24
The PALA Yıl: 4 Sayı: 32 OCAK-ŞUBAT 2012 MÜNAZARA TAKIMIMIZ NAMAĞLUP KİTAP FRAGMANLARI YARIŞMASI FATİH TÜRKMENOĞLU THE PALA’DA FETİH 1453 SEMPRE ARTE MUN KULU BU Ö Ğ RENCİLERİNİN ULUSLARARASİ BAŞARİSİ

The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

Embed Size (px)

DESCRIPTION

FMV Özel Ayazağa Işık Lisesi gazetesi olan "The PALA" gazetemizin Şubat 2012 tarihli 32. sayısı

Citation preview

Page 1: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

The PALA Yıl: 4 Sayı: 32 OCAK-ŞUBAT 2012

MÜNAZARA TAKIMIMIZ NAMAĞLUP

KİTAP FRAGMANLARI YARIŞMASI

FATİH TÜRKMENOĞLU THE PALA’DA

FETİH 1453

SEMPRE ARTE

MUN KULU BU Ö Ğ RENCİ LERİ Nİ N ULUSLARARASİ BAŞARİSİ

Page 2: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 2

27 Aralık 2012 tarihinde Nişantaşı Kampsümüzde yapılan ALMANCA KONUŞMA YARIŞMASI “Kunst des

Redens” de toplamda 40 öğrenci katılmış ve 11.sınıflar arasında öğrencilerimiz Çevikalp Sütunç birincilik, Can

Özkaynak ikincilik, Dilara Demir üçüncülük ve 9.sınflar arasında ise Ege Kaan Boysan üçüncülük derecesini

almışlardır.

Bir Sana Van’a Kampanyası okulumuzda 2011 Aralık Ayının son iki haftası yapılmış. Toplam üç kez kurulan

yiyecek içecek standından elde edilen 600 TL ile 30 adet kazak,hırka,eldiven ve atkı takımı,kışlık mont satın

alınmış ve de hediye paketi yapılmıştır.

FMV Özel Ayazağa Işık Lisesi Edebiyat Zümresinin hazırladığı şiir etkinlikleri, “Işık’ta Şiir Işıltıları” 2.

dönem de devam etmektedir. 9. sınıf öğrencilerinin hazırladığı Murathan MUNGAN dinletisi,15.02.2012

tarihinde 101 numaralı amfide gerçekleşmiş, dinletide MUNGAN’ın şiirleri hem kendi sesinden hem de

öğrencilerin yorumuyla dinlenmiştir.

Zafer YAZ

Page 3: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

Şenay ÖNAL

S A Y F A 3

Okulumuz münazara takımı başarıya doymuyor. Aldığı üst üste galibiyetlerle

katıldığı hiçbir maçı kaybetmeyen münazara takımımız “Sarıyer İlçe Birincisi”

olduktan sonra İstanbul çapında yapılan münazara yarışmalarında Sarıyer ilçesini

temsil etmeye hak kazanmıştı. Şimdi de İstanbul elemelerinde aynı galibiyet

serisine devam ediyor.

Zorlu geçen İstanbul elemelerinde şimdiye kadar iki maç yapıldı.

Takımımız katıldığı bu maçları da alarak bir üst tura geçme hakkını

kazandı.

İl bazında düzenlenen yarışmaların 1. turu 05.01.2012 tarihinde Gültepe Lisesiyle

gerçekleştirildi. Okulumuz münazara takımı “E-kitap okuma kültürünü olumlu

etkiler.” antitezini savundu ve 2. turda yarışma hakkı kazandı.

İl bazında düzenlenen yarışmaların 2. turu 14.02.2012 tarihinde Dr. Vasıf Topçu

Fen Lisesiyle gerçekleştirildi. Okulumuz münazara takımı “On iki yıllık eğitim

zorunlu olmamalıdır.” antitezini savundu ve 3. turda yarışma hakkı kazandı.

Page 4: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 4

Zafer YAZ

KİTAP FRAGMANI YARIŞMASI ŞARTNAMESİ

1. Yarışmaya konu olan eserler:

Gregor ve Gri Kehanet / Yeraltı Günlükleri- 1

Gregor ve Felaket Kehaneti / Yeraltı Günlükleri- 2

Gregor ve Kan Kehaneti / Yeraltı Günlükleri Serisi - 3

Gregor ve Sır Kehaneti / Yeraltı Günlükleri Serisi – 4

(Suzanne COLLİNS/ PEGASUS YAYINLARI)

NOT: 4 ciltlik seri tek eser olarak kabul edilmektedir

Serenad (Zülfü LİVANELİ / DOĞAN KİTAP)

Kibarlık Budalası (Moliere)

Palto (Gogol)

2. Kitap fragmanlarının süresi en az 2 en fazla 4 dakika

olacaktır.

3. Yarışmaya katılım için son başvuru tarihi

09.03.2012’dir.

4. Fragmanlar en geç 30.03.2012 tarihinde düzenleme

komitesine

HAZIRLIK SINIFLARI: Mizan COŞKUN

9. SINIFLAR: Leyla TARAKÇI

10. SINIFLAR: Z. Şebnem ALDAĞ

11. SINIFLAR: Zafer YAZ, İsmail

Güven İNAN, Sevda KOÇ’a teslim edeceklerdir.

5. Çalışmalar 8 adet DVD olarak üzerine künye bilgileri yazılı bir şekilde teslim edilecektir. Bu

tarihten sonraki teslimatlar yarışmaya dâhil edilmeyecektir.

6. Fragmanlar İngilizce, Fransızca, Almanca altyazı seçenekleriyle hazırlanacaktır. Türkçe dublajın

dışında diğer dillerden de tercihte bulunabilirler ancak kalan dillerin altyazılı tercihlerini

hazırlamaları gerekmektedir.

7. Fragmanların senaryosu yazılı olarak DVD’lerle beraber teslim edilecektir.

8. Ödül töreni 25.04.2012 tarihinde yapılacak ve yarışmaya katılan tüm fragmanlar gösterilerek, ödül

alan fragmanlar açıklanacaktır.

