210
İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ OCAK 2014 YENİLENEBİLİR ENERJİ SİSTEMLERİ İÇİN ÇOK SEVİYELİ BİR EVİRİCİNİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ Cem KÖSEOĞLU Elektrik Mühendisliği Anabilim Dalı Elektrik Mühendisliği Programı

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

  • Upload
    others

  • View
    0

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

OCAK 2014

YENİLENEBİLİR ENERJİ SİSTEMLERİ İÇİN ÇOK SEVİYELİ BİR EVİRİCİNİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ

Cem KÖSEOĞLU

Elektrik Mühendisliği Anabilim Dalı

Elektrik Mühendisliği Programı

Page 2: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez
Page 3: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

Teslim Tarihi: 7 Şubat 2014

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YENİLENEBİLİR ENERJİ SİSTEMLERİ İÇİN ÇOK SEVİYELİ BİR EVİRİCİNİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Cem KÖSEOĞLU 504101008

Elektrik Mühendisliği Anabilim Dalı

Elektrik Mühendisliği Programı

Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Deniz YILDIRIM

Page 4: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez
Page 5: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

iii

Tez Danışmanı : Yrd. Doç. Dr. Deniz YILDIRIM .............................. İstanbul Teknik Üniversitesi

Jüri Üyeleri : Doç. Dr. Özgür ÜSTÜN ............................. İstanbul Teknik Üniversitesi

İTÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü’nün 504101008 numaralı Yüksek Lisans ÖğrencisiCem KÖSEOĞLU, ilgili yönetmeliklerin belirlediği gerekli tüm şartları yerinegetirdikten sonra hazırladığı “YENİLENEBİLİR ENERJİ SİSTEMLERİ İÇİNÇOK SEVİYELİ BİR EVİRİCİ GERÇEKLEŞTİRİLMESİ” başlıklı teziniaşağıda imzaları olan jüri önünde başarı ile sunmuştur.

Teslim Tarihi : 13 Aralık 2013 Savunma Tarihi : 21 Ocak 2014

Doç. Dr. A. Faruk BAKAN ..............................Yıldız Teknik Üniversitesi

Page 6: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

iv

Page 7: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

v

Aileme,

Page 8: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

vi

Page 9: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

vii

ÖNSÖZ

Yüksek lisans eğitimim ve tez çalışmam süresince bana her türlü desteği vererek, gerek ders içi gerek ders dışı çalışmalarda bilgi birikimini benimle paylaşan danışmanım Yrd. Doç. Dr. Deniz YILDIRIM’a, tecrübe ve bilgilerinden yararlandığım, tez çalışmam süresince benden desteklerini esirgemeyen Baran Elektronik Sistemleri firmasından Ahmet ÇABRİ, Ertuğrul ERASLAN, Hüseyin KOCABAY beylere ve İTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü Araş. Gör. Furkan BAŞKURT’a teşekkürü borç bilirim. Ayrıca eğitim hayatım boyunca bana her türlü maddi ve manevi desteği sağlayan başta anne ve babam olmak üzere tüm aileme teşekkürlerimi sunuyorum. Ocak 2014

Cem KÖSEOĞLU

Page 10: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

viii

Page 11: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

ix

İÇİNDEKİLER

Sayfa

ÖNSÖZ ...................................................................................................................... vii İÇİNDEKİLER ......................................................................................................... ix KISALTMALAR ...................................................................................................... xi ÇİZELGE LİSTESİ ................................................................................................ xiii ŞEKİL LİSTESİ ....................................................................................................... xv SEMBOL LİSTESİ ................................................................................................. xix ÖZET ...................................................................................................................... xxiii SUMMARY ............................................................................................................ xxv 1. GİRİŞ ...................................................................................................................... 1

1.1 Yenilenebilir Enerji Sistemleri ........................................................................... 1 1.2 Tez Çalışmasının Amacı ve Kapsamı ................................................................ 5

2. EVİRİCİ YAPILARI ............................................................................................. 7 2.1 Bir Fazlı ve Üç Fazlı Tam Köprü Eviriciler ....................................................... 8 2.2 Çok Seviyeli Eviriciler ..................................................................................... 13 2.3 Evirici Modülasyon Yöntemleri ....................................................................... 23

3. ÜÇ FAZLI ÜÇ SEVİYELİ DİYOT KENETLEMELİ EVİRİCİ .................... 31 3.1 Kontrol Algoritması ......................................................................................... 31 3.2 Üç Seviyeli Sinüzoidal Darbe Genişlik Modülasyonu ..................................... 37

3.2.1 Ölü zaman ve modülasyon indeksi ........................................................... 40 3.3 Eviricinin Şebeke İle Etkileşimi ....................................................................... 42

3.3.1 Adalanma .................................................................................................. 42 3.3.2 Güç kalitesi ............................................................................................... 44

3.4 Modelleme Ve Tasarım .................................................................................... 45 3.4.1 Filtre elemanlarının boyutlandırılması ...................................................... 45 3.4.2 Matematiksel modelleme .......................................................................... 48

3.5 Bilgisayar Benzetimi ........................................................................................ 53 3.5.1 Açık çevrim çalışma benzetimi ................................................................. 54 3.5.2 Şebeke bağlantılı çalışma benzetimi ......................................................... 61

4. GERÇEKLEME VE DENEYSEL ÇALIŞMALAR ......................................... 69 4.1 Tasarlanan Sistemin Genel Çalışma Blokları ................................................... 69 4.2 Donanım Tasarımı ............................................................................................ 73

4.2.1 Evirici güç devresi .................................................................................... 74 4.2.2 Yardımcı güç kaynağı ............................................................................... 75 4.2.3 Mosfet sürücü ............................................................................................ 79 4.2.4 Ölçüm devreleri ......................................................................................... 80

4.2.4.1 Şebeke gerilimi ölçüm devresi ........................................................... 80 4.2.4.2 Sıfır geçiş dedektörü .......................................................................... 85 4.2.4.3 DA bara gerilimi ölçümü ................................................................... 86 4.2.4.4 Akım sensörü devresi ......................................................................... 87

4.2.5 Kondansatör şarj/deşarj devresi ................................................................ 89 4.2.6 Koruma elemanları .................................................................................... 91

Page 12: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

x

4.2.7 İşlemci devresi........................................................................................... 91 4.2.8 Baskı devre tasarımı .................................................................................. 92

4.3 Yazılım Tasarımı .............................................................................................. 94 4.3.1 DSP çevre birimleri ................................................................................... 94 4.3.2 Sayısal işlemler ......................................................................................... 99

4.3.2.1 Sayı formatı seçimi ........................................................................... 101 4.3.2.2 İşaret ölçeklendirme ......................................................................... 103

4.3.3 Üç seviyeli SDGM işaretlerinin gerçek zamanlı üretimi ........................ 108 4.3.4 Faz kilitlemeli döngü algoritması ............................................................ 111 4.3.5 PI kontrolör ............................................................................................. 115 4.3.6 Akış diyagramları .................................................................................... 116

4.3.6.1 Ana program ..................................................................................... 119 4.3.6.2 Kontrol döngüsü ............................................................................... 121 4.3.6.3 Diğer kesmeler ................................................................................. 124

4.4 Deneysel Sonuçlar .......................................................................................... 126 4.4.1 Şebeke bağlantısız çalışma ...................................................................... 126 4.4.2 Şebekeye senkron çalışma ....................................................................... 130

5. SONUÇ VE ÖNERİLER ................................................................................... 135 KAYNAKLAR ........................................................................................................ 139 EKLER .................................................................................................................... 141 ÖZGEÇMİŞ ............................................................................................................ 179

Page 13: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xi

KISALTMALAR

AA : Alternatif Akım ADC : Analog to Digital Converter AGK : Anahtarlamalı Güç Kaynağı DA : Doğru Akım DGM : Darbe Genişlik Modülasyonu DSP : Digital Signal Processor EMI : Electromagnetic Interference eCAP : Enhanced Capture ePWM : Enhanced Pulse Width Modulation FFT : Fast Fourier Transformation FKD : Faz Kilitlemeli Döngü GTO : Gate Turn Off Thyristor IGBT : Insulated Gate Bipolar Transistor IQ : Integer Quotient MOSFET : Metal Oxide Semiconductor Field Effect Transistor MPPT : Maximum Power Point Tracking NDZ : Non-Detection Zone PWM : Pulse Width Modulation PI : Proportional Integral PIE : Peripheral Interrupt Expansion SDGM : Sinüzoidal Darbe Genişlik Modülasyonu SGD : Sıfır Geçiş Dedektörü THD : Total Harmonic Distortion UVDGM : Uzay Vektör Darbe Genişlik Modülasyonu

Page 14: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xii

Page 15: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xiii

ÇİZELGE LİSTESİ

Sayfa

Çizelge 2.1 : Bir fazlı tam köprü evirici anahtarlama durumları ve çıkış gerilimi. ... 10 Çizelge 2.2 : Üç fazlı tam köprü evirici anahtarlama durumları ve çıkış gerilimi. ... 11 Çizelge 2.3 : Üç fazlı iki seviyeli evirici faz nötr ve faz arası gerilimi. .................... 13 Çizelge 2.4 : Üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici anahtarlama durumları ve çıkış

gerilimleri. ............................................................................................ 18 Çizelge 2.5 : Beş seviyeli diyot kenetlemeli evirici anahtarlama durumları ve çıkış

gerilimi. ................................................................................................ 20 Çizelge 2.6 : Üç seviyeli kondansatör tutmalı evirici anahtarlama durumları. ......... 22 Çizelge 4.1 : Evirici çalışma parametreleri. ............................................................... 69 Çizelge 4.2 : Sistemde kullanılan DSP çevre birimleri. ............................................ 96 Çizelge 4.3 : eCAP modülü ayarları. ......................................................................... 98 Çizelge 4.4 : ADC modülü ayarları............................................................................ 99 Çizelge 4.5 : İşaret kazançları. ................................................................................. 107 Çizelge 4.6 : ePWM modülü ayarları. ...................................................................... 109 Çizelge 4.7 : Kullanılan test ve ölçü aletleri. ........................................................... 126 Çizelge 4.8 : Verim ölçümü. .................................................................................... 128

Page 16: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xiv

Page 17: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xv

ŞEKİL LİSTESİ

Sayfa

Şekil 1.1 : DA-DA çeviricili doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemi. ...................... 3 Şekil 1.2 : Sadece DA-AA çevirici içeren doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemi. . 4 Şekil 2.1 : Evirici topolojileri sınıflandırması (Singh ve diğ, 2012). ........................ 7 Şekil 2.2 : Bir fazlı tam köprü evirici yapısı. ............................................................. 8 Şekil 2.3 : Pozitif ve negatif çıkış gerilimi için anahtarlama durumları. ................... 8 Şekil 2.4 : Sıfır gerilim için anahtarlama durumları. ................................................. 9 Şekil 2.5 : Üç fazlı iki seviyeli tam köprü evirici. ................................................... 10 Şekil 2.6 : Üç fazlı iki seviyeli tam köprü evirici anahtarlama durumları. .............. 11 Şekil 2.7 : İki seviyeli üç fazlı evirici faz nötr ve faz arası gerilim ilişkisi. ............ 12 Şekil 2.8 : Seri bağlı tam köprü eviriciler ile oluşturulmuş çok seviyeli evirici. .... 14 Şekil 2.9 : Seri bağlı tam köprü evirici dalga şekilleri. ........................................... 15 Şekil 2.10 : Üç fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici. ........................................ 16 Şekil 2.11 : Üç fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici anahtarlama durumları. ... 17 Şekil 2.12 : Üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici faz nötr gerilimi. .......................... 18 Şekil 2.13 : Üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici faz arası gerilimi. ......................... 19 Şekil 2.14 : Beş seviyeli diyot kenetlemeli evirici bir fazı. ....................................... 20 Şekil 2.15 : Üç seviyeli kondansatör tutmalı evirici bir fazı. .................................... 21 Şekil 2.16 : Çok seviyeli evirici modülasyon yöntemleri sınıflandırması. ................ 24 Şekil 2.17 : Üç seviyeli evirici SDGM dalga şekilleri. .............................................. 26 Şekil 2.18 : Beş seviyeli SDGM dalga şekilleri. ........................................................ 28 Şekil 3.1 : Bir faz evirici çıkışı şebeke bağlantısı diyagramı. ................................. 31 Şekil 3.2 : Şebeke bağlantılı evirici fazör diyagramı (Khajehoddin, 2007). ........... 32 Şekil 3.3 : Ve < VS iken evirici fazör diyagramı. ...................................................... 33 Şekil 3.4 : Güç faktörünün 1 yapılabilmesi için evirici çıkış akımı referansı. ........ 34 Şekil 3.5 : Şebeke bağlantılı çalışma için kontrol blok diyagramı. ......................... 35 Şekil 3.6 : Diyot kenetlemeli evirici üç seviyeli SDGM alt devreleri. .................... 39 Şekil 3.7 : Yerel yükler ve şebeke çıkış empedansı ile şebeke bağlantılı evirici. ... 44 Şekil 3.8 : Bir anahtarlama periyodu için çıkış akımı dalgalılığı. ........................... 46 Şekil 3.9 : Bir faz için evirici şebeke bağlantısı blok diyagramı. ............................ 48 Şekil 3.10 : DGM modulasyon işaretleri. .................................................................. 52 Şekil 3.11 : Kapalı çevrim sistem kontrol blok diyagramı. ....................................... 53 Şekil 3.12 : Açık çevrim çalışma güç devresi. .......................................................... 54 Şekil 3.13 : Üç seviyeli SDGM üretimi. .................................................................... 55 Şekil 3.14 : Ölü zaman üretimi. ................................................................................. 56 Şekil 3.15 : SDGM modülasyon kontrol işaretleri (fs = 1kHz). ................................. 56 Şekil 3.16 : Üç seviyeli SDGM işaretleri (fs=1kHz). ................................................. 57 Şekil 3.17 : Seviye değişim anı SDGM işaretleri (fs =20kHz). ................................. 57 Şekil 3.18 : Evirici çıkışı faz-nötr gerilimi. ............................................................... 58 Şekil 3.19 : Faz-nötr çıkış gerilimi alternans değişimi. ............................................. 58 Şekil 3.20 : Evirici çıkış gerilimi /2 noktası. .......................................................... 59 Şekil 3.21 : Evirici çıkışı faz arası gerilimi. .............................................................. 59

Page 18: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xvi

Şekil 3.22 : Filtrelenmiş faz nötr çıkış gerilimleri. .................................................... 59 Şekil 3.23 : Faz nötr çıkış gerilimi FFT analizi (F = 0-80kHz). ................................ 60 Şekil 3.24 : Faz nötr çıkış gerilimi FFT analizi (F = 0-1kHz). .................................. 60 Şekil 3.25 : Şebeke bağlantılı evirici güç devresi. ..................................................... 61 Şekil 3.26 : Referans sinüs işareti üretimi için şebeke ölçümü. ................................ 62 Şekil 3.27 : Şebeke bağlantılı çalışma kontrol algoritması. ....................................... 63 Şekil 3.28 : Şebeke bağlantılı çalışma SDGM blokları. ............................................. 64 Şekil 3.29 : Değişken DA giriş gerilimi ve üç faz evirici çıkış akımı. ...................... 65 Şekil 3.30 : DA bara kondansatör gerilimi değişimi. ................................................ 65 Şekil 3.31 : PI kontrolör çıkışı, SDGM referans sinyali. ........................................... 66 Şekil 3.32 : R fazı faz-nötr gerilimi ve R fazı evirici çıkış akımı. ............................. 66 Şekil 3.33 : DA bara gerilimi 850V iken üç faz çıkış akımı. ..................................... 67 Şekil 3.34 : DA bara gerilimi 850V iken R fazı gerilimi ve evirici çıkış akımı. ....... 67 Şekil 3.35 : Üç faza eşit güç aktarılması durumunda, evirici nötr akımı. .................. 68 Şekil 4.1 : Evirici sistem blok diyagramı. ................................................................ 70 Şekil 4.2 : Yardımcı güç kaynağı flyback çevirici topolojisi. .................................. 76 Şekil 4.3 : Mosfet sürücü devresi. ............................................................................ 79 Şekil 4.4 : Fark kuvvetlendirici ile şebeke gerilimi ölçümü. ................................... 82 Şekil 4.5 : Şebeke gerilimi ölçümü opamp fark kuvvetlendiricisi çıkışı. ................ 84 Şekil 4.6 : Şebeke gerilimi ve fark kuvvetlendirici çıkışı. ....................................... 84 Şekil 4.7 : Şebeke sıfır geçiş dedektörü. .................................................................. 85 Şekil 4.8 : Şebeke sıfır geçiş dedektörü çıkışı. ........................................................ 85 Şekil 4.9 : Fark kuvventlendirici ile DA bara gerilimi ölçümü. ............................... 86 Şekil 4.10 : ACS712 Hall etkili izole akım sensörü. .................................................. 87 Şekil 4.11 : Akım sensörü ölçeklendirme devresi. .................................................... 88 Şekil 4.12 : Sistem yazılımı zamanlama diyagramı. .................................................. 97 Şekil 4.13 : I1Q15 sayı formatı. ............................................................................... 101 Şekil 4.14 : Q19 sayı formatı. .................................................................................. 102 Şekil 4.15 : ADC sonuç kaydedicisi formatı. ........................................................... 103 Şekil 4.16 : İki yönlü işaretin analog olarak ölçeklendirilmesi. .............................. 103 Şekil 4.17 : Örneklenen iki yönlü işaretin Q formatına dönüştürülmesi. ................ 103 Şekil 4.18 : Tek yönlü işaret örneklenmesi ve Q formatına dönüştürülmesi. .......... 104 Şekil 4.19 : İki yönlü giriş işaretleri için ADC giriş gerilimi ve Q15 formatı ilişkisi.

.......................................................................................................................... 105 Şekil 4.20 : Evirici çıkış akımı ve ADC gerilimi ilişkisi. ........................................ 105 Şekil 4.21 : Şebeke gerilimi ölçümü ve ADC giriş gerilimi ilişkisi. ........................ 106 Şekil 4.22 : Yazılımsal ölçeklendirmesi yapılan şebeke gerilimi ölçüm işareti. ..... 106 Şekil 4.23 : Tek yönlü giriş işareti ve ADC gerilim ilişkisi. .................................... 107 Şekil 4.24 : SDGM üretiminde kullanılan sinüs tablosu. ......................................... 108 Şekil 4.25 : Çok seviyeli SDGM işaretleri. .............................................................. 110 Şekil 4.26 : SDGM düşen kenar ölü zamanı. ........................................................... 110 Şekil 4.27 : SDGM yükselen kenar ölü zamanı. ...................................................... 111 Şekil 4.28 : SDGM evirici seviye değişim anı. ........................................................ 111 Şekil 4.29 : Şebeke gerilimi ve sıfır geçiş dedektörü işaretleri. .............................. 112 Şekil 4.30 : FKD algoritması sıfır geçişi. ................................................................ 114 Şekil 4.31 : FKD çıkışı referans sinüs işareti. .......................................................... 115 Şekil 4.32 : PI kontrolör blok diyagramı. ................................................................ 115 Şekil 4.33 : Ana akış diyagramı. .............................................................................. 118 Şekil 4.34 : Arkaplan döngüsü akış diyagramı. ....................................................... 120 Şekil 4.35 : Kontrol döngüsü akış diyagramı. ......................................................... 122

Page 19: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xvii

Şekil 4.36 : SDGM akış diyagramı. ......................................................................... 123 Şekil 4.37 : eCAP kesmesi akış diyagramı. ............................................................. 124 Şekil 4.38 : CpuTimer0 kesmesi akış diyagramı. .................................................... 125 Şekil 4.39 : Filtresiz faz nötr çıkış gerilimi. ............................................................ 127 Şekil 4.40 : Faz arası çıkış gerilimi. ........................................................................ 127 Şekil 4.41 : Faz nötr çıkış gerilimi FFT analizi. ...................................................... 127 Şekil 4.42 : Filtrelenmiş faz nötr çıkış gerilimi. ...................................................... 128 Şekil 4.43 : Evirici verim grafiği. ............................................................................ 129 Şekil 4.44 : Şebeke gerilimi ve evirici çıkış akımı. ................................................. 130 Şekil 4.45 : Şebeke bağlantılı evirici anlık güç ve güç faktörü, 175W. .................. 131 Şekil 4.46 : Şebeke bağlantılı evirici anlık güç ve güç faktörü, 300W. .................. 131 Şekil 4.47 : Evirici çıkış akımı harmonik analizi. ................................................... 132 Şekil 4.48 : Evirici çıkış akımı harmonik analizi. ................................................... 132 Şekil 4.49 : Evirici çıkış akımı ve DA bara gerilimleri............................................ 133 Şekil 4.50 : Senkronizasyonun şebeke sıfır geçiş noktasında başlatılmaması durumu.

.......................................................................................................................... 133 Şekil A.1 : 6 Hz’den 12 Hz’e üç fazlı generatör çıkış gerilimi ve doğrultmuş hali 142 Şekil A.2 : PSIM PI kontrolör blok diyagramı .................................................... 142 Şekil A.3 : DA bara gerilimi 850V iken evirici çıkış akımı ve şebeke gerilimi ..... 142 Şekil A.4 : DA bara gerilimi 850V iken üç faz evirici çıkış akımı ......................... 143 Şekil A.5 : DA bara gerilimi 850V iken bara gerilimi paylaşımı ........................... 143 Şekil A.6 : PI akım kontrolörü çıkışı ...................................................................... 143 Şekil B.1 :Akım referansı şebeke gerilimi 90o faz farklı iken evirici çıkış akımı ve

şebeke gerilimi ..................................................................................... 144 Şekil B.2 : Şebeke bağlantılı evirici reaktif çalışma ............................................... 144 Şekil B.3 : Şebeke bağlantılı evirici çıkış akımı ve DA bara gerilimleri ................ 144 Şekil B.4 : Şebeke bağlantılı evirici anlık güç ve güç faktörü ................................ 145 Şekil B.5 : Evirici çıkış akımı harmonik analizi ..................................................... 145 Şekil E.1 : İşlemci ve besleme devresi şemaları..................................................... 166 Şekil E.2 : Şebeke gerilimi, akım ölçeklendirme ve DA bara gerilimi ölçümü ...... 167 Şekil E.3 : Mosfet sürücü devre şemaları ............................................................... 168 Şekil E.4 : Evirici güç devresi ................................................................................ 169 Şekil E.5 : Evirici baskı devre çizimi ..................................................................... 170 Şekil E.6 : Flyback AGK devre şeması ................................................................... 171 Şekil E.7 : Flyback AGK baskı devre çizimi .......................................................... 173 Şekil F.1 : Evirici ve yardımcı güç kaynağı devreleri ............................................ 174 Şekil F.2 : Şebeke bağlantılı çalışma düzeneği ...................................................... 175 Şekil F.3 : Açık çevrim şebeke bağlantısız çalışma düzeneği ................................ 176 Şekil G.1 : Matlab sinüs tablosu oluşturma ............................................................. 177

Page 20: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xviii

Page 21: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xix

SEMBOL LİSTESİ

d(t) : Çalışma Oranı

m : Modülasyon indeksi

mmax : Modülasyon indeksi maksimum değeri

μs : Mikro saniye

Hz : Hertz

kHz : Kilo Hertz

fs : Anahtarlama frekansı

fköşe_RC : Alçak geçiren RC filtre köşe frekansı

Ts : Anahtarlama periyodu

VDA : Evirici girişi doğru bara gerilimi

VAA : Alternatif gerilim

VRS : R-S Faz arası gerilimi

VRN, VSN, VTN : R, S, T fazı faz nötr gerilimleri

Vo : Evirici çıkış gerilimi

Vü : Taşıyıcı üçgen dalga genliği

Vm : Modülasyon taşıyıcı işaret genliği

: Açısal frekans

Ve : Evirici çıkış gerilimi vektörü

VS : Şebeke gerilimi vektörü

VL : Bağlantı endüktansı gerilimi vektörü

IS : Evirici çıkış akımı vektörü

IS_tepe : Evirici çıkış akımı tepe değeri

α : Şebeke gerilimi ile evirici çıkış gerilimi faz farkı

: Şebeke gerilimi ile evirici çıkış akımı faz farkı

: Güç faktörü

P : Aktif güç

S : Görünür güç

Q : Reaktif güç

W : Watt

Var : Volt-Amper Reaktif

Page 22: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xx

VDA_min :DAbaraminimumgerilimi

VAA_tepe : Şebeke gerilimi tepe değeri

Zs : Kaynak empedansı

ZL : Yerel yüklerin eşdeğer empedansı

: Bağlantı endüktans akımı dalgalılığı

Lf : Bağlantı endüktansı

H(jω) : Alçak geçiren filtre transfer fonksiyonu

Vçıkış : Filtre çıkış gerilimi

Vgiriş : Filtre giriş gerilimi

: Çalışma oranındaki küçük değişimler

: DA giriş gerilimindeki küçük değişimler

: Evirici çıkış akımındaki küçük değişimler

A, C : Durum uzay modeli durum değişkeni katsayı matrisleri

B, D : Durum uzay modeli kaynak katsayı matrisleri

: Transfer fonksiyonu

m1, m2 : Eğim

Rg : Kapı sürücü çıkış direnci

Ig_maks : Kapı akımı tepe değeri

Vsürücü : Mosfet sürücü çıkışı pozitif beslemesi

VEE : Mosfet sürücü çıkışı negatif beslemesi

VOH : Mosfet sürücü lojik 1 çıkış gerilimi

Vac : Fark kuvventlendirici ile ölçülen şebeke gerilimi

Vref : Referans gerilim

EC_DA : Giriş kondansatörlerinde depolanan enerji

: Kondansatör şarj/deşarj zaman sabiti

Rşarj : Giriş kondansatörleri akım sınırlama direnci

VADC : ADC giriş gerilimi

sayı : Ölçeklendirilmiş ADC verisi

I : Akım sensörü tarafından ölçülen evirici çıkış akımı

nf : IQ sayı formatı virgülden sonraki basamak sayısı

ns : IQ sayı formatı virgülden önceki basamak sayısı

up(k) : PI kontrolör hata işareti

r(k) : PI kontrolör referansı

y(k) : PI kontrolör geribesleme işareti

ui(k) : PI kontrolör integratör çıkışı

Page 23: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xxi

v1(k) : PI kontrolör sınırlandırılmamış çıkış

u(k) : PI kontrolör çıkışı

w(k) : Taşma kontrolü çıkışı

Umaks : PI kontrolör çıkışı maksimum değeri

Umin : PI kontrolör minimum değeri

: İşlemci saat frekansı

: İşlemci saat darbesi periyodu

fADC_Kesmesi : ADC kesmesi frekansı

Page 24: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xxii

Page 25: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xxiii

YENİLENEBİLİR ENERJİ SİSTEMLERİ İÇİN ÇOK SEVİYELİ BİR

EVİRİCİNİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ

ÖZET

Yenilenebilir enerji kaynaklarından daha etkin yararlanmak amacıyla türbin, generatör ve güneş panelleri gibi enerji dönüşümü bileşenleri üzerinde çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalara ek olarak yenilenebilir enerji sistemlerinde kullanılan güç çeviricileri ve kontrol algoritmaları da geliştirilmeye çalışılarak enerji dönüşümünün en verimli şekilde gerçekleştirilmesi amaçlanmaktadır.

Rüzgar enerjisi sistemlerinde rüzgar türbini düşük hızla dönmektedir. Buna karşın geleneksel generatörlerle ancak yüksek hızlarda yeterli enerji dönüşümü gerçekleştirilebilir. Bu nedenle bu tür sistemlerde generatörün tahrik hızını arttırmak amacıyla türbin ile generatör arasında dişli sistemleri kullanılır. Büyük yer kaplayan dişli sistemlerini ortadan kaldırmak ve dişli kutusundan kaynaklanan kayıplardan kurtulmak amacıyla doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemleri ortaya çıkmıştır. Bu sistemlerde türbin ortak bir mil vasıtasıyla generatörü doğrudan tahrik eder. Doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemlerinde generatör değişken hızlarda işletilerek, sistem en yüksek gücün elde edildiği hızda çalışacak şekilde kontrol edilmekte, böylece enerji dönüşümünün daha verimli şekilde gerçekleştirilmesi mümkün olmaktadır. Bu tür rüzgar enerjisi sisteminde türbin ve generatör hızı değişken olduğu için generatör çıkış gerilimi genliği ve frekansı rüzgar hızı ile birlikte değişmektedir. Bu nedenle generatör çıkışı kontrolsüz doğrultucu ile doğrultulup filtrelendikten sonra elde edilen doğru bara gerilim genliği de rüzgar hızı ile birlikte değişken olacaktır. Dolayısıyla türbin sistemi ile şebeke arasında kullanılacak güç çeviricisinin bu değişken doğru gerilimden aldığı enerjiyi şebekeye aktarması gerekmektedir.

Güneş enerjisi sistemleri de rüzgar enerjisi sistemlerine benzer bir karakteristik sergilemektedir. Güneş panellerinden alınabilecek güç, panele düşen güneş ışığı miktarı ile birlikte değişmektedir. Bu tür sistemler de en yüksek güç noktasında çalışacak şekilde işletilmekte, bu nedenle panel çıkış gerilimi değişken olmaktadır.

Yenilenebilir enerji sistemlerinden elde edilen düzensiz enerjinin düzenli hale getirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla çeşitli güç elektroniği sistemleri geliştirilmiş ve geliştirilmeye devam edilmektedir. Bu tez kapsamında yenilenebilir enerji sistemlerinde kullanılmak üzere değişken doğru giriş geriliminden sabit frekans ve genlikli alternatif akım şebekesine güç aktarımını sağlayacak evirici tasarlanmıştır.

Literatürde birçok evirici yapısı bulunmasına rağmen bir fazlı ve üç fazlı tam köprü eviriciler en popüler yapılardandır. Bu tür eviricilerde her bir anahtarlama elemanı giriş gerilimi tepe değerine dayanmak zorundadır. Ayrıca çıkış gerilimi bir fazlı tam köprü eviricide en fazla üç farklı değer alabilir. Üç fazlı nötr noktası bağlı tam köprü eviricide ise çıkış gerilimi iki farklı değer alabilmektedir. Bu yapılara uygun

Page 26: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xxiv

anahtarlama işaretleri uygulanarak çıkışta istenmeyen bileşenler zayıflatılmakta ve daha sonra uygun bir filtre yapısı ile filtrelenmektedirler.

Bahsedilen geleneksel topolojiler haricinde literatürde çok seviyeli evirici olarak adlandırılan evirici yapıları da mevcuttur. Bu tür eviricilerde çıkış gerilimi “n” farklı seviyede değer alabilmektedir. Daha düzgün çıkış gerilimi üretebilmesi, yüksek verim ve düşük anahtar zorlanması gibi özellikleri nedeniyle bu yapılar geleneksel evirici topolojilerden daha iyi performans sunmaktadır.

Bu çalışmada değişken gerilimli giriş kaynağından alınan güç çok seviyeli evirici topolojilerinden “Üç Fazlı Üç Seviyeli Diyot Kenetlemeli Evirici” yapısı kullanılarak şebekeye aktarılmaktadır. Bu topolojide her bir anahtarlama elemanının giriş geriliminin yarısına maruz kalması, özellikle yüksek giriş gerilimlerinde iki seviyeli eviricilere göre daha düşük yarıiletken anahtar zorlanması sağlamaktadır. Ayrıca çıkış geriliminin üç farklı seviyeden oluşması, çıkışın iki seviyeli eviriciye nazaran daha kolay filtrelenebilmesini mümkün kılmaktadır. Bununla beraber topolojinin modüler yapısı sayesinde eviricinin seviyeleri arzu edildiği kadar artırılarak sinüzoidal forma daha yakın çıkış gerilimi elde edilebilir. Bu durumda her bir anahtarlama elemanı üzerine düşen gerilim azalacağı için, anahtar zorlanmaları daha da azaltılmış olacaktır.

Çok seviyeli eviricilerin ilk ortaya çıkışı üzerinden oldukça zaman geçmiş olsa da, özellikle son yıllarda gelişen mikroişlemci teknolojisiyle beraber bu karmaşık topolojilerin kontrol algoritmalarını çok kısa sürede koşturabilecek işlem gücüne ve çevre birimlerine sahip işlemciler üretilmiştir. Tez çalışmasında evirici kontrolü sayısal işaret işleyici kullanılarak tamamen yazılımsal olarak gerçekleştirilmektedir.

Sistemde evirici çıkış gerilimi kontrolü çok seviyeli sinüzoidal darbe genişlik modülasyonu ile gerçekleştirilmiştir. Faz kilitlemeli döngü algoritması ve PI kontrolör kullanılarak evirici çıkış akımı şebekeye senkron edilmiştir. Kullanılan doğru bara gerilimi kontrol algoritmasıyla da evirici girişinde bulunan kondansatörlerin gerilimlerinin birbirine eşit olması sağlanmıştır. Ayrıca kullanılan algoritmanın yapısı sayesinde daha fazla seviye sayısına sahip diyot kenetlemeli eviricilerin ufak yazılımsal ilavelerle kontrol edilebilmesi mümkün kılınmıştır.

Tasarımda kullanılan kontrol algoritması ile evirici fazları birbirinden bağımsız olarak kontrol edilerek, fazlardan bir ya da ikisinin kesilmesi durumunda da eviricinin şebekeye güç aktarabilmesi sağlanmıştır. Fazların birbirinden bağımsız kontrol edilmesinin bir diğer avantajı ise fazlara farklı değerlerde güç aktarılabilme olanağıdır.

Sistemin tasarımı ve benzetimi yapıldıktan sonra bir laboratuvar prototipi üretilmiştir. Evirici kontrolü için TMS320F2808 DSP’si kullanılmış, gerilim, akım, frekans ölçüm devreleri ile beraber evirici güç devresi ve işlemciyi içeren tek bir devre kartı tasarlanarak evirici pratik olarak gerçeklenmiştir.

Şebeke senkronizasyonu haricinde devre şebeke bağlantısız çalıştırılarak eviricinin şebeke bağlantısız uygulamalar için de çalışma performansı incelenmiştir.

Page 27: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xxv

A MULTILEVEL INVERTER IMPLEMENTATION FOR RENEWABLE ENERGY SYSTEMS

SUMMARY

Many studies are carried out on renewable energy system components such as turbines, generators and photovoltaic panels to fully utilize energy obtained from these sources. Researches on power converters and their control algorithms are also carried out to achieve the most efficient power conversion.

In wind energy systems, wind turbine rotates at low speeds. However, traditional generators can only produce required power at high speeds which requires gearbox systems to be used between turbine and generator to increase the turbine speed.

Use of gearbox systems result in increase in cost and weight of the turbine system and reduces the conversion efficiency. Maximum power can be extracted from the wind turbine by allowing turbine speed to vary with changing wind speeds. In variable speed direct drive wind turbine systems where generator is directly coupled to turbine eliminating costly and bulky gearbox system, the magnitude and frequency of the voltage at the output of generator changes with changing wind speeds. The irregular energy obtained from generator has to be converted to regular form. A variable DC voltage where the voltage level changes with the wind speed is obtained by rectifying the generator output voltage using an uncontrolled rectifier. Therefore an inverter between the generator and AC utility must transfer power from variable DC voltage to the AC utility.

Photovoltaic systems exhibit similar characteristics with the variable speed wind energy systems. Output power of a solar panel depends on sunlight intensity and operation point changes with it. Therefore output voltage of solar panels become variable.

In this thesis, an inverter is designed to deliver power from variable amplitude DC source to a constant magnitude and frequency utility.

Although there are many different inverter structures exist in the literature, single phase and three phase full bridge topologies are the most common inverter structures. In these topologies, each switching element incurs peak input voltage and all semiconductors are chosen to operate with peak input voltage stresses. Output voltage of the single phase inverter consists of three different voltage levels and output phase to neutral voltage can take two different levels for three phase neutral point connected full bridge inverter. Undesired harmonics in the output voltage can be attenuated by incrementing the number of these voltage levels and using proper control techniques. Inverter output voltage must be filtered by a proper filter structure to produce sinusoidal output waveform at the load side.

In addition to conventional inverter structures, different class of power converters referred as multilevel inverters are also available in the literature where output voltage can take “n” different voltage levels.

Page 28: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xxvi

Multilevel topologies feature better performance than conventional inverters by producing smoother output voltage, low semiconductor stresses and high efficiency. Most common traditional and multilevel inverter topologies are studied and compared in the second chapter.

In this study, the power taken from a variable DC source is transferred to utility using “Three Phase Three Level Diode Clamped Multilevel Inverter” topology where each switching element exposes to half of the input voltage. This feature causes to have less voltage stresses on semiconductors and advantage of the topology come forward especially for high input voltages. Phase to neutral output voltage consists of three levels which provides easy filtering with respect to two level three phase full bridge inverter. Additionally, thanks to modular structure of the topology, inverter levels can be increased to desired number to obtain better sinusoidal output waveform. In this case, voltage on the each switching element decreases, hence semiconductor switch voltage stresses can be reduced further.

Advances on microprocessor technology in recent years provided the opportunity to perform complex control algorithms in very short periods. Control of a multilevel converter requires large computing power and controller peripherals. As the level of inverter increases, the number of semiconductor switches also increases and control gets difficult. In this thesis, the control of inverter performed using a digital signal processor (DSP).

Control of inverter output voltage vector is made by three level sinusoidal pulse width modulation technique (SPWM). Third chapter discusses the implementation of three level SPWM, selection criteria of modulation index and deadtime effect.

In grid connected applications, grid voltage and frequency are determined by the grid and the inverter must regulate its output current to control the power delivered to the grid. Inverter output current is controlled and synchronized to the grid and a PI controller current reference is produced by a phase-locked loop algorithm.

Each phase of the inverter is controlled independently. Thus, system can deliver different amount of power to different phases with different power factors. The inverter can also operate on single, two or three phase utility thanks to independent control. Additionally, an anti-islanding implementation is made, so the inverter detects islanding conditions and stops supplying energy to the grid during a power outage.

In diode clampled multilevel inverters, it is important to have equal voltage on the input voltage divider capacitors. If voltage sharing of input capacitor is not equal then the output voltage levels change which causes distortion on the output waveform. To prevent this, a closed loop DC bus voltage control algorithm is used so that input capacitor voltages are controlled and equal voltage share is achieved.

The control algortihm is designed such that a higher level diode clamped multilevel inverters can be controlled by making small additions to the software.

In the third chapter mathematical modelling and simulations are performed and practical implementation and experimental results are discussed in chapter fourth.

All of the control algorithm is realized digitally using TI TMS320F2808 DSP. A complete printed circuit board is designed which includes DSP controller, current sensors, three phase grid and DC bus capacitor voltage measuring circuits, grid

Page 29: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xxvii

voltage zero cross detectors, three phase three level diode clamped inverter power circuit and DC bus voltage soft charge/discharge circuits.

System measures three phase utility and input DC bus capacitor voltages with differential amplifier circuit. There are also three comparator circuits that detects the zero crossing of phase voltages. Output current of the inverter is measured using hall effect sensors. The analog circuits are discussed in the hardware design section in fourth chapter.

Since the input capacitors have large values, a soft charge/discharge circuit is implemented in the input section of the inverter. Before any operation, system charges the input capacitors with a reasonable current. During system shut down, the capacitors are discharged safely so that no harmful voltages are present in the power circuit.

Zero crossing signals are used in the phase locked loop algorithm where the inverter output current reference is produced. A PI current controller evaluates the error between the current reference and inverter output current. Three level sinusoidal pulse with modulator generates switching signals by modulating the control output of PI current controller. During the grid synchronization, inverter monitors the phases independently. The grid frequency/voltage, input capacitor voltages and inverter output currents are continuously monitored against abnormal conditions and the control system can take necessary action to overcome problems related with inverter or grid.

Since the F2808 DSP is a fixed point processor, all mathematical operations performed with integer quotient (IQ) number formats. The three phase mains voltage, two input DC bus capacitor voltages and three phase inverter output currents are sampled by analog to digital converter (ADC). The raw ADC sampling results are converted into a proper IQ number format. Number conversion, IQ number format selection and signal conditioning processes are discussed in the fourth chapter.

The PI controller which is used for output current and input voltage regulation employs an anti wind-up algorithm which mitigates instabilities and saturation problems.

Flow chart of the control system software is presented in the software design section of fourth chapter.

In the experimental part, validity of theoretical studies are verified. Grid synchronization and power transfer to the AC utility from a DC source is achieved. Reference current tracking, total harmonic distortion (THD) of output current and different power factor operation results are given along with efficiency of the inverter with different loads. The differences between experimental and simulation studies are discussed.

In addition to on grid operation, system is also operated as standalone and performance of the three level diode clamped inverter is given. For standalone operation a low pass filter is used at the output of inverter and related result are presented in the fourth chapter.

In the last chapter, the results are discussed. The ideas and aspects of the inverter that can be developed are presented as a future work.

Page 30: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

xxviii

Page 31: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

1

1. GİRİŞ

Enerji ihtiyacının arttığı günümüzde yenilenebilir enerji sistemleri üzerinde yoğun

çalışmalar yapılmaktadır. Bu sistemler ancak farklı disiplinlerin ortak çalışmaları ile

hayata geçirilebilmektedir. Türbin ve generatör tasarımı, güneş paneli yapıları ve

elektronik sistemler bunlardan bazılarıdır. Enerjinin en verimli şekilde

dönüştürülebilmesi için sistemin her bir bileşenin birbiri ile uyum içinde çalışması

gerekmektedir.

Yenilenebilir enerji sistemlerine çıkış gücü açısından bakıldığında sistemin düzensiz

bir güç kaynağı karakteristiği sergilediği söylenebilir. Bu amaçla bu tür düzensiz

enerji kaynaklarından düzgün ve sürekli bir güç kaynağı elde edebilmek amacıyla

çeşitli sistemler geliştirilmektedir. Bir rüzgar ya da güneş enerjisi sistemi ele

alındığında rüzgar ya da güneşin olmadığı durumda enerji üretimi yapılamayacaktır.

Bu amaçla enerji depolama elemanları içeren yenilenebilir enerji sistemleri

geliştirilmiştir. Depolama haricinde yenilenebilir enerji kaynağından elde edilen

gücün elektrik şebekesine aktarılabilmesi için de uygun forma getirilmesi

gerekmektedir. Bu amaçla yenilenebilir enerji sistemleri içerisinde çeşitli güç

elektroniği çeviricileri kullanılmaktadır.

Enerji dönüşümünün en verimli şekilde gerçekleştirilebilmesi ve elde edilen gücün

kaliteli olabilmesi için güç elektroniği çeviricilerinin yüksek verimli ve düzgün çıkış

üretecek şekilde tasarlanması gerekmektedir.

1.1 Yenilenebilir Enerji Sistemleri

Bu bölümde yenilenebilir enerji kaynaklarından rüzgar ve güneş enerjisi

sistemlerinin çıkış karakteristikleri ele alınacaktır.

Geleneksel olarak rüzgar enerjisi sistemleri, düşük hızla dönen rüzgar türbini,

generatör, türbin ile generatör arasında bir dişli sistemi ve güç elektroniği

çeviricilerinden oluşur. Burada kullanılan dişli sistemleri ile rüzgar hızına bağlı

olarak 10-50 d./dak. hızla dönen rüzgar türbini, generatörü yaklaşık olarak

Page 32: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

2

1000-1500 d./dak. hızlarında tahrik etmektedir. Böylece generatör uygun hızda tahrik

edilerek, enerji dönüşümü doğru şekilde gerçekleştirilir. Ancak sözü edilen dişli

sistemleri hantal ve ağır yapıda olduğu için, eğer generatör düşük hızlarda da

çalışabilecek şekilde tasarlanırsa, dişli sistemleri ortadan kaldırılabilecektir. Bu

ihtiyaçla doğrudan tahrikli sistemler ortaya çıkmışlardır.

Doğrudan tahrikli rüzgar türbinlerinde kullanılan generatörler düşük hızlarda yeterli

çıkış gerilimini ve gücü üretebilmesi için çok kutuplu ve geniş çaplı olarak şekilde

tasarlanırlar. Böylece geleneksel türbin sistemlerinde kullanılan dişli yapıları

sistemden çıkarılabilir ve bu sistemlerden kaynaklanan mekanik güç kayıplarının

yanında, kapladığı alandan da tasarruf edilir.

Geleneksel olarak kullanılan enerji dönüşümü sistemlerinde türbin hızı değişimine

karşı generatör tahrik hızını sabit tutmak amacıyla çeşitli yöntemler

uygulanmaktadır. Örneğin rüzgar enerjisi sistemlerinde kanat açısı kontrolü,

hidroelektrik sistemlerde ise su debisi kontrolü ile generatör hızı ayarlanır. Rotor

hızının sabit tutulmaya çalışıldığı bu tür yapılar sabit hızlı sistemler olarak

adlandırılır.

Doğrudan tahrikli rüzgar enerjisi sistemlerinde generatör, değişken hızlı olarak

işletilmektedir. Bu bu tür sistemlerde rotor hızı en yüksek çıkış gücü üretilecek

şekilde ayarlanır. Bu sebeple bu sistemlere değişken hızlı sistemler denir. Dişli

kutusu bulunmaması sayesinde mekanik kayıpların azaltılması ve sistemin

maksimum güç noktasında çalışabilecek şekilde kontrol edilebilmesi bu sistemlerin

daha verimli olarak çalışabilmesini sağlayan başlıca özelliklerdir.

Doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemlerinde generatör çıkış gerilimi frekansı ve

genliği rüzgar hızı ile birlikte değişmektedir. Bu nedenle bu tür düzensiz enerji

kaynağından düzgün ve kaliteli enerji sağlayabilmek için buna uygun güç

dönüştürücüleri kullanılmalıdır.

Rüzgar enerjisi sistemlerine benzer şekilde güneş enerjisi sistemlerinde de panel

çıkış gerilimleri panele düşen güneş ışığı ile orantılı olarak değişmektedir.

Dolayısıyla fotovoltaik sistemlerde de güç dönüştürücüleri kullanılması

gerekmektedir.

Literatürde çok çeşitli yenilenebilir enerji sistemleri olmasına rağmen burada

Şekil 1.1 ve Şekil 1.2’de gösterilen temel doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemleri

Page 33: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

3

incelenecektir. Burada gösterilen yapı haricinde enerji depolama sistemleri içeren

veya sistemde birden fazla enerji kaynağının bulunduğu yenilenebilir enerji

sistemleri de mevcuttur. Ancak bu tezin kapsamı DA-AA çevirici yapısı olduğu için

Şekil 1.1 ve Şekil 1.2 temel enerji dönüşüm sistemini açıklamak için yeterlidir.

Şekil 1.1 : DA-DA çeviricili doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemi.

Şekil 1.1’de DA-DA çevirici içeren bir şebeke bağlantılı doğrudan tahrikli rüzgar

türbini sisteminin blok diyagramı görülmektedir. Bu sistemde generatör çıkışında

elde edilen değişken frekans ve genlikli AA gerilim kontrolsüz doğrultucu ile

doğrultulduktan sonra kondansatör ile filtrelenerek değişken DA bara gerilimi elde

edilir. Daha sonra bu değişken bara gerilimi bir DA-DA çevirici kullanılarak sabit

hale getirilir. Eğer sistemdeki generatör çıkış gerilimi yeterli seviyede değilse

DA-DA çevirici bu gerilimi yükselterek eviricinin çalışabileceğii gerilim seviyesine

getirecektir. DA-DA çeviriciden sonra gelen şebeke bağlantılı evirici bu doğru

gerilimi alternatif akıma dönüştürüp, şebekeyle senkron çalışarak şebekeye güç

aktarmaktadır.

Rüzgar ve güneş enerjisi sistemlerinde enerji dönüşümünü en verimli şekilde

gerçekleştirebilmek için sistem maksimum güç noktasında çalıştırılmaldır. Uygun bir

Maksimum Güç Noktası İzleyici ( MPPT – Maximum Power Point Tracker)

algoritması sistemi izleyerek sistemi maksimum güç noktasında çalışacak şekilde

kontrol eder. Generatörün hız ve moment karakteristiği gözönüne alındığında,

sistemden alınan güç bu iki bileşenin çarpımı ile belirlenir. Bu durumda MPPT

algoritması generatör hızını en yüksek gücün alındığı noktada çalışacak şekilde

ayarlamalıdır. Güneş panelleri de lineer olmayan bir akım gerilim karakteristiğine

sahiptir. Panel çıkış gerilimleri belirli bir akım değerine kadar gerilim kaynağı, bu

akım değerinden sonra ise akım kaynağı karakteristiği sergilemektedir. Bu nedenle

böyle bir karakteristiğe sahip bir elemanda en yüksek güç tek bir noktada elde

Page 34: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

4

edilebilmektedir. Güneş enerjisi sistemlerinde maksimum güç noktası panele düşen

güneş ışığına, rüzgar enerjisi sistemlerinde ise rüzgar hızına bağlı olarak

değişmektedir. Bu nedenle MPPT algoritmaları bu değişimlere karşı sistemi sürekli

olarak kontrol edecek şekilde tasarlanırlar.

Şekil 1.2 : Sadece DA-AA çevirici içeren doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemi.

Şekil 1.2’de gösterilen sistemde DA-DA çeviricisi bulunmamaktadır. Bu nedenle DA

bara gerilimi de rüzgar hızı ile birlikte değişmektedir. Burada DA bara geriliminin

eviricinin çalışabileceği sınırlar içerisinde olması gerekmektedir. Endüstride çıkış

gerilimleri 690V-6600V arasında değişen doğrudan tahrikli rüzgar türbini sistemleri

bulunmaktadır. Güneş enerjisi sistemlerinde ise güneş panellerinin birbirine seri

bağlanması ile generatör çıkış gerilimlerine benzer şekilde yüksek gerilimler elde

edilebilmektedir. Yeterli DA bara geriliminin elde edilemediği durumlarda

Şekil 1.1’de görülen DA-DA çevirici yapısı kullanılarak DA bara gerilimi istenen

seviyeye getirilmelidir.

Şekil 1.2’de MPPT sisteme aktarılacak güce karar vermektedir. Örneğin rüzgar

hızının artması durumunda, generatör de hızlanacak ve eğer generatör hızı

maksimum güç noktasını aşarsa, MPPT eviricinin şebekeye daha fazla güç

aktarmasını sağlayacaktır. Böylece generatörden çekilen güç arttığı için türbin

yavaşlayacak ve generatör hızı maksimum güç verebileceği hıza düşürülecektir.

Rüzgar hızının azalması durumunda ise generatör yavaşlayacak, eğer hız maksimum

güç noktasındaki hızın altına düşerse, MPPT algoritması şebekeye aktarılan gücü

azaltarak, türbinin hızlanmasını sağlayacak ve bu şekilde sistem maksimum güç

noktasında tutulmaya çalışılacaktır. Bu noktada rüzgar türbini kanat açısı kontrolü,

DA bara gerilimi kontrolü gibi parametreler de kontrol sistemine katılarak daha

verimli bir çalışma şekli elde edilebilir. Türbin kanat açısı kontrolü ile, farklı rüzgar

hızları için rotor hızı çıkışta en yüksek gücün üretildiği değerde tutulur.

Page 35: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

5

Güneş enerjisi sistemlerinde, ışık şiddeti arttıkça panelden çekilecek maksimum güç

artmakta ve panelin kısadevre akımı yükselmektedir. Bu noktada güneş ışığı değişimi

ve gölgelenme durumları gözönünde bulundurularak panelden çekilebilecek en

yüksek güç sürekli olarak izlenmektedir.

