21
YÖNET M VE EKONOM Y l:2005 Cilt:12 Say :2 Celal Bayar Üniversitesi . .B.F. MAN SA Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi Yrd. Doç. Dr. Muhammed KARATA Mu la Üniversitesi, BF, ktisat Bölümü, MU LA Yrd. Doç. Dr. Selahattin BEKMEZ Mu la Üniversitesi, BF, ktisat Bölümü, MU LA ÖZET Türkiye nin son yirmi y ll k ekonomik geçmi i irdelenirse makro ekonomik büyüklüklerde yüksek boyutta dalgalanmalar görülmektedir. Fakat geli mi ülkelerde, y llar-aras ve y l-içi makro büyüklüklerdeki de i imde Türkiye deki gibi çok büyük oranda dalgalanmalar görülmemektedir. Bu makalede, ihracat, ithalat, ortalama döviz kuru, ki i ba na milli gelir ve büyüme oranlar n n birlikte de erlendirilerek Türkiye için sonuçlar de erlendirilmi tir. Bu de erlendirme sonucunda, kullan lan üretim faktörlerinin nispi kullan lma miktarlar n n etkileri ve ithal edilen teknik geli me Türkiye de büyümeyi tüketim boyutlu olarak sa l ks z geli me trendine sürükledi i sonucuna var lm t r. Anahtar Kelimeler: Büyüme, D Ticaret, Teknolojik Yenilik, Patent Evaluation of Turkey s Economic Development In Terms of Foreign Trade And Technological Process ABSTRACT Abnormal fluctuations have been experienced in macroeconomic variables of Turkish economy within last two decades. However, this is not the case for most of the developed countries. In this study, export, import, average exchange rate and growth rate have been analyzed together to determine possible implications for technological renovation in the Turkish economy. As a result of this analysis, we concluded that relative use of production factors, and imported technical development negatively affected the growth rate of Turkish economy. Key words: Growth, Foreign Trade, Technological Renovation, Patent G R D ticaretin milli gelir içerisindeki pay n n artmas nda üretim ve yat r mlar öncelik ta maktad r. Bilhassa özel sektör yat r mlar öncelikli yer tutmaktad r. hracatta mal çe itlili ine gidilmesi ve bunun için de marka geli tirmek gerekmektedir. Teknolojiye dayal özel mallarda piyasa hâkimiyeti kurma becerisi elde edimi ekonomik performans de erlendirmesinde ihracat avantaj sa lamaktad r. Yap lan de erlendirmede Türkiye ekonomisinde ithalat art n n ya and dönemlerde büyüme oranlar n n artmas ve aka bindeki dönemde ekonominin krize yakalanmas sermaye birikimi ve teknolojik ilerlemenin gereklili ini gözler önüne sermektedir. Bir ülkede uygulanmakta olan iktisat politikalar n n amac refah art rmakt r. Refah art n n göstergesi ise istihdam art rmaktan geçmektedir. Finans ve mal piyasalar ulusal s n rlar zorlayarak yerel boyutlar a maktad r. Haberle me ve ula t rma alan ndaki h zl geli me, iktisadi, politik ve kültürel boyutlu bütünle meyi zorunlu hale getirmektedir. Bu nedenle de d ticaret

Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

  • Upload
    others

  • View
    7

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

YÖNET M VE EKONOM Y l:2005 Cilt:12 Say :2 Celal Bayar Üniversitesi . .B.F. MAN SA

Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

Yrd. Doç. Dr. Muhammed KARATA

Mu la Üniversitesi, BF, ktisat Bölümü, MU LA

Yrd. Doç. Dr. Selahattin BEKMEZ Mu la Üniversitesi, BF, ktisat Bölümü, MU LA

ÖZET Türkiye nin son yirmi y ll k ekonomik geçmi i irdelenirse makro ekonomik büyüklüklerde

yüksek boyutta dalgalanmalar görülmektedir. Fakat geli mi ülkelerde, y llar-aras ve y l-içi makro büyüklüklerdeki de i imde Türkiye deki gibi çok büyük oranda dalgalanmalar görülmemektedir. Bu makalede, ihracat, ithalat, ortalama döviz kuru, ki i ba na milli gelir ve büyüme oranlar n n birlikte de erlendirilerek Türkiye için sonuçlar de erlendirilmi tir. Bu de erlendirme sonucunda, kullan lan üretim faktörlerinin nispi kullan lma miktarlar n n etkileri ve ithal edilen teknik geli me Türkiye de büyümeyi tüketim boyutlu olarak sa l ks z geli me trendine sürükledi i sonucuna var lm t r.

Anahtar Kelimeler: Büyüme, D Ticaret, Teknolojik Yenilik, Patent

Evaluation of Turkey s Economic Development In Terms of Foreign Trade And Technological Process

ABSTRACT Abnormal fluctuations have been experienced in macroeconomic variables of Turkish

economy within last two decades. However, this is not the case for most of the developed countries. In this study, export, import, average exchange rate and growth rate have been analyzed together to determine possible implications for technological renovation in the Turkish economy. As a result of this analysis, we concluded that relative use of production factors, and imported technical development negatively affected the growth rate of Turkish economy.

Key words: Growth, Foreign Trade, Technological Renovation, Patent

G R

D ticaretin milli gelir içerisindeki pay n n artmas nda üretim ve yat r mlar öncelik ta maktad r. Bilhassa özel sektör yat r mlar öncelikli yer tutmaktad r. hracatta mal çe itlili ine gidilmesi ve bunun için de marka geli tirmek gerekmektedir. Teknolojiye dayal özel mallarda piyasa hâkimiyeti kurma becerisi elde edimi ekonomik performans de erlendirmesinde ihracat avantaj sa lamaktad r. Yap lan de erlendirmede Türkiye ekonomisinde ithalat art n n ya and dönemlerde büyüme oranlar n n artmas ve aka bindeki dönemde ekonominin krize yakalanmas sermaye birikimi ve teknolojik ilerlemenin gereklili ini gözler önüne sermektedir.

Bir ülkede uygulanmakta olan iktisat politikalar n n amac refah art rmakt r. Refah art n n göstergesi ise istihdam art rmaktan geçmektedir. Finans ve mal piyasalar ulusal s n rlar zorlayarak yerel boyutlar a maktad r. Haberle me ve ula t rma alan ndaki h zl geli me, iktisadi, politik ve kültürel boyutlu bütünle meyi zorunlu hale getirmektedir. Bu nedenle de d ticaret

Page 2: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

106

ekonomik performans de erlendirmesinde önemli bir yer tutmaya ba lam t r. Türkiye ekonomisinin performans de erlendirilmesinde ihracat, ithalat, yat r mlar, üretim, milli gelir, ki i ba na dü en milli gelir ve büyüme rakamlar esas al nmaktad r. Ancak a a daki tabloda da görülebilece i üzere sabit sermaye yat r mlar , teknolojisi ülkeye ait markal mal ihracat ve ithalat rakamlar ekonomik performans daha belirleyici konumdad r.

Bu ba lamda, çal mam z diskriptif bir çal ma olup, Türkiye ve dünyadaki teknolojik geli melerin iktisadi büyüme ve kalk nma üzerindeki etkilerini inceleyecek olup, iki temel bölümden olu acakt r. lk bölümde Türk di ticareti ele al nacak ve 1990 sonras ndaki geli meler dünya rakamlar yla kar la t r lacakt r. kinci bölümde ise, teknolojik geli me ve iktisadi kalk nma aras ndaki ba lant dikkate al nacak olup, genel manada teknolojiye yap lan yat r mlar n dünya ülkelerindeki ve Türkiye deki durumu ele al nacakt r. Ayr ca, bu bölüm alt nda, paten edinme ve Ar-Ge çal malar na yap lan yat r mlar n geli mi ülkelerde ve Türkiye deki durumu y llar itibar ile analiz edilmeye çal lacakt r.

A. DI T CARET VE TÜRK YE N N KT SAD GEL M Gelece e yönelik büyüme hedefler, ancak stratejik plan çerçevesinde

hareket eden istikrarl hükümet olu umlar yla gerçekle tirilebilmektedir. Beklenti olu umuna yönelik temel bulgular n elde edilmesi ekonomik görünümün gidi at n daha iyi analiz edebilme kabiliyeti kazand rmaktad r. Piyasa sisteminde yasal çerçevenin olmas gereken ekliyle olu mamas ekonomiden beklenen refah kazan m ve zenginli i art rma i levleri aksayarak sonuçsuz kalacakt r (Günsoy, 2001: 173). Di er taraftan uluslar aras piyasalarda rekabet edebilme kriterini kalite ve maliyet unsurlar olu turmaktad r. Ayr ca bu piyasalar n kurallar n da iyi bilmek gerekmektedir.

Türkiye de ekonomiyle ilgili alanlarda elde edilen bilgiler özellikle toplumun de i ik kesimlerince payla labildi i oranda daha faydal hale gelebilecektir. Böylece geçmi in muhakemesinin yap lmas ve öngörünün olu umu ekonomik performansa avantaj sa layabilecektir. Çünkü ön görünün temeli, bilgi derleme amac ile yap lm ön ara t rmaya dayanmaktad r. Öncelikle gelecekte olabilecekleri ön görüp bilgi altyap s olu turmak ekonomik faaliyetlerde yat r m yapman n temelini olu turabilmektedir.

