21
Yenilenebilir Enerji Kaynakları Yenilenebilir enerji güneş ışığı, rüzgar, yağmur, gel-git ve jeotermal ısı gibi yenilenebilir (doğal olarak yenilenen) doğal kaynaklardan elde edilir. Konuyu daha ayrıntılı incelemeden önce yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili bazı gerçeklere göz atalım: 2006 yılında, küresel enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 18’i yenilebilir enerjiden sağlandı, bunun yüzde 13’ü odun yakmak gibi geleneksel biokütlelerden elde edildi.İkinci en yüksek oranlı yenilenebilir enerji kaynağı ise küresel enerji tüketiminin yüzde 3’ünü ve küresel elektrik üretiminin yüzde 15’ini sağlayan hidroelektrikti. Rüzgar gücü yıllık yüzde 30’luk bir oranla büyümektedir, 2008 yılında dünya çapında kurulu kapasitesi 121,000 megavat olup (MW), Avrupa ülkeleri ve ABD’de fazlaca kullanılmaktadı.Güneş panelleri (fotovoltaik) endüstrisinin Yıllık üretimi 2008 yılında 6,900 megavata ulaştı ve fotovoltaik enerji istasyonları Almanya ve İspanya’da yaygındır. Dünyanın en büyük jeotermal enerji kurulumu California’daki 750 megavatlık kapasitesiyle The Geysers’dır. Brezilya dünya üzerindeki en büyük yenilenebilir enerji programlarından birine sahiptir, bunun içinde şeker kamışlarından etanol yakıtı üretimi vardır ve şu an etanol ülkenin otomotiv yakıtının yüzde 18’ini oluşturmaktadır.Etanol yakıtı ABD’de de yaygın şekilde kullanılmaktadır. Kenya, yıllık yaklaşık 30,000 küçük (20-100 vat) güneş enerji sistemleri satışıyla dünya üzerindeki en yüksek ev başına/bireysel güneş enerjisi sistemleri mülkiyetine sahiptir. Çoğu yenilenebilir enerji projesi ve üretimi büyük ölçekli olsa da, yenilebilir enerji teknolojileri ayrıca çoğu zaman kırsal ve uzak alanlarda olan, enerjinin kalkınma için gerekli olduğu küçük off-grid uygulamalarda (kamu tesislerine bağlı olmayan kendi kendine enerji sağlayabilen tesisler) da kullanılabilir. Bazı yenilenebilir enerji teknolojileri kesintili olduklarından ve göze hoş gözükmediklerinden dolayı eleştirilmektedir; ancak yine de yenilenebilir enerji pazarı büyümeye devam etmektedir.

Yenilenebilir enerji

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Yenilenebilir enerji

Yenilenebilir Enerji Kaynakları

Yenilenebilir enerji güneş ışığı, rüzgar,

yağmur, gel-git ve jeotermal ısı gibi

yenilenebilir (doğal olarak yenilenen)

doğal kaynaklardan elde edilir.

Konuyu daha ayrıntılı incelemeden önce

yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili

bazı gerçeklere göz atalım:

2006 yılında, küresel enerji tüketiminin

yaklaşık yüzde 18’i yenilebilir enerjiden

sağlandı, bunun yüzde 13’ü odun

yakmak gibi geleneksel biokütlelerden

elde edildi.İkinci en yüksek oranlı

yenilenebilir enerji kaynağı ise küresel enerji tüketiminin yüzde 3’ünü ve

küresel elektrik üretiminin yüzde 15’ini sağlayan hidroelektrikti.

Rüzgar gücü yıllık yüzde 30’luk bir oranla büyümektedir, 2008

yılında dünya çapında kurulu kapasitesi 121,000 megavat olup (MW),

Avrupa ülkeleri ve ABD’de fazlaca kullanılmaktadı.Güneş panelleri

(fotovoltaik) endüstrisinin Yıllık üretimi 2008 yılında 6,900 megavata ulaştı

ve fotovoltaik enerji istasyonları Almanya ve İspanya’da yaygındır.

Dünyanın en büyük jeotermal enerji kurulumu California’daki 750

megavatlık kapasitesiyle The Geysers’dır. Brezilya dünya üzerindeki en

büyük yenilenebilir enerji programlarından birine sahiptir, bunun içinde

şeker kamışlarından etanol yakıtı üretimi vardır ve şu an etanol ülkenin

otomotiv yakıtının yüzde 18’ini oluşturmaktadır.Etanol yakıtı ABD’de de

yaygın şekilde kullanılmaktadır.

Kenya, yıllık yaklaşık 30,000 küçük (20-100 vat) güneş enerji sistemleri

satışıyla dünya üzerindeki en yüksek ev başına/bireysel güneş enerjisi

sistemleri mülkiyetine sahiptir.

Çoğu yenilenebilir enerji projesi ve üretimi büyük ölçekli olsa da,

yenilebilir enerji teknolojileri ayrıca çoğu zaman kırsal ve uzak alanlarda

olan, enerjinin kalkınma için gerekli olduğu küçük off-grid uygulamalarda

(kamu tesislerine bağlı olmayan kendi kendine enerji sağlayabilen tesisler)

da kullanılabilir.

Bazı yenilenebilir enerji teknolojileri kesintili olduklarından ve göze hoş

gözükmediklerinden dolayı eleştirilmektedir; ancak yine de yenilenebilir

enerji pazarı büyümeye devam etmektedir.

Page 2: Yenilenebilir enerji

İklim değişiklerine yönelik endişelerle birlikte yüksek petrol fiyatları ve

giderek artan hükümet desteği artan yenilenebilir enerji yasalarının ortaya

çıkmasına, insiyatiflere ve ticarileşmeye yol açmaktadır. Yeni hükümet

harcamaları, düzenlemeleri ve politikaları bu endüstrinin diğer sektörlere

göre 2009 yılı ekonomik kriziyle çok daha başarılı şekilde başa çıkmasını

sağlayacaktır.

Yenilenebilir Enerjinin Kaynakları:

Yenilenebilir enerji teknolojilerinin çoğunluğu güneşten yararlanmaktadır.

Dünya-Atmosfer sistemi öyle bir dengededir ki, uzaya yayılan ısı

radyasyonu gelen güneş radyasyonuna eşittir.

Dünya-Atmosfer sistemi içerisinde elde edilen enerji seviyesi kısaca

Dünya’nın “iklimi” olarak tanımlanabilir. Hidrosfer (su) gelen

radyasyonun büyük bir kısmını emer. Radyasyonun çoğunluğu ekvator

üstünde veya yakınındaki bölgelerde emilir; ancak bu enerji dünyaya

rüzgarlar ve okyanus akıntıları biçimde yayılır. Dalga hareketi, atmosfer ve

okyanus arasındaki mekanik enerjiyi rüzgar gerilmesiyle aktarma

sürecinde önemli bir rol oynayabilir. Güneş enerjisi de hidroelektrik

projeleriyle çıkan yağışın dağıtılmasından ve biyoyakıt üretmek için

kullanılan bitkilerin büyütülmesinden sorumludur.

Yenilebilir enerji güneş ışığı, rüzgar, gel-git ve jeotermal ısı gibi doğal

fenomenleri gerektirir; bunu Uluslararası Enerji Ajansı şöyle

açıklamaktadır:

Yenilenebilir enerji sürekli olarak yenilenen doğal süreçlerden elde edilir.

Çeşitli biçimlerinde, doğrudan güneşten ya da dünyanın derinliklerinde

oluşan ısıdan elde edilir. Tanımına güneş, rüzgar, okyanus, hidrogüç,

biyokütle, jeotermal kaynaklardan elde edilen elektrik ve ısı ve yenilenebilir

kaynaklardan elde edilen biyoyakıtlar ve hidrojen de dahil edilir.

