek, temizlikmalzemeleri vs. gelirdi. Cezaevi idaresinin verdiği asker karavanası az geldiği ya da

Page 116: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yeterli besin değerini taşımadığı durumlarda salata, yoğurt, meyve, tatlı gibi ekyiyeceklerle takviye edilirdi. Her komünün bir kantin sorumlusu olurdu, ortak kasadankendisineverilenmiktarçerçevesindegenelharcamalarıyaparvekomünehesapverirdi.Yiyecek konusunda tek ayrıcalık hastalara tanınır, onların ihtiyacı olan gıda maddeleriayrıca alınırdı. Çay için de eşitlik kuralları geçerliydi. Kimse canının istediği zamandilediğigibiçay içemez,cezaevininocağındanbüyükdemlikler içindegelençay,gününbelirli saatlerinde içilirdi.Koğuşun temizliği, karavanaların getirilip götürülmesi, yemekmasalarının kurulup kaldırılması sırayla ve koğuşmevcuduna göre iki veya üç kişidenoluşan günlük temizlik nöbetçileri tarafından yapılırdı. Ağır iş göremeyecek derecedehastaolanlardışındaherkessırasıgelincetemizlikgöreviyapmakzorundaydı.

Bir koğuşta birden fazla komün olabileceği gibi, komüne katılmak istemeyen tek tekkişilerdeolabilirdi.Amaonlardatemizliknöbetinekatılmakzorundaydılar.

Askeridönemsonaerdiktensonrasivilcezaevlerinegönderilensolcututuklularkomüngeleneğini oralara da taşıdılar ve sivil cezaevlerinde de komün yaşantısını sürdürdüler.Ama zaman içerisinde solda bölünmeler ve fraksiyonlar arttıkça her hapishanenin herkoğuşunda fraksiyon sayısı kadar da komün olmaya başladı. Kurallar değişti, bozuldu,kimikomünlerdekolektifotoriteninyeriniörgütliderlerininkeyfiyönetimialdı.

Neyse, biz şimdi 1971 yılında Maltepe Askeri Cezaevi’nde kurulmuş olan komünükonuşuyoruz.Özetlemeyeçalıştığımbukurallarınçoğuoradadageçerliydi.

Her koğuşun idareyle muhatap olan bir temsilcisi bulunuyordu, idarenin “koğuşkıdemlisi” adını verdiği bu temsilciyi genellikle tutuklular kendi aralarından seçerlerdi.Büyük koğuşta bulunan iki örgütün mensupları birbirlerine vermek istemedikleritemsilciliğeikitaraftandaolmayanAydınEngin’iseçmişlerdi.

SiyasilerArasındaÜçKabadayıMaltepe’deki cezaevi dolusu siyasi tutuklunun arasınamayıs ayı sonunda kabadayılar

dünyasından üç ünlü isimgeldi:DündarKılıç, artık eniştesi olanOflu İsmail veSultanDemircan(DedeSultan).DahasonrayerlerizamanzamandeğişecektiamailkgelişlerindeOfluİsmailortakoğuşa,DündarKılıçileSultanDemircanisebüyükkoğuşaverildiler.

Verildikleri anda da ilk sorunla karşı karşıya geldiler: Yatacakları ranzayı kendileriseçemeyeceklerdi! Ünlü kabadayılar sivil cezaevlerinde koğuşun en dibindeki ranzadayatarlar, herhangi bir tehlikeye karşı sırtlarını duvara verirlerdi. Hapishaneye ne zamangelirlerse gelsinler dip ranzada yatanlar orayı boşaltıp yerlerini yeni gelen kabadayıyabırakırlardı.Oysaburadaherkesinyatacağıyerikomünkurallarıbelirliyorduvetutuklularkıdemlerine,yanikoğuşagelişsıralarınagöreyataklaraveriliyorlardı.

Kabadayıların daha ayaklarının tozunu silmeden karşılaştıkları bu durum karşısındakişaşkınlığıkoğuştemsilcisiAydınEnginanlatıyor:

“Koğuşa1971Mayıs’ında ikiyeni tutuklugetirildi:DündarKılıçveSultanDemircan.Hapishanemüdürüyarbayiki‘yeni’tutukluyutemsilciAydınEngin’eteslimetti.Koğuşunkapısı açıldı ve 115 kişilik koğuşun o an 96 olan mevcudu 98’e çıktı. Koğuşta siyasitutukluların koydukları kurallar geçerliydi.Örneğin:Songelenkapıya enyakın ranzaya

Page 117: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yatardı.Eşitliğinhükümsürdüğükoğuştaünlümafyababasıolsandabupekbirşeyifadeetmezdi.Kılıç veDemircan’a kapı girişindeki altlı üstlü iki ranza gösterildi.Kasımpaşakulübü başkanlığını da üstlenmiş ama Dündar kadar ünlenmemiş Demircan itiraz etti.Kendi tanıdığıhapishanelerin raconundabu itirazemir sayılırveyerinegetirilirdi.Oysadevrimcilerinhapishanesindesadecegülündü.

Henüz ilk dakikalarda patlayan bu gerginlikDündarKılıç’ın daha sonra sık sık tanıkolacağımız mükemmel uyum yetisi ile aşıldı. Sonraları defalarca yineleyeceği ünlücümleyiherkesinduyacağıbiçimdeyüksekseslesöyleyip,Demircan’ı ranzasınayolladı:‘OğlumDemircan, bunlar siyasi. Bugünmahkûm, yarın ya bakan, ya başbakan.Aklınıbaşınatopla,söyleneniyap!’3232DündarKılıçbuöngörülerindehaksızsayılmazdı.OzamanlarMaltepe’debirlikteolduğusiyasitutuklulardanSalmanKaya,dahasonrakiyıllardamilletvekilliğiyaptı.

İlerleyen günlerde zaten çok yoğun olan koğuş trafiği çıkanlarla boşalıp, girenlerleyeniden dengelendi ve bu arada Dündar ve Demircan da, ‘iyi halleri görüldüğünden’sadecedahaiçerileredeğil,endibekaydırıldılar.Onlardamutluoldular.”

Ranza sorunu güç de olsa tatlıya bağlanmıştı ama sürtüşmeler bitmeyecekti.Kabadayıların raconu ile devrimcilerin komünü arasındaki çelişkilerden doğan kanuyuşmazlığıgünlükhayatınheranındayenisorunlarçıkarabiliyordu.

“ParasıylaDeğilMi?”Bir başka sorun da yeni gelen kabadayıların koğuştaki bazı garibanları kendilerine

hizmetettirmeyekalkışmalarıüzerineçıktı.

Büyük koğuşta meydana gelen bu olaya nasıl müdahale ettiğini de koğuş temsilcisiAydınEnginanlattı:

“Bir orman köylüsü kömür madenlerinde çalışırken orada kullanılan dinamitlokumlarından iki üçünü tırtıklamış, Çaycuma deresinde alabalık avlamak için evinegötürmüş. Onu da terörist yakaladık diye tutuklayıp İstanbul Sıkıyönetim’e teslimetmişler;Sıkıyönetimdebüyükkoğuştamisafirolmasınakararvermişti.

Bir sabah uyandık ki ne görelim, iki ‘baba’, bu yoksul ve şaşkın köylüyü kendilerine‘meydancı’yapmışlar.Köylükahvaltımasasınıözenlehazırladı;ispirtolupamukyakarakbiribriktesuısıtıpbabalarınellerinisıcaksuylayıkamasınısağladı.DündarveDemircanmasalarındakahvaltıyaparkenÇaycumalıormanköylüsüelpençeayaktabekledi.Onlarbitirinceodasofradakalanlarlakendikahvaltısınıyaptıvesofrayıtopladı.

Biraz sonra da koğuşta kızılca kıyamet koptu. ‘Dövelim, koğuştan atalım, öğlenyemeğindeonlarıÇaycumalıköylüyehizmetetmeyemecburedelim’gibi farklıgörüşlertartışıldı ve sonunda sorunu benim iki baba ile konuşup çözmeme, fakat asla ödünvermememekararkılındı.

Ne kadar izah etmeye çalıştıysam da Sultan Demircan anlamamakta ısrar ediyor ve‘Parasıyla değilmi?’ gibisinden abuk sabuk itirazlarını sürdürüyordu. Ama ondan dahazekiolanDündarKılıç,durumuderhalkavradı.Ve‘Sultan,burasıdevrimcilerinkoğuşu.

Page 118: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Buradaefendi,uşakolmaz,herkeseşittir’diyerekDemircan’ısusturdu.

Öğlen yemeğinde Demircan karavanadan paylarına düşeni tabaklara dağıttı; Dündarsalata yaptı, köylü demasayı kurdu.Ama yine de sofraya iki baba oturdu, köylü dahasonratekbaşınayedi.

‘Koğuş konseyi’ yeniden toplanıp bu sakıncayı da saptadı. Dündar’la yenidenkonuşuldu. Akşam yemeğindeDündar, Demircan ve köylü aynımasada birlikte yemekyediler.”

Benzerbir“hata”yıdaişçilerinkoğuşundabulunanOfluİsmailişlemiş,bazıgaribanlarıkendine“meydancı”yapmayakalkışmıştı.BuanlaşmazlığıdaİlhanSelçuk’tandinledim:

“Oradaherhangibirdüzenkurmayagerekyoktu,hapishanedezatenheleoilkdönemdeherkesbirhoşgörüortamıaltındayaşıyordu.Vebirdekomünlerkurulmuştu,bukomünlertabii gelen gideni herkese paylaştırıyordu. Oflunun koğuşu bizim karşımızdaki işçilerinkoğuşuydu.Fakatkoğuştaikitanedegaribanvar,birisibirgünkafayıçekmiş,sokaktaikibüklüm yatarken polis ya da bekçi ‘burada ne yatıyorsun’ falan diye bunu kaldırmayaçalışmış, o da elindeki bıçakla zavallı bekçiyi şişlemiş. O sırada tabii sıkıyönetim var,bunu içeri atmışlar. Onun gibi bir gariban daha vardı. Oflu İsmail öbür sivilhapishanelerdeki alışkanlığıyla tutup bunları kendine hizmet ettiriyor. Onun koğuşundaBasriDedevardı.İzmit’tenişçivekoğuşunenkıdemlisi.SonrabenimçoksevdiğimyineŞevki Erencan adında bir işçi daha vardı. O da sosyalist. Ve orada da bir disiplin var,bunlardisiplinisağlıyorlar.NeyazıkkiOfluİsmaildeoişçikoğuşundaodisiplininiçinedüşmüşvegaribanlarımeydancıyapmayakalkışmış.Tabiibudurumişçilerinhoşunagitmiyorveengelliyorlar,Oflubunabayağıbozulmuştu.”

UyumSağlamaSüreciHiç de alışık olmadıkları bu yeni ortama uyum sağlamak bakımından üç kabadayının

üçüdefarklıgelişmelergösterdiler.

İlhan Selçuk onların üçü arasında hapishanedeyken gözlemlemiş olduğu farkları biryazısında birkaç cümleyle özetlemişti: “Dündar Kılıç ile 12 Mart’ın askeri siyasimahpushanesindetanıştık.Akıllı,fikirli,sözüsohbetiyerindeefendidenbiradam.SultanDemircan ham bir kişi gibiydi, çıkınca vurdular, Allah rahmet eylesin; Oflu çaplıgörünmüyordu,yıllarsonragazetelerdeokudum:Avrupa’nınerointrafiğiniyönetiyormuş,inanamadım.”1

İlhanAğabeybugözlemlerinigörüşmemizsırasındabanadahadaayrıntılarıylaanlattı.

Şimdi gerek onun, gerekse görüştüğüm diğer kişilerin bu üç kabadayıyla öteki siyasitutuklulararasındakiilişkilerinasıldeğerlendirdiklerinigörelim.

Az önceki örneklerde de gördüğümüz gibi, üçünün arasından en uyumsuzu SultanDemircan’dı,geldiğigündengittiğigünekadarsürekliolaraksorunyarattıvebuyüzdendeötekitutuklulartarafındanpeksevilmeyenbirkişioldu.

Avukat Bozkurt Nuhoğlu orta koğuşun temsilcisiydi, ama zaman zaman koğuş

Page 119: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

değiştirmeler nedeniyle Sultan Demircan’la da beraber olmuştu ve devrimcilerle olansürtüşmelerini biliyordu: “Hiç esnekliği olmayan bir adamdı. Dündar Abi de onusevmezdizaten.Sultanonundevrimcilerleolaniyiilişkilerinieleştirirdi.Koğuştakilerledeiyigeçinmezdi,yanibenolmasamSultan’ıoradabarındırmazlardızannediyorum.”

İlhan Selçuk da Sultan Demircan hakkında aynı kanıdaydı: “Hapishanede tanıdığımSultanDemircan iyi bir izlenimbırakmıyordu insanda.Davranışları da iyi değildi, yaniötekiler gibi o ölçülü, efendice hal falan onda yoktu. Çok ters biriydi ve pek ilişkikurulamayacak,güventelkinetmezbiradamdı.Nedendirbilmiyorumamaoöyleayrıbirtiptiişte.”

KasımpaşakulübününbaşkanıdaolanSultanDemircan,bundanbiryılsonrakitransfermevsimindefutbolcuCemilTuran’ınFenerbahçe’yekaçırılmasıolayıylaünyapacaktı.BuolaylailgiliolarakAvukatMuhittinYüzüakdabanailginçbiranısınıaktarmıştı:“SultanDemircan Cemil’i kaçırmaktan dolayı tutuklanmıştı. O zaman sorgu hâkimlikleri vardıİstanbul’da, dosya evvela sorgu hâkimine, sonra mahkemeye giderdi, sorgu hâkimidosyayıayıklartemizlermahkemeninönünegönderirdi.Nitekimsorguhâkimliğindeykendosyaadamkaçırmayateşebbüsgibiağırbirsuçtanaçıldı,sonrabenolayısadecerızaenhürriyeti tahdide sokmak suretiyle davayı asliye cezaya açtırdım ve iddianameyi elimealdım, hevesle sevinerek Bayrampaşa’ya koştum. ‘Hadi, Sultan gözün aydın, davamızasliyecezayaaçıldı,ilkduruşmadadainşallahbitecek,’dedim.Bununüzerinebana‘Abi,oldumuyabuyaptığınyani,bizde seniavukat tuttuk,yahuAğırCeza’dayargılanmakvarken Asliye Ceza bize yakışır mı? Sen git bizim davamızı geri çevir de ağır cezayagitsin!”dedi.SultanDemircandahasonrakiyıllardasekizyaşındakiyeğeni tabancasıylaoynarkentabancanınateşalmasısonucukazakurşunuylaöldü.

Maltepe’deki üç kabadayıdan ikincisi olan Oflu İsmail de başlangıçta bu düzene hiçalışamamıştı.Özelliklekomünlerdekiyemekdüzeni,dışarıdangelenyiyeceklerinherkeseeşit şekildedağıtılmasıonaçok tersgeliyordu.Onunyiyecekkonusundaki eşitliğenasılsinirlendiğinideyineİlhanSelçuk’tandinledim:

“Sonradanyasaklandıama,obalayıdönemindedışarıdanyemekdegeliyordu.Cezaevikomutanı Yarbay Muhlis ‘Durmadan çikolata falan geliyor, hepsinin namı başka neyapsambilemiyorum,’diyordu.Bende‘Koğuşlaraverin,’dedim.Biliyorumkikoğuşlardakomünler var, gelen yiyecekleri herkese dağıtacaklar.Oflu İsmail bu yüzden pek uyumsağlayamamıştı işçiler koğuşunda, işçilerle arası pek tatlı değildi. Onlar sivilhapishanelerdekurduklarıraconuaskerihapishanelerdekuramadılar,buradabambaşkabirdüzen vardı. E,Oflu İsmail tabii parası pulu var, dışarıdan istediğini aldırıyor.Halbukikoğuşta komün var, herkes onları eşit şekilde paylaşacak.Oflu bir gün buna çok kızdı.Ben de avluda oturuyorum, oturduğum yerden onların koğuşunun içi görünüyor, şöylefilmgibi seyrediyorum.Çokkızmıştı fakatyapabileceğibir şeydeyok.Yoğurtkasesinialdı, ‘Ulan şimdi başıma geçireceğim bunu’ dedi, yani kendi başına geçirecek. Sonrabırakıp dışarı çıktı.Avluda beni görünce yanıma geldi dert yanıyor, tabii burnundan dasoluyor.Bendeonuyatıştırmayaçalıştım.”

AmaOfluİsmailyinedeSultanDemircan’danfarklıydı.ZamangeçtikçeveözellikledeDündar Kılıç’ın çabaları sayesinde giderek ortama uymaya başladı ve sorun çıkarmaz

Page 120: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

oldu.

ÜçkabadayıdanüçüncüsüolanDündarKılıç’agelince;ozatenorayagelmedenöncedesolcuları ve fikirlerini az çok bildiği ve tanıdığı için komün düzenine ayak uydurmaktafazla bir güçlük çekmedi.Hatta az önce örneklerini gördüğümüz gibi, diğer ikisinin degerginlik yaratabilecek sivriliklerini törpülemeye çalıştı, onlarla devrimciler arasındabirçeşittamponrolünüüstlendi.

Ve bana kalırsa, bu altı aylık beraberlik sırasında aslında Dündar Kılıç devrimcileredeğil,devrimcilerDündarKılıç’auyumsağladılar!Yani,ozamanakadarpekbilmedikleri,kulaktan dolma bilgilere sahip oldukları kabadayılar dünyasından birini tanıyıp onasempatiduydular.

TekİtirazıPeynirinKısıtlanmasınaBusaptamamı,onuoradatanımışolankişilerinanlattıklarıyladadoğrulayabilirim.

İlhanSelçuk:

“AmaDündarbaşkaydı.Onuayırmak lazım,Dündarkülhanbeyideğildi, kabadayıydı,mafya babası değildi, kabadayıydı. Yani bu kavramlar arasında fark var. Dündar’ınölümününarkasından‘sonkabadayı’denmesidoğruydu.İnsannabzındananlayan,bayağıbir lider vaziyetinde bir adamdı. Başka koğuşlardaydık. Dündar en büyük koğuştaydı,devrimciöğrencilerinbulunduğukoğuşta.Onlarla uyumsağladı.Onunlahiçbir problemçıktığınısanmıyorum.KendisinihaksızlığabaşkaldıranbirRobinHoodgibigördüğüiçin,zaten daha önce Yılmaz Güney’le de ilişkileri bu racon üzerine kurulu olduğu için,koğuşta çocuklarla gayet iyi ilişkiler içine girmişti. Bütün devrimciler ona ‘Abi’, ‘Abi’dediler.Çocuklaronunöykülerinidinliyorlardı,onuseviyorlardı,ağırlıyorlardı.Devrimcigençlerin gözdesiydi, daha o zamandan tarazlanan kısık sesiyle, ‘Halk düşmanlarınakarşıyımabi,’diyordu.”

BozkurtNuhoğlu:

“BirlikteenuzunhapisyatmamızKartalMaltepeAskeriCezaevi’ndeoldu,altıaykadarberaberkaldık.Ben12Martdolayısıyla tutukluydum,odayinesilahtangelmiştioraya.İstanbul’dasıkıyönetimolduğundansilahlailgilisuçlardaSıkıyönetimMahkemeleri’ndegörülüyordu.Dündar’ınisyancıbirkişiliğivardı.Yoksulbirçevredengeldiğiiçindüzene,yöneticilerevezenginlerekarşıbüyükbiröfkesivardı.Herzamandabuöfkesinikusardı.Aslında iyi bir eğitim görme imkânı bulabilseydi kabadayı olmaktan ziyade devrimciolurdubence.

Oradaçoksıcakanılarımızoldu.Benoradakoğuşkıdemlisiydim,Maltepe’de,komününde başkanıydım, ortak beraber yemek yiyoruz. Tabii çocuklarınmaddi imkânları sınırlıolduğu için bir mönü yapmıştık kendi aramızda, peynir pahalı olduğu için peynirikaldırmıştık mönüden. Dündar fırladı yatağın kenarından ‘Hayır Nuhoğlu, peynirikaldıramazsın,bunahakkınyok,mahkûmuntekgıdasıpeynirdir,bukomününpeynirleribenden’dedi.ZannediyorsambizimkomüneDündartarafındanbirtenekepeynirgelirdi,komününpeynirihtiyacınıokarşılardı.”

Page 121: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

TanjuCılızoğlu:

“Çokşıkgiyinirdi.Yaşlıolsun,gençolsunsiyasilerinçoğuna‘Hocam’diyehitapederdi.Başka koğuşlara biz gidemezdik. O elini kolunu sallaya sallaya dolaşırdı. TanjuCılızoğlu’na göre Dündar Kılıç’lara mafya denemezdi. Dense dense ‘yerel kabadayıörgütleri’denebilirdi.”2

OnudahayakındantanımakisteyenkoğuşsakinleriDündarKılıç’lasohbetlerisırasındabazen ona “mesleği” ile ilgili merak ettiklerini de soruyorlardı. Bozkurt Nuhoğlu’nunanlattığınagöreakşammuhabbetlerindenbirindedevrimcilerDündarKılıç’ınparayınasılkazandığınımerak etmişlerdi, “Bu iş nasıl oluyor, böyle gidip istediğin zaman kolaycapara veriyorlar mı sana?” diye sordular. Nuhoğlu’na göre Dündar Kılıç’ın cevabı hemkomikhemhüzünlüydü:“Kolayolurmu,tabiikikolaylıklavermiyorlar,üçkuruşalmakiçinhelakoluyoruz!”

Bir seferinde de Tanju Cılızoğlu sözü uyuşturucuya getirmişti: “Konu eroin veuyuşturucu kaçakçılığıydı. Ben kendisine ‘Bu işi yapar mısın?’ diye sormuştum.‘Kesinlikle,’ demiş ve eklemişti: ‘Türkiye’de rüzgârlar farklı yönlerden eser. Onun içinuyuşturucuuzunsüreliveçıkaryoldeğildir.Bengirmembuişe.”3

Eyüboğlu’nunFırıldaklarıBüyük koğuştaki en ilginç kişiliklerden biri Profesör Sabahattin Eyüboğlu idi. TKP

davasınıniddianamesigelipdeodavanınsanıklarıarasındagösterildiğiniöğrenenekadar,orayanedengetirilmişolduğunabir türlüanlamverememiş,bunuhemkendine,hemdebaşkalarınasorupdurmuştu.OilkgünlerdeEyüboğlu’nunkimolduğunubilmeyenDündarKılıç da herkesin saygı gösterdiği bu yaşlı başlı adamın orada ne aradığına akılerdirememiş, “bu garibi burada neden tutarlar” diyemerak etmişti. Ama kim olduğunuöğrendiktensonraonaduyduğusaygıikikatarttı.

Eyüboğluilehemkoğuşarkadaşı,hemdeaynıdavadasanıkolanAydınEnginanlatıyor:

“Büyükkoğuşun en saygınkonuğukuşkusuzSabahattinEyüboğlu’ydu.Bütüngünyakitap okur, ya birine Fransızca dersi verir ve çoğunlukla da rengârenk kâğıtları hünerlekesipkatlayarak,ipliklereasarakinanılmazgüzellikterüzgârfırıldaklarıyapardı.

Dündaruzunsürebuyaşlıbaşlı adamıyadırgadı.Onu işkencedehafiftenüşütmüşbirisandı.Hattabirkaçkez‘Bugaribiniyetutarlarburada,’diyesordu.AmaEyüboğlu’nundasanıklarından biri olduğu TKP davası başlayıp, medyada geniş yer alan bir davayadönüştüğünde onun değerini çabucak kavradı ve o andan itibaren de Eyüboğlu’nunönünde ceketini iliklemeye başladı. Racon bilmez Eyüboğlu bahçede onun voltasınıkestiğindekızmaknesöz,kıvançduyan;kesişenvoltayollarındaEyüboğlugeçenekadarsaygıylavesabırlabekleyendehepDündaroldu.33Bu inceliklerdenyoksun,kabasabaSultanDemircan’ıiseçekiştirmektenyorgundüştü.”33Tutuklu veya mahkûmların cezaevi avlusu veya bahçesinde tespih çevirerek hızlı adımlarla yürümelerine “voltaatmak”denir.Birtutuklunun“voltasınıkesmek”,yaniyürürkenönünegeçmekçokayıptır,hattabüyükkavgalarayolaçabilecekbirsuçtur.

Page 122: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Eyüboğlu’nu tanıdıktan sonra ona karşı saygısı daha da artan Dündar Kılıç, hocaylasürekli şakalaşmaya başladı. Bu şakalar dikkatle incelendiğinde Dündar Kılıç’ın kendiüslubuveesprianlayışıiçindebirdenfazlagerçeğeparmakbasmayaçalıştığıgörülüyordu.Esas olarak Eyüboğlu’nun endişelerini gidermeye, onu biraz güldürüp rahatlatmayaçalışıyordu. Ama bu esprilerin hepsinde onun oraya yanlışlıkla getirilmiş olabileceğinivurgulayarak, Eyüboğlu gibi aydın bir kişinin hapse atılmasına da tepki göstermişoluyordu. Bu esprilerin altında yatan başka bir gerçek de, başlangıçta onu nedentanımamış olduğuna kızar gibi kendi kendisiyle de alay etmesiydi. Bu şakalarıntanıklarındandinlediğimdeğişikversiyonlarınıanlatırsambelkisizdebanahakverirsiniz.

OsmanArolat:3434HalenDünyagazetesiyazarı.

“Sabahattin Eyüboğlu durumunu çok ciddiye alıyordu, şaka kaldırır durumda değildi.Ciddi bir satranç maçına konsantre olmuşken Dündar yanına yanaşıp soruverdi: ‘Sizmanav Sabahattinmisiniz?’ Eyüboğlu ‘Nemünasebet efendim, ben Profesör SabahattinEyüboğlu’yum.’Dündar şakayı hiç bozmadandevametti: ‘Öyleyse hazırlanın, birazdantahliyeniz geliyor. Sizi manav Sabahattin diye almışlar, profesör olduğunuzu öğreninceyanlışlığıfarketmişler,sizibırakacaklarmış!”

İlhanSelçuk:

“Sabahattin Eyüboğlu hapishaneye geliyor. Tabii neden girdiğini bilmiyor, kafasınayolda yürürken damdan tuğla düşmüş gibi müthiş şaşkın bir vaziyette. Çünkü ‘SenTürkiyeKomünistPartisi üyesisin,’diyorlar.Halbukibütün solculardahil,Sabahattin’inkomünistolmadığınıkesinlikleherkesbiliyor,hattabuyüzdensolkesimdeneleştirilerbilealıyor. ‘Ya,neoldu,niyegetirdilerbiziburaya?’ falandiyesoruyoretrafta.Yanihayattahiçolmayacakbirşey,acayipbirdava.Birgün,birkaçkişimasanınetrafındaoturuyoruz.DündarKılıç‘Hocam,’dedi,‘Allahaşkınameraketmeyin.Butabiidir.Sizşimdiburadaüç ay yatacaksınız, ondan sonra sizi mahkemeye çıkaracaklar. Size diyecekler ki, kalkbakalım ayağa. Adın ne? Sabahattin. Soyadın ne? Eyüboğlu. Peki, mesleğiniz nedir?Hoca. Nesiniz? Efendim ben profesörüm falanca üniversitede. Yaa, diyecek hâkim. SizProfesörSabahattinEyüboğlumusunuz?EvetbenprofesörEyüboğlu’yum.AllahAllah.Bizsizi,kantarcıSabahattinzannetmiştik!’Tabiiherkeskahkahalarıkoyuverdi.”

Dündar Kılıç, hapishane arkadaşı Sabahattin Eyüboğlu’nu ve ona yaptığı bu şakalarıaradan uzun yıllar geçse de unutmadı. 19 yıl sonra Playboy dergisine verdiği birröportajda Türkiye’de hiçbir şeyin değişmediğini anlatmak için bile o günlerihatırlatıyordu:

“Türkiye’de her şey olabilir. Türkiye’de olmayacak şey yoktur. Gene gelirler, fakirfukarayı,garibi,evindeikigünbiradamımisafiredenitoparlarlar.Geneonbinkişi,yüzbinkişitutuklanabilir.Verirlerbunlaranamluyu,dipçiği,bundansonradaişteüç-beşsenesonra‘İştekusurabakma,yanlışlıkoldu,’denir.Bakınsizebiranımıanlatayım.RahmetliSabahattin Eyüboğlu ile ilgili bir anım var. İlhan SelçukAğabey bunu kaleme de aldı.Birlikteyatıyoruz.12Martdönemi.ŞimdiSabahattinbeyamcabanasoruyor–çokzekibiradamdı–:‘EvladımDündarbiziburayanedengetirdiler?’Bendiyorumki:‘Aaa!Hocam.

Page 123: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Ben diyeyim altı ay, sen de on altı ay sonra seni çağırıp soracaklar: ‘Kimsin?’ Sendiyeceksinki ‘BenProfesörSabahattinEyüboğlu’yum’.‘HayAllah,biryanlışlıkolmuş.BizpezevenkSabahattin’iarıyorduk.Kusurabakma,’deyipsenisalıverecekler.Sabahattinbey amcaya renkli kâğıtlar getirtiyorduk, tenekeye fırıldak yaptırıyorduk. Ben yanınageliyorum o fırıldak yapıyor. ‘Amca nasılsın? İyi misin?’ diyorum, elimle çay yapıpgötürüyorum. Şimdi o da beni konuşturmak istiyor ve diyor ki: ‘İyiyim be evladım;düşünüyorum,düşünüyorumda,biziburayanedengetirdiler?’Haa!Hocam,diyorum,bendiyeyimaltıay,sendeonaltıay,birgünseniçağırıpsoracaklar:‘Kimsin?’,‘BenProf.Dr.SabahattinEyüboğlu’yum’diyeceksin.Sanadiyeceklerki:‘Biryanlışlıkolmuş,bizCellatSabahattin’i arıyorduk.’ Cellat Sabahattin, Kasap Sabahattin esasında. 170 kişiyi kasapbıçağıiledoğramış.İşteseniozannediyorlar,onuniçintutuyorlarHocam…AmayakındabuKasapSabahattinyakalanacak,sendeçıkacaksın.”4

“SenArtıkİşadamıOl”Aydın Engin’in anlattığına göre, “Dündar Kılıç, Eyüboğlu’nun ardından bitişik ve

‘küçük’koğuştayatanİlhanSelçuk,VedatGünyol,ŞiarYalçıngibiünlütutukluaydınlarıkeşfetti. Bahçeye ortaklaşa çıkıldığı anlarda onlarla tanıştı ve yakınlaştı. Bundan onurduyuyorvebunusaklamıyordu.Şucümlesinianımsıyorum:

“Hey yüce Allah’ım şu yaptığını beğeniyor musun? Oğlan pezevenkleri dışarıda,memleketinfilozofuİlhanSelçukiçerde…”

Dahasonrakiyıllardadabusaygılı,hattaaşırısaygılıilişkisinihepdiritutmakistedivebunugalibabüyükölçüdedebecerdi.

İlhanSelçuk’latanıştıktansonraöncelerionunlaavludaveyabahçedegörüşüpkonuşanDündarKılıç,ondangördüğüsıcakilgikarşısındakoğuşziyaretlerinebaşladı.DahasonrayanınaOfluİsmailveSultanDemircandakatıldıveküçükkoğuşatopluca“misafirliğe”gitmeyebaşladılar.BusohbetlerdenelerkonuşulduğunuİlhanSelçuk’tandinleyelim:

“Aramızda bir avlu vardı, kapılar açıktı. Dündar’ın koğuşu karşıdaki büyük kalabalıkkoğuştu, ama bizde de devrimci gençler vardı. Karışıktı bunlar. Zaten devrimcilerdenbaşka birkaç tane de gariban vardı. Kapılar açık, ben daima avluya çıkıyorum,konuşuyoruz,obanageliyor,bizonagidiyoruzfalan.Bendeişteoradaağabey,falandiyesaygıgördüğümden,böylebirhapishaneraconuiçindedostluklarımızoldu,hemDündarKılıç’la, hem Oflu İsmail’le. Bunlar ikisi akrabaydılar, Oflu sanıyorum Dündar’ın kızkardeşiyleevliydi.Ofluapayrıbirtipti.DahasonraHollanda’dakararkıldıveTürkiye’yeuyuşturucutrafiğinindeenönemliisimlerindenbirioldu.

Biliyorsunhapishanedebirisininyatağınagitmek,yatağındaoturuponunlakonuşmakbiritibarifadesi,onasaygıgöstermekfalangibidir.Odaonukabuledersetabii.Oflugelirdi,tamkarşıdakikoğuştaydı,dahayakındı.Uzunuzunkonuşurduk,dertleşirdik.

Bazen akşamları geliyorlardı. Yani Sultan Demircan, Oflu İsmail, Dündar ve ben birmasanın etrafında toplanıyorduk.O zaman çaylar geliyordu, demli, buruk çaylar, bir deoptalidon o zaman kantinde satılırdı. Optalidon insanın kafasını tabii hoşlaştırırdı, heleböyle buruk çayla içildiği zaman. İşte orada sohbetler yapılır, öyküler anlatılır, dünya

Page 124: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ahvalikonuşulurvehakikatenDündar’ınsohbetinededoyumolmazdı.

Söylediğibirşeyde‘Abi’derdi,‘Türkiye’nineniyiinsanlarıhapishanede,senbakmahapishanedekileriböyleherkescanavargibigörürama…’Amabugündurumaynımıbilmiyorum.Tabiionunbahsettiğiişteogaribanmahkûmlar.Yanihayatınsavurduğuinsanlar.BildiğingibimeselaAmerika’dabaktığınzamanenfazlasuçişleyenzencilerdir.Neden,çünküonlartoplumunaltkatmanlarıdır.Toplumunüstkatmanlarındanbirisihapishaneyedüştüğüzamanbüyükhaberolur.YanioşimdiConcorde’unkazayapmasıgibibirşeydir.3535BenimİlhanSelçuk’labugörüşmeyiyaptığımgünlerde,25Temmuz2000’de,birConcordeuçağıParisyakınlarınadüşmüştü.

…Şimdibirgünoturuyoruz.Ozaman35-36yaşındaydı,amayaşındandadahabüyükgörünüyordu.Benona‘Dündarsennasılateşedersinbakayım?’diyesordum.Çünkübutekbaşınaorayaburayagiripdeortalığıdağıtanfalanbiradam.Bugözüpekliğindentabii.Şöyle elini yumrukhalinegetirip işaretparmağını vebaşparmağını kullanarak tabancayabenzetti ve ‘Abi ben böyle ateş ederim’ diye belki de tabancayla atış kurallarınauymayacakyadabenimanlamadığımbirşeygösterdi.Bendeona‘İyiamayani,’dedim,‘baksenartıkkaçyaşınageldin,artıksenattığınıvurabilecekbirnoktadadeğilsin.Üstelikdezamangeçiyor,sengençdeğilsinkiöneçıkacaksın,gideceksin,kendiniharcayacaksın.Senkendineişkur,işadamıol,’dedim.‘Dünyadadaböyleolur.Seningibibaşlanır,amasonradanişadamıolunur…’”

TemizlikOsmanArolat’ın anlattığına göre koğuşlar çok dar olduğu için idman yapamıyorlardı.

Bunun için de spor yerine yalancı ama çok ilginç bir “kavga” yöntemi geliştirmişlerdi.Kesinkurallarınolmadığıvekiminkiminle takımyaptığınınbelliolmadığıbuboğuşmasırasında herkes her an saf değiştirebildiği için kavga uzuyor, böylece sporun süresi deuzamışoluyordu.

Spor yerine yapılan etkinliklerden biri de koğuşların genel temizliğiydi. Belirliaralıklarla yapılan “temizlik operasyonu”nun olacağı günlerde havalandırma bir saatuzatılır,koğuştabüyüktemizlikyapılırdı.BirgünAydınEnginyönetimindeyapılangeneltemizlik harekâtı bittikten sonra herkes havalandırmadan döndü.Dolabına bakıp aradığışeyi yerinde bulamayan Sabahattin Eyüboğlu Aydın Engin’e gelip şikâyette bulundu:“EnginBey,benimdolabımda rokforpeynirivardı, şimdibulamıyorum.”Bunuduyanogünkü temizlikgörevlilerindenMetinEşrefoğluatıldı,“Hocamdolabınızdabuldum,çokkötü kokuyordu bahçeye attım”dedi.EyüboğluHoca rokfor peynirinin özelliğinin kötükokması olduğu üzerine bilimsel izahlarda bulunmaya başlamışken bahçeye de bir ergönderilmişti. Rokforu bulan er de “Bu kokmuş şeyi bana niye aratıyorlar” diyerekgötürüpçöpeatmıştı.

Osman Arolat’ın bu temizlik operasyonlarına eklediği bir husus daha vardı ki, o daDündarKılıç’ıntemizliğeçokdüşkünolmasıydı.DündarKılıçgeneltemizlikgünlerindehavalandırmaya çıkmayıp gönüllü olarak içeride kalıyor, pijamasını dizlerine kadarsıvayıphertemizliğekatılıyordu.

Page 125: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Ünü ülke çapında yayılmış bir kabadayıyı, hem de gönüllü olarak o kılıkta temizlikyaparken gözünüzün önüne getirmekte güçlük çektiğinizi biliyorum. Ama kitabınilerleyenbölümlerindeDündarKılıç’ınnasılhastalıkderecesindetitizbirinsanolduğunugördükçe,sanırımbunainanmanızkolaylaşacaktır.

Temizlikdeyince,temizlemesözcüğününbaşkaanlamlarıdaolduğu,bununbaşınaadamsözcüğügetirildiğizaman“adamtemizleme”ninkabadayıargosundaçokbaşkabiranlamifade ettiği aklıma geldi. Bunun üzerine İlhan Selçuk’un Dündar Kılıç’la ilgili biryazısında kelime oyunu yapıp yapmadığını düşündüm. En iyisi yazının ilgili bölümünüaktarayımda,kendinizkararverin:

“Geçen baktım, Sabah gazetesinin birinci sayfası –son olaylar nedeniyle– tümüyleDündar’aayrılmış…

Aklımabirsorudüştü:

‘DündarKılıç’ıBaşbakanyapsak,şuçivisiçıkmıştoplumudüzeltirmiydi?’

İçerdeikenDündarsıksık:

‘Abi,’diyeyinelerdi,‘halkıniktidarınıkurmalı,pislikleritemizlemeli,tertemizetmeli…’

Eh,bizdetemiztoplumistemiyormuyuz?

BuişiDündar’ahavaleetmeli…”5

DündarKılıçİddiaMakamında!BozkurtNuhoğluanlatıyor:

“Maltepe’de süreklimuhabbet içinde vakit geçirirken, bir günDündar bana ‘Yahu budevrimoluncabenneyapacağımozaman?’diyesordu.Benimdebirdenaklımageliverdi,‘Sen halk düşmanlarını yargılama ve itlaf komitesi başkanı olacaksın,’ dedim. İtlafbiliyorsunköpekleriöldürmekiçinkullanılır.‘Nasıl,nebiçimiş’falandedi.Yanidedim,her sabah saat sekiz bülteninde halk senin açıklamalarını merakla bekleyecek, spiker‘ŞimdihalkdüşmanlarınıitlafkomitesibaşkanıDündarKılıçkonuşuyor’diyesenianonsedecek. Sen de başlayacaksın konuşmaya: ‘Dün Bakırköy meydanında 23, Şişli’de 33,Karaköy’de 27 halk düşmanı kurşuna dizilmiştir. Halk düşmanlarını kurşuna dizmeyedevam ediyoruz, itlaf komiteleri başkanı Dündar Kılıç,’ deyince, ben daha sözümübitirmeden gülmekten neredeyse yerlere düşecekti, ‘Bayıldım, bu harika bir iş, devamedeceğimbuişe,’demişti.

Bir de orada çok güzel olaylardan birisi, bir akşam bir tiyatro oyunu sergileyip, birmahkemeyi canlandırmamızdı. Daha çok da işkenceyi, baskıları anlatmak için. OsmanArolat sanıkoldu.Benmahkemebaşkanıydım,SalmanKayabenimyardımcım,DündarKılıçda savcıoldu.Osman’ıyargılıyoruz, sanıkOsmanArolatdiyebağırıldı, zaptiyelerOsman’ıdışarıdangetirdi.

Suçudevletekarşıgelmek, isyanbilmemne, silah taşımak falan.Osman’ıgetirmedenönce biraz hırpalar gibi yaptılar çocuklar dışarıda, yani gerçek bir hava vermek için.

Page 126: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Osman da biraz artistti, tiyatroda da oynamıştır, geldi böyle birdenmahkemenin önüneyerlereattıkendini,her tarafı sancılar içindekıvranıyor.Bizdecüppeler falangiymişiz,Salman da benim yanımda, bir tane de üçüncü hâkim var.Ben, ‘Kaldırın sanığı ayağa’falan diye bağırıp yazdırmaya başladım, ‘Sanık sorgusunda’ demeye kalmadan Osman,‘Bir dakika efendim, sorguyageçmedenöncebir itirazımvar.Buheyette hırsızlar var!’dedi.Bunuderken heyetteki birine göndermeyapıyordu, çünkübazıları bazen komiklikolsun diye dolaptan birbirlerinin yiyeceklerini çalıyorlardı yalancıktan, ‘Hırsız var’deyinceben‘Buçokciddibirsuçlama,birdesavcınınfikrinisoralım,buyurunSavcıBeyne diyorsunuz sanığın bu beyanına karşı?’ diye Dündar’a sordum. Dündar da ‘Buaraştırılması gerekli, önemli bir olaydır efendim, araştırılsın’ falan dedi. Biz hâkimlerolarak aramızda ufak bir fiskos yaptıktan sonra, ben ‘Talebin reddine, bumahkemenindiğermahkemelerdenhiçbirfarkıyoktur,’dedim.Deyinceherkeskahkahayıbastı,çünkübir bakımabuhırsızlığı biz kabul etmiş olduk.Sonra işteDündar iddianamesini okudu,sanığı suçladı, işte bu devlete millete falan, haindir, alçaktır, bunun asılması gereklidirfalandiyeuzunbirnutukattı,öyleişteşakalarlakarışıkbittiolay.Dündarçokuyumlubirinsandı,başkabiriydi…”

Benbumahkemeve“hırsızlık”iddiasınıtiyatrooyununun“sanığı”OsmanArolat’adasordum. “Dolaplardan yiyecek çalma olayları oluyordu,” dedi. “Hatta bunun üzerineSüleyman Balkan kaşıkla yaptığı bir alarm sistemi geliştirmişti. Kaşığı öyle biryerleştiriyordu ki, bilmeyen biri dolabı karıştırınca kaşık yere düşüyor, gürültülü birçınlamasesiçıkarıyor,dolabıkurcalayankişideyakalanıyordu!”

SavunmaAydınEnginanlatıyor:

“DündarKılıçogünlerdekisıkıyönetimkargaşasındanezamanmahkemeyeçıkacağınıbilmiyordu, ama her an çıkabileceğine karar vermişti ve hazır olmak istiyordu. Voltaatarken ifadesini yüksek sesle, hem de epey yüksek sesle yineleyerek ezberlemeyeçabalıyordu.

Aynı günlerde THKP-C davası sanıkları da daha sonra hareketin ‘temel kitabı’nadönüşecekolan‘savunma’yıhazırlıyorlardı.Kapsamlıbirsavunmaydı.Çayanhareketininyandaşlarından Zonguldaklı aydın-yazar Sina Çıladır bunu yazmaya tek başınayetişemediğinden, hızlı daktilo yazıp, temiz Türkçe kullandığım için benden de yardımistendi. Ben de kısmen Türkçe redaktörü, büyük ölçüde de daktilo kâtibi konumundasavunmanınyazımınakatıldım.

Dündar,benimhızlıdaktiloyazdığımıgörünce,dahasonradilegetirdiğiüzere‘banagözkoymuş’,ifadesinibanayazdırmayakararvermiş.

O günlerde Trakya’da koyunları Bulgar sınırına kaçınca onları almaya çalışırkenyakalanan, ama Bulgaristan’a kaçmaya çalışan bir ‘casus’ olduğu suçlamasıyla koğuşagetirilen bir çoban vardı. Ben onun için bir tahliye dilekçesi yazmıştım. Sonuçbeklenmeyen bir dilekçe idi ve günde zaten benzeri sekiz on dilekçe gider ve yankısızkalırdı.Amaeğrisi doğrusunageldi ve çobandilekçeninverildiğinin ertesi günü tahliyeedildi.Muhtemelensavcı,çobanayöneltilensuçlamadakisaçmalığıfarketmişti.

Page 127: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Buhukuksalbaşarı(!)DündarKılıç’ıngözündebenimitibarımıaşırıderecedeartırdıveDündar’ın ne zaman olacağı henüz bilinmeyen ilk duruşmasında vereceği ifadeninyazımınabaşlandı.

İlkuyarım,ifadeninasla‘oğlanpezevenkleri…’diyebaşlayamayacağıoldu.Dündar’ınyanıtı‘Gazeteci,bendencanımıiste,amabulaftanvazgeçmemiisteme’şeklindeoldu.

Sonunda bunun ifadede yazılı olarak yer almamasında, ama Dündar isterse ifadeyebaşlarkensözlüolarakeklemesindeuzlaşıldı.İfadeöncehukuksalformuylayazıldı.SonraDündar’ın ezberlemesi için basitleştirildi.Arada bir yazılanları ‘yabancılaşarak’ okuyupya da kendi sesinden dinleyip ‘Yahu gazeteci çok zalim bir kalemin var be!Aşk olsunyani…’gibisindenkomplimanlarınıdaesirgemedi.

Temmuz ortalarında kalabalık sanıklı duruşmalar başlayınca tahliye trafiği de arttı.Komünlerde, tahliye olana yol parası ve bir-iki günlük geçim parası için fonlaroluşturulmaya başlandı. Dündar bunu zekâsıyla sezdi ve tahliye olan bazı yoksuldevrimcilerin ellerine kendi elyazısıyla ‘Kartı getiren devamlı yemek yiyecek’ notueklenmişkartvizitinitutuşturmayabaşladı.

Harem otobüs garajındaki lokantanın ona ait olduğunu bu vesile ile öğrendik.36 Birhafta sonra tahliye olanlardan haber geldi. Kartvizitler ‘bedava yemek fişi’ işleviniaksatmadanyürütüyorlardı.36Haremiskelesinde,otogardabulunanlokanta,YahyaKılıçveOfluİsmail tarafındanihaleylealınmıştıveortaklaşaişletiliyordu.

Bir gün bir delikanlı daha tahliye kararı aldı.Koğuş geleneğincemarşlarla uğurlamaküzerekapınınikiyanındasıralandıkamadelikanlıbirtürlükapıyayönelmiyordu.Temsilciolarak, bu tuhaf durumu düzeltmek için delikanlının yanına gittim. Meğer Dündartuvaletteolduğundankartvizitiverememiş,delikanlıdaonubeklermiş.Dündartuvalettençıktı,kartvizitiverdi,bizdemarşlarımızısöyleyipdelikanlıyıuğurladık.”

TünelDündarKılıç’ın,SabahattinEyüboğluileilgilihikâyelerindenbiriiseşakadeğil,herkesi

şaşırtanbirsürprizdi.OnudaTanjuCılızoğluanlatıyor:“SabahattinEyüboğlukoğuşlarınen uçarı tutuklusuydu. Bir gün aramızda konuşurken ‘bezik takımı olsa da oynasak,canımız sıkılmasın’ sözünü Dündar duymuştu. Hiç kimseye bir şey söylememiş ve birgörüşgünündensonrabizimkoğuşaelindegazeteyesarılıbirpaketlegirmişti.SabahattinEyüboğlu’na‘Buyurhocam’diyerektakdimetti.Pakettenbirbeziktakımıçıkıncahepimizçokşaşırdık.”6

DündarKılıç’ın cezaevlerine neleri nasıl sokabildiğini belki de “meslek sırrıdır” diyekimseye sormadım ama tahmin edebiliyorum ve sizin de hayal gücünüzü zorlayaraktahmin edebileceğinizi sanıyorum. Herhalde hayatının üçte birini hapishanelerde boşuboşunageçirmemişti!Şimdidenşukadarınısöyleyeyimki,DündarKılıç,1984’tensonragireceği Mamak Askeri Cezaevi gibi en ağır baskı koşulları altındaki bir yerde biledışarıylagizlitemaslarkurabilecek,gizliceşifrelimektuplargönderebilecekti.Bunlarıdazamanıgelincegöreceğiz.

Page 128: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Gizlilikten söz etmişken, tutuklulardan Masis Kürkçügil’in babasının getirdiği çokminik,çakmakbiçimindekibirfotoğrafmakinesinindebirşekildeiçerigirdiğiniveHarunKaradeniz’in fotoğraflarının bununla çekildiğini söylemeyi de unutmayalım. Gençlikhareketi liderlerinden ve İTÜ Öğrenci Birliği Başkanı olan Harun Karadeniz’inyakalandığı kanser hastalığı cezaevindeyken ilerlemişti. Yurtdışında tedavisi için izinalınamıyordu.Bu fotoğrafların da yardımıyla uzunuğraşlar sonucundayurtdışına çıkmaizni alınabildi ama geç kalınmıştı, Karadeniz bu amansız hastalıktan kurtulamayarak1975’teöldü.

Ama asıl gizlilikMahir Çayan ve arkadaşlarının cezaevinden firar edecekleri tünelinkazılmasındagerçekleştirildi.

Tünelfikri,ODTÜMühendislikBölümüöğrencisiTayfurCinemre’dençıkmış,THKOmilitanları tarafından büyük bir gizlilik içinde, hatta THKP-C militanlarına bile haberverilmeden, kazının büyük koğuşun tuvaletinden başlanmasına karar verilmişti. Toprağaulaşabilmekiçinöncebetonundelinmesigerekiyordu.KoğuştemsilcisiAydınEngin’denkezzap temin etmesini istediler. Aydın Engin işin bu bölümünü şöyle anlattı: “MahirÇayanvearkadaşlarınıncezaevindenkaçaraksonuKızıldere’denoktalanacakserüvenleridebukoğuşuntuvaletindenbaşlayantünelilegerçekleşmişti.Hapishanemüdürüyarbay,sorun çıkmaması için tutuklulara hoşgörülü davranıyor, isteklerini karşılıyor, dileklerineönem veriyordu. Örneğin temizlik için her gün birkaç şişe kezzap alınmasına itirazetmiyordu.Tabiiokezzaplarıntünelkazarkentaşları,kayalarıeritmektekullanıldığınıdabilmiyordu.”

Kezzaplayumuşatılanbetonunkırılmasıiçinbiraraçgerekiyordu.OsmanArolat’tandaişinbukısmınıdinledim:“BirgünCihanAlptekin‘Bizekeser lazım,kesergetirt,’dedi.Komününihtiyaçlistesineyazdık.Portakalsandıklarındankütüphaneleryapıp,ranzalarınarasınakoyuyorduk.İdareyekeseristemegerekçesiolarakdabunlarıduvaraçakacağımızıgösterdik.‘Keserolmaz,çekiçolsaolmazmı?’dedilerveçekiçverdiler.Cihanlarbetonuoçekiçlekırdılar.”

Tünele başlamak için tuvaletteki betonların kırılması işlemi sırasında çok gürültüçıkıyordu.BugürültüyükamufleetmeninyolununasılbulduklarınıGökalpErenanlatıyor:“Gürültüyü bastırmak için ne yapalım diye oturduk konuştuk. Gürültü-şamata organizeettik.Folklorgrubuoluşturuldu.Bilen,bilmeyenherkeshorontepmeyebaşladı.Öbürlerişaşkınlıkla bakıyor ve ‘Bunlar devrim için yola çıkmışlar. Saatlerce oyun oynuyor, dörtsaattir tepiniyorlar. Burası yaramadı heriflere,’ diye düşünüyorlar. THKP-C taraftarlarıtüneliilkdelmeişleminivenedenhoronteptiğimizibilmiyorlardı.Sonradanöğrendilerdeherkesrahatladı.”7

TünelkazmafaaliyetiiyiceilerlediğindeikiörgütünmilitanlarıcezaevindekaçmaişineTHKP-C lideriMahirÇayan’ındadahil edilmesinekarar verdiler.AmaÇayano sıradaSelimiye’de tutuklu bulunuyordu. Onu Maltepe’ye getirtmek için de başka bir çareyebaşvurdular. Duruşmalar artık savunma aşamasına gelmişti ve değişik cezaevlerindebulunansanıklarazöncedeanlattığımgibi“ortaksavunma”yapmayahazırlanıyorlardı.1Kasım1971günküduruşmadasanıklardanUlaşBardakçı,NecmiDemir,İlkayDemirve

Page 129: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Kâmil Dede, ortak savunma yapacakları Mahir Çayan’ın Selimiye’den Maltepe’yenakledilmesini talep ettiler. Askeri Savcı Naci Gür’ün itirazlarına rağmen mahkemesanıkların talebini kabul etti ve Mahir Çayan aynı gün Maltepe Askeri Cezaevi’nenakledildi.

29Kasım1971günüakşamıMahirÇayan,CihanAlptekin,ÖmerAyna,UlaşBardakçıveZiyaYılmaz,12metrelikbutüneldençıkarakcezaevindenkaçtılar.

Kaçmalarıyladacezaevindeki“balayı”dönemisonaerdi.

MİT’tekiDündarKılıçDosyasıDündar Kılıç kaçış olayına tanık olamadı, firardan kısa bir süre önce Maltepe’den

Alemdağ’a nakledilmişti. Oradan fırsat buldukça Maltepe’deki arkadaşlarına selamgönderiyordu.Daha sonraMaltepe’de zorgünlerbaşladığında isebu selamlardayerineulaşmazoldu.

Maltepe’de kalanların da, oradan kaçanların da daha sonra başlarına neler geldiğibambaşkabirhikâyedir.3737BuolaylarınbirçoğuSonerYalçınileDoğanYurdakul’unBayPipokitabındaanlatılmaktadır.

Ama biz Dündar Kılıç’ı izlemek zorunda olduğumuz için, bizim deMaltepe’dekilerevedaediponunlabirlikteAlemdağ’agitmemizgerekiyor.

Yalnız, Maltepe Askeri Cezaevi defterini kapatmadan önce belirtmek istediğim vekitabımızınbundansonrasıiçinönemliolansonbirnoktakaldı.

DündarKılıç’ınbualtıaylıkKartal-Maltepemacerasıylailgilidüşüncelerimidahaöncesöylemiştim, ama tekrarlamamdabir sakıncayok:Onun solcularıve sol fikirleri ilkkezburadatanıdığıdoğrudeğildi,onlardanbazılarınızatenorayagelmedenöncedetanıyorvefikirlerine sempatiduyuyordu.Doğruolan şuyduki,birçoksolcuaydınvegençonu ilkkez orada tanımış ve sempati duymuşlardı. Ve Dündar Kılıç da bazı solcu aydınlarlailerideçokyararınıgöreceğikalıcıdostluklarıoradakurmuştu.Örneğin İlhanSelçuk ilesonrakiyıllardadasıksıkgörüşeceklerdi.

AmaMİT bu kanıda değildi. Olayı “solcuların Dündar Kılıç’a çengel atması ve onukullanmaya başlaması” olarak görmekMİT ajanlarının işine daha çok geliyordu. SankiasılMİTDündarKılıç’ı1971’detanımışgibi,MİT’intakipraporlarındaDündarKılıçadı1971’denitibarengeçmeyebaşlıyordu.Bunlardanbirindedeşöyledeniyordu:“Sol,yeraltıdünyasıyla 12Mart 1971’de tanıştı.Kartal-MaltepeCezaevi’nde toplanan solun arasınayeraltı dünyasının meşhurları da katıldı. Dündar Kılıç, Oflu İsmail, Sultan Demircan(DedeSultan)bunlardanbirkaçıidi.İçerdeağırlıksolculardaolduğuiçin,adıgeçenkişilerşöhretleri ne olursa olsun taviz vermek mecburiyetinde kalıyorlardı. Düşünün, DündarKılıçmalta38temizliğineiştirakediyordu…”8

38Malta:Mahkûmlarınhapishaneavlusunaveyavoltaattıklarıkoridoraverdikleriad.

MİT, yirmi yıldan beri karıştığı birçok olayı sayfalardır anlattığım, polisteki suç sicilidosyaları bir hayli kabarmış, beş-altı yıldır Yılmaz Güney ile içtiği su ayrı gitmeyenDündar Kılıç’ın farkına 1971’de mi varıyordu ki, onunla ilgili istihbaratını bu tarihten

Page 130: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

başlatıyordu?Elbettekihayır!Meseleşuydu:MİT’insoldanbaşkadüşmangörmeyen,hertaşın altında solcu parmağı arayan “zehir hafiyeleri” ve muhbirleri, yazdıkları takipraporlarındaDündarKılıçileilgilimilatlarını1971’denbaşlatıyorlardı.ButakipraporlarıdaMİT’tekigörevleridezenformasyon,yanitoplumuyanlışbilgilendirmeolanuzmanlaragidiyordu.OnlardaDündarKılıçsankiotarihte“solcu”olmuşgibidosyalartutuyorlardı.İleride, bu bilgileri basına sızdırıp kamuoyunu kendilerine göre yönlendirmeyeçalışacaklardı.

Oysa, silah ve uyuşturucu kaçakçıları ile terör örgütleri 1970’li yılların ortalarındanitibaren çok yakın işbirliğine girecekler ve bu ilişkiler yüzünden terör 1980’e kadaryüzlercecanalacaktı.Amabuilişkilerhakkındaistihbaratyapmakşöyledursun,MİTvepolis içindeki bazı kliklerin bu ilişkilerden yararlanmakta olduğu zamanla ortayaçıkacaktı.MİTiçindekikliklerçatışmasındayeraltıdünyasıkatledilen insanlaraçısındandeğil, sadece karşıt klikle mücadele açısından önem taşıyordu. Yeri geldikçe vehikâyemiziilgilendirdiğiölçüdebunlarınhepsinigöreceğiz.

DündarKılıçisebütünbugerçeklerinfarkınaancakuzunyıllarsonravebaşındangeçençok acı olaylar sonucunda varacak ve şöyle diyecekti: “Ben solcularla cezaevlerinde deçokiyianlaştım.Solcularaydınkişiler,ileriyigörenbirkesim.Benimsolcuolaraklanseedilmemin nedeni, beni komünist olarak gösterip, sağın da benim üzerime gelmesinisağlamakvebeniyoketmekti.”9

YakasıKaranfilli…ArtıkDündarKılıç’ınnakledildiğiAlemdağ’ageçebiliriz.AvukatBozkurtNuhoğluda

Maltepe’denorayagötürülmüştüveoradanelerolduğunuondandinleyeceğiz:

“Alemdağ’agitmemizdenkısabir süre sonra,oradabir isyanveyadirenişgibibir şeyoldu.Gecehapishaneyidışarıdanmakineli tüfeklerle taradılar,yanibirgözdağıverdiler.Ertesi gün şimdi adını hatırlayamadığım bir tuğgeneral geldi. Tehditkâr bir nutuk attı.Dündar’ı herhalde tanımış olacak ki, ‘Sen öbür tarafa geç’ deyip onu devrimcilerdenayırmak istedi. Dündar öbür tarafa geçmedi ve şöyle dedi: ‘Ben de devrimcilerdenyanayım,bunlarınhepsihalkçocuğudur,bendehalkçocuğuyum.’Bununüzerinegeneralbunuazarlayıncada‘Neazarlıyorsunbeni,’dedi,‘senbeniyakasıkaranfilliibnelerdenmizannediyorsun?’ Daha önce de söyledim ya, sosyal şartlar onu kabadayılığa itmeseydidevrimci olurdu, egemenlere ve para babalarına karşı müthiş bir hırsı vardı. OnunbizlerdenyanatavırkoymasıoradakiarkadaşlarıngözündeçokönemlibirkayıttırDündariçin.”

DündarKılıç’ın bu “yakası karanfilli…”diye başlayan sözleri aslında hemenoracıktakendiliğinden aklına gelmiş sözler değildi. BununMaltepe’deki sohbetlere dayanan biröncesivardı.BozkurtNuhoğlubunudaanlattı:

“Okızıncadahaçok‘karıpezevengi’derdi,amabusonlafışuradangeliyordu:Benbirgün bunaAttilâ İlhan’ın ünlü bir şiirini okudum, ama o şiirin sonunu da kendime göredeğiştirerekokumuştum.‘İstanbulağrısı’adlışiirinbenimokuduğummısralarışöyleydi:

‘Seneğeryineİstanbul’san

Page 131: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

aldanmıyorsam

Yakalarıkaranfilliibnelereğerbenialdatmıyorsa

ulanbunusendebilirsinİstanbul

kaçkereyazdımkimbilir

kaçkerekirpiklerimizkasaturalaradönmüşdikendiken

1949eylülündebiraderMırçveben

Sokaklarındamohikanlargibiateşleryaktık

Sanataptıkulan

Unuttunmu

Sanataptık’10

Şiirdeki‘biraderMırçveben’sözünü‘biraderDündarveben’şeklindedeğiştirmiştim.Buonunçokhoşunagiderdi,ikidebir‘Yahuşunubirdahaokusanabana,neyapmıştıbuMırçveben?’derdi.TabiiDündar’ındabirİstanbultakıntısıvardı,hayatınınbirkısmınıngeçtiği,sevdiğibirşehir,obakımdanbuşiiriçoksever,‘Yahuneyaptıkİstanbul’daşunubanabiroku,’derdi.

İşteAlemdağ’dasöylediği‘yakasıkaranfilliibneler’lafıoradangeliyordu.

Dündarölmeden ikiveyaüçayevvel telefonlaaramıştıbeni.Birdensesinialamadım,‘Çıkaramadım sizi,’ dedim. ‘Yahu unuttun mu, koca şehirde biraderle beraber kimetapmıştıkbiz,’dedi.Ozamanhemenhatırlayıpkahkahayıkoyuverdim.Aradantam28yılgeçmiştivebenioşiirlebirliktehatırlıyordu!”

Madanoğlu’nunPaltosuAlemdağ’daki o küçük çaplı isyan girişiminden sonra oradaki tutuklular çeşitli

cezaevlerine dağıtıldılar. Dündar Kılıç hapishane arkadaşı Bozkurt Nuhoğlu’ndan daayrılmış ve Davutpaşa’ya götürülmüştü, ama orada da yalnız kalmayacaktı. O yıllardabütünhapishanelersolcularladoluolduğuiçinnereyegitsebirinerastlamasıkaçınılmazdı.Davutpaşa’dadakısmetineEmekliGeneralCemalMadanoğluçıktı!

27 Mayıs’ın liderlerinden Madanoğlu, 12 Mart’tan sonra da bu kez “9 Martçıların”liderlerinden olduğu gerekçesiyle tutuklanıp, önce Ankara’da Mamak’a, oradan daİstanbul’daDavutpaşa’yagötürülmüştü.

DündarKılıçDavutpaşa’yaMadanoğlu’ndanöncegitmiştiveanlaşılanogelenekadar“düzenini” kurmuştu ki, paşayı koğuşunda “hoşgeldiniz, bir emriniz var mı?” diyekarşılamaya gidecekti. Bunu da Cemal Madanoğlu’nun Dündar Kılıç’la ilgili anısınıanlattığıRemziİnanç’tanöğreniyoruz:

“Askeri cezaevinde ilk günüm: Gösterilen koğuşa gittim, sigaramı yaktım. Oradan

Page 132: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

buradan ‘geçmiş olsun’ sesleri. Öğleden sonra olmalıydı. Orta yaşlarda bir adam gelipönümde durdu. ‘Paşam,’ dedi, ‘duyduğuma göre siz akşamüstleri aperitif alıyorsunuz.Burada size hizmet etmek istiyorum.Acaba ne zaman emredersiniz?’ Kimdi bu adam?Benimledalgamıgeçiyordu?Askericezaevindedeğilmiydikyoksa?Başımıkaldırdım,yüzüne dikkatlice baktım. Adam bayağı ciddiydi. Köyünde veya mahallelesindeki biroturmadadışarıdangelenbirkonuğunuağırlayanvarlıklıbirigibi içtenve rahattı.Dahafazlaüzülmesinedayanamadım,‘Akşamadoğru,’dedim,‘Birdublerakı,birazpeynirvesalatalık yeter!’ Bir yandan da düşünüyorum.Bu nasıl iş?Bu ünlü cezaevinde bir siviltutuklu, emekli bir korgenerale rakı ikramedecek?Doğrusumeraketmeyebaşlamıştım.Derkenvaktikerahatgeldivebizimkielindeküçükbir tepsiylegöründü.Neistediysem,nebeklediysemhepsiiştekarşımdaydı.Tepsiyiyanımdakiküçükmasayaindirengençirisiadamı bileğinden tutup yanıma oturttum. ‘Söyle bakayım,’ dedim, ‘sen kimsin?’ Kalınsesli,iriburunlu,efenditavırlı,kabadayıtarafınızarifbirşekildesaklamasınıdabilenbuadam iki elini göbeğinin üstünde kavuşturdu. ‘Benim adım Dündar Kılıç efendim,’dedi.”11

Dündar Kılıç, Cemal Madanoğlu ile de çabucak kaynaşmıştı. Bunun yorumunu veMadanoğluileDündarKılıç’ıncezaevianılarınıbaşkalarındannaklenbanaanlatanlardanbirideyineİlhanSelçukoldu:

“BizMaltepe’deykenMadanoğlu’nudaDavutpaşa’yaaldılar.Dündar’ıdaDavutpaşa’yagötürmüşler.MadanoğluPaşa ileorada tanışmışlarvebirbirlerini çok sevmişlerdi.Tabiiher insanın içinde bir şövalyelik, kabadayılık ruhu vardır, insanlar böyle şeylere eğilimgösterirler. E, tabii Madanoğlu da kabadayı bir adamdı, gözü kara bir adamdı falan.Aralarındayakınlıkherhaldebuyüzdendoğmuştur.

Oradageçengüzelolaylaranlatırlar.

Paşayı ayrı bir bölüme koymuşlar.Bir gün oradaki bir kurmay albay aşağıdan yanınakonuşmayageliyor.Kurmayalbayoradakigençlerhakkında,Türkiye’ninahvalihakkındahoş şeyler söylemiyor. Çocukların bıyıklarını kesmek istemişler, çocuklar da‘kesemezsiniz’ falandiyedireniyorlar,odadoğalbirşey.Madanoğluorada tutukluamaherkesonasaygıgösteriyor.Kurmayalbaydabunun içinbıyıkkonusunuaçıyor.Bununüzerine Madanoğlu da, ‘Benim de bıyığım olsa kesmeye kalkacak mıydın, yani bukadarcıkşeyedealdırmamakgerekiyor’falangibişeylersöylüyor.Kurmayalbayonatersbircevapverince,paşadabütünoheybetlibedeniyleayağakalkıyor,birbaşlıyor,‘Ulanşimdi senin sülaleni…’ falan diye. O sırada nasıl oluyorsa, Dündar da oradan mıgeçiyormuş,yoksapaşayıziyaretemigeliyormuşneymiş,durumugörüphemenaralarınagiriyorvekurmayalbayıdışarıçıkarıyor,‘Amanalbayım,üstünegitmeyin,paşamınkafasıbozuldu’ diyor.Artık kendince albayımı paşanın elindenkurtarıyor, yoksa paşanın başıderdegirmesinmiistiyorbilemiyorum.Belkideikisibirden.İşteböylegayetlatifanılarıvardı.”

Bir anı da Dündar Kılıç’ın kendisinden ve Madanoğlu’nun alçakgönüllüğüne hayranolmasıylailgili:“CuntaliderliğiyleyargılananCemalMadanoğlu’nasormuştum,‘Ağabeypalton epey yıpranmış. Hayli eski galiba?’ Madanoğlu acı bir gülümsemeyle cevap

Page 133: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

vermişti:‘15yılönce,birdışgezideykenİngiltere’denalmıştım…’Bukonuşmabeniçokdüşündürdü. Kendisi bir ihtilalin, 27 Mayıs’ın liderliğini yapmış, memleketin kaderineyön vermiş, devletinmilyonlarını elinin altında bulundurmuştu.Ama eskiyen paltosunubiledeğiştirmemişti.”12

SonbiranıdahaaktarıpDündarKılıç’ınaskerihapishanelervemahkemelerleilişkisini1984’tetekraraçmaküzerekapatıyorum.

Bu anıda da, Doktor Turhan Temuçin, Dündar Kılıç’ın mahkemedeki savunmasındaCemalMadanaoğlu’nukendisineörnekalmayakalkışıpbaşınıbelayasoktuğunuanlatıyor:

“Avukatları sözlerini dinlemeyip mahkemede kendi başına ileri geri konuştuğundanşikâyet ederlerdi hep.Onun en büyük esprilerinden biriMadanoğlu’nu taklit etmesiydi.Kendideanlattıbana,İlhanAğabey(Selçuk)deanlattı.BunlarDavutpaşa’daikenCemalMadanoğlu çıkıyor mahkemede diyor ki ‘Siz beni yargılayamazsınız, beni ancak halkyargılayabilir, sizin böyle bir hakkınız yok.’ Ertesi günü bunu gazeteler yazıyor,Madanoğluböyleböylededidiye.Dündardabunuyaokuyoryadaduyuyor.Birkaçgünsonradaonunmahkemesivar.Dündardaçıkıyoraskerimahkemeninönüne,oda‘Benisizyargılayamazsınız,benihalkyargılar,’demiyormu?Mahkemedebulunangörevlilerdetabiibunu‘Susbakalım,senkimoluyorsun’falandiyesusturuyorlar.”

SekizinciBölüm

İKİLEMMayıs 1971’den Ocak 1972’ye birkaç cezaevi dolaşıp, hepsinde birçok anı bırakan

DündarKılıç,sonundaevikadarrahatettiğicezaevlerindenToptaşı’nageldi.Buradaartıkziyaretçilerinimüdürodasındakarşılamaktandaöte, özel odası vardı vegelenleri orada“misafir”ediyordu.HattahaftanınbazıgünleribuodadaÜmitHanım’layalnızbırakıldığıbileoluyordu!Zatenbirkaçaysonradatahliyesigeldiveserbestbırakıldı.

“SenKongreyiBastırtırsın!”DoktorTurhanTemuçin,DündarKılıç’ıAnkara’dangidişindenberigörmemişti.Ankara

TabiplerOdasıBaşkanıolduğusıralardaDündarKılıçdahapishanedenyeniçıkmıştı.Birtesadüfonlarıyenidenbuluşturdu.TurhanTemuçinbukarşılaşmanınnasılgerçekleştiğinianlatıyor:

“TürkTabipleriBirliğiBüyükKongresiİstanbul’datoplanıyordu.Hepimizgittik.Kırk-ellikişiBebekGazinosu’ndaeğleniyoruz.Bizsahneninkarşısındayız.Birdenöntaraflardabir hareketlenme oldu, Sahnenin hemen yanındaki masalar itiştirildi, sıkıştırıldı, hophavadan iki masa geldi, oraya yan yana konup servise hazırlandı. Sıkıyönetim var, bizacaba sıkıyönetimkomutanımı geliyor, falanderkenkapı açıldı, bir debaktımDündar,yanında bir bayan, üç tane de adamı geldiler. Dündar yanındaki hanımla bir masayaoturdu, adamları da yanındaki masaya, masalar hemen donatıldı. Ben de o bizim çokkalabalık masada rahmetli Haluk Nurbaki ile yan yana oturuyorum. Biz o zamanlarHaluk’laaynıklinikteolduğumuzdanboşzamanlardadagençliktenfalankonuşurduk,ben

Page 134: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

deDündar’labizgençlikteşöyleydik,böyleydikdiyeanlatırdım.Halukyenigelenleriçin‘Kim bunlar?’ dedi, ben de ‘Dündar Kılıç,’ dedim. ‘Senin arkadaşın değil mi, git dekonuşsana,’dedi.BenDündar’ıgörmeyelişöyleböyleonsenefalanolmuş.E,onsenedede insanın fiziği büyük değişiklik geçiriyor, tam değişme yaşı. Ben onu her güngörüyorum,hergüngazetelerdeçıkıyor.Yanifizikideğişiminigörüyorum,amaobenihiçgörmedi. Şimdi bir düşündüm, ulan adam Türkiye çapında bir adam oldu, şimdi bunagitsem, tanıyamadım dese, ne halt ederim. Haluk’a ‘Boş ver ben gitmeyeyim’ diyecekoldum ama öyle bir laf söyledi ki, yani sen palavra atmışsın, sen Dündar’la neredenarkadaşolacaksıngibilerinden,mecburkaldımgittim.Şimdibirmasadakendi,birmasadada adamları. Tam gidiyorum adamlar durdurdular, ‘Dündar’la görüşeceğim, arkadaşız,’dedim.Ayağakalktı.‘Buyurun,’dediamahiçtanımamışgibibakıyor.Tamamdedimişteoldu.Eskidençokpalabıyıklıydımamahastanedenberibıyıkbırakmamıştım.‘Tanımadınmı beni?’ dedim. ‘Tanımadım,’ dedi. ‘Ben Turhan Temuçin’ dedim, yine tanımaz gibibakıyor. Birden aklıma geldi, kimse beni Turhan Temuçin diye tanımaz, Hacettepe’debenimadımSarıTuran’dır.‘BenSarıTuran’derdemezDündar‘Nee,’dedi,birboynumasarıldı,ağlıyor.‘Otur,otur,’dedi,‘Nasılsın,neyaptın,nerelerdesin’falan.Birazoturduk,‘Kalkayımarkadaşlarvar,’dedim,‘Arkadaşlarındagelsin,’dedi.Dedim‘Yaellikişiyiz.’Neysebirazdahakonuştuk,oadresverdi,benonaadresverdimgörüşelimfalandediktensonrakalkıpmasamızadöndüm.ErtesigündeBirliğinseçimivar.ErdalAtabekdeaday.Geldi yanıma, ‘Biz hapı yuttuk, sen Dündar Kılıç’la bu kadar arkadaş olduğuna görebastırtırsınkongreyi,’dedi.Derkenbirşişeviskigeldi.‘Nedirbu?’dedim.Garson‘DündarBeygönderdi,’dedi.Bendeosırabirsüreliğineiçkiyibırakmıştım,viskiyialıpAnkara’yagötürdüm.”

AskeriSavcınınOradaİşiNe?DündarKılıç dışarı çıkarken,YılmazGüney içeri giriyordu.Güney, 17Mart 1972’de

tutuklanarak Selimiye Askeri Cezaevi’ne götürüldü. Mahir Çayan ve arkadaşlarınayataklık yapmak ve THKP-C örgütünün “şehir gerillası” eylemlerine katılmaklasuçlanıyordu.YargılandığıdavanınsavcısıazöncesözünüettiğimAlbayNaciGür’dü.

Bu askeri savcının adını bilerek tekrarlıyorum, çünkü şimdi anlatacağım olayda,göreviylehiçdeuygunolmayanbirortamdasivilkıyafetiylekarşımızaçıkacaktır.

YılmazGüney’inhayatınıanlatanbirkitapta,DündarKılıç’ınbireğlenceyerindeKürtİdris’inhayatınıkurtardığınıokumuştum.1Kürtİdris’leyaptığımgörüşmedebuolayıbirdekendisindendinlemekistedim.Şöyleanlattı:

“Olay 72 veya 73 yılında Çakıl Gazinosu’nda oldu. Beyrut’tan tanıdığım Ermeni birarkadaşım vardı, adı da Arap. Bir gece beni oraya çağırmıştı. Gittim baktım, kapınınönündebeniçağıranarkadaşıgöremedim,içerigirdim.Gazinokaranlık,Dündaroradabirmasada,birbaktımDedeSultanoradabirmasada,ArapNasribirmasada.Oçağırıyor,oçağırıyor.BirmasadaOfluOsman,yanındaSıkıyönetimSavcısıAlbayNaciGürBeyvebirkaç subay daha. Yılmaz Güney’in davası da Naci Bey’in mahkemesinde görülüyor.Osman ısrar etti oturmadım, çıkıp bir daha bakayım dedim. Kapının önünde ErmeniarkadaşımArap, yanında bir deTürkle bekliyordu.Arap bana sarıldı falan. ‘Siz burada

Page 135: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

birazdurun,’dedim,Osman’ınyanınageridöndüm.‘OsmanbenimbirErmenimisafirimvar, onlar buraya geleceklerini de söylemediler, ben onunla başka bir yere oturacağımalınmayasın,misafirimdir,’ dedim.DerkenNaciBeybanaYılmaz’ı soruyor,bendeonaanlatıyorum, arkadaşımı övüyorum, bir yandan daErmeniyi söylüyorum.Osman birden‘SendeneredeyseErmenileriAllahyapacaksın,’dedi,birazatıştık falan,hepimizdışarıçıktık.Benimsilahımyanımdagetirdiğimacemibir çocuktaydı,SmithWesson şarjörlü,meğerbudahaönceateşetmekistemiş,silahateşalmamış,tekrarağzınavermekisteyincemermi ters dönmüş, benim haberim yok, ama Dündar bunu görmüş. Osman’la karşıkarşıyagelince,benoarkadaşınelindensilahımıaldım,Dündarhemenarayagirdi,‘İdrisAğamermitersdönmüş,’dedi.BenimyanımdabirdetopluSmithWesson’umvardı,onualdımamaDündarzatenarayagirmişti.Osmanda‘Bensanasilahsıkamam,’dedi,‘Bende sana sıkamam,’ dedim. Dündar’ın beni kurtarması o oldu. Ve ben tabii ki kendineminnettar oldum. Hem onlar hemşehrileri, arkadaşlarıydı yani, beni sevmeyen biri olsaöldürsünler diye bırakabilirdi. Arkadaşımı ben de belki yirmi defa telefonla kurtardım,amabuherkesingözüönündeoldu.Yaniinandiyorumaramızdansusızmazdı.”

Görüldüğü gibi onlar birbirlerinin hayatını kurtarmayı yakın dostluklarının bir sonucuolarakgörüpçok fazlaönemsemiyorlardı.Hatırlarsanızbendebudostluğudahaöncekibölümlerden birinde yeraltı dünyasında Kürt-Laz dayanışmasının bir örneği olarakgöstermiştim. Belki de ölüm tehlikesi “işlerinin kaçınılmaz bir parçası” olduğundanbirbirlerinikurtarmayıdadoğalsayıyorlardı.

İdrisÖzbir’inolayıanlatırkenönemvermediği,sankiçokdoğalmışgibisöyleyipgeçtiğibaşka bir şey ise Askeri Savcı Naci Gür’ün de orada kabadayılarla birlikte oturupeğlenmesiydi. Demek bu duruma o kadar alışılmıştı ki, onu da oranın “müdavimleri”arasındasayıpgeçivermişti!

Onlar devlet yetkililerinin kendileriyle birlikte eğlenip kafa çekmesini pek fazlayadırgamasalar da, bizim bunun üzerinde önemle durmamız gerekiyor. Çünkü yakıntarihimizde yaşanan olayların birçoğunun temelinde devletin yeraltı dünyasıyla ilişkileriyatıyorduvebuilişkininnekadargerileregittiğiniaraştırmakönemtaşıyordu.

Sıkıyönetimaskerisavcısıogazinoda,yeraltıdünyasınınünlüleriarasındanearıyordu?Busorununyanıtınıda,NaciGür’ün tekgörevinin savcılıkolmadığınıda, altıyıl sonra“esrarengiz”birtrafikkazasındaöldüğüzamangörebilecektik.

Albay Naci Gür 8 Mart 1978 günü sabaha karşı 04.30’da, 34 NZ 561 plakalıVolkswagen marka arabasıyla yaptığı kaza sonucu öldü. Ertesi gün çıkan gazeteler“esrarengiz kaza” şeklindebaşlıklar attılar veNaciGür’ün sadeceÇayandavası savcısıolmadığını,aynızamanda“MİTİstanbulbölgeüstdüzeyyöneticilerinden”biriolduğunuyazdılar. Artık öldüğüne göre, anlaşılan bunun açıklanmasında sakınca kalmamıştı!Gür’ün üstünde “dokuz ayrı kimlik, sarı bir zarfın içine konulmuş Ermeni örgütleri ileilgili 12 ayrı not, bir Ermeni kadın hakkında özel notlar, şifreli bir pusula, altı değişikkişisel adres, üç banka cüzdanı ve 12 anahtar” bulunmuştu.2 Kazanın “şüpheli”görülmesininnedeniasfalttafrenizininbulunmamasıvearabanınrotbaşlarınıneğelenmişolduğuiddiasıydı.“NaciGür,odönemdeordudepolarındançalındığıanlaşılanvebütün

Page 136: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Türkiye’de sabotaj ve katliamlarda kullanılan çokmiktardaTNT tipi patlayıcımaddeyeilişkinsoruşturmayıdayönetiyordu.”3Oyıllardakibenzerbütünolaylargibibuolayda“failimeçhul”kalacak,zamaniçindeunutulupgidecekti.

İdrisÖzbirogörüşmemizdebanasadeceNaciGür’ledeğil,başkaüstdüzeysıkıyönetimgörevlileriyle, hatta Sıkıyönetim Komutanı Faik Türün’le de tanıştıklarını söylemişti:“FaikTürünPaşa’yıtanıyordum.FikretKöknerPaşavardı,MerkezKomutanı’ydı.ŞahapAtalayBeyvardıhavaalanıkomutanı,odabenimoğlumunkirvesiydi.”3939ŞahapAtalay,12Martdöneminin işkenceleriyleünlüZiverbeyKöşkü’ndeki sorgulamaekibindedegörevalmıştı.Bkz.SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,s.245.

AnlaşılanhenüzTürkiye’derüzgârlar,DündarKılıç’ınaskerihapishanedesöylediğigibitersyöndenesmiyordu.Havaşimdilikdüzgündüvekabadayılaritibardaydı.

Amaılıkesenburüzgârlar,çokdeğil,biryılsonrayerinitersyöndengelenbirfırtınayabırakacaktı. Ve o sırada İstanbul’daki bazı sıkıyönetim ve emniyet yetkililerinin yeraltıdünyasıyla “dostane ilişkilerine” ait fotoğraflar, mektuplar ve kartvizitler, ünlü MİTyöneticilerindenHiramAbas-MehmetEymürikilisininelinegeçecek,yıllarcakozolarakkullanılacaktı.Azsonra…

BabalarınBabasıveHocalarınHocasıOsıralardadevletleyeraltıdünyasıilişkilerive“kabadayılarınitibarı”açısındandönüm

noktasısayılabilecekbirgelişmedahaoldu.

2Ağustos 1972’de ölenOfluHasanCevahiroğlu’nun cenazesi adeta bir devlet törenigörünümüaltındakaldırıldı.Cenazedeöylesinebüyükbirkalabalıkvardıki,İstanbul’unogüne kadar gördüğü en görkemli cenaze olan Mareşal Fevzi Çakmak’ın cenazesiylekıyaslanmıştı.Ama asıl konu kalabalığın büyüklüğü değil, devletin cenazeye gösterdiğiilgiydi:“Cenazesine20kadaremniyetmüdürü,50polisşefikatıldı.ÇelenklerinarasındadevrinCumhurbaşkanıCevdetSunay’ınoğluKayaSunay’ındaismivardı.”4HemikinciNihatErimhükümetinde,hemdedahasonrakurulanFeritMelenkoalisyonhükümetindeÇalışmaBakanıolanCHPTrabzonMilletvekiliAliRızaUzunerdeOfluydu.HemşehrisivedostuOfluHasan’ıncenazetörenineenönsaftakatılmıştı.

En eski komünistlerden olanMihri Belli de bu cenazeye çelenk göndermek istemişti.ÇünküOfluHasanileta1946’dan,hapishanedentanışıklığıvardı.Amaaradançokuzunzaman geçmişti ve Mihri Belli, Oflu Hasan’ın artık Beyoğlu’nda AP senatörüyle,Kadıköy’de de CHP milletvekiliyle ortak kulüp işlettiğini duyuyordu. Oflu Hasan’ınöldüğü sırada Mihri Belli gıyabi tutuklama kararıyla aranıyordu. Arkadaşları OfluHasan’ıncenaze töreninekendiadınaçelenkgöndermesiniönerdiler.Birazdüşündüktensonra da vazgeçtiler. Mihri Belli şöyle diyordu: “Eski hapishane arkadaşımın cenazetörenindenicekodamanlarıngönderdiğiçelenklerarasındabenimkieksikti.Besbellikioşaşaalı törenle toprağa verilen mafya babası, benim 30 yıl önce cezaevinde tanıdığım,köyünden büyük kente yeni gelmiş, kabına sığmayan yiğit delikanlıdan bambaşka birinsandı.”5OfluHasan’ın cenazesindekimanzara, yani kabadayılarla fedailerinin, devleterkânı, emniyetmüdürleri ve polis şefleri ile cami avlusunda omuz omza görünmeleri,

Page 137: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

konuyla ilgili bütün kitaplarda yer aldı ve yeni bir dönemecin başlangıcı şeklindeyorumlandı. İki örnek vermekle yetineyim: “Kent şövalyeliği yerini, ülke çapındayöneticilerle bağlantı içerisinde olan ‘baba’ figürüne ve onun kendine özgüörgütlenmesine bırakıyordu.”6 “Artık İstanbul’da babaların önlenemez yükselişibaşlamıştı…”7

OfluHasan’dan bir hafta sonra, 9Ağustos 1972’deOrdinaryüs Profesör Sıddık SamiOnaröldü.Onar’ıncenazesihocasıolduğuöğretimüyeleriveöğrencileriyledoluydu,amadevletbüyüklerindengerekliilgiyigörmemişti.Devletbüyükleri,“babalarınbabası”OfluHasan’ın cenazesine gösterdikleri itibarı, “hocaların hocası” Sıddık Sami Onar’ıncenazesindenesirgemişlerdi!

“DündarAbiÖğretti”Oflu Hasan öldüğünde Dündar Kılıç Sağmalcılar’da hapisteydi ve cenazeye

katılamadığınaçoküzülmüştü.YinesilahyakalatmaktangelmiştiveMaltepe’dentanıdığıbazısiyasitutuklularlayenidenbuluşmuştu.OradakikısasüreliberaberliklerinideTHKP-CsanıklarındanFeyyazKurşuncu’dandinledim:

“Sağmalcılar’da sağ ve sol olmaküzere ikimüşahede bölümüvardı.Yani sağcı solcudiyeayrıldığındandeğilde,bölümlerhapishaneninsağvesoltaraflarındaolduğuiçinöyledeniyordu.Bizsolmüşahededeydik,bölümayrıayrıhücrelerdenoluşuyorduveherkesbirhücrede kalıyordu. Dündar Kılıç’ı da bizim olduğumuz bölüme getirdiler. O geldiktensonrakoğuşlarınvehücrelerinkapılarıaçıldı,bizbahçeyeçıkmayabaşladık.Bahçededeiştevoltaatarkensohbetediyordukveyahücremizegeliyordu,oturuyordu,konuşuyorduk.

Üzerinde silah bulunmuş. ‘Her aramada, polis aradığı zaman benim üstümde silahçıkmak zorunda, silah çıkar, ben onun cezası neyse gelir yatarım. Eğer bir gün silahçıkmazsabenogüntehlikeyegirerim,’derdi.

Biz de onun hücresine giderdik, hücresini tertemiz tutardı. Akşamları birlikte yemekyerdik.Bizsiyasiolduğumuziçinaskeritutuklusayılıyorduk,66.Tümen’dengelenaskerkaravanasınıbirşekildeterbiyeederyenidenherkesedağıtırdık.4040 Ferit Melen hükümeti sırasında çıkarılan bir kanunla siyasi tutuklular “er” statüsünde kabul edildiler. Bu yasa,siyasilerinçavuşlardanveonbaşılardanbileemiralmaları içingetirilmişti.Amaaskeridönembittiktensonraburadageçensüreleriaskerliklerindensayılıpindirilmedi,yenidenaskerlikyaptılar.

DündarKılıçdabizimleyeriçerdi,Maltepe’denalışkanlığıvardıvekomünekatılmıştı.Ayrıyemezdi,komüneparaverirdi,payınanedüşüyorsaonuyer,başkabirşeyyemezdi.Yani, parası pulu olduğu halde farklı bir şey yemezdi. Yalnız bizim görmezliktengeldiğimiz bir şey, akşamları gardiyan ona bir şey getirirdi, bunun sigaralık olduğunutahmin ederdik ama biz bunu bilmezdik ve karışmazdık. Bizden kitap alır okurdu,diyaloğumuz çok iyiydi. Che Guevara’yı çok takdir ettiğini söylerdi. ‘O adam bakanolduğuhaldemevkisinibırakıyor,gidiyordavasınınuğrunadağlardaölüyor,’derdi.

Bizimkarşımızsübyankoğuşuydu,orada80tanefalansübyanvardı.Halleriperişandı.Bunlara hapishaneyi temizletirler, halıya götürürler, durmadan döverlerdi. Sonradanöğrendiğimize göre gardiyanlar bunları diğer mahkûmlara da satıyorlarmış. Biz bu

Page 138: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

durumlarıgörüncekarşıçıktık,direnişyaptıkdadayakfaslıazaldı.

DündarKılıçbahçeyeçıktığındao80sübyanpencereleredoluşupsüreklivehayranlıklaonu seyrederlerdi. O da her gün 80 tane yoğurt aldırır, o sübyanların her birine bireryoğurt dağıtırdı. Mahkemeye gidecek olanlar gelirler, ‘Dündar Abi biz mahkemeyegidiyoruz,’derler,oda, ‘Gidinoradabir simityiyin,’diyeceplerineharçlıkkoyardı.Vebunlara hukuki tavsiyelerde bulunurdu. Hatta birisi gitmiş mahkemede ‘Hâkim Bey,HâkimBeybenekmekçaldım,’demiş.Aslındabaşkabirşeyçalmışda,Dündaröyledededidiye ‘Benekmekçaldım,’demiş.Hâkim ‘Bunu sanakimöğretti?’diye soruncada‘Dündar Abi öğretti,’ demiş. Onların babası gibiydi ve hamiyetli bir adamdı, onlarındurumunaçoküzülürdü.

Hiç unutmadığım, meşhur bir tiradı vardı, şöyle derdi: ‘Şişli’den Şişhane’ye kadarmasumorospularınalınteriyleyaşayanyakasıkaranfillikarıpezevenkleri,adiibneler!’Birşey anlatmayabaşlamadan, özellikle de sevmediği insanlardanbahsedecekse söze böylebaşlardı, yani girizgâhı buydu, bunu söylemeden konuya girmezdi. O kadar çoktekrarlamıştıki,ezberlemiştim,oboğuksesihâlâkulaklarımdaçınlıyor.”

Anlaşılan,Maltepe’deAttilâ İlhan’ın şiiriylebaşlayan tekerleme,Sağmalcılar’agelenekadarbiryıldaepeyuzamıştı.

BabaveAbi

Mario Puzo’nunGodfather (Baba) kitabı çıkalı iki yıl olmuştu. Ama çok okuyan birtoplumolmadığımıziçinesasilgiyiromandançok1972’deCoppolatarafındançevrilenvebaşrolünü Marlon Brando’nun oynadığı filmi gördü. Film, sinemamızı ve günlükhayatımızıderindenetkiledivedilimizin“baba”ve“mafya”sözcüklerini“kazanmasını”sağladı! Gerçi filmdeki Don Vito Corleone Katoliklerin vaftiz babası kurumunu temsilediyorduveoradakimafyasondereceorganizeilişkileriifadeediyordu,amaolsun,bizbukavramları çok sevmiştik ve onlara kendimize özgü içerikler kazandırarak bizimyeraltıdünyamızayakıştırmıştık.

Aslında hiçbir benzerlik olmadığı da söylenemezdi. Hatta Vito Corleone ile DündarKılıçarasındaepeybenzerlikbulmakmümkündü.İstersenizfilmibiraniçindonduralımvebubenzerlikleriseçmeyeçalışalım.

Fizikselolarakikisinindegırtlaktanvekısıkseslekonuşmalarıdışındabirbenzerlikleriyoktu. Davranış tarzı benzerlikleri ise çoktu ve bu benzerliklerin çoğunun da madditemellerivardı:İkisinindeservetlerininanakaynağıkumardıvehembukaynağı,hemdekendilerini rakiplerinden korumak için aynı “yöntemleri”, yani şiddeti kullanmakzorundaydılar.4141BukıyaslamadaDonVitoCorleone’ninözellikleri ile ilgili tanımlamaları,MarioPuzo’nunÖzaySüsoy tarafındançevrilenBabakitabınadayanarakyapıyorum,EYayınları,1999,ilkbasımı1969.

İkisi de kendilerince “kanunların yetmediği durumlarda” adalet dağıtıyorlardı. VitoCorleonebuişekomşusuolandulbirİtalyankadınıevdençıkarmakisteyenevsahibinibufikrinden“caydırarak”başlamıştı.Bunadahasonrayakınındakiherkesinbutürsorunlarınıçözerek devam etti. Bizde ise buna racon kesme deniyordu. Dündar Kılıç’a da bu tür

Page 139: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

sorunları olan her yaştan ve cinsten insan başvuruyor o da hiçbirini geri çevirmeyipsorunlarınıçözüyordu.İlhanSelçuk’unanlattığınagörebirisitarafındandolandırılanyaşlıdulbirkadınDündarKılıç’abaşvurmuş,odakarşıtarafıçağırarakdinlemişvebirraconkesmişti, yaşlı kadının parasına el koyan adam, kesilen bu racona uymak zorundaydı.İlhan Selçuk, bu örnekten çıkarak şöyle diyordu: “Bu usul Dündar’ın hayatındazannediyorum çok geniş bir alanı kapsıyordu. Benim duyduğum kadarıyla elindeki bugücükötüyollardakullanmamayadikkatetti.Dündar’abirgün‘Babafilminigördünmü?’diyesordum,‘Gördüm,’dedi.‘Beğendinmi?’dedim,‘Çokgüzelbirfilmağabey,gerçekçibirfilm,’dedi.Oradaadaletdağıtanbabadabirazdakendinigörüyordu.”

Devamedelim,“Baba”DonCorleoneyoksulİtalyanmahallelerindeyaşayanvebirgünavukat,doktor,savcı,hattayargıçolabilecekçocuklarınöğrenimmasraflarınıkarşılıyordu.“Abi” Dündar Kılıç da “okuttuğu çocukların sayısını bilmediğini” söylerdi. 1990’lıyıllardaeşiAytenHanım’abirçocukyuvasıkurdurdu,buyuvayıdahasonra200çocuğunparasız eğitim yapacağı bir vakıf haline getirmeyi düşünüyordu,8 ama bu projeyigerçekleştirmedi. Yalnız bu konuda aralarında bir fark vardı; “Baba” çocuk okutmayıkendisi için bir yatırım olarak yapıyordu, ileride iyi bir mevki sahibi oldukları zamanonların ilişkilerinden yararlanmayı umuyordu. Abi ise, yaptığı bu yardımlarınkonuşulmasınabilekızıyordu.AytenHanım’daneşininokuttuğukişilerdenbirkaçörnekvermesiniistediğimde,sankiDündarKılıçhayattaymışdakendisiniduyacakmışgibişöylebir sağına soluna baktıktan sonra cevap vermişti: “Yanında çalıştırdığı insanlarınçocuklarını bile okuttu. Ama kendi bile isimlerini bilmezdi, yardım ettiği kişilerinkimliğini gizlerdi. Okuttuğu çocuklar büyüyünce kompleks duymasınlar diye kendikimliğini deonlardangizli tutardı.Şimdiburadaolsadabunları konuştuğumuzuduysa,mutlakakaşgözedipbenisustururdu.”Bununbelkidebirtekistisnasıvardı,birazsonraanlatacağım olayda öldürülen Savcı Kemal Şimşek’i (Marlon Kemal) kendisininokuttuğunuaçıklamıştı.9

DonCorleoneçoksabırlıydı,yardımcılarına“Aslaöfkelenme,insanlarınmantığınahitapetmeye çalış,” derdi. Yine Ayten Hanım’dan dinlediğime göre Dündar Kılıç da çoksabırlıydı:“Birgünbirisihakkındakötükonuşanbirine,‘Benolsamseningibiyapmam,’dedi.‘Bütüngeçmişinikalburdangeçiririm,inceelekten,birdetelsüzgeçten,muhakkakaffedilecekbirtarafıvardır.’Sabrısonsuzdu.Fevribirhareketigörülmemiştir.”

İkisi de kendi reklamlarını yapmayı ayıp sayıyorlardı, “Baba” zeytinyağı fabrikasınakendiisminivermemişti,“Abi”degelecektekuracağışirketlerekendiadınıvermeyecekti.Bir tek İdris Özbir’le ortaklaşa kuracakları mobilya mağazasına ikisinin soyadındanoluşan“Özkılıç”adınıvereceklerdi,amaodauzunömürlüolmayacaktı.

İkisi de ne badireler atlatarak “büyüdüklerini” önemsemez görünüyorlardı. DonCorleone, “Niçin korkayım, on iki yaşımdan beri tanımadığım kişiler beni öldürmeyeçalışıyor,” diyordu. Dündar Kılıç’ın da geçmişte yaşadıklarını artık bir “masal” gibihatırladığınıgörmüştük.

Corleone ailesinin en önemli kurallarından biri dışarıya karşı gizemli bir havadaolmalarıydı: “Yapılması gereken şeyler vardır.Bunlar yapılır, bir dahada sözü edilmez.

Page 140: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Yapılanşeylerdoğruolmayabilir,amayapılmasıgereklidir.Yapılırveunutulur,üzerindedurulmaz.” Aynı gizemli hava bizim yeraltı dünyamızda da vardı. Dışarıyla ilişkilerdeiçine kapalı gruplar gibiydiler, dışarıya bilgi verilmez, imaj verilirdi. Dündar Kılıç’ınbasınla ilişkilerinde bilgiden çok mesaj verdiğini görmüştük, daha da göreceğiz.“Babaların” yakınlarından ve çalışanlarından ise sır olmayan konularda bile bilgialamazdınız.Zatenefsaneyioluşturanunsurlardanbiridebugizlilikhavasıdeğilmiydi?

İtalyanmafyasındababaların “Consigliere”denilen tekbir danışmanları, aileninbütünişlerini yürüten bir sırdaşları vardı ve bu kişi genellikle aileden biri olurdu. DündarKılıç’ınhiçbirzamantekbirdanışmanıolmadı,değişikişlerinebakandeğişikavukatlarıve işyerlerinin başında da müdürleri vardı. Ama onun da en güvendiği kişiler ailebireyleriydi,enönemliişlerinikardeşleriveyabazıçokyakınakrabalarıylayürütürdü.

Babada,Abidefuhuşaveuyuşturucuyakarşıydı.İkisinindebirerçocuklarıöldürüldü.DonCorleoneuyuşturucu ticaretinekatılmamauğrunaoğlunukaybetti.DündarKılıçdabir banka yolsuzluğunda kapışan gruplar arasında racon kesmeye kalkışmak yüzündenkızını…

Baba,AmaÇocuklarınınBabası!Dediğimgibibubenzerlikler,başkayerlerdedeolsalaryaptıklarıişaynıolanikikişinin

bazıkarakterözelliklerininderastlantısalolarakbirbirinebenzemesindenibaretti.

Aralarındaki farklar ise iki ülkeyi ayıran okyanuslar kadar büyüktü. Amerika’dakiİtalyanmafyası ve özellikleCorleone ailesi, eli her yere uzanan, “devlet içinde devlet”gibimuazzambirörgüttü.Buörgüthücreusulüçalışırdı;politikayı çizenbaba ileonunemirlerini yürürlüğe koyan adamları arasında üç tabaka yahut tampon vardı. Böylecehiçbir meselede iz tepeye kadar sürülemezdi. Gerçi bizim “babalar” da giderekörgütlendiler, işledikleri suçları başkalarının üstlendiği, adamlarının işledikleri suçlardababaların azmettirici rollerinin kanıtlanamadığı oluyordu, ama bunları örgütleriningücüyledeğil,yasalarınboşluklarındanyararlanaraksağlıyorlardı.

BaşlangıçtaRobinHoodnitelikleriylehalkınsempatisinikazanmışolanSicilyamafyası,zaman içinde yozlaştıkça faşist ve sağcı partileri destekleyen, komünizme, hatta liberaldüşünceye karşı savaşan bir siyasi çizgiye geldi. Bizde de, eski racon bozuldukçakabadayıların önemli bir bölümü aynı sağcı çizgiyi izleyecek, hatta yeni kuşak“kabadayılar”eskiülkücümilitanlararasındançıkacaktı.

DündarKılıç isebugelişmeye tersdüşenbiriydi,dahakabadayılığabaşlarken taşıdığıpopülistvehümanisteğilimlerinizamaniçindekaybetmedi,buyüzdendebaşıepeyderdegirdi.

Zaten bütün bu büyük farkları gördüğü için Dündar Kılıç “mafya” yakıştırmasınıreddediyor, “Mafya olmak için arkanda siyasi bir gücün bulunması şarttır. Mafyanınmecliste milletvekilleri olur, bakanları olur, polis müdürleri olur,” diyordu. “Baba”lakabınıkabuletmiyor,“Babayım,amaçocuklarımınbabasıyım,”diyordu.

Neyse, biz artık Corleone ailesini Amerika’da bırakıp biraz da kendi gerçeklerimize,Kılıç ailesine dönelim. Dündar Kılıç’ın beşinci çocuğu olan Fatma 18 Aralık 1972’de

Page 141: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

doğdu.Babasıüçüncübirerkekçocukbekliyordu,kızıolduğuhaberinialıncabirazcanısıkıldıvehastaneyeikigünsonragitti.AmaüçüncükızınıkucağınaalıralmazonaannesiFatma’nınadınıverdi.

Hatırlarsanız, daha önceki bölümlerden birinde Dündar Kılıç’ın ne zaman hapisteolduğunu bulmakta zorlanınca çocuklarının doğum tarihlerinden çıkarak hesaplamayaçalışmıştım.Amabu kez hesap yapmamagerek kalmadı.Çünkü şimdi 29 yaşında olanFatmaHanımbana,annesiÜmitHanım’ınonaToptaşıCezaevi’ndeki“özelziyaretlerden”birindehamilekaldığınısöyleyivermişti!FatmaHanım,“Bunuannemdendebabamdandaduydum,”diyordu,“galibaoradaözelbirodasıvarmış,misafirkabulediyormuş.Annembana hamileyken babam hep erkek çocuk beklemiş, ‘üç oğlan sacayağı olacak’ dermiş.Benkızdoğuncahastaneyeikigünsonragelmiş,annemdarılmışfalan,sonradantabiibenide çok sevmiş. Kız torunlarını da çok seviyordu ve baba adaylarına da hep ‘inşallahkızınız olur,’ dermiş. Annem ve kardeşlerim, ben doğduğumda Pangaltı’daymışlar,1977’deKadıköy’etaşınmışlar.”

Baba-Abi kıyaslaması yaparken bir noktayı belirtmeyi unutmuşum.DonCorleone’nintekideali,yasadışıişlerinitasfiyeedereksadeceyasalişlerleuğraşmak,aileyiyeraltındanyerüstüneçıkarmaktı.Hayatageçirmeyeömrününvefaetmediğibuidealigerçekleştirmek,dizininikincifilmindeküçükoğluMichael’a(filmdeAlPacino)kalacaktı.

DündarKılıçdaaynıözlemiduyuyordu.Çocuklarınıngeleceğiiçinorganizeolmalı, işhayatınaatılmalıveartıkyatırımyapmayıdüşünmeliydi.

DündarKılıç gibi yasal işler kurmayı düşünen kabadayılardan biri deKürt İdris’ti vekumarhaneciliğibırakmakararınıalışınıbanaşöyleanlatmıştı:“78’debıraktım,çocuklarbüyümüştü, ‘Baba senin işyerin nasıl bir yer, bizi de götürsene,’ demeye başladılar.Götürsemolmayacak.KulüpçülüğübırakıpEsentepe’deotogalericiliğinebaşladım.Fırınvardı.Benzindeposuaçtım.İnşaatişlerinebaşladım…”

“Kabadayılıktan işadamlığına geçişin” kolay bir mücadele olmayacağını belkibiliyorlardı,amatoplumunönyargılarınıyıkmanınnedenligüçolduğunuherhaldetahminedemezlerdi.Amerikantoplumuvemafyadüzenibilekendi“babalarını”“işadamı”olarakgörmeyikolaykolayiçinesindirememişti.Corleoneailesibubüyükikilemiçözmekiçinikikuşakharcamıştı.İyibireğitimgörmüş,altyapısıbudeğişimigerçekleştirmeyeuygunbiriolanküçükoğulMichaelCorleonebileüzerindekimafyadamgasınısilmektebüyükgüçlükçekecekti.

PekiyaDündarKılıçaynıdamgayıkolaycasilebilecekmiydi?İşadamıolmayaçalışankabadayılara Türk toplumu, rekabete girecekleri işadamları ve mafyalaşma sürecinegirmişolaneskiarkadaşları“kabadayısınsenkabadayıkal”demeyeceklermiydi?

Dündar Kılıç bütün bunları bilmiyordu. Bilse de ders çıkaramazdı. Orası Amerika,burası Türkiye’ydi. Bu ikilemi kendi yaşamının geri kalan süresine sığdırmayakalkışırken,“işâleminde”karşılaşacağıgüçlükleribelkide“yeraltıâlemininaraçlarıyla”çözebileceğine inanıyordu. Ama zahmet çekmeden girebileceğini düşündüğü o işdünyasında onun boyunu çok çok aşan dolapların ve entrikaların döndüğünden haberiyoktu.Bunlarıancakyaşadıkçaveacısınıçektikçegörebilecekti.

Page 142: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

İkilemOfluHasan’ınölümündensonraonuntahtınakimingeçeceğimerakediliyordu.Aslında

bunumerakedenlersadecebizlerdik,yaniyeraltıdünyasıylaarasırasansasyonelbirolaypatlak verdiği zaman “vay canına” diye ilgilenen sahne dışındaki seyirciler. Eğer OfluHasan’dansonraonunyerinebaşkabirinin“enbüyük”olmasısözkonusuolsaydı,bunuDündarKılıç’a yakıştıranlar çoğunluktaydı. Örneğin Cemal Süreya “Yeraltı dünyasındahiyerarşi yok derler. Yine de bir numara, Marlon Brando, Napolyon odur” diyordu.10GazeteciEnginBilginerdeonakatılıyordu:“İstanbul’dababalarınbabasıolmayanamzetikikişivardı;DündarKılıçveKürt İdris!DahaçokdaDündar…”11DemekkiDündarKılıçAnkara’dan ayrılırken kafasına koyduğu “en büyük olma” hedefine sekiz yıl gibikısasayılacakbirsüredeneredeyseulaşmıştı.Amakazandığıdeneyimlersayesindeböylebiramacınfaydasızvetehlikelibirgençlikhayalindenbaşkabirşeyolmadığınıkavramış,oçokgüçlümanevrayeteneğinikullanarakişadamıolmahedefineyönelmişti.

Gerçektendeodünyadabizimsandığımızveyabasınınyakıştırdığıgibihiyerarşikbirdüzen,babadanoğulageçenbir tahtveyakoltukyoktu.VeOfluHasan’dankabadayılarâlemine sadece bir dönemin simgesi ve sözü her yerde geçen bir büyüğün hatırasınahürmetgibimanevibirmiraskalmıştı.Buyüzden“OfluHasan’ın tahtınageçmek”diyebirsorundayoktu.

Zatenbundansonrayeraltıdünyasının“enbüyüğü”gibibir“unvan”daolmayacak,her“faaliyetalanının”başkabaşkabüyükleriolacaktı.

O dünyanın bizim dışarıdan bakarak kavrayamayacağımız kuralları, ne yöne doğrugelişeceğinibilemeyeceğimizkendineözgüiçdinamiklerivardı.1970’liyıllarınortalarınadoğruyeraltıdünyasıkabukdeğiştirmesancılarıçekmeyebaşlamıştı.Magazinbasınındanizleyince bu bize kabadayıların imaj değiştirmeleri olarak görünüyordu. Çünkü kılıkkıyafetleri düzeliyor, aranınca bulunacakları yerler kahve köşeleri olmaktan çıkıp, lüksdöşeli bürolar haline geliyordu. Ama gelişmenin bilmediğimiz yönü elbisenin mecazianlamdadadargelmeyebaşlamışolmasıydı.

Eskinin “klasik”gelir kaynakları olankumar, gecekulübü, fuhuşve tefeciliktenharaçalanları ile, sigara, içki, yedek parça, elektronik eşya kaçakçılığı onları artık“kesmiyordu.” Uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla uğraşanlar çok büyük paralarkazanmayaveuluslararasıilişkilerkurmayabaşlamışlardı.

Kaçakçılıkta dönen paranın çok büyümesiyle birlikte “dostane ilişkiler” kurduklarıbürokratların düzeyi de yükseliyor, emniyet müdürlerine, MİT yöneticilerine, yüksekrütbelisubaylaraulaşıyor,yaninüfuzlarıartıyordu.

Yeraltı dünyasının “nüfuzu” artıyordu ama, “nüfusu” da çoğalıyordu: Ailelergenişledikçegiderlerartıyorveişlerinbüyütülmesigerekiyor,işlerbüyüyünceyanlarındaçalıştırdıkları“adamların”sayısıartıyor,masraflaryenidenbüyüyordu.

Parası kadar riski de büyük olan silah ve uyuşturucu kaçakçılığının “uzun vadeli vekalıcıolmadığını”sıksıkdilegetirenDündarKılıç,Kürtİdris,ArapNasrigibibazılarıise,biryandaneskigelirkaynaklarınıkorurken,biryandandaticareteatıldılar.

Page 143: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

AbiYeşilçam’daDündarKılıç’ınişadamlığınageçmeçabalarıCemFilmveCemMadenilebaşladı.Balo

Sokak’takikumarhaneçokiyiçalışıyorduveCemKıraathanesiadınıalmıştı.Amao,arsaspekülasyonu işlerinin yanına filmcilik ve kömür madeni işletmeciliğini de ekledi.BöyleceCemİnşaat’a,CemFilmveCemMadendeeklenmişoldu.Buşirketlere“Cem”isminin konulması, Dündar Kılıç’ın “Mahzun Sultan” dediği Cem Sultan’a duyduğuhayranlıkyüzünden,ortaklarındanSedatÇolak’ınaklınagelmişti.

Dündar Kılıç’ın filmcilik de yaptığı pek fazla bilinmez, çünkü 1972’te kurulan CemFilm’in başına Almanya’dan yeni dönmüş olan ağabeyi Yahya Kılıç geçirilmişti. CemFilm,Beyoğlu’ndaşimdikiadıAyhanIşıkolansokakta,CüneytArkınveAhmetMekin’inbaşrollerde oynadığı “Korkusuzlar” filmiyle yapımcılığa başladı. Şirket film ithali vedağıtımı da yapıyordu. 1974’te “Baba” filminin ikinci bölümü çevrildiğinde, başkaşirketleri“iknaedip”devredençıkararakTürkiye’yegetirende,piyasayadağıtandaCemFilmolmuştu.CemFilm,YahyaKılıç’ınölümünekadar51filmyaptı.

AnlaşmalıolduğuoyunculararasındaCüneytArkın,TürkânŞoray,FatmaGirik,HülyaKoçyiğit,FerdiTayfurveKemalSunalgibistarlarvardıvebustarlarCemFilm’eheryılbelli sayıda film yapmak zorundaydılar. Yönetmen olarak da genellikle Natuk Baytan,bazendeKartalTibetileçalışıyorlardı.TabiicömertliğiniartıkazçoktanıdığımızDündarKılıç’ınbuünlüoyuncularamukavelelerinindeüstündeücretlerverdiğinitahminetmemizgüçdeğil.Örneğin,CemFilmyöneticilerindenvesinemaoyuncusuEkremGökkaya’nınsöylediğinegöre,FerdiTayfurbirfilmdeoynamakiçin60binliraistemişti,şirketona300binlirapeşinverip“ikifilmçevir”demişti.

Kömürişinegelince.

KutmangilailesininTrakya’dadevlettenkiraladıklarıçokbüyükbiraraziyeyayılmıştaşkömürü ocakları vardı. Onlar da bu ocakları kirayla başkalarına işlettirip komisyonalırlardı. Sahada Kutmangil’in kantarı kurulur, çıkarılan kömür tartılır, anlaşmaya görebunun %12 ila 15’ini Kutmangiller alırdı. Dündar Kılıç da Kemerburgaz Ağaçlı’daKutmangillerdenaynıyöntemlekömürocağıalmıştı.Ocağın işletmesinikendisineortakyaptığıamcasınınoğluŞefikKılıçyapıyordu.BuişiçinkurulmuşolanCemMaden,dahasonrakiyıllardakumocağıvekilişlerideyapacaktı.

Ancak, Dündar Kılıç’ın kömür madeni, kazandırmasından çok bedava kömürdağıtılmasıyla ünlüydü!Kömür işletmesini yakınlarındankime sorsanızDündarKılıç’ınkömürdağıtmasıylailgilibiranısınıanlatıyordu.Birkaçörnekvereyim.

Kardeşi İbrahimKılıç: “Polisin, bekçinin, garibanın eline kart hamiline 10 ton kömürdiye bir kart verir, kömür deposuna gönderirdi, kamyon parasını bile kendi verirdi.‘Adamların kim olduğunu bile bilmiyorsun, niye böyle herkese veriyorsun?’ diyesoranlara ‘Verdiklerimin yüzde onu yerini bulsa bu da bana yeter,’ derdi. Kim kapısınıçalsaboşçevirmezdi.Birgünbirine‘Abiburadadeğil,’demişler,bunudiyeniçağırıpiyibirfırçaçekti‘Seninoadamınumudunukırmayanehakkınvar?Oburayabirşeyumarakgelmiş,’dedi.Kendinieleştirenlerede‘Sizacıçekmemişsiniz,bilmezsiniz,’derdi.”

Page 144: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Kürt İdris: “Kömürü nasıl dağıttığını sana hiç anlattılar mı? Şefik onun amcasınınoğludur,Şefik’leberaberkömürcülükyapıyorlardı.Dündarpolislere,bekçilere,gariplere,işçilerekartyazıyor,üçtonverbeştonverdiyegönderiyor,hakkınadüşenbütünkömürüveriyordu. Kamyonla gidip alıyorlar. Sene sonunda hesaba oturuyorlar, Dündar hakkınıbileaşmış.Şefikbirkaçsenezordayandı.”

EkremGökkaya’nınanlattığınagörebirpolisinoğlununsünnetdüğününeyardımetmekistemişti,amayanındaparaolmadığıiçinçekyazmıştı.Rüşvetaldıdiyebupoliseiştenelçektirmişlerdi. Bunu duyan Dündar Kılıç Sansaryan Hanı’na gidip eski defterleriniçıkarttırmış,orayayediyılbedavakömürgönderdiğianlaşılmış.“Devleteverincerüşvetolmuyordabirfukarapoliseverincemisuçoluyor?”diyerekpolisikurtarmıştı.

Kömürocağınıbazensürgünyerigibikullandığıdaoluyordu.

LütfüÇolak:“DündarKılıç’ınBiroldiyebirşoförüvardı,Neco’dansonrakişoför.Birolevli ama çoluğu çocuğu olduğu halde bir kadınla yaşamaya başlıyor. Ötekiler Abi’denkorkup durumu okuyorlar. O da onu çağırıyor, ‘Nedir bu iş, sen nasıl çoluğununçocuğununnafakasınıgidiyorsunbaşkabirkadınaveriyorsun,ayıpdeğilmi,yakışırmı?’diyor. Sonra da onu kömürmadenine gönderip, başka bir şoför alıyor. En ağır ceza daoydu,kömürmadeninesürgün.”

Dündar Kılıç’ın kendisi de bazı röportajlarda bu kömür dağıtma işinden söz ederdi.Örneğin Star TV’deki Kırmızı Koltuk programında şöyle demişti: “Kömür isterler.Bilhassakışaylarındakömüristeyengecekondudaoturanfakirinsanlarıntaleplerioluyor.İşteonbeşyıldanberibirikebirikeilkinyüzkişi,öbüryılikiyüzkişiderkenyılda2500-3000kişiyekadarçıktı.”

CumhuriyetgazetesindenDeniz Som’a ise,MİT sorgusunda bu kömür dağıtma işinin‘halkı isyana teşvik’ sayılarak kendisinden hesap sorulduğunu anlatmıştı: “Bizim yirmisenedirAğaçlı’daamcaçocuklarıilekömürocaklarımızvar.Ağaçlı’da,Kemerburgaz’da.Fakir insanlar, kömür alamayan insanlar geliyorlar, talepleri oluyor, tabii yıllarca birikebirike işte içeri alındığım sene üç bin kişiye ulaşmış, o sene yani üç bin kişiye kömürverilmiş.Bunu vermişsek, kendi alnımızın teriyle yaptığımız bir tasarruf, bunu da talepolmuşvermişiz. ‘Senbukömürüniyeverdin?’diye soruyorlar. ‘Yahusobasıyanmayan,kömüralamayaninsanlaraverildi’diyorum.‘Hayır,hayır,senhalkıisyanahazırlıyorsun’diyorlardı. Dedim ki ‘Ben insanlık adına bir hizmet verdim. Siz bana isyandanbahsediyorsunuz. Bana bir örnek vatandaş olarak bir rozet vermeniz gerekirken, beniburada öldürmek istiyorsunuz. Ne isyanından bahsediyorsunuz? Beş tane çocuğu olan,Taşlıtarla’da bir kenar semtte oturan bir garip gelmiş, yakacak kömürü olmamışçocuklarını ısıtmak için utana sıkıla kömür istemiş, vermişiz, bana bunun suç olduğunuanlatmakistiyorsunuz.Bununsuçneresindeolurki?”