A a da verilmi olan Tablo 1 Türkiye nin 1990-2004 aras ekonomik geli melerini olu turmaktad r. Tablo:1 de dikkati çeken nokta, ithalat art yla birlikte gelen pozitif büyüme rakamlar d r. thalat n d ticaret içerisindeki pay n n artt y llarda ihracat n ithalat kar lama oran dü mü tür. Ayn y l Türkiye ekonomisi yüksek büyüme oranlar yla birlikte canl l k ya am t r. Ancak ertesi y l ekonomik durgunlu a gidilmi tir. te bu nedenle; ön görüyle desteklenmi bilgi birikimi önemini art rmaktad r. Öngörü ve beklentinin iktisadi kriterlere oturtulabilmesi için de istikrarl yönetimlere (hükümetlere) ihtiyaç bulunmaktad r. Kald ki 1990 l y llarda kurulan hükümetlerin stratejik planlarla ekonomik büyümeyi sa l kl zemine oturtturamamalar n n nedenlerinin ba nda,

Page 3: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

107

hiçbir hükümetin bir seçim dönemi (5 y l) boyunca iktidarda kalamamalar da bulunmaktad r. Hatta uyumsuz koalisyonlarla sürdürülebilir istikrarl süreç olu turulamam t r. Büyüme h z nda meydana gelen dü ü nedeniyle zaman zaman Türkiye nin d piyasalarla entegrasyonunda sorunlar ya anm t r.

Tablo:1 de büyüme oranlar aç s ndan 1990 2004 y llar aras nda bir önceki y l ile bir sonraki y l aras nda yer yer büyük farklar n olu tu u görülmektedir. Baz dönemlerde de bu yüksek farklar n giderek azald ve birkaç y l düzenli büyüme rakamlar na ula ld ifade edilebilir. Fakat daha sonra tekrar bir daralma veya küçülme, bir ba ka ifade ile dü ük büyüme oranlar meydana gelmektedir (Korkmaz, 1999:201).

Tablo: 1 1990-2004 Aras Y llar tibariyle GSMH, hracat, thalat, Ort. Döviz Kuru ve

KBDMG Rakamlar

ile Büyüme ve ihr./ith. Oranlar

Y llar

GSMH Cari

Milyar $

De i im

( % ) hracat

(Milyar

$ )

De i im

( % ) thalat

(Milyar

$ )

De i im

( % ) Ort.

Döviz kuru

De i im

( % ) KBDMG

Cari fiyat ($ )

Büyüme

( % ) hr./ th.

( % )

1990 150.8 - 13.0 - 22.3 - 2608 - 2712 +9.4 58.30 1991 150.2 -0.39 13.6 +4.62 21.0 -5.83 4170 +59.89 2657 +0.3 64.76 1992 158.2 +5.33 14.7 +8.08 22.9 +9.05 6888 +65.18 2752 +6.4 64.19 1993 178.7 +12.96 15.3 +4.08 29.4 +28.38 10986 +59.49 3056 +8.1 52.04 1994 132.3 -25.96 18.1 +18.30 23.3 -20.75 29704 +170.38

2159 -6.1 77.68 1995 170.2 +28.65 21.6 +19.34 35.7 +53.23 45674 +53.76 2784 +8.0 60.50 1996 184.0 +8.11 32.0 +48.15 43.6 +22.13 81084 +75.53 2936 +7.1 73.39 1997 197.0 +7.07 32.1 +0.31 48.6 +11.47 151429 +86.76 3032 +8.3 66.05 1998 212.0 +7.61 30.7 -4.36 44.9 -5.56 260040 +71.72 3159 +3.9 68.37 1999 190.9 -9.95 28.8 -6.19 39.3 -11.33 417581 +60.58 2827 -6.1 73.28 2000 201.3 +5.45 30.7 +6.59 53.1 +33.91 623419 +49.29 2986 +6.3 57.81 2001 144.3 -28.32 34.4 +12.05 38.5 -24.22 1222921

+95.76 2101 -9.5 89.35 2002 182.8 +26.68 40.1 +16.57 48.4 +10.17 1504598

+23.03 2609 +7.8 82.85 2003 238.5 +30.47 51.2 +27.68 65.2 +37.71 1495307

-0.62 3366 +5.9 78.53 2004 262 +9.85 51.5 +0.58 75.0 +15.03 1604000

+7.27 - +5.0 68.66 Kaynak: www.muhasebat.gov.tr/mbulten/T6-1.htm , (12.11.2004)

Ki i ba na dü en milli gelir rakamlar nda bu daha aç k bir ekilde görülebilmektedir. Gayri safi milli hâs ladaki 1990 2002 aras dönemde baz y llarda ortaya ç kan azalmalarda uzun süreli hükümetlerin kurulamamas n n önemli bir pay bulunmaktad r. Kurulan hükümetlerin yasalarca belirtilen be y ll k süre boyunca iktidarda olmamas sonucu, mevcut sorunlar n üzerine kal c çözümler üretmeye yönelik projelerle gidilememi tir. Bu nedenle uzun y llard r varl n sürdürmekte olan yüksek enflasyon, yüksek faiz oranlar ve a r kamu borçlar n n yol açt iç istikrars zl klardan dolay meydana gelen dalgal büyüme rakamlar , Türkiye ekonomisinin bir yap sal sorunu gibi olagelmi tir. ç istikrar n yakalanmas nda ve sürdürebilirli inin sa lanmas nda daha önceki y llara göre ivme kazan ld 2002 sonras dönemde Türkiye ekonomisinde iyimserli in olu maya ba lad n görmekteyiz. Özellikle enflasyonun kontrol alt na al nmas yla birlikte uluslar aras derecelendirme kurulu lar nca Türkiye ye

Page 4: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

108

yönelik olumlu not verilmesinin sonucu yerli ve yabanc yat r mc lar n say s nda art olmu tur. Türkiye pe pe e yüksek oranl büyüme oranlar n yakalam t r.

1990-2004 aras dönemde Türkiye ekonomisi iç dinamiklerini ekonominin do al geli im süreci içerisine kanalize edebilen özellikler ta maktad r. Büyüme h z ndaki geli meler Türkiye de ithalat art na etki eden en önemli faktör olmu tur. thalat içerisinde makine, teçhizat, yar mamul, hammadde ve tüketim mallar öncelikli yer tutmaktad r(Tablo:2). Türkiye nin ithalat nda ele al nan dönem içerisinde bölgeler aç s ndan bir de i iklik olmam , ithalat n büyük bir ço unlu u AB ülkelerinden yap lm t r. Bir ba ka ifadeyle Türkiye, ithalat n yar s ndan fazlas n OECD ülkelerinden yapm t r (Çar kç , 1998:3249). Ço u y llarda hammadde, yar mamul ile makine ve teçhizat n ithalat içerisindeki pay %80 leri a m t r. 2000-2004 aras dönemin ele al nd tablo:2 de de bu durum aç kça görülebilmektedir. O nedenle gerek Tablo:1 de gerekse Tablo:2 de belirtildi i üzere ithalat artt kça yat r mlar artmakta ve büyüme h z art lar sürmektedir.

Tablo:2 2000 2004 Aras thalat n Da l m

(Milyon Dolar) 2000 2001 2002 2003 2004

Yat r m Mallar

11,380 6,954 8,400 11,326 17,397 Ara Mallar

35,995 30,286 37,656 49,735 67,549 Tüketim mallar

6,928 3,814 4,898 7,814 12,100 Di erleri 199 345 600 466 493 Toplam 54,503 41,399 51,554 69,340 97,539

Kaynak: http://www.dtm.gov.tr/ead/ekolar1/eko15.xls, (13.05.2005)

Toplam talep art nda en önemli rolü, özel tüketim harcamalar n n oynad dü ünülmektedir. thalat içerisinde tüketim mallar n n a rl kta oldu u y llarda gayri safi milli hâs la yükselmi tir. Bu y llarda ekonomi tüketim boyutlu büyüme trendine girmi tir. Fakat üretim boyutundan yoksun olan bu dönemlerde geçici olarak ekonomi bahar havas n ya asa da izleyen y llarda finansal krizlerle kar la lm t r.

Türkiye de ithalat n artmas nda bir önemli unsurda 1990 l y llar n ilk yar s n n ortalar nda ithalat n serbestle mesi yolunda at lan ad mlard r (Aktan M.,1999:557). ç istikrar n sa land y llarda ithalatta önemli art lar olmaktad r. Çünkü bu dönemde izlenen kur politikas nedeniyle toplam talepte art olmaktad r. Döviz kurlar n n yükselmesi ithal mallar n daha ucuz hale getirdi inden dolay toplam talep ithal mallar na yönelmektedir. thalat n tüketim mallar a rl kl oldu u y llarda ülkedeki döviz birikimi borç verilebilir fonlar piyasas ndan çekilerek ithalat n kar lanmas na finanse edilmektedir. Bu geli meler geli mekte ve kamu kesimi borçlanma gere i yüksek olan Türkiye ekonomisinde üretimi kamç layamamaktad r. letmeler kaynaklar n yat r ma

Page 5: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

109

yöneltme ve Ar-Ge1 çal malar na ay rma yerine kamu kesiminin borçlanmas n finanse etmeye ba lamaktad rlar. Ekonomi, tüketim a rl kl canlanmadan kaynaklanan büyüme sürecine geçici bir süre girmektedir. Ancak bu yüzden istikrarl ve üretim boyutlu süreci bir türlü yakalayamamaktad r.