Şebeke bağlantılı eviricilerde, genelde kaynaktan alınan gücün tamamının şebekeye

aktarılması istenir. Bu nedenle şebekeye aktarılan gücün güç faktörünün ”cosθ=1”

yapılabilmesi için DA bara geriliminin şebeke gerilimi tepe değerinden büyük olması

gerekmektedir. Örneğin bir fazlı şebeke bağlantılı tam köprü eviricide 220V AA

gerilimli bir şebeke için, DA bara geriliminin 311V’dan büyük olması beklenir.

Pratikte evirici ve sistemdeki diğer ideal olmayan bileşenlerde oluşacak gerilim

düşümleri ve şebeke geriliminin de 220V’dan daha yüksek bir değer alabileceği

düşünülerek bir fazlı tam köprü evirici girişi pratikte 400V DA gibi şebeke gerilimi

tepe değerinden daha büyük gerilime ayarlanır. Bu sebeple DA-DA çeviricinin

kullanılmadığı sistemlerde eviricinin çalışabilmesi için gerekli en düşük DA bara

gerilimi giriş kaynağı tarafından sağlanmalıdır. Bu konu üçüncü bölümde daha

detaylı olarak tartışılacaktır.

1.2 Tez Çalışmasının Amacı ve Kapsamı

Bu tez çalışması kapsamında Şekil 1.2’de gösterilen örnek bir yenilenebilir enerji

sistemindeki eviricinin tasarlanması amaçlanmaktadır.

Bu noktada evirici generatörden alınan gücü şebekeye aktaracak olan güç elektroniği

çeviricisidir. Eviricinin şebekeye güç aktarabilmesi için şebekeyle senkron olması

gerekmektedir. Bu tür DA-AA çeviricilere şebeke bağlantılı evirici adı verilir. Şebeke

gerilimi şebeke tarafından belirlenip sabit olduğu için güç kontrol işlemi akım

kontrolü ile gerçekleştirilmelidir. Türbinden alınan tüm gücün şebekeye aktarılması

için güç faktörü mümkün olduğunca 1’e yakın yapılmaya çalışılarak, evirici ile

şebeke arasında reaktif güç alışverişinin en aza indirilmesi amaçlanmıştır.

Şebekeye aktarılacak gücün bir MPPT algoritması tarafından belirlendiği

varsayılmıştır. MPPT konusu evirici dışında yer aldığı için MPPT tasarımına

değinilmeyecektir.

Sistemde generatör çıkış geriliminin doğrultulduğu ve türbin hızının değişken olması

nedeniyle elde edilen DA bara gerilim genliğinin de değişken olduğu düşünülerek,

Page 36: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

6

evirici çıkışının giriş gerilimindeki değişimlerden etkilenmemesi amaçlanmaktadır.

Benzer şekilde fotovoltaik sistemlerde panel çıkış gerilimleri ışık şiddeti ve güç

referansına bağlı olarak değiştiği için, evirici girişinde güneş paneli bulunması

durumunda da eviricinin değişken DA giriş geriliminden etkilenmeden şebekeye güç

aktarması beklenmektedir.

Sistemde kullanılan evirici topolojisi geleneksel eviricilerden farklı olarak üç fazlı üç

seviyeli diyot kenetlemeli eviricidir. Bu topolojinin kullanımı ile özellikle yarıiletken

güç anahtarlarının daha düşük gerilime maruz kalarak anahtar zorlanmalarının

azaltılması ve daha düzgün çıkış geriliminin elde edilmesi sağlanmaktadır. İkinci

bölümde iki seviyeli ve çok seviyeli eviricilerin karşılaştırması yapılarak avantaj ve

dezavantajları tartışılacaktır.

Evirici çıkış gerilimi kontrolü çok seviyeli sinüzoidal darbe genişlik modülasyonu

(SDGM) yöntemi ile gerçekleştirilecektir. SDGM işaretleri DSP ile üretilerek

eviriciye uygulanacak, öncelikle sistemin açık çevrim olarak şebeke bağlantısız

çalışması incelenecektir. Sistemin çeşitli yük durumlarında verimi ve çıkış gerilimi

kalitesi deneysel olarak araştırılacaktır.

Daha sonra evirici şebeke senkronizasyonunu gerçekleştirmek üzere sistemde

bulunan işaret ölçüm devreleri ve işaretlerin yazılımsal olarak ölçeklendirilmesi,

şebeke senkronizasyonu için kullanılan referans işaretin üretildiği faz kilitlemeli

döngü (FKD) algoritması, evirici çıkış gerilim vektörünü kontrol eden PI kontrolör,

mosfet sürücülerin beslemesinde kullanılan izole çıkışlı yardımcı güç kaynağı, kapı

sürme devresi, kondansatör şarj devresi ve koruma devreleri gibi sistem bileşenleri

tek tek incelenerek, tasarlanan sistemin pratik çalışması gösterilecek ve deneysel

sonuçlar paylaşılacaktır.

Page 37: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

7

2. EVİRİCİ YAPILARI

Evirici olarak adlandırılan DA-AA çeviriciler temel olarak gerilim kaynaklı,

empedans kaynaklı ve akım kaynaklı olmak üzere üç ana başlıkta sınıflandırılır.

Şekil 2.1 : Evirici topolojileri sınıflandırması (Singh ve diğ, 2012).

Bu bölümde Şekil 2.1’de alt başlıkları ile sınıflandırılması görülen evirici

yapılarından gerilim kaynaklı eviriciler ele alınacaktır. Gerilim kaynaklı eviriciler

alçaltıcı çevirici yapısından türetilmiş olup, çıkış gerilimleri girişe eşit ya da daha

düşük olabilir (Erickson, 1997, Bölüm 6).

Yaygın olarak kullanılan geleneksel evirici yapılarından tam köprü evirici

incelendikten sonra çok seviyeli evirici yapıları ile karşılaştırması yapılacaktır.

Tasarlanacak eviricinin yüksek giriş gerilimleri ve yüksek güçlerde kullanılması

amaçlanmaktadır. Bu nedenle sistemde kullanılacak evirici topolojisinin yüksek giriş

gerilimlerinde avantaj sağlaması gerekmektedir.

Genel olarak bakıldığında yariletken güç anahtarlarının anahtarlama frekansları

güçleri ile ters orantılıdır. Sistemin gücü arttıkça güç devresinin anahtarlama frekansı

düşeceği için, topolojinin düşük anahtarlama frekanslarında düzgün çıkış

üretebilmesi ve çıkışın kolay filtrelenebilir olması avantaj sağlayacak diğer

parametrelerdir.

Page 38: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

8

2.1 Bir Fazlı ve Üç Fazlı Tam Köprü Eviriciler

Şekil 2.2’de orta ve yüksek güçlerde kullanım alanı bulan bir fazlı tam köprü evirici

devresi görülmektedir. Bu çevirici ile çıkışta üç farklı gerilim seviyesi elde

edilebilmektedir.

Şekil 2.2 : Bir fazlı tam köprü evirici yapısı.

Şekil 2.3 a’da görüldüğü gibi S1 ve S3 anahtarları iletimde , S2 ve S4 anahtarlarının

kesimde olduğu durumda çıkışta -V gerilimi görülür. Bu durumda S2 ve S4

anahtarlarının üst uçlarına giriş gerilim kaynağının pozitif ucu, alt uçlarına ise negatif

ucu bağlanmıştır. Bu sebeple kesimde olan bu iki anahtar giriş geriliminin tepe

değerine maruz kalmaktadır. Bu durumda S2 ve S4 anahtarları giriş gerilimine

dayanacak şekilde seçilmelidir.

Şekil 2.3 : Pozitif ve negatif çıkış gerilimi için anahtarlama durumları.

Page 39: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

9

Şekil 2.3.b’de görülen S1 ve S3 kesimde, S2 ve S4 anahtarlarının iletimde olduğu

durumda ise çıkışta +V gerilimi görülür. Bir önceki anahtarlama durumunun tersine,

bu sefer kesimde olan S1 ve S3 anahtarları giriş gerilimini tutmak zorundadırlar.

Bir fazlı tam köprü eviricide çıkışta sıfır gerilimi iki farklı şekilde elde edilebilir.

Şekil 2.4’te görüldüğü üzere S1-S2 ya da S3-S4’ün aynı anda iletimde olduğu durumda

çıkışta sıfır gerilim görülür.

Bu tür evirici yapılarında çıkış gerilimi, akım yönünden bağımsız olarak kontrol

edilebilir. Endüktif veya kapasitif yük durumlarında akım ile gerilim aynı fazda

olmayacağı için çıkış gerilimi pozitif iken akım negatif, ya da gerilim pozitif iken

akım negatif olabilir. Bu çalışma aralıklarında akımın akabilmesi için gereken yol

diyotlar tarafından sağlanır.

S1-S3 iletim aralığında akım Şekil 2.3.a’da referans alınan ok yönünde ise S1 ve S3

anahtarlarının diyotlarından, tersi yönde ise anahtarlardan akar. Benzer şekilde S2-S4

iletim durumunda akım ok yönünde ise anahtarlardan tersi yönde ise anahtarlara ters

paralel bağlı diyotlardan akar.

Şekil 2.4’te çıkışta sıfır gerilim elde etmek amacıyla yük uçlarını kısa devre eden iki

adet anahtarlama durumu görülmektedir. S1-S2 aynı anda iletimde iken akım referans

ok yönünde ise S2 anahtarından ve S1’in ters paralel bağlı diyotundan, akım referansa

ters akıyor ise, S2 anahtarı diyotundan ve S1 anahtarından akarak çevrimi tamamlar.

S3-S4’ün iletimde olduğu durumda ise benzer olay tekrarlanır.

Şekil 2.4 : Sıfır gerilim için anahtarlama durumları.

Page 40: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

10

Anahtarlama elemanı olarak mosfet kullanılması durumunda mosfetlerde bulunan

gövde diyotu sebebiyle, harici olarak diyot bağlanmasına gerek duyulmaz iken, GTO,

tristör, IGBT ve bjt gibi elemanların anahtarlama elemanı olarak kullanılması halinde

ters paralel bağlanması gerekmektedir. Bazı yarıiletken anahtarlar kılıflarında bu

diyotlar anahtarla aynı kılıf içerisinde gelirken, bazılarında ise harici olarak dışarıdan

bağlanırlar.

Görüldüğü gibi eviricide çıkış gerilimi akım yönünden bağımsız olarak

üretilebilmekte ve yükün omik karakterli olmaması durumunda akım, anahtarların

diyotları üzerinden de akabilmektedir.

Çizelge 2.1 : Bir fazlı tam köprü evirici anahtarlama durumları ve çıkış gerilimi.

Çizelge 2.1’de görüldüğü üzere bir fazlı tam köprü evirici devresi dört farklı

anahtarlama durumu ile üç seviyeli çıkış gerilimi üretebilmektedir.

Şekil 2.5 : Üç fazlı iki seviyeli tam köprü evirici.

Şekil 2.5’te iki seviyeli üç fazlı evirici görülmektedir. Bu evirici üç fazlı

uygulamalarda en fazla kullanım alanı bulan evirici yapısıdır. Üç fazlı tam köprü

Anahtarlama

Durumu

İletimdeki

Anahtarlar

Çıkış Gerilimi

Vo

a S1 & S3 -V

b S2 & S4 +V

c S1 & S2 0

d S3 & S4 0

Page 41: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

11

evirici topolojisi üç adet yarım köprü eviricinin birleştirilmesiyle elde edilmiştir.

Girişte bulunan gerilim bölücü kondansatörlerle devrenin referans noktası

oluşturulmuştur. Eğer topolojinin kullanılacağı uygulamada yük ve evirici çıkış

gerilimleri dengeli ise nötr hattından akım akmayacağı için, referans noktanın yük

bağlantısı yapılmadan devre çalıştırılabilir.

Bu evirici yapısında da bir fazlı tam dalga eviricide olduğu gibi her bir anahtar giriş

gerilimi tepe değerine maruz kalmaktadır. Ayrıca çıkış faz-nötr gerilimi kondansatör

orta noktası referans alınarak, iki farklı seviyede olabilir.

Şekil 2.6 : Üç fazlı iki seviyeli tam köprü evirici anahtarlama durumları.

Anahtarlama durumları ve çıkış gerilimi ilişkisini açıklamak için Şekil 2.6’da

görülen eviricinin bir faz bacağı incelenecektir.

S1 anahtarı iletimde ve S2 kesimde iken çıkış gerilimi +V/2 ve S1 kesimde S2 iletimde

iken -V/2 değerlerini almaktadır. S1 anahtarı iletimde iken S2 anahtarının üst ucu giriş

gerilim kaynağının pozitif ucuna alt ucu ise negatif ucuna bağlanmaktadır. Bu

durumda S2 anahtarı giriş gerilimi tepe değerine maruz kalır. Benzer durum S1 için de

geçerlidir.

Çizelge 2.2 : Üç fazlı tam köprü evirici anahtarlama durumları ve çıkış gerilimi.

Anahtarlama Durumu İletimdeki Anahtarlar Çıkış Gerilimi

a S1 +V/2

b S2 -V/2

Page 42: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

12

Çizelge 2.2’de eviricinin anahtarlama durumları ve çıkış gerilimleri ilişkisi

özetlenmiştir. Bu eviricinin faz-nötr gerilimi iki seviyeli olmasına rağmen, faz-arası

gerilimde üç farklı seviye görülür. Şekil 2.7’de 1800 iletimli evirici çıkışı faz-nötr

gerilimleri ve faz-arası gerilimleri görülmektedir.

Şekil 2.7 : İki seviyeli üç fazlı evirici faz nötr ve faz arası gerilim ilişkisi.

Evirici faz gerilimleri arasında 1200 derece faz farkı olduğu için, fazların vektörel

toplamı nedeniyle faz-arası gerilim seviyesi faz nötr geriliminden daha yüksek

genlikli ve seviyeli hale gelmiştir. Faz nötr gerilimi iki seviyeli olan eviricide faz

arası gerilimi üç seviyeli olarak görülmektedir. Faz arası gerilimi denklem (2.1) ile

hesaplanır.

(2.1)

Page 43: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

13

Şekil 2.7’de 1. aralık incelendiğinde VRN pozitif, VSN ise negatif ve eşit genliktedir.

1. aralık için VRS çıkış gerilimi denklem (2.2) ile hesaplanır.

2 2

(2.2)

ile hesaplanır. Diğer aralıklar için hesaplamalar Çizelge 2.3’te verilmiştir.

Çizelge 2.3 : Üç fazlı iki seviyeli evirici faz nötr ve faz arası gerilimi.

Burada anlatılan yaklaşım darbe genişlik modülasyonu ile kontrol edilen eviricilerde

de geçerlidir. Evirici kontrolü doğru şekilde yapıldığı taktirde faz arası gerilimde ek

seviyeler görülecektir.

2.2 Çok Seviyeli Eviriciler

Çok seviyeli eviriciler çıkışlarında n farklı seviyede gerilim oluşturabilirler. En

yaygın çok seviyeli eviriciler diyot kenetlemeli çok seviyeli evirici, seri bağlı tam

köprü evirici ve kondansatör tutmalı çok seviyeli eviricilerdir. Çıkışta ikiden fazla

gerilim seviyesi elde edebilmeleri sayesinde, çok seviyeli eviricilerin çıkış dalga

şekilleri sinüzoidal forma daha yakındır.

Şekil 2.8’de iki adet bir fazlı tam köprü evirici devresi seri bağlanarak çok seviyeli

evirici devresi oluşturulmuştur. Bu yapıda çıkışta her bir evirici çıkış geriliminin

toplamı görülür. Her bir evirici uygun açılarda tetiklenerek çıkışta oluşacak toplam

dalga şeklinin sinüzoidal forma yaklaştırılması sağlanabilir.

Seri bağlı tam köprü evirici sayısı istenildiği kadar arttırılarak, çıkış gerilim

seviyeleri arttırılabilir. Ancak bu yapıda her bir evirici giriş kaynağı birbiri ile izole

olmalıdır. Bu gereklilik ise genelde transformatör kullanımı ile ya da fotovoltaik

Aralık VRN VSN İfade VRS

1 +V/2 -V/2 +V/2 - (-V/2) +V

2 +V/2 +V/2 +V/2 - (+V/2) 0

3 -V/2 +V/2 -V/2 - (+V/2) -V

4 -V/2 -V/2 -V/2 - (-V/2) 0

Page 44: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

14

panel gibi birbirinden izole kaynakların kullanılması ile sağlanır (Khajehoddin ve

diğ, 2007).

Şekil 2.8 : Seri bağlı tam köprü eviriciler ile oluşturulmuş çok seviyeli evirici.

Birinci evirici çıkış gerilimi V1, ikinci evirici çıkışı ise V2 olarak adlandırılırsa toplam

çıkış (2.3) ifadesine göre hesaplanır.

(2.3)

Bu yapıda her bir anahtar giriş gerilimi tepe değerine maruz kalmaktadır. Dolayısıyla

seri bağlı çok seviyeli evirici topolojisi özellikle yüksek giriş gerilimlerinde anahtar

zorlanması bakımından avantaj sağlamamaktadır.

Şekil 2.9’da seri bağlı çok seviyeli eviriciye ilişkin dalga şekilleri görülmektedir.

Burada çıkış gerilimi V1 olarak adlandırılmış olan üç seviyeli birinci evirici çıkış

gerilimi ile V2 olarak adlandırılan üç seviyeli ikinci evirici çıkışı toplanarak beş

seviyeli Vo toplam çıkış gerilimi elde edilmiştir. Evirici uygun açılarda tetiklenerek

Vo gerilimi içerisindeki harmonik genlikleri kontrol edilebilir.

Bu tür çok seviyeli gerilimin bir diğer avantajı da filtrelemenin kolaylaşmasıdır.

Dalga şekli sinüs formuna yaklaştıkça, dalga şekli içerisindeki temel bileşen

haricindeki harmoniklerin genlikleri düşecek, böylece evirici çıkışında kullanılacak

olan filtre boyutları da küçülecektir.

Page 45: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

15

Çok seviyeli eviricilere yüksek frekanslı anahtarlama açısından bakılacak olursa, iki

seviyeli eviricilerle elde edilen çıkış gerilimi THD değeri çok seviyeli eviriciler ile

daha düşük anahtarlama frekanslarında elde edilebilir.

Şekil 2.9 : Seri bağlı tam köprü evirici dalga şekilleri.

Daha düşük frekanslarda anahtarlama yapılabilmesi ise daha az anahtarlama kaybı,

daha düşük elektromanyetik yayılım gibi avantajlar sağlar.

Yarıiletken elemanların dayanma gerilimi ve güç seviyeleri arttıkça anahtarlama

hızları düşmektedir. Özellikle tristör, GTO gibi yüksek güçlü uygulamalarda

kullanılan anahtarlar birkaç kHz civarlarında anahtarlama yapabilmektedirler.

Page 46: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

16

Bu tür anahtarların kullanıldığı yüksek güçlü gerektiren uygulamalarda çok seviyeli

evirici yapılarının kullanılması avantaj sağlayacaktır.

Şekil 2.10 : Üç fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici.

Şekil 2.10’da üç fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici topolojisi görülmektedir.

Bu devrede her bir fazda ters diyotları ile birlikte dört adet kontrollü yarıiletken

anahtar ve ilave olarak iki adet kenetleme diyodu kullanılmaktadır. Giriş gerilimi iki

adet kondansatör ile ikiye bölünerek, kondansatörlerin orta noktasında nötr noktası

oluşturulmuştur.

Bu devre üç farklı anahtarlama durumu ile +V/2, -V/2, ve 0 olmak üzere üç farklı

çıkış gerilimi üretebilmektedir. Ayrıca her bir anahtar ve diyot giriş geriliminin

yarısına maruz kalmaktadır.

Şekil 2.11’de eviricinin anahtarlama durumlarında oluşan alt devreler

gösterilmektedir. S1 ve S2 iletimde iken çıkışta +V/2 gerilimi görülmektedir. Akım ok

ile gösterilen referans yönünde akıyorsa anahtarlardan, ters yönde ise anahtarların

diyotlarından akar. S3 ve S4 iletimde iken çıkışta -V/2 görülür.

Çıkışta sıfır gerilim oluşturmak için S2 ve S3 anahtarları birlikte iletime sokulmalıdır.

Bu durumunda akım referans yönde akıyorsa D1 kenetleme diyodu ve S2

anahtarından, referansa ters yönde akıyorsa D2 diyodu ve S3 anahtarından akacaktır.

Bu eviricide her bir anahtarlama elemanı üzerine düşen gerilim giriş geriliminin

yarısı kadar değişmektedir. İki seviyeli eviricide ise giriş gerilimi kadar değişim

göstermekteydi. Bu sebeple anahtarlama sürelerinin iki topolojide aynı olduğu

varsayılırsa üç seviyeli eviricide dv/dt değeri, iki seviyeli eviricinin yarısı kadar

Page 47: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

17

olacaktır. Böylece çok seviyeli diyot kenetlemeli eviricinin daha düşük anahtarlama

gürültüsü oluşturduğu söylenebilir.

Şekil 2.11 : Üç fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici anahtarlama durumları.

Diyot kenetlemeli evirici topolojisinin modüler yapısı sayesinde evirici seviyesi

istenildiği kadar arttırılabilir. Ancak seviye sayısı arttıkça, giriş kondansatörleri,

kenetleme diyotları ve yarıiletken anahtar sayılarının da artacağı göz önünde

bulundurulmalıdır.

Diyot kenetlemeli eviricide her bir anahtar giriş geriliminin yarısına maruz kaldığı

için için topoloji yüksek giriş gerilimlerinde avantaj sağlamaktadır. Seviye sayısı

artırılarak anahtar zorlanmaları daha da düşürülebilir. Seviye artışının getirdiği bir

problem iletim kayıplarının artmasıdır. Bu topolojide çıkış akımı, ilgili çıkış

seviyesini oluşturan anahtarlardan akmaktadır. Bu nedenle çıkışta yüksek seviyelerin

görüldüğü anahtarlama durumlarında akım bu seviyeleri oluşturan anahtarların

Page 48: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

18

tümünden akacağı için, bu anahtarlar üzerinde iletim kaybı oluşturacaktır.

Dolayısıyla evirici seviye sayısı iletim kayıpları gözönünde bulundurularak

belirlenmelidir. Ancak iletim kayıpları çıkış ana harmoniği periyodunun tamamına

yayılmadığı ve sadece çıkış seviyelerinin iletim sürelerinde oluştuğu için geleneksel

çeviricilerden farklı şekilde oluşmaktadır.

Çok seviyeli diyot kenetlemeli eviriciler daha önce bahsedilen gerilim kaynaklı

eviricilerde olduğu gibi alçaltıcı yapıdadırlar. Uygulanan kontrol algoritmasına göre

evirici çıkış gerilimi girişe eşit ya da daha düşük seviyede değerler alabilir.

Çizelge 2.4 : Üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici anahtarlama durumları ve çıkış gerilimleri.

Çizelge 2.4’te anahtarlama durumlarına ilişkin çıkış gerilimleri verilen üç seviyeli

diyot kenetlemeli eviriciye ilişkin faz-nötr çıkış gerilimi Şekil 2.12’de görülmektedir.

Şekil 2.12 : Üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici faz nötr gerilimi.

Şekil 2.13’te üç seviyeli diyot kenetlemeli eviricinin faz arası gerilimi görülmektedir.

Daha önce bahsedilen iki seviyeli eviriciye benzer şekilde üç seviyeli evirici faz arası

Anahtarlama

Durumu

İletimdeki

Anahtarlar

Çıkış

Gerilimi

a S1 & S2 +V/2

b

S2 & D1

veya

S3 & D2

0

c S3 & S4 -V/2

Page 49: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

19

gerilimi tepe değeri giriş gerilimi tepe değerine eşittir. Ayrıca faz nötr gerilimi üç

seviyeli iken, faz arası gerilimi beş seviyelidir. Eğer evirici doğru şekilde kontrol

edilirse faz arası gerilimde Şekil 2.13’te görüldüğü gibi seviye artışı sağlanabilir.

Şekil 2.13 : Üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici faz arası gerilimi.

Şekil 2.13’te görülen beş seviyeli çıkış gerilimi beş seviyeli diyot kenetlemeli evirici

topolojisi ile faz nötr gerilimi olarak da üretilebilir. Şekil 2.14’de bir faz bacağı

görülen beş seviyeli diyot kenetlemeli eviricide her bir faz bacağı için sekiz adet

kontrollü anahtar ve altı adet kenetleme diyodunun kullanılması gerekmektedir.

Ayrıca girişte gerilim seviyelerini oluşturmak üzere kullanılan dört adet gerilim

bölücü kondansatör bulunmalıdır.

Çizelge 2.5’te görüldüğü üzere bu evirici +V/2, -V/2, +V/4, -V/4 ve 0 gerilim

seviyeleri olmak üzere çıkışta beş farklı gerilim seviyesi üretebilir. Akım yüke bağlı

olarak üç seviyeli diyot kenetlemeli eviricide açıklandığı gibi anahtarlardan ya da

kenetleme diyotlarından akarak yolunu tamamlar.

Diyot kenetlemeli çok seviyeli eviricilerin en büyük dezavantajlarından biri

Şekil 2.14’te de görüldüğü üzere seviye sayısı arttıkça devrenin karmaşıklaşması ve

kullanılan yarıiletken ve kondansatör sayısının artmasıdır.

Page 50: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

20

Şekil 2.14 : Beş seviyeli diyot kenetlemeli evirici bir fazı.

Çizelge 2.5 : Beş seviyeli diyot kenetlemeli evirici anahtarlama durumları ve çıkış gerilimi.

Anahtarlama

Durumu

İletimdeki

Anahtarlar

Çıkış

Gerilimi

Va0

1 S1 & S2 & S3 & S4 +V/2

2 S1’ & S2

’ & S3’ & S4

’ -V/2

3 S3 & S4 & S1

’ & S2’ 0

4 S4 & S1’ & S2

’ & S3’ -V/4

5 S2 & S3 & S4 & S1’ +V/4

Page 51: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

21

Topolojinin bir diğer dezavantajı ise giriş gerilimi dengesizliğidir. Girişte bulunan

gerilim bölücü kondansatörlerde gerilimin eşit olarak paylaştırılması gerekmektedir.

Eğer giriş kondansatörlerindeki gerilim dengeli olarak paylaştırılamazsa eviricinin

çıkış gerilim seviyeleri de eşit olmayacak ve dalga şekli bozulacaktır. Giriş gerilim

kondansatörlerindeki gerilimin paylaşımı devrenin kullanılacağı uygulamaya bağlı

olarak farklı yöntemler ile kontrol edilir.

Şekil 2.15 : Üç seviyeli kondansatör tutmalı evirici bir fazı.

Şekil 2.15’te popüler çok seviyeli evirici yapılarından üç seviyeli kondansatör

tutmalı çevirici görülmektedir. Diyot kenetlemeli eviricide sıfır gerilim seviyesini

oluşturmak amacıyla kenetleme diyotları kullanılırken, Şekil 2.15’teki eviricide bu

amaçla kondansatör kullanılmaktadır.

Şekil 2.15’te üç seviyeli kondansatör tutmalı evirici, diyot kenetlemeli eviricide

olduğu gibi modüler yapısı sayesinde istenilen seviyede çıkış gerilimi verebilecek

şekilde türetilebilir. Çıkış seviyeleri arttıkça anahtar ve kondansatör sayısı da

artmaktadır.

Üç seviyeli kondansatör tutmalı evirici çıkışta +V/2, -V/2 ve 0 gerilim seviyelerini

üretebilmektedir. Çıkışta S1 ve S2 anahtarları iletimde iken +V/2, S3 ve S4 iletimde

iken ise -V/2 gerilimleri görülmektedir. Çıkışta sıfır gerilim iki farklı anahtarlama

kombinasyonuyla üretilebilir. S1-S3 veya S2-S4 anahtarı iletimde iken çıkışta 0 gerilim

görülür. Ancak sıfır gerilimin elde edilebilmesi için C3 tutma kapasitesinin

geriliminin kontrol edilerek +V/2 değerinde olması sağlanmalıdır.

Page 52: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

22

C3 tutma kapasitesi S1-S3 iletimde iken şarj, S2-S4 iletimde iken ise deşarj

durumundadır. C3 kondansatörünün şarj dengesi 0 seviye anahtarlama

kombinasyonlarının uygun şekilde seçilmesiyle sağlanmalıdır (Rodríguez ve diğ,

2002).

Çizelge 2.6’da üç seviyeli kondansatör tutmalı çeviricinin anahtarlama durumlarına

ilişkin çıkış gerilimi ifadeleri gösterilmiştir.

Çizelge 2.6 : Üç seviyeli kondansatör tutmalı evirici anahtarlama durumları.

Özetle çok seviyeli eviricilerin avantajları aşağıdaki gibi sıralanabilir (Khajehoddin

ve diğ, 2007).

Kaliteli çıkış gerilimi.

Aynı boyutlardaki filtreye sahip iki seviyeli evirici ile aynı kalitedeki çıkış

geriliminin daha düşük anahtarlama frekanslarında elde edilebilmesi.

Düşük anahtarlama kaybı ve yüksek verim.

Anahtarların daha düşük gerilime maruz kalması ile düşük anahtar

zorlanması.

Özellikle yüksek güçlü uygulamalarda düşük maliyet.

Yeterli sayıda çıkış seviyesi ile çıkış filtresinin ortadan kaldırılabilmesi.

Bütün bu avanjların yanında, seviye arttıkça kontrolün zorlaşması, sayısı artan

yarıiletken anahtarları sürme zorluğu, kondansatör gerilimi dengesizliği ve kompleks

kontrol algoritmaları çok seviyeli eviricilerin dezavantajları olarak sayılabilir.

Anahtarlama

Durumu

İletimdeki

Anahtarlar

Çıkış

Gerilimi

1 S1 & S2 +V/2

2

S1 & S3

veya

S2 & S4

0

3 S3 & S4 -V/2

Page 53: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

23

Önceki kısımlarda seri bağlı tam köprü çok seviyeli eviricilerin yüksek giriş gerilimli

uygulamalarda avantaj sağlamadığı ve izoleli giriş kaynağına ihtiyaç duyduğu

tartışılmıştı. Bu sebeple bu evirici yapısının yüksek giriş gerilimli sistemlerde

kullanımının anahtar zorlanması bakımından avantaj sağlamayacağı açıktır.

Kondansatör tutmalı eviricilerde ise özellikle tutma kondansatörünün boyutu ve

gerilim dengesizliği problemi kontrolü zorlaştırmaktadır.

Günümüzde yarıiletken üreticileri yaygın olarak kullanılan belirli güç elektroniği

topolojileri için hazır güç modülleri üretmektedirler. Bu modüller aynı kılıf içerisinde

bütün bir evirici devresini ya da belirli kısımlarını barındırabilmektedirler. Yüksek

güvenilirlik, montaj kolaylığı ve kapladıkları alan bakımından tasarruf sağlaması

modül kullanımını cazip hale getiren unsurlardandır. Üç fazlı tam köprü doğrultucu,

üç fazlı ve bir fazlı tam köprü evirici gibi yaygın kullanılan güç elektroniği

topolojileri yanında diyot kenetlemeli çok seviyeli eviricilere ait güç modüller de

üretilmeye başlanmıştır. Ek C’de örnek bir üç fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli

evirici modülü bilgi sayfası yer almaktadır. Bahsedilen nedenlerle bu çalışmada üç

fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici yapısı kullanılacaktır.

2.3 Evirici Modülasyon Yöntemleri

Bu kısımda evirici çıkış geriliminin kontrolüne yönelik modülasyon yöntemleri ele

alınacaktır.

Şekil 2.16’da evirici kontrolünde kullanılan modülasyon metotları ana başlıkları ile

sınıflandırılmıştır (Rodríguez ve diğ, 2002). Bu metotlarda amaç evirici çıkışını

sinüzoidal forma yaklaştırmak ve ana harmonik dışındaki istenmeyen bileşenleri

zayıflatmaktır.

Seçilmiş harmonik eliminasyonu yönteminde evirici çıkış gerilimi tetikleme açıları

en uygun şekilde seçilerek arzu edilen harmoniklerin genlikleri düşürülmekte ve

oluşan çıkış geriliminin kolay filtrelenmesi amaçlanmaktadır (Rashid, 2001, Bölüm

25,6). İstenen çıkış gerilimi darbe sayısı belirlenerek bu dalga şekli fourier serisine

açılır. Açılım sonucunda elde edilen denklemler çözülerek eviricinin tetikleme açıları

hesaplanır. Elde edilen denklemlerdeki bilinmeyen sayısı seçilen tetikleme açı sayısı

ile doğru orantılıdır. Dolayısı ile bilinmeyen sayısı kadar denklem kullanılarak

denklem sistemi birlikte çözülmelidir. Denklemler çözülürken bir adet denklem ana

Page 54: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

24

harmonik genliği kontrolü için diğerleri ise yüksek genlikli harmonikleri yok etmek

için kullanılır. Genel olarak harmonik genlikleri frekans arttıkça azalacağı için yok

edilecek harmonikler düşük frekanslı bileşenlerden seçilirler.

Şekil 2.16 : Çok seviyeli evirici modülasyon yöntemleri sınıflandırması.

Evirici kontrolünde en yaygın kullanılan yöntemler darbe genişlik

modülasyonlarıdır (DGM). Sinüzoidal DGM ve Uzay Vektör Darbe Genişlik

Modülasyonu (UVDGM) yöntemleri üzerinde en çok çalışılan kontrol

yaklaşımlarıdır.

UVDGM yönteminde eviricinin üç fazı tek bir vektör ile kontrol edilir. Bu vektör

uzay vektörü olarak adlandırılır. UVDGM yönteminde eviricinin tüm anahtarlama

durumları için çıkış gerilimi vektörleri hesaplanır. Bu vektörler biraraya getirilerek

oluşturulan vektör diyagramı, anahtarlama durumları ve bu anahtarlama durumlarına

ilişkin çıkış gerilimlerini içermektedir. Daha sonra uzay vektörü, vektör diyagramı

boyunca döndürülerek içerisinde bulunduğu sektöre göre evirici anahtarlama

işaretleri oluşturulur. Uzay vektörü herhangi bir sektörün içerisinde iken eviriciye

uygulanacak anahtarlama işaretleri, uzay vektörünün içinde bulunduğu sektörün

komşu vektörleri ve sıfır gerilim vektörünün belli zamanlarda uygulanmasıyla elde

edilir. Bu vektörlere ilişkin anahtarlama işaretleri eviriciye uygulanarak, evirici çıkış

gerilimi uzay vektörüne yaklaştırılır. Bu yöntemde çıkış gerilimi uzay vektör genliği

ve dönüş hızı kontrol edilerek gerçekleştirilir. UVDGM yönteminin pratik

uygulaması oldukça yüksek hesaplama gücü gerektirmektedir. Özellikle çok seviyeli

Page 55: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

25

eviriciler için seviye sayısı arttıkça, sektör sayısı da artış göstermekte ve kontrol

algoritması daha da kompleks hale gelmektedir.

UVDGM yönteminin geniş kullanım alanları bulması sebebiyle günümüzde bazı

gelişmiş mikrodenetleyicilerin DGM modülleri uzay vektörü yöntemini donanımsal

olarak desteklemektedirler. Böylece periyodik olarak hesaplanması gereken bazı

işlemler donanım tarafından otomatik olarak yapılmaktadır. Böylece kazanılan işlem

gücü sistemdeki diğer işlerde kullanılabilmektedir. Ancak her durumda DGM

modülü yazılımsal olarak desteklenerek UVDGM işaretleri üretilir.

UVDGM yöntemi üç fazı bir adet vektörle kontrol ettiği için, tek bir anda sadece bir

fazda anahtarlama yapılmasına izin verir. Bu nedenle devrede anahtarlama gürültüsü

fazların bağımsız kontrolüne kıyasla üçte bir oranına kadar azaltılabilir.

Motor sürücüsü ya da güç kaynağı uygulamaları için UVDGM yöntemi cazip olsa da

şebeke bağlantılı uygulamalar için bu yöntemin bir dezavantajı mevcuttur. Üç fazlı

şebeke gerilimi her zaman dengeli olmayabilir. Dolayısıyla eviricinin dengesiz

şebekelere tek bir uzay vektörü kullanılarak senkron yapılmaya çalışılması birtakım

sorunları beraberinde getirmektedir. UVDGM yönteminin şebeke bağlantılı

uygulamalarda kullanılabilmesi için vektör ayrıştırma gibi değişik yaklaşımlar

geliştirilmektedir. Bu teknikler kontrol algoritmasını ve hesap yükünü daha da

artırmaktadır.

Eviricilerde yaygın olarak kullanılan bir diğer DGM yöntemi sinüzoidal darbe

genişlik modülasyonu (SDGM) olarak adlandırılır. Bu yöntemde referans ve taşıyıcı

olarak adlandırılan iki işaret karşılaştırılarak anahtarlama işaretleri elde edilir. Amaç

çıkış geriliminde ana harmonik dışındaki bileşenleri yüksek frekans bandına

öteleyerek düşük frekanslı ana harmonik genliğini kontrol etmektir. Böylece elde

edilen yüksek frekanslı kıyılmış dalga şekli alçak geçiren filtre ile filtrelenerek

sinüzoidal dalga şekli üretilir.

Şekil 2.17’de üç seviyeli SDGM dalga şekilleri görülmektedir. Üç seviyeli SDGM’da

iki adet taşıyıcı ve bir adet referans olmak üzere üç adet kontrol işareti

bulunmaktadır. Her bir taşıyıcı işaret eviricinin bir seviyesini kontrol etmektedir.

Anahtarlama frekansı taşıyıcı işaretlerin frekansı tarafından belirlenir. Pozitif

alternansta sinüzoidal referans işaret üçgen dalgadan büyük olduğu taktirde eviriciye

Page 56: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

26

çıkışta +V/2 üretecek, küçük olduğunda ise 0 gerilimi üretecek anahtarlama işaretleri

uygulanır. Negatif alternansta ise bu işlemin tersi yapılır.

Şekil 2.17 : Üç seviyeli evirici SDGM dalga şekilleri.

Şekil 2.17’de görüldüğü üzere darbe genişlikleri sinüzoidal referansı takip ederek

artmaktadır. Bu açıdan referans dalga şekli anahtarların çalışma oranını belirler.

Sonuç olarak bu kontrol tekniğinde çalışma oranı sinüzoidal şekilde

değişmektedir.

(2.4)

Eviricinin çıkış gerilimi ana harmonik frekansı referans işaretin frekansı ile kontrol

edilmektedir. Referans sinüs işaretin frekansı değiştirilerek evirici çıkış gerilimi ana

harmonik frekansı da değiştirilebilir.

Page 57: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

27

Evirici çıkış gerilim genliği ise referans sinüsün genliği ile kontrol edilir. Referans

sinüs işaretin genliği değiştiğinde buna paralel olarak çıkış gerilimindeki darbe

genişlikleri de değişecektir. Referans sinüsün genliği azaldığında darbe genişlikleri

azalacak, referans sinüs genliği arttığında ise darbe genişlikleri artacaktır.

Çıkış gerilimi integrali alınırsa, oluşan işaretin referansa yakınsadığı görülür.

Kısacası çıkış gerilimi darbe genişlikleri referans ile aynı enerjiyi üretecek şekilde

ayarlanmaktadır. Sinüsün genliğinin azaldığı noktalarda darbe genişlikleri

daralmakta, sinüsün arttığı noktalarda ise genişlemektedir. Çıkış geriliminin referans

sinüse yakınsayabilmesi için sinüs genliği ile taşıyıcı genliği arasında bir ilişki

bulunmaktadır. Buna göre referans sinüs genliği taşıyıcı üçgen dalga genliğine eşit

ya da taşıyıcıdan daha düşük olmalıdır.

Taşıyıcı ve referans işaret genlikleri (2.5) ifadesindeki gibi oranlanarak modülasyon

indeksi adı verilen parametre tanımlanır.

ü (2.5)

1durumu için çıkış gerilimi, referansa yakınsayacaktır. Ancak 1

durumunda referans sinüsün tepe noktalarında çıkış gerilimi darbeleri sürekli hale

gelecek ve harmonik kontrolü kaybolacaktır. Bu durumda çıkışta istenmeyen

bileşenler oluşarak dalga şeklinin filtrelenmesini zorlaştırabilir. Dolayısıyla

modülasyon indeksi birden küçük olarak seçilmelidir.

Modülasyon indeksinin olması gereken değerden düşük seçilmesi halinde ise çıkış

gerilimi ana harmonik genliği düşük seviyede olacaktır. Bu durumda giriş DA bara

geriliminden yararlanma oranı düşecektir.

SDGM yönteminde her bir faz kontrolü için ayrı ayrı taşıyıcı ve referans işaretlere

ihtiyaç duyulur. Eviricinin farklı çıkışları için faz farkı, referans işaretler ile üretilir.

Referans işaretler arasında 120° faz farkı üretilerek, evirici çıkışlarında üç fazlı

gerilim üretilebilir.

Fazların bağımsız olarak kontrol edilebilmesi bu yöntemin getirdiği önemli bir

avantajdır. Fazların bağımsız kontrol edilmesi doğal bir sonucu olarak SDGM’de

SVDGM yönteminde olduğu gibi, bir anda sadece bir fazda anahtarlama yapılmasını

temin edecek bir özellik yoktur.

Page 58: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

28

SDGM’de evirici seviye sayısı arttıkça her bir seviyeye ait darbe genişliklerini

kontrol etmek amacıyla ayrı taşıyıcılar kullanılabilir.

Şekil 2.18 : Beş seviyeli SDGM dalga şekilleri.

Şekil 2.18’de beş seviyeli SDGM dalga şekileri görülmektedir. Benzer yaklaşımla n

seviyeli SDGM üretmek için bir adet referans ve n adet taşıyıcı kullanılarak

eviricinin anahtarlama işaretleri üretilebilir.

UVDGM’nun SDGM’na göre bir avantajı giriş DA bara geriliminden daha iyi

yararlanılmasıdır. Yani aynı DA bara geriliminden SVDGM ile çıkışta daha yüksek

ana harmonik genlikli gerilim üretilmektedir. Buna karşın SDGM yönteminde

üçüncü harmonik ilavesi metotuyla bu açık kapatılmaktadır. Üçüncü harmonik ilaveli

SDGM yönteminde referans sinüsün üç katı frekanstaki bileşen referans sinüse ilave

edilerek elde edilen sinyal modülasyon işleminde referans olarak kullanılır. İlave

edilen üçüncü harmoniğin genliği özel bir katsayı ile belirlenir. Bu şekilde elde

edilen referans sinüs, çıkış geriliminin tepe değerlerinde daha iyi optimizasyon

sağlayarak aynı DA bara geriliminden daha yüksek ana harmonik gerilim genliğini

elde edilmesini sağlamaktadır.

SDGM yönteminin kullanımı, SVDGM yöntemine göre fazların bağımsız

kontrolünde sağladığı kolaylık ve uygulanabilirliği açısından daha cazip görülmüştür.

Page 59: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

29

Bu çalışmada eviricinin üç fazına ilişkin çıkış gerilim vektörleri birbirinden bağımsız

olarak çok seviyeli SDGM yöntemi kullanılarak kontrol edilecektir.

Page 60: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

30

Page 61: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

31

3. ÜÇ FAZLI ÜÇ SEVİYELİ DİYOT KENETLEMELİ EVİRİCİ

Bu bölümde üç fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli eviricinin şebeke

senkronizasyonunu gerçekleştirmek amacıyla kullanılan kontrol algoritması

incelenecek, evirici çıkışında kullanılan filtre boyutlandırıldıktan sonra, eviricinin

matematik modellemesi yapılarak sistemin bilgisayarla benzetimi

gerçekleştirilecektir.

3.1 Kontrol Algoritması

Şebeke bağlantılı evirici sistemlerinde amaç DA giriş tarafından alınan gücün

şebekeye aktarılmasıdır. Bu amaçla literatürde üç fazı birlikte değerlendirerek güç

kontrolünü gerçekleştiren algoritmalar bulunsa da, özellikle şebekenin dengesiz

olması durumunda bu algoritmaların uygulanmasında birtakım zorluklar ortaya

çıkmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada eviricinin her bir fazını diğerinden bağımsız

olarak kontrol edebilecek, uygulanabilirliği yüksek bir kontrol algoritması

kullanılacaktır.

Şekil 3.1 : Bir faz evirici çıkışı şebeke bağlantısı diyagramı.

Şekil 3.1’de eviricinin bir faz çıkışına ilişkin şebeke bağlantısı blok diyagramı

görülmektedir. Burada gösterilen akım ve gerilimler şebeke ana harmoniği olan 50Hz

bileşenleridir. Evirici çıkış gerilimi anahtarlamadan dolayı oluşan yüksek frekanslı

harmonikleri içerse de, evirici ile şebeke arasında bulunan endüktans ile bu bileşenler

filtrelenerek düzgün bir güç işareti elde edilmektedir.

Şekil 3.1’de görülen L endüktansının filtreleme haricinde bir diğer görevi de şebeke

ile evirici arasında bir izolasyon elemanı gibi çalışarak güç kontrolüne imkan

vermesidir. Şebeke tarafında gerilimin frekansı ve genliği sabit olup şebeke

Ve Vs

ISL

Page 62: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

32

tarafından belirlenir. Bu nedenle böyle bir sistemde güç kontrolü yapabilmek için,

şebekeye aktarılan akımın kontrol edilmesi gerekmektedir. Sisteme evirici açısından

bakıldığında kontrol parametresi olarak evirici çıkış gerilimi vektörü Ve

kullanılacaktır.

Sistemdeki kayıplar ihmal edilerek Şekil 3.1’de görülen sisteme ilişkin çevre

denklemi (3.1)’de ifade edilmiştir.

∙ ∙ ∙

∙ ∙

(3.1)

(3.1) ifadesinde görüldüğü gibi , gibi parametreler sabit olup, şebeke gerilimi ise

sonsuz güçlü bara kabulü ile eviriciden bağımsızdır. Yani eviricinin şebeke frekansı

ve gerilimini etkileyecek güçte olmadığı kabulüyle Vs’nin de bağımsız bir parametre

olduğu düşünülebilir. Bu noktadan yola çıkarak (3.1) ifadesinde geri kalan tek

parametre olan evirici çıkış gerilimi vektörü Ve’nin genliği ve fazı kontrol edilerek,

bağlantı endüktansının da yardımıyla eviriciden şebekeye aktarılan akımın genliği ve

fazı kontrol edilebilir. Bu çalışma şeklinin fazör diyagramı Şekil 3.2’de

görülmektedir.

Şekil 3.2 : Şebeke bağlantılı evirici fazör diyagramı (Khajehoddin, 2007).

Şekil 3.2’de Ve evirici çıkış gerilimi, VS şebeke gerilimi, VL endüktans gerilimi ve

şebekeye aktarılan IS akımına ilişkin fazör diyagramı, güç faktörü 1 olacak şekilde

çizdirilmiştir. Fazör diyagramı çizilirken şebekeye yük olarak bakılmıştır. açısı ve

evirici çıkış gerilimi vektörünün genliği kontrol edilerek, şebekeye aktarılan gücün

tamamının aktif güçten oluşması ve şebeke ile evirici arasında reaktif güç akışının

önlenmesi sağlanabilir. Bunun için eviriciden şebekeye aktarılan akım ile şebeke

geriliminin aynı fazda olması gerekmektedir. Ayrıca eğer istenirse, evirici çıkış

Page 63: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

33

akımı ile şebeke gerilimi arasında faz farkı oluşturularak, eviricinin şebekeye reaktif

güç aktarması da sağlanabilir (Khajehoddin, 2007).

(3.2)’de ifade edildiği üzere görünür güç aktif ve reaktif bileşenlerden oluşmaktadır.

∙ ∙

(3.2)

Eviriciden şebekeye güç aktarımı konusuna şebeke açısından bakıldığında ise,

şebeke gerilimi ile akımı arasında 180° faz farkı yapıldığı taktirde güç faktörü 1’e

getirilmiş olur. Böylece denklem (3.2)’den P aktif güç negatif değer alarak, güç

akışının eviriciden şebekeye olduğu anlaşılabilir. Ancak tasarımda eviriciden çıkan

akım yönü pozitif olarak alınarak şebekeye yük olarak bakılmıştır.

Akım ile gerilim arasındaki faz farkı kontrol edilerek şebeke bağlantılı evirici

reaktif güç kompanzasyonu amacı ile de kullanılabilir. Bunun için sistemin ihtiyacı

olan kapasitif ya da endüktif reaktif güç bilgisine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu şekilde

gerekli reaktif güç kompanzasyonu için ’nın pozitif ya da negatif değerleri

hesaplanarak evirici çıkış akımı uygun faza getirilir.

Şekil 3.3 : Ve < VS iken evirici fazör diyagramı.

Eviricinin şebekeye aktif güç aktarmasındaki bir sınırlama evirici çıkış gerilimi

genliğidir. Evirici çıkış gerilimi vektörünün şebeke gerilimi vektöründen daha küçük

olması durumunda sistemin fazör diyagramı Şekil 3.3’te yeniden çizdirilmiştir. Fazör

diyagramda da görüldüğü üzere bu durumda evirici çıkış akımı şebeke ile aynı faza

Page 64: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

34

getirilemediği için güç faktörü 1 yapılamamaktadır. Bu nedenle evirici DA bara

gerilim genliği şebeke gerilim genliğinden büyük olmak zorundadır.

Üç fazlı üç seviyeli evirici yapısı gözönüne alındığında evirici faz nötr çıkış

geriliminin DA girişin yarısı değerinde olduğu ikinci bölümde tartışılmıştı.

Şekil 3.1’de Ve evirici çıkış gerilimi vektörünün 50Hz’deki ana harmonik genliği

olduğu ve modülasyon indeksi ile DA bara gerilimine bağlı olarak değiştiği

hatırlanmalıdır. Dolayısıyla 220V AA gerilimine sahip bir şebekede şebeke gerilimi

tepe değerinin 311V olduğu gözönüne alınarak eviricinin şebekeye güç faktörü 1

olacak şekilde güç aktarabilmesi için gerekli en düşük DA giriş gerilimi (3.3)

ifadesine göre hesaplanır.

_2 ∙ _

(3.3)

Modülasyon indeksi ’nin en büyük değeri 1’e mümkün olduğunca yakın

seçilmelidir. Böylece evirici çıkış gerilimi vektörü genliğinin mümkün olduğunca

büyük olması sağlanarak _ değeri mümkün olduğunca küçültülebilir. ’nin

seçimi Bölüm 3.2’de tartışılmaktadır.

Şekil 3.4 : Güç faktörünün 1 yapılabilmesi için evirici çıkış akımı referansı.

Şekil 3.4’te elde edilmek istenen evirici çıkış akımı ve şebeke gerilimi dalga şekilleri

görülmektedir. Evirici çıkışı bu referans akımı takip edecek şekilde kontrol edileceği

için, bu işaretin düzgün bir şekilde üretilmesi sistemin çalışma performansı açısından

en kritik konulardan bir tanesidir.

Bu referans işaretlerin üretilmesi faz kilitlemeli döngü olarak adlandırılan kontrol

sistemleri ile gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmada akım referansının üretilmesi bir

Page 65: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

35

faz kilitlemeli döngü algoritması kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Faz kilitlemeli

döngü algoritması Bölüm 4.3.4’de tartışılmaktadır.

Şekil 3.5 : Şebeke bağlantılı çalışma için kontrol blok diyagramı.