İpekGömlekMerakıHikâyemizinakışıboyuncasıksıkDündarKılıç’ınçokşıkgiyindiğindensözettik.Ben

bunuçoğuzamanonunyakınındabulunmuşolanLütfüÇolak’asordum,hemçokşık,hemde pahalı giyindiğini söyledi: “Pancardi marka ipek gömlek giyerdi, yanındakilere dealırdı. Osmanbey’de Fitaş Pasajı’nda Doğan mağazası vardı, bunlar Avrupa’dan,

Page 145: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

İtalya’dan çantalarla mal getirirlerdi o tarihlerde. İpek gömleklerini oradan alırdı.Terzilerinden biri Hilmi Kurt’tu, o da Karadenizliydi, yeri Harbiye’de Orduevi’ninkarşısındaydı,sonrasosyeteterzisioldu.Orayagider,İngilizkumaşındanelbiseyaptırırdı.BirkerebizdearkadaşımHamdiileberaberyanındagitmiştik,‘Çocuklarsizdeyaptırın,’dedi.Yanındakimolursaolsunkendinegiyiyorsaonadaonugiydirirdi.”

Ünlü sinema yönetmeni Feyzi Tuna, Dündar Kılıç ile ilk kez 1970’lerin başındatanışmıştı.Ondan o zaman söz etmeyip, buraya bırakmamın nedeni iseDündarKılıç’ınipekgömlekmerakıileilgiliilginçbiranısıolmasıydı.

OanıyageçmedenöncebenimFeyziTunailenasıltanıştığımıanlatayım.

Araştırmaçalışmasınınzahmetliamabirokadardazevkliolanyanıbirazdedektifliğebenzemesidir. Küçücük görünen bir noktayı aydınlatıp yerine oturtmak için bazengünlerce bir tanık bulmak için koştuğunuz, kütüphaneleri, arşivleri dolaştığınız olur.Aradığınızıbulduysanızmutluluk,bulamadıysanızdüşkırıklığıgelecektir.Amabazendeşansyüzünüzegüler,bazıbilgilerkendiliğindenayağınızageliverir.

DündarKılıç’ınhayatınıaraştırırkentanıklarbulmakonusundaşansımınoldukçayavergittiğini itiraf etmeliyim. Belki buna şans demek de o kadar doğru olmayabilir. ÇünküDündar Kılıç hem çok ünlü, hem de gezmeyi çok seven biri olduğu için, Türkiye’ninneresine giderseniz gidin onunla ilgili bir anısı ya da başkalarından duyulmuş bilgileriolankimselererastlayabiliyordunuz.

Geçen yaz ailecek birkaç günlüğüne Bodrum’a uğradığımızda ablam bizi “SelahattinPınarÇiftliği”neyemeğegötürdü.Orman içinde, ağaçlar arasındaki restoranı eşiNilgünHanım’labirlikte işletmekteolanAltınPınar,ünlübesteciSelahattinPınar’ınyeğeniydi.BiraramasamızasohbetegelenAltınPınar’ındakabadayılarâlemiyleilgilibayağıbilgisiolduğunuöğrenince,oradabileçalışmahavasınagirdimvenotdefterimiçıkardım.AltınPınar“Birdakika,”dediveyanımızdakimasadaoturanbirbeyidavetetti.Bubey,birçokfilmini gördüğüm ama kendisiyle tanışmadığım ünlü yönetmen Feyzi Tuna’dan başkasıdeğildi.“BenimdeDündarKılıçileilgilibirkaçanımvar,arzuedersenizaktarabilirim,”demesinmi?Hani“iyiolacakhastanındoktorayağınagelirmiş”derlerya,iştetamöyle.Düşünün,burastlantıolmasaonunDündarKılıç’ıtanıdığınıneredenbilecektim?Hemennotalmayakoyuldum.İlkanısıDündarKılıç’ınoünlüipekgömlekmerakıileilgiliydi:

“DündarKılıçileilkkezYılmazGüney’inhangifilmolduğunuşimdianımsayamadığımbir film setinde karşılaştık. Bizi tanıştırdılar ve Dündar Kılıç orada bana bir kartonAmerikansigarasıilebirşişeviskihediyeetti.Ozamanlarhenüzçokünlenmemiştivebuhediyeler o tarihlerde Türkiye’de serbestçe satılan şeyler olmadığı için ona göre çokönemliydi.

İkinci karşılaşmamız Tarabya’da oldu. CanOk adında Paris’te yaşayan bir arkadaşımvardır. İstanbul’agelmişti.Paris’edöneceğigünTarabya’dabir restoranaöğleyemeğinegitmiştik. Bir de baktım karşımasadaDündarKılıç ile o dünyanın ünlülerinden ve birzamanlar Beşiktaş’a başkan adayı olan Sedat Kesen oturuyorlar. Dündar Kılıç bizimasasına davet ediyordu. Önce ‘Biz böyle iyiyiz’ falan dedim, bu kez bir şişe viski,arkasından bir meyve tabağı gönderdiler. Baktık olmayacak, ısrar ediyorlar, kalkıp

Page 146: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

masalarına gittik. Arkadaşımla tanıştırdım, ‘Az sonra Paris’e yolcu edeceğim, bizkalkalım,’dedim.TambizkalkacakkencebindenbinmarkçıkarıpCan’auzattıve‘Sizdenbirricamolacak,benipekgömleğeçokmeraklıyım,bununlakaçtanealınabiliyorsabanaalırmısınız?’dedi.Canda‘Elbettenedenolmasın’deyipparayıaldıveoradanayrıldık.

Aradanzamangeçti,benbaşkabirvesileyleParis’egitmiştim.Aklımageldi,Can’a‘SenDündarKılıç’ıngömleklerinigönderdinmi?’diyesordum,‘Yo,’dedi,unutmuş. ‘Hemenbirinigöndertipaldır,bengiderkengötüreyim,’dedim,alınandörtipekgömleğivalizimekoydum. Türkiye’ye arabayla dönüyorduk. Kapıkule’ye geldik, upuzun bir kuyruk var.Tatil içinTürkiye’yedönenişçilerineşyalarınıdidikdidikarıyorlar.Sırabizegeldiğindehiç bakmadan ‘Geçin,’ dediler.Biz işçilere yapılan eziyete o kadar sinirlenmiştik ki, buayrıcalığıkabuletmedik,‘Onlarıaradığınızgibibizidearayacaksınız’deyipeşyalarımızıönlerinedöktük.Valizimiutanasıkılaarayangümrükmemuruhiçbirşeyledeğilamaipekgömleklerle ilgilendi. İkisinialdı, ‘İkisi sizeyeter,bunlardaburadakalsın’dedi.Bununüzerine ben memura adını sordum. ‘Neden soruyorsunuz’ deyince de ‘Bu gömlekleriDündar Kılıç’a götürüyorum, ikisinin eksik olduğunu öğrenince kimin aldığını sorar,adınızı söylemem gerekir,’ dedim. Bunu duyan memurun gömlekleri valize tıkmasıyla‘Hadihemengidinburadan’demesibiroldu!

İstanbul’a dönünce gömlekleri götürmesini eşimden rica ettim.Çünküo zamanlar yazgünlerindeMaksim’inönükahvehaneolur,DündarKılıçdaoradaotururdu.EşimdeŞanSineması’nda çalıştığı için önünden geçerken bırakabilirdi. Gidince çok büyük birsaygıyla karşılanmış, çay kahve ikramından sonra kalkmaya davranınca, Dündar Kılıç‘Rica etsek biraz beklermisiniz, sizi göndereceğiz de, hazırlık yapıyoruz,’ demiş. EşimMaksim’denŞanSineması’naüçkilometregibikısacıkbiryoluüç taneeskorteşliğindegitmiş!”

Dündar Kılıç daha ilerki yıllarda ipek kumaşın kanserojen etkisini duyunca buzevkindenvazgeçecekveipekgömlekgiymezolacaktı.

RüzgârlarYönDeğiştirinceDündarKılıç’ın, kaçakçılık söz konusu olunca “Türkiye’de rüzgârlar farklı yönlerden

eser” dediğini sanırım hatırlayacaksınız. Bundan kasıt, devletin kaçakçılıkla “mücadeleetmesi” gereken güçlerinin kendi aralarında da çelişkiler vemücadeleler olmasıydı. Buçelişkiler çatışmaya dönüştüğü anda kaçakçıların yelkenlerini dolduran “rüzgârlar yöndeğiştirebilirdi.” Güvendikleri grup bu çatışmada güç kaybettiği anda, kaçakçılar okkaaltınagidebilir,ağırcezalaraçarptırılabilirlerdi.

Devlet güçlerinin arasındaki çelişkilerle oyun oynamanın tehlikeli olduğunu DündarKılıç gibi “istihbaratı güçlü” biri bilmeyecek de kim bilecekti? Onun yaptığıdeğerlendirmenindoğruluğuçokgeçmedenanlaşıldı:Haziran1973’teyapılanve“MartıOperasyonu”denilenilkbüyükbabalaroperasyonusonucundabirçokkaçakçıtutuklandı.

Operasyona verilen “martı” adı gelişigüzel mi seçilmişti bilemem. Ama yapılanoperasyonmartıların denizedalıp balık kapmalarınabenziyordu.MİT içindeki bir grup,MİTveemniyettekibaşkabirgrubun“şemsiyesialtındaki”bazıbabalarıonlarınelindenkapmıştı!

Page 147: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Önceolayınperdearkasınıgörelim.

MİTİstanbulBölgeBaşkanlığı’ndaKontrespiyonaj,yaniKarşı-casuslukŞubeMüdürüHiramAbas ile aynı şubede ekip amiri veyakın arkadaşı olanMehmetEymür12Martdöneminin başlarında geçici bir süre İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı’na “yardımcıekip” olarak çalışmışlar, ölümle sonuçlanan “yargısız infaz” niteliğindeki bazıoperasyonlaraveünlüZiverbeyKöşkü’ndekiişkencelisorgulamalarakatılmışlardı.

MİT Müsteşarı Korgeneral Fuat Doğu’nun yerine Korgeneral Nurettin Ersin gelince,eski müsteşar tarafından korunup kollanan Abas-Eymür ikilisi de esas görevleri olancasuslukla mücadele işine geri döndüler. Bu arada Bulgar casusu olduğundankuşkulandıkları Mehmet Erel adında birini takibe aldılar ve telefonlarını dinlemeyebaşladılar. Mehmet Erel geçmişte Amerikalılar, yani CIA42 ile MİT’in ortakoperasyonlarındakullanılmıştı.Bu“işi”bitincede teşkilatla ilişkisikesilmiştiveonunlailgisiolanherkesetemasıkesmeleri talimatıverilmişti.Amaİstanbulbölgeninüstdüzeyelemanlarından “Şemsi Bey” bu emre rağmenMehmet Erel ile ilişkisini sürdürüyordu.MehmetEymür’egöre“ŞemsiBey,JamesBondgibiiriyarı,yakışıklıbiradamdı.Takipşefliğiyapmıştı.Teşkilatınpopüler tiplerindendi.O tarihteSorguBüroları’nınamirliğiniyapıyordu.Yanihepönemli,kritikvebirçokbilginingeçtiğigörevlerdeyeralmıştı.OdaAmerikalılarlaçokyakınmünasebetteydi.HiramBey’inkanaatinegöreeğerMehmetEreldublajdadeğilse,ŞemsiBeyAmerikalılartarafındanErel’eözellikleyakıntutulmuştu.”12Abas-Eymürikilisinegöredublajda,yaniçifttaraflıajan,başkabiristihbaratçıdeyimiyle“köstebek” olması olasılığı bulunan “Şemsi Bey” merkeze gammazlanınca, Ankara’yagönderildi.YineEymür’ünkitabınagöre “ŞemsiBeybirkaçyıl sonra teşkilattan ayrıldıveyaayrılmakmecburiyetindebırakıldı.BilahareuzuncabirmüddetHiltonOteli’ndebirdaireye yerleşti. Masrafları meşhur bir baba tarafından ödeniyor, otel idaresi ve etrafıtarafındanMİT İstanbulBaşkanıolarakbiliniyordu.Yakın tarihtevefat edenŞemsiBeyhayatının geri kalan kısmını ünlü babanın yanında ve onun bir işyerinin müdürlüğünüyaparakgeçirdi.”13

42MehmetEymür,AnalizkitabındaCIAyerinenedensehep“Amerikalılar”demeyiuygungörmektedir!

Haydi sizi fazla merakta bırakmadan söyleyeyim, Mehmet Eymür’ün bahsettiği ünlü“baba” Dündar Kılıç’tan başkası değildi! Kitapta soyadı sansürlenen “Şemsi Bey” iseDündarKılıç’ınileridekuracağıCemReklam’ınmüdürlerindenbiriolan,ŞemsiÜlengin.

İşin o kısmını Cem Reklam’ın kuruluşundan sonraya bırakıp, Martı Operasyonu’nadönelim.

Abas-Eymür ekibi sorgulamaya aldıkları Mehmet Erel’den, Bulgarların Türk silahkaçakçılarıyla ve terör örgütleriyle ilgili birçok bilgiye ulaşmışlardı. Bu bilgilere göreBulgarların Türkiye üzerindeki uzun vadeli planı şöyleydi: “Bulgarlar o tarihlerde aşırısağcılarınİlimYaymaDerneği’neparavesilahyardımıyapıyorlardı.BulgarlarınTürkiyeile ilgiliplanı sağı silahlandırıp sokağadökmekve solüzerindebirbaskıgrubukurarakonlarınhareketegeçmesinisağlamaktı.Solkarşıfaaliyetevesilahlıhareketebaşlayacak,sonundaordumüdahaleedecekti.Ordununbaskıkurmasıüzerine,halkayaklanmasıveiçsavaş başlayacak, böylece birkaç aşamalı planla halk iktidarı gerçekleşecekti.”14 Bu

Page 148: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“kehanetin”birkısmınınbaşkaşekillerdedeolsatuttuğunusöyleyebiliriz!Bulgaristan’ındadesteklediğiuyuşturucuvesilahkaçakçılığınınyardımıylaartanterörolaylarıgiderekçok büyüyecek, bu sözüm ona “sağ-sol çatışması” 12 Eylül 1980 askerimüdahalesininönemligerekçelerindenbiriolacaktı.Amakehanetinikincibölümüolanhalkayaklanmasıhayalolarakkalacaktı.

ŞükrüBalcıKorunuyorMehmetErelBulgaristanlehinecasuslukyapmasuçundantutuklandıve12yıl6hapse

mahkûm oldu. Ondan alınan bilgiler, silah kaçakçılarının Bulgaristan ile ilişkilerihakkındaki başka bilgilerle de birleşince İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı bu ilk“BabalarOperasyonu”nagirişti.Uğurlu,MirzaaileleriveZihniİpekgibibirçoksilahveuyuşturucukaçakçısıtutuklandı.

Uğurlu ailesinin babası Hüseyin Uğurlu’yu geçen bölümlerden tanıyoruz. MalatyaPötürge’den geldiği İstanbul’da gümrük hamallığı ile işe başlamış, silah ve uyuşturucukaçakçılığınakadar“yükselmişti”.Hemöylebiryükselmiştiki,1966-73yıllarıarasındaoğullarıylabirlikteBulgaristan’danTürkiye’yeazbuzdeğil,tam70binsilahve27milyonmermi sokmakla suçlanıyordu! OğullarındanMustafa ve özellikle Abuzer, hikâyemizinakışı içinde tekrar karşımıza çıkacaklardı.AdıyamanlıHacıMirza ve ağabeyiRamazanMirza silah kaçakçılığı ile suçlanıyorlardı, ama daha sonraki yıllarda uluslararasıuyuşturucuticaretindedeisimyapacaklardı.

MehmetEymürdahasonrakiyıllardaşöylediyecekti:“Buşahıslarınevveişyerlerindeyapılanaramalarda,birçoküstdüzeydekibürokratvesubayıngecekulüplerindebabalarlabirlikteçekilmişfotoğraflarını,mektuplarını,kartvizitlerinibulduk.BunlardanbirtanesiotarihlerdeBeşiktaşAskerlikŞubesi’ndegörevliolanHamsiFuatlakaplıFuatDinçer’di.Yineotarihlerdesaptayarak,fezlekeyegeçirdiğimizbirhusus,henüzİstanbulEmniyetMüdürMuavinliğinegetirilmişolanŞükrüBalcı’nın,BirinciŞubeMüdürlüğüyaptığıtarihteBulgaristanüzerindensilahkaçakçılığıyapanUğurluailesireisiHüseyinUğurlu’danrüşvetaldığıkonusuydu.”15

Sanıkların sorguları bu konu üzerine derinleştirilince, kuşkular Şükrü Balcı üzerindeyoğunlaştı. Kaçakçılık sanıkları verdikleri ifadelerde Şükrü Balcı’nın “Silahkaçakçılığından tutuklanan Hüseyin Uğurlu’yu 200 bin lira rüşvet karşılığında serbestbıraktığını, bir parti silah yakalatmaya söz veren Zihni İpek’i MİT sorgusundankurtardıklarınıanlatacaklardı.16

Operasyonun tambunoktasındaSıkıyönetimKomutanıFaikTüründurumamüdahaleedecekvearalarındaMehmetEymür’ündebulunduğusorgucularımakamınaçağıracaktı.Mehmet Eymür bu görüşmeyi şöyle anlatıyordu: “Biz girerken Gazinocular KralıFahrettin Aslan yanındaki güzel bir hanımla Faik Türün’ün yanından çıkıyordu. Otarihlerde Fahrettin Aslan’ın yeraltı dünyasıyla üst düzey yöneticiler arasında irtibatgöreviyaptığınıöğrendim.FahrettinAslan’ıo tarihtebirkonu içingittiğimizdeyanındagüzelbirkadınlaMerkezKomutanı’nınmakamındançıkarkendegörmüştüm.”

VeFaikTürün,BirinciŞubeMüdürüŞükrüBalcı’yıkurtarmaküzere arayagiriyordu:

Page 149: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

“ŞükrüBalcı’yla ilgiligelişmelerianlattık.BununüzerineŞükrüBalcı’nınmilliyetçiliği,sola ve teröre karşı mücadelesiyle tanınmış bir kimse olduğunu, böyle bir konununmahkemeye intikali halinde aşırı solun yıpratıcı propagandasınamaruz kalınacağını, buhususuifadevefezlekelerdençıkarmamızıricaettiğinisöyleyerek,kendisiningerekliidarisoruşturmayıyapıp,cezasınıvereceğinisöyledi.”17

Şükrü Balcı ile ilgili yolsuzluk iddialarının sanık ifadelerinden çıkarılmasınıntanıklarından biri de 12 Mart dönemi siyasi tutuklularından Albay Talat Turhan’dı. Osıralarda kaçakçılarla aynı cezaevinde kalıyordu. Bir gün Hüseyin Uğurlu’nungötürüldüğünevedönüşünde“İfademdeŞükrüBalcı’yarüşvetverdiğimisöylemiştim,birpaşa bu ifademi geri almamı istedi,” dediğine tanık olmuştu.18 Hüseyin Uğurluhapistekilere, Şükrü Balcı’ya verdiği rüşvetin miktarının 750 milyon lira olduğunusöylüyordu.Otarihtebirdolar14liraydı.Burakamdoğruysa,rüşvetibukadarolansilahkaçakçılığının gelirinin ne kadar olduğu, bu “iş”te daha o zamandan ne kadar büyükparalardöndüğüanlaşılsındiyehatırlatıyorum.

Martı Operasyonu ile tutuklanan kaçakçılardan bir kısmı ağır cezalara çarptırıldı, birkısmıdelil yetersizliğindenberaat etti.Mahkûmolanlar da1974 affıyla çıktılar.AbuzerUğurlu’yaherhaldebututuklamalarsırasındaçengelatılmışolmalıydıki,1974-79yıllarıarasında“Yıldırım”kodadıylaMİTmuhbiriolarakkullanılacaktı.19

Kaçakçılıkla ilgilenen güvenlik güçleri arasında baş gösteren bu ilk çatışma FaikTürün’ün araya girmesiyle sona ermişti. Bunun sadece geçici bir ateşkes sağladığı,gelecekyıllarınyeniçatışmalaragebeolduğuiseyineMehmetEymür’ünbazısözlerindegizliydi: “Ben teröre karşı mücadeleyle şöhret yapmış bir Emniyet MüdürününBulgaristan’dan getirilen silahlarla terörün tırmanmasını sağlayan kaçakçıdan rüşvetalmasının nasıl bir milliyetçilik olduğunu anlayamamıştım. Ancak ordunun en üstrütbesine gelmiş bir komutanın ricasını emir olarak telakki ettim ve herhangi bir şeysöylemedim.BabalarOperasyonu daha geniş kapsamlı düşünüldüğü halde altından bazıkarışıkilişkilerçıktığıiçinyarıdakestirildi.ŞükrüBalcıotarihtensonradasuiistimalverüşvetolaylarınakarışmasınarağmendevletmemurluğunuterfietmeksuretiylemuhafazaetti.”20

“AğabeySeniHapishaneyeBekliyorum”DündarKılıçbufırtınayıkazasızbelasızatlatmasını“ilişkilerine”veyaklaşantehlikeyi

önceden haber alıp kaçakçılığa bulaşmamasına borçluydu. Ama bundan on yıl sonrakopacakolanyenifırtınalardaşansıbukadaryavergitmeyecekti.

Babalar Operasyonu sırasında başka bir suçtan Bayrampaşa cezaevinde bulunuyordu.Hapishanede kurduğu yeni düzeni göstermek için bir gün yeni arkadaşı İlhan Selçuk’uçağırdı.OdayanınaCumhuriyet’inGenelYayınYönetmeniOktayKurtböke’yi de alıpDündarKılıç’ıziyaretegitti.Bakalımnelergördüler:

“DündarbanaBayrampaşa’danara sıra telefonediphalhatır soruyordu. ‘Ağabey senihapishaneyebekliyorum,’falandiyordu.Bendeosıradaişlerimçokolduğundanbirtürlü

Page 150: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

gidemiyordum.Israrlarsürünce,bircumartesigünüOktayKurtbökeilebirlikteDündar’ıziyaret etmek üzere Bayrampaşa Cezaevi’ne gittik. Kapıya geldik, kapıda, kulübeniniçindebirilerivar,‘Ziyaretegeldik,’dedikamapekiyikarşılanmadık.‘Savcıyıgörelim,’dedik. Dediler ki ‘Savcı yok.’ ‘Müdürü görelim,’ yok. Gazeteciler gelmiş,CumhuriyetGazetesiGenelYayınMüdürüvar,yazarıvar, fakatkapıduvar,bizi içerialmıyorlar.Ensonunda aklıma geldi de ‘Ben Dündar Kılıç’ı görmeye geldim, onun arkadaşıyım, oçağırdıdaonuniçingeldim,’dedim.Bununüzerine‘Dahaöncesöyleseneağabeyyahu,’dedi.Kapılaraçıldı.Birdenbirebizböylebaşkatürlübiritibarvesaygıgörmeyebaşladık.Ondan sonraDündarKılıç’ın bulunduğu geniş bir salona alındık.Kucaklaştık, hal hatırsorduk.Çaylar geldi.Çevresinde sanki hapishaneninkralı,müdürüyada savcısı oymuşgibi bir hava. Ve anlattı, ‘Ağabey işte ben bu hapishanede düzeni kurdum, garibanabakıyorum, gariban rahat etmiştir.’ İşte efendim onun tabiriyle ‘Karı pezevenklerineburada hayat yoktur, ırz düşmanlarına burada hayat yoktur, bütün koğuşlar solukalmışlardır,hertürlüsuçunönünegeçilmiştir,düzenkurulmuştur.’Tabiihapishanelerdekisuçlarınnelerolduğumalum.Böyleceoradakendidüzeninivesultanlığınıilanetmiş.Bizibiraz dolaştırdı da gördük, yani birdenbire baktık ki o koskoca hapishane Dündar’ınemrinde. Yani bunu gözlerimle gördüm. Bunu kuran adam ya bunu kendi vicdanıölçüsündeiyiyekullanıyoryadakötüyekullanıyor.”

İlhan Selçuk anlatmaya devam ediyordu: “Bir savcı arkadaşım vardı, sonra adliyemüfettişi oldu. Adliye müfettişi olduktan sonra hapishaneleri denetlerken PaşakapısıCezaevi’ne de gitmiş. Dündar da bu teftişten az bir zaman önce o cezaevinden tahliyeedilmiş.Arkadaşım,‘Onagelenmektupyığınlarınıinceledim,’dedi.GerekAnadolu’dan,gerek büyük kentlerden sürekli olarak yardım isteyen mektuplar gelmiş olduğunusöyledi.”

1974affıylatahliyeolanDündarKılıç,BabalarOperas-yonu’nundaverdiğiürküntüyleişadamıolmaçabalarınahızverecekti.

AbiAğlıyor1974 affıyla çıkanlardan biri de Yılmaz Güney’di. Çıkar çıkmaz “Zavallılar” ve

“Arkadaş”filmleriniyaptı.

“Endişe” filminin çekimi için gittiği Adana’nın Yumurtalık ilçesinde 13 Ekim 1974gecesi lokantada çıkan tartışmada tabancayla ateş ederek Yumurtalık Hâkimi SefaMutlu’nun ölümüne sebebiyet verdi. Olay jandarma bölgesinde olduğu için jandarmatarafındantutuklandı.

DündarKılıçolayıduyarduymazeskiarkadaşınıgörmeküzereyolaçıktı.Jandarmanıntutukladığı Yılmaz Güney’i görmeyi kafasına koymuştu ve bunu nasıl yapabileceğihakkında bir fikri de vardı. Önce Malatya’ya gitti ve Malatyalı ünlü kabadayılardanHüseyinAğa’yıbulupkendisiniCeyhanspor antrenörüUğurErsoy’agötürmesini istedi.UğurErsoy1969-72yıllarındadaMalatyaspor’uçalıştırmıştıveHüseyinAğaileoradantanışıyorlardı.

Ben olayın bundan sonrasını Yılmaz Güney’in çocukluk arkadaşı Uğur Ersoy’unkendisindendinledim.Aslındaonubulmamdabukitabınşanslarındanbiriydi.Adana’da

Page 151: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

işyeriolanAltanZeyneloğluileyazmaktaolduğumbukitapüzerinebirazsohbetetmiştik.Zeyneloğlu Adana’ya dönünce beni aradı ve Dündar Kılıç’ın Yumurtalık’ta YılmazGüney’iziyaretinisağlayanbirtanıdığıolduğunu,benionunlagörüştürebileceğinisöyledi.HemenAdana’yagittimveUğurErsoy’danDündarKılıç’ınbuziyaretinianlatmasınıricaettim.Odaanlattı:

“YılmazGüney‘Endişe’filmininsetçalışmalarıiçinYumurtalık’agelmişti.Beniarayıppazar günü eski gençlik arkadaşlarını davet ettiğini, birlikte yemek yiyip sohbetedeceğimizi,eskigünlerianacağımızısöyledi.DavetlilerarasındabendenbaşkaBelediyeBaşkanı Ege Bagatur, Hürriyet yazarı Aytaç Pekkoçak (sutopu milli takımının eskikalecisi),AvukatİsmailSatıkboğa,Roche ilaçfabrikasımüdürüYücelGelişenvebaşkabazıokularkadaşlarıvardı.

Fakatbizohaftasonutakımladeplasmandamaçyapmayagidiyorduk.Yılmaz’a‘Buişiöbür pazara bırakalım, ben arkadaşları arayıp haber veririm’ dedim, kabul edincearkadaşlaradailettim,buluşmaöbürhaftayaertelendi.Bizdemaçımızagittik.

Opazargecesiradyodanbirdeduydumki,YılmazYumurtalıkhâkiminivurmuş.Olayjandarmabölgesindeolduğuiçinjandarmatarafındantutuklanmış.

OaradaDündarKılıçYılmazGüney’inolayınıduyuncaatlayıpMalatya’yagitmişveiyitanıdığı Hüseyin Ağa’yı bulmuş. ‘Antrenör Uğur Ersoy’u iyi tanırsınız, sizde deantrenörlük yaptı. Şimdi Ceyhan’daymış. Beraber gidersek bizi Yılmaz Güney ilegörüştürmeninbiryolunubulur,’demiş.

Biz takımla Ceyhan’a dönmüş, antrenman yapıyorduk, idman sahasının kenarınaMalatya plakalı Mercedes bir araba yanaştı. Arabadan Malatyalı Hüseyin Ağa, idareciYaşar veDündarKılıç indi. BenDündarKılıç’ı tanımıyordum, tanıştırdılar. Ağlıyordu.‘Beni Yılmaz Güney ile görüştürür müsün?’ dedi, ‘Hay hay,’ dedim. Birlikte gittik,Yılmaz’ın tutuklu olduğu yerdeki teğmenden rica ettim. Yılmaz’ı içeriden çıkarıpgetirdiler. İki eski dost karşılaşınca birbirlerine sarıldılar ve uzun süre öyle kaldılar.Dündar Kılıç’ın ağlamasından onu ne kadar sevdiğini anladım. Yılmaz bana ‘O günküziyafet buluşmasını ertelemesek, sen yanımda olsan belki de bu olay olmazdı,’ dedi.Görüşme iki saat kadar sürdü.Yılmaz,DündarKılıç’a ‘Oldu işte böyle bir şey, hakaretetti,çirkinsözlersarfetti,’dedi.ÇocukluğundantanıdığımiçinYılmaz’ınyapısındaböylefevriçıkışlarolduğunubiliyordum.‘Olmasaydıiyiydiamaolduiştebirkere,’falandedi.Olay üzerine daha fazla konuşulmadı. Zaten o âlemde bir olay olup bittikten sonraüzerinde fazla ayrıntılı konuşulup yorum yapılmaz, kimse de ‘ne oldu’ falan diye fazlaüstelemez,olanolmuştur…”

Bu olay Dündar Kılıç’ın dostluklarına ne kadar önem verdiğinin örneği olarakgörülebilir. Ama uzaklardaki bir jandarma karakolunda tutuklu olan Yılmaz Güney’eulaşmaşekli,onunnerelerdekimleritanıdığı,sorunlarıçözerkenhafızasınıveilişkilerininasılkullandığıüzerinedebeniepeydüşündürdü.

YılmazGüney9Ekim1981’deIspartaCezaevi’ndenkaçıpyurtdışınaçıkanakadaryediyılboyuncabirçokhapishanedolaşacak,DündarKılıçdaonuyalnızbırakmayıp,sıksıkziyaretegidecekti.

Page 152: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dündar Kılıç o yılın sonunda bir kez daha ağlayacaktı. Çevresindekiler tarafından“FırıncıİshakAmca”denilenveçoksevilenbabasıİshakKılıç26Aralık1974’teölmüştü.

DokuzuncuBölüm

ABİİŞADAMI“ÖğüdünüTuttum”1975yılıortalarındabirgün,İlhanSelçuk’aDündarKılıç’tanyinetelefongeldi.Amabu

kezhapishanedenarayıpziyaretineçağırmakiçinaramamıştı,kendisiyleilgilimüjdelibirhaberveriyorveŞişli’deaçtığıişyerinedavetediyordu:“Ağabeyöğüdünütuttum.İşadamıoldum. Oktay Ağabey ile seni yeni kurduğum Cem Reklam’ın açılış töreninebekliyorum!”HaniMaltepeAskeriCezaevi’ndeİlhanSelçukona“Senkendinebirişkur,işadamıol”demiştiya.Onudavetederkenbusözüunutmadığınıbelirtmenezaketinidegösteriyordu. İlhanSelçukhapishane arkadaşının bu inceliği karşısında çokduygulandı.Oktay Kurtböke’yi de alıp Cem Reklam’ın Şişli meydanında, eski tramvay durağınınkarşısındaki,birapartmanınbirincikatındabulunanbürosununaçılışkokteylinegitti.

Cem Reklamcılık Limited Şirketi dört ortak tarafından kurulmuştu: Dündar Kılıç,kardeşi İbrahim Kılıç, Sedat Çolak ve Karasulu Rüştü. Kurucu ortaklar konuklarınıağırlamakiçindörtdönüyorlar,peşpeşeçelenklervekutlamamesajlarıgeliyor,oyıllardaTürkiye’nin“bulunmayanları”arasındaolanviskisugibiakıyordu.

Kokteyldekimleryoktuki?

Bir yanda ünlü gazeteciler, yazarlar, foto muhabirleri ve bazı gazetelerin reklammüdürleri,biryandaCemFilmcilik’inFikretHakan,TanjuKorelgibisözleşmelistarları,biryandayeraltıdünyasınınKürt İdris,Ofluİsmail,OfluOsmangibiünlükabadayıları.VebiryandadaalbayFuatDinçerileMİTİstanbulBölgesieskiyöneticilerindenemekliŞemsi Ülengin. Evet, yanlış okumadınız, Mehmet Eymür’ün az önce gördüğünüzraporlarında“HamsiFuat”ve“ŞemsiBey”adlarıylageçenveüstmakamlaraihbarettiğikişilerintakendileri!

Davetlilerin kompozisyonundaki karmaşıklığa bakınca, kumarhane açılışıyla işyeriaçılışıkarışımıgibigörünenbuilginçtören,DündarKılıç’ınişadamıolmakuğrunaiçinedüşeceği çelişkinin ve yaşayacağı ikilemin de aynası gibiydi.Düşünün ki, bir zamanlar“Biz hapisteyiz de apartman çalanlar neden dışarıda?” diye hakaretler yağdırdığıişadamlarınınşimdiaralarınakatılmayaçalışıyordu.Belkidegösterişlibirbüroaçmaklahemenişadamıolacağınısanmıştı,amayıllarınkabadayısınınkendisiniişdünyasınakabulettirmesinin öyle kolay bir şey olmadığı daha o açılış gününden belliydi. Bunu hemenoracıktasezenlerdenbirideİlhanSelçuk’tu:

“Şimdi,oaçılışta tabiiaynızamandaBabıâli’ninreklammüdürleridevardı.Oreklammüdürlerindenadı lazımolmayanbiribana ‘Yahu İlhanAğabey, şimdibuadam telefonedipdereklamistersebenbunanasılhayırdiyeceğim,’demiştideçokgülmüştük.”

İşâleminden reklamalmasınınkolayolmadığınıDündarKılıç’ınkendisideyaşayarak

Page 153: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

görecekveşöylediyecekti:“Dörtyılkorkudan tekmüşteribilegelmedi.Anlaşarak ilanverdirmediler.”1 İş çevrelerinin bu direnişine karşın Dündar Kılıç başka bir yol buldu,gazinolarınilanlarınıalacaktı.Kumarveeğlencedünyalarınınnekadaryakınolduklarınıdaha önce görmüştük. Bunu herkesten iyi bilen Dündar Kılıç da eskiden haraç aldığıeğlenceyerlerindenartıkreklamalmayabaşlayacaktı!Böyleceeskidenzoradayalıvegizliolanbubüyükgelirkaynağı,artıkgönüllüveyasalbirticariilişkiyedönüşmüşoluyordu.

O zamanlar gazetelere en büyük ilanları eğlence yerleri verirlerdi. Bu reklamlarınhepsinikendisinde toplayıp “tekel”kuranCemReklamdevadımlarlabüyüdü.Şişli’denOsmanbey’eHalaskârgaziCaddesi’netaşındı.DündarKılıçötekiortaklarınhisselerinidealınca Cem Reklam iki kardeşe ait bir aile şirketi oldu. 1980’li yılların başında bütünTürkiye’yisaran“bankerlik”furyasıbaşlayınca,baştaBankerKastelliolmaküzerebankerilanlarınıdaCemReklamaldı.

AdınıKimKoydu?CemReklam1975’tekurulmuştu, amaadınıkiminkoyduğu,kuruluşundan tam14yıl

sonra tartışma konusu olacaktı. 1989 yılı başında gazete sütunlarına yansıyan DündarKılıç-ErolSimavisözdüellosununkonularındanbirideCemReklam’ınkuruluşuydu.

Şöyleki;

Cem Reklam gazinolardan aldığı ilanları 4-5 yıl kadarHürriyet gazetesine vermişti.1980’lerin başında çıkan bir anlaşmazlık sonucuDündarKılıç’ın ilanlarınıHürriyet’tençekipMehmetAliYılmaz’ın sahibi olduğuGüneş gazetesine vermeye başlamasıyla daErolSimavi ile araları açılmıştı.DündarKılıç 1984’te tutuklanıp dört buçukyıl kaldığıaskeri hapishaneden çıkınca başına gelenlerden sorumlu tuttuğu birçok kişiyi suçlayandemeçler verdi. Bu arada Cem Reklam nedeniyleHürriyet’in sahibi Erol Simavi’yi desuçluyordu:

“Hürriyet gazetesi ile ticari bir ilişkimiz vardı. Senede 2 milyar tutarında reklamveriyordumHürriyet’e.Bureklamverenkuruluşlariflasıneşiğinegeldiler.Geçiciolarakyüzde50indirimyapmalarınıistedim.Amacımadamlarıiflastankurtarmaktı,yanibizdekazancımızın yarısını feda etmek kaydıyla istedim bunu.Bunlar biz yapamayız dediler.Biz deGüneşgazetesiyle anlaşıp bu ilanlarıGüneş’e verdik. Bu yüzden bize düşmanoldular.”

BusuçlamalarıyanıtlayanErolSimavi,CemReklam’ınkuruluşundandasözediyordu:“Birgünyinebanageldi,işistiyor.Aklımaşöylebirşeygeldi.Dedimki,‘Senherakşamgazinoların müşterisisin, bu gazinolar gazetelere ilan veriyor. Sana bir reklam ajansıkuralım;bureklamlarsendengeçsin.’Adınıbilebenkoydum:CemAjans.Bazıgrafikerleraldırttım.Gazinolardışındadareklamalabileceğinisöyledim.ZamanlaKastelli’yifilandaaldı.Kastellikaçtığında60milyonumuzdagittiberaber,amaoayrıhikâye.”ErolSimavidaha sonra eğlence sayfalarındaki indirimi kaldırmaları üzerine gazinocuların Güneşgazetesine gittiklerini, gazino reklamları kâğıt masrafını bile kurtarmadığı için bunasevindiğinisöylüyordu.2

Page 154: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DündarKılıçbusözlereşiddetletepkigösterdi:“Kendisiişbulmakurumumuki,ondaniş istedik?1972yılındaCemMadencilik var, 1972’deCemFilm, 1975’teCemReklamkuruldu.İsminioverdiğinisöylüyor,açıkaçık ithamediyor.Neyianlatmakistiyor,niyeyalan söylüyor?”3 Bu söz düellosu başka konulara da sıçrayarak uzayıp gidiyordu.Zamanı gelince o konulara da değineceğiz. Biz şimdilik Cem Reklam’ın adıylauğraştığımızagöreönceonuçözelim.

Ad konusunda Dündar Kılıç’ın haklı olduğu anlaşılıyordu. Çünkü, yakınlarındanöğrendiğimegöreCemMadenveCemFilmgibiCemReklam’ınadınıdaDündarKılıç’ınortaklarından Sedat Çolak koymuştu. Dündar Kılıç, reklamcılık fikrini ise hapishanedeYahudibirdövizkaçakçısıolankoğuşarkadaşınınverdiğinisöylüyordu.4Amaneolursaolsun Cem Reklam kurulduğunda ilanlarını alan, kabadayı deyimiyle ona “yol veren”,DündarKılıç’ın işadamı olma yolunda karşılaştığı tecrit zincirini kıranErol Simavi’ninHürriyetgazetesiolmuştu.ErolSimavi’ninaynıdemecindeDündarKılıç’ıövdüğüyerlerdevardı.Simavi’ninortancayeğeniSüleymanbir günbir trafik kazası nedeniyle hapsedüştüğünde Dündar Kılıç’ın iyiliğini görmüştü: “Yine Divan Oteli’ndeydim, baktımDündargeldi,benidüşünceligörünce‘Nevarağabey?’diyesordu.‘YeğenimSağmalcılarHapishanesi’ne gidiyor bir kaza yüzünden; ağabeyim burada yok, ben karar vermekzorundayım,’dedim.Dündarkalktı, telefonunbaşınageçti,birnumaraçevirdi.Karşısınaçıkananeredeyseemirverirgibibirşeylersöyledivebizimoğlanıderhalrevirekaldırttı,odasınatelevizyonkoydurttu,‘köfteyapın,pirzolayapın,’diyetalimatverdi.İçkiisteyipistemediğinisordu,‘İçmez,’dedim.Çocuksuçsuzdu,kısabirsüresonraçıktı.

Dündarbazendünyanınenbonkör insanıolabilir.Meselabirgün İzmir’dekarşılaştık.Yanımda henüz bizim İzmir müdürümüz olmamış olan Nedim Demirağ vardı. Dündarçıkardıcebinden30binliraparaverdi.10-12yılöncebuçokiyipara.‘Lütfengit,pirinç,bulgur, sigara, kibrit, yağ al, şunu bunu al,BucaCezaevi’ne götür,’ dedi. ‘HiçBuca’dayattınmı?’ diye sordum, ‘Ağabeyyatmadımamakimbilir garibanlar neler çekiyordur,’dedi.OgünNedimbirkamyondolusuerzakgötürmüş.Getirip2bin500liraiadeettiğiiçinDündarbozuldu,‘Onudaerzağayatırsaydın,’dedi.Halbukikamyonalmamış.”

YeniMekânıHiltonDündarKılıç,birzamanlarbirgecekalabilmekiçinolayçıkarttığıHiltonOteli’niartık

kendinemekânedinmişti.İtibarlıdostlarınıorayadavetediyor,uzaktangelenmisafirlerinioradaağırlıyorvegecekulübündeeğleniyordu.

Dahası da var, Dündar Kılıç Hilton’un Casinosu’na, yani kumarhanesine de ortakolmuştu! Playboy dergisinin onunla yaptığı röportajda şöyle diyordu: “Hilton’unkumarhanesinibileelimegeçirdim.OHilton’unkumarhanesindenhissemedüşenparanınyüzde 20’sini bir tarafa koysaydım şimdi en büyük zenginler içindeydim. Amaetrafımızdaki insanlar aç ve sefilken o paraları kendi kasamıza koyamadık, hastanelere,cezaevlerine,yoksullaradağıttık.”5

Eymür ekibinin MİT’ten uzaklaştırılmasını sağladıkları Şemsi Ülengin’in emekliolduktan sonraDündarKılıç’ın CemReklam’ınamüdür olduğunu veHilton’damisafir

Page 155: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

edildiğini daha önce söylemiştim. MİT’te yine aynı ekibin hışmına uğrayıp emekliedilenlerden biri de Hava Albay Faik Kelican’dı. Kelican 1960’lı yılların sonlarındaOrtadoğu’dagizlibirgörevdeykendeşifreolupSuriyeistihbaratörgütütarafındanişkencegörmüş ve tutuklanmış,Türkiye ile Suriye arasında casus takası sayesinde kurtulmuştu.Demirel’e yakınlığı ile de tanınan Kelican’ın yıldızı bir ara Demirel tarafından MİTmüsteşarlığına düşünülecek kadar parlamıştı. Daha sonra MİT Diyarbakır BölgeBaşkanlığı yaptıktan sonra Ankara Merkez’de Yurtdışı İstihbarat Daire Başkanlığı’nagetirilmişti.AmaosıralardaMİT’inenüstkilitmakamlarıiçinsüregidençatışmadaNuriGündeş yanlısı olduğu gerekçesiyle karşı ekip, yani Eymürler tarafından takibe alındı.Hakkında kadın kız meseleleriyle ilgili söylentiler çıkarıldı ve emekliliğini istemekzorundabırakıldı.6

İki“Eymürzede”eskiMİTyöneticisindenŞemsiÜlenginCemReklam’amüdürolmuş,Faik Kelican da onu ziyarete gelmişti. Sohbet sırasında Faik Kelican’ın anarşistlerdenkorktuğu için evine bile gidemediğini duyan Dündar Kılıç sordu: “Ağabey devlet senikorumuyormu?”Kelican’ınbelindekitabancadanbaşkabirşeyiolmadığınıgörenDündarKılıç, gerisini şöyle anlatıyordu: “CemReklam’da FaikBey’le konuştuğumuz günlerdebenHilton’unkumarhanesiniişletiyordum.FaikBeydurumunuanlatıncaderhalHilton’dakendisinebirodaayırttımve3seneoradaağırladım.Kapısındabekledik,silahlıbirigelipvurmasındiye.”7

Dündar Kılıç 1984’teki MİT sorgusu sırasında da devlete ne kadar saygılı olduğunugöstermek içinFaikKelican’ıkorumasınıörnekvermişti.Amagözleribağlıolduğu içinkim olduğunu bilemediği MİT sorgucularından biri Mehmet Eymür’dü ve onun builişkilerini çok iyi biliyordu, “Evet yanına iki tane de adam vermişsin” deyince bileDündarKılıç “tereciye tere” satmaya devam edecekti: “Şimdi ben FaikBey’i korumakiçin bir-iki adam öldürseydim, sonra da 20 seneye mahkûm olsaydım, bu büyükfedakârlığımkarşısındabenikimkoruyacaktı?”

Dündar Kılıç’ın Hilton’un kumarhanesine ortak olduğu yıllarda “gizli” ortaklardanbirinin de İstanbul Emniyet Müdürü Şükrü Balcı olduğu öne sürüldü. Olay Hürriyetgazetesine de yansıyınca kumarhane zamanın Turizm Bakanı Barlas Küntay’ınmüdahalesiyle Valilik tarafından kapatıldı. Şükrü Balcı bu iddiaları reddetmiş, bukumarhaneninkapatılmasınakendisininetkenolduğunusöylemişti.8

DündarKılıç kapatma kararını kendisine karşı yapılmış bir hareket olarak görüyordu:“Hilton’un kumarhanesini ele geçirmiştim, Barlas Küntay, İstanbul Valisi, Şükrü Balcıgeldilerkapattılar.Bendebunlaradedimki‘Yahuİtalyanlarburayı15yıldırçalıştırıyordubirşeydemenizde,bizelimizegeçirdiktensonraniyekapadınız?’Benbunlarınhepsineisyanettim,ilerigerikonuştum.”9

Dündar Kılıç’ın Hilton’a sık sık yemeğe davet ettiği ünlü dostlarından biri de İlhanSelçuk’tuvebanaşunlarıanlattı:

“Hilton’a beni devamlı çağırırdı. Hapishane arkadaşıydık, askerlik arkadaşlığı gibikoğuş arkadaşlığı da hiçbir zaman unutulmaz ve o insanların dayanışması da doğaldır.

Page 156: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

AmaCumhuriyetgazetesindeköşeyazarıyımya,Dündar’ınbirdavetinegittiğimzaman‘Yahu İlhan Selçuk nasıl olur da böyle birisinin, işte mafya, kabadayı falan birininyanında,Hilton’daaynımasadaoturuyor,konuşuyor,’falandiyenleroluyordu.Benböyleşeylerehiçaldırmazdımveçağırdığızamandagiderdim.Hapishanearkadaşlığındaölçülerbaşkadır.Ölçüdiyebirşeyvar.YaniDündar’lagerçektenkarşılıklıgüvenüzerinesınırlarıbelli bir dostluğumuz vardı, sınırları belli tabii. Hayatında hiçbir zaman da benden enküçükbirşeytalepetmedi.

Hilton’abirdavetinegidişimdegayetaklıbaşındaüç-dört tanedehanımvardı.Bir-ikiarkadaşı da yanında. Şimdi bunlar öğretmen,müzisyen falan. Baktığın zaman yani çoksaygınhanımefendiler.Onagöredekonuşuluyorveonagörededavranılıyor.YaniDündarKılıç dediğiniz zaman ille de bir tarafta böyle bir seviyesizlik, bir efendim pislik falanböyle bir şey kesinlikle yoktu. Benim tanıdığım ve çevresinde epey oturup kalktığımDündar’da böyle bir şey görmedim. Sözü sohbeti yerindeydi, hali tavrı da gayetefendiydi.”

EvHaliBiraz araştırınca, o geceHilton’daki yemektekilerdenmüzisyen olan hanımınDündar

Kılıç’ın bir süre sonra evleneceği Ayten Tekalp, öğretmen olanın da onunkonservatuvardanhocasıolduğunuöğrendim.Çanakkale’den İstanbul’akonservatuvardaKlasik Türk Müziği öğrenimi yapmaya gelmiş olan Ayten Hanım Dündar Kılıç’la birarkadaşınınkocasınınyakındostuolmasıvesilesiyletanışmıştı…Akşamlarıhepsibirlikteçıkmayabaşladılar.KısasüresonradaevlenerekTeşvikiye’yeyerleştiler.DündarKılıç’ınölümünekadarbirlikteoturacaklarıNişantaşı’ndakidaireye1978’detaşındılar.Ozamanakadar babaannesiyle kalan Uğur’u da yanlarına aldılar. Uğur Kılıç Günaydın Koleji’nibitirdiktensonraRüştüUzelKızMeslekLisesi’nebaşladı.

İşadamlığınayeniadımatmışolanDündarKılıç,yerleşikbirailedüzeninidenihayet,40yaşınageldiğindekurabilmişti.

Ayten Kılıç ile Nişantaşı’ndaki bu evde görüştüm. Salonun iki duvarı yerden tavanafildişi renkli ve camekânlı, rafları kitap dolu kütüphane ile kaplıydı. Nereye baksanızDündarKılıç ile ilgili bir anı görüyordunuz.AytenHanım’ın eşine yazdığı şiir, çevresifotoğraflarlasüslenmişbirpanoüzerinegeçirilmişvebirduvaraasılmıştı.Biriapartmangirişini, öteki dairenin kapısını gösteren iki güvenlik kamerası ekranı tavandan sizebakıyor,görüşmeyiyaparkengözünüzarasıraorayatakılmadanedemiyordu.

AytenHanımeşininmektuplarınıbirklasördetoplamıştı.Hapishanelerden,ayrıyerlerdeoldukları zamanlarda yazılmış mektupların çoğu “ikimiz de insanları severiz,” diyebitiyordu.

Sözlerine “Hayatımızın 25 yıla yakın zamanı bu evde geçti. Şu sokaktan geçen biriniçeviripsorun,sizeDündar’ıanlatır,”diyebaşladı.Bensevdiğişeyleri,zevklerinisoruncadevametti:“Sebzeyemekleriniseverdi,kompostosevmesimeşhurdu,yemeklerekimyevimaddelerin girmesini istemezdi, tereyağıyla yaptırırdı. Sofrası her zaman açıktı. Günbaşladığındanbitenekadarsofrasıaçıktı.Sevdiğiyemeklerkaralahanadolması,bezelye,evde pişmiş börekti. Etli barbunyayı da severdi ama etlerini ayırırdı. İçki sevmezdi,

Page 157: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

herhangibir topluluktaolursa içerdi.Evdeayranveyasıkılmışportakalsuyu içerdi.Hiçvazgeçemediğişeyiseçaydı.

Eğitime ve kitaplara çok düşkündü. O öldükten sonra bile Türk Eğitim Vakfı’ndanteşekkür mektupları gelmeye devam ediyor, ‘Yardımlarınızla okuyan öğrencilerdenfalanca mezun oldu ve şu üniversiteyi kazandı,’ diye yazıyorlar. Bizim okula (AytenKılıç’ın Kadıköy tarafındaki çocuk yuvası) her gelişinde çocuklara hediyeler getirirdi.Sıkıntıda olan ailelerden para almazdı. Şimdi burada olsa bunları söylediğime kızardı;müstahdem olarak çalıştırdığı herkese bir ev almıştır. Aydın bir insandı.Mektuplarındaokunacakkitaplartavsiyeederdi.Sonzamanlardagözününrahatsızlığıarttığındanbenonakitapokurdum.EnsevdiğikitapSinekliBakkal’dı.CemalSüreya’yıçokseverdi.BasınıntanıttığıDündarKılıçilegerçekDündarKılıçarasındadağlarkadarfarkvar.Onutanımakiçinonunlayaşamaklazımdı.‘DündarKılıç-İstanbul’diyemektuplargelir,bizibulurdu.”

Ayten Hanım tam bu son cümleyi söylediğinde, görüşme sırasında orada bulunanDündar Kılıç’ın kız kardeşi Celile Hanım söze karıştı: “Postacının çocuğunun ayağınaprotez takılacakmış, ağabeyim ona 250 bin liralık çek vermişti. Ağabeyim bir suçtantutuklanınca, çek defterinde postacının adını görüp onu da emniyete çağırdılar. Postacışöyle demişti; ‘Abi için ifade vermeye gitmiştim.Beni sorguya çektiler, bu parayı niyealdın, sana rüşvetmi verdi falan diye sordular.Ben de evet güzelmektuplar götüreyimdiye rüşvet verdi dedim.’” “Onun anlattığı anılardan “tuhafiyeci dükkânındaki sahteDündarKılıç” olayını sizlere dahaönce aktarmıştım.CelileHanım’ın o günkü sohbetteaktardığıbirkaçanıdahaoldu,onlarıdayerigelinceanlatırım.

AytenKılıç’agitmedenbirgünönceavukatMuhittinYüzüak’lagörüşmüştüm.Birçokkonuyu konuştuğumuz uzun sohbet sırasında bir ara babaları çok yakından tanıyan biriolaraközelhayatlarıhakkındaşöyledemişti:“Bubabaolarakgeçeninsanlarınüstübirazkazındığı zaman altından vicdanlı, merhametli, insanlara gözyaşı dökenlerin çoğunugördüm.Adamı toplum gaddar, vicdansız, öldüren, kıran bir adam olarak tanıyor, fakatadamabiryaklaş,ailehayatınıtanı,adamınşuüstündekizırhıbirkazı,altındanvicdanlı,insanlara ağlayan, merhametli bir adam çıkıyor. Aralarında cebindeki harçlığını bilebaşkalarınaverenlervar.”

Dündar Kılıç’ın 22 yıl yaşadığı Nişantaşı’ndaki evinden çıkarken bu sözleri bir dahahatırladım.

Onun ev halini bitirmeden önce eklemem gereken bir nokta daha var. Hatırlarsanızhikâyemizin başlarında Sarı Veli ve Kürt Cemali olaylarının tanıklarından MehmetKuyumcu’yubulduğumdabirsürprizlekarşılaştığımısöylemiştim.MehmetKuyumcu’nuneşi Leman Hanım, Ayten Kılıç’ın halası çıkmıştı ve onun anlattıklarını yeri gelinceaktaracağımasözvermiştim.İşteşimdiyerigeldivesözümüyerinegetiriyorum.

Türk tiyatrosunun duayenlerindenMuhsinErtuğrul,LemanHanım’ın dayısı oluyordu,annesiilebababiranneayrıkardeştiler.YaniMuhsinErtuğrulAytenKılıç’ındababasınındayısıydı.

Ayten Hanım konservatuvar öğrenimi için İstanbul’a gitmek üzere Çanakkale’denayrıldıktan sonra Leman Hanım yeğenini bir daha uzun yıllar görmedi. Kendisi de

Page 158: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Ankara’yayerleşmişti.

YenidenbirarayagelmeleriAytenKılıç’ınhalasıileeniştesini1977’deİstanbul’adavetetmesiylegerçekleşebildi.GerisiniLemanKuyumcuanlatsın:

“Biz de zaten Kuzguncuk’ta oturan kızımızı ziyarete gitmek istiyorduk, iyi bir vesileoldu, kalktık İstanbul’a, kızımıza gittik. Ayten ile telefonlaşınca Dündar bizi Hilton’damisafir etmek için çok ısrar etti, ama biz kızımızın yanında kalmak istemiştik. BununüzerineAytenorayaarabasıylagelipbizialdıveşoföre‘Biziiyibirlokantayagötür,’dedi.YemektensonraHilton’ageldik.Ooradaindi,biziarabaylaKuzguncuk’ayolladı.

İlk görüşmemiz bu kadar olmuştu.Ama ondan sonra artık çok sık görüşür olduk. BugidişlerimizdenbirindeAytenbizimoğlumuzabir kız beğendiğini söyledi.KızınbabasıDündar’ın hapis yattığı askeri cezaevi müdürü olan Hamdi Albay’mış. Ölmeden önceDündar’a‘Kızımsanaemanet,’demiş.Dündardaalbayınkızınasahipçıkmış.Dahasonranişanyapmayagittik.OalbayınhanımıSelimiyeOrduevi’nitutmuştu,nişanoradayapıldı.Oğlumuzun o albayın kızıyla resimleri hâlâ durur bende, defterlerin içinde. Nişansırasında Dündar bana ‘Hala Hanım Seyfi’yi ben evlendiririm, her masrafı bana ait,’demişti. Ben ‘Ne münasebet’ deyince de, ‘Yedi kat ellere yapıyoruz, size miyapmayacağız’demişti.GerçektendeDündar’ınoradaherkesehayrıvardı,hizmetçisininçocuklarına kadar evlendiriyordu. Sonra kısmet değilmiş, nişan bozuldu evlenemediler.Bir keresinde de evlerinin karşısındaki otelde kaldık. Uğur sabahları gelip bizi ‘Haydikahvaltıya,’diyeçağırırdı.”

Leman Hanım’ın söyleyecekleri bittiğinde Mehmet Kuyumcu söze girmiş ve şunlarıeklemişti: “Hanımlar evde olunca ben de Cem Reklam’a gidiyordum. HalaskârgaziCaddesi’ne. Dündar’ın öyle bir karakteri vardı. Hanımı benim hanımın özbeöz yeğeniolduğuhaldeDündaryokkenbenevdeoturamazdım,kadınların içindeerkekoturmazdı.Kendisi varsa karısı da kızı da normal otururlardı. Benim hanımlaAyten bir yere gitsebeni alır, yahut ben evdeysem araba yollar beni aldırırdı. O zamanki delikanlılığın daraconuydu.Evliolanınevineerkektekbaşınagitmezdi,karısıylagitmeliydi.”

SırayaDizilenGardiyanlarDündarKılıçosıralardatutuklanıpyineToptaşı’nagötürülmüştü.

Buonunsivilhapishanelerdekison“misafirliği” idi.Çünkübundansonrahemşehrilerive akrabaları olan Doktor Ahmet Sevim Devrim ve Profesör Doktor KayaÇilingiroğlu’nun43 verecekleri raporlar sayesinde bir daha cezaevinegirmeyecekti.1984’tekiMİTsorgususırasında,DündarKılıç’tanson7yılhiçbircezasınıninfazınınyapılamamışolmasının“hesabıda”sorulacaktı!43İşadamıKayaÇilingiroğlu’nunbabası,HülyaAvşar’ıneskikayınpederi.

Dündar Kılıç’ın sivildeki bu son hapisliğini de, o sırada Toptaşı’ndaki siyasitutuklulardanİrfanYavruanlattı:

“İYÖD (İstanbul Yüksek Öğrenim Derneği) davasından yönetici olarak 1975’tetutuklanmıştım. DGM’de yargılandığım için, DGM’ler kalkana kadar 2 yıl Toptaşı’ndakaldım.Toptaşıbirtutukeviydi,buyüzdencezaalanlarbaşkahapishanelerenaklediliyor,

Page 159: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

gelengidençokoluyordu.BunlararasındaMihriBelli,TektaşAğaoğlugibiyazarlardaolmuştu.

Dündar Kılıç Toptaşı’na 1976’da getirildi. Sanırım bir yaralamadan, Son Havadisgazetesinin bir yazarının ayağından vurulmasından gelmişti. Dündar Kılıç’ın orayagelmesi de oldukça olaylı olmuştu; Sağmalcılar’da, Paşakapısı’nda onu istememişler,sonundapazarlıklageldiğiToptaşı’nakorumasıylabirliktegirmişti.Bizlerikianakoğuştakalıyorduk.Müdürodasınınyanında,kapalıolanbirkoğuşonuniçinözelolarakaçıldı.27MayıszamanındaDP’lileroradakalmış,ozamandanberikullanılmamış.Okoğuştabirkaçkişi kalıyorlardı, biz ancak havalandırmada karşılaşabiliyorduk. Genellikle müdürünmakamınagideroradaotururdu.Zamanzamangeceleridışarıçıktığıdaoluyordu.Diğeradli tutukluların üzerinde büyük bir otoritesi vardı. Haftada bir kez halden kamyonlayiyecekgetirtirdi.Bizimlekarşılıklısaygıyadayananbirilişkisioldu.Aralık1976’dabiztahliyeolduğumuzdaohâlâyatıyordu.BizimavukatımızOrhanApaydın’dı,amaonudatanıyordu. Kürt İdris’in ziyarete geldiğini duyardık. Kızı Uğur’u getirirlerdi, 10-11yaşlarındaküçükbirkızdı.”

Aynıdönemdeoradakalan,amaadınıvermek istemediğimbirarkadaşımındaDündarKılıçileilgiliçokilginçanılarıvardı:

“1976’nın sonu 77’nin başıydı. O gelmeden önceki cezaevi müdürü vekâleten oradaduruyordu,ogelincebumüdürvekiligitti,emeklibirmüdüryenidentayinedildi.DündarKılıç’ın çok eski bir tanıdığıydı ve onuorayaDündarKılıç’ın tayin ettirdiği söylenirdi.Zaten Dündar Kılıç sıklıkla müdürün odasında bulunuyordu ve onun koltuğundaoturuyordu. Bunu ben de birkaç kez gördüm. Benim bir ziyaretçim gelmişti, idarebinasınınbirkenarındaaçıkgörüşyapıyorduk.DündarKılıçyanımızagelip,‘Buradarahatdeğilseniz sizi misafirinizle birlikte müdür odasına alalım, daha rahat konuşursunuz,’demişti. Hal boşalır cezaevine gelirdi, küfelerle meyveler, balıklar. Mahkûmlarmemnundu.

DündarKılıç’ıntavırlarımafyababasıolmaktançokkabadayıgibiydi.Bununlabirlikteona karşı takınılacak tutum siyasi tutuklular arasında tartışma konusuydu.Bazı gruplar,özellikle de MLSPB (Marksist Leninist Silahlı Propaganda Birliği) gibi silahlı eylemyanlısı olanlar ona daha yakın davranıyorlardı, anlattıklarını dinliyorlar, sohbetlerindençokhoşlanıyorlardı.Benimmensupolduğumörgütisemafyayakarşımesafelidavranmakkararındaydı,buyüzdenbenimçokfazlailişkimolamadı.Amabenoradaidamtalebiyleyargılanan iki kişiden biri olduğum için Dündar Kılıç bana çok yakınlık gösteriyordu.Dahailktanışmamızdabana‘Problemdeğil,idamverirlersesenikaçırırız,’demişti.Zatengeceleri çıkıp gezip geldiği biliniyordu. Hatta bir gece siyasi tutuklulardan birini deçıkarıpkulübegötürdüğüdedikoduolaraksöyleniyordu.İlhanSelçuk’unekadarsevdiğinianlatırdı.BirkeresindeŞadiAlkılıçziyaretinegeldi.

O sırada çay ocağının işletilmesi bizdeydi, ben de geceleri 12’ye kadar çalışırdım,koğuşlara tepsiyle çay götürürdüm. Dündar Kılıç’ı bir kez koridorda gardiyanlara paradağıtırkengördüm.Gardiyanlaraskergibisırayagirmişlerdi,DündarKılıçelindebirdestepara, önlerinden geçerken sırayla hepsine teker teker veriyordu. Sonradan bu işi nedenböyleortadayaptığını birazdüşündüm, çünkügardiyanları teker teker koğuşuna çağırıp

Page 160: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kimseyegöstermedengizlicedeverebilirdi.Bencebununamacıgardiyanlardanherbirininötekinenekadarverildiğinigörmesiydi,çünkükimineaz,kimineçokveriyordu,böylecehangisinin hizmetinden memnun olduğunu, hangisinden memnun olmadığını göstermişoluyordu.”

DündarKılıçToptaşı’ndaiken,7Mart1977’de,akrabalarındanNurullahÇınar’ın,SavcıKemalŞimşek’i(MarlonKemal)öldürdüğühaberigeldi.

“BirOturuştaBirTepsiBaklavaYerdi”Marlon Kemal’i Oflu Osman’ın çalıştırdığı Emek Kulüp’te öldüren Nurullah Çınar’ı

kimilerine göre Dündar Kılıç, kimilerine göre Oflu İsmail azmettirmişti. Oflu İsmailkonusuna daha sonra geleceğim, ama Dündar Kılıç olay sırasında hapisteydi. NurullahÇınardacinayetikendibaşınatasarlayıpişlediğinisöyleyincehukukiaçıdanaraştırılacak“azmettirenkim?”şeklindebirsorukalmamıştı.NurullahÇınar’ın22yılcezaalmasıyladava kapanmıştı.10Ama basın için kapanmadı ve “Nurullah Çınar’ı Dündar Kılıç mıazmettirdi?”sorusuzamanzamanhepsorulageldi.

Benbuolayla ilgili olarakdahaöncede ara sırabaşvurduğumyöntemikullanacağım,söylenenleri ve resmi yazıları yorumsuz olarak alt alta sıralayıp değerlendirmeyi sizebırakacağım.

ÖnceMarlonKemalkimdir,DündarKılıçileneredentanışıronugörelim.

Oflu olan Kemal Şimşek, bir zamanlar gazetelerin “Hayali Haliç cinayeti” adınıverdikleri maktulü yaşayan (!) bir cinayetin cinayet olmadığını aydınlatması, birmilletvekilinidövmesiveTürkCezaKanunun141,142ve146.maddelerininkaldırılmasıhakkında görüş bildirmesi ile tanınmıştı.11Ama asıl ününü kabadayılığı ile yapmıştı.Eyüp Savcısı iken kabadayıların gittiği kumarhanelere ve gece kulüplerine gidip kumaroynuyor, kulüp açılışlardanmano alıyor, polis baskınlarında kabadayıların tabancalarınısaklıyordu. Hakkındaki söylentiler ve çıkardığı olaylar çoğalınca Eskişehir SavcıYardımcılığına atanıyor, ama doktor raporu alarak yine İstanbul’a geliyordu. Marlonlakabı takılmasının nedeni, o tarihlerde Marlon Brando’nun bir filmde boksör rolüoynamasıyüzündentipionabenzeyenkimselereMarlondenmesiydi.44KemalŞimşekdeboksörburunluolduğundanbulakaplaanılıyordu.44 Yeraltı âleminde artist isimleri de lakap olabiliyordu. Örneğin 1999 yılı sonunda öldürülen ülkücü baba NihatAkgün’edeAlPacinodeniyordu.

YönetmenFeyziTunacinayettenbeşyılkadarönceDündarKılıçileMarlonKemal’ibirrastlantı eseri birlikte görmüştü: “Yeniköy Carlton Oteli’nde bir arkadaşımı ziyaretegitmiştim.Akşamolmak üzereydi. İskeleye çıkayımda biraz yürüyeyimdedim.L harfişeklindeki iskelenin köşesinde iki kişi konuşuyordu. Tam iskeleye çıkacağım, takımelbiselikravatlıiriyarıikikişiyolumukesti.Oldukçanazikvekibarbirşekilde‘Efendim,mümkünse, sizin için çok önemli değilse burada yürümeseniz,’ dediler. Yaz sıcağındabunlarıntakımelbisegiymişolmalarındanzatenhuylandığımiçinileridekonuşmaktaolankişilere daha dikkatle baktım; birini tanıdım,DündarKılıç’tı.Ben bir adım daha atıncaartık koruma olduklarına kanaat getirmiş olduğum takım elbiselilerden biri ‘Efendim

Page 161: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

sohbetedenlerpekrahatsızedilmekistemiyorlar,’dedi.Benbirgömlekbirpantolonlayım,biraz da sinirlenerek ‘Bakın silahım falan yok, burası halka açık bir yer, konuşanlarrahatsız edilmek istemiyorlarsa daha tenha bir yerde, otelin bir odasında görüşsünler,’dedim. Tartışmayı gören Dündar Kılıç uzaktan eliyle ‘Bırakın geçsin’ gibilerinden birişaretyaptı.Yanındangeçerkenselamverip,iskeledebirturatıpdöndüm.Yanındakikişiyitanımıyordum.Öldürüldüktensonragazetelerderesimleriçıkıncatanıdımki,okişiEyüpSavcısıMarlonKemal’di.”

Dündar Kılıç’ın anlattığı Kemal Şimşek: “Marlon Kemal’i biz okuttuk. Elimizdebüyüdü. Savcı olduktan sonra işi gangsterliğe döktü. Örneğin, ‘Kumarda kaybettim, şukadarver,şugüngetireceğim,getirmezsemDündarKılıç’tanal,’diyor.Kumarhanelerdeoynuyor; kaybederse vermiyor, kazanırsa alıyor. Polisleri dövüyor, kırk elli polisisakatladı. Kolunu, ayağını sakat yaptı. Kemal güçlü kuvvetli. Sabah kahvaltısında onbiftek,yirmiyumurtayiyenbiradam.”12

İbrahimKılıç’ın bana anlattıklarından: “Trabzonlu olduğu için Abi talebeyken destekolmuş ona. Savcı olduğu zaman Eskişehir’den gidip geliyordu. O bir savcı değil deeşkıyaydısanki.Kabakuvvetiçokolan,biroturuştabirtepsibaklavayiyengüçlükuvvetliHerkül gibi bir adamdı. Savcı olduğu halde bütün kumarhaneleri gezer dolaşırdı.Kazandığızamanalırcebinekoyarparayı,kaybettiğizaman‘Ulanbensavcıyım,kimseyeon lira borcumu ödemem,’ derdi. Yani önüne gelene kaba kuvvetle, yumrukla, tokatla,silahkullanmadandelikanlıları dayaktangeçirirdi.En sonundabizimbuNurullahÇınaryeğenimizi dövüyor, çocuk canını zor kurtararak kaçıyor. Yaptığı pisliklerin bini birparaydı,yanibütünİstanbulolduğugibirahatsızdıbundan.”

ŞimdideDündarKılıç’ınavukatlarındanCengizKayıtmazer’inbanaanlattığıkadarıylaNurullahÇınar’ı tanıyalım: “NurullahÇınar 1951doğumludur, Sürmenelidir veDündarKılıç’la akrabadır. Kasımpaşa, Halıcıoğlu’nda otururdu. Ben de Kasımpaşalıyım,küçüklüktentanışırız,ortaokularkadaşımdır.1991’deonunvasıtasıylaDündarAbi’ninveailenin avukatı oldum. Nurullah 17-18 yaşındayken bir adam öldürmüştü. Hasköypazarındaablasıtacizedilmiş,münakaşasırasındabıçaklacinayetişlemişti.Buolaydan15yılcezaalmış,1974affıylaçıkmıştı.

MarlonKemal olayından22yıl ceza aldı. 1981yılında cezaevinden firar etti. 1994’tesilah yakalattı, infazı yanınca 1999’a kadar yattı.BayrampaşaCezaevi’ndeykenkansereyakalanmıştı.16Ağustos1999günütahliyeoldu.Ogünbana‘Hemokadarhapisyattım,hemdekanseroldum,’diyedertyanmıştı,bendeona‘Beterinbeterivar,’demiştim,aynıgecebüyükdepremmeydanageldi.

25 Temmuz 2000 tarihinde kanserden öldü,Halıcıoğlumezarlığına defnedildi. İlknur,Öner,Öznuradlarındaüççocuğuvar.”

“İnsanHemSavcı,HemKabadayıOlmaz”MarlonKemalolayıDündarKılıç’a1984’tegötürüleceğiMİT’tedesorulacak,odaMİT

sorgucularına verdiği ifadesinde olayı ayrıntılarıyla anlatacaktı. Bu bakımdan, cinayetinöncesini onun MİT ifadesinde anlattıkları ile Haziran 1990’da Playboy dergisine

Page 162: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

söylediklerinibirleştiripözetleyerekaktarıyorum:

“Nurullah Çınar benim akrabamdır. Kemal ise hem Nurullah ile, hem benimlegörüşürdü. Önceleri Nurullah’la aralarında bir düşmanlık yoktu. Ne olduysa bir borçolayındansonraoldu.

Marlon Kemal Eskişehirli bir aileye 220 bin lira borç vermiş, sonra senette tahrifatyaparak220binliralıkalacağı,2milyon200binlirayaçıkarmış.Borçlularitirazetmeyecesaret edemediklerinden bunun bir buçuk milyon lirasını bin bir güçlükle ödemişler.Marlonhaketmediğialacağınkalan700binlirasınıalmakiçinaileninLevent’tekievinegiderken Nurullah’ı da yanına almış. Adam istediği yedi yüz bin lirayı bulamadığınıbelirterekborcuaffetmesi içinKemal’eyalvarmış.Merhametbiryana,aksineöfkelenenKemal,karısınıngözüönündeadamıevireçeviredövmüş.Alacağınakarşılıkdakadınınkürkünü rehinolarakalmış.NurullahbuhaksızlığadayanamayarakKemal’denönceeviterketmiş.Kemal,Nurullah’ınarkasındanarabaileyetişiponuarabayaalmışve‘Sakınbuişi Dündar Ağabey’e söyleme,’ demiş. Ama Nurullah olayı bana anlatmazsa ihanetolacağınıdüşündüğündengelipanlattı.

MarlonKemalbuaradaBeyoğlu’ndaki İmparatorOteli’ndekadın satanbirErmenininricasıüzerineotelinorayadadananbitirimlerdenkorunmasınıüstlenmişti.‘Bundanböylebu otele bitirim taifesinden hiç kimse velev küçük su dökmek maksadıyla dahigirmeyecek!Girersekemiklerinikırarvedahimacungibiduvarasıvarımki,İstanbul’unbütünboyacılarıüçgünüçgece raspaetseduvardankazıyamaz,’demişti.CinayetgünüNurullah o otele gidiyor.Marlon da benden gizlemesini istediği olayıNurullah’ın banaanlattığını duymuş.Niye anlattın diyeNurullah’ı Ermeninin otelinde kadınların önündedövüyor. Güzel bir dövüyor. Bu dövme olayından bir saat sonra da Şefik, İbrahim veNurullah üçü gidiyorlar, bunu bir yerde sıkıştırıyorlar, bir kumarhanede ve NurullahKemal’ivuruyor. İnsanhemsavcı,hemkabadayıolmaz.Kemalbusonunukendi istedi.Olaylabenimyakındanuzaktanbirilgimyok.Olsaydı,geneolanlarısöylediğimgibibunudasöylerdim,birşeyfarketmezdiçünkü.Amailişkimyokbuişle.”

Dündar Kılıç’ın anlattığına göre, kadınların önünde yediği dayakla delikanlılık onurukırılanNurullahÇınar,belinde tabancasıylaEmekKulübü’negirdiğinde,MarlonKemaloynadığı oyundan kalkıp telefon etmek üzere müdüriyet odasına gidiyordu. NurullahÇınardaonunarkasındangittive…

Cinayetin nasıl işlendiğini Nurullah Çınar’ın mahkeme zabıtlarındaki ifadesindenöğreniyoruz:

“Müdüriyet odasına girdiğimde telefonda bir numara çeviriyordu. Belimdeki toplutabancanın dışarıda bulunan kabzasını görünce, ‘Ne ulan, beline topluyu koymuşsun?Kovboy mu oldun pezevenk?’ dedi. Ben de ‘Bu şekilde konuşma ağabey,’ dememekalmadı ki silahını fora etti.Onun silahı şarjörlü, benimki topluydu.O namluyamermisürmedenben tetiğebastım.Henüz iki-üç el ateş etmemiştimki, onunda silahıpatladı.Amabanaisabetettiremedi.”13

NurullahÇınarpolisegidipteslimoldu.DündarKılıçhakkındaherhangibirsoruşturmayapılmadı,sadecetanıkolarakdinlendi.Mahkemede“Sevdiğimizbirkardeşimizdi,neden

Page 163: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

öldürüldüğünübenbilemem,”dedi.

Dündar Kılıç’ı iyi tanıyanlar onun sözlüğünde sevmediklerini nitelemek için değişikkategoriler olduğunu söylerler. Pek sevmediklerine “iyi bir kardeşimiz”, hiçsevmediklerine “karı pezevengi”, nefret ettiklerine ise “şerefsiz” dermiş. Demek kiMarlonKemal“peksevmedikleri”kategorisinegiriyordu!

“Ha43,Ha45NeFarkEder”TurhanTemuçin, olaydan bir yıl kadar sonra İstanbul’daBebekGazinosu’nda birlikte

eğlenirlerkenDündarKılıç’aKürtCemaliveMarlonKemalolaylarınısormuştu.DündarKılıçdaonaçokilginçbiryanıtvermişti:“Söylentileregöreben43kişiyiöldürmüşveyaöldürtmüşbirkişiyim.Öyleysebunlarıniyesaklayayım.Cemaliile44olur,Marlonilede45olur,nefarkeder.Amaikisindedebenimbirsuçumyok.”

Bebek Gazinosu’nda beraber olmalarının öncesi de şöyleydi: Yılmaz Güney KayseriCezaevi’nden İzmit Cezaevi’ne getirilmişti. Dündar Kılıç ile Turhan Temuçin deziyaretine gitmeyi kararlaştırmışlardı. Dündar Kılıç İstanbul’dan, Turhan TemuçinAnkara’dangelecektiveİzmit’tebuluşacaklardı.

Turhan Temuçin anlatıyor: “Önce ben gitmiştim, Dündar daha gelmemişti. ‘Yılmaz’ıgöreceğim,’ dedim, çağırdılar. Karşı karşıya açık görüş ama herkesin birlikte olduğukalabalıkbiryerdeoturuyoruz.AzsonraDündarbirgeldi,müdürodasıaçıldı,bizimüdürodasına aldılar. Dündar’ın hapishanelerinden biri İzmit’tir, kral gibidir orada. Müdürodasında konuşuyoruz. Yılmaz’ı ben sağlığı açısından Ankara’ya aldırmayıdüşünüyordum, yani bana yakın olur, benim kontrolümde olur, hatta yarı açığa daaldırabiliriz.Dündardaİstanbul’u,Toptaşı’nıdüşünüyordu,onayakınolması,emniyetinisağlamasıbakımından.FakatYılmaz sonderece iknakabiliyeti olanbir adam, ‘AğabeybenAda’ya gitmek istiyorum’ dedi.Yani İmralı’ya gitmek istiyordu. ‘Bunu yaptırabilirmisin?’ dedi. ‘Yaptırırım,’ dedim. Adalet Bakanlığı’nın İnfaz İşleri GenelMüdürü VeliDevecioğluarkadaşımdı.Ankara’yadönüşümdeonubulupkonuşmuştum,Devecioğluda‘Hocamadamoradankaçarmaçar,’demişti.Bendeonunüzerine‘Senbiliyormusunki,Yılmazbizi İzmit’tedışarıyakadaruğurladı, jandarmafalandayoktu.kaçacakolsaalıpgötürürdük,Yılmaz.kaçmaz.Amabunusöyledimdiyesakıncezaevigörevlilerinebirşeyyapma,’dedim.‘Söz,’dedi.YılmazönceToptaşı’na,oradandaİmralı’yanakledildi.

İzmit’e dönecek olursak, Yılmaz gerçekten de bizi dışarıya kadar uğurlamıştı. İzmitCezaevi anayolun üstündedir. Arabalarımızı anayola park etmiştik. Yılmaz da biziarabalarımızınyanınakadaryolcuedipvedalaşmıştı.

BenAnkara’yadönmedenönceDündarilleİstanbul’agideceğizdiyetutturdu.Gittik.İlkönceŞişli’deki işyerine uğradık.Oradan daBebekGazinosu’na gideceğiz.Ben deZekiMüren’ihayattahiçdinlememişim. İlkdefave sondefaoradadinledim.Hemen telefonettiler, muazzam bir masa kuruldu tabii. Oturduk yiyoruz, içiyoruz. Zeki çıkana kadarsahneye gelen her sanatçıya benden çiçek gidiyor, adım okunuyor, benim haberim yok.‘Doktor Turhan Temuçin’e teşekkür ederiz’ falan filan diyorlar sahneden. Tabii bunlarıbenimadımaDündargönderiyor,banaçaktırmadan.Birazsonragarsongeldi,‘Bunusizegönderdiler’dedi,banabirpurogetirdi.Bendepurosevdiğimibilenkimdiyesağasola

Page 164: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

birbaktımki,eskiDevletBakanıİsmailHakkıBirler.Odönemmilletvekiliseçilememişti.İş Bankası Yönetim Kurulu Üyesi veya Başkanıydı. Onlar da Yönetim Kurulutoplantılarını İstanbul’da yapıyorlar ya, oradan çıkıp eğlenmeye gelmişler. Biz de tamsahnenin karşısındayız. Uzaktan işaretleştik, çok sevdiğim bir insandır, hâlâ da dostuz.Dündar’a ‘Bir dakika ben gideyim,’ dedim, ‘Kimdir o,’ dedi, ‘İsmailHakkıBirler, eskiDevlet Bakanı,” dedim. Oraya gittim biraz sonra masaya muazzam bir çiçek geldi.Kimden geldiğini ben biliyorum da, garsonlar Turhan Bey’den dediler. Biz konuşmayabaşladık,buseferbirbuzkovasıiçindeenkalitebirşişeviski,yineTurhanBey’inikramı.İsmail Bey sonunda dayanamayıp bana takıldı, ‘Ne o ulan, banka mı soydun?’ dedi.Dündar’ıtanımıyor.‘Efendimomasadaoturanvarya,omeşhurDündarKılıç,benimdegençlikarkadaşım.Benböyleyerlereneredengeleceğim,hadigeldimdiyelim,nasılçiçekgöndereceğim,’dedim.”

TurhanTemuçin,DündarKılıç’aMarlonKemal’iişteogecesormuşve“Ha44,ha45nefarkeder,”yanıtınıdaogecealmıştı.

Zaten İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi de, 12 Mart 1977 tarihli ara kararıyla“Şikâyetçilerin aleyhlerinde suç duyurusunda bulundukları Dündar Kılıç, İsmailHacısüleymanoğlu, Hıdır Hacısüleymanoğlu, Ahmet Cevahiroğlu ve Tufan Bektaşhaklarındaöldürmeveyaöldürmeyeazmettirme suçundanâdemi takip,”yani takipsizlikkararıvermişti.

KimKiminSuçunuNedenveNasılÖrtbasEdiyor?Az önceMarlonKemal olayındaNurullahÇınar’ı azmettireninOflu İsmail olduğunu

söyleyenler de var demiştim. Kafanızı biraz daha karıştıracak olsa da şimdi orayageçmeliyim.

GazeteciEnginBilginer,“Aslında,SavcıMarlonKemal’ivurdurtandaOfluİsmail’dir.GerçiKemalŞimşek’ivuranDündarKılıç’ınyeğeniNurullah’tırama,‘öldür’emriniverenOfluİsmail’dir.MarlonKemalençokOfluİsmail’ledolaşır,sırasındaOflu’nunsilahlarınıtaşırdı,”diyeyazıyordu.Ofluİsmail’insekizyılönceDündarKılıç’ınkızkardeşiyleevlenmesinearacılıkedenindeMarlonKemalolduğunuhatırlayacakolursanız,İsmail’leolanyakınlığınınepeyeskiyedayandığıanlaşılmaktaydı.EnginBilginer’egörecinayetingerekçesiMarlonKemal’inbirgünOfluİsmail’inbiradamınıYeniköy’dekitavernasınınkarşısahilindebiryumruktadenizeyuvarlamasıydı.CinayetgecesiMarlonKemal’inkumaroynadığıkulübetelefonediponumüdüriyeteçağıran,böylecepusudabekleyenNurullahÇınar’ınişinikolaylaştırandaOfluİsmail’di!14Ancakmahkemedosyasınagörebununtersiolmuştu,yaniMarlonKemalmüdüriyetegidipOfluİsmail’iaramış,kendisineolanborcunuödemesiniistemişti.BunudaOfluİsmail’iYeniköy’dekitavernasındatelefonaçağırangarsontanıkolaraksöylemişti.OfluİsmailtamMarlonKemalilekonuşurkentelefondangelensilahsesleriniduymuşvekonuşmakesilmişti.

Engin Bilginer yazı dizisini Hürriyet gazetesinde yayımladığı sırada EdirneCezaevi’ndeki Nurullah Çınar’dan bir mektup aldı. Nurullah Çınar, Marlon Kemal’iarkadan vurmadığını belirtip, bunun düzeltilmesini istiyor ve “Ben bir insanı arkadanvuracaktıynettebirideğilim.Sizgazetecisiniz,lütfenotopsiraporlarınabakınız,”diyordu.

Page 165: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

OlayyerinigösterenfotoğraftaSavcıKemalŞimşek’inyatışşeklindenNurullahÇınar’ındoğrusöylediğianlaşılıyordu,ayrıcatelefonunaçıkkalanahizesininmasadansarkmasıdadikkat çekiciydi. NurullahÇınar yazılanlara sadeceMarlonKemal’i arkadan vurmadığınoktasından itiraz ediyordu,Oflu İsmail ile ilgili kısmınabir şeydemiyordu.Bu tutum,cinayetteOfluİsmail’inazmettiriciolduğunuzımnenkabuletmekanlamınamıgeliyordu,yoksa aradan 12 yıl geçtiği ve Oflu İsmail artık yurtdışında bulunduğu için bunudüzeltmeyegerekmiduymamıştı?

Benbirşeydemiyorumvesizleresadeceolanbiteniaktarıyorum.ÇünküMarlonKemalolayındayorumyapmayacağımıvedeğerlendirmeyisizebırakacağımısöylemiştim.Amasağlıklıbirdeğerlendirmeyapabilmekiçinbilmenizgerekenlerhenüzbitmedi.

10 Kasım 1987 tarihli MİT raporunda, bizim sözünü ettiğimiz tarihlerde İstanbulEmniyetiCinayetMasası Şefi olanAhmetAteşli’ye 12 kalem suçlama yöneltilmişti vebunlarınbaşındaMarlonKemalcinayetiniörtbasetmesigeliyordu!

RapordaAteşli’ninneyiveyakiminsuçunuörtbasettiğikonusundabiraçıklamayoktu.Amabilinenoyduki,İstanbulEmniyeticinayetgecesiteslimolanNurullahÇınar’ıogecesorgulamış, ertesi sabah yıldırım hızıyla savcılığa, oradan da mahkemeye götürüp aynıgün tutuklanmasını sağlamıştı. Adliye tarihinde eşine ender rastlanan bu süratin sebebineydi?İstanbulEmniyetiyangındanmalkaçırırgibi“MİT’tenkatil”mikaçırmıştı?

MİT raporundaAteşli hakkında bunun peşinden gelen iki suçlama daOflu İsmail ileilgiliydi:İkincimadde,raporda“ŞarkıcıEsengül’ünölümolayı”diyegeçiyordu.Böylebirolay vardı ama ölen kişi şarkıcı Esengül değildi: 31 Mart 1979’da SemiramisGazinosu’ndageçenbir tartışmasonucuçıkanolaydagazinonunpatronu ileşefgarsonuölmüştü.ŞarkıcıEsengülisedahasonrameydanagelentuhafbirtrafikkazasındaölmüştü.BuolaylailgiliolarakDündarKılıçeniştesinisavunmuşveOfluİsmail’inmeşrumüdafaahalindeolduğunu,“Ovurmasaötekilerinonuvuracağını”söylemişti.OysaOfluİsmailbusuçutümüylereddedecekve“Bendeoradaydımamaherkeskaçtığıiçinsuçbenimüstümekaldı,”diyecekti.

Semiramis Gazinosu’ndaki cinayetlerden idamı istenen Oflu İsmail Bulgaristan’akaçmıştı. İşteAteşli’ye yöneltilen suçlamaların üçüncüsü de buydu:MİT raporuna göreOfluİsmailBulgaristan’aAhmetAteşlitarafındankaçırılmıştı.

Bu sıralamanın mantığından birinci maddede, yani Marlon Kemal olayında korunankişinin de Oflu İsmail olduğu sonucu çıkar mıydı? MİT raporunu Mehmet Eymür’ünyazdığını artık sağır sultan bile duyduğuna göre, Eymür de bu cinayetin Oflu İsmailtarafından işletildiğini mi düşünüyordu? Düşünse bile bunun ne önemi vardı? MarlonKemal ister Nurullah Çınar’ı kadınların önünde dövdüğü için, ister Oflu İsmail’in biradamını yumrukladığı için öldürülmüş olsun, olayın faili belliydi ve cezalandırılmıştı.Amabucinayet,aradan7yılgeçtiktensonraMİT’tesorgulananDündarKılıç’ınkarşısınaçıkarılmış,13yılgeçtiktensonrayazılanbir rapordadayenidenısıtılmıştı.ÇünküMartıOperasyonu’ylabaşladığınıgörmüşolduğumuzMİTveemniyettekikliklerçatışmasındakullanılanunsurlardanbirihalinegelmişti.

Ahmet Ateşli bu suçlamalara cevap olarak “Bu raporu yazanlardan birisi yurtdışına

Page 166: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

görevli gitmiş, görevine ihanet ederek, vatandaşlıktan çıkartılan kişiyle beraber gezipdolaşmış, yiyip içmiştir,” diyecekti.15 Yurtdışına görevli giden kişi Mehmet Eymür,ilişkideolduğuvatandaşlıktançıkartılankişideOfluİsmail’di!

Gerçekten de Mehmet Eymür, 1981 yılında Bulgaristan’a “gizli görevle” gidecek,kaçakçılarla ve Oflu İsmail ile ilişkiye geçecek ve her şey tam anlamıyla “arapsaçına”dönecekti. Onunla da, Oflu İsmail ile de bir dahaki karşılaşmamız Bulgaristan’daolacaktır. Kim kimin suçunu neden ve nasıl örtbas ediyor sorusunun cevabını buradaçözemediysek,belkioradaçözmeyebirazdahayaklaşabiliriz.

Ahmet Ateşli ile ilgili suçlamaların geri kalanlarını unuttuğumu da sanmayın, amaonlara gelmek için takvim yapraklarının biraz daha dökülmesi gerekiyor. Yeter ki sizTürkiye sahnesinde gözler önünde oynanan oyunun perde arkasında kaçakçılarla ilgilibambaşkabiroyunoynandığınıhiçunutmayın.

12Eylül’eGiderkenKurulanDehşetDengeleri1970’li yılların ikinci yarısında Türkiye’de artık kan gövdeyi götürüyordu. 1975-78

yılları “Bana sağcılar cinayet işliyor dedirtemezsiniz,” diyen Süleyman Demirel’inBaşbakan-lığındaki MC (Milliyetçi Cephe) koalisyonları ile geçildi. Komünizmi “başdüşman” ilan eden hükümetin seyirciliği, hatta koruması altında, ülkenin en değerliaydınları peş peşe “faili meçhul” cinayetlere kurban gidiyor, “ordu malı” bombalarlakontrgerilla sabotajları ve katliamları yapılıyor, ikiye bölünmüş olan üniversite gençliğibirbirini öldürüyordu. Ve bütün bunlar “sağcı-solcu”, “Alevi-Sünni”, “Türk-Kürt”çatışmalarıolarakgörülüpseyrediliyordu.

17Ocak1978’deEcevithükümetininkurulmasıyla,şiddetdozunuiyiceartırdı.Terörünsilah ve uyuşturucu kaçakçılığı ile ilişkisi birçok yazar tarafından dile getiriliyor vekamuoyu tarafından da görülüyordu. Çünkü her yıl yakalanan kaçak silahların piyasadeğeri artıkmilyarlarla ifade edilmeye başlanmıştı.Yakalanan deyince, bunun öyle çokbüyük gayretler ve operasyonlar sonucu olduğunu sanmayın. Kaçakçılar çok büyük birparti “mal” getirecekleri zaman önce bunun “küçük bir miktarını”, örneğin bir gemiyiilişkideolduklarıdevletgörevlilerinerüşvetolarakyakalatırlardı.Yakalanankaçakmallartörenlerlebasınagösterilirken,kaçakçılardagerikalanbüyükpartiyizahmetsizceyurdasokarlardı.Kaçakçılığınşaşmazkurallarındanolanbuişlem,silahkaçakçılığıbaşlamadanöncedeyapılırdı,sonradayapılıyordu.

Bütün bunlar dilden dile anlatılıyor, hatta yazılıyor ama kanıtlanamıyordu. Gerçi builişkiler ilk kez 1973’teki Martı Operasyonu’nda ortaya çıkmıştı ama o soruşturmakapatıldığındanberikaçakçılarınüzerinebirdahagidilmemişti.

Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazarı Abdi İpekçi, gazetesindekaçakçılık-terör ilişkisini işleyen bir yazı dizisi yayımlamaya hazırlanırken, 1 Şubat1979’daarabasınıniçindeöldürüldü.

İpekçi’ninkatil zanlısıülkücümilitanMehmetAliAğca10Temmuz’dayakalandı.25Kasım’da Kartal Maltepe Askeri Cezaevi’nden kaçırıldı. 29 Kasım 1971’de MahirÇayanlar’ın kaçtığı cezaevinden kaçmıştı, ama onlar gibi tünel kazarak değil, bazı

Page 167: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

görevlilerinyardımıylacezaevininnizamiyekapısındançıkmıştı!

Abdiİpekçicinayetisoruşturmasınınileriaşamalarındavearadanepeyzamangeçtiktensonrabucinayettetetikçilikyapanülkücülerinbirkesimininbirsürediryenibiryapılanmaiçinde oldukları anlaşılacaktı. Ankara Bahçelievler’de 7 TİP’li gencin öldürüldüğükatliamındasorumlusuolanörgütünbaşındaÜlküOcaklarıİkinciBaşkanıAbdullahÇatlıvardı.Çeteninbirucukontrgerillanınbombalamaeylemlerine,birucuAbuzerUğurluveBekir Çelenk gibi Bulgaristan bağlantılı uyuşturucu ve silah kaçakçılarına, bir ucuAvrupa’daki ülkücü teşkilatlara, bir ucu daMİT içindeki belli bir kliğe uzanıyordu. 12Eylül’den sonra yurtdışına çıkan bu kişiler, uluslararası şebekeler tarafından Papasuikastında,dahasonradaMİTtarafındanErmeniASALAörgütünekarşıbazıeylemlerdekullanılacaklardı.16

1979’un Nisan ayında, İbrahim Telemen adında bir silah ve uyuşturucu kaçakçısı,yazılarındahepbukonununüstünegidenUğurMumcu’ya,MilliGüvenlikKurulu’navezamanın İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş’e birer mektup yazdıktan sonra ortadankayboldu.17 İntihar ettiği söylendiyse de cesedi bulunamadı. İbrahim Telemen,kaybolmadanbirgünönceSıkıyönetimKomutanlığınadabirmektupyollamış,kaçakçılıkkonusundaönemlivegenişaçıklamalaryapmış,baştaAbuzerUğurluolmaküzereUğurluailesi fertlerinin ve Oflu İsmail’in adlarını vermiş, bunların gümrüklerdeki adamlarınıbildirmişti. Mektubu ihbar sayan İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı operasyona girişti.KaçtığıiçinyakalanamayanAbuzerUğurlu’nunAbdiİpekçisuikastındakisorumluluğudahenüz bilinmediğinden, olaylar arasında bir bağlantı kurulamamıştı.AbuzerUğurlu’nunzatenMİT’e“Yıldırım”takmaadıylamuhbirlikyaptığınısanırımdahaöncesöylemiştim.Bu“hizmetine”karşılıkelbettehakettiğibazıkarşılıklardaolacaktı!

Operasyonlar sonucu, bu kişilerden Bulgaristan’da bulunan Oflu İsmail dışındakilergözaltınaalındılar.Amaalınmalarıylasalıverilmeleridebiroldu.SıkıyönetimMahkemesigörevsizlik kararı vererek dosyayı sivil mahkemeye, kaçakçıları da “işlerinin” başınagöndermişti. Çünkü Uyuşmazlık Mahkemesi’nin kararına göre kaçakçılık suçlarısıkıyönetimmahkemeleriningörevalanınagirmiyordu.Buyüzdendekaçakçılıkdosyaları12Eylüldöneminekadaraskerimahkemelerlesivilmahkemelerarasındatenis topugibigidipgeleceklerdi.

Telemen’inaçıklamalarınınüzerinegidilememesininteknedenimahkemelerarasındakigörevuyuşmazlığıdeğildi.

Kaçakçılıkla ilgili olarak1970’lerinbaşlarındanberi perde arkasındaoynananoyunlarbizim hikâyemiz boyunca da sürecekti, bunu unutursak Türkiye’nin yakın geçmişinianlamaktagüçlükçekeriz.

Şimdibulunduğumuznoktadasahnearkasındaneleroluyoronabirbakalım.

MehmetEymür’ünMİTraporundaAhmetAteşli’ninörtbasetmeklesuçlandığıolaylardizisininşimdisırasıgeleniTelemenolayıydı!VedikkatettiysenizTelemen’inihbarettiğiisimlerdenbirideOfluİsmail’di!

Ama artık tek başına Ahmet Ateşli’den değil, İstanbul Emniyeti’nden söz etmek

Page 168: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

zorundayız. Çünkü 1973 Martı Operasyonu sırasında kaçakçılardan rüşvet aldığısuçlamalarından yakasını Faik Türün sayesinde kurtaran Şükrü Balcı artık İstanbulEmniyet Müdürü idi. Ahmet Ateşli de onun yardımcısıydı. MİT raporunda kaçakçılarıkoruduklarıönesürülenbuisimlereartıkyenilerideeklenmekteydi.

Bitmedi.MİTiçindeİstanbulBölgeBaşkanlığınıelegeçirmekiçinsürdürülenkavganınilk raundunu 1973’te kaybetmiş olan Hiram Abas-Mehmet Eymür ekibi, ikinci raundu1977’de Ankara’da başlatmışlar, ama yine kaybetmişlerdi. İstanbul Bölge Başkanlığı1977’denberiNuriGündeşveekibininelindeydi.Amamücadelebitmemişti.Abas-Eymürekibi kavgada yeni bir raundu başlatmak için hem İstanbul Emniyeti’nin, hem deMİTBölge Başkanlığı’nın kaçakçılarla ve mafyayla olan ilişkileri hakkında istihbarattopluyordu.18

Şimdilik bu kadarını söyleyip geçiyorum, nasıl olsa bu isimlerin hepsi zaman içindetekrartekrarkarşımızaçıkacaklar.

Abi’ninKirveliğiYılmazGüney İzmit’tenToptaşı’na, oradanda İmralıAdası’ndaki yarı açık cezaevine

nakledilmişti. Doktor Turhan Temuçin de yazları Armutlu’da geçirirdi ve Armutlu ileİmralı’nınarasıneredeysebirtaşatımımesafedeydi.Cezaevigörevlileriİmralı’dangırgırteknesiyle sık sık Armutlu’ya ormandan odun kesmeye gelirlerdi. Bu İmralı-Armutluseferlerine Yılmaz Güney de katılır, hatta tekneye kaptanlık yaptığı bile olurdu. Odunkesme işlemibir-iki günuzarsa,YılmazGüneyTurhanTemuçin’emisafir olur, iki eskidostbu fırsatın tadını çıkarırlardı.Bu“odunkesme izni”beraberliklerinedaha sonralarıDündarKılıçdakatılmayabaşladı.Sonraişidahadailerlettiler,İmralı-ArmutluseferleriDündarKılıç’ınsüratmotoruylayapılıroldu.BazentekneyiyollayıpGüney’iArmutlu’yaaldırtıyorlar,bazendeDündarKılıçİmralı’yagidiyordu.

“DündarKılıç’ınsüratmotorudaneredençıktı?”diyesoracakolursanız,onundailginçbir hikâyesi var. Dündar Kılıç bu tekneyi bir racon kesme olayı sayesinde kazanmıştı.GelinbuhikâyeyideTurhanTemuçin’dendinleyelim:

“Armutluozamanlarpekgelişmişbiryerdeğildi.Ufakbirdeğişiklikolsahemenfarkedilirdi.Bir günbaktım limanamuazzambir süratmotorubağlanmış. ‘Kiminbu?’ diyesordum, ‘Seniin!’ dediler. ‘Nasıl benim?’ dedim, ‘Senin Kasımpaşalı Neco diye birarkadaşın, ben bunu Turhan Baba’ya getirdim diyor,’ dediler. ‘Allah Allah siz beniişletiyor musunuz, ben böyle birini tanımıyorum,’ dedim. ‘Herif seni anlatıyor, tarifediyor,’dediler.Bu işebir anlamveremedengittimkahveyeoturdum,çay içiyorum.Buadamgeldi, ‘Ooobababeni tanımadınmı?’ dedi. ‘Kusura bakma tanıyamadım,’ dedim.‘Senaskeritıbbiyedeydin,lacivertelbiselergiyerdin,DündarAbi’yleberaberpavyonlaragelirdin.Bendeozamanlarkaçakçılıkyapardım,Ankara’danİstanbul’ageldiğimdesizerastlardım,’dedi.Benadamıbir türlühatırlayamıyorumamadedikleriokadardoğruki,benitarifediyor.Neysearkadaşoldukvemotoruanlattı.Bubirolayyapmış,olayyaptığıadamlar da dişli çıkmış. Öyle olunca bu racon kesmesi için Dündar’ı araya koymuş.Dündar işi bitirince bu da Dündar’a o tekneyi vermiş. Dündar da ‘Tekneyi götürArmutlu’yabağla!’demiş.

Page 169: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DündarArmutlu’yagelirdi, özellikleyaz ayları gece saat 9-10havakarardımı atlardımotora İmralı’ya giderdi, sabaha kadar eğlenirlerdi, sabah dönerdi. Tekneyi daha sonraİstanbul’a aldırttı. İstanbul-İmralı sürat motoruyla yarım saat ya sürüyor, ya sürmüyor.Yılmaz’ı istediği zaman İmralı’dan aldırtıp, İstanbul’a getirtiyordu. Cezaevi idaresi debiliyordubunu,Yılmazsabahakadarİstanbul’dakalıyor,sonradönüyordu.”

SenaryosunuYılmazGüney’inİmralı’dayazdığı,yönetmenliğiniZekiÖkten’inyaptığı“Düşman”filminingalası1980yılındaİstanbul’dayapıldı.GalagecesininsürprizkonuğuYılmazGüney’diveonuİmralı’danalıporayagetirenyineDündarKılıçolmuştu.DündarKılıço sıralardaAlparslanTürkeş ileHilton’dayemekyemişvebuyüzden işyerlerininDev-Sol tarafından kurşunlandığı söylentileri çıkmıştı. Bu yüzden Yılmaz Güney galagecesini düzenleyen arkadaşlarına, “Dündar Kılıç’ı Türkeş’le görmüşler, bir de bizimlegörsünler,”demişti.19

YılmazGüneyoğlunun1980yazaylarındabirçaybahçesindeyapılansünnetdüğününede İmralı’dan getirilmişti. Sünnet düğününde Yılmaz Güney’in oğlu Yılmaz Güney’inkirvesiDündarKılıç’tı.

Yılmaz Güney’in oğlu Yılmaz Güney 8 yaşındayken İmralı’da babasıyla yedi günkalmıştıvedoğumundanberisüreklihapisteolanbabasıylabirliktegeçirdiğienuzunsüredebuolmuştu.20

Yılmaz Güney İmralı’dan nakledildiği Isparta Cezaevi’nden 8 Ekim 1981’de izinliolarakçıktıvebirdahageridönmedi,yurtdışınagitmişti.21“Yol”filmi,Mayıs1982’dekiCannes Film Festivali Altın Palmiye Ödülü’nü Yunanlı yönetmen Costa Gavras’ın“Kayıp” filmi ile paylaştı. 1983’te Paris’te “Duvar” filmini yaptı. Ve 9 Eylül 1984’teParis’tekanserdenöldü.

OnuncuBölüm

RACONBOZULUYOREkim1979seçimlerindensonraEcevithükümetininyerineMHP-MSPdestekliDemirel

hükümeti kurulmuş, değişen bir şey olmamıştı. Giderek şiddetini artıran kanlı oyunTürkiye’yihızlayenibiraskeridarbeyedoğrugötürmüştü.

12 Eylül 1980’de Genelkurmay Başkanı Kenan Evren başkanlığında ordu komutakademesi hiyerarşik düzen içinde yönetime el koydu. Parlamento ve siyasi partilerkapatıldı.Liderlergözaltınaalındılar.

Her askeri darbenin başında olduğu gibi babalara yine küçük çapta bir operasyonyapıldı;yeraltıdünyasından13Aralık’tatutuklanan15kişiKabakoz’dakiaskerigözetimevindesorgulandıktansonra27Aralık’taserbestbırakıldılar.

Dündar Kılıç, sorgulamaları yürüten MİT İstanbul Bölge Başkanlığı’nın önemliisimlerindenCengizAbaoğlu’nubukısa süreli tutukluluk sırasında tanıdı.Bu tanışmayıoperasyonda tutuklananlardan ve MİT muhbiri olarak da çalışan uyuşturucu ve silah

Page 170: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kaçakçısı YaşarYamak (TopalYaşar) sağlamıştı. BöyleceDündarKılıç’aMİT içindekiçatışmanıntaraflarındanilkçengelatanNuriGündeşekibioluyordu.

Abi’ninİşleriOperasyonu“kazasızbelasız”atlatanDündarKılıç’ınişleriiyigidiyordu.CemReklam

gazinoilanlarınınyanısıra,azönceErolSimavi’dendeaktardığımızgibibankerlerinveKastelli’ninilanlarınıdaalmayabaşlamıştı.Birsüresonrabunlaraplakvekasetilanlarıdaeklenecekti.Reklam işleribüyüyünce ikincibir ajansdahakurdu: “AjansArtı.”DündarKılıçbirröportajındaişyerlerinişöyletakdimediyordu:“BundanbaşkaAjansArtı,CemFilm, İnşaat Malzemeleri A.Ş. adlı şirketlerim, kömür ocaklarında hisselerim var. Buişlerimizikimsehazmedemedi.Eğerelimdengeçenparalarıyatırımadönüştürseydim,nemilyarlarımolurdu.”1

İlanlarını Hürriyet’ten alıp hemşehrisi Mehmet Ali Yılmaz’ın sahibi olduğu Güneşgazetesine vermişti. Daha sonra Mehmet Ali Yılmaz ile ortak bir boya fabrikası dakurdular:“ŞanBoya.”Karayollarıüzerine trafik işaretlerininçizildiğidayanıklıboyalarıüretiyorlardı. Dündar Kılıç’ın çok sonraları bir dergiye verdiği beyanata göre “CemReklam’ın 1980’deki cirosu 7-8 milyar liraydı. 1981’de Şan Boya’ya Mehmet AliYılmaz’labirlikte2milyaryatırımyapmışlardı.”452

451980’debirdolar90liraydı.

CemFilm ve İnşaatMalzemeleri şirketi ile SerenMadencilik adını almış olan kömürmadenlerindekiişlerideherkesekömürdağıtmasınarağmenyolundagidiyordu.“Cemsu”adlı bir firma kurulmuştu ve başında cinayet masasından emekli Yüksel Altaybulunuyordu.AbanozSokağı’ndakigenelevlerinkaldırılmasındansonraburadakibinalarişyerihalinegetirilmişti.BürosubusokaktabulunanCemsu,gazinolaravelokantalarasudağıtıyordu.

Daha çok “Banker Kastelli” adıyla tanınan Cevher Özden Sürmene’nin Kastelköyündendi. Cem Reklam’a borçlarını ödeyemez hale gelince, kulüpçülüğü bırakıpmüteahhitliğe başlamış olan Rahmi Şencan (Laz Rahmi) ile Dündar Kılıç, Kastelli’ninAnkara Elmadağ’daki bir karayolları asfaltlama şantiyesinin işletmesini aldılar. AncakKastelli’ninkaçmasındansonramallarınaveişlerineelkonmasıüzerineburayıkaybettiler.

DündarKılıçherfırsattakumarcılığıbıraktığınısöylüyordu,amabununlaherhaldeCemKıraathanesi’ni kardeşine bırakmasını kastediyordu. Çünkü 1980’de Nişantaşı’nda, ValiKonağıCaddesi’nde bir bezik ve bilardo salonu açmıştı. 1984’te tutuklandığında burasıboşbırakıldı,kullanılmadı.1988’dehapistençıktıktan sonrabudaireyi tekrarkullanımasoktuveMazdaotomobillerininbayiliğiniyapanbirotogalerisihalinegetirdi.Bulokal,DündarKılıç’ınsonyıllarındaŞekerbank’asatıldı.

Dündar Kılıç’ın yakınlarıyla yaptığım görüşmelerde bu yerin sözü geçtiğinde bazıları“Bilardo”bazılarıda“Mazda”diyorlardı.Hikâyemizinönemlimekânlarındanbiriolanbuyerdenbazen“Bilardo”bazen“Mazda”diyesözedilecekolursaaynıyerinkastedildiğinianlayasınızdiyesöylüyorum.

Page 171: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dündar Kılıç’ın uzun süreli işyerlerinden biri de Kurtuluş son durakta olduğu içinyakınlarının“Kurtuluş”dedikleribüyükmekândı.Buyer,ilkönceİdrisÖzbirveAtakanAksar tarafından Rum Kilisesi Vakfı’ndan çay bahçesi olarak kiralanmıştı. Daha sonraikinciortağınhisselerinidevralanDündarKılıç,fakirlereyemekdağıtankiliseninvakfınayiyecek ve kömür yardımı yapmaya başladı. Bahçe modernize edildi, içindeki harabehalindekibarakanınyerinegenişbirsalonyapıldıveDündarKılıçileİdrisÖzbirburada“Özkılıç”adındabirmobilyamağazasıaçtılar.Kürt İdrisayrıldıktansonraDündarKılıçkontratı tek başına devraldı ve “İnmar” adıyla mutfak dekorasyonu ve beyaz eşyamağazasınaçevirdi,genelmüdürlüğünedeyakındostuYavuzÇaloğlugeldi.DündarKılıç1988’de hapisten çıktıktan sonra buraya soğuk hava depoları eklendi ve “ŞanMarket”adıyla süpermarket haline getirildi. Dündar Kılıç’ın hayali burasını kütüphane halinegetirmekti: “1984’te içeri alınmasaydım Kurtuluş’taki 300 metrekarelik salonumukütüphaneyapacaktım.Evlerimdekibütünkitaplarıorayabağışlayacak,gelenlerebedavaçorbaçıkaracak,peynir,ekmek,çayikramettirecektim.Fırsatvermediler.”3Burasıhiçbirzaman kütüphane haline getirilemedi, Daha sonra da sırasıyla “Atari Salonu” ve “AtışPoligonu”oldu.SonundadaKoç’laradevredildi.Hikâyemizinönemlimekânlarındanbirideburasıdırvehangidönemdeneişlevgörüyorsaoadlaanılacaktır.

KasasıCeketininCebiydi“Bilardo” ile, genellikle “Kurtuluş” denilen büyük salonun hikâyemizin önemli

mekânlarındanolduklarınısöyledim,çünküDündarKılıç’ıngünününbüyükbirkısmıbuiki yerden birinde geçmekteydi. Buralardaki “mesai saatlerinde” gelenlerin sorunlarınıçözüyor,yaniartıkbozulmuşveeskianlamınıyitirmiş,içiboşalmışolsadaraconkesiyor,ihtiyacıolanlaraparavekömürdağıtıyordu.“Paylaşma”ve“zengindenalıpfakireverme”anlamında adının “efsane”ye çıkması kolay değildi, onun çözebileceğine inandığı birsorunu olan herkes Dündar Kılıç’a gidiyor, o da kimseyi boş çevirmiyor, en azındankarnınıdoyurupöylegönderiyordu.

İster 12 Mart’taki ve daha sonraki hapishanelerde solcularla yaşadığı komünalışkanlığından gelsin, ister karakterindeki güçlü paylaşma duygusundan, onun olduğuyerdeyemeklerhepbirlikteyeniyorduvesofrasürekliaçıkduruyordu.Herhangibirişiçingelenleroradaherzamanbedavayiyecekveiçecekbirşeylerbulabildiler.CemalSüreyaşöyle diyordu: “Dündar’ın kurduğu orta karar imaretle ne Sabancı’nın vakıfları, ne deKoç’unmüzeleri yarışabilmiştir. İmaret aldığından verir.Vakıf, verdiğinin bir bölüğünügerialmasistemidir.”4

Cem Reklam’ın bürosunda esas olarak ticari işler ve “zenginden alma” işleriyürütülüyordu,amaBilardo’nunveözellikleKurtuluş’unbirbölümübu“raconkesme”ve“fakirleredağıtma”işlerineayrılmıştı.Buaradaunutmadansöyleyelim,herikiyerinarkakısımlarında da kumar oynanıyordu.Bunun tanıklarından biri TurhanTemuçin’di: “Songörüştüğümde,Kurtuluş’taçokgüzelbirmarketivar,orayagittim,marketinarkasındadaofisivekumarhanesi.Demirlerleçevrilmişfalan,güzelişyapanbirmarketti.”

ParayınasıldağıttığınıdaherzamanenyakınındabulunanlardanLütfüÇolakanlattı:

“Bir ara Yugoslav Konsolosluğu’nda korumaydım, Nişantaşı’ndan Kurtuluş yakın, iş

Page 172: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bittimigidecekyeryok,bendedevamlıKurtuluş’agiderdim.BirdebilardosuvardıonunNişantaşı’nda,orayadagiderdim.

Bilardoyaonungeleceğisaatbelliydi,saatdörtgibigelirdi,amasaatikidensonramilletkapıdakuyrukolmayabaşlardı.Bilardonunalttarafıçokgenişti,hepsigelipoturur,Abi’yibeklerlerdi.Asmakatvardı,DündarAbigelinceoradaoturur,balkondanbahçeyiseyredergibi aşağıyı seyrederdi. Bakarken, konuşurken, ‘Ahmet gel,’ veya ‘Mehmet gel,’ diyebirini çağırırdı.Yan tarafta tuvaletinolduğukoridorgibi bir yer vardı.Orayagirer elinicebinesokar,böylebirşeyolamaz,cebindenneçıkaracağınıparmağıylasayardı,çıkarırverir,nekimseyegösterir,nedekimsegörürdü.

BiryazgünüyineKurtuluş’taoturuyoruz.DündarAbibellisaatindegeldi, ‘Çocuklar,’dedi,hepsihemen ‘buyurAbi,’dediler. ‘Düngecebir rüyagördüm,’herkesbir ağızdan‘hayırdırinşallah,’dedi.‘Yoldagidiyordum,yerdebirtaşınaltındabirpaketgördüm.Taşabir tekmeatıp, bunedir diyepaketi kaldırdım,baktımağır geldi, bir de açtımki içindepara vardı. Yahu rüya sabahleyin sahi çıkmasın mı arkadaş?’ dedi. Ardından şoföre‘Necmi,gitdepaketigetir’diyeseslendi.Abioparayıogünoradadağıttı,Kurtuluş’ta.Yoldabulduğuhikâyetabii,amaneNecmi’yesorabilirsin,nedesorsanosöyler.

Elihepceketinincebindedir,ceketinincebindedeparavardır.Parayıverdiğizamandaparaverdimdemezdi,‘Tedaviettim,’derdi.Birkaçtanelafıdahavardı.‘Alşunubirsakalyap’, ‘Şunlabirneşelen’, ‘Tedaviol’veya iki-üçkişigiderse, ‘Alınşunudagüzelleşin,’derdi.”

Böyle bir sistemin elbette ki kaydı kuydu olamazdı, muhasebesi tutulamazdı.Kurumlaşmamıştı ve hiçbir zaman da kurumlaşmayacaktı. Bunun en iyi açıklaması daİbrahimKılıç’ın şu sözlerinden anlaşılıyordu: “Bizde öyle bir ayrılık gayrılık yok yani.Hesap, kitap,muhasebe yok, bende var sende yok, sende var bende yok.Her şey gelirmasanınüstüne,isteyeneliniatar,istediğikadartorbadanalırdı!”

BabalarToplantısı1984’teki “BabalarOperasyonu”nda tutuklanacakolanünlüKürtuyuşturucukaçakçısı

BehçetCantürk’ünMİT ifadesindeönemlibirbölümvardı:1981yılınınhemenbaşındaBulgaristan’ınbaşkentiSofya’dakiVitoşaOteli’ndeTürkbabalarbirtoplantıyapmışlardı.Behçet Cantürk toplantıya kendisi katılmamıştı, çünkü çağrılı değildi. Toplantıdakonuşulanları kendine yakın olan bazı katılımcılardan dinlemişti. Bulgar hükümetininisteği ile yapılan toplantıdaOflu İsmail ön plana çıkmış ve sankiBulgarların temsilcisigibi konuşmuştu. Tüm kaçakçıların Bulgaristan’a yerleşmelerini, paralarını Bulgarbankalarınayatırmalarınıvetümişlerintekbirmerkezdenyönetilmesiniteklifetmişti.Üçgün süren ve toplantıdan çok uluslararası bir “zirveyi” andıran buluşmada, Suriye,Arnavutluk, İtalyanuyruklukaçakçılarınyanısıraTürkolarakdaOflu İsmail’indışındaepeytanıdıksimavardı;BekirÇelenk,EnisKaraduman,Uğurlular,Cevahirler…

O sıralarda Sofya’da bulunan bu kalabalığın arasında bir tek MİT eksikti demekisterdim, ama o da vardı: Mehmet Eymür de o tarihlerde “Mihri” takma adıylaBulgaristan’daydıvekendideyimiyle“kaçakçılarıniçlerinesızmıştı.”1974’tenberiMİTmuhbirliğiyapmaktaolanAbuzerUğurludaoradaolduğunagöreEymür’ünkaçakçıların

Page 173: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

arasınasızmakolaylığınıdaosağlamışolmalıydı.