Günümüzde ülke ekonomilerinin genel performanslar n n en önemli göstergesi gayri safi milli hâs la art , bir ba ka ifade ile büyüme oranlar d r. Bu nedenle büyüme sürecinde istikrar sa lamada d ticaretin kompozisyonu çok önemlidir. stikrarl büyüme rakamlar n elde etmek için ihracat n ithalattan fazla olmas gerekmektedir. Büyümeye ve refah art na ba l yo unla ma, dünya ticaretinde yeni muhtevalar ve ekiller biçiminde ortaya ç kmaktad r. Geli mi ülkelerin birbirleriyle olan d ticareti oldukça yüksektir. Dünya ticaretinde çok önemli yo unla malar n olmas na kar n geli mekte olan ülkeleraras ticaret çok dü ük seyretmektedir (Güran ve Aktürk,2001:150). Hatta bölgesel ticaret günümüzde etkin konumdad r. Fakat Türkiye kendi co rafi bölgesiyle yeterli düzeyde ticaret yapamaman n s k nt lar n ya amaktad r.

Mali piyasalar n etkin bir ekilde i ledi i geli mi ülkelerde, y llar aras nda ve y l içindeki dönemde büyüme h z ndaki de i ikliklerde çok büyük oranda dalgalanmalar görülmemektedir. Türkiye de ise 1990 2004 aras n kapsayan dönemde çok büyük dalgalanmalar n meydana geldi i görülmektedir. Bu durum ekonominin temel ve yap sal sorunlarla kar kar ya kald ve istikrarl ortam n olu turulamad n n bir ifadesidir. Sermaye hareketlerindeki liberalle me ile para politikalar üzerindeki d sal k s tlama faiz art ve bütçe aç kanal yla özel sektörü piyasadan kolayca d layabilmektedir. Türkiye ekonomisi üzerinde ele al nan dönemde politik istikrars zl k, iktisadi refah art sa layamama ve ileri seviyede makro-ekonomik beceri eksikli i apaç k bir biçimde görülebilmektedir (Kazgan, 1999:214-235).

K sa vadeli sermaye hareketleri sonucunda mali piyasalar n serbest olmas yla döviz Türk liras na tercih edilir avantajlara sahip olmu tur. Kamunun borçlanma gere i de bunu kamç lam t r. Kamu taraf ndan ihtiyaç duyulan finansman n kar lanabilmesi u runa reel faiz hadleri yüksek tutulmu tur. Mevcut nakitlerin de erlendirilmesinde rant elde edimi müte ebbislerin yat r mdan ziyade plasmanlara yönelmelerini cazip k lm t r.

Her geli me sürecinde bulunan ülkede oldu u gibi Türkiye de de tasarruf yetersizlikleri, yat r mlar n yap lmas na engel olu turmaktad r (Melen, 1999:127). Mevcut tasarruflar n ço unlu unun plasmanlara yönelmesi sabit sermaye yat r mlar n

dü ürmektedir. Yat r mlarla ilgili önemli bir sorun da; kamu yat r mlar n n proje dönemleri ile planlanan tamamlanma sürelerinin gerçekle me safhas nda oldukça uzamas d r (Tigrel, 1999:41).

1 Birle mi Milletler in tan m na göre Ar-Ge, bilgi stokunun artt r lmas n ve bunu kullanarak yeni uygulamalar n meydana getirilmesini amaçlayan yarat c ve sistematik insan faaliyetidir. Teknoloji ve bilim Ar-Ge çal malar n n bir ürünüdür.

Page 6: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

110

A a da yurtiçi tasarruflar n ve sabit sermaye yat r mlar n n GSMH

içindeki pay tablosu verilmektedir.

Tablo:3 1990 2002 Aras

Yurtiçi Tasarruflar n ve Sabit Sermaye Yat r mlar n n

GSMH çindeki Pay (%) Y l Yurt çi

Tasarruflar Sabit Sermaye

Yat r mlar

1990 22.0 22.6 1991 21.4 23.7 1992 21.6 23.4 1993 22.7 26.3 1994 23.1 24.5 1995 22.1 24.0 1996 19.8 25.1 1997 21.3 26.3 1998 22.7 24.3 1999 21.2 22.1 2000 18.2 22.8 2001 17.4 19.0 2002 19.0 17.4

Kaynak: www.die.gov.tr/Ist Tablolar/26ag432t.xls , (16.06.2004)

Türkiye de GSMH dan tasarruflara ayr lan pay n ortalama %20 ler düzeyinde oldu u görülmektedir. Sabit sermaye yat r mlar n art rmak için gerekli tasarruflar yap l yor gibi gözükmektedir. Ancak mevcut tasarruflar n, ülkede ya anan makro-ekonomik dengesizlikler nedeniyle plasmanlara yönelmesi sonucu sabit sermaye yat r mlar na gerekli kaynak bulunamam t r. Finansman yat r mlar eklinde yap lan plasmanlar daha cazip hale gelmi tir. Kald ki yap lan

tasarruflar n tamam n n sabit sermaye yat r mlar na ayr lmas da ba ka bir soruna yol açabilecektir. Çünkü k t olan kaynaklardan Ar-Ge harcamalar na da pay ayr lmas gerekecektir. Bu nedenle kamunun ve özel sektörün bilim, yenilik olu turma ve teknolojiye daha fazla kaynak ay rabilmesi için yurt içi tasarruf oranlar nda art olmas kaç n lmaz gözükmektedir. Türkiye nin ekonomisinin rekabet üstünlü ünü elde edebilmesi ve istikral iktisadi geli meyi yakalayabilmesi için çok büyük önem ta maktad r.

A a daki Tablo:4 te ihracat n ithalat kar lama oranlar verilmektedir. Tabloyla ilgili Türkiye için olumlu dü ünmek hiç de kolay bir ey de ildir. Ba ka bir ifadeyle Türkiye, sabit sermaye yat r mlar ve Ar-Ge için kullanmas gereken döviz kaynaklar n ithalata ay rmak zorunda kalm t r. Zaman zaman uygulanan s k para politikas , sermaye ak ve fiyatlar art rm t r. Bu durumda gittikçe de erlenen Türk liras na paralel ihracat art sa lanabilmenin tek ko ulu, patenti Türkiye ye ait teknolojiyle üretilen mallar n uluslar aras rekabette gösterebilece i performanst r. Fakat ileriki bölümde de ifade edildi i üzere Türkiye nin s k nt s teknoloji üretememedir. O nedenle sahip olunan döviz varl klar ithalat n kar lanmas nda kullan lmakta ve ihracat art yeterli düzeyde

Page 7: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

111

gerçekle tirilememektedir. Hatta Türkiye nin krize yakaland y llarda aleyhte geli meler h zla artmaya devam etmi tir. Ülkenin döviz rezervlerinde bir sorunla kar la t y llar bu dönemlerde olmu tur. Sonuçta ekonomik kriz ortaya ç km t r. Ekonomik krizlerin hemen hemen hepsinin sonunda Türk liras önemli oranda devalüe olmu tur (E ilmez ve Kumcu, 2002:257-311).

Tablo: 4 hracat n thalat Kar lama Oranlar ( % )

1990 58.30 1991 64.76 1992 64.19 1993 52.04 1994 77.68 1995 60.50 1996 73.39 1997 66.05 1998 68.37 1999 73.28 2000 57.81 2001 89.35 2002 82.85 2003 78.53 2004 68.66

Ekonomik büyüme sürecinde yüksek hayat standard yakalamaya yönelik giri imler tüketici talebinin farkl la mas na yol açmaktad r (DTM, 1997:4). Ele al nan 1990-2004 aras dönemde Türkiye de enflasyonla birlikte sürekli artan nominal gelir düzeyi bir bak ma tüketimi cazip hale getirerek ithalat art rm t r. Türkiye, ithalat fazlaca OECD ülkeleri ve bunlar içerisinde Avrupa Birli i nden sa lamaktad r (TÜS AD, 1999:248). Türkiye ekonomisinin öncelikle ithalattaki art sonras nda krize yakalanmas n n ard nda yatan etken; mevcut döviz varl klar nda meydana azal t r. Kamu kesimi borçlanma gere inin yüksekli i nedeniyle mevcut tasarruflar bir ekilde yat r mlara kanalize edilememektedir. Ba ka bir ifadeyle; ulusal fonlar yüksek kamu aç klar nedeniyle hükümet kaynaklar taraf ndan kullan lmakta ve özel üretim de d kaynakl fonlarla artt r lmaya çal lmaktad r (TÜS AD,1998:17). Kamu kesimi finansman aç klar n n devlet bütçesinden2, yani giderlerin gelirlerden çok daha h zl artmas ndan kaynakland gözlenmektedir (Yörük,1998:3222).