Üç fazlı üç seviyeli şebeke bağlantılı eviricinin kontrol blok diyagramı Şekil 3.5’de

görülmektedir. Sistemde üç faza ait evirici çıkış akımı kontrolü için üç adet ve DA

bara gerilimi kontrolü için de bir adet olmak üzere toplam dört adet PI kontrolör

kullanılmaktadır. Şebekeye aktarılacak olan gücün bir MPPT devresi tarafından

belirlendiği varsayılmıştır. MPPT konusu evirici dışında yer aldığı için MPPT

tasarımına değinilmeyecektir. MPPT çıkış işareti Şekil 3.4’te görülen akım referansı

ile çarpılarak şebekeye aktarılacak olan akımın, dolayısıyla da gücün genliğini

ayarlamaktadır.

Kontrol algoritması üç faz-nötr gerilimi, üç faz evirici çıkış akımı, giriş DA bara

kondansatörleri gerilimi ve üç faz-nötr gerilimi sıfır geçişleri bilgisine ihtiyaç

duymaktadır. Şebeke sıfır geçişleri bir sıfır geçiş dedektörü (SGD) ile faz-nötr

geriliminden elde edilmektedir. Akım referansının üretilmesi şebeke gerilimi sıfır

geçişlerine bakılarak, faz kilitlemeli döngü algoritması ile gerçekleştirilmektedir.

Evirici girişinde bulunan kondansatör gerilimlerinin eşitlenmesi amacıyla kontrol

algoritmasında DA bara kontrolünü sağlayan ikinci bir PI kontrolör yapısı

bulunmaktadır. Kondansatör gerilimlerinin birbirine eşit olması için DA bara

Page 66: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

36

kontrolünü gerçekleştiren PI kontrolün referansı 0 olarak girilmektedir. PI kontrolün

geribesleme kısmına ise kondansatör gerilimlerinin farkı girilmekte, böylece PI

kontrolörün kondansatör gerilimlerini eşitleyecek şekilde çıkış işareti üretmesi

sağlanmaktadır. PI kontrolör çıkışı FKD çıkışında elde edilen referans işaretten

çıkartıldıktan sonra elde edilen akım referansı işareti, şebekeye aktarılacak gücü

belirleyen MPPT devresi çıkışı ile çarpılarak, akım kontrolünü gerçekleştiren PI

kontrolörün referansı işareti elde edilmektedir. Akım kontrolüne geribesleme işareti

olarak ise ilgili evirici çıkışı faz akımı kullanılmaktadır.

PI akım kontrolü çıkışı evirici çıkış gerilim vektörünü kontrol etmektedir. Bu işaret

üç seviyeli SDGM’nde referans olarak işlem görür. SDGM sonucu elde edilen

işaretler ise eviriciye uygulanarak kontrol işaretlerinin güç işaretine dönüştürülmesi

sağlanır.

Bu kontrol yapısı her faz için aynı şekilde ve bağımsız olarak uygulanmaktadır.

Kontrol işlemi her bir fazda birbirinden bağımsız olarak yapıldığı için farklı fazlara

farklı seviyelerde güç aktarımı mümkün kılınmıştır. Ayrıca sistemin bir ya da iki

fazda da çalışabilmesi sağlanmıştır. Böylece fazlardan birinde oluşan bir problem

sonucunda sağlıklı fazlara güç aktarımının devam edebilmektedir. Bu yaklaşım her

bir faza aktarılan gücün güç faktörünün de birbirinden bağımsız olarak kontrol

edilebilmesine imkan sağlamaktadır. FKD ile elde edilen akım referansının fazı

aktarılacak gücün güç faktörünü, MPPT çıkışı ile çarpılan referans akım işaretinin

genliği ise gücün genliğini kontrol eder.

Sistemin anahtarlama frekansı 20kHz olarak seçilmiştir. Anahtarlama elemanı olarak

mosfet kullanılması sebebiyle daha yüksek frekanslara çıkılabilmesi mümkün

olmakla beraber anahtarlama kayıplarının artacağı göz önünde bulundurulmuştur.

Özellikle sistemde yumuşak anahtarlama yapılmaması anahtarlama frekansını

sınırlayan önemli bir faktördür. Anahtarlama frekansının artışı ile birlikte

anahtarlama kayıpları artacak ve sistem verimini düşecektir. Ayrıca yüksek güçlü

uygulamalar için IGBT veya GTO gibi elemanların kullanılması durumunda

anahtarlama frekansının daha düşük değerlerde olması, sistemin çok yüksek

frekanslarda gerçekleştirilmesini anlamlı kılmamaktadır. Çünkü çok seviyeli

eviricilerin kullanımı özellikle yüksek güçlerde cazip hale gelmektedir.

Page 67: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

37

Bahsedilen kontrol algoritması 20kHz örnekleme frekansı ile anahtarlama işlemine

senkron bir şekilde periyodik olarak koşturulmaktadır. Sistem bant genişliğinin

yüksek olmasını temin etmek için kontrol algoritması örnekleme frekansı

anahtarlama frekansında yapılmaktadır. Kullanılan işlemcinin DGM modülünün

yeteneği sayesinde kontrol döngüsü anahtarlama işlemi ile senkron çalışmaktadır.

Sistemde işaretlerin örneklenmesi işlemcinin DGM modülü ile donanımsal olarak

tetiklenerek başlatılmakta, örnekleme işlemi sonunda işlemci otomatik olarak kesme

üreterek kontrol algoritmasının koşturulacağı kesme alt programına dallanmaktadır.

Alt programda koşturulan kontrol algoritması sonucunda elde edilen kontrol işareti,

DGM modülü karşılaştırıcısına yazılarak döngü tamamlanmaktadır. Kontrol

algoritmasının uygulanması dördüncü bölümde daha detaylı olarak ele alınacaktır.

3.2 Üç Seviyeli Sinüzoidal Darbe Genişlik Modülasyonu

İkinci bölümde genel hatlarıyla ele alınan üç seviyeli SDGM yöntemi bu bölümde

daha detaylı olarak tartışılarak, SDGM işareti üretimi için kullanılan F2808 işlemcisi

DGM modülünün evirici ile olan bağlantısı incelenecektir.

Çok seviyeli SDGM işaretlerinin üretilmesinde her bir seviyenin ayrı bir taşıyıcı

üçgen dalganın kullanıldığı ikinci bölümde anlatılmıştı. Üç seviyeli SDGM üretimi

için iki adet taşıyıcı üçgen dalgaya ihtiyaç vardır. Ancak bu işaretlerin üretiminde

kullanılacak TMS320F2808 işlemcisinin DGM modülü sayıcısı pozitif sayılarla işlem

yapmaktadır. Dolayısıyla DGM modülü donanımsal olarak pozitif değerlerle çalıştığı

için, algoritmanın bu çalışma şekline uyarlanması gerekmektedir.

F2808 işlemcisi ePWM olarak adlandırılan birbiri ile eş altı adet DGM modülü içerir.

ePWM1’den ePWM6’ya kadar olan her bir modülde ise ePWMx_A ve ePWMx_B

olarak adlandırılan iki adet donanımsal çıkışı bulunmaktadır. Toplam oniki adet

ePWM çıkışı eviricideki oniki adet anahtarı kontrol etmek için kullanılmaktadır.

Modülde donanımsal olarak bulunan sayıcı ve karşılaştırıcı sonucu elde edilen

anahtarlama işaretleri, istenildiği taktirde donanımsal olarak ölü zaman da eklenerek

ilgili pinlerden dışarıya aktarılır. ePWM modülü ayarları yazılımsal olarak

yapıldıktan sonra, SDGM işaretleri yazılım destekli olarak üretilecektir.

Bu amaçla modülde bulunan karşılaştırıcı kaydedicisi her bir anahtarlama

periyodunda yazılımsal olarak güncellenerek, çıkış darbe genişliklerinin sinüzoidal

Page 68: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

38

olarak ayarlanması sağlanacaktır. Sistem şebeke bağlantılı çalışırken karşılaştırma

kaydedicisi değeri Şekil 3.5’te görülen PI akım kontrolü tarafından hesaplanır.

Şebeke bağlantısız çalışmada ise karşılaştırma kaydedicisine yazılmak üzere bir

referans sinüs işaretine ihtiyaç vardır. Şebeke bağlantısız çalışmada FKD düzgün

çalışmadığı için akım referansı düzgün olmamakta bu nedenle PI akım kontrolü

çıkışı referans sinüs olarak kullanılamamaktadır. Şebeke bağlantısız çalışma için

sinüs değeri işlemcide yazılımsal olarak hesaplanabilir. Ancak böyle bir yaklaşım

pratikte işlem gücünün gereksiz yere kullanılmasına sebep olacaktır. Çünkü

periyodik bir fonksiyon olan sinüs, sürekli olarak işlemci tarafından hesaplanarak

elde edilen aynı sinüs serisi karşılaştırma kaydedicisine yazılacaktır. Periyodik olarak

aynı sinüs değerlerini gerçek zamanlı hesaplamak yerine tablodan okuma yöntemi

kullanılabilir. Bir kez hesaplanan tablo işlemciye yüklenerek ilgili değer tablodan

okunarak karşılaştırma kaydedicisine yüklenir. Tablodan okuma yöntemi gerçek

zamanlı sinüs hesaplamaya göre daha kısa sürede gerçekleştirilse de bu yöntem

işlemciye tablo yüklenmesini gerektirdiği için hafıza kullanımı arttırır. Özellikle

yüksek çözünürlük istendiğinde tablo boyutları artmaktadır. Eğer anahtarlama

frekansı çok yüksek ve üretilecek çıkış gerilimi ana harmoniği düşük frekansta ise

büyük boyutlu tabloya ihtiyaç duyulur. F2808 işlemcisi ise yüksek hızı ve geniş

hafızası ile her iki yöntemin de kullanılabilmesini mümkün kılmaktadır. Ayrıca

işlemci içerisinde 512 adet elemandan oluşan hazır bir sinüs tablosu Q30 sayı

formatında yüklü olarak gelmektedir. Tasarımda daha yüksek çözünürlüklü SDGM

sinyali üretmek için 2048 elemandan oluşan bir tablo oluşturularak işlemciye

yüklenmiş ve şebeke bağlantısız uygulamalar için gerekli olan karşılaştırma değerleri

bu tablodan okunarak elde edilmiştir. F2808 işlemcisi ePWM modülü ayarları ve

sinüs tablosunun üretilmesi Bölüm 4.3.3’te incelenecektir.

ePWM modülünün istenilen kanallarında üçgen dalga senkron olarak konfigüre

edilebildiği için her bir fazda bağımsız SDGM işaretleri kolaylıkla üretilebilmektedir.

Bu amaçla ePWM1 ve ePWM2 modülü T fazı, ePWM3 ve ePWM4 modülü S fazı,

ePWM5 ve ePWM6 modülü ise R fazını kontrol etmek üzere kullanılmaktadır.

ePWM modülünün faz kaydırma özelliği kullanılarak, tüm ePWM modüllerinin

sayıcıları senkron hale getirilmiştir.

Şekil 3.6’da eviricinin tek bir faz bacağına ilişkin ePWM modülü bağlantıları ve

anahtarlama durumları görülmektedir.

Page 69: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

39

ePWMx_A

ePWMx_B

x = 1,3,5y = 2,4,6

ePWMy_A

ePWMy_B

ePWMx_A

ePWMx_B

ePWMy_A

ePWMy_B

S1

S2

S3

S4

S1

S2

S3

S4

a) b)

Şekil 3.6 : Diyot kenetlemeli evirici üç seviyeli SDGM alt devreleri.

Burada ePWMx_A ve ePWMx_B olarak adlandırılan çıkışlar birbirleri ile eşlenik

olarak çalışmaktadırlar. ePWMx_A “1” iken ePWMx_B “0”, ePWMx_A “0” iken ise

ePWMx_B “1” değerini almaktadır. Benzer şekilde ePWMy_A ve ePWMy_B

modülleri de kendi aralarında eşlenik olarak çalışacak şekilde konfigüre edilmişdir.

Referans sinüsün pozitif alternansında, Şekil 3.6.a’da görülen alt devre oluşur.

Burada ePWMy_A sürekli olarak “1” ve ePWMy_B ise sürekli olarak “0” değerini

almakta dolayısıyla, pozitif alternans boyunca S2 anahtarı sürekli iletimde, S4 ise

kesimdedir. Karşılaştırma sonucu elde edilen sinüzoidal DGM işaretleri ise

ePWMx_A ve ePWMx_B ile S1 ve S3 anahtarlarına uygulanır. Bu durumda

Şekil 2.17’de görülen evirici çıkış geriliminin pozitif alternansı elde edilir. Yani

evirici çıkışında sıfır ve pozitif gerilim seviyelerini üretilerek, darbe genişlikleri

sinüzoidal şekilde değiştirilir.

Referans işaretin negatif alternansında ise ePWM modülü pozitif kısımlarda

karşılaştırma yapabildiği için, karşılaştırma değerinin pozitif alternansa ötelenmesi

gerekmektedir. Yani referansın negatif alternansında referans ile taşıyıcı dalga

genliği toplanarak karşılaştırma işlemine tabii tutulur. Bu alternansta ePWMx_A

sürekli olarak “0” ve ePWMx_B ise sürekli olarak “1”değerini alır. SDGM işaretleri

ise ePWMy_A ve ePWMy_B ile eviriciye uygulanarak Şekil 2.17’de görülen negatif

alternanstaki çıkış gerilimi elde edilir.

Page 70: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

40

Anahtarlama şeklinden de görüleceği üzere eviricinin bir alternans süresince bir faz

bacağında bulunan dört anahtardan aynı anda sadece ikisi yüksek frekansla

anahtarlanmaktadır. Yüksek frekanslı DGM işareti pozitif çıkış alternansında S1-S3,

negatif alternansta ise S2-S4 anahtarlarına uygulanır. Bu yüzden çok seviyeli

eviriclerde fazlarda fazla sayıda anahtar bulunmasına rağmen bunlardan bir anda

sadece iki tanesi anahtarlama kaybı yapmaktadır. Diğer anahtarlar şebeke

frekansında anahtarlandığı için anahtarlama kayıpları ihmal edilebilir. Böylece farklı

seviyeleri kontrol eden ve o an SDGM işareti uygulanmayan anahtarlar dinlenmiş

olur. Şebeke frekansı ile anahtarlanan yarıiletkenlerde öne çıkan kayıp iletim

kayıplarıdır. Yüksek frekanslı DGM ile çalışan çeviricilerde oluşan kayıpların en

önemlisinin anahtarlama kaybı olduğu gözönüne alındığında, çok seviyeli SDGM ile

kontrol edilen diyot kenetlemeli eviricinin bir fazının sadece iki adet anahtarında

anahtarlama kaybı oluşması verim açısından iyi bir karakteristiktir. Ancak

kullanılacak seviye sayısı belirlenirken iletim kayıpları gözönünde

bulundurulmalıdır. Çünkü seviye sayısı arttıkça anahtar sayısı da artacak, bununla

doğru orantılı olarak iletim kayıpları da artış gösterecektir.

3.2.1 Ölü zaman ve modülasyon indeksi

SDGM işaretleri güç devresine uygulanırken önemli bir parametre de ölü zamandır.

Yarıiletken anahtarlara kapı sinyalleri uygulandığında ya da kesildiğinde anahtarın

iletime geçme ve kesime gitmesi belli bir zaman almaktadır. Topoloji, sürme devresi

ve kullanılan anahtar tipine bağlı olarak değişen bu zaman DGM işaretleri

oluşturulurken gözönüne alınmalıdır. Şekil 3.6.a’daki devre ele alındığında, S1

anahtarının kesime götüren işaret ile S2 anahtarını iletime geçiren işaret arasında

belirli bir boş süre konmalıdır. Aksi halde eğer S1 kesime gitmeden S2 anahtarı

iletime sokulursa, girişte üst tarafta bulunan kondansatör S1, S2, S3 ve kenetleme

diyodu üzerinden kısa devre edilmiş olacaktır. Bu kısadevre süresi çok kısa olsa da

kısadevre anında parazitik elemanlar ve yarıiletkenlerin gövde dirençleri haricinde

akımı sınırlayacak bir eleman bulunmadığından anahtarlar zarar görecektir. Bu

nedenle eşlenik çalışan DGM işaretleri arasında ölü zaman olarak adlandırılan

boşluklar kullanılır. Şekil 3.6’daki bağlantı için ePWMx_A ve ePWMx_B’nin kendi

aralarında, ePWMy_A ve ePWMy_B’nin de kendi aralarında ölü zamana sahip

olmaları gerekmektedir.

Page 71: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

41

Ölü zaman üretimi analog ve lojik devreler ile harici olarak gerçekleştirilebilse de

günümüzde güç elektroniğine dönük DGM modülleri içeren işlemciler donanımsal

olarak ölü zaman üretimini gerçekleştirmektedir. F2808 işlemcisinin ePWM modülü

de ölü zaman lojiği devresini barındıran gelişmiş bir DGM modülüdür. Yazılımsal

olarak konfigüre edilebilen bu modül ile eşlenik, pozitif veya negatif lojik ölü zaman

işaretleri üretilerek, yükselen ve düşen kenar ölü zamanları bağımsız olarak

programlanabilmektedir. Bir kez programlanan ölü zaman değerleri sistemin

çalışması süresinde donanımsal olarak üretilmektedir.

Şekil 3.6’da görülen bağlantı ile işlemcinin ePWM modülü ve evirici en uygun

entegre edilmeye çalışılmıştır. Özellikle seviye değişim anı kritik bir nokta olarak

görülebilir. ePWM modülünün evirici ile bağlantısı bu şekilde yapılarak, özellikle

seviye değişim anında dört adet anahtarın aynı anda iletime geçmesi önlenmiş ve ölü

zaman lojiğinden en etkin şekilde yararlanılmıştır.

Modülasyon indeksi değerinin 1 olması gerektiği ikinci bölümde tartışılmıştı.

Ölü zaman değeri ‘nin yüksek değerlerini sınırlamaktadır. 1 durumu için ölü

zamanlı bir SDGM işaretleri incelendiğinde özellikle çalışma oranının en yüksek

değerler aldığı sinüsün tepe noktalarında çıkış geriliminin sürekli hale geldiği

görülecektir. Ölü zaman lojiğinin doğası gereği, çalışma oranı ölü zaman değerine

yaklaşan DGM işareti sürekli olarak lojik 0’da kalmakta, eşleniği olan işaret ise

sürekli olarak lojik 1’de değer almaktadır. Bunun sonucunda referansın tepe

noktalarında harmonik kontrolünün kaybolması nedeniyle çıkış geriliminde

istenmeyen harmoniklerin oluşması mümkündür. Bu sebeple kullanılan ölü zaman

değerine göre uygun bir modülasyon indeksi seçilmelidir.

Pratikte ölü zaman değerleri mosfetler için birkaçyüz ns, IGBT’ler için ise birkaç μsn

civarlarında yeterli olmaktadır. Özellikle IGBT’lerin kesime giderken akım kuyruğu

adı verilen ve kesim süresini oldukça uzatan karakteristiği, anahtarlama hızlarını

düşürmektedir. Bu nedenle IGBT’ler bir miktar daha fazla ölü zamana ihtiyaç

duymaktadırlar. Tabi ki bu parametreler anahtarın sürme akımı ve giriş kapasitesi,

arzu edilen drain-source gerilimi yükselme zamanları ve güç devresi topolojisine

bağlı olarak değişiklik gösterecektir.

Dördüncü kısımda bahsedileceği üzere tasarlanan sistemde 1μs’lik ölü zaman yeterli

gelmektedir. Ayrıca SDGM işaretlerinin üretiminde kullanılan ePWM sayıcısı 20kHz

Page 72: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

42

anahtarlama frekansını elde etmek için 2500’e kadar sayan bir simetrik üçgen dalga

sayıcı kullanacak şekilde konfigüre edilmiştir. Buna göre en uygun modülasyon

indeksinin ölü zaman dikkate alınarak hesaplanması yapılacaktır.

Çıkış gerilimi ana harmonik frekansı 50Hz olan bir işaret üretebilmek için bir periyot

boyunca 400 kere anahtarlama yapılmalıdır. Anahtarlama frekansı ve örnekleme

frekansı aynı alındığı için, karşılaştırma kaydedicisinin 50μs’de bir tablodan

okunarak güncellenmesi gerekmektedir.

1/501/20

→2050

→ 400 (3.4)

Bir anahtarlamada düşen kenar ve yükselen kenar olmak üzere iki adet ölü zaman

kaybı olduğu gözönüne alındığında toplam kayıp zaman 800μs olarak bulunur. Buna

göre modülasyon indeksinin alabileceği en büyük değer (3.5) ifadesi ile hesaplanır.

20 800

20→

19,220

→ 0,96 (3.5)

1μs ölü zaman için modülasyon indeksi 0,96 seçilerek referans sinüsün yüksek

değerlerinde çıkış geriliminin sürekli olarak 1’de kalması önlenmiş olur.

Sinüs tablosu oluşturulurken tablonun en büyük ve en düşük değerleri modülasyon

indeksine göre belirlenir. Buna göre ePWM modülündeki sayıcı tepe değeri 2500

olduğu için modülasyon indeksini 0,96 yapacak değer (2.5) ifadesinden 2400 olarak

hesaplanır. = 0,96 için sinüs tablosu değeri ±2400 arasında değişecek şekilde

oluşturulmalıdır.

3.3 Eviricinin Şebeke İle Etkileşimi

3.3.1 Adalanma

Şebeke enerjisi kesildiğinde eviricinin şebekeyi beslemesi durumu adalanma

(islanding) olarak adlandırılır. Şebeke bir arıza durumu ya da başka bir nedenle

kesilmiş olabilir. Bu durumda evirici çıkışa güç aktarmaya devam ederse, yerel

olarak gördüğü yükleri besler ve yerel bir şebeke adacığı meydana gelmiş olur. Bu

özellikle elektrik tesislerinde çalışanlar için tehlikeli bir durumdur. Dolayısıyla

şebeke bağlantılı eviricilerin adalanma durumlarını tesbit ederek, şebeke kesintisi

durumunda şebekeye güç aktarımını durdurmaları gerekmektedir. Bu amaçla şebeke

Page 73: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

43

kesintilerini algılayarak, adalanma durumlarında evirici çıkışlarını kesmek amacıyla

adalanma önleyici (anti-islanding) adı verilen yöntemler kullanılmaktadır.

Adalanma önleme yöntemleri temel olarak aktif ve pasif olmak üzere ikiye

ayrılmaktadır. Pasif yöntemlerde evirici şebeke frekansı ve gerilimini sürekli olarak

izleyerek, bu parametrelerin belirlenen sınırlar dışına çıkması durumunda şebekeye

güç aktarımını durdurur. Şebeke kesildiğinde evirici çıkışı tarafından görülen yerel

yüklerin eşdeğer gücü, eviricinin kesinti anında şebekeye aktardığı güce eşit değilse,

evirici çıkış gerilimi değişecektir. Şebeke kesintisi oluştuktan sonra oluşan yük

adasında yerel yüklerin gücünün evirici çıkış gücünden büyük olması durumunda,

evirici çıkış akımını azaltmak üzere çıkış gerilimini düşürecektir. Ayrıca eviriciden

şebekeye bakıldığında görülen yüklerin eşdeğer empedansının reaktif olması

durumunda evirici çıkış güç faktörünü 1 yapmak isterse, faz kilitleme döngüsü

frekansı şebeke frekansı nominal değerleri dışına çıkacaktır. Böylece şebeke frekansı

ve gerilimi izlenerek adalanma durumları tesbit edilebilmektedir.

Ancak pasif yöntemlerle algılanamayan özel adalanma durumları da mevcuttur. Eğer

eviricinin şebeke kesintisi oluştuğu andaki çıkış gücü, şebeke kesintisi olduktan

sonra evirici tarafından görülen yerel yüklerin eşdeğer gücüne eşit veya yakınsa ve

eviricinin gördüğü bu yüklerin rezonans frekansı şebeke frekansına yakınsa pasif

yöntemlerle bu durum algılanamamaktadır. Bu durumda yerel yüklerin eşdeğer

empedansı evirici tarafından omik karakterde görülmektedir. Böylece şebeke

kesintisi olsa dahi evirici çıkış gerilimi ve frekansı belirlenen sınırlar içerisinde

kalmaktadır. Bu durum algılanamayan bölge (NDZ - Non-Detection Zone) olarak

adlandırılır.

Bu problemi aşmak amacıyla aktif yöntemler geliştirilmiştir. Aktif yöntemlerde

sisteme bozucu etki ilave edilerek, sistem sürekli olarak kapatılmaya zorlanır. Ancak

şebekenin mevcut olması durumunda bu bozucu etki sistemi kapatamayacak şekilde

ayarlanır. Eğer şebeke kesilirse, evirici çıkış frekansı ve gerilimi bozularak adalanma

durumu algılanmaktadır. Aktif frekans sürükleme, Sandia frekans sürüklemesi,

Sandia gerilim sürüklemesi, empedans ölçümü, frekans atlaması ve kayma modlu

frekans ötelemesi gibi farklı aktif adalanma önleyici metotlar bulunmaktadır. Aktif

metotların dezavantajı güç kalitesini olumsuz etkilemeleridir. Bu yöntemler sisteme

bozucu etki ilave etmeleri sebebiyle, evirici çıkış akımı dalga şeklini bozarak, çıkış

Page 74: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

44

akımı THD değerini arttırmaktadırlar. Aktif metotlar kullanılarak algılanamayan

bölge daraltılsa da tamamen yok edilememektedir.

Bu çalışmada pasif adalanma önleyici yöntemi kullanılmaktadır. Şebeke gerilimi ve

frekansı anlık olarak izlenerek, bu parametrelerin belirlenen sınırlar dışına çıkması

durumunda evirici çıkışı otomatik olarak kesilir. Ayrıca evirici çıkış akımının sürekli

olarak izlenerek, aşırı akım koruması yapılması da adalanma durumunun

algılanmasını kolaylaştırmaktadır.

3.3.2 Güç kalitesi

Evirici çıkış akımının düşük THD değerine sahip olması istenir. Çıkış akımı kalitesi

kullanılan kontrol algoritması, filtre ve evirici yapısı ile doğrudan ilişkilidir. Şebeke

bağlantılı eviriciler şebeke güç kalitesini etkiledikleri için, evirici çıkış akımlarının

şebekede bozulma oluşturmayacak şekilde üretilmesi gerekmektedir.

Evirici çıkış akımında bulunan harmonikler yük tarafında şebeke geriliminin

bozulmasına neden olarak, lineer yüklerin dahi harmonikli akım çekmesine sebep

olabilmektedir. Bu etki harmonikli akım çeken güç elektroniği devrelerine benzer

şekilde oluşmaktadır.

Şekil 3.7 : Yerel yükler ve şebeke çıkış empedansı ile şebeke bağlantılı evirici.

Şekil 3.7’de Zs kaynak empedansına sahip bir şebeke, lineer yük grubu ve şebeke

bağlantılı evirici blok diyagramı görülmektedir.

Şekil 3.7’de IE evirici akımının harmonikli, Vs şebeke geriliminin ise ideal sinüzoidal

formda olduğu varsayılsın. Zs kaynak empedansı besleme trafonsunun sekondere

indirgenmiş devresindeki kaçak reaktans, sargı direnci ve bağlantı elemanlarının

empedanslarının toplamı olarak düşünülebilir. ZL ise yerel yükleri modellemektedir.

Page 75: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

45

(3.6) denklemi ile ifade edildiği gibi, evirici çıkış akımı IL, kaynaktan çekilen IS

akımını etkilemektedir. Eğer evirici akımı harmonikli ise, kaynak akımı da

harmonikli olacaktır. Dolayısıyla bu harmonikli akım Zs empedansında harmonikli

bir gerilim düşümü oluşturacaktır. Harmoniksiz olanVS geriliminden harmonikli bir

gerilim düşümü dalga şekli çıkarıldığında ise yerel yükler üzerinde görülen şebeke

gerilimi VSʹ de harmonikli olacaktır. Yerel yükler üzerindeki gerilim dalga şeklinin

bozulması sonucu güç kalitesi düşerek, güç harmoniklerinden kaynaklanan çeşitli

problemlerin oluşmasına yol açabilir. Reaktif güç kompanzasyon sistemlerinde

kullanılan kondansatörlerin arızalanması ya da ömürlerinin kısalması, elektrik

makinelerinde harmoniklerden kaynaklanan ek kayıplar ya da elektronik devrelerin

besleme devrelerinde oluşan problemler bunlardan bazılarıdır.

ʹ (3.6)

Bu harmonikler ile ilgili sınırlamalar IEEE-519 standartları ile belirlenmiştir.

Örneğin 69kV’dan düşük gerilimler için THD değerinin %5’ten küçük olması

gerekmektedir (Rashid, 2001, Bölüm 32.4).

3.4 Modelleme Ve Tasarım

3.4.1 Filtre elemanlarının boyutlandırılması

Şekil 3.1’de görülen L bağlantı endüktansı, evirici ile şebeke arasında izolasyon

elemanı gibi çalışarak evirici çıkış akımının kontrol edilebilmesini sağladığı gibi aynı

zamanda çıkış akımının filtrelemesi görevini de gerçekleştirmektedir. Böylece evirici

gerilimindeki anahtarlama harmoniklerinin zayıflatılması sağlanarak çıkış akımı

düzgün hale getirilir.

Belirli bir anahtarlama periyodu için endüktans akımı denklem (3.7) ile ifade

edilebilir.

(3.7)

Üç seviyeli evirici çıkışında 0, +VDA/2 ve –VDA/2 gerilimlerini üretebilmekteydi.

Dolayısıyla denklem (3.1)’deki Ve evirici çıkış gerilimi bir anahtarlama periyodu

Page 76: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

46

süresince bu üç farklı değerden yalnızca birini alabilir. Evirici çıkış akımı pozitif

alternans tepe civarı için Şekil 3.8’de görüldüğü gibi sabit bir anahtarlama

periyodunda akımın yükselme ve düşme zamanlarının eşit olduğundan hareketle

şebeke bağlantılı eviriciye ilişkin akım ifadesi denklem (3.1) ve (3.7) kullanılarak

tekrar yazılırsa;

2 (3.8)

10 (3.9)

Şekil 3.8 : Bir anahtarlama periyodu için çıkış akımı dalgalılığı.

Denklem (3.8) evirici çıkışında pozitif gerilim, (3.9) ise sıfır gerilim durumu için

yazılmıştır. (3.8) ve (3.9) birlikte çözüldüğünde VS şebeke gerilimi ifadesi

sadeleşerek denklem (3.10) elde edilir.

2

1 (3.10)

Denklem (3.10)’daki d çalışma oranı sinüzoidal olarak değişmektedir. (3.10)

ifadesinin d’ye göre türevi alınıp sıfıra eşitlenirse en yüksek akım dalgalılığının

“d= 0,5” durumunda oluştuğu görülür. Buna göre maksimum akım dalgalılığı (3.11)

ile ifade edilir.

8 (3.11)

L bağlantı endüktansı seçilen akım dalgalanması, DA bara gerilimi anahtarlama

frekansı bağlı olarak denklem (3.11) ile hesaplanır.

Page 77: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

47

IEEE-519 harmonik standartlarından hareketle nominal akımın %15-20’i arasında

akım dalgalılığına izin verilebilir (Ahmed ve diğ, 2007). IEE-519 standardında

verilen değerler şebekenin kısa devre gücüne bağlı olarak değişmektedir.

Endüktans değeri en kötü durum olan 850V maksimum giriş gerilimi için

hesaplanacaktır. Devrenin anahtarlama frekansı ise 20kHz olarak belirlenmişti.

600W bir faz çıkış gücü, güç faktörü 1 olacak şekilde 220V’luk şebekeye

aktarıldığında, evirici çıkış akımı tepe değeri (3.12) denklemi ile hesaplanır.

_ ∙∙ √2 (3.12)

Akım dalgalılığı, akımın tepe değerinin %10’u seçilerek endüktans değeri denklem

(3.11)’den 13,72mH olarak hesaplanmıştır. Sistemde hesaplanan değere yakın olarak

pratikte 15mH değerinde endüktans kullanılmıştır. Böylece akım dalgalılığının bir

miktar daha düşük olması amaçlanmıştır.

Şebeke bağlantılı çalışmada, evirici ile şebeke arasında sadece endüktans bulunması

sistemin çalışması için yeterli iken, şebeke bağlantısız uygulamalar için çıkışta bir

LC alçak geçiren filtre kullanılması çıkış kalitesinin artmasını sağlamaktadır. Evirici

çıkışında filtre olarak sadece seri endüktans bulunması durumunda, filtreleme

kabiliyeti yüke bağlı olarak değişmektedir. Eviriciden akım çekildikçe, çıkış gerilimi

sinüzoidale yaklaşmakta, ancak düşük yük durumlarında ise çıkışta anahtarlama

harmonikleri görülmektedir. LC filtre ile evirici boşta iken dahi düzgün çıkış gerilimi

elde edilebilmektedir. Bu amaçla filtrenin anahtarlama harmoniklerini zayıflatması

gerekmektedir. Bu amaçla Bölüm 3.5’deki benzetim çalışmalarından 20kHz’deki

evirici çıkış gerilimi harmoniği genliği 120V olarak bulunmuştur. Filtre kazancı

20kHz’de bu gerilimi %3’e düşürecek şekilde ayarlanırsa anahtarlama harmonikleri

çıkışa yansımayacaktır.

ç ş

ş

1

1

(3.13)

Denklem (3.13)’de bir LC alçak geçiren filtreye ilişkin transfer fonksiyonu

verilmiştir (Clayton, 1989).

Page 78: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

48

Denklem (3.13)’de 20kHz’lik bileşen için istenilen zayıflatma ve hesaplanan

endüktans değeri kullanılarak filtre kondansatörü hesaplanır. Hesaplanan 2,2μf filtre

kondansatörü ve 15mH endüktansına ait rezonans frekansı değerinin denklem

(3.14)’den 17. harmonik civarında olduğu görülür.

1

2 √ (3.14)

Alçak geçiren filtre devresinin 50Hz’deki reaktansı nedeniyle, eviriciden çıkışında

yük yokken dahi akım çekilecektir. Bu akım özellikle anahtarlarda gereksiz yere

kayıba sebep olarak, düşük yüklerde evirici verimini düşürebilir. Bu nedenle filtre

elemanları seçilirken, boşta çalışma akımı dikkate alınmalıdır. Özellikle filtre

kondansatörünün büyük değerde olması bu akımı artırmaktadır. Kullanılan filtre

değerleri için 220V çıkış geriliminde boşta evirici akımı 150mA’dir. Bu durumda

evirici çıkışı 33var ile yüklenmiş olur. Bu yük maksimum yükün %5’ine karşılık

gelmektedir ve makul kabul edilebilir.

3.4.2 Matematiksel modelleme

Eviricilerin matematiksel modellemeleri için çeşitli yöntemler mevcuttur. Özellikle

üç fazlı eviricilerde koordinat dönüşümü kullanılarak gerçekleştirilen modelleme

yaklaşımları kullanılmaktadır. Ancak burada evirici fazları birbirinden bağımsız

olarak kontrol edildiği için, modelleme tek faz için ele alınacaktır. Bu durumda elde

edilen model fazların bağımsız kontrolünde kullanılabilir.

Şekil 3.9 : Bir faz için evirici şebeke bağlantısı blok diyagramı.

Eviricide çıkış akımı kontrol edilmek istenmektedir. Şekil 3.9’da görülen Ve, evirici

çıkış geriliminin bir anahtarlama periyodu boyunca ortalamasının alınmasıyla elde

edilmektedir. d(t) anahtar çalışma oranı (-1,1) aralığında değişmektedir.

Page 79: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

49

∙ (3.15)

Evirici ile şebekeye ilişkin çevre denklemi (3.16)’da ifade edilmiştir.

(3.16)

(3.16) ifadesine laplace dönüşümü uygulanarak (3.17) elde edilir. Çalışma oranı ve

giriş gerilimine ilişkin DA ve küçük işaret değişimleri bileşenleri ayrı ayrı ifade

edildikten sonra (3.15) ve (3.16) denklemlerinde yerlerine konur.

(3.17)

(3.17) ifadesinde do çalışma oranı ortalama değerini ve şapkalı ( ) büyüklükler ise

parametrenin sürekli halinden küçük sapmaları/değişimleri göstermektedir. İki adet

küçük değişimin çarpımı daha küçük bir sayıyı ifade edeceği için ihmal edilmiştir.

İki adet DA bileşenin çarpımı ise büyük işaret modelini ve sürekli hal büyüklüklerini

göstermektedir. Sistemin küçük işaret modeli ile ilgilenildiği için DA bileşenler de

ihmal edilmelidir.

(3.17) ifadesi evirici akımı ’in kontrol değişkeni d(t), şebeke gerilimi değişimi

ve giriş DA baradaki değişimler tarafından belirlendiğini gösterir. Şebeke gerilimi ve

DA baradaki küçük değişimler sistemin bozucu etkileri olarak düşünülebilir.

Dolayısıyla kontrolör bu etkileri yok edecek şekilde çıkış işareti üretmelidir.

Sistemin transfer fonksiyonu elde edilirken, bozucu girişler sıfır olarak alınır.

Böylece elde edilen (3.18) ifadesi PI akım kontrolörü tasarımında kullanılabilir.

(3.18)

3.18)’den görüleceği gibi, evirici dinamiği giriş gerilimi ve çıkış endüktansı

tarafından belirlenmektedir. Bu noktada evirici anahtarlama ağının, anahtarlama

frekansında çalışan bir örnekleyici gibi davrandığı söylenebilir. Burada evirici

Page 80: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

50

kazancı giriş gerilimi tarafından belirlenmektedir. Endüktans ise doğası gereği çıkış

akımının integralini alarak, alçak geçiren filtre görevi görmektedir. DA bara

kontrolünde sistemde ileri besleme kullanılması, akım kontrolörünün evirici çıkış

akımını daha rahat kontrol etmesi sağlamaktadır. Böylece giriş geriliminde oluşan

salınımlara karşı kontrolör daha dayanıklı hale getirilmektedir.

Sistem dinamiği durum uzay modeli yaklaşımı ile de incelenebilir. Burada sisteme

ilişkin dinamik denklemlerin (3.19) formunda yazılması gerekmektedir.

(3.19)

Şekil 3.9’a ilişkin çevre denkleminden (3.20) ifadesi elde edilir.

(3.20)

(3.15) ifadesi (3.20)’de yerine konarak (3.21) denklemi elde edilmiştir. Bu denklem

sisteme ilişkin birinci dinamik denklemdir.

(3.21)

İkinci dinamik denklem ise Şekil 3.9’da görülen düğüm noktasının akım eşitliğinden

elde edilir.

(3.22)

Denklem (3.21) ve (3.22) kullanılarak (3.23) ifadesindeki durum uzay modeli elde

edilir.

Page 81: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

51

01

10

0

01 (3.23)

Durum uzay modelinden transfer fonksiyonuna (3.24) ifadesi kullanılarak dönüşüm

gerçekleştirilerek (3.25) ifadesindeki transfer fonksiyonu elde edilmiştir.

(3.24)

1 (3.25)

(3.25) ve (3.18) ifadelerinin birbirinden farklı olduğu görülmektedir. Ancak DGM

anahtarlama periyodu (3.25) ifadesininin zaman sabitinden en az on kat daha kısa

süreli olduğu için, çalışma oranındaki 1/s şeklindeki bir basamak fonksiyonuna karşı

sistem cevabında (3.25) ifadesinin di/dt eğimleri cinsinden lineer yakınsaklığı

araştırılabilir (Vandoorn ve diğ, 2009).

11

(3.26)

Lineer yakınsamanın eğimi (3.27) denklemi ile elde edilir.

lim→

∙ lim→

lim→ 1

lim→

(3.27)

Yakınsama sonucunda elde edilen (3.28) denklemi ile (3.18) ifadesi uyuşmaktadır.

(3.28)

Evirici sayısal olarak kontrol edileceği için denklem (3.28) z domenine

çevirilmelidir. 800V giriş geriliminde VDA 400V değerini alacaktır. 15mH çıkış

filtresi ve 400V VDA değerleri için sistemin ayrık zaman transfer fonksiyonu denklem

(3.29) ‘daki gibi elde edilir.

Page 82: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

52

1,3331

(3.29)

Şekil 3.10’da DGM işaretinin üretiminde kullanılan sayıcı ve çıkış işareti

görülmektedir. Sistemde DGM modülatörünün modellenmesi Şekil 3.10’da görülen

m1 ve m2 eğimlerinden yararlanılarak gerçekleştirilebilir.

Şekil 3.10 : DGM modulasyon işaretleri.

Taşıyıcı işaret genliği Vm ve kontrol işareti m(t) olmak üzere eğim ifadeleri

(3.30)’daki gibi elde edilir.

(3.30)

Eğim ifadelerinin eşitliğinden DGM modülatörü transfer fonksiyonu denklem (3.31)

ile ifade edilir.

1

(3.31)

Page 83: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

53

Sistemde kullanılan DGM sayıcısı tepe değeri 2500 olduğu için, DGM modülatörü

Şekil 3.11’de görüldüğü üzere 1/2500 şeklinde modellenmektedir.

Şekil 3.11 : Kapalı çevrim sistem kontrol blok diyagramı.

Şekil 3.11’de görülen kapalı çevrim ayrık zaman kontrol sisteminde sisteminde

kontrolör çıkışı sıfırıncı mertebeden tutucu (ZOH – Zero Order Hold) ile 50μs

periyodun örneklenerek kontrol işareti DGM modülatörü üzerinden sisteme

uygulanmaktadır. Sistemde kontrol algoritması bir örnekleme periyodu içerisinde

tamamlanıp, kontrol işareti örnekleme periyodu sonunda çıkışa aktarıldığı için

sisteme hesaplama gecikmesini modellemek üzere 1/z şeklinde birim gecikme bloğu

ilave edilmiştir.

Sistemde başlangıç kontrol katsayısı için Simulink’in kontrolör ayarlama

özelliğinden faydalanılarak oransal kontrol katsayısı elde edilmiştir. Daha sonra

pratik çalışmalarla oransal katsayı değeri yavaş yavaş azaltılıp, integral katsayısı

artırılarak sistem cevabı optimize edilmektedir.

Sistem cevabı süresi şebeke periyodunun 100’de 1’i olarak seçildiğinde Simulink

924,2 oransal katsayısını vermektedir. Deneysel çalışmalarla elle ayar yapılarak

gerçek zamanlı uygulamada kullanılan pratik katsayılar oransal Kp 800 ve integratör

Ki 0,3 değerlerindedir. Kontrol katsayılarının ilk değerinin bulunması açısından

sistem modelinin iyi bir yakınsama yaptığı söylenebilir. Ancak sistemin ideal

olmayan parametreler ve özellikle giriş gerilimi ile şebekedeki dalgalanmalar gibi

bozucu etkilere dayanıklılığı için katsayıların deneysel çalışmalarla da ayarlanması

gerekmektedir.

Bölüm 3.5’deki benzetim çalışmalarında ve Bölüm 4.4’deki deneysel sonuçlar bu

katsayılar kullanılarak elde edilmiştir.

3.5 Bilgisayar Benzetimi

Sistemin bilgisayar benzetimi PSIM kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Benzetimde ilk

aşamada eviricinin şebeke bağlantısız açık çevrim çalışması modellenerek üç seviyeli

ZOHSinus Referans P

P(z)

DGM Modulator Kazanci

1/2500

Ayrik Sistem

1.333

z-1z

1

Page 84: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

54

SDGM’nu uygulaması yapılmıştır. Daha sonra modele şebeke senkronizasyonu

algoritması ilave edilerek, sistemin şebeke bağlantılı çalışması incelenmiştir.

3.5.1 Açık çevrim çalışma benzetimi

Şekil 3.12 : Açık çevrim çalışma güç devresi.

Şekil 3.12’de evirici devresi çıkışında bir alçak geçiren filtre ile bir direnç yükünü

besleyecek şekilde kurulmuştur. Burada üç seviyeli SDGM yöntemi ile anahtarlama

işaretleri üretilerek sistemin açık çevrim çalışması incelenecektir.

Benzetim çalışmalarında 650V DA giriş gerilimi ve 15mH, 2.2μF değerlerinde LC

alçak geçiren çıkış filtresi kullanılmaktadır.

Modülasyonda kullanılacak referans sinüs işaretleri Şekil 3.13’de görülen üç adet

sinüs işaret üreteci ile üretilmektedir. Her bir fazın referans sinüsü arasında 120o faz

farkı bulunmaktadır. Böylece çıkışta elde edilen gerilimlerin ana harmoniği arasında

da 120o faz farkı olması sağlanır. Şekil 3.13’deki seviye seçici bloğu, içerisine

yazılan C kodu ile SDGM işaretinin hangi anahtarlar çiftine uygulanacağına karar

vermektedir. Önceki bölümlerde anlatıldığı üzere bir çıkış seviyesi iki adet eşlenik

çalışan anahtar ile kontrol edilmektedir.

Page 85: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

55

Şekil 3.13 : Üç seviyeli SDGM üretimi.

Seviye seçici bloğu referans sinüsün pozitif anlarında SDGM işaretini S1a ve S1a_

anahtarlarına göndererek, pozitif alternans süresince S1b‘yi iletimde S1b_’yi ise

kesimde tutar. Referansın negatif alternansında ise SDGM işaretleri S1b ve S1b_

anahtarlarına uygulanarak, S1a kesimde S1a_ ise iletimde tutulur. Ayrıca referansın

negatif alternansında referansı taşıyıcı dalga genliği olan 2500 ile toplayarak

karşılaştırıcıya gönderir. Karşılaştırıcının diğer girişinde bulunan taşıyıcı üçgen dalga

simetrik olup, işlemcinin DGM modülündeki 0’dan 2500’e kadar sayan aşağı-yukarı

sayıcıyı modellemektedir. Seviye seçici bloğa ait C kodu Ek G’de verilmiştir.

Eviricide kullanılan ölü zaman değeri çıkış gerilimi dalga şeklini etkilemektedir. Ölü

zaman anlarında çıkış gerilimi, eviriciden akan akımın yönüne bağlı olarak

değişmektedir. Bu nedenle ölü zaman etkisi de evirici modeline ilave edilmiştir.

Page 86: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

56

Şekil 3.14 : Ölü zaman üretimi.

Şekil 3.14’de lojik devre blokları ile yükselen ve düşen kenar için 1μs sabit ölü

zaman işareti elde edilir. Ölü zaman değeri devredeki monostable bloğu tarafından

belirlenir. Ölü zaman bloğu Şekil 3.13’de DGM çıkışına uygulanarak, tüm

anahtarlara yükselen kenar ve düşen kenar için ölü zaman ilavesi yapılmıştır.

Şekil 3.15’de üç seviyeli SDGM üretimine ilişkin dalga şekilleri görülmektedir.

Burada iki adet üçgen dalga taşıyıcı kullanımı yerine, işlemci ile üretilecek SDGM

işaretindeki gibi bir adet pozitif taşıyıcı dalga kullanılmıştır. Bu nedenle referans

sinüs negatif alternansta iken pozitife ötelenerek karşılaştırma işlemi gerçekleştirilir.

Şekil 3.15’de dalga şekillerinin rahat görülebilmesi için anahtarlama frekansı 1kHz

olacak şekilde seçilmiştir.

Şekil 3.15 : SDGM modülasyon kontrol işaretleri (fs = 1kHz).

Şekil 3.15’deki SDGM işareti Şekil 3.13’deki seviye seçici bloğu tarafından ilgili

anahtarlara yönlendirilerek evirici bir fazı için Şekil 3.16’da görülen anahtarlama

işaretleri elde edilir. Şekil 3.15’de görülen SDGM işareti pozitif alternans için eşlenik

olarak ePWM1A-ePWM1B, negatif alternans için ise ePWM2A-ePWM2B olarak

üretilmektedir. Anahtarlama işaretlerinin düzgün üretilebilmesi için farklı seviyeleri

kontrol eden taşıyıcı üçgen dalgaların senkron olması gerekmektedir. Bu amaçla

0

1000

2000

Sinus Uucgen

0 0.005 0.01 0.015 0.02 0.025 0.03Time (s)

0

0.4

0.8

Sinus_DGM

Page 87: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

57

Şekil 3.15’de görüldüğü gibi, evirici seviyeleri aynı üçgen dalga ile modüle edilerek

kontrol edilmektedir. Pratik uygulamada ise taşıyıcılar senkron yapılarak her bir

seviye farklı taşıyıcılar ile kontrol edilmiştir.

Şekil 3.16 : Üç seviyeli SDGM işaretleri (fs=1kHz).

Şekil 3.17’de, Şekil 3.16’da görülen anahtarlama işaretlerinin seviye değişim

anındaki durumları görülmektedir. Bu kritik anda ölü zaman lojiği ile birlikte SDGM

işaretleri doğru üretilemezse giriş DA bara kondansatörlerinin kısadevre olma

ihtimali mevcuttur. Şekil 3.17’de 0,02. sn’de görüldüğü gibi seviye değişim anında

hiçbir durumda aynı anda üç anahtar iletimde olmamaktadır. Bu anda S1b ve

S1a_aynı anda iletimde olmasına rağmen S1a ve S1b_ anahtarları kesimdedir.

Böylece girişteki her iki kondansatörün kısa devre olması engellenmiş olur.

Algoritmanın yazılımsal olarak uygulanmasında da benzer yaklaşım kullanılarak

anahtarlama işaretleri benzer şekilde gerçek zamanlı olarak üretilmiştir.

Şekil 3.17 : Seviye değişim anı SDGM işaretleri (fs =20kHz).

0

1EPWM1A

0

1EPWM2A

0

1EPWM1B

0 0.005 0.01 0.015 0.02 0.025 0.03Time (s)

01

EPWM2B

0

1EPWM1A

0

1EPWM2A

0

1EPWM1B

0.0196 0.0198 0.02 0.0202 0.0204Time (s)

0

1EPWM2B

Page 88: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

58

Şekil 3.18 : Evirici çıkışı faz-nötr gerilimi.

Şekil 3.17’de görülen anahtarlama işaretlerinin eviriciye uygulanması ile

Şekil 3.18’de görülen faz-nötr çıkış gerilimi elde edilmiştir. Evirici çıkış gerilimi

darbe genişlikleri, Şekil 3.19’da görüldüğü gibi, alternans değişiminden itibaren

artarak /2 açısında en büyük değerine ulaşır.

Şekil 3.19 : Faz-nötr çıkış gerilimi alternans değişimi.

Şekil 3.13’de referans dalga genliği 2400’e ayarlanarak önceki kısımlarda anlatıldığı

şekilde modülasyon indeksi 0,96 yapılmıştır. Böylece Şekil 3.20’de tepe noktası

görülen evirici çıkış geriliminde darbelerin sürekli olarak VDA/2 değerinde kalması

önlenmiştir.

Ana harmonik gerilimi 50Hz olmak üzere Şekil 3.18’de görülen evirici faz nötr çıkış

gerilimine ilişkin THD değeri %59,51ve Şekil 3.21’de görülen faz arası gerilimi

THD değeri %37,3’dir. Görüldüğü gibi seviye sayısının artması ile birlikte

filtrelenmemiş çıkış gerilimine ait THD değerleri azalmaktadır.

0.02 0.03 0.04 0.05 0.06Time (s)

0

-200

-400

200

400

Vo_FN

0.019 0.0195 0.02 0.0205 0.021Time (s)

0

-200

-400

200

400

Vo_FN

Page 89: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

59

Şekil 3.20 : Evirici çıkış gerilimi /2 noktası.

Evirici faz arası gerilimi Şekil 3.21’deki gibi beş seviyeli olarak görülmektedir.