MehmetEymür’ünburnunundibindeyapılmışolan“babalartoplantısını”haberalmamışolması herhalde düşünülemezdi. Ama çok gariptir ki, daha sonra yazacağı yazıların,raporlarınhiçbirindebutoplantıdantekkelimeylebilesözetmeyecekti!Nedeninisoracakolursanız, bunu ben de çözebilmiş değilim. Ama bir tahminim var:Mehmet Eymür’üngizli kimliği bir süre sonra açığa çıkmıştı veDündar Kılıç’a göre “Eymür’ün o tarihtehayatıtehlikeyegirmişken,eniştesiOfluİsmailtarafındankurtarılmıştı.”5BundandörtyılsonradaOfluİsmail’inavukatı,MehmetEymür’ünmüvekkilineMİThesabınaçalışmasıkarşılığındapasaportveTürkiye’yedönmegarantisiteklifettiğini”önesürecekti.6

Oflu İsmail kaçaktı, vatandaşlıktan çıkarılmıştı, ama zaman zaman hem görüşmeleryapmak, hem de çok sevdiği köpeklerini görmek için İstanbul’a gelip gittiği iddiaediliyordu:“Ofluİsmail’inMaslak’takievindeaşağıyukarıyirmininüzerindekurtköpeğivardı.Köpeklerini görmeye haftada bir, on günde birBulgaristan’dan geliyordu.”Bununasıl becerdiği konusunda iki görüş vardı. İki görüşe göre de Türk karasularına kadarBulgaristan hücumbotlarıyla geliyordu. Ama bundan sonrası tartışmalıydı. Bir iddiayagöre Trakya’daki kömür ocaklarının olduğu yere indiriliyor, başka bir iddiaya göre isedeniz polisliğinden ihraç edilen bir komiser muavini tarafından deniz motoruylaalınıyordu.7

“Bahçe”İhsanUğur Kılıç, 1981 yılında, 16 yaşındayken, Adanalı kulüp sahiplerinden İhsan

Özbizerdik’in oğluUğurÖzbizerdik ile evlendi.Evet, kocasının adı daUğur’duvebiriŞişli’de kız meslek lisesine, öteki de Şişli’de başka bir liseye gidip gelirken okulçıkışlarında tanışmışlardı.TeşvikiyeCamii’ninkarşısındaki İkbalApartmanı’ndakulübüolankayınpederİhsanÖzbizerdik’e“Bahçeİhsan”denirdivebulakaponaAdana’daykentakılmıştı.

DahaönceanlattığımDündarKılıç-YılmazGüneyYumur-talıkgörüşmesiniöğrenmeküzereAdana’yagittiğimdeDün-darKılıç’ındünürüBahçeİhsan’ıdaaraştırdım.

İhsan Özbizerdik’in bir zamanlar Adana’da çok geniş bahçeleri varmış. Bu bahçelerisatıp satıp kumarda kaybetmiş, kulüpler açıp kapatmış.Ona “Bahçe İhsan” denmesininnedeni de buymuş. Sonunda Ali Dayı adında Adana’nın ünlü bir zenginiyle ortak birkulüpaçmış.Adanalılar“KırbeliniAliDayı”türküsününbileonuniçinsöylendiğiniiddiaediyorlar.

Gün gelmiş, Ali Dayı kalkıp İstanbul’a göçmüş. Bahçe İhsan da tek başına kalıncaAdanaDemirsporlu futbolcuNuriŞengezer’iortakalmış.Yeniortakalınıncaâdettendirya, kulüp açılışı yapılacak. Kulüp açılışlarına davet yapılır, büyük kumarcılar gelir, ogecekibütünhasılatdakulüpsahibinebırakılır.Davetkâretmezsekulüpyürümez,uzunömürlüolmaz.Bahçeİhsan’ınkulübüdeöyleolmuş.BukulübüdebatıranBahçeİhsan,eski ortağı Ali Dayı da onu çağırdığından, ailesini de alıp İstanbul’a taşınmaya kararvermiş.

Page 174: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bana Adana’da Özbizerdikleri anlatanlardan biri Belediye Fen İşlerinde şebekeşefliğinden emekli “Tarkan” lakaplıErkanÖzergün’dü.Zamanında çokkumar oynadığıiçinoçevredenbirçokkişiyiiyitanıyordu.Gerisinişöyleanlattı:

“İkioğlubirkızıvardı.EnbüyükleriUğur’du,yakışıklıbirgençti.Oğullarıonungibikabadayı değildi. İhsan Özbizerdik’in İstanbul’a gidişi 76-77 yıllarında, ünlü Ali Dayısayesinde oldu. İstanbul’a giden Ali Dayı orada kulüp açmıştı. Teşvikiye Camii’ninkarşısındaki İkbal Apartmanı’ndaydı. Sosyetik bir yerdi, bakara oynanmazdı, kadınlıerkeklikonkenvepokeroynanırdı.Beşçayıverilirdi,akşamözelyemeklerçıkardı,dahasonrakicasinolargibibiryerdiyani.Yöneticisine‘şanjör’denirdi,şanjörünhanımıeşinedostunatelefoneder,‘buakşamçiğköftevar’,veya‘börekvar,mantıvar,’diyeçağırırdı,yani‘kumaragel’demezdideakşamçıkacakyemeğisöylerdi.

Bahçeİhsanİstanbul’agittiveAliDayı’yaortakoldu.Bendearasıraİstanbul’agiderorada oynardım. Dündar Kılıç’ı görmedim ama kardeşi İbrahim oraya gelir oynardı.İbrahimKılıç’labendebirkerekarşılıklıkonkenoynadım,‘ütüzdüm’(kaybettim).Oradakonken buradaki kurallarla oynanmıyor, kuralları daha değişik, üç oyunda bir herkesinyeri değişiyor. Son oyunda herkes 101 olup çıkmış, ikimiz kalmıştık. O 99 olmuştu,‘Öyleyse şu birliyi şuraya koyalım’ deyip elindeki birliyi destenin altına koydu. Yanioyunu bitirirse onu atıp kazanacak, ben 54 olduğum halde elimi boşaltmadım,‘tamahsadım’ (aza kanaat edip elini yavaş yavaş açmaktansa hepsini birden açmayıbeklemekanlamında)yaniobirpapazveyakızatsındiyebekledim.Atmadıvebütüneliniaçıpkazandı.

Dündar Kılıç oraya gelmezdi, İhsan’ı da tanımazdı, dünür olduktan sonra Bahçe’ninkulübünegeliroldu.Bahçe’ninoğluUğurileDündar’ınkızıUğur’untanışmalarıikisinindebabasıkulüpçüolduğundandeğil,başkabirvesileyleoldu.

Ali Dayı kimseye haraç vermezdi, ya kendisi de eski MİT’çi olduğundan ya daDördüncüKolordu’danemekliAlbayTahsinokulübünmüşterisiolduğuiçin.”

“Tarkan” Erkan Özergün’ün Bahçe İhsan ile ilgili anlatacakları bitmişti ama lafkumardanaçılıncakendisiningeçmiştekumarlailgilibaşındangeçenbirolayıanlatmadanedemedi:“Mersin’dekiTürkmenOteli’ninkulübünündavetiiçinikiarabaylaAdana’danMersin’e gitmiştik. Sabah saat 6’ya kadar oynadık, ben ‘ütüzdüm’. Saat 8’deAdana’yadönüpbelediyede işbaşıyapmam lazım. ‘Benarabalardanbirinialıpgidiyorum,’dedim.DemirsporluNurideberabergeldi.Adana’yadönerken ‘Nekadarkaybettin?’dedi, 120bin lira kaybetmiştim. ‘Maaşın ne kadar?’ dedi, ‘Beş bin lira’ dedim. ‘UlanTarkan, ikiyıllıkmaaşınıkaybetmişsin,dahadaişegideceğimdiyekoşturuyorsun,’dedi.”

“ŞükrüBalcıAlınmamızaKarşıymış”1982’ninOcakayıbaşındayenibirbabalaroperasyonudahageldi.

Yeraltı dünyasının birçok ünlüsüyle birlikteDündarKılıç ile eski dostuKürt İdris deiçeri alınmışlardı.DündarKılıçBalıkesirGönen’deki kaplıcalardan,Kürt İdris evinden.Üçaytutuklukaldılar.BenbualınışıKürtİdris’tendinlediğimşekliyleaktarıyorum:

“Birsabahgeldilerbizialıpgötürdüler,Dündar’laikimiziSelimiyeKışlası’ndaBaşsavcı

Page 175: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Süleyman Takkeci’ye çıkardılar. Kime sordularsaDündar’la İdris’in hiçbir yerde hiçbirşeyi çıkmadı. Biz o gün evimize geldik. Ertesi gün yine gittik, yine saatlerce oturduk.MeğerŞükrüBalcıbizimalınmamızakarşıymış.DahaertesigünTakkeci‘SizBeşiktaş’aMerkezKomutanlığı’nagidin,’dedi.Dündar’ındakartıvar,üstündeişleriyazıyor.Nereyegitsekkartınıçıkarıyor,‘Şukadarişyerimvar,şukadarkişiçalıştırıyorum’falandiyor.Biralbay, bir yüzbaşı bizi aldılar ta Kabakoz’a götürdüler. Bizi bir yere soktular, ara sıragözlerimizibağlayıpgötürüyorlar.Yürüyürübiryeregötürüyorlar.Birmasadasekizontane subay bütün hayatınızı yazın diyor. Bir hafta gecede üç-beş kere bizi böylegötürdüler. Sonra bizi koğuşa verdiler. Bir koğuşta da Ziya Kalkavan, Haşim Öztanıkvardı. 15-20 kişi de Antepli kaçakçılar var. Bir de Fikri Erdöş diye bir adam var,demirciydi o. Oğlu Nejat Erdöş Türkeş’in şoförüymüş. Bir ay evimize habergönderemedik, kimse bilmiyor nerede olduğumuzu. SonraDiyarbakırlı bir arkadaş olanbaşçavuş ile konuştuk, ailelerimize telefon etti. Onlar da sıkıyönetime çıkıyorlar,komutanlaraçıkıyorlar,bizeilkbiraileziyaretiverdiler.2,5ayfalanyatmıştık,bizitekrarSelimiye’ye getirdiler. Selimiye’de altmış gün kaldıktan sonra, tahliye ettiler bizihepimizi.BizFikriErdöş’eozamanınparasıylaönemlibirparavermiştik,demirgetirsindiye. Vermek istemedi, parayı istedik onu da vermedi, tutmuş adam bizi şikâyet etmiş.Bizim ikimizi de aldılar kapalıya attılar. Sonra bizi yüz yüze getirdiler, ‘Biz sana paraverdikonugeri istiyoruz, biz sendenharaçmı istiyoruz,’ dedik.Şeref sözüverdi, sonrabizeparamızıverdiler,demirmemirdevermediler.FikriErdöş’ünçoksuçuvarmış.Kaçtıgitti.Oğlu da bir trafik kazasında öldü.Ondan sonraDündar’la yollarımız ayrıldı, yanidargın bir şekilde değil de onun işyeri ayrıldı, benim işyerim ayrıldı.Kötü bir şey olsayinedehemenbirbirimiziarıyorduk.”

İkisi de üç ay sonra serbest bırakıldılar. Kürt İdris “Şükrü Balcı tutuklanmamızakarşıymış,” diyordu ama onları askerlerin elinden kurtarmaya çalışan sadece İstanbulEmniyeti değildi. Serbest kalmaları içinDündarKılıç’ın iyi ilişkiler içinde olduğuMİTİstanbulBölgedeçabasarfetmişti.

Kürt İdris’in anlattığı Fikri Erdöş konusu ise şöyleydi: Eski bankerlerden veOrtaköyŞifaYurdusahibiFikriErdöş1981-82yılarındaKuruçeşme’degümrükdepolarıişletirkenDündarKılıç’ladaortaklıklarkuruyordu.Birkeresindedeposunamalboşaltmakisteyenbir gemiye zorluk çıkartılıncaMİT raporuna göre İstanbulMİTBölgeBaşkanıGündeşdevreye girerek geminin gümrükten çıkmasını sağlamıştı. Daha sonra, Kürt İdris’inbahsettiği hesap meselesi yüzünden Dündar Kılıç’la arası açılan Fikri Erdöş yurtdışınakaçmıştı.

ZatenartıkyavaşyavaşDündarKılıç’ınbutürişlerinegeliyoruz.

Abi’nin“Yarı-Legal”İşleriAslında Dündar Kılıç’ın içinde bulunduğu ikilemi sona erdirmesi zor görünüyordu,

yaklaşıkonyıldıryasalişleryapmayaçalışıyorduamayasalolmayanişlerideenazındanortaklıklarşeklindesürdürüyordu.Birkısmıbelkideyeraltındanyerüstünegeçişinzorunluolarak ödenen bedelleriydi. Belki de yerüstündeki işlerine yeraltındaki bu ilişkilerinedeniyle izinveriliyordu.Zatenbenimbuişlerebirazalaycıbiryaklaşımla“yarı-legal”dememinnedenide İstanbulEmniyeti’neve İstanbulMİT’inedayanarak,onlarınbilgisi

Page 176: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

dahilinde,hattakorumasıveyardımıylayapılanişlerolmalarıydı.AslındaMİT’tekikarşıekip bu “işlerin” çoğunu haber alıyor ve ileride kullanılmak üzere kayda geçiriyordu.Dündar Kılıç kabadayılar arasındaki kan davalarını biliyordu, ama güvenlik güçleriarasındasürenkandavasınınboyutlarını tahminbileedemezdi.Yıllardıroradaduranveyeraltı dünyasıyla ilişkilerini sürdüren İstanbul Emniyet Müdürü’nü ve MİT BölgeBaşkanı’nıkimyerindenedebilirdiki?ŞükrüBalcı’yı1973’teSıkıyönetimKomutanıFaikTürünkorumamışmıydı?

DündarKılıç’ın,MİT ile ilişkileriniMİT İstanbulBölgeBaşkanlığı’ndagörevlive ikidüşman kutup arasında ikili oynayan Mustafa Ercan’ın, Hiram Abas-Mehmet Eymürekibine14Ekim1984’teyaptığıihbardanöğreniyorduk.MustafaErcan,DündarKılıç’lanasılilişkikurduğunuşöyleanlatıyordu:

“BenimDündarKılıçileilişkimemirileolmuştur.D.BaşkanıNuriGündeşveCengizAbaoğlu beni kendileri yolladılar. Bana Dündar’a söyle, bu Şemsi Ülengin çokkonuşuyormuş bunuyanından atsın dediler.BenDündar’ı bir kere cezaevindemüdürünyanında tanımıştım. Kendimi bankacı olarak tanıtmıştım. Dündar’a gidip bu mesajıilettim.BenimDündar’labütünmünasebetimüstleriminbilgisidahilindeolmuştur.SadecebiryerinkiralanmasıkonusundaSedatCelasunPaşa’nın46oğluileözelolarakgittim…”46DöneminJandarmaGenelKomutanı.

Mustafa Ercan, böylece Dündar Kılıç’ın yakınında bulunarak onunla Gündeş ekibiarasındakiilişkileriAnkara’yajurnallemeolanağınıeldeetmişoluyordu.

MustafaErcandevamediyordu:

“1982 yılında bir günDündarKılıç’ın yazıhanesindeydim.YazıhanedeDündar, ŞemsiBey,İkinciŞube’denemeklivebeyazsaçlıbirpolisileDündar’ınTeşvikiye’dekibilardosalonunu işleten Kasap lakaplı Muzaffer vardı. Oraya bir şahıs geldi. Ben sonradanDündar’dan bunun Nuri Bey’in akrabası Hacı Ali Aslan olduğunu anladım. Oradaherkesin içinde ‘Bir arkadaşa yardım lazım’ diyerekten Dündar’dan 300 bin lira aldı.Dündardaogittiktensonra‘SözdeMİTmensubuolacak,ikidebirgelirparaister.Sizdedeböylelerivar,’dedi.BensonrabuhususuNuriBey’eilettim.Güldügeçti.Ancakbanadadüşmanoldu…”

NuriBeydenilenkişiMİTİstanbulBölgeBaşkanıNuriGündeş’ti.HacıAliAslan isekitabımızın başlarında “MİT’çi Ali Aslan” lakabıyla Hacettepe’de bıraktığımız DündarKılıç’ın gençlik arkadaşı, Hacettepe’ye yardımlarını onun vasıtasıyla gönderdiği, MİTiçinden kendisiyle ilgili sürekli istihbarat aldığı Ali Aslan. Bu olayları anlatanMustafaErcan ise daha sonraki yıllarda hayali ihracatçılık yaparken 1988’de İzmir DGMtarafındantutuklanacaktı!

“PenceredenDışarıBak,NeGörüyorsun?”Dündar Kıılıç’ın “yarı-legal” işlerinin ileride daha da ayrıntılarına gireceğim için,

şimdilikbunlardankayıtlarageçebilmişolanbirkaçınadeğineyim.

O sıralarda şirketler batıyor, iflaslar oluyor, çekler ve senetler ödenemiyordu. DündarKılıç’ın da çek-senet tahsilatı yaptığı söyleniyordu. Ama artık eskisi gibi borçlunun

Page 177: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kapısınadayanıpkabakuvvetkullanarakdeğil, telefonlavesonderece inceyöntemlerle“işbitiriyordu.”

BuyönteminayrıntılarınıdaİstanbulEmniyetiİkinciŞube’degörevliMüminMandil’inkendi amiri Ahmet Ateşli ile ilgili olarak Eymür grubuna yaptığı ihbarlardanöğreniyorduk.

MüminMandil’inanlattıklarıözetleşöyleydi:

“Çeki veya senedi ödenmeyenbiriDündarKılıç’a geliyor tahsil etmesini istiyor, o da‘Bunu tahsil ederim ama ne kadarını tahsil edeceğimi bilemiyorum, edebileceğimkadarının yarısı senin, yarısı benim,’ diyor, adam da çaresiz kabul ediyordu.Çeki veyasenedi alanDündar Kılıç önce borçluyu arıyor, ‘BenDündar Kılıç, bu parayı şu kadarzamaniçindeödeyeceksin,’diyordu.ArdındanozamanlarbirincikısımamiriolanAhmetAteşli’yiözeltelefonundanarayıpborçlununadresiniveriyordu.Ateşli’ninemrindeErkanŞatadındabirekipamirivardı.ErkenŞatsivilbirarabaylayanınaellerindeMP-5veyaakrepsilahlarıolanikidesiviladamınıalıpverilenadresegidiyordu.Arabayıborçlununpenceresinin karşı kaldırımına park edip, ara sıra kendilerini ve silahlarını gösterecekşekilde arabaya girip çıkıyorlardı.Onlar oraya varıncaAteşliDündarKılıç’ı arayıp ‘Şuandamalumyerdeler,’diyordu.BununüzerineDündarKılıçborçluyatekrartelefonedip‘Pencereden dışarı bak, ne görüyorsun? Orada beyaz bir Mercedes var mı?’ diyordu.Borçlu adam pencereden bakıyor, ellerinde silahlarla dolaşan sivil birtakım adamlar.Adam ‘Var’ deyince Dündar Kılıç ‘Sen polisten başka silahlı adam dolaşmaz mısanıyorsun?’diyor,adamda‘Tamambana3-5günmüsaadeet,paranıödeyeceğim,’diyor,paradaşakırşakırödeniyordu.”

Başkabiriddia,DündarKılıç’ındevletihalelerinemüdahaleetmesiydi.

Bunlardan biri, 1980 öncesinde cereyan etmiş olan Deniz Harp Okulu’nun TuzlaTersanesiihalesiydi.“DenizHarpOkulu’nunihalesinebirçokinşaatşirketigibiENKAdagirmiş, ancakMehmet Ali Yılmaz’ın şirketi aradan sıyrılmayı başarmıştı. Söylenenlerebakılırsa ihaleye girmek isteyen şirketlere gözdağı verilmişti.MehmetAli Yılmaz’a bubaşarıyı‘ortağıkadaryakınsayılabilecek’olanDündarKılıçsağlamıştı.”8

Bana bu olayı Dündar Kılıç’ın arkadaşlarından Laz Rahmi de anlattı: “Tuzlatersanesinde Ali Rıza Çarmıklı, Şarık Tara, Nafiz Yürekli gibi müteahhitler ihaleyegirecekler. Mehmet Ali Yılmaz da var ama karnesi ihaleyi almaya pek müsait değil.BayındırlıkBakanlığı’ndankarneyibüyütüyor.Dündardabusaydıklarımatelefonaçıyor,‘Bu ihalenin Mehmet Ali Yılmaz’da kalmasını rica ediyor.’ Korkuyorlar tabii, ihaleMehmet Ali Yılmaz’da kalıyor. Dündar o zamanlar kraldı, İstanbul’da ne dese ooluyordu.”

DündarKılıçileritarihlerde,1984’tekitutuklanmasındabuolayyüzündenENKA’nındaparmağıolduğunuiddiaedecekveŞarıkTara’yısuçlayacaktı.4747 İhale işlerinin “ustalarından” olan İnciBaba (MehmetNabi İnciler) bu işleriAnkara’da bağlıyordu ve 1Ağustos1982’detutuklanarakMamakAskeriCezaevi’nekonmuştu.

“KârOrtaklığı”

Page 178: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

GeliyoruzDündarKılıç’ıngümrüklerleolanbazıilişkilerine.

Yeraltıdünyası1970’lerinsonlarındanitibarenTürkiye’debulunmayanveyaithaliyasakolanbazımallarıyurdasokmakiçinilginçbiryöntemgeliştirmişti.“Kârortaklığı”denilenbuyöntemegöre,diyelimkiyabancıbir ülkedebekleyenbirTIRkamyonukakaoveyakahve var. Bu malı getirtecek olan kişi bir bankaya hesap açıyor ve iş yaptığı kişilerehaberveriyordu“kârortağıolmak isteyenler şuhesabaparayatırsın.”TIRgeliyor,artıkbildiğiniz bazı ilişkiler sayesinde gümrükten geçiyor, mal satılıyor, kâr bölüşülüyor vebankadakihesapkapatılıyordu.BuyöntemdenizyoluyladauygulanabiliyorduvedenizyolundandahaçokülkeyeozamanlarTürkiye’desatılmasıyasakolanyabancısigaralarsokuluyordu.

DündarKılıç,MİT ifadelerinde bu “kâr ortaklığı” işini bir keresindeBekirÇelenk ileyaptığınışöyleanlatmıştı:“BekirÇelenk’inikitanebüyükgemisivardı.Avrupa’dankendisaclarını, demirlerini yasal yoldan getirirdi. Ama 1970’ten önce kahve, sigara ve saatkaçakçılığı yapıyordu.Esasparayıda saatkaçakçılığındankazandı. 1976yılından sonraiki-üç yıllık bir süre için Harun Güler’in İpsala GümrükMüdürü olarak görev yaptığıdönemde biz resmi olmayan bir şirket kurduk. Söz konusu şirketin ortakları şunlardı:Bekir Çelenk ve kardeşi Ali Çelenk, Osman Cevahiroğlu (Oflu Osman), HüseyinCevahiroğlu(OfluHüseyin),HüseyinHeybetli(Hüsso),MuzafferTopçu,HaşimÖztanık,Mustafa Yücel ve ben Dündar Kılıç. Şirket yasal olarak Bekir Çelenk’in üzerindegösterilmişti. Biz ‘kâr ortağı’ olmuştuk. Şirketin yazıhanesi, yani Bekir Çelenk’inyazıhanesiKaraköy’deotoparkınarkasındaydı.BekirÇelenkveHüseyinHeybetliçeşitliAvrupa ülkelerindenveBulgaristan’dan sac, kalay, bakır, u demiri ve profil gibimallartemin ediyorlardı.Bumallar sahte belgeler ve faturalarlaTIR kamyonlarına yüklenerekTürkiye’ye sokuluyordu. Sınırı geçen her TIR kamyonu başına İpsalaGümrükMüdürüHarunGüler’e750binlirarüşvetödeniyordu.Buşekilde16TIRmalıTürkiye’yesoktuk.Bumallardan 60 tonunu kalay oluşturuyordu.Her birimiz 1,5milyon liralık katılım ileortakolmuştuk,sınırıgeçenherTIR’danyaklaşık3-4milyonlirakârediyorduk.Benbirkez6milyon,birkezde6,5milyon liraolmaküzerekârpayıaldım.Daha sonraBekirÇelenk ve Muzaffer Topçu’nun bazı hileli yollara başvurduğunu öğrendik. Ortaklığındağılmasındanbirsüresonrayatırdığım1,5milyonliralıksermayemiçektim.ŞirketBekirÇelenkvekardeşiAliÇelenk’inüzerindekaldı.”

Bekir Çelenk’in gümrüklerdeki işlerinin nasıl yürüdüğüne bir örnek isterseniz,ortaklarındanAliGalipKayıran’ın,GümrükveTekelBakanıTuncayMataracızamanındaHaydarpaşa GümrükMüdürlüğü’ne getirildiğini söyleyebilirim. 1978’de kurulmuş olanEcevit hükümetinin bağımsız bakanlarından olanMataracı ise gümrüklerdeki yolsuzluksuçlamalarıyla 1 Kasım 1980’de tutuklandığında, Ali Galip Kayıran da onunla birliktetutuklananlar arasındaydı. Geçen bölümden hatırlayacağınız İbrahim Telemen’inmektuplarında rüşvet alan gümrükçüler arasında adı geçiyordu ve yürütülenoperasyonlardaKayıran’ınbankahesaplarındayüklümiktardaparayarastlanmıştı.

Dava16Mart1982’desonuçlandı,TuncayMataracı43yıl5ay,AliGalipKayıranveAbuzerUğurluise2’şeryılahapsemahkûmolmuşlardı.

Şükrü Balcı’ya ilişkin iddialar konusunda Emniyet Müdürü Faruk Metin imzasıyla

Page 179: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

AnkaraSıkıyönetimKomutanlığı’nayazılanfezlekede,DündarKılıç,FahrettinAslanveHüseyin Cevahiroğlu’nun (Oflu Hüseyin) sahibi oldukları Maçka’daki KadınlarKulübü’nde kumar oynanmasına izin verilmesi karşılığında İstanbul Emniyet MüdürüŞükrüBalcı’yaortaklarınaydabirermilyonrüşvetverdiğiaçıklanıyordu.9

Fezleke yazılırken üç ortağın da ifadelerine başvurulmuş, sadece biri “unutulmuştu”:Tarık Ümit! Evet, yanılmadınız, hani Susurluk skandalından sonra adı çok sık geçen,arabasıbulunanamakendisininneölüsünedirisiaslabulunamayanMİTmuhbiriTarıkÜmit! Kulübün ortaklarından biri ve yöneticisi olarak ifadesinin alınmasına gerekduyulmaması normal olabilirdi, çünkü o tarihlerde de MİT muhbiriydi ve yeraltıdünyasında olup bitenler hakkındaMehmet Eymür’e nasıl olsa düzenli bilgi veriyordu.Dündar Kılıç’ın yanında çalıştırdığı Tarık Ümit’in, Eymür’ün ajanı olduğundan haberiyoktu.Oluncada durumTarıkÜmit hakkındapekhayırlı olmayacaktı!DündarKılıç’ınbildiği, kulübün ortağı ve yöneticisi Tarık Ümit’in kendisine yaptığı şikâyetlerdi:“Fahrettin Aslan, Şükrü Balcı’nın da adını kullanarak kumarhaneye gelen azınlıkvatandaşlarıkorkutuyor,tehditlebunlardanbüyükmiktarlardaparasızdırıpŞükrüBalcıilepaylaşıyordu.”10Dündar Kılıç buna çok kızmıştı ve bu durumu öğrendikten sonra daFahrettinAslanilearasıaçılmıştı.

DündarKılıç’ınosıralardakiyasadışıişlerininlistesinidahafazlauzatmayalımveartıkburadanbazısonuçlarçıkarmayaçalışalım.

DündarKılıç’ın“ikikarpuzubirkoltuğasığdırma”çabası,yaniyasal işlerininyanındayasalolmayanlarınıdayürütmesieğergerçekten“işadamıolmak”istiyorsabunaenbüyükengeliteşkilediyordu.Buişleriyaptığısürece“sınıfatlaması”ve“zenginlerkulübüneüyeolması”mümkündeğildi.Yasalişlerindennekadarbüyükparalarkazanırsakazansın,buişleriyasadışıişlerine“paravan”olarakkullandığıkanısınısilemeyecekti.

DündarKılıç’ınbuyasadışı işlerikendibaşınadertolduğugibi,gelecekteTürkiye’ninbaşına da dertler açacaktı. Çünkü geriden gelen yeni “mafya kuşağı”, Dündar Kılıçkuşağınınoünlü“raconunu”birtarafabırakıp,enkolayveençokparakazandığıalanlarıkendineörnekalacaktı.Bualanlardanherbiriyenibirermafya“branşı”olacak,“tahsilatmafyası”,“ihalemafyası”,“arazimafyası”gibi“uzmanlık”dallarıortayaçıkacaktı.Yenikuşakgöktenzembille inmemişti, kendindenöncekileringiyim,kuşamvedavranışlarınıbiletaklitederken,onların“çalışmaalanlarını”haydihaydibenimseyecekti.

BabalarınKapalıÇarşıKapışmasıDündar Kılıç, 1983 yılının hemen başında dede oldu. Kızı Uğur’un oğlu Onur 20

Ocak’tadoğdu.

Bunun hemen ardından da Sofya’da yapılan ikinci babalar toplantısına katıldığı iddiaedildi.

Behçet Cantürk’ün MİT ifadelerinden öğrendiğimize göre, 1983 yılı başlarında, yineSofya’daki Vitoşa Oteli’nde ikinci bir babalar toplantısı daha yapılmıştı. Yine Ofluİsmail’inbaşıçektiğibutoplantıyakatılımdahadar tutulmuştu:DündarKılıç,MalatyalıHüseyinGencer,MaltepeliDoğanveKasımpaşalıErdoğan.

Page 180: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

BehçetCantürk’egöretoplantınınikikonusuvardı.Birincisivekendisiniilgilendireni,Kapalı Çarşı’da azınlıklar tarafından yürütülen altın, döviz ve pırlanta kaçakçılığınıLazlarınellerinegeçirmekistemesiydi.İkincisiLazlarınkaçakyabancısigarakonusundatekelkurmaarzularıydı.

Kapalı Çarşı’daki kaçakçılık, Kilis ve Midyatlı Süryaniler, Mardin ve DiyarbakırlıErmenilerveİstanbulluYahudilertarafındanyürütülmekteydi.

Behçet Cantürk MİT ifadesinde, “Bulgaristan toplantısından dönenlerden MaltepeliDoğan ileKasımpaşalı Erdoğan’ın sigara işine el atarak Türkiye’ye gelen kaçak sigaratrafiğiniidareettiklerini,DündarKılıçileHüseyinGencer’indeKapalıÇarşı’dafaaliyetgöstererekbazıkişileritehditetmeyebaşladıklarını”söylüyordu.

Behçet Cantürk’ün ifadelerinden, 15 Haziran 1983’te İstanbul’da, Kapalı Çarşı’dameydanagelenASALAeylemineiştebuçekişmeninnedenolduğuanlaşılıyordu:

“DiyarbakırveMardingrubununKapalıÇarşı’dakienbüyükkaçakçısıvetemsilcisiSaitKoç’tu. Dündar Kılıç, Sait Koç’a adamlarını göndererek bundan böyle Kapalı Çarşı’yapırlanta ve altınların kendileri tarafından verileceğini söylemiş. DDKD’li48 FarukVakıfahmetoğluveSaitKoçilebirlikteKalyonOteli’negittik.BuradaSaitKoç,DündarKılıç’ınyaptığıtümbaskılarıanlattı.FarukVakıfahmetoğlulafagirdi:‘ASALAileDDKDTürkiye’deortakbireylemyapacaktı.BueylemiKapalıÇarşı’dayaptıralım,’dedi.BenveSait Koç bunu uygun gördük. Eylemden önce ‘DDKD ve ASALA, Kapalı Çarşı’dakigayrimüslimleri korumak için bir eylem yapacak’ bilgisinin, Dündar Kılıç’ın kulağınagitmesinindeyararlıolacağınıkonuştuk.”48DevrimciDoğuKültürDernekleri;12MartdönemindekapatılanDDKO’nunyerine1974’tekurulanörgüt.

15 Haziran 1983’te ASALA militanı Mıgırdıç Madaryan otomatik silahla KapalıÇarşı’da bulunanların üzerine rasgele ateş açtı, 2 kişi öldü, 21 kişi yaralandı.Yakalanacağınıanlayanmilitan,üzerindekielbombasınıpatlatarakintiharetti.4949Bulgaristan’dayapılanherikibabalartoplantısınınayrıntılarıvesonuçlarıiçinbkz.SonerYalçın,Beco,SuYayınları,İstanbul,1999,s.146-152

BabalarıntarihindeendergörülenbirKürt-Lazanlaşmazlığıdaçatışmayadönüşmedensonaerdi.

“HocamŞunuBilimselOlarakBirDahaİzahEtsene”Bu kadar çok mafya, polis, MİT, entrika lafından bunaldınızsa biraz hafiflemeye ne

dersiniz? Evet mi? Öyleyse size “Sıfırcı Hoca” da denilen Profesör Kurthan Fişek ileDündarKılıç’ın bir hikâyesini anlatayım. İnsan bu iki ismin yan yana yazılmasına bileinanamıyor ama olmaz olmaz demeyin, olmaz olmaz. Biz onları 1983’te TekirdağŞarköy’dekibirotelde,hemdebirlikteatyarışıoynarlarkenyakaladık!

1983yılıbaşındaüniversitedebüyükbiröğretimüyesikıyımıyapılmış,birçoköğretimüyesiMİTraporlarınagöre“sakıncalı”sayılaraküniversitedenuzaklaştırılmıştı.Bukıyım1402sayılıyasaylayapıldığıiçindekıyılanlara“1402’likler”denmişti.

KurthanHocada1402’liklerdendi.İşsizkalıncakendiniatyarışlarınavermişti,hemde

Page 181: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

en“bilimsel”yöntemlerle!

DündarKılıçdaatyarışıoynardı.AğabeyiYahyaJokeyKulüpüyesiydiveatlarıvardı.Hatta bir atını en büyük yarış olan Gazi Koşusu’na sokmak istediği, Kenan Evren’in“mafyayakupamıvereceğiz?”diyerekbunaengelolduğusöyleniyordu.

BirgüninanılmazbirrastlantıbirbiriylehiçilgisiolmayanbuikiinsanıŞarköy’deortakat yarışı oynamak üzere bir araya getirdi ve Kurthan Fişek, Dündar Kılıç’a parakaybettirdi! Hikâyeyi ben anlatırsam onun kadar güzel anlatamam, iyisi mi bırakalımKurthanHocahakkınıvererekanlatsın:

“1983’te Şarköy’de yaz tatiline gitmiştik, Sedef Otel’e. Üniversiteden kovulmuştum,kendime eğlence arıyordum.Yazı yazmak kolaydı.At yarışına yirmi sene aradan sonradöndüm. Kartoteksim var, o zaman Türkiye’de fazla olmayan bilgisayarım var,Amerika’da Stanford Üniversitesi’nden getirilen bir at yarışı programım var, 18değişkenli. Oyunu oynuyorum, Ankara’daki kahveme yazdıracağım. O sırada DündarKılıçlar geldi otele. Ben 15 senedir oraya gidiyordum, ama onları orada ilk kezgörüyordum.

Bütün aile gelmişler. ‘Yahu kim bu adam?’ diye sormuş Dündar Kılıç. ‘Ya işte buüniversiteden kovulan 1402’lik bir solcu profesör,’ demişler. O da tabii İlhan Selçuk’lacezaevindeyatarkensolculuğukeşfedip,‘AllahAllahbusolcularnekadarilginçadamlar’diyedüşünüpsolakayan tiplerdenbiri.Osıradadaatyarışlarıkoşuluyor,benoyunumuoynayacağım. Bilgisayara girdim, onu yaptım, bunu yaptım yarış neticelerini çıkardım.İbrahim Kılıç, Dündar’ın kardeşi geldi, ‘Hocam,’ dedi, ‘Abim bu hafta yarış oynamakistiyorda,ricaetsekgelirmisiniz?Veyaabimgelsinmi?’Şimdibenonlarınmasalarınadagıptayla bakıyorum.ÇünküTürkiye’de o sırada yabancı sigara yok, viski yok, bunlarınmasasında bol bereket. ‘Ben geleyim,’ dedim.Oturduk, ‘Hoca,’ dediDündarKılıç, ‘buhafta çok iyiparaverecek at yarışı, bizedebir yarışoyna, senbu işinuzmanıymışsın,’dedi. Başkasının parasıyla kumar oynamak dünyanın en zor işidir. Ben bunlara 4400liralıkkendiölçeklerimdebiroyunoynadım.Dündar’ıngözlerifaltaşıgibiaçıldı.‘Hocamben bunu yazıcı kahvesine yazdıracağım, oh, oh, Dündar 4 bin liraya düştü derler,itibarımız kalmaz’ kaygısıyla ‘Sen bu oyunu büyüt,’ dedi. O sırada benim bir yerdenduyduğumvearitmetiksel hesaplarla tahmin ettiğim birinci ayaktaNurcihan diye bir atkoşuyor. ‘Bunu tek oynayacağım,’ dedim. ‘Yahu Nurcihan gelmez, sıralamada beşinci,altıncı sırada bir aykırı sürpriz at,’ dedi. ‘Vallahi bu atın kesinlikle kazanması lazım,’dedim. İki duble viskisini içtim, yanlış hatırlamıyorsam Johnny Walker’dı. Sıra ikinciayağıyazmayageldi.14atkoşuyor,hepsibirbirindeneşek.14atıniçindeaslakazanmasımümkün olmayan Sazenuşhan diye bir at var. Onu yazmadım. Ulan dangalak, 13 atıyazmışsın, 14’üncü atı niye yazmazsın.Dündar’ın şoförü, ‘Yahu, adını söyleyemediğimbiratdahavar,’dedi.Benatınayağınınsakatolduğunu,Clord’Ethileileuyuşturulduğunu,Clor d’Ethile’in 1200 metreden itibaren erimeye başladığını, atın topallayarak 1400metreyi bitirdiğini, bu yarışın 1800 metre olduğunu son derece ciddi ve bilimsel birşekildeDündar’a izah ettim. Ve olay şu boyutlara geldi: 140 bin liralık bir oyun oldu,Sazenuşhanolmayacağının izahından sonrahepsininderdiNurcihan. ‘Gelmez,’diyorlar.Dündar,‘Hocayüzdeonaortaksın,’dedi.‘Ağa,’dedim,‘ben140binliraveremem,benim

Page 182: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

oyun hacmim 4 bin lira’. ‘Yok,’ dedi, ‘Biz bilime saygılıyız, bu senin bilim ve emekhakkındır,benbunuİlhanSelçuk’tanöğrendim,emeğevebilimesaygıyı,’dedi.

Birinci ayak koşuldu, ben dinlemiyorum. Onlar içerden yazıcı kahvesinden telefonlaizliyorlar. İbrahim yanaştı, ‘Hocam, abim sana bunu yolladı,’ dedi, bir şişe viski geldi,çünküNurcihankazanmış.Veçokçokbüyükbirparakazanacağımızanlaşıldı.OzamanAnkara’dabirapartmandairesiikimilyon,üçmilyonliraki,obahis8milyon800binliraverdi,FenerbahçeantrenörüVeselinoviçdetutturansekizkişidenbiriydi.

İkinci ayak koşuldu, artık Nurcihan geldikten sonra kesinlikle kazanacağımızainanıyorum, İbrahim’in yanaştığını gördüm, ‘Abim mi gelsin, sen mi gelirsin?’ dedi.Dehşete düştüm, ‘Sazenuşhanmı geldi?’ dedim, ‘Evet,’ dedi. Titriyorum, etraf 28 kişi,korumaları, onları bunları. Otelden mi kaçayım? Arabayı nereden bulacağım, otobüskalkmaz. Masalarına gittim, Dündar bana baktı, ‘Hoca’ dedi, ‘Solculuğu ben sizdenöğrendim ama at yarışını da sana ben öğreteceğim galiba. Ben üstelik bilime çoksaygılıyım, şu Sazenuşhan denen atın niye gelmeyeceğini bir daha bilimsel şekildeanlatsana,’dedi.Veondansonrabirşeyekledi:‘Kumarkeriziparasındanayırmanınçokorganize bir yoludur. Kazanan olur, kaybeden olur, üzülme, ama kazanan kumarıoynatandır, bunu bilesin. Sen bunu bana bilimsel şekilde bir daha izah et, ben de sanabenimyazıcıkahvesininadresinivereyim,’dedi.Çokgülmüştük.BenonaSazenuşhan’ınniyekazanamayacağınıbilimselbirşekildebirdahaizahettim.Eh,orada14atınkoştuğubiryarışta13atıyazanadamı,benolsamvebenböylebirgazagelsemvallaneyapardımbilmiyorum.Sazenuşhanikihaftasonrabiryarışadahagirdi,bacağınıkırdıveöldü.

Dündarondansonrazannediyorum2-3aysonratutuklandı,tekrarcezaevinegirdi,sonradagörüşmek,karşılaşmakmümkünolmadı.Dündar,DündarAğadiyeyim,bendenyaşçabüyüktü,benimiçindünyayagülerekbakan,kazandığınıpaylaştırmayı,dağıtmayısevenbirinsandı.Ölümüneüzüldüğümsayılıinsanlardanbiridir.”

“SeniİmhaEdecekler”23Aralık1982’deGenelkurmayBaşkanlığı’ndaönemlibir toplantıyapıldı.Toplantıya

GenelkurmayİkinciBaşkanıNecdetÖztorun’unbaşkanlığındaMİTMüsteşarıKorgeneralBurhanettin Bigalı, Emniyet Genel Müdürü Fahri Görgülü, Genelkurmay İstihbaratBaşkanı Korgeneral İrfan Tınaz ve Genelkurmay Sıkıyönetim Koordinasyon BaşkanıKorgeneralNevzatBölügiraykatılmıştı.Toplantıdakaçakçılık ile terör ilişkisigörüşüldüvebununlamücadeleiçindevletinyapısındabazıdeğişiklikleryapacakkararlaralındı.

Bu toplantının kararları çerçevesinde, 6Haziran 1983’teMİT’teKontrespiyonajDaireBaşkanlığı bünyesinde Kaçakçılık Şubesi kuruldu ve başkanlığına Mehmet Eymürgetirildi. Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde ise Kaçakçılık İstihbarat ve HarekâtDairesikurulduveonunbaşkanlığınadaAtilaAytekgetirildi.Buikiyenibirimeşgüdümiçinde çalışacaklardı. Yani, o güne kadar zaten fiilen dayanışma içinde olan MehmetEymürileAtilaAytek,artıkresmendebirlikteolacaklardı.

MİT’in yeni kurulanKaçakçılık Şubesi’nin çiçeği burnunda BaşkanıMehmet Eymür,yeraltı dünyasının ünlülerinden Dündar Kılıç, Behçet Cantürk ve Abuzer Uğurlu’yuMİT’te sorgulamak için 9 Şubat 1984’te Genelkurmay’dan izin istedi.50 Bu talep

Page 183: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Genelkurmaytarafındanolumlukarşılandı.50MİT’in01.10-11.02-254/214177-152711sayılıyazısı,SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,s.378.

HaberDündarKılıç’ınAnkara’dakigözükulağıveNuriGündeş’inkarşıekip içindekiköstebeğiolanAliAslantarafındanderhalİstanbul’auçuruldu.AliAslangençlikarkadaşıDündarKılıç’a“Seniimhaetmeyehazırlanıyorlar,kaç”diyordu.

Bu araya küçük bir not sıkıştırayım: Olaydan altı ay sonra, Dündar Kılıç’atutuklanacağını bildirenlerdenbirinin deMerkezMaliŞube eskiMüdürüTahsinGürdalolduğuiddiaedilecekvehakkındasoruşturmaaçılacaktı.OysasoruşturmayıyürütenlerdenMehmet Eymür, haberi verenin Ali Aslan olduğunu hem İstanbul’daki köstebekleriMustafa Ercan’dan öğrenecek, hem deMİT’teki sorgulaması sırasında Dündar Kılıç’ınkendisine“söylettirecekti.”

DündarKılıç,AliAslan’dantelefonlaaldığıbuhabereöncepekaldırışetmedi,“Benimne suçum varmış ki beni imha edecekler?” dedi. Ali Aslan bunun üzerine durumunciddiyetini anlatabilmek için atlayıp İstanbul’a gitti. Tarabya Oteli’nde buluştular. AliAslan, Dündar Kılıç’ı ikna etmeye çalışıyor, “Düşmanlarını bilirsin, Atila Aytek şimdiKaçakçılık Daire Başkanı, emir daha yukarıdan geliyor, seni kaçakçılık suçundanalacaklar, on beş-yirmi gün uzaklaş,” diye uyarıyor, Dündar Kılıç ise “Ben kaçakçıdeğilimki,beniimhaetsinler,”diyordu.

AliAslanDündarKılıç’aMilliyetgazetesindeAtilaAytekaleyhindeçıkanbiryazıyıdakendisinden bildiklerini söylemişti. Dündar Kılıç, kaçakçılık suçlamasına ihtimalvermiyordu, ama bu gazete haberi işinden endişelendi.AliAslanAnkara’ya döndüktensonra, Dündar Kılıç, Güneş gazetesi sahibi Mehmet Ali Yılmaz ile yazarı GüneriCıvaoğlu’nuarayıpgörüşmekistediğinisöyledi.OnlarladaTarabyaOteli’ndebuluştular.EndişelerinionlaradaanlattıveMilliyet’tekihaberindüzeltilmesini sağlamalarını istedi.YılmazveCıvaoğlu“Burasıdağbaşımı,birhaber içinadamıalıpgötürecekler.Kanunvar,hukukvar,böylebirşeyolursayeryerindenoynar”diyerekonuyatıştırdılar.5151DündarKılıç’ıntutuklanmasındanöncegeçenolaylarınbazılarıCumhuriyet’tenDenizSom’unAralık1993’teyaptığıyayımlanmamışröportajdanalınmıştır.

Ve Dündar Kılıç 29 Şubat 1984 gecesi, Karagümrüklü arkadaşı Nedim Küçükcan’ınevindenalınıpbirarabayabindirildi,gözleribağlanarakAnkara’yadoğruyolaçıkarıldı…

“DenizdeYanar!”“İkinciBabalarOperasyonu”ile,DündarKılıçveBehçetCantürkgibiikiünlübabanın

tutuklanmalarıbasındabüyükgürültükopardı.

Ençokmerakedilenkonuise,operasyonlarınnedenİstanbulpolisitarafındandeğilde,EmniyetKaçakçılıkİstihbaratveHarekâtDairesi’nebağlıekiplertarafındanyürütüldüğüidi. Yetkililer bu sorulara “Geçmişte görülemeyen ve kanıtlanamayan bazı ilişkilernedeniyle” gibi üstü kapalı yanıtlar veriyorlardı.11 Ama konuyu yakından izleyenlerŞükrüBalcıhakkındadayeraltıdünyasıylailişkileriverüşvetiddialarıüzerinesoruşturmabaşlatıldığını biliyorlardı. Hatta Dündar Kılıç’a “35’i İstanbul’da, 7’si Ankara’da 42

Page 184: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

emniyetgörevlisininistihbaratverdiğini”yazanlarbilevardı.

Dündar Kılıç, kendisinin de daha sonra isyan edeceği gibi, “devlet bankalarınıhortumlamamış, hayali ihracat yapıp teşvik primi almamıştı” ama “yarı-legal” işleriniyürütürkendevletiçindekapışangüçlerdenbirineçokfazlayaklaşmıştı.

Mafya ile işdünyasınınneredeysebirbirinekarışacakderecedeyaklaştığıbirdönemdearadakiçokincesınırıaşacakişleregirişmişti.

Başına gelen bu felaketten kendisini tutuklayanlar kadar, iş âlemini ve holdingleri desorumlu tutacak ve bundan sonraki her konuşmasına: “Bize fırsat vermediler, işlerimizikimsehazmedemedi,”diyebaşlayacaktı.

Onunlaaynıkanıdaolanyazarlardayokdeğildi.

Yakın dostlarından Halit Çapın: “Dündar Kılıç çok büyümüştü,” diyecekti.12 İlhanSelçuk da görüşmemiz sırasında benzer bir yorum yapıyordu: “Dündar’a imkântanımadılar.MİT’iniçindedeyuvalandığısonradanortayaçıkanlardevletidekullanarak,hele 12Eylül dönemindeDündar’ın defterini dürmek için her şeyi yaptılar.Bir yandandevletin içindesorgumasasınınbaşınaoturuyorsun,gözlerikapalı sanığı sorguluyorsun,öbürtaraftandauyuşturucudanharaçalıyorsun.Öbürtaraftandasenetmafyasındanharaçalıyorsun.”

CemalSüreyaiseşöyleyazacaktı:“Gerçektenişadamlarının1980’densonradevletindeiticigüçolarakrolaldığıserüvenleri,Dündar’ıdaİdris’idesoldurdu.Eşitsizliğinyarattığıbusuçgladyatörlerinioperetkişilerihalinegetirdi.Dündarbirazdaadındanötürüiçerdebugün.”13Ustaşaironlarıherhaldeözgürlüklerinikazanmakiçincanavarlarlaboğuşmaküzerearenayasürülenkölelerebenzetiyordu.

“Gladyatör”deyince,2000yılınınen iyierkekoyuncudalındaOscarödülünükazanan“Gladyatör” filminin başoyuncusu Russel Crowe’ı hatırladım. Avustralya’da Sydney’inkenar mahallelerinden geldiği için ödül törenindeki konuşmasına “Bu bir rüya,” diyebaşlıyor,“Bumümkünmüş,”diyebitiriyordu.14

DündarKılıçdabulunduğuyereAnkara’nınkenarmahallelerindençıkaraktırmanmıştı.Ama iyice büyüyüp de, tam “bu mümkünmüş” diyeceği anda tökezlemiş, idamlayargılanmış, asılmamış ama asılmaktan beter edilmişti: Dört buçuk yıl askerihapishanelerdeyattıktansonraberaatederekçıkacaktı.

ÇıktıktansonradamadıÖzerGüner’esöylediğisözlerdenbirişöyleolacaktı:

“Eskidendenizyanardeselerinanmazdım,amadenizdeyanarmışevlat!”

OnBirinciBölüm

ÇELİŞKİLERYUMAĞIDündarKılıç“İkinciBabalarOperasyonu”çerçevesindegözaltınaalınmıştı.

Peki amanasıl olmuştuda, 1982’deyapılan “BirinciBabalarOperasyonu”nu“kazasız

Page 185: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

belasız”atlatanDündarKılıçikincisindetekrargözaltınaalınmıştı?

1984’tekiikincioperasyonuyapanlarasoracakolursanız,“İlkindenkurtulmasınıİstanbulEmniyetMüdürüŞükrüBalcıveİstanbulMİTBölgeBaşkanıNuriGündeşileiyiilişkileriçindeolmasınaborçluydu.”

İkinci operasyon Ankara’dan yönetiliyordu. Başında MİT Kaçakçılık Şubesi BaşkanıMehmetEymürileEmniyetKaçakçılıkİstihbaratveHarekâtDairesiBaşkanıAtilaAytekvardı.

O sıralarda Türkiye’de ikili bir yönetim hüküm sürüyordu: 12 Eylül müdahalesinigerçekleştirengenerallerin“sıkı”yönetimiile,6Kasım1983seçimlerindensonrakurulanTurgutÖzalhükümetinin“gevşek”yönetimi.Buikiyönetiminkaçakçılıkolaylarınabakışıfarklıydı.Özal’ınANAPhükümeti“liberalekonomiyegeçiş”sürecinde“karaparayıreelekonomiye kanalize etmek” amacıyla “ekonomik suça ekonomik ceza” uygulanmasıgörüşündeydi. Ülkeyi sıkıyönetimle idare eden askerler ise terörle uyuşturucu ve silahkaçakçılığı arasında bağlantı olduğunu düşündükleri için kaçakçılara karşı şiddetuygulanmasıeğilimindeydiler.

İşte bu nedenle Ankara’daki ekibin, askeri yönetimi ikinci bir babalar operasyonuyapılmasıgereğineiknaetmeleriçokzorolmadı.

Dilerseniz,hikâyemizinbundansonrasınınhangikoşullaraltındasüreceğinigörmekiçinişebuçelişkileriinceleyerekbaşlayalım.

YerinAltıylaÜstüKarışıyor1980yılıbaşındaülkeekonomisinidarboğazdançıkarmak içinbazıönlemler alınması

gerekiyordu.Enflasyonoranıüçhanelirakamlarayükselmişti.Dövizsıkıntısıçekiliyordu.Birçok ithal malında olduğu gibi dövizde de çifte fiyat ve karaborsa oluşmuştu. “Karapara” ve “Tahtakale Merkez Bankası” deyimleri o günlerin hediyesi olarak ekonomisözlüğümüzegirmişti.5252 Kara para deyimi vergilendirilemeyen, kayıt dışı para için kullanılıyordu. Tahtakale Merkez Bankası ise dövizkaraborsasıveçiftefiyatuygulamalarınınyoğunolarakyapıldığıSirkecipiyasasınıifadeediyordu.

İşte ünlü “24Ocak kararları” bu gelişmeleri önlemeküzere çıkarıldı.ZamanınDevletPlanlama TeşkilatıMüsteşarı TurgutÖzal ve ekibi tarafından hazırlanan kararname, 24Ocak1980günüDemirelHükümeti tarafındanilanedildi.Sonrakiyıllardabukararların“liberal ekonomiye” veya “serbest piyasa ekonomisine” geçiş için alınmış uzun vadeliönlemlerolmasıylaövünülecek,hattasahibininvemimarınınkimolduğuDemirelileÖzalarasında paylaşılamayan bir “onur” konusu haline gelecekti. Demirel, aradan yirmi yılıaşkın bir süre geçtikten sonra bile bu kararların kendisine ait olduğunda ısrarcıydı: “24Ocakkararlarının altındakimin imzasıvarondanbaşlayalım.Altındahükümetin imzasıvardır.Hükümetlerdururkenmemurlaramimarlık,sahiplikgibiunvanlarınverilmesigayetyanlıştır.”1

24Ocakkararlarınınenönemliamaçlarındanbiridövizsıkıntısınıgidermekolduğuiçinihracatı artırmak, işçi dövizlerininyurdagelmesini özendirmek, karaparayı ekonominin

Page 186: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

içineçekmekti.Buyüzdendahaöncegörülmemişbirorandadevalüasyonyapıldı.Resmikuru47lira10kuruşolandoların,Tahtakale’deoluşanikincifiyatı56lirayayükseltilmesibeklenirken 75 liraya çıkartıldı. Daha sonraki aylarda da, Türk Parasının KıymetiniKorumaKanunu’nda değişiklik yapılarak döviz bulundurmak suç olmaktan çıkartıldı. 1Temmuz 1980’de faiz oranları serbest bırakıldı, hamiline yazılı mevduat sertifikalarıçıkartıldı,“sırdaşhesap”getirildi.

Bukararlaruygulamadameydanagelebilecekolumsuzluklarıönlemekiçinzorunluolanhukuksal altyapı düzenlemeleri yapılmadan, gerekli kanunlar çıkarılmadan alelacelealınmıştı.Oysa liberal ekonominin uygulandığıBatı ülkelerinde en sıkı devlet denetimisermayepiyasasıüzerindeolurdu.

Demokratikrejimlerinnormalhukukdevletikuralları içindeuygulanamayacakolanbukararlarınimdadına12Eylülaskerimüdahalesiyetişti.VeDemirelileÖzal’ınmimarlığınıpaylaşamadıkları 24 Ocak kararları, Demirel’i görevden uzaklaştıran askeri rejiminzoruylauygulanabildi.Bugerçeğimüdahalenin lideriKenanEvrende ifadeetmekteydi:“Eğer 12 Eylül olmasaydı 24 Ocak kararlarının muvaffak olması mümkün değildi.”2Üstelik askeri darbeden sonra emekli Amiral Bülent Ulusu’ya kurdurulan hükümetinbaşbakan yardımcılığı görevi bileTurgutÖzal’a verildi.Böylece ekonominin başına 24OcakKarar-namesi’nihazırlayanÖzalveekibigetirilmişoluyordu.BubakımdanÖzal’ıve24Ocakkararlarını12Eylülrejimindenayrıtutmakmümkündeğildi.

Yola çıkış nedenleri ister ekonomiyi çıkmazdan kurtarmak, ister liberal ekonomiyegeçmekolsun,yaniniyetnekadariyiolursaolsun,24Ocakkararlarıbeklenensonuçlarısağlayamadı.Üstelik faizhadlerinin serbestbırakılmasıalabildiğinebir faizyarışınayolaçtı. Küçük ve maceracı bankaların yükselttiği faizler hükümetin belirlediği üst sınırakadar fırladı.Üretimin ve yatırımların gerilemesi üzerine kredi piyasası kendine üretimdışı yeni yollar aradı ve bankalar yasadışı bir biçimdemevduat sertifikası pazarlamayabaşladılar.Böylece, hamilineyazılı tahviller bankerlere devredilirken, halkın tasarruflarıda çok yüksek faizler veren bankerlere akmaya başladı. Artık, malını mülkünü satan,bankerlerekoşuyordu.Amabufaizfuryasınınböylesürmeyeceğibelliydive1982yılınınbaşlarındabeklenenoldu;yüksekfaizhadleriyüzündenödemegüçlüğünedüşenbankerlerpeşpeşebatmayabaşladılar.

Sadece Banker Kastelli’ye para yatıranların sayısı kendi ifadesine göre üç yüz binkişiydi. Piyasada panik başlayınca gözler birdenbire Banker Kastelli’ye çevrildi. Amaartıkçokgeçti:Kastelliyurtdışınakaçmış,onbinlercetasarrufçununtatlıhayallerideuçupgitmişti.53 Yıkıntının boyutları çok büyüktü. Bankerlerin tasfiyesi, borçlarının ancakyüzde10’unukarşıladı,yüzde90’ıgörünmeyenişlere,sırdaşhesaplaragitti.7Temmuz’daçıkarılanbirkararname iledevletbankerborçlarınakefil oldu.BugelişmelerkarşısındaBaşbakanYardımcısı TurgutÖzal veMaliyeBakanıKaya Erdem 15 Temmuz’da istifaettiler.53BankerKastelli1Ekim1982’deTunus’tatutuklanarakTürkiye’yegetirildi.4Aralık’ta15yılhapsemahkûmedildi,24Mayıs1983’tetahliyeoldu.Seçimleröncesinde,yanibankerfaciasındanbirbuçukyılsonraMDP’den(MilliyetçiDemokrasiPartisi)Kadıköybelediyebaşkanlığıteklifialdı.Çelişkiyebakınki,bupartiaskerlerindesteğindekiemekligeneralTurgutSunalptarafındankurulmuştu!

Page 187: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Özalhükümettenayrıldığında“liberalekonomiyegeçiş”veya24Ocakprogramınınilkiki yılının bilançosu bir felaketti: Banker depreminin yarattığı hasarın tespiti sürerken,bankacılık sistemi de sıkıntıya düşmüş, küçük bankalar batma sürecine girmişlerdi. Üçbankanın Ziraat Bankası’na devrinden sonra başka bankalar da batmasın diye MerkezBankası100milyarliraparabasmakzorundakaldı.Okadaryüksekdevalüasyonarağmenihracat beklendiği kadar artmamış, döviz sıkıntısı giderilememişti. Yatırımlar azalıyor,gelişmehızıdüşüyordu.

Öteyandanbankerliğin tasfiyesi sırasındakayıt dışı ekonominindegiderekbüyüdüğüanlaşıldı.Mevduatsertifikasıhemparanınsırolmasınısağladığından,hemdekolaycaeldeğiştirebildiğinden, sadece devletten vergi kaçırmaya değil, alacaklıdan mal ve parakaçırmayadayaramıştı.Bankacılıkkesimitefecilerleiçlidışlıolunca,hattabazılarıbizzattefeciliğe özenince, yaşama savaşı veren sanayi kesimi de bu piyasaya boyun eğdi.Böyleceyasalkazançlayasadışıkazancınsınırlarıbirbirinekarışmayabaşladı.Biryandanholdingleşen bazı aile şirketleri yeraltı yöntemleri kullanmaya başlarken, bir yandan dayeraltı dünyasının ünlüleri işadamlığına geçiyor, holdingleşmeye çalışıyorlardı. Yaniişadamlığıile“mafya”arasındakisınırlarartıkbirbirinekarışmayabaşlamıştı.

“Mafya”nınKuşaklarıKendisine “üç kuşak mafya avukatı” diyenMuhittin Yüzüak’ın bu kuşaklar ayrımını

banaanlatırkenkullandığıölçü, tanıdığıveavukatlığınıyaptığı“baba”larıneldeettiklerirantınasılkullandıklarıydı.AralarındaDündarKılıç’ındabulunduğukabadayılarkuşağı,kazancını yakın çevresindeki muhtaç kimselerle paylaşırdı. Onlara “Robin Hood”yakıştırması yapılmasınınönemli bir nedeni buydu.Daha sonragelen “arakuşak”, yanikaçakçılar, çok daha örgütlüydüler ve kazançlarını “işlerinin” organizasyonundakullanıyorlar,büyükölçüdedeyurtdışınakaçırıyorlardı.Üçüncükuşakiseişe“çek,senettahsilatı”ilebaşlamıştı.Bunlarkendilerieylemegirmiyor,“işlerini”adamlarınatelefonlatalimat vererek yürütüyorlardı. Bu bakımdan elde ettikleri rantı “çalıştırdıkları” onlarcakişiyedağıtmakzorundaydılar.Geriyekalanınbüyükkısmıdalükstüketimegidiyordu.

1980’liyıllaragirilirkenortayaçıkan“arakuşak”çokuzunömürlüolmamıştı.BirkısmıBabalarOperasyonları ile tutuklandılar.YurtdışınakaçanlarındaTürkiye ile bağlantılarıkalmamıştı. Tutuklananlar, Özal döneminde sık sık çıkarılan kaçakçı aflarındanyararlandılar. Dört yıl içinde hepsi çıkmıştı. Çıktıklarında ise terörün büyük ölçüdeGüneydoğu’ya kayması, uyuşturucu ticaretinin PKK’yla onu destekleyen kaçakçılarıneline geçmesi ve dünyadaki uyuşturucu trafiği güzergâhlarının değişmesi nedenleriyle“işsiz”kaldılar,“tarihsahnesinden”silindiler.

“Üçüncü kuşağa” gelince, kadroları büyük ölçüde ülkücülerden oluştuğu için bunlarauzuncabirsüre“ülkücümafya”dadendi.Askeridarbedensonra12Eylülöncesiülkücüeylemcilerinin bir bölümü yurtdışına kaçmış, geri kalanların hemen hemen tamamıtutuklanmıştı. Tutuklananlardan serbest bırakılanların bir kısmı askeri cezaevlerinde“babalarla” tanışıp onlardan “feyz” almış olarak tahliye oldular. Muhittin Yüzüak’ındeyimiyle“jiletgiripusturaçıktılar.”Veyeraltıdünyasınınyenikuşağınıoluşturdular.

Yüzüak’a göre “Eskilerin akıllarıyla hırsları atbaşı giderdi, yenilerin ise hırsları

Page 188: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

akıllarının önüne geçmişti.” İlk kuşak kabadayılar “racona” çok bağlıydılar, ayrıcabirbirlerinin alanına müdahale etmezler, kendi aralarında çatışmazlardı. Ama bu yenikuşakla birlikte ne racona, ne yaşlılara ve tecrübelerine, ne de birbirlerine karşı saygıkalmıştı.

“Kuşak” sözüne bakıp da bunların sanki biri bitiyor biri başlıyormuş gibi anlamamakgerekir. Bu kuşaklar zaman içinde bir arada yaşadılar. Yeni kuşak eskisine öykündü,onların ilişkilerini ve alanlarını ele geçirip yeraltı dünyasının yeni hâkimi olmayagirişirken,eskikuşakdavarlığınıkorumayaçalıştı.

DündarKılıç’ınşirketlerininuzunyıllargenelmüdürlüğünüyapmışolanYavuzÇaloğlubusürecinbaşlangıcınıbanaşöyleözetledi:“Yenibirjenerasyonlasiyasibirgençlikgeldi.Kimisi bey, kimisi de zaruret içinde bir kuşak. Bunlar geçim temini için, hiç kimseyitanımadıklarından sadece bir tahsilat konusunun üzerinden bir şeyler bulmak amacıylayola çıkmış üç-beş kişilik gruplardı. Örneğin Ahmet’le Mehmet’le ilgili bir konuyagirecekler, ama Ahmet’i Mehmet’i bilmiyorlar. Mecburen yine kabadayı âlemine gelipsordular,tanıştırılmakistediler.Randevularınıkabadayıâlemindekiinsanlaraldı.Onlardagidiponunlagörüştüler,üç-beşkuruşdabirşeylerkazandılar.Amaokazancıeldeetmekiçinçokhaksızlıklaryaptılar.Kabadayılardabunuduyuncabirdahabuinsanlariçinilişkikurmazoldular.Bunlaradaletsiz insanlardı,paradanbaşkabir şey tanımıyorlardı.Bizlerhepimiz bu siyasi düzendeki insanlardan uzaklaştık. Ama onlar bizlerin saflığından,gafletinden istifade ederek çok insan tanıdılar, o tanıdıkları insanlara kendilerini vefaborçlu hissedecek yerde, o insanlara ihanet ettiler. Böylece durum üçe bölündü, birkabadayı, bir çete ve mafya, bir de örgütsel konumlar şekline dönüştü. Biz bunlarınhepsinin dışındayız, bu konuları birbirine karıştırmamak lazım.DündarKılıç sadece birkabadayıydı,kabadayıcayaşadı,kabadayıcaöldü.”

AslındaABD’dekiveyaİtalya’dakianlamıyladevletiçindedevletgibigüçlüveörgütlübir “Türkmafyası” hiçbir zaman olmadı. Çünkü Türk yeraltı dünyasınınmayasında veraconundadevletekafa tutmakşöyledursun,herzamandevletleuzlaşmak,devletin izinverdiğikadar“kabadayılıkyapmak”vardı.BenimTürkiye’densözettiğimzaman“mafya”sözcüğünü hep tırnak içinde kullanmamın nedeni de budur Yeraltı dünyasının hangikuşağından olursa olsun birçok isim, faaliyetlerine izin verilmesi karşılığında devletinçeşitligizliişlerindekullanıldılar.BununenbelirginörnekleriarakuşaktanAbuzerUğurluveTarıkÜmit,yenikuşaktandaAbdullahÇatlıveAlaattinÇakıcı’ydı.

“Firari”ŞükrüBalcıBu dört kişiden dördünün de devletle ilişkileri incelendiğinde karşımıza aynı isim

çıkıyordu:MehmetEymür!

Abuzer Uğurlu 1980 öncesinden beri “Yıldırım” takma adıyla MİT muhbiri olarakçalışıyor, yeraltı dünyasından verdiği istihbarat karşılığında kaçakçılık yapmasına gözyumuluyordu.

TarıkÜmit deEymür’e yeraltı dünyasından verdiği bilgiler karşılığında suçlarına gözyumulanmuhbirlerdenbiriydi.KimliğinigizleyerekDündarKılıç ileortaklıklarkurmuş,bazışirketlerinemüdürolmuştu.

Page 189: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Abdullah Çatlı birçok cinayetin sanığı olarak aranan ülkücü liderlerindendi. Susurlukkazasında ölmesinden sonra MİT’le ilişkisi ortaya çıktı. Mehmet Eymür bu ilişkiyi,MİT’tenayrıldıktansonragittiğiABD’dekurduğuinternetsitesindeyayınladığıbirbelgeile doğruladı. Bu belgeye göre Eymür 10 Temmuz 1985’teMİTMüsteşarı BurhanettinBigalı’ya yazdığı birmektuptaAbdullahÇatlı ile arkadaşlarının veAbuzerUğurlu’nunMİT’le ilişkilerini bildirmiş, Bekir Çelenk’in de İstanbul MİT teşkilatıyla ilişkideolduğunu belirtmişti.3 Eymür yine bu sitede gazeteci Soner Yalçın’ın bir kitabını4eleştireyimderkenMeteBey’inGünlüğüadı altında bir kurgu roman denemesi yapmış,buradadaMİT’inAbdullahÇatlıileilişkilerininasılyürüttüğününtümayrıntılarını“üstükapalı”birşekildeaçıklamıştı.

Alaattin Çakıcı Şişli Ülkü Ocakları sorumlusu olarak tutuklanmış, 1982’de tahliyeolmuştu.HapistençıktıktansonrahemşehrisivebabasınınarkadaşıolanDündarKılıç’ınhimayesinigörmüştü.Daha sonraülkücüarkadaşlarını çevresine toplayaraköncekumarborcutahsilatına,dahasonradaçek-senettahsilatınagirişmişti.5Çakıcı’nınbazısinemacıdostlarıvasıtasıylamagazindünyasınadayakınolması,Eymürekibininilgisiniçekmişveilkilişkilerbunedenleveozamanlarkurulmuştu.

Burada dikkat çekici bir nokta da Eymür’ün muhbirlerinden ikisinin Dündar Kılıç’ayakınyerlerdebulunmasıdır.

23 Aralık 1982’de Genelkurmay Başkanlığı’nda yapılan bir toplantıda kaçakçılıklamücadele konusunda güvenlik birimleri arasında koordinasyon ve istihbarat eksikliğisaptandıvebukonuyla ilgilikararlaralındı.Bukararlarçerçevesinde6Haziran1983’teMİT’teKontrespiyonajDaireBaşkanlığıbünyesindeKaçakçılıkŞubesikurulduvebaşınaMehmetEymürgetirildi.EmniyetGenelMüdürlüğüiçerisindeiseKaçakçılıkİstihbaratveHarekâtDairesioluşturuldu,onunbaşınadaAtilaAytekatandı.Bubirimlerebağlıolarakuzmanlardan kurulan bir komisyon da bilgi toplamak ve bu bilgileri değerlendirmekleuğraşıyordu.

12Eylülöncesindekaçakçılarınyargılanamamasınınönemlibirnedeni,busuçlarahangimahkemelerdebakılacağıkonusundasürüpgidengörevveyetkikarmaşasıydı.Kaçakçılıksuçlarına ilişkin davalar sıkıyönetim mahkemeleri ile sivil mahkemeler arasında gidipgeliyor, bu belirsizliğin çözümü Uyuşmazlık Mahkemesinden bekleniyordu. Askeriyönetimbukonuyakesinçözümgetirdi; kaçakçılık suçları sıkıyönetimmahkemelerindegörülecekti.Askerimahkemelero sırada çokyoğunolarak terör suçlarıyla ilgilendikleriiçin, sadece kaçakçılık suçlarına bakacak özel bir mahkeme oluşturuldu. AnkaraSıkıyönetimKomutanlığınezdindekurulan4No’luAskeriMahkemesadecebusuçlarlailgilenecekti.

Mehmet Eymür, kaçakçılık işlerinden sorumlu olur olmaz eski düşmanları İstanbulEmniyetMüdürüŞükrüBalcıveMİTİstanbulBölgeBaşkanıNuriGündeşaleyhindebilgitoplama faaliyetine girişmişti. Ankara Sıkıyönetim Komutanı Recep ErgunBaşkanlığı’ndakikoordinasyon toplantılarındasıksık İstanbul’dayapılanoperasyonlarınbaşarısızlık nedenlerini gündeme getiriyor, Şükrü Balcı’yı suçluyordu. O kadar ki,hakkında soruşturma açılması için Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı’na yazılan bir

Page 190: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

fezlekede Şükrü Balcı “firari” gösterilmişti! Emniyet Müdürü Faruk Metin’in imzasınıtaşıyan fezlekede, Dündar Kılıç, Fahrettin Aslan ve Hüseyin Cevahiroğlu’nun (OfluHüseyin) sahibi oldukları Maçka’daki Kadınlar Kulübü’nde kumar oynanmasına izinverilmesi karşılığında İstanbul Emniyet Müdürü Şükrü Balcı’ya ortakların ayda birermilyonrüşvetverdiğiönesürülüyordu.İhbardördüncüortakolanTarıkÜmit’tengeldiğiiçin fezlekede onun adına yer verilmemişti! Sanıklar arasında üçüncü sırada bulunanŞükrüBalcı’nınkimlikbilgisiverildiktensonra,altında“firari”yazıyordu.5454Fezlekeninayrıntılarıiçinbkz.s.300-303.

Oysa Şükrü Balcı 3 Mayıs 1983’te Büyükelçilik Güvenlik Müsteşarı olarak ABD’yegönderilmişti. Gitmeden önce de Devlet Başkanı Kenan Evren’den takdirname almıştı!ŞükrüBalcı’danboşalan İstanbulEmniyetMüdürlüğü’neÜnalErkan,yardımcılığınadaMehmetAğargetirilecekti.5555ŞükrüBalcı,aleyhindeaçılandavadan1986’daberaatetti.6Mayıs1993’teABD’deöldü.

Abi“GenerallereSuikastHazırlığında!”Eymür, İstanbul ekibini köşeye sıkıştırabilmek için onlarla çok yakın ilişkiler içinde

olduğunu İstanbul’daki muhbirlerinden öğrendiği Dündar Kılıç’ı gözaltına aldırmak vesorgulamakistiyordu.

Bazıbabalarayenibiroperasyonyapılmasıkonusundaaskeriyönetimiiknaetmekiçinyoğun bir etkileme çabasına girişmişler, özellikle de Dündar Kılıç aleyhinde kanıtlarhazırlıyorlardı.

Bunlardan biri, hakkında yıllar önce verilmiş birmahkûmiyet kararının bir türlü infazedilmemesiydi.DündarKılıç,sağlıkraporlarıalarakAdliTıp’a tasdikettiriyorveçeşitliyollardan yararlanarak infazı erteletiyordu. Üç ay süreyle hapis yatsa infaztamamlanacaktı.İstanbulSıkıyönetimKomutanlığıveValilikemirverdiğihaldeİstanbulEmniyetibuemriuygulamıyordu.

Kaçakçılık Daire Başkanlığı’nın elemanları da boş durmuyor, onlar da Dündar Kılıçhakkında kanıt arıyorlardı. Sonunda buldular: Asım Akkaya adında bir uyuşturucukaçakçısı İtalya’nınMilanoMahkemesi tarafından 16 yıl ağır hapsemahkûm edilmişti.Ancak Akkaya İtalya’dan kaçarak Türkiye’ye gelmişti. Emniyet Kaçakçılık Dairesi buolayıİnterpol’ünkırmızıbültenindenöğrenmişti.AyrıcaBursaAğırCezaMahkemesi’ningıyabitutuklamakararıyladaarananAsımAkkaya,İstanbulNarkotikŞubememurlarıncayakalandı.KaçakçılıkDairesionuoradanalarakBursaEmniyetMüdürlüğü’nesevkettiveDaire’ninMaliŞubeMüdürüFarukMetinileekibinideBursa’yagöndererekAkkaya’dan24sayfalıkbirifadealdırttı.AsımAkkayaifadesindeDündarKılıçileilgiliolarakşunlarısöylüyordu: “1982 yılının Kasım ayında Sofya’daydım. Japon Oteli’nde bir Yugoslavşoföriletanıştım.Onunlakonuşurken,10Şubat1982tarihindeHollanda’dayakalanan13kilo 850 gram eroini İstanbul’danHollanda’ya gönderenin eşkal tarifiyle,DündarKılıçolduğunu anladım.” Bu ifade Dündar Kılıç hakkında Genelkurmay’a verilmek üzerehazırlanandosyayayerleştirilmişti.

Askeri yönetimi Dündar Kılıç aleyhinde yönlendirme kampanyasının son halkası ise

Page 191: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Milli Güvenlik Konseyi’ne yapılan ihbarlardı. “İmzasız mektup gönderme” şeklindeyapılan ve biri İsviçre’den, biri deAnkara Tandoğan’dan postaya verilen bu ihbarlardaözetle, “Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere devlet yönetiminin bazı ileri gelenlerineASALA gizli örgütü ile işbirliğine dayalı olarak suikast yapılacağı, DündarKılıç’ın busuikasthazırlığınıniçindeveönemliyerindebulunduğu”yazıyordu.

Cumhurbaşkanlığı’nabirmektupdaBakırköyRuhveSinirHastalıklarıHastanesi’ndegörev yapan Doktor Sadiye Lostar tarafından yazılmıştı. Sadiye Lostar’ın kocasıÇanakkale Seramik fabrikalarında müdürdü. Lostar, Çanakkale Seramik’in ilanlarınınCemReklam’averilmesi konusundaki taahhüdünüyerinegetirmeyince,DündarKılıç’ınanlatımıyla “yakınlarının şiddetli tepkilerine maruz kalmıştı.” Bu konuyu bir mektuplaemniyete ihbar eden Sadiye Lostar, Dündar Kılıç’ın gözaltına alınması için etkisi olurdüşüncesiyle Kenan Evren’in güvenlik danışmanı ve damadı Erkan Gürvit’e kadarçıkarılmıştı.

Dündar Kılıç Askeri Mahkeme’de yargılandığı duruşmalarda ısrarla bu ihbarmektuplarının okunmasını isteyecek, ama bu isteği her seferinde reddedilecekti.AvukatBurhan Apaydın’ın “Doktor Sadiye Lostar’ı Cumhurbaşkanlığı makamına kadar kimingönderdiğininaraştırılmasıtalebi”demahkemetarafındankabuledilmeyecekti.6

Böylece, Dündar Kılıç’ın sorgulanması izninin alınması için siyasi gerekçe deyaratılmıştı, çünkü Kenan Evren’e gönderilen ihbar mektupları “Türkiye’yi siz miyönetiyorsunuz,yoksaİstanbul’daoturanDündarKılıçmı?”diyebaşlıyordu!7

MehmetEymür,9Şubat1984’teGenelkurmayBaşkanlığı’nabaşvurarakDündarKılıçve Behçet Cantürk’ün gözaltına alınarak sorgulanmaları, tutuklu bulunan AbuzerUğurlu’nundasorgulanmasıiçinizinistedi.Genelkurmay20Şubat1984’tebuizniverdi.

EmniyetKaçakçılıkDairesielemanlarıDündarKılıç’ıgözaltınaalmakiçinhazırlıklarabaşladılar.

OnİkinciBölüm

ABİMİT’TEEmniyet Kaçakçılık Dairesi’nden Mali Şube Müdürü Faruk Metin ve ekibi,

sıkıyönetimden gerekli izni koparabilmek için “tehlikelidir, kaçar” dedikleri DündarKılıç’ıelleriylekoymuşgibibuldular.Çünkübirsüredirçoksıkıtakipaltınaalmışlardıvenerede olduğunu biliyorlardı. 29 Şubat 1984 Çarşamba gecesi yakın arkadaşı NedimKüçükcan’ın Karagümrük’teki evine yaptıkları “baskın” sırasında Dündar Kılıçarkadaşıyla sohbet ediyordu. Silahlı olduğu halde onlara karşı koymadı, ellerinikelepçelereuzattı.Kendisinigözaltınaalmayagelenkişileridikkatlicevebirazdahayretlesüzüyordu, çünkü hiçbirini tanımıyordu. İstanbul polisinden veya MİT’inden olsalar,aralarındanbirkaçını tanıması gerekirdi.Demekki arkadaşıAliAslandoğru söylemişti,bunlar Ankara’dan geliyorlardı. Apartmanın çıkışında gözleri bağlandıktan sonra birarabanınarkakoltuğunabindirildiveAnkara’yadoğruyolaçıkarıldı.

Page 192: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Onu almak için gelen ekipteki polislerden bir kısmı Ankara’ya dönmedi. İstanbul’dakalarakaynıgeceyarısıhemDündarKılıç’ın,hemdekızıUğur’unevinibasarakaramayaptılar.

DündarKılıç’ın bindirildiği arabaAnkara’ya doğru giderken, biz de aynı gece evlereyapılanbaskınlardanelerolduğunabirbakalım.

GülistanDündarKılıç’ınevineyapılanbaskınoldukçasakingeçti.Çünküeşi,herhangibirgün

herhangi bir saatte gelebilecek olan polislere karşı nasıl davranacağı konusundahazırlıklıydı.

Nişantaşı’ndaki evde görüştüğümAytenHanım, 17 yıl önce polislerin bu eve yapmışoldukları o “gece yarısı ziyaretinden” hatırında kalanları bana şöyle özetledi: “Dündardevleteveresmigörevlilerekarşıçoksaygılıydı,banatembihlemişti;‘Benimolmadığımbir gün polisler arama yapmaya gelirlerse sakın karşı koyma. İçeri al ve nazik davran,bırakgörevleriniyapsınlar,’demişti.Bendeöyleyaptım.Oturtupçaykahveikramettim.Aramalarınıyaptılar,alacaklarınıalıp,tutanakimzalatıpgittiler.”

Kaçakçılık Dairesi’ne mensup sivil polisler, saat 23.45’te geldikleri Dündar Kılıç’ınevinde ve arabasında arama yaptılar. Arabasının torpido gözünde bulunan bir dinlemeaygıtıiçinzabıttuttular.56OradankızıUğur’unevinegittiklerindedahaöncekiaramalaroldukça uzun sürdüğünden vakit gece yarısını epey geçmişti. Kapıyı açan UğurÖzbizerdik ikinci çocuğuna hamileydi ve o saatte gelen bu davetsiz misafirlere karşıtepkilidavrandı.Bubakımdanbuikinciaramaoldukçaolaylıgeçti.UğurÖzbizerdikdörtyıl sonraki bir röportajda o geceyi anlatırken, babasına çok benzeyen bir üslup ve tavırkullanmasıyla da dikkat çekiyordu: “Gece saat beşti, kapım kırıldı. Yine kalabalıktılar.Ankara’danekipgelmişti.Girdiler içeriye,‘Babannerede?’dediler.Benosırada6aylıkhamileyim, bebek bekliyorum. Saatin beş olduğunu belirtmekte fayda görüyorum. Eğerdosyalarıkarıştırırsanız,gece12’debabamtutuklanmış,saatbeştegelipbenimkapılarımıkırıyorlar.Evet,babamısoruyorlar.Hangivicdanla?Onlaradedimki‘Devletbütündeğilmidir?Devletindiğermemurları 15günöncegelipbenimevimi aradılar, bendebir şeyyok,nedengeliyorsunuz?’Vebenogündensonrahastanedençıkamadım,sakatbirçocukdünyayagetirdim.Şokgeçirdim.Hamileolduğumubilebilebenizorladılar.”1

5629Şubat1984gecesiDündarKılıç’ınevindevearabasındayapılanaramatutanağı.

Uğur Özbizerdik’in bu olaydan birkaç ay sonra dünyaya getirdiği Uğurnaz Gülistanözürlüdoğmuştuvebuacıklısonuçanneninoaramagecesindegeçirdiğişokabağlanmıştı.

Dündar Kılıç ikinci torununun spastik olduğunu öğrendiğinde Mamak AskeriCezaevi’nde,hücredeydi.Haberialıncanekadarsarsıldığınıntanıklarındanbiridehücrekomşusu, Dev-Yol davası sanıklarından İbrahim Şalap’tı: “Dündar’ın anlattığına göreoperasyona gelen polisler çok kötü davranmışlar. Uğur ilk çocuğuna hamileymiş. Uğuryerlerde sürüklenmiş. Hatta gelen sivil polislerden biri karnına tekme filan da vurmuş.Uğur’uhastaneyekaldırmışlar.DündarMamak’agetirildiktenkısabirsüresonraUğur’unerken doğumla özürlü bir çocuk doğurduğunu öğrendi. Bu olay Dündar’ın cezaevinde

Page 193: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

sergilediği,‘sistemmuhalifi’tavrınınanaeksenlerindenbirinioluşturur.”

Dündar Kılıç hapisten çıktıktan sonra da bu olayı sık sık dile getirdi. Basına yaptığıçeşitli açıklamalarda torunu Gülistan’ın özürlü doğmasından 1984’te kendisini “imhaetmeye”çalışanlarısorumlututtu.

“ÇekleRüşvetVerildiğiNeredeGörülmüş?”Dündar Kılıç’ın evinde ve arabasında yapılan aramalarda bulunan çek defterlerine ve

koçanlarınadaelkonmuştu.Beşayrıbankanındeğişikşubelerindenverilmişolanbuçekdefterlerinden çek kesilmiş olan kişilerin ve verilen miktarların bir dökümü yapılmış,Dündar Kılıç’ın daha sonraki sorgulamalarında çek yazılan kişilerle ilgili tek tekaçıklamalarıalınmışvebuaçıklamalılistedosyasınakonmuştu.5757DündarKılıç aleyhinde açılmış davaların birleştirilmesinden sonraDiyarbakır Askeri Savcılığı’nın hazırladığı 15Kasım1988tarihliEsasHakkındakiMütalaası’nınekleri.

75isminbulunduğubulistedekiçekverilenlerdenönemlibirkısmıDündarKılıç’ınkızı,damadı, kardeşi, yeğenleri ve şoförü Necmi Güler gibi yakınları ile hemşehrileriydi.Çekler çeşitli hizmetler ve ihtiyaçlar için, kimine yardım, kimine de sermaye olarakverilmişti. Geri kalan isimlerden önemli bir kısmı da ticari ilişkileri olan kişilerdi.Bunların dışındakilerin hiçbirini tanımadığını belirtenDündarKılıç, bu çekleri hamilineyazdığıiçinbaşkalarınaciroedilmişolduğunusöylemişti.

Listedehikâyemiziilgilendirenikiilginçisimvardı.

BunlardanbiriAlaattinÇakıcı’ydı.20Ocak1984 tarihindekesilmiş300bin liralıkbuçek için Dündar Kılıç’ın açıklaması şöyleydi: “Trabzonlu hemşehrimdir. Eminönü’ndebüfesibulunmaktadır,borçolarakverdim.”AlaattinÇakıcı’nınbabasıAliÇakıcı,DündarKılıç’ın hem hemşehrisi, hem de arkadaşıydı. Dündar Kılıç, babası 1980’de öldürülenAlaattin’denhimayesiniesirgemiyordu.Sorgucular,AlaattinÇakıcı’nınosıralardahenüzünlübirkişiolmamasındanveyabelkideMİT’leolanilişkilerinibildiklerinden,DündarKılıç’abukonuylailgilibaşkabirşeysormadılar.

ListedekiikinciilginçisimiseTimurHanoğluidi.Osıralardakamuoyununadınıhenüzduymadığı bu kişinin kim olduğunu 1987 Kasım ayının başında gazetelere manşetolduğunda öğrenecektik: Hanoğlu, yeraltı dünyasının ünlülerine ve cinayet sanığı firariülkücülere sahte pasaport hazırlıyordu, bunlar arasındaMehmet Ali Ağca da vardı. Bukişinin aynı zamanda Kaçakçılık İstihbarat Daire Başkanlığı’nın ve Eymür ekibininkoruması altında bulunduğu da o zaman ortaya çıkacaktı. Kaçakçılık Dairesi’ninsorgucularının kendi adamları hakkında Dündar Kılıç’a soru sormaları elbettedüşünülemezdi! Onlar da sadece Kılıç’ın açıklamalarını kayda geçmekle yetindiler:“17.2.1984 gün ve 238762 nolu çek ile Timur Hanoğlu’na 200.000 TL’si ödediğimanlaşılmaktadır. Timur Hanoğlu’nu tanımıyorum. Hamiline kesilmiş olduğundan ciroedilerekkendisineödenmiştir.”

Dündar Kılıç’ın çek verdiği kişiler arasında polislerin de bulunması, hatta PolisYardımlaşmaDerneğiBaşkanı’nın bile olması nedeniyle, bu polislerden bir kısmı açığaalındıvehaklarındarüşvetsuçlamasıyladavaaçıldı.

Page 194: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bu polislerden biri de 1968 yılından beri Dündar Kılıç’la yakın ilişkiler içinde olanLütfüÇolak’tı.1978yılındaBirinciŞubeKorumalarMüdürlüğü’neatananLütfüÇolak,otarihte İstanbulBarosuBaşkanıolanAvukatOrhanApaydın’akorumaolarakverilmişti.DündarKılıç’tan rüşvet alma suçuyla açığaalınıncayakadarbugörevi sürmüştü.AçığaalındıktansonradaBurhanveOrhanApaydınkardeşlerinyanındakaldıveyardımcılarıolarakçalışmayabaşladı.

Dündar Kılıç, Lütfü Çolak’a oğlunun sünnet düğününe yardım amacıyla bir çekvermişti.ElkonulançekkoçanlarındaismigörülenLütfüÇolak’abunedenlerüşvetalmasuçundan dava açılmıştı. Duruşmalarda Çolak’ın avukatlığını yapan Burhan Apaydın,savunmasında:“Rüşvetinkarşılığındabirmenfaatteminedilir.BumemurDündarKılıç’abirmenfaat sağlamışmıdır?ÖrneğinDündarKılıç’ın suç işlediğini görmüş de gözmüyummuşturveya tutuklamasıgöreviverilmişdeyerinegetirmemişmidir,görevini ihmalgibi bir olayı varmıdır?YoksaDündarKılıç buparayı karşılıksız bir yardımolarakmıvermiştir? Araştırılmasını istiyorum,” dedi ve Lütfü Çolak’ın beraatini sağladı. Beraateden Lütfü Çolak, polisliğe geri dönmedi, emekli olup Apaydın kardeşlerin yanındaçalışmayadevametti.

Ben de Lütfü Çolak ile bu kitabın araştırma çalışmaları sırasında gittiğim BurhanApaydın’ın evindekarşılaşıp tanıştım.Buçekle rüşvet almaolayını sorduğumda şunlarıanlattı:

“Çeklerinbeşyılsaklanmamecburiyetiolduğundanbunlarınçoğueskitarihliolaylardı,koçanlardaadıçıkanpolislerhakkındadavaaçtılar.DündarAbi ihtiyacıolanlarayardımetmesiyle tanınırdı, kömür parası, evinde hastası olana tedavi parası falan. ÖrneğinBeyoğlu Emniyet Amirliği’nde bir polis memuru, bomba uzmanı bombayı kurcalarkenbomba patlıyor, gözüne geliyor, Dündar Abi bunu İngiltere’ye gönderdi tedavi için, neavantajı vardı bundan? Bugün de yapıyorlar, Koç, Sabancı hiç mi bir şey vermiyor?EmniyetMüdürübilmemnerededüğünyapıyor,gidenlerbunahiçmihediyevermiyorlar?Mesela,KurtuluşKarakolu’naDündarKılıç’ındevamlıişidüşer.Diyelimkikarakoldakipolisler, mahkeme kâğıdı olur, ‘Abi şunu gel al,’ derler, gelir, alırken de üç-beş neyseverir.İsimlerinidesöyler,otuzseneöncegördüğüadamıhatırlar.

Rüşvet davasındaki olaylardan biri de Dündar Kılıç’ın Erenköy Karakolu’na yardımetmesiydi.Birgünçocuklarındanbirikavgaediyor,Abideoğlunualmayagidiyor,gittiğiErenköy Karakolu’nun damının aktığını görüyor, çıkarken bir çek yazıyor veriyor.Başkomisermahkemedeanlattıbuolayı,‘25-30binlirabirçekverdi,karakolunçatısınıntamiredildiğide ispatlıdır,’dedi.Mahkemedençıktık,OrhanBey‘Çatıgitti,davabitti,’dedi.Birtanesindede,polisinarabasınıntamirparasınıvermiş.1980’deozamanpolistearabayok,benzinyok,neoldu,bütünsendikalarınarabalarına,derneklerinarabalarınaelkoydularya,arabalarhepchange.BuAvrupaarabalarındaparçasıyok.DündarKılıçonaçekvermiş,bunaçekvermişgidinyaptırındemiş.Hâkim,‘Niyedevlettenalmıyorsunuz,hem change araba da ne demek?’ diye sordu. Polisler de izah ettiler, ‘Yok, hemvermiyorlar, araba yürümüyor, hem de başkomiser veya emniyet amiri gidin yaptırındiyor, ne yapacaksın?Biz de araba yürüsün diyeDündarKılıç’tan alıyoruz,’ dediler.Ozamankişartlardabunlarrüşvetdiyegörülmezdi.

Page 195: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bize açılan dava, Dündar Kılıç’a rüşvet karşılığında yardım etmekti. 1983 yılında. Ozamanlar Dündar Kılıç’ın Kurtuluş’taki yeri henüz Şan Market olmamıştı, mobilyamağazasıydı. Arka tarafta da o bildiğiniz baraka kısmı vardı. Polis arkadaşım AhmetHamdiKolayilebirlikteAbi’ninbirçekinibozdurduk.84’teDündarAbi’yialdıklarındaadımızçekkoçanlarındançıktı.Hamdi’ylebizimifademizialdılar.7.AğırCeza’daydıozamandavamız,24kişiyargılandık,Dündarve İbrahimKılıç ileSedatÇolakda rüşvetverenlerarasındaydı.Çekkarşılığındaeroinleriyurtdışınaçıkarmaklasuçlandık.Hepimizberaatettik.”

GelinbukonuyubirderüşvetvermeklesuçlanankişidendinleyelimveDündarKılıç’ın10 Ekim 1994 tarihli Hürriyet’e anlattıklarına kulak verelim: “Çekle rüşvet verildiğinerede görülmüş? Biliyorsun kömür madenleri işletiyoruz. Garibanlar, polisi olsun,bekçisi olsun, kömür parası bulamayan bize gelir. Onların yakacaklarını veririz. Karımhasta der, hastaneye yollarız. Beş yıl içinde her sene 2 bin 500 kişiye bedava kömürverdik. Bunların sanıyorum 400 veya 500’ü polis. Adam duymuş adresimize gelmiş,kızımı evlendireceğim diyor.Gerimi çevirelim?Veriyoruz gücümüz yettiğince bir çek.İşte bunları rüşvet diye kullanmak istediler. Sonra tutturdular, sen bupolisleri, bekçileriihtilalyapmakiçinbesliyorsundiye.”

GerçektendeDündarKılıç’ınMİT’tekarşılaştığısuçlamalararasındaböylesinegülünçiddialardavardı.

BilinmeyeneYolculukEvet,şimdiartıkİstanbul-Ankarayolundabıraktığımızarabayageridönebiliriz.

Dündar Kılıç, evde gördüğü ekibin içinde tanıdığı hiç kimse olmadığından kimlertarafından gözaltına alındığını bilemiyordu. Arabaya binerken gözleri bağlandığı içinnereye gittiklerini de anlayamamıştı. Onu götürenler de hiç konuşmuyorlardı.Turnikelerde durduklarında duyduğu seslerden Boğaz Köprüsü’nü geçtiklerini farketmişti, ama yolculuk uzadıkça uzuyordu. Arabanın hızının artmasından da artıkİstanbul’daniyiceuzaklaştıklarınıanlıyordu.Epeybirsüreyolalındıktansonracesaretinitoplayıp sessizliği bozmaya karar verdi. Arabadakilerin kim olduklarını ve onu nereyegötürdüklerini sordu.Muhataplarından “sabret bakalım, gidince öğrenirsin” gibi sert veürkütücü yanıtlar aldı. Bu kez bazı generallerin ve albayların adlarını saymaya başladı.“Bu kişilerin alındığımdan haberleri var mı?” diye soruyordu. Saydığı isimler MİT’teönemli görevlerde olan kişilerdi ve Dündar Kılıç hem bir şeyler öğrenmeye, hem detanımadığı bu insanlara kendisinin öyle kolay bir lokma olmadığını göstermeyeçalışıyordu. Ama arabadakiler ona cevap vermedikleri gibi gülüşmeye başlıyorlardı.Dündar Kılıç “Falan paşayı tanımıyor musunuz, filan paşa beni çok iyi tanır, adınıduymadınızmı?”dedikçegülüşmelerkahkahayadönüşüyordu.İşteozamankorkusuiyicearttı. Kahkahalar sürerken o da susup düşünmeye başladı: “Kimdi bu adamlar? Hiçkimseyi, en büyükleri bile iplemeyen bu adamlar kimin adamlarıydı?Eve geldiklerindehepsininyüzünügörmüşolduğuhaldenedengözlerinibağlıtutuyorlardı?”DündarKılıç,bunun sorguya götürülen tutukluyu daha ilk baştan korkutmayı amaçlayan bir yöntemolduğunu bilemezdi. Bu yüzden bir yerde mola verdiklerinde ihtiyacını görmesi içingözlerinin bağını ve kelepçesini çözmelerine, arabaya bindikten sonra tekrar

Page 196: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bağlamalarınadabiranlamverememişti.

ArabasabahakarşışafaksökerkenAnkaradışında,ozamanlar“Konyaasfaltı”denilenAnkara-Konyakarayolukavşağındadurdu.GözleribağlıolarakarabadanindirilenDündarKılıç,hoyratdavranışlarvesertkomutlarlaitilipkakılarakbaşkabirarabayabindirildi.Buarabadaki yeni kişiler kısa bir yolculuktan sonra onu büyük bir binanın bir hücresinetıktılar, gözlerini ve ellerini çözdükten sonra kendi haline bırakıp gittiler. Nerede vekimlerin elinde olduğunu hâlâ bilmiyordu. Bu bekleyişi daha sonra şöyle anlatacaktı:“Karanlıkbirhücrededokuzgecegeçirdim.Yabeniunuttularveyakendi aralarındabirşeylerkonuştular.Sonraişkenceyebaşladılar.”2

DündarKılıç’ıngözaltınaalınmasıbasındageniş şekildeyeralmıştı.Amaakıbetindenneailesinin,neavukatlarının,nedebaşkabirkimseninhaberivardı.

YakındostuDoktorTurhanTemuçinolayıöğreninceeskiarkadaşınınneredeolduğunubulmaya çalıştı. “Normal” bir gözaltı sandığı için, gider bir yoklarım, bir ihtiyacı olupolmadığını öğrenirim diyordu. Bu çabasının bir fayda vermediğini bana şöyle anlattı:“Adını vermeyeyim, MİT’te Daire Başkanlığı da yapmış, sonradan emekli olmuş üstdüzeybirtanıdığımvardı.Dündar’ınneredeolduğunuonasordum,yeminbillahetti‘Bensoruşturdum, bizde değil,’ dedi. Tutuklanıncaya kadar yakınları da nerede olduğunubilemediler. Öyle enteresandı ki, Dündar’ın ihtiyaçlarını emniyete götürüp bırakıyorlar,emniyet de nerede kalıyorsa oraya gönderiyordu.Çok sonraDündar’ın o zamanMİT’egötürülmüşolduğunuöğrenince,oarkadaşıma‘Yahusöylesenneolurdu’diyeserzeniştebulundum. O da bana ‘Vallahi ben MİT’te Kaçakçılık Dairesi olduğunu bilmiyordum,bendensonrakurulmuş,’dedi.YaniDündarKılıç’ınyeri, elinedüştüğükişilerdışındakiMİT’çilerdenbilesırgibisaklanıyordu.”

AzönceanlattığımAnkara-İstanbulçekişmesinianımsadıysanız,bugizliliğinnedeninide çok iyi anlamış olmalısınız. Dündar Kılıç’ı gözaltına alanlar basından veyakamuoyundan değil, ilişkide olduğunu bildikleri İstanbul ekibinden saklıyorlar, kimsemüdahale etmeden,bir anönce“düşmanlarının”aleyhinde ifade alıpyazılı belgehalinegetirmekistiyorlardı.MehmetEymür,1973’teki“MartıOperasyonu”ndadaaynıyöntemikullanarak İstanbul Emniyeti’nden bazı “babaları kaçırmış” ve Şükrü Balcı aleyhindeifadeler almış, ama Sıkıyönetim Komutanı Faik Türün’ün müdahalesiyle amacınaulaşamamıştı.58 Aynı hataya düşmemek için bu kez işi oluruna bırakmayıp, operasyoniçinGenelkurmay’ınvesıkıyönetiminonayınıalmıştı.58Bkz.s.217-218.

Operasyon, başında Atila Aytek’in bulunduğu Emniyet Kaçakçılık İstihbarat DaireBaşkanlığı ile,başındaMehmetEymür’ünbulunduğuMİTKaçakçılıkŞubesi tarafındanortaklaşayürütülmüştü.DündarKılıç’ıİstanbul’dangetirenemniyetekibiKonyayolundaMİT ekibine devretmiş, bu ekip de onu sorgulanacak olduğu Gölbaşı’ndaki Orduİstihbarat Okulu’na götürmüştü. Yapılan iş açık bir kanunsuzluktu, MİT yasasına göresorgulamayetkileriyoktu.Ama,dönemaskeribirdönemdi.Sıkıyönetimkomutanlarınınsözlüveyayazılıemirveyaonaylarıyasalarınüstündeydi.Üstelikaskerisavcılıktanizinalarakgözaltısüresiniuzattıkçauzattılar.Buyasadışıdavranışlar,DündarKılıçdavasının

Page 197: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ileri aşamalarında avukat Burhan Apaydın tarafından “Bu dava bir hukukun üstünlüğüdavasıdır”şeklindedilegetirilecekti.

“DörtMevsimİşkence”DündarKılıç,yaklaşıkdörtyılsürecekolantutukluğununilkdurağıolanOrduİstihbarat

Okulu’nun hücresindeki korkulu bekleyişten sonra, tekrar gözleri bağlanarak“sorgucuların” karşısına götürüldüğünde öfkesi burnundaydı. Tanımadığı bir sesin “HoşgeldinDündar,”sözünüduyarduymazbağırıpçağırarakarabadasaydığıkomutanadlarınıyeniden saymaya başladı. Sorguculardan Mehmet Eymür bunu şöyle anlatır: “DündarKılıç ilk sorguya alındığında kendinden çok emin ve adeta birkaç gün sonra serbestkalacağınainanmışbirhaldeydi.Sorguyuyapanlarakarşıküstahvetehditkârbirhavailekonuşuyordu.Bana,‘Enüstkademelerden,paşalardansizebirtalimatverilmedimi?’diyesoruyordu.MİTMüsteşarYardımcısıSedatSemerci’ninadınıvererek‘Beni iyi tanımasılazım, Allah Allah, demek talimat vermedi,’ diyerek hayretini belirtti. Sedat SemerciPaşa’yaDündarKılıç’ınsöyledikleriniilettim.TepkigösterdiveDündarKılıç’aküfretti.Sonuçta Dündar Kılıç’ın hayatını, ilişkilerini, faaliyetlerini en ince detayına kadarinceledik.”3

Bu sözleri “başlangıçta biraz direndi ama sonuçta dilinin bağını çözdük” şeklindetercümeetmekmümkündü.Elikoluvegözleribağlıbirinsanınprofesyonel“sorguculara”karşıgünlerce“küstahvetehditkâr”birhavaylakonuşmasınaneonlar izinverirlerdi,nedebunakimseinanırdı.

ZatenDündarKılıçda,MİT’egötürülmesininardındanbaşlayanişkenceninsorgulandığısürece devam ettiğini söylüyordu: “Bana dört mevsim işkence yaptılar. Dört mevsimişkenceyi kimyapar, bir canavarmıyapar, bir sapıkmı?Sorgulayanların karşısınabenigözümkapalıgetiriyorlardı.Hesabınıyaptım,ilkbiraydaayaklarıma3binodunyedim.Askı,cereyan,buzluhavuz,birdearabatekerleği.Şöylebirşey,lastiğiniçinesokuyorlaradamı. Bir tekme atıyorlar devriliyorsun ve döne döne karşı duvara kadar gidiyorsun.Sonrakarşıdakibirtekmeatıyor,geriyuvarlanmayabaşlıyorsun.”4

DündarKılıçbuişkenceiddialarını,yargılanmasıboyuncahemenhemenherduruşmadayineledi.Beraatediphapistençıktıktansonradakendisiyleröportajyapanhergazetevedergiye,hattatelevizyonlaragördüğüişkencelerdensözetti.Sorguculardabuiddialarıreddettiler.

Ama, sorgulamalar sırasında teypvevideokamerakullananMİT sorgucuları kasetlerimahkemeyegönderirkensuçlarınıeleverecekbazıkonuşmalarısilememişyadasilmeyiunutmuşlardı.Yanimızrakçuvalasığmamıştı!

Avukat Burhan Apaydın, Dündar Kılıç’ın vekili olarak girdiği ilk duruşmada MİThakkında yasadışı sorgulama ve işkence nedeniyle soruşturma açılmasını isteyecek, budelilinişkenceyekanıtolduğunuaçıklayacaktı:“MİT’teDündarKılıç’ınifadesininsözdedoğruluğunu saptamakdüşüncesiylekonuşmaları teypbandınave sonradavideokasetealınmıştır.Fakatteypbandıbüyükölçüdemakaslanıpbirbirineeklentileryapılırken,bazıkısımlarınkesilipçıkartılmasıunutulmuşveyahataedilmiştir.Böyleceişkenceyiispatiçin

Page 198: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

savunma olarak başkaca bir delil aramaya ihtiyacımız kalmamıştır. Dündar Kılıç’ınbunalıp ‘Biraz çeksene onu’ demesi üzerine sorgucunun ‘Kalk, bir dakika, bir dakika’dediğigörülmekte;birbaşkayerde ‘Ağlıyor’kaydıbulunmaktaveyineDündarKılıç’ın‘Ayağımı şöyle koyabilirmiyim, uyuşuyor’ demesine rastlanılmakta, bir başkayerdede‘sorgucunun’‘Şimdisensilahişinegirmiyorsun?Amagireceksin…Gireceksinyanionubil…Sokacağızsenibusilahişine,karadefteröyledemiyor,’demesikarşısındaDündarKılıç’ın ‘Efendim, inanın ki yani hiç ilgilenmedim silah işi ile,’ diye cevap vermesiüzerinesorgucunun‘Geliyorumkihırslıgeliyorumha…Vallahihırslıgeliyorum’sözlerisonucundaDündarKılıç’ın ‘Şey yapmayım efendim, ne olur” diyebildiği ve sonrasınınbanttan anlaşılamadığı hususları, teyp bantlarının çözüm metinlerinden tarafımızdançıkartılıpgözlerönüneserilmiştir.”5

“Sorgucuların”mahkemeyeçağrılıpdinlenmeleriiçinDündarKılıçveBurhanApaydıntarafından ısrarlayapılan taleplermahkemecegerekçegösterilmeksizin reddedildi.Ama,mahkemeyegetirilmeyenbu“sorgucular”,ileritarihlerdeünlüEymürraporununkopardığıfırtınasonucutasfiyeedildiktensonrakonuşmayabaşlayacaklardı.

“SeherBülbülü”Pekiamakimdibusorgucular?

BirininMehmetEymür olduğunu artık biliyoruz.Kendisinin de bunu sakladığı yoktu.Zaten Dündar Kılıç da tutuklandıktan sonra bir tek onun, bir de Atila Aytek’in adınıverebiliyordu.

Ama burada anlatmadan geçemeyeceğim çok ilginç bir olay daha var; Dündar Kılıç,Mehmet Eymür’ü bu açıklamalardan çok önce, hem de daha sorgulamalar sırasındagözleribağlıykenteşhisetmişti.DefalarcadinleyipdeşifreettiğimteypbandındaDündarKılıç,aynenşunlarısöylüyordu:“Birgünsorgudayım,ayağımındibinebirkalemdüştü.Yalnız gözlerim bağlı, ayakkabılarımın burnunu görüyorum. Ayağıma bir şey süründü,dikkatle baktım iki ayağımın arasında bir kalem var. Kalemi yerden alan el ve kalınparmaklarhafızamayerleşti.Sankikömürkarıştırmışgibi,tırnaklarınıniçisimsiyah.İşteogünden sonraçokkorktum.Bu insanabenzeyenbir canavar.Bubeniburadaöldürebilirdedim.Buelinveparmaklarınsahibinisonradantanıdım,gözlerimaçıldıktansonratabii.Mehmet Eymür’ün parmaklarıydı. Gözlerim açılınca güya işkenceyi yapan o değilmişşeklinde hareketler, konuşmalar yapıyordu. Ama ben onu hem parmaklarından, hem desesindentanıdım.”5959CumhuriyetgazetesindenDenizSom’unDündarKılıç’laAralık1993’teyaptığıveyayımlanamayanröportaj.

Dündar Kılıç’ın çocukluğunda başından geçmiş olan buna benzer bir olayıanımsayacaklardır.Onyaşındaykenkafasınıtaşlayarıpelindekiekmeklerialanbirkişininsapsarı olan saçlarını ve kaşlarını hafızasına yerleştirmiş, yedi yıl sonra karşılaştığındatanıyıp intikamını almıştı. Unutmak istemediği kişilerin fiziksel bazı özelliklerinibelleğineyerleştirmekondasankibirreflekshalinegelmişti.

Sorguculardan bir diğerini ise, Dündar Kılıç’ın hapisten çıktıktan sonra yaptığısuçlamalarakarşıgösterilentepkilersayesinde,1989yılındaöğrenecektik:YarbayKorkut

Page 199: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Eken!

10Ocak 1989 tarihliMilliyetgazetesinde Korkut Eken ile yapılan röportajın DündarKılıç’lailgilibölümüşöyleydi:

Soru - Dündar Kılıç tahliye olduktan sonra Atila Aytek ve Mehmet Eymür ileyandaşlarından hesap soracağını ilan etti. Bu konudaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?KılıçgerçektenMİT’teişkenceilemisorgulandı?

Yanıt-DündarKılıçsorgulamasındahiçbirkötümuamelegörmemiştir.Hattaufaktefekrahatsızlıklarını belirtmesi üzerine iki defa hastaneye sevk edilmiştir.Kahve, çay içerekkendi isteğiyle saatlerce süren ifadeler vermiştir. Bunun üzerine kendisine “SeherBülbülü”, “Şafak Bülbülü” gibi lakaplar takılmıştır. Benim kanaatime göre kendisiçevresinde durumunu düzeltmek için ağır işkenceler sonucunda konuştuğunu belirtmekzorunda kalmıştır. Sonuç olarak bilindiği gibi MİT’teki görevim Mehmet Eymür’ünyardımcılığıydı.HerhaldebudurumdaDündarKılıç’agöreEymür’ünyandaşıoluyorum.Emekliye ayrıldıktan sonra da kader birliği içindeyiz. Görevdeki amir-ast ilişkilerimiz,şimdi ağabey-kardeş ilişkisi içinde devam etmektedir. Bu beraberliği bundan sonra daolabilecekhertürlüolayımüşterekengöğüsleyereksürdürmekkararlılığındayız.

Korkut Eken’e doğrudan “siz sorguda bulundunuzmu?”diye sorulmadığı halde oradaolduğunukendiliğindenaçıklaması,onundabuyasadışısorguculuğunusaklamayagerekduymadığını gösteriyordu. Ne de olsa Eymür’ün yardımcısı değil miydi, bundan dahadoğalbirşeyolamazdı!

Zaten yasal olarak sorgulama yetkisi bulunmayan “sorgucuların”, gözlerini bağlayıpsorguladıkları bir sanığı bu derece aşağılayan bir biçimde konuşmaları karşısında insanhayrettenküçükdiliniyutacakgibioluyordu.Bir sanığıyakınlarınaveavukatlarınabilehabervermedenikiayayakınbirsüreylebilinmeyenbiryerdetutup“ifadesinialmış”lardı.Artistlerinözelhayatlarınakadarakıllarınagelenherkonudakisorularınacevapvermesiniistemişlerdi. Hastalığının ufak mı tefek mi olduğuna bile onlar karar vermişlerdi.Kendilerinegöre“çokkonuştuğu”içinsanıklaalayetmeküzere“SeherBülbülü”,“ŞafakBülbülü” gibi isimler takmışlardı! Üstelik mahkeme kararlarına da saygıları yoktu,günlercegözlerdenuzakbiryerdesorguladıklarısanıkAskeriMahkeme’deberaatetmişti,amaonlarhâlâonalakaptaktıklarınıanlatıyorlardı!

Sorgucularınsanıklarakarşısergilediğibufütursuzvesaygısız tutumuMehmetEymürdaha da ileri götürecek ve işi sorguladığı sanıkların tavırlarını karşılaştırmaya kadarvardıracaktı. Eymür,DündarKılıç ile, ondan bir süre sonraGölbaşı’na getirilenBehçetCantürk’ünsorgulamalarsırasındakitutumlarınışöylekıyaslıyordu:“Herşeyerağmen,ogünlerde zor şartlar altında bulunan ve önce poliste, sonra MİT’te sorgulanan BehçetCantürk’ünDündarKılıç’akıyaslaçokdahaakıllı,ağırbaşlı,mertvecesurbiriolduğunusöyleyebilirim.”6

Sorgucuolduklarıyadasorgudabulunduklarıönesürülenkişilerdendiğerleriise,MİTAnkara Bölge Başkanı Süleyman Yenilmez, MİT Daire Başkanlarından Galip Tuğcu,Emniyet Kaçakçılık İstihbarat Dairesi Başkanı Atila Aytek ve Çankaya Köşkü’nün

Page 200: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

GüvenlikSorumlusuveMİTtemsilcisiErkanGürvit’ti.7

Erkan Gürvit’in Köşk’e gelen ihbar mektupları nedeniyle Dündar Kılıç davasıylayakındanilgilendiğinidahaöncegörmüştük.SorgudabulunupbulunmadığıkonusundaiseDündar Kılıç bir şey söyleyemiyordu, “Gözlerim bağlıydı, bilmiyorum ama yoktu,”diyordu. Buna karşılık, sorguda Gürvit’in de bulunduğunu basına açıklayan da Eymürolacaktı, “komutan” diye hitap ettikleri kişinin Erkan Gürvit olduğunu söylüyordu.8Bilinenbaşkabirşeydeşuydu:“GerekDündarKılıçgerekseBehçetCantürk’ünsorgularısırasındavesonraeldeedilenbilgileriresmiyollardanveyaherhangibirişlemesokmadanGürvit’egönderiyorlardı.”9

Demek ki bu yasadışı sorgulamalardan “yukarısının” bile haberi vardı ve sorgucularsırtlarını“sağlamyere”dayadıklarıiçinbukadarrahatdavranabiliyorlardı.

Öyleyse artık şu sorgulamalarda neler konuşulduğuna geçelim, bakalım devletin entepesininbilemerakettiğibuifadelerdenelervarmış?

SorgulamaBaşlıyorMehmetEymür,“terörleyakınilişkisibulunduğuanlaşılanDündarKılıçvediğerlerinin

tecrim edilmeye çalışılmaları”, yani cezalandırılmalarına esas teşkil edecek şekildesorgulanmalarıiçingözaltınaalındıklarınısöylüyordu.10OysaDündarKılıçhaftalarsürensorgulamalar sonunda “silah kaçakçılığı veya terör” suçundan değil, “teşekkül halindeuyuşturucuihraçetmek”suçundanmahkemeyesevkedilecektiya,odabaşka!BizşimdiMİTifadeleriyleilgiliolduğumuziçinişinotarafınıbırakalım.

Silah kaçakçılığı ve terör suçlamasının Dündar Kılıç’ı içeri alıp sorgulayabilmek içinGenelkurmay’dan ve Sıkıyönetim’den izin kopartmak üzere kullanılan bahanelerolduğunudaha önce görmüştük.MİT’te alınan ifadeler bunu çok daha açık bir biçimdekanıtlıyordu.

Bilenler bilir, bütün sorgulamalar önce sanığa hayat hikâyesini anlattırarak başlar.Böylece sanığın aile fertleri, yakın akrabaları, çevresi ve ilişkileri günün birinde işeyarayacağıdüşüncesiyledosyasınaişlenmişolur.DündarKılıç’ınsorgusudaöylebaşladı.

Geçmişiirdelenirkende,DündarKılıç’akaçakçılıkveterörkonusundatutuklamayaesasteşkil edebilecek fazla bir şey sorulmamıştı. Üzerinde durulan olaylardan çoğu,cevaplarınısorgucularınkendilerinindebildiğiolaylardı.

Örneğin, yedi yıl önce işlenenMarlon Kemal cinayeti yeniden gündeme getirilmişti.Marlon Kemal lakabıyla anılan Eyüp Savcısı Kemal Şimşek, 7 Mart 1977’deöldürülmüştü ve cinayet sanığı olarak yargılananNurullah Çınar 22 yıl hapsemahkûmolmuştu. Azmettiren olarak hakkında suç duyurusunda bulunulan Dündar Kılıç’a isetakipsizlik kararı verilmişti. “Sorgucu” Mehmet Eymür’ün bu olayı tekrar deşmesininnedeni, Şükrü Balcı’nın yardımcısı olan Ahmet Ateşli’nin bu cinayeti örtbas ettiğinidüşünmesiydi.Nitekim1987’deyazacağıünlüraporundabuolayayenidendeğinecekti.

