72
BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK ÜNİTE: I TARİH BİLMİNE GİRİŞ 1. Tarih Biliminin Tanımı: Çağlar boyunca yaşamış insan topluluklarının -sosyal, -iktisadi, -kültürel, -siyasi ve dini faaliyetlerini birbirleriyle olan ilişkilerini yer ve zaman göstererek, sebep sonuç ilişkisi içerisinde belgelere dayanarak objektif biçimde inceleyen ve açıklan sosyal bir bilim dalıdır . Geçmiş ve gelecek arasındaki ilişkinin ne kadar önemli olduğunu ünlü İslam tarihçisi ve sosyolok İbni Haldun şu sözü söylemiştir: “ Geçmişler geleceğe suyun suya benzemesinden daha çok benzer.” Bu sözden şu sonuç çıkarılır. Günümüzdeki olayları anlayıp değerlendirebilmemiz için geçmişteki olayları iyi irdelememiz gerekir. Leon Halkin (Leon Hlkın), “Tarih Tenkidinin Unsurları” adlı eserinde; “Geçmişi biz ancak başkasının aracılığı sayesinde tanımaktayız.” diyerek tarihin bu yönüyle geçmiş ve gelecek arasında bir köprü görevi üstlendiğini söylemiştir. 1

tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

  • Upload
    others

  • View
    10

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

ÜNİTE: I

TARİH BİLMİNE GİRİŞ1. Tarih Biliminin Tanımı:

Çağlar boyunca yaşamış insan topluluklarının -sosyal, -iktisadi, -kültürel, -siyasi ve dini faaliyetlerini birbirleriyle olan ilişkilerini yer ve zaman göstererek, sebep sonuç ilişkisi içerisinde belgelere dayanarak objektif biçimde inceleyen ve açıklan sosyal bir bilim dalıdır.

Geçmiş ve gelecek arasındaki ilişkinin ne kadar önemli olduğunu ünlü İslam tarihçisi ve sosyolok İbni Haldun şu sözü söylemiştir: “ Geçmişler geleceğe suyun suya benzemesinden daha çok benzer.”

Bu sözden şu sonuç çıkarılır. Günümüzdeki olayları anlayıp değerlendirebilmemiz için geçmişteki olayları iyi irdelememiz gerekir. Leon Halkin (Leon Hlkın), “Tarih Tenkidinin Unsurları” adlı eserinde; “Geçmişi biz ancak başkasının aracılığı sayesinde tanımaktayız.” diyerek tarihin bu yönüyle geçmiş ve gelecek arasında bir köprü görevi üstlendiğini söylemiştir.

Alman tarihçi Leopold von Ranke; “Araştırdığı döneme kendisini götürebilen insan tarihçidir.” Sözü ile tarih araştırmalarının;

Geçmişte meydana gelen olaylar, meydana geldiği dönemin siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik ve dini özelliklerini yansıtır.

1

Page 2: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Bu nedenle bir olayı değerlendirirken olayın meydana geldiği dönemin şartları dikkate alınmalıdır. Örneğin “Kurtuluş Savaşı”nı değerlendirirken o dönemin kendine özgü siyasi, sosyal, ekonomik ve psikolojik özellikleri göz önünde bulundurmak gerekir.

Belge: Tarihçinin geçmişi aydınlatmak için yararlandığı her türlü esere ve yazılı kaynaklara “Belge” denir.

Yıllık (Anal): Yaşanan olayların günü gününe kaydedilmesine denir.

Veri: İncelenen olayla ilgili elde edilen bütün bilgilere veri denir.Arşiv: belgelerin saklandığı yer

Tarih Biliminin Amacı; Geçmişte yaşanan olayları analiz ederek doğru bilgi vermektir.

Kaynak: Tarihi bir olayı doğru olarak anlamaya yarayan her türlü malzemedir.

2

Page 3: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Kaynaklar kapsadıkları bilgilerin değerine göre -Ana kaynaklar -Birinci elden kaynaklar -İkinci elden kaynaklar

2. Tarih Biliminin Konusu: İnsanları ilgilendiren sosyal, ekonomik, göç, savaş, antlaşmalar, dini ve kültürel olaylar gibi her türlü faaliyetler tarihin konusudur. İnsanların yaşamını etkileyen ve insanın iradesi dışında gelişen deprem, sel, iklim değişikliği gibi coğrafi olayların ortaya çıkardığı bazı sonuçlar da tarihin konusu içinde yer alır.

3. Tarihsel Olay, Olgu ve Tarihçi İle İlişkisi:Yaşanmış veya yaşanmakta olan olaylar etki alanı ve oluş biçimine göre ikiye ayrılır. 1. Olay:a. Doğal olay, insan etkisi olmadan doğadaki çeşitli fiziksel ve coğrafi etkiler sonucu ortaya çıkar. (Deprem, sel vb. gibi)

b. Tarihi Olay: Tarihi olay sonucunda uzun sürede gelişen durumlara denir. Geçmişte meydana gelen, başlangıç ve bitiş tarihi belli olan olaylara denir. İnsan tarafından gerçekleştirilir. Hayat içerisinde tek tek meydana gelen değişmelere olay denir. Bir toplumu, bir devleti veya dünyayı etkileyen olay tarihsel olaydır. Örneğin; Hicret sonrası İslam Devleti’nin Medine’de kurulması, Talas Savaşı, Malazgirt Savaşı, İstanbul’un fethi gibi tüm dünyayı etkileyen durum tarihi olaydır.

Günümüz ile ilgili örnek verecek olursak; 15 Temmuz Darbe Girişimi, Körfez Savaşı

3. Olgu: Tarihî olay sonucunda uzun sürede gelişen durumlara tarihi olgu denir. Aynı türdeki olayları bir bütün olarak anlatmak için kullanılan bir kavramdır. Olgu, olaya göre daha soyut ve geneldir.

Olguda belli bir yer ve zaman söz konusu değildir. Olayı olgudan ayıran diğer önemli bir özellik ise olayın başlangıç ve bitiş tarihinin belli olmasıdır. Olaylar belli bir süre içersinde meydana gelir. Anadolu’nun fethi, Kurtuluş Savaşı, Lozan Barış Antlaşması tarihi olaya örnek olarak gösterilebilir. Olgu genellik ve süreklilik gösterir. Anadolu’nun Türkleşmesi, Türkiye’nin çağdaşlaşması tarihi olguya örneklerdir.

3

Page 4: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

O halde kısa sürede olup biten işler olay, uzun bir zaman diliminde oluşan durumlar ise olgudur.

OLAY OLGUMalazgirt Savaşı

Anadolu’nun Türkleşmesi

Fransız İhtilali

Ulusal devletlerin kurulması

Sanayi İnkılabı

Sömürgecilik faaliyetlerinin hız kazanması

Ankara Savaşı

Fetret dönemi

İngiliz tarihçi John Tash (Con Toş), “Tarihin Peşinde” adlı eserinde tarihçinin görevini:” İnceleyeceği çağın insanının kimliğine bürünüp dünyayı onun gözlerinden görerek ve mümkün olduğu kadar onun standartlarıyla değerlendirerek o insanın neyi, niçin yaptığını bulmaktır.” Şeklinde açıklamıştır.

Tarihi Olay ve Olgulara Farklı Bakış:Tarihçi, bir fizikçi ya da bir kimyacı gibi incelediği olayı görme imkânına sahip değildir. Olayları ancak gözlemleyenlerin bıraktığı belgelere dayanarak yorumlar. Bu nedenle geçmiş herkese farklı şekilde yansıyabilir. Tarihi olaylar, gerçekleştiği dönemin siyasal, sosyal, kültürel, dini ve ekonomik özelliklerini yansıtır. Bu nedenle tarihçi olayları değerlendirirken duygusal değil olaya tarafsız yaklaşması çok önemlidir.

Tarihi Olayların Özellikleri:- Tarihi olaylar; geçmişte meydana gelen yaşanmış olaylardır. İnsan topluluklarını etkiler.-Geçmişte yaşanmış ve üzerinden belirli bir zaman geçmiştir.-Belirli bir mekân ver zaman diliminde gerçekleşmiştir.-Tarihi olaylar devamlıdır. Aralarında neden-sonuç ilişkisi vardır. -Oluşumunda ya da sonuçlarında sabit kanunlar ve kurallar yoktur.-Kaynaklarla belgelenir, Efsane, masal ya da hikâye değildir.- Benzer nitelikli olaylar meydana gelse zaman, mekân ve kişiler sürekli değiştiğinden tarihi olayların aynı şekilde tekrar etmesi mümkün değildir. Bu nedenle tarih araştırmalarında deney ve gözlem metodu kullanılmaz. Tarih bilimini fen bilimlerinden ayıran en önemli özelliği –tekerrür etmemesi,

4

Page 5: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

(Ancak olaylar farklı zaman ve mekanlarda farklı şekilde cerayan edebilir.)-sonuca ulaşmak için deney ve gözlemin yapılamamasıdır. Tarihi olaylar, sonuçları itibariyle geniş coğrafyalar ve insan toplulukları üzerinde hissedilir. Tarih olayı, günlük olaydan ayıran en belirgin yönü de budur.

Not: Tarihî bir olay için, yer ve zaman en önemli unsurlardır. Tarihî olayın doğru değerlendirilebilmesi için olayın geçtiği yer ve zamanın bilinmesi gerekir. Not 2: Tarihi olaylar devamlıdır. Bir zincirin halkaları gibi birbirini sebep ve sonuçlarıyla takip ederler.

Atatürk’ün Tarih Öğrenimine Verdiği Önem:

Tarihe büyük bir ilgi duyan Atatürk, Türk tarihinin doğru kaynaklara dayandırılarak araştırılmasına da önem vermiştir. Bu nedenle 1931’de Türk tarihi ile ilgili bilimsel çalışmalar yapılabilmesi için Türk Tarih Kurumu’nu kurdurmuştur. Bu faaliyetler için mirasından bir kısmını bu kuruma bağışlamıştır.Atatürk, “ Türk milletinin tarihi, şimdiye kadar sanıldığı gibi yalnız Osmanlı tarihinden ibaret değildir. Türk tarihi daha eskidir. Büyük devletler kuran ecdadımız büyük ve şümullu medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak tetkik etmek, Türklüğe ve cihana bildirmek bizler için bir borçtur. Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.”

Sözleriyle tarih öğrenmenin önemini ve gerekliğini ifade etmiştir.

Tarihi Olayların Değerlendirilmesi: Tarihi olayların en belirgin özelliği tekrarlanmaması ve bir anda olup bitmesidir. Tarih, bir sosyal bilimdir ve olayları bugünün koşullarına göre değil, yaşanan günün şartlarına göre değerlendirmelidir. Tarihi olaylar değerlendirilirken o dönemin siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik ve coğrafi özellikleri dikkate alınarak değerlendirilir. Mustafa Kemal Atatürk, tarihi olayların aslına uygun şekilde aktarılmasını ve tarihçilere düşen görevleri “Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan, yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanlığı şaşırtıcı bir mahiyet alır.”

5

Page 6: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Sözüyle de tarihi olayların değerlendirilmesinde tarafsız olmanın önemini vurgulamıştır.

Tarihi Bilgilerin Değişebilir Özelliği:Bulunan yeni bilgi ve belgeler sonucunda mevcut tarihî bilgilerin değişmesine yol açabilmektedir. Tarih kesin bilgilerden oluşmaz. Araştırmalar sonucunda ortaya çıkan yeni belge ve kanıtlar tarihin yeniden değerlendirilmesini gerektirir.

Alacahöyük’te bulunan ve MÖ 2500 yıllarına ait olan bir kılıcın dünyanın en eski kılıcı olduğu kabul edilmekteydi. Oysa 1996 yılında Malatya yakınlarındaki Arslantepe kazı bölgesinde bir prens mezarının içinde MÖ 3300 yıllarına ait, üzeri işlemeli kılıçlar bulundu. Böylece Alacahöyük’teki kılıcın en eski kılıç olma bilgisi geçerliliğini kaybetti. Yine buna başka bir örnek verecek olursak; Osmanlı parasının Orhan Bey döneminde basıldığı biliniyordu. Ancak İbrahim Artuk adlı bir tarih bilimcisi (para bilimcisi) Osman Bey’e ait bir para buldu. Bu belge Osmanlı tarihi ile ilgili bilgilerin değişmesine neden oldu.

6

Page 7: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Tarih Araştırılmasında Uyulması Gereken Kurallar:

Coğrafi koşullar, toplumun yaşayış tarzı, ekonomik ve ticari etkenler, dini ve kültürel etkenler göz önünde bulundurulmalıdır.-Olaylar güvenilir kaynaklara dayandırılmalıdır.-Olaylarla ilgili yer ve zaman belirtilmesi neden-sonuç ilişkisi kurulmalıdır.-Yeni belgeler bulundukça, bu belgeler ile ilgili tarihi olaylar yeniden değerlendirilmelidir. -Tarafsız olmaya özen gösterilmelidir. - İyi bilinmeyen bir olay, bilinen, benzer başka bir olayın verileriyle açıklanmaya çalışılmamalıdır.

Tarih Araştırmalarında Tarafsızlığın Sağlanması İçin;-Olayların üzerinden belli bir süre geçmelidir.-Birden fazla kaynaktan yararlanılmalıdır.-Her tarihi olayı, olayın yaşandığı zamanın koşullarına göre değerlendirmek gerekir. Olayın meydana geldiği yer, dönemin koşulları ve değer yargıları dikkate alınmalıdır.-Araştırmacılar kendi değer yargıları, dinsel ve ulusal duygularıyla hareket etmemelidir.