Makro-ekonomik istikrar ihracat performans n do rudan etkileyici yap ya sahiptir. Türkiye de yüksek enflasyon, kamu aç klar n n neden oldu u yüksek faiz oranlar makro dengesizliklere yol açmaktad r (Aktan O.,1999:545). Bu durum ihracat n karl l ile rekabet gücünü olumsuz etkilemektedir. Kur politikalar kanal ile ihracat te viki veya ithalat k s tlamas uygulamalar yla d ticaretlerini yönlendirmek isteyen ülkeler er geç iç ya da d denge bozulmalar na

2 Konsolide bütçe gerçekle meleri bu ifadeleri desteklemektedir. Daha fazla bilgi için : muhasebat.gov.tr/mbulten/T3-1-1.htm adresine bak labilir.

Page 8: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

112

yakalanmaktad rlar (TÜS AD, 1998a:6). Ekonomik büyüme, tüketim e ilimli ve plasmanc faaliyetlerle sürdürülmeye çal ld sürece mali krizlerden ve istikrars z ortamlardan ç k lamamaktad r. Böyle ortamda ihracat n ithalat kar lama oranlar devaml surette ithalat lehine olacakt r. Bu dönemlerde finans piyasalar para ikamesini iç piyasada yerli paran n de er kazanmas lehine kulland klar ndan ihracat n da önü t kanma noktas na gelmektedir.

Kamunun borçlanma gere indeki art bu süreci kontrol edilemez bir alana yaymaktad r. Özel sektörün ihtiyaç duydu u tasarruflara kamunun kaç n lmaz olarak el koymas risksiz veya da riski çok çok dü ük olan plasmanlar n getirilerini yükseltmektedir. Ele al nan dönemde özellikle sermaye irketlerinin devlet tahvili ve hazine bonosuna yöneldi ini y lsonu karlar n n

yakla k %70 leri geçen bölümünü faaliyet d kazançlardan olu tu u haberlerinden anlamaktay z. Esas amac üretim yaparak yat r mlar art rmak ve istihdam hacmini yükseltmek olan sermaye irketlerinin bu tür faaliyetleri, kaç n lmaz olarak ekonominin daralmas na ve i sizli in artarak tüketim e ilimli zay f ekonomik büyüme trendine yönelmeye neden olmaktad r. 1990 2004 aras dönemde Türkiye ekonomisinde büyüme h z de i melerinin hem negatif hem de pozitif olarak ya and dönemlerde iç ve d ticaret hadlerinde de büyük de i melerin oldu u gözlenmektedir (Manisal , 1998:3230).

D ticaret hadlerinin ithalat lehine çevrildi i dönemlerde ekonomik büyüme oran nda art olmu tur. Fakat izleyen dönemde ekonomik krizlerle kar kar ya kal nm t r. D ticaretin milli gelir içindeki pay n n artt y llar izleyen dönemde büyüme oranlar da artmaktad r. Örne in d ticaretin milli gelir içerisindeki pay 1997 y l nda % 40 açm t r (Hatibo lu,1993:96). 1997 y l nda büyüme oran %8.3 olarak gerçekle mi tir. D ticaretle ilgili bir di er geli me; d ticaretin milli gelir içerisindeki pay n n artt ve dolay s yla ithalat n daha fazla oldu u y llarda Türkiye ekonomisi krize girmektedir. D ticaret içerisinde ihracat n ithalat kar lama oran n n %70 lerden a a ya dü mesi, ekonominin kriz ortam na gitti inin i areti gibi alg lanmaktad r. Türkiye ekonomisinde, ekonomik istikrar n bozuldu u y llardan önceki dönemde, ihracat n ithalat kar lama oran n n % 70 lerin alt na dü üldü ü Tablo:4 te de aç k bir ekilde görülebilmektedir.

B. TEKNOLOJ K LERLEME VE TÜRK YE N N KT SAD GEL M 1. Teknolojik lerlemenin Önemi Teknolojik bulu lar, yeni ürünlerin üretilmesini mümkün k lan bir

geli medir. Sanayi devrimi ile birlikte yeniliklerde bir art göze çarpmaktad r. Teknolojik yenilikler, tüketicilere miktar , kalitesi ve çe idi artm mallar sunmaktad r. Bu sayede insanlar n bireysel ve toplumsal refahlar günümüze kadar artarak süre gelmi tir.

Yeniliklerin temelini üretim bilgisi olu turmaktad r. Bu nedenle, refah art n n sonu gelmedi i sürece teknolojik yeniliklerin de bir s n r olmayacak ve insanl kla birlikte devam edecektir. Fakat, teknolojik yeniliklerin tamam na yak n

Page 9: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

113

sanayile mi ülkelerde gerçekle tirilmektedir. Geli mekte olan ülkelerde teknoloji ve yenilikçi bulu lar olu turulamamaktad r. Bunlar n en önemli nedenlerinin ba nda unlar gelmektedir

- Yeterli say da be eri sermayenin olmamas

- Uygun kuramsal ve sosyolojik altyap n n bulunmamas

- Uygun teknolojik altyap n n ve çevrenin olmamas

- Uygun finansal te viklerin sa lanamamas

- Yenilikçi ve dinamik sektörlerde küresel düzeyde rekabet edebilecek kalifiye i gücünün ve i letmelerin çok az olmas .

Son y llarda meydana gelen ekonomik durgunluklar, yerini tüm geli mi ülkelerde daha güçlü ve dinamik ekonomik büyüme beklentisine b rakmaya ba lam t r. Bu yönde beklentilerin olu mas n n nedeni; bu ülkelerde ekonomik ve toplumsal amaçlara ula lmaya yönelik teknoloji, bilim ve yeniliklere daha çok önem verilmeye ba lanmas d r. Bilgi tabanl iktisadi yap lanmaya geçilmeye devam edilmesinin temelinde uluslar aras rekabetin artan bask s öncelikli yer almaktad r. O nedenle ülkeler, büyüme ve verimlili i art rmaya yönelik bilimsel ve teknolojik bilgilerin olu turulmas , sektörel yayg nla t r lmas ve de erlendirmesine daha fazla önem vermeye ba lam lard r. stikrarl iktisadi geli mede teknoloji, yenilikçi bulu lar ve bilim, ekonomik performans n artt r lmas nda ba l ca belirleyici konumundad r. Yüksek katma de erli ürünler, uluslar aras ticaretin boyutunu tayin etmekte ve ekonomik iyile melerde ülkelerin kurtar c s

olmaktad r. Ekonomik büyümenin yava olmas nedeniyle özellikle OECD

ülkelerinde son y llarda teknoloji, bilim ve yenilik alan nda s n rl düzeyde yat r m yap labilmi tir. Bununla birlikte yenilikçi bulu lar n ekonomik büyüme ve performans aç s ndan ta d önemi bilen OECD hükümetlerinin ço u, kamu Ar-Ge yat r mlar n bütçe harcamalar nda yap lan kesintilerin d nda b rakmay hedefleyerek mütevazi art lar sa lam lard r(OECD; 2004:2). Geli mi birçok ülkede yenilikçi bulu lar ve bilim daha fazla politik ilgi görmeye ba lam t r. Hükümetler, hem kamu ara t rmalar nda kalite ile birlikte verimlili i art rma hem de özel kesimin Ar-Ge yat r mlar

yapmas n te vik ederek kamu ve özel kesim aras nda güçlü ba lar kurman n yollar n aramaktad rlar. Bu nedenle bilim ve yenilik için gerekli be eri sermaye kayna , ekonomik büyüme ve yeniden yap lanman n sürdürülebilirli inde yeterli miktarda bulunmas bak m ndan, politikac lar n öncelikli ilgisi haline gelmi tir. Çünkü iktisadi geli mede, yenilikçi kapasiteyi artt rma ve iktisadi yap lar daha bilgi yo un hale dönü türmek için be eri sermaye kaynaklar temel bir ko ul konumundad r (OECD; 2004:10).

Günümüzde, telekomünikasyon ile bilgi teknolojisi alanlar nda ilerlemelerin h zla olu mas ve artarak yo unla mas sonucu edinilen bulu lar, yeni pazarlar n do mas na yol açmaktad r. 18. yüzy ldan 19.yüzy la geçerken iktisadi geli meyi h zland ran hakim sektör tar m idi. 19.yüzy ldan 20.yüzy la geçerken tar m sektörünün üzerine in a edilen sanayi sektörü hakim rolü oynad . Günümüzü de içine alan süreçte iktisadi geli meyi sürükleyen 20.yüzy ldan 21.yüzy la geçi i sa layan ana unsuru teknik yeniliklerle donat lm

fiziki

Page 10: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

114

yat r mlar ve be eri sermaye olu turmaktad r. Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçi te yar -iletken chipler ve bilgisayarlar n etkin rolü olmu tur. Sanayi öncesinde pasif ileti im yard m yla kullan lan ve korunan bilgi, bilgisayarlar n üretilmesiyle aktifle tirilmi , ses, görüntü, metin vb. biçiminde ortak bir noktada say salla t r larak çok daha h zl ve güvenli, çok daha fazla ve kolay üretilir, i lenir, bekletilebilir hatta yeniden kullan labilir duruma gelmi tir ( lyaso lu,1997:59).