Bu kaynaklarının her birinin nasıl ve nerede kullanılabileceklerini etkileyen

biricik özellikleri vardır.

Rüzgar Enerjisi

Hava akışı, rüzgar türbinlerini çalıştırmak için kullanılabilir. Modern

rüzgar türbinleri enerji bakımından 600 kilovattan 5 megavata değişir;

ancak 1.5-3 megavat gücündeki türbinler ticari kullanımda en yaygındır;

Page 3: Yenilenebilir enerji

türbinin sağladığı enerji rüzgar hızının küpüdür, böylece rüzgar hızı

arttıracak elde edilen enerji miktarı da artar.

Açık denizler ve yüksek irtifalı yerler gibi rüzgarların şiddetli ve daha

sürekli olduğu yerler rüzgar santralleri için tercih edilir. Tipik kapasite

faktörü %20-40’dır ve oranın yüksek olduğu yerler daha çok tercih edilir.

Dünya çapında, rüzgar enerjisinin uzun vadeli teknik potansiyelinin şu anki

toplam küresel enerji üretiminin beş katına ya da şu anki elektrik talebinin

40 katına eşit olduğuna inanılır.

Bu özellikle daha fazla rüzgar kaynağına sahip olan yerlerde rüzgar

türbinleri için fazla miktarda alanın kullanılmasına neden olabilir. Açık

deniz kaynaklarında elde edilen deneyim rüzgar hızlarının karaya göre

yaklaşık %90 fazla olduğunu gösterir, bu nedenle açık deniz

kaynakları daha fazla enerji katkısında bulunur. Bu sayı ayrıca yüksek

irtifalı kara merkezli yerlere ya da hava kökenli rüzgar türbinlerine göre

artar.

Rüzgar gücü yenilenebilirdir ve karbondioksit ve metan gazları gibi sera

gazları üretmez.

Hidroelektrik Enerjisi:

Sudaki enerji (kinetik enerji, ısı farklılığı ya da tuzluluk

oranları biçiminde) kullanılabilir. Su havadan 800 kat daha yoğun

olduğundan, yavaş akan bir akarsu ya da denizin düşük oranda kabarması,

büyük miktarlarda enerji üretebilir.

Su enerjisinin birçok çeşidi vardır:

* Hidroelektrik enerjisi büyük-ölçekli hidroelektrik barajları için

kullanılan bir terimdir. Örnek olarak Washington eyaletindeki Grand

Coulee Barajı ya da Gana’daki Akosombo Barajı’nı gösterebiliriz.

* Mikro hidro sistemleri genel olarak 100 kilovataa kadar enerji üreten

hidroelektrik gücü kurulumlarıdır. Çoğunlukla suyun bol oduğu yerlerde

Uzak Alan Enerji Kaynağı olarak kullanılırlar. Dünya çapında Soloman

Adaları’nda yaklaşık 50 kilovat sağlayan birçok kurulumu vardır.

* Barajsız hidro sistemleri baraj kullanmadan akarsulardan ve

okyanuslardan kinetik enerji elde eder.

* Okyanus enerjisi okyanuslardan ve denizlerden enerji sağlayan tüm

teknolojiler için kullanılır:

Page 4: Yenilenebilir enerji

o Deniz akıntısı enerjisi. Gel-git akıntısı enerjisi gibi, deniz akıntılarının

kinetik enerjisini kullanır.

o Okyanus termal enerji dönüşümü (Ocean thermal energy conversion –

OTEC) okyanus sıcak yüzeyiyle derinliklerinin arasındaki ısı farkını

kullanır. Bunun için soğutma çevrimi kullanır. OTEC büyük ölçekli olarak

alan testine tabi tutulmamıştır.

o Gel-git enerjisi gelgitlerden enerji elde eder.

o Dalga enerjisi dalgalardaki enerjiyi kullanır. Dalga enerjisi makineleri

çoğunlukla hareket eden ya da bir noktaya bağlı olan su yüzeyinde duran

ya da doğal batmayan yapılar şeklindedir.

* Osmotik/geçişimli enerji ya da tuzluluk oranı enerjisi deniz suyu ve

akarsuların tuzluluk yoğunluğu arasındaki farktan elde edilir. Ters

elektrodiyaliz araştırma ve test etme aşamasındadır.

* Girdap enerjisi, enerji kullanımında kullanılan girdapları oluşturmak

için akarsulara engeller koyarak elde edilir.

Güneş Enerjisi:

Bu bağlamda güneş enerjisi güneşten toplanan enerjidir. Güneş enerjisi

birçok şekilde uygulanabilir, bunlar içerisinde aşağıdakiler vardır:

* Fotovoltaik güneş pilleri kullanarak elektrik üretme

* Yoğunlaştırıcı güneş enerjisi kullanarak elektrik üretme

* Güneş tırmanma kulesi içindeki türbinleri döndüren hapsolan havayı

ısıtarak elektrik üretme

* Güneş termal panelleri kullanarak ev içi sıcak su ve hava ısıtma için

havayı ya da suyu ısıtma

* Pasif güneş binaları dizaynlarıyla binaları doğrudan ısıtma

* Güneş fırınlarıyla gıda ürünlerini ısıtma

* Güneş enerjisiyle havalandırma

Sıvı Biyo Yakıt:

Bitkiler büyümek ve biokütle üretmek için fotosentez yaparlar. Biomadde

olarak da bilinen biokütle doğrudan yakıt olarak ya da bioyakıtlar üretmek

için kullanılabilir. Tarımsal olarak üretilen biodizel, etanol ya da bagas

(çoğunluk şeker kamışı üretiminin yan bir ürünüdür) gibi biokütle yakıtlar

içten yanmalı motorlarda ya da buhar kazanlarına yakılabilir. Genel olarak

bioyakıt içinde depolanan kimyasal enerjiyi salmak için yakılır.

Page 5: Yenilenebilir enerji

Bioyakıtları ve diğer yakıtları elektrik üreten yakıt hücrelerine daha etkili

dönüştürmek yaygın olarak görülen bir çalışma alanıdır.

Sıvı biyoyakıt genellikle etanol yakıtı gibi bir bioalkoldür ya da biodizel ya

da yakıt olarak kullanılan bitkisel yağ gibi bir yağdır. Biodizel motora

yapılan çok az ya da hiç değişiklikle modern dizel araçlarda kullanılabilir.

Bu atıklardan, sızma bitkisel ya da hayvansal yağ ya da yağlarda (lipit) elde

edilebilir. Sızma bitkisel yağlar değiştirilmiş dizel motorlarda kullanılabilir.

Dizel motor aslen fosil yakıt yerine bitkisel yağ kullanması için

tasarlanmıştı. Biodizelin çok büyük bir yararı karbondioksit

emisyonlarının azalmasıdır; çünkü biokütlenin büyüme aşaması boyunca

yayılan tüm karbon hapsedilmişti. Biodizel kullanımı ayrıca karbon

monoksit ve diğer kirleticilerin emisyonunu yüzde 20 ila 40 oranında

azaltmaktadır.

Bazı bölgelerde içten yanmalı motorlarda ve yakıt hücrelerinde kullanılan

bir sıvı olan etanol (tahıl alkolü olarak da bilinir) üretmek için özel olarak

mısır, mısır sapı, şeker pancarı yetiştirilmektedir. Etanol şu anki enerji

altyapısına uygun olarak aşamalara ayrılır. E85 tüketicilere satılan %85

etanol ve %15 benzinden oluşan bir yakıttır. Bioetanole alternatif olarak

biobutanol geliştirilmektedir.