Şekil 3.21 : Evirici çıkışı faz arası gerilimi.

Şekil 3.22 : Filtrelenmiş faz nötr çıkış gerilimleri.

0.024 0.0244 0.0248 0.0252 0.0256 0.026Time (s)

0

-100

100

200

300

400

Vo_FN

0.01 0.02 0.03 0.04 0.05Time (s)

0K

-0.5K

-1K

0.5K

1K

Vo_FF

0.01 0.015 0.02 0.025 0.03 0.035 0.04Time (s)

0

-200

-400

200

400

Vo_FN_R Vo_FN_S Vo_FN_T

Page 90: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

60

Şekil 3.22’de alçak geçiren filtre çıkışı faz nötr gerilimleri görülmektedir. Alçak

geçiren filtre ile evirici çıkış gerilimindeki yüksek frekanslı bileşenler filtrelenerek

THD %1.35’e düşürülmüştür. Şekil 3.18’deki evirici faz nötr çıkış geriliminin FFT

analizi Şekil 3.23’de görülmektedir. Burada harmonik genlikleri 20kHz’lik

anahtarlama frekansı katlarında yükselmektedir. Kullanılan anahtarlama tekniği ile

harmonikler yüksek frekansa ötelenerek, daha kolay filtrelenebilmeleri sağlanmıştır.

Şekil 3.23 : Faz nötr çıkış gerilimi FFT analizi (F = 0-80kHz).

Şekil 3.24 : Faz nötr çıkış gerilimi FFT analizi (F = 0-1kHz).

Şekil 3.24’de evirici faz-nötr çıkış gerilimi harmonikleri 0-1kHz arasında

gösterilmiştir. Burada 3, 5, 7, 9, 11, 13 gibi tek numaralı harmonikler mevcuttur.

50Hz frekansındaki harmonik genliği 300V iken, 3. harmonik genliği 2,64V

değerindedir. Harmonik frekansı arttıkça genliklerinin azaldığı düşünüldüğünde

1kHz’den düşük frekanslarda çıkış gerilimini etkileyecek önemli bir harmonik

mevcut değildir. Genliği yüksek olan harmoniklerin Şekil 3.23’den, anahtarlama

frekansı civarındaki yoğunlaştığı görülebilir. Burada 20kHz’lik bileşenin genliği

0 20000 40000 60000 80000Frequency (Hz)

0

50

100

150

200

250

300

350

VO_FN

0 200 400 600 800 1000Frequency (Hz)

0

50

100

150

200

250

300

350

VO_FN

Page 91: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

61

120,6 V’dur. Çıkış filtresi ile bu bileşen zayıflatılarak Şekil 3.22’de görülen çıkış

gerilimi elde edilmektedir.

3.5.2 Şebeke bağlantılı çalışma benzetimi

Şekil 3.25’de şebeke eviricinin bağlantılı çalışması için kurulan güç devresi

bulunmaktadır. Burada açık çevrim çalışmadan farklı olarak giriş gerilim bölücü

kondansatörlerinin gerilimi, şebeke gerilimi ve evirici çıkış akımı da ölçülmektedir.

Sistem hem sabit DA giriş gerilimi değerleri hem de değişken gerilimler için

çalıştırılacaktır.

Şekil 3.25 : Şebeke bağlantılı evirici güç devresi.

DA_ALT

DA_UST

Page 92: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

62

Evirici çıkış akımlarının referans yönü eviriciden şebekeye doğru pozitif olarak

seçilmiştir. Bu nedenle referans akım şebekenin pozitif alternansı için pozitif, negatif

alternansı için de negatif değerde olmalıdır.

Pratik uygulamada referans işaretin üretimi FKD algoritması ile yapılacaktır. Ancak

bu modelde FKD modellenmeden şebeke gerilimi ölçümü ile akım kontrolörü

referansı elde edilmiştir. Bu amaçla şebeke faz-nötr gerilimleri ölçülerek şebeke

gerilimi tepe değerine bölünmüştür. Böylece şebeke gerilimi ile aynı fazda, birim

genlikli referans sinüs işareti elde edilmiştir. Bu işleme ait blok diyagram

Şekil 3.26’da görülmektedir.

Şekil 3.26 : Referans sinüs işareti üretimi için şebeke ölçümü.

Şekil 3.26’daki devrede görülen gerilim sensörlerinin kazançları şebeke gerilimi tepe

değerinin tersi olarak ayarlanarak ölçüm sonucu akım referansında kullanılmıştır.

Pratikte referans sinüsün şebeke geriliminden örneklenerek elde edilmesi

sakıncalıdır. Çünkü şebeke gerilimi genliğinin değişebileceği, ayrıca harmonikli olup

dalga şeklinin bozulabileceği gözönüne alınırsa, elde edilen akım referansının da

kararlı ve düzgün olamayacağı söylenebilir. Ancak benzetim ortamında şebeke

gerilimi saf sinüs ve sabit genlikli olarak üretilerek düzgün bir akım referans işareti

basit bir şekilde elde edilmiştir. Pratik uygulamada elde edilecek olan referans sinüs,

şebeke gerilimi genlik/frekans değişimi ve harmoniklerden etkilenmeyen bir yapıya

sahip olmalıdır. Referans işaretin FKD algoritması ile üretilmesi Bölüm 4.3.4’de

tartışılmaktadır.

Evirici kontrol algoritması Şekil 3.27’de modellenmiştir. Burada üç adet PI akım

kontrolörü ve bir adet PI DA bara gerilimi kontrolörü bulunmaktadır. Sistemde

Page 93: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

63

ölçüm kazançları pratik uygulamada yapılacağı gibi 1 olarak alınmaktadır. Böylece

sistem gerçek akım ve gerilim değerleriyle çalışacak, kontrolör katsayıları da buna

göre ayarlanacaktır.

Her bir akım kontrolörü çıkışında 50μs gecikme bloğu kullanılmaktadır. Bu bloklar

ile kontrol algoritmasının örnekleme gecikmesi modele ilave edilmiştir. Çünkü pratik

uygulama sistem işaretleri örnekleyip, algoritmayıp koşturduktan sonra sonucu

karşılaştırma kaydedisine yazmakta, karşılaştırma kaydedicisi ise, 50μslik kontrol

döngüsü sonunda işlemci donanımı tarafından otomatik olarak güncellenmektedir.

Şekil 3.27 : Şebeke bağlantılı çalışma kontrol algoritması.

Şekil 3.27’de görülen evirici kontrol bloğu çıkışında elde edilen işaret, üç seviyeli

SDGM tarafından referans olarak kullanılmaktadır. Açık çevrim çalışmada sinüs

işaret üreteçleri ile üretilen referans işaret, kapalı çevrim çalışmada kontrol

Page 94: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

64

algoritması sonucunda üretilerek SDGM modülatör tarafından kullanılmaktadır.

Şebeke bağlantılı çalışma için gerekli değişiklikler yapılan SDGM blokları

Şekil 3.28’de gösterilmiştir.

Kapalı çevrim benzetimde girişteki gerilim bölücü kondansatörler yerine öncelikle

iki adet bağımsız gerilim kaynağı kullanılarak, akım kontrolörü katsayıları

ayarlanmıştır. Bu durumda bara kontrolörü sistemden çıkarılmıştır. Sistem kararlı

çalışarak, uygun akım dalga şekli elde edildikten sonra giriş kondansatörleri ve bara

kontrolörü sisteme ilave edilerek, bara kontrolör sayılarının elle ayarı

gerçekleştirilmiştir.

Şekil 3.28 : Şebeke bağlantılı çalışma SDGM blokları.

Şekil 3.29’da DA bara gerilimi 630V-880V arasında değişirken eviriciden şebekeye

aktarılan üç faz akım dalga şekilleri görülmektedir. Görüldüğü gibi giriş gerilimi

değişirken çıkış akımı sabit kalmaktadır. Burada şebeke gerilimi sabit olup 220V,

50Hz değerindedir.

Page 95: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

65

Şekil 3.29 : Değişken DA giriş gerilimi ve üç faz evirici çıkış akımı.

Şekil 3.30 : DA bara kondansatör gerilimi değişimi.

Şekil 3.30’da evirici girişinde bulunan DA bara kondansatör gerilimlerinin değişimi

görülmektedir. Bara kontrolörü kondansatör gerilimlerinin eşit olarak paylaşılmasını

sağlamaktadır.

Şekil 3.31’de, Şekil 3.27’de elde edilen kontrol işaretlerinin değişimi görülmektedir.

Bu işaretler aynı zamanda SDGM referansıdır. Değişken DA giriş gerilimi için sabit

akım üretmek üzere, kontrol işareti genlikleri değişmektedir. Giriş geriliminin artış

gösterdiği 0-0,25sn aralığında kontrol işareti küçülmekte, girişin azaldığı 0,25-0,5sn

aralığında ise artarak çıkış akımını 2A tepe değerinde sabit tutmaya çalışmaktadır.

Evirici referansı üretilirken şebekeye yük olarak bakılmış, dolayısıyla akımın yönü

eviriciden dışarıya doğru pozitif olarak belirlenmiştir. Bu nedenle üretilen referans

akım işareti de şebeke ile aynı yönlü olacak şekilde ayarlanmıştır. Bu durumda

şebeke gerilimi ile evirici çıkış akımı birlikte çizdirilerek Şekil 3.32 elde edilmiştir.

300350

400450500

VDA_ALT VDA_UST

0.1 0.2 0.3 0.4 0.5Time (s)

0

-2

2

I_Evirici_Cikis_R I_Evirici_Cikis_S I_Evirici_Cikis_T

0.17 0.18 0.19 0.2Time (s)

395

400

405

410

415

420

VDA_ALT VDA_UST

Page 96: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

66

Şekil 3.31 : PI kontrolör çıkışı, SDGM referans sinyali.

Şekil 3.32 : R fazı faz-nötr gerilimi ve R fazı evirici çıkış akımı.

Şekil 3.32’de tepe değeri 2A olan evirici çıkış akımı 50 kat büyütülerek, dalga şekli

ölçeklendirilmiştir.

Burada akım yönü eviriciye doğru alınarak akımın 180o yön değiştirmiş hali elde

edilebilir. Bu durumda aktif gücün negatif değer alması güç akışının eviriciden

şebekeye doğru olduğunu gösterecektir.

Şekil 3.32’ye ilişkin güç faktörü PSIM tarafından %99,6 olarak hesaplanmıştır.

Sistemin transfer fonksiyonunda orjinde bir adet sıfır bulunmakta, PI kontrolörden

gelen bir diğer integratör etkisi ile sistemin tipi 2 olmaktadır. Bu nedenle sistem

parabol referans girişi belli bir hata oranıyla takip edebilmektedir.

Şekil 3.33 DA bara gerilimi sabit 850V iken elde edilen çıkış akımı dalga şeklini

göstermektedir.

0.1 0.2 0.3 0.4 0.5Time (s)

0K

-1K

-2K

-3K

1K

2K

3K

PI_Cikis_R PI_Cikis_S PI_Cikis_T

0.02 0.04 0.06 0.08 0.1 0.12 0.14 0.16Time (s)

0

-200

-400

200

400

VRN I_evirici_cikis_R*50

Page 97: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

67

Şekil 3.33 : DA bara gerilimi 850V iken üç faz çıkış akımı.

Şebeke bağlantı endüktansı seçiminde DA bara geriliminin akım dalgalılığını

etkilediği gösterilmişti. Şekil 3.33’ten görüleceği üzere yüksek giriş geriliminde çıkış

akımı dalgalılığı artmıştır. Şekil 3.34’te şebeke gerilimi ve evirici akımı 850V giriş

gerilimi için elde edilmiştir.

Şekil 3.34 : DA bara gerilimi 850V iken R fazı gerilimi ve evirici çıkış akımı.

Farklı giriş ve şebeke gerilimi değerleri için evirici çıkış akımı THD’si %4-8

arasında değişmektedir.

Şekil 3.35’te üç faza eşit güç aktarılırken, evirici çıkış akımı görülmektedir. Üç faza

eşit akım aktarıldığı için nötr hattından sadece akımın dalgalı bileşenleri akmaktadır.

Eviricinin bir ya da iki fazı beslemesi durumunda akım vektörlerinin toplamı sıfır

olmayacağından, bu durumda faz akımları nötr hattından akabilecektir. Benzer

yaklaşımla evirici fazlara farklı değerlerde ya da farklı güç faktörlerinde akım akıttığı

zaman da nötr hattından akım akacaktır.

0.1 0.12 0.14 0.16 0.18 0.2Time (s)

0

-1

-2

-3

1

2

3

I_evirici_cikis_R I_evirici_cikis_S I_evirici_cikis_T

0.1 0.12 0.14 0.16 0.18 0.2 0.22 0.24Time (s)

0

-200

-400

200

400

VRN I_evirici_cikis_R*100

Page 98: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

68

Şekil 3.35 : Üç faza eşit güç aktarılması durumunda, evirici nötr akımı.

Bu nedenlerle sistemin bir ya da iki fazda da çalışabilmesi için eviricinin nötr hattı

şebekeye bağlanmıştır.

0.12 0.16 0.2 0.24 0.28Time (s)

0

-1

-2

1

2I_notr

Page 99: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

69

4. GERÇEKLEME VE DENEYSEL ÇALIŞMALAR

Bu bölümde çalışma prensibi ve kontrol algoritması açıklanan şebeke bağlantılı üç

fazlı üç seviyeli diyot kenetlemeli eviricinin pratik olarak gerçeklenmesi

incelenecektir. Sistemde kullanılacak olan akım ve gerilim ölçüm devreleri, mosfet

sürücü, yardımcı güç kaynağı devreleri ayrı ayrı incelendikten sonra, kontrol

algoritmasının yazılımsal olarak gerçeklenme aşamaları açıklanacaktır. Tasarlanan

eviriciye ait şema ve baskı devreler Ek E’de verilmiştir. Eviricinin çalışma

parametreleri Çizelge 4.1’de belirtilmiştir.

Çizelge 4.1 : Evirici çalışma parametreleri.

4.1 Tasarlanan Sistemin Genel Çalışma Blokları

Şekil 4.1’de görülen üç fazlı seviyeli şebeke bağlantılı evirici blok diyagramında

görülen sistem değişken DA giriş, kondansatör yumuşak şarj/deşarj devresi, şebeke

gerilimi ölçümü için üç adet opamp fark kuvvetlendirici devresi, üç adet opamp

karşılaştırıcılı şebeke gerilimi sıfır geçiş dedektörü, izoleli optokuplör mosfet sürücü,

mosfet sürücü beslemesi için on adet izoleli çıkış gerilimi üreten flyback çevirici,

giriş DA bara kondansatör gerilimleri ölçümü için iki adet opamp fark

Parametre Minimum Nominal Maksimum Yorum

Giriş Gerilimi 630V DA - 850V DA Minimum değeri şebeke gerilimine bağlı.

Bir Faz Çıkış Gücü

60W - 600W Üç fazda toplam çıkış gücü 1,8 kW.

Anahtarlama Frekansı

- 20kHz - Anahtarlama frekansı sabit.

Çıkış Çalışma Gerilimi

190V AA 220V AA

250V AA Maksimum değeri, giriş gerilimine bağlı.

Çalışma Frekansı

47Hz 50Hz 53Hz Belirlenen sınırlar dışında çıkış kapatılır.

Verim % 93 - % 97 -

Korumalar Çıkış aşırı akım, şebeke aşırı gerilim, DA bara aşırı/düşük gerilim, adalanma önleyici.

Page 100: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

70

kuvvenlendiricisi, TMS320F2808 sayısal işaret işleyici, her faz için birer adet hall

etkili izoleli akım sensörü, evirici güç devresi, çıkış filtresi, yardımcı güç kaynağı ve

evirici çıkışında bulunan röle elemanlarından oluşmaktadır.

Şekil 4.1 : Evirici sistem blok diyagramı.

Sistem F2808 işlemcisi ile tamamen yazılımsal olarak kontrol edilmektedir. İşlemci

gerekli giriş sinyallerini ADC ile örnekleyerek Bölüm 3.1’de anlatılan kontrol

algoritmasını koşturmaktadır.

Sistemde üç adet faz gerilimi birbirinden bağımsız olarak üç adet opamp fark

kuvvetlendiricisi ile ölçülerek, şebeke gerilimi işlemcinin ADC’sinin okuyabileceği

0-3V aralığına ölçeklendirilmektedir. ADC sadece pozitif gerilim değerlerinde

çevrim yapabildiği için fark kuvvenlendiricide sanal toprak (virtual ground) tekniği

kullanılarak, şebeke geriliminin negatif olduğu aralıklarda fark kuvvetlendiricinin

Page 101: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

71

çıkışta pozitif gerilim üretmesi sağlanmıştır. Bu nedenle opamp simetrik besleme

yerine sadece pozitif gerilim kaynağı ile beslenmektedir. Şebeke gerilimi “0” noktası

ADC gerilim skalasının tam ortası olan 1,5V’a göre ölçeklendirilmektedir.

Fark kuvvetlendiricinin çıkışında yine opamp ile gerçekleştirilen sıfır geçiş

dedektörü bulunmaktadır. Bu devre şebeke gerilimi pozitif alternansta iken 3,3V,

negatifte iken ise 0 V çıkış işareti üretmektedir. Üretilen şebeke gerilimi sıfır geçiş

işareti işlemcinin eCAP modülü ile okunmaktadır. eCAP modülü şebeke sıfır

geçişlerinde kesme üreterek, FKD algoritması için kullanılmaktadır. Ayrıca eCAP

modülü ile şebeke periyodu modül içerisindeki sayıcı ile donanımsal olarak

ölçülerek, kesme sinyali oluştuğunda şebeke frekansı yazılım tarafından

değerlendirilmektedir. Şebeke frekansı belirlenen değerler dışında ise sistem

kapatılır.

Giriş kondasatör gerilimleri şebeke gerilimi ölçümünde kullanılan fark

kuvvenlendirici ile aynı yaklaşım kullanılarak ölçülmektedir. Ancak giriş

kondansatör gerilimleri elektrolitik olup, sadece tek yönde değer aldığı için bu fark

kuvvetlendiricide sanal toprak tekniği uygulanmamaktadır. Kondansatör gerilimi

0-450V aralığı için kuvventlendirici çıkışı 0-3V olacak şekilde tasarım yapılmıştır.

Akım ölçümü ACS712 hall etkili akım sensörü ile yapılmaktadır. Bu sensör -5/+5A

arasındaki akımı ölçebilmektedir. Ancak sensör 5V ile çalışıp, sensör çıkışı

1,5-3,5V aralığında olduğu için, sensör çıkışında opamplı bir sinyal ölçeklendirme

devresi kullanılmıştır. Bu devre ile -5A/+5A için 0,5V-2,5V gerilim elde edilerek

akım sinyali ADC ile örneklenebilecek aralığa ölçeklendirilmiştir.

Eviriciyi kontrol eden DGM işaretleri F2808 ePWM modülü ile yazılımsal olarak

üretilerek, FOD3180 yüksek frekanslı ve yüksek çıkış akımı kapasiteli kapı sürme

devresinin girişine uygulanmaktadır. F2808 işlemcisinin bir adet pini en fazla 4mA

akım sağlayabildiği için işlemci FOD3180 entegresinin girişini doğrudan

sürememektedir. Bu nedenle ePWM sinyali transistörlü bir kuvvetlendirici ile

kuvvetlendirilerek, FOD3180 entegresinin bilgi sayfasında önerildiği şekilde entegre

girişindeki ledin 10mA akım ile sürülmesi sağlanmıştır.

Güç anahtarı olarak mosfet kullanılmıştır. Mosfet maliyet, anahtarlama hızı, kolay

temin edilebilirliği ve sürme kolaylığı sebebiyle tercih edilmiştir. Ancak özellikle

çok seviyeli eviricilerin yüksek güçteki çalışmalara uygun olması sebebiyle daha

Page 102: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

72

yüksek güçler için IGBT yada GTO/Tristör anahtarları da tercih edilebilir. Laboratuar

prototipindeki güç gereksinimleri mosfet tarafından karşılanabildiği için mosfet

kullanımında karar kılınmıştır.

FOD3180 Mosfet/IGBT sürücünün besleme geriliminde tek yönlü olarak 15V

kullanılmaktadır. Sürme devresi beslemesinde negatif gerilim kullanılmamaktadır.

Özellikle IGBT’lerde kesime giderken oluşan akım kuyruğu (current tail) olayı

sebebiyle sürme geriliminde negatif gerilim kullanılması pratikte sıklıkla tercih

edilen bir uygulamadır. Ancak burada mosfet kullanılması sebebiyle, anahtarın

kesime götürülmesinde 0V kapı sinyali uygulanmaktadır.

Üç seviyeli diyot kenetlemeli evirici devresinde bulunan oniki adet mosfetten sadece

üç tanesinin source uçları ortaktır. Bu nedenle bu üç anahtar aynı besleme gerilimiyle

sürülebilir. Geri kalan dokuz anahtar ise birbirinden izoleli kaynaklar ile beslenmiş

kapı sürme devreleri tarafından sürülemelidir. Bu amaçla birbirinden izoleli on adet

15V,100mA çıkış verebilen bir flyback çevirici tasarlanmıştır. Bu amaçla içerisinde

kontrol devresi ve güç anahtarını da barındıran TNY280 entegresi kullanılmıştır. Bu

entegre kullanılarak aynı baskı devre içerisinde iki adet beş çıkışlı anahtarlamalı mod

güç kaynağı tasarlanmıştır. Tasarlanan flyback çeviriciye ait devre şeması ve baskı

devresi Ek E’de verilmektedir.

Diyot kenetlemeli eviricide kenetleme diyodu olarak ultra-fast tipi doğrultucu

kullanılmıştır. Kesime giderken düşük ters toparlanma zamanına ve yüküne sahip

olması nedeniyle bu tip diyodun kullanımı uygun görülmüştür.

Evirici güç devresi girişinde girişinde gerilim bölücü olarak iki adet 450V/470μF

elektrolitik kondansatör bulunmaktadır. Giriş geriliminde oluşan dalgalanmanın

düşük olması sistemin düzgün çalışabilmesi açısından son derece önemlidir. Bu

nedenle giriş kondansatörlerinin değerinin büyümesi giriş gerilim dalgalanmasını

azaltacak, böylece gerilim seviyelerinin de düzgün olmasını sağlayacaktır. Eğer giriş

gerilimi dalgalılığı yüksek olursa, bu dalgalanma evirici çıkışına da yansıyarak çıkış

kalitesini düşürebilir. Buradaki dalgalanma ifadesi şebeke ve anahtarlama

frekansında olan dalgalanmaları kapsamaktadır. DA giriş geriliminin değişken

olmasından kaynaklanan gerilim dalgalanması çok daha düşük frekanslı olup sistem

bu değişken geriliminden etkilenmeyecek şekilde kontrol edilmektedir. Giriş

kondansatörü değerinin büyümesi sistem dinamiğini yavaşlatacağından DA bara

Page 103: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

73

gerilimi kontrolünü de kolaylaştırmaktadır. DA bara kondansatörleri büyük değerde

olduğu için bu kondansatörlerin yumuşak bir şekilde şarj/deşarj işlemlerini

gerçekleştiren bir devre kullanılmıştır.

Evirici çıkış filtrelerinden sonra dört adet röle ile evirici şebekenin bağlantısı kontrol

edilmektedir. Bu rölelerin görevi gerekli durumlarda evirici ile şebekenin ayrılmasını

sağlamaktır. Rölelerin kapalı olduğu durumda eğer DA bara kondansatörleri boş ise

ya da DA bara gerilimi şebeke gerilimi tepe değerinden düşük ise, evirici hiç

tetiklenmese dahi evirici güç devresindeki ters diyotlar nedeniyle şebekeden eviriciye

akım akarak DA bara kondansatörleri kontrolsüz şekilde şarj olacaktır. Bu durum

çıkış röleleri ile önlenmektedir. Çıkış röleleri normalde kapalı kontak formundadır.

Bu nedenle evirici şebeke bağlantısı yapılsa bile röle kontakları açık olduğu için

şebeke ile evirici izolelidir. Sistem DA bara kondansatörlerini şarj ederek,

kondansatör geriliminin şebeke tepe değerinden büyük olduğuna karar verdikten

sonra şebeke rölelerini kapatarak şebeke senkronizasyonu sürecini başlatır. DA bara

gerilimi şebeke tepe geriliminden büyük iken röleler kapatıldığında eğer evirici

tetiklenmezse şebekeden DA baraya akım akışı olmamaktadır.

Sistem, şebeke geriliminin artması, frekansın belirlenen sınırlar dışına çıkması ya da

aşırı akım gibi hatalarda DGM sinyallerini kesmenin yanında, çıkış rölelerini açarak

eviriciyi şebekeden ayırmaktadır. Daha sonra ise giriş tarafında bulunan DA bara

kontrol devresi ile kondansatörleri yumuşak bir şekilde deşarj ederek sistemi güvenli

bir hale getirir.

Anahtarlamalı regülatörlere göre daha gürültüsüz çalışmaları ve basit yapıları

sebebiyle eviricinin kontrol katının beslenmesinde lineer regülatörler kullanılmıştır.

12V giriş gerilimi rölelerin giriş bobinlerini beslemektedir. 5V ise mosfet sürücü

girişi, opamp ve akım sensörü beslemesinde kullanılmaktadır. 3,3V ise işlemci ve

bazı opamp devrelerinde kullanılmıştır. 1,8V gerilim kaynağı ise işlemci çekirdeğini

beslemektedir.

4.2 Donanım Tasarımı

Bu bölümde elektronik elemanların seçimi, analog ve sayısal devrelerin tasarımı

anlatılacaktır. Açıklanan devrelere ilişkin toplu şema Ek E’de verilmiştir.

Page 104: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

74

4.2.1 Evirici güç devresi

Evirici güç devresi mosfet, kenetleme diyodu, filtre ve giriş kondansatörlerinden

oluşmaktadır.

Üç seviyeli diyot kenetlemeli eviricinin analizinde anlatıldığı gibi her bir mosfet

üzerinde giriş DA bara geriliminin yarısı görülmektedir. Bu nedenle maksimum giriş

gerilimi 850V için her bir mosfet teorik olarak 425V gerilime maruz kalmaktadır.

Ancak pratikte devredeki parazitik elemanlar ve şebekede ya da girişte oluşabilecek

geçici durumlar nedeniyle mosfet Vds geriliminin daha yüksek değerler alması

mümkündür. Bu nedenle pratikte teorik değerin 1,5–2 katı dayanma gerilimine sahip

bir mosfet kullanılması uygundur. IXYS firmasının 13N80 kodlu mosfeti 13A, 800V

anma değerlerine sahip ve yaklaşık olarak 6V Vgs(th) kapı geriliminde iletime

geçmektedir. Ayrıca 4.2nF giriş kapasitesi değeri ile çok yüksek kapı akımına ihtiyaç

duymadan rahatlıkla sürülebilmektedir. Eviricinin normal çalışma durumunda her bir

mosfet en fazla 4A tepe akımı geçirmektedir. Bu nedenle mosfet belirtilen akım

değerinde çalışmaya uygundur. Ancak mosfetin 0.8Ω gövde direnci değeri biraz

büyük olduğu için, iletim kayıpları yüksek olabilir. Bu nedenle Vds dayanma gerilimi

600V olan aynı maliyette başka bir mosfet kullanılarak iletim kayıplarının bir miktar

daha düşürülmesi mümkündür. Mosfetlerde dayanma gerilimi ve iletim direnci ters

orantılıdır. Bu nedenle aynı teknolojiye sahip ve yakın fiyat aralığındaki iki adet

mosfet arasında dayanma gerilimi ve iletim kayıpları açısından bir tercih yapılarak

eleman seçimi gerçekleştirilebilir. Ancak genel özelliklerine bakıldığında 13N80

fiyat/performans için uygun gözükmektedir.

Kenetleme diyodu olarak ultra-fast tipi hızlı diyot kullanılacaktır. SFA1608G diyodu

35ns ters toparlanma süresine sahip olup, kılıf sıcaklığı 100 oC’ye kadar 16A/600V

değerlerinde çalışabilmektedir. Ayrıca kısa süreli olarak 200A akıma dayanabilmesi

oluşabilecek arıza durumlarında, devre kapatılana kadar geçen sürede elemanın zarar

görmesini engelleyecektir. Aynı parametre 13N80 mosfeti için jonksiyon sıcaklığına

bağlı olarak 52A civarında değişmektedir. Anahtarlama elemanı olarak mosfet yerine

IGBT kullanılarak sistemin kısa süreli oluşabilecek aşırı akımlara karşı dayanıklılığı

artırılabilir. IGBT’ler daha yüksek kısa süreli darbe akımı dayanma kapasitesine

sahiptir. Ancak tasarlanan güçteki bir sisteme hız, maliyet ve sürme kolaylığı

açısından bakılırsa mosfet biraz daha öne çıkmaktadır.

Page 105: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

75

SFA1608G diyodunun 4A’de yaklaşık 1.2V ileri gerilim düşümü bu çalışma için

yeterli bir değerdir. Çünkü ters toparlanma süreleri düşük olan bu tip diyotların daha

yüksek dayanma gerilimi ile beraber düşük ileri yön gerilim düşümüne sahip olan

çeşitleri maliyetlerini artırmaktadır.

Evirici çıkışında LC alçak geçiren filtre bulunmaktadır. Kullanılan endüktans değeri

şebeke bağlantılı ve şebeke bağlantısız çalışma için aynı iken kondansatör değeri

şebeke bağlantılı uygulamada 15nf, şebeke bağlantısız açık çevrim çalışmada ise

2.2μf değerindedir. Filtre devresinde yüksek hızlı X tipi MKP275VAC metal film

kondansatörler kullanılmıştır. Bu kondansatörler yüksek dv/dt kapasitesi ve düşük

eşdeğer seri direnç/endüktans değerlerlerine sahip olduğu için tercih edilmiştir.

Ayrıca bu tip kondansatörlerde bulunan özyenilenme (self-healing) özelliği özellikle

şebekeden gelebilecek yüksek darbe gerilimlerinin kondansatör üzerinde oluşturacağı

etkileri en aza indirerek, kondansatörlerin uzun ömürlü olmasını sağlamaktadır.

Filtre endüktansı E tipi ferrit nüveye sarılarak, yüksek frekanslı akım

dalgalanmasından (ripple) kaynaklanan demir kaybı etkisi azaltılmaya çalışılmıştır.

Nüvede uygun hava aralığı ayarlanarak endüktansın doyma akımının, maksimum

evirici çıkış akımı olan 4A’den büyük olması sağlanmıştır. Hava aralığı ve endüktans

optimizasyonu yapılarak, 4A/15mH endüktans elde edilmiştir. Tasarlanan

endüktansların sargı direnci 1,35Ω değerindedir.

4.2.2 Yardımcı güç kaynağı

Mosfet sürücülerin beslemesinde kullanılmak üzere izoleli çıkış gerilimi üreten bir

yardımcı güç kaynağına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu amaçla flyback çevirici topolojisi

kullanılarak birbirinden izoleli 10 adet 15V/100mA çıkış verebilen bir anahtarlamalı

mod güç kaynağı (AGK) tasarlanmıştır.

Şekil 4.2’de görülen flyback topolojisi en yaygın kullanılan AGK çeşitlerindendir.

Çevirici bir adet transformatör, kontrollü bir yarıiletken anahtar ve çıkış filtresinden

oluşmaktadır. Düşük güçlerde anahtar olarak genellikle mosfet ya da bjt tercih

edilmektedir. Devrede giriş anahtarının konumuna bağlı olarak, sürekli akım iletimi

durumunda iki, süreksiz akım iletimi durumunda ise üç adet alt devre oluşur. Genel

çalışma prensibi olarak devre, enerjinin transformatör mıknatıslanma endüktansında

depolaması ve bu enerjinin çıkışa aktarılması mantığı ile çalışır. Şekil 4.2’de görülen

Page 106: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

76

Lm mıknatıslanma endüktansı devrenin fiziksel bir parçası olmayıp transformatörün

mıknatıslanma endüktansını temsil etmektedir.

Şekil 4.2 : Yardımcı güç kaynağı flyback çevirici topolojisi.

Primer anahtarı kapatıldığında akım, transformatörün primerinde noktadan girerek

Lm endüktansı ve giriş gerilimi tarafından belirlenen bir eğim ile artar. Bu durumda

sekonderde akımın noktadan çıkması gerekmekte, ancak sekonderde bulunan

diyotların yönü nedeniyle bu mümkün olmamaktadır. Bu yüzden primerdeki anahtar

iletimde iken sekonder diyotları kesimdedir.

Primerdeki anahtar kesime gidince ise Lm endüktansının akımı endüktansın

karakteristiği gereği aniden kesilemeyeceği için devam etmek isteyecektir. Bu

durumda Lm akımı trafo primerinin noktasından çıkarak döngüsünü tamamlar.

Dolayısıyla trafonun sekonderinde akım noktadan girmek isteyecek ve böylece

sekonder diyotları iletime geçecektir. Yani anahtar kapalıyken trafo nüvesinde

depolanan enerji, anahtar açıldığında sekondere aktarılır. Sekonderde diyotlar

üzerinden şarj olan çıkış kapasitesileri ile gerilim düzgün hale getirilerek, diyotların

kesim anında yükün kapasitelerde depolanan enerji ile beslenmesi sağlanır. Çıkış

diyotları iletimde iken çıkış geriliminin transformatör çevirme oranı ile

dönüştürülmüş değeri mıknatıslanma endüktansı üzerinde görülür.

Devrenin çevirme oranı Lm mıknatıslanma endüktansı üzerindeki volt-saniye dengesi

eşitliği ile bulunur. Lm üzerinde anahtar iletimde iken pozitif giriş gerilimi, kesimde

iken ise çıkış geriliminin çevirme oranı ile çarpılmış hali trafo polaritesi sebebiyle

negatif olarak görülür. Böylece volt-saniye dengesi sağlanarak D anahtar çalışma

Page 107: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

77

oranı ve n transformatör çevirme oranı olmak üzere, gerilim çevirme oranı denklem

(4.1)’deki şekilde elde edilir.

1 (4.1)

Denklem (4.1)’den de görüleceği gibi devre alçaltıcı-yükseltici karakteristiğe

sahiptir. Flyback çeviricisi giriş-çıkış arasında izolasyon sağlaması, transformatör

sekonder sayısının artırılarak birden fazla birbirinden izole çıkış elde edilebilmesi,

basit yapısı ve düşük maliyeti sebebiyle, orta ve düşük güçlü uygulamalarda sıkça

kullanılan bir topolojidir.

Mosfet sürme devrelerinde biri source uçları ortak olan üç adet mosfet sürücüsünde,

dokuz adeti ise diğer mosfet sürücülerde kullanılmak üzere toplam on adet

birbirinden izoleli gerilim kaynağına ihtiyaç duyulmaktadır. Çoğu mosfetin

maksimum Vgs değeri 20V olduğu için sürme gerilimi olarak 15V seçilmiştir. Genel

olarak çoğu mosfet 10V’tan sonra iletime geçmektedir. Ayrıca kullanılan mosfet

sürücü FOD3180 beslemesinde 10-20V arası VCC-VEE önerildiği için 15V sürme

gerilimi mosfet sürücü açısından da uygundur. Mosfet sürme devresinde mosfet kapı

akımı darbeli bir yapıda olduğu için bu darbeli akımın AA bileşeni sürücü bypass

kapasitesinden, ortalama değeri ise flyback yardımcı güç kaynağından çekilecektir.

Mosfet sürücünün kaynaktan çektiği ortalama akım değeri simülasyon ve pratik

çalışmalarla 20kHz/1A-2A tepe kapı akımları için 30-50mA olarak elde edilmiştir.

Bu nedenle her bir çıkış için 100mA verebilecek güç kaynağı yeterli olacaktır.

Eviricideki alt üç anahtar sürücüleri için ise 200mA ortalama çıkış akımı yeterli

olmaktadır.

Devrede kullanılan transformatör normal bir transformatör çalışmasından ziyade bir

ortak endüktans gibi davranmaktadır. Bu nedenle flyback çeviricide farklı kontrol

yöntemleri de kullanılmaktadır.

Flyback yardımcı güç kaynağı TNY280 entegresi kullanılarak gerçekleştirilmiştir.

TNY280 entegresi kontrolör ve güç anahtarını birlikte barındıran bir yapıda olup,

minimum harici eleman ile devrenin gerçeklenmesini sağlamaktadır.

TNY280 entegresi akım sınırlama mantığıyla çalışarak, çıkış gerilimini on/off kontrol

mantığı ile regüle etmektedir. Bu amaçla tasarlanan devre Ek E’de verilmiştir.

Açıkladığı üzere flyback çeviricisinde güç kontrolü transformatörün Lm

Page 108: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

78

mıknatıslanma endüktansında depolanan enerjinin kontrolü ile yapılmaktadır.

TNY280 entegresi de Lm akımını ölçerek bir sonraki anahtarlama periyodunda

anahtarın iletimde ya da kesimde olmasına karar vermektedir. Lm akımı aynı

zamanda mosfet anahtarı akımı olduğu için anahtar kapalı iken artan mosfet akımının

tepe değeri sınırlandırılarak anahtarlama işaretleri oluşturulur. Dolayısıyla çıkışa

aktarılacak enerji giriş akımı sınırlandırılarak kontrol edilmektedir. Geribesleme

işareti çıkıştan bir optokuplör ve zener diyot devresi ile izoleli olarak alınmaktadır.

Çıkış gerilimi ölçüm devresindeki zener diyodu iletime geçirecek değere ulaştığında,

optokuplör iletime geçerek, TNY280 entegresine çıkışa aktarılan enerjinin azaltılması

gerektiği belirtir. Böylece entegre ilerleyen birkaç anahtarlama periyodu boyunca

mosfeti kesimde tutar. Devredeki anahtarlama işaretlerinin üretiminde kullanılan

osilatör frekansı sabit olmasına rağmen, akım sınırlama tekniği nedeniyle

anahtarlama frekansı yüke bağlı olarak 124-140kHz arasında değişmektedir.

Devrenin kapalı çevrim kontrolü gerçekleştirilirken sadece bir adet çıkıştan

geribesleme alınarak çalışma oranının ayarlanması sekonder gerilimlerinde

dengesizliğe sebep olabilmektedir. Örneğin sekonderde geribesleme alınan çıkıştan

fazla, diğerlerinden ise düşük yük çekilmesi sonucunda, anahtarın çalışma oranı

yüksek yüke göre ayarlandığı için düşük yük çekilen çıkışların gerilimleri

yükselebilir. Eğer geribesleme alınan çıkış yüksüz, diğer çıkışlar ise yüklü durumda

ise, yüklü çıkış gerilimlerinde yüke bağlı olarak dalgalanmalar görülecektir. Bu

sebeple regülasyon istenen her bir sekonder çıkışında ayrı lineer regülatörler

kullanılarak bu sorun çözülebilir. Ancak mosfet sürücülerin çektiği ortalama akım

değeri çok düşük olduğu için, flyback çevirici çıkış gerilimlerinde regülatör

kullanılmadan kararlı bir gerilim elde edilmiştir. Bu nedenle devrede lineer regülatör

kullanılmamıştır. Ancak transformatör sarılırken sekonder sargılarının düzgün

şekilde sarılması mosfet sürücü gerilim seviyelerinin eşit seviyede olması için son

derece önemlidir. Bu nedenle devrede transformatör sarımını kolaylaştırmak

amacıyla bir adet on çıkışlı çevirici yerine iki adet beş çıkışlı flyback çeviricisi

kullanılmıştır.

Devrede her bir çıkışa ilave LC filtreler bağlanarak çıkış gerilimlerinin daha düzgün

hale gelmesi sağlanmıştır.

TNY280 içerisindeki mosfet 700V dayanma gerilimine sahiptir. Ancak transformatör

girişinde bulunan seri kaçak endüktans ve anahtarın çıkış kapasitesi, mosfetin kesim

Page 109: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

79

anında bir rezonans devresi oluşturularak, mosfet üzerinde büyük bir gerilim

salınımına sebep olur. Bu nedenle transformatör primerinde RCD bastırma devresi

(snubber) kullanılmaktadır. Böylece rezonans sonucu oluşan ve yüksek bir değerden

başlayarak sönümlü olarak salınan gerilim değeri bastırılmıştır. Aynı şekilde

sekonder kaçak endüktansı ve diyot çıkış kapasitelerinin oluşturacağı rezonans

devresi, sekonder diyotların maruz kaldığı tepe gerilimini artırmaktadır. Benzer

şekilde sekonder diyotlarında paralel RC bastırma hücresi kullanılmaktadır. Bastırma

hücreleri ile mosfet ve diyotların zorlanmaları azaltılmaktadır.

Devre girişinde köprü doğrultucu ve filtre kondansatörü kullanılmış, devre AA ve DA

giriş ile çalışabilecek şekilde tasarlanmıştır. Girişte koruma/filtre elemanları olarak

sigorta, varistör ve ortak mod filtresi elemanları kullanılmıştır. Ayrıca her bir izole

çıkışta sigorta kullanılarak, mosfetlerin arızalanması durumunda mosfetlerin

gate-source uçlarının kısa devre olmasına karşı önlem alınmıştır.

4.2.3 Mosfet sürücü

Mosfetler Şekil 4.3’te görülen FOD3180 optokuplör sürücü ile sürülmektedir. Sürücü

beslemesi Vsürücü izoleli çıkış gerilimi üreten flyback çeviricisi tarafından

karşılanmaktadır. İşlemci ePWM çıkışı mosfet sürücü girişinde bulunan transistörlü

kuvvetlendirici ile kuvventlendirilmiştir.

Şekil 4.3 : Mosfet sürücü devresi.

Bilgi sayfasında FOD3180 giriş led’inin 10-20mA ile sürülmesi önerilmektedir.

Ancak her bir işlemci çıkışı en fazla 4mA verdiği için Şekil 4.3’te görülen

transistörlü kuvvetlendirme devresi pozitif lojik (active high) çalışacak şekilde

Page 110: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

80

tasarlanmıştır. Burada transistör bir anahtar olarak doyma bölgesinde

çalıştırılmaktadır. Mosfet sürücü çıkış besleme gerilimi 10μf’lık hızlı tantal

kondansatörler ile bypass edilerek, darbeli kapı akımının düzgün bir şekilde

karşılanması sağlanmaktadır.

Darbeli kapı akımının AA bileşeni bypass kondansatöründen akacağı için bu

kondansatörlerin yüksek frekanslı akımları hızlı bir şekilde vermesi gerekmektedir.

Böylece sürme gerilimindeki bozulmalar azaltılabilir.

Entegre bilgi sayfasında 20kHz anahtarlama frekansında entegrenin 2A tepe çıkış

akımı üretebildiği bilgisi yer almaktadır. Bu nedenle mosfet kapı şarj akımı tepe

değerinin 1,5A civarında olması için kapı direnci (4.2)’e göre hesaplanmıştır.

_ (4.2)

Sistemde negatif sürme gerilimi kullanılmadığı için VEE 0V değerindedir. VOH

mosfet sürücü lojik 1 çıkış gerilimi ise bilgi sayfasında “ ü ü ü – 0,5V” olarak

verildiği için Rg direnci 10Ω olarak hesaplanır. Daha sonra evirici deneysel olarak

15 Ω ve 10 Ω sürme dirençleriyle çalıştırılmış, Vds gerilimi yükselme zamanları

incelenerek optimizasyon gerçekleştirilmiştir.

Ayrıca mosfet kesime giderken miller kapasitesinin boşalması esnasında akan akımın

Vgs gerilimini yükseltmesinin önüne geçilerek, daha düzgün sürme işareti

üretilebilmesi amacıyla mosfet giriş kapasitesinin daha hızlı deşarj edilmesi

gerekmektedir. Bu amaçla şarj direncine paralel bağlı diyot ve 6,8Ω’luk direnç

kullanılarak mosfet giriş kapasitesi deşarj işlemi hızlandırılmıştır. Böylece miller

kapasitesi etkisi nedeniyle sürme geriliminin bozulması önlenmektedir.

4.2.4 Ölçüm devreleri

Bu bölümde Şekil 4.1’deki sistem blok diyagramında görülen ölçme devreleri

incelenecektir.

4.2.4.1 Şebeke gerilimi ölçüm devresi

Şebeke gerilimi ölçümü opamp fark kuvventlendirici devresi gerçekleştirilmiştir.

İşlemcinin ADC’si 0-3V gerilim aralığında çevrim işlemi yapabildiği için şebeke

gerilimi bu aralığa ölçeklendirilmelidir.

Page 111: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

81

Fark kuvvetlendirici devresi, giriş işareleri arasındaki farkı belli bir kazançla

çarparak çıkış işareti üretir. Şebeke işaretinin ölçeklenmesi durumunda her bir

alternansın simetrik olarak kuvventlendirilebilmesi için fark kuvvetlendirici simetrik

kazanca sahip olacak şekilde kurulmuştur. Bu durumda Şekil 4.4’de (R0+R2+R4+R6)

ve R8 dirençlerinin oranı ile (R1+R3+R5+R7) ve R9 dirençlerinin oranı eşit yapılarak

devrenin her alternansı simetrik olarak kuvventlendirmesi sağlanmıştır.

Fark kuvventlendirici giriş dirençleri Şekil 4.4’de görüldüğü gibi seri bağlı dört adet

dirençten oluşmaktadır. Dirençlerin bu şekilde seri bağlanması ile girişte ölçülen

yüksek gerilimin kontrol devresine ulaşması engellenmiştir. İdeal opamp

karakteristiğinde eviren ve evirmeyen giriş gerilimlerinin birbirine eşit ve giriş

empedansının sonsuz olması kabulüyle, Şekil 4.4’de görülen R0, R2, R4, R6 ve R1, R3,

R5, R7 giriş dirençlerinin gerilim bölücü olarak çalıştığı söylenebilir. Böylece

girişteki yüksek gerilim entegre ucunda güvenli bir seviyeye düşürülerek, şebekeden

kontrol devresine yüksek gerilim atlamasının önüne geçilebilir. Burada her bir direnç

1206 smd kılıfındadır ve özellikle yüksek gerilim için üretilen yeşil renkli smd

dirençler 200V’a kadar gerilime dayanabilmektedir. Ayrıca devrenin fiziksel yapısı

düşünüldüğünde, baskı devre çizimi aşamasında her bir direncin üzerindeki bulunan

yalıtkan boşluk güç devresine yüksek gerilimin ulaşmasını zorlaştıracaktır. Eğer

1206 kılıflı 1,2MΩ değerinde bir adet direnç kullanılsaydı, direncin iletken uçları

arasındaki mesafe çok kısa olduğu için, yüksek gerilimin direnç üzerinden atlayarak

opamp devresine ulaşması mümkün olabilirdi. Giriş dirençlerinin eşdeğer

empedanslarının MΩ seviyesinde yapılması ile de şebeke ve kontrol devresi

arasındaki elektriksel bağlantı mümkün olduğunca zayıflatılmıştır. Şebekede hatta

yıldırım düşmesi, ani kapasitif yüklenme ya da generatörün yükünün kalkması gibi

sebeplerle oluşabilecek kısa süreli yüksek gerilim darbeleri ise devrede bulunan

varistör ve filtre kapasitesi gibi elemanlar ile bastırılmaktadır.

Şebeke geriliminin ölçülmesi ile ilgili bir diğer önemli konu devre referansıdır. Bu

uygulamada opamp bir adet pozitif besleme kaynağı ile beslenmektedir. İşlemcinin

ADC’si sadece pozitif gerilim değerlerinde çalıştığı için, şebeke gerilimi negatif

alternansına ilişkin ölçüm sinyali kuvvetlendirici çıkışında pozitif alternansa

ötelenmelidir. Dolayısıyla opamp sadece pozitif gerilim işaretleri ile çalışacağı için

simetrik besleme kullanılmamıştır. Çıkış işaretini pozitif alternansa ötelemenin en

kolay yolu sanal toprak (virtual ground) tekniğidir. Bu yöntemde kuvvetlendiricinin

Page 112: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

82

evirmeyen ucuna kaydırılmak istenen gerilim seviyesi kadar düzgün bir DA referans

gerilim işareti uygulanmalıdır. Bu durumda fark kuvventlendirici girişleri arasındaki

gerilim eşit iken opamp çıkışında uygulanan referans gerilim görülür. Böylece giriş

işareti pozitif alternansta iken opamp çıkışında kuvventlendirme kazancı ile çarpılmış

giriş geriliminin referans gerilimi kadar fazlası görülür.

V_

Ref

Vre

f_2.

5V

Sıfır

Şekil 4.4 : Fark kuvvetlendirici ile şebeke gerilimi ölçümü.

Şekil 4.4’te tasarlanan fark kuvvetlendirici devresi görülmektedir. Bu devrede çıkış

işareti denklem (4.3)’ye göre hesaplanır.

ö ∙ (4.3)

Opamplarda çıkış işareti özellikle besleme gerilimi sınırlarına yaklaştıkça, lineerliği

bozulan opamp karakteristiği nedeniyle, işaretin minimum ve maksimum

değerlerinde bozulma ve kırpılmalar görülebilmektedir. Bu nedenle kuvvetlendirici

kazancı ayarlanırken çıkış işaretinin besleme sınırlarına fazla yaklaştırılmaması

doğru bir yaklaşımdır. Kuvventlendirici kazancı ayarlanırken şebeke geriliminin

220V nominal değerinin üzerine çıkabileği göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca

devrede %1 toleranslı kazanç dirençlerinin kullanılması ile kazancın hassas bir

şekilde ayarlanarak ölçüm hassasiyetinin artırılması amaçlanmıştır.

Opamp devresi 5V ile beslenmektedir. Ancak işlemci devresi 3,3V ile beslendiği için

opampın arızalanması durumunda opamp çıkışının 5V değerini almasını önlemek

Page 113: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

83

için opamp çıkışında R11 ve R12 gerilim bölücüsü ile ikinci bir kazanç ilavesi

yapılmıştır. Gerilim bölücü kazancı 0,6 olduğu için opamp 5V dahi üretse, gerilim

bölücü çıkışı 3V’da kalarak, ADC pinine zarar vermeyecektir. Ayrıca çıkışta bulunan

C3 kapasitörü ile gerilim bölücü devresinin oluşturduğu RC alçak geçiren filtre ile

şebekede ve ölçüm devresinden kaynaklanabilecek yüksek frekanslı bileşenler

süzülmüştür. Ancak filtre çıkışında faz kaymasını engellemek için filtre köşe frekansı

çok düşük seçilmemiştir. Aksi durumda filtrenin integratör etkisi nedeniyle opamp

çıkış işareti yavaşlayarak ölçümde faz hatası oluşabilir. Bu durumda şebeke gerilimi

ölçüm sinyalini kullanan SGD devresi de hatalı çalışacaktır.

ADC devresi girişi kapasitif yük özelliği göstermektedir. Buna ilaveten opamp

çıkışında C3 filtre kapasitesinin de bulunması sebebiyle opampın yükü kapasitif

karakterdedir. Genel olarak opamplar kapasitif yükleri sürerken kararsız

olabilmektedir. Bu nedenle R11 direncinin bir diğer görevi, opampı kararlı hale

getirmektir. Opampların bilgi sayfalarında çeşitli kapasitif yük değerleri için

kullanılması önerilen seri çıkış direnç değerlerine ait grafikler bulunmaktadır.

Devrede MCP6022 kodlu opamp kullanılmıştır. Bu opamp rail to rail input-output

özelliği sayesinde besleme gerilimi sınırlarına kadar lineer çalışabilmektedir. Ayrıca

10MHz bant genişliği, düşük gürültülü çalışma, düşük ofset gerilimi ve birim

kazançta kararlı çalışması özellikleri sebebiyle bu opampın kullanımında karar

kılınmıştır.