7

Page 8: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Tarih Öğrenmenin Amaç ve Faydaları: -İnsanların geçmişten ders alıp geleceğe yön vermelerini sağlar.-Tarih, insanlara, vatan ve millet kavramları ile milli ve kültürel değerleri öğretir.-Tarih, milli birlik ve beraberlik anlayışının kuvvetlenmesini sağlar. -Devlet yöneticilerine devletin nasıl yönetileceği konusunda yardımcı olur.-İnsanlara karşılaştıkları durumları tarihi olaylarla bağlantı kurdurarak mantıklı bir sonuca varma yeteneği kazandırır. -İnsanların arasındaki sorunları barış yoluyla çözümlemelerine

katkıda bulunur.

Tarih Biliminin Yöntemi

Tarih biliminin amacı, geçmişte yaşanan olayları doğru bir şekilde analiz ederek doğru sonuca ulaştırmaktır. Bir sonuca ulaşmak amacıyla, bilime, mantığa ve tecrübeye dayanarak izlenen araştırma şekline yöntem denir. Tarihçi; ele aldığı olayla ilgili olarak bütün kaynakları dikkatle incelemek, değerlendirmek ve bunları yaparken de tarafsız (objektif) olmak zorundadır.

1. Kaynak Arama: Belge Bulma2. Tasnif: Sınıflandırma3. Tahlil: Çözümleme4 Tenkit: Eleştiri5. Terkip: Sentez

1. Kaynak Arama (Belge Bulma): Geçmişten günümüze kadar gelmiş olan her türlü veriye kaynak (belge, vesika) denir. Tarihi

8

Page 9: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

bilgilerin doğru ve güvenilir olması gerekir. Kaynaklara dayanmayan bilgiler, tarih araştırmalarında değer taşımaz ve dikkate alınmaz.

Tarihi olayların en belirgin özelliği, tekrar edilmemesi ve deneyinin yapılamamasıdır. Kaynaklar, kapsadığı bilginin değerine ve bilgi veren kaynağın malzeme cinsine göre sınıflandırılır. Kaynaklar; elde edilen bilgilerin değerine göre; -Ana Kaynaklar: Bir olayı yaşamış birinin anlattığı hatıralar ve kaleme aldığı eserler, seyahatnameler, kitabeler, paralar, devletlerin resmi evrakları ana kaynaklar grubuna girer. -Birinci elden kaynaklar: Ana kaynaklardan yararlanarak meydana getirilen eserler-İkinci Elden kaynaklar: Birinci elden kaynaklardan yararlanarak meydana getirilen eserlerdir. Tarih Biliminin Kaynakları; bilgi veren kaynağın ve malzemenin cinsine göre çeşitli gruplara ayrılır:

1 - Sözlü Kaynaklar (Belgeler): Ağızdan ağza söylenerek gelen tarihi şiirler, hikâyeler, efsaneler, destanlar ve menkıbelerdir.

2- Yazısız Kaynaklar: Arkeolojik kazılar sonucu bulunan çanak çömlek 3- Yazılı Kaynaklar: ; kitabeler, şecereler, biyografiler 4- Görsel ve İşitsel Kaynaklar

olarak ikiye ayrılır.

1 - Sözlü Kaynaklar (Belgeler): Ağızdan ağza söylenerek gelen tarihi şiirler, hikâyeler, efsaneler, destanlar ve menkıbelerdir.

2. Yazısız kaynaklar: Arkeolojik kazılar sonucu bulunan toprak, taş maden, kemikten yapılmış eşyalar, giysiler, evler, kaleler, çeşmeler, heykeller birer yazısız kaynaktır. Ayrıca destanlar, hikâye, masallar ve efsaneler de birer yazısız kaynaklardır. 3. Yazılı kaynaklar: Tarihi bir olayla ilgili bilgiye ulaşmanın başlıca yolu, olayların gerçekleştiği dönem ve toplumlarla ilgili yazılı kaynaklar başvurmaktır. Yazılı kaynaklar; kitabeler, şecereler, biyografiler, seyahatnameler, hatıralar, takvimler, fermanlar, paralar, kanunlar, mahkeme kayıtları, resmi veya özel mektuplar, dergiler ve gazetelerdir. 4- Görsel ve İşitsel Kaynaklar:

9

Page 10: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Plak, kaset, resim, fotoğraf, film gibi sesli ve görüntülü kaynaklar da tarihsel birer belgedir. CD, VCD ve DVD’ler

Tarihçiler için önemli olan bu kaynaklar arşivlerde, müzelerde, kütüphanelerde muhafaza edilmektedir.

Uyarı: Tarihçi, mevcut kaynaklarla doğru bilgiye ulaşmadığı kuşkusunu duyarsa yeni kaynaklar aramalı, yeni bulgu ve belgelere başvurmalıdır.

Uyarı: Yazılı belgeler, yazısız belgelerden daha net bilgiler içerir. Bu nedenle günümüzden geriye doğru gidildikçe, geçmişe ait yazılı belgeler azalmaktadır. Bu da geçmişin aydınlatılmasını güçleştirmektedir. Özellikle yazısız belgeler dayalı olarak aydınlatılmaya çalışılan tarih öncesi döneme ait birçok bilgi, varsayımlar üzerine oturtulmuştur.

2: Tasnif: Verileri Sınıflandırma; Tarih bir olayla ilgili elde edilen verileri (bilgileri) önce sınıflandırmak, sonra da; zaman, yer ve konusuna göre ayırmak gerekir. Bu yapılırsa var olan verileri birbirleriyle karşılaştırmak ve doğruluklarını belirlemek kolaylaşır.3. Tahlil Etme (Çözümleme, analiz): Mevcut bilgilerin yeterli olup olmadığı incelenir. Tarih olaylar, zaman, mekân (yer) ve konularına göre sıralanır, aralarındaki neden-sonuç ilişkileri belirlenir.4. Tenkit Etme (Eleştiri, kritik): Tenkit (eleştiri), eldeki bilgilerin doğruluk derecesinin, gerçek ve güvenilir kaynaklara göre belirlenmesidir. Bir belge, eleştiri süzgecinden geçirilmeden kullanılamaz. Bir belgenin doğruluğu iki yolla belirlenir:

TENKİT1.

1. Dış Eleştiri (Dış Tenkit)

2. İç Eleştiri (İç Tenkit)

Edinilen kaynakların gerçek olup olmadıklarının, belge niteliği taşıyıp taşımadıklarının, ne zaman ve nerede yazıldıklarının belirlenmesidir.

Eserin adı, yazarının kim olduğu, nerede ve hangi tarihte basıldığı belirlenir. Belgelerin orijinal olup olmadığı

Kaynağın içinde yer alan bilginin doğru olup olmadığının kontrol edilmesidir.

Yazırın görüşlerinin eser üzerindeki etkileri ile verilen bilgilerin farklı kaynaklarlarda nasıl yer aldığı incelenir.

10

Page 11: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

araştırılır. 5. Terkip (Sentez) Yapma /(Kritik Yapma): Terkip, bir araya getirmek, sentez yapmak demektir. Tarihçinin hazırlık çalışmalarını tamamladıktan sonra eseri anlaşılır bir dil ve iyi bir sanat kullanarak birleştirmesine terkip denir. Bu aşamadan sonra yapılan araştırmanın yayına hazır hale gelmesidir. Bunun için bir giriş yazısı ile eser hakkında genel bilgi verilir. Tarihçi, tarihi olayın sentezini yaparken şu hususları göz önünde bulundurur: -Eserinde sade ve anlaşılır bir dil kullanır.Olayları, meydana geldikleri zamanın şartlarına göre değerlendirir.Olay üzerinde daha önce yapılan çalışmaları göz önünde bulundurur.Olayın meydana geldiği dönemdeki doğal, ruhsal, medeni ve ekonomik etkenleri dikkate alır.Kanıtlanabilir nesnel bilgiler kullanır.

D. Tarihin Tasnifi (Sınıflandırılması): Tarihin araştırılmasında ve öğretiminde kolaylık sağlamak amacıyla, tarih zamana, mekâna ve konuya göre sınıflandırılır.

a. Zamana Göre Sınıflandırma: Tarih bilimi çok geniş bir inceleme alanına sahiptir. Bu nedenle tarih, birtakım kronolojik dilimlere bölünür. İnsanlık tarihi; İlk Çağ tarihi, Orta Çağ Tarihi vb. çağlara ya da XVII, XIX. XX. yüzyıl tarihi gibi bölümlere ayrılır. Tarihi zamana göre sınıflandırmaktaki amaç, inceleme ve öğrenmeyi kolaylaştırmaktır. Tarihi, bir bütün olarak incelemek mümkün değildir. Not: Bu sınıflandırma kullanışlı olmakla birlikte bütün toplumları kapsayıcı değildir. Çünkü bir toplum Maden Devri’ni yaşarken başka bir toplum taş devri’ni yaşıyor olabilir. Bu günümüz için de böyledir.

b. Mekana Göre Sınıflandırma: Bir kentin, bir bölgenin, bir ülkenin, bir kıtanın ya da yeryüzünün tümünün birer konu olarak ele alınması mekâna göre sınıflandırmadır. Yani mekâna göre sınıflandırmaya coğrafi sınıflandırma da denilmektedir. Bu sınıflandırmada kıtalar, ülkeler şehirler ve bölgeler göz önüne alınmaktadır. Türkiye Tarihi, Avrupa tarihi, Amasra tarihi, Dünya tarihi vb. gibi.

c. Konuya Göre Sınıflandırma: İnsanların faaliyet gösterdikleri alanların araştırılması amacıyla yapılan bir sınıflandırmadır.

11

Page 12: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Hukuk tarihi, Sanat tarihi, uygarlık tarihi, dinler tarihi, Türklerde taht kavgaları, Siyasi tarih vb. gibi.

Not: Her çağın kendine özgü özellikleri vardır. Bu nedenle her tarih çağını, kendi koşulları ve özelliklerini göz önünde bulundurarak incelemek gerekir.ARİHTE ZAMAN VE TAKVİM:İnsanlar çok eski çağlardan beri zamanı hesaplamak için birçok yöntem ve teknik kullanmış, bunları geliştirerek günümüze kadar gelmesini sağlamışlardır. Olay ve olguların içinde geçtiği, gerçeği ya da geçmişte olduğu süreye “zaman” adı verilir. Aristo’ya göre zaman, “hareketin ölçüsüdür.” Kimi çağdaş düşünürlere göre de sonsuz bir akıştır dense de zamanın bir başlangıcı ve bitiş noktası vardır. Zaman kavramında; “önce”, “şimdi” ve “sonra” kavramları vardır. Tarih boyunca süreklilik ve değişim gösteren takvim zamanını; gün, ay, yıl gibi dönemlere bölme ve bu zaman dilimlerini bir düzen içinde sıralama yöntemidir.

Astronomi gözlemelerine dayanarak zamanı yıllara, aylara, haftalara ve günlere bölerek hesaplamışlardır. Böylece, takvim ortaya çıkmıştır. Zamanı bu şekilde bölümleme yöntemine takvim denir.

-Tarihte ilk olarak takvimi bulan ve kullanan Sümerlerdir. Sümerlerin bulduğu takvim, ay yılı temeline dayanıyordu ve her yılın ayrı bir adı vardır. Günümüzden yaklaşık 6000 yıl önce Mısırlılar, güneş yılı esasına dayalı takvimi buldular.

Günümüzde kullanılan Miladi takvim Güneş’e göre düzenlenmiştir ve temeli Mısırlılara dayanır.Bazı Arap ülkelerinin ve İslamiyet’e mensup olan Müslümanlar dini bayramları Hicri takvime göre düzenlemişlerdir. Bu takvimin de temeli Sümerler döneminde oluşturulmuştur.

Güneş Yılı:Güneş yılı; Dünya’nın Güneş etrafında bir defa dönmesi sırasında geçen süreye denir. Güneş yılı 365 gün 6 saattir ve Bir yılda 12 ay vardır.

Ay Yılı: Ay yılında, Ay’ın dünya etrafında 12 defa dönmesi 1 yıl olarak kabul edilir. Ay yılında; bir yıl toplam 354 gündür. Ay yılı güneş yılından tam 11 gün eksiktir. Bu nedenle her 33 yılda bir güneş yılına göre 1 yıl devir yapar.

12

Page 13: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Miladi Takvim: Mısırlar tarafından güneş yılına göre düzenlenmiş takvim; Roma İmparatoru Julius Caesar (Jül Sezar) zamanında yeniden düzenlenerek Julien (jülyen) takvimi adıyla kullanılmaya başlandı. Julien takvimi Papa XIII. Gregorian (Gregoryen) tarafından geliştirilerek Gregoryen takvimi adını almıştır. Zamanla yaygınlaşan bu takvim günümüzde yaygın olarak kullanılmaktadır. Miladi Takvim’e göre yıl; Hz. İsa (a.s)’ın doğumu ile başlatılır ve Hz. İsa’nın doğduğu yıl “0” olarak kabul edilir. Bu yıldan önceki döneme milattan önce kısaca “MÖ”, sonraki döneme ise Milattan sonra kısaca “MS” denir. MÖ’ki dönemde tarih sıfırdan uzaklaştıkça büyür ve daha eski tarihi gösterir. MS’ki tarih de sıfırdan uzaklaştıkça büyür fakat daha yakın tarihi gösterir. Tarih Şeridi: Zaman aralıklarını sınıflandırarak bir şerit üzerinde gösterilmesidir.