Teknik yeniliklerin h zla artmas , bu alanda mesafe alm ülkelere emsalsiz mukayeseli avantajlar sa lamaktad r. Fakat yeni bulu larla ilgili fikri mülkiyet haklar n

koruyucu yasalar n uygulanmas nda problemler ya anmakta ve ticari anla mazl klar ortaya ç kmaktad r. Tablo:5 te geçmi ten günümüze teknolojik alanda meydana gelen geli meler ve bu geli melerle ilgili teknik ilerlemeler bulunmaktad r. Tablo:5 ten de anla laca üzere teknolojik ilerlemeler a ama a ama meydana gelmi tir. Teknolojik ilerlemeler, ülkelerin sosyo-ekonomik geli melerinde çok önemli rol oynayarak refah seviyesini do rudan art rm t r.

Tablo5: Bilinen Ard k Teknolojik De i im Dalgalar

Uzun Dalgalar veya Döngüler Temel Altyap n n Anahtar Özellikleri Yakla k Zaman Kondratieff

Dalgalar

Bilim, Teknoloji Ö retim ve E itim

Ula t rma, haberle me

Enerji Sistemleri Evrensel ve Ucuz Temel

Faktörler Birinci

1780 ler- 1840 lar

Sanayi Devrimi: Tekstilde fabrika

üretimi

Ç rakl k, yaparak ö renmek, resmi

din d akademiler,

bilimsel dernekler

Kanallar, at arabas yollar

Su gücü Pamuk

kinci 1840 lar-1890 lar

Buhar gücü ve demiryollar ça

Profesyonel makine ve in aat

mühendisleri, teknoloji

enstitüleri, kitlesel ilkö retim

Demiryollar (demir raylar) ve

telgraf

Buhar gücü Kömür, demir

Üçüncü 1890 lar-1940 lar

Elektrik ve çelik ça

Sanayi AR-GE laboratuarlar , kimyasallar ve

elektrik makineleri, ulusal

AR-GE laboratuarlar , Standartlar belirleyen

laboratuarlar

Demiryollar (çelik raylar) ve telefon

Elektrik Çelik

Dördüncü 1940 lar-1990 lar

Otomobillerde ve sentetik

maddelerde kitle üretim ça ( Fordism )

Büyük kamu ve özel sektör

AR-GE si, kitlesel yüksek ö retim

Motorlu araç yollar , radyo ve TV, havayollar

Petrol Petrol, plastik maddeler

Be inci 1990 lar-?

Mikro elektronik ve bilgisayar

a lar ça

Veri a lar , AR-GE de

küresel a lar, hayat boyu e itim

ve ö retim

Enformasyon, otoyollar , dijital

a lar

Gaz/petrol Mikro elektronik

Kaynak: Chris Freeman ve Luc Soete, Yenilik ktisad , Çev.Ergun Türkcan, 1.b.,Ankara: TÜB TAK, 2003, s.23

Bu bak mdan Tablo:5, günümüzün sanayile mi ülkelerinin geli im seyirlerini göstermektedir. Tabloya ülkemiz aç s ndan bak ld nda Türkiye, bu

Page 11: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

115

sürecin hiçbir a amas nda kendisine içeride yer bulamam t r. Tablo 5 bir bak ma niçin geli mi ülkeler aras nda de iliz? Sorusunun cevab n n olmas d r.

Günümüzde Ar-Ge çal malar , hem uzun zaman almakta hem de yüksek maliyetleri gerektirmektedir. Bu nedenle de yüksek risk ta maktad r. Teknolojik ilerleme dalgas yla birlikte ara t rma-geli tirme sistemlerinin çok h zl geli mesinin nedenleri unlard r:

- Teknolojinin giderek karma kla mas

- Üretim ölçe inin giderek büyümesi - Bilimsel çal malardaki uzmanla ma Bilgi toplumunda piyasalar ke fetmek, pazarlar n ve tekniklerin

performans n de erlendirmek, çal anlar idare etmek çok daha kolay hale gelmi tir. Giri imcilerin ihtiyaç duyduklar bilgi ve enformasyon çe itleri çe itli kurumsal ba lant lar arac l yla kolayca halledilebilmektedir.

Bu h zl de i im sürecinde ülkelerin iktisadi geli mesinde özellikle kurumsal çerçevenin iyi olu mas gerekmektedir. Çünkü kurumsal çerçeve, bilginin ve yetene in elde edilme yolunu biçimlendirmede ve toplumun uzun dönemdeki geli iminde belirleyici unsur olmaktad r. Ba ta, firmalar ya da di er ekonomik kurulu lar fiziki ve be eri sermaye girdilerinin verimlili ini ve üretkenli ini artt r c bilgiye yat r m yap yorsa, hatta buna müte ebbislerin z mni bilgisini art ran yat r mlar da ekleyebiliyorlarsa, meydana gelecek üretkenlik art ülkenin iktisadi geli mesiyle uyumlu olabilecektir (North, 2002:104).

Bir ülkede teknik ilerlemenin etkileri do rudan verimlili i ve sermayenin getirisini artt r p böylece ilave yat r m ve gelir art na yol açarak ortaya ç kmaktad r. Teknolojinin yay lmas ise malzeme, yeni sermaye mallar , parçalar ve benzeri unsurlar n temini gibi sistematik faktörlere ba l olmaktad r. Üretim teknolojisindeki de i imler, toplumun yap sal dönü ümünü gerçekle tirmektedir. Teknolojik yap daki dönü ümle birlikte i gücünün niteli i, sermayenin yap s , üretim ölçe i, piyasa yap lar , üretimin örgütlenmesi, i letme düzenleri, sosyo-politik ve kurumsal yap lar da de i ime u ramaktad r (Eser, 1993:125).

Geli mi ülkelerde teknolojik ilerlemeler yeni ürünlerin olu umu ve üretim süreci içinde maliyet dü ürücü geli melere yol açmaktad r. Sanayile mi ülkelerde Ar-Ge harcamalar , büyük firmalarda ve endüstrilerde yo unla arak ülkenin h zla geli mesine büyük katk lar sa lam t r. 1960 l y llara gelindi inde, Ar-Ge harcamalar n n büyük firmalarda ve sanayilerde yo unla mas azalmaya ba lam t r. Bunun nedenleri unlard r:

- leti im ve bili im teknolojileri alan ndaki geli meler - leri malzemeler ve biyo-teknoloji alanlar nda yeni teknoloji temelli

firmalar n h zla ço almas ( ahin, 1997:91) Geli mekte olan ülkelerde teknolojik geli me, ithal teknolojiyi yerel

ko ullara uyarlama çabalar n n sonucunda ortaya ç kmaktad r. Bu ülkelerde yerli teknolojik ilerleme özellikle devlet politikalar n n neden oldu u üretim darbo azlar ve fiyatlara müdahale süreçleri içerisinde meydana gelmektedir (Soyak, 1996:48). Yat r mlar için gerekli sermaye stokunu bulmada s k s k sorunlar ya anmaktad r. Çünkü ihtiyaç olan sermaye mallar bulunamad gibi

Page 12: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

116

özellikle de teknoloji yenilenememektedir. Teknolojinin yenilenmesi için gerekli altyap olu mam t r.

Geli mekte olan ülkelerde teknolojinin yenilenmesi: - Yeni teknolojilerin ara t r l p geli tirilmesi - Yay lmas

- Taklit ve de i tirilmesi -Sosyal ve örgütsel de i imlerin ya anmas

-Yenilikler olmak üzere belirtilen bu unsurlar birlikte kapsamaktad r.

Bu ülkelerin en önemli sorunlar n n ba nda yeni teknoloji üretememe ve ülkenin ihtiyaç duydu u yat r m ve tüketim mallar n sürekli d ar dan ithal etmek zorunlulu u gelmektedir. Yeni teknoloji üretmek zordur. Çünkü yeni teknoloji:

-Pahal araç ve gereçleri - leri teknolojiyi -Karma k bak m ve onar m

- leri ve ayr nt l muhasebe ve istatistik bilgisi -Yeni e -güdüm biçimleri ve siyasal düzenlemeler -Yönetim biçiminde de i iklikleri içermektedir.

2. Türkiye Analizi Türkiye, geli mekte olan ülkelerin kar kar ya bulunduklar yukar da

anlat lan sorunlar n tamam n ya amaktad r. Türkiye, öncelikle teknoloji üretememe sorununa bir çözüm bulmal d r. Bunun için bir an önce ulusal yenilik sistemi olu turulmal d r. Tablo:6 da ngiltere, Tablo:7 de ABD nin son üç yüzy l içerisindeki geli tirdikleri yenilik sistemlerinin özellikleri verilmektedir. ABD ile ngiltere nin sanayile mesinin ve toplumsal refahlar n artt rmalar n n temelinde

geli tirdikleri ulusal yenilik sistemleri bulunmaktad r.