DündarKılıç’a, aralarındayakın ilişkiolduğubilinenYılmazGüney’inhapistenkaçıp

Page 201: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yurtdışınaçıkışıdasoruldu.Olayınüstündenüçyılgeçmişti,Güney1982’deCannesFilmFestivali’nde Altın Palmiye ödülünü kazanmıştı, kaçışının pek gizli bir tarafı dakalmamıştı.Paris’teydi vekısabir süre sonraölümünenedenolacakkanser hastalığıylapençeleşiyordu.60 Sorgucular ne olur ne olmaz diye kaçış olayını sormayı da ihmaletmediler,amafazladaüstelemediler.60YılmazGüney’in kaçış olayının bütün ayrıntıları için bkz.NihatBehram,YılmazGüney’le Yasaklı Yıllar, EverestYayınları,İstanbul,2001.

Sorgucuların cevabını bildikleri halde Dündar Kılıç’ı ifade vermeye zorladıklarıolaylardan biri de Abdi İpekçi cinayetiydi. Sorgulamanın bu bölümü kayıtlara şöylegeçmişti:

“Sorgucu-Baksanabirşeysöyleyeyimmi?Bukonudaseninüzerindekaldı.YaniAbdiİpekçi’ninöldürülmesiolayı.

Kılıç-Rahmetliyitanıyordumefendim,bizöyleinsanları…

Sorgucu - Bak dosyan geldi. İpekçi cinayetiyle ilgili kısmı okuyorum sana: “Durumİstanbul mafyası diye adlandırılan ünlü kabadayı Dündar Kılıç’a iletilmiş ve Abdiİpekçi’nin öldürtülmesi istenmiştir. Bu nedenle Abdi İpekçi, Dündar Kılıç ve adamlarıtarafındanöldürülmüştür.

Kılıç-Vayanasına,imkânmıvarefendim?

Sorgucu-Nasılyani?

Kılıç-Efendimşöyle,benibirparçatanıyorsunuz,butertipeylemleryapabilirmiyiz?

Sorgucu - Yapmaya yaparsınız tabii. Yapacağınız işin büyüyeceğini düşünmedenyapabilirsiniz.

Kılıç-Efendim,Abdiİpekçimemleketimiziçinyararlıbirfikiradamıydı.Demokrat,solgörüşlügüzelbiryöneticiydi.Elindengeldiğikadartarafsızyazmayaçalışanbiryazardı.

Sorgucunun bu konu üzerinde fazla durmayıp,MehmetAliAğca’ya geçmesi, aslında“dosyada” yazanlara kendisinin de inanmadığını, boş atıp dolu tutmaya çalıştığınıgösteriyordu. Bu bölümdeki esas amaç konuyu Dündar Kılıç’ın eniştesi Oflu İsmail’egetirip, ondan duyduğu bir şeyler olup olmadığını, halen görüşüp görüşmedikleriniöğrenmekti.DündarKılıçisetehlikeyifarkedipsavuşturmayaçalışacaktı:

Sorgucu-Şimdisanasormak istediğim,BekirÇelenk,AbuzerUğurluveMehmetAliAğca ile ilgili. Ağca silahı Bulgaristan’dan almış. Bu durumda Oflu İsmail’in de bukonudahaylibilgisiolmasıgerekir.

Kılıç-AbuzerUğurluileBekirÇelenk’inbirilişkisiolduğunubütünmemleketbiliyor.Efendim bunlar hemşehri. Abuzer de, Ağca da Malatyalı. Sonra ikisi de aşırı sağcı.Abuzerdepartileregiderönemliadamlarlatanışırdı.

Sorgucu - Ağca’nın ifadesinden sonra da Abuzer Uğurlu hakkında dava açıldı, Ağcaolayıylailgili.Seninbukonudahabertoplamaimkânınyokmu?

Kılıç-Şimdidensonratoplatırızefendim.

Page 202: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DündarKılıç’ınbukaçamakcevaplarıkarşısındasorgucuyavaşyavaşsinirlenmeyevesertleşmeyebaşlıyordu:

Sorgucu-BakDündar,budevletinbiristihbaratörgütüolduğunuhiçaklındançıkarma.SeninburadabulunmanınenbüyüknedeniveenbüyükdezavantajınBulgaristangibibirdemirperde ülkesinde ülkemiz aleyhine kaçakçılık faaliyetleri yürüten enişten İsmailHacısüleymanoğluilesürdürdüğünirtibatındır.

Kılıç-Sizbelkibizibirşeysanıyorsunuzamainanınhiçbirşeydeğiliz.Sizinsandığınızgüçteolsaydıkşimdiburadamıolurduk?

BucevapüzerinesorgucuDündarKılıç’ıninfazedilmemişcezalarınageçecekti.Amaç,DündarKılıçveonukoruyanlarakarşıKonsey’iyönlendirmekiçinkullanılanbubahaneyiifadeleregeçirerekbirkezdahagözebatırmaktı:

Sorgucu-Dahaneolacaksınız,devlet1975’tenberitekbirinfazınızıbileyaptıramadı.Söylesene hapishaneye girmemek için kaç yerden rapor aldın? Son raporunu neredenaldın?

Kılıç-Üç,hayırdörtyerdenaldım.SosyalSigortalar’danveÇapa’dan.

Sorgucu-Torpilyapmadınmı?

Kılıç-Doktorbenimamcamınçocuğudurefendim.Profesör.Özbeözamcamınçocuğu.Dedemle onların babasının arasında bir anlaşmazlık varmış, bu yüzden onlar Devrimsoyadınıaldılar.BizimsoyadımızAliKılıçolarakkaldı.

Sorgucu -OseninakrabanAhmetSevimDevrim,ProfesörKayaÇilingiroğlu ileaynıkürsüdemiçalışıyor?

Kılıç-Yoo,hayır,ayrıayrıkürsülerde.AhmetSevimDevrimkalpmütehassısı.

Sorgucu-Senkalptenmialdınraporu?

Kılıç-Yok,ciğerden.Bilimdalıorası,herşeyebakılıyor.

Sorgucu-KayaÇilingiroğlu’nuntesirettiğibirşeylerolmadımı?

Kılıç -Oldu.Rica ettim.Ama yalnız testlerin yapılması için.Hemşehrimdir o benim.Akrabayızdırda.Kendisinekırk-elli hastagönderirim,birçoğunuücretsiz ameliyat eder.Saygıduyulacakbüyükbirinsandır.

Sorgucu-Şimdisonuçolarakneoluyor?

Kılıç-Efendimbengerçektenrahatsızım.

Sorgucu-Rahatsızsınamabucezaevindeyatmanaengelolacakbirrahatsızlıkdeğil.

Kılıç-Cezaevindeyatamam.Birtüberkülozlucezaevindeyatamaz…”

MagazinDüşkünlüğününPerdeArkasıSorgulamanın“ısınma turları”dadiyebileceğimiz ilkbölümündesorgucularkaçakçılık

faaliyetleri üzerinde fazla yoğunlaşmamışlardı, anlaşılan bu konuyla ilgili sorgulamayı

Page 203: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Atila Aytek’in başkanlığındaki Emniyet Kaçakçılık İstihbarat Dairesi’nin uzmanlığınabırakmışlardı.

Artık sıra almak istedikleri bilgileri sormaya gelmişti ve esas sorgulama şimdibaşlıyordu.

Dündar Kılıç’tan kaçakçılık ve terör konularında tutuklamaya yetecek kadar bile birifade almayan sorgucular,MİT sorgusunun bundan sonraki günlerinde ona akla hayalegelmeyecekisimlerveilişkilersoracaklardı.

“461 isim verdi” denilen Dündar Kılıç, bu isimleri durup dururken kendiliğindensöylemiyordu,onayatelefondefterindenumaralarıyazılıolankişilersoruluyoryadadahaöncehazırlanmışlistelerdekiisimlerhakkındabilgiisteniyordu.

O kadar ki, magazin dünyasından birçok ünlünün özel hayatlarına, hatta cinseltercihlerinekadar sorular soruluyordu.Özelhayatları ve ilişkileri hakkındabilgi istenenzamanın ünlülerinden bazıları şunlardı: Muazzez Abacı, Banu Alkan, SerpilÇakmaklı,Türkan Duru, Yılmaz Duru, Fikret Hakan, Hümeyra, Nilüfer Koçyiğit, AjdaPekkan,SemiramisPekkan,EmelSayın,KemalSunal,İbrahimTatlıses,GönülYazar…

“Bülbülgibişakıdı”dedikleriDündarKılıçbuısrarlısorularakaçamakcevaplarverip,“onunla fazla samimiyetim olmaz…”, “o evlidir…”, “onunla da münasebetim yok…”diyerekdurumukurtarmayaçalışıyordu.Verilencevaplarıbeğenmeyenmagazinmeraklısısorgucuisekonuyutekrartekrarbeldenaşağıyaçekiyordu:

“Sorgucu-Öylesamimitanıdığındanşeyolupkimleritanıyorsun?

Kılıç-İbrahimTatlıses’itanırım.

“Sorgucu-NeyapayımİbrahimTatlıses’i,bendiyorumşöyleEmelSayın,Ajda,majdafilan?Banu’nunmanununarasıraYahyaAbin’leişioluyormu?

Kılıç-YahyaAbi’ninfilmivaryaefendim.MeselabuYahyaAbiKemalSunal’lafilmyapar senedeüç tane.BütünkadınartistlerKemalSunal’laoynamak ister.KemalSunalyaniTürkiye’debüyükişyapar.”

DündarKılıç’ınMİTifadelerialtıaysonramahkemeyegönderilipaleniyetkazandıktansonraözelliklemagazindünyasınıilgilendirenkısımlarıçeşitligazetevedergilerdeçarşafçarşaf yayımlandı. Ama, bizi ilgilendiren konu başkaydı. MİT içindeki belli bir kliktarafından sorgulananDündarKılıç’a insanların özel hayatlarıyla ilgili bu sorular nedensoruluyordu ve alınacak yanıtlar kimlerin aleyhinde kullanılacaktı? Ben burada buifadelerinarasındanbunlarısüzmeyeçalışacağım.

Dışarıdanbakılıncabugünkü“televoleleri”andıranve“bunlarınbuolaylaneilgisivar?”dedirtecekkadarşaşırtıcıgelenbu“muhabbetin”,sorgucularınözelmerakıdışındaelbetteçokönemlibaşkabirnedenivardı.Vesorulansorulardikkatleincelendiğindebuamacınneolduğuhemenanlaşılıyordu:MİT İstanbulbölgesininve İstanbulEmniyetininyeraltıdünyasıyla, kaçakçılarla ve magazin dünyasıyla ilişkileri hakkında şantaj veyakomplolardakullanılabilecekdelillereldeetmekvebunları“İstanbuldükalığını”yıkmakiçinkullanmak!

Page 204: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Örneğin sorgucunun sanki bir Emel Sayın saplantısı vardı ve dönüp dolaşıp konuyuorayagetiriyordu.DündarKılıç,ozamanlarFahrettinAslan’ıngeliniolanEmelSayın’ıkorumaya çalışarak “Emel Sayın evlidir efendim. Sonra efendim böyle bir konu olsaduyulurdu”demesinerağmensorgucukafayıorayatakmış,zorlayıpduruyordu:“Bunlarınevliliğinebakma,sendebilirsin…”

Bu çabanın amacı dört yıl sonra anlaşılacaktı; “sorgucu” Mehmet Eymür, karşı klikhakkında malzeme topluyordu. Ve bu karşı kliğin o zamanlar İstanbul SıkıyönetimKomutanı olanNecdetÜruğ tarafından korunduklarını düşündüğü için de, belden aşağıvurabilecekbirşeylerarıyordu.İştebudönemdetoplananbazıbilgiler,Eymür’ün1988’deyayımlandığında skandal yaratan ünlü raporunda şöyle kullanılacaktı: “Necdet Üruğ,yolsuzlukları kamuoyuna aksetmiş olan Şükrü Balcı’yı ve eski İstanbul Bölgesi DaireBaşkanı Nuri Gündeş’i devamlı himaye etmiş ve Şükrü Balcı’yı adeta kahraman gibiempoze ederek Sn. Cumhurbaşkanımız tarafından mükafatlandırılmasını sağlamıştır.Şükrü Balcı ile ilgili yolsuzluk soruşturmalarının da kapatılmasını sağlayan NecdetÜruğ’dur…NecdetÜruğ’unkadınlaradüşkünolduğuve1981yılındaFahrettinAslan’ınİstanbulSharetonOteli’ndekalanNecdetÜruğ’aEmelSayın’ıgetirdiği,butarihteEmelSayın’ınFahrettinAslan’ınoğluileevliolduğusöylentilerarasında.”6161EmekliGenelkurmayBaşkanıNecdetÜruğ,raporunsorumlularıaleyhindedavaaçtıvekazandı.ZatenHiramAbas,MehmetEymür,KorkutEkenveAtilaAytek’ingörevlerindenuzaklaştırılmalarınınnedenidebüyükölçüderaporunbubölümlerindekiiddialarolacaktı.

DündarKılıç’tanözellikle İstanbulMİTBölgeTeşkilatıve İstanbulEmniyeti’yle ilgiliolarakalınanifadelerneredeyse“günlükbültenler”halinegetirilip“çokgizli”damgasıylave “Kılıç’ın kamu görevlileriyle ilgili açıklamalarından elde edilen bilgiler” başlığıylaGölbaşı’ndanKöşk’e,yaniErkanGürvit’egönderiliyordu.Örneğin11Mart1984 tarihlidörtsayfalık“bültende”yeralanbilgilerözetleşöyleydi:

“Dündar Kılıç’ın Mustafa Ercan’ı62 nasıl tanıdığı. Mustafa Ercan’ın kendisinetanıştırdığı MİT mensubu Haluk Akder’in bir orgeneralin oğlu olduğu. Adı geçenmemurların kendisinden bir menfaat temin etmediği. Mustafa Ercan’ın Adana’daÇukurova Seramik fabrikasının sahibi ve akrabası olan bir yüksekmühendis ile, SedatCelasun Paşa’nın oğluYalçınCelasun’unÇukurova Seramik’te% 40 hisse verilmesinekarşılık kendisine ortaklık teklif ettikleri. MİT İstanbul Bölge Daire Başkanlığı ŞubeMüdürüCengizAbaoğlu’nu 1980’deYaşarYamak vasıtasıyla tanıdığı.YaşarYamak’ınMİTtarafındankullanıldığınıbildiği.YaşarYamak’ınCengizAbaoğlu’na20milyonlirateklif ettiğini ancakCengizAbaoğlu’nunkabul etmediği.CengizAbaoğlu’na biri erkekbiri kadın için olmak üzere 440 küsur bin lira değerinde iki saat hediye ettiği, YaşarYamak’ın da Cengiz Abaoğlu’na bir tabanca hediye ettiği. MİT Ankara BölgeBaşkanlığı’nda görevli Ali Aslan’ın Nuri Gündeş’in akrabası ve kendisinin de AnkaraHacettepe’den gençlik arkadaşı olduğu. Kendisine hakkında gözaltı kararı çıktığını veAnkara’dan bir ekibin onu almaya geleceğini haber verenin de Ali Aslan olduğu. Eskiİstanbul Mali Şube Müdür Muavini Ömer Aktürk ile İstanbul’da bir ithalat şirketikurdukları. Sadiye Lostar’ın kendisini Cumhurbaşkanı’na ve MİT’e şikâyet etmişolduğunu Kaçakçılık İstihbarat ve Harekât Dairesi’nde görevli hemşehrisi bir polistenöğrendiği…”

Page 205: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

62MİTİstanbulbölgedeçalıştığıhaldeAnkaraekibinebilgiaktaranMİTelemanı.

Köşke gönderilen bu yazının sonunda ise sanki “arkası yarın” der gibi şu sözler yeralıyordu: “Dündar Kılıç ordu ve emniyet camiasında çok sayıda kamu görevlisinitanımaktadır. Bu kişilerle münasebeti ile ilgili bilgiler peyderpey alınmakta olupdüzenlendiktensonraayrıcasunulacaktır.”

İstanbulMİTveEmniyetteşkilatlarıaleyhindebuilkbilgilerialanEymür,gerçektendeorada durmayacak, sorgulamanın daha sonraki “seanslarında”DündarKılıç’ı daha fazlabilgivermeyezorlayacaktı.

“KaraDefter”İstanbul’dakendisine“BirgünAnkara’yagidersekonuşmamasıiçinyapılantembihler”

nedeniyle“herşeyi”anlatmamışolanDündarKılıç,artıkdirencinikaybedipyavaşyavaşçözülüyordu. “Güvendiği kişilerin” onu onca zaman orada bırakmalarına içerlemeyebaşlamış ve haftalardır her gün ifade vermeye zorlanmaktan iyice yıpranmıştı. MİT’ealındığındanberihiçdurmayanöksürüğüiçinkodeinliöksürükhapları,başağrılarıiçindeoptalidon veren sorgucular bu “tedaviyi” uygularken ona hap bağımlısı gibi davranıyor,“konuşmazsan ilaç vermeyiz” diyorlardı. Üstelik sorulan sorulardan ne kadar kaçmayaçalışsa, sorgucular “kara defter öyle demiyor ama” diyerek daha önceden hazırladıklarıbilgileridoğrulamasınıistiyorlardı:“Sorgucu:Fakatsenhakikateniknakabiliyetiyüksekbir adamsın ha. Seni dinliyorum bazen acaba doğru mu söylüyor diyorum. Sonrabakıyorum bizim kara defterde tümden yalan söylemişsin. Geliyorum ki hırslı ha…”Avukat Burhan Apaydın, duruşmalar sırasında verdiği “soruşturmanın genişletilmesi”talebinde bu “kara defter” ile ilgili olarak şöyle diyecekti: “Bu işkenceler sırasında,‘sorgucu’ namı altında sorgulama yapan kişiler, evvelce hazırlandığı muhakkak olansorgulamanotlarınadayanarak,DündarKılıç’ınifadetutanaklarınıtanzimetmişlerdir.Bunotlara‘karadefter’denildiği‘sorgucu’nunkendibeyanındananlaşılmaktadır.”

Karadefterdenilenşey,aslındaEymür’ünİstanbulekibininiçindeki“köstebeklerinden”aldığıbilgileriiçerendosyalardı.

VeDündarKılıç artıkne sorulursa cevapvermeyebaşlıyordu: “AnkaraHacettepe’dengençlik arkadaşım olan Ali Aslan yaklaşık 4 yıl kadar önce İstanbul’da büroma geldi.Kendisi İstanbul MİT Bölge Başkanı Nuri Gündeş’in akrabasıymış. Nuri Gündeş’itelefonla aradı, konuşurkenbendende söz etti.Telefonubanaverdi, bendeNuriBey’ehürmetlerimisundum.Ofluİsmail’inadamlarınınkarıştığıbirolaydaNuriGündeşbendenyardım istedi ve iki adamını göndererek beni aldırttı. Kendisinin elini öptüm ve banayakınlık gösterdi, çay ikram etti. Yanımda çalışan eski MİT mensubu olan ŞemsiÜlengin’in iyi bir insan olmadığını, yanına yabancı uyruklu kişilerin gelmesi halindekendisinebilgivermemiistedi.BunundışındabenNuriBey’inbürosunagirmedim.Ancakkendisi ile birkaç kez Maksim, Bebek Belediye ve Taşlık Gazinosu gibi yerlerdekarşılaştık.BirkezdeErdoğanDemirören’inbürosundakarşılaştım.”

DündarKılıçanlatmayısürdürüyordu:

“Şükrü Balcı ile Fahrettin Aslan gayrimüslimleri korkutarak 2 milyar lira topladılar.Fahrettin Aslan İstanbul’daki bazı kumarhaneler ile randevuevlerinden haraç toplayıp

Page 206: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ŞükrüBalcı’yaveriyordu.ŞükrüBalcıbuparalarlaAmerika’dabirçiftlikaldı.”

MehmetEymürbuanlatılanlarıbiliyordu, İstanbul’unyeraltı dünyası içindekimuhbiriTarıkÜmit’tenbunlarınhepsiniöğrenmişti.HattabukonularınMaliŞubeMüdürüFarukMetin’in Şükrü Balcı aleyhinde yazdığı bir fezlekede kullanıldığını da biliyordu. İşingülünç olan yanı ise, Dündar Kılıç’ın da bu bilgileri bir zamanlar birlikte kumarhaneişletmiş oldukları Tarık Ümit’ten almış olmasıydı!63 Aynı kaynaktan duymuş olduklarıbilgileri biri anlatıyor, öteki dinliyor, kaynağın adı ise geçmiyordu!DündarKılıç TarıkÜmit’inajanolduğunuhenüzbilmediği içinonunadınıvermektenkaçınıyor,Eymür isekendiajanınıelevermemekiçinbunlarıbilmiyormuşgibidinliyordu.AslındaEymür’ünbubilgilerikaydageçiripbelgelemeyeihtiyacıvardıvebazençokmeraketmiş,bazendeinanmıyormuşgibiyaparaksorgulamayısürdürüyordu:63DündarKılıç,FahrettinAslan,HüseyinCevahiroğluveTarıkÜmitMaçkaKadınlarkulübü’nüüçyılöncebirlikteçalıştırmışlardı.TarıkÜmitortaklardanFarkettinAslan’ı“kumarhaneyegelenazınlıkvatandaşlardanşantajlaparaalıpŞükrüBalcı’ylapaylaştıkları”içinDündarKılıç’aşikâyetetmişti.

“Sorgucu-Nezamanoluyorbu?

Kılıç - 12 Eylül ihtilalinden yaklaşık bir yıl sonra, yani 1981’in sonlarına doğru.FahrettinAslanbütünYahudileri,Ermenileri çağırıyor, ‘Hepinizi toplayacaklar, fakatbuparayı ödemeniz halinde sizi serbest bıraktırırım,’ diyor.Devrin polismüdürüMuzafferÇağlar beni birçok kereler makamına çağırarak ‘Fahrettin Aslan’a sakın dokunmayın,’diyetembihtebulundu.Eee,nedeolsabirpolismüdürü,sözünüdinlemeklüzumeder.

Sorgucu-YahubukadarsafmıbuYahudimilleti?Allah,Allah.

Kılıç-BenimFarukdiyebirarkadaşımvar,Harbiye’deözellikleYahudileringeldiğibirkulübü var. Fahrettin de bu kulübe ortaktı. Yahudiler bu olaydan sonra kulübünü terketmişler.

Sorgucu-Buadamıdaalalımburaya…”

Henüz yeri gelmedi ama ben yine de araya sıkıştırayım: Fahrettin Aslan, bukonuşulanlarısankiduymuşgibiyurtdışındangelipteslimoldu.AmaoteslimolduğundaŞükrüBalcıveNuriGündeşileilgilidosyalarartıkkapatılmışolduğundanokonulardandeğil,bazıkaçakçılıkolaylarındansorgulandı.

NuriGündeş ile ilgili ifadelerMİTMüsteşarıBurhanettinBigalı’yadagötürülüyordu.Bigalı sorgulamanın bu aşamasında, belki Eymür’ün fazla ileri gittiğini de düşünerekdevreyegirdiveondanDündarKılıç’aNuriGündeşhakkındasorusorulmamasınıistedi.Çünkü Nuri Gündeş ile Cengiz Abaoğlu hakkında soruşturma açılmıştı ve ikisi deAnkara’yaçağrılmışlardı.

İkiklikarasındakisavaşınkırılmanoktasıdaişteburasıolacaktı.DündarKılıç’ınifadesibir kez de Gündeş ile Abaoğlu’na okundu. İkisi de iddiaları reddettiler. Bu arada NuriGündeş’inDündarKılıç’ın sorgusuna katılıp birkaç soru sormasına izin verildi.Gözleribağlı olan Dündar Kılıç, gerek sorgucunun sesinin değişmesinden, gerekse sorularınmahiyetindendurumdabirdeğişiklikolduğunufarketti.Yıllarınverdiğitecrübeyleortadabir şeyler döndüğünü hemen kavradı ve Gündeş aleyhindeki eski ifadesini değiştirerek

Page 207: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yumuşattı.

Kılıç’ınçelişkiyedüştüğünügörenMİTüstkademesibuifadeleriinandırıcıbulmadıveNuriGündeşbutehlikeyiidaribirsoruşturmabileaçılmadanatlattı.

Çabaları boşagidenEymür “Buhususların ortaya çıkmasıyla birlikte üst kademelerdekendisine karşı menfi bir tutum hissetmeye başlamıştı. Belki de ‘daha güçlü sesler’Kılıç’ın öne sürdüğü savların üstünü örtmeyi başarmışlardı. Sonuçta süresi de dolduğuiçinKılıç’ınsorgusunasonverilmişti.”11

ÇatışmanınMİT içindeki cephesi “şimdilik” ertelenmiş, geçici bir ateşkes yapılmıştı.Kavgaheranyenidenalevlenmeeğilimigösteriyordu.

MİTsorgusunihayetsonaerenDündarKılıç,gerçiİstanbul’daki“koruyucularının”onukapatıldığı yerden kurtarmadıklarına kızmıştı ama bilmediği bir şey vardı: Gözaltınaalınışı,güvenlikgüçleriarasındakigizliçelişkilerinsuyüzüneçıkmasınayolaçmıştı!

MinareyeKılıfDündar Kılıç MİT’ten kendilerine devredildiğinde Emniyet Kaçakçılık İstihbarat ve

HarekâtDairesi çok çeşitli olaylar üzerinde harıl harıl çalışıyordu. Daire BaşkanıAtilaAytek’insöylediğinegöreodönemdeçeşitliillerdeyapılanoperasyonlardayaklaşık4binkişiyi gözaltına alıp sorgulamışlardı. Yardımcıları operasyonlar yapıp ifadeler alırken,kendisidebazenİnterpol’leyazışarak,bazendeyurtdışınagiderekolaylarınuluslararasıboyutlarınıaraştırıyordu.

Buhummalıfaaliyetsırasında,MİT,DündarKılıçhakkındayenidelillerüretmek,başkabirdeyişle“minareyekılıfgeçirmek”işinideonlarayıkmıştı.Çünkü,MİT’teoncazamansorgulananDündarKılıç’tanbirçokkonudabilgialındığıhalde,kaçakçılıklailgiliolaraksuçlanmaya değer doğru dürüst bir delil elde edilememişti. Bu yüzden Aytek’inyardımcılarıbiryandanDündarKılıç’ısorgulamayısürdürürken,biryandandaellerindekibaşkabirçokkaçakçılıkolayınınsanıklarınaDündarKılıç’ısoruyorlardı.

Emniyetçilerin hazırladıkları dosyalardan biri, Dündar Kılıç’ın eski tarihli bir olaydaHaşimÖztanık adlı kişiyle birlikte “yurda kaçak demir soktukları” iddiasını içeriyordu.Ama,MaliŞubeMüdürüFarukMetin’inhazırladığı fezlekeyleyapılan tutuklama talebiaskeri mahkeme tarafından reddedildi. Çünkü söz konusu mallar “tahsisli mallar”olduğundan ithal edilmeleri de kaçakçılık suçuna girmiyordu!Askeri Savcılık da olaylailgili olarak görevsizlik kararı verdi, çünkü Haşim Öztanık’ın evinde yapılan aramadaçekmeceiçindebulunan“biradetmermi”askeriyargıyıilgilendirmezdi!

DahasonraDündarKılıç’ınFahrettinAslanilebirliktebirSuudiArabistanheyetine150gramkokainverdikleriiddiasıelealındıveFahrettinAslanaranmayabaşlandı.

FahrettinAslanosıralardayurtdışındaydı.Arandığınıduyunca5Nisan’dayurdadönüpteslim oldu. “Gazinocular Kralının” yurda dönüşü ve Ankara Karanfil Sokak’takiKaçakçılıkİstihbaratveHarekâtDairesi’ndesorguyaalınmasıbasıniçinçoksansasyonelyenibirolaydı.Gazetelereyinehaberlersızdırılıyor,FahrettinAslan’ın“veremeyeceğimbir hesabım yok” dediği, Dündar Kılıç ile yüzleştirme sırasında nasıl kavga ettikleri

Page 208: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

anlatılıyordu. Oysa, yine Faruk Metin tarafından hazırlanan bu fezleke de bir sonuçvermeyecek,tutuklamatalebidelilyetersizliğindenreddedilecekti.

DündarKılıç’ınKaçakçılıkDairesi tarafından“dahil”edildiği ilkolayınAsımAkkayaile ilgili olduğunu daha önce söylemiştim. Akkaya serbest bırakılmış ve KaçakçılıkDairesi’nin himayesi altına alınarak, sanık olmaktan çıkartılarak “tanık” sıfatınıkazanmıştı.

Bu arada İnterpol’den gelen başka bir haber emniyetçilerin ilgisini çekti: İsviçre’deyakalanan 35 kg eroin ile ilgili olarak birçok Türk tutuklanmıştı. Olayın Türkiyebağlantılarıyla ilgiliolarakhemenaraştırmayagirişildi.Olayla ilgilidosyazaman içindegittikçekabaracak,budavayaDündarKılıçileFahrettinAslan’danbaşka,DündarKılıç’ındamadı Uğur Özbizerdik’in dayısı Yaşar Gül ile eniştesi Oflu İsmail’in adları daeklenecekti. Dündar Kılıç’ın bu olaya monte edilmesinin nedeni, akrabası olan YaşarGül’üntelefondefterindeadınınçıkmışolmasıydı!

Ancak,buolayla ilgilisoruşturmadevamederkenDündarKılıç’ıngözaltısüresinindesonuna gelinmişti, artık bir şekilde tutuklanması gerekiyordu. Nasıl olsa araştırmalarsürüyorduvesuçlamaların“istimiarkadangelecek”ti.BuyüzdenDündarKılıçveşoförüNecmiGüler “ruhsatsız silah bulundurmak” ve “sahte pasaport kullanmak” suçlarındanmahkemeyesevkedildiler.Sahtepasaportiçintutuklamatalebinireddeden4No’luAskeriMahkeme, Kılıç ve Güler’i ruhsatsız silah bulundurma suçundan 8 Mayıs tarihindetutukladı.

DündarKılıç,67günsürensorgulamalarınsonundaMamakAskeriCezaevi’negönderiliyordu.Cezaevininkapısındakendisiniaskerlereteslimedenemniyetçileredönerek“Beniöldürmediğinizepişmanolacaksınız,”dedi.

Oysasorgulamaçilesihenüzbitmemişti.Üzerinde“çalışılan”birçokolaylailgiliifadesialınmadantutuklandığıiçinMamakCezaevi’ndendezamanzamanalınaraktekrarifadeyeveya yüzleştirmeye götürülecekti. Sonuç olarak bazıları bir yıl sonra açılacak olsa da,toplam7davayabağlanacak,7keztutuklanarak,7kezidamıistenecekti.

TarıkÜmit’inOradaİşiNe?HikâyemizindahaöncekibölümlerindetanışmışolduğumuzTarıkÜmit’ebundansonra

da sık sık rastlayacağız. Bu da bir bakıma doğal sayılmalı, çünkü Tarık Ümit MİT’inyeraltıdünyasıiçindekimuhbirliğiniyapmaktaydı.MehmetEymür’letanışmasındansonraMİTajanlığınabaşlamıştıvebuikilininilişkileriTarıkÜmit’in2Mart1995’teesrarengizbirşekildeortadankaybolmasınakadarkesintisizsürecekti.

Atila Aytek ise Tarık Ümit’le bu operasyonlar sırasında tanışmıştı ve bu tanışmayüzündenbaşıbirhayliağrıyacak,soruşturmalargeçirmekzorundakalacaktı.

İçişleri Bakanlığı MülkiyeMüfettişleri tarafından yürütülen bu soruşturmalardan ilki,AtilaAytek’inTarıkÜmitilekarşılıklıavtüfeğihibesiyaptıklarıiddiasıüzerineaçılmıştı.Aytek, Tarık Ümit ile nasıl tanıştığını ilk kez bu müfettişlere verdiği ifadesindeaçıklıyordu:TarıkÜmit’le ilişkikurmasınıondan“dörtüstdüzeyyönetici” istemişti.Bukonumüfettişlerraporunaşöylegeçiyordu:“TarıkÜmit’i1984yılındaKaçakçılıkDairesi

Page 209: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Başkanlığı’namüracaatederekDündarAliKılıçhakkındaifadevermekistemesiüzerinetanıdığını, Mülkiye müfettişleri ve MİT mensuplarına ifade verdikten sonra kendisiyleyakınlık kurmayı arzu ettiğini, bu arada ismini açıklamadığı, ancak ifadesine geçmeyisakıncalıbulduğuüstdüzeyyöneticisi4kişininisteğiüzerinebuyakınlığagörevininyetkihudutlarını aşmadan karşılık verdiğini, Tarık Ümit’in ruhsatlı av tüfeğini hibe etmekarzusunun bu yakınlaşma isteğinin ilk belirtisi olduğunu, üst düzey yöneticilerininarzularınauygunolarakbuisteğiuygunkarşıladığını,ancakkarşılıksızhibekabuletmeninpolislik anlayışına ters düştüğünü, bu nedenle kendisinin ruhsatlı av tüfeğini de TarıkÜmit’ehibeettiğinibelirtmiştir.”12

Tarık Ümit’in Kaçakçılık Dairesi’ne yardımları sadece ihbarlarda bulunmaklakalmıyordu.Birkeresindedebiroperasyonuntamortasındagörülecekti!Nasılolduğunuanlatayım.

Babalar Operasyonu çerçevesinde İstanbul’da gözaltına alınacağını az sonra görecekolduğumuzBehçetCantürkAnkara’ya götürüldükten sonra,KaçakçılıkDairesi’ne bağlıpolisler Harbiye’deki bürosuna karakol kurmuşlar, gelenlere kimlik sorup gözaltınaalıyorlardı. 7 Mayıs günü büroya gelen Cantürk’ün akrabalarından Burhan Beskisiz,polisleri görünce sekizinci kattan atlayarak intihar etti. Bu olayla ilgili olarak AvukatBurhanApaydın tarafından İçişleriBakanlığı’nagönderilendilekçede ilginçbir saptamavardı: Büroda karakol kuranların arasında Tarık Ümit de bulunuyordu! İfadesinebaşvurulan Daire Başkanı Atila Aytek, intihar olayının savcılığa intikal ettiğini, TarıkÜmit’in iseoradaCantürk’ünbürosunupolisleregöstermeküzerebulunduğunu söyledi.Olayı inceleyen İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişleri, Atila Aytek hakkında işlemyapılmasına gerek bulunmadığına karar verdiler. Çünkü, Şişli Cumhuriyet Savcılığı,“Maktulün kendini 8. kattan atmak suretiyle intihar ettiği, ölüm olayında görevlipersonelin kusuru bulunmadığı” gerekçesiyle takipsizlik kararı vermişti.Kararın altındaimzasıbulunansavcıyardımcısınınadıOktarÇakır’dı.SavcıOktarÇakır,BankerBakoolayını soruşturması nedeniyle Eymür’ün ünlü raporuna da geçecekti. Kamuoyu OktarÇakır’ın adını son olarak 2000 yılında İstanbul DGM Başsavcılığı görevindeykengeçirdiğibirtrafikkazasınedeniyletekrarduyacaktı.6464SavcıOktarÇakır,3Mayıs2000tarihindeişadamıMelihGiray’ınBMWmarkaarabasıylaİstanbul’danAnkara’yagelirkenGölbaşıilçesindebirtrafikkazasıgeçirdi.OtomobilikullananMelihGirayolayyerindeöldü.GiraylarmarketzincirininsahibiolanvecezaevlerininihtiyaçlarıiçinaçılanihalelerekatılanMelihGirayiledahaönceCezaveTevkifEvleri Genel Müdürlüğü yapmış olan Oktar Çakır’ın aynı arabada olması soru işaretlerine ve medyanın konuylailgilenmesineyolaçacaktı.

Tarık Ümit konusunda ise Aytek’in ifadesini yeterli bulan ve başkaca bir incelemeyapmayan müfettişler, Tarık Ümit’in orada “polise yardımcı olmak isteyen bir kişisıfatıyla, apartmanı göstermek amacıyla bulunduğuna” karar verdiler!Müfettişlere göre“Tarık Ümit’in ajan olup olmadığı başkalarını ilgilendiren veya rahatsız eden bir konuolmamalıydı,devletkamuyavekişilerezararvermedenheryoludenemekteserbestti.”

Oysaşikâyetdilekçesindesorulanbunlardeğil,TarıkÜmit’inoradanearadığıydı.SivilbirvatandaşolanTarıkÜmitoradatanıkmı,yoksasanıkmısıfatıylabulunuyordu?Adlimercilerönünenedençıkarılmamıştı?Busorularyanıtsızkalacaktı.

Page 210: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

AltınTabancalıAdamDündar Kılıç Mamak’a giderken, Behçet Cantürk de MİT’e getiriliyordu. Behçet

Cantürk’ten bahsetmişken, Eymür ekibinin ünlü “Babalar Operasyonu”nda onun başınagelenlere de kısaca değineyim. Kısaca diyorum, çünkü Behçet Cantürk’ünyaşamöyküsünü konu alan bir kitap zaten var ve konunun bütün ayrıntılarını oradabulabilirsiniz.6565SonerYalçın,Beco.

BehçetCantürk, 30Nisan1984’te İstanbulBağdatCaddesi’ndeki evinden alındı.Onualmaya gelen Ankara ekibinin başında da yine aynı kişi vardı: Kaçakçılık DaireBaşkanlığı’nın Mali Şube Müdürü Faruk Metin. Ankara’ya yaklaşırken onu da oradabekleyenveGölbaşı’nagötürecekolanMİTekibineteslimettiler.

OdayineDündarKılıç’ın“uğradığı”bütünistasyonlarıamabirazfarklıbir“güzergâh”izleyerek dolaştırılacaktı: Önce Gölbaşı’ndaki MİT “sorguhanesi”, sonra EmniyetKaçakçılıkİstihbaratveHarekâtDairesi,sonraMamakAskeriCezaevi,oradanikincikezMİTvesonundatekrarMamak.Onun“meçhuleyolculuğu”DündarKılıç’ınkindenbirazfazla sürecek, tam üç buçuk ayı bulacaktı. ÇünküCantürk uyuşturucu kaçakçılığına ekolarakbölücülükveyıkıcılıkladasuçlanıyordu.

Bu arada akıllara takılabilecek bir soru olabilir: Behçet Cantürk, neden Eymür’ünGenelkurmay’dan sorgulama iznini koparmasından hemen sonra değil de iki buçuk aysonragözaltınaalınmıştı?VenedenDündarKılıç’tanikiaysonra?Bukonudabilinentekşey,Eymür’ün“TeklifinuygunkarşılanmasıüzerineilkönceDündarAliKılıç,bilaharedeBehçetCantürkalınmıştır,”demesindenibaretti.Amabu“bilahare”sözüikiaygibiuzunbirsüreyi izahayetmiyordu.Bununbaşkabiraçıklamasıolmalıydı.AcabaEymür,Kılıçile Cantürk’ü bir arada tutar veya yüzleştirirse kendisinin Bulgaristan’da görevliykenbaşına gelenlerin ortalığa saçılmasından mı çekinmişti? Öyle ya, EymürBulgaristan’dayken“kaçakçıkimliğine”bürünmüştüvesöylendiğinegöreöldürülmektenDündarKılıç’ıneniştesiOfluİsmailsayesindekurtulmuştu.KaçakçılarınBulgaristan’dakifaaliyetlerini,oradayapılanBabalartoplantılarınıçokiyibilenBehçetCantürkileDündarKılıç’ınolasıbiryüzleştirilmesihalinde,kendisininoradabaşınagelenlerinayrıntılarıdaaçığa çıkar mıydı? Hatırlarsanız Dündar Kılıç’ı da sorgusu sırasında bu konuyla ilgiliolarakepey sıkıştırmış,kendisininBulgaristanmacerasıhakkındabildiğibir şeylerolupolmadığını öğrenmeye çalışmıştı. Eymür bu tehlikeyi 1984 sorgularında ustacamanevralarla atlattı. Ama bu “sırlar” Dündar Kılıç’ın 1989’da beraat edip tahliyeolmasındansonraEymür’legirişeceğisözdüellosusırasındaortalığadökülecekti.

Neyse,biz ikigözaltı arasındaki ikiaylık farkıngözümüzdenkaçmadığınıbelirttikya,şimditekrarkonumuzadönebiliriz.

BehçetCantürkbiraysürenMİTsorgususırasındagördüğüişkencelereönceuzunsüredayandı.Bununüzerine resminikâhlı eşiHidayet ile imamnikâhlı eşiDilek’i karşısınagetirdilervegözününönündesoymaklatehditettiler.“Siziöldürmedenkarımınkoynunagirmeyeceğim,” diye bağırdı ama direnme gücü de sona erdi, uyuşturucu bağlantılarınıanlatmaya başladı. Sorguculara otuz gün yetmemişti, ideolojik olaylara ve yurtdışı

Page 211: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bağlantılarına henüz girilememişti. Bu gerekçelerle Sıkıyönetim’e başvurarak süreninuzatılmasını istediler ama cevap gelmeden gözaltı süresi biten Cantürk’ü emniyetegöndermekzorundakaldılar.Cantürk,oradadabirsüre“misafir”edilipöteki42sanıkileyüzleştirmelertamamlandıktansonratutuklanarakMamakAskeriCezaevi’nekonuldu.

İçeride bunlar olurken, dışarıda işin magazin yönü yine gazetelerin birincisayfalarındaydı. Diyarbakır’da yapılan aramalarda Behçet Cantürk’ün bir akrabasınındükkânındaaltınkabzalıveüzerinde“BC”yazanbirtabancabulunmuştu.BununüzerinebasınCantürk’e“AltınTabancalıAdam”adını taktı.BaşkabirsansasyonelolayiseAhuTuğba ile Oya Aydoğan’ın Ankara’ya getirilerek Kaçakçılık İstihbarat ve HarekâtDairesi’ndeifadelerinebaşvurulmasıylapatlakverdi.DaireninbulunduğuKaranfilSokakyine“neleroluyor?”sorusunayanıtbulmayaçalışangazetecilerledolup taştı.“İçeriden”sızdırılan haberler basına “kaçakçıların artistleri kullanarak eroin kaçırdıkları” şeklindeyansıyor,amasavcılıkherikiartisthakkındadatakipsizlikkararıveriyordu.

Mamak’ta yatmakta olan Behçet Cantürk’ün sorgulanması henüz bitmemişti. MİT’inistediğieksüretalebineSıkıyönetim’denolumlucevapgelince6Temmuz’dabiraylığınatekrar MİT’e götürüldü. Bu kez ASALA ve DDKD örgütleriyle ilişkileri içinsorgulanacaktı.Eymür’ün“karakaplıdefteri”yineelindeydi,üstelikaradangeçenzamaniçindebudefterebirçokyenibilgieklenmişti.ÇünküBehçetCantürk’ünilk ifadelerindeverdiği uluslararası uyuşturucu kaçakçılığıyla ilgili bilgiler ve isimler Atila Aytektarafından İnterpol’e bildirilmiş, bu kişilerden alınan ifadeler deABD’deki ünlü “PizzaConnection” (Pizza Bağlantısı) operasyonunun yapılmasını sağlamıştı. Cantürk artıkbildiği her şeyi anlatıyor, o anlattıkça “sızan” haberler yine gazetelerin başlıca konusuoluyordu.

30günlük süre yineyetmedi, 15gün ek süre daha aldılar.Ve “işini bitirdikten” sonraağustos ayının ortasında Mamak’a geri gönderdiler. İdam talebiyle mahkemeye sevkedilecekolanCantürk’ündosyasındaMİTveemniyetifadelerindenbaşkadelilyoktu.

BuKavganınDevamıVar…İşte sahnede gösterilenleri ve perde arkasında oynananlarıyla “İkinci Babalar

Operasyonu”nun, yani Dündar Kılıç ile Behçet Cantürk’ün tutuklanmalarının öyküsübundan ibaretti. Ben sizlere buzdağının su yüzeyinde olan kısmını hatırlatırken, suyunaltında kalan ana gövdeyi de göstermeye çalıştım. Ama perde arkasında cereyan edensavaşı hangi noktada bıraktığımızı tamamlamalıyım ki, kavga ileride yenidenalevlendiğindehatırlamamızkolayolsun.

İkametyerleriİstanbulolduğuhaldeönceDündarKılıç’ın,sonradaBehçetCantürk’ün,Ankara’dangelenekiplertarafındanİstanbul’dan“kaçırılırgibi”alınıpMehmetEymür’ünekipleritarafındansorgulanması,İstanbulMİTveEmniyetörgütleriniçiledençıkarmıştı.Üstelikbuekipler İstanbulEmniyeti’nidevredençıkararakevlerdevebürolardakarakolkuruyor, bir yığın insanı diledikleri gibi yakalayıpAnkara’ya götürüyorlar, aleyhlerindebilgi almak için sorguya çekiyorlardı. Sızdırdıkları haberler her gün gazetelerin başsayfalarındaydı.Ankara’dakilerineylemlerinimagazinhaberlerlesüslemesinikendilerinekarşıbirgövdegösterisiolarakyorumluyorlardı.

Page 212: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bütünbunlarabirde soruşturmalar eklenmişti.ÖnceNuriGündeşveCengizAbaoğluAnkara’ya çağrılıp sorgulanmış, ama aklanmışlardı. Ardından sıra İstanbul EmniyetMüdürü Ünal Erkan ve yardımcısı Mehmet Ağar’a geldi. İçişleri Bakanlığı MüsteşarıGalipDemirel,DündarKılıç’ın ifadelerinde geçenkamupersoneli hakkında soruşturmayapılmasını istiyordu. Ünal Erkan ile Mehmet Ağar da bu soruşturmalardan aklanmışolarakçıktılar.

Mehmet Eymür ekibi “İstanbul dükalığını yıkma savaşında” bir kez daha hüsranauğramıştı. Nuri Gündeş terfi ettirilerek Ankara’ya Dış İstihbarat Daire Başkanlığı’naatandı. Eymür ise Adana bölgeye gönderilecekti, ama araya bazı kişileri sokarakAnkara’da,MİTokulundakalmayıbaşardı.

Artık saflarbelirlenmişti; bundan sonra çatışmanınbir tarafındaNuriGündeş ileÜnalErkan ve yardımcısı Mehmet Ağar, karşı tarafında ise Mehmet Eymür ve Atila Aytekolacaktı.

İkiekiparasındabaşgösterecekyenibirçatışmayakadarşimdilik“ateşkes”sağlanmıştı.

DündarKılıç’ınolanbitendenhaberiyoktuama,tutuklanışıveifadeleri1988’debirinciEymürraporunakadarsürecekolançatışmanınilkraundunubaşlatanetkenolmuştu.

OnÜçüncüBölüm

ABİMAMAKZİNDANINDAMamakÖzelAskeriCezaveTutukevi,Ankara’nınMamak semtindekonuşlanmış28.

Tümen’in içinde ve epey derinlerinde, Hüseyin Gazi Dağı’nın eteğinde kurulu bircezaevidir. Yanına yaklaşınca başka askeri cezaevlerinden pek bir farkı olmayan, telörgüler ve nöbetçi kulübeleriyle çevrilmiş, tek katlı birkaç taş bina ve bazı barakalartopluluğundanibaretolduğunugörürsünüz.Tabiisadecedışarıdanbakınca!

Bumasum yapılar topluluğu, askeri darbe dönemlerinde tam bir zulüm yuvası halinegetirilirdi.OdönemlerdenbirindeMamak’adeğil tutukluolarak,sadeceziyaretçiolarakbilegitseydiniz,dahadışnizamiyesininönünegeldiğinizdeiçeridenasılbirterörestiğinihemenhissedebilirdiniz.

İçindeyaşayanlaragöreisebirortaçağzindanındanfarksızdı.Tutuklulardankiminegöre“esir kampı”, kimine göre “taş medrese”, hiçbir subayın görev almak istemediği bir“sürgünyeri”,görevlierlerinvegardiyanlarınbiranöncekaçıpkurtulmakistedikleribirzindan.Bugirişibölümünbaşlığındaki“Mamakzindanı”deyimini“taraflı”görüphemenyadırgamamanız ve kararınızı burada anlatılacakları okuduktan sonra vermeniz içinyapıyorum.

“İkiBinSeneSonradaAnlatılacak”DündarKılıçkendisiyleyapılanbirröportajdaMamakiçinşöylediyordu:“Mamakbir

tariholayı.BenimtahminimegöreikibinsenesonradaMamak’ıanlatırlar.”1Busözlerisöylediğindesene1993’tü.

Page 213: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

2000’liyıllarageldik,dahageçenyıllardaMamak’ıanlatanbirkitapdahaçıktı:PamukYıldız,OHepAklımda.2012’yegeldik,duyduğumagörehalenyazılmaktaolanlarvarmış.BugidişleDündarKılıç’ınöngörüsügerçekleşirmidersiniz?

Mamakhakkındadahaöncedekitaplaryazıldı.UğurMumcu’nunSakıncalıPiyade’siveErdalÖz’ünYaralısın’ı12Martdönemini,YüzbaşıHasanMesçi’ninBirDönemMamak’ı12 Eylül’ün hemen öncesini, Oral Çalışlar’ın12 Mart’tan 12 Eylül’e Mamak’ı her ikidönemi,yineOralÇalışlar’ınLiderlerHapishanesi12Eylüldöneminianlatır.HeronyıllıkevrelerdeMamak’tangötürülerekidamedilenleroldu:60’lıyıllardaTalat

Aydemir,FethiGürcan,70’liyıllardaDenizGezmiş,YusufAslan,Hüseyinİnanve80’liyıllardaErdalErenveAliBülentOrkanilebaşlayıpdevamederek17’sisol,9’usağdanolmak üzere 26 kişi buradan idama götürüldü. Ayrıca Mamak’ta kuşkulu bir şekildeölenler de oldu; İlhan Erdost, Turan Çağlar, Bekir Çelenk, Mustafa Yalçın bunlardanbirkaçıydı.

Mamak’takardeşiniyitirmişolanyazarMuzafferİlhanErdostbucezaevinintarihselbiraraştırma konusu olabileceğini yazıyordu: “Bütün dönemleriyle Mamak, Türkiye’ninsiyasal kimlik değiştirmesini simgeler… Hiçbir kuralın tanınmadığı vahşetin çağrısınaçektiği ilkel insanı elde sopa saldırttığı, yabanıllığın doruğa çıktığı bir mağarazindanlığıdırMamak.Mamak bir ‘anı’ olmamalı… bir alan olarak da araştırma konusuolabilirMamak.”2

HerikiaskeridönemdedeoradakalmışbirbaşkayazarolanOralÇalışlariseMamak’ın“müze” yapılmasını öneriyordu: “Mamak, 12 Mart 1971’de başlayan ve 12 Eylülmüdahalesiyledevamedenbirsüreçtir.1988’deolduğumuzagöresiyasitutuklulariçin17yıllık bir tarihi vardır. Mamak; üzerinde destan yazılacak olaylara, ağıtlar yakılacakacılara, boyun eğmeyen direnişçilere, onurunu ve kişiliğini korumak için canını verendevrimcilere, işkenceetmektenzevkalacakkadarkendindengeçmişsadistlere,acımasızkasaplara, daha anlatmakla bitmeyecek gülünesi ve ağlanası öykülere sahne olmuş birgariptaşyığınıdır.Çevresindeözelyetiştirilmişköpekleri,nöbetçikuleleri,elisopalı,iyieğitilmişnöbetçileriyletariheyalnızcaacıyıveöfkeyimirasbırakmıştır.

Mamak’ımüze halinde görmek, şüphesiz en büyük sevincim olacaktır.Acımasızlığın,zorbalığıntarihekarıştığıkoşullarda,birkötülükveibretmüzesi.”3

UğurMumcu,12MartdönemininkapanmasındansonrakurulanEcevithükümetininilkzamanlarındaMamak’takibaskılarınhâlâdevametmesineisyanedenbiryazıyazmıştı.Yazınınsonunda“MamakCezaevi12Martyöneticilerindenkurtarıl-malıdırartık.Amanezaman,nezaman?”diyordu.4AslındaMumcu’nunbaskılarınkalkmasınıistediğitarihtebiledurumçok“fena”sayılmazdı.CezaeviMüdürüAlbayKemalSaldıraner’intutuklularaişkenceyapamadığızamanlarda“Ahşudemokrasielimikolumubağlamasasizegösterirdim,”diyehayıflandığıolurdu.Zamaniçindedurumdahadakötüyegitti.Ve12Eylül’dekiMamakCezaeviartık12Mart’labilekıyaslanamayacakderecedebir“eziyetevi”halinegelmişti.Şöyledediyebilirdik;12Mart’takiişkencecilerdenhesapsorulmayınca12Eylül’deişkencelerde,askericezaevlerindekizulümdekatlanarak

Page 214: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

artmıştı.

Ben de 12 Mart döneminde Mamak’ta kalanlardan biriyim, oradaki tutukluluğumyaklaşık ikiyılkadar sürmüştü.Çokağırbaskılargörmüştük.Ama12EylüldönemindeMamak’ta yaşananları tanıklarından dinlerken “biz de çok baskı gördük” demeyeneredeyse dilim varmadı, bizim çektiklerimiz onların anlattıklarının yanında hafifkalıyordu.

12 Mart’ta cezaevinde tek bir bina vardı ve arka tarafta hummalı bir temel kazmafaaliyeti sürüyordu.Biz 1974’te tahliye olupMamak’tan ayrılırken gardiyanlar “Burayasizleriçinekbinalaryapılıyor,birdahagelişinizdeoradakalacaksınız,”diyetakılmışlardıve gülüşmüştük.Oysa 12Eylül’e gelindiğinde bunun hiç de şaka olmadığı görüldü. 12Mart dönemindeki tek binanın adı B Blok olmuştu. Ve bu bina Muzaffer Erdost’undeyimiyle“kaburgasındanüçbinadahadoğurmuştu”:A,CveDbloklar.Garnizoniçindeuzakbiryerdeolanaskerisavcılıkvemahkemelerdeyerlerindeduruyorlardı.

FirarDeniz Som, Dündar Kılıç’la yaptığı röportajda Mamak’tan kaçılıp kaçılamayacağı

sorusunudayöneltiliyordu:“Maltepe’dedeaskeribircezaevivardıveMehmetAliAğcakaçtıoradan. İçerdenbirisiyardımetmezseaskericezaevindenkaçılabilirmi?”Sorununyanıtı çokkesindi: “Hayır, hayır.Kaçılamaz.Mamak’tanbırakın insanınkaçmasını, kuşbileuçamaz”dı.

Oysa daha önceleriMamak’tan “bile” birkaç firar olayı gerçekleşebilmişti. Bunlardanilki, 12Mart döneminin başlarında, koşulların görece “gevşek” olduğu bir sırada kaçanKerimÖztürk’tü.

MamakCezaeviyönetimibukadarçoksayıdasiyasitutukluyladahayenikarşılaşıyorduvehenüzherkesitanıyamamıştı.KerimÖztürktahliyekararıverilenbirarkadaşınınyerineonunadınıvererekçıkmış,durumancakertesisabahyoklamasındaanlaşılabilmişti.66Buolaydan sonra koğuşların dışına içeridekilerin adlarının yanında fotoğrafları yapışıklisteleriasıldı.Görevlilerherkesinyüzünüezberlediler.66KerimÖztürkdaha sonraFilistin’egitti.Onunda içindebulunduğuNahrElBaredkampı1973yılıŞubat ayındaİsrailbirliklerininsaldırısınauğradı.KerimÖztürkdahilsekizTürkoradaöldü.SağkurtulantekkişiolanFaikBulutiseuzunyıllarİsrail’deesirkaldı.Bkz.BayPipo,s.249-250.

Daha sonra, hani basının “Esrarengiz Yüzbaşı” adını taktığı Yüzbaşı Mehmet AliÇevikel’in çok kısa süreli bir kaçma olayı oldu.67 Cezaevindekilerin de “BombacıYüzbaşı”adınıtaktıklarıÇevikel,Mamak’tanbaşkabazıtutuklularlabirliktemahkemeyegötürüldüğü bir gün duruşma sırası beklenirken sigara içmek bahanesiyle kelepçeleriniçözdürmüş ve öteki tutukluların çıkardığı kargaşalıktan istifade ederek kaçmıştı. Aynıgünün akşamı bir konsomatrisin evinde yakalanan “Esrarengiz Yüzbaşı”, görevlilereyaptığı açıklamada “cenazesine katılamadığı için üzüldüğü babasının mezarına çiçekkoymakiçinkaçtığını”söylemişti!5

67“EsrarengizYüzbaşı”MehmetAliÇevikel’inesrarengizbütünişleriiçinbkz.SonerYalçın,DoğanYurdakul,Reis,s.84-90.

Page 215: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dahaöncekibuikikaçmaolayıokadarfazladuyulmamıştı.Amaesasbüyükgürültüyükoparanfirar,idammahkûmuülkücüolanİsaArmağanileMustafaPehlivanoğlu’nun26Temmuz 1980’de Mamak’tan kaçışları oldu. Bulundukları tecrit bölümünün tuvalettavanını delerek ve bazı erlerden yardım alarak kaçmışlardı. Mustafa Pehlivanoğlukaçışından20günsonrayakalandı,çokgeniş itiraflardabulundu,amabu itirafları idamedilmesiniönleyemedi.İsaArmağaniseönceİran’akaçıpuzunsüreoradakaldıktansonrageçtiği Almanya’da 1993’te yakalandı, 1995’te Türkiye’ye iade edildi, kesinleşmişcezasınıçekmeküzerecezaevinegönderildi.Mayıs2002’deçıkanaflaserbestbırakıldı.

Firar olayından sonra Sıkıyönetim Komutanlığı’nın alelacele yaptığı bir açıklamaylaolayda kusurlu bulunduğunu duyurduğu İç Emniyet Amiri Yüzbaşı Hasan Mesçioğlugözaltına alındı.Ama çelişkiye bakın ki, aynıHasanMesçioğlu, firardan iki gün sonraülkücü tutukluların çıkardığı isyanın bastırılması için gözaltından alınıp görev başınagetirilecekti.Uzunsürenyargılamalarsonucuönce2,5yılamahkûmedilipsonraaklananYüzbaşıHasanMesçioğlu,hembufirarı,hemdeMamak’tagörevyaptığıbiryılayakınsüreyianlatanBirDönemMamakadlıbirkitapyazdı.Mamak Cezaevi’nin, onu yönetenler açısından da bir “cehennem” olduğunu ben bu

kitaptan öğrendim. O kadar ki, Mamak Cezaevi’ne atanan subaylar “O cenabet yeregidilmez, orası insanın ömrünü tüketir,” diyerek bir yolunu bulup kaçmaya, kendilerinibaşkabiryeretayinettirmeyeçalışıyorlardı.Bu“şanssızlığa”uğrayıpMamak’taçalışmakzorunda kalanlar ise o cehennem mekanizmasının dişlilerinden biri olmak zorundakalıyorlardı. Ne kadar iyi niyetli, ne kadar insan haklarına saygılı bir kişiliğe sahipolurlarsaolsunlar,yapacaklarıbirşeyyoktu,çünkübukorkunçdüzentutuklularıezmekve“adam etmek” üzere kurulmuştu. Tutuklular ise herkese karşı önyargılıydılar; yakomünisttin ya da faşist. Yüzbaşı Mesçioğlu da görev yaptığı sürece tutuklular lehineyaptığı her girişiminde ya sağcılardan “komünist” damgası yemişti ya da solculardan“faşist”damgası!

Kitap, iki ülkücünün Mamak’tan kaçışı olayının hâlâ karanlıkta kaldığını söyleyerekbitiyordu: “Kamuoyuna bir deprem gibi, bir büyük afet gibi sunulan Mamak firarı,devamında kamuoyundan kaçırılmaya, saklanmaya, gizlenmeye çalışılmış veküllendirilmiştir. Zannederim bu açıdan bakıldığında ve Mamak firarını takip edengünlerde Mamak yaşamındaki olağanüstü değişiklikler nazarı dikkate alındığında, 26Temmuz1980tarihininsıradanbirtariholmadığıveMamakfirarınındasıradanbirfirarolmadığıkesinlikkazanmayabaşlayacaktır.”6

Gerçekten de, firardan sonra Mamak’ta köklü değişiklikler oldu. Akıl almazuygulamalarveişkencelerbaşladı.

Önce sağcıve solcu tutukluların ayrı ayrıkoğuşlardaveyahücrelerdekalmalarına sonverildi. Tutukluların “karıştır, barıştır siyaseti” adını taktıkları uygulamayla herkes birarayakondu,artıkyabirbirleriniöldürecekleryadabiraradayaşamayıöğreneceklerdi!

ABlokDündarKılıçMamak’agetirildiğinde1984yılınınMayısayıydı.

Page 216: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Mamak Cezaevi’ndeki görülmemiş zulüm dönemi dördüncü yılını doldurmaktaydı.Buradaki tutuklular hakkında yürütülen “asmayalım da, besleyelim mi?” felsefesinin“asma” kısmı sona ermişti.Asılanlar asılmış, asılmayanlar ise yaşadıklarına bin pişmanedilmekteydi.Gerçi“dışarıda”askerlerbazı“mevzilerden”çekilmiş,seçimleryapılıpÖzalhükümeti kurulalı yedi ay olmuştu ama Mamak’ta direnişlerle kazanılabilen bazı ufaktefektavizlerdışındahenüzçokönemlibir“yumuşama”belirtisiyoktu.“Mamakyasaları”olduğu gibi duruyordu, olsa olsa tutuklular tarafından bir nebze “aşındırılmaya”çalışılmıştı.

Kitabımızın bu bölümündeki günlerimizin çoğu, Mamak Askeri Cezaevi’nin ABlok’unda geçecek olduğundan, her şeyden önce nasıl bir yerde olduğumuzutanımlamalıyımki,okuyucularım“sanalbirâlemde”gezdiğimizisanmasın.

ABlok’ungirişindeyedikoğuş,Tecrit1-2-3denilenüçtecritkoğuşuileikideidamlıkhücresivardı.Oradanbirkat aşağı inince ikikoğuşdahaçıkıyordukarşınıza,bunlardanbirinin adı Zemin 1-2-3, diğerinin adı Zemin-4’tü. Oradan bir kat daha aşağı, toprakseviyesinin altına indiğiniz yerde ise tutukluların “tabutluk”dediği cezahücreleri vardı.İşteABlok’tatutuklularaaityerlerbundanibaretti.

Buisimleri ilkduyduğumdabanaLatincegibigelmişti,bilmemsizedeöylemigeldi?Anılarını aktaran tanıklara dört-beş kez tekrarlattıktan sonra ancak bu kadarbasitleştirebildim.Toputopu12tanekoğuşlabirkaçhücreyeböylesineanlaşılmazisimlervererekiçindençıkılmazhalegetirmeyiherhaldebirtekMamakyöneticileribaşarabilirdi!

Öyleyse gelin şu yerleşim düzenini inmiş olduğumuz bodrum katından yukarı doğruçıkarakbirdahagezelim.

Bodrumkatında,birmetreyeikimetrelik,suyuvetuvaletiolmayanyerlerolduklarıiçin“tabutluk” denilen dört hücre vardı. Su verilmemesinin nedeni tuvalet olmamasıydı, suiçen insanın çişi gelir, çişi gelen tutuklunun da bunu yapabileceği bir yer gerekir!Tutuklulardan disiplin cezası verilenler buraya atılıyordu.68 Hikâyemiz sırasındauğrayacağımızyerlerdenbiriolduğuiçinbu“tabutluk”şimdilikaklımızdakalsın.68“Tabutluklar”1986’daAvrupa’danheyetleringelmesindenöncearalarındakiduvarlaryıkılarak2metreye4metreliktekbirhücrehalinegetirildi!

Merdivenlerden bir kat çıkıyor ve zemin katına geliyoruz.Gerçi burası da tam zeminsayılmazdıamakoğuşpencereleritoprakseviyesindeolupgünışığıgördüklerindenzeminadınıalıyorlardı.BuradaZemin1-2-3veZemin-4adlarında ikikoğuşbulunuyordu.TekbirkoğuşolduğuhaldeadıZemin1-2-3olankoğuştakaçakçılıksuçlarındantutuklanmışkişilervardı.Buyüzdengörevlilervediğertutuklularbukoğuşa“kaçakçılarkoğuşu”veya“babalarkoğuşu”diyorlardı.Doğrusuböylekısaltmaklaiyideediyorlardı,oyüzdenbendeonlarauyacağımvebundansonraZemin1-2-3demektensekaçakçılarkoğuşudemeyitercihedeceğim.

Hazırkaçakçılarkoğuşunakadargelmişken,içerideünlülerdenkimvarkimyokdiyebirbakıp öyle geçelim. Çünkü buraya bir daha yolumuz düşmeyecek. Gazinocular kralıFahrettin Aslan buradaydı, ilk geldiğinde birkaç gün üst katta, tecritte kaldıktan sonraburaya getirilmişti. Behçet Cantürk ilk geldiğinde burada kalmış, tekrar MİT’e

Page 217: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

götürüldüktensonradönüşündeburayadeğil,BBlok’aalınmıştı.Çünkü ikincigelişindekaçakçılığınyanısırabölücülükveKürtçülüktendeyargılanacaktı;busuçlar“ideolojik”sayıldığı için B Blok’taki bazı “suç ortaklarıyla” birlikte kalması uygun görülmüştü.Cantürk “siyasi” sayılıyordu ama “babalık” yapmaktan da geri durmuyordu; 1986’datelevizyon serbest bırakıldığında üç koğuşa birden televizyon getirtti. “Babaların”cezaevinin ihtiyaçlarınıkarşılaması sırasındadaonunpayınaüçkoğuşun tamiratıdüştü.Cantürk’ün kaçakçılık davasında birlikte yargılandığı sanıklardan bazıları ise kaçakçılarkoğuşundabırakılmışlardı.AbuzerUğurludaburadaydı.Dahaikiayönce,13Mart’ta15yıl ağır hapsemahkûmolmuştu.Duruşmaları sürmekte olan başka davaları olduğundanMamak’takalıyordu.DiğerkoğuşlaravehücrelerekadaryayılansöylentileregöreAbuzerUğurlu bir oturuşta yirmi lop yumurta yiyordu ve otuz tane yiyeceğine dair bahisleregiriyordu. Bunların dışında Dündar Kılıç’ın birlikte yargılanacağı sanıklardan bazıları,örneğin Ferda Seven de kaçakçılar koğuşunun sakinlerindendi. Kaçakçılık sanıklarınınarasındansıksıkitirafçılarçıkıyor,idarebuitirafçıları“başınabirşeygelmesin”diyealıpdaha güvenli yerlere götürüyordu. Ne denirse hiç itiraz etmeden yapmaları buanlaşmazlıklaryüzündenaralarındabirlikkuramamalarınabağlanıyordu.Çoğununşişmanve yaşlı olmasına bakılmaksızın koğuşun içinde şınav çekmeye zorlanıyorlar,yapamayıncadayaktangeçiriliyorlardı.Başkayerlerdekitutuklular,kaçakçılarkoğuşundakalanların her türlü baskıya hemen boyun eğdiklerini, bu yüzden yeni getirilen heruygulamanınönceonlarınüstündedenendiğinisöylüyorlardı.

Artıkkaçakçılarkoğuşuziyaretimizibitiripbirüstkata,girişkatınaçıkıyoruz.Oranınilkgirişinde yedi tane “gerçek” koğuş vardı, ama bu koğuşlarla bizim pek bir işimizolmayacağındanüzerlerindedurmuyoruz.

Dahasonragelentecrithücrelerininensonunda,havalandırmayaaçılankısımdabulunan35ve36numaralıhücrelere“idamlıkhücreleri”deniyordu.Buikihücrebütüntecritlerinkapılarınınaçıldığıbiralandaolduğuiçinherkesingelipgeçtiğibiryerde,herzamangözönündeydi, bu yüzden en fazla disiplin bunlara uygulanırdı. İdam cezalarının en hızlıbiçimde infaz edildiği 12 Eylül’ün ilk zamanlarında idam cezası Yargıtay’a gidenhükümlüler bu hücrelere getirildikleri için bu ismi almışlardı. İdam cezalarının artıkuygulanmaz olduğu döneme gelindiğinde de bu hücreler aynı isimle anılmaya devamettiler.Cezaevitıkabasadoluolduğundanidamlarbittiktensonra,idamlayargılanmayantutuklular dabuhücrelerekonmayabaşlandı.Örneğin İnciBaba (MehmetNabi İnciler)ihaleye fesat karıştırma suçundan tutuklandığında 35 numarada kalmış, buradan tahliyeolmuştu. Bekir Çelenk Türkiye’ye iade edilip tutuklandıktan sonra 36 numarayakonmuştu. Tanıkların söylediğine göre çok baskı görüyor ve rahatsız ediliyordu. 36numaradakalırkeniddiayagörekalpkrizigeçirmişvehastaneyekaldırılırkenambulanstaölmüştü.BuradaölenlerdenbirideünlüKapıkuleskandalındantutuklananHalukBinbaşıadındaki gümrükçüydü. 36 numarada kalırken beyin kanaması geçirerek hayatınıkaybetmişti.

Venihayetbiziençokilgilendirenbölüme,Tecrit1-2-3’egeliyoruz.Bunlarbirkoridorüzerine dizilmiş sekizer veya dokuzar hücreden oluşan bölümlerdi. İdarenin kendideğerlendirmesine göre “elebaşı” saydığı tutuklular buraya konuyordu. Yargılandıklarıdavalardışındasankiayrıbircezayaçarptırılmışgibiydiler,çünkühavalandırmayaçıkmak

Page 218: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

dışında sürekli kilit altında olduklarından bu bölümlere koğuş bile denemiyordu.69Hücreler demir parmaklıklıydı, sivil gardiyanlar tarafından açılıp kapanıyordu vetutuklularınherhareketikoridordadolaşannöbetçileringözetimialtındaydı.Herhücredebirranza,birdetuvaletvardıveintiharolaylarınıönlemegerekçesiyletuvaletlerinkapılarıçıkartılmıştı. Yani ihtiyaçlarını da herkesin gözü önünde gidermek zorundaydılar.Sağcılarla solcuların karıştırılması siyasetiyle birlikte hücereler de bir sağcı bir solcututuklu kapatılıyordu. 12 Eylül’den sonra tutuklu sayısı kabarınca hücrelere üçer kişiverilmeyebaşlandı.Solcular dahakalabalık olduğundanbir hücredegenellikle iki solcubirsağcıkalıyordu.Hücredealtlıüstlübirranzaolduğundan,açıktakalanbirkişiayaktanöbet tutuyordu. Üçer saatlik nöbet listeleri idare tarafından bildiriliyordu. Üç saatliknöbeti biten, sırası geleni kaldırıp onun yerine yatıyor, nöbet işi böyle bir rotasyonlasürüyordu.Aslındaneyatanlar,nedenöbettutandoğrudürüstuyuyabiliyordu.Çünküazsonra anlatacak olduğum “eğitim” ve dayak bazen geceleri de sürüyordu. Koridordagezinen nöbetçi er, canının istediği saatte canının çektiği hücrenin önüne dikilip “SaybakalımAtatürk’ünilkelerini”diyor,sayamayanınavuçiçlerinicopluyordu.69Avrupaheyetlerininziyaretlerininsıklaşmasındansonrahücrelerinkapılarıaçıldıvebubölümlerinadıda8.9.ve10.koğuşoldu!

Sekiz-onaykadarsürenbusistemdensonrahücrelerebireryatakverdiler,yatsaatindensonra bu yeni yatak yere seriliyor, hücre sakinlerinin kendi aralarında belirledikleri kişioradayatıyordu.Üçüncüyatağıngelmesiylebirliktenöbetsistemidetarihekarışmışoldu.1983’teki açlık grevlerinden sonra ise hücrelerde artık bir sağcı, bir solcu olmak üzereikişerkişikalıyordu.

Birazuzattığımıbiliyorum,amatecrithücrelerininüstündebukadardurmamınönemlibirnedenivar:DündarKılıçömrününikibuçukyılınıburada,Tecrit-1’degeçirecekti.Bubakımdan,odahaorayagelmedenönceyeniikametgâhınınnasılbiryerolduğunugörelimistedim.

Tecrit-1’in 2 numaralı hücresinde Dev-Yol davasından İbrahim Şalap ile MHP veÜlkücü Kuruluşlar davasından Mehmet Sümbül70, 3 numaralı hücresinde Dev-YoldavasındanSelçukYıldırımileMHPveÜlkücüKuruluşlardavasındanAbdülkadirYanıkkalıyorlardı.70NesimMalkicinayetinedeadıkarışan,Hizbullahtarafındaninfazedildiğiönesürülen,amacesedibulunamayaneskiülkücü,sonradanşeriatçımilitan.

1numaralıhücreboştuveyakındagelecekolansakininibekliyordu.

KafesABlok’ungirişindekisalonuikiyebölüpiçerisiyledışarısınıbirbirindenayıranvegiren

çıkanherkesingeçmekzorundaolduğudemirparmaklıklıbirbölmevardı.Yenigelenler,tahliyeolanlar, savcılıkveyamahkemeyegidenveyagelenler, doktorvizitesinegidecekolanlar buradan geçerlerdi. Ve geçerken de muhakkak dayak yerlerdi. İşte MamakCezaevi’ninadıtutuklulartarafındankonulmuşünlü“kafesi”burasıydı.

Aslında bu bölmeYüzbaşı HasanMesçioğlu’nun İç Emniyet Amiri olduğu sırada vebambaşka amaçlarla yapılmıştı. 12 Eylül öncesinde tek ve geniş bir salondu. Ama

Page 219: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

mahkemegidişgelişlerindeburadasağcılarlasolculararasındasıksıkçatışmalarçıkardı.Mesçioğlubudurumuönlemekvegidişgelişlerigüvenlikiçindeyaptırabilmekiçinsalonuyüksekçebirduvarlaortasındanböldürüp,duvarınikiyanınaikibölmeyaptırmıştı.Demirparmaklıklarlasınırlandırılanbubölmelerdenbirine“solgörüşlülereaitbölüm”,diğerinede“sağgörüşlülereaitbölüm”yazılmıştı.ABlokçıkışındakiolaylaradabusayedebirsonverilebilmişti.Mesçioğlu iyi niyetle yaptırdığı bu bölmelerin 12 Eylül’den sonra başkaamaçlarla kullanıldığını duyduğunda çok üzülecekti: “Böylesine olumlu amaçlarlayaptığımızvesayılamayacakkadarçokyararlarınıgördüğümüzbubölümler,neyazıkki12Eylül’densonraMamaktarihine‘kafes’namıylageçecekti.”7

8 Mayıs günü Mamak’a getirilen Dündar Kılıç, A Blok’un kapısından adımını ataratmaz,yenigelenherkesgibikafesealındıvecoplarınıçekmişvaziyettebekleyenerlerin“hoşgeldin”dayağındangeçirildi.Belkiiçerigirmedenöncepolisleresöylediğitehditkârsözlerden,belkideoradakabadayılığınsökmeyeceğinigöstermekaçısındanbudayakfaslıbirazuzun tutulmuştu.Kafestençıkarıldıktan sonrakimlik tespiti içingötürüldüğü idareodasında yüzü duvara dönük olarak konuşması istendi. Arkası dönük olarak kimlikbilgileri alınırken bir yandan da hapishanenin kuralları anlatıldı ve buradaki erler dahilherkese“komutanım”demekzorundaolduğusöylendi.Buişlemdebittiktensonraikierinkollarında ve bir sivil gardiyanın eşliğinde Tecrit-1’in 1 numaralı hücresine götürülüpbırakıldı.

Askerler ve kapısını kilitleyen sivil gardiyan gittikten sonra kapatıldığı hücrenin altranzasınakülçegibiyığılıpoturdu.

Oturduğu anda da birisinin alçak bir sesle “Geçmiş olsunDündarBey”dediği çalındıkulağına. Demir parmaklıklardan dışarıya baktı, kimse yoktu, üç metre ilerideki beyazduvardanbaşkabirşeygörünmüyordu.Yediğidayağınetkisiylegaiptenseslerduyduğunainanacak gibi oldu. Kendi yaptığına kendisi de şaşarak “Banamı dediniz?” diye sordukarşısındaki boşluğa doğru. “Evet” dedi aynı kısık ses, “geçmiş olsun, aramıza hoşgeldiniz.”Demekrüyagörmüyordu,“Kimsiniz,neredesiniz?”diyeyenidensordu.“Aman,lütfen alçak sesle konuşun. Adım İbrahim. Yan taraftaki hücre komşunuzum.Parmaklıklara yaklaşabilir misiniz?” Oturduğu ranzadan kalkıp parmaklıklara yanaştı,kafasınıdemirlereyapıştırıpsesingeldiği tarafadoğrubakmayaçalıştı,hemensağındakiparmaklıkların arasından sallanan iki elden başka bir şey görünmüyordu. Ona doğrusallananötekielinsahibideaynıkısıksesle“Geçmişolsun,bendeMehmet,”dedi.“Bunasıl iş kardeşim, hep böyle mi konuşacağız?” dedi yan tarafa doğru. “Evet,” diyeyanıtladısağtaraftakikomşusu,“benimgibialçakseslekonuşmayaçalışın,konuşmamızyasak.Koridordakinöbetçiduyarsadayağıyediğimizinresmidir.”

Evet, günün hücrelerine kilitli olarak geçirdikleri büyük bir bölümünde hep böylekonuşuyorlardı: Konuştukları arkadaşlarının yüzünü görmeden, başını demirparmaklıklarayaslayıpyanhücredekininduyabileceğikadaralçakbirseslevekarşısındaduvardan başka bir şey görmeyerek. Birinin sesi biraz yüksek çıksa nöbetçi er hemenbaşınadikilip“Çıkarellerinidışarı,”diyordu.Parmaklıklarınarasındaçaybardağıalmakiçin kesilerek yapılmış aralık bir yer vardı. “Uzat ellerini” komutunu aldıkları zamanoradanavuçiçleriaçıkolarakuzattıklarıellerinöbetçiertarafındancoplanırdı,artıkcanı

Page 220: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ne kadar isterse o kadar. Zaten tutuklu coplamak için diledikleri kadar yetkileri vardı,birini dövmek istedikten sonra “gözünün üstünde kaşın var” demeleri bile yeterdi. Buyüzden hücreler arasındaki konuşmaları bazen duymazlıktan gelipmüdahale etmiyorlar,bazen de coplamaya üşenip uzaktan “kesin sesinizi,” diye bağırıyorlardı. Nöbetçilerinayrıcabirdetutuklularınarasındageçenve“idareninbilmekistediği”ilginçkonuşmalarınotalmagörevlerivardı.Onedenle,konuşmalarafazlamüdahaleetmeyipnotalmakiçincankulağıyladinlediklerideoluyordu.

Günlerce, aylarca, hatta yıllarca muhatabının yüzünü görmeden, karşıdaki duvarabakarak ve kısık sesle konuşmanın yaşamayanlar için anlaşılamayacak derecede zor birdurumolduğunubiliyorum.Nasıloluyordiyedenemeyekalksanızinsanadeliderler.AmaMamak’tamantıkdiyebirşeyyoktu.Hücrelerarasındakonuşmanınyasakolmasıoradakiakıl almaz uygulamalardan sadece bir tanesiydi. Bu bakımdan ben bu konuşmalarıhikâyeninbundansonrasındasanki ikikişikarşılıklı sohbetediyormuşgibianlatacağım.Siz de artık bildiğinize göre, aktaracağım sohbetlerin hücreden hücreye nasıl acayip birşekildeyapıldığınıunutmadanokursunuz.

Hücre“Komşularıyla”TanışmaDündarKılıç,komşusuMehmetSümbül’ün“geçmişolsun”dileğinide“sağolkardeş,”

diyeyanıtladıktansonrasesiniolabildiğincealçaltmayaçalışarak,

“Sizohücredekaçkişisiniz?”diyesordu.Yandakilerbirağızdan,

“İki,”dediler.

“Benniyetekbaşınayım?”

YanıtİbrahimŞalap’dangeldi:

“Kaçakçılar koğuşunda hasımlarınız varsa can güvenliğinizi korumak için burayavermişlerdir.”

“Necangüvenliğiymişbekardeşim,cezabuceza,yanımakonuşacak,sohbetedecekbirarkadaşvermeyibileçokgörmüşler.Yaonlardanbizikimkoruyacak…Biröldürmediklerikaldı”,deyip sunturlubirküfür savuracaktıki,kendini tuttu.71Konuştuğukişilerinkimolduğunu bilmiyordu, kafeste yediği dayağı söylemesi doğru olmayabilirdi. Hem zatenyediğidayağadeğil,idaredebaşınagelenbaşkabirşeyetakmıştıkafasını:71DündarKılıç,kendisiyle1990’dayapılanbirröportajdaikikişilikhücredetekbaşınakalmakonusunadeğiniyorvebununbirkorumaolduğu iddiasınaçıldıracakgibioluyordu: “Nee?Benimikoruyorlarmış?Benikorumayıbırakın,oradakiinsanlarınödükopuyordubenigördüklerinde.Kimdenbenikoruyacaklardıki?Oadamlar,yanioradakidiğertutuklular bana bir şeylermi yapacaklardı ki beni korusunlar?Bu onların dışarıya verdikleri birmesajdı.Yoksa birinsanı beş yıla yakın bir zaman hücrede tutmanın olanağı yok. Tutulmaz ki, başka bir örnek yok ki. Hangi canemniyetinden söz ediyorlar? Oradaki birtakım hokkabazlar, yetmiş tane adam öldürenler ortada gezerken, ben mikorunacaktım? Amaç beni korumaksa o zaman beni tek başıma hücreye atma, yanıma bir adam daha ver, benimistediğimadamıver.İkikişiyatalım,birisihiçolmazsabulaşıkyıkar,birisipaspasyapar,birşeyyapar.Amaç,benibirdeyalnızlıktanbunalımasokmakvebanaeziyetetmekti.”(Playboy,Haziran1990).

“Peki ama adamla neden yüzüne bakmadan, arkasını döndürerek konuşuyor bunlar?”diye sordu. Oysa o söylemese bile komşuları kafesten geçen istisnasız herkesin dayakyediğini biliyorlardı, üstelik iki kişinin kollarında gelirken ne vaziyette olduğunu da

Page 221: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

görmüşlerdi.Busorusunafilozofçabiryanıtaldı:

“Özellikle cezaevine yeni girenlerin gözünü korkutmak için yaparlar. Korkutmak içinyapılan psikolojik bir uygulama. Sen şimdi karşındaki insanla konuşurken gözünebakarsan o da senin gözüne bakarsa bir rahatlama, bir iletişim sağlarsın. Ama yüzünügöremediğin, yüzüne bakmanın yasak olduğu bir adamdan korkarsın. Çekinirsin yani.Çünküherşeydenöncekarşındayüzünebakılmasıyasakbirinsanvar.”

DündarKılıç’ınbumantığıanlayabilecekkadartecrübesivardı.

“Hagözünübağlamışlar,haarkanıdöndürüpkonuşmuşlaryani.Onungibibirşey,”dedi.

“Evet onun gibi bir şey,” dedi İbrahim, “burada, içeride de yapılıyor, eğitimlerdesorulanlaraarkanızdönükcevapvereceksiniz,zamanlaalışırsınız.”

Nöbetçi er sohbetin burasına kadar müdahale etmemişti. Belki ilk gündür, birazkonuşsunlardiyemüsaadeetmiş,belkideidareyeispiyonlayacakbirşeylerçıkabilirdiyeo ana kadar beklemişti. Tam o sırada sivil gardiyan koğuş kapısından girdi ve“Havalandırma, herkes çıkmaya hazırlansın, havalandırma saati!” diye yüksek seslebağırdı.Ozamannöbetçierdegelipbaşlarınadikildi:“Bukadargeçmişolsunmuhabbetiyeter. Bakın insanlık yaptık, müsaade ettik, bu iyiliğimi de unutmayın” dedikten sonraDündarKılıç’adöndü,“SenbunlarlaberaberçıkmıyorsunDündarAğa,kalıyorsun.Onlardöndüktensonratekbaşınaçıkacaksın!”dedi.Nöbetçier,DündarKılıç’ınkendisine“ağa”denmesindennefretettiğinielbettekibilemezdi.Hattabunubir“iltifat”diyesöylemişbileolabilirdi,çünkü“kaçakçılarkoğuşunda”kalanlara“ağa”deniyordu.“Abi”DündarKılıç“burada buna da alışacağız demek” diye söylenmiş midir bilmiyorum, ama o andakendisinin neden havalandırmaya tek başına çıkarılacak olduğunu düşünmekle meşgulolduğundaneminim.

Az sonra “mahpushanecilik” yıllarından tanıdık sesler işitti, demir kapı kilitlerininyuvalarında dönen anahtar şangırtılarıydı bunlar. Sivil gardiyanın açtığı kapıların demirmenteşegıcırtılarıarasındatektekhücrelerindençıkantutuklularDündarKılıç’ınTecrit-1’inin kapısına en yakın olan baş taraftaki hücresinin önündengeçerken biraz durupyaselamveriyoryadabirşeylermırıldanıpyürümeyedevamediyorlardı.Azönceyüzlerinigörmeden konuştuğu kişileri seslerinden tanımaya çalıştı. İlk geçen tutuklu “Takmayınkafanızı, bu da can güvenliği önlemlerinden biri olmalı,” demişti, öyleyse bu İbrahimolmalıydı. Ondan sonraki de “Geçmiş olsun” deyişinden benzettiği kadarıyla MehmetSümbül. Ve ondan sonraki hücrelerde oldukları için henüz isimlerini bilmediği SelçukYıldırım,AbdülkadirYanık,HalukKırcı,MuhsinYazıcıoğluvebaşkaları.

Önünden geçen her tutuklu “geçmiş olsun” demek için biraz duruyor ve ünlüDündarKılıç’ı merakla süzüyordu. Saçları üç numaraya vurulmuş, “Ayhan Işık tarzı” bıyıklarıkazınmış,altranzadabitkinbirbiçimdeoturanveişkencegördüğüherhalindenbelliolanbu kişiyi, resimlerinden tanıdıkları ünlü kabadayıya pek benzetemiyorlardı. “İki kapıötesindeki” hücre komşusu Abdülkadir Yanık onu ilk gördüğü günkü izlenimini banaşöyle anlatacaktı: “11. koğuşta (kaçakçılar koğuşu) hasımları olduğu için Tecrit-1’egetirilip hücreye kondu. MİT’te ilaç vermişler, sonra da tedavi için devam etmişler,neredeyse kendinde değildi, iki kolunda iki askerle getirildi.Bir hafta kadar uyur gezer

Page 222: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

gibibirhaldekaldı.”

Ama Dündar Kılıç da her gün gazetelerde haberlerini okuduğu bu “anarşistleri”kafasında canlandırdığı insanlara benzetememişti. Şu anda bir nöbetçi erin emri altındauysal bir şekilde tek sıra oluyorlar ve ona “komutanım” diye hitap ediyorlardı. Siyasitutuklular“Rahat!Hazrol!Uygunadımmarş!”komutlarındansonra“raprap”ayaklarınıvurarak koğuştan çıkarlarken,DündarKılıç, “Türkiye’nin altını üstüne getiren insanlarıbileinsanlığındançıkarmışlar,”diyedüşünüpbirazürktü.

AtatürkİlkeleriÜzerineEğitim!Mamak’takiinsanlıkdışıbütünuygulamalarıpeşpeşesıralasamhemortayainanılması

zorbirtabloçıkacak,hemdeiçiniziiyicekarartacak.Onuniçinhepsinibirdensaymayıp,tutukluların günlük hayatının içinde anlatmaya devam edeceğim. Zaten tutuklularaneredeysenefesalmakbileyasakolduğundan,günlükhayatlaiçiçegeçmişolandayakvebaskılarıoyasaklıhayattançıkarıpayrıcasergilemekdeolanaksızgörünüyor.

Cezaevlerinde havalandırma denince anlaşılan şey, tutukluların belli bir süreyle açıkhavaya çıkarılıp oksijen almalarının, biraz hareket etmelerinin sağlanmasıdır.Tutuklulariçin bir hak olduğu kadar, yöneticiler için de bir görevdir. Bütün gün koğuşların veyahücrelerin rutubetli ve havasız ortamlarında kalan bu insanların hemvücut, hemde ruhsağlıklarınıkoruyabilmeleriiçinöngörülmüşinsaniamaçlıbirgörev.

Tabiibusöylediklerimnormalcezaevleriiçingeçerliolanşeyler.Mamakisenormalbircezaevi değildi. Orada havalandırma bile tutuklulara eziyet etmek için kullanılan birfırsattı. Tutukluların kendilerine verilen her hakkı istismar edecekleri saplantısında olanMamak anlayışı, havalandırma sırasında eylem veya kaçma planları yapacaklarındankuşkulandığıtutuklularıbubirsaattebileboşbırakmazdı.

Biriküçük,biribüyükolmaküzereikihavalandırmaalanıvardı.Herseferindebirtecritbölümünün bütün mevcudu, yani on altı veya on sekiz kişi çıkartılır, erler tarafındandayakla karışık askeri eğitim yaptırılırdı: Marş söyleyerek koşma, şınav çekme, kazyürüyüşü… Bu “eğitimden” geri kalan çok kısa süre serbest saatti, izin alarak sigaraiçebilir, dinlenebilir veya volta atabilirlerdi. Volta atmak hapishanenin vazgeçilmezsimgesi olarak bilinir amaMamak tutukluları çok kısıtlı bir süre içinde, izin alarak vesağa,solaveyahavayabakmadan,başlarıöneeğikvoltaatmakzorundaydılar.

Bu eziyeti yaşamış olanlardan Cahit Akçam72 anlatıyor: “Şınav çektiriyor adam, ellitane.‘Şınavvaziyetial,’diyoralıyorsun,saymayabaşlıyor,bir,ki,otuz,seninartıkgücüntükeniyor, yatıyorsun yere. Geliyor kıçını copluyor. ‘Kalk, çek, devam et,’ diyor. Kazyürüyüşünü bilir misin, yere çömelmiş iki elin iki ayağının bileklerini tutar vaziyetteyürümeyi? Kaz yürüyüşü yaparken yolda tükendin, gelip sırtına biniyor. Şimdi düşünadam nefes nefese kendini yere bırakmış, geliyor vuruyor. Askeri eğitimden sonra ondakika,onbeşdakika,işte‘sigaraserbest’,‘sağolkomutanım’,‘üsttenbirdüğmeaçmakserbest’, ‘sağ ol komutanım’, ‘istirahat edin’, ‘sağ ol komutanım’. Bir gün bir er yeredüşen birinin kafasına tekmeyle vurdu, artık canımıza tak demişti, havalandırmadakiherkes birden o erin üstüne yürüdü, büyük bir hır çıkmadan önlediler, ondan sonra dasadececoplavurmayadevamettiler.”

Page 223: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

72YazarDursunAkçam’ınoğlu,yazarTanerAkçam’ınkardeşi.

Havalandırmademek,cop,küfür,dayakdemekolduğundan,koğuşlardakibirçoktutukluhavalandırmayaçıkmayı istemezolmuşlardı.Amatecrithücrelerindekalan tutuklularbueziyete katlanmayı göze alıyorlardı. Çünkü onlar için birbirlerini görebilmenin, 24 saathücresinde gördüğü kişinin dışında değişik insanlarla değişik birkaç kelimekonuşabilmenintekyoluhavalandırmaydı.

Dündar Kılıç havalandırmaya tek başına çıkarıldığı için ona eğitim yaptırılıpyaptırılmadığınıöğrenemedim.Herhangibirölümolayınınsorumlusuolmamakiçinolsagerek, havalandırmada hastalara ve sakatlara eğitim yaptırmama gibi bir “istisna”tanınıyordu, bundan Dündar Kılıç da yararlanmış olabilirdi. Bununla birlikte, DündarKılıç’la hapisten çıktıktan sonra yapılan röportajları karıştırırken onun havalandırmadagördükleriyleilgilibiranısınarastladım.Şöylediyordu:“Birgünbizhavayaçıkacağız,altikibahçevarorada.İlkbahçeninönündengeçiyoruz,birbaktımkibirsürüinsanüstüste,galiba birisi birisiyle münakaşa yapmış. Atmışlar adamları, coplamışlar atmışlar, hepsibaygın gibi üst üste yatıyor.Kış günü.Birinin kafası birinin göğsünde, birinin ayaklarıbirininyüzünde,öbürününayaklarıöbürününkarnında.Sesiniçıkartana,başınıkaldıranacopla mütemadiyen vuruyorlardı. Yani kendi kendime dedim ki, bunların yaşamasınaimkân yok bu insanların.” Bu söylenenler belki Dündar Kılıç “üslubuyla” abartılı biranlatımolabilirdi,amaMamak’tabutürmanzaralararastlamakherzamanmümkündü.

Havalandırmadanhücreleredöndünüz,bukadardayaktansonraranzanızauzanıpbirazdinlenmeyi düşünürsünüz değil mi? Hayır! Kapılar kilitlenir kilitlenmez “ameli” ve“nazari” eğitimler başlardı. Dört ayrı tanıktan ayrıntılarıyla dinlediğim bu “eğitimleri”sizleretekkişidendinlemişgibiderleyerekaktaracağım.

“Dersler”sabahsaatsekizbuçuktabaşlıyordu.Önceameliders.Hücredekiikikişiarkaarkaya diziliyor, “Dikkat, uygun adım marş” komutuyla birlikte yerlerinde sayarak,parmaklığınöbür tarafındaki bir erin söylettiğimarşı tekrarlıyorlardı.Kırkdakika sürenyerinde saymadan sonraondakika istirahatveriliyor, ardından“nazari”dersbaşlıyordu.Buderslerdeyüksekseslekitapokunuyordu.Kitapdedimse,biriaskeriokullardaokunanAtatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi ders kitabı, öteki de Nutuk. Hücredekiler sırasıylaokuyor,bellibiryeregelincenöbetçier“Kes”diyerekkitabıalıpyandakihücreyeveriyor,okuma devam ediyordu. Nöbetçi ara sıra gelişigüzel birine “Sen söyle bakayım neredekaldı?” diye sorarak herkesin dikkatle dinleyip dinlemediğini kontrol etmiş oluyordu.Derslerdeokunanlarınöğrenilipöğrenilmediğininkontrolü,aslındadayakatmanınbaşkabir bahanesiydi. Çünkü yapılan dersin bir de “sözlü sınav” kısmı vardı. Bu işin gecesigündüzüdeyoktu.İstersegeceyarısıyadasabahakarşıolsun,herhangibirsaattenöbetçiergözünekestirdiğibirhücreninönünegidip,örneğin“Sen,beşnumarayaklaşbakalım”deyince o kişi yanmıştı. Askerin yüzüne bakmak yok, parmaklıklara doğru yüzünüdönmek yok. Sırtını parmaklıklara verip “Emret komutanım” diyecekti. “Say bakalım,Atatürk’ünkaç ilkesivar?”Sayılannasılolsabeğenilmeyecekti,ya“fazlasaydın”yada“eksik saydın, çıkart ellerini” deyince tutuklu artık yüzünü dönüp avuç içlerini demirparmaklıklarınarasındakiçaybardağıalmakiçinaçılmışboşluktanuzatır,coplanırdı.Busınavlarda“nöbetnedir,tüfeknedir?”gibisorulardaçıkabiliyordu.

Page 224: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Tutuklularneyaparlarsayapsınlar,ağızlarıylakuştutsalardayakyiyeceklerinigördükçe,zamaniçindeeğitimlerdekidisiplinleçaktırmadanalayedecekyollaricatettiler.Böyleceyediklericopdarbelerininacısınıbirazolsunhafifletecekbirmoralkazanmışoluyorlardı.Kitap okumalarını birbirlerine hücreden hücreye laf atmak için kullanmaya başladılar;okuma sırasında “okutman” uyuklamaya başlamışsa, örneğin Atatürk’ten anılar bahsiniokurken “Atatürk çocuğa dedi ki… ulan bugün kantinden ne alıyorsun, bana daaldırtsana…” gibi mesajlar yolluyor, okuma sırası yandaki hücreye geçince o daarkadaşının kaldığı yerden “…sen büyüyünce ne olacaksın… o kadar param yok,aldırtamam”şeklindedevamediyordu.Yada“Atatürk’ün ilkelerini say”komutunualantutuklu,“birarıcılık,ikiziraatçılık,üçhalıcılık,dörtkooperatifçilik…”diyeuzayıpgidensözüm ona “ilkeler” sayıyor, dayağı yiyor ama öteki hücrelerdekilerin de kahkahalarlagülmesinisağlamışoluyordu.737312EylülyönetimininAtatürkadınayaptığıbutürrezaletlerigörenveduyanCumhuriyetgazetesibaşyazarıkatıksızAtatürkçüNadirNadi“BenAtatürkçüdeğilim!”demeklehaksızmıydıdersiniz?

1983’tetektipelbisegiymemekiçinyapılanaçlıkgrevlerindensonrahücrelerdeyapılaneğitimler oldukça gevşedi. Dündar Kılıç’ınMamak’a geldiği sıralarda artık çok seyrekolarakyapılıyordu.

TekTipElbiseHücredegünlergeçiyor,DündarKılıçiçindebulunduğuortamagiderekalışıyordu.Her

konuda sohbet etmeyi çok sevdiğini bildiğimiz Dündar Kılıç, hücre komşularıylasamimiyeti kısa zamanda ilerletmiş, hatta fırsatını bulunca şakalar yapıp herkesigüldürmeye bile başlamıştı. Tabii bunların koridordaki nöbetçi erlerinin göz yumduğukadarıyla yapılabildiğini anlamışsınızdır. İyi bir gözlemci ve insan sarrafı olan DündarKılıçerleri tek tek tanımaya,herbirininhuyunusuyunuöğrenmeyeçalışıyordu.Yıllarıngetirdiği bir hapishane tecrübesi vardı ve burada bile tarafsızlaştırabileceği erler vegardiyanlar bulacağından emindi. Biraz daha hoşgörülü olduğunu fark ettiği erlerinnöbetlerinde hücre komşularıyla sohbeti iyice koyulaştırıyordu. İki kişilik hücrede tekbaşınakaldığıiçinaklınıkoruyabilmesinintekyoluhücrekomşularıylakonuşmaktı.Zatenenbüyükşikâyetihücresindekiyalnızlığıydı.Birhücrearkadaşınınbileolmamasınaçokhayıflanıyordu. Ama Abdülkadir Yanık’ın anlattığına göre bunu bile şakaya vurupmoralini bozmamaya çalışıyordu: “Bazen üst, bazen alt ranzada canının istediği gibiyatardı.‘Enkralınızbenim,ikiyatağımvar,’derdi.”Bazenbirüstranzayabiraltranzayaçıkıpçıkıpiniyor,ranzayaylarınıngıcırdamasınıduyup“NeyapıyorsunDündarAğabey?”diyesorankomşularına“Jimnastikyapıyorum,”diyecevapveriyordu.

Mamak’tabirinciayınıdoldurmayayaklaştığıgünlerdenbirindehücresinegelensivilbirgardiyan, “Yakında savcıya, mahkemeye gideceksin, giderken bunları giymen lazım”diyerekbiraskeritutukluelbisesigetirdi.

Dündar Kılıç, bu elbisenin yabancısı değildi. Hücre komşularının mahkemeyegidişlerinde bu elbiseyi giydiklerini gördüğü için merak edip sormuş, onlar daanlatmışlardı.

Siyah bir ceket ve pantolondan oluşan bu elbiselerin hepsi üniforma gibi aynı olduğu

Page 225: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

içinadınatutuklulartarafından“tektipelbise”denmişti.Buelbiseyigiymemekiçinbütünaskeri cezaevlerinde uzun süren direnişler ve açlık grevleri olmuştu. Sonunda bazıyerlerdekalkmış, amaMamak’ta kalmıştı.Mamak’ta direniş sert bir şekildebastırılmış,tutuklular,koparabildikleribazıtavizler,örneğinhücrelerdeikişerkişikalmak,eğitimlerinazaltılmasıkarşılığında,mahkemeyegiderkentektipelbiseyigiymeyerazıolmuşlardı.7474 Tek tip elbise direnişleri 1987’de yeniden alevlendi. Bu kez çok kan döküldü, altı tutuklu öldü. Bu direnişleryüzündentektipelbise12Eylülcezaevlerininadetasimgesiolmuştu.

Mamak yöneticileri nedense her dönemde kıyafete takıyorlardı! Benim Mamak’takaldığım 12 Mart döneminde de Albay Kemal Saldıraner kravata takmıştı; bütüntutuklularınmahkemeyegiderkenkravatlıolmalarınıistiyordu.Üstünüzdeneolursaolsun,ister renkli gömlek, isterse tişört, boynunuzda muhakkak bir kravat olacaktı. Aslındamahkemeye giderken kendi isteğiyle takım elbise giyenler de, kravat takanlar da vardı.Ama idarenin “herkes takacak” zorlaması büyük tepkiye yol açtı. İdarenin ilk kravattaktırma teşebbüsünde bunu reddeden tutuklular hücreye atılıp dövülünce açlık grevibaşladı. Uzun mücadeleler sonunda idare biraz geriledi ve “kravat takmayan bunugiyecek”diyerektektipelbiseyigetirdi.Doğrusubizozamanbunufazladertetmemiştik,bizim sorunumuz idarenin zoruyla kravat takmaktı. İdareyi geriletmiştik ya, koğuşlaragetirilentektipelbiselerineşeiçindeüzerimizegiyipdenedik,kimineuzun,kiminekısa,kimine bol, kimine dar gelince çok komik görüntüler ortaya çıkmış, birbirimizle alayederekçokeğlenmiştik.Ertesigünziyaretçigünüydü.OzamankiMamaktekbirbinadan,12Eylül’deBBlokadıverilenbinadanibarettivehapishanenindışnizamiyetarafındakikoğuşların havalandırmaları ve volta atan tutuklular, dışarıda sıra bekleyen ziyaretçilertarafındangörülebiliyordu.ProfesörUğurAlacakaptan ileyazarUğurMumcubu fırsatıkaçırmadılar; havalandırmaya tek tip elbiseli o komik görüntüleriyle çıktılar.Havalandırmadakiöteki tutuklularkendi sivilgiysileri içindeoldukları içinAlacakaptanve Mumcu hemen göze çarpıyorlardı. Biraz da üzerlerindeki elbiseleri gösterecek birşekilde volta atmaya başladıkları zaman, tel örgülerin her iki tarafındaki kahkahalarbirbirinekarıştı.Mamak’ınoçokciddiimajınıyerlebiredenbu“utançverici”manzarayıodasının penceresinden seyreden Albay Saldıraner, tek tip elbiseleri hemen o güntoplatmıştı!

Sizlere bu kasvetli ortam içinde bile gülecek şeyler bulunabileceğini göstermek içinbirazeskitarihleregittim.Uzatmayalım,DündarKılıçgardiyanıngetirdiğitektipelbiseyiçabucakgiydi.Ceketibol,pantolonuuzungelmişti.Gardiyandanizinisteyiphücresindençıkaraküzerindekielbiseyihücrearkadaşlarınadagösterdivepozvererek“Nasıloldumarkadaşlar?”diyesordu.YanhücrelerdekilergülüşürkenAbdülkadirYanıkgönlünüaldı,“Biraz zengin gösteriyor Dündar Ağabey,” dedi. Yanık’ın elinden az çok terzilikgeliyordu.EllerindekiimkânlaroranındakesipbiçtiğielbiseyiDündarKılıç’ınüstünegöreuydurdu.

DikkatKaçabilir!DündarKılıç8Haziran’daaskerisavcılığagötürüldü.Kafestengeçerkentartaklanması

daelbetteihmaledilmemişti.

Savcıikiolaylailgiliolarakifadesiniistiyordu.

Page 226: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bunlardanbirincisi,DündarKılıç’ın1979yılındaHollanda’ya317kiloesrarkaçırdığıiddiasıydı.Buiddia,CoşkunTemeladlıbirsanığaemniyette“söylettirilmiş”veifadesinegeçirilmişti. Emniyetçiler, Coşkun Temel’in Dündar Kılıç’la arasında eski bir olaynedeniyleanlaşmazlıkolduğunubildikleriiçinonuDündarKılıçaleyhindeifadevermeyezorlamışlardı.OdaişkencedenkurtulabilmekiçinDündarKılıç’ınbuesrarıHollanda’daFahrettin Sezgin adında bir kişi aracılığıyla pazarladığını söylemişti. Oysa FahrettinSezgin adındaki kişi 1977’de Hollanda’da öldürülmüştü. Coşkun Temel emniyetteuydurduğu senaryoya, olaydan iki yıl önce ölmüş olan bir şahsın adını geçirtmiş, esasamacı Dündar Kılıç’a suç bulmak olan Kaçakçılık Dairesi de buna hiç incelemedeninanmışveifadeyidelilolaraksavcılığayollamıştı!

DündarKılıçsavcılıktaifadesırasınıbeklerken,ondanönceifadeverenCoşkunTemel,askeri savcıya gerçeği anlattı: “Polis benden Dündar Kılıç ile iş yaptığım esasınadayanarakifadevermemiistedivebenizorladı.Onsaatlikbirdüşüncedensonraelyazımlapolisifadesindekibeyanettiğimsenaryoyuhazırladım.HalbukiFahrettinSezgin1977’deHollanda’daöldürüldü.”8

DündarKılıçdaifadesırasıkendinegeldiğindeiddiayıreddetti.

İfadesinin alındığı ikinci olay ise, fezlekesini Mali Şube Müdürü Faruk Metin’inyazdığını dahaönce görmüşolduğumuz, eski İstanbulEmniyetMüdürüŞükrüBalcı ileilgiliiddialardı.DündarKılıç,bukonuylailgiliMİTveEmniyetifadeleriniişkencealtındaalındığını söyleyerek iddiayı reddetti.Olay zaten İstanbul 7.AğırCezaMahkemesi’ndesürmekteolduğundan,askerisavcılıkbudosyaylailgiliolarakgörevsizlikkararıverdi.

DündarKılıç,mahkemedönüşündebayağıneşeliydi,sırtındakiyüklerdenbirikalkmış,takdir ettiği bir kişi olan Şükrü Balcı aleyhinde verdiği ifadelerin “delikanlılığayakışmamasından”duyduğuüzüntübirazazalmıştı.OsevinçleABlok’agirerkenkafestengeçiştebaşınanelergeleceğiaklındançıkmıştı,“Sırıtarakyüzümenebakıyorsunlan,yerebakacaksın” sözünü duymasıyla sırtına, beline, bacaklarına cop yağmurunun inmesi biroldu.

On dakikalık bir sevinci bile kursağında bırakılmıştı. Hücresine döndüğünde kararınıverdi; nasıl olsa dövüyorlardı, bundan sonra ne olursa olsun erinden komutanına kadarkimseyesırtınıdönmeyecek,gözlerinidikiphepsiningözününiçinebakacaktı.

CoşkunTemelileDündarKılıç’ınbundandörtgünsonragötürüldükleri4No’luAskeriMahkeme Hollanda’ya esrar ihracı olayından savcılığın tutuklama talebini reddetti.Çünkü,1977’deölenbirşahsın,1979’daDündarKılıçileişbirliğiiçindeesrarpazarlamasımaddetenolanaksızdı!

AmaDündarKılıç’ınsevinciyineuzunsürmeyecekti,ikigünsonraaynıolaydanbukezemniyete götürüldü. Ve Karanfil Sokak’taki Kaçakçılık İstihbarat Dairesi’nde o gün“başına ne geldiyse”, savcılıkta reddettiği iddiayı emniyette kabul etti!Hani “karakoldadoğru söyler, mahkemede şaşar” derler ya, bu kez tersi olmuştu. Ve Dündar Kılıçsavcılıktareddettiğiiddiayıemniyettekabuledenherhaldeilksanıkolarakadliyetarihinegeçmişti! Bu olayla ilgili dava, dosyadaki karışıklıkların düzeltilmesi çok uzun sürmüşolmalıki,ancakbiryılsonraaçılabildi.Budavanınduruşmaları12Eylül1985’tebaşladı,

Page 227: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ilk duruşmadaDündar Kılıç emniyet ifadesini “düzmece” olduğu gerekçesiyle reddetti.Aynıcelsedebudosyanındadiğerleriilebirleştirilmesinekararverildi.DündarKılıç’ın7kezidamınınistendiğidavanınadıda“DündarKılıçvearkadaşları”davasıoldu.

18Haziran’datekraremniyetegötürüldü.Bukezbazıteknikeksikliklerintamamlanmasıiçin Mali Şube Müdürü Faruk Metin tarafından ifadesi alınıyordu. Hani gözaltınaalındıktan sonra yapılan aramalarda arabasının torpido gözünde bir dinleme aygıtıbulunmuştu ya, o aygıtın EmniyetMuhabere-ElektronikDairesi’nde yapılan incelemesitamamlanmış, raporu gelmişti. Raporda, “Bu cihazın Telsiz Kanunu’na göre ruhsatsızolarakbulundurulması suç olan cihazlar kapsamına girdiği” bildiriliyordu.DündarKılıçbucihazıbulundurmanınsuçolduğunubilmediğinisöylediği ifadesinde“BucihazıbanahalenGüneşgazetesinin sahibi, TrabzonsporKulübü’nün başkanlığını yapan,müteahhitve aynı zamanda benim Pendik’teki Yılmaz Boya ve Arı Metal fabrikasında ortakolduğum Mehmet Ali Yılmaz verdi. Almanya’dan getirttiği bu cihazla işyerindekiadamlarınınkonuşmalarınıdinliyormuş,banadatavsiyeetti,”dedi.7575DündarKılıç’ın18.6.1984tarihlivealtındaEmniyetMüdürüFarukMetin’inimzasınınbulunduğusekizsayfalıkekemniyetifadesi.

Artık neredeyse gün aşırı emniyete veya savcılığa götürülüyordu. Ta ki, AnkaraSıkıyönetim Komutanlığı, 4 Aralık’ta emniyete Behçet Cantürk ile ilgili bir yazıgönderene kadar.Komutanlık emniyetten,Cantürk’ün kaçma, kaçırılma veya öldürülmeolasılığınakarşı,ifadesininalınmasıveyayüzleştirmeişlemlerininMamak’tayapılmasınıistiyordu.9Bu uygulama Dündar Kılıç için de geçerli oldu. Ama Komutanlık, DündarKılıç için daha çok “kaçma” tehlikesinin olduğunu düşünüyordu. “Mamak AskeriCezaevi’nde bulunmasına rağmen, adliye mahkemelerinden gelen ve ifadesi alınmaküzere yapılan çağrılara ‘kaçar’ şeklinde verilen cevaplar, hep Kaçakçılık Dairesi’ninKomutanlığa verdiği gerçekdışı bilgilerin sonucuydu.”10 Böylece Dündar Kılıç’ınhücrede tek başına tutulmasının ve havalandırmaya tek başına çıkarılmasının nedeni deanlaşılmış oluyordu.Ömrünün üçte ikisi hapiste geçtiği halde hiçbir kaçma girişimindebulunmayan veMamak için “oradan kuş olsan kaçamazsın” düşüncesinde olanDündarKılıçiçinemniyetinüstmakamlaraverdiğimütalaa,“kaçar!”şeklindeydi.

“ÇokAcıGünlerGeçirdik,ÇokKötülükYaptılarBize”Savcılığa ve emniyete çok sık götürüldüğü bu dönemde Dündar Kılıç, A Blok’a her

dönüşündeartıkkafeste“yüzümüzebakma,arkanıdön,”diyenerleringözlerininiçinedikdik bakıyor ve bu yüzden “hak edilmiş bir dayak yemenin huzuru içinde” hücresinegiriyordu.Dayakyediğihaldeneşesinikaybetmemesihücrekomşularıtarafındanhayretlekarşılanıyor, ama aynı zamanda çok takdir ediliyor, onlar için de bir moral kaynağıoluyordu.

DündarKılıçikinumaralıhücredekiİbrahimŞalap’ıkendisineçokyakınbuluyor,bazıdertlerine “sırdaş” edecek kadar güveniyordu. Şalap, kendisine gösterilen bu yakınlığıhangi nedenlere bağladığını bana şöyle anlattı: “Aramızdaki tek tuğla duvarın ve hücreönündekiparmaklıklarınveenönemlisidenöbetçiaskerlerin izinverdiğiölçüde tanımafırsatıbulduğumDündarKılıç,gerçektendürüstbirkomşuydu.Amabirkonudaneminim

Page 228: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ki, bana yakın duruşunun temelinde devrimcilerin cezaevindeki tutarlı, onun anlayışınagöredelikanlı tavrınaolanhayranlığınınyanı sıra,mısır ekmeği, lahanavehamsinindeyani benim Laz oluşumun payı da vardır. Unutmadan söyleyeyim, Dündar’ınkardeşlerinden birinin adı İbrahim’di. Kardeşiyle adaş olduğum için de bana İbrahimKardeşdediğinisöylerdi.”

Dündar Kılıç, İbrahim Şalap’a ailesiyle ilgili kaygılarını da anlatıyor, çocuklarını nekadarmerakedipözlediğinisıksıkdilegetiriyordu:“Uğur’ukızolmasınarağmenerkekgibi büyütmüş. Bunları niye mi anlatıyorum? Uğur, Dündar için çok kıymetliydi. Birkeresindeçocuklarından sözederken ‘Allah,kendisindenençok istediğimşeyiverirkençokcimridavrandı.İstediğimbirerkekevladıçokgeçverdi.Sopasıyokki,demekkibenide böyle cezalandırdı.GerçiUğur’u erkek gibi yetiştirdim, amakız başka erkek başka’demişti.Onu‘âlem’denuzaktutabilmekiçinUğur’unsevdiğiamakendisininzerrekadarhoşlanmadığı ‘delikanlılık dağıtılırken kaynak yapıp sıranın önünde yer kapmayı bilebecerememişbeceriksizinbiri’olaraktanımladığıbiriyleevlenmesinerızagöstermişti.”

İbrahim Şalap, Dündar Kılıç’ın cezaevindeki baskılara karşı direnen tutumununnedenlerinden birinin de evlat sevgisi olduğu kanısındaydı. Çünkü torunu Gülistan’ınözürlüdoğmasınıkendisinebukötülükleriyapanlardanbiliyordu:“Dündar’ınanlattığınagöreoperasyonagelenpolislerUğur’açokkötüdavranmışlar.HamileolanUğuryerlerdesürüklenmiş,hattakarnınatekmeyemiş.Birsüresonradaerkendoğumlaözürlübirçocukdoğurmuş. Bu olay Dündar’ın cezaevinde sergilediği ‘sistem muhalifi’ tavrının anaeksenlerindenbirinioluşturur.”

Şalap’ın teşhisi oldukça isabetliydi, ama eksikti. Gösterdiği tepkinin nedeninin başınagelenlerekarşıduyduğubüyüköfkeolduğudoğruydu.DündarKılıç,beraatediphapistençıktıktan sonra, 1993’te bu günleri anarken, gazeteci Deniz Som’a “Çok acı günlergeçirdik, çok kötülükler yaptılar bize,” diyecekti. Ama çekilen acılar ve yapılankötülükler, sadece aile fertlerinin başlarına gelenlerden ibaret değildi. Kendisi başındanayrılınca işlerinin altüst olacağından endişeliydi. İşlerini yürütürken kurduğu ilişkilerkopacakvedağılacaktı.Uyuşturucutüccarlığıgibiherzamanaşağıladığıbirsuçtanidamıisteniyordu.Vedeoenönemli sermayesiolanünüçokbüyüksarsıntıgeçirmişti.Şimdiherkes ünlü kabadayı Dündar Kılıç’ın diz çökmüş, işkenceden geçirilmiş, posasıçıkarıldıktan sonra bir hücreye fırlatılıp atılmış olduğunu düşünüyor olmalıydı. Hemenyarınçıksabelkiböylebirtahribatıonarabilirdi.Amaidamdankurtulsabiledahanekadaryatacağı belli değildi ve zaman, aleyhinde söylentiler yayan düşmanlarının işineyarıyordu.

İşteDündarKılıç’ınkafasınatakmışolduğu“imha”sözcüğüonuniçinböylesinetoptanbir yıkımı ifade ediyordu. Mamak Cezaevi’nin kapısında emniyetçilere “Beniöldürmediğinize pişman olacaksınız” derken belki de boş bir tehdit savurmamış, “beniöldürseydinizbundaniyiydi”demekistemişti.Çünkübaşınagelenleronuniçinölümdende beterdi. “Yasaların ölçülerine göre insanlara ceza verilir, fiili işkence bir insanlıkayıbıdır aslında. İşkence yapacağına kafasına bir mermi sık öldür, işini bitir daha iyi.İşkencenedemektir?Sadistlikkavramınagirer,”diyordu.11

Page 229: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Başına gelenlerin açtığı yara henüz çok tazeydi, duyduğu büyük öfke onu yanlışyönlendiriyorvemantıklıdüşünmesineengeloluyordu.Hangihatasıyüzündenböylebirtuzağa düştüğüne kafa yoracağı yerde, birçok hayali düşmanlar yaratıyordu. Çünkü enönemli silahlarından biri olan istihbarat kaynakları kurumuştu. Bu yüzden bir kliklerçatışmasının içine düştüğünü anlaması şimdilik olanaksızdı, bunu fark etmesi için dahabirkaçyılgeçmesi,oçatışmanınyenidenalevlenmesigerekecekti.