Çağ: Kendine özgü bir özellik taşıyan zaman dilimine çağ denir. Çağ yazının bulunuşu ile başlatılmaktadır. Tarihçiler geçmiş zamanı daha iyi incelemek için; -İlk Çağ-Orta Çağ-Yeni Çağ-Yakın Çağ gibi zaman dilimlerine ayırmışlardır.

Asır: Arka arkaya gelen yüz senelik zaman dilimine yüzyıl veya asır denir. Bu yüz yıllara numara vererek okumak için yüzler basamağına “1” eklenerek okunur.

Örnek: Verilen rakam 3 basamaklıysa yüzler basamağına 1 eklenir: 622= 6+1= 7. Yüzyıl. Verilen rakam 4 basamaklı ise binler ve yüzler basamağına 1 eklenerek bulunur. Misal: 2014: 20+1: 21. Yüzyıl.

Test:1. Atatürk; “Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan, yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanlığı şaşırtıcı bir mahiyet alır.” Sözüyle aşağıdakilerin hangisine vurgu yapmak için söylemiş olabilir?

A) Tarafsız Olmayı B) Türk Kültürüne C) Tarihi değerlerimize

13

Page 14: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

D) Milli Şuur ve benlik kazandırmakE) Dönemin şartlarına

Doğru Cevap: A

2. Aşağıdakilerden hangisinin oluş zamanı diğerlerine göre daha belirgindir?

A) Türkiye şubat ayının 28’inde NATO’ya girmiştir.B) Atatürk, 19. ve 20. Yüzyılda Yaşamıştır.C) Yazı günümüzde yaklaşık 5000 yıl önce bulunmuştur.D) Kars Antlaşması ekim ayının 1. Yarısında imzalanmıştır.E) Türkiye, 1932 yılının 28’inde Milletler Cemiyeti’ne üye olmuştur.

Doğru Cevap: E

3. MÖ tarihleri Miladi Takvimi’nin başlangıcından geriye doğru gittikçe, M.S. tarihleri ise Miladi Takvimi’nin başlangıcından günümüze doğru geldikçe sayısal değer olarak artar.

Bu bilgiye dayanarak aşağıdaki yargılardan hangisine varılabilir?

A) MÖ iki tarihten sayısal değeri büyük olan küçük olandan daha eski bir tarihi gösterir.B) MÖ iki tarihin arasındaki süreyi bulmak için bu iki tarihi toplamak gerekir.C) MÖ bir tarih ile M.S. bir tarih arasındaki süre bunlardan sayısal değeri küçük olanı sayısal değeri büyük olandan çıkarılmasıyla bulunur.D) MS iki tarihin arasındaki süreyi bulmak için bu iki tarihi toplamak gerekir.E) MS iki tarihten sayısal değeri küçük olan büyük olandan daha yakın bir tarihi gösterir. Doğru Cevap A

TÜRKLERİN KULLANDIĞI TAKVİMLER

Türkler tarih boyunca birçok takvim kullandı. Bunlar:-12 Hayvanlı Türk Takvimi-Hicri Takvim-Celâli Takvim

14

Page 15: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

-Rumi Takvim-Miladi Takvim

-12 Hayvanlı Türk Takvimi: Türklerin kullandığı en eski takvimdir ve Türklerin milli takvimidir. Her yıla bir hayvan ismi verilir ve 12 yılda bir devir yapar. Bu takvimi; İslamiyet’ten önceki Türkler, Çinliler ve Tibetliler kullanmışlardır. Güneş esaslı bir takvimdir ve bir yıl 365 gün 5 saat olarak belirlenmiştir. 21 Mart bu takvimin başlangıcı kabul edilmiştir. “Nevruz (Yeni Gün) ” (Bahar Bayramı) Olarak kabul edilmiştir. -Hicri Takvim: Hz. Muhammed (s.a.v.)’ın 622 yılında Medine’ye hicreti takvimin başlangıcı kabul edilmiştir. Ay (kamer) yılına göre düzenlen bu takvimde bir yıl 354 gün olarak hesaplanmıştır ve Miladi Takvime göre 11 gün daha az olduğundan her yıl 11 gün geri gitmektedir. Bu nedenle her 33 yılda bir devir yapar. Hicri takvim ülkemizde sadece dini günlerin, ayların ve dini bayramların belirlenmesinde kullanılmaktadır. Türklerin İslamiyet’i kabul ettikten sonra Hicri takvimi kullanmasının Nedenleri: -Dinsel değişmelerin toplumları etkilemesi-Türklerin kültürel değişmelere açık olması-Türklerin İslam dünyası ile ilişkilerini kolaylaştırmayı amaçlaması

-Celâli Takvim: Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah döneminde Ömer Hayyam başkanlığındaki bir kurul tarafından düzenlenmiştir. Güneş yılı esasına göre düzenlenmiştir. Selçuklular bu takvimi daha çok mali alanda kullanmak için hazırlamışlardır. -Bir yıl 365 gün 6 saat olarak belirlenmiştir. -1079 yılında kullanılmaya başlanan bu takvimde yılın başlangıcı 21 Mart (Nevruz) olarak kabul edilmiştir. Bu takvimi Harzemşahlar ile Babürler tarafından da kullanılmıştır.

-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde 1839 tarihinden itibaren bütün

15

Page 16: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

resmi ve mali işlerde görülen aksamanın önüne geçmek amacıyla kullanılmıştır. -Osmanlı Devleti, bu takvimi hicri 1255 (1839) tarihinde başlatmıştır. Bu nedenle Rumi takvim ile Miladi takvim arasında 584 yıl zaman farkı vardır. Yıl 365 gün 6 saat olarak kabul edilir ve 1 Mart mali yılbaşı olarak kabul edilmiştir. 1982 yılına kadar bu uygulama devam etmiştir. 1982 anayasasında mali yıl 1 Marrttan 1 Ocağa alınmıştır.

-Miladi Takvim: Yıl 365 gün 6 saat olarak kabul edilir. 1 Ocak 1926 yılından itibaren kullanılmaya başlamıştır. Gregoryen takvimi adı ile de bilinen bu takvim Hz. İsa’nın doğumu takvimin başlangıcı olarak kabul edilir. Miladi takvimde yılın ilk günü 1 Ocak’tır.

Hicri tarihlerin miladi tarihlere çevrilmesi: HT/33=FarkHT-Fark=XX+622= MT

Miladi Tarihin Hicri tarihe çevrilmesiMT-622=XX/33=Y (sonuç)HT=X+Y

Rumi tarihlerin miladi tarihe çevrilmesi: RT+584=MT

Miladi tarihin Rumi tarihe çevrilmesiRT=MT-584

Yazılış şekillerine göre tarih yazıcılığının gelişim süreci: —Hikâyeci (Rivayetçi) Tarih —Öğretici (Pragmatik) Tarih —Araştırıcı Tarih Yazıcılığı (Neden-Nasılcılık) —Sosyal Tarih: —Kronik Tarih: —Neden-Nasılcı Tarih (Araştırmacı, Bilimsel)

İnsanlar, çeşitli alanlarda edindiği tecrübeleri gelecek nesillere aktarma ihtiyacı duymuştur. Bundan dolayı kendileri ile ilgili çeşitli konuları yazılı hâle getirmişlerdir.

Hititlerde anallar yıllıklar, Gök Türklerde kitabeler, Osmanlılarda vakayinameler, Ruslarda kronikler tarih yazıcılığına örnek gösterilebilir. İnsanların olayları kaydetme ihtiyacı tarih yazıcılığını ortaya çıkarmıştır. Ancak tarih yazıcılığı insanların ihtiyaçlarına,

16

Page 17: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

beklentilerine, dönemin siyasi, sosyal, ekonomik, kültürel özelliklerine göre değişiklik göstermiştir. Bunun temel sebebi, insanların zaman içerisinde düşünce ve ihtiyaçlarından meydana gelen değişikliklerdir.

-Hikayeci (Rivayetçi) Tarih Yazıcılığı: İlk olarak Eski Yunan’da MÖ 5. Yüzyılda yaşamış olan Heredotos (Heredot)’un yazdığı Tarih (Historia) bu türün ilk örneğidir. Bu tür tarih yazıcılığında hikâye ve efsanelerle dolu bilgiler nakledilirdi. Genellikle yer ve zamandan bahsedilmekle birlikte sebep ve sonuç ilişkileri üzerinde çok durulmazdı.

XVIII. yüzyıla kadar Avrupa ve İslâm dünyası tarihçiliğinde bu tarzda kaleme alınan eserler vardır.

-Öğretici Tarih Yazıcılığı: Öğretici tarzda eser veren tarihçiler mensup oldukları toplumu harekete geçirerek milli birlik ve ahlaki değerleri geliştirmişlerdir. Bu tarz tarihi yazıcılığında topluma fayda sağlamak amaçlanır. Bu tarzın ilk temsilcisi Thukydides (Tukidides) Büyük yenilgileri takip eden zamanlarda ya da toplumun fikir yönünden birlik içinde olmadığı dönemlerde bu eserler ilgi çekmiştir.

Öğretici tarih yazıcılığına Avrupa’da ve ülkemizde XIX. yızyıla kadar devam edilmiştir.

-Kronik Tarih Yazıcılığı: Olayları oluş sırasına göre inceleyen tarih yazıcılığı türüdür. Bu tarih yazıcılığında her yılın olayları arasında herhangi bir bağlantı gözetilmeden kronolojik olarak sıralanır.-yoruma yer vermez, -neden-sonuç ilişkisi incelenmez. Bu türün en güzel örneği Hititlerin tanrılarına hesap vermek amacıyla hazırladıkları anallar (yıllıklar) dır.

-Sosyal Tarih Yazıcılığı: öğretici tarihin duygusal yönlerine yer vermeyen, öğüt ve nasihati amaç edinmeyen tarih yazıcılığı türüdür. Toplumun her türlü faaliyetleri ayrıntılarına inilmeden siyasi, sosyal ve kültürel açıdan ele alınarak incelenir. Bu tür yazım şeklinde olayların neden ve sonuçları somut esaslara dayandırılmaya çalışılır.

Araştırmacı (Neden-Nasılcı) Tarih Yazıcılığı:

17

Page 18: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Buna “Modern Tarih Yazıcılığı” da denir. Günümüz tarihçileri sadece olayları anlatmaz, onları değerlendirir, hangi nedenlerden kaynaklandığını araştırır ve sonuçlarını belirler. Modern tarihçi “Ne oldu? sorusu ile birlikte “Nasıl oldu?”, Hangi nedenlerden kaynaklandı?” sorularının da cevabını bulmaya çalışır. Bu tür tarih anlayışında olaylar sadece anlatılmaz aynı zamanda tarafsız bir gözle objektif biçimde yorumlanmaktadır. Olayların nedenleri ve sonuçları derinlemesine incelenir. Araştırıcı tarih yazımı XIX. Yüzyılda doğmuştur. Bu tarz tarih yazıcılığında tarihi olaylar tek bir sebebe dayandırılmıştır. Dönemin toplumsal, ekonomik, siyasi, dini, kültürel yapıları ayrıntılarıyla ele alınır ve yalın bir şekilde yazılır. Bu tür tarih yazıcılığında tarihi olaylar kaynaklara dayalı olarak araştırılır ve başvurulan kaynaklar oluşturulan eserde dipnot olarak belirtilir. Ayrıca eserlerde araştırıcı tarih yazıcılığında olayların gelişimi, yeri zamanı, sebepleri ve sonuçları ve bunlar arasındaki ilişkiler bir bütün olarak değerlendirilmiştir.

Bu türün bazı temsilcileri: -Halil İnalcık -Fernard Braudel (Fernand Brudel) -Marc Bloch (Mark Bloh) İSLÂM TARİH YAZICILIĞI: İslam tarih yazıcılığı, VII. Yüzyılda olayların hikâyeci anlatım tarzıyla nakledilmesi şeklinde ortaya çıkmıştır. IX. Yüzyılda yaşamış olan Taberi, İslâm tarih yazıcılığını hikâyeci bir anlatımdan kurtarırken eserlerini çeşitli kaynaklardan yararlanarak yazmıştır. XV. yüzyılda İbn Haldun, konularını tarih felsefesi çerçevesinde ele almıştır. XVII ve XVIII. Yüzyıldaki olayları aktarmak amacıyla ansiklopedik tarzda eserler yazılmıştır. XIX. Yüzyılda genel tarih, milletler ve ülkeler tarihi, dinler ve medeniyetler tarihi eserler yazılmıştır.

