Upload
others
View
16
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
T.C.
SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
GÜNEŞ ENERJİLİ ABSOBSİYONLU SOĞUTMA SİSTEMLERİNİN FARKLI SOĞUTUCU AKIŞKAN ÇİFTLERİ İÇİN TERMODİNAMİK
ANALİZİ
Hasan YILMAZ
Danışman Doç. Dr. Önder KIZILKAN
YÜKSEK LİSANS TEZİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI
ISPARTA - 2018
© 2018 [Hasan YILMAZ]
i
İÇİNDEKİLER
Sayfa İÇİNDEKİLER ......................................................................................................................... i ÖZET ......................................................................................................................................... ii ABSTRACT .............................................................................................................................. iii TEŞEKKÜR .............................................................................................................................. iv ŞEKİLLER DİZİNİ ................................................................................................................. v, vi ÇİZELGELER DİZİNİ ............................................................................................................ vii SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ .......................................................................... viii 1. GİRİŞ..................................................................................................................................... 1 2. KAYNAK ÖZETLERİ ........................................................................................................ 5 3. ABSORBSİYONLU SOĞUTMA SİSTEMİ .................................................................... 12
3.1. Tek Etkili Absorpsiyonlu Soğutma Sistemi .................................................. 15 3.2. Çift Etkili Absorpsiyonlu Soğutma Sistemi .................................................. 16 3.3. GAX’lı Absorpsiyonlu Soğutma Döngüsü ...................................................... 18 3.4. Absorber Isı Korunumlu Absorpsiyonlu Soğutma Döngüsü ................. 20 3.5. Yarım Kademeli Absorpsiyonlu Soğutma Döngüsü.................................. 21 3.6. Kombine Buhar Absorpsiyon Sıkıştırma Döngüsü ................................... 22 3.7. Absorbsiyonlu Sistemlerde Kullanılan Akışkan Çiftleri .......................... 23 3.7.1 Su-Lityum Bromür (LiBr-H2O) ................................................................... 24 3.7.2. Amonyak-Su (NH3-H2O) .............................................................................. 26 3.7.3. Monometilamin-Su (CH3NH2-H2O) ......................................................... 27 3.7.4. Aseton – Çinko Bromit (Ac-ZiBr2) ........................................................... 29 3.7.5. Su- Lityum Bromür Metanol (CH3OH LiBr-H2O) ................................ 30 3.7.6. Su - Lityum Bromür Çinko Bromid Metanol (CH3OH LiBr ZnBr2-H2O) ............................................................................. 30 3.7.7. Monoetilamin – Sodyum Tiyosiyanat (CH3NH2-NaSCN) ................ 31 3.7.8. İyonik Sıvı 1-Etil-3-Metilimidazolyum Dimetil Fosfat (EMIM DMP H2O) ..................................................................................................................... 32 3.7.9. Sodyum hidroksit – Su (NaOH-H2O) ....................................................... 32
4. GÜNEŞ ENERJİSİ .............................................................................................................. 33 4.1. Türkiye’de Güneş Enerjisi .................................................................................. 34
5. TERMODİNAMİK ANALİZ ............................................................................................ 39 5.1. Parabolik Oluk Tipi Güneş Kollektörü Hesaplamaları ............................ 40 5.2. Absorbsiyonlu Soğutma Sistemi Termodinamik Analizi ........................ 43 5.3. Akışkan Çiftlerinin Termodinamik Özellikleri ........................................... 46
6. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA ............................................................... 58 7. SONUÇ VE ÖNERİLER .................................................................................................... 71 KAYNAKLAR .......................................................................................................................... 73 ÖZGEÇMİŞ ............................................................................................................................... 79
ii
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
GÜNEŞ ENERJİLİ ABSOBSİYONLU SOĞUTMA SİSTEMLERİNİN FARKLI SOĞUTUCU AKIŞKAN ÇİFTLERİ İÇİN TERMODİNAMİK ANALİZİ
Hasan YILMAZ
Süleyman Demirel Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü Enerji Sistemleri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Doç. Dr. Önder KIZILKAN
Bu çalışmada yenilenebilir enerji kaynaklarından birisi olan güneş enerjisi ile çalışan absorbsiyonlu soğutma sisteminin farklı akışkanlar için termodinamik analizleri yapılmıştır. Absorbsiyonlu soğutma sistemlerinin çalışması için gerekli ısı ihtiyacı parabolik oluk tipi güneş kollektörlerinden elde edilmiştir. Absorbsiyonlu soğutma siteminin analizi için 8 farklı akışkan çifti kullanılmıştır. Bunlar Lityum bromür-Çinko Bromür (2LiBr-ZnBr2), Aseton-Çinko Bromit (Ac-ZiBr2), Amonyak Su (NH3-H2O), Lityum Bromür-Su (LiBr-H2O), Monometilamin-Su (CH3NH2-H2O), Amonyak-Lityum Nitrat (NH3-LiNO3), Amonyak-Sodyum Tiosiyanat (NH3-NaSCN), Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat (H2O-LiBr LiNO3) akışkan çiftleridir. Analizlerde öncelikli olarak parabolik oluk tipi güneş kollektörünün modellemesi yapılmıştır. Daha sonra akışkan çiftlerinin termodinamik özellik bağıntıları elde edilmiştir. Termodinamik analiz kısmında ise belirli bir soğutma kapasitesi için absorbsiyonlu soğutma sisteminde, farklı akışkan çiftleri karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir. Analizlerde, sistemin COP değeri, dolaşım oranı ve kütle oranı incelenmiştir. Bunun dışında, sistem parametrelerinin değişimiyle soğutma sisteminin performans katsayısının değişimi parametrik olarak incelenmiştir. Anahtar Kelimeler: Absorbsiyonlu Soğutma, Akışkan Çifti, Termodinamik Analiz, COP, Güneş enerjisi. 2018, 79 sayfa
iii
ABSTRACT
M.Sc. Thesis
THERMODYNAMIC ANALYSIS OF SOLAR ASSISTED ABSORBTION REFRIGERATION SYSTEMS FOR DIFFERENT REFRIGERANT COUPLES
Hasan YILMAZ
Süleyman Demirel University
Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Energy Systems Engineering
Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Önder KIZILKAN
In this study, an absorption refrigeration system which was driven by a renewable energy source, solar energy, was analyzed for different refrigerant couples. The necessary heat energy different refrigerant couples were considered for the analyses of absorption refrigeration system. These are lithium bromide – zinc bromide (2LiBr-ZnBr2), acetone-zinc-bromide (Ac-ZiBr2), ammonia-water (NH3-H2O), lithium bromide –water (LiBr-H2O), monomethylamine –water (CH3NH2-H2O), ammonia-lithium-nitrate (NH3-LiNO3), ammonia –sodium thiocyanate (NH3-NaSCN), water-lithium bromide lithium nitrate (H2O-LiBr LiNO3) refrigerant couples. In the analyses, first, the modeling of parabolic trough solar collector was carried out. After, the thermodynamic property relations of the refrigerant couples were derived. In thermodynamic analyses section, a comparative analysis of absorption refrigeration system was conducted for different refrigerant couples. In the analyses, the COP value of the system, mass circulating ratio and mass ratio values were investigated. Additionally, parametrical analyses were carried out for different system parameters. Keywords: Absorption Refrigeration, Refrigerant Couple, Thermodynamic Analysis, COP, Solar Energy. 2018, 79 pages
iv
TEŞEKKÜR
Bu araştırma için beni yönlendiren, karşılaştığım zorlukları bilgi ve tecrübesi ile aşmamda yardımcı olan değerli Danışman Hocam Doç. Dr. Önder KIZILKAN’a teşekkürlerimi sunarım. Literatür araştırmalarımda yardımcı olan değerli hocam Prof. Dr. Ahmet KABUL’e teşekkür ederim. Tezimin her aşamasında beni yalnız bırakmayan benden manevi desteğini esirgemeyen eşime ve beni bugünlere getiren aileme sonsuz sevgi ve saygılarımı sunarım. Son olarak bu hafta hayatımıza katılan üçüncümüz kızım Ada’ya sonsuz sevgimle tezimi ithaf ediyorum.
Hasan YILMAZ ISPARTA, 2018
v
ŞEKİLLER DİZİNİ Sayfa Şekil 3.1. Absorbsiyonlu soğutma çevrimi ................................................................. 13 Şekil 3.2. Tek etkili absorbsiyonlu soğutma çevrimi ............................................. 16 Şekil 3.3. Çift etkili absorbsiyonlu soğutma sistemi ............................................... 18 Şekil 3.4. GAX tipi çevrim şeması ................................................................................... 20 Şekil 3.5. Absorber ısı kazanımlı döngü ...................................................................... 21 Şekil 3.6. Yarım kademeli absorbsiyon döngüsü ..................................................... 22 Şekil 3.7. Buhar absorbsiyon sıkıştırma döngüsü ................................................... 23 Şekil 3.8. LiBr-H2O eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon diyagramı ...... 25 Sekil 3.9. LiBr konsantrasyonuna baglı entalpi değerleri .................................... 25 Şekil 3.10. NH3-H2O eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon diyagramı .... 27 Şekil 3.11. Monometilamin – Su eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon diyagramı .......................................................................................................... 28 Şekil 3.12. Monometilamin – Su konsantrasyonuna baglı entalpi değerleri 28 Şekil 3.13. Aseton Çinko Bromid eriyiğinin sıcaklık-basınç
konsantrasyon diyagramı .......................................................................... 29 Şekil 3.14. Aseton Çinko Bromid eriyiğinin konsantrasyonuna bağlı entalpi değerleri ............................................................................................................ 29 Şekil 3.15. LiBr-ZnBr2-CH3OH eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon diyagramı .......................................................................................................... 30 Şekil 3.16. LiBr-ZnBr2-CH3OH konsantrasyonuna baglı entalpi değerleri .... 31 Şekil 3.17. Monoetilamin Sodyum Tiyosiyanat eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon diyagramı ........................................................................... 32 Şekil 4.1. Dünya genelinde güneş ışınımını en fazla alan bölgeler ................... 34 Şekil 4.2. Ülkemizin toplam güneş radyasyonu ....................................................... 35 Şekil 4.3. Türkiye global radyasyon değerleri (KWh/m2-gün) .......................... 36 Şekil 4.4. Türkiye güneşlenme süreleri (Saat) .......................................................... 36 Şekil 4.5. Isparta ili toplam güneş radyasyonu ........................................................ 37 Şekil 4.6. Isparta global radyasyon değerleri (KWh/m2-gün) ............................ 37 Şekil 4.7. Isparta güneşlenme süreleri ........................................................................ 38 Şekil 5.1. Parabolik oluk tipi güneş kollektörünün şematik gösterimi ........... 40 Şekil 6.1. Jeneratör sıcaklığı (TG) ile COPS’in değişimi ........................................... 59 Şekil 6.2. Jeneratör sıcaklığı (TG) ile COPi’in değişimi ........................................... 59 Şekil 6.3. Jeneratör sıcaklığı (TG) ile dolaşım oranı ff’in değişimi ..................... 60 Şekil 6.4. Jeneratör sıcaklığı (TG) ile konsantrasyon oranının değişimi ......... 61 Şekil 6.5. Absorber sıcaklığı (TA) ile COPS’in değişimi ........................................... 62 Şekil 6.6. Absorber sıcaklığı (TA) ile COPi’in değişimi ........................................... 62 Şekil 6.7. Absorber sıcaklığı (TA) ile dolaşım oranı ff’in değişimi ..................... 63 Şekil 6.8. Absorber sıcaklığı (TA) ile konsantrasyon oranının değişimi ......... 63 Şekil 6.9. Kondanser sıcaklığı (TK) ile COPS’in değişimi ........................................ 64 Şekil 6.10. Kondanser sıcaklığı (TK) ile COPi’in değişimi ...................................... 64 Şekil 6.11. Kondanser sıcaklığı (TK) ile dolaşım oranı ff’in değişimi ................ 65 Şekil 6.12. Kondanser sıcaklığı (TK) ile konsantrasyon oranının değişimi ... 65 Şekil 6.13. Evaperatör sıcaklığı (TE) ile COPS’in değişimi .................................... 66 Şekil 6.14. Evaperatör sıcaklığı (TE) ile COPi’in değişimi ..................................... 67 Şekil 6.15. Evaperatör sıcaklığı (TE) ile dolaşım oranı ff’in değişimi ............... 67 Şekil 6.16. Evaperatör sıcaklığı (TE) ile konsantrasyon oranının değişimi ... 68
vi
Şekil 6.17. Soğutma kapasitesi QE ile kollektör boru uzunluğu L’nin değişimi ............................................................................................................. 69 Şekil 6.18. Soğutma kapasitesi QE ile kollektör alanı A’nın değişimi .............. 69 Şekil 6.19. Soğutma kapasitesi QE ile güneş radyasyonu S’nin değişimi ....... 70
vii
ÇİZELGELER DİZİNİ
Sayfa Çizelge 5.1. Amonyak su entalpi formül katsayıları ............................................... 48 Çizelge 5.2. Monometilamin su basınç formül katsayıları ................................... 50 Çizelge 5.3 Monometilamin su entalpi formül katsayıları ................................... 51 Çizelge 5.4. Aseton çinko bromit basınç formül katsayıları ................................ 51 Çizelge 5.5. Aseton çinko bromit entalpi formül katsayıları ............................... 51 Çizelge 5.6. Lityum bromür – Çinko bromid basınç formülü katsayıları ....... 53 Çizelge 5.7. Lityum bromür – Çinko bromid doymuş sıvı entalpisi formülü
katsayıları ........................................................................................................ 53 Çizelge 5.8. Lityum bromür – Çinko bromid doymuş buhar entalpisi formülü
katsayıları ....................................................................................................... 53 Çizelge 5.9. Lityum bromür – Çinko bromid kızgın buhar entalpisi formülü katsayıları ..................................................................................... 54 Çizelge 5.10. Lityum bromür – Çinko bromid basınç formülü katsayıları ..... 54 Çizelge 5.11. Lityum bromür – Çinko bromid entalpi formülü katsayıları ... 54 Çizelge 5.12. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat suyun basıncı formülü katsayıları .................................................................................................... 56 Çizelge 5.13. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat doymuş sıvı entalpisi formülü katsayıları .................................................................................. 56 Çizelge 5.14. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat doymuş buhar entalpisi formülü katsayıları ..................................................................................................... 56 Çizelge 5.15. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat kızgın buhar entalpisi formülü katsayıları ................................................................................... 57 Çizelge 5.16. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat basınç formülü katsayıları . 57 Çizelge 5.17. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat basınç formülü katsayıları . 57
viii
SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ A absorber Aa kollektör gölgelenmemiş apertür alanı (m2) Ac cam kılıf alanı (m2) Ar toplayıcı alanı (m2) C Kondanser COP Etkinlik katsayısı E Evaporatör FR ısı taşıma faktörü F’ kollektör verim faktörü FR dolaşım oranı G Jeneratör h entalpi (kJ/kg) hc taşınım (rüzgar) ısı transfer katsayısı (W/m2K) hr ışınım ısı transfer katsayısı (W/m2K) HEX ısı değiştiricisi ka havanın ısıl iletkenliği (W/mK) m Debi (kg/s) Nu Nusselt sayısı P Basınç (kPa) Q ısı transferi (W) S soğurulan güneş radyasyonu (W/m2) T sıcaklık (°C yada K) UL kollektör toplam ısı kayıp katsayısı (W/m2K) Uo toplam ısı transfer katsayısı (W/m2K) W iş (W) X konsantrasyon (%) εc cam kılıf yayınım katsayısı σ Stefan–Boltzmann katsayısı εr toplayıcı yayınım katsayısı Alt indisler ç çıkış ca kılıftan ortama g giriş u yararlı rc toplayıcıdan kılıfa r toplayıcı
1
1. GİRİŞ
Son yıllarda enerjiye artan bir ilgi, ihtiyaç söz konusudur. İhtiyacın
giderilmesinde yoğun olarak fosil kaynaklar kullanılmaktadır. Dolayısı ile yoğun
olarak kullanılan fosil kaynakların azalıyor olması ve buna paralel olarak
değerinin hızla artıyor olması insanları alternatif enerji kaynaklarını aramaya,
değerlendirmeye itmiştir. Yenilenebilir enerji kaynakları olarak değerlendirilen
güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi, gelgit dalgaları, biyogaz, jeotermal enerji,
hidroelektrik, hidrojen enerjisi vs. günümüzde geliştirilmeye çalışılan
kaynaklardandır. Bunlardan güneş enerjisi kolay kullanılabilirliği, sürekliliği,
yenilenebilir olması, çevreci olması ve kimsenin tekelinde olmaması nedeni ile
son derece popüler bir kaynaktır (Özalp, 2004).