9. Yarışmaya katılan fragmanlar en fazla üç kişilik gruplar halinde hazırlanabilecektir.

10. Fragmanlarda görsellik, müzik, senaryo, montaj, içerik, yabancı dil ve süre kriterleri

gözetilecektir.

11. Yarışmaya katılan her fragman yapımcısına katılım sertifikası verilecektir.

12. Ödüller sürpriz olup son katılım tarihinden sonra (13.03.2012) açıklanacaktır.

YARIŞMA JÜRİSİ:

Çiğdem TISOĞLU (Müzik Öğretmeni)

Cem DEMİRHAN (Bilgisayar Öğretmeni)

Leyla TARAKÇI (Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni)

Merve SAVRAN (Resim Öğretmeni)

Yalçın YALÇINKAYA (Kütüphane Görevlisi)

Mehmet KÜÇÜKYILDIZ (Almanca Öğretmeni)

Didem DÜRÜS (İngilizce Öğretmeni)

Gül Tuğçe YARKIN (Fransızca Öğretmeni)

Page 5: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

Editörden

FMV Özel Ayazağa Işık Lisesi Okul Gazetesi The PALA

(The Press Association of Lycee Attiudes)

İmtiyaz Sahibi Ömer ORHAN

Sorumlu Müdür Yardımcısı

Hakan KULABER

Sorumlu Öğretmenler Zafer YAZ

Mizan COŞKUN

Web Yayım Berna HAMARAT KAYA

Baskı & Cilt

Şevki SÜTÇÜ

Renkli Basım Nuri ÇEVİK

Editör

Erdem Mümtaz HACIPAŞAOĞLU

Düzeltmen Zafer YAZ

Mizan COŞKUN

E-Mail: [email protected]

Merhaba Sevgili The PALA okuyucuları, yeni ve dopdolu bir sayımızla

tekrar karşınızda olmanın sevinciyle hâlâ ilk günkü heyecanımızla

merhaba,

Bu sayımızda sizleri yoğun istek nedeniyle Bobi-Pala’yla buluşturduk.

Okulumuzda düzenlenen yarışma, kampanya ve etkinlikler

sayfalarımızda yerlerini aldı.

Başarılarıyla yüzümüze güldüren münazara takımımız The

PALA’da...

Okulumuzun uluslararası başarısı Yale-MUN ayrıntılarıyla The

PALA’da…

Fatih TÜRKMENOĞLU bu ayki Pala-Sohbet konuğumuz. Son günlerin en çok konuşulan

filmi Fetih 1453’ü hakkındaki eleştirileriyle dikkatinize sunuyoruz.

Sanat etkinliklerine doymayan okulumuzda Sempre Arte okulumuza renk kattı.

İyi okumalar...

S A Y F A 5

Erdem Mümtaz HACIPAŞAOĞLU

Berker CAMCI

Çiğdem TISOĞLU

Dilara AHSEN

Dilara ÇERÇİ

Dilara IŞIK

Gültuğ ŞAHİNOĞLU

Gülin ŞEKERCİ

Kazım ERGENÇ

Melda CEMAL

Pınar NİSANOĞLU

Şenay ÖNAL

T. Cenk ÖNDER

Yalçın YALÇINKAYA

Zafer YAZ

Yazarlar

Page 6: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 6

Page 7: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

Erdem Mümtaz HACIPAŞAOĞLU

S A Y F A 7

Page 8: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 8

Zafer YAZ

Page 9: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 9

“Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi”nce 04 Ocak 2012 Çarşamba günü, 10. ve 11. sınıf öğrencilerine, Eğitim

Yazarı Sait GÜRSOY tarafından “ÖSYS ve Başarıya Doğru” semineri düzenlenmiştir.

“Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi”nce 04 Ocak 2012 Çarşamba günü, 11 ve 12. sınıf velilerine, Eğitim Yazarı

Sait GÜRSOY tarafından “ÖSYS ve Başarıya Doğru” semineri düzenlenmiştir.

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisimizin düzenlediği 2011-2012 eğitim-öğretim yılı "Ana-Baba Okulu"nun

“Ergenlik Dönemi Özellikleri” konulu üçüncü oturum 03 Ocak 2012 Salı günü gerçekleştirilmiştir.

“Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi”nce 11-12 Ocak 2012 tarihlerinde, 12. sınıf öğrencilerine, “Stresle Nasıl Baş

Edebiliriz?” semineri düzenlenmiştir.

Okulumuz yönetici ve öğretmenlerine yönelik “Okulda Görülen Davranış ve Uyum Problemlerine Bakış” konulu

seminer Prof. Dr. Tülin YURTBAY tarafından 07 Ocak 2012 tarihinde gerçekleştirilmiştir.

Gülin ŞEKERCİ

Page 10: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 1 0

T H E P A L A

YMUN (YALE UNIVERSITY MODEL UNITED

NATIONS) 19-22 OCAK 2012,

NEW HAVEN / CONNETICUT / ABD

Bu yıl 38.si düzenlenen konferansta

Türkiye’den katılan tek okul olan FMV

Ayazağa Işık Lisesi MUN gurubu

öğrencileri dünya sorunlarına çözüm

önerileri sunmaya çalışırken farklı

ülkelerden gelen öğrencilerle de fikir

alışverişinde bulunmuşlardır. Konferansa

20’den fazla ülkeden 1500’ün üzerinde

farklı dilleri konuşan, farklı kültürlerden

lise öğrencileri katılmıştır. Ayrıca grup

üyelerinden Mert ÜRKMEZ Honourable

Mention (Onur Ödülü) ödülüne layık

görülmüştür.