Tablo:6 On Sekizinci Ve On Dokuzuncu Yüzy llarda ngiliz Ulusal Yenilik Sisteminin

Özellikleri - Bilimcilerle giri imciler aras nda güçlü ba lar - Bilim, devlet taraf ndan te vik ve yerel kulüpler taraf ndan popülerize edilerek, ulusal bir kurum haline geliyor - Toprak sahipleri taraf ndan güçlü bir ula m altyap s için yerel yat r mlar(kanallar,yollar ve daha sonra demir yollar ) gerçekle iyor - Mucitlerin sermaye bulmas ve giri imcilerle i birli i yapmalar na imkan veren ortakl k biçiminde örgütlenmeler ortaya ç k yor - Ticaret ve hizmetten elde edilen karlar n ulusal ve yerel sermaye piyasalar yoluyla fabrika üretimine, özellikle tekstile yat r lmas

- ktisat politikas n n klasik iktisat taraf ndan sanayile menin yarar na güçlü biçimde etkilenmesi - Ulusal teknolojinin korunmas ve rakipler taraf ndan yakalanmas n n, geciktirilmesi için büyük çabalar harcan yor - Ki i ba na ngiliz verimlili i, 1850 itibariyle itibariyle, Avrupa ortalamas n n yakla k iki kat d r - Ticaretteki iç ve d engeller azalt l yor veya tamamen kald r l yor - Ayk r lar n akademileri (Dissenters academies) ve baz üniversiteler bilimsel ö retim sa l yor. Yeni sanayi kentlerinde, yar zaman esas nda, teknisyenler e itiliyor Kaynak: Chris Freeman ve Luc Soete, Yenilik ktisad , Çev.Ergun Türkcan, 1.b.,Ankara: TÜB TAK, 2003, s.340

Page 13: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

117

Tablo:7

On Dokuzuncu Yüzy l n Sonuyla Yirminci Yüzy l Ba nda ABD Ulusal Yenilik Sisteminin Özellikleri

- Ticaret ve yat r m için hiçbir feodal engel bulunmuyor, kölelik 1865 y l nda kald r ld ; kapitalist ideoloji egemen - Demiryolu altyap s , 1860 lardan itibaren, çok büyük bir ulusal pazar n h zla geli mesine imkan veriyor - Kalifiye i gücü k tl , makine-yo un ve sermaye-yo un tekniklerin geli mesini uyard

- Zengin ulusal do al kaynaklar büyük ölçek ekonomileri ve a r yat r mlarla üretime sokuldu(çelik, bak r, petrol) - Teknik ö retim ve bilimler, 1776 y l ndan itibaren, Federal hükümet ve Eyalet yönetimleri düzeyinde güçlü bir te vik gördü Sermaye-yo un sanayilerdeki Amerikan firmalar çok büyüdü(General Electric, General Motor, vb.) ve firma içi AR-GE faaliyeti ba lad

- Amerikan verimlili i, 1914 y l nda, Avrupa n n iki kat yd

- Ba l ca teknolojiler ve bilimler, Avrupa dan göçler yoluyla, ithal edildi Kaynak: Chris Freeman ve Luc Soete, Yenilik ktisad , Çev.Ergun Türkcan, 1.b.,Ankara: TÜB TAK, 2003, s.340

Ulusal ve uluslar aras piyasalarda rekabet üstünlü ü elde edinimi ve toplumun refah düzeyinin yükseltilmesinde yenilikçi bulu lar, teknoloji ve bilimin önemi apaç k ortadad r. Türkiye yenilikçi bulu , teknoloji ve bilimsel çal malara a rl k vermeli ve kamu bütçesinden daha fazla pay ay rmal d r. A a daki Tablo:8 de seçilmi y llara göre Türkiye nin GSMH dan Ar-Ge ye ay rd paylar gösterilmektedir.

Tablo:8 Türkiye de Seçilmi Y llara Göre Ar-Ge/GSMH Oran (%)

Y llar % 1991 0.32 1994 0.55 1997 0.57 2000 0.64

Kaynak: Sevgi ve nce, Türkiye de Bilim ve Teknoloji Etkinlikleri ile Yay n Say s ve nsani Geli im Düzeyi Aras ndaki li kiler, www3.dogus.edu.tr/Isevgi/LS_PROF/LSevgi_NInce.pdf, (20.06.2004)

Tablo:8 den de görülece i üzere Türkiye de GSMH dan Ar-Ge ye ayr lan pay oldukça dü üktür. Her ne kadar 1991 y l ndan 2000 y l na gelindi inde GSMH dan Ar-Ge ye ayr lan pay iki kat artm olsa da hala yetersizdir. Avrupa Birli i nde bu oran son on y lda %2 ye yakla rken, Japonya da %3 lere ula maktad r(Sevgi ve nce; 2004:4). ABD de bu oran %2 nin üzerindedir(OECD; 2004:2).

Türkiye nin GSY H içerisinde Ar-Ge ye ay rd pay a a da Tablo:9 da gösterilmektedir.

Page 14: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

118

Tablo:9

Türkiye de 1992 1999 Aras Göre Ar-Ge/GSY H Oran ( ) Y llar

1992 4.9 1993 4.4 1994 3.6 1995 3.8 1996 4.5 1997 4.9 1998 5.0 1999 6.3

Kaynak: www.die.gov.tr/Ist Tablolar/26ag432t.xls , (16.06.2004)

Türkiye de GSY H içerisinde Ar-Ge ye ayr lan pay n 10 lar n çok alt nda oldu u ve yenilikçi bulu lar için gerekli kayna n olu turulamad görülmektedir. Hatta 1998 y l na kadar bu oran 5 in bile alt nda kalm t r. Oysa günümüzde teknoloji, bilim ve yenilikçi bulu lar d ticarette rekabet olu turmada temel olu turmaktad r. Bu nedenle hükümetlerin, ekonominin artan rekabet kar s nda güçlü kalabilmesi için kamu bütçesinden Ar-Ge ye daha fazla kaynak ay rmas ve bu oran n h zla % ile ifade edilen oranlara çekilmesi kaç n lmaz gözükmektedir.

A a da, Tablo:10 da baz ülkelerin Ar-Ge harcamalar n n GSMH içerisindeki oranlar verilmektedir. Geli mi ülkeler, milli gelirlerinin önemli bir bölümünü ara t rma geli tirme çal malar na ay rmaktad r. Bunun nedeni geli mi ülkelerin -bunun içerisine OECD ülkelerinin büyük ço unlu u da dahil- yarat c bulu lar n ekonomik büyüme ve performans aç s ndan ta d önemi fark etmi olmalar d r( OECD; 2004:2).

Tablo:10 AR-GE Harcamalar n n GSMH çerisindeki Oran (%) Ülkeler 1995 2000 2001 2002 AB 1.72 1.80 1.83 1.83 Japonya 2.69 2.99 3.07 3.12 ABD 2.51 2.72 2.74 2.67 OECD 2.09 2.24 2.28 2.26

Kaynak: OECD: /www.oecd.org/dataoecd/42/44/34100210.xls , (02.03.2005)

Türkiye'de GSY H'dan Ar-Ge'ye ayr lan pay bindelerle ifade edilirken bu oran OECD ülkelerinde ortalama yüzde 2,3 düzeylerinde seyretmektedir. Tablo:10 dan da görülece i üzere Türkiye de GSMH dan Ar-Ge ye ayr lan pay, geli mi ülkelerin çok alt nda bulunmaktad r. Türkiye'deki toplam AR-GE harcamalar n n %57,2'si üniversite, %32,3'ü özel sektör, %10,5'i kamu sektörü taraf ndan yap lmaktad r (TTGV, 2001:1). OECD ülkelerinde devletin Ar-Ge harcamalar içerisinde önemli bir rolü bulunmaktad r. Ba ka bir ifadeyle Amerika, Japonya ve Avrupa ülkelerinde üniversite ile özel sektör aras ndaki da l m Türkiye'dekinin tam tersidir. Bu ülkelerde ekonomik geli menin motoru kendi teknolojisini geli tiren özel sektör kurulu lar d r. Devlet bu kurulu lar sermaye

Page 15: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

119

birikimi sürecinde ciddi biçimde desteklemi tir. Sanayile mi ülkelerde sanayi ve bili im sektörünün teknoloji geli tirme ve yenili e yat r m yapmas nda devlet desteklerinin itici güç oldu u görülmektedir.

Hâlbuki Türkiye'de sanayi i letmeleri taraf ndan gerçekle tirilen Ar-Ge'nin desteklenmesi için devlet taraf ndan ayr lan pay, ABD ve Japonya'da devletin ay rd pay n 1'i, Hollanda'n n ay rd pay n 5'i, spanya'n n ay rd pay n %10'u kadar (TTGV, 2001:1).

Türkiye nin teknoloji arz konusunda d ar ya ba ml olmas n n nedeni de budur. Türkiye, Ar-Ge sonucu elde edilen yüksek teknoloji ürünleri ithalat nda 3,1 Milyar Euro ile Avrupa Birli i üyesi d ndaki Akdeniz ülkeleri aras nda birinci s rada yer almaktad r. Türkiye de bilim, teknoloji ve yarat c bulu lar alan nda yat r mlar yap lamamas nedeniyle ekonomik büyüme hem d a ba ml olmakta hem de istikrarl olamamaktad r. Türkiye, d ekonomilerin artan rekabeti kar s nda güçlü kal p hem rekabete dayanmas ve piyasalarda tutunmas hem de iktisadi geli mesini sürdürülebilir biçimde devaml k lmas gerekmektedir. Hâlbuki Türkiye geli mesini sürdürebilmesi için kaç n lmaz olarak ithal teknolojiye ba ml d r.