Devrenin sanal toprağı opamp besleme gerilimi orta noktası olan 2,5V’a göre

ayarlanmıştır. 2,5V üretimi için LM385-2,5V gerilim referansı entegresi

kullanılmaktadır. Bu entegre ile besleme gerilimi dalgalansa dahi, devre referansının

stabil kalması sağlanmıştır. Ayrıca gerilim referansı düşük çıkış empedansına sahip

olduğu için kuvvetlendirici kazancı etkilememektedir. Eğer gerilim referansı yüksek

çıkış empedanslı bir kaynak üzerinden kuvvetlendiriciye uygulanırsa, bu empedans

devrenin kazancını etkileyerek çıkış işaretinde bozulmaya yol açacaktır.

2,5V referans gerilimi kuvvetlendirici çıkışındaki 0,6 kazancına sahip R11-R12 gerilim

bölücüsü ile 1,5V’a düşürülür. Böylece şebeke işareti, ADC çalışma gerilimi olan

0-3V’un orta noktasına göre ölçeklendirilmektedir. Bölüm 4.3.2.2’de detaylı olarak

ele alınacağı üzere iki kutuplu işaretlerin 1,5V değeri referans alınarak

ölçeklendirilmesi yazılımsal olarak işaret dönüşümünü kolaylaştırmaktadır.

Page 114: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

84

Opamp çıkışı (4.3) ifadesi ve Şekil 4.4’teki direnç değerleri kullanılarak 311V

şebeke tepe gerilimi için 2,293V ve -311V şebeke gerilimi minimum değeri için ise

0,707V olarak hesaplanır.

Şekil 4.5’te kuvvetlendirici çıkışı osiloskop çıktısı görülmektedir. Ölçüm alındığında

şebeke gerilimi yaklaşık olarak 240V AA ve 340Vtepe gerilimi değerlerine sahiptir.

Şekil 4.5 : Şebeke gerilimi ölçümü opamp fark kuvvetlendiricisi çıkışı.

Şekil 4.5’de görüldüğü gibi tasarlanan devre başarılı bir şekilde çalışmaktadır.

Hesaplanan değerler ve elde edilen osiloskop çıktıları birbiri ile örtüşmektedir.

Ayrıca Şekil 4.6’da görüldüğü gibi ölçülen gerilimi, şebeke gerilimi ile aynı fazdadır.

Ölçülen işarette faz farkının minimum seviyede olması fark kuvvetlendiricisi çıkış

işaretini kullanan sıfır geçiş dedektörü (SGD) devresinin düzgün çalışabilmesi için

önemlidir. Çünkü Şekil 4.4’de görülen sıfır isimli devre noktası SGD devresinde

kullanılmaktadır.

Şekil 4.6 : Şebeke gerilimi ve fark kuvvetlendirici çıkışı.

Şebeke Gerilimi

Fark Kuvvetlendirici

Çıkışı

Page 115: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

85

Fark kuvvetlendirici devresi kullanılarak büyük boyutlu gerilim trafoları

kullanılmadan, düşük maliyetli ve az yer kaplayan bir şebeke gerilimi ölçüm işlemi

yeterli çözünürlükte gerçekleştirilmektedir.

4.2.4.2 Sıfır geçiş dedektörü

Devre şeması Şekil 4.7’de görülen sıfır geçiş dedektörü (SGD) devresi opampın

karşılaştırıcı olarak kullanılması ile gerçekleştirilmiştir. Karşılaştırıcıda pozitif

geribesleme kullanılarak devreye histerisiz ilavesi yapılmıştır. Böylece SGD

çıkışında şebeke alternansı değişim anlarında yükselen ve düşen kenarlar için farklı

gerilim değerlerinde anahtarlama yapılarak, çıkışta istenmeyen konum değişimlerinin

önlenmesi sağlanmıştır.

BC817Q1

3k3R0

3k3R1

470kR8

4k7R11

4k7R12

+3.3V

Vref_2.5V

Sıfır

10nfC2

3k3R0

Sıfır Geçiş

+5V

MCP6022

Şekil 4.7 : Şebeke sıfır geçiş dedektörü.

Şekil 4.8 : Şebeke sıfır geçiş dedektörü çıkışı.

Şebeke Gerilimi

Sıfır Geçiş Dedektörü

Çıkışı

Page 116: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

86

Devrenin sıfır isimli ölçüm işareti Bölüm 4.2.4.1’deki fark kuvvetlendirici çıkışından

gelmektedir. Fark kuvventlendirici referansı önceki bölümde açıklandığı üzere 2,5V

olduğu için karşılaştırma değeri olarak da 2,5V gerilim referansı kullanılmaktadır.

Şekil 4.8’de şebeke gerilimi ve karşılaştırıcı çıkışı görülmektedir. Karşılaştırıcı

şebeke sıfır geçişlerini düzgün bir şekilde yakalayarak, şebeke sıfır geçiş anları

sadece bir adet yükselen ya da düşen kenardan oluşmaktadır.

Sıfır geçiş dedektörü çıkışı işlemcinin eCAP modülü tarafından okunarak FKD ve

şebeke frekansı ölçümünde kullanılmaktadır.

4.2.4.3 DA bara gerilimi ölçümü

DA bara kondansatörü gerilimi ölçümünde şebeke gerilimi ölçümü ile benzer

yaklaşımla fark kuvvetlendirici devresi kullanılmıştır.

Şekil 4.9 : Fark kuvventlendirici ile DA bara gerilimi ölçümü.

Şekil 4.9’da görülen fark kuvvetlendirici devresinin çıkışı (4.4) denklemi ile

hesaplanır.

_ _ (4.4)

DA bara gerilimi tek kutuplu bir işaret olup, negatif değerler almadığı için bu

devrede referans kaydırma işlemi uygulanmamıştır. Opamp çıkışında kullanılan RC

alçak geçiren filtre ile DA bara gerilimi ve devreden kaynaklanabilecek yüksek

frekanslı gürültü işaretleri süzülmektedir.

Page 117: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

87

Devre beslemesinde 3,3V kullanıldığı için kuvvetlendirici çıkışında ilave bir kazanç

kullanılmamıştır. Kondansatör gerilimi 450V iken ölçüm devresi çıkışında 1,9125 V

görülmektedir.

4.2.4.4 Akım sensörü devresi

Evirici çıkış akımı ölçümü için hall etkili izoleli ACS712-5A akım sensörü

kullanılmıştır. Sensörün izoleli olması, akım ölçüm hassasiyeti, SOIC8 kılıf yapısı ve

akım ölçüm aralığı sensör seçiminde esas alınan temel parametrelerdir. Ayrıca aynı

sensörün 20A ve 30A ölçüm aralığına sahip çeşitleri de mevcuttur.

Şekil 4.10 : ACS712 Hall etkili izole akım sensörü.

Şekil 4.10’da görülen ACS712 sensörü iki kutuplu akım işaretini ölçerek, akımla

orantılı olarak çıkışta tek kutuplu işaret üretir. Sensör girişindeki Ip+ pini, ölçülen

akımın referans yönüdür. Akım bu noktadan girdiğinde akımın işareti pozitifdir.

Sensör devresinde standart olarak kullanılan besleme bypass kapasitörü haricinde,

entegrenin Filter ucunda bir adet kapasite daha bulunmaktadır. Bu kapasite sensör iç

yapısında akım ölçeklendirmede kullanılan bir kuvvetlendiricinin çıkış RC filtresine

aittir. Bu nedenle arzu edilen filtreleme değerine bağlı olarak kapasite değeri

seçilmelidir. Kapasitenin gereğinden büyük değerde olması durumunda ölçülen akım

işareti çok fazla yavaşlayacağından, ölçüm hatalarına sebep olabilir. Dolayısıyla

20kHz anahtarlama frekansı kullanılan bir evirici sistemi için, akımın anlık

değerlerinin 20kHz’lik bileşenler için doğru bir şekilde ölçülmesi gerekmektedir. RC

alçak geçiren filtrenin direnci entegre içerisinde bulunup değeri bilgi sayfasında

1.7kΩ olarak verilmiştir.

Filtrenin 20kHz’de zayıflatma yapmaması için filtre köşe frekansı bu değerden daha

büyük seçilerek, yaklaşık olarak 40kHz köşe frekansı için Cf kondansatörü denklem

Page 118: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

88

(4.5) ile 2.2nF olarak hesaplanmıştır. Entegrenin bilgi sayfasında önerilen Cf değeri

ise 1nF’tır.

öş _1

2 (4.5)

Akım sensörü bilgi sayfasında verilen ölçülen akım ile çıkış gerilimi ilişkisinde

entegre -5A/0A arasında 1,5V-2,5V ve 0A/5A arasında ise 2,5V-3,5V çıkış gerilimi

üretmektedir. Ancak sistemde kullanılan işlemcinin ADC’si 0-3V aralığında ölçüm

yapabildiği için, akımın sıfır değerinde entegre çıkışı 2,5V yerine 1,5V’a

getirilmelidir. Bu amaçla Şekil 4.11’de akım sensörü çıkışından 1V gerilimi çıkaran

bir devre tasarlanmıştır. Böylece akım 0A/5A arasında iken 1,5V- 2,5V ve akım

-5A/0A arasında iken ise 0,5V-1,5V çıkış gerilimi elde edilecektir.

V_R

ef

Ref

1V

Şekil 4.11 : Akım sensörü ölçeklendirme devresi.

Şekil 4.11’deki devre 1V referans gerilimi üreteci ve fark kuvvetlendiricisi olmak

üzere iki kısımdan oluşmaktadır.

1V referans gerilimini üretmek amacıyla, LM385-2,5V gerilim referansı çıkış

gerilimi, kazancı 0,6 olan R4-R6 gerilim bölücüsü ile bölünerek 1V seviyesine

indirilmektedir. Daha sonra bu işaret 10kΩ dirençler kullanılarak kazancı 1 olarak

ayarlanmış bir fark kuvvetlendiricisi yardımıyla sensörü çıkışından çıkarılmaktadır.

Ancak R4-R6 gerilim bölücüsünün eşdeğer empedansı nedeniyle elde edilen 1V

gerilim değeri fark kuvvetlendiriciye doğrudan uygulanmamaktadır. 1V referans

işaretin fark kuvvetlendiriciye doğrudan uygulanması halinde gerilim bölücü

empedansı fark kuvvetlendirici kazancını etkileyerek, çıkış işaretinin doğru bir

şekilde üretilmesini engelleyecektir. Bu nedenle gerilim bölücü ile elde edilen

1V’luk referans gerilim, opamp ile yapılan bir gerilim izleyici devresinden

Page 119: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

89

geçirilerek düşük empedanslı hale getirilmiştir. Daha sonra gerilim izleyicisi

çıkışında elde edilmiş olan 1V referans sinyal fark kuvvetlendiricisine uygulanarak

çıkarma işleminin doğru bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanmıştır.

Kullanılan MCP6022 kodlu opampın birim kazançta kararlı olması bu devrenin

düzgün çalışmasını sağlayan bir diğer önemli parametredir.

4.2.5 Kondansatör şarj/deşarj devresi

DA bara kondansatör değerinin büyük olması beraberinde geçici zamanda oluşan bir

problemi getirmektedir. Sistem ilk çalışmaya başladığı anda, giriş kondansatörleri

boş olduğu için ilk şarj anında kaynaktan büyük akım çekilmektedir. Bu durumda

kondansatörlerin boş olması sebebiyle, kondansatörün üst ve alt noktasındaki

potansiyeller eşit olup 0’dır. Dolayısıyla sistemde ilk anda kondansatör akımını

sınırlayacak bir eleman bulunmazsa, boş kondansatörlerin kısadevre özelliği

göstermesi sebebiyle giriş akımı istenmeyen büyük değerlere ulaşır. Bu nedenle DA

bara kondansatörleri için yumuşak şarj/deşarj devresi tasarlanmıştır. Şekil 4.1’de

görüldüğü gibi giriş DA kaynağından sonra iki adet röle ve direnç bulunmaktadır. İlk

anda rölelerin pozisyonları Şekil 4.1’de görüldüğü gibidir. Bu durumda girişte

tarafında gerilim olsa dahi kondansatörler deşarj durumundandır. İşlemci birinci

rölenin konum değiştirmesini sağlayarak giriş gerilim kaynağını kondansatörlere

bağlar. Kondansatörler direnç üzerinden yavaş bir şekilde şarj olduktan sonra ikinci

röle kapatılarak şarj direnci kısa devre edilir ve şarj işlemi tamamlanmış olur.

Sistemin normal çalışma süresi boyunca direnç kısa devre durumundadır. Sistem

durduğunda ise kondansatörde biriken enerjinin tehlike oluşturmaması için

boşaltılması gerekmektedir. Bu nedenle önce direnci kısa devre eden röle açılarak

direnç devreye alınır. Sonra giriş rölesi, DA giriş kaynağı ile şarj/deşarj direncini

birbirinden ayırır. Böylece devre tekrar Şekil 4.1’deki pozisyona dönerek DA bara

kondansatörleri direnç ve giriş rölesi üzerinden yumuşak bir şekilde boşaltılır.

Deşarj anında kondansatörlerde depolanan oldukça büyük miktardaki enerji dirençte

harcanır. Şarj anında da benzer şekilde aynı güç bu dirençler üzerinde harcanacaktır.

Dirençlerde harcanacak gücü bulmak üzere kondansatörde depolanacak enerjiden

yola çıkılırsa, en kötü durum olan maksimum giriş gerilimi için kondansatörde

depolanan enerji denklem (4.6) ile hesaplanır. Evirici girişinde iki adet seri bağlı

Page 120: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

90

470μF değerinde kondansatör bulunduğu için eşdeğer kapasitans 235μF olarak

hesaba katılır.

_12

→ 0,5 ∙ 235 ∙ 850 → 84,89 (4.6)

Giriş tepe akımını 1A’den daha küçük bir değerde sınırlandırmak için minimum

direnç değeri (4.7) ile hesaplanmıştır.

şş→8501

→ 850Ω (4.7)

Direnç olarak piyasada bulunabilen yüksek güçlü tel sarımlı (wirewound) 1,2kΩ

direnç kullanılmıştır.

Şarj/deşarj zaman sabiti olmak üzere denklem(4.8) ile hesaplanır.

∙ → 1,2 Ω ∙ 235 → 0,282 (4.8)

Kondansatörün tamamen şarj/deşarj süresinin 4-5 arasında olduğu varsayılarak

toplam şarj süresi (4.9) ifadesinden 1,27sn olarak bulunur.

∆ 4,5 → 4,5 ∙ 0,282 → 1,27 (4.9)

Gücün enerjinin zamanda ortalaması olması bağıntısından dirençte harcanan güç

denklem (4.10) ile bulunmuştur.

_ş_

∆→

84,891,27

→ 66,8 (4.10)

Dolayısıyla 1,2kΩ direnç üzerinde 66,8 güç harcanması gerekmektedir. Buna göre

dört adet 1,2kΩ direncin ikisi paralel ve bunlardan da iki adeti seri bağlanarak

1,2kΩ direnç elde edilmiş ve güç bu dört adet direnç arasında paylaştırılmıştır.

Ayrıca dirençlerin seri bağlanması ile kondansatör boş iken ilk şarj/deşarj anında

dirençlerin üzerinden yüksek gerilim atlaması engellenmiş olmaktadır. Dirençlerin

sürekli hal eşdeğer gücü 32W olsa da bu tip dirençler üzerinde kısa süreli olarak daha

fazla güç harcanabilmektedir.

Page 121: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

91

4.2.6 Koruma elemanları

Sistemde yazılımsal ve donanımsal olarak birçok koruma yapısı kullanılmıştır. DA

bara gerilimleri, şebeke frekansı, şebeke gerilimi, her faza ait çıkış akımı yazılımsal

olarak sürekli izlenerek bunların belirlenen sınırlar dışına çıkması durumunda sistem

durdurulmaktadır.

Bunlara ilave olarak, her bir fazda şebeke ya da evirici kaynaklı oluşabilecek gerilim

yükselmesi durumlarına karşı varistör kullanılmaktadır. Ayrıca her bir giriş DA

kondansatörüne paralel varistör konularak kondansatör geriliminin artması

durumunda kondansatörler korunmuştur. Eğer DA bara kontrolünde veya gerilim

dağılımında bir problem oluşursa, sistem analog ve yazılımsal olarak

kondansatörlerin zarar görmesini önlemektedir.

Eviricinin her bir faz çıkışında ve DA bara girişinde hızlı cam sigortalar konarak,

eviricinin aşırı akım durumlarına karşı korunması sağlanmıştır.

Devredeki her bir röle kontağına paralel RC bastırma devresi kullanılmış, röle

kontaklarının özellikle endüktif açmalarda oluşan yüksek gerilimlerden korunması

amaçlanmıştır. Böylece kontakların yapışmasının önüne geçilerek, rölelerin ömrü

uzatılmıştır.

4.2.7 İşlemci devresi

Tasarlanan eviricide kontrol ve güç devresi aynı kartta bulunduğu için zayıf akım

devrelerinin gürültü bağışıklığı yüksek bir şekilde tasarlanması önemlidir. Özellikle

düşük akımla çalışan mikrodenetleyici, DSP gibi hassas devreler, sistemde oluşan bir

röle açma ya da devrenin anahtarlama gürültüsü nedeniyle hatalı çalışabilir.

İşlemci devresi 3,3V analog, 3,3V dijital ve 1,8V gerilim kaynakları ile

beslenmektedir. İşlemcinin her bir besleme ucunda ayrı LC alçak geçiren filtre ve

bypass kondansatörleri kullanılmıştır.

Kontrol katı ayrıca iki adet buton ve üç adet led içermektedir. Butonlardan biri

eviriciyi çalıştırmak için kullanılan başlat, diğeri ise durdurma butonudur. Durdurma

butonu ayrıca arıza durumunda sistemin arıza modundan normal çalışma moduna

döndürülmesi için de kullanılmaktadır. Devrede bulunan led’lerden biri işlemcinin

çalıştığını göstermek üzere CpuTimer0 kesmesinde periyodik olarak 1sn’de bir yanıp

Page 122: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

92

söndürülmektedir. İkinci led sistemin çalışıp çalışmadığını, üçüncü led ise arıza

durumlarını bildirir.

Boot isimli jumper’lar işlemci reset’inden sonra programın başlayacağı yeri

belirtmek için kullanılır. Jumper’ların hiçbiri takılı değilken işlemci program flash

hafızadan koşturulur. Sistemin normal çalışması esnasında jumper takılmasına gerek

yoktur. Ancak program geliştirme aşamasında program RAM’den de çalıştırılarak

hata ayıklama işlemleri daha kolay gerçekleştirilmiştir.

İşlemci şemasında ayrıca pin bağlantıları, RC işlemci reset devresi ve emulatör

bağlantıları mevcuttur. Sistemin işlemci bölümüne ilişkin şema Ek E’de verilmiştir.

4.2.8 Baskı devre tasarımı

Evirici baskı devresi güç ve kontrol katını birlikte barındırmaktadır. Bu nedenle aynı

kart üzerinde yüksek gerilim ile beraber işlemci, opamp gibi hassas zayıf akım

devrelerinin bulunması baskı devre tasarımının daha dikkatli yapılmasını

gerektirmektedir.

Baskı devre tasarımına ilişkin standartlar IPC (Institute of Printed Circuits)

tarafından belirlenmektedir. IPC2221A standardına göre 500V DA gerilim için

minimum hat açıklığı 2,5mm, IPC9592B standardına göre ise 3.1mm değerindedir.

Ayrıca bu mesafetler devrenin çalışacağı yüksekliğe göre değişmektedir. Yükseklik

arttıkça hat açıklıklarının daha geniş yapılması gerekmektedir.

Baskı devre mosfet drain ve source/gate hat aralıkları 3.8mm olacak şekilde

çizilerek, kontrol sinyallerine ait hatlar ile yüksek gerilim hatları arası da en fazla

3.5 mm olacak şekilde tasarım yapılmıştır. Devredeki DA bara, şebeke, evirici güç

devresi ve röleler yüksek gerilim bulunan noktalardır. Bu nedenle bu noktalar ile

kontrol hatları birbirinden uzaklaştırılarak kontrol devresi korunmuştur. Kontrol

devresi ve güç devresi beslemeleri birbirinden izoleli olsa da kontrol devresine

yüksek gerilim atlamasını önlemek amacıyla bu mesafelere dikkat edilmesi

gerekmektedir.

Devre yerleşiminde kontrol katı, besleme katı, evirici katı, DA bara katı, ölçüm katı

gibi ayrımlar yapılarak eleman yerleşimi bu bloklar çerçevesinde yapılmıştır.

Baskı devre çiziminde standart olarak uygulanan bağlantılarda 90o dönüşlerden

kaçınma, hatların en kısa yoldan tamamlanması, bypass kapasitelerinin elemana

Page 123: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

93

yakın olacak şekilde konumlandırılması, kristal gibi yüksek frekanslı işaret içeren

hatlarda hattın anten gibi çalışmasını önlemek amacıyla kısa tutulması, toprak

hattının genişletilmesi gibi çalışmalara dikkat edilmiştir. Ayrıca yüksek akım taşıyan

hatların kalınlığı da zayıf akım taşıyan hatlardan farklı yapılmıştır. Ancak devrede

akımın tepe değerinin 4A olması sebebiyle, akım yoğunluğu çok fazla ön plana

çıkmamaktadır.

Çizimde yüksek gerilim atlamasından sonra en fazla dikkat edilmesi gereken nokta

tüm işaretlerin dönüş hattı olan topraktır. Devrenin besleme kısmında işlemci analog

ve dijital toprak olmak üzere iki adet dönüş hattına sahiptir. Ayrıca sistemde3,3V

analog ve 3,3V dijital olmak üzere iki adet besleme kullanılmıştır. 3,3V analog

gerilim beslemesi, 3,3V digital beslemenin bir LC alçak geçiren filtreden geçirilmiş

halidir. Bu iki adet 3,3V gerilim aynı kaynaktan elde edilip, aynı toprak referansına

sahip olsa da işaretlerin dönüşleri devre çiziminde farklı hatlarla birleştirilmişlerdir.

Dijital besleme röle sürme işlemleri, işlemcinin dijital beslemesi, DGM sinyalleri

gibi işlemler için kullanılırken, analog besleme ise akım/gerilim ölçüm devreleri ve

ADC gibi daha düşük gürültü gerektiren devrelerde kullanılmaktadır.

Baskı devre tasarımı iki referans toprak noktasının birbirini etkilenmesi önlenecek

şekilde yapılmıştır. Özellikle DGM ya da röle bobini gibi yüksek gürültülü

olabilecek sinyallerin dönüşü analog topraktan ayrılarak dijital toprak hattından

tamamlanmıştır. Böylece analog toprak hattındaki gerilim düşümü mümkün

olduğunca azaltılarak ölçüm sinyallerindeki bozulma en aza indirilmiştir. Her ne

kadar analog ve dijital topraklar ayrı çizilse de bir noktada birleştirilmeleri

gerekmektedir. Bu birleşim işlemcinin hemen altında gerçekleştirilerek ölçüm

işaretlerinin en düşük gürültü seviyesinde örneklenmesi sağlanmaktadır.

Baskı devrelere ait görüntüler Ek E’de verilmiştir. Bahsedilen çalışmalara dikkat

edilerek tasarlanan baskı devrede yüksek gerilim atlaması, işlemcinin istemsiz

reset’lenmesi ya da ölçüm devrelerinde yüksek gürültü bulunması gibi sorunlar

yaşanmamıştır.

Page 124: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

94

4.3 Yazılım Tasarımı

4.3.1 DSP çevre birimleri

Bu bölümde TMS320F2808 işlemcisinin genel özellikleri ve sistemde kullanılan

çevre birimleri incelenecektir.

F2808, DSP (Digital Signal Processor) çekirdeğine sahip bir DSC (Digital Signal

Controller) entegre devresidir. Bu işlemci TI C2000 ailesi altında özellikle güç

elektroniği ve endüstriyel elektronik uygulamalarında kullanılmak üzere üretilmiştir.

100 MHz’ e kadar çalışabilmesi, barındırdığı çevre birimleri ve geliştirme ortamıyla

özellikle karmaşık güç elektroniği sistemlerinin kontrolünü kolaylaştırmaktadır.

64K x 16 Flash ve 18K x 16 SARAM özellikleriyle oldukça büyük kalıcı ve rasgele

erişimli hafıza sahip olduğu söylenebilir. İşlemci mimarisinde 16 adet DGM çıkışına

sahip ePWM (Enhanced Pulse Width Modulator) modülü, 6 adet 32-Bit, 6 adet

16-Bit zamanlayıcı, üç adet istenilen pine bağlanabilen harici kesme oluşturma,

16 kanal 12-Bit 160ns çevrim süresine sahip ADC, özellikle motor hız kontrolünde

motor hızı ve pozisyonunu donanımsal olarak ölçmede kullanılmak üzere tasarlanmış

QEI (Quadrature Encoder Interface) ve 4 adet darbe genişliklerini ölçmekte

kullanılan eCAP (nhanced Capture) modülü bulunmaktadır. Ayrıca işlemcide SPI,

SCI, I2C, CAN seri port haberleşme modülleri ve WDT, kod şifreleme gibi yazılım

güvenliğine yönelik bileşenler de mevcuttur. İşlemci matematiksel işlemlerde

kullanılmak üzere kullanılan bazı tabloları kalıcı hafızasında hazır olarak

barındırmaktadır. Barındırdığı bu çevre birimlere ilişkin 43 adet farklı kesme kaynağı

PIE (Peripheral Interrupt Expansion) ile kontrol edilmektedir.

Sistemde ADC ile üç faza ait faz-nötr gerilimleri, üç adet evirici çıkış akımı ve iki

adet giriş kondansatörü gerilimi olmak üzere sekiz adet parametre örneklenmektedir.

ADC’nin çevrime başlama işareti ePWM modülü tarafından donanımsal olarak

üretilmektedir. ePWM modülü, sayıcısı sıfır olduğu anda ADC çevrimini başlatacak

şekilde konfigüre edilmiştir. F2808 ADC’si sıralı (sequential) ve eşzamanlı

(simultaneous) olmak üzere temel olarak iki farklı çalışma moduna sahiptir. Sistemde

sıralı çevrim modu kullanılarak örneklenecek olan sekiz adet kanal sırasıyla

örneklenerek çevrim sonunda ADC kesmesi üretilir. Burada ADC ayarları sekiz adet

kanalı ard arda çevrim yapacak şekilde ayarlanmıştır. Böylece ePWM modülünden

çevrime başlama tetiklemesi alan ADC modülü sekiz adet kanalı örnekledikten sonra,

Page 125: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

95

çevrim bitiminde ADC kesmesini oluşturmaktadır. Sistemde en yüksek önceliğe

sahip olan bu kesmede eviricinin 20kHz’de çalışan kontrol algoritması

koşturulmaktadır. Böylece program ADC kesmesine geldiğinde tüm giriş işaretleri

örneklenmiş olarak ADCRESULT0-ADCRESULT7 kaydedicilerinde hazır

bulunmakta ve yazılım tarafından kaydedicilerinden okunarak kontrol algoritmasında

kullanılmaktadır. ADC çevrime başlama işareti 20kHz ile çalışan ePWM modülünden

alındığı için ADC kesmesi de 20kHz frekansında çalışmaktadır. Yani program

50μs’de bir ADC kesmesine dallanarak kontrol algoritmasını periyodik olarak

koşturmaktadır. Bu çalışma yaklaşımında ADC modülünün sıra tabanlı çalışabilmesi

sayesinde, örnekleme işlemine yazılım ile müdahale edilmediği için ilave zaman

kazanılmaktadır. Aksi durumda her bir kanalın çevrimi için program ADC çevriminin

bitmesini bekleyerek, ADC modülü bir sonraki ADC kanalını okuyacak şekilde

konfigüre edilseydi, sistemde ek süre kaybı olması kaçınılmazdı.

İşlemcinin saat darbeleri dışarıdan 20MHz kristal ile sağlanarak iç yapısındaki PLL

ile saat hızı 100MHz olacak şekilde artırılmaktadır. PLL konfigürasyonu dışarıdan

alınan saat darbelerini 5 ile çarpacak şekilde gerçekleştirilmiştir. Böylece bir saat

darbesi 10ns sürmektedir. Dolayısıyla 20kHz (50μs) süresindeki kontrol döngüsü

5000 adet saat darbesinde içerisinde tamamlanmalıdır.

Sistemde kullanılan bir diğer işlemci çevre birimi eCAP modülüdür. Bu modül sıfır

geçiş dedektörü çıkışını donanımsal olarak değerlendirerek, iki adet yükselen kenar

arasındaki işlemci saat darbelerini kaydedicisinde saklamakta ve yükselen kenarda

kesme oluşturmaktadır. Program eCAP kesmesine dallandığında, CAPx

kaydedicisindeki değeri okuyarak ilgili faza ait şebeke frekansını elde etmektedir.

Eğer şebeke frekansı belirlenen değerler dışında ise sistem kapatılır. Ayrıca eCAP

kesmesi şebeke sıfır geçişlerinde oluşturulduğu için bu kesmede FKD algoritması da

koşturulmaktadır. Ayrıca eviricinin şebekeye senkronlanması şebeke sıfır

geçişlerinde başlatıldığı için, eCAP kesimesi içerisinde ilgili faza ait sıfır geçiş

bayrağı 1 yapılarak, şebeke sıfır geçişinin oluştuğu anlaşılır. Bu bayrak ana

programda sürekli olarak yoklanarak sistemin sadece şebekenin sıfır geçişlerinde

senkronizasyona başlaması sağlanır. Böylece sistemin herhangi bir anda

senkronizasyona başlayarak PI kontrolün kararsız olması ve ilk anda sistem kararlı

olana kadar evirici akımının salınımlar yaparak büyük değerler almasının önüne

geçilmektedir.

Page 126: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

96

Sistemde kullanılan çevre birimler Çizelge 4.2’de özetlenmiştir. Sistemde faz ve giriş

röleleri, led’ler ve butonlar GPIO (General Purpose Input-Output) ile kontrol

edilmektedir. İşlemci donanımı tarafından R, S ve T fazları için eCAP1, eCAP2,

eCAP3 olmak üzere 50Hz’de bir üç adet, genel kullanım amaçlı bir adet 100ms’lik

zamanlayıcı ve 50μs’lik kontrol döngüsü kesmesi olmak üzere toplam beş adet

kesme üretilmektedir.

Çizelge 4.2 : Sistemde kullanılan DSP çevre birimleri.

Sisteme ilişkin zamanlama diyagramı Şekil 4.12’de görülmektedir. Burada görülen

üçgen dalga DGM işaretlerini üretmekte kullanılan ePWM modülü sayıcısıdır. ePWM

modülü CMPA kaydedicisi ile sayıcıyı karşılaştırarak, elde ettiği işarete ölü zaman

da ekleyerek ePWMxA ve ePWMxB pinleri ile dışarıya aktarır. Kontrol döngüsünün

periyodik olarak koşturulabilmesi için gerekli olan zamanlama ePWM sayıcısından

yararlanarak gerçekleştirilmiştir.

Şekil 4.12’den görüldüğü gibi ePWM sayıcısı sıfır değerinde iken otomatik olarak

ADC çevrimini başlatılır. ADC kesmesi dışında veya ADC modülü çevrimi süresince,

sistemde arkaplan döngüsü olarak adlandırılan ana program, eCAP veya CpuTimer0

kesmelerinden biri koşturulmaktadır. ADC çevrimi tamamlandıktan sonra ADC

modülü kesme üreterek, programın kontrol döngüsünün koşturulduğu ADC

kesmesine dallanması sağlanır. Kontrol döngüsü tamamlandıktan sonra ana programa

dönülmektedir.

Çevre Birim

Kullanım Amacı

ADC VRN, VSN, VTN, IR, IS, IT, VDA_ÜST, VDA_ALT ölçümü.

Kontrol döngüsünün koşturulacağı ADC kesimesini oluşturma.

ePWM DGM işaretlerinin üretilmesi.

ADC çevrime başla tetiklemesi.

eCAP

fR, fS, fT şebeke frekansı ölçümü.

FKD algoritmasında kullanılmak üzere R, S ve T fazlarının sıfır geçiş noktalarında kesme oluşturma.

GPIO Buton okuması, led ve rölelerin kontrolü.

PIE Kesmeler :CpuTimer0, ADC, eCAP1, eCAP2, eCAP3.

Page 127: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

97

Şekil 4.12 : Sistem yazılımı zamanlama diyagramı.

Kontrol döngüsü sonucu elde edilen kontrol işareti CMPA_Shadow kaydedicisine

yazılmıştır. Bu kaydediciye yazılan değer ePWM modülü shadow özelliği sayesinde

hemen karşılaştırma işleminde kullanılmaz. Sayıcı sıfır değerine ulaştığında

karşılaştırma kaydedicisi donanım tarafından otomatik olarak güncellenir. Bu

noktada CMPA_Shadow içeriği CMPA’ya yazılarak darbe genişlikliklerinin sabit bir

örnekleme periyodu ile güncellenmesi sağlanır. Böylece DGM işaretleri düzgün bir

şekilde üretilebilmektedir.

Çizelge 4.3’te eCAP modülü konfigürasyonu verilmiştir. eCAP modülü istenildiği

taktirde DGM üretimi için de kullanılabilmektedir. Ancak bu uygulamada modül

yakalama modunda çalışacak şekilde konfigüre edilmiştir.

Yakalama modunda kullanılan eCAP modülü sayıcısı fark (delta) veya mutlak (abs)

değer modunda çalıştırılarak farklı şekillerde sıfırlanabilir. Burada fark modu ile

çalışma tercih edilmiştir.

eCAP modülü yükselen kenarlarda kesme oluşturacak şekilde ayarlandığı için,

şebeke geriliminin negatif alternanstan pozitife geçtiği anda program eCAP

kesmesine dallanacaktır. eCAP modülü SGD devresi ile tetiklendiği için aynı anda

sadece bir adet eCAP kesmesi oluşabilmektedir. Diğer bir deyişle, şebeke fazları

arasında 120o faz farkı olması sebebiyle bir anda eCAP1, eCAP2 veya eCAP3

kesmelerinden sadece biri oluşabilmektedir. Dolayısıyla işlemci zaman paylaşımı

açısından sistemde bir adet eCAP kesmesinin koşturulduğu düşünülebilir.

Page 128: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

98

Çizelge 4.3 : eCAP modülü ayarları.

Çizelge 4.4’te ADC modülü ayarları görülmektedir. F2808 ADC’si her bir kanal için

minimum 160ns’de çevrim yapabilmektedir. Ancak ADC modülünde bulunan

frekans bölücüler ile bu değer ayarlanabilmektedir. Özellikle ölçülen işaretin kaynak

empdansı büyük ise, doğru bir şekilde çevrim yapılabilmesi için örnekleme

pencerelerinin artırılması gerekmektedir. Ancak örneklenen tüm işaretler opamp

kullanılarak ADC’ye bağlandığı için kaynak empedansı istenen değere

ayarlanabilmektedir. İdeal opampın çıkış empedansının sıfır olduğu gözönüne

alındığında, opamp ile tamponlanmış bir işaret opamp çıkışında kullanılan alçak

geçiren filtreye bağlı olarak düşük bir empedans ile ADC girişine uygulanır. Bu

şekilde ADC modülü ayarlarında kısa çevrim süreleri kullanılarak doğru ölçümler

yapılması mümkün olmaktadır.

ADC modülü 2x8 kanal, iki adet bağımsız ADC gibi çalışacak ya da bir adet 1x16

sıralı çevrim yapabilecek şekilde ayarlanabilmektedir. Burada 1x16 tipi sıralı çevrim

Kaydedici Ayar Kaydedici Ayar

CTRRST1

CTRRST2

CTRRST3

CTRRST4

Fark Modu.

CAPLDEN Yetkili.

PRESCALE Frekans bölücü = 1.

CAP_APWM Yakalama modu.

CONT_ONESHT Sürekli.

CAP1POL

CAP2POL

CAP3POL

CAP4POL

Yükselen kenarda.

STOP_WRAP Birinci olayda.

SYNCO_SEL Devre dışı.

SYNCI_EN Devre dışı.

CEVT1 Yetkili.

Page 129: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

99

modu kullanılmıştır. Sekiz adet işaretin çevrimi tamamlandıktan sonra ham çevrim

sonuçları ADC kesmesinde uygun sayı formatına dönüştürülerek kullanılmaktadır.

Çizelge 4.4 : ADC modülü ayarları.

4.3.2 Sayısal işlemler

Bu bölümde örneklenen işaretlerin uygun sayı formatına dönüştürülmesi ve

ölçeklendirilmesi incelenecektir.

İşlemciler mimarisindeki ALU (Arithmetic Logic Unit) donanımına bağlı olarak

kayan noktalı (floating point) ve sabit noktalı (fixed point) olmak üzere iki kısma

ayrılmaktadır. Kayan noktalı ALU birimi bulundurmayan işlemcilerde kesirli

sayılarla işlem yapılması durumunda standart C kütüphaneleri kullanılabilir. Fakat bu

kütüphanelerin kullanımı işlem hızını düşürmektedir. Bu nedenle sabit noktalı ALU

Kaydedici Ayar Kaydedici Ayar

ACQ_PS

Örnekleme anahtarı 2 adet ADC saat

darbesi boyunca kapalı.

CONT_RUN Sürekli çalışma/durma

devre dışı.

CPS

ADC Saati

=>Fclock/1

=> 25MHz

EXT_SOC_SEQ1 Harici pin ile çevrime

başlama devre dışı.

ADCCLKPS Fadc

=>12,5 MHZ EPWM_SOCB_SEQ2

EPWM SOCB işareti ile SEQ2 tetiklemesi

devre dışı.

SEQ_CASC Kaskat örnekleyici

çalışması. EPWM_SOCB_SEQ

EPWM SOCB işareti ile SEQ tetiklemesi

devre dışı.

SMODE_SEL Ardışıl örnekleme

modu yetkili. EPWM_SOCA_SEQ1

Sıralı çevrimin ePWMx SOCA işareti ile

başlatılması yetkili.

MAX_CONV1Maksimum 8 adet

çevrim. INT_MOD_SEQ1

INT_SEQ1 kesme isteği her bir çevrim sonunda.

REF_SEL Dahili gerilim

referansı. INT_ENA_SEQ1 SEQ1 kesmesi yetkili.

SUSMOD Emulatör etkileşimi, mevcut örnekleme

bitince durakla. INT_ENA_SEQ2

INT_SEQ2 kesme tetiklemesi devre dışı.

Page 130: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

100

birimi barındıran işlemcilerde kayan noktalı gösterime alternatif olarak sabit noktalı

IQ (integer quotient) sayı formatı sıkça kullanılmaktadır.

Özellikle kapalı çevrim sayısal kontrolörlerin gerçek zamanlı koşturulması oldukça

işlem gücü gerektirmektedir. Ayrıca bu kontrolörlerin gerçeklenmesinde sabit bir

örnekleme periyodu ile sürekli olarak hesaplama yapıldığı için sistem bant

genişliğinin önemli bir bölümü kontrolör tarafından kullanılır. Sayısal filtre yapıları

ya da PI, PID gibi yapılar gerçeklenecek diferans denklemin derecesine göre birçok

çarpım ve toplamdan oluşabilmektedir.

Endüstriyel işlemcilerin büyük çoğunluğu sabit noktalı sayılarla işlem yapan ALU

birimlerine sahiptir. Kayan noktalı mimariye sahip kontrolörler mevcut olsa da

fiyatlarının yüksek olması nedeniyle endüstriyel kontrolde daha az kullanım alanı

bulmaktadır.

Sistemde kullanılan F2808 işlemcisi sabit noktalı sayılarla işlem yapan donanıma

sahiptir. Bu nedenle örneklenen işaretler uygun bir sabit noktalı sayı formatına

çevirilmelidir.

Sabit noktalı sayı gösterimlerinde sayının virgülden önceki ve sonraki kısımları

sayının ayrı bölümleri ile temsil edilir. Tam ve kesirli kısmı ayıran noktanın yeri

sabittir ve sayının büyümesi ya da küçülmesi ile değişmez. Bu nedenle sabit noktalı

sayılarda sayı çözünürlüğü, sayının her değeri için sabittir. Sabit noktalı sayılar bu

açıdan kayan noktalı sayılardan üstündür. Çünkü kayan noktalı sayılarda sayının

çözünürlüğü sayının eksponenti ile değişmektedir. Kayan noktalı sayılarda sayı

0’dan uzaklaştıkça sayı çözünürlüğü azalmaktadır. Bu durumda kayan noktalı

sayılarla yapılan işlemlerde, aynı işlem içerisinde çok büyük ve çok küçük sayıların

birlikte kullanılması hesaplama hatalarına sebep olacaktır. Örneğin çok büyük ve çok

küçük iki adet sayının toplanması durumunda büyük sayının çözünürlüğü düşük

olduğu için toplamda virgülden sonrası yuvarlanmaktadır. Bu durumda eğer sayılar

arasında fark yeterli büyüklükte ise toplam sonucu büyük olan sayıya eşit olabilir.

Bu amaçla sayısal işlemler yapılırken, kullanılan değişkene uygun bir baz değer

alınarak normalizasyon işlemi yapılır. Dolayısıyla sistemdeki tüm sayılar ±1 arasına

normalize edildikten sonra, sayı çözünürlükleri birbirine yakın hale getirilerek

sayısal işlemler gerçekleştirilir. Sabit noktalı sayılarda ise böyle bir problem

Page 131: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

101

olmadığı için, sayının maksimum ve minimum değerleri taşmaya sebep olmadığı

sürece sayılar arasındaki fark önemli değildir.

F2808 işlemcisinde sabit noktalı sayılarla kesirli işlemlerin yapılması için IQMath

kütüphanesi kullanılacaktır. Bu kütüphane standart C kütüphanelerinden farklı olup,

kütüphanenin fonksiyonları içerisinde hesaplama döngüleri mevcut değildir. Bunun

yerine kullanılan IQMath fonksiyonu, işlemcinin ALU birimine ilişkin assembly

komutlarını çağırarak, hesaplamaların çok hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesini

sağlamaktadır. IQMath fonksiyonlarında standart fonksiyonlardan farklı olarak

fonksiyonu çağıran programın durup alt programa dallanılması ve sonuçların çağıran

programa gönderilmesi gibi işlemler olmadığı için vakit kaybı yaşanmamaktadır. Bu

kütüphane işlemci yapısındaki ALU birimine ait komutları ve işlemcide yüklü olan

hazır tabloları kullanarak kesirli işlemleri çok hızlı bir şekilde gerçekleştirmektedir.

Örneğin sinüs, kosinüs gibi fonksiyonların kaba değerleri bu tablolardan okunmakta,

ara değerler ise donanımsal olarak hızlı bir şekilde hesaplanmaktadır. Bu şekilde

işlemci sanal olarak kayan noktalı gibi çalışmaktadır.

4.3.2.1 Sayı formatı seçimi

Sabit noktalı sayılarda, noktanın sol tarafındaki basamak sayısı ile sağındaki

basamak sayısı arasında bir seçim yapılmalıdır. Noktanın sol tarafındaki basamak

sayısı sayının maksimum ve minimum değerini, sağ tarafındaki basamak sayısı ise

çözünürlüğünü belirler. Bu yüzden sistemde kullanılan sayının genliği ve

çözünürlüğü arasında bir seçim yapılmak zorundadır. Sistemde uygun sayı formatı

seçildikten sonra işlemler bu formata göre yapılır.

Şekil 4.13’de I1Q15 sayı formatı görülmektedir. Özellikle 16 bit işlemcilerde I1Q15

en çok tercih edilen sayı formattır. I1 ifadesi sayının tam kısmının bir bit, Q15 ifadesi

kesirli kısmın 15 bit ile ifade edildiğini belirtmektedir. Bu sayı formatı kısca Q15

olarak da adlandırılmaktadır. Şekil 4.13’te 16 adet basamak görülmektedir. Noktanın

solundaki tek basamak aynı zamanda işaret biti olarak kullanılmaktadır.

Şekil 4.13 : I1Q15 sayı formatı.

Şekil 4.13’teki I1Q15 formatının çözünürlüğü virgülden sonraki basamak sayısı nf

olmak üzere denklem (4.11) ile 0,00003 olarak hesaplanır.

Page 132: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

102

Çö ü ü ü 2 (4.11)

Sayı genliği ise noktanın solundaki basamak sayısı ns kullanılarak [-1,~(+1)] olarak

bulunur.

22 (4.12)

(4.12) ifadesinde sayının pozitif değeri yaklaşık olarak bulunur. Çünkü ifade

edilebilecek en büyük pozitif sayı 0.111111111111111 olduğu için I1Q15 formatında

en büyük pozitif sayı denklem (4.13) daha hassas bir şekilde elde edilmiştir.

_ 2 2 ⋯ 2 → 0.999969482421875 (4.13)

32 bitlik IQ formatlı sayılarda benzer mantıkla işlem yapılır. Sayı çözünürlüğü ve

genliği arasında bir tercih yapılarak, 32 bitten oluşan sabit noktalı bir sayı formatı

belirlenmelidir.

Tasarlanan sistemde tüm ölçüm işlemleri kazanç 1 olacak şekilde

gerçekleştirilecektir. Bu nedenle işlemci içerisinde dışarıdan okunan işaretin gerçek

değerlerinin görülerek, ölçüm devreleri ve yazılımın kalibrasyonunun daha rahat

yapılması amaçlanmıştır. Bu durumda okunacak akım değeri ±4A iken, şebeke

gerilimi ±350V, kondansatör gerilimi ise ±450V civarına kadar çıkabilmektedir. Sayı

formatına sistemdeki en büyük genlikli parametreye göre karar verilmesi gerektiği

için, PI kontrolör çıkışı esas alınmıştır. PI kontrolör çıkışı genliği 2500 olan ePWM

taşıyıcısı ile karşılaştırıldığı için sistemdeki en büyük sayı değişimi ±2500’dür. Bu

nedenle I13Q19 formatı tercih edilmiştir.

Q19 formatında sayı ±4096 arasında değişirken, sayı çözünürlüğü 10-6’dır. Bu sayı

formatı kullanılarak tasarlanan sistemde PI kontrolörler kararlı olarak çalışmış ve

çözünürlük kaynaklı herhangibir sorunla karşılaşılmamıştır.

Şekil 4.14 : Q19 sayı formatı.

Bu yaklaşıma ek olarak sabit noktalı sayılarla da normalizasyon yapılarak daha

yüksek çözünürlüklü sayı formatlarının kullanılması mümkündür.

Page 133: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

103

4.3.2.2 İşaret ölçeklendirme

F2808 işlemcisinin 12 bit ADC’si 0-3V giriş işaretleri için 0-4095 arasında bir sayı

üretmektedir. Ayrıca bu sayı ADC ölçüm sonucu kaydedicilerinde (ADCRESULT)

Şekil 4.15’te görüldüğü gibi dört bit sola kaydırılmış olarak saklanmaktadır.

Şekil 4.15 : ADC sonuç kaydedicisi formatı.

Örneklenen işaretlerin ADC sonuç kaydedicilerindeki ham formattan, uygun bir Q

sayı formatına dönüştürülmesi gerekmektedir. Dönüşüm işlemi gerçekleştirildikten

sonra elde edilen sayılar uygun bir kazançla çarpılarak, harici işaret ölçüm kazancı 1

olacak şekilde kontrol algoritmasında kullanılacaktır.

Sistemde temel sayı formatı olarak Q15 seçilmiştir. Sayı bir kez Q15 formatına

dönüştürüldükten sonra bit bazında sağa ya da sola kaydırılarak arzu edilen diğer

sabit noktalı sayı formatlarına kolay bir şekilde dönüştürülebilir.

Şekil 4.16 : İki yönlü işaretin analog olarak ölçeklendirilmesi.

Şekil 4.16’da iki yönlü bir işaret ve bu işaretin analog ölçeklendirme devresi ile

ADC’nin okuyabileceği şekle getirilmiş hali olan tek yönlü işaret görülmektedir. Bu

dönüşümler Bölüm 4.2.4’te bahsedilen şebeke gerilimi ve evirici çıkış akımı ölçme

devreleri ile gerçekleştirilmiş olup işaretler uygun gerilim aralığına getirilmiştir.

Şekil 4.17 : Örneklenen iki yönlü işaretin Q formatına dönüştürülmesi.

Şekil 4.17’de sol tarafta bu işaretlerin örneklendikten sonra elde edilmiş ham

formatları görülmektedir. Sonuçlar ADC kaydedicilerinde 4 bit sola kaydırıldıkları

Page 134: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

104

için sayılar 16’lık sayı tabanında FFF0h ve 0000h arasında değişmektedir. Bu

durumdaki örneklenen sayılar 8000h sayısı ile bit tabanlı Özel-VEYA işlemine

sokulursa, sonuçlar Q15 formatına çevirilmiş olacaktır. Şekil 4.17’de sağ tarafta

sayının maksimum ve minimum değerleri için bu işlemin sonucu gösterilmiştir.

Dolayısıyla ölçülen işaretin 1,5V değeri için Q15 formatında sayı 0, 3V için 1 ve 0V

için ise sayı -1 değerini almaktadır. Burada sayının tepe noktasında 7FFFh değeri

yerine 7FF0h elde edilmiştir. Bu bozulma değeri düşük olduğu için ihmal edilebilir.

Ayrıca Bölüm 4.2.4’de analog işaretlerin ölçeklendirilmesinde besleme sınırlarına

yaklaşmanın sakıncalarından bahsedilmişti.

Şekil 4.18 : Tek yönlü işaret örneklenmesi ve Q formatına dönüştürülmesi.

Evirici giriş DA bara kondansatörleri gerilimleri Şekil 4.18’de görülen tek yönlü

işarete örnek olarak verilebilir. Kondansatör gerilimi tek yönlü olduğu için bu tür

işaretlerin çift yönlü işaretlerden farklı şekilde dönüştürülmesi gerekmektedir.

Şekil 4.18’de görüldüğü gibi ölçülen ham işaret 7FFFh ile bit tabanlı VE işlemine

sokulursa işaret basit bir şekilde Q15 formatına dönüştürülmüş olur.

Örneklenen işaretler Q15 formatına dönüştürüldükten sonra, 4 bit sola kaydırılarak

Q19 formatına çevrilir. Daha sonra IQMath çarpma fonksiyonu kullanılarak sayı

ölçüm kazancı ile çarpılır ve işaretin gerçek değeri elde edilmiş olur.

Ölçüm kazançlarının hesaplanması için ADC giriş gerilimi ve Q15 sayı formatı

arasında bir lineer ilişkiye ihtiyaç duyulmaktadır.

Şekil 4.19’da Şekil 4.17’de yapılan dönüşüm sonrası elde edilen sayı çıktısı ve ADC

giriş gerilimi arasındaki ilişki görülmektedir. Şebeke gerilimi ve evirici çıkış akımı

ölçümü devreleri 1,5V referans olacak şekilde Şekil. 4.19’a uygun şekilde

ölçeklendirilmişlerdir. Şekil 4.19’a ilişkin doğru denklemi kullanılarak denklem

(4.14) elde edilmiştir.

Page 135: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

105

Şekil 4.19 : İki yönlü giriş işaretleri için ADC giriş gerilimi ve Q15 formatı ilişkisi.