Bir diğer bioyakıt kaynağı tatlı sorgumdur. Aynı üründen hem gıda hem de

yakıt elde edilebilir. Bazı araştırmalar tatlı sorgumdan üretiminde ve

uygulamasında kullanılandan çok daha fazla enerji elde edildiğini

göstermektedir.

Katı Biyokütle:

Katı biokütle genellikle yaygın olarak doğrudan yanıcı yakıt olarak

kullanılır, 10-20 MJ/kg (Mega Joule/Kilogram) ısı üretir. Çeşitleri ve

kaynakları arasında belediyelerdeki katı atığın biojenik kısmı ya da

tarlalardaki ürünlerin kullanılmayan kısmı olan odun yakıtı vardır. tarla

ürünleri bilerek ya da bilmeyerek bir enerji ürünü olarak üretilebilir, ve

kalan bitkinin yan ürünü yakıt olarak kullanılır.

Çoğu biokütle çeşidi içerisinde enerji bulunur. İneklerin gübresinde bile

ineğin harcadığı asıl enerjinin üçte ikisi bulunabilir.

Bioreaktörlerle enerji hasadı yapmak süt ürünü çiftçilerinin yaşadığı

atıkların yok edilmesi sorunu için ucuz bir çözüm olarak kullanılabilir ve

çiftliği çalıştırmak için yeterli biyogaz üretebilir.

Page 6: Yenilenebilir enerji

Şu anki teknolojiyle bunu ulaşım yakıtı olarak kullanmak ideal olarak

mümkün değildir. Çoğu ulaşım aracı yüksek güç yoğunluğuna sahip içten

yanmalı motorların sağladığı gibi enerji kaynakları gerektirmektedir. Bu

motorlar genellikle sıvı halde bulunan, ancak sıkıştırılmış gaz safhasında da

olabilen temiz yakıcı yakıtlar gerektirir. Sıvılar daha taşınabilirlerdir;

çünkü yüksek enerji yoğunluğuna sahiplerdir ve pompalanabilirler bu da

idaresini daha kolay yapabilir.

Ulaşım dışındaki uygulamalar bir araya gelmiş ısı ve güç için genellikle

daha ucuz olan katı biokütle yakıtla çalışabilen dıştan yanmalı motorların

düşük güç yoğunluğuna dayanabilirler. Biokütlelerin bir çeşidi bin yıldır

kullanılan odundur. İki milyar kişi her gün yemek yaparken ve kışın

evlerini ısıtırken biokütle yakarlar; ancak bu insan eliyle yapılan iklim

değişikliği olan küresel ısınmaya fazlaca etkisi olmaktadır.

Asya’dan kutuplardaki buzullara giden is, buzulların yazın daha

hızlı erimesine neden olmaktadır. 19. yüzyılda, odun ateşiyle yanan

motorlar oldukça yaygındı ve sanayi devriminde sağlıksız hava kirlemesine

çoğunlukla neden olmuştur. Kömür bin yıldan fazla süredir yenilenmeyen

enerji yaratmak için sıkıştırılıp oldukça kirlilik yaratan fosil yakıt üretmek

için kullanılan bir biokütle çeşididir.

Odun ve yan ürünleri artık gazlaştırma gibi işlemlerle odun gazı, biyogaz,

metanol ya da etanol yakıtı gibi bioyakıtlara dönüştürülebilmektedir;

ancak bu yöntemleri uygun fiyatlı ve pratik kılabilmek için daha da

geliştirme gerekebilir. Şeker kamışı kalıntısı, saman sapı, mısır koçanı ve

diğer bitki maddeleri oldukça başarılı şekilde yakılabilmektedir ve

yakılmaktadır. Bu işlemle atmosfere katılan net karbondioksit emisyonu

sadece biokütleyi ekmek, gübrelemek, hasadını almak ve ulaşımını yapmak

da tüketilen fosil yakıttan gelmektedir.

Kavak ve söğüt gibi kısa devirli ağaçlardan ve parlak ot ve tropik

bölgelerde bulunan uzun çim gibi çimlerden biokütle elde etmek için

uygulanılan işlemler yıllık tipik ürünlere göre daha az sıklıkla toprak

işlemesi ve daha az nitrojen gerektirmektedir. Uzun çimleri peletme ve

elektrik üretmek için yakmak incelenmektedir ve belki de ekonomik olarak

uzun ömürlü olacaktır.

Biyogaz:

Biyogaz şu an kullanılan kağıt üretimi, şeker üretimi, lağım, hayvan

artığı ve benzeri atık kollarından rahatça elde edilebilmektedir. Bu çeşitli

atık kolları bir araya getirilmesi ve doğal olarak bir araya gelmesi

Page 7: Yenilenebilir enerji

sağlanması gerekmektedir ve böylece metan gazı üretilir. Bu şu anki

kanalizasyon tesislerini biyogaz tesislerine dönüştürerek elde edilebilir. Bir

biyogaz tesisi sahip olduğu tüm metanı salınca, kalanları bazen asıl

biokütleden daha uygun gübreler olarak kullanılabilirler.

Alternatif olarak biyogaz mekanik biyolojik arıtma gibi ileri atık işleme

sistemleri kullanılarak elde edilebilir. Bu sistemler ev atıklarının geri

döndürebilir unsurlarını kurtarmaktadır ve biyolojik olarak çözülebilen

kısımları anaerobik arıtıcılarda işleyebilir.

Yenilenebilir doğal gaz, doğal gaza benzer bir kaliteyi geliştirilmiş bir

biyogazdır. Bu doğal gazın kalitesini arttırmak var olan gaz sistemiyle

gazın kitle pazara sürülmesini sağlamaktadır.

Jeotermal Enerji:

Jeotermal enerji hem dünyanın bazı yerlerinde yerkabuğunun

kilometrelerce altından hem de dünyanın her yerinde jeotermal ısı

pompalarının birkaç metre altından dünyanın kendi ısısından elde edilen

enerjidir. Bir enerji tesisi kurmak oldukça masraflıdır; ancak işletme

masrafları düşüktür ve uygun yerlerde için düşün enerji

masrafları sağlamaktadır. Nihai olarak bu enerji Dünya’nın

çekirdeğindeki ısıdan elde edilmektedir.

Jeotermal enerjiden güç sağlamak için üç çeşit enerji tesisi

kullanılmaktadır: kuru buhar, flash, ve ikili. Kuru buhar tesisleri

tabandaki çatlaklardan buhar alarak bunu doğrudan bir jeneratörü

çalıştıran bir türbini çalıştırmak kullanır. Flash tesisleri genellikle

200°C üzerinde ısılarda olan sıcak suyu tabandan alır ve bunun

kaynamasına izin verir, böylece su yüzeye yükselir ve suyu buhar

aşamasında daha sonra buhar/su ayırıcılarında ayırır ve daha sonar buharı

bir türbine geçirir. İkili tesislerde, sıcak su ısı değiştiricilerinden akar, ve

türbini döndüren bir organik sıvıyı ısıtır. Sıkıştırılmış buhar ve üç çeşit

tesislerin her birindeki kalan jeotermal sıvı daha fazla ısı alabilmek için

geri sıcak tabana enjekte edilir.

Dünya’nın merkezinden alınan jeotermal enerji bazı yerlerde diğer yerlere

göre yüzeye daha yakındır. Sıcak yüzey altındaki buhara veya suya

bağlanılabilinen ve yüzeye getirilebilinen yerlerde bu elektrik üretmek için

kullanılabilir. Bu tür jeotermal enerji kaynakları Şili, İzlanda, Yeni

Zelanda, Birleşik Devletler, Filipinler ve İtalya gibi belirli coğrafi olarak

dengesiz yerlerde bulunmaktadır. Birleşik Devletlerde bu tür bölgelerin en

önemli ikisi Yellowstone çanağı ve kuzey California’dır. İzlanda 2000

Page 8: Yenilenebilir enerji

yılında jeotermal ısıyla 170 MW jeotermal enerji üretti ve tüm evlerin

%86’sını ısıttı. Toplamda kapasitenin yaklaşık 8000 megavatı faaliyettedir.