Gelişen teknoloji ve dünya nüfusunun hızla artmasına bağlı olarak, enerjiye olan
talep de artmaktadır. Büyüyen nüfus ve fosil yakıtların hızla tüketilmesi, bilim
adamlarını mühendislik, meteoroloji ve endüstri alanlarında güneş enerjisi gibi
yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanma ve araştırmaya sürüklemektedir.
Geçtiğimiz birkaç on yıl içinde araştırmacılar güneş ve rüzgâr enerjisi gibi
yenilenebilir enerji kaynaklarına odaklanmışlardır. Güneş enerjisinin
kullanılmasıyla konvansiyonel enerji kaynakları ve bu kaynaklara olan yüksek
talep azaltılabilir. Absorbsiyonlu soğutma sistemleri gibi güneş enerjisi dönüşüm
sistemlerinin tasarımı ve geliştirilmesi için, güneş enerjisinden faydalanma
üzerine uzun dönemleri kapsayan detaylı bilgilerin elde edilmesi büyük önem
taşır. Güneş enerjisinin bir soğutma sistemi için ana enerji kaynağı olarak
kullanma imkanlarının araştırılması, mevcut soğutma teknolojileri üzerine
birçok çalışma yapılmasına yol açmıştır. Güneş enerjisi kullanan yaygın
uygulamalardan biri, enerjisinin çoğunu ısıl kaynaklardan alan ve bunun dışında
çok az güç gerektiren absorbsiyonlu soğutma sistemidir. Bu nedenle, özellikle
elektriğin pahalı veya kısıtlı olduğu yerlerde güneş enerjisi, soğutma sistemlerine
alternatif olabilecek bir enerji kaynağı olarak ilgi çekmektedir (Özalp, 2004).
2
Ülkemiz alternatif enerji kaynakları açısından önemli potansiyellere sahiptir.
Bunlardan göze çarpanı ise güneş enerjisidir. Ülkemiz, coğrafi konumu nedeniyle
sahip olduğu güneş enerjisi potansiyeli açısından birçok ülkeye göre şanslı
durumdadır. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nde (DMİ) mevcut
bulunan 1966–1982 yıllarında ölçülen güneşlenme süresi ve ışınım şiddeti
verilerinden yararlanarak EİE tarafından yapılan çalışmaya göre Türkiye'nin
ortalama yıllık toplam güneşlenme süresi 2640 saat (günlük toplam 7,2 saat)
olarak belirlenmiştir. Sahip olduğumuz bu avantajdan dolayı güneş enerjisini
daha verimli kullanmalıyız. Bu nedenle özellikle yaz aylarında kullanmak
zorunda olduğumuz enerjiyi azaltmak amacıyla soğurmalı soğutma sistemlerini
tercih edebiliriz.
Güneş enerjisiyle soğutma özellikle de iklimlendirme, güneş enerjisinin en
yüksek olduğu mevsimlerde gereksinim duyulan proseslerdendir. Güneş enerjisi
ülkemizde de gerek potansiyel gerekse uygulama olarak daha çok sıcak su
ısıtmada değerlendirilmektedir. Bu sistemlerin ısıtmanın yanında soğutmada
yapabilecek şekilde geliştirilmeleri çevre ve enerji tasarrufunda önemli rol
oynamaktadır (Akdemir ve Güngör, 2001).
Soğutma amaçlı enerji tüketiminin yoğun olduğu zamanlar ve güneş ışınımının
fazla olduğu zamanların birbirleriyle çakışması, güneş enerjisinin soğutma
sistemlerinde kullanımını ön plana çıkarmıştır. Güneş enerjisinin soğutma
sistemlerinde kullanımında hedeflenen, soğutma amaçlı tüketilen konvansiyonel
enerji miktarının, konvansiyonel enerji kullanımına bağlı CO2 emisyonlarının ve
elektrik şebekelerinde yazın oluşan pik yüklerin azaltılmasına katkı sağlamasıdır
(Goralı, 2007).
İTÜ Enerji Enstitüsü tarafından, ticari binaların aylık elektrik enerjisi tüketim
miktarlarının incelendiği “Ticari Bina Enerji Tüketim Envanteri” çalışması da ofis
ve otellerde soğutma (klima) yükü nedeniyle Temmuz ve Ağustos aylarındaki
elektrik enerjisi tüketim miktarlarının arttığını ortaya koymaktadır (Onaygil,
2005).
3
Son yıllarda, fosil yakıtların yakın bir gelecekte tükenecek olması ve çevre
üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle, çeşitli alanlardaki enerji gereksiniminin
yenilenebilir enerji kaynaklarından kısmen veya tamamen sağlanmasına yönelik
pek çok çalışma yapılmaktadır. Isı kaynağı olarak güneş enerjisinden yararlanan
absorbsiyonlu sistemler hem sistem verimlilikleri hem de işletme giderleri
açısından sağladığı faydalar nedeniyle, alternatif sistemlerden çok daha umut
vaat etmektedir. Ayrıca ozon tabakasına zarar verme ve küresel ısınma açısından
ekolojik sisteme zarar vermeyen çevre dostu sistemlerdir (Kent ve Kaptan,
2011).
Kullanımı en yaygın absorbsiyonlu soğutma sistemleri, NH3-H2O ve H2O-LiBr
eriyiği kullanan sistemlerdir. Amonyağın soğutucu akışkan olarak kullanıldığı
NH3-H2O eriyiği kullanan sistemler yaklaşık -10℃ buharlaştırıcı sıcaklığına kadar
soğutma yapabilmektedir. Suyun soğutucu akışkan olarak kullanıldığı H2O-LiBr
eriyiği kullanan sistemlerde ise soğutma, suyun donma riskinden dolayı 4 ℃
dolaylarındadır (Kaynaklı ve Yamankaradeniz, 2003).
Bu çalışma ile soğutma için harcanan enerji tüketiminin azaltılması için, çeşitli
akışkan çiftiyle çalışan absorbsiyonlu soğutma sisteminin hesaplamaları
yapılarak belirlenen şartlarda soğutma ihtiyacı boyunca gereken ısı miktarları
incelenmiştir. Buna bağlı olarak güneş enerjisi destekli sistemin performans
analizlerine değinilmiştir.
Bu çalışmada güneş enerjili absorbsiyonlu sistemin termodinamik analizleri
yapılmıştır. Absorbsiyonlu soğutma sistemlerinin çalışması için gerekli ısı
ihtiyacı parabolik oluk tipi güneş kollektörlerinden elde edilmiştir.
Absorbsiyonlu soğutma siteminin analizi için 8 farklı akışkan çifti kullanılmıştır.
Bunlar Lityum bromür-Çinko Bromür (2LiBr-ZnBr2), Aseton-Çinko Bromit (Ac-
ZnBr2), Amonyak Su (NH3-H2O), Lityum Bromür-Su (LiBr-H2O), Monometilamin-
Su (CH3NH2-H2O), Amonyak-Lityum Nitrat (NH3-LiNO3), Amonyak-Sodyum
Tiosiyanat (NH3-NaSCN), Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat (H2O-LiBr LiNO3)
akışkan çiftleridir. Analizlerde öncelikli olarak parabolik oluk tipi güneş
kollektörünün modellemesi yapılmıştır. Daha sonra akışkan çiftlerinin
4
termodinamik özellik bağıntıları elde edilmiştir. Termodinamik analiz kısmında
ise belirli bir soğutma kapasitesi için farklı akışkan çiftlerinin kullanıldığı
absorbsiyonlu soğutma sisteminin performans katsayıları analiz edilmiştir.
Ayrıca, dolaşım oranı ve kütle oranı incelenmiştir. Bunun dışında, sistem
parametrelerinin değişimiyle soğutma sisteminin performans değişimi
incelenmiştir.
5
2. KAYNAK ÖZETLERİ
Grover vd. (1988) H2O-LiCl absorbsiyonlu ısı pompası sistemi farklı çalışma
sıcaklıkları için entalpinin olası kombinasyonlarının performans değerlerini
incelemiş ve göstermişlerdir. Çalışma sıcaklıkları ile elde edilen verilerin
varyasyonlarını grafiksel olarak görüntülemişlerdir. H2O-LiCl için elde ettiği
verileri yayınlanan H2O-LiBr verileri ile kıyaslamışlar sonuç olarak aralarında
fark olmadığı değerlendirmesinde bulunmuşlardır.
Tyagi (1991) Çalışmasında Metilamin Sodyum Tiosiyanat absorbsiyonlu
soğutucu çiftinin performans analizini yapmıştır. Termal verimlilik ve analiz
sonuçlarını Amonyak Su akışkan çifti ile kıyaslamıştır. Ve sonucunda Metilamin
Sodyum Tiosiyanat karışımının düşük sıcaklıkta daha yüksek performans
katsayısına sahip olduğu değerlendirmesinde bulunmuştur.
Akdemir ve Güngör (2001) çalışmalarında absorbsiyonlu sistemlerin genel
kavramları, kullanılan akışkan çiftleri, mekanik soğutma sistemleriyle
kıyaslamalarını yapmışlardır. Absorbsiyonlu sistemlerde soğutma etki
katsayılarını geliştirme uygulamalarında yoğuşturma ısısı geri kazanımı,
soğurma ısısı geri kazanımı, yoğuşma-absorbsiyon ısısı geri kazanımı olarak ele
almışlardır. Ayrıca absorbsiyonlu sistemlerde kullanılan çok etkili ve çok
kademeli çevrim uygulamalarını incelenmişler. Buna bağlı olarak sistem verimini
artırmak için yapılabilecek iyileştirmeler ile tasarım, imalat aşamasında önemli
olan parametreleri belirlemişlerdir.
Atmaca ve Yiğit (2002) yapmış oldukları çalışmalarında güneş enerjisi kaynaklı
tek kademeli absorbsiyonlu soğutma sistemi simüle etmişlerdir. Güneş
enerjisinin sistem için kullanılabilirliğini ve sistemde kullanılan by-pass hattının
da FNP üzerindeki etkisini araştırmışlardır.
Şencan vd. (2002) yapmış oldukları çalışmalarında, H2O-LiBr ve alternatif olarak
H2O-NaOH: KOH: CsOH karışımla çalışan bir absorbsiyonlu iklimlendirme
sisteminin performanslarının karşılaştırmasını yapmışlardır. Üçlü hidroksit;
6
40:36:24 (NaOH: KOH: CsOH) oranlarında sodyum, potasyum ve sezyum
hidroksitlerinden oluşmaktadır. Sistemin performans katsayısının bazı sıcaklık
parametreleriyle değişimini grafiksel olarak göstermişlerdir. Çalışmalarının
neticesinde; sistemin performans katsayısının sıcaklıklarla değişimi her iki
karışım için benzerlik göstermesine rağmen alternatif üçlü karışımla çalışan
sistemin daha yüksek verimle çalışabileceği değerlendirmesinde bulunmuşlardır.
Kaynaklı ve Yamakaradeniz (2003), yaptıkları çalışmada, NH3-H20 ve H20-LiBr
eriyiği kullanan tek kademeli absorbsiyonlu soğutma sistemlerinin
termodinamik analizini yapmışladır. Farklı ısıtıcı, yoğuşturucu buharlaştırıcı ve
absorber sıcaklıklarında eriyiklere ait termodinamik özellikler verilerek
sistemlerin performansını karşılaştırmışlardır. Sonuçlarında, ısıtıcı ve
buharlaştırıcı sıcaklıklarının artışıyla her iki sistemin de performansının
artmakta olduğunu ancak yoğuşturucu ve soğurucu sıcaklıklarının artışıyla
azalmakta olduğunu tespit etmişlerdir.
Arslan ve Eğrican (2003) çalışmalarında buzdolabının absorbsiyonlu soğutma
sistemli olarak daha verimli çalışabilmesi için ısı kayıplarını incelemişlerdir. Isı
kayıplarının azaltılması sonucunda ise sistemin cop değerinin artacağı sonucuna
ulaşmışlardır.
Özalp (2004) Çalışmasında, Türkiye’de ejektörlü absorbsiyonlu soğutma
sistemlerinin kullanılabilme imkanlarını araştırmıştır. Türkiye, 36-420 kuzey
paralelleri ve 26-450 doğu meridyenleri arasında kuzey yarımküredeki konumu,
yıllık ortalama 3,6 kW-h/m2 gün güneşlenme şiddeti ve yaklaşık 2610 saat toplam
yıllık güneşlenme süresi ile yüksek güneş enerjisi potansiyeline sahip bir
konumdadır. Çalışmasında, güneş enerjili soğutma-ısıtma sistemlerinin
kullanılabilme imkanlarını incelemiştir. Sonuç olarak değerlendirmesinde
Türkiye'de, ev tipi ısıtma-soğutma uygulamaları için yüksek bir güneş enerjisi
potansiyelinin olduğunu göstermiştir.
Monlahasan (2005) Türkiye güneş kemeri adı verilen güneş alanı içinde yer
alması açısından coğrafi olarak şanslı bir konumdadır. Enerji ihtiyacının, yaklaşık
7
yarısını ithal yoluyla temin eden ülkemizin her bölgesinin, tükenmeyen, bol,
bedava, tasıma sorunu olmayan, çevre sorunları ve hava kirliliği yaratmayan
güneş enerjisinden azami şekilde istifade etmesi gerekmektedir. Bunun için
güneşten gelen radyasyonu en verimli şekilde kullanılabilir enerji türüne
dönüştürecek ekonomik sistemlere ihtiyaç vardır. 1953’de Taşkent’te parabolik
bir ayna kullanılarak soğutma sistemi desteklenmiştir. 1956’dan sonra Trompet
birçok güneş enerjili soğutma sistemini denemiştir. Daha sonra 1958’de ise
Avustralya’da LiBr-H2O çifti bir soğutucu yapılmıştır. 1966’da yine Avustralya ‘da
güneş enerjisi destekli soğutma yapan bir güneş evi inşa edilmiştir. 1976’da
ABD’de 500 civarında güneş enerjili klima cihazı yapılmıştır. Bu cihazlar çalışma
zamanlarının %75-80’ni civarında güneş enerjisi tarafından çalıştırılırken, geri
kalan zamanlarda elektrik veya fueloil ile desteklenmiştir.
Romeo vd. (2005), absorbsiyonlu soğutma sistemlerinde Monometilamin-su
akışkan çifti performans değerlendirmesi ve analizi için termodinamik
denklemleri oluşturmuştur. Deneysel verilerle oluşturulan denklemler beklenen
sonuçlarla uyumlu olmuştur. Denklemleri elde etmek için enerji ve kütle
dengelerini kullanmışlardır. Monometilamin-su akışkan çiftini Amonyak-su
akışkan çifti karşılaştırmışlar. Sonuç olarak düşük jeneratör, kondansatör ve
evaperatör sıcaklıkların da Amonyak-Su akışkan çiftine göre daha yüksek
performans değerleri elde etmişlerdir.
Goralı (2007) yaptığı çalışmada NH3/H2O ile çalışan 20 kW kapasitesindeki
absorbsiyonlu soğutma sisteminin çalışma koşullarını belirlemiş ve sisteme etki
eden parametreleri analiz etmiştir.
Çelik (2007), çalışmasında absorbsiyonlu soğutma sistemlerini tanıtmış ve klasik
buhar sıkıştırmalı sistemle kıyaslamıştır. Karşılaştırmasının sonucunda
absorbsiyonlu soğutma sistemlerinin yaygın buhar sıkıştırmalı soğutma
sistemleri ne göre avantajlarını göstermiştir. Soğutucu olarak suyla birlikte
lityum bromür-su eriyiği kullanan absorbsiyonlu soğutma sistemi genelde
iklimlendirme uygulamalarında kullanılırken, NH3-H2O akışkan çifti kullanan
absorbsiyon çevrimi her türlü soğutma yükü ve düşük sıcaklıkta soğutma
8
gerektiren endüstriyel uygulamalar için de uygun olabileceğinin yorumunu
yapmıştır. Bununla birlikte NH3-H2O çevrimi, kabul edilebilir performans
sağlamak için H2O– LiBr çevriminden daha karmaşık olmalıdır ve ısıyı daha iyi
kazanacak araçlar ile rektifikasyon kolonu gerekmektedir sonuçlarını elde
etmiştir.
Ajib ve Karno (2008), Aseton-Çinko Bromid akışkan çifti ile çalışan absorbsiyonlu
soğutma sisteminin termodinamik analizini yapmış ve performans değerlerini
incelemiştir. Yaptığı inceleme sonucun da Aseton-Çinko Bromid akışkan çifti
çözeltisini düşük sıcaklıkta çalışması istenen bir absorbsiyonlu soğutucu için
uygun bulmuştur.