1,5 ∙ 1,5 (4.14)

Akım sensörü giriş çıkış ilişkisi ve sensör ölçeklendirme devresi çıkışı Şekil 4.20’de

görülmektedir. Sensör çıkış gerilimi ADC giriş çalışma aralığı olan 0-3V’u aştığı için

sensör çıkışından 1V çıkarılmıştır.

Şekil 4.20 : Evirici çıkış akımı ve ADC gerilimi ilişkisi.

Şekil 4.20.b’deki ADC gerilimi ilişkisi görülen doğruya ilişkin ifade (4.15)’de verilen

iki noktası bilinen doğru denklemi kullanılarak elde edilebilir.

(4.15)

(4.15) ifadesi Şekil 4.20.b için uygulanarak (4.16) denklemi elde edilmiştir.

7,55

(4.16)

(4.14) ve (4.16) ifadeleri birlikte çözülerek (4.17) ifadesi elde edilir.

∙ 7,5 (4.17)

(4.17) ifadesinde görüldüğü gibi akım kazancı 7,5 olarak elde edilmiştir. İşaret Q19

formatına dönüştürüldükten sonra 7,5 ile çarpılarak akımın gerçek değeri elde edilir.

Page 136: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

106

Şebeke gerilimi ölçümü devresi Bölüm 4.2.4.1’de tartışıldığı gibi Şekil 4.21’de

görülen şebeke gerilimi ve ADC girişi ilişkisine sahiptir.

VADC

VAA

2.293 V

1.5 V

0-311V

0.707 V

311V

Şekil 4.21 : Şebeke gerilimi ölçümü ve ADC giriş gerilimi ilişkisi.

(4.15) denklemi Şekil 4.21 için kullanılarak (4.18) ifadesi elde edilir.

1,586622

2,293311

(4.18)

(4.18) ve (4.14) birlikte çözülerek denklem (4.19) elde edilmiştir.

∙ 588,272 (4.19)

Q19 formatına dönüştürülen şebeke ölçüm işareti 588,272 ile çarpılarak şebeke

gerilimi kazancı 1 olacak şekilde ölçülür.

Şekil 4.22 : Yazılımsal ölçeklendirmesi yapılan şebeke gerilimi ölçüm işareti.

Şekil 4.22’de Q19 formatına dönüştürüldükten sonra denklem (4.19)’daki kazançla

çarpılarak elde edilen örneklenmiş şebeke gerilimi işareti görülmektedir. Görüldüğü

gibi işaret düzgün bir şekilde ölçeklendirilerek elde edilmektedir. Ölçümün yapıldığı

Page 137: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

107

andaki şebeke gerilimi 235V AA seviyesinde olduğu için, ölçülen işaretin tepe değeri

330V civarlarına kadar yükselmektedir.

Şekil 4.23 : Tek yönlü giriş işareti ve ADC gerilim ilişkisi.

Şekil 4.18’de görülen tek yönlü işaret ölçeklendirmesine ait ADC giriş gerilimi ve

elde edilen sayı arasındaki ilişki Şekil 4.23.a’daki eğrinin denklemi ile (4.20)’de

ifade edilmiştir.

3 ∙ (4.20)

Şekil 4.23.b’de ise Bölüm 4.2.4.3’de tartışılan giriş DA bara kondansatör gerilimi

ölçüm devresi ilişkisi gösterilmektedir. Şekil 4.23.b’deki eğrinin denklemi ile (4.21)

elde edilir.

0,00425 ∙ (4.21)

(4.20) ve (4.21) denklemleri birlikte çözülerek (4.22) denkleminde görülen DA bara

ölçüm devresi kazancı 705,882 olarak hesaplanmıştır.

∙ 705,882 (4.22)

Hesaplanan kazançlar Çizelge 4.5‘de özetlenmiştir.

Çizelge 4.5 : İşaret kazançları.

İşaret Kazanç

Şebeke Gerilimi 588,272

DA Bara Gerilimi 705,882

Akım 7,5

Page 138: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

108

4.3.3 Üç seviyeli SDGM işaretlerinin gerçek zamanlı üretimi

SDM işaretlerinde referans işaret sistemin şebeke bağlantılı kapalı çevrim

çalışmasında PI kontrolü ile üretilmektedir. Ancak şebeke bağlantısız açık çevrim

çalışmada referans sinüs değerleri tablodan okunarak elde edilmektedir. Her iki

durumda da kullanılan ePWM konfigürasyonu ve SDGM algoritması aynıdır.

Sinüs tablosu Ek G.a’da verilen Matlab kodlarıyla üretilmiştir. Sinüs tablosu

2048 adet elemandan oluşmakta ve tablo elemanları modülasyon indeksi 0,96 olacak

şekilde ±2400 arasında değer almaktadır. Elde edilen tablo C programında karakter

dizisi içerisinde const olarak tanımlanarak Şekil 4.24’deki gibi saklanmaktadır.

Şekil 4.24 : SDGM üretiminde kullanılan sinüs tablosu.

Sinüs değerleri Şekil 4.12’deki zamanlama diyagramındaki kontrol döngüsü

içerisinde tablodan okunarak CMPA kaydedicisine yazılmaktadır. Böylece her

anahtarlama periyodunda karşılaştırıcı değeri güncellenerek darbe genişliklerinin

sinüzoidal olarak değiştirilmesi sağlanır.

Çıkış geriliminin ana harmonik frekansı tablo boyutu, örnekleme periyodu ve

tablodaki ilerleme adımı ile belirlenir.

ü ∙ (4.23)

Sistemde örnekleme periyodu anahtarlama frekansına eşit olduğu için ve sinüs değeri

her kontrol döngüsünde güncellendiği için güncelleme periyodu 50μs’dir.

Çıkış gerilimi ana harmonik frekansını 50Hz yapabilemek için eleman sayısı (4.23)

denklemi ile 400 olarak hesaplanır. Böylece sinüs tablosunun başından sonuna kadar

400 adımda gidilerek, çıkış gerilimi ana harmonik frekansı 50Hz değerine

getirilebilir. Bu işlem 400 elemandan oluşan bir sinüs tablosu kullanılarak tablo

indeksinin her örnekleme periyodunda 1 artırılması ile gerçekleştirilebileceği gibi

Şekil 4.24’deki gibi 2048 elemandan oluşan bir tabloda indeks artışı 5,12 yapılarak

da gerçekleştirilebilir. Böylece 5,12 indeks artışı ile 400 adımda tablo sonuna

ulaşılabilmektedir. Çıkış gerilimi frekansı tablo indeks adımı değiştirilerek değişken

hale getirilebilir.

Page 139: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

109

Çizelge 4.6 : ePWM modülü ayarları.

Sinüs tablosunun negatif değerlerinde, tablodan okunan değer sayıcı tepe değeri olan

2500 ile toplanarak ilgili ePWM modülüne ait CMPA kaydedicisine yazılır.

Şebeke bağlantılı çalışmada sinüs tablosu kullanılmaksızın, PI kontrolör çıkışında

üretilen sinüzoidal işaret modülasyon işleminin düzgün bir şekilde gerçekleşmesini

sağlar.

Çizelge 4.6’da ePWM modülü ayarları görülmektedir. Modül ayarları yapılırken

farklı seviyeleri kontrol eden yukarı aşağı sayıcıların tek bir sayıcı gibi

Kaydedici Ayar Kaydedici Ayar

CLKDIV TB_DIV1, saat bölücü 1. TBPHS Faz kaydedicisi değeri 0.

HSPCLKDIV TB_DIV1, saat bölücü 1. SHDWAMODE/

SHDWBMODE SHADOW modu etkin.

CTRMODE Yukarı aşağı sayıcı. LOADAMODE/

LOADBMODE

Karşılaştırıcıyı, sayıcı sıfır iken güncelle.

PHSDIR Senkronizasyondan sonra

yukarı say. AQCTLA/CAU Çıkış Lojik 0.

PHSEN ePWM1 devre dışı.

ePWM2-ePWM6 etkin. AQCTLA/CAD Çıkış Lojik 1.

PRDLD TB_SHADOW IN_MODE/

OUT_MODE

ePWMA/ePWMB Aktif high eşlenik.

SYNCOSEL Sayıcı sıfır iken

senkronizasyon işareti üret.POLSEL ePWMB, ePWMA’nın tersi.

TBPRD Sayıcı periyodu 2500. DBFED/DBRED 100 =>1μs ölü zaman.

CHPEN PWM kıyıcı devre dışı. SOCBEN SOCA üretimi devre dışı.

TZSEL/OSHT1 Yetkili. SOCAEN ePWM modülü ADC çevrime

başlama işareti SOCA üretmesi yetkili.

TZA/TZB Trip Zone Durumunda

ePWM çıkışları lojik “0”. SOCASEL

TBCTR=0 iken ADC çevrimine başla.

OST/CBC Devre dışı. INTEN ePWM kesmesi devre dışı

bırak.

SOCAPRD İlk olayda ADC çevrime

başlama işareti üret.

SysCtrlRegs/

TBCLKSYNC

ePWM modülü saat işaretini çalıştır.

Page 140: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

110

davranabilmesi için, sayıcılar senkron edilmiştir. Bu amaçla modülün faz kaydırma

özelliği kullanılmaktadır. Modül konfigürasyonunda faz kaydedicisine 0 değeri

yazılmış ve her anahtarlama periyodunda sayıcı sıfır değerini aldığında, faz

kaydedicisi içeriğinin sayıcıya yazılması sağlanmıştır. Böylece 6 adet ePWM

modülüne ait taşıyıcı üçgen işaret senkron olarak çalışmaktadır. DGM işaretlerinin

düzgün olarak üretilebilmesi için en azından aynı faz bacağını kontrol eden ePWM

modülleri sayıcılarının senkron olması gerekmektedir. Ayrıca ePWMA ve ePWMB

çıkışları aktif high eşlenik çalışacak şekilde konfigüre edilmiştir. ePWM modülü ölü

zaman lojiği eşlenik çalışan anahtarlarda donanımsal olarak 1μs ölü zaman

oluşturacak şekilde ayarlanmıştır.

Şekil 4.25 : Çok seviyeli SDGM işaretleri.

Şekil 4.25’de işlemci ile sayısal olarak üretilen SDGM işaretleri görülmektedir.

Üretilen işaretler Bölüm 3.5.1’de görülen benzetim sonuçları ile örtüşmektedir.

Şekil 4.25’de eşlenik çalışan anahtarlarda sinüsün tepe noktaları sürekli olarak

gözükse de görüntü yakınlaştırıldığında, darbelerin sürekli olarak kalmadığı

görülerek, modülasyon indeksinin seçiminin doğru yapıldığı teyit edilmiştir.

Şekil 4.26 : SDGM düşen kenar ölü zamanı.

ePWM1A

ePWM2A

ePWM2B

ePWM1B

ePWM1A

ePWM2A

ePWM1B

ePWM2B

Page 141: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

111

Şekil 4.26 ve Şekil 4.27’de ölü zaman işaretlerinin hassas bir şekilde üretildiği

görülmektedir.

Şekil 4.27 : SDGM yükselen kenar ölü zamanı.

Şekil 4.28 : SDGM evirici seviye değişim anı.

Şekil 4.28’de eviricinin seviye değişme anı görülmektedir. Bu anda

ePWM1A-ePWM2A-ePWM1B’nin aynı anda lojik 1 değerini alması giriş DA

baradaki üstteki kondansatörü, ePWM2A-ePWM1B-ePWM2B’nin aynı anda lojik 1

olması ise DA bara alt kondansatörün kısadevre olmasına sebep olur. Şekil 4.28’de

görüldüğü gibi seviye değişme anında bu iki durum oluşmamakta, eviricinin seviye

geçisi yumuşak bir şekilde gerçekleşmektedir.

4.3.4 Faz kilitlemeli döngü algoritması

Üçüncü bölümde Şekil 3.4’te evirici akımının takip edeceği şebeke ile kilitlenmiş

referans sinüs işareti gösterilmişti. Bu işaretin doğru üretilmesi sistemin başarımı

açısından son derece önemlidir. İyi tasarlanmış bir FKD hızlı cevap verme ve bozucu

etkilerden etkilenmeme gibi özelliklere sahip olmalıdır.

ePWM1A

ePWM2A

ePWM2B

ePWM1B

ePWM1A

ePWM2A

ePWM2B

ePWM1B

Page 142: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

112

FKD şebeke frekansı değiştiği taktirde hızlı bir şekilde bu değişimi algılayıp

çıkışında oluşturduğu sinüs işaretinin fazını şebeke ile kilitleyen kapalı çevrim bir

sistemdir. Ayrıca FKD’nin çıkışının şebeke gerilimindeki değişimlerden

etkilenmemesi istenir. FKD çıkışında birim genlikli sinüzoidal işaret üretilmektedir.

Eğer şebeke gerilimi değişimleri FKD çıkış işareti genliğini değiştirirse, eviricinin

şebekeye aktardığı güç de değişecektir.

Geleneksel FKD yapısında faz dedektörü, alçak geçiren filtre, bant durduran filtre ve

gerilim kontrollü osilatör gibi yapılar olsa da bu yapıdaki FKD’lerin sayısal olarak

gerçek zamanlı hesaplanması oldukça zaman almaktadır. Ayrıca bu yaklaşımlarda

kullanılan sayısal filtreler iyi tasarlanmaz ise FKD çıkışı şebekedeki bozulmalardan

oldukça etkilenmektedir. Bu nedenle bu çalışmada FKD, şebeke faz-nötr geriliminin

sıfır geçiş noktalarından yararlanan bir algoritma kullanılarak gerçekleştirilecektir.

Şekil 4.29 : Şebeke gerilimi ve sıfır geçiş dedektörü işaretleri.

Şekil 4.29’da görüldüğü üzere SGD şebeke gerilimi pozitif alternansta iken lojik 1,

negatif alternansta iken ise lojik 0 işaretlerini üretmektedir. SGD işaretinin yükselen

kenarları ile şebekenin frekans ve faz bilgileri elde edilebilir.

FKD algoritmasında kullanılmak üzere bir sinüs fonksiyonuna ihtiyaç vardır. Bu

sinüsün değerleri 0 2 arasında hesaplanarak bir tablo oluşturulduktan sonra

işlemciye yüklenir. Amaç bu tablodaki değerleri şebeke sıfır geçiş noktalarına

arasına yaymaktır.

Hemen hemen tüm işlemcilerde yükselen ya da düşen kenarda kesme üretme özelliği

bulunmaktadır. Bu özellik ile harici bir pinden gelen sinyal düşen ya da yükselen

kenarda ise işlemcide o an koşturulan program durmakta ve ilgili kesme alt

Page 143: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

113

programına dallanılmaktadır. Programın kesme alt programında bulunduğu an,

şebekenin sıfır geçiş anıdır. Bu şekilde şebekenin sıfır geçişi yoklama yöntemi

kullanılmadan donanımsal olarak yakalanabilir. Yani işlemci sıfır geçiş noktaları

haricinde sürekli olarak pini yoklamadan, diğer işlerine devam edebilir, kesme işareti

geldiğinde ise kesme alt programında FKD ile ilgili işlemleri tamamladıktan sonra

ana programa döner.

Şebeke sıfır geçişlerini yakalamak amacıyla F2808 işlemcisinin eCAP modülü

kullanılmıştır. Bu modül asıl olarak darbe genişliklerini donanımsal olarak ölçmek

için kullanılmakla beraber, aynı zamanda düşen ya da yükselen kenarları da

yakalayarak kesme üretebilmektedir. Sistemde eCAP modülünün bir diğer kullanım

alanı ilgili faza ait periyot değerinin donanımsal olarak ölçülerek, şebeke frekansının

sürekli izlenmesidir.

Burada önerilen FKD algoritmasının uygulanması için iki adet kesme kullanılması

gerekmektedir. Bunlardan biri yüksek örnekleme frekanslı kontrol döngüsü

kesmesidir. Bu kesme önceki bölümlerde de bahsedildiği gibi 20kHz’lik anahtarlama

frekansında çalışmaktadır. Sistem 50μs’de bir periyodik olarak bu kontrol döngüsü

kesmesine dallanmaktadır. FKD çıkışında elde edilen referans işaret de 50μs’de bir

tablodan okunarak bu kesmede kullanılmaktadır.

Şebeke sıfır geçişi yakalandığında eCAP kesme alt programında sinüs tablosunun

indeksi sıfırlanır. Dolayısıyla bu noktadan sonra sinüs tablosundaki ilk eleman işlem

görecek ve sinüs değeri 0’dan itibaren artmaya başlayacaktır. eCAP kesme

programında hesaplanması gereken bir diğer parametre tablodaki ilerleme adımıdır.

Şebeke frekansına uygun tablo artış adımı hesaplanarak şebeke periyodunun sonuna

gelindiğinde sinüs tablosunun da sonuna gelinmiş olması sağlanmaktadır. Örneğin

50Hz şebekede 20kHz’lik örnekleme yapılarsa tablodan 400 kere okuma

yapılacaktır. Bu nedenle 400 okuma sonunda tablonun sonuna gelinmesini

sağlayacak tablo indeksi artış adımı hesaplanmalıdır. Denklem (4.24) kullanılarak bu

hesaplama her periyot başında eCAP kesmesi içinde tekrarlanır.

ş (4.24)

Denklem (4.24)’de faz sayıcısı olarak adlandırılan terim de tablo artış adımı gibi

periyodik olarak kullanılan bir değişkendir. 20 kHz’lik kontrol döngüsüne her gidişte

Page 144: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

114

değeri bir artırılan faz sayıcısı değişkeni şebeke sıfır geçişi yakalandığında

ş hesaplandıktan sonra sıfırlanır. eCap kesmesine gelindiği zaman

faz sayıcısı değişkeni denklem (4.25)’e göre değer alacaktır.

ş

ö(4.25)

Denklem (4.24) ve (4.25) kullanılarak 50Hz şebeke gerilimi, 20kHz örnekleme

frekansı ve 2048 eleman içeren bir sinüs tablosu için tablo artış adımı 5,12 olarak

hesaplanır. Bütün bu işlemler gerçek zamanlı olarak tekrarlanarak FKD

algoritmasının şebeke frekansı değişimlerine karşı tabloyu şebeke periyodu boyunca

yayması sağlanır. Böylece referans işaret ile şebeke gerilimi fazı kilitlenmiş olur.

Ayrıca sinüs değerleri tablodan okunduğu için FKD, şebeke gerilimindeki

bozulmalardan etkilenmez.

Önceki bölümlerde bahsedildiği gibi eviricinin şebekeye reaktif güç aktarması FKD

çıkış işaretinin fazının değiştirilmesi ile sağlanabilir. Bu durumda FKD, çıkış işareti

ile şebeke gerilimi arasındaki faz farkını sabit tutacak şekilde çalışır. FKD

algortiması ile bu iş basit bir şekilde gerçekleştirilebilir. Şebeke sıfır geçişi

algılandığından tablonun indeksi 0 yerine istenilen faz farkı kadar ileriki bir elemana

kaydırılır. Böylece arzu edilen faz farkı oluşturulmuş olur.

Şekil 4.30’da FKD çıkışı ile şebeke gerilimi karşılaştırma sonucu görülmektedir.

FKD sonucunda elde edilen sinüsün değeri pozitif alternansta iken bir işlemci pini

lojik 1 yapılmakta, negatif alternansta iken ise sıfır yapılarak elde edilen işaret

şebeke gerilimi ile karşılaştırılmaktadır. Şekil 4.30’dan görüldüğü üzere FKD

algoritması şebeke sıfır geçişlerini oldukça iyi bir şekilde yakalamaktadır.

Şekil 4.30 : FKD algoritması sıfır geçişi.

Şebeke Gerilimi

FKD Sıfır Geçişleri

Page 145: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

115

Şekil 4.31’de ise FKD sonucu üretilen yazılımsal sinüs işareti görülmektedir.

Şekil 4.31’de görüldüğü üzere FKD çıkışı düzgün bir sinüs formundadır.

Şekil 4.31 : FKD çıkışı referans sinüs işareti.

4.3.5 PI kontrolör

Sistemde DA bara ve akım kontrolü için Şekil 4.32’de görülen sayısal PI kontrolör

yapısı kullanılmaktadır.

+

-

+

+

++

z-1

r(k)

y(k)

KiKp Umaks

Umin

u(k)

=?

up

i1

w1

ui

v1

Şekil 4.32 : PI kontrolör blok diyagramı.

Şekil 4.32’deki yapıda geleneksel PI kontrolör uygulamasına ek olarak, çıkış

işaretinde doyma oluşması durumunda integral teriminin şişmesini önleyen bir

algoritma kullanılmaktadır.

1 ∙

(4.26)

up hata terimi referansın geribesleme işaretinden çıkarılması ile elde edilmektedir.

Hata terimi integral katsayısı Ki ile çarpılarak mevcut örnekleme periyoduna ait

Page 146: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

116

integral terimi elde edilir. (4.26) ifadesinde görüldüğü üzere integral terim ui, mevcut

ve bir önceki örnekleme periyodundaki integral terimlerinin toplanması ile elde

edilmektedir. Ancak integratörün hata işaretini toplayarak gitmesi sebebiyle sistemin

çalışma süresince şişmesi ve sistemi kararsız hale getirmesi mümkün olabilmektedir.

Bu nedenle eğer kontrolör çıkış işareti belirlenen sınırların dışında ise, entegrasyon

işlemi durdurularak, integral değerinin şişmesi önlenebilir. Buna göre Şekil 4.32’deki

w1 (4.27) ifadesine göre değer alacaktır.

0:1:

(4.27)

Çıkış işaretinin sınırlandırılması ile kontrolör çıkışı (4.28) ifadesine göre değer

almaktadır.

∶ ∶

(4.28)

Sistemde PI akım kontrolörü çıkışı ePWM modülü tarafından kullanıldığı için,

kontrolör çıkış işareti modülasyon indeksini 0,96 yapan ±2400 değerleri arasında

sınırlandırılmalıdır. DA bara kontrolörü ise birim genlikli referans sinüs işareti ile

işleme girdiği için kontrolör çıkışı ±1 ile sınırlandırılmıştır.

4.3.6 Akış diyagramları

İşlemci devresi reset ucundaki yükselen kenar darbe ile uyandırma işaretini alır.

Reset işaretini alan işlemci her C programında zorunlu olarak bulunan main()

fonksiyonuna dallanarak, programın koşturulmasına başlanır. Sistem yazılımına

ilişkin ana akış diyagramı Şekil 4.33’te gösterilmiştir.

Yazılımda ilk olarak saat modül ayarları yapılmaktadır. Böylece işlemciye dışarıdan

bağlanan 20MHz kristal ile işlemci içerisinde 100MHz frekansında saat darbeleri

üretilebilmektedir. Daha sonra kullanılan ADC, eCAP ve ePWM modüllerine ait saat

işaretleri aktif edilir. Giriş/çıkış olarak veya çevre birimleri tarafından kullanılan

pinlere ilişkin port ayarları yapıldıktan sonra, kesme vektörlerin haritalaması yapılır.

F2808 işlemcisi CPU bazında 12 adet kesme alabilmektedir. Ancak işlemcide

çevresel birimlerle birlikte toplam 43 adet kesme kaynağı olduğu için, bu kesmeler

ilgili yerlere yönlendirilmelidir. İşlemcinin PIE bloğu kullanılarak kullanılan kesme

Page 147: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

117

kaynakları haritalanır ve ilgili kesme alt programlarına yönlendirilirler. Daha sonra

eCAP, ePWM ve ADC modül ayarları önceki kısımda bahsedilen şekilde

gerçekleştirilir.

PI kontrolör katsayıları, kontrolör fonksiyonuna gönderildikten sonra, sayıcılar

çalıştırılarak sistem sonsuz döngü fonksiyonu olan arkaplan döngüsüne ulaşır.

İşlemci herhangi bir reset almadığı sürece arkaplan döngüsünden çıkamayacaktır.

Sistem ana programı arkaplan döngüsü içerisinde bulunmaktadır. Bununla beraber

program kesme işaretleri oluştuğunda ilgili beş adet kesme alt programından birine

dallanarak, kesme fonksiyonunu tamamladıktan arkaplan döngüsüne geri döner.

Kesme altprogramları arasında en yüksek öncelikli olan ADC kesmesidir. Bu

kesmede evirici kontrol döngüsüne ilişkin işlemler gerçekleştirilerek, program 20kHz

frekansında arkaplan döngüsü ve ADC kesmesi arasında gidip gelmektedir.

Yazılımda ikinci öncelikli kesme alt programı 50Hz frekansında koşturulan ve

şebeke sıfır noktalarında tetiklenen eCAP1, eCAP2 ve eCAP3 kesmeleridir. Bu

kesmeler 120o faz farklı şebeke gerilimi ile tetiklendikleri için aynı anda oluşmaları

söz konusu değildir. Bu nedenle eCAP kesmeleri, işlemci hesap yükü açısından tek

bir kesme olarak düşünülebilir. Bu kesmeler içerisinde şebeke frekansı ölçümü ve

FKD algoritmasının bir kısmı koşturulmaktadır. FKD algoritması ADC ve eCAP

kesmelerinin birlikte çalışmasıyla gerçekleştirilmektedir.

Sistemdeki en düşük öncelikli kesme CpuTimer0 kesmesidir. 100msn’de bir

koşturulan bu kesmenin temel amacı yazılımsal sayıcılar için zaman tabanı

oluşturmasıdır. Ayrıca bu kesmede başlat ve durdur tuşları da okunmaktadır.

Yazılıma sistem performansı açısından bakıldığında en fazla bant genişliğinin ADC

kesmesi tarafından tüketildiği görülür. Bu kesmede yüksek örnekleme frekansı ile

birçok işlemi barındıran kontrol döngüsü koşturulduğu için hesaplama gücünün

büyük bir kısmı ADC kesmesi tarafından kullanılmaktadır.

100MHz çalışma frekansı için bir adet saat darbesi denklem (4.29)’dan 10ns olarak

hesaplanır.

100

1→ 10

(4.29)

Page 148: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

118

İşlemci Reseti

PIE kesme vektörleri haritalaması ve kesmelerin ayarlanması.

Modül İlk AyarlarıCpuTimer0

ADCePWMeCAP

PI kontrolör katsayılarını PI fonksiyonuna gönder.

İşlemci İlk AyarlarıSaat modülü

Giriş-çıkış portlarıFlash hafıza

CpuTimer0, ePWM1-6 ve eCAP1-3 sayıcılarını başlat.

Tüm bayrakları sıfırla.

Arkaplan Döngüsü

CpuTimer0 Kesmesi eCAP1 Kesmesi eCAP2 Kesmesi eCAP3 Kesmesi

ADC Kesmesi

20kHz=>50usn

50Hz =>20msn 50Hz =>20msn 50Hz =>20msn10Hz =>100msn

Şekil 4.33 : Ana akış diyagramı.

Bu durumda 20kHz ile koşturulan kontrol döngüsü, (4.30) ile hesaplanan 5000 adet

işlemci saat darbesi içerisinde tamamlanmalıdır. CCS derleyicisi ile iki adet farklı

kod noktası arasında kaç saat darbesinin geçtiği ölçülebilmektedir. Buna göre ADC

kesmesi 1160 saat darbesinde koşturulmaktadır. Ayrıca ADC kesmesi başında bir pin

Page 149: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

119

lojik 1 yapılarak, kesme sonunda tekrar lojik 0 yapılmış ve oluşan işaret osiloskop ile

izlenerek ADC kesmesinin koşturulma süresi 12μs olarak belirlenmiştir.

_ 20

_1

_→ 50

SaatDarbeSayısı _ → 5000

(4.30)

ADC kesmesinin koşturulma süresi, 50μs’lik kontrol döngüsü süresiyle oranlanarak

ADC kesmesinin toplam işlem işlem gücünün %24’ünü kullandığı görülebilir. Arta

kalan işlem gücü ise eCAP, CpuTimer0 kesmeleri ve arkaplan döngüsü tarafından

kullanılmaktadır.

Yazılımda kullanılan tablolar da dahil olmak üzere, toplam flash hafıza kullanımı

%20 olarak ölçülmüştür.

4.3.6.1 Ana program

Şekil 4.34’de arkaplan döngüsüne ait akış diyagramı görülmektedir. Sistem çalışması

süresince program Sistem test fonksiyonu()’nu kullanarak şebekeyi sürekli olarak

izler. Üç faza ait şebeke gerilimleri, üç faz evirici çıkış akımları ve DA bara

gerilimleri kontrol döngüsü içerisinde değerlendirilerek, bu parametrelerin belirlenen

değerler dışına çıkması durumunda ilgili parametreye ait hata bayrağı lojik 1 yapılır.

Bu bayrak değişkenleri Sistem test fonksiyonu() içerisinde izlenmektedir.

Şekil 4.34’ten görüldüğü üzere, sistem şebekeye senkron olmadan önce en az bir

saniye boyunca sistemi izler. Zaman_aşımı_sayıcısı değeri CpuTimer0 kesmesi

içerisinde 100ms’de bir arttırılmaktadır.

Sistem test fonksiyonu(), her faza ait hata sistem durumu değişkeninin değerini

belirlemektedir. Faz gerilimi düşüklüğü veya yüksekliği, aşırı akım ya da şebeke

frekansının nominal değerler içerisinde olması durumunda sistem durumu lojik 1

değerini alır. Böylece 1 sn sistem izleme süresi sonunda hata oluşmamışsa ve başlat

tuşuna basılmışsa, program Sistem çalışma fonksiyonu()’na dallanarak şebeke

senkronizasyonu başlar. Eğer başlat tuşuna basılmamışsa ya da herhangi bir hata

bayrağı kalkmışsa, program Sistem durdurma fonksiyonu()’na dallanır.

Page 150: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

120

Sistem durdurma fonksiyonu() ePWM çıkışlarını lojik 0 durumuna çeker. Ayrıca DA

bara gerilimi deşarj hatası varsa, DA bara gerilimi deşarj işlemini başlatır.

Şekil 4.34 : Arkaplan döngüsü akış diyagramı.

Program Sistem çalışma fonksiyonu()’na dallandığında şebekeye senkronizasyon

işlemi başlatılır. Bu amaçla önce DA bara kondansatörü yumuşak şarj işlemi

gerçekleştirilir. Kondansatörler şarj olduktan sonra sistem 400ms daha

Sistem test fonksiyonu()’na dallanır. Böylece kondansatör gerilimleri değerinin uygun

sınırlar arasında olması ve kondansatör şarjı sırasında şebekede oluşabilecek bir

problemin algılanması da sağlanmış olur. Daha sonra sistem yazılımı değeri eCAP

kesmelerinde belirlenen şebeke sıfır geçişi bayrağını yoklayarak, her bir evirici

fazının şebeke geriliminin sıfır geçişinde senkronizasyona başlamasını temin eder.

Eğer şebeke sıfır geçiş bayrağı 1 değilse, program Sistem test fonksiyonu()’nu

çağırmaktadır. Herhangi bir faza ait sıfır geçiş noktası yakalandığında o faza ait PI

kontrolör değişkenleri sıfırlanır ve o faza ait ePWM çıkışları serbest bırakılarak

eviricinin senkronizasyona başlaması sağlanır. Her senkronizasyondan önce PI

kontrolör değişkenleri temizlenerek, evirici çıkış geriliminin sıfırdan başlaması

Page 151: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

121

sağlanmaktadır. Aksi durumda kontrolör integratöründe biriken değer nedeniyle, ilk

anda evirici çıkış gerilimi rasgele bir değer alarak senkronizasyonun başarısız

olmasına sebep olabilmektedir. Bu durumda PI kontrolör sistemi hemen

toparlayamaz ise büyük geçici durum akımları nedeniyle sistem akım koruma

durumuna geçebilmektedir. PI kontrolör değerlerinin temizlenmesi ile ise ilk

senkronizasyon anı için evirici çıkış gerilimi 0 yapılarak, şebeke ve eviricinin

yumuşak bir şekilde kenetlenmesi sağlanmış olur.

4.3.6.2 Kontrol döngüsü

Kontrol döngüsü ADC kesmesinde koşturulmaktadır. ADC kesmesi ADC çevirimi

bittiğinde donanımsal olarak oluşturulmaktadır. Bu nedenle program ADC kesmesine

dallandığında kontrol algoritmasında kullanılacak tüm değişkenler örneklenmiş

olarak hazır bir şekilde ADC Result kaydedicilerinde bulunmaktadır. ePWM modülü,

ADC çevrime başlama tetiklemesini ürettiği için ADC kesmesi ePWM modülü ile

aynı frekansta yani 20kHz ile çalışmaktadır. Program Şekil 4.35’te görülen ADC

kesmesine geldiğinde ilk olarak Bölüm 4.3.2.2’de anlatılan işaret ölçeklendirme

işlemleri gerçekleştirilir.

Üçüncü bölümde Şekil 3.5’de görülen kontrol algoritması Şekil 4.35’te görülen

sırada koşturularak evirici kontrolü gerçekleştirilmektedir.

FKD algoritmasında eCAP kesmesinde hesaplanan tablo indeksi artış adımı

kullanılarak sinüs tablosunun şebeke boyunca yayılması sağlanır. Daha sonra

PI_DA_Bara() fonksiyonu çıkışı, FKD ile elde edilen birim genlikli sinüs değerinden

çıkartılarak Akım_Genliği ile çarpılmaktadır. Akım_Genliği değeri MPPT ile

belirlenen ve şebekeye aktarılacak gücü ayarlayan değişkendir. Böylece eviricinin

şebekeye aktaracağı akımın genliği de ayarlanarak elde edilen referans işaret

PI_Akım_Kontrolü() fonksiyonuna referans olarak girilir. PI_Akım_Kontrolü()

geribesleme işareti ise örneklenen evirici çıkış akımıdır. PI_Akım_Kontrolü() çıkışı

SDGM algoritmasına uygulanarak kontrol işaretlerinin DGM işaretlerine dönüşümü

tamamlanmış olur.

ADC kesmesinde son olarak örneklenen işaretlerin değerlendirmesi yapılmaktadır.

Burada şebeke gerilimleri, evirici faz akımları ya da DA bara gerilimlerinde bir hata

varsa ilgili hata bayrağı lojik 1 olarak ayarlanır ve hata oluşan faza ait ePWM çıkışı

kapatılır. ADC kesmesi 20kHz frekansında çalıştığı için özellikle aşırı akım gibi

Page 152: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

122

durumlarda ePWM çıkışlarının hızlı bir şekilde kapatılmasını sağlamaktadır. Burada

ayarlanan bayraklar ise arkaplan döngüsünde sürekli olarak yoklanarak

değerlendirilmektedir. Sistemin kapatılması durumunda, çıkış faz rölelerinin

açılması, DA bara deşarjı gibi daha yavaş işlemler arkaplan döngüsünde

gerçekleştirilmektedir.

Şekil 4.35 : Kontrol döngüsü akış diyagramı.

Page 153: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

123

Her kesme altprogramı sonunda, kesmenin doğru bir şekilde alındığını bildirmek

üzere PIE ve ilgili kesme kaynağına ait kesme bayrakları temizlenmektedir.

Şekil 4.35’te görülen SDGM() fonksiyonuna ait akış diyagramı Şekil 4.36’da

görülmektedir. SDGM() fonksiyonu giriş olarak Referans isimli değişkeni kapalı

çevrim çalışmada PI kontrolör çıkışından, açık çevrim şebeke bağlantısız çalışmada

ise tablodan almaktadır. Açık çevrim çalışmada Referans değeri tablodan okunduğu

için her ADC kesmesinde, tablo indeksi artırılmalıdır.

Şekil 4.36 : SDGM akış diyagramı.

Şekil 4.36’da Referans’ın negatif alternansında Referans değeri, DGM sayıcısı tepe

değeri olan 2500 kadar artırılarak CMPA karşılaştırma kaydedicisine yazılmaktadır.

ePWM modülü donanımsal sayıcısı sadece pozitif değerlerde saydığı için alternans

değişiminde Referans’ın pozitife ötelenmesi gerekmektedir.

Page 154: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

124

4.3.6.3 Diğer kesmeler

Sistemde R, S ve T fazlarının sıfır geçiş noktalarının yakalanması, FKD algoritması

ve şebeke frekansının ölçülmesi eCAP kesmelerinde gerçekleştirilmektedir.

Şekil 4.37’de R fazına ait eCAP kesmesi akış diyagramı görülmektedir.

indeks_R_FKD = 0;FKD_adım = 2048/FKD_R_sayıcısı;

FKD_R_sayıcısı = 0;

eCAP1 Kesmesi

Periyot_R > 53 Hz veya

Periyot_R<47 Hz

E

H

CAP1 kaydedicisinden Periyot_R değerini oku.CAP1 = 0;

R_Sıfır_Geçiş_Bayrağı = 1;

R_frekans_hata_sayicisi ++;

R_frekans_hata_sayicisi >1

R_frekans_hatası = 1;İlgili ePWM çıkışını kapat.

R_frekans_hata_sayicisi = 0;

H

E

Kesme bayraklarını temizle.

Arkaplan Döngüsü

Şekil 4.37 : eCAP kesmesi akış diyagramı.

Page 155: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

125

Sistemde hata bayraklarının yanlışlıkla kaldırılmasını önlemek için hata sayıcıları

kullanılmaktadır. Böylece ölçümlerde oluşabilecek bir hata neticesinde sistemin

yanlışlıkla kapatılması önlenmektedir. Şekil 4.37’de görülen hata sayıcısı yaklaşımı,

ADC kesmesinde şebeke gerilimi, DA bara gerilimi gibi parametreler için de

uygulanmaktadır. Çünkü şebekede kapasitif yüklenme gibi oluşabilecek çok kısa

süreli gerilim artışları evirici tarafından yanlış algılanarak sistemin kapatılması

mümkün olabilir. Bu nedenle ölçülen parametrelerde oluşan hata belli bir süre için

değerini koruyorsa hata durumu olarak algılanmaktadır.

Şekil 4.38 : CpuTimer0 kesmesi akış diyagramı.

Zamanlayıcı kesmesinde tuş durumları 100msn’de bir okunarak bir değişkene

yazılmaktadır. Böylece sistemin başlatma/durdurma ve hata bayraklarının

temizlenmesi işlemleri arkaplan döngüsünde tuş durumları değerlendirilerek

gerçekleştirilmektedir. Bu kesmede Zaman_aşımı_sayıcısı arkaplan döngüsünde

zamanlama işlemlerinde kullanılmaktadır. Böylece şebeke geriliminin

senkronizasyondan önce 50 periyot boyunca izlenmesi mümkün olmaktadır.

Page 156: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

126

4.4 Deneysel Sonuçlar

Bu bölümde tasarlanan sisteme ait deneysel çalışma sonuçları açık çevrim ve şebeke

bağlantılı çalışma için ayrı ayrı verilecektir.

Deneysel çalışmalarda yeterli giriş gerilimini elde edebilmek için 600V DA güç

kaynağı kullanılmıştır. Bu güç kaynağı rüzgar türbin sistemi çıkışının doğrultulmuş

hali veya güneş paneli çıkış gerilimini temsil etmek üzere kullanılmıştır.

Güç kaynağı 628V’a kadar ayarlı DA gerilimi verebilmektedir. Ayrıca bu kaynak ile

60V’luk başka bir DA gerilim kaynağı seri bağlanarak evirici şebeke bağlantılı

uygulamalarda daha yüksek giriş gerilimleri ile de test edilmiştir.

Deneysel çalışmalarda kullanılan test ve ölçü aletleri Çizelge 4.7’de belirtilmiştir.

Çizelge 4.7 : Kullanılan test ve ölçü aletleri.

4.4.1 Şebeke bağlantısız çalışma

Şebeke bağlantısız çalışmada evirici SDGM yöntemi ile kontrol edilmektedir. Sistem

şebeke bağlantısız olduğu için SDGM referansı tablodan okuma yöntemi kullanılarak

elde edilmiştir. Çünkü şebeke bağlantısız çalışmada FKD düzgün çalışamayacağı

için akım referansı, PI akım kontrolörü tarafından düzgün bir şekilde

üretilememektedir.

Şekil 4.39’da benzetim çalışmalarında elde edildiği gibi evirici çıkışı faz nötr

geriliminin üç seviyeden oluştuğu görülmektedir.

Ölçü Aleti Model

Osiloskop Tektronix TPS2024.

Akım Probu Tektronix TCPA300 AA/DA.

Güç Kaynakları

Sorensen XTR600-1,4 (Ayarlı 600V DA - 1,4A).

TT-Technic MCH-3050-2 (Ayarlı 30V X 2 -3A).

AA Watt Metre GW-INSTEK GPM-8212.

Multimetre Fluke179 True RMS.

Page 157: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

127

Şekil 4.39 : Filtresiz faz nötr çıkış gerilimi.

Şekil 4.39’da kullanılan osiloskobun ekran çözünürlüğü nedeniyle dalga şekli 90o ve

270o’de yani sinüsün tepe noktalarında sürekli olarak görülmektedir. Ancak dalga

şekli yaklaştırıldında sinüsün tepe noktalarında darbeler arasında boşluklar

izlenebilmektedir. Böylece kullanılan modülasyon indeksi ve ölü zaman değerlerinin

uyumlu olduğu ortaya çıkmaktadır. Sinüsün tepe noktalarında gerilim dalga şeklinin

sürekli hale gelmesi önlenerek, bu noktalarda harmonik optimizasyonu sağlanmıştır.

Şekil 4.40 : Faz arası çıkış gerilimi.

Şekil 4.41 : Faz nötr çıkış gerilimi FFT analizi.

Page 158: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

128

Eviricinin faz nötr çıkış gerilimleri aralarında 120o faz farkı olacak şekilde

üretilmektedir. Şekil 4.40’da görülen evirici faz arası çıkış geriliminin beş seviyeden

oluştuğu görülmektedir.

Şekil 4.41’de görülen çıkış gerilimi FFT analizinde, harmonik genlikleri eviricinin

anahtarlama frekansı olan 20kHz ve katlarında artmaktadır.

Şekil 4.42 : Filtrelenmiş faz nötr çıkış gerilimi.

Şekil 4.39’da görülen faz nötr çıkış gerilimi 15mH ve 2,2μF değerindeki LC alçak

geçiren filtre ile filtrelenerek Şekil 4.42’de faz nötr çıkış gerilimi dalga şekilleri elde

edilmiştir. Burada evirici 600W direnç yükü ile yüklenmiştir. Çıkış gerilimi THD

değeri %1-2 arasında değişmektedir.

Evirici verimine ilişkin ölçüm sonuçları Çizelge 4.8’de görülmektedir.

Çizelge 4.8 : Verim ölçümü.

Ölçüm

DA Giriş

Gerilimi

(V)

Giriş

Akımı

(A)

Giriş

Gücü

(W)

Çıkış

Gerilimi

(V)

Çıkış

Gücü

(W)

Verim

1 691V 0,155A 107,1W 230V 99,5W 0,93

2 691V 0,300A 207,3W 229V 198W 0,955

3 691V 0,440A 304,1W 227V 294W 0,966

4 691V 0,590A 407,69W 226V 388W 0,951

5 691V 0,730A 504,43W 224V 482W 0,955

6 691V 0,860A 594,26W 218V 555W 0,934

Evirici Çıkış

Gerilimi

Yük Akımı

Page 159: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

129

Eviricinin verim ölçümü esnasında yük olarak 6 adet 220V AA, 100W akkor ampul

kullanılmıştır. Ölçümler evirici çıkışında alçak geçiren filtre mevcut iken yapılmıştır.

Böylece elde edilen verime filtre endüktansından kaynaklanan kayıpların dahil

edilmesi amaçlanmıştır.

Giriş gerilimi 628V ve 63V’luk iki adet DA kaynağın seri bağlanmasıyla elde

edilmektedir. Giriş gerilimi ve akımı ortalama değerleri Fluke179 ölçü aleti ve ayarlı

gerilim kaynaklarının üzerinde bulunan voltmetre ve ampermetre ile ölçülmüştür.

Her iki ölçüm sonuçları da birbiriyle uyuşmaktadır. Evirici çıkış gücü ise

GW-INSTEK GPM-8212 AA watt metre ile ölçülmüştür.

Şekil 4.43’te Çizelge 4.8’deki değerlere göre çizdirilmiş verim eğrisi görülmektedir.

Şekil 4.43 : Evirici verim grafiği.

Evirici veriminin %93-96 arasında değiştiği gözlenmektedir. Özellikle yüksek

yüklerde mosfetlerin ısınması sebebiyle verimde düşüş yaşanmaktadır. Mosfetler

soğuk iken 0,8Ω civarında olan iletim direncinin, jonksiyon sıcaklığı 75oC - 100oC

aralığında iken 1,4 Ω - 1,7 Ω değerlerine yükselmesi iletim kayıplarını artırmaktadır.

Özellikle çok seviyeli eviricilerde yüksek akımda iletim kayıpları önem

kazanmaktadır. Çıkışta üretilen gerilim seviyesi arttıkça, akım o seviyeyi oluşturan

tüm anahtarlardan akmaktadır. Bu nedenle çok seviyeli eviricilerde düşük iletim

direncine sahip elemanların kullanımı iyi bir verim elde edilmesi açısından

önemlidir.

0

10

20

30

40

50

60

70

80

90

100

100W 200W 300W 400W 500W 600W

Ver

im (

%)

Çıkış Gücü (W)

Page 160: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

130

4.4.2 Şebekeye senkron çalışma

Şebeke bağlantılı çalışmada evirici çıkışı ile şebeke arasında 15mH ve 15nF

değerinde bir LC alçak geçiren filtre bulunmaktadır. Filtre ayrıca şebekeden eviriciye

gelebilecek yüksek frekanslı bileşenlerin veya ani gerilim değişimlerinin eviriciye

zarar vermesini önlemektedir.

Evirici tasarımı yapılırken akım referansı şebeke ile aynı fazda olacak şekilde

oluşturularak, tüm sistem buna göre kurgulanmıştı. Yani, eviriciden dışarı çıkan

akımın yönü pozitif olarak alındığı için eviriciden şebekeye yük olarak

bakılmaktaydı. Bu nedenle eviriciden şebekeye güç aktarabilmek için, şebeke

gerilimi pozitif iken akım referansı da pozitif olarak üretilmiştir.

Ancak sisteme şebeke açısından bakıldığında bu durum tersine dönmektedir.

Şebekeye bağlı bir omik yükte, şebeke gerilimi pozitif iken, akım pozitif ise aktif güç

pozitif olmakta, böylece şebekeden güç çekildiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla

şebekeye güç verilen bir sisteme şebeke açısından bakılırsa, şebeke gerilimi pozitif

iken akım negatif olmalıdır. Bu durumda aktif gücün negatif değer alması, güç

akışının şebekeye doğru olduğunu gösterecektir.

Burada elde edilen osiloskop görüntülerinde, sisteme şebeke açısından

bakılmaktadır. Bu durumda şebeke gerilimi ile evirici çıkış akımı arasında

Şekil 4.44’te görüldüğü gibi 180o faz farkı olması beklenir.

Şekil 4.44 : Şebeke gerilimi ve evirici çıkış akımı.

Şekil 4.44’de evirici çıkış akımı ve şebeke gerilimin düzgün bir şekilde kilitlendiği

görülmektedir. PI akım kontrolörü FKD ile elde edilen referans işareti doğru bir

şekilde takip edebilmektedir.

Şebeke Gerilimi

Evirici Çıkış Akımı

Page 161: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

131

Evirici çıkışında ampul yükü varken evirici şebeke bağlantılı olarak çalıştırılmıştır.

Bu durumda evirici çıkış sigortası açılarak, şebeke kesintisi durumunda eviricinin

adalanma durumlarındaki davranışı test edilmiştir. Sistem adalanma durumlarını

algılayarak, şebeke kesintisi durumunda yerel yükleri beslemeyi kesmektedir.

Şekil 4.45 : Şebeke bağlantılı evirici anlık güç ve güç faktörü, 175W.

Şekil 4.45 ve Şekil 4.46’da iki farklı yük durumu için evirici güç ve güç faktörü

değerleri görülmektedir. Görüldüğü gibi güç akış yönü eviriciden şebekeye olduğu

için aktif güç değerleri negatif olmaktadır. Ayrıca yüksek güç faktörü sayesinde

aktarılan gücün büyük çoğunluğu aktif güçten oluşmaktadır. Sistemde çeşitli akım

referansı değerleri ve DA bara gerilimleri için güç faktörünün %97-99,5 arasında

değiştiği tesbit edilmiştir.

Şekil 4.46 : Şebeke bağlantılı evirici anlık güç ve güç faktörü, 300W.

Evirici çıkış akımında anahtarlama frekansında harmonikler bulunmaktadır. Çıkış

akımı arttıkça akım dalgalılığı azaldığı için akım THD değeri iyileşmektedir. DA

bara geriliminin artması ise akım dalgalılığını artırdığı için THD değerini olumsuz

yönde etkilemektedir.

Şebeke Gerilimi

Evirici Çıkış Akımı

Anlık Güç

Şebeke Gerilimi

Evirici Çıkış Akımı

Anlık Güç

Page 162: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

132

Şekil 4.47 : Evirici çıkış akımı harmonik analizi.

Şebeke geriliminin yükselmesi ve DA bara gerilimine yaklaşması da evirici çıkış

akımını bozmaktadır. Modülasyon indeksi değeri, yarıiletken, filtre ve bağlantı

elemanlarında gerilim düşümleri nedeniyle evirici çıkış gerilimi vektörü tepe değeri,

şebeke gerilimi tepe değerine yaklaşarak çıkış akımının kontrolünü zorlaştırmaktadır.

Çıkış akımı daha büyük filtre endüktansı ile ya da LCL tipi filtre kullanılarak daha iyi

hale getirilebilmektedir. Burada evirici çıkış akımı THD değerinin bahsedilen

parametrelere bağlı olarak %4,5-13 arasında değiştiği gözlenmiştir. Şekil 4.47 ve

Şekil 4.48’de görülen evirici çıkış akımı harmonik analizlerinde akımda bulunan

düşük frekanslı harmonik bileşenleri görülmektedir.

Şekil 4.48 : Evirici çıkış akımı harmonik analizi.

Şekil 4.49’da şebeke gerilimi, evirici çıkış akımı, alt ve üst DA bara

kondansatörlerine ait gerilimler görülmektedir. Burada ayarlı güç kaynağı

kullanılarak giriş gerilimi şebeke gerilimi tepe değerinden büyük olacak şekilde

ayarlanmıştır.

Page 163: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

133

Şekil 4.49 : Evirici çıkış akımı ve DA bara gerilimleri.

Giriş kondansatörleri gerilim paylaşımı, DA bara kontrolü algoritmasıyla

Şekil 4.49‘da görüldüğü üzere başarılı bir şekilde gerçekleştirilmektedir.

Kondansatör geriliminde görülen dalgalanma düşük frekanslı olup, şebekeye

aktarılan 50Hz’lik güçten kaynaklanmaktadır.

Şekil 4.50 : Senkronizasyonun şebeke sıfır geçiş noktasında başlatılmaması durumu.

Şekil 4.50’de şebeke senkronizasyonunun, şebeke gerilimi sıfır geçiş noktalarına

bakılmaksızın herhangi bir anda başlatılması durumunda şebeke gerilimi, evirici

çıkış akımı ve giriş kondansatörleri gerilimi değişimi görülmektedir. Sistemin

benzetim aşamasında senkronizasyon herhangi bir anda başlatıldığında, PI kontrolör

kararlı davranmakta ve evirici çıkış akımı kısa süreli bir geçici hal sonrasında şebeke

gerilimi ile senkron olmaktadır. Ancak pratik çalışmalarda senkronizasyonun rastgele

bir anda başlatılması durumunda akım dalga şekli Şekil 4.50’de görüldüğü gibi

sinüzoidal formdan uzak bir hal almakta ve sistem bir süre sonra kararsız olmaktadır.