Ayrıca sıcak kuru kayalardan jeotermal enerji elde etme potansiyeli de

mevcuttur. Dünyanın içine doğru en az 3 km derinliğinde delikler

kazılmaktadır. Bu deliklerin bazıları tabanın içine su pompalarken

diğerleri dışarı sıcak su pompalar. Isı kaynağı kaya ve dünyanın yüzeyi

arasında yeterince sediment olduğunda ısınan sıcak yüzey altı radyojenik

granit kayalardan oluşmaktadır. Avustralya’daki birkaç şirket bu

teknoloji üzerinde incelemelerini sürdürmektedir.

Yenilenebilir Enerji Ekonomisi:

Ekonomi

Yenilenebilir enerji kaynaklarını birbirleriyle ve geleneksel enerji

kaynaklarıyla karşılaştırırken, üç ana unsur göz önünde

bulundurulmalıdır:

* Sermaye maliyeti (nükleer enerji için, atık imhası ve devreden çıkarma

masrafları da dahil)

* İşletim ve bakım maliyeti

* Yakıt maliyeti (fosil yakıt ve biokütle kaynaklar için – atıklar için bu

maliyetler olumsuz olabilir)

Tüm bu maliyetler ıskonto edilmiş nakit akımıyla bir araya getirilir. Doğal

olarak, yenilenebilir enerji kaynakları azalan bir maliyet eğrisindeyken,

yenilenemeyen kaynaklar artan bir maliyet eğrisin delerdir. 2009 yılında,

rüzgar, nükleer, kömür ve doğal gaz için maliyetler benzerdi; ancak

yoğunlaştırıcı güneş enerjisi ve fotovoltaikler için maliyetler biraz daha

yüksektir.

Yenilenebilirler için hava ve yük çeşitliliğine uygun olabilmeleri için

arttırılmış grid ara bağlantısı bakımından ek maliyetler vardır; ancak bu

özellikle Avrupa’da yaşanılan örneklere bakılacak olunursa oldukça

düşüktür – toplamda rüzgar enerjisi maliyeti günlük güç kullanımıyla aynı

maliyettedir.

Rüzgar enerjisi yıllık yüzde 30 bir oranla artmaktadır, şu an dünya

üzerindeki kurulu kapasitesi 100 gigavatı geçmiştir ve birçok Avrupa

ülkesinde ve ABD’de sıklıkla kullanılmaktadır. 2006 yılında fotovoltaik

sanayisinin üretim randımanı 2,000 megavattan fazlayı ve fotovoltaik güç

istasyonları özellikle Almanya ve İspanya’da fazlaca popülerdir. Solar

Page 9: Yenilenebilir enerji

termal enerji istasyonları ABD ve İspanya’da mevcuttur ve bunların en

büyüğü ABD’deki Mojave Çölü’ndeki 354 MW kapasiteyle SEGS enerji

tesisidir. Dünya üzerindeki en büyük jeotermal enerji tesisi 750 MW

kapasitesiyle California’daki The Geysers’dır. Brezilya şu an dünya

üzerindeki en büyük yenilenebilir enerji programlarından birine sahiptir,

bunun içerisinde şeker kamışından etanol yakıtı üretimi de vardır ve etanol

şu an ülkenin otomotiv yakıtının yüzde 18’ini sağlamaktadır. Etanol yakıtı

ayrıca ABD’de de yaygındır.

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Büyümesi:

2004 yılının sonundan 2008 yılının sonuna kadar, solar fotovoltaik kapasite

altı kat büyüyerek 16 gigavatı aştı, rüzgar enerjisi kapasitesi yüzde 250

artarak 121 gigavata ulaştı ve yeni yenilenebilirlerden alınan toplam enerji

kapasitesi yüzde 75 artarak 280 gigavatı buldu. Aynı sür içerisinde, solar

ısıtma kapasitesi iki katına çıkarak 145 gigavat-termal’e (GWth) çıkarken

biyodizel üretimi altı katına çıkarak yıllık 12 milyar litreye ve etanol

üretimi de iki misline çıkarak yıllık 67 milyar litreye ulaştı.

Seçili yenilebilir enerji indikatörleri

Seçili küresel indikatörler 2006 2007 2008

Yeni yenilenebilir kapasitesinde yatırım

(yıllık)

63 104 120 milyar

ABD doları

Varolan yenilenebilir enerji kapasitesi,

büyük ölçekli hidro dahil

1,020 1,070 1,140 GWe

Varolan yenilenebilir enerji kapasitesi,

büyük hidro dışında

207 240 280 GWe

Rüzgar enerjisi kapasitesi (varolan) 74 94 121 GWe

Biyokütle ısıtma ~250 GWth

Solar sıcak su/Hava ısıtma 145 GWth

Jeotermal ısıtma ~50 GWth

Etanol üretimi (yıllık) 39 50 67 milyar litre

Yenilenebilir enerji kullanımı için politika

hedefleri olan ülkeler

66 73

Rüzgar Enerjisi Pazarı:

Rüzgar enerjisi: Dünya çapında kurulu rüzgar enerjisi kapasitesi 1996-2008

2008 yılı sonunda, yıl boyunca ki yüzde 28.8 artışı göstererek dünya

çapındaki rüzgar tarlası kapasitesi 120,791 megavat’ı, ve rüzgar enerjisi

küresel enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 1.3’ünü üretti. Rüzgar enerjisi

elektrik kullanımının Danimarka’da %19’unu, İspanya ve Portekiz’de

Page 10: Yenilenebilir enerji

%9’unu ve Almanya ve İrlanda Cumhuriyeti’nde %6’sına denk

gelmektedir. Birleşik Devletler önemli bir büyüme alanıdır ve 2008 yılı

sonunda ABD’deki rüzgar enerjisi kapasitesi 25,170 megavata ulaştı. Eylül

2009 itibariyle Roscoe Wind Farm (Rüzgar Tarlası) (781 MW) dünyadaki

en büyük rüzgar tarlasıdır.

Birleşik Krallıkta, Thames nehrinin ağzına dünyanın en büyük kıyıdan

uzak rüzgar tarlasını kurmak için izin çıkmıştır. Kent ve Essex’in 20

kilometre uzağındaki London Array rüzgar tarlasının 341 türbini olacaktır

ve 230 km2’lik bir alanı kaplayacaktır. Bu Londra’daki evlerin üçte birine

enerji sağlayacak £1,5 milyarlık, 1.000 megavatlık bir projedir. Rüzgar

tarlası, geleneksel yollarla üretilecek olsaydı yıllık 1.9 milyon ton karbon

dioksit emisyonu yapacak kadar miktarda enerji üretecektir. Ayrıca İngiliz

hükümetinin 2010 yenilenebilir hedeflerinin yüzde 10’unu

gerçekleştirecektir.

Yeni Güneş Enerjisi Tesislerinin Kurulması

Büyük solar termal enerji tesisleri arasında ABD’deki 354 megavat

gücündeki Solar Energy Generating Systems (Solar Enerji Üretim

Sistemleri) ve Nevada Solar One (64 MW) enerji tesisi, ve İspanya’daki

Andasol 1 (50 MW), PS2 solar enerji kulesi (20 MW) ve PS10 solar enerji

kulesi (11 MW) vardır.