Bütün bu nedenlerle son yıllardaki olgunlaşmış, çok düşünüp kılı kırk yararak kararverdikten sonra harekete geçenDündarKılıç gitmiş, kızınca gözü hiçbir şey görmeyengençkabadayıDündarKılıçgelmişti.Hücrearkadaşlarınıngençeylemcilerolmasınındabu tavırlarını bir miktar etkilediğini sanıyorum. Onlara henüz çökmediğini, DündarKılıç’ınişinikimseninkolaykolaybitiremeyeceğinikanıtlamakistiyorolabilirdivebunudanormalkarşılamakgerekirdi.Hapishaneyıllarıuzadıkçave taşlaryavaşyavaşyerineoturdukçabusivrilikleritörpülenecek,mantıklıdüşünenDündarKılıçkişiliğitekraryerinegelecekti.

“SistemMuhalifi”GelelimDündarKılıç’ın,İbrahimŞalap’ındeyimiylesergilediği‘sistemmuhalifi’,yani

cezaevindeki baskı düzenine karşı olan tavırlarına. Kendisi bu tavrını şöyle anlatıyor:“Şuna inanın bir gün olsun taviz vermedim onlara. Bir kez bile onlara istedikleri gibikomutanım demedim.Öyle dememizi istiyorlardı çünkü.Bense sürekli asker, başçavuş,yüzbaşı,binbaşı,yarbay,albaydiyehitapettimonlara.Bununbirtekistisnasıvar.Birpaşageldi,yalnızona‘efendim’dedim.Amabunundabirnedenivar.Çünküopaşadabenimyanımagelincebana‘Geçmişolsun,’demişti.Onedenlebendeona‘efendim’diyehitapettim.Dört seneonbirayüçgün içinde işte tekbu insandan ‘Geçmişolsun,’cümlesiniduydum. Onun dışındakiler beni yok kabul ediyorlardı, bana nasılsa ölecek gözüylebakıyorlardı. Öylesine çektiriyorlardı çünkü. Bir komutanları vardı: Özgür Tütün. Bugelir, herkes arkasını döner. Yüzüne bakmak yasak. Ben arkamı dönmezdim, yüzümüdönerdim. Denetliyorlar ya. Benden bir-iki hücre öteye gittikten sonra bağırırdı: ‘Buhayvan adam, hayvan mıdır bu? Kaç kez tembihledik hâlâ arkasını dönmez.’ Ben debağırırdım:‘Yüzününiyesaklıyorsunki?Benseninyüzünüüçyüzkezgördüm.Duvaradönünce hazır ol veriyorlar. Nerede görülmüş hazır ol verilince komutana arkasınındönüldüğü?Bunlarda sizinLatinAmerika’danaldığınızkopyalardır.Yapmayınbunları.Tümümüzbuvatanınevladıyız.’Amayaptılar.”12

CezaeviarkadaşlarınınsöylediklerideDündarKılıç’ınbusözlerinidoğruluyordu.

Örneğin ülkücü sanıklardan Abdülkadir Yanık şöyle diyordu: “Kendini hiç bozmadı.Onurunudaçiğnettirmedi.Oradaokadarsiyasivarkenenfazladirenenoydu.Askerlere‘komutanım’diyehitapetmekzorundaydıkamaohiçbirzamankomutanımdemedi,‘askerkardeş’diyehitapetti,buyüzdençokdayakyedi.Yüzünüduvaradönerekkonuşmayıdareddediyordu. ‘Lan’ diye hitap edildiği zaman küplere biner ‘cozlardı’. Bize talimyaptırılırken ayaklar yere sert vurmazsa ‘Karı gibi yürümeyin lan,’ derlerdi. Bu sözlerekarşıçıkar,askerlerebağırırdı.Koridordabağırdığızaman,sesidezatenkalın,heryerden,hem içerden, her dışardan duyulurdu. ‘Dündar Ağa gürlüyor,’ derdik. Kara düzen

Page 230: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

konuşurduamabildiğidoğrularısöylerdi.Birgünçokkızdığında‘Kadirkardeşşimdişuüst ranzaya çıkıp denize atlar gibi betonun üstüne kafa üstü atlayacağım,’ dedi. ‘AmanDündar Ağa, ölmez sakatlanırsan başımıza kalırsın’ dedim de, güldürüp vazgeçirttim.Uykusuzlukçekiyordu,buyüzdenuyuyabilmesiiçindiazemveriyorlardı.Kötüalışkanlığıyoktu,sigarayıbileçokaziçerdi.Bizüzümden,elmadanşarapyapardık,onubileiçmezdi.Birgünsigaraelindeuyumuş,azkalsınyangınçıkıyordu.”

Dev-Yol sanıklarından Şanlıbey Alabay anlatıyor: “Bir gün, sanırım avukat görüşünegidiyordu. Asker buna ‘Esas duruşa geç,’ dedi. Şöyle yanında ellerini yapıştırmakşeklinde. Yapmadı. Askerler Dündar’a çok ısrar ettiler, bacaklarına vurdular, ellerinevurdular, ellerini yapıştırmasını istediler, bu böyle yumruklarını sıktı, esas duruşageçmedi. Biraz daha vurulunca ağzına geleni söylemeye başladı, ‘Ulan ben DündarKılıç’sam çıktığımda bunların hepsinin hesabını soracağım sizden, sen daha dünküçocuksun,bananasılvurursun,’dedi.Oaradabirsubaygeldi,yüzbaşıydı.‘DündarBey,neyapıyorsun’ falan diyecek oldu. Ama Dündar çok bunalmıştı, asker çok vurmuştu,bacaklarına,ellerine,gözününsubayfalangördüğüyoktu.Subayıdatehditetti,‘SenTürkordusununbir subayısın, seninbak silahınvar,belinekoymuşsun,geziyorsun.Amabenburada eli kolu bağlıyım, dışarı çıkınca senden hesabını soracağım,’ dedi. Yüzbaşı‘Götürünbunuavukatgörüşüne,’dedi,götürdüler.

Bir gün de mahkemeye giderken karşılaştık. Oradan da bir anımız var. Askerler bizidövmeye kalktılar. Biz tavır koyduk, bizi copladılar. Onlar da herhalde bir kaçakçılıkdavasına gidiyorlardı, Fahrettin Aslan falan, başka kaçakçılar da vardı. Hepsi esasduruştaydı,amabir tekDündarKılıçuymuyordu. ‘DündarAbi,bunlarnedenböyleçoknizami duruyorlar?’ diye sordum. ‘Oğlum sen onlara ne bakıyorsun, bunlar içeridebirbirinin kaşığını çatalını, limonunu çalıyorlar, bunlardan Baba olur mu?’ dedi. Bunuonlarınyüzünekarşısöylemişti,onlarakarşıbüyükbirkızgınlığıvardı.”

TabutlukMahkemeye gidiş gelişler bile kafeste dayak yemenin bir çeşidiydi.CahitAkçam’dan

dinlediğime göre “Grup halindemahkemeye gidenler kafesin arkasına diziliyor, tek tekisim okunarak dışarı çıkarılıyorlardı. İsmi okunan ‘emret komutanım’ demeliydi. Solcututuklular bir yıldan beri bu kurala uymamaya başlamışlardı. Adları okununca ‘emretkomutanım’demiyor,‘burada’diyorlardı.Buyüzdenmahkemeyegiderkende,gelirkendedayakyiyorlardı.Ayrıca,falakayayatırıyorlardı.Adokunduktansonra‘emretkomutanımdiyenlergitsin,buradadiyenlerkalsın’diyorlarvebiziayırıyorlardı.Biraskerayaklarınıtutuyor, öbürü tabanlarının altını copluyordu.Ve bu günde iki posta filan oluyordu.Buişlerintamamenbitmesi86’yakadarsürdü.”

Evet, sonbaharla birlikte Dündar Kılıç’ın duruşmaları da başlamış, böylece aylardıriçinde biriken öfkesini dışa vurabileceği, kamuoyuna duyurabileceği bir kürsü bulmuşoluyordu. Avukatlarının bütün uyarılarına karşın Dündar Kılıç kendisine her söz sırasıgelişinde birlikte yargılandığı insanları tanımadığını, bunların Kaçakçılık Dairesitarafındanbiryerlerdentoplanıpbaskıaltındaaleyhindeifadevermeyezorlandıklarını,birkomployla karşı karşıya olduğunu söylüyor, işkenceleri anlatıyor, bazı işadamlarına vebaştaAtilaAytekolmaküzerekendisinisorgulayanlaralanetleryağdırıyordu.Buyüzden

Page 231: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

hakkındahakaretdavalarıaçıldığıoluyor,duruşmalardandışarıçıkarılıyor,hiçbiriolmazsaABlokkafesindeyediğidayağındozuartıyordu.

Bu duruşmalardan birinde Hürriyet muhabirinin fotoğraf makinesinin flaşı yüzündepatlayıncaayağakalkıpHürriyet’insahibiErolSimavihakkındaağzınagelenisöylemişti.Hâkiminikazlarınarağmentavrınısürdürüncedehemsalondanatılmış,hemdealeyhindemahkemeyesaygısızlıktandavaaçılmıştı.Budavadanileridealtıaycezaalacaktı.

Mahkeme dönüşü cezaevi arabasındaki erler “Hâkimle neden kavga ettin,” diye birazküfürlü konuşmalar yapınca tepesi atıp aynı hakaretleri onlara da yaptı ve aralarındaki“sürtüşme”sırasındagözlüğükırıldı.Cezaevinedönüncedeikigünlüğünetabutluğaatıldı.

Tutuklularıntabutlukdedikleriyerinnasılbirşeyolduğunudahaönceanlatmıştımamatekrarlayayım.Bunlar,ABlok’ta,yerinaltındabirmetreye ikimetrelik,suyuve tuvaletiolmayan dört adet ceza hücresiydi.DündarKılıçmekânların darlığından olsa gerek, üçayrı yere “kafes” diyordu; A Blok girişinde dayak yediği yere, kendi hücresine vetabutluğa.Hapisten çıktıktan sonraki anlatımlarında da bunların üçüne de kafes demeyisürdürüyordu.GazeteciDenizSom’atabutluğuanlatırkendeburayakafesdemişti.

“DündarKılıç-Meselakafesolayı…

DenizSom-Nasılbirkafes?

DK-Haniaynımaymunubiryerekoyarlar,hayvanatbahçesinegittinizmi?

DS-Evet.Gülhane’deki.

DK-Evet,Gülhane’dekihayvanatbahçesi,onundahaküçültülmüşü.

DS-Kaçmetrekare?

DK- İkimetrekarediyelim.Onbeşgünsanakafescezasıveriyorlar.Birhaftaonbeşgün.Neyatakvar,nebirsandalyevar,hiçbirşeyyok.

DS-Kafesdediğinizdörtbirtarafıdaparmaklıklımı?

DK-Hayır,öntarafıaçıkparmaklık,arkatarafı,yanlarıduvar.Öntarafıparmaklık.

DS-Kafesgibi.

DK-Kafes.

DS-Yatılabiliyormu?

DK - Nerede yatıyorsun, bir insan boyunda var tabii, iki metrekare diyorum, insanboyundavaramayatakolmasılazımyatmakiçin.

DS-Yatakyokmu?

DK - Yok. Çürük bir battaniyeyle oturduğun yerde uyuyabilirsen uyuyorsun. O dayıkılacakderecede,ayaktaduramayacakderecedekendinikaybettiğinzamandüşüyorsun.Oturmak istiyorsun o zaman. Pis, yani hiç yıkanmamış, yerde zaten battaniye. Onu neüzerinealabilirsin,neüzerindeoturabilirsin, artıkgücünükaybettiğinzamanmecburiyet

Page 232: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

karşısına düşüyorsun, oturmak mecburiyetinde kalıyorsun. Sırtını böyle duvara vererekoradagünleringeçiyor.

DS-Pencere,havalandırmahiçbirşeyyokdeğilmi?Kapalımıhertarafı?

DK-Hayır,hayır,hayır.Hiçbirşeyyok.Veoradabirhaftadanonbeşgünekadar…

DS-Yemek?

DK-Yemekdeyok,suda.Banabirbardaksuverselerdi,ongünyemekvermeselerdirazıydım. Bırakın insanı, hayvanların bile orda yaşamasına imkân yok. Orda, buhücrelerde insanlar öldü. Rutubet. Yalnız ben fare gibi demirlere tırmanıyordum,mütemadiyensabahleyinbirbuçuksaat,akşamleyinbirbuçuksaatolmakşartıylahareketyapıyordum. Hareket yapmadığın takdirde ölüme mahkûm oluyorsun. İşte ben dahaevveldendeneyimliolduğumiçinmütemadiyendemirleretırmanıyordum…”

Dündar Kılıç tabutluğa atılmadan önce bir gün İbrahim Şalap’a sormuştu: “Yahuİbrahim,buadamlarniyesiziikidebirkafeseatıyorlar?”Şalaponabirazdaövüngenbirespriyleyanıtvermişti:“Aslanıkafestenbaşkakapatabilecekleriyeribiliyorsansöyledeoraya kapatsınlar!”Bu benzetmeDündarKılıç’ın çok hoşuna gitmiş ve epey gülmüştü.Kimbilir, belki debu aslanlık sıfatınabir kezdekendisi layıkolabilmek içinkendisinikafese,yanitabutluğaattırmıştı.“Dahasonrakicezaeviyaşamımda”diyorŞalap,“onunlaberaber olduğum süre içinde, onun, mahkemelerin ve cezaevi idaresinin cezaiyaptırımlarını‘aslan’olmasındandolayıkendisineuygungörüldüğünükabulettiğinetanıkoldum.”

Dündar Kılıç, bir keresinde de hücre komşularından Selçuk Yıldırım ile birliktetabutluğaatılmıştı.OnudaSelçukYıldırım’dandinleyelim:“Birgünbizyineaskerlerletakışmıştık,benihücredenaldılar, tabutluğagötürürlerkenDündarAbihücresinden‘BenbuvatanınTürkaskeriniböylebilmezdim’gibibirşeylersöyledibağırarak.‘Çıkarınonuda,’ dediler. İkimizi de attılar birer kafese. Dündar Abi kendi kafesinde biraz dolandı,dolandı‘Benburadayatamam,’dedibağırdı,bastıyaygarayı.Beşaltısaatsonraüsteğmengeldi,hastaolduğuiçinçıkardılar,osayedebenideçıkardılar.”

ZiyaretçiGünüDayağıSelçuk Yıldırım’ın anlattıklarından da anlamış olacağınız gibi, ziyaretçi veya avukat

görüşmesinegidipgelirkenbiledayakyediklerioluyordu.Çünkübugörüşmelergörevlilertarafından dinleniyor, görüşme sırasında idarenin hoşuna gitmeyen bir konuşma yapantutuklular dönüşte coplanıyordu. Dündar Kılıç dayak yediğini görüşmeye gelenyakınlarınamümkünolduğukadarhissettirmemeyeçalışıyordu.Ziyaretçigörüşmeleriherçarşamba,küçükkabinlerin içindeki telörgüylekapalıküçükbirpencerenin ikiyanındatelefonlarla konuşarak yapılıyordu. Ziyaretçinin de, tutuklunun da arkasında birer askerkonuşmaları dinler, not alırdı. İçerideki yakınlarını görmek için kimileri uzak yerlerdengelen insanlar, saatlerce bekledikten sonra o zor şartlar altında beş dakikalık birgörüşmeyle yetinmek zorundaydılar. İleride Mamak koşullarının görece yumuşamayabaşladığısıralardabayramlardaaçıkgörüşyapılmasınaizinverilecekti.

Ben,ilkyıllardakioçokkısıtlıgörüşmegünleriniDündarKılıç’ıherhaftaziyaretegelen

Page 233: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kardeşi İbrahim Kılıç’tan dinledim: “Her hafta gidiyordum. Görüşme şartları zordu.Telefonlarla görüşme yapılıyordu. Görüşme beş dakikanın sonunda otomatikmankesiliyordu. Süre bitince arkamızda bekleyen bir asker ‘Çık dışarı, çık dışarı,’ diyordu.Telefonla ‘Nasılsın iyi misin?’ deyip sohbet etmeye kalmadan ‘Vakit bitti,’ diyorlardı.Yemekalmıyorlardı.Yalnıziççamaşırı,çarşaf,nevresimgötürüyorduk,azbirmiktarparaalıyorlardı. Aileden herkes gidiyordu, sıraya koyuyordum. Ben her hafta bir defagidiyordum.İki-üçaydabirbengitmezsemozamançocuklarınıyollardım.Yengegiderdi,kız kardeşlerim giderdi. Yani hiç boş bırakmadık. Rahmetli ilk zamanlar diyordu ki‘Oğlumokadaruzakyoldankışkıyametniyegeliyorsunuz,sıksıkgelmeyin,’derdi.Biztabii uyanamıyorduk ki, meğerse koğuştan görüş mahalline kadar hakaret, cop, dayak,koğuşa dönerken de keza öyleymiş. Onun için biz anlayamadık yani ilk başta, öyledemesini. Sabahın beşinde gidip sıraya girerdik, kış kıyamet, yağmur yağdımı dışarıdabekletirlerdi. Kar yağdı mı dışarıda beklerdin öyle. Enteresan bir şeydi yani cezaeviyönetimi,benböylecezaevigörmedim.”

ZiyaretgünleriniailedenİbrahimKılıçdışındaonunoğluDündar’adasordum.İsmininamcasıylaaynıolmasıyüzündenilginçbiranısıvardı:“İlkzamanlarailedebirincidereceakrabalar, çocukları, hanımı ve kardeşleri görüşüyordu. Sonra değişik bir karar aldılar,bütün aile efradı görüşecekdiye.OzamanGünaydın’danbir otobüskiralamıştık, bütünsülale, yani sülalederkenyinebirinci derece akrabaları, kuzenler, yeğenler falankardeşçocuklarıdiyelim.Gittikherkesgörüşegirecek,herkeskontroldengeçti,benidurdurdular.İsmim Dündar Kılıç. Beni yedi defa aradılar adım Dündar Kılıç diye. O zaman 11-12yaşındamıydımneydim,çokkorkmuştum.”

Buziyaretgünleri tutuklularüzerindebir tehditunsuruolarakkullanılabiliyordu, idaretutukluların “disiplinsiz davranışları” karşısında tek tek veya toplu görüş yasağıkoyabiliyordu.Dışarıylamektuplaşmadaserbestti,amamektuplarsahiplerineokunduktansonra veriliyor, bu yüzden birmektubun yerine ulaşması haftalar alabiliyordu, sakıncalıgörülenmektuplarisehiçverilmeyebiliyordu.

Bu kadar sıkı disiplinli bir yerde dışarıdan yemek alınmasının söz konusu bileedilemeyeceğinidüşündüğümdenolacak,sizlerebunusöylemeyiunutmuşum.Onudabizeİbrahim Kılıç hatırlatmış oldu. Öyle ya, daracık birer hücrede bulunan bu insanlar entemelihtiyaçlarınınasılkarşılıyorlardı?Oçokyoğunbaskılarıanlatmayadalmışkenoradayaşayanların yemek, içmek, tuvalete gitmek, yıkanmak gibi insani faaliyetleri deolabileceğibenimbileaklımdançıkmış.Birazgecikmelideolsabueksiğimizigiderelim.

Yemekler,gündeüçkezgarnizonunaskerkaravanasındangeliyordu.Karavanadağıtmaişini tutuklular sırayla yaparlardı.Yeri gelmişken belirteyim, hücre komşuları yaşına verahatsızlığına hürmeten Dündar Kılıç’a karavana dağıttırmıyorlardı, sıra ona geldiğindeötekitutuklulardanbiri“sırabende”diyeatılıponunyerinedağıtımişiniyapıyordu.Heryemek saatinde hücrelerden yemek dağıtma sırası gelen bir tutuklu koğuşa bırakılankaravanakazanınıalır,nöbetçierinnezaretindehücrehücreilerleyerekkepçeyledağıtırdı.Hücre parmaklıklarının en alt kısmında bir karış yüksekliğinde kapaklı bir boşlukbırakılmıştı. “Yemek düzeni al” diye bağrıldığında hücrelerdeki tutuklular o kapaktandışarıbirgazeteuzatıpyere serer, karavanayıdağıtan tutuklugazeteninüstünekoyduğu

Page 234: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

madenitabağakepçeyleyemekdoldurur,demirlerinarasındanbirdemadenikaşıkverir,hücredekitutukludagazeteyikapaktaniçeriçekerekyemeğinialmışolurdu.

Dinlediğim tanıklardanyemeklerinkalitesihakkındakötübiryorumduymadım,nedeolsaaskerkaravanasıydıveaskerlikyapmışolanherokuyucumbukonudaazçokbirfikresahiptir.AmahikâyemizinbirincicildindenDündarKılıç’ınhastalıkderecesindetemizlikdüşkünüolduğunu, bilmediği bir lokantadamümkünseyemekyemediğini anımsayanlar,onun açısından durumun pek parlak olmadığını tahmin edeceklerdir. Komşularınınsöylediğinegöre,yemeklerdenmüthişşikâyetçiydi,birçoğunu,özellikledeboltaşlıbulgurpilavını hemen götürüp tuvalete dökerdi. Hatta bunun kendine karşı kasıtlı yapıldığınıdüşünecekkadarsaplantılargeliştirmişti:

“Mamak’ta inanın ki verdikleri yemeğin içinden fare çıktı. Bana yemek verirlerken,baktımkifareninkafasıçıktıyemeğiniçinden,aşçıdurumundakikişikepçeilebirvurdu,kafa koptu gitti. Geri kalanı bana verdi, yemeğin içinde. Aldım yemeği, öğüre öğüregötürüptuvaletedöktüm.Tabiiogünaçkaldım.Benhastaolduğumiçinonbeşgündebirbana bir kilo peynir veriliyordu. Onu da mahsustan, kaza süsü vererek tekme vurupdöküyorlardı.Yemeyeyimdiye.Yapılanherhareketbirişkenceydi.”13

TuvaleteBileİzinleBu“yemek işkencesi”DündarKılıçüslubunaözgübir abartmaolabilirdi, ama tuvalet

konusugerçekbirişkenceydi.Hücrelerdekituvaletlerinkapısıyoktu,oradakiher“işlerini”koridordakilerin gözleri önünde yapmak zorundaydılar. Bunun gerekçesi de “intiharolaylarınıönlemek”ti.CahitAkçam’ınanlattığınagöre,“Oilkzamanlartuvaletedeizinlegiriliyordu;‘Tuvaletegirebilirmiyimkomutanım?’‘Gir!’Bazenzevkiçin‘Nekadarçoktuvaletegiriyorsun,’diyerekizinvermediklerideoluyordu.Tuvaletteçokkaldınmesela,herif gelip kontrol ediyordu, seni tuvalete oturmuş bir vaziyette gördüğü halde ‘Neredekaldınulançıksana,’diyordu.”

Banyodayineoaynıkapısızyerdeyapılıyordu,tabiiadınabanyodenilebilirse.Tuvaletkısmındakilavabodanhaftanınbelligünlerindesıcaksuakıyordu.Sıcaksuverildiğigünler,musluktanakansıcaksukesilmedenalelacelekovayadoldurur,sonradadökünürlerdi.ABlok’unsutesisatıdüzenindenolsagerek,sıcaksuöncetecritlerdenbaşlayarakdiğerkoğuşlarıdolaştığından,hücrelerdekilerbukonudaötekilerdenbirazdahaavantajlıydı,hattabirkaçyılsonrahergünsüreklisıcaksuverilmeyebaşlanacaktı.

Hücrelerin ve koridorun temizliği tutuklulara aitti, görevlilerin verdikleri süpürge vepaspaslarla herkes kendi hücresini kendisi temizlerdi. Temizlik hastasıDündarKılıç daöyleyapıyordu.12MartdönemindeMaltepeAskeriCezaevi’ndekaldığıgünlerdekoğuştemizliğinenasılcanlabaşlakatıldığınıhatırlarsınız.Amaartıkyaşıilerlemiştiveburadakihücre komşuları karavana dağıtmasına müsaade etmedikleri gibi, koridor temizliğinekatılmasına da kıyamıyorlardı. Dündar Kılıç, arkadaşlarının bu ince davranışlarınıunutmamışolmalıydıki, yeğeniTaneriSeymen’edeanlatmıştı, bendeondandinledim:“Mamak’tadayımapaspasyaptırmakistemişler.Oradakitutuklularınhepsidemüebbetlik,militan adamlar. ‘Bu bir Dündar Kılıç’tır, yani yaşına başına hürmet hiç mi bir şeytanımıyorsunuz,’ diyorlar, askerler ‘Siz karışmayın,’ falan deseler de ‘Onun yerine biz

Page 235: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yaparız,’ deyip paspası dayımın elinden alıyorlar. Halbuki siyasi mahkûmların cezaevidüzeninde bu yok, yani biliyorsunuz onlar her şeyin eşitliğinden yana, yapılacak bir işvarsa o da ortak yapılacak. Sırf dayımı bunun dışında tutmak için dayak yemeyi gözealıyorlar.”

Gelelim sağlık konularına.Her blokta bir doktor ve bir revir vardı.Mamak’taki ölümolayları dışarıda çok geniş şekilde yankılandığı için yöneticiler bu konuya çok dikkatederlerdi. Çünkü birisi herhangi bir nedenle ölürse, ellerinde “eceliyle” öldüğünükanıtlayanbirdoktor raporubulunmalıydı.Ama tutuklular tecrittenbiryeregitmek içinçıktıklarında bir bahaneyle coplandıklarından, doktora giderken de dövüleceklerinidüşünerekçokhastaolmadanaslaviziteyeçıkmazlardı.

Diş hekimi ise bir tek B Blok’ta bulunuyordu. Yani, A Blok’takiler dişleri ağrıdığızaman, B Blok’a gitmek için “kafes dayağından” geçmeyi göze almak zorundaydılar.Tecritteki Dev-Yol sanıklarındanMelih Pekdemir dayanılmaz derecede dişi ağrıdığı birgünburiskigözealdığınadahasonrakiyıllardamemnunolacaktı:“1988’dedişdolgusuyaptırdım.Dişçiişininehliymiş.Hapistençıktıktansonragittiğimdişdoktorubudolguyuçokbeğendi.”Budolguiçinyediğidayağadeğmiştidoğrusu!

Tutukluların cezaevi kantininden alışveriş yapma hakları vardı, karavana yemeğinetakviyeolaraksüt,yoğurt,peynir,zeytin,salata,meyvevs.gibiyiyeceklerialabiliyorlardı.Herkoğuşunbirkantingörevlisiolurduvesiparişleronaverilirdi.DündarKılıç,anlattığıbuonbeşgündebirkilopeyniridekantindenaldırtıyorolmalıydı.

Hani yemek tabağını almak için parmaklıkların altındangazete uzatıyorlardı demiştimya,düşündümde,bugazeteyineredenbuluyorlardıdiyebirsoruaklınızatakılmışolabilir.Mamak’taherşeyyasaktıamagazeteserbestti!İştebununmantığınıbilmiyorum,Mamakyönetiminin uygulamalarında mantık aramanın nafile olduğunu bildiğim için kimseyesormakdaaklımagelmedi.Gazeteserbesttiamasansürlügeliyordu.Ogünkügazetelerdeokunması istenmeyen, örneğin duruşmalarla veya cezaevleriyle ilgili bir haber olursakesiliyordu.Gazetelerigörevlibirçavuşgetirirdi.DündarKılıçgelenbütüngazetelerialır,okurdu.Haberlerarasındaençokdakendiniaradığıiçinbusansürlerebayağısinirlenirdi.

ParaNasılGeliyor?Tutuklulara yakınlarınınverecekleri harçlık azönce İbrahimKılıç’ın da söylediği gibi

küçükbirmiktarlasınırlıydı.Busınırlamaherhaldegörevlilererüşvetverilmesin,kaçmaplanları yapılmasın diye konmuştu ve hücrelere sık sık yapılan baskınlarda tutuklularınfazlaparalarıolupolmadığıdaaraştırılırdı.

İbrahimŞalap,DündarKılıç’ın buna rağmen bu kısıtlı harçlıktan çok daha fazla paraharcadığınıgörüyorvebununkaynağınıbayağımerakediyordu.AslındaDündarKılıçonao kadar güvenmişti ki, sorsa da söylerdi, ama utandığından olsa gerek soramamıştı vesonunda bir tesadüf eseri öğrenebildi. Hani bir mahkeme dönüşü cezaevi arabasındaki“tartışma” sırasında Dündar Kılıç’ın gözlüğü kırılmıştı ya, o zamandan beri gazetelerihücre komşularındanAbdülkadirYanık ile İbrahimŞalap’a okutup dinliyordu.Yanık’ınanlattığına göre, önce Cumhuriyet’ten, eski arkadaşı İlhan Selçuk’un yazılarındanbaşlamasını isterdi.ÜlkücüolanAbdülkadirYanıkda “Okomünist, onuokumam”diye

Page 236: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

itirazedinceokumasırasıİbrahimŞalap’ageçerdi.

BundansonrasınıİbrahimŞalapanlatacak:“Gözlüğükırılmışolduğuiçin,kısabirsüreDündar gözlüksüz kaldı, gazete okuyamadı.Gazetelerini bazen ben okuyordum.BirkaçgünsonraDündar‘Bendengazeteiste.İçindekimesajınneolduğunubanaanlat,sonradamesajı kaybet,’ dedi. İşte o zaman anladım ki, gelip giden mesajlar gazete vasıtasıylaçavuşlaDündararasındaalınıpveriliyordu.OkuduğummesajİnciBaba’dangeliyordu.Osıra Büyük Ankara Oteli’nde faaliyete geçecek olan kumarhanenin net gelirinin yüzdeonunun‘Eğerkendilerikabulbuyurmalütfunubahşederlerse,emirlerinetahsisedildiğini’utana sıkıla, ezile büzüle haber veriyor ve başka emirleri olup olmadığını soruyordu.Dündar, ‘Aferin yamuk kafaya! Vefalı çıktı,’ dedi. Ankara, ona göre, İnci Baba’nınmekânıydı.”

Şalapdevamediyor:“DahasonradikkatedinceDündar’ındışarıylaolanhaberleşmesinibüyük ölçüde gazete görevlisi çavuşun sağladığını fark ettim. Bunun üzerine Dündar’ıuyardım, devrimciler olarak bizden bir olumsuzluk beklememesini, ama aynı şeyinbaşkalarıveözellikledefaşistler tarafındandafarkedilebileceği, ispiyondurumundaveilişkininpatlamasıdurumundacezaevindekihavasınınvedevamedenmahkemesininzarargöreceğinisöyledim.Bana, ‘Sadeceadınlakardeşdeğil,varlığınladakardeşmişsinsen,’dedi.”

OysaDündarKılıç’ınbuilişkilerindenbirkısmınıülkücüAbdülkadirYanıkdabiliyorduve ona “Aman komünistler duymasın” diye bir uyarıda bulunmamıştı. Ama aralarına“faşist” ve “komünist” diye duvar çekmiş olan bu insanlar birbirlerine karşı öylesineönyargılıydılar ki, karşı kutuptan birinin kendilerine karşı “dostça” veya en azından“ılımlı”davranışlariçindeolduğunubilefarkedemiyorlardı.

İbrahim Şalap bu uyarısından sonra dışarıdaki mali kaynaklarının “sırdaşlığını” dakazandığı Dündar Kılıç’tan şunları dinlemişti: “Trakya’daki bir kömür madenininişletilmesini günde 25 kamyon kömür karşılığı birine vermiş. Her gün ocaktan çıkankamyonlar yükledikleri kömürü ev başına 500 kg-1 ton arasında Şişli ve civarındakigecekondulardatespitedilenailelereyardımolarakdağıtıyormuş.

Dündar sıkıyönetim tarafındanderdest edildiği sıradaMehmetAliYılmaz’la ortakbiryatırımlarıvarmış,boyafabrikasıkuruyorlarmış.Hattadışardanmakinelerfilandagelmiş,montaja başlanmak üzereymiş. İçeri girmesiyle iş bozulunca Dündar Yılmaz’a ‘Bencaydım,paramıUğur’a teslimet,’diyehabergöndermiş.Odaparayıaldığıgününkuruüzerinden TL olarak hesaplayıp geri vermiş. Bu yüzdenYılmaz’a çok bozuktu. Tam osıradaKenanEvrendeMehmetAliYılmaz’abaşarılıişadamıdiyemadalyatakıpikisininsarmaşdolaşfotoğraflarıgazetelerdeçıkmazmı!ArtıkDündar’ıtutanaaşkolsun.Ençokda Yılmaz’ın hayat hikâyesinde ‘Ben iş hayatıma 1975’te karpuzculukla başladım’demesinebozulurdu.”

BenbuboyafabrikasıortaklığınınbozulmasınıeskikabadayılardanLazRahmi’dende(Rahmi Şencan) dinlemiştim: “Dündar Mamak’ta yatarken avukatı ile haber gönderdi.‘MehmetAliYılmaz’aulaşın,boyafabrikasınıoalsın,bizimparamızıversin,bunuRahmiAbi’yesöyleoyapar,’dedi.Tabiibizikoymuyorlarkigörüşelim,onuniçinavukatlahaber

Page 237: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

gönderdi. İşte ondan sonra ben İstanbul’a gittim, Mehmet Ali Yılmaz’la görüştüm. OzamanGüneşgazetesinialmıştı,oradakonuştuk.Dedimböyle,böyle.Adamcezaevinde,senbunudeğerlendir,neyseparasınıver. ‘Tamam,’dedi,değerlendirdi.Ortaklıktaki200milyonun 100 milyonunu kardeşi Yahya’ya verdi. Fabrika da Mehmet Ali Yılmaz’akaldı.”

DeveleriSulamakEvet, hapishaneciliğin “ordinaryüsü” sayılması gerekenDündarKılıç,Mamak gibi bir

yerde,üsteliko tekbaşınakaldığıhücrededahabiryılınıdoldurmadanhemhaberleşmeağını, hem de hapishaneye para sokma ve içeride dağıtma mekanizmalarını kurmuştu.Öyle çok gizemli bir mekanizma da değildi bu. Her hapishanede olduğu gibi insanunsuruna dayanıyordu: Bunlar da sivil gardiyanlarla, erlerdi. İşin aslı, Dündar Kılıç’ınkullanabileceği unsurları bulup, çıkarıp organize etme becerisinde yatıyordu. Sivilgardiyanlar eskiden beri huyunu suyunu bildiği az bir maaşla çalışan insanlardı, zatengenellikleDündarKılıç’ınparadağıtmadakiününüdebilirlerdi.Erleregelince,biraradaoldukları zaman tutuklularakarşıbirercanavarkesilmelerininnedenleriolmalıydı. İdaretarafından tutuklulara karşı düşmanlık duygularıyla besleniyorlardı, iyi davranırlarsaaskerliklerinin yakılması tehdidi altındaydılar. Bütün gün eğitimden sonra bir de nöbettutuyorlardı.Buaşırıyorgunluğunhıncınıtutuklulardançıkarıyorlardı.PekiyitanımadığıbukitleiçinuzunzamangözlemyapanDündarKılıç,zayıfnoktalarınınburasıolduğunukeşfetmişti:“Askerlerneyapabilirdikiorada?Mamakonlarıdadelirtiyordu.Onlardaiki-üç saatten fazla uyumuyorlardı benim kanımca. Hep ayaktaydılar çünkü. Gece ayakta,gündüz ayakta. Öyle bir sistem olamaz,” diyordu.14Zayıf noktalarını anladıktan sonrageriye kalıyordu nasıl yaklaşılacağının yollarını bulmak. Neticede onlar da birer anakuzusuydu. Hemşehrilik bağları, bazılarının ideolojik ve siyasi eğilimleri, idareyeduyduklarıtepkiler,DündarKılıç’ınününevecoptan,kafestenyılmayıpidareyekafatutankabadayılığınaduyulanhayranlık, küçükküçükdostluklarkurulmasını sağlayabiliyordu.Sonunda güvenebileceği birkaç kişi bulabilmişti.Gizliliklerini koruyabilirse o kadarı daona yeterdi. Geriye kalıyordu içeride bulduğu ulaklarla dışarıdaki yakınlarını ve bazıavukatlarını buluşturabilecekorganizasyonukurmak.Odaonunmeslek sırrıydı, yaşamıboyuncayasaklarıdelmeüzerine“uzmanlaşmıştı.”

Buorganizasyonukuranakadarçevreyefazlabirşeyhissettirmemişti,hücrekomşularıdurumuanladıklarındaisemesajlarveparalarçoktangelmeyebaşlamıştı.

İbrahimŞalap’ınfarkettiğikadarıyla“Mamak’tababalararasındahaberveparatrafiğigazetegetirençavuş,alkolikbirkaçbaşçavuşvebir-ikigardiyanınvasıtasıylaDündar’ındenetimialtındaydı.”

Artık burada da hemen hemen bütün tutuklulara deste deste para dağıtıyordu, amadışarıdakigibialenendeğil,gizlice.Ötekikoğuşlaragönderilenler,Şalap’ınsaydığıkişilervasıtasıylagidiyordu.Kendihücrelerindekidağıtımı iseAbdülkadirYanıkçok ilginçbiryöntemleyapıyordu:“Bazıgardiyanlarveyaaskerlervasıtasıylaparagetirtiyordu.Tecrit-1’inhücrelerindekiherkesedağıttırıyordu.Dağıtımışöyleyapıyordum;süpürgeninsapınadağılmasınve eli acıtmasındiyebir çorap sarılıyordu.Parayı bu çorabın içinekoyuyor,

Page 238: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

süpürgeyihücrehücregezdiriyordum,‘Ahmetalhücrenisüpür’,‘Mehmetalşusüpürgeyidehücrenitemizle’gibilerinden.Tutuklularahaftadaazbirparaverildiğiiçinüstümüzdedaha fazla para bulunduramıyorduk. Bu yüzden ne kadar dağıtsak da para artıyordu.‘DündarAğaparaarttı,neyapayım?’diyordum,‘Develerisula’diyordu,yani‘tuvaleteatsifonuçek’demekistiyordu,sonradakahkahayıbasardı.

Nöbetçi askerlere süt verirdi. Biri de bunu hücresinin önüne geçerek ‘Midem çokağrıyor,’ diye isterdi. Asker parkasının önünü açar, o da karton süt kutusunuparmaklıklarınarasındanbasketatargibifırlatıpaskerinparkasınasokardı.

Koğuşlardan ona istek listesi gelirdi. Televizyon serbest bırakıldıktan sonra en çoktelevizyonistenirdi.Bütünkoğuşlaratelevizyongetirtti.”

Bazıları,özellikledesolcular,paraalmayıreddediyorlardı,amaDündarKılıçonlaradaparavermeninbiryolunubuluyordu,hiçbirşeyyapamazsadışarıdangöndertiyordu.

Selçuk Yıldırım anlatıyor: “Para almadığımız için kızardı bize. Bana ‘Yani sizinyüzünüzden ben kantine bir şey yazamıyorum. Bakıyorum, dinliyorum siz kantine neyazdırıyorsunuzdiye,paranızolmadığındanfazlabirşeyyazdırmıyorsunuz,bendesizdenutanıyorumfazlabirşeyyazamıyorum,onagöreyazdırıyorum’diyor,paraalmamıziçinısrarediyordu.Birgünbizedışarıdanparageldi.Bizdeseviniyoruz,arkadaşlarımızbizidüşündü, para gönderdi falan diye. Neyse parayı aldık, benim yanıma yanaştı, ‘Selçukarpalarıaldınızmı?’dedi.Benimbaşımdanaşağıkaynarsulardöküldü.‘DündarAbiniyeböyleyaptın?’dedim.‘Neyapayım,başkatürlüsizeparaveremiyorum,’dedi.”

Benbuolayındışarıdaki kısmını daDündarKılıç’ıngenelmüdürlüğünüyapanYavuzÇaloğlu’ndandinledim.DündarKılıçistekleriniÇaloğlu’naşifrelimesajlarlayolluyordu.Çaloğlu işleri bittikten sonra atmayıp bugüne kadar hatıra olarak sakladığı bumektuplardan bazılarını bana da gösterdi ve okudu.Bunlardan birinde şöyle yazıyordu:“Kardeşim Yavuz, iki sıra yapacağım, ayrı ayrı adamlardan, ayrı adreslerdengönderilsinler.Yaniikiayrıadamgöndersin.Buarkadaşlarsağvesololduklarıiçinöyleolması lazım. Selçuk Yıldırım’a ayrı gidecek. Halil İbrahim Altınışık, Sabri Üstbalı,OsmanBaşer,KoraySatıroğlu,AbdullahBulduk,bunlaradaayrı.Not:Mektubugetirenkardeşimize de bir tane iyisinden video verin. İyisi yoksa fabrikadan Grundig’ten alın,oraya gönderilen adamaverin.Not: SelahattinHacet, bir takım eşofmanorta beden, ikitakımiççamaşırı,birsporayakkabı42numara.”

Sağcılarla solcuların dışarıdan para gönderilmesi konusunda birbirlerinden haberiolmamasınagösterdiğibutitizlikçokilgiçekiciydi.

DışaVurulamayanHayranlıkSağcılar, solcularveDündarKılıç çokuzunzamanbir aradakaldılar. 12Eylülöncesi

olaylar hatırlanacak olursa, onca zaman çok büyük bir sorun çıkmadan bir aradayaşamalarınamucizedemekgerekirdi.Belkideküçükbirkıvılcımoradakipamukipliğinebağlıbarışortamınıaltüstedebilirdi.Mamak’ınağırbaskıkoşullarınabirdebugerginlikeklenmişti.Amabelkideobaskıkoşullarınabirliktekatlanmakzorundaolduklarıiçinbugerginlikbirpatlamayayolaçmadı.

Page 239: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DündarKılıç orada bunu her an hissederek yaşadı.Aslında tarafsız değildi, gönlününsolculardanyanaolduğunusıksıkdilegetirdi,amabunugünlükyaşamahiçyansıtmadı,hassasdengelerikorumayıçokiyibildi.İkitarafındaolumluyanlarınahitapetti,herkeseanlayacağışekildeşakalaryaparakhücrearkadaşlarınamoralvermeyeçalıştı.

Aradanonbeşyılgeçtiktensonradinlediklerimden,DündarKılıç’ıngençlere,gençlerinde Dündar Kılıç’a içten içe karşılıklı sempati, hatta hayranlık beslediklerini anladım.ŞimdibununbirkaçörneğinigörelimveönceDündarKılıç’ınhücrekomşularıhakkındakidüşüncelerinidinleyelim:

“Mamak’tainsanlığınolmadığıbiryerde40tanehücrevardı,benbirnumaralıhücredeidim. Diğerlerinde biri sağcı, biri solcu olmak üzere iki genç kalıyordu. Geri kalanmahkûmlar bir sağcı bir solcu aynı hücrede yatıyordu. Sesleri ile birbirlerinigörebiliyorlardı bir de havalandırmada. Yalnız koğuşta hücreden hücreye konuşmalaroluyordu.

Gençler zaman zaman benim de taraf tutmamı istediler. Ben ekseriya solcularayakındım. Onlara daha sıcak bakıyordum, bilgileri, terbiyeleri nedeniyle sıcakbakıyordum, ama taraf tutmadım asla. Benim taraf tutmamı istiyorsanız size bir şeysoracağımdedimgençlere.Tanımadığınızbirinsanıöldürmeknasılbirduygu.Birinsanıöldürmek için haklılığınızı gösteren bir neden söyleyin bana. Nedenini gösteremezsinizbana.Benim çevremdeölen, öldürülen adamların isimlerini unuttum.Amaonlar kiralıkkatillerdi. Her an toplumda kime silah çekecekleri belli olmayan, her dakika bir insanıvurabilecekleribekleneninsanlardısilahçekileninsanlar.EnçokeziyetiMamak’taçektik.Oradainsanlıkyoktu.İnsanonuruyoktu.Sağcıvesolcugençlereçoküzülüyordum.İnsanonuru ve insan kişiliğini orada yok etmeye çalıştılar.Ben onlara sürekli diyordum fizikidmanıyapın.Bugünkürahatsızlıklarımheporalardankalmadır.”15

Şimdideenyakınhücrekomşularınınonunhakkındanedüşündüklerinigörelim.

Dev-YolsanıklarındanİbrahimŞalap:“BenimtanıyabildiğimkadarıylaDündartambirkabadayı idiveyaşamçizgisidoğruluğukendideneyimleriyle testedilmişbelli ilkelerinüzerine oturmuş klasik eski zaman ‘baba’larından biriydi. Kendi ifadesiyle, yaşamıboyunca iki şeyden uzak durmuştu ‘âlem’de:Biri beyaz kadın ticareti, diğeri de ne türolursa olsun uyuşturucu. Bu iki konuya ilişkin olarak, beraber yattığımız dönemiçerisinde, anlatımlarında bile falso yaptığını hatırlamıyorum. Ama o ‘âlem’dekibazılarınınihtiyaçgöstererektalepettikleriparalarıuyuşturucuişininbaşlangıçsermayesiyapmış olduklarından kuşku duyduğunu söverek anlatırdı. Devrimcilerle faşistlerarasındaki ilişkileri bizim ve onların kendisiyle olan ilişkileri temelinde, ‘baba’ca birdeğerlendirmeye tabi tuttuğunugözlemledim.Elindekivazgeçilmezölçüt ‘delikanlılık’tı.Aramızda geçen konuşmalardan ve birlikte yaşadığımız cezaevi ortamından sonra onunbeynine yerleştirdiğini söylediği ve bana ifade ettiği kesin yargı şuydu: Delikanlılıkadamın kafasında olmadıktan sonra, sırf yüreğin delikanlı olması bol bol enayice işleryapmaktanbaşkabirşeyeyaramaz.”

MHPveÜlkücüKuruluşlardavasısanıklarındanAbdül-kadirYanık’ınonunhakkındakiövgüdolusözlerinidahaönceaktarmıştım.

Page 240: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dev-Yol sanıklarından Selçuk Yıldırım ise şunları söylüyordu: “İlginç bir adamdı.Kaçakçılıktan yargılanan bir sürü adam oradan geldi geçti, onların hiçbirinebenzemiyordu.Bubirazdahafarklıbiradamdı.Yaniböyle insaniyanıçokağırbasardı,yardımetmeyi,paradağıtmayı,böylebabalıkvasfınıyerinegetirmeyi.Çokkızdığızamanargo kelimeler kullanırdı, ‘Karı pezevenkleri beni komploya getirdiler,’ diye söylenirdi.Bazen parmaklıklara tırmanırdı, ‘Napıyorsun Dündar Abi?’ derdik, ‘Maymunlukyapıyorum,’ derdi. Çok da şüpheci bir adamdı. Çaya şeker getiriyorlar ya, ‘Bu askerTrabzonlu,beniöldürmekiçinbuaskeriburayaverdiler,’derdiveaskeringetirdiğişekerisuyun altına tutardı. Suyu açınca sesini duyuyoruz tabii, ‘Ne yapıyorsunDündarAbi?’diyorduk,‘Şekeriyıkıyorum,’diyordu.Böylebiradamdıyani.”

Tarafsız dediysem de Dündar Kılıç’ın İbrahim Şalap’ı ayrı bir yere koyduğunubelirtmeliyim.Amabututumusanırımsolculuktançok,onukardeşiyerinekoymasındanilerigeliyordu.Şalapona“Amanispiyoncularadikkatet,”demiştiya,DündarKılıçdabuiyiliğekarşılıkbaşkalarınabellietmedenonukollamayaçalışıyordu.

Bir günmahkemedönüşündeŞalap’a ilk fırsatta onunla konuşmak istediğini fısıldadı.Akşam “elverişli” bir ortam yakalayınca da ağzındaki baklayı çıkardı, “Ulan, İbrahimkardeşsendevicdandenenşeyinV’siyokmuşbirader,senKonyavalisiymişsindebizehiçdemedinbe İbrahimkardeş,”diyesözebaşladı.Şaşkınlık içindekalanŞalap,“Nevalisiyahu, bizi köye muhtar bile yapmaz bu devlet” diye itiraz edecek oldu. Ama şakaylabaşlayan sözün gerisi gayet ciddiydi: “Devletin valisini demiyorum ben. Dev-Yol’unvalisinden bahsediyorum. Sen Dev-Yol’un Konya valisiymişsin ya.” Şalap itirazlarınısürdürüyordu, “Ağabey iddianamede olan bir şeyi senden saklamamı beklemiyorsunherhalde. O da valilik değil, sorumluluk. Üstelik iddianamedeki bir suçlama. Kimlekonuştun mahkemeye gittiğinde, herhalde bizden biri değildi!” Ama Dündar Kılıç içinönem bakımından ikisi arasında fark yok gibiydi: “Ben zaten senin bir şey olduğunuanlamıştımya,bukadarınıdüşünmemiştim.Amainanböylebiriolmanasevindim.Pekâlâ,buadamlarneredenbiliyorlarsenindurumunu?”Adamlardankastınınülkücülerolduğunuanlayan Şalap “Bir yerden iddianameyi ele geçirmişlerdir” deyince, Dündar Kılıç“hücrendekikeçidebiliyormuduryani”diyeüsteledi.DündarKılıçMehmetSümbül’ühiçsevememişti,belkide“davasındandönüp”tarikatçılığabaşladığıiçinkızıyorduveonaöylesine takmıştı ki, namaz kılmasının bile sahte olduğunu, üst ranzada yatmak içinbahaneuydurduğunudüşünüyordu.Şalap,“Bilmem.Bilsedefarketmez.Beşvakitnamazkılmaktan benimle uğraşacak vakti olduğunu da sanmam,” dedi. Bu konuşmadan sonraİbrahim Şalap Dündar Kılıç’ın çaktırmadan onu “korumaya aldığını” sezecekti: “Dahasonra, benim mahkemede olduğum günler bana gelen kantin malzemelerini ve geçgeldiğimizde yemeğimi almayı kendine iş edindi. Bu konularda zahmete girip bir şeyyapmasınıngerekmediğinisöylediğimde,‘Bakkardeşimbuinsanlarlasizhasımsınız.Birhasmın en kolay ve ucuza ortadan kaldırılacağı yermahpushanedir.Bu dünyada katresimandayıkanzehirlervar.Dikkatliol.Sanadikkatetmeklazım.Benimişimekarışmasen’diyerekpostasınıdakoymuşoldu.Ozamaneldeettiğikendinceistihbaribilgininışığındabenigıyabenkorumaaltınaaldığınıfarkettim.Sonradagündüzveyaakşambendenuzunsüre ses çıkmadığı zamanlar durup dururken uyanık olup olmadığımı soruşunun ya daihtiyaçyarattığıbir şeyibenden istemesininaltındabukoruyuculukgüdüsününyattığını

Page 241: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

sezipgüldüğümzamanlarçokolmuştur.”

DuvardanGelenTıkırtılarİbrahim Şalap’ı kendince koruma altına alan Dündar Kılıç, gündüz gözünü, gece

kulağını ondan ayırmaz olmuştu.O gece herkes yattıktan sonra yine bir süre uyumayıpyan hücreden gelebilecek seslere kulak verdi. Az sonra duvarın içinden kulağına bellibelirsiztıkırtıseslerigeldi.DündarKılıç’ın“amanyanhücredekötübirşeyolmasın”diyehuylanıp duvar dinlediği geceler olmuştu. Ama bunlar şimdiye kadar hiç duymadığıtürden seslerdi. Kulağını duvara yanaştırıp biraz daha dinledi, evet, yanılmamıştı, tıkırtıkırbazıseslergeliyorduöbürtaraftan.Önsezilerineçokgüvenirdi,“tamamoğlanınişinibitiriyorlar”diyedüşündüvehemenfırlayıpparmaklıklarayapıştı.Baktığıaçıdannöbetçierdeortalıktagörünmüyordu,ogecekinöbetçiiyitanımadığınemrutherifinbiriydi,odabu işe ortak olmasındı? Kuşkuları giderek artıyordu, dayanamayıp yan tarafa seslendi:“İbrahimkardeşuyudunmu?”Cevapgelmeyinceiyicehuylanıpyineledi:“Hey,İbrahim,uyuyor musun?” Biraz daha bekleyince yandan bir ses geldi, ama İbrahim’in değil,MehmetSümbül’ünsesiydibu.“NevarDündarAğa,birşeymiistedin?”diyesoruyordu.“Hayağanbatsın,eyvahDündar,yetişemedin”diyegeçirdi içindenveancak“İbrahim’ebirşeysöyleyecektimde…”sözleriçıkabildiağzından.“Şimdimeşgul,satrançoynuyor!”dediMehmetSümbülkızgınca.DündarKılıçdonupkalmıştı,nelersaçmalıyordubuherif?Ulankeçiyedindelikanlıyı,barigüzelbiryalanuydurdiyedehşetekapılıpcanhavliyle“Nesatrancı?”diyebildi.OzamanakadarİbrahimŞalap’ınsesiimdadınayetişti:“BayağısatrançDündarAğabey,Selçuk’laoynuyoruz.”BusesiduyuncarahatlayanDündarKılıç,tambirşaşkınlıkiçindeydi,oğlanabirşeyolmadığınamısevinsin,busaçmasapanlaflaramısinirlensinbilemedenhomurdandı:“Ödümüpatlattınbe İbrahim.Nesatrancıymışbuböylegeceyarısı?Selçuk’usizinhücreyemialdılar?”Yantaraftanalçakseslegülüşmelergeldiği duyuldu, Şalap “YokDündar Ağabey, o kendi hücresinde, ben kendi hücremdeduvara vurarak oynuyoruz!” Demek duvardan gelen tıkırtıların sebebi buydu. “Kafayıyemiş bunlar,” diye düşündü, ama iyice rahatlamıştı, üstelik Şalap’a onun içinendişelendiğinibellietmeyecekbirbahanedebulmuştu,hemenlafıçevirdi,“Hah,iştebendeduvardangelenbuseslernedirdiyesoracaktım!”dedivebirazdurakladıktansonraüsteçıkacak bir soru geldi aklına: “Peki amanedenbugüne kadar bunubendengizlediniz?”diyeçıkıştı.“İlkdefabugeceoynuyoruzdaondan.Satrançtakımlarıdahabuakşamgeldi,sana söylemeye vakit bulamadık” dedi Şalap. Dündar Kılıç kızgınlığı geçmemiş gibiyaparak“AnladıysamArapolayım”diyesöylendi.Şalaponuyatıştırmayaçalıştı:“ŞimdiaçıklamasıçokzorDündarAğabey,sabaholsunanlatırım.”

Tam o sırada nöbetçi erin sesi koridorda çınladı: “Kim ulan dırlanan bu saatte? Birnumara sen misin?” Dündar Kılıç hemen alt ranzaya yatıp battaniyeyi kafasına çekti,uyumapozunageçti.Huyunusuyunubilmediğibuheriflemarazaçıkarmanınâlemiyoktu,busaattenecoplanmayaniyetivardı,nedekafeseatılmaya.Yatağındadüşünceleredaldı:“Demek duvara İbrahim vurup duruyormuş, öteki keçi de uyuyamıyormuş. AmakuşkuculukiyidirDündar,sengözlemeyedevamet,yabirşeyolsaydı…”Düğümünyarısıçözülmüştüamaötekiyarısıbilmecegibiydi.Kafasınıniçindesatranç,duvar,tıkırtı,takımlaflarınıevireçevireuyumayaçalıştı.

Page 242: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Düğümün öteki yarısı da ertesi sabah Şalap anlatınca çözüldü. Satranç taşlarınanumaralar vermişlerdi: Piyon 1, at 2, fil 3, kale 4, vezir 5, şah 6 numaraydı. Önce bunumara, sonra da yapılan hamlenin satranç tahtası üzerindeki karşılığı olan harfler verakamlarduvaravurularakoynanıyorduduvardanduvarasatranç.Örneğin, İbrahimatınıc3 karesine sürecekse, önce atın numarası olarak iki kere vuruyor, biraz beklendiktensonraCharfiiçinüçkerevuruyor,yinebekleyip3sayısıiçindeüçkerevurarakhamlesiniyapmış oluyordu. Bu vuruşları duvardan dinleyen Selçuk, önündeki satrancın üzerindeİbrahim’inatınıyaptığıhamleyegöresürdüğüyeregetiriyor,sonrakendihamlesinekararveripduvaravuruyorveoyunböylecesürüpgidiyordu.

DündarKılıçbirazdaharahatlamış,arkadaşlarının“kafayıyemediklerine”desevinmişti,amabukarmakarışıkaçıklamalardandapekbirşeyanlamamıştı.İlkfırsattadışarıdanbirsatrançtakımıgetirtipöğrenmeyekararverdi.

OysaMamak’a satranç getirtmek yasaktı. İbrahim ile Selçuk’un oynadıkları satrancıntahtasınıkendileribirkâğıdınüzerineçiziyorlar,taşlarıdadışarıdangelmiyor,içerideimalediliyordu.Duvardan duvara vurarak oynanan “satrançmüsabakaları” birkaç gece dahayapıldıktan sonra idareye ispiyonlanmakta fazla gecikmedi. Hücrelerde yapılan ilkbaskındaki aramalarda bu hapishane yapımı satranç takımlarına “el kondu”. Amatutuklularyılmadılar,idaretopladıkçaonlaryenileriniüretmeyedevamettiler.

TaşlarNasılYapılıyor?Bu sorununyanıtınaulaşabilmek içinbirazdedektiflik yapmamgerekecekti.Bu taşlar

hücrelerde herkesin gözü önünde yapılamayacağına göre içerilerde, başka koğuşlardanbirinde yapılıp onlara geliyor olmalıydı. Her koğuşta, hücrelerin birçoğunda yapılanaramalarda bu taşlardan ele geçiriliyordu, demek ki bu satranç taşlarının bir“imalathanesi” olması gerekirdi. Taşları yapan kişi veya kişileri bulmalı ve nasılyaptıklarınıöğrenmeliydim.

Bu araştırma sırasında aklıma Stefan Zweig’ın “Satranç” adlı uzun hikâyesi geldi.HikâyeninkahramanıDr.B.Avusturya’daGestapotarafındanbirotelodasınatekbaşınakapatılmıştı ve monarşinin malına mülküne ait kayıtlar hakkında bilgi vermeyezorlanıyordu.Çokuzunzamankapatıldığıbuodadazamangeçirecekhiçbirşeyolmadığıiçin, bir gün rastlantı eseri eline geçirdiği bir satranç kitabını yüzlerce kez okuyarakoyunun bütün inceliklerini öğrenmiş, sonra da ekmek içlerinden yaptığı taşlarla kendikendineoynayarakbirsatrançustasıhalinegelmişti.AmabizimMamaktutuklularınınbuhikâyeyi okumuş olmaları mümkün değildi, kitabın yayımlandığı tarih çok yeniydi.16ZatenMamak’adeğilkitap,gazetelerbilesansürlügiriyordu.

Neyse uzatmayalım.Mamak satranççılarına sora soruştura sonunda bütün parmaklarınişaret ettiği tek bir “suçlu” olduğunu gördüm ve araya taraya onu buldum: Taşlarınyapımcısı,Dev-YoldavasısanıklarındanŞanlıbeyAlabay’dı.Satranç taşı“imalathanesi”de onun kaldığı koğuştu. Hâlâ büyük bir gurur duyduğu anlaşılan bu maharetini sankibenimsormamıbekliyormuşgibihiçnazlanmadananlattı.

Satranç taşlarını önceleri onlar da ekmekten yapıyorlardı, ekmek içlerini ıslatıp şekil

Page 243: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

veriyorlar, sonra da kurutuyorlardı. Ama bu taşlar uzun ömürlü olmuyordu, hamurtutmuyor,birsüresonradağılıyordu.BununüzerineŞanlıbeyeskidenkalmabirbilgisinihatırladı.Amcalarının bir kâğıt fabrikası vardı ve küçüklüğünde oraya gide gele ağacınnasılkâğıdadönüştürüldüğünüöğrenmişti.Fabrikadaağaçlarkaynarkazanlaradökülüyor,sulanıyor, hamur şekline geliyor, sonra da fırınlardan geçerek kâğıt oluyordu. Bu işitersindenyapsaacabaneolurdu?Yanikâğıdı ıslatıpkurutsaodununsertliğineulaşamazmıydı? Gazeteyi bir tasa koydular, iyice suda yatırdılar. Sonra sudan çıkarıp yoğurayoğura hamur kıvamına getirdiler. Bu hamura şekil vererek birkaç satranç taşı yapıpkurumaya bıraktılar. Sonuç çok başarılıydı, kâğıt hamurundan yapılan taşlar kuruyuncatahta kadar sertleşmişlerdi! Bunun üzerine günde üçer beşer taş yaparak “seri imalata”geçtiler! Tahtasını da kartondan çiziyorlardı. İdarenin hangi mantıkla koyduğuanlaşılamayan satranç yasağı, tutukluların sabırla çalışıp zekâlarıyla el becerilerinibirleştirmelerinisağlamıştı!

Dahası, bu satranç takımlarını cezaevinin başka bölümlerine dağıtmak için gizli birdağıtımşebekesikurmalarınıda.Öyleya,hapishaneninheryerindebu“MadeinMamak”satranç taşlarından bulunduğuna göre, bunlar nasıl dağıtılıyor, hücrelere kadar nasılgidiyordu? Bu sorunun yanıtını tahmin ettiğinizi sanıyorum. Oraya geleli bir yılı yenidolacak olan Dündar Kılıç bu kadar sürede gelişmiş bir dağıtım ve haberleşme ağıkurmuşsa, birçoğu dört-beş yıldır Mamak’ta olan tutuklular haydi haydi kurmuşlardı.Elbetteonlarındağıtımşebekesinintemelunsurlarıdakendilerineyakınsivilgardiyanlarve erlerdi. Dağıtım işi iyi çalışıyor, hangi koğuş veya tecritte satranç takımı yakalansaorayahemenyenisigidiyordu.

Ama her cezaevinde olduğu gibiMamak’ta da ispiyonlar vardı ve koğuşa yapılan birbaskında“dağıtımahazırlanan”biryığınsatranç taşıyakalandı.ŞanlıbeyAlabay işinbukısmını zafer kazanmış bir komutan gibi anlatıyor: “Bir gün bir aramada, yakaladılartaşları.Kâğıthamuruiyiceyoğrulduğusıradayazılarsiliniyor,geriyeodununsarıyaçalanbeyaz rengi kalıyordu. Bu yüzden taşların gazete kâğıdından yapıldığının anlaşılmasımümkün değildi. Baskını yapan Yüksel Binbaşı taşı alıp yere vuruyor, taş kırılmıyor,elindekırmayaçalışıyorkırılmıyor,askerinkasaturasınıalıpkazımayaçalıştı,kazıyamadı.‘Tekşartlasiziaffedeceğim,bununeyleyaptığınızı söyleyin’dedi.Biznasılyaptığımızısöylemedik.‘Bununeyleyaptığınızısöyleyin,siziaffedeceğim,Mamak’tasatrancıserbestbırakacağım, yoksa hepinizi cezalandıracağım,’ diye tekrarladı. Yine söylemedik. Ogittiktensonradüşündüm,bütünkoğuşunbenimyüzümdencezalandırılmasınıistemedim.Yanına çıkıp ‘Gazeteden yaptık,’ dedim. İnanmadı. Nasıl yapıldığını anlattım. Sözündedurduvedahasonrasatrancıserbestbıraktı.”

BalinaÖrgütüBasındayeralmaktaneskidenberihoşlananDündarKılıç,Mamak’taykenbunadahada

önemvermeyebaşlamıştı.Buonunaçısındançokdoğaldı;çünkükendindenbahsedilirseadını unutturmamış, ününü devam ettirmiş olacak, ama daha da önemlisi dikkatlerikendisinin ve davasının üzerine çekebilirse, uğradığı haksızlıkları yüksek sesle dilegetirdiği duruşmalar basında yer alabilecekti. Hasımları öyle yapmıyorlar mıydı?Aleyhinde bir sürü yalan yanlış haberler çıkarttırmıyorlar mıydı? O da aynı yolu

Page 244: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kullanabilirdi.Budüşünceyletanıdığıveyagüvendiğiyazarlardandestekaradığıoluyordu.YavuzÇaloğlu’nagönderdiğişifrelimesajlardanbirindebukonudatembihlerideolmuştu:“KardeşimYavuz,Cumhuriyet gazetesinde İlhan Selçuk,Tercüman’daRauf Tamer var.İlhan Selçuk Bey’in arkadaşı olan UğurMumcu kaçakçılık hakkında yıllarca araştırmayapmış.Kimlerinkaçakçılıkyaptığınıiyibilir.İlhanBey’eselamımısöyleyin,UğurBeyve İlhan Selçuk bu konulara açıklık getirsinler. Rauf Tamer de iyi bilir bu konuları.Yazlıkta olabilirler, nerede olurlarsa olsunlar bulun, yapılan haksızlıkları anlatın, buarkadaşlar bu konuyla ilgilensinler, hepsine de şifahi bilgi verin, hepinizin gözlerindenöperim.Not:SakallıAğa’yıdagörün.”76DündarKılıçgizlimektuplarınıgötürüpgetirenkişilerinzarargörmemeleriiçinonlardanhepşifrelibirbiçimdesözediyordu.76YavuzÇaloğlu’nunbanayaptığıaçıklamayagöre,DündarKılıçbunotuylamesajıgetirenadamadabirşeylerverindemekistiyordu.

Dündar Kılıç’ın sohbeti dinlenir biri olduğunu artık sizler de biliyorsunuz. Herkesinkendinidikkatledinlediğinifarkettiğizamanlarda,kafasındayarattığıbirsenaryoyuçokciddibir tavırla anlatıpdinleyenleri inandırabilir, sonundadabununbirkurguolduğunuaçıkladığı çokolurdu.Aynı şeyleri hemvakit geçsin, hemde arkadaşlarınamoral olsundiyeMamak’tadayapıyor,herkesikahkahayaboğuyordu.Dinlediğimüçhücrekomşusuda aynı şeyi söylüyorlardı, “Dündar Kılıç espri yapmayı, anlattığı kurgusu kuvvetlihikâyelerle herkesi kandırmayı seven biriydi.” Kendisi de bunu inkâr etmiyordu:“Oynadığımız tiyatronun seyircisi de bizdik, oyuncuları da bizdik.” Abdülkadir Yanıkşöylediyor:“Şakayapmayıçokseverdi.Fransızcakonuşurgibi taklitleryapardı.Bir29Ekim’de af çıkacak mı diye bahse tutuştuk. ‘Nesine?’ dedi. Bu Fransızca taklitleriyüzünden‘Benkaybedersemsanabirbastonlabirfötrşapkaalacağım,’demiştim.Sıksık‘Gazeteler beni yazıyor mu?’ diye sorardı. ‘Ne yapıyorsun ki yazsınlar ağam,’ derdim.Gazetelerdeadınıngeçmesineçokmeraklıydı.Kitaplarıkarıştırıpşiirlerezberler,bunlarıyahapishanedeyadamahkemedeokur,gazeteleregeçmekisterdi.”

Öte yandan, koridorda nöbet tutan erlerin gizli bir şeyler konuşulduğunu sandıklarızaman can kulağıyla dinleyip aldıkları notları daha sonra hemen idareye ilettiklerini debiliyordu.

Basında çıkmayı seviyordu, şakalar yapmayı seviyordu, erlerin not aldıklarını dabiliyordu. Öyleyse ne yapacaktı? Bu şakalara ilgi çekici esrarengiz içeriklerkazandıracaktı! Böylece idareyi de “işleterek” bir ölçüde çektiklerinin intikamını almışolacaktı. Basit bir taktikti ama Mamak’taki mantıksız yönetim üzerinde etkili olmaolasılığı yüksekti. Onu tutuklayanlar askeri yönetimi etkilemek için kendisinin Konseyüyelerine suikast planları içinde olduğu senaryolarını uydurmamışlar mıydı? O da buoyunusürdürebilirdi.

İşe önce Erol Simavi’ye duyduğu tepkiden bir senaryo üreterek başladı ve dinleyiciolarakdaİbrahimŞalap’ıseçti:“Öylebirişyapacaksınki,ölümdenkorkmayaninsanbileölümünbiçimindendolayıtırsacak,”diyebaşladıvedevametti:“ErolSimavi’ninEge’dekullandığı bir ada var, dışarıda hazır bekleyen dişlerine kadar silahlı vurucu ekibimeyakındaemirgönderipoadayaçıkartmayaptıracağım!”

Başkabir senaryoyu iseAbdülkadirYanık’aanlatmış,kumandası altındaolan“timsah

Page 245: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

örgütünün” yakında kanalizasyonlardan geçerek içeri gireceğini ve onları oradankurtaracağınısöylemişti.

Hücre komşuları bu senaryolara önceleri şaşırmışlar, “Neler anlatıyor bu DündarAğabey”gibilerindendinlemişlerdi.Amazamanlaişinarkasındakiamacıöğreninceonlarda hemen bu oyundaki rollerini almışlar, bayağı ciddi havalarda sorular sorarakkonuşmaların monolog olmaktan çıkıp çok sesli hale gelmesini sağlamışlardı. Planişliyordu, nöbetçi erler bu konuşmaları kulak kesilip dinliyor, sözümona çaktırmamayaçalışarakavuçlarınıniçinebirşeyleryazıyorlardı.

Bu “timsah örgütü” döndü dolaştı, sonradan “balina örgütü” haline geldi.Örgütün buversiyonunu da Selçuk Yıldırım anlatıyor: “Bir şeyi fark ettik, bizim konuşmalarımızıyazıyorlardı.Bazenoradaki er, bazende çavuşunbiri geliyor, erketeye yatıyor, başlıyoryazmaya.BizdebunufarkettiğimiziçinDündarKılıç’labirkomployaptık.Şalap,ben,osohbetediyoruz.DündarKılıçbaşladıişte‘Ya,Selçuk,benimAnkara’dabirörgütümvar,hareketegeçmeyibekliyor,’diyor,bende‘NeörgütüDündarAbi’falandiyorum.‘Benimbalina örgütü diye bir örgütüm var Ankara’da. Benden emir bekliyor, ama bunlar daanlamıyor beni bırakmıyorlar. Aslında ortalığı karıştıracağım ama işte olmaz ki, falanfilan’ diye kurgu yapıyoruz. Aradan üç gün mü geçti, beş gün mü geçti, gazetelerde‘DündarKılıç’ınAnkara’daBalinaÖrgütüvarmış’diyebirhaberçıktı!”

Günlersürenbuoyunsonundasemeresinivermiş;üretilensenaryolardan“balinaörgütü”hedefitam12’denvurmuştu.Anlaşılankonuşulanlarınotalanlardanbiriidareyeiletmekleyetinmemiş,gazeteleredeanlatmıştı.

Amaca ulaşılmasına rağmen çok hoşlarına giden bu oyunu geliştirerek sürdürünce bukez neredeyse başlarına yeni bir soruşturma derdi açıyorlardı. Bunu da gelin piyeslerinbaşoyuncusu Dündar Kılıç’tan dinleyelim: “Her gün aynı tiyatroyu oynuyoruz.Arkadaşlarım da haberli ya,merakla dinleyip sorular soruyorlar. Bir gün arkadaşlardanbiri gazetede çıkan bir haberi yüksek sesle okuyor. Almanya’da bir silah yapılmış,dakikada 2800mermi atıyormuş.Birmakineli. ‘Yahu,’ dedim ‘Oda silahmı,Mao’nunleblebilerininyanında.Bunlarbirtüpüniçineyerleştirilmişyirmitanebombadır.Ufakbirtüpün içersinde yirmi tane de koruyucuları var. Koruyucuyu dilinin altına, bombayı dadilinin üzerine alıyorsun, ağzında erittikten sonra üç defa ‘tu,tu,tu’ yapıyorsun, 125 binkişi öldürüyor.’ Kimse gülmüyor, herkes merakla dinleyip ciddi ciddi sorular soruyor.‘Bunlar,’ dedim, ‘dört tüptü. Birini İdi Amin’e, birini Kaddafi’ye, birini Arafat’a, birtüpünüdebanagönderdi.Şimdigizlibiryerde,balinaörgütününelindekullanılacağıgünübekliyor!’ Öbür gün beni idareden çağırdılar, ‘Şu balina örgütünü anlat,’ dediler.Hakikaten o günkü gazeteyi bulmuşlar, o Almanya’da icat edilen silahın haberiniokumuşlar, ihbar edenin doğru söylediğini anlayınca beni çağırmışlar.Dedim ‘Efendim,böylebirkonuyok.Bubirespridir.Öyleufacıkbirtüpüniçinde125binkişiyiöldürecekgücesahipolanyirmitanebombadilininaltındaeriyecekbirbombaolabilirmi?’Yarbayolayın bir hikâye olduğunu anladı da tahkikat yapmaktan vazgeçtiler.”17DündarKılıç,“balina örgütü” olayını hapisten çıktıktan sonraNokta dergisindenMehmetYalçın’a daanlatacaktı.18

Page 246: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Videolu,KasetliDuruşmalarDündar Kılıç’ın “balina örgütü” gazetelerin iç sayfalarında küçük bir haber olarak

çıkmıştıamakaçakçılıkla suçlananbaşkabir isim,BehçetCantürk7Aralık1985 tarihligazetelerin manşetlerindeydi. Cantürk her duruşmada işkence iddiasını yinelediği içinMİT bu iddianın doğru olmadığını kanıtlamak amacıyla ifadelerin video bantlarınımahkemeyegöndermişti.Ve6Aralık günlüduruşmadaMİT ifadelerininvideokayıtlarımahkemeyesunulmuştu.Gerçibuifadelerbasıntarafındanepeydidiklenmiş,çoğuhaberyapılmışolduğuiçinpek“yenibirşey”çıkmasıbeklenmiyordu.Amavideo“gösterisinin”öyle bir bölümüne gelindi ki, muhabirler hemen not almaya başladılar: İddiaya göre,KKTC Başkanı Rauf Dentaş’ın oğlu Raif Denktaş uyuşturucu kaçakçılarıyla işbirliğiyapmaklasuçlanıyordu!BehçetCantürkifadesindeşunlarısöylemişti:“Kıbrıs’aMehmetGözen denilen kişiyle eroin sevkıyatı yaptık. Mehmet Gözen’in, Rauf Denktaş’ın oğluRaifDenktaş’lailişkisivardı.Bunlarlabirçokişyaptı.RaifDenktaşdaİngiltere’yeeroinsevkediyormuş.BizKıbrıs’aüç seferde15kilo sevkettik.Hisseme36milyondüştü.”19Muhabirlerin çoğu duruşmanın bitmesini bile beklemeden gazetelerine döndüler. Ertesigünhabergazetelerinmanşetlerineçıkmıştı.RaifDenktaşhemenbiraçıklamayapmışve“İfadelerialanların,basınaaktaranlarınkimlerolduğuTCilgilimakamlarıtarafındaniyiceincelenmeli ve milli kuruluşlara sızma olup olmadığına bakılmalı, Yunan GizliServisleri’ninbuolaydanegibibirrolüolduğuaraştırılmalıdır”demişti.

Cantürk’ün ifadeleriTecrit-1’inhücrelerindedeyankılandı,ogünsansürdengeçebilengazeteler sadece Tercüman ile Bulvar olmuştu ama haber orada da okunmuştu. Herkonuda bol bol espri yapan Dündar Kılıç’ın bu konuyla ilgili fazla bir yorumdabulunmaması hücre arkadaşlarının dikkatini çekti. Daha önceki bazı konuşmalardan daBehçetCantürkilepekarasınınolmadığınıseziyorlardı.İbrahimŞalap“BehçetCantürk’le‘âlem’in dışından geldiği ve ‘felsefesi farklı’ olduğu gerekçesiyle Mamak’ta olduğudönemdebenimbildiğimkadarıylapeksıcakbirilişkisiolmadı,”diyordu.SelçukYıldırımise bir kaset yüzünden aralarında bir soğukluk olduğunu duymuştu ama ayrıntısınıbilmiyordu.

Bu konuyu ben de biraz araştırdım. Ama fazla bir ilerleme sağlayamadım, hemhikâyemizingeneli açısındançok fazlabirönemiolduğunuda sanmıyorum.Zatendahaönce aralarında ne geçmiş olursa olsun, Behçet Cantürk ile Dündar Kılıç Mamak’tanDiyarbakırAskeriCezaevi’nenakledildiktensonracanciğerkuzusarmasıolacaklardı.

Dündar Kılıç da biraz sabretse “balina örgütü” senaryolarıyla uğraşmasına gerekkalmadan ve hiçbir çaba göstermeden basında baş köşeye oturacağını görecekti. ÇünküBehçetCantürk’tensonraonunMİTifadelerininkayıtlarıdamahkemeyegelecekti.77VeAnkara 4 No’lu Sıkıyönetim Mahkemesi’nde, 30 Ocak 1986 günü yapılan duruşmadaokunarak zapta şöyle geçecekti: “Böylece sanık Dündar Kılıç ile ilgili Milli İstihbaratTeşkilatı’nda alınan 25 banttan ibaret ifadeleri tamamıyla dinlendi.” İşte hikâyemizinDündarKılıç’ınMİTifadeleribölümündegördüğümüz,artistlerinözelhayatlarınakadargirensansasyonelhaberlerdebuduruşmadansonrapiyasayadökülecekti.77MİTMüsteşarlığı’nın ifadeleri Askeri Savcılığa gönderdiği yazısında şöyle deniyordu: “1-25Mart 1984 tarihleriarasındaifadesialınanDündarKılıç’lailgilisesbantlarıvebantözetlerinihavilisteilişiktesunulmuştur.Arzederim.

Page 247: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

MüsteşaradınaTümgeneralHilmiŞengün.”SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,s.390.

TarıkÜmitÖlümdenDönüyorAynı tarihlerdeDündarKılıç’ı yakından ilgilendiren bir gelişme daha oldu. 28Aralık

1985’teTarıkÜmit,BebekBelediyeGazinosu’ndançıkarkenZekeriyaÜlkücüadındabirkişi tarafından tabanca kurşunuyla yaralandı. Zekeriya Ülkücü Samsunluydu, DündarKılıç’ınyanındaçalışmıştı,ağabeyidebiraraYahyaKılıç’ınşoförlüğünüyapmıştı.

Şimdifilmibirazgeriyeçeviriphafızamızıtazeleyelim.AbazakökenliolanTarıkÜmitDüzceliidi.DüzcelihemşehrileriolanSevenailesisayesindeİstanbul’unyeraltıdünyasınagirmiş,DündarKılıçiletanışmışvebazıkumarhaneleriileboyafabrikasınaortak,İnmaradlı şirketine müdür olacak kadar yakınlık kurmuştu. Uyuşturucu ticareti yaptığıgerekçesiyle gözaltına alındığında MİT’e muhbirlik yapmayı kabul etmesi karşılığındaserbest bırakılmış, ondan sonra da 191/8 kodunu kullanarak,Mehmet Eymür’ün yeraltıdünyasındaki “gözü kulağı” olmuştu. İstanbulEmniyeti’nin veMİTBölgeTeşkilatı’nınyeraltı dünyasıyla ilişkileri hakkında Eymür’ü bilgilendiren de oydu. Tarık Ümit butehlikeli oyununa o tarihlerde başlamıştı ve Eymür ile ilişkisi, 1995’te esrarengiz birşekildeortadankaybolup,neölüsününnedirisininbulunamamasınakadarsürecekti.

Dündar Kılıç, birlikte çalıştığı bu kişinin ikili oynadığını Mamak’a girinceye kadarbilmiyordu. Onun da operasyonlar sırasında gözaltına alındığını sanıyor, sadece nedentutuklanmadığınaakılerdiremiyordu.İşiniçyüzünüMamak’taöğrenecekti.TarıkÜmit’inverdiği bilgiler doğrultusunda tutuklananlardanbiri deFerdaSeven’di.DündarKılıç ilehapishanede aynı yerde kalmıyorlardı, Ferda Seven “kaçakçılar koğuşu”ndaydı. Ama“Dündar Kılıç ve arkadaşları” davasının sanıklarından biri olduğu için duruşmalarabirlikte gidip geliyorlardı. Bu sayede görüşme imkânı bulmuşlardı ve Dündar KılıçkendisinioyunagetirenlerdenbirinindeTarıkÜmitolduğunuiştebugörüşmelersırasındaFerda Seven’den öğrenmişti. Üstelik dışarıdaki “haber kaynaklarından” Tarık Ümit’insağdasoldaonunaleyhindekonuşmalaryaptığıbilgilerigelmeyebaşlamıştı.DündarKılıçherşeyiaffedebilir,amaarkasındankonuşulmasınaaslatahammüledemezdi.FerdaSevenise “hemşehrimdir”diyerek İstanbul’unkapılarını açtığıTarıkÜmit’in ihanetiyüzündentutuklanmasını hiç hazmedememişti. Yani ikisinin de öfkesi burnundaydı. Ferda Seven,mahkemelerdeduruşmaaralarındanyararlanarakyaptıklarıgörüşmelerdenbirindeDündarKılıç’a“Abi,senbuişesakınkarışma,onuncezasınıbenvereceğim,”dedi.DündarKılıçkarşı “teklif”getirdi: “Ozaman şöyleyapalım,kimönceçıkarsa işiobitirsin!”ÖneriyiuygungörenFerdaSeven,“Benimailemdenbilegizlituttuğumbüyükmiktardabirparamvar,eğersenönceçıkarsanyerinitarifederim,oparayıalıpbuiştekullanırsın,”diyerek“finansman”konusunadaçözümgetirmişoldu!

Onlarbupazarlığıyapadursun,bu“işibitirmek”içinherkestenerkendavrananZekeriyaÜlkücü’nünbeşkurşunsıktığıTarıkÜmit,dörtyerindenisabetalmışveağıryaralıolarakkurtulmuştu.

Olaydan sonra teslim olan Zekeriya Ülkücü tutuklandı. İfadesinde, Tarık Ümit’i“kendisini işten attırdığı içinvurduğunu” söylemişti.Haklarında“azmettirme” suçundandava açılan Dündar Kılıç’ın kardeşi İbrahim Kılıç ile genel müdürü Yavuz Çaloğlu

Page 248: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

tutuksuzyargılanıpberaatettiler.

Olayı sorduğum İbrahim Kılıç bana şunları anlattı: “1984’te Abi Ankara Mamak’agötürüldüğü zaman Tarık Ümit yanımızdaydı, ama biz onun başka işleri de olduğunubilmiyorduk. Sonunda basından okuduğumuza göre MİT ajanı çıkmış. Meğer bütünbilgileri veren, yani ortalığı bulandıran buymuş, Atila Aytek ve MİT de bununkonuşmalarınıdeğerlendirmiş. İşteondansonra ilerigerikonuşmayabaşladı,artıkaleni,neredeyseyüzümüzekarşı‘Ulanişteabinizibenyaktım,buhalebengetirdim,’demediğikaldı.YılbaşıgecesindenikigünevvelBebekBelediyeGazinosu’ndaoturuyorduk,ogecemisafirlerim vardı. Bir işim çıktı, misafirlerimi bıraktım, dönüşte uğrarım dedim. TarıkÜmit’leadamlarıoradabenimarabamıkapıdagördüklerihalde,gelipBebekBelediye’yegirmişler, oturupviskileriniyudumlamayabaşlamışlar.Bendönüpbubeş-altı tane alkolalmış saplamaadamınmasadanmasaya laf falan attıklarınıgörüncekalktım.Yanımızdaçoluk çocuk var, ailelerimizle gelmişiz. Çocukları alıp çıktım. O da yarım saat sonraoradan çıkarken vurulmuş. Biz bu olaydan azmettirici olarak yargılandık, ama beraatettik.”

OlayDündarKılıç ve yakınlarına cezai bir sonuç doğurmamıştı.Ama tetiği çeken veçektiren kim olursa olsun, Tarık Ümit’in vurulması kabadayılar dünyasında DündarKılıç’ınhanesine“olumlubirpuan”olarakyazılacaktı:“Abiöcünüalmıştı!”DündarKılıçiseaynıgörüştedeğildi,çevresine“Oadamvurulmuşölmemiş,demekkiAllahaffetmiş,Allah’ınaffetmişolduğunubendeaffederim,”diyecekti.Tabiibunusöylerken,ileridebirgünTarıkÜmit’letekrarkarşıkarşıyageleceklerinibilemezdi.

ZekeriyaÜlkücü’nünKuşkuYaratanÖlümüBu olay o kadar büyük bir gürültü koparmadan kapanmıştı, çünkü o sıralar ne Tarık

Ümit’ifazlatanıyanvardı,nedeonungizlikalmışolaylarınperdearkasındaönemlirolleriolduğunubilen.

Asılgürültüçıkaracakolankonu,TarıkÜmit’ivuranZekeriyaÜlkücü’nünolaydanikibuçukaysonrakuşkulubirşekildeölmesiydi.

ZekeriyaÜlkücüteslimolduktansonraifadesialınmaküzere16güngözaltındakaldı!14Ocak’taadamöldürmeyeteşebbüssuçundantutuklanarakBayrampaşaCezaevi’nekondu.Buradangönderdiğidilekçe ile İstanbulAsayişŞubeMüdürlüğü’nde işkencegördüğünüiddia etmesi üzerine soruşturma başlatıldı, ancak tedavi görmek üzere 31 Ocak’takaldırıldığıÇapaTıpFakültesiHastanesi’nde,13Şubat’taameliyataalındığısıradaöldü.

Bu ölüm olayıyla ilgili olarak önce Trabzon Milletvekili Osman Bahadır tarafındanTBMM kanalıyla İçişleri Bakanlığı’ndan bilgi istendi. Daha sonra da Dündar Kılıçtarafından Askeri Savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Zekeriya Ülkücü’nün işkencesonucuöldürüldüğünüiddiaedenDündarKılıç,şikâyetdilekçesinde,“1984NisanayındaTarıkÜmit, ZekeriyaÜlkücü ve ismini bilmediği üç kişinin İstanbul’da buldukları 193gram eroini Atila Aytek’in yardımcısı Faruk Metin’e teslim ettiklerini ve kendisinisuçladıklarını, Zekeriya Ülkücü’nün de bu haksız suçlamaya dayanamayarak gerçeğisöylemesi üzerineTarıkÜmit ve adamları tarafından dövüldüğünü, buna karşılık olarakZekeriya Ülkücü’nün de intikam için 1985 yılı Aralık ayında Tarık Ümit’i yaralayarak

Page 249: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

BebekKarakolu’nateslimolduğunu,İstanbulAsayişŞubeMüdürlüğü’nealınanZekeriyaÜlkücü’nünburadaAtilaAytekveFarukMetin’inbaskıları sonucuAsayişŞubeMüdürYardımcısıtarafındanedepyerinecopsokularaköldürüldüğünü”belirtiyordu.20

Bütün bu iddialar üzerine soruşturmalar açıldı. Zekeriya Ülkücü’nün gözaltındabulunduğusıradaAsayişŞubeMüdürlüğü’ndegörevlipersonelhakkındatakipsizlikkararıverilmişti.ÇapaTıpFakültesi’nesorulmuş,otopsiraporunagöreZekeriyaÜlkücü“dalağayakınkalınbağırsaktakiiltihaplanmanınburadakiçatlaklardansızarakvücuttavebeyindeyarattığıtahribatnedeniyle”ölmüştü.

Sonuç olarak İçişleri Bakanlığı’nın kendi mensuplarıyla ilgili olarak açılansoruşturmalarda genellikle yapıldığı gibi bunda da ayrıntılı bir araştırmaya girişilmedi.Evraküzerindenüstünkörübir incelemeyapıldı, dahaönceyapılan adli soruşturmalarıntakipsizlikle sonuçlandığı görüldü ve böylece sorumlular hakkında yine “idari, cezai vedisiplinyönündenişlemyapılmasınagerekbulunmadığına”kararverildi.

Cevapsızkalanbirsürüsoruvardı:Olayalenen,gözlerönündeolmuş,ZekeriyaÜlkücügazinodançıkıparabasınabinmekteolanTarıkÜmit’ekurşunyağdırmıştı.Olaydansonraorada bulunan bekçilere teslim olmuş ve suçunu itiraf etmişti. Öyleyse neden savcılığabaşvurularakgözaltısüresi15gündahauzatılmıştı?Bukadarbasitbiryaralamaolayınınsanığına15günboyuncanesorulmuştu?Kendisiniazmettirenlerinkimlerolduğunu“itirafetmeye”mizorlanmıştı?TarıkÜmitbiryılöncekibirolaydaZekeriyaÜlkücü’yenedeneroin bulundurma suçu yüklemeye çalışmıştı? TarıkÜmit ileMali ŞubeMüdürü FarukMetin’in ifadelerine neden başvurulmamıştı? Otopsi raporunda belirtilen kalınbağırsaktakiçatlaklarhanginedenlerleoluşmuştu?

Bizdekiidarisoruşturmalardaböylesine“gereksiz”ayrıntılarlapekfazlauğraşılmazdı!

OnDördüncüBölüm

SAVUNMA1986 yılının ilk aylarıydı. Yavuz Çaloğlu, Ankara’da Dündar Kılıç’ın avukatlarıyla

yaptığı görüşmeden dönerken, uçakta Avukat Burhan Apaydın’a rastladı. Bu güzelrastlantıyı değerlendirmek için gidip yanına oturdu, Dündar Kılıç davasını bir çırpıdaözetlediveondandavaileilgilenmesiniricaetti.

Aslında Çaloğlu’nun bu ricada bulunmasının öncesi de vardı. Şöyle ki, Uğur KılıçbabasınıntutuklanmasındansonraHürriyet’insahibiErolSimavi’yegidipondanyardımistemişti.

Erol Simavi o görüşmeyi şöyle anlatıyordu: “Bir gün Dündar’ın kızı çıkageldi. İsmiUğur’muş. Kocasının adı da Uğur. Güzel bir çiftti. Kız babasına çok düşkün, çok daüzüntülü,babasının serbestbırakılması içinbendenyardım ricaetti, ‘N’olur şuradanbirtelefonedindeserbestbıraksınlar,’dedi.‘Kime?’diyesordum.‘EvrenPaşa’ya’cevabınıverdi.‘Kızımsendelimisin?Bırakkibenbutürlütelefonlarıedemem;mahkemesürerkenEvrenPaşabileolsaneyapabilir;amasenisevdimkızım,yardımetmekisterim,’dedim.

Page 250: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Onların yanında arkadaşım olan Prof. Çetin Özek’e telefon edip ertesi akşam banagelmesini rica ettim. Kızına da dosyaları alıp aynı akşam aynı saatte beni bulmalarınısöyledim.Prof.ÇetinÖzek’legörüştürdüm.Ertesi günbenimbir işimvardı.Avrupa’yahareket ettim. Onlar beni Avrupa’da buldular. Ve Prof. Özek’in dosyaları iade edip budavaya bakmak istemediğini söylediler. Bunun üzerine ben de kendilerine bu işi Prof.Özek’ten daha iyi takip edebilecek Burhan Apaydın’ı tavsiye ettim. Apaydın’la fazlasamimiliğim olmadığı için, gidip bizzat Burhan Apaydın’a müracaat etmelerinisöyledim.”1 Apaydın da “Dosyayı incelemeden davayı almam,” demiş, teklif askıdakalmıştı.

Yani Yavuz Çaloğlu uçakta Apaydın’dan ricada bulunurken, bir bakıma daha öncekigelişmeleridehatırlatmışoluyordu.

“BuDavaBirTertipEseridir”Burhan Apaydın İstanbul’a dönünce aynı evde oturdukları ve aynı büroda çalıştıkları

kardeşi Orhan Apaydın’a konuyu açtı. Hikayemizin daha önceki bölümlerindegördüğünüz gibi ikisi de Dündar Kılıç’ı tanıyorlardı. 1969’da Toptaşı Cezaevi’ndeavukatlığınıyaptıklarıKürtİdris’iziyaretegittiklerindeDündarKılıçiledetanışmışlarveyaptıkları üç saatlik görüşmede bu “hoşsohbet kabadayıdan” çok etkilenmişlerdi. Otarihten sonra bir daha karşılaşmamışlardı ama Dündar Kılıç davasını zaman zamanbasındanizliyorlardı.

İkikardeşgenelbirdurumdeğerlendirmesiyaptılar.OlayhakkındaoldukçabilgisiolanOrhan Apaydın, ağabeyine “Bu dava bir tertip eseri, Dündar’ı idama götürüyorlar, busavunma bize düşen bir görev,” dedi. O da konuyu çok önemseyince, birlikte kalkıpDündarKılıç’ın o zamanlar beyaz eşya galerisi olanKurtuluş’taki işyerine gittiler, amaİbrahimKılıçogünişegelmemişti,görüşemediler.

İkisi de olayın bir tertip olduğuna inanmışlardı, dosyaları isteyip incelemeye kararverdiler.

Ancak tam o sırada Orhan Apaydın’a kanser teşhisi kondu. Yakınları tedavisi içinyurtdışına çıkarmak istedilerse de çıkış yasağı vardı. Bunun nedeni sanıklarından biriolduğu “Barış Derneği” davasının halen sürmekte olmasıydı. 12 Eylül darbesiyapıldığında İstanbul Baro Başkanı olanOrhanApaydın, birçok aydınla birlikte “BarışDerneği” davasından tutuklanmıştı.Oyaşında üç yıl tutuklu kaldığı cezaevi koşullarınagöğüs geren, çekilen acılara rağmen onurundan hiç taviz vermeyen bu çok değerlihukukçunun avukatlıktanyasaklanması bile istenebilmişti. 1985 sonlarında tahliyeoldu,yılbaşınıailesiylebirliktekutladıvehemenardındankanserolduğuanlaşıldı.

Hastalıkhızla ilerlerken,BurhanApaydınkardeşinepasaport alabilmek içinBaşbakanTurgutÖzal dahil herkese başvurmuştu. Sonunda, 28 Şubat gecesi TurgutÖzalBurhanApaydın’a telefon etti ve “Kanunvar, bana bir yol gösterin, sizin için ne yapabilirim?”diye sordu.Apaydın da ona “Bu kanun insanlığa aykırıdır.Altında imzamız olan insanhaklarıbeyannamesinegöreinsanlarınenkutsalhakkıyaşamahakkıdır.Sizistersenizbukanunu kaldırabilirsiniz,” yanıtını verdi. Özal o gece bir kararname çıkarttı, bakanların

Page 251: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

evlerini dolaştırıp imzalattırdı, Cumhurbaşkanı Kenan Evren’den onay aldı ve ResmiGazete’ninilavebaskısındayayımlattı.Sabahsaat9.30’dadurumubildirmekiçinBurhanApaydın’ı aradı. Ama Apaydın’dan aldığı cevap “Artık çok geç, Sayın BaşbakanımOrhan’ı kaybettik,” oldu. Ertesi gün gazetelerde çıkan başsağlığı ilanlarının arasındaDündarKılıç’ınkidevardı…

BurhanApaydınilanıgörünceacısıhenüzçoktazeolankardeşininDündarKılıçdavasıiçin “bu dava bir tertiptir” sözlerini hatırladı. 25 yıl önce savunması engellendiği içinAdnanMenderes’iidamdankurtaramamışolmanınüzüntüsüyüreğininderinliklerindeyeretmişti. Şimdi de Dündar Kılıç’ın idamı isteniyordu, ayrıca bu davayı üstlenmek artıkkardeşiOrhan’ınvasiyetigibiolmuştu.DündarKılıçilegörüşmeyekararverdi.

1986’nınNisanayısonundaAnkara’yaMamak’agidipDündarKılıç’lagörüşenBurhanApaydın, bu ilk görüşmeyi bana şöyle anlattı: “1986’nın ilkbaharında Dündar Kılıç ilegörüşmeyegittim.Kalınçiftcamardındansadeceyüzünügörebiliyordum.Onunelindebirtelefon,benimelimdebirtelefonolduğuhaldeondakikasüreiletayinedilen‘müvekkil-avukat’ görüşmesine başladık. İlk sözü şu oldu: Uyuşturucumadde kaçakçılığı gibi birsuçun üzerime atılmasından dolayı üzülüyorum. Ben şerefli bir insanım. Böylesine biriddia ile suçlandırılmak istenilmem onuruma dokunuyor. Hayatımı düşünmüyorum.Şerefimikorumanıvekurtarmanıistiyorum,BurhanAğabey.”

Bu dokunaklı sözlerden çok etkilenenBurhanApaydın, İstanbul’a dönüşte eski dostuKürt İdris’e de fikrini sordu, o da “Dündar’ın şerefini kurtar ağabey,” deyince Uğur’uaradı,“Dosyalarıgetirin,incelediktensonrakararımıvereceğim,”dedi.YahyaveİbrahimKılıç ile Uğur Özbizerdik, bir araba dolusu klasör yığınını Burhan Apaydın’ın evinegötürüpbıraktılar.

EnZayıfHalkaBurhanApaydınçoksanıklıdavalarıiyibilirdi,hiçgözündebüyütmedenklasör

yığınınıniçinedaldı.BukarmakarışıkdosyalarındüzenlenmesiişindeonaKâmilBirgülveLütfüÇolakyardımediyorlardı.Artıkyazaylarınagelindiğindenevinbahçesini“yazıhane”yapmışlar,bahçedekimasalarınüzerindeçalışıyorlardı.Önceogünekadarkiduruşmatutanaklarınıinceleyerekişebaşladı.DiğeravukatlardanöğrendiğinegöreonlarsadeceDündarKılıç’ınMİTvepolisifadeleriüzerindeçalışmışlardı.Apaydın,buifadeleribiryanabırakıp,onunaleyhindeifadeverenötekisanıklarınsorgularıveDündarKılıçileyüzleştirmezabıtlarıüzerineyoğunlaştı;müvekkilinekarşıyapılantertibiortayaçıkaracakbirpüfnoktası,yakalanacakbirhalkabulmayaçalışıyordu.

Buçalışmahazirandaneylületamüçaysürdü.

Eylül ayında bir gün yine ifadeler üzerine çalışırken, bunlardan birinde bir tutarsızlıkdikkatini çekti, “tamam buldum, işte bununla Dündar’ın beraatına giden yolu açarım”dediği sırada aksi bir tesadüf oldu, aniden çıkan rüzgâr kâğıtları uçurmaya başladı.Apaydınolayındüğümnoktasıolarakgördüğükâğıdauçmasındiyesıkıcayapıştı.Tamoandada“UyanBurhan, rüyagörüyorsun”diyeneşi tarafındanuyandırıldı!Gördüğüdüşsırasında uçmasın diye yakaladığı kâğıt yerine eşinin koluna yapışmış, morartırcasınasıkmıştı. Beyhan Hanım “rüyanda sayıklıyordun” deyince gözlerini ovuşturarak “ne

Page 252: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

diyordum,nesayıklıyordum,buçokönemli,mutlakahatırlamalısın,”diyeüsteleyipdurduama Beyhan Hanım onun rüyasında ne dediğini hatırlayamıyordu. Burhan Apaydın’ınDündarKılıç’ı idamdankurtaracakbirdelilbulmaçabasıneredeysekarıkocakavgasınayol açacaktı! Neyse, tartışma tatlıya bağlandı, ama bu rüya Burhan Apaydın’ın aradığıdelili mutlaka bulacağına olan inancını daha da artırmıştı. Tanık ve sanık ifadelerinebüyük bir hırsla eğildi ve sonunda da aradığını buldu: Tutuksuz yargılanan bir sanığınsorgulamatutanaklarındasahtecilikyapılmıştı!

Davanın22sanığındantektutuksuzuolanYaşarElçinPirselimoğlu, ifadesinde“7kiloeroini İstanbul’da Dündar Kılıç’tan teslim alıp, Hollanda’da pazarladığını” söylüyordu.Suçunu bu kadar açıklıkla itiraf ettiği halde bu adam neden tutuklanmamıştı? Bu sorukafasına takılan Burhan Apaydın, ifadeyi okurken 10’uncu sayfadan sonra kâğıdıncinsinindeğiştiğinifarketti.Birazdahadikkatleinceleyincedaktilokarakterinindefarklıolduğunu gördü. Elindeki silik bir kopyaydı, büyüteçle bakınca sayfa altlarındaki imzaparaflarının da ilk on sayfadakilerden değişik olduklarını anladı. Bunun üzerineyardımcılarından Lütfü Çolak’ı derhal Ankara’ya gönderdi ve ifadenin daha iyi birkopyasını bulup getirmesini istedi. Lütfü Çolak Ankara’daki avukatlardan temin ettiğiokunaklı kopyayı İstanbul’a getirirken yolda inceledi ve saptadığı ilk çelişkiyi dönerdönmezApaydın’agösterdi:YaşarElçinPirselimoğluifadesininbaştaraflarında“DündarKılıç’ıiyitanırım,ahbaplığımvardır”derken,onuncusayfadansonrakibiryerde“DündarKılıç’ı hiç tanımam” diyordu. İfadenin onuncu sayfasından sonrasının değiştirildiğikesinleşmişti. Emniyetçiler ifadenin yarısından sonrasının yerine başka bir ifademonteederlerkenortayaçıkanbazıçelişkilerigidermeyinasılolmuşsaunutmuşlardı!

İyi ama, Kaçakçılık Dairesi bu ifadeyi değiştirmeye neden gerek görmüştü? Bundamuhakkak bir bit yeniği olmalıydı. Apaydın bu sorunun yanıtını bulmak içinPirselimoğlu’nun ifadesini öteki dosyalardaki belgelerle bıkmadan usanmadankarşılaştırdı; tutuklanma, ifadeveyüzleştirme tarihleriarasındabiruyuşmazlıkarıyordu.Sonunda onu da çözdü. Pirselimoğlu, ifadesinin alındığının belirtildiği tarihte İsveç’tetutuklu bulunuyordu! Bu yüzden “standart” olarak hazırlanan polis ifadesinin 10’uncusayfasındansonrakikısmıyenidenyazılmışve“suni”birbelgeyaratılmıştı!

Burhan Apaydın, iddialar zincirinin en zayıf halkasını bulmuştu. Artık bu en çürükhalkadan yakalayıp çekerse, öteki iddiaların da çorap söküğü gibi gideceği kanısınavarmıştı.Amabudeliliensonasaklayacaktı.

Bunun üzerine kesin kararını verdi. Önce Dündar Kılıç’ın yakınlarını arayıp “davayıaldığınıkendisinebildirmelerinivevekaletnameçıkartmasınıistemelerini”söyledi.Sonrada bu kararını basına açıkladı: “Bu memleket tertip davalardan çok çekmiştir, DündarKılıç davası da bir tertibin eseridir. Avukatlığını üstleniyorum ve ona karşı yapılantertipleriispatlayacağımdaneminim.”

DavuluDelenJaguar19Mart1986’dainfazyasasındadeğişiklikyapıldı.Birçeşit“özelaf”niteliğindeolan

budeğişikliksiyasisuçlularıdeğil,adlisuçlularıilgilendiriyordu.Amaülkücütutukluvemahkûmlarınyargılandıklarısuçlardaadlisuçkapsamındaolduğundanbirçokülkücübu

Page 253: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

değişliktenyararlanaraktahliyeoldu.AbuzerUğurlugibikaçakçılıksanıklarıdabuözelaftanyararlanmıştı.

ButahliyelerletutuklusayısınınyarıyarıyaazalmasıüzerineMamak’ınsıkıkurallarındadayumuşamabelirtilerigörülmeyebaşlandı.Hücrelerboşaltıldıveherkeskoğuşlarageçti.A Blok’ta iki yeni koğuş oluşturuldu ve birine sağcılar, birine de solcular kondu.Koğuşlaratelevizyongetirtilmesiserbestbırakıldı.

Araştırmalarım sırasında Turgut Sunalp öldüğünde çıkan gazete ilanlarının arasındaİbrahimKılıç’ın ilanını da görmüş, pek bir anlamverememiştim.Bunu İbrahimKılıç’asorduğumdaaldığımcevapmerakımıgidermeyeyetecekti.

Dündar Kılıç eski hücre arkadaşlarından ayrılmış ve B Blok’taki koğuşlardan birinegötürülmüştü. Ama Mamak’taki değişikliklerden henüz haberi olmayan İbrahim Kılıç,ağabeyini iki yıldır yattığı tek kişilik hücreden kurtarmagirişimlerini sürdürüyordu.Birdostunun aracılığıyla emekli general Turgut Sunalp’e gitmişti. Turgut Sunalp onunyanından Ankara’daki 4. Kolordu komutanını aradı. O da Sunalp’e İbrahim Kılıç için“Ankara’yageldiğindeöncebenigörsün,”dedi.İbrahimKılıçertesiçarşambaziyaretiçinAnkara’ya gittiğinde önce komutana uğradı. Komutan İbrahim Kılıç’a “Git de bakbakalım,ağabeyinneredeymiş?”dedi.İbrahimKılıçMamak’taağabeyiniziyaretettiğindeonunkoğuşaalınmışolduğunuöğrendive çok sevindi.DündarKılıçkardeşine “Hemenbanabirtelevizyongetirin,”dedi.

Siyasi tutukluları en çok sevindiren yumuşama belirtilerinden biri ise havalandırmadatopunserbestbırakılmasaydı.Ozamanakadarbukonudakiyasağı“aşındırmak”içinbazıyöntemlerbuluyorlardı.Biryandan topunserbestbırakılması içindilekçeüstünedilekçeverirlerken,biryandandahavalandırmayaçıktıklarındaeskiçoraplardanyaptıkları toplaoynuyorlardı.Sonundatopserbestbırakıldıve tutuklulardanormal toplafutboloynamaolanağınakavuştular.

O arada, temmuz ayında devletin yüksek yerlerindeDündarKılıç’ın adının da dolaylıolarakgeçtiği“küçük”birskandalpatlakverdi.JaguarfirmasınınTürkiyetemsilcisiZekiKüçükberber,BaşbakanTurgutÖzal’ınkızıZeynepilekocasıAsımEkren’eJaguarmarkabir otomobil hediye etmişti. Bu hediyenin Ekren çiftine Jaguar servis istasyonununbelediye tarafından yıkılmasını önlemeleri için rüşvet olarak verildiği ortaya çıkıncabüyük gürültü koptu. Duruma çok sinirlenen Turgut Özal, otomobili geri verdirtmişti.Sarıyer Savcılığı olayla ilgili soruşturma açtıysa da,Asım-Zeynep Ekren çifti hakkındadelilyetersizliğindentakipsizlikkararıverecekti.Olaygündemdendüşmüştü.Amaikiaysonra28Eylül’deyapılanaraseçimlerekatılanyenikurulmuşbirpartikendineamblemolarak“davuludelenbir jaguar”resminialmıştı.DavulAsımEkren’inbateristolmasını,jaguardahediyeedilenotomobilisimgeliyordu.

PekibuolaylaDündarKılıç’ınneilgisivardiyeceksinizdeğilmi?Onudasöyleyeyim.Zeki Küçükberber Jaguar servisinin bulunduğu arsayı kiralamıştı. Arsanın sahipleri iseDündar Kılıç’ın kızı Uğur Özbizerdik ile kız kardeşi ve Oflu İsmail’in karısı KısmetHacısüleymanoğlu idi. Servis istasyonunun yıkılmasından sonra Zeynep Özal’ın ZekiKüçükberber ile arası açılacaktı, ama bu vesileyle tanışmış olduğuUğurÖzbizerdik ile

Page 254: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

dostluğunuilerletecekti.

“İspatlayamazsamAynıİpteAsılmayaRazıyım!”BurhanApaydın,davayıaldığındahukukidurumhiçdeparlakgörünmüyordu.Dündar

Kılıçhakkındakiyediidamtalebindenbiridahaöncetakipsizliklesonuçlanmıştıamadahaaltısuçlamadanidamıisteniyordu.

Anlaşılan hukuki mücadele süreci oldukça zaman alacaktı. Ama bu davalar zincirininasıl çözeceğini artık biliyordu. Savcılığın idam talepleri sadece MİT ve Emniyetifadelerinedayanıyordu,mahkemeyebaşkacabirdelilsunulamamıştı.İdamtalebiyleyedidavaaçılmış,bunlardanbirihakkındatakipsizlikkararıverilincedavasayısı6’yainmişti.DündarKılıç’ın 62 sayfalık emniyet ifadesinin sadece 43-49. sayfaları arasında kalan 6sayfalıkkısmından6kezidamtalebiniiçereniddianameleroluşturulmuştu!Demekkinekadar çok zaman alacak olursa olsun, yapılacak olan iş sanıkların ve tanıklarınMİTveEmniyetifadeleriniçürütmekti.

Dündar Kılıç’ın vekâletini alır almaz gireceği ilk duruşmanın hazırlıklarını yapmayabaşladı.Builkduruşma17Ekim’deyapılacaktı.Apaydın,SıkıyönetimAskeriMahkemesiiçin görevsizlik talebinde bulunmak ve müvekkilinin tahliyesini istemek kararındaydı.Geceleri sabaha kadar evinde elyazısıyla yazıyor, başında bekleyen Lütfü Çolaksabahleyin bunları büroya götürüyor, Kâmil Birgül de daktiloya çekiyordu. Bu yoğunçalışmasonundaduruşmagünügelipçattığındaAnkara’yaçantasındabirigörevsizlik,biridetahliyetalepleriniiçerenikikalındosyaylagidiyordu.

Duruşmadan önce öteki avukatlarla birlikte kısa bir durum değerlendirmesi yaptılar.Diğer avukatlar koltuğunun altındaki kalın dosyaları görünce, “İsterseniz bu dosyalarıokumayın,kısabirsunuşkonuşmasıylaheyeteverin,”dediler.ÇünküMahkemeBaşkanı“savaş hali” hükümleri gereğince savunmaları beş dakika ile sınırlıyordu. “Başkan beşdakika sonra sözünüzü keserse çok yakışıksız bir durumolur. Siz bizim üstadımızsınız,hepimizçoküzülürüz,”diyedeeklediler.

Oysa Burhan Apaydın bu olasılığa karşı hazırlığını çoktan yapmıştı. Başkan sözünükessedebunaaldırmayacaktı.AskeriYargıtayDairelerKurulu’nuniçtihadıvardı.“Savaşhali”hükümleriningeçerliolması içinyabancıbirülkeylediplomatik ilişkilerinkesilmişolması ve silahlı çatışmaya girilmesi gerekirdi. Daireler Kurulu, Kıbrıs müdahalesisırasında görülen bir davada bu iki şartın olmaması nedeniyle “savaş hali” hükümleriniuygulamamıştı.

DuruşmadasözalıpkonuşmayabaşladığındaBaşkanondakikakadarmüdahaleetmedi,amaonuncudakikadasözünükesmeyekalkışıncaApaydınonudinlemedi,“SayınBaşkan,henüzsözümbitmedi,”dedi.Bununüzerinebaşkansaatiniçıkarıpkürsününüstünekoyduve “Size istisna yapıp yirmi dakika izin veriyorum, on dakika içinde toparlayın,” dedi.BurhanApaydınkonuşmasınadevametti.Başkanekolarakverdiğiondakikanınsonundatekrar sözünü kesince, Apaydın “Neye dayanarak kesiyorsunuz?” diye sordu. Başkan“Savaş hali” deyince, Apaydın önce “Müvekkilim idam talebiyle yargılanmaktadır, benmüvekkilimin masum olduğuna inanıyorum ve bunu ispatlayacağım, ispatlayamazsamonunlaaynıipteasılmayarazıyım!”dedi.Salondabuzgibibirhavaesti.ArdındanAskeri

Page 255: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Yargıtay’ın içtihadını okudu. Sonra da “savaş hali” ilan etme yetkisinin TBMM’deolduğunu,böylebirkararolupolmadığınınTBMM’densorulmasını talepetti.Böylebirkarar yoksa, savaş hali hükümleri uygulayan bu mahkeme hakkında da soruşturmaaçılmasınıisteyeceğinisöyledi.

Mahkemeheyetibirkararavarmaküzereduruşmayıöğledensonrayaerteledi.

Bendebuyemekmolasındanistifadeederek,sizlereAvukatBurhanApaydın’ınbenimlepaylaştığı bir “meslek sırrını”vereyim.Bukitabınyazılması sürecindeBurhanApaydınile üç-dört kez çok uzun görüşmeler yaptım. Bu görüşmelerden birinde bana şunlarısöyledi:“Benimâdetimdir,sabahkahvaltısınıkuvvetliyaparımveöğlenyemeğiyemem.Mahkemelerdeduruşmanınöğledensonrayasarkacağıanlaşılırsakonuşmamıbirazuzatıpvakitgeçirirveesassavunmamıöğledensonrayasaklarım.Çünküinsanınyapısınıngereğiyemekten sonraki hazım sırasında herkese rehavet çöker, hâkimde olsa, avukat da olsabununistisnasıyoktur.Dolayısıylahâkimlerdahil,salondakiherkesgevşemişkenbendesavunmamırahatrahatyaparım!”

Bu kısa aradan sonra tekrar Ankara Sıkıyönetim 4 No’lu Askeri Mahkemesi’ninsalonuna dönelim.Öğleden sonraki oturumu açanBaşkan, heyetin ara kararını açıkladı.Mahkeme savunma hakkına saygılıydı, avukatın savunması için süre konmayacak vekonuşması kesilmeden dinlenecekti. Burhan Apaydın’ın konuşması öğleden sonra saatbirdenakşamakadarsürdü,mahkemeheyetidebusavunmayıhiçkesmedendinledi!

MİT’iEvren’eŞikâyetBurhan Apaydın gerek bu duruşmada, gerekse 21 Kasım 1986’da verdiği

“soruşturmanın genişletilmesi talebinde” müvekkiline yapılan işkenceleri anlattı, dahaönceki bölümlerde görmüş olduğumuz gibi, bu işkencelerin teyp bantlarınındinlenmesinden bile anlaşıldığının örneklerini verdi. MİT hakkında suç duyurusundabulunarak yasadışı sorgulama ve işkence yaptığı nedenleriyle soruşturma açılmasınıistedi.78Ayrıca,DündarKılıç’ıngerektutuklanmadanönce,gereksetutuklandıktansonraaleyhindeyazılanveGenelkurmay’agönderilen imzasız ihbarmektuplarınadeğindi.Buihbar mektuplarının Dündar Kılıç’ın ısrarlı taleplerine rağmen mahkemede nedenokunmadığını sordu ve MİT’i suçlayarak “Kendine gelen ihbar mektubunudeğerlendirerek olayı soruşturun diyen Milli Güvenlik Konseyi’nin bu emri de MİTtarafından ihlal edilmiştir.Anayasa ihlal edilmiştir.BenimmüvekkilimMİT’egötürülüporadasorgulandığınagörecumhurbaşkanınınanayasayıgözetmegöreviniyerinegetirmesigerekir,”dedi.78BurhanApaydın,MİThakkındasoruşturmaisteğinin tarihte ilkkezyapıldığınısöylüyordu.Amabu talep12Martdöneminde Albay Talat Turhan ve 1978’de MİT mensubu Sabahattin Savaşman’ın yargılanmaları sırasında dayapılmıştı.Bkz.SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,s.243-245ves.303-305.

Apaydın “görevsizlik” talebinde bulunurken Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarındanörnekler vermişti. Daha önce mahkemede dinlenmiş delillerden hiçbiri “Sıkıyönetimilanına ilişkin sebeplerden” değildi. Dava dosyasında bulunan deliller de bu niteliktebulunmuyordu.Dolayısıylamahkemegörevsizlikkararıvermeliydi.

Tahliye talebinde ise bütün delillerin toplandığı ve bunların arasında suç isnadını

Page 256: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kanıtlayacakhiçbirdelilbulunmadığıbelirtiliyordu.Sanığın“kaçmaihtimalini”gösterenbirbelirtiyoktu,aksinebukurallehineyorumlanmalıydı.ÇünküsanıkkendisinigözaltınaalmaküzereAnkara’danİstanbul’abirekipgeleceğinibiliyordu.Bunarağmenkaçmamış,arandığıadreslerdenbirindekolaycabulunmuştu,silahlıolduğuhaldegüvenlikgüçlerinekarşıkoymamıştı.Kesinleşmişbazıcezalarınıninfazedilmediğiiddiasıdadoğrudeğildi,hastalığı nedeniyle infaz savcılığına başvurmuş, gerekli muayenelerden sonra Adli TıpKurumu’nun verdiği rapora dayanılarak infazı ertelenmişti. İnfaz edilmemiş olan bucezalarMamak’takaldığısüreyesayılaraktahliyeedilmeliydi.

Mahkemeherikitalebidereddetti.Ancak,BurhanApaydın’ıngörevsizliktalebizamaniçinde etkilerini gösterdi; Askeri Savcılık bundan sonraki başka bazı davalarda“görevsizlik” taleplerinde bulundu. Ayrıca, Sıkıyönetim 4 No’lu Askeri Mahkemesi dekısabirzamansonralağvedildi.Amaaceleetmeyelim,bizimorayagelmemizehenüzaltı-yediayvar.

Burhan Apaydın bundan sonraki duruşmalarda oklarını tamamen Kaçakçılık DaireBaşkanlığı’na yöneltti. Mahkemeye 27 Mart 1987 tarihinde verdiği 23 sayfalıkdilekçesinde Dündar Kılıç hakkındaki 10 dosyayı yeniden ele alıyor, KaçakçılıkDairesi’nin yasadışı işlemlerini tek tek sıralıyor ve orada alınan ne tanık, ne de sanıkifadelerinin geçerli olamayacağını kanıtlamaya çalışıyordu. Bu dilekçenin içeriğindebazenacıklı,bazengüldürücüolaylaryeralıyorvesonuçolarakDündarKılıç’ınhazırlıksoruşturmalarınıntrajikomikmanzarasınıgözlerönüneseriyordu.