Onan ve Özkan (2009) çalışmalarında güneş enerjili soğutma sistemleri
uygulamalarının teknik detaylarını anlatmışlar ve sistemlerin diğer ülkelerde ki
uygulamalarından yola çıkarak Türkiye için olası sonuçlarını
değerlendirmişlerdir. Analizleri sonucunda ülkemizde Avrupa’da ki ve akdenize
kıyısı olan bazı ülkelerle kıyasla daha fazla güneş enerjisi potansiyeli olduğundan
bahsetmişler ve bununla birlikte özellikle güney illerinde endüstriyel ve turistik
tesis uygulamalarında işletme maliyetini azaltmak için güneş enerjisinden
faydalanılmalıdır sonucuna ulaşmışlardır.
Yılmazoğlu (2009) çalışmasında tek etkili H2O-LiBr akışkan çifti ile çalışan güneş
enerjisi destekli absorbsiyonlu soğutma sisteminin termodinamik analizini
yapmıştır.
Kent (2009) çalışmasında güneş enerjisi destekli ısıtma ve absorbsiyonlu
soğutma uygulamasıyla Antalya ilindeki bir otelin iklimlendirmesini ve sıcak su
ihtiyacını teorik olarak incelemiştir. Güneş enerjisi ile ısıtma ve soğutma
ihtiyaçlarının ve tesisatının toplam maliyeti ve geri ödeme sürelerini analiz
etmiştir.
Dön (2010) çalışmasında belirlenen yerde ve koşullarda çalışan doğalgazla
kullanılan NH3-H2O akışkan çifti ile çalışan absorbsiyonlu iklimlendirme
9
sistemini teknik ve ekonomik açıdan deneysel olarak incelemiştir. Sistemin
başlangıç maliyetlerinin göz ardı edildiği zaman geleneksel sistemlere kıyasla
ekonomik ve sürdürülebilir olduğu sonucuna ulaşmıştır.
Zhang ve Hu (2011) çalışmalarında su-iyonik sıvı 1-ethyl-3-methylimidazolium
dimethylphosphate akışkan çiftinin termodinamik özelliklerini incelemişlerdir.
Çalışmaların da benzer sıcaklık değerleri için H2O-LiBr akışkan çifti ile
karşılaştırmalar yapmışlardır. Termodinamik özellikleri acısından H2O-LiBr ile
benzerlikler göstermiş ve yine bu akışkan çiftinin yerine yeni bir akışkan olarak
kullanılabileceği sonucuna varmışlardır.
Dong vd. (2012) çalışmalarında H2O-1,3-Dimethylimidazolium dimetilfosfat
akışkan çifti ile çalışan absorbsiyonlu soğutma sistemi çevrimini incelemişlerdir.
H2O-1,3-Dimetillimidazolium dimetilfosfat akışkan çifti kullanılan sistemin
performans katsayısını teorik olarak analiz etmişlerdir. Çalışmaların da H2O-1,3-
Dimetillimidazolium dimetilfosfat akışkan çiftinin geleneksel akışkan çifti olan
H2O LiBr ye göre kristalleşme ve korozyon sınırının geliştiği sonucuna
ulaşmışlardır.
Demir vd. (2012) çalışmalarında absorbsiyonlu soğutma sistemlerinin genel
tanıtımını yapmışlardır. Bunun dışında güneş, jeotermal, atık ısı gibi ısı
kaynakları ile kullanılan absorbsiyonlu soğutma sistemlerinin tarımsal amaçlı
kullanılabilirliğini gösteren örnekler vermişlerdir.
Görgülü (2013) çalışmasında endüstriyel bir tesiste baca gazından çıkan atık
ısının büyük bir enerji potansiyeline sahip olduğundan bu ısı enerjisi geri
kazandırarak çift etkili absorbsiyonlu soğutma sisteminde kullanmıştır. Çift etkili
absorbsiyonlu soğutma sistemi ile atık ısıdan faydalanarak soğutma işlemi
yapmıştır. Çalışmasında ilk olarak, endüstriyel tesisten atılan ısı enerji
potansiyelini hesaplamış bu ısı enerjisini absorbsiyonlu sistemin jeneratöründe
kullanarak tesisin tutkal odaları veya proses işlemlerin soğutulmasında
kullanılmak üzere çalışmasını yapmıştır.
10
Çetingöz (2015) Çalışmasında Mersin ilinde yer alan soğutma alanında
kullanılacak güneş enerjili absorbsiyonlu soğutma sistemi saatlik atmosfer
sıcaklığı ve güneş ışınımı verilerini kullanarak vakum tüplü güneş kolektörü ve
amonyak-su soğutucu çiftini seçerek güneş enerjili absorbsiyonlu soğutma
sistemi tasarlamıştır. Soğutma alanının ısıl yükleri dikkate alınarak sistem için
gerekli güneş kolektörü alanını hesaplamıştır. Elde ettiği sonuçlara göre COP
değerlerinin her seçilen ayın 23’üncü günü için değiştiğini belirlemiştir. En
yüksek COP değerlerini Mayıs, en düşük COP değerlerini temmuz ve ağustos
aylarında gözlemlemiştir. En yüksek güneş ışınım değerini haziran ayının
23’ünde öğleden sonra 13:00’da gözlemlemiştir. Bu değeri 0.878 kW/m2 iken
COP 0.786 olarak hesaplamıştır. Soğutma için gerekli optimum kollektör alanında
30 m2’lik soğutulacak bir alan için 50 m2 olarak belirlemiştir.
Akhtar, vd., (2015) çalışmalarında, halihazırda kullanılan güneş enerjili soğutma
sistemlerini araştırmışlar ve bir endüstriyel tesiste güneş enerjili absorbsiyonlu
soğutma sisteminin kullanılabilirliğini incelemişlerdir. Ayrıca, tesisin soğutma
ihtiyacı için gerekli soğutma ihtiyacını karşılayabilecek güneş enerjisi detaylıca
analiz edilmiştir. Çalışmalarının sonunda sistemin maliyet analizini de
yapmışlardır.
Küçük (2016) çalışmasında, endüstriyel tesislerde baca gazından çıkan atık ısının
sahip olduğu ısı enerjisin geri kazandırılarak, amonyak su akışkan çiftli bir
absorbsiyonlu soğutma sisteminde kullanmıştır. Bu işlemde ilk olarak,
endüstriyel bir bacadan atılan ısı enerji potansiyeli ortalama değerlerini
hesaplamıştır. Bu ısı enerjisini absorbsiyonlu sistemin jeneratöründe kullanarak,
tesisin bir kısmının soğutulması için elde edilebilecek soğutma yükünü ve sistem
etkinlik katsayısını, COP hesaplamıştır.
Dixit, vd., (2016) çalışmalarında düşük sıcaklıklarda çalışan buhar sıkıştırmalı
soğutma sistemi ile yüksek sıcaklıkta çalışan absorbsiyonlu soğutma sisteminden
oluşan kaskat absorbsiyonlu-sıkıştırmalı soğutma sistemini analiz etmişlerdir.
Absorbsiyonlu sistem LiBr-H2O ile çalışmaktadır.
11
Moradi (2017) Çalışmasında bir paket programında amonyak-su ve lityum
bromür-su eriyikleriyle çalışan tek ve çift kademeli absorbsiyonlu soğutma
sistemleri ve absorbsiyonlu ısı yükselticilerinin termodinamik analizini ve
araştırmasını yapmıştır. Bu araştırmalardan sonra sistemlerin performans
yüzdesini ve çalışma termal limitini karşılaştırıp yeni bir adımda absorbsiyonlu
soğutma sistemini, absorbsiyonlu ısı yükselticisiyle kombine yapıp yeni kurulan
sistemin performansı ve çalışma termal limitini incelemiştir.
Alelyani, vd. (2017) çalışmalarında, tek kademeli ve çift kademeleri amonyak-su
ile çalışan absorbsiyonlu soğutma sistemini incelemişlerdir. Ayrıca, toplam
ekserji kayıplarının tespit edilmesi için ekserji analizi yapmışlardır. Bunun
yanında, yıllık maliyetlerin hesaplanması için maliyet analizi yapmışlardır.
Dixit, vd., (2017) çalışmalarında Lityum bromür-su kullanılan çift kademeli
sıkıştırmalı hibrit absorbsiyonlu soğutma sistemini incelemişlerdir. Hibrit
sistem, termodinamik olarak klasik sistem ile karşılaştırmış ve etkinlik
bakımından daha iyi olduğu sonucuna varmışlardır. Aynı zamanda, ekserji
verimi, ısı değiştiricisi alanı ve maliyet gibi performans göstergelerini
termodinamik olarak incelemişlerdir. Optimize edilen hibrit sistemin COP
değerini 0.43 ve ekserji verimini %11,68 olarak bulmuşlardır.
Li, vd., (2018), çalışmalarında, CaCl2–LiBr–LiNO3(8.72:1:1) /H2O akışkan çiftinin
güneş enerjisi destekli tek kademeli absorbsiyonlu soğutma sisteminde
kullanılabilirliğini incelemişlerdir. Ayrıca kristalizasyon sıcaklığı, doymuş buhar
basıncı, özgül ısı kapasitesi, incelenen akışkanın özgül entalpisini ölçmüşlerdir.
Sonuçlarında, incelenen akışkan ile çalışan absorbsiyonlu soğutma sisteminin ısı
ihtiyacı klasik sisteme göre daha az bulmuşlardır.
12
3. ABSORBSİYONLU SOĞUTMA SİSTEMİ
Absorbsiyonlu prensibi, ilk defa Michael Faraday tarafından bir asırdan fazla
zaman önce amonyağın yoğuşturma denemeleri sırasında keşfedilmiştir. Daha
sonra 1862 senesinde Franz Carre tarafından patenti alınmış yine Carre
tarafından yapımı gerçekleştirilmiş olan sistem, bugün artık buharın bol olduğu
yerlerde kullanılmaktadır. Carre'nin geliştirdiği bu sistemde, mekanik enerji
yerine, "ısıl enerji" kullanılmıştır (Bulut, 2011).
Absorbsiyonlu soğutma makinalarının dizaynı ve teknolojisi konusunda
çalışmalar ve uygulamalar, yirminci yüzyılın ilk yıllarında (1920’li yıllardan
sonra) Amerika, Almanya, İngiltere, Belçika, Hollanda, Rusya ve diğer bazı
ülkelerde başarıyla sürdürülmüştür. Bu çalışmalara bağlı olarak absorbsiyonlu
soğutma sistemleri oldukça rağbet görmüş ve uygulama alanları her geçen gün
artmıştır.
Absorbsiyonlu soğutma sistemi ile buhar sıkıştırmalı mekanik soğutma sistemi
arasındaki tek fark kompresördür. Absorbsiyonlu sistemlerde, kompresör
görevini, kaynatıcı ve absorberden oluşan ısı eşanjörleri grubu
gerçekleştirmektedir. Her iki sistemde de bir yoğuşturucu, bir kısılma vanası ve
bir buharlaştırıcı bulunmakla beraber, absorbsiyonlu sistemde bunlara ilave
olarak; absorber, pompa ve kaynatıcı bulunmaktadır. Buharlaştırıcıdan gelen
soğutucu akışkan buharı, içinde absorbent bulunan bir hücreye girerek
absorbent tarafından emilir. Soğutucu madde ile zenginleşen karışım kaynatıcı
bölümüne sevk edilerek burada ısıtılır ve soğutucu madde daha yüksek basınca
buharlaştırılır. Absorbent zayıf eriyik durumunda tekrar absorbere dönerek
soğutucu maddeyi emme görevini tekrarlar (Bulut, 2011).
Absorbsiyonlu soğutma çevriminde soğutucu akışkanın bir ikinci akışkan içinde
soğurulması söz konusudur. Mekanik sistemlerle kıyaslanırsa kompresör yerine
karmaşık bir sistem geldiğini ve bu sistemin aynı şekilde soğutucu akışkanın
basıncını artırmak amaçlı olduğu görülür. Absorbsiyonlu basit bir soğutma
13
sisteminin tesisat şeması Şekil 3.1’de gösterilmiştir. Şekilden de görüleceği üzere,
sistem, kondanser, evaperatör, jeneratör, absorberden oluşmaktadır.
Şekil 3.1. Absorbsiyonlu soğutma çevrimi (Şencan, 2004)
Absorbsiyonlu sistemlerin çalışma prensibi kısaca şöyledir: Başlangıç olarak
düşünülürse, soğurucu soğutkan eriyiği absorberden çıkıp bir pompa vasıtasıyla,
eriyik ısı değiştiricisinden geçer. Bir miktar ısınır ve soğutkan madde miktarınca
zengin olan eriyik jeneratöre gelir. Burada dışarıdan sisteme giren ısı enerjisiyle,
soğutkanın kaynama sıcaklığı karışımın kaynama sıcaklığından daha düşük
olduğundan, soğutkan buharlaşarak eriyikten ayrışır. Soğutkan buharının
ayrılmasıyla jeneratörde kalan, soğurucu akışkanca zengin eriyik, ısı
değiştiricisinden geçerek absorbere geri döner. Buharlaşarak jeneratörü terk
eden soğutkan buharı, yoğuşturucuya gider. Yoğuşturucuya giren soğutkan
buharı, burada yoğuşarak sıvı haline gelir. Yoğuşturucudan çıkan soğutucu
akışkan, genleşme valfinden geçerek buharlaştırıcıya ulaşır. Buharlaştırıcıda,
Yüksek basınç
7
QሶC
Kondanser
8
9
QሶE
Evaperatör
QሶA
Absorber
3 4
1 6
2 5
Düşük Basınç
10
mሶ R
mሶ R
mሶ R mሶ S
mሶ S mሶ W
mሶ W
mሶ R
QሶG
Jeneratör
14
soğutucu akışkan buharlaşarak gerekli soğutma yükünü ortamdan çeker.
Buharlaştırıcıdan çıkan soğutkan buharı, absorbere gelir. Absorbere gelen
soğutkan buharı, jeneratörden gelen eriyik tarafından absorbe edilir.
Absorberde, soğutucu akışkan miktarınca zenginleşen eriyik, bir pompa
vasıtasıyla tekrar jeneratöre gönderilir ve çevrim böylece devam eder (Akdemir
ve Güngör, 2001).
Absorbsiyonlu sistemin önemli bir fark ve üstünlüğü, sistemde klasik soğutma
çevrimindeki buhar yerine sıvı sıkıştırılmasıdır. Sıvıyla sıkıştırılması demek
özgül hacim işinin mekanik sistemlere göre çok küçük olması demektir. Bu
sistemin çalışması da dış kaynaktan alınan ısıdan sağlanır. İş, ısıtıcıda sağlanan
ısının yüzde biri mertebesinde olup, çevrimin termodinamik çözümlemesinde
ihmal edilebilir.
Buhar sıkıştırmalı soğutma çevriminde soğutma işlemini sürekli kılmak için
evaperatör, kompresörün emme tarafına bağlanmıştır. Böylece kompresör
dışarıdan verilen elektrik işi sayesinde akışkanı basınçlandırır ve çevrimi sürekli
hale getirir. Absorbsiyonlu sistemde ise evaperatör, içinde soğutucu akışkan
buharını soğurma yeteneğine sahip başka bir akışkan madde bulunduran,
absorber denilen bir kaba bağlanır. Bu kapta LiBr gibi higroskopik (nem çekme
özelliği olan) bir madde su buharını absorbe ederek emme işlemini gerçekleştirir.
Soğutucu akışkan buharını absorbe etmede kullanılan çözelti maddesi literatür
de carrier = taşıyıcı veya absorbent = soğurucu olarak ifade edilmektedir.
Absorbsiyonlu soğutma çevrimine isim olan absorbsiyon olayı, en az iki akışkan
çiftinden birisinin diğerine karşı yüksek afiniteye sahip olmasıyla gerçekleşen bir
emme olayıdır. Söz konusu afinite soğutma kompresörünün yapmakta olduğu
emme işlemini gerçekleştirir.
Buhar sıkıştırmalı çevrim kompresörünün tek başına yaptığı işi, absorbsiyonlu
sistemde literatür de adına termik kompresör denilen ve en az 3 sistem elemanı
ile çalışan sistem yapar. Bunlar absorber + çözelti pompası + jeneratör olmakla
15
beraber pompasız sistemde, absorber + jeneratör + basınçlandırıcı gaz (H2) ihtiva
eder.
3.1. Tek Etkili Absorbsiyonlu Soğutma Sistemi
Tek etkili absorbsiyonlu soğutma sistemi tek jeneratörlü anlamına gelmektedir.
Bu sistemlerde düşük ekserjili ısı kullanıldığından bu içsel ayrıştırma ve
sıkıştırma işi tek bir jeneratörle gerçekleştirilmektedir. Nispeten daha düşük
sıcaklıklarda enerji kullandığından bu sistemlerin performans katsayısı da
düşüktür (0,8 civarı). Son otuz yıldır absorbsiyonlu sistemler üzerine hem teorik
hem de deneysel pek çok araştırma sürdürülmekte ve bunların büyük kısmı tek-
etkili LiBr kullanan sistemler üzerinedir (Grossman, 2002; Çelik, 2007).