Değerli Işıklılar,

Öğrencilerimizi birer dünya vatandaşı olarak yetiştirmek üzere uyguladığımız programlardan güzel sonuçlar almaya devam

ediyoruz. 2007’den bu yana faal olan Ayazağa Işık Lisesi Model Birleşmiş Milletler Kulübü (MUN), yeni bir başarıya imza

atarak hepimizi gururlandırdı. 9-22 Ocak 2012 tarihlerinde Amerika Birleşik Devletleri Yale Üniversitesinde düzenlenen MUN

Konferansı’na Türkiye’den katılan tek okul olan Ayazağa Işık Lisesinin sevgili öğrencileri, ülkemizi ve okulumuzu başarıyla

temsil etmenin yanı sıra aldıkları Onur Ödülü ile Işıklı olmanın ayrıcalığını 20 ülkeden 1500 öğrencinin önünde gösterdi.

Dünyada düzenlenen en seçkin MUN Konferansı olan Yale MUN’a katılan FMV Özel Ayazağa Işık Lisesi MUN ekibi, 11 ve

12. Sınıf öğrencilerimiz Cihangir Zülfikar, A. Can Zabcı, Hakan Tunç, Berfu Kılıç, Semih Bayraktar, Elif Özge’yi ve

başarılı müzakere yeteneğiyle Yale MUN Komitesi tarafından ‘ Honourable to Mention’ (Onur Ödülü) ödülüne layık

görülen Mert Ürkmez’i, bu başarıda emeği geçen danışman öğretmenlerimiz Melda Cemal, Jill Trued Metin, Ülkem Karakaş

ve Ayazağa Işık Lisesi Müdürümüz Ömer Orhan’ı yürekten kutlarım.

Feyziye Mektepleri Vakfı Işık Okullarının dünyada her alanda söz sahibi olacak bireyler yetiştirme hedef ve anlayışıyla

çalışmalarını sürdüren tüm eğitimcilerimize teşekkür ederim.

Işıklı sevgi ve saygılarımla,

Yük. Müh. Tufan Durgunoğlu

Yönetim Kurulu Başkanı

Page 11: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 1 1

Melda CEMAL

Page 12: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

T H E P A L A

S A Y F A 1 2

Fatih TÜRMENOĞLU Kimdir?

1968’de İstanbul’da dünyaya geldi. Boğaziçi Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık

Bölümü’nden mezun oldu, New York Üniversitesi’nde İşletme ve İnsan Kaynakları Yönetimi

dalında yüksek lisans eğitimi aldı. 1994 yılında SABAH Grubu’nda gazeteciliğe başladı.

1996 yılında, NTV’nin hazırlık aşamasında, televizyona geçti. NTV’de 4,5 yıl boyunca, “Sesler

ve Renkler”, “Hindistan’da Düğün ve Cenazeler”, “Yolcu”, “Her Mevsim Bahar”, “Sevgi İle”

programlarını hazırladı ve sundu. Ayrıca, CNN International’a Türkiye’den haberler yapmaya

başladı. Atlanta’daki, CNN Merkezi’nde “uluslararası televizyon gazeteciliği” konusunda, beş

yıl boyunca, yılda bir kez eğitim ve seminerlere katıldı. CNN’in Türkiye Prodüktörü ve

Muhabiri olarak çalıştı.

Turkish Daily News’a “A Day Out in İstanbul” köşesini yazdı. Birçok dünya ünlüsüyle röportaj

yaptı, 45 ülke dolaştı, birçok hikâye takip etti. 2003 yılında, Knight-Wallace Fellowship

bursuyla ödüllendirildi. 1.5 yıl ABD’nin Michigan Eyaleti’nde, Ann Arbor şehrinde yaşadı.

Türkiye’ye döndüğü 2004 yılının sonundan itibaren, Milliyet Gazetesi’nde çalışıyor. “Gezmek

Gerek” sayfasında, her hafta başka bir gezi noktasını tanıtıyor ve gazete için röportajlar yapıyor.

CNN TURK’te yazları “Sahil Günlüğü” isimli gezi programını, ana sezonda da kültür sanat

programı “Afiş”i sunuyor. Şirketlere “Sunum Teknikleri” ve “Medya İletişimi” konularında

seminerler veriyor.

Murathan: Gezi kitabınızın adı neden ‘Görülmesi gereken 101 yer’ ? Bu sayının özelliği nedir?

Amerika’da eğitim veren tüm okullarda ders kodları 101 sayısı ile başlar. Örneğin Math 101 dersi. Ayrıca diğer nedeni de

kitap toplumda bu şekilde kabul gördü, tutulan bir sayı oldu. Biz de değiştirmek istemedik.

Mümtaz: Gidip görmek istediğiniz özel bir yer var mı?

Uruguay ve Çek Cumhuriyeti’ne gitmeyi tam 15 senedir erteliyorum, bir türlü fırsat bulamıyorum. Yeni Zelanda ve 3 ülke

daha var aklımda. Âmâ Yeni Zelanda’ya gitmek için yaz mevsimini bekliyorum.

Murathan: Türkiye’de kesin görülmesi gereken yerler neresi ve sizin en

beğendiniz bölgeler hangileri?

Eskişehir’i ve İzmir’i çok seviyorum. İzmir artık çok karmaşık bir şehir

oldu gerçi. Bana göre Ödemiş ve Bursa’da Cumalıkızık mükemmel bir yer.

Özellikle Cumalıkızık hayat mücadelesinden arınmış ve böylelikle özünü

korumayı başarmış. Sahil kısımlarda ise Bodrum ve Marmaris tercihim.

Mümtaz: Görüşmekten en çok memnun kaldığınız ünlü kim ve

röportaj yapmak istediğiniz başka kimler var?

Romantik aşk yazarı Barbara Cartland ile röportaj yapmayı çok

istedim ancak tam röportajı ayarlamıştık ki ertesi gün öldüğü

haberini aldık. O gün gerçekten çok üzülmüştüm. Diğer memnun

kaldığım isimler ise Hillary Clinton ve Liza Minelli. Hillary

Clinton konuşurken insanın yüzüne çok bakmıyordu bu beni biraz

rahatsız etmişti. Ancak Liza Minelli ile bütün bir gece geçirmiştik.

Arkadaş grubu ile bütün gece yemekte bir aradaydık, çok memnun

kalmıştım.