Giriş kondansatörleri gerilim dağılımı bozularak, çıkış akımı sürekli artma eğilimine

girmekte ve sistem aşırı akım koruma durumuna geçmektedir. Bu sorun kontrol

Şebeke Gerilimi

Evirici Çıkış Akımı

VDAalt

VDAüst

VDAüst

Evirici Çıkış Akımı

Şebeke Gerilimi

VDAalt

Page 164: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

134

algoritması bölümünde anlatıldığı üzere senkronizasyon işleminin şebeke sıfır geçiş

noktalarında başlatılması ile çözülmüştür. Şebeke gerilimi sıfır noktasından

geçerken, evirici çıkış gerilimi sıfır yapıldıktan sonra senkronizasyon işlemi

başlatılarak evirici çıkış akımının yumuşak bir şekilde başlatılması sağlanmış ve

kontrolörün kararsız olması önlenmiştir.

Page 165: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

135

5. SONUÇ VE ÖNERİLER

Bu çalışmada yenilenebilir enerji sistemlerinde kullanılmak üzere üç fazlı üç seviyeli

diyot kenetlemeli evirici topolojisi kullanılarak değişken genlikli DA bara

geriliminden, sabit genlik ve frekanslı şebekeye güç aktarımı yapılmıştır. Birinci

bölümde şebeke bağlantılı temel yenilenebilir enerji sisteminin yapısı incelenerek

evirici ile yenilenebilir enerji sisteminin ilişkisi açıklanmıştır. İkinci bölümde

popüler çok seviyeli evirici topolojileri incelenerek, yenilenebilir enerji sistemlerinde

avantaj sağlayacak, uygulanabilir bir çok seviyeli evirici topolojisi seçilmiştir.

Seçilen diyot kenetlemeli çok seviyeli evirici topolojisi ile özellikle güç kalitesi ve

verim artışının sağlanması amaçlanmıştır. Ayrıca yüksek giriş gerilimlerinde daha

düşük yarıiletken zorlanmasına sahip olması ve piyasada bu topolojiye yönelik

üretilen hazır güç modülleri bulunması ile sistemin pratikte uygulanabilir olması

hedeflenmiştir. Kullanılan kontrol algoritması ile evirici fazları birbirinden bağımsız

kontrol edilerek, sistemin esnek bir şekilde farklı koşullarda çalıştırılabilmesi

mümkün kılınmıştır. Fazlara farklı seviyelerde güç aktarılabilmesi, fazların kesilmesi

gibi durumlarda sadece bir ya da iki faza senkron olarak çalışabilme, farklı fazlarda

istenilen güç faktörünün elde edilebilmesi gibi özellikler bu bağımsız kontrol ile

sağlanmıştır. Deneysel çalışmalarda akım referansı şebeke gerilimi ile 90o faz farkı

olacak şekilde üretilerek, şebekeye reaktif güç aktarılabildiği görülmüştür. Bunun

haricinde evirici şebekeye güç faktörü 1 olacak şekilde güç aktarımı yapmaktadır.

SDGM yöntemi UVDGM yöntemine göre DA baradan daha düşük oranda

yararlanmaktadır. Bu nedenle sistem DA baradan daha iyi yararlanacak şekilde

geliştirilebilir. Üçüncü bölümde bahsedilen üç seviyeli SDGM algoritmasında bir

adet referans sinüs kullanılmaktadır. Bu referans sinüs işaretine 150Hz frekansında

3. harmonik ilave edilip, harmoniğin genliği uygun bir şekilde kontrol edilerek

UVDGM ile aynı DA bara yararlanma oranı elde edilebilir. Bu şekilde harmonik

optimizasyonu ile aynı DA bara geriliminden daha yüksek çıkış gerilimi etkin değeri

elde edilebilecektir.

Page 166: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

136

Üçüncü bölümde adalanma konusunda açıklandığı üzere, sistemde pasif adalanma

önleyici yöntemi kullanılmaktadır. Bu nedenle sistem nispeten geniş bir

algılanamayan adalanma bölgesine sahiptir. İleriki çalışmalarda sistemde aktif

adalanma algılama yöntemleri kullanılarak bu bölgenin daraltılması mümkündür.

Dördüncü bölümde sistemin düşük güçlü bir prototipi üretilmiştir. Deneysel

çalışmalarda sistemin iyi performans verdiği görülmüştür. Evirici çıkışında LC filtre

kullanılarak sistemin şebeke bağlantısız çalışması incelenmiştir. Bu testlerde

eviricinin motor sürüş ve kesintisiz güç kaynağı gibi şebeke bağlantısız

uygulamalarda da iyi performans vereceği anlaşılmıştır. Açık çevrim çalışmada,

kullanılan çıkış filtresi ile çıkış gerilimi THD değerinin %1-2 seviyelerine kadar

düşürülebildiği görülmüştür. Ayrıca çıkış filtresi de dahil olmak üzere eviricinin

toplam verimi %93-97 olarak ölçülmüştür.

Topolojinin kullanılacağı uygulamaya bağlı olarak evirici seviye sayısının doğru

olarak seçilmesi önemlidir. Bu topolojide bir anda bir faz bacağında sadece iki adet

anahtar yüksek frekansla anahtarlandığı için sistem anahtarlama kaybı açısından iyi

performans vermektedir. Ayrıca farklı çıkış gerilimi seviyeleri süresince bu

seviyeleri kontrol eden anahtarlar yüksek frekansla anahtarlanmakta, böylece

anahtarlama kaybı, fazdaki tüm anahtarlar arasında paylaştırılmaktadır. Yüksek

frekanslı çeviricilerde en baskın kaybın anahtarlama kaybı olduğu düşünüldüğünde

bu önemli bir özelliktir. Ancak diyot kenetlemeli çok seviyeli eviricide, seviye sayısı

arttıkça iletim kaybı önem kazanmaktadır. Evirici çıkış gerilimi en yüksek seviyede

iken evirici çıkış akımı, anahtarların yarısından akmaktadır. Bu nedenle evirici

seviye sayısı belirlenirken iletim kayıpları da gözönünde bulundurulmalıdır. İletim

kayıpları açısından bakıldığında evirici seviye sayısının artışı yüksek giriş

gerilimlerinde sistemi pozitif olarak etkilerken, yüksek akım açısından bakıldığında

sistemi negatif olarak etkilemektedir.

Şebeke bağlantılı deneysel çalışmalarda, eviricinin şebekeye düzgün bir şekilde

senkron olarak %97-99 güç faktörü ile şebekeye güç aktarabildiği ölçülmüştür. Güç

faktörünün ve sistem cevabının daha iyi hale getirilebilmesi için PI akım kontrolörü

yerine farklı tip kontrolörler kullanılabilir.

Sisteme güç kalitesi açısından bakıldığında evirici çıkış akımı THD değerinin

tasarlanan prototip sistemde %4-12 aralığında olduğu görülmektedir. Şebeke gerilimi

Page 167: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

137

genliği, DA bara gerilimi, çıkış filtresi, anahtarlama frekansı, evirici seviye sayısı ve

kontrol yöntemi akım THD değerini belirleyen unsurlardandır. Evirici çıkış akımı

arttıkça akımın THD değeri düşmektedir. Evirici çıkışında LCL ya da başka tür filtre

yapıları kullanılarak, daha düzgün çıkış akımı elde edilebilir.

Özellikle çok seviyeli evirici yapısı gözönüne alındığında, topolojinin yüksek

güçlerde kullanımının cazip olduğu görülmektedir. Kullanılan anahtar sayısı, sürme

devreleri gibi elemanlar sistemin maliyetini artıran başlıca parametrelerdir.

Dolayısıyla topolojinin pratik uygulamalarında, tasarlanan laboratuar prototipindeki

gibi birkaç kW’lık güç seviyelerinde kullanımı maliyet açısından cazip

görülmemektedir. Ancak yüksek güçlerde sağladığı güç kalitesi ve düşük anahtar

zorlanması avantajlarıyla diyot kenetlemeli çok seviyeli evirici yapısının yüksek

güçlerde uygulanması cazip hale gelmektedir. Ayrıca yüksek güçlerde kullanılan

IGBT, GTO vb. gibi elemanların daha düşük frekansta anahtarlama yapabilmesi

sebebiyle sistemdeki filtrelerin büyümesi, evirici çıkış seviyelerinin artırılması ile

telafi edilebilmektedir.

Çok seviyeli eviricilerin önemli dezavantajlarından biri olan DA bara gerilimi

dengesizliği, kondansatör gerilimlerinin kapalı çevrim kontrolü ile giderilmeye

çalışılmıştır. Kondansatör gerilimleri farkı PI kontrolör ile azaltılarak, giriş

geriliminin kondansatörlerde eşit olarak paylaştırılması sağlanmıştır. Deneysel

çalışmalarda kontrolörün doğru çalıştığı ve kondansatör gerilimlerinin birbirine çok

yakın olduğu görülmektedir. Evirici seviye sayısı arttıkça girişteki gerilim bölücü

kondansatör sayısı da artacağı için, pozitif ve negatif alternans seviyelerine ait

kondansatörlerin kendi içinde gerilim paylaşımı sağlayan ek bir kontrol yaklaşımı

kullanılması gerekebilir.

Tasarlanan sistemde kullanılan üç seviyeli SDGM yöntemi, n seviyeli diyot

kenetlemeli eviriciye dönüştürülebilecek formdadır. Böylece bu çalışma ile elde

edilen kaynak kodu, yeterli sayıda DGM çıkışı barındıran bir işlemci kullanılarak

farklı seviye sayısına eviricilerin kontrolü için de kullanılabilecektir.

Page 168: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

138

Page 169: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

139

KAYNAKLAR

Ahmed, K. H., Finney S. J. ve Williams, B.W. (2007). Passive Filter Design for Three-Phase Inverter Interfacing in Distributed Generation, Electrical Power Quality and Utilization, Journal Vol. XIII, No. 2, doi:10.1109/CPE.2007.4296511.

Bormann, F. (2010). Digital Signal Controller TMS320F28335 Texas Instruments Implementation Tutorial, Incorporated European Customer Training Centre &University of Applied Sciences Zwickau.

Carter, B. (2000). Texas Instruments A Single-Supply Op-Amp Circuit Collection, Op-Amp Applications, High Performance Linear Products, Application Report, SLOA058 - November.

Chattopadhyay, S. K. ve Chakraborty, C. (2011). Third Harmonic Injected Binary Hybrid Multilevel Inverter for Grid Connected Photovoltaic System, Industrial Electronics (ISIE), 2011 IEEE International Symposium, doi: 10.1109/ISIE.2011.5984207.

Clayton, R.P. (1989). Anaysis of Linear Circuits, Mcgraw-Hill International Editions, Electrical Engineering Series.

Erickson, R. W. ve Maksimovic, D. (2001). Fundamentals of Power Electronics, 2nd ed., Kluwer Academic Publishers.

Gong, B., Cheng, S. ve Qin, Y. (2013). Simple three-level neutral point voltage balance control strategy based on SVPWM, Archives of Electrical Engineering VOL. 62(1), pp. 15-23, DOI 10.2478/aee-2013-0002.

Khajehoddin, S. A., Bakhshai, A., ve Jain, P. (2007). The Application of the Cascaded Multilevel Converters in Grid Connected Photovoltaic Systems, IEEE Canada Electrical Power Conference, 1-4244-1445-8/07/$25.00 2007 © IEEE, doi: 10.1109/EPC.2007.4520346.

Kim S-H., Kim Y-H., Seo K-M., Bang S-S. ve Kim K-S. (2006). Harmonic analysis and output filter design of NPC multi-level inverters, Power Electronics Specialists Conference, PESC '06. 37th IEEE, doi:10.1109/PESC.2006.1711867.

Mancini, R. (2002). Op Amps For Everyone, Texas Instruments Design Reference, Advanced Analog Products, SLOD006B.

Mattavelli, P. ve Buso, S. (2006). Digital Control in Power Electronics, A lecture in the Morgan & Claypool Synthesis Series, Lecture #2, doi:10.2200/S00047ED1V01Y200609PEL002.

Nandurkar, R. S. ve Rajeev, M. (2012). Design and Simulation of three phase Inverter for grid connected Photovoltic systems, Proceedings of Third Biennial National Conference, NCNTE - 2012, Feb 24-25.

Rashid, M. H. (2001). Power Electronics Handbook, Academic Press (A Harcourt Science and Technology Company), Library of Congress Catalog Card Number: 00-2001088199, International Standard Book Number: 0-12-581650-2.

Page 170: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

140

Rodríguez, J., Lai, J. S., ve Peng, F. Z. (2002). Multilevel Inverters: A Survey of Topologies, Controls, and Applications, IEEE Transactions On Industrial Electronics, Vol. 49, No. 4. Publisher Item Identifier 10.1109/TIE.2002.801052.

Sankerram., B.V. ve Dasam, S. (2012). Modeling of Dc Link Capacitor Voltage Balance in 3-Level Inverter Using Space Vector Modulation Technique, Global Journal of Researches in Engineering, Electrical and Electronics Engineering, Volume 12 Issue 5 Version 1.0 April, Type: Double Blind Peer Reviewed International Research Journal, Online ISSN: 2249-4596, Print ISSN: 0975-5861.

Selvaraj, J. ve Rahim, N. A. (2009). Multilevel Inverter For Grid-Connected PV System Employing Digital PI Controller, IEEE Transactions On Industrial Electronics, Vol. 56, No. 1. doi: 10.1109/TIE.2008.928116.

Shuju, H., Jianlin, L., ve Honghua, X. (2008). Research on a Kind of Diode-Clamped Cascade Topology in Direct-driven Wind Power System, Electric Utility Deregulation and Restructuring and Power Technologies, Third International Conference, doi: 10.1109/DRPT.2008.4523833.

Singh, B., Mittal, N., Verma, K. S., Singh, D., Singh, S. P., Dixit, R., Singh, M. ve Baranwal, A. (2012). Multi-Level Inverter: A Literature Survey On Topologies And Control Strategies, International Journal of Reviews in Computing. Vol. 10. ISSN: 2076-3328, E-ISSN: 2076-3336, doi: 10.1109/ICPCES.2012.6508041.

Texas Instruments (2007). TMS320x280x, 2801x, 2804x Enhanced Capture (eCAP) Module Reference Guide, Literature Number: SPRU807B. Retrieved from http://www.ti.com/product/tms320f2808.

Texas Instruments (2009). TMS320x280x, 2801x, 2804x Enhanced Pulse Width Modulator (ePWM) Module Reference Guide, Literature Number: SPRU791F. Retrieved from http://www.ti.com/product/tms320f2808

Texas Instruments (2010). TMS320x280x, 2801x, 2804x DSP Analog-to-Digital Converter (ADC) Reference Guide, Literature Number: SPRU716D. Retrieved from http://www.ti.com/product/tms320f2808.

Texas Instruments (2011). C28x IQmath Library A Virtual Floating Point Engine V1.6.0, Module User’s Guide, C28x Foundation Software. Retrieved from http://www.ti.com/tool/SPRC087.

Texas Instruments (2012). Digital Motor Control Software Library, Target Independent Math Blocks, Texas Instruments, Inc. C2000 Systems and Applications. Retrieved from http://www.ti.com/tool/SPRC215.

Vandoorn, T., Renders, B., Belie, F., Meersman B., ve Vandevelde, L. (2009). A Voltage-Source Inverter for Microgrid Applications with an Inner Current Control Loop and an Outer Voltage Control Loop, International Conference on Renewable Energies,and Power Quality (ICREPQ09) Valencia.

Vázquez, N., López, H., Hernández, C., Vázquez, E., Osorio, R., ve Arau, J. (2010). A Different Multilevel Current-Source Inverter, IEEE Transactions On Industrial Electronics, Vol. 57, No. 8. doi: 10.1109/TIE.2009.2030814.

Page 171: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

141

EKLER

EK A : Benzetim Görüntüleri. EK B : Osiloskop Görüntüleri. EK C : Komponent Bilgi Sayfaları (Datasheet). EK D : Doğrudan Tahrikli Rüzgar Türbini Bilgi Sayfaları. EK E : Şemalar ve Baskı Devreler. EK F : Laboratuvar Düzeneği Fotoğrafları. EK G : Kısa Program Kodları. EK H : DSP Gömülü Yazılımı CD’si.

Page 172: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

142

EK A : Benzetim Görüntüleri.

Şekil A.1 : 6 Hz’den 12 Hz’e üç fazlı generatör çıkış gerilimi ve doğrultmuş hali.

Şekil A.2 : PSIM PI kontrolör blok diyagramı.

Şekil A.3 : DA bara gerilimi 850V iken evirici çıkış akımı ve şebeke gerilimi.

0

-400

400

VAN VBN VCN

0 0.5 1 1.5 2Time (s)

600

800

1000

VDA_Bara

0

100

200

300

400

VDA_ALT VDA_UST

0.12 0.16 0.2 0.24 0.28Time (s)

0-200-400

200400

VRN I_evirici_cikis_R*100

Page 173: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

143

Şekil A.4 : DA bara gerilimi 850V iken üç faz evirici çıkış akımı.

Şekil A.5 : DA bara gerilimi 850V iken bara gerilimi paylaşımı.

Şekil A.6 : PI akım kontrolörü çıkışı.

0.16 0.18 0.2 0.22 0.24Time (s)

0

-2

-4

2

4

I_evirici_cikis_R I_evirici_cikis_S I_evirici_cikis_T

0.2 0.22 0.24 0.26 0.28 0.3Time (s)

420

422

424

426

428

430VDA_ALT VDA_UST

0.02 0.04 0.06 0.08 0.1Time (s)

0K

-1K

-2K

-3K

1K

2K

3K

PI_Cikis_R PI_Cikis_S PI_Cikis_T

Page 174: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

144

EK B : Osiloskop Görüntüleri.

Şekil B.1 : Akım referansı şebeke gerilimi ile 90o faz farklı iken evirici çıkış akımı

ve şebeke gerilimi.

Şekil B.2 : Şebeke bağlantılı evirici reaktif çalışma.

Şekil B.3 : Şebeke bağlantılı evirici çıkış akımı ve DA bara gerilimleri.

Evirici Çıkış Akımı

Şebeke Gerilimi

Şebeke Gerilimi

Evirici Çıkış Akımı

Anlık Güç

Şebeke Gerilimi

Evirici Çıkış Akımı

VDAalt

VDAüst

Page 175: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

145

Şekil B.4 : Şebeke bağlantılı evirici anlık güç ve güç faktörü.

Şekil B.5 : Şebeke bağlantılı evirici çıkış akımı harmonik analizi.

Şebeke Gerilimi

Evirici Çıkış Akımı

Anlık Güç

Page 176: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

146

EK C : Komponent Bilgi Sayfaları.

TMS320F2809, TMS320F2808, TMS320F2806TMS320F2802, TMS320F2801, TMS320C2802TMS320C2801, TMS320F28016, TMS320F28015SPRS230N –OCTOBER 2003–REVISED MAY 2012 www.ti.com

Digital Signal ProcessorsCheck for Samples: TMS320F2809, TMS320F2808, TMS320F2806, TMS320F2802, TMS320F2801, TMS320C2802,

TMS320C2801, TMS320F28016, TMS320F28015

1 F280x, F2801x, C280x DSPs1.1 Features1234

• High-Performance Static CMOS Technology • 128-Bit Security Key/Lock– 100 MHz (10-ns Cycle Time) – Protects Flash/OTP/L0/L1 Blocks– 60 MHz (16.67-ns Cycle Time) – Prevents Firmware Reverse Engineering– Low-Power (1.8-V Core, 3.3-V I/O) Design • Three 32-Bit CPU Timers

• JTAG Boundary Scan Support (1) • Enhanced Control Peripherals• High-Performance 32-Bit CPU ( TMS320C28x™) – Up to 16 PWM Outputs

– 16 x 16 and 32 x 32 MAC Operations – Up to 6 HRPWM Outputs With 150-ps MEPResolution– 16 x 16 Dual MAC

– Up to Four Capture Inputs– Harvard Bus Architecture– Up to Two Quadrature Encoder Interfaces– Atomic Operations– Up to Six 32-bit/Six 16-bit Timers– Fast Interrupt Response and Processing

• Serial Port Peripherals– Unified Memory Programming Model– Up to 4 SPI Modules– Code-Efficient (in C/C++ and Assembly)– Up to 2 SCI (UART) Modules• On-Chip Memory– Up to 2 CAN Modules– F2809: 128K x 16 Flash, 18K x 16 SARAM

F2808: 64K x 16 Flash, 18K x 16 SARAM – One Inter-Integrated-Circuit (I2C) BusF2806: 32K x 16 Flash, 10K x 16 SARAM • 12-Bit ADC, 16 ChannelsF2802: 32K x 16 Flash, 6K x 16 SARAM – 2 x 8 Channel Input MultiplexerF2801: 16K x 16 Flash, 6K x 16 SARAM – Two Sample-and-HoldF2801x: 16K x 16 Flash, 6K x 16 SARAM

– Single/Simultaneous Conversions– 1K x 16 OTP ROM (Flash Devices Only)– Fast Conversion Rate:– C2802: 32K x 16 ROM, 6K x 16 SARAM 80 ns - 12.5 MSPS (F2809 only)C2801: 16K x 16 ROM, 6K x 16 SARAM 160 ns - 6.25 MSPS (280x)

• Boot ROM (4K x 16) 267 ns - 3.75 MSPS (F2801x)– With Software Boot Modes (via SCI, SPI, – Internal or External Reference

CAN, I2C, and Parallel I/O) • Up to 35 Individually Programmable,– Standard Math Tables Multiplexed GPIO Pins With Input Filtering

• Clock and System Control • Advanced Emulation Features– Dynamic PLL Ratio Changes Supported – Analysis and Breakpoint Functions– On-Chip Oscillator – Real-Time Debug via Hardware– Watchdog Timer Module • Development Support Includes

• Any GPIO A Pin Can Be Connected to One of – ANSI C/C++ Compiler/Assembler/Linkerthe Three External Core Interrupts – Code Composer Studio™ IDE

• Peripheral Interrupt Expansion (PIE) Block That – DSP/BIOS™Supports All 43 Peripheral Interrupts– Digital Motor Control and Digital Power• Endianness: Little Endian Software Libraries

• Low-Power Modes and Power Savings– IDLE, STANDBY, HALT Modes Supported– Disable Individual Peripheral Clocks(1) IEEE Standard 1149.1-1990 Standard Test Access Port and

Boundary Scan Architecture1

Please be aware that an important notice concerning availability, standard warranty, and use in critical applications ofTexas Instruments semiconductor products and disclaimers thereto appears at the end of this data sheet.

2TMS320C28x, Code Composer Studio, DSP/BIOS, MicroStar BGA, C28x, TI, TMS320C2000 are trademarks of TexasInstruments.3eZdsp is a trademark of Spectrum Digital.4All other trademarks are the property of their respective owners.

PRODUCTION DATA information is current as of publication date. Products conform toCopyright © 2003–2012, Texas Instruments Incorporatedspecifications per the terms of the Texas Instruments standard warranty. Productionprocessing does not necessarily include testing of all parameters.

Page 177: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

147

TMS320F2809, TMS320F2808, TMS320F2806TMS320F2802, TMS320F2801, TMS320C2802

TMS320C2801, TMS320F28016, TMS320F28015www.ti.com SPRS230N –OCTOBER 2003–REVISED MAY 2012

Table 2-1. Hardware Features (100-MHz Devices)

FEATURE TYPE(1) F2809 F2808 F2806 F2802 F2801 C2802 C2801

Instruction cycle (at 100 MHz) – 10 ns 10 ns 10 ns 10 ns 10 ns 10 ns 10 ns

18K 18K 10K 6K 6K 6K 6KSingle-access RAM (SARAM) (16-bit word) – (L0, L1, M0, M1, (L0, L1, M0, M1, (L0, L1, M0, M1) (L0, M0, M1) (L0, M0, M1) (L0, M0, M1) (L0, M0, M1)H0) H0)

3.3-V on-chip flash (16-bit word) – 128K 64K 32K 32K 16K – –

On-chip ROM (16-bit word) – – – – – – 32K 16K

Code security for on-chip flash/SARAM/OTP blocks – Yes Yes Yes Yes Yes Yes Yes

Boot ROM (4K x 16) – Yes Yes Yes Yes Yes Yes Yes

One-time programmable (OTP) ROM – 1K 1K 1K 1K 1K – –(16-bit word)

PWM outputs 0 ePWM1/2/3/4/5/6 ePWM1/2/3/4/5/6 ePWM1/2/3/4/5/6 ePWM1/2/3 ePWM1/2/3 ePWM1/2/3 ePWM1/2/3

ePWM1A/2A/3A/ ePWM1A/2A/ ePWM1A/2A/HRPWM channels 0 ePWM1A/2A/3A ePWM1A/2A/3A ePWM1A/2A/3A ePWM1A/2A/3A4A/5A/6A 3A/4A 3A/4A

32-bit CAPTURE inputs or auxiliary PWM outputs 0 eCAP1/2/3/4 eCAP1/2/3/4 eCAP1/2/3/4 eCAP1/2 eCAP1/2 eCAP1/2 eCAP1/2

32-bit QEP channels (four inputs/channel) 0 eQEP1/2 eQEP1/2 eQEP1/2 eQEP1 eQEP1 eQEP1 eQEP1

Watchdog timer – Yes Yes Yes Yes Yes Yes Yes

12-Bit, 16-channel ADC conversion time 1 80 ns 160 ns 160 ns 160 ns 160 ns 160 ns 160 ns

32-Bit CPU timers – 3 3 3 3 3 3 3

Serial Peripheral Interface (SPI) 0 SPI-A/B/C/D SPI-A/B/C/D SPI-A/B/C/D SPI-A/B SPI-A/B SPI-A/B SPI-A/B

Serial Communications Interface (SCI) 0 SCI-A/B SCI-A/B SCI-A/B SCI-A SCI-A SCI-A SCI-A

Enhanced Controller Area Network (eCAN) 0 eCAN-A/B eCAN-A/B eCAN-A eCAN-A eCAN-A eCAN-A eCAN-A

Inter-Integrated Circuit (I2C) 0 I2C-A I2C-A I2C-A I2C-A I2C-A I2C-A I2C-A

Digital I/O pins (shared) – 35 35 35 35 35 35 35

External interrupts – 3 3 3 3 3 3 3

Supply voltage 1.8-V Core, 3.3-V I/O – Yes Yes Yes Yes Yes Yes Yes

100-Pin PZ – Yes Yes Yes Yes Yes Yes YesPackaging

100-Ball GGM, ZGM – Yes Yes Yes Yes Yes Yes Yes

A: –40°C to 85°C – (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM)

Temperature options S: –40°C to 125°C – (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM) (PZ, GGM, ZGM)

Q: –40°C to 125°C – (PZ) (PZ) (PZ) (PZ) (PZ) (PZ) (PZ)

Product status(2) – TMS TMS TMS TMS TMS TMS TMS

(1) A type change represents a major functional feature difference in a peripheral module. Within a peripheral type, there may be minor differences between devices that do not affect thebasic functionality of the module. These device-specific differences are listed in the TMS320x28xx, 28xxx DSP Peripheral Reference Guide (literature number SPRU566) and in theperipheral reference guides.

(2) See Section 5.1, Device and Development Support Tool Nomenclature, for descriptions of device stages.

Page 178: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

148

FOD

3180 — 2A

Output C

urrent, High Speed M

OSFET G

ate Driver O

ptocoupler

©2005 Fairchild Semiconductor Corporation www.fairchildsemi.comFOD3180 Rev. 1.0.6

August 2008

FOD31802A Output Current, High Speed MOSFET Gate Driver OptocouplerFeatures

Guaranteed operating temperature range of -40°C to+100°C2A minimum peak output currentHigh speed response: 200ns max propagation delayover temperature range250kHz maximum switching speed30ns typ pulse width distortionWide VCC operating range: 10V to 20V5000Vrms, 1 minute isolationUnder voltage lockout protection (UVLO) withhysteresisMinimum creepage distance of 7.0mmMinimum clearance distance of 7.0mmC-UL, UL and VDE* approvedRDS(ON) of 1.5Ω (typ.) offers lower power dissipation15kV/μs minimum common mode rejection

Applications Plasma Display PanelHigh performance DC/DC convertorHigh performance switch mode power supplyHigh performance uninterruptible power supplyIsolated Power MOSFET gate drive

*Requires ‘V’ ordering option

DescriptionThe FOD3180 is a 2A Output Current, High SpeedMOSFET Gate Drive Optocoupler. It consists of aaluminium gallium arsenide (AlGaAs) light emitting diodeoptically coupled to a CMOS detector with PMOS andNMOS output power transistors integrated circuit powerstage. It is ideally suited for high frequency driving ofpower MOSFETs used in Plasma Display Panels(PDPs), motor control inverter applications and highperformance DC/DC converters.

The device is packaged in an 8-pin dual in-line housingcompatible with 260°C reflow processes for lead freesolder compliance.

Functional Block Diagram Package Outlines

1

2

3

4

8

7

6

5

FOD3180NO CONNECTION

ANODE

CATHODE

NO CONNECTION

VCC

OUTPUT

OUTPUT

VEE

8

8

1

8

1

1

Note: A 0.1μF bypass capacitor must be connected between pins 5 and 8.

Page 179: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

149

©2005 Fairchild Semiconductor Corporation www.fairchildsemi.com26.0.1 .veR 0813DOF

FO

D3180 —

2A O

utput Current, H

igh Speed MO

SFET Gate D

river Optocoupler

Absolute Maximum Ratings

(T

A

= 25°C unless otherwise specified)Stresses exceeding the absolute maximum ratings may damage the device. The device may not function or be operable above the recommended operating conditions and stressing the parts to these levels is not recommended. In addition, extended exposure to stresses above the recommended operating conditions may affect device reliability. The absolute maximum ratings are stress ratings only.

Recommended Operating Conditions

The Recommended Operating Conditions table defines the conditions for actual device operation. Recommended operating conditions are specified to ensure optimal performance to the datasheet specifications. Fairchild does not recommend exceeding them or designing to absolute maximum ratings.

Symbol

Parameter

Value Units

T

STG

C°521+ ot 04-erutarepmeT egarotS

T

OPR

C°001+ ot 04-erutarepmeT gnitarepO

T

J

J C°521+ ot 04-erutarepmeT noitcnu

T

SOL

C° .ces 01 rof 062erutarepmeT redloS daeL

I

F(AVG)

Average Input Current

(1)

25 mA

I

F(tr, tf)

sn052llaF/esiR fo etaR muminiM tnerruC DEL

I

F(TRAN)

Peak Transient Input Current (<1μs pulse width, 300pps) 1.0 A

V

R

V5 egatloV tupnI esreveR

I

OH(PEAK)

“High” Peak Output Current

(2)

2.5 A

I

OL(PEAK)

“Low” Peak Output Current

(2)

2.5 A

V

CC

– V

EE

V52 ot 5.0- egatloV ylppuS

V

O(PEAK)

V ot 0 egatloV tuptuO

CC

V

P

O

Output Power Dissipation

(4)

250 mW

P

D

Total Power Dissipation

(5)

295 mW

Symbol

Parameter

Value Units

V

CC

– V

EE

Po w V02 ot 01ylppuS re

I

F(ON)

Am61 ot 01)NO( tnerruC tupnI

V

F(OFF)

V8.0 ot 0.3-)FFO( egatloV tupnI

Page 180: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

150

©2005 Fairchild Semiconductor Corporation www.fairchildsemi.com66.0.1 .veR 0813DOF

FOD

3180 — 2A

Output C

urrent, High Speed M

OSFET G

ate Driver O

ptocoupler

Typical Performance Curves

Fig. 1 Input Forward Current vs. Forward Voltage

VF – FORWARD VOLTAGE (V)

I F –

FO

RW

AR

D C

UR

RE

NT

(mA

)

0.6 0.8 1.0 1.2 1.4 1.6 1.8 2.0 2.20.001

0.01

0.1

1

10

100

TA = 100°C

TA = 25°C

TA = -40°C

Fig. 2 Low To High Input Current Threshold vs. Ambient Temperature

-40 -20 0 20 40 60 80 100

I FLH

– L

OW

TO

HIG

H IN

PU

T C

UR

RE

NT

THR

ES

HO

LD (m

A)

0

1

2

3

4

5

6

VCC

= 10 to 20VVEE = 0Output = Open

Fig. 3 Output Low Voltage vs. Ambient Temperature

-40 -20 0 20 40 60 80 100

VO

L –

OU

TPU

T LO

W V

OLT

AG

E (V

)

0.00

0.05

0.10

0.15

0.20

0.25

0.30

VF(OFF) = -3.0V to 0.8VIOUT = 100mAV

CC = 10V to 20V

VEE = 0

Fig. 4 High Output Voltage Drop vs. Ambient Temperature

-40 -20 0 20 40 60 80 100

(VO

H -

VC

C) –

HIG

H O

UTP

UT

VO

LTA

GE

DR

OP

(V)

-0.30

-0.25

-0.20

-0.15

-0.10

-0.05

0.00

VCC

= 10 to 20V, VEE = 0

IF = 10mA to 16mAIOUT = -100 mA

Fig. 5 Supply Current vs. Ambient Temperature

TA – AMBIENT TEMPERATURE (°C)

TA T)C°( ERUTAREPMET TNEIBMA – A – AMBIENT TEMPERATURE (°C)

TA – AMBIENT TEMPERATURE (°C)

-40 -20 0 20 40 60 80 1003.8

4.2

4.6

5.0

5.4

5.8

6.2

VCC

= 20V, VEE = 0

IF = 10mA (for ICCH)IF = 0mA (for ICCL)

ICCL

ICCH

Fig. 6 Supply Current vs. Supply Voltage

VCC – SUPPLY VOLTAGE (V)

10 12 14 16 18 20

I CC

– S

UP

PLY

CU

RR

EN

T (m

A)

I CC

– S

UP

PLY

CU

RR

EN

T (m

A)

3.8

4.2

4.6

5.0

5.4

5.8

6.2

IF = 10mA (for ICCH)IF = 0mA (for ICCL)TA = 25oC, VEE = 0V

ICCL

ICCH

Page 181: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

151

IP+IP+

IP–IP–

IP

5GND

2

4

1

3ACS712

7

8+5 V

VIOUTVOUT

6FILTER

VCC

CBYP0.1 μF

CF1 nF

Application 1. The ACS712 outputs an analog signal, VOUT . that varies linearly with the uni- or bi-directional AC or DC primary sampled current, IP , within the range specified. CF is recommended for noise management, with values that depend on the application.

ACS712

DescriptionThe Allegro® ACS712 provides economical and precise solutions for AC or DC current sensing in industrial, commercial, and communications systems. The device package allows for easy implementation by the customer. Typical applications include motor control, load detection and management, switch-mode power supplies, and overcurrent fault protection. The device is not intended for automotive applications.

The device consists of a precise, low-offset, linear Hall circuit with a copper conduction path located near the surface of the die. Applied current flowing through this copper conduction path generates a magnetic field which the Hall IC converts into a proportional voltage. Device accuracy is optimized through the close proximity of the magnetic signal to the Hall transducer. A precise, proportional voltage is provided by the low-offset, chopper-stabilized BiCMOS Hall IC, which is programmed for accuracy after packaging.

The output of the device has a positive slope (>VIOUT(Q)) when an increasing current flows through the primary copper conduction path (from pins 1 and 2, to pins 3 and 4), which is the path used for current sampling. The internal resistance of this conductive path is 1.2 mΩ typical, providing low power loss. The thickness of the copper conductor allows survival of

ACS712-DS, Rev. 15

Features and Benefits Low-noise analog signal path Device bandwidth is set via the new FILTER pin 5 μs output rise time in response to step input current 80 kHz bandwidth Total output error 1.5% at TA = 25°C Small footprint, low-profile SOIC8 package 1.2 mΩ internal conductor resistance 2.1 kVRMS minimum isolation voltage from pins 1-4 to pins 5-8 5.0 V, single supply operation 66 to 185 mV/A output sensitivity Output voltage proportional to AC or DC currents Factory-trimmed for accuracy Extremely stable output offset voltage Nearly zero magnetic hysteresis Ratiometric output from supply voltage

Fully Integrated, Hall Effect-Based Linear Current Sensor IC with 2.1 kVRMS Isolation and a Low-Resistance Current Conductor

Continued on the next page…

Approximate Scale 1:1

Package: 8 Lead SOIC (suffix LC)

Typical Application

TÜV AmericaCertificate Number:U8V 06 05 54214 010

Page 182: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

152

Fully Integrated, Hall Effect-Based Linear Current Sensor IC with 2.1 kVRMS Isolation and a Low-Resistance Current ConductorACS712

3Allegro MicroSystems, Inc.115 Northeast CutoffWorcester, Massachusetts 01615-0036 U.S.A.1.508.853.5000; www.allegromicro.com

VCC(Pin 8)

(Pin 7)VIOUT

RF(INT)

GND(Pin 5)

FILTER(Pin 6)

Dyn

amic

Offs

et

Can

cella

tion

IP+(Pin 1)

IP+(Pin 2)

IP−(Pin 3)

IP−(Pin 4)

SenseTrim

SignalRecovery

Sense TemperatureCoefficient Trim

0 AmpereOffset Adjust

Hall CurrentDrive

+5 V

IP+

IP+

IP–

IP–

VCC

VIOUT

FILTER

GND

1

2

3

4

8

7

6

5

Terminal List TablenoitpircseDemaNrebmuN

1 and 2 IP+ Terminals for current being sampled; fused internally

3 and 4 IP– Terminals for current being sampled; fused internally

5 GND Signal ground terminal

6 FILTER Terminal for external capacitor that sets bandwidth

7 VIOUT Analog output signal

8 VCC Device power supply terminal

Functional Block Diagram

Pin-out Diagram

Page 183: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

153

Fully Integrated, Hall Effect-Based Linear Current Sensor IC with 2.1 kVRMS Isolation and a Low-Resistance Current ConductorACS712

6Allegro MicroSystems, Inc.115 Northeast CutoffWorcester, Massachusetts 01615-0036 U.S.A.1.508.853.5000; www.allegromicro.com

–402585

150

TA (°C)

–402585

150

TA (°C)

IP = 0 A IP = 0 A

VCC = 5 V

VCC = 5 V

VCC = 5 V; IP = 0 A,After excursion to 20 A

Mean Supply Current versus Ambient Temperature

Sensitivity versus Sensed Current200.00190.00180.00170.00160.00150.00140.00130.00120.00110.00100.00

Sens

(mV/

A)

186.5186.0185.5185.0184.5184.0183.5183.0182.5182.0181.5181.0

Sens

(mV/

A)

Ip (A)-6 -4 -2 0 2 4 6

TA (°C)

TA (°C) TA (°C)

Mea

n I C

C (m

A)

10.3010.2510.2010.1510.1010.0510.00

9.959.909.859.809.75

-50 -25 0 25 50 75 125100 150

I OM

(mA)

0–0.5–1.0–1.5–2.0–2.5–3.0–3.5–4.0–4.5–5.0

-50 -25 0 25 50 75 125100 150

Supply Current versus Supply Voltage10.9

10.8

10.7

10.6

10.5

10.4

10.3

10.2

10.1

10.04.5 4.6 4.84.7 4.9 5.0 5.35.1 5.2 5.4 5.5

VCC (V)

I CC (m

A)

TA (°C)

V IO

UT(Q

) (m

V)

2520

2515

2510

2505

2500

2495

2490

2485-50 -25 0 25 50 75 125100 150

TA (°C)

I OUT

(Q) (

A)

0.20

0.15

0.10

0.05

0

–0.05

–0.10

–0.15-50 -25 0 25 50 75 125100 150

Nonlinearity versus Ambient Temperature0.6

0.5

0.4

0.3

0.2

0.1

0–50 0–25 25 50 12575 100 150

E LIN

(%)

TA (°C)

Mean Total Output Error versus Ambient Temperature8

6

4

2

0

–2

–4

–6

–8–50 0–25 25 50 12575 100 150

E TO

T (%

)

TA (°C)

Sensitivity versus Ambient Temperature

–50 0–25 25 50 12575 100 150

IP (A)

Output Voltage versus Sensed Current4.0

3.5

3.0

2.5

2.0

1.5

1.0

0.5

0–7 –6 –5 –4 –3 –2 –1 0 1 2 3 4 5 6 7

V IO

UT

(V)

Magnetic Offset versus Ambient Temperature

VCC = 5 V

0 A Output Voltage versus Ambient Temperature 0 A Output Voltage Current versus Ambient Temperature

Characteristic PerformanceIP = 5 A, unless otherwise specified

Page 184: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

154

© 2009 Microchip Technology Inc. DS21685D-page 1

MCP6021/1R/2/3/4Rail-to-Rail Input/Output, 10 MHz Op Amps

Features• Rail-to-Rail Input/Output• Wide Bandwidth: 10 MHz (typical)• Low Noise: 8.7 nV/√Hz, at 10 kHz (typical)• Low Offset Voltage:

- Industrial Temperature: ±500 μV (maximum)- Extended Temperature: ±250 μV (maximum)

• Mid-Supply VREF: MCP6021 and MCP6023• Low Supply Current: 1 mA (typical)• Total Harmonic Distortion:

- 0.00053% (typical, G = 1 V/V)• Unity Gain Stable• Power Supply Range: 2.5V to 5.5V• Temperature Range:

- Industrial: -40°C to +85°C- Extended: -40°C to +125°C

Applications• Automotive

DescriptionThe MCP6021, MCP6021R, MCP6022, MCP6023 and MCP6024 from Microchip Technology Inc. are rail-to- rail input and output op amps with high performance. Key specifications include: wide bandwidth (10 MHz), low noise (8.7 nV/√Hz), low input offset voltage and lowdistortion (0.00053% THD+N). The MCP6023 also offers a Chip Select pin (CS) that gives power savings when the part is not in use.

The single MCP6021 and MCP6021R are available inSOT-23-5. The single MCP6021, single MCP6023 anddual MCP6022 are available in 8-lead PDIP, SOIC andTSSOP. The Extended Temperature single MCP6021is available in 8-lead MSOP. The quad MCP6024 is offered in 14-lead PDIP, SOIC and TSSOP packages.

The MCP6021/1R/2/3/4 family is available in Industrial and Extended temperature ranges. It has a power supply range of 2.5V to 5.5V.

Package Types

• Multi-Pole Active Filters• Audio Processing

MCP6021SOT-23-5

MCP6022PDIP SOIC, TSSOP

• DAC Buffer• Test Equipment• Medical Instrumentation

VOUT

VSS

VIN+

1

2

3

5 VDD

4 VIN–

VOUTA 1

VINA– 2VINA+ 3

8 VDD

7 VOUTB

6 VINB–

Design Aids MCP6021RVSS 4 5 VINB+

• SPICE Macro Models SOT-23-5 MCP6023

• FilterLab® Software VOUT 1 5 VSSPDIP SOIC, TSSOP

• Mindi™ Circuit Designer & Simulator• Microchip Advanced Part Selector (MAPS)• Analog Demonstration and Evaluation Boards

VDD 2VIN+ 3 4 VIN–

NC 1VIN– 2

VIN+ 3

8 CS

7 VDD6 VOUT

• Application NotesMCP6021

PDIP SOIC, VSS 4 5 VREF

Typical Application MSOP, TSSOP MCP6024

Photo 5.6 pF NC 1 8 NCPDIP SOIC, TSSOP

Detector

100 pF

100 kΩVIN– 2

VIN+ 3 VSS 4

7 VDD

6 VOUT

5 VREF

VOUTA 1VINA– 2VINA+ 3

VDD 4VINB+ 5

14 VOUTD

13 VIND–

12 VIND+

11 VSS

10 VINC+MCP6021

VDD/2

Transimpedance Amplifier

VINB– 6VOUTB 7

9 VINC–

8 VOUTC

Page 185: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

155

TNY274-280 TinySwitch-III Family

www.powerint.com January 2009

cient, Off-Line Switcher With Enhanced Flexibility and Extended Power Range

®

Output Power Table

Product 3

230 VAC ± 15% 85-265 VAC

Adapter 1Peak or

OpenFrame 2

Adapter 1Peak or

OpenFrame 2

TNY274P/G 6 W 11 W 5 W 8.5 W

TNY275P/G 8.5 W 15 W 6 W 11.5 W

TNY276P/G 10 W 19 W 7 W 15 W

TNY277P/G 13 W 23.5 W 8 W 18 W

TNY278P/G 16 W 28 W 10 W 21.5 W

TNY279P/G 18 W 32 W 12 W 25 W

TNY280P/G 20 W 36.5 W 14 W 28.5 W

Table 1. Output Power Table. Notes: 1. Minimum continuous power in a typical non-ventilated enclosed adapter

measured at +50 °C ambient. Use of an external heatsink will increase power capability.

2. Minimum peak power capability in any design or minimum continuous power in an open frame design (see Key Applications Considerations).

3. Packages: P: DIP-8C, G: SMD-8C. See Part Ordering Information.

Product Highlights

Lowest System Cost with Enhanced Flexibility Simple ON/OFF control, no loop compensation neededSelectable current limit through BP/M capacitor value

Higher current limit extends peak power or, in open frame applications, maximum continuous power Lower current limit improves effi ciency in enclosed adapters/chargersAllows optimum TinySwitch-III choice by swapping devices with no other circuit redesign

Tight I2f parameter tolerance reduces system costMaximizes MOSFET and magnetics power delivery Minimizes max overload power, reducing cost of transformer, primary clamp & secondary components

ON-time extension – extends low line regulation range/hold-up time to reduce input bulk capacitanceSelf-biased: no bias winding or bias componentsFrequency jittering reduces EMI fi lter costsPin-out simplifi es heatsinking to the PCB SOURCE pins are electrically quiet for low EMI

Enhanced Safety and Reliability FeaturesAccurate hysteretic thermal shutdown protection withautomatic recovery eliminates need for manual reset Improved auto-restart delivers <3% of maximum power in short circuit and open loop fault conditionsOutput overvoltage shutdown with optional Zener Line undervoltage detect threshold set using a single optional resistor Very low component count enhances reliability and enables single-sided printed circuit board layoutHigh bandwidth provides fast turn on with no overshoot and excellent transient load responseExtended creepage between DRAIN and all other pins improves fi eld reliability

EcoSmart ® – Extremely Energy Effi cient Easily meets all global energy effi ciency regulations No-load <150 mW at 265 VAC without bias winding, <50 mW with bias windingON/OFF control provides constant effi ciency down to very light loads – ideal for mandatory CEC regulations and 1 W PC standby requirements

ApplicationsChargers/adapters for cell/cordless phones, PDAs, digital cameras, MP3/portable audio, shavers, etc.PC Standby and other auxiliary suppliesDVD/PVR and other low power set top decodersSupplies for appliances, industrial systems, metering, etc.

DescriptionTinySwitch-III incorporates a 700 V power MOSFET, oscillator, high voltage switched current source, current limit (user selectable) and thermal shutdown circuitry. The IC family uses an ON/OFF control scheme and offers a design fl exible solution with a low system cost and extended power capability.

Figure 1. Typical Standby Application.

PI-4095-082205

Wide-Range HV DC Input

D

S

EN/UV

BP/M

+

-

+

-

DC Output

TinySwitch-III

Page 186: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

156

Rev. I 01/09

2

TNY274-280

www.powerint.com

Pin Functional Description

DRAIN (D) Pin:This pin is the power MOSFET drain connection. It provides internal operating current for both startup and steady-state operation.

BYPASS/MULTI-FUNCTION (BP/M) Pin:This pin has multiple functions:

It is the connection point for an external bypass capacitor for the internally generated 5.85 V supply.It is a mode selector for the current limit value, depending on the value of the capacitance added. Use of a 0.1 μF capacitor results in the standard current limit value. Use of a 1 μF capacitor results in the current limit being reduced to that of the next smaller device size. Use of a 10 μF capacitor results in the current limit being increased to that of the next larger device size for TNY275-280.It provides a shutdown function. When the current into the bypass pin exceeds I SD , the device latches off until the BP/M voltage drops below 4.9 V, during a power down. This can be used to provide an output overvoltage function with a Zener connected from the BP/M pin to a bias winding supply.

1.

2.

3.ENABLE/UNDERVOLTAGE (EN/UV) Pin:This pin has dual functions: enable input and line undervoltage sense. During normal operation, switching of the power MOSFET is controlled by this pin. MOSFET switching is terminated when a current greater than a threshold current is drawn from this pin. Switching resumes when the current being

Figure 2. Functional Block Diagram.

PI-4077-062306

CLOCK

OSCILLATOR

5.85 V4.9 V

SOURCE(S)

S

R

Q

DC MAX

BYPASS/MULTI-FUNCTION

(BP/M)

+

-

V ILIMIT

FAULTPRESENT

CURRENT LIMITCOMPARATOR

ENABLE

LEADINGEDGE

BLANKING

THERMALSHUTDOWN

+

-

DRAIN(D)

REGULATOR5.85 V

BYPASS PINUNDER-VOLTAGE

1.0 V + V T

ENABLE/UNDER-

VOLTAGE(EN/UV) Q

115 μA 25 μALINE UNDER-VOLTAGE

RESET

AUTO-RESTARTCOUNTER

JITTER

1.0 V

6.4 V

BYPASSCAPACITOR

SELECT AND CURRENT

LIMIT STATEMACHINE

OVPLATCH

Figure 3. Pin Confi guration.

PI-4078-080905

D S

BP/M S

SEN/UV

P Package (DIP-8C)G Package (SMD-8C)

8

5

7

1

4

2

S6

Page 187: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

157

Rev. I 01/09

12

TNY274-280

www.powerint.com

Absolute Maximum Ratings (1,4)

DRAIN Voltage .............................................................................. -0.3 V to 700 VDRAIN Peak Current: TNY274 ....................................... 400 (750) mA (2)

TNY275 .....................................560 (1050) mA (2)

TNY276 ..................................... 720 (1350) mA(2)

TNY277 .....................................880 (1650) mA (2)

TNY278 .................................. 1040 (1950) mA(2)

TNY279 ................................. 1200 (2250) mA(2)

TNY280 ................................ 1360 (2550) mA(2)

EN/UV V oltage ................................................................................... -0.3 V to 9 VEN/UV Current ........................................................... .................................. 100 mABP/M Voltage .................................................. ....................................-0.3 V to 9 VStorage Temperature .............................................................-65 °C to 150 °COperating Junction Temperature(3) ............................... -40 °C to 150 °C

Lead Temperature (4) .....................................................................................260 °C

Notes:1. All voltages referenced to SOU RCE, T A = 25 °C.2. The higher peak DRAIN current is allowed while the DRAIN voltage is simultaneously less than 400 V.3. Normally limited by internal circuitry.4. 1/16 in. from case for 5 seconds. 5. Maximum ratings specifi ed may be applied one at a time, without causing permanent damage to the product. Exposure to Absolute Rating conditions for extended periods of time may affect product reliability.

Thermal Impedance

Thermal Impedance: P or G Package: (θJA) ............................ .................... 70 °C/W(2); 60 °C/W (3)

(θJC )(1) ............................................... ............................11 °C/W

Notes:1. Measured on the SOURCE pin close to plastic interface.2. Soldered to 0.36 sq. in. (232 mm 2), 2 oz. (610 g/m 2) copper clad.3. Soldered to 1 sq. in. (645 mm 2), 2 oz. (610 g/m 2) copper clad.