Şekil 3.2‘den de görüleceği üzere tipik tek etkili çiller sistemleri absorber, ısı
değiştiricisi, jeneratör, kondanser, genişleme valfi ve evaperatörden oluşur.
Çevrim basınç-sıcaklık diyagramı üzerinde gösterilmiştir. Jeneratör ve kondanser
yüksek basınç ve sıcaklık kısmına tekabül eder. Evaperatör düşük basınç ve
sıcaklık, absorber düşük basınç, yüksek sıcaklık kısmına tekabül eder. Çözelti
pompası alçak basınç bölümünden yüksek basınç bölümüne geçişi, genleşme valfi
ve kısılma vanaları ise sistemin yüksek basınçtan alçak basınca uygun biçimde
geçmesini sağlayan basınçsal geçiş organlarıdır (Grossman, 2002; Çelik, 2007).
Çevrim prosesi: Jeneratörü, jeneratör sıcaklığında terk eden kızgın buhar (1),
yoğuşturucuya ulaşır ve burada yoğuşturucu sıcaklığına tekabül eden
yoğuşturucu basıncında yoğuşturulur ve buradan doymuş sıvı halinde çıkarak (2)
genişleme valfine ulaşır. Burada sabit entalpide genişletilerek basınç ve sıcaklığı
düşürülerek evaperatöre ulaşır (3). Burada soğutulacak ortamdan gelen soğutma
suyundan ısı çekerek buharlaşır ve absorbere doğru akar (4). Absorberde
bulunan ve soğutucu akışkana karşı afinitesi yüksek absorbent madde tarafından
çekilerek absorbsiyona uğrar ve yeni bir çözelti oluşur. Reaksiyon ekzotermik
olup atık ısı soğutma kulesinden gelen soğutma suyuyla uzaklaştırılır. Oluşan
yeni çözeltide çözelti pompası vasıtasıyla ısı değiştiriciye doğru gönderilir (5). Isı
değiştiricide ön ısıtmaya uğrayarak jeneratöre ulaşır (7). Jeneratöre dışardan
16
çeşitli yollarla sağlanan (güneş enerjisi vb.) ısıtma suyuyla ön ısıtmaya uğrayarak
gelen çözelti kaynatılır ve soğutucu akışkanın buharlaşması sağlanır. Bu
aşamadan sonra soğutucu akışkan yoğuşturucuya giderek çevrime tekrar başlar.
Absorbent madde ise üzerindeki ısı yüküyle tekrar ısı değiştiricisine gider (8) ve
burada ısısını absorberden gelen yeni karışımı ısıtmak üzere bırakır ve absorbere
ulaşarak çevrimi tamamlar (9–10) (Çelik, 2007).
Şekil 3.2. Tek etkili absorbsiyonlu soğutma çevrimi (Çelik, 2007)
3.2. Çift Etkili Absorbsiyonlu Soğutma Sistemi
Çift etkili absorbsiyonlu soğutma sisteminde, tek etkiliye kıyasla jeneratörde çok
daha yüksek ekserjili buhar veya akışkan kullanılır. Bu ekserjinin tek jeneratörde
işlenmesi mümkün Olmadığından iki jeneratör kullanımı gerekmektedir. Bu
nedenle iki jeneratörlü absorbsiyonlu soğutma sistemine çift etkili denir
Çift etkili sistemlerde iki adet jeneratör kullanımı ile soğutma gücü arttırılarak
COP iyileşmesi sağlanır. Fakat bu tür sistemler basit sistemlere göre daha
17
karmaşık ve düzgün olarak çalıştırılması daha zordur. Her bir eleman için hassas
basınç ve sıcaklık ayarı gerekir. Aksi halde sistemdeki soğutucu ve absorber
akışkanlarının kimyasal özeliklerinden dolayı sorunlar oluşacaktır. Lityum
bromür-su akışkan çifti için bu durum, kristalleşme ve suyun donması şeklinde
kendini gösterir.
Sistemde evaperatör, kondanser, absorber, iki jeneratör ve iki adet ısı değiştirgeci
vardır. Sistem elemanları üç farklı basınç kategorisinde çalışmaktadırlar: Yüksek
basınç, orta basınç ve düşük basınç. Birinci jeneratör yüksek basınçta, ikinci
jeneratör ve kondanser orta basınçta, evaperatör ve absorber ise düşük basınçta
çalışır. Birinci jeneratördeki yüksek basınç bir pompa vasıtayla sağlanmaktadır.
İkinci jeneratör ve kondanser orta basıncı iki adet basınç düşürücü vana ile
sağlanır. Absorberdeki düşük basınç bir basınç düşürücü vana ile evaperatör
düşük basıncı ise bir kısılma vanası ile elde edilir.
Çift etkili LiBr-su akışkanlı absorbsiyon soğutma sistemi Şekil 3.3’ te verilmiştir.
Sistem LiBr-su akışkan çiftini kullanmaktadır. Jeneratör ısı kaynağı, sürekliliği
olan bir atık buhardır. Kondanser ve absorber sulu soğutmalı olup, ayrıca
soğutma kulesi kullanılmaktadır (Solum vd., 2011).
Sistem operasyonunda, LiBr−H2O zengin eriyiği absorberden ilk kademe güneş
enerjisi veya atık ısı destekli kaynatıcıya pompalanır ve burada, (2LiBr–H2O)
eriyiğinden gelen soğutucu buharı kaynatarak bitirmek üzere daha yüksek bir
ısıda ısıtılır. İlk kaynatıcıdan gelen su buharı, ikinci kademe kaynatıcıda yüksek
basınçta yoğuşturulur. Yoğuşma ısısı, sıcaklığı ve basıncı sırasıyla eriyik ısı
eşanjörü I ve basınç düşürme valfi ile indirgendikten sonra, kaynatıcıdan gelen
soğutucu buhar, kondansere geçer ve kondanzasyon ısısını atmosfere verir.
Dolayısıyla, kondenserden çıkan toplam sıvı soğutucu miktarı ilk ve ikinci
kademe kaynatıcılardan gelen soğutucu miktarının toplamıdır. Kondenserden
çıkan sıvı soğutucu, evaperatöre doğru devam eder ve burada düşük basınçta
buharlaştırılır ve buharlaştırma ısısını soğutulmak üzere salar. Bu soğuk buharlar
daha sonra ikinci aşama kaynatıcıdan gelen fakir eriyik içinde, eriyik ısı eşanjörü
II aracılığıyla çözülür ve absorbsiyon ısısı absorberde atılır. Daha sonra zengin
18
eriyik kaynatıcıda pompalanır ve döngü tamamlanmış olur (Ravikumar vd., 1998;
Çelik, 2007).
Şekil 3.3. Çift etkili absorbsiyonlu soğutma sistemi (Çelik, 2007)
3.3. GAX’lı Absorbsiyonlu Soğutma Döngüsü
GAX’ın açılımı Genetor (jeneratör-kaynatıcı) Absorber Heat exchanger (absorber
ısı değiştiricisi) olarak adlandırılır. GAX döngüsü çalışması ilk olarak 1911 yılında
Altenkirch ve Tenchkoff tarafından yapılmıştır (Srikhirin vd., 2001; Çelik, 2007).
19
Tek kademeli bir absorbsiyon sistemiyle yüksek performans elde etmek
mümkündür. Daha önce bahsedilen paralel akışlı çift kademeli absorbsiyon
sistemine göre sistem, birbirine paralel olarak çalışan iki tek kademeli döngüden
oluşur. GAX tasarımı, bu iki aşamalı çift kademeli absorbsiyon döngüsünü
basitleştirmekle birlikte aynı performansı sağlar (Srikhirin vd., 2001; Çelik,
2007).
Absorber ve kaynatıcı, ters akışlı ısı eşanjörü olarak kabul edilebilir. Absorberde
kaynatıcıdan gelen zayıf ya da fakir soğutucu solüsyon ve evaperatörden gelen
buhar halindeki soğutucu akışkan üst kısma girer. Absorbsiyon işlemi boyunca
üretilen ısı, soğutucu buharını emme kabiliyetinin korunması için dışarı
verilmelidir. Üst kısımda, ısı yüksek bir sıcaklıkta dışarı verilir. Alt kısımda ise,
solüsyon buharı emmeye devam ederken, çevreye ısı vererek soğur. Kaynatıcıda
absorberden gelen güçlü soğutucu solüsyon üst kısma girer. Bu kısımda
absorberin üst kısmından dışarı verilen ısı kullanılarak, solüsyon harici ısı
kaynağıyla ısıtılarak biraz daha kurutulur. Absorber ve kaynatıcı arasında ısı
transferi için kullanılan ek bir ikincil sıvı bulunur. Bu yüzden, tek kademeli bir
absorbsiyon sisteminde GAX kullanılarak iki aşamalı çift kademeli absorbsiyon
sisteminin STK’sı kadar yüksek bir STK elde edilebilir. Bu sistem üzerinde
çalışmalar devam etmektedir (Srikhirin vd., 2001; Çelik, 2007).
20
Şekil 3.4. GAX tipi çevrim şeması (Srikhirin vd., 2001; Çelik, 2007)
3.4. Absorber Isı Korunumlu Absorbsiyonlu Soğutma Döngüsü
Eriyik ısı eşanjörü kullanımının sistemin STK’sını arttırdığı daha önce
vurgulanmıştı. Absorberden gelen güçlü ya da zengin soğutucu eriyik
kaynatıcıdan gelen sıcak eriyikten ısı transfer edilerek, kaynatıcıya girmeden
önce ısıtabilir. Absorber ısı tutuşu sağlanarak, zengin soğutucu eriyiğin sıcaklığı
artırılabilir.
GAX sistemine benzer şekilde, absorber iki kısma ayrılır. Isı farklı bir sıcaklıkta
atılır. Düşük sıcaklığa sahip kısım ısıyı çevreye alışıldık biçimde verir. Fakat daha
yüksek sıcaklığa sahip kısım, Şekil 3.5’ de görüldüğü gibi, zengin soğutucu
eriyiğini ısıtmak için kullanılır. Bu yüzden, kaynatıcıya giden ısı girdisi azaltılır ve
STK artar (Srikhirin vd., 2001; Çelik, 2007).
Bu sistem, H2O-NH3 ve LiNO3-NH3 gibi farklı çalışma sıvıları kullanılarak teorik
şekilde ele alınmıştır (Kaushikvd., 1987). Absorber-ısı tutuşlu bir döngünün
STK’sında %10 artış gözlenmiştir. Fakat bu absorber dizaynına dayalı bir makine
henüz mevcut değildir (Srikhirin vd., 2001; Çelik, 2007).
Kondanser
REC Jeneratör
Absorber Evaperatör
21
Şekil 3.5. Absorber ısı kazanımlı döngü (Srikhirin vd., 2001)
3.5. Yarım Kademeli Absorbsiyonlu Soğutma Döngüsü
Herhangi bir absorbsiyonlu soğutma sisteminin sadece, absorberdeki solüsyon
soğutucu bakımından kaynatıcıdaki soğutucudan daha zengin olması durumunda
çalıştırılabileceği unutulmamalıdır. Sıcaklık artar ya da basınç düşerse solüsyon
içindeki soğutucu fraksiyonu düşer, bunun tersi de geçerlidir. Kaynatıcı sıcaklığı
düşerse, solüsyon sirkülasyonu oranı da artacak ve STK’yı düşürecektir. Eğer çok
düşükse, sistemi çalıştırmak mümkün olmaz (Srikhirin vd., 2001).
Yarım kademeli absorbsiyon sistemi, nispeten düşük sıcaklıkla bir ısı kaynağının
kullanılacağı bir uygulama için oluşturulmuştur. Şekil 3.6’da yarım kademeli bir
absorbsiyonlu soğutma sisteminin şematik diyagramı yer almaktadır. Sistem
konfigürasyonu, ısı akış yönlerinin farklı olması dışında, H2O-NH3 kullanılan çift
kademeli absorbsiyon sisteminin aynısıdır (Srikhirin vd., 2001).
H Jeneratör
I L
E Kondanser
Evaperatör
Absorber
Absorber Isı
Kazanımı
HX
22
Şekil 3.6. Yarım kademeli absorbsiyon döngüsü (Srikhirin vd., 2001)
3.6. Kombine Buhar Absorbsiyon Sıkıştırma Döngüsü
Bu sistem genelde absorbsiyon sıkıştırma sistemi olarak bilinir. Tipik bir
absorbsiyon sıkıştırma döngüsü şeması Şekil 3.7(a)’da gösterilmiştir. Bu
çevrimde konvansiyonel bir buhar sıkıştırma sistemindeki yoğuşturucu ve
evaperatör, bir resorber (buhar absorberi) ve desorber (buhar kaynatıcısı) ile
değiştirilmiştir. Belli çevre sıcaklığı ve soğutma sıcaklıklarında kompresör
içindeki basınç diferansiyeli, konvansiyonel buhar sıkıştırmalı sistemindekinden
çok daha düşüktür. Dolayısıyla STK’nın konvansiyonel buhar sıkıştırmalı
sisteminin STK’sından daha iyi olması beklenir. Altenkirch bu konuda ilk
araştırmayı 1950 yılında yapmış ve enerji tasarrufu için bir potansiyel
sunmuştur. Döngü, bir ısı pompası döngüsü olarak konfigüre edilebilir. Isı
pompası çevrimini (Şekil 3.7(b)) Machielsen geliştirmiştir (Srikhirin vd., 2001).
𝑄ሶ H
𝑄ሶ L Evaperatör
HX
Q ሶI
Absorber 1
Jeneratör 1 Absorber 2
HX
Jeneratör 2 Kondanser Q ሶI
23
Şekil 3.7. Buhar absorbsiyon sıkıştırma döngüsü (Srikhirin vd., 2001)
3.7. Absorbsiyonlu Sistemlerde Kullanılan Akışkan Çiftleri
Absorbsiyonlu soğutma çevrimleri iki akışkan çiftiyle çalışan sistemlerdir.
Jeneratörde buharlaşarak soğutma işlemini yapan soğutucu akışkan ve
absorberde soğurma işlemini yapan absorbentten oluşmaktadır (Güngör ve
Akdemir, 2001)
Soğutucu akışkan-absorbent birleşimlerinde aranan en önemli özellikler (Çelik,
2007).
• Kimyasal çözünürlüğün yüksek olması
• Çalışma şartlarında sistemde katı fazında olmaması: Sistemin herhangi
bir yerinde katılaşma nedeniyle tıkanıklık olduğu takdirde akış
duracağından sistem devre dışı kalabilir.
• Isı alış-verişinin fazla olması için ısı transfer katsayısı yüksek olmalıdır.
• Uzun süreli ve sürekli çalışma şartları için akışkan çifti kararlı olmalıdır.
• Buharlaşma gizli ısısının yüksek olması: Çevrimin minimum akışkan
debisiyle sağlanabilmesi için.
• Basınç kayıplarını azaltmak için viskozitesinin düşük olması gereklidir.
• Soğurucu, soğutucu akışkanı kolay emebilmelidir.
• İşletme basıncının normal seviyelerde olması: Yüksek basınç, mukavemet
sağlamak için kalın cidarlı donanım ve tesisat gerektirir ki bu durum
maliyetin artmasına sebebiyet verecektir. Alçak basınçlar ise sistem içine
hava girmesini önleyecek ve kontrol edecek özel ekipmanlarla beraber
𝑄ሶ H
Q ሶI Desorber
Resorber
𝑄ሶ L
Resorber
𝑄ሶ I
(a) (b)
24
soğutucu akışkan buharının basınç düşümünü sağlayacak ilave elemanlar
gerektirir.
• Korozyon: Sistemin dayanımı, ömrü ve güvenirliği için korozif etkisi
olmamalıdır.
• Emniyet: Patlayıcı, parlayıcı ve zehirli olmamalı, kimyasal olarak
reaksiyona girmemelidir.
• Maliyet: Sistemin ucuz olması için kolay elde edilebilir yani kolay
bulunabilir olmalıdır
3.7.1 Su-Lityum Bromür (LiBr-H2O)
H2O -LiBr çiftlerinde absorbent olarak LiBr tuzu kullanılır. LiBr tuzu, sulu çözelti
içindeki ve absorberdeki düşük basınçtaki kararlılığı nedeniyle avantajlıdır.
Dezavantajları ise kristalleşme eğilimi, korozif etkileri ve maliyeti olarak
sıralanabilir (Donate, 2006).