ORTA ÇAĞ AVRUPA’SINDA TARİH YAZICILIĞI VE GELİŞİMİ:Orta Çağ Avrupa’sında tarih anlayışı, eleştiriden uzak, “kilise tarihi” şeklinde bir gelişim göstermiştir. Orta Çağın sonunda tarih yazıcılığına eleştirel yöntem kazandıran Rönesans düşünürleridir. XVIII. yüzyılda tarihçiler bir yandan kaynakları araştırmayı sürdürürken bir yandan da çeşitli tarih felsefelerinden ve çeşitli düşüncele akımlarından esinlenmişlerdir. XVIII. yüzyılda Voltaire (Volter) o zamana kadar din ve siyaseti konu alan tarih anlayışını geliştirerek uygarlığın genel tarihini yazmıştır. XIX. Yüzyıl ve sonrasında onun açtığı yolda devam eden tarihçiler,

18

Page 19: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

değişik alanlarda çalışmalar yapmışlardır. Bu çalışmalar “Toplum Bilimleri Yüksek Araştırma Okulu”nun ve “İtalyan Mikro Tarih Okulu”nun açılmasını sağlamıştır. Türk tarihi, başlangıçta sözlü tarih dediğimiz türler olan destanlar ve efsanelerde yer almıştır. Türk tarih yazıcılığının en önemli örneklerine II. Köktürk Devleti Hükümdarı Bilge Kağan tarafından diktirilen Orhun Kitabeleri’nde rastlanmıştır. Kitabelerde Türk tarihine dair önemli bilgiler yer almıştır. Tarih yazıcılığı Türk- İslam devletleri döneminde de gelişme göstermiştir. OSMANLILAR DÖNEMİNDE TARİH YAZICILIĞI:

Osmanlı Devleti’nde tarih yazıcılığı, devlet politikası doğrultusunda yöneticilerin hayatları, başarıları, siyasi ve askeri olayların anlatılması şeklinde bir gelişme göstermiştir. Osmanlı tarih yazıcılığındaki temel amaç:- devletin başarılarının gelecek nesillere aktarılmasıdır. - devletin uygulamalarına yönelik sonradan ortaya çıkabilecek iddia ve taleplere karşı bir kanıt oluşturmaktır.

Fakat Osmanlı Devleti XVIII. Yüzyılda, idari, siyasi ve toplumsal alanlarda olduğu gibi tarih felsefesi ve yazıcılığı konusunda da Avrupa’dan etkilenmiştir. Osmanlı Devleti’nde tarih yazıcılığı, devlet politikası doğrultusunda hükümdarların hayatları, siyasi ve askeri başarılırının vakayiname tarzında anlatılmasını içermektedir.

Şehnameci: Osmanlılarda devlet tarafından tarihi olayları yazmakla görevlendirilen kimselere şehnameci, bunların yaptığı işlere şehnamecilik denilmiştir. Şehnamelerde önemli kişilerin hayat hikâyeleri anlatılır. Zamanla şehnameciliğin yerini vakayinamecilik almıştır. Bu eserler yıllık özelliği taşımaktadır.

Vakiname: Tarihi olayları kronolojik sıra ile anlatan genellikle yazan kişinin sübjektif (öznel) görüş ve değerlendirmelerini içeren eserlere vakayiname denir. Batılılar buna “kronik” demektedirler. Bunun sonucunda Osmanlı tarih yazıcılığının en önemli unsurlarından biri olan vakanüvislik XVIII. Yüzyılın başlarından itibaren ön plana çıkmıştır. Osmanlı merkez teşkilatında devlet tarihçisi olan vakanüvisler, kendilerinden önce yazılan olayları derlemişler ve görevli bulundukları dönemin olaylarını kaydetmişlerdir. Osmanlı

19

Page 20: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Devleti’nde vakanüvislerden önce olayların kaydını “şehnameci” adı verilen görevliler tutmuştur. İlk vakanüvis Halepli Mustafa Naima Efendi’dir . -Naima Efendi, tarihin sadece olaylar dizilişinden ibaret olmadığını belirterek belgelerin dışında sosyolojik yorumlara yer verilmesini savunan bir tarihçilik anlayışını benimsenmiştir.-Vakanüvislerin eserleri dışında yazılmış Hoca Sadeddin Efendi, Aşık Paşazade, Oruç Bey, Behişti, Peçevî, Selanikî ve önemli bir devlet adamı olan Cevdet Paşa’nın tarihleri vardır. Osmanlı Devleti’nin son vakanüvisi Abdurrahman Şeref Bey’dir.

CUMHURİYET DÖNEMİ TARİH YAZICILIĞI:Cumhuriyet Döneminde yeni tarih anlayışının ortaya çıkmasında Atatürk’ün büyük rolü olmuştur. I. Türk Tarih Kongresinde Türk tarihçileri Atatürk’ün çizdiği ana hatlar üzerinde çalışmalar yapmışlar. Bu çalışmalar sonucunda “Türk Tarih Tezi” ortaya çıkmıştır. Türklerin dünya uygarlıklarının gelişiminde önemli bir yere sahip olduğu amaçlanmıştır. Atatürk’ün 1931’de kurduğu “Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti”nin amacı Türk, İslam ve dünya tarihinin incelemek ve elde edilen sonuçları her türlü yolla yayınlamaktır. Kurum bu amaçlarını gerçekleştirmek için anma törenleri, konferanslar, seminerler, kongreler düzenlemekte, kazılar yaptırmakta; Türk ve Türkiye tarihine ait kitaplar yayımlamaktadır.

TARİHE YARDIMCI BİLİMLER

Coğrafya: Yeryüzünü beşeri ve fizik yönden inceleyen bilimdir. Bir yerin coğrafi özelliklerini bilmeden olayları değerlendirmek ve yorumlamak imkansızdır.

Arkeoloji: Kazı bilimidir. Özellikle yazısız belgelerin olduğu tarih öncesi dönemin aydınlatılmasında tarih bilimine yardımcı olmaktadır.

Kronoloji: Zaman bilimi demektir. Tarihi olayların gerçekleşme zamanını doğru olarak tespitini yapar.

Antopoloji: İnsan ırkını inceleyen bilimdir. İkiye ayrılır. 1. Fiziki Antropoloji: İnsan ırkını araştırır. İnsan ırklarının fiziksel ve biyolojik yapılarını, gelişmelerini inceleyerek insanlık tarihinin en eski dönemlerinin aydınlatılmasını sağlar.

20

Page 21: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

2. Sosyal Antropoloji: İnsanların sosyal ve kültürel etkinliklerini inceler. Toplumların kültürlerinin başlangıçtan günümüze kadar gelişmesini inceleyen sosyal antropoloji farklı kültürler arasındaki ilişkileri aydınlatarak tarih bilimine yardımcı olur.

Etnografya: Gelenek, kültür ve töreleri inceleyerek geçmişte yaşamış toplumların kültürel yaşamlarının öğrenilmesini sağlar.

Hukuk: İnsanların birbiriyle ve devletle olan münasebetlerini düzenleyen kurallardır. Hukuk kurallarının incelenmesiyle toplumların siyasi, kültürel, ekonomik yapıları hakkında bilgilere ulaşmak mümkündür.

Edebiyat: Edebiyat; olay, duygu, düşünceleri ve hayalleri dil aracılığıyla sözlü ve yazılı olarak etkili bir biçimde anlatma sanatıdır. Tarihi romanlar, dil araştırmaları ve bu eserlerin çözümlenmesiyle geçmişte yaşamış insanlar hakkında bilgi edinmemizi sağlar. Edebiyat geçmişte meydana gelmiş olayların günümüze aktarılmasında tarihe yardımcı olur.

Felsefe: Akıl ve mantık ilkelerine uygun düşünmeyi esas alan bir bilimdir. Felsefe, ilmi düşünce şeklinin ve bilimin yolunu açmış tarih bilimine yardımcı olmuştur. Tarihi olayların doğru değerlendirilip yorumlanabilmesi ancak o devrin felsefesinin bilinmesiyle mümkündür

Paleografya: Yazı bilimidir. Tarih boyunca kullanılan alfabeleri çözerek bu alfabelerle yazılan belgelerin okunmasını sağlar. Örneğin bir tarihçi, Mısır tarihini incelerken o dönemde kullanılan hiyeroglif yazısını; Orta Asya tarihini incelerken Uygur, Orhun ve Çin alfabelerini bilmesi gerekir.

Epigrafya: Kitabe bilimi demektir. Anıt ve kitabelerdeki yazıların okunmasını, çözümlenmesini ve yorumlanmasını sağlayarak tarih bilimine yardımcı olur. Örneğin Kök Tür Devleti’nin Orhun, Uygurların Karabalgasun, Kırgızların Yenisey kitabelerindeki yazılar incelenerek tarih bilimine yardımcı olur.

Nümizmatik: Para bilimidir. Eski paralar üzerinde bulunan yazı ve tasvirler ile bu paraların ait oldukları uygarlıklar hakkında bilgi edinilmesini sağlar.

21

Page 22: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Sosyoloji: Toplum bilimi anlamına gelir. Toplumsal olayların bağlı olduğu kuralları toplumların kurduğu kurum ve kuruluşların insan ve toplum üzerindeki etkisini inceleyerek tarih bilimine yardımcı olan bir bilim dalıdır.

Filoloji: Dil bilimidir.

Ekoloji: Çevre bilimidir. Çevre değişikliklerini ve bu değişikliklerin insan toplulukları üzerindeki etkilerini araştırır.

Diplomatik: Siyaset bilimidir.

Sigilografi: Mühür bilimidir. Herhangi bir tarihi belgede kullanılan yazı çeşidi, hükümdar ismi, mühür ve o belgenin yazıldığı dönem hakkında bilge vererek tarih bilimine yardımcı olur.

Teoloji: Din bilimidir.Kimya (Karbon 14 metodu)

İstatistik: Elde edilen verileri analiz etme ve yorumlamak demektir. Sınır belirleme, vergi toplama, toprak dağılımı, nüfus büyüklüğü gibi konularda tarih biline yardımcı olmaktadır.

Onomatoloji: Ülke, bölge, kent, dağ, ırmak vb. adlarının nereden geldiğini ve anlamlarını ortaya çıkararak uygarlıkların gelişiminin ve birbirleri ile ilişkilerinin aydınlatılmasında tarih biline katkı sağlar. Heraldik: Armaları inceleyen bilim dalıdır.

Sanat Tarihi: Resim, heykel, mimarlık ve süsleme sanatları sanat tarihinin konusuna girer. Günümüze kadar gelen sanatsal eserler incelenerek toplumların kültür seviyelerini ve medeniyete olan katkılarını araştırarak tarihe yardımcı olur.

DENEME TESTİ: 1

1. Yeryüzünde yaşayan hiçbir kültür yoktur ki, hayatının bütün unsurlarını özgün olarak kendisi yaratmış olsun." görüşü hangi tarihi gerçeği vurgulamaktadır?

A) Kültürel etkileşim tarihin her döneminde yaşanmıştır.B) Dışa kapalı toplumlar öz kültür geliştirebilme imkânına sahiptirler.

22

Page 23: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

C) Kültürel oluşum toplumun yerleştiği coğrafya ile yakından ilgilidir.D) Küttür alış verişi yani iz ticari ilişkiyle gerçekleşebilir.E) İlkel toplumlar kültürel etkileşimden uzaktır.

2. Tarihi bir olayın doğru değerlendirilmesi;

I. Araştırmanın yapıldığı dönemin koşullarının dikkate alınmasıII. Doğru bilgiler içeren belgelere ulaşılmasıIII.Araştırmayı yapanların ön yargılarının olmaması özelliklerinden hangilerinin dikkate alınmasıyla sağlanabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve IID) II ve III E) I, II ve III

3. Tarih öncesi devirleri yaşayan topluluklar aynı anda, aynı araç ve gereçleri kullanmamışlardır. Örneğin bir bölgede topraktan çanak ve çömlekler kullanılırken, diğer bir bölgede bu tür eşyaların demirden yapılmış olduğu görülmüştür.

Bu bilgi bu topluluklarda aşağıdakilerden hangisinin gerçekleşmediğinin göstergesidir?

A) Ticaret-Göç B) Tarım-Sanat C) Dil-Din D) Üretim-Tüketim E) Tarım-Hayvancılık

4. Eski paralar, tarihin aydınlatılmasında işlevi olan kaynaklardan biri olarak kabul edilir. Paralardan;

I. SiyasalII. EkonomiIII. Kültüralanlarından hangilerinin aydınlatılmasında yararlanılabileceği savunulabilir?

A) Yalnız I B) I ve II C) II ve III D) I ve III E) I, II ve III

5. I. Olayların kaynaklara dayandırılmasıII. Olayların genelleme yapılarak değerlendirilmesiIII. Olaylar arasında sebep-sonuç ilişkisi kurulmasıIV. Araştırmalarda anket yaparak sonuca ulaşmanın sağlanmasıdurumlarından hangileri "bilimsel tarih" anlayışına ters düşer?

23

Page 24: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

A) Yalnız III B) Yalnız IV C) I ve IIID) II ve IV E) III ve IV

6. Tarihi bir çevrede yapılan kazı çalışmaları sırasında paleografya uzmanlarına da ihtiyaç duyulması;

I. Bölgedeki toplumsal yaşamın tarih öncesi devirlerle sınırlı olduğuII. Başka topluluklarla ilişki kurulduğuIII. Tarih devirlerine geçildiği yargılarından hangilerini doğrular?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) Yalnız III D) II ve III E) I, II ve III

7. Bir milleti veya bir olayı ele alarak inceleyen tarih türü aşağıdakilerden hangisidir?A) Genel Tarih B) Siyasi Tarih C) Özel Tarih D) Bilim Tarihi E) Sanat Tarihi

8. Tarihin konusunu, insan topluluklarının en eski zamanlardan beri günümüze kadar geçirmiş olduğu siyasi, sosyal, ekonomik, kültürel ve dini faaliyetler oluşturur. Tarihçi bu olayları değerlendirirken olayın yaşandığı zamanın ve çevrenin koşullarını dikkate almalıdır. Aşağıdakilerden hangisi bu bilgiden çıkarılacak en doğru sonuçtur?