Murathan: Bu sektörde çalışmak isteyenlere tavsiyeleriniz

nelerdir, başarıyı elde etme yolunda neler yapmaları

gerekir?

Öncelikle değişik kitaplar okusunlar. Sürüden

ayrılmayı başarabilsinler. Kendilerine has bir tarzları

olması gerek, onları diğer insanlardan öne çıkaran

bir özellik. Mesela Arapça, Japonca, Çince

öğrensinler. Yeni dünyada kariyer için bu tür

Page 13: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 1 3

Mümtaz: Peki, gazetecilik üzerinde baskı var mı?

Yasaklı kişilerle konuşamıyoruz bazen. Grubumuzun karşı olduğu ya da iyi anlaşamadığı isimlerle çok iletişim kurmayız.

Örneğin Doğu Perinçek ile görüşmeyin derler. Ama bence en önemlisi insan kendi kendine sansür uygulamamalı. Benim

en hassas olduğum nokta burası. Gazetecilerde bu vardır. Yaşanan olaylar dolayısıyla kendi kendilerine yasak koyarlar,

bu çok tehlikeli. Ancak Türkiye en özgür ülkelerden biri. Amerika’daki baskı kadar hiçbir yerde baskı yok. Özellikle

Bush zamanında müthiş baskı vardı.

Murathan: Son olarak bir Işıklı olarak Işık Okulları’nın farkı nedir? Sizde etkileri nelerdir?

Pazartesi sabahları duyduğum Arap sabunu kokusu bana gri koridorları hatırlatırdı. Bu okul bana ciddi bir disiplin

anlayışı benimsetti. Ben hâlâ ciddi bir öğrenci gibi çalışırım. Her şeyim planlıdır, nizam içinde hareket ederim. Her zaman

yanımda defter taşırım, her okuduğumdan özet çıkarırım. Işık Kütüphanesi benim için çok kıymetliydi. Orada okuduğum

kitaplar beni güçlü kıldı. Özellikle fen derslerinde kaçamak yapıp okuduğum kitaplara çok şey borçluyum. Kitap

okumaktan asla vazgeçmeyin.

Murathan KENDİRCİ

Page 14: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 1 4

Fatih Sultan Mehmet'i canlandıran Devrim Evin, "Biz de filmi sizle beraber ilk defa izledik.

Muhteşemdi. Umuyorum halkımız beğenir. Gişede karşılığını bulur. Çok hazırlık

yaptık, iyi hazırlandık" dedi.

Filmin yönetmeni Faruk Aksoy ise "Yüz binlerce metrekarelik plato

kullandık. 10 bine yakın silah ve aksesuar ürettik. 45 bin

metre kumaş kullandık. Bu filmin milletimize yakışır

bir biçimde vizyona yetişmesi için elimizden gelenin

en iyisini yaptık. Teknoloji, para ve birimimizi her

şeyimizi ortaya koyduk. Takdir milletimizindir"

dedi.

Sevgili The PALA okuyucuları, sizlere gişelerdeki yoğunluğundan dolayı benim bile gitmeyi

başaramadığım bir filmi derlediğim yorumlardan tanıtmaya çalışacağım. En kısa zamanda

seyretmem dileğiyle...

Page 15: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 1 5

Berker CAMCI

FİLMİ NASIL TARİF ETMELİYİZ

Şenay Aydemir / Radikal

900 sinemada gösterime giren 'Fetih 1453', Yeşilçam'ın tarihi filmlerinin dijital

efektle donanmış hali gibi. Film, dramatik yapısını bir türlü kuramazken, dijital

efektler Türkiye'nin en iyisi...

“Bitti, bitiyor, çekimleri yarım kaldı, figüranların paraları ödenmedi,

Türkiye’nin en büyük bütçeli filmi oldu, böylesi görülmedi” derken

yapımı yılan hikâyesine dönen ‘Fetih 1453’, nihayet gösterime girdi.

Film, İslam Peygamberi Hz. Muhammed zamanında açılıyor.

Peygamber’in İstanbul’u fethedecek komutanın ne kutlu kişi

olduğuna dair sözleri hatırlatılıyor ve daha sonra Fatih Sultan

Mehmet’in doğumuna geçiyoruz. Aradan geçen yıllar dış sesin

anlatımıyla ekrana geldikten sonra ilk kez 12 yaşında tahta geçen,

ancak daha sonra tahtı tekrar babasına bırakmak zorunda kalan

Mehmet’in ikinci kez devlet yönetimine getirilişini izliyoruz.

Tahta çıktıktan sonra kendisine tek hedef olarak İstanbul’u

fethetmeyi koyan Sultan Mehmet, bunun için hazırlıklara başlıyor.

Sonrası yıllarda aldığımız eğitimlerde öğrendiğimiz üzere, dünyanın

o güne kadar gördüğü en büyük topun yapılması, gemilerin karadan

yürütülmesi, Fatih’in askerlerini savaşa hazırlayan meşhur söylevi

ve İstanbul’un düştüğü gün Akşemsettin’le birlikte kılınan cuma

namazı... Teknik ve çekimler de öyle. Bu film Cüneyt Arkın’ın

oynadığı Malkoçoğlu ile karşılaştırılamaz. Türk sinemasına

borcunu ödeyecek.

Alper Turgut (Eleştirmen): Başroldekilerin oyunculukları iyi,

yan rollerin ise kötüydü. Sağlam bir gişe yapacağını düşünüyorum. Recep İvedik rekorunu kırabilir.

Prof. Dr. Fahameddin Başar: Tarihi kurgu içinde değerlendirdiğinde, filmin olayların akışı içinde

güzel anlatıldığını belirterek, “Özellikle kuşatma öncesi hazırlıklar her iki cepheden de detayları ile

güzel anlaşılmış. Hazırlık aşaması sadece bir taraftan izleyiciye aktarılmamış. Hem Bizans’ta yapılan

hazırlıklar hem de Osmanlı’da yapılan hazırlık aşaması gayet güzel ve tatminkâr olmuş. Özellikle

Urban usta tarafından dökülen top sahneleri beni etkiledi. Rumeli Hisarı’nın inşası da iyi olmuş” dedi.