H2O-LiBr akışkan çiftiyle çalışan bir sistemde dikkat edilmesi gereken
dezavantajlar vardır. Bunlar su soğutucu akışkan olduğundan dolayı,
buharlaştırıcı sıcaklığı, suyun donma noktası ile sınırlanmıştır. LiBr katı
haldeyken kristal yapıya sahip oluşu sonucu çevrimde tıkanma nedeniyle akış
durabilir. Kristalizasyon, çevrimin çalışma şartlarını sınırlar. Tuzların çoğu gibi
LiBr de suda çözülebilir. Lityum bromürün su ile yaptığı eriyiğin belirli bir
yoğunlaşma değerinde, belirli bir minimum eriyik sıcaklığı vardır. Bu minimum
sıcaklığın altında tuz eriyikten ayrılmaya başlar. Yani katı hale gelir ve
kristalleşme olur (Şencan 2006).
25
Şekil 3.8. LiBr-H2O eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon diyagramı
(Mathworks, 2014)
Sekil 3.9. LiBr konsantrasyonuna bağlı entalpi değerleri (Şahin 2006)
26
3.7.2. Amonyak-Su (NH3-H2O)
Tek kademeli absorbsiyonlu soğutma çevrimlerinde, yüksek basınçtaki soğutucu
akışkan buharı yoğuşturucuda sıvı faza dönüştürüldükten sonra düşük
buharlaştırıcı basıncına kısılır. Buharlaştırıcı vasıtasıyla ortamdan ısı çekilerek
soğutma yükü sağlanır. H2O-LiBr akışkan çiftli sistemlerde absorbent de herhangi
bir buharlaşma olmadığından basit bir distilasyon yeterli olmaktadır; fakat NH3-
H2O akışkan çiftli sistemlerde absorbentin buharlaşabilen bir madde olması daha
karmaşık bir distilasyon ünitesinin kullanılmasına neden olmaktadır. Bu nedenle,
soğutucu akışkan buharının tam olarak ayrılabilmesi için bu sistemlerde
zenginleştirme kolonu kullanılmaktadır. Zenginleştirme kolonun da jeneratör
üstüyle direkt temaslı üst üste akışkan havuzlarından oluşmuş analizör denilen
bir kısım bulunur. Zengin çözelti bu tepsilerden aşağı doğru taşarak süzülürken
jeneratörden yükselen buharı soğutur. Böylece soğutucu akışkanla (NH3) birlikte
buharlaşan absorbentin (H2O) yoğuşması sağlanır. NH
3-H
2O’lu sistemlerde (Şekil
3.10.) zenginleştirme kolonunun kullanılması zorunludur çünkü amonyakla
beraber suyun buharlaştırıcıya girmesi suyun donmasını ve sistemde istenmeyen
durumların oluşmasına neden olur (Güngör ve Akdemir 2001).
27
Şekil 3.10. NH3-H2O eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon diyagramı (Flores
vd. 2014)
3.7.3. 𝐌𝐨𝐧𝐨𝐦𝐞𝐭𝐢𝐥𝐚𝐦𝐢𝐧 − 𝐒𝐮 (CH3NH2-H2O)
Soğutucu farklı akışkan çifti seçenekleri arasında kullanılan, monometilamin, su
gibi sıvı absorbentler ile birleştirilebilir. Düşük sıcaklık ve buhar basınçlarına
sahip olan güneş, jeotermal, endüstriyel ve ticari atık ısı gibi sistemlerde
kullanılabilir. Şekil 3.11 de görüldüğü gibi Monometilamin-Su akışkan çifti
soğutma çevrimleri için iyi bir potansiyel çifttir (Romeo, 2004).
28
Şekil 3.11. Monometilamin – Su eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon
diyagramı (Romeo, 2004)
Şekil 3.12. Monometilamin – Su konsantrasyonuna bağlı entalpi değerleri
(Romeo, 2004)
29
3.7.4. Aseton – Çinko Bromit (Ac-ZiBr2)
Aseton- Çinko Bromit akışkan çifti düşük sıcaklıkta ki absorbsiyonlu soğutma
sistemleri için kullanılabilir. Tüm özellikler için ölçülen sonuçlar yeni
denklemleri ve korelasyon ve hesaplanan sonuçlar ile iyi bir uyum
göstermektedir. Yine de geliştirilmesi gereken dezavantajları bulunmaktadır. Isı
iletkenliğinin düşük olması bunlardan bir tanesidir (Ajip ve Karno 2008).
Şekil 3.13. Aseton Çinko Bromid eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon
diyagramı (Ajip ve Karno 2008)
Şekil 3.14. Aseton Çinko Bromid eriyiğinin konsantrasyonuna baglı entalpi
değerleri (Ajip ve Karno 2008)
30
3.7.5. Su- Lityum Bromür Metanol (CH3OH LiBr-H2O)
Önemli bir avantajı metanol’ ün düşük donma noktası olması nedeniyle sistem
düşük evaperatör sıcaklıklarında çalışabilir. Su (toprak, nehir) bir ısı kaynağı
olarak kullanılabilirse, yüksek ısıtma sistemlerinde fark olabilir. Önemli
dezavantajları yüksek viskozitesi ve sınırlı kimyasal kararlılıkları olarak
söylenebilir (Safarov, 2005; Xu ve Wang, 2017).
3.7.6. Su- Lityum Bromür Çinko Bromid Metanol (CH3OH LiBr ZnBr2-H2O)
Bu üçlü karışım birçok açıdan Lityum Bromür Metanol ikili karışımına benzer.
Raoult yasasından sapmasına ilişkin bir fark ise, biraz daha düşük bir ısı oranına
yol açmasıdır. İkili karışımın üzerinde önemli bir avantaj tuzları ve themethanol
ile çok daha iyi olan karışım yeteneğidir. 55°C, kimyasal kararsızlığın
görünümünde bir sınır olarak kabul edilebilir olması nedeni ile daha yüksek
ısıtma sistemi sıcaklıklarına ulaşmak mümkündür. İkili karışıma göre ilave bir
avantajı da daha düşük bir viskoziteye sahip olmasıdır (Idema, 1987; Xu ve Wang,
2017).
Şekil 3.15. LiBr-ZnBr2-CH3OH eriyiğinin sıcaklık-basınç konsantrasyon
diyagramı (Idema, 1987; Xu ve Wang, 2017)
31
Şekil 3.16. LiBr-ZnBr2-CH3OH konsantrasyonuna bağlı entalpi değerleri (Idema,
1987; Xu ve Wang, 2017)
3.7.7. Monoetilamin – Sodyum Tiyosiyanat (CH3NH2-NaSCN)
Monometilamin ve sodyum tiyosiyanat çözeltisi hava soğutmalı soğutma
sistemleri için arzu edilen özelliklere sahiptir. Monometilamin ve sodyum
tiyosiyanat kullanan sistemler yüksek performans değerlerine sahiptir. Ayrıca
jeneratör ve kondanser arasında ki ısıl değiştirici alanını düşürür. Kondanser ve
jeneratör arasında bir ısıtma sistemi ihtiyacını ortadan kaldırır (Rush vd., 1969).
32
Şekil 3.17. Monoetilamin Sodyum Tiyosiyanat eriyiğinin sıcaklık-basınç
konsantrasyon diyagramı (Rush vd., 1969)
3.7.8. İyonik Sıvı 1-Etil-3-Metilimidazolyum Dimetil Fosfat (EMIM DMP-
H2O)
İyonik sıvılar oda sıcaklıklarında ya da altında sıvı halde kalabilirler. Geniş
sıcaklık aralıklarında kristalizasyon oluşturmazlar. Buhar basınçları ihmal
edilebilir. Alevlenme ve termal kararlılıkları ihmal edilebilir. Düşük ve yüksek
erime sıcaklık aralığında iyi çözünürler (Ren vd., 2011).
3.7.9. Sodyum hidroksit – Su (NaOH-H2O)
Sodyum hidroksit – Su akışkan çifti ısı transfer uygulamaları için birçok akışkan
çiftine göre avantajlı özelliklere sahiptir. Kolay bulunabilir olması ucuzdur
dolayısı ile ticari olarak LiBr den daha fazla kullanılabilir. Sodyum hidroksit
çözeltileri çelik ile kombinasyonu halinde belirli yüksek sıcaklık ve yüksek
konsantrasyonlar da korozyona yol açar. Ancak korozyondan kaçınmak için
paslanmaz çelik kullanılabilir. Kristalizasyon riskinden dolayı belirli sıcaklık
aralıklarına dikkat edilmesi gerekir. Bunların dışında sistemde tıkanmalar
olmaması için Sodyum hidroksit–Su’lu çevrimlerde karbonatsız NaOH
kullanılmalıdır (Stephan vd., 1977).
33
4. GÜNEŞ ENERJİSİ
Güneş enerjisi, güneşteki hidrojen gazının helyuma dönüşmesi şeklindeki füzyon
sürecinden açığa çıkan ışıma enerjisidir. Termonükleer bir reaktör olan güneşten
çeşitli dalga boylarında (62 MW/m2) enerji yayılmakta ve güneşin bütün
yüzeyinden yayılan enerjinin sadece iki milyarda biri yeryüzüne gelmektedir.
Dünyaya güneşten, 150 milyon km kat ederek gelen enerji, dünyada bir yılda
kullanılan enerjinin yaklaşık 15 bin katıdır (EİE, 2017).
Güneş enerjisinin atmosfer dışındaki ışınım değeri yaklaşık 1.370 W/m2‘dir.
Güneş enerjisinin yeryüzündeki dağılımı dünyanın şekli nedeniyle büyük
farklılıklar göstermekte olup, dünyaya gelen ortalama güneş enerjisi 0 – 1.100
W/m2 mertebesindedir. Güneş radyasyonunun enerji olarak %46’sı spektrumun
kızılötesi bölgesinde, %45’i görünür ışık bölgesinde geri kalan yüzdesi de mor
ötesinde bulunur (EİE,2017).
Güneş ışınımının tamamı yer yüzeyine ulaşmaz, %30 kadarı dünya atmosferi
tarafından geriye yansıtılır, %50’si atmosferi geçerek dünya yüzeyine ulaşır.
Güneşten gelen ışınımının %20’si ise, atmosfer ve bulutlarda tutulur. Bu enerji ile
Dünya’nın sıcaklığı yükselir ve yeryüzünde yaşam mümkün olur. Rüzgâr
hareketlerine ve okyanus dalgalanmalarına da bu ısınma neden olur. Yer
yüzeyine gelen güneş ışınımının %1’den azı bitkiler tarafından fotosentez
olayında kullanılır. Bitkiler, fotosentez sırasında güneş ışığıyla birlikte
karbondioksit ve su kullanarak, oksijen ve şeker üretirler. Fotosentez,
yeryüzünde bitkisel yaşamın kaynağıdır. Dünya’ya gelen bütün güneş ışınımı,
sonunda ısıya dönüşür ve uzaya geri verilir (EİE, 2017).
Güneş enerjisinden yararlanma konusundaki çalışmalar özellikle 1970’lerden
sonra hız kazanmış, güneş enerjisi sistemleri, teknolojik olarak ilerleme ve
maliyet bakımından düşme göstermiş ve güneş enerjisi çevresel bakımdan temiz
bir enerji kaynağı olarak kendini kabul ettirmiştir (Ateş vd., 2009).
34
4.1. Türkiye’de Güneş Enerjisi
Türkiye, bilinen kaynakları itibarıyla enerji fakiri bir ülkedir. Mevcut durumda,
tükettiği enerjinin %72'sini ithal etmektedir. 2012 yılında Türkiye enerji
piyasasının toplam parasal büyüklüğü 84 Milyar dolar civarındadır. Bu tutarın
60,1 milyar doları ithal edilmiştir. Türkiye de bu açığın kapatması için en büyük
kaynak “yenilenebilir enerjidir.” Yenilenebilir enerji kaynakları içinde en büyük
olanı, “Güneş Enerjisi” dir. Türkiye güneş kuşağı olarak adlandırılan bir bölgede
bulunmaktadır. Güneş enerjisi açısından zengin bir ülkedir. Türkiye bir yılda 380
MWh güneş elektriği potansiyeline sahiptir (Tablo 1). Türkiye’nin bu
zenginliğinin nedeni Şekil 1'de görüldüğü gibi, güneş kuşağı olarak adlandırılan
ve fazla ışınım alan kırmızı bölge üzerinde olmasıdır. Türkiye ile birlikte, İspanya,
İtalya, Yunanistan, İsrail, Suriye, Mısır, Suudi Arabistan, Libya, Cezayir, Fas, Iran,
Pakistan, Çin, Japonya, Amerika, Meksika, Güney Afrika ve Avustralya güneş
kuşağı üzerinde yer almaktadır (Altuntop ve Erdemir, 2013).
Şekil 4.1. Dünya Genelinde Güneş Işınımını En Fazla Alan Bölgeler (EİE, 2017)
Türkiye, güneş kuşağı içerisinde olup, yıllık güneşlenme süresi 2.640 saattir.
Bölgelere göre bu değer 3.016 saat ile 1.966 saat arasında değişmektedir.
Türkiye’de güneş ışınım şiddetinin yıllık ortalaması 3.7 kWh/m2.gün ile 1.5
kWh/m2.gün arasında değişir. Bölgelerin yıllık ortalaması ise 4.0 kWh/m2.gün ile
2.9 kWh/m2.gün sınırları arasında bulunmaktadır. Türkiye’nin tüm yüzeyine bir
35
yılda düşen güneş enerjisi 975 × 1012 kWh kadardır. Bir başka anlatımla, güneş
Türkiye için 376 TW (1 TW = 106 MW) güç kaynağı demektir. Bu değer kurulu
elektrik santrallarımızın 7.880 katına eşdeğerdir (EİE, 2017).
Türkiye’nin üzerine gelen güneş enerjisinin bütününün enerji üretim amacıyla
kullanılması söz konusu olamaz. Ancak genel enerji bilançosu için brüt güneş
enerjisi potansiyeli, alınan güneş enerjisinin %2,5’i kadar olup, 24 × 1015 kWh/yıl
düzeylerindedir. Teknolojik kısıtlar altında teknik potansiyel ise 278 milyar
kWh/yıl olarak tahmin edilmektedir. Teknik potansiyelin %18’i kadar olan
50.000 GWh/yıl Türkiye’nin uzun dönemde elektrik üretiminde
hedefleyebileceği güneş enerjisi teknik potansiyeli varsayılabilir (Ateş vd., 2009).
Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü, Güneş
Enerjisi Potansiyel Atlası (GEPA)’na göre ülkemizin güneşi enerjisi potansiyeli
Şekil 4.2’de verilmiştir. Ayrıca, yine aynı kurumun ülkemiz için vermiş olduğu
global radyasyon değerleri ve güneşlenme süreleri Şekil 4.3 ve şekil 4.4’te
gösterilmiştir. Buradan da görüleceği üzere yüksek miktarda güneş enerjimiz
vardır.
Şekil 4.2. Ülkemizin toplam güneş radyasyonu (GEPA, 2017)
36
Şekil 4.3. Türkiye Global Radyasyon Değerleri (KWh/m2-gün) (GEPA, 2017)
Şekil 4.4. Türkiye Güneşlenme Süreleri (Saat) (GEPA, 2017)
Akdeniz bölgesi güneşlenme süresi bakımından ülkemizde ikinci sırada yer
almaktadır. Türkiye’de bölgelere göre güneş enerjisi potansiyeli Tablo 1’de, bu
çalışmaya konu olan Antalya ili için güneş enerjisi verileri ise Tablo 2’de
verilmiştir. Şekil 1 ve Şekil 2’de Tablo 1 ve 2’deki veriler görsel olarak
sunulmuştur.
37
Şekil 3 ve 4’de ise Isparta ili güneşlenme süresi değerlerinin ve toplam güneş
enerjisi radyasyon değerlerinin aylara göre dağılımları verilmiştir. Grafik ve
tablolarda ki değerleri yorumlayacak olursak (Şekil 4.6, 4.7) Isparta ili
güneşlenme sürelerinin ciddi potansiyel değerler barındırdığından
bahsedebiliriz.
Şekil 4.5. Isparta ili toplam güneş radyasyonu (GEPA, 2017)
Şekil 4.6. Isparta Global Radyasyon Değerleri (KWh/m2-gün) (GEPA, 2017)
38
Şekil 4.7. Isparta Güneşlenme Süreleri (Saat) (GEPA, 2017)
39
5. TERMODİNAMİK ANALİZ
Termodinamiğin birinci yasası enerjinin değişik biçimleri arasındaki ilişkilerini
ve enerji etkileşimlerinden bahsetmektedir. Kütle ve enerjinin korunumu
ilkesine dayanmaktadır. Termodinamiğin birinci yasası bir hal değişiminin yönü
üzerinde herhangi bir kısıtlama koymamaktadır. Birinci yasa, enerjinin
niceliğiyle, ikinci yasa ise niteliğiyle ilgilenmektedir.
Kütlenin korunumu ilkesi bir hal değişimi boyunca sistemde olan net kütle
geçişinin, aynı hal değişiminde sistemde meydana gelen toplam kütle değişimine
eşit olduğunu ifade eder.