Solar termal enerji endüstrisi hızlıca büyümektedir, Nisan 2009 itibariyle

inşaat halinde 1.2 gigavat değerindekapasite vardır ve 2014 yılına kadar

dünyanın dört bir yanında 13.9 GW’lik yeni projelerin tamamlanacağı

açıklanmıştır. İspanya 1,037 megavat değerindeki bölümün inşa halinde

olduğu 22 projeyle solar termal enerji geliştirilmesinin merkezidir ve bu

projelerin tamamı 2010 yılı sonuna kadar devreye girecektir. ABD’de 5,600

megavatlık solar termal enerji projeleri açıklanmıştır. Gelişmekte olan

ülkelerdeyse, Mısır, Meksika ve Fas’ta Dünya Bankası’nın entegre solar

termal/kombine çevrim gaz-türbin enerji tesisleri projeleri onaylanmıştır.

Page 11: Yenilenebilir enerji

Dünyanın En Büyük Güneş Enerjisi Tesisleri:

Ocak 2009 itibariyle, dünyadaki en büyük fotovoltaik enerji tesisleri

Parque Fotovoltaico Olmedilla de Alarcon (İspanya, 60 MW), Moura

fotovoltaik enerji tesisi (Portekiz, 46 MW), ve Waldpolenz Solar Park’dır

(Almanya, 40 MW). 2008 yılında İspanya birkaç fotovoltaik enerji tesisi

daha tamamlandı: Planta Solar Arnedo (30 MW), Parque Solar

Merida/Don Alvaro (30 MW), Planta solar Fuente Álamo (26 MW), Planta

fotovoltaica de Lucainena de las Torres (23.2 MW), Parque Fotovoltaico

Abertura Solar (23.1 MW), Parque Solar Hoya de Los Vincentes (23 MW),

Huerta Solar Almaraz (22.1 MW), Solarpark Calveron (21 MW), ve Planta

Solar La Magascona (20 MW).

Topaz Solar Farm, 1 milyar ABD doları maliyetle ABD’deki California

Vadisi’nin kuzeybatısına kurulacak teklif edilmiş 550 MW’lik bir solar

fotovoltaik enerji tesisidir. 25 km2’lik bir araziye kurulacak projece

Hayward ve Sacremento’daki OptiSolar tarafından tasalarnanab ve

üretilen ince-film fotovoltaik panelleri kullanacaktır. Proje yıllık ortalama

1,100 gigavat/saat yenilenebilir enerji sağlayacaktır. Projenin 2010’da

inşasına başlanılması, 2011’de enerji üretimine başlaması ve 2013 yılına

kadar tamamen operasyonel olması beklenmektedir.

High Plains Ranch, California Vadisi’nin kuzeybatısındaki Carrizo

Ovası’na SunPower tarafından kurulacak teklif edilmiş 250 megavatlık bir

solar fotovoltaik enerji tesisidir.

Ancak konu yenilenebilir enerji sistemleri ve fotovoltaik enerji olunca,

önemli olan sadece büyük sistemler değildir. Entegre ya da “yerinde”

fotovoltaik sistemler kurmak ölçek bakımından nihai kullanım enerji

ihtiyaçlarına eş değer olma avantajı vardır. Böylece enerji gereken yere

tedarik edilmektedir.

Ulaşımda Etanol Kullanımı:

1970lerden beri, Brezilya dünyanın en büyük ikinci etanol üreticisi (birinci

ABD) ve dünyanın en büyük ihracatçısı olmasını sağlayan bir enatol yakıtı

programına sahiptir. Brezilya’nın etanol yakıt programı modern ekipman

ve hammadde olarak ucuz şeker kamışı kullanmaktadır; ve kalan şeker

kamışı atığı (küspe) ısı ve enerji işlemek için kullanılmaktadır. Artık

Brezilya’da sadece benzin kullanan hafif taşıt yoktur. 2008 sonunda,

Brezilya boyunca en az bir etanol pompası olan 35,000 dolum istasyonu

vardı.

Page 12: Yenilenebilir enerji

Şu an ABD’deki yollardaki çoğu taşıt azami yüzde 10’u etanolden oluşan

karışımlar kullanırlar ve motorlu taşır üreticileri daha yüksek etanol

karışımları kullanmak üzere tasarlamış araçlar üretmekteler. Ford,

DaimlerChrysler ve General Motors saf benzinle yüzde 85 etanol(E85)

değişen benzin ve etanol karışımları kullanan “ensek yakıtlı” arabalar,

kamyonlar ve minivanlar satan otomobil şirketleri arasındadır. 2006

ortalarında, ABD yollarında yaklaşık altı milyon E85 uyumlu araç vardı.

Buradaki zorluk bioyakıtlar pazarını şu an en popüler oldukları tarlaların

çoklukta olduğu yerlerin ötesine genişletmektir. Esnek yakıtlı taşıtlar bu

geçişe yardımcı olurlar; çünkü sürücülere fiyata ve elverişliliğe dayanan

farklı yakıtlar seçme olanağı sağlarlar. 2012 yılına kadar yıllık 7.5 milyar

galon bioyakıt kullanılması çağrısında bulunan 2005 Yılı Enerji Politikası

Yasası ayrıca pazarın genişlemesine yardımcı olacaktır.

Jeotermal Enerji Beklentileri:

The Geysers, California’nın San Francisco şehrinin 72 mil (116 km)

kuzeyinde yer alan bir jeotermal enerji alanıdır. Şu an dünya üzerinde 750

megavattan fazla üretim yapan en büyük jeotermal sitesidir.

2005 yılı sonuna doğru, dünya çapındaki elektrik için jeotermal enerji

kullanımı 9,3 gigavatı buldu, ayrıca ısınma için de 28GW kullanıldı. Eğer

jeotermal ısı pompalarıyla elde edilen ısı da eklenirse, elektrik dışında

kullanılan jeotermal enerji yaklaşık 100 gigavat/saatten (termal enerji

gigavat) fazladır ve ticari olarak 70’den fazla ülkede kullanılmaktadır. 2005

yılı boyunca, ABD’de ek 0,5 GW kapasite için ihaleler düzenlendi ve ayrıca

11 başka ülkede inşa halinde tesisler de vardı.

Dalga tarlalarının genişlemesi

Dünyanın ilk ticari dalga tarlası resmi olarak Eylül 2008’de açılan

Portekiz’deki Aqucadoura Wave Park’dır. Bu tarla 2.25 MW üreten üç

Pelamis P-750 makinesi kullanmaktadır. Başlangıç masrafları €8.5

milyondur. Projenin ikinci aşaması 25 Pelamis makinesi daha kullanarak

kurulu kapasiteyi 21megavata çıkarmayı amaçlıyordur.

Şubat 2007’de İskoçya hükümeti, İskoçya’daki okyanus enerjisine ₤13

milyon finansman paketleri sağlamanın bir parçası olarak 4 milyon

pounddan fazla bir miktarla İskoçya’da bir dalga tarlasına finansman

sağlayacaklarını açıkladı. Bu tarla dört Pelamis makinasının ürettiği 3

MW’lik bir kapasiteyle dünyanın en büyüğü olacaktır.

Yenilenebilir Enerji Sektöründe Gelişen Ülke Pazarları:

Page 13: Yenilenebilir enerji

Yenilenebilir enerji özellikle gelişen ülkeler için uygun olabilir. Kırsal ve

uzak yerlerde fosil yakıtlardan elde edilen enerjinin aktarımı ve dağıtımı

zor ve pahalı olabilir. Yerel olarak yenilenebilir enerji üretmek uygun bir

alternatif sağlayabilir.