GözaltındaBirÖlümDahaBildiğiniz gibi, emniyette sık sık intihar olaylarımeydana gelir, kimi sanıklar yüksek

katlardan kendini aşağıya atar, kimi sanıklar kendini asar, ama bu olayların hepsi dekamuoyundakuşkuylakarşılanır.

Butürintiharlardanbiri,23Mart1984tarihindeEdirneNarkotikŞubeMüdürlüğü’ndemeydanageldi;SabriÇuhadaradlıbirtutuklu“kendiniasmaksuretiyle”intiharetti.Pekiama bundan bize ne demeyin, Sabri Çuhadar, Dündar Kılıç davasının on dosyasındanbirindekisanıklardanbiriydi!ÜstelikAvukatBurhanApaydın,bukişininkendiniasmaksuretiyledeğil,emniyetteişkencesonucuöldürüldüğünüvebuna“intiharsüsü”verilmekistendiğiniönesürmekteydi.

1984/ 39-6 sayılı bu dosyada yer alan kişilerden Asım Akkaya’nın ifadesi üzerinearanmakta olanSabriÇuhadar, başındakomiserDuranAygün’ünbulunduğuKaçakçılıkDairesi polisleri tarafından İstanbul’da “yakalanmış” ve sorgulamak üzere EdirneEmniyetiNarkotikŞubesi’negötürülmüştü.Sorgulamasırasındaüzerinden120binliralıkçek çıkması üzerine Çuhadar’ı bir karakolun nezarethanesine bırakan ekip, çek olayınısoruşturmaküzere İstanbul’a gitmişti.OradanEdirne’yi telefonla aradıklarında daSabriÇuhadar’ın “parkasının fitili ile kendisini asarak” intihar ettiğini öğrenmişlerdi. Buanlatım, Duran Aygün’ün Ankara Sıkıyönetim Askeri Savcılığı’na verdiği ifadede yeralıyorduveher türlü şüpheyidavet ediyordu.BurhanApaydın’agörebu şüpheler şöylesıralanıyordu:

KomiserDuranAygün ve yanındakiler yakalamaya ve ifade almaya yetkili değillerdi.

Page 257: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Sabri Çuhadar’ın yakalanması için hâkim kararı yoktu, ayrıca sanığı “yakalamamış”,adresinden almışlardı. Sanığı Edirne Savcılığı’na götürmeleri gerekirken emniyetegötürmüşlerdi.Sanığıbulduklarıandaüstaramasıyapıpzabıt tutmalarıgerekirkenböyleyapmamış,üstündekiçeki sözümonaEdirne’deki sorgulamasırasındabulmuşlardı, amabunu da zapta geçirmemişlerdi. Oysa hem üzerinde çek bulunduğunu, hem desorgulamaya ara verdiklerini tutanakla tespit etmeleri gerekirdi. Zaten bu olayla ilgilifezlekeyeeklipolislertarafındantutulmuşhiçbirtutanakyoktu.İstanbul’adönerkensanığıemniyetinnezarethanesindebırakmakyerinebirkarakolunnezarethanesinegötürmüşlerdi.İstanbul’dan Edirne’deki karakola hiç gereği yokken telefon etmişlerdi, herhalde bunu“sanığaselamsöylemekiçin”yapmamışlardı.Sanığınparkasındansöküpçıkardığıfitillekendisininezarethanepenceresineastığıiddiaediliyordu.Bunakarşınnebufitilin,nedenezarethanenin intihar etmeyemüsaitolupolmadığı incelenmemişti.Kaldıki, savcılığınyazdığıolayyeritutanağındacesedinnezarethanedışındabirbankınüzerindebulunduğukaydedilmişti.Demekkisavcıgelmedenöncecesetleoynanmıştı.

Otopsiraporunagelince,boyundaasılmaizibulunduğusaptanmışvebudurumsanığınintihartanısınaesasalınmıştı.Oysabaşkasıtarafındanboğulsadaaynıizmeydanagelirdi,hattabirölününboynunaipbağlanıpçekilsedeaynıbulguyarastlanırdı.Cesetüzerindekibulgular, bir kişinin kendini asması ve Adli Tıp deyimiyle “canlı ası” durumlarındakibelirtilerigöstermiyordu:Dilindışarıdavedişlerinarasındaolupolmadığı,boynunaçılmışolup olmadığı, kalpte, mide ve bağırsaklarda canlı asılmalardaki belirtilerin bulunupbulunmadığı kayda geçirilmemişti. Yani otopsi raporu, olayın intihar mı, cinayet miolduğunugöstermesibakımındaneksikti.

Apaydın bütün bu göstergelere bakarak olayın intihar değil, cinayet olduğu sonucunavarıyordu. Ayrıca Sabri Çuhadar’ın eroin olayında şoförlük yaptığı çok iyi bilinmesinekarşın, Mali Şube Müdürü Faruk Metin tarafından yazılan fezlekede “eroininsahiplerinden” olarak gösterilmişti. Bunun nedeni de “intihar ettiği” kanısınıgüçlendirmekti, çünkü malın sahibi olarak yurtdışına çıkarmanın cezası idamdı, amaşoförlüğüncezasıintiharetmeyigerektirecekkadarağırdeğildi.

İtalya-İsviçre olayı da denilen bu dosya, esas olarak Asım Akkaya, Yaşar ElçinPirselimoğlu’nunifadeleriile,SabriÇuhadar’ın“intiharı”nedeniyleyarımkalanifadesinedayanıyordu.ZamaniçindeBurhanApaydıntarafındanensonçürütülendosyalardanbiriolacaktı.

İnterpolOyunaGelmediKaçakçılıkİstihbaratveHarekâtDairesi’ninİnterpol’üoyunagetirerekDündarKılıç’ın

sanki İnterpol’de kaydı varmış gibi bir belge sağlama çabasına girmiş olduğu da budosyanın, yani İsviçre-İtalyaolayı dosyasının ayrıntılarının arasından çıkarılmıştı. Şöyleki;

İsviçre’nin Basel Savcılığı 27 Mayıs 1983’te Ankara’ya bir teleks göndererek beşTürk’ün 35,5 kilo eroin ile yakalandığını bildirmişti. Bundan sekiz ay sonra, yaniemniyetin Dündar Kılıç’ın gözaltına alma hazırlıkları içinde olduğu sırada KaçakçılıkDairesi21Ocakve9şubat1984tarihlerindeBaselpolisinebirerteleksyazısıgöndererek

Page 258: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Dündar Kılıç’ın adını ve kimlik bilgilerini bildirdi ve olayda adının geçip geçmediğinisordu.Gelenyanıt olumsuzdu, amabuyollaDündarKılıç’ın adı İnterpol yazışmalarınageçirilmişoluyordu.Aradanüçaygeçtiktensonra16MayıstarihindeKaçakçılıkDairesiBasel Narkotik Bürosu’na bir teleks daha çekti ve bu davadaki bazı sanıklarla birlikteDündar Kılıç ile ilgili bilgi istedi. Dündar Kılıç’ın adını bir kez İntepol kayıtlarınageçirmişolduklarınısanıyorlardıya,nasılolsabukezolumlucevapgelecektiveonlardagelmesini bekledikleri bu cevabıDündarKılıç’ın aleyhindedelil olarakkullanacaklardı.Ancak İsviçre polisi bu oyuna gelmedi. Kaçakçılık Dairesi’ne verdiği cevapta “KılıçDündar, 21.1.1984 tarih ve 9.2.1984 tarihli telekslerinizde bahsi geçmektedir. Ve bizdekaydageçirilmiştir.Hakkındadahabaşkabirbilgimevcutdeğildir”denilmekteydi.Oyuntutmamıştı! Bu yüzden Basel Narkotik Bürosu’nun bu cevabı da dosyaya konmamıştı.AmaBurhanApaydınİsviçremakamlarınabaşvurarakbubelgeninörneğinigetirtmişveresmitercümesiniyaptırdıktansonra4No’luAskeriMahkeme’yesunmuştu.Yani,DündarKılıç’ısuçlamakiçinyapayyollardanüretilmeyeçalışılanbirdelil,sonundasavunmasınayarayanlehtebirdelilhalinegelmişti!

Burhan Apaydın’ın ve yardımcısı Lütfü Çolak’ın bana anlattıklarına göre, DündarKılıç’ın eniştesi Oflu İsmail’in 27 Şubat 1987’de Hollanda’da tutuklanıp İtalya’yagötürülmesinden sonra Atila Aytek İtalya’ya gidip ifadesini almak istemişti. Ancakİnterpol’le ilgili suni bir delil yaratma çabası duruşmalarda ortaya çıkarılınca bunuyapamamıştı.

Delillerinçürütülmesidevamediyordu.1984/39-9sayılıdosyadaDündarKılıç’ınFerdaSeven ile birlikte yargılandıkları davanın “delilleri” vardı. Apaydın’a göre bu dosya“DündarKılıç’akarşıkorkunçbirtertibiiçermekteydivedelilsağlamakiçin‘erointemini’yolunagidildiğini”gösteriyordu.19Nisan1984’teAnkara’yagetirilenFerdaSeven,baskıaltında alındığı anlaşılan ifadesinde “Dündar Kılıç’tan aldığı 178 gram eroini bir boyakutusununiçindebahçesinegömdüğünü”söylemişvebuifadeFarukMetin’inhazırladığıfezlekeye de bu şekilde geçirilmişti. Bu ifadenin alınmasından dokuz gün sonra, 28Nisan’da İstanbul’agidenKaçakçılıkŞubesi ekipleriFerdaSeven’inbahçesindeyapılankazısonundagömülüeroinbulunduğunadairbir tutanak tutmuşlardı.Ancak,Apaydın’agöreneböylebirkazıyapılmış,nedeeroinbulunmuştu,bueroinbaşkabiryerdenteminedilerekmahkemeyedelilolaraksunulmuştu.Çünkü“Beyazbirtorbaiçindeağzımühürlünet 178 gram eroin bulunduğu” iddia edildiği halde 4 No’lu Askeri Mahkeme’ninyaptırdığılaboratuvarincelemesisonundatorbaiçindekibueroinin23gramolduğuortayaçıkmıştı! Anlaşılan 23 gram eroinin bahçeye gömülmesinin komik olacağıdüşünüldüğündenolsagerek,eroinmiktarıfezlekeye178gramolarakgeçirilmişti!Ayrıca,emniyetgörevlilerininbahçedekazıyapılırkenhazırbulunduğunusöylediklerikişilerdenFikri Kılıçoğlu, mahkemeye verdiği ifadede bahçede böyle bir kazı yapılmadığı haldeyapılmışgibitutanaktutulduğunusöylemişti!ÜstelikDündarKılıç’ınverdiğieroiniFerdaSeven’e götürdüğü iddia edilen Hikmet Ilgın sanık olarak askeri savcılığa gönderilmiş,amasavcılık“zoradayalıbeyanlarıilebirkişininsuçlanamayacağı”gerekçesiyleHikmetIlgınhakkındatakipsizlikkararıvermişti!

AbiDiyarbakır’da

Page 259: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Ankara’dasıkıyönetiminkalkmasınınhemenardından,4No’luAskeriMahkemede15Mayıs 1987 tarihinde lağvedildi. Bumahkemenin bakmakta olduğu kaçakçılık davalarıDiyarbakırSıkıyönetimAskeriMahkemesi’ne,sanıklarıdaDiyarbakırAskeriCezaevi’negönderiliyordu. Diyarbakır’a gidiş hazırlığında olan Dündar Kılıç, 8 Haziran 1987tarihindeavukatıBurhanApaydın’abirmektupgönderdi:“KıymetliAğabey,gönderdiğintelgrafı aldım.Çok sağ ol.Adaletten yana olanların ve beni sevenlerin kalbinde, dünyayok olana kadar yaşayacaksın. Tanrı senin gibi vatanseverleri korusun.Herhalde bugünyarınDiyarbakır’agideceğim.Saygıyla selameder, ellerindenöperim.KardeşinDündarKılıç.”2 Aslında bu mektup, Burhan Apaydın’ın o güne kadar yaptığı savunmalaraduyulan şükranın bir ifadesiydi.Gerçekten deApaydın para almadan girdiği bu davadasekiz ay gibi kısa bir sürede “idam sayısını” altıdan bire düşürmüştü! Bu mektubunyazılmasından kısa bir süre sonra Dündar Kılıç, acı günleri birlikte göğüslemiş olduğuarkadaşlarıylavedalaşarakDiyarbakır’agötürüldü.

DiyarbakırAskeriCezaevi’nde siyasi tutuklularla, kaçakçılık sanıkları ayrı koğuşlardakalıyorlardı. Dündar Kılıç ile Behçet Cantürk 40 kişilik E Blok 33. koğuşa kondular.Behçet Cantürk koğuş kıdemlisi olmuştu. Eski düşmanlıklarını unutmuşlar, sıkı dostolmuşlardı. İkisi de günlerini okuyarak ve birbirleriyle kitap değiştirerek geçiriyorlardı.GenelkurmayBaşkanlığı’ndan özel izinle gelen gazetecilere birlikte demeç veriyorlardı.DündarKılıç,“Burada40 taneBaba’nınolduğunusöylüyorlar,amaburadaki40kişiden35’ininceketalacakparasıyok,”diyordu.3

İkicezaevinidetanıyanbazıgazeteciler“babaların”Mamak’tansonra“cennete”geldiklerinisöylüyorlardı.DoğrusuDündarKılıçdahalindenşikâyetçideğildi:“Bizdenönceçokintiharlarolmuş,amabizgittiğimizzamanböylebirşeygörmedik.Oradakiidaregayetılımlıidi.Yanibilinçlibirşekildekimseyebirkötülükyapıldığınıgörmedim.Mahkûmlardakurallarasaygılı.Demekkimahkûmabirşeyyapılmadığızamanodamahkûmolduğununhesabınıyapıyor.OsmanToprakdiyebirhapishanemüdürüalbayvardı.İnsanoğluinsan.‘Allahsizibanaemanetetti,’derdi,‘neistersenizyiyecekiçecekdışardangetirtebilirsiniz.Hastaolanarkadaşlarınıziçinherşeyigetirtirim.Amaparasınıkendileriverecek.’Eee,benböyleadamabayıldım.İnsanlıkbudur.Onunlahâlâdostuz.Hâlâonusaygıylayadederiz.Hakikibirasker.Vebirlafıvardı.Derdiki,‘BenHarbiye’yegiderkengardiyanolmakiçingitmedim.Askerolmakiçingittim.AmaneyapayımkikaderbeniDiyarbakırCezaevi’ndegardiyanyaptı.Neysekibugeçicibirgörev.’İştebuOsmanToprakdaadamdı.Hazaadamdı.”4

DündarKılıç orada 18 yıldır görmediği eski bir dostuna da kavuştu:HikmetBozçalı.Onu hikâyemizin önceki bölümlerinden hatırlayacaksınız.5 70’li yılların başındatanıştıklarındaBozçalıgençbirhukuk fakültesiöğrencisiydi.Fakülteyibitirdikten sonramemleketi olan Diyarbakır’da büro açıp orada avukatlığa başlamıştı. Diyarbakır’dayeniden buluşmalarını Hikmet Bozçalı bana şöyle anlattı: “Dündar Kılıç Diyarbakır’ageldikten sonra orada bir avukat arkadaşımıza beni kastederek ‘Yılmaz Güney’inamcasınınoğluvar,buradaavukattır,gelsinbenidebirgörsün,’demiş.YanibenYılmaz’ıçok severdim, çok hürmet ederdim ama amcasının oğlu değilim, onun hatırında öyle

Page 260: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kalmışherhalde.Benanladımyani,yanınagittim,öpüştük.Aradankaçyılgeçmişadamunutmamış,demekkiçokkuvvetlibirhafızasıvardı.Gittikgörüştük,işterahmetliYılmazGüney’denbahsetti,ozamanvefatetmişti,çokağladı.

Vekaletinialdıktansonraartıkhergünziyaretinegidiyordum.BengidincetabiiBehçetBey falan cezaevinde karşılaşmışlar, onun avukatı da geliyordu, benMehdi Zana’yı daçağırıyordum,böyleon,onbeşkişisohbetediyorduk,bayağıikisaat,üçsaat.Açıkgörüşgibi.DündarKılıçsürekli‘Gelbana’diyordu,canısıkılıyordutabii,bendehemenhemenher gün cezaevine ona gidiyordum. Onu Diyarbakır’da çok seviyorlardı. Ben de bütünsiyasilerin avukatıydım ve benim bayağı ağırlığım vardı. Yılmaz Güney çok sevilirdiorada, Dündar Kılıç’ın onun arkadaşı olduğu da biliniyordu. Ama kendisi de çokseviliyordu, cezaevi yönetiminde de tutuklular üzerinde de çok ağırlığı vardı, sevilipsayılıyordu.Gerçikoğuşuayrıydı,yanisiyasilerleayrıkoğuştaydıamaçokağırlığıvardı.Kardeşleri,ailesiziyaretegelirdi.İkihanımıvardı,onlargelirdi.İstanbul’dangelenepeyinsanoluyordu.DemirOtel’dekalırlardı.”7979BehçetCantürkotelyönetimine“Kesinlikleparaalmayacaksınız”direktifinivermişti.SonerYalçın,Beco,s.237.

Kendisine Diyarbakır ziyaretlerini sorduğum İbrahim Kılıç da orada gördüğümisafirperverliğiövmüştü: “Diyarbakırhalkı çokmisafirperverdi.Gittiğimizzamanbizeyabancı olduğumuzu, gurbette olduğumuzu hissettirmiyorlardı. Yemek hazırlar, yemeğedavetederlerdi.Behçet’inkardeşleriyledebirkaçseferoturupbirlikteyemekyedik.”

AspirinAliDiyarbakır’da duruşma oldukça Avukat Burhan Apaydın da İstanbul’dan gelip

katılıyordu.Üç yıldan beri sürmekte olan duruşmalar sonucunda bütün davalar 1985/55sayılı tekbirdavadabirleştirilmiş, artıkDündarKılıç’ın“altıkezdeğil, sadecebirkez”idamıistenirolmuştu.BurhanApaydın30Temmuz1987tarihliduruşmada21sayfalıkbirdilekçe vererek birleştirilen bu davaların içeriklerinin hukuken geçersiz olduğunukanıtlamayaçalıştı.Bunlarınarasından,DündarKılıçhakkındanekadargülünç iddialarolduğunugöstermesibakımındanilginçbulduğumbiriniözetlemedengeçemeyeceğim.

Hollanda’daişçiolarakçalışmaktaolanAliSarınergizuyuşturucumaddebulundurmaksuçundan 1981 yılında Hollanda mahkemesi tarafından mahkûm edilmişti. Sarınergizcezasını çektikten sonra sınır dışı edilmiş ve durum Türk polisine de bildirilmişti.Apaydın’ın dilekçesine göre, Kaçakçılık Daire Başkanlığı Sarınergiz’in Türkiye’yedöndüğünü öğrenince Söke’deki işyerine ve evine yıldırım bir baskın düzenleyerek elegeçen ne varsa sanıkla birlikte Ankara’ya getirmişti. Zapt olunan maddeler arasındaevindebirkutuiçindebulunanyaldızkâğıtlarasarılıveiçindebeyaztozbulunan19küçükpaketvardı.KaçakçılıkDaireBaşkanlığıSarınergiz’denDündarKılıçaleyhinde“gerekliifadeyi” aldıktan sonra zaman kaybetmeden Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı’na,uluslararası bir eroin kaçakçısının evinde bulundurduğu uyuşturucu madde ileyakalandığını, söz konusu kişinin Dündar Kılıç ile işbirliği içinde olduğunu “itirafettiğini”bildirmişti.Komutanlığındabuşahıshakkındasoruşturmaaçılmasınıemretmesiüzerine Ali Sarınergiz tutuklanmış, hakkında açılan dava Dündar Kılıç dosyasıylabirleştirilmişti.

Page 261: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Burayakadarherşeynormalgörünüyordu.Ama19paket içindeki tozlarınlaboratuvarraporu geldiğinde her şey değişiverdi: Paketlerin içindeki madde eroin değil, aspirintozuydu!MigrenağrılarıçekenAliSarınergiz,ülserideolduğuiçinaspirinieziptozhalinegetiriyor,suyakarıştırarakiçiyordu.Amabununedensesorgucularınasöyleyememişti!

Durumun anlaşılmasıyla birlikte arkadaşları arasında adı “Aspirin Ali”ye çıkanSarınergiz,ikiyıltutukluluktansonratahliyeedildi.AmaömründebirkezbilegörmediğiDündarKılıçhakkında“1974yılındanberionunlaHollanda’yaeroinihraçediyoruz,”diyebaşladığı40sayfalıkifadesidosyalarıniçindekalmıştı!

Birleştirilen davaların tek dayanağı olarak artık sadece “İsviçre-İtalya” dosyası adıverilendosyakalmıştıveBurhanApaydınbudosyanıniçeriğihakkındada4Eylül1987tarihli duruşmada 80 sayfalık bir dilekçe verdi. Dilekçesinin giriş bölümünde şöylediyordu: “Dündar Kılıç davası, boyutları kendisini de aşmış ve bu ülkede hukukunüstünlüğünüsağlamakdavasıhalinegelmiştir.”

Apaydın, bu dilekçesinin sonunda da Atila Aytek ve Faruk Metin hakkında suçduyurusunda bulunmayı ihmal etmiyordu: “Emniyet Genel Müdürlüğü KaçakçılıkİstihbaratveHarekâtDairesiBaşkanıAtilaAytek’i, sonuçolarakDündarKılıçaleyhineuyuşturucumaddekaçakçılığısuçununyükletilmesinisağlamakamacınayöneliktertipveişlemlerindendolayıDiyarbakırSıkıyönetimAskeriMahkemesiönünde ithamediyorvemevcutdelillerkarşısındaAtilaAytekilebirlikteaynısuçlarıikaveiştirakedenMerkezMali ŞubeMüdürVekili FarukMetin haklarındaAnkaraC. Savcılığı’naTC: 243, 283,179 ve 240. maddelerine göre suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmesini talepediyorum.” Aslında Apaydın’ın bu kadar yorulmasına hiç de gerek yoktu. Güvenlikgüçleriarasındakikapışmalarsonucu,MİT’tekiveEmniyettekikaçakçılıküniteleri tekertekerkapatılmayabaşlanmıştıvetasfiyemerkezedoğruyaklaşmaktaydı.

Ağustos 1987 sonlarında Diyarbakır Cezaevi’ne gelen bir grup gazeteci tutuklularlaröportajlaryaptılar.

FüsunÖzbilgen’inDündarKılıçileyaptığıröportaj30Ağustos1987tarihliCumhuriyetgazetesinde“DuvarlarKonuşuyor”başlığıylayayımlandı.BuröportajdaDündarKılıç’ınsarfettiğisözlerbaşınadertaçacaktı;DiyarbakırCumhuriyetSavcılığıaynıgünDündarKılıç hakkında “hükümetin manevi şahsiyetini alenen tahkir ve tezyif” suçundan davaaçacak,davayıAvukatHikmetBozçalıtakipedecekti.

İkiDüşmanEkiptenYeniAtaklarSahi, aradan geçen onca zaman zarfında MİT ve Emniyet’teki düşman klikler ne

yapmaktaydılar, hangi yeni oyunların peşindeydiler? Biz Dündar Kılıç’la birlikteMamak’tanDiyarbakır’a taşınır,mahkeme dosyalarının arasında kaybolurken, bütün buolaylarınperdearkasındaçekişipdurankişilerimiziunutupgittik.Onlarıbıraktığımızyerianımsayacakolursak,aralarındasağlanangeçicibirateşkesdurumundakalmıştık.İstanbulekibiDündarKılıçveyeraltıdünyasıylailgilibirsoruşturmadanaklanarakçıkmıştı,amaKaçakçılık Dairesi’nin İstanbul’da kendilerini devre dışı bırakan operasyonlarına dişbiliyorlardı.MİT’teİstanbulBölgeBaşkanıNuriGündeşterfiederekAnkara’yaatanmış,MehmetEymürisedahageribirhizmetealınmıştı.Yani,İstanbulekibiçatışmadanhafif

Page 262: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bir avantajla çıkmış gibi görünüyordu. Eymür ile Aytek İstanbul’a bir “barış ziyareti”yaptılar,ÜnalErkanveMehmetAğarilebirlikteyemekyediler,yemeğeosıradagörevdeolmayanHiramAbasdaarabulucuolarakkatıldı.Ama“ÜnalErkan’ınmenfi tutumuveAtilaAytek’iithamedenkonuşmalarısebebiylepekbiraşamakaydedemediler.”6

Ancak iki yıl sonraMİT’temeydana gelen beklenmedik bir gelişme bu dengeleri biranda altüst etti; 1980’deDaireBaşkanlığı’ndan emekliye ayrılmış olanHiramAbas, 12Ocak 1986’da dört kademe birden atlamış olarakMüsteşar Yardımcılığı’na getirilmişti.Gelir gelmez de ekibini hemen yanına toplamıştı: Mehmet Eymür daha sonra adıKontrterörDairesiolanGüvenlikDairesi’neBaşkanoldu.ÖzelHarpDairesi’ndenYarbayKorkut Eken ile Binbaşı Yavuz Ataç da bu birime alındılar. Bütün bu atamalarıkaldıramayanNuriGündeşgörevindenistifaederekMİT’tenayrıldı.Artıkçelişmeninbirtarafında İstanbul’dakiÜnalErkan ileMehmetAğar, öbür tarafındaAnkara’dakiHiramAbasileMehmetEymürvardı.

HiramAbas’ınMİT’teikinciadamlığagetirilmesiaslındaBaşbakanÖzal’ınuzunvadeliplanlarının bir parçasıydı. Bu plan, adım adım ilerleyerek sonunda Çankaya Köşkü’neçıkmayı hedefliyordu: Önce eski liderlerin siyasi yasaklarının devamını sağlayarak enyakınrakibiolanDemirel’denkurtulacak,sonrabaskınbirerkenseçimleçoğunluğueldeedecek, daha sonra da Ekim 1989’da görev süresi dolacak olanKenan Evren’in yerinecumhurbaşkanıolacakvebaşkanlıksisteminegeçecekti.

Bu uzun vadeli planın gerçekleşmesi için bazı kısa vadeli hedeflere ulaşmakgerekiyordu.Ordununkendisinekarşıolduğunubildiğihiyerarşikdüzeninibozmalıydı.80Ayrıca kendisine sürekli bilgi akışı sağlayacak bir istihbarat örgütüne ihtiyacı vardı.BaşındabiraskerinbulunduğuMİT’isivilleştirmeyehenüzgücüyetmiyordu,bununiçinmüsteşarlık için düşündüğüHiramAbas’ı ancakmüsteşar yardımcılığına getirebilmişti.Ama asıl niyeti özel bir istihbarat örgütü kurup başınaHiramAbas’ı getirmekti. YazarUğurMumcu bu konuyla ilgili duyumlarını daha o tarihlerde yazmıştı.7Aradan 15 yılgeçti,benbukitabıyazmaktaykenkonuylailgiliyeniyenibilgilerortayaçıkmayadevamediyordu. Özal’ın hukuk danışmanı Bilgin Yazıcıoğlu açıkladı: “Özal, MİT’i,Genelkurmay’ın istihbaratını, jandarma ve polisin istihbaratını tek elde birleştirmekistiyordu.Başkanlıksisteminegeçilseydi,kendisine,yanibaşkanabubirimleri tekeldenbağlayacaktı.”8İşteİstanbulekibininEymür’ündeyimiyle“menfitutumunun”nedenide,aslındaÖzal’ınyenibiristihbaratörgütükurmadüşüncesineduyduklarıtepkideyatıyordu.Elbettekionlardagazeteokuyorlardı,Ankara’dakiköstebeklerindenhaberalıyorlardı.80Özal’ınTürkSilahlıKuvvetleriileilgiliplanlarınınayrıntılarıiçinbkz.SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,s.400,401.

Uzatmayalım, Özal’ın planının, siyasi yasakların halkoyuna sunulacağı birinci adımıolan referandum günü yaklaşmaktaydı. Özal “siyasi yasakların kaldırılmasına hayır”kampanyası yürütürken konuştuğu yerlerde “Son günü bekleyin, önemli açıklamalardabulunacağım,”diyordu.GazeteleresızanhaberleregöreBankerBakoileDoğruYolPartisiGenel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ilişkileri hakkında bilgi toplamıştı ve bunuaçıklayacaktı.BubilgileritoplayıpdosyahalindekendisineverenyineAbas-Eymür-Aytek

Page 263: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

üçlüsüydü. Ama Özal son anda bu açıklamadan vazgeçti ve gazetecilere “DYPmitinglerininparasıneredengeliyor,bunuaraştırın”demekleyetindi.9

TurgutÖzalbuaçıklamayıyapmaktannedenvazgeçmişti?Kiminegöreyeterlidelileldeedememiş,kiminegöreiseCindorukkomployuhaberalmışve“ANAP’ınbilinmeyenbazıyolsuzluklarını açıklama” tehdidinde bulunmuştu. Ayrıca, Özal referandum günüHürriyet’teçıkanbirhaberedeçoksinirlenmişti.HaberegöreBankerBako’nunçıkardığısahte tahviller soruşturmasında ihmaligörülen İstanbulMaliŞubeMüdürüCevdetSaralBingöl’e atanmıştı. Bu sürgünün ardındaki telaş ise Banker Bako’nun Turgut Özal’ınağabeyiKorkutÖzal’ıdadolandırmışolmasıydı.10

Sonuçolarak6Eylül1987günüyapılanreferandumdaçıkanyüzde49.84“hayır”oyunakarşılık yüzde 50.16 “evet” oyuyla, yani kıl payıyla eski liderlerin siyasi yasaklarıkaldırılmıştı.

RaporSkandalınaGidenOlaylarZinciriÖzal’ın açıklamayapmamasıyla ilgili olarakbu tezlerinbelkidehepsidoğruydu, ama

işinperdearkasıbirazdahadeğişikti.

“Soruşturmada ihmaligörüldüğüsöylenen”CevdetSaral’aogünleri sordum,bana“Ozamanlar Banker Bako ile ilgili elimdeki bilgileri Özal’a verseydim, Ecevit bugünbaşbakanolamazdı!”dedi.YaniDemirelileEcevit’inkılpayıkazandıklarıreferandumuntersinedönebileceğini,siyasiyasaklarındakalkmayacağınıimaediyordu.

DemekkiİstanbulEmniyeti,Özal’ınistediğiBankerBakosoruşturmasınısadeceihmaletmemiş, soruşturmayı Ankara’dan gelen ekipler yürüttüğü için düpedüz engellemişti.Özal’ınreferandumplanıhiçhesaptaolmayanİstanbul-Ankaraçekişmesiyüzündensuyadüşmüş,hattabelkideülkeninsononbeşyıllıksiyasiyazgısıbukadarbasitbirnedenledeğişmişti.

ButaktikyenilgiÖzal’ınstratejisiniçokfazlaetkilemedi,planlarındaufakbirrötuşyaptıveMeclis çoğunluğuna dayanarak 29Kasım’da erken seçimkararı çıkarttı.Öte yandan“istihbarat birimlerine” de Banker Bako olayının perde arkasının yeniden araştırılmasıtalimatınıverdi.

Ama İstanbul ekibi aynı olayınAnkara ekibi tarafından yeniden araştırılacağını haberalmıştı.VeAnkara’dakihasımlarıdahahareketebilegeçmedenonlarıderindensarsacakbir hamleyle cepheden taarruza geçme kararı aldı: Eymür-Aytek ekibinin “sahtepasaportçusunu”deşifreedeceklerdi!

4 Kasım 1987 tarihli Hürriyet gazetesinin sürmanşeti “Müthiş İtham” “Babalarınpasaportçusu” “Sahte belgelerden emniyet haberdardı” şeklinde çıktı. İstanbul polisitarafından “yakalandığı” söylenen, ama aslında ellerinin altında olan sahte pasaportimalatçısıTimurHanoğlu itiraflardabulunuyordu:“Yeraltıdünyasınınünlübabaları içindüzenlediğimpasaportlarıMİT’inveAtilaAytek’inbilgisidahilindeyapıyordum!”TimurHanoğlu’nun sahte pasaport düzenlediği kişiler arasında Abuzer Uğurlu, Sabri Uğurlu,EnisKaraduman,İsakKumdagezer,MehmetCantaş,MehmetAliAğcavedahabirçokları

Page 264: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

vardı.İtiraflarıüçgünbuşekildeuzayıpgitti.

Bu açıklamalara karşı görüşü sorulan Atila Aytek “Konunun muhatabı MİTMüsteşarlığı’dır.Cevabıoranınvermesigerekir,”diyordu.

Eymüriseolayıİstanbul’dakiköstebeklerisayesindegazetedeçıkmadanönceöğrenmiş,bayağıöfkelenmişti:“AdıgeçenideşifreederekMİT’iveEmniyetKaçakçılıkDairesi’niküçükdüşürdüler.Bukonudaokadarhırslıhareketediyorlardıki,hiçbirzamanbuyayınınülke menfaatlerine aykırı olduğunu düşünemediler.” Timur Hanoğlu sadece Eymürtarafından değil, devletin birçok üst düzey görevlisi tarafından da tanınıyordu. İçişleriBakanlığı’nın taklit edilemeyeceğini iddia ettiği yeni pasaportlar çıkarttığı bir sıradaEymür“sahtepasaportçusunu”EmniyetGenelMüdürü’nünmakamınagötürüpbirgösteriyaptırmıştı: “TimurHanoğlubir saçkurutmamakinesiyleyarım saattepasaportu açarakfotoğrafıdeğiştirdi.Hepsihayretler içindekalmışlardı.GösteridensonraTimurHanoğlusahtekârlık ve buna karşı alınacak önlemler konusunda genel müdüre uzun uzun bilgiverdi.Genelmüdürdebugörüşmedençokmemnunkalarakonahemparaverdi,hemdezamanzamangörüşmeyiteklifetti.”11

Her şeye rağmen İstanbul’un bu hamlesine bir karşılık verilmeliydi. Ama Ankaraekibinin bu ağır saldırıya cevap olarak alelacele hazırladığı karşı hamle çok cılız oldu.Eski tarihli bazı olaylar ısıtılıp yeniden basına veriliyordu: İsviçre’ninLugano kentindeuyuşturucu madde kaçakçılığından tutuklanmış olan Yaşar Gül’ün Dündar Kılıç’ındamadının dayısı olduğu olaydan 2,5 yıl sonra; Tarık Ümit’i yaralayan ZekeriyaÜlkücü’nünDündarKılıç’ınadamıolduğuolaydan2yılsonra;İstanbulEmniyetiCinayetMasası Şefi Ahmet Ateşli’nin sabıkalı kaçakçılardan Zihni İpek’e sahte polis kimliğiverdiğideolaydan8yılsonratekrarpiyasayasürülmüştü.

Eymür’ünRaporlarıBukarşıhamleçoksönükkalmıştıamatamosırada,Eymür’ünelineçokdahabüyükbir

fırsatgeçecekti.MüsteşarHayriÜndül“eylülsonuveyaekimbaşında”ondanbirtaleptebulunuyordu:“TahterevallininbirucundaHiramAbas,diğerucundaNuriGündeş,biroçıkıyor,birdiğeri.Nedirbukonular,senbukonularıiyibiliyormuşsun.BuDündarKılıçolayını,NuriGündeş’ifalanbanaetraflıcabiranlat.Benseyahategidipdönünceseninleşu yandaki odaya kapanalım, kapıyı kapayalım, akşama kadar oturalım, akşama kadarbanabukonularıizahet.”12

Bu istek Eymür’e ilaç gibi gelmişti. Bir süredir uğradığı yenilgilerin intikamını almaolanağı nihayet doğmuştu.Onların “sahte pasaportçu” hamlelerine karşı, daha güçlü birdarbe indirmeliydi. 1980’den beri biriktirdiği ve “Babalar Operasyonu”yla da iyiceçoğalan“belgeleri”masasınınüstüneyığdı,kâğıdınenüstüne“Konu:BankerBakoolayı,polis içindeki çekişme ve yeraltı-polis-kamu görevlileri” başlığını koydu ve raporunuyazdı.

Raporskandalıpatlakverdiğindeilkbirkaçgünkimintarafındanyazıldığıaraştırılacaktı.Oysabuaraştırmayahiçgerekyoktu,çünküEymürraporundahabirincisayfasınahemdehiçmütevazı olmayan bir biçimde imzasını atmıştı: “Haziran 1983’teMİTMüsteşarlığı

Page 265: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

bünyesinde Kaçakçılık Şubesi kurulmuş ve başına Şube Müdürü olarak bu konudabirikimleriolanMehmetEymürgetirilmiştir.”

Eymür’ünraporuyazarkenkullandığıbilgiler,hiçdeöylesondereceesrarengiz,akıllaradurgunluk verecek kadar gizli birtakım istihbarat kaynaklarından alınmış değildi.Referandum öncesi Banker Bako araştırmaları sırasında Eymür’e “teşkilat dışı bazıelemanlardan” çeşitli bilgiler intikal etmişti. Ancak Özal’ın açıklama yapmaktanvazgeçmesi yüzünden bu bilgiler elinde kalmıştı. Ayrıca Babalar Operasyonu sırasındateşkilat içindenvedışındangelen ihbarmektupları, İstanbulMİTveEmniyet teşkilatlarıiçindeki köstebeklerinin yaptıkları ifşaatlar, sanıklardan, özellikle de Dündar Kılıç’tanalınanifadelerveyeraltıdünyasıiçindekiTarıkÜmitgibibirkaçmuhbirinverdiği“ham”bilgilerdevardı.Teorikolarakistihbarat,birkaçkaynaktan“doğrulanmış”bilgiydi,bütünustaistihbaratçılarbununböyleolduğunusöylerlerdi.AmaMehmetEymürraporlarında,hasımlarını alt etmek için giriştiği “mücadelelerde” ve basına sızdırdığı haberlerde hepmuhbirlerden gelen ham ve doğrulanmamış bilgileri kullanıyordu. Çünkü, aslında biristihbaratuzmanıolmaktançok,bir“psikolojiksavaş”ve“dezenformasyon”,yani“yanlışbilgilendirme”ustasıydı.

Belkiçokgecikmişbir saptamaolacakama, itirafedeyimkiancakbukitabıyazarkenaklıma geldi; bizler neden bu raporaBirinciMİT raporu, Susurluk’tan sonrakine İkinciMİTraporudiyorduk?HerikisinideaynıkişiyazdığıhaldenedenbirinciEymürraporu,ikinci Eymür raporu demiyorduk? Yine bu kitabı yazarken farkına vardım ki, bunumaralarıbizdeğil,bizzatyazarınkendisiveriyordu,bizdeonauyupöylesöylüyorduk!MehmetEymürTBMMSusurlukKomisyonu’naverdiğiifadeninbiryerindeşöylediyor:“…ben geçmiş tarihlerde boyumun ölçüsünü almış bir kimse olarak, birinci MİTraporundansonrabuişlerdesondereceihtiyatlıdavrananbirinsanım…”13

AslındaMehmetEymür’ünyazdığıraporlara“MİTRaporu”adınıvermesibile,herkesiöylesöylettirmekiçinyapılmışbiryanlışbilgilendirmeydi.Kendibaşınavemuhbirlerdengelenbilgileriderleyerekyazdığıbirdeğerlendirmeye“MİTRaporu”adınıvererek“resmibelge”niteliğikazandırmayaçalışmıştı.

BundanböyleburaporlardanEymür’ünraporlarıolaraksözedeceğim.

OnBeşinciBölüm

ABİİPTENDÖNÜYORMehmet Eymür daha sonra “etüd” adını verecek olduğu raporunu yazmayı 10Kasım

1987tarihindebitirdi.Yazdıklarınıüstmakamlaraverecektiamaosıradakimseninonunlameşgulolacakhaliyoktu.19günsonraseçimleryapılacaktı,üstmakamlarınhepsiseçimpropagandasıylauğraşıyorlardı.OdaraporunuMüsteşarYardımcısıHiramAbas’asundu.Abasraporuokuyupbirhaftasonrageriverirkenilkfırsattaüstmakamlarayollanmasınıemretti. Sadece “kadın işlerini biraz abartılı” bulmuştu.81 Eymür’ün söylediğine göre,“Seçimtelaşı,müsteşarınAnkara’dabulunmamasıvekendisininbirameliyatgeçirmesi”nedenleriylebusunuşbirazgecikecekti.1

Page 266: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

81HiramAbasbuyorumunugazeteciCüneytArcayürek’esöylemişti,bkz.Arcayürek,DarbelerveGizliServisler,s.345.

ÖzalKaçakçılığıNasıl“Önledi?”

Eski siyasi liderlerin de katılmasıyla birlikte Kasım 1987 seçimlerinin propagandagünlerioldukçacanlıgeçti.ANAP’ın“Amerikantarzı”propagandakampanyası,DYP’ninDemireliçinsöylenen“Kurtarbizibaba!”sloganlarıylayürüttüğübirazdaha“bizeözgü”kampanyayla karışınca çok renkli görüntüler ortaya çıktı. SeçmenleriDemirel’e “Baba”demektenhoşlanınca,ötekibabalarıayırmakiçinonlara“mafyababası”denmekzorundakalındı.

Özal’ınseçimsloganlarındanbiri“Kaçakçılığıbizönledik”şeklindeydi.

Kaçakçılığın bir ölçüde azaldığı doğruydu, amanasıl?Birkaç yazar dışında hiç kimse“Pekiamabunlarkaçakçılığıönlemekiçinneyaptılar?”diyesormuyordu.

ANAP’ıniktidarageldiğindenberikaçakçılıklailgiliolarakneyapıpneyapmadığınabukitabın başından beri zaman zaman değindim.Yeri gelmişken şimdi,UğurMumcu’nunseçimlerdenikigünönceyazdıklarıylaberaber2birkezdahatoparlayayım:İlk düzenlemelerden biri “Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Tebliğ”di.

Bununladövizithaliserbestbırakılmıştı,yanidövizkaçakçılığısuçolmaktançıkarılıyor,böyleceeskidendövizkaçakçılığıyapanlardaaffedilmişoluyordu.

Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu değiştirilerek döviz kaçakçılığı suçları“ekonomik suç” kapsamına alınmış ve bu suçtan hükümlü ve tutuklu olanlar hemensalıverilmişti.

Altın kaçakçılığı nedeniyle açılan ve üç büyük bankanın genelmüdürlerinin de sanıkolduklarıdava,yasavetebliğlerdeyapılandeğişikliklerlekapatılmıştı.

Mobilyayolsuzluğundan20yılağırhapseçarptırılanYahyaDemirel,Özalhükümetininçıkardığıbirtebliğlebucezadankurtulmuştu.

“Kaçakçılığın Men ve Takibi Hakkında Kanun”da yapılan değişikliklerle “gümrükkaçakçılığı”suçlarınaafgetirilmişti.

PasaportKanunu’nda yapılan bir değişiklikle “silah ve narkotik kaçakçılığı” dışındakikaçakçılıkdavasısanıklarınapasaportverilmişti.

Pişmanlık yasası kaçakçılık davalarına uygulanmamış, böylece kaçakçıların birbirlerihakkında yapabilecekleri önemli açıklamalar ceza indiriminden yararlanmayacağı için“cazip”olmaktançıkmıştı.

Son olarak infaz yasasında yapılan değişiklik, içerdeki kaçakçıların da tahliyesinisağlamıştı.

Bu özet dökümden de anlaşılacağı gibi, ANAP’ın kaçakçılıkla ilgili politikası“ekonomik suça ekonomik ceza” adı altında kaçakçıları “affetmek”ti! Bu ekonomikönlemlerin başka bir sonucu da, kısa bir süre sonra patlak veren hayali ihracat olaylarıolacaktı!

Page 267: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Aslında İstanbul’daki uyuşturucu ve silah kaçakçılığı merkezinin zayıflaması, büyükşehirlerdekiterörünönemliölçüdeortadankalkmasınaparalelbirolguydu.Beslendikleriterörkaynaklarıkuruyan“ikincikuşak”uyuşturucu-silahmafyasınınbirkısmısıkıyönetimmarifetiylehapseatılmış,büyükbirkısmı iseyurtdışınakaçmıştı.Busonucunbaşkabirnedeni ise, kadrolarını 1980 öncesi ülkücü eylemcilerinin oluşturduğu “yeni kuşakmafya”nınuyuşturucuticaretindendahabaşka“işalanlarına”ilgiduymasıydı.

Büyükşehirlerdekiiçterörazalınca,merkeziİstanbulolanuyuşturucu-silah-terörüçgenideGüneydoğu’yakaymış, gerek silah,gerekseuyuşturucukaçakçılığı daönemliölçüdePKK terörünün olduğu sınır bölgelerine taşınmıştı. Bundan sonraki on yıl boyuncauyuşturucuticaretihepGüneydoğusorunuylabirlikteanılacaktı.

29Kasım akşamı sandıklar açıldığında çok büyük bir sürprizle karşılaşılmadı.ANAPoyların üçte birini almıştı, ama seçim sistemi sayesinde meclisteki sandalyelerin üçteikisini kapmıştı. Sosyal Demokrat Halkçı Parti ikinci, Doğru Yol Partisi de üçüncüolmuştu. Erbakan’ın Refah Partisi, Ecevit’in Demokratik Sol Partisi ve Türkeş’inMilliyetçiÇalışmaPartisibarajıaşamamışlardı.

“BirinciSusurluk”Seçimler bitmişti ya,MİT’in bu işle ne ilgisi varsa teşkilatınmerkezindeki “telaş” da

sona erecek, Eymür de artık raporunu sunacağı Hiram Abas’tan daha üst bir mercibulabilecekti. Müsteşar henüz seyahatten dönmediği için bekleyişi sürüyordu. Amaraporun hazırlanması sürecinde karşı taraf boş durmamıştı. Seçimlerden sonra gözameliyatıiçinABD’yegitmekteolanÖzal’abirdosyavermişlerdi.Dosyada,Hürriyet’teçıkan altın kaçakçılığı ile ilgili bir yazı dizisiniEymür ileAytek’in verdiği yazılıydı.Oarada Nuri Gündeş de emekli olduğu halde MİT içindeki adamları aracılığıyla eskidüşmanlarınınattığıadımlardanhaberdaroluyordu.AbasveEymür’ünİstanbulEmniyetihakkındabilgitopladıklarınıöğreninceonlarıCumhurbaşkanı’naihbaretmişti.3

BütünbugelişmeleriöğrenenEymür,müsteşarıbekleyerekkaybettiğizamanınaleyhineişlediğini seziyordu. Cumhur-başkanlığı’na başka bir operasyonla ilgili bir dosyagötürdüğü 2 Aralık’ta dayanamayıp raporunu Evren’in damadı Erkan Gürvit’e okuttu.Hem de Gürvit’in giderek İstanbul ekibiyle daha yakın ilişkiler içine girdiğini bildiğihalde!Gürvit raporu okuduktan sonra fazla bir yorum yapmadı, “Çok iddialı bir rapor,Atila’nın (Aytek) ifadelerine benziyor,” dedi ve Eymür’den bir fotokopisini aldı. İştekıyametdeondansonrakoptu,EymürGürvit’inburaporuÜnalErkanveMehmetAğar’a,Emniyet Genel Müdürü Saffet Arıkan Bedük’e dağıttığını iddia ediyordu. Seyahattendönenmüsteşarın“bile”ortalıktabirraporlafınındolaştığındanhemenhaberiolmuştu.3ŞubatgünüEymür’üçağırarak“Nedirburaporhadisesi?”diyesordu.Odaonaseyahateçıkmadanönceistediğibilgileribirraporhalinegetirdiğini,amaErkanGürvittarafındankarşıtarafaverildiğinisöyledi.EymürbütünbunlarıBaşbakanlıkTeftişKurulu’naverdiğisavunmadayazıyordu.

Zaten dört gün sonra da raporun bombası patlayacak, önce 2000’eDoğru dergisinde,dahasonradabütüngazetelerdeyayımlanacaktı.

Page 268: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Yayımlanmasıyla birlikte kopan gürültü arasında raporu kimin sızdırdığı kavgası davardı. Eymür ve Gürvit birbirlerine girmişler, birbirlerini raporu basına sızdırmaklasuçluyorlardı.

İşin aslı ise şöyleydi: Rapor Mehmet Eymür tarafından gazeteci İrfan Taştemur’aokutulmuş, o da aldığı notları 2000’e Doğru dergisine vermişti. Taştemur daha önceHürriyet gazetesinde çalıştığı sırada daha önce sözü geçen altın kaçakçılığı dizisinihazırlayan Prof. Dr. Çetin Yetkin’e yardım ediyordu. Altın kaçakçılığı olayındaki birkonunun aydınlatılması için MİT’i iyi tanıyan arkadaşı gazeteci Bedri Seferoğlu’nunaracılığıyla Ankara’ya MİT merkezine gitmiş, orada Mehmet Eymür, Korkut Eken veAtila Aytek tarafından karşılanmıştı. Rapor kendisine okutulmuş ve not almasına izinverilmişti.8282Raporunnasılsızdığınınayrıntılarıiçinbkz.ÇetinYetkin,VatanSağOlsun,ToplumsalDönüşümYayınları,İstanbul,1997,s.284-292.

Bence raporun kimin tarafından sızdırıldığının o kadar da fazla bir önemi yoktu,açıklanmasında kimlerin yararı varsa onlar tarafından sızdırılması da doğaldı deyipgeçiyorum.Raporun kamuoyu tarafından öğrenilmesinin klikler savaşını hangi aşamayagetirdiğibundandahaönemliydi.

Hikâyemizinbubölümünüyazmaktaykentaslaklarınıgençamameraklıbirarkadaşımaokuttum, o günleri çok iyi bilmeyen kuşakların bunları okurken neler düşüneceklerinimerak ediyordum. Okumayı bitirdikten sonra ne dese beğenirsiniz? “Meğer bizimbildiğimiz Susurluk ikinci Susurluk’muş, esas birinci Susurluk olayı o tarihlerdebaşlamış!”

İstanbul,İstanbulOlalı…Gerçekten de, 1988 başındaki skandalla, sekiz yıl sonraki Susurluk skandalı arasında

önemlibenzerliklervardı.Birkere ikisininde“kahramanları”aynıkişilerdi.Ayrıca,biriÖzal’ın özel örgüt kurma arzusundan, öteki Çiller’in özel örgüt kurma hevesindendoğmuştu. Ve ikisinin de sonunda Eymür hüsrana uğramış, Ağar durumunugüçlendirmişti.

Bizşimdikaldığımızyere,Eymürraporunavedoğurduğusonuçlaradönelim.

BubirinciEymürraporununyazılışamacı,sonradankopardığıbüyükgürültüyeoranlaaslındasonderecebasitti:Özal’ınbaşınaHiramAbas’ıgeçirmekistediğiveEymür’ündeherhalde onun yardımcılığını beklediği özel istihbarat örgütü düşüncesininkarşısındakileri, yani İstanbul ekibini ezmek veya sindirmek!BankerBako olayı olsun,sahte pasaportçu Hanoğlu’nun deşifre edilmesi olsun, Birinci Dünya Savaşı’nı başlatanSırp veliahtının öldürülmesi gibi küçük kıvılcımlardı. Eymür’ün esas amacı, rapordageçentekbircümledesaklıydı:“Son20yıliçindebudönemkadarİstanbul’unkanunsuzvekontrolsüzkaldığı,yeraltıdünyasınınbukadarhimayegördüğüdönemgörülmemiştir.”Anahtar cümle buydu ve yazılanların tümü, raporu okuyanları bu cümledeki hedefeyöneltmeyi amaçlıyordu. Rapora Banker Bako olayıyla girilmesi göz boyamak içindi,çünkügüncelkonubuyduvedahasıÖzal’ıntalimatıylaMüsteşarÜndülençokbukonuhakkındabilgiistiyordu.

Page 269: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bunu daha iyi anlamak için, dilerseniz gelin, raporun sansasyon yaratan bölümlerinekamuflajiçinserpilmişyaldızlarıbirazsilkeleyelim,bakalımgeriyekimlerkalıyor:“SongünlerdeBankerBakoolayıileilgilibazıgizliilişkilerinsuyüzüneçıkmasındantedirginolanyeraltıdünyasıvebazı işbirlikçileri!..OzamankiMİTİstanbulDaireBaşkanıNuriGündeş’in de Hüsamettin Cindoruk ve Dündar Kılıç’la yakın irtibatı bulunmaktadır!..BankerBakoolayınınarkasındakidiğergüçleriseİstanbulEmniyetMüdürüÜnalErkan,Yardımcısı Mehmet Ağar, Mali Şube Müdürü Cevdet Saral ve İstanbul EmniyetMüdürlüğü’nündiğerüstdüzeydekiyöneticileridir!..EsasenÜnalErkanbaşkanlığındakiİstanbul Emniyet Müdürlüğü üst düzey kadrosu İstanbul’daki yeraltı dünyası ile yakınilişkiiçindedir!..ValiNevzatAyaz…FahrettinAslanvediğeryeraltıadamlarıylailişkilerkurmuştur!.. Yeraltı dünyasını Ankara’daki üst düzey bürokratlara da Mehmet Ağarempozeetmektedir!…”suçlamalarböyleuzayıpgiderkenanahedefinİstanbulolduğunudaçokiyigösteriyordu.

RaporunenfazlagürültüçıkaranbölümlerindenbirieskiGenelkurmayBaşkanıNecdetÜruğileEmelSayın“söylentisinin”yeraldığıbölümdüveHiramAbasdaraporu“kadınkızişlerinefazlagirilmiş”diyeeleştirirkenbelkibubölümükastetmişti.NecdetÜruğbuiddialara karşı dava açacak ve kazanacaktı. Ama Üruğ’la ilgili iddialar bundan ibaretdeğildi, iki sayfayı aşıyordu. Bu bakımdan hedef alınmasında başka bir amaç aramakgerekirdi.Bu amaç da şuydu:NecdetÜruğ’un ordu üst kademesinde 2000 yılına kadaruzanan bir hiyerarşi kurduğu söyleniyordu ve Özal’ın Türk Silahlı Kuvvetleriyle ilgiliplanlarıarasındabuhiyerarşiyibozmak,Üruğ’unorduüzerindekietkisinikırmakdavardı.Türkiye’de bir insanı gözden düşürmenin en kolay yolu ise yatak odası hikâyelerianlatmaktı!

Buradanvaracağımızbaşkabirsonuçise,Özal’ınuzunvadeliplanlarınınkısavadelibirtaktiğinin de bu rapora taşınmış olmasıydı. Demek ki; ya Eymür Özal’ın uzun vadelistratejisini biliyordu ya da Özal raporu taslak halindeyken görüp ekleme yapılmasınıistemişti.Aslındaikisideaynıkapıyaçıkıyordu.

Peki ama, raporun açıklanmasıyla birlikte işler neden Eymür’ün tersine dönmüş verüzgârlarkarşıyöndenesmeyebaşlamıştı?Çünküişiniçindeişvardı:Eymür’üncephedentaarruz ettiği yel değirmeninin arkasında, görünmeyen daha büyük güçler duruyordu.Özal’ınkurmakistediğiözelörgütplanındasadeceEmniyetİstihbaratı’nıntasfiyesideğil,Genelkurmayve Jandarma İstihbaratlarının tasfiyeleride sözkonusuydu.4Ve askerlerinböyle bir şeye izin vermeleri beklenemezdi. İstanbul ekibi kurulması düşünülen yeniörgüte karşı kıyasıya savaşa girerken herhalde Özal’dan “daha etkili” bazı güçlerinrüzgârınıarkasınaalmışolmalıydı.8383DahasonrakiyıllardaEymürgrubundanayrılıpAğargrubuna“transfer”olanKorkutEken,Mart2002’deçetekurmasuçundanhapsegirerkenonadörtemekligeneralsahipçıkmamışmıydı?

Eymürekibibirkezdahayenilgiyeuğramıştı.HiramAbas,MehmetEymürveKorkutEkenMİT’tentasfiyeedildiler.EmniyetKaçakçılıkİstihbaratveHarekâtDairesikapatıldı,Atila Aytek Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’ne atandı. Buna karşılık Mehmet Ağarbasamakları daha hızlı tırmanıp İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne, Erzurum Valiliği’ne,

Page 270: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

EmniyetGenelMüdürlüğü’nevebakanlığakadarçıktı.ÜnalErkaniseönceOlağanüstüHalValisi,sonradaDYP’denmilletvekilioldu.

İstanbul’aGöktenAltınMıYağıyor?Sonuç olarak Eymür’ün deyimiyle “İstanbul, İstanbul olalı böyle başıboşluk

görmediğiyle”kalmıştı.ZatenburaporuduyanDündarKılıç’ınilktepkiside“İstanbul’agöktenaltınmıyağıyormuş?”demekolacaktı.

Doğruya,bizhapistendışarıbirçıkalımdedik,DündarKılıç’ıunuttukgitti.Artıkorayageridönelim,bakalımDiyarbakır’daneleroluyor?

Dündar Kılıç ve Behçet Cantürk rapor skandalını Diyarbakır Askeri Cezaevi’ndegazetelerden öğrendiler. Raporda ikisi de anılıyordu ama Dündar Kılıç başrollerdeydi!Üşenmeyip saydım, 23 sayfalık rapordaDündarKılıç’ın adı tam 31 kez geçiyordu!Buözelliğiyle,adıgeçenlerlistesindebaşıçekiyordu.

Behçet Cantürk ile Dündar Kılıç baş başa verip bir durum değerlendirmesi yapmayaçalıştılar. İkisi de bunun bir Ankara-İstanbul kavgası olduğunu anlamışlardı. DündarKılıç’ınilktepkisibildikküfürleriylelanetleryağdırmakolmuştu,BehçetCantürkiseonagöredahaserinkanlıydı.Güvenlikgüçleriarasındakikavgayıkavramayabaşlamıştı.Üçaysonrahapistençıktığındaraporusorangazetecilerebukavgayıanlatancevaplarverecekti:“Dikkat ederseniz iddia sahibi de devletin bir birimidir, suçlananlar da devletin birbirimidir. O halde sorun onların arasındadır ve bizler bu hesaplaşmada kullanılmakistenmişizdir. İstanbul’da sorgulandığım zaman Ankara’yı suçlamamı, Ankara’dasorgulandığımdaİstanbul’usuçlamamı;MİT’tesorgulandığımzamanpolisi,hattadahadaileri giderek aynı birimin bir alt görevlisi, bağlı olduğu, emir aldığı birimin başındakikişiyisuçlamamıistemiştir.Budurumaşaşmamakeldedeğil.Meselebukadarbasittir.”5

AmaDündarKılıçuğradığı şokunetkisini üzerindenatamamıştı.Kolaydeğildi,Şubat1984’tenŞubat1988’e,dörtyıldanberiözgürlüğündenyoksundu.İkiyıldanfazlasınıbirhücrede tek başına geçirdiği bu tutukluluk süresince her gün bu işlerin başına nasılgeldiğini çözmeye çalışmıştı. Ve şimdi bir anda bu bilmece çözülüyor ve bir kliklersavaşının arasında kalmış olduğunu öğreniveriyordu. Üzerine başrolde olmanındayanılmaz ağırlığı çökmüştü. Onun yerinde başkası olsa veya Dündar Kılıç eskigünlerindeolsadevletinbirbelgesindevegazetelerinmanşetlerindeyeraldığınasevinirdi.Ama Dündar Kılıç bir yandan başına bu çorabı örmüş olanlara karşı öfkeden çılgınadönüyor, bir yandan da bu yayınların mahkeme heyetini nasıl etkileyeceğini kara karadüşünüyordu.

Dündar Kılıç bu düşünceler içinde rapora basın yoluyla tepki gösterecek bir fırsatararken, aileden biri iddialardan bazılarına cevap verme olanağını bulmuştu:KızıUğur.Nokta dergisinin raporda kendisinin de isminin geçtiğini hatırlatması üzerine UğurÖzbizerdik şunları söylüyordu: “Şimdi bundan önce babam için bir rapor hazırlandı.Raporuhazırlayanlaraynışahıslardır,kamuoyubiliyor.Ozamanbabamhedefti.Şimdidebirilerine kızmışlardır, bir menfaat çatışması olmuştur. Kim bilir belki bu raporsızdırılmasaydı kaç kişinin canı yanacaktı.” Derginin Özallarla tanışıp tanışmadığı

Page 271: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

sorusunadaUğurÖzbizerdik“SemraHanımtarafındanDündarKılıç’ınkızıolarakkabuledilmemekten çekindim. Bu da benim için bir onur meselesi olurdu. Ama ZeynepHanım’latanıştım,dükkânlarınınaçılışınaçağırmışlardıbeni,”yanıtınıveriyordu.6

DergidekızıylayapılanröportajıokuyanDündarKılıç’ıniçinebirazsuserpilmişti.Yinedeöfkesidinmemişti,birsüredostudüşmanıbirbirinekarıştırandemeçlervermeyedevametti.Ancakhapistençıktıktansonrayaptığıkonuşmalardahedefidaraltabilecekti:

“Neden üzerime geliyorlardı? Çıkarları neydi? İlk hedefleri İstanbul’u ele geçirmekti.Sanıyorlardı ki İstanbul’a havadan altın yağıyor. Bizi burada bir güç olarakgördüklerindendiskalifiyeetmeninyollarınıaradılar.”7

“MeselabuMİTraporuolayıvar.Onudaokuduğunuzzamanoradadaherşeyaçıkçaortayakonulmuştur.Olağanüstüdönemlerdeböyleinsanlar,ikiinsançıkardevletiniçinde.BirtanesiAtilaAytek,birisideMehmetEymür.Buinsanlarıntemeldekiamacıİstanbul’uellerine geçirmekti, sanki İstanbul’daki yöneticiler vatan düşmanıydı. İstanbul’u teslimalmaktı amaçları. İstanbul bir limandır. Yine menfaate dayalı olaylar, başka ne olabilirki?”8

DündarKılıç,hedefküçültenbuaçıklamalarınınyanısırarapordaadınınbirliktegeçtiğiüstdüzeyyöneticilerikorumayıdaihmaletmiyordu.Azöncedediğimgibi,onunyerindebaşkası olsa, adının Necdet Üruğ, Tahsin Şahinkaya, Nuri Gündeş, Şükrü Balcı gibikişilerle birlikte anılmasıyla övünürdü. Ama Dündar Kılıç, “yeni kuşakların yenistandartlarına uymayan”, eski kuşak bir kabadayıydı, bu insanlar aleyhinde ifadelervermeyezorlanmışolmaktanutanıyordu:

“Mesela sorgudabana ‘TahsinŞahinkaya’yaKarakayaBarajı ihalesi için2milyar lirarüşvetverdin,’dediler.Bennereden tanıyorumkiŞahinkaya’yı?BenimKarakayaBarajıile ne ilgim var ki para götürmüş olabileyim?Yazmış oldukları senaryolarmutlaka biramacadayalıydı.TahsinŞahinkaya’yaşantajyapacaklardı.”9

“MeselaoMİTraporundaozamankiGenelkurmayBaşkanıNecdetÜruğ’unoğlunabirkömür ocağı verdiğimizi söylüyorlar. Niye verecektik? Biz çalıştıramazmıydık? Bizimgariplerimizvardı.Vemadembenonakömürocağıvermişim,GenelkurmayBaşkanıbuinsanındosyasınabakıpsuçsuzsahemenbugünbırakındemezmiydi?Demekkiböylebirolayyoktu.”

“40 sene 45 sene devlete hizmet eden insanlara bile iftira ettiler. Şükrü Balcı olayı.Şükrü Balcı’ya bir kurşun işlemez araba almışım. Benim kırk senedir canım ortada,kellemortada,kiralıkkatiller tarafındanöldürülmek isteniyorum,benimkendiarabamdabirzırhlıcamyok,nedenonazırhlıarabaalacakmışım?ŞükrüBalcıbirçokfabrikatörün,birçok holdingin hayatını kurtardı, onlar ona bırakın zırhlı arabayı, uçak isteseydi uçakalırlardı.”10

“Bunların amacı İstanbul’u gelip teslim almaktı. E, buradaki adamlar devlet memurudeğilmiydi?

Page 272: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Bunların iftira ettiği adamlar,mesela ŞükrüBalcı, bunların yaşı kadar devlete hizmetetti.ŞükrüBalcıbenisevmez,benonusevmem.AmaSezar’ınhakkıSezar’a.EğerŞükrüBalcı bir yerden avanta alacaksa gidip herhalde Vehbi Koç’tan alır. Gelip de birkumarhaneden500binliraalmaz.”11

DahasonrakiyıllardabumantıklıaçıklamalarıyapabilenDündarKılıç,hapisteykenbukadar büyük bir olayın birkaç MİT mensubuyla birkaç emniyetçinin başının altındançıkamayacağınıdüşünüyordu.Bunlaramuhakkak“yüksekbiryerden”yeşilışıkyakılmışolmalıydı. Bu yüzden o güne kadar Eymür, Aytek ve bazı işadamlarından oluşturduğudüşmanlarınınarasınaÖzal’ıdakatacaktı!

Özal’aHakaretMart ve nisan aylarında Dündar Kılıç’ın ailesinde iki önemli olay meydana geldi.

Bunlardan birincisi küçük kızı Fatma’nın evlenmesiydi. Kapalıçarşı’nın gençkuyumcularından Özer Güner cezaevindeki bir açık görüşme günü ailesiyle birlikteDiyarbakır’a gidip Dündar Kılıç’tan kızı Fatma’yı istemişti. Dündar Kılıç’ın kızına dasoruponayvermesindensonraÖzerGünermüstakbelkayınpederiniikikezdahaziyaretegitti, ikisinde de başından iki olay geçti. İlkinde Özer Güner’i görüşme için herkeseyaptıklarıgibibirtelörgününarkasınagötürmüşlerdi.DündarKılıçgelipdedamadınıtelörgünün arkasında görünce itiraz etti “Bu benim damadım, beni görmek için 3 binkilometreden gelmiş, açık görüşme yaptırın,” dedi. Özel bir işlem yapılarak teğmeninodasında görüşmelerine izin verildi. Dündar Kılıç, Behçet Cantürk’ü de koğuşundançağırtarak damadıyla tanıştırdı. Özer Güner’in karşılaştığı ikinci olay daha dagüldürücüydü.Cezaevindekibinbaşınınoğlu,birgünDündarKılıç’ıziyaretegelenbüyükkızıHülya’yı görmüş ve babasına bu kızı kendisi içinDündarKılıç’tan istemesini ricaetmişti. Binbaşı oğlunun bu isteğini yerine getirmiş, Dündar Kılıç da “Bir düşünelim”diyerek kızına sormak için izin istemişti. Özer Güner o hafta kayınpederini görmeyegittiğinde kim olduğu sorulduğunda “Dündar Kılıç’ın damadıyım” deyince binbaşınınodasına alındı. Binbaşı onu iyice bir süzdükten sonra “Demek Dündar Bey kızını bizelayık görmedi, sana veriyor,” deyince soğuk terler dökmeye başlayan Özer Güner’inimdadınaosırada içerigirenDündarKılıçyetiştive“Obenimküçükkızımınnişanlısı”diyerekbinbaşıyıyatıştırdı.Fatma-Özerçifti23Mart1988’denikâhkıydılar,amadüğünyapmadılar.Düğüntöreniiçinbabalarınınhapistençıkmasınıbekleyeceklerdi.

İkinci ailevi olay ise nisan ayı ortalarında cereyan etti. Dündar Kılıç’ın ikincihanımındanolanoğluErgun,annesiÜmitHanım’ıbirkazasonucutabancaylayaralamıştı.Ben bu olayı DündarKılıç’ın kızı FatmaGüner’e sordum, şunları anlattı: “Babam çokuzunsüredirhapisteydi.Ergun’unbuyüzdenbunalımdaolduğuzamanlardı.İkiağabeyimde okulu bırakmışlardı. Arkadaşlarımız da sanki bizi üzmekten zevk alıyorlardı, iştekonuşurken ‘Bunların babasını asacaklar’ falan diyorlardı. Ruh halimizin çok bozukolduğu bir dönemdi. Ergun 17 yaşındaydı o zaman. Eve geldi, konuyu iyihatırlayamıyorum,ufakbirmevzudanannemletartışmayabaşladılar,elindesilah,‘Babamdacezaevindençıkmadı,kendimiöldüreceğim’gibibirşeylersöylerkentabancaateşaldı,annemyaralandı.Gazetelerdeyanlışolaraküveyannesi falandiyeyazıldı.Dediğimgibiyine babamın cezaevinde oluşundan. Onun verdiği gerginlik, bir aile reisinin

Page 273: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

olmamasındandoğanotoriteboşluğuoldu,çokyıpranmıştıkozamanlar.”

Hemen hemen her gün Dündar Kılıç’ı ziyaret etmekte olan Avukat Hikmet Bozçalı,Ergun’unolayınıosabahgazetelerdegörmüştü.CezaeviidaresinedurumuanlatıpDündarKılıç’ın üzülmemesi için içeriye gazete verilmemesini sağladı. O gün tutuklularaDiyarbakır’a gazete gelmediği veya sıkıyönetimin yasakladığı gibi bir bahaneuydurmuşlardı.

21Mayıs1988’deBehçetCantürk,kardeşiNizamettinCantürkve10arkadaşlarıtahliyeoldular.Cantürkdavası30Ağustos’taberaatlasonuçlanacaktı.

Dündar Kılıç’ın bir yıl kadar önce cezaevine gelen gazetecilerden Cumhuriyetmuhabirine söylediği “Özal ve çetesi ülkeyi sattılar, Marcos gibi kaçsın, biz bu kahpedüzenin kurbanlarıyız” sözleri nedeniyle hakkında hükümete hakaret davası açıldığınıanımsayacaksınız. Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi 14 Haziran 1988’de bu davayısonuçlandırdı ve Dündar Kılıç’ı on ay ağır hapis cezasına mahkûm etti. Ancak kararAvukatHikmetBozçalıtarafındantemyizedilmişti.

Hukukisüreçlerinuzamasınınokuyucuları sıktığınıbilirim,amabudavanınçok ilginçbiröyküsüvardaonuniçinüzerindebukadarduruyorum.

Yargıtaybukararı22Şubat1989’da“Sanıktarafındansarfedildiğiiddiavekabuledilensözlerin hükümetin manevi şahsiyetine matuf bulunmadığı” gerekçesiyle bozdu.84Diyarbakır 2.AğırCezaMahkemesi de 8Haziran 1989 tarihli kararıylaYargıtay’ın builamına uydu ve Dündar Kılıç’ı beraat ettirdi. Savcılık kararı temyiz etmeyince beraatkararı16Haziran1989tarihindekesinleşmişoldu.84Yargıtay9.CezaDairesi’nin1988/6397esasve1988/1006kararsayılıilamı.

Ama bu son iki karar verildiğinde Dündar Kılıç çoktan hapisten çıkmıştı ve beraatettiğinden haberi bile olmamıştı. Çünkü İstanbul’a döndükten sonra Avukat HikmetBozçalı ile irtibatları kaybolmuştu.Aradan epey zaman geçtiği için de bu olayı unutupgitmişti.

Gelzaman,gitzaman,birgünDündarKılıçileAhmetÖzalbirtelevizyonprogramındakarşıkarşıyageldiler.8585ShowTV,Objektifprogramı,Nisan1995.

VeAhmetÖzal,DündarKılıç’ınçoktanaklındançıkmışolduğubusözlerideğiştirerekoprogramdayenidengündemegetirip “Buadambabamınayağına ipbağlanıp sokaklardasürükleneceğinisöylemiş,mahkûmedilmişti,”dedi.OlayıtamamenunutmuşolanDündarKılıç da bunun doğru olduğunu sanıp cevap verememiş, mahcup olmuştu. Oysa hemsöylenensözleröyledeğildi,hemdeodavadanberaatetmişti.

Gerisini Hikmet Bozçalı’dan dinliyoruz: “Ben de büromu Diyarbakır’dan İstanbul’ataşımış, burada avukatlık yapmaya başlamıştım. Ben buraya geleli birkaç sene olmuştuama Dündar Kılıç ile irtibat kuramamıştık. O akşam bu programdan çıkınca AvukatCengiz Kayıtmazer’i aramış, Diyarbakır’daki Hikmet Bey’i bana hemen bul demiş,davanın sonucunu soracak. Cengiz de, ‘Hikmet burada, İstanbul’da’ deyince, benim

Page 274: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

telefonumualmışCengiz’den.Gecesaat ikidebeniaradı,‘Benimodavaneoldu?’dedi,ben de ‘Beraat ettiniz, üstelik sizin söylediğiniz sözler o şekilde değildi,’ dedim. BunubilmediğiiçinAhmetÖzal’acevapveremediğineçoküzüldü.Benozamanbizbirbasıntoplantısı yapıp olayın gerçek yönünü bildirelim dediysem de, yapalım, yapmayalımderkenyapamadık.”

MahkemeyeGelirken“Baba”Dönerken“Dede”!Dündar Kılıç temmuz ayı sonunda tutuklu olarak İstanbul Tıp Fakültesi Onkoloji

Bölümü’ne yatırıldı, göz kanseri tedavisi görecekti. Radyoterapi servisinde penceresidemirparmaklıklarlaörülübirodada,çoksıkıgüvenlikönlemlerialtındakalıyordu.Amayakınları ve avukatlarıyla görüşme olanağını bulabiliyordu. Buradan Diyarbakır AskeriMahkemesi’nin 18 Ekim’de yapılacak duruşmasına Eymür raporuyla ilgili uzunca birdilekçe gönderdi. Bu dilekçe, mantıklı bir düşünce sistemiyle yazılmış, duygusal birbiçimde sonuçlandırılmış bir tahliye talebiydi. Düşmanlarından bahsettiği yerlerde yinebiraz coşuyor olsa da, bazı olayların perde arkasını irdelerken inandırıcı ve ondanbeklenmeyecekderecedeabartısızbirüsluplayazılmıştı.

Bazı yerleri tekrar olmasın diye özetleyerek verecek olduğumdilekçe, “Bu yayınlarındavamıza olumsuz etki etmemesi bakımından, bu davanın açılmasına neden olangelişmeleri,şimdiyekadaraçıklamadığımperdearkasıolaylarlabirlikteanlatmayıuygungördüm,”diyebaşlıyordu.Öncetutuklanmasınanedenolanihbarmektuplarınındahaöncegörmüş olduğumuz içeriklerine değiniyor ve bunların sahteliklerini ortaya çıkarıyordu.Ardından, Atila Aytek’in kendisine karşı düşmanlığının çok eski bir geçmişe86dayandığının ayrıntılarını verdikten sonra Eymür’e geçiyordu: “Beni sadece bir kezMaksim Gazinosu’nda gördüğünü söyleyen Mehmet Eymür ise, benimle iyi ilişkileriçinde olduklarını düşündüğü MİT’in İstanbul Bölge yetkililerini tasfiye ettirmek venüfuzunu güçlendirerek MİT’te daha yükselmek istiyordu. Nitekim sorgularda bana,özellikle İstanbulMİT’i ve polisi hakkında suçlayıcı ifadeler vermem için ağır baskılaryapıldı.86DahaöncekibölümlerdeDündarKılıç’ınağzındansıksıktekrarlananAnkara’nınBentderesisemtinekadargidenbuayrıntılarınartıkokuyuculartarafındanbilindiğinivarsayıyorum.

Sonuç olarak, bazı koltuk kavgalarına alet edilmek istendim. Benim sırtımdan bazıdevlet yetkilileri birbirleriyle olan hesaplarını görmek istediler. Hiç alakaları olmadığıhalde,sorgularesnasındapekçokişadamı,devletyetkilisi,askeriyetkili,sanatçıhakkındaifade vermeye zorlandım. Bu ifadeler bu isimlere karşı güçlerini pekiştirmek içinkullanıldı. 40 gün süren işkenceli sorgulardan bir şey elde edemeyince beni bir eroinkaçakçılığıdosyasınamonteettiler.Hâlâdabusuçlamadandolayıhuzurlarınızdayım.”

Vedilekçebasınadaimalıbireleştiriyaptıktansonraduygusalbirfinallesonaeriyordu:

“SayınYargıçlar, tek tutunacak dalım sizlersiniz. Bana düzenlenen oyunun kurallarınıbenbozdum.Sizdetekmelerinizleduvarıyıkın.Altındainsanlarısevmeyenkarakalplilerkalsın…Dünyadajüriüyeleriolayıngazetesiniokumazlarmış.Bensemaşallahhercelse,karşınızabasında‘baba’olarakgeliyor,ertelenencelsedensonraomuzlarıçökmüşbirailededesi olarak önünüzden gidiyorum. Şu anda hastanede tedavisini bekleyen bir hasta

Page 275: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

durumundayım. Bırakın beni, rahat tedavi olayım. Tüm bu gerçekleri bilgilerinizesunuyor,tahliyemitalepediyorum.Saygılarımla.”12

Dündar Kılıç’a hastanede bir şeyler mi olmuştu, yoksa ben mi yanılıyordum? SankihapishanedekifevrivefazladüşünmedenkonuşanDündarKılıçgitmiş,eskisigibiölçüpbiçerekkonuşanDündarKılıçgelmişti.İnsanınaklınaisteristemezDündarKılıç’ınbazıeskiistihbaratkaynaklarınaveılımlılıktavsiyeedendostlarınayenidenkavuşmuşolduğudüşüncesigeliyordu.Anglosaksonhukuksistemindekijüriörneğinivererekyargıçlaraimayoluyla“Basındabenimhakkımda‘baba’diyeyazılmasınagörekararvermeyin”demesikolay kolay düşünülecek cinsten bir benzetme değildi! Bilerek yazdıysa kutlanmasıgerekenbirbuluşda“ailededesi”inceesprisiylehapisteikincikezdedeolacakkadarçokkaldığınıhatırlatmasıydı!

OysaDündarKılıç’ın “gerçek”üslubunubilenler için çok ılımlı sayılması gerekenbudilekçe bile basında “ortalığı ayağa kaldıracak, ateş püsküren açıklamalar” biçimindesunuldu. Dündar Kılıç İstanbul’a gelmişti ya, onun şimdi kimlere hücum edeceğinimerakla bekleyen bazı gazeteler, dilekçenin kavga kızıştıracak bölümlerini tam metinvermişlerdi. Mehmet Eymür ve Atila Aytek’e de hemen bu açıklamaya karşı görüşlerisorulmuştu.Mehmet Eymür bu dilekçenin arkasında kendi düşmanlarının bulunduğunuimaediyor,DündarKılıç’ıneskidosyalarınıkapatmakiçinbirmizansenhazırlandığınıvemağdur pozuna büründüğünü söylüyordu. Atila Aytek ise suçlamalar karşısında İçişleriBakanlığı’nabirdilekçeverereksoruşturmaaçılmasınıtalepediyordu.13

Apaydın’danSonDarbeEkim ayı sonlarına gelindiğinde Dündar Kılıç hakkındaki altı davanın beşinden

tahliyesinekararverilmişti.Geriye tutukluolduğubir tekİsviçre-İtalyaadıverileneroinkaçakçılığıdavasıkalmıştı.

BudavanınAsımAkkayaadlıuyuşturucukaçakçılığındanmahkûmbirkişininifadesinedayanılarak açıldığını anımsayacaksınız. Asım Akkaya bu ifadeyi verdikten sonra“ödüllendirilerek”sanıkolmaktançıkarılmış, tanıksıfatıkazandırılmışveİtalya’dainfazedilmemiş mahkûmiyeti olduğu halde Emniyet Kaçakçılık Dairesi’nin himayesi altındaserbestbırakılmıştı.Amaserbestkaldıktansonrada“işine”devametmiş,1987’debüyükmiktardabazmorfinsatarkenyakalanmış,DevletGüvenlikMahkemesi tarafından16yılağır hapse mahkûm edilerek Sağmalcılar Cezaevi’ne gönderilmişti. Asım Akkaya,Sağmalcılar’dan Dündar Kılıç’ın yattığı hastaneye haber ulaştırmıştı; verdiği yalanifadeden çok pişmandı, mahkemeye çıkarsa Dündar Kılıç’a iftira etmek zorundabırakıldığını açıklayacaktı. Dündar Kılıç’ın ise artık sonuna yaklaşmış olan yargılamakonusundakendisinegüveniiyiceartmıştı.Haberigetirenleri“Beniftiracılarınverecekleriifadeleredeğil, yargıçlarınvicdanikanaatlerinedayanarakaklanmak istiyorum,”diyerekterslemişti.14

Burhan Apaydın elindeki delillerle artık son darbeyi vurmaya hazırlanıyordu. Nihaikarardan önceki son duruşmada savcının EsasHakkındakiMütalaası’na cevap verecek,yani son savunmasını yapacaktı. Duruşmaya çıkmadan önce yardımcılarına “Bugün

Page 276: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

başkanla takışsam da, takışmasam da bu işi bitireceğim,” dedi. Kâmil Birgül ve LütfüÇolakda“EniyisavunmasaldırıdırBurhanBey,”diyerekonuteşvikettiler.

Savunmasına“BudavabirDreyfüsdavasıdır,”87diyerekbaşladı,“AskeriSavcılıkgörevinieksikyapmıştır,iddianamesisadeceişkenceylealınanifadeleredayandığıhalde,onlarıbileyeterinceincelememiştir,çünkübuifadeler,tutarsızlıklar,çelişkiler,tahrifatlarveoynamalarladoludur”şeklindedevametti.87 Tarihin en büyük adli hatalarından birine kurban giden Fransız subayı. Başka bir suçlunun yerine on iki yılyargılandıktansonra1906’daberaatetti,itibarıverütbesiiadeedildi.

“Gerek sanıkların, gerekse tanıkların hepsinin, ama hepsinin emniyet ifadesinin altınaklişedençıkmışgibibircümleelyazılarıylayazdırılmıştır:‘Buifademienözgürirademleveriyorum!’BuTürkçeyebilebenzemeyenenözgür irade sözüne anlamagelmektedir?Normalde herhangi bir tutanak imzalayan kişi altına ‘Okudum, doğruluğunu imzamlatasdikettim’yazar,imzalar.Savcılıktaveyamahkemedeifadeverenlereneden‘Buifademen özgür irademle verdiğim ifadedir’ dedirtilmiyor? Çünkü savcılıkta ve mahkemedeişkence yapılamazda ondan!Buklişe cümlesi işkencenin en önemli delilidir veAskeriSavcıbununbilefarkınavarmamıştır.”

Herkesin dikkat kesilerek dinlediği Apaydın, daha sonra bu davanın sanıklarınınemniyette birbirlerinin aleyhinde ifadeverdikleri halde savcılıkta karşılaştıklarındadahaönce hiç tanışmamış olduklarının ortaya çıkmasından örnekler saydı. Savunmasının canalıcı noktasına yaklaşıyordu. Kaçakçılık Dairesi’nin bu davayla ilgili fezlekelerindenbirinin son cümlesini okudu: “Dündar Kılıç hakkında uyuşturucu madde kaçakçılığıkanununa muhalefet suçundan gerekli işlemler yapılmış olup askeri cezaevindebulunduğundan ifadesi alınamamıştır. Gereğini takdirlerinize arzederim.” CümledekiTürkçe bozukluğu bir yana, “uyuşturucumadde kaçakçılığı kanunu” diye bir kanun dayoktu!Haydi yazanlar bilmiyorlardı diyelim,Askeri Savcı da bu fezlekenin hiç değilsesoncümlesinibileokumamışolmalıki,“böylesaçmalıkolmaz,şunudüzeltin”deyipgerigöndereceğinedosyasınakoymuştu!

AyrıcaDündarKılıç’ıikidebircezaevindenemniyetegötürmüşolanKaçakçılıkDairesinedensadecebuolayda“Cezaevindeolduğundanifadesialınamamıştır”diyordu?

Artık sıra BurhanApaydın’ın davayı almaya karar verdiği gün yakalamış olduğu “enzayıf halkaya” gelmişti. Bu kanıtını o güne kadarki duruşmalarda kullanmamış, sondakikayasaklamıştı.Bitiricivuruşunubudelilleyaptı:“ÇünküYaşarElçinPirselimoğluadlı tutuksuz yargılanan kişi, o tarihte İsveç’te hapiste bulunmaktadır ve ifadesialınmamıştır. İfadenin ilkonsayfasınastandarthayathikâyesiyerleştirilmiş,durumfarkedilince ikinci defa tanzim edilen ek tutanaklara Fazlı Akın adında başka birinin adıkonmuştur.DurumunortayaçıkmasındankorkulduğuiçinDündarKılıç’ınbuolaylailgiliifadesi alınmamıştır, cezaevinde bulunması bir bahaneden ibarettir. Bunun adına adliskandal denir! Sayın Başkan, tutanakların 62’inci sayfasına bakarsanız Dündar Kılıç’ınmasumolduğunugöreceksiniz!”

BundansonrakazandığızaferianlatmanıntadınıdabırakalımBurhanApaydınçıkarsın:“Başkan aradı taradı, o sayfayı bulamadı. ‘Burhan Bey yok,’ dedi. ‘Ben belgeye

Page 277: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

dayanmadan hiçbir şey söylemem, hangi sayfaya baktınız, o sayfanın ortası boş mu?’dedim,‘Evet,’dedi.‘Çevirinyaprağı,arkadaikincibir62’incisayfadahagelecek,lütfendördüncü satırını okuyun dediğimin doğru olduğunu göreceksiniz,’ dedim. Okudu ve‘Evetdoğru,’dedi.”

Oturumkapanmış,duruşmasalonundaçökertilmişolandavaartıkkararakalmıştı.

DörtYıl,OnBirAy,ÜçGünDündarKılıç3Ocak1989tarihindedelilyetersizliğindenberaatettivetutukluolduğu

sondavadandatahliyesinekararverildi.8888DiyarbakırSıkıyönetimMahkemesi,DündarKılıç’ınbirleştirilmişolan7 suçtandaberaatınaoyçokluğu ilekararvermiş,ÜyeHâkimHavaBinbaşıYıldıraşAlparslan kararamuhalif kalmıştı.Askeri Savcı bu kararıDündarKılıçdışındakibazısanıklarınmahkûmedilmesiiçinbozmaistemiyletemyizetti.AskeriYargıtay4.Dairesi13Aralık1990tarihlikararıylaDündarKılıçhakkındakiberaatıonadı.Onamakararınamuhalefetedenüyeolmamıştı.

Bu sonuç elbette uzun süren bir hukuk mücadelesinin başarısıydı ama aynı zamandaTürk ceza yargılama sisteminin en büyük zaaflarından birinin de yenilgisiydi. Hazırlıksoruşturmalarında “delilden sanığa” değil, “sanıktan delile” giden yöntem bir kez dahayıkılmıştı.ÖzellikleçoksanıklıolaylardadelilbulmanınzorolmasıyüzündenbuzahmetekatlanmakistemeyenTürkpolisi,öncesanığabirsuçbiçiyor,sonradabunuyasanığayada tanıklara “söylettiriyordu”. Oysa modern yargılama sisteminde artık sanığın değilemniyetteki,yargıçönündekiitirafıbiledelilsayılmıyordu.Çünküpsikolojibiliminormalbir insanın kendi kendini suçlamasını kabul etmiyordu ve bunu ruhsal bir dengesizliğinişareti sayıyordu. Bu bakımdan savcılar sanığın suçunu kesin delillerle kanıtlamakzorundaydılar.Yargıçlarbutürdelillerlehuzurlarınagetirilensanıkları,değilDündarKılıçgibiyıllarcayatırmak,birsaniyebileözgürlüklerindenyoksunbırakamazlardı.8989 Çok fazla haksızlık etmemek için şurasını da belirteyim ki, son yıllarda Adli Tip Kurumumuzun delillerintoplanmasındaDNAtestinekadarenyeniteknolojilerikullanmayabaşlaması,hukukdevletiaçısındansevindiricibirgelişmeolmuştur.

DündarKılıç ise tamdörtyıl,onbiray,üçgünözgürlüğündenyoksunkalmıştı.Artıkkim“nekadaryattın?”diyesorsa,“yuvarlakhesapbeşyıl”demiyor,“Günügününedörtyıl,onbiray,üçgün!”diyordu.Çünküoncasürehapisteykensaatleribilesaymıştı.Boşuboşunayitipgidenbuzamanındeğeriniancakonuyatanbilirdi.

OnAltıncıBölüm

ENDİŞEDündar Kılıç, İstanbul Tıp Fakültesi Onkoloji Bölümü Radyoterapi Servisi’ndeki bir

odada“tutuklu”olarakkalıyordu.Mahkemenin3Ocak1989günüöğlenedoğruverdiğiberaatkararınıDiyarbakır’dakiavukatlarındanbirinintelefonettiğibuodadaöğrenmişti.

Yattığıodanınyanındakiikincibirodayıdahaönce“ziyaretçisalonu”halinegetirmişti.Beraathaberiduyulurduyulmaz,“ziyaretçisalonu”birandaçiftegeçmişolsundilemekvetebriketmekiçingelenyakınlarıyladoldu.Haberialanbirgazeteciordusudaorayaakınedincekalabalıkbuodadankoridorlarataşmış,hastanetambirbayramyerinedönmüştü.Bütün gazeteciler mikrofonlarını Dündar Kılıç’a uzatıyor, bir şeyler söylemesini

Page 278: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

istiyorlardı.BuaradaAvukatBurhanApaydındaDündarKılıç’atebrikleriniiletmekiçingelince muhabirlerden bir kısmı onun etrafını çevirdi. Apaydın o büyük gürültü vetezahürat arasında hukuki açıklamalar yapmaya çalışıyordu. Tahliye işlemleri sürmekteolan Dündar Kılıç halen tutuklu durumundaydı, bunun için önce muhabirlerin fotoğrafçekmesine engel oldu, “Beni beklemekle görevli jandarma erlerini yakarsınız,” dedi.Sonradaocurcunaiçindebirkaçşeysöylemeyeçalıştı.Hazırlıksızyakalandığı içinilerigeri konuşuyor, onu “bu komploya kurban edenlere” isimlerini zikrederek veryansınediyordu.Birgazetecinin“Hesapsoracakmısınız?”sorusuüzerinede“Devlet sormazsaben soracağım elbette” deyip iyice coşuyor, MİT’çilere ve emniyetçilere işkenceci vekatil, bazı işadamlarınadadevletin kasasını soyanhırsızlar diyordu.Sözlerinin sonundaaklı başına geldi ve “Beni tahrik ettiniz, söylenmeyecek sözleri söylettiniz, tahliyeolduktansonradahagenişaçıklamalaryapacağım,”dediamaişiştengeçmişti.Muhabirlerhayatlarındanmemnun,haberleriniyazdırmaküzeregazetelerinekoştular.

SekizSütunaManşetErtesi sabah hastaneden çıkmadan önce bütün gazeteler önüne getirildiğinde, hepsinin

birinci sayfasında sekiz sütuna manşet olduğunu gördü. Başlıklar hep aynı söze vurguyapıyordu:Hürriyet: “Baba”laraÖzgürlük…Güneş: DündarKılıç:Hesap Soracağım…Sabah:İstanbul’daDündarKorkusu!..Milliyet:İntikamAlacağım…Milliyetgazetesibumanşetleyetinmemiş,aynıhaberisürmanşetedeçıkarmıştı.Amaikiayrıyerdesöylenmişsözleri üç nokta koyarak birleştirmiş ve ortaya şu başlık çıkmıştı: Elimize silahgeçtiğinde…Herkestenhesapsoracağım…

Tabii, manşetlerde yer alan bu başlıklar ve haberler nedeniyle Basın Savcılığı’nınDündar Kılıç hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ben daha söylemeden anlamışolmalısınız!

Dündar Kılıç o gün öğlene doğru ailesinden ve yakınlarından kalabalık bir gurubuneşliğindehemtahliye,hemtaburcuolurken,hastaneçıkışındafotomuhabirleribirbirleriniiterekçalışıyorlardı.Oaradakısabir açıklamayaparak“hesap sorma” sözlerininbasınayanlış aksettiğini, bununla “dava açmayı kastettiğini” söyledi. Bir sonraki gününgazeteleri de hastaneden çıkarken çekilmiş fotoğraflarıyla birlikte bu sözlerini haberyaptılar.Milliyetgazetesiilkgünkühaberbaşlığınıda,DündarKılıç’ınaçıklamalarınıdayumuşatarakyenidenverecekti:“Kılıçözgürlükheyecanınıyendi:Silahlaişimyok.”

Dündar Kılıç bununla da yetinmeyerek evine döndükten sonraCumhuriyet’e özel birdemeçverdi.Bukezbasınaçatıyorveöncekigünsöylediklerininbir tekCumhuriyetveTercüman’da doğru çıktığını söylüyordu. En çok da “Hesap Soracağım” şeklindekimanşetlere bozulmuştu.Haksız yere hapis yattığı süre içinde ailesi perişan olmuş, ikisihariç şirketleri iflas etmişti. Hesap sormaktan kastı uğradığı bu zararın hesabınımahkemelerönündesormaktı.OaradaCumhuriyetmuhabiri“Sizedebabadeniyor,kimbaba, kim değil?” diye sormaz mı? İşte “mafya”, “baba” yakıştırmaları yine karşısınaçıkmıştı, demek o kadar iyi ilişkiler içinde olduğu Cumhuriyet’i bile artık işadamıolduğuna ikna edememişti.90 Oysa mafya denilen bu oluşuma karşı tavrını dahahapisteyken almaya başlamış, kendisinin onlarla bir tutulmasının doğru olmadığını

Page 279: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

açıklamıştı. Ama anlaşılan o açıklamaları yetmemişti. Hapisten çıkar çıkmaz karşısınayinebumafyalafıgeldiğinegöreartıkbunlarlaarasındakifarkıdahaiyivurgulamalıydı.Soruya yanıtı şöyle oldu: “Şimdi kardeşim, mafya diyorlar, baba diyorlar. Mafya birteşkilattır,birörgüttür.Meselamafyabakanıyla,bürokratınenüstkesimindekiinsanlarlaanlaşarak,birleşerekyapılanbirişiçin,uygulayıcılarıvehazırlayıcılarıdır.Meselahayaliihracatçılariştemafyadır.”1

9012MartdönemindeaskericezaevindebirliktekaldığıCumhuriyetyazarıİlhanSelçukona“Senartıkbuişleribırak,işadamı ol” tavsiyesinde bulunmuştu. Dündar Kılıç da hapisten çıkınca Cem Reklam’ı İlhan Selçuk’u “Öğüdünütuttumağabey”diyerekişyerinedavetetmişti.Bkz.s.222-223.

Bir özel demeç de iki gün sonra evinde kabul ettiği gazeteci Ahmet Vardar’a verdi.Onunla konuşurken de önce gazete manşetlerini düzeltme ihtiyacını hissetti: “Gazeteciarkadaşlartahliyeheyecanıilebirazsansasyonyaratmayaçalıştılar.Bizkanunasaygılıyız.Hakkımızıdakanuniyollardanaramakistediğimiziherzamansöyleriz.Banabuişkenceyireva görenlerden her zaman davacıyım. Benim söylediğim bunlardır. Bunları belki debaşkatürlüanladılar.”Sonrasözdönüpdolaşıpyinemafyayageliyordu.AhmetVardar’ın“Mafyababasıolduğunu söylüyorlar”demesiüzerineadınıvermedenMehmetEymür’üimaediyorveşöylediyordu:“Benisorgulayanlarmafyanınneolduğunubendendahaiyibilirler.Mafya bir kişinin işi değildir.Mafya oldu mu, polisi, mülki amiri, hukukçusu,bürokratıvebuyoldakiuyanıklarhepsibirbütünoluşturur.”AhmetVardarDündarKılıç’abundan sonraneyapacağını sormuşve şuyanıtı almıştı: “İşlerimleuğraşacağım. İflasıneşiğine gelen şirketlerim var. Onların ayakta kalması için uğraşacağım. Zarar ziyanediyorlaramayinedebusenedevleteverdiklerivergibirmilyarınüzerinde.Beniçeridesopayerkenşirketlerimdevletevergileriniveriyorlardı.”2

SözDüellosuBu açıklamalar üzerine Atila Aytek, İçişleri Bakanlığı’na iki dilekçe ile başvurarak

iddiaların araştırılmasını istemişti.3Hürriyet gazetesi sahibi Erol Simavi o hafta çıkanTempodergisindenHalukŞahin’e,DündarKılıç’ınsuçlamalarıylailgiliuzunaçıklamalaryaptı.4 Röportaj 8 Ocak tarihli Hürriyet’te de tam metin yayımlandı. Simavi’ninaçıklamalarının önemli bir bölümünü hikâyemizin daha önceki bölümde görmüştük.5Çünkü, suçlamaların ve yanıtların büyük bir kısmı geçmişteki bazı olaylarla ilgiliydi.DündarKılıç,Simavi’ninkendisinedüşmanlığının,CemReklam’ınilanlarınıHürriyet’tenalıp Güneş’e vermesinden kaynaklandığını öne sürüyor, Simavi de bunun doğruolmadığınısöylüyordu.BuyanıtabiryanıtdaDündarKılıçverdi6vetartışmakesildi.AslındaDündarKılıçbu“güzelatışmayı”sürdürmeyiçokisterdiamakesmekzorunda

kaldı, çünkü onu hem öfkelendiren, hem de endişelendiren başka biri bazı açıklamalaryapıyordu. Mehmet Eymür’ün işkence iddialarına karşı suçlamaları gazetelerdeydi:“DündarKılıç’ınsonbeyanları,kanunlarıhiçesaydığınınvedevletemeydanokuduğununaçıkkanıtıdır.”

Eymür hasmını iyi tanıyordu. Ne de olsa Gölbaşı’ndaki sorgulamalarda günler boyu“sohbet etmişlerdi”. Onun en çok korktuğu ve endişelendiği şeyin “devlete meydan

Page 280: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

okumaklasuçlanmak”olduğunubiliyordu.

Ancak,canevindenvurduğunusandığıDündarKılıç’ındakendinegörekozlarıvardı.EniştesiOflu İsmail’denöğrendiğiveogünekadarsakladığıbukozlarınıhemengazetesütunlarınasürdü:“MehmetEymürgizligörevleBulgaristan’dabulunduğusıradaBulgarüstdüzeyyöneticilerindenbirininkızınasarkıntılıkyaptı.Bulgarlaronuöldürmeyekararverdileramaonunyerineyanlışlıklagençbiryüzbaşıyıöldürdüler.Eymür’üBulgarlarınelinden Oflu İsmail kurtardı ve kaçıp Türkiye’ye dönebilmesi için ona 65 bin guldenverdi.”9191ÖldürülenyüzbaşınınadıBoraSüerkanidi.Buolaylarınayrıntıları için,SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,bkz.s.260-261.

Eymüriştebukadarınıbeklemiyordu.SorgulamasısırasındaBulgaristanolaylarınıbilipbilmediğiniöğrenmekiçinDündarKılıç’ıçokzorlamış,bilmediğikanısınavarmıştı.OysaDündarKılıçMİT’tekisorgusırasındaeniştesinikorumakiçinkonuşmamıştı.Eymürbirsır gibi sakladığı Bulgaristan günlerini o güne kadar bir tek ünlü raporu için savunmayaptığı Başbakanlık Teftiş Kurulu’na anlatmıştı. Ve şimdi kamuoyuna hem de bu“kabadayıbozuntusu”tarafındandeşifreediliyordu!9292MehmetEymür,Bulgaristanolaylarınıikiyılsonra,1991’deyayımlayacağıAnalizkitabındadaaçıklayacaktı.

Tartışmayı sürdürmenin anlamı kalmamıştı. Onca yıl hapiste kaldıktan sonra süngüsüdüşecekyerdekendisinekarşıdahadasaldırganbirtutumalanbuadambucüretineredenbuluyordu? Suçlamalarına iki kez yanıt vermeye kalkışmış, ama bu girişimleri daha dabeter sonuçlar vermişti. Adam kaba saba konuşuyordu ama basının dilinden dedüşmüyordu. Üstelik basın bu kabadayı tarzı abartmalı konuşmaların halkın hoşunagittiğini gördükçe ona daha fazla yer veriyordu. Eymür, Dündar Kılıç’ın bu cesaretinihapisten çıktıktan sonra İstanbul Emniyeti ile yeniden ittifak kurmuş olması ihtimalinebağlıyordu. Artık MİT’te değildi ama içeriden istihbarat almayı sürdürüyordu. Haberkaynakları,DündarKılıç’ın İstanbul ekibine “bir daha böyle işlere girmeyeceğine” dairsöz verdiğini, hatta beraatının bile ona bir “ödül” olarak sağlandığını fısıldıyorlardı.Öyleyse bu ittifakı bozabilmek için onu devletle bir çatışmaya sokmak gerekirdi. Buçenesidüşükadamdankurtulmanınyolu,onunkarşısınaondandahafazlakonuşan,aklınagelenihemensöyleyen,amagençveparlamakisteyenbiriniçıkarmaktı.Veelininaltındaböylebiridevardı.

Oysa Dündar Kılıç bunun da farkındaydı. İki hafta sonraNokta dergisinden MehmetYalçın’ın sorularına verdiği cevap kendisine karşı yeni bir oyun hazırlandığını çok iyibildiğinigösteriyordu.MehmetYalçın’ınsorularındanbirişöyleydi:“PekiAlaattinÇakıcıolayınedir?Sizinmüdürünüzüdevurmuştu?”

“Kılıç:Benbuarkadaşımunis,hürmetkâr,saygılıbiradambiliyordum.Şuradadururdu,gayetsaygılı,birkonusuolurdupolislefilan,yanibizdenhepgüzellikler,abiliklergördü.Amabubeşsenedebaktımkibircanavarolmuş.

MehmetYalçın:Niyeböyleolmuş?

Kılıç:TabiionaMehmetEymürbizimiçin‘idamamahkûmolur,35seneyatar,35senesonra da kim kime dum duma’ demiş. O da o rüzgârla, bizim itibarımızı, onurumuzu

Page 281: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

küçültmek için böyle şeylere saptı, gazetelere ‘Ben onun müdürünü vurdum’ diyebeyanatlar verip terbiyesizlikler yaptı. Sonra çok adam gönderdi bana, ‘Abi bizimbabamızdır.Abi beni öldürtecekmiş’ diye.Ben de ‘Yani öyleÇakıcı’ydı, şuydu, buydu,ben onu öldürtmek istesem elli bin yerde buldurturum, biz ona kafamızı taksak nefesalamaz,’dedim.BuolayıAtilaAytekveMehmetEymür’ünsenaryosuylayaptı.Bunlarlabizimbirişimiz,birmeselemizyok,yolumuzayrı.Kafayapılarımız,durumlarımızayrı.”

Alaattin Çakıcı o sırada Ankara Kapalı Cezaevi’nde tutukluydu. Mehmet Eymür veKorkut Eken’in talebiyle Ankara kabadayıları tarafından cezaevinde koruma altınaalınmıştı.İstanbul’anaklisözkonusuydu,amaDündarKılıçoaçıklamayıyapınca,bunukendisini öldürtme hazırlığına yordu ve naklini durdurttu.7 Anlaşılan Eymür, yenitaktiğinindeDündarKılıç tarafındankeşfedildiğinigörmüşveÇakıcı’nındahagüvendeolduğuAnkara’dakalmasınısağlamıştı.

Gerçekten de Dündar Kılıç bu sözleriyle karşı tarafın yeni taktiğini de bildiğininmesajını vermek istemişti. Onu bu tür kişilerle muhatap ederek, hapisten çıkar çıkmazsilahlı bir çatışmaya ve yeniden yeraltı dünyasına çekmek istiyorlardı. Böylece hâlâakıllanmadığını ve “devlete kafa tutmaya devam ettiğini” kanıtlayacaklardı. Zatenkendisine“Baba”,“MafyaBabası”gibiyakıştırmalaryapılmasınasinirlenmesininnedenide buydu. Dikkatli olmalı ve çok acısını çektiği bu oyuna bir daha gelmemek için bu“yeniyetme,sırtınıdevletedayamış”kişilerlearasınaçokkalınbirsınırçekmeliydi.

HerYerde“Mafya”VarDündarKılıç’ın hapisten çıktıktan sonra gördüğü ilkmanzara, “yeni kuşakmafyanın”

İstanbul’un dört bir yanını sarmış olmasıydı. Durum, onun Ankara’dan ilk geldiğiyıllardakiİstanbul’unkabadayılartarafındanpaylaşılmışhaliniandırıyordu.Birfarklaki,eskikabadayılıkraconununyerindeartıkyelleresiyordu.Buyeniler,eskikuşaklarıtaklitetmeyeçalışıyorlardıamayaşavetecrübeyesaygıgibibirdertleriyoktu.

Birçoğueskiülkücükadrolardangeldikleri içinonlara“ülkücümafya”veyayaptıklarıişintanımıyla“tahsilatmafyası”dadeniyordu.Amayaptıklarıtek“iş”ödenmemişçekvesenetlerizoryoluylatahsiletmekdeğildi.

Eski kuşak kabadayıların 1980 öncesinde ilgilendiği bazı “yarı legal işler” tamamenyozlaştırılmışvebirkaç“branşa”ayrılıppaylaşılmıştı.Gazetevedergiler,çek-senet,arazi,ihale, otopark, plaka, vize ve pasaport, yurtdışına mülteci kaçırma, döviz gibi mafyatürlerinden bahsediyorlardı ve bu “iş kollarının” İstanbul’a dağılımını gösteren haritalaryayımlıyorlardı. Hatta tahsilat mafyasının parayı alırken kullanacağı yönteme göreuyguladığıfarklı“fiyattarifelerini”bilebildiriyorlardı.

DündarKılıç,kendisininhapisteolduğubeşyılayakınsüredeekonomininbukadarçokyasadışıalanüretmişolmasınabakıpbakıpgözlerineinanamıyordu.Üstelikbütünbunlarheryerdeuluortakonuşuluyor,gazetelerdeaçıkaçıkyazılıyordu.

Eskikuşağınartıkazalmayabaşlamışolantemsilcileriyinedebuyeni“kabadayıtürüne”küçümseyerek tepeden bakıyorlardı. İdris Özbir (Kürt İdris) Tempo muhabiri CaferÖzilhan’a“Mafyadiyebilineninsanlardelikanlıinsanlardır,kabadayıinsanlardır.Buçek-

Page 282: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

senet mafyası denilen insanlar ise bu kabadayı, delikanlı insanların yanlarına bilesokulabilecek insanlar değildir,” diyordu. Tahsilat mafyasının ekonomik sıkıntılardandoğduğunu söyleyenKürt İdris, daha sonra sözü bu oluşumun devletle olan ilişkilerinegetiriyordu: “Bunlar değneksiz köyde değnekle dolaşmaya başlamışlar. Rahatsızım amaişlerimizielimizdenaldılardiyedeğil,bu insanlarındevletihiçe sayankonuşmalarındanrahatsızım. Bizim âlemin insanları toplumda yeri olan, devlete saygılı ama yorguninsanlardır. Çek-senet mafyası devletten güçlü değil. Güçlü ise ben rahatsız olacağımadevletrahatsızolsunbuişten.Devletistesebunu24saattedurdurur.”8

Bütün eski kuşak kabadayılar gibi Dündar Kılıç da bu tür işlerin bazı devletgörevlilerinin himayesini arkasına almadan yapılamayacağını bilecek kadar “deneyim”sahibiydi. Daha 1984 yılında tutuklandığı sırada “Türkiye’de polisin haberi olmadankimsebiriğneyişuradanşurayagötüremez,”demişti.

BubakımdanMehmetEymür’legiriştiğisonpolemikdeonuniçinuyarıcıolmuştu,artıkhedefleriniazaltacaktı,dahadoğrusutehlikeyitekyerdenbekleyecekti:MehmetEymürvekendisine karşı kışkırttığı kişiler. Daha sonraki yıllarda bunu bir saplantı halinegetireceğini ve başına gelecek her türlü dertten belki de haklı olarak Eymür’ü sorumlututacağınıgöreceğiz.

Dündar Kılıç, ancak manşetlerden inip, kapısındaki muhabir akınından kurtuluncakendinegelebildi.Beşyıllıkbirkâbustankurtulmanın tadınınihayet çıkarabilecek, artıkbirazdakendinidüşünebilecekti.Herzamanolduğugibibirkaçgünsakızgibiçiğnenenbu konu da bir anda gündemdendüşmüş, gazetelerDündarKılıç’ın yakasını “şimdilik”bırakmışlardı. Konuya duyulan ilgi azalınca o da yeterince teşhir ettiğini düşündüğükişilere dava açmayı unuttu.Soranlara “Tazminat davası açsaydım,binalar dolusudolarverselerdi benim acımı dindirebilirler miydi? Dindiremezlerdi. Yalnız teşhir olmalarınıistedim.Devletgörevlilerinin, aydınların,bu şerefsizce saldırılarıöğrenmelerini istedim.Birdahaböyleşerefsizlerüremesin,türemesindiyebunlarıteşhiretmekistedim,”diyordu.

Onu bekleyen yığınla sorun vardı ve artık bunlarla ilgilenmeliydi. Beş yıldır bayağıaksamış olan işlerini yoluna koymalı, çok acı günler geçirmiş olan ailesini toparlamalı,çevresineyenibirmoralleeskigörkemligünleredönecekleriningüvencesinivermeliydi.Geleceğedairplanlaryapıpbiranönceuygulamayageçmesigerekiyordu.

AbiMagazinBasınındaEskiarkadaşıDoktorTurhanTemuçin’leyaptığısöyleşide“Bençıktığımdaheryerfare

ölüleri ve örümceklerle doluydu,” demişti.9 Tabii her zamanki gibi kendi abartmalıüslubuylakonuşuyordu.ÇünküişyerlerindenbirtekValiKonağıCaddesi’ndekibezikvebilardosalonukapatılmıştı.Eskidengünününbirkısmınıyakınlarının“Bilardo”dediğibusalonda geçirir, “halkla ilişkilerini” bir asma katla salondan ayrılmış olan buradakibürosunda yürütürdü. Dündar Kılıç geleneklerine bağlı bir kabadayıydı ve işlerini“yeniyetmelerin”gösterişlibürolarıyerinebutürgeniş“mekânlarda”yürütmeyiseverdi.Busalonuderhalyeniletti,Mazdaotomobillerininbayiliğiniyapanbirotogalerisihalinegetirdiveasmakatınıdatekrar“halkaaçtı”.Artıkherkesin“Mazda”diyeceğibumekân,onu görüp dertlerini anlatmak isteyenlerin günün belli saatlerinde bulabilecekleri

Page 283: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yerlerdenbiriolacaktı.

Hemenelattığı ikincimekânı,Kurtuluşsonduraktakiçokgenişyerioldu.Bulunduğusemt nedeniyle “Kurtuluş” adı verilen bu yerde kurduğu sistem onun yokluğunda daaksatılmamış, kışın geniş salonunda, yazın da bahçesinde fakirlere yiyecek ve parayardımı yapılmaya devam edilmişti.93 Kurtuluş’un bir bölümünde o zamana kadarfaaliyetgöstermekteolan“İnmar”adlıbeyazeşyamağazası tasfiyeedilereksoğukhavadepoları ilave edildi ve “ŞanMarket” adıyla süpermarket haline getirildi. DündarKılıç“halklailişkilerinin”birkısmınıdagününbazısaatlerindeburadansürdürecekti.93RumKilisesiVakfı’ndandevralınmışolanbuyeringeçmiştekidurumuiçinbkz.s.248-249.

“Halklailişkiler”sözünüheptırnakiçindeyazdığımıfarketmişsinizdir.Bununnedeniniönceki bölümlerimizden anımsayacaklardır. Dündar Kılıç 1984’te hapse girmeden öncekazandığı“efsanekabadayı”ününü,gelirinipaylaşmasınaveyardımistemekiçinkapısınagelenhiçkimseyieliboşdöndürmemesineborçluydu.Bualışkanlığınıhiçbozmamışveaskeri cezaevlerinde ziyaretine gelen yakınlarını uğurlarken her seferinde “Benimgaribanlarım ne yapıyor, onların ihtiyaçlarını ihmal etmiyorsunuz değil mi?” diyereksıkılamıştı. İçeride nasıl para dağıttığını ise “develeri sulama” bölümünde görmüştük.Dündar Kılıç’ın bu tavrını hapisten çıktıktan sonra da sürdürmesinin en yakıntanıklarından biri Avukat Cengiz Kayıtmazer’di: “Dündar Kılıç’ın eline geçen kazancıpaylaştığını biliyorum, kimseyi geri çevirmezdi. Sorarlardı, ‘Abi niye herkese yardımediyorsun, niye kimseyi geri çevirmiyorsun? Bak o gelen adam eroinman, öteki gelenkumarbaz niye bunlara para veriyorsun?’ Ne derdi biliyor musunuz? ‘Bakın o adamevindençıkarkenbanageleceği,benimonunanlatacağısenaryoyainanacağımveyardımedeceğim hayaliyle geliyor. Ve o senaryosu ister doğru olsun, ister yanlış olsun, o birumutlageliyor.Benonunumudunukıramam.Eğerparamvarsaveririm,yoksaborçalırmutlakageneveririm, onunumudunukıramam.Çünkübanageliyor.Benonuniyegeriçevireyim?’Bumantıkla hareket ederdi.Az veya çok artık kendinin o andaki takdirinegöre bir şey verir, ama o adamı geri çevirmezdi, kimseyi geri çevirmezdi. Bu öyle birdavranışki,uzunyıllarhapishanedekalmışolmanınayaktakalmaşartımıdır,değilmidirbunusorgulamayıbensizebırakıyorum.Çokaşırıyakaçtığınagöredemekkibuartıkherşeyinötesindebiryaşamtarzıolmuştu.”

Bukısa açıklamadan sonraDündarKılıç’ın “doğuştan halka açık” şirketlerinin “hasartespit çalışmalarına” devam edelim. SerenMadencilik şirketi Kemerburgaz’daki kömürocakları üretimini verimli bir şekilde sürdürüyordu. Dündar Kılıç yoksullara kömürdağıtımınınorganizasyonunudaeskidenolduğugibiKurtuluş’tanyürütecekti.

Ama Kurtuluş’tan söz etmişken, oraya ün kazandıran bir olayı aktarmadan geçmekolmaz.Ogünlerigözlerininönünegetirenler“ZakkumcuDoktor”adıyladaünlenenZiyaÖzel’i anımsayacaklardır. Doktor Ziya Özel’in zakkum bitkisinden elde ettiği birmaddeyle kanser tedavisi geliştirmekte olduğu haberi 12 Şubat 1988 tarihinde TRT’ninanahaberbültenindebirincihaberolarakverilmiştiveortalıkbirbirinegirmişti.ZiyaÖzeltelevizyondailacınıtanıtırkenavukatıBurhanApaydındayanındayeralmıştı.DahasonraAnkaraTabipOdasıZiyaÖzel için “meslektenmen” cezası vermiş,Apaydınbu cezayıDanıştay’da iptal ettirmişti. İşteDündarKılıç’ın tahliye olduğu gün hastaneyi dolduran

Page 284: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

gazeteciler orada bulunan Apaydın’a “zakkum olayının” hangi aşamada olduğunu dasormuşlardı. Yanı başında konuşulan bu konu Dündar Kılıç’ın ilgisini çekti. DoktorÖzel’in“mağduredilmiş”olduğunuöğrenincedeonayardımeliniuzattı.Kurtuluş’unbirbölümü hemen muayenehane haline getirildi ve Doktor Ziya Özel’in hastalarını oradakabuletmesisağlandı!

DündarKılıç’ıngerikalanişlerinegelince,CemReklamileCemFilmşirketlerininticarifaaliyetlerinin de yolunda gittiğini belirterek bu konuyu bitireyim ki, biraz da ailekonularınageçelim.Çünküoradadaonubeklemekteolanişlervar.

Küçük kızı Fatma’nın Özer Güner ile evlendiğini, ancak düğün törenini babalarınınhapisten çıkmasına ertelediklerini hatırlayacaksınız. Genç evlileri daha fazla bekletmekolmazdı.DündarKılıçdışarı çıktıktan sonraaileyi ilkkezbir arayagetireceğiböylebirgünde dosta düşmana eski debdebeli günlerine döndüğünü gösteren bir düğün yemeğivermeliydi. Bunu yapabileceği en uygun yer, eskiden uğrak yeri yapmış olduğuHiltonOteli’ydi.DündarKılıç,kızıFatmavedamadıÖzerGüneronurunanikâhlarındantambiryılsonra,26Mart1989’daHiltonOteli’ndesekizyüzkişilikbiryemekverdi.DavetlilerarasındaMehmet Ali Yılmaz, Emin Cankurtaran ve Fahrettin Aslan gibi isimler vardı.BülentErsoyveİbrahimTatlısesAnkara’dakiprogramlarınıbırakıpdüğüniçinİstanbul’agelmişlerdi. Ayrıca Küçük Emrah ve Gizem de programda yer alıyorlardı. Hilton’dakiyemek magazin basınında “Muhteşem Düğün” başlıklarıyla geniş yer buldu. Ama buhaberlerdede“baba”lafıpekeksikdeğildi.

Bu düğünden sonramagazin basınının Kılıç ailesine ilgisi giderek artacaktı. Temmuzayında Kadınca dergisi Ayten Kılıç’la bir röportaj yaptı. Röportajın konusu AytenHanım’ınkendiadını taşıyançocukyuvasıydıvesöyleşideoradayapılmıştı.DündarveAytenadlarınınilkhecelerindentüretilmişolanDünayadındakioğullarıdaröportajdayeralıyordu ama laf dönüp dolaşıp yineDündarKılıç’ın “babalığına” geliyordu.Tabii, ailebabalığınadeğil,mafyababalığına.