A) Tarihçi olayları sebep sonuç ilişkisi içinde araştırmalıdırB) Tarihçi çevrenin fiziki özelliklerini incelemelidirC) Tarihçi olayları geçtikleri zamanın koşulları içinde değerlendirmelidirD) Tarihçi belgelerden yararlanmalıdırE) Tarihçi belgelerin doğruluk derecesini araştırmalıdır

9. Tarih bilimi, insanlar tarafından meydana getirilen olayları incelediği için beşeri bilimler içerisinde yer alır. Tarihi bilgiler belgelere dayanılarak açıklanır. Olayla ilgili kaynak araştırması yapılır ve belgeler bulunur.

Yukarıdaki anlatıma göre tarih biliminin hangi özelliği daha çok ön plana çıkarılmıştır?A) Objektif olması B) Yer ve zaman göstermesiC) Tekrarın olmaması D) Belgelere dayanmasıE) Neden - sonuç ilişkisi

24

Page 25: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

10. Yapılan arkeolojik bir kazıda; gümüşten ve altından yapılmış çubuklar, buğday ve arpa taneleri, demirden yapılmış ok ve mızrak uçları ile kılıçlar bulunmuştur.

Bu bilgiden yola çıkıldığında:

I. Bölgede tarımın gelişmediği II. Bölgenin tarih öncesine ait bir yerleşim yeri olduğu III. Yeraltı kaynaklarının bulunmadığı IV. Bölgede üst düzey bir medeniyetin oluşmadığıyargılarından hangilerine ulaşılabilir?A) Yalnız l B) II ve IV C) I ve IV. D) I ve III E) II ve III

11. Aşağıdakilerden hangisi Tarih Biliminin yazılı kaynaklarından biri olamaz?A) Fermanlar B) Şecereler C) Mühürler D) Resimler E) Beratlar

12. Tarihte Türklerin kullandığı en eski takvim aşağıdakilerden hangisidir?A) 12 Hayvanlı Takvim B) Hicret Takvimi C) Rumi TakvimD) Milat Takvimi E) Celali Takvimi

13. Tarihi araştırmalara yardımcı olan kaynaklar içinde en doğru bilgilere devlet arşivlerinden ulaşılabilir.Buna göre Osmanlı Devleti’nden kalan,I. fermanlarII. hatıralar,III. antlaşma metinleriKaynaklarından hangilerinin daha objektif olduğu savunulabilinir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) II ve III E) I, II ve III

14. Yazının bulunması -İlk Çağ’ın,Kavimler Göçü -Orta Çağ’ınİstanbul’un fethi -Yeni Çağ7ınFransız İhtilali -Yakın Çağı’ın

25

Page 26: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Buna göre çağların başlamasında aşağıdakilerden hangisinin esas alındığı söylenebilir?A) Çeşitli icatların B) Büyük savaşlarınC) Önemli isyanların D) Toplumların yönetim şekillerininE) Sonuçları itibariyle insanlığı etkileyen önemli olayların

15. Moğolistan’da yapılan kazılarda Orhun kitabelerinin Göktürler dönemine ait olduğu tespit edilmiştir.Bu bulguların çözümlenmesinde;I. epigrafi,II. paleografya,III. arkeolojiBilimlerinin hangilerinden yararlanılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) II ve III E) I, II ve III

1-A, 2-E, 3-A, 4-E, 5-D, 6-C, 7-C, 8-C, 9-D, 10-B, 11-D, 12-A 13-C, 14-C, 15-DÜNİTE:II

TARİHİN ÇAĞLARI

TARIH ÖNCESI ÇAĞLAR TARİH ÇAĞLARI

Taş Çağı Maden Çağı İlk Çağ Orta Çağ Yeni Çağ Yakın ÇağEski Taş Çağı Bakır ÇağıOrta Taş Çağı Tunç ÇağıYeni Taş Çağı Demir Çağı

-TARİH ÖNCESİ DEVİRLERYazının kullanılmasından önceki devrilere tarih öncesi (Prehistorik) Devirler denir. Yazılı kayıt ve belgelerin bulunmadığı bu devirler hakkında ancak kazılarla ele geçen kalıntı ve eserlerin incelenmesiyle bilgi edinilmektedir. Bu dönemde yazı kullanılmadığından yeterince bilgi ve belge mevcut değildir.

Tarih öncesi Devirler; Taş Devri ve Maden Devri olarak iki ana bölümde incelenir. Bu sınıflama yapılırken o dönemde insanların kullandıkları araç ve gereçlerin özellikleri dikkate alınmıştır. Uzun bir zaman dilimini kapsayan tarihi incelemek isteyen tarihçiler, insanlık için büyük önem

26

Page 27: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

taşıyan tarihsel olayları bölümlere ayırma gereği duymuşlardır. Bu bölümlerin her birine “çağ” denilmiştir.

   A. TAŞ DEVRİLERİ     İnsanların ortaya çıkışından madenlerin kullanılmaya başlanmasına kadar süren Taş Devirlere üç bölümde incelenir.  1. Eski Taş Devri (Paleolitik)   2 Orta Taş Devri (Mezolitik)   3. Yeni Taş Devri (Neolitik)  B. MADEN DEVİRLERİ   1. Bakır Devri   2. Tunç Devri   3. Demir Devri   A. TAŞ DEVRİLERİ 1. Eski Taş Devri (Paleolitik): İnsanlık tarihinin en uzun dönemindir.     Eski Taş Devri’ne, Yontma Taş  Devri de denilmektedir. Yüz binlerce yıllık bir dönemi kapsamaktadır.Bu dönemin önemli gelişmeleri şunlardır:*İnsanlar mağaraları barınak ve koruna yeri olarak kullanmışlar, yaşamlarını toplayıcılık ve avcılık yaparak sürdürmüşlerdir. Bu yaşam şekli insanların küçük gruplar halinde ve göçebe olarak yaşamlarına yol açmış, toplumsal yaşamın gelişmesini engellemiştir. *İnsanlar mağara duvarlarına avladıkları hayvanların resimlerini çizerek sanatsal duygularını ortaya koymuşlardır. *Buzul çağlarının yaşandığı Paleolitik   Devir’de insanlar hayvan postlarından giysiler yaparak soğuktan korunmaya çalışmışlardır. *Ateş bulunmuştur, insanlar ateşi kullanarak soğuktan ve vahşi hayvanlardan korunmuşlar, gıdalarını pişirmişlerdir. Bu dönemde otları ateşe verilerek ürkütülen hayvan sürülerini uçurum veya bataklık gibi tabii tuzaklara düşürülerek avlamışlardır.*Ateş, sonraki dönemlerde toprağın pişirilerek seramik yapılmasını ve madenlerin eritilerek şekillendirilmesinde kullanılarak insanların işini oldukça kolaylaştırmıştır. İnsanların ateşi kullanarak madenleri işlemeleri sanayinin temelini oluşturmuştur.

     Eski Taş Devirle ilgili buluntular; çakmak taşlarının yontulmasıyla şekillendirilmiş, hem silah hem de alet olarak kullanılan ilkel el baltaları, kemik ve ağaçtan yapılmış delici, kesici, kazıcı araçlar ve silahlardır.

27

Page 28: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Eski Taş Çağına ait ilk izlere İspanya’daki Altmaria ve Fransa’daki Lascux ( Laskö) mağaralarında rastlanmıştır. Anadolu’da bu döneme ait yerleşim yerleri arasında Antalya yakınlarında bulunan Beldibi, Belbaşı, Karain mağaraları ile İstanbul’daki Yarımburgaz Mağarası örnek olarak gösterilebilinir. Ayrıca Isparta’da Kapalin, Hatay-Samandağı’nda Mağaracık mağaralarında da bu döneme ait rastlantılar var.

Eski Taş Çağı’nın genel özellikleri:Yerleşim yerleri mağara ve kaya sığınaklarıdır.Mağara duvarlarına av ve hayvan resimleri yaptılar.Çakmak taşlarının yontulmasıyla baltalar ve kesici aletler yaptılar.Klan (aile) şeklinde yaşadılar. Avcılık ve toplayıcılık temel geçim kaynaklarıdır.

 2. Orta Taş Devri (Mezolitik):     Orta Taş Devri’nde Buzul Çağı sona ermiş, iklim şartları yaşamaya daha elverişli hale gelmiştir. Neolitik Devir’e geçiş sağlayan bir ara dönem olan Mezolitik Devir’de insanlar hayatlarını avcılık ve toplayıcılıkla sürdürmeye devam etmişlerdir.Orta Taş Çağına ait en önemli yerleşim merkezi Güney Tacikistan’nda “Kuldara” (Ceyhun nehrinin yukarı kısmı) bölgesidir.

Türkiye’de bu dönemi aydınlatan merkezler arasında Antalya Beldibi, Göller Yöresi Baradiz, Ankara Macunköy, Samsun Tekkeköy bulunmaktadır.

Orta Taş Çağı’nın genel özellikleri;Avcılık ve toplayıcılık temel geçim kaynaklarıdır.Çakmak taşından yapılmış araç gereçleri kullandılar.Mağara duvarlarına yapılan resimleri geliştirdilerDönemin sonlarına doğru ateş bulundu.

 3. Yeni Taş Devri-Neolitik-(Cilalı Taş Devri):  Buzulların çekilmesi ve iklim koşullarının iyileşmesi sonucunda, bu dönemde insanların yaşam biçimi, hayata bakış, alışkanlıkları ve uğraşları büyük değişikliğe uğramıştır. Günümüz uygarlığının temellerinin atıldığı Yeni Taş Devri’ne (Neolitik) Cilalı Taş Devri de denilmektedir. Cilalı Taş Devri’nin öneli gelişim özellikleri şunlardır:Bu devirde Anadolu’da en önemli yerleşim yerleri höyüklerdir. Bunlar arasında Diyarbakır Çayönü, Gaziantep Sakçagözü ve Konya Çatalhöyük bu devre ait merkezlerdendir.

28

Page 29: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Yeni Taş Çağı’nın genel özellikleri: *Kil ateşte pişirilerek çanak çömlek ve küp yaptılar. *Toprağı işleyerek tarım yaptılar. Üretici konumuna geçtiler. *Su kenarlarına ağaç dallarından, kamıştan ve kerpiçten kulübeler yaptılar. *Yerleşik hayata geçerek ilk köyleri kurdular. *Köpek, koyun, keçi, sığır gibi hayvanları evcilleştirdiler. Çayönü, Türkiye'de ve Güneydoğu Avrupa'da bulunan en eski neolitik köy yeridir. Arkeolojik kazılar sonucunda Anadolu’nun ilk çiftçilerinin burada yaşadığı anlaşılmıştır. Gelişmiş bir köy yerleşmesine sahip Çayönü’nde orak, bıçak ve tahıl öğütme taşlarının bulunması bu durumun göstergesidir.

Çatalhöyük ise, insanlık tarihinin ilk şehir yerleşmesi olarak kabul edilir. Konya ilinin Çumra ilçesindedir. Çatalhöyük, bugüne kadar elde edilen bulgulara dayanılarak dünyanın ilk kent yerleşim yeri olarak kabul edilir.

      Tarımsal Faaliyetlerin Başlaması:     Bazı hayvanların nesillerinin tükenmesi, insanları yeni besin kaynakları aramaya zorlamıştır. İklim koşullarının iyileşmesi ve insanların besin ihtiyaçları tarihin önemli gelişimlerinden biri olan tarımsal faaliyetlerin başlamasına ortam hazırlamıştır.    Tarımsal faaliyetlerin başlaması sonucunda;1.İnsanlar toplayıcılık ve avcılık faaliyetlerini bırakmaya başlamışlar ve göçebe yaşamın yerini yerleşik yaşam tarzı almıştır. Yerleşik yaşama geçilmesi, insanların yaşamlarında önemli değişikliklere yol açmıştır.2. İnsanların üretici duruma gelmesi; mülkiyet, miras ve sınıf farklılaşması gibi gelişmeleri ortaya çıkarmıştır. Bu durum insanlar arasında ilişkilerin artmasına ve yeni sorunların ortaya çıkmasına ortam hazırlamıştır.3. İnsanlar tüketicilikten üretici duruma geçmişlerdir. Bu durum insanların aç kalmasını önemli ölçüde azaltmış ve insan nüfusunda artış olmuştur.4. insanlar gücünden, etinden ve derisinden faydalanmak amacıyla hayvanları evcilleştirmişlerdir. 

Not: Tarımsal faaliyetlerin yürütülmesi için (ekim, sulama, hasat) güç gerekiyordu. Bu ihtiyaç zamanla kölecilik sisteminin ortaya çıkmasında etkili olmuştur. Güçlü topluluklar, kendilerinden zayıf grupları köleleştirmişler ve ilk Çağ’da hemen her uygarlıkta köleler sınıfı ortaya çıkmıştır.