Birçok gelişen ülkedeki yenilenebilir enerji projeleri, yenilenebilir enerjinin

iş ve iş olanakları sağlamak için gereken enerjiyi sağlayarak doğrudan

yoksulluğun azalmasına katkı sağlayabileceğini göstermiştir. Yenilenebilir

enerji teknolojileri ayrıca yiyecek pişirme, ısıtma ve aydınlatma için enerji

sağlayarak yoksulluğun azalmasına dolaylı katkıda bulunabilirler.

Yenilenebilir enerji ayrıca okullara elektrik sağlayarak eğitime de katkıda

bulunabilir.

Kenya şu an kişi başına düşen kurul güneş enerjisi sistemleriyle dünya

lideridir (ancak vat sayısı eklenmemiştir). Kenya’da yıllık her birinin 12 ila

30vat ürettiği 30,000’den fazla küçük solar paneller satılmaktadır. Panel ve

kablo işlerine sadece 100 ABD doları bir yatırım yaparak fotovoltaik

sistemler bir arabanın aküsünü şarj etmede kullanılabilir ve bu akü daha

sonra günün birkaç saati boyunca bir florasan lambaya ya da küçük bir

televizyona enerji sağlamada kullanılabilir. Ülkenin enerji şebekesine

bağlanmak yerine her yıl giderek daha fazla Kenyalı güneş enerjisi

kullanmaktadır.

Yenilenebilir Enerjinin Gelecekte Potansiyel Kullanımı:

Sürdürülebilir kalkınma ve küresel ısınma gruplara fosil yakıt ya da

nükleer enerji kullanmadan %100 Yenilenebilir Enerji Kaynağı Tedarik’i

teklif etmektedir. Kassel Üniversitesi’nden bilim adamları Almanya’nın

yenilenebilir enerji kullanarak tüm ülkeye yetecek enerji sağlayabileceğini

iddia etmektedir.

Endüstri ve Politika Akımları

Birçok ülke ve eyalet tüketicilerin yenilenebilir enerji kaynaklarını

kullanması için –hükümet vergi destekleri, kısmi sigorta primi planları ve

yenilenebilir alımı için çeşitli geri ödemeler gibi- birçok teşvik edici

girişimde bulunmaktadır. Hükümetler üretimi daha ucuz ve etkili

yapabilmek için yapılan yenilenebilir teknoloji araştırmalarına burs

sağlamaktadır. Yenilenebilir enerji endüstrisinde çoğunlukla hükümet

teşvikleri varken, Environmental Law Institute’a (ELI) (Çevre Hukuku

Page 14: Yenilenebilir enerji

Enstitüsü) göre ABD’de fosil yakıt yenilenebilirlere göre daha fazla destek

almaktadır. ELI, yenilenebilir enerjinin aldığı 29 milyar ABD doları

desteğe ve teşvik primine kıyasla fosil yakıt endüstrilerinin 72 milyar ABD

doları aldığını belirtmektedir.

Cazip geri ödeme oranlarıyla yenilenebilir enerjinin tercih edilen pazar

olmasına yardımcı kredi programlarının geliştirilmesi başlangıç yayılım

masraflarını sabitlemektedir ve tüketicilerin yenilenebilir enerjiyi

kullanmaya ve satın almaya teşvik etmektedir. Bilinen örneklerden biri

UNEP’in sponsorluğuyla Hindistan’da 10,000 kişinin güneş enerjisi

sistemlerine finansman sağlamasına yardımcı olunduğu solar kredi

programıdır. Hindistan’daki solar programın başarısı Tunus, Fas,

Endonezya ve Meksika gibi gelişmekte olan ülkelerde benzer projelerin

gerçekleşmesini sağladı.

Fosil yakıtı tüketimi ve karbon vergilerinin uygulanması ve gelirlerin

yönlendirilmesi yenilenebilir enerjinin gelişmesine katkı sağlamıştır. Ayrıca

petrol fiyatlarının artması, dünyadaki petrol krizi ve enflasyon da

yenilenebilir enerjinin tanıtılmasına yardımcı olmaktadır.

Birçok beyin takımı dünyanın daha rekabetli bir yenilenebilir enerji

altyapısı ve pazarı oluşturmak için ivedi girişime ihtiyaç olduğuna ilişkin

uyarılarda bulunmaktalar. Gelişen dünya daha ucuz teknolojiler bulmak

için daha fazla araştırma yatırımında bulunabilir ve üretim düşük işçilik

maliyetlerinden yararlanabilmek için gelişmekte olan ülkelere

aktarılabilinir. Yenilenebilir enerji pazarı fosil yakıtının egemenliğinin

yerine geçmek ve ortadan kalkmasını başlatmak için yeterince hızlı şekilde

büyüyebilir ve daha sonra dünya iç karartıcı iklim ve petrol krizlerini

defedebilir.

En önemli olarak, yenilenebilir enerjiler yeni büyük endüstri olma

potansiyeline sahip olduğundan özel yatırımcılar arasında güven

kazanmaktadır. Birçok şirket ve risk sermayedarı fotovoltaik geliştirme ve

üretimine yatırımda bulunmaktadır. Bu özellikle California’daki Silikon

Vadisi’nde, Avrupa ve Japonya’da görülmektedir.

Kısıtlamalar ve Olanaklar:

2005 yılında beri AB üyesi ülkelerin başlıca enerji tüketiminde yenilenebilir

enerjilerin oranı.

Page 15: Yenilenebilir enerji

Kaynak: Primärenergieverbrauch und erneuerbare Energien in der EU, Fig

55

Eleştirmenler bazı yenilenebilir enerji uygulamalarının kirlilik

yaratabileceğini, tehlikeli olabileceğini, çok fazla alan kullanacağını ya da

büyük net miktarlı enerji üretemeyeceğini iddia etmekteler. Destekçiler

yumuşak enerji teknolojileri olarak da bilinen bunlar gibi “uygun

yenilenebilir” lerin kullanımının birçok yararı olduğunu savunmaktalar.

Elverişlilik ve Dayanıklılık:

Dünya üzerinde güneşten gelen enerji azalımı yoktur. Gezegen üzerindeki

enerji depolamaları ve aktarımları insan ihtiyaçlarıyla oldukça görecelidir.

* ABD’deki yıllık bitki örtüsü fotosentezi 50 milyar GJ’dir, bu ülkenin

yıllık fosil yakıt kullanımının yaklaşık yüzde 60’ına eşittir.

* Dakika başı Dünya’nın önünü kestiği güneş enerjisi miktarı her yıl

dünyada kullanılan fosil yakıtla kullandığı enerji miktarından çok daha

fazladır.

* ABD’de her yıl esen rüzgarlardaki enerji 16 milyar GJ’den fazla elektrik

üretebilir – bu 2000 yılında ABD’de tüketilen elektrikten çok daha fazladır.

* Tropik okyanuslar yıllık 560 trilyon gigajoul (GJ) güneş enerjisi

toplamaktadır; bu dünyanın yıllık enerji kullanımının 1,600 katına eşittir.

Bazı yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin bir eleştiri değişken

yapılarına dairdir. Ancak Amory Lovins’in açıkladığı gibi, yenilenebilir

Page 16: Yenilenebilir enerji

enerji kaynakları çok rahat şekilde şebeke sistemlerine entegre edilebilir:

Değişken; ancak tahmin edilebilinen yenilenebilirler (rüzgar ve güneş)

birbirlerine entegre edildiğinde oldukça dayanıklılardır. Örneğin

Almanya’nın üç eyaleti 2007 yılında yüzde 30’dan fazla rüzgar enerjisi

kullandı – ve bazı aylarda bu yüzde 100’den fazlaydı. Çoğu yenilenebilir

enerji genellikle büyük kömür ve nükleer santrallerinin araklıklı

olmalarıyla mücadele etmek için satın alınan araçlardan çok daha az

yedeğe ihtiyaç duymaktadır.