Kostümlerin gayet başarılı olduğunu söyleyen Başar, şunları sekledi: “Örneğin afişte Fatih Sultan

Mehmet’in sağ omuzunda ‘Allah’ sol omuzunda ise Hazreti Muhammed yazıyor. Osmanlı savaş

felsefesini yansıtacak şekilde kalbinin üzerinde ise Allah yazısı var. Kollarında ise Kelime-i Tevhid

var. Bunlar gerçeğiyle aynı. Ancak zırh ve kılıçlar konusunda sorun göze çarpıyor. Afişteki Fatih

karakteri beni biraz rahatsız etmişti. Buna karşın filmde izlediğimde rahatsız etmedi. Film genel olarak

beklentimi karşıladı.”

Ulubatlı eleştirisi

Tarihçi Prof. Dr. Mahmut Ak ise, genellikle her tarih filminde dini konularla ilgili hata yapıldığını ve

bu filmde de bu hataları gördüklerini kaydederek, “Örneğin ‘Rasulallah” kelimesi hem yanlış yazılmış

hem de yanlış telaffuz edilmiş durumda. Biz ‘Mehmet’ diyoruz ancak o dönemde ‘Mehmed’ denir. ‘Ya

ben İstanbul’u alırım ya İstanbul beni’ Fatih Sultan Mehmet tarafından söylenen bir söz ancak bu film

akışında erken dile getirilmiş. Filmde Fatih’in vezirleri ile olan toplantısı da aktarılıyor ancak burada

vezirler kendi aralarında kavga ediyor. Bu usule uygun değil. Divan toplantılarında tartışma çıkardı

ama kavga olmazdı. Bu görüntü uymamış. Bir de Ulubatlı Hasan gözünü budaktan esirgemeyen bir

karakterdir filmde ise daha çok Ataköy delikanlısı gibi olmuş” diye konuştu.

Page 16: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 1 6

Okulumuzun A Blok lobi girişinde, bundan sonra her ay düzenli olarak devam edecek “Sempre

Arte” etkinlikleri resim ve müzikle ilgilenen öğrencilerin katılımıyla geçtiğimiz ocak ayında

başlamıştır. Resim öğrencilerimiz afişi boyarken, Kadir Berat YILDIRIM, Merve ÖZKAN,

Zeynep AYTANÇ, Berker CAMCI, Canberk TAŞKIN ve E. Mümtaz HACIPAŞAOĞLU piyano,

keman ve gitar çalarak eşlik etti. Ocak ayı kültür sanat etkinliklerinden (tiyatro, konser, müzikal,

opera, sergi) oluşan panolar hazırlanarak A Blok lobi girişine konuldu.

Çiğdem TISOĞLU

Page 17: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 1 7

Koç (21 Mart-20 Nisan) Bu ay dostlarla, dost gruplarla mesleki veya bazı sosyal

aktiviteleri paylaştığınız kişilerle yoğun olarak bir arada olacaksınız. Kanımca bazı dost, meslek

arkadaşlarınızla parasal veya yasal konularda bazı şeyleri tartışmaktasınız. Bu ay arkadaşlarınızla

biraz ayakları havada parasal tartışmalar yapmaktasınız, boşa gidecek bir görüşme, tartışma

ortamı gibi. Niyetler iyi ama gerçekçi değil. Kiminiz de parayı değil başka planları eyleme

dökmek adına fikir alışverişi yapacaksınız ancak henüz ya erken bir şeyler için ya da geç. Yine

de en azından zamanını tayin etmek adına faydalı görüşmeler olabilir.

Boğa (21 Nisan-21 Mayıs) Ayın ilk haftası bir konuda sizi hayal kırıklığına uğratan

veya şaşırtan bir haber alabilirsiniz. Ancak merak etmeyin, durumlar ay ilerledikçe değişecektir.

Bu duygusal bir konuda olsa gerek, ya sizinle ilgili ya da bir yakınınızla ilgili. Kiminiz de hiç

beklemediğiniz birinden bir haber, belki bir telefon alabilirsiniz. Bu sizi hayli şaşırtacak gibi ay

sonuna kadar düşüncelerinizi meşgul edecek gibi. Belki de aklınıza hiç gelmeyen bir teklif

alacaksınız.

İkizler (22 Mayıs-21 Haziran) Ciddi yanılgılar, ciddi hayal kırıklıkları

yaşayabilirsiniz. Böyle zamanlarda kimsenin ipiyle kuyuya inmeyin, kendi ipinizi kullanın.

Çünkü yanınızda birlikte çalıştığınız hatta uzun süredir tanıdığınızı sandığınız insanların farklı

yüzlerini de göreceksiniz zaman zaman. Tıpkı evin tozunu kaldırmak gibi. Bu toz dumanda neyin

ne olduğunu karıştırırsınız, toz duman içindeyken gördüğünüz manzaraya kanmayın.. Buna göre

karar vermeyin, ruhunuzun ışığına güvenin her daim.. Ve sık sık kendinize sorun, ben ne

istiyorum? Bu soruya ya korkmadan, ayakları yere basan cevaplar verin ya da bırakın yıldızlar

toz dumanı kaldırdıktan sonra cevaplar karşınızda ışıldasın.

Yengeç (22 Haziran-21 Temmuz) Dostlarla, dostluklarla, kardeşlerle iletişim, iş

birliği ve ilişkileriniz oldukça sağlam ve iyi ilerlemekte. Bir dayanışma, bir destek ve iş birliği

var, Sırt sırta verip birbirinizi kalkındırma istek ve düşüncesiyle bir şeyler yapmaktasınız,

girişimlerde bulunmaktasınız. Özetle bu cephe çok iyi. Olan biten küçük sorunları büyütmeyin

kardeş, dost veya başka yakınlarınızla, işin özüne bakın ve ayrıca varsa şikayetiniz rahatlıkla

söyleyin, niyetler iyiyken sorunlarınız çok rahat düzeltilir.