∑ mሶ g − ∑ mሶ ç = ∆mሶ sistem (5-1)
Sistemde kütle değişimi olmadığı için; ∆𝑚ሶ 𝑠𝑖𝑠𝑡𝑒𝑚 ise;
∆mሶ sistem = 0 (5-2)
Enerjinin korunumu ilkesi, bir hal değişimi sırasında kapalı bir sistemin toplam
enerjisindeki net değişim sisteme giren toplam enerji ile sistemden çıkan toplam
enerjinin farkına eşit olduğunu ifade eder.
Eg − Eç = ∆Esistem (5-3)
Enerji geçişi ısı, iş ve kütle biçimlerinde olur ve net geçiş miktarı giren ve çıkan
enerji miktarlarının farkına eşittir. Enerjinin korunumu daha açık bir şekilde
aşağıdaki gibi yazılır:
EK − EP = WS (5-4)
Akışkanın birim kütlesinin enerjisi olduğundan sürekli akışlı açık bir sistemde ısı,
iş ve kütle ile aktarılan enerji için enerjinin korunumu denklemi aşağıdaki gibidir;
40
Qሶg + Wሶ
g − ∑ mሶ g (h +V2
2+ gz) = Qሶ
ç + Wሶç − ∑ mሶ ç (h +
V2
2+ gz) (5-5)
Yukarıdaki denklemde kinetik ve potansiyel enerjiler ihmal edilirse genel enerji
denklemi aşağıdaki şekilde elde edilir.
Qሶ − Wሶ = ∑ mሶ çhç − ∑ mሶ ghg (5-6)
5.1. Parabolik Oluk Tipi Güneş Kollektörü Hesaplamaları
Parabolik oluk kollektörü, parabolik çanak kollektörü yoğunlaştırıcı toplayıcılar
geometrisine bağlı olarak güneş ışınını doğru üzerine yoğunlaştırma yaparak
parabolik oluk kollektörde 400 oC sıcaklığa, üç boyutlu yani çanak kollektörlerde
ise 1400oC sıcaklığa kadar çıkarabilmektedir. Parabolik oluk kollektörlü güneş
enerjisi toplayıcılarıyla belirli sıcaklıklarda kızgın su, doymuş buhar ve kızgın
buhar elde etmek mümkündür. Elde edilen kızgın su ya da buhar enerjisi endüstri
tesislerinde direkt olarak kullanılabilir. Dünyada güneşten elde edilen kızgın
buhar ile çalışan birçok termik santral bulunmaktadır (Güneş Sistemleri, 2017).
Parabolik oluk tipi güneş kollektörünün şematik gösterimi Şekil 5.1’de verilmiştir
(Kızılkan, vd., 2016)
Şekil 5.1. Parabolik oluk tipi güneş kollektörünün şematik gösterimi (Kızılkan,
vd., 2016)
41
Parabolik oluk tipi güneş kollektörünün (PTSC) termodinamik hesaplamaları için
Kalogirou (2009)’dan faydalanılmıştır. PTSC içerisinde dolaşan akışkanın taşıdığı
yararlı enerji aşağıdaki formülden elde edilir:
Qሶu = mሶ (Tout − Tin) (5-7)
Burada Qሶu yararlı enerji, T sıcaklık, out ve in indisleri sırasıyla giriş ve çıkış, mሶ
ise akışkan debisidir. Ayrıca, bu yararlı enerji aşağıdaki formülden de
hesaplanabilir:
Qሶu = FR[SAa − ArUL(Tin − Ta)] (5-8)
Burada, FR ısı taşıma faktörü, S soğurulan güneş radyasyonu, Aa kollektör
gölgelenmemiş apertür alanı, Ar toplayıcı alanı, UL kollektör toplam ısı kayıp
katsayısı, alt indisler i ve a ise giriş ve ortam şartlarını ifade etmektedir. Kollektör
gölgelenmemiş apertür alanı,
Aa = (wa − Dc,o)L (5-9)
Formülünden hesaplanır. Burada wa apertür genişliği, Dc,o cam kılıf dış çapı, L
uzunluktur. Isı taşıma faktörü FR, aşağıdaki şekilde ifade edilir.
FR =mሶ Cp
ArUL[1 − exp (−
ULF′Ar
mሶ Cp)] (5-10)
Burada F’ kollektör verim faktörüdür;
F′ =
1
UL1
UL+
DohfiDi
+(Do2k
lnDoDi
)=
Uo
UL (5-11)
UL kollektör toplam ısı kayıp katsayısı aşağıdaki denklikten hesaplanır:
42
UL = [Ar
(hc,ca+hr,ca )Ac+
1
hr,rc]
−1
(5-12)
Burada, hc taşınım (rüzgâr) ısı transfer katsayısı, hr ışınım ısı transfer katsayısı,
Ac cam kılıf alanıdır. Ayrıca, ca alt indisi kılıftan ortama ve rc alt indisi
toplayıcıdan kılıfa durumu temsil etmektedir. Taşınım ısı transfer katsayısı
aşağıdaki eşitlikten bulunur:
hc,ca =Nu ka
Dc,o (5-13)
Burada, Nu, Nusselt sayısı ve ka havanın ısıl iletkenliğidir. Kılıftan ortama olan
ışınımla ısı transfer katsayısı aşağıda verilmiştir.
hr,ca = εcσ(Tc + Ta)(Tc2 + Ta
2) (5-32)
Burada, εc cam kılıf yayınım katsayısı, σ Stefan–Boltzmann katsayısıdır.
Toplayıcıdan kılıfa olan ışınımla ısı transfer katsayısı ise aşağıdaki eşitlikten
bulunur:
hr,rc =σ(Tr
2+Tc2)(Tr+Tc)
1
εr+
ArAc
(1
εc−1)
(5-14)
Burada, εr toplayıcı yayınım katsayısı ve r altindisi ise toplayıcıyı temsil
etmektedir. Cam kılıf sıcaklığı Tc aşağıda verilmiştir.
Tc =Arhr,rcTr+Ac(hr,ca+hc,ca)Ta
Arhr,rc+Ac(hr,ca+hc,ca) (5-15)
Toplam ısı transfer katsayısı Uo ise aşağıdaki eşitlikten belirlenir;
Uo = [1
UL+
Do
hc,irDi+
Do lnDoDi
2kr]
−1
(5-16)
43
Yukarıdaki denklemde hc,ir toplayıcı tüp içerisindeki taşınımla ısı transfer
katsayısı ve kr toplayıcı tüpün ısıl iletkenliğidir.
5.2. Absorbsiyonlu Soğutma Sistemi Termodinamik Analizi
Yukarıda verilen genel termodinamik eşitler kullanılarak absorbsiyonlu soğutma
sisteminin termodinamik analizi aşağıda verilmiştir. Şekil 3.1 de gösterilen
absorbsiyonlu soğutma sisteminde 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 noktalarında ki
konsantrasyonlar birbirine eşittir.
X1 = X2 = X3 (5-17)
X4 = X5 = X6 (5-18)
Absorbsiyonlu soğutma sistemine ait diğer bağıntılar ise aşağıda sırasıyla
verilmiştir.
Absorber
mሶ 1 = mሶ 6 + mሶ 10 (5-19)
mሶ 1X1 = mሶ 6X6 + mሶ 10X10 (5-20)
QሶA = mሶ 6h6 + mሶ 10h10 − mሶ 1h1 (5-21)
44
Jeneratör
mሶ 3 = mሶ 4 + mሶ 7 (5-22)
mሶ 3X3 = mሶ 4X4 + mሶ 7X7 (5-23)
QሶG = mሶ 7h7 + mሶ 4h4 − mሶ 3h3 (5-24)
Kondanser
mሶ 7 = mሶ 8 (5-25)
X7 = X8 (5-26)
QሶC = mሶ 7h7 − mሶ 8h8 (5-27)
45
Evaperatör
mሶ 9 = mሶ 10 (5-28)
X9 = X10 (5-29)
QሶE = mሶ 10h10 − mሶ 9h9 (5-30)
Isı Değiştirici
mሶ 2 = mሶ 3 (5-31)
X2 = X3 (5-32)
mሶ 4 = mሶ 5 (5-33)
X4 = X5 (5-34)
QሶHEX = mሶ 2h2 + mሶ 4h4 = mሶ 3h3 + mሶ 5h5 (5-35)
46
Pompa
mሶ 1 = mሶ 2 (5-36)
X1 = X2 (5-37)
WሶP = mሶ 2h2 − mሶ 1h1 (5-38)
Dolaşım oranı
FR =mሶ S
mሶ R=
X4
X4− X1 (5-39)
FR =mሶ 1
mሶ 7=
X4
X4− X1 (5-40)
Performans Katsayısı
COP =Qሶ E
Qሶ G (5-41)
COPCarnot =TE
(TC−TE)
(TG−TA)
TG ⇒
TE(TG−TA)
TG(TC−TE) (5-42)
5.3. Akışkan Çiftlerinin Termodinamik Özellikleri
Güneş enerjisi destekli absorbsiyonlu soğutma sisteminin analizinin
yapılabilmesi için ilk önce soğutma sisteminde kullanılan akışkan çiftlerinin
termodinamik özellik denklemleri elde edilmiştir. Bazı akışkan çiftlerinin
termodinamik özellik bağıntıları bazı kaynaklardan doğrudan alınmıştır.
47
Termodinamik özellik bağıntıları elde edilemeyen akışkan çiftlerinin özellik
bağıntıları ise termofiziksel özellikleri kullanılarak formüle edilmiştir.
Lityum Bromür – Su (LiBr-H2O)
Lityum Bromür-Su akışkan çiftinin basınç değeri aşağıdaki formülle bulunur
(Rubio-Maya vd., 2012):
Pi = exp (9.48654 + 3892.7
42.6776−Ti) (5-43)
Burada;
X5= 49.04+1.125(T5−T4)
134.65+0.47T5 (5-44)
X8= 49.04+1.125(T1−T2)
134.65+0.47T1 (5-45)
Entalpi değeri;
hi= 104.753 + (4.1868Ti – 104.67) (5-46)
Amonyak – Su (NH3-H2O)
Amonyak-Su akışkan çiftinin doyma basıncı ifadesi (Sun, 1998);
LogP(T, X)= A- B
(𝑇+273,16) (5-47)
Burada;
A = 7,44 – 1,767X + 0,9823X2 + 0,3627X3 (5-48)
B = 2013,8 – 2155X + 1540,9𝑋2- 194,7𝑋3 (5-49)
48
Entalpi değeri;
h(T,X) = 100 ∑ ai(T+273.16
273.16− 1)mi16
i=1 Xni (5-50)
Burada;
�� = 18.015𝑋
18.015𝑋+17.03(1−𝑋) (5-51)
Eşitliklerdeki katsayılar Çizelge 5.1.’de verilmiştir.
Çizelge 5.1. Amonyak su entalpi formül katsayıları (Sun, 1998)
Amonyak – Lityum Nitrat (NH3-LiNO3)
Amonyak – Lityum Nitrat akışkan çiftinin basınç ifadesi (Sun, 1998);
LnP = A + 𝐵
𝑇 (5-52)
Burada;
A = 16.29 + 3.859(1 − 𝑋)3 (5-53)
i mi ni ai i mi ni ai
1 0 1 7,61080. 100 9 2 1 2,84179. 100
2 0 4 2,56905. 101 10 3 3 7,41609. 100
3 0 8 -2,47092. 102 11 5 3 8,91844. 102
4 0 9 3,25952. 102 12 5 4 -1,61309. 103
5 0 12 -1,58854. 100 13 5 5 6,22106. 102
6 0 14 6,19084. 101 14 6 2 -2,07588. 102
7 1 0 1,14314. 101 15 6 4 -6,87393. 100
8 1 1 1,18157. 101 16 8 0 3,50716. 100
49
B = -2802- 4192(1 − 𝑋)3 (5-54)
Entalpi değeri;
h (T,X) = A + B(T – 273.15) + 𝐶(T − 273.15)2+𝐷(T − 273.15)3 (5-55)
A = -215 + 1570(0.54 − X)2 Eğer X ≤ 0.54 (5-56)
A = -215 + 689(X − 0.54)2 Eğer X ≥ 0.54 (5-57)
B = 1.15125 + 3.3826X (5-
58)
C = 10−3(1.099+2.3965X) (5-
59)
D= 10−5(3.93333X) (5-
60)
Amonyak – Sodyum Tiyosiyanat (NH3-NaSCN)
Amonyak – Sodyum Tiyosiyanat akışkan çiftinin basınç değeri (Sun, 1998);
LnP = A + 𝐵
𝑇 (5-
61)
A = 15.7266 – 0.298629X (5-
62)
B = -2548.65 – 2621.92(1 − 𝑋)3 (5-
63)
50
Entalpi değeri;
h (T,X) = A + B(T – 273.15) + 𝐶(T − 273.15)2+𝐷(T − 273.15)3 (5-
64)
A = 79.72 – 1072X + 1287. 9 𝑋2- 295.67𝑋3 (5-65)
B = 2.4081 – 2.2814X + 7.9291 𝑋2- 295.67𝑋3 (5-
66)
C = 10−2(1.255-4 𝑋2- 3.33𝑋3) (5-
67)
D = 10−5(-3.33+10 𝑋2- 3.33𝑋3) (5-
68)
Monometilamin – Su (CH3NH2-H2O)
Monometilamin – Su akışkan çiftinin basınç değeri (Romeo vd., 2005)
P = 𝑎𝑒[𝑏(−1
𝑇)] (5-
69)
a = ƒ(𝑥) = ∑ 𝑎𝑖6𝑖=0 𝑥𝑖 (5-
70)
b = ƒ(𝑥) = ∑ 𝑏𝑖3𝑖=0 𝑥𝑖 (5-
71)
Yukarıdaki denklemlerde kullanılan sabitler çizelge 5.2’de verilmiştir.
51
Çizelge 5.2. Monometilamin su basınç formül katsayıları (Romeo vd., 2005)
𝑎0 𝑎1 𝑎2 𝑎3 𝑎4
786,778.05 -1,844,610.00 562,720.14 1.752200.00 -1,124,410.00
𝑏0 𝑏1 𝑏2 𝑏3
5054.24 -2694.00 -1409.40 2186.33
Entalpi ifadesi;
ℎ𝑣= ƒ(𝑥𝑣) = 4.1868 ∑ 𝑐𝑖2𝑖=0 𝑥𝑣
𝑖 (5-72)
𝑐(i) = ƒ(𝑃) = d(i,0)+d(i,1)P+d(i,2)𝑃2 (5-73)
Denklem 5.72 ve 5.73’deki katsayılar Çizelge 5.3’te verilmiştir.
Çizelge 5.3 Monometilamin su entalpi formül katsayıları (Romeo vd., 2005)
d(0,0) 628.78226 d(0,1) -3.08167 d(0,2) -0.00688
d(1,0) 9.07855 d(1,1) -0.01875 d(1,2) 0.0000179439
d(2,0) -0.56553 d(2,1) 0.00144 d(2,2) -2.84255E-07
Aseton – Çinko Bromit (Ac-ZiBr2)
Aseton – Çinko Bromit akışkan çiftinin basınç ifadesi (Ajip ve Karno, 2008);
Psacetone−zinc bromide= exp∑ ∑ aij2j=0
2i=0 . Ti. xj (bar) (5-
74)
Denklem 5-74’deki katsayılar Çizelge 5.4’te gösterilmiştir.
Çizelge 5.4. Aseton çinko bromit basınç formül katsayıları (Ajip ve Karno, 2008)
𝑎00 -2.41E+0 𝑎10 5.35E-2 𝑎20 -2.13E-4
𝑎01 1.72E-2 𝑎11 -1.16E-4 𝑎21 3.66E-6
𝑎02 -5.58E-4 𝑎12 2.38E-6 𝑎22 -4.61E-8
52
Entalpi ifadesi;
ℎAc−ZiBr2= ∑ ∑ aij4j=0
2i=0 . xi. Tj (5-
75)
Denklem 5-75’deki katsayılar Çizelge 5.5’te gösterilmiştir.
Çizelge 5.5. Aseton çinko bromit entalpi formül katsayıları (Ajip ve Karno, 2008)
Lityum bromür- Çinko Bromit (2LiBr-ZnBr2)
Lityum bromür- Çinko Bromit akışkanı için termodinamik özellik denklemleri,
akışkan çiftinin termofiziksel özellikleri kullanılarak elde edilmiştir. Akışkan
çiftinin doyma bacıncı;
𝑃 = k + jT + iT2 + hT3 + gT4 + fT5 + eT6 + dT7 + cT8 + bT9 + aT10 (5-76)
Denkleminden elde edilir. Akışkan çiftinin diğer termodinamik özellikleri ise
aşağıdaki denklemler yardımıyla elde edilmiştir.