Değiken enerji tedariğinin zorluğu şebeke enerji depolamasıyla ortadan

kaldırılabilir. Mevcut depolama seçenekleri arasında pompalanmış depo

hidro sistemleri, piller, hidrojet yakıt hücreleri, termal kütle ve sıkıştırılmış

hava vardır. Bu tür enerji depolama sistemlerinin başlangıçtaki yatırım

masrafları yüksek olabilir; ancak bu masraflar sistem var olduğu sürece

çok rahat geri kazanılanabilir.

Lovins ayrıca yenilenebilir enerjinin güvenilmezliğinin bir hayalken

nükleer enerjinin güvenilmezliğinin gerçek olduğunu savunmaktadır.

ABD’deki kurulan nükleer santrallerin hepsi arasında, yüzde 21’i

boşaltırılken yüzde 27’si birden fazla kere hata vermiştir. Başarılı

reaktörlerin her 17ayda bir 39 gün süreyle tekrar yakıt sağlamak için

kapatılması gerekmekedir. Ve şebeke hatasından dolayı kapandıklarında

hemen tekrar başlayamazlar. Örneğin bu rüzgar tarlalarında

görülmemektedir.

Dalga enerjisi ve birkaç diğer yenilenebiir enerji sürekli olarak mevcuttur.

Avustralya’da kurulan bir dalga enerjisi planı yüzde 80’lik bir mevcudiyet

faktörüyle elektrik üretmektedir.

Estetik:

Hem güneş hem de rüzgar üretim istasyonları estetik bakımdan

eleştirilmştir. Ancak, bu yenilenebilir enerjileri etkili ve sıkıntı vermeden

yerleştirmek için yöntemler ve olasılıklar mevcuttur: sabit

güneş kollektörleri otoyollarda gürültü bariyerleri de olarak kullanılabilir

ve ayrıca otoparklar ve çatılar için de benzer uygulamaları mevcuttur;

amorf fotovoltaik hücreler penceleri karartmada ve enerji üretmede

kullanılabilir. Yenilenebilir enerjiyi sabunan ayrıca şu anki altyapının

alternatiflere göre göze daha hoş göründüğünü savunmaktalardır.

Çevresel, Sosyal ve Yasal Etmenler:

Page 17: Yenilenebilir enerji

Çoğu yenilenebilir enerji kaynakları doğrudan kirlilik yapmazken, bunları

oluşturmak için kullanılan materyaller, endüstriyel işlemler ve inşa

ekipmanları atık ve kirlilik yapmaktadır. Bazı yenilenebilir enerji

sistemleri çevresel sorunlar yaratmaktadır.

Gerekli Alan:

Özellikle biyokütle ve biyoyakıtlarla ilgili diğer bir çevresel sorun enerji

üretmek için gereken büyük alandır; bu alanlar başka amaçlar için

kullanılabilir ya da boş arazi olarak bırakılabilir. Ancak, bu yakıtlar

kömür için dağlar ya da nükleer santrallerin çevresindeki güvenlik alanlar

gibi yenilenebilir dışındaki enerji kaynakları için gerekecek alanlara ihtiyaç

olunmasını azaltabilir. Ancak bunlar, özellikle şeker kamışı gibi etanol

bitkileri için gereken biyoçeşitlilik ya da endemik alan ihtiyacına tekabül

etmemektedir.

ABD’de biyoyakıt için yetiştirilen bitkiler yenilenebilir enerji kaynaklarının

en toprak ve su yoğun olanıdır. 2005 yılında ülkenin mısır ürünlerinin

yaklaşık %12’si (45,000 km2’lik bir alanda) dört milyar gallon etanol

üretmek için kullanıldı – bu yıllık ABD benzin tüketimin yaklaşık %2’sidir.

Biyoyakıtların enerji ekonomisine daha fazla katkıda bulunması için,

endüstrinin daha toprak ve su idareleri yeni hammaddelerin, tarımsal

uygulamalarının ve teknolojilerin geliştirilmesini kolaylaştırması

gerekecektir.

Biyoyakıt üretimin etkliliği önemli derecede artmıştır ve

biyoyakıt üretimini arttırmak için yeni yöntemler mevcuttur; ancak

elektrikli bir araç için elektrik üretmek amacıyla biyokütle kullanarak

biyoelektrik kullanma aracın gideceği uzaklığı bu biyoyakıtı üretmek için

kullanılan bitkilerin yetiştirildiği hektarı da arttırmaktadır. Ancak aynı

uzaklık için fotovoltaik kullanmak, aracın biyoyakıttan yaklaşık 100 kat

daha fazla yol katmetmesine olanak sağlamaktadır.

Hidroelektrik Enerjisi:

Hidroelektriğin en büyük avantajı yakıt masrafının olmamasıdır. Diğer

avantajları arasında yakıt kullanan üretimlerden daha uzun ömürlü

olması, düşük işletim masraflari ve su sporları için tesislerin

kullanılabilmesi vardır. Pompalı depo tesislerinin çalışması üretim

sisteminin günlük yükleme faktörünü arttırmaktadır. Hidroelektrik enerji,

fosil yakıtlardan ya da nükleer enerjiden elde edilen elektrikten çok da

ucuz olabilir ve hidroelektrik enerjinin çok olduğu yerler endüstriler için

caziptir.

Page 18: Yenilenebilir enerji

Ancak hidroelektrik sistemlerin bazı dezavantajları da vardır. Bunlar

şunlardır: reservuarların plandığı yerlerde yaşayan kişilerin yerlerinden

edilmesi, reservuarın inşasında ve suyla doldurulmasında önemli miktarda

karbondioksit salımı, su ekosistemlerinin ve kuşların hayatının bozulması,

akarsuya etkiler, sabotaj ve terör riskleri ve bazı nadir vakalarda baraj

duvarının çökmesi.

Geniş hidroelektrik enerji birçok kayna tarafından yenilenebilir bir

kaynak olarak kabul edilmektedir; ancak birçok gruplar yenilenebilir

enerjilerin kullanımını ve yenilenebilir enerjinin tanımını teşvik etmek için

hidroelektriğin yenilenebilir enerji standartlarından çıkarılmasını

istemiştir. ABD federal kuruluşları da dahil olmak üzere bazı kuruluşlar

“hidro olmayan yenilenebilir enerji” terimini kullanmaktalardır. Küçük

hidroları yenilenebilir ya da sürdürülebilir enerji ve büyük hidroları böyle

olmayan olarak adlandıran birçok yasa mevcuttur. Ayrıca küçük ve büyük

arasındaki farkı da herbir yasama organına göre değişmektedir.

Hidroelektrik enerji için alan kurmak şu an için gelişmiş ülkelerde çok

daha zordur; çünkü bu ülkelerdeki önemli alanlar ya zaten

kullanılmaktadır, ya da çevresel endişeler gibi nedenlerden dolayı uygun

değildir.

Rüzgar Tarlaları ve Rüzgar Enerjisi:

Rüzgar enerjisi çevreye karşı en duyarlı yenilenebilir enerji

kaynaklarından biridir

Tarımsal bir alana kurulduğunda rüzgar tarlası

bütün enerji kaynakları arasında en düşük çevresel

etkilere sahip olanlardan bi tanesidir. Birleşik

Krallık’ta yıllık kullanılan elektriğin tamamını

oluşturmak için alanın %6’sı kullanılabilir, bu

70mile 70millik bir alandır ve bu alan başka amaçlar

için de kullanılabilir.