KılıçailesibununardındanKemalSunal’ınoynadığı“GülenAdam”filminingalasındaobjektiflere poz verdiler. Film, Yahya Kılıç’ın sahibi olduğu Cem Film tarafındançevrilmişti.Amahaberlerde ağabeyYahyaKılıç’tan çokDündarKılıç’ın “babalığı” sözkonusuediliyordu.

Daha sonra kızı Uğur Özbizerdik’in Moda’da kurduğu “Kondisyon 2000” adlı sportesisininaçılıştöreninekatıldı.Haberbaşlıkları“Babadankızınatamdestek”şeklindeydi!

DündarKılıç’ınünüçokkısabirsüredeyenidenyükselmeyebaşlamıştıamanefretettiği“baba”sözcüğüneyapışmışolarak!

ÇokGizliDamgalıBelgeHapistençıktıktansonraDündarKılıç’ıençokşaşırtangelişmelerdenbiride“Casino”

adı verilen kumarhanelerin izne bağlı olarak serbest bırakılmış ve lüks otellerdenbaşlayarak pıtırak gibi çoğalmış olmasıydı. Hapse girmeden önce çok az da olsa böylebirkaç yer vardı, hatta kendisi de bir süreHilton’un kumarhanesine ortak olmuştu amadahasonraŞükrüBalcı’nınburayagizliortakolduğusöylentileriçıkıncaValiliktarafından

Page 285: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kapatılmıştı. Gençlik yıllarında servetinin büyük kısmını çok zor koşullarda kumaroynatarakyapanDündarKılıçiçinkumarhaneciliğinserbestolduğunugörmekgerçektençok ilginç bir sürprizdi. Altı yıl sonra Susurluk olayıyla ilgili olarak kurulan MeclisKomisyonu’naverdiğiifadede,“ÖmerLütfiTopalgibibirkaraparaaklayıcısıyla,SuudiÖzkan gibi bir tefeciye kumarhane açma izni verildiği halde kendisine verilmediğini”söyleyecekti.10 Eski “mesleğine” dönmek için değil, ama dostların “ricalarını”kırmayarakBüyükadaveAtaköyileKıbrıs’takibirCasino’yaortakolmuştu.

Bir gün babasının general olduğunu veKasımpaşa’dakiDenizKuvvetleri’nde görevlibulunduğunusöyleyenbir“asteğmen”DündarKılıç’ınAtaköyCasino’dakiortaklığındanhissealmakistedi.Görüşmelersürerkenbuasteğmenertesigünelindekırmızırenkli“ÇokGizli” damgası vurulmuş bir “belgeyle” çıkageldi. Deniz Komutanlığı’nın aldığı biristihbarata göre “Dündar Kılıç vasıtasıyla PKK’ya verilmek üzere Bulgaristan’dan birgemiyüküsilahgeleceği”bildiriliyordu.Asteğmen“Benbudokümanlarıseniniçinimhaederim,amabaşkabilenlerdevar,onlarıdagörmekgerekir,”diyordu.Osıralardazatenbuluttan nem kapmakta olan ve düşmanlarının ne zaman, nasıl bir komplosuylakarşılaşacağını sezmeye çalışan Dündar Kılıç, bu bilgiye aslını astarını araştırmadaninandı. “Bulgaristan”, “PKK”, “gemi”, “silah” sözlerini bir arada duymak korkuyakapılmasınayetmişti.DerhaltelefonasarıldıveBurhanApaydın’ıaradı.

Gerisini Burhan Apaydın’dan dinleyelim: “Dündar tahliye olduktan sonra ticarifaaliyetlerini Kurtuluş’taki iş merkezinden sürdürüyordu. Bir gün bana telefon etti‘Burhan Ağabey, çok mühim bir durum çıktı, sana ihtiyacımız var, bize bir fikirvereceksin,’ dedi. Ben de hemen gittim. ‘Beni tekrar içeri almak için bir tertiphazırlamışlar,’diyordu.AnlattığınagöreTürkiye’yebirşilepsilahgeliyormuş,busilahlarıyakalayıpDündar’amal edeceklermiş.Kasımpaşa’dakiDenizKomutanlığı’na istihbaratverilmiş.‘Senbununasılhaberaldın?’dedim.‘DenizKuvvetleri’ndeçalışanbirasteğmenvar, o haber getirdi,’ dedi. Adamı çağırdık, Dündar’la ilgili istihbarat belgesini çıkarıpgösterdi.Fakslagelmiş,hakikatensöylenenşeyleryazıyor.‘Peki,arkadaşgidebilirdedim,’gitti.Ogidince ‘Dündarsanakarşıböylebir tertipyok,gereğideyok,niçinyapsınlar?’dedim. ‘Para verirsek bu belgeyi yok edecekler,’ dedi. Ben de ‘Bu faks Ankara’dangelmiş,bunuçekenlerdahasonraneticesineoldudiyesormazlarmı,bubelgesahte,bunusendenparasızdırmakiçindüzenlemişler,’dedim.Ondansonrarahatladı.”

SözdeasteğmenBurhanApaydın’ıgördükten sonra“belgeleriyle”birlikte sırrakadembastı,birdahadaondanhaberalançıkmadı.ApaydınyinedebubelgeyleilgiliolarakŞişliCumhuriyetSavcılığı’naveEmniyetKaçakçılıkDairesi’nebaşvurulardabulundu.

DündarKılıçböylebir sahtekârlığahemenkandığınapişmandeğildi.1984’teonuyoketmeye çalışanlar da sahte mektuplarla ihbar etmemişler miydi? Onlardan her şeybeklenirdi. Hatta olayın onu dolandırmak için düzenlendiğine bile tam olarak inandığısöylenemezdi. İşlerin yoluna girmesinden rahatlayacağı yerde, gözünü dört açmayı veistihbaratkaynaklarınızorlamayıartırdı.

Temmuzayınınbaşındabugerginliğinibirazolsunazaltacakbirgelişmeoldu.EkonomikPanoramadergisionunlaröportajyapmakistiyordu.Hiçdüşünmedenkabuletti.Ekonomi

Page 286: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

basını onunla ilk kez ilgileniyordu ve nihayet işlerini ve şirketlerini soran bir yayınorganıyla karşılaşmıştı.Dergi soruyor o yanıtlıyordu:Ülkenin ekonomik durumu, siyasiistikrarsızlık,enflasyon…Oradanşirketlerinegeçiliyordu,sekizşirketivardı:NoraSesveGörüntüBantSan,AFBBilgisayarKâğıtÜretimSan,ŞanBoya,CemReklamcılık,AjansArtıReklam, İnmarA.Ş,SerenMadencilik veŞanPazarlamaA.Ş…Şirketleri nasılmıyönetiliyordu?Hepsininbaşındakonununuzmanıyöneticilervardı.ÖrneğinŞanBoya’nınbaşında bir profesör. Yöneticilerini tecrübelerine ve kişiliklerine göre seçiyorlardı…İhracatyapacaklarmıydı?Evet,ilketaptamadenşirketininçıkardığıkiliihraçetmekiçinİslam ülkelerinde pazar aramaya başlamışlardı… Şirketlerini bir holding çatısındabirleştirmeyi düşünüyorlar mıydı? Evet, boya ve kâğıt şirketleri ürün verdiği takdirdeholdingleşeceklerdi… Derginin yeraltı dünyasıyla ilgili tek sorusu şu olmuştu: Sizincezaevinde olduğunuz yıllarda protestolu senetlerin artışı yasadışı tahsilatçılarındoğmasınayolaçtı.Bukonudanedüşünüyorsunuz?DündarKılıçbusoruyuyanıtlarkenhemkendinden emindi, hemde yine “bazı yerlere” yasadışına çıkmayacağınınmesajınıveriyordu:“Bu,ekonomininçarpıklığındankaynaklanıyor.Bizedebukonudageldilerveçeklerini tahsil etmemizi istediler. Ben bu olayı tasvip etmiyorum.Yasalar ve yargıçlarvarkenböylebiryolagirmekdoğruolmaz.”

Ohbe,röportajbitmiştiveekonomiveşirketleridışındafazlabirsorusorulmamıştı.

Pazar sabahı erkenden bir Ekonomik Panorama dergisi aldırttı. Ve daha kapaktakibaşlığıgörmekbileüzerindesoğukbirduşetkisiyarattı:“BabaKılıçHoldingleşiyor!”

“EskiyeRağbetOlsa…”Busoğukduşunhemenardındaniseortalıkbirazısınacaktı.

Ekonomik Panorama röportajından birkaç gün sonra, Dündar Kılıç, damadı ÖzerGüner’e “Oğlum haydi valideni ziyaret edip bir hayır duasını alalım,” dedi. BirlikteGöztepe’ye gittiler. DündarKılıç damadının annesine neşeli hikâyeler anlattı, şakalaştı.Ziyareti bitirip çıktılar. Zaten ne olduysa bundan sonra oldu ve ben bu noktada sözü,benden daha iyi anlatacak olan görgü tanığı Özer Güner’e bırakıyorum: “Göztepe’dendönüyoruz.Gazetelerineskidengecebaskısıçıkardı.ValiKonağıCaddesi’ndebirgazetecivardı, rahmetli oradan gece baskılarını alırdı. CemReklam’ın ilanlarını görürdü, bir deflaş haberlere bakardı. Bizim aramızda Bilardo veyaMazda dediğimiz mekânın önünegeldiğimizdegazetecidenBugüngazetesiningecebaskısınıaldı.Birincisayfasınabaktığıanda rahmetlinin kıpkırmızı olduğunu gördüm. Yanlış hatırlamıyorsam baktığı haberinbaşlığında‘Eskiyerağbetolsabitpazarınanuryağardı.DündarKılıçeskidiartık.Çakıcıvarbudünyada’yazıyordu.”

Evet, Alaattin Çakıcı hapisten yeni çıkmıştı ve çıkar çıkmazDündarKılıç’a cevabınımeydanokuyarakvermişti.

DündarKılıç,haberigörünceMazda’yagirdi,birkaçyeretelefonaçtı,İbrahimKılıç’ıdaaradıve“Onubanabulun,”dedi.Çakıcıortadayoktuamabirkaçyakınıbulunduvesertbir“nota”gönderildi.BunakarşılıkÇakıcı’danDündarKılıç’a,“Benimhiçalakamyok,basının yaptığı bir iş, ben böyle bir konuşma yapmadım, koydukları resimbile eski bir

Page 287: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

resim”şeklindebarışmesajlarıgeliyordu.ArdındanKürtİdrisarayagirdi,“Dündarsenbukadarsenehapisyatmışsın,yinebaşınıderdesokma,Alaattinsabahakşamtelefonaçıyor,benimAbi’yebiryanlışımolmazdiyor,gelbunuaffet,”dedi,uğraştıveDündarKılıç’ıbarışmaya razı etti. Tanıkların aktardığına göre Beşiktaş’taki Hanedan’da buluştular veolaybirkezdahatatlıyabağlandı.

Yazadoğrubusıkıntılarıunutmasınısağlayacakgelişmeleroldu;aylıkdergilerinDündarKılıç’agösterdikleriilgisürüyordu.MayısayındaKapital,haziranayındaPlayboydergisionunlaröportajyaptı.

KapitaldergisiyleyapılanröportajbaştansonaDündarKılıç’ınşirketleri,yıllıkciroları,üretimleri üzerine soru cevap şeklinde geçmişti. Dündar Kılıç dergide çıkan “yeraltıdünyası”ve“baba” sözcükleridışındahayatındanmemnundu,bu röportaj işadamıolmayolundaattığıadımlarıniyibirtanıtımıolmuştu.Kapitaldergisindeçıkanhaberinspotlarışöyleydi:

“DündarKılıç;‘ŞanBoyaları,CemAjans,ArtıAjans,ŞanMarket,kömürocaklarınıdakoyacakolursakyıllıkciromuzellimilyarcivarındadır.Türkiyeçapındakömürsatıyoruz.’

‘Allah’a şükür işlerimiz iyi gidiyor. En kısa zamanda holding haline geleceğiz…’Busözler, ünlü babalardanDündarKılıç’a aitti.Yeraltı dünyasının önde gelen isimlerindenolanBabaDündarKılıçaynızamandabirşirketlergrubunundasahibi.Kılıç’ınamacıenkısazamandaholdingleşmek…”

Playboydergisiyleolangörüşme isebirdostsohbetigibigeçti.Çünküröportajıyapankişi Ankara’nın Hamamönü Mahallesi’ndeki gençlik yıllarından beri tanıdığı DoktorTurhan Temuçin’di. Dündar Kılıç bu söyleşiden o kadar keyif almıştı ki, TurhanTemuçin’e “yaşamının tümünü anlatmayı ve bunun bir kitap halinde yazılması” sözünübile verdiği dergide çıkan yazıda yer almıştı. Ama bu proje gerçekleşemedi. ÇünküDündar Kılıç, dergi piyasaya çıktığında gördüğü başlığa çok sinirlenmişti. Dergininbaşlığında onun ağzından şu ifadeler yer alıyordu: “İşkenceler, bitmez sorgulamalaraltındabenitutukladılar.58kezduruşmayaçıktım.Onlaradedimki;sizisokakortasındaağaçdallarında sallandıracaklar…”DündarKılıç bu sözleri kendisine işkenceyapanlarakarşısöylemişti,oysadergideyazılanşeklindensankiyargıçlarakarşısöylenmişgibibiranlam çıktığı kanısındaydı. Hakkında askeri yargıçlara hakaret etmekten davaaçılabileceğikaygısınakapılmıştı.DoktorTemuçinbuyanlışınkendisindendeğil,başlığıyazanlardankaynaklandığınıizahetmekiçinelindengeleniyaptıamasözünüdinletemedi.Dündar Kılıç ona küsmüştü ve bu olay yaklaşık yarım asır süren Temuçin-Kılıçdostluğunundasonuolmuştu.

1991yılıdünyadaveTürkiye’deçoksıcakbaşladı.Ocakayındakapımızındibindesavaşalevleriyükseliyordu,KörfezSavaşıbaşlamışve16Ocak’tadaTBMMhükümetesavaşilanı yetkisi vermişti. Özal ekonomisine ilişkin gelişmeler de sürüyordu. 24 Ocak’taCumhurbaşkanı Turgut Özal, hayali ihracatçılara hapis cezası öngören yasa ile sigarareklamınıyasaklayanyasalarıvetoetti.

TRTdışındaözel bir televizyonkanalı kurulması için anayasayı değiştirmegirişimleri

Page 288: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

başladı. Ama daha hukuki düzenlemeler yapılmadan, Cumhurbaşkanı’nın oğlu AhmetÖzal veUzan ailesi ortaklığındaLiechtenstein’dakurulanMagicBox şirketi,Star-1 adıaltındadenemeyayınlarınagirişmiştibile.

NikâhtaKerametVardır1991yılıDündarKılıçiçindeçokgerginbaşladı.Kulağınakadargelensöylentileregöre

kızı Uğur, Alaattin Çakıcı ile evlilik dışı bir ilişki içine girmişti. Bu iş erkek erkeğekonuşulup halledilmesi gereken bir işti. Ama damadı Uğur Özbizerdik İspanya’dahapisteydi. Bu yüzden aile fertleri arasında olayla ilgili gizli bir araştırma yaptı,söylenenlerdoğruyduveneredeyseondanbaşkabilmeyenkalmamıştı.Ozamanaklınailkgelen şeyin ne olduğunu tahmin edeceğinizi sanıyorum: Bu olay da kendisine karşıMehmet Eymür tarafından planlanmış bir tertipti! Yapılabilecek en büyük kötülüğüyapmışlarveonusıcakçatışmayaçekmeoyunlarınabukezkızınıaletetmişlerdi.

Birçok kimsenin ondan kesin kararlı davranmasını ve bunu yapanların “cezasınıkesmesini” beklediğini biliyordu. Ama bu beklentide olanların sırtında yumurta küfesiyoktu, üstelik olayın arkasında ne tezgâhlar döndüğünü onun kadar iyi bilemezlerdi.Kendisininsırtındaiseyedidenyetmişebütünbiraileninsorumluluğuvardı.Birkerekararverdikten sonra neler olacağını zaten daha önce basın vasıtasıyla herkese duyurmuştu:“Ben onu öldürmek istesem elli bin yerde buldurturum, biz ona kafamızı taksak nefesalamaz!”AlaattinÇakıcı’nınyeribelliydiveelikolubağlıdurumdaydı;polis tarafındanaranmaktaykenBolu’da bir trafik kazası geçirmiş ve kolu kırılmış, tutuklu olarakÇapaTıpFakültesiOrtopediServisi’neyatırılmıştı.Onuöldürmeyekararversebile,tutuklubiradama karşı eyleme girişmek hem “delikanlılığa yakışmayacak”, hem de devletleçatışmayıgözealmakolacağındançıkmasınıbeklemekgerekecekti.

Bu düşünceler içinde tereddütler geçirirken, Çakıcı’nın akrabalarından olan amakendisinin de iyi tanıyıp sözünü kıramayacağı biri arabuluculuğa geldi ve “Bu iş kızınkocasınadüşer,odaortadayok.Senniyeelinikanabulayacaksın.Onaunutamayacağıbirdersvervenikâhyap,”dedi.AytenKılıçdabufikridestekliyorvekocasınasürekliolaraksükunettavsiyeediyordu.SonundaDündarKılıçkararınıaçıkladı:“Öyleyseonasöyleyin,ikiyoluvar,yaölecek,yaalacak,”dedi,kendisikimseylemuhatapolmayacaktı.

AytenHanımözkızıgibisevdiğiUğur’agittive“Babanrazıolmasadabirazyumuşadı,senbununlabiranönceevlen,ikinizindecanıkurtulsun,”dedi.UğurdabunuÇakıcı’yaaktardı.

OlayınbundansonrasınıbenosıralardaÇakıcı’nınavukatlığınıyapmaktaolanMuhittinYüzüak’tan dinledim: “Telefonla ve yüz yüze konuşmalar sonucu evlenmeye kararveriyorlar.O zamanUğurÖzbizerdik İspanya’da cezaevinde yatıyordu.Aklımda yanlışkalmadıysagalibauyuşturucuydu.Biravukatarkadaşımızorayagittivevekâletnamealıpgeldi. Ben de Uğur’un vekili olarak davaya girdim, boşadık. O zaman hatırlarsan 100günlük iddet müddeti vardı, boşanan bir kadının yeniden evlenebilmesi için yüz günbeklemesigerekiyordu,çünkühamileysenesepkarışırdiye.OzamanbenrahmetliUğur’ualıp Cerrahpaşa Hastanesi’ne götürdüm, hamile olmadığına dair rapor aldım, getirdim.Önceburadanikâhlanmayakararvermişlerdi.Fakat rahmetliUğur’unbabasımuvafakat

Page 289: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

etmediği için Trabzon’a, memleketlerine gittiler. Orada nikâhlanıp buraya döndüler.Dündar Kılıç baştan muvafakat etmedi ama sonradan meselenin olaysız çözümlenmişolmasıylarahatladı.”

SonuçolarakUğurKılıçileAlaattinÇakıcı20Mayıs1991’deTrabzon’daailearasındasadebirtörenlekıyılannikâhlaevlendiler.AlaattinÇakıcı’nınilkeşiGönülÇakıcı’danikikızbiroğlançocuğu,UğurKılıç’ındailkevliliğindenbiroğlubirkızıvardı.

İşteosıralardabirçokkimseyihayretedüşürenbuevliliğinhikâyesiböyleydi.

DündarKılıçonlarıbirdahayanınahiçkabuletmedi.Bununlabirliktesözkonusuolannedeolsaözkızıydıveyedikatellereyardımederkenonuortalıktabıraktığınıkimseyesöylettiremezdi. Bu bakımdan geçinebilmesi için ona Casinolardaki ortaklıklarındanhisselerverdi.

Ancak, konunun üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin, bu olayın başlangıcıhakkındakikesinkanısınıhiçbirzamandeğiştirmedi.BunuhiçbirzamanunutmadığınıaltıyılsonraifadevereceğiMeclisSusurlukKomisyonu’ndakisözlerigösteriyordu:“Ailesinidinlemedi kızım. Biz kendimize göre kendi kabilesinin içerisinde ecdatlarımız olaninsanlarız.BuişideMehmetEymürhazırladı.Evliliklerinideohazırladı.”11

YediyılsonrabileArtıHaberdergisininyaptığıbirröportajınsorularındanbirindeaynıkonugündemegeliyordu:

“Soru-KızınızınÇakıcıileevlenmesinenasılrazıoldunuz?

DündarKılıç-Vermedimki,haberimbileyoktu.Onaylarmıyımböylebirevliliği,izinverir miyim böyle bir evliliğe. Yaptılar işte. Yalnız kimsenin zarar görmemesi için,kimsenin ölmemesi için kabullendik.Kuralları vardı ama, onların hayatlarını kurtarmakiçin kabullendik. Evlendikten sonra 3-4 yıl hiç yüzlerini görmedim. Hiç huzuruma daçıkarttırmadım.Gelemediler.”

İşte kararını vermeden önce geçirdiği uzun tereddüdün nedenleri de bunlardı: İşinarkasındabaşkalarınınbulunmasıkuşkusuvekimseninölmemesiendişesi!

Bundan yirmi gün sonra oğlu Dünay’ın sünnet düğününü yapan Dündar Kılıç üzücüolayların sıkıntısını atlatmış görünüyordu.YineHilton’da 600 davetli ile yapılan düğününlü sanatçılarla doluydu: Kadir İnanır, Nükhet Duru, Kemal Sunal, Kâmil Sönmez,Selami Şahin, Ferdi Tayfur, Suna Yıldızoğlu, Mustafa Topaloğlu, Sinan Özen, OsmanYağmurdereli, Yasemin Evcim…Ama ertesi günkümagazin gazetelerinin başlıkları bumutluluğunun da tadını kaçırdı: “En baba düğün!” ve “Babanın oğlu sünnet oldu!”Gazetelerbubaşlıklarısankionuçıldırtmakiçinseçiyorlardı.

“SilahsızBankaSoygunculuğu”SağgözündekihastalıkilerliyorduvedoktoruÖmerFarukYılmazAlmanya’daameliyat

olmasıgerektiğinde ısrarediyordu.AmaDündarKılıç’aaylardırpasaportvermiyorlardı.Avukat Burhan Apaydın, bir zamanlar kardeşi Orhan Apaydın’a da pasaport alamadığıiçinyurtdışınatedaviyegötürememişolmanınhırsıylaAnkara’yagitti,İçişleriBakanı’na

Page 290: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

başvurdu ve Dündar Kılıç 1991’in Eylül ayında pasaportuna kavuştu. Alır almaz dadoktoru Yılmaz’ın eşliğinde Frankfurt’a giderek ameliyat oldu, hasta olan gözünün altkapağındakikanserlidokualınmıştı.Kliniktekaldığısüreceyanındaolanlaronaokadarçok“Abi,Abi”demişlerdiki,AlmanProfesördebunuonunadı sanıp“Abi”diyehitapetmeyebaşlamıştı!

Dündar Kılıç Türkiye’ye dönmesinden birkaç ay sonra, 10 Ocak 1992’de Startelevizyonunun“KırmızıKoltuk”programınaçıkarakEnginArdıçveMeriçKöyatası’nınsorularını yanıtladı. Hani hapisten çıktıktan sonra “Benim amacım bu adamları teşhiretmektir,” diyordu ya. İşte bunun fırsatını bulmuştu, canlı yayında ve sansürsüz olarakkonuşuyordu. Milyonlarca seyirci önünde defalarca Mehmet Eymür ve Atila Aytekadlarını telaffuz etti. Ona karşı yapılan tertipleri anlattı. Daha sonra işyerleri, ailesi,yoksullarayardımetmesikonularınageçildi.

Vebuprogramınsonundadasırayinemafyasorularınageliyordu.AmabukezDündarKılıçonudinleyenkitlelerönündekendisineyakıştırılanmafyasözcüğüneartıkgenişbiraçıklama getirmeye kararlıydı: “Şimdi efendim, bütün dünya ülkelerinde, bilhassademokrasiülkelerindemafyateşkilatlarıvardır.Türkiye’dedevardır,amamafyakimdir,işte bu tartışılır. Mafya bir teşkilat olayıdır. Mafyanın mecliste milletvekilleri olur,bakanlarıolur, polismüdürleriolur,herkesimi,hatta fahişeleribileolur.Bu teşkilatlarasahip olan insanlardır mafya. Ama aslında kabadayılar halkın bağrından kopmuştur vehalkın bir yakıştırmasıdır. Kabadayı sizin gibi güzide gazetecilere de derler, bir polismüdürünedederler,adaletdağıtanbiryargıcadaderler.Bukelimebiziyıllardırrahatsızettiği halde yine de hizmet ve emek verdiğimiz içinmutluyum.Hangi kabadayı nerededevletin kasalarına elini uzatmış veyahut kötü bir faaliyet göstererek bir kimsenin parakarşılığındacanınıyakmışveyabiryerdekiralıkkatilolmuş?Mafya işteanlattığımgibibirörgütolayıdır.

Mafyavardırtabii,devletbankalarınısoyanlar,bufakirhalkınparasınısoyanlar,hileyedayalıteşkilatlarkurupbuparalarıalanlarmafyadırtabii.Şimdi,açıkaçıkortada.Devletbankalarısoyuluyor.Kimlertarafındansoyuluyor?Kabadayılartarafındanmısoyuluyor?Hayır. Mafya tarafından. Biz kimseye kötülük yapamayız, hiçbir kabadayı yapamaz.Hiçbir kabadayının da araştırın servetleri yoktur. Olsa zaten ayıp olur. Şimdi benimservetim olsa bana ayıp olurdu, bana yazıklar olurdu. Ama işyerleri kurmak istiyorum,onlardan da çalışanlar faydalanacak, yakınlarımız başlarında uğraş verirse yararlanacak,bençocuklarımaservetbırakıpdaneyapacağım,onlarıyozlaştırıp,rezilolmamalarıiçinişteişyerlerivar,çalışırlar,korunurlar.Amabenonlaraservetbırakırsam,benimservetimolsaydıayıpolurdu,zatenkendilerinikoruyamazlardı,savunamazlardı.”

Engin Ardıç ve Meriç Köyatası programı kapatırlarken “Umarız halkımız, kamuoyu,seyircimiz bambaşka bir Dündar Kılıç tanımış oldu, tanımadığı veya yanlış tanıdığı,”diyorlardı.

Dündar Kılıç’ın “devlet bankaları kimler tarafından soyuluyor?” demesinin üzerindenbiraygeçti.

2 Şubat 1992’deEmlakBankası hakkında iki soruşturma başlatıldı. 20 Şubat’ta vergi

Page 291: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

affıyasalaştı,vergikaçıranlaraafçıktı.

BankalarıninceyöntemlerlesoyulmasıolaylarıüzerineyazarUğurMumcubiryazısındabirdeyimiilkkezkullanacaktı:“Silahsızbankasoygunculuğu!”Yazısınınsonundaşöylediyordu: “Silahlı banka soygunculuğunun cezası ‘müebbet hapis’tir. Silahsız bankasoygunculuğuna –son örneklerde görüldüğü gibi– liberal düzenimizde pek de cezaverilmemektedir.”12

Uğur Mumcu 24 Ocak 1993’te öldürüldü. Aradan yirmi yıla yakın bir zaman geçti.Söylermisiniz,ogündenbugünenedeğişti?

EsrarengizZiyaretDündarKılıç,KırmızıKoltuk programında hasımlarına karşı kazandığı ezici zaferden

sonraçokuzun süre rahat etti.NeEymür’den,nedeÇakıcı’danherhangibirkarşı atakbelirtisi olmadan geçen iki yıla yakın zaman boyunca işlerini geliştirmekle ve ailesiyleilgilendi.

Oysa Eymür’ün televizyondan yayınlanan bütün bu saldırılara ses çıkarmamasınınnedeni,Türkiyesiyasetindeyenigelişmelerolmasıveonundadevletkapısınınkendisineyenidenaçılabileceğibeklentisinegirmişolmasıydı.Önemligörevlerehazırlanırkenisminiyıpratacak olan polemiklere giremezdi. Bu beklentisinin boşuna olmadığı iki yıl içindeanlaşılacaktı.

Cumhurbaşkanı Turgut Özal 17 Nisan 1993’te öldü. 16 Mayıs’ta Süleyman Demirelparlamento tarafından dokuzuncu Cumhurbaşkanlığı’na seçildi. Ondan boşalan DYPGenel Başkanlığı koltuğu için yapılan 13 Haziran kongresinde Tansu Çiller yeni DYPGenelBaşkanıveDYP-SHPkoalisyonunabaşbakanoldu.

12Temmuz’daMehmetAğarEmniyetGenelMüdürlüğü’negetirildi.VeEylül1993’tedeMehmet EymürMİT Özel İstihbarat Dairesi Başkanı olarak “yuvaya” döndü. TarıkÜmit’in “muhbirlik” görevinin devam ettiğini söylemeye gerek yok. Korkut Eken iseEmniyet Genel Müdürlüğü Danışmanlığı’na getirilmişti ve özel timlerin eğitimiyleilgilenecekti. Herkes yerli yerine yerleştikten sonra artık 1984’teki “İstanbul’un fethi”oyunu yeniden sahneye konmaya hazır hale gelmişti. İki eksikle;NuriGündeş 1986’daemekliyeayrılmış,HiramAbas26Eylül1990’daöldürülmüştü.Vekonufarkıyla;bukezkulistekilerin arkasına saklanacakları paravana, “Babalar Operasyonu” değil, “PKKOperasyonları”olacaktı.

Çünkü Tansu Çiller’in başbakan olmasıyla birlikte PKK terörün şiddetini aniden ikimisliartırmıştı.İddialaragörePKK’nınenönemligelirkaynaklarındanbiriİstanbul’dakiKürt “işadamları” idi veTansuÇiller’e67Kürt işadamının ismindenoluşanbir listeninverilmişolduğusöyleniyordu.13

TansuÇiller’in4Kasım’daHolidayInnOteli’nde“PKK’nınharaçaldığıişadamlarıvesanatçıları biliyoruz, hesap soracağız” şeklinde bir açıklama yapmasıyla birlikteGüneydoğu’dave“Sakaryaşeytanüçgeninde”failimeçhulcinayetlerserisibaşladı.

DündarKılıçsözüedilenlistedevarmıydı?Bilmiyorum.Amaeğervardıysaonuoraya

Page 292: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kiminsoktuğunubilmekiçinmüneccimolmayagerekyoktu.

Listeyibilmesemde,benimdebildiğimbaşkaşeylervar,şimdionlarıanlatacağım.

7 Kasım 1993 günü seçmen kütüklerinin yenilenmesi nedeniyle sokağa çıkma yasağıvardı.AlaattinveUğurÇakıcı’nınAlkent’tekievlerininkapısıçalındı.UğurÇakıcıkapıyı“Sayımmemurlarıdır”diyeaçtı,amakapıdadurankişibelkideÇakıcı’nınbeklediğiamaUğur’uhayretedüşürenbirmisafirdi:MİT’inyenidairebaşkanlarındanMehmetEymür!Herkesin evine kapatıldığı bir gün cebindeki kimlik kartı sayesinde rahatça ve kimseyegörünmeden kalkıp gelebilmişti. Bir süre salonda oturup sohbet ettiler. Daha sonraUğur’la oğlu Onur’u bir bahaneyle salondan çıkardılar ve baş başa verip konuştular.Uğur’unozamanlar12yaşındaolanoğluOnurÖzbizerdik ikiyıl sonrabuolayla ilgiliilginçbiraçıklamayapacaktı:“Bana‘çıkoyna,’dediler,annemide‘Sendeçıkbizekahveyap,’ diye odadan çıkardılar. Annemmutfakta kahve hazırlarken, AlaattinAmca elindesiyah Glock marka bir tabancayla geldi. Anneme göstererek ‘Bak Mehmet Eymür’üntabancası, aynı senin tabancandan,’ dedi. Annem kahveleri vermek için girip çıktıktansonrabana‘Dündardedenleilgilibirşeylersöylüyorlar,’dedi.14

Ben bu haberleri bir kez kısa bir telefon görüşmesi yaptığım Onur Özbizerdik’e dedoğrulattım.İzinverirsenizarayagiriponudaanlatayım.

Bu kitabın hazırlık çalışmaları sırasında birçok kez İstanbul’a gittim, Kılıç ailesininhemen hemen bütün fertleriyle tanıştığım halde bir tek Onur’la son gidişime kadargörüşemedim,her seferindebiraksilikçıktı. İlkgidişimdebirgünöncebabasıölmüştü,eski olayları deşip acısını artırmak istemedim. İkinci gidişimde, adının karıştığı birolaydantutuklanmışve“KüçükBaba”yakıştırmasıylagazetelerinbirincisayfalarındayeralmıştı. Aslına bakarsanız onunla öyle çok uzun boylu bir görüşme yapmak daistemiyordum.Çokgençbirinsandıvemedyanınonunruhsaldurumunuhiçdüşünmeden“şöhret”yapmayaçalışmasındanolumsuzbirbiçimdeetkilenmişolabilirdi.Onaaşırıilgigöstererekbuolumsuzluklarıonayladığımısanmasınıistemiyordum.Zatensoracağımtekşey o “sayım günü ziyareti” haberinin doğru olup olmadığıydı. Bunu öğrenemesem deokuyucularımdan özür dilerdim, olur biterdi. İstanbul’a son gidişimdeOnurÖzbizerdiktahliyeolmuştu,aileyebıraktığımtelefonnumarasındanbeniaradıveyemeğedavetetti.Ona bu nezaketi için teşekkür ettim ve sadece 7 Kasım 1993’te Mehmet Eymür’ünevlerine yaptığı ziyareti sordum, o zamanlar gazetede çıkan haberin doğru olduğunusöyledi.Ben de ona bu kitapta fazla yer vermeyeceğim için kusura bakmamasını, bunuonun iyiliği için yaptığımı, kendisini manşetlere çıkaranların ona karşı dürüstdavranmadıklarınıbilmesiniistediğimisöyledim.Banateşekküretti.

AbiEndişelerindeHaklıÇıkıyorBukısaaradansonra“esrarengizziyaretçi”olayımızageridönelim.

ZiyaretsürmekteykenDündarKılıç’ınevinin telefonuçaldı.TelefonuAytenKılıçaçtı,karşısındakiUğur’du.“Buradakimvarbiliyormusunuz?”dedi.“Hayrolakızım,sokağaçıkmayasağındakimolabilir?”dediAytenKılıç.Uğur’uncevabı“MehmetEymür”olduve telefonu aceleyle kapattı. Yani Dündar Kılıç, Çakıcı’ya yapılan ziyaretten anında

Page 293: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

haberdar olmuştu ve ben de bunu bu kitap için yaptığım görüşmede Ayten Hanım’danöğrenmiştim.

Eymürogünorayanedengelmişti?Bunupekbilenyoktu.BanakalırsaEymürogünorayabüyükolasılıklabirpasaportgetirmişti.ÇünküAlaattinÇakıcıbiraysonrakırmızıpasaportla ve “görevli” olarak yurtdışına çıkacak ve beş yıl sonra Fransa’da tutuklanıpTürkiye’yeiadeedilenekadarbirdahadönmeyecekti.

Doğrusunu isterseniz,benim ilgim,orayanedengeldiğindençok, şu tabancagöstermekonusu çekti. Sokaklarda meslektaşlarından başka kimseciklerin olmadığı bir günEymür’ünsilahlıgezmesininneanlamıvardı?Cangüvenliğindeneminolmasıgerekirdi.DündarKılıç kızı ve damadıyla görüşmediğine göre orada onunla karşılaşması gibi birolasılıkdayoktu.Eymür’ün,ustasıHiramAbasgibisilahmeraklısıbiriolduğunudahiçduymadım.Haydibilmediğimizbirsebeptentaşıyordudiyelim,misafirliğegittiğibirevdeçıkarıp herkese göstermenin ne âlemi vardı? Çakıcı’ya gösteri yapması söz konusuolamayacağınagöre evdeondanbaşkabir tekUğurveOnurvardı,Eymür, bu ziyaretinonlar tarafından kime duyurulacağını çok iyi biliyor olmalıydı. Oraya bir mesajgönderiyorsa,mesajalınmıştı.

Pekinekonuşmuşlardı? “Sohbetin”konusunundayurtdışındayapılacakbazı eylemlerolduğunu sanıyorum.Çünkü “Çakıcı, 1994Ağustos’unda eski arkadaşıNurullahTevfikAğansoy’la Brüksel’de buluştu. O daMİT adına çalışıyordu. Daha önce yine ortak biroperasyonakatılmışlardı.GörevleriDev-SollideriDursunKarataş’ıöldürmekti.Karataş’ıBelçikaveKöln’degünlercearamış,bulamamışlardı.Bukezverilenhedef,15Ağustos’taBrüksel’de basın toplantısı yapacak olan DEP eski milletvekilleriydi. Ancak basıntoplantısısonandaHollanda’yaaktarılıncayinebaşarısızoldular.Çakıcıyurtdışındakaldı,AğansoyTürkiye’yedöndü.”9494NecdetAçan,“Ataç’ınülkücüsuikasttimi”,Aktüeldergisi,29Ağustos1998.

Tekrarsayımgünüyapılanziyaretedönecekolursak;oradanelerkonuşulduğunuaslındabizlerdendedahafazlaDündarKılıçmeraketmişti.ÇünküUğur’unonlarakahvegötürüpgetirirkenduyabildiğikadarıylababasındansözediyorlardı.DündarKılıçbugörüşmeyi,onuçoktedirginetmişolan“PKK’yasilahgetirmekomplosuna”bağlamıştı.Ayrıca,aldığıistihbaratlara göre aynı gün Tarık Ümit’in evinde de başka bir toplantı yapılmıştı. Ogündenitibarenyakınlarına“Bundansonrabaşımabir işgelirsebunuEymür’denbilin,”demeyebaşladı.

VehemeneskidostuİlhanSelçuk’uaradı. İlhanSelçuk’tandinlediğimşöyleydi:“Çoktelaşlıydı,‘İlhanAğabey,banakarşıbirkomplohazırlanıyor.Bunaengelolmamızlazım.Senden yardım rica ediyorum,’ diyordu.Ben deDeniz Som arkadaşımı onunla röportajyapmayagönderdim.”

İşte kitabımızın başından beri geniş alıntılar yaptığım Deniz Som’un Dündar Kılıçröportajı bu koşullar altında, aralık ayının sonunda başlayıp birkaç hafta sürerekgerçekleşmişti.DenizSom’unizlenimlerinegöredegörüşmelerebaşladıklarındaDündarKılıç’ın başı dertte gibi görünüyordu ve çok sıkıntılıydı. İki olayı, asteğmenin getirdiğigizli belge ile sayım günü yapılan toplantıyı birleştirerek anlatıyordu: “Bu adamların

Page 294: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

sadist hisleri tatmin olmadı ki hayatımızın sonunu getirmek için yeni bir senaryohazırladılar. Şimdi en son hazırlanan senaryo, silahlar gelecekmiş, PKK’ya silahgetirtiyormuşum diyerekten bütün polis teşkilatının müdürlük olan bölgelerine yazıyazılıyor,işteongünevvelalmışolduğumbirbilgiyegöre.Olayıbirtahkikediyoruzki,evetyenidenbirtuzakhazırlamışlar.Sayımgünü,yanidışarıyaçıkmayasağıolduğugün.Kadıköy’debirevdetoplanıyorlar.TarıkÜmit’inevindetoplanıyorlar.MehmetEymürveöbür arkadaşlarını tespit edemedim isimlerini. Orada tuzağı hazırlamışlar. Dışarıdansilahlargetirtecekler.Buradasilahlarıyakalattırıpbütünpolis teşkilatıolanyerlerde, iştebuyurun yakalandı silahlar deyip, Dündar Kılıç’ındır diyecekler. Ömrümüzün bu sonyıllarınızindanlardageçirmekiçinhazırladıklarıbirtuzakolmuşoluyor.Gerekenyerlerebelgelerle müracaat ettik, bakalım bu olay muhakkak aydınlığa kavuşacak.” AvukatBurhanApaydın’ınyaptığıamasonuçsuzkalanbaşvurulardansözediyordu.

DündarKılıç’ınbaşınaendişeettiğigibibirşeygelmeyecekti,amabuolaylarıileridesıksık dile getirecekti. Susurluk Komisyonu’na verdiği ifadede, Tarık Ümit ve KorkutEken’in getirdikleri bir gemi silah vemühimmatı,DündarKılıçApo’ya getirtti diyereküstüneyıkmakistediklerini,kendisininyaptığı“yaygara”sayesindesenaryonunellerindekaldığınısöylüyordu.

DündarKılıç’ınendişelerindehaklıolduğubiraysonraortayaçıktı.HapishanearkadaşıBehçet Cantürk ile şoförü Recep Kuzucu’nun cesetleri 16 Ocak 1994’te Sapanca’dabulundu.

Failimeçhulcinayetlerdevametti:26Şubat’taBehçetCantürk’ünavukatıYusufEkinciAnkaraGölbaşıyakınlarındaöldürülmüşolarakbulundu,BehçetCantürk’ünyakınıLicelimüteahhit Fevzi Arslan ve kardeşi Şahin Arslan 28 Mart’ta Hendek yakınlarındaöldürüldü. 5 Haziran’da ise Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Koray’ın cesetleriBolu Yığılca’da bulundu, bu son cinayette Cantürk’ün öldürüldüğü silahın kullanıldığıanlaşıldı.15

İleride “Susurluk çetesi” adı verilecek olan kişiler “kara listeyi hayata geçirmeye”başlamışlardı.

OnYedinciBölüm

ÖLÜMCÜLHATATürkiyetamGüneydoğu’dakive“Sakaryaşeytanüçgenindeki”infazlarlaçalkalanırken,

19Ocak1994’teekonomikkrizpatlakverdi.Dolarbirgününiçinde14bin500liradan17bin500lirayafırladı,Mark9bin750liraoldu.Bankafaizleriyüzde95’etırmandı.ŞubatayındaBaşbakan TansuÇiller “Kriz bitti, bir daha tekrarlanmaz,” dedi ama 18Mart’tadolar yüzde 11’lik bir sıçrama daha yaptı. Merkez Bankası faizleri 265’e kadarçıkarmasına rağmendövizdeki yükselişi önleyemedi.Buyükseliş,TansuÇiller’in “Dörtay sokağa çıkamayacağız” şeklinde sunduğu ünlü “5 Nisan Kararları”na kadar sürdü.Dolar yüzde 38,8 oranında devalüe edilerek 34 bin liraya yüksetildi. 11Nisan’da TYTBank,MarmaraBankveİmpextasfiyeedildi,DışBankİşBankası’naiadeedildi.DevletbankalarınınsadeceTYTBank’da3trilyonlirabatırdıklarıortayaçıktı.SermayePiyasası

Page 295: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Kurulu 1,3 trilyonluk repo parası içinNasrullahAyan’ın Türkinvest şirketine el koydu.1980 banker krizindeki bankerzedeler gibi bu kez de bankazedeler sokağa döküldü. Oarada ilginç bir çelişkiyi de belirtmeden geçmeyeyim; bu yeni banka soyguncularındanhesapsorulmasısloganlarıatılırken,üçyılEmlakbank’ı72milyondolar“hortumladığı”için hapse atılan Kemal Horzum, cezasını tamamlayarak 20 Mart’ta tahliye oluyordu.Yani,oyuncularınbirigidiyor,birigeliyoramasoygunsistemiolduğuyerdeduruyordu.

Şimdi bütün bunları neden anlattığıma geliyorum; TYT Bank’ın sahibi olduğu LapisHolding’in Kanal 6 televizyonunda yüzde 30’luk bir hissesi vardı ve Ahmet Özal buhisseyiTYTBankbatmadanbirgeceöncegerialmıştı!Bunoktayıbirkenaranotedelimki,ortalıktauçuşandolar,mark,Türklirasılaflarıarasındakaybolupgitmesin.

“İşimizHalloldu,AllahRazıOlsun”Dündar Kılıç 1993’teki Kırmızı Koltuk programında “devlet bankaları soyuluyor”

demiştiamabundanikiyılsonrakendisibirbankasoygunununtamortayerinedüşecekti.

Bildiniz, tabiiki,kamuoyunubiryılkadarmeşguleden“Civangate”skandalındansözediyorum.Dilersenizönceolayıntarihenasılkaydedildiğiniözetleyeyim,busayededahasonraçıkacakolankargaşalığınarasındanyolumuzuşaşırmadangeçebiliriz:

“19Eylül1994:MerhumCumhurbaşkanıTurgutÖzaltarafından1989’daAmerika’danTürkiye’ye çağrılan ve Emlak Bankası Genel Müdürlüğü’ne getirilen Engin Civankurşunlandı.OlayınarkasındaÖzal’ınyakınadamıolanbatıkmüteahhitSelimEdesçıktı.Dündar Kılıç ile Alaattin Çakıcı’yı, Engin Civan’dan beş milyon dolar isteyen AhmetÖzal’ındevreyesoktuğuiddiaedildi.TetikçiDavutYıldız,Çakıcı’nıntalimatıylaCivan’ıvurduğunuiddiaetti…”1

Tarihegeçmesineböylegeçtiama,birçok“silahsızbankasoygunu”gibibuolaydasonderece karmaşıktı. Gazeteci Yalçın Bayer’in Rüşvetin Belgesi kitabının sonundaki addizinini saydım, tam 129 isim vardı. İşadamından bankacısına, MİT mensubundanemniyetçisine, mafya babasından tetikçisine, avukatından gazetecisine, Türk’ünden,İsviçreli, Alman, Fransız ve İtalyan’ına tam 129 kişi doğrudan veya dolaylı olarak buolaya karışmıştı. Bunların önemli bir bölümü tutuklu veya tutuksuz, sanık veya tanıksıfatıylasavcılıktavemahkemededinlenmişti.

Civangateolayınınöncesidevardı.DündarKılıç’ınkızıveAlaattinÇakıcı’nıneşiUğurÇakıcısanıldığıgibisadeceEnginCivanolayınadeğil,AhmetÖzal’ınBankekspres’eolanborcuolayınadaarabuluculuketmişti.Bubakımdanöncebubirinciolayıgörelim,dahasonraCivangate’egeçeriz.

AhmetÖzal’ınLiechtenstein’dakurulanMagicBox,dolayısıylaStar-1 televizyonundaUzanlarlagizliortakolduğunugeçenbölümdesöylemiştim.GizliolmasınınsebebiÖzalailesininservetiyleilgilibasındaçıkanhaberveyorumlardankaçınabilmekti.Ekim1991seçimlerindeANAPmuhalefete düşünceCemUzanAhmetÖzal’a sırt çevirdi.Özal daUzanların üzerinde görünen hisselerinin kendisine devredilmesini istedi. Ortaklarbirbirlerine düştüler ve karşılıklı olarak sahte senetten tutun da suiistimal suçlamasınakadar tam24davaaçtılar. İşokadarbüyüdüki,MagicBox’ınkuruluşuvehesaplarıyla

Page 296: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ilgili olarak Meclis’te soruşturma komisyonu bile kuruldu. Araya Ahmet’in babasıCumhurbaşkanıTurgutÖzalgirdiveikiortakNailKeçili’ninevindebarıştırıldılar;AhmetÖzalhisselerini“1dolara”Uzanlaradevretti.

Star’lailişkisikesilenamailledemedyasektörünegirmekisteyenAhmetÖzal,bukezyakınarkadaşıTurgayAksoyluilebirlikteKanal6televizyonunukurdu.Kanalkurulurkengerekli iznin alınmasında ve PTT kolaylıklarının sağlanmasında Başbakan SüleymanDemirel’inyardımlarınıgörmüştü.BaşlangıçtaKanal6’nınişleriyolundagidiyorduamaKanal D, Show TV, TGRT ve ATV gibi yeni kanalların açılmasıyla birlikte reklampastasınındilimleriküçüldüveKanal6’nındurumubozulmayabaşladı.Kanalınyüzde35hissesi TYTBank’a satıldı, bir bölümhissesi de İşBankası’ndanDışbank’ı satın almışolan Lapis grubuna verildi. Ahmet Özal bu iki kuruluş dışında Marmara Bank veİmpexbank’dandakredialıyordu.5Nisankrizipatlakverincebudörtbankanındördüdebattı. Ahmet Özal’ın babası öleli bir yıl olmuştu, artık Cumhurbaşkanı oğlu değildi vesahibi olduğuKanal 6’ya her taraftan haciz yağmaya başladı.Alacaklıların en sıkısı daBankekspres’ti, Kanal 6’nın bazı yerlerdeki yayınlarını engelliyorlardı, Ahmet Özal’ınEtiler’dekievinebilehacizgelmişti.AhmetÖzalbankanınortaklarındanAyhanŞahenk’e“üzerimebukadargelmeyin,”diyorduamaŞahenkdeüzerinegeleninkendiDoğuşgrubudeğil,bankanıneskiortaklarıolduğunusöylüyordu.

VeağabeyinindurumunaçoküzülenZeynepÖzalbirgünUğurÇakıcı’yıaradı.

Zeynep ile Uğur nereden mi tanışıyorlardı? “Davulu delen Jaguar” bölümündenanımsayacaksınız, bu tanışıklık 1986’ya, Zeynep’in Uğur’u dükkânlarının açılışınaçağırmasınakadargidiyordu.

Uzatmayalım, Zeynep Özal’ın derdini öğrenen Uğur Çakıcı hemen telefona sarılıpdurumuyurtdışındaki kocasına anlattı.Ertesi günöğleden sonraBankekspres’in avukatıAykut Özoran’ın yazıhanesine iki genç geldi ve “Alaattin Ağabeyimiz bizimle haberyolladı,AhmetBey’iborcuiçinüzmesinler,sonrakötüolurdedi,”dediler.DahasonradaAlaattinÇakıcıeşiUğur’uarayarak“ikitarafıyarınbirarayagetir”talimatınıverdi.

Uğur’un çağrısıyla taraflar 13 Eylül günü öğleden sonra Avukat Aykut Özoran’ınbürosunda toplandılar. Toplantıda Özal’ı Artı Grubu Genel Müdürü Akın Güvendik,alacaklı tarafı bankanın eski ortaklarından Ahmet Soyuer ve Alaattin Çakıcı’yı daadamlarındaneskiülkücüTevfikAğansoytemsilediyordu!9595BöylebirtehdittoplantısınınyapıldığıbasındayeralıncaŞişliCumhuriyetSavcılığısoruşturmaaçtı.TaraflarTevfikAğansoy’utanımadıklarını,Artıgrubununşoförüolarakbildiklerinisöyleyincesavcıtakipsizlikkararıverdi.

ToplantıbitinceAvukatÖzoranUğurÇakıcı’yıaradıve“AlaattinBey’eiletin,anlaşmasağlandı,”dedi.

Avukat Özoran haciz işlemlerini ertesi gün kaldırdı ve Kanal 6 da normal yayınınabaşladı.

Uğur Çakıcı o gün öğleden sonra davetli olarak Semra Özal’ın Büyükdere’dekievindeydi.SemraHanımUğur’a“DündarBey’inbirkatkısıoldumu?”diyesordu.Uğurda “Ben babamdan bir şey saklamam,” cevabını verdi. Bunun üzerine Semra Hanım

Page 297: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DündarKılıç’ıarayıp,“Buişhalloldu,Allahrazıolsun,”dedi.

“HatırlıKişiden”GelenİkinciRicaDündarKılıç, kızının evlenmesinden beri iki buçuk yıldır tertiplerden ve tehditlerden

uzakbirşekilde işiylegücüyleuğraşabilmişti. İşyerleribellibirdüzenegirmiştivearazianlaşmazlıklarını giderme işlerinden de iyi para kazanıyordu. 58 yaşındaydı ve artıkkendini emekliye sevk edip ailesiyle birlikte rahat bir yaşlılık dönemi sürdürmeyiarzuluyordu.

Onu tedirgin eden tek konu, Uğur’un yurtdışındaki kocası tarafından yönlendirilerekgiriştiği tehlikeli işlerdi. Uğur Çakıcı 4 Şubat 1994’te Nokta Dergisi Genel YayınYönetmeniAyşeÖnal’atabancaileateşetmişti.OlayıkınayanbiryazıyazanHıncalUluçda5Mart’taÇakıcı’nınadamlarıtarafındanayağındanvurulmuştu.Uluç’aateşedenlerinindiği arabanın sahibiUğurÇakıcı gözaltına alınmış, tetikçiler de ertesi günAnkara’dayakalanmışlardı. Alaattin Çakıcı yaptığı bir açıklamayla Hıncal Uluç’u kendisininvurdurttuğunusöylemişti.9696Çakıcıbusuçaazmettirmekten13Temmuz2000’de3yıl4ayamahkûmoldu.

Dündar Kılıç onaylamadığı bu eylemler yüzünden kızını sık sık uyarıyor, kendideneyimleriniaktarıyor,buişleresonvermezsebirgünpişmanolacağınısöylüyordu.

KızınınZeynepÖzal’ınricasıylaAhmetÖzal’ınsorununuçözmekiçinçırpındığısıradabu işi de kuşkuyla karşılamıştı. Uğur’un kocasıyla ilişki içinde yürüttüğünü bildiği buolayadakarışmamış,sadecebilgialmakve izlemekleyetinmişti.Amaişin“olumlu”birbiçimde sonuçlanmasından sonra Semra Özal’dan gelen teşekkür telefonu da doğrusugururunuokşamıştı.

Şimdiolaylarınikinciperdesinegeçiyoruz.

Uğur Çakıcı Büyükdere’deki evden ayrılmadan önce Zeynep Özal ona aile dostlarıSelimEdesBey’indeçözülmesigerekenbirsorunuolduğunusöylemiş,Uğurdaonu,bukonuyugörüşmeküzereevinedavetetmişti.

Ertesi akşamüzeri Semra Özal’ın sekreteri İclal Tuncay ile Zeynep birlikte Uğur’unevine gittiler. DündarKılıç’ın avukatıMete Bozbora da oradaydı. Zeynep konuyu açtı,anlattığına göre, olayın özeti şuydu: “Selim Edes, adı sonradan Ataşehir olacak olanAnatepearsasınıEmlakbank’asatmıştıvesatış işleminiçabuklaştırması içindeozamanbankanın genel müdürü olan Engin Civan’a yüzde 5 ‘komisyon’ vermişti. Ancak satışişlemigerçekleşmedenönceCivangenelmüdürlüktenayrılmış,Edes’inverdiğiparanındaüstüneyatmıştı.SelimEdes’in5milyondolarlıkalacağı faiziylebirlikte8milyondolarediyordu,buparanın2milyondolarınıyardımcıolacakşahsavermeyehazırdı.”Uğurbuteklife “Ben tahsilatçı değilim” şeklinde tepki gösterince, Zeynep Özal işin aslınıaçıklamakzorundakaldı,Civan’dangerialınacakparanınbirkısmıylaağabeyiAhmet’invergiborçlarıödenecek,hapsegirmektenkurtarılacaktı.Uğur,böylesi“hayırlıbiramaca”hizmetedeceğiniöğrenincearabuluculuğarazıoldu.

GörüşmebittiktenbirsüresonraSelimEdes,Zeynep’inyardımcıolacağınısöylediğive

Page 298: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kızınındüğününden tanıdığıUğur’uaradı, ricasınıbirkeredekendisi tekrarladı.Ortalıksakinleşince Uğur eşi Alaattin Çakıcı’yı aradı ve o günkü bütün konuşmaları aktardı.Bunun üzerineÇakıcı, EnginCivan’ı cep telefonundan buldu ve “SelimEdes’e borcunvarmış,onundabizeborcuvar,buborcunuöde!”dedi.Civan“Böylebirşeyyok”dediysede,Çakıcıkesinbirdilleertesiakşamadamlarıylabuluşmasıgerektiğinisöyledi.

18 Eylül akşamı Engin Civan, avukatı İhsan Coşkun, Çakıcı’nın adamları TevfikAğansoyveHalukUçarMövenpickOtel’debuluştular.EnginCivan“BenimSelimEdes’eborcumyok” demeye devam ediyordu.Bunun üzerineÇakıcı’ya telefon edenAğansoy,cep telefonunuCivan’a uzattı.ÇakıcıCivan’a “EnginBey bu işi ciddiye almıyorsunuz,Londra’ya gelebilirseniz daha ayrıntılı konuşuruz” deyince o da “İki gün sonraAmerika’yagidiyorum,Londra’dabirgünkalırım,görüşebiliriz”dedi.ArdındandaUğurÇakıcı’yıarayarak“UğurHanım,öbürgünLondra’yagidiyoruz,”dedi.

AncakoaradaSemraÖzalDündarKılıç’ıaramışveSelimEdes’in işinedearabulucuolmasınıricaetmişti.9797Olayınpatlakvermesiylebirliktebu telefonkonuşmalarıçok tartışmayaratacaktı.Ancak,mahkemeye intikaledentelefonkayıtlarındanSemraÖzal’ınevindenDündarKılıç’ınüçkezaranmışolduğuanlaşılacaktı.Hürriyet, 3Ekim1994.

BelayaDoğruİlkAdımÇakıcı’nın bu girişimlerinden haberi olmayan Dündar Kılıç ise o arada avukatlarıyla

birlikte bir durum değerlendirmesi yapıyordu. Dündar Kılıç’ın avukatlarından CengizKayıtmazer görüşmeler sırasında İstanbul dışında olduğu için konuyla ilgilenememişti,gereklibilgiyiMeteBozboraverecekti.DündarKılıçBozbora’ya“Neymişbumühendisinişi,MeteBey?”diyesordu.Buaradabirparantezaçarakbelirteyimki,DündarKılıçbütünbu olaylar boyunca belki de güvenlik gerekçesiyle hafızasında isim tutmayacak, SelimEdes’ten“mühendis”,EnginCivan’danda“bankacı”şeklindesözedecekti.MeteBozboraDündarKılıç’ınsorusunu“EnginCivan’abeşmilyondolarvermiş,onugeriistiyor,”diyeyanıtladı.DündarKılıç “Senedi sepeti varmıymış?” diye sorunca da “Bu parayı rüşvetolarakvermiş,onuniçindesenediyok,”dedi.BununüzerineDündarKılıç“Senediyoksabizimdeyapacakbirşeyimizyok,”dedi.Toplantıbitmişti.

Onlar gittikten sonraDündarKılıç uzunuzundüşündü.Böyle zamanlardahepyaptığıgibiodayıarşınlıyor,ellerininparmakuçlarınıbirbirinedokundurarakturatıyordu.Gerçibuişesonzamanlardabaşınahepbelaaçankızıaracıolmuştu.AmasonolaydaKanal6konusunukimseninburnukanamadançözebilmişti.Bumühendisinişindedepekfazlabirrisk görünmüyordu. Gerçi bu kez söz konusu olan para çok büyük bir paraydı. Bircumhurbaşkanıeşininarabuluculukyapacağıkadarbüyükbirpara.

DündarKılıçdüşündükçetedbirieldenbırakıyor,farkınavarmadanişinrisklerinihafifealmaya başlıyordu. Çünkü cumhurbaşkanı ailesinin onun yardımını rica etmesi, yani“racon kesmesini” istemesi eski günlerdeki “en büyük olma” hayalini canlandırmıştı.Sorunu tek başına çözebilirse, kim olduğunu “herkese”, özellikle de onu “yaşlanmış”zannedenlere bir kez daha göstermiş olacaktı. Bu kez detayları düşünmeye başladı,“bankacıya” biraz yakınlığı vardı. Engin Civan’ın babası Ruşen Civan Kıyıkent’teki

Page 299: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yazlığında iyi görüştüğü komşularından biriydi, bu yakınlığın onu ikna etmekte yararıdokunabilirdi.Busonucavarınca,dahasonrabedeliniçokağırödeyeceğikararınıverdivekızınatelefonetti:“Onlarasöyleyarınhepsiyazlığagelsinler,meseleyigörüşelim,”dedi.

OysaUğurbabasınaherşeyianlatmamış,kocasınındaişiniçindeolduğunugizlemişti.Aslındabunusonderece iyiniyetleyapıyordu,eğerÇakıcı’danbahsedersebabasınınbuolaya hiçbir şekilde karışmayacağından emindi. Halbuki Uğur babasının bu sorununçözümüne katkıda bulunup itibar kazanmasını istiyordu. Böylece babasını bilmedensürüklemişolduğubuhatayısürdürdüveikilioynamayadevametti.TelefonuelinealdıveÇakıcı’yababasınınsözleriniiletti.

19 Eylül sabahı Engin Civan’ı arayan Tevfik Ağansoy, “Londra’ya gitmenize gerekkalmadı, Alaattin Bey kayınpederi Dündar Kılıç’la görüşmenizi istedi. Bugün DündarBey’inKıyıkent’tekiyazlığınageleceksiniz,”dedi.EnginCivangidilecekyeribiliyordu,babasınınoradabiryazlığıvardı.AyrıcasiteninyöneticisiAvukatErgunÇakırdaCivan’ıngizliortağıolduğuABCMenkulKıymetler’inYönetimKuruluBaşkanı’ydı.

Neolmuştu?Çakıcınedenbirgece içindefikirdeğiştirmişveucundaikimilyondolarolan bir işi kayınpederinin çözmesine razı olmuştu? Aslında bu konunun fazla uzadığıkanısındaydı ve bu defa da çözülmezse şiddet kullanmaya karar vermişti. Ve bunukayınpederininevindeuygularsaonudaateşeitmişolacaktı.ÖteyandanTevfikAğansoyEnginCivan’lakonuşurken“geleceksiniz”dediğinegöreodaKılıç’ınyazlığındaolacaktıve toplantıdaÇakıcı’yı temsil edecekti.Yazlığa çağrılacakolankişileri kızının aradığınısananDündarKılıç,Ağansoy’uoradagörenekadarduruma“uyandırılmayacaktı.”ZatenDündar Kılıç da bu kez olayın arkasında hiçbir hile aramayacak kadar kendini “hatırlıkişidengelenricaya”kaptırmıştı.

ZehirAli’ninKahvesindekiGibiTaraflar 19 Eylül günü saat 14.30’da Dündar Kılıç’ın yazlığında bir araya geldiler.

SalondaEnginCivan,SelimEdes,Civan’ınavukatıİhsanCoşkun,Edes’inavukatıNidaErgenç,Civan’ındayısı emekli başkomiserSavaşKarakaya, site yöneticisiErgunÇakırtoplanmışlardı. DündarKılıç bir kenara ilişmiş olan TevfikAğansoy ileHalukUçar’ınvarlıklarından huylanmıştı ama bu toplantının gerçekleşmesini sağlayan kızı Uğur’unkorumasıpozundagelmişolduklarıiçinsesçıkarmamıştı.

Dündar Kılıç, sanki yüzyılın başında Zehir Ali’nin Tophane’deki kahvesinde raconkesiliyormuş gibi bir hava içindeydi. Gerçi Kurtuluş’taki yerinde “çağın koşullarınauygun” bir biçimde ve avukatlarının yardımıyla özellikle arazi anlaşmazlıklarınıçözüyordu.Ama bu kez durumdaha değişik ve daha önemli olduğundanmekân olarakSilivri’dekiyazlığınıseçmişti.

Çay servisi yapılırken toplantıyı açtı: “Hatırlı bir kişinin ricası üzerine sizleri burayaçağırmış bulunuyorum. Önemli yerlerde görevler yapan insanlarsınız, bu işi buradahalledinvekötüolmayın.”

SelimEdeshemensözegirerekCivan’a“Bana faiziylebirlikte8milyondolarborcunvar, bunu ödeyeceksin,” dedi. Civan inkâr politikasını sürdürüyordu, onu “Ben senden

Page 300: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

paraalmadımkivereyim,”şeklindeyanıtladı.İhsanCoşkun’unEdes’i,ErgunÇakır’ındaCivan’ı suçlar tarzda konuşmalar yapmalarıyla birlikte ortam gerginleşmeye başlamıştı.Dündar Kılıç araya girdi: “İyi günlerinizde dostluk yaptınız, şimdi düşman olmayın,yakışmıyor, ayıp oluyor!” Ama bu uyarının fazla bir yararı olmadı, taraflar sesleriniyükseltmeyebaşlamışlardı.TartışmasürerkenAvukatİhsanCoşkunUğurÇakıcı’yıdışarıçağırdı ve bir öneride bulundu: “Uğur Hanım, 1 milyon dolar verip bu işi kapatalım.”Uğur sinirlenmişti, “Bu teklif hiç de hoş değil, biz bunu para için yapmıyoruz, sakınbabam duymasın çok kızar,” dedi. Salona döndüklerinde gördükleri manzara iseürkütücüydü; Civan ile Edes ayağa kalkmışlar, neredeyse yumruk yumruğa gelmeküzereydilervebağrışıyorlardı.Civan“Bensanaazmıkrediverdim,onlarasay.Belgenvarmı, nasıl ispatlayacaksın?” deyince, Selim Edes tarihe geçen o ünlü sözünü haykırdı:“Rüşvetinbelgesimiolurpezevenk!”2

İşte bu küfür, olayın Dündar Kılıç açısından dönüm noktasını teşkil etti ve “itibarkazanmauykusundanuyanmasını” sağladı.PezevenksözününDündarKılıç’ınennefretettiği insanlar içinkullandığıbir sözolduğunubiliyoruz.“Patentikendisineait”olanbusözünşu“üstdüzey”kişilerinağzındançıktığınıduyduğundaöncekulaklarınainanamadı.Sonra da bu işin aslında daha önüne getirilmeden önce kitlenmiş olduğunu anladı.Önsezileriderhalçalışmayabaşladıvenasılbirtuzağıniçineçekilmişolduğunubirandakavradı;bunlarbubankacıyıburadavuracaklarvesuçuonunüstüneyıkacaklardı!Yinedeeskiraconkesmekurallarınauygundavranacaktı,taraflaranlaşmazsatoplantıbiter,herkesyoluna giderdi. Biraz kabaca da olsa raconu uyguladı, “Defolup gidin, kozunuzu başkayerde paylaşın,” diye bağırarak herkesi evindenkovdu.Onlar çıkarkenAğansoy’un ceptelefonundan Çakıcı’nın “vurun” diyen sesini duydu. Başı çok büyük bir derde girmeküzereydi.Şimdilikyapabileceği tek şeybelayıkendiçevresindenuzaklaştırmaktı.Dördekatlanmış bir gazetenin arasında her zamanki yerinde durmakta olan tabancasını çekti.Tevfik Ağansoy ile Haluk Uçar’ı durdurarak “Burada bir olay olursa dünyayı başınızayıkarım,”dedivedışarıçıkmalarınaengeloldu.ŞoförüneveyeğenlerineseslenerekBMWveMercedesmarkaarabalarınsitedenayrılışlarınıizlettirdi.OnlarınsağsalimgittiğindeneminolduktansonraAğansoyileUçar’a“Şimdiçıkabilirsiniz,”dedi.HerkesgidinceodaNişantaşı’ndakievinedöndü.

Engin Civan ile İhsan Coşkun birlikte durum değerlendirmesi yapmak için avukatınŞişli’deki yazıhanesine gittiler. Sanki Uğur Çakıcı toplantı sırasında uyarmamış gibiDündarKılıç’abirmilyonlukteklifiyinelemeyekararverdiler.BukararıverinceonuönceKurtuluş’ta aradılar, orada bulamayınca Nişantaşı’ndaki evine gittiler. Civan arabadakaldı,İhsanCoşkunyukarıçıktı.DündarKılıç’a“EnginCivansizinlegörüşmekistiyor”dedi. Dündar Kılıç ise bu işi aklından çoktan silmişti, “Size artık görüşülecek bir şeykalmadığınısöylemiştim,”dedi.TevfikAğansoy ileHalukUçar’ınyazlıktançıkarlarkenBoğaz’da bir lokantadan bahsettiklerini duymuştu. İhsan Coşkun’a bunu söyleyerek“Sakınbuadamılokantayafalangötürme,öldürülürsekatildiyeseninyakanayapışırım,”dedi.9898Dündar Kılıç 19 Eylül günü olup bitenlerin bütün bu ayrıntılarını olaydan üç ay sonra gazeteci Halil Nebiler’eanlatmıştı.Cumhuriyet,29-30Aralık1994.

Page 301: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Avukatı gönderdikten sonra her zamanki gibi eşofmanlarını giydi, tehlikeyi bugünlükatlattığını düşünerek televizyonun karşısına geçti. Açmasıyla yerinden zıplaması da biroldu, bütün televizyon kanalları “flaş haber” olarak Engin Civan’ın Mecidiyeköy’devurulduğunu vermeye başlamışlardı. EmlakBankası eskiGenelMüdürü EnginCivan’aarabasının içinde dört el ateş edilmiş, saldırıdan yaralı olarak kurtulanCivan hastaneyekaldırılmıştı.

DündarKılıçhemendavranıpgiyindi.Birkaçtelefonkonuşmasıyaptıktansonraevdençıktı. Bu hasta haliyle emniyetin nezaretinde kalamazdı, bir süre ortalardagörünmemeliydi.

KimNeDiyor?Birandaortalıkbirbirinegirmişti,herkafadanbirsesçıkıyordu.Görselveyazılıbasın

olayınperdearkasınıaydınlatmayaçalıştıkçaherşeydahabetertozdumanakarışıyordu.Civanameliyatedilmişamasırtındakikurşunderinleregittiğiiçinçıkarılamamıştı,bundansonraokurşunlayaşayacaktı.Polistenbaşkakimseylegörüştürülmediği içinolayla ilgiliilgisizkimnedersegazetesütunlarınaveTVhaberlerinegeçmişti.OlayıngörgütanığıveCivan’ın dayısı emekli polis Savaş Karakaya saldırgan Davut Yıldız’ı teşhis etmişti.Civan’ın yakınları Dündar Kılıç’ı suçluyorlardı ama Dündar Kılıç kayıplara karışmıştı.HerkesEmlakBankası’ndagörevliveCivan’ınsevgilisiolan,bazıbilgisayardisketlerivebelgelerle ortadan kaybolduğu söylenen Ferizet Vuruşkan’ın peşine düşmüştü. AmaCivan’ın polis ifadeleri basına sızınca Ferizet Vuruşkan unutuldu, yeni senaryolarüretilmeyebaşlandı.99SızanpolisifadesinegöreEnginCivanyakınlarınınsöylediklerininaksine Dündar Kılıç’tan “yazlıktaki komşum” diye söz ediyor ve ondan şikâyetçiolmadığını söylüyordu. Daha sonra basınla görüşmesine izin verilen Engin CivanHürriyet’ten Gülçin Telci’ye “Cep telefonu numarasını Semra Özal’ın sekreteri İclalTuncay’ın Çakıcı’ya verdiğini” söyleyince işler tamamen değişti, birdenbire bütünobjektiflerogünekadaradlarıortayaçıkmamışolanÖzallaraçevrildi.3EminÇölaşanveOktay Ekşi köşelerinde “Özal döneminin hırsızlıklarından ve yolsuzluklarından hesapsorulmadığı için bu olaylarınmeydana geldiğini” yazdılar.4O arada, söylendiğine göreertesi gün öğlene doğru bazı kişiler Civan’ın hastanedeki odasına gelmişler ve “çokkonuşuyorsun, sözlerine dikkat et, cezanı tam görmedin,” demişlerdi.5Bunun üzerineCivan’ın çevresinde olağanüstü güvenlik önlemleri alınmıştı. Ama tehdit sonuç vermiş,CivanveyakınlarıağızdeğiştiripDündarKılıç’ısuçlamayabaşlamışlardı.DündarKılıç’ınveSelimEdes’inbulunamamaları ise, ikisininbirlikteEdes’inyatıylaRodos’akaçtıklarıgibisöylentilerinyayılmasınayolaçmıştı!99FerizetVuruşkan42günsonraortayaçıktı,kendisindeolduğusöylenendisketvebelgelerdenhiçbiripucuçıkmadı.

Oysa okuyucularım Dündar Kılıç’ı artık iyi tanıyorlar ve böyle karışık durumlardaortalıktagözükmeyipbirsürehavayıkokladığını,durumunlehineolduğunugörüncegidippoliseteslimolduğunubiliyorlar.Bunu17yaşındakiilk“vukuatından”beribiralışkanlıkhalinegetirmişti.6YineöyleyaptıvebulunduğuyerdenönceİlhanSelçuk’uaradı.BunudabenİlhanSelçuk’unkendisindenöğrendim,yaptığımızgörüşmedebana“Herkeshatırlıkişinin kim olduğunu araştırırken ben biliyordum. Çünkü Dündar bana bu işe Semra

Page 302: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Özal’ın ricasıyla girdiğini söylemişti,” demişti. Dündar Kılıç’ın Savaş Ay’ı arayıpsöyledikleriisebombatesiriyaratacaktı:“Hiçbiryerekaçmadım.Bumeseleyehatırlıbirkişinin ricasıyla girdim!” Konuşmasını şöyle sürdürüyordu: “Yıllardır karşı olduğumşeylerdenithamediliyorum.Paraiçinadamöldürülmez,canakıyılmaz.Hazinelerdeolsayine kıyılmaz. Ne böyle bir paraya tenezzül ederim, ne de elimi sürerim. Saygıduyduğumuz birisi rica etti diye adamları on dakika dinlemişiz. Konuşmaz olsaydım,bunları görmemiş olsaydım. Azmettirici olarak aranıyorum. Bana yüz kere böyle konugeliyor. Hiçbirine ilgi göstermem. Tahsilat işleriyle ilgilenmem. Bizim maddi birsıkıntımızyok.Paraiçinşerefsizlerböylebireylemyapar,kiralıkkatilleryapar.Polisdebilir. Bazı konularda hassas davrandıklarını bildiğim için üç senedir bir olay olur dabizden bilinir diye lokantada yemek yemedim. Ben evimin önünde adam vurdurturmuyum?”DündarKılıç,SavaşAy’ın“Teslimolacakmısınız?”sorusuüzerinedeşunlarısöylüyordu: “Bütün yakınlarım bu adamları arıyor.Adını söylediler de görsem tanırım.Yakalarlarsa polise teslim edecekler, yerlerini tespit ederlerse polise haber vereceğiz.Adamlaryakalanıncagideceğim,kendimisavunacağım.”7BukonuşmanınardındanSavaşAy’a telefon eden Çakıcı, “Tahtı tarafımızdan sarsılan bir dinozorun tutarsız sözleridirbunlar,günolur,devrandönervebulaflarınacısıçıkartılır,”demişti.

Bu sözleri henüz duymamış olan Dündar Kılıç’ın saldırganın bulunması için fazlabeklemesinegerekkalmadı; tetikçiDavutYıldız ertesi akşam tabancasıylabirliktepolistarafından yakalandı ve “Ben de teslimolmaya geliyordum,” dedi.DavutYıldız,EnginCivan’ıAlaattinÇakıcı’nınemriylevurduğunuitirafetti.BunuduyanDündarKılıçda23Eylülakşamıteslimoldu.

İstanbulEmniyetMüdürüNecdetMenzir24EylülgünüAlaattinÇakıcı’ya“teslimol”çağrısı yaptı.Aynı akşamUğurDündar’ınArenaprogramını arayanÇakıcı “bildikleriniaçıklarsaTürkiye’ninsarsılacağını,”söyledi.8

Bütün bunlar olurken Çakıcı-MİT ilişkisi de yeniden gündeme gelmişti. Şişli ÜlküOcakları eskiBaşkanıOsmanDönmez, “AlaattinÇakıcı’yıMİTkoruyor,MİTolmadanÇakıcıadımınıbileatamaz,”diyordu.9

KambersizDüğünOlmazDöndükdolaştıkyineMİT’egeldik.AcabaDündarKılıçkendihatasıyla içinedüştüğü

bu tezgâhın arkasında da Mehmet Eymür’ü arıyor muydu? Olayın en sıcak anlarında,kendisini bu tehlikeli oyundan sıyırmaya çalıştığı sırada bir de ona kafa yorabildiğinisanmıyorum.Amaolaylaryatıştıktansonrabunudadüşünecekti,başınagelenherşeydenonusorumlututtuğunagöre,buolaydadaonunparmağıolmalıydı.

MehmetEymür’ünbukonudaÇakıcı’ya destek verip vermediği hakkındapekbir şeybilinmiyordu. Ancak Çakıcı’nın yurtdışına kırmızı pasaportla çıkmış olması, Eymür’ünyardımcısıYavuzAtaçtarafındanverilengizlibirgörevebağlanıyordu.10

Sonradanöğrendiğimizbaşkabirşeydahavardı.OsıralardaMİT’teDaireBaşkanıolanEymür,EnginCivanolayından anındahaberdar olmuştu, hatta bu işin dahaöncesini de

Page 303: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

biliyordu.Kimdenmiöğrenmişti?ElbettekiTarıkÜmit’ten!

Şimdiişinotarafınıgörelim.

EmlakBankasıGenelMüdürü’nün, içindemilyon dolarlar bulunduğu söylenen rüşvetküpündebaşkalarınındagözüvardı.EnisBerberoğlu’ndanokuyoruz:“TarıkÜmit1993yaz aylarında özel bir ekip kurarak günlerce Engin Civan’ı takip etti. Bu ekip fırsatınıbulsaCivan’ıkaçıracakve2milyondolar tahsil edecekti.YaniCivan’ınpeşineEdes’intuttuğu Alaattin Çakıcı’dan önce Susurluk çetesi düştü. Ancak çete Engin Civan’ınAtaköy’deki evinin önünde günlerce nöbet tutmasına karşın harekete geçemedi. TarıkÜmit,Civan’ınHakkıYamanNamlı ileyemekyediğinigörünceoperasyondanvazgeçti,kurduğuözelekibidağıttı.”11

BuyazılanlaraltıyılsonraMehmetEymür tarafındandadoğrulanacaktı.Şimdizamantünelinden hızla geçip 2000 yılına ulaşıyoruz. Mehmet Eymür MİT’ten ikinci kezuzaklaştırıldıktan sonra gittiği ABD’de kurduğu atin.org internet sitesinde “RüşvetinBelgesi” başlığıyla yazdığı bir yazıda, Engin Civan olayı sırasında Tarık Ümit’tenduyduklarını açıklıyordu: “Tarih 4 Ekim 1994. Engin Civan’ın Alaattin Çakıcı’nınadamları tarafından vurulmasından on beş gün kadar sonra. Semra Özal bir süre önceAlaattinÇakıcı’yıtelefonlaarayarakEnginCivan’dan5milyondolaralacaklarıolduğunu,bukonudakendilerineyardımetmesini istemiş.AlaattinÇakıcıEnginCivan ile irtibatlıolanve İstanbul’dahukukbürosuolanbiryakınımaadamlarınıgöndererek tehditetmiş.Yakınım bunu bana anlattı. Bunun üzerine Alaattin Çakıcı ile telefonda görüştüm vehukukbürosusahibininyakınakrabamolduğunubelirterek rahatsızetmemesini istedim.Çakıcı ‘Ben senin akraban olduğunu bilmiyordum. Bir süre önce Semra Özal bizzattelefon etti ve Ahmet’in Engin Civan’dan alacağı olan 5 milyon doların alınmasındayardımcıolmamıistedi.Onuniçindevreyegirdim,’dedi.EsasındaAhmetÖzal’ınEnginCivan’dan alacağı falan yok. Borçları çok ve hacizli durumda, paraya ihtiyacı var. Busebeplekendisi tarafındanEmlakBankasıGenelMüdürlüğü’negetirilenEnginCivan’ınbugünekadaraldığıkomisyonverüşvetlerekarşılık5milyondolaristiyor.Engin’inbunureddetmesiüzerinekonuyuÇakıcı’yahavaleediyor.”12

BütünbuhaberlerialanEymür,sankidevletinistihbaratörgütününyöneticilerindenbirideğildi de, gizli bilgileri depolama görevlisiydi! Engin Civan olayı sırasında gerçekleribildiğihaldeadalettenveüstlerindengizlemişti!Veaynenünlüraporlarındayaptığıgibibubilgileridebirgünortayaçıkarmaküzerekendinesaklamıştı.Aradanaltıyılgeçtiktensonra olayın arkasında “zorla tahsilat gibi kanunsuz işleri âdet haline getirmiş olanÖzalların”bulunduğunuyazıyordu.OÖzalki,birzamanlarustasıHiramAbas’ıMİT’inbaşınagerigetirmiş, kendisinideonayardımcıyapmıştı!Eymür,Civanolayınıyenidenkalemealırken,sononbeşyıldırmücadeleettiğiamaotarihteartıkbudünyadangöçmüşbulunanDündarKılıç’adadeğinmedenedemiyordu:“Hayatıbutipişleriniçindegeçmiş,‘yüzleştirme mahkemeleri’ kurmuş olan sabıkalı Dündar Kılıç ailesi, olayın dışındatutuldu!”

Peki amaEymür bütün bu bildiklerini neden altı yıl sonra açıklıyordu?Bunun birincinedeni,AlaattinÇakıcıilearalarıbozulmuştu,artıkonunlailgiliolarakkendineuyguladığı

Page 304: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

otosansürü kaldırmış, aleyhindeki her şeyi yazar olmuştu. İkinci nedeni ise daha dailginçti.HaniTarıkÜmit’in,EnginCivan’layemekyediklerinigörüncesuikastplanındanvazgeçtiği arkadaşıHakkıYamanNamlı vardı ya. İşte bu kişi İstanbul’dakiMoneytronadlı bir borsa şirketinde Engin Civan ile ortaktı. Aynı Hakkı Yaman Namlı KuzeyKıbrıs’ta kara para aklamak için kurulan FirstMerchant Bank’ın genelmüdürüydü.VebankanınortaklarıarasındaTarıkÜmitdevardı!AyrıcaMehmetEymür’ündebubankayagizli ortak olduğu iddia edilmişti. Emniyet eski İstihbaratDairesiBaşkanıHanefiAvcı,MeclisSusurlukKomisyonu’naverdiğiifadedebubankayaMehmetEymür’ündedeğişikbirisimleortakolduğunuduyduğunusöylemişti.13İşteEymürsırfbuiddiayıreddetmekiçin Civan olayını ve Kıbrıs’taki bankayı bütün ayrıntılarıyla yeni baştan anlatmaklüzumunuhissetmişti.

Eymür’ünatin.org’daCivanolayıyla ilgiliolarakyazdıkları, aynıolaydamahkemedengerçekleri saklayan başka birinden övgüler kazandı. Selim Edes, liseyi aynı okulda,AnkaraKoleji’ndeokuduklarıMehmetEymür’ebirelektronikpostamesajıgönderiyorvekendisiyleilgiligerçekleriyazdığıiçinteşekkürediyordu.14

ÖlüyeSaygınınZamanaşımıMehmet Eymür, Selim Edes’in Türkiye’ye dönmek için af çıkmasını beklediğini

yazmıştı. Edes ise bundan iki ay sonraYeniŞafakgazetesinden FerhatÜnlü’ye bundandahadafazlasınısöyledi:“BenibudurumadüşürenlerÖzallardı!”FerhatÜnlü,MehmetEymür’le röportaj yapmak için gittiğiABD’de, daha sonra kitap haline getireceği15 buröportajı tamamladıktan sonra Kuzey Virginia’ya geçmiş, orada da Selim Edes’lekonuşmuştu. Edes, Ünlü’ye Civan olayını yeni ama mahkemede gizlediği gerçekversiyonuyla özetledikten sonra şunları söylüyordu: “Esasında ben polis sorgusunda darahmetliÖzal’aduyduğumsaygıdanötürüÖzalailesiyle ilgilibir şeysöylemedim. Israrettiler,aslındapolislerdeÇakıcı’yaasıltalimatıvereninonlarolduğunubiliyordu.Ancakbensustum.Buyüzdensuçlukonumunadüştüm.Benibudurumadüşürenler ‘Özallardıhalbuki.”16

Selim Edes olayın savcılık ve mahkeme aşamasında “hatırlı kişinin” Semra Özalolduğunu söylemiş ama Semra Hanım’ın neden bu işe karıştığını açıklamamıştı,“merhumasaygısındansusarak”yargıyıyanıltmıştı.Altıyılsonrakonuşmayabaşlamıştı,çünkü yakında af çıkması olasılığı artmıştı! Demek ki Edes’e göre ölüye saygının“zamanaşımısüresi”altıyıldı!Edes’inbuaçıklamalarınınertesigünüAnkaraKoleji’ndensınıfarkadaşıEminÇölaşanbuanlatılanlarınbiribretbelgesiolduğunuyazacaktı.17

2000’li yıllara zaman tünelinden yaptığımız bu kısa ama zorunlu yolculuk amacınaulaştığınagöreartık1994’e,EnginCivanolayınageridönebiliriz.

23 Eylül’de Asayiş Şubesi’ne teslim olan Dündar Kılıç nezarethaneye atılmamıştı,şubenin avukatlarla sanıkların görüşmesine ayrılan odasında kalıyordu. Avukatı CengizKayıtmazer’in getirdiği eşofmanları giyiyor, yine onun getirdiği yemekleri yiyordu.Birara gözündeki akıntının çok artması üzerine Koşuyolu Polis Hastanesi’nde kontrolden

Page 305: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

geçirilmiş ve gözaltında bulunmasının sağlığı açısından tehlike oluşturmadığına kararverilmişti.Emniyettekaldığıüçgünboyuncaderinderindüşünmefırsatıbuldu.Bir ricauğrunabu işebulaştığınaçokpişmandıama iş iştengeçmişti, şimdibudurumdanenazzararla kurtulmanın yoluna bakmalıydı. Yine önsezilerine ve deneyimlerine dayanarakolayı kafasının içinde çözmeye çalıştı. Bunlar bankacıyı öldürmemiş, yaralamışlardı.Öyleysebusadecebiruyarıydı.Ateşedenadamda“İsteseydimevininönündekafasınasıkar öldürürdüm,” dememiş miydi? Demek ki sadece korkutma talimatını almıştı.Öldürmeyipuyardıklarınagöreistediklerisadecemühendisinparasıdeğildi,dahafazlasınıistiyorlardı. Yazlıktaki görüşmede daha büyük paraların konuşulduğunu hatırladı. Eskidefterleri karıştırmışlar, bankacının cebine girenleri, yurtdışına kaçırılanlarıhesaplamışlardı. Bankacı sadece mühendise borcunu ödemekle kurtulacağını bilse bukadardirenmezdi.Öyleyseonuobankanınbaşınagetirmişolanlaraldığıbütünrüşvettenpayistiyorlardı.BuişAlaattin’inboyunudaaşacakderecedebüyükbirişti,şimdionunlauğraşmanın âlemi yoktu. Kararını verdi, zararın neresinden dönülse kârdı. Bu oyunubozmanın tek yolu gerçekleri açıklamaktı, bunun için de kuralları çiğnemeye değerdi.Öncekendisikonuşmalı,sonradakızınıgerçekleriaçıklamayarazıetmeliydi.

VeDündarKılıç26Eylülgünüçıkarıldığısavcılıktakendisindenricadabulunanhatırlıkişininadınıaçıkladı:SemraÖzal!

Aynı gün babasından sonra savcılığa ifade veren Uğur Çakıcı ise Semra Özal’ıkorumaktakararlıydı.Bununiçinbirisimbenzerliğindenyararlanıyordu:“Babamisimlerikarıştırmış, arayan kişi Semra Özal değil, Semra Edes’ti!” Uğur’un bu ifadesine ilkyalanlama kocasından geldi. Alaattin Çakıcı gazetelere telefon ediyor, “Semra Edesolmadığınısöyleyebilirim,amakimolduğunusöyleyemem,”diyordu.SemraEdesdebiraçıklamayaparak“DündarKılıç’ıarayanSemrabendeğilim,”diyecekti.

Bu açıklamaların ardından ortalık yeniden birbirine girdi. Medya, Uğur’un değil,babasınınifadelerineitibaretmiştivebütünmanşetlerdeSemraÖzal’ınadıvardı.SemraÖzaliseevinekapanmış,kimseylegörüşmüyordu.

27Eylül’deŞişliNöbetçi SulhCezaMahkemesiDündarKılıç’ı tutuksuz yargılanmaküzere serbest bıraktı, SelimEdes ileDavutYıldız tutuklanarakBayrampaşaCezaevi’negönderildiler. EnginCivan ise öldürüleceği endişesine kapılmıştı ve hastaneden çıkmakistemiyordu,ifadelerihastanedealınıyordu.

Semra Özal aynı günün akşamı oğlu Ahmet’in televizyonu Kanal 6’nın ana haberbülteninde iddiaları yanıtladı ve daha sonra da bazı özel TV kanallarının ve bazıgazetelerin üst düzey yöneticilerini Kanal 6’ya çağırarak daha geniş açıklamalar yaptı:“NeDündar Kılıç’ı, ne Alaattin Çakıcı’yı, ne de Uğur Çakıcı’yı tanırım. Bütün bunlarÖzallarınadındanveoğlumAhmet’inpolitikayagirmesindenkorkanlarınhazırladığıbirkomplodur.”Hatırlıkişininkendisiolupolmadığısorularınıise“Hatırlıveyaşlıdeniyor,benyaşlıdeğilim!”şeklindeyanıtlıyordu.

Polis veya savcılık tarafından ifadesinin alınıp alınamayacağı tartışma konusu olanSemra Özal, bu konuyu danışmak için Avukat Burhan Apaydın’a başvurdu. ApaydınSemra Hanım’ın Büyükdere’deki evine giderken Dündar Kılıç’ı arayıp durumdan

Page 306: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

haberdar etmeyi de ihmal etmedi. Görüşmenin sonundaBurhanApaydın SemraÖzal’a“Hanımefendi şu anda sanık durumunuz gözükmüyor, şu aşamada bana vekâletçıkartmanızagerekbulunmuyor,”demiş,kapıdabekleyengazetecilerede“DündarKılıç’ında avukatı olduğu için tarafların arasına girmek istemediğini,” söylemişti.AmaDündarKılıç elbette ki Apaydın gibi “diplomatça” davranacak değildi, “Semra HanımApaydın’danDündarBeybenimadımıvermesinricasındabulunmuş,”diyecekti.

2 Ekim akşamı İnterstar kanalında Mehmet Barlas ile Ardan Zentürk’ün sunduğu“Stüdyo Politik” programının konuğu Turgut Özal’ın kardeşi Yusuf Bozkurt Özal’dı.Program boyunca Mehmet Barlas bol bol pas veriyor, Yusuf Özal da ofsayttan golatıyordu. Bir ara “Dündar Kılıç ağabeyim Turgut Özal’a düşmandı. Hapisteykengazetecilere ‘Turgut Özal’ı arabamın tamponuna bağlayarak sürükleyeceğim’ demişti,”dedi.DündarKılıç’ınÖzal’ahakarettenyargılanıpberaatettiğidavayakonuolansözleriniyine tahrif ederek ısıtıp piyasaya sürüyordu. Tam o esnada programı evinden izlemekteolanDündarKılıç, telefona sarıldı ve canlı yayına katıldı: “Hangi şerefsizler bu yalanıortaya atıyorlarsa çıksınlar ortaya,” diye bağırıyordu.Barlas’ın yüzü kireç gibi olmuştuamaDündarKılıçsövgülerinisürdürüyordu:“Bana telefonedenSemraÖzal’dı.Kendisiüzülmesin diye açıklamak istemedim. Engin Civan şerefsiz oğlu şerefsizdir. Halkınparasınısoymuştur.Bunlardevletisoyuyorlar.Bundansonrabenpeşlerindeyim.Yetiminhakkınıyiyemezler…”MehmetBarlaskameralaranihayetbirelişaretyapabildive“sesikesin”diyebildi.

İdamFermanıŞişli Savcısı 11 Ekim’de Bayrampaşa Cezaevi’ne giderek Selim Edes’in ifadesine

başvurdu.Edesbukez“hatırlıkişinin”adınıverdive“DündarKılıç’ıtelefonlaarayankişiSemraÖzal’dı,”dedi.

BuaradaDündarKılıçdakarşıtarafınoyununubozmakiçinkızınıgerçeklerisöylemeyeikna etmeye çalışmıştı: “Kızım, neden o adamın lafına uyup SemraÖzal’ı gizliyorsun?Sana‘Gitadliyedeadamvur,’diyenoadamdeğilmi?Bunundelikanlılıklabirilgisiyok.Sen bu insanı binde bir bile bana benzetme.Onu ölmüşken sen bu hale getirdin, sakınikinci,üçüncü,beşincihatayıyapma.SemraÖzal’ınismiverilecek.Yoksabizburadaparaiçinbuişiniçinegirmişgibioluyoruz.Benim58senelikmazimvar.”BununüzerineUğurda “Baba, kendimi asarımama sanabukonudanokta kadar bir lekeyi kimse süremez,”dedi.18Ucundaölümbileolsaköprüleriyıkmayakararvermişti.SelimEdes’in 11Ekim’deki yeni ifadesi üzerineUğurÇakıcı ikinci kez sorgulanmak

üzereMaliŞube’yeçağrıldı.ŞubeMüdürüSalihGüngör’e4,5saatsüreyleverdiğiifadeyeni bir bomba etkisi yaratacaktı. Çünkü eski ifadesini değiştirmişti ve şimdi gerçeğiaçıklıyordu: “Evet, beni arayan kişi Semra Özal’dı. Bir cumhurbaşkanı eşinin buralaragelip ifade vermemesi için daha önce onun adını açıklamadım.” Uğur Çakıcı bu ifadedeğişikliğinin izahını da şöyle yapıyordu: “20 gündür susuyorum. Onları zor durumdabırakmamak için çok mücadele ettim. Ancak onlar beni korumadı. Onlar beni zordurumda bıraktılar.” Ardından da yaşadığı bütün olayları sıralıyordu. Semra Hanım’laikisiBüyükdere’dekievdeolmaküzeredörtkezyüzyüzegörüşmüştü.Bunlardanbirincisi

Page 307: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

12 Eylül gecesi olmuştu ve Uğur orada konuşulanları en küçük ayrıntısına kadarhatırlıyordu: “ZeynepÖzal’la otururken SemraHanımÇırağanOteli’ndeki bir davettendönmüştü.OradaTansuÇillerveeşiylekarşılaşmış.OnlaroğluAhmet’isormuşlar.SemraHanım ‘Kanal6’nınvericilerinehacizgeldi.Canı sıkkın’deyinceBaşbakanÇiller ‘BenAyhan Şahenk Bey’le görüşür, bir şeyler yapmaya çalışırım,’ demiş. Daha sonra TansuHanımAhmet’i oraya çağırtmış, Ahmet smokinle gidilen geceye apar topar gittiği içinüzerindekremrengibirelbisevarmış,sakaltıraşıolmayabilevakitbulamamış.”

AynıakşamShowTV’detelefonlasorulansorularıyanıtlayanUğurÇakıcı,EnginCivanolayındanöncekiBankekspresveKanal6’yahacizolaylarıiçindearabuluculukyaptığınıaçıklıyorvedüşmanlarınıçoğaltarakAhmetÖzal,AyhanŞahenkveTansuÇiller’ideişiniçine katıyordu. Ahmet Özal’a Kanal 6’yla ilgili düştüğü zor durumdan kurtarmak içinTansuÇillerveeşideyardımetmeyesözvermişti.UğurÇakıcıartıkbabasınınüslubuylakonuşuyordu ve “Aynı konuya Tansu Hanım müdahale ettiği zaman ‘Ay ne kadariyilikseverbirinsan’oluyor,benmüdahaleettiğimzamanyokmafya,yokanaoluyorum!”diyordu.BabasınınkendisinekızmışolupolmadığıyolundakibirsoruyaiseUğurÇakıcışuyanıtıveriyordu:“Babambana‘Kızımnedendoğrularısöylemiyorsun?’dedi.Bende‘Ya baba, bize inanmışlar, onları nasıl istismar ederim,’ dedim. Bana ‘Çok pişmanolacaksın,’ dedi. Yani ben babamın söylediğinin aksini söylemiştim.” Uğur Çakıcısözlerini şöylebitiriyordu: “Benbugece rahatuyuyacağım.Amabenikullananlar rahatuyuyamayacak!”

GerçektendeSemraÖzalogeceyiuykusuzgeçirmişolabilirdi,çünküertesigün ifadevermekiçinŞişliSavcılığı’naçağrılmıştı.

12EkimgünüŞişliAdliyesi’ninönüanababagünüydü.İlkkezbircumhurbaşkanıeşisavcılığaçıkıyordu.SemraÖzal’ınifadesi23dakikasürdü.Bütüniddialarıreddetmişve“Evimintuvaletindebile telefonvar.Herhangibirkişiherhangibiryeriaramışolabilir,”demişti. Adliyeden çıkınca hiçbir açıklama yapmadan Kanal 6’ya gitmişti. Basınaaçıklamayı avukatıKemalSinsoysalyaptı: “SemraHanımDündarKılıç’ı aramaolayınıkesinlikle kabul etmiyor. Ortaya bir iddia atılıyorsa kanıtlanması lazım.” Savcı SuudiGüneriseSemraÖzal’ınifadesinetanıkolarakbaşvurulduğunusöylüyordu.“NedenMaliŞube’ye değil de savcılığa ifade verdiği” şeklindeki soruyu ise “Orası savcılığıntakdiridir”şeklindeyanıtlıyordu.

Ertesi günkü gazeteler SemraÖzal’ın ifadesine yer veriyorlardı ama artık kördüğümedönüşmüşolanolaylailgiliverecekbaşkabirhaberbulamamışlardı.Buyüzden20günlükCivangatemaratonununbaştansonaözetiniyapmaklayetinmişlerdi.19

Böyleceolayınbankasoygunuile ilgilikısmısadeceDündarKılıçveUğurÇakıcı’nınifadeleriylesınırlıkalıyorvekilitlenmişoluyordu.BirtekDündarKılıç’ınavukatıCengizKayıtmazer“Sononyıldakamubankalarınınkime,nekadar,hangiteminatlarkarşılığındakrediverdiklerininaraştırılmasını talepedeceklerini,” söylemişti.BirdeDündarKılıç’ıngürültüyekarışıpfazlailgigörmeyenşusözlerigazetesayfalarındakalacaktı:“Sistemde,düzende bir bulaşıklık var.Bu düzen böyle devamettikçe suçlular da ihanet edenler deçoğalacak. Bizemafya diyorlar. 120metrekare evde oturuyoruz. Ne Boğaz’da villamız

Page 308: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

var, ne köşkümüz, ne şatomuz, ne yatımız. 500 milyon dolar çalınıyor, işte mafyabudur!”20

KılıçailesibundanbeşgünsonraCivandavasınıunutturanacıbirolayyaşadı.DündarKılıç’ın ağabeyiYahyaKılıç 18Ekim’deöldü.DündarKılıç ağabeyininölümüyle ilgiliolarakShowTV’yisuçluyordu.ÇünküCemFilmsahibiYahyaKılıçölümündenbirgünöncemülkiyetindebulunanKemalSunalfilmleriyleilgiliolarakShowTVilebiranlaşmayapmıştı. Dündar Kılıç şöyle diyordu: “Cüneyt Arkın ve Kemal Sunal’ın oynadığıfilmlerinhaklarıbenimağabeyimdeydi.AğabeyimYahyaşekerhastası,gözlerigörmüyor.Haftada iki taneden 26 hafta gösterme hakkını satın alıyorlar. Meğer imzalattıklarısözleşme, filmlerin ebediyen satış hakları imiş. Kahrından öldü adam. Şeker tedavisigörürkenbirşişerakıiçti,ikigünkomadayattı,öldü.”21

OnSekizinciBölüm

HATANINBEDELİİlgililerinveözellikleSemraÖzal’ınifadelerindensonrahemEmlakBankasısoygunu,

hemdeEnginCivan’ınvurulmasıolayıkilitlenmişti.Bukilitlenmedeyeraltıdünyasınıniki kuşağının da olaya karışması ve kuşaklar çatışmasının banka soygunuyla iç içegeçmesinin rolü büyüktü. Birinci kuşağın “racon kesmeye” kalkışması anlaşmazlığıçözememiş, ikinci kuşağın tetikçisinin kurşunları ise düğümün üstüne bir düğüm dahaatmıştı.

Dündar Kılıç da, kızı da olaya hatalar yaparak girmişlerdi. Dündar Kılıç, bircumhurbaşkanıeşininsorununuçözdüğütakdirdeitibarınınartacağıkanısıylaherzamankitedbirlitutumunubırakıpdüşünmedenişiniçinedalmıştı.KızıUğurise,kendiboyunuçokaşanbirolaydaaracıolmayakalkıştığıiçininisiyatifiderhalelindenkaçırmışvebabasıylakocasının arasında kalmıştı. Şimdi bu hatalarını onarabilmek için “delikanlılığın” sırsaklama kuralını bir yana bırakıp, perde arkasındaki gerçekleri kararlılıkla dilegetirmektenbaşkaçareleriyoktu.

Bizdeböyle skandallarbaşkaülkelerdekilerdençok farklı cereyanederdi.Öncebüyükbir gürültü kopar, açıklamalar ve medyanın araştırmalarıyla toz dumana karışır, büyükmerak uyandıran filmin sonuna doğru ise “iyi saatte olsunlar” devreye girer ve birçözümsüzlük yaratarak perdeyi kapatırdı. Olay mahkemeye intikal ettikten sonra isegündemedahaönemlibaşkakonulargirmişolduğundantozlubirdosyaolarakunutulmayaterkedilirdi.

Ama bu kez durum biraz farklı gibi görünüyordu. Davanın kilit kişisi Uğur Çakıcı,Özalların vefasızlığına kızıp bildiği gerçekleri açıklamaya başlamıştı. Bu tutumunumahkemededesürdürürseilkkezbiryolsuzluğunçözülmesinekatkıdabulunmuşolacaktı.VebuyüzdenAzrailonunlailgilikararınıvermiş,gerisayımabaşlamıştı.

UğurKocasındanve“Zembereğinden”BoşanıyorCivangate olayı hakkında iki dava açılmıştı: Engin Civan’ın yaralanması davası ve

Page 309: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

rüşvet davası.Yaralama davası 1Kasım 1994’te İstanbul 7.AğırCezaMahkemesi’ndebaşladı. Tanık sıfatıyla ifade verecek olan Uğur Çakıcı mahkemeye çok şık giyinerekgelmişti ve dinleyicilerden daha kalabalık olan medya ordusunun ilgi odağı olmuştu.DündarKılıçduruşmayagelmemişti.

ÖncesanıkDavutYıldızifadeverdiveEnginCivan’ıkimsedentalimatalmadankendiiradesiylevurduğunusöyledi.ObitinceSelimEdes’insorgusubaşladı.EdesbankadanbiralacağınıntahsiliiçinEnginCivan’ayüzdebeşkomisyonverdiğinisöyleyinceyargıçonusıkıştırdı, “Bu paranın adı nedir?” diye sordu. Edes bu kez “Haraç” deyince avukatıMuhittin Yüzüak müdahale etti, “Müvekkilimin cezaevinde ağzı bozuldu, komisyondemekistiyor,”dedivezabıtlaradaböylegeçti.Duruşmanınoanakadarkaydadeğerteksahnesibuydu.AncaksıraUğurÇakıcı’yageldiğindesalonbirdenhareketlendi,kameralarçalışmaya, flaşlar yanıp sönmeye başladı. Tanık olduğu halde bir anda başoyuncukonumunagelenUğurÇakıcı’yayargıç,babasınınvekocasınındavadasanıkolduklarınıhatırlatarak, “İstersen tanıklık yapmayabilirsin,” dedi. Ama Uğur Çakıcı “Hayır,konuşacağım,” dedi ve tam konuştu. Açıklamalarıyla Özal ailesini Emlak Bankasıolayınınbaşköşesineoturtmuştu.ÜstelikAhmetÖzal’ınisminideilkkeztelaffuzetmişve “Zeynep bana paranın bir kısmıyla ağabeyimin vergi borçlarını öder, cezalarınıkaldırırız dedi,” demişti.Yargıç dosyada üç değişik ifadesi olduğunu söyleyince de sonolarakmalişubedeverdiğiifadenindoğruolduğunu,mahkemededegerçeklerisöylediğinibelirtti.

Tahmin edebileceğiniz gibi o akşamki televizyonların ilk haberlerini ve ertesi günkügazetelerinmanşetleriniUğur’unifadeleriveÖzallaroluşturuyordu.

Bundan dört gün sonra Uğur yine manşetlerdeydi. Alaattin Çakıcı’nın avukatı CanDoğancan’ın açtığı boşanma davası 4 Kasım’daki tek celseyle sonuçlanmış, Uğur veAlaattinÇakıcı şiddetli geçimsizlik vedüşünceuyuşmazlığı gerekçesiyle boşanmışlardı.Çakıcı’nın boşanma davasını açtığı tarih ilginçti: 11 Ekim 1994, yani Uğur’un MaliŞube’yeikincikezifadeverdiğiveSemraÖzal’ınadınıilkkezaçıkladığıtarih!1

UğurileAlaattinÇakıcıarasındakiilktartışmabirkredikartımeselesindenbaşlamıştı.Show TV kredi kartı harcamalarını tespit ederek Çakıcı’nın Londra’da olduğunubelirlemişti.Çakıcı dakarısını bubilgiyiShowTV’yevermekle suçlamışvebuyüzdenboşanma davası açmıştı. Oysa bilgiyi televizyona veren Uğur değildi. Çünkü UğurÇakıcı’yısırfbukonudaifadevermesiiçin14Ekim’deemniyeteçağıranpolislerAlaattinÇakıcı’nın sahte pasaportunun ve kredi kartının kimin adına düzenlendiğini bilebiliyorlardı. Bu bilgi Show TV’ye de büyük olasılıkla polis tarafından sızdırılmıştı.Uğur’a sadece bu bilgileri doğrulaması için ısrar ediyorlardı. Kocasını korumakta olanUğur ise bukonulardahiçbir bilgisi olmadığını tekrarlayıpduruyordu.SonundapolislerUğur’aNuriAyyıldız adına doldurulmuş bir pasaport istek formu gösterdiler, formdakifotoğraf Alaattin Çakıcı’ya aitti!2 Yani polis Alaattin Çakıcı’nın Nuri Ayyıldız adınadüzenlenmişpasaportvekredikartıkullandığınıda,bubelgelerinMehmetEymürekibitarafındandüzenlendiğinidebiliyordu.ÇünküİstanbulpolisiEymür’ünkarşısındaolduğuMehmet Ağar ekibindendi ve Uğur’a bu konuyu ısrarla sormalarının nedeni de Eymürekibi aleyhindekanıt eldeetmekti.Çakıcı’nınasılderdideLondra’daolduğununortaya

Page 310: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

çıkmasıdeğil,Eymürekibiyleilişkisininanlaşılmasıydı.ZatenonunLondra’daolduğunubilmeyen yok gibiydi. Emlak Bankası olayının ilk günlerinde Engin Civan’ı Londra’yaçağırandakendisiydi.

Bu boşanmayla birlikte soyadı tekrar Kılıç olan Uğur, Savaş Ay’ın deyimiyle aynızamandazembereğindendeboşanmışgibiolacak,Özallarveeskikocasıhakkındaartıkhiçdurmamacasınakonuşmayabaşlayacaktı.3AlaattinÇakıcıdaondangerikalmıyor,odahemeskikarısı,hemdeeskikayınpederihakkındaveryansınediyordu.

Dündar Kılıç ise kendisine Alaattin Çakıcı ile ilgili olarak sorulan sorulara hep aynıyanıtı veriyordu: “Evlendiklerinden beri onunla görüşmüyorum. Bir kere yazlığa dörtarabageldiler.Hesapladımki10şarjörmermilazımbunlara.Birdahaböylegeleceksenizsakın gelmeyin benim yanıma dedim.” Böylece evlilikten önce çok gerginleşmiş olanortamageridönüşünyolunukendiaçısındantıkamışoluyordu.HattaÇakıcıtelevizyonlarakonuşurkenonuniçin“tahtıtarafımızdansarsılanbirdinozor”dediğindebileDündarKılıçbusözüduymazdangelmişti.

Çünkü aklını ve enerjisini bütünTürkiye’ninmerakla izlediğiCivan olayına vermişti.Suçsuzluğunu kanıtlamak için yaptığı açıklamalarla gerekli mesajları veriyordu. Taktikolarak Çakıcı’yı doğrudan muhatap almaktansa Civan olayını kullanıp dolaylı olarakcevaplıyordu. Böylece hem onu kışkırttığını düşündüğü kişilerin oyununa gelmemişoluyor, hem de Çakıcı’yı kamuoyuna karşı saldırgan ve haksız duruma düşürmüşoluyordu.

KasetKavgasıDündar Kılıç’ın sorgusu 30 Kasım tarihli duruşmada yapıldı. Dündar Kılıç, “Ben

yargıçlara yalan söylemem” diye başladığı ifadesine “Beni arayan Semra Özal’dı. İkitarafın arasını yapmamı istemişti,” şeklinde devam etti. “Karşı tarafın niyetinin kötüolduğunu Tevfik Ağansoy’un cep telefonundan duyduğunu” anlatırken Avukat İhsanCoşkun’a dönerek “Siz anlatın İhsanBey, hayatınızı ben kurtarmadımmı?” diye sordu,avukatbusoruya“Buusuleaykırı,”karşılığınıverdi.Dahasonratanıkkürsüsüneçıkarılanİhsan Coşkun, Çakıcı’nın avukatı Can Doğancan’ın sorduğu “Dündar Kılıç’ın evindeböyle bir konuşmageçtimi?” sorusuna “Hayır” yanıtını verinceDündarKılıç oturduğuyerdenfırladıve“KorkmaAlaattin’denİhsanBey,buradayargıçlarvar,benolmasamseniöldüreceklerdi,” diye bağırdı.4 Daha sonra Engin Civan ve Davut Yıldız’ın sorgularıyapıldı.Yıldız,“İsteseydimCivan’ıevininönündeöldürürdüm,”şeklindekiilkifadeleriniyineledi.

Bu duruşmadan sonra Dündar Kılıç’ın kesin tavırlı olduğu bir kez daha anlaşılmıştı.Bunuanlayankarşıtaraf,Uğur’ututumundanvazgeçirmeçabalarınıyoğunlaştırdı.Bütünolup bitenlere rağmen Uğur Kılıç ile dostluğunu sürdüren Zeynep Özal, aralık ayınınbaşında bir gün onu evine davet etti. Niyeti Uğur ile Çakıcı’yı yeniden bir arayagetirmekti.“SeniAlaattinilebarıştıralım.Odaseniistiyor.Sizegüzelbirdüğünyapalım.Annem de nikâh şahitliğinizi yapsın,” dedi. Tam o sırada Uğur’un cep telefonu çaldı,arayanbabasıydı:“Kızımonlarainandınmı?”diyesoruyordu.Uğurbabasını“Senmeraketme,benkendimikorurum,” şeklindeyanıtladı.Bukonuşmalarındoğruluğu22Ocakta

Page 311: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

KanalD’de yayınlanan bir kasetle kanıtlanacaktı.5Anlaşılan Uğur, Zeynep’in evindekikonuşmalarıgizliceteybekaydetmişti!

Kaset demişken, buradan, aralık ayı başında neredeyse bütün televizyon kanallarınındevreyegirdiğibirkasetmücadelesinegeçelim.

AlaattinÇakıcı,UğurKılıç’tan boşandıktan bir ay sonra, 2Aralık’taShowTV’ye birkasetgönderdi.Kaset,Uğur’un“lezbiyen ilişkileri”olduğuhakkındaAlaattinÇakıcı ileDündarKılıçarasındageçenbir“telefonkonuşmasını”içeriyordu.ShowTVyöneticilerikonuşmaları “kuşkulu” bulduğu için yayına sokmadı. Ama aynı kaset Akşam gazetesisahibiMehmetAli Ilıcak’a da gelmişti. Ilıcak,AhmetÖzal’ı arayıp konuyla ilgili bilgiverdi.

Alaattin Çakıcı Uğur Kılıç’ı da arayıp medyaya bir kaset gönderdiğini, onları reziledeceğinisöylemişti.BunuduyanUğur,tabancasınıçantasınakoyup,ucundaölümdeolsanamusuna sürülen lekeyi temizlemek, bu kasetlerin yayınlanmasına engel olmak üzereeylemegeçti.3AralıkakşamıKanal6’yıbastı.KapıdaAhmetÖzal’ınseyahatteolduğu,ZeynepÖzal’ın da kendisiyle görüşmek istemediği söylenince telefonları kablolarındansöküp yere fırlatmaya başladı, bir yandan da “Korkaklar, çıksanıza ortaya,” diyebağırıyordu.GiriştekiBülentErsoy’unportresiniparçalarken“Burayakendipatronunuzunresmini koyun,” diye bağırdı.Korumalarmüdahale edince tabancasını çekip namlusunamermi sürdü.Bir kameramanın kendisini görüntülediğini fark edince ona da bağırmayadevametti:“Çekbunları.Özalailesindencanalacağım,amaAhmet,amaZeynep,bircanalacağım.”DahasonragelenKanal6’nınkorumamüdürüUğur’usakinleştirdi.Uğurdakasetin yayınlanmamasını sağlayacak kadar gözdağı verdiğini düşünmüş olacak ki,eyleminibitirdi.AmaKanal6,ertesigünkühaberlerindeÇakıcı’nınbandıolarakyinedekasetinbirözetiniverdi.Akşamgazetesi5Aralık’taUğurKılıçilebirröportajyaptı.UğurKılıç bu röportajda “Özal ailesi yanlış adama oynadı,Alaattin’in elindeZeynep’in bazıfotoğrafları var, büyük ihtimalle bunun için böyle yaptılar,” diyordu.Ama6Aralık’takiAkşamgazetesibiryandanUğur’unsözlerineyerverirken,biryandandakasetitammetinolarakyayınlamıştı.UğurKılıçogününakşamıdaKanalD’deidiveÇakıcıilebağlarınıkopartıyordu: “Alaattinbunalımda, çaresizlik içinde.Dahadünbanaevlenme teklif etti.Dünkü bu ucuz şantajlardan sonra Abdullah Öcalan bile Çakıcı’dan daha haysiyetli.”Ardından Show TV Uğur’la görüşmek istedi. Çakıcı’nın spiker Gülgün Feyman’ıtelefonlatehditetmesinerağmenanahaberbültenindeUğurKılıçvardıvebantındüzmeceolduğunu söylüyor, “cesur insan bir kere ölür,” diyordu. Bu arada Star televizyonu dakasetiyayınlamakistemişamaDündarKılıçtarafındantehditedilincevazgeçmişti.

DündarKılıç,kasetinmontajolduğunusöylüyordu:“Bazıaletlervar,onlarlasesiistediğikalınlığa getirebiliyor, istediğini yapıyor ses üstünde.Ama benzetememiş.”Belki de busözlerle Çakıcı’nın “bazı yerlerden” teknolojik destek aldığını ima ediyordu. KasetiAkşam gazetesine Ahmet Özal’ın verdiğini iddia ediyor ve “Mehmet Ali Ilıcak’asesleniyorum. Böyle bir oyuna alet olması ona ne kazandırıyor? Babasının kemiklerisızlamıştır herhalde,” diyordu. Ayrıca Show TV ve Kanal 6’ya da hitap ediyor ve“Kamuoyunu hiç ilgilendirmeyen asılsız bir haberi yayınlayacak kadar konu kıtlığı mı

Page 312: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

çekiyorsunuz?”diyesoruyordu.

İstenmeyenTanıkÇokyükseksesledinlenmişolanbukasetleringürültüsübirazazaldığındaUğurKılıç’ın

Tempo dergisine yapmış olduğu açıklamalar mücadelenin yeni boyutlar kazanmayabaşladığınıgösteriyordu.8Aralık’tayayımlanandergideUğurKılıç şöylekonuşuyordu:“Alaattin bana kiralık katil yollamış, üç kez öldürme teşebbüsünde bulunmuş. Bunlarıbanakendisianlattı, ‘üçtürölümdenyırtıyorsun,’dedi.İstediğikadarkiralıkkatil tutsun.Bana devletin verdiği taşıma ruhsatlı silahım var. Kim önce silahını çeker, kiminkitutukluk yapar, kim önce öldürmeye çalışır, onu ancakAllah bilir. Ben kendimi ölümehazırladım.”

Öteyandan,SelimEdesileEnginCivanarasındakirüşvetdavası12Aralık’tabaşlamıştı.Bu ikinci davada Civan için “nitelikli rüşvet almak” suçundan 9-22,5 yıl, Edes için de“rüşvet vermek” suçundan 6-18 yıl ağır hapis cezası isteniyordu.100Bu ilk duruşmadaSelimEdesağızdeğiştirmiştiveEnginCivan’averdiğiparanın“borç”olduğunusöylüyor,“ben kesinlikle rüşvet vermedim,” diyordu. Anlaşılan taraflar aralarında gizliceanlaşmışlar, beş milyon dolar rüşvetin niteliğini değiştirerek “borç” demek üzere ağızbirliğiyapmışlarvedavayıkapatmayayönelmişlerdi.100Budavaileilgiliiddianameveifadeleriçinbkz.RıdvanAkar,JaleÖzgentürk,BirPrensinHisseliHikâyesi,İletişimYayınları,İstanbul,1995.