Yirminci yüzy lda icat faaliyetleri sanayide, kamu kurulu lar nda, üniversitelerde ve profesyonel ara t rma geli tirme laboratuarlar nda yap lm t r. Sanayile mi ülkeler, özellikle daha güçlü ekonomik büyüme sa lamak için bilim ve yarat c bulu alanlar na politik ilgilerinin de etkisiyle, gittikçe büyük oranlarda kaynak ay rmaya yönelmektedirler. Kamu ara t rmalar nda kalite ve verimlili i artt rma, özel sektörün Ar-Ge yat r mlar te vik etme, kamu ve özel sektör aras ndaki ba lar güçlendirme yollar n aramaktad rlar (OECD, 2004:4). OECD ülkelerinin birço u bilim, teknoloji ve yarat c bulu lar politikas için kendi ulusal planlar uygulamaya koymu tur. Tablo:6 ve Tablo:7 den görülebilece i üzere ngiltere ve ABD, bu yönde giri imlerini çok önceden 18.yüzy lda ve 19.yüzy lda

ba latm lard r. Türkiye de teknoloji geli tirme destekli ulusal bir politikan n uygulanamamas , istikrarl ekonomik geli mede büyük s k nt lar ya anmas na yol açm t r. Özellikle yarat c bulu lar n öncülük yapt ekonomik büyüme ve yeniden yap lanman n sürdürülmesi için yeterli be eri sermaye bulunmas yönünden de ulusal politikalar geli tirilip uygulanamam t r.

Ar-Ge çal malar sonucunda elde edilen ürünlere patent al nmaktad r. Bir ülkenin ara t rma geli tirme çal malar n n yo unlu u sahip oldu u patent say s yla do ru orant l olmaktad r. Bir ülke ne kadar çok geli me sarf ettiyse o ölçüde de patente, ba ka bir ifadeyle teknolojik ürüne sahip olmaktad r. Tablo:11 de anlat lmak istenen de budur. ABD, Japonya, ngiltere ve Almanya ba ta olmak üzere baz ülkelerin sahip olduklar patent say s oldukça fazlad r. Bu ülkelerin ayn zamanda sanayile mi ülkeler oldu unu ifade edecek olursak, geli menin temel kayna n n bilim, teknoloji ve yarat c bilgi oldu u kolayca görülebilecektir. Tablo:11 de patent say s az olup ta geli mi olan bir ülke bulunmamaktad r. Ancak az geli mi olup ta patent say s n n da az oldu u Türkiye nin de içinde bulundu u çok say da ülke bulunmaktad r.

Page 16: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

120

1990 2001 aras dönemde ülkeler ne kadar patent alabilmi lerse o ölçüde

de geli ebilmi ler ve istikrarl büyümeyi yakalayabilmi lerdir. Tablo:11, ülkelerin geli me sürecindeki teknolojik üstünlükle elde edilen ezici rekabet avantaj n ortaya koyabilmekte ve hükümetlerin ulusal programlarla ilgili bilim, teknoloji ve yarat c bulu konusundaki farkl dü üncelerini de özetlemektedir.

Page 17: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Tablo:11

ABD Patent ve Marka Kurumu (USPTO) Taraf ndan 1990-2001 Y llar Aras nda Verilen Patent Say s n n Seçilmi Baz Ülkelere Göre Da l m

OECD Ülkeleri

1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001

Kanada 2000 2143 2215 2569 2818 2761 3076 3531 3889 3766 3597 3455 ABD 55740 57175 62249 66928 73753 77981 89195 93361 93429 94716 93055 93733 ngiltere 2771 2764 2885 2996 3246 3656 3792 4102 4079 3898 4042 4071

Fransa 3212 3197 3176 3297 3525 3745 3967 4215 4350 4179 3882 3512 Almanya 7356 7444 7542 8017 8644 9379 10667 11533 12180 11906 11613 11332 Japonya 25113 24112 24660 26386 26426 29454 32004 34995 34746 36433 36503 36583 sviçre 1214 1175 1227 1195 1277 1308 1298 1498 1423 1414 1323 1412

Meksika 43 49 48 48 64 70 70 75 95 87 113 116 spanya 149 185 181 202 215 233 270 301 315 312 318 314

Yunanistan 17 18 16 8 22 15 28 24 26 12 18 20 Türkiye 1 2 1 5 3 8 6 8 17 11 16 17 OECD Üyesi Olmayan Ülkeler

1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001

Arjantin 30 33 34 35 35 30 53 45 60 48 71 52 ili 11 10 6 2 8 12 17 12 12 10 13 9

Çin 75 47 80 74 87 77 105 161 201 290 406 530 Kaynak: OECD, www1.oecd.org/scripts/cde/ftop.asp, (02.03.2005)

Page 18: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Türkiye, OECD ülkeleri aras nda 1990 2001 aras dönemde patent alma konusunda hem en az hem de çok dü ük ilerleme kaydeden ülke konumundad r. OECD d ndaki ülkelerde de Türkiye ye en fazla benzeyen ülke ili olmaktad r. Türkiye iktisadi geli mesini sa layabilmek gerekli teknolojiyi üretemedi ine göre, patent sat n alarak aç n d ar dan teknoloji ithal ederek kapatmak zorundad r. Teknolojide d a ba ml olmak Türkiye ye zaman zaman zor anlar ya atmaktad r. Mevcut döviz stoklar n n büyük ço unlu u teknoloji a rl kl mallar n ithaline gitmektedir. Ayr ca uluslararas piyasalarda rekabet avantaj teknolojiyi üreten ülkelerde olmas ndan dolay Türkiye, piyasalarda düzenli yer edinememektedir. Türkiye nin kendi üretti i mallara düzenli talep bulabilmesi için patenti kendisine ait ürünler üretmesi gerekmektedir. Ya da teknoloji transferine önem verip, ülke artlar na uyarlamakta daha fazla çaba harcamal d r.

Türkiye de yenilik olu turulamamas sonucu bireysel ve toplumsal refah artt r lamamaktad r. A a daki Tablo:12 de, Türkiye de teknoloji kullan m na ili kin bilgiler verilmektedir.

Tablo:12 nsani Geli me Raporu-2003 Türkiye Göstergeleri

Türkiye de Teknoloji Kullan m

% Kar la t r lan Ülke GSY H dan E itime Ayr lan Harcama Pay

3.5 Toplam Hükümet Harcamalar ndan E itime Ayr lan Pay 14.7

GSY H (%) Ar-Ge Harcamalar (1996 2000) 0.6 Norveç 1.7 Bilim-Mühendislik Ara t rmas

303 1 milyon ki ide 1000 Ki i Ba na Telefon Say s

285 Norveç 732 1000 Ki i Ba na Cep Telefonu 295 Norveç 815 1000 Ki ide nternet Aboneli i 60.4 Norveç 464

Ar-Ge Alan nda Bilim nsan (1 milyonda) 1996-2000 306 Norveç 4112 Kaynak: www.un.org.tr/undp_tur/docs/HDR2003/hdr2003-turkey%20indicators-tr.doc

UNDP taraf ndan aç klanan insani geli me raporu-2003 Türkiye göstergelerindeki teknoloji kullan m konusundaki bilgiler, yukar daki Tablo:12 de gösterilmektedir. Tablodan Türkiye de GSY H dan e itime oldukça dü ük pay ayr ld görülmektedir. Ayn ekilde bütçeden de e itime çok dü ük pay ayr ld görülmektedir. Ar-Ge çal malar n n temelini olu turan bilim insan say s n n yetersiz olmas , Türkiye nin bu alana daha fazla kaynak ay rmas gere ini ortaya koymaktad r. Norveç ile kar la t r ld nda, bilim insan

say s n n neredeyse Norveç in %7.44 ü kadar oldu u görülmektedir. Bilim insan n n yeterli düzeyde olmad bir ülkede, teknolojik yenilik ve bilimsel çal malarda geli mi ülkelerdeki üretkenli i beklemek do ru olmasa gerek.

SONUÇ VE ÖNER LER Ele al nan dönem içerisinde Türkiye de büyümenin nedeni ülkede üretilen

mallara yönelik ortaya ç kan talep art ndan kaynaklanmamaktad r. Yüksek büyüme oranlar na ula lmas n n alt nda yatan unsur, özellikle bu mallar n üretilmesi için kaynaklar n teknoloji-yo un olmas ve sermaye faktöründe

Page 19: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

123

meydana gelen verimlilik art d r. Bir ba ka ifadeyle, sermaye mallar ithalat Türkiye ekonomisi için çok önemlidir. Sermaye mallar ithalat artt zaman, üretilen mallarda piyasa rekabet avantaj da elde edilebildi inden dolay Türkiye ekonomisi büyüme konjonktürüne girmektedir. thalattaki art n ihracat art ndan daha fazla oldu u y llarda ekonomi döviz kriziyle kar kar ya kalmaktad r. Bu nedenle teknoloji ve yenilik temelli yat r mlar n n artt r lmas

gerekmektedir. Büyümeyi belirleyen faktörler unlard r:

- Kullan lan üretim araçlar miktar

- Kullan lan üretim araçlar n n nispi kullan lma miktar n n etkileri - Teknik geli me

Türkiye nin sa l kl büyüme sürecini yakalayarak sürdürebilmesi için, - Sabit sermaye yat r mlar n artt rmal d r. - Teknolojik de i imi ve yenilikleri mutlaka takip ederek üretim sürecine yans tabilmelidir. - Bunun için bir teknoloji politikas olu turulmal d r. - D piyasalarda rekabet avantaj elde edebilmeleri için firmalar n kendi

modellerini, tasar mlar n , desenlerini ve teknolojilerini mutlaka olu turmal d rlar. Aksi takdirde Türkiye de faaliyet gösteren yerli firmalar teknolojilerini kulland klar d firmalarla ayn ortamda rekabet avantaj sa layamazlar.