Doymuş Sıvı Entalpisi
ℎ𝑠 = k+jx + ix2 + hx3 + gx4 + fx5 + ex6 + dx7 + cx8 + bx9 + ax10 (5-
77)
Doymuş Buhar Entalpisi
ℎ𝑏 = k + jx + ix2 + hx3 + gx4 + fx5 + ex6 + dx7 + cx8 + b x9 + ax10 (5-78)
𝑎00 176.64E+0 𝑎10 -2.95E+0
𝑎01 1,892E+0 𝑎11 -1.31E-2
𝑎02 -1,616E-4 𝑎12 2.8735E-5
𝑎03 1,486E-5 𝑎13 -5.02E-7
𝑎04 -2,439E-8 𝑎14 1,755E-9
53
Kızgın buhar entalpisi (5 - 1500 kPa)
ℎ𝑏 = a + b P + c ln(T) + d P2 + e ln(T)2 + f P ln(T) + g P3 + h ln(T)3 +
i P ln(T)2 + j P2 ln(T) (5-79)
Karışımın basıncı
𝑃 =a+bx+cT+dx2+eT2+fxT+gx3+hT3+ixT2+jx2T
10 (5-80)
Karışımın Entalpisi
ℎ = a + bT + cx + dT2 + ex2 + fTx + gT3 + hx3 + iTx2 + jT2x (5-
81)
Yukarıdaki denklemlerde kullanılan sabit katsayılar ise, Çizelgeler 5-6 ile 5-11
arasında verilmiştir.
Çizelge 5.6. Lityum bromür – Çinko bromit basınç formülü katsayıları
a 7.695762136E-20 b -6.175093017E-17 c 2.114634251E-14 d -4.04621493E-12 e 4.702186432E-10 f -3.113473697E-8 g 1.771876082E-6 h -1.191695289E-5 i 0.001966638503 j 0.04113670405 k 0.6166802413
54
Çizelge 5.7. Lityum bromür – Çinko bromit doymuş sıvı entalpisi formülü katsayıları
a 1.198723558E-19 b -8.715516055E-17 c 2.564625434E-14 d -3.768616343E-12 e 2.51110601E-10 f 1.436864948E-9 g -1.352442602E-6 h 8.858021978E-5 i -0.002620384262 j 4.220435049 k -0.0290796850
Çizelge 5.8. Lityum bromür – Çinko bromit doymuş buhar entalpisi formülü katsayıları
a -8.192729265E-19
b 7.370399566E-16 c -2.824994197E-13 d 6.032451847E-11 e -7.872859509E-9
f 6.478522515E-7
g -3.347725703E-5 h 0.001041345612
i -0.01854995608 j 1.992450501 k 2500.13414
Çizelge 5.9. Lityum bromür – Çinko bromit kızgın buhar entalpisi formülü katsayıları
a 810.8777793 b -0.8137600595 c 1313.271378 d 2.722951297E-5 e -345.959699 f 0.1838296879 g 3.771183342E-9 h 32.4179612 i -0.007178805015 j -7.826736231E-6
55
Çizelge 5.10. Lityum bromür – Çinko bromit basınç formülü katsayıları
a -882.4435045 b 58.65340816 c -25.96773546 d -1.134230657 e 0.205955814 f 0.661421856 g 0.006468192 h 0.00092548 i -0.00473342 j -0.002750238
Çizelge 5.11. Lityum bromür – Çinko bromit entalpi formülü katsayıları
a 163.921671 b 4.043184398 c -4.057746428 d 0.002290814 e 0.022126381 f -0.060250205 g 2.79E-6 h -1.09E-5 i 0.000405393 j -4.59E-5
Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat (H2O-LiBr LiNO3)
Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat akışkan çiftinin termodinamik özellikleri,
termofiziksel özellikleri kullanılarak formüle edilmiştir.
Doyma basıncı
𝑃 = k + jT + iT2 + hT3 + gT4 + fT5 + eT6 + dT7 + cT8 + bT9 + aT10 (5-82)
Doymuş Sıvı Entalpisi
ℎ𝑠 = k+jx + ix2 + hx3 + gx4 + fx5 + ex6 + dx7 + cx8 + bx9 + ax10 (5-83)
56
Doymuş Buhar Entalpisi
ℎ𝑏 = k + jx + ix2 + hx3 + gx4 + fx5 + ex6 + dx7 + cx8 + b x9 + ax10 (5-
84)
Kızgın buhar entalpisi (5 - 1500 kPa)
ℎ𝑘𝑏 = a + bP + cLn(T) + dP2 + eLn(T)2 + fPLn(T) + gP3 + hLn(T)3 +
PLn(T)2 + jP2Ln(T) (5-85)
Karışımın Basıncı
𝑋 = a + b T + c Ln(P) + d T2 + e Ln(P)2 + f T Ln(P) + g T3 + h Ln(P)3 +
i T Ln(P)2 + j T2Ln(P) (5-86)
Karışımın Entalpisi
ℎ = 𝑎 +𝑏
𝑇+ 𝑐𝑥 +
𝑑
𝑇2 + 𝑒𝑥2 +𝑓 𝑥
𝑇+
𝑔
𝑇3 + ℎ𝑥3 +𝑖𝑥2
𝑇+
𝑗𝑥
𝑇2 (5-87)
Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat akışkan çiftinin termodinamik özelliklerini
veren 5-82 ile 5-87 arasındaki denklemlerdeki katsayılar aşağıdaki tablolarda
verilmiştir.
Çizelge 5.12. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat suyun basıncı formülü katsayıları
a 7.695762136E-20 b -6.175093017E-17 c 2.114634251E-14 d -4.04621493E-12 e 4.702186432E-10 f -3.113473697E-8 g 1.771876082E-6 h -1.191695289E-5 i 0.001966638503 j 0.04113670405 k 0.6166802413
57
Çizelge 5.13. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat doymuş sıvı entalpisi formülü katsayıları
a 1.198723558E-19 b -8.715516055E-17 c 2.564625434E-14 d -3.768616343E-12 e 2.51110601E-10 f 1.436864948E-9 g -1.352442602E-6 h 8.858021978E-5 i -0.002620384262 j 4.220435049 k -0.0290796850
Çizelge 5.14. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat doymuş buhar entalpisi formülü katsayıları
a -8.192729265E-19
b 7.370399566E-16 c -2.824994197E-13 d 6.032451847E-11 e -7.872859509E-9
f 6.478522515E-7
g -3.347725703E-5 h 0.001041345612
i -0.01854995608 j 1.992450501 k 2500.13414
Çizelge 5.15. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat kızgın buhar entalpisi formülü katsayıları
a 810.8777793 b -0.8137600595 c 1313.271378 d 2.722951297E-5 e -345.959699 f 0.1838296879 g 3.771183342E-9 h 32.4179612 i -0.007178805015 j -7.826736231E-6
58
Çizelge 5.16. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat basınç formülü katsayıları
a=0.045307632 b=0.026681917 c=-0.453117899 d=-0.000388775 e=-0.113262354 f=0.013088891 g=1.67E-06 h=-0.009457263 i=0.001188268 j=-7.50E-05
Çizelge 5.17. Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat basınç formülü katsayıları
a=997.3451235 b=-72967.58877 c=-1078.260936 d=3733309.46 e=976.1971145 f=18570.17566 g=-71285206.02 h=-17.96865105 i=-8228.188799 j=-179687.0663
59
6. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA
Güneş enerjisi destekli absorbsiyonlu soğutma sisteminin farklı akışkanlar için
yapılan termodinamik analizlerde aşağıdaki kabuller yapılmıştır.
1. Sistemin termodinamik analizi sürekli rejim şartlarında yapılmıştır.
2. Jeneratörden ayrılan soğutucu akışkan buharının sıcaklığı ve basıncı,
jeneratör sıcaklığı ve basıncındadır.
3. Yoğuşturucudan ayrılan soğutucu akışkan, doymuş sıvı şartlarında saf
sudur ve yoğuşturucu sıcaklığında yoğuşturucudan çıkmaktadır.
4. Buharlaştırıcıdan ayrılan soğutkan buharı, kuru doymuş buhar
şartlarında ve buharlaştırıcı sıcaklığındadır.
5. Absorberden ayrılan eriyik, absorber basınç ve sıcaklığında denge
halindedir.
6. Jeneratörden ayrılan eriyik, jeneratör sıcaklığı ve basıncında denge
halindedir.
7. Sistemdeki basınç kayıpları ihmal edilmiştir.
8. Absorber, jeneratör, yoğuşturucu ve buharlaştırıcı gibi elemanların
çevreye ısı kaybı yoktur.
9. Sisteme iş girişi ihmal edilmiştir.
Yukarıda yapılan kabuller ışığında öncelikle 20 kW’lık bir soğutma kapasitesi için
absorbsiyonlu soğutma sisteminin 8 farklı akışkan için performans analizi
yapılmıştır. Bu maksatla tüm farklı akışkanlar için yapılan analizler neticesinde,
farklı sistem parametrelerinin değişimiyle sistem performansının değişimi
incelenmiş ve parametrik çalışma yapılmıştır.
Şekil 6.1’de farklı yoğuşturucu sıcaklıklarında jeneratör sıcaklığının soğutma
performans katsayısına (COPs) etkisi görülmektedir. Jeneratör sıcaklığının
artmasıyla Ac-ZnBr2, CH3-NH2, NH3-NaSCN, 2LiBr+ZnBr2-H2O dışındaki
akışkanlar için COP larda bir artışın olduğu söylenebilir.
60
Şekil 6.1. Jeneratör sıcaklığı (TG) ile COPS’in değişimi
Şekil 6.2’de jeneratör sıcaklığının ısıtma performans katsayısına (COPi) etkisi
görülmektedir. Jeneratör sıcaklığının artmasıyla LiBr-H2O ve NH3-H2O belirli bir
sıcaklıktan sonra COP değerinde artış görülmüştür. Grafikte Ac-ZnBr2 Jeneratör
sıcaklığı artışında COP değerinde düşüş gözlenmiştir. Diğer akışkan çiftlerinde
olağan bir değişim görülmemiştir.
Şekil 6.2. Jeneratör sıcaklığı (TG) ile COPi’in değişimi
61
Jeneratör sıcaklığının değişimiyle dolaşım oranının değişimi (ff) Şekil 6.3’te
görülmektedir. Jeneratör sıcaklığının artmasıyla LiBr2+LiNO3-H2O ve Ac-ZnBr2
akışkan çiftlerinde artış diğer akışkan çiftelerinde ise azalma görülmüştür.
Şekil 6.3. Jeneratör sıcaklığı (TG) ile dolaşım oranı ff’in değişimi
Jeneratör sıcaklığı değişiminin konsantrasyon oranına etkisi Şekil 6.4’te
verilmiştir. Jeneratör sıcaklığının artmasıyla LiBr2+LiNO3-H2O, LiBr-H2O ve Ac-
ZnBr2 akışkan çiftlerinin konsantrasyonlarında artış diğer akışkan çiftelerinde
ise azalma görülmüştür.
62
Şekil 6.4. Jeneratör sıcaklığı (TG) ile konsantrasyon oranının değişimi
Absorber sıcaklığının değişimiyle soğutma performans katsayısına (COPS), ısıtma
performans katsayısına (COPİ), dolaşım oranına ve konsantrasyon oranına etkisi
şekiller 6-5 ile 6-8’de verilmiştir. Absorber sıcaklığının artmasıyla LiBr+LiNO3-
H2O, NH3-LiNO3 ve NH3-H2O akışkan çiftlerinin soğutma performans katsayısı
düşerken, diğer akışkan çiftlerinde sıcaklığa bağlı önemli bir değişim
görülmemektedir (Şekil 6.5). Absorber sıcaklığının artmasıyla LiBr+LiNO3-H2O
ve NH3-H2O akışkan çiftlerinin ısıtma performans katsayısı düşerken, diğer
akışkan çiftlerinde sıcaklığa bağlı önemli bir değişim görülmemektedir (Şekil
6.6). Yine absorber sıcaklığının artmasıyla 2LiBr+ZnBr2-H2O ve Ac-ZnBr2 akışkan
çiftlerinde dolaşım oranı azalırken diğer akışkan çiftleri için artma görülmektedir
(Şekil 6.7). Ayrıca absorber sıcaklığının artmasıyla LiBr+LiNO3-H2O, Ac-ZnBr2 ve
LiBr-H2O akışkan çifti konsantrasyonları artarken diğer akışkan çiftlerinin
konsantrasyonlarında azalma görülmektedir (Şekil 6.8).
63
Şekil 6.5. Absorber sıcaklığı (TA) ile COPS’in değişimi
Şekil 6.6. Absorber sıcaklığı (TA) ile COPi’in değişimi
64
Şekil 6.7. Absorber sıcaklığı (TA) ile dolaşım oranı ff’in değişimi
Şekil 6.8. Absorber sıcaklığı (TA) ile konsantrasyon oranının değişimi
Kondanser sıcaklığının değişmesiyle sistem parametrelerinin değişimi de
incelenmiştir. Kondanser sıcaklığının 25-60 oC arasında değişimiyle soğutma
performans katsayısı COPs’in değişimi Şekil 6.9’da verilmiştir. Kondanser
sıcaklığının artmasıyla LiBr2-H2O ve LiBr+LiNO3-H2O belirli bir sıcaklıkta artması
dışında akışkan çiftlerinin soğutma performans katsayılarında değişim
görülmemektedir.
65
Şekil 6.9. Kondanser sıcaklığı (TK) ile COPS’in değişimi
Kondanser sıcaklığının artmasıyla NH3-H2O ve Ac-ZnBr2 akışkan çiftleri ısıtma
performansı katsayılarında azalma, LiBr2-H2O ve LiBr+LiNO3-H2O akışkan
çiftinde artma diğer akışkan çiftlerinin ısıtma performans katsayılarında değişim
görülmemektedir (Şekil 6.10).
Şekil 6.10. Kondanser sıcaklığı (TK) ile COPi’in değişimi
66
Kondanser sıcaklığının artmasıyla LiBr+LiNO3-H2O akışkan çiftinde dolaşım
oranı azalmakta, LiBr2-H2O, NH3-LiNO3, CH3NH2-H2O akışkan çiftlerinde ise
artmakta, diğer akışkan çiftlerinde fazla bir değişim görülmemektedir (Şekil
6.11).
Şekil 6.11. Kondanser sıcaklığı (TK) ile dolaşım oranı ff’in değişimi
Kondanser sıcaklığının artmasıyla LiBr-H2O ve LiBr+LiNO3-H2O akışkan
çiftlerinin konsantrasyonlarında azalma diğer akışkan çiftlerinin
konsantrasyonlarında artma görülmektedir (Şekil 6.12).
Şekil 6.12. Kondanser sıcaklığı (TK) ile konsantrasyon oranının değişimi
67
Evaperatör sıcaklığının sistem parametreleri üzerinde etkisinin incelenmesi için
sıcaklık aralığı 5-15 oC arasında değiştirilmiştir. Evaperatör sıcaklığının
artmasıyla LiBr-H2O ve LiBr+LiNO3-H2O akışkan çiftlerinin soğutma performans
katsayılarında azalma diğer akışkan çiftlerinin soğutma performans
katsayılarında artma görülmektedir (Şekil 6.13). Şekil 6.14’te evaperatör
sıcaklığının değişimiyle ısıtma performansı katsayısı değişimi görülmektedir.
Evaperatör sıcaklığının artmasıyla NH3-H2O ve LiBr-H2O akışkan çiftlerinin
ısıtma performans katsayılarında artma diğer akışkan çiftlerinin ısıtma
performans katsayılarında ise değişim görülmemektedir. Evaperatör sıcaklığının
değişimiyle dolaşım oranının değişimi Şekil 6.15’te görülmektedir. Evaperatör
sıcaklığının artmasıyla LiBr+LiNO3-H2O, NH3-LiNO3, LiBr-H2O akışkan çiftlerinde
dolaşım oranı azalmakta diğer akışkan çiftlerinde ise değişim görülmemektedir.
Şekil 6.16’da evaperatör sıcaklığının konsantrasyon ile olan değişimi
görülmektedir. Evaperatör sıcaklığının artmasıyla Ac-ZnBr2, LiBr+LiNO3-H2O,
LiBr-H2O akışkan çiftlerinin konsantrasyonlarında azalma diğer akışkan
çiftlerinin konsantrasyonlarında ise artış görülmektedir.