Amabuoyunubozmayakararlıbirinihesabakatmayıunutmuşlardı:UğurKılıç!Dahadoğrusu unutmamışlardı da bir şekilde susturabileceklerini düşünmüşlerdi. ÇünküUğurKılıçduruşmanınertesigünübiraçıklamayapıyorve“AhmetÖzalilebirgrubunifadesinideğiştirmesi için baskı yaptıklarını,” söylüyordu. Uğur’un açıklamasında çok ilginçiddialarvardı:“Mahkemedenbanatanıklıkiçindavetiyegelmedi.Duruşmanınolduğunutelevizyondan öğrendim. Tanıklık yapmak için hemen Adliye’ye gittim ama duruşmabitmişti. Hâkimle görüştüm ve kendisine tanıklık yapmak istediğimi söyledim.Önümüzdeki duruşmada dinleneceğim. Özellikle avukatlar o kadar güzel bir çetekurmuşlar ki, adıma davetiye bile gelmedi. Mali Şube’de verdiğim ifadenin aynısınımahkemedetekrarlayacağım.”6

Uğur Kılıç bu sözlerle idam fermanını bir kez daha imzalamıştı. 19 Aralık günüEtiler’de silahlı üç kişi tarafından arabası kurşun yağmuruna tutuldu. Olaydan sonrayakalanan iki gözcü, Çakıcı’nın adamları olduğunu itiraf etmişlerdi. Arabanın kurşungeçirmezolduğunubiliyorlardıveesaslıbirgözdağıvermekistemişlerdi.AmabusaldırıdaUğurKılıç’ı korkutmaya yetmemişti, “Ben ölümden korkmuyorum, bu yapılan cahilcüretidir,”diyordu.

UğurKılıç 26Aralık tarihli duruşmaya yine çok şık bir kıyafetle geldi ve yine bütünmedyanın ilgisi onun üstündeydi. Özalları suçlayan ifadesi sırasında, hâkimin “Bu neparasıydı?”diyesormasıüzerine“Rüşvetefendim,rüşvet,”dedi.OaradasözalanSelimEdeshâkime“Efendimbenimkarımkendisiniaramışmı, tanığasorulmasını istiyorum,”dedi.Uğur’unbusoruyayanıtıçoksertti:“Aradıefendim,aradı.SemraÖzalda,SemraEdes de aradı. Olayı çözmemi istedi. Nedense bu olayda bütün sağırlar ve hafızasını

Page 313: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kaybedenlerbirarayageldi!”

Uğur Kılıç bir kez daha “her şeyi altüst edip” avukatların ve sanıkların anlaşarakdüzenlediklerirüşvetinadını“borca”çevirmeoyununuboşaçıkarmıştı.

Mahkeme yeni tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 23 Ocak 1995 tarihine erteledi.AmaUğurKılıç’ınömrübuduruşmayıizlemeyeyetmeyecekti.

Bu duruşmadan iki gün sonra, 28 Aralık’ta 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Civan’ınyaralanmasıolayınınduruşmasıvardı.Duruşmadailginçbirgelişmeoluyor,SanıkDavutYıldız olaydan tam üç ay sonra “ne olduysa” ifade değiştiriyor ve kendisine talimatıverenin Alaattin Çakıcı değil, Dündar Kılıç olduğunu söylüyordu! Hâkimin “Şimdiyekadar bunları neden söylemedin?” şeklindeki sorusuna ise “Hayati tehlike içindeydim,poliste işkence gördüm, cezaevinde de tehdit ediliyordum,” yanıtını veriyordu. DavutYıldız’ın ifadesinde o gün için fazla dikkat edilmeyen bir nokta ise İstanbul EmniyetMüdürYardımcısıMehmetÇağlar’ı suçlamasıveÇağlar’ınUğurÇakıcı’yıkoruduğunusöylemesiydi.Anlaşılanİstanbulekibinekarşıataklarartmayabaşlıyordu.

Dündar Kılıç ne Davut Yıldız’ın ifade değiştirmesinden, ne de İstanbul Emniyeti’ninhedefalınmasındanpekbir şeyanlamamıştı,bukonularda sorulan sorularanet cevaplarveremiyordu.AmaUğurKılıç,belkideeskikocasınıiyitanımasındanolsagerek,durumusezmeye başlamıştı: “Özal ailesi yanlış adamaoynadı.Alaattin’e oynayarak hata ettiler.Alaattin’in elinde bazı fotoğraflar var, bunları koz olarak kullanıyor herhalde. Alaattinolayarenkvermekiçinkasettekibazıisimlerisilmiş.Boyunuaşanadamlarkarıştırmışbuişe.Birpolismüdürüileemniyetyetkilisinisuçlamış.Bazıbölümlerdebabamınsesitaklitedilmiş. Amerika’da Who’s speaking diye bir alet var. Telefona o aleti takıyorsunuz.Hangi düğmeyi çevirdiyseniz o tonda çıkıyor ses.”7Uğur Kılıç farkına varmadan bizeÇakıcı’dan daha başka birinin portresini çiziyordu: İstanbul emniyetini suçlamanınboyunuaşmayacağı,butürfotoğraflaşantaj,sestaklidigibipsikolojiksavaşyöntemleriniiyibilenbirinin!

OaradaDündarKılıç,üzerineçokgelinmişolankızınadestekolmakiçinkendisinienyakınhissettiğigazeteolanCumhuriyet’ebirröportajveriyordu.HalilNebiler’inyaptığıbu röportaj gazetede 29 ve 30 Aralık’ta iki günlük bir dizi gibi yayımlandı. Söze “BuEnginCivançetesiÖzallarzamanındabütünbankalarısoymuşlar,”diyebaşlayanDündarKılıç, önce Civan olayını bütün ayrıntılarıyla anlatıyordu. Ondan sonra söz kasetleregeliyor veÇakıcı’yı belki de kızıyla evlendiğinden beri ilk kez adını vererek cephedenkarşısına alıyor ama yine de ölçülü davranıyordu: “Türkiye beni de tanır, AlaattinÇakıcı’yı da. Onun için müsterihim. Telefon montajlarıyla beş yıllık karısını asılsıziddialarla suçlayıp beni rezil etmeyi planlayan bu adam, kamuoyunda kendisini rezilediyor. Kızı hakkında olmadık suçlamalar yapan bir kocaya sanıyorum her baba; ispatedebilirsen öldür, çünkü o senin karın, beni ilgilendirmez derdi. Bir sefer konuştuk buolaylar sırasında, ‘Baba Allah benim ömrümden alıp sana versin. Benim onlarla özelişlerim var, Ahmet Özal’ın elinde büyük kuvvet var,’ dedi.” Çakıcı için “Türkiye’yegelmez,gelemez,yanlışlıkyaptığı insanlardankorkuyor,”diyenDündarKılıç,röportajınsonunda Civan olayıyla ilgili yorumunun sorulması üzerine de “Memleketi seviyorsak,

Page 314: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

memleketi kurtarmak istiyorsak, nereden buldun yasasının çıkması lazım bir an önce.Neredenbuldun?Vergisiverilmeyenbütünparalarkaradır.”

AdımAdımÖlümeUğur Kılıç’ın rahatsızlık veren tanıklığından kurtulmak isteyenler önce çöpçatanlık

yaparak onu Çakıcı ile yeniden birleştirmek istemişler olmamış, piyasaya özel kasetlersürmüşlerolmamış,baskıvetehdityolunudenemişlerolmamış,arabasınıkurşunlamışlarolmamıştı.

Çakıcı’nınUğur’labirkonuşmasında“üçtürölümdenyırttın”dediğinigörmüştük.UğurKılıç bu açıklamayı yaptığı Tempo dergisine söz konusu üç girişimin ayrıntılarını davermişti: Üçünde de Çakıcı’nın “git” dediği yere gitmişti. Birincisinde müşterek birarkadaşlarınagitmesiniistemiş,ikincisindebirvakfınbalosunayollamış,üçüncüsündedeogünhangikuaföregideceğinisormuştu.Çakıcı’nınonasöylediğinegöreüçseferdedeonuöldürmekiçintuzakkurulmuş,fakatherseferinde“işinibitirmelerini”engelleyenbiraksilikolmuştu.

ŞimdideÇakıcıtarafından20Ocak’taUludağ’adavetediliyordu.ButarihhemAlaattinÇakıcı’nın, hem de Uğur’un oğlu Onur’un doğum günüydü. Çakıcı Uğur’a o günkendisinin de Uludağ’da olacağını, hem doğum günlerini kutlayıp, hem de barışmayıistediğini söylemiş ve değerli bir bilezik ile bir cep telefonu göndermişti. Uğur eskikocasınabarışmakiçinbazışartlarıolduğunusöylediveUludağ’dabuluşmayıkabuletti.Çocuklarınıdayanınaalacaktı.

Çakıcı, Ali Şen’in oğlu Adnan Şen’inMaş Air şirketinden bir helikopter kiralamıştı.Uğur Kılıç çocuklarıyla birlikte helikoptere binerken, Uğur’un cellatları iki gün önceUludağ’ayerleşmişbulunuyorlardı.

Uğur, Onur, Gülistan ve Gülistan’ın bakıcısı Uludağ Kervansaray Oteli’ninresepsiyonuna akşam için iki doğum günü pastası sipariş ettiler, birinin üzerine on iki,diğerinekırkikimumkonmasınısöyledilervesonraneşeiçindeodalarınayerleştiler.Saat15.30’daOnur’a kayak takımı kiralamak üzere aşağıya indiler. Onur kayak takımlarınabakmakiçingiderkenUğurdabirviskialmaküzereSultanBar’ayaklaştı.OradaAlaattinile evliyken şoförlüklerini yapmış olan Abdurrahman Keskin’le karşılaştılar. Uğur ona“Buradaneişinvar?”diyenekadareskişoförününelininbelinegittiğinifarketti.Azöncepara çıkarmak için açtığı çantasına elini attı. Son röportajında ne demişti? “Kim öncesilahını çeker, kiminki tutukluluk yapar, onu Allah bilir.” Geç kalmıştı, AbdurrahmanKeskin’intabancasındançıkanüçkurşundanikisigöğsüne,birideomzunasaplananUğurKılıç yere yığıldı. Silah seslerini duyup kayak odasından fırlayan Onur’a “Gelme, birşeyimyok,”diyebildi.KayakhocalarıtarafındankarmotosikletiyleyakındakiSabancıTıpMerkezi’negötürüldü,oradanambulanslaTıpFakültesiHastanesi’nekaldırılırkenyoldayaşamınıyitirdi.Civandavasının29yaşındakitanığıartıkkonuşamayacaktı.

Müşterileri ve personeli tehdit ederek kaçmaya çalışan Abdurrahman Keskin otelinkapısındajandarmalartarafındanyakalandı.Jandarmayaverdiğiilkifadesinde“buişiçin50milyon liraaldığınıveAlaattinÇakıcı’nın talimatıylahareketettiğini,”söyledi.Amaertesi gün çıktığı nöbetçi mahkemede ifadesini değiştirerek kimseden emir almadığını

Page 315: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

söyleyecekti.101

101*AbdurrahmanKeskin’inyargılanması6Nisan1995’tesonuçlandıveömürboyuhapiscezasınaçarptırıldı.O gün on iki yaşına girecek olan Onur Özbizerdik gazetecilere çarpıcı açıklamalar

yapmıştı: “Alaattin Amcam annemle barışmak için anneme bir cep telefonuyla iki yüzmilyonluk bilezik gönderdi. Annem de bunu Dündar dedeme söyledi. Dedem ‘Bunuhemengeri gönder,’ diye annemekızdı.Annemin şartları vardı.Üç tane şartı vardı.BirAhmet Hamoğlu öldürülecekti. Neden bilmiyorum ama öldürülecekti. İki Zeynep Özalöldürülecekti. Üç Ahmet Özal öldürülecekti. Bu üç şartı vardı annemin. Bir şartı dahavardıannemin.AlaattinÇakıcıteslimolacaktı.Ondansonraevleneceklerditekrar.AlaattinAmca telefonda ‘Siz benim ailemsiniz. İmam nikâhlı ailemsiniz,’ diyordu. Bizi yanınaAmerika’yaçağırıyordu.”8

Ahmet Hamoğlu’nun bu işlerle ne ilgisi olabilirdi? Onur’un bilmediği, amaöldürülmesiniistediğinegöreannesininbildiğibuilgiyiAlaattinÇakıcıçokkısabirsüresonra açıklayacaktı. Cinayetten yaklaşık bir saat sonra televizyon kanallarını arayanÇakıcı, Klasis Oteli sahibi Ahmet Hamoğlu ile yaptığı telefon konuşmasını içeren birkasetyolluyordu.Ve“İstanbulEmniyetMüdürüNecdetMenzir,Hamoğlu’nunsesini iyitanır,” diyerek gereken mesajı yollamayı da ihmal etmiyordu. Ardından Kanal 6’yaaçıklamalar yapan Çakıcı, eski eşi Uğur Kılıç’ı İstanbul Emniyet Müdür YardımcısıMehmet Çağlar ile ilişkisi olduğu gerekçesiyle kendisinin öldürttüğünü söylüyor,gönderdiği kaseti de bu ilişkinin kanıtı olarak gösteriyordu. Mehmet Çağlar’ı şu andagörevde olduğundan, ona sıkılan kurşun devlete sıkılmış sayılacağı için öldürtmediğinibelirtiyordu.

AhmetHamoğlubirbasıntoplantısıyaparakiddialaraaçıklıkgetirmeyeçalıştı:“AlaattinÇakıcı ve Uğur Kılıç ile 4 yıl önce evlilik görüşmeleri benim otelde geçtiği sıradatanıştım. Alaattin Çakıcı daha sonra gazinoma gelir kumar oynardı. Engin Civanolayından sonra Hüseyin Kocadağ’ın102 Uğur’la ilişkisi olup olmadığını bana sordu,Hüseyin’idostumolduğuiçinkorumakzorundakaldım.CivansoruşturmasındanMehmetÇağlarsorumluolduğuiçinAlaattinbukezondanşüphelenmeyebaşladı.”

102*Susurlukkazasındaölenemniyetmüdürü.Saldırının İstanbulEmniyeti’ninCivanolayınıçözmek isteyenunsurlarınıhedefaldığı

artık açıkça anlaşılmıştı.Çağlar’ın tepkisi sert oldu,Çakıcı’nın “bir ideolojinin arkasınasaklananpsikopatruhlubirsabıkalı”olduğunusöylüyordu.Amasaldırıamacınaulaşmış,hemÇağlar,hemdeKocadağhakkındasoruşturmaaçılmıştı.

Alaattin Çakıcı Kanal 6’ya yaptığı konuşmada Dündar Kılıç’ı da tehdit ediyor, “BuGregoryenPatriği’ninyedigünileyediayarasındamutlakavurulacağını”söylüyordu.9

“KanDökmeyeceğiz!”DündarKılıç’ınKurtuluş’taki büyükyeri hapisten çıktıktan sonra süpermarket yapmış

olduğunu hatırlayacaksınız. Bizim çok olaylı geçen bu altı yıl içinde bir türlüuğrayamadığımız “Kurtuluş”, Şan Market’ten sonra Atari Salonu, daha sonra da Atış

Page 316: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Poligonuolmuştu.Artıkherkesoraya“Poligon”diyordu.

OgünpoligondaoturmaktaolanAvukatCengizKayıtmazerveUğur’unhalasınınoğluTaneri Seymen televizyondanUğurKılıç’ın öldürüldüğü haberini duyar duymaz, 15-20araba eşliğinde derhal Uludağ’a gittiler. Önce çocukları aradılar, çocukların jandarmakarakolunda olduklarını öğrenince onları oradan aldılar ve bir araçla İstanbul’agönderdiler. Sonra hastanenin morguna giderek Uğur’un cesedini teşhis ettiler veİstanbul’a gönderilme işlemlerini yaptılar. Avukat Kayıtmazer’in Bursa Adli TıpKurumu’ndan aldığı 20Ocak 1995 tarihli otopsi raporundaNuriyeUğurKılıç’ın ateşlisilaha bağlı sağ akciğer, mide, pankreas, dalak yaralanması ve iç kanamadan öldüğübelirtiliyordu.

DündarKılıç aynı gece kızının ölümüyle ilgili olarakATV’ye açıklamalar yapıyordu.Beklenileninaksineçokdikkatlidavrandığıveherkesinonunnediyeceğinimerakettiğinibildiği için neredeyse kelimeleri seçerek konuştuğu hissediliyordu: “Biz onlarınkonumuna girmeyeceğiz. Niye kan akıtalım ki, cezalarını tanrı versin. Namusmeselesidiyorlar.Nenamusu, nenamusmuşki, bunları bukadar rahatsız etti.Çakıcı dört buçukyıllıkkarısındanboşandıktanbir ay sonraonun için fahişediyorvekendisini aldattığınısöylüyor.”DündarKılıçbukadaracılıbiranındaağzınagelenisöylesekimsetarafındanayıplanmayacağı halde çok soğukkanlı davranmıştı. Çakıcı’nın Kanal 6’ya yaptığıaçıklamalarındaki “Gregoryen Patriği”, “yedi günle yedi ay arasında vurulacak” gibitahriklerine kapılmamış, cevap vermemişti. Sadece cinayet gerekçesi olarak gösterilen“namus meselesinin” mantıksızlığını sergilemişti. Haklı olduğu bir davanın daha ilkgecesindekandökmektenbahsediphaksızdurumadüşmekistememişti.

UğurKılıç’ıncenazesiertesigünKurtuluşCamii’ndekılınan ikindinamazındansonrasadebirşekildeFeriköymezarlığındatoprağaverildi.

DündarKılıç camideki törene gitmemiş,mezarlığa gitmiş ve kızının toprağa verilişiniuzaktan izlemişti. Bu konu üzerine daha sonra çok senaryolar üretildi. Ama DündarKılıç’ınizahıkendisindenbeklenecekkadarbasitti;olayınsıcaklığıhenüzgeçmemişti,oaşırı derecede gergin kalabalıkta birinin yapacağı bir densizlik, çok büyük olaylara yolaçabilirdi.Herkesinintikamalmasınıvesokaklarıkangölüneçevirmesinibeklediği,hattabunateşvikettiğiDündarKılıç’ınbundansonraki tavrıbelliolmuştu.Olaylararasındakibağlantıları gösterecek, yine herkes hakkında sert ve ağır suçlamalarda bulunacak amaailesi ve yakınları tarafından kan dökülmesine kesinlikle izin vermeyecekti. Bu tavrınıdahaogünkendisiyleyapılanröportajlardaortayakoymayabaşlıyordu.

Dündar Kılıç mezarlıktan döner dönmez kendisini beklemekte olan iki gazeteciylegörüştü:Milliyet’tenTuncaBenginveSabah’tanSavaşAy.Tunca Bengin ile görüşmesinde artık kendini tutmuyor, Çakıcı’ya ağzına geleni

söylüyordu. Ama bunu yaparken bile ilk açıklamalarındaki mantığını sürdürüyordu;kızıyla ayrılmaları bir ay olmuştu, kızın bir yanlışı varsa bunu evliyken de yapıyordemekti. Eğer evliyken bir şey yoksa o zaman boşandıktan sonra bu tür konuları dilegetirmesiçirkinlikti.Bundansonraneyapacağıkonusundakisoruyaverdiğiyanıtkesindi:“Hiçbirşeyyaptırmayacağım,sineyeçekeceğiz.”Bukararınınnedenideaçıktı:“Alaattin

Page 317: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

aslında her şeyini kaybetmiş bir zavallı. Ölmüş, yani canlı ölmüş. Biz Allah’tankorkmayalımmı burada. 40 kişi var, yarın gitsin 80 tane adamöldürsün.Bu80 kişininölümünegetirir?”

SavaşAy’adabenzerşeylersöylüyor,kızınınölümününardındanamusmeselesideğil,para meselesi olduğunu yineliyordu. Uğur’un Uludağ’a Alaattin’in hazırlattığıhelikopterlegideceğinibilsetuzağıanlayıpkızınıngitmesiniengelleyeceğinisöylüyorveşöyle diyordu: “Ne yapalım, şimdi burada asacağız, keseceğiz desek ne olur. Benimkimseye sözüm yok. Kader bu, oldu bir kere.” Cenazeye gitmemesinin nedenini ise“Bizim ailemiz çok kalabalık, müessif olaylar olabilirdi,” şeklinde açıklıyordu. DündarKılıçertesiakşamdayineSavaşAy’ın“ATakımı”programınakatıldı.Buradasöylediğibazı sözler bütün bu olaylardan çıkardığı dersin özeti gibiydi: “Onları bize getiren derahmetlikızım.Aralarındaanlaşmazlıkolduğunusöyledi.Keşkegetirmeseydi.Bizidebuadi senaryonun içine çektiler. Burada evladımız öldürüldü. Özalların kızı ile olanilişkilerindendolayıbupisliğebulaştı.”

24 Ocak günü Hürriyet gazetesi Uğur Kılıç’ı öldüren Abdurrahman Keskin’injandarmayaverdiğiilkifadeyiaçıkladı.AbdurrahmanKeskin’eTevfikAğansoyveÖmerOralyardımetmişlerdi.Ağansoyaraçvesilahsağlamıştı.Keskin,UğurKılıç’tanikigünönceKervansarayOteli’ne gidip çevrede araştırma yapmıştı. UğurKılıç’ın helikopterlehareketettiğinideÇakıcı’nıntelefonundanöğrenmişti.

Tevfik Ağansoy, Uğur Kılıç’ın öldürülmesinden bir gün sonra “yeşil pasaportu” ileTürkiye’den ayrılıp Çakıcı’nın yanına gidecekti. Yurtdışına çıkışı Mehmet Eymür’ünyardımcısı Yavuz Ataç tarafından organize edilmişti ve taşıdığı pasaport da Eymürekibinin “sahte pasaportçusu” olduğunu daha önceki bölümlerde görmüş olduğumuzTimurHanoğlu tarafından imal edilmişti.10Bunu söyleyen de İstanbul EmniyetMüdürYardımcısıveİstihbaratŞubeMüdürüHanefiAvcı’ydı.Avcı’yagöreAlaattinÇakıcı’nınve adamlarının bütün giriş çıkış işlemleri eskiden beri MİT tarafından organizeediliyordu.103 Hanefi Avcı bütün bunları bildiğine göre İstanbul Emniyeti de biliyordemekti.103HanefiAvcı’nınSusurlukKomisyonu’naverdiğiifade,Tutanaklar,s.893.

1Şubat’taHürriyet’tenNeşeDüzel’insorularınıyanıtlayanSemraÖzal,UğurKılıçileBüyükdere’deki evindebirkezkarşılaştığını söylüyordu. İşin ilginç tarafıSemraHanımUğur’un öldüğüne de inanmıyordu, “Gazetelerde okuyoruz, göğsünden o kadar kurşunyiyen bir insanın üstünde kan olmaması çok enteresan” diyordu. Semra Özal, DündarKılıç’ıniddialarınadadeğiniyorve“MİTdedi,MehmetEymürdedi,buyöneticilerinbunacevapvermesilazım,”diyordu.

Bu söylentilerin artması üzerine Kılıç ailesinin avukatı Cengiz Kayıtmazer, UğurKılıç’ınotopsiraporununvedefinizinkâğıdınınfotokopilerinibasınadağıtmış,iddialarakarşı da “Keşke yaşıyor olsaydı,” demişti. Cengiz Kayıtmazer’e bu konuyu ben desordum, bana “Uğur öldüğünde üzerinde kalın kar kazağı vardı, bu yüzden kan lekesigörünmüyordu,”dedi.

Page 318: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

YineAmaSonKezTarıkÜmitSemraÖzal’ın durup dururkenMehmet Eymür’ü koruyan bir demeç vermesi Dündar

Kılıç’ın da gözünü açtı. Şimdiye kadar sadece Çakıcı’nın TV kanallarına dağıttığıkasetlerin montajında Mehmet Eymür’ün parmağını arıyordu. Zaten “akılsızca birintikam” peşinde koşmamasının ikinci nedeni de burada yatıyordu. Birinci nedenyakınlarını bir katliamdan korumaksa, ikinci neden de bütün bu olayların arkasındakendisinekarşıEymür’ün,dolayısıylaMİT’inbirtertibininbulunmasıolasılığıydı.

DündarKılıç’ınbuönsezisiyarıyarıyaisabetliydi.

Önsezininisabetliolanyarısıonakarşıplanlanantertiplerinsonaermemişolmasıydı.

İsabetsizolanyarısıise,bukezişiniçindeMehmetEymür’ündeğil,kliklerçatışmasındabirsüredirtehlikelibirşekildeikilioynamayabaşlamışolanTarıkÜmit’inolmasıydı!

Evet, Tarık Ümit Dündar Kılıç’ın yoluna bir kez daha çıkıyordu, ama bu son çıkışıolacaktı.

MehmetEymürveTarıkÜmit28Şubat1995tarihindeAnkara’daMİT’eaitbiryerdebuluşmuşlardı. Tarık Ümit Eymür’e İstanbul’daki evinde kalan Ziya ve Semih adlı ikipolistenyakındı.104Bu iki polis TarıkÜmit’tenDündarKılıç’a karşı düzenlenecek biroperasyoniçinyardımistemişlerdi.104İlerideSusurlukSkandalısırasındaadındançokbahsettirecekolanÖzelTimciZiyaBandırmalıoğlu.

MehmetEymürTarıkÜmit’ekesinlikleböylebirşeyegirmemesinivebuişlerdenuzakkalmasını tembihlemişti. Eymür bu tavrının nedenini Susurluk Komisyonu’na şöyleaçıklıyordu: “Dündar Kılıç zamanında benim sorguladığım ve kamuoyuna çıkıp benişikâyet eden bir adam. Böyle bir şey olsaydı ilk başta suçlanacak kişilerden biri benolurdum.Bundandaçokrahatsızlıkduydumtabii.Helebizeyakınbirelemanaböylebirşey teklif edilmesinden rahatsızlık duydum ve kesinlikle böyle bir şeye girmemesinisöyledim.”105Kaderincilvesinebakınki,MehmetEymürkendisinivekarşıekipiçindekiajanıTarıkÜmit’ikorumakiçinbuişekarışmamasınıtavsiyeederkenDündarKılıç’ındahayatınıkurtarmışoluyordu!TarıkÜmitİstanbul’adönüncepolislerekendilerineyardımedemeyeceğini bildirdi. Daha sonra Dündar Kılıç’ın başına bir şey gelirse kendisindenbilineceğindenendişeederekdurumuonadahaberverdi!105MehmetEymür’ünTBMMSusurlukKomisyonu’naverdiğiifade,Tutanaklar,s.291.

Ben de bunu Dündar Kılıç’ın damadı Özer Güner’in akrabalarından Can Ersalvasıtasıyla öğrendim.Can Ersal, bir günDündarKılıç’a benim SonerYalçın’la birlikteyazdığım Reis kitabını götürmüştü. Dündar Kılıç’ın gözündeki rahatsızlık iyice artmışolduğundankitaptankendisiniilgilendirenbölümleriokumasınıistemişti.DinlerkenönceAlpaslanTürkeşilegörüşmesikısmınatakıldı.CanErsal“Doğrumu?”diyesorunca“Bizhiçbirzamanonlarınşemsiyesininaltınagirmedik,bizimfikirlerimizonlarınşemsiyesinesığmaz,”dedi.KitaptanbölümlerokunurkenaçıklamagetirdiğiikincikonudaTarıkÜmitkonusu olmuştu. Özel timcilerin “onu bize getir” dedikleri Tarık Ümit kendisine gelip“Abi böyle böyle bir durum var” diye haber vermişti. Kendisi de ona “Benim yerimyurdum belli. Şoförümden başka hiç kimsem yok, beni öldürmek için bu kadar büyük

Page 319: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

komplolar kurmaya gerek yok,” demişti. Yani Dündar Kılıç Susurluk olayı patlakvermedenöncebazışeyleriöğrenmeyebaşlamıştı.

23Şubat’taEnginCivan’lailgiliyenibirhaberortalığıkarıştırdı.UğurDündar’ınArenaprogramıEnginCivan’ınİsviçrebankalarındaki6ayrıhesabında5,5milyondolarlıkbirserveti olduğunu ortaya çıkardı. Basında bu paranın Selim Edes’ten alınan rüşvete eşitolduğuyorumlarıyapılıyorduki,gündemedüşenyenibirhaberbunudaunutturdu:

TarıkÜmit 2Mart’ta esrarengiz bir şekilde “ortadan kayboldu.” Arabası terk edilmişolarakbulunmuştuamakendisindenbirhaftadanberihaberalınamıyordu.

TarıkÜmit’inkaybolmasıDündarKılıçileAlaattinÇakıcı’yakısasürelibirsözdüellosuyaptırdı. Tarık Ümit’le Belçika’da buluşacağı iddia edilen Çakıcı Hürriyet’i telefonlaarayarak“Böylebir şeyyok.Bunu İstanbulEmniyetMüdürYardımcısıMehmetÇağlarortayaatıyor.TarıkÜmitDev-Sol,PKKvepolisleçokyakınilişkiiçindeydi.Polisinkirliişlerini yakından biliyordu. Tarık Ümit’i Dündar Kılıç’a sorsunlar,” diyordu.11DündarKılıç ise “Kulüplerimden birinde müdürlük yapıyordu. O zamanlar iyi çocuktu amasonradan kendini bozdu. Bildiğim kadar siyasi bir yönü yoktu, çok para hırsı vardı.Alaattin’leeskidenberitanışırlar,”diyordu.12

6 Nisan 1995’te Civan olayının sonuçlanması bu kez gündemdeki öteki konularıunutturdu. Olayla ilgili iki ayrı dava 24 Şubat’ta birleştirildiğinden, karar yaralama verüşvetiçinbirlikteverilmişti.

EnginCivan“rüşvetalmak”suçundan7yıl6ayağırhapis,SelimEdes“etkilieylemeazmettirmek”suçundan1yıl8ayhapisve“rüşvetvermek”suçundan111milyarlirapara,Davut Yıldız “silahlı saldırı” suçundan 7 yıl 3 ay ağır hapis cezasına çarptırıldılar.Mahkeme, Alaattin Çakıcı, Tevfik Nurullah Ağansoy, İsmail Hakkı Uçar ve AyhanKamış’ın yakalanamamış ve sorgularının yapılamamış olması nedeniyle dosyalarınınayrılmasınakararvermişti.GerekçelikarardaDündarKılıç ile ilgilibölüm ise şöyleydi:“DündarAliKılıç’ınyaralamaolayındanhaberiolmadığı,taraflararasındabirolayınolmaihtimalinisezerekbunuönlemeyeçalıştığı,hadiseyeSemraÖzal’ıntelefonetmesiüzerinekarıştığıvetaraflarıiyiniyetleuzlaştırmayaçalışmaktanbaşkabiramacınınbulunmadığıyolundaki savunması karşısında cezalandırılması için yeterli hiçbir delil eldeedilememiştir.”

EnginCivanveSelimEdesbiryılsonratahliyeoluncaABD’yegidiporayayerleştiler.DavutYıldızdabirbuçukyılsonratahliyeolduktansonraCivanolayıtarihekarıştı.

Civan davası kararlarını değerlendiren Enis Berberoğlu şu yorumu yapacaktı:“Civangate skandalında tüm sanıkların ne kadar ucuz kurtulduklarının gözlenmesi, suçdünyasınıcesaretlendirenenönemligelişmeolmuştu.”13

İkinciEymürRaporuMehmetEymür,enönemlihaberkaynağıTarıkÜmit’innasılkaybolduğununiziniuzun

süre aradı. Daha önceki bölümlerde hem Engin Civan hem de Tarık Ümit ile ortaklığıbulunduğunu gördüğümüz Hakkı Yaman Namlı, Ümit’in yakınlarına Korkut Eken ve

Page 320: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Abdullah Çatlı’dan şüphelenmelerini söylemiş, bu yüzden yazıhanesine gelen silahlıkişiler tarafından tehdit edilmişti. Eymür’ün yazdığı ikinci rapora göre Tarık ÜmitAbdullahÇatlıtarafından“sorguyaçekilmişti.”TarıkÜmitsonolaraközeltimcipolislerAyhan Akça ve Ziya Bandırmalıoğlu ile birlikte Divan Pastanesi’nden çıkarkengörülmüştü.Eymür’ünaraştırmalarıMehmetAğar,KorkutEkenveÖzelHarekâtBaşkanVekiliİbrahimŞahin’egelipdayanıyordu.

Bunun üzerine oturup yeni bir rapor yazdı. Burada dayandığı kaynak da esas olarakTarıkÜmit’inkaybolmadanönceverdiğibilgilerdi.AmacıiseTarıkÜmit’iyokettiklerineinandığıkarşıekibinipliğinipazaraçıkarmaktı.

İkinciEymür raporuna göreEmniyetGenelMüdürlüğü tarafındanPKKveDev-Sol’akarşı faaliyetler için kullanılıyor görüntüsü ile özel bir suç ekibi teşkil edilmişti. Ekip,tehdit, gasp, haraç, uyuşturucu kaçakçılığı, cinayet gibi suçların içindeydi. Ekip, GenelMüdür Mehmet Ağar’a bağlıydı ve danışmanı Korkut Eken tarafından sevk ve idareediliyordu. Grubun eylemleri özel timci polis memurları ile Mehmet Özbey kimliğinikullananAbdullahÇatlıileHalukKırcıgibieskiülkücülertarafındangerçekleştiriliyordu.Ekip Lazım Esmaeli ve Askar Smitko adlarında İranlı iki uyuşturucu kaçakçısınıöldürmüş,TarıkÜmit’iortadankaldırmıştı.Ekip40-50kişilikbirlistehazırlamıştıvebukişilerdendevamlıharaçalıyordu.

Rapordan çıkan bir sonuç, eskiden Eymür’e bağlı olan bazı unsurların saf değiştiripkarşıekibegeçmişolmalarıveyenisaflaşmadaEymür’üngiderekyalnızkalmasıydı.

GüçlerdengesininbuyenidizilişiDündarKılıç’ınkavgasınınsürmekteolduğuAlaattinÇakıcı’nın eylemlerini de etkiliyordu.AmaDündarKılıç’ın bu karmaşık ilişkileri tahliledebilmesivekarşılaşacağıolasıtehlikeleregöreönlemalmasısözkonusudeğildi.ObirEymürtutturmuşgidiyorduamabelkidekendisiiçinendoğruolanıyapıyordu.Busayedearkasındakimlerinolduğunutamisabetettiremesede,kendisihakkındaplanlanantertiplerhakkındasürekliuyanıkkalmışoluyor,istihbarattoplamayaçalışıyordu.

Örneğin PKK itirafçılarından Yeşil kod adlıMahmut Yıldırım daMehmet Eymür’ünkullandığıkişilerdenbiriydi.DündarKılıç,Çakıcı’nınkendisiniöldürtmekiçinTarıkÜmitaracılığıyla Yeşil’i kiraladığını iddia ediyordu. Oysa Yeşil’in bu sözleri hiç de ciddiyealmadığıanlaşılıyordu.MehmetEymür’ünbelirttiğinegöreDündarKılıç’ıntelevizyondabirkonuşmasınıdinleyenYeşilşöyledemişti:“DünArena’daDündarKılıçvardı.DündarKılıç ‘Efendim Mehmet Eymür beni öldürtmek istiyor,’ diyor. Vallahi telefonu yoktu,olsaydıarayacaktımArena’yıveyabeniçıkartacaktıoraya,diyecektimkiUğurDündar’a,‘MehmetEymürbununkatlivaciptirdiyecek,bu24saatyaşayacakmı?Yahutdabakbugeceemretsin,yarıngüneşinbatışınıgörürsebenbukellemikoparıratarımburaya.”14

İkinci Eymür raporunda belirtilen bazı ilişkiler daha rapor açığa çıkmadan kendinigöstermeye başlamıştı. 28 Temmuz 1996’da “Kumarhaneler Kralı” Ömer Lütfü Topalöldürüldü. Topal herhalde Eymür’ün sözünü ettiği çetenin haraç alınacaklar listesindebulunuyordu.

27 Ağustos 1996’da ise Nurullah Tevfik Ağansoy öldürüldü. Civan olayıyla ilgili ilkkurbanUğurKılıçolmuştu.HemCivan,hemSusurlukçetesiyleilgiliikincikurbanTarık

Page 321: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Ümit’ti.ŞimdideCivanolayınınikincitanığıTevfikAğansoyortadankaldırılıyordu.Birbuçuk yıl arayla olsa da, rastlantı gibi görünse de, bu üç kurbanın da son yıllardakiolaylarlabağlantılıolmalarıdüşündürücüydü.

Biz Tevfik Ağansoy’u en son Uğur Kılıç’ın ölümünün ardından yeşil pasaportlayurtdışınaçıkarkenbırakmıştık.Daha sonra, “Ağansoy30Ağustos1995’teAlmanya’datutuklandı.MİT’eçalıştığınısöylediveazönceanlatmışolduğumbaşarısızkalanyurtdışıoperasyonlarıaçıkladı.Türkiye’dekiailesindenhaberalamayıncaMİTMüsteşarıSönmezKöksal’ın ve Mehmet Eymür’ün adlarını telaffuz ederek bildiklerini açıklayacağımesajları verdi. Bunun üzerine İstanbul’dan gönderilen Komiser Şentürk DemiraltarafındanTürkiye’yegetirildi.”15İstanbul ekibiyleEymür ekibinin zıtlıklarını iyi bilenAğansoy, İstanbul polisine MİT’le ilgili bilgiler vermeyi sürdürdü, kendilerine yardımedenin Yavuz Ataç olduğunu açıkladı. Sonra da gıyabi tutuklama kararı vicahiyeçevrilerekCivandavasındanyargılandı.DuruşmalardadaaçıklamalaryapmayısürdürünceÇakıcıonaömürbiçti:“Ağansoyikiayiçindeöldürülecek!”Oysa,TevfikAğansoy’uneşiHülyaAğansoy,Çakıcı’nınkocasınasözverdiğiparayıvermeyiportadabıraktığını,eşininde bunu gurur meselesi yaptığını söylemekteydi.16Ağansoy tahliye olduktan sonra 4Nisan’daAdliye’de uğrayacağı bir saldırıyı önceden haber alarak atlattı. 28 Ağustos’taBebek’teyenibirsaldırıyauğradı,saldırganlarlasilahlıçatışmayagirdiysedeolayyerindeöldü.

Buolaydanyirmigünsonra,21Eylül1996’daMehmetEymür’ünikinciraporuAydınlıkdergisindeyayımlanarakfırtınalarkopardı.

3Kasım1996akşamıBalıkesir’inSusurlukilçesiyakınlarındasonhızlagidensiyahbirMercedes, benzin istasyonundan çıkmakta olan bir kamyona çarptı. Arabadan EmniyetMüdürüHüseyinKocadağ,17yıldırcinayetsuçundanarananeskiülkücüAbdullahÇatlıve sevgilisi Gonca Us ölü, DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak yaralı olarakçıkarıldılar.

Bu kazayla birlikte yıllarca konuşulacak ve adına “Susurluk Skandalı” denilecek olanilişkiler ortaya döküldü. Bu kaza, İkinci Eymür Raporu’nda yazılanların birçoğunudoğruladığıgibi,bilinmeyendahabirçokilişkiyedeışıktutacaktı.

AbiKomisyonda12 Kasım 1996 tarihli TBMM kararıyla kurulan ve daha sonra herkes tarafından

“Susurluk Komisyonu” diye adlandırılan Meclis Araştırma Komisyonu, Ankara’yagelemeyecek durumda olan bazı tanıkların dinlenmesi için çalışmalarının bir kısmınıİstanbul’dayürüttü.DolmabahçeSarayı’ndaçalışankomisyonun19Şubat1997Çarşambagünü dinleyeceği tanık Dündar Kılıç’tı. Dündar Kılıç Dolmabahçe’ye torunu UğurÖzbizerdikilebirliktegelmişti.Onuarabadabırakarakkomisyonunkarşısınaçıktı.

Hapistençıktığındanberiyediyıldırhemenhemenhiç rahatyüzügörmemiş,hastalığıilerlemiş,yaşadığıolaylarınüstünebirdekızınıkaybetmesionugözlegörülürderecedeyıpratmıştı. Sabah saat 09.00’da başlayan oturum sırasında bu yüzden BaşkanMehmetElkatmışonasıksık“Birazaravermemiziistermisiniz?”,“Rahatsızsanızbırakalımmı?”

Page 322: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

sorularınısormuştuamaDündarKılıçkonuşmayadevametmek istemişti.Zamanzamanüyelerinsorularıylakesilerekbütünlüğükaybolsada,çektiklerinianlatırkenağzınagelenisöylemeye başlayıp başkan tarafından uyarılsa da, 62 yıllık yaşamını hızlandırılmış birfilmgibianlatıpdörtsaatesığdırmıştı.

Saat 13.00’te Dolmabahçe Sarayı’ndan çıkıp arabadaki torununa doğru yürürken,gözlerinden ilk kez bir “devlet makamına” içini dökebilmiş olmanın mutluluğuokunuyordu.

OnDokuzuncuBölüm

ABİ’NİN“EMEKLİLİĞİ”DündarKılıç’ıngünleriartıkevi ile işi,yaniKurtuluş’takipoligonarasında,yazlarıda

çoksevdiğiSilivriKıyıkent’tekiyazlığındageçiyordu.

Kurtuluş,kurulduğugündenberibiryanıyladayoksullarayemekverilen,kömürveparayardımı yapılan bir imarethane gibi çalışma geleneğini sürdürdüğünden her gün çokkalabalık oluyordu.Buna rağmenDündarKılıç günün belli saatlerinde orada çay içilenkısımda avukatlarıyla birlikte oturur, önüne getirilen sorunları çözmeye çalışır, bir çeşit“modern racon kesme” işlerini yapardı. Zaman içinde Kurtuluş’a sorunlarına çözümbulmakisteyenkadınlardagelmeyebaşladı.KadınlarınartmayabaşladığınıgörenDündarKılıç, yöneticilerine “Hepsini karışık bir arada kabul etmeyin, perşembe günleri sadecekadınlargelsin,erkeklergelmesin”dedi.BöyleceperşembegünleriKurtuluş’un“kadınlargünü”oldu.

Abi’nin“Diskosu”Poligona gelenlerin sorunlarını çözme görüşmelerinde onunla en çok beraber olan

avukatlarından Cengiz Kayıtmazer’e sordum, şunları anlattı: “Arazi olsun, insanlararasındaki ilişkiler olsun, hukuki ihtilaflar olsun, yardım istemeye gelen insanlarıçevirmezdi. Hukuka, kanuna, ahlaka ve adaba uygun olmaya gayret ederdi. TereddütduyarsaMete (Bozbora)Ağabey’eveyabanasorardı ‘Bunedir,kanunaaykırılıkvarmıbunda?’ derdi. Biz de açardık bakardık, gerek Ticaret Kanunu olsun, gerekse MedeniKanunveyaBorçlarKanunuolsungerekCezaKanunu’nuihlaledenbirdurumvarsa‘Abibu kanunsuzdur, bu örf ve âdete aykırıdır,’ derdik.Bizimdoğru bulduğumuza da bazen‘hayır’ derdi, ‘bu aile yaşantısına uymaz, bu adaba aykırıdır’ diye gerekirse de kendibilgisiyledüzeltirdi.Yani sohbet sırasındabile insanlara ‘yanlışsın,doğrusun,’derdi.Bukonuda da kimsenin etkisinde kalmayan, tamamıyla kendi vicdanıyla hareket eden birinsandı.Çokkarışıkişleredebulaşmakistemezve‘bubenimişimdeğil,mahkemeyegit,avukata git,’ derdi ama danışman avukatlar gibi gelen insanı boş çevirmezdi, en kötüihtimallebirkahvaltıikramederöyleyollardı.”

DündarKılıç’ınsonyıllarındagiriştiğienbüyükaraziişiMarmaris’teolmuştuvebuişinhukuksal sürecini de Avukat Hikmet Bozçalı yürütmüştü. Avukat Bozçalı ile DündarKılıç’ın 1995’te Show TV’deki Objektif programından sonra yeniden karşılaştıklarınıanımsayacaksınız.BukarşılaşmadansonraDündarKılıçBozçalı’ya“Hikmetgelberaber

Page 323: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

çalışalım,hukukdavalarımızvar,”dedivebirlikteçalışmayabaşladılar.

HikmetBozçalıanlatıyor:“Dahaziyadebeğendiğimizveyaçözümümümkünolan,haklıolduğumuzbirikidosyaverdibana.Marmaris’tebirikidavaydı,onlarıbitirdim.

Daha sonraMarmaris’te çok mağdur olmuş bir ailenin davası vardı. Marmaris’te birarazi ihtilafı. Yaşlı bir adamı kandırıp güzel arsalarından bazılarının tapusunu notervasıtasıylaalmışlar.Buhusustadabununailesidavaaçmış.Bendedebudavalarınüç-beşdosyasıvardı.İşteAnkara,İstanbul,İzmirBaroları’ndanüçavukatarkadaşımızodavalaragiriyordu. Sonra ben tümünü aldım o davaların. Karşılarında Yurt Bank’ın sahibi AliBalkaner, İnciBaba (MehmetNabi İnciler),NihatAkgün, yani üç dört taneböyle grupvardı.106MeselaNihatAkgün’ledavaayrıydı.İnciBaba’ylaolandavaayrıydı.Ayrıayrı,herkes bir yeri almış yani. Sonra da üç-dört el değiştiriyor. Davalar devam ederkenanlaşma yaptık hepsiyle.Mahkeme kararıyla hepsiyle ayrı ayrı sulh yapıldı.Neticede odavaları bitirdik. Beş-altı tane arsaydı, arsanın bir tanesi deniz kenarında çok güzel biryerdeydi,oraya22dükkânveyanınadaTürkiye’ninenbüyükveengüzeldiskosuyapıldı.DündarKılıç’labenimavukatıolduğumKromerailesiortaktı.RahmetliVehbiKoç’undaarkadaşıolanAliFuatKromer,arsalarınyüzdeellisinialmıştı.DündarBeyİnciBaba’nınhissesinin yüzde otuzunu satın aldı, yüzde yirmisi de zaten kendi hissesiydi.Yüzde elliDündarBey’in,yüzdeelliKromerailesininoldu.22dükkânolanyer tamdenizesıfırdı.Geri kalanı ise denizden bir yüzmetre daha içe doğru. Daha sonra Dündar Bey kendihissesininyüzdeellisiniMigros’a,birkısmınıdaAliBalkaner’esattı.Migros’asatılanyerodenizdenyüzmetreiçerideolanyerdi.Kromerailesininhissesiiseduruyor.DündarBey’indeoradahalenbirkaçarsasınınkalmışolmasılazım.106NihatAkgün“ülkücümafyanın”öndegelenisimlerindendi.25Kasım1999’daöldürüldü.

Marmaris’tetoplamdokuzontanedava,beş-altıtanearsavardı.Çokbüyükzamanaldıorası, çok gidip geldik, çok yoğunduk orada. Bu davaların bitirilmesi 97 yılına kadarsürdü.

Dündar Bey demokrat ve ırkçılığa karşı hümanist bir insandı. Bunun örnekleriniMarmaris’tekioyoğunçalışmadönemlerindeyaşadım.Şimdi,benDiyarbakırlıyım,yaniKürt kökenliyim. Tabii Dündar Bey de bunu biliyor. Ben orada Marmaris’te bu işleriyaparkentabiikiyetkimdevardı,masraflarıödüyordum.Hiçhesaptaolmayanmasraflarçıkıyordu, mesela bizim emniyetle hiç ilgimiz yok, davalarımıza giriyoruz, polisin birdenizmotoruvar,emniyetmotorudenizgüvenliğiaçısındanonunkaçdefayakıtınıtalepettilerödedik.DündarBey’inbaşkaişleredekatkısıoldu.MeselaÖğretmenEvi’nekatkısıoldu, bu tip sosyal şeylere yardımı oluyordu, işimizle hiç ilgisi olmadığı halde. Bunarağmen veriliyordu onlara. Orada inşaat işleri de oluyordu, keresteci, mermerci falantutuyorduk.BenMarmaris’esıksıkgidipgeliyorum.BirgünDündarBey’leİstanbul’daevdeyiz,Marmaris’ten telefon geldi, Karadenizli çocuklar arıyordu. Dündar Bey’e benişikâyet ediyorlar, sen buraya bir Kürt gönderdin, bize bakmıyor, Doğululara yardımediyor,onlarıişçiolarakalıyorfalan.KeresteciKaradenizliymiş,mermerciKarslıymış,birçocukşoförolmuşSiirtliymiş,çıkmışyanibenseçmişdeğilim.Şikâyetediyorlar.DündarBey onlara ‘Ulan siz ırkçılık yapıyorsunuz, ben böyle kafatasçılığa karşıyım, Hikmetnamuslu bir insandır, onun için Doğulu, Batılı, Karadenizli ayrımı yok, kim işini iyi

Page 324: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

yapıyorsaonuyapar,’dedi.DündarBey ırkçılığa,bölgeciliğekarşıbir insandıveogünhemşehrilerinidekınadı.Benböylebirolayaşahitoldum.”

“İnsanlarıHastalıkDeğilKorkuÖldürür”Dündar Kılıç’ın büyük oğlu Cenk, 1 Mayıs 1997’de Türkçe Bar’da Çakıcı’nın

adamlarındanFeritAslan’ıvurdu.FeritAslan“Uğur’uöldürdük,sırasizde”gibisözlerleCenk’itahriketmiş,ikisidesilahlarınadavranmışlar,dahahızlıhareketedenCenkKılıçFeritAslan’ıüçkurşunlaöldürmüştü.

10Aralık1997tarihliTempodergisindeçıkan“EfsaneninSonu”başlıklıbiryazıdabuolay da hatırlatılarak “Kızı mezarda, oğlu cezaevinde, tek tesellisi torunu Onur. TıpkıMarioPuzo’nun‘Baba’sıgibi”deniyordu.MarioPuzo’nunBaba’sınınsonundaDonVitoCorleone’nin bahçede çiçeklerle uğraşırken kalp krizi geçirdiğinde yanında torunununbulunmasıyla,DündarKılıç’ın SusurlukKomisyonu’na bilgi vermeye giderken yanındatorunununbulunmasıarasındaparalellikkuruluyordu.DündarKılıç’ınkızının intikamınıalmamışolmasınaimayapılıyor,ailenindağıldığıveçevresininboşaldığısöyleniyor,hastaolduğuveyolunsonunageldiğibelirtiliyorveyazı“Efsane”artıkbitmeküzereşeklindesonaeriyordu.

Medya işte böyleydi, kendisinin yaratmış olduğu bir “efsaneyi” yine kendisi yıkmakistiyordu.

Ama Dündar Kılıç yaşlanmış ve hasta olsa da bunun farkına varacak kadar deneyimsahibiydi.Bunaizinvermeyecekveadınınetrafındayaratılmışolanbu“efsanebalonunu”medyadanöncedavranıpkendisipatlatacaktı.

Buyazınınüstündenbiraybilegeçmeden,3Ocak1998tarihliArtıHaberdergisindenCafer Özilhan’ın yaptığı röportajda bu fırsatı buluyor ve “efsane” sözcüğünü tarihegömüyordu:“Bizimlekonuşmakisteyenlerinneistedikleriönemli.Yaçokyüceltiyorlaryada yerin dibine batırmaya çalışıyorlar. Bazı şerefsizler efsane diyor, nerenin efsanesi,neyinefsanesi.Halkdilindekikabadayıyakıştırmasıbilebizirahatsızediyor.”

ArtıHaberdergisininröportajındasöyledikleritümüyleTempo’daçıkanyazıyatepkivecevapniteliğindeydi:“62yaşındayımhastaolsamneolur,ölsemneolur,binyılyaşasamneolur.İnsanlarıkorkuöldürür.Hastalıkinsanlarıöldürmez.Gerçektenüçsenedirağırbirrahatsızlıkgeçiriyorum.Amaböyleonlarınanlattığışekildebitmişdeğilim.İnsanlarhastaolabilir,ölebilirde,amabirinsanıkaralamakbirinsanınşanınayakışmaz.

Yapmak istediklerimiz olduğu için, çok ağır bir hastalığın eşiğinde olmama rağmendayanmakistiyorum.Belkiüçmevsim,birmevsim,beşmevsim;uzunömürlüolmadığımıbilmeme rağmen bir asır yaşayacakmış gibi evden çıkıyorum dışarı, yapacaklarım var.Yaşamımboyuncahaksızlık,yanlışlıkyapmadım.Hayatımakastedenleri,beniparmağıilegösterip arkadan ciğerlerime kurşun sıktıranları, ciğerlerimi parçalatanları bile affettim.Yanımdaöyleüç-beşkişigezdirmem.Birtekkişiyialırımyanıma,benbirtarafabakarsamyanımda bulunan arkadaşım öbür tarafa baksın diye. Yanıma çok adam alırsam onlarıölümehazırlamışolurum.İkikişibinkişidenkendisinikorur.Ama,yanındaonkişivarsasekizivurulmayamahkûmdur.Bizbumemleketteçokkalabalıkbiraileyiz.Amerika’da,

Page 325: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

İngiltere’deeğitimyapmışinsanlarvareviminiçinde.”

Gerçekten de ailesi çok kalabalık olanDündarKılıç’ın altı çocuğunun dördünden altıtorunuvardı,Cenkevlenmemişti,Dünaydaçokgençti.TorunlarındanOnurveGülistan’ınannelerininölümündensonrayasalvelayetlerinidealmıştı.107AslındabutorunsayısınayanlarındaçalışanGanalıbiraileninkızıolanMuna’yıdaeklemekveyedi torunuvardıdemekdahadoğruolur.Gana’dankaçıpgelmişvesınırdışıedilmeküzereolanMaryanadlıhamilebirkadınlakocasınıUğurKılıçbulupevegetirmişti.Maryan’ıAytenHanım’ınyanına,kocasınıdaşirketehizmetliolarakaldılar.BirsüresonradaMunadoğdu.DündarKılıç onu torunlarından ayrı tutmadı, fotoğraf çektirirken bir dizinin üstünde bir torunuvarsa ötekine de mutlaka Muna’yı alırdı. Onun çikolata renginin kendisine uğurgetirdiğine inanırdı, Muna da ona “dede” diyordu. Dündar Kılıç’ın yakınları ne kadarsabırlıbir insanolduğunaörnekolarak,Muna’nınanlattıklarınıbiledikkatledinlemesinigösteriyorlardı.1072.SulhHukukMahkemesi’nin14Ağustos1995tarihlikararıyla.

Dündar Kılıç’ın beş kardeşinin toplam on beş çocuğu vardı. Birçoğu çok iyi eğitimalmışlardı.ÖrneğinTaneriSeymenGaziÜniversitesiİktisatFakültesimezunuydu,ZerrinSomuncuNotre Dame de Sion Lisesi’ndenmezun olmuş veMarmara Üniversitesi’ndeiktisat doktorası yapmıştı, Dündar Kılıç Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü’ndenmezundu,İnançKılıç9EylülÜniversitesi’ndeekonomidoktorasıyapmıştı,AyhanKamışİstanbulEdebiyatFakültesi’ndenayrılmaydı,YeşimKılıçüniversitemezunuydu,CumhurKılıçABD’deöğrenimgörüyordu,FatmaKılıçkolejmezunuveüniversiteöğrencisiydi.

Çokyakınakrabalarınınyeğensayılacakkadaryakınçocuklarınınsayısınıhesaplamakiseçokzordu.

BenDündarKılıç’ın yeğenlerindenüçüyle bir aradagörüştüm:CelileSeymen’inoğluTaneriSeymen,AsiyeKamış’ınoğluAyhanKamışveİbrahimKılıç’ınoğluDündarKılıç.Üçüdeherzamançokyakınındaolanyeğenleriydi,herbiribirerişininbaşındaydılar.Birsıkıntılarıolduğuzamanonadanışırlar,doktoragideceklerizamanbileonasorarlardı.Bugörüşmede konuştuklarımızın çoğuna kitabımızda yeri geldikçe değindim.Ama yine deaktarmakistediğimbazıkonularkaldı.

ÖrneğinDündarbuisminasılalmışolduğununilginçbiröyküsünüanlattı:“İshakdedemadımınMustafa Kemal olmasını istermiş. Babam İnanç olmasını istermiş, bu adı dahasonra erkek kardeşime verdi. Dündar Amcam da Dündar olsun istermiş. Aile benimadımın ne konacağı konusunda henüz anlaşamamışken, ben doğduktan sonra amcamanneme telefon açmış ve gülerek, espri olsun gibilerinden ‘Dündar silah çekti mihemşehrim?’demiş.Annem‘Anlamadımabi’deyince ‘Dündardaha silahçekmedimi?’demiştekrar,ensonundaannemanlamış,‘Yok,yokabidahaçekmedi,usluusluuyuyor,’demiş.BenimadımdaböyleceDündarkalmış.

AskerliğimiKeşan’dakısadönemolarakyapmıştım.Taburkomutanıyardımcısıbinbaşıbir gün beni çağırdı. ‘Gel bakalım, sen Dündar Abi’nin neyi oluyorsun?’ dedi. Aynenböyle. ‘Ben kardeşinin oğluyum komutanım,’ dedim. ‘Otur bakayım şuraya, benihatırladın mı?’ dedi. ‘Hatırlayamadım komutanım,’ dedim. ‘Ben seni hayal meyal

Page 326: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

hatırlıyorum ama ismini görünce emin oldum,’ dedi. AmcamMamak’ta yatarken o dakoğuş teğmeniymiş. Sonra bana amcamla ilgili epey anılarını anlattı. Kendisi şimdiemekli.”

Yeğenlerle sohbetimizin sonunda konu kaçınılmaz olarak Uğur’un ölümüne gelmişti.Ben Dündar Kılıç’ın bu konuyla ilgili olarak basında çıkan hemen hemen bütünaçıklamalarınıokumuşvekesinbirkanıyaulaşmıştım;ailesiniveyakınlarınıtitizliklebuolayındışındatutmuştu.

Amayeğenleriyle yaptığımız görüşmedeonunbilmediğimbir yönünüdahaöğrendim.Kendi akrabalarınınkontrolsüz sözvedavranışlarınıkesinbir tavırlaönleyerekAlaattinÇakıcı’nınyakınlarınıdakorumuştu.Üçyeğendebukonudaaynışeylerisöylüyorlardı:“Hepimizbiliyoruz,özelliklebizgençlerintikamduygularıyladoluyduk,belkiçokbüyükhadiselerolabilirdi.Amaoikinciüçüncüşahıslarabirzarargelmesinekesinliklemüsaadeetmedi. İsteseydi görmezlikten gelebilirdi ama ailesinin ne suçu var diyordu ve böyleşeylerikonuşmamızabileizinvermiyordu.”

Sonuçolaraktekrarbaşladığımyere,DündarKılıç’ısinirlendirenyazıdakiBabaveAbikarşılaştırmasına dönecekolursam, neDonCorleone ne deDündarKılıç yaşlılıklarındahiç de yalnız değillerdi. Tam tersine etrafları aşırı kalabalıktı ve onlar bu kalabalıktansıkılmayabaşlamış,kafalarınıdinleyeceksakinbirhayatarzulamayabaşlamışlardı.Yaniyaşamlarınınsonyıllarıiçinbirbenzetmearanacaksa,bubenzerlik,ikisinindeyaşadıklarıoncamaceradansonraartıksükunetaramalarıolmalıydı.

“DünyayaBirDahaGelsemYineDündarKılıçOlmakİsterim”DündarKılıçilePuzo’nun“Baba”sıarasındabirbenzetmedebenyapmışve“mesleğe”

başlamalarıarasındabenzerliklerolduğunusöylemiştim.Bucildinbaşındanberiyaşananolaylara bakıyorum da, şu ilgili ilgisiz herkesin beklemesine, hatta zorlamasına rağmenDündarKılıç’ıntutumunuhiçdeğiştirmediği“intikamalma”konusundakitavırlarındadabiryakınlıkgörüyorum.DonCorleoneküçükoğlununhayatınıkoruyabilmekiçinbüyükoğlunun intikamını almaktanvazgeçmişti.DündarKılıç ise bütünyakın akrabalarını birkatliamdankorumakiçinintikamduygularınıfrenliyordu.

“Baba” filminden bu kadar bahsetmişken, bu filmle ilgili olarak Dündar Kılıç’ınyakınlarındandinlediğimbirolayısizeaktarmazsamolmaz.

Baba filminin üçüncü bölümünün İstanbul’da gösterime yeni girdiği günlerdi. KızıFatma, damadıÖzer ve oğluDünay sinemaya gideceklerdi, sinemaya çokmeraklı olanDündar Kılıç, “Hangi filme gideceksiniz?” diye sordu. “Godfather-3 gelmiş, onagideceğiz,” dediler. “İnsan babasına söylemez mi, öyleyse ben de geliyorum,” dedi.Hemensinemayatelefonedildi,yeryok,filmkapalıgişeoynuyor.DündarKılıçmahzunmahzun “Peki öyleyse ben de başka gün giderim,” dedi, üçünü gönderdi. Ama salonagirincebirdenegörsünler,arayaiki tanekoltukkonmuş,babalarıylaAytenHanımdaokoltuklara kurulmuş oturmuyorlar mı? Dündar Kılıç gösterilecek olan filme inat gibilacivert paltosunu giymişti, boynundaki ipek atkısıyla, başındaki fötr şapkasını daçıkarmamıştı! Fatma Güner şöyle anlatıyor: “Babam meğer bizim arkamızdan birinigönderipikitanenumarasızbiletaldırmış.Yanınadakültablasıkoymuşlarfilmoynuyor,

Page 327: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

babam sigara içiyor.O karanlıkta bir tek babamın sigarasının ateşi görünüyordu.” FilmbitipdeçıktıklarındaÖzerGüner“Filminasılbuldunbaba?”diyesordu.“Yok,tutmadım.Pişmanlıkduyuyor,insanınyaptıklarındaneğriveyadoğrupişmanlıkduymamasılazım,”dedi.

Pişman olmamayı yaşam felsefesinin bir parçası haline getirmiş olduğu, Artı Haberdergisinin sorularına verdiği yanıtlardan da belli oluyordu. Cafer Özilhan’ın “YenidendünyayagelseydinizbugünküDündarKılıçolmayı istermiydiniz?” şeklindeki sorusunaverdiğiyanıtşöyleydi:“Şimdibenemekverdiğime,hizmetettiğime inanıyorum.Benioacılardan ayıran bu olay bir hizmet etmek olayı. Tabii kiDündarKılıç olmak isterdim.BugünküDündarKılıçolmayıisterdim,acıyladoluolmasınarağmenisterdimbunu.Amakimseninbenimgibiolmasınıistemiyorum,hiçkimseninbuacılara,buacılarıyaşamayakimsenintahammületmesiniistemiyorum.Bendayanırımamakimsedayanamazdı.”

Bu kitabın ilk hazırlıkları sırasında Dündar Kılıç’ın küçük oğlu Dünay’latanışamamıştım, Ankara’da askerliğini yapıyordu. Kitap piyasaya çıktıktan sonra banatelefon etti, çok duygulanmıştı, ağlıyordu. “Ben size babamın ev halini anlatmalıyım,herkesintanıdığındanbaşkabirinsandı,”dedi.Birhaftasonuiznindebuluştukveuzuncabirgörüşmeyaptık.Baba filminegittiklerigeceyi sordum,çok iyihatırlıyordu:“OradançıkıpDalmazCenter’dakulübegitmiştik.SonzamanlardadaDVDalmıştı.Filmhastalığıvardızatenbabamın.Özelliklekovboyfilmleriniçokseverdi.Yatarkenbenoturuyorsam“Kovboy filmi çıkarsa beni muhakkak kaldır,” der yatardı. Giderdim, “Baba ClintEastwood’unfilmibaşladı”deyipkaldırırdım.MelGibson,RobertdeNiro,AlPacino’yuseverdi,”dedi.

Dünay,“BenimtanıdığımikiDündarKılıçvar,dışarıdakiveeviniçindekiDündarKılıç”diyorvedevamediyordu:“Okadaruçurumlarvardıki arasında.Kurtuluş’takihali, çokaşırıderecedebirsaygıortamıvardı,başkalarıtarafındanonakarşı.Yanioradaellikişiyleoturuyorsa,tuvaletekalkmakiçinveyabirşeyeuzanmakiçinhareketettiğizamanherkesbirandaeliniuzatıyordu.Bizçocukkenbunlaragülerdik,adamkalkacakoradanbirtaneselpakmendilalacakişte.

Evde süper neşeli bir insandı. Her şeyimizle çok yakından ilgilenirdi. En ufak birproblemimizlebile,yanibenimkızarkadaşımlaproblemimolsun,okuldakibirproblemimolsun. Ben lisedeyken bir kız arkadaşım vardı. Benim okuldaki başarı durumumu daetkilemişti.Okuldanannemetelefongeldi,Dünay’ıngidişatı iyideğildiye,sebepolarakda arkadaşımı gösterdiler, babamla da konuştular. Babam kıza telefon açtı ‘Dünay’ındurumunuçoketkiliyorsunkızım,senindurumuniyiymiş,senyabukonudabizeyardımcıol ya da başka bir yönde yardımcı ol,’ dedi. Eve getirdiğim arkadaşlarımla uzun uzunmuhabbet etmeyi çok severdi. İşte ‘Nerelisin, baban ne iş yapıyor, üniversiteyegideceksiniz değilmi?”gibi sorular sorardı.Bazıları çok çekiniyorlardı, ‘Biz gelmesek’falandiyorlardı.Amatanıdıktansonraonlardaşaşırıyorlardı.‘Bizyeniyemektengeldikbaba’falandesembilehemensofrakurulur,biziyedirir,osıradasohbeteder,şakalaşır,ozamançocuklardabirazrahatlıyordutabii.

Evdeyken altında eşofman altı olurdu, daha çok Ermenogilda Zegna’dan alınma.Beymen’den de giyerdi, onu da daha çok biz alırdık. Ben gider birçok modelini alır

Page 328: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

getirirdim, arasından seçerdi. Paçalarını da kıvırırdı. Üstüne de sürekli gömlek giyerdi,altında fanilası, üstünde gömleği. Yüzük falan takmazdı, aksesuar olarak bir tek saattakardı.Saatlere çokmeraklıydı.Tabancasınıyemekmasasınınüstünde,yakınında tutar,normaldeikiyekatlanırgazetearasınakoyar,birdahakatlar.Hep14’lükullanırdıvebanadagösterirdi.Şarjöremermileridizerdi,sonraçıkarırdıhepsini,‘Şimdisendizbakalım,’derdi.Dizerdim,‘Ağzınaver,’derdi,verirdim.Şarjörüdüşürürdü,‘Şimdiağzındakininasılalacaksınbakalım,’derdi,mekanizmayıçekerdim,mermiyialırdım,‘Aferin,’derdi.Dahasonralarıgidipatışdayapmayabaşladık.Ondanbir fiskebileyemedim.Bir şeyolurdu,mesela eve geç gelmemyüzünden kızardı bana, bağırırdı.Küsüp odama kapanırdım.Ozaman şarkı söyleye söyleyegelirdi odamabarışmak için. ‘Benöyle demek istemedim’falanderdi. ‘Annenebirhelikopteralalım,bizibarıştırsın’ falanderdi.Benimle ilgilibirinancı vardı.Ben iki-iki buçukyaşlarındayım, ateşleniyorumbir gün.Evimiz çokyakınolduğu için beni alıyor kucağınaAmerikanHastanesi’ne götürüyor. Tedavim görülüyorfalan.Dönüştebenirkiliyorum,kucağındayken.Babamdadönüyorarkasını,köpekfalanmı geldi acaba çocuk korktu diye. O sırada siyah bir Mercedes, sanıyorum, babamınanlattığına göre, camından silah çekilmiş vaziyette, babam onu görüyor ve hemen birapartmanın içine giriyor. ‘Dünay benim hayatımı kurtardı’ falan diye anlatırdı. Birkeresinde babam gitmesin diye çok ağlamışım, gömleğinin düğmelerini koparmışım. Ogün gitmiş, silahla yakalanmış. Ondan sonra ben ne zaman ‘Baba gitme’ dediysemçıkmadıevden.”

Temizlik konusunda çok titiz olduğunu duyduğumu söylediğim Dünay da bunudoğruladı: “Benokadar titizbir insangörmedim.Çay içergiderdişini fırçalar, iki taneportakalyergiderdişinifırçalar.Gündehiçyıkamazsayirmikereeliniyıkar.Aynışekildeetrafındaki insanlara da titizdi. Arkadaşlarım falan içeri gireriz, elini öperiz, elleriniziyıkayınçocuklarderhopbizituvaletesokar.‘Bakeliniböyleyıkayacaksın’diyegösterir,şöyle bileklerini ovarak. Kırk kere ders vermiştir yani. ‘Sen yıka bakayım nasılyıkıyorsun,’der,bakar.Dişlerimebakar,kontrolederdi.”

BuanlatılanlaraDündarKılıç’ındamadıÖzerGüner’dendinlediğimçokilginççayiçmetarzınıdaeklememgerekiyor:“Dışarıda,kendiişyerleridedahil,çayiçerkenrahmetliyeüçbardakgelirdi;birindeyarıyakadardem,birindesıcaksu,birideboş.Sıcaksuyuçayınüstüne ekler, şekerlerini atar, sonra başlar karıştırmaya, karıştırır da karıştırır, köpüklerüsteçıktıkçaonlarıkaşıklaalıpoboşbardağabırakır.Buişlemokadaruzunsürerki,sizizlemektenyorulursunuz,oçaydasoğumuşoluramasoğusadao işinibitirdiktensonraağır ağır çayını içerdi. Bu hareketi kesme şekerde katkı maddesi bulunmasınıdüşünmesindendi, bir de çayın hazırlanmadan önce çok iyi yıkanmış olması gerekirdi.Evdeböylebirhareketiyoktu,çünkütozşekerkullanırlardıveçayuzunuzunyıkanırdı.”

TarihTekerrürEderMi?Türkiye’deyaşıyorsanıztekerrüreder,dörtyıldabirvehemdeaynen!

Civangate olayından üç buçuk yıl sonra yine bir devlet bankasıyla ilgili bir skandalpatlak verdi ve altından yine tanıdık isimler ve ilişkiler çıktı: Eski adı Türk TicaretBankası olan Türk Bank’ın özelleştirilmesi ihalesine Alaattin Çakıcı, Mehmet Eymür,Yavuz Ataç, mafya türü bir cinayet, Kanal 6, bazı telefon konuşmalarını içeren teyp

Page 329: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

kasetlerivebazısiyasilerkarışmıştı.

Olaylarıbaşındanalayım.

18 Ağustos 1998’de Alaattin Çakıcı Fransa’nın Nice kentinde yakalandı.YakalanmasıylabirlikteTürkiye’degünlercebundanbaşkaşeykonuşulmazoldu.BuaradaÇakıcı’nınMİT’tenMehmetEymürveYavuzAtaçileilişkileridesuyüzüneçıktı.

Çakıcı’nın yakalanmasından sonra ortalığa saçılan gizli ilişkiler, medyanın ilgisininDündarKılıç’ayönelmesinedenedenoldu.DündarKılıç’ıngizliilişkilerkonusundakiilktepkisi şöyle olmuştu: “Ben bunları 6 yıl önce de açık açık söyledim. O zamanlar buanlattıklarıma itibar etselerdi birçok insanın hayatını kurtarmış olurduk. Bu Eymür veçetesinizamanzamanteşhirettik,anlattık.Onlardabizekiralıkkatillerinigönderdiler.”1

Hürriyet’ten Gülden Aydın soruyor, Dündar Kılıç yanıtlıyordu, ama Çakıcı’nın adınıhâlâkullanmıyor,ondan“oşey”diyesözediyordu.Nehissettiğisorulduğunda,“Vallahihiçbir şey hissetmedim, hissetmem de. Yakalanacağı belliydi. Yaptığını biliyordu.Yaptığının karşılığının ne olduğunu da biliyordu. O şeye kızmamızın nedeni, banasarfettiğibirkaçkelimevar.Benifilemibenzettiopislik,dinozoramı?Yanlışkonuştuğuiçinkızdım,”diyordu.YavuzAtaçveMehmetEymürileilişkilerinecevabıiseşöyleydi:“Diyecekler ki yakalandı da böyle konuşuyor. O şeyin en güçlü olduğu zamanlarda,bakanların,başbakanlarınarkasındaolduğuzamanlardabizçarşıpazaryaptık.YavuzAtaçveMehmet Eymür çok insan kullandı. O şey,MİT’in araçlarını ve gereçlerini yıllarcafirarda kullandı ve bugüne kadar yakalanmadı. Bu kadar uzun vadeli kaçabilmesi içinyardım görmesi gerekiyor. Bu adamların ne biçim güçleri vardı ki, kimse yerindenoynatamadı. Ecevit dahil hükümettekiler, benim kanaatimce bunları affetmeyeceklerinitopluma göstermek istediler. Eğer bu pislikleri temizlerlerse halkın yüreğindeyaşayacaklar.”

Çakıcı’nın yakalanmasından bir ay sonra kasetler piyasaya sürülmeye başlandı. ÖnceANAP’lıDevletBakanıEyüpÂşık’ınÇakıcıiletelefonkonuşmasınınkaseti,dahasonradaTürkbank ihalesini almış olanmüteahhitKorkmazYiğit’inÇakıcı ile yaptığı telefonkonuşmasının kaseti. Böylece Türkbank ihalesine hukuki deyimle “fesat karıştırıldığı”,ihaleyi KorkmazYiğit’in alması için Çakıcı’nın devreye girdiği, ayrıca BursalıMuseviişadamıNesimMalki’nin 25Kasım1995’te öldürülmesinin de bu olayla ilişkili olduğuortayaçıkıyordu.İhaleiptaledildivesoruşturmabaşlatıldı.Türkbankolayıiyicegenişledive“ZeytincilerKralı”denilenErolEvcil’in,Sümerbank’ınsahibiHayyamGaripoğlu’nunve işadamıCavitÇağlar’ınadlarıdaskandalakarıştı.BaşbakanMesutYılmaz“AlaattinÇakıcı’nın MİT’te ve Emniyet’te adamları olduğunu ve Nesim Malki cinayetinde birgecede700trilyonuneldeğiştirdiğini”açıklıyordu.

KorkmazYiğitKanal6televizyonunudasatınalmıştıvetutuklanırsayayınlanmaküzerekendisesivegörüntüsüylebirbantdoldurmuştu.KorkmazYiğit’ingözaltınaalındığı10Kasım1998günününakşamıolayların içyüzünüaçıklayanveBaşbakanMesutYılmaz’ısuçlayan bu bantKanal 6’dan yayınlandı. 25Kasım’da damuhalefetin verdiği gensoruönergesininTBMM’de314oylakabuledilmesisonucuhükümetdüştü.Türkbankrezaletihükümet düşürmüştü! 17 Ocak 1999’da Ecevit’in nisan ayında ülkeyi erken seçime

Page 330: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

götürecekolanazınlıkhükümetikuruldu.

TürkbankskandalıtartışmalarısırasındaÇakıcı“MesutYılmazEymüraracılığıylabeniABD’de öldürtmek istedi, bu bilgileriMİT’teki bazı dostlarım bana ulaştırdı,” demişti.Buradananlaşılacağıüzereperdearkasındakirolleryinedeğişmiş,Çakıcı-Eymürdostluğudüşmanlığadönüşmüştü.MİT’tenbirkezdahaamabukezbirdahageridönmemeküzereuzaklaştırılanEymür,bununaltındahepÇakıcı’nınparmağınıaradı.ErolEvcil’inifadeleriaçıklandığında, Evcil ile Çakıcı’nın hedef aldıkları kişilere çeşitli kod adları verdiklerianlaşılacaktı.BunlararasındanMehmetEymür’ünkodadı“Gözlük”,DündarKılıç’ınkodadıise“Papaz”dı.2OlaylarıngaripcilvesibuikiezelidüşmanıÇakıcı-Evcilortaklığınınhedefleriolmaktabirleştirmişti!

AlaattinÇakıcı13Aralık1999tarihindeFransatarafındanTürkiye’yeiadeedildi.

DündarKılıç1989’dahapistençıktığındaotoparklarınbile“mafyası”olduğunugörmüşve şaşırmıştı. Alaattin Çakıcı altı yıl sonra Türkiye’ye döndüğünde ise simitin vekokoreçinbile“mafyası”vardı!3

Önceki bölümlerden hatırlayacak olursanız Dündar Kılıç Civangate olayları sırasındaAlaattinÇakıcı için“Türkiye’yegelmez,gelemez”demişti.4AlaattinÇakıcıTürkiye’yegetirilmiştiamaDündarKılıçbunugöremeyecekti.

YirminciBölüm

SONGÖÇDündarKılıç’ındamadıÖzerGünerveküçükoğluDünay,AfyonEmirdağCezaevi’nde

yatmaktaolanCenk’iziyaretegideceklerdi.30Temmuz1999gecesiSilivre’dekiyazlıktatoplanıldı.Cezaevinegötürülecekerzaklar,temizçamaşırvegiysilerhazırlanıpbirvalizekondu.DündarKılıçbüyükoğlunailetilmesiniistediğiöğütlerinivemesajlarınıdamadıylaküçükoğlunatekrartekrartembihledi.ÖzerGünerveDünaygeceyarısısaat12’deyolaçıktılar.

İzmit’igeçmişlerdiki,arabanın telefonuçaldı.Şoföraçtıve“Abiseni istiyor”diyerektelefonuÖzerGüner’euzattı.TelefondakiDündarKılıç’tı,“Şoförmilletinegüvenolmaz,uykusugelir,sanayaranmakiçinbellietmez,patdiyekazayapar,canınızdanolursunuz,sen her ihtimale karşı sağa çektir, bir-iki saat uyut, ondan sonra yolunuza devamedersiniz,” diyordu. Özer Güner onu,”Baba işin mi yok gecenin bu saatinde” diyeyanıtladı. Kayınpederi bu kez “Cezaevinden çıkınca hiçbir yere uğramadan doğru banagel,muhabbetedelim,sonraseniAntalya’yaFatma’nınyanınagönderirim,”dedi.

Sabaha karşı altı buçukta arabaya bir telefon daha geldi. AytenKılıç telefonda çığlıkatıyor,güçlükle“Özer,babankomayagirdi”diyebiliyordu.ÖzerGünertelefonuDünay’averdi,AytenHanımoğlunada“Dünaybabanınkalbidurdu,”dedi.Dünay“Nediyorsunanne, biz daha 4-5 saat kadar önce onunla konuştuk” deyince karşı taraftaki telefonuevdekibaşkabirilerialdıve“Merakedilecekbirşeyyok”gibisözlerleonlarıyatıştırmayaçalıştılar.

Page 331: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

Özer Güner ve Dünay, Cenk’e ziyaretlerini kısa kestiler ama bir şey hissettirmediler.Cezaevindençıkarçıkmazdahemenİstanbul’adöndüler.

“İptenKurtardık,TıptanKurtaramadık”31TemmuzsabahıerkensaatteambulanslaSilivriMilletHastanesi’nekaldırılanDündar

Kılıç’ın solunumu ve kalp fonksiyonları durmuştu, burada masaj yapılarak hayatadöndürüldü. Solunum yetmezliği, anfizem ve boğazındaki nodül nedeniyle durumuyenidenağırlaşanDündarKılıç,2Ağustos’taAmerikanHastanesi’nenakledilerekdestekaygıtına bağlandı. Burada sekiz gün süren yaşam mücadelesi sırasında aile fertlerikoridorlardasabahladı.HerkesbirbirinemoralvermeyeçalışırkensıksıkhastaneyegelenDündar Kılıç’ın yakın dostu Doktor Kaya Çilingiroğlu gerçekçiydi, “Allah emanetinibizdençabukalsındiyeoturupduaedeceğiz,yapabileceğimizbaşkabirşeyyok,”diyordu.

DündarKılıç,10Ağustos1999günü,64yaşındahayatavedaetti.AmerikanHastanesiyetkilileriölümün“multiorganyetmezliğinden”ilerigeldiğiniaçıkladılar.

ÖlümhaberinialıralmazhastaneyegelenlerdenbiriAvukatBurhanApaydın’dı.Oradabirikmiş olan gazetecilere “İpten kurtardık, tıptan kurtaramadık. Kazandığını paylaşanmert insanlarakabadayıdenir.DündarKılıçgerçekbirkabadayıydı,”dedi.Ertesigünkübazıgazetelerdebaşlıklarını“SonKabadayı”şeklindeseçmişlerdi.

Ama ipten kurtulduğuna üzülüp, tıptan kurtulamadığına sevinen biri vardı: MehmetEymür! Kitabıma son noktayı koymadan önce onun internet sitesinde Dündar Kılıç’ınölümündensonraneleryazdığınabaktım, sizler içinbunlarınarasındanen ilginçolanınıseçtim. Bir zamanlar “Benim onunla bir meselem yok” dediği Dündar Kılıç için,ölümündenikiyılsonraşunlarıyazmıştı:“Hapistençıktıktansonrabıraktığıyerdendevamettiveyine‘SayınDündarKılıç’olarakcemiyettekiyerinialdı.Cumhurbaşkanıeşlerine,oğullarınahizmetverdi.Neticedehastalanarak,arkasındabirsürücinayetledolukirlibirhayatbırakaraköldü.Odaayrıbirromankahramanıoldu.”108108MehmetEymür,atin.org26Kasım2001.

DündarKılıç’ınartıkhayattaolmamasıondabirboşlukbırakmışolmalıydıki,ölüsüylebilekavgaetmekteydi.Düşüncelerimyakıngeçmişedoğrugeribirdönüşyaptı,DündarKılıç hakkında bu sözleri söyleyen kişinin eylemleri ve devletin istihbarat örgütündeçalışırkensadecesonyirmiyıldakimini“devletin”kiminikendisininhesabınakullandığıisimler gözümün önünden geçti; Abuzer Uğurlu, Yaşar Yamak, Abdullah Çatlı, TarıkÜmit, Timur Hanoğlu, Alaattin Çakıcı, Yeşil… Yazdıklarına bakılırsa Eymür, DündarKılıç’ın “roman kahramanı” olmasına çok içerlemişti. Eğer kastettiği benim kitabımsa,ben kimseyi kahraman yapmamış, bir biyografi kapsamında son yarım yüzyılıngerçeklerini yazmıştım. Mehmet Eymür ise bu gerçeklere yaptığı “katkılarla”, Abikitabınınantikahramanlığırolünekendisitalipolmuşvebunudabaşarmıştı.

Dündar Kılıç’ın cenazesi 12 Ağustos günü toprağa verildi. Son kabadayıyı sonyolculuğuna her sınıftan gelen çok kalabalık bir topluluk uğurladı. Cenaze namazınıkıldıran hoca efendinin son sözleri bir bitişi simgeliyordu: “Dündar Abi’nin ruhuna elfatiha!”Topluluktanyükselen“amin”sesleri,onunlabirlikteeskikabadayılıkraconunun

Page 332: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

daartıkbaşkabirdünyayagöçtüğünühaberverirgibiydi…

NOTLARÖNSÖZ

1)SonerYalçın,DoğanYurdakul,Reis,SuYayınları,İstanbul,2001(18.Baskı).

2)TurhanTemuçin,Azrail’inÖbürAdı,ÜmitYayıncılık,İstanbul,1995.

3)Playboydergisi,Haziran1990.

4)SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,DoğanKitap,İstanbul,2002(28.Baskı).

BİRİNCİBÖLÜM

1)TBMMSusurlukKomisyonuTutanakları,s.369.

2)EvliyaÇelebi,Seyahatname,ÜçdalNeşriyat,İstanbul,1976,s.76,235ve421.

3)MihriBelli,İnsanlarTanıdım,DoğanKitap,cilt1,İstanbul,1999,s.268veİnönüAlpat,PopülerTürkSoluSözlüğü,MayısYayınları,İzmir,1998,s.202,367.

4)Prof.Dr.HaşimKarpuz,“TrabzonTarihiAraştırmalarındaSahaÇalışmasınınÖnemi”,TrabzonTarihiSempozyumu,TrabzonBelediyesiKültürYayınları,Trabzon,1999,s.225.

5)MustafaAydın,“AlmanSeyyahıKarlKoch’un1843YılınaAitTrabzonİzlenimleri”,TrabzonTarihiSempozyumu,s.421.

6) Ayhan Yüksel, “Trabzon Vilayetinde Yer Adlarını ve İdari Yapıyı Değiştirme Teşebbüsleri”, Trabzon TarihiSempozyumu,s.213.

7)HalitÇapın,BirKabadayınınAnatomisi,ParantezYayınları,İstanbul,1995,s.18.

8)MuratÇulcu,MarjinalTarihTezleri,EYayınları,İstanbul,2000,s.66vd.9)AhmetKaraçavuş,“XIX.YüzyıldaTrabzonNüfusu,Tablo2:1871SenesiSalnamesineGöreTrabzonVilayetiİçindeYaşayanNüfus”,TrabzonTarihiSempozyumu,s.436.

10)MehmetBilgin,SürmeneTarihi,SürmeneBelediyesiYayını,Trabzon,1990,s.343.

11)Cumhuriyetgazetesinden Deniz Som’un 1993 yılının Aralık ayında Dündar Kılıç ile yaptığı ve yayınlanmamışröportaj.

12)FikriAyyıldız,Erkekçedergisi,1Mayıs1986.

İKİNCİBÖLÜM

1)FeritDevellioğlu,TürkArgosu,AydınKitabevi,Ankara,1980,s.136.

2)HulkiAktunç,BüyükArgoSözlüğü,AfaYayınları,İstanbul,1990,s.233.

3)Ref’iCevadUlunay,SayılıFırtınalar,BolayırYayınevi,İstanbul,1964,s.10-23.

Page 333: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

4)EminÇölaşan,TariheDüşülenNotlar,ÜmitYayıncılık,Ankara,2000,s.126-127.

5)EnginBilginer,BabalarSenfonisi,CepKitapları,İstanbul,1990,s.52-53.

6)İlhanSelçuk,Cumhuriyet,13Ağustos1999.

7)DündarKılıç’ıncezaevindenoğlunagönderdiğidefterdennotlar,Noktadergisi,9Ekim1988.8) ServerTanilli, “GeçenYüzyılda İstanbul’daKabadayılar veKülhanbeyiler”makalesi, FrançoisGeorgeon ile Paul

Dumont’underlediğiOsmanlıİmparatorluğu’ndaYaşamakkitabından,İletişimYayınları,İstanbul,2000,s.138.

9)MuratBardakçı,Hürriyet,23Ağustos1998.

10)HalilSoyuer,AnkaraKabadayıları,MerkezDövişA.Ş.,Ankara,1995,s.45.

11)KandemirKonduk,ÜnlülerdenKomikAnılar,BilgiYayınevi,Ankara,1990,s.258-259.

ÜÇÜNCÜBÖLÜM

1)HalitÇapın,a.g.e,s.18.

2)Milliyet,22Ocak1995.

3)Nokta,9Ekim1988.4)HalitÇapın,a.g.e,s.18.

5)EminÇölaşan,a.g.e,s.114,121.

6)HalilSoyuer,a.g.e.,s.66.

7)HalilSoyuer,a.g.e.,s.176.

8)HalitÇapın,a.g.e.,s.19.

9)HalilSoyuer,a.g.e.,s.136.

DÖRDÜNCÜBÖLÜM

1)HalilSoyuer,a.g.e.,s.142,143.

2)HalilSoyuer,a.g.e.,s.143.

3)HalitÇapın,a.g.e.,s.20.

4)MehmetKemal,Türkiye’ninKalbiAnkara,ÇağdaşYayınları,İstanbul,1983,s.82.5)MehmetKemal,a.g.e.,s.83.

6)HaldunTaner,KeşanlıAliDestanı,BilgiYayınevi,İstanbul,1994,s.5.7)HalitÇapın,a.g.e.,s.20.

8)TBMMSusurlukKomisyonuİfadeleri,s.387.

9)TurhanTemuçin,a.g.e.,s.203,204.

10)HalitÇapına.g.e.,s.21,22.

Page 334: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

11)HalitÇapına.g.e.,s.22.

12)Ulus,7Nisan1965.

BEŞİNCİBÖLÜM

1)Sabah,13Haziran1986.

2)Playboydergisi,Haziran1990.3)EnginBilginer,a.g.e.,s.53-54.

4)HalitÇapın,a.g.e.,s.24.

5)TBMMSusurlukKomisyonuTutanakları,s.388.

6)CemalSüreya,99Yüz,KaynakYayınları,İstanbul,1996,s.135.

7)SaitFaik,BütünEserleri-2,BilgiYayınevi.“LüzumsuzAdam”öyküsününilkbaskısı1948’deyapılmıştır.

8) Bu hikâye biraz değişik biçimiyle Ahmet Kahraman’ın Yılmaz Güney kitabında da geçmektedir, ChiviyazılarıYayınevi,İstanbul,1999,s.301-302.

9)M.ŞehmusGüzel,İnsanYılmazGüney,KaynakYayınları,İstanbul,1994,s.40-41.

10) Bu tartışmaların ve yazılanların tümünü bir arada bulmak için bkz. Atilla Dorsay,Yılmaz Güney Kitabı,GüneyYayınları,İstanbul,2000,s.475-615.

11) Yılmaz Güney’in yaptığı tüm filmlerin konuları için bkz. Agâh Özgüç, Bütün Filmleriyle Yılmaz Güney, AfaYayınevi,İstanbul,1988.

12)GiovanniScognamillo,TürkSinemaTarihi,KabalcıYayınevi,İstanbul,1998,s.363.13)AtillaDorsay,a.g.e.,s.457.

14)HalitÇapın,a.g.e.,s.24.

15)HalitÇapın,a.g.e.,s.25-26.

16)HalitÇapın,a.g.e.,s.32-34.

17)HalukŞahin,Tempo,8-14Ocak1989.18)HalilSoyuer,a.g.e.,s.177.

ALTINCIBÖLÜM

1)EnginBilginer,a.g.e.,s.70.

2)MarioPuzo,Baba,EYayınları,İstanbul,1999(İlkbaskı:1969),s.202.3)EnginBilginer,a.g.e.,s.79.

4)Erkekçe,1Haziran1986.

5)UğurMumcu,Devrimdergisi,15Eylül1970.

Page 335: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

6)Erkekçe,1Haziran1986.7)EnginBilginer,a.g.e.,s.72.

8)EminÇölaşan,a.g.e.,s.114.

9)TBMMSusurlukKomisyonuTutanakları,s.384.

10)Playboydergisi,Haziran1990.11)EminÇölaşan,a.g.e.,s.114.

12)EminÇölaşan,a.g.e.,s.122.

13)İlhanSelçuk,Cumhuriyet,13Ağustos1999.14)EminÇölaşan,a.g.e.,s.114.

15)Playboy,Haziran1990.

16)Hürriyet,13Ekim2000.

17)F.Bovenkerk,Y.Yeşilgöz,Türkiye’ninMafyası,İletişimYayınları,İstanbul,2000,s.113,114.18)TBMMSusurlukKomisyonuTutanakları,s.380.

19)Nokta,22Ocak1989.

20)SalahBirsel,KahvelerKitabı,İşBankasıKültürYayınları,İstanbul,1983,s.39.

21)Nokta,9Ekim1988.

22)Milliyet,7Şubat1970.23)EnginBilginer,a.g.e.,s.49-50.

24)Hürriyet,3Ekim1969.

25)AhmetVardar,Sabah,11Ağustos1999.26)HalitÇapın,a.g.e.,s.13.

27)Milliyet,2-8Şubat1970.

28)İrfanTaştemur,2000’eDoğrudergisi,14Ağustos1988.29)İrfanTaştemur,a.g.y.

30)Hürriyet,1Mart2001.

YEDİNCİBÖLÜM

1)Cumhuriyet,25Eylül1994.2)İrfanTaştemur,a.g.y.

3)İrfanTaştemur,a.g.y.

Page 336: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

4)Playboy,Haziran1990.

5)Cumhuriyet,25Eylül1994.6)İrfanTaştemur,a.g.y.

7)TurhanFeyizoğlu,Mahir,SuYayınları,İstanbul,2000,s.377.

8)Hürriyet,9Ekim1994.

9)Playboy,Haziran1990.

10)“İstanbulAğrısı”,Atillâİlhan,BütünŞiirleri,BenSanaMecburum,BilgiYayınevi,İstanbul,2001,s.11-15.

11)Remziİnanç,GünGördüm,YüzlerGördüm,PapirüsYayınları,İstanbul,Ekim1998,s.89-90

12)Nokta,9Ekim1988.

SEKİZİNCİBÖLÜM

1)AhmetKahraman,a.g.e.,s.303.

2)Hürriyet,10Mart1978.

3)DoğanYurdakul,CengizErdinç,Çetele,ÜmitYayıncılık,İstanbul,1998,s.150-151.4)EnginBilginer,a.g.e.,s.53,54.

5)MihriBelli,a.g.e.,s.263,264.

6)FrankBovenkerk,YücelYeşilgöz,a.g.e.,s.128.

7)EnginBilginer,a.g.e.,s.54.

8)MeriçKöyatasıveEnginArdıç,KırmızıKoltukprogramı,StarTV,Ocak1992.

9)Playboy,Haziran1990.10)CemalSüreya,a.g.e.,s.136.

11)EnginBilginer,a.g.e.,s.73.

12)MehmetEymür,Analiz,MilliyetYayınları,İstanbul,1991,s.99-102.

13)MehmetEymür,a.g.e.,s.102.

14)MehmetEymür,a.g.e.,s.101.

15)MehmetEymür’ün1987tarihliMİTraporuileilgiliolarakBaşbakanlıkTeftişKurulu’nayaptığısavunma.

16) 1987 tarihliMİT raporuna kaynakolan etütler, ŞükrüBalcı hakkında iç yazışma,Noktadergisi eki, 28Ağustos1988.

17)MehmetEymür,adıgeçensavunma.

18)TalatTurhan,OrhanGökdemir,MehmetEymür,SorunYayınları,İstanbul,Eylül1999.

19)HalilNebiler,Mafya’nınEkonomiPolitiği,SarmalYayınevi,İstanbul,1995,s.15.20)MehmetEymür,adıgeçensavunma.

Page 337: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

DOKUZUNCUBÖLÜM

1)Nokta,9Ekim1988.

2)Tempo,8-14Ocak1989.

3)Milliyet,14Ocak1989.

4)Nokta,9Ekim1988.

5)Playboy,Haziran1990.

6)MehmetEymür,Analiz,s.106-108.

7)Nokta,9Ekim1998.8)EnginBilginer,a.g.e.,s.106.

9)Nokta,22Ocak1989.10)İstanbul4.AğırCezaMahkemesi’nin1977/223esasve1983/984no’lukararı.

11)Erkekçe,1Eylül1987.

12)Playboy,Haziran1990.

13)Erkekçe,1Eylül1987.14)EnginBilginer,a.g.e.,s.65.

15)Nokta,4Eylül1988.

16)Buolaylarınbütünayrıntılarıiçinbkz.SonerYalçın,DoğanYurdakul,Reis,SuYayınları.

17)UğurMumcu,Cumhuriyet, 20Nisan 1979 ve 23Kasım1979, ayrıcaUğurMumcu,SilahKaçakçılığı ve Terör,um:ag,Ankara,1997,s.4-10.

18)Buolaylarınbütünayrıntılarıiçinbkz.SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,DoğanKitap.19)M.ŞehmusGüzel,a.g.e.,s.129.

20)YenerSüsoy,Hürriyet,30Ekim2000.

21)Kaçışolayınınbütünayrıntılarıiçinbkz.NihatBehram,YılmazGüney’leYasaklıYıllar,Everest,İstanbul,Temmuz2001(ilkbaskı:Milliyet,1994).

ONUNCUBÖLÜM

1)Nokta,9Ekim1988.

2)RıdvanAkar,EkonomikPanoramadergisi,9Temmuz1989.

Page 338: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

3)Nokta,9Ekim1988.4)CemalSüreya,a.g.e.,s.136.

5)EnginBilginer,a.g.e.,s.178.

6)DoğanYurdakul,CengizErdinç,a.g.e.,s.158.

7)MİTRaporueklerinden,MustafaErcan’ınaçıklamaları.

8)Paneldergisi,Şubat1989.9)MİTRaporuekleri,ŞükrüBalcıhakkındafezleke.

10)MİTRaporuekleri,ŞükrüBalcıileilgiliiçyazışma.

11)Nokta,15Temmuz1984.12)İrfanTaştemur,a.g.y.

13)CemalSüreya,a.g.e.,s.135-136.

14)ErtuğrulÖzkök,Hürriyet,27Mart2001.

ONBİRİNCİBÖLÜM

1)M.AliBirand,SonerYalçın,TheÖzal,DoğanKitap,İstanbul,2001,s.88.2)M.AliBirand,SonerYalçın,a.g.e.,s.111.

3)MehmetEymür,“MİTMüsteşarınaMektup”,atin.org,11Mart2002.

4)SonerYalçın,TeşkilatınİkiSilahşoru,DoğanKitap,İstanbul,2001.

5)FarukBildirici,SiluetiniSevdiğiminTürkiyesi,DoğanKitap,İstanbul,2000.6)BurhanApaydın’ınAnkaraSıkıyönetim4No’luAskeriMahkemesi’neverdiği27.3.1987tarihlidilekçe.

7)Nokta,9Ekim1988.

ONİKİNCİBÖLÜM

1)Nokta,3Nisan1988.2)KırmızıKoltukprogramı,StarTV,10Ocak1992.

3) Mehmet Eymür’ün Başbakanlık Teftiş Kurulu’na 8 Mart 1988 tarihinde sunduğu ve “MİT Raporu şeklindeadlandırılanetüdünhazırlanması,sızmasıveiçerdiğibilgiler”başlıklı27sayfalıksavunması.

4)Hürriyet,10Ekim1994.5)BurhanApaydın’ın21.11.1986ve4.9.1987tarihlidilekçeleri.

6)EnginBilginer,a.g.e.,s.196.

7)EnginBilginer,a.g.e.,s.143-144.

8)İrfanTaştemur,a.g.y.,14Ağustos1988.

Page 339: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

9)CüneytArcayürek,DarbelerveGizliServisler,BilgiYayınevi,Ankara,1995,s.321,324.10)CüneytArcayürek,a.g.e.,s.315.

11)İçişleriBakanlığıMülkiyeMüfettişlerinin22.12.1987tarihliraporu,s.45.

12)Adıgeçenrapor,s.66.

ONÜÇÜNCÜBÖLÜM

1)DenizSom,adıgeçenröportaj.

2) Muzaffer İlhan Erdost, Oral Çalışlar’ın 12 Mart’tan 12 Eylül’e Mamak kitabına önsöz, Sıfır Noktası Yayınları,İstanbul,1998.

3)OralÇalışlar,a.g.e,s.9.

4)UğurMumcu,YeniOrtam,6Haziran1974.

5)HasanMesçioğlu,BirDönemMamak,EkinYayınları,İstanbul,1991,s.203.6)HasanMesçioğlu,a.g.e.,s.293.

7)HasanMesçioğlu,a.g.e.,s.120.

8)AvukatBurhanApaydın’ınAnkaraSıkıyönetim4No’luAskeriMahkemesineverdiği27.3.1987tarihlidilekçe,s.21-23.

9)SonerYalçın,Beco,s.198.10)BurhanApaydın,adıgeçendilekçe,s.18.

11)KırmızıKoltukprogramı,StarTV,10Ocak1992.

12)Playboy,Haziran1990.13)DenizSom,adıgeçenröportaj.

14)DenizSom,adıgeçenröportaj.

15)ArtıHaberdergisi,3Ocak1998.

16)StefanZweig,Satranç,CanYayınları,İstanbul,Haziran1997.17)DenizSom,adıgeçenröportaj.

18)Nokta,22Ocak1989.

19)SonerYalçın,Beco,s.214-215.20)İçişleriBakanlığıMülkiyeMüfettişlerinin20.12.1987tarihliraporu,s.31.

ONDÖRDÜNCÜBÖLÜM

1)Tempo,8-14Ocak1989.

Page 340: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

2)Erkekçe,Eylül1987.

3)SonerYalçın,Beco,s.237.

4)Playboy,Haziran1990.5)Bkz.s.169-171.

6) Mehmet Eymür’ün Başbakanlık Teftiş Kurulu’na 8 Mart 1988 tarihinde sunduğu ve “MİT Raporu şeklindeadlandırılanetüdünhazırlanması,sızmasıveiçerdiğibilgiler”başlıklı27sayfalıksavunması.

7)Cumhuriyet,12Ağustos1987.

8)Tempo,11Nisan2002.

9)UğurMumcu,Cumhuriyet,7Eylül1987.

10)EnisBerberoğlu,Susurluk,20YıllıkDominoOyunu,İletişimYayınları,İstanbul,1997,s.67.11)MehmetEymür,adıgeçensavunma.

12)MehmetEymür,adıgeçensavunma.

13)TBMMSusurlukKomisyonuTutanakları,s.286.

ONBEŞİNCİBÖLÜM

1)MehmetEymür,adıgeçensavunma.

2)Cumhuriyet,26Kasım1987.

3)SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,s.440.

4)Özal’ınhukukdanışmanıBilginYazıcıoğlu’nunaçıklamaları,Tempo,11Nisan2002.

5)SonerYalçın,Beco,s.243.

6)Nokta,3Nisan1988.

7)Hürriyet,10Kasım1994.8)KırmızıKoltukprogramı,StarTV,10Ocak1992.

9)Nokta,22Ocak1989.10)KırmızıKoltukprogramı,StarTV,10Ocak1992.

11)Nokta,adıgeçensayı.

12)Nokta,9Ekim1988.

13)Panel,Şubat1989.

14)GölgeAdamgazetesi,8-16Ağustos1988.

Page 341: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ONALTINCIBÖLÜM

1)Cumhuriyet,5Ocak1989.

2)Sabah,7Ocak1989.

3)SaygıÖztürk,Hürriyet,16Şubat1989.

4)Tempodergisi,8Ocak1989.5)Bkz.s.223-225.

6)Milliyet,14Ocak1989.7)FarukBildirici,a.g.e.,s.225.

8)Tempodergisi,3Temmuz1988.

9)Playboydergisi,Haziran1990.10)TBMMSusurlukKomisyonuTutanakları,s.389,390.

11)Adıgeçentutanaklar,s.401.

12)Cumhuriyet,17Mayıs1992.

13)SonerYalçın,Beco,s.258.

14)Hürriyet,5Ekim1995.

15)SonerYalçın,Beco,s.262,271.

ONYEDİNCİBÖLÜM

1)Türkiye’nin77Yılı,Tempodergisinineki,Aralık2000.

2) Yalçın Bayer, Rüşvetin Belgesi, AD Yayınları, İstanbul, 1995, s. 25 ve 22 Eylül- 4 Ekim 1994 arası gazetekoleksiyonları.

3)Hürriyet,22Eylül1994.

4)Hürriyet,23Eylül1994.

5)Hürriyet,24Eylül1994.6)Bkz.s.24.

7)ATV,21EylülveSabah,22Eylül1994.8)25Eylül1994tarihligazeteler.

9)Akşam,23Eylül1994.10)YalçınBayer,a.g.e.,s.34.

11)EnisBerberoğlu,a.g.e.,s.82.

12)MehmetEymür’ünatin.orgsitesi,“RüşvetinBelgesi”,4Ekim2000.

Page 342: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

13)TBMMSusurlukKomisyonuTutanakları,s.894.

14)MehmetEymür’ünatin.orgsitesi,24Ekim2000.

15)FerhatÜnlü,Eymür’ünAynası,MetisYayınları,İstanbul,2009.

16)YeniŞafak,15Aralık2000.

17)Hürriyet,16Aralık2000.

18)HalilNebiler,Cumhuriyet,29Aralık1994.

19)HürriyetveSabah,13Ekim1994.

20)SavaşAy,Sabah,4Ekim1994.

21)Cumhuriyet,30Aralık199.

ONSEKİZİNCİBÖLÜM

1)İstanbul4.AsliyeHukukMahkemesi’nin1994/508No’lukararı.

2)NuriyeUğurÇakıcı’nın14Ekim1994tarihindeemniyettealınanifadesinintutanağı.

3)SavaşAy,GözTanığı,AltınKitaplar,İstanbul,1995,s.94.

4)Cumhuriyet,30Aralık1994.5)YalçınBayer,a.g.e.,s.84.

6)Milliyet,14Aralık1994.7)YalçınBayer,a.g.e.,s.88.

8)AliEr,Cumhuriyet,4Eylül1996.

9)Hürriyet,21Ocak1995.10)DoğanYurdakul,CengizErdinç,a.g.e.,s.20.

11)Hürriyet,10Mart1995.

12)Milliyet,10Mart1995.

13)EnisBerberoğlu,a.g.e.,s.81.

14)MehmetEymür’ünatin.orgsitesi,10Temmuz2000.

15)FarukBildirici,a.g.e.,s.228-229.

16)NilgünCerrahoğlu,Milliyet,14Nisan1996.

ONDOKUZUNCUBÖLÜM

1)Hürriyet,25Ağustos1998.

Page 343: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

2)MehmetEymür’ünatin.orginternetsitesi,Mart2000.

3)Radikal,8Kasım2000.

4)Cumhuriyet,30Aralık1994.

KAYNAKÇAAgâhÖzgüç,BütünFilmleriyleYılmazGüney,AfaYayınları,Nisan1988.

AhmetRasim,GüzelEleni,ArbaYayınları,Ağustos,1988(İlkbaskı:1891).

AhmetKahraman,YılmazGüney,ChiviyazılarıYazılarıYayınevi,1999.

AhmetRasim,CiddiyetveMizah,Arba,Kasım1989(İlkbaskı:1920).

AhmetRasim,Dünküİstanbul’daHovardalık(Fuhş-iAtik),Arba,1987(İlkbaskı:1922).

AhmetRasim,RamazanKarşılaması,Arba,Nisan1990.

AliYurtaslan,İtiraflar,KaynakYayınları,Kasım1993.

ArslanBaşerKafaoğlu,BankerlerveKastelliOlayı,AlanYayıncılık,Ekim1982.

Attilâİlhan,BütünŞiirleri,BilgiYayınevi,Nisan2001.

AtillaDorsay,YılmazGüneyKitabı,GüneyYayınları,Ekim2000.

BilalÇetin,Soygun,Bilgi,(2.Baskı),Şubat1989.

CemalSüreya,99Yüz,KaynakYayınları,1996.

ÇetinYetkin,VatanSağOlsun,ToplumsalDönüşümYayınları,1997.

CüneytArcayürek,DarbelerveGizliServisler,BilgiYayınevi,Mart1995.

DoğanYurdakul,CengizErdinç,Çetele,ÜmitYayıncılık,Kasım1998.

EminÇölaşan,24Ocak,BirDöneminPerdeArkası,MilliyetYayınları,1983.

EminÇölaşan,TariheDüşülenNotlar,ÜmitYayıncılık,Kasım2000.

EminÇölaşan,TurgutNeredenKoşuyor?,TekinYayınevi,1989.

EnginBilginer,BabalarSenfonisi,CepKitapları,1990.

EnisBerberoğlu,Susurluk,20YıllıkDominoOyunu,İletişimYayınları,1997.

Page 344: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

ErdalÖz,Yaralısın,Can,1996(İlkbaskı:1974).

ErgunHiçyılmaz,EskiİstanbulHayatı,Yosmalar,Kabadayılar,PeraOrientYayınları,1996.

EvliyaÇelebi,Seyahatname(3cilt),ÜçdalNeşriyat,1976.

F.Georgeon,P.Dumont,Osmanlıİmparatorluğu’ndaYaşamak,ç.MaideSelen,İletişimYayınları,2000.

FaikY.Başbuğ,MustafaKoç,Karapara,TekinYayınevi,Ekim1980.

FarukBildirici,SiluetiniSevdiğiminTürkiyesi,DoğanKitap,Temmuz2000.

FeritDevellioğlu,TürkArgosu,AydınKitabevi,1980.

FerhatÜnlü,Eymür’ünAynası,MetisYayınları,Şubat2001.

ŞabanAslan,HortumveCinnet,OmYayınları,2001.

FrankBovenkerk,YücelYeşilgöz,Türkiye’ninMafyası,ç.N.Aykanat,H.Tuna,İletişimYayınları,2000.

GiovanniScognamillio,TürkSinemaTarihi,KabalcıYayınevi,1998.

GökçenÇatlı,BabamÇatlı,TimaşYayınları,Kasım2000.

GülerKömürcü,YolsuzluklarınÇetelesi,SuYayınları,Mayıs2001.

HalilİbrahimUçak,TarihİçindeHaymana,HaymanalılarYardımlaşmaveDayanışmaDerneği,1968.

HalilSoyuer,AnkaraKabadayıları,MerkezDövizA.Ş.,1995.

HalitÇapın,BirKabadayınınAnatomisi,EjderhayıKovalayanKız,ParantezYayınları,Mart1995.

HasanDönmez,Sansar,AngoraYayınları,Ağustos2001.

HasanMesçioğlu,BirDönemMamak,Ekin,Mart1991.

HaldunTaner,KeşanlıAliDestanı,BilgiYayınevi,Ekim2000.

HalilNebiler,Mafya’nınEkonomiPolitiği,SarmalYayınevi,1995.

HayriArgav,OŞafağınAtlıları-12Eylülİdamları,BelgeYayınları,Haziran1997.

HulkiAktunç,BüyükArgoSözlüğü,AfaYayınları,Eylül1990.

İlhanSelçuk,ZiverbeyKöşkü,ÇağdaşYayınları,Ekim1987.

İlkerSarıer,İstanbul’unSonKullanmaTarihi,CepKitapları,1993.

İnönüAlpat,TürkSoluSözlüğü,MayısYayınları,Şubat1988.

KandemirKonduk,ÜnlülerdenKomikAnılar,BilgiYayınevi,Ocak1991.

KayhanSağlamer,TürkMafyası,TekinYayınevi,1977.

M.ŞehmusGüzel,İnsanYılmazGüney,KaynakYayınları,Nisan1994.

Page 345: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

MarioPuzo,Baba(çeviren:ÖzoySüsoy),EYayınları,1999(ilkbasım1969).

MetinKaçan,AğırRoman,MetisYayınları,1990.

MehmetAliBirand,SonerYalçın,TheÖzal,DoğanKitap,Mayıs2001.

MehmetBilgin,SürmeneTarihi,SürmeneBelediyesiYayını,1990.

MehmetEymür,Analiz,MilliyetYayınları,1991.

MehmetKemal,Türkiye’ninKalbiAnkara,ÇağdaşYayınları,Eylül1983.

MihriBelli,İnsanlarTanıdım-1,DoğanKitap,Mayıs1999.

MuratÇulcu,FakıluBaykuşlarVadisi,ErciyasYayınları,Şubat1997.

MuratÇulcu,MarjinalTarihTezleri,EYayınları,Ekim2000.

NevzatBölügiray,Doruktakiİrtica,TekinYayınevi,1994.

NihatBehram,YılmazGüney’leYasaklıGünler,EverestYayınları,Temmuz2001(İlkbaskı:Milliyet1994).

NijatÖzön,TürkSinemasıKronolojisi,BilgiYayınevi,Şubat1968.

OrhanKaraveli,BirAnkaraAilesininÖyküsü,PergamonYayınları,Haziran1999.

OralÇalışlar,12Mart’tan12Eylül’eMamak,SıfırNoktasıYayınları,1998.

OralÇalışlar,LiderlerHapishanesi,ÇağdaşYayınlar,1996.

ÖzdemirKaptan(Arkan),Beyoğlu,KısaGeçmişi,Argosu,İletişimYayınları,1998.

PamukYıldız,OHepAklımda,BelgeYayınları,Kasım2001.

RıdvanAkar,JaleÖzgentürk,BirPrensinHisseliHikâyesi,İletişimYayınları,Ocak1995.

Refi’CevadUlunay,SayılıFırtınalar,BolayırYayınevi,İstanbul1964.

Remziİnanç,GünGördüm,YüzlerGördüm,PapirüsYayınları,İstanbul,Ekim1998.

SaitFaik,BütünEserleri-2,BilgiYayınevi,Nisan2000(BirinciBasım1948).

SalâhBirsel,AhBeyoğluVahBeyoğlu,SanderYayınları,Ocak1976.

SalâhBirsel,KahvelerKitabı,İşBankasıKültürYayınları,1983.

SavaşAy,GözTanığı,AltınKitaplar,Mayıs1995.

SaygıÖztürk,DevletinDerinliklerinde,ÜmitYayıncılık,Nisan2002.

SonerYalçın,Beco,BehçetCantürk’ünAnıları,SuYayınları,Mart1999.

SonerYalçın,DoğanYurdakul,BayPipo,DoğanKitap,Nisan2002(28.Baskı).

SonerYalçın,DoğanYurdakul,Reis,SuYayınları,Kasım2001(18.Baskı).

Page 346: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

SonerYalçın,TeşkilatınİkiSilahşoru,DoğanKitap,Mayıs2001.

StefanZweig,Satranç,CanYayınları,Haziran1997.

StephenKing,YeşilYol,ç.GüldenŞen,AltınKitaplar,Mart2000.

SuatParlar,Kirliİşlerİmparatorluğu,BibliotekYayınları,Ağustos1988.

TanılBora,KemalCan,DevletOcakDergâh,İletişimYayınları,1999(İlkbaskı:1991).

TanılBora,TürkSağınınÜçHilali,BirikimYayınları,1988.

TalatTurhan,OrhanGökdemir,MehmetEymür,SorunYayınları,Eylül,1999.TrabzonTarihiSempozyumu,TrabzonBelediyesiKültürYayınları,1999.

TufanTürenç,ErhanAkyıldız,Gazeteci,MilliyetYayınları,1986.

TurhanFeyizoğlu,Mahir,SuYayınları,Temmuz2000.

TurhanTemuçin,AzrailinÖbürAdı,ÜmitYayıncılık,Nisan1995.

Türkiye’nin77Yılı,Tempodergisinineki,Aralık2000.

UğurKökden,UzunGeceninTutsakları,YKY,Temmuz2001.

UğurMumcu,SakıncalıPiyade,um:ag,Mart1997(İlkbaskı:Mayıs1977).

YumurtalıkOlayıveYılmazGüney,GüneyFilmcilik,1974.

Belgeler

TBMMSusurlukKomisyonuTutanakları(YasadışıÖrgütlerinDevletleOlanBağlantılarıileSusurluk’taMeydanaGelenKazaOlayınınveArkasındakiİlişkilerinAydınlığaKavuşturulmasıAmacıylaKurulanMeclisAraştırmasıKomisyonuTutanakları),TBMMBasımevi,Ankara,1998.

TBMMHayaliİhracatKomisyonuTutanakları.

TBMMEnginCivanKomisyonuRaporu,19.2.1997.

DündarKılıç’ınMİTveEmniyetifadeleri(1984).

22.12.1987tarihliİçişleriBakanlığıMülkiyeMüfettişleriraporu.

MehmetEymür’ünBaşbakanlıkTeftişKuruluna8Mart1988 tarihindeverdiğive“MİTRaporuşeklindeadlandırılanetüdünhazırlanması,sızmasıveiçerdiğibilgiler”başlıklı27sayfalıksavunması.

Avukat Burhan Apaydın’ın Ankara Sıkıyönetim 4. Askeri Mahkemesi Başkanlığına verdiği 17.10.1986 tarihligörevsizliktalebi.

AvukatBurhanApaydın’ınAnkaraSıkıyönetim4.AskeriMahkemesiBaşkanlığına verdiği 17.10.1986 tarihli tahliyetalebi.

AvukatBurhanApaydın’ınAnkaraSıkıyönetim4.AskeriMahkemesiBaşkanlığınaAdliMüşavirlikDosyalarıhakkında27.3.1987tarihlidilekçesi.

Avukat Burhan Apaydın’ın 7. Kolordu ve Diyarbakır Sıkıyönetim Askeri Mahkemesine birleşik dava dosyasıiddianamelerihakkında30.7.1987tarihlisavunması.

Avukat Burhan Apaydın’ın 7. Kolordu ve Diyarbakır Sıkıyönetim Askeri Mahkemesine İtalya-İsviçre soruşturmadosyasıhakkında4.9.1987tarihlisavunması.

DündarKılıçaleyhindeaçılmışdavalarınbirleştirilmesindensonraDiyarbakırAskeriSavcılığının15Kasım1988tarihli

Page 347: Abi Kabadayılar, Mafya ve Derin Devlet - okumedya.com Kabadayilar, Mafya ve Derin - Dogan Yurdakul.pdf · Eniştem Doğan Avcıoğlu o sıralarda İstanbul Dragos’ta Türkiye’nin

EsasHakkındakiMütalaası.

AskeriYargıtay’ınDündarKılıçDavasıileilgiliKararı.

İstanbulİkinciSulhHukukMahkemesi’ninOnurveGülistanÖzbizerdik’invelayetlerininDündarKılıç’averilmesiyleilgilikararı.

İstanbul4.AğırCezaMahkemesininKemalŞimşek(MarlonKemal)cinayetihakkındaNurullahÇınarileilgilikararı.

İstanbul5.AğırCezaMahkemesininCenkAliKılıçileilgilikararı.

İstanbul4.AsliyeHukukMahkemesi,AlaattinÇakıcıileNuriyeUğurÇakıcı’nınboşanmakararı.

İstanbulEmniyetiMaliŞubeMüdürlüğü,NuriyeUğurÇakıcı’nınAlaattinÇakıcı’nınpasaportuylailgiliifadetutanağı.

Medyaveİnternet

Gazetevedergiler.

Gazetevedergilerininternetsiteleri.

MehmetEymür’ünatin.orginternetsitesi.

StarTV’de10Ocak1992’deyayınlanan“KırmızıKoltuk”programınınbantçözümü.