* Rüzgar enerjsi elektriğin kilowatt/saat başı olarak, çatı tepesi güneş

enerjisi dışında, diğer enerji dönüşüm sistemlerine göre çok daha az alan

işgal etmektedir ve alanın mahsül yetiştirmek için kullanılmasını

engellememektedir.

* İnşasında kullanılan enerjiyi işletime başladıktan üç ay içerisinde

üretmektedir ve işletim ömrü 20-25 yıldır.

* İnşasındaki sera gazı salınımı ve hava kirliliği çok azdır. İşletiminde

Page 19: Yenilenebilir enerji

emisyon ya da kirlilik yoktur.

* Kömür bazlı enerjilerin yerine kullanılarak rüzgar enerjisi sera gazı

salınımında ve hava kirliliğinde kesin bir düşüş sağlamaktadır, ve

biyoçeşitliliği arttırmaktadır.

* Modern rüzgar türbinleri oldukça sessizdir ve kuşlara zararlı olmayacak

şekilde yavaş dönmektelerdir.

Avrupa’daki kuşların ve rüzgar tarlalarının araştırılmasıyla kuşların

çarpmasının çok nadir olduğu saptanmıştır. Avrupa’daki birçok uzak kıyı

rüzgarı alanı deniz kuşlarınca kullanılan yerlerdir. Çok daha düşük bir

rotasyon gibi rüzgar türbini dizaynlarındaki yenilemeler dünya çapındaki

rüzgar tarlarındaki kuş ölümlerinin azaltılmasına yardımcı olmuştur.

Ancak eski küçük türbinler uçan kuşlar için tehlikeli olabilirler. Kuşlar

fosil yakıt enerjisinden ciddi şekilde etkilenmektedir; örneğin petrol

sızıntılarından, cıva zehirlenmesinden, asit yağmurlarından dolayı

habitatlarının bozulmasından ölen kuşlar.

Uzun Ömürlülük Meseleleri:

Her ne kadar bir yenilenebilir enerji kaynağı milyarlarca yıl var olabilse

de, hidroelektrik barajları gibi yenilenebilir enerji altyapılar sonsuza kadar

var olamaz ve bir noktada kaldırılmaları ya da değiştirilmeleri

gerekmektedir. Akarsu yataklarının yönünü değiştirmek ya da iklim

biçimlerini değiştirmek gibi olaylar hidroelektrik barajların fonksiyonunu

etkileyebilir hatta sonlandırabilir, elektrik üretmek için uygun oldukları

zaman miktarını azaltabilir.

Bazı kişiler jeotermalin yenilenebilir bir enerji kaynağı

olmasının kaynaktan enerji çıkarmanın tükenmenin olmayacağı kadar

yavaş bir oranla yapılmasına dayandığını belirmektelerdir. Eğer tükenme

meydana gelirse, uzun bir süre kullanılmadığı takdirde ısı tekrar oluşabilir.

İzlanda hükümeti şöyle bir açıklama yapmıştır: “Jeotermal kaynağının

hidro kaynak gibi kesin olarak yenilenebilir olmadığı vurgulanmalıdır.”

İzlanda’nın jeotermal enerjisinin 100 yıldan fazla bir süre boyunca 1700

MW sağlayabileceği hesaplanmıştır. Yerkabuğundaki radyoaktif unsurlar

sürekli olarak çürümektedir. Uluslar arası Enerji Örgütü jeotermal

enerjiyi yenilenebilir olarak sınıflandırmaktadır.

Biyoyakıt Üretimi:

Bütün biyoyakıtların şu işlemlerden geçmesi gerekmektedir: yetiştirilmesi,

toplanması, kurutulması, fermente edilmesi ve yakılması gereklidir. Tüm

Page 20: Yenilenebilir enerji

bu işlemler için kaynak ve altyapı gereklidir.

Bazı araştırmalar etanolün “enerji negatif” olduğunu, yani üretimi için son

üründe var olandan çok daha fazla enerji gerektiğini savunmaktalardır.

Ancak, yeni yapılan bir dizi araştırma, bunların arasında Science

dergisinin bir 2006 yılı makalesi de vardır, etanol gibi yakıtların

enerji pozitif olduğunu belirtmektedir. Ayrıca, fosil yakıtlar çok daha fazla

enerji gerektirmektedir.

Buna ek olarak, etanol üretim esnasında elde edilen tek ürün değildir ve

yan ürünlerinin de enerji içerimi göz önünde bulundurulmalıdır. Mısır

genel olarak %66 nişastadır ve kalan %33 fermente edilmemiştir. Bu

fermente edilmemiş içerik damıtıcı ürünü olarak adlandırılmaktadır ve yağ

ve protein bakımından oldukça zengindir, hayvanlar için iyi bir yemdir.

Şeker kamışının kullanıldığı Brezilya’da randıman daha yüksektir ve

etanole dönüşüm mısırdan çok daha enerji tasarrufludur. Selülöz içeren

etonol üretimindeki yeni gelişmeler randımanın çok daha yüksek olduğunu

göstermektedir.

Uluslararası Enerji Örgütü’ne göre, günümüzde geliştirilen yeni biyoyakıt

teknolojileri, özellikle selülöz içeren etanol, biyoyakıtların gelecekte çok

daha büyük bir rol oynamalarını sağlayabilecektir. Selülöz içeren etanol,

çoğu bitkinin köklerini ve dallarının oluşturan yenilemeyen selülözlü

fiberlerden oluşan bitkilerden elde edilebilir. Ürünlerin kalıntıları (örneğin

mısır koçanları, buğday ve pirinç çöpü), odun atıkları ve katı atıklar

selülöz içeren biyoyakıtlar için potansiyel kaynaklardır.

Etanol ve biyodizel üretimi endüstrileri ayrıca özellikle kırsal kesimlerde

tesis inşası, operasyon, denetim gibi alanlarda iş olanakları sağlayabilir.

Yenilenebilir Yakıtlar Birliği’ne göre, sadece 2005 yılında etanol endüstrisi

ABD’de 154,000 iş sağlamıştır ve ev gelirlerini 5.7 milyar ABD doları

arttırmıştır. Ayrıca yerel, eyalet ve federal bazlarda vergi gelirlerine 3.5

milyar ABD doları katkı sağlamıştır.

Nükleer Enerji ile Rekabet:

Nükleer enerji fosil yakıtlı enerji kaynakları için bir alternatif olarak

görülmeye devam etmektedir ve 1956 yılında, petrolde doruk noktasına

ulaşıldığuna ilişkin ilk makale sunulduğunda, fosil yakıtların yerine

geçmesi için nükleer enerji sunulmuştur. Ancak, ABD’de Three Mile Adası

ve tüm dünyada Çernobil felaketinden sonra nükleer enerji

mevkilendirilmesinin arttırılmasına çok da olumlu bakılmamaya başlandı.

Ancak bu görüş değişmeye başladı ve şu an birçok yeni nükleer reaktörün

Page 21: Yenilenebilir enerji

inşa edilmesi planlanmaktadır.

1983 yılında fizikçi Bernard Cohen, deniz suyunda erimiş uranyumun

bitmez-tükenmez olduğunu ve böylece bir yenilenebilir enerji kaynağı

olarak görülebileceğini iddia etti. Ancak bu fikir yaygın olarak kabul

görülmedi ve uranyumun doruk noktasına ulaşması ve uranyum tükenmesi

gibi meseleler halen tartışılmaktadır. Nükleer enerjinin yenilenebilir enerji

kaynağı olduğuna ilişkin yasal bir tanım yoktur ve kanuni ve bilimsel

tanımlar çoğunlukla nükleer enerjiyi yenileneiblir enerji tanımlarından

çıkarmaktadır.