Şekil 6.13. Evaperatör sıcaklığı (TE) ile COPS’in değişimi
68
Şekil 6.14. Evaperatör sıcaklığı (TE) ile COPi’in değişimi
Şekil 6.15. Evaperatör sıcaklığı (TE) ile dolaşım oranı ff’in değişimi
69
Şekil 6.16. Evaperatör sıcaklığı (TE) ile konsantrasyon oranının değişimi
Absorbsiyonlu soğutma sisteminde, jeneratörü besleyen ısı enerjisi parabolik
oluk tipi kollektörlerden elde edildiği için kollektördeki boru uzunluğunun da
sistem çalışma şartlarına etkisi büyüktür. Bunun için sistemin soğutma kapasitesi
değiştirilmiş ve gerekli boru uzunluğu parametrik olarak belirlenmiştir. Şekil
6.17’de evaperatör kapasitesi QE ile kollektör boru uzunluğu L’nin değişimi
görülmektedir. Evaperatörün soğutma kapasitesinin artmasıyla kollektör boru
uzunluğu (dolayısıyla kollektör alanı) analizi yapılan tüm akışkan çiftleri için
artmaktadır. Bu beklenen bir durumdur. Çünkü soğutma ihtiyacı arttıkça,
absorbsiyonlu soğutma sisteminin jeneratör kapasitesi artacak ve dolayısıyla
jeneratöre ısı enerjisi sağlayan kollektör alanı da artacaktır. Şekil 18’de ise
evaperatör kapasitesi değişimi ile gerekli kollektör alanı değişimi verilmiştir.
70
Şekil 6.17. Soğutma kapasitesi QE ile kollektör boru uzunluğu L’nin değişimi
Şekil 6.18. Soğutma kapasitesi QE ile kollektör alanı A’nın değişimi
71
Şekil 6.19’ da soğutma kapasitesi (evaperatör kapasitesi) QE ile güneş radyasyonu
S’nin değişimi verilmiştir. Evaperatör soğutma kapasitesi ile ihtiyaç duyulan
güneş ışınım miktarı arasında doğrudan bir etkileşim söz konusudur. Soğutma
kapasitesi artmasıyla soğutma sistemlerinde kullanılan akışkan çiftlerinin
tümünde ihtiyaç duyulan güneş enerjisi ışınım miktarında artış görülmektedir.
Şekil 6.19. Soğutma kapasitesi QE ile güneş radyasyonu S’nin değişimi
72
7. SONUÇ VE ÖNERİLER
Bu çalışmada ilk olarak absorbsiyonlu soğutma sistemlerinde kullanılan farklı
soğutucu akışkan çiftleri incelenmiş ve termodinamik formül bağıntıları
incelenmiştir. Analizlerde 8 farklı akışkan çifti kullanılmıştır. Bunlar Lityum
bromür-Çinko Bromür (2LiBr-ZnBr2), Aseton-Çinko Bromit (Ac-ZiBr2), Amonyak
Su (NH3-H2O), Lityum Bromür-Su (LiBr-H2O), Monometilamin-Su (CH3NH2-H2O),
Amonyak-Lityum Nitrat (NH3-LiNO3), Amonyak-Sodyum Tiosiyanat (NH3-
NaSCN), Su-Lityum Bromür Lityum Nitrat (H2O-LiBr LiNO3) akışkan çiftleridir.
Termodinamik analiz kısmında ise güneş enerjisi destekli absorbsiyonlu soğutma
sisteminin farklı soğutucu akışkan çiftleri için performans parametreleri
incelenmiştir. Soğutma sisteminin çalışması için gerekli ısı ihtiyacı parabolik oluk
tipi güneş kollektörlerinden elde edildiği kabul edilerek parabolik oluk tipi güneş
kollektörünün modellemesi yapılmıştır. Belirli bir soğutma kapasitesinde farklı
sistem parametreleri için absorbsiyonlu soğutma sisteminin soğutma ve ısıtma
performans katsayısı değerleri, akışkan çiftlerinin dolaşım oranları ve
konsantrasyon oranları 8 farklı akışkan çifti için parametrik olarak analiz
edilmiştir. Sonuçlara göre farklı akışkan çiftlerinin bazı parametrik değişimlerde
birbirine üstünlükleri olsa da kolay bulunabilirlik, çevresel etkiler, termodinamik
özellikler bakımından incelendiğinde LiBr-su ve amonyak-su akışkan çiftlerinin
bir adım öne çıktığı tespit edilmiştir. Hâlihazırda, ticari olarak ta bu iki akışkan
çiftinin kullanımı oldukça yaygındır. Diğer akışkan çiftlerinin ise bazıları
laboratuvar şartlarında denenmiş, bazıları çevresel etkilerden bazıları sistemde
kullanım esnasında oluşan zorluklardan dolayı ticari olarak çok fazla kullanım
alanı bulamamıştır.
İncelenen soğutucu akışkan çiftlerinin dışında, literatürde bu çalışmada
incelenmeyen farklı akışkan çiftlerine de rastlanmıştır. Özellikle kimya
konusunda çalışan bilim insanlarının, farklı akışkan çiftleri üzerinde
araştırmalarının devam ettiği görülmüştür. Bu araştırmalar, laboratuvar
şartlarındadır ve herhangi bir soğutma sistemi üzerinde deneysel olarak
incelenmemiştir. Bu yeni akışkan çiftlerinin kullanılmasıyla kurulacak
73
absorbsiyonlu soğutma sistemleri üzerinde de deneysel çalışmalar yapılması,
soğutma alanına yeni bir soluk getirecektir.
Özellikle son yıllarda enerji kullanımın büyük oranda artması, fosil kaynakların
azalıyor olması, çevresel etkiler gibi birçok nedenden dolayı her alanda alternatif
enerji kaynaklarına olan yönelme gün geçtikçe artmaktadır. Yenilenebilir enerji
kaynaklarından olan ve tükenmeyen bir enerji kaynağı olan güneş enerjisi ise
kolay kullanılabilirliği, sürekliliği yenilenebilirliği güvenli olması, çevreci olması
ve kimsenin tekelinde olmaması nedeni ile enerji tüketilen sistemlerde kullanımı
her geçen gün artmaktadır. Soğutma amaçlı enerji tüketiminin yoğun olduğu
zamanlar ve güneş ışınımının fazla olduğu zamanların birbirleriyle çakışması,
güneş enerjisinin soğutma sistemlerinde kullanımını ön plana çıkarmıştır. Bu
nedenle soğutma sistemlerinde alternatif enerji kaynaklarının kullanılması son
derece önemli hale gelmiştir. Güneş enerjisi ile uyumlu halde çalışan en yaygın
soğutma sistemlerinden birisi olan absorbsiyonlu soğutma sistemlerinin
yaygınlaştırılması için gerek teorik gerekse deneysel çalışmaların artarak devam
etmesi gerekmektedir. Yapılan bu çalışma, ileride yapılacak çalışmalara ışık
tutacaktır.
74
KAYNAKLAR
Akdemir, Ö., Güngör, A., 2001. Absorbsiyonlu Soğutma Sistemleri; Verimlerini
Artırmak İçin Geliştirilen Çevrimler. V. Ulusal Tesisat Mühendisliği
Kongresi Ve Sergisi, 3-6 Ekim, 99s, İzmir.
Akhtar, S., Khan, T.S., Ilyas, I., Alshehhi, M.S., 2015. Feasibility and Basic Design of
Solar Integrated Absorption Refrigeration for an Industry. Energy
Procedia, 75, 508 – 513.
Alelyani, S.M., Fette, N.W., Stechel, E.B., Doron, P., Phelan, P.E., 2017. Techno-
economic analysis of combined ammonia-water absorption refrigeration
and desalination. Energy Conversion and Management, 143, 493–504
Ajip S., Karno A., 2008 Thermo physical properties of acetone–zinc bromide for
using in a low temperature driven absorption refrigeration machine, Heat
Mass Transfer, 45, 61-70.
Bulut, H., 2011 Soğutma ve Klima Tekniği. Harran Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi, Ders Notları, Şanlıurfa.
C. Rubio-Maya C., Pacheco-Ibarra J.J., Belman-Flores J.M., Galvan-Gonzales R.S.,
Mendoza-Covarrubias C., 2012, NLP model of a LiBrH2O absorption
refrigeration system for the minimization of the annual operating cost.
Applied Thermal Engineering 37, 10-18, Mexico
Çelik, A.T., 2007 Absorbsiyonlu Soğutma Sistemleri. Gebze İleri teknoloji
Enstitüsü Mühendislik Ve Fen Bilimleri Enstitüsü. Yüksek Lisans Tezi,
Gebze.
Çetingöz, A., 2015 Mersin’de Yeralan Güneş Enerjili Absorbsiyonlu Soğutma
Sisteminin Enerji Analizi. Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü.
Yüksek Lisans Tezi, Adana.
75
Dixit, M., Kaushik, S.C., Arora, A., 2016. Energy And Exergy Analysis Of
Absorption- Compression Cascade Refrigeration System. Journal of
Thermal Engineering, 2(6), 995-1006.
Dixit, M., Arora, A., Kaushik, S.C., 2017. Thermodynamic and thermoeconomic
analyses of two stage hybrid absorption compression refrigeration
system. Applied Thermal Engineering, 113, 120–131.
Donate M. and et. Al. 2006 Thermodynamic evaluation of new absorbent mixtures
of lithium bromide and organic salts for absorption refrigeration
machines, International Journal of Refrigeration.
EİE 2017. Erişim Tarihi 19.12.2017. http://www.eie.gov.tr
Flores V.H.F., Román J.C., Alpírez G.M., 2014. Performance Analysis of Different
Working Fluids for an Absorption Refrigeration Cycle, American Journal of
Environmental Engineering, 4(4A), 1-10.
Grover G.S., Devotta S., Holland F.A. 1988. Thermodynamic heat pump water-
lithium design data for absorption systems operating on chloride part II.
heating, Heat Recovery Systems & CHP, Vol 8, 5, 419–423.
Goralı, E., 2007. Güneş Enerjili Absorbsiyonlu Soğutma Sistemi. İstanbul Teknik
Üniversitesi Enerji Enstitüsü, Yüksek Lisans, İstanbul.
Görgülü, B., 2013. Atık Isı Kaynaklı Çift Etkili Absorbsiyonlu Soğutma Sisteminin
Termodinamik Analizi. Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Isparta.
Grossman, G. 2002a Solar powered systems for cooling dehumidification and
airconditioning, Solar Energy, 72(1), 53–62.
Güneş Sistemleri 2017. Erişim Tarihi 24.12.2017. www.günesistemleri.com.
76
Idema PD 1987 Real process simulation of a LiBr/ZnBr2/CH3OH absorption heat
pump. ASHRAE Trans, 1987;93:562–74
Kaushik. S.C., Kumar R. 1985. Thermodynamic study of a two stage vapour
absorption refrigeration system using NH3 refrigerant with liquid-solid
absorbent, Energy Conversion Management, 25, 427–431
Kaynaklı, Ö., Yamankaradeniz, R., 2003 𝐻2O- LiBr Ve 𝑁𝐻3-𝐻2O Eriyiği Kullanan
Tek Kademeli Soğurmalı Soğutma Sistemlerinin Karşılaştırılması. Dokuz
Eylül Üniversitesi Fen Ve Mühendislik Dergisi, Cilt 5, (2), 73-87, İzmir.
Kent, E.F., Kaptan İ.N., 2009 İzmir İlindeki Elli Yataklı Bir Otel İçin Güneş Enerjisi
Destekli Isıtma Ve Absorbsiyonlu Soğutma Sisteminin Teorik İncelenmesi,
IX. Ulusal Tesisat Mühendisliği Kongresi, Sayı 113, 163-170
Kizilkan, O., Kabul, A., Dincer, I., 2016. Development and performance assessment
of a parabolic trough solar collector-based integrated system for an ice-
cream factory. Energy, 100, 167-176.
Kalogirou, S.A., 2009. Solar Energy Engineering: Processes and Systems.
Academic Press, 850s.
Küçük, F., 2016. Atık Isı Kaynaklı NH3-H2O Akışkanlı Absorbsiyonlu Soğutma
Sisteminin Termodinamik Analizi. Yıldız Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri
Enstitüsü. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul
Li, N., Luo, C., Su, Q., 2018. A working pair of CaCl2–LiBr–LiNO3/H2O and its
application in a single-stage solar-driven absorption refrigeration cycle.
International Journal of Refrigeration, 86, 1–13.
Mathworks, 2014. Erişim Tarihi 26.12.2014
http://www.mathworks.com/matlabcentral/fileexchange/screenshots/
9118/original.jpg.
77
Monlahasan A., 2005. Güneş Enerjili Absorbsiyonlu Soğutma Sistemi, Osman Gazi
Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Makine Mühendisliği Enerji Anabilim
Dalı, Yüksek Lisans Tezi
Moradi, K., 2017. Çeşitli Tipteki Tek Ve Çift Kademeli Absorbsiyonlu Soğutma
Sistemlerinin Analizi. Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü. Yüksek
Lisans Tezi. Ankara
Onaygil, S., Güler, Ö., Erkin, E., Goralı, E., 2005. Ticari Binaların Elektrik Enerjisi
Tüketiminde Aydınlatmanın Payı, III. Ulusal Aydınlatma Sempozyumu ve
Sergisi, 23-25 Kasım, 157-163, Ankara.
Özalp, M., 2004 Türkiye de Ejektörlü Absorbsiyonlu Soğutma Sistemlerinde
Güneş Enerjisinden Faydalanılması, Teknoloji, Cilt 7, (2), 297-309
Ravikumar T.S., L. Suganthi and A., Samuel 1998. Exergy analysis of solar asisted
double effect absorption refrigeration system, Renewable Energy, 14, 55–
59
Ren j., Zhao Z., Zhang X. 2011 Vapor pressures, excess enthalpies, and specific
heat capacities of the binary working pairs containing the ionic liquid 1-
ethyl-3-methylimidazolium dimethylphosphate, J. Chem.
Thermodynamics, 43, 576–583
Romero R.J., Pilatowsky I., Rivera W., 2005 Monomethylamine–water vapour
absorption refrigeration system. Applied Thermal Engineering, 25, 867-
876 Temixco, Morelos, Mexico.
Safarov J.T., 2005. Study of thermodynamic properties of binary solutions of
lithium bromide or lithium chloride with methanol Fluid Phase Equilibria
236 87–95
78
Srikhirin P., and et.al. 2001 A Review of absorption refrigeration technologies,
Renewable and Sustainable Energy Reviews, 343–372.
Solum C., Koç İ., Altuntaş Y., 2011. Çift Etkili LiBr-H2O Akışkanlı Absorbsiyonlu
Soğutma Sisteminde Termodinamiksel Büyüklüklerin Sistem
Performansına Etkileri, Havacılık Ve Uzay Teknolojileri Dergisi, Ocak, Cilt
5, (1), 19-26. Ankara
Soydaş, M., 2011 Güneş Enerjisi Ön Isıtmalı Hibrit Rankine Güç Santralinin
Modellenmesi ve Bilgisayar Programının Oluşturulması. Ege Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi, Bitirme Tezi, İzmir.
Stephan K., Schmitt M., Hebecker D., Bergmann T., 1977. Dynamics of a heat
transformer working with the mixture NaOH-H20, lnt J. Refrig, Vol. 20, 7,
483–495.
Şencan, A., 2004. Atık Isı ile Çalışan Absorbsiyonlu Sistemlerin Modellemesi,
Ekserji Analizi ve Optimizasyonu. Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen
Bilimleri Enstitüsü, Doktora Tezi.
Şencan. A., Yakut A., Selbaş R., 2005 Exergy analysis of lithiumbromide-water
systems. Renewable Energy, 30, 645–657.
Şencan. A., Yakut A., Selbaş R., 2002 Su-lityum bromid ve üçlü hidroksit
karışımlarıyla çalışan absorbsiyonlu sistemlerin performanslarının
karşılaştırılması, Yıl 5, 3-4, 7-13.
Tyagi K. P., 1991. Methylamıne-Sodıum Thiocyanate vapour absorption
refrigeration, Heat Recovery Systems & CHP, Vol 12, 3, 283–287.
Yazıcı, H., Selbaş, R., 2011 Bir Buharlı Güç Santralinin Enerji ve Ekserji Analizi
Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Teknik‐Online Dergi, 10(1), 117‐135.
79
Zhang X., Hu D. 2011 Performance simulation of the absorption chiller using
water and ionic liquid 1-ethyl-3-methylimidazolium dimethylphosphate
as the working pair, Applied Thermal Engineering, 31, 3316-3321
Zhenyuan X., WANG R. 2017 Absorption heat pump for waste heat reuse: current
states and future development. Front Energy, 11(4): 414–436
80
ÖZGEÇMİŞ
Adı Soyadı : Hasan YILMAZ Doğum Yeri ve Yılı : Isparta, 1987 Medeni Hali : Evli Yabancı Dili : İngilizce E-posta : [email protected] Eğitim Durumu Lise : Isparta Gülistan Lisesi, 2004 Lisans : SDÜ, Teknik Eğitim Fakültesi, Tesisat Öğretmenliği, 2009 Lisans : SDÜ, Mühendislik Fakültesi, Makine Mühendisliği, 2016 Mesleki Deneyim Metamar Mermer 2016-2017 Süleyman Demirel Teknoloji Transfer Ofisi 2017-Halen
Tar anmış Fotoğraf
(3.5cm x 3cm)