Aslan (24 Temmuz-23 Ağustos) Kimi Aslanlar ailesinden birinin haberiyle

meşgul gibi. Ayın 8’inden sonra sürpriz yolculuklara hazırlanın. Ayrıca uzaklardan sürpriz

haberler bekleyin. Para konusuna bu ay dikkat etmeniz gerekecek. Varsa alacaklarınız onlar

gelmeden yeni bir şey almamaya bakın. Bu ara kariyerinizde bir değişiklik düşünmeye

başlayacaksınız, bir yenilik iyi gelir düşüncesi hakim aklınızda. Bu düşünce kafanızda

büyüyünce, bir süre sonra eyleme geçersiniz. Bunun için 1-2 ay beklemeniz gerekebilir. Bu ay

havada kalan ama hoşunuza giden konuşmalar var. Görüştüğünüz önem verdiğiniz kişilere bazı

düşüncelerinizi açacak ve bunun üzerine tatlı sohbetler yapacaksınız. Ancak ya yanlış insanlarla

görüşüyorsunuz ya da zamanlamada bir hata var. Belki amacınız ne istediğinizi anlamak adına

sesli düşünmek sadece..

Başak (24 Ağustos-23 Eylül) Ruh eşinizi bulmanız için adeta sihirli bir değnek

dokunacak size. Yine de şimdiden uyarayım, kimi zaman büyük yanılgılar, aldanmalar

yaşayabilirsiniz. Ruh haliniz buna müsait olur. Yine de zihninizi, kişiliğinizi sağlam tutarsanız bu

yanılgılar çabuk geçer. Ayrıca gerçekleşecek rüya ile fanteziyi birbirinden ayırt edebilirsiniz.

İnsanlara karşı yumuşama eğilimi göstereceksiniz. Siz ki prensiplerine bağlı birisiniz ancak

duygusal dünyanız köklü bir değişim içine girdikçe farklılaşacaksınız. Aslında iyi niyetli bir

görüşme diye başlayıp birden alevlenip kavga çıkarabilirsiniz. Her an ani bir çıkış yapabilirsiniz.

Başakları bir düşmanlık konusunda uyarmak isterim. Dedikodu ve iftiraya karşı dikkatli olmakta

Page 18: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

T H E P A L A

S A Y F A 1 8

Terazi (24 Eylül-22 Ekim) Bazı Teraziler uzun süredir kafalarında evirip çevirdiği bir

konuyla ilgili bir haber alınca hemen olmasa bile yakın zamanlarda yapacağı bazı şeylerle ilgili

planlar kurmaya başlayacak kafasında. Bu işle alakalı ve kafanızdaki bazı şeyleri netleştirmenizi

sağlayan bir haber olsa gerek. Karar vermek için yine de erken davranmayın. Çünkü başka bir yerden

de yine sizi heyecanlandıran bir teklif, bir öneri gelecek gibi. Bu sefer ikilemde kalırsınız, zaten her

ikisi için de erken, düşünmek için zaman var.

Akrep (23 Ekim-22 Kasım) Sanırım bazı Akrepler nihayet eski günlere geri döndüm diyor.

İçinize kapanmak, sürekli bazı sorunlarla meşgul olmak keyfinizi ciddi şekilde kaçırmıştı.

Uğraştığınız meselelerden sıyrılıp sizi mutlu eden şeylerle meşgulsünüz. Hatta bunun için kendinizi

zorlayacaksınız. Hani sahte olsa da gülecek, eğleneceksiniz. İşi, hayatı biraz gırgıra alacaksınız tabiri

caizse. Bu ay hediye alacaksınız ve sevilmek, ilgi görmek hoşunuza gidecek. Genelde tantanalı olsa

da keyifli bir ay geçireceksiniz.

Yay (23 Kasım-22Aralık) Ayın ilk yarısında, ailenizden birinin uzun süredir beklediği önemli

bir işinin hallolmasına sevineceksiniz. Aslında bu dolaylı yoldan sizi de ilgilendiren bir şey. Sanırım

bu türden gelişmeler sizi rahatlatacak. Sanki kiminiz de bir dostu/yakını küstüreceksiniz. yani niyeti

iyiyken agresif tavrınızla küstürebilirsiniz. Neyse, uzun sürmez bu. Öte yandan biriyle de yolları

ayırabilirsiniz. Bu ay sizi rahatsız eden kişilere karşı keskin bıçak gibisiniz. Resti çekmeniz her an

mümkün. Para konusunda, büyük yatırım planları, projeler vs iyi, size para getirecek türden ama

yakın zamanda maddi getiri için biraz sabretmeniz gerekecek. Yine de, geçen aydan maddi olarak

rahatlatan durumlar olmuş olmalı. Hatta geçen ayın nimetleri bu ay da devam edecek.

Oğlak (23 Aralık-20 Ocak) Ayın ilk yarısı tüm dikkatiniz işte, parada, işle alakalı önemli

meseleleri tamamlamakta. Tabii bir kısmı çabuk biter, bir kısmı zaman alır ama siz yine de güzel,

akılcı bir plan, programla işleri sıraya koymuşsunuzdur. Kovadaki yıldızlar sizi iş konusunda daha

güçlü, daha kararlı yapmış. Sanki epeydir zorlanarak yaptığınız işleri rahatlıkla yürütmeye

başlamışsınız yeniden. Kanımca iş konusunda neyi ne zaman yapacağınızı bilmenin rahatlığı da

girmiş kafanıza. Bu da sizi rahatlatmış. Bir de neredeyim, neler yapıyorum, hedeflerim nedir gibi

sorgulamalarla, kafanızdaki dağınık duygu ve düşünceleri ayıklamış, size neler getirdiğini, statü

olarak neyi hedeflediğinizi iyice oturtmuşsunuz kafanızda.