29

Page 30: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

       KÖYLERİN KURULMASI:      Tarımsal faaliyetlerin başlaması, insanların tarlalarına yakın evler yaparak yerleşik hayatı geçmesini sağlamış ve göçebe yaşam tarzının terk edilmesine ortam hazırlamıştır. İlk kez bu dönemde köyler kurulmuştur.     İnsanların yerleşik yaşama geçmesi ve köylerin kurulması; —Toplumsal yaşamın başlaması, iş bölümünün yapılması ve mesleklerin belirginleşmesi,— Mal ve can güvenliğinin sağlanması amacıyla ortak savunma tedbirlerinin alınması ve zaman içerisinde askerlik anlayışının doğması,— Anlaşmazlıkların çözümü ve toplumda huzurun sağlanması amacıyla hukuk kurallarının yapılması,— Ortak giderlerin karşılanması için vergilerin toplanması,— Mimari faaliyetlerin başlaması gibi sonuçları ortaya çıkmıştır.

      Ticaret Faaliyetleri:      İnsanların tarımsal faaliyetlere başlaması zamanla üretim fazlası ürünlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Birçok şeye ihtiyaç duyan insanlar, ellerindeki ürünler ile ihtiyaç duydukları ürünleri takas ederek ticaret faaliyetlerini başlatmışlardır.

 Yeni Taş Devri’nde ticaretin başlaması;Toplumlar arasında ilişkilerin güçlenmesi,İnsanların ihtiyaçlarının karşılanması,Ürünlerin çeşitlenmesi,Bilgi ve tecrübe aktarımının sağlanmasıTaşımacılık faaliyetlerinin gelişmesi ve suyollarının kullanılması gibi sonuçları ortaya çıkmıştır.

Not: İnsanlar Neolitik Devir’de keten, kenevir gibi bitkiler yetiştirmişler ve bunlardan giysiler dokuyarak dokumacılık faaliyetlerini başlatmışlardır. Ayrıca pişirilmiş topraktan çanak, çömlek yaparak yiyeceklerini saklanmışlardır.

Farklı bölgelerde yapılan kazılarda toprak kapların ve seramiklerin çıkarılması, topraktan eşya yapımının yaygın olduğunu ve insanların ihtiyaçlarının birbirine benzediğini göstermektedir.

 B. MADEN DEVİRLERİ:a)  İlk kullanılan madenler bakır, altın ve gümüştür.b)  Eşyalar daha çok bakırdan yapmışlardır. c)  Bakır Devri maden döneminin en uzun devridir.

30

Page 31: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

e) İlk şehir devletleri (siteler) , ardından da ilk büyük devletler ortaya çıkmıştır. ( Sümer, Akad, Babil, Asur, mısır vs.)

 Madenlerin kullanılmaya başlamasından yazının bulunmasına kadar geçen döneme Maden Devri denir ve üç bölümde incelenir.

Not: Taş Devri’nden Maden Devri’ne geçiş dönemine Bakır-Taş (Kalkolitik) Devri de denir. Bu dönemde taştan aletlerin yanı sıra bakırdan da aletler yapılmıştır. Tarım ve hayvancılık ilerlemiş, yerleşim merkezleri büyümüştür.

1. Bakır Devri:     İnsanların ilk olarak kullandıkları madenler; bakır, altın ve gümüş olmuştur. Bakır Devri’nde hem kolay işlenmesi hem de tabiatta bol bulunmasından dolayı daha çok bakır kullanılmıştır. Altın ve gümüş süs eşyası yapımında bakır ise araç-gereç yapımında kullanılmıştır.

Türkiye’nin   bu   döneme   ait  merkezler   arasında  Çorum’da   Alacahöyük,   Denizli’de Beycesultan, Çanakkale’de Kumtepe ve Truva, Samsun’da İkiztepe yer alır. 

      2. Tunç Devri:     Madencilik tekniğinin gelişmesi sonucunda bakır ve kalayın karıştırılmasıyla tunç elde edilmiştir. İnsanların araçlarını tunçtan yaptıkları döneme Tunç Devri denilmiştir. İlk şehir devletleri ve büyük devletler (Sümer, Akad, Babil, Mısır ve Hitit) bu dönemde ortaya çıkmıştır.- Bu dönemde  Devlet düşüncesi ortaya çıkmıştır.- Arabalar yapıldı.-Ticaret gelişti. Türkiye’de bu dönemi aydınlatan merkezler arasında Ankara’da Ahlatlıbel ile Kayseri Kültepe’de   yer   almaktadır.   Anadolu’da   ilk   yazılı   belgeler   Kayseri     Kültepe’de bulunmuştur. 

    3. Demir Devri:   Maden Devri’nde insanlar en son demiri bulup işlemeyi başarmışlardır. Artık daha dayanıklı silah, araç ve gereçler yapılmış, medeniyet gelişmeye başlamıştır. Kara ve deniz ulaşımında ve savaş teknolojisinde ilerlemeler kaydedilmiştir. Kavimler arasında ilişkiler artmış ve buna paralel olarak ticaret gelişmiştir.

Maden Devri’nde ilk büyük şehirlerin ve devletlerin kurulmasının sonuncuda;Mimarinin gelişmesi ve büyük yapıların ortaya çıkmasına

31

Page 32: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Toplumsal yaşamın düzenlenmesine,İhtiyaçların daha kolay karşılanmasınaYerleşim alanlarının genişlemesine,Devletlerarasında ticaretin gelişmesine, savaşların ve ittifakların başlaması gibi sonuçların ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Türkiye’de Demir Çağı’nın yaşandığı bölgeler: Burdur HacılarYozgat AlişarÇorum Alacahöyük

Not: Demir Devri’nin sonlarında Sümerlerin yazıyı kullanmaya başlamaları (M.Ö. 3000) sonucunda Tarih Öncesi Devirler sona ermiş, Tarih Çağları başlamıştır.      Not:2: Tarih öncesi çağlar dünyanın her yerinde aynı zamanda yaşanmamıştır. Örneğin, Mezopotamya’da Maden Devri yaşanırken Avrupa’da Cilalı  Taş Devri yaşanmıştır. Toplumlar tarih öncesi devirleri aynı sırayı takip ederek yaşamamışlardır. Örneğin, göçlerin etkisiyle bir topluluk bir başak topluluktan yeni bilgiler öğrenerek taş devirleri ile maden devirlerini aynı dönemlerde yaşama imkânı bulmuştur.

Türkiye’de Tarih Öncesi Dönemlerin Yaşandığı Bölgeler:

Alacahöyük: Çorum ilinin Alaca ilçe sınırları içindedir. Yapılan kazılar sonucunda Alacahöyük’te dört ayrı kültür evresinden kalma on dört yerleşim (yapı katı) tespit edilmiştir. Bu katlarda Kalkolitik, Eski Tunç, Hitit, Frig ve Roma dönemlerine ait buluntulara rastlanılmıştır. Alacahöyük’te elde edilen buluntular, Ankara’daki Anadolu Medeniyetler Müzesi ile 1941’de ziyarete açılan Alacahöyük Müzesi’nde sergilenmektedir.

Çatalhöyük: Konya’nın Çumra ilçesine 10 km mesafededir. MÖ 7000 yılından kalma bir kentin büyük bir bölümü ortaya çıkarıldı. Şehirdeki evler dörtgen duvarlı olup birbirine bitişik haldedir. Yerleşim yerinde sokak bulunmamaktadır. Bölge UNESCO tarafından kültür kenti ilan edilerek koruma altına alınmıştır.

Hacılar: Burdur yakınlarındadır. Burada yapılan kazılarda mermerden kaplar, orak, bıçak, el baltası, taş boncuk ve bilyeler, kemikten deliciler ortaya çıkarılmıştır.

32

Page 33: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Troia (Truva): Homeros’un ünlü destanının anlattığı ünlü kenttir. Çanakkale’ye 30 km Hisarlık Tepesi’ndeki bulunmaktadır. Troia, üst üste kurulmuş dokuz kent kalıntısından oluşur. İlk beş katmanındaki kentler Bakır Çağına, sonraki katmanlarda bulunan kentler ise Tunç Çağına aittir.

Alişar: Yozgat ilimizin sınırları içindedir. Burada yapılan kazılarda kerpiç duvarlı ve dört köşe damlı evler, büyük küpler, ağaç ve taş sandıklar, altın ve gümüşten eşyalar bulunmuştur.

Tarih Öncesi Devirlerin Genel Özellikleri:1. Yazının olmadığı dönemlerdir. Bölgede yazının kullanılmaya başlamasıyla Tarih öncesi devirler sona erer. 2. Tarih öncesi devirlerle ilgili yazılı belgeler olmadığından insan topluluklarının bıraktığı kalıntılar kullanılarak bilgi toplanabilmiştir.3. Tarih öncesi dönemleri kesin sınırlarla birbirinden ayırmak mümkün değildir. 4. Tarih öncesi devirler, insanların kullandıkları araç ve gereçlere göre dönemlere ayrılmıştır.Taş Devri bölümlere ayrılırken insanların taşa yaptığı işlem göz önünde bulundurulmuştur. (Kabataş, Yontma ve Cilalı Taş gibi). Maden Devri bölümlere ayrılırken aletlerin yapıldığı madenler dikkate alınmıştır. Bakır, Tunç, Demir gibi.5. Tarih öncesi devirlerin başlama ve bitişleri bölgelere göre farklılıklar göstermiştir. Bütün devirler bütün toplumlarda aynı anda yaşanmamıştır. Bu farklılığın temel nedeni coğrafi çevre ve iklim şartlarıdır.6. Tarih öncesi devirler Mısır hariç normal seyrini izlememiştir. Bunun nedeni göçler sonucunda uygarlık alanında ileri toplumların diğer toplulukları etkilemesidir. 7. İnsanlığın gelişim sürecinde kullandıkları malzemeler sırasıyla taş, toprak ve maden (bakır-tunç- demir) olmuştur. 8. Bir bölgede Yontma Taş Devri'nden sonra Cilalı Taş, Taş- Bakır ya da Maden Devri'ne geçiş olmuştur. Ancak bir üst devirden sonra alt devir yaşanmamıştır. 9. Bir kazı merkezinde, eğer tüm devirler yaşanmışsa, en alt tabakadan üste doğru sırasıyla; Yontma Taş, Cilalı Taş, Taş- Bakır, Bakır, Tunç ve Demir devirlerine ait buluntulara rastlanır. 10. Toplumların yaşadıkları devirlerin değişiminde; -Bölgeye gelen göçler -Bölgenin yeraltı zenginlikleri -Bölgedeki insanların ihtiyaçları -Diğer toplumlarla ilişkiler etkili olmuştur.

33

Page 34: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

11.Tarih öncesine ait merkezlerde yazı ve yazıya ait hiç bir gelişme bulunamaz (Alfabe, Takvim, Para, Kitabe vb).

12. Paleografya, Filoloji, Diplomatik, Nümizmatik, Epigrafya, Mühür Bilimi, Heraldik gibi konusu yazıyla ilgili bilimlerden bu devirlerin aydınlatılmasında yararlanılmaz.13. İnsan toplulukları arasındaki etkileşim zayıftır. 14. Tarih öncesi dönemlere karanlık devirler de denir.15. İnsanların ihtiyaçları icatları ortaya çıkarmıştır. Önemli gelişmeler çok azdırH ÇAĞLARI: Yazının kullanmaya başlanmasından günümüze kadar geçen döneme Tarih Çağları denir. Tarih çağlara ayrılmasında önemli toplumsal ve siyasal evrensel olaylar esas alınmıştır.

      Tarihin çağlara ayrılmasında tarihçiler arasında İttifak yoktur. Gerçekte bir çağı diğerlerinden kesin çizgilerle ayırmak imkânsızdır. Ancak tarihin incelenmesini kolaylaştırmak ve genel değerlendirmeler yapabilmek için tarih çağlara ayrılmıştır.

Tarih’in Çağları; 1. İlk Çağ (MÖ 3500-MS 375): Yazının bulunmasından Kavimler Göçü’ne kadar olan dönemi kapsar. 2. Orta Çağ (375-1453): Kavimler Göçü’nden İstanbul’un fethine kadar olan dönemi kapsar. 3. Yeni Çağ (1453-1789) : İstanbul’un fethinden Fransız İhtilali’ne kadar olan dönemi kapsar. 4. Yakın Çağ (1789-…): Fransız İhtilali’nden günümüze kadar olan dönemi kapsar.

34

Page 35: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

DENEME TESTİ: 2

1. Tanım: Tarih, insan topluluklarının geçmişteki siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik çaba ve etkinliklerini yer ve zaman göstererek neden ve sonuç ilişkisi içerisinde belgelere dayanarak inceleyen bilim dalıdır.Durum: Asurlu tüccarların Kayseri yakınlarında kurdukları ticaret kolonileri aracılığıyla Anadolu'da tarih devirlerine geçmiş oldu.Yukarıda verilen durumda tarihin tanımında yer alan;I. Toplumsal ilişkilerII. Neden-sonuç ilişkisiIII. Kaynaklara dayanmaIV. Zaman belirtmeözelliklerinden hangilerine değinildiği söylenebilir?