-Bunun için bilim ve Ar-Ge çal malar na daha fazla kaynak ayr lmal d r. - Türkiye, kaynak kullan m nda verimlili i artt rmal d r. - Sanayile me stratejisinin sa l kl olu turulmas ve uygulanmas için

yetki ve sorumluluklar konusunda irade birli i sa lanmal d r. - Bölgesel kalk nmada ve geli mede öncelikli illerde te vik unsurlar

uygulanmal d r. Geli mi yörelerde ise ileri teknoloji içeren yat r mlara yönelik te vikler

uygulanmal d r. - Üretim yerli teknoloji kullan m a rl kl hale getirilmelidir ki d ar ya

kar rekabet avantaj olu turulabilsin. Aksi takdirde Türkiye faktör ithalat yapmaktan öteye gidemeyerek mali piyasalar n güçlendiremeyecektir. S k s k finansal krizlerle u ra mak zorunda kalacakt r.

- Sabit sermaye yat r mlar ve teknolojik yeniliklerle yüksek oranl ve sürekli gayri safi milli has la rakamlar na ula lmal d r.

- stihdam artt r lmal d r. sizli in azalt larak yüksek ve sürekli istihdam rakamlar bir an önce yakalanmal d r.

- Fiyatlar genel düzeyinin istikrar sürdürülebilir k l nmal d r. Enflasyon oranlar sürdürülebilir büyüme rakamlar n yakalayabilecek uzun dönemli kal c rakamlara çekilmelidir.

- D ticaret ve cari i lemlerde denge sa lanmal d r. - Döviz kuru istikrar sa lanmal d r. - Teknolojiye dayal özel mallarda piyasa hakimiyeti kurma avantaj elde

edebilmek için markalar geli tirilmelidir. Bu nedenle de patenti Türkiye ye ait olmak üzere yarat c bulu larla desteklenmi teknoloji üretimi yap lmal d r. Kamu

Page 20: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

M. Karata - S. Bekmez/ Türkiye nin ktisadi Geli mesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Aç s ndan De erlendirilmesi

124

a rl kl Ar-Ge çal malar na daha fazla kaynak ayr lmal d r. Özel sektör Ar-Ge çal malar devlet taraf ndan te vik edilmelidir.

- Bunun için de kaynak sorunu h zl bir ekilde çözümlenmelidir. - Yabanc kaynak kullan m uzun vadeli kalk nmaya yöneltilmelidir. Rekabet ortam nda üretim faktörü üreticileriyle ayn piyasada bulunma,

Türkiye ye ne kadar avantaj sa layabilir? Bu nedenle Türkiye, ekonomisinin kriz ortamlar na sürüklenmemesi için patenti ve know-how u ülkeye ait ürünler üretmeye yönelmelidir. Bunun için öncelikle teknoloji-yo un ürünleri üretecek yeniliklere sahip olabilmek gerekmektedir.

KAYNAKÇA Aktan, M.Sait, Türkiye nin thalat Politikas , De i en Koruma Anlay : thalatta Haks z Rekabetin

Önlenmesi ve Anti-Damping Vergisi Uygulamalar , Yeni Türkiye Türk Ekonomisi Özel Say s , May s-Haziran 1999, Say : 28

Aktan, Okan, Türkiye nin D Ticareti, Sorunlar ve Çözümler , Yeni Türkiye Türk Ekonomisi Özel Say s , May s-Haziran 1999, Say : 28

Çar kç , Emin, Cumhuriyet den Bugüne Türkiye nin ktisat Politikalar ve Neticeleri , Yeni Türkiye Cumhuriyet Özel Say s , Eylül-Aral k 1998, Say :23-24

Douglass C. North, Kurumlar, Kurumsal De i im ve Ekonomik Performans, Çev. Gül Ça al Güven, 1.b., stanbul: Sabanc Üniversitesi Yay nlar , 2002

DTM, 2000 li Y llara Do ru Avrupa Birli i (De i im Rüzgarlar ) ,Ba bakanl k D Ticaret Müste arl Ekonomik Ara t rmalar Dairesi, Temmuz 1997

E ilmez, Mahfi ve Kumcu, Ercan, Ekonomi Politikas , 2.b., Om Yay nevi, stanbul:2002 Eser, U ur; Türkiye de Sanayile me, 1.b., mge Kitabevi, 1993 Freeman, Chris ve Soete, Luc Yenilik ktisad , Çev.Ergun Türkcan, 1.b.,Ankara: TÜB TAK, 2003 Günsoy, Bülent, Hukuksal Yap ve ktisadi Ba ar : TCMB Örne i , stanbul Üniversitesi Siyasal

Bilgiler Fakültesi Dergisi, Ekim 2000- Mart 2001, Say :23-24 Gürak, Hasan, Verimlilik Art lar ve E itimli-Yarat c nsan Kaynaklar li kisi ,

wwwbilgiyönetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=290), (22.11.2004) Güran, Nevzat ve Aktürk , smail, Uluslar aras ktisadi Kurulu lar, 5.b., Tu ra Ofset,

Isparta:2001 Hatibo lu, Zeyyat, Türkiye ktisad n n Geçmi i, Bugünü ve Gelece i, 1.b., Beta Bas m Yay m,

stanbul:1993 lyaso lu, Eyüp Türk Bilgi Teknolojisi ve Gümrük Birli i, 1.b., T. Bankas Yay nlar , 1997

Kazgan, Gülten, Tanzimattan XXI.Yüzy la Türkiye Ekonomisi, 1.b., Alt n Kitaplar Yay nevi, stanbul:1999

Korkmaz, Esfender, Durgunluk Nedenleri ve Boyutu Üzerine , Yeni Türkiye Türk Ekonomisi Özel Say s , May s-Haziran 1999, Say : 27

Manisal , Erol, Türkiye ve Yak n Çevresi , Yeni Türkiye Cumhuriyet Özel Say s , Eylül-Aral k 1998, Say :23-24

Melen, Mithat, Türkiye ve Yeni Yüzy l , Yeni Türkiye Türk Ekonomisi Özel Say s , May s-Haziran 1999, Say : 27

OECD Science, Technology and Industry: Outlook 2004, OECD 2004 Sevgi, Levent ve nce Nejat, Türkiye de Bilim ve Teknoloji Etkinlikleri ile Yay n Say s ve nsani

Geli im Düzeyi Aras ndaki li kiler www3.dogus.edu.tr/Isevgi/LS_PROF/LSevgi_NInce.pdf, (20.06.2004)

Soyak, Alkan, Teknolojik Geli me ve Özelle tirme, 1.b., stanbul: Ekonomiye Yakla :3, 1996 ahin, ükran, Türkiye de Bilim ve Teknoloji Politikas , 1.b., stanbul:Göçebe Yay nlar , 1997

Tigrel, Ali, 1999 Y l n n kinci Yar s nda Türk Ekonomisi , Yeni Türkiye Türk Ekonomisi Özel Say s , May s-Haziran 1999, Say : 27

TTGV, Gerçekler ve Göstergeler, 2001

Page 21: Türkiyenin ktisadi Gelimesinin D Ticaret ve Teknolojik lerleme Açsndan Deerlendirilmesiyonetimekonomi.cbu.edu.tr/dergi/pdf/C12S22005/MKSB.pdf · 2016. 5. 13. · M. Karata-S. Bekmez

Yönetim ve Ekonomi 12/2 (2005) 105-125

125

TÜS AD, 1999 Y l na Girerken Türk Ekonomisi, Yay n No: TÜS AD-T/99,248, stanbul: Ocak

1999 TÜS AD, Avrupa Para Birli inde Ekonomik Politikalar ve Türkiye Üzerine Yans malar , Yay n No:

TÜS AD-T/98 12-240, stanbul: Aral k 1998 TÜS AD, Quarterly Economic Survey, No:17-18, stanbul:October 1998a Yörük, Ahmet, Ekonomik Yap da De i im , Yeni Türkiye Cumhuriyet Özel Say s , Eylül-Aral k

1998, Say :23-24 http:// www.dtm.gov.tr http:// www.bomko.gov.tr http://www.die.gov.tr http:// www.dpt.gov.tr http:// www.muhasebat.gov.tr http://www.oecd.org http://www.ttgv.org.tr/tur/01_neden_ttgv/14.htm http://www.un.org.tr/undp_tur/docs

http://www.imf.org