Kova (21 Ocak-19 Şubat) Bu ay parasal konulara dikkatinizi veriyorsunuz. Zaten geçen

aydan beri küçük maddi sevinçler yaşadınız. Güneş daha iyi haberler getirir para konusunda. Bir

yerlerde toplu paranız varsa, elinize geçme imkanı bulabilirsiniz. Yıldızlar sağlık konusunda biraz

hassas konumdalar. Neyse ki bazı yıldızların güzel enerjileri bu hassas yıldız pozisyonlarını

hafifletmekte hatta bertaraf etmekte. Yine de size ortaya çıkan ama büyümeyen bir sağlık sorunu

konusunda doktora gitmenizi ve sonradan başınızı ağrıtmadan çözmenizi tavsiye ederim. Ayın ikinci

yarısında, uzaklardan bir yakın sürpriz yapıp size gelebilir. Özlediğiniz bir yakınınız, bir arkadaşınız

olabilir bu kişi.

Balık (20 Şubat-20 Mart) Kimi Balıklar ailesiyle birlikte önemli bazı kararları almış

görünüyor. Henüz daha sizde saklı kalan ama sadece ailenizle paylaştığınız bir şeyler var. Kardeş

ve yakın arkadaş cephesinde sevinçler var. Sanki bir yakının sevincini paylaşıyorsunuz. Sanki

birilerini uğurluyorsunuz. Ama bu ay en büyük sürprizi siz yapacaksınız gibi bir konuda. Adeta bir

haber patlatacaksınız. Yani bu sürpriz gelişme, sürpriz bomba haber sizinle alakalı olsa gerek. Ayın

ikinci yarısında, parasal konulara özen göstermeniz lazım. Beklediğiniz maddi gelişmeleri yavaş

ilerleten dış etkenler mevcut. Bir de ihtiyaçlarınız büyümüş, para geliyor, birden fazla yere gidiyor

gibi.

Dilara Çerçi / Dilara Işık

Page 19: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 1 9

Sherlock, Steven Moffat’ın BBC için yaptığı yeni bir mini dizi. Adından da anlaşılacağı üzere

Arthur Conan Doyle’in Sherlock Holmes romanlarının günümüze uyarlaması. Yabancı diziler

normalde 45 dakika olur, ama bu dizi yaklaşık 120 dk. sürüyor. Kötü yanı her sezonun 3 bölüm

olması. Ama belki de kitaplara göre gittikleri için konular bitmesin diye böyle yapıyorlardır. İki

saat diye sıkıcı olacağını hiç düşünmeyin, kendisini izlettiriyor. Bir kere başkarakter Sherlock,

insanı diziye bağlıyor. Sherlock normal standartlara göre çok çok zeki, bir o kadar da ukala ama o

ukalalığı da insana batmıyor, insanı rahatsız etmiyor. Aksanı da çok güzel. Dr.Watson

karakteriyle pek öne çıkmıyor, daha çok Sherlock’u tamamlıyor. Sherlock Holmes'ta The Other

Boleyn Girl ve Atonement'taki rolleriyle tanınan Benedict Cumberbatch'i

ve ortağı Watson'ı canlandıran Martin Freeman'i izliyoruz. Polise

danışmanlık yapan bir kiralık dedektif olan Sherlock Holmes,

izleyeceğimiz ilk bölümde John Watson ile tanışıp tıpkı orijinal

hikâyedeki gibi Baker Sokağı'nda bir daire tutuyor Dizinin en güzel

yanı günümüze çok güzel bir şekilde uyarlanmış olması. Çekimler vb.

çok güzel. Günümüz Londra’sı öyle güzel gösteriliyor ki insanın okulu

falan bırakıp Londra’ya taşınası geliyor. Hiç de klasik bir

dedektif dizisi de hiç değil. Sherlock’un ilgilendiği olaylar

genelde klasik olaylar değil. Zaten olayları çözüşü

tamamen olağanüstü. Sherlock tam bir insan sarrafı.

Karşısındaki insanı hiç tanımasa da onun nereden

geldiğini, ne iş yaptığını, ailesini, özel hayatını vb.

her şeyini bilebiliyor. Bunu karşısındakinin

görünüşündeki detaylarla yapıyor. Mesela nişan

yüzüğünün ne kadar parlak olduğuna, davranışlarına

bakarak insanları çözüyor. Sherlock kadınlarla pek ilgilenmese de ilerleyen

bölümlerde ilgisini çeken biri karşısına çıkıyor, Irene Adler. Bir de düşmanı var:

Jim Moriarty. Diğer detayları izleyince görürsünüz. Şu an 2 sezonu bitti.

3.sezonunsa 2013’te başlayacağı söyleniyor. Kısacası şahane bir dizi.

Sherlock Holmes ancak bu kadar güzel uyarlanabilirdi. Karakterler,

çekimler, müzikler ve senaryo... tam bir sanat eseri. House veya

Sherlock Holmes seven herkesin bu modern uyarlamanın en azından 1.

bölümüne göz atması gerektiğini düşünüyorum. İzlerseniz kesinlikle pişman

olmazsınız.

Dilara DEMİR

Page 20: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 2 0

Sene 2030… Ekranda

biri erkek biri kız

olmak üzere iki kardeş

var, bir koltukta

oturuyorlar… Evet, bu

sahne tüm dizi boyunca

artık alışacağınız hatta

isyan edeceğiniz bir

sahne. Dizimizin

başkahramanlarından biri olan Ted Mosby, çocuklarına 25 yıl önce anneleriyle nasıl tanıştıklarını

anlatıyor. Pardon anlatamıyor bir türlü. ‘Hevesi kursağında kalmak’ deyimi bu dizi için düşünülmüş

olabilir gerçekten. Biz de hâlâ bunu öğreneceğimiz günü merakla bekliyoruz… Dizimiz şu an 7.

sezonunda ve her bölümü 20 dakika. Gerek sempatik karakterleri, gerek kaliteli oyunculuğu sebebiyle,

tadından yenmeyen bir dizi olduğu aşikâr. Biraz karakterleri inceleyelim…

Ted Mosby: Star Wars filmleri hayranı olan ve tüm dizinin eşiyle nasıl tanıştığını

öğrenmemiz üzerine olayları anlatan karakter. Mimarlık ofisinde işe başlamasından

sonra, kendi şirketini kurar ama dikiş tutturamayınca, arkadaşının tavsiyesi

üzerine bir üniversitede profesörlük yapmaya başlar. Eşiyle ilgili şu ana kadar

edindiğimiz bilgiler: Yanlışlıkla ders verdiği iktisat sınıfında bulunduğu, esmer

olduğu, bir müzik grubunda basgitar çaldığı ve kendisi ve Marshall gibi onun da Yıldız Savaşları

filmlerine bayıldığı...