A) Yalnız I B) I ve II C) II ve III D) III ve IV E) II, III ve IV

2. İnsanların, toprağı işleyerek tarımsal üretime geçtikleri, ilk yerleşim yerlerini kurdukları, yiyecek ve içecekleri korumak için kilden çanak çömlek yaptıkları çağ, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Orta taş ( mezeolotik ) çağı B) Eski taş ( paleolitik ) çağıC) Yeni taş ( neolitik ) çağı D) Bakır çağıE) Demir çağı

3. Aşağıdakilerden hangisinin cilalı taş devrini yontma taş devrinden ayıran özelliklerden biri olduğu savunulamaz?A) Köylerin kurulması B) Tarımla uğraşılmasıC) Araç ve gereç yapılması D) Dokumacılığın başlamasıE) Hayvanların evcilleştirilmesi

4. Malatya yakınlarındaki Aslantepe’de yapılan kazılarda, dünyanın en eski kılıçları kabul edilen üzeri işlemeli kılıçlara ve iki farklı ırka ait olduğu tespit edilen kafatası ve kemiklere rastlanmıştır.Bu bilgilere;1. Antropoloji2. Arkeoloji3. PaleografyaBilimlerinin hangilerinden yararlanılarak buna ulaşıldığı söylenebilir?A) Yalnız 1 B) Yalnız 2 C) 1 ve 2D) Yalnız 3 E) 1,2 ve 3

35

Page 36: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

5. Malatya yakınlarında bulunan Aslantepe yerleşim yerlerine ait aşağıdaki bilgilerden hangisinin, malzemeleri yer değiştirdiğine ve olası bir ticaretin varlığına kanıt olarak gösterilebilir?

A) Av etkinliklerinde mızrakların kullanılmasıB) Tarımsal etkinliklerde değirmen taşları ve orakların kullanılmasıC) Süs eşyalarında, boncukların dışında deniz kabuklarının kullanılmasıD) Girişleri çatıda olan tahıl ambarlarının bulunmasıE) Ölülerin mezarlarında değerli eşyalara rastlanması

6. Eski bir yerleşim yerinde yapılan kazıda elde edilen bulgular, burada yaşayanların taş devrinden sonra, bakır, tunç ve demir devirlerinde aynı zamanda girmiş olduklarını göstermektedir.

Bu yerleşim yerinde yaşayanlar için aşağıdakilerden hangisinin doğru olması en güçlü olasılıktır?

A) Madenleri işlemek için ateşten yararlanmayı geç öğrenmişlerdir.B) Yerleşme yeri bakır, kalay ve demir madenleri bakımından zengindir.C) Bakır ve tunç eşyalara çok geç gereksinim duymuşlardır.D) Taş devri uygarlığını yaşayanlar, demir devrini yaşayanlardan etkilenmişlerdir.E) Yerleşme yerinde köklü iklim değişmeleri olmuştur.

7. Çağlar boyunca Türk, İslam ve Hıristiyan kültürlerinin etkileşimini ortaya koymak isteyen bir araştırıcı İzmir’e gelmiştir. Çalışmalara başlayacağı sırada bu araştırıcıya, incelemelerini İstanbul’da yapması önerilmiş, böyle yaparsa bu konuda daha çok kanıt bulabileceği söylenmiştir.İstanbul’un daha çok hangi özelliğine dayanılarak böyle bir öneride bulunulmuştur?

A) Yeni Türk Devleti’nin en kalabalık ve gelişmiş kenti olmasıB) Bizans ve Osmanlı dönemlerinde hükümet, ticaret ve kültür merkezi olmasıC) Haçlı seferlerinin Anadolu’ya geçiş noktası üzerinde bulunmasıD) İstanbul’un Türklerden önce Araplar tarafından da kuşatılmış olmasıE) Halkın, değişik kültürlerden gelen araştırıcıları hoşgörüyle karşılaması

36

Page 37: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

8. Birbirini izleyen iki tarihsel olaydan birinin, ötekinin nedeni sayılıp sayılmayacağını ortaya çıkarmak için öncelikle neye bakılmalıdır?

A) Sonrakinin nedenlerinin, öncekine sonuçları arasında olup olmadığıB) İki olayda da aynı kişilerin etkin olup olmadığınaC) İki olayın da aynı yerde geçip geçmediğineD) İki olayın konuları arasında benzerlik olup olmadığınaE) Olayların sonuçları arasındaki benzerliğe

9. Tarih öncesinin devirlere ayrılmasında aşağıdaki gelişmelerden daha çok hangisi etkili olmuştur.

A) Bazı hayvanları evcilleştirme B) Giyim kuşamda değişimC) Tarımla uğraşma D) Araç ve gereç yapımıE) Toplumsal dayanışma

10. ‘Eski bir yerleşme yerinde yapılan araştırmada toprağın en alt katından en üst katına doğru sırayla, yontma taş, cilalı taş, bakır, tunç ve demirden yapılmış araçlara rastlanmıştır’’.

Sadece bu bilgiler dikkate alındığında, bu yerleşim yerinde yaşayanlar için aşağıdakilerden hangisinin doğru olup olmadığı belli değildir?

A) Demiri işlemesini en son öğrendikleriB) Uygarlaşmalarının tarihsel gelişmeye uygun olduğuC) İşledikleri ilk metalin bakır olduğuD) İlk araçlarını taşlardan yaptıklarıE) Topraktan eşya yapmakta ilerlemiş oldukları

11. Bir tarihi olayda rolü olanların katkılarının doğru olarak değerlendirilmesi için aşağıdakilerden hangisinin göz önünde tutulması gerekir?

A) Olayın geçtiği zamandaki koşullarınB) Başka olaylarla benzerliklerinC) Olayla ilgili değişik yorumlarınD) Olaydan sonra kaç yıl geçmiş olduğununE) Eleştirinin yapılmış olduğu günün koşullarının

12. Aşağıdakilerden hangisi tarihi olayların araştırılmasında başvurulan yollardan biri olamaz?

37

Page 38: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

A) Kronoloji ve coğrafyadan yararlanma B) Kaynak taraması yapmaC) Buluntuları inceleme D) Deney yapmaE) Olaylar arasında ilişki kurma

13. Aşağıdakilerden hangisinin oluş zamanı diğerlerine göre daha belirgindir?

A) Türkiye şubat ayının 28’inde NATO’ya girmiştir.B) Atatürk, 19. ve 20. Yy. Yaşamıştır.C) Yazı günümüzde yaklaşık 5000 yıl önce bulunmuştur.D) Kars Antlaşması ekim ayının 1. Yarısında imzalanmıştır.E) Türkiye, 1932 yılında Milletler Cemiyeti’ne üye olmuştur.

14. Cilalı Taş Devri’nde, yiyecek olarak kullanılmak üzere çeşitli bitkiler yetiştirilmeye başlanmış, su kaynaklarından birbirine bitişik bahçeli evler yapılmış, taşlardan yapılmış alet ve silahlar daha kesici hale getirilmiş, bitki liflerinden giysiler, yiyecekleri saklamak için topraktan çanak çömlek yapmıştır.

Bu açıklamada, cilalı taş devri’nde aşağıdakilerden hangisinin gerçekleşmiş olduğunu gösteren bir kanıt yoktur?

A) Yerleşik hayata geçilmesi B) Topraktan eşya yapılmasıC) Kullanılan silahların geliştirilmesi D) Tarım ürünlerine geçilmesiE) Yazının bulunması

15. Tanım: Tarih insan topluluklarının geçmişteki yaşayışlarını, uğraşlarını, birbiriyle olan ilişkilerini yer ve zaman göstererek, neden-sonuç ilişkileri içerisinde inceleyen bir bilimdir.

Durum: İslamiyet’in hızlı yayılmasında, diğer din ve inançlara karşı gösterilen hoşgörünün payı büyüktür. Avrupa’da ve Asya’da ezilmiş ve horlanmış insanlar, Müslümanları kurtarıcı olarak karşıladılar.Yukarıda verilen durumda tarihin tanımında yer alan öğelerden hangisine değinilmemiştir?

A) İnsan ilişkileri B) Neden-sonuç ilişkileri C)Yer

38

Page 39: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

D) İnsan topluluklarının yaşayışları E) Zaman

16. Kalkolitik Çağ’da Anadolu’da avcılık önemini kaybetmiş, tarım öncelik kazanmıştır. Bu bilgiye dayanarak kalkolitik çağ ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisine varılabilir?

A) Verimli topraklara göç edilmiştir. B) Yerleşik hayata geçilmemiştir.C) İnsanların yaşantısı değişmiştir. D) Hayvancılık yapılmamıştır.E) Tüketim üretimden çok olmuştur.

17. MÖ tarihleri Miladi Takvimi’nin başlangıcından geriye doğru gittikçe, MS tarihleri ise Miladi Takvimi’nin başlangıcından günümüze doğru geldikçe sayısal değer olarak artar.Bu bilgiye dayanarak aşağıdaki yargılardan hangisine varılabilir?

A) MÖ iki tarihten sayısal değeri büyük olan küçük olandan daha eski bir tarihi gösterir.B) MÖ iki tarihin arasındaki süreyi bulmak için bu iki tarihi toplamak gerekir.C) MÖ bir tarih ile MS bir tarih arasındaki süre bunlardan sayısal değeri küçük olanı sayısal değeri büyük olandan çıkarılmasıyla bulunur.D) MS iki tarihin arasındaki süreyi bulmak için bu iki tarihi toplamak gerekir.E) MS iki tarihten sayısal değeri küçük olan büyük olandan daha yakın bir tarihi gösterir.

18. Konya yöresinde bakır ve kurşun madenleri bulunmadığı halde, bu yöredeki Çatalhöyük’te bu madenlerden yapılmış boncuk ve yüzük gibi takılar bulunmuştur.Bu bilgiler Çatalhöyük’te yaşamış kültür ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi için kanıt olabilir?

A) İnsanları bir arada yaşamaya zorlayan bir otorite vardır.B) Maden bu kültürde öteki kültürlerden daha önce kullanılmıştır.C) Verimli bir bölgede bulunulmasına karşın tarıma önem verilmemiştir.D) Başka toplumlarla ticaret yapılmıştır.E) Süslenme bu kültürde çok önemli bir ihtiyaçtır.

39

Page 40: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

19. Herodotos’dan önce tarihi olayların oluşuna ilişkin birtakım listeler, Kronoloji cetvelleri ve yıllıklar düzenlenmiş olduğu halde, tarih biliminin öncüsü olarak Herodotos gösterilmektedir.Herodotos’un tarih biliminin öncüsü olarak kabul edilmesinde, aşağıdakilerden en çok hangisinin etkili olduğu savunulabilir?A) Araştırarak ve yansız olmaya çalışarak yazmasıB) Pek çok tarihi olayı bizzat yaşamış olmasıC) Tarihi olayların kimler arasında ve ne zaman olduğunu belirtmesiD) Tarihi olayları kronolojik sıraya göre vermesiE) Olayların geçtiği yerleri gezip görmesi

20. Kazılarda ortaya çıkarılan eski yerleşim yerlerinin pek çoğunda yiyecek pişirme ve saklama kapları, giysiler, silahlar gibi eşyalara rastlanmaktadır.Bu durum aşağıdakilerden hangisine bir kanıt olabilir?

A) Araç ve gereçlerin paylaşıldığına önem verildiğineB) Topluluklar arasında ticaret yapıldığınaC) İnsan gereksinimlerinin birbirine benzediğineD) Uygarlık düzeyinin toplumdan topluma değiştiğineE) İnsanlar arasında barışın egemen olduğuna

21. Eski bir yerleşim yerinde yapılan kazıda MÖ 3000’li yıllara ait kültürel kalıntı katlarıyla MÖ 2000’li yıllara ait kültürel kalıntılar bulunmuş, ayrıca aynı yerleşim yerinde MÖ 2000’li yılların başlarına ait, topraktan yapılmış yeni bazı buluntular çıkarılmıştır.Bu durum aşağıdakilerden hangisine bir kanıt olabilir?

A) Bölgenin uzun süren saldırılar nedeniyle terk edildiğineB) Günümüzden dört-beş bin yıl önce bölgede yerleşim olduğunaC) Bölgede köklü iklim değişiklikleri olduğunaD) Bölgede yaşayanların metali tanımadığınaE) Kültürel kalıntıların aynı topluluğa ait olduğuna

22. Tarih öncesinde yaşayan insanların önce taş, sonra toprak, daha sonra madenden yararlanmaları aşağıdakilerden hangisini gösterir?

A) İnsanların bilgi birikiminin giderek arttığınıB) Yaşayan insan sayısında artış olduğunuC) İnsanların farklı ortamlarda, dağınık halde yaşadıklarınıD) Taş, toprak ve madenin kullanılma sürelerinin aynı olduğunuE) Bazı malzemelerin doğada çok az bulunduğunu

40

Page 41: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

23. Tarihi bir olayın doğru değerlendirilmesi;I. Araştırmanın yapıldığı dönemin koşullarının dikkate alınmasıII. Doğru bilgiler içeren belgelere ulaşılmasıIII. Araştırmayı yapanların ön yargılarının olmaması

Özelliklerinden hangilerinin dikkate alınmasıyla sağlanabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve IID) II ve III E) I, II ve III

24. Tarih öncesi devirleri inceleyen bir tarihçi en çok aşağıdaki bilimlerin hangisinden yararlanır?

A) Sosyoloji B) Arkeoloji C) CoğrafyaD) Kronoloji E) Olaylar arasında ilişki kurma

25. Tarihe yardımcı bilimlerden ‘’kronoloji’’nin ilgi alanı aşağıdakilerden hangisidir?

A) İnsan topluluklarının dilleriB) Eski paralar ve bunlar üzerinde damgaların anlamlarıC) Eski yazılarD) Toplumların gelenek ve görenekleriE) Olayların gerçekleşme zamanı

26. Tarih öncesinde yaşayan insanlar eşya ve alet yapımında aşağıdaki maddelerden hangisi sıradaki gibi yararlanmaya başlamışlardır?

A) Toprak-taş-maden B) Toprak-maden-taşC) Taş-maden-toprak D) Taş-toprak-madenE) Maden-taş-toprak

27. İnsan topluluklarını ve toplumlar arasında geçmişte meydana gelen olayları, yer göstererek inceleyen ve bu olaylar arasındaki neden-sonuç ilişkilerini kaynaklara dayanarak araştıran bilim dalına ‘’tarih’’ denir.

Bu tanımda tarih biliminin hangi özelliği yoktur?

A) Eski devirleri aydınlatması B) Kronolojiye yer vermesiC) Olayların analizini yapması D) Belgelerden yararlanması

41

Page 42: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

E) Olayların geçtiği yeri belirtmesi

28. Tarihi çağlara ayırmanın amacı aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir?A) Tarihe yardımcı bilimlerden yararlanılmasını sağlamaklaB) İktisadi faaliyetlerin gelişimini kontrol etmekleC) Olayları sınıflandırarak öğrenimi kolaylaştırmaklaD) Dönemin koşullarını yargılamaklaE) Toplumların coğrafi koşullarını belirtmekle

29. 17. Tarih Öncesi Devirlerde ticari ilişkilerin başlamasıve gelişmesinde;I. Madenlerin işlenmesiII. Göçebe yaşamın egemen olmasıIII. Hayvanların evcilleştirilmesiIV. Tarımsal üretimin başlamasıgelişmelerinden hangilerinin etkisinde söz edilemez?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) II ve III D) II ve IV E) I, III ve IV30. Yeni taş ( cilalı taş ) devri yerleşim alanlarından biri olan Konya Çatalhöyük’ün, insanlık tarihi açısından, aynı devre ait Çayönü yerleşim alanından farklı olan özelliği aşağıdakilerden hangisidir?A) Yerleşik hayata geçilmesiB) Bakırdan yapılmış süs eşyalarına rastlanmasıC) Heykelcilerin bulunmasıD) İlk şehir yerleşmesi olarak kabul edilmesiE) Hayvanların evcilleştirildiğini gösteren buluntulara rastlanması

31. Eski bir yerleşim yerinde yapılan kazıda;– Kitabeler– Giyim eşyaları– Madenî paralar bulunmuştur.Bu bulguların incelenmesinde aşağıdaki bilimlerden hangisine gereksinim duyulmaz?

A) Paleografya B) Etnografya C) NümizmatikD) Antropoloji E) Epigrafya

32. Olay ve olgu kavramları düşünüldüğünde aşağıdakilerden hangisi bir tarihi olaya örnek gösterilemez?A) İstanbul’un fethedilmesiB) Anadolu’nun Türkleşmesi ve İslamlaşması

42

Page 43: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

C) Malazgirt Savaşı’nın kazanılmasıD) Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıE) Pearl Harbour Baskını’nın yapılması.

TEST: 2 CEVAP ANAHTARI1-B, 2-C, 3-C, 4-C, 5-C, 6-D, 7-B, 8-A, 9-D, 10-E, 11-A, 12-D, 13-E, 14-E, 15-E, 16-C, 17-A, 18-D, 19-A, 20-C, 21-B, 22-A, 23-E, 24-B, 25-E, 26-D, 27-B, 28-C, 29-B, 30-D31-D, 32-B,

43

Page 44: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

ESKİ ÇAĞDA TÜRKİYE’NİN ÇEVRESİNDEKİ KÜLTÜR VE MEDENİYETLER

İLK ÇAĞ UYGARLIKLARININ OLUŞUMU VE YAYILIŞI

İlk Çağ uygarlıklarından olan Yunanlar ve Romalılar Fenike alfabesini geliştirerek günümüz Latin alfabesinin temelini atmışlardır. Kültür genellikle toplumların örf, âdet, gelenek ve göreneklerini ifade eden maddi ve manevi değerlerdir. Ziya Gökalp’e göre Uygarlık evrensel, kültür ise yerel, yöresel, etnik ve millidir. İlk çağlardan itibaren dünyanın değişik bölgelerinde ortaya çıkan uygarlıkların oluşumunda siyasi, sosyal, coğrafi ve ekonomik faktörler etkili olmuştur. Sümerler; MÖ 4 bin yılında Güney Mezopotamya’ya gelerek Fırat ve Dicle nehirlerinin oluşturdukları bataklıkları kuruttular. Mısırlılar da Nil deltasındaki bataklıkları kurutmuşlardır.

44

Page 45: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Yunanistan, tarım yapmaya elverişli olmadığı için burada yaşayan halk deniz ticaretine yönelmiştir. A. Mezopotamya Uygarlığı

a) Sümerlerb) Akadlar c) EIamlar d) Babiller

I. Babil DevletiII. Babil Devleti

e) Asurlar.B. Mısır MedeniyetiC. İran UygarlığıD. Doğu. Akdeniz Medeniyeti

b) Fenike Medeniyetic) İbrani Medeniyeti

E. Ege ve Yunan Uygarlığı 1. Girit Uygarlığı 2. Miken (Aka) Uygarlığı 3. Eski Yunan UygarlığıF. Orta Asya ve Türkler 4. İskender İmparatorluğuF. Roma Uygarlığı

45

Page 46: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

1. MEZOPOTAMYA UYGARLIĞI Mezopotamya (iki ırmak arasında kalan ülke) Anadolu'nun güneydoğusundan Basra körfezine kadar uzanan Dicle ve Fırat ırmakları arasındaki topraklar Mezopotamya’yı meydana getirir. SÜMERLER (MÖ 4000-2350): Türkçeye benzer bir dile sahip olmaları Orta Asya'dan MÖ. 4000 yıllarında doğudan Aşağı Mezopotamya’ya gelerek yerleşmişlerdir. Bu nedenle Orta Asya kökenli oldukları ileri sürülmektedir. Bölgedeki bataklıkları kurutarak tarıma açmışlardır. Mezopotamya, uygarlığının ilk kurulduğu yerdir. Şehirlerini tapınakların etrafında oluşturmuşlardır. En önemli şehirleri: Ur, Eridu, Uruk, Kaş, Lagaş’tır. Çivi yazısını bulmuşlar. Sümerler, ziggurat adı verilen yedi katlı tapınaklar inşa etmişlerdir.

46

Page 47: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Sümerlerde toprak tanrının malı kabul edilmiş ve rahiplerin gözetimi altında ekilmiştir. MÖ. 2350’de Akadlar Sümerleri egemenliklerine almışlardır. Tufan, Yaratılış ve Gılgamış destanları Sümerlere aittir. Ahret inançları yoktur. Çok tanrılı dine inanmışlar.

Bilim, sanat ve edebiyat alanında ilerleme gösteren Sümerler mimaride sütun, kubbe ve kemer tarzını kullandılar. Çivi yazısını bularak uygarlığın temelini atmışlardı. Bir yılı 360 gün olarak hesaplamışlar. Haftayı 7 gün, yılı 12 ay olarak kabul etmişler. Aritmetik ve geometrinin temellerini atmışlar. Yüzey ve hacim ölçmenin formülünü bularak daireyi 360 dereceye bölmüşler. Hukuk sistemini ilk geliştiren Sümerler olmuştur. Tarihin bilinen ilk

47

Page 48: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

yazılı kanunlarını Lagaş Kralı Urukagina (MÖ 2375) geliştirerek güçsüzleri korumak ve özel mülkiyeti güvence altına almak için kanunlar çıkarmıştır. Ayrıca ticaret, evlenme, boşanma, miras gibi konuları kanunlarla düzenlemişlerdir. Sümerler “site” denilen şehir devletleri kurmuşlardır. Sitelerin başında “patesi” veya “ensi” adı verilen rahip-krallar yer almıştır.

Sümerlerde Halk: -kral ve rahipler en üst sınıfı oluştururdu. Halk ise -hürler ve köleler olarak ikiye ayrılırdı. Not: Sümerlerin insanlık tarihine en büyük katkıları, çivi yazısını bularak tarihi devirleri başlatmalarıdır.Not 2: Sümerlerde Toplum: Soylular, hürler ve köleler olmak üzere üç kısımdan oluşmaktaydı.

48

Page 49: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Uygarlığa katkıları-Yazıyı bulmuşlardır (çivi yazısı) İlk Yazılı Kanunu yapmışlardır. Urukagina tarihte bilinen ilk yazılı kanunları yapmıştır.Matematik, geometri ve astronomi ile ilgilenmişlerdir. -Ay yılını esas alan takvimi bulmuşlar.

AKADLAR (MÖ 2350-2100) M.Ö. 2350 – 2150 Yılları arasında varlıklarını sürdürmüşlerdir. Tarihte bilinen ilk büyük imparatorluğu kurmuşlardır. Akad Krallığı, Elam, Anadolu, Suriye ve Yukarı Dicle bölgelerinin doğal zenginliklerini ele geçirdi. Sümer kültürünün etkisinde kalarak çok tanrılı bir dine inandılar. Kurdukları güçlü ordular ile Sümer kültürünü Ön Asya’ya taşıdılar.

49

Page 50: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Akadlar, MÖ 2100 yılındı çıkan iç karışıklık sonucunda Sümerler tarafından ortadan kaldırılmıştır.

ELÂMLAR (MÖ 3000-640)Samî kavimlerinden olan ve Orta

Asya kökenli olan Elâmlar; Mezopotamya’nın güneydoğusunda yaşıyorlardı. Merkezleri Sus kentiydi. MÖ 3000’de Sus kenti prensi, diğer kent devletlerini de egemenliği altına alarak bir krallık kurdu.

Elâmlar zengin yeraltı kaynaklarına sahiptiler. Madencilik, çömlek yapımı ve seramik sanatında ileri gitmişlerdir. Bunun yanında Doğu Akdeniz’den geçen ticaret yolları ülkelerinden geçmesi nedeniyle sık sık saldırıya uğramışlardır. MÖ 7. yüzyıl ortalarında Asurlar tarafından yıkılmışlar.

BABİLLER (AMURRULAR) (MÖ 2100-539)

50

Page 51: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Babil Devleti Sami ırkından gelen Amurrular tarafından MÖ 2100 yıllarında kurulmuştur. En parlak devri Hammurabi dönemidir. Babil devleti daha çok Merkezi ve askeri bir devletti. Babil devleti asma bahçeleri ile ün kazanmıştır. Yaptıkları Babil Kulesi, 100 metreye yaklaşmıştır. Bu kule dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilmiştir. Mezopotamya’da hukuk alanında en geniş kanunları çıkaran Babil kralı Hammurabi olmuştur. Hammurabi yaptığı kanunlarıyla ün kazanmıştır. Cezaları kısas esasına dayanır ve Sümer kanunlarına göre daha ağırdır.Hammurabi; Sümerlerin eski kanunlarını toplayarak dönemin ihtiyacına göre; aile, ekonomi, kişi hakları, ticaret ve miras gibi konuları kapsayan ilk Anayasa olarak kabul edilen Hammurabi Kanunlarını yapmıştır.

51

Page 52: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Babiller I ve II. Babil Devleti olmak üzere iki kez devlet kurmuşladır. I. Babil Hititler, II. Babil ise Persler tarafından yıkılmıştır.

ASURLULAR (MÖ 2000-609): Daha çok ticaretle büyük başarılar sağlamışlardır. Sami kavimlerinden olan Asurlar, Yukarı Mezopotamya’nın Asur kentinde yaşadılar. MÖ 2000 yıllarında Sargon’un başa geçmesiyle başkent Ninova (Irak-Kerbela) olan bir krallık kurdular. Elam, Suriye, Filistin ve Mısır’ı içine alan büyük bir imparatorluk hâline geldiler. Asurlular en güçlü dönemini Asurbaniplal zamanında yaşadılar. MÖ 609’da Medlerin, Babillerin ve Mısırların saldırmaları sonucunda yıkılmıştır.

52

Page 53: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

Kanunları daha sert ve ağırdı. Çivi yazısını; Anadolu’ya taşımaya çalışmışlar.

Önemli*Mezopotamya uygarlığı, tarih dönemlere en erken giren uygarlıktır. Bu uygarlık Anadolu’yu sanat, hukuk, yazı ve ekonomik alanda etkilemiş, böylece iki uygarlık arasında hızlı bir kültür alışverişi yaşanmıştır.

*Hammurabi’nin kanunları Sümerlere göre daha sertti. Asurlar cezaları daha sertleştirerek kısasa kısas ilkesini geliştirdiler.

*Mezopotamya’da din; Mezopotamyalılar çok tanrılı din inanışına sahiptiler. Tapınaklarına Zigurat denirdi.

*Mezopotamya;- Krallar ve rahipler, -soylular ve hürler

53

Page 54: tarih34.comtarih34.com/resimler/files/Tarihi kaynaklar slyt(1).docx · Web view-Rumi Takvim: 1677 yılında Mart ayını yılbaşı kabul eden Rumi Takvim yapıldı. Osmanlı tarihinde

BCAL –TARİH 9 – DERS NOTLARI- Ders Öğretmeni: Vedat AKBULAK

- kölelerden oluşurdu. Krallar ve rahipler en üstün sınıfı oluştururdu.

Not: Asurlular ülkede yazılmış tüm eserleri toplatıp büyük bir kütüphane oluşturarak insanlık tarihe önemli bir hizmette bulundular. Bu dönemde Ninova’yı kültür ve ticaret merkezi haline getirmişlerdir.

Not 2: Anadolu’da bulunan en eski yazı örneği Kültepe’de bulunan Asur tabletleridir.

54