Parameter Symbol

ConditionsSOURCE = 0 V; T J = -40 to 125 °C

See Figure 16(Unless Otherwise Specifi ed)

Min Typ Max Units

Control Functions

Output Frequencyin Standard Mode

fOSC

TJ = 25 °CSee Figure 4

Average 124 132 140kHz

Peak-to-peak Jitter 8

Maximum Duty Cycle DC MAX S1 Open 62 65 %

EN/UV Pin Upper Turnoff Threshold Current

IDIS -150 -115 -90 μA

EN/UV Pin Voltage

VEN

IEN/UV = 25 μA 1.8 2.2 2.6V

IEN/UV = -25 μA 0.8 1.2 1.6

DRAIN Supply Current

IS1

EN/UV Current > I DIS (MOSFET Not Switching) See Note A

290 μA

IS2

EN/UV Open (MOSFET

Switching at f OSC ) See Note B

TNY274 275 360

μA

TNY275 295 400

TNY276 310 430

TNY277 365 460

TNY278 445 540

TNY279 510 640

TNY280 630 760

Page 188: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

158

1 - 4© 2000 IXYS All rights reservedIXYS reserves the right to change limits, test conditions, and dimensions.

Symbol sgnitaR mumixaMsnoitidnoC tseT

VDSS TJ = 25 C to 150 V008CVDGR TJ = 25 C to 150 C; RGS = 1 M 800 V

VGS Continuous 20 VVGSM Transient 30 V

ID25 TC = 25 A1108N11C13N80 13 A

IDM TC = 25 C, pulse width limited by TJM 11N80 44 A13N80 52 A

IAR TC = 25 A1108N11C13N80 13 A

EAR TC = 25 Jm03C

dv/dt IS IDM, di/dt 100 A/ s, VDD VDSS, 5 V/nsTJ 150 C, RG = 2

PD TC = 25 W003C

TJ -55 ... +150 CTJM 150 CTstg -55 ... +150 C

TL 1.6 mm (0.062 in.) from case for 10 s 300 C

Md euqrot gnitnuoM 1.13/10 Nm/lb.in.

Weight TO-204 = 18 g, TO-247 = 6 g

HiPerFETTM

Power MOSFETs

N-Channel Enhancement ModeHigh dv/dt, Low trr, HDMOSTM Family

TO-247 AD (IXFH)

TO-204 AA (IXFM)

G = Gate, D = Drain,S = Source, TAB = Drain

Features• International standard packages• Low RDS (on) HDMOSTM process• Rugged polysilicon gate cell structure• Unclamped Inductive Switching (UIS)

rated• Low package inductance

- easy to drive and to protect• Fast intrinsic Rectifier

Applications• DC-DC converters• Synchronous rectification• Battery chargers• Switched-mode and resonant-mode

power supplies• DC choppers• AC motor control• Temperature and lighting controls• Low voltage relays

Advantages• Easy to mount with 1 screw (TO-247)

(isolated mounting screw hole)• Space savings• High power density

DG

VDSS ID25 RDS(on)

IXFH/IXFM11N80 800 V 11 A 0.95 IXFH/IXFM13N80 800 V 13 A 0.80

trr 250 ns

Symbol seulaV citsiretcarahCsnoitidnoC tseT(TJ = 25 C, unless otherwise specified)

min. typ. max.

VDSS VGS = 0 V, ID V008Am 3 = VGS(th) VDS = VGS, ID V5.40.2Am 4 =

IGSS VGS = 20 VDC, VDS = 0 100 nA

IDSS VDS = 0.8 • VDSS TJ = 25 C 250 A VGS = 0 V TJ = 125 Am1C

RDS(on) VGS = 10 V, ID = 0.5 • ID25 11N80 0.9513N80 0.80

Pulse test, t 300 s, duty cycle d 2 %

91528F(7/97)

(TAB)

Page 189: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

159

2 - 4© 2000 IXYS All rights reserved

TO-247 AD (IXFH) Outline

Dim. Millimeter InchesMin. Max. Min. Max.

A 19.81 20.32 0.780 0.800B 20.80 21.46 0.819 0.845

C 15.75 16.26 0.610 0.640D 3.55 3.65 0.140 0.144

E 4.32 5.49 0.170 0.216F 5.4 6.2 0.212 0.244

G 1.65 2.13 0.065 0.084H - 4.5 - 0.177

J 1.0 1.4 0.040 0.055K 10.8 11.0 0.426 0.433

L 4.7 5.3 0.185 0.209M 0.4 0.8 0.016 0.031

N 1.5 2.49 0.087 0.102

TO-204 AA (IXFM) Outline

Dim. Millimeter InchesMin. Max. Min. Max.

A 38.61 39.12 1.520 1.540B 19.43 19.94 - 0.785C 6.40 9.14 0.252 0.360D 0.97 1.09 0.038 0.043E 1.53 2.92 0.060 0.115F 30.15 BSC 1.187 BSCG 10.67 11.17 0.420 0.440H 5.21 5.71 0.205 0.225J 16.64 17.14 0.655 0.675K 11.18 12.19 0.440 0.480Q 3.84 4.19 0.151 0.165R 25.16 25.90 0.991 1.020

Symbol seulaV citsiretcarahCsnoitidnoC tseT(TJ = 25 C, unless otherwise specified)

min. typ. max.

gfs VDS = 10 V; ID = 0.5 • ID25, pulse test 8 14 S

Ciss 4200 pFCoss VGS = 0 V, VDS = 25 V, f = 1 MHz 360 pFCrss 100 pF

td(on) 20 50 nstr VGS = 10 V, VDS = 0.5 • VDSS, ID = 0.5 • ID25 33 50 nstd(off) RG = 2 sn00136)lanretxE( tf 32 50 ns

Qg(on) 128 155 nCQgs VGS = 10 V, VDS = 0.5 • VDSS, ID = 0.5 • ID25 30 45 nCQgd 55 80 nC

RthJC 0.42 K/WRthCK 0.25 K/W

seulaV citsiretcarahCedoiD niarD-ecruoS(TJ = 25 C, unless otherwise specified)

Symbol Test Conditions min. typ. max.

IS VGS A1108N11V 0 =13N80 13 A

ISM A4408N11;evititepeRpulse width limited by TJM 13N80 52 A

VSD IF = IS, VGS V5.1,V 0 = Pulse test, t 300 s, duty cycle d 2 %

trr TJ = 25 C 250 nsTJ = 125 C 400 ns

QRM 1 C

IRM 8.5 A

IF = IS-di/dt = 100 A/ s,VR = 100 V

IXFH 11N80 IXFH 13N80IXFM 11N80 IXFM 13N80

IXYS MOSFETS and IGBTs are covered by one or more of the following U.S. patents:4,835,592 4,881,106 5,017,508 5,049,961 5,187,117 5,486,7154,850,072 4,931,844 5,034,796 5,063,307 5,237,481 5,381,025

Page 190: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

160

Dimensions in inches and (millimeters)

Version: A06

SFA1601G - SFA1608G16.0 AMPS. Glass Passivated Super Fast Rectifiers

TO-220AC

.412(10.5)MAX

.185(4.70)

.175(4.44)

.055(1.40)

.045(1.14)

.27(6.86)

.23(5.84)

.11(2.79)

.10(2.54)

.025(0.64)

.014(0.35)

.154(3.91)

.148(3.74)

DIA

PIN1 2

.113(2.87)

.103(2.62)

.16(4.06)

.14(3.56)

.037(0.94)

.027(0.68)

.205(5.20)

.195(4.95)

.594(15.1)

.587(14.9)

.56(14.22)

.53(13.46)

PIN 1

PIN 2 CASE

FeaturesHigh efficiency, low VFHigh current capabilityHigh reliab ilityHigh surge current capabilityLow power loss.For use in low voltage, high frequency inventor, fr eewheeling, and polarity protection applicati on

Mechanical DataCases: TO-220AC Molded plasticEpoxy: UL 94V-0 rate flame retardantTerminals: Pure tin plated, lead free. solderable perMIL-STD-202, Method 208 guaranteedPolarity: As markedHigh temperature soldering guaranteed:260 oC/10 seconds .16”,(4.06mm) from case.Weight: 2.24 grams

Maximum Ratings and Electrical Characteristics Rating at 25 oC ambient temperature unless otherwise specified. Single phase, half wave, 60 Hz, resistive or inductive load. For capacitive load, derate current by 20%

Type Number Symbol SFA1601G

SFA 1602G

SFA1603G

SFA1604G

SFA 1605G

SFA 1606G

SFA 1607G

SFA 1608G

Units

Maximum Recurrent Peak Reverse Voltage V RRM 50 100 150 200 300 400 500 600 V Maximum RMS Voltage V RMS 35 70 105 140 210 280 350 420 V Maximum DC Blocking Voltage VDC 50 100 150 200 300 400 500 600 V Maximum Average Forward Rectified Current @T C = 100 oC I(AV) 16. 0 A

Peak Forward Surge Current, 8.3 ms Single Half Sine-wave Superimposed on Rated Load (JEDEC method )

IFSM 200 A

Maximum Instantaneous Forward Voltage @ 16.0A V F 0. 975 1. 3 1.7 V

Maximum DC Reverse Current @T A=25 oC at Rated DC Blocking Voltage @ T A=100 oC

IR 10 400

uA uA

Maximum Reverse Recovery Time (Note 1) Trr 35 nS

Typical Junction Capacitance (Note 2) Cj 130 100 pFTypical Thermal Resistance (Note 3) R θJC 1.0 oC/WOperating Temperature Range T J -65 to +150 oC Storage Temperature Range T STG -65 to +150 oC Notes: 1. R everse Recovery Test Conditions: I F=0.5A, IR =1.0A, I RR =0.2 5A

2. Measured at 1 MHz and Applied Reverse Voltage of 4.0 V D.C.3. Mounted on Heatsink. Size of 3” x 5” x 0.25” Al-Plate.

Page 191: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

161

SEMITOP® 4

IGBT Module

SK100MLI066T

Preliminary Data

Features

Typical Applications*

Remarks

MLI-T

Absolute Maximum RatingsSymbol Conditions Values UnitsIGBT

Inverse Diode

Freewheeling Diode

Module

CharacteristicsSymbol Conditions min. typ. max. UnitsIGBT

SK100MLI066T

NORKIMESyb©LID9002-70-031

Page 192: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

162

© 2013 IXYS All rights reserved 1 - 5

20130208

MIXD80PM650TMI

IXYS reserves the right to change limits, test conditions and dimensions.

Application:

• AC motor control• AC servo and robot drives• UPS• Solar

Features:

• Easy paralleling due to the positivetemperature coefficient of the on-statevoltage

• Rugged XPT design(Xtreme light Punch Through) results in:- short circuit r ated for 10 μsec.- ver y low gate charge- square RBSOA @ 2x I C

- low EMI• Thin wafer technology combined with

the XPT design results in a competitivelow V CE(sat)

• SONIC™ diode- fast and soft re verse recovery- low oper ating forward voltage

• Optimized f or solar applications- T2/T3 re-inforced

Package:

• Compatible to EASY2B package• Pins f or pressfit connection• With DCB base

Part name (Marking on product)

MIXD80PM650TMI

IC80 (T1/T4) = 82 AIC80 (T2/T3) = 110 AV CES = 650 VV CE(sat) typ. = 1.5 V

IGBT ModulesMulti LevelXPT IGBT Technology

T1D1

+

D5

T2

T3

T4

D6

D2

D3

D4

UN

E1

G1

E2

G2

E3

G3

E4

G4

Th1

Th2

NTC

Page 193: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

163

© 2013 IXYS All rights reserved 5 - 5

20130208

MIXD80PM650TMI

IXYS reserves the right to change limits, test conditions and dimensions.

Ordering Part Name Marking on Product Delivering Mode Base Qty Ordering Code

Standard MIXD80PM650TMI MIXD80PM650TMI Box 20 tbd

Outline Drawing Dimensions in mm (1 mm = 0.0394“)

Pin positions with tolerance Ø 0.4

32 28.8 25

.6

16 12.8

6.4

3.2

3.29.6

12.8

16

19.222.4

25.628.8

32

38.441.6

44.848

G3

T1

T2

E4 G4

N

N

N

N

N N

G1

E1

E2

G2

U U

U U

U U U UE3'

56.7 ±0.3

22.7 ±0.5

16.4±0.22.3 -0.1 x 8.5 +0.3

48 ±

0.3

53 ±

0.1

62.8

±0.

5

42 ±

0.15

51 ±0.1

16.4

±0.

5

1.4 ±0.5 12 ±

0.35

Product Marking

T1D1

+

D5

T2

T3

T4

D6

D2

D3

D4

UN

E1

G1

E2

G2

E3

G3

E4

G4

Th1

Th2

NTC

Page 194: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

164

EK D : Doğrudan Tahrikli Rüzgar Türbini Bilgi Sayfaları.

www.converteam.com

© C

onve

rtea

m –

201

1. P

ublic

atio

n G

B.71

14.g

b.03

.11.

01. T

he C

onve

rtea

m lo

go a

nd a

ny a

ltern

ativ

e ve

rsio

n th

ereo

f are

trad

emar

ks a

nd s

ervi

ce m

arks

of C

onve

rtea

m. T

he o

ther

na

mes

men

tione

d, re

gist

ered

or n

ot, a

re th

e pr

oper

ty o

f the

ir re

spec

tive

com

pani

es. T

his

info

rmat

ion

is g

iven

as

a gu

idel

ine

only

and

may

be

chan

ged

with

out p

rior n

otic

e

Features (examples)

Power (MW)

Speed (rpm)

Voltage (V)

Weight (tons)

Diameter (m)

Full load efficiency (%)

Thermal class

Insulation class

Cooling

DD-3000

3

15

690

900

44 to 55

5

94 to 95

F or B

F

CACW

CACA

DD-6000

6

12.5

690

900

3300

70 to 80

5.5

94 to 95

F or B

F

CACW

CACA

DD-8000

8

12

900

3300

6600

85 to 95

7

94 to 95

F or B

F

CACW

CACA

Converteam's understanding of the whole power conversion chain, supported by a full range of power converters, enables us to optimize the complete electrical drive train, with a "full system" integrated approach.

Converteam Customized Solutions

Converteam can customize its standard product platforms to design and build any rating of Direct Drive PMG from 1 to 10 MW. Converteam solutions can be rapidly tailored into many different mechanical arrangements, to adapt its solutions for customer turbine requirements.

Converteam Direct Drive PMG Range:

Converteam - Rotating Machines Yantai, ChinaTel: +86 21 6442 1666

Converteam - Rotating Machines Nancy, FranceTel: +33 3 83 38 40 00

Converteam - Electric Machinery Minneapolis, USATel: +1 (612) 378-8000

Converteam - Rotating Machines Rugby, UKTel: +44 (0) 1788 563563

Worldwide Converteam Rotating Machine Facilities:

For more information please contact Converteam Tel: +44 (0)1788 563 563 Fax: +44 (0)1788 560 767 or Email: [email protected]

Worldwide Converteam Facilities:Headquarters: +33 (0)1 64 53 83 00Brazil: +55 31 3330-5800Canada: +1 (905) 333 3667Germany: +49 30 7622-0India: +91 124 4220 300Norway: +47 67 83 82 50Russia: +7(499) 270 27 11Singapore: +65 6332 0940South Korea: +65 6332 0940United Arab Emirates: +971 2 639 0846

Page 195: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

165

Rated power 2.5 MW

Cut-in wind speed approx. 3 m/s

Cut-out wind speed 25 m/s 22 m/s

Survival wind speed 59.5 m/s 52.5 m/s

Nominal diameter 90 m 100 m 106m 109m

Swept area 6,362 m 2 7,823 m 2 8,824 m 2 9,399 m 2

Number of blades 3

Type LM 43.8P LM 48.8P Various LM 53.2 or similar

Speed range 8.5 - 16 rpm 7.6 – 14.5 rpm 7.2 – 14 rpm 7 – 13.5 rpm

Speed control Pitch control

Hub height 80 m 100 m

Material Steel tube

Design Direct-drive (DD) multi-pole synchronous generator with permanent magnet excitation

Rated voltage Y 690 V

Insulation class F

Type Frequency converter

Voltage Y 620 V

Design 4 Induction electric motors

Primary brake system Individual, redundant, blade pitch control system

Holding brake Hydraulic bolt lock

Operating mode Micro-processor controlled with remote monitoring

OperationalData

Rotor

Generator

Converter

Yaw System

Brake System

GENERAL TECHNICAL SPECIFICATIONS

GW 2.5MW 90, 100, 106 & 109M WIND TURBINES

PARAMETER GW 90 GW 100 GW 106 GW 109

Control System

Electrical Output

Tower

HIGH POWER GENERATING EFFICIENCY

• Permanent magnet generator (PMG) eliminates the need for electrical field excitation and resulting electrical losses.

• PMG is more efficient at partial load (outputs less than rated capacity) than induction generators.

• Variety of rotor diameters to maximize efficiency in various wind regimes.

COMPACT, LIGHT & EASY TO TRANSPORT

• Goldwind’s 2.5MW wind turbine was designed as a smaller and lighter successor per MW to conventional geared 1.5MW machines.

• The marriage of a PMG and Direct-drive technology results in lowest-in-class top-head-mass.

• Crane requirements for the 2.5 MW are the same class as our competitors’ 1.5 MW offerings.

SUPERIOR POWER QUALITY AND GRID CODE COMPLIANCE

• Full power converter provides flexibility to meet the most stringent grid requirements.

• Advanced control systems provide curtailment and ramp-rate control.

• The Goldwind 2.5MW wind turbine provides increased reactive power as well as low-voltage and zero-voltage ride through capabilities.

GOLDWIND’S PERMANENT MAGNET DIRECT-DRIVE 2.5 MW WIND TURBINE

OUR 2.5MW PMDD TURBINES OFFER:

TURBINE POWER HUB HEIGHT IEC CLASS (KW) (M)

GW 90/2500 2500 80m IIA

GW 100/2500 2500 100m IIIA

GW 106/2500 2500 100m IIIA

GW 109/2500 2500 100m IIIB

GOLDWINDS 2.5MW PMDD FAMILY

TÜV-NORD CERTIFICATIONS OBTAINED OR IN PROCRESS

SIGNIFICANTLY REDUCED MAINTENANCE COSTS AND TOTAL OPERATING EXPENDITURES

• The design philosophy of the 2.5MW PMDD wind turbine eliminates the sources of expensive faults that require crane mobilization.

• The absence of slip rings and carbon brushes in the generator eliminates maintenance activity and reduces operating expenditure, faults and downtime.

• Only one moving part in the drive-train compared to an average of 13+ gears and hundreds of total parts in a conventional gearbox. There is also no need in the Goldwind 2.5MW wind turbine drivetrain for high-speed bearings, couplings, and high speed brake parts.

• Only one bearing is required in the drivetrain compared with 20+ in conventional high speed turbine gearboxes. The slow rotational speed of the Goldwind 2.5MW turbine also extends bearing service life.

• Automatic lubricating system on the yaw bearing reduces the frequency of unplanned maintenance.

• Drive belts are used in place of bull and pinion gears in the pitch control system to improve overall performance, eliminate replacement of expensive parts, and effectively eliminate backlash and reduce vibration (fatigue).

• Goldwind’s advanced pitch system eliminates localized wear experienced by gear-driven pitch systems.

• Ultra capacitors are used in place of lead acid or gel batteries for energy storage in Goldwind’s advanced pitch control system. They provide faster and more efficient charge/discharge capabilities than batteries and are ideal for pitch systems, which requires quick bursts of power.

• Ultra capacitors are smaller and lighter for their power (capacity) than batteries, have a wider operating temperature range provide decreased maintenance interval.

• Robust generator cooling system using air-to-air heat exchangers – no fluids required.

WINDFARM COUNTRY WINDFARM ROTOR YEAR OF NAME TYPE DIAMETER INSTALLATION

2.5MW PMDD WIND TURBINE INSTALLATIONS

1 Guanting China Onshore 100m 2009

2 Xiangshui China Offshore 100m 2010

3 Wagenfeld Germany Onshore 100m 2010

4 Dabancheng China Onshore 90m 2010

5 Rudong China Offshore 100m 2010

PMDD technology, simple drive-train construction, high reliability • Light and compact design compared to other turbines in its class • Sealed insulation design for excellent dust resistance • Full power converter, low-voltage and zero-voltage ride-through capabilities for excellent grid connection characteristics

*SPECIFICATIONS SUBJECT TO CHANGE

Page 196: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

166

4k7

CH

IPLE

D

JTAG

+5V

SR36E

10R

CH

IPLE

D

1K

CH

IPLE

D

DGNDDGNDDGNDDGND

+3V3

4k7 4k7

+3V3_D

2k2DG

ND

20MHz

22pf

22pf

DG

ND

22k

AGN

D

2.2uf

2.2uf

10k

+3V3_D

100nf

DGND

10nF

10nF

1A

AGNDAGNDAGNDAGNDAGND

MSTBA2

Reset

4k7

4k7

4k7

+3V3_DD

GN

D

DGND

4k7

+3V3_D

100nF

10-XX_LARGE

DGND

4k7

+3V3_D

100nF

10-XX_LARGE

DGND

4k7

+3V3_D

100nF

+3V3

_D_

2k2 _

2k2

DGND

_

2k2

DGND

_

2k2

DGND

10uH

DGND

AGN

D10

0nF

100n

F10

0nF

100n

F10

0nF

100n

F10

0nF

100n

F10

0nF

100n

F

100n

F

100n

F 100n

F

AGND

AGN

D

AGND

AGN

D

AGND

AG

ND

AGND

+3V3_A

+1.8V

100n

F

DGND

VREG_1.8VVREG_3.3V

10uH

GND

100n

F 100nF100nF

100nF

+3V3_D +1.8V+3V3_A

100nF

22uH 22uH

22uH 22uH

22uH 22uH

22uH 22uH

22uH 22uH

22uH

22uH

22uH22uH

4u7

AGND

4u7

DGND

4u7AGND

+1.8V

4u7

DG

ND

22uH

100n

F

GND

DGNDDGND

+3V3

_D

78S05

100n

F/10

0V

10k

CH

IPLE

D

Besleme_Rolesi

1N41

48

BCP56

GND

+5V_

MO

SFET

_SU

RU

CU

+5V

2k2

10k

TL42PO

1uF

DG

ND

+3V3_D

33uf/35V

33uf

/35V

33uf/35V

33uf/35V

33uf/35V

33uf/35V33uf/35V

33uf/35V

D01S+5V

1uF

AGNDAGNDAGND

Bos

GPIO00_EPWM1AP$47

GPIO01_EPWM1B_SPISIMODP$44

GPIO02_EPWM2AP$45

GPIO03_EPWM2B_SPISOMIDP$48

GPIO04_EPWM3AP$51

GPIO05_EPWM3B_SPICLKD_ECAP1P$53

GPIO06_EPWM4A_EPWMSYNCI_EPWMSYNCOP$56

GPIO07_EPWM4B_SPISTED_ECAP2P$58

GPIO08_EPWM5A_CANTXB_!ADCSOCAOP$60

GPIO09_EPWM5B_SCITXDB_ECAP3P$61

GPIO10_EPWM6A_CANRXB_!ADCSOCBOP$64

GPIO11_EPWM6B_SCIRXDB_ECAP4P$70

GPIO12_!TZ1_CANTXB_SPISIMOBP$1

GPIO13_!TZ2_CANRXB_SPISOMIBP$95

GPIO14_!TZ3_SCITXDB_SPICLKBP$8

GPIO15_!TZ4_SCIRXDB_SPISTEBP$9

GPIO16_SPISIMOA_CANTXB_!TZ5P$50

GPIO17_SPISOMIA_CANRXB_!TZ6P$52

GPIO18_SPICLKA_SCITXDBP$54

GPIO19_SPISTEA_SCIRXDBP$57

GPIO20_EQEP1A_SPISIMOC_CANTXBP$63

GPIO21_EQEP1B_SPISOMIC_CANRXBP$67

GPIO22_EQEP1S_SPICLKC_SCITXDBP$71

GPIO23_EQEP1I_SPISTEC_SCIRXDBP$72

GPIO24_ECAP1_EQEP2A_SPISIMOBP$83

GPIO25_ECAP2_EQEP2B_SPISOMIBP$91

GPIO26_ECAP3_EQEP2I_SPICLKBP$99

GPIO27_ECAP4_EQEP2S_SPISTEBP$79

GPIO28_SCIRXDA__!TZ5P$92

GPIO29_SCITXDA__!TZ6P$4

GPIO30_CANRXAP$6

GPIO31_CANTXAP$7

GPIO32_SDAA_EPWMSYNCI_!ADCSOCAOP$100

GPIO33_SCLA_EPWMSYNCO_!ADCSOCBOP$5

GPIO34P$43

ADCINA0P$23

ADCINA1P$22

ADCINA2P$21

ADCINA3P$20

ADCINA4P$19

ADCINA5P$18

ADCINA6P$17

ADCINA7P$16

ADCINB0P$27

ADCINB1P$28

ADCINB2P$29

ADCINB3P$30

ADCINB4P$31

ADCINB5P$32

ADCINB6P$33

ADCINB7P$34

ADCLOP$24

ADCRESEXTP$38

ADCREFINP$35

ADCREFPP$37

ADCREFMP$36

!TRSTP$84

TCKP$75

TMSP$74

TDIP$73

TDOP$76

EMU0P$80

EMU1P$81

TEST1P$97

TEST2P$98

XCLKOUTP$66

XCLKINP$90

X1P$88

X2P$86

!XRSP$78

VDD3VFLP$96

VDDA2P$15 VSSA2 P$14

VDDAIOP$26 VSSAIO P$25

VDD1A18P$12 VSS1AGND P$13

VDD2A18P$40 VSS2AGND P$39

VDD0P$10

VDDIO3P$82

VSS0 P$2VDD1P$42 VDD2P$59 VDD3P$68VDD4P$85 VDD5P$93

VDDIO0P$3VDDIO1P$46 VDDIO2P$65

VSS1 P$11VSS2 P$41VSS3 P$49VSS4 P$55VSS5 P$62VSS6 P$69VSS7 P$77VSS8 P$87VSS9 P$89VSS10 P$94

R249

5V_L

ED

135791113

246

1214

810

SV1

TP_5

V_PS

D33

R153

1.8V

_LED

R154

3.3V

_LED

651R551R

R157Q7

C133

C134

R158

C135

C136

R15

9

C137

C139 C170

F81

DA_BESLEME-1

2DA_BESLEME-2

31 2

4

S4

R13

8

R13

9

R14

0 R14

4

C177

1 342

U$16R14

5

C178

1 342

U$17R14

6

C179

OFF

_RE

DR147

ON

_GR

EENR14

8

CPU

_BEA

TR14

9

FAU

LT

R15

031

L11

C5C10

C11C13

C14

C15

C16

C17

C18

C19 C20

C21

C22

TP_GND

C24

GNDVI3

1

VO 2

LM1085-1.8

GNDVI3

1VO 2

TS1084CM

3 1L1

C43

C102C172

C180C182

L2L3L4

L5L12

L13L14L15L16L17

L18

L19

L20L21

C189

C19

0

C191

C192

L22

C12

GNDVI1

2

VO 3

GERILIM_REG

C3

R9

V_LE

D

161

K1

O1

S1

P1K1 O

2S2

P2

K1

D20

Q4

R10

R11

23

1

56

4

S2

C9

C63

C65

C66

C68C69 C70 C71

C72

KK2

C6

TRIP

12

JP112

JP212

JP3

GPIO

ADC

JTAG

FLASH

CLOCK

+ +

+ + +

+

+

+

+12V +12V

RO

LE_B

ESLE

MES

I

12V

DC

ADC_VAC_RADC_VAC_S

ADC_VAC_T

EMU0

EMU0

EMU1

EMU1

TDO

TDO

TDI

TDI

TMS

TMS

TCK

TCK

TRST

TRST

S1A

S1BS1A

S1B

S2A

S2BS2A

S2B

S3A

S3BS3A

S3B

TRIP

TRIP

BOOT_1

BOOT_1

BOOT_2

BOOT_2

BOOT_3

BOOT_3

CPU_LED

CPU_LED

ON/OFF_LED

ON/OFF_LED

VDD3VFL

VDD3VFL

DURDUR

DURDUR

BE

SLE

ME

_RO

LES

I

BESLEME_ROLESI

ARIZA

ARIZA

BASLAT

BASLAT

SEBEKE_ROLESI

SARJ_ROLESI

DESARJ_ROLESI

I_AKIM_T

I_AKIM_S

I_AKIM_R

SIFIR_GECIS_RSIFIR_GECIS_SSIFIR_GECIS_T

DA_UST

DA_ALT

EK E : Şemalar ve Baskı Devreler.

Şekil E.1 : İşlemci ve besleme devresi şemaları.

Page 197: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

167

Şekil E.2 : Şebeke gerilimi, akım ölçeklendirme ve DA bara gerilimi ölçüm devreleri.

MCP6022

MCP6022

300K%1 5k1 %1

300K%1

5k1

%1 2k2 %1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%12n2

+5V

+3V3_D

AGND

100nf

1uF

AGND

3k3

10nF

AGND

3k3470k

4k7 BC817

3k3

4k7

MCP6022300K%1

5k1 %1

300K%1

5k1

%1

56R300K%1

300K%1

300K%1

300K%1 2n2

AGND

100n

f

1uF

AGND

MCP6022

MCP6022

300K%1 5k1 %1

300K%1

5k1

%1 2k2 %1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%1

2n2

+5V

+3V3_D

AGND

100nf 1uF

AGND

3k3 10nF

AGND

3k3

470k

4k7BC817

3k3

4k7

MCP6022

MCP6022

300K%1 5k1 %1

300K%1

5k1 %1

2k2 %1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%1

300K%12n2

+5V

+3V3_D

AGND

100nf 1uF

AGND

3k310nF

AGND

3k3

470k

4k7BC817

3k3

4k73k3

%1

3k3

%1

3k3

%1

+3V3_A

AGND

AGND

AGND

300K%1

300K%1

MCP6022300K%1 5k1 %1

300K%1

5k1

%1

56R300K%1

300K%1

300K%1

300K%1 2n2

AGND

100n

1uF

AGND

+3V3_A

300K%1

300K%1

MCP6022

2n2

2n2

4n7

4n7

4n7

3k3

%1

2k2

%1

AGND

MCP6022

100n

F

100n

f

56R10nf

AGND

1uF

MCP6022

LM38

5-2.

5

10k %1

10k %1

10k

%1

AGND

AGND

10k %1

470R

56R10nf

AGND

10k %1

10k %1

10k

%1

AGND

10k %1

MCP6022

100nf

56R10nf

AGND

1uF

10k %1

10k %1

10k

%1

AGND

AGND

10k %1

MCP6022

100n

F

LM38

5-2.

5

2k2

100n

F

+3V3_A

+3V3_A

+3V3_A

2

31

IC35A 6

57

IC35B

84

R273 R274

R275

R27

6

R277

R280

R281

R282

R283

R3

R4

C1

TP_V

AC

C25C27

TP_2.5_VREF

R47

C31

R48R49

R53

Q1

R55

R56

2

31

IC4A

84

R57R58

R59

R60

R61

R62

R63

R64

R65

C46

TP_VDA_UST

C47 C48

SIFIR_GECİS_R

2

31

IC10A 6

57

IC10B

84

R87 R88

R89

R90

R91

R92

R93

R94

R95

R96

R97

C95

TP_VAC1

C96 C97

TP_2.5_VREF2

R101

C110

R102R103

R105Q3

R107

R108

SIFIR_GECİS_S

2

31

IC11A 6

57

IC11B

84

R109 R110

R111

R112

R113

R114

R115

R116

R117

R118

R119

C117

TP_VAC2

C118 C119

TP_2.5_VREF3

R123C121

R124R125

R127Q6

R129

R13

0

SIFIR_GECİS_T

R15

1R

152

R24

0

R7

R8

2

31

IC1A

84

R25 R26

R27

R28

R29

R30

R31

R32

R33

C74

TP_V

DA_

ALT

C75

C77

R38

R39

6

57

IC1B

C58

C61

C64

C67

C73

R37

R66

2

31

IC2A

84

C76

C78

R67

C80

TP_I_AKIM_S

TP_I_SENSOR_CIKIŞ_S_

C83

6

57

IC2B

IC6

R75

R76

R77

R78R79

R82

C90

TP_I_AKIM_R

TP_I_SENSOR_CIKIŞ_R_

R83

R84

R85

R86

2

31

IC7A

84

C100

R160

C101

TP_I_AKIM_T

TP_I_SENSOR_CIKIŞ_T_

C105

R161

R162

R16

3

R164

6

57

IC7B

3.3V_BESLEME

C85

IC3

R34

C86

Sifir Geçiş DedektörüŞebeke Gerilim Ölçümü

Akim Sinyali ÖlçeklendirmeDA Bara Gerilimi Ölçümü

NOTR

NOTR

VDA_UST

VDA_ALT1V_REF

1V_REF

1V_R

EF

SIFIR_1

SIFIR_1

SIFIR_2

SIFIR_2

SIFIR_3

SIFIR_3

VR

EF_

2.5V

VR

EF_

2.5V

VREF_2.5V

VREF_2.5V

VREF_2.5V

VREF_2.5VADC_VAC_R

ADC_VAC_S

ADC_VAC_T

VS

VT

VN

VN

VN

VR

I_AKIM_T

I_AKIM_S

I_AKIM_R

SIFIR_GECIS_R

SIFIR_GECIS_S

SIFIR_GECIS_T

I_R

I_S

I_T

DA_UST

DA_ALT

Page 198: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

168

Şekil E.3 : Mosfet sürücü devre şemaları.

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

10k

10k

10k

10k

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

10k

10k

10k

10k

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

BC817

DGND

4k7

470R

+5V_GATE_DRIVER

10R

MBR0540 4R7

1uF/100V

10k

10k

10k

10k

470pF

470pF

470pF

470pF 470pF

470pF

470pF

470pF 470pF

470pF

470pF

470pF

10uf/35V 10uf/35V10uf/35V

10uf/35V 10uf/35V10uf/35V

10uf/35V10uf/35V10uf/35V

10uf/35V 10uf/35V 10uf/35V

FOD3180 FOD3180FOD3180

FOD3180FOD3180FOD3180

FOD3180 FOD3180FOD3180

FOD3180FOD3180FOD3180

470R

470R

470R

470R

470R

470R

470R

470R470R

470R

470R

470R

10k

10k

10k

10k10

k

10k

10k

10k

10k

10k

10k

10k

Q5R165

R16

7

R168

D38 R169

C141

Q8R170

R17

2R173

D40 R174

C140

Q9R175

R17

7

R178

D42 R179

C144

Q10R180

R18

2

R183

D44 R184

C146

R18

5R

186

R18

7R

188

Q11R189

R19

1

R192

D46 R193

C148

Q12R194

R19

6

R197

D48 R198

C150

Q13R199

R20

1

R202

D50 R203

C152

Q14R204

R20

6

R207

D52 R208

C154

R20

9R

210

R21

1R

212

Q15R213

R21

5

R216

D54 R217

C156

Q16R218

R22

0

R221

D56 R222

C158

Q17R223

R22

5

R226

D58 R227

C160

Q18R228

R23

0

R231

D60 R232

C162

R23

3R

234

R23

5R

236

TP_S1A

TP_S1B

TP_S1A

TP_S1B TP_S2B TP_S3B

TP_S2ATP_S3A

TP_S3BTP_S2B

TP_S2ATP_S3A

TP_S1A_GATE TP_S2A_GATETP_S3A_GATE

ETAG_B2S_PTETAG_B1S_PTTP_S3B_GATE

TP_S1A_GATE TP_S2A_GATETP_S3A_GATE

TP_S1B_GATE TP_S2B_GATETP_S3B_GATE

C23

C29

C30

C32 C33

C34

C35

C36C37

C38

C39

C40

C44 C45C50

C51 C53C54

C55C56C57

C59 C60 C62

2

3 5

7

8

6

GDRV9

2

3 5

7

8

6

GDRV1

2

3 5

7

8

6

GDRV2

2

3 5

7

8

6

GDRV3

2

3 5

7

8

6

GDRV4

2

3 5

7

8

6

GDRV5

2

3 5

7

8

6

GDRV6

2

3 5

7

8

6

GDRV7

2

3 5

7

8

6

GDRV8

2

3 5

7

8

6

GDRV10

2

3 5

7

8

6

GDRV11

2

3 5

7

8

6

GDRV12

R12

R13

R14

R15

R16

R17

R18

R19R20

R22

R23

R24

R21 R35

R52

R80R

81

R98

R99

R100

R10

4R

120

R12

1R

122

+ ++

+ ++

+++

+ ++

S1A_SOURCE

S1A_SOURCE

S1B_SOURCE

S1B_SOURCE

S1A_SOURCE

S1A_SOURCE

S2B_SOURCE

S2B_SOURCE

S2A_SOURCE

S2A_SOURCE

S3B_SOURCE

S3B_SOURCE

S3A_SOURCE

S3A_SOURCE

S2A_SOURCE

S2A_SOURCE

S3A_SOURCE

S3A_SOURCE

S1A__DRIVER_SUPPLY

S1B__DRIVER_SUPPLY

S1A__DRIVER_SUPPLY

S1B__DRIVER_SUPPLY

S2A__DRIVER_SUPPLY

S2B__DRIVER_SUPPLY

S2A__DRIVER_SUPPLY

S2B__DRIVER_SUPPLY

S3A__DRIVER_SUPPLY

S3B__DRIVER_SUPPLY

S3A__DRIVER_SUPPLY

S3B__DRIVER_SUPPLY

VDC_IN_NEG_

VDC_IN_NEG_

VDC_IN_NEG_

VDC_IN_NEG_

VDC_IN_NEG_

VDC_IN_NEG_

S1A_GATE

S1B_GATE

S1A_GATE

S1B_GATE

S2A_GATE

S2B_GATE

S2A_GATE

S2B_GATE

S3A_GATE

S3B_GATE

S3A_GATE

S3B_GATE

S1A

S1B

S1A

S1B

S2A

S2B

S2A

S2B

S3A

S3B

S3A

S3B

Page 199: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

169

Şekil E.4 : Evirici güç devresi.

13N80

13N80

SFA1

608G

13N80

13N80

SFA

1608

G

13N80

13N80

SFA1

608G

13N80

13N80

SFA

1608

G

13N80

13N80

SFA1

608G

13N80

13N80

SFA

1608

G

MYG-14K511

AC

S71

2 E

LCTR

-05B

T

+5V

100n

F AGN

D

AGND

2n2

AC

S71

2 E

LCTR

-05B

T

+5V

100n

F AGN

D

AGND

2n2

AC

S71

2 E

LCTR

-05B

T

+5V

100n

F AGN

D

AGND

2n2

GMSTBA4

MYG-14K511

MYG

-14K

391

MYG

-14K

391

MYG

-14K

391

3A

4n7/

1KV

4n7/

1KV

4n7/

1KV

4n7/

1KV

PE

5A

5A

5A

__

POWER_PIN

POWER_PIN

POWER_PIN

POWER_PIN

POWER_PIN

POWER_PIN

POWER_PIN

POWER_PIN

POWER_PIN

5A5A

5A

470u

f/450

V47

0uf/4

50V

15nF

/275

VAC

15nF

/275

VAC

15nF

/275

VAC

Ortak Mod

E3206S

E3206SE3206S

E3206S

1N41

48

1N41

48

1N41

48

1N41

48

BCP56

GND

2k2

10k

E3206S

10nF/630V 100R/1W

10nF/630V 100R/1W

10nF/630V 100R/1W

10nF/630V100R/1W

1k2/4W

1k2/4W

1k2/4W

1k2/4W

39k/

2W39

k/2W

39k/

2W39

k/2W

BCP56

GND82

0R

10k

E3206S

BCP56

GND

820R

10k

12nF/1600V 100R/1W12nF/1600V

100R/1W

1N41

48

1N41

48

BCP56

10k

S1A

S1B

D3

S1A

S1B

D5

S2A

S2B

D8

S2A

S2B

D9

S3A

S3B

D10

S3A

S3B

D11

1 2 3 4

8 7 6 5

IC16

C16

4

C165

1 2 3 4

8 7 6 5

IC19

C16

6

C167

1 2 3 4

8 7 6 5

IC20

C16

8

C169

1 X3-1

2 X3-2

3 X3-3

4 X3-4

F4

C17

3

C17

4 C17

5

C17

6

F5

F6

F7

TP_VDA_IN_NEG_

TP_VDA_IN_POS

TP_R_ÇIKIŞ

TP_S_ÇIKIŞ

TP_T_ÇIKIŞ

NOTR_ÇIKIŞI

TP_VDC_NOTR

R_FAZI_ÇIKIŞI

T_FA

ZI_Ç

IKI Ş

I

TP_S3A_SOURCE

TP_S1A_SOURCE TP_S2A_SOURCE TP_S3A_SOURCE

TP_S2A_SOURCETP_S1A_SOURCE

VD

C_I

N_L

ED

VD

C_I

N_L

ED

1

NIARD_A2SNIARD_A1S S3A_DRAIN

R S T

TP_S1B_SOURCETP_S2B_SOURCE TP_S3B_SOURCE

CON1

CON6

CON2

CON3

CON4

CON5

CON7

CON8

CON9

F1F2

F10

C2

C4

C7

C8

C41

21

3 4

EMI

S_FAZI_ÇIKIŞI

21

K2

OS

P

K2

21

K9

OS

P

K9

21

K10

OS

P

K10

21

K11

OS

P

K11

D19

D21

D22

D23

Q2

R40

R41

21

K3

OS

P

K3

C79 R50

C81 R51

C82 R68

C84

R69

R70

R71

R72

R73

R42

R1

R2

R5

Q19R6

R43

21

K4

OS

P

K4

Q20R44

R45

C87 R46C88 R74

D24 D25

Q21

R36

S3A__DRIVER_SUPPLYS3A_SOURCES3B__DRIVER_SUPPLYS3B_SOURCES3A__DRIVER_SUPPLYS3A_SOURCES3B__DRIVER_SUPPLYVDC_IN_NEG_

S2A__DRIVER_SUPPLYS2A_SOURCES2B__DRIVER_SUPPLYS2B_SOURCES2A__DRIVER_SUPPLYS2A_SOURCES2B__DRIVER_SUPPLYVDC_IN_NEG__

S1A__DRIVER_SUPPLYS1A_SOURCES1B__DRIVER_SUPPLYS1B_SOURCES1A__DRIVER_SUPPLYS1A_SOURCES1B__DRIVER_SUPPLYVDC_IN_NEG___

EPWM1A

EPWM1B

EPWM2A

EPWM2B

EPWM3A

EPWM3B

EPWM4A

EPWM4B

EPWM5A

EPWM5B

EPWM6A

EPWM6B

IP+

IP+

IP-

IP-

VCC

VIO

UT

FILT

ER

GN

D

ACS7

12

IP+

IP+

IP-

IP-

VCC

VIO

UT

FILT

ER

GN

D

ACS7

12IP

+

IP+

IP-

IP-

VCC

VIO

UT

FILT

ER

GN

D

ACS7

12

++

S1B_SOURCE

NOTR

NOTR

S2B_SOURCE

S3B_SOURCE

VN

VDA_IN_POS_

VDA_IN_NEG__

ROLE_BESLEMESI ROLE_BESLEMESI

ROLE_BESLEMESI

VDA_UST

VDA_ALT

I_R

I_S

I_T

Enduktanslar Disarida

S1A_SOURCE

S1B_SOURCE

S1A_SOURCE

S2B_SOURCE

S2A_SOURCE

S3B_SOURCE

S3A_SOURCE

S2A_SOURCE

S3A_SOURCE

S1A__DRIVER_SUPPLY

S1B__DRIVER_SUPPLY

S1A__DRIVER_SUPPLY

S1B__DRIVER_SUPPLY

S2A__DRIVER_SUPPLY

S2B__DRIVER_SUPPLY

S2A__DRIVER_SUPPLY

S2B__DRIVER_SUPPLY

S3A__DRIVER_SUPPLY

S3B__DRIVER_SUPPLY

S3A__DRIVER_SUPPLY

S3B__DRIVER_SUPPLY

VDC_IN_NEG_

VDC_IN_NEG_

VDC_IN_NEG_

VDC_IN_NEG_

S1A_SOURCE

S1B_SOURCE

S1A_SOURCE

S1A_GATE

S1B_GATE

S1A_GATE

S1B_GATE

S2A_GATE

S2B_GATE

S2B_SOURCE

S2A_GATE

S2A_SOURCE

S2B_GATE

S3A_GATE

S3B_GATE

S3B_SOURCE

S3A_GATE

S3A_SOURCE

S3B_GATE

S2A_SOURCE S3A_SOURCE

VS

VT

VR

VDC_IN_NEG_VDC_IN_NEG_ VDC_IN_NEG_

SEBEKE_ROLESI

SARJ_ROLESIDESARJ_ROLESI

TSR

R

S

T

Lf

Lf

Lf

R

S

T

N

ŞE

BE

KE

T

S

R

Page 200: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

170

Şekil E.5 : Evirici baskı devre çizimi.

141 2

12

34

12

4

4

0817

0817

0817

0817

0817

0817

0817

0817

4

4

4

12

34

1 2

3 4

1 2

3 4

12

335

1

E3206S

E3206S

E3206S

E3206S

E3206S

E3206S

Page 201: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

171

Şekil E.6 : Flyback AGK devre şeması.

100n

/275

Vac 6mH_LINE

22uF

/400

V

DF06S

1A

4M7

2n2/1KV

39K/

2W

US1

M

4M7

27R/0.5W 390pF/100V

1K10uF

2n2/1KV

4k7

RED

470k

470k

1k

10BQ100

470uF/35V

100u

f/35V

13V

100mA

S14K

275

E25/5OUT

6R8/

1W

22uF/400V 4M7

2n2/

1KV

39K/

2W

US1

M

4M7

27R / 0.5W 390pF/100V

1K10uF

2n2/1KV

4k7

1k

470uF/35V

100mAE25/5OUT

6R8/

1W

100u

f/35V

1A

1A

470k

470kMSTBA2

13V

10BQ100

TLP181

TLP181

PWR_SW1 10uH

10uH

CX

4 21

4 3

L10

C74

B4

F6

47

1

256

8

U4TNY280G

R58

C77R59

D30

R60

R61

C79

R62C81

C82

R63

GR

EEN

VIN

_LED

R33

R34

R35

D27 C63

C66

D2

F2

R13

7

U$1

R21

C42

47

1

256

8

U1TNY280G

R22

C43

R23

D12

R24

R25 C44

R26C45

C46

R27

GREEN11

R28

C47F14

U$2

R29

C19

F12

F13

R17

R18

1

DA_INPUT-1

2DA_INPUT-2

D10

D1

1

23

4IC26

1

23

4IC1

23

1

DA_BARA_ON_OFF

21

L9

21L1

GND_1

GND_2

GND_3

GND_7

GND_8

15V_6

GND_9

GND_10

GND_4

GND_5

GND_6

OUT7

OUT8

OUT9

GND

OUT2

OUT3

OUT4

OUT5

OUT10

15V_1

+

D

S

EN/UV

BP

+ +

+

D

S

EN/UV

BP

+ +

63T

9T

9T

9T

9T

9T

63T

9T

9T

9T

9T

9T

Page 202: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

172

Şekil E.6 (devam): Flyback AGK devre şeması.

27R/0.5W 390pF/100V

100mA

27R/0.5W 390pF/100V

100mA

27R/0.5W 390pF/100V

100mA

27R/0.5W 390pF/100V

100mA

27R/0.5W 390pF/100V

100mA

27R/0.5W 390pF/100V

100mA

27R/0.5W 390pF/100V

100mA

27R/0.5W 390pF/100V

100mA

470uF/35V

470uF/35V

470uF/35V

470uF/35V 470uF/35V

470uF/35V

470uF/35V

470uF/35V

100u

f/35V

100u

f/35V

100u

f/35V

100u

f/35V

100u

f/35V

100u

f/35V

100u

f/35V

100u

f/35V

10BQ100 10BQ100

10BQ100

10BQ100

10BQ100 10BQ100

10BQ100

10BQ100

4k7 4k

74k

7

4k7

4k7 4k7

4k7

4k7

MS

TBA

5

MS

TBA

5

MS

TBA

5

MS

TBA

5

10uH

10uH

10uH

10uH

10uH10uH

10uH 10uH

R1

C2

GREEN1

F3

R3 C6

GREEN2

F1

R5

C10

GREEN3

F4

R7 C14

GREEN4

F5

R9 C18

GREEN5

F8

R11 C22

GREEN6

F9

R13 C26

GREEN7

F10

R15 C30

GREEN8

F11

C3

C4

C7

C8 C11

C12

C15

C16

C20 C

23C

24

C27

C28 C31

C32

C34

D11 D3

D4

D5

D6D7

D8

D9

R2 R

4R

6

R8

R10 R12

R14

R16

1X

1-1

2X

1-2

3X

1-3

4X

1-4

5X

1-5

1X

2-1

2X

2-2

3X

2-3

4X

2-4

5X

2-5

1X

3-1

2X

3-2

3X

3-3

4X

3-4

5X

3-5

1X

4-1

2X

4-2

3X

4-3

4X

4-4

5X

4-5

21L2

21L3

21L4

21L5

21L6

21L7

21L8 21

L11

GN

D_1

15V_2

15V

_2

GND_2GND_2

GN

D_2

15V_3

15V

_3

GND_3GND_3

GN

D_3

15V_4

15V

_4

GND_7GND_7

GN

D_7

15V_5

15V

_5

GND_8GND_8

GN

D_8

15V

_6

GND_9GND_9

GN

D_9

15V_7

15V

_7

15V_9

15V

_9

15V_10

15V

_10

GND_10GND_10

GN

D_1

0

GN

D_4

GND_4GND_4

GND_5GND_5

GN

D_5

GN

D_6

OUT7

OUT8

OUT9

OUT2

OUT3

OUT4

OUT5 OUT10

15V

_1

15V

_8

15V_8

++

++

++

+++

++

++

++

+

Page 203: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

173

Şekil E.7 : Flyback AGK baskı devre çizimi.

0922

0922

0922

0922

12

1 2 3 4 5 1 2 3 4 5 1 2 3 4 51 2 3 4 5

Page 204: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

174

EK F : Laboratuvar Düzeneği Fotoğrafları.

Şekil F.1 : Evirici ve yardımcı güç kaynağı devreleri.

Evirici Güç Devresi

Besleme

Flyback AGK

Ölçüm Devreleri

DSP Programlayıcı

Bağlantı Endüktansı

Page 205: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

175

Şekil F.2 : Şebeke bağlantılı çalışma düzeneği.

Page 206: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

176

Şekil F.3 : Açık çevrim şebeke bağlantısız çalışma düzeneği.

Page 207: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

177

EK G : Kısa Program Kodları.

(a) Matlab ile sinüs tablosu oluşturması.

Rad =0:(2*pi)/2048:2*pi; Dizi =2400*sin(rad); Tablo =int32(dizi); plot(rad,tablo)

Şekil G.1 : Matlab sinüs tablosu oluşturma.

(b) PSIM seviye seçici bloğu kodu.

if(x1>0)

y1=x2;

y2=1;

y3=!x2;

y4=0;

y5=x1;

else

y1=0;

y2=x2;

y3=1;

y4=!x2;

y5=x1+2500;

Page 208: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

178

Page 209: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

179

ÖZGEÇMİŞ

Ad Soyad: Cem KÖSEOĞLU

Doğum Tarihi: 13 Nisan 1988

E-Posta: [email protected]

Lisans: Sakarya Üniversitesi

Elektrik Elektronik Mühendisliği - 2010

Page 210: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ …polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/1341/1/14255.pdf · 2015-05-13 · vii ÖNSÖZ Yüksek lisans eğitimim ve tez

180