Marshall & Lilly (Aldrin) Eriksen: Ted’in üniversiteden arkadaşları.

Marshall aile üyelerinin büyüklüğüyle öne çıkar. Marshall hukuk

fakültesi mezunudur ve sonradan bir şirketin temsilciliğini

yapmıştır. Fakat sonradan bir bankada çalışmaya başlar. Lily

ile 9 yıl nişanlı kaldıktan sonra evlenmişlerdir.

Barney Stinson: O gitse dizi izlenmez yorumu yapılabilecek kadar önemli bir karakter

dizide. Her zaman takım elbisesiyle gezen bir çapkındır. Ted’in en yakın arkadaşı

olduğu iddiasındadır. Ted’in kız arkadaş bulmasına yardım etmeyi misyon haline

getirmiştir. İzleyince fark edeceksiniz ki sırf bir sayfa ona yazılabilir, o

yüzden yazıyı kısa kesiyorum.

Robin Scherbatsky: Diğer karakterlerin aksine Kanadalıdır.

Haberciliğin sabah programları dâhil, her dalında çalışmıştır.

Ted’in de Barney’in de sevgilisi olmuştur.

Bağımlılık yapmasından korkmuyorsanız, bir an önce izlemeye başlayın! İyi seyirler…

Erdem Mümtaz HACIPAŞAOĞLU

Page 21: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

T H E P A L A

S A Y F A 2 1

Yalçın YALÇINKAYA

Kitap Söyleşileri Devam Ediyor…

Her ay iki konuşmacının katıldığı bu etkinlikte, öğrencilerimiz

okudukları kitaplarla ilgili duygu, düşünce ve yorumlarını

bizlerle paylaşmaya devam ediyor...

Okul kütüphanemizde gerçekleştirilen ocak ayının konuşmacısı

12 TMC sınıfı öğrencilerinden Ayşegül ARITAN olup

öğrencimiz okuduğu Aydın Arıtan’a ait “Holistik Öğrenme”

adlı eseri bizlerle paylaşmıştır. Ayşegül Arıtan, kitap

söyleşisinde öğrenmenin, beyinle bilgi arasındaki bir dostluk

ilişkisi ve bir mutluluk kaynağı olduğuna dikkat çekmiş, holistik

öğrenmenin bir öğrenme ve öğretme süreci içinde yer alıp görev

yapan bütün ögelerin önemli ve değerli olduğu, aynı zamanda

bütünü değiştirme gücüne sahip bulunduğu bilgisini kitap ve

kütüphane severlere sunmuştur.

Okul kütüphanemizde gerçekleştirilen şubat ayının konuşmacısı

ise 11 E sınıfı öğrencilerinden Elif ÖZGE olup öğrencimiz

okuduğu Guillaume Musso tarafından yazılan “Kâğıt Kız” adlı

romanı bizlerle paylaşmıştır. Elif Özge, gerçekleştirdiği etkili

söyleşisinde, kitapları dünyada 10 milyonun üstünde satılan ve

33 dile çevrilen Fransa’nın en çok satan yazarı Musso’nun bu

eserinde; yaşamın yalnızca bir romana bağlı olmasına dair canlı

ve etkileyici bir serüvenin nasıl işlendiğini dinleyicilere

anlatmıştır. Buna göre, “İlham perisini kaybeden ünlü yazar Tom

Boyd’un hayatına aniden, romanlarının kahramanı Billie girer.

Billie güzeldir, umutsuzdur ve eğer Tom yazmayı bırakırsa

ölecektir”. Sıradışı bir hayal gücüyle Musso’nun bu eseri son

sayfaya kadar heyecanı koruyor. Son derece başarılı bir olay

örgüsü ve öngörülemeyen bir final okuyucuları bekliyor.

Elinizden bırakamayacağınız büyüleyici, lezzetli ve sıra dışı bir

roman.

Page 22: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 2 2

T. CENK ÖNDER / KAZIM ERGENÇ/ GÜLTUĞ ŞAHİNOĞLU / PINAR NİSANOĞLU / DİLARA AHSEN

Inventus Kulübü’nde ocak ayı içerisinde “Şişli Bilim Merkezi”nden uzman çağırılarak öğrencilere nanoteknoloji ile ilgili

bilgi verildi. Öğrenciler bu çalışma ile hem nanoteknoloji ile ilgili sorularının yanıtlarını buldular hem de video gösterimleri

ve özel olarak hazırlanan nanokid içindeki deneyler ve eğlenceli aktivitelerle keyifli zaman geçirdiler. Nanoteknoloji aşırı

küçük yapısal maddelerin üretimi, araştırılması ve bunlardan yararlanmanın teknikleri üzerinde çalışır. ‘’Nano’’ sözcüğü

Yunancadan alınmıştır ve “cüce’’ anlamına da gelmektedir. 1 nanometre 1 milimetrenin milyonda biri kadar bir uzunluktur

ve bir insan saç telinin on binde biri kadar bir kalınlığa karşılık gelir. Nanoteknolojinin çalışma alanlarına enerji, çevre,

eczacılık, tıp ve atomsal düzeyde kimya, fizik ve biyoloji örnek olarak verilebilir. Ayrıca aynı ay içerisinde öğrencilerimiz

‘’Sümela’nın Şifresi’’ adlı filmi sinemada izleme olanağı bulmuşlardır.

Page 23: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 2 3

Yalçın YALÇINKAYA

Page 24: The Pala Gazetesi 32. Sayı Ayazağa Işık Lisesi

S A Y